jose mauro de vasconcelos Şeker portakali · jose mauro de vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, rio...

365

Upload: others

Post on 07-Mar-2021

4 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli
Page 2: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

JoseMaurodeVasconcelos

ŞEKERPORTAKALI

ROMAN

TürkçesiAYDINEMEÇ

ResimlerJAYMECORTEZ

CANYAYINLARI

Page 3: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli
Page 4: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

JoseMaurodeVasconcelos,26Şubat1920’de,RiodeJaneiroyakınlarındakiBangu’dadoğdu.YarıKızılderili,yarıPortekizliyoksulbiraileninonbirçocuğundanbiriydi.Aileninyoksulluğunedeniyle,çocukluğunuBrezilya’nınkuzeydoğusundakiNatalkentinde,akrabalarınınyanındageçirdiveokumayıtekbaşınaöğrendi.Resim,hukukvefelsefealanındaöğrenimgörmekistediysedevazgeçti.Natal’daikiyıltıpeğitimialdı.Çeşitliişlerdeçalıştı.Boksantrenörlüğü,muztaşıyıcılığı,gecekulübündegarsonluk,ırgatlık,balıkçılıkyaptı.BirsüreKızılderililerarasındayaşadı.1942yılındayazdığıilkromanıYabanMuzu’yla(CanYayınları,1984)eşineazrastlanıranlatıcılıkyeteneğiniortayakoydu.ArdındanŞekerPortakalı(CanYayınları,1983),GüneşiUyandıralım(CanYayınları,1983),KayığımRosinha(CanYayınları,1983),KardeşimRüzgârKardeşimDeniz(CanYayınları,1985),Delifişek(CanYayınları,1993),ÇıplakSokak(CanYayınları,1994)gibiromanlarıylaünüBrezilyasınırlarınıaştı.Bugünyapıtlarıbirçokülkedebüyükilgiyleokunanyazar,24Temmuz

Page 5: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

1984’teSáoPaulo’daöldü.

Aydın Emeç , 1939’da İstanbul’da doğdu.Gazeteci, yazar, yayıncı ve çevirmen olarakTürkiye’nin kültür yaşamına önemli katkılardabulundu. 1968’de Cengiz Tuncer’le birliktekurduğu EYayınları’nda, saygın bir yayıncılıkörneğiverdi,dünyaedebiyatınınpekçokseçkinyazarının ilk kez dilimize kazandırılmasınısağladı.Daha sonraHürYayın’ı ve 1982-1986arasındadaCumhuriyetgazetesikültürservisiniyönetti. Bulgakov, Ehrenburg, Calvino,Kazancakis, Kundera, Vasconcelos gibiyazarların yapıtlarını Türkçe’ye çevirdi. AydınEmeç,24Nisan1986’da,henüz47yaşındaykenyaşamavedaetti.

Page 6: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Yaşayanlar:

MercedesCruanesRinaldi

ErichGemeinder

FranciscoMarins

ve

HeleneRudgeMiller(Piu-piul)

ve‘oğlum’

FernandoSeplinksyiçin

***

vede

CiccilloMatarazzo

ArnaldoMagalhâesdeGiacomo

için

Page 7: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

***

Ölülerime:

KardeşimLuís,yaniKralLuísveablamGlória’nınhüzünlüanısına;

Luísyirmiyaşındayaşamaktanvazgeçti,

Glóriada

yirmidörtyaşındayken

budünyanınyaşamayadeğmediğine

kararverdi.

Altıyaşıma

sevgininanlamınıaşılayan

ManuelValadares’ede,

özlemdoluyüreğimisunuyorum.

-Huzuriçindeyatsınlar!..

Page 8: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

birde

DorivalLourençodaSilva(Dodo,nehüzün,netasaöldürüradamı!..)

Page 9: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

BİRİNCİBÖLÜM

Gününbirindeacıyıkeşfeden

küçükbirçocuğunöyküsü

Page 10: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

NesnelerikeşfederkenElele,aceleetmedensokaktayürüyorduk.

Totoca bana hayatı öğretiyordu. Ben de,ağabeyim elimden tuttuğu ve bana birtakımşeyler öğrettiği için durumumdan hoşnuttum.Nesneleribanaevindışındaöğretiyordu.Çünküben evde keşiflerimi tek başıma yaparak kendikendimi eğitirken; yalnız olduğum için,yanılıyordum.Yanılıncadaenindesonundahepdayakyiyordum.Öncelerikimsebenidövmezdi.Ama sonra her şeyi öğrendiler ve zamanlarını,benimbirşeytan,birbaşbelası,lanetolasıcabir

Page 11: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

sokak kedisi olduğumu söyleyerek geçirmeyekoyuldular. Buna aldırdığım yoktu. Sokaktaolmasam şarkı bile söylemeye başlardım. Şarkısöylemekgüzel şey.Totoca, şarkıdanbaşka birşey daha biliyordu: ıslık çalmayı!Ama ben nekadar uğraşırsam uğraşayım, ağzımdan sesçıkmıyordu. Totoca ıslığın tıpkı böyleçalındığını,amaşimdilikbir ıslıkçıağzınasahipolmadığımı söyleyerek beni yüreklendirdi.Yüksek sesle şarkı söyleyemediğim için,şarkılarıiçimdensöylüyordum.Gariptiama,çokda hoş olabiliyordu. Pek küçükken anneminsöylediği bir şarkıyı hatırlıyordum. Güneştenkorunmakiçinbaşınasardığıbiratkıylaçamaşırteknesinin başındaydı. Beline bir önlükbağlamıştı ve orada saatler boyu, elleri suyuniçinde, sabundan bol bol yaptığı köpüklerleoynar dururdu. Sonra çamaşırı sıkar, ipe kadartaşırdı. Bambulara bağlı olan ipe bütünçamaşırları asardı. Evin giderlerine yardımetmek için Dr. Faulhaber ailesinin çamaşırlarınıyıkıyordu.Annem uzun boyluydu, zayıftı, amaçokgüzeldi.Yanıknefisbir teni, siyahdümdüzsaçlarıvardı.Çözüpkoyverdiğizamanbusaçlar

Page 12: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

beline kadar inerdi. Şarkı söylemesi de çokgüzeldi,öğrenmekiçinyanındanayrılmazdım.

Eydenizcim,denizcim

Seniniçinahederim,

Seniniçin,denizcim

Yarınölürgiderim…

Çokkabarmıştıdeniz

Kumdakoşuyordudalgalar.

Yolaçıktıdenizcim

Çoksevdiğimdenizcim…

Yazık,denizciaşkı

Yarımsaatigeçmez

Page 13: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Gemidemirialdı

Denizcimuzaklaştı…

Çokkabarmıştıdeniz…

O an bile bu şarkı, nedenini anlamadığım birhüzünledoldururduiçimi.

Totocabanabirdirsekattı.Ayıldım.

“NenvarZezé?”

“Hiç.Şarkısöylüyordum.”

“Şarkımısöylüyordun?”

“Evet.”

“Öyleysebensağırolmalıyım.”

İnsanın içinden de şarkı söyleyebildiğinibilmiyor muydu yoksa? Bir şey demedim.

Page 14: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Bilmiyorsabunuonaöğretmeyecektim.

Rio-Sáo Paulo yolunun kıyısına varmıştık.Yoldan her şey geçiyordu: kamyonlar,otomobiller,atarabaları,bisikletler.

“Dikkat, Zezé! Bu diyeceğim çok önemli:Öncesağına,solunabakacaksın.Sonra,haydi!”

Yolukoşarakgeçtik.

“Korktunmu?”

Elbette korkmuştum, ama başımı hayıranlamındasalladım.

“Bir kere daha birlikte karşıya geçeceğiz.Sonraöğrenipöğrenmediğinebakacağım.”

Yenidenkarşıyageçtik.

“Şimdiaynışeyitekbaşınayapbakalım.”Yüreğimdahahızlıçarptı.

“Sırasıdır,koş!”dediağabeyim.

Page 15: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Hemen hemen soluk almadan atıldım.Geçtiğimyerdebirazbekledim.Sonrabanageridönmeişaretiniverdi.

“İlk sefer için çok iyiydi. Ama bir şeyunuttun,” dedi. “Araba gelip gelmediğinianlamakiçinikiyanadabakmalısın.Sanaişaretvermek için her zaman burada olmayacağım.Dönüşte yine aynı şeye çalışırız. Şimdiyolumuza gidelim, sana bir şey göstermekistiyorum.”

Elimituttuvesakinsakinyolumuzadevamettik.Birkonuşmasırasındaduyduklarımkafamıkurcalıyordu.

“Totoca!”dedim.

“Nevar?”

“Ergenlikçağıhissedilirmi?”

“Busaçmalıkdaneyinnesi?”

“Edmundo Dayı söyledi. Yaşıma göre

Page 16: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

‘gelişmiş’ olduğumu, yakında olgunluk çağınagireceğimi anlattı.Ama ben kendimde bir farkgöremiyorum.”

“Edmundo Dayı budalanın teki. Kafanaabuk sabuk şeyler doldurmakla geçiriyor bütünvaktini.”

“Budaladeğilo.EdmundoDayıbirbilgin.Büyüdüğüm zaman bilgin ve şair olmak,kelebek boyunbağı takmak istiyorum. Kelebekboyunbağımlaresimçektireceğim.”

“Nedenkelebekboyunbağı?”

“Çünkü insankelebekboyunbağıolmadanşair olamaz. Edmundo Dayı bana dergilerdekişair resimlerini gösterdi, hepsinin kelebekboyunbağıvar.”

“Zezé, onun her söylediğine inanmaktanvazgeç. Edmundo Dayı kafadan çatlağın biri;birazdayalancı.”

“Öyleyse,boktanherifinbiri.”

Page 17: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Dinle! Sövdüğün için çok tokat yedin.Edmundo Dayı öylesi değil. Kafadan çatlakdedimyalnızca.Yaniyarıdeli.”

“Yalancıolduğunudasöyledin.”

“Budabaşkabirşey.”

“Değil. Geçen gün babam, BaySeverino’yla konuşuyordu, birlikte escopa vedört kollu iskambil oynadıkları adamla. BayLabonne’ninsözügeçincebabamşöylededi:‘Omoruk,boktanherifinbiri,pisyalancınıntekidir.’Böyledediğiiçinkimsebabamavurmadı.”

“Büyükler söyleyebilir, onlar için önemiyoktur.”

Birsessizlikoldu.

“EdmundoDayı, şey…‘çatlak’ tamolaraknedemektirTotoca?”

Totocaparmağınışakağınadayayıpçevirdive bu hareketiyle bana belli bir kavramı

Page 18: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

anlatmakistedi.

“Hayır, doğru değil. Çok iyidir o!” diyebağırdım.“Banabir sürü şeyöğretiro.Şimdiyekadar da topu topu bir kere dövdü, pek sertvurmadıama.”

Totocayerindensıçradı.

“Senidövdümü?Nezaman?”

“Çokyaramazlıkyaptım,birgün,Glóriadabeni Dindinhalara yolladı. Edmundo Dayıgazetesini okumak istiyor, ama gözlüğünübulamıyordu. Oflaya puflaya her yandaarıyordu. Dindinha’ya sordu, hava aldı tabii.Birlikte evin altını üstüne getirdiler. Bununüzerine gözlüğün yerini bildiğimi, bilye almakiçin bana yirmi beş kuruş verirlersegöstereceğimi söyledim. Gidip yelek cebindenyirmi beş kuruş aldı. ‘Getir gözlüğümü, parayıvereceğim, ’ dedi. Ben de gittim, kirli çamaşırsepetinden gözlüğünü çıkardım. Bunun üzerinebeniazarladı:‘Yinemisensakladın,yumurcak!’ dedi:Kıçımabir şaplak indirdi, verdiği parayı

Page 19: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

dagerialdı.”

Totocagüldü.

“Evde azarlanmamak için onlaragidiyorsun, orada da başına aynı şey geliyor.Çabukolalım,yoksahiçyetişemeyeceğiz.”

Edmundo Dayı’yı düşünmeye devamediyordum.

“Totoca,çocuklaremeklimidirler?”

“Ne?”

“Edmundo Dayı hiçbir iş yapmıyor amapara alıyor.Yani çalışmıyor ama belediye onaherayparaödüyor.”

“Bundaşaşılacaknevar?”

“Çocuklar da bir şey yapmıyorlar; yemekyiyorlar, uyuyorlar, sonra da analarıylababalarındanparaalıyorlar.”

Page 20: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Emeklilik başka şey, Zezé. İnsan çokçalıştığı, saçları bembeyaz olduğu, artıkEdmundo Dayı gibi ağır ağır yürüdüğü zamanemekli olur.Ama çok karışık şeyler düşündük,yeter. Ondan bir şeyler öğrenmek istiyorsanyanına koş. Ama benimleyken hayır. Öbürçocuklargibiol. İstersensöv,yalnızcaküçücükbeynini karışık şeylerle doldurmaktan vazgeç.Yoksa,birdahaseninlegezmeyeçıkmam.”

Keyfim kaçmıştı, bir daha da canımkonuşmak istemedi. Şarkı söylemek deistemiyordum. İçimde şarkı söyleyen kuşumhavalanmıştı. Durmuştuk; Totoca bana bir evgösteriyordu.

“Bak!Hoşunagittimi?”dedi.

Sıradan bir evdi. Mavi panjurlu beyaz birev.Heryanıkapalıvesessizdi.

“Hoşuma gitti. Ama neden burayataşınmamızgerekiyor?”

“Sıksıktaşınmakiyidir.”

Page 21: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Çitin ardından, bir yanda bir hintkirazı,öbür yanda bir demirhindi ağacı olduğugörülüyordu.

“Her şeyi öğrenmek isteyen sen, evdekidramı fark etmedin mi?” dedi birden. “Babamişsiz, tamam mı? Altı aydan çok oluyor, BayScottfıeld’le kavga etti ve onu kovdular.Lalá’nın fabrikada çalışmaya başladığınıgörmedin mi? Annemin kente, İngilizDeğirmeni’nde çalışmaya gittiğini bilmiyormusun? Eh işte, küçük sersem, bunların hepsipara biriktirmek ve yeni evin kirasını ödemekiçin. Bütün bu acı şeyleri bilemeyecek kadarküçüksün. Ama benim de bundan böyle eveyardım etmek için ayinlerde çalışmamgerekecek.”

Kısasürenbirsessizlikoldu.

“Totoca, kara panterle o iki aslanı burayadagetirecekmiyiz?”

“Elbette. Kölenizin de kümesi sökmesigerekecek.”

Page 22: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Banabirazacımavesevgiylebaktı.

“Hayvanatbahçesinisöküpburayakuracağım.”İçimrahatlamıştı.Çünkü,hayvanatbahçesiolmazsa,küçükkardeşimLuís’leoynamakiçinyenibirşeykeşfetmemgerekecekti.

“Dostun olduğumu gördün işte, Zezé.Şimdi‘bunu’nasılbaşardığınıbanaanlatabilirsinsanırım…”

“Totoca,yeminederimkibilmiyorum.Gerçektenbilmiyorum.”

“Yalansöylüyorsun.Birindenöğrendin.”

“Hiçbir şey öğrenmedim. Kimse bana birşey öğretmedi. Belki de şeytan ben uyurkenöğretmiştir. Jandira, şeytanın vaftiz babamolduğunusöylüyor.”

Totoca şaşkındı. Önceleri söylemem içinbaşıma vurmuştu. Ama ona ne diyeceğimibilmiyordum.

Page 23: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Kimseböyleşeyleritekbaşınaöğrenemez,”diyordu.

Yine de şaşkınlığı sürüyordu. Çünkügerçektenhiçkimseogünedekherhangibirininbanabirşeyöğrettiğinigörmemişti.Birsırdıbu.Sözgelişi:

Geçen hafta başımdan geçen bir olayıdüşünüyordumyeniden.Bütünaileninağzıaçıkkalmıştı. Dindinhalarda, Edmundo Dayı’nınyanına gidip oturduğum sırada geçmişti olay.EdmundoDayıgazeteokuyordu.

“Dayıcık!”dedim.

“Nevaryavrum?”

“Okumayınasılöğrendiniz?”

Bütün büyüklerin yaşlandıkları zamanyaptığıgibi,gözlüğünüburnununucunaindirdi.

“Okumayı ne zaman öğrendiniz?” diyesorumuyineledim.

Page 24: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Aşağıyukarıaltı-yediyaşındayken.”

“İnsanbeşyaşındadaokuyabilirmi?”

“Okuyabilirelbette.Amakimseoyaştaokumayıdüşünmez,buişiçinçokküçükbiryaştırçünkü.”

“Siznasılokumaöğrendiniz?”

“Herkesgibi,alfabeden.BileA’yıbirleştiripBAdiyerek.”

“Herkesindeböylemiöğrenmesigerekir?”

“Bildiğimkadarıylaevet.”

“Amaherkesindemi?”

Meraklabenisüzdü.

“Dinle, Zezé! Herkesin böyle öğrenmesigerekir, evet.Şimdibırakda şuokuduğumşeyibitireyim.Gitbakbakalım,bahçedehintarmuduvar mı?” Gözlüğünü yukarı itti ve kendini

Page 25: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

yenidenokuduğuşeyevermeyeçalıştı.Amabenyerimdenkımıldamadım.

“Neacı!”diyebağırdım.

Buçığlığıöylesinederindençıkarmıştımkigözlüğünüyenidenburnununucunaindirdi.

“Önemiyok,istediğinzaman…”

“Bendesizebirşeyanlatmakiçinevdenburayakadardeligibikoştum.”

“İyiya,anlatöyleyse.”

“Hayır.Böyleanlatılmaz.Önceemeklimaaşınızınezamanalacağınızıbilmeliyim.”

“Öbürgün.”

Sevgiylegülümsedi.

“Öbürgünne?”

“Cuma.”

Page 26: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Öyleyse öbür gün, bana kentten bir‘Ayışığı’getirirmisiniz?”

“Yavaşol,Zezé!‘Ayışığı’daneymiş?”

“Sinemadagördüğümküçükat.Terbiyecisi,FredThompson.Ayışığı,terbiyeedilmişbirattır.”

“Yanisanatekerleklibiratgetirmemimiistiyorsun?”

“Tahtadanbaşıvedizginleriolanbiratistiyorum.Üzerinebinilirve‘dörtnal!..’Çokçalışmamgerek,çünküilerdefilmlerdeoynamakistiyorum.”EdmundoDayıgülmesinisürdürdü.“Anlıyorum.Atısanagetirirsemkarşılığındabananevereceksin?”

“Siziniçinbirşeyyapacağım.”

“Öpecekmisinbeni?”

“Öpücüğüpeksevmiyorum.”

Page 27: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

‘“Cici,cici’miyapacaksın?”

Bunun üzerine Edmundo Dayı’ya sonsuzbir acımayla baktım. Küçük kuşum o sıradabana alçak sesle bir şey söyledi. Şimdi sık sıkişittiğim bir şeyi anımsamaya başlamıştım.Edmundo Dayım karısından ayrı yaşıyordu vebeşçocuğuvardı…Okadaryalnızdı,öyleyavaşyürüyordu ki… Belki çocuklarını çoközlediğinden bu kadar ağır hareket edebiliyor,diye düşündüm.Ve çocukları hiç onu görmeyegelmiyorlardı.

Masanın çevresini dolandım, bütüngücümle boynunu kollarımla sıktım. Beyazsaçlarının hafiften başıma süründüğünüduydum.

“Bu, at için değil. Yapacağım şey başka.Okuyacağım!”dedim.

“Okuma biliyor musun Zezé? Bu da nedemekoluyor?Kimöğrettisanaokumayı?”

“Hiçkimse.”

Page 28: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Banapalavraatıyorsun.”

Yanındanuzaklaştımvekapınıneşiğinden,“Cuma günü bana küçük atımı getirin,” dedim.“O zaman göreceksiniz okuma bilipbilmediğimi!”ParayıödemediğimiziçinElektrikŞirketi evin elektriğini kestiğinden, akşam havakararıp da, Jandira gaz lambasını yaktığında,‘yıldız’ı görmek için ayaklarımın ucundayükseldim. Kâğıt üzerine yapılmış bir yıldızdıbu.Altındadaevikemgözlerdenkorumak içinbirduavardı.

“Jandira, beni havaya kaldır, şu duayıokumakistiyorum,”dedim.

“Bukadarpalavracıolma,Zezé.Çokişimvar.”

“Hadi,kaldır;göreceksinokumabilipbilmediğimi.”

“Dikkat et, Zezé! Bu yaptığın oyunsagörürsüngününü.”

Page 29: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Benikollarınaaldıvekapıçizgisininüstünekaldırdı.

“Hadi,oku!Görelimbakalım.”

Ve okudum: Tanrı’dan evi kutsayıpkorumasını,kötüruhlarıuzaklaştırmasınıdileyenduayıokudum.

Jandirabeniyerebıraktı.Ağzıaçıkkalmıştı.“Zezé,duayıezberledinsen.Benimlealayediyorsun.”

“Yemin ederim ki hayır, Jandira. Her şeyiokuyabiliyorum.”

“İnsanokumaöğrenmedenokuyamaz.Edmun-doDayımıöğretti,Dindinhamı?”

“Hiçkimse.”

Bir gazete yaprağı kapıp uzattı, okudum.Yanlışsız okudum. Bir çığlık attı ve Glória’yıçağırdı. Glória da heyecanlandı ve Alaide’yekoştu. On dakika içinde bütün komşular

Page 30: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

başarımıgörmeyegelmişlerdi.

Totoca’nınöğrenmekistediğişeydebuydu.“SanaokumayıEdmundoDayıöğretti,iyiokuduğunzamanodaküçükatıalacağınasözverdi.”

“Doğrudeğilbu,hayır.”

“Onasoracağım.”

“Sor. Nasıl olduğunu bilmiyorum,Totoca.Bilsemsanasöylerdim.”

“Peki, hadi gidelim. Göreceksin. Bir şeygereksindiğinde…”

Canı sıkkın bir durumda elime yapıştı vebeni dönüş yoluna doğru sürükledi. Aynızamandadaöçalırgibibirşeysöyledi:

“Oh olsun sana, küçük budala!Çok erkenöğrendinçünkü.Şimdibuyüzdenşubattaokulabaşlamangerekecek.”

Page 31: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Amabu,Jandira’nındüşüncesiydi.Böyleceevdebütünsabahbaşınıdinleyecek,bendeusludurmayıöğrenecektim.

“Gidip, Rio-Sáo Paulo yolunda çalışalım.Ders yılı boyunca emrinde olacağımı, senikarşıdan karşıya geçirmekle zamanımıharcayacağımı sanma. Bu kadar çok şeybildiğine göre, karşıdan karşıya geçmeyi deçabucaköğrenirsin.”

***

“İşte küçük atın. Şimdi görelim bakalım,”dedi

EdmundoDayı.

Gazeteyiaçtıvebanabir ilaçreklamındakicümleyigösterdi.

“Bu ilaç, bütün eczanelerde ve eczadepolarındabulunur,”diyeokudum.

EdmundoDayıgidipbahçedenDindinha’yı

Page 32: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

çağırdı.

“Ana,eczane‘yibileyanlışsızokudu!”diyebağırdı.

Bunun üzerine, bana okunacak şeylervermeye başladılar. Her verileni okuyordum.Anneannem homurdanarak, dünyanın sonunungeldiğinisöyledi.

Küçük atımı aldım ve yeniden EdmundoDayımın boynuna atıldım. O ara çenemi tuttu,titrekbirsesleşöylededi:

“Çok yükseleceksin, yumurcak. AdınınJose olması boşuna değil. Sen bir güneşolacaksınveyıldızlarçevrendeparlayacak.”

Onun gerçekten kafadan kontak olduğunudüşünerek,yüzüneanlamadanbaktım.

“Anlayamazsın,” dedi. “Hazreti Yusuf’unMısır’daki Hikâyesi bu. Büyüdüğündeanlatırım.”

Page 33: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Hikâyelere bayılıyordum.Ne kadar karışıkolursaokadarseviyordumanlatılanhikâyeyi.

Küçük atımı uzun süre okşadım, sonrabaşımıEdmundoDayımaçeviripsordum:

“Sizce, gelecek hafta büyümüş olurmuyum?..”

Page 34: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Küçükbirşekerportakalıfidanı

Evde küçük çocukların her biri, küçükkardeşlerden biriyle ilgilenmek zorundaydı.Jandira,Glo-ria’yaveKuzeylibiraileninyanmaverilenbaşkabirablamabakmıştı.Antonioonungözbebeğiydi. La-lâ’ysa, son zamanlara kadarbenimleilgilenmişti.Severdegörünüyordubeni.Amazamanlayabıktı,yadaşarkıdasözüedilen

Page 35: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

kişi gibi uzun pantolonlu, kısa ceketli kıl birherif olan sevgilisi bütün zamanını doldurdu.Pazarları garın orada, footing1 (sevgilisi böylederdi) yapmayagittiğimizdebana çok sevdiğimşekerlerden alırdı. Sus payıydı bu şekerler.Edmundo Dayıma bile bir şey soramazdım, ozamanherşeyanlaşılırdıçünkü…

İkiküçükkardeşim,dahabebekkenölmüştüveonlarınyalnızcasözününedildiğiniişitmiştik.İkiküçük Kızılderili oldukları söylenirdi. Simsiyahve dimdik saçlarıyla koyu esmer iki Kızılderili.BunedenlekızaAracy,erkeğedeJurandyradınıtakmışlardı.

Küçük kardeşim Luís en sonuncumuzdu.Onunla en çokGlória ilgilenirdi, sonra da ben.Ayrıca kimsenin onunla pek uğraşması dagerekmiyordu.Çünküşimdiyekadargörülenengüzel,entatlıveenusluçocuktu.

Buyüzdenher sözcüğüyanlışsız söyleyenincecik sesiyle dönüp bir şey dediğinde, artıksokağın dünyasına açılmaya hazırlanan ben,

Page 36: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

düşüncemideğiştirdim.

“Zezé, beni hayvanat bahçesine götürürmüsün?Bugün yağmur yağmayacak gibi, değilmi?”

Ne tatlıydı, her şeyi yanılmadansöylüyordu.Bencebuküçük,büyüyünceönemlibiriolacakvehayattaçokyükselecekti.

Günlük güneşlik havaya baktım,gökyüzünde maviden başka renk yoktu.Yalansöyleme yürekliliğini kendimde bulamadım.Çünkü ara sıra, söylediğini yapmayı canımistemediğindeşöylederdim:

“Deli misin, Luís! Fırtınanın yaklaştığınıgörmüyormusun?”

Bu sefer minicik elini tuttum, bahçedeserüveneatıldık.

Alan, üç bölgeye ayrılıyordu: Hayvanatbahçesi, Bay Julinho’nun evinin bakımlı çitininyakınındabulunanAvrupa.NedenAvrupaama?

Page 37: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Küçük kuşum bile bunun nedenini bilmiyordu.Birdeteleferikoyunuoynadığımızköşe.Düğmekutusunu alır, bir ucunu çite bağlardım, öbürucunu Luís tutardı. Düğmelerin hepsini yukarıtoplar ve yavaşça birer birer bırakırdık aşağıdoğru.Her vagon tanınmış kişilerle dolu olarakinerdi yerine. İçlerinde kapkara bir tanesi vardıki, zenci Biriquinho’nun arabasıydı bu. Zamanzaman, komşu bahçeden bir ses duyulurdu:“Çitimiyıkmıyorsunya,Zezé?”

“Hayır,BayanDimerinda.Bakabilirsiniz.”

“Seni bu halinle seviyorum işte, küçükkardeşinle uslu uslu oynarken.Böylesi daha iyideğilmi?”

Belki böylesi daha iyiydi ama, ‘VaftizBabam’şeytan,beniavcunaaldımı,yaramazlıkyapmaktangüzelşeyolamazdı…

“Noel’de, banageçenyılki gibi bir takvimverecekmisiniz?”

“Geçenyılverdiğimineyaptın?”

Page 38: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“İçerigiripbakabilirsinizBayanDimerinda.Ekmektorbasınınüzerindeasılı.”

Güldü ve söz verdi. Kocası, ChicoFranco’nundükkânındaçalışırdı.

Bir başka oyun da, Luciano’ydu.Başlangıçta Luís ondan çok korkar,pantolonumaasılıpevedönmemizi isterdi.AmaLuciano dostumdu. Beni görünce tiz çığlıklaratmayabaşlardı.Glóriadaonuhiç sevmiyordu.Yarasaların, çocukların kanını emen vampirlerolduğunusöylerdi.

“Doğru değil bu, Godóia!” diyordum.“Luciano vampir değil, dostumdur. Benitanıyor.”

“Amansenindeşuhayvanlarvenesnelerlekonuşmamerakınyokmu…”

Luciano’nun bir hayvan olmadığına onuinandırmakta epey güçlük çektim. Luciano,CampodosAfonsos’dauçanbiruçaktı.

Page 39: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“İyibak,Luís!”diyordum.

Ve Luciano, ne söylediğimizi anlamış gibidönüpdurdutepemizde.

“Biruçakbu.Şeyyapıyor…”

Derken, dilim tutuldu bir ara. Bu sözcüğüyinelemesini Edmundo Dayımdan rica etmemgerekecekti.Akorbasimiydi,akrobasimi,yoksaarkobasimi?Üçündenbiriydi.Küçükkardeşimesözcükleriyanlışöğretmemeliydim!

Şimdi de hayvanat bahçesine gitmekistiyordu. Eski kümese yaklaşmıştık. İçerde ikibeyazpiliçeşiniyordu.Yaşlıkaratavuköylesinesakindikibaşınıokşayabilirdik.

“Öncegidipbiletalalım,”dedim.“Eliniverbana,buinsanbolluğundakaybolabilirsin.Pazargünü ortalığın ne kadar kalabalık olduğunugörüyormusun?”

Bakıyor ve her yanda insanlarınkaynaştığınıgörmeyebaşlıyor,elimidahagüçlü

Page 40: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

sıkıyordu.

Gişenin önüne varınca göğsümü şişirdim,iyice soluklanabilmek için öksürdüm. Elimicebimesoktumvegişedekikadınasordum:

“Kaç yaşına kadar olan çocuklardan paraalınıyor?”

“Beşyaşınıgeçenlerinhepsinden.”

“Öyleysebirbilet,lütfen.”

Biletniyetine ikiportakalyaprağıaldımveiçerigirdik.

“Bak yavrum; önce kuşları göreceksin,birer harikadırlar. Şu rengârenk papağanlara,dudukuşlarına, aras’lara3 bak. Binbir renklitüyle kaplı olanları, ebemkuşağı rengindekiaraslardır,”diyeanlatmayabaşladım.

Luís,kendindengeçmiş,gözleriniaçtıkçaaçıyordu.

Page 41: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Herşeyebakarakyavaşyavaşyürüyorduk.Okadardikkatlebakıyordumki,birazilerde,arkalıksıziskemlelereoturmuş,portakalsoyanGlória’ylaLalá’yıgördüm.Lalá’nınüzerimedikilengözleribirgaripti…Keşfetmişlermiydiyoksa?Keşfetmemişlerse,buhayvanatbahçesigezisibirininkıçınainecekterliklerlesonbulacaktı.Bubiridebendenbaşkasıolamazdı.

“Zezé,şimdinereyigezeceğiz?”

Yenibiröksürükvesusma!

“Maymunkafeslerinegeçeceğiz.EdmundoDayıhep‘dörtelliler’deronlara.”

Muzsatınalıphayvanlaraattık.Bununyasakolduğunubiliyorduk;amaortalıköylekalabalıktıki,bakıcılarfarketmezdinasılsa.

“Çokyaklaşma,maymunlarmuzkabuklarınıüzerineatacaklar,yavrum,”dedim.

“Benençokaslanlarıgörmekistiyorum.”

Page 42: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Orayagidiyoruz.”

Portakal emen iki ‘dişi maymun’a gözattım.Aslanlarınbulunduğukafesinoradanbilekonuşmalarıduyulabiliyordu.

“Geldik.”

İkisarıaslanıonagösterdim,gerçekAfrikaaslanlarını. Luís, kara panterin başını okşamakistediğinde,

“Sakın ha, yavrum,” diye uyardım onu.“Bu panter, hayvanat bahçesinin en korkutucuyaratığıdır.Yalnızburada, tamon sekizhayvanterbiyecisininkolunukoparıpyemiş.”

Luís,dehşetleyüzünüburuşturduvehemenkolunuçekti.

“Sirktenmigeliyor?”

“Evet.”

“Hangi sirkten, Zezé? Bana hiç

Page 43: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

anlatmamıştınbunu.”

Düşündüm, düşündüm.Adı, bir sirk adınabenzeyenkimitanıyordumki?

“Hah! Rozemberg sirkinden geliyor,”dedim.

“İyiama,orasıfırındeğilmi?”

Onu birtakım şeylere inandırmak gitgidegüçleşiyordu,çokkurnazolmayabaşlamıştı.

“Bu başka Rozemberg. Şimdi kahvaltıetmek için biraz oturmamız gerek, çokyürüdük.”

Oturduk ve yemek yer gibi yaptık. Amakulaklarımız kirişteydi. Ablalarımınkonuşmalarınıduyabiliyordum:

“Ondan örnek almak gerek, Lala. Küçükkardeşinenasıldadavranıyor,bak!”

“Evet ama, çekilmez bir çocuk olmasına

Page 44: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

engeldeğilki.”

“Çokyaramazolduğukuşkusuz, amayinede çok sevimli. Ne yaparsa yapsın, mahalledekimseonakinbeslemez.”

“Birtekmeyemedengeçemezburadan.Birgünanlayacak.’

Glória’ya yalvaran bir bakış fırlattım.Beniher zaman kurtarırdı ve ben de hep, bir dahayapmayacağımasözverirdimona…Nitekim,

“Daha sonra,” dedi. “Şimdi olmaz. Çokusluoynuyorlar…”

Demek her şeyi biliyordu! Irmak boyuncayürüdüğümü ve Bayan Celina’nın bahçesinegirdiğimisözgelişi…Üzerindeasılıbiryığınkolve bacağın rüzgârda sallandığı çamaşır ipiylebüyülenmiştim. Derken, şeytan, bir vuruştabütün kol ve bacakları yere devirebileceğimifısıldadı.Çokeğlenceliolacağınıkabulediponahak verdim. Irmakta keskin bir cam parçasıaradım,portakalağacınatırmandımveipisabırla

Page 45: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

kestim.

Her şeyin yere indiği an az kalsın ben dedüşüyordum.Sonrabirçığlıkyükseldiveherkeskoşuştu.

“Yardıma gelin, komşular, ip koptu!” diyebağırıyordukadın.

Ama nereden geldiğini kestiremediğim birbaşkases,dahadagüçlehaykırdı:

“Bay Paulo’nun azgın oğlu yaptı bunu.Elinde bir cam parçasıyla portakal ağacınaçıktığınıgördüm.”

“Zezé!”dedikardeşim.

“Nevar,Luís?”

“Hayvanat bahçesiyle ilgili bu kadar çokşeyineredenbildiğimisöylermisin?”

“Yaşadığım sürece çok hayvanat bahçesigezdim.”

Page 46: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Yalan atıyordum oysa. Bütün bildiklerimiEdmundo Dayım anlatmış, hatta bir günhayvanat bahçesine götüreceğine söz bilevermişti.Amaöyleyavaşyürüyorduki, birliktegitsekorayavardığımızdageçkalmışolacaktık.Totoca,birkezbabamlagitmişti.

“En sevdiğim de, Baron Drummond’unVila Isa-bel’deki hayvanat bahçesi,” diyeekledim. “Baron Drummond kimdi, biliyormusun? Hayır, elbette ki bilmiyorsun. Bunubilemeyecekkadarküçüksün çünkü.BuBaron,Tanrı’nınbüyükdostuolmalıydı.Çünküjogodebicho’yı, hayvanların piyangosunu ve hayvanatbahçesini keşfetmesine Tanrı’nın yardım ettiğikişioydu.Büyüdüğünde…”

İkisidehâlâoradaydılar.

“Büyüdüğünde,ne?..”

“Ah!Nemeraklıçocuksun.Büyüdüğünde,sana hayvanların adlarıyla numaralarınıöğreteceğim.Yirmiyekadar.Yirmiyleyirmibeşarasında inek, boğa, ayı, geyik ve kaplan

Page 47: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

olduğunu biliyorum. Sırayla bilmiyorum ama,sana yalan yanlış öğretmemek içinöğreneceğim.”

Oyundansıkılmıştı.

“Zezé, bana Casinha Pequenina’yı2söylesene,”dedi.

“Burada, hayvanat bahçesinde mi? Şu ançokkalabalıkburası.”

“Hayır.Herkesgidiyorbaksana…”

“Sözleri çok uzun,” diye ekledim. “Yalnızseninsevdiğinbölümüsöyleyeceğim.”

Bunun, ağustosböceklerinden söz edenbölümolduğunubiliyordum.Başladımşarkıya:

Neredengelirim,bilirmisinnereden

Tekbarınağımolanküçükkulübemden

Yanındaelmabiter;

Page 48: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Gösterişsizkulübemden

Tünediğitepelerden

Altındadenizparlar…

Birkaçsatıratladım.

Şirinpalmiyelerarasında

Öterağustosböcekleri

Güneşbattığında

Kızılufukgörülür

Bahçedepınarçağlar

Pınardadabirbülbül…

Sustum. Kararlı bir görünüşle benibekliyorlardı.Ansızınaklımabirşeygeldi:Geceininceye dek şarkı söylemeyi sürdürecektim.Bıkıpvazgeçeceklerdisonunda.

Page 49: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Ama boşuna. Casinha’yı sonuna deksöyledim, yineledim. Geçici aşkın için‘i veRamona‘yı bile söyledim.Ramona’nın bildiğimiki değişik biçimini. O kadar. Bunun üzerinekorkunç bir umutsuzluk kapladı içimi. En iyisibu işi bir an önce bitirmekti.Ablalarıma doğruyürüdüm.

“GeldimLala.Benidövebilirsin,”dedim.

Arkamı döndüm ve hedefi ona sundum.Dişlerimidesıktım,çünküLaláçokgüçlütekmeatardı.

***

Annemakılettibunu:

“Bugün hepimiz evi görmeye gidiyoruz,”dedi.

Totoca beni kenara çekti ve bir soluktauyardı:

“Evi daha önce gördüğünü söylersen seni

Page 50: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

boğarım.”

Benbunudüşünmemiştimbile.

Topluluk yola koyuldu. Glória elimdentutuyordu, beni bir an bile bırakmama emrinialmıştı.BendeLuís’inelinitutuyordum.

“Ne zaman taşınmamız gerekiyor anne?”diyesorduablam.

Kadıncağız, Glória’ya üzgün bir tavırlakarşılıkverdi:

“Noel’den iki gün sonra pilimizi pırtımızıtoplamamızgerekecek.”

Alçak ama bitkin bir sesle konuşuyordu.Çok acıyordum ona. Annem hemen hemendoğduğugündenberiçalışmaktaydı.Altıyaşmageldiği sıralarda fabrika kurulunca onu işesokmuşlar. Bir masaya oturtmuşlar; araçlarıtemizleyip silmesi gerekiyormuş.Ama o kadarküçükmüş ki, tek başına aşağı inemediğinden,bulunduğuyerde altını ıslatıyormuş.Buyüzden

Page 51: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

hiç okula gidememiş, okuma yazmaöğrenememiş. Öyküsünü işittiğimde öylesineüzülmüştüm ki, şair ve bilgin olduğum zamanonaşiirlerimiokuyacağımasözverdim.

Ve Noel, dükkânlarda, vitrinlerde,yaklaştığınıbelliediyordu.BütünvitrinlereNoelBaba resimleri çizilmişti. İnsanlar son andamağazalaradoluşarakbirbirleriniitipkakmamakiçinYılbaşı kartlarını şimdiden satın alıyorlardı.Ben gizliden gizliye, küçük İsa’nın bu kezdoğacağını, benim için gerçekten doğacağınıumuyordum.Olgunlukçağınageldiğimde,belkibirazdüzelirdim.

“Burası!”dedibiri.

Herkesçoksevinmişti.Ev,ötekindenbirazdaha küçüktü. Totoca’nın yardımıyla, kapıyıtutanteliçözdüannemvesaldırıbaşladı:Glóriaelimibırakmıştı.Birgençkızolduğunuunutmuşgibiydi. Koşmaya başladı, hintkirazı ağacınasarıldı.

“Hintkirazı benim. Önce ben dokundum

Page 52: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

ona.”

Antonio,aynışeyidemirhindiyeyaptı.

Bana bir şey kalmıyordu. Gözlerimneredeyseyaşlı,Glória’yabaktım.

“Yaben,Godóia?”

“Arka tarafa koş.Başka ağaçlar da olmalı,sersem!”

Koştum, ama yüksek otlardan, yaşlı vedikendolubirkaçportakalağacındanbaşkaşeybulamadım. Irmağın kıyısında da küçük birşekerportakalıfidanıvardı.

Üzgündüm. Ötekiler evi gezmeklemeşguldüler ve hangi odanın kime ayrılacağınakararveriyorlardı.

Glória’nıneteğineyapışıpçektim.

“Hiçbirşeyyok.”

Page 53: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Gerektiği gibi aramayı bilmiyorsun. Dur,bensanabirağaçbulacağım.”

Hemen benimle geldi. Portakal ağaçlarınıinceledi.

“Şunu sevmiyormusun?Bak,negüzelbirportakalağacı.”

Amabenhiçbirinisevmiyordum.Nebunu,neöbürünü,hiçbirini.Çokdikenliydiler.

“Bu çirkin şeylerin yerine benşekerportakalıfidanınıyeğlerim.”

“Nerede?”

Gösterdim.

“Ah! Ne güzel bir şekerportakalı fidanı!”diyebağırdı.“Bak,birtanebiledikeniyok.Hemde öyle kişilik sahibi ki, uzaktan bileşekerportakalı fidanı olduğu anlaşılıyor. Seninboyundaolsambaşkaşeyistemezdim.”

Page 54: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Amabenbüyükbirağaçistiyordum.”

“Düşün, Zezé! Daha çok genç. Seninlebirlikte büyüyecek. Günün birinde büyük birportakal ağacı olacak. İkiniz, iki kardeş gibibirbirinizi anlayacaksınız. Şu dalı gördün mü?Fidanıntekdalıolduğugerçek,amasankisırtınabinmeniçinözelolarakyapılmışküçükbirat.”

Kendimi yeryüzünün en talihsiz kişisisayıyordum. Üzerinde İskoç meleklerininresimleri bulanan likör şişelerini anımsıyorum.İçlerinden biri için ‘Bu benim, ’ demişti Lala.Glória bir başkasını göstermişti. Totoca birüçüncüyü kendine ayırmıştı. Ya ben?.. Banakalakalaoenarkadaki,neredeysekanatsızolankalmıştı. Görüntüsü bile olmayan dördüncüİskoç meleği… Evet, ben hep sonuncuydum.Büyüdüğüm zaman görecekti onlar. Amazonyöresindebirormansatınalacaktım,gökyüzünedeğen bütün ağaçlar benim olacaktı. Üzerindeyığınla melek bulunan bir mağaza dolusu şişesatın alacaktım, kimseye bir kanat ucu bilevermeyecektim.

Page 55: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Somurtuyordum. Yere oturdum ve olancakeyifsizliğimle, şekerportakalı fidanınayaslandım.Glóriagülümseyerekuzaklaşırken:

“Bu suratsızlık uzun sürmeyecek, Zezé.Sonundahaklıolduğumuanlayacaksın,”dedi.

Bir tahta parçasıyla toprağı eşeliyor veburun çekmeye başlıyordum. Yüreğiminyakınında, nereden geldiğini anlamadığım birsesişittim:

“Ablanıhaklıbuluyorum!”

“Herkes her zaman haklı. Bense, hiçbirzaman.”

“Doğru değil. Bana iyi baksan bunukeşfedersin.”

Ürküp başımı kaldırdım ve fidanı süzdüm.Garipti, çünkü ben herkesle her zamankonuşurdum. Ama yanıt verme işini içimdekikuşunyüklendiğinidüşünürdüm.

Page 56: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Sen gerçekten mi konuşuyorsun?” diyesordum.

“Sesimiişitmedinmi?”

Ve hafiften gülmeye koyuldu. Az kalsın,haykırarak bahçeye kaçacaktım. Ama merakbenioradatutuyordu.

“Nerenlekonuşuyorsun?”dedim.

“Ağaçlar aynı anda her yanlarıylakonuşurlar. Yapraklar, dallar ve kökleriylebirlikte.Görmek istermisin?Kulağını gövdemedaya,kalbiminatışınıdinle.”

Pekkararveremiyordum,amaboyununküçüklüğünebakıncakorkumgeçti.Kulağımıdayadım:İçerde,birşey‘tik…tak…tik…tak…’ediyordu.“Gördünmü?”dedihemen.

“Bana bir şey söyle,” diye fısıldadım.“Konuştuğunubaşkalarıdabiliyormu?”

“Hayır.Yalnızsenbiliyorsun?”

Page 57: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Doğrumubu?”

“Yeminedebilirim.Birperi,seningibiküçükbirçocukladostolduğumgünkonuşmayabaşlayacağımıveçokmutluolacağımısöyledibana.”

“Bekleyecekmisin?”

“Neyibekleyecekmiyim?”

“Taşınmamı. Daha buraya gelmek için birhaftadan çok var. Bu süre içinde nasılkonuşulduğunuunutmayacaksın,değilmi?”

“Bir daha hiç unutmayacağım. Yaniyalnızca seninle. Ne kadar iyi bir yastıkolduğumugörmekistermisin?”

“Nasılolduğunu?..”

“Çıkdalıma!”

Dediğiniyaptım.

Page 58: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Şimdisallanvegözlerinikapa.”

Söyledikleriniyerinegetirdim.

“Rahat mısın? Hayatında hiç bu kadar iyibiratınoldumu?”

“Olmadı.Büyükbirzevkverdinbana.Bende öteki atım ‘Ayışığı’nı küçük kardeşimeverebilirim. Biliyor musun onu da, yani küçükkardeşimideçokseveceksin.”

Aşağı indim, şekerportakalı fidanımabayılıyordum.

“Dinle, bir şey yapacağım,” dedim.“Taşınmamızdan önce de, fırsat buldukça gelipseninle gevezelik edeceğim… Şimdi gitmemgerekiyor,bizimkileryolaçıkmaküzere.”

“Amainsanbirdosttanböyleayrılmaz.”

“Şşşt!Ablamgeliyor!”

Glória, tam fidanı kollarımın arasında

Page 59: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

sıkarkengeldi.

“Hoşçakal, dostum. Sen yeryüzünün engüzelvarlığısın!”

“Söylememişmiydim?”dediablam.

“Evet,doğru.Şimdi,ağacımakarşılıkbanahintkirazınıyadademirhindiyiversenizdeistemem.”Glóriaelinisevgiylesaçlarımdagezdirdi.

“Ah!Buminicikbeyin,buminicikbeyin!..”diyemırıldandı.

Eleletutuşupyolakoyulduk.

“Godóia,şuseninhintkirazınıbirazbudalabulmuyormusun?”

“Şimdidenpekbilemem,amagörünüşübirazöyle.”

“YaTotoca’nındemirhindisi?”

Page 60: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Birazkabasaba,nedensordun?”

“Sana şimdiden, gerçeği söyleyipsöylemeyeceğimi bilmiyorum. Ama bir günherhaldebirmucizeyianlatacağım,Godóia.”

Page 61: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Yoksulluğuncılızparmakları

Sorunu Edmundo Dayı’ya açtığım zamanüzerindeciddiciddidüşündü.

“Demekkafanıkurcalayanbu!”dedi.

“Evet, efendim. Ev değiştirdiğimizde,Luciano’nun bizimle gelmemesindenkorkuyorum.”

Page 62: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Bu yarasanın seni çok sevdiğine inanıyormusun?”

“Evet,seviyor.”

“Yürektenmi?”

“Bundanhiçkuşkumyok.”

“Öyleyse arkandan geleceğine de inan.Ortaya çıkmakta gecikebilir. Yine de bir günsenikesinliklebulacaktır.”

“Oturacağımız yerin sokak adını venumarasınıonaşimdidensöyledim.”

“İyi, öyleyse iş daha kolaylaştı demektir.Başka bağlantıları olduğu için kendisigelemezse, sana bir kardeşini, bir yeğenini,ailesinden başka birini yollar ve sen bununfarkınabilevaramazsın.”

Yine de, kafam hâlâ aynı şeyle doluydu.Okuma bilmediğine göre, Luciano’ya evnumarasını ve sokak adını vermek neye

Page 63: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

yarayacaktı? Ama belki de kuşlara,uçuçböceklerine,kelebekleresorabilirdi.

“Merak etme, Zezé,” dedi EdmundoDayı.“Yarasalardayönbulmayeteneğivardır.”

“Nevardırdediniz,Dayıcığım?”

Yönbulmayeteneğininneolduğunuanlattıbanavebilginliğinebirkezdahahayrankaldım.

Sorunum böylelikle çözümlenince, bizibekleyen sonu, yani taşınma işini herkeseanlatmak için sokağa fırladım. Büyüklerinçoğunluğuneşelibirsesleşöylediyordubana:

“Taşınıyormusunuz,Zezé?Ah,neiyi!..Negüzel!..Netalihbu!..”

Şaşırmayantekkişi,Biriquinhooldu.

“O sokağa taşınmanız, buraya yakınolduğu için bir talih.Ama sana sözünü ettiğimhikâyeneolacak?”

Page 64: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Nezaman?”

“Yarın saat sekizde, Bangu Gazinosu’nunkapısında! Fabrika sahibinin bir kamyonoyuncak ısmarladığını söylediler. Gelecekmisin?”

“Evet. Luís’i de getireceğim. Sence, buiştenbanadabirşeydüşermi?”

“Elbette. Sümüklünün tekisin. Kendinikocaadammısandın?”

Yanıma yaklaştı ve o zaman daha küçükolduğumufarkettim.Sandığımdandaküçük.

“Peki, ya aksi bir şey olursa…Ama şimdibiraz işim var, kalamayacağım. Yarın oradabuluşuruz.”

Eve döndüm ve Glória’nın çevresindedönmeyekoyuldum.

“Nevar,küçük?”dedi.

Page 65: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Sen bizi oraya kadar götürebilirsin.Kentten,ağzınakadaroyuncakdolubirkamyongelecek.”

“Dinle, Zezé! Yığınla işim var. Ütüyapmam, taşınma hazırlıkları için Jandira’yayardım etmem gerek. Mutfağa da gözkulakolmalıyım,ateşinüzerine…”

“Ama sürüyle Realengo askeri okuluöğrencisidegelecek.”

Rudy dediği ve fotoğraflarını bir defterinyaprakları arasında biriktirdiği RudolfValentino’ya düşkünlüğünden başka, askeriokulöğrencilerinebayılıyordu.

“Sen hiç sabahın sekizinde askeri okulöğrencisigördünmü?Beniaptalmısanıyorsun,yumurcak.Hadibakalım,gitdeoyna!”

Amahiçbiryeregitmedim.

“Biliyor musun, Godóia,” diye direttimüstelik, “kendim için pek istemiyorum ama,

Page 66: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Luís’e söz verdim, götürme konusunda. Dahaçokküçük,onunyaşındaçocuklardaNoel’denbaşkabirşeydüşünmez.”

“Zezé, gelmeyeceğimi söyledim sana.Bütün bunlarmasal, asıl gitmek isteyen sensin.Oysa,Noelarmağanıalmakiçinhayattabolbolzamanınolacak..

“Ya ölürsem?.. Bu yıl Noel armağanıalmadanölmüşolurum.”

“O kadar çabuk ölmezsin, dostum.EdmundoDayı’danyadaBayBenedito’dan ikikatfazlayaşayacaksın.Artıkyeter,gitoyna.”

Yine bir yere gitmedim. Her an banatoslamasına yol açacak biçimde durdum.Çamaşırlıktan su almaya gidiyordu, ben dekapınıneşiğineoturmuşonabakıyordum…

Sonundadayanamadı:

“Yeter, Zezé! Sana hayır dedim, hayır.Tanrıaşkınasabrımıtaşırma.Gitdeoyna!”

Page 67: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Vebenbiryeregitmedim.Yanigitmemeyiistiyordum. Çünkü istemediğim halde beniyakaladı, kapının dışına taşıdı ve bahçeyebıraktı.Sonraevegirdi,mutfakkapısıylaoturmaodasının kapısını kapadı.Yine de pes etmedim.Sırasıyla, önünden geçmesi gereken bütünpencerelerin yanına oturdum. Çünkü şimdi evitemizlemeye ve yatakları yapmaya başlamıştı.Nereye dönse karşısına ben çıkıyordum. O dapencereyi kapıyordu. Sonunda beni hiçgörmemekiçinevinheryanınıkapadı.

“Pis şeytan! Çipil, kırmızı göz! Hiçbirzaman bir askeri okul öğrencisiyleevlenemeyeceksin, oh olsun! Postallarınıboyayacağınmeteliksizerintekiyleevleneceksinişte.Ohcanımadeğsin!”diyebağırdım.

Ama, gerçekten boşuna çene yorduğumugörünce canımdan iyice bezip oradan ayrıldımveyinesokağındünyasınadaldım.

O sırada, kendi kendine bir şeyle oynayanNardinho’yukeşfettim.Dizçökmüştü,büyükbirdikkatle bir yere bakıyordu.Yanına yaklaştım.

Page 68: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Kibrit kutusundan küçük bir araba yapmış vesürücü yerine bir donuzlan böceği koşmuştu.Hiçbukadarbüyüğünügörmemiştim.

“Vaycanına!..”dedim.

“Kocaman,değilmi?”

“Değiş-tokuşedermisin?”

“Neyle?”

“Resimistersen…”

“Kaçtane?”

“İki.”

“Pışııık.Böylebirböceğeikiresim,ha!..”

“EdmundoDayımınevininarkasıbunungibibüyükböceklerledolu.”

“Üçresmedeğişirim.”

“Üçresimveririm,amaseçemezsin.”

Page 69: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Öyleyse olmaz. Hiç değilse ikisiniseçmeliyim.”

“Kabul.”

Bende iki tane olan Laura La Planta’nınresmini verdim ona. Hoot Gibson’ın resmiylePatsy Ruth Miller’inkini de o seçti. Böceğialdım,cebimeattım,oradanuzaklaştım.

***

“Çabuk,Luís!Glóriaekmekalmayagitti,Jandiradasalıncaklıkoltuktaokuyor.”

İyice eğilip bükülüp kendimizi gizleyerekkoridordan çıktık ve onun, tuvalete gitmesineyardımettim.

“İyiyap,gündüzsokaktaaynıişiyapmakyasak.”

Sonraçamaşırlıktayüzünüyıkadım.Kendiyüzümüdeyıkadımveodayadöndük.

Page 70: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Gürültü etmeden onu giydirdim. Minikpabuçlarını ayaklarına geçirdim. Ne rezaletti şuçorap sorunu. İşleri karıştırmaktan başka şeyeyaramıyordu.Minik mavi giysisini ilikledim vetarağı elime aldım. Ama saçları yatmakbilmiyordu. Bir şey bulmam gerekliydi. Hiçbiryerde de böyle bir çare görünmüyordu. Nezeytinyağı,nebriyantinvardı.Mutfağagittimveparmaklarımınucundabirazdomuzyağıylageridöndüm.Bunuavcumayayıpkokladım:

“Kötükokmuyor,”dedim.

Sonra Luís’in saçlarını bu yağa bulayıptaradım: Şimdi saçları gerçekten iyi olmuştu,bütün o güzel perçemleriyle, omuzlarında birkuzutaşıyanAzizJean’abenzemişti.

“Yerinden kıpırdama. Şimdi de bengiyineceğim,”dedim.

Pantolonumuvebeyazgömleğimigiyerkenkardeşime bakıyordum. Ne kadar güzeldi!Bangu’daondangüzelbiridahayoktu.Gelecekyıl okula gidinceye kadar dayanması gereken

Page 71: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

lastik pabuçlarımı giydim. Luís’e bakmayısürdürdüm.

Bu güzellik ve şıklıkla, biraz daha büyükdurumdaki Küçük İsa sanılabilirdi. Yığınlaarmağan alacaktı, kuşkum yoktu bundan. Onugördüklerinde…

Ansızın ürperdim. Glória eve dönmüştü,ekmeğimasanınüzerinekoyuyordu.Kâğıt,evdeekmek bulunduğu günlerin o tatlı hışırtısınıçıkarıyordu. El ele tutuşarak dışarı çıktık veönündedikildik.

“Çok şeker oldu, değil mi Godóia? Onubengiydirdim.”

Kızacakyerde,kapıyayaslandıvehavalarabaktı.Başınıeğdiğindegözleriyaşlarladoluydu.

“Sendeçokşekersin.Ah!Zezé!..”

Dizçöktüvebaşımıgöğsündesıktı.

“Tanrım! Neden hayat bazıları için bu

Page 72: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

kadarzor?..”

Kendini tuttu, sonra üstümüzü başımızıbirazdüzeltti.

“Sizinle gelemeyeceğimi söyledim.Gerçekten gelemem Zezé. Yapacak çok işimvar. Ben şimdi işlerimi düşünürken birlikte birkahveiçeriz.Bunun

dışındaistesemdehazırlanacakzamanbulamam…”Maşrapalarımızakahvedoldurdu,ekmeğikesti.Bizehüzünlebakmayadevamediyordu.

“İçigeçmişbirkaçkötüoyuncakiçinbuncaçaba!” dedi. “Elbette ki, yaşayan bütünyoksullaraçokgüzelşeylerdeveremezler.”

Birsüresustuvedevametti:

“Bir şeyler elde etmek için belki de tekfırsat bu. Gitmenize engel olmayacağım.Ama,Tanrım!Okadarküçüksünüzki…”

Page 73: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Ona çok dikkat edeceğim,” dedim. “Hiçelini bırakmayacağım, Godóia. Rio-Sáo Pauloyolunugeçmekzorundadadeğiliz.”

“Herşeyekarşıntehlikeli.”

“Hayır, inan ki değil. Hem sonra, bendeyönbulmayeteneğivar.”

Üzüntüsüolduğuhaldegüldü.

“Bunudakimöğretti?”

“EdmundoDayı.Luciano’dadayönbulmayeteneği var, dedi. Benden küçük olanLuciano’davarsabendedevardemektir…”

“Jandira’yasözünüedeceğim.”

“Boşuna zaman kaybı bu. İzin verecektir.Jan-dira zamanını nasıl olsa roman okumak vesevgililerinidüşünmeklegeçiriyor.Onuniçinbirşeyfarketmez.”

“Bakın ne yapacağız şimdi: Kahvemizi

Page 74: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

bitireceğiz ve kapıya çıkacağız.Tanıdığımız veoyanagidenbirigeçersesizidegötürmesiniricaedeceğim.”

Bir an önce gitmek için ekmek yemekistemedim.Kapıyayürüdük.

Zamandan başka geçen yoktu. Amasonundabiri geçti. PostacıBayPaixâokarşıdangeliyordu.Glória’yagünaydındedivekasketiniçıkardı,bizim-kucular.”

“Önemiyok.”

Tam tersine, çok önemliydi. Öyleüzgündüm ki, o kadar büyük bir hayalkırıklığınauğramıştımki,oanölmeyiistedim.

“Gidipşurayaoturalım.Birazdinlenmemizgerekiyor,”dedim.

“Susadım,Zezé.”

“BayRozemberg’in önünden geçerken birbardaksuisteriz.İkimizedeyeter.”

Page 75: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Ancak o zaman durumun bütün acılığınıkavradı. Bir şey söylemedi. Ağzını büzüpgözlerinde uçsuz bucaksız bir anlamla banabaktı.

“Önemi yok, Luís,” dedim. “Küçük atımAyışığı’nı biliyorsun ya! Totoca’dan sopasınıdeğiştirmesini isteyeceğim ve onu sana NoelBaba’nınarmağanıolarakvereceğim.”

Amaohıçkırıklaraboğuldu.

“Hayır,yapmabunu!”diyebağırdım.“Senbir kralsın. Babam, kral adı olduğu için sanaLuísadınıverdiğinisöyledi.Birkraldasokakta,herkesinönündeağlayamaz,biliyormusun?”

Başını göğsüme yasladım ve kıvırcıksaçlarınıokşadım.

“Büyüdüğümde, BayManuelValadares’inotomobili gibi bir otomobil alacağım. Onutanıyor musun? Portekizli hani!Mangaratiba’ya4 günaydın dediğimiz gün,

Page 76: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

garda önümüzden geçen… İşte onunki gibikocaman bir otomobil alacağım. İçi armağandoluolacak.Yalnızcaseniniçin…Amaağlama,birkralağlamaz.”

Sözcüklersankigöğsümdensınırsızbirumutsuzluklaçıkıppatlıyordu:

“Yeminediyorumkialacağımootomobili.Gerekirseadamöldüreceğim,çalacağım.”

İçimdekonuşanküçükkuşumdeğildi:Yüreğimolmalıydıbu.

Evet,yapacaktımbunu.Küçükİsabeninedensevmiyordu?Oki,doğduğuahırdabulunanöküzüveeşeğibilesevmişti.Amabeni,hayır.Belkide,şeytanınvaftizçocuğuolduğumiçinbendenöçalıyordu.AmaLuíshaketmiştibunu,çünküobirmelekti.Gökyüzününmelekleriondandahatatlıolamazlardı…

Vegözyaşlarımacınacakbirbiçimdeakmayabaşladı.

Page 77: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Zezé,ağlıyorsun…”

“Geçer.Nasılsaben,seningibibirkraldeğilim.İşteyaramazıntekiyim.Çokkötübirçocuğum,evet;çokkötübirçocuk…Başkabirşeydeğil.”

***

“Totoca,yenieveuğradınmı?”

“Hayır.Yasen?”

“Fırsat buldukça gidiyorum.Minguinho’nun iyi olup olmadığını öğrenmekiçin.”

Güldü veAyışığı’nın yeni gövdesi olmasıgerekensopayıyontmayısürdürdü.

“Minguinhodaneyinnesi?”

“Benimşekerportakalıfidanım.”

“Ona çok uygun bir ad bulmuşsun.Kendineböyle işlerbulmaktaüstüneyoktur. İyi

Page 78: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

mibakalım?”

“Hiçbüyümemiş.”

“Vaktinionabakmaklageçirirsenbüyümezbu gidişle.Bu haliyle hoşuna gidiyormu?Onuböylemiistiyordun?”

“Evet.Totoca,sennasıloluyordaherşeyiyapabiliyorsun? Bunu söyler misin? Kuş kafesiyapıyorsun,kümes,arıkovanı,çit, tahtaperde…Bunlarıhepbeceriyorsun.”

“Çünküherkeskelebekboyunbağlıbirşairolmak için doğmadı. Ama istersen sen deöğrenebilirsin.”

“Hayır,sanmıyorum.İnsandaböyleşeyleredoğuştan‘yatkınlık’olmalı.”

BirandurduveEdmundoDayı’nınbuyenibuluşu karşısında yarı öfkeyle, yarı güler yüzlebaktı.

Dindinha mutfaktaydı. Bayat ekmekleri

Page 79: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

şaraba batırıp yağda kızartmaya gelmişti. Noelgecesinintekyemeğiydibu.

“Bak,”dedimTotoca’ya.“Bukadarınıbilebulamayanlar var. Şarabın ve yarın öğleyemeğinde yapılacak salata için meyvelerinparasınıEdmundoDayıverdi.”

Totoca, elindeki işi karşılıksız yapıyordu,çünkü Bangu Gazinosu hikâyesini öğrenmişti.Hiçdeğilse,Luís’inbiroyuncağıolacaktı.Eski,yıpranmışbirşeydiama,yinedeçokgüzeldivebenonuçokseviyordum.

“Totoca!”dedim.

“Evet?”

“Noel’de bize hiç, ama hiçbir yerdenarmağangelmeyecekmisence?”

“Sanmıyorum,gelmez!”

“Ciddikonuş,benherkesinsöylediğikadarkötüvesersemmiyim?”

Page 80: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Kötü değilsin. Ama içine şeytan girmişsenin.”

“Noel günü geldiğinde şu şeytandankurtulmayı çok isterdim! Ölmeden önce,hayatımda hiç değilse bir kez, küçük şeytanınyerine küçük İsa’nın benim için doğmasınıisterdimdoğrusu.”

“Belkigelecekyılolur…Nedenbenimgibiyapmayıöğrenmiyorsun?”

“Senneyapıyorsunki?”

“Kimseden hiçbir şey beklemiyorum.Böylece hayal kırıklığına da uğramamışoluyorum. Hem, küçük İsa herkesin söylediği,papazın ve din dersi kitaplarının anlattığı kadariyideğil…”

Sustu, düşündüklerinin gerisini söyleyipsöylememektekararsızcabekledi.

“Evet,nasılküçükİsa?”diyeüsteledim.

Page 81: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Bak,diyelimkisençokyaramazlıkyaptın,hiçbirşeyhaketmedin.YaLuísneyaptı?..”

“Obirmelek.”

“YaGlória?”

“Oda.”

“Yaben?..”

“Bak, sen… ara sıra sen… sen… benimbazı şeylerimi yürütüyorsun, ama yine de çokiyisin.”

“YaLala?”

“Çok kötü dövüyor, ama o da iyidir. Birgünkelebekboyunbağımıdikecek.”

“YaJandira?”

“Jandiraşöyleböyle,amakötüdeğil.”

“Yaannem?”

Page 82: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Annem çok iyi, beni dövmenin onu çoküzdüğünü biliyorum. Hiçbir zaman bütüngücüylevurmuyor.”

“Yababam?”

“Bak, onu bilemem. Hiç talihi yok. Banabenziyorolmalı,aileninkötükişisi.”

“Görüyorsun ya, ailede herkes genellikleiyi. Öyleyse neden küçük İsa bize yakınlıkgöstermiyor? Dr. Faulhaber’in evine gidersen,masanın bir sürü şeyle tepelemedolu olduğunugörürsün!Villas-Boaslardadaöyle.Dr.AdauctoLuz’danhiçsözetmeyelim…”

İlk kez, Totoca’nın ağlamak üzereolduğunugördüm.

“Bu nedenle, küçük İsa’nın, yalnızca işolsun diye yoksul doğmak istediğinidüşünüyorum. Sonra da, yalnızca zenginlerinzahmetedeğdiğinigörmüştü…Neyse,bırakalımbunları.Belkisöylediklerimçokgünah.”

Page 83: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Gerçekten çok yılgındı; konuşmak veyontmaktaolduğusopadanbaşınıkaldırmakbileistemedi.

***

Öyleiçkarartıcıbirakşamyemeğiolduki,en iyisionuhiçdüşünmemek.Herkesyemeğinikonuşmadan yedi. Babam şaraplı ekmeği şöylebir tattıyalnızca.Ne tıraşolmak istemişti,nedebaşka bir şey.Gece yarısı ayinine de gitmedik.Enkötüsü,kimseninkimseylekonuşmamasıydı.Küçük İsa’nın doğum günü değil de ölümgecesiydisanki.

Babam sonunda şapkasını alıp çıktı. Neveda etti, ne Noel’imizi kutladı; ansızınterlikleriyle dışarı fırladı. Dindinha bununüzerine mendilini çıkarıp gözlerini sildi veEdmundoDayı’ylabirliktegideceklerinisöyledi.Edmundo Dayı benim elime beş yüzreis5 sıkıştırdı. Totoca’ya da verdi. Belki dahadaçoğunuvermek isterdiama,dahaçoğuondada yoktu.Ya da belki paralan bizim yerimize,

Page 84: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

kentte oturan kendi çocuklarına vermek isterdi.Bunun için onu kollarımda bütün gücümlesıktım. Kuşkusuz, bayram gecesinin tekgösterisiydibu.Neöpüşenoldu,nedebirbirinetatlısözsöyleyen.Annemodasınagirdi.Gizliceağladığından emindim. Hepimiz de onun gibiağlamak istiyorduk. Lala, Edmundo Dayı’ylaDindinha’yı kapıya kadar geçirdi ve onlarınküçük adımlarla, yavaş yavaş uzaklaştıklarınıgörünceşuyorumuyaptı:

“Yaşamak için çok yaşlılar, her şeydenyorulmuşbirgörünüşlerivar.”

Ama en üzücü olay kilise çanının geceyişen seslerle doldurması oldu. Tanrı, kullarınınneşesini görsün diye, gökyüzüne birkaçdonanmafişeğiyükseldi!

Eve geldiğimizde Glória ve Jandirabulaşıkları yıkadılar. Glória’nın gözleri çokağlamış gibi kıpkırmızıydı. Ama kendinitoparladı,Totoca’ylabanadönüp:

“Çocuklarınyatmasaatigeldi,”dedi.

Page 85: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Böyle söylerken yüzümüze bakıyor, amabu gece aramızda çocuk olmadığını biliyordu.Hepimiz büyüktük. Küçük küçük parçalarla,aynı üzüntüden payını alan büyük ve üzgünkişiler.

Belkibütünsuç,ElektrikŞirketi’ninkestiğiışığın yerini almış gaz lambasının ölgünışığındaydı.Belki…

Tek mutlu kişi, başparmağını emerekuyuyan küçük kraldı. Atı yanı başına diktim.Ellerimi hafifçe saçlarında gezdirmektenkendimi alamadım. Sesim sevgiyle doluptaşıyordu:

“Küçüğümbenim.”

Bütün ev karanlığa gömüldükten sonra daalçakseslesordum:

“Şaraplıekmekgüzelmiydi,Totoca?”

“Bilmem.Tadınabakmadım.”

Page 86: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Neden?”

“Gırtlağıma bir şey düğümlenmişti,yediklerim boğazımdan geçmek bilmiyordu…Uyuyalım.İnsanuyudumuherşeyiunutur.”

Ayağa kalkmıştım ve yatağımda gürültüyapıyordum.

“Nereyegidiyorsun,Zezé?”

“Lastik pabuçlarımı kapının önünekoyacağım.”

“Koymasandahaiyiedersin.”

“Hayır, koyacağım. Kimbilir, belki birmucize olur da içleri armağanla dolar. Biliyormusun Totoca, bir armağan almayı o kadaristerdim ki. Bir tek armağan.Ama yeni olsun.Benim olsun yalnızca…” Öbür yanına döndü,başınıyastığınaltınagömdü.

UyanıruyanmazTotoca’yaseslendim:

Page 87: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Gidipbakalımmı?Birşeygelmiştirbelki.”

“Seninyerindeolsamgidipbakmazdım.”

“Benbakacağım.”

Oda kapısını açtım. Büyük bir hayalkırıklığıyla, lastik pabuçların bomboş olduğunugördüm.Totoca,gözleriniovuşturarakyaklaştı.

“Sanadememişmiydim?”

İçimde nefret, başkaldırma ve üzüntükarışımıbirduyguyükseldi.Kendimi tutamayıpbağırdım: “İnsanın yoksul bir babası olması nekötü!”Bakışlarımılastikpabuçlardanayırdımveönümde duran galoşları gördüm. Babamayaktaydı, bize bakıyordu. Gözleri sınırsız birhüzünle doluydu. Gözleri öyle büyümüş öylebüyümüştü ki, Bangu Sineması’nın perdesinidoldurabilirdi neredeyse. Ve öyle korkunç biracı vardı ki bu gözlerde, ağlamak istese bileağlayamazdı. Bitmek tükenmek bilmeyen birdakika boyunca orada durup bize baktı, sonra

Page 88: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

sesiniçıkarmadanönümüzdengeçti.Yıkılmıştık,bir şey söyleyecek durumumuz yoktu.Komodininüzerindenşapkasınıaldıveyenidensokağa çıktı. Ancak o zaman Totoca kolumadokundu.

“Kötüsün, Zezé,” diye fısıldadı. “Yılankadarkötüsün.Bununiçin…”

Devamedemeyipsustu.

“Oradaolduğunugörmemiştim.”

“Kötü, taş yürekli çocuk! Babamın uzunzamandır işsiz olduğunu biliyorsun.Bunun içindünyüzünebaktıkçabirşeyyutamıyordum.Birgün sen de baba olacaksın ve böyle anlardainsanınnelerhissettiğinianlayacaksın.”

Üstüneüstlükağlıyordumda.

“Ama görmemiştim Totoca,görmemiştim…”diyebildim.

Koşarak sokağa fırlamak, ağlayarak

Page 89: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

babamınbacaklarınasarılmakistedim.Kötü,çokkötü davrandığımı ona söylemek istedim.Amane yapacağımı bilemeden, olduğum yerdehareketsiz duruyordum. Yatağımın üzerineoturmam gerekti. Oradan, az ilerde, içleribomboş duran lastik pabuçlarımıseyrediyordum. Amaçsız sürüklenen yüreğimgibibomboştuonlarda.

“Bunu neden yaptım, Tanrım!” diyesöyleniyordumkendikendime.“Hemdebugün!Her şey bu kadar hüzünlüyken neden herzamankinden kötü davrandım?.. Yemektebabamın yüzüne nasıl bakacağım? Meyvesalatasıbileboğazımdangeçmeyecek.”

Vebabamınirigözleri,BanguSineması’nınperdesi gibi kocaman, beni izliyordu. Kendigözlerimi kapıyor ve hep onunkilerigörüyordum,iri,çokiriydi…

Topuğum boyacı sandığıma çarptı vebirden aklıma bir şey geldi. Böylece babambelkibütünkötülüğümübağışlayacaktı.

Page 90: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Totoca’nınboyacısandığınıaçtım,benimkihemen hemen boş olduğundan bir kez dahaonun siyah boya kutusunu aldım. Kimseye birşey söylemedim. Sandığın ağırlığınıhissetmeden, üzüntü içinde yürümeyekoyuldum.Babamıngözlerininönündeyürüyor,onungözlerininiçindeacıçekiyordumsanki.

Çok erkendi. Gece yarısı ayini ve ondansonraki yemek yüzünden herkes uykudaolmalıydı.Sokak,oyuncaklarınıortaya serenvebirbirlerininkiyle karşılaştıran çocuklarladoluydu.Bu beni daha da yıktı.Oysa hepsi iyiçocuklardı onların. Hiçbiri babasına benimyaptığımı yapmazdı. Bir müşteri bulmaumuduyla‘AçlıkveYoksulluk’Bakkaliyesi’ninönünde durdum. Bakkal tütüncü o gün bileaçıktı. Boşuna değildi ona bu adı vermeleri.İnsanlar oraya tulumlarıyla, eski terlikleri vegaloşlarıyla gelirdi; hiçbir zaman gerçekpabuçlarladeğil.

Kahve içmemiştim, yine de hiç açdeğildim. Acım her türlü açlığın ötesindeydi.Gelişim Sokağı’na kadar yürüdüm. Çarşının

Page 91: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

yakınındagezindim.BayRozemberg’eaitfırınınkarşısındaki kaldırıma oturdum; ama hiç işyoktu.

Saatler birbiri ardından geçip gidiyor, benbir kuruş bile kazanamıyordum. Oysakazanmam gerekiyordu. Kazanmakzorundaydım!

Sıcaklık artmıştı ve sandığın kayışıomzumuacıtıyordu.Yerinideğiştirmemgerekti.Susamıştım da. Gidip çarşının çeşmesinden suiçtim.

Yakında gitmeye başlayacağım ilkokulunönündeki basamaklardan birine oturdum.Sandığımıyerebıraktım,umudumkırılmıştı.Birkukla gibi, başımı dizlerimedayadımve öylecebekledim. Hiçbir şey yapacak gücüm yoktu.Ardından başımı dizlerimin arasına gömüpkollarımla örttüm. İstediğimi yapmadan evedönmektenseölmeyiyeğlerdim.

Derken, birisi ayağıyla sandığa vurdu vetanıdığımbirses,birdostsesibanaseslendi:

Page 92: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Hey!Boyacı!Uyuyarakparakazanılmaz…”İnanamadanbaşımıkaldırdım.GazinonunkapıcısıBayCoquinho’ydu.Birayağınıuzattı.Öncebeziüzerindegezdirdim.Sonrapabucuıslatıpsildim.Ardındandaözenleboyamayakoyuldum.

“Rica ederim, bayım; pantolonunuzu birazkaldırırmısınız?”

Söylediğimiyaptı.

“Bugünpabuçboyamayamıçıktın,Zezé?”

“Hiç bugünkü kadar pabuç boyamayagereksinmeduymamıştım.”

“YaNoel,iyigeçtimi?”

“Herzamankigibi…”

Fırçamı sandığa vurdum, ayak değiştirdi.Aynı şeyleri yineledim.Sonra da parlatma işinegeçtim. Görevimi bitirdiğimde yeniden fırçaylasandığavurdum,ayağınıçekti.

Page 93: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Borcumnekadar,Zezé?”

“İkiyüzreis.”

“Neden yalnızca, iki yüz reis? Bütünboyacılardörtyüzalıyor.”

“İyi bir boyacı olduğumda ben de onlarkadaralabilirim.Şimdilikhayır.”

Cebindenbeşyüzreisçıkarıpuzattı.

“Alacağım olsun,” dedim. “Daha sonraödersiniz. Şimdiye kadar hiç iş yapmadım,üstünüveremem.”

“Üstü benim sana Noel armağanım olsun.Hoşçakal.”

“İyibayramlar,BayCoquinho.”

Belki de, üç gün önce olanlardan ötürüpabuçlarınıboyatmayabanagelmişti…

Cebimdeki para nedeniyle bir süre

Page 94: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

güçlendim, yüreklendim. Ama saat ikiyigeçmişti. İnsanlarsokaklardadolaştığıhaldehiçiş çıkmıyordu. Kimse, pabuçlarının tozunualdırmak için bile bir kuruş harcamakniyetindedeğildi.

Rio-Sáo Paulo yolu üzerindeki direklerdenbirininyanındadurdumveinceciksesimlearadabirbağırmayakoyuldum:

“Boyacı!Baylarbayanlar!”

“Boyacı, bayım! Boyacı! YoksullarınNoel’ineyardımetmekiçin!”

Birzenginarabasıyakınımdadurdu.

Bundanyararlanıpumutsuzcabağırdım:

“Bir iyilik yapın, Doktor. YoksullarınNoel’ineyardımiçin!”

Arabanın arkasında oturan iyi giyimli birkadınla çocuklar bana bakıyor, beniseyrediyorlardı!Kadınacıdı:

Page 95: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Zavallı küçük, ne kadar da ufak veumutsuz.Onabirşeyver,Artur.”

Amaadambenikuşkuylasüzdü.

“Kurnaz serserinin teki,” dedi. “BoyundanveNoel’denyararlanıyor.”

“Yine de ona bir şey vermek istiyorum.Yaklaş,küçük!”

Çantasınıaçtıvecamdaneliniuzattı.

“Hayır, teşekkürederim,Bayan.Benyalansöylemiyorum.Noelgünüçalışmak için insanıngerçektenparayagereksinmeduymasıgerekir.”

Sandığımıaldım,omzumaastımveağırağıryürüdüm.Bugünöfkelenecekgücümbileyoktu.

Derken,arabanınkapısıaçıldıvebirçocukarkamdankoşmayabaşladı.Biryandanda,

“Al, küçük! Annem yalancı olmadığınainandığınısöylüyor!”diyebağırıyordu.

Page 96: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Cebime beş yüz reis koydu ve teşekküretmemi beklemedi… Uzaklaşan motorunhomurtusunuduydum.

Saat dördü geçmişti ve babamın gözleribanaacıçektirmeyedevamediyordu.

Dönüşyolunu tuttum.Alacaklarım içinbinreis yetmiyordu. Ama ‘Açlık ve Yoksulluk’Bakkaliyesinde bana belki bir indirim yaparlarya da paranın üstünü başka bir gün ödememikabulederlerdi.

Bir çitin dibinde dikkatimi bir şey çekti.Yırtık bir siyah çoraptı bu.Almak için eğildim.Elimdegerdimveuzunuzun inceledim. ‘İyibiryılanolurbu,’diyedüşünereksandığımaattım.

Sonra kendi kendime çattım: “Başka birgün.Bugünyapılmaz…”

Villas-Boasların evine yaklaştım. Yapınınçevresinde büyük bir bahçe vardı ve yerlerbetondu. Serginho güzel bir bisiklete binmiş,çiçek göbekleri arasında dolaşıyordu. Onu

Page 97: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

seyretmekiçinburnumuparmaklığadayadım.

Bisiklet kırmızıydı, sarı ve mavi çizgilerivardı. Madeni pırıl pırıl yanıyordu. Serginhobenigördüveönümdengelipgeçmeyekoyuldu.Hızlı gidiyor, ani dönüşler yapıyor, frenlerinigıcırdatarak bisikleti durduruyordu. Sonrayanımayaklaştı.

“Hoşunagittimi?”diyesordu.

“Dünyanınengüzelbisikleti.”

“Kapıyagel,dahaiyigörürsün.”

Serginho, Totoca’yla aynı yaştaydı, aynısınıftaokuyordu.

Kırmızı lastiklerle tutturulmuş beyaz çorapveruganpabuçlargiymişti.Çıplakayaklarımdanutandım. Rugan pabuçları öyle parlaktı ki, herşey üzerinde yansıyordu. Orada babamın banabakan gözlerini bile görüyordum… İçimiçektim.

Page 98: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Nenvar,Zezé?Birgaripsin,”dedi.

“Hiç. Yakından bisikletin daha da güzel.Noelarmağanımı?”

“Evet.”

Daha rahat konuşmak için yere indi vebahçekapısınıaçtı.

“Öyle çok armağan geldi ki, aklın durur.Bir gramofon, üç elbise, yığınla tarih kitabı, birkutu boya kalemi; ayrıca bir koca kutu daha;çeşitli oyunlarla dolu bir başka kutu, pervanesidönenbiruçak;beyazyelkenliikitekne…”

Başımı eğdim ve Totoca’nın dediği gibi,yalnız zengin Kişileri seven küçük İsa’yıdüşündüm.

“Nenvar,Zezé?”

“Hiç.”

“Yasen?..Çokarmağanaldınmı?”

Page 99: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Karşılık veremeyip almadığımı başımlabelirttim.

“Hiçbirşeyalmadınmı?Hiçbirşey?..”

“BuyılevdeNoelkutlanmadı.Babamişsiz.”

“Olamazbu.Kestane,fındık,şarapdayokmuydusofranızda?”

“Yalnızca Dindinha’nın pişirdiği şaraplıekmekvekahvevardı.”

Serginhodüşünceleredaldı.

“Zezé,senidavetetsemkabuledermisin?”

Olupbitenianlamayabaşlıyordu.Amayemekyemediğimhaldeçağrısınıkabuletmekistemiyordum.

“İçeri girelim. Annem sana bir tabakhazırlar. O kadar çok şey, öyle bol pasta varki…”

Page 100: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Göze alamadım. Son günlerde bazıkimselerce pek hırpalanmıştım; birkaç kezsağdansoldanşusözleriişitmiştim:

‘Sana kaç kez söyledim, bu sokaksüprüntülerinievedoldurmadiye!’

“Hayır, çok teşekkür ederim,” diyeyanıtladımSerginho’nunsorusunu.

“Peki.Ya annemden, küçük kardeşin içinkestaneleri ve öbür şeyleri paket yapmasınıistesem,götürürmüsün?”

“Götüremem.İşimibitirmemgerekiyor.”

Tam o sırada, üzerinde oturduğum boyacısandığınıkeşfetti.

“Ama kimse Noel günü pabuç boyatmazki!”diyebağırdı.

“Bütün gün çalıştım ve topu topu bin reiskazandım,üstelikyarısıdasadaka.Dahaikiyüzreiskazanmamgerek.”

Page 101: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Neden,Zezé?”

“Söyleyemem. Ama bunu kazanmakzorundayım.”

Gülümsedi,cömertbirönerigelmiştiaklına:“Benimpabuçlarımıboyarmısın?Sanabinreisveririm.”

“Bunu da yapamam. Dostlarımdan paraalmıyorum.”

“Ya zorla verirsem, yani bu iki yüz reis‘iödünçverirsem?..”

“İlerdesanaborcumuödeyebilirmiyim?”

“Nasıl istersen; bilye olarak daödeyebilirsin.”

“Kabulediyorum.”

Elinicebineattıveparayıuzattı.

“Hiç üzülme, çok para aldım. Kumbaram

Page 102: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

ağzınakadardolu,”dedi.

Elimibisikletinintekerleğindegezdirdim.“Gerçektençokgüzel!”

“Birazdahabüyüyüpbisikletebinmeyiöğrendiğinde,sanaveririmdolaşırsın!Tamammı?”

“Tamam.”

***

Tabanlarıyağlayıpboyacısandığımışangırşungur öttürerek ‘Açlık ve Yoksulluk’Bakkaliyesi’nekadarkoştum.

Kapanmışolmasındankorkarakfırtınagibiiçeridaldım.

“Şu pahalı sigaralardan var mı?” diyesordum.

Parayı avcumda gören adam iki paketçıkardı.

Page 103: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Seniçmeyeceksin,değilmiZezé?”

Ardındanbirsesgeldi:

“Söylediğinebak!Buyaştabirçocuksigaraiçebilirmi?”

“Tanımazsınonu.Herşeyiyapabilecekbirafacandıro.”

“Babamaalıyorum,”dedim.

Sigarapaketlerinieviripçevirirkenbüyükbirmutlulukduyuyordum.

“Bunumualayım,bunumu?”

“Senbilirsin.”

“BabamabuNoelarmağanınıalmakiçinbütüngünçalıştım.”

“Doğrumu,Zezé?Yaosananealdı?”

“Hiçbirşeyalamadızavallı.Hâlâişsiz,biliyorsunuz.”

Page 104: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Çok üzülmüş gibiydi, içerdeki herkes desusmuştu.

“Siz olsanız hangisini seçerdiniz?” diyesordum.

“İkiside iyidir.Bütünbabalardaböylebirarmağanaldıklarınasevinirler.”

“Banaşunusarıverin,lütfen.”

Sardı ama, paketi uzatırken garip bir halivardı. Sanki bir şey söylemek istiyordu dabeceremiyordu.

Parayıverdim,gülümsedi.

“Teşekkürederim,Zezé,”dedi.

“İyibayramlar,efendim!”

Evedoğrukoşmayabaşladım.

Hava kararmıştı. Yalnızca mutfakta ışık

Page 105: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

yanıyordu. Herkes dışarıdaydı. Babamsa masabaşına oturmuş, gözlerini duvara dikmişti.Dirsekleri, önündeki masaya dayalı, çenesiavuçlarınıniçindeydi.

“Baba!”diyeseslendim.

“Ne var yavrum?” Sesinde en ufak birkırgınlıkyoktu.“Bütüngünnerelerdeydin?”

Boyacı sandığımıgösterdim.Sonrabuağıryükü yere koydumve sigara paketini çıkarmakiçinelimicebimesoktum.

“Bakın, baba,” dedim. “Size çok güzel birşeyaldım.”

Onun bana neye mal olduğunu anlayarakgülümsedi.

“Hoşunuzagittimi?Engüzeliydibu.”

Sigara paketini açtı, tütünü gülümseyerekkokladı,amahiçbirşeysöylemedi.

Page 106: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Birsigaraiçinbaba!”

Fırına gidip kibrit getirdim, çaktım,dudaklarınınarasındakisigarayayaklaştırdım.

İlk solukta hazır bulunmak için birazuzaklaştım. Ama ansızın içimde bir şey oldu.Kibriti yere attım. Soluğumun kesildiğinihissediyordum. İçten içe patlıyordum sanki.Bütüngünbastırdığımoçokbüyükacıdanötürütaiçimdenpatlıyordum.

Babama,sakallarlakaplıyüzüne,gözlerinebaktım.

“Baba…baba…”diyebildimyalnızca.

Vehıçkırıklarsesimibastırdı.

Adamcağız kollarını açtı, beni göğsündesevgiylesıktı.

“Ağlama yavrum,” dedi. “Hep böyleduygulu bir çocuk olarak kalacaksın, pek çokağlamafırsatıbulacaksınhayatta.”

Page 107: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“İstemiyordum, babacığım. Öyle demek…istemiyordum.”

“Biliyorum, biliyorum. Aslında haklıolduğuniçinkızmadım”

Benibirsürekucağındasalladı.

Sonrabaşımıkaldırdı,yakınındakibirbezleyüzümüsildi.

“İşte,dahaiyiolduşimdi.”

Ellerimi kaldırdım ve yüzünü okşadım.Yerlerine yerleştirmek ve bir daha o kadarbüyükolmamalarınısağlamakiçinparmaklarımıhafifçegözlerindegezdirdim.Bunuyapmazsam,bu gözlerin beni hayat boyu izlemesindenkorkuyordum.

“Hadi,sigaramıbitirmemeizinver,”dedi.Bense,oboğuksesimlehâlâkekeliyordum:“Biliyormusunuz,baba;benidövmekistediğinizdebirdahahiçkarşıgelmeyeceğimsize…Beniistediğinizkadardövebilirsiniz…”

Page 108: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Peki,Zezé,peki.”

Kucağından usulca yere bıraktı. Benimlebirlikte son hıçkırıklarımı da. Ve dolaptan birtabakçıkardı.

“Glóriasanabirazmeyvesalatasıayırmıştı…”Amatabaktakilerbirtürlüboğazımdangeçmiyordu.Oturduvekaşıklaazarazaralıpbanayedirdi.“Allıkbittiyavrum,bittideğilmi?”

Başımla evetledim, yine de ilk kaşıklartuzluydu.Gözlerimden akan son yaşlar durmakbilmiyordu.

Page 109: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Kuş,okulveçiçekYeni ev, yeni bir hayat ve basit umutlar,

basitumutlar.

Yaşadığımız sıcak gün gibi keyifliydim.Arabada sürücü Bay Aristides’le yardımcısınınarasınatünemiştim.

Eğri büğrü sokaktan çıkıp Rio-Sáo Pauloyoluna saptığımızda harika bir şey oldu. Atarabası yağ gibi kaymaya başladı. Büyük birkeyifti bu. Derken, yanımızdan güzel bir

Page 110: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

otomobilgeçti.

“İşte, Portekizli Manuel Valadares’inarabası,”dediler.

Kanal Sokağı’nın köşesini geçeceğimiz anuzaktangelenbirdüdüksesisabahınsessizliğinidoldurdu.

“İşitiyormusunuz,BayAristides,”dedim.“Bakın,Mangaratiba!”

“Sendeherşeyibiliyorsun,ha?”

“Düdüksesindentanıyorum.”

Atlarıntoynaklarıyolda‘laklak’ediyordu.Başka ses yoktu ortalıkta. Arabanın pek yeniolmadığını fark ettim. Üstelik oldukça daeskiydi.Amasağlamvekullanışlıgörünüyordu.İki gidişte bütün pilimizi pırtımızıtaşıyabilecektik. Eşek pek güçlü değil gibiydi.Ama ben arabacının gönlünü almaya kararverdim.

Page 111: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Güzel bir arabanız var, Bay Aristides,”dedim.

“İşgörecekkadar.”

“Eşekdegüzel.Adıne?”

“Çingene.”

Canıkonuşmakistemiyordu.

“Bugünbenimiçinbüyükbirgün,”dedim.“İlk olarak arabaya biniyorum; yoldaPortekizli’nin otomobiline rastladım veMangaratiba‘nındüdüksesiniişittim.”

Sessizlik.

“BayAristides!Mangaratiba, Brezilya’nınenönemlitrenimi?”

“Hayır.Yalnızcabuhattaçalışanenönemlitren.”

Çabalarım boşunaydı. Bazen büyük

Page 112: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

insanlarıanlamaknegüçoluyordu!

Evin önüne vardığımızda ona anahtarıverdimvedostçadavranmayaçalıştım.

“Sizeyardımetmemiistermisiniz?”

“Ayak altında dolaşmazsan bize daha çokyardımetmişolursun.

Git oyna, yola çıkacağımız zaman sanahaberveririm.”

Fırsatıkaçırmadım,yürüdüm.

“Minguinho, artık hep birbirimizinyakınında yaşayacağız,” diye söyleniyordum.“Seni öyle güzelleştireceğim ki, hiçbir ağaçseninle boy ölçüşemeyecek. Biliyor musun,Minguinho; bugün çok rahat ve büyük birarabadayolculukettim.Filmlerdegörülenpostaarabaları gibiydi. Bak, bundan böyle bütünöğrendiklerimi gelip sana anlatacağım, tamammı?”

Page 113: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Irmağınyüksekotlarınayaklaşmıştım,kirlisuyunakışınıseyrettim.

“Geçen gün ırmağın adını söylemişlerdi,neydio?”

“Amazon.”

“Tamam.Amazon.Tailerdeaşağıdaırmakvahşi Kızılderililerin kayıklarıyla dolu olmalı,değilmiMinguinho?”

“Kessesini.Kuşkusuzöyleolmalı.”

Daha konuşmaya yeni başlamıştık ki, BayAristideskapıyıkapıyorvebanasesleniyordu:

“Kalıyormusun,yoksabizimlemigeliyorsun?”

“Kalacağım.Annemveablalarımyolaçıkmışolmalı.”

Ve sağda solda ne varsa denetlemeyedevamettim.

Page 114: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

***

Başlangıçta, utangaçlıktan ya da komşularüzerinde iyi bir izlenim yaratmak istediğimden,akıllı uslu davranıyordum. Ama bir öğledensonra, siyah çorabı anımsayıverdim. Hemençevresine ip doladım ve burnunu kestim.Ayaksokulan yerine uzun bir uçurtma ipi bağladım.Uzaktan, yavaşça çekildiğinde yılanabenziyordu ve karanlıkta müthiş bir etkiyapacaktı.

Akşam herkes kendi işiyle uğraşmayabaşlamıştı. Yeni ev, içinde bulunduğumuz ruhhalini değiştirmiş gibiydi. Aramızda uzunsüreden beri görülmeyen bir neşe sürüpgidiyordu.

Kımıldamadan bahçe kapısının yanındabekledim. Sokak, direklere asılı lambalarlaaydınlatılmıştı, ama ışık yetersizdi. Yükseksütleğen kümeleri geniş gölgeler oluşturuyordu.Fabrikada fazla mesai yapan birileri olmalıydı.Amamesai,genelliklesaatsekizipekgeçmezdi;heledokuzuhiç.Birsürebuişyerinidüşündüm.

Page 115: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Orayısevmiyordum.Sabahinsanıniçinikasvetledolduran düdüğü saat beşte daha da iğrençgeliyordu.Orasıhergün insanlarıyutan, akşamolunca da çok yorulmuş insanlar kusan bircanavardı. Babama yaptığından ötürü BayScottfield’isevmiyordum.

Dikkat! Bir kadın geliyordu. Koltuğununaltında bir şemsiye, elinde çantası vardı.Yolunüstünde tıkırdayan tahta pabuçlarının sesi bileduyuluyordu.

Koşup kapının ardına gizlendim ve yılanıoynatmayı denedim. Bana boyun eğdi.Kusursuzdu. Bunun üzerine olduğum yerdeiyice büzüldüm. İpin ucunu sıkıca tutup çitingölgesinde kayboldum. Tahta pabuçlaryaklaşıyor, yaklaşıyordu; biraz daha ve hop!Yılanın ipini çekmeye koyuldum. Yolunortasında yavaşça kaydı. Doğrusu bunubeklemiyordum. Kadın bütün sokağı ayağakaldıran korkunç bir çığlık attı. Çantasıylaşemsiyesini havaya fırlattı, çığlığı kesmedenellerinikarnınagötürdü.

Page 116: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“İmdat! İmdat! Bir yılan! Koşun!Yardımakoşun!..”

Kapılaraçıldı,benherşeyiyüzüstübırakıpeve koştum, mutfağa daldım. Acele, çamaşırsepetini açtım, kapağı üzerime kapayarak içinegizlendim. Heyecandan yüreğim çarparakkadınınçığlıklarınıdinliyordum.

“Ah! Tanrım! Altı aylık çocuğumudüşüreceğim!”

Oanyalnızürkmeklekalmadım, titremeyedebaşladım.

Komşular kadını içeri aldılar, ağlaması veiniltilerisürüyordu.

“Dayanamıyorum, dayanamıyorum, heleher şeyden çok korktuğum bir yılanlakarşılaşmakbenibitirdi!”

“Biraz portakal çiçeği suyu için.Yatıştırır.Sakin olun. Erkekler ellerinde sopalarla,baltalarla,fenerlerleyılanınardınadüştüler.”

Page 117: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Paçavradan bir yılan uğruna ne de çokşamata kopmuştu! Ama işin en kötü yanı,evdekilerinde,yani Jandira,annemveLalá’nındaolayyerinegitmeleriydi.

“Yılan mılan değil bu. Bakın! Eski birçorap,”diyorduherkes.

Korkudan ‘yılan’ı geri çekmeyiunutmuştum.Hapıyuttuğumaçıkçaortadaydı.

Yılanınardındanipgeliyorveucubahçeyekadarulaşıyordu.Çok iyi tanıdığımüç ses aynıandabağırdı:

“Oyaptı!”

Artık kovalanan yılan değildi. Bütünyatakların altına baktılar. Bir şey bulamadılar.Yanımdangeçtiler,hiçsolukalmıyordum.Dışarıçıkıpkulübeninçevresiniaraştırdılar.

Jandira’nınaklınabirşeygelmiştiolacaktı.

“Sanırımbuldumyerini!”diyebağırdı.

Page 118: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Çamaşır sepetinin kapağını kaldırdı vekulaklarıma yapışıp beni yemek odasınasürükledi.

Bu kez annem kötü dövdü beni. Terlikkalktıindi,kalktıindi.Acıyıhafifletmekveeliniüzerimden çekmesini sağlamak için bağırmamgerekti.Ama,odahaçokbağırdı:

“Başbelası! İnsanınaltıaykarnındaçocuktaşımasınınnegüçolduğunubilmiyorsuntabii!”

Laláalaylıalaylıcümleyiyorumladı:

“Bu sokağın açılış törenini yapmak içinoldukçabekledidoğrusu!”

“Şimdiyatağahaylaz!”

Acıyan yerimi ovuşturarak dışarı çıktım,yüzükoyun yatağa uzandım. Babamın kâğıtoynamaya gitmesi büyük talihti doğrusu. Songözyaşı damlasını da içime akıtarak ve en iyidayak ilacının yatak olduğunu düşünerekkaranlıktaöyleceyattım.

Page 119: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

***

Ertesi sabah erken kalktım. Yapacak çokönemli iki işim vardı: önce kimseye farkettirmeden ortalığa bir göz atmak. Yılan hâlâyerindeyse alacak ve gömleğimin içinesokacaktım. Bana daha başka zamanlardagerekliolabilirdi.Amayoktuyerinde.Yılanabukadar benzeyen başka bir çorap bulmak dagüçtü.

Geri döndüm ve Dindinhaların yolunututtum. Edmundo Dayı’yla konuşmamgerekiyordu.

Yaşadığı emekli hayatına göre vaktin dahaerken olduğunu düşünerek içeri girdim.Tombala oynamak, kendi deyimiyle birazeğlenmek ve gazete almak için dışarı çıkmazamanıdeğildionuniçin.

Gerçekten de odada oturmuş, yeni biriskambilfalıaçıyordu.

“Günaydın,Dayıcığım!”dedim.

Page 120: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Karşılık vermedi. Duymamış gibidavranıyordu. Bizim evde herkes, konuşmakendisini ilgilendirmediğinde onun böyledavrandığınısöylerdi.

Amabanakarşıdavranışındaböylebirşeysözkonusudeğildi.Hem(budeyiminekadardaçokseviyordumayrıca)banakarşıhiçbirzamantam ‘sağır’ olmazdı.Gömleğinin kolunu çektimve bir kez daha, siyah-beyaz kareli pantolonaskısınıngerçektengüzelolduğunudüşündüm.

“Ha!Senmisin?”derken,beniyenigörmüşgibiyapıyordu.

“Bufalınadınedir,Dayıcığım?”

“Saat.”

“Çokgüzelbirad.”

Bütün iskambil kâğıtlarını öğrenmiştim.Ama valeleri pek sevmiyordum. Nedendirbilmem,kralınuşağıgibibirgörünüşlerivardı!

Page 121: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Biliyormusunuz,Dayıcığım; sizinlebir işkonuşmayageldim.”

“Dur da şu elimdekini bitireyim. Sonrakonuşuruz,”dedi.

Yinedekâğıtlarıçabucakkarıştırdı!

“Çıktımı?”

“Hayır.”

Kartlarıtopladıvebirkenarakoydu.

“Peki,Zezé,” dedi. “Bu ‘iş’ bir para işiyseeğer -parmaklarını birbirine sürtüp bir işaretyaptı-bendemetelikyok.”

“Bilye almak için beş kuruşçuk da mıyok?”

Güldü.

“Belkibeşkuruşvardır,bakalım!”

Elinicebineatacaktıki,onudurdurdum.

Page 122: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Şaka ediyordum, Dayıcığım; işiminparaylailgisiyok.”

“Nediröyleyse?”

‘Gelişmiş’ olmamın onu çokkeyiflendirdiğini, yardım görmeden okumaöğrendiğimden beri aramızın çok düzeldiğinihissediyordum.

“Çokdahaönemlibirşeyöğrenmekistiyordum.Şarkısöylemedenşarkısöyleyebilirmisiniz?”

“Anlamadım.”

“Şöyle.”

VeCasinhaPequenina’danbirbölümsöyledim.“İyiama,şimdişarkısöylemiyormusun?”

“Tamam.Aynışeyisesimiçıkarmadan,içimdendeyapabilirim.”

Page 123: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Saflığım onu güldürdü, ama sözü nereyegetirmekistediğimibilmiyordu.

“Sorun şu, Dayıcığım: Çok küçükken,içimde şarkı söyleyenbirkuşolduğunu, şarkıyıonunsöylediğinisanırdım.”

“Eh, insanın böyle bir kuşa sahip olmasıharikabirşey.”

“Anlamadınız. Artık kuşuma pekinanmıyorum. Ancak içimden konuştuğum vekendi içimi gördüğüm zaman oldu budeğişiklik.”

Durumu kavradı ve şaşkınlığıma güldü:“Açıklayayım,Zezé.Budeğişiminneolduğunubiliyor musun? Büyümektesin demektir. İnsanbüyüdü mü böyle olur. Yani bilinçlenir.İçindeki,okonuşanvegörenşeye‘bilinç’denir.Yakındasahipolacağınısöylediğim‘oşey’ebirgüninsanıgötürendebilincidir.”

“Olgunlukçağınamı?”

Page 124: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Güzel, iyi aklında tutmuşsun. İşte o geldimi,olağanüstübirşeyolur.Bilinçbüyür,büyürve başımızla yüreğimizi doldurur.Gözlerimizdeveyaptığımızherşeydekendinigösterir.”

“Anlıyorum.Yakuş?”

“Kuş, Ulu Tanrı tarafından küçükçocukların, nesneleri keşfetmelerine yardımcıolmak için yaratılmıştır. Gereği kalmayınca,çocuk, kuşu UluTanrı’ya geri verir. UluTanrıdakuşu,seningibiakıllıolanbaşkabirçocuğuniçineyerleştirir.Güzel,değilmi?”

Güldüm,bilincimolduğuiçinmutluydum.“Evet.Artıkbengidiyorum,”dedim.

“Yapara?”

“Bugünistemem.Çokişimvar.”

Bütün bunları yeniden düşünerek sokağaçıktım. Çok üzücü bir olayı anımsadım:Totoca’nın çok güzel bir iskete kuşu vardı.Totoca tazedarıverdiğinde,yavaşçaparmağına

Page 125: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

tırmanırdı. Kapıyı açık da bırakabilirdik, hiçkaçmazdı. Bir gün,Totoca onu dışarda, kızgıngüneşin altında unuttu. Ve yakıcı sıcak, kuşuöldürdü. Zavallıcığı avuçlarında sıkan Totocagözlerimin önünde, ölü hayvanı yanağınadayamışağlıyor,ağlıyordu.

“Birdahahiçkuşumolmayacak,”diyordu.“Hiç,hiç.”

Yanındaydım,onaşöylededim:

“Benim deTotoca, benim de bir daha hiçkuşumolmayacak.”

Doğrucaşekerportakalımınyanınagittim.“Xururuca,birşeyyapacağız.”

“Nasılbirşey?”

“Birliktebirazbekleyeceğiz.”

“Kabul.”

Oturdum, başımı onun cılız gövdesine

Page 126: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

yasladım.

“Neyibekleyeceğiz,Zezé?”

“Gökyüzündengüzelbirbulutungeçmesini.”

“Neyapacağızonugörünce?”

“Kuşumubırakacağım.”

“Evet, artık ona gerek kalmadı.”Gökyüzünebaktım.“İşteşu,Minguinho,”dedimve ayağa kalktım. Çok duygulanmıştım.Gömleğiminönünüaçtım.

“Bak,Minguinho.”

Kuşumun, cılız göğsümden koptuğunuhissettim.

“Uç, küçük kuşum, yükseklere uç. Uç daTanrı’nın parmağına kon. Tanrı seni başka birküçük çocuğa yollayacak. Benim için şarkısöylediğin gibi onun için de söyleyeceksin.

Page 127: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Hoşçakal,benimgüzelkuşum!”

İçimdebüyükbirboşlukhissettim.

“Bak,Zezé.Bulutunparmağınakondu.”

“Gördüm.”

Başımı Minguinho’nun göğsüne dayadımvebulutunuzaklaşışınıseyrettim.

“Onahiçbirzamankötüdavranmadım.”

Başımıdaladoğruçevirdim.

“Xururuca!”

“Nevar?”

“Ağlamakkötübirşeymi?”

“Ağlamak hiçbir zaman kötü değildir,budala.Nedensordun?”

“Bilmiyorum. Bir türlü alışamadım. Sankiyüreğimboşbirkafes…”

Page 128: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

***

Glóriabenierkendençağırmıştı.

“Göstertırnaklarını!”dedi.

Ellerimiuzattım,beğendi.

“Şimdidekulaklarını…”

Vekulaklarımıgördüktensonra:

“AhZezé,”diyesöylendi.

Musluğun başına götürdü beni, bir bezıslatıp iyice sabunlayarak kirimi pasımıtemizledi.

“Savaşçı birPinagé Kızılderilisi olduğunusöylüyorsun ama, bu kadar pis gezen birinigörmedim ömrümde. Koş çabuk. Pabuçlarınıgiy,bendesanatemizgiysilergetireyim.”

Çekmecemi karıştırmaya koyuldu. Çokuğraştı. Ama karıştırdıkça işe yarar bir şey

Page 129: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

bulması güçleşiyordu. Bütün pantolonlarımeskilikten ya delik deşikti ya da örülmüş veyamanmışdurumdaydı.

“Kimseyi yanıltamazsın. Ne korkunç birçocuk olduğunu anlamak için bu çekmeceyiaçmak yeterli. Şunu giy, en eli yüzü düzgünolanıbu,”dedi.

Veharikabir‘keşiftebulunmaküzereyolaçıktık.

Okula varmıştık. Bir yığın insançocuklarınıyazdırmayagetiriyordu.

“Uslu dur ve sana söylediğimi unutma,Zezé!”

Birbirlerini seyreden çocuklarla dolu birsalondaoturuyorduk.Sonundasırabizegeldivemüdirehanımınodasınagirdik.

“Küçükkardeşinizmi?”

“Evet efendim.Annemkentte çalıştığı için

Page 130: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

gelemedi.”

Kadınbanadikkatlebaktı,gözleriniçokirive kapkara gösteren kocaman gözlükleri vardı.İşingülünçyanı,erkekgibibıyıklıoluşuydu.Buyüzdenmüdireolmuştuherhalde.

“Çokküçükdeğilmi?”diyesorduablama.

“Yaşınagörekavruk.Amaokumabiliyor.”

“Kaçyaşındasın,küçük?”

“Yirmialtışubattaaltıyaşındaolacağımefendim.”

“Güzel. Fişini dolduracağız. Önce ana vebabaadı.”

Glória, babamın adını ve soyadını söyledi.Sıra anneme gelince, yalnız şöyle dedi:“EstefâniadeVasconcelos.”

Dayanamadım ve sessiz durmamgerektiğiniunuttum:

Page 131: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“EstefâniaPinagédeVasconcelos.”

“Nasıl?”

Glória,kızarmıştı.

“Pinagé!” diye yineledim. “Annem birKızılderiliailesindendir.”

Bununla göğsüm kabarıyordu, çünküokulda Kızılderili adı taşıyan tek çocuk benolmalıydım.

Sonra Glória, bir kâğıt imzaladı vehareketsiz,kararsızdurdu.

“Başkabirşeyvarmı,kızım?”

“Okul giysisini sormak istiyordum…Babamişsiz,çokyoksuluz.”

Müdire hanımın, boyumu posumuincelemekiçindönmemisöylemesiveaynıandayamalarıgörmesiylebusözlerdoğrulandı.

Page 132: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

BirkâğıdınüzerinebirnumarayazdıkadınvegidipBayanEulâlia’yıgörmemizisöyledi.

Bayan Eulâlia da boyumun kısalığına pekşaştı. Elindeki en küçük okul giysisi bilepantolon giymiş bir civciv görünüşü veriyordubana.

“Elimdekitekgiysibu,”dedi.“Amabubileçokbüyükgeldi.Neminikçocuk.”

“Götürüpkısaltırım,”dediablam.

Bu armağandan ötürü sevinç içinde evinyolunu tuttum. Beni yepyeni okul giysimlegörünce, Minguinho’nun ne kadar şaşıracağınıgözümünönünegetiriyordum.

***

Onahergünher şeyi anlatıyordum.Neyinnasılolduğunu,nasılolmadığını:

“Büyükbir çançalıyorlar.Amakilise çanıkadarbüyükdeğil.Anlıyorsun,değilmi?Herkes

Page 133: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

avluya giriyor ve öğretmenin bulunduğu yeriarıyor. Öğretmen bizi dörder dörder sırayadiziyor; koyunlar gibi sınıfa giriyoruz. Kapağıaçılıpkapananbirsırayaoturuyor,elimizdekileriiçinekoyuyoruz.Öğretmen,iyibirBrezilyalıveiyi bir ‘yurtsever’ olmak için ülkemizin ulusalmarşını öğrenmemiz gerektiğini söylediğinden,yığınla marş öğrenmek zorundayım. Ulusalmarşı öğrendiğimde sana da söyleyeceğim,tamammıMinguinho?”

Ve yenilikler birbirini izledi. Kavgalar da.Her şeyin yepyeni olduğu bir dünyadakikeşifler…

***

“Küçük,buçiçeklenereyegidiyorsun?”dedim.Çokşekerdi,elindekitabıyladefterinitutuyorduveikiminiksaçörgüsüvardı.

“Öğretmenimegötürüyorum,”dedi.

“Neden?”

Page 134: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Çünkü çiçekleri seviyor. Ve bütünçalışkan öğrenciler öğretmenlerine çiçekgetiriyorlar.”

“Erkekçocuklardagetirebilirmi?”

“Öğretmenleriniseviyorlarsa,evet.”

“Ya!Demeköyle!”

“Evet.”

Kimsenin, öğretmenimiz Bayan CecíliaPaim’eçiçekgetirdiğiyoktu.Çirkinolduğu içingetirmiyorlardı herhalde. Gözünün üzerinde oleke olmasa belki bu kadar çirkingörünmeyecekti.Amapaydosziliçalıpbahçeyeçıktığımızda, pastaneden kremalı börek almamiçinarasırabanaparaverentekinsandıo.

Öbür sınıflara baktım: Her masanınüstündeki bardakta çiçek vardı. Bir tek bizimsınıftakibardakboşduruyordu.

***

Page 135: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Amaenbüyükserüvenimşuoldu:

“Biliyor musun, Minguinho; bugün yarasaoldum.”

“Şu bana sözünü ettiğin, gelip sizinleoturmasıgerekenLucianogibimi?”

“Hayır, aptal. Bir arabanın arkasındayarasalık yaptım. Okulun önünden birotomobilin geçmesini beklersin, sonra koşuparkasındaki yedek tekerleğe yapışırsın. Vegidersin arabayla, harika bir şey. Bir kavşağagelince, karşıdan başka araba gelip gelmediğinianlamak için eğilip bakarsın, sonra şoföryavaşladığındaatlarsın.Amaatlarkençokdikkatetmelisin. Hızlı atlarsan kendini kıçüstü yerdebulursunçünkü.Kollarınınderisideyüzülür.”

Sınıfta ve bahçede olup bitenleri onaanlatarak gevezelik ediyordum: Okumadersinde, öğretmenimiz Bayan Cecília Paim’in,benim için söylediklerini anlattığımda nasılgururla dikildiğini görmek gerekir. Öğretmenegöre en iyi okuyan bendim. En iyi ‘telaffuz’

Page 136: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

bendeydi çünkü. Bu ‘telaffuz’ sorunu kafamıkurcalıyordu. İlk fırsatta ‘telaffuz’umungerçekteniyiolupolmadığınıEdmundoDayı’yasormayakararverdim.

“Bizyine ‘yarasa’ oluşumadönelim:Dahaiyianlatabilmekiçin,bununsenindalmabinmekkadarzevkliolduğunusöyleyeyim.”

“Amabenimdalımabindiğindetehlikeyok.”

“Tehlikeyokmu?YaBatı’dakiovalardadörtnaladeligibikoştuğumzaman?..Yabanöküzüyadabizonavınaçıktığımızdahani,unuttunmu?”

HaklıolduğumukabuletmekzorundakaldıMinguinho. Çünkü benimle tartışmayagirdiğinde son sözü söylemeyi bir türlübaşaramazdı.

“Ama bir araba var,Minguinho. Bir arabavar ki, hiç kimse arkasına atlamak yürekliliğinigösteremedi. Hangisi biliyor musun? Portekizli

Page 137: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Manuel Valadares’in büyük arabası. Hiç,ManuelValadareskadarçirkinbiradişittinmi?”

“Evet, çirkin bir ad.Ama ben bu konudabirşeydüşünüyorum.”

“Ne düşündüğünü bilmediğimi misanıyorsun? Biliyorum, Minguinho; ama şimdisırası değil. Bırak biraz da idman yapayım…Sonradenerim.”

***

Ve günler büyük bir mutluluk içindegeçiyordu. Bir sabah, elimde öğretmenimegötürdüğüm çiçekle sınıfa girdim. Çokduygulandı, bana bir centilmen olduğumusöyledi.

“Nedemekbubiliyormusun,Minguinho?”

“Centilmen,çokiyiyetiştirilmişerkeğedenir,tıpkıbirprensgibi.”

Her geçen gün sınıftan biraz daha zevk

Page 138: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

alıyor ve daha çok çalışıyordum.Kimseokuldabenden yakınmıyordu. Glória, küçük şeytanımıçekmeceye kilitlediğimi ve okulda başka birçocukolduğumusöylüyordu.

“Sencebudoğrumu,Minguinho?”

“Elbettedoğru.”

“Öyleyse, sana anlatmaya karar verdiğimsırrıanlatmayacağım.”

Aşağılanmışgibiyanındanuzaklaştım.Amao hiç kaygılanmadı, çünkü suratsızlığımın uzunsürmeyeceğinibiliyordu.

Sır o akşam ortaya çıkacaktı, yüreğimkorkuyla çarpıyordu. Sonunda fabrikanındüdüğü çaldı ve işçiler dışarı çıktı. Yazın,günler, hava kararana dek bitmek bilmiyordu.Akşamyemeğininvaktibilebuyüzdenbirtürlügelmiyordu. Kapıda durup çevremde görünenher şeye bakıyordum; o sırada ne yılanıdüşünüyordum, ne de başka bir şeyi. Oturmuşannemibekliyordumyalnızca. Jandira, sonunda

Page 139: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

bu işe şaştı ve ham meyve yiyip karnımı mıağrıttığımısordu.

Osıradaanneminkaraltısıyolunköşesindebelirdi. Gerçekten oydu gelen. Dünyada kimseona benzemezdi. Yerimden fırladım ve onadoğrukoştum.

“İyiakşamlar,anneciğim!”

Eliniöptüm.Yolunışıklanölgünolduğuhaldeyüzününyorgunluktançöktüğünügörüyordum.“Bugünçokmuçalıştınız,anneciğim?”

“Çok, yavrum. Makinelerin başındaöldürücübirsıcakvardı.”

“Çantanızıbanaverin,taşıyayım.”

İçinde boş yemek kabı bulunan çantayıyüklendim.

“Bugünçokyaramazlıkyaptınmı?”

Page 140: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Yapmadımsayılır,anneciğim.”

“Nedenbenibekledin?”

Araştırıyordu.

“Anneciğim, beni birazcık olsunseviyorsunuz,değilmi?”

“Ötekilerisevdiğimgibisenideseviyorum.Nedensordun?”

“Nardinho’yu tanıyorsunuz, değil mi?TopalÖrdek’inyeğenini?”

Güldü:

“Hatırladımonu,”dedi.

“Biliyormusunuz,annesionaçokgüzelbirgiysidikmiş.Beyazşeridideolanyeşilbirgiysi.İçinde boyna kadar iliklenen bir de yeleği var.Ama Nardin-ho’ya dar geliyor. Giysisiniverebileceği bir kardeşi de yok. Satmakistediğinisöyledi…Banaalırmısın?”

Page 141: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Ah, yavrum! Zaten geçinmekte güçlükçekiyoruz.”

“Ama parasını iki taksitte ödemekmümkün. Pahalı da değil. Dikiş parası almıyoradam.”

ElbiseciJacob’unsözleriniyineliyordum.

Annemsesiniçıkarmıyordu.

“Anneciğim, sınıfımın en çalışkançocuğuyum. Öğretmen, başarı armağanıalacağımı söyledi… Siz de o giysiyi bana alın.Nezamandıryenibirgiysimolmadı.”

Suskunluğubenikorkutmayabaşlıyordu.

“Anlıyor musun, anneciğim, bunualamazsamhiçbirzamanşairgiysimolmayacak.Lalá da, elinde kalan ipek parçasından banakocamandüğümlübirboyunbağıyapacakmış.”

“Peki yavrum. Bir hafta boyunca gecelerideçalışıpogiysiyisanaalacağım.”

Page 142: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Elini öptüm ve yanağım eline dayalı, evekadaryürüdük.

Böyle edindim şair giysimi.O kadar güzelolmuştum ki, Edmundo Dayı resmimiçektirmeyegötürdü.

***

Okul.Çiçek.Çiçek.Okul…

Godofredo bizim sınıfa girene kadar işleryolundagitti.Dersiyarıdakestiğiiçinözürdiledive Bayan Cecília Paim’le konuştu. Yalnızcabardaktaki çiçeği gösterdiğini biliyorum. Sonraarkasını döndü ve çıktı. Öğretmen üzgünbakışlarla beni süzdü.Dersin bitiminde de beniçağırdı.

“Sana bir şey söylemek istiyorum, Zezé.Birazbekle.”

Çantasınıyerleştirmesibitmekbilmiyordu.Benimlekonuşmayıhiçistemediğivebirazyüreklenmeyeçalıştığıbelliydi.Sonunda

Page 143: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

kararınıverdi:“Godofredoseninhakkındaçokkötübirşeyanlattı,Zezé.Doğrumu?”

Başımla evetledim. “Çiçek konusunda mı?Doğrudurefendim.”

“Nasılyaptın?”

“Erken kalkıyorum ve Serginho’nunbahçesinin oradan geçiyorum. Bahçe kapısıaralık olduğundan hemen içeri girip bir çiçekçalıyorum.Ama o kadar çok çiçek var ki, farkedilmez.”

“Evet,amabuyinededoğrubir şeydeğil.Yapmaman gerekir. Bir soygun yapmıyorsunelbette, ama yine de küçük çapta bir ‘hırsızlık’sayılır.”

“Hayır, Bayan Cecília. Yeryüzü, UluTanrı’nındır,değilmi?YeryüzündekiherşeydeUlu Tanrı’ nındır öyleyse. O zaman, çiçeklerde…”

Mantığımkarşısındaağzıaçıkkaldı.

Page 144: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Başka türlü yapamazdım efendim. Evdeçiçek yok. Dışarda da çok pahalı… Masanızınüzerindeki bardağın hep boş durmasınıistemiyordum.”

İçiniçekti.

“Ara sıra bana kremalı börek almam içinparaveriyorsunuz,değilmi?”

“Sanahergünparaverebilirim.Amasen…”

“Sizdenhergünparaalamam.”

“Neden?”

“Çünkü kahvaltı edecek parası olmayanbaşkaçocuklardavar.”

Cebindenmendiliniçıkardıvekaçamakbirhareketlegözlerindegezdirdi.

“Corujinha’yıtanırmısınız?”

Page 145: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“KimbuCorujinha?”

“Benim boyumdaki küçük zenci kız.Annesi saçını bir lastikle arkada toplayıp atkuyruğugibisallandırır.”

“Anladım.Dorotíliamı?”

“Evetefendim.Dorotíliabendendeyoksul.Zenci ve çok yoksul olduğu için öbür çocuklaronunla oynamayı sevmiyorlar. O da hep birköşede oturuyor. Bana aldığınız böreği onunlapaylaşıyorum.”

Bukez,mendiliuzunsüreburnundatuttu.

“Ara sıra, parayı bana verecek yerde onaverebilirsiniz.Annesiçamaşırcıveonbirçocuğuvar, hepsi de küçük. Anneannem Dindinha,birazyardımolsundiyeonahercumartesigünükara fasulye ve pirinç verir. Annem de, sahipolduğumenazşeyibilebendenyoksulolanlarlabölüşmeyi bana öğrettiğinden, böreğimi onunlapaylaşıyorum.”

Page 146: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Gözyaşlarıyanaklarındanaşağıakıyordu.

“Sizi ağlatmak istemiyordum. Bir dahaçiçek çalmayacağıma, şimdikinden de çalışkanolacağımasözveriyorum.”

“Sorunbudeğil,Zezé.Gelşöyle!”

Ellerimiavuçlarınaaldı.

“Bana söz vereceksin, senden bir şeyisteyeceğim.ÇünküeşsizbiryüreğinvarZezé.”

“Sözveriyorum,amaaldatmakdaistemem.Eşsiz bir yüreğim yok. Evdeki durumumubilmediğinizdenböylekonuşuyorsunuz.”

“Hiç önemli değil. Bana göre sende eşsizbir yürek var. Bundan sonra çiçek getirmeniistemiyorum. Sana özellikle çiçek verirlersebaşka.Sözmü?”

“Söz.Amabardakneolacak?Hepboşmukalacak?”

Page 147: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Bu bardak bir daha boş kalmayacak.Onabaktığımda, içinde hep yeryüzünün en güzelçiçeğini göreceğim ve ‘bu çiçeği bana en iyiöğrencim verdi’ diye düşüneceğim. Tamammı?”

Şimdigülüyordu.Elimibıraktıvetatlılıkla:“Artıkgidebilirsinaltınyürekliçocuk,”dedi.

Page 148: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Öldüğünügörmekistiyorumbirzindanda”Okulda öğrenilen ilk şey, en yararlı şey,

haftanın günleriydi. Haftanın günleriniöğrendiğim için, onun da salı günleri geldiğinibiliyordum.Dahasonra,ikisalıdabirgarınöbüryanındaki sokaklara gittiğini, ertesi hafta dabizimoralarageldiğinikeşfettim.

Bu nedenle, o salı okulu astım.Totoca’nındurumu öğrenmesini istemiyordum; yoksa,

Page 149: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

evdekilere bir şey söylemesin diye ona bilyealmak zorunda kalacaktım. Vakit daha erkenolduğundan ve ancak kilisenin saati dokuzuçaldığı zaman görüneceği için sokaklardaamaçsızdolaştım.Öncekilisedemolaverdimveheykellere göz attım. Bu hareketsiz, mumlarlaçevrili yapıtlardan korkuyordum. Mum alevleriboşlukta titreşiyor, aziz görüntülerini detitretiyordu. Bir aziz olmanın ve böyle hephareketsizdurmanınhoşbirşeyolupolmadığınıdüşünüyordum.

Kutsaleşyanınbulunduğuyeregirdim.BayZacarias,şamdanlardakierimişmumlançıkarıpyenileriniyerleştirmeyeçalışıyordu.Yanıpsonunagelenmumparçalarınımasanınüzerindetopluyordu.“Günaydın,BayZacarias,”dedim.

Durdu,gözlüğünüburnununucunaitti,geridöndüvekarşılıkverdi:“Günaydın,yavrum.”

“Sizeyardımetmemiistermisiniz?”

Biryandandagözlerimlemumparçalarınıyiyordum.

Page 150: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Ortalığıaltüstetmekiçinherhalde,”diyemırıldandı.“Bugünokulagitmedinmi?”

“Gittim. Öğretmen gelmedi. Dişiağrıyormuş.”

“Yaa!”

Gözlüğünüyenidenburnununucunaitipbirdahadöndü.

“Kaçyaşındasınküçüğüm?”

“Beş.Hayıraltı.Hayır,altıdeğil,beş.”

“Canım,beşmi,altımı?”

Okuludüşünüpyalanattım:“Altı.”

“Eh,altıyaşındaolduğunagöredindersiçağınagelmişsin.”

“Dindersinegirebilirmiyim?”

“Neden giremeyesin? Perşembe günüöğleden sonra saat üçte gelmen yeterli. Bunu

Page 151: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

istiyormusun?”

“Belli olmaz. Birkaç erimiş mum parçasıverirsenizgelirim.”

“Nedenistiyorsunmumparçalarını?”

Şeytan kulağıma bir şey fısıldamıştı. Biryalandahaattım:

“Uçurtmamın ipine sürmek için.Mum, ipisağlamlaştırıyor.”

“Öyleysealhepsini.”

Erimiş mumları topladım, defterlerim vekitaplarımlabirlikte çantamakoydum.Göklerdeuçuyordum.

“Çokteşekkürederim,BayZacarias.”

“Unutmaha!Perşembegünü.”

Koşarak çıktım. Vakit erken olduğundan,düşündüğüm işi yapacak zamanım vardı.

Page 152: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Gazinonun kapısına koştum, kimselergörünmüyordu. Karşıya geçtim, küçük mumparçalarını büyük bir telaşla kaldırım taşlarınasürttüm. Sonra yine koşarak karşıya geçtim vegazinonun kapalı kapılarından birinin önüneoturup bekledim. İlk kez kimin kayacağınıgörmekistiyordum.

Bekleyebekleyeumudumkırılmışgibiydi.Birden korkunç bir şey oldu. Kalbim yerindenfırlayıverdi. Nanzeazena’nın annesi BayanCorinha,başındabiryemeniveelindebirkitaplaevdençıkmışkiliseyedoğrugidiyordu.

“Tanrım!”

Piyango çıka çıka ona, annemin birarkadaşına çıkıyordu demek! Nanzeazena,Glória’nın da arkadaşıydı üstelik! Ona bakacakcesaretim yoktu. Tabanları yağladım ve yolunköşesine kadar koştum, geriye bir göz atmakiçin durduğumda, kadıncağız yere yuvarlanmışhaykırıyordu. Bir yerini kırıp kırmadığınıanlamakisteyensürüyleinsançevresinisarmıştı.Ama bağırmasından ve sesinin tonundan,

Page 153: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

yalnızcabirazcanınınyandığıbelliydi.

“Buralarda dolaşan, küstah yumurcaklaryapmıştır!”diyordubiri.

Rahat bir soluk aldım. Ama arkamdandoğrubirelinçantamayapıştığınıhissedinceburahatlıkkalmadı.

“Buişisenyaptın,değilmiZezé?”

Bay Orlando-Cabelo-de-Fogo. Uzunzamandırkomşumuzolanadam.Dilimtutuldu.

“Yaptınmı,yapmadınmı?”

“Evdekileresöylemeyeceksiniz,değilmi?”

“Bir şey söylemeyeceğim. Ama beni iyidinle,Zezé!Buseferlikidareedebiliriz,çünküokoca karının yılan gibi bir dili vardır.Ama birdaha yapmaya kalkma sakın, birinin bacağıkırılabilir.”

Ensözdinleyentavrımıtakındım,beni

Page 154: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

bıraktı.Çarşıyadönüponungelmesinibekleyerekdolaşmayakoyuldum.Önce,BayRozemberg’inpastanesininönündengeçtim,gülümseyerek.“Günaydın,BayRozemberg,”dedim.

Kuru bir günaydınla savuşturdu beni,şekerleme vereceğe benzemiyordu hiç. Boktanherifin tekiydi.AncakLalá’ylageldiğimdebanaşekerlemeverirdi.

“Çabuk, işte göründü!” dedim kendikendime. Aynı anda saat dokuzu çaldı. Hiçgecikmezdi zaten. Uzaktan onu izlemeyekoyuldum. ‘Gelişim’ Sokağı’na girdi ve köşeyedoğru yürüyüp durdu. Çantasını yere bıraktı,ceketinisolomzunaattı.Ah,negüzelbirkarelibir gömlekti o. Koca bir adam olunca ben deböyle bir gömlek alacaktım kendime. Üstelik,boynuna kırmızı bir atkı dolamış; şapkasını dabiraz geriye doğru itmişti. Derken, sokağıneşeyeboğankalınsesiylebaşladı:

“Yaklaşın, baylar, bayanlar! Gününyenilikleri!”

Page 155: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Bahialışivesidegüzeldi.

“Haftanın gözde şarkıları. Claudionor!..Bağışlama!.. Chico Viola’nın en son şarkısı.VicenteCelestino’nunensonbaşarısı.Dinleyin,baylarbayanlar,ensonçıkanşarkılarbunlar.”

Bu şarkı söyler gibi konuşması benibüyülüyordu.

Söylemesini istediğim şarkı Fanny’ydı. Oher zaman söyler, ben de ezberlemek isterdim.‘Öldüğünü Görmek İstiyorum Bir Zindanda’bölümüne geldiğinde ürperirdim; o kadargüzeldi.SesiniayarladıveClaudionor’abaşladı:

Morro da Mangueria’da samba yapmayagittim

Birkızçağırdıbeni;şöyle,şöyle…

Hayır,hayır,gitmeyeceğim;kocasıirikıyım.

Bıçağındankorkarım…

Page 156: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Hayır,gitmeyeceğim;

kocasıkocamanbiri…

Ailesinidoyurmakiçinlimandaçalışanbiri

Susuyorveaçıklıyordu:

“Herkeseyeuygunşarkısözü.Altmışyenişarkı!Sontangolar.”

İşte, beni mutlu eden şarkı: Fanny’yisöylemeyebaşlamıştışimdi:

Yalnızolmasındanyararlandınzavallının

İnceciksesiylebağıramadıbile.

Bıçakladınsenonu,acımasız,hain

Page 157: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

(Sesi ılık, tatlı, en katı yüreği bileyumuşatacak bir havaya bürünüyordu şarkınınbubölümünegelince.)

İyiyürekli,zavallı,zavallıFanny.

Tanrıtanığımolsun,cezanıçekmelisin…

Öldüğünügörmekistiyorumbirzindanda

Bıçakladınsenonu,acımasız,hain,

İyiyürekli,zavallı,zavallıFanny.

İnsanlar evlerinden çıkıyor, en çoksevdikleri şarkıyı arayarak bir yaprak satınalıyorlardı. Ben de, Fanny yüzünden onunpeşinibırakmıyordum.

Yüzünde geniş bir gülümsemeyle banadöndüvesonunda:

Page 158: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Sen de bir tane ister misin, küçük?” dedi.“Hayır,Bayım.Paramyok.”

“Tahminetmiştim.”

Çantasını aldı ve sokakta bağırarak birkaçadımattı.

“Bağışlama valsi! Seni Beklerken Sigaraİçiyorum ve Hoşçakalın Delikanlılar, KrallarınGecesi’nden daha da moda olan tangolar.Kentlerde bunlardan başka şey söylenmiyor…Gökyüzünün Işığı, gerçek bir harikadır. Şusözleridinleyin!”

Vebaşlıyordusöylemeye:

Gözlerindeparlıyorgökselbirışık

Biryıldızyağmuruışıldıyorboşlukta

Görürgibiyim.

Yeminederimyokturgöklerde

Page 159: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Dahabüyüleyici,dahagüzelgözler…

Ah!Unutmakistemem,bırakgözlerinebakayım

Ayışığındakiotalihsizaşkınöyküsünü…

Umutsuzaşkınacılarını

Konuşmadananlatangözlerinebakayım…

Başka şarkı adları da söyledi. Birkaç şarkısözü sattı ve yeniden beni gördü.Durdu, bir elişaretiyleyanınaçağırdı:

“Yaklaşufaklık.”

Gülerek,dediğiniyaptım.

“Arkamdan gelmeyi bırakacak mısın,bırakmayacakmısın?”

“Hayır efendim, bırakmayacağım.

Page 160: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Yeryüzünde hiç kimse sizin kadar güzel şarkısöyleyemez.”

Sözlerim hoşuna gitmişti, beni başındanatmak gelmiyordu içinden. Kazanmayabaşladığımıanladım.

“Amasülükgibisin,”dedi.

“VicenteCelestinoveChicoViolakadariyisöyleyip söylemediğinizi anlamak için sizeyapıştım. Üstelik onlardan çok daha iyisöylüyorsunuz.”

İyicegevşemişti,güldü.

“Onlarıhiçdinledinmiufaklık?”

“Evet Bayım. Doktor Adaucto Luz’ungramofonundadinledim.”

“Herhaldegramofoneski,iğnedekötüydü.”

“Hayırefendim.Yenialınmışpırılpırılbir

Page 161: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

gramofondu.Sizdahaiyisöylüyorsunuz.Birşeydahadüşündümben.”

“Söylebakalım.”

“Sizinle geliyorum, tamam mı? Şarkısözlerininkaçasatılacağınıbanaöğretirsiniz.Sizşarkı söylersiniz, ben bunları satarım. İnsanlarçocuklardanherşeyikolaylıklaalırlar.”

“Fena buluş değil, ufaklık. Ama şunukafanakoy:Gelirsenistediğiniçingelirsin.Sanaayrıcaparaveremem.”

“Benimdebirşeyistediğimyokzaten.”

“Öyleyseniçingeliyorsun?”

“Çünkü şarkı söylemeyi çok seviyorum.Öğrenmekten hoşlanıyorum. Fanny bencedünyanın en güzel şarkısı. Hem sonra akşamolduğunda, iyi satış yaptığınızı görürseniz,kimsenin almadığı eski bir şarkı yaprağınıablama götürmem için bana verebilirsiniz belkide.”

Page 162: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Şapkasını çıkardı ve saçlarının en kısaolduğuyerdekafasınıkaşıdı.

“Glóriaadındabirablamvar,”diyesözlerimisürdürdüm.“Şarkısözlerinionagötüreceğim.”

“Pekiöyleyse,hadi!”

Başladık birlikte şarkı söylemeye ve şarkısözüsatmaya.Osöylüyor,benöğreniyordum.

Öğlen olduğunda, düşünceli düşünceliyüzümebaktı.

“Öğleyemeğinegitmiyormusunuz?”

“İşimizbitmedenhayır!”

Yenidenkafasınıkaşıdı.Sonra,

“Gelbirşeyleryiyelim,”dedi.

Ceres Sokağı’nda bir kahveye oturduk,çantasının dibinden koca bir sandviç çıkardı.

Page 163: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Belinden bıçağını çekti. Korkunç bir bıçaktı.Sandviçten bir parça kesip bana verdi. Sonraküçükbirbardakiçkiyuvarladıveyemeğimizlebirlikte içmemiz için iki limonata ısmarladı.Sandviçi ağzına götürürken dikkatle beniinceliyordu; gözlerinde, hoşnut olduğunugösterenbiranlamvardı.

“Biliyormusun,ufaklık,banauğurgetiriyorsun.Yığınlaçocuğumvarama,banayardımetmesiiçinbirinibileyanımaalmayıhiçdüşünmedim.”Limonatasındankocabiryudumaldı.

“Kaçyaşındasın?”

“Beş.Altı…Beş.”

“Beşmi,altımı?”

“Dahaaltıyaşınıdoldurmadım.”

“Pekiama.Çokzekivetatlıbirçocuksun.”

“Bu dediğiniz, gelecek salı da buluşacağız

Page 164: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

anlamınamıgeliyor?”

Güldü.

“İstersen,evet.”

“Elbetteistiyorum.Amaablamıayarlamamgerek. Anlayış gösterecektir. İyi de olacak,çünkügarınöbüryanınahiçgitmedim.”

“Orayagideceğimineredenbiliyorsun?”

“Çünkühersalıyolunuzubekliyorumda…Birsalıgünügeliyor,birsalıgelmiyorsunuz.Bununüzerinedemiryolununöbüryanınagittiğinizidüşündüm.”

“Bakınheleşuyaramaza.Adınnesenin?”

“Zezé.”

“BenimkiAriovaldo.Tokalaşalım.”

Dostluğumuzuölünceyekadarmühürlemekiçinelimiavuçlarınaaldı.

Page 165: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

***

Glória’yıinandırmakpekgüçolmadı.

“Ama Zezé, haftada bir gün derslerin neolacak?”

Onadefterimigösterdim;ödevleriminhepsitemizyapılmış, iyiyazılmıştı.Notlar çok iyiydi.Aritmetikdefterimdeöyleydi.

“Godoio,okumadadasınıfıneniyisiyim.”

Yinedekararveremiyordu.

“Okuduğumuzşeyialtıayboyuncayineleyipduruyoruz.Hepdeaynıkonular.Oeşeksürüsününbunlarıöğrenmesiiçindünyakadarzamangerek.”Güldü.

“Nebiçimsözo,Zezé?”

“Ama doğru söylüyorum, Glória. İnsanşarkı söyleyerek çok daha fazla şey öğreniyor.Öğrendiğim bütün yenilikleri bilmek istiyor

Page 166: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

musun? Sonra, Edmundo Dayı açıklamasını dayaptı. Talihsizlik, göksel boşluk gibikavramlar…Üstelik sana da her hafta bir şarkısözügetireceğimvedünyanınengüzelşeyleriniöğreteceğim.”

“Kabul.Ama bir başka sorun var. Babam,senin salı günü öğle yemeğine gelmediğinianlayıncaonanediyeceğiz?”

“Hiçbir şeyolmaz.Sorarsayalansöylersin.Din-dinha’ya öğle yemeğine gitti, dersin.Nanzeazena’ya bir şey götürdüğümü, oradayemeğekaldığımısöylersin.”

Tanrım! Neyse ki bu yalnızca birdüşünceydi,çünküocadalozkadınyaptığımıbiröğrenirse!..

Glória sonunda kabul etti. Bu işin, yeniyaramazlıklarbulmamaengelolacağınıvedahaazdayakyememeyolaçacağınıbiliyordu.Hemsonra, çarşamba günleri portakal ağaçlarınınaltındaoturuponaşarkıöğretmekdegüzeldi.

Page 167: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Salı günü sanki hiç gelmeyecek gibiydi.Bay Ariovaldo’yu istasyonda beklerdim. Trenikaçırmazsasekizbuçuktagelirdi.

Her şeyi inceleyerek her yere dalıpçıkardım. Pastanenin önünden geçmeyi veinsanların garın merdivenlerinden inişiniseyretmeyiseverdim.Pabuçboyamakiçiniyibiryerdi burası. Ama Glória, boyacılığıyasaklamıştı. Çünkü polis beni kovalayıpsandığımı alabilirdi. En tehlikesi de, tren vardı.AncakBayAriovaldo elimi tutarsa gidebilirdimdemiryolunun yakınma, üzerinden geçenköprüdebileelimitutmasıgerekiyordu.

Telaşla geldiğini görürdüm. Fanny’denberi,müşterilerin isteklerini bildiğime kesinlikleinanıyordu.

Garın önünde, fabrika bahçesininkarşısındakiduvarınüzerineotururduk.Sayfalarıçevirir ve başlangıcını söyleyerek şarkıyı banaöğretirdi.Beğenmezsem,birbaşkasınageçerdi.

Buyenibirparçaadı:Numaracı.

Page 168: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Söylemeyekoyuldu.

“Birdahasöyleyin.”

Sonunuyineledi.

“Fanny ve tangolarla birlikte, BayAriovaldo,hepsinisatacağız.”

Güneş ışığı ve tozla kaplı yollarıarşınlıyorduk. Yazın geldiğini bildiren ötücükuşlardık.

Ortalığıçınçındoldurangüzel sesi, sabahıuyandırırdı:

“Günün,ayın,yılınşarkısıChicoViola’nınplağaokuduğu:Numaracı!”

Aydoğargümüştepsi

Yemyeşildağıntepesinde

Sevgilisininpenceresinde

Âşık,çalıpsöylerşarkısını

Page 169: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Tutkudolusesiyle

İnleyengitarınıntelleriyle

Geceninşarkıcısıdilegetirirsevgilisine

Kalbininonasöylediklerini…

Burada durur, başıyla tempo tutar ve beninceciksesimleonakatılırdım:

Eybüyüleyicikadınıngüzelgörüntüsü

Ah,birmihrapdikebilsemadına.

Işığımsın,düşlerimsin.

Biriciksevgilimsinbenim…

Page 170: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Olaydı bu! Genç kızlar, delikanlılar, heryaştanvehersınıftaninsanbuşarkınınsözlerinisatınalmakiçinkoşargelirlerdi.

Ençoksevdiğim,özellikledörtyüzvebeşyüz reis’lik broşürleri satmaktı. Alan, bir gençkızsa,sorunyoktu.

“Paranızınüstü,küçükhanım,”dediğimde,“Sendekalsın,şekeralırsın,”diyordugenellikle.

Gitgide, Bay Ariovaldo’nun konuşmasınıbilebenimsiyordum.

Öğle oldu mu hep aynı şeyi yapardık:Rastladığımız ilkkahveyegirer,hıtır, hıtır, hıtıryer, yanında ya sodayla portakal suyu, yasodaylafrenküzümüsuyuiçerdik.

Ardından elimi cebime atar ve paralanmasanınüzerineyayardım.

“İşte,BayAriovaldo!”deyipönüneiterdimhepsini.

Page 171: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Gülerveşöylekarşılıkverirdi:

“Çoknamuslubiryumurcaksın,Zezé!”

“Bay Ariovaldo. Bana daha öncelerisöylediğiniz,‘ufaklık’sözüneanlamageliyor?”

“Anayurdum kutsal Bahia’da küçük, cılız,miniminnacıkçocuk,demektir…”

Başını kaşıdı ve geğirmek için elini ağzınagötürdü. Özür diledi ve bir kürdan aldı. Paraaynıyerdeduruyordu.

“Şunu düşünüyordum Zezé,” diye ekledi:“Bugünden sonra bozukluklar sende kalabilir.Hembizdüettocu’lukyapmıyormuyuz?”

“Düettocunedemek?”

“İkikişininbirlikteşarkısöylemesi.”

“Öyleysebirmaria-mole6isteyebilirim?”

“Neistersenyaparkadaş.Parasenin.”

Page 172: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Teşekkürederim,‘arkadaş!’”

Taklidime güldü. Pastamı yerken onabakıyordum.

“Gerçektendüettocumuyuzbiz?”

“Artıköyle.”

“O zaman izin verin de, Fanny’in korobölümünü ben söyleyeyim. Siz yüksek seslesöylersiniz,benhafiftenkatılırım.”

“Kötübirönerideğil,Zezé.”

“Elbette. Yemekten sonra işekoyulduğumuzda Fanny’yle başlarız; çokseviliyor.”

Yakıcı güneşin altında gerçekten de işekoyulduk.

Fanny’ye başlamıştık ki, bir felaket oldu:Şemsiyesinin altında kaskatı ve yüzü pudradanbembeyaz,BayanMariadePenha tamkarşıdan

Page 173: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

geliyordu. Fanny’yi işitince durdu. BayAriovaldo felaketi sezmişti; şarkıya devamederken yürümem için dirseğiyle beni dürttü.Amaboşuna!Fanny’yeöyledalmıştımkihiçbirşeyfarketmedim.

BayanMariadePenhaşemsiyesinikapadı,ucuyla pabucunun burnuna vurmaya koyuldu.Şarkıyı bitirdiğimde öfkeli bir havaya bürünüpbağırdı: “Çok güzel! Çok güzel! Bir çocuğaböyle ahlaksızca bir şarkı söyletmek gerçektengüzel!”

“Bayan, bu işin ahlaksızca bir yanı yok.Namuslu bir iştir bu, utanç duymuyorumişimden,anlıyormusunuz?”

BayAriovaldo’yuhiçbukadarsinirligörmemiştim.Kadınkavgaarıyordu,aradığınıdabulacaktı.

“Buçocuksizinoğlunuzmu?”

“Hayırefendim,neyazıkkideğil.”

Page 174: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Yeğeninizmi,ailenizdenbirimi?”

“Ailemleilgisiyok.”

“Kaçyaşında?”

“Altı.”

Boyuma bakıp kuşkuya düştü. Amagerilemedi: “Bir çocuğu sömürmeye utanmıyormusunuz?”

“Hiçkimseyisömürdüğümyok. İstediğivehoşlandığıiçinbenimleşarkısöylüyor,anladınızmı? Hem ona para da veriyorum. Vermiyormuyum?” Başımla evetledim. Kavga çokhoşuma gidiyordu. Kadının güm diye yereyuvarlandığımı işitmek için karnına bir kafaatmakgeçiyorduiçimden.

“Gereken önlemi alacağımı bilin. PapazEfendi’yle konuşacağım. Ergin olmamışçocuklarlauğraşanyargıçlakonuşacağım.Polisebile gideceğim.” Tam o sıra sustu ve gözleridehşetle doldu. Bay Ariovaldo koca bıçağını

Page 175: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

çekmişonayaklaşıyordu.Kadınınbayılacağıânıkestirebiliyordum.

“Defolun bayan. Defolun gidin, hemen.Kötü bir insan değilim, ama başkalarınınhayatınakarışan cadalozlarındilini kesmekgibibirhuyumvardır.”

Kocakarı kaskatı kesilip uzaklaştı. Birazötede döndü, öfkeli bir hareketle şemsiyesinisalladı:“Göreceksiniz!..”

“Defolun,senizardalozuncadalozu!..”

Kadınşemsiyesiniaçtıveuzaklaştı.

***

ÖğledensonraBayAriovaldo‘paraları’sayıyordu.

“Elimdekilerin hepsini sattım, Zezé.Haklısın;banauğurgetiriyorsun.”

BayanMariadePenha’yıdüşündümyine.

Page 176: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Birşeyyaparmı?”

“Hiçbir şey yapamaz, Zezé. Çok çok,papazlakonuşur.Papazdaona:‘Eniyisi,buişinarkasını bırakın, Bayan Maria. Kuzeylilerinşakasıyoktur,’der.”

Paralarıcebineattı,çantasınıtopladı.Sonrapantolon cebinden dörde katlanmış kâğıdıçıkardı.

“BudaablanGlóriaiçin.”

Gerindi.

“Nefisbirgünoldu!”diyeekledi.

“BayAriovaldo?”

“Nevar?”

“‘Zardalozuncadalozu’nedemek?”

“Ne bileyim yavrum? Öfkeyleuyduruverdimişte.”

Page 177: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Vedurumundanpekhoşnut,bastıkahkahayı.

“Gerçektenonunkarnınıdeşmekistiyormuydunuz?”

“Tabiikihayır.Korkutmakiçinyaptımbunu.”

“Karnınıdeşseydinizneçıkardıiçinden?Bağırsakmi,yoksaoyuncakbebeklerdekigibikıtıkmı?”

Gülerekvedostçayanağımıokşadı:

“Bir şey söyleyeyim mi sana, Zezé?Sanırımbokçıkardı…’’

Birliktegülmeyekoyulduk.

“Korkma canım.Adam öldürmek elimdengelmez.Kimseyi,bir tavuğubilekesememben.Karımdandaöylekorkarımki,benihepsüpürgesapıyladöver.”

Page 178: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

İstasyona gitmek üzere ayağa kalktı. Elimisıkarken,

“Yinedeeminolmakiçin,birsürebusokaktangeçmemeliyiz,”dedi.

Elimidahadagüçlüsıktı.

“Haftayagörüşmeküzerearkadaş!”

Başımlaevetledim.Ağırağıristasyonunbasamaklarınıçıktı.Tepedenbanaseslendi:

“Senbirmeleksin,Zezé!”

Onavedaettimvegülmeyekoyuldum.

Melekha!Bilseki…

Page 179: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

İKİNCİBÖLÜMOsıragöründüküçükİsa

olancahüznüyle

Page 180: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Yarasa“Elini çabuk tut Zezé, okula geç

kalacaksın!”

Masanınbaşınaoturmuş,hiçaceleetmedenkuru ekmekle kahvemi yiyip içiyordum. Herzamanki gibi bir dirseğim masaya dayalıydı,duvararaptiyelenmiştakvimebakıyordum.

Glória sinirli ve telaşlıydı. Dinlenmiş birkafayla ev işlerine başlamak için, öğlene kadargörünmemek üzere bir an önce kaybolmamızı

Page 181: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

sabırsızlıklabekliyordu.

“Hadi bakalım, şeytan,” dedi. “Daha saçınbiletaranmamış,hepsaatindehazırlananTotocagibiolmalısın.”

Gidip bir tarak getirdi. Saçlarımı taramayabaşladıbeni.

“Şu sarı çıyanın taranacak üç tel bile saçıyok,”diyesöyleniyordubiryandanda.

Ayağakaldırıp tepeden tırnağa incelemeyebaşladı.Önlüğümtemizmiydi,yapantolonum?..

“Artıkyolutut,Zezé.”

Totoca ve ben çantalarımızı omzumuzaasıyorduk. İçinde kitaplarımız, defterlerimiz, birde kalemlerimiz vardı yalnızca. Kahvaltılık birşeysözkonusudeğildi;öbürçocuklariçindibu!

Glória çantamın dibini yokladı, bilyelerinağırlığını hissetti ve güldü. Okula varmadan,çarşının orada giyeceğimiz lastik pabuçlarımız

Page 182: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

ellerimizdeydi.

Sokağa çıkar çıkmaz Totoca tabanlarıyağlıyor, beni arkada bırakıyordu. O zamaniçimdeki kötülük prensi uyanıyordu.Dilediğimiyapabileceğim için Totoca’nın bırakıpgitmesinden hoşnuttum. Beni asıl büyüleyen,Rio-SáoPauloyoluydu…ÇünküYarasaolmak!Evet,yarasaolmak.Arabalarınarkasınaasılmakveyolunrüzgârını, lastiklerinıslıkçalışındahızıhissetmek. Yeryüzünün en güzel şeyiydi bu.Hepimiz yapıyorduk. Totoca, arkadan gelenarabalaryüzündençoksıkıtutunmakgerektiğiniözellikle öğütleyip nasıl yapılacağını da iyiceöğretmişti. Kısa zamanda korku nedir bilmezolmuştum. Serüven tutkusu beni en zorluarabaların arkasına takılmaya itiyordu. Öylegözü pek olmuştum ki, Bay Ladislau’nunarabasına daha durmadan atlamıştım. Tekbeceremediğim, Portekizli’nin güzel arabasıydı.Gerçekten nefis, bakımlı bir arabadaydı bu.Madenîyerleri aynagibiparlıyordu.Kornasınınçok güzel bir sesi vardı: Kırdaki inekler gibiböğürüyordu.Veo,buharika şeyin sahibiolan

Page 183: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

o adam, insanı hiç de yüreklendirmeyenküstahbir havayla geçip gidiyordu. Kimse kendini buherife taşıtma cesaretini gösteremiyordu. İnsanıdövdüğü, öldürmeden önce de hadım etmekletehdit ettiği söyleniyordu. Bu yüzden hiçbiröğrenci, yarasa oyununu ona uygulamayacesaret edemiyordu.Ya da hiç değilse şimdiyekadarcesaretedememişti.

BundanMinguinho’ya söz ettiğimde şöylededi:

“Gerçektenhiçkimsemi,Zezé?”

“Gerçektenhiçkimse.Bucesaretikendindebulankimseçıkmadı.”

Minguinho’nun güldüğünü fark ettim, nedüşündüğümüseziyordu.

“Ama denemek isteğiyle yanıptutuşuyorsun,değilmi?”

“Orasıöyle.Sanırım…”

Page 184: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Nesanıyorsun?”

Bukezgülenbendim.

“Çabuksöyle!”

“Çokmeraklısın.”

“Nasıl olsa her zaman anlatırsın bana;enindesonundaanlatırsın,kendinitutamazsın.”

“Şunu biliyor musun, Minguinho? Evdensaat yedide çıkıyorum, değil mi? Kavşağavardığımda saat yediyi beş geçiyor.Yediyi ongeçe de Portekizli, arabasını ‘Yoksulluk veAçlık’ Bakkaliyesi’nin köşesinde durdurup birsigara alıyor… Günün birinde cesaretimitoplayacağım, arabaya binmesini bekleyeceğimvehop!..”

“Bunuyapamayacakgibisin.”

“Yapamazmıyım?Görürsün.”

***

Page 185: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Şimdi yüreğim çarpıyordu.Araba durmuş,Portekizli inmişti. Minguinho’nun davranışı,beni cesaretle korku arasında kararsızbırakıyordu. Gitmek istemiyordum, amagururum da koşmaya zorluyordu beni. Barınarkasını dolandım ve duvar dibine büzüldüm.Fırsattanyararlanıplastikpabuçlarımıdagiydim.Yüreğim öylesine çarpıyordu ki, tütüncüdükkânında bulunan Portekizlinin, yüreğiminsesini duymasından korkuyordum. Bir şey farketmedendışarıçıktı.Kapınınaçıldığınıişittim…

“Ya şimdi ya da hiçbir zaman,Minguinho!”

Bir atılışta arkadaki yedek tekerleğeyapıştım, korku bana güç veriyordu. İlkokulakadar uzunca bir yol olduğunu biliyordum.Arkadaşlarıma karşı kazandığım zaferin tadışimdidendamağımdaydı

“Ay!..”

Öyle güçlü, öyle tiz bir haykırışkoyvermiştim ki, insanlar bir kaza olup

Page 186: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

olmadığını anlamak için dükkânın kapısınakoştular.

Arabanın üstünde yerden elli santimyükseklikte asılı kalmıştım; sallanıyor,sallanıyordum. Kulaklarım ateş gibiydi.Planımda bir yanlışlık olmuştu herhalde.Heyecandan, motorun çalışıp çalışmadığınakulakvermeyiunutmuştum.

Portekizli’nin koca suratı sanki daha dabüyümüştü.Gözlerindeşimşeklerçakıyordu.

“Senihaylaz seni!”diyehaykırdı. “Demekşendin, ha? Böyle bir yumurcakta bu kadarküstahlık!..”

Beni yere bıraktı. Kulaklarımdan birini dekoyverdivekocakoluylagözdağıverdi.

“Hergünarabamıgözlediğinifarketmedimmi sanıyorsun, haylaz? Sana öyle bir dersvereyim ki bir daha aynı şeyi yapma isteğiniduymayasın.”

Page 187: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Küçük düşmek, çektiğim acıdan daha çoküzüyordubeni.Buhayvanaağızdolususövmekisteğiduyuyordumiçimde.

Ama beni bir türlü bırakmıyordu.Düşüncelerimisankiseziyor,boştakiöbüreliylebenikorkutmayadevamediyordu.

“Konuş.Sövhadi.Nedenkonuşmuyorsun?”

Gözlerimyaşlarladoluydu.Busahnedehazırbulunanvekötükötügüleninsanlarkarşısındaacıçekmekveküçükdüşürülmekyüzündengözlerimdebirikenyaşlarlasusuyordum.

Portekizlialaylarınısürdürüyordu:

“Hadi,nedenbanasövmüyorsun,yumurcak?”İçimdenvahşibirbaşkaldırmaisteğiyükseldi,nefretdolubirsesleonakarşılıkverebilmeyibaşardım:

“Şimdi hiçbir şey söylemiyorum, ama

Page 188: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

düşünüyorum! Büyüdüğümde sizi öldüreceğimbayım!”

Bir kahkaha koyverdi, oradakiler de onutaklitettiler.

“İyi ya, büyü öyleyse, yaramaz. Senibekliyorum. Ama daha önce sana iyi bir dersvereceğim.”

Kulağımı bırakıp beni dizlerinin üzerineyatırdı.Birşaplakindirdikıçıma,bir tekşaplak.Amaöylesinehızlıvurmuştuki,kıçımınkarnımagirdiğinisandım.Sonrabenibıraktı.

Sendeleyerek, alaylı sözler arasındauzaklaştım.Rio-SáoPauloyolununöbüryanınavardığımda acıyan kaba etlerimi ancakovuşturabildim. Orospu çocuğu! Görürdügününüo!Öcünüalacağımayeminettim.Yeminettim ki… ama bu uğursuz heriflerdenuzaklaştıkça acı azalıyordu. En kötüsü de,okuldakilerin durumu öğrendiklerindeyapacaklarıydı. Ya Minguinho’ya nediyecektim? Olayı görenler, bir hafta boyunca,

Page 189: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

‘YoksullukveAçlık’ınönündenher geçişimde,büyük insanlara özgü o her zamankiukalalıklarıyla bana güleceklerdi. Daha erkenevden çıkmalı ve başka bir yerdengeçmeliydim…

Çarşıya yaklaşırken bu havalardaydım.Gidip çeşmede ayaklarımı yıkadım, lastikpabuçlarımıgiydim.Totocabeniheyecaniçindebekliyordu. Başarısızlığımı onaanlatmayacaktım.

“Zezé,banayardımetmelisin.”

“Neyaptın?”

“Bié’yihatırlıyormusun?”

“BarondeCapanema’daoturanşuboğamı?”

“Evet.Çıkıştabenidövecek.Onunlabenimyerimedövüşürmüsün?”

“Amabeniöldürür.”

Page 190: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Hiçbile,senkavgacısınveyüreklisin.”

“Tamam.Çıkıştamı?”

“Çıkışta.”

Totoca böyleydi, hep başı derde girerdi,bunların sıkıntısını ben çekerdim.Ama hoşumada gitmiyor değildi. Portekizli’ye karşı içimdebiriken öfkenin bütün acısını Bié’dençıkaracaktım.

Gerçek şuki, ogünesaslıbir sopayedim;kavganın sonunu, morarıp kapanmış gözler vesıyrık içinde kalmış kollarla getirdim. Totocaöbür çocuklarla birlikte yere oturmuştu. Kendikitaplarıyla benimkiler dizlerinin üzerinde,yalnızca beni yüreklendiriyordu.Aynı zamandada yol gösteriyordu: “Karnına bir kafa at Zezé!Isıronu,tırmala,yağtulumununteki.Okkalıbirtekme savur orasına.” ‘Yandaşlarıma’ veverdikleri öğütlere karşın, Bay Rozemberg,pastanesinden çıkmasa, pestile dönecektim.Kasasını bıraktı ve Bié’yi yakasından tutupsarsarakçekti.

Page 191: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Utanmıyor musun? Senin gibi koca birçocuğunböylebacakkadarbirinidövmesiayıpdeğilmi?”

Evde konuşulanlara bakılırsa, BayRozemberg’inablamLalá’yagizlibirtutkunluğuvardı. Hepimizi tanıyordu ve içimizden biriLalá’yla birlikte olduğunda, Bay Rozembergaltın dişlerini ışıldatan geniş bir gülümsemeylepastalarveşekerlemelersunardı.

***

Dayanamadım, sonunda yenilgimiMinguinho’yaanlattım.Bumorarıpşişmişgözleyenilgimi ondan uzun süre saklayamazdım daayrıca.Babambenibudurumdagörüncebirkaçtokat attı ve Totoca’ya öğütler verdi. Babam,Totoca’yı hiç dövmezdi, beni döverdi yalnızca.Çünkükötüolanherşeyvardıbende!

Minguinho olanlan duymuştu kuşkusuz.Öyleyse neden ona anlatmamalıydım? Benidinledi,sözümübitirdiğimdenefretlekonuştu:

Page 192: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Ödlek!”

“Nekavgaydıama,görmeliydin…”

Böylece, Portekizli’yle aramda geçenlerinhepsini anlattım. Yürekliliğim soluğunukesmişti,banaşuöğüdüverdi:

“Birgünöcünüalmakzorundasın!”

“Evet, alacağım öcümü. Tom Mix’tentabancasını, Fred Thompson’dan ‘Ayışığı’nıalıp, bir alay da Komançi Kızılderilisitoplayacağım. Günün birinde sana, onun birbambunun ucunda dalgalanan saçlarınıgetireceğim.”

Yine de az sonra öfkem geçti gitti, başkaşeylerdenkonuşmayabaşladık.

“Xururuca,haberinyok.Geçenhafta,iyibiröğrenci olduğum için bana Tılsımlı Gül adlımasal kitabını armağan ettiklerini hatırlıyormusun?”

Page 193: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Evethatırlıyorum.”

“Kitabı okuduğumu sana söylemedimdaha. Bir periden kırmızı-beyaz bir gül alanprensinöyküsüydü.Budeğerliprens,koşumlarıaltından bir ata biniyormuş; kitapta öyleanlatılıyor.Bualtınkoşumluatüzerindeserüvenarayarak yolculuk ediyormuş. İlk tehlikedetılsımlıgülübirsallıyormuş,kaçıpkurtulabilmesiiçin korkunç bir duman beliriyormuş ortalıkta.Doğrusunu istersen, Minguinho, bu masalı çoksaçma buldum. Biliyor musun, benim yaşamakistediğim serüvenler gibi değil bu. Ben TomMix’inkiler, Buck Jones’unkiler gibi, FredThompson’unkiler, Richard Talmadge’inkilerebenzer gerçek serüvenler yaşamak istiyorum…Deligibidövüşüyorlaronlar.Tabancalaratılıyor,yumruklar konuşuyor… Her tehlikedenkurtulmalarını sağlayacak tılsımlı bir gül olsaişinçekiciliğikalmazdı.Nedersin?”

“Bendesıkıcıolacağıgörüşündeyim.”

“Amasendenistediğimbudeğil.Birgülüngerçekten böyle şeyler yapabileceğine inanıp

Page 194: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

inanmadığınıöğrenmekistiyorum.”

“Gerçektendeçokgaripgeliyorinsana.”

“Büyüklerbirtakımmasallaranlatıyorlarveçocuklarınheranlattıklarınainandıklarınıdüşünüyorlar.”

“Çokdoğru.”

Bir gürültü işittik, Luís yaklaşıyordu.Küçükkardeşimgitgidetatlıbirçocukoluyordu.Nesulugözlü,nedeşamatacı.Onunlauğraşmakzorunda kaldığım zamanlar bile, bu işi hemenhepisteyerekyapıyordum.

Minguinho’yaşöylededim:

“Ona bu masalı anlatacağım için konuyudeğiştirdim, çok da beğenecek. Küçük birçocuğunhayalleriniyıkmamalı!”

“Zezé,oynayalımmı?”

“Ben oynuyorum işte. Sen ne yapmak

Page 195: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

istiyorsun?”

“Hayvanatbahçesindegezinmekistiyorum.”içindeyalnızcakaratavuklaikipilicinbulunduğukümeseisteksizcebaktım.

“Çokgeçoldu,”dedim.“Aslanlaryatmayagitti, Bengal kaplanları da. Bu saatte her yerkapalı.Biletsatmıyorlarartık.”

“ÖyleyseAvrupa’dayolculukedelim.”

Bu küçük haşarı, her duyduğunu belliyor,yanılmadan da yineliyordu.Ama işin doğrusu,şu Avrupa yolculuğuna da hiç istekliolmadığımdı. Minguinho’nun yanında kalmayıyeğliyordum. Minguinho, benimle alayetmiyordu,şişgözümübaşımakakmıyordu.

Küçükkardeşiminyanındaoturdum,onatatlılıklaşöylededim:

“Oturşuraya,biroyundüşüneceğim.”

Veazsonrasaflıkperisi,beyazbirbulutun

Page 196: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

üzerinde, uçarak geçti. Ağaç yapraklarını,ırmaktaki yüksek otları, Xururuca’nın dallarınıoynattı. Bir gülümseme aydınlattı hırpalanmışyüzümü.

“Bunu sen mi yaptın Minguinho?” diyesordum.

“Benmi,hayır.”

“Ah!Negüzeldiama.Rüzgârçağıgeliyor.”Sokağımızdaherşeyinbirçağıvardı.Bilyelerinçağı.Topaççağı.Sinemayıldızlarınınresimlerinitoplama çağı. Uçurtma çağı, çağların engüzeliydi. Gökyüzünün her köşesi renk renkuçurtmalarla kaplı olurdu; her biçimde güzeluçurtmalarla. Gökyüzünde bir savaştır giderdi.Uçurtmaların başlan tokuşur, savaşlar çıkar,kementleratılır,kılıçlarsavrulurdu.

Bu arada jiletler de uçurtmaların iplerinikeservebiruçurtma,dengesizkuyruğunuipinesararak döne döne yere inerdi. Güzeldi bütünbunlar. Yeryüzü sokak çocuklarınındı;Bangu’nun bütün sokaklarındaki çocukların!

Page 197: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Sonra elektrik tellerine takılı bir ölü kalırdıgeriye.Ve koşturdu hemen Elektrik İdaresi’ninkamyonu. Öfkeli adamlar, tellerin canınaokuyan ölü uçurtmaları çıkarmaya gelirlerdi.Rüzgâr… rüzgâr… Derken rüzgârla birlikteaklımabirşeygeldi:

“Avcılıkoynayalımmı,Luís?”

“Atabinmeyibilmem.”

“Büyüyecekveyakındaöğreneceksin.Oturşurayaveatanasılbinildiğinebak.”

Minguinho bir anda yeryüzünün en güzelatı oluverdi; hızı arttı, kısacık otlar, yemyeşiluçsuz bucaksız bir ovaya dönüştü: Kovboygiysim altın işlemeliydi. Göğsümde şerif yıldızıparlıyordu.

“İleri küçük at, ileri! Dörtnal, dörtnal!..”diyebağırdım.

Lak-lak-lak.YenidenbulmuştumTomMixve Fred Thompson’u, Buck Jones bu kez

Page 198: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

gelmek istememişti, RichardTalmadge de yenibirfilmdeoynuyordu.

“İleri, ileri, küçükat!Dörtnal, dörtnal! İştetozu dumana katarak gelen Kızılderilidostlarım…”

Lak-lak-lak! Kızılderililerin nal sesleribüyükbirgürültüçıkarıyordu.

“Dörtnal, dörtnal, küçük at! Ova, bizonlarve yaban öküzleriyle dolu. Ateş açacağız,dostlarım!Grav,grav,grav…Taka,taka,taka…Fiyu,fiyu,fiyu!”Oklarıslıkçalıyordu…

Rüzgâr,nalsesleri,çılgıncaatsürme,tozbulutlarıveneredeysehaykıranLuís’insesi.

“Zezé!Zezé!”

Atımıhafifçedurdurdumvegösterdiğimbaşarılardanötürübaşımdönmüşdurumdayereatladım.

“Nevar?Yoksabiryabanöküzüüzerinemi

Page 199: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

geliyor?”

“Hayır,başkabiroyunoynayalım.ÇokKızılderilivar,korkuyorum.”

“AmabunlarApaçi’ler.Hepsidost.”

“Yinedekorkuyorum.ÇokKızılderilivar.”

Page 200: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Fetihİlk günler, sigara almak için durduğunda

Portekizliye rastlamamak için erken çıkıyor,üstelik yolun öbür yanında yürümeye ve evleribirbirinden ayıran sütleğen çitlerinin gölgesindegizlenmeye dikkat ediyordum. Rio-Sáo Pauloyoluna vanr varmaz karşıya geçiyor; lastikpabuçlarım elimde, neredeyse fabrikanınduvanna yapışarak yola devam ediyordum.Bütün bu önlemler birkaç gün sonragereksizleşti. Sokağın belleği zayıftır çünkü.Artıkkimse,BayPaulo’nunoğlununbecerilerini

Page 201: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

hatırlamıyordu. Yalnız suçlama sırasında benişöyle gösteriyorlardı: Bay Paulo’nun oğlu bu…Bay Paulo’nun şu azgın oğlu…Bay Paulo’nunşuünlüoğlu…Birkeresindedekorkunçbirşeyuydurdular: Bangu takımı, Andaray takımınayenilince şöyle alay ettiler: “Bangu takımı,BayPaulo’nunoğlugibi‘pestil’edöndü.”

Ara sıra o uğursuz arabanın kavşaktadurduğunu görüyor, büyüdüğümde öldürmeyekarar verdiğim Portekizli’yi görmemek içinyolumu değiştiriyordum. Evet, yeryüzünün engüzel arabasının direksiyonunda çalımla oturano hayvanın geçişini görmemek için adımlarımıyavaşlatıyordum.

O sıra birkaç gün ortadan kaybolduPortekizli. Ne büyük rahatlıktı! Kuşkusuz çokuzaklara gitmişti, belki de tatile.Daha rahat biryürekle okulun yolunu tuttum; bu adamı ilerdeöldürme zahmetine değip değmediğini biledüşünmeyebaşlamıştım.Amakesinolanbirşeyde vardı: Daha gösterişsiz bir otomobilinarkasına atladığımda aynı heyecanı hiçduymuyordum; kulaklarım da başlıyordu

Page 202: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

yanmaya.

İnsanlarla sokağın günlük hayatı olağanakışını izliyordu. Uçurtma ve sokaktaki ‘çılgınoyunlar çağı’ gelmişti. Mavi gökyüzü herrenkteki o eşsiz uçurtmalarla kaplıydı. Rüzgârçağı geldi mi, Minguinho’ dan birazuzaklaşıyordum,ancakesaslıbirkötektensonracezaya çarptırıldığımda gidip yeniden onubuluyordum. Kaçmaya da kalkmıyordum hiç,çünkükabaetlereüstüste ineniki tokat insanıncanınımüthişyakıyordu.BöyledurumlardaKralLuís’i, şekerportakalı fidanını süslemeye,koşumlarını takmaya -bayılıyordumbu deyime-götürüyordum. Fidanımın büyüdüğünüsöylemek gerek, yakında buna çiçek vemeyveverecekti. Öbür portakal ağaçları geç kalmıştı.Benim şekerportakalı fidanım, EdmundoDayı’nın benim için söylediği gibi ‘erkengelişmişti’.DahasonraDayımbununneanlamageldiğinianlattıbana:ötekilerdenönceolanşey.Aslında Dayımın bu konuyu bana pekiyianlatamadığını sanıyorum.Şu anlama geliyorduyalnızca:‘İlerdeolanherşey.’

Page 203: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Sicim parçaları, iplikler alıyor, bir sürügazoz kapağını delip Minguinho’ya ‘koşum’takıyordum. Güzelliği görülmeye değerdi!Rüzgâr estiğinde gazoz kapaklan birbirinevuruyordu sanki. ‘Ayışığı’na binen FredThompson’un mahmuzları vuruyordubirbirine…

İlkokulun dünyası da çok hoştu. Bütünulusalmarşlarıezberebiliyordum.Gerçekbüyükmarşı, öbür bayrak marşlarını ve UlusalÖzgürlük marşını: ‘Özgürlük, kanatlarını açülkemize.’Benimençoksevdiğimbuydu,TomMix’indesanırım.Atabinipavlandığımızyadasavaşmadığımız günler, bana saygıyla şöylediyordu:

“Hadi,Pinagé savaşçısı!Özgürlükmarşınısöyle.”

İncecik sesim, uçsuz bucaksız ovayıdolduruyordu; salılanBayAriovaldo’ya yardımettiğim sıralar söylediklerimden çok dahagüzeldi.

Page 204: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Salı günleri, her zamanki gibi okulu asıpdostum Ariovaldo’yu getirecek trenibekliyordum.Elinde,az sonra satacağımız şarkısözleri destesiyle, merdivenden inişinigörüyordum. İki torba dolusu şarkı sözü vardıyanında; yedekti bunlar. Aşağı yukarı herseferindebütünşarkısözlerinisatardı,ikimizidesevinceboğardıbu…

Okul bahçesinde, zaman buldukça bilyeoynardık. Ben bu işin şampiyonu olaraktanınırdım. Attığımı vururdum, çantamdakibilyelerin üç katıyla eve dönmediğim pekseyrekti.

En duygulandığım olay da, öğretmenimBayan Cecília Paim’le olan ilişkimdi. Onasokaktaçocuklarınenşeytanıolduğumanlatılsa,herhangibirindendahaçoksövdüğümsöylense,inanmazdı. Hele yaramazlıkta benzerimbulunmadığını kanıtlasalar, buna hiç kulakasmazdı.Okuldabirmelektim.Banaenufakbirsitemde bulunan yoktu. O zamana kadar okuliçindegördükleri enküçük çocukolduğumdan,öğretmenlerin sevgilisiydim. Kendi öğretmenim

Page 205: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

BayanCecíliaPaim,yoksulluğumuzubiliyordu;ikindi kahvaltısında benden başka herkesin birşey yediğini görünce üzülüyor, beni bir kenaraçekip pastaneden kremalı börek almayayolluyordu. Beni o kadar seviyordu ki, onuhayal kırıklığına uğratmamak için usluduruyordumherhalde.

İşteosırabaşımageldibuiş.Herzamankigibi, Rio-Sáo Paulo yolunda ağır ağıryürüyordum.DerkenPortekizli’ninkocaarabasıyavaşça yanımdangeçti.Komaüç kez çaldı vecanavarınbanagülümseyerekbaktığınıgördüm.Bu da nefretimi ve büyüyüp onu öldürmeisteğimi yeniden uyandırdı. Bütün gururumutopladım ve onu görmezden gelerek başımıdikipgeçtim.

***

“Sanaanlattığımgibi,Minguinho.Hergünaynı şey. Sanki geçmemi bekliyor ve başlıyorkornaçalmaya.Üçkezçalıyor.Dündeeliylebirişaretyaptı”

Page 206: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Senneyapıyorsun?”

“Kılımı bile kıpırdatmıyorum. Onugörmezden geliyorum. Benden korkmayabaşlıyor.Yakındaaltıyaşımıdolduracağım;kısasüresonradabüyüyüpkocamanolacağım.”

“Senden korktuğu için dost olmayakalkmasın?”

“Hiç kuşkum yok. Bekle, sandığıgetireyim.”

Minguinho biraz büyümüştü. Eyerimetırmanmak için yere bir sandık koymamgerekiyordu.

“Tamam.Şimdigevezelikedebiliriz.”

Tepeye tünediğimde kendimi herkestenbüyük hissediyordum. Görüntüye, ırmaktaki otkümelerine, onlara konup sağı solu gagalayansaka kuşlarıyla isketelere tepeden bakıyordum.Akşam olup da hava biraz kararınca başka birLuciano, Campo dos Afonsos’daki uçaklardan

Page 207: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

biri gibi tepemde neşeyle dönüp durmayabaşlıyordu. Başlangıçta, Minguinho bileyarasadan korkmayışıma şaştı, çünkü genelliklebütün çocuklar yarasadan korkar. Üstelik,Lucianogünlerdirgörünmemişti.KendinebaşkabirCampodosAfonsosbulmuşolmalıydı.

“Gördün mü, Minguinho! NegaEugenia’nın hintarmutları sararmaya başlıyor.Yakında olgunlaşacaklar. İşin kötüsü, beni biryakalarsa Minguinho… Bugün üç kez dayakyedimzaten.Cezaverdikleriiçinburadayım…”

Ama şeytan yere inmeme yardım etti vebeni sütleğen çitine doğru itti. İkindi rüzgârıburnumahintarmutlarınınkokusunugetiriyordu,ya da ben öyle sanıyordum… Sağa bir gözatıyor, solda bir dalı itiyordum ve şeytankulağıma durmadan fısıldıyordu: “Hadisene,budala!Ortalıktakimseninolmadığınıgörmüyormusun? Bu saatte Japon kadının dükkânınagitmiş olması gerek. Bay Benedito mu? Hiçtehlike yok. Yarı yarıya sağır ve kör. Bir şeygörmüyor nasıl olsa. Seni duysa bile kaçacakzamanbulursun…”

Page 208: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Irmağa kadar çiti izledim ve kararımıverdim. Harekete geçmeden, Minguinho’yagürültü etmemesini işaret ettim. Yüreğim dahahızlıçarpıyordu.NegaEugenia’nınşakasıyoktu.Çok da keskin bir dili vardı. Soluk almadan,parmaklarımın ucuna basarak ilerliyordum ki,mutfağınpenceresindenbağırdığınıişittim:

“Nevar,yumurcak?”

Bir yalan atıp kaçan topumu almayageldiğimi söylemeyi bile akıl edemedim.Tabanları yağladım ve küt pat, ırmağınüzerindenatladım.Amaoradabenibaşkabirşeybekliyordu. Öylesine büyük bir acıydı ki bu,bağıracak oldum. Ne var ki, bağırsam iki katdayak yiyecektim. Birincisi verilen cezayauymadığım, İkincisi de komşularınhintarmutlarını çalmaya kalktığım ve solayağıma bir cam parçası batırmayı becerdiğimiçin!

Acıdan başım dönerek şişe kırığınıayağımdan çıkarmaya çalışıyor, alçak sesleinliyor, kanımın ırmağın kirli suyuna karıştığını

Page 209: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

görüyordum. Şimdi ne olacaktı? Cam parçasınıçıkarmayı başardım, gözlerime yaşlar doldu,ama kanı nasıl durduracağımı bilmiyordum.Acıyı hafifletmek için bütün gücümle ayakbileğimi sıkıyordum. Dayanmam gerekliydi.Yakındahavakararacak,geceylebirliktebabam,annem ve Lalá eve döneceklerdi. Biri beniyakalarsa kesinlikle döverdi. Belki de sırayladöverlerdi. Sendeleyerek tümseğe tırmandım,tek ayağımla gidip şekerportakalı fidanımındibine oturdum.Canım hâlâ çok acıyordu, amakusmaisteğigeçmişti.

“Bak,Minguinho!”dedim.

Bakar bakmaz dehşete düştü. O da benimgibiydi,kangörmeyisevmezdi.

“Neyapmalı,Tanrım!”diyesöylendi.

Totoca bana yardım edebilir, diyedüşündüm. Ama bu saatte nerededir kimbilir?Aklıma Glória geldi. Mutfakta olmalıydı şimdi.BenibukadardövmeleriniistemeyentekkişiydiGlória.Belkikulaklarımıçekecekyadayenibir

Page 210: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

cezadahaverecekti,amabuyoldenenmeliydi.

Glória’yı yumuşatma çarelerini düşünerekmutfakkapısınakadarsürüklendim.İşişliyordu.AcınacakbirdurumdaoturdumvebukezTanrıyardımıma geldi. Glória yüzüme baktı vebaşımın önümde olduğunu gördü. Cezadaolduğum için bir şey söylememeye karar verdi.Gözlerim yaşlarla doluydu, burnumuçekiyordum. Glória’nın bakışı üzerimdeydi.Elindekiişinibırakmıştı,hareketsizdişimdi.

“Nevar,Zezé?”

“Hiç,Godóia…Nedenkimsebenisevmiyor?”

“Çokbudalasın.”

“Bugünüçkezdayakyedim,Godóia.”

“Haketmemişmiydinüçünüde?”

“Onu demek istemedim. Kimse benisevmediği için, dövmek istediklerinde herhangi

Page 211: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

birşeyibahaneediyorlar.”

Glória’nın on beş yaşındaki yüreğiyumuşamayabaşlamıştı.Bunuhissediyordum.

“Sanırım en iyisi, Rio-Sáo Paulo yolundakendimibirarabanınaltınaatmam.”

Vegözlerimdenselgibiyaşakmayabaşladı.“Saçmasapanşeylersöyleme,Zezé.Seniçokseviyorum.”

“Hayır, sevmiyorsun. Sevseydin bugünbenidövmelerineengelolurdun.”

“Neredeysegeceiniyor.Bugündahaçokyaramazlıkyapacakzamanbulamayacaksınnasılsa.”

“Amayaptımbile…”

İşini bıraktı ve yanıma yaklaştı.Ayağımınçevresindeki kan birikintisini görünce çığlığınıgüçlükletuttu.

Page 212: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Tanrım!Güm!Neoldusana?”

Kazanmıştım. Bana ‘Güm’ dedi mikurtuldumdemekti.

Küçük bedenimi kollarına aldı, biriskemleye oturttu. Aceleyle koşup bir leğentuzlusugetirdi,ayaklarımındibinedizçöktü.

“Çokcanınacıyacak,Zezé.”

“Zatençokacıyor.”

“Tanrım! Aman Tanrım! Neredeyse üçparmakboyundayarmışsınayağını.Nasılyaptınbunu,Zezé?”

“Ne olur kimseye söyleme, Godóia. Usluduracağıma yemin ederim. Bir daha kimseyebenibukadardövdürme…”

“Tamam, tamam, bir şey söylemem. Amane yapacağız? Herkes sargılı ayağını görecek.Yarın da okula gidemeyeceksin. Enindesonundafarkedecekler.”

Page 213: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Okula gideceğim. Köşeye kadar lastikpabuçlarımıgiyerim,sonrasıkolay.”

“Yatman gerek, ayağını uzatman gerek,yoksayarınhiçyürüyemezsin.”

Seke seke yatağa kadar gitmeme yardımetti.

“Ötekiler gelmeden sana yiyecek bir şeygetireyim.”

Yemeğimle geri döndüğünde onuöpmekten kendimi alamadım. Çok az yaptığımbirşeydibu.

***

Herkes akşam yemeği için toplandığındaannemyokluğumufarketti.

“Zezénerede?”

“Yattı.Başınınağrısındanyakınıyordu.”

Page 214: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Konuşmaları kendimden geçmişdinliyordum. Yaramın sızısını bileunutturuyordububana.Konuşmakonusuolmakçok hoşuma gidiyordu. Tam o sırada Glória,savunmamıüstlenmeyekararverdi.Hemüzgün,hem de suçlayıcı bir sesle konuştu: “Herkesdurmadanbuçocuğudövüyor.Bugündayaktancanıçıktı.Birgündeüçkezdayakdaçokartık.”

“Amafelaketbirçocuk.Ancakdayakyediğinderahatduruyor.”

“Yasen,sankionuhiçdövmediğinimisöyleyeceksin?”

“Aşağıyukarıhiçdövmüyorum.Çokçok,kulaklarınıçekiyorum.”

Birsessizlikoldu.Glóriabenisavunmayısürdürdü:

“Birdüşünsenize,dahaaltıyaşındabiledeğil.Belkiçekilmezbirçocuk,amadahaçokküçük.”

Page 215: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Bukonuşmabenimutluetti.

***

Glóriabenihazırlarkenkuşkuluydu.Lastikpabuçlarımıgiymemeyardımediyordu.

“Yürüyebilecekmisin?”

“Tamam,tamam.”

“Rio-SáoPauloyolundayaramazlıkyapmayacaksın,değilmi?”

“Hayıryapmayacağım.”

“Söylediğindoğrumuydu?Hani…Arabanınaltına…”

“Hayır.Kimseninbenisevmediğinidüşündükçeçokmutsuzolmuştumda.”

Sarısaçlarımıokşadıvebenigönderdi.

Engüçşeyinanayolavarmakolduğunusanıyordum.Pabuçlarımıçıkardığımdaacı

Page 216: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

hafifleyecekti.

Ama ayağım yere değdiğinde, fabrika duvarınadayanarakçokyavaşyürümekzorundakaldım.

Tamosıradaolduişte:Kornaüçkezçaldı.Ne talihsizlik!Acıdan geberdiğim yetmiyormuşgibi,birdegelipbenialayaalıyordu…

Arabasını yakınımda durdurdu, eğildi ve sordu:“Ah!Sivrisinek,ayağınmıacıdı?”

Bunun kimseyi ilgilendirmediğini söylemeisteği duydum.Ama bana haylaz demediği içinkarşılık vermedim ve yürümeye devam ettim.Aşağıyukarıbeşmetreyolaldım.

Arabayı yeniden çalıştırdı, beni geçti,neredeyse beni duvara yapıştırarak yolunkıyısındaönümükesecekbiçimdedurdu.Kapıyıaçıp indi. Uzun boyuyla bana tepedenbakıyordu.

“Çokmuacıyor,Sivrisinek?”

Page 217: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Beni döven birinin böyle tatlı, neredeysedost bir sesle konuşması olanaksızdı. Yanımayaklaştı ve hiç beklemediğim halde, o kocagövdesiyle diz çöktü, gözlerimin içine baktı.Yüzünde öyle bir gülümseme vardı ki, sevgidoluydusanki.

“Canınçokacıyor,değilmi?Nenvar?”

Karşılık vermeden önce biraz burnumuçektim.

“Ayağımabircamparçasıgirdi.”

“Yaraderinmi?”

Derinliğiniparmaklarımlagösterdim.

“Önemli demek! Neden evde kalmadınöyleyse?Okulagidiyorsunsanırım,öylemi?”

“Evdekimseayağımıkestiğimibilmiyor.Anlasalar,birdahayapmamamiçinyinedöverlerbeni…”

Page 218: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Gel,senigötüreyim.”

“Hayır.Teşekkürederim,Efendim.”

“Amaneden?”

“Okulda herkes, aramızda olup bitenibiliyor!”

“Amabudurumdayürüyemezsin.”

Doğru söylediğini kabul ederek vegururumun tel tel dağıldığını hissederek başımıeğdim.

Çenemituttu,başımıkaldırdı.

“Bu olayı unutalım. Hiç otomobile bindinmi?”

“HayırEfendim,hiçbinmedim.”

“Öyleyseyürü!”

“Gelemem.Bizdüşmanız.”

Page 219: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Önemi yok. Ben unuttum bile.Utanıyorsan, okula varmadan biraz önceindiririmseni.Tamammı?”

Karşılık veremeyecek kadarduygulanmıştım. Başımla evetledim. Benikucaklayıpkaldırdı,kapıyıaçtı,hafifçekoltuğunüzerine bıraktı. Sonra arabanın çevresinidolandı, yerineoturdu.Motoru işletmedenöncebanayinegülümsedi.

“Böyledahaiyi,gördünmü?”

Arabanın hafif sarsıntılarla kayar gibiilerlediğini hissetmek hoştu, gözlerimi kapadımve hayal kurmaya koyuldum. FredThompson’un atıAyışığı’ndan daha tatlı, dahahoştu bu.Ne yazık ki uzun sürmedi.Gözlerimiaçtığımda hemen hemen okula varmıştık.Öğrenci kalabalığının anakapıdan girdiğinigörebiliyordum.Ürküp koltuktan aşağı kaydım,gizlendim.Sinirlisinirli:

“Okula varmadan duracağınıza sözvermiştiniz,”dedim.

Page 220: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Düşüncemi değiştirdim. Bu ayak böylekalamaz.Tetanosolabilirsin,”dedi.

Bu garip ve anlaşılmaz sözün ne demekolduğunu bile sormadım. Gitmek istemediğimisöylemenin de boşuna olduğunu biliyordum.OtomobilAlçak-EvlerSokağı’nasapmıştıvebenyenidenoturmuştumkoltuğa.

“Yiğitbirçocuğabenziyorsun.Şimdibunukanıtlayıpkanıtlamayacağınıgöreceğiz,”dedi.

Eczanenin önünde durdu ve benikucaklayıpiçeritaşıdı.DoktorAdauctoLuzbizikarşıladığında dehşete düştüm. Fabrikadaçalışanların doktoruydu ve babamı da çok iyitanıyordu. Bana bakıp beklenmedik bir sorusorduğundaürkekliğimiyicearttı.

“Sen,PauloVasconcelos’unoğlusun,değilmi?Babanişbuldumu?”

Utandığım halde karşılık vermek zorundakaldım. Yoksa Portekizli, babamın durumunuöğrenecekti.

Page 221: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Bekliyor. Ona bir sürü söz verdiler,”dedim.

“Bakalımşuyaraya.”

Kesikyereyapışmışgazlıbeziaçtıvekötübelirtiler olduğunu gösteren bir ‘hım’ koyverdi.Dudaklarımtitremeyebaşlıyordu,amaPortekizliyardımımageldi.

Beni beyaz çarşaflarla kaplı bir masayaoturttular. Bir sürü araç-gereç çıktı ortaya.Titriyordum.Portekizliomuzlarımısıkısıkı,amasevgiylekavrayıpsırtımıgöğsüneyasladığındantitrememkesildi.

“Canın çok acımayacak. Bu iş bittiğindesenilimonataiçinpastayiyebileceğimizbiryeregötüreceğim. Ağlamazsan, içinden artistresimleriçıkanşekerlemeleralacağımsana.”

Bunun üzerine yeryüzünün en büyükkorkusuzluğunu yüreğimde topladım.Gözyaşlarını süzülüyordu, ama yaptıklarınakarşı koymuyordum. Yarayı diktiler, bir de

Page 222: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

tetanos aşısı yaptılar bana. Kusma isteğimi bilebastırdım. Portekizli, acımın birazını kendinealmak istercesine beni göğsünde sıkıyor, terdenıslanan saçlarımı, yüzümü mendiliyle siliyordu.Bu iş hiç bitmeyecekti sanki. Eninde sonundabitti ama. Beni yeniden arabaya taşıdığındahoşnuttuadamcağız.Verdiğibütünsözlerituttu.Ancak benim canım bir şey istemiyordu. Sankiruhumuayağımdançıkarıpalmışlardı.

“Artık bu saatten sonra okula gidemezsin,Sivrisinek.”

Otomobildeydik, yanına oturmuş dirseğinedeğiyor,neredeysehareketleriniengelliyordum.

“Senievegötüreceğim.Birşeyuydurursun.Okul bahçesinde ayağını kestiğini veöğretmeninin seni eczaneye gönderdiğinisöyleyebilirsin…”

Onaminnetlebakıyordum.

“Sen yürekli bir küçüksün, Sivrisinek,”dedi.

Page 223: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Onaacıbirgülümsemeylebaktım, amabuacının ötesinde çok daha önemli bir şeykeşfetmiştim: Portekizli, yeryüzünde ensevdiğiminsanolmuştu.

Page 224: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Ufaktefekgevezelikler“Biliyor musun Minguinho, her şeyi

keşfettim, her şeyi. Baron de CapanemaSokağı’nın ucunda oturuyor o. Sokağın ensonunda. Otomobili evinin yanına çekiyor. İkikuş kafesi var; birinde kanarya besliyor,öbüründe muhabbetkuşu. Bir gün erkenden,hiçbir şeyin farkında değilmişim gibi, boyacısandığımla gittim oraya. Gitmeyi o kadar çokistiyordum ki, Minguinho; bu kez sandığımınağırlığını hissetmedim bile. Eve dışardan iyice

Page 225: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

baktım, tek başına yaşayan biri için çok büyükbuldum. Arkada, musluğun başındaydı, tıraşoluyordu.”

Ellerimibirbirinevurdum.

“Boyacı!Boyacı!..”

Yüzü sabun köpüğüyle kaplı, yaklaştı.Daha yüzünün bir yanını tıraş etmişti.Gülümseyerek:

“Ha!SenmisinSivrisinek?Giriçeri,”dedi.

Arkasındanyürüdüm.

“Bekle,hemenbitiririmişimi.”

Ustura sakalını alırken hart hart hart diyeses çıkarıyordu. Büyüyüp koca bir adamolduğumda,benimdehartharthartdiye seslerçıkaranbirsakalımolacaktı.Hoşbirşeydibu.

Sandığımın üzerine oturup bekledim.Aynadanbanabaktı.

Page 226: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Okulyokmu?”

“Bugün Ulusal Bayram. Onun için pabuçboyamaya çıktım. Birkaç kuruş yapmakniyetiyle.”

“Yaa!”

Tıraşı sürdürdü. Sonra lavaboya eğilipyüzünü yıkadı. Havluyla silindi. Yanaklarıkıpkırmızıvepırılpırıldı.Gülmeyebaşladı.

“Benimlekahveiçermisin?”

Aklımdanevetigeçirerekhayırdedim.

“Gir!”

Her şeyin ne kadar temiz ve düzenliolduğunu görmeni isterdim. Masanın üzerindekırmızı kareli bir örtü bile vardı. Kahvefincanları da bizim evdekiler gibi tenekemaşrapalar değildi. Yaşlı bir kadının her günkendisi işe gittikten sonra gelip ortalığaçekidüzenverdiğinianlattı.

Page 227: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“İstersen benim gibi yap,” diye de ekledi:“Ekmeğini kahvene batır.Ama içerken gürültüçıkarma.Çirkinbirşeybu.”

Minguinho’ya bakıyordum, paçavralardanyapılma bir bebek gibi suskundu bunlarıdinlerken.

“Neyinvar?”

“Hiç,senidinliyorum.”

“Anlıyor musun, Minguinho! Kavgasevmem ben.Kızgınsan bunu hemen söylemeneniyisiolur.”

“Portekizli’denbaşkasıyla ilgilendiğinyok,bu

dabenieğlendirmiyor.”

Durup düşündüm. Aslında gerçekti bu.Anlattıklarımın onu eğlendirmeyeceğinidüşünmemiştim. Bunun üzerine konuyudeğiştirmek istedim: “İki gün içinde Buck

Page 228: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Jones’u bulacağız. Ona, Reis Sakin Boğaaracılığıyla haber yolladım. Buck Jones çokuzaklara, Savanah’a avlanmaya gitti…Minguinho, Savana mı, Savanah mı denir?Filmde sonuna bir ‘h’ geliyordu ama, pekbilemiyorum.Dindinhalara gittiğimdeEdmundoDayı’yasoracağım.”

Yenibirsessizlik.

“Neredekalmıştım?”

“Kahveniekmeğinebatırdığında.”

“Kahvemiekmeğimebatırmakdeğil,budala.Terssöylüyorsun.Oradahiçsesimiçıkarmadanoturuyordum,odagözlerinidikmişbanabakıyordu.”

“Sonundaoturduğumyerikeşfettin,”dedi.

Çok tedirgindim. Ona gerçeği söylemeyekararverdim:

“Sizeherşeyianlatırsamkızarmısınız?”

Page 229: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Hayır. Dostlar arasında gizli saklıolmamalızaten.”

“Burayaayakkabıboyamayagelmemiştim.”

“Biliyorum.”

“Ama canım öyle çekiyordu kigelmeyi… Buralarda kimse ayakkabısınıboyatmaz, çok toz var. Ancak Rio-Sáo Pauloyolundaoturanlaryaptırırbunu.”

“Bütün bunları taşımadan da gelebilirdin,öyledeğilmi?”

“Sandığımı yanıma almasam bırakmazdıbizimkiler.Evinyakınındadolaşmamvearasırada eve uğramam gerekirdi, anlıyor musunuz?Uzağa gitmek istediğimde, çalışmayaçıkıyormuşumgibidavranmalıyım.”

Mantığımonugüldürdü.

“Çalışmaya çıktığımda evdekiler

Page 230: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

yaramazlık yapmadığımı bilirler. Böylesi dahaiyi;enazındandayakyememişolurum.”

“Söylediğin kadar yaramaz olduğunainanmıyorum.”

Çokciddileştim:

“Beş para etmem. Çok kötüyümdür. Noelgünü, benim içinbir İsa değil, bir şeytandoğarve hiçbir armağan alamam. Belanın tekiyimyani. Küçük bir bela. Bir iblis. Bir piç.Ablalarımdanbiri, benimgibi kötü bir çocuğundoğmamasıgerektiğinisöyledi.”

Şaşkınlıklakafasınıkaşıdı.

“Yalnız bu hafta üç kez dayak yedim,”diye sürdürdüm. “Hem de ne biçim.Yapmadığım şeylerden ötürü bile dayakyiyorum. Hep suç bende. Artık beni dövmeyialışkanlıkhalinegetirdiler.”

“İyiama,neyapıyorsunböyle?”

Page 231: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Bütün bunları yapan, aslında şeytanolmalı. Birtakım şeyler yapma isteği geliyoriçimden, ve… yapıyorum. Bu hafta NegaEugęnia’nın çitini ateşe verdim. BayanCordelia’ya, ‘Topal Ördek’ diye bağırdım, çokkızdı!..Paçavradanbirtopatekmeyiyapıştırdım,batasıca top Bayan Narcisa’nın penceresindengirdi ve büyük aynasını kırdı. Sapanımla üçlamba patlattım. BayAbel’in oğlunun kafasınadataşattım.”

“Yeter,yeter.”

Gülümsemesini gizlemek için eliyle ağzınıkapadı.

“Daha bitmedi. Bayan Tentena’nın diktiğibütün fıdeleri söktüm. Bayan Rosena’nınkedisinebirbilyeyutturdum.”

“Bak,bunahayırderim.Hayvanlarınhırpalanmasınısevmem.”

“Ama büyük bir bilye değil. Minicikti.Kediyemüshilverdiler, çıktı.Amabilyeyibana

Page 232: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

geriverecekleriyerdekorkunçbirdayakattılar.En kötüsü de, uyuduğum sırada babamın,terliğini kapıp beni dövmesiydi. Nedeninibilmiyordumoysa…”

“Nedenmişpeki?”

“Bir sürü çocuk sinemaya gitmiştik. Enucuzyerolduğu içinbalkonaçıkmıştık.Derkenorada şeyim geldi, sıkıştım yani, anlıyormusunuz? Duvarın bir köşesine gittim, çişimiyaptım.Yerde ufak bir göl oluştu. Dışarı çıkıpfilmin bir bölümünü kaçırmak enayilikti. Amaçocuklarıbilirsiniz.Birininçişiniyapmasıbütünötekilerin de çişinin gelmesine yol açar.Herkesoköşeyegittivesonundagerçekbirırmakçıktıortaya.Durumdafarkedildi.Arkasışöyle:‘BayPaulo’nunoğlu yaptı! ’ dediler.Akşam, sinemasahibi, olayı babamı anlattı elbet. Babam dabundan hiç hoşlanmadı… Şimdi bir yıl süreyleBangu Sineması’na girmem yasak. Yani aklımbaşımagelenekadar…”

ÇabalarımakarşınMinguinho,somurtmayadevamediyordu.

Page 233: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Dinle, Minguinho! Böyle surat asma. Obenimen iyidostum.Amasen,bütünağaçlarıntartışmasız kralısın; Luís’in, kardeşlerimintartışmasız kralı olduğu gibi… İnsan yüreğinin,bütün sevdiklerini içine alabilmesi için çokbüyükolmasıgerektiğinibilmelisin.”

Sessizlik…

“Biliyor musun, Minguinho! Bilyeoynayacağım.Çoktatsızsın.”

Başlangıçtabubirsırdı,çünkübanadayakatan adamla bir otomobilde görünmektenutanıyordum. Sır bir süre daha sürüp gitti.Çünküsırsaklamakherzamanhoştur.Portekizlide bu alanda bütün isteklerimi yerinegetiriyordu. Dostluğumuzu kimseninöğrenmemesi için yemin etmiştik. Birincisi,bütün çocukları otomobiline almakistemediğinden. Bu nedenle, tanıdığım kişiler,Totoca bile geçtiğinde eğiliyordum. İkincisi,birbirimize anlatacağımız sürüyle şey arasındakimseninbizitedirginetmemesigerekiyordu.

Page 234: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Annemi hiç görmediniz mi?Kızılderilidir,” dedim. “Gerçek Kızılderililerinkızıdır.EvdehepimizyarımkanKızılderiliyiz.”

“Seninteninnasılböylebeyazoldu?Yaşu,neredeysebeyazdenebileceksarısaçlar?..”

“Portekizli yanımdır o.Annem Kızılderili.Çok esmer ve dümdüz saçlı. Yalnız Glória veben sarı çıyana benzeriz. Annem, evingiderlerine yardımcı olmak için İngilizDeğirmeni’ndeçalışır.Geçengünbobindolubirsandık kaldırdı ve karnında korkunç bir acıduydu.Doktoragitmesigerekti.Fıtıkolduğuiçindoktor ona bir kuşak verdi.Annem bana karşıçok iyidir, biliyor musunuz? Beni dövmekistediğinde, bahçeden küçük dallar koparır veyalnızca bacaklarıma vurur. Çok yorucu birhayatı vardır, akşamları eve döndüğündekonuşacakgücübileolmaz.”

Arabagidiyorvebengevezelikediyordum:“Büyük ablam garip bir kızdır. Hep sevgilileriolur.Annemonubizimlegezmeyeyolladığında,sevgililerinden birinin hep köşede beklediğini

Page 235: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

bildiğinden, yolun üst yanından gitmemizitembihlerdibize.

Oda,başkabirsevgilisininbeklediğiöbüryoldangiderdi.Bütünzamanınıonlaramektupyazmaklageçirdiğindenkalemdayandıramazdıkona.”

“Geliyoruz.”

Çarşının yakınında bulunuyorduk veanlaştığımızyerdedurduruyorduarabayı.

“Yarıngörüşmeküzere,Sivrisinek.”

Her zaman oturduğu yere kadaruzanmanın, bir bardak limonata içip ona artistresimleri aldırmanın yolunu bulacağımıbiliyordum. Yapacak fazla şeyinin olmadığısaatleribiliyordum.

Vebuoyun, bir ayı aşkınbir süredenberisürüyordu. Ama Noel öykülerini anlattığımdayüzünde o hüzünlü büyük insan görünümününbelireceğinihiçdüşünmemiştim.Gözleriyaşlarla

Page 236: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

doluyduve bir dahaNoel günü hiç armağansızkalmayacağıma söz vererek elini saçlarımdagezdirdi.

Günlersakin,özellikledemutlugeçiyordu.Evdekiler, bendeki değişimi fark etmeyebaşlamışlardı. Eskisi kadar azgınlık yapmıyor,zamanımı bahçenin en ucundaki eski yerimdegeçiriyordum.Doğrusu,şeytanarasıraiyiniyetlikararlarımın hakkından geliyordu. Ama eskisikadarsövmüyor,komşularırahatbırakıyordum.

Fırsat buldukça bir gezinti yaratırdı, bugezintilerden birinde arabayı durdurdu ve banagülümsedi.

“‘Arabamızda’ gezmeyi gerçekten seviyormusun?”

“Buaynızamandabenimdemiarabam?”

“Benimolanherşeysenin.İkibüyükdostarasındaolduğugibi.”

Sevinçten çıldırıyordum. Ah, yeryüzünün

Page 237: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

en güzel arabasının yarısına sahip olduğumuherkeseanlatabilseydim.

“Sencedeartıkaralarındansusızmayanikidostmuyuz?”

“Evet.”

“Öyleysesendenbirşeyisteyebilirim.”

“Elbette,Efendim.”

“Beni öldürmek için hâlâ bir an öncebüyümekisteyipistemediğinimerakediyorum.”

“Hayır.Bunuaslayapamam.”

“Amayapacağınısöylemiştin,değilmi?”

“Öfkeli olduğum sırada söyledim. Aslakimseyi öldüremem. Çünkü evde tavukkestikleri zaman bakmayı sevmem.Hem sonra,sizin anlatıldığı gibi biri olmadığınızı keşfettim.Neyamyamsınız,nede…”

Page 238: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Yerindenfırlıyorduneredeyse.

“Nededin?”

“Yamyam!”

“Neolduğunubiliyormusunyamyamın?”

“Evet,biliyorum.EdmundoDayıöğretti.Kendisibirbilgindir.Kentlibirbayonaansiklopedihazırlamasınıönerdi.Şimdiyekadarbanaaçıklayamadığıtekşeycarborundum7oldu.”

“Konuyu değiştiriyorsun. Bana yamyamınneolduğunuaçıklamanıistiyorum.”

“Yamyamlar insan eti yiyenKızılderililerdir.Brezilyatarihindebirresimvar,bu resimde yamyamların yemek için birPortekizliyi boğdukları görülüyor. Düşmankabilenin savaşçılarını da yerlerdi.Afrika’da daaynı şeyi yapan insanlar vardır. Onlar sakallımisyonerleriyemeyebayılırlar.”

Page 239: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Hiçbir Brezilyalının yapamadığı gibi, nefisbirkahkahaattı.

“Altın gibi bir beynin var, Sivrisinek.Arasırabubeniürkütüyor.”

Sonrayüzümeciddiciddibaktı.

“SöyleseneSivrisinek.Kaçyaşındasın?”

“Gerçekyaşımımı,yalancısınımı?”

“Gerçeğini elbette. Yalancı bir dostumolmasınıistemem.”

“Öyleyse söylüyorum: Gerçek yaşım beş.Yalancısı altı. Çünkü altı yaşında olduğumusöylemesemokulagidemezdim.”

“İyi ya, neden bu kadar erken okulagönderdiler?”

“Nedeni çok açık: Herkes birkaç saat içinbenden kurtulmak istiyordu da ondan. Siz‘carborundum’un ne olduğunu biliyor

Page 240: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

musunuz?”

“Bunudaneredençıkardınşimdi?”

Elimi cebime soktum, sapanımla atmaküzere topladığım taşları, ayrıca resimlerimi,topaçipimivebilyelerimikarıştırdım.

“İşte!”

Elimde, üzerinde Kızılderili başı bulunanbirmadalyon tutuyordum. Saçları tüylerle kaplıbir Kuzey Amerika Kızılderilisiydi bu.Arkasındada‘carborundum’yazılıydı.

Madalyonuelindeevirdiçevirdi.

“Ben de bilmiyorum. Nereden buldunbunu?”

“Babamın saatine bağlıydı. Deriden birşeritle pantolonunun cebine asılı dururdu.Babam,saatinbanamiraskalacağını söylemişti.Amaparayüzündensıkıştıvesaatisattı.Ogüzelsaati. Geri kalanı da miras olarak bana verdi.

Page 241: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Küfkoktuğuiçinşeridinikestim.”

Yenidensaçlarımıokşamayakoyuldu.

“Çokçapraşıkbirküçükçocuksun,amabirPortekizlinin ihtiyar yüreğini sevinçledoldurduğunu itiraf ediyorum.Neyse,bırakalımbunu.Gidiyormuyuz?”

“Söyleşimizçokhoştu.Birşeydahaanlatayım.Sizeçokönemlibirkonudansözetmemgerekiyor.”

“Anlatbakalım.”

“Dostuzbiz,çokçokdostuz,değilmi?”

“Elbette.”

“Arabanınbileyarısıbenim,değilmi?”

“Birgünhepsiseninolacak.”

“Şey…”

Söylemekzordu.

Page 242: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Hadi,dilinmidolanıyor?Genelliklehiç…”

“Kızmayacaksınızamadeğilmi?”

“Sözveriyorum.”

“Dostluğumuzdahoşumagitmeyenikişeyvar.”

Nekadarzorlanırsamzorlanayım,sözlerhiçdedüşündüğümkadarrahatçıkmıyordu.

“Nedir?”diyeüsteledi.

“Bizikibüyükdostsak,sizeikidebirbayım,efendimdememtersoluyor…”

Güldü.

“Öyleysebanadilediğinisöyle,‘sen’de.”

“‘Sen’ demek çok güç. Bilmiyorumalışabilecek miyim… Konuşmalarımızı

Page 243: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Minguinho’yaanlatırken‘sen’dersem,garipbiretkisiolacak.Yinededeneyeceğim.Kızmadınızya?”

“Nedenkızacakmışım?Çoknormal.AmadahaönceadınıhiçişitmediğimbuMinguinhokim?”

“Minguinho,Xururuca’dır.”

“Yaa!Xururuca,Minguinho,Xururucademek!Birşeyanlamışdeğilim.”

“Minguinho,benimşekerportakalıfidanım.Çoksevdiğimgünlerona‘Xururuca’derim.”

“Demek,Minguinhoadındabirşekerportakalıfidanınvar?”

“Harikadır. Benimle konuşur, at olur;onunla ve Buck Jones, Tom Mix, FredThompson’lagezeriz…Sen,(ilk‘sen’inçıkmasıgüç oluyordu, ama sürdürmeye kararlıydım)Ken Maynard’ı sever misin?” Kovboy filmlerikonusunda bir şey bilmediğini belirten bir

Page 244: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

hareketyaptı.

“Geçen gün Fred Thompson onu banatanıştırdı. Başındaki büyük deri şapkayı çoksevdim.Nevarki,gülmesinibilmiyorgibigeldibana.”

“Gidelim, küçük beyninde oynaşan buinsanlarbenideliedecek.Öbürüneydi?”

“Öbürüdahadagüç.Ama‘sen’demekonusunuaçtığımavesendebunakızmadığınagöre,ötekinidesöyleyebilirim:Adınıpeksevmiyorum.Hoşumagitmediğindendeğilde,dostlararasındapek…”

“Tanrım,nelerişiteceğimdaha…”

“Sana‘Valadares’demekhoşumagitmiyor.Adınısevmiyorum.”

Birandüşündüvegülümsedi.

“Gerçektendekulağapekhoşgelmiyor.”

Page 245: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“İlk adını da Manuel’i de sevmiyorum.BabambirPortekizlihikâyesianlatır‘OManüel’dediği zaman bilemezsin nasıl öfkelenirim.Bundan,onun bunun çocuğunun, hiç Portekizlidostuolmadığıhemenanlaşılır…”

“Nededin?”

“Babamın, Pcrtekizlileri taklit edişini misoruyorsun?”

“Hayır,dahaöncebirşeydedin.Kötübirsöz.”

“Onunbununçocuğu,şeyçocuğukadarkötümü…öbürçocukkadar?”

“Aşağıyukarıaynışey.”

“Peki. Bir daha söylemem. Ne diyorsunşimdi?”

“Asılbensanasoruyorum.Nasılbirsonucavardın? Bana Valadares demek istemiyorsun,anladığım kadarıyla Manuel’i de

Page 246: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

sevmiyorsun…”

“Çokgüzelbulduğumbaşkabiradvar.”

“Hangisi?”

Enmasumhalimitakındım.

“Bay Ladislau ve ötekilerin pastanedesöylediklerigibi…”

Öfkelenmişgörünerekyumruklarınısıktı.

“Tanıdığım en saygısız kişi olduğunubiliyor musun? Bana ‘Portuga’ demekistiyorsun,değilmi?İzinveriyorumbuna.Şimdigidiyoruz,tamammı?”

Motoru işletti ve bir süre düşünceli sürdüarabayı. Camdan başını çıkarıp baktı. Kimsegelmiyordu.

Derken,arabanınkapısınıaçtıve:

“İn!”dedi.

Page 247: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

İstediğini yaptım ve arabanın arkasınadoğrupeşisıragittim.

Banaarkadakiyedektekerleğigösterdi.

“Şimdisıkıtutun.Amaçokdikkatet!”

Kendimdengeçip‘yarasa’oldumvetekerleğeyapıştım.Arabayabindi,ağırağırsürmeyebaşladı.Beşdakikasonradurduvebanayaklaştı.

“Hoşunagittimi?”

“Tambirdüştübu.”

“Artık yeter. Dönelim, hava kararmayabaşlıyor.”

Büyük bir durgunluk içinde karanlıkçöküyordu ve uzakta ağustosböcekleri yazınsürüp gittiğini bildirmek ister gibi ötüyorlardı.Arabasakinsakinyolalmaktaydı.

“Oldu. Artık bu hikâyeden bir daha söz

Page 248: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

etmeyeceğiz.Tamammı?”

“Birdahasözetmeyeceğiz.”

“Eve döndüğün zaman, bu süre içindeyaptıklarınınasılanlatacağınımerakediyorum.”

“Düşündüm bile. Din dersine gittiğimisöyleyeceğim.Bugünperşembedeğilmi?”

“İnsan senin karşında son sözüsöyleyemez.Herşeyebirkarşılığınvar.”

Bunun üzerine iyice yanına sokuldum vebaşımıkolunadayadım.

“Portuga!”

“Hımm…”

“Hepseninyanındaolmakisterdim,biliyormusun?”

“Neden?”

“Çünkü dünyanın en iyi insanısın. Senin

Page 249: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

yanındayken beni kimse azarlamıyor ve‘günışığınınyüreğimimutlulukladoldurduğunu’hissediyorum.”

Page 250: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

İkiunutulmazdayak“Böyle kıvırırsın. Sonra kâğıdı bir bıçakla

kesersin,tamkıvrımından.”

Vekâğıdıkesenbıçağınhafifsesi…

“Şimdi şu açıklığı bırakıp dikkatleyapıştırırsın.Böyle!”

Bana kâğıttan balon yapmayı öğretenTotoca’nın yanındaydım. Yapıştırma işinibitirince, Totoca balonu bir mandalla çamaşır

Page 251: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

ipineastı.

“Sonra deliği açmadan önce iyicekurumasınıbeklersin.Anladınmı,küçükeşek?”

“Anladım.”

Benimle mutfak kapısının önüne oturdu,kuruması oldukça uzun süren renkli balonabakıyorduk. Öğretmen durumundaki Totocaanlatıyordu:

“Mandalina balonlar, ancak çok deneysahibi olduktan sonra yapılabilir. Başlangıçtabalonlarıikiparçalıyapmangerek,böylesidahakolay.”

“Totoca, tek başıma bir balon yaparsamdeliğiniaçarmısın?”

“Durumagöre…”

Bilyelerime,vehızlaçoğalmasına‘kimseninakılerdiremediği’artistresimlerimegözkoyarakbaşlıyordupazarlığayine.

Page 252: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Amma yaptın, Totoca; benden istediğinzaman,seninyerinekavgabileediyorumama.”

“Peki.Birincisinikarşılıksızyaparım,amabaşaramazsanötekileriçindeğiş-tokuşarazıolursun.”

“Kabul.”

Böyle derken, bu işi, elini balonlarımasürdürmeyecekkadar iyiöğreneceğime içimdenyeminediyordum.

Ah! Balonum kafamdan çıkmıyordu.‘Benim’ balonum olmalıydı bu. Başardığım işianlattığımda Portuga’nın nasıl gururlanacağınıdüşündüm. Yapıtımın parmaklarımdasallandığını gören Xururuca’ nın hayranlığınıgözünüzünönünegetirin.

Bu düşünceyle harekete geçip, cebimibilyelerleveçiftolanartistresimleriyledoldurupsokağa fırladım. Bilyelerle artist resimlerini, enazından iki ipek kâğıdı alabilmek içinsatacaktım.

Page 253: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Haydi arkadaşlar! On kuruşa beş bilye.Dükkândançıkmışgibihepsideyepyeni.”

Gelengidenyoktu.

“On kuruşa on resim. Bayan Lota’nındükkânındanbufiyataalamazsınız.”

Yine istekli çıkmadı. Bütün çocuklarmeteliksizdi. Gelişim Sokağı’nı bir baştanötekine dolaşıp mallarımı satmaya çalıştım.Neredeyse koşarak Baron de CapanemaSokağı’na gittim, ama oradan da bir Şeyçıkmadı. Dindinhalara uğrasam, nasıl olurduacaba? Gittim ama, elimdekiler anneannemiilgilendirmiyordu.

“Ne bilye almak istiyorum, ne de artistresmi. Bunları kendine saklasan iyi edersin.Yoksayarınbanagelipyinebilyeveartistresmialmakiçinparaistersin.”

Kuşkusuz,Dindinha’nınparasıyoktu.

Yeniden sokağa döndüm ve eğilip

Page 254: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

bacaklarıma baktım. Yolun tozuyla kaplıydı.Alçalmaya başlayan güneşi seyrettim. Mucizetamosıragerçekleşti:

“Zezé!Zezé!”

Biriquinho,deligibikoşarakgeliyordu.

“Seniheryandaaradım!Satıyormusun?”

Cebimikarıştırarakbilyelerimişakırdattım.

“Biryereoturalım.”

Oracığaoturdukvemalımıyaydım.

“Kaça?”

“Beşbilyeonkuruş,aynıfiyatafazladanüçtanedeartistresmi.”

“Pahalı.”

Kızıyordum.Hırsız herif!Herkes beş artistresmiyle üç bilyeyi bu fiyata satarken benimkipahalı geliyordu demek! Hepsini cebime

Page 255: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

doldurmayahazırlanıyordum.

“Dur,”dedi.“Seçebilirmiyim?”

“Kaçparanvar?”

“Üçyüzreis.İkiyüzünüharcayabilirim.”

“Oldu, sana altı bilye ile bir düzine artistresmiveriyorum.”

***

‘YoksullukveAçlık’Bakkaliyesi’nefırtınagibi daldım. Kimse o ünlü sahne‘yianımsamıyordu artık. Tezgâhın yanındagevezelik eden Bay Orlando’ dan başka kimsedeyoktuiçerde.Amafabrikanındüdüğüçalıncabütünişçilerbirkadehatmayagelecekvekimseiçerigiremezolacaktı.

“İpekkâğıdınızvarmı,efendim?”

“Paran var mı, ondan haber ver? Babanınhesabınasanabirşeysatmıyorumartık.”

Page 256: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Hiç bozulmadım. Avcumdaki paralangösterdim.

“Pembeyleturuncuvaryalnızca,”dedi.

“Okadarmı?”

“Uçurtma zamanı neyim var neyim yokyağmaladınız. Ama önemi yok. Renkleri neolursa olsun, uçurtmanın havalanmasına engelolmuyorbu.”

“Uçurtma yapmak için almıyorum ki,balonumu yapacağım. Dünyanın en güzelbalonuolsunistiyorum.”

Yitirecek zamanım yoktu. ChicoFranco’nun dükkânına koşsam çok zamankaybedecektim.

“Oldu,”dedimçaresiz.

***

Şimdi durum değişmişti. Masanın yanına

Page 257: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

bir iskemle çektim ve bakması için Kral Luís’iüzerineçıkardım.

“Rahat duracağına söz veriyor musun?”dedim. “Çok güç bir şey yapacağım. Sana dabüyüdüğünde nasıl yapıldığını karşılıksızöğreteceğim.”

Gece geniş adımlarla yaklaşıyordu ve bençalışıyordum. Derken, fabrikanın düdüğü öttü.Elimi çabuk tutmalıydım. Jandira tabaklarısofraya yerleştirmeye başlamıştı bile. Büyükleritedirgin etmememiz için bize daha erkenyedirmekonuntutkusuydu.

“Zezé!..Luís!..”

Sanki dünyanın öbür ucundaymışız gibibağırıyordu.Luís’iindirdim.

“Sengit,bendegeliyorum,”dedim.

“Zezé!.. Çabuk gel, yoksa görürsüngününü!”

Page 258: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Geliyorum!”

Şeytankızöfkeliydi.Sevgililerindenbiriylekavgaetmiştiherhalde.Yolunsonundakiylemi,yoksabaşındakiylemiacaba?

Şimdi de beni geciktirmek istiyormuş gibiyapıştırıcımkurumuştuveunelimeyapışıyordu,budaişimigüçleştirmekteydi.

Ablam daha da yüksek sesle bağırmayakoyuldu. İşime devam etmemi sağlayacakaydınlıkkalmamıştıneredeyse.

“Zezé!..”

Tamam işte. Hapı yutmuştum şimdi. Öfkeiçindegeliyordu.

“Hizmetçin miyim ben? Hemen yemeğegel!”

Odaya daldı ve kulaklarıma yapıştı. Sonrabeni sürükleyip mutfak masasına doğru fırlattı.Ozamandiklendim:

Page 259: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Yemek yemeyeceğim! Yemekyemeyeceğim!Yemekyemeyeceğim!Balonumubitirmekistiyorum!”

Elinden kurtuldum, koşarak işimin başınageçtim.

Çılgına döndü. Üzerime çullanacak yerdemasaya yürüdü. Ve o güzel düşüm sona erdi.Yarım kalmış balonum, yırtık kâğıtparçalarından başka bir şey değildi artık.Bununla da yetinmeyip (şaşkınlığım o kadarbüyüktü ki kendimi savunmak için hiçbir şeyyapamadım) kollarımla bacaklarıma yapıştı vebeniodanınortasınafırlattı.

“Konuştuğum zaman sözümündinlenmesiniisterim!”diyedebağırıyordu.

Şeytandürttübenide.İsyanımkasırgagibipatladı.Öncebasitbirsağanaktıbu:

“Nesin sen biliyor musun? Orospununtekisin!”dedim.

Page 260: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Yüzünü yüzüme yapıştırdı. Gözlerindeşimşeklerçakıyordu.

“Birdahasöyle,cesaretinvarsa!”

Heceledim:

“O!..”

Komodinin üzerinden kayışı kaptı veacımadan vurmaya başladı. Döndüm, yüzümüavuçlarımagizledim.Acımöfkemdendahahafifkalıyordu.

“O!..O!..O…nunkızı!”

Durmak bilmiyordu. Bedenim tepedentırnağa yanmış gibiydi. O sıra Antonio içerigirdi. Beni dövmekten yorulmaya başlayanablasınınyardımınakoştu.

“Öldür beni, katil kız! Cezaevi öcümüalacaktır!”dedim.

Ve vuruyor, vuruyordu, öylesine

Page 261: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

vuruyordu ki, dizüstü düşüp komodineyaslanmıştım.

“O!..O!..O…nunkızı!”

Bunun üzerineTotoca yüzüme, gözlerime,burnuma, ağzıma, özellikle de ağzıma vurmayakoyuldu.

Kurtuluşumu, dayak yediğimi işitenGlória’ya borçluyum. Yakınlarda bir yerdeydiherhalde!BayanRosena’ylagevezelikediyordubelki. Çığlıkları işitince yetişti. Koşarak daldıiçeri. Glória’nın şakası yoktu.Yüzümden akankanı görünce, Totoca’yı yana itti, ablası olupolmadığına aldırmadan bir tekmede uzaklaştırdıJandira’yı.Gözlerimiaçamadanyerdeyatıyorvegüçlükle soluk alıyordum. Beni odama taşıdı.Ağlamıyordum;ama, anneminodasınagizlenenKral Luís, dehşete düşmüştü, hırpalandığımıgördüğüiçinkorkunççığlıklaratıyordu.

Glóriaköpürmüştü:

“Birgünbuçocuğuöldüreceksiniz,olacak

Page 262: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

şeydeğil!Kalpsizcanavarlarsınız!”

Beni yatağıma yatırmıştı ve sık sıkkullandığımız tuzlu su dolu leğeni getirmeyekoşuyordu.Totocabaşıönde,odayagirdi.

Glóriaonuitti.

“Çıkdışarı,alçak!”

“Onanasılsövdüğünüişitmedinmi?”

“Bir şey yapmamıştı. Siz onu kışkırttınız.Ben çıktığımda uslu uslu balonunu yapıyordu.Kalp yok sizde. İnsan kardeşini nasıl böyledövebilir?”

Bir yandan da yüzümü temizliyordu. Birdiş parçası tükürdüm leğene. Bu, ortalığı iyicekarıştırdı.

“Bak yaptığına, sefil herif. Başkalarıyladövüşmeye gelince korkuyorsun, hemen onuyardımaçağırıyorsun.Pis!Hersabahçekmecenegizlediğin sidikli donunla şilteni herkese

Page 263: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

göstereceğim.”

Sonra odada kim varsa herkesi, hepsinidışarı attı ve kapıyı kilitledi. Ortalık iyicekarardığından ışığı yaktı. Gömleğimi çıkardı,bedenimdekimorartılarlayaraizlerinitemizledi.

“Acıyormu,Gum?”

“Evet.Bukezçokacıyor.”

“Çok dikkat ediyorum, benim sevgiliafacanım. Kuruması için bir süre diz çöküpbeklemelisin, yoksa giysilerin yapışır ve çokcanınacır.”

Amaençokacıyanyerimyüzümdü.Buncanedensiz kötülük karşısında yüzüm acıdan veöfkedenyanıyordu.

Biraz rahatlar gibi olunca, saçlarımıokşayarakyanımauzandı.

“Gördünya,Godóia!Birşeyyapmamıştım.Hak ettiğimzamanbeni dövmelerine aldırmam.

Page 264: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Amabukezhiçbirşeyyapmamıştım.”

İçiniçekti.

“En acısı da, balonumun başına gelenler.Negüzelolacaktı.Luís’esoristersen.”

“Eminim.Çokçokgüzelolacaktı.Amasenmerak etme. Yarın Dindinhalara gideceğiz veipek kâğıdı alacağız. Dünyanın en güzelbalonunu yapmana yardım edeceğim. O kadargüzelolacakkiyıldızlarbilekıskanacak.”

“Boşuna zahmet etme, Godóia. En güzeliilk yapılan balondur. İlki başarılı olmazsa birdahayapamazinsanyadayapmakistemez.”

“Bir gün… bir gün… seni bu evdenuzaklaragötüreceğim.Oturacağımızyer…”

Arkası gelmedi. Kuşkusuz, Dindinha’nınevinidüşünmüştü;amaoradadaaynıcehennemvardı. Bunun üzerine düşlerimin dünyasına,şekerportakalı fidanımın dünyasına girmeyekararverdi.

Page 265: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“SeniTomMix’leBuckJones’unçiftliğinegötüreceğim,oradayaşayacağız.”

“Ama ben Fred Thompson’u daha çokseverim.”

“Öyleyseonunlagideriz.”

Ve ikimiz de ne yapacağımızı bilmezdurumda birbirimizin kollarında alçak sesleağlamayakoyulduk…

***

O kadar çok özlediğim halde, iki günboyuncaPortekizli’yigörmedim.Okulagitmemedeizinvermediler.Buncavahşiliğigözlerönünesermek istemiyorlardı. Yüzümün şişi inipdudaklarımın yaraları kabuk bağlar bağlamaz,hayatımın alışılmış gidişine kavuşacaktım.Günlerimi, küçük kardeşim Luís’le birlikte,Minguinho’nun yanına oturup konuşma isteğiduymadan geçiriyordum. Her şeydenkorkuyordum. Babam, Jandira’ya söylediğimsözü yinelersem dayaktan canımı çıkaracağını

Page 266: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

açıklamıştı.Öyleki, solukalacakcesaretimbileyoktu. En iyisi, şekerportakalı fidanımınküçücükgölgesinesığınmaktı;Portuga’nınbanaverdiği yığınla resme bakmak ve Luís’e sabırlabilye oynamayı öğretmekti. Kardeşimbeceriksizdiama,gününbirindeöğrenecekti.

Bu süre boyunca duyduğum özlem çokbüyük oldu. Portuga, yokluğuma şaşıyorduherhalde. Nerede oturduğumu bilse, gelipbulabilirdi kuşkusuz. Onun sesini duymamakbüyük eksiklikti benim için. ‘Hadi, Sivrisinek’dediğinde büyük bir sevgiyle dolan sesiniözlüyordum.Yanıkyüzünü,herzamantertemizolan koyu renk giysisini, çekmeceden yeniçıkarılmışa benzeyen yakası iyice kolalanmışgömleğini,kareliyeleğini,hattaçapabiçimialtınkol düğmelerini bile görmemek benim içinbüyükeksiklikti.

Ama yakında, çok yakında iyileşecektim.Çocukların yaraları çabuk kabuk bağlar. Banasık sık yineledikleri; ‘evlendiğinde geçecek’cümlesindeolduğugibi.Hattaçokdahaçabuk.

Page 267: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

***

Oakşambabamdışarıçıkmamıştı.UyuyanLuís’den başka evde kimse yoktu. Anneminkentten dönmüş olması gerekiyordu ama, bazıhaftalar İngilizDeğirmeni’nde gece çalışmasınakalıyordu;onuancakpazargünlerigörüyorduk.

Babamınyanındakalmayakararvermiştim,böylece azgınlık yapmayacaktım. Salıncaklıkoltuğa oturmuştu, dalgın gözlerle duvarabakıyordu.Herzamankigibigömleğipektemizdeğildi. Dostlarıyla iskambil oynamayagitmediyse, kuşkusuz parası olmadığı içindi.Zavallı babam, annemin bütün aileyi beslemekiçinçalıştığınıdüşündükçeüzülüyorduherhalde.Lala,fabrikayagirmişti.Babamiçinheryandaişaramak ve ‘daha genç birini arıyoruz… ’karşılığıyla durmadan cesareti kırılarak geridönmekacıolmalıydı.

Kapının eşiğine oturmuştum, duvardakikertenkelelerisayıyor,aradabirbabamabakmakiçinbaşımıçeviriyordum.

Page 268: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Noel sabahındanberi onuhiç böyle üzgüngörmemiştim.Kendisiiçinbirşeyyapmalıydım.Şarkı söylesem nasıl olurdu acaba? Evet, alçaksesle şarkı söyleyebilirdim, kuşkusuzyalnızlığında onu biraz avuturdu bu. Bildiğimbütün şarkıları kafamdan geçirirken, BayAriovaldo’dan öğrendiğim son şarkıyıanımsadım: Tango; becerebildiğim en güzelişlerden biriydi tango. Hafiften söylemeyebaşladım:

Çırılçıplakbirkadınisterdim,

Çırılçıplakisterdimonu…

Geceayışığında

Birkadınbedeniisterdim…

“Zezé!”

“Evet,baba?”

Aceleyle yerimden fırladım. Babamtangoyu çok sevmiş olmalıydı ve gelip

Page 269: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

yakınındasöylememiistiyorduherhalde.

“Nesöylüyorsun?”

Baştanbaşladım:

“Çırılçıplakbirkadınisterdim…”

“Bunusanakimöğretti?”

Gözlerindedelirmişgibibulanıkbirpırıltıvardı.“BayAriovaldoöğretti.”

“Sokakta onunla gezmeni istemediğimidahaöncedesöyledimsana.”

Oysahiçsöylememişti.Şarkıcıyardımcılığıyaptığımdanhaberiolduğunubilesanmıyorum.

“Baştansöylebuşarkıyı.”

“Çok moda olan bir tango,” dedim veyineledim:

“Çırılçıplakbirkadınisterdim…”

Page 270: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Yanağımabirtokatindi.

“Birdahasöyle!”

“Çırılçıplakbirkadınisterdim…”

Birtokat,birtokatdaha,birdaha.Elimdeolmadangözlerimdenyaşlarfışkırmıştı.

“Hadi,şarkıyadevamet!”

“Çırılçıplakbirkadınisterdim…”

Dudaklarımı neredeyse oynatamıyordum,sendeliyordum.Tokatyağmurualtındagözlerimaçılıyor, kapanıyordu. Susmak ya da şarkıyadevametmekkonusundakararsızdım…Ama,oacı arasında bir tek şeye karar vermiştim:Yiyeceğim son dayak olacaktı bu, son dayak.Ölmekdahaiyiydi…

Biraz yatışıp yeniden şarkı söylememibuyurduğunda söylemedim. Babama büyük birnefretlebakıyordum,ve:

Page 271: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Katil!”dedimona.“Benihemenöldür.Cezaeviöcümüalacaktır.”

Öfkeden çılgına dönerek salıncaklıiskemlesindenkalktı.Kemeriniçözdü.İkidemirtokasıolankemerinive…öfkedenkıpkırmızıbirdurumda, bana ağzına geleni söylemeyekoyuldu:

“Pis, hayvan, süprüntü, paçavra, babanlaböylekonuşursunha!..”

Kemer korkunç bir sesle gövdemdeşaklıyordu. Bedenimin her köşesine çarpankancauçlubintaneparmağıvardısanki.Tortopoldum ve odanın köşesine yuvarlandım. Beniöldüreceğinden emindim. Kurtarmak için içerigiren Glória’nın sesini işittim. Glória, bendenbaşka tek sarışın. Kimsenin elini sürmediğiGlória. Babamın elini tuttu ve kemerinşaklamasınaengeloldu.

“Baba!Baba!Tanrı aşkına beni döv.Amabuçocuğudövmeartık.”

Page 272: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Babamkemerimasanınüzerineattıveeliniyüzünde gezdirdi. Kendi haliyle benim halimeağlıyordu.

“Aklım başımdan gitti,” dedi. “Benimlealay ettiğini sanıyordum. Benden nefret ettiğinisanıyordum.”

Glória beni yerden kaldırdığındabayılmıştım.

Kendime geldiğimde ateşten tirtirtitriyordum. Annem, Glória başucumdaydılar;bana tatlı sözler söylüyorlardı. Odaya bir sürüinsan girip çıkıyordu. Dindinha’yı bilegetirmişlerdi.Enufakhareketteacıçekiyordum.Daha sonra, doktor çağırmak istedikleriniöğrendim, ama çevrede kötü bir etki yapacaktıbu.

Glória bana eliyle hazırladığı bir çorbagetirdi, birkaç kaşık içirmeye çalıştı. Solukalmakta güçlük çekiyordum, yutmam daha dagüçtü. Uzun süren bir uykuya daldım,uyandığımdaacıhafiflemeyebaşlamıştı.

Page 273: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Annem geceyi yanımda geçirdi, sabahhazırlanmak üzere kalktı. İşe gitmesigerekiyordu. Bana veda etmeye geldiğindeboynunasarıldım.

“Bir şeyin yok, yavrum. Yarıniyileşeceksin…“

“Anne…”

Alçak sesle konuştum ve bu, herhaldehayatayönelttiğimenbüyüksuçlamaydı:

“Anne, benim doğmamam gerekirdi.Balonumgibiolmalıydım.”

Hüzünlesaçlarımıokşadı.

“Herkes, doğması gerektiği biçimdedoğar,”dedi.“Sendeöyleoldun.AmaZezé,arasırahiçsözdinlemiyorsun…”

Tatlıvegaripistek

Toparlanmam için bir hafta gerekti.

Page 274: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Bezginliğim, ne acılardan, ne de yediğimdayaktan geliyordu. Doğrusu, evde bana iyidavranmayabaşlamışlardı.Budaolağandeğildiaslında. Ne var ki, bir şeyin eksikliğiniduyuyordum: beni kendime getirecek, belkiinsanlara,onlarıniyiliklerineinandıracakönemlibir şeyin eksikliği. Uslu uslu, canım hiçbir şeyistemeden, hemen hemen hep Minguinho’nunyanı başındaydım. Hayata uzaktan bakarak,ilgisizliğimde yitip gitmiş gibiydim. Yine deküçük kardeşimin yanımda oluşuna gözyumuyordum.Düğmelerleteleferikoynuyorduk,buna bayılıyor, bütün gününü teleferikvagonlarını indirip çıkarmakla geçiriyordu.Onasonsuz bir sevgiyle bakıyordum, çünkü onunkadarküçükkenbendebuoyunuçokseverdim.

Suskunluğum Glória’yı merakadüşürüyordu. Artist resimlerini, bilye torbamıyanımakoyuyordu; çoğukezbunlara elimibilesürmüyordum. Ne sinemaya gitmek istediğimvardı, ne de boyacı sandığımla yola koyulmak.Gerçek olan, acımasız bir bibimde nedeninibilmeden dayak yiyen küçücük bir hayvan

Page 275: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

olarak iç yaramı bir türlü geçirmeyibaşaramadığımdı.

Glória,düşlerimindünyasıkonusundabenisorguyaçekiyordu.

“Burada değiller. Çok uzaklara gittiler,”diyekarşılıkveriyordum.

Elbette, Fred Thompson ve ötekidostlarımdısözkonusuolan.

Ama Glória bendeki değişimi bilmiyordu.Kararımdan haberi yoktu. Gittiğim filmlerideğiştirecektim. Bundan böyle, büyüklerindeyimiyle aşk filmleri görmeye gidecektimyalnızca.Öpüşmeliveherkesinbirbirini sevdiğifilmlere.Dayak yemekten başka işe yaramayanben, hiç değilse başkalarının seviştiğiniseyredecektim.

Okula dönebildiğim gün geldi çattı. Amaokula gitmedim. Portuga’nın bir hafta boyunca‘arabamızla’ beni beklememesi gerektiğinibiliyordum. Elbette, ancak ona haber

Page 276: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

verebildiğim zaman beni yeniden beklemeyebaşlayacaktı. Hasta olduğumu öğrense de, benigörmeye çalışmayacaktı. Birbirimize sözvermiştik, bir anlaşma yapmıştık, sırrımızıgizleyeceğimizkonusundaölümünebiranlaşma.Tanrı’dan başka kimsenin dostluğumuzubilmemesigerekiyordu.

Güzel araba, garın karşısında, pastaneninyanında durmuştu. Bu ilk sevindirici güneşışınıydı. Özlemle beslenen yüreğim sevinçtenhopladı. Dostumu görecektim. Ama aynı andabeniürpertenhoşbir düdük sesi garıngirişindeçınladı. Mangaratiba’ydı bu. Sert, gururlu,raylanna egemen.Bütün görkemiyle, neredeyseuçarak, vagonlarını birbirine toslatarak geçti.Pencerelerde insanlar vardı ve dışarıbakıyorlardı. Yolculuk eden bütün kalabalıkmutluydu. Küçükken Mangaratiba’nın geçişiniseyretmeyi ve ona veda etmeyi severdim; bitiptükenmeyen vagonlar gözden kaybolana dekvedaetmeyi.ŞimdisıraLuís’indi.

Gözlerimi pastanenin masalarındagezdirdim.Evet,oradaydı.İçerigirenmüşterileri

Page 277: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

görebilmek için oturduğu son masada. Amaarkası dönüktü ve ceketsizdi. Bembeyazgömleğininkollarınıgösterengüzelkareliyeleğivardısırtında.

Bir yorgunluk hissettim. O kadar ki,kendisine yaklaşmam güç oldu. Bay Ladislauverdihaberi:

“Bakkimgeldi,Portuga.”

Yavaşça döndü, yüzü mutlu birgülümsemeyle aydınlandı. Kollarını açtı, beniuzunuzungöğsündesıktı.

“İçimde bir ses bugün geleceğinisöylüyordu.”

Sonrabanabaktı.

“Seni kaçak seni, bu kadar zamandırneredeydin?”

“Çokhastaydım!”

Page 278: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Biriskemleçekti.

“Otur.”

Ne sevdiğimi çok iyi bilen garsonuçağırmakiçinparmaklarınışaklattı.Amagarsonlimonatayla pastayı önüme koyduğunda elimibile sürmedim. Başımı kollarıma dayadım veöylekalakaldım;bezgindim,üzüntülüydüm.

“İstemiyormusun?”

Karşılık vermeyince, Portuga yüzümükaldırdı. Dudaklarımı bütün gücümleısırıyordumvegözlerimıslaktı.

“Neoluyor,Sivrisinek?Anlateskidostuna…”

“Anlatamam.Buradaolmaz.”

BayLadislaubirşeyanlamamışgibibaşınısallıyordu.Konuşmayakararverdim:

“Portuga, otomobilin ‘bizim’ otomobilimiz

Page 279: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

olduğudoğrumu?”

“Evet.Hâlâkuşkunmuvar?”

“Benigezmeyegötürmekistermisin?”

Önerimonuşaşırttı.

“İstiyorsangidelim.”

Gözyaşlarımın arttığını görünce kolumdantutup beni arabaya kadar götürdü ve kapıyıaçmaya gerek duymadan açık camından sokupoturttuiçeri.

Hesabı ödemek için geri döndü. BayLadislauveöbüradamlarlakonuştuğunuişittim:

“Evinde bu küçüğü hiç kimse anlamıyor.Böylesineduyarlıbirçocukgörmedimben.”

“Doğru söyle, Portuga; bu küçük şeytanıçokseviyorsun,değilmi?”

“Sandığından da çok. Zeki ve harika bir

Page 280: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

sivrisinekbu.”

Arabayadönüpoturdu.

“Nereyegitmekistiyorsun?”

“Yalnızca buradan uzaklaşmak istiyorum.Murundu yoluna kadar gidebiliriz. Yakındır,fazlabenzindegitmez.”

Güldü.

“Büyüklerin sorunlarıyla uğraşmak içindahaçokküçükdeğilmisin?”

Evdeki yoksulluk o derecedeydi ki, insanerkenden hiçbir şeyi çarçur etmemeyiöğreniyordu.Herşeyparaylavepahalıydı.

Küçükyolculuğumuzboyuncakonuşmadı.Yatışmamı bekliyordu. Ama her şeydenuzaklaştığımızda ve yol yemyeşil, nefis birçayıra dönüştüğünde arabayı durdurdu, banabaktı ve yeryüzünün geri kalan bölümündekibütün eksikliklerin yerini dolduran biri iyilikle

Page 281: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

gülümsedi.

“Portuga, yüzüme bak, burnuma dahadoğrusu, yüzüme değil. Evde insan olmadığım,birhayvan,birPinagéKızılderilisisayıldığımveşeytanın oğlu olduğum söylendiğinde, ‘Hayvangibiburundanibaretbirsuratınvar,’diyorlar.”

“Benyinedeyüzünebakmayıyeğliyorum.”

“Amaiyibak.Bütünşudayakizlerinebak!”

Portekizli’ningözlerihüzünlüvekuşkulubiranlamabüründü.

“Seningibiküçükbirçocuğuböyledövmeleriolacakşeydeğil.Dahaaltıyaşındabiledeğilsin.”

“Nedeninibiliyorumben.Beşparaetmem.Okadarkötübirinsanımki,herNoel’deküçükİsa’nınyerineküçükbirşeytandoğuyorbenimiçin.”

Page 282: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Saçma, sen gerçek bir meleksin. Belkibirazhaşarısınama…”

Bu saplantı beni yeniden korkutmayabaşlıyordu.

“Öyle kötüyüm ki, doğmamam gerekirdi.Geçengünannemedesöyledim.”

İlkkezkekeledi:

“Bunusöylememengerekirdi.”

“Gerçekten gereksindiğim için seninlekonuşmak istedim. Yaşlı olduğundan, işbulamaması babam için korkunç bir şey,biliyorum. İşsizliğin onu çokmutsuz ettiğini debiliyorum. Annem evin giderlerini karşılamakiçin çok erken işe gitmek zorunda. İngilizDeğirmeni’ndeki dokuma tezgâhlarındaçalışıyor. Bir sandık dolusu bobin kaldırdığı vebuyüzdenfıtıkolduğuiçinkuşakbağlıyor.Laláçok çalışkan bir genç kızdı, o da fabrika işçisiolmakzorundakaldı.Bütünbunlarhaksız işler.Ama yine de, babam beni bu kadar kötü

Page 283: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

dövmemeliydi. Noel’de, istediği zaman benidövebileceğini söylemiştim, ama bu kadarıfazlaydı.”

Şaşkınşaşkınyüzümebakıyordu.

“Tanrım! Bir çocuk nasıl olur da büyükinsanların sorunlarını böylesine anlayıpbenimseyebilir.Bunuhiçgörmedim!”

İçiniçekti.

“Biz iki dostuz, değil mi? Erkek erkeğekonuşacağız şimdi: Seninle bazı şeylerigörüşmek ara sıra tüylerimi ürpertse bileyapacağım bunu. Kabul, haklısın; ama sanırımablanasövmemengerekirdi.Hembiliyormusun,neolursaolsunsövmemelisin!”

“Amabenküçüğüm.Öcümüalmakiçintekyolumbu.”

“Söylediğinin ne anlama geldiğini biliyormusun?”

Page 284: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Başımlaevetledim.

“Öyleysesövmemelisin,sövmemengerekir.”

Birsessizlikoldu.

“Portuga!”

“Hımmm.”

“Sövmemisevmiyorsun,değilmi?”

“Hiçsevmiyorum.”

“Ölmezsem, bir daha sövmeyeceğime sözveriyorumöyleyse.”

“Çokiyi.Amanedirbuölmekhikâyesi?”

“Azsonraanlatacağım.”

Birsessizlikoldu.Portekizlidüşünceliydi.

“Bana güvendiğine göre bir şey dahaöğrenmek istiyordum,” dedi. “Şu ünlü şarkıyı,

Page 285: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

hani babanı kızdıran şu tangoyu söylerkenşarkınınnelerdediğinibiliyormuydun?”

“Sana yalan söylemek istemem. Tambilmiyordum. Her şeyi öğrendiğim gibi buşarkıyı da öğrenmiştim, müziği de güzeldi. Nedemek istediğini düşünmeden söyledim. Amabeni öyle kötü dövdü ki, Portuga; öyle kötüdövdüki.Önemiyokartık.”

Uzunuzunburnumuçektim.

“Önemiyok,onuöldüreceğim!”

“Ne diyorsun sen, küçük; babamı mıöldüreceksin?”

“Evet, yapacağım bunu. Başladım bile.Öldürmek,Buck Jones’un tabancasını alıp gümdiye patlatmak değil! Hayır. Onu yüreğimdeöldüreceğim, artık sevmeyerek… Ve bir günbüsbütünölecek.”

“Bu küçücük kafada ne büyük bir hayalgücü!”

Page 286: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Böyle diyordu ve duygulandığını dagizlemiyordu.

“Amabenideöldüreceğinisöylemiştin.”

“Başlangıçta söyledim. Sonra, seni başkabir biçimde öldürdüm. Yani, seni yüreğimdecanlandırarak öldürdüm. Sen sevdiğim tekinsansın, Portuga. Tek dostumsun. Bana artistresimleri, bilyeler, limonata, pasta aldığın içindeğil…Yeminederimgerçeğisöylüyorum.”

“Dinle,seniherkesseviyor.Annen,hattababan,Glóriaablan,KralLuís…Yaşekerportakalıfidanın?Onuunuttunmuyoksa?Minguinhoadındakive…”

“Xururuca.”

“İyiyaişte!..”

“Şimdi durum eskisi gibi değil, Portuga.Xururuca bir tek çiçek bile veremeyen basit birportakal ağacı… Gerçek bu… Ama sen öyledeğilsin.Dostumsun,bunun içinyakındayalnız

Page 287: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

sana kalacak olan otomobilimizde dolaşmamızıistedim.Sanavedaetmeyegeldim.”

“Vedamı?”

“Öyle. Görüyorsun, beş para etmeyenbiriyim; dayak yemekten ve kulaklarımınçekilmesinden bıktım. Bir fazla boğazdankurtaracağım onları…” Gırtlağımda acılı birdüğüm hissetmeye başlıyordum. Geri kalanısöylemekiçinbüyükcesareteihtiyacımvardı.

“Kaçacakmısın?”dedi.

“Hayır. Bütün hafta bunu düşündüm. BugecekendimiMangaratiba’nınaltınaatacağım.”

Bir şey söylemedi. Beni bütün gücüylekollarında sıktıvebaşkakimseninbilmediğibirbiçimdeavuttu.

“Hayır. Tanrı aşkına bunu söyleme.Önünde güzel bir hayat var. Bu zekâ ve hayalgücüyle…Birdahaneböyledüşünmeni, nedesöylemeni istiyorum bunu! Ya ben?.. Beni

Page 288: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

sevmiyormusun?Benigerçektenseviyorsanveeğer yalan söylemiyorsan, bir daha böylekonuşmamangerekir.”

Bendenuzaklaştıvegözleriminiçinebaktı.Elinintersiyleyaşlarımısildi.

“Seni çok seviyorum, Sivrisinek.Sandığındandaçok.Hadi,gülümse.”

İtiraflarımda biraz rahatlamıştım,gülümsedim.

“Bütün bunlar geçecek Yakındauçurtmalarınla sokağın hâkimi, bilyelerin kralı,BuckJoneskadargüçlübirkovboyolacaksın…Öte yandan, başka bir şey de düşündüm.Öğrenmekistermisin?”

“Evet.”

“Cumartesi günü Encantado’ya, kızımıgörmeye gitmeyeceğim. Kocasıyla Paquetá’dabirkaç gün geçirecek. Hava güzel olduğundan,Guandu’da balık tutmayı düşündüm. Benimle

Page 289: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

gelecek bir dostum olmadığından, sen aklımageldin.”

Gözlerimparladı.

“Götürürmüsünbeni?”

“Elbette, istersen… Gelmek zorundadeğilsinama.”

Karşılık yerine yanağımı onun sakallıyanağına dayadım, kollarımı boynuna doladımvebütüngücümlesıktım.

Mutluyduk,bütüntrajediuzaklaşmıştı.

“Güzel bir köşe var. Yiyecek bir şeylergötürürüz.Ençokneistersin?”

“Seni,Portuga.”

“Ben salamdan, yumurtadan, muzdan sözediyorum…”

“Her şeyi severim. Evde yiyecek bir şey

Page 290: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

bulduğumuzzamansevmeyiöğrendik.”

“Öyleysegidiyormuyuz?”

“Bunudüşünmektenuykuuyuyamayacağım.”Amaciddibirsorunmutluluğumugölgeliyordu.“Bütüngünboyunca,evdenuzaklaşmakiçinnediyeceksin?”

“Birşeyuydururum.”

“Yasonraseniyinedöverlerse?..”

“Ay sonuna kadar kimse beri dövemez.Glória’ya söz verdiler. Glória’nın gözü karadır.Bendenbaşkaaileninteksarışınıdıro.”

“Doğrumu.”

“Evet, doğru. Ancak bir ayın sonunda,‘kendimegeldiğimzaman’banaelsürebilirler.”

Motoruişlettivedönüşyolunututtu.

Page 291: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Öyleyse,oşeydenbirdahasözedilmeyecekdemektir.”

“Neyden?”

“Mangaratiba’dan.”

“Birazbekleyeceğimönce…”

“Dahaiyi.”

SonraBayLadislau’dan,kendisineokadarsözverdiğimhalde,Portuga’nın,gecegeçvakitve ancakMangaratiba’nıngeçişinden sonra evedöndüğünüöğrendim…

***

Güzel bir yoldan geçtik. Yol neasfaltlanmıştı, ne de parke taşı döşeliydi. Amaikiyanıağaçlarveçayırlarlakaplıydı,harikabiryerdi. Güneş ve masmavi gökyüzü de cabası.Bir gün Dindinha bana, sevincin ‘yürekteışıldayanbirgüneş’olduğunusöylemiş,güneşinher şeyimutlulukla aydınlattığını belirtmişti.Bu

Page 292: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

doğruysa, benim iç güneşim de şimdi her şeyigüzelleştiriyordu…

Yığınla şeyden söz ederken, otomobilacelesiz kaymakta ve konuşmamızı dinlemekistergibiydi.

“Demek,benimlebirlikteykençokuslusun.Öğretmeninlede…Neydiadı?”

“Bayan Cecília Paim. Biliyor musun,gözününüzerindebeyazbirlekevar.”

“Bayan Cecília Paim sınıfta olmadığınzamanlar bütün bu yaramazlıkları yaptığınainanmıyor demek! Glória ve küçük kardeşinekarşı da iyisin. Öyleyse neden değişiyorsunböyleikidebir?”

“Bilmiyorum. Tek bildiğim, yaptığım herhareketinkötüsonuçlarverdiğidir.Bütünsokak,oynadığım kötü oyunlardan haberli. Sankişeytan alçak sesle bana birtakım kötülüklerfısıldıyor. Böyle olmasa, bunca azgınlığıyapamazmışım.EdmundoDayımböylesöyledi.

Page 293: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Bir keresinde o zavallı ihtiyara da ne yaptımbiliyormusun?Sanahiçanlatmadımmı?”

“Hiç.”

“Enazaltıayönceoldu.Kuzeydenonabirhamak gelmişti, çok hoşnuttu hayatından. İçineuzanıp sallanmama izin vermiyordu, o…çocuğu.”

“Nededin?”

“Tamam, tamam! Namussuz, üzerindekestirdikten sonra hamağı çözüyor vekoltuğununaltındagötürüyordu.Sankihamağınıyiyecekmişim gibi! Bunun üzerine, bir günDindinhalara gittim. Din-dinha içeri girdiğimigörmedi. Gazetelerdeki ilanları okumak içingözlüğünü takmış olmalıydı. Evin çevresinidolandım ve hintarmutlarına baktım; bir şeybulamadım. Derken hamağında horlayanEdmundo Dayı’yı fark ettim. Hamağı, çitle birportakal ağacının arasına asmıştı.Ağzı aralıktı,bir domuz gibi horluyordu. Gazetesi yeredüşmüştü. O ara şeytan kulağıma bir şey

Page 294: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

fısıldadı ve cebimde bir kibrit kutusubulunduğunuhatırladım.Birparçagazeteyırttımve öbür yapraklardan da küçük bir kümeyaptım, tutuşturdum. Alevler, şeyinin altındabelirince…”

Duraladımveciddiciddisordum:

“Portuga,‘kıç’diyebilirmiyim?”

“Hımmm, pek hoş değil, bunu sık sıksöylememekgerekir.”

“Ozaman,insan‘kıç’demekistediğindenesöyleyebilir?”

“Kaide.”

“Nasıl? Bu zor sözcüğü mü öğrenmemgerekiyor?”

“Kaide.Ka-i-de.”

“Peki, kıçının kaidesinin altında kâğıtlaryanmaya başlayınca koşarak kaçtım, bahçe

Page 295: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

kapısından dışarı fırladım ve çitteki küçük birdeliktenolupbitenlerebaktım.Derkenbüyükbirhaykırışişittim.İhtiyarhavayafırladıvehamağıkaldırdı. Dindinha yetişti, üstelik onu azarladıda: ‘Hamağında sigara içmemeni söylemektendilimde tüy bitti. ’Yanık gazeteyi görünce de,bunudahaokumamışolduğundanyakındı.”

Portekizli kahkahalarla gülüyordu, onuneşeligördüğümiçinsevinçliydim.

“Senidövdülermi?”

“Birşeyanlamadılar.OlayıyalnızXururuca’yaanlattım.Beniyakalasalarkeserlerdişeyimi…”

“Neyinikeserlerdi?”

“Canım,hadımederlerdiişte.”

Yenidengülmeyekoyulduveyolabakarakilerlemeye devam ettik. Otomobil sarı bir tozkaldırıyordu.Birşeylerdüşünmekteydim.

Page 296: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Portuga,banayalansöylemedin,değilmi?”

“Hangikonuda,Sivrisinek?”

“Hiçkimseden,‘Kaidesinebirtekmeyedi,’sözleriniduymadımda…Yalnızsendenişittimbunu.”Yinegüldü.

“Felaketsin. Ben de pek söylemem bunu.Unut kaideyi, yerine ‘popo’yu kullan. Amakonuyu değiştirelim artık, yoksa sonunda sanaverecek karşılık bulamayacağım. Çevrene bak,bütünşukocaağaçlara.Irmağayaklaşıyoruz.”

Sağa saptı ve bir patikaya girdi. Otomobililerliyor, ilerliyordu. Bir açıklığın orta yerindedurdu. Koca koca kökleri dışarı fırlamış, çokyüksekbirağaçvardıburada.

Sevinçtenellerimiçırptım.

“Negüzel!Nehoşbiryer!BuckJones’ugördüğümde,ovalarıylaçayırlarının,bizimbuyerimizinyarısıkadarbilegüzelolmadığını

Page 297: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

söyleyeceğim.”Ellerinisaçlarımdagezdirdi.

“İşteseniböylegörmekistiyorum.Kafandaörümcek ağlarıyla değil de tatlı hayallerleyaşarken…”

Arabadanindik,eşyamızıağacıngölgesinetaşımasınayardımettim.

“Burayahepyalnızmıgelirsin,Portuga?”

“Aşağıyukarıherzaman.Görüyormusun?Benimdebirağacımvar.”

“Adıne,Portuga?İnsanınbukadarbüyükbirağacıolursa,onabiradvermesigerekir.”

Düşündü,gülümsediveyinedüşündü.

“Benimsırrımbu,amasanasöyleyeceğim.Ağacınadı,KraliçeCharlotte.”

“Seninlekonuşuyormu?”

“Hayır, konuştuğu yok.Çünkü bir kraliçe,

Page 298: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

hiçbirzamanhalkıylayüzyüzekonuşmaz.Amabenonahep‘Majesteleri’derim.”

“Kraliçeninhalkınedir?”

“Verdiğiemirlereboyuneğeninsanlar.”

“Bendeseninhalkınolabilirmiyim?”

Otları bile kımıldatan neşeli bir kahkahaattı. “Hayır, çünkü ben kral değilim, emirvermiyorum. Senden birtakım şeyler istiyorumyalnızca.”

“Ama kral olabilirsin. Kral olmak içingerekli her şeyin var. Krallar da senin kadariridir.Kupanın,maçanın,sineğin,karonunkralı,iskambilkâğıtlarındakibütünkrallarseninkadargüzeldir,Portuga.”

“Hadi,hadi,işbaşına.Yoksa,bugevezeliğinsonundabirtekbalıkbileavlayamayacağız.”

Bir oltayla, solucan dolu bir konserve

Page 299: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

kutusu aldı, pabuçlarını çıkardı ve yeleğiniçıkarıp kenara koydu. Yeleksiz daha daşişmandı.Irmağıgösterdi.

“Şurada oynayabilirsin, sığdır. Ama öbüryanagitme,suçokderinleşirorada.Şimdibalıkavlayacağım. Benimle kalmak istersenkonuşmamalısın,sonrabalıklarkaçabilir.”

Onu balık avıyla baş başa bıraktım vedolaşmaya çıktım; yeni keşiflerde bulunmaya.Nekadargüzeldiırmağınbuköşesi.Ayaklarımısuya soktum ve her yanda yığınla küçükkurbağagördüm.Kuma,çakıltaşlarına,akıntınınsürüklediği yapraklara baktım. Glória’yıdüşündüm.Osöylerdi:

Eykaynak,bırakbeni,diyordu

Çiçekağlarken.

Tepelerdedoğdum

Denizedoğrugötürmebeni.

Page 300: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Boşuna!Dallarınoynayışı

Dallarıntatlıtatlıoynayışı

Boşuna!Saydamçiydamlacıkları

Gökyüzününmaviliğindeninen…

Amagürültücüvesoğukkaynak

Alaycıbirmırıltıyla

Koşuyordukumlarda

Koşuyorduçiçeğisürükleyerek…

Glória haklıydı. Yeryüzünün en güzelşeyiydi bu. Ne yazık ki bu, şiirin yaşadığınıgördüğümü ona anlatamazdım. Bir çiçek değil,küçükyapraklardıağaçlardandökülenvedenizedoğru giden. Irmak, bu ırmak da denize doğrugidiyor muydu acaba? Portuga’ya sorabilirdimbunu. Hayır, balık avına engel olurdum sonra.

Page 301: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Ama balık avının sonucu iki küçük çırçırdı,bunlarıyakaladığınayanıyorduinsan.

Güneş iyice yükselmişti. Hayatla oynayıpgevezeliketmektenyüzümkıpkırmızıydı.OsıraPortugayaklaştıvebanaseslendi.Keçiyavrusugibihoplayazıplayakoşarakyanmagittim.

“Leşgibisin,Sivrisinek,”dedi.

“Oynadım durdum. Yere yattım. Sudaeğlendim.”

‘Yemek yiyeceğiz. Ama böyle, domuzyavrusugibipislikiçindeykenyiyemezsin.Hadi,soyunvesuyunalçakolduğuyerdedal.”

Dediğini yapmak istemiyordum, kararsızduruyordum.

“Yüzmebilmiyorum.”

“Önemi yok bunun. Hadi, benyakınındayım.”

Page 302: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Yerimden kımıldayamıyordum. Onungörmesiniistemiyordum.

“Önümde soyunmaktan utandığınısöyleyecekdeğilsinherhalde.”

“Hayır.Budeğilde…”

“Eee?”

Başka çarem yoktu, arkamı döndüm vegiysilerimi çıkarmaya başladım; öncegömleğimi, sonra bez askılarla tutturulmuşpantolonumu.

Her şeyi yere attım ve yalvarırcasınadöndümona.Hiçbirşeysöylemedi,amagözleridehşetveisyanladoluydu.Yediğimdayaklardankalan izleri, yaraları ve kabukları görmesini hiçistemezdim,amagördü.

“Canın acıyacaksa suya girme,” diyemırıldandı.

“Artıkacımıyor.”

Page 303: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

***

Yumurta, salam, ekmek ve çok sevdiğimmuzlu pasta yedik. Irmak suyu içtik veKraliçeCharlotte’unaltınadöndük.

Portekizli oturmak üzereyken onabeklemesiniişaretettim.

Elimgöğsümde,ağacıselamladım.

“Majesteleri,halkınızdanManuelValadaresve Pinagé ulusunun en büyük savaşçısı…Efendimizingölgelerialtınaoturacağız.”

Vesonragülerekoturduk.

Portuga yere uzandı, yastık niyetineyeleğiniköklerdenbirinesardıvebana:

“Şimdi şuraya uzan ve kısa bir uykuçekmeyebak,”dedi.

“Canımistemiyorama.”

Page 304: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Hiç önemi yok. Senin gibi bir şeytanıburadabaşıboşbırakmakistemiyorum.”

Elini göğsüme koydu ve beni böylecetutsak etti. Uzunca bir süre, ağacın dallarıarasından geçen bulutları seyrettik. En uygunandı bu. Şimdi konuşmazsam bir daha hiçkonuşmayacaktım:

“Portuga!”dedim.

“Hımmm.”

“Uyuyormusun?”

“Dahauyumuyorum.”

“Pastanede Bay Ladislau’ya söylediğindoğrumu?”

“Pastanede Bay Ladislau’ya o kadar çokşeysöyledimki.”

“Benimleilgili.İşittimde,otomobilden…”

Page 305: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Neişittin?”

“Beniçoksevdiğini.”

“Elbettekiseniseviyorum.Neolmuş?”

Bunun üzerine kollarından kurtulmadanona döndüm. Aralık gözlerine diktimbakışlarımı. Böyleyken yüzü daha da büyüktü,birkraladahaçokbenziyordu.

“Beni gerçekten sevip sevmediğiniöğrenmekistiyordumda.”

“Elbetteseviyorum,kocasersem.”

Sözlerini kanıtlamak için beni daha dagüçlüsıktı.

“İyi düşündüm. Bir tek Encantado’dakikızınvar,değilmi?”

“Evet.”

“Torunun olmadığını da söylemiştin bana,

Page 306: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

değilmi?”

“Evet.”

“Benisevdiğinidesöylemiştinnasılsa.”

“Evet.”

“Öyleysenedenbizimevegidip,babamdanbenisanavermesiniistemiyorsun?”

Öyle duygulandı ki, doğrulup oturdu;yüzümüavuçlarınınarasınaaldı.

“Benimküçükoğlumolmayıistermisin?”

“İnsandoğumundanöncebabasınıseçemez.Amaseçmekelimdeolsaydıseniisterdim.”

“Doğrumubu,Sivrisinek?”

“Yemin edebilirim. Hem sonra, evden debirboğazeksilir.Birdahasövmeyeceğime,‘kıç’bile demeyeceğime söz veriyorum. Pabuçlarını

Page 307: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

boyarım, kuşlarına bakarım. Her zaman usluotururum. Okulun en iyi öğrencisi olurum. Herşeyi çok iyi yaparım.” Ne diyeceğinibilemiyordu.

“Beni alabilsen, evde herkes sevinçtençılgına dönerdi. Onlar için büyük bir rahatlıkolurdu bu. Antonio ve Glória’nın arasında birkız kardeşim var, Kuzeyde bir yere verdiler.Okumak ve önemli biri olması için çok zenginbirkuzenimizinyanınagitti…“

Sessizlik sürüp gidiyordu. Gözleri yaşlarladolmuştu.

“Benivermek istemezlersesatınalabilirsin.Babamın hiç parası yok. Beni satacağındaneminim. Çok para isterse, Bay Jacob’undükkânında müşterilerine yaptığı gibi birkaçtaksitteödersin…”

Karşılık vermediğini görünce yenidenyanına uzandım, o da uzandı, gözleri yaşiçindeydi.

Page 308: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Biliyor musun, seni ağlatmakistemiyordum…”

Hafifhafifsaçlarımıokşadı.

“Bu değil, çocuğum, sorun bu değil.Basitbir oyunla hayat değiştirilemez. Ama şimdibaşka bir şey önereceğim sana. Seni ailenden,ananlababandanbüsbütünçekipalamam.Bunuyapmayı çok istediğim halde. Hakkım yokçünkü. Ama şimdiye kadar seni bir oğul gibiseven ben, bundan böyle, gerçektenoğlummuşsungibidavranacağımsana.”

Sevinçleyerimdedoğruldum.

“Doğrumu,Portuga?”

“Yemin edebilirim, senin her zamandediğingibi.”

Pek seyrek ve yalnızca aile içindekilereyaptığım bir şeyi yaptım; o iyilik dolu kocayüzünüöptüm…

Page 309: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli
Page 310: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Sevgiyioluşturanufaktefekşeyler

“Ve hiçbiri konuşmuyordu, hem deüstlerinebilebinemiyordundemek,Portuga?”

“Evet.”

“Oysaçocuktun,değilmi?”

“Evet.Amabütün çocuklarda sendeki gibiağaçlarıanlamatalihiyoktur.Hembütünağaçlar

Page 311: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

dakonuşmayısevmez.”

Sevgiylegüldüvedevametti:

“Gerçekağaçdeğildibunlar, asmaydı.Sensormadan anlatayım bari: Asmalar, üzümağaçlarıdır. Sarmaşık gibi tırmanan bir çeşitbüyük bağdır bunlar. Bağbozumu zamanı çokgüzel olurlar (nasıl olduğunu bana anlattı) veüzümüezerekyapılanşarap(yenidenanlattı)…

Konuştukça, bana pek çok şeyi en iyibiçimde anlatmayı başarıyordu. Edmundo Dayıkadariyiydi.

“Dahaçokanlat,”dedim.

“Hoşunagidiyormu?”

“Çok.Elimdengelse,seninlesekizyüzelliikibinkilometrehiçdurmadankonuşurdum.”

“Bukadaryolanasılbenzinyetiştiririz?”

“Gidergibiyaparız.”

Page 312: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Sonrabana,kışınkuruyupsamanadönüşenotları ve peynirin nasıl yapıldığını anlattı.‘Piynir’ diyordu. Sözcükleri değiştiriyordukonuşurken, ama bunu daha da güzelbuluyordum.

Sustu,derindenbiriççekti.

“Yakın gelecekte oraya dönmek isterim.Sakin, tatlı bir yerde yaşlılığımı beklemekisterim. Monre-al yakınında, Folhadela’da, ogüzelimTrâs-os-Montes’imde.”

Geniş yüzü daha gergin ve hep pırıl pırılolduğuhalde,Portuga’nınbabamdandahayaşlıolduğunu o güne kadar fark etmemiştim.Garipbirşeyolduduygularımda.

“Ciddimikonuşuyorsun?”

Ozamansezdihayalkırıklığımı.

“Aptal, buna daha çok zaman var. Belkiorayahayatımdabirdahadönmeyeceğim.”

Page 313: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Ya ben?.. İstediğin gibi olmam için okadaruğraştım!”

Elimde olmadan, gözlerim yaşlarladolmuştu.

“Bazen benim de hayal kurabileceğimikabuletmelisin.”

“Amahayalindebanayervermedin.”

Keyiflegüldü.

“Ben sana bütün hayallerimde yerveriyorum, Portuga. Tom Mix ve FredThompson’la yemyeşil geniş çayırlara doğruyola çıktığımda, fazla yorulmadan yolculukedebilmen için sana bir posta arabası tuttum.Gittiğim bütün yerlerde sen de varsın. Zamanzaman, okulda kapıya bakıyorum ve seningörünüp bana günaydın diyeceğinidüşünüyorum…”

“Tanrım!Hiçbukadarsevgiyesusamışbirküçük yürek görmedim…Ama biliyor musun,

Page 314: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

banabukadarbağlanmandoğrudeğil.”

***

Minguinho’ya anlattıklarım bunlardı işte.Minguinhobendendebeterbirgevezeydi.

“Doğru bu. Xururuca, babam olduğundanberi çocuklarına kanat geren bir ana kuş gibi.Bütün yaptıklarımı beğeniyor. Ama kendinegöre beğeniyor. Bu çocuk çok yükselecek,diyen ötekiler gibi değil. Yükseleceğim, amaBangu’danhiççıktığımyok.”

Minguinho’ya sevgiyle bakıyordum.Sevginin ne olduğunu gerçekten keşfedeli beri,bütünsevdiklerimisevgiyeboğuyordum.

“Biliyor musun, Minguinho; on ikiçocuğumve ardından bir on iki çocuğumdahaolsun istiyorum, anladın mı? İlk on ikisi hepçocuk kalacak; kimse de onları dövmeyecek.Ötekiler büyük insanlar olacaklar. Onlarasoracağım: Ne iş tutmak istiyorsun, yavrum?Oduncu mu olmak istiyorsun? Peki, işte sana

Page 315: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

baltayla kareli gömlek. Sen bir sirkte hayvaneğiticisi mi olmak istiyorsun? Peki, işte sanakırbaçvegiysi…”

“İyi ama, Noel’de bu kadar çocukla neyapacaksın?”

Ah şu Minguinho! Böyle bir anda hiçinsanınsözükesilirmi?..

“Noel’de çok param olacak. Bir kamyondolusu kestane ve fındık alacağım. Bol bolceviz, incir ve kuru üzüm. O kadar çokoyuncakları olacak ki, başkalarına verecekler;yoksul komşu çocuklarına dağıtacaklar…Şimdiden sonra zengin olacağım; piyangodakazanmak istediğim büyük ikramiyeden de çokparamolacak.”

Minguinho’ya meydan okurcasına baktım,böylece sözümü kesmesini başına kakmışoluyordum.

“Bırak da arkasını anlatayım. Daha çokçocukvar.Peki,senkovboyolmakmıistiyorsun

Page 316: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

oğlum? İşte sana eyer ve kement.Mangaratiba’nınmakinistimi olmak istiyorsun?İştesanakasketledüdük…”

“Düdük niçin, Zezé? Tek başınakonuşmaktankafayıüşütüyorsun.”

Totoca gelmiş yanıma oturmuştu. Dostçabir gülümsemeyle, şeritler ve bira kapaklarıylasüslü şeker portakalı fidanımı seyrediyordu.Biristediğivardı.

“Zezé,banadörtyüzreisborçverirmisin?”

“Hayır.”

“Amabukadarparanvar,değilmi?”

“Var.”

“Nedenini bile sormadan bana bu parayıborçvermeyeceğinisöylüyorsun,değilmi?”

“Trâs-os-Montes’e gidebilmek için çok

Page 317: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

zenginolmakistiyorum.”

“Budanesişimdi?”

“Söylemem.”

“Öyleysekendinesakla.”

“Kendimesaklıyorumvesanadörtyüzreisborçvermiyorum.”

“Sensıçangibibeceriklisin,iyinişanlarsın.Yarın bilye oynar satabileceğin kadarınıkazanırsın.Birkaçdakikadadadörtyüz reis’inigerialabilirsin.”

“Yine de sana dört yüz reis borçvermememe engel değil bu. Benimle kavgaetmeyedekalkma.Usluusluoturmakistiyorum,kimseyleilgilendiğimyok.”

“Kavga etmek istemiyorum. Ama senbenim en sevdiğim kardeşimsin. Ve şimdikalpsizbircanavarolmuşsun…”

Page 318: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Ben canavar değilim. Kalpsiz bir mağaraadamıyım.”

“Ne?..”

“Birmağara adamı…EdmundoDayı banabir dergideki fotoğrafını gösterdi. Elinde kalınbir sopasıyla kıllı bir adamdı fotoğraftaki.Mağaraadamı,dünyanınilkçağlarındayaşayan,mağaralarda oturan, şey mağaralarında, Nem…Nem… Nem bilmem ne işte. Adımezberleyemedim, çünkü yabancı ve çok karışıkbiraddı.”

“EdmundoDayı’nın,kafanabukadarsaçmalıksokmamasıgerekir.Hadi,veriyormusunparayı?”

“Bilmembukadarparamvarmı?”

“Pışşşşık!.. Pabuç boyamaya çıktığımızdasen bir şey kazanamadığın zaman, benkazancımı ikiye bölmüyor muyum, Zezé?Yorulduğun zaman sandığını taşımıyormuyum?”

Page 319: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Doğruydu. Totoca bana çok seyrek kötüdavranırdı. Sonunda bu parayı ona borçvereceğimibiliyordum.

“Verirsen, sana iki harika şey anlatırım,”dedi.

Sesçıkarmadım.

“Portakal fidanının, benim demirhindiağacımdan çok daha güzel olduğunu dasöylerim.”

“Söylermisinbunu?”

“Söyledimbile.”

Elimi cebime attım ve bozukluklarısalladım.

“Yaöbürikişey?”

“Biliyormusun,Zezé,yoksulluğumuzartıksona erecek. Babam, SantoAleixo fabrikasındaidare amirliği buldu. Yeniden zengin olacağız.

Page 320: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Sevinmedinmi?”

“Elbette. Babam adına sevindim. AmaBangu’dan ayrılmak istemiyorum.Dindinha’ylakalırım.BuradanancakTrâs-os-Montes’egitmekiçinayrılırım…”

“Anlıyorum. Bizimle gelmektenseDindinha’yla kalmayı ve her ay bir müshilalmayıyeğliyorsun,öylemi?”

“Evet, ama nedenini hiçbir zamanöğrenemeyeceksin…Peki,İkincisi?”

“Buradasöyleyemem.Duymamasıgereken‘biri’var.”

Onunla‘kulübe’ninyanınakadargittim.Buönlemekarşınalçakseslekonuştu:

“Seniuyarmamgerek,Zezé;alışmaniçin…Belediye, yolları genişletecek. Lağım akıtanbütün hendekler kapatılacak, bahçenin bu ucudagidecek.”

Page 321: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Neönemivar?”

“Senki çok zekisin, anlamadınmı?..Yolugenişletmek için burada ne varsa ortadankaldıracaklar.”

Bana şekerportakalı fidanımın yerinigösterdi.

Ağlamaküzereydim.

“Yalansöylüyorsun,değilmiTotoca?”

“Böyle üzülmene gerek yok. Daha çokzamanvar.”

Parmaklarım cebimdeki paraları sinirlisinirlisayıyordu.

“Doğrusöylemedin,değilmiTotoca?”

“Söyledim.Gerçekbu.Erkekdeğilmisinsencanım?”

“Öyle…”.

Page 322: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Ama gözyaşları yanaklarıma utanmasızcaakıyordu. Yalvararak kardeşimin karnınayapışıyordum.

“Benimle birlik olursun, değil miTotoca?Savaşmak için bir sürü insan bulurum. Kimseküçükportakalfidanımıkesemez…”

“Tamam.Onlaraengeloluruz.Şimdiparayıveriyormusun?”

“Neyapacaksın?”

“Bangu Sineması’na giremeyeceğinegöre… Bir Tarzan filmi oynuyor. Ben gider,görürüm,sanasonraanlatırım.”

Gözlerimi gömleğimin eteğiyle silerekcebimdenbeşyüzreisçıkarıpverdim.

“Üstü kalsın. Şekerleme alırsın…”Şekerportakalıfidanımınyanınadöndüm.Canımkonuşmak istemiyordu. Tarzan filminidüşünüyordum. Önceki gün görmüştüm filmi.DahaöncePortuga’yasözünüetmiştimfilmin.

Page 323: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Gitmekmiistiyorsun?”

“Gitmek isterdim ama, Bangu Sineması’nagiremem.”

Nedeninianımsadı.Güldü.

“Küçükkafandakötüşeylerkurmuyorsunya?”

“Yeminederim,Portuga.Amabirbüyükbenimlegelirsebirşeysöylemeyeceklerinisanıyorum.”

“Yaobüyükbenolursam…Bunumuistiyorsun?”

Yüzümsevinçleaydınlandı.

“Amaçalışmamgerek,yavrum,”dedi.

“Bu saatte hiçbir yerde, hiç kimse olmaz.Oturupgevezelikedeceğineyadaotomobilindeuyuklayacağına gel; Tarzan’ın leoparlarla,timsahlarla, gorillerle nasıl boğuştuğunu gör.

Page 324: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Kimoynuyor,biliyormusun?FrankMerrill.”

Hâlâkararınıverememişti.

“Senküçükbirşeytansın.Herşeyebirkulpbuluyorsun.”

“Saat daha iki. Nasılsa çok zenginsin,Portuga.Bugündeçalışma.”

“Peki, gidelim.Ama yürüyerek gideceğiz.Arabayıolduğuyerdebırakacağım.”

Vesinemayagittik.Amagişedekigençkızbeni bir yıl süreyle sinemaya sokmamak içinkesinemiraldığınısöyledi.

“Sorumluluğunu ben üstleniyorum.Eskidendio,şimdiuslandı,”dediPortuga.

Kız bana baktı, gülümsedim.Parmaklarımınucunabiröpücükkondurdumveonadoğruüfledim.

“Bana bak, Zezé, yaramazlık yaparsan

Page 325: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

işimdenolurum,”dedi.

Minguinho’ya anlatmak istemediğimbuydu. Ama fazla dayanamadım ve sonundaonaanlattım.

Page 326: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

MangaratibaÖğretmenimizCecíliaPaim,bircümle,ama

kendi bulduğu bir cümleyi yazmak içinkaratahtaya gelmek isteyen olup olmadığınısorunca, hiçbir öğrenci yerinden kımıldamadı.Benbirşeydüşündümveparmağımıkaldırdım.

“Gelmekmiistiyorsun,Zezé?”

Sıramdan çıktım, onun sözleriylegururlanarakkaratahtayayürüdüm:

Page 327: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Gördünüzmü!Sınıfınenküçüğü!”dedi.

Karatahtanınyarısınabileyetişemiyordum.Tebeşirialdım,aşağılardabiryereözenleyazdım:“Birkaçgünsonratatilegideceğiz.”

Yanlış olup olmadığını anlamak için onabakıyordum. Gülümsüyordu, hoşnuttu. Vemasanınüzerindeboşbirbardakvardı.Boş,amaonun söylediğine göre içinde her zaman hayalibir gül bulunan bardak. Belki Bayan CecíliaPaim çirkin olduğu için kimse ona çiçekgetirmiyordu.

Yine de başarımdan hoşnut, sıramadöndüm.Ayrıca, tatile girdiğimizdePortuga’ylabirçokgezintiyapacağımiçindesevinçliydim.

Daha sonra başkaları da birtakım cümleleryazmayakararverdiler.Amakahramanbendim.

O sırada biri sınıfa girmek için izin istedi.Geçkalanlardandıbu.Jeronimo’ydu.Çoktelaşlıgeldi ve tam arkama oturdu. Kitaplarınıgürültüyle bıraktı ve yanındakilere bir şey

Page 328: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

anlattı. Dikkat etmedim. Bilgin olmak için iyiçalışmaya kararlıydım.Ama alçak sesle yapılankonuşmanın bir sözcüğü dikkatimi çekti.Jeronimo,Mangaratiba’dansözediyordu.

“Otomobilemiçarpmış?”

“Evet, Bay Manuel Valadares’in büyükotomobiline.”

Elimayağımkesildi,arkayadöndüm.

“Nediyorsun?”

“Mangaratiba, Kızılderililer Sokağı’ndakigeçitte Portekizli’nin arabasına çarpmış. Bununiçin geç kaldım. Tren, otomobili paramparçaetmiş. Orası insandan geçilmiyor. Realengoitfaiyecilerinibileçağırmışlar.”

Soğuk terler dökmeye başlamıştım;gözlerim buğulanmıştı. Jeronimo yanındakininsorularınakarşılıkvermeyedevamediyordu:

“Ölüp ölmediğini bilmiyorum. Çocukların

Page 329: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

yaklaşmasınaizinvermiyorlardı.”

Farkına varmadan ayağa kalktım. Birkusma isteği içimi buruyordu, bedenim soğukbirterlekaplıydı.Sıramdançıktım,kapıyadoğruyürüdüm. Herhalde bembeyaz kesilensuratımdan ürküp yanıma yaklaşan BayanCecíliaPaim’inyüzünübilefarketmedim.

“Nevar,Zezé?”

Ama karşılık verecek durumda değildim.Gözlerim yaşlarla doluyordu. Sonra iyice aklımbaşımdangitti,koşmayabaşladımvemüdireninodasına uğramayı bile düşünmeden koşmayısürdürdüm. Sokağa çıktım, Rio-Sáo Pauloyolunu unuttum, her şeyi unuttum.Koşmaktan,koşmaktan ve oraya varmaktan başka şeydüşünmüyordum. Yüreğim, midemden de çokağrıyordu. Hiç durmadan, Kızılderililer Sokağıboyunca koştum. Pastanenin önüne vardım.Jeronimo’nun yalan söyleyip söylemediğinianlamakiçinarabalarabirgözattım.Evet,bizimarabamızyoktu.Biriniltikoyverdimveyenidenkoşmaya başladım. Bay Ladislau’nun güçlü

Page 330: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

kollarıbenidurdurdu.

“Nereyegidiyorsun,Zezé?”

Gözlerimdenyağmurgibiyaşakıyordu.

“Orayagidiyorum.”

“Gitmemelisin.”

Kollarından kurtulamadan deli gibidebelendim.

“Sakinolyavrum.Senibırakmam.”

“Demek,Mangaratibaöldürdüonu…”

“Hayır. Cankurtaran geldi bile. Yalnızotomobilçokkötühalde.”

“Yalansöylüyorsunuz,BayLadislau.”

“Neden yalan söyleyecekmişim? Treninotomobiliezdiğinisanasöylemedimmi?Kendisihastanede. Ziyaret kabul edebilecek durumagelince seni ona götürürüm, söz veriyorum.

Page 331: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Şimdigeldebirşeyiç.”

Birmendilçıkarıpterimisildi.

“Birazkusmakistiyorum.”

Duvaradayandım,alnımıtuttu.

“Birazdahaiyimisin,Zezé?”

Başımlaevetledim.

“Senievinegötürmemiistermisin?”

Başımla istemediğimi belirtip ağır ağır, neyapacağımışaşırmışbirhaldeuzaklaştım.Bütüngerçeği biliyordum. Mangaratiba aslabağışlamazdı.Trenlerin en güçlüsüydü. İki kezdaha kustum ve kimsenin artık benimleilgilenmediğini gördüm. Yeryüzünde kimsekalmamıştı. Okula dönmedim, yüreğimin benigötürdüğü yere gidiyordum. Zaman zamanhıçkırıklara boğuluyor, yüzümü önlüğümesiliyordum. Bir daha hiç göremeyecektimPortuga’mı, hiç. Gitmişti. Ve yürüyor,

Page 332: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

yürüyordum. Kendisine Portuga dememe ve‘yarasalık’ yapmama izin verdiği yerdeduruyordu. Bir ağaç gövdesine oturdum vealnımdizlerimde,tortopoldum.

Birden, içimden büyük bir başkaldırıyükseldi. “Kötüsün, küçük İsa! Ben ki bu kezbenim için Tanrı olarak doğacağınainanıyordum, bana bunu yaptın demek! Nedenbeni de öbür çocukları sevdiğin gibisevmiyorsun! Uslu durdum. Kavga etmedim,derslerime çalıştım, sövmedim, ‘kıç’ biledemedim.Nedenbana bunuyaptın, küçük İsa?Küçük portakal fidanımı kesecekler, kızmadım.Yalnızcabirazağladım.Amaşimdi…şimdi…”

Yenibirgözyaşıyağmuru.

“Portuga’mın geri gelmesini istiyorum,küçükİsa.BanaPortuga’mıgerivermelisin…”

Derken çok tatlı, çok yumuşak bir sesyüreğimlekonuştu.Üzerindeoturduğumağacınacımadolusesiolmalıydıbu:

Page 333: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Ağlama,küçükçocuk.O,göklerde.”

Hava kararırken gücüm kalmamıştı,kusacakveağlayacakhalimbileyoktu.Totoca,beniBayanHelenaVillas-Boas’ınevininönündebirbasamaktaotururkenbuldu.

Benimle konuştu, ona bir iniltiyle karşılıkverdim.

“Nenvar,Zezé?Konuşbenimle.”

Ama ben alçak sesle inlemeye devamediyordum.Totocaelinialnımakoydu.

“Ateşten yanıyorsun. Nen var, Zezé?Benimle gel, eve gidelim. Yavaş yavaşyürümeneyardımederim.”

İkiiniltiarasındakonuşabildim:

“Bırak beni, Totoca. Bir daha o evegitmeyeceğim.”

“Hadigel.Orasıbizimevimiz.”

Page 334: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Artıkbenimevimyok.Herşeybitti.”

Ayağakalkmamayardımetmekistedi,amahiçgücümünkalmadığınıgördü.

Kollarını boynuma dolayarak kucakladıbeni.

Evegittik.Beniyatağımayatırdı.

“Jandira, Glória! Nerede bunların hepsi?”diyebağırmayabaşladı.

Alaidelerde gevezelik eden Jandira’yıbuldu.

“Jandira,Zezéçokhasta.”

Jandirahomurdanarakevegeldi.

“Yine bir numara olmalı. Esaslı birkötek…”

Ama,Totocaçokdüşünceligirmiştiodaya.

“Hayır, Jandira. Bu kez çok hasta,

Page 335: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

ölecek…”

***

Hiçbir şey yutmak istemeden üç gün, üçgece geçirdim. Ateş beni yiyip bitiriyordu.Yiyecek ya da içecek bir şey vermekistediklerinde kusmaya başlıyordum. Zayıflıyor,zayıflıyor,zayıflıyordum.

Kımıldamadan, saatler boyu duvarabakıyordum. Çevremde konuşulduğunuişitiyordum. Her şeyi anlıyor, ama karşılıkvermek istemiyordum. Konuşmakistemiyordum.Göklere uçmaktan başka isteğimyoktu.

Glória odasını değiştirmişti, geceleriniyanımda geçiriyordu. Işığı söndürmelerine izinvermiyordu. Herkes çok iyiydi. Dindinha bilegelipbizimlebirkaçgüngeçirdi.

Totoca, iyice açılmış gözlerle saatlerceyanımda duruyor, zaman zaman benimlekonuşuyordu:

Page 336: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Doğrudeğildi,Zezé.Banainanmangerek.Seni üzmek için söyledim. Yolgenişletilmeyecek,hiçbirşey…”

Ev sessizlik içindeydi, ölümün kadifedenayaklarıgezinirgibi.Gürültüyapılmıyor,herkesalçak sesle konuşuyordu.Annem, aşağı yukarıbütün gece yanımda kalıyordu. Ve ben ‘O’nudüşünüyordum. Kahkahalarını, konuşmalarını.Dışardaki cırcırböcekleribile sakalınınçıkardığıhırt hırt sesini taklit ediyorlardı. Onudüşünmekten kendimi alamıyordum. Şimdiacının ne olduğunu gerçekten biliyordum.Ayağınıbircamparçasıylakesmekveeczanededikiş attırmak değildi bu. Acı, insanın birlikteölmesi gereken şeydi. Kollarda, başta en ufakgüçbırakmayan,yastıktakafayıbiryandanöbüryanaçevirmecesaretinibileyokedenşeydi.

Durumkötüyegidiyordu.Kemiklerimderimdenfırlamıştı.Doktorçağrıldı.Dr.Paulhabergeldi,benimuayeneetti.Kararınıvermektegecikmedi:“Bubirşok.Şiddetlibirvurgun.Ancakbuşokuatlatırsayaşayacaktır.”

Page 337: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Glória, doktorla birlikte dışarı çıktı vedurumu

onaanlattı:

“Gerçekten bir şok bu doktor.Şekerportakalı fidanını keseceklerini öğreneliberiböyle.”

“Öyleyse, bunun doğru olmadığına onuinandırmakgerek.”

“Şimdiyekadarbütünyollandenedik,amainanmıyor.Onun için portakal fidanı, bir insan.Çok garip, çok duyarlı ve erken gelişmiş birçocuk.”

Her şeyi işitiyor ve yaşamak istememeyedevam ediyordum. Göklere uçmak istiyordum;oysahiçbircanlıorayagitmiyordu.

İlaçlar satın alındı, kusmalarımkesilmiyordu.

Osıraçokgüzelbirşeyoldu.Bütünsokak

Page 338: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

beni görmek üzere harekete geçti. Şeytanın takendisi olduğum unutuldu. Bay Yoksulluk veAçlık, bana bir pasta getirdi. Nega Eugeniayumurta getirdi ve kusmalarımın kesilmesi içinkarnımınüzerineokudu,üfledi.

“BayPaulo’nunoğluölümhalinde…”diyefısıldaşıyorlardı.

Buaradagüzelşeylerdesöylüyorlardıbana:“Çabukiyileşmelisin,Zezé.Senvehaşarılıklarınolmayıncasokaköyleiçkarartıcıki…”

Bayan Cecília Paim beni görmeye geldi,çantamla birlikte çiçek getirdi. Bunun da,yenidengözlerimiyaşartmakgibibiretkisioldu.

Sınıftan çıkışımı gördüğünü anlatıyordu,bundanbaşkabildiğiyoktu.

Ama gerçekten en iç paralayıcı olay, BayAriovaldo’nun gelişiydi. Sesini tanıdım ve uyurgibiyaptım.

Page 339: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Buradauyanmasınıbekleyinefendim.”

OturduveGlória’ylakonuşmayabaşladı:

“Bakınküçükhanım,evinizibulanakadar,bütünmahalleyikoşarakdolaştım,sorupdurdum.”

Uzunuzunburnunuçekti.

“Benimküçük dostumölemez, hayır.Onubırakmamakgerek,küçükhanım.Şarkısözlerimisizegetiriyordu,değilmi?”

Glória güçlükle karşılık verebiliyor,adamcağızkonuşuyordu:

“Buzavallıküçüğünölümüneengelolmakgerek. Başına bir felaket gelirse, bu uğursuzmahalleyebirdahauğramayacağım…”

Odaya girince yatağın yanına oturdu veeliniyanağımayapıştırdı.

“Dinle, Zezé! İyileşmen ve yine benimle

Page 340: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

birlikteşarkısöylemengerek.Sensizpekbirşeysatamadım. Herkes seni soruyor. ‘HeyAriovaldi! Nerede küçük kanaryan? ’ diyorlar.İyileşeceğine söz veriyorsun değil mi, sözveriyormusun?”

Gözlerim bir kez daha yaşlarla dolacakgücü buldu. Bunu görünce Glória, BayAriovaldo’yu dışarı çıkardı, heyecanlanmamamgerekiyorduçünkü.

***

Dahaiyiyegidiyordum.Sonundabirşeyleryutup midemde tutabildim. Ama aynı şeyiyeniden düşündüğümde ateşim çıkıyor,ürpertiler ve soğuk terlerle birlikte kusmalaryeniden başlıyordu. Zaman zaman,Mangaratiba’nınfırlayıponuezdiğinigörmektenkendimi alamıyordum. Küçük İsa’dan, hiçbirşeyduymamışolmasınıdiliyordum.

Glóriageliyorveelinialnımdagezdiriyordu.“Ağlama,Gum.Bütünbunlargeçecek.İstersenhintkirazımısanaveririm,

Page 341: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

yalnızseninolur.Birdahakimseonadokunamaz.”

Ama dişleri dökülmüş, meyve bileveremeyenyaşlıbirhintkirazıne işimeyarardı?Küçükşeker-portakalıfidanımbileyakında,çokyakında tılsımlı gücünü yitirecek, bütünbenzerlerigibibirağaçolacaktı.Kuşkusuz,fırsatverirlersezavallıya…

Bazıları için ölmek kolaydı. Uğursuz birtrenin gelmesi yetiyordu, tamamdı bu iş. Amabenim için göklere uçmak ne kadar güçtü.Herkesengelolmakiçinbacaklarımıtutuyordu.

Glória’nın iyiliği ve bağlılığı beni birazkonuşturmayı başarabiliyordu. Babam bilegecelerisokağaçıkmazoldu.VeTotoca,vicdanazabından öyle zayıfladı ki, Jandira sonundaonupayladı:

“BirhastayetmiyormuAntônio?”

“Neler hissettiğimi anlamak için benimyerimde olmalısın. Bunu ona ben anlattım.

Page 342: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Uyuduğumzamanbilebaşınıkarnımayaslamış,ağladığınıhissediyorum,hemneağlamak…”

“Herhalde sen de ağlamayacaksın şimdi.Koca çocuksun. Üstelik o yaşayacak. Git debana‘YoksullukveAçlık’tanbirkutusütal.”

“Parasını ver öyleyse, babama veresiyeyikesti.”Güçsüzlük beni sürekli bir uyku halindetutuyordu. Günle geceyi ayıramaz olmuştum.Ateşdüşüyordu,titremeleriminarasıdauzamayabaşlıyordu. Gözlerimi açıyor, alacakaranlıktabenden uzaklaşmayan Glória’yı buluyordum.Salıncaklı koltuğu odaya getirmişti, sık sık dayorgunluktanuyuyakalıyordu.

“Godóia,akşamoldumu?”

“Neredeyse,şekerim.”

“Pencereyiaçarmısın?”

“Başınıağrıtmazmı?”

“Sanmıyorum.”

Page 343: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

İçeri ışık giriyor ve mavi bir gökyüzüparçası görünüyordu. Gökyüzüne baktım,yenidenağlamayakoyuldum.

“Bu da nesi, Zezé? Küçük İsa’nın seniniçin yaptığı böyle güzel bir gökyüzü… Sabahsöyledibunubana…”

Gökyüzünün benim için ne anlamageldiğinianlayamazdı.

Bana yaklaşıyordu, ellerimi tutuyor,avutmayaçalışarakkonuşuyordu.Yüzüzayıfveyorgundu.

“Biliyor musun Zezé, yakındadüzeleceksin. Uçurtma uçuracak, dağlar gibibilye ütecek, ağaçlara tırmanacak,Minguinho’nun üzerinde atçılık oynayacaksın.Yenideno şarkı söyleyen, bana şarkı sözleri vebir sürü güzel şey getiren çocuk olmanıistiyorum. Bizim sokakta oturanların ne kadarüzgün olduğunu gördün. Herkes senincanlılığını, neşeni arıyor… Ama biraz çabagöstermelisin.Yaşamak,yaşamakveyaşamak.”

Page 344: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Görüyorsun,Godóia.Hiç yaşama isteğimyok artık. İyileşirsem kötü bir çocuk olacağım.Anlayamazsınsen.Artıkusludurmamadeğecekkimsemkalmadı.”

“Çokuslu olmanda gereksiz.Çocuk ol, oherzamankiküçükçocuk.”

“Niçin, Godóia? Herkes beni dövsün diyemi?Herkesbeniazarlasındiyemi?..”

Yüzümüavuçlarıarasınaaldıvekararlıbirseslekonuştu:

“Dinle, Gum! Bir şeye yemin ederim:İyileştiğinde kimse, hiç kimse, Tanrı bile sanaelini sürmeyecektir. Bunu yapmak için öncecesedimin üzerinden geçmeleri gerekir. Banainanıyormusun?”

Olumlubir‘hım’sesiçıkardım.

“Cesetnedir?”

İlkkezbüyükbirsevinçGlória’nınyüzünü

Page 345: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

aydınlattı. Gülmeye koyuldu. Karmaşıksözcüklerle ilgilenirsem,bunuyenidenyaşamakistemeye başladığımın belirtisi olduğunubiliyordu.

“Ceset,ölümle,ölüyleaynışey.Amaşimdibundansözetmeyelim,sırasıdeğil.”

Sözünü etmemenin daha iyi olacağınıbiliyordum, ama onun günlerdir bir cesetolduğunu düşünmekten de kendimialamıyordum. Glória benimle konuşmayısürdürüyor, bir sürü söz ediyordu. Ne var ki,ben şimdi de o iki kuşu düşünüyordum. Mu-habbetkuşunu ve kanaryayı. Ne yapmışlardıonları? Orlando Cabelo de Fogo’nun ispinozugibi belki onlar da üzüntüden ölecekti. Belkiözgürlüklerine kavuşturmak için kafeslerininkapısınıaçmışlardı.Amabudaonlarıöldürmekgibibirşeyolurdu.Çünküuçmayıunutmuşlardıartık. Çocuklar sapanla vurana kadar portakalağaçlarının üzerinde hareketsiz, aptal aptalduracaklardı. Rengârenk kuşlarını besleyecekparasıkalmayıncaZicokafeskapılarınıaçmışvetam bir kıyım olmuştu. Bir tek kuş bile

Page 346: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

çocuklarıntaşlarındankendinikurtaramamıştı…

Evde hayat yeniden olağan akışınısürdürmeye başladı. Yeniden her yandagürültüler işitildi. Annem işine dönmüştü.Salıncaklı koltuk, salonda her zamanki yerinekonmuştu yeniden. Yalnız Glória görevibaşından ayrılmıyordu. Beni ayağa kalkmışgörmedikçedeuzaklaşmayacaktı.

“İç şu çorbayı, Gum. Jandira sana bunuyapmak için siyah tavuk kesti. Bak ne güzelkokuyor.”

Vekaşıktakiçorbayıüflüyordu.

“İstersenbenimgibiyap,ekmeğinikahvenebatır. Ama içerken gürültü çıkarma. Yakışıksızbirşeybu”

“Hadi Gum, ne oluyor? Şimdi de siyahtavuğu kestikleri için ağlayacak değilsinherhalde?Kartlaşmıştı.Öylekartlaşmıştıki,artıkyumurtlamıyordu…”

Page 347: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Sonundaoturduğumyerikeşfettin”

“Hayvanat bahçesinde kara bir panterolduğunu biliyorum, ama ondan daha vahşi birbaşkapantersatınalacağız.”

“Seni kaçak seni, bu kadar zamandırneredeydin?”

“Godóia, şimdi içirme, içersem yenidenkusmayabaşlayacağım.”

“Dahasonraverirsemiçermisin?”

Bunun üzerine, kendimi tutamadım, cümleağzımdançıkıverdi:

“Uslu duracağıma, bir daha kavgaetmeyeceğime, hiç sövmeyeceğime, ‘kıç’ biledemeyeceğimesözveriyorum…Amahepseninyanındakalmakistiyorum…”

Yeniden Minguinho’yla konuştuğumusandıklarındanbanaacımaylabaktılar.

Page 348: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

***

Önce pencerede belli belirsiz bir hışırtıydı,sonracamabirivurmayabaşladı.Dışardan,çoktatlıbirsesgeliyordu:

“Zezé!”

Yerimden kalktım, başımı pencerenintahtasınadayadım.

“Kimo?”

“Benim.Aç!”

Glória’yı uyandırmamak için gürültüyapmamaya çalışarak tokmağı çevirdim.Karanlıkta bir mucizeye benziyordu bu.Minguinho,‘koşumlarıyla’pırılpırıldı.

“İçerigirebilirsin.Amagürültüetme,Glóriauyanabilir.”

“Uyandırmayacağımdaneminolabilirsin.”Odayaatladıvebenyatağımadöndüm.

Page 349: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Bak sana kimi getirdim, o da ziyaretinegelmekistedi.”

Kolunuuzattı.Gümüşsübirkuşgördüm.

“İyiseçemiyorum,Minguinho.”

“Dikkatle bak. Şaşırtıcı bir şeylekarşılaşacaksın. Onu gümüş tüylerdenkoşumlarladonattım.Güzeldeğilmi?”

“Luciano! Ne güzelsin. Hep böyle olmangerek. Califa Stork’un hikâyesindeki gibi birşahinsanmıştımseni.”

Heyecanla başını okşadım, ilk kez çokyumuşak olduğunu ve yarasaların bilesevilmektenhoşlandığınıhissettim.

“Earketmediğinbirşeyvar.İyibak.”

Olduğuyerdedöndü.

“Tom Mix’in mahmuzlarını taktım. KenMaynard’ın şapkasını giydim. Fred

Page 350: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Thompson’un iki tabancası da bende. RichardTalmadge’in kayışı ve çizmeleri de. Üstüneüstlük Bay Ariovaldo çok sevdiğin kareligömleğiniödünçverdi.”

“Hiç bu kadar güzel bir şey görmedim,Minguinho.Bütünbunlarınasılbuldun?”

“Bana ödünç vermeleri için senin hastaolduğunuöğrenmeleriyetti.”

“Hepbukılıktakalamamannekötü!”

Kendisini bekleyen sonu bilip bilmediğinidüşünerekMinguinho’ya bakıyordum.Ama birşeysöylemedim.

O sırada yatağın kıyısına oturdu, gözleritatlılık ve kuşkuyla dolup taşıyordu. Yüzünüyüzümeyaklaştırdı.

“Nevar,Xururuca?”dedi.

“AmaXururucasensin,Minguinho.”

Page 351: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“Öyleyse sen, Xururuquinha’sın. Sevgimiancak bana söylediğin sevgi sözleriyleanlatabilirim.Başkaşeylerledeğil.”

“Böyle konuşma. Doktor ağlamamı veheyecanlanmamıyasakladı.”

“Bendeağlamanı istemiyorumzaten.Tamtersine. Seni çok aradığım, seni yeniden neşeli,sağlıklı görmek istediğim için geldim. Hayattaher şey geçer. Seni gezmeye götürmek içingeldim.Geliyormusun?”

“Çokgüçsüzüm.”

“Biraztemizhavaiyigelirama.Penceredenatlamanayardımedeceğim.”

Vedışarıçıktık.

“Nereyegidiyoruz?”

“Kanalizasyonlarınüzerindedolaşacağız.”

“Ama Baron de Capanema Sokağı’ndan

Page 352: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

geçmek istemiyorum. Bir daha geçmekistemiyorumoradan.”

“İyi ya! Biz de Kanal Sokağı’nı sonunakadarizleriz.”

Minguinho boşluğu yaran bir at olmuştu.Lucianoomzumdadengeliduruyordu.

Kanalizasyonlaravardığımızda,Minguinhokoca koca borular üzerinde dengemiyitirmemem için elimi tuttu. Güzeldi bu. Birdelik olan yerde su çeşme gibi fışkırıyor, biziıslatıyor, tabanlarımız gıdıklıyordu. Birazbaşımın döndüğünü hissediyordum, amaMinguinho’nun bana ilettiği dirlik iyi olduğumizlenimini uyandırıyordu. Hiç değilse kalbimnormal,korkusuzatıyordu.

Ansızınuzaktanbirdüdüksesigeldi.

“İşittinmi,Minguinho?”

“Birtrensesi.”

Page 353: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Buaradabirdegaripgürültüyaklaşıyordu.Yeni düdük sesleri sessizliği deldi geçti. Vedehşetbenifelceuğrattı.

“Geleno,Minguinho!Mangaratiba!Katil!”

Rayların üzerindeki tekerleklerin gürültüsüürkütücübirbiçimdebüyüyordu.

“Çık şuraya, Minguinho! Çabuk çık,Minguinho!”

Parlak mahmuzları yüzünden, Minguinhobir türlü boruların üzerinde dengeli durmayıbaşaramıyordu.

“Çık, Minguinho! Elini ver bana. Seniöldürmekistiyor.Seniezmekistiyor.Seniparçaparçaetmekistiyor’

Minguinho borunun üzerine çıkmıştı ki,uğursuz tren düdük çalarak ve kara bir bulutüfleyerekyanımızdangeçti.

“Katil!..Katil!..”

Page 354: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Trenraylarınüzerindesonhızla ilerlemeyedevam ediyor, kahkahalarla kesilen sesi bizekadargeliyordu.

“Benim suçum değil… Benim suçumdeğil… Benim suçum değil… Benim suçumdeğil…”

Evin bütün ışıkları yanmıştı, yarı uykuluyüzlerodamadaldı.

“Birkarabasandı.”

Annembenikollarınaalmıştı.

“Birdüştenbaşkaşeydeğildi,yavrum;birkarabasan…”

Glória,Lalá’yaanlatırkenyenidenkusmayabaşladım:

“Katil, diye bağırmasına uyandım.Öldürmekten, ezmekten, parça parça etmektensözediyordu…Tanrım,nezamanbitecekbütünbunlar?”

Page 355: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

***

Birkaç gün sonra her şey bitti.Yaşamayahükümlüydüm. Yaşamaya! Bir sabah, Glóriagüler yüzle içeri girdi.Yatakta oturmuş, büyükbirhüzünlehayatıseyrediyordum.

“Bak,Zezé!”

Parmaklarının arasında küçük bir beyazçiçektutuyordu.

“Minguinho’nun ilk çiçeği!” dedi.“Yakında büyük bir portakal ağacı olacak,portakallarvermeyebaşlayacak.”

Beyaz çiçeği okşadım. Her ne için olursaolsun, ağlamayacaktım bir daha,Minguinho buçiçeklebanavedaetmeyeçalışsa,gerçeklerinveacımın dünyasına geçmek üzere hayallerimindünyasındanayrılsabileağlamayacaktım.

“Şimdi biraz püre yiyeceksin, yine dünkügibi evde küçük bir gezinti yapacağız. Hemengeliyorum.”

Page 356: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

O sıra Kral Luís yatağıma çıktı. Şimdiyanıma gelmesine izin veriyorlardı. Öncelerietkilenmesiniistememişlerdi.

“Zezé!”

“Nevar,küçükkralımbenim?”

Gerçektentekkraloydu.Ötekiler,yanisinek,karo,kupa,maçakralları,oyuncularınparmaklarıylakirlenmişgörüntülerdenbaşkaşeylerdeğildi.Veöbürü.Gerçektenbirkralolmayıbaşaramamıştı.“Zezé,seniçokseviyorum.”

“Bendeseni,sevgiliküçüğüm.”

“Bugünbenimleoynarmısın?”

“Evet, bugün seninle oynayacağım. Neyapmakistiyorsun?”

“Hayvanat bahçesine gitmek istiyorum,sonra da Avrupa’ya. Daha sonra da Amazonormanlarına gidip Minguinho’yla oynamak

Page 357: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

istiyorum:”

“Çok yorgun değilsem bunların hepsiniyaparız.”

Kahve içtikten sonra, Glória’nın mutlubakışları önünde el ele tutuşup bahçenin ucunadoğru yürüdük. Kümese varmadan geriyedöndüm ve ona bir veda işareti yaptım.Gözlerinden mutluluk taşıyordu. O garipgelişmişliğimle, yüreğimden geçenlerikestiriyordum: ‘Hayallerine döndü, sanaşükürlerolsun,Tanrım!’

“Zezé!”

“Hımmm.”

“Karapanternerede?”

Nesnelere inanmadan her şeye yenidenbaşlamakgüçtü.Gerçektenvarolan şeylerionasöylemek istiyordum: ‘Küçük budala, karapanter hiçbir zaman olmadı. Çorbasını içtiğinkartbirsiyahtavuktanbaşkabirşeydeğildio.’

Page 358: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

“İkiaslandanbaşkabirşeyyok,Luís.Karapanter,Amazonormanlarınatatilegitti.”

Hayallerini olabildiğince uzun sürekorumak daha iyiydi. Küçükken ben de aynışeylere inanırdım. Küçük kral gözlerini iri iriaçtı.

“Şurada,şuormandamı?”

“Hayır,korkma.Çokuzaklaragitti,dönmekistesedeyolunuhiçbulamayacak.”

Acıacıgülümsedim.Amazonormanıyarımdüzine kadar dikenli ve düşman portakalağacındanoluşuyordu.

“Biliyor musun, Luís, Zezé çok güçsüz,dönmekgerek.Yarındahaiyioynarız.Teleferikoyunuoynanz,neistersenoynanz.”

Başını salladı ve benimle ağır ağır geridöndü. Gerçeği anlayamayacak kadar küçüktüdaha. Irmağın, Amazon’un yanına gitmekistemiyordum. Tılsımından yoksun

Page 359: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Minguinho’yuseyretmekistemiyordum.

Luís, o beyaz çiçeğin vedalaşmamızolduğunbilmiyordu.

Çokyaşlıbirağaç

Haber doğrulandığında hava iyicekararmamıştı. Evimizin ve ailemizin üzerine birhuzurbulutugelipçöreklenmiştisanki.

Babamelimituttuveherkesinönündebenidizlerine oturttu. Başımın dönmemesi içinkoltuktahafifhafifsallanıyordu.

“Herşeybitti,yavrum.Birgünsendebabaolacaksın; bir erkeğin hayatındaki bazı anlarınne kadar acı olduğunu sen de keşfedeceksin.Sanki her tuttuğu elinde kalıyor insanın, bu dabüyük bir umutsuzluğa yol açıyor. Ama bittiartık Baban, Santo Aleixo Fabrikası idareamirliğine atandı. Noel gecesi pabuçların artıkhiçboşkalmayacak“

Sustu. O da bunu hayatının sonuna kadar

Page 360: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

hiçunutmayacaktır.

“Çokyolculukedeceğiz.Anneninçalışmasıgerekmeyecek, ablalarının da. ÜzerindeKızılderiliresmiolanmadalyonhâlâsendemi?”

Ceplerimikarıştırdım,madalyonubuldum.

“Çokiyi.Başkabirsaatalıpmadalyonuonatakacağım.Birgünsaatseninolacak…”

“Portuga, carborundum nedir, biliyormusun?”

Ve babam konuşuyor, konuşuyordu; hiçdurmadan.

Yanağıma değen sakallı yanağı canımıacıtıyordu.Yıpranmış gömleğinden gelen kokumidemi bulandırıyordu. Dizlerinden aşağıkaydım,mutfakkapısınakadargittim.Basamağaoturdum, bahçedeki ışıkların sönmesiniseyrettim.Yüreğimöfkesizbaşkaldırmıştı.‘Benidizlerine oturtan bu adam ne istiyor? Benimbabamdeğilo.Benimbabamöldü.Mangaratiba

Page 361: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

onuöldürdü.’

Babam arkamdan gelmişti, yenidengözleriminyaşlarladoluolduğunugördü.

Benimlekonuşmakiçinneredeysedizçöktü.

“Ağlamayavrum.Çokbüyükbirevimizolacak.Tamarkasındangerçekbirırmakgeçiyor.Birsürüağaçvar,kocamankocaman,hepsiseninolacak.Salıncaklaryapabileceksin.”

Anlamıyordu. Anlamıyordu. Hiçbir ağaç,KraliçeCharlottekadargüzelolamayacaktı.

“Ağaçlarıherkestenöncesenseçeceksin.”

Ayaklarınabakıyordum,parmaklarıterliklerindendışarıçıkıyordu.Birağaçtıo.Amaneredeysehiçtanımadığımbirağaç.

“Birşeydahavar:Küçükşekerportakalıfidanınıhemenkesmeyecekler,kesildiğindedesençokuzaklardaolacaksın,farketmeyeceksin

Page 362: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

bile.”Hıçkırarakbacaklarınasarıldım.

“Buartıkbirşeyeyaramaz,baba;hiçbirşeyeyaramaz…”

Benimkilergibiyaşlarladolangözlerinebakarakbirölügibimırıldandım:

“Onukestilerbile,baba;benimküçükşekerportakalıfidanımkesilelibirhaftadançokoluyor.”

Page 363: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

SONİTİRAFYıllar geçti, sevgili Manuel Valadares.

Şimdi kırk sekiz yaşındayım ve zaman zaman,özlemimde, hep bir çocuk olduğum izleniminekapılıyorum. Birden ortaya çıkıverecekmişsin,bana artist resimleri ve bilyeler getirecekmişsingibi geliyor. Hayatın sevilecek yanlarını banasen öğrettin, sevgili Portuga’m. Şimdi bilye veartistresmidağıtmasırasıbende,çünküsevgisizhayatın hiçbir anlamı yok. Ara sıra sevgimlemutluyum,ara sıradayanılıyorum;budaha sıkoluyor.

O çağlarda, bizim çağımızda yani, yıllarönce bir Budala Prens’in, mihrabın önünde dizçökmüş ‘Budala’nın, gözleri yaşlarla dolarakikonlaraşunusorduğunubilmiyordum:

“OLUPBİTENLERİÇOCUKLARANİÇİNANLATMALI?”

Gerçek, sevgili Portuga’m; bunları banaçokerkenanlatmışolmalarıdır.

Page 364: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

Hoşçakal!

Ubatuba,1967

Page 365: Jose Mauro de Vasconcelos ŞEKER PORTAKALI · Jose Mauro de Vasconcelos, 26 Şubat 1920’de, Rio de Janeiro yakınlarındaki Bangu’da doğdu. Yarı Kızılderili, yarı Portekizli

DİPNOT1Footing:(İng.)Yürüyüş.(Çev.)

2CasinhaPequenina:Küçükkulübe.(Birşarkı)(Çev.)

3Aras:ÇoğunluklaGüneyAmerika’dagörülenbirpapağantürü.(Çev.)

4Mangamtiba:Oyöredeçalışantren.(Çev.)

5Reis:Parabirimi.(Çev.)

6Maria-Mole:Birpastatürü.(Çev.)

7Carborundum:Kömürvesilisyumkarışımısertbirmadde.(Çev.)