havza amenajmani anabİlİm dali · havza nedir ? sırtlardan geçtiği varsayılan su ayırım...
TRANSCRIPT
HAVZA AMENAJMANI ANABİLİM DALI
(Anabilim Dalı Başkanı)
Türkiye 25 adet büyük yağış havzasına ayrılmıştır. Havzalarınortalama yıllık toplam akışları 186 milyar m³ civarındadır. Enbüyük havza Fırat ve Dicle havzasıdır.
Havza Nedir ?
Sırtlardan geçtiğivarsayılan su ayırımçizgisi ile sınırlandırılan,üzerine düşen yağışsularını bir drenajsistemi ile akıtan, içbükey topoğrafik yapıyasahip, hidrolojik,ekonomik ve sosyal birünitedir.
Havza Amenajmanı
“ Bir yağış havzasında erozyonu ve taşkınlarıkontrol altına almak ve arzu edilen kalite vemiktarda su üretmek amacı ile havzanınözelliklerine göre saptanmış temel amaçlarayönelik sosyal ve ekonomik koşulları dadikkate alarak, havzadaki doğal kaynaklarınidaresi ve bunlardan faydalanmanındüzenlenmesidir ”
Entegre Havza Amenajmanı kavramında ise yukarıdakilere ek olarak; Gıda veYem Temini, Yaban Hayatı düzenlemeleri ve Rekreasyon Alanlarıoluşturulması gibi konular da yer almaktadır.
Yağış Havzalarında Güncel Sorunlar
• Su Yetersizliği
• Sel ve Taşkın
• Su Kirliliği
• Erozyon ve Sedimantasyon
• Enerji Yetersizliği
• Gıda Yetersizliği
• Yem Ürünü Yetersizliği
• Drenaj
• Akarsu Ulaşımı
• Yaban Hayatı Yönetimi
• Rekreasyon Alanlarının Yetersizliği
Toprak Erozyonu
Bitki örtüsünün yok edilmesi sonucu, koruyucuörtüden yoksun kalan toprağın, eroziv etmenlerinetkisiyle (su, rüzgârın vb.) etkisiyle aşınması,taşınması ve birikmesi olayıdır şeklindetanımlanabilir.
Türkiye'de akarsularla birlikte taşınan
toprak, ABD'nin 7, Avrupa'nın 17 ve
Afrika'nın 22 katı kadardır.
Toprak Aşınımının Dünyadaki Durumu
Toprak Aşınımının Türkiye’deki Durumu
SEL VE TAŞKIN
ÇIĞ
Genellikle boylubitki örtüsü(orman) çok seyrekveya bulunmayanengebeli, dağlık veeğimli arazilerdetabakalar halindebirikmiş olan karkütlesinin iç ve dışkuvvetler etkisi ilebaşlayan bir ilkhareket sonucuvadi tabanınadoğru hızla akmasıveya kütle halindeyuvarlanmasıdır.
ÇIĞLARIN OLUŞUM
NEDENLERİ:
İklim Özellikleri
Yamaç Eğimi ve Bakısı
Kar Tabakalarının
Yapısı
Yamaç Örtüsü
Yamaçların Jeolojik ve
Toprak Özellikleri
Düzgün yüzeyli çıplak kayalık alanlar, pürüzlüalanlara göre çığ oluşumuna dahauygundurlar. Su tutma kapasitesi yüksek, killitopraklar kaygan zemin oluşturarak çığoluşumunu etkileyebilmektedirler.
Kar yağışı çığ oluşumunda çok önemli birparametredir, mevcut kar örtüsü üzerinde birdefada 20-25 cm den fazla kar yağması durumundayeni yağan bu karın sadece kendisi bile kısa süreiçinde bir çığı meydana getirebilmektedir. Yağmurise, kar örtüsüne ısı kazandırmasının yanında,örtüdeki su içeriğinin artması sonucu örtününyoğunluğunu dolayısı ile tabakanın ağırlığınıarttırmaktadır. Rüzgârsız bir havada yağan kar, 10kat daha fazla kar birikmesine neden olur.
En fazla yıkıcı etkiyi yapan ve daha sık çığ oluşumunameydan veren yamaçlar gölgeli bakılardaolmaktadırEn riskli yamaç eğimi değerleri 28° ile 45°arasında bulunmaktadır. Yamaç eğiminin artmasıylatehlike de büyümektedir ki çığ oluşumu için en önemlieğimler 20° - 60° arasıdır. 50° nin üstündekiyamaçlarda kar çok fazla tutunamaz. 25° nin altındakieğimlerde ise özellikle binalar için fazla tehlikeliolmayan daha çok insanları ve araçları etkileyebilecekçok küçük çaplı çığlar oluşmaktadır.
Yamacın normalden fazla kar tutması, Kartabakasını yerinde tutan desteğin ortadankalkması, Deprem vs.’den dolayı oluşantitreşimler, Ağaçlardan düşen karlar, Birkayakçının ağırlığından kaynaklanan baskı,Kar temizleme makinesinin gürültüsü vb. deçığa sebep olabilir.
Düz ve otlu yamaçlar, çığ oluşumunukolaylaştırmaktadır. Küçük çalılarla kaplıaraziler karı, henüz sığ iken tutabilmektedir.Boylu ağaçlarla kaplı ormanlar, çığoluşumunun önlenmesinde çok önemligörevleri üstlenirler; çünkü ağaçlar, karkitlesinin harekete başlamasını engeller.
ÇIĞLARIN SINIFLANDIRILMASI
Çığlar; kar örtüsünün gevşek ve sıkı olmasına, su içeriğine, arazide kalış süresine,
tabakalaşma sayısına, açık arazide veya vadi içerisinde oluşmasına, kayma zeminin
özelliklerine göre olmak üzere çok çeşitli biçime sınıflandırılmaktadır.
Çığlar, yapısal kontrol amaçları açısından aşağıdaki şekilde sınıflandırılırlar:
TÜRKİYE ÇIĞ RİSK HARİTASI
HEYELAN
Heyelan, bir yamacın yerçekimi, eğim, su ve benzeri diğer kuvvetlerinetkisiyle aşağı ve dışa doğru hareketidir. Türkiye'de en fazla görülenyerler Karadeniz Bölgesi'nde özellikle Doğu Karadeniz şerididir.
Ülkemizde özellikle Doğu Karadeniz Bölgesi (Rize, Trabzon,Giresun) doğal afetlerin sıklıkla yaşandığı bölgemizdir. Türkiye’ninen fazla yağış alan bölgesidir. 1951- 2008 yılları arasında ortalamayıllık toplam yağış m2 başına Rize’de 2239 mm, Trabzon’da 809mm ve Giresun’da 1254 mm olarak ölçülmüştür.
Yağışların kuvvetli ve yoğun olması aynı zamanda Rize, Trabzonve Giresun illerinin yüksek eğimli alanlarının fazla olması doğalafetlerin sıklıkla meydana gelmesine neden olmaktadır. Yağışınheyelanı tetikleyen ana unsurlardan biri olduğu bilinmektedir.Bazen heyelanlar o denli büyük toprak kütlelerinihareketlendirmektedir ki, derelerin önünü kapatarak önemligöllerin oluşmasına neden olabilmektedir. Bölgemizde; Tortum,Karagöl, Uzungöl, Sera gibi göller tipik heyelan sonrası ortayaçıkmış göllerdir.
Doğu Karadeniz Bölgesi’nin topoğrafik özelliklerinden biri olan yüksekeğim, tarım yapılabilecek alanları kısıtlamıştır.İnsanlar tarafından arazi kullanım kabiliyeti dışında kullanıma açılanalanlar, heyelan oluşumunu daha da tetiklemektedir.Arazinin yanlış kullanılmasına neden olan en önemli etken, tarımalanına dönüştürülmek üzere açılan ormanlardır. Özellikle de sonyıllarda Rize ilinde meydana gelen heyelan olayları bununla yakındanilişkilidir.Rize ili ülkemizin en fazla yağış alan yöresidir ve çay tarımı vb.sebeplerle yapılan orman açmaları bölgede heyelan oluşmasının temelsebebidir.Çay tarımı alanlarının artmasının yanında, fındık tarım alanları daartmıştır. Çay ve fındık tarımı için açma yapılan ormanlık alanlar dahasonra bu arazilerin kullanım kabiliyetleri dışında bir arazi kullanımşekline tabi tutuldukları için heyelan olgusunu oluştururlar. Çay vefındık alanlarının genişlemesi heyelan oluşmasına sebep teşkil ederek,can ve mal kayıplarına sebep olur.
TÜRKİYE’DE 1950-2001 YILLARI ARASINDA HEYELAN SAYISININ DAĞILIMI