enis batur - pervasız pertavsız.pdf

211
1

Upload: cerbem

Post on 27-Sep-2015

359 views

Category:

Documents


39 download

TRANSCRIPT

  • 1

  • 2

    PERVASIZ PERTAVSIZ

  • 3

    ENS BATUR

    PERVASIZ PERTAVSIZ 2000 - 2008

  • 4

    1

    LEKLER, KARILAMALAR,

    HISIMLIK LKLER

  • 5

    LEK

    Yaznn bir uzants olarak Sz, batan beri almlar zerinde dndm bir alan oldu: Sylei, szel deneme, jam-session, seminer, seans ve benzeri terimlerin altnda alan balklarn, apayr olanaklar getirdiini dndm. Diyalog, bunlardan biri: ki kiinin, belli bir merkeze, diyelim seilmi ya da dayatlm olmasa bile ne srlm bir konuya, eit mesafelerden, karlkl yaklamalarnda, tehlikeli ama ekici bir boyutun devreye girdii gze arpyor.

    Son, ayn hafta iinde iki kez, iki farkl meknda, birinde yabanc bir airle (Michel Deguy), tekisinde yabanc bir yazarla (Alberto Manguel), birer diyalog kurmak zere, yanyana getirildim. Michel Deguyle iir, Dil ve Dnce labirenti, eviri ve Yabana Dil izlekleri zerine kuruldu diyaloumuz; Alberto Manguelle Okuma, Yer ve Yer Deitirme, mge ve mgelem izlekleri arasnda rdk karlkl konumamz. Ayrlklarmzdan ok koutluklarmz etrafnda bulumay yeledik, iki diyalogda da; dileseydik, sanrm, teki yne de kolayca sapabilirdik; gene de, bu seimde, ortaklklarn paynn fazlal belirleyici oldu, diye dnyorum.

    Her seferinde byle olur, bu sefer de durum deimedi: Kamu nnde gerekleen diyalog, masadan kalkldktan, baka, daha zel bir masaya geildikten sonra, nc kiilerin katlmad rahat ve teklifsiz bir evreye geiyor: nce Deguyle, ardndan da Manguelle koyulatrdmz sohbederin, phesiz babaa olunmasndan kaynaklanan, bambaka bir ereve izerek varsllaan bir ierik ve slp zenginlii kazandna tank oldum bir kez daha o kadar ki, bu kez, bir le yemei, bir akam yemei kayd yapamadm, sca scana: Konumalarmza yetimem, onlan kapsamam handiyse olanaksz bir aba olurdu.

    Pepee iki karlama, zihnimde ayr bir kesit at ama. Belli bir yatan sonra (Deguy 71, Manguel 53, ben 49), arkada kalanlar, dnden bugne ve yarna doru birikenler, diyalogun apn belirliyor. Bana yle geliyor ki, burada seilmesi gereken kavramlarn banda lek geliyor.

    Her yaz insan, ortaya usul usul bir yapt koyar. Yapt kimseyle eit klmaz onu, yaz/n dnyasnda (tpk teki, kout dnyalardaki gibi) byle bir kavrama yer yoktur, buna karlk, her yaz adam, yeryznn saysz noktasna dalm saysz benzeriyle, farkna varsn varmasn, bir denklik ilikisi gelitirir: Bu duruma yolaan etmenlerin banda, ayn zaman dilimi iinde, ayn ada, biribirine olduka yakn duru ayarlaryla seyretmi, seyrediyor olmalarnn yaratt gl bir rol seiminin geldii apak bellidir.

    Denklik ilikisi, her durumda geerliliini korur, taraflarn niteliinin ar bast bir kouldur bu: Osakada yaayan minr bir airin, kendi dilinde ve lkesinde biimlenmi yeri, onu Bogotadaki, Ankaradaki, Torontodaki, Karaideki benzerleriyle buluturur, biribirilerini tanmalar gerekmez. lekleri bu adan bakldnda evrensel bir grnm ortaya koysa bile, sonuta yerel, yrel, blgeseldir. Yaptlarnn ap, konumlarnn yarapn tanmlamtr: Kurabilecekleri diyaloun rakm zelliklerini de.

  • 6

    Osakal minr airin, szgelimi Dalarca ya da Zanzott ile bir diyaloa girmesi olanakszdr, diyemez aklbanda kimse: Her durumda, iki air yanyana geldiklerinde, bir konuma ekseni oluur. Gelgelelim, Dalarca ile Zanzotto eletiinde ortaya kacak diyaloun alm alanyla, bir nceki rnekte gerekleebilecek diyalounkini karlatrmak iin bir para hayalgcn altrmak yetebilir.

    Her durumda, Yaptn apyla, onu zaman iinde ortaya koyann dnyasnn ap belirleyici, yleyse. lek kavram bundan boubouna deil ya: Kii, nasl bir Corafya kurmusa, haritas buna gre biimini alyor, alacak. Sokann, mahallesinin, kentinin, blgesinin, lkesinin airi vardr; bir de: Balkanlarn (ya da skandinavyann), Avrupann (ya da Asyann), Krenin airi, airleri olur. Yapt, ileyecei Corafya ile kendi snrlarn tayin eder. Ortak konumlardaysa, yabanc denkler, biribirine yabanc kalm kiiler, karlatklar an, haritalarnn ortaklnca diyaloglarn balatr, geniletirler - genilerler.

    Alberto Manguele, eyrek saat sonra, be yzyldr tanyoruz dediimde, en az yantn aldm. Michel Deguyle de, bir rpda, usuz bucaksz ortak sulara aldk. Bakldnda, bata da sylediim gibi, e saylmayz, herbirimizi tekinden ayran, ayracak pek ok zellik bulunabilir. Ama karlama, nce bitime yerlerinin kefedilme srecidir, ayrlklar bir sonraki aamaya ertelenir. Deguy ile Manguel yanyana gelseydi, sonu deimeyecekti.

    Denilebilir ki, farkl k noktalarndan (Paris, Buenos Aires, stanbul) ayn Corafyaya varlmasna yolaan, burada, Zamandr: Ayn ada, dnemde yaam, yayor olmann pay yabana atlamaz, hsmlklar erevesinde. Dorudur, gelgelelim yanltc bir dorudur: Ortak dnem, paylalan a yerlemleri baz durumlarda hsmlk yaratr, bazan da hasmlk dourduunu yadsyamayz. Corafya konusunda da geerliliini koruyan bir yanltc bu. Benimle ayn yl, ayn kentte domu, ayn dili konuan bir airle, her zaman Deguyle olduu lde ortaklk gelitiremediimi kolaylkla ne srebilirim; Manguel rneinde de byle bu. te yandan, benimle ayn yata, ayn dili kullanan bir benzerimin (Ouz Demiralpin, Hulki Aktunun) Deguyle, Manguelle ilikileri de benzer mesafede gerekleecektir tpk yatlar pek ok hemerileriyle karlkl bitibirilerine uzak decekleri gibi.

    Perspektif, donanm, ilgi alanlar, kayglar, tasalar, modeller ve hedefler, an gelir, dil ve din, ortak gemi ve gelenek katmanlar, mahalle ve lke paylam trnden alabildiine biimlendirici grnen etmenleri teler: Yazma, dnme, syleme leklerini asl youran ilk kmedeki odaklardr. Deguyin anadili Franszca ve bir Hristiyan; Manguel ngilizce yazyor ve bir Yahudi; benim durumum ortada nasl oluyorsa oluyor, yanyana geldiimiz an, biribirimizin dili diyebileceimiz ortak dilde daha nce hi karlamam olmamza karn braktmz yerden konumaya balyoruz.

    TYN

    Belli bir ya dilimine eritiinde, yaz adamnn, kendi servenini benzerleriyle kyaslama, karlatrma olana douyor. Yaz dnyas iyi-kt biim almtr. Yakn ya da uzak, komulannnki de. Dikkatle ortak kayglara, ayrlmalara baklr. Karlalmsa, derinlemesine yoklamalara ynelir taraflar. Uzaktan baklyorsa, ller aranr. Son yllarda, grtm ya da yaztm kuakdalarm (Milo de Angelis, Nuno Judice, Gerard Mace, Manguel), tanmadm ama izlediim yatlarm (Paul Muldoon, Pascal

  • 7

    Quignard, Adam Zagajewski) benim iin zel birer denekta grevi stlenir oldular. Kendi dilimin, edebiyatmn temsilcileriyle batan beri sregelen hiza yoklamalann ayryorum: Onlar baka bir dzlemin soruturma tasalar asndan zel anlam tarlar.

    Pascal Quignardn henz ulaamadm, yeni yaymlanan ls Son Krallk (ileride yeni ciltleri gelecekmi) etrafnda yazlanlar, gerekletirilen syleiler, biribirileriyle balantsz iki farkl gereke nedeniyle hemen ilgimi ekti.

    Eletirmenler, belli bir yazn trne sokmakta glk ekiyorlar szkonusu lemeyi; bir tanesi, OLN tanmn getirmi: Objet litteraire non identifie zeki bulu: UFOya (unidentified fying object) gnderme yaparak, tanmlanamayan yaznsal nesneye ulam.

    Yazdklarm izleyenlerin glmseyerek bu tanm denemesini benimseyeceklerini tahmin etmek g olmasa gerek. Belki batan beri, belki bir noktadan sonra, kurduum kitaplarn trlerine, ierdikleri metinlerin belirsizliine yneltilen sorular, pheleri byle bir tanm denemesi gsler mi bilemiyorum, ama, szgelimi Ahmet Oktayn mutant metineler derken olduka yakn bir yaktrmaya bavurmu olduunu syleyebiliriz.

    Sorunu yle koyabiliriz gibi geliyor bana: Son Krallk henz okumadm; Quignardn beni okuduunu sanmyorum iki yaz adam, iki alabildiine farkl konumdan, neden ve nasl, buluma noktas tayin ediyor olabiliyorlar?

    Yant dzayak: Durum da, tanm da, uzun bir gemie uzanyor gerekte, bu iki yaz adamyla, dnemleriyle, dnemin kimi zellikleriyle snrlamaya kalkmak dpedz yanl olur. Tanmlanamayan yaznsal nesnenin tarihi XIX. Yzyln ikinci yarsna, Gecelerin Gaspardna, Baudelairein Spleenine, Mallarmenin bata Divagatinosdakiler olmak zere yazsnn nemli bir blmne uzanyor. XX. Yzyla gelirsek, neredeyse yaygn diyebileceimiz, sradan saymak zorunda kalacamz bir sapma bu: Snflandrma kurallarn ineyen ylesine ok sayda yapt kacaktr ki karmza, onlarla byk bir kitaplk kurmak g olmayacaktr.

    Neden yleyse, Batur ya da Quignard, Trkiye ya da Fransa, tanmlanamayan yaznsal nesne hl tepki topluyor? Birden fazla denemede [Yaz ve Metinden (1980) Nesir zerine I-IIye (2002)], Trk yaznnda bu arayn gemiine eilmitim: Halid Ziyann ve Mehmet Rauf un mensur iirlerinden balayarak, demek ki yzyl akn bir sredir, yazn trlerinin kskacndan kurtulma giriimleri, abalar ile karlalmtr.

    Gelgelelim, Canonun direnci krlmayacaktr. Her kltr, alkanl batac eder. Kurallar koymadan, onlara skskya ayak uydurulmasn istemeden yapamaz. Gn gelir, firarilerin varln kabullenir, o zaman da onlan bir tr d kategoride snflandrmay are sayar.

    Quignard, l vesilesiyle yapt iki ayr syleide, ilk bakta bu konuyla dorudan balants grnmeyen bir duru sorununa arlk vermi: Yazarn toplumsal kimlii, stats zerinde oyalanyor bir sredir belli ki - kendi payma, rtk ama kesin bir balant gryorum, toplumsal durula tanmlanamayan yaznsal nesne arasnda:

    Canon, yaz adamnn uzlama eiklerini de belirliyor bana kalrsa. Yazn trleri, okurla anlama zemininin anayasal dayanaklar.

  • 8

    Toplumsal iletiimin gerekliliklerini yerine getirmek isteyen, alveriin llerini benimseyen yazarn dizgeyle uyumazlk sorunu olmuyor genelde, staty de, status quoyu da kabullenmi, dahas istemi olduu gze arpyor - buradan, rn versus mal ilikisine bir adm kaldn sylemek gerek.

    Bundandr, son yllarda, bekinerek ayryorum: Bir meslek olarak yazarlk ile bir ura olarak yaz adaml taban tabana zt konumlardr. Yaz, yazndan ayrlarak, toplumsal statden uzaklar; hepten uzlamazlk alanna girmese bile, hepten bir uzlama blgesine ait olmak koulunu stlenmez: Grev alannn tanm gerei, Canonun benden beklediklerini yerine getirmek, bir biimde bunu yapmak durumundaym ya da: Canonun gerektirdikleri vz gelir trs gider, yazmak bir araytan ibarettir; bu arayn bir avu izsrcs varsa ne l, yoksa yapabileceim birey yoktur: Araym srdrrm.

    Muhalif sesi, sz duyuyor gibiyim: Ne Quignard, ne Baturu toplumd yazarlar, yaz adamlar olarak grebiliriz; Canonun bsbtn dna ktklarn ileri sremez kimse. Doru olmasna doru da, Quignardn ya da Baturun, yaz adamnn toplumsal stats iin sylediklerinden bir ya/ya da denklemi karmak, durumu indirgemek olur. Burada, iki u arasnda yerlemi bir tr gkkua perdesinden szetmek en uygunu: Her yazar, yazdklaryla kendi olu, varolu, duru noktasn bir biimde seer, tam nerede durduunu saptamak lmler, zamanlar ister: Sonuta, hangi uca neden daha yakn olduunu bylece anlayabiliriz.

    unu unutmamak kaydyla: Yaz serveni bir merdiven gibidir, basamaktan basamaa geerken, merdivene son biimini verecek bir dizi araseim yapar, en nemlisi bir anaseim tarafndan gzerghnz belirlersiniz o yolda olas btn Canonlara mesafenizin, merkezden embere giden bir dizi seyirin yaptrmlar devreye girecektir.

    Kimi yaptlara ikidebir dnmek gerekir ya, ola ki u sralar, yeniden Yaznn Sfr Derecesini okumann vakti gelmi olabilir.

    HISIMLIK LKLER

    Carlo Ginzburgun talyan Akademisi lecturelarndan Lawrence Sternele ilgili olanlarna, Tlsml Mottoyu yazdm srada, internetten indirip gzatmtm; kitap, No Island Is an Island, o dnemde yaymlanm meer, Selhattin zpalabyklar gsterince bir sreliine el koydum nshasna, Ginzburgla yollarmzn yalnzca Tristram Shandy balamnda deil, Ada izlei erevesinde de kesitiini grdm. topyay konu edindii denemeden, ayrca, Dalarcann Aylan/m kuatmak istediim bir metinde de yararlanacam besbelli.

    No sland s an slandla odama dnerken kitab Cem Akaa gsterecek oldum sahi, dedi: Ben de sana Sebaldn After Naturen okuyup okumadm soracaktm. lk kitabym ve ngilizceye yeni evrilmi (2002), Franszcaya henz evrilmemi olduunu saptadk internetten, kitab istedim Cemden, tantm, imdi masamda duruyor. 1988de km Almancas, Sebald 1944 doumluydu ve yazmaya (yaymlamaya) ge balamt, yetmiyormu gibi erken ld, be-alt gl kitap brakt arkasnda. Ondan bana ilk szeden, Ac Bilgideki fotoraf-anlat alamyla kouduu gren Seluk Altun olduydu

  • 9

    yurtdndaydm o srada, gidip kitap raflarndan bir seme yaptm ve Satrn'n Halkalarn okudum, cins bir yazarla tantm iin sevindim.

    After Nature, dzyaz ortaboy iirden oluuyormu. Neden bilmem, Michael Hamburger knk dize dzeniyle evirmi bu mensur iirleri; Cemin benim iirlerimle yaknlk kurmasnn bir nedeni bu olabilir, bir nedeni de resimleri konu edinmi iirler olmas belki de. Bana da, ilk bakta Ashberynin Self-Vortrait in a Convexe Mirrorn artrd, okumaya koyulduum, Grnewald zerine ikinci iir.

    Ama burada, asit zerinde durduum, Kum Saatndan Harflerde (CXXII) deindiim hsmlk ilikileri. Sormutum, Napoli'de yaayan bir PolonyalIyla Pariste yazan bir Trk buluturan nedir? Onlara, Amerikada ders veren bir talyan ile Manchcstera yerlemi bir Alman yazarn da ekliyorum imdi. Bakalarna da gelebilir sra: Notebooma, Calveyra*ya, Mace*ye...

    Ayakizleri biribirine karyor. Benden nce binlerinin getii noktadan geiyorum, benden sonrakiler de buraya urayacak besbelli. Son yllarda benzerliklerin, ortaklklarn, kesimelerin ard arkas kesilmez olduysa, bunun ayn Dnyaya, Tarihe, ortak bilgi- grg kaynaklarna, kayglara ve izleklere sokuluyor oluumuzla aklanmas en dorusu. lekle bir kez daha, farkl klkta karlayoruz: Yerel konumlarnn evrensel konumlarndaki birlemeyi altetmeye yetmedii bir yaratc nfusu bu: Edebiyaty, tarihiyi, sanaty, bilim adamm yekpare bir dzleme tayor baklarndaki mterekler.

    Yakn hiza sorununa yllardr dnerim. Kadm alarda pek seyrek gerekleirdi bu durum, sca scana tanma, Asri Zamanlar ile birlikte devreye giren bir olgudur Poeyu eviren Baudelaireden balanabilir. Yolculuk, karlamalar, birarada toplanmalar son yzylda yaygnlam, younlam, daha nemlisi metinlerin dolam dzleminde ciddi bir hareketlilik szkonusu olmutur. Btn bu etmenlerin hsmlk ilikilerinin gelimesinde belirleyici rol oynadm syleyebiliriz sanyorum.

    Teknolojinin imgeleri, sesleri, yazy oaltma, yayma temposunun XX. Yzylda ykselmesi, apayn bir koyulama kazandrd ortak etkileim cephesinde. Rembrandtn tablolar zerinde bir Japonun, Dreyer sinemas hakknda bir Gney Amerikalnn, Beethoven zerinde bir Yeni ZelandalInn derinlemesine dnmesini, sk bir yorum getirmesini kimse aknlkla karlamyor bugn. evin etkinlii dudak uuklatc bir ivmeye ulaal yllar oldu: inliler Butor okuyor nicedir, Ashbery Acemcede yaymlanyor (hem de byle bir dnemde), Yaar Kemal svete en ok okunan yabana

    Yzer-gezer olan, anonim bir ortaklk paydas yaratyor vc o deponun aralksz bymesini salyor imdilerde. Bizim gibi, bakalarnn yazdklarndan, yaptklarndan etkilenmeye alm, belki de bu nedenle etkileime ierlemi lkelerin insanlarnn, yava yava, bakalarnn kendilerinden etkilenebilecei, esinlenebilecei koullarn hazrland bir aa girildiini anlamalar zaman alacak anlalan.

    Ama ge ama g bu, olacak.

  • 10

    KENAR

    Quignardn tfsne ulatm; gzattm kitaba da, kattrdm, herbirinden paralar okudum ve yzeysel adan, bir baka l ile arasnda alas benzerlikler olduunu grdm: lur Dnme Dolap, Kum S ou tndan Harfler ve s4a Bllgfyle bereket benim kitaplarmn yayn tarihi (1998, 2000, 2001) Quignardnkilerinkini (2002 Eyll) nceliyor, aklevvelin bin sratp ekilebilirdi, diye dnmeden edemedim.

    Dnyann nde gelen yazn merkezlerinden birinde, Pariste, kan gvdeyi gtryor imdilerde: Son KralhMz. Goncourt dlnn verilmesi, ortal biribirine katt. Ayn kitap, Medicis deneme dl 'ne de aday gsterilmi! Goncourtun Quignarda verilmesine kar kanlarn hemen hepsi, tr konusuna eiliyorlar: Bu dln geleneinde romanlarn pyelendirilmesi gzlemleniyor (oysa Goncourt, vasiyetinde, imgelem rn yapdan vurgulam). Tournier, Dnceleri nedeniyle Pascala verilmemeliydi dl demi. Her kelimesinden yazardan holanmad belli olan Semprun dpedz hakaret yadrm. Baka itirazlar da var Yaymevi iktidarlar konusunda. Bu iler her yerde ayn gerilimleri yaratyor ite.

    nemli bir ayrnt: Bu dllere yazarlar bavurmuyor. Quignard, (imdilik) sessiz duruyor ya, belki ondandr.

    Ne olursa olsun, Son Kralhk balamnda asl sorun canon erevesinde douyor. Adamn biri kitaplar yazyor, zerilerinde hibir tr gstergesi yeralmyor (stelik), ayn kitap hem roman, hem de deneme alannda seiliyor ya da aday gsteriliyor kafas kark olan kim?

    Btn bunlar olup biterken, birka kalem dnda kimse, yaznsal metnin deeri zerinde durmuyor henz, pek ok kalem yaznsal nesnenin tanmF ile aklm bozmu durumda.

    Yerel merkezlerde de, evrensel boyutlu merkezlerde de grlt iin zne uzakta demek ki.

    Yazm merkezlerinde tartmalar, odaklamalar, gndem ortalamaya hizalanr hep, yaznn zne ynelmez; kenar nerede olursa olsun, canalc hareket orada doar, geliir, bundandr ou zaman grnmez, grlmez.

    lke gndeminde yeralan yazm sorunlarnn handiyse tmnn ii bo. Onlar ne srenlerin kayglarnn yazyla herhangi bir balants yok: Toplumla yaznn balantsn hepten magazin perspektifine yerletiren, szmona iyi niyetli tartmalarn bile o dzleme kilitleyen gazete ve dergilerin yaratclk sorunlaryla en kk ilintileri olmad apak ortada - o sorunlar, olsa olsa, bir avu yazm dergisinde ele alnp ilenebilir, ama onlarn da medyatik rzgrn etkisine kapldklarm, akntda srklendiklerini gzlemliyoruz, son on ylda gitgide artan bir ivmeyle.

    yi Yazmm yeri, kanlmaz olarak, merkezin uzanda, kenara yakn. Kenar derken derkenar, marjinallii mimlemiyorum, dairenin emberinden szediyorum: On yl, yirmibe yl iinde dairenin alanna ileecek, ember telendii iin ortak yaz alanna ileecek, orada ister istemez benimsenecek, ehliletirilecek bir kesitten. Unutmamak gerekir: Bu sre tamamlandnda, emberin zerinde, kenarda, yeni bir dinamik ilemeye koyulacaktr.

  • 11

    Gen air, gen yazar her vakit kenardan koyulmaz yoluna: Yeni balayanlarn arasnda, sk sk, dairenin bir noktasndan ie koyulanlara rasdanr. Kenardan hareket edenlerin nemli bir bl, belli bir sre sonra o alann iine yerleir, orada kalrlar. Bir avu yaz adam, yaz yaamlar boyunca, merkezden ok kenara yakn bir konumda seyrederler: Araylan, bu soy yaz beylerini, merkezka kuvvede epere doru itmitir.

    Kenara yaknlk, ortalama iledim dzeneiyle elien bir durum. Her dnem kendi alkanlklarn yaratr, uyum erileri oluturur, belli bir yaygnlk katsaysna ular. Uzlama oran artm, anlamann mmkn olu sahas genilemitir. Bu hareketi, yazarn okura yneliinden ayryorum: Okurun, yeni kuaklardan bir okur kmesinin kenara dikkat kesilmesiyle gerekleir o buluma. Okura doru giden yazar, her durumda merkeze yakn bir yaz seer, canonla didimez, llerini olabildiince yetkin biimde yerine getirmeye alr - bundandr, kenara ynelen okurlarn da yabana atlamayacak bir bln kendine eker. yi okur olmak, canona srtn dnen metinlerle snrl bir okuma gerekletirmek anlamna gelmiyor benim gzmde; bunun altn izmek isterim. Buna karlk, iyi yaznn serveninin srmesi hereyden nce kenardaki retimle ilgili, merkezdekiyle deil: Tekrarn yenilenmesi bile knlmaya bal.

    OKUMAK, SKAYA KOYMAK

    Byk ounluu bir biimde okuma-yazma renmi, karsna kan yazy skebilen insanlarn oluturduu nfusun yelerini okur sayamayz.

    Okur, okumaya hayatnda yeraan kii. Okuma alkanl, okunan yazl eyin nitelii, bir ya da birka dilde okuyabiliyor olma durumu, bilgilenme dzleminden haz devirme dzlemine gei, daha pek ok etmen, bir sahici okur tanm yapmaya giriikliinde nmze kan lder.

    Bugn burada, kitabn etrafnda, okur-yazar-yapmc geninde gemi onca yln ardndan, btnyle kiisel dncelerime yaslanarak, belli bir l iinde nesnellik boyutu tasa bile sonuta hepten znel olarak grlmesini dilediim bir okur tanmna yaklamay denemek gnlm eliyor.

    nce, dileyen inanmasn, insan yaamnda okumann yeri doldurulamaz bir edim oluturduunu sanmadm sylemeliyim. Bakmay, grmeyi, kulak kesilmeyi, tartmay, akl etmeyi, balant kurmay bilen, seven insan okumasa da olur bana kalrsa. Btn bunlar okumann hazrlad, besledii, gelitirdii kimi rnekte dorulanabilir de, kimisinde dorulanamaz: En sk eitimlerden gemi, mthi ktphanesini kurmu, elinden kitap brakmamakla vnen nice s, aymaz, ibliscil okur grdk. Adam olamayacak erkiiye dilediiniz kadar selloz yutturabilirsiniz, sonu pek deimeyecektir.

    Okur, ne olursa olsun, bir seimin rndr ama. Bakalarnn farkl keyifleri, szgelimi gezip tozmay, spor yapmay, konumay, televizyon izlemeyi yeledikleri uygun zamanlarn o okumaya ayrr Hayatnn biriki temel ekseni arasna bu tuhaf yalnzlk biimini oturtmutur.

    nsanlarn arasna karld anlarda bile, okumak ayrlmaktr. Kalabaln egemen olduu ortamlarda, vapurun oturma salonunda ya da kumsalda, evresini grnmez duvarlarla rer ve ekilir okur: Hem birbanadr orada, hem de hahaadr: Okuduu metnin yazan,

  • 12

    anlatcs ya da kahramanyla. Bir imdiki zamandan harekede alabildiine geni bir takvime srama olanana kavuur: Gilgamele tarih ncesine, bilimkurgu kitabyla uzak bir gelecee yolcu kabilir. Buradadr, ama deildir. Okuduu metin hibir ulam arac gerektirmeksizin, uan hah mantyla, bir paragraftan tekine, onu Montevideodan Ulan Bator'a tayabilir.

    Ne ki, okuma tutkununu pastel renkleri ar basan bir d leminin vatanda saymak yanln by olur. Gerilimli bir varolu biimidir bu: Okumak istedii kitaplar, okuyabileceklerinden kat be kat fazladr. Okur, sonuta yedemeyen, ya ilerlerken yetiemeyeceini renen, bu gerei kendine zulm arac haline getirmekten her vakit kurtulamayan kiidir. Ondandr, ktphanesi, pekl okurun hapisanesine dnebilir.

    Bereket btn okurlarn gzn hrs brmez, oburluu agzll kenara itip tevekklKi davranmay renenler olur, onlar, genellikle ok ie yaramasa da, sraya koymay bilen, saman altndan ayrmay belleyen, Evrensel Kitapln nnde aresizliini kabullenen bireylerdir.

    Sraya koymak, pepee dizdiim u iki kelime ile oluturduum fiil en hafifinden zalimdir. Halinize bakn anlarsnz: ncelikli olarak okumay dndnz kitaplarn says abartl deil n? Herbiri kesinkes okunmal trnden yaptlar m ieriyor? Onlar okumaya koyulduunuzda, hangi kitaplar srada geriye itmi olacaksnz? Dora bir sralama nedir, var mdr, mmkn mdr?

    Olsun, gene de okurun baka aresi yoktur. Arayacak, bulacak, seecek, edinecek, sraya koyacak, olabildiince okuyacaktr. Bana sorulursa, akll okur kasmayan biridir; ne binleriyle, ne kendisiyle yanr. Kitaplar yutmaz, ardan alr. Uzun yol koucusu gibi beyin enerjisini bouna harcamamak iin, elinden geldii lde koya metinlere ynelir, bilin Baz kitaplardan elde edilen nektar, koskoca bir ktphanenin toplam nektar gizilgcn aabilir.

    Eckemannla Konumalar2 m&z, Goethe, seksen ylm harcadktan sonra, hl okumay renip renmediini kestiremez halde olduunu boubouna yzmze arpmamtr.

    OKUR YAZABLR DE

    Her yazarn bylesine benmerkezci, zsever ya da nergizcil saylabilecek, sapkn boyutu yabana atlamayacak meraklar var mdr bilemeyiz, ama ortaya uzunca bir zaman dilimine malolmu, aama aama, kitaptan kitaba dolama km bir yapt koymu, koymay srdren pek ok yazarn okurlarm merak ettiini, onlara imgelem kutusunun iinde yer ayrdna inanyorum ben,

    yi ama, denilebilir, tamtamna ne demektir, bir yazarn okurlarm, daha dorusu okurlarndan oluan ele avuca smaz btnl merak etmesi?

    in a, bu merak tanmlamak kolay deildir. Hereyden nemlisi, hibir yazarn tam ka okuru olduunu bilebilme olasl yoktur. Hele kitaplar anadilinin tesine tam, farkl yabana dillerdeki okurlara doru yola kmsa, olanakszlk katmerlenmi demektir. Kald ki, yazarn ana dilindeki her kitabnn okurlarnn ayn kiiler olmas durumundan

  • 13

    szetmek de elde deildir: On kitab yaymlanm, toplam 30 bin nsha kitab satlm bir yazarn ka okuru olduunu ne istatikiler, ne de anket uzmanlan yantlayabilir - olsa olsa yaklak ngrlerde bulunabilirler ve yanlma paylar byktr,

    Bu merak yazarn kafasnda uyandran ola ki szkonusu belirsizlik, grnts bulank kalmaya yargl bir topluluktur. Bir seferinde toplam 3-4 bin okura ynelen bir yazarn, 70 milyon nfuslu bir lkede, boyere krek ektiini ileri sren tandma, stanbul daki o kapasitede bir ak hava konser salonunu tkabasa doldurmu insanlarn karsnda, sahnede tek bana oturduunu dlemesini nermitim: Onca yz, o yzlerin arkasndaki dnyalar, zihinler ve duyarlklar, biribirine benzemeyen derinlikler, tasalar, sorular, duygu ve fikirler: Bakalarm bilemem, beni rpertmeye yetmi artmt nerim.

    phesiz, yazarn btn okurlar, bir seferliine olsun, bir araya gelemeyeceklerdir. stne stlk, her yazar btn okurlarnn eit olmadklarnn farkndadr bir biimde: Tek bir kitabm okumu olandan her satrm okumuuna giden bir yelpazede, ona gre konumlarnda eitlilik arzederler. Samnm bundan, aklbanda bir yaz adam, kafasnda onlar ayrtrmaya, kmeler kategoriler yaratmaya kalkacana btn gzetir.

    Bir yazarn okurlarnn, elbette bir blnn, o yazan okuma gzerghlarm, gerekelerini, beklentilerini ve dknklklarn anlatacaklar bir kitapla karlamak isterdim dorusu. Tahsin Ycel, Ahmet Oktay, Ferit Edg gibi rnekleri dnelim; farkl kuaklardan, biribirine tam benzemeyen yaknlk dereceleri kurmu otuz- krk okur, bu yazarlarn yaptlanyla zaman iinde nasl bir iliki gelitirdiklerini kaleme alacak olsalar, bana kalrsa deme serven romanna ta kartacak bir gerilim hatt deyebilir(di)ler.

    Hangi drtyle yazarn ilk kitabm aldklarndan balayarak, ne trden bir gzergh neden yle yarattklarm dile getirmeleri benzersiz bir deneyim ortaya koyabilir (di): Yaznbilimci, toplumbilimci, eletirmen asndan bulunmas g bir malzemeden szediyorum, yazarlar okurlar asndan da.

    Bu tasay ifade eder, bu tasary ne srerken profesyonel okurlar ayrdm belirtmeliyim; sade okurun, okurlarn yaklam asl merakm kamlayan. Okur, tanm gerei sessiz, handiyse dilsizdir. Soruyorum: art mdr? Neden bir seferliine kayna gerekesi belirsiz o and bozmasn?

    Bylesi bir metinde, seilen yazann, kimi kitaplarm esgeme zgrln nasl kullandm aktarabilir okur. Hangi kitabna iki-debir dnme gereksinmesi duyduunu da. Bir adm tesinde, yaayan bir yazarsa setii, ondan hangi kitab beklediini bile kda dkebilir.

    Szn z: Okur, yazabilir.

    QUGNARDLA BR (K) BULUMADAN

    Pascal Quignardla, stanbul'da geirdii drt gn iinde birka kez bir araya getirildik: Okur nnde masabanda yanyana syleimizde, iki akam yemeinde, bir kahve sohbetinde, nereye kadar karlkl alabilmek eldeyse, denedik. Baka trl tanlmyor.

  • 14

    Yaptm enikonu bildiim yazarlar arasnda sayabilirim Quignard'. Gnmz edebiyatnn merak susuzu temsilcilerinden biri; okurluunu yazarl kadar ne karan, Klsik Dnya ile Modem Dnyann iie gemelerini salayacak diyaloglarna bel balam, kesintisiz bir damar zerinde ileri-geri hareket etmekten gen durmam bir yazar. lgi alanlarmz kadar yaz tavrlarmz asndan da yabana atlamayacak ortaklklarmz olduunu grmekte gecikmedik. Byle durumlarda benzerlik'ten szetmek en uygun yaktrma saylmamal; teden beri, bir tr hstmbk zerinde durmay yeliyorum ben. Yoksa, aynhk aranacaksa, bir dolusunu bulmak g deildir. Diyalog baladnda, belli bir noktaya gelesiye dek, karlkl kutuplan yoklamak yapc tutum oluyor; ilikiyi gelitirecek vesileler doarsa, uzlamazlklara da yer ama olana aynca bulunacaktr, diye dnyorum.

    Quignardla biraz stanbul zerine konutuk. Heybeliada'dan gaml dnd. Ayasofya'da, Sultanahmette, Taksim-Tnel hattnda dolat. Yolculuk merakllanndan deil, ylda iki kez evinden ayrlrm. stanbuldan sonra kafasnda Sen Petersburgu koymu sraya. Ayrd sre ok ksd byle kender iin, bana kalrsa, ncesinde fazla bir hazrlk da yapmadna gre, gelikin bir gezgin bak kurmad sylenebilir zaten, asl yolculuu kitaplararas zeminde gryor.

    Onbe yldr yazarlktan kazandklaryla yaayabiliyormu; yanl anlamayn ama dedi: Ferrari kullanyor deilim!. Uzun sre Gallimardn yayn ynetmenliini yapmt, insanlarla ilikilerin kitaplarla olanlardan katbekat g olduu konusunda elbette ayn dnceleri paylayorduk.

    Quignardn sunuunu kafamda tartarken iki ayn nokta setim. Birincisi, eski bir takmam: Yabanc yazar tam ne demektir?. Bir yazar, okur iin, ktphanesinin eiinden bir kitabyla girmeden nce yabancdr yalnzca. Yabanc bir dilde yazd, yabanc bir lkenin inam olduu iin deil. Oysa ders kitaplan, kitabevleri, yaynevi kataloglan tam tersini sylyor, biliyorum. Pascal Quignardn yaklak elli kitab yaymlanm, yaklak yirmi kitabm okumuum, neden yabana yazar olsun? Hibir kitabm almam, okumam olduum bir Trk yazar benim amdan yabana bir yazardr, buna karlk.

    kinci nokta, geni evren ayor, kafa patlattka: Bir yazarn yapt yazld srayla okur nne kmaz ille de, sk sk kaymalarla karlalr. Szgelimi Quignard, Petits Traites dizisini 1977-1980 aras yazm ama 1990a dek yaync bulamam o sekiz ciltlik (imdi iki oylumlu ciltte toplanan) risalelerine. teki yakada, okur, btn kitaplarm okumu bile olsa bir yazarn, onlar genellikle kronolojik sraya bal kalarak eline almaz; her okurun kendi srasn yarattm syleyebiliriz. Bu fark bana hep yakc geldi.

    Bir de, buna deinmedim ama, ev konusuna yeni pencereler ald zihnimde. Yazarn bir evi, ola ki bir ikinci evi vardr, olur; yazd kitaplar basldka binlerce, onbinlerce, yzbinlerce eve dalrlar. Yakc bir fark daha. Kitaplarn genelevleri, randevuevleri var aynca: Ktphaneler, kitabevleri. Mteriye orada/n ulayorlar. Yazmn ise tek evi belli: Jarrynin deyiiyle, yazarn iinde ancak volta atabildii, mahkmu olduu kafatas kutusu. Yaz masamn arkasnda Goethenin kafatasnn fotoraf duruyor, ereve iinde. Grenler vanitas tutkusu diye bakyor olabilirler ama, bir o kadar da yazmn evi o. Bak, Quignarda bunu sylemeyi unuttum. Goethe nasl yabancm olsun?

    Pascal Quignardla en temel ortaklmz par(ampar)a-yaz geleneine bir biimde ballmzdan kaynaklanyor sanyorum.

  • 15

    Fragman ter Yaz hakknda bir kitaba soyunmutum yirmi yl nce (bkz: Bm KMJTM Afdhto, 31). Bir noktada ken onca tasandan bin. O sralarda Quignardn kk oysa can alc kitabn, Panolar Hakknda Bir Ttkmk fUtenU balkl metnini (1986) okumamtm. Belki, frsat bu nat, bir kitaba deilse bile bir paraya daha ynelebilirim imdi.

    Paralannz yazarken. Btnlk kuruntusu kafamzn dibinde basso contmuo sredursun.

    Bir paramz, birka paramz bazan tekilerin iinden geer. Tpk burada olduu gibi.

    OULPOCA BR LE YEME

    Paul Foumel ve Marcel Benabou, Oulipoyu yalnzca ynetmiyorlar, bir de yaatyorlar onu. Marcelle iki yl nce bir akam yemeinde bulumutuk, bu kez ikiliyle birlikte bir le yemeinde birlikteydik, ciddi konumalarm nlayan kahkahalarm tamamlad.

    Fournel, uzun uzun Queneauyla Perec arasndaki temel fark zerinde durdu: Queneau nasl durmadan yazdklarnn arkasnda saklanm, Perec, tam aksine, nasl kendini aa karmaya, vurmaya abalam btn btne zt karakterler, Baba ile Oul. Konuyu Queneaunun neredeyse gizlice dinsel servenini srdrne getirdi Foumel, pek ok ey lmnden sonra aydnlanm, arkasnda brakt defterlerle. Bunlar anlatrken de, bir tr dknkl yaadklarm sezdirmeden edemedi; sanki aldatlmlard.

    Kim o noktada Pierre EmmanuePden szetti karamyorum imdi, Benabou onu da, Claudeli de bir rpda haklayverdi. Davranmaya frsat bulamadan Jouvea da hafif bir karma yapnca dayanamadm, btn eskimi yanna karn Le Grand Oeuvren yabana atlamayacak bir yapt olduuna, Claudelin hem Odelarnda, hem de nesrinde ve tiyatrosunda byk bir g bulduuma, Jouvensa kesinkes hafifsenemeyeceine ilikin dncelerimi sraladm. Haklsnz dedi Benabou btn kibarlyla, ama besbelli iinden bana hak vermiyordu pek. Samnm benzer duygular tayarak, Foumel de Jouvela ilgili birka vgl sz sarfetti.

    Btn bunlar biraz da undan aktardm: 1974de, Paris-stanbul hattnda Ferit Edgyle, uzun mektuplar araclyla bir tartmaya dalmtk. College de Pataphysiquee, Raymond Roussel'e ok dkn olduum bir dnemdi. Edg, edebiyatn yalnzca zihinsel cephede gelien bir izgisinden artk uzaklatn, rnein Rousseli eskisi kadar ekici bulmadn yazdka, bunu onun zamanla ehlilemi olmasna balyordum yllar geti, ben de ayn kprden getim.

    Bugn baktmda, nclerin hl iimde heyecan uyandrdn gryorum: Jarry ve Roussel, Queneau ve Perec, Calvino ve Roubaud saygyla, keyifle, ilgiyle yaptlarna eildiim, dndm yazarlar arasnda yeralmay srdryorlar (sanrm ou hakknda Edg de benzer bir konumdadr).

    Buna karlk, nc kuakla birlikte, takipilerin almalannda, ilerinde, belli bir hafifleme eilimi ar basyor dncesindeyim. Benabounun Kitaplarmdan Ballarn Nasl Yakmadm?\ Fournelin Bisiklet rerinde si phesiz byk bir zek, ince bir humour, lirik bir edayla yazlm kitaplar, kim tersini syleyebilir, gelgelelim hem kuunun son arklar

  • 16

    kimliini tayorlar, hem de Perecin ya da Calvinonun bayaptlar lsnde derin boyutlar ierdikleri ileri srlemez gibi geliyor bana Ouliponun son bayapt, bana kalrsa, Roubaudnun rmak romandr.

    Yeni kuak Oulipoculann yazdklarnda, deyim biraz i kaacak ama, grgr fazlaca ne kyor. Zek, bir noktadan sonra Edebiyatn bana bel kesiliverir.

    Benabounun, Claudele ve Jouvea yklenirken, iki kavrama oklarn gnderdiini belirtmeliyim: Mistik Dnya ve Neo-klsik slp. Yeniliki, deneysel, pozitif bilgiyle syleisinden beslenen bir yaz damarnn temsilcilerinin gznde gerekten de alm ve anm iki odaktr bunlar. Bizde, benim uzak hsmlm yana koyarsak, tek Ouliposai metinleri ortaya koyan gen bir yazarmzn, mistik tavrlar nedeniyle bir arkadamzla alay ettiine, ondan man denizinde yzyor diye szettiine baka bir yerde deinmitim. Bu yargy gelitiren kiinin kendi idnyasmda basbaya kaybolmu olduunu eklemeliyim: Akla, zihne ok yklenince manev deer sistemi bolanyor galiba. Tehlikeli kavramlardan biri de bu: Manevlikten dem vururken, balam Dinle snrlayanlayz, baka inan biimleri vardr; szgelimi, bireyin etik bir dayanaklar silsilesi yaratmak iin mmin kesilmesini art komak gerekmez.

    yle sanyorum ki, edebiyat adamnn yaptyla evreni arasndaki balantlar zerine yeniden dnmeye dnmesi gerekiyor her kuan. Foumel, Fransz Edebiyatnda, I. Dnya Sava travmasnn etkisinden szet bir ara, Clauderie snrlamakszn uzun bir listeye uzand. Bugn, Orta-Doudaki savam hepimizi derinden yaraladm grmyor muyuz?

    Neo-klsik yaklamlara ben de ok ak saylmam dorusu. Gelenein bir tutamak haline getirilmesi, zorunlu kk araylar rahatsz edici boyutlar alabiliyor. Ne var ki, bir noktada, eski formlarla yzleme istei kabaryorsa (ki Roubaudda rnein, u noktaya gitmitir o istek), ne pahasna olursa olsun o istee srt dnmek de salkl tutum gibi grnmyor bana. air, yazar nasl bir sonu karyor, ona baklmak. Yalnzca Claudel ya da Jouve gibi dindar airlerde gze arpmaz o eilim, Persede ve Aragonda da ayn kayg ne kmtr. stelik Batnn klsik formlarna dnten te, Latinlerin ya da Dounun birikimine de ulama ve onlarla syleiye girme istei dorua vurmu deil midir?

    Ouliponun murad, Edebiyat ve Matematik yanyana getirilirken, ifade alann daraltmak olarak biimlenmemiti elbette. Hareketin nde gelen isimleri iin, etkinlikleri, hem varolularnn, hem de yapdannn btnn, btnln kapsamyordu. Sanrm, sonrasnda, Oulipoyu merkeze alanlar kendi yollarm daraltr oldular.

    Benabou ve Foumel, Racinein Biritannicusundan nlemli pasajlar skmler, karlld onlan okuyarak ilerliyorlar. Bu tr giriimlere haydyorum. Celinein Gecenin Dibine Yolculuk unda bir tek noktalan ve nlem iaretlerini brakmak ve kitabn yle bir basmm yapmak isterdim; bu yoldan, yazarn orkestrasyon anlay da ortaya kard.

    NCPTZERNE DENEME

    oktan bir ncipit Enstits" kurulmu, geliecek ve dallanp budaklanacak, yerkrenin drt ucunda kendisine resmi ya da gayr- resm bal biimde hani har alan temsilciler edinecek vakti bulmu, kullanm olmalyd. Byk, gl bir merkez dnyorum,

  • 17

    uluslar ve diller aras an gitgide yayan, yeni yelerle ibirliini pekitiren, veri toplama ve snflandrma sistemini oturtmu, ileyii nicedir kat kurallara ve sarslmaz hiyerari anlayna balanm, almay baard destekleri doru kullanmay bugne dek baarm bir rgt. Bugne dek kurulamam olmas, ilk kurulu admlarnn atlmasna engel hi deil: letiimin farkl kurallardan yaygn ve yakn gemie oranla kolay yollarla gerekleme olanann serpildii bir dnyada, konuya balanm insanlar bir at altnda toplamaya girimek, yeni ilgililer yaratmak ok g olmasa gerek.

    Enstit diyorum ya, akademik, yarakademik bir kurulu gemiyor aklmdan. Akademisyenler de ye, temsilci, ynetici olabilir gereinde, ama btnyle gnl ii saydma gre ncipit tutkusunu, daha ok lonca sistemini andracak, Patafizik Kolejindeki biimsel eday deilse bile karlksz kendinden verme cokusunu esas alacak bir rgte ynelinmeli. Enstit alanlar yabanclar, darlkllar nnde bu aidiyetleri nedeniyle uluorta vnmeye, grnmeye kalkmamal, almalarnn gelir hanelerine hibir katks olmayacan bilmeli, kk giderleri (fotokopi, posta, vb.) hesaba katmaldr.

    Ensdtnn en tepesindekilein, kurumlar heyeti tarafndan seilme ynteminin znde, onlarn sessiz becerikliliklerinin belirleyici pay olmal bana kalrsa: Sistemin gelimesi, dayankl klnmas, ama ve hedeflerini belli bir tutarllk iinde eidemesi bir bakas sorunu phesiz, burada doru akl yrtme ve yaratc duyarlk ne kacaktr; gelgelelim, i uygulamaya yneldiinde, sorumlularn pratiklik zelliinin ar basmas gerekecei apak ortadadr. Dolaysyla, gvenilirliin yansra, ibilirliin ve toplumsal temsil yeteneinin aranan nitelikler arasnda n sray almas artc saylmamaldr.

    in oylumu bydke, mekanizmann almasn, tkezlememesini salayacak alakgnll ancak yeterli bir bteye gereksinme duyulaca apak ortadadr: Merkezin yerleim ve mekn giderleri kadar iletiim, dosyalama, corpusler oluturma, etkinlikler (sempozyum, kollokyum, vb.) dzenleme, yayn yapma dallarnda ortaya kacak zorunlu harcamalarnn hesapl biimde ngrlmesinden doal ne olabilir? ncipit Enstits, gene de, ilevsel olmayan herhangi bir alma girmemeli, gsteri ya da kibir balanmda deerlendirilebilecek sapmalardan, tamumdan da, kutlamadan da uzak durmaldr. Bunu sylemek, tersini sylemek deildir; rnein, Enstitnn gizli rgt, tuhaf tarikat, kapal aygt gibi alglanmas en hafifinden yanl olur; elbette tannacak, bilinecektir, ki ok sayda gnll igcnn katlmas, toplanmas, retmesi szkonusu olabilsin.

    Btn bunlar yaygara koparmadan, basn nne kmadan yaplabilir: yi tasarlanm, uzant a doru harmanlanm bir nternet sitesi olabilecek en ksa, en yaln, baka bir kaynaa bavurmay gerektirmeyecek tanmm verebilir kuruluun: ncipit Enstits, ad stnde, yeryznde bugne dek yazlm btn kitaplarn ilk cmlelerini biraraya toplamak, onlar smflandrmak, biimlendirmek ve ilikilendirmek, yorumlamak ve boyutlandrmak amacyla kurulmu, elde ettii btn sonulan gnbegn sunmay, paylamay hedefleyen bir merkezdir.

    Geni kamuoyu, karakamu iin yeterlidir bu ereveleme, labirentin kapsna ieride ne olduunu, neler olabileceini yazmanz uygun ve drst bir tavr olur, ha, binleri o nelere ucuz bir merakla yaklaacak olursa naslsa aznn paym alr ve saatlanm yitirdikten sonra ekip gider, yakc bir merakla ieri dalarsa, buna karlk, ya grtlana kadar batar ve sarmaln ortasna geni zamanlarm gmmeyi hak eder, ya da grtlana kadar batar ve bundan anlalmaz bir mutluluk devirir, kim ne yaparsa yapsn, sonuta

  • 18

    Hayat nasl olsa bir rulet temposuyla dndne, dndrdne gre, hibir tutku tekisinden kutsal saylamaz.

    Bunlar dile getirirken, Enstitnn btn kaplarnn, elini kolunu sallayarak i olsun diye ieri girecek herkese kendiliinden ak tutulacam sylemi oluyor muyum? Paradoksal grnebilir. Bu hem byle olacaktr, hem de byle olmayacaktr. letiim kanallarndan herhangi birini kullanarak, posta ya da e-posta yoluyla, at kap merkeze gelip ite benim en sevdiim yirmi incipit diye bir liste sunan kiiyle, Nathaniel Hawthome\n btn incipitlerini, bir adm sonrasnda Hawthomeun btn zgn incipitleri ve Rusa evirilerdeki karlklann sunanlar arasnda Enstit alanlar elbette farkl bir tavr taknarak iliki kuracaklardr: ilk rnekteki bavuruyu teekkr edip aldktan sonra kibarca bavuru sahibini savuturmalar doal bir takdir hakk olarak grlebilir; buna karlk, ikinci, zellikle nc bavuru sahibinde Enstitnn ilk kademe yesi olma durumu kendiliinden devreye girecektir; geliecek diyalogun sonularna, bir sonraki admda oluabilecek ilerlemeye bal biimde, ikinci ve/ya nc kiinin bir st dzeyde ye olmas, katlmclk eilimine kout bir eri izerek daha yukarlarda bir konuma ykselmesi, giderek yelik merdiveninin btn basamaklarnn etkin kiilere ak olmas szkonusu edilmelidir.

    Alacakaranlkta uuyor muyum?

    Tabi.

    ADA TRK ROMANNDAN BE LK CMLE SEKS

    Kolera Sokann en kral kevaesi Ed, yattan sonra ap arasn ykad suyu, hurdaya km metal artklarndan yaplma kerhanenin pencere iskeletinden k bir figrle bolua sald.

    Metin Kaan, Ar Koman

    Ulema, chela ve ehli dubara; ehli namus, ehli iret ve erbab- livata rivayet ve iln, hikyet ve beyan etmilerdir ki kun- Kinattan 7079 yl, sa Mesihten 1681 ve Hicretten dahi 1092 yl sonra, adna Kostantiniye derler tarrakas mehur bir kent vard.

    hsan Oktay Anar, Puslu Ktalar Atlas

    Gece yava yava geliyor.

    Bilge Karasu, Gece

    Buzlucam blmeli dikdrtgen odann, penceresiz, kaps lo koridora hep ak te birine skk, ayaklarndan birinin kr takoz destekli masasna abanm, sabah ayna eri simidini daldrp karyor.

    Vsat O. Bener, Busulann Virs

    Bir gn bir kitap okudum ve btn hayatm deiti.

    Orhan Pamuk, Yeni Hayat

  • 19

    FTDLLLK

    Fransada yaymlanan ve her saysnda iki dnya kentini tokuturan MEET dergisi, sekizinci saysn Pekin/stanbul kilisine ayryor; ylda bir kez dzenledii meetinglerinin 2004te gerekleecek olanyla akacak bu say. arllar arasnda benim de yeralacam onbe yazardan aym izlek zre yazlar istenmi: Babil okdillilik, okkltrllk. Mart ay iinde bitirmem gereken metin zerinde zihin altrmalar yaptm srada, Zaman gazetesi, Elif afakn dorudan ngilizce yazd son kitabyla ilgili derlitoplu bir yaklam getirdi. Tahsin Ycel ve Hilmi Yavuzun grlerinin de alnd bu soruturmann ana sorusu: afakn ngilizce yazd kitab hangi edebiyatn rn saylacak? Yazarn kitabn Trkeye Asl Bien eviriyormu.

    George Steinerin kitabna (Atheneum, 1931) adn veren drt- drdk denemesi Extraterri/oriaf do. (1969), konunun bellibal odaklan sralanmt. iftdillilik, okdillilik sorunu yeni deildir: Dante de, Petrarcada, pek ok baka yazar ve dnrde Latince ile anadilleri arasnda bir blnme yaanm olmasn, Steiner Avrupa elitinin bir dnemdeki dmleri arasnda grr. Divan edebiyat balamnda da benzeri bir koulla karlanz: Birden fazla airin, ayn anda Farsa, Trke, Arapa dvanlar, dvaneler kurduuna tank olunur. Her ada baz dillerin evrensel kltr dili kimlii tama durumu, anadil dnda bir aracn ne kmasyla sonulanagelmitir.

    Modern zamanlarda, dilin bir yurt birimi olarak tanmasnn tesinde, erken yata ikinci (yabanc) bir dilin iinde yetimenin (rnein Goran, Beckett), kimi rneklerde okdillilie almann (Pound, Nabokov), smrge koullarnn belirleyiciliinin (Conrad, Naipaul, vb.), bir noktadan sonra da eviri etkinliklerinin yaygnlamasyla atba doan sorunlarn (szgelimi Kunderada olduu gibi) olguyu ne kard gerek. Steinerin de zerinde durduu, bir dilin bir halkn ya da ulusun itarihini oluturduuna ilikin romantik kuramdan, geen sre iinde belli llerde uzaklald varsaylsa bile, ya^tn yaptnn vazgeilmez bir zellii hl ait olduu dilin ve kltrn birebir uzants olma haline skskya bal: Srgn kan yazarn yurdunu dilinde tad, nerede yaarsa yaasn yazarlm setii ve kulland dille, o dilin iinde belirledii benim gzmde de tartlmaz bir gerek - eklemeye gerek var m: Bu dilin ille de anadili olmas gerekmez.

    Her rnekte farkl sorularla yzleeceiz anlamna gelir bu: Nabokov, hereyden nce Rus dilinin bir yazan deil midir? Beckett nce ngilizcenin, peisra Franszcann? Cioran, Franszcann? Ya Kundera? Bu sorularn doru yantlan olabilir mi bilemiyorum, varsa, ki bence vardr, onlan szkonusu dillerde okuyabilenler verebilecektir.

    Ama nce, iftdilli olmann temel lsne biraz sokulmak gerekebilir. Zamaridaki rportajda, Elif Tuncann kaleminden Hilmi Yavuzun ve Tahsin Ycelin grlerine eilelim:

    Hilmi Yavuz, ne olursa olsun, bir yazarn yabana bir dilde, kendini anadilindeki gibi rahat ve doru ifade edemeyeceini savunuyor. Kk yatan itibaren Fransz kltrnden beslenmeye balayan Milan Kundera veya mecbur kald iin Almanca yazan Franz Kafka gibi yazarlar ise bu deerlendirmenin dnda tutuyor. Yazar ve dilbilimci Tahsin Ycel ise iftdillilik konusunda hak veriyor Elif afaka, ancak yine de tamamen katldm sylemek zor. Ycel, hereye karn kendini ikidilli hissedebilir insan. Ben de kk yatan itibaren Franszca rendim ve iim gerei de Franszca ile ok ilgilendim. Ama ikidilli olarak grmem kendimi diyor. Baz bilimsel kitaplarm Franszca yazp daha sonra

  • 20

    Trkeye evirdiim belirten Ycel, edebi trdeki kitaplarm ise Trkeden baka bir dille yazmay 'aklndan bile geirmediini sylyor.

    Hilmi Yavuz ve Tahsin Ycelin grleri benzeiyor: Yanl anlamyorsam, iki yazarmz da yabanc dil bilmek ile iftdillilik arasna bir set ekiyorlar. Bir yabana dili, birden fazla yabana dili iyi bilen, ok iyi bilen ok sayda insanla karlaabiliriz bugn. iftdillilik, okdillik az rastlanan bir durum, buna karlk: ocukluk yllarndan balayan, evdc devreye giren, olmad yurtta biimlenen bir koul: Ebeveynlerinizden birinin anadili farkldr, yurtdnda gemitir ocukluunuz, yabanc dadyla bym ya da anaokulu yllarnda yabana bir okula verilmisinizdir. Bu eikten sonra renilen yabana dil, ne olursa olsun, anadilinizin size sunduklaryla kolay kolay yanamaz: vey bir ara olarak kalmaya yazgldr genellikle baz ayrks rnekler kural bozmaya yetmez: Konumu^ edebiyat ise.

    Vurgu getiriyorum, nk yazmann tek geerli olduu alan deil Edebiyat. te Yazmsjd yaptlarm Trkeden baka bir dilde yazmay bile akimdan geirmeyen* Tahsin Ycelin, kimi bilimsel almalarm dorudan Franszca yazdm biliyoruz. Akademik dil, Dilin iindeki daha sntrk bir alanda renilebilen, belli bir yatan sonra da renilebilen bir ara: Bugn yeryznde, saysz akademisyenin yabana dilde (hatt dillerde) rn verebildiklerine tank oluyoruz. Aralannda anadili Trke olanlar da grlyor teden beri: Adnan Advar, Osmanl Trklerinde linii Franszca yazmt rnein; Halil nalaktan Berke Vardara, Akit Gktrkden Pertev Naili Boratava, Niyazi Berkese uzun bir dkm karmak g olmasa gerek. Yeni kuaklarda iyice younluk kazanan bir eilim bu; kendi payma Cemal Kafadar, Glru Necipolu gibi tarihilerimizin yaz dili olarak ngilizceyi semelerini deil ama, kendi yaptlarm anadillerinde yeniden yazmaya enmelerini yadrgadm sylemek isterim.

    Yadrgamak szn gelii, gerekte bir eletiri tonuyla ileri sryorum grm: Bu tarihilerimiz Avrupa ya da Japonya tarihi yazmyorlar, Osmanl zerinde alyorlar, kendi dillerinde de yazmazlarsa, szkonusu disiplinin buradaki geliimi dilsel adan rselenebilir. Tahsin Ycelin kendi alannda Trkeye kazandrd, kimi devekuu zihniyetlilerin aklsra sarakaya almaya altklar kavramsal zenginlik, dilin Dnce ve akl yrtme yetisi arasndaki iliki asndan bir model oluturabilir.

    Bunlan ifade ederken, ters ynde farkl bir gelime olduunu anmsatmak istiyorum. Trk dili ve kltr, Osmanlca ve Osmanl kltr, iki yzyla yakn bir sredir yabana aratrmaalarn ilgisini ekmi alanlar, bu erevede onlara ciddi borlarmz biriktiini sylemeliyiz. Serseri mayn sayorum u isimleri: Gibb, Dumezil, Tietze, Walter Andrews, Bacque-Grammond, Walter Feldmann... Dikkat eken bir ortak yanlan, bu dil ve kltr zerinde bir mr boyu almalarna karn, ounun, genellikle, anadillerinde yazm olmalandr. zerinde dnlmeye deer bir konu olduunu sanyorum.

    iftdillilik balamnda, Edebiyata dnelim. Son birka yl iinde, yabanc dillerde tektk de olsa rn vermi yazarlarmzn yaptlarm, bir antologya almas iin, toplayp aynyorum. Bu metinlerin arasnda, daha minr bir kategoride yeraldn dndm, uzun yllar stanbulda yaam, burada yazm, ama yazmak iin kk yata evde rendikleri Franszcay semi levantenlerin kitaplarndan setiklerim de yeralyor, Necdet Sander ya da Tank Yenisey gibi hangi gerekeyle Franszcay yelediklerini bilemediim yazarlar, airlerden de rnekler kullanmak istiyorum.

  • 21

    Bir kategoride, Trkeye pek bavurmam yazarlar var. Osman Necmi Grmen, Erje Aygen gibi. Onlan, son eyrek yzyl iinde, ikinci ve kuak Almanya gmenlerimiz izliyor. Zafer enocak, Akif Pirini gibi Almancalanna Trkelerinden hakl olarak daha fazla gven ve yaknlk duyan bu yazarlan, kendimize ne denli yakn bulsak, bu dilin ustalan olarak gremeyiz.

    Antologyamda biraraya gelecek rnekler arasnda, vesile ya da deney olsun diye yabanc dilde birka iir, metin kaleme alm yazarlarmz belli bir yer tutacak: Himin Mercure de France iin dorudan Franszca yazd deneme, mer Seyfettinden bir iir ile balayan, Nedim Grsele ve avkar Altmele dek uzayan bir maskeli balo seans.

    Birka yazarmzn durumu daha karmak: Abdullah Cevdet, yzyl ba yaymlad Franszca iir kitaplaryla, bana kalrsa tek iftdilli edebiyat adammz.

    Feyyaz Kayacann hem Franszca, hem ngilizce yapdan var ama, gene de tamtamna okdilli sayabilir miyiz Trkenin bu soy yazarm, emin deilim.

    Geriye kalyor, sisler iindeki Aysel zakm: Trkede balad yaznsal serveni birka yabanc dilde srdrmeye alan bu yazarmzla ilgili rivayeder karmak.

    Sona, kendi deneyimimi braktm, renmeye balayal krk yl am olmasna karn Franszcay ikinci dilim olarak deil yabana bir dil olarak tayorum. Genlik yllarnda, zorunlu ve keyfeder kategorilerde yazdm oldu Franszcada; gelgeldim, yurtdndan Trkiyeye dn karan vermemin en belirgin nedeni; anadil kullanmnda gzlemlediim anzalar olmutu. Son on yl iinde, belli vesileler nedeniyle kimi metinlerimi (Pasaport, Smokinli Berdu) nce Franszca yazdm, sonra da onlan oturup yeniden yazdm - bakalarnn bu metinleri evirmeleri durumunda, o metinler bana ait olamazlard, imzamla yaymlanmalarna izin veremezdim. En son, yaymamn ekici arsna ayak uydurarak, gvdesi okkal bir kitap iin kmen bir metin kaleme aldm: stanbul des Djinns. Yazarken akla karay setiim o ksa nesir paras ciddi bir dzdtiden getikten sonra okur nne kt.

    Ama dedim ya, iftdillilikle uzaktan yakndan bir ilikim yok benim, bir yabana dilde edebiyat yapmaya karar vermi olsaydm belki daha st bir dzeye tayabilirdim tanma biimimi, ne var ki anadilime duyduum ehveti baka bir dile daha duyamadm ben zaten monogammdr.

    Bugnden yarna, okdilliliin alan kazanacam dnyorum. iftdillilik, yerkrede, Amerikan dilinin egemenlii nedeniyle belirgin biimde ne kt, baka iftdillilik versiyonlar da dolam zgrlyle atba geliecektir.

    Edebiyat konu olduunda, iki ayn etmen, anadil dnda rn vermek iin kkrtc oluyor, olacak sanyorum, ilki, yazarlarn eviri karsnda mutsuz olmalar. Kundera somut bir rnek. Ayn sorunu sessiz biimde Beckett ve Nabokov da yaamtr. Anadilinde kl krk yaran yazar, tand yabana dillerde dikenlerini karmadan yapamyor: Bilen bilir, Bilge Karasunun evirmenleriyle nasl dalatm. Ne kazandrr, ne kaybettirir iin iine girmek, yazara? Yant okunaksz bir soru.

    Anadilinde zaten pek titiz, kvrak, zengin bir kiisel dil kuramayan yazarlar, yayn piyasas byle eylere aldrmayan bir tecimsel boyut barndryor ou yerde, pekl ayn sonucu iyi-kt alabilirler yabana bir dilde. Bylelikle, kitaplar iyi evirmenler tarafndan

  • 22

    anadillerine evrildiinde, dorudan yazm olmalarndan daha az zarar vermi de olurlar dile ve edebiyata.

    Kim inanr bilmem, ironi ya da lf sokuturma yok bu sylediklerimde. Octavio Paz, neredeyse krk yl nce, yayn simsarlarnn amda Badatta manskri peinde dolatklarm yazmt. Yayn endstrisinin her zamankinden fazla acil talebi olduunu anlamak iin, uluslararas fuarlarn telif ajans salonlarnda biraz dolamak yeterli.

    Bu durumu knamyorum, nk knasam ne olur, neye yarar, benim gibilerin kabul etmedii, etmeye sonuna dek yanamayaca ey. Edebiyatm bir dil rn olduunu bilmeyen ya da bunu hiesayanlarn, kendilerine sunulan koskoca dnyayla yetinmeyip kk bir adaya tebelle olmaya kalkmalardr.

    Noli me tangere!

    KARILAMALAR

    Dnyayla temas balamnda, benim kuam bir ncekinden, iki ncekinden kyaslanmayacak lde baht ak oldu. ok erken yata byk ustalarla karlam olmak bakam etkiledi, bunu defalarca dile getirdim: Beckettle, Charla, Roland Barthesla yz- yze gelip konumak, gc zamana yaylan bir leklendirme biimi yaratyor gen edebiyat adam adaynn zerinde.

    O yalarda, iki zt kutup ekiyor inam. Her durumda sanyorsunuz Binlerini eriilmez, insanst saydnz iin, dengelemek uruna kendinizi olmadnz bir ey sanma tehlikesinin ortasndasnz. Nedim Grsel, beni Aragonla tantrdnda hemen trnaklarm karmtm szgelimi. 1974de kendimi bir bok sanyordum, hibir bok deildim tabi. Aragona temsil ettii konum ve buna bal szmona salam gerekeler nedeniyle okumama hakkm elimde tutarak yaklayordum kafamda. Siz ne yapyorsunuz? sorusuna aslnda umutsuzca, nk kaybolmu biimde aryorum yantn vermem gerekirken, Rigaudnun cmlesini eitlemeyi yelediydim: Sizler airsiniz, bizler lmden yanayz. Bu haddini bilmez, bo kibire dayal tavr karsnda kibarlm terketmeden azmn paym verdiini sylemeliyim. Zaman iinde, Aragonun ant yazsyla yzletike utan duygusunu tazelemeden edemedim. Daha nemlisi, ok gecikmeden yaptrma ve yaktrma llerimden kurtulmamda o trden karlamalarn oynad roldr.

    1970*li yllarda, hem yatlarmla, hem de nceki kuaklardan ustalarla kltrel sohbetlerimizde, bu konu, bir ucundan ya da tekinden alrd. Dnya Edebiyatnn yaayan temsilcilerinin yaptlaryla bugnk kadar ilikide deildik o dnemde. Bizim edebiyatmzn pek az rn dolama kabiliyordu. Trafik de ok snrlyd: Tek tk yabana yazar gelir, tek tk yazarmz yurtd etkinliklere arlr, kiisel ilikiler gelitirildiine tank olunmazd. Karlklyd tutukluk. Trkiye* de handiyse iki ay geiren, yaklak 80 sayfa gnlk metni yazan Cocteau, bir tek kltr adamnn adm verir: Muhsin ErturuL

    Tablonun, son onbe yl iinde hzla deitiini gryoruz. Dnya Edebiyatnn rnleri, geni bir yelpazede, ou kez sca scana dilimize evriliyor. evirmenler yazarlarla

  • 23

    iletiim kuruyor: smail Yerguz szgelimi Kundera*yla yazyor pek ok rnekten biri. Trk yazarlan pek ok yabana dile evriliyor. Her yl onlarca yabanc yazar, dnr, sanat adam Trkiyeye geliyor; ok sayda Trk airi, yazan Gney Amerikadan Japonyaya, Dnyaya alyor. Dostluklar kuruluyor, geliiyor, kkleiyor. Ortak projeler devreye giriyor. Gzle grlr bir kaynama szkonusu artk ve bundan geridn yok; tersine, sonraki kuaklarda bu iieliin daha da younluk kazanaca ortada.

    Nooteboomla kitaplarmzdaki kurmaca-gerek kanm hakknda konuuyorduk bir ara. Kahramanlanndan biri, Alman dnr Rdiger Safranskiyle tartma km aralarnda, ona demi ki: Sen olmayan sen ile ben olmayan ben birlikte votka iiyoruz romanda hi votka imeyiz ki biz. Gel de dert anlat! Okurlarn bir ou da sizi siz sanmaz m? te yandan, roman kahramanna dntrlmseniz, genellikle ierlersiniz: Selim lerinin, Adalet Aaolunun, Orhan Pamukun benden neredeyse intikam almaya altklarna inanmmdr.

    Ya yazann canyolda, o hakl olarak rahatsz deil midir yazya giri biiminden? Nooteboom hemen sordu: Ac Bilg?deki Tl, Fatma Tlin deil mi?. Hemen bil mukabele yaptm: Simonie, elbette Simone deil mi?. Gltk ya, her zaman kolay i olmaz bu. Simone, fotoraf sanats. Sonunda, birlikte bir projeye girimiler Gezilen srasnda, air ve yazarlann mezarlarm ziyaret etmiler, fotoraflar Simone ekmi, metni Cees yazm, yaknda yaymlanacak olan kitapta, rastlantlar bitmez, Port-Boudaki Benjamin de varm.

    Bir dahaki sefere, dedik, Aiyna gidelim.

    Hep yle olur Bir dahaki seferi scak bir belirsizliin banna brakrz.

    CEES NOOTEBOOMLA

    Karlamalardan szederken, konu Cees Nootebooma gelip dayandyd. Arzn Merkezinde Bulumalar genel bal altnda gerekletirilen, Adnan zerin ynlendirdii Cemal Reit Rey diyaloglarnda, 31 Mart 2007 gn Nooteboomla yanyana oturmazdan nce kafa kafaya verme frsatmz domutu. Uzun bir akam yemei faslnda, karlkl aldk; ertesi gn boyunca, sahnede ve tesinde srd diyalogumuz, o gece bir noktal virgl koyduk byle balayan ilikilerin usul usul kk saldn biliyorum artk. Her karlama, ister istemez bir tr sonu brakyor arkasnda; farkna varsak varmasak, bilano oluturuluyor zihinlerde. Biribirinizi biraz okumu, fikir sahibi olmusunuz. Tannca, br halkaya da sranyor: Yazardan nsana gei bazan pekitirir imgeyi, bazan zer ve pskrtr: lle de, deer verdiiniz yazarn kiiliini yakn bulacaksnz diye bir kural geerlilik kazanmyor.

    phesiz, diyalogun gelimesini, koyulamasn salayan etmenlerin banda ortaklklar geliyor. Merep, ilgi, hedef ortaklklar ncelikle de. Nooteboom nitelikli okura ynelmi, semi bir yaz adam; oksatarlar yazmak tasalandrmam onu. lkesinde, ana dilinde bile sonu yle gereklemi: Musilin kendini tanmlad gibi, tannan ama geni kitleyle bulumayan bir retim.

    iir, yaz yaamnn merkezinde. Gelgelelim, en az bilinen yn bu, yabana dillere de fazla alamam iirleriyle, evirmenlerinin uzak durmasndan yaknmadan edemedi.

  • 24

    Romanlar, yk kitaplar, denemeleri, daha ok da gezi metinleriyle yaygn tanmrla ulam.

    Bir globt trotter Nooteboom. Alabildiine geni bir corafyann seyyah: Japonyadan Gney Amerikaya, Malezyadan Taylanda

    uzanyor yolculuklar. Yln yaklak yans spanyadaki evinde, ayn Amsterdamda geiriyor, kalan -drt ay konferanslar vermek, okuma gnleri yapmak, arlara yant vermek zere dolamaya aynyor. Dorusu, lksel bir paylam.

    nmzdeki yl 75ine basyor. Hollanda barna basmam onu. Kitaplarm tek bir yaynevi stlenmemi, dank dzende kalmlar hep. Oysa Almanyada Suhrkamp oktan Btn Eserlerini karm bile. Bir burukluk iinde lkesine kar; dmanca yaklaanlarn says onu bezdirmi. Sz bir ara on yldr aday gsterildii Nobel dlne gelince, bir tek ey iin almak isterim: Hollandadakileri susturur belki. Dayanamadm: Bana kalrsa hepten yanlyorsunuz. Az durdu ve sonra, haklsnz dedi. Kendi lkeniz byledir: bir eyler yapmsnzdr, onun iin de sen kendini ne sanyorsun? diye bakanlar ounlukta olur.

    Bu gelimenin birden fazla olumlu sonucu olduu kansndaym. Birincisi, bir lkenin edebiyat, iki ynl almlarla zenginleir, kavruk olmaktan kurtulur. kincisi, ncelikle farkl dillerin, lkelerin, uygarlklarn yazarlarnn, sonra da okurlarnn, biribirilerini sanmalarn, yanl konumlamalarm engeller somutlaan ilikiler. Uzaktan grdklerimizi yok yere yceltmekten de, kltmekten de yle kurtuluruz.

    1990dan bu yana, ok sayda yabana* air, yazar, dnr ile karlatm, bazlaryla kala olacam dndm ilikiler kurdum. Kimileri marur, bumubyk, benmerkezciydi belki; ou dzgn, alakgnll, olduklar gibi insanlard. Ayn yerli yazarlarmz gibi.

    Giderek ortak sorunlarmzn, umut ve umutsuzluklarmzn, d ve projelerimizin, meraklarmzn ve ilgi alanlarmzn ne denli benzetiini, sk sk da kesitiini gzlemledim. nceleri bu duruma biraz aryordum. ok gemeden ayn dnyada yaadmz farkettim. Her yazar lkesine hem bak, hem yaka silkiyor. ou diline k. Hayat pratikleri, geim skntlar kopya cinayederi andnyor.

    Okurlar, kitap sevdallar da biribirine benziyor yerkrede. Tutkular, yaknmalar, beklentileri ayn cmle kalplarna syor.

    Harita lekleri byk bir hzla deiiyor.

    Her karlama bunu doruluyor.

    Cees Nooteboom stanbula gelmeden nce bunlar dnyordum.

  • 25

    MAHREM YAZI

    Bir yaptn anlalmasna katklar nedeniyle yan rnlerin (gnlk, defter, mektup) nemine deindiim, Kafka zerine kmam okumu. Bana bu yaklam yaktrmadn belirtme gereksinmesini duymu: Neden yazarn mahremi okuru ilgilendirsin? sorusuyla yzlememi diliyor.

    Okur, neden btn okur haklarm ahsnda toplamaya kalkr? Satran oynayacaksak, bu da benim hamlem olsun.

    Yazarn mahremi baz okurlar ilgilendirir, bazlarm ilgilendirmez bir kere. Okur, yazarn mahremine, evinin kapm krarak, aralk penceresinden ieri dalarak, drbnle evini gzetleyerek giriyorsa patolojinin alanna gemi demektir. Ayn yorumu, gnln yaymlam bir yazann kitabm okuduu iin yapamayz sanrm. Yazann, lmnden sonra, istei hilafna okur nne karlm mektuplarm edinmek de etikd davran kapsamna girmez bana kalrsa. Ama, birini ya da brn, gerekli grdnde ikisini de okumay kiisel gerekeleriyle reddeden okura olsa olsa sayg duyulur. En dorusu, kimsenin iine kanmamak. br trl, okurun mahremi de yaralanr.

    Gelgelelim, sorun burada bitmiyor galiba. Neden yazarn mahremi okuru ilgilendirsin? sorusunda, baz yazar rneklerine ynelik bir salvo da var. Satr arasndan (ok da deil ayrca), neden mahreminizi ayorsunuz, neden iir ya da yk, roman ya da deneme yazmakla yetinmiyorsunuz sorulan da szyor, grnen soruya elik ediyorlar.

    Burada da bitmiyor bana kalrsa: iire, anlatya, denemeye gerekmedike beninizi bulatrmayn dilei de kacak ortaya, biraz kazrsak. Tutarl bakas, ayrca: Yazar, mahremini esirgeyecekse, bir maskeli balo hilesine bavurmamak.

    Benzer tavr benimsemi yazarlar aznlkta deil, te yandan. Kendilerini, hayatlarm, zel ve mahrem cepheyi retimlerinden uzak tutmay yekyor, bunu bir yazar duruu olarak gryor, savunuyorlar. Aralarnda, bakasnn iine karmam diyenlere rastlyoruz, bir de kanlar oluyor: Mahrem yaz bir tr tehircilikle zdeleiyor onlarn gznde. Kendi payma, srarkym: Okurun da, yazann da iine karmay yersiz ve dayanaksz bir yarglk tr sayyorum lksnz kullann, yle eyler okumayn, yazmayn; ama saha komiserkini stlenmeyin.

    Mahrem yaz tehir kaygsyla aktnldnda, yle rnekler bir dolu olsa da, insafszkk snn geniler. Kafkaya dnelim: Gnl, defterleri, yaymlanmalarndan sorumlu olmad mektuplan, onu tehirci kategorisine sokmak iin yeterk midir? Michel Leirisin yaamyks, Nabokovun yazmalan, Styronn ya da Tezer zlnn yaant ve deneyim eksenk metinleri gzden karldnda Edebiyat kavruklamaz m?

    Mahrem yaz, gezi edebiyatnda, portre metinlerinde, yaamyk almalarnda, kanlmaz durum, devrededir. Tmn safd brakacak myz?

    Sorunu derecelendirme lderine dayandrmak bir yol phesiz, iyi de doru dozu kim tayin edecek yazann kendisi deilse yetkih merciler mi?

    Yinekyorum: Yetki yazann, sonra da okurundur, mereplerine gre doz ayarlan yaparlar, yapacaklardr.

  • 26

    Mahremine bizim llerimize gre sokulmu yazar, kendi mahrem blgelerimize bakmz etkiler. Bizim llerimizden taarak sokulmu yazar rahatszlk douruyorsa iimizde, bundan yararlanabilir, yasaklarmz tartabiliriz.

    Bu balamda dikkat gerektiren, zen isteyen sorun, yazann kendisinden kaynaklanmyor bana kalrsa; yazann mahremini eeleyen teki gzn yaklamna farkl lderle baklmal: Buna hakk var m? sorusu bana ok nemli grnyor. Yaamyk yaznnda, bylesi bir tehlike blgesi, mayn deli alanlar bekliyor okuru. Bu da benim hakkm, diyebiliyor kimileri. Hukuksal stat apayn i, bir uzmanlk cephesi getiriyor, etik stat yle deil. O senin hakknsa akbabalna diklenmek de okurun hakk.

    Demek, herey, bir ycriiyerine oturtma inceliine dayanyor.

    Bir sonraki hamleye gelelim: Namahrem yaz var mdr?

    DOMUZ GIBI YAZMAK

    Genetnin gzel yazma ynnde an zen gstermi olmasn, burjuvalan yaralama hedefiyle aklad bilinir. Gerekten de, zellikle saa-muhafazakr edebiyatlar (Claudel-Mauriac izgisindekileri) ileden karan, ocukluunu ve genliini slah evlerinde geirmi, sonrasnda hrszlk suundan hapisane kuu olmu birinin, yakas almadk ecinsellik ykleri kaleme almasndan ok, bunu Racinee, Flauberte yarar bir dil yaratarak gerekletirmesi olmutu.

    Gzel yazmak, Gke Yaznlarn temel ltlerinden biri, nde geleniydi. Modem ala birlikte, kaba hadarnda, yaznsal serven ikiye blndnde, kutuplardan birinde kalnln dnmden geerek komdu: nl Yahnin Sfr Dereces?nde, Barthesn, slp zanaatnn zn, her cmlesini defalarca yazmaktan geri durmayan Flaubert rneinde younlaarak aklamasndan bu yana yarm yzyl gemi durumda.

    XX. yzylla birlikte, devrimci yazcn zc bir boyut aldn gryoruz. Marinettiden Hlebnikova, Apollinaireden Pounda, btn Bat edebiyadannda bakaldr Dile ve kullanmna ynelmi, yepyeni araylar devreye girmitir. Gzel yaznn horgrld bu dnemde, kar-yaz iin pek ok nitelemenin kullanld yadsnamaz, ben bunlardan birisine, Dubuffetnin 1970li yllarda bavurduu domuz gibi yazmak kategorisine deinmek isdyorum.

    Yaktrmann yaygn eriime ulamam, dahas pek farkedilmemi olmas Dubuffetnin bir sanat adam olarak tannmasna balanabilir sanrm. Oysa, gl ve zgn sanatnn tesinde, sk bir yazard da Dubuffet: Kitaplan, Gombrowiczle yazmalar, yazl syleilen (Btons Kampus) ortada. Domuz gibi yazmak gzden kam olmal.

    Dubuffet, bin yllk sanat geleneini Kltrel Sanat olarak vaftiz ederek o btnln sregtrlmesine diklenmi, yerine, dolgun bir koleksiyonunu oluturduu "Ham Sanat rnlerine komu bir yaratma anlayn nermiti. Bir aamada, savunusunu yaparken gzel yazma abasna kapldn saptayarak bir eliyle yanan tokatlar Sanat alannda kand, ne kanmas, tepetaklak etme ura verdii zihniyetin yaz alanndaki karln benimsemi olduunu alglar ve bir anlamda, has sanatn izdmne domuz gibi yazma nerisini yerletirir.

  • 27

    Eretileme, apak ereveyi izer. Homurtular kararak amur iinde einen bir slp. phesiz, nicedir rnekleriyle karlalm bir yazma biimiydi bu, Dubuffet adn koyduunda: zellikle Artaud, 1925 sonrasnda domuz gibi yazmann altn orann pek ok metninde sergilemi, sonuna dek izgisini srdrmt. Bir baka uta, Celnein monologlarndan takn sayfalar semek g deildi. Sonrasnda, Beckettin, gzel yazmann domuzuna domuz gibi yazarak da mmkn olabildiini kantlayan metinleriyle ereve iyice geniletecekti.

    Burada, kkrtc som gelip dayanyor nmze: Bizim yaz geleneimizde, domuz gibi yazma yoluna sapm olanlar gryor muyuz? eridi gzmn nnden hzla geirirken, arada irili ufakl imekler akyor. karabildiim ilk rneklere baknca aryorum: Onlardan biri, gene bir ressam: Fikret Muall. zellikle de, Ferit Edgnn yayma hazrlad defterlerinde farkediliyor bu yaklam. Sonra, Neyzen Tevfikte esintiler var, ki doal. Bir de, baz paralarda Fikret rgpn yazs tayor benzer tnlan.

    Ama asl belirgin k, 1950 kuanda seiliyor. Leyl Erbil, Ece Ayhan, Sezer Tansu, Ferit Edg bu biribirine hi benzemeyen yazarlarda domuz gibi yazma eilimi zaman zaman belirginlemi. Bir sonraki kuakta, Mustafa Irgat ve zzet Yasarda somut admlara rastlanyor. Daha sonra, ra Kk skendere geliyor.

    Domuz gibi yaz, yerleik deerlere dil stnden devrimci bir saldn. Her dilin edebiyatnda bir ayak deitirme kipi.

    Gzel yaz kadar gereksinmemiz var ona.

    Hayvan-olum, Deleuze-Guattari kilisinin, kpek gibi yazan Kafkadan balayarak nmze getirdii bir koul yle canonla falan yrmyor artk iler.

    GRNE ALDANMAK

    Yakarn Fotorafik Gereklii rerine

    Bir defasnda, haber kanallarndan birinin anchorwoman ile kitap eklerinin birinin bayan yneticisinin, kitap fuar vesilesiyle yaptklar syleiyi izlemitim; daha fazla yabana yazarn konuk edilmesi, baz nl yazarlarn stanbulda arlanmas konusunda ortak dileklerini dile getirirken, gzlerindeki k birden byd: Paul Auster zerinde birlemilerdi. Belli ki hem yazdklarn, hem de fiziini beeniyorlard bu yazarn; phesiz haklaryd. Bir zaman geti, ayn kanaln drt kadn tarafndan ynlendirilen bir baka programnda, Tuna Kiremiti arland. O akamn gzde temalarnn banda Yakkl yazar* figr gelmiti, anmsyorum. Gerekten de, gnmz yazarlar arasnda, yakkl sfat seildiinde, akla ilk gelen isimdi Kiremiti. Kar ynde durumun farkl olduunu kimse syleyemez sanrm: Gzel kadn yazar konusu nicedir gndemdedir. Bir yazarn, okur tarafndan tek seilme nedeni buysa, bir l aknl doduu aktr. Asl sorun, yazarn seilme nedenleri arasnda, grnnn hangi srada yerald, o etmenin okuma edimini biimlendirip biimlendirmedii bana kalrsa. Bu konuda okurun itenliine bel balanabilir mi, bilemiyorum: Bir yazan yakkl ya da gzel bulduu iin

  • 28

    setiini ka kii itiraf edebilir? Yakkl (ya da gzel) bulduum doru diyecektir byk olaslkla, ou okur Ama asl, yazdklarna yaknlk duyduum iin okuyorum o yazan.

    Ortaya koyduum sorunun hepten dzmece saylmasn da, yaznd tasalara dayandnn ileri srlmesini de anlarm. Benim kaygm, daha ok okuma sosyolojisi ya da davran bilgisi' balamnda su yzne vurmutur: Okuma alkanlklar, ritelleri, refleksleri geni bir yelpaze oluturur, bu konu yelpazenin epeydir iinde yeralyor benim gzmde. Yazann grnr olma/kalnma sklna bal biimde, 1945 sonras devreye giren ve medyatik dzenin gndelik yaamda arl arttrmasyla atba ilerleyen bir gereklik alan yaratt gzlemleniyor. Alessandro Baricco fenomen i patlak verdiinde, yllar nceydi, ilk kez kurcalad sorun beni: Bir moda mankeninden uzun uzadya fark grnte olmayan o yazann bayan okurlar katnda benzersiz bir ilgi toplad yolundaki haberleri okuduumda, bir fotorafm, Sinclair Lewisin bir fotorafyla yanyana getirmitim: zerinde tartlmaya deerdi.

    Yineleyeceim: Yaznsal perspektiften bakldnda, dzmece bir sorunla karkaryayz; yazann Apollon ya da Operadaki Hayalet grnmnde olmasnn, yaptnn deerini belirleyen herhangi bir yan yoktur. Gelgelelim, okurla kitabn arasndaki kpr, gnmzde ok sayda yaznd unsur kullanlarak geniletiliyorsa, bu olguyu geitirenleyiz. Hi grnmemenin salad yarara deinmitim: Blanchotdan Pynchona, okura efsun pompalad biliniyor o duruun. Gene de, bir avu yazan balamtr grnmeme seimi; aslolan, halkla ilikiler erevesinde, nasl(ve hangi stratejiyle) yazarn gsterileceidir bugn. (ama bulduum: Onca takma ismin, gizlenmi kimliin sonrasnda, hl, sahte bir grnn, bilebildiim kadaryla, kullanlmam olmas bunu sylerken, Emile Ajar ya da Nurten Ay gzard etmiyorum).

    Her yazar kendi bacandan aslr. rnlerini okur nne koymak, arkn bir biimde dnmesini istemek durumundaysa, olabildiince dizginleri elinde tutmay deneyerek, gerekti lde gsterilmeye boyun eecek, grnmeyi kabullenecektir. Gerekten alakgnll birka yazar tandm, gsterilme/grlme konusunda zenli, temkinli, mesafeliydiler okurlar bunu farketmi, teki okurlar kaytsz kalmlardr. An grnme heveslileri, sonunda, az ya da ok bkknlk yarattklarn erge alglamlardr. Bir de, ii hastalk boyutuna tayanlara rastlyoruz: Bu, daha ok ruhzmn alanna giren bir arza tr. ou, bedelin ayrdnda olacak lde zeki insanla ayrca; getiriyi gznnde tutarak yapyorlar seimlerini: Hereye karn, fazla grnmenin geni kitleyi etkilemedii sylenemez.

    Her tepki de kendi bacandan aslr, kald ki. Yazarn hi grnmemesini dileyenler aznlktadr. Sonuta, kiiye merak duyma arzusunun kamland bir medyatik ortamda, bundan soyutlanmak, annmak g olur. Oyunu ll oranda grnen/gsterilen yazardan kullanacak olanlar ikinci sradadr: Her an deilse bile, arasna yazar karlarna ksn, karlsn isterler. Geni okur nfusu, yazarlarnn sk karlanna gemesiyle mutlu olur: Sinema oyunculanna, nl arkclara yaraacak bir konumu onlardan esirgemezler: Yarm yzyl akn bir sredir, giderek ivmesi artarak, okur-yazar ilikisi denklemlerini byle kuran, gelitiren bir dizgedir iinde yaadmz. Televizyon, gnlk gazete, haftalk ya da aylk dergi ark byle dndrmektedir.

  • 29

  • 30

    Kubak bir tarama, olguya kout biimde, yazarn grnn gzden geirdiini, imgesine altn kantlayacaktr. Sorunun teki yakas bu. Bir gzlem yapmann sradan yolu, yazar fotoraflarm, portrelerini incelemekten geiyor. Belli zaman aralanyla. Belki fotoraf nceleyen alardan balayarak.

    Albmdn ilk blmnde, Sokrates bstlerinden Vergiliusa, ta yaprakl Danteden Holbeinn ve Drerin nnde poz vermi Erasmusa, oradan Rousseau'ya, Goetheye yer verilmeli bakalarna da. air, yazar, dnr, bilim adam besbelli grnmek istemi; sreti yaptna elik etmi Gutenberg sonrasnda: Pek ok kitabn bir gravrle aldm biliyoruz.

    ikinci blm, Daguerrotypele almal: 1835den 1930a giden bir gzerghta, bata byk sahneyekoyucu Nadar, klsik portrenin utkusuna tank oluyoruz. Fotorafnn ressamdan devralmn yks bu: Henz farkl bir dil yaratld ileri srlemez, yazarn grn asndan olsa olsa kimi utanga denemeler karmza kar o dnemde.

    Adm, yazarn kendisinden gelecektir, 1939da: Gisele Freund, ilk portre denemesini, Malraux*nun istei ve ynlendirmesiyle gerekletirdiinde sayfamn evrildiini gryoruz. Salar rzgrda dalm, aznda sigaras, hlyal bir servenci kimliini arad gze arpar Malrauxnun. Bana kalrsa, yazarn rol araynn balangcdr bu. II. Dnya Sava sonrasnda, Sartre-Beauvoir kilisinin, Hemingwayin ve Steinn, hemen sonrasnda Sagann vermek istedikleri grnm, Freundun karsndaki Benjaminden farkldr. Naslsa yle kmak istiyordu Kk Fotoraf Tarihinin yazan: Yznde, duruunda iyz okunabilmek, kendi halinde grlmeliydi.

    Bu iki kart duru, bugn de sregelmekte. Dnden hzm alarak. Andre Gidein, Leautaudnun yazar kimliklerini sahneye koyular, benim gzmde, yaz slplarnn bir eitlemesi, izdm, aynasdr. O fotoraf dizilerinden yazarn dnyas szar bir tek. Ara Glerin karsndaki yazarlarmz pepee gzmn nnden geirdiimde, benzeri bir aynma kyor pozlarda: O muhteem Abdlhak inasi Hisar, olmasn diledii gibi grnmek istemitir rnein; Cevat akir, neyse yle.

    Bugnn yazarndan, Gide ya da Leautaud gibi durmas beklenebilir mi? Bambaka deil mi onun dnyas? Gerekten bambaka m?

    Grne aldanmamal.

    ARNO SCHMDTE DORU

    Dnya yaznn, dncesini anadilinden izlemek durumunda olan okur iin eviri politikalar belirleyici bir nem tar. Kltr ortammzda, evirilerin yeterlilii yetersizlii, iyilii ktl zerinde nicedir tartlr; buna karlk, yaplan seimler balanmda toplam grnmn derinlemesine sorgulandna sk tank olunmaz. Szgelimi Felsefeyi ele alalm: Hangi eksikler belimizi bkmektedir? Hangi dnsel zincirleri kurmamz engellemektedir bu eksikler? Nasl bir sralama en dorusu olurdu? Bu sorularn karlklar zerinde gereince durmuyoruz biz.

  • 31

    Roman tr balanmda, hem okuru, hem gen yazarlar ilgilendirdiine inandm bir soruna daha nce deinmitim, ona dnmek istiyorum yeniden:

    Trk okuru, ada romann kimi temel rnekleriyle ok ge tant: Ulysses, Yitirilmi Zamann Peinde, Niteliksiz -Adam, Petersburg gibi yaptlar, yaymlanlannn ardndan yarm yzyl akn bir zaman dilimi getikten sonra dilimizde arlanabildiler.

    Ne kadan ekonomik sorunlara dayanyordu bu gecikmenin emin deilim ama, nemli bir tasa eviri zorluundan kaynaklanyordu, bunu biliyorum. te yandan, pek ok yayncnn, cins yaptlara Trk okurunun henz hazr olmadn dndklerini de biliyorum. Bu zihniyeti bugn btnyle altetmi olduumuzu sanmyorum aynca: Bekleyen yaptlara dokunup geeceim:

    ada romanclarn bir bl, demek ki, dilsel zorluklan nedeniyle yaynclar rktyor. unu anlamak g geliyor bana: Gecenin Sonuna Yolculuk gibi etinceviz bir yapt yetkin bir eviriyle kazanlabildiyse, neden Celinein bir baka bayaptna giriilmiyor? stelik, ilk romann okur katnda ilgi grmedii de sylenemez.

    Trk okuru Carlo Emilio Gadda, John Barth, Arno Schmidt, Jacqus Roubaud gibi roman trnn en sk rneklerini vermi yazarlarla karlamayacak m? Abe Kobo, Harry Mathews, Emst von Salomon ve benzeri derin romanclardan tek bir kitapla yetinecek miyiz?

    Bu sorulan, romana ve yapt rneklerini oaltmak g deil. Gelip dayanacamz eik belli ama: Yayn siyasetimiz, anadili zerinden okumak durumundaki, bir yabana dilin kendisine at ufuktan yararlanamayan okurlar kstlayc, snrlandrc bir anlaya dayanyor.

    Yalnzca okuru balayan bir sorun, bir durum, bir koul olarak da gremeyiz bu olguyu; yaz dnyasn, zellikle de gen kuak yazarlarm etkileyen bir baka boyut hesaba katlmal: Bana hangi romanlar okuduunuzu syleyin, size hangi romanlar yazacanz tanmlayaym lsnde drtke bir mantk nerecek deilim elbette; ama, szgelimi anlar Kimin iin alyor? trnde romanlarn anlayyla yetien bir gen yazarla, szgelimi Ses ve fke izgisinden gelen bir bakasnn, genelde, biribirilerinden farkl, hem de olduka farkl rnler ortaya koymasndan doal bir sonu beklenemez.

    Burada, bir roman anlaynn yceltilmesi, brnn hafife alnmas szkonusu edilmiyor, pheniz olmasn: Onlardan birinin, kimi nyargya dayal tercihlerle, varolu alannn daraltlmasn uygun bulmadm sylemeye alyorum. yi-kt ayn panoramann teki yazm trlerinde de geerli olduunu unutmayalm.

    Konuya, Amo Schmidtin (1914-1979) pepee iki novellasn okuduktan sonra yeniden dnme gereksinmesi duydum: Tinaya da lmszle Dair ile Goethe ve Hayranlarndan Biri dilin, grntlerin obruk bir aynada yansdklar gibi kullanld iki smsk metin. Takipi okur, Amo Schmidtin yaptm ikidebir, ola ki an bir srarla ne srdm farketmidr. 1945 sonrasnn yaral Almanyasndan duyulan en aynks seslerin banda gelir onunkisi: Yakn ve uzak gemie ynelmi acl bir fkeyi, gelecee imdiki zaman zerinden drd simsiyah bir kla btnlemidr. Kendisine bir pansuman pay ayrr: roniyi ie koarak hafifler, orada da ipin ucunu kardna tank olunur.

  • 32

    Okuduum iki novella da, orta dncminden rnekler. Mahut fileriyle rd bu anlatlarda dili eip bkmeye oktan koyulmutur geri, gene de son dnemdcki yaptlarnda grdmz dalan yarma eiine, zellikle de bayapt Zettelde ulat, ekirdeinden emberine doru padam bir hayat gsleyen atomlarna ayrm yazya henz uzazdr. Olaanst bir hzla kurgular sahneleri biribirine; dili, vokal bir ara gibi iler, szn bozuturulma olanaklarna geni yeraar, ngrakl ylan slbuyla sk sk sokup geri ekilir. Her seferinde, kalabalk bir bulvarn uultusundan gbel kurtulmuum duygusuyla bitirdim Amo Schmidt'in metinlerini; bunda, yapt yklemenin, tarumar etmekten ekinmedii gndelik dil kalplarndan ortaya salanlarn pay bykt.

    Zetteli grdm, okumadm. Butor'un Finnegans Wake hakknda sorduu soru burada da geerlidir kald ki: Batan uca okunabilir mi Zettel, emin deilim. Bilgisayar nceleyen bir avu bilgisayar romanndan biridir, nmzdeki sayfalardan, farkl kanallardan akan, modernlik sonras bestelerin partisyonlarndaki dzeni artran o ak. Schmidt, zel boyutlardaki kdar zerinde, daktiloyla gerekletirmiti romann hl o dzenle baslp okur nne srlyor, dahas yle evriliyor ve yaymlanyor: Karalamalarm, iziktirmelerini de ieriinde tayarak.

    Amo Schmidt, nicedir bir klt yazar, efsanesi yaptm rtecek lde byd, bytld. Sanrm bunu biraz olsun istemi, giderek hazrlamt. Hayat canyolda ve kedisiyle, kronik sava halinde, bir kulbede geti o kulbeye de bir gn dneceim.

    Klt yazarlk, sakncal bir stat. Haksz yere yapttan soutan bir zellik olarak alglanmak bence.

    te yandan, yleyse de yle.

    Bizi ilgilendirmesi gereken, Amo Schmidtin an dolu dnyasna az dolusu karlk arad yazs.

    Ak kalm (kapatma dmesi bilerek isteyerek bozulmu), ayar dmesi devamk hareket eden (yerinde dursun istenmemi) bir radyoya kulak vermeye herkes hevesk olacak deil phesiz.

    Her ne kadar zerimize yryen yeryznn hak bu durumu andnyorsa da.

    BIR OTURUTA OKUMAK

    Jean Echenozun son roman Raveli bir oturuta bitirdim. Bu ayrntdan bir bravo haketmek iin szetmiyorum: 120 sayfadan oluan bir kitap bu, okuru yokua sren bir slbu yok yazann, dolaysyla bir performans zerinde duruyor deilim urada, tasam baka:

    Eskiden byle olmazd pek: Okur bir kitab seer, onu bitirince bir bakasn seerdi, imdi iki okurdan neredeyse ayn anda birka kitap birden okuyor duyduum kadanyla. Daha nce de deindiydim konuya: Herkes dilediini dnmekte zgr ya, ben de buna kitap okumak denmez, kitaplann canna okumak denir diyorum ikidebir, huysuz yal bir adam gibi sylenip duruyorum ksacas.

  • 33

    Kitab bir oturuta bitirmek bir okuma teknii, biimi, slbu mu? Hereyden nce, bayldm kk kitaplan saymayacak olursam, bir kitab tek solukta okuma alkanlm olmadm belirtmeliyim. Kitaplar, oylumlan ve ieriklerinin zellikleri orannda bir zaman yatrmn beklerler; kimi kk kitaplarda ylesine etin ceviz sorunlarla karlanz ki, o keyifli hesaplama ister istemez birka seans ayrmamza yol aar. Szn z, genelgeer kural koyulacak konulardan saylmaz bu.

    Aslnda, Kaveti okumaya giritiimde, kitaba ya da drt okuma seans ayrmay ngryordum. Koturmam gerektiren bir durum yoktu, stne sdk, Echenoz slbundan haz devirdiim bir yazar olduuna gre, bu hazz zamana yaymak en akllca yol olacakt. Dokuz blmlk anlatnn ilk drt blmn tamamladmda bir mola vermeyi aklmdan geirdim, ama ne dediini tam

    anlayamadm bir ises srdrmemi syledi, ayak uydurdum. Bir sonraki blm bittiinde nedeti ises: Byle metinler vardr, ritmine kaplp sz younluuna uyum saladnzda, bir gnlne olsun ara verince pusulay arrsnz: Sizi terkine almtr okuduunuz kitap, dolaysyla durmann lemi yoktur.

    Okuma srecini demek ki yazarn yazma biimi, szdizimi, slp younluu etkiliyor - bundan doal ne olabilir. Barthes, sonunda dilimizde de arladmz kitabnda, okuma hazznn ortada bir yerde gerekletiine dikkat eker: Yazar ile okurun arasnda salnan metin son biimini yle alr.

    Kitabn yazar iin ne trden bir duygu uyandrr, elinden km metnin bir oturuta okunmu olmas? Bunun tek bir yant yoktur, sanyorum. Okuru srklediini dnerek sonutan kutlu olanndan, okum hz nedeniyle tketiciye indirgeyenine, iki kutup noktas seersek, yelpazede hangi tepkilerin sralanabileceim kestirebiliriz.

    Uzunca bir iir, ortaboy bir yk, bir deneme yazlabilir bir rpda, gene de, bir oturuta iyi bir kitap karan ok sayda yazara rastlayabileceimizi sanmyorum Dnya yaznnda. Simenonun, bir seferinde kk bir romann bir haftasonunda yazdm okumutum, inanasm gelmedi. Szn z, iyi bir kitap yazarndan enikonu kan eker alr ve bunu bir seferde yapmaz, diyebiliriz.

    Bu saptamalar bizi kural koymaya, haka ller ortaya srmeye srkleyecek veriler iermiyor aslnda. Okurun, yazarn onbe ylm verdii kitabm onbe ylda okumasnn en uygun zm yolu olduunu aklbanda kimse savunmaya kalkmaz. Hibir kitap iin, yazan ya da yaymas ideal okuma sresi tayin etmeyecektir. Her durumda, ayrcalkl rnekler hesaba katlmayacak olursa, bir kitabn en arkanl okurunun kitabn yazarndan hzl davranacam syleyebiliriz.

    Echenozun Ravefis bir oturuta okudum. Ertesi gn, birka paragrafa geri dnmek istedim, kitab yeniden elime aldm. leride, bir kez daha okuma istei sarabilir beni, sarmayabilir de. Bana kalrsa, uucu romanlardan deil Ravel, Echenoz ipince bir yaz dnyas yontmay bilen yazarlardan. 2006 damgasn tayan bu kitabn, dolaysyla, 2016da, 2046da, sonrasnda okunacam, ileri srebilirim.

    Ortalama insan mrn, en uzun mr oktan devirmi milyonlarca kitap yeni okurlarna uzanyor hl; anlalan, bir kitabn okunma sresini tanmlamak, Homeros rneini ele alacak olursak, olanaksz.

  • 34

    Sonuta, bir kitabn okunu biimi, hz, slbu temelde teknik bir konu saylmal. Okur zerinde alan kuramclar, okumak fiilini odana alan yaznbilimsel aratrmalar ok da, bilebildiim kadaryla, tek bir okur zerinde almak altndan kalklacak ilerden deil. Bir okurun sk rgl biyografisini yazabilmek iin ona yapmak gerekir; kim izin verir buna, kim stlenir byle bir aba sarfetmeyi? Olsa olsa, bir okurun otobiyografisi kabilir karmza.

    Ya Ravel, peki: Ravelin roman olur mu?

    RAVELN ROMAN OLUR MU?

    Ravelin roman olur mu sorusunun yant dz: Olmu. Maurice Ravel (1875-1937), ada mziin byk bestecilerinden biri, yaamyks defalarca kaleme alnm bir usta; bu roman neyin nesi?

    Arka kapakta kpksa bir tantm cmlesi yeralyor: Bu roman, Fransz bestecisi Maurice Ravelin yaamnn son on ylm yeniden iziyor.

    Yeniden itime konusuna dneceim. Ama nce, neden on yllk bir srenin seildiine deinilmeli: Ravel, yaamnn son dneminde ender rasdanan bir hastaln penesine dmt; bir gn yzd srada harekederinin mantm yitirdiini farketti, ilk iareti vermiti gvdesi; sonrasnda, illet yava yava hayatm kaplad, gn geldi insanlan, dahas bestelerini tanyamaz hale geldi; beyin ameliyatlarnn emekleme dneminde geirdii bir ameliyatn ardndan bilinci kapand, on gn sonra ld.

    Echenozun roman, bu sreyi ve sreci konu ediniyor, ilk bakta, kafa kantmc bir durum gibi grnebilir okura: Defalarca yaamyks yazlm nl bir sanatnn yaamndan bir kesit zerine roman kurarken, yazar tam ne yapyor?

    Ortalk biyografik romanlardan, romanms biyografilerden geilmezken, byle bir soru cmlesinin iyi niyetten doduu sylenemez elbette. Akas, roman romandr benim gzmde, biyografi de biyografi. Btn dnyada yaynclarn gzdesi haline geldiini bildiim roman tad yklenmi biyografiler, bana kimyasal tadlandnclarla takvyelendirilmi gda rnlerini artryor, onlardan okur olarak uzak durduumu belirtmeliyim.

    phesiz, her yaamyk almasnda bir de roman omurgas atlmak durumundadr: Kronolojik ak etlendirecek bir anlat ekseni oluturur ie girien yazar, somut ve kesin bilgilerle belirsizlii ar basanlar iie geer o mayada, ister istemez biyografi yazarnn kanlan, sanlar, yaktrmalan hamur yorulurken eklenecektir. Bilimsel kayglan elden brakmamaya zen gsterse bile, yazar, eksiiyle fazlasyla bir yaamn yksn kurduunu bilir, aklbamda okurun farknda olduu bir durumdur bu.

    Gerek yaamyksne, yaam birinin yaamnn btnne ya da bir kesitine bal kalnarak yazlm romanlarda, okurun kurmacaya hogrs, yazarn dgcne tand

  • 35

    hak, biyografilere oranla elbette fazladr; gene de, en azndan gereksilik andnn bozulmamas, inandrclktan dorulanmadka uzaklalmamas beklenir. Ne olursa olsun, yaznsal llerin erevesini izdii bir alann iindeyizdir; yaamyksn kuatan kurallarn bir ou burada geerli deildir.

    Btn bu ayrmlar, gnmzde, bir Ravel biyografisiyle Echenozun romanm kesin izgilerle biribirilerinden koparmaya yetmiyor. Bestecinin yaamyksn okumak istersem, Echenozun kitabna bavurmam doru bir seim olmaz; oysa, Ravelin Son On Yl balkl bir biyografi denemesinden daha ok ayrnt, gvenilir bilgi elde edebilirim de, Echenozun romanndan ok daha fazlasn renebilirim Edebiyat adamnn somut verilere derinlemesine bak, hayatin kimi sekanslarnn anlamlandnlmasm kolaylatrabilir.

    Romanesk yaz, biyografik verileri yaznsal bir prizmadan geirerek ete kemie brnmelerini salar. Yaamyksnden farkl olarak, yazar burada araya girer; verileri ilikilendirir ve onlardan bir a rer. Ravel'm neredeyse tebirini bestecinin Amerika turnesine ayrm Echenoz; ola ki bu yorucu seferin hastaln hazrladm dnm. Bu uzun blm, romancy yaamyks yazarndan hemen koparan tipik zellikler barndryor: Transatlantiin teknik donanmndan Ravelin valizlerinin ieriine, sk rgl bir arka plan iziyor Echenoz, nne oturtuyor besteciyi ve bu esrarengiz kiiliin dardan grnyle iyz arasndaki uurumu ar ar okurun nne dikiyor.

    Roman bittiinde, szgelimi Sol El iin Konertoya artk farkl bir gzden baktm algladm. Yllarn iinde defalarca dinlediim, besteleni koullarn iyi-kt bildiim bu yapt, Echenozun temasyla bambaka bir boyut kazand zihnimde; yazann, konertoyu kuatrken biribirine balad ular, bir yknn gzerghnn yeniden izilmesi ne demeye geliyor, bunu gsterdi bana - dz meloman okura.

    RaveTin sol el iin ok ksa bir paras daha vardr; meer onu yle yazmasnn nedeni, sa elinden sigarann eksik olmamasym. Transatlantie binerken krk takm elbise, krk ift ayakkab, bir o kadar gmlek ve kravat varm valizlerde, bir de azna kadar Gauloises paketleriyle dolu ar bir bavul.

    Sanat yaptm paranteze alarak deerlendirmekten, kiisel ve toplumsal balamdan ayr tutmaktan yana bir eletiri anlay, bu trden ayrntlar byk altndan glerek okuyabilir tabi. Gelgelelim, rnein Sol El iin Konerto, Wittgeinsteinn savata sa kolunu yitiren piyanist kardei tarafndan smarlanmtr Ravele, bu bilgenin yapt balamadm sylemek abartl olmaz m?

    Ama Ravefden renilecek eyler bunlar deil: Romancnn tlsml ritmi, ilmek at teknii, kromatik bir atmosfer oluturma becerisi, souk ve mesafeli bir insann gizine kapana sokulu ustal kitabn ana zellikleri.

    ALBERT CAMUS

    Albert Camus 1913te domu, tam 80 yl nce, 30una varmadan Yabancy ve Sisyphos Efsanes?ni, 35ine varmadan Vebtfy, 40ndan nce Bakaldran A.darr? yazm. 44 yamda Nobel dln kazanm, 46 yamda bir araba kazasnda lm: 4 Ocak 1960.

  • 36

    ansl bir yazar: Yolunu abuk bulmu, yolunu gen yata am, bunu pek nemsememi olsa bile ne, saygnla ve yaygnla kavumu, yaptnn dnyamn drtbir yannda yank topladna, etki alan kurduuna tank, olmu.

    anssz bir yazar: Gen saylaca bir yata pisipisine lm, daha da olgun yaptlar verecei bir dneminde (pepee yaymlad Ya^vt D bunun ak kamdan) kalemi durmu.

    lmnn ardndan 30 yl akn bir sre getiine gre sorabiliriz: Albert Camus, bugn, yaad dnemde olduu lde etkili saylabilir mi? Dnyada ve burada yaptnn etkisi gerilemise, bunun gerekelerini tanmlayabilir miyiz?

    Bana yle geliyor ki, Camusnn yazdklar paradoksal bir durum ortaya koyuyor bugn. Anlatlan, denemeleri, felsef metinleri neredeyse klasiklerin rnleriyle kyaslanabilecek bir mesafe ile okur karsnda duruyorlar: Herkes tanyor, biliyor, nemsiyor da Camusy, sanki kimse okumuyor. Shakespearein, Dantenin ya da Goethenin Zaman am, btn alarn zerinde yolalan geerliliklerine edeer bir konum veriliyor gibi Camusye. phesiz, bu genel yaklamn byk bir rtbe olduu, asri bir yazann klasikler katina bunca ksa sre iinde karlmasnn gcnn kabul grndne iaret ettii hemen sylenebilir.

    Akas, pek yle dnmyorum ben. Camusnn klasikler dzeyine yerletirilmesine kar kyorsam bunun en nemli nedeni onun gnmze, gnmz sorunlarna btn klasiklemi yazarlar* dan daha scak ve yakn duruyor oluundan kaynaklanyor.

    II. Dnya Sava sonras egemen olan medyatik ve teknolojik hzlanma hem iletiim an glendirdi, hem de imgelerin ypranma ritmini enikonu artrd. Sanat, edebiyat ve dnce balamnda modalarn retilmesine, kimi yazar figrlerinin -yapdan tam sindirilmeden yerlerini yenilerine braklanna tank olundu...

    Camusnn de bana gelen biraz budun Sama ana temasnn byte altna alnmas nedeniyle yaptnn nemi daraltlm, onun gnmze de uzanan can alc pek ok yaklam unutulagelmitir. Oysa, bakaldr ve boyunei kutuplar arasnda gitgide ezilerek XXI. yzyla yaklaan bireyler ve toplumlar iin Camusnn yaptnda pek ok anahtar gizlenmektedir.

    Bizim kilitlerimize de, bakalarnnkine de.

    1993

    TOLSTOYUN SAKALINA GMLEN MELEK

    Bir anadilin okurlar asndan, her yabanc edebiyat buzda grnmndedir: O edebiyatn dilini diledii lde yakndan, ieriden tanyor olsun.

    lek bir yabanc dili iyi renmi olmak, phesiz okur ufkunuzu inanlmaz boyutlarda geniletir: Yalnzca o dilin yaznsal yaptlarna deil, bir de o yabanc dile baka, sizin tanmadnz dillerden yaplm evirilere alrsnz.

  • 37

    Benim iin en ekici (niyeyse niye), en zengin gizilgc tadna inandm buzdann grnmeyen dev kdesinin ksd bir blmne yle uzandm. Rus edebiyatndan szediyorum. Savllk, bumubyklk sanmayn, ulaabildiim kesit o denli snrl ki vnmek gln olur, vnmyorum, yalnzca ballm vurgulamak iin degetiriyorum: Trkiyede, ana yabanc dili Rusa olanlarn hemen ardndan geldiimi sanyorum, bu geni ve derin panoramay tanma asndan: Hodaseviten Hlebnikova, Konstantin Leontievden Akmeistlere ok sayda air ve yazarla olabildiince yakn temas kurmaya altm. Kendi payma, bu ilikiden kardm temel ders, yabana bir edebiyat tanmak hemen hemen olanakszdr, onunla abanzla orantl biimde ancak tanabilirsiniz Yabana bir yazarla belki biraz daha ileri derecede bir tanklk kurulabilir, orada da sanlan iyi tartmak gerekin Kavafisin bir seferinde, skenderiye sokaklanndan birinde karlat E. M. Forster dinledikten sonra, sevgili dostum, benim iirlerimi anlamanz mmkn mdr? demesini iyi anladm dnyorum.

    Boris Pastemak szme bir air, kl terazili bir nair, heyhat bir romana da saylyor, ulaabildiim btn metinlerini (mektuplarn da ekliyorum buna), dikkatle okudum - bazlarn dne dne. (Okuma ediminin en gvenilesi biimi).

    O Gnler; Trke asndan ansl yaptlardan biri: Melih Cevdet Anday evirmiti bu yaamyk trnn bayaptm. Kitaplmda Franszca ve ngilizce versiyonlanyla yanyana duran kitaplardan biri.

    Metnin Skiriyabinle ilgili blmn defalarca okudum bugne dek. ocuk dnyasnn, gencelme dnemine evrili yllarnn etrefil, amansz bir taslam nmze koyar orada Pastemak.

    Bile