türkbirdev haber haftalık e-dergi - 13 Şubat 2016
TRANSCRIPT
Bu haftaki e-Dergimizde öne çıkan haber baĢlıkları…
HOCALI KATLĠAMI ANISINA YARIġMA
TÜRK Ġġ ADAMLARI, “ĠSĠMSĠZ KAHRAMAN”
TÜRKĠYE’NĠN ĠHRACAT HEDEFĠ: 155,5 MĠLYAR DOLAR
TÜRK DÜNYASININ ORTAK SPORU "CĠRĠT"
HEDEF: TÜRK DEVLETLERĠYLE BULUġMAK
“TÜRK DÜNYASI YILDIZLARI” KIRGIZĠSTAN’DA ANILDI
“TÜRK BĠRLĠĞĠ HAYAL DEĞĠL”
“TÜRK BĠRLĠĞĠ KURULUNCA, GÖZYAġI DĠNECEK”
TÜRK DEVLETLERĠ ĠLĠġKĠLERĠ GÜÇLENDĠRĠYOR
KAZAKĠSTAN VE TÜRKĠYE EXPO’DA BĠRLĠKTE
“GÖKTÜRKÇE” KURSLARI AÇILIYOR
TÜRK DEVLETLERĠNDE EKONOMĠK BÜYÜME ARTACAK
TÜRK DEVLETLERĠNE TURĠZMDE YAKIT DESTEĞĠ
TÜRK DEVLETLERĠNĠN ÜNLÜ ġAĠRĠ BAHTĠYAR VAHABZADE
ANILIYOR
HOCALI KATLĠAMI ANISINA YARIġMA
Bağımsız 7 Türk devletinden ikisi olan Türkiye ve Azerbaycan arasındaki dostluk köprülerini
artırmayı ve ikili ilişkileri geliştirmeyi amaçlayan Türkiye, Azerbaycan Dostluk Dernekleri
Federasyonu (TADDEF) ve Iğdır Azerbaycan Evi Derneği tarafından „Hocalı Katliamı‟nı
anlatan liselerarası şiir, kompozisyon ve resim yarışması düzenledi.
TADDEF Iğdır Azerbaycan Evi Derneği Azerbaycan‟ın Hocalı kasabasında 26 Şubat 1992
yılında Ermenilerin yaptığı katliamda yaşamını yitirenler anısına liseler arası şiir,
kompozisyon ve resim yarışması düzenlendi.
Konu hakkında açıklamada yapan Iğdır Azerbaycan Evi Derneği Başkanı Serdar Ünsal,
“Yarışmaya bütün lise öğrencilerimizi katılmaya davet ediyorum. Iğdır il genelinde bulunan
lise öğrencilerinin katılabileceği yarışmada amacımız yıllardır Türk düşmanlığı yapan
Ermenilerin yaptıkları katliamlara dikkat çekmek, 1992 yılında Azerbaycan‟ın
Dağlık Karabağ, Hocalı, Şuşa, Kelbecer, Ağdam gibi şehirlerinde yaptıkları insanlık dışı
katliamları gündeme getirerek gençleri bilinçlendirmektir. Ermenilerin gerçek yüzünü
Hocalı‟da görmek mümkündür. Çünkü 1915-1920 yılları arasında Anadolu‟da, Iğdır‟da
uyguladıkları vahşeti 1992‟de bir kez daha uygulamışlardır. Hocalı‟da savunmasız insanları
şehit etmişlerdir. Bugün Ermeni zulmünden kaçan binlerce Azerbaycan Türk‟ü zor
durumdadır. Ermenilerin Hocalı‟da yapmış olduğu vahşice soykırım aslında hür dünyanın,
insanlığın utanç günüdür. Türk milleti hiç bir zaman Ermenileri katletmemiştir. Sözde
soykırım iddiaları iftira ve yalandan ibarettir” diye konuştu.
Son başvuru tarihi 19 Şubat olan yarışmaya katılan kişilerin eserleri değerlendirme kurulu
tarafından incelenerek, dereceye girenler tespit edilecek. Ödüller ise 26 Şubat‟ta Iğdır
Zübeyde Hanım Bulvarı‟nda düzenlenecek anma töreninin ardından sahiplerine verilecek.
Kaynak:haberler.com
TÜRK Ġġ ADAMLARI, “ĠSĠMSĠZ KAHRAMAN”
Türkiye'nin Bişkek Büyükelçisi Metin Kılıç, Türkiye‟den Kırgızistan'a yatırım yapan iş
adamlarını "isimsiz kahraman" diye nitelendirerek, bu iş adamlarının Kırgızistan'a "vatan"
gözüyle baktığını söyledi. Katıldığı bir radyo programında Bağımsız Türk devletlerinden ikisi
olan Türkiye ve Kırgızistan arasındaki ekonomik ilişkileri değerlendiren Kılıç, Türkiye‟den iş
adamlarının yaptığı yatırımların istihdam açısından da önem taşıdığını kaydetti.
Türk Birliği kurulması yolunda son dönemlerde ikili ilişkilerini artıran bağımsız Türk
devletlerinde dayanışma ve birlik adına atılan adımlar büyüyor. Bu kapsamda Türkiye
Cumhuriyeti Bişkek Büyükelçisi Metin Kılıç, Kırgızistan Türkiye Manas Üniversitesi
bünyesinde faaliyet gösteren Manas radyosunda, Türkiye ile Kırgızistan arasındaki askeri,
ticari ve ekonomi alandaki işbirliği konularını değerlendirdi. Kılıç, Türkiye Cumhuriyeti Kara
Kuvvetleri Komutanlığı‟nın tüm ihtiyaçlarını Türk sanayisinin kendi üretimiyle karşıladığını
ve sahip olduğu kapasitesini müttefik, dost ve kardeş ülkelere aktardığını ifade etti.
"Türk yatırımların sosyal ve ekonomik katkısı çok büyük"
Türk yatırımlarının Kırgızistan'a sosyal ve ekonomik katkısının çok büyük ve yaygın
olduğunu belirten Kılıç, Bağımsız Türk devletlerinden Kırgızistan'a yatırım yapan Türk iş
adamlarını "isimsiz kahraman" olarak tanımladı. “Farklı ülkelerden tüm Türk iş
adamlarının Kırgızistan'a "vatan" gözüyle baktığına işaret eden Kılıç, "Türk iş adamlarındaki
yatırım eğrisi, 'Kârı artırıp, bir an önce gideyim' anlayışı değil, 'Burada büyüyeyim, zengin
olayım, ecel gelirse de burada öleyim ve gömüleyim' diyen iş adamları tipidir" diye konuştu.
Türk yatırımcıların, Kırgızistan'da yoğunlukla küçük ve orta ölçekli işletmelerle, toplum
katmalarına daha çok iş sağlayacak yatırımların peşinde olduğunu ifade eden Kılıç, “Türk
devletlerinin yatırımları toplumun yararına ve istihdam yaratma peşindedir. Bu nedenle,
sosyal ve ekonomik katkısı çok büyük ve yaygındır. Biz genellikle bu alana bakarız" dedi. Kaynak:haberler.com
TÜRKĠYE’NĠN ĠHRACAT HEDEFĠ: 155,5 MĠLYAR DOLAR
Bağımsız Türk devletlerinden Türkiye Cumhuriyeti Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş,
Türkmenistan‟ı ziyaret etti. Başkent Aşkabat‟a gelen Bakan Elitaş, Türkiye‟nin 2016 yılındaki
ihracat hedefinin 155,5 milyar dolar olduğunu, bu kapsamda bağımsız Türk devletleriyle ticari
ve ekonomik ilişkileri de artırmayı hedeflediklerini söyledi.
Türkiye'nin Aşkabat Büyükelçisi Mustafa Kapucu ve Türkmenistan yetkilileri tarafından
Aşkabat Havaalanı'nda karşılanan Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, karşılamanın ardından
Türkiye Büyükelçiliği'ne geçti. Burada Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK)'e üye iş
adamlarıyla görüşen Bakan Elitaş,Türkiye'nin ihracat hedeflerini açıkladı.
Elitaş, petrol fiyatlarının düşmesi ile birlikte maliyetlerin de düştüğüne vurgu yaparak, "Girdi
maliyetlerinde ortaya çıkan azalma bizim ihracat rakamlarımızı parasal cinsten aşağıya
indirmeye başladı. Miktar cinsinden ihracatımız artarken, para cinsinden ihracatta bir azalma
ortaya çıktı. Şimdi ihracattaki miktar olarak artışı daha bir yüksek seviyeye getirip 2015 ve
geçmişteki yıllardan daha büyük bir performans ortaya çıkarmak gibi bir hedefimiz var. İş
adamlarımıza güveniyoruz. Onların önündeki engelleri kaldırıp, onların yollarını açmak
istiyoruz. İhracatı biz yapmayacağız, onlar yapacak. Türk markasını bir üst sınıfa
taşıyabilecek şekilde dünyada reklam yaparak 'Made in Turkey' markasını tanıtmak için
gayret gösteriyoruz. Biz buna ulaşabilmenin yollarını bulmalıyız. Bu ise tasarım ve kalite ile
olacak" diye konuştu.
Kaynak: haberler.com
TÜRK DÜNYASININ ORTAK SPORU "CĠRĠT"
7 Bağımsız Türk Devletleri'nden olan Özbekistan, Kırgızistan Kazakistan ve İranlılara
yine 7 Bağımsız Türk Devletlerinden biri olan Türkiye'de öğretilen ata sporu ciritin
yakın bir gelecekte 'Türk Devletlerinin Milli Sporu olacağı bildirildi.
Bağımsız Türk devletlerinden Türkiye‟nin Erzurum ilinde bir araya gelen 21 cirit
spor kulübü temsilcisi Cirit‟in yaygınlaştırılması için çalıştıklarını söyledi.
Türklerin Orta Asya'dan Anadolu'ya geldikleri dönemden beri oynadıkları
savaş oyunu olarak bilinen cirit, Doğu ve iç Anadolu‟dan sonra Bağımsız
Türk devletlerinde de yaygınlaşıyor.
Bu kapsamda 7 bağımsız Türk devletlerinden biri olan Türkiye'nin, Erzurum Atatürk
Üniversitesi ve Ardahan Üniversitesi Dekanları ile birlikte Geleneksel Spor Dalları
Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, Ata sporu ciritin gelişmesi
için önemli çalışmalar yaptıklarını belirterek, "Türkiye'de 2018 yılında
'Türk Dünyası Oyunları' gerçekleştirilecek. Bu yıl cirit ligine geçme hazırlıklarını tamamladık.
Spor Bakanlığı‟nın onayı kaldı. Umut ediyorum ki, onaylanır ve 2016'da cirit ligine geçmiş
oluruz. Ayrıca Kırgızistan'da yapılan anlaşma ile birlikte Eylül ayında
götüreceğimiz cirit takımları ile 2'nci Dünya Göçebe Oyunlarına, 'Cirit
Oyunları' adı altında yarışmalar da katılacak ve dünyada ilk olacak.
Cirit artık sadece Türkiye'de değil Türk dünyasında da oynanır hale gelecek.
Özbekistan ve İran'da cirit takımı kurmuştuk. İran ile Erzincan'da, Özbekistan
ile de Bayburt'ta milli maçlar yapacağız. Şu anda Kırgızistan ve
Kazakistan'da cirit takımı oluşturuyoruz. Onlara antrenör ve eğitim
desteği veriyoruz. Artık Türk Dünyasında cirit milli spor olarak oynanacak" dedi.
Kaynak:haberler.com
HEDEF: TÜRK DEVLETLERĠYLE BULUġMAK
Türk su ürünleri talebini yurt içi ve dışında artırmak, imajını geliştirmek, markalaştırmak
amacıyla 2008 yılında Türkiye Cumhuriyeti Ekonomi Bakanlığı başkanlığında kurulan Su
Ürünleri Tanıtım Grubu (STG), 2016 yılı tanıtım atağını, Türkmenistan'ın Aşkabat şehrinde
düzenlenen Türkmenistan Türk İhraç Ürünleri Fuarı ile başlattı. Bu yıl 7‟ncisi düzenlenen
fuarın hedefi ise, Türk devletlerine ulaşmak, aynı noktada buluşmak olarak belirlendi.
Ege, Marmara, Akdeniz Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birlikleri‟nden 11
üyenin katılımıyla oluşan Su ürünleri Tanıtım Grubu, Türkmenistan‟da düzenlenen ihraç
ürünleri fuarıyla bağımsız Türk devletlerine ulaşarak, ülkeler arası ilişkilerin
kuvvetlendirilmesini, ticari ve ekonomi alanlarında kalkınmayı hedefliyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan STG Başkanı Melih İşliel, “Türk Cumhuriyetlerine bu fuar
aracılığıyla ulaşmayı hedefliyoruz. Türkmenistan gıda pazarında Türk firmalarının payından
memnunuz. Burada levrek, çipura, alabalık ve hamsinin severek tüketiliyor.
Türkmenistan geleneğine göre eskiden perşembe günü balık yemeği günleriymiş. Biz de bu
geleneği canlandırmak ve bu gelenek sayesinde Türkiye'nin ihracatını arttırmak istiyoruz"
ifadelerini kullandı. Fuarın Türkiye'nin ve Türk ürünlerinin tanıtımı için doğru bir model
olduğuna işaret eden İşliel, "Türkmenistan pazarına Türk firmalarının bireysel tanıtım
çalışmalarıyla girmeleri ve burada tutunmaları zor olan bir pazar. Bu model sayesinde Türk
firmaları Türkmenistan pazarına girme ve ürünlerini tanıtma olanağı elde ediyor. Türk İhraç
Ürünleri Fuarı başka ülkelerde de model olarak kurgulanabilir" değerlendirmesinde bulundu.
Aşkabat Sergi Köşkü'nde yarın sona erecek fuarda, 93 Türk firmasının inşaat malzemeleri,
dayanıklı ev eşyaları, kozmetik, gıda, ısıtma, makine, plastik, kimya, mobilya sektörleri
ürünleri sergileniyor.
Kaynak: haberler.com
“TÜRK DÜNYASI YILDIZLARI” KIRGIZĠSTAN’DA ANILDI
Türk diline hizmet eden şair Ali Şir Nevai ile Orta Çağ'da Babür İmparatorluğu'nun kurucusu
ve ilk hükümdarı Babür Şah, Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te düzenlenen etkinlikle anıldı.
Kırgızistan Türkiye Manas Üniversitesinin (KTMÜ) "Türk Dünyası Yıldızları" etkinlikleri
kapsamında, Özbekistan'ın Bişkek Büyükelçiliğinin desteğiyle Ali Şir Nevai'nin 575'inci
ve Babür Şah'ın 533'üncü doğum günleri dolayısıyla anma programı düzenlendi.
Etkinlikte konuşan Özbekistan'ın Bişkek Büyükelçisi Kamil Raşidov, Orta Asya'nın, dünya
medeniyetine büyük iz bırakan düşünür, edebiyatçı ve devlet adamlarıyla çok zengin bir
coğrafya olduğunu belirterek, Özbekistanlı şair ve devlet adamı Ali Şir Nevai'nin, tarih, ahlak,
kelam ve tasavvufa dair 30'a yakın eseri bulunduğunu söyledi. Büyükelçi Raşidov, 1483
yılında Andican kasabasında dünyaya gelen Babür Şah'ın ise büyük bir hükümdar ve komutan
olduğunu, devlet adamının yazdığı "Babürname" adlı eserinde de vatan sevgisini anlattığını
kaydetti.
KTMÜ Rektörü Prof. Dr. Sabahattin Balcı da, şair Ali Şir Nevai ve hükümdar Babür Şah'ın
Orta Çağ'ın "birer yıldızı" olduğunu belirterek "Mutluyuz, iftihar ediyoruz çünkü her ikisi de
bizim büyük atalarımız. Bu mirası onlar bize bıraktılar" dedi.
Balcı, söz konusu dönemde Fars dili kullanılırken Ali Şir Nevai'nin eserlerini yazdığı
Türkçe‟nin yeterliliğini gösterdiğini vurguladı. Babür Şah'ın ise hükümdarlığının yanı sıra
aynı zamanda büyük bir edebiyatçı olduğunu ifade eden Balcı, hükümdarın kurduğu
devletin Hindistan'dan Orta Asya'ya kadar uzandığını bildirdi.
Anma programında, Ali Şir Nevai'nin şiirleri, 8 dünya dilinde öğrenciler tarafından
seslendirildi ve Babürname'den kesitler sunuldu. Özbekistan halk türküleri ve danslarının da
sergilendiği program kapsamında, iki devlet adamının fotoğrafları ve eserlerinin yer aldığı
sergi açıldı.
Kaynak: haberler.com
“TÜRK BĠRLĠĞĠ HAYAL DEĞĠL”
“Ermeniler değil, katledilen biziz”
Haber: Ferdi FĠLĠZ
Uluslararası Asılsız Ermeni İddialarıyla Mücadele Derneği (ASİMDER) Genel Başkanı
Göksel Gülbey, sözde Ermeni soykırımıyla ilgili 1915 yılında katledilenlerin Ermeniler değil,
Müslüman Türkler olduğunu belirterek, “Şimdi birlik olma, dayanışma zamanıdır” dedi.
Türk Birliği‟nin kurulmasının hayal olmadığını ifade eden Gülbey, bağımsız Türk devletleri
arasında dostluk, kardeşlik bağlarının güçlenmesi gerektiğini vurgulayarak, “Türklük bilinci
olan herkesi göreve davet ediyoruz. Sözde ve özde birlik olmak başarıyı getirir” diye konuştu.
ASİMDER Genel Başkanı Göksel Gülbey ve beraberindeki heyet Türk Bir Dev Eğitim ve
Kültür Vakfı‟nı ziyaret etti. Yapılan ve yapılacak çalışmalar ile ilgili fikir alışverişinde
bulunulan toplantıda konuşan Gülbey, derneklerini, çalışmalarını, amaçlarının ve hedeflerinin
yanı sıra Türk Birliği‟nin kurulması yolunda yapılması gerekenleri anlattı.
2002 yılında ASİMDER‟in kurulması ve 2008 yılında genel başkanlık görevini devralmasıyla
yerel çalışmaları ulusal ve uluslararası arenaya taşıdıklarını aktaran başkan Gülbey,
“Türkiye‟de 8 temsilciliği olan ve Türkiye‟nin 4 bölgesinde temsilciliği bulunan derneğimizin
Bakü‟de, Nahçıvan‟da ve dünyanın 6 farklı ülkesinde ortak çalıştığı teşkilatlar var. Ortak
protokol çerçevesinde Azerbaycan‟ın Karabağ sorunları ve Türkiye‟nin 1915‟teki Ermeni
sorunlarıyla ilgili faaliyetler yürütüyoruz. Ermeni iddialarıyla ilgili asılsız olan iddialarla
mücadele etmeye yönelik kurulan bir dernek. Ermeniler kendilerinin katliama uğradığını
söylüyor ancak elimizde bulunan kanıtlar ve olaya şahit olmuş canlı tanıklarıyla videolarla
asıl katliama Müslüman halkının uğradığını gösteriyoruz. Müslümanların yaşadığı alanlara
girmişler taş üstünde taş bırakmamışlar” dedi.
“KONUYU SOKAKLARA TAġIMALIYIZ”
Toplumumuzda bazı kesimlerin halkı bilinçsizce ve yanlış yönlendirmesi sonucu yeni yetişen
neslin de konudan habersiz olduğunu ifade eden Gülbey, “Tarihi gerçekliklere dayanmayan
ifadelerle Ermeni meselesinin anlatılması doğru değildir. Bugün Ermenistan‟a baktığınızda
okullarda eğitilirken çocuklara öğretilen konu bizde de ders kitaplarında, tarih sayfalarında
yer almalı, öğretilmeli Aksi halde “Ermenilere soykırım yaptığımıza inanan toplum
yetişebiliyor”. Ancak bize o kadar çok gelen var ki; konuyu yanlış bildiklerini, bu kadar derin
ve gerçek belgelere, videolara dayalı gerçekleri bilmediklerini söyleyen çok insan var.
Kendimizi anlatmak için iyi çalışmalıyız. Sürekli bekliyoruz. Önemli günleri bekliyoruz ki,
açıklama yapalım, etkinlik yapalım, konuşalım, tartışalım ancak bu yanlış. Bizim amacımız 7-
24 bu konuyu anlatmak, kamuoyu ile paylaşmak. Sakın beklemeyin! Bu konuyu insanlara
anlatmanın tarihi yok. Yeri yok. Sokakta, otobüste, trende, düğünde, cenazede her yerde
paylaşmalı, sokaklara taşımalıyız… Türkiye‟deki sözde Ermeni soykırımı ile ilgili çalışan
kurumlar nerelerde faaliyetlerde bulunuyor? Batıda etkinlikler, konferanslar, paneller
düzenleniyor takım elbisemizi giyip, buralara katılıyoruz. Ama Ermeniler nerede çalışıyor?
Asıl istedikleri topraklarda ve orada yaşayan insanların beyinlerini yıkıyorlar. Biz ne yapmışız?
Bırakmışız oraları onlara gelmişiz batıda konuyu tartışıyoruz. Yanlış bir şey yapıyoruz. Cephe
orda ve bizim de orada mücadele etmemiz gerekirken gelip, alakasız yerde mücadele etmeye
çalışıyoruz. ASİMDER olarak biz Güneydoğu‟da bu konuyu anlatarak, çalışıyoruz. Konuyu
Batı‟da değil, Güneydoğu‟da anlatmalıyız. Son çözüm ise, din adamlarımızı konuya
katmalıyız. Müslüman terimini kullanmalıyız çünkü bu katliam sadece Türklere değil,
Müslümanlara yapılmıştır. Ermeniler meseleyi Hristiyan aleminin ortak malı yaparak daha
büyük destek toplamaya çalışıyor” diye konuştu.
“AVRUPA’DA HAÇLI ZĠHNĠYETĠ VAR”
Sözde Ermeni diasporası ile ilgili Ermeni lobisinin çok güçlü olduğunu ve iyi çalıştığını
belirten ASİMDER Genel Başkanı Gülbey, bugüne kadar bu mücadelede çok tehditler aldık,
çok karalamalarla, mahkemelerle karşılaştık ancak hiçbiri bizi yıldırmadı, yıldıramaz. Aksine
güçlendirir, şevklendirir. Demek ki biz doğru bir iş yapıyoruz. ASİMDER‟in çıktığı yol
doğrudur ve asla pes etmeden çalışmalarımıza da devam edeceğiz” diye kaydetti. Avrupa‟da
haçlı zihniyeti olduğunu vurgulayan Gülbey, “Avrupa bize inanmaz çünkü, kendilerinin
yaramaz çocuğunu Müslüman Türklerin başarılı ve efendi çocuğuna tercih eder. Onları
inandırmamız çok zor. Bu Türk-Ermeni meselesi değil. Batı-Doğu medeniyetinin dini
konudaki savaşıdır. Dolayısıyla burada din adamlarının devreye girerek, konuyu Müslümanlık
boyutunda ele alması ve bu konuda tartışmalar yapılması gerekiyor” dedi
“TÜRK BĠRLĠĞĠ HAYAL DEĞĠL”
Her ülkenin mutlaka farklı oluşumlara ihtiyacı olduğunu belirterek, ticari, ekonomik ve sosyal
açıdan gelişimler için Türkiye‟nin Avrupa Birliği gibi oluşumlara da ihtiyacı olduğunu ifade
eden başkan Gülbey, “Avrupa artık Avrupa‟nın değil. Avrupa‟da yaşayan o kadar insanımız,
eşimiz dostumuz, akrabalarımız var. Buralara gidip gelmek, ilişkilerimizi kuvvetlendirmek şu
aşamada kolay olmuyor ancak olmalı ki her açıdan gelişim sağlayabilelim. Biz eğer büyük
düşünüyorsak, tüm birliklere açık olmalıyız. Gerekiyorsa; Arap Birliği‟ne gerekiyorsa,
Avrasya Birliği‟ne açık olmalıyız. Küçük düşünmemeliyiz. Bu noktada kurulacak bir Türk
Birliği de hayal değildir. Ancak Turancılığın değişmesi lazım. Tek bayrak tek millet anlayışı
yanlış. Her ülkenin toprağı, bayrağı kendisine olmalı. Ancak ekonomide birlik, siyasette birlik,
dış cepheye birlik ama kendi içinde özerklik olmalı. Tek bayrakta birleşmek, bize bölünmeyi
ve savaşları getirir. Güney ve Kuzey Azerbaycan‟ın birleşmesine de sıcak bakmıyorum. 10
Milyon Azerbaycan 30 Milyon Güney Azerbaycan var. Bunları birleştiremezsin. 10 milyon
razı olmaz. Kim olacak başkan? 10 milyon insan sahip olduğu gücünden vazgeçmek istemez.
30 milyon insan da 10 milyonun başkanlığını istemez bu durumda da anlaşmazlık olur.
Siyaset, ekonomi ve söz birliği anlamında birleşme başarıyı getirir. Yoksa sadece Bayrak
altında birleşerek, ülkelerin bayrağını kaldırıp, tek bayrak altında toplanalım anlayışı yanlış
olur. Çağa ayak uydurmak lazım. Türk bilincinin lokomotifi Türkiye ve Azerbaycan‟dır.
Atatürk demiş, “Azerbaycan‟ın sevinci sevincim, kederi kederimdir” diye. Ama bizim bu
cümlelerin içini doldurmamız lazım. İlişkilerimizi geliştirmemiz lazım. 2 devlet bir milletsek,
akrabaysak, kardeşsek, birlikte üzülüp, seviniyorsak, daha fazla bağlarımızı artırmalıyız.
Azerbaycan ve Türkiye üzerine oynanan, oynanmak istenen oyunlar var. Her iki ülkede
coğrafi konum olarak çok önemli. Bu coğrafya üzerinde hesabı olanlar var. Biraz empati
yaparak, daha iyi düşünüp, toplumsal hareket etmek gerekir. Bizim için siyaset yok. Bize
damla kadar faydası olan herkesin yanındayız. Siyaset bizi ilgilendirmiyor” ifadelerini
kullandı.
“MĠLLĠ GÖREV ĠÇĠN 19 ġUBAT’TA ĠZMĠR’DEYĠZ”
Daha önce gerçekleştirilen 2 etkinlikte Türklük bilinci ile hareket edip, Türk devletleriyle
ilgili çalışan dernekleri bir araya getirmeyi amaçladıklarını belirten ASİMDER Genel Başkanı
Göksel Gülbey, 19 Şubat‟ta da İzmir‟de 80-100 sivil toplum örgütünün katılımıyla İzmir‟de
bir araya geleceklerini duyurdu. Yurt içinden ve dışından temsilciler ile davetlilerin katılacağı
etkinliğin “İşgale, teröre ve asılsız iddialara karşı uluslararası forum” başlığıyla Türk
dünyasını bir araya getireceğine inandıklarını ifade eden Gülbey, “Ülkelerimize Türk
Devletlerine karşı yürütülen kara propagandalara karşı tepki göstermek ve bunun karşısında
birlikte dik durmak için mücade ediyoruz ve bu düşüncedeki herkesi de elini taşın altına
koymaya ve bizlerle mücadele etmeye davet ediyoruz. İzmir‟de 80 ile 100 arasında derneğin
katılmasını planlıyoruz. Bu konuda herkes gücünün yettiğince yardım etmeli. Çünkü malını
bu uğurda feda edemeyen kimse canını da vermez. Milli dava deyince canımı veriri diyen
insan önce gücünün yettiği kadar malından verecek mücadele edecek. Maddi manevi destek
olmamız lazım. Böyle kalkınabiliriz, ayakta kalabiliriz. Herkesi göreve ve çalışmaya davet
ediyoruz. Kaldı ki, biz kimsenin ölmesini değil yaşamasını istiyoruz. Bu uğurda milli görevde
mücadele etmeye çağırıyoruz” dedi. Gülbey, açıklamalarının ardından günün anısına
TürkBirDev‟e Türkiye,Azerbaycan ve dernek bayraklarının bulunduğu hediye takdim etti.
“TÜRK BĠRLĠĞĠ KURULUNCA, GÖZYAġI DĠNECEK”
“MAĞDURKEN, MAĞLUP EDĠLDĠK”
Haber: Ferdi FĠLĠZ
İstanbul Azerbaycan Kültür ve Sanat Derneği Başkanı Hikmet Elp, bağımsız Türk
devletlerinin birlik, beraberlik ve dayanışma içinde olması Türk Birliği‟nin kanıtıdır.
Resmiyete gerek yok, önemli olan Türk devletlerinin her alanda ve her daim birbirinin
yanında olmasıdır” dedi. Türk Birliği‟nin kurulmasıyla kan ve gözyaşının dineceğini
vurgulayan Elp, sözde Ermeni soykırımı konusunda Türklerin tepki vermekte geç kaldığını
belirterek, “Mağdurken, mağlup edildik. Artık çok daha fazla çalışmalıyız” diye konuştu.
Türk Bir Dev Eğitim ve Kültür Vakfı tarafından DEV-YAP şirketine yaptırılan “Fark
yaratanlar” programına konuk olan İstanbul Azerbaycan Kültür ve Sanat Derneği Başkanı
Hikmet Elp, önemli açıklamalarda bulundu.
2008 yılında hizmete başladıklarını ve Azerbaycan kültürünü Türkiye‟de yaşatarak, kültürler
arası ilişkileri geliştirmeyi amaçladıklarını belirten Elp, “Türkiye ve Azerbaycan arasındaki
bağların derinliklerinin bilinmediğini, etkinliklerle bu bağları güçlendirmeyi hedeflediklerini
kaydetti. Elp, “Türk Birliği Devletleri dediğimiz zaman, Atatürk‟ten sonra gelen siyasi
kadrolarımızın zaman kaybettiğini düşünüyoruz. Bu kaybı ortadan kaldırmak için de çok
çalışmamız gerekiyor” dedi.
“KAN VE GÖZYAġI DĠNECEK”
Bağımsız Türk devletlerinin bir araya gelerek, birlik oluşturması halinde kan ve gözyaşının
dineceğini sözlerine ekleyen Elp, “Türk birliği olursa coğrafyamızda kan ve gözyaşı diner.
Osmanlı 600 yıl hakimiyet noktasında olmuştur. Osmanlı diğer halklara gösterdiği ilgi ve
alakayı kendi halkına göstermemiştir. Anadolu‟daki Türklerin eğitim düzeyi yüzde 5 Türk
olmayanların eğitim düzeyi yüzde 54. Hakimiyet kurduğu topraklarda Türkler imha etmediler,
yaşattılar… Balkanlara yapılan yardımlar, hanlar, hamamlar, medreseler Anadolu‟ya
yapılmadı. Ancak Türk devletlerinin bir arada olması demek, öncelik olarak bir kutuptur,
güçtür. Çin, Amerika, İngiltere, Rusya, Fransa son zamanlarda Almanya ve Kanada gibi bu
güçlerin içinde yer alacak bir güçtür Türk Birliği. Hem batı hem de doğu Türk dünyasına
muhtaçtır. Doğu ve batıdaki emperyal güçler bu birliğin oluşmasını da hiçbir zaman
istemeyecektir. Eğer Türk Birliği‟nden bahsedeceksek, Güney Azerbaycan‟dan bahsetmemiz
lazım. Güney Azerbaycan Türk dünyasının koridorudur. Hakkari‟den Iğdır‟a kadar bir sınırdır.
Bu koridorun açılması demek Türk Birliği‟nin kuruluşunun başlangıcıdır. Türk
Cumhuriyetlerinde de genç beyinlerde birlik algısı geliştirilirse, kamuoyu oluşturularak
devletlerimiz birbirine destek verebiliyor ve bu yönde toplantılar, açıklamalar yapılabiliyorsa
bunu kabul edebiliyorsak; Türk Birliği kurulmuş demektir. Resmiyete gerek yok! Birliğimizi,
kültürümüzü her Türk devletinde yaşayabiliyorsak, Türk Birliği‟ni kurmuşuz demektir.
Yaşam Birilerinin istemesine göre kurgulanmaz. Bizim isteğimize göre kurgulamamız lazım
ve bu amaçla hareket ederek, çalışarak hedeflerimize ulaşacağımıza inanıyorum” diye konuştu.
“TÜRKĠYE: YUVA, AZERBAYCAN: ATA YURDU”
Türkiye ve Azerbaycan deyince önemli duygular hissettiğini aktaran Elp, “Türkiye deyince
Yuva, Azerbaycan deyince Ata yurdum aklıma geliyor” diye ifade etti. Hikmet Elp, “Aras
nehri aklıma gelir, çünkü bizim varlığımızı parçalayandır. O tarafta kalanlar ile bu tarafta
kalanlar diye ayrılmış ve bununla yüzleşmek zorunda bırakılmışız. Bunlar olmamalıdır.
Bugün Ermenistan diye bahsedilen yer Batı Azerbaycan‟dır. 1918 yılında İngilizler ve
Rusların işbirliğinde Ermenistan var edildi ancak orası Revan hanlığının arazisidir. Dede
korkutun hikayelerinde adı geçen yerlerdir. Batı Azerbaycan‟dır. Bir Türk beyinin oğlunun
adıdır “Revan” ve Ermeniler derler ki; “katliama uğradık” ama “katliama uğrayan biziz”.
Benim dedem aileden geriye kalabilen tek kişi olmuş. 100 yıldır olmayan bir şeyi varmış gibi
ortaya koydular biz de sessiz kaldık. Onların yalanları bugün dünyaya onların anlattıkları
şekilde yansıdı. Biz mağdurken mahkûm edildik.
“BĠRLĠK OLALIM”
Türklerin iş birliğinde olması halinde başarıya ulaşacağını vurgulayan Elp, “İlişkilerimiz ne
kadar kuvvetlenirse o kadar başarılı oluruz. Bu konuda kim çalışmaya varsa biz de bu konuda
onlarla çalışmaya ve elimizden geleni yapmaya hazırız. Azerbaycan-Türkiye arasında çok az
da olsa kültürel farklılıklar. Geriye döndüğünüz zaman üzülmemek elde değil. Köklere
inildikçe aynı mayadan geldiğini görüyorsunuz. Yukarı çıkıldıkça ise, doğu ve batı endeksi ile
sınırlandırıldığını görürsünüz. Mesela Anadolu‟ya indiğiniz zaman Azerbaycan kültürüne
yakınlaşıyorsunuz. Bununla ilgili Nazım Hikmet‟in bir röportajını dinlemiştim. Muhabirin
Rusya yıllarında “vatanınızı özlemiyor musunuz?” sorusuna Hikmet; “Özlemez olur muyum?
Özleyince Azerbaycan‟a gidiyorum” diye cevap veriyor. “Oraya gittiğim zaman Anadolu‟ya
gitmiş gibi hissediyorum kendimi” diyor ve “Bizim insanımız” diye bahsediyor. “Öyle bir
toplum düşünün ki; ikide üçü şairdir” diyor. Bilim alanında çalışanlarımız da sanatsal
anlamda başarılı olan sanatçılarımız da dünyanın bir çok yerinde önemli yerlerde görev
yapıyor. Ancak Anadolu‟da bunu görmek zor. Batının dönüştürmeleri sonucu Atatürk‟ten
sonra eğitimimiz bugüne gelene kadar dönüştürülmüş ve yetersiz kalmışız. Biz, biz olmaktan
çıkmışız. Atatürk‟ün dediği, bir gün gelecek Sovyetler birliği dağılacak biz buna hazırlıklı
olmalıyız cümlesini iyi anlamamışız, dikkate almamışız ki, 90‟lı yıllarda Sovyetler birliği
dağılınca biz hazırlıksız yakalandık. Bugün artık o açığı kapatmak için çok daha fazla
çalışmamız gerektiğine inanıyorum” dedi.
TÜRK DEVLETLERĠ ĠLĠġKĠLERĠ GÜÇLENDĠRĠYOR
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, bağımsız Türk devletleriyle
ilişkilerin ve stratejik ortaklıkların kuvvetlendiğini vurgulayarak, ticari ve ekonomik gelişimin
de arttığını belirtti. Sözde Ermeni soykırımı konusunda kararlılıkla mücadelenin süreceğini
ifade eden Çavuşoğlu, “Duruşumuzdan taviz vermeyiz” diye kaydetti.
Türkiye‟nin 2016 yılı plan bütçe toplantısında konuşan Bakan Çavuşoğlu, Güney Kafkasya ve
Orta Asya bölgelerindeki dost ve kardeş ülkelerle siyasi ve ticari ilişkilerin her geçen gün
daha yüksek seviyelere ulaşmasının hedeflendiğini belirtti.
Türkiye'nin, Türkmenistan'a en fazla yatırım yapan ülke konumunda olduğuna işaret eden
Çavuşoğlu, Kırgızistan ve Özbekistan ile de ilişkilerin canlandırılmaya çalışıldığını vurguladı.
Çavuşoğlu, Azerbaycan ile Türkiye'nin, kardeşlik duygularının yanı sıra stratejik ortaklık
çalışmalarını da yürüttüğünü kaydetti. Gürcistan'ın da stratejik ortak ve komşu olduğunu
belirten Çavuşoğlu, Türkiye'nin,Gürcistan'ın dış ticaretinde ilk sırayı aldığını, Ahıska
Türklerinin Gürcistan'daki ata topraklarına dönüşleri için de gerekli adımların atıldığını
söyledi.
Çavuşoğlu, 1915 olaylarının yüzüncü yılında Türkiye'nin dünya çapında sürdürülen kapsamlı
bir kampanya ile mücadele ettiğini dile getirerek, "Radikal çevreler siyasi ve hukuki kazanım
elde edemediler. 1915 olaylarına ilişkin olarak önümüzdeki süreçte de hiçbir taviz vermeden
samimi ve vicdani duruşumuzu devam ettireceğiz" dedi.
Türkiye'nin Kıbrıs sorununun çözümünün Birleşmiş Milletler (BM) parametrelerine göre, eşit
statüde iki kurucu devlet çerçevesinde yeni bir ortaklık şeklinde çözümüne tam destek
verdiğini vurgulayan Çavuşoğlu, "İnşallah bu sene Kıbrıs'ta çözüm yılı olacak. Yakalanan
fırsatın kaçırılmaması gerektiğini her fırsatta söylüyoruz çünkü bu, son fırsattır" dedi.
Kaynak: haberler.com
KAZAKĠSTAN VE TÜRKĠYE EXPO’DA BĠRLĠKTE
Bağımsız Türk devletlerinden Kazakistan'ın başkenti Astana'da düzenlenecek olan EXPO
2017 Uluslararası Fuar öncesi hazırlık çalışmaları kapsamında Türkiye‟nin başkenti
Ankara‟da “Enerjinin geleceği” temalı toplantı düzenlendi.
Konuşmasında özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarının yaygın kullanımının sağlanması
gerektiğinin altını çizen Başkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Birol Kılkış,
“Kazakistan ile Türkiye arasında çok fazla ikili anlaşma var. Bu kapsamda ikili ilişkilerimizi
güçlendirmek için EXPO 2017 dolayısıyla Türk akademisyenleri, bilim insanları, sanayiciler,
proje mühendisleri ve diğer birimlerin hangi konularda, ne gibi işbirliği yapabileceklerini ele
aldık. Toplantıda iki ana öğe öne çıktı. Birincisi kısa vadede EXPO 2017'den öncesinde neler
yapılabilir? Uzun vadede ise, EXPO 2017'nin sonrasında iki ülke neler yapabilir? Kazakistan
elçiliği bir heyet kuracak ve bütün talep eden ilgili kurum ve kuruluşlar proje tekliflerini
buraya iletecek. Kazakistan hükümeti bunların arasında uyumlu gördüklerini gerek
duyulduğunda destekleyecek" dedi.
Kazakistan'ın başkenti Astana'da 10 Haziran-10 Eylül'de gerçekleştirilecek enerji temalı
EXPO 2017 Uluslararası Fuarı, Dünya Kupasıyla olimpiyatlardan sonra uyumlu fiyat ve
kültürel açıdan üçüncü en büyük etkinlik olarak gösteriliyor. Orta Asya ülkelerinde
düzenlenecek olan en büyük fuar olma özelliğini taşıyan EXPO 2017 dolayısıyla da 3 ayda
tahmini 5 milyon ziyaretçinin Astana'ya gelmesi bekleniyor.
Kaynak:haberport.com
“GÖKTÜRKÇE” KURSLARI AÇILIYOR
Bağımsız Türk devletlerinden Türkiye‟nin Adıyaman ili Gölbaşı ilçesinde İktisadi Kalkınma
ve Sosyal Araştırmalar Derneği (İKSAD) tarafından "Türkistan Yaşıyor Projesi" kapsamında
Göktürkçe Kursları açılacak.
Birlik ve millet olma şuurunun temel dinamiğinin dil olduğunu belirten İKSAD Yönetim
Kurulu Başkanı Mustafa Latif Emek, geçmiş yıllarda düzenledikleri Azerbaycan Türkçesi
kurslarının büyük ilgi gördüğünü, bunun üzerine ata yurdunda konuşulan lehçelerin
tamamının öğretilmesini kapsayan "Türkistan Yaşıyor" projesini 2016 yılında uygulamaya
koyduklarını vurguladı.
İKSAD Başdanışmanı ve Eğitim Koordinatörü Sefa Salih Bildirici ise, "Göktürkçe eğitimi
alanında ülkemizde büyük bir boşluk olduğuna dikkat çekerek "Türkistan Yaşıyor" projesi
kapsamında Göktürkçe eğitimi vermeye başladık. Yakın gelecekte bu kursları yurt geneline
yaymayı hedeflemekteyiz" diye konuştu.
Kaynak: haberler.com
TÜRK DEVLETLERĠNDE EKONOMĠK BÜYÜME ARTACAK
Bağımsız 7 Türk devletinin birlik olma yönünde sağladığı stratejik anlaşmalar ve ikili
ilişkilerin geliştirilmesine yönelik faaliyetler ekonomik büyümeyi artırıyor. Birleşmiş
Milletler (BM) uzmanları, hazırlanan raporda Türk devletlerinin iki yıllık ekonomik büyüme
oranlarını açıkladı. Buna göre en büyük gelişme Türkmenistan'da olacak.
BM uzmanları Türkmenistan‟ın Gayri Safi Yurtiçi Hasılasında 2016 ve 2017 yıllarında
önemli gelişmelerin olacağı tahmininde bulundu. Uzmanlara göre; önümüzdeki iki
yılda Türkmenistan GSYİH'de büyüme rakamları yüzde 10,5 ve 9,9 oranında olacak. Bu
rakamlar, BM'nin 'Dünyanın Ekonomik Durumu ve Beklentiler 2016' raporunda yer aldı.
Ayrıca, rapordaki eski Sovyetler Birliği ülkelerindeki ekonomik durum ile ilgili bölümde en
yüksek büyüme rakamlarının Türkmenistan'a ait olduğu ifade edildi. Söz konusu yıllarda
Türkmenistan'ı takip eden Özbekistan'ın GSYİH'de büyüme rakamları yüzde 7 ile 6,9,
Kırgızistan'ın yüzde 4,8 ile 5, Tacikistan'ın yüzde 5 ile 6, Moldova'nın yüzde 2,8 ile 3,
Gürcistan'ın yüzde 2,5 ile 2,7, Azerbaycan'ın yüzde 2,5 ile 2,9 ve Kazakistan'ın yüzde 2,1 ile
2,8 düzeyinde olacağı tahmin edildi.
Kaynak: haberler.com
TÜRK DEVLETLERĠNE TURĠZMDE YAKIT DESTEĞĠ
Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, bağımsız 7 Türk devletinden
Türkiye‟ye turist getiren acentelere 6 bin dolarlık destek verileceğini açıkladı. Türk
Birliği‟nin kurulması yönünde önemli bir adım olarak görülen proje kapsamında ülkeler arası
ilişkilerin kuvvetlendirilmesi hedefleniyor.
Türkiye‟ye yurt dışından turist getiren seyahat acentelerine verilen 6 bin dolar yakıt
desteğinin kapsamının genişletilmesi, Bakanlar Kurulu kararı ile Resmi Gazete'de
yayımlanarak yürürlüğe girdi. Geçen sene 13 ülkeden turist getiren acenteler için uygulanan
desteğin kapsamı dünyanın bütün ülkelerini kapsayacak şekilde değiştirildi.
Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal konuyla ilgili, "2015 yılında Türkiye havaalanlarına
tarifesiz turistik uçak seferleriyle turist getiren yurt dışından seyahat acentelerine Destekleme
ve Fiyat İstikrar Fonu'ndan uçak başına 6 bin ABD Doları destek verilmesi kararlaştırılmıştı.
Bunun kapsamını genişlettik. Kararı dünyanın bütün ülkelerini kapsayacak şekilde genişlettik.
Bu kararla ülke sınırlaması olmadan Alanya
Gazipaşa, Antalya, Muğla Dalaman ve Muğla Milas-Bodrum'a inecek tarifeli ve tarifesiz tüm
uçaklar, İzmir Adnan Menderes ve Kütahya Zafer havalimanlarına ise tarifesiz inecek her
uçak için turist getiren seyahat acentesine 6 bin dolar yakıt desteği sağlayacağız” dedi.
Kaynak:haberler.com
TÜRK DEVLETLERĠNĠN ÜNLÜ ġAĠRĠ BAHTĠYAR VAHABZADE ANILIYOR
Bağımsız Türk devletlerinin önde gelen şairlerinden Bahtiyar Vahabzade vefatının 7‟nci
yılında çeşitli etkinliklerle anılıyor.
Azerbaycan‟ın başkenti Bakü'de sevenleri şairin ölüm yıl dönümünde mezarını ziyaret ederek
çiçekler bıraktı. Vahabzade'nin Fahri Hıyaban'da bulunan mezarına gelen yakınları ve
sevenleri, karanfiller bırakarak ruhuna dua okudu.
Bahtiyar Vahabzade, 16 Ağustos 1925 tarihinde Azerbaycan'ın Şeki kentinde doğdu. 9
yaşında ailesiyle beraber Bakü'ye taşınan Vahabzade, ilk ve orta öğrenimini bu şehirde
tamamladı. 1947 yılında Bakü Devlet Üniversitesi Filoloji Bölümü'nden mezun olarak aynı
bölümde öğretim üyesi olarak ders vermeye başladı.
Vahabzade, 1960'larda başlayan özgürlük hareketlerinin öncülerinden biri oldu. Bu konuda
kaleme aldığı 1959 tarihli Gülistan isimli şiirinde, Azerbaycan halkının yaşadığı felaketleri
anlattı. Adı geçen eserinden dolayı 2 yıllığına üniversitedeki görevinden
uzaklaştırıldı. Azerbaycan halkının sıkıntılarını konu ettiği pek çok eserini yurt dışına
kaçırarak yayınlanmasını sağladı.
Eserlerinde Azerbaycan Türkçe‟sini en temiz şekilde kullanmaya özen gösteren ve halkının
duygularına tercüman olan Vahabzade, Azerbaycan'da Halk Şairi adıyla anıldı. 1995 yılında
özgürlük mücadelesindeki hizmetlerinden dolayı İstiklal nişanı ile ödüllendirildi Vahabzade,
eserlerinde genellikle özgürlük, yurt sevgisi, din gibi temaları işlemişti. Vahapzade 13 Şubat
2009'ta Bakü'de yaşadığı evinde 84 yaşında hayatını kaybetmişti.
Kaynak: sondakika.com
(REKLAM)
***7 bağımsız Türk devletimizle ilgili güncel haberleri bulabileceğiniz internet
adresimiz için TürkBirDev Haber’in http://turkbirdev-temsilcilikler.blogspot.com.tr/
bağlantısını ziyaret edebilirsiniz.***
TürkBirDev düşüncesi sadece bir kısım kişi, dernek, kurum ve / veya partiye ait bir
düşünce değildir. Bu düşünce bütünü ile Türk milletinin düşüncesi ve ülküsüdür. Bu
kutsal düşünceye her Türk'ün ve Türk kuruluşlarının sarılması kaçınılmazdır."
Sefer Özdemir