bırakan İskilipli alimler - isamveri.orgisamveri.org/pdfdrg/d058452/1998/1998_sarikoyuncua.pdf ·...
TRANSCRIPT
TÜRKIYE DIYANET VAKFI YAYIN LARI/264
Türk Kültüründe iz Bırakan
İskilipli Alimler (Sempozyum: 23-25 Mayıs 1997 • İsldlip)
Yayma Hazırlayan Yrd. Doç. Dr. Mevlüt Uyanık
ANKARA
1998
4. Milli Mücadelede İskilip Müftüsü İsmail Hakkı Efendi
Doç.Dr. Ali SARIKOYUNCU
Sayın Başkan. degerli hocalarım, sevgili İskiliplilerl HepiniZi saygıyla selamlarım.
Sözlerime başlamadan önce, bir husus belirtmek istiyorum: Programda, herhalde, zuhulen yazıldı, benim tebligim "Milli Mücadelede İskilip Müftüsü İsmail Hakkı Efendi" olacaktır; arz ediyorum.
Bana tanınan süre içerisinde size bir şey aktarabilmek için hemen konuma geçiyorum.
GİRİŞ
Milli Mücadele, Türk ulusunun varlıgını ve bagrmsıılıgını korumak için maddi maneVi bütün olanaklarını seferber ettigi fevkalade önemli bir dönemı içerir. Zira Avrupa, Anadolu'nun 1071 'de Alparslan tarafından fethedilmesini, daha sonra da Türkleştirilmesini ve Müslümanlaştırılmasını bir türlü içine sindirememiştir. Bu yüzden Mondros Ateşkesi (mütakerekesi) (30 Ekim 1918) sonrasında Batı, hemen faaliyete geçti. Başka bir ifadeyle, içdış ihanet odakları elele vererek, nihayet 9 asır süren bir mücadelenin sonunda anayurdumuz, Anadolumuz, İngilizlerin, Fransızların, İtalyanların ve Yunanlıların işgaline ugramıştır.
Böyle bir anda milletin ruhunda ve benliginde mevcut olan direnme gücünü ateşleyen hocalar, müftüler, din adamları Milli Mücadele fikrinin doguşunda önemli bir faktör olmuşlardır. Ölüm-kalım mücadelesinin ilk günlerinde halk, Mustafa Kemal Paşa'nın da belirttigi gibi "hakiki vaıiyeti anlamamışlardı. Fikirlerde karışıklık vardı. Dimaglar adeta durgun bir haldeydi..." Pek çok dim adamı yine Mustafa Kemal Paşa'nın ifadesiyle; "hakikatı halka izah ettiler... dogru yolu gösteren vaaı ve nasihatlerden sonra herkes çalışmaya başladı"ıı 1•
Bu cümleden olarak, İzmir'in işgalinden sadece dört saat gibi kısa bir süre sonra düzenledigi mitingte; "işgal edilen memleket halkının silaha sarılması dini bir görevdir" diyen Müftü Ahmet H~lusi Efendi'nin etrafında Denizli'liler hemen birleşmişlerdir121•
( 1) Atatürk"ün Söylev ve Demeçler!. Atatürk Araştırma Merkezi Yayını Ankara. 1989. C. I-ll. s. 208. (2) Denizli Müftüsü Ahmet Hulusı Efendi. İzmır'in İşgallnden (15 Mayıs 1919) dört saat son
ra. başka bir ifadeyle Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a çıkışından dört gün önce düzen-
397
Din adamları Milli Mücadele kıvılcımını ateşlemekle kalmadılar. Kimileri ellerinde silah. beldelerini de korumuşlardır. Örneğin, Isparta'dan Hafız İbrahim Efendi. DEMİRALAY; Afyonkarahisar'da da Hoca İsmail Şükrü, ÇELİKALAY adlarında gönüllülerden alaylar teşkil etmişlerdir131•
Öte yandan hiçbir Müdafaa-i Hukuk Cemiyet! yoktur ki. onun içinde veya başında bir din adamı bulunmasın. Bilindiği üzere TBMM, bu kuruluşların üzerine bina edilmiştir141• Yine Mustafa Kemal Paşa. 19 Mayıs l919'da Anadolu toprakİarına ayak bastığında, O'nu karşılayanların başında din adamları ön saflarda yer almışlardırr51•
Kısaca ilk direniş fetvasını veren ve örgütünü kuran Denizli Müftüsü Ahmet Hulusi Efendi'denı61 , İzmir Valisi İzzet Bey'in Yunan işgaline karşı çıkılınaması emri üzerine; "Vali Bey ... bu sakalım kanımla kızarabilir, ama bu alına Yunan al çağını sükünetle selamlamış olmanın karasını sürerek huzur-u ilahiye çıkarnam" diye haykıran İzmir Müftüsü RahmetuZlah Efendim, Mustafa Kemal Paşa'ya "Paşam! Bütün Amasya emrinizdedir" diyen Müftü Hacı Ter.ifik Efendi'ded81 Milli Mücadele'nin meşru oldu-
!ediği mitingte düşmana karşı savaşınanın dini bir görev oldugunu ilan etmiştir. O. bu tarihi konuşmasında şöyle diyordu: ''Muhterem Denizlililer! .. Bugün sabahın erken saatlerinde İzmir. Yunanlılar tarafından işgal edilmiştir. Bu tecavüze karşı hareketsiz kalmak. din ve devlete ihanettir. vatana lcarşı irtilcô.b edilecek cürümlerin Allah ve Tarih önünde q[fı imicansız günahtır. Cihad, tam manasıyla teşelclcül etmiş dinifarize olarak karşımızdadır. Hemşehrilerim. karşımıza çıkarılan dünkü tebeamız Yunan·a biz mağlup olmadık. Onlar. öteki düşmanlarımızın vasıtasıdır. Yunan'ın bir Türk beldesini ellerine geçirmelerinin ne manaya geldiğini. İzmir'de şu bir kaç saat içinde irtilcô.p edilen cinayet.ler gösteriyor. Silahmuz olmıyabilir; topsuz-tüfeksiz sapan taşları ile de düşmanın karşısına çıkacağız. İstiklal aşkı, vatan sevgisi, haysiyet şuurumuz ve kalbimizdeki iman ile mücadelemizin sonunda zaferi kazanacağız. Bu uğurda canını verenler şehit. kalanlar gazidir. Bu mutlak olarak cihad-ı mukaddestir. Sizlere vatanımızı düşmana teslim etmenin çaresiz olduğunu söyleyenler; düşman esô.reti altında olanlardır. Onlar irô.de ve kararlarına sahip değildirler. Bu vaziyette olanların emri ve fetvası aklen ve şer'an caiz, malcbul ve muteber değildir. Meşru olan münhasıran vatan müdafaası ve İstilclal uğruna cihaddır. Korlcmayınız ... Meyus almayınız ... Bu livay-ı hamd'in altında toplanımı ve mücadeleye hazırlanın ız. Miiftünüz olarale CİHAD-I MUKADDES FETVASINI ilan ve tebliğ ediyorum .... Elinizde hiçbir silahınız olmasa dahi üçer taş alarak düşman üzerine atmak suretiyle mutlaka
jlili mulcabelede bulununuz ... " (Cemal Ku tay, Kurtuluşun ve Cumhuriyetin Manevi Mimarları, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayın, Ankara, 1973, s. 51-52: Ali Sarıkoyuncu. "Milli Mücadele'de Denizli Müftüsü Ahmet Hulusi Efendi" Diyanet İlın! Dergi C. Il. 27, Sayı: 4, s. 248) Sadi Borak. "Sarıklı Bir Mücahit" Hayat Tarih Mecmuası. Sayı: 9. s. 13).
(3) "Demiralay" ve "Çelikalay" hakkında bkz .. C. Kutay age. s . 207-219: Kadir Mısıroğlu. Kurtuluş SavaşındaSarıklı MücahiUer; 2. baskı İstanbul 1969. s. 239-253: Ali Sarıkoyuncu. Milli Mücadele'de Din Adamları. Diyanet İşleri Başkanlığı Yayını. Ankara, 1995, s. 45-49.
(4) Bkz .. C. Ku tay. age. s. 119-120: Belgelerle Türlc Tarihi Dergisi. Sayı: 19 (Eylül 1986): A. Sarıkoyuncu, age. s. 49-57.
(5) Bkz .. A. Sarıkoyuncu, age. s. 29-35. (6) Ahmet Hulusi Efendi'nin Milli Mücadele'deki hizmetleri için bkz .. A. Sarıkoyuncu. "Milli
Mücadele'de Denizli Müftüsü" Diyanet İlın! Dergi. Cilt: 27. Sayı: 4. s. 245-288. (7) Ali Sarıkoyuncu. "Milli Mücadele'de AfYon Müftüsü Hüseyin (Bayık) Efendi'' 3. Afyonkara
hisar Araştırmaları Sempozyumu. Afyon 1994. s. 74. (8) C. Ku tay. age. s. 253. Ayrıca Müftü Hacı Tevfik Efendi'nin Milli Mücadele'deki Hizmetleri için
bkz .. "Milli Mücadele'de Amasya Müftüleri" Diyanet İlmi Dergi. Cilt: 31. Sayı: 2. s. 62-81.
398
ğuna dair fetva veren Ankara Müftüsü M. Rifat Efendi191 ve daha niceleri1101. Mustafa Kemal Paşa'nın "Ya istilclal. ya ölüm" parolası etrafında birleşmişlerdir.
Bununla birlikte. Milli Mücadele'de din adamları konusu yeterince incelenmemiştir. Bu konudaki kitap ve araştırmalar da yok denecek kadar azdır. Halbuki Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı. Cumhurbaşkanlığı ve Osmanlı Arşivleri, onların kahramaniıkiarını dile getiren belgeler le doludur. Arıılan arşivlerdeki belgeler incelendiğinde, onların Hul- . leci piyesinde ortaya konan, yüzlerce tiyatro eserinde ve karikatürde hafife alınan uydurma kıyafetli, ürkek şahsiyetli ve kurnaz karakterli tipler olmadıkları görülecektir. Ayrıca Hallde Edip Adıuar'ın Vurun Kahpeye isimli eserinde tahkir ve tezyif ettiği. karaladığı bir camianın büyük bir çoğunluğunun Anadolu harekatı yanında yer aldığı anlaşılacaktır. Tarafsız bir tarihçi gözüyle Milli Mücadele tarihini yazanlar. bu gerçeği göreceklerdir.
Öte yandan merhum Dr. Fethi Tevetoğlu'nun da belirttiği gibi "Türk Milli Mücadelesi'nin noksansız tarihini yazanların. eserin asıl sahibi büyük Türk Milletinden bu mücadeleye ufak-büyük hiZmeti geçmiş her Türk evladına, gördüğü milli hiZmet ölçüsünde yer ve değer vermeleri. hem ilmi bir zarlıret, hem de bir kadirbilirlik borcudur"1111•
Bu düşüncelerden hareketle, "Tür/c Kültüründe İz Bırakan İslcilipliler Sempozyumu"nda İskilip Müftüsü İsmail Hakkı Efendi'nin Milli Mücadele'deki HiZmetlerinden söz etmeyi uygun bulduk. Amacımız. yeni nesillere. şimdiye değin kendilerinden pek söz edilmeyen millet kahramanlarını tanımaktır. Böylece gençlerimiz, üzerinde yaşadıkları vatanın, sevinçlerini ve kaderlerini paylaştıkları toplumun teneffüs ettikleri hürriyet havasının, kısaca sahip oldukları bütün değerlerin kimler tarafından nasıl ve hangi mücadelelerle elde edildiğini anlayacaklardır. Aynı zamanda Milli Mücadele'yi ve Türlc İstilclal Savaşını bir millet hareketi olmaktan çıkararak belirli sınıf ve zümrenin davranışları şeklinde yorumlayan. yazan ve yayınlara karşı da yakın geçmişlerini daha iyi öğrenmiş olacaklardır.
I. İSMAİL HAKKI EFENDi'NİN HAYATI
1859 (1275)'da İskilip Hacı Piri mahallesinde doğdu. Babası. İskilip Müftülerinden Mansunzade Mehmet Efendi'dir. İlk öğrenimini İskilip Sıb-
(9) MUII Mücadele'nin Meşru oldugtına dair Ankara Müftüsü Mehmet Rifat Efendi tarafından hazırlanan fetva için bkz.; Öğüt (19 Nisan 1336!1920): İrade-i Milliye (22 Nisan 1336/1920). Ayrıca. Mehmet Rifat Efendi'nin Milli Mücadele'deki hizmetleıi için bkz .. Ali Sarıkoyuncu. "Mehmet Rifat Efendi (Börekçi)'nin Milli Mücadele'deki Hizmetleri" DiyaneL ilmi Dergi, Cilt: 31. Sayı: 1 (Ocak-Şubat-Mart 1995) s. 79-102.
(10) Din adamlannın hizmetleri Için bkz .• K. Mısıroglu. age. s. 18 vd.: C. Kutay. age. s. 5 vd.; A. Sankoyuncu. age. s. 19 vd.
(1 1) Fethi Tevetoglu. Atatürk'le Samsun'a çıkanlar. Ankara. 1971. s. 9.
399
yan Mektebi'nde yaptı. Bu arada ilk dini bilgileri öğrendikten sonra. 1874 yılına kadar İskilip Köprübaşı Medresesi'ne devam etti. Bu medresede sarf ve Nahiv gibi Arapça dersler okudu. Daha sonra İstanbul'a giderek, Sultan Ahmet Medresesene kaydoldu. ll yıllık öğrenimden sonra. 1890'da tanınmış Dersifunlardan Ateşoğlu Mustafa Vehbi Efendi'den Müderrislik icazeti aldı.
Öğrenimi sonrasında memleketine dönen İsmail Hakkı Efendi, önce (27 Haztran ı904 taı;ihinde) vekaleten. ı Ocak ı909'da da asaleten İskilip Müftülüğüne tayin edildi. Bu arada ilave memuriyetlerde de bulundu. Bu cümleden olarak, 25 Mayıs ı904'te İskilip Maarif Komisyonu Başkanlığı'na getirildi. Bu görevi 2 Mart ı910 tarıhine kadar başarıyla yürüttü. Hükümetçe kazanın Nüfusunun yazınuna kadar verilmesi üzerine. ıo Temmuz 1904'te Nüfus Yazım Komisyonu Başkanlığına atandıll21 • Ancak görevden istifaen 15 Eylül ı904'te ayrıldı. Çok geçmeden bu kezde 20 Ocak 1905'te İslcilip Kazası Şer'iye Mahkemesi Niyabetliğine vekaleten atandı1131 • Bu görevi de 7 Haziran 1905 tarihine kadar yürüttü1141 1 Şubat 1906'da tekrar ikinci defa Niyabet Vekilliğine atandı051 . İkinci Vekaleti birincisinden daha uzun sürdü. Asıl Niyabet'in gelmesiyle. ı 7 Şubat ı916'da ayrılabildi1161•
Müftü İsmail Hakkı Efendi İskilip Müftüsü iken. 8 Şubat 1922'de vefat etmiştir. Ailesi "Ünal" soyadını alrnıştırm1•
II. İsmail Hakkı Efendi 'nin Milli MÜcadele'deki Hizmetleri
Milli Mücadele başlarında İttihat ve Terakki Fırkası kendisini feshetmışti. Onun yerini almak için kurulan Teceddüt Fırkası aktif bir rol oynayamıyordu. Bununla birlikte memleketin en güzide gücünü İttihatçılar oluşturuyordu. Ancak İttihatçıların baskısından kurtulan muhalefet, 19 ı 9 yılı Ocak ayında Hürriyet ve İtilaf Fırkası'nı yeniden kurmuşlardı1 181•
Memleketin ileri gelen asker ve sivil yöneticilerı ile eşraf bu iki parti arasında bölünmüştü. Ülkenin bir köşesi olan İskilip ve çevresinde de durum aynıydı. Çünkü bugürılerde İsküip kazasının bağlı bulunduğu Çorum livasının en üst seviyedeki idarecısı olan Samih Fethi (Tarihçi Turhan Tan) İstanbul Hükümeti yarılısı olarak, milli faaliyetlerin aleyhinde idi. O, Ankara Valisi Muhittin Paşa (o tarihlerde Çorum Ankara Vilayetine bağlıydı) ile beraber hareket ederek yöredeki teşkilatlanmaya mani olmaktaydı. Ayrıca bu konuda Valirıin de tam desteğine sahipti. Öyle ki Vali Muhittin Paşa " ... Çorum'a gelerek orada bazı tertibat ve telkinatıcra etmek .. "le bizzat uğraşmıştıll!11• Kı-
(12) Bu göreve aylık 500 kuruş maaşla atanınışbr. (13) Bu göreVi 337.5 kuruş yanm maaşla atanmıştır. (14) Niyabet-i asılıngelmesiyle aynlmıştır.
'!151 Bu göreVi esnasındakimaaşı yine önceki gibi 337.5 kuruş ldl. (161 DİB Arş.D: 23-1664. (17) İskilip Nüfus İdaresinden Alınan BUgı . (18) Tarık Zafer Tunaya. Türkiye'de Siyasi Partiler: İstanbul. 1952. s. 447 vd. (19) İrade-ı Mllliye. 28 Eylül 1335 (1919) No: 4.
400
saca Ali Fuat Paşa'nın (Cebesoy) ifadesiyle "İstanbul Hükümeti buralarda (Ankara-Çorum) kendisine sadık kalmış Vali, mutasarrıfve bir alay kumandanı ile hakim olmaya çalışıyordu"1201.
Öte yandan Sadrazam Mahmut Şevket Paşa'nın 1913 yılı ortalarında öldürülmesi sebebiyle, İktidardaki İttihat ve Tarakki mensupları, muhalif parti -Hürriyet ile İtilaf Fırkası- taraftarlarından, bu öldürülme olayına kanşmamış olanlar bile, sürgüne gönderilmişti1211 . "İçlerinden Refii Cevad (Ulunay)'ın da (Alemdar Gazetesi başyazarı) bulundugu elli kişilik muhalif bir grup, önce İstanbul'dan Sinop'a, I. Dünya Savaşı'nın başlaması ile de Çorum'a gönderilmiş, savaşın sona ermesi ile de yeniden İstanbul'a dönmüşlerdi". Ancak bu grup Çorum'da bulundukları süre içerisinde İttihat ve Terakki Partisi aleyhinde çalışma ve propaganda da bulunmuştu. Bu arada Refti Cevad'ın çıkardıgı "Alemdar" gazetesindeki milli harekat aleyhindeki yazıları ve özellikle bu harekatı başlatanların, eski ittihatcılar oldugunun ileri sürütmesi Çorum'da etkili oldu1221.
Ayrıca milli faaliyetlerin aleyhinde çalışan "Osmanlı Sulh ve Selamet Cemiyett''nin1231 bir şubesi de Çorum'da açılmıştır. Üyelerinin çogu Rum olmakla beraber Müslümanlardan bazı kimselerinde bulundugu bu cemiyetin başkanlıgına, Lazarakl adında bir Rum getirilmişti. Bu arada Bu cemiyet, Rum-Pontus örgütüyle ilişki içindeydi1241. Bu arada İskilip'te de Teaii-i İslam cemiyeti'nin bir şubesi açılınıştır1251.
Özetle belirWen nederılerden dolayı, Çorum Livasında; Anadolu'nun diger yörelerine göre, milli faaliyetlerin biraz daha geç başladıgını görüyoruz1261. Bu konuda örnek olarak Denizli Sancagını gösterebiliriz. Nitekim,
(20) Ali Fuat Cebesoy. Milli Mücadele Hatıralan, İstanbul, 1953. s. 192. (21) All Fuat Türkgeldi, Görüp İşltllklerlm. 3 Baskı. Ankara, 1984. s. 99'dan naklen Bayram Sa
kallı. Ankara ue Çeuresinde Milli FaaliyeUer; Kültür Bakanlıgı Yayını. Ankara. 1988. s. 14. (22) B. Sakallı a.g.e., s. 14-15. (23) Bkz .. Yücel Özkaya. "Ulusal Bagımsızlı.k Savaşı Boyunca Yararlı ve Zararlı Dernek" Ata
türk Araştırma Merkezi Dergisi. Cilt: IV. Sayı: 10 (Kasım 1087). s. 139-168. (241 B. Sakallı. a.g.e .. s. ıs. (25) İlk adı Cemiyet-i Müderrtsin (Medrese Ögretınenleri Dernegi) olan Teall-l İslam Cenıiyell.
Hürriyet ue İtilaf Fırkası'nı destekleyen bir cemiyetti. I<uva-yı Milliye aleyhindeki ili< blldlrlslnl 16 Eylül 1919'da Ilcdam gazetesinde yayıniayan bu cemiyetin yönetim kurulunda, Şeyhulislam Mustafa Sabri (Başkan). İskilipli Mehmet Atıf Hoca (İkinci Başkan). Said-i I<urdi (İttihat-ı Muhaırunediye Cemiyet! önderlerinden) bulunuyordu. (Y. Özkaya. agm. s. 79; Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt (ATASEJ Arşivi. KI: 86. D: 144. Fh: 240). Anadolu'nun bir çok yerinde şubeler açan Teali-i İslam Cemiyet! özellikle Milli Mücadele'nin ilk yıllarmda Anadolu harekatı aleyhindeki faaliyetlerini sürdürdü. Yayınladıgı bllclirilerle halkın kafasım kanştırdı (Teali-i İslam'ın bildirileri için bkz .. Zekai Güner-Orhan Karataş. Milli Mücadele Dönemi Beyannameleri ue Basını. Atatürk Kültür. Dil ve Tarih Yüksek Kurulu Atatürk Kültür Merkezi Yayını. Ankara. 1990. s. 223-227).
(26) Bu konuda Mustafa Kemal Paşa. "Çonıın livası bir taraftan Dahiliye Nezareti.nin ınüteınadlyen teşvikat ve tehdldatı diger taraftan Ankara Valisi MulıiddJn Paşa'nın igfalatıyla son zamana kadar cereyan-ı milliyeden fıilen mahrum bir halde bulurunal<ta idi..." demektedir. (B. Sakallı. a.g.e .. s. 17).
401
Yunanlıların İzmir'e asker çıkardığını öğrenen127ı DeniZli Mutasarrıfı Faik Bey; Askerlik Şubesi Başkanı Tevfik Bey'i Müftü Ahmet Hulusi Efendi'yi, Belediye Başkanı Hacı Tevfik Bey'i ve eşraftan bazı kimseleri yanına çağırarak, hemen durumu görüşüp bir miting tertiplerneye karar vermişlerdi. 15 Mayıs 1919'dayapılan mitingde de düşmana silahlakarşı konulması kararlaştırıldı. Aynı şekilde, 16-17 Mayıs günlerinde de DeniZli'nin Acıpayam. Çal, Sarayköy ve Tavas İlçelerinde mitingler yapılmıştır128ı.
Görüldüğü üzere, Denizli ve İlçelerinde yöneticilerle halk el ele vermişlerdir. Fakat yukarıda da belirttiğimiz gibi bu birlik ve beraberliği Milli Mücadele'nin ilk günlerinde Çorum'da gör mek mümkün olmamıştır1291• Ancak İskilip'te milli mücadele fikrinin doğuşu gecikmedi. Denizli'de Müftü Ahmet Hulusi Efendi'rıin, İlçelerde de Müftü Hasan (Acıpayam) Müftü Ahmet İzzet (Çal) Müftü Ahmet Şükrü (Sarayköy) ve Müftü Cennetzade Tahir (Tavas) Efendilerin yaptığı önderliği130ı İskilip'de de Müftü İsmail, Hakkı Efendi üstlenmiştir. O Milli Mücadele'nin başlamasıyla, milli harekatın yanındayer aldı. Bu konudaki vaazlarıyla İskilip halkını aydınlattı. İslcilip Müdajaa-i Hulculc Cemiyeti'nin kuruluşunda ve faaliyetlerinde görev aldı13 ıı.
Müftü İsmail Hakkı Efendi'nin ve müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin çalışmaları. sayesinde1321 İskilip halkı, -Çorum merkezinin aksine- milli faaliyetleri desteklenmiştir. Bu arada Sivas Kongresi kararlarına da bağlılıklarını bildirmişlerdir133ı. Kısaca İskilip halkı iJ!k gününden itibaren Milli harekatın yanında yer almıştır. Nitekim bu durum; İskilip Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Başkanı Necmettin, Müftü İsmail Hakkı, Belediye Başkanı Ali, Aza; Tahir, Mustafa, Şükrü ve Sabri imzalarıyla TBMM'ne çekilen 30 Nisan 1920 tarihli telgrafta da dile getirilmektedir. Bu telgraf şöyledir:
(27) 14!15 Mayıs gecesi sabaha dogru Yunan askerleri İzmir nhtunına ayak basmaya başladıkları an. İzmir Redd-i İlhak Heyeti ve Belediyesi yurdun her tarafına oldugu gibi Denizli"ye de Yunan işgalinin başladıgıru gösteren telgrafı çekmişti (Bkz .. Türk İstlkldl Harbi C. II. Kısım I. Genelkurmay Basımevi, Ankara. 1963. s. 63).
(28) Bkz. M. Akif Tütenk. Milli Mücadele'de Denizli. İzmir. 1949. s. 6 vd: Ali Sankoyuncu. a.g.e .. s. 19-20.
(29) "Çorum'daki milli mücadele aleyhindeki faaliyetlerin uzun sürmesi: bölgedeki diger vilayet. liva ve kazaların Çorum'dan önce. milli harekete katılmış olması ve bazı sebeplerdir ki: Mustafa Kemal Paşa'ya -O dönemı anlatırken -"Çorum tertibi hainanesi" kullandırmışlı (B. Sakallı. a.g.e .. s. 15).
(30) Bkz .. A. Sarıkoyuncu, a.g.e .. s. 19 vd. (3 1 l İski/ip Müdajaa-1 Hukuk Cemiye li üyeleri şu kişilerdi: Necmettin Bey Başkan. Üyeler: Müf
tü İsmail Hakkı. Belediye Reisi Ali. Şülcrü Mustafa ve Tahir Efendi ve Beyler. (32) Ali Fuat Paşa'nın (Cebesoy) da Çorum ve çevresinde milli faaliyetlerin artması ve teşkilat
lanma çalışınalannın hızlanması konusunda etkisi olmuştur. A. F. Cebesoy. a.g.e .. s. 70. 77: Fatih Rıfi<ı Atay. Çankaya. İstanbul. 1980, s. 179).
(33) "Kongrenin mukarrerat-ı müttehizisenin (kabul edilen kararların) buraya tebligi üzerine iskiJip memurin ve ahalisinin dahi kongre mukarreratını bittasvip ettigi ve İstanbul'daki hükümetin. Anadolu'daki milli faaliyetin aleyhinde olması sebebiyle. itimat etmeyecekleri Kaymakam Tahsin vasıtasıyla açıklanıyordu" (B. Sakallı. a.g.e .. s . 18). İslcllip KaymaJcamlığı yazısının tam metni için bkz .. İrade-i Milliye. 28 Eylül 1335 (1919). Numara: 4.
402
"Ankara'da Meclisi Milli-iKebir Riyasetine
Kazamız ahalisi tabidayeti teşekkülünden beri Kuva-yı Milliye'nin meşrutiyetini takdir ve Heyet-i Temsiliye'nin neşriyat ve beyanatı hayırbahane
sini layıkı veçhile idrak ve inkiyad edip iki gün evvel kazamızı teşrif eden Kaymakam Vekili Mahir Beyefendinin ifadet-ı mühimmesi efkan umumiyeyi bir kat daha tenVir etmiş ve bu suretle devatanın tahlisi ernelindeki gayede İskilip kazası ahalisi bir kütle haline gelerek Meclisi Mill-i Kebirimizin bütün harekatı meşruuna tarnamiyle zahir bulunmuş oldugunu ve hiç bir fasidin bu kazada lerayı fesadına bundan böyle müsaade edecek bir ferd tasavvufr edilemiyecegini teminen arz ile dahil oldugumuz badtre-i uzmadan muvaffakiyetle istihlasımızı (kurtuluşumuzu) Cenab-ı Hak'tan niyaz ve yarından itibaren teşkilatı milliyemizin nevahi (Nahiyeler) ve kuraya (Köylere) teşmiline mübaderet olunacağını arzeyleriz1341.
Daha sonraki günlerde İskilip halkı milli harekat için maddi destekte yapmıştır. TBMM. binasının yapımı için İskilip Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti önderliginde 24.067 kuruş 20 para yardımda bulunulmuştur1351.
Mutasarnfın istanbul Hükümeti taraftarı olması yüzünden, Çorumlu vatan severlerin Sivas Kongresine gizli olarak delege gönderdikleri hatırlanırsa13ıı1, Çorum'un bir ilçesi olan İskilip'in önemi daha da artır. Hiç kuşkusuz halkın milli harekat yanında yer almasında Müftü İsmail Hakkı Efendi'nin unutulmaz hizmetleri olmuştur. Özellikle onun, Şeyhülislam Dürrizade Abdullah'ın fetvasına karşı Anadolu uleması tarafından hazırlanan Anlcara Fetvası'nı, tastik etmesi başlı başına bir cesaret örnegidir, vatan ve millet sevgisidir. Çorum'un merkez ve diger ilçeleri din adamları içinde yanlız Müftü İsmail Hakkı Efendi fetvayı imzalamıştır!371.
Üçüncü Cumhurbaşkanımız Celal Bayar'ın da belirttigi gibi "Bu yapılan şeyler bugün için basit imiş gibi telakki olunabilir. Fakat aslında çok önemlidir. Düşünmeli ki, hükümetin baskısı, mukavemet aleyhtarı olan muhaliflerin ve İngiliz dostlugu ve himayesi politikası güden Hürriyet ve İtilaf Partisi'nin propagandası yüzünden tek kişinin "Müdajaa" fikrini özel surette söylemesi dahi bir mesele iken, camilerde, meydanlarda böyle alen! surette
(34) TBMM Zabıt Cerldesi. 2. Baskı Ankara. 1940. C. I. s. 219. (35) İskilip en çok yardımda bulunan ilçedir. Bkz .. Ankara Müdajaa-1 Hukuk Cemiyetinin He
sap Defterine göre gelirleri için. Neşit Hakkı uıug. Hemşehrimiz Atatürk. 2. baskı İstanbul. 1973. s. 288·302.
(36) "O günlerde Sivas'ta kurulacak kongreye delege gönderebilmek ve delege olarak gidebilmek adeta sagıam yürek. milli bir heyecan ve vatan perverlik olacaktı. Aksi hal bittabi felal<etler felaketi idi. İşte Sivas kongresine Çorum'dan ilti delege gönderildi... Birisi ömrünü Çorum Müt:tüsü olarak tamamlayan Tevfık Ergun Bey ile -Abdurrahman Dursun Bey'lerdir. (Çorum Il YılIığı. 1969. s. 96-97: Hil<ınet Denizli. Sivas Kongresi Delegeleri ve Heyet-i Temsiliye üyeleri. Ankara. 1996, s. 108).
(37) Bkz .. Hakimiyet-i Mi/liye. 5 Mayıs 1336. No: 27.
403
silaha sarılmaktan başka çare kalmamış demenin değeri büyük tü. Söylenenler için fedakarlıktı"1381 Müftü İsmail Hakkı Efendi, fetvay ı imzalamakla ne büyükfedakarlıkta bulunduğu izahtan varestedir.
SONUÇ
107l'de Anadolu'nun kapısının miDetimize açılmasından, son Kurtuluş 1
Savaşımıza kadar, millet hayatımızın her safhasında manevi mimarların alınteri, gönül harcı, emeği vardır. Anadolu bu harç, bu emek, bu dua ile Türk ve Müslüman yurdu olmuştur. Öyle de kalacaktır. Bunda hiç kimsenin şüphesi olmasın.
Dün Sarıca Hocalar, Şeyh Ebadiler Dursun Fakihler, Mevlanalar, Yunuslar, Hacı Bektaş ve Hacı Bayram Vehler, Akşemsettinler, Müftü Ahmet Hulusiler. Müftü İsmail Hakkılar ve daha nice mana er ve ererılerin bu toprakların Türk ve Müslüman yurdu yapılması ve öyle kalması için verdikleri mücadeleyi bu gün de arıların oğulları, torurıları olan din görevilieri sürdürmektedir. Orılar, kirnilerin iddialarının aksine, yine vatanın bölünmezliği, milletin birlik ve beraberlife içerisinde olması için çalışmaktadırlar.
Milli Mücadele'nin ilk gürılerinde Amasya Vaizi Kamil Efendi'nin kendisine sağladığı desteği Mustafa Kemal Paşa şöyle açıklar: "Efendiler; bundan beş sene evvel buraya geldim zaman bu şehir halin da bütün millet gibi ha
lcilci vaziyeti anlamamışlardı. Fikirlerde karışıldık vardı. Dimağlar adeta durgun bir haldeydi. Ben burda bir çok zevatla beraber Kamil Efendi Hazretleriyle de görüştüm. Bir camii şerifte hakikat-ı halica izah ettiler. Efendi Hazretleri halTea dedi ki:
Milletin şereji, haysiyeti, hürriyeti, istilclali haleilcaten tehlikeye düşmüştür. Bufelaketten kurtulmak icabederse vatanın sonferdinekadar ölmeyi göze almak lazımdır. Hiçbir şahıs ve makamın mevcudiyeti kalmamıştır. Tek kurtuluş çaresi, halkın doğrudan doğruya hakimiyeti ele alması ve iradesini kullanmasıdır.
İşte Efendi hazretlerinin bu yolu gösteren vaaz ve nasihatinden sonra herkes çalışmaya başladı. Bu münasebetle Müftü Kamil Efendi hazretlerini takdirle yadediyorum. Ve genç Cumhuriyetimiz bu gibi bilginlerle iftihar eder"1391
•
Konumuzu Milli Mücadele'nin önde gelen isimlerinden Albay Büsarnettin Ertürk'üul401 şu özlü ifadeleriyle bitirelim:
(38) Celal Bayar. Ben de Yazdım. istanbul, 1969. C. 8. s. 2595-2596. (39) Atatürlc'ün Söylev ve Demeçleri, s. 208-209 (Kısmi sadeleştirilıniştir). (40) Albay Hüsaınettin Ertürk. Osmanlı Devleti'nin son günlerinde Teşkilatı Mahsusa'da bu
ltınmuş ve Milli Mücadele'de ise, Milli Müdafaa grubunun başl<anlıgını üstlenmiştir.
404
" ... Milli Mücadeleye katılmış herkes. kendi gücü nisbetinde bu savaşta yer almıştır. Bu çetin yılların hikayeleri. hatıraları ne aniatmakla ve ne de yazmakla ögrenilir. Bililis onu her gün bir cepheden tetkik etmek, bir sahifesini çevirmek, burada gizli kalmış kahramanları tanınmak, her Türk'e düşen bir vazifedir ...
Mütareke yıllarının isimsiz kahramanları içine başı sarıklı din adamlarını. imam ve müezzinlerini. kürsü vaizlerini. tekke mensuplarını, medrese hocalarını da ithal (dahil) etmek mecburiyetindeyiz. Bunlar dini mefküreler sevkiyle Milli Mücadele'nin muvaffakiyetine canü gönülden çalışmışlar, kavlen ve fiilen bu ugurda ellerinden geleni yapmışlardır ... "14 ıı.
Biz de aynı duygulara içtenlikle katılıyoruz. Bu arada Anadolu'yu Türk ve Müslüman yurdu yapan ve öyle kalması için mücadele verenlerin tümünü saygı ve rahmet! e anıyoruz. Tabii Müftü İsmail Hakkı Efendi'yi de ...
(41} Hüsamettin Ertürk. İl Devrln Perde Arkası. İstanbul. 1957, s. 520-521.
405