bilinc olusumunda bilissel islemler ve duygusal izlemler etkilesimi

Upload: n-ekrem-duezen

Post on 06-Apr-2018

248 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    1/122

    BLN,

    BLSEL LEMLER,ve DUYGUSAL ZLEMLER

    DUYGU-DURUMLARDA YNELMLN KL YAPISI:

    BLN OLUUMUNDA BLSEL LEMLER VE DUYGUSAL ZLEMLER

    ETKLEM

    N. Ekrem Dzen

    Doktora Tezi

    Ankara, 2006

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    2/122

    ii

    T.C.ANKARA NVERSTESSOSYAL BLMLER ENSTTS

    PSKOLOJ BLMUYGULAMALI PSKOLOJ ANA BLM DALI

    DUYGU-DURUMLARDA YNELMLN KL YAPISI:BLN OLUUMUNDA BLSEL LEMLER VE DUYGUSAL ZLEMLER ETKLEM

    Doktora Tezi

    Nebi Ekrem Dzen

    Ankara, 2006

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    3/122

    iii

    T.C.

    ANKARA NVERSTESSOSYAL BLMLER ENSTTSPSKOLOJ BLM

    UYGULAMALI PSKOLOJ ANA BLM DALI

    DUYGU-DURUMLARDA YNELMLN KL YAPISI:BLN OLUUMUNDA BLSEL LEMLER VE DUYGUSAL ZLEMLERETKLEM

    Doktora Tezi

    Nebi Ekrem Dzen

    Tez Danman: Prof. Dr. Nesrin ahin

    Tez Jrisi yeleri mzas

    Prof. Dr. Nesrin Hisli ahin.................... ............

    Prof. Dr. hsan Da................................. ............

    Do. Dr. Glsen Erden........................... ............

    Do. Dr. Gonca Soygt.......................... ............

    Do Dr. Nurhan Er.................................. ............

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    4/122

    iv

    TEEKKR

    Bir psikoloji rencisi olarak, insann yksnn bir geliim yks olduuna inanyorum. Menzlizgrlk olan bir geliim yks. Yalnzca insan zgr olabilir, nk yalnzca insan seim yapabilir.

    Yalnzca insan balangta olduu eyden baka bir eyednebilir. Yaamn ve almann amac budnm gerekletirmektir. Yaam etkileimle, dnm ise etkinlemekle gerekleir. nsan enok kendi elinin urann kendi zerindeki etkisiyle dnr. Ve dnm, insann urann bir rnednt anlarda bir bedene brnr, bir dile kavuur. Yine de dnm ancak ve ancak bu uranpaylalmasyla mmkn. nk mnzevi keilerin ilekelikleri de dhil olmak zere hibir insanura tek bana bir ura deildir. Paylalmam uran yarataca dnm, serseri bir yelin birkayay bo yere dvmesinden teye gemez. Ne yel gnln eyler ne kaya avunur.

    Uzun ve zahmetli uralarla oluan tm almalar, almay yapan iin biraz da bu dnmsalamas nedeniyle ayr bir anlam ifade eder. Ve almay yapann asl mutluluu, bu uranpaylalm olmasdr.

    Bu almay bandan sonuna byk bir titizlik ve sabrla destekleyen, yaratc ve zgr grleriylearatrmann biiminin ve ieriinin olgunlamasn salayan hocam, rehberim, tez danmanm veUygulamal Psikoloji Ana Bilim Dal Bakan Prof. Dr. Nesrin. H. ahine, sadece destei nedeniyledeil, paylamann dntrc gcnn somut bir kant olmas nedeniyle de teekkr ediyorum.

    Bir aratrma yapmann, bir yazy okumann ne demek olduunu ve ne anlama gelmesi gerektiinibana reten, ruh yolunu arsa da yaamn temel dngsnn ancak bilinle kefedilebilecei fikriniesinleyen ok deerli hocam, ustam Prof. Dr. Nail ahine gnlden teekkr ediyorum.

    Merak etmenin de bir yntemi olmas gerektiini Prof. Dr. Umur Talasldan renmitim. Bugn butezin temel motifinin insan zihninin en gizemli ynn oluturan bilin ekseninde ekillenmesi,kendisinden rendiim dnme biiminin sonucudur. Ne kadar teekkr etsem azdr.

    Nefeslerini ve tembihlerini hep kulamn arkasnda duyacam sevgili hocalarm Prof.Dr. Ik Savarve Prof.Dr. Perin Yolaa teekkr ediyorum. Onlar, iten gelen hevesin disiplinle balanmadkapanzehir olamayacan gsterdiler.

    Tez srecinde olumlu grleri ve yapc eletirileriyle beni daha dakik olmaya ynlendiren hocalarmProf. Dr. hsan Da ve Do. Dr. Gonca Soygte; almann amacna uygun malzeme kullanmamsalayan Do. Dr. Glsen Erdene; aratrmann metodolojisini daha salam kurmamsalayan Do Dr.Nurhan Ere teekkr ediyorum.

    Bu almaya gnll olarak katlma arzusu gsteren ve aratrmann deneysel ksmn zahmetsizcegerekletirmemi salayan tm Sabanc niversitesi rencilerine iten teekkr ediyorum. Bireyselve Akademik Geliim Merkezi Direktr Sayn Mnire Arkol ve tm alanlar bu aratrmanngerekleebilmesi iin sonsuz zen ve hogr gsterdi; alma arkadalarm Do. Dr. Meral ulha,Yrd. Do. Dr. Huriye Arkan, ve Nee Aktua zellikle teekkr ediyorum.

    Uzm. Psk. Ebru Akman, almann kavramlatrlmasndan son szn yazlmasna dek bu tezin heraamasnda fikri ve fiziki destek vererek gerek bir yolda oldu. Dr. Gl Ongun, yaratc bilgisayarprogramlar kadar salad olaanst alma ortamyla da aratrmann tm teknik zorluklarnnstesinden gelmemi salad. Ebru Akman, sadece almann kaprislerini deil benim kiiselkaprislerimi de olaanst bir anlay ve beceriyle ynetti. Gl Ongun, uuan fikirler arasndankmaya aklmn yetmedii anlarda bana doru kaplar iaret etti.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    5/122

    v

    Dr. Metehan Irak ve Dr. Doan Kkdemir, aratrma verileriyle bouurken beni yalnz brakmadlar;zaman zaman veriler tarafn tutup beni yordular, ama iten ie benden taraf olarak yntemden dnvermeden verileri hakkyla yourmam saladlar.

    Bu alma boyunca, dnem arkadalarm Dr. Senar Batur, Dr. Nurdan Gle, Yrd. Do. Dr. Ayegl

    Durak-Batgn ve Uzm. Psk. eniz zustann varlklarn, desteklerini ve dostluklarn hep yanmdahissettim.

    Sevgili aabeyim Nezih Dzen, sadece varl yeterli olduu halde bu almann her aamasnbenimle paylat. Zaman dediimiz akn gemie ilikin bir yanlsama deil gelecee ilikin birgereklik tasarm olduunu ondan renmitim. imdi ondan bir ey daha reniyorum: Hzn, birhis deil bir idrak biimidir! Bu tez bu idrakle ve o, gelecee doru arkamda durduu iin vcudagelebildi.

    Adn anmadan gememem gereken pek ok kii var: Dostluun gerektirdii vazifeleri ihmal ederkenho grenler, yapmam gereken ileri aksatrken bu ileri stlenerek zerimden yk alanlar, ve pek de

    ilgilenmedikleri teknik bir konuyu sadece benim aklm yerine otursun diye sabrla dinleyenler

    Yanlarnda olmaktan onur duyduum ve beni bylece kabul eden herkese teekkr ediyorum.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    6/122

    vi

    eniz iin

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    7/122

    vii

    NDEKLER

    BLM I: GR

    1.1 Yeniden Bilince Yolculuk

    1.2 Bilincin Paralar

    1.3 Bilin, Farkndalk, ve Bilincin Farknda Olunan Paralar

    1.4 Bili, Duygu, ve Amal Farkndalk

    1.4.1 Amal farkndalkta duygunun sorgulanan konumu

    1.4.2 Amal farkndalkta duygunun birincil konumu

    1.5 Bili-Duygu ekimesi

    1.5.1 Biliin Hkimiyeti

    1.5.2 Duygunun YenidenKefi

    1.6 Zihinsel zleme ve Duygusal Bilgi leme

    1.7 Bilisel lemler-Duygusal zlemler Etkileimi

    1.7.1 Duygusal zlemin Bilisel leme ncelii

    1.7.2 Duygusal zleme ve ronik Zihinsel Sreler

    1.8 Aratrmann Amac

    BLM II: YNTEM

    2.1 Katlmclar2.2 Duygusal Eilim Belirleme Aralar

    2.2.1 Beck Depresyon Envanteri

    2.2.2 Beck Anksiyete Envanteri

    2.2.3 DurumlukSrekli fke lei

    2.2.4 Ksa Semptom Envanteri

    2.3 Szel ve Grsel Bilisel Deerlendirme Grevleri

    2.3.1 Szel uyarclar

    2.3.2 Grsel uyarclar

    2.4 Yargc Deerlemeleri

    2.5 lem

    2.5.1 Duygusal eilim belirleme uygulamas

    2.5.2 Bilisel deerlendirme grevleri

    2.5.2.a n alma

    2.5.2.b Szel ve grsel uyarc deerlendirme grevleri

    1

    2

    5

    7

    8

    8

    10

    12

    12

    14

    17

    23

    23

    28

    30

    32

    3233

    34

    35

    35

    36

    36

    38

    40

    44

    47

    47

    47

    48

    50

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    8/122

    viii

    BLM III: BULGULAR

    3.1 Yordayc Deikenlerin Oluturulmas

    3.1.1 Szel uyarclara ilikin gvenirlik analizi sonular

    3.1.2 Grsel uyarclara ilikin gvenirlik analizi sonular

    3.1.3 okboyutlu lekleme ve semantik ayrm

    3.1.4.a Yordayc deikenler: Szel kmeler

    3.1.4.b Yordayc deikenler: Grsel kmeler

    3.2 Grup Deikeninin Oluturulmas

    3.3 Ayrt edici Fonksiyon Analizleri

    3.3.1 Szel uyarclara ilikin ayrt edici fonksiyon analizi

    3.3.2 Grsel uyarclara ilikin ayrt edici fonksiyon analizi

    BLM IV: TARTIMA

    4.1 okboyutlu lekleme ve Semantik Ayrm Yntemi

    4.1.1 okboyutlu lekleme ve uyarc kmelenmelerinin anlam

    4.1.2 Szel ve grsel uyarc kmelenmelerinin zellikleri

    4.1.2.a Szel uyarc kmelenmelerinin zellikleri

    4.1.2.b Grsel uyarc kmelenmelerinin zellikleri

    4.1.2.c Szel ve grsel uyarc kmelenmelerinin ortak zellikleri

    4.2 Genel Deerlendirme

    4.2.1 Duygu ve bilisel deerlendirme ilintileri

    4.2.2 Duygusal izlemenin hedefi: olumsuzluk

    4.2.3 Olumsuzluun ironik dngs: OKB ve izofreni rnei

    4.3 Sonu ve neriler

    NOTLAR

    ZET

    SUMMARY

    KAYNAKLAR

    52

    53

    54

    56

    57

    62

    65

    70

    82

    82

    85

    87

    87

    88

    90

    90

    90

    91

    91

    92

    95

    95

    97

    101

    105

    106

    107

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    9/122

    ix

    TABLOLAR

    Tablo 1 Teoriler-aras Model Deiim Basamaklar ve Terapide Saaltc EtmenlerinKarlatrlmas 15

    Tablo 2 Katlmclarn Cinsiyet, Program ve Burs Durumlar 33

    Tablo 3 Tablo 3. Szel Uyarc Deerlendirme Grevinde Kullanlan Kelimeler 39

    Tablo 4 Grsel Uyarc Deerlendirme GrevindeKullanlan Fotoraflar 41

    Tablo 5 Szel Uyarclara likin Yargc Deerlemeleri 45

    Tablo 6 Grsel Uyarclara likin Yargc Deerlemeleri 46

    Tablo 7 alan Maddelerin, Profesyonel Yargclar Tarafndan Deerlemeleri 55

    Tablo 8 okboyutlu lekleme Sonunda Herhangi Bir Kmeye

    Dhil Edilemeyen Szel Maddeler Ve lgili Yargc Deerlemeleri 62

    Tablo 9 Yordayc Deikenlerin Oluturulmasnda Esas Alnan Szel Maddeler ve lgili YargcDeerlemeleri 63

    Tablo 10 Szel Yordayc Deikenleri Oluturan Kmeler 64

    Tablo 11 Grsel Yordayc Deikenleri Oluturan Kmeler 66

    Tablo 12 Beck Depresyon Envanteri, Beck Anksiyete Envanteri, Durumluk-srekli fke leive Ksa Semptom Envanterine Verilen Yantlar 70

    Tablo 13 Duygusal Eilim Gruplarnn Szel Uyarc Alt leklerinden Aldklar PuanlarnOrtalama ve Standart Sapmalar 82

    Tablo 14 Szel Uyarclarda Ayrt edici Fonksiyonlara ilikin Deerler 83

    Tablo 15 Szel Alt leklerin Ayrt edici Fonksiyonlar zerindeki Ykleri 84

    Tablo 16 Szel Uyarclara ilikin Snflandrma Sonular 84

    Tablo 17 Duygusal Eilim Gruplarnn Szel Uyarc Alt leklerinden Aldklar PuanlarnOrtalama ve Standart Sapmalar 85

    Tablo 18 Grsel Uyarclarda Ayrt edici Fonksiyonlara ilikin Deerler 86

    Tablo 19 Grsel Uyarc Alt leklerinin Ayrt edici Fonksiyon le Korelasyonlar 86

    Tablo 20 Grsel Uyarclara ilikin Snflandrma Sonular 86

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    10/122

    x

    GRAFKLER

    Grafik 1 Tm Gruplarda Szel Uyarclara likin okboyutlu lekleme Sonular 58

    Grafik 2 Tm Gruplarda Grsel Uyarclara likin okboyutlu lekleme Sonular 58

    Grafik 3 (MultiVista) Tm Gruplarda Szel Uyarclara likin okboyutlu lekleme Sonular 60

    Grafik 4 (MultiVista) Tm Gruplarda Grsel Uyarclara likin okboyutlu leklemeSonular 61

    Grafik 5 Olumlu Duygusal Eilim Grubunda, Szel Uyarclara likin Semantik Ayrm veKmelenmeler 72

    Grafik 6 Olumsuz Duygusal Eilim Grubunda, Szel Uyarclara likin Semantik Ayrm veKmelenmeler 72

    Grafik 7 Olumlu Duygusal Eilim Grubunda, Grsel Uyarclara likin Semantik Ayrm veKmelenmeler 73

    Grafik 8 Olumsuz Duygusal Eilim Grubunda, Grsel Uyarclara likin Semantik Ayrm veKmelenmeler 73

    Grafik 9 Tm Gruplarda Szel Uyarclara likin okboyutlu lekleme Sonular (tekrar) 74

    Grafik 10 Ntr Duygusal Eilim Grubunda, Szel Uyarclara likin Semantik Ayrm veKmelenmeler 74

    Grafik 11 Tm Gruplarda Grsel Uyarclara likin okboyutlu lekleme Sonular (tekrar) 75

    Grafik 12 Ntr Duygusal Eilim Grubunda, Grsel Uyarclara likin Semantik Ayrm veKmelenmeler 75

    Grafik 13 (MultiVista) Olumlu Duygusal Eilim Grubunda, Szel Uyarclara likin SemantikAyrm ve Kmelenmeler 76

    Grafik 14 (MultiVista) Olumlu Duygusal Eilim Grubunda, Grsel Uyarclara likin SemantikAyrm ve Kmelenmeler 77

    Grafik 15 (MultiVista) Olumsuz Duygusal Eilim Grubunda, Szel Uyarclara likin SemantikAyrm ve Kmelenmeler 78

    Grafik 16 (MultiVista) Olumsuz Duygusal EilimGrubunda, Grsel Uyarclara likin SemantikAyrm ve Kmelenmeler 79

    Grafik 17 (MultiVista) Ntr Duygusal Eilim Grubunda, Szel Uyarclara likin Semantik

    Ayrm ve Kmelenmeler 80Grafik 18 (MultiVista) Ntr Duygusal Eilim Grubunda, Grsel Uyarclara likin Semantik

    Ayrm ve Kmelenmeler 81

    EKLLER

    ekil 1 Gruplarn Kanonik Ayrt edici Fonksiyonlar zerindeki Yerleri 83

    ekil 2 Bilisel Deerlendirme ve Duygusal Eilim Etkileimine likin Olas Lisrel Modeli 98

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    11/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 1

    eb-i Yelda,y mneccimle muvakkit ne bilr,

    Mptel-y gm,a sor ki geceler ka saat.

    BLM I

    GR

    Bugne dek anladmz kadaryla Evren, Entropinin Korunmamas Kanununa*gre, yalanmaktadrve mutlaka lecektir. Evrendeki canl yaam, doann bu en temel kanununa uygun olarak ama yinede bu kanuna ramen varln srdrmektedir (Guillen, 1995). Buradaki ramen sz, insann,kendisini evreleyen fizik evrenin tersine evrilemez kurallar iinde yaarken, dier bir deyile lmekoulu bir evrende varolurken, lmeye deil de adeta lmszle programlanm bir canl oluunuifade etmektedir. nsan, bildiimiz Evrendeki en karmak canl yapdr. nsandaki en karmak yapolan beyin ise tm zihinsel faaliyetlerin konuland, kaynakland ve ynlendirildii organ olarakkabul edilmektedir. nsan beyni ve dolaysyla zihni, kendisini aratrabilen, kendisinin farknda olanyegne canl yap olma nedeniyle dier karmak yaplardan ayr ele alnagelmitir. Bu grn

    meruiyeti, bu kendisinin farknda olan yapnn, kendisini var eden byk yapy, canl yaamn vedoay, deitirmeyi tasarlayabilmesinde yatmaktadr.

    Bu o denli byk bir tasardr ki lme koulu olduunu bildiimiz insan, zihin faaliyetleri sayesindebu yazgdan kurtulma umudu tayabilmektedir. nsan zihni, bildiimiz evrende, tersine evrilemezkabul edilen doal sreleri tersine evirebilme, istisnay kurala dntrebilme gibi adeta byl birgizilgce sahip olabileceini hayal edebilmektedir. Bu hayal, olduka cretkrbir varolu biimi olarakortaya kmaktadr. Freudun (1959) dile getirdii, btn yaamn amacnn lm olduunu belirtenifade, bu ifadeyi oluturan zihin tarafndan deillenmeyeallmaktadr. nsann tm abasnn lmekdeil de lmszlemek olduunu sylemek muhtemelen fazla abartl olmayacaktr (Dawkins, 2001).nsan, suyu araba evirmekle yetinmemekte, apak grnenin tesine geerek arab suyaevirmeye yeltenmektedir (Kierkegaard, 1955).

    Byle bir tasarm erevesinde, baklar tasarlayann zerine odaklamak, dolaysyla zihnin doasnanlamaya almak, tanm gerei merudur. Yap, ileyi, ve ilev olarak bilimsel incelemeye yolverecek biimde ele almaya altmz zihin, umut ediyoruz ki bize neyi bilebileceimizi, neyibilemeyeceimizi syleyecek, ve bu ikisi arasndaki fark idrak etmemizi salayacaktr. Dolaysyla butez, en genel erevede, insan zihninin bu olas gizilgcyle ilgilidir.

    1.1 Yeniden Bilince Yolculuk

    Zihinsel faaliyetlerin doasn anlamaya ynelik bilimsel almalar, bir yandan derlenmesi g devasabir hacme ularken dier yandan izlenmesi zor ayrmlarla dolu pek ok kuramsal ve klgsaltartmaya zemin oluturmaktadr. Bu nedenle, ayn anda hem derleyici hem de ayrtrc almalaryapabilmek ve bu almalarn sonularn, fazla enerji kaybna uratmadan, bilimsel entropi alannatekrar girdi olabilecek ekilde dzenlemek gerekmektedir. Tarihsel olarak bu dzenleme giriiminihem bilimsel bir disiplin hem de bir uygulama alan olarak psikoloji stlenmitir.

    te yandan, psikoloji bilimi tarihinin bir krizler tarihi olduu sylenebilir (Greenwood, 1999; Hatfield,2002; Megill, 2003; Vygotsky, 1927). ster nesne ister fikir olsun bir eyin ilk ortaya kndan sonrageirdii evrim o eye en azndan balangta ngrlmeyen ilevleri ve rolleri ykleyebilmektedir.Buna, arabalarn tat olmann yan sra toplumsal konum simgesi ya da giyim-kuam nesnelerininmoda endstrisinin yaptalar haline gelmesi gibi rnekler gsterilebilir.

    *Termodinamiin ikinci kanunu.

    Falsification.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    12/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 2

    Psikoloji de zaman iinde insan zihnini anlamaktan davran kontrolne, endstri toplumundaki insanilikilerinin temel rntlerini tanmlamaktan duygusal, zihinsel bozukluklar ve davran sapmalarnsaaltmaya, benlik ve kiilik mekanizmalarn zmlemekten grme biimlerini saptamaya dek pekok rol ve ilev edinmitir. Bu rol ve ilev eitlilii hzla artmaya devam etmektedir. Dier yandan, rol

    ve ilev eitliliine kout olarak, psikolojinin kendi iinde nereden hareket ald ve nereye ynelmiolduu sorular her zaman sorulmaktadr. yle ki, bu tez dhil, psikolojiyle ilgili hemen her alma,psikolojinin tanmn, bir anlamda ne ile ne iin uraldnn hesabn vermeden ileriye admatamamaktadr. (Bower, 1992).

    Nedir bu zor hesap ve neden bu kadar zordur? Bilim tarihinin, sadece psikoloji iin deil hemen herdisiplin iin yldz tozlarndan kalbin derinliklerine bir macerann tarihi olduunu grebiliyoruz. nsansanki en az rktc olandan balamtr aratrp sorgulamaya ve en rktc olann kysnavarmtr nihayet. Daha da ileri giderek, yldz tozlarna bakarken bile insann asl grmek istediininkendi kalbinin sr dolu labirentleri olduunu syleyebiliriz. Bu zorlu greve talip olmukahramanlardan biri olarak psikoloji, tm trajedi kahramanlar gibi, kendi eylemleriyle kendi kaderini

    izmektedir adeta. Bu nedenle, bu greve seilebilmek iin, nce niin talip olduunu anlatmak,gemiten beri bu grevi stlenmi dierlerine, bu ie girimeye yetkin olduunu kantlamakzorundadr. Asl zorlu i henz baarlm deildir.

    Tarihsel olarak psikolojinin balca evre geirmi olduundan sz edebiliriz: Balang evresi,davran evre, ve biliselci evre. Balang evresine karakterini ve niteliini veren almalarn biryandan duyum, alg, bellek gibi bilmeye, dier yandan iebak gibi biline ilikin olduunugryoruz. Analitik okulun katklarn da balang evresine katacak olursak psikolojinin bu ilkdnemde bilme ve bilinci kendi alan olarak belirlediini syleyebiliriz. kinci evrenin karakterinin,bilme ve bilin alanndan neredeyse bilinli olarak kanma ve gzlenebilir davran alannaodaklanma olduunu saptamak mmkndr. Bu odak kaymasnn balca gerekesi olarak, zihninkonuland fiziksel altyapda olup bitenlerle zihinde olup bitenler arasndaki bantlarn o dneminzellikleri nedeniyle henz yeterli salamlkta kurulmam olmas gsterilebilir.

    nc evreyi belirleyen, zihin-beden ayrmna dayal grn giderek zayflamasna ve yenimetodolojilerin meruiyet kazanmasna paralel olarak, psikolojinin, davrann yansra davranan daele almaya balamasdr. Bu noktadan itibaren psikoloji, aratrma nesnesi olarak sadece sonurnlerini ve bunlarn grnglerini deil, balang nesnesini, yani zneyi de almaya balam vebilisel yaklam, disipline rengini vermitir.

    imdilerde ise balangta psikolojinin bilimsel bir disiplin haline gelmesinin itici nedeni olan bilin,bilincin bileenleri, ve bilin grngleriyle ilgili almalar, yeniden sahnede barol alma abasndadr(Churchland, 1994; Jennings, 1986; Megill, 2003; Lieberman, 1992; Panksepp, 2005; Seager, 2002;).

    Belki de bu alkalanma, davranlktan biliselcilie gei srecindeki alkalanmaya benzetilebilir. Bukez biliselcilikten bilincilie geilmekte olduu ileri srlebilir. Bugn elimizde imdiye dek hi sahipolmadmz gelimi teknik donanmlar, aratrma yaklamlar var. Bu cesareti gstermeye hevesli vemeru bilimsel donanma sahip bilim insanlarnn ykselmekte olan sesleri var. stelik bilincindoasn daha iyi anlamaya belki hi olmad kadar ok ihtiyacmz var.

    u anda bulunduumuz evrenin doasn doru saptamak asndan bu dnemsel geilerinmekanizmasna gz atmak yararl olabilir. Bir disiplinin olaan zamanlarnda normal olaraksrdrlen almalar srasnda karlalan aksaklklar normal olarak ya gzard edilir ya da durumauydurulur (Perry, 1977). Aksaklklarn, gzard edilemeyecek ya da duruma uydurulamayacak kadarylma gsterdii ya da gze arpt durumlarda ise o disiplindeki hkimyaklamn konumu sarslrve yeni bir yaklam kendine yer bulmaya alr. Bu hareket, normal bilimin yerini devrimci bilimebrakmasyla son bulur. zellikle sosyal bilimler sklkla kendilerini bu durumun iinde bulurlar.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    13/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 3

    Neyse ki Kuhn (1962) sosyal bilimlerin r ama anda bu sreci paradigma kaymas olarak elealm ve bilimlerin dinamizmini bu kavram erevesinde tartmtr. Ksa ama ksalna karn oketkili bir metinle almasn bize aktaranKuhn, her sosyal bilimcinin ba sktnda sarlabilecei bircan simidi brakmtr ardnda. Bylece, ayn anda hem farkl ele al biimlerini merulatrma hem denormal bilimden devrimci bilime geiin gerekelerini savunma ii kolaylamtr. Kuhndan

    hareketle, krize giren tm alma alanlarnda (bilimsel, felsefi, sanatsal, ve hatta dinsel) krizinderinden hissedildii, krizin farkna varld anlarda devrimci bir anlay hakim klma abalarnnykseldiini, artk ihtiyaca cevap vermeyen paradigmalarn terk edilmeye balandn ve yeniparadigma nerilerinin oaldn syleyebiliriz.

    Psikolojinin evrelerini, Kuhnun tanmlad trden paradigma evreleri ve her bir geii normalbilimden devrimci bilime gei olarak anlamak bir kolaylktr ve olduka da ilevseldir. Kolaylktrnk psikoloji disiplininin, grece birbirini reddeden yaklamlar tarihi boyunca yine de ayn disiplinolarak kalabilme halini ksmen de olsa aklar. levseldir nk ayn disiplinin farkl evrelerindekiretimlerine dier evrelerde yeniden deerlendirilerek bavurulmasna olanak salar.

    te yandan, psikolojideki evre geilerinin yaln olarak paradigma deiimleriyle ya da normalbilimden devrimci bilime sramayla aklamann yetersizliine nemli lde dikkat ekilmi,Kuhnun grleri, tmyle yadsnmasa da psikolojiye uyarlandnda ancak ksmen geerli olabileceivurgulanmtr (bkz. Greenwood, 1999). Psikolojideki evre geilerinin krizlerle tanmlanmas ne kadarmmknse deneyim ve bilgi birikimiyle tanmlanmas da bir o kadar mmkndr. Bunun balcanedeni, psikolojinin ele ald bir durum ya da grngnn birden fazla dzeyde incelenmesininmmkn olmasdr.

    *A+ktr ki insann olas her davrannda bili vardr; yle ki her psikolojik grng,bilisel bir grngdr. Ama bilisel psikoloji, insann bir ksm deil de tmfaaliyetleriyle ilgili olmasna karn belirli bir bak asn ne karr. Dier grler deeit lde meru ve gereklidir. Duyusal girdiyle deil de drtlerle ie balayandinamik psikoloji buna bir rnektir. Dinamik psikologlar, kiinin eylem veyaantlarnn ne grdnden, anmsadndan ya da sandndan kaynaklandnsormak yerine bu eylem ve yaantlarn kiinin amalarn, ihtiyalarn ya daigdlerini nasl izlediini sorar. Her iki *tr+ soru da herhangi bir faaliyet hakkndasorulabilir; normal ya da anormal, kendiliinden ya da oluturulmu,* ak ya dakapal, uyank ya da rya halinde. Belirli bir eyi niin yaptm sorulduunda dinamikterimlerle, nk ben yle istedim, diye ya da bilisel bak asndan, nk banayle grnd, diye yantlayabilirim. (Neisser, 1967, s.4.)

    Neisser, farkl paradigmalar eit lde meru ve gerekli grmektedir. lk bakta, eit meruiyet vegereklilik dura herkesi memnun eder grnse de sorulacak sorularn tkendii sylenemez.rnein, byle bir saptamann bizi nereye gtreceini sorabiliriz. Varlacak yer, aslnda baka pekok disiplin iin de sylenebilecek gvenli bir snaktr daima: Tek bir psikoloji yoktur, psikolojilervardr. Bu snak bizi tmyle Kuhna teslim olmaktan da tmyle zamann hkim paradigmasnateslim olmaktan da kurtarabilir. Bu gvenli snaa zaman zaman bavurmak zorunda kalan diersosyal bilim disiplinleri de benzer tartma ve bulanma evreleri yaamtr ve yaamaktadr (Perry,1977). Pek ok disiplin, kriz zamanlarnda, ayn anda geerli ve meru grlen grlerin yarattkaostan nasibini almakta, bu tr gei dnemlerinde tek bir bilim edimi yoktur, bilim edimleri vardrlimanna bir sreliine de olsa ekilmek zorunda kalmaktadr.

    Psikolojideki gei krizlerinin baka bir ayrt edici zellii, her gei srasnda (kriz hissedilen herdurumda gzlendii gibi) ilklere, kklere, esaslara dn arlarnn ykselmesidir. Bu ilk ilkelere

    *Induced.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    14/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 4

    dn arlarnn zellikle imdi iinde bulunduumuzu syleyebileceimiz biliselcilikten bilinciliegei evresinde daha sistematik olarak yinelendiini saptayabiliriz (Greenwood, 1999). Bu arlarKuhnvari devrimci bilime geiten ok zgn paradigmaya yeniden dn arlar olarakanlalmaya uygundur. Bu bir yeniden dn arsdr nk hi kimse zgn paradigmannzamannda niin terkedilmi olduunu unutmu olmak hatasna dmek istemez. Bu arlar, zgn

    paradigmann yeniden fakat devrimci bir ekilde ie koulmas gerektiine, krizin ancak bu kkeskide ama yine de yeni bir anlayla gzden geirilmi paradigmayla alabileceine dikkat ekmeyealr.

    Bilin alannn psikolojinin temel alma alan olmas gerektiini sylemek ar bir iddia olabilir.Henz elimizde bu iddiay destekleyecek salamlkta bir zemin yok. Burada, Neissern grmgeirmi bilimci tavrndan esinlenerek bilmeye ve bilince ilikin alma alann ve yntemlerini, varolan meru ve verimli yaklamlardan biri olarak ele almak daha yerinde olabilir. Eer zihin ile ilgilialmalar bilmeye dair sonular karma peindeyse bilince dair syleyecei szleri de olmaldr.Bylece bir yandan insann doal, gndelik yaamn anlamak dier yandan yine insann lmllemeydan okuyuunun altna salam bir zemin hazrlamak mmkn olabilir.

    Hesabn zorluu ve farkl paradigmalar iin eit meruiyet gr, zihinle ilgili almalarn (isterpsikoloji ister psikolojilerle ilgili, ister yannda ister karsnda olsun) bilin alanyla dolayl olarak daolsa ilintilendirilmesine izin verir niteliktedir (Schacter, 1987). Psikolojinin zerinde altgrngler, sadece farkl paradigmalarla deil, ayn paradigmann iinde farkl kavrama, aratrma, vezmleme dzeylerinde de incelenebilmektedir. Sadece bir gz krpma hareketini bile fizyolojikdzeyde (rnein korteks blgeleri, lezyonlar, ve ilintileriyle), bilisel dzeyde (rnein duygudurumu, problem zme, ve kara verme ilemleriyle) ya da davransal dzeyde (rnein klasikkoullanmayla) almak mmkndr. Bilince ilikin grngler iin de bu durum geerlidir.1stelikbilin almalar, farkl aratrma dzeylerini birbiriyle ilintilendirme gibi bir potansiyele de sahiptir(Grossberg, 2003; Megill, 2003).

    Kavramsal dzeyde ne kadar ince tanmlamalara ularsak ulaalm, sonunda gzle grebileceimizkantlar isteyeceiz bilincinneye benzediine ikna olmak iin. Bu kantlarn gerekten kant olabilmesiiin gzmzle grdmzn gnlk hayatmzda bir yeri, ii, ilevi olup olmadna bakacaz. Tmbunlarn ne demek olduunu anlamlandrabilmek iin ise yeni kavramsal ayrmlara ve btnlemelereihtiyacmz olacak. Bylece, aratrma dzeyleri arasndaki bu dngy, bilinle ilgili ne yaparsakyapalm devrede tutmaya devam edeceiz. imdilik tm paralar ve dzeyleri bir arada tutacakbtncl bir bak gelitirebilmi deiliz. te tam da bu nedenle, ayn anda farkl paradigmalardan vefarkl aratrma dzeylerinden yaklamak meru hale geliyor. stelik burada hem kavramsal hem depratik bir zorunluluk var. nk burada yaptmz i, anlamaya alan anlamaya almak. Dier bi rdeyile, bilinci anlamaya alrken bilincimizi kullanyoruz ve bunun farkndayz. Bunun nasl byleolduunu anlamaya almak bizi her admda sorduumuz sorudan tekrar geiriyor. Bu nedenleelimizde bulunan aralardan en st dzeyde yararlanmak zorundayz.

    Belki de psikolojideki krizlerin bilin almalarndan uzaklamakla bir ilgisi vardr. Bilin bizeelimizdeki tm paradigma ve aratrma dzeylerini ie komamz gerektiini sylyor. Bununla dayetinmeyip yenilerini oluturmamz tlyor. Bir gn kiisel belleimizi dahi tmylenesneletirebiliriz. Bylece bellee ilikin tm bilinmesi gerekenleri tketebiliriz. Oysa bugne deknesneleri almaya alm bilimsel bnyelerimiz, zneyi bilimsel olarak almaya baladndazorlanacaktr. Kendimiz nesneletirmeden bunu nasl yapabileceimizi henz bilmiyoruz. Ama zneyinesneletirmemek iin kendimizi almaktan katmz artk cesaretle kabul etme andayayoruz. Psikolojinin girdii krizler, bilimsel bnyemizin, gda ihtiyacn yan nlerle geitirmeyealmak yznden zayf dmesinden baka bir ey deildir. Baka hibir grng tabii, eer bilinsadece bir grngysebu denli zorlamayacaktr bizi.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    15/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 5

    1.2 Bilincin Paralar

    Btncl bir kavram olarak bilinci dorudan ele almann glkleri olduu aktr. Bilin henz naslele alacamz, neresinden tutacamz bilmediimiz bir grng. Elimizdeki bilgi ve teknolojiylebilinci dorudan almak pek olas grnmyor. Bunun balca nedeni, bilincin ne olduuna ve ne

    olmadna ilikin asgari gr birliinin henz salanamam olmasdr (Dienes ve Perner, 1999).Byk olaslkla bilin, pek ok farkl zihinsel yap, sre ve ilevin bir araya gelerek oluturduu birzihinsel duruma

    * karlk gelmektedir (Panksepp, 2000; Penrose, 1994). Bu zihinsel durum, tpk

    kimyasal elementler arasndaki ilikilerde olduu gibi, kendisini oluturan elerin zelliklerindenfarkl ilevlere sahiptir. Bununla birlikte kendisini oluturan elerden yola karak bilin durumunazg baz zellikleri saptamak mmkn olabilir (Crick, 1994).

    Ancak bu iyi niyetli yaklam ve aratrma abasn daha batan glgeleyen iki nemli engelbulunmaktadr. lk olarak, btncl bir kavram olan bilin, znde yine btncl birer kavram olanalg, dikkat, bellek, duygu, motivasyon, benlik, kendini-dzenleme, motor duyular, beden sezilerigibi psikolojinin dier temel grnglerinden hareketle incelenebiliyor. Bu temel grnglerin her

    birinin ele alnmasnn ise bilincin ele alnmasnda daha kolay olmad sylenebilir (Churchland, 1994;bkz. Le Doux, 1998). Kendi hesaplarna yeterince karmak olan bu yap ve ilevler de genelliklekendilerini oluturan paralarn incelenmesiyle aratrlmaktadr. Bilincin ele alnmasn gletiren ennemli zellik tam da bu sz edilen dier grnglerin bilin oluumunda ve ileyiinde etkin rolleriolduu anlaydr. Dahas, bilinle ilgili gz nne alnmas gereken zihinsel yaplar ve ilevler sadecetemel zihinsel grngler ve bu grnglerin birbirinden kolayca ayrlmazlyla snrl deildir(Morrisj, 2002), kendi balarna bu grngleri anlamak bilinci anlamak adna ok az anlaml sonusalamaktadr (Alexandrov ve Sams, 2005; Atkinson, Thomas, ve Cleermans, 2000; Chalmers, 1995)Bu grnglerin karlkl etkileimleri de bilin oluumunu ve ileyiini aratrrken incelenmesigereken etmenler olarak karmzda durmaktadr (Ellis, 2000; Lazarus, 1991a; 1991b; Prinz, 2002).

    kinci glge bir bakma birincisinden daha koyu. Daha koyu nk bilinci ele alrken hangi zihinselyap, sre ve ilevleri gz nne almak hangilerini almamak ya da ne lde almak gerektiini tamolarak bilmiyoruz. Daha dorusu hangilerini almamak ya da belirli bir lye kadar almak gerektiikonusunda sk sk ihtilafa dyoruz. Bu tartmalar ve gr ayrlklar, meseleyi daha da karmakhale getirecek ekilde, hemen her zaman gz nne alnan balca paralarn nemini abartmamzaya da onlara gerekte sahip olmadklar daha alt ya da daha st roller atfetmemize nedenolabiliyor (Crick ve Koch, 1998; 2003).

    Brownell (2000) buna gzel bir rnek veriyor: Doann, iyi bilinen ama hala ok ilgin olanynlerinden biri, yaplar ancak daha soyut bir zmleme dzeyinde tanmlanabilecek alt dzeydilsiz-sessiz** srelerin, doa kanunlarna uygun olarak, paralarnn toplamndan daha byk birbtn oluturacak ekilde bir araya gelebilmesidir. Brownell, termitlerin son derece karmakyuvalarn rnek gsteriyor. Bu yuvalar olduka st dzey kemerlerden, odalardan ve tnellerdenoluuyor. Termitler bu karmak yapy stelik toplu halde ina ederken aslnda basite kokuduyularndan yararlanyorlar. rnein bir kolon ina ederken, amur topuklarn kokusunu takipediyor ve stste koyduklar amur topuklar belirli bir yna ve dolaysyla belirli bir kokudzeyineulatnda dier yanna hemen baka bir kolon ina etmeye balyorlar. Bylece yanyanaina edilen kolonlardan kemerler, kemelerden odalar, ve odalardan tneller oluuyor.

    *Mental state.

    Consciousness state.

    Selfregulation.Proprioception.

    **Dumb.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    16/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 6

    Brownellin rneinde, termitlerin ne bir plana ne de farkndala ihtiyalar var. te tam burada,bilisel sinirbilim*, bu gzlemden yola karak beyindeki byk yaplarn nasl basit srelerinbirleiminden olutuunu anlamamza yardmc olabilir. Brownell devam ediyor: Aka, *hedefe+ynelmi bilisel ilem rnleri *sonular+, kararlar dhil olmak zere, dilsiz-sessiz sreleriyanstabilmektedir. Burada, bir kiinin youn bir i gnnde kahve imek zere dar kmas

    rneini veriyor. Byle bir karar, rekabet halindeki birka sinirsel temsilin ya da devrenin sonucundanbaka bir ey deildir aslnda. Bu devreler, rnein, skc bir iin olumsuz duygu deerini,tazelenmenin olumlu duygu deerini, gnn kalanndaki i grmeleriyle bu grmeleri karmannhesabn, ok ihtiya hissedilen kafeinin olumlu duygu deerini vb. temsil ediyor olabilir. arpc olan,buradaki rekabetin itici gcnn duygu deeriolmasdr.

    Dneminden bugne dek btn bilim tarihini zorlam, neredeyse ipotek altna alm olanDescartesn zihin-beden ayrm problemi, belki de zlmeden almas gereken bir problemdir.Baka bir deyile, belirli dzeylerde hesaplamadan geemeyeceimiz bu problem baka dzeylerdekendisine bulamadan i yapmaya engel olmayabilir. Sanki Brownell bize, en azndan imdilik, buikinci yolu tutmamz salk vermektedir. Brownell, zihne fiziksel bir zemin hazrladktan sonra, zihnin

    blnmez bir btn olduu grn de bir kenara brakabileceimize dikkat ekiyor: Bizyeteneklerin ya da zihinlerin bir koleksiyonuyuz.

    Nrolojik hastalarn bilinlerinin baz paralarnn seici olarak ilevkaybna uramas, bir yeteneklerkoleksiyonu halindeki zihnimizin ya da zihinler koleksiyonumuzun yaplanmasndaki hiyerarikkarmakla iyi rnekler salayabilir. Anosognozik hastalar, kendi semptomlarna ilikin gittikeazalan farkndalk dzeylerinederken dier konularla ilgili akl yrtmeye devam edebilmektedir.Grsel agnozik hastalar, tanma olumamasna ramen alt dzey alg zmlemeleri yapabilmektedir.Otizm ve beyin hasarnda zihinsel hallerle ilgili akl yrtme, seici olarak kesintiye veya kaybauramaktadr. Bu rneklere, ilem bellei yapsnn blnebilirliini gstermeyi baarm incelemetekniklerini de ekleyebiliriz. Sonu olarak, zihni btncl bir yap olarak kavramak akla cazip gelebilirve bilimsel tutumluluk vaat ediyor olabilir. Ancak bir o kadar da yanltc olabilir. Neresinden baklsa,tek zihin dncesinin bilisel sinirbilimin hkimvarsaym olmas problemli grnyor.

    Pribram (1999), yanna Shakespearei ve Freudu da alarak, adeta Brownelle yardmc kuvvetgnderir gibi, bilinli yaantya btnlk hissi verenin bizim evre zerindeki etkinliimiz olduunusylyor. Kartezyen ikiliin Shakespearein btn dnya sahnesinde alabileceini belirtiyor.Desteini, insann evre zerindeki bilinli etkinliinden ve buradan doan bilinli yaantnn btnclolduu hissini, Freudun gereklik snamas kavramndan alyor. Bylece, paral sahne zerindegereklik snamasyla deneyimlenen yaantnn yaratt btnlk hissinin, sinirsel ilem alannn dasnama konusu olmas gerektiini belirtiyor. Bu gereklilik, tpk gereklik snamas gibi nrolojikalmalarn bilincin btnl ya da parall adna ievuruk ve ilevsel sonulara varmasnn tekkoulu olduunu vurgulamay ihmal etmiyor. Muhtemelen Neissern da ok beenecei bu dengeliyaklam, yanda bulmakta pek de zorlanmyor (Grossberg, 2000; Shimamura, 2000).

    Tm bu anlama abalarna bakldnda kesin olan tek ey, bilince ilikin daha kapsaml ve gvenilirverilerle desteklenmi daha btncl bir yaklam elde edene dek ihtilafl olsun olmasn olas herkoul iin veri retmeye devam etmek gerektiidir.

    zleyen blmde, bu almann grgl amac ve bilin almalaryla ilintisi aklanmaktadr. Buaklama, bilincin farknda olunan paralarnn ele alnmas srasnda yaplmaktadr.

    *Cognitive neuroscience.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    17/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 7

    1.3 Bilin, Farkndalk, ve Bilincin Farknda Olunan Paralar

    Bilince ilikin ortak saptamalar arasnda, dier deyile bir zihinsel durumu bilin olarak belirleyenzellikler arasnda, en fazla ne kan zellik bilincin bir farkndalk durumu olduudur (kapsaml birtarama iin bkz. Ellis, 2000). Farknda olunmayan, olunamayan, olunamayacak olan bir zihinsel i ya

    da ilem rn ya da sonucu, bilinli bir i olarak kabul grmemektedir. te yandan, zihinsel birilevin ya da rnlerinin (sonularnn) bilincin bir paras (ya da bileeni) saylmas iin o parannfarkndalk koulunu yerine getirmesi gerekmemektedir (Welmans, 1999). rnein, bir matematikproblemini nasl zdmz st-bilisel olarak izleyebiliriz ve bildirebiliriz. Bu farkndalk trnn,bilincin bileenlerinden biri olarak ele alnmas doal bir sonutur. te yandan, bir sanat yaptnailikin beenimizi st-bilisel olarak izleyebileceimiz phelidir. Belki sonutaki beenme-beenmeme derecesini bildirmemiz bir dereceye kadar mmkn olabilir. Ama beenimizin olumasrecini, bir matematik problemini zme srecimizi izler gibi izleyemediimiz az ok aktr. Buradabeeni oluma srecini gerekten izlemiyor, bunun yerine bu sreci geriye doru yaplandryorolabiliriz.

    inde farkndaln bulunmad bir zihinsel halin bilinli bir hal olmadn sylemek ne kadar kolaysa,bilinli bir halde farkndalk bulunmayan srelerin yer almadn sylemek de o kadar zordur. Bakabir deyile, farkndalk, bilin hali iin gerek koul gibi grnmektedir ama yeter koul zelliitamad aktr. Dolaysyla burada ilk saptamamz gereken, bilincin farkndalkla ayn eyolmaddr.

    Grossbergin (1999, 2000) modeline gre, rnein, insan zihni srekli deien bir dnya iinde ilemyapar ve bir lde dzenli ekilde renmeye devam eder. Deien dnyada grece kararl birrenmeyi salayan sreler ayn zamanda bilinli deneyimin de yolunu aar. Bu sreler, tepe-aabeklenti renmesini, bu beklentilerin dip-yukar verilerle elemesini, beklenen bilgi kmelerinedikkatin odaklanmasn, ve dip-yukar ve tepe-aa sreler arasnda bir yanklam hali*olumasnierir. Bu gre gre zihnin tm bilinli halleri yanklam halleridir ve bu yanklam haline,beklenenle dnyada olan arasnda dikkatsal bir szbirliine varldka ulalr. Grossbergin modelibize, nihayetinde farkndaln bulunduu bir bilin halini tanmlamaktadr ama bu hali oluturanunsurlar arasnda farkndalkla ilgisi olmayan unsurlarn da pekala zorunlu olarak yer aldn imaetmektedir (ayrca bkz. Pessoa, Kastner, ve Ungerleider, 2002).

    Bununla birlikte, farkndal, bilin hali iin gerek koul olarak kabul ettiimizde, farkndalkbulunmayan paralar incelerken de tekrar ve tekrar bu koula dnmek ve bu koula gndermedebulunmak zorunlu hale gelir. Bu koul bize, bilincin paralarn ele alrken bu almann snrlarnbelirlemeye yardmc olacak bir ereve de sunmaktadr. Bu ereve, potansiyel olarak farkndaolunan, baka bir deyile farknda olunabilen zihinsel durumlar erevesidir.

    Farknda olunabilen zihinsel durumlar alannda karmza ncelikle iki ana kategori, bili -durumlar veduygu-durumlar kmaktadr (Panksepp, 2003). Aslnda tam da bu alan bilince ilikin en tartmal vetartmal olduu kadar da verimli bir alandr. Tartmaldr, nk burada gerek bir ayrmla m yoksasadece ayn srecin iki farkl grnmyle mi kar karya olduumuzu tam olarak bilemiyoruz.Verimlidir, nk bu alanda akla kavuturulacak her konu bilince ilikin dier alanlarn salayacaaklktan hem nitelik hem nicelik olarak bizi daha ok aydnlatacaktr. nk bu iki zihinsel durum,basite simetrik bir yapnn iki yars deil, byk olaslkla farkl zellikleri bulunan fakat birbirlerinitamamlayc, btnleyici ekilde, adeta iie gemi durumlardr. Dier bir deyile, bili-durumlar veduygu-durumlar, biri olmadan dierinin varl tehlikeye girecek, biri olmadan dieri ilevsiz kalacakiki zihinsel durumdur. Bu iki zihinsel durumu hem birbiri hem de bilin iin dolaysyla aratrmaclariinvazgeilmez klan kendi doalar ve aralarndaki i blmdr. Bu i blmne gre, hem bili

    *Resonant state.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    18/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 8

    durumlar hem de duygu durumlar bilisel ilemlerle* duygusal izlemlerin ortak rndr ((bkz.Bechara, Damasio, Tranel ve Damasio, 1997; Geers ve Lassiter, 1999; Koriath ve Goldsmith, 1996a; Le

    Doux, 1995, 1998; Pessoa ve di., 2002; Wegner, 1994, 1997, 2000, 2003; Wegner ve Schneider,2003; Wegner, Ansfield ve Pilloff, 1998; Wenzlaff ve Wegner, 1998, 2000).

    Bilisel ilemlerle duygusal izlemlerin karlkl konumlanmalar, aralarndaki i blm ve etkileimindoas bu almann esas eksenidir. Buna gre bilin de balca bilisel ilemler ve duygusal izlemlerinortak faaliyeti sonucu oluabilecek bir zihinsel durumdur. Bu almada, bilisel faaliyetlerin birerilem faaliyeti olduu, duygusal faaliyetlerin ise birer izlem faaliyeti olduu yaklamndan hareketedilerek bir zihinsel durumun dolaysyla bilincin degerekli olarakayn anda hem bir bili-durumhem de bir duygu-durum olduu gr deneysel verilerle desteklenmeye allacaktr.

    Kukusuz, bilincin sadece bilisel ilemler, duygusal izlemler ve bu ikisinin etkileiminden ibaretolduunu sylemeye almamak gerekir. Bilin gibi, ievuruk tanmnn yaplmasnda soyutlamazorluklar bulunan bir temann snrlarn belirlemeye almak bizi indirgemeciliin tehlikelerinesrkleyebilir. Bu almada amalanan, bilincin bir tanmna ulamak ya da bilin alannn snrlarn

    saptamaktan ok bilince ilikin bileenler olduu dnlen paralarn doasn ve ileyiini kefedicigrgl bulgular elde etmektir.

    Bilisel ilem ve duygusal izlem ilevlerinin doasn ve karlkl ileyi mekanizmasn ele almadannce bu iki temel zihinsel faaliyetin birbirine gre konumunu belirlemek gerekiyor. Bu belirleme bizehem bu iki faaliyetin niin alma konusu seildiine ilikin daha kapsaml bir fikir verecek hem de bukonumlamadan doan zorluklara dikkat ekerek aratrma abalarmz nerelere ynlendirmemizgerektii konusunda yol gsterecektir.

    Bu blmde, bilisel ilemler ve duygusal izlemler etkileiminin niin amal farkndalk balamndaele alndn aklamaya altk. zleyen blmlerde nce bililerin ve duygularn amal farkndalklailintileri ele alnmaktadr. Daha sonraki blmde ise bili ve duygu almalarnn genel balamnn buetkileime ilikin syledikleri zetlenmektedir.

    1.4 Bili, Duygu, ve Amal Farkndalk

    Farkndalk durumlarn genellikle bili-durumlara atfetme alkanl yalnzca bilimsel deil toplumsalkltrmz iin de byk lde geerlidir. Dier bir deyile, baz farkndalk durumlarmz aslndaduygusal durumlarn farkndalklar olduklar halde bunlar bilisel farkndalklar olarak grme eilimitarihsel olarak daha ar basmtr. Ksaca, adeta farknda olunan ey biliseldir eklindezetleyebileceimiz rtk bir kanaatimiz olduundan sz edebiliriz. Dier yandan, biliseldeerlendirmeler ve bunlara ilikin nermesel ve szel sreler genellikle duygulara ilikinfarkndalklara ncelik ya da en azndan elik eder grndkleriiin duygularn farkndalk oluumunakatklar glgelenmekte, duygusal farkndaln varln reddetmeyi savunma kolaylamaktadr(Davidson, 2003; Morrisj, 2002).

    1.4.1 Amal farkndalkta duygunun sorgulanan konumu

    Her ne kadar Zajonc (1980) izgisindeki aratrmaclar, farknda olunduu halde nermesel ya da szelformulasyonlarla ifade edilemedii iin farkndalklar da aka ifade edilemeyen ama kiininkendisine de aratrmacya da yeterince ak olanbaz duygu-durumlara dikkat ekmeye almsada bu abalar, biliselciliin ksmen mazur grlebilecek arl altnda, yeterli etkiyi yaratncaya dekbaka pek ok aratrmann desteini beklemek zorunda kalmtr. rnein imdilerde, hem bilisel

    *Cognitive operations.

    Emotional monitoring.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    19/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 9

    hem de duygusal bilincin hangi aratrma dzeyinde ele alnmas gerektiine ilikin bir grgelitirmeye alan Prinz (2002) gibi aratrmaclar, bir zihinsel durum, balca duygusal birdeerlendirmeden kaynaklanyor olsa bile, kiinin farknda olduu hissin bir duygu-duruma ilikinfarkndalk olduunun nadiren ayrdndaolabildiini belirtmektedir.

    Bu dnme izgisini izleyerek, aratrmalarn farknda olunan duygusal durumlara younlamasbeklenebilir. Dier bir deyile baz farkndalklarn bili-durumlar kadar duygu-durumlara da aitolduunun, ksaca duygusal durumlara ilikin farkndalk diye bir olgu olduunun gsterilmesi gerekligrlebilir. Ancak yeniden bilin incelemelerine dn evresinin bu aamasnda bu tr almalarbekleyen olas zorluk vardr. zleyen blmlerde, nce bu zorluun neler olduu elealnmaktadr. Daha sonra bili ve duygu etkileimi asndan bu zorluklarn nasl alabilecei zerindedurulmaktadr.

    Birinci zorluk, bilincin, her ne kadar farkndalk gibi temel bir nitelikten beslenmek zorunda olsa dabundan ibaret olmayndan kaynaklanmaktadr. Bilince zg farkndaln herhangi bir nesneye ilikinfarkndalktan ne kadar farkl olduu konusu henz zme ulam deildir. Baka bir deyile, bilincin

    ontolojik kkenlerinin, gsterilebilir

    *

    bir nesnenin ontolojik kkenlerinden ayr olduu dncesihalen hkimdir ve var olan inceleme yntemleri bu konuda herkesi doyuracak sonular salamaktanuzaktr. Elimizde, tpk zihin-beden problemi gibi daha iyi aydnlatlmay bekleyen bir zne-nesneproblemi vardr (bkz. Dennett, 1991, 1999). Her ne kadar benlie ilikin almalar bu problemleyoun bir mcadele srdrmekteyse de konu henz pek ok tartmay zmsz brakabilecek denlikarmaktr.

    kinci ve aratrmamz asndan bizi daha ok ilgilendiren zorluk, duygusal farkndalklarn biliselfarkndalklardan farknn belirsizliidir. Nihayet her iki farkndalk biimi de birer temsil meselesineindirgenmeye uygundur (Mandler, 1992). Ne var ki temsil, tek bana ne bilii ne de duyguyuyeterince aklayamamaktadr. Temsil kavramnn, organizmay grece edilgen bir konumda grenetki-tepki paradigmasna gre zneye daha fazla rol bitii aktr. Temsil, en azndan organizmaylaevre arasnda bir etkileim mekanizmasnn varln teyid etmektedir. Ancak bilisel durumlarn birertemsil durumu olduunu syleyen grler dahi bu temsillerin hangi mekanizmayla zihinde yerettiini aklayamamaktadr (Ellis, 2002; Prinz, 2002). zerinde ok sayda alma yaplm olmasnakarn bilisel durumlarn temsil kavramyla aklanmas bu denli problemliyken duygusal durumlarailikin aklamalarn temsil zerinden gelitirilmesi sonu alc olmaktan uzak grnmektedir.

    Bu noktada etkileim kaynakl temsilin, organizmann etkin roln yeterince vurgulamadsaptanmakta, bunun yerine etkin deerlendirme kavram nerilmekte, biliin de duygunun da ancaketkin deerlendirme yaklamyla anlalabilecei ne srlmektedir (Damasio, 1994; Dretske, 1981;1988; Ellis, 2002; Lazarus, 1990; 1991a; 1991b; Prinz, 2002). Biraz da duygu alannda yaplanalmalarn etkisiyle, zihinsel faaliyetlerin etkin faaliyetler olduu grnn hkimolmaya baladbu evrede, uzun yllar bilisel psikolojinin gzde kavram olan temsil ve uzantlarnn taht da ciddibiimde sallanmaktadr. Dolaysyla, duygusal dahi olsa farkndaln temsille ilgili olduunu syleyenbir bulgu yeni bir ey sylemi olmayacak (Ellis, 2000; Prinz, 2002) duygusal farkndala ilikin temsilkaynakl bulgular bilile temsilin ilikilendirilmesinin ektii skntlar ekecektir.

    nc olarak, hem zne-nesne problemiyle hem de etkin deerlendirme kavramyla ilikili olan birdavrann amall problemi vardr. Davrann (dolaysyla zihinsel faaliyetin) amal oluu, bizimancak ex post factobildiimiz, dier deyile, deneyimlerimizden vardmz ya da karm yntem veteknikleriyle ulatmz bir sonutur. te yandan amal davrann varl bilincin varlk koulu kabuledilmektedir (Dennett, 1991, 1999). Bugne dek bililerin amal davranla ve farkndalkla

    *Ostensible.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    20/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 10

    ilikilendirilmesi neredeyse konunun doas gerei meru saylmtr. Oysa ayn meruiyet duygulariin henz kurulmad gibi bunun yksek sesle dillendirilmesi de henz ok kolay olmamaktadr.

    Temsil ve etkin deerlendirme kavramlarna ilikin problemler bu almann ilgi alanna elbettegirmekle beraber bu aratrmann amalar erevesinde davrann amall ve amal davranta

    duygunun rol daha merkezi bir konumdadr. Etkin deerlendirme kavram, davrann amallprobleminin iinde zorunlu olarak yer almaktadr. Temsil kavram da etkin deerlendirme kavramerevesinde ele alnmaktadr. Dolaysyla, davrann amall ve amal farkndalkla duygununilikisi konusundaki problemleri ve olas zmleri amlarken bu iki konuya da dolayl olarakdeinmi olacaz.

    1.4.2 Amal farkndalkta duygunun birincil konumu

    Davrann amall problemi bizi, dorudan, ynelmilik ve ynelmi organizmalar kavramnagtrmektedir. Bu nedenle nce kendini dzenleyen*dizgelerin doasn anlamaya ynelik almalarele almak gerekmektedir. Bu konuyu gzden geirmeden, davrann amall problemini tam olarak

    anlamak mmkn grnmemektedir.

    Kendini dzenleyen dizgeler arasnda en yakndan tandmz genel yap, benliktir. Amalfarkndalkla ilgili olarak Pribram (1999) burada tekrar anmak yararl olabilir bu kez, ben vekendim

    ayrmyla. Bilinli yaantya btnlk hissi verenin bizim evre zerindeki etkinliimiz

    olduunu syleyen Pribrama gre benin gereklii madd bir gerekliktir. te yandan kendimingereklii nakldir.**Baka trl syleyecek olursak; benyaanty dorudan deneyimlemekte, kendimise deneyimi (nce kendine, ama hemen bununla birlikte dnyaya) rivayet etmektedir. Bylece hemyaam hem de yaamn deneyimi ve sergilenii ayn anda ama yine de farkl katmanlardagereklemektedir. Bu nedenle dnya bir sahnedir. te Pribram, Descartes ile gr birliine bubalamda varmaktadr maddi olan ve olmayan ayrmn onaylamakta deil. Sahnede oynayan kiiolarak ben tozundan kulisine her an ve olay ayr ayr deneyimlemektedir. Gereklik snamaskatmannda ise, kendimsayesinde, oyunun ve olayn gereklemesinin btnlk hissini elde etmekte,belki de retmektedir. Pribram yorumlarken, davrann amallnn yalnzca varkalmsal adankanlmaz olmakla deil ayn zamanda varolusal adan btnlk hissi salamas nedeniyle zorunluolduunu okuyabiliriz.

    Benlik aratrmalarnn nclerinden Markus (1990, 1977), farkndalk durumunun, zihnin iebak vest-bili ilevlerinin benlik-dayanakl bilgi ileme alannda kaynamasyla olutuunu belirtmektedir.Bylece btnleme sahnesine rtk bir gndermede bulunmaktadr. Bu kaynama kendini, rnein,benlie ilikin uyarclarn dikkati sadece talep etmekle kalmayp ayn zamanda ynn deevirebilmesinde gsterir (Koole, Smeets, Knipperberg ve Dijksterhuis 1999; Koole ve Pelham, 2001;Markus, 1990; Proust, 2003). Benlik geliimi konusunda son derece kapsaml bir derlemegerekletirmi olan Bermudez de (1998) kendilik bilincinin olumas iin btnletirici izlemefaaliyetinin gerek-art oluuna ve bu izlemenin yapsal olarak duygu kaynakl olduuna geliimselkantlaryla birlikte dikkat ekmitir.

    *Self-regulative.

    I.

    Me.

    Corporeal.

    **Narrative.

    Survival.Bu nedenle Pribram, bu balamn ayn zamanda nral yap almalarna da yol gsterici olabileceini

    sylemektedir.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    21/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 11

    nc benlik kuramclarndan Combs ve Snygg (1959, Winfrey ve Goldfried 1986 iinde) bu dayananniteliini betimlemeye alr: Fenomenal benlik kiinin tm davranlarnn k noktasdr. Tmalglarn ona gre anlamn kazandn balang erevesidir. Winfrey ve Goldfried (1986) bubetimlemeyi tamamlar: Benlie dayal bilgi ileme, benlik st emas tarafndan yaplan tm biliselve duygusal ilemenin sentezidir.

    zetle, benlik aratrmaclarna gre davrann amal/ynelmi oluunun zemini, insann zihinselfaaliyetlerinin benlik etrafnda rgtlenmi olmasdr. Benlie, kendini dzenleyen dizgeler olarakatfta bulunan Ellise (2000) gre ise davrann amalln ele almak ncelikle amalln hangidzeyde gerekletiini saptamay gerektirir. Ellis drt dzeyden sz etmektedir:

    1. Ne duygu ne de motivasyon olmayan btnleik eilimler.2. Duygularla balak olmayan motivasyonlar.3. Bilind duygularla balak motivasyonlar.4. Bilinli duygularla balak motivasyonlar.

    Kendini dzenleyen dizgeler ve bu dizgelerin alma dzeyleri asndan bakldnda duygu bir kezdaha davran oluturan bir esas bileen olarak grlebilir. nk duygu, nc dzeyden itibarenher durumda organizmann motivasyonuyla btnleiktir. Burada, duygunun motivasyonla herdzeyde btnleik olma hali, davrann amal/ynelmi olma koulunu salamaktadr. Bu anlamda,

    motivasyonla btnleik olmayan bir duygudan bahsetmediimizi zellikle vurgulamalyz. Dier birdeyile, duygu bir his olarak deil, bir mekanizma olarak ele alnmaktadr ve byle olmak nedeniyleamaca yneliktir. Bylece duygunun bilile etkileiminin ele alnmas gereken dzey, ncelikle amaldavran dzeyi hemen ardndan ise amal farkndalk dzeyi olarak ortaya kmaktadr.

    Burada, zel olarak benlik yapsn ele alan almalarla benlik yerine kendini dzenleyen dizgeleri elealan almalar arasnda ilk anda fark edilemeyen ancak olduka gl bir ortak noktasaptayabiliyoruz. ster benlik gibi ereve bir dizge ister motivasyonla btnleik duygu olsunkendinin dzenleyen dizgeler bilgi ilemede kendinidayanak almaktadr. Ellisin sz ettii duygununmotivasyonla btnleik olma haliyle benlik aratrmaclarnn syledii kiinin kendini bir ve ayn eyolarak hissetme halinin aslnda ayn eyi sylemekte olduunu dnmek iin bu noktada elimizdeyeterli neden bulunmaktadr.

    Duygularn amal farkndalklarla ilikilendirilmesindeki zorluklara gz attktan sonra imdi de buzorluklarn nasl alabileceini aratrmalyz. Tm bu zorluklarn kkeninde, olaslkla, duygudurumlarn bili durumlarla etkin deerlendirme dzeyinde etkileim halinde olduunun ancakbu trbir etkileimin doasnn henz yeterince gsterilmemi olduunu dnmek iin yeterli sebep vardr(Ellis, 2000). te yandan, bili iin ayr duygu iin ayr bir farkndalk mekanizmasnn varln ilerisrmek iin mantkl ya da aratrma bulgularna dayal bir zemin yoktur(Prinz, 2002). Eer bilinci, biryandan organizmann kendi zihinsel durumlarnn farknda olmas olarak gryor ama te yandanfarknda olunan zihinsel durumlarn ounun bilisel durumlar olduu kanaatini tayorsak duygularaikincil roller bimeye devam etmemiz ve grece etkisiz bir etkileim mekanizmasyla oyalanmamzkanlmazdr.

    Bu noktada, Ellisi izleyerek, farkndalk olsun ya da olmasn zihinsel durumlarn oluumundaduygunun roln saptamak nem kazanmaktadr. Duygu durumlarn bili durumlara ikincil deil debirincil dzeyde elik edip etmediinin daha salam ve kalc bir ekilde gsterilmesi temsil vefarkndalk konularnn aydnlatlmasnn yansra organizmann tm zihinsel faaliyetlerinin etkileimiaan bir etkenlik dzeyinde, amaca ynelik davran dzeyinde gerekleip gereklemediininanlalmasn kolaylatrabilir.2

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    22/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 12

    Bu alma erevesinde ulalan yoruma gre, buraya kadar zetlemeye altmz grlerkapsamndabeliren ve aratrmaya deer olan temel savlardan biri udur: Bili-duygu etkileimindeamaca uygun etkileim saland srece sisteme ulaan uyarc ilenerek bir bilgiye dnmekte,amaca uygun etkileim salanmad koullarda d uyarc daha fazla ileme uramadan snmektedir.Bu alma, bu yorumdan hareketle, bilisel ilemler ve duygusal izlemler etkileimine ilikin grgl

    veri elde etmeye almaktadr.

    Farkndalk ve amaca ynelmilik konular doalar gerei daha uzun zaman psikoloji dnyasnuratracak gibi grnyor. te yandan, zellikle son yllarda, biliin ardndan duyguyu ele alanalmalarda da gzle grlr bir art olduunu saptamaktan hareketle , bili ve duyguya ilikinelimizde daha btncl bir fikre ulamaya yardm edecek bilgi birikimi olduunu syleyebiliriz. Yinede bilisel ilemler ve duygusal izlemlerin etkileiminin grgl grnmlerini ele almadan nce, sonolarak, her iki zihinsel duruma ilikin ne bildiimizi gzden geirmek yararl olabilir. Bu gzdengeirme, duyguya ilikin bilgi birikimimizin bilie ilikin bilgi birikimimiz yannda niin daha snkkaldn tartacaktr. Bylece bu iki zihinsel durumun karlkl konumlarn bu aratrmann amalarerevesinde belirlemek mmkn olacaktr.

    1.5 BiliDuygu ekimesiBilin oluumunda oynadklar roller asndan, bilile duygu arasnda, bir nceki ksmda ipularbulunabilecek iddetli bir ekime sregelmektedir. zellikle bilgi ileme yaklam erevesinde,bilie ilikin yap, sre, ve ilevler zerine ok sayda ve ayrntl alma bulunduunu saptyoruz.Ancak duyguya ilikin srelerin denk lde allm olmadn da gzlemliyoruz. Bu durumda,bilisel ilem-duygusal izlem mekanizmasnn doasna daha yakndan bakarken duygu kanadnndaha az allm olmasnn nedenleri zerinde durmak yararl olabilir.

    1.5.1 Biliin Hkimiyeti

    Yaklak son krk yl boyunca, duygusal problemler ve bozukluklarn ele alnmasnda bilisel yaklamnolduka etkili bir arl olduu gzlenmektedir (Beck, 1976, 1995; Young, Beck, & Weinberger,1993). Baz aratrmaclara gre bunun balca iki nedeni bulunmaktadr (Williams, Watts, Macleod veMathews, 1997). Birinci neden, bilisel psikolojinin kendini bilimsel bir disiplin olarak kabul ettirmeaamasnda davranlkla hesaplamak zorunda kalm olmasdr. Bilisel psikoloji, etki-tepkiparadigmas erevesinde allan davranlarn bilgi-ileme paradigmas ile de allabileceini,stelik bu paradigmann daha verimli olduunu gstermek zorunda kalmtr. Davran paradigmane de olsa ele ald konuyu Poppervari (Magee, 1990) deillemelere ak olabilecek ekilde bilimcamiasnn deerlendirmesine sunabiliyordu. Oysa bilie ilikin almalar ksmen de olsatmdengelim, tmevarm gibi mantksal karsama yntemlerinden yararlanmak durumundayd.Belirli balklardaki bilgiler yaknsayan kant* halini alp da yine Poppervari deillemeye ak halegetirilene dek bilisel psikoloji nemli direnme hatlar oluturmak zorunda kald. Olaslkla biliselpsikolojinin yer tutabilmesinin ardnda davran paradigmay yadsmama stratejisi nemli roloynad.

    Nihai olarak sz konusu olan insan davran olduu iin Neissern psikodinamik okula gndermedebulunma kurnazlyla bilgece belirttii gibi buna gerek de yoktu. Ancak bulgularn fazla direngrmeden ciddiye alnabilmelerinin koullarndan biri,ele alnan alma konularnn nesnel konularolmas gerekliliiydi ve hangi konularn daha nesnelhangilerinin daha znelolduu konusunda bilimcamiasnda azok belirli bir uzlama oktan beri bulunuyordu. Bu uzlamaya gre alg, dikkat, bellekgibi sreler daha nesnel, duygu, his, kanaat gibi sreler daha znel kabul ediliyordu. Dier birdeyile iebaklk ve fenomenolojizmin reddine devam etmek kaydyla gzlemciye ak edilebilecek

    *Converging evidence.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    23/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 13

    srelerin bir ksm karsama kullanlsa bileallmasna icazet almak mmknd. kinci neden,duygulara ilikin bilgilerin zellikle psikodinamik ya da varoluu yaklamlarn rn olmasdr.knda zaten tartmal olan psikodinamik alan zaman iinde bilim camiasnn ynelttii kukuluyaklamlarla da mcadele etmek zorunda kalmtr. te yandan psikoloji alannn hemen hernoktasna ilikin anlaml szler syleyebilmi olan psikodinamik yaklam duyguya ilikin

    incelemelerde kabul grecek bir yntem oluturmada ok da istekli davranmamtr.

    Benzer ekilde varoluu yaklam da incelemelerinin tm evrelerce eit ekilde kabul grmesini okfazla dert etmemitir. Psikodinamik yaklamn yansra zellikle fenomenolojiden, mitolojiden, veedebiyattan beslenen varoluu yaklam, psikodinamik yaklam gibi, aklama gcn kantlamagcne yelemitir. Her iki okulun da temel olarak bilie ilikin sreleri deil duyguya ilikin sreleriinceleme konusu yaptn saptayabiliriz. Hal byle olunca, duyguya ilikin ou bilgi bilimselliktenuzak olduu gerekesiyle uzun sre deerlendirilmeye deer grlmemitir ya da buna cesaretedilememitir.

    Bu ekilde varln salamlatran bilisel yaklam, genel olarak,duyguyu ya hi ele almam ya da en

    iyi durumda, bilie gre ikincil dzeyde ele almtr. Duygular ya bilii izleyen sonular ve izdmlerya da mantksal dnmeyi zedeleyici oluumlar olarak, adeta birer anomali olarakdeerlendirilmitir. Duygular ancak ok nadiren insann zihinsel yaplanmasnn* esas unsurlarndanaddedilmitir. Bu gr destekleyen nemli bir kant kmesi, duygu-durumlarnn bilisel ilevleriyolundan saptrma potansiyeline sahip olmasndan gelmektedir. Duygusal problemlerden,rahatszlklardan, ve bozukluklardan kaynaklanan bilisel arptmalar ve bunu izleyen fonksiyonelolmayan

    davranlar aka gsteren pek ok alma bulunmaktadr (Panksepp, 2003). Dier bir

    gr, olaan hallerde sessiz olan duygularn bir problem ya da rahatszlk durumunda ortayaktna, oysa bilie ilikin pek ok srecin bir problem ya da rahatszlk olmakszn olaan olarakyaandna dikkat ekmektedir (Shean, 2003).

    Bilgi ileme yaklamna gre psikopatoloji, fonksiyonel olmayan dncelerin, uyumcul olmayandavran ve duygulara neden olduu ya da bunlar srdrd varsaymna dayanarak tanmlanr.Buradan hareketle bilisel mdahaleler, fonksiyonel olmayan dnceleri ayklamay ve/veyayerlerine fonksiyonel dnceler getirmeyi hedefler. Bylece uyumcul olmayan davran veduygularn hafiflemesini, ortadan kalkmasn ve/veya uyumcul davran ve duygularn edinilmesiningrr. Bu yaklam, zihinsel bozukluklarn temel bilgi ileme eksiklikleri ya da aksaklklar asndanele alnmasn salar (Ingram, 1986; Ingram, Fidaleo, Friedberg, Shenk, ve Bernet, 1995; Nasby &Kihlstrom, 1986; Riskind, 1997).

    Bugn de bili ve duygu kavramlarn eit dzeyde yan yana geldii nadiren grlmektedir (Bower,1992). Bilisel psikoloji literatrnde duygularn, bedensel/fizyolojik tepkilerin araclk ettii biliselsrelerin zel bir yorumu olduu gr hkimdir(Loewenstein, Weber, Hsee ve Welch, 2001). teyandan, duygunun da tpk bili gibi ortak parametreler ve kontroll deneyler araclyla allmaszamannn geldiini syleyen aratrmaclarn sesleri ykselmeye balamtr (Davidson, 2003; Ross,1997). Duygularn zihinsel i grmenin zayf unsuru olmaktan ok esas bileeni olarak ele alanalmalarn says artmaya devam etmektedir. Son yllarda kuvvetlenen bir eilim, Freudun GnlkYaamn Psikopatolojisinde belirttii gibi, duyguyu, bilerek ya da bilmeyerek oluan tm davranlarnolmazsa olmaz paras olarak ele almak ynndedir (bkz. Davidson, 2003; Wollheim, 1999). zleyenblmde, duygunun bilimsel olarak yeniden kefini ele almaya alyoruz.

    *Configuration.

    Dysfunctional.Maladaptive.

    Faculty.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    24/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 14

    1.5.2 Duygunun YenidenKefi

    Duyguyu bilie ikincil kabul eden pek ok almada dikkat ekici olan, bu almalarda, bilinliniyetlerin aksine oluanduygu ilintili zorlayc davranlardan sz edilmesidir. Bu almalar bir yandanduygunun bir esas bileen olup olmad konusunda yksek sesle konumazken dier yandan

    duyguyu gya bilie ikincil grrkenaslnda duyguya n srada yer vermekten, duygudan daha fazlasz etmekten uzak duramamaktadr (Davidson, 2003, 2000; Ingram, 1986; Ingram ve di., 1995).

    Duygunun bilie ikincil kabul edildii bir terapi ortamnda kii, elinde doru bir haritas olsa bilenereye gidecei hakknda zemini salam bir sezie sahip deilse haritadan fayda umabilir mi? Yalom(1985), kiinin davranlarnn amallnn ya da ynelmiliinin motivasyon kavram tesindearatrlmas gereinde dikkat ekmitir. Terapi odasnda duygusal problemlerle ve ilintileriyleallrken zerinde durulan hayati srelerden biri, danann igr gelitirmesidir. Pek okaratrmac ve uygulayc igr geliiminin anlaml bir teraptik ilerleme iin anahtar olduugrnde hemfikirdir. grnn nemini vurgulamann ardnda, igrnn davrann seyrinideitirme potansiyeline olan gven yatmaktadr. Terapistin hedefi, danann i dnyasnda yeni bir

    igr alan oluturacak davran ya da dnme dizisini formle etmek ve balatmaktr. Bu yenidavran ve dnme dizisi, yeni alkanlklar olarak danann zihinsel repertuarna btnlenerekeklemlenecektir. Bu anlamda igr, duygu merkezli ya da duygu kaynakl bilisel arptmalara karkullanlabilecek kuvvetli bir panzehirdir.

    Terapist, dananndan, kendisi iin hayati ayrmlar grmesine ve bu ayrmlar davrana yansyacakekilde gerekletirmesine almaktadr. rnein, danann stlenmesi beklenmedii haldestlendii ve stlenmemesi gerektii halde stlendii ilerin ayrdna varmasn salamayaalmaktadr. Terapiste gre bu iki tr davran birbirine kartrmak byk miktarda duygusal stresaa karr. Danan, bir yandan ihtiyac olandan teye gitmeye drtlyken (beklenmeyenistlenmek veya bekleneni stlenmemek) dier yandan yine ihtiyacn karlayacak olandan daha azna(beklenmeyeni, azaltabileceinden ok, bekleneni oaltabileceinden az srdrmek) eilimlidir. uhalde buradaki engel nedir? Bilileri arptan duygular m kiiyi haritasz bir hedefle ba baabrakmaktadr yoksa duygular bertaraf eden bililer mi kiiyi hedefsiz bir haritayla uratrmaktadr?

    Duygusal problem yaayan danan genellikle bir rahatszlk olduunun az ok farkndadr vederinlerde doru hareketi yapma peindedir. Ne var ki bunu ona yapann ne olduunu tam olarakanlayamamaktadr. Bilisel-davran terapi yaklamn benimsemi terapist, fonksiyonel olmayanbalant ve kurgularn fonksiyonel olanlarla deimesinde dananna yol gstermeye almaktadr.Ancak bunun sadece bilisel erevede gerekleiyor olmas olas mdr? Bilie ilikin fonksiyonelbalantlar yeniden kurulduunda rahatsz edici duygular nereye gitmektedir? levsel bili, dzgnilevler salamann yannda rahatsz edici duygularn yerini alma potansiyeline de sahip midir? Yoksakii bir yandan yeniden ilevsel bililer edinirken dier yandan yine ilevsel duygular, duyular,duyumlar da m edinmektedir?

    Terapide bililer yeniden ilevselletirilirken duygulara ne olmaktadr? Basit bir dnce egzersizi yada fikir uuturmas olarak, Yalomun saaltc etmenleriyle Prochaskann (1998) davran deiimineilikin Teoriler-aras Modelinde sz ettii deiim basamaklarna, etmenlerle basamaklar karlklyerletirdiimiz bir tabloda gz atalm. Bu tabloda elmalarla armutlar karlatrmaya bir an iin gzyumacak olursak, gerek deiim aamalarnn gerekse saaltc etmenlerin ortak noktasnn bilisel birdnm kadar duygusal bir dnme karlk geldiini de grrz.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    25/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 15

    Tablo 1. Teoriler-aras Model Deiim Basamaklar ve Terapide Saaltc Etmenlerin Karlatrlmas

    Teoriler-aras Model Terapide Saaltc Etmenler

    nfikirlenmeUmut alamaEvrensellik

    Fikirlenme Bilgi aktarmzgecilik

    HazrlkBirincil aile grubunun onarc yineleniiToplumsallatrc tekniklerin gelitirilmesi

    EylemTakliti davranBireyler-aras renmeGrup ball

    SrdrmeKatarsisVarolusal etmenler

    Burada, yineleme olan bilgi, bilisel yaklamn bir yandan fonksiyonel dnceler yerletirirken biryandan da duygusal dnm salad bilgisidir. Yineleme olmayan bilgi ise, dnme urayanduygular dntren ana unsurun bir tane olmad, sadece bili olmad bilgisidir. Sadece bilideildir; nk, duygularn dnm srecinde, dnmn kendisine (dnm srecine) tepkiveren duygusal deerlendirme her an (daha dnm balamadan) iin iinde ve bandadr.

    Eer duygusal deerlendirme bilisel yeniden yaplanmayauygun duygusal tepkileri vermiyor olsaydne olurdu? Muhtemelen terapide buna terk, drop-out, ya da zlmemi vaka diyoruz. Baka birdeyile, danann igrsne, bilisel bilinci kadar duygusal bilincine dehitap etmeyen, etmemi birdnmn gerekleemez olduunu sylemek olasdr. Duygusal deerlendirme o kadar hayatidir kien saf halde olduunu syleyebileceimiz bir bilisel olu ya da hal srasnda bile duygular bu bililere

    geit ap amama kararn vermekte, bilisel dnm ancak duygusal deerlendirmenin icazetiylemmkn olmaktadr.

    Eer duygusal deerlendirme bu denli etkili ve bu denli srekli ibandaysa nasl oluyor da biliselyaklam bu hayati dengeye hak ettii ilgiyi duymuyor? Bunun yantn pek ok aratrmac veuygulaycnn satr aralarnda bulmak mmkn. Duygunun yeniden kefi srecini izlerken, bir ncekideneyime, biliselciliin evrimine gz atmak yararl olabilir. Davrann amal oluunun bilgi ilemezerindeki olas etkilerine ve bireyin iinde bulunduu sosyal-duygusal balamn duygu, bili, vedavranlar belirleyici zelliine daha bilisel psikolojinin ilk gelime evrelerinde dikkat ekilmiti(Bartlett, 1932). Bartlettin, biliin srekli bir kurulum olduu grnden hareketle bilisel psikolojiyisalam temellere oturtan Neisser (1978, 1982) laboratuara hapsolmu bellek ve bilgi ileme

    almalarnn, doal, gndelik davran anlama adna ok az anlaml sonu rettiini iddiaetmektedir. Neisser (1978),bellein ilgin ya da sosyal olarak nemli ynlerinin psikologlar tarafndannadiren alldn ileri srmektedir. Neisser (1982) ayrca, metodolojik adan laboratuarkoullarnn evresel geerlikten yoksun olduunu, gndelik bellek*almalarnn laboratuar dndagelitirilecek yeni deneysel ilemlerle yaplmas gereine dikkat ekmektedir.

    Kuramsal dzeyde Neissern iddialarnn karsnda (r. Banaji & Crowder, 1989) ya da yannda (r.Conway, 1991) grler ileri srlm, bu tartma aratrmaclar bir orta yol arayna gtrm(bkz. Koriath ve Goldsmith, 1996b) ve bilisel deerlendirme kavramnn gelimesinin n almtr.

    *Everyday memory.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    26/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 16

    Daha gsterilebilir bir amaz ise Prinz (2002) tarafndan betimleniyor. Prinz, bu amaz betimlemekle,bilisel laboratuara hapsolmu duygu almalarnn doal gndelik duyguyu anlama adna ok azanlaml sonu rettiini, duygunun ilgin ya da sosyal olarak nemli ynlerinin nadiren alldn birkez daha vurgulamaya almaktadr:

    Gndemdeki duygu kuramlar bizi yanl bir ikilemle kar karya brakyor. Biliselkuramclar bizi duygularn daima yarg ierdiine inandrdlar, ve biliselci-olmayankuramclar bizi duygularn hibir bilgi tamadna ya da en iyi ihtimalle sadece bedendurumlaryla ilgili bilgi tadna inandrdlar. Eer duygular sadece hislerse ya dailemleme tabanlarysa tamamen anlamszlar demektir. Hibir ey temsiletmiyorlardr. Eer duygular bedendeki deiiklikleri kaydeden durumlarsa kaynakiliki temalarn* deil kalp at ya da solunum skl gibi durumlar temsilediyorlardr. Bu durumda bize bir seim sunuluyor. Ya duygular kaynak ilikileri temsileden yarglar ieriyor ya da yarg iermiyor ve kaynak iliki temalarn temsil etmiyor.Eer kaynak iliki temalarn temsil etmiyorlarsa duygularn hayatmzda oynad rolaklayamayz, ve eer yarg ieriyorlarsa sinirsel devrelenimleriniaklayamayz.

    Duyguyu biliten boamaya alan kuramlar, aklama gcnden kan kaybetmeyemahkmdur. Duyguyu bilile evlendirmeye alan kuramlar ise srekli karrneklerle uramak zorunda kalr. Bu ikilemi zmek iin imdiye kadar hkimolmubilisel ve bilisel-olmayan kuramlar mnsnn tesine bakmalyz. (Prinz, 2002, s.140).

    Prinzin ortaya koyduu ikilemi baka trl syleyecek olursak u durumla kar karya kalyoruz: Eerduygular sadece bedensel uyarmlarla zde ise ne zaman hangi duyguyu hissedeceimize kim/nekarar veriyor (eer korku sadece kalp at hzn saptayan bir mekanizma ise tehlike durumunusaptayan, tehlikeye tehlike diyen nedir)? te yandan duygular kaynak ilikilerin temsilleri ise bukaynak ilikilerin ne olduu kim/ne tarafndan belirleniyor da duygu ortaya kyor (belirli bir durumdakorkmak gerektiininereden doru hissediyoruz)?

    Bu ikilemi amak iin Prinz iki soru soruyor: Birincisi, duygularn ortaya kmasna ne sebep oluyorsorusu. kincisi ise duygular ne ie yaryor sorusu. lk soruyu yle yantlyor Prinz: Duygularla bedenhallerinin ilintili olduunu biliyoruz; Damasio ve Jamesi de takip ederek, katmz iin korkabiliriz.Dier yandan duygularn kaynak ilikilerdeki deiimler nedeniyle de olutuunu (rnein Ekman veFriesen, 1971; Matsumoto, 2004; Morrisj, 2002) biliyoruz; korktuumuz iin de kaabiliriz. Dolaysyladuygular hem beden halleri hem de kaynak iliki temalar tarafndan oluturuluyorolmallar.

    kinci soruya Prinzin yant tam olarak u: Duygular, kaynak iliki temalarn saptamaiine yaryor.Bylece duygular yalnzca kalp atndaki art deil, etraftaki tehlikeyi de saptyor. Btn meseleduygularn ancak belirli koullarda devreye girip kyor olmalarnda: Duygular beden hallerindekideiiklikleri saptyor eerbu haller gvenilir olarakkaynak iliki temalarna karlk geliyorsa.

    Bu durumda duygular tam olarak neyin temsili olabilir?

    *Core relational themes: Organizmann, varkalmyla ilgili olarak, evresiyle ilikilerinin temsili; tehlike, saldr,

    korku vb.Neural circuitry.

    Detection.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    27/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 17

    Duygular, ne kaynak iliki temalarn ne de bu temalara ilikin olan biteni barndran kavramlartanmlyor. Duygular, bu temalar ya da kavramlara yol aacak ekilde devreye giriyor ve bunlartarafndan devreden karlyor. Bu gre gre duygular ne birer yarg ne birer bilisel hal (kaynakilikilerin temsili). Duygular, bilisel hallerin tad, tayaca trden bir bilgiyi tayan, organizmanniinde bulunduu durumla ilgili evresel koullarn temsilleri.

    u halde duygunun, evresel koullar organizma iin hayati bilisel temsiller oluturmaya yol aacakekilde saptadn, temsil ilevinin saptama ileviyle i ie altn syleyebiliriz. Bu grdesteklenebilir bir gr ise, duygusal temsillerin yanp snmesi, devreye girip devreden kmas,kaynak iliki temalaryla yine ayn duygusal saptama mekanizmasnn etkileimiyle gerekleiyorolmal.

    te tam bu noktada duygusal izlem kavramna yakndan bakma frsat yakalyoruz. nk saptamanoktasna varmak zere organizma bir tr evre tarama faaliyeti gerekletiriyor olmal. stelik butarama faaliyeti sadece dikkat sreleriyle aklanamayacak bir sreklilikte, neredeyse kesintisiz seyretmeli, ve hiyerarik bilisel deerlendirmelerin hzla yaplabilmesine olanak tanyacak hzda,

    adeta otomatik olmal. Elimizdeki literatrden, zihinsel izlemenin de tpk zihinsel deerlendirme gibiarlkl olarak sadece bilisel ilem tarafndan deil ayn zamanda ve ncelikli olarak duygusal izlemetarafndan stlenildiine ilikin olduka gl bulgular derleyebiliyoruz. Byle bir derleme, duygusalizlemin hem doasn hem de rasyonelini anlama konusuna k tutacaktr.3

    1.6 Zihinsel zleme ve Duygusal Bilgi leme

    Bu blme dek, (a) bilisel ilemler ve duygusal izlemler etkileiminin amal farkndalkla vedolaysyla bilinle ilintilendirilmesini ve (b) bili ve duygu almalarnn genel balamnn buetkileimin doasna ilikin sylediklerini zetlemeye altk. zleyen blmde, elimizdeki budeerlendirmelerin nda, bilisel ilem ve duygusal izlem mekanizmasnn grgl ileyiine dahayakndan bakacaz.

    Bu blm, bu sorunun yantn arama abas iinde, izleme faaliyetinin nasl yapldn ve bunu hangizihinsel mekanizmalarn yaptn incelemeye alacak. Bu gzden geirme srasnda, bu almadaele alnacak yaklamn ipular aranacak. Bylece bu almada konu edilen duygusal izlemindoasna ilikin deneysel veri elde etme araynn gerekesi de sunulmu olacak.

    Zihnimizde ne olup bittiini nasl anlyoruz? Bu soruyu, genel olarak insan zihninde ne olup bittiininasl anlyoruz anlamnda deil, soruyu soran zne olarak ben zihnimde ne olup bittiini naslanlyorum olarak sorarsak znenin kendi zihinsel faaliyetinin doas hakknda neyi nasl bildiineilikin bir soru sormu oluruz. Bu blme dek gzden geirmeye altmz bilgiler nda, insanngenel zihinsel faaliyetleri ve yetileri hakknda bilgi birikimimiz karsnda, bir insann kendi zihnindeolup bitenlere nasl vakf olduu sorusunun yeterince allm olduunu sylemek gtr. Gelenekbize, zihnimizde ne olup bittiini byk olaslkla bir tr zihinsel izleme mekanizmas ve bumekanizmann faaliyeti sayesinde anladmz sylyor. Bu durumda, zihinsel izlemenin naslgerekletiine ilikin elimizdeki bilgileri gzden geirmek yararl olabilir.

    rnein Pascual-Leonenin (1991) modeline gre duygu, bilii bilgilendirme ve dzenleme ilevi olanbir iaret sistemidir. Bu modele gre duygular, zaman zaman bililer tarafndan tetiklenebilmekleberaber, hem ilevsel hem de nropsikolojik olarak bililerden farkldr. Duygular, bilinli-olmayanhedefler ve deerlendirme beklentileri* oluturan sreler olarak anlalmaldr. Bu oluturmazellikleri nedeniyle duygular, ilenmi bilisel ve duygusal planlara ve beklentilere yol aarlar.

    *Evaluation expectancies.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    28/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 18

    Bu modelde duygular, organizmay hem i ya da d deneyimlere ilikin ncel * deerlendirmetepkileri

    hakknda bilgilendiren hem de belirli deneyimlerin beklenen gidiatlarna hazrlayan

    bamsz nropsikolojik aralardr. Bililer ise organizmay deneyimlerin yaps ve ierii hakkndabilgilendirir. Bu modele gre, duygusal ve bilisel sreler diyalektik olarak ilintilidir. Bililer, duygusalm iin ipular salar; te yandan duygular, biliin peinde olduu hedefleri oluturur. Etkin

    klnm duygular, yapsal ya da otomatik davran yatknlklarna dayal ilemleme ve tepki vermebiimlerini tetikler (rnein,korku, ka tetikler).

    Pascual-Leonenin buradaki tanmlamalarnn Prinzin tanmlamalaryla benzerlii olduka dikkatekicidir. Daha dikkat ekici olan bu iki koldaki aratrmalarn ve grlerin henz birlikte elealnmam, birlikte deerlendirilmemi olmasdr. Bir ilk deerlendirme abas olarak, her ikiaratrmacnn da belirttii karlkl belirleme/belirlenme ileyiinin mekanik deil, kaotik olduunusaptayabiliriz. Geliimsel adan bu etkileim, Piagetnin (1945) benzetirme-yerletirmemekanizmasna karlk gelmektedir. Ayrca, benzetirme-yerletirme mekanizmas erevesindealan bu etkileim, davrann amall olgusunu da ele almaya izin vermektedir (ayrca bkz.Barnett ve Ratner, 1997). Bu nokta ayn zamanda, Pascual-Leone ve Prinzin ortaya koyduu grleri

    Ellisin (2000) grleriyle birletirmeye de izin vermektedir.

    Burada, Ellisin szn ettii, duygunun etkenliinin dolaysyla davrann amallnn belirlenebilecei drt dzey (a) ne duygu ne de motivasyon olmayan btnleik eilimler; (b)duygularla balak olmayan motivasyonlar; (c) bilind duygularla balak motivasyonlar; ve (d)bilinli duygularla balak motivasyonlar tekrar ele alnacak olursa zihinsel izlemenin de hangidzeylerde gerekleiyor olacann ipularn yakalayabiliriz. zleme dzeylerine ilikin ipularnJackendoff(1987, 1996) adeta Piagetyi izleyerek ve Ellis, Prinz, ve Pascual-Leoneyi tamamlar ekildezetlemektedir.

    1. Organizma farkl ihtiya ve gdlenme durumlarnn varln ve aciliyetini saptayacak birmekanizmaya sahip olmaldr.

    2. Organizma i ve d evresini izleyen duyargalara**sahip olmaldr.3. Organizma bir eylem plan kurabilecek ya da var olan bir plan bellekten getirebilecek

    dzeneklere sahip olmaldr.

    Jackendoffun szn ettii dzeyler, duygunun devrede olduu ilemdzeyleridir. Bu dzeyler, aynzamanda duygununsnanmas gerekenievuruk tanmnn zeminini oluturmaktadr. Prinz (2002),Jackendoffun belirttii haliyle duygu yaplanmasnn hiyerarik bir yaplanma olduuna dikkatekmekte ve Jackendoffun dzeylerine dikkat mekanizmasnn eklemlenmesi gerektiinivurgulamaktadr. Duygusal izleme, bu hiyerarik yaplanma iinde, orta dzeyde gereklemekte olanbir ilemdir. Dier bir deyile, organizma farkl ihtiya ve gdlenme durumlarnn varln veaciliyetini saptadnda (alt dzey ynelme), dikkatle birlikte hareket eden bir izleyici duyargalarmekanizmas (orta dzey izleme), bir eylem plan kurabilecek ya da varolan bir plan bellektengetirebilecektir (st dzey iletme). Bylece duygu yaplanmas, duygusal bilgi ilemenin altyapsnoluturmaktadr.

    Yine de tamamlayc bir unsura daha ihtiyacmz var gibi grnyor. Duygunun hiyerarikyaplanmasnn stdzeyine ilikin elimizde pek ok grgl veri var. Dahas, bu dzey ayn zamandadaha iyi bildiimiz bir alan olan bilisel ilem dzeyi. Oysa orta dzey anlay grece yeni ve henz

    *Intial.

    Evaluative reactions.

    Release of affects.Assimilation - accommodation.

    **Sensor.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    29/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 19

    elimizde yeterince grgl veri yok. Duygunun orta dzeyinin ne olduunu, hele de bu dzeyin birizleme dzeyi olup olmadn anlayabilmek iin bu orta dzeyin zerinde durduu alt dzeyi dahasalam bir zeminde ele almak zorunluluu douyor.

    Duygunun alt dzeyine ilikin bildiklerimizin kaynan, ironik olarak, bilindkavramyla birlikte ele

    almak durumundayz. nk, oluturucu bir bileen olarak duyguyu aramamz gereken ilk yerbilind. Elbette duygu ve bilind ilikisiyle ilgili grgl almalarn da bir tarihesi var. Butarihenin anahatlarna hzlca gz atmak, duygunun orta dzeyi ve duygusal bilgi ileme kavramlarnmeru olarak nerebilmek iin gerekli grnyor.

    Bu ana-hatlar, Shevrin ve Dickmandan (1980) alyoruz. Bu aratrmaclar, psikodinamik geleneinAmerikan psikolojisinde tam bir eleniinin bulunmadn, ancak, eitli grgl aratrmaalanlarndan elde edilen bulgularn bilind kavramnn aklamaya alt olgulara dair olduunusylemenin mmkn olduunu belirtiyor. stelik, bilind srelerin varlna duyulan ihtiya dagrgl olarak tanmlanabilir. nk, rnein psikolojik sorun yaayan kiiler genellikle ne doyurucubir aklama getirebildikleri ne de kontrol edebildikleri rahatsz edici bir durumdan bahsederler;

    rnein bir fobi, kendine zarar verici bir davran rnts ya da depresif bir ruh halinden.

    *

    Buradakiruh halinin arlkl olarak ynelmi bir duygu hali olduu aktr ama yine de ievuruk olarak aklakavuturulmay da beklemektedir.

    Aratrmaclarn bu derlemedeki vurgusu bilindnn grgl dayanaklar zerine. Bu anlaytanhareketle psikodinamik bilind kavramn, ievuruk olarak tanmlanabilecek zelliklerine ayrarak,bileenlerini belirlemeye alarak tanmlamaya alyorlar. te burada oluturmaya altklartanm, duygusal bilgi ileme kavramn oluturmaya izin verecek ipularn tayor:

    ...

    Bylelikle, psikodinamik bir kavram olan bilind, zellii bakmndantanmlanabilir: Psikolojiktir, aktiftir, ve bilinli psikolojik srelerden yapsal olarakfarkl olabilir. Psikolojiktir demekle, bilinli deneyime uygulanan tm tanmlaycterminoloji kategorilerinin ayn ekilde bilind srelere uygulanabileceinikastediyoruz: alg, yarg, dnce, duygu [duyu], motivasyon, vb.** Dolaysyla,kiisel olarak nemli, bilisel olarak soyut, ve yksek derecede znel deneyimlerbilind olabilir. Dahas, nasl ki bilinli sreler beyin olaylaryla ilintilidir, benzer bir*beyin olaylaryla+ ilintili olma durumu bilind sreler iinde varsaylabilir.

    *Bu durum tam da Dostoyevskinin bize anlatmaya alt ruh hallerine karlk gelir: Pavel Pavlovi onu

    ldrmek istiyordu, ama ldrme dncesi katil adaynn aklna bir kere bile gelmemiti. Ksaca, Pavel Pavlovi

    ldrmek istiyordu, ama ldrmek istediini bilmiyordu. Bu, anlalmaz bir durumdur, ama byledir.(Dostoyevski, 2003, sf. 182).

    Characteristic.

    It can be.

    Affect.**

    Buraya, aratrmaclarnpsikolojikterimiyle neyi kastettiklerini aklamak iin gerekli grdkleri bir dipnotuyine dipnot olarak eklemek gerekiyor: Psikolojik terimini, gsterilebilir [ostensive] bir tanm zerindentanmlyoruz. Bu tanmlama, krmz rengi bir seri krmz nesneye iaret ederek tanmlamaya benziyor. Buekilde aslnda bir saduyu yaklamna bavuruyor, ou insann paylat ve elde hazr bulunan deneyimleredayanyoruz. Bu tr bir tanm analitik bir tanma tercih ediyoruz (rnein krmzy, belirli bir angstrom birimitayan fiziksel bir uyarcyla birlemi renk deneyimiyle tanmlyoruz). Bylece zihin-beden tartmasnnbatandan uzak duruyoruz. Buradaki amacmza uygun olarak; yarg, dnce, duygu [duyu] ve benzer

    terimler kullanrken zihinden mi yoksa bedenden mi konutuumuz sorusunu ak brakmay neriyoruz. Sadecetanmlanabilir ve bildirilebilir grngler hakknda konuuyoruz.

    Idiosyncratic.

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    30/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 20

    Aktif demekle, bilind srelerin sregiden davran ve deneyimi etkilediinisylyoruz deneyimi yaayan kii bu etkiden haberdar olmasa bile. Bu bakasndan, sinir sistemindeki yapsal bir deiime iaret eden bir bellek izini, psikolojikolaylar aktif olarak etkilemeden, psikolojik bilindna ait olarak grmyoruz.

    Farkl demekle, bilind srelerin, psikolojik srelerin doasn belirleyen vebilincin olaan, uyank hallerinde oluan organizasyon ilkelerinden daha farklorganizasyon ilkelerini izleyebileceini sylemeye alyoruz. (Shevrin ve Dickman,1980, sf. 422).

    Bu noktada duygusal bilgi ileme kavramna yeniden dnebilecek izgiyi elde etmi olmay umuyoruz.Artk elimizde duygunun iyi bildiimiz st dzey ilevlerinin yannda yine iyi bildiimiz alt dzeyilevleri de var. Yeni olan orta dzey iin ise olduka nemli ipular saladk. Bu dzeye ilikin aslzorluk grgl veri oluturmada kendini gsteriyor. te tam burada nce Damasio (1994) ve hemenardndan Le Doux (1988) bize ihtiyacmz olan grgl verilerin kapsaml bir derlemesini gerekeleriylebirlikte salyor. Ne Damasio ne de Le Doux orta dzey duygusal izleme ya da duygusal bilgi ileme

    kavramlarn ak ak kullanyor deil. Ancak her ikisi de en nemli bulgularn sanki bu iki kavramerevesinde zetliyor.

    Damasionun (1994) almas, bedensel iaretleme hipotezinden hareketle, duygusal tepkilerin (yada yanslarn) biliin cevherinde yer aldn, bilie ilikin amlamalarn merkezinde duygununbulunduunu ortaya koymaktadr. Damasio, duygunun nasl etken bir izleyici olduunu, ylezetlemektedir:

    Zihnin, bir topluluk olarak organizmann tmnden kaynakland dncesi,balangta sezgilerimize aykr gelebilir. Son zamanlarda zihin kavram 17. yzyldakiruhlara ait yeri yurdu belirsiz konumundan imdiki beynin iinde ya da yakn

    evresindeki yerine gemitir; rtbesi biraz indirilmi olsa da hala saygn birkonumdadr. Zihnin kendisinin beden-beyin etkileimine dayandn ne srmek,evrimsel biyoloji, bireysel geliim ve halihazr pratik asndan ok fazla gibigrlebilir; yine de beni izlemeye devam edin. Ben geri zihnin, sinir devrelerininetkinliinden doduunu ne sryorum, ama bu devrelerin birou evrim boyuncaorganizmann ilevsel gerekleri tarafndan biimlendirilmitir. Normal bir zihin, ancakbu devrelerin organizmann temel temsillerini iermesi ve hareket halindekiorganizmann durumlarn srekli olarak izlemesi halinde varolabilir. Ksacas, fizikselve sosyo-kltrel evrelerden gelen drtlerle i dengesi etkilenen ve kendisi de buevreler zerinde etkin olan organizma, sinirsel devreler tarafndan srekli olaraktemsil edilir. Eer bu temsillerin ana konusu bedene bal bir organizma olmasayd birtr zihnimiz olabilirdi belki; ancak, sanrm bu halen sahip olduumuzdan farkl birzihin olurdu.

    Zihnin bedenin iinde olduunu sylemiyorum, beden beyne, yaam desteinden veayarlayc etkilerden ok daha fazla katkda bulunmaktadr diyorum; normal zihninileyiinin vazgeilmez bir paras olan bir ierikkatmaktadr. (Damasio, 1994, s. 109).

    Damasio gibi Le Douxnun (1998) kanaatleri de dnyayla kurulan duygusal ilintilerin, biliin kkenindeyer ald ynnde. Le Doux ise Damasionun yukardaki zetini duyguya daha da fazla yer aarak veher adm tanmlayarak geniletiyor:

  • 8/3/2019 Bilinc Olusumunda Bilissel Islemler ve Duygusal Izlemler Etkilesimi

    31/122

    N. Ekrem Dzen Bilisel lemler ve Duygusal zlemler Etkileimi Doktora Tezi 2006The Interaction of Cognitive Operations and Emotional Monitoring PhD Dissertation 21

    imdi artk, duygusal bir his* iin btn malzemelere sahibiz, duygusal bir tepkimeyibilinli bir duygusal deneyime dntrecek her eye. Duyusal girdiler alan vedavransal, otonomik, ve hormonal tepkiler reten uzmanlam bir duygusistemimiz var. Sregelen uyarclarn haberlerine tutunan kortikal duyu filtrelerimizvar. ksa-dnemli filtrelerin izini sren, uzun-dnemli bellekten bilgi getiren, ve ksa-

    ksa-dnemli filtrelerin ieriklerini, aktive olan uzun-dnemli anlar balamndayorumlayan ilem bellei ileticimiz var. Kortikal uyarlmmz** da var. Son olarak,bedensel geribildirimimiz var duygusal tepki verme srasnda beyne dnen somatikve gdsel bilgimiz. Btn bu sistemler birlikte altnda bilinli bir duygusaldeneyim kanlmazdr. Baz bileenler var ve dier leri yokken duygusal deneyim yinede oluabilir, ortada ne olup ne olmadna bal olarak. imdi korku duygusu iinneyin gerekli neyin olmasa da olur olduuna bir gz atalm:

    Duygusal deneyimin baz ynlerinin ilem belleinde temsili olmadan bilinlikorku duygusu hissiniz olmaz. lem bellei znel deneyimin, hem duygusalolanlarn hem de olmayanlarn, giri kapsdr ve bilinli duygusal his