ata'mızı saygıyla anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” bu çocukça kurnazlık ona ne...

56
TED İSTANBUL KOLEJİ VAKFI ÖZEL ÖĞRETİM KURUMLARININ AYLIK DERGİSİDİR. KASIM 2016 YIL 14 SAYI 84 Ata'mızı Saygıyla Anıyoruz... Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu kâfidir.

Upload: others

Post on 27-Dec-2019

5 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

TED İSTANBUL KOLEJİ VAKFI ÖZEL ÖĞRETİM KURUMLARININ AYLIK DERGİSİDİR. KASIM 2016 YIL 14 SAYI 84

Ata'mızıSaygıyla Anıyoruz...Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek değildir.Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu kâfidir.

Page 2: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

2

Atatürk’ü OkumakBirinci sınıfa giden küçük bir

çocukken büyüyünce okuyacağım tek bir kitap seçmiştim kendime. O her sabah sınıfa girdiğimde bana bakan mavi gözlerin sahibini, her köşede ismi, bir öğüdü ve büyükçe bir fotoğrafı olan bu insanın kim olduğunu merak ediyordum. İlerleyen yaşlarımda ise Nutuk’u merak eder oldum. O, okuma

tembellerinin gözüne tuğla gibi gözüken kalın ve üstünde büyükçe Gazi Mustafa Kemal imzası olan hani hep okunmalı diye sözü edilen Nutuk’tan söz ediyorum. Herkes Nutuk’u okumalı bence evet, fakat herkes aynı yaşta okumamalı. Nutuk, birikimi yerinde, merakı ve isteğiyle bu kitabı kavramaya odaklanmış bir okurun elinde asıl değerini kazanır çünkü. Ben Nutuk’u 2016 yazında okuma fırsatı buldum. Ancak bana “Şansın olsa daha önce okur muydun?” derseniz, cevabım kesin ve net bir “hayır” olur. Bunun sebebi, Nutuk ve benzeri kitapların ancak belli bir olgunluğa erişmiş insanlar tarafından gerçek anlamda kavranabilecek olmasıdır. Kendisini yeterince geliştirmemiş insanlar için Nutuk sıradan bir öykü kitabından farksız olacaktır.

Nutuk, kararlı ve planlı bir liderin, ülkesini varolan durumdan kurtarmak için yaptıklarının, tarihsel ve bilimsel bir kanıtı olma niteliğini taşır. Atatürk, bilimsel ve objektif bir tutumla yazdığı bu eserin tarihi gerçekleri yansıtmasına çok önem vermiş; anlattığı her şeyin doğruluğunu bir evrakla veya tarihsel olaylardan örneklerle halkına, okurlarına kanıtlamaya çalışmıştır...

Türk Milletinin kurtuluş ve yeniden doğuş sürecini anlatan Nutuk, dünyadaki her komutana, her lidere ve en önemlisi her millete örnek oluşturabilecek bir değer taşır. Atatürk’ün kendine has liderlik anlayışı ve derin öngörüsüyle, gelişmeleri; o günün koşullarında isabetli ve mükemmel bir şekilde yönlendirmesi son derece hayranlık uyandırıcı ve ilham vericidir. Dünyanın hayranlık duyduğu bu insan nasıl yapmış da yorgun ve bitkin bir milleti ikna edip, milli mücadeleyi ve daha da önemlisi çağdaşlaşma hareketini başlatmış? Karşısındaki büyük emperyalist güçten korkmadan nasıl kararlı davranabilmiş ve hiçbir koşulda umudunu nasıl kaybetmemiş? Bütün bunların cevabını Nutuk’ta bulabiliyoruz.

Atatürk’ün yöntemini altı basamağa ayırabiliriz. Birinci basamak, karşılaşılan sorunu iyi tanımlamak yani iyi kodlamak. Bunun örneği daha Nutuk’un ilk cümlesinde ve devamı olan ilk bölümde veriliyor. “Samsun’a çıktığım gün umumî vaziyet ve manzara: 1919 senesi Mayıs ayının 19’uncu günü Samsun’a çıktım. Vaziyet ve manzara-i umumiye:” Atatürk bu sözlerden sonra, 1919 yılında varolan cemiyetleri, ordunun durumunu, halkın durumunu, Osmanlı Devletinin durumunu, diğer devletlerin Osmanlıya tutumunu okuruyla paylaşır.

İkinci basamak, kendisinden önce bahis konusu sorun veya sorunlar için ortaya atılmış çözüm önerilerini iyi öğrenmek ve bunların başarısızlık ve/veya uygunsuzluk nedenlerini doğru teşhis etmek. Atatürk’ün bu yanını yine Nutuk’taki, ilk bölümden hemen sonra “Düşünülen Kurtuluş Çareleri” başlığı altında yazdıklarından öğreniyoruz. O dönemde ortaya atılan kurtuluş çarelerinden biri de ya İngiliz, ya da Amerikan himayesi altına girmektir. Atatürk bu görüşlere sahip olanları dinlemiş ve onlara şöyle cevap vermiştir: “Osmanlı Devleti, onun bağımsızlığı, padişah, halife bunların hepsi anlamı kalmamış birtakım boş sözlerden ibaret artık. Neyin ve kimin dokunulmazlığı için kimden ve ne gibi bir yardım sağlanmak isteniyor. Bir ülkenin hem sömürge olup hem

de tüm kararlarını tamamen bağımsız alması mümkün değildir.” Görülüyor ki Atatürk burada akıl ve mantık ilkeleri doğrultusunda tüm görüşleri değerlendirmiş ve yine akılcı bir yaklaşımla doğru çıkarımlarda bulunmuştur.

Büyük Önder’in yönteminin üçüncü basamağı ise sorunun çözümü için kendi net ve kesin görüşünü oluşturmaktır. Atatürk, mandanın kabul edilemeyeceğini belirttikten sonra, kendi kurtuluş çaresini şu başlık altında ortaya koyar: “Ya İstiklal Ya Ölüm!” Nutuk’un bu bölümünde Atatürk, milletine seslenişini ulusal egemenliğe dayanan bir devletin tek çözüm olduğunu belirterek sürdürüyor.

Dördüncü basamak, kendi önerisine ve çözüm yöntemine asla körü körüne bağlı kalmamaktır. Atatürk bunu, Sakarya Meydan Muharebesi esnasında açıkça gösterir. Savaş başlarken alınan karar, bölgesel bir savunma ile savaşı kazanmaktır. Ancak savaş esnasında Atatürk durumu inceleyerek birliklerini Sakarya nehrinin doğusuna çeker ve hepimizin hatırlayacağı şu emri verir: “Hatt-ı müdafaa yoktur; sath-ı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaş kanıyla sulanmadıkça vatan terk olunamaz.” Atatürk bu emri vererek Yunan birliklerini karargâhlarından uzaklaştırmış ve bölmüştür.

Beşinci ve altıncı basamak bir bütün olarak düşünülebilir. Bu ikisi, Atatürk’ün yönteminin en çarpıcı basamaklarıdır. Bir düşüncenin başarısız olduğu anlaşılınca ondan tamamen ayrılmak ve yeni gözlemlerde bulunarak yöntemi baştan uygulamak. Atatürk, gerektiğinde hata yaptığını da kabul etmiş ve sonrasında bunu avantaja dönüştürmeyi bilmiş; yeni metotları kullanarak yaptığı yeni gözlemlerle yeni fikirler ve çözümler üretmiştir.

Özetle “Atatürk’ün bize belki de en büyük mirası ‘aklını kullan’ tavsiyesidir. O; çok akıllı, müthiş zeki, çok bilgili bir insandı. Akılcı, çağdaş, bilimsel, demokratik fikir ve yöntemleriyle ülkesine daha uzun yıllar çağdaş uygarlık mücadelesinde liderlik edebilecekken ne yazık ki aramızdan çok erken ayrıldı. Erken ölümünün bir sebebi de sigara içmek gibi zararlı bir alışkanlığının olmasıydı. Fransız bir doktor Atatürk’ü muayene ederken kendisine sorar “Kaç paket sigara içiyorsunuz ekselans?” Atatürk doktora “Üç paket” cevabını verdikten sonra doktor bunu tek pakete indirmesini söyler ve odadan ayrılır. Tam bu sırada yaveri Salih Bozok, Atatürk’e “Ama Paşam siz zaten bir paket içiyorsunuz her gün…” demekten kendini alamaz. Atatürk, bu anlarda yaramaz bir çocuk gibi gülerken “Enayi miyim ben Salih? Bir paket içiyorum desem, adam üçte bir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu.

Bugün, yapmamız gereken onun yaptıklarını ezberlemek değil, onu iyi tanımak ve her yönüyle anlamaya çalışmaktır. Hatalarını, Büyük Atatürk’ün de bizler gibi insan olduğunu unutmadan değerlendirmeliyiz, ömrünü vatanına adamış bu büyük insanın bazı davranışlarını eksik ve yanlış bilgilerle yorumlayıp ona haksızlık etmemeliyiz.

Nutuk’u okumak, Atatürkçü bir genç olarak benim sorumluluklarım arasındaydı. Onu daha iyi anlamaktan duyduğum mutluluğun yanı sıra bu sorumluluğu yerine getirmiş olmanın huzurunu da taşıyorum şimdi. Tüm büyüklerime naçizane tavsiyem Nutuk’u tekrar okumaları; her 12. Sınıfa tavsiyem, Nutuk’u okumaya başlamaları; her 11. Sınıfa tavsiyem, bu kitabı edinmeleri ve incelemeleri; her 10. Sınıfa tavsiyem, kitap ile ilgili çokça bilgi edinmeleri ve son olarak 9. Sınıf ve Hazırlık sınıflarına tavsiyem ise Atatürk’ü merak etmeleri olacaktır.

Dora Bayraktar 12/A

Page 3: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

3

Sahibi / Owner TED İstanbul Koleji Vakfı Özel Öğretim Kurumları

İktisadi İşletmesi adınaOn Behalf of TED İstanbul Koleji

Foundation Private Schools CorporationProf. Dr. Erdal Poyrazoğlu

Genel Yayın Yönetmeni / Chief EditorÖzer Bereket

Yazı İşleri / EditorGörsel Yönetmen / Layout and Technical Director

Arzu Tek

Çevirmen / TranslatorAslı Karabulut Aşcı

Yayın Danışmanları / Editorial Consultants Ayşın Aytanç, Belma Asam, Füsun Ersoy

Bölüm Şefleri / Department HeadsYabancı Diller Bölüm Başkanı

Foreign Languages Department Head Burcu Yünek

İkinci Yabancı Diller Bölüm Başkanı Second Foreign Languages Department Head

Müge Günay Haynes

Türkçe - Edebiyat Bölüm BaşkanıTurkish - Literature Department Head

Nalan Ekmekçioğlu

Fen ve Teknoloji Bölüm BaşkanıScience and Technology Department Head

Selda Nurten Mersinlioğlu

Sosyal Bilimler Bölüm BaşkanıSocial Sciences Department Head

İmge Tuncel

Matematik Bölüm BaşkanıMathematics Department Head

Tuba Özcan

Psikolojik Danışma ve Rehberlik Bölüm BaşkanıPsychological Counseling and Guidance Department Head

Murat Enüştekin

Bilişim Teknolojileri Bölüm BaşkanıInformation Technologies Department Head

Yeliz Yıldırım Tülükaş

Sosyal Etkinlikler ve Toplum Hizmeti Zümre BaşkanıSocial Activities&Community Services Group Head

Lale Pişkin

Müzik Bölüm Başkanı/Music Department HeadÖcal Öcalan

Görsel Sanatlar Bölüm Başkanı/Visual Arts Department HeadMukadder Akdemir

Spor Bölüm Başkanı/Sports Department HeadMurat Avcu

Adres / Address Acarlar Mah. 9. Cadde No:7 Beykoz 34800 İstanbulTelefon / Telephone 0216 485 03 33 Faks / Fax 0216 485 03 11

www.tedistanbul.k12.trBu gazetede Türk Dil Kurumu imla kurallarına uyulmaktadır.

Kasım 2016 Yıl: 14 Sayı: 84 İçindekiler

4 CUMHURİYET BAYRAMI TÖRENİ "Cumhuriyet'in Sözcüleriyiz!"

5 TED İSTANBUL KOLEJİ VAKFI KONSERİ Cumhuriyet'imizin 93. Yılında "Nesilden Nesile Sanat Elçilerimizle Birlikte"

6 10 KASIM ATA'MIZI ANMA TÖRENİ "Bugünün Aklıyla Atatürk'ü Anlamak"

7 İSTANBUL'UN KURTULUŞ TÖRENİ "Benim Adım İstanbul"

8 ANAOKULU ETKİNLİKLERİMİZDEN

10 İLKOKULUMUZDAN HABERLER

14 TÜRKÇE EDEBİYAT Kompozisyon ve Şiir Yarışmalarımızdan Öğrencilerimizden Esintiler

27 FEN BİLİMLERİ

31 ECOTEDİSTANBUL ÇALIŞMALARIMIZ

34 YABANCI DİLLER BÖLÜMÜMÜZDEN HABERLER İngı̇lı̇zce-Almanca- Fransızca-İspanyolca

39 MATEMATİK

41 SOSYAL BİLİMLER Toprağımızı Kendimiz Oluşturuyoruz, Ürünümüzü Kendimiz Yetiştiriyoruz…

43 PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK ve REHBERLİK 10. Meslekler Günü

44 BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ

47 BEDEN EĞİTİMİ ve SPOR

55 SOSYAL ETKİNLİKLER Öğrenci Kulüplerimiz

Page 4: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

4

Cumhuriyet’in Sözcüleriyiz!

Ulu önderimiz Atatürk, 57 yıllık

sayısız ömre bedel yaşantısının son 27 yılını, sınır boylarında, ateş hatlarında ve daha sonra -ortaçağ kalıntısı karanlık bir ortamı yok etmek için- ya kitaplıklarda, bilim kurumlarında, ya da tebeşir ve önündeki kara tahta ile halkın arasında savaşımla geçirmiştir.

Bunlardan birincisi vatan savunması savaşı, ikincisi de Türk Ulusu’nu aydınlığa kavuşturmak için bir kültür savaşımıdır. Bütün bu savaşımları ve Cumhuriyet'in kuruluşunu anlatan, Atatürk’ün kendi kaleme aldığı ve 1927’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin büyük salonunda tam altı gün boyunca okuduğu başyapıt Nutuk’tur.

Ortaokul ve Lise öğrencilerimiz Sosyal Bilimler Bölümü ve Tören Komitesi ile birlikte Nutuk’tan alıntılarla hazırladıkları törenle, Cumhuriyet’in Sözcüleri olduklarını bir kez daha kanıtladılar.

İlkokul öğrencilerimiz de geleneksel Cumhuriyet Yürüyüşlerinin ardından Kapalı Spor

Salonuna giderek Cumhuriyet Danslarını sergilediler. Öğrenci ve öğretmenlerimizin bayrağımızın rengiyle, büyük bir istek ve kararlılıkla yer aldığı Cumhuriyet Bayramı Törenlerinde emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz.

Cumhuriyetimizin 93. Yılı ve daha nice yılları kutlu olsun…

93. Yıl

Page 5: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

5

Çok Değerli Gazeteddy Okurları,TED İstanbul

Koleji Vakfı olarak Ekim ayında, Cumhuriyetimizin 93. Yılı kutlaması onuruna ‘Nesilden Nesile Sanat Elçilerimizle Birlikte’ başlıklı bir konser düzenledik.Biz bu konsere nesilden nesile dedik; bunun bir nedeni, 93. Yaşına basacak olan Türkiye Cumhuriyeti’nin, nesilden nesile sahip çıkılarak ilelebet yaşacağına olan güçlü inacımızdı. Diğeri ise, bu konserde birlikte olduğumuz iki büyük sanatçının Cumhuriyet’in farklı kuşaklarında yetişmiş olmalarıydı.

Sanatçılarımız; ünü Türkiye sınırlarını aşmış çok değerli piyanistimiz, Devlet Sanatçısı Sayın Gülsin Onay Hanımefendi ile, yaptığı özgün çalışmalarla müzik dünyasına yepyeni bir soluk getirmiş genç sanatçı Sayın Ayşedeniz Gökçin kızımızdı.

Burada, siz değerli Okurlarımıza; Cumhuriyet’i, onu kuran ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ü, savaşta ve barışta Cumhuriyet’i kurarken birlikte mücedele verdiği silah arkadaşlarını, bu düşüncenin altında yatan felsefeyi anlatmayacağım. Sizin bunları çok iyi bildiğinize, özümsediğinize eminim. Ben sadece, TED İstanbul Koleji Vakfı ve Cumhuriyet arasındaki güçlü bağı kısa birkaç cümleyle özetlemek istiyorum.

Kurucuları arasında, Atatürk’ün ve İsmet İnönü’nün de bulunduğu, neredeyse Cumhuriyetle yaşıt bir Derneğin, Türk Eğitim Derneği’nin İstanbul’da kurulmuş ilk temsilcisi TED İstanbul Koleji Vakfı’dır. TED İstanbul Koleji Vakfı Özel Öğretim Kurumları; 18 yıldır fikri hür, vicdanı hür nesiller yetiştirmeye devam etmektedir. İlk mezunlarımızın çocuklarının kayıtlarını yapacağımız günler gelmiştir. Atatürk’ün ilkeleri ışığında yetiştirdiğimiz bir nesil yerini yenisine bırakmaktadır. Bizim görevimiz bellidir; Cumhuriyet’e, bağımsızlığa ve özgürlüğe tutkun, vatanına ve milletine bağlı, çağdaş değerleri sahiplenmiş bireyler yetiştirmek… Liseden ilk mezunlarımızı verdiğimiz 2003 yılından bugüne yetiştirdiğimiz TED İstanbul Kolejli’lerin sayısı bini bulmuştur. Mezunlarımız çağdaş Türkiye’nin evlatları olma gururunu yaşarken, bizler de Cumhuriyet'in nesillerini yetiştirmiş olmanın mutluluğunu yaşıyoruz.

Bu etkinliğin hazırlanmasında emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyor, siz Gazeteddy Okurlarının Cumhuriyet Bayramı'nı gönülden kutluyorum.YAŞASIN CUMHURİYET!

Prof. Dr. Erdal PoyrazoğluTED İstanbul Koleji VakfıMütevelli Heyeti ve Yönetim Kurulu Başkanı

Cumhuriyetimizin 93. Yılında Nesilden Nesile Sanat Elçilerimizle Birlikteydik.

Page 6: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

6

Atatürkçü olmak, bilimde, sanatta, kültürde, teknolojide çağdaş dünyanın ilerisinde olmaktır. Atatürkçü olmak, çok okumak, özgür düşünmek,

insan haklarına değer vermek, demokratik bir anlayışla Cumhuriyetimizi yarınlara taşımaktır.

Atatürkçü olmak, ülkesini çok sevmek, her koşulda ülkesi için çalışmaktan vazgeçmemektir.

Ulusal bütünlüğümüzün, çağdaş uygarlığa erişme çabamızın öncüsü, Yüce Önderimiz ATATÜRK’ün aramızdan ayrılışının 78. yılında, ona ve ilkelerine

bağlılığımız, okulumuzda düzenlenen anma programıyla bir kez daha dile getirildi.

TED İstanbul Koleji Vakfı Özel Ortaokul ve Lise öğrencileri, bizzat kendileri planlayıp hazırladıkları ve sahneye koydukları “Atatürk’ü Anlıyoruz” temalı sunumla, Atatürkçü düşünce sisteminin

neresinde olduğumuzu ve O’nun ilkeleri ışığında, manevi mirası olan bilim ve akıl yolunun ne kadar takipçisi olduğumuzu sorguladılar. “Siz hala Atatürk’ü -sadece- kalbinde taşıyanlardan mısınız?” sorusuyla Atatürk’ü sadece kalbimizde taşımamızın yetmeyeceğini, onun değerlerini yaşamımıza, taşımamız gerektiğini vurguladılar ve çağının çok ilerisinde düşünen bu lideri doğru anlamak ve anlatmak zorunda olduğumuzun altını çizdiler.

İlkokul öğrencilerimiz de okul bahçesindeki saygı duruşunun ardından Okul Müdürümüz Sayın Belma Asam’ın günün anlam ve önemi üzerine yaptığı konuşmayı, ardından da öğrencimiz Selin Şahin’in kendi yazdığı şiirini dinlediler.

Dersimiz Atatürk şarkısı eşliğinde öğrencilerimiz getirdikleri kasımpatı çiçeklerini Atatürk Büstüne bırakarak sınıflarına geçtiler. Bugün bütün dersler Atatürk’ü anlattı.

Mustafa Kemal'in gerçek çocuklarıyız biz. Bir kalp durduysa bir On Kasım’da Binlerce kalp doğdu vatan topraklarında. Türkiye'nin istikbali, hali, güvencesiyiz. Atatürk'üz biz!Atatürkçüyüz!

“Bugünün Aklıyla Atatürk’ü Anlamak”

Page 7: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

7

Benim Adım İstanbul

6 Ekim İstanbul’un Kurtuluş Günü'nü “Benim Adım İstanbul” teması kapsamında, öğrencilerimizin hazırladığı tören programı ile kutladık.

11. Sınıf öğrencilerimiz Kamil Bilge Erciyas, Buse Güngör, Beril Güngör, 10. Sınıf öğrencimiz Doğucan Taşören, 7. Sınıf öğrencilerimiz Damla Kalaylıoğlu ve Ecenaz Öztürk’ün İstanbul şiirleri ve anlatımları, 11. Sınıf öğrencilerimiz İlayda Çakmak ve İsmail Çakmak’ın seslendirdiği İstanbul şarkıları ve 10. Sınıf öğrencilerimiz Defne Özkan ve Bengi Efe, 11. Sınıf öğrencilerimiz Ela Ann Dai, Defne Kayserilioğlu, Defne Görgülü, Selin Ertan, Selen Yalçınkaya’dan oluşan Lise Dans Grubumuzun “Ben İstanbul’um” başlıklı dans gösterisinden oluşan tören programımızda emeği geçen öğrencilerimizi ve öğretmenlerimizi kutluyoruz.

Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul!Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.

Ömrüm oldukça, gönül tahtıma keyfince kurul!Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer. Yahya Kemal Beyatlı

İstanbul’un Kurtuluş Gününü KutladıkGeçmişin ve günümüzün zenginliklerini birlikte barındıran, sokaklarında pek çok

medeniyet ve kültürün izlerinin görüldüğü “Dünya Başkenti” İstanbul.

10 Kasım Atatürk’ü Anma Haftası etkinlikleri kapsamında okulumuz Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünün önderliğinde, ortaokul ve lise sınıfları arasında “10 Kasım ve Atatürk’ü Anlamak” temalı bir pano yarışması düzenlenmiştir. Bu yarışma ile öğrencilerimizin Ata’mıza olan sevgilerini kendi dillerinde ve kendi seçtikleri görseller ile sergilemeleri amaçlanmıştır. Her bir sınıf, sevgilerini ve özlemlerini kendi dillerinde göstermiş ve büyük bir emek ve istek ile ortaya çıkan çalışmalar, ortaokul ve lise katlarımızda sergilenmeye başlanmıştır. Jüri tarafından panolarımız değerlendirilmiş, ortaokul ve lise sınıfları arasında ilk üçe girenler belirlenmiştir.

Yarışma sonucunda ilk üçe giren sınıflarımız şunlardır:Ortaokul:Birinci: 7/A, İkinci: 5/C ve Üçüncü: 7/CLise:Birinci: HAZIRLIK A, İkinci: 10/B ve Üçüncü:10/EÖğrencilerimizi kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.Türkçe/Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü

10 Kasım ve Atatürk’ü Anlamak Temalı Pano Yarışması

Page 8: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

8

Anaokulu Etkinliklerimizden

Anaokulumuzda Cumhuriyet Bayramımızı Kutladık

Cumhuriyetimizin 93. Yıl dönümünü velilerimizin de katılımıyla öğrencilerimizle birlikte kutladık.

Törende öğrencilerimiz, Cumhuriyet şarkılarını büyük bir coşkuyla söylediler ve ardından, Okul Bandomuz eşliğinde hep birlikte elimizde bayraklarla okul bahçesinde “Cumhuriyet” yürüyüşü yaptık.

Ulu Önderimiz Mustafa Kemal

Atatürk’ü, ölümünün

78. Yıldönümünde saygıyla andık.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan

törenimizde, öğrencilerimiz

Atatürk şarkılarını söylediler. Tören

sonrasında da Atatürk' ü anmak için getirdikleri

çiçekleri Atatürk Köşesi’ne

koydular. Ata'mızı yüreklerimizde hep yaşatacağız.

Atamızı Andık

Page 9: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

9

Acil Durum Tatbikatı

Tiyatro Etkinliğimiz

Doğum Günü Partimiz

Kelebek Çiftliği Gezisi

Hazırlık grubu öğrencilerimizle birlikte, kelebekleri daha yakından tanımak için İstanbul Kelebek Çiftliğine gittik. Gezimizde önce bir film eşliğinde kelebeklerin hikâyesini izledik. Ardından çeşitli kelebeklerin olduğu bölümde kelebeklerin doğal ortamları içindeki yaşayışlarını inceledik. Rengârenk kelebekler, pupalar ve tırtıllar gördük. Bu gördüklerimizle ilgili sohbet ettik. Gezimizin ardından güzel havadan yararlanarak çiftliğin bahçesinde oyunlar oynayıp, piknik yaparak gezimizi sonlandırdık.

Okulumuzda öğrencilerimizle birlikte Acil Durum Tatbikatı yaptık. Önce “Deprem Anı” anonsunun duyulmasıyla bulunduğumuz alanlarda korunma pozisyonu aldık, “Tahliye” anonsuyla da hızla okul dışına çıktık. Bu sayede öğrencilerimiz olası bir depremde ya da yangında neler yapmaları gerektiğini öğrendiler.

Bu ay öğrencilerimiz hep birlikte, okulumuzun Konferans Salonunda Tiyatro Alkış oyuncuları tarafından sergilenen “Bir Kümes Müzikali” adlı tiyatro oyununu izlediler. Herkesin barış ve dostluk içinde yaşadığı bir kümeste gelişen olayları anlatan oyunu, öğrencilerimiz ilgiyle seyrettiler.

Eylül ve Ekim ayında doğan öğrencilerimiz için yaptığımız doğum günü partilerinin her biri bir renk temasında oldu ve partilerimizde öğrencilerimiz temaya uygun renklerde kıyafetler giyerek okula geldiler. Partide çeşitli yarışmalar yaptık ve oyunlar oynadık. Doğum günü olan öğrencilerimiz, pastadaki mumlarını üflediler ve pastalarını afiyetle yediler.

Page 10: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

10

İlkokulumuzun uygulamalı derslerinden biri olan 3D dersleri; uzun yıllardır Fen Bilimleri dersinde aktif bir şekilde yapılmaktadır. Bu eğitim-öğretim yılında 3 ve 4. Sınıflarımızda Matematik

derslerimizde de konu bazında 3D uygulamalarımıza başladık.3D teknolojisi ile hazırlanan konular, öğrencilerimizin hem derse aktif katılımlarını sağlamakta hem

de ilgilerini pekiştirmektedir.3D laboratuvarı, öğrencilerimizin derslerde öğrendikleri

konuları görsel ve işitsel olarak pekiştirebilmeleri için tasarlanmış bir sınıftır. Öğrencilerimiz, özel gözlükler eşliğinde öğrendikleri konularla ilgili videoları, Fen Bilimleri veya Matematik öğretmenimiz eşliğinde 3 boyutlu olarak izleyebilmektedir. Böylece gerçek yaşamla ilişki kurma fırsatı bulan öğrencilerimiz, konuları daha iyi kavrayarak etkili ve kalıcı öğrenmeyi gerçekleştirirler.

İlkokulumuzda 3D Derslerimiz

TED İstanbul Koleji Vakfı Özel İlkokulu 1. Sınıf

öğrencileri “Cumhuriyet ve Atatürk” konusu kapsamında, pano çalışmaları hazırladılar. Her sınıf, Ata'mız ile el ele oldukları bir pano ile Atatürk’ün hayatını ve yaptığı yenilikleri anlatan film şeridi şeklinde ikinci bir pano hazırlayarak, koridorlarımızda sergiledi.

1. Sınıflarımız Ata'mız ile El Ele!

İlkokulumuzdan Haberler

Page 11: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

11

2016-2017 Eğitim-Öğretim yılı ile birlikte İlkokul 1 ve 2. Sınıf öğrencilerimiz Hayat Bilgisi, 3 ve 4. Sınıf öğrencilerimiz Fen Bilimleri dersleri kapsamında laboratuvar çalışmalarına hızlı bir şekilde başladı. Öğrencilerimiz, laboratuvarda yapılan deney ve etkinliklerle hem konuları keşfederek öğrendiler bilimsel bilgiye ulaşma sürecini yaşama fırsatı yakaladılar. Laboratuvar dersi kapsamında 3D laboratuvarına giderek konularıyla ilgili 3 boyutlu filmler izlediler. Anatomy 4D uygulaması ile gerçeğe birebir benzeyen görsellerle çalıştılar.

(Anatomy 4D: Eğitim ve arttırılmış gerçeklik uygulamalarını birleştiren bir uygulama olan Anatomy 4D uygulaması, Android ve IOS platformları için geliştirilmiş mobil uygulamadır.)

Ekim ayı boyunca öğrencilerimiz;1. Sınıflar: Fen Laboratuvarı Ne İşe Yarar? Katı mı Sıvı mı? Sütten Ebru Yapımı

2. Sınıflar: Fen Laboratuvarı Ne İşe Yarar? Katı mı Sıvı mı? Okul Bahçemizin Biyoçeşitliliği, Sütten Ebru Yapımı

3. Sınıflar: Fen Laboratuvarı Ne İşe Yarar? Duyularımı Keşfediyorum, Arabanın Hareketini İnceliyorum (İtme-Çekme Kuvveti), Yokuş Aşağı Yokuş Yukarı (Eğik Düzlem ve Hareket Çeşitleri), Araba Yarışları (Sürtünme Kuvveti)

4. Sınıflar: Balon Kaslar-Tavuk Kanadı İnceliyorum (İskelet ve

Kas Sistemi), Akciğerlerimiz Ne Kadar Hava Alıyor? (Solunum Sistemi), Kanım Vücutta Nasıl Dolaşıyor-Anatomy 4D Çalışması (Dolaşım Sistemi), Vücudumu Keşfediyorum-3D Laboratuvar Çalışması (Tüm Sistemler Tekrar)

İlkokulumuzda Fen Laboratuvar Dersleri Başladı…

Page 12: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

12

Neden matematik öğreniyoruz? Konuştuğunuz herkesin matematikle ilgili söyleyecek bir şeyleri vardır. Bazı insanlar matematiği sever, kimileri ise pek hoşlanmaz.

Bazı öğrencilere göre matematik birçok kural ve formülden oluşan bir derstir. Kimine göre ise, matematik hayatın içindedir. Alışveriş yaparken, yemek yaparken kullanacağımız malzemenin ölçüsünü ayarlarken ya da bir bina inşa ederken, yani sık sık kullandığımız matematik sadece sayılardan ibaret bir ders midir?

Elbette sayıların önemi tartışılmaz; fakat matematik aynı zamanda, ilişkileri görmeyi, sebep-sonuç ilişkisini kurabilmeyi, okuma ve yazmayı, tabloları, resimleri, grafikleri yorumlayıp kullanabilmeyi içerir. Bulmaca çözmek, gazete okumak gibi gündelik faaliyetlerimiz aynı zamanda bizim için birer matematik alıştırmasıdır.

Bu bağlamda TED İstanbul Koleji Vakfı Özel İlkokulu olarak hedefimiz öğrencilerimize matematiği dokunarak, uygulayarak ve yaşayarak öğretmektir. Matematik sınıfımızdaki öğrenmeyi pekiştiren materyallerimiz, öğrencilerimizin dokunma, işitme, görme ve kinestetik öğrenme tekniklerinden, kendileri için uygun olan ile öğrenip, uygulamasını kolaylaştırmaktadır.

İlkokulumuzda Matematik Sınıfları

İlkokulumuzda devam etmekte olan Bilimsel Projeler Kulübü bu sene farklılaşarak “Bahçecilik ve Bilimsel Projeler Kulübü” olarak hayata geçirildi. Bahçecilik ve Bilimsel Projeler Kulübü’nün genel

amacı bilim dünyası ve uygulamalarını öğrencilere tanıtmak ve sevdirmektir ve “yaparak ve yaşayarak” öğrenme yöntemiyle keşfetme olanağı tanımaktır. Okul içerisinde ayrılan özel bölümde, yükseltilmiş bitki yataklarında bahçecilik faaliyetleri yürütülecek, öğrenciler tohumdan bitki yetiştirip tekrar bitkiden tohum elde etme sürecini kendileri yöneteceklerdir. Sene sonunda yapacakları Hasat Şenliği ile de çalışmalarını taçlandıracaklardır.

Bahçecilik ve Bilimsel Projeler Kulübü

Page 13: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

13

“Dünya Çocuk Kitapları Haftası” çerçevesinde, her seviyede çeşitli etkinlikler düzenledik ve öğrencilerimiz kitap okuma, kitapları ve yazarları tanıma alanlarında kendilerini geliştirme, yazarlarla sohbet etme fırsatı edindiler.

1. Sınıf öğrencilerimizle, Aytül Akal’ın Kitap Perisi kitabı ile ilgilietkinlik gerçekleştirdik. Etkinlik sonunda öğrencilerimiz, masalda ensevdikleri bölümün resmini yaptılar. Masalı çok sevdiler.

2. Sınıf öğrencilerimizle, aylık okuma listesinde yer alan Sıkı Dostlar Kurbağa Murbağa kitabının çocuk oyunları atölyesini gerçekleştirdik. Öğrencilerimiz, arkadaşlığın önemini anlatan özgün tiyatro uyarlamasını çok sevdiler.

3. Sınıf öğrencilerimizle, aylık okuma listesinde yer alanUçan Salı kitabının yazarı Müge İplikçi’yi buluşturduk. Müge

İplikçi tarafından, küçük bir çocuğun hayallerini anlatan, özellikle de “uçma tutkusu”nun peşinden sürükleyen bu ilginç Uçan Salı öyküsü üzerinden söyleşi gerçekleştirildi. Öğrencilerimiz, Müge İplikçi’ye merak ettikleri soruları sordular ve çocuklara zor konuları anlatma ustası olduğunu kanıtlayan İplikçi ile keyifli bir yolculuğa çıktılar.

4. Sınıf öğrencilerimizle, aylık okuma listesinde yer alan

Mahalle Sineması kitabının yazarı Sevim Ak’ı buluşturduk. Sokakları, adaları, kedileri, martıları, güneşli havaları çok seven yazarımız Sevim Ak tarafından, Mahalle Sineması kitabının film gibi karakteriyle ilgili interaktif bir söyleşi gerçekleştirildi. Öğrencilerimiz, Sevim Ak’a merak ettikleri soruları sordular ve yazmayı oyun oynamaya benzettiği zamandan beri, öyküler dünyasından kopamayan yazarımızla keyifli bir söyleşi gerçekleştirdiler.

Dünya Çocuk Kitapları Haftası Etkinlikleri

İlkokul Kütüphanemizden

Page 14: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

14

10 Kasım Atatürk’ü Anma Haftası etkinlikleri kapsamında okulumuz Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü olarak bir kompozisyon ve şiir yarışması düzenlemiş, “özdeyişlerini yıllardır bildiğimiz Ata’mızı ne kadar anlıyoruz? Onun fikirlerini günümüz değerleriyle nasıl bağdaştırıyoruz? Haydi gençler, kaleme sarılma vakti! Bir de siz anlatın hissettiklerinizi/ anladıklarınızı!” demiştik. Öğrencilerimiz şiirlerle, yazdıkları kompozisyonlarla duygularını, düşüncelerini anlattılar. Bu yarışmanın sonunda:

Türk bayrağının dalgalandığı penceremden dışarı bakıyorum. Düşünüyorum, maalesef olmadı, diyorum. Senin “İşte benim evlatlarım, işte benim miraslarım.” diyebileceğin bir

nesil olamadık Ata'm. Milli kimliğimizi, tarihimizi hatta dilimizi unuttuk. Okullarda Atatürk’ü anlamak diye ezberletilen savaşlar, sırf sınavlardan düşük alma korkusuyla çözdüğümüz o testler ya da bir çocuğun babasına “Atatürk kimdir baba?” diye sorduğunda babasının “O, Mustafa Kemal Atatürk’tür.” demesi değildir Atatürk’ü anlamak...

Türkçe-Edebiyat

“Bugünün Aklıyla Atatürk’ü Anlamak”

Lise sınıflarımız arasında düzenlenen Kompozisyon Yarışmasında:9/B Ayda Ramiz BİRİNCİ10/A Yağız Ali Ercan İKİNCİ11/B Deniz Görgülü ÜÇÜNCÜ

Ortaokul sınıflarımız arasında düzenlenen Şiir Yarışmasında:8/C Gökçe Yelkenci BİRİNCİ8/C Pelin Yayla İKİNCİ 8/B Mina Taşpınar ÜÇÜNCÜ oldular. Öğrencilerimizi kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.

Siz Buna Atatürk’ü Anlamak mı Diyorsunuz?

Page 15: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

15

Gelmedi senin gibi lider dünyaya,Hayran kaldı bütün kıtalar vizyonuna,Düşmanların dahi hayrandı asil duruşuna,Ama sen bizimdin, yalnız Türk ulusuna müstesna.

Umudu oldun vatanımın, köylümün, gençlerinIşığını yaktın kararmış gönüllerin,Yürüyoruz senin aydınlığında kendimizden emin,100. yılına gidiyor devrimlerinle Cumhuriyet’in.

Şanslı hissediyorum kendimi çünkü sen varsın tarihimde,Sınıfta resmin asılı, Gençliğe Hitabe’n kalbimdeMavi gözlerinse ilham verir fikrime,İzin var yerde, gökte, her yerdeTürk çocuğunun geleceğinde, geçmişinde.

Gökçe Yelkenci 8/COrtaokul sınıfları arasında düzenlenen Şiir Yarışması Birincisi

Bir Tek Sen

Dememiş miydin Ata'm “Benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız kâfi.” diye? Peki, biz her fikre saygı duyduk mu? Bize verdiğin öğütlerin kıymetini bildik mi? “Türk milleti zekidir, çalışkandır.” demiştin. Sen biliyor musun Ata'm, ülkemiz bugün okuma-yazma oranı en düşük Avrupa ülkelerinden biri. Hani biz senin askerlerindik, gelecek neslin aydınları? Olmadı Ata'm, belki de biz başaramadık, ne dersin? Bize açtığın yolda, gösterdiğin hedefe yürüyemedik. “Ne mutlu Türküm diyene!” diyeceğine kendisini yabancılaştırmaya çalışan bir nesil yetişiyor. “Toplu bir milleti istila etmek, darmadağınık bir milleti istila etmek gibi kolay değildir.” dedin. Şimdi herkes birbirini o Çerkez, o Kürt, o Türk diye ayırıyor.

Yoldan geçen birine “Atatürk denince aklınıza ne geliyor?” diye sorsak herkesin vereceği cevaplar, tıpkı ilkokul çocuğunun vereceği cevaplar gibi aynı olur. “Atatürk bir liderdir, yurdumuzu düşmanlardan kurtarandır.” gibi basmakalıp yanıtlar alırız. Gerçekten aklınıza sadece bunlar mı geliyor diye haykırmak istiyorum. Siz buna Atatürk’ü anlamak mı diyorsunuz! “Ey kahraman Türk kadını, sen yerlerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükseltilmeye lâyıksın.”

demiştin. Fakat son yıllarda kadınların yaşadığı zorlukları bir bilsen! Kadınların uğradığı şiddetin, erkek terörü sonucu gerçekleşen ölümlerin oranı çok büyük; artık neredeyse sokağa çıkmaya korkan bir Türk kadını olduk. Kimse kimseye güvenemez oldu, milletimizin ruhu senin ölümünle birlikte çok derinlere gömüldü.

Kitaplardan ezberlediğiniz şeyleri söylemeyin bana! Savaşların ne zaman yapıldığı değildir önemli olan, o savaşlarda neler feda edildiğidir, o vatan için insanlarımızın bizler için nelerden vazgeçtiğidir.

Seni anlamak demek, senin bizler için çizdiğin yolda ilerlemektir Ata'm çünkü senin bize bıraktıklarını ancak bu şekilde devam ettirebiliriz. Kaç yaşında olursak olalım bizler, Atatürk’ün bu ülkeyi kayıtsız şartsız emanet ettiği gençleriz ve eğer istersek O’nu en iyi biz anlarız. Benden size bir tavsiye Türk gençleri, Atatürk’ü ezberleyen değil, anlayan biri olun.

Ayda Ramiz 9/BLise sınıflarımız arasında düzenlenen Kompozisyon Yarışması Birincisi

Page 16: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

16

“GENÇLER !CESARETİMİ ARTIRAN VE SÜRDÜREN SİZSİNİZ. SİZ ALMAKTA OLDUĞUNUZ TERBİYE VE İRFANLA, İNSANLIK MEZİYETİNİN, VATAN SEVGİSİNİN, FİKİR HÜRRİYETİNİN EN KIYMETLİ TİMSALİ OLACAKSINIZ.EY YÜKSELEN YENİ NESİL! GELECEK SİZİNDİR.CUMHURİYETİ BİZ KURDUK. ONU YÜCELTECEK VE YAŞATACAK OLAN SİZSİNİZ.”

O, düşünceleriyle, eylemleriyle ve de devrimleriyle 20. yüzyılı derinden etkiledi.O, geri kalmış ümmi bir toplumdan, laik bir cumhuriyet yaratarak Türkiye’de aydınlanma

devrimini, Türk hümanizmini başlattı. O, tarih sayfalarından Türk ulusunun silinmesini önledi. O, “Türküm” diyen ve kendini Türk olarak gören herkesin, vatandaşlık haklarından eşit olarak

yararlanacağını önemle ve hiçbir yoruma imkân vermeyecek şekilde ortaya koydu.O, sömürgecilik ve yayılmacılığa karşı savaşan ilk önder oldu.O, insan haklarına saygılı, dünya barışının öncüsü, bütün yaşamı boyunca insanlar arasında renk,

dil, din, ırk ayrımı gözetmeyen, eşi olmayan bir devlet adamıydı.O, “Ben manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural

bırakmıyorum. Benim manevi mirasım akıl ve bilimdir. Benden sonra, beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde akıl ve bilimin kılavuzluğunu kabul ederlerse, benim manevi mirasçılarım olurlar.” diyerek aramızdan ayrılan bir Ulu Önder.

O, bir deha… O, 20. yüzyılın dünya lideri… O Mustafa Kemal ATATÜRK.Türkiye Cumhuriyeti’nin bir vatandaşı olarak Atatürk’e sahip olmak yeterli değil. Ona layık olmak

da gereklidir. Bunun için de gereken yol gene O’ndan geçiyor. O’ nun ilkeleri ve devrimleri güçlü bir meşale gibi hâlâ önümüzü aydınlatmaya devam ediyorsa bugün her zamandan daha çok onu anlamaya ihtiyacımız var, diyerek düşüncelerimizi sizlerle paylaşmak istedik.

Selda Reşid, Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni

Yaşasın Cumhuriyet1923’te ilan edildi Cumhuriyet,Demokrasiydi hâkimiyet. Bu milletimin kıymetli bayramı,Mustafa Kemal’in en büyük armağanı.

İlan edildi Cumhuriyet,Değişti tüm medeniyetSonsuza dek dalgalandıkça bayrağımız,Mutluyuz, gururluyuz, ışığının yolundayız.

Cumhuriyet yarınlar için umut demek Gelecek, aydınlık demek Özgürlüğümüzün sembolüYaşasın Cumhuriyet

Geldi yine kutlu gün,Kırmızı beyaz gün.Kalbimize taç yaptık,Hürriyete taht yaptık.

Haydi arkadaşlarYürüyelim hep birlikteCumhuriyeti taşıyalımVatanımın gökyüzüneAyşe Sude Süral 7/D

Page 17: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

17

Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk, aramızdan ayrılışının 78. yılında, hâlâ kalplerimizde hiç eksilmeyen sonsuz saygı ve sevgiyle yaşıyor. Ölümünün üzerinden bunca yıl geçmesine rağmen onu halen unutmamamızın

sebebi ise bizi biz yapan tüm değerlerin Atatürk'ün eseri olmasıdır. Bugün, içinde bulunduğumuz zor durumlardan bizi kurtaracak tek şey ise Atatürk'ü anlamak, onun tüm duygu ve düşüncelerini içselleştirmektir.

18. Yüzyıldan itibaren hızla gelişen batılı devletlere karşın Osmanlı içe kapanık bir sürece girmiş, eğitimde, teknolojide, ekonomide çağın gerisinde kalmıştı. Sarayın başarısız yönetimi, dış ve iç güçlerin etkileri ile Osmanlı gün geçtikçe büyük bir çukurun içine sürükleniyordu. 6 asırdan fazla süredir tarihin akışına yön veren bu devlet, artık 'Hasta Adam' olarak adlandırılıyordu. 1789 yılından itibaren sürekli toprak kaybeden, sürekli geri çekilen, tam anlamıyla çöküş dönemine giren Osmanlı Devleti, I. Dünya Savaşı'ndan da yenilgiyle ayrılmıştı. Savaşın ardından İtilaf Devletlerince ülkenin egemenliğini esaret altına alan, bu devletlere açıkça işgal hakkı tanıyan, ağır şartlarla dolu Mondros Ateşkes Antlaşması dayatma ile kabul ettirildi. Osmanlı toprakları, başkent İstanbul' da dahil olmak üzere, İtilaf Devletleri tarafından işgal edilmiş, ordu dağıtılmış, tersaneler, tren yolları, telgrafhaneler işgalci devletlerin kontrolü altına geçmişti. 1071'den beri Türk yurdu olan Anadolu'da işgalci devletlerin çıkarları doğrultusunda akıl oyunları oynanmaya başlamış, Anadolu'nun asıl sahibi Türkler, Anadolu'da fazlalık olarak görülmeye başlanmıştı. Halk yoksuldu, üzgündü, yorgundu. Uzun yıllardır bir cepheden diğer cepheye koşturmuş, vatan ve millet sevgisiyle canlarını feda etmişlerdi. Padişah ne derse, o doğruydu, yıllardır böyle öğretilmişti. Padişah ise emperyalist devletlerin piyonu haline gelmişti. Osmanlı Devleti'nin üzerinde kara bulutlar gezmekteydi, yüzyıllardır özgür yaşamış bu millet şimdi esarete mahkum edilmişti. Kurtuluş yolu yok gibiydi. Aslında bir yol vardı. Anadolu küçük bir kıvılcım bekliyordu yanıp tutuşmak için. O kıvılcım Mustafa Kemal' idi. Türk, tarih boyunca kimseye boyun eğmemişti, eğmezdi de. Mustafa Kemal İstanbul'dan Anadolu' ya "Ya İstiklal, Ya Ölüm" parolasıyla yola çıktı. Tek dayanağı Türk milletiydi. Onların inancına, özgürlük aşkına inandı. O küçük kıvılcım büyüdü. Kıvılcımın yaktığı ateş Anadolu'yu aydınlattı.

Mustafa Kemal'in önderliğinde halk uyandı, inandı. Yüreklerdeki inanç, vatan, millet sevgisi, özgürlük tutkusu Anadolu'yu sardı ve varoluş mücadelesi başladı. Anadolu'da Nene Hatunlar, Sütçü İmamlar, Şerife Bacılar, Kara Fatmalar ve daha nice isimsiz kahramanlar vatan uğruna canlarını feda ettiler. Bu inançlı millet karşısında hiçbir güç duramadı, topraklarımız şehitlerimizin kanlarıyla kutsallaştı, bayrağımızdaki al renk daha anlamlı hale geldi, Gazi Anadolu bir kez daha kazandı. Fakat hiçbir şey bitmemişti. Yapacak iş çoktu. Cumhuriyet ilan edildi. Egemenlik artık tek bir kişinin değil milletindi. Kadınlara seçme ve seçilme hakkı verildi. Harf İnkılabı yapıldı, Şapka Devrimi gerçekleşti. Laiklik getirilerek din ve devlet işleri birbirinden ayrıldı. 100 yıl gerisinde olduğumuz çağa yetişmek için yenilikler yapılmaya devam etti. Fabrikalar kuruldu, tersaneler inşa edildi. Modern ölçü birimleri kabul edildi. Cephede biten savaş, kütüphanelerde, sınıflarda, laboratuvarlarda başladı. Tüm bu devrimler, plansız veya doğaçlama değildi. Atatürk, tüm bu düşüncelere lise sıralarında, cephelerde, vakit bulduğu her yerde kitap okuyarak ve kendini geliştirerek yön verdi. O, çağın çok ilerisinde bir liderdi. Bugün sahip olduğumuz tüm imkanları başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere vatanı uğruna canlarını feda eden atalarımıza borçluyuz. Peki, bizler onlara olan borcumuzu nasıl ödeyebiliriz? Onlara olan borcumuzu ancak vatanımız için çok çalışarak ödeyebiliriz. Tarihimizi bilmeliyiz, okumalıyız. Ulu Önder, bizlere rehberlik etmesi için Nutuk'u ve Gençliğe Hitabe'yi yazmış, ileri görüşlülüğü sayesinde yüzyıl önceden, içinde bulunduğumuz durum hakkında bizi uyarmıştır. "Tarihini bilmeyen milletler yok olmaya mahkumdur." ve "Türk çocuğu Atalarını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendine kuvvet bulacaktır." diyerek bizlere izlememiz gereken yolu göstermiştir. Atatürk'ü, onun fikirlerini anlamalıyız, benimsemeliyiz. Unutmamalıyız, Ata'yı anlamak demek yalnızca onu görmek değildir, onun fikirlerini, duygularını anlıyor ve hissediyorsak bu yeterlidir. Atatürk'ün bütün ümidi gençliktedir. Bu vatana tekrar esareti yaşatmayacak olanlar bizleriz. Yılmadan mücadelemize devam etmeliyiz. Muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur.

Yağız Ali Ercan 10/ALise sınıflarımız arasında düzenlenen “Atatürk’ü Anlamak” konulu Kompozisyon Yarışması İkincisi

Atatürk'ü Anlamak

Page 18: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

18

Toplum, geçmişte yaptıklarından dolayı özel bir yere koyduğu insanlara sahiptir. Bu insan, ülkenin kuruluşunda oynadığı rol, kazandığı önemli bir savaş, ya da ülkenin ileriye gitmesi için yaptığı çalışmalar yüzünden

özeldir. Birçok ülkenin “kahramanları”, yukarıda saydığım şeylerin sadece birini yaptığı için özeldir. Daha ender olan bu başarıların hepsinin aynı insanda toplandığı durumdur. Atatürk bu ender insanlardan biri.İlkokula başladığımız yıllarda “yurdumuzu düşmanlardan kurtaran” Atatürk’ü öğrendik. O, bizi zamanın güçlü devletlerinin pençesinden almış, o tarihte kimsenin ciddiye almadığı bir uğraşı üstlenerek Türkiye’yi kurmuştu. O bize bayram armağan etmiş, bir sürü devrim yapmış büyük bir kahramandı.Büyüdükçe Atatürk’ü sevmeyenler olduğunu fark ettim. Bu denli önemli birinin sevilmemesinin bir sebebi olmalıydı. Yaşadığı çağda dünyanın önemli bir kısmı büyük devletlerin sömürgesi iken, kadınların ezici çoğunluğu oy veremezken, Orta Doğu’da daha ulus bilinci kavramsal olarak bile tartışılmazken büyük bir azimle bizi ileri taşımaya çalışan biri bazı insanlarca neden sevilmiyordu?Çünkü Atatürk bize zor bir yol önerdi. Okumayı, öğrenmeyi, çalışmayı, düşünmeyi, kaderimizi kendi elimize almayı gerektiren bir yol. Hiç bir zaman sonu gelmeyecek bir yol.Oysa toplum bu zoru başarmayı istemiyor. İçinde bulunduğumuz coğrafya, bilginin, özgürlüğün, dürüstlüğün, özeleştirinin kök salmadığı bir yer. Güdülmeye razı, hatta meraklı insanların olduğu bir ülke. Geleceği kırmızı trafik ışında kalınan saniyelerle, ücretsiz ulaşımla gideceği eğlencelerle, kömür alacağı aylarla tanımlayan insanların yaşadığı bir yer burası. Sığlığın egemen, hatta moda olduğu bir ülke…Bilgi, sorumluluk, eşitlik, kurallarla yaşamak ağır geliyor bize. Bir çeşit ergen hayatı yaşamak istiyoruz; sorumsuz, suçsuz, saygısız ve kaygısız. Geleceği bugün için feda eden bu yaşam şekli bazılarımıza kolay geliyor.Atatürk’ü bundan dolayı bir türlü sevemiyorlar,

benimseyemiyorlar.Yukarıdaki tanıma uymayanlarımız var mı? Elbette var. Başarının ve mutluluğun “bilmekten” geçtiğini özümsemiş insanlar var. Azınlıkta da olsa, pek de küçümsenmeyecek bir azınlık.İşte bu azınlık Atatürk’ün eseri. Atatürk bu azınlığı ortaya çıkarmak ve çoğaltmak için bu kadar uğraştı. Cehaletin ve sığlığın hemen yanı başımızda olduğunu bildiği için bu denli kökten bir değişime yeltendi.Bu değişimi beğenmeyenler, bunu “sosyal mühendislik” olarak görenler, toplumların zaman içinde kendi kendine gelişmesinin doğru olduğunu

savunuyorlar. Oysa alınacak yol çok uzun, beklenecek zaman yok. Atatürk’ün yarattığı sıçrama olmasa, bugün komşularımızda gördüğümüz kral-diktatör-iç savaş sürecini yaşıyor olurduk.Böyle yaşamaya özenenler de var. Osmanlı’nın en çürümüş devrinden büyük devlet adamı bulmaya çalışmak bugünlerde popüler. Toplumu geriye götürmenin, güçlerinin devamını sağlayacağını bildikleri için bütün hırslarıyla çabalıyorlar. Önlerinde tek engel var; Atatürk. Onun açtığı yolu benimsemiş, hayatı kavramaya, kaderini kendi belirlemeye hazır bir topluluk var. Azınlıkta bile olsa, gereken değişimi yaratabilecek bir güce de sahip. Önlerinde ordusuz, devletsiz, çaresiz bir toplumu çok daha az insanla diriltmeyi başarmış bir örnek var.

Deniz Görgülü 11/BLise sınıflarımız arasında düzenlenen “Atatürk’ü Anlamak” konulu Kompozisyon Yarışması Üçüncüsü

ATATÜRK

Page 19: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

19

Ata’mı Düşünüyorum Unutulmaz Sonbahar

Ata’mı düşünüyorum,Gözlerim kapalı.Saygı duruşunda duruyoruz.Her 10 Kasım 9’u 5 geçeAta’m kalplerimizde.

Ata’mı düşünüyorum,Gözlerim kapalı.Olmuş tam 78 yıl ayrı kalalı.Uykularıma giriyor geceleriGözleri nemli nemli.

Ata’mı düşünüyorum,Gözlerim kapalı.“Niye?” diye soruyor“Savunmadınız bu güzel vatanı,Sizlere emanetim olanı.”

Ata’mı düşünüyorum,Gözlerim kapalı.Kalıyorum öylece,Utanıyorum, cevap veremiyorumBakamıyorum yüzüne.

Ata’ma sesleniyorum,Her 10 Kasım 9’u 5 geçeSöz veriyoruz vatan ve milletçe.Vermeyeceğiz bu emaneti,Bizden almak isteyenlere.

Pelin Yayla 8/COrtaokul sınıfları arasında düzenlenen Şiir Yarışması İkincisi

Yıl 193810 Kasım Perşembe günüAklımızda kalanHiç çıkmayan bir sonbahar

Saat dokuzu dört geçiyorAğaçtan yapraklar yere düşüyorVe son nefesSon nefes alınıyorSaat dokuzu beş geçiyor

Sert bir rüzgar esiyorSakinleşmiyorİnanmıyorsun, inanmak istemiyorsunYüzüne çarpıyor

Saniyeler, dakikalar, saatler geçiyorArtık an, geçmişte kalıyorİzlerini bırakıyorAnahtar elinde, çıkışı sen bul diyor

Mina Taşpınar 8/BOrtaokul sınıfları arasında düzenlenen Şiir Yarışması Üçüncüsü

Page 20: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

20

Mustafa Kemal Atatürk; 1881 yılında Selanik’te dünyaya gelen ve kısa ama bizim için ebedi olan yaşamına 1938’de gözlerini yuman bir dünya lideridir. Hayatının büyük bir çoğunluğunu ülkesine, insanlara ve dünyaya adamış olan Mustafa Kemal Atatürk, ilke ve inkılaplarıyla hem ülkemize hem de tüm dünyaya

yol gösterici olmuştur. Küçüklüğünden beri elindeki imkânlarla her daim elinden gelenin en iyisini yapmasıyla, çok çalışkanlığıyla ve ileri görüşlülüğüyle o zamanlarda herkesi kendine hayran bırakırken şimdi ise bizi kendisine hasret bırakan bir ebedi şeftir.

Öncelikle sizlerle “TANIMAK” kelimesinin anlamını paylaşmak istiyorum. Tanımak, daha önce görülen, bilinen bir kimse veya şeyle karşılaşıldığında bunun kim veya ne olduğunu hatırlamaktır. İlkokulda başlayan hatta belki de çoğumuzun adını daha küçükken duyduğumuz öncesinde de bahsetmiş olduğum ve üstüne eklenilen bazı bilgilerle dolu Atatürk’ün hayatını az çok hepimiz bilmekteyiz, daha doğrusu bizim deyişimizle tanımaktayız. Atatürk’ü gerçek anlamda tanımanın ne olduğunu daha iyi anlatabilmek için sizlere Atatürk’ün bir sözünü örnek vermek istiyorum. “Beni görmek demek behemehâl yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu kâfidir.” Atatürk’ün bizlere hitap ettiği bu özdeyişte şunu anlamalıyız ki, bize öğretilen bu bilgileri, Atatürk’ün ilkelerini, devrimlerini ve bize öğüt verdiği bu hayat derslerini ezberlemek yerine kendi günlük hayatlarımıza ve yaşamlarımıza bunları uyarlamamız gerektiğidir. Eminim ki birçoğumuz bu ilkeleri günlük yaşamımızda göz önünde bulundurmuyoruz. Peki, hangimiz Atatürk’ün bizlere bu yol gösteren sözlerini, ilkelerini gerçek anlamda anlayabiliyoruz o zaman?

Atatürk’ü anlamak, Atatürk’ün hayatını, yaşadıklarını ve istikbale yönelik yaptığı çalışmaları doğrultusunda bizlere verdiği mesajları anlamaktır. Acaba, kaçımız dünya şairlerinin yüce önder için yazdığı şiirleri biliyoruz? Şimdi dürüst olmak gerekirse ben dâhil çoğumuz sadece bizim edebiyatımızda Atatürk için yazılan şiirlerin olduğunu biliyoruz. Peki, Atatürk’ü tanıyoruz derken bunları neden göz önünde bulundurmuyoruz? Çünkü biz Atatürk’ü anlamak yerine, bizlere öğretilenleri ezberlemekle Atatürk’ü anlayıp, tanıdığımızı söylüyoruz ama aslında biz sadece işin hikâye kısmına itibar ediyoruz. Bu da demek oluyor ki, çoğumuz bize nasip olmuş paha biçilemez bu insanı tam olarak tanıyıp anlayamıyoruz, belki de anlamak için Atatürk gibi çabalamıyoruz… Begüm Aydın 9/E

Atatürk’ü Tanımak ve Anlamak

Hayatınızdaki en büyük hayal kırıklığını ne zaman yaşamıştınız, hatırlıyor musunuz? Ben hatırlıyorum. Bana o destansı Atatürk öykülerini anlattıktan sonra Atatürk’ün öldüğünü söylediklerinde. Başta inanmamıştım, daha doğrusu inanmak istememiştim. 1. Sınıfa geçmeden önceki yaz ise bu inatçılığım geçti. Çünkü teyzemle Anıtkabir’e gittik. Orada kocaman bir mermer taş ve o taşa çiçek koyanlar, başında ağlayanlar vardı. Teyzem de o odaya girdiğimizde bana oranın Atatürk’ün, bütün o destansı, inanılması güç hikayelerin başkahramanının, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusunun mezarı olduğunu

söyledi. Benim kara kara düşündüğüm şey ise şuydu: Bu kadar kısa bir hayatın içine, bir ülke kurmak ve bunun için onlarca savaşı kazanmak gibi çok ama çok büyük işler sığdırmış kişinin kendi deyişi ile o “naçiz” bedeni karşımızda duruyordu. Şu an üzerinde durduğumuz toprağın, karşımızdaki binaların, insanların özgürlüklerinin hepsinin sebebi, işte o kişi, karşımızda içini bile göremediğimiz bir mermer taşın içinde yatıyordu.

Sonraki yıllarda artık Atatürk’ün öldüğünü kabullenmiştim. Şimdi artık anlıyorum neden onu düşündüğümüzde hüzünleniyoruz, neden onu anlamaya çalışıyoruz her 10 Kasım. Çünkü 10 Kasım çok özel bir tarih. 10 Kasım bir milletin göz bebeğinin öldüğü ancak o ölen kişinin fikirlerinin yaşamaya başladığı gündür. İşte o gün, o gün Mustafa Kemal’in yaptığı her şeyin tek tek sınanacağı günlerin başı, Türk milletinin gerçekten de onun açtığı yolda, gösterdiği hedefe durmadan yürüyüp yürüyemeyeceğini görme vaktidir. Şimdi O, her 10 Kasım yukarıdan bize baktığında umarım onun fikirlerini benimsemiş ve onun aydınlık yolunda yürümeyi ilke edinmiş gençlerle gurur duyuyordur.Burak Erpolat 7/A

Atatürk’ü Anlamak

Page 21: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

21

Atatürk, gerek fikirleri gerekse kişiliğiyle şüphesiz ki dünyada nadir rastlanan liderlerden biri olmuştur. Her köşesi düşmanlarla dolan Anadolu’da milli hareketi başlatarak Türk halkını karanlık günlerden aydınlık günlere taşımıştır. Halkını esaretten ve cehaletten kurtarmış, ülkesini bağımsız ve laik bir devlet konumuna getirmiştir. Peki, bizi bu günlere taşıyan ulu önderimizi yeteri kadar iyi tanıyor muyuz?

“Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu kâfidir” demiş

Atatürk. Atatürk’ün bu sözünden yola çıkarak şunu diyebiliriz ki Atatürk’ü tanımak demek; okuduğu okulları, doğduğu yeri, annesiyle babasının adlarını ezbere bilmek demek değildir. Atatürk’ü bize ezberletilen ve anlatılan hayatıyla asla tanıyamayız. Çünkü Atatürk’ü tanımak demek onun gibi düşünüp, o düşünceleri gelecek nesillere aktararak çağdaş ve modern toplum anlayışını yaşatmak demektir.

Atatürk’ü tanımanın ilk yolu kendi yazdığı, milli mücadele yıllarını anlatan Nutuk’u okumaktır ve söylediği sözlerin anlamlarını kavramak için üzerinde düşünmek gerekir. Yaptığı inkılapları okuyup inceleyerek ve ilkelerini benimsemek sonsuza dek yaşatmaya çalışmak biz gençlerin başat görevidir. Zira Atatürk, ülkeyi biz Türk gençlerine emanet etmiştir.

Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurduktan sonra yaptığı devrimlerle de ışık olmaya devam etmiştir. Kadın erkek eşitliği, çevre bilinci, eğitim ve öğretime verdiği önem, sanata ve spora bakış açısıyla da dünyada farklı ve örnek bir lider olmuştur. Onun, savaştan yeni çıkmış ve bağımsızlığını yeni kazanmış bir ulusu çağdaş uygarlık seviyesine çıkarabilmek için nasıl mücadeleler verdiğini öğrenmeden onu nasıl anlayabiliriz? Kişilik özelliklerini mesela yüreğindeki insan sevgisini, köylü kentli, genç yaşlı demeden halkın tüm kesimlerinin düşüncelerine nasıl önem verdiğini, çocukları ne kadar çok sevdiğini bilmeden onu nasıl anlayabiliriz?

Atatürk’ü tanımak için çeşitli kaynaklardan çok yönlü araştırmalar yapmalı, hayatıyla ilgili yakın arkadaşları tarafından yazılmış belgeleri de incelemeliyiz. Gerçekten onun yüzünü görmeden de ilkelerini, yaptığı devrimleri düşünerek onu anlayabiliriz. Çağdaş uygarlık yolunda sağlam adımlarla ilerleyebilmemizin ön koşulu Atatürk’ü, Atatürkçülüğü kavramaktır. Atatürk’ü kavramak ise onun devrimlerini anlamak ve sahip çıkmakla mümkündür. Aksi takdirde -bu insanı yeterince anlamaz; doğru tanımaz, tanıtamazsak- geleceğimizi kendi ellerimizle yok etmiş oluruz. Beste Eryılmaz 9/E

Atatürk’ü Tanımak

10 KasımSiyah bir bulut çöktü,Acı bir rüzgar esti,Günlerden 10 Kasım’dı,Atamız elden gitti.

O çizmesini giymiş,Bize yol göstermişti.Bizi ezmek isteyenDüşman dize gelmişti.

Her Türk’ün kalbi yandı,Evrenimiz karardı.Günlerden 10 Kasım’dı,Bizi yetim bıraktı.Gence Genceli 6/C

Cumhuriyet ve AtatürkHer Cumhuriyet Bayramı’nda,Coşkuyla, sevinçle,Heyecanla, mutlulukla,Güzel zamanlar geçiririz.

Sen Cumhuriyet’i kurdun,Bizi düşmanlardan kurtardın.Çocukları sevdin,Bize önem verdin.

Seni seviyoruz Atatürk,Seni anıyoruz,Seni özlüyoruz,Keşke yaşasaydın ATA’M! Defne Kurban 4/B

Page 22: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

22

Her 10 Kasım’da, aynı sorular olur aklımdaCumhuriyete öncü olan o muhteşem adam,Görüyor muydu bizi şimdi yukarıdan?Bastığı toprağa medeniyet akıtan,Bizleri karanlıktan çekip çıkaran,Rengarenk ruhlu ulu paşam,İzliyor mu bizi sonsuzluk dünyasından?

Aramızdan ayrılışının 78. yılında,Anıyoruz onu hepimiz saygıyla.Biz gençler olarak Atatürk’ün yolunda,Onun bayrağını taşıyoruz gururla.

Türk halkı olarak başımız dik yürüyoruz,Ülkemizin güneşi atamıza gönülden inanıyoruz.Onun ilkelerine sonsuza dek bağlı kalacağımızaŞeref sözü veriyoruz!

Ecenaz Öztürk 7/D

Sıradanlaşmış artık; her 10 Kasım’da, 19 Mayıs’ta ve diğer ulusal anlamı olan günlerde Atatürk’ü övmek; ağızlarda sıradan, eskimiş sözlerle. Bayramlarda ve anma günlerinde sosyal medyadan paylaşım yapmak… Bütün bunlar değersiz! Bu mudur Atatürk’ü anlamak?

Atatürk’ü anlamak eğitimdir, gelişmektir, onun adımlarından gitmektir ve onun bize bıraktığını daha ileriye taşımaktır. “Bütün umudum gençliktedir.” diyen Mustafa Kemal’in güvenini boşa mı çıkaralım? Hayır, esas çalışalım, çalışalım ve çalışalım. “Gençliği yetiştiriniz, onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz, geleceğin aydınlarına onlarla kavuşacaksınız.” sözünü kanıtlayalım tüm dünyaya. Bilim bozsun gözlerimizi, ağartsın

saçlarımızı. Uzaya çıkalım, kimsenin ulaşamadığı kadar uzaklara ve Atatürk’ün adını duyuralım her noktada. Atatürk’ün bize verdiği hakların farkında olalım ve bunlara sahip çıkalım. Kimsenin hak ve özgürlüklerini gasp

etmeyelim çünkü hepimiz eşitiz; tüm dinler, tüm ırklar, tüm cinsiyetler ve eğilimler, kısacası tüm insanlar olarak eşitiz. Böylece, ulusça medeni ulusların seviyesine çıkalım. Politika, akımlar ve tarih hakkında söyleyeceğimiz şeyler, kendi düşüncelerimiz olsun. Kitap okuyalım, hep okuyalım ve bilelim. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayalım. Her şey hakkında bilgi sahibi olalım ve kendimizi geliştirelim, aynı Mustafa Kemal’in de yaptığı ve bizden istediği gibi.

Bunların yanında sanata değer verelim, entelektüel yapımız gelişmiş olsun. “Sanatsız bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.” Sahiden de öyledir. Sanatsız bir millet gelişemez çünkü insanı fikren ve ruhen özgürleştiren ve geliştiren de sanattır. “Bir millet ki resim yapamaz, bir millet ki heykel yapamaz, bir millet ki tekniğin gerektirdiği şeyleri yapamaz, itiraf etmelidir ki o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur.”

Sonuç olarak, Mustafa Kemal’i anlamak yerinde saymak, süslü sözlerle göz boyamak değildir, gereksiz işlerle uğraşmak, kurnazlık, çıkarcılık hiç değildir. Mustafa Kemal’i anlamak onun yolunda gitmektir; fikirlerini benimsemek ve onları yaymaktır, kendini geliştirmektir her alanda. Söz sahibi olmaktır sanatta, ekonomide, politikada, sporda, edebiyatta… Mustafa Kemal’i anlamak uygar medeniyetler seviyesine çıkmak, hatta ve hatta onlara önderlik etme onuruna ulaşmaktır. “İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal… İkinci Mustafa Kemal, onu “ben” kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur!” Mustafa Kemal gibi bir deha Türk’ün başına belki gerçekten yüz yılda bir gelir; peki biz öyle biri gelmeyecek mi diye kendimizi üzüp anlamsızca bekleyelim mi yoksa standartlarımızı zorlayıp, kendimizi aşıp o kişi mi olalım? Bu memleket bizden çalışmamızı bekler, bu kadar oyalanmak yeter!Sude Kınık 9/C

Atatürk’ü Anlamak

Şeref Sözü

Page 23: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

23

Her 10 Kasım’da, aynı sorular olur aklımdaCumhuriyete öncü olan o muhteşem adam,Görüyor muydu bizi şimdi yukarıdan?Bastığı toprağa medeniyet akıtan,Bizleri karanlıktan çekip çıkaran,Rengarenk ruhlu ulu paşam,İzliyor mu bizi sonsuzluk dünyasından?

Aramızdan ayrılışının 78. yılında,Anıyoruz onu hepimiz saygıyla.Biz gençler olarak Atatürk’ün yolunda,Onun bayrağını taşıyoruz gururla.

Türk halkı olarak başımız dik yürüyoruz,Ülkemizin güneşi atamıza gönülden inanıyoruz.Onun ilkelerine sonsuza dek bağlı kalacağımızaŞeref sözü veriyoruz!

Ecenaz Öztürk 7/D

Şeref Sözü

Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK! En büyük düşmanı, hani şu ordularını denize döktüğü düşmanı, Yunan başkomutanı Trikopis, hiçbir zorlama olmadan, yıllarca her Cumhuriyet Bayramı Atina’daki Türk büyükelçiliğine gidiyor ve onun resminin önüne geçip saygı duruşunda bulunuyor. En büyük düşmanında böyle büyük bir saygıyı uyandırabilen başka bir lider biliyor musunuz? Ardından güncel bir haberden bahsetmek istiyorum size. Anıtkabir’e yapılan ‘çocuk parkını’ duymuşsunuzdur belki, evet bir çocuk parkından bahsediyorum. ATA’mızın huzuruna yürüdüğümüz Aslanlı Yol’a döşenmiş taşların bile aralarındaki

mesafe olağandan fazladır, ona saygımızın bir ifadesi olarak, burada ilerleyenin başını yerden kaldırıp yürümesi imkânsızdır. Elbette çocuklar için uygun olan her yere oyun parkları yapalım. Ama o yol, bir eğlence merkezine giden yol değildir. O yol, bizi ulusça yolumuzu aydınlatan ve hiç sönmeyecek meşalemize, Ata’mıza, götüren bir yoldur. Bu yüzden hepimiz ona sahip çıkmalı ve tüm dünyanın saygıyla önünde eğildiği ölümsüz liderimize hak ettiği değeri vermeliyiz. Bunun yolu ise O’nu gerçek anlamda tanımak ve anlamaktan geçer.

Atatürk’ü anlamak için her şeyden önce onun hayatını incelemek, neler yaptığını bilmek gerekir. Onun düşünce ve devrimlerinin temelini araştırdığımda bunun ilk olarak ‘tam bağımsızlık ve özgürlük’ ilkesine dayandığını gördüm. Çöküş arifesinde olan bir imparatorluktan bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Mustafa Kemal, bir ‘bağımsızlık savaşçısı’dır. Sadece bağımsızlık savaşçılığı etmekle kalmaz, daha da önemlisi düşüncenin bağımsızlığını şart görür.

Savaş zekâsının, cumhuriyetçi ve yenilikçi kişiliğinin yanında Mustafa Kemal sanatla da uğraşmıştır. Mustafa Kemal der ki: ‘Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş olur.’ Bu sözü ardından bir anısından bahsetmek istiyorum. Türk tarihinde ilk resim sergisi açılıyor, heykelde sanatçıların üretimi artıyor, ardından sinema geliyor. Başyönetmen Cezmi Ar, başrolde Mustafa Kemal, film çekiyorlar. Ve Cezmi Ar Mustafa Kemal’e, tabii Cumhurbaşkanı ya, diyemiyor şöyle dur; böyle dur diye. Diğer oyunculara şiddetle bağırıyor. Atatürk: “Gel Cezmi gel, burada başkomutan sensin. Ben bu işi bilmem. Önemli olan işin iyi çıkması. Bana da aynı şiddet ve hiddetle bağıracaksın” der. Cezmi Ar, hayatının son günlerinde “Ben bir daha asla öyle bir oyuncuyla çalışmadım.”der.

Geçenlerde ödevim için araştırma yaparken bir deyim buldum. Norveçcede ‘Atatürk gibi düşünmek’ deyimi varmış: “When you feel hopeless think like Atatürk” “ Çaresiz kaldığında Atatürk gibi düşün!” Bir sorunun çözümünde kendisini yetersiz hissedenlere çok kullanırlarmış bunu. Bizim dilimizin de bu deyime fazlasıyla ihtiyacı olduğunu düşünmeden edemedim. Bu deyimin eksikliği yetmiyor 10 Kasım’da Atatürk’ün ölüm yıldönümünü ‘kutluyoruz’(!) bir de. Tüm kutlanan önemli günlerle karıştırıyoruz Ata’mızı anma günümüzü!

Atatürk diyor ki “Çocukluğumda elime geçen iki kuruştan birini eğer kitaplara vermeseydim bu gün yapabildiğim işlerin hiçbirini yapamazdım.” Esas sır bence burada. Keşke bizler de elimize geçen paraların bir kısmını kitaplara verebilsek…Yankı Yazkan 9/E

Mustafa Kemal ATATÜRK

Page 24: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

24

Okulumuzun en işlek, en faydalı, en sık kullanılan, en sevilen mekânı kütüphanemiz olsun dileğiyle bir eğitim-öğretim yılına daha başladık. Aramıza yeni katılan hikâyeler, romanlar, yazarlar, dergiler, bilimsel

kitaplar, her geçen gün genişleyen koleksiyonumuzla daha güçlüyüz.Öğrenmenin merkezi kabul ettiğimiz kütüphanemizin en temel işlevi okulumuzun eğitim-öğretim programına

destek olmak, çeşitli öğrenme etkinlikleri ile müfredata katkıda bulunmak, yeni öğrenme modelleri içinde kendi rolünü en iyi şekilde oynamaktır. Bu hedefler doğrultusunda her eğitim-öğretim yılının başında tüm sınıf düzeylerine yönelik olarak; yaşam boyu öğrenme becerileri gelişmiş, kitaba ve basılı bilgiye değer veren, öğrenmekten keyif alan öğrenciler yetiştirmek amacıyla kütüphaneye giriş dersleri yapıyoruz. Bu dersler, öğrencilerimize kütüphaneyi tanıtıp kütüphaneden yararlanma yollarını öğretiyor. Öncelikle kütüphane nedir, ne değildir, kütüphaneden neler beklenir, kütüphanenin bizden beklentileri nelerdir, bunlar hakkında konuşuyor, uygulamalı ve eğlenceli çalışmalar yapıyoruz.

Kütüphane, her disiplinin, her öğretmenin yanında yer alarak eğitim ve öğretimin önemli bir parçası oluyor.

Kütüphanede Neler Yaptık?Aslı Der’in kaleme aldığı Küçük Cadı Şeroks’un yeni macerası

Büyük Tuzak’ı okumaya başlayan 5. Sınıf öğrencilerimizle, tuhaf olaylar yaşanmaya başlanan Masallar Ülkesi’ne doğru yola çıktık. Dili olmayan insan nasıl hayal kurar, nasıl anlaşır bir ötekiyle, dilini kaybeden insanların başlarına neler gelebilir, bir ülkenin geleceği, ekonomisi, bilimi, kültürü en çok da çocukların elinde değil midir sorularından başlayarak anadilin insan ve toplum yaşamındaki önemini tartıştık.

Masallar Ülkesi’nde yaşanan bu büyük maceranın içine dostluk, dayanışma, sorumluluk alma, kitap okuma sevgisi gibi değerleri serpiştirmeyi de unutmayan yazar Aslı Der yalın anlatımı, sürükleyici temposu, felsefeyi kurmacaya yedirmesiyle okurlarını anadilimiz üzerine düşündürme konusunda oldukça başarılı olmuş bu kitapta. Gördük ki en büyük hazinemiz, önderimiz Atatürk’ün bizlere bir emaneti de dilimiz,

Türkçemiz; ona gözümüz gibi bakmalı, her daim sahip çıkmalıyız.

Kitabın sonunda bizler de kelimelerimiz teker teker kaybolmadan kendi masalımızı yazmaya koyulduk. Her birimizin kaleminden yakında Aslı Der’e postalanmayı bekleyen masallar çıktı. Bakalım yazarımız bizim masallarımızla ilgili neler diyecek?

Ahmet Ümit’in çocuklar için annesinden duyduğu masalları yazdığı Masal Masal İçinde adlı kitabı 6. Sınıf öğrencilerimizin sevgisini ve ilgisini

kazandı. Bir masalın bir diğer masala açıldığı kitapta insan kişiliğinin temel özellikleri öylesine gerçekçi bir biçimde gözler önüne seriliyor ki masalla gerçek birbirine geçiyor. Bir masalı, daha okurken konuşacağımız çok şey çıkıyor, sınıftaki her öğrencinin anlatacağı her hikâyeye farklı pencereler açılıyor. Kitapla ilgili, insanla ilgili, çeşitli duygularımızla ilgili çokça konuşmamızı, tartışmamızı sağlayan, görsel anlatının egemen olduğu günümüz dünyasında, sözlü anlatıya dayalı bu masalların öğrencilerimiz tarafından bu kadar sevilmesi bizleri de heyecanlandırdı.

7. Sınıf öğrencilerimizle İngiliz çocuk ve gençlik edebiyatının bol ödüllü yazarı Michael Morpurgo'dan hüznün ve umudun kol kola yürüdüğü destansı bir dostluk hikâyesi olan “Savaş Atı” kitabını okuduk ve inceledik. Morpurgo'nun bu üç ödüllü başyapıtı, I. Dünya Savaşı’nda yaşanan sıra dışı olayları Joey adında bir atın ağzından aktaran çağdaş klasik bir eser. Savaşın o soğuk ve acımasız yönünü anlatan bu duygu yüklü romanın etkisinden uzun süre kurtulamadık. Bir edebi metnin yazıldığı dilden bir başka dile çevrilirken neler kazandığını ve neler kaybettiğini, bir edebi metni başka bir sanat dalına aktarmanın zorluklarını konuştuk hep birlikte. Kitabın orijinali ile

Ortaokul-Lise Kütüphanemizden

Page 25: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

25

Türkçesini inceleyerek çeviri biliminin önemi üzerinde durduk, Steven Spielberg’in aynı adla sinemaya aktardığı başarılı filmi üzerinden filmi yapılmış bazı kitapları hatırladık.

Araştırma BecerileriBilgi hırsızlığının İngilizcesi olan Plagiarism kelimesinin kökü, Latince’de

“aşırmak” anlamına gelen plagiare fiilinden türemiştir.* Bu nedenle kavramı dilimizde ifade ederken “hırsızlık” sözcüğünü kullanıyoruz ve TED İstanbul Koleji Vakfı Özel Öğretim Kurumları olarak her türlü bilgi hırsızlığına hayır diyoruz.

Bilgi hırsızlığı, hiçbir gönderme yapmadan, yapıtın ya da fikrin gerçekte başka birine ait olduğunu belirtmeden fikri kullanmak anlamına gelir. Akademik hayatta, bir akademisyen ya da öğrencinin bilgi hırsızlığına başvurması, akademik dürüstlük ilkelerinin çiğnenmesi olarak kabul edilir.**

* Webster’s Third New International Dictionary. Cologne: Könnemann, 1961. ** ”Plagiarism”. Wikipedia. Web. 07.10.2015

Akademik dürüstlük ilkelerinin bir basamağı olan araştırma tekniklerine giriş ve kaynakça yazımını konu alan kütüphane derslerinde araştırma becerileri, bilgi ihtiyacına göre kaynak türlerini seçme, kullanma ve kaynakça yazımı konularında 6, 10 ve 11. Sınıf öğrencilerimizin yeni bilgiler edinmelerini sağladık. Kendi düzeylerine uygun seviyede MLA formatında kaynakça yazımı ile ilgili uygulamalı dersler yaptık.

Britannica School Edition, öğrencilerin ve öğretmenlerin öğrenme gereksinimlerini karşılamak üzere tasarlanmış çok özel bir çevrimiçi kaynaktır. Okulumuzun aboneliği ile TED İstanbul Koleji Vakfı öğrencileri ve çalışanları bu elektronik bilgi kaynağını kullanım hakkına sahip oldular.

Dört farklı öğrenim alanı, kendine güven yaratan ve araştırmaya teşvik eden, ilgi çekici birçok öğretme ve öğrenme malzemesi içermektedir.

• Britannica Learning Zone: Okul öncesi eğitim için bir okur-yazarlık alanıdır.

• Foundation: İlkokul öğrencileri için öğrenmeyi teşvik eden ve araştırma ve okur-yazarlık becerilerini iyileştiren ilgi çekici ve etkileşimli bir alandır.

• Intermediate: Ortaokul öğrencileri için araştırma becerilerinde kendine güveni geliştirip öğrencilere bağımsız olarak araştırma yapmaya başlayacak araçları sağlar.

• Advanced: Lise ve ileri düzey öğrenciler için ayrıntılı yazılar ve daha fazla araştırma aracı yelpazesi öğrencilere derinlemesine araştırma yapma olanağı verir.

Explore Britannica başlığı altında öğrenciler için uygunsuz içeriklerin yer almadığı, metin, resim, video ve etkileşimli kaynaklara erişebilir, dünyaca ünlü kişilerin biyografilerine ulaşabilir, dünya haritasını kullanarak merak ettiğiniz ülkeler hakkında bilgiler edinebilir, ülkeleri karşılaştırabilir ve daha sonra kullanmak üzere kendi kaynak arşivinizi oluşturabilirsiniz.

Öğrenciler İçin KaynakBritannica School tüm okul düzeylerindeki öğrencilere proje araştırmaları yapabilmeleri için güvenilir ve itimat

edilir bir bilgi kaynağı sağlar. Malzemelerin çeşitliliği öğrencilerin farklı yöntemler kullanarak ve kendi öğrenim hızlarında öğrenmelerini sağlar.

• My Britannica öğretmen ve öğrencilerin araştırma yaparak içeriklerini Britannica içindeki kişisel, daha ilerideki bir tarihte tekrar erişilip içeriğin görülebileceği bir alana kaydetmelerine olanak verir. Öğretmenler, yardımcı kaynaklara ve ders planlarına da bu bölümden ulaşır.

Güvenilir İçerikÖğretmenler ve veliler tüm yaşlardaki öğrencilerin güven içinde çevrimiçi araştırma yapabileceğinden emin

olabilirler. Ansiklopedi Britannica’da bulunan tüm içerik 4.500’den fazla küresel katılımcının uzman bilgisine

Elektronik Bilgi Kaynağımız: Britannica School

Page 26: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

26

Bir kitap kulübüne üyeyim! Bizim kulüp, yeni ya da eski her tür romanı okuyup onlar üzerine konuşmayı seven bir grup zeki insandan oluşuyor. Kitaplarımı okudukları ay beni davet etmişlerdi. Tartışmalarını dinledikten sonra ben de gruba katılmak istedim.

Ursula Le Guin (Bilim-Kurgu ve Fantastik edebiyatın en önemli isimlerinden)

Bir edebi metne derinlemesine bakabilme, kendimizi onun içinde bulabilme becerilerimizi geliştirdiğimiz ölçüde bir eserden aldığımız zevk de artar.

Bu keyfi tadanlar bunu genellikle başkalarıyla da paylaşmak isterler ve kitap kulüpleri böyle doğar.

Kitaplar, üzerinde konuşuldukça, tartışıldıkça güzelleşir. Hepimiz çeşitli okumalar yapıyoruz fakat okuduklarımız üzerine konuşma, okuduğumuz metinler üzerine konuşma ve düşünce paylaşımı konusunda eksik kalıyoruz. Bu eksikleri giderebileceğimiz bir kitap okuma kulübümüz var artık.

Kitap kulübünde her dönem için bir kitap belirleyip bu kitabı okuyup moderatör eşliğinde tartışacağız. Seçilecek kitaplar dünya klasiklerinden Türk

edebiyatına, ödüllü kitaplardan yeraltı edebiyatına kadar farklı tarzlarda olacak. Kütüphane ortamında sohbet edip keyifli vakit geçirirken edebi anlamda da güzel bir iş çıkarmış olacağız. Kim bilir, okuduğumuz kitabın yazarını da aramızda görebiliriz bir hafta.

Seçtiğimiz ilk kitap Zülfü Livaneli’nin 2013 yılında yayımladığı, sıra dışı kurgusu ile okuyucuyu şaşırtan romanı Kardeşimin Hikâyesi.

Kitap: Kardeşimin Hikâyesi, Zülfü LivaneliTarih: 2.12.2016 CumaSaat: 14.00-15.30Mekân: Kütüphane

Okunacak ikinci kitabı sizlerle birlikte belirlemek istiyoruz. Kitap okuma kulübümüz herkese açıktır, kitap temini konusunda her türlü yardıma hazırız. Kitap Kulübü’nde görüşmek dileğiyle...(Katılım için: [email protected] )

Kitap Kulübümüz Sizleri de Bekliyor!

dayanmaktadır. Britannica’nın kendine özel içerik geliştirme süreci, tüm içeriğini tarafsız, politik olmayan ve gerçekler açısından doğru olmasını sağlar. Britannica Online (Çevrimiçi), 300’den fazla çalışanın olduğu bir yazı işleri ekibi tarafından günlük olarak gözden geçirilmekte ve içeriğin her zaman güncel kalması sağlanmaktadır.

http://school.eb.co.ukPortala herhangi bir şifre/kullanıcı adı gerektirmeden tüm cihazlar ile okul IP’lerinden giriş yapılabilir.Eğer uzaktan erişim sağlamak isterseniz okulumuz tarafından sağlanan uzaktan erişim linkine ya da

okulumuzun web sayfası üzerinden paylaşılan Britannica School linkine tıklayarak bir sayfaya ulaşabilirsiniz. Buradaki kutucuğa ID bilginizi girdikten sonra sayfa sizi direkt olarak Britannica School’a yönlendirecektir.

(Sorularınız için: [email protected])

Kitapla ilgili kısa bir video

Page 27: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

27

6. Sınıf Öğrencilerimiz, Fen Bilimleri Dersinde, Anatomy 4D Uygulamasını Kullandılar

6. Sınıf öğrencilerimiz, Fen Bilimleri dersinde, “Vücudumuzdaki Sistemler” ünitesinde, Anatomy 4D’yi kullanarak iskelet ve kas sistemini incelediler.

7. Sınıf öğrencilerimiz okulun ilk haftasında, Fen Bilimleri dersinde “Sindirim Sistemi” üzerinde keyifli bir yolculuğa çıktılar. Beyaz tişört ya da önlükleri üzerine sindirim sistemi organlarını çizerek etiketlediler. Daha sonra ürünlerini giyerek, bu model üzerinden sunumlarını gerçekleştirdiler. Tüm öğrencilerin aktif olduğu ve öğrenmelerinin birebir değerlendirildiği verimli bir ders geçirdiler.

6. Sınıf Öğrencilerimiz Solunum Sistemini Öğrenmeye Maket Çalışması ile Başladılar

6. Sınıflarımız solunum sistemi konusuna modeller hazırlayarak giriş yaptılar. Böylece solunum sistemi organlarının vücudumuzdaki yerlerini ve yapılarını öğrenen öğrencilerimiz, hem keyifli hem de verimli bir süreç yaşadılar.

6. Sınıf Öğrencilerimiz Fen Bilimleri Dersinde...

7. Sınıf Öğrencilerimiz Fen Bilimleri Dersinde Sindirim Sistemi Tişörtleri Hazırladılar

Fen Bilimleri

Page 28: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

28

8. Sınıf öğrencilerimiz, Fen Bilimleri dersinde DNA modeli yaparak, DNA’nın yapısını keşfettiler ve DNA’da bulunan temel yapılar arasındaki ilişkiyi kavradılar. Renkli ve keyifli geçen dersimizde kendi DNA modellerindeki verilerden sonuçlar çıkardılar.

10. Sınıf öğrencilerimiz, kırmızı lahanadan kendi ayraçlarını (indikatörlerini) yaparak günlük hayatlarında kullandıkları çeşitli malzemelerin, asitlik bazlık değerlerini yorumladıkları keyifli bir deney uygulaması gerçekleştirdiler.

12. Sınıf öğrencilerimiz "Metal Aktifliği" ile ilgili performans görevlerini başarıyla gerçekleştirdiler.

8. Sınıf Öğrencilerimiz DNA’nın Yapısını Modelleme Yaparak Öğrendiler

10. Sınıflarımız Kimya Dersinde Kırmızı Lahanadan Kendi Ayraçlarını Ürettiler

12. Sınıf Öğrencilerimiz Kimya Performans Görevlerini Başarıyla Gerçekleştirdiler

Page 29: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

29

Ortaokul öğrencilerimizden oluşan organizasyon komitesi, bu yıl ilk kez gerçekleşecek olan Bilim ve Çevre Festivali (BİLÇEVFEST) için ilk toplantısını yaptı.

28 Eylül 2016 tarihinde gerçekleşen toplantıda öğrenciler, görev dağılımlarını belirledi, festivalde gerçekleşecek olan

yarışmaların temalarına beyin fırtınası yaparak karar verdiler.Toplantıya katılan lise öğrencileri Berk Yazar ve İpek Tek,

EnvironmenTED İstanbul Çevre Konferansının organizasyonu ile ilgili deneyimlerini paylaşarak, ortaokul öğrencilerimize danışmanlık yaptılar.

22 Ekim 2016 tarihinde Enka Okulları’nda düzenlenen Sonbahar Öğretmenler Sempozyumu’nda Fen Bilimleri Bölümünden Suzan Sevda Karataş ve Yelda Karagüzel öğretmenlerimiz ortaokulumuzda yapılan Fen dersi etkinliklerini ve ecoTEDİSTANBUL çalışmalarını içeren “Hayata Hazırlayan, Hayatın İçinden Fen Dersleri” adlı sunumlarını meslektaşlarıyla paylaşarak, büyük beğeni topladılar.

BİLÇEVFEST Organizasyon Komitesi İlk Toplantısını Yaptı

Fen Bilimleri Öğretmenlerimiz Sonbahar Öğretmenler Sempozyumunda

Page 30: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

30

Bu yıl Danimarka’nın Aalborg kentinde otuzuncusu düzenlenen, Caretakers of the Environment

International (CEI) 2016 konferansına, Coğrafya öğretmenimiz Didem Demirci ve Fen Bilimleri Bölüm Başkanımız Nurten Mersinlioğlu danışmanlığında 6 lise öğrencimiz katıldı.

Konferansa, aralarında Amerika, İskoçya, İrlanda, Japonya, İspanya, Portekiz, Tayvan, Hongkong, Endonezya’nın da bulunduğu 20’den fazla ülkeden, 250’den fazla delege katıldı.

Konferansta öğrencilerimiz iki sunum gerçekleştirdi. Bunlardan biri, okulumuzda neredeyse tüm birimlerin dahil olduğu ecoTEDİSTANBUL sürdürülebilir çevre eğitimi çalışmalarımızı anlattığımız “Going Green At School” Projesi, diğeri ise okulumuzda Coğrafya öğretmenimiz Didem Demirci tarafından 3 yıldır yürütülmekte olan “Self Sustaining Alpagut Village” Projesi idi.

Bolu-Alpagut Köyü, Sürdürülebilir Yaşam ve Permakültür Projesi, İstanbul’un önde gelen okulları ile birlikte gerçekleştirdiğimiz bir ortaklık projesidir. Bu projede, çok göç veren Alpagut Köyü’nde ekoturizm ve permakültür tarımı yapılarak istihdam yaratılmak suretiyle geriye göçün sağlanması amaçlanmıştır.

Konferansta geleneksel olarak gerçekleşen kültür gecesinde öğrencilerimiz, baklava, lokum, helva, pişmaniye gibi ülkemize özgü yiyecekleri diğer katılımcılara tattırdılar. Ebru etkinliği yaptırarak Türk kültürünün tanıtımını yaptılar.

Konferans süresince birçok atölye çalışmasına ve çevre gezisine katılan öğrencilerimiz, diğer okulların hazırladıkları projeleri izleyerek dünyanın dört bir yanında yapılan sürdürülebilirlik çalışmaları hakkında bilgi sahibi oldular ve yeni dostlar edindiler.

CARETAKERS OF THE ENVIRONMENT INTERNATIONAL Çevre Gençlik Konferansına Katıldık

Page 31: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

31

Ortaokul ecoTEDİSTANBUL Takımımız, 4 Ekim 2016 tarihinde toplanarak, bu yılki çalışma planlarını oluşturdu. Öğrencilerimiz, ilk çalışma konusu olarak belirledikleri “Atık Yönetimi, Sağlıklı Yaşam, Kaynakların Tasarruflu Kullanımı” hakkında farkındalık uyandırma duyurularını sınıflarında 10 Ekim 2016 tarihinde güne hazırlık saatinde yaptılar.

Ortaokul Sağlıklı Yaşam ve ecoTEDİSTANBUL Kulübünde Sağlıklı Beslenme ÇalışmalarıSağlıklı ve doğru beslenme alışkanlıklarının kazanılması, daha sağlıklı ve kaliteli bir yaşam

sürmenin temelini oluşturur. Uzmanlar, sağlıklı bir yaşam için, katkılı hazır gıdalar yerine evde yapılmış gıdaların tercih edilmesi

gerektiğini vurguluyor. Bu bakış açışıyla ortaokul ecoTEDİSTANBUL kulüp öğrencilerimiz, katkı maddesi kullanmadan köfte ve mücver yapmayı öğrendiler.

ecoTEDİSTANBUL Lise takımı sınıf temsilcileri kıyasıya geçen başkanlık seçimi yarışında, 9/B sınıfından Mehmet Kalaycıoğlu Lise Başkanı seçildi.

Farkındalık oluşturma, tüketim alışkanlıkları ve geri dönüşüm konularında okulda gerçekleştirilebilecek faaliyetlerle ilgili grup çalışmaları yapıldı. Sonuçlar, yeni projelere dönüştürülerek önümüzdeki günlerde hayata geçirilecek.

Lise sınıf temsilcisi öğrencilerimiz, 20 Ekim 2016 tarihinde, sınıflarda güne hazırlık saatinde bir sunum gerçekleştirerek, ecoTEDİSTANBUL Takımının amaçlarını, çalışma şeklini ve etkinliklerini sınıf arkadaşlarına tanıttılar ve sınıf arkadaşlarından beklentilerini dile getirdiler.

ecoTEDİSTANBUL Lise Sınıf Temsilcilerimiz Sınıflarda İlk Farkındalık Çalışmalarını Yaptılar.

ecoTEDİSTANBUL Çalışmalarımız

Page 32: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

32

Fen Bilimleri Bölüm Başkanımız Nurten Mersinlioğlu, TURÇEV (Türkiye Çevre Eğitimi Vakfı) tarafından, İstanbul’da, 26 Ağustos 2016 tarihinde gerçekleşen YRE (Young Reporters for the Environment) programı toplantısına katıldı.

Toplantıda, katılımcılara, bir sürdürülebilir yaşam ve çevre eğitimi projesi olan ve İstanbul okullarıyla işbirliği içinde gerçekleştirilen “Bolu-Alpagut, Sürdürülebilir Yaşam ve Permakültür” projesi ile ilgili bilgi verdi.

Öğrencilerimiz, Düşün-Tasarla Kulübü çalışmalarına, “Evde günlük yaşantımızda kullandığımız bazı eşyaları farklı-özgün; bize ve doğaya zarar vermeyecek şekilde nasıl tasarlarız?” sorusuna yanıt arayarak başladı. Birçok plastik eşyanın yerine, doğadan, topraktan ürettikleri özgün objeleri kullanmaya başladılar bile!

Ortaokul ecoTEDİSTANBUL Takımından öğrencilerimiz Derin Sönmez, Göksu Karaman ve Sude Süral, danışman öğretmenleri Suzan Sevda Karataş ile birlikte 27 Ekim 2016 tarihinde Yedikule Hayvan Barınağına gittiler.

Öğrencilerimiz, barınağın eksikleri olan kuru mama, makarna ve temizlik malzemelerini barınağa teslim ettiler. Bu malzemeler, Ortaokul ecoTEDİSTANBUL Takımımızın 4-5 Ekim 2016

tarihlerinde, kendi yaptıkları kek ve kurabiyeleri satarak elde ettikleri gelirle satın alındı.

Bu önemli ve değerli çalışmada büyük bir istek ve coşkuyla emek sarf eden öğrencilerimizi tebrik ediyoruz.

Fen Bilimleri Bölüm Başkanımız Nurten Mersinlioğlu Uluslararası Young Reporters of the Environment (Çevrenin Genç Sözcüleri Programı)

Toplantısına Katıldı

Plastiğe Alternatif Toprak Tasarımlar-ECOART

Ortaokul EcoTEDİSTANBUL Takımımızın Yedikule Hayvan Barınağı Ziyareti

Efe Eryılmaz Eren Can Hasbolat

Page 33: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

33

Plastiğe Alternatif Toprak Tasarımlar-ECOARTTED İstanbul Koleji olarak tüm seviyelerde birkaç yıldır

yürütülen atık toplama projemizin ilkokulumuzda bu seneki konusu “Elektronik Atıklar” oldu.

Elektronik cihazların üretiminde kurşun, kadmiyum, cıva gibi birçok ağır metal kullanılıyor. Bu sebeple, atık haline gelmiş elektronik cihazların, çevre ve insan sağlığına etkilerini

en aza indirmek amacıyla, kaynağında ayrı toplanmaları ve geri dönüşüme kazandırılmaları gerekiyor.

İlkokul genelinde toplayacağımız elektronik atıklarla okulumuzda “Elektronik Heykeller” yaparak konuya dikkat çekmeyi ve elektronik

atıkların ayrı toplanmasına katkıda bulunmayı hedefliyoruz. Öğrencilerimiz evlerinden ya da çevrelerinden

getirecekleri bozulmuş, tamir edilemeyecek elektronik atıkları İlkokul Binası girişindeki e-atık kutularına atabilirler.

Tüm öğrenci ve velilerimizi kampanyamıza katkıları için davet ediyoruz.

Anaokulumuzda, 2015-2016 Eğitim-Öğretim yılında başladığımız, uluslararası Eco okullar programının 10 ülkede yürütmekte olduğu ve 5 yıl sürecek olan TOYOTA Biyolojik Çeşitlilik Projesine devam ediyoruz. Bu kapsamda, 2 Kasım 2016 tarihinde,1500’den fazla bitki çeşidine ev sahipliği yapan Atatürk Arboretum’una biyolojik çeşitlilik gözlemi yapmaya giden öğrencilerimiz, keyifli bir gün geçirdiler..

İlkokul Elektronik Atık Toplama Kampanyası

Anaokulumuz Biyoçeşitlilik Gezisindeydi

Page 34: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

34

Cambridge İngilizce Sınavları Sertifika Törenimizi Gerçekleştirdik!

İngilizce

2016 Haziran ayında Cambridge İngilizce sınavlarına giren ilkokul ve ortaokul öğrencilerimiz, 27 Ekim 2016 tarihinde okulumuzun konferans salonunda gerçekleşen törenle sertifikalarını aldılar. Öğrencilerimize sertifikalarını dağıtmadan önce

British Side tarafından gerçekleştirilen sunumda Cambridge İngilizce sınavlarının önemi ve uluslararası geçerliliği bir kez daha vurgulandı.

Uluslararası ölçeklere göre tamamen okul dışında hazırlanıp değerlendirilen bu sınavlar ile İngilizce yetkinlik düzeylerini kanıtlamış olan öğrencilerimizi bir kez daha kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.

Yabancı Diller

5. Sınıf öğrencilerimiz, İngilizce derslerinde 'English English Everywhere' adlı kitaplarında bulunan ‘Kıtalar ve Okyanuslar’ ünitesini işlerken farklı kıtaları, gruplar halinde araştırdılar ve buldukları bilgileri kendilerine verilen çalışma kâğıtlarına yazdılar. Araştırmaları sonucunda elde ettikleri bilgileri, sınıf arkadaşlarıyla paylaşan öğrencilerimiz sene boyunca araştırmaya dayalı projeler yapmaya devam edecekler.

5. Sınıf Öğrencilerimiz İngilizce Derslerinde, Araştırma Yaparak Öğrenmenin Keyfini Yaşadılar!

Page 35: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

35

Lise Öğrencilerimiz DŞMUN’16 Konferansında

Global Issues Kulübü olarak 13-16 Ekim 2016 tarihlerinde 10 ve 11. Sınıflardan bir grup öğrencimiz, kulüp danışman öğretmenleri Burcu Cinli eşliğinde Özel Darüşşafaka Okullarında düzenlenen DŞMUN’16 etkinliğine katıldılar. Okulumuz öğrencileri, bu konferansta İspanya’yı 4 delege ve 1 büyükelçi olarak temsil etmişlerdir. Son derece öğretici ve küresel konulara yeni bir bakış açısı kazandıran bu deneyim sonrası öğrencilerimiz, bir sonraki MUN Konferansını heyecanla beklemeye başladılar. Okulumuzu en iyi şekilde temsil eden öğrencilerimizi kutluyor, yıl içinde katılacakları diğer konferanslarda da başarılarının devamını diliyoruz.

İlkokul İngilizce Bölümü olarak bu yıl üçüncüsünü düzenlediğimiz Fun Day etkinliğimizi 20 Eylül 2016 tarihinde gerçekleştirdik. Öğrencilerimiz, kendileri için hazırlanan farklı aktivite istasyonlarında birbirleriyle yarışırken eğlenceli dakikalar geçirdiler. İngilizceyi sınıf ortamı dışında

kullanma fırsatı yakaladıkları bu etkinlik ile yeni eğitim ve öğretim yılına merhaba dedik.

İlkokulumuzda Fun Day

Page 36: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

36

9. Sınıflarımızın İngilizce Münazara Çalışmaları

9. Sınıf öğrencilerimiz her yıl olduğu gibi bu yıl da farklı bir konuda sınıflararası münazara çalışmalarına başladılar. Bu yılın ilk konusu olan “Robots should replace teachers in the classroom” (Sınıfta öğretmen yerine robotlar olmalı) önermesi hakkında yapılan çalışmalar oldukça çekişmeli geçecek gibi... Final konusunun ve finalistlerin henüz belirlenmediği, ancak karşılaşmaların devam ettiği bu süreçte öğrencilerimiz, bir yandan İngilizce münazara kurallarına uyarak İngilizcelerini geliştirirken, öte yandan son derece keyif aldıkları bu çalışmada birinciliği almak için üstün bir çaba gösteriyorlar.

29 Eylül 2016 tarihinde 125. Yıl İELEV Okullarında gerçekleştirilen Vakıf Okulları Yabancı Dilde Duvar gazetesi toplantısına Ortaokul İngilizce Zümre Başkanı Müzeyyen Yazıcıoğlu önderliğinde 7. Sınıf öğrencilerimizden Işık Gök, Burak Erpolat ve Lara Öge katılmışlardır. Bu toplantıda farklı vakıf okullarından gelen öğrenciler yeni duvar gazetesinin konusunu ‘Gözlükler’ olarak belirlediler. Öğrencilerimiz İngilizce, İspanyolca, Fransızca ve Almanca dillerindeki ürünlerini duvar gazetesinde görmeyi heyecanla bekliyoruz.

Vakıf Okulları Yabancı Dilde Duvar Gazetesi Toplantısına Katıldık

Page 37: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

37

Öğrencilerimizi motive edebilmek, Fransızca öğrenimini daha ilginç ve zevkli hale getirebilmek, konunun tümünü görmelerini sağlamak amacıyla derslerimizde Green Screen kullanmaya başladık. Birbirinden ilginç yerlerde öğretmenlerinin çekimlerini izleyen öğrencilerimiz, derslerde hem eğleniyorlar hem de kendileri

de benzer diyalogları sınıf içerisinde hazırlayıp sunuyorlar. Öğretmenlerini ekranda bazen Paris’te, bazen bir alışveriş merkezinde gören öğrencilerimizin derse ilgisi artarken Fransızca cümle kurma yetileri de gelişiyor.

Ortaokul ve Lise İspanyolca derslerimize renkli sınıf aktiviteleriyle devam ediyoruz. 5. Sınıflarımız kendilerini tanıtarak rengarenk elleri bir araya getirip bir pano oluşturdular. 6. Sınıflarımız ise okula dönüşlerini deniz topu üzerinde yazılı olan çeşitli sorularla renklendirirken aynı zamanda geçen yıl öğrendiklerini de hatırladılar.

Lise İspanyolca hazırlık sınıfımız ise fiil çekimlerini daha eğlenceli hale getirmek için öğrendikleri çeşitli fiilleri, renklendirerek hem keyif almış hem de görsel anlamda da konuyu kavramış oldular.

Fransızca

İspanyolca

On va à Paris… Allez-y!

RENKLİ İspanyolca Sınıfları

22 Ekim 2016 tarihinde ENKA Okullarında gerçekleşen Sonbahar Öğretmenler Konferansında Almanca, Fransızca ve İspanyolca Zümresi öğretmenlerimiz birer sunum gerçekleştirdiler.

Yabancı dil derslerimizde Eğitim Teknolojisi Kullanımı

konulu sunumlarımız ilgiliyle izlenerek, başarıyla gerçekleştirilmiştir.

2. Yabancı Dil Zümremizin ATC Sunumları

Page 38: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

38

Hazırlık Sınıfı Almanca öğrencilerimiz, belirlenen konular çerçevesinde, birbirleri hakkında sözlü ve yazılı bilgi alışverişi yaptıktan sonra, arkadaşları için hazırladıkları arama ilanlarını oluşturdular. Öğrencilerimiz, bu çalışmayı yaparken hem öğrendiklerini uyguladılar, hem de eğlenceli vakit geçirdiler.

Okulumuzun üye olduğu Almanya Hükümeti ve Goethe Enstitüsü destekli PASCH Girişimi, Almanya Uluslararası Dil Kampına her yıl olduğu gibi bu yıl da okulumuz öğrencilerine

burslu katılma hakkı vermiştir. Yazılı başvuru ve mülakat sonucu seçilen 10. Sınıf öğrencimiz Berivan Yıldız Almaya’daki izlenimlerini bizimle paylaştı.

Almanca Hazırlık Sınıfı Çalışmalarımız

PASCH Almanya Uluslararası Dil Kampı

Almanca

Okulumuzun üye olduğu PASCH organizasyonu bursu ile yazın 7 Ağustos-27 Ağustos 2016 tarihleri arasında 3 haftalık Uluslararası Almanya Dil Kampına katılmaya hak kazanmıştım. Birçok ülkeden 55 öğrencinin olduğu bu kampta öğleden önce Almanca dersleri görüyor, öğleden sonra ise çeşitli kültürel aktivitelere katılıyorduk. Hafta sonları ise Almanya’nın bulunduğumuz bölgelerine yakın olan tarihi ve kültürel yerlerine çeşitli geziler düzenleniyor ve Almanya’yı yakından tanıma fırsatı sağlanıyordu.

Yazın katılmış olduğum bu kamp sayesinde, Almanca dilimi geliştirme ve sertifika alma fırsatı elde ettim. Konuşarak pratik yapmış ve dil seviyemi ileri bir dereceye taşımış oldum. Bunun yanı sıra Almanya’yı gezip görerek yakından tanıma ve aynı zamanda başka kültürleri de tanıyarak uluslararası arkadaşlıklar kurma şansım oldu. Böyle projelerin bizim yaş grubumuz için çok faydalı olduğunu düşünüyorum ve bütün Almanca öğrencilerinin katılmasını öneriyorum. Berivan Yıldız 10/B

Page 39: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

39

Matematik

Bu yıl Enka Okullarında yirmincisi düzenlenen Sonbahar Öğretmenler Sempozyumuna Matematik Öğretmenimiz Feyza Demir “YAZ, ÇİZ KES BOYA NE KADAR DA KOLAY ŞU ÇARPMA!” isimli sunumu ile katıldı.

"Çarpma işlemi, dört işlem becerisinin can damarıdır. İlkokul ile Ortaokul arasındaki Matematik köprüsünün temelinde yer alır. Toplama işleminin ardından pratik işlem yapma becerisini destekler. Hızlı düşünmek, sonuca çabuk ulaşmak elbette her zaman önemlidir. Ancak bunun yanında çarpım tablosunu hatasız ve çabuk yapabiliyor olmak kişiye moral verir, özgüveni yükseltir. Çarpma işleminin gücü, ardından gelen bölme işleminde ve sonraki çok adımlı işlemlerde hemen kendini belli eder."

Öğretmenimiz Feyza Demir sunumunda, K12 bütünlüğü kapsamında İlkokul Sınıf öğretmenlerine çarpma işlemi ile arası hiç iyi olmayan 10 yaşında bir çocuğun başından geçenleri bir hikâye eşliğinde anlatırken, diğer yandan hazırlanmış çeşitli aktiviteler, çalışma yaprakları ve yap-boz oyunları ile konunun detaylarını ve Ortaokul Matematik öğretmenlerinin bu gruptan beklentilerini aktarmıştır.

Okulumuz Matematik Öğretmenlerinden Uğur Mert, Sonbahar Öğretmenler Sempozyumuna “Dijital Araçlarla Zenginleştirilmiş Matematik Dersleri” ve “Eğitimde TI Teknolojilerinin Kullanımı” adlı iki sunumla katılmıştır.

Öğretmenimiz Uğur Mert sunumlarında, 21. yy becerilerinin ve dijital araçlarının derslerde kullanımının yaygınlaştığı bu

dönemde, derslerimizi uygun ve doğru seçilmiş araçlarla nasıl zenginleştirebileceğimiz, elimizdeki hangi araçları nasıl kullanabileceğimiz konusunda somut örnekler ve kaynaklardan oluşan bu sunumunda ayrıca son zamanlarda çok yaygınlaşan hologram teknolojisi ve bu teknolojinin özellikle Matematik dersinde nasıl kullanılabileceği ve en önemlisi kendi içeriklerimizi nasıl hazırlayabileceğimiz konusunda paylaşımda bulunmuştur. Özellikle hesap makineleri konusunda yoğunlaşan TI teknolojilerinin derslerde nasıl kullanılabileceği ve bunlarla ilgili etkinliklerin nasıl hazırlanabileceği konusunda da T3 Türkiye ekibi ile ortak bir sunumda yer almıştır.

Sonbahar Öğretmenler Sempozyumu

Page 40: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

40

Dört işlem becerisini geliştirmeye ve düşünmeye yönelik çalışmalardan biri 5. Sınıflarımızla yaptığımız “Çarpma işlemi ile Düşünüyorum” etkinliğiydi. Öğrencilerimizden önce kendilerine üç basamaklı bir sayı yazmaları istendi. Öğrenciler, bu sayıyı sıra ile 7, 11 ve 13 sayıları ile çarptılar. Ortaya çıkan sonuçlara şaşırdılar. Sınıfça sonucun nasıl o şekilde çıktığını tartışarak, çarpma işleminin kısa yoldan yapılması konusunda kendi kurallarını oluşturdular.

5. Sınıf öğrencilerimiz, kendilerine verilen yönergeden yola çıkarak kendi örüntü modellerini tasarladılar. Her örüntünün ilk beş terimini tablo içinde göstererek kural oluşturdular. Kuraldan yola çıkarak sonraki adımlardaki nesne sayısını hesapladılar. Öğrencilerimizin, yaratıcılıkları ve özenli çalışmaları sonucunda ortaya rengârenk çalışmalar çıktı.

Milyonlu sayıları yazmayı ve okumayı öğrenen 5. Sınıflarımızla PADLET etkinliği yaptık. Öğrencilerimiz, bir web sayfası üzerinde buluştular, kendi örnek sayılarını seçerek, bu sayıyı tanımladılar. Sayı ve basamak değerlerini buldular.

27 Ağustos 2016 tarihinde, Hisar Okullarında gerçekleştirilen AP Calculus Workshop’una Matematik Bölümü öğretmenlerimizden Elvan Yaralılar katılmıştır. Birçok materyal ile zenginleştirilen eğitimde, AP Calculus AB ve AP Calculus BC arasındaki farklar tartışılmış ve her iki sınavdan da birçok soru çözülmüştür. Bunlara ek olarak, doğru puanlama nasıl yapılır konusu da detaylı olarak tartışılmıştır.

Matematik öğretmenlerimizden Uğur Mert ve Elvan Yaralılar, 25-26 Ağustos 2016 tarihlerinde, Üsküdar Amerikan Lisesinde, Uğur Mert’in de yer aldığı T3 Türkiye ekibinin düzenlediği TI Teknolojilerinin Eğitimde Kullanımı ve STEM uygulamaları ile ilgili eğitime katıldılar.

5. Sınıf Matematik Derslerimizden...

Çarpma İşlemi ile Düşünüyorum

Örüntüler Etkinlik Çalışması

PADLET Çalışması

AP Calculus Workshop

TI Teknolojilerinin Eğitimde Kullanımı

Toprağımızı Kendimiz Oluşturuyoruz, Ürünümüzü Kendimiz Yetiştiriyoruz…

Page 41: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

41

Sosyal Bilimler Bölümü etkinliklerinden olan Ortaokul Sürdürülebilir Yaşam ve Permakültür Kulübü,

20 Eylül 2016 tarihinde çalışmalarına başladı. Yeni eğitim öğretim döneminde yapılacak etkinlikleri planlamak için permakültür bahçesini gezdik ve öğrencilerimize bahçe tanıtımı yaptık. Bahçeden toplanan ürünlerden tohum çıkarma işlemini yaparak çıkartmış olduğumuz tohumların viyolelere ekim işlemini gerçekleştirdik. Dikilen tohumların sulamasını yaptık. Bahçe hasadı sonrasında yükseltilmiş yatakları havalandırarak yeni ekim-dikim işlemleri için yatakları hazır hale getirdik. Öğrencilerimizle bahçeden elde ettiğimiz ürünlerin turşusunu kurduk. Kulüp çalışmalarımız yıl boyunca farklı uygulamalarla devam edecektir.

Lisemizde yaptığımız Permakültür çalışmaları ise, 28 Eylül 2016 tarihinde Coğrafya Proje Hazırlama dersinde yeni eğitim yılımız içinde yapacağımız permakültür etkinliklerimiz için kompost gübre yapma etkinliği ile başlamış oldu. Okulumuzun farklı birimlerinden topladığımız atıkları permakültür bahçemizdeki kompost çukurunda soğuk kompost için organik atıklarla birleştirdik. Yemekhaneden alınan gıda atıkları, marangozhaneden alınan talaşlar ayrıca bol miktarda karton ekledik. İlerleyen günlerde dönemsel olarak kompost çukurunu besleyip sulayarak kendi toprağımızı oluşturmuş olacağız.

Sosyal Bilimler

Toprağımızı Kendimiz Oluşturuyoruz, Ürünümüzü Kendimiz Yetiştiriyoruz…

Page 42: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

42

TED İstanbul Koleji, TED Kayseri Koleji Ulusal Forumunda14 – 17 Ekim 2016

TED Kayseri Koleji tarafından düzenlenen III. Ulusal Forumu’na 9 öğrencimizle katıldık. Oryantasyon, takım oluşturma çalışmaları, komite çalışmaları, genel kurul gibi aktivitelerden oluşan foruma TED İstanbul Koleji, TED Samsun Koleji, TED Hatay Koleji, TED Alanya Koleji, TED Mersin Koleji, Tarsus Amerikan Koleji, Üsküdar Amerikan Koleji, Maltepe Uğur Anadolu Lisesi, ENKA Okulları, Nuh Mehmet Küçükçalık Anadolu Lisesi, Kayseri Kilim Sosyal Bilimler Lisesi olmak üzere 11 okul katıldı.

4 gün süren forumda Çevre, Eğitim Ekonomi, Sanayi, Sanat, Sağlık, Güvenlik, Spor, Teknoloji gibi komitelerde, seçilen sorunların nedenleri ve çözümlerini araştırdılar, ulaştıkları sonuçları, buldukları çözümleri diğer komitelere açıklayarak onları ikna etmeye çalıştılar. Genel Kurul oturumlarında gerçek bir meclis deneyimi yaşayarak komite taslaklarını arkadaşlarına sundular. Bütün komitelerin taslakları meclis tarafından onaylandı.

Genel Kurulun ardından Kapanış Töreni yapılarak TEKUF sona erdirildi. Öğrencilerimiz, komiteler dâhilinde farklı okullardan gelen öğrencilerle çalışarak bilgi paylaşımında bulunup, unutulmayacak dostluklar kurdular.

Page 43: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

43

TED İstanbul Koleji, TED Kayseri Koleji Ulusal Forumunda14 – 17 Ekim 2016

Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik

Lise öğrencilerimize Geleneksel Meslekler Günü etkinliğimizi, 3 Kasım 2016 tarihinde gerçekleştirdik. 16 Meslek odasında 48 konuğun katılımıyla Mimarlık, Tıp, Hukuk, Reklamcılık, Sinema TV, Makine Mühendisliği, Medya İletişim Sistemleri, Eczacılık, Pilotaj, Endüstri mühendisliği, Ekonomi,

Bilgisayar mühendisliği, Moda tasarımı, Psikoloji, İşletme, Uluslararası Lojistik bölümlerinin tanıtımlarını dinledik. Her meslek odasında üniversiteden akademisyen-alanda çalışan meslek uzmanı-üniversite öğrencisi eşliğinde yapılan sunumlarla öğrencilerimiz ilgi duydukları meslekleri daha yakından tanıma fırsatını yakaladılar ve merak ettikleri

tüm sorulara yanıt bulmaya çalıştılar. Öğrencilerimizin kariyer hedefleri için doğru bilgiler edindikleri bu etkinliğimize katkılarından dolayı başta, gelen tüm konuklarımıza, etkinliğin gerçekleşmesinde çok yoğun emek harcayan 10. Sınıf öğrencilerimize ve öğretmenlerimize teşekkür ederiz.

10. Meslekler Günü Etkinliğimizi Gerçekleştirdik

Ergenlik dönemi ile birlikte sınavların değeri öğrencilerin hayatında daha önemli bir tutmakta ve her öğrenci bu yoğun dönemde farklı boyutlarda sınavlarda olumsuz duygular yaşayabilmektedir. 2-3 Kasım 2016 tarihlerinde 8. Sınıf öğrencilerimizle seramik hamuru ile yaptığımız çalışmada amacımız, gerçek hayatta kişinin kaygılarının kendisinin yarattığı ve bunları kendi elleriyle bozabileceğine dair bir farkındalık kazandırmaktı.

PDR ve Görsel Sanatlar Bölümü’nün Disiplinler Arası İşbirliği çerçevesinde 8. Sınıf öğrencilerimize yapılan bu çalışmada, önce hamur ile sınavlara dair yaşadıkları olumsuz duyguları kille biçimlendirmeleri istenmiştir (Yaşadığınız nasıl bir olumsuz duygu? Bu olumsuz duygu neye benziyor? Ne zaman yaşıyorsunuz? Vücudunuzun neresinde hissediyorsunuz?). Öğrencilerimiz tarafından kille simgeleştirilen bu olumsuz duyguların tekrar kendileri tarafından bozulması istenilmiştir. Olumsuz duygu ve öfke ile başa çıkmak için "Nefes Egzersizi" çalışması yapılmıştır. Çalışmanın ardından bozdurulan killerin yani olumsuz duyguların yerine hissetmek istedikleri olumlu duyguların tekrar kil ile ifade edilmesi ve bunların sınıf içerisinde sözel olarak da paylaşılması sağlanmıştır.

8. Sınıf Öğrencilerimize Seramik Hamuru ile Sınavda Yaşanan Olumsuz Duygular Farkındalık Çalışması

Page 44: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

44

Bilişim alanındaki yeniliklerin hızla artışı ve kullanılan teknolojik cihazlara erişimin kolaylaşması ile çocuklarımızın bilişim cihazlarını kullanma oranı gün geçtikçe artmaktadır. Yetişkinlerin kullanmakta zorlandığı bir çok teknolojik cihazı kullanmak onlar için çok basit bir işlem. Bu hızlı gelişimin ortasında, onların bu becerilerini olumlu yönde değerlendirmek ve bilgisayarın sadece bir oyun aracından ibaret olmadığını onlara göstermek amacıyla erken yaşta programlama öğretiminin önemli olduğu düşüncesi, son zamanlarda en sık karşılaştığımız bir kavramdır.

Okulumuzda Bilişim Teknolojileri ve Yazılım müfredatımıza ek olarak, 2016-2017 Eğitim-Öğretim yılında 1 ve 2. Sınıf öğrencilerimize “Kodlama” dersleri verilmeye başlanmıştır. Derslerde yapılan etkinlikler ile öğrencilere; yaratıcı düşünme, problem çözme, matematik ve analitik düşünce altyapısını geliştirme, konsantrasyon, analiz-sentez, hem sonuç hem de süreç odaklı düşünme, içsel motivasyonunu kullanma, hayal gücünü kullanma, teknik kavramlarla tanışma ve esnek düşünme gibi birçok beceri kazandırılması hedeflenmektedir. Bu becerileri kazanan öğrencilerimizin, gelecek yıllarda alacağı eğitimler

için bir zemin hazırlayacağı düşünülmektedir.İlkokul 3 ve 4. Sınıf öğrencilerimiz ile Ortaokul 5, 6 ve 7. Sınıf öğrencilerimize uyguladığımız Bilişim

Teknolojileri ve Yazılım dersi müfredatımızda farklı konulara yer verilmektedir. Office programları kullanımı, Programlama, 3 Boyutlu Tasarım, Mobil Uygulama Geliştirme, Elektronik Devre Programlama, Ardunio ve Robot Eğitimlerini hazırladığımız farklı etkinlik ve uygulamalar ile vermekteyiz.

1 ve 2. Sınıflarımızda İlk Kodlama Dersinde Neler Yaptık?“Bilgisayarlar her şeyi bilir mi?” sorusu ile başlayan ilk Kodlama dersimiz öğrencilerimizin verdiği

cevaplar ile çok güzel bir noktaya geldi. Öğrencilerimizin verdiği cevaplar doğrultusunda, bilgisayarların veya robotların aslında insanların onlara yüklediği programlar sayesinde bir çok işlemi yapabildiği ortak fikrine varıldı. Peki programlar nasıl oluşuyordu, programı oluşturan şey aslında neydi? Öğrencilerimiz, öğretmenlerimizin tasarladığı eğlenceli bir eğitim materyali ile oyun tadında bir etkinlik yaparak ‘Komut’ kavramını keyifle anlamaya çalıştılar. Daha sonra kendilerine dağıtılan ‘Move The Flurbs’ etkinliği ile bu oyundan öğrendiklerini bireysel olarak uygulama fırsatı buldular.

1 ve 2. Sınıf Öğrencilerimize Kodlama Eğitimi

Bilişim Teknolojileri

Page 45: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

45

FLL TÜRKİYE; FIRST® LEGO® League / FLL, FIRST Vakfı ve LEGO firmasının ortak çalışmasından doğmuş, uluslararası, kar amacı gütmeyen bir programdır. Gençler ve çocuklar 4-10 kişi arası takımlar kurarak her yıl dünyanın gündemine ait farklı bir tema üzerinde araştırma yapar, çözüm üretir, paylaşır ve özgüven inşa ederler. Evrensel sunum metotlarını uygulayarak takım olarak çalışması ve kaynakları iyi kullandıkları bir deneyim yaşarlar.

Bilim Kahramanları Derneği, özgüven sahibi, sorgulayan, takım halinde toplumsal sorunlara çözümler üretebilen bir gençlik yetişmesi amacıyla, dünyada 80 ülkede yapılan FIRST® LEGO® League (FLL) etkinliğini Türkiye’de gerçekleştirmektedir. FLL etkinliği; tematik, bilimsel, süreç ve takım çalışması odaklı bir turnuva olarak her yıl daha fazla katılımcı ve gönüllüyle hayata geçiriliyor.

Turnuvalara katılan takımlar, 2-3 ay öncesinden çalışmalara başlamaktadırlar. Bu süre içerisinde turnuvada kazanacakları asıl başarının bir takım ruhunu benimseyebilme, arkadaşça rekabet edebilme, takımca keşfedilen bilgilerin değeri, kazanılan deneyimlerin başkalarıyla paylaşılması, duyarlı profesyonellik gösterebilme yeteneği olduğu her fırsatta anlatılmakta ve bu davranışları içselleştirmeleri sağlanmaktadır.

Takımlardan turnuvaya hazırlık aşamasında LEGO Mindstorm EV3 setleri ile verilen temadaki görevleri yerine getirebilecek bir robot tasarlamaları, programlamaları, probleme özgün çözümler üretmeleri, buldukları çözümleri görsel bir şekilde sunum yapmaları ve tüm bunları gerçekleştirirken FLL Değerlerine uygun tutum sergilemeleri beklenmektedir.

TED İstanbul Koleji Vakfı Özel Ortaokulu olarak, 18-19 Şubat 2016 tarihlerinde “First Lego League Türkiye” turnuvasının Bursa’da gerçekleştirilecek ayağına “MASTER MAKERS” takımımız ile katılım sağlayacağız. Takımımız, bu yılın teması olan “Hayvanlar; yaşam ortaklarımız” konusu için çalışmalarına başladı.

Turnuva hakkında detaylı bilgiye http://www.bilimkahramanlaribulusuyor.org/adresinden ulaşabilir ve 18-19 Şubat 2016 tarihlerinde takımımızı desteklemek için Bursa’ya gelebilirsiniz.

Master Makers Takımımız “FLL TÜRKİYE” Turnuvasında!

Page 46: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

46

RoboTEDİST Takımımız “II. TURKISH ROBOTICS OFF-SEASON” Turnuvasında

1994 yılından beri FIRST Vakfı (For Inspiration and Recognition of Science and Technology) tarafından düzenlenen ve “Zekâ İçin Spor” sloganıyla ortaya çıkan, her sene 15-18 Yaş grubu için düzenlenen uluslararası robotik turnuvası olan FRC (First Robotics Competition)’nin Türkiye’de ikinci

kez düzenlediği sezon dışı turnuvaya RoboTEDİST Takımımız tekrar ismini yazdırdı.

Fikret Yüksel Vakfının, FIRST Robotics Competition’u Türkiye’ye tanıtmak amacıyla 2015 yılında ilk kez düzenlediği Off-Season Turnuvasına RoboTEDİST Takımımız katılmıştı. Takımımız, daha önce Amerika’daki FRC yarışmalarında yer alan takımlarla karşılaşmış olmasına rağmen, robot performansı ile finale kalan ittifak içinde yer alarak “FINALIST AWARD” ödülünü kazanmıştı.

19-20-21 Kasım 2016 tarihlerinde, Ülker Sports Arenada, bu yıl ikincisi düzenlenecek olan Turkish Robotics Off-Season turnuvasında takımımızın yeni görev teması “Rack’N Roll” oldu. RoboTEDİST Takımımız, geçen yıl katıldıkları turnuvadan tecrübelerini kullanarak hızla çalışmalarına başladı.

6 haftalık bu süreçte takım çalışması ve iş birliği başta olmak üzere, problem çözme, yaratıcılık ve sosyal medya kullanımı becerileri ile temaya uygun yeni bir robot tasarlama, “Safety First” ilkesini turnuva anında tüm takımlara aktarma, bütçelerini karşılayacak bir sponsor bulma, kıyafet ve broşürlerinin tasarımlarını yapma görevlerini yerine getirecekler. Turnuva sonrasında bu deneyimlerini K12 içinde küçük kardeşlerine aktarmaya devam edeceklerdir.

/RoboTEDİST

Bizi Takip Edebileceğiniz Sosyal Medya Hesaplarımız:

/RoboTEDİST

http://www.robotedist.org/[email protected]

YarışmaTeması

Page 47: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

47

Beden Eğitimi ve Spor

Öğrencilerimiz Voleybol Milli Takımlarında 13-17 Temmuz 2016 tarihleri arasında Bulgaristan’ın Kazanlak şehrinde, Milli Takım Küçük Kızlar

Balkan Voleybol Şampiyonası düzenlenmiştir. Lise öğrencilerimizden, Defne Mine Arlıel, Sude Pehlivan ve Peyman Yardımcı, Milli takımlar düzeyinde bu müsabakalarda ülkemizi başarıyla temsil eden kadro içerisinde yer almışlardır.

Küçük Kızlar Balkan Voleybol Şampiyonasında mücadele eden Milli Takımımız, turnuvada başarılı maçlar oynayıp final oynama başarısını göstermiştir. Final müsabakasında, ev sahibi Bulgaristan’ı 25-14, 25-19 ve 25-21’lik setlerle 3-0 yenerek şampiyon olmuştur.

Lise 10. Sınıf öğrencilerimizden, Zeynep Üzen, 12-16 Ağustos 2016 tarihleri arasında, Karadağ’ın Bar şehrinde düzenlenen Yıldız Bayanlar Balkan Voleybol Şampiyonasında ülkemizi temsil eden Yıldız Bayan Voleybol Milli Takımı kadrosunda yer almıştır. Yıldız Bayan Milli Takımımız turnuvada final oynamıştır, turnuvayı takımımız ikinci olarak tamamlamıştır. Milli takımlarımızı ve sporcu öğrencilerimizi kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.

Türkiye Tenis Federasyonu tarafından, 05-09 Eylül 2016 tarihleri arasında, İstanbul Göztepe Gül Bahçe Spor Tesislerinde 16 Yaş Tenis Türkiye Şampiyonası düzenlendi. Bu müsabakalar sonunda, öğrencimiz Azra Deniz Çömlek Tek Bayanlarda Türkiye Şampiyonu, Çift Bayanlarda Türkiye İkincisi olmuştur. Öğrencimizi gönülden kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.

Öğrencimiz Azra Deniz Çömlek Teniste Türkiye Şampiyonu

Page 48: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

48

Öğrencilerimizin Tenis Başarısı

Öğrencimiz Maya Özagar’ın Tenis Başarısı

Öğrencimiz Alp Kuzulu Karate 55 Kiloda Şampiyon

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Haftası nedeniyle, 29-30 Ekim 2016 tarihleri arasında İzmir’de, İller Arası Karate şampiyonası düzenlendi. Bu şampiyonaya, İstanbul, İzmir, Bursa, Balıkesir,

Manisa, Denizli, Aydın, Muğla, Uşak, Isparta, Afyon ve Eskişehir illerinden 426 sporcu katıldı. Müsabakalar sonucunda, Okulumuz 10/A sınıfı öğrencimiz, Orhan Alp Kuzulu 55 Kiloda Şampiyon olmuştur. Öğrencimizi kutluyor başarılarının devamını diliyoruz.

Öğrencimiz Maya Özagar, Türkiye Tenis Federasyonu faaliyet programlarında yer alan ve Artvin Arhavi Tenis Kulübünde 20-28 Ağustos 2016 tarihleri arasında yapılan 12 Yaş Yaz Kupasında, Çiftler Kategorisinde Şampiyon oldu. Öğrencimizi kutlar başarılarının devamını dileriz.

Türkiye Tenis Federasyonu tarafından, 27-28 Ağustos 2016 tarihlerinde, Beykoz Tenis Kulübünde 12 Yaş Yaz Kupası 2x4 Tenis Turnuvası düzenlendi. Turnuvaya; Okulumuz 5. Sınıf öğrencilerinden

ve Spor Kulübümüz oyuncusu, Lara Öge ve Nehir Dizdar katıldılar. Başarılı öğrenci ve başarılı sporcu kapsamında uygulanan programa göre, haftada beş gün antrenman yapan öğrencilerimiz, bu müsabakalar sonunda ve 16 sporcu arasında dereceye girdiler. Turnuvada, Lara Öge Birinci, Nehir Dizdar İkinci oldu. Öğretmenimizi ve öğrencilerimizi kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.

Page 49: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

49

Öğrencimizin Senkronize Yüzme Branşındaki Başarısı

2-3 Temmuz 2016 tarihleri arasında, Avusturya’nın Viyana kentinde “4. AUSTRIAN OPEN 2016 Senkronize Yüzme” yarışmaları düzenlendi. 5. Sınıf öğrencimiz Nil Talu, bu yarışmalar sonunda, Solo ve Düet Branşlarında Gümüş, Teknik Branşta Bronz madalya aldı.

17-19 Haziran 2016 tarihleri arasında, İstanbul’da düzenlenen “Bireysel Yaz Senkronize Yüzme Türkiye Şampiyonasında, Düet Branşında Bronz madalya almaya hak kazandı. Öğrencimizi gönülden kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.

Türkiye Eskrim Federasyonu Minik Erkekler Açık Eskrim Müsabakaları, 7 Ekim 2016 tarihinde Konya’da yapıldı. Öğrencimiz Ardıç Safçı bu müsabakalar sonunda, Minik Erkek Epe Branşında Üçüncü oldu. Öğrencimizi kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.

Eskrim Federasyonunun 2016 yılı faaliyet programında yer alan, Eker Cup Süper Minikler ve Minikler Eskrim turnuvası, 14-16 Ekim 2016 tarihlerinde Bursa’da gerçekleşti. Öğrencimiz Beliz Soyak bu turnuvada ikinci oldu. Öğrencimizi kutluyor, Ulusal ve Uluslararası turnuvalarda başarılarının devamını diliyoruz.

Öğrencimiz Ardıç Safçı’nın Eskrim Branşındaki Başarısı

Öğrencimiz Beliz Soyak’ın Eskrim Branşındaki Başarısı

Türkiye Karate Federasyonu tarafından 2 Eylül 2016 tarihinde, 11. Uluslararası İstanbul Open Karate Turnuvası düzenlendi. Türk Karatesinin

gelenekselleşen organizasyonları arasında olan bu turnuvaya, 10/A sınıfı öğrencimiz Orhan Alp Kuzulu katıldı. Bu müsabakalar sonunda, öğrenci sporcumuz İstanbul Open Üçüncüsü olarak bizleri gururlandırdı. Öğrencimizi kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.

Öğrencimiz İstanbul Open Karate Turnuvası Üçüncüsü

Page 50: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

50

12-26 Ekim 2016 tarihleri arasında 6 ve 7. Sınıflar arasında Cumhuriyet Kupası Masa Tenisi Turnuvası düzenlendi. 36 öğrencimizin katılımıyla gerçekleştirilen turnuvada, mücadele eden tüm sporcularımıza teşekkür ederiz. Müsabakalar sonucunda 6 ve 7. Sınıflar düzeyinde dereceye giren öğrencilerimizi kutlar, başarılarının devamını dileriz.Dereceye Giren Öğrencilerimiz;

6. Sınıflar 1. Ömer Utku (6/D) 2. Kemal Çörtük (6/B) 3. Efe Önüt (6/C)

7. Sınıflar 1. M. Emir Özaytaç (7/B) 2. Burak Erpolat (7/A) 3. Yalın Belciler (7/A)

7. Sınıflar Arası Basketbol Turnuvasının ilk hafta maçları, 25-26 Ekim 2016 tarihlerinde oynandı. Oldukça çekişmeli ve heyecanlı geçen birinci hafta maçlarında, 7/A-7/C sınıfı ile 7/B-7/D sınıfı ile karşılaştı. Hırslı ve mücadele dolu geçen maçlarda, 7/A sınıfı, 7/C sınıfını yenerek 2 puanın sahibi oldu. 7/B-7/D mücadelesinde ise gülen taraf, 7/B sınıfı oldu. Bu maçta 7/B sınıfından Mehmet Kurul ve Taha Buyurgan dört sayı ile skorer isimler olurken, 7/D sınıfından Efe Eryılmaz attığı beş sayı ile ilk haftanın en çok sayı atan oyuncusu oldu. Deniz Ece Arabacıoğlu üç sayı ile ona eşlik etti. 7. Sınıflar ile başlayan turnuvalar tüm sınıflar düzeyinde devam edecektir. Ayrıca, öğrencilerimizi centilmence maçlar oynamalarından dolayı kutluyor, gelecek maçlarında başarılar diliyoruz.

Sınıflar Arası Masa Tenisi Turnuvası

Sınıflar Arası Basketbol Turnuvası

Page 51: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

51

Bu yıl Cumhuriyetimizin 93. Yılını büyük bir coşkuyla, 29 Ekim 2016 tarihinde okulumuzda kutladık. Beden Eğitimi ve Spor Bölümü Öğretmenleri tarafından hazırlanan dans gösterilerinde, Ortaokul öğrencilerimiz kafkas dansıyla, Lise öğrencilerimiz valls danslarıyla sunumlarını gerçekleştirdiler. İlkokul öğrencilerimiz ise birinci sınıflarda vals, ikinci sınıflarda cha-cha, üçüncü sınıflarda bachata, dördüncü sınıflarda tango gösterileriyle, bizlere ayrı bir heyacan ve mutluluk yaşattılar. Öğrencilerimize ve öğretmenlerimize bu güzel dans gösterileri için teşekkür ederiz.

Beden Eğitimi ve Spor Bölümümüzün Dans Gösterileri

Page 52: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

52

Beden Eğitimi ve Spor Bölümümü Branş Çalışmalarımız

Basketbol

Futbol

Beden Eğitimi ve Spor Derslerinde Basketbol branşına yönelik temel teknik çalışmalara önem verilmektedir. Branşa özgü saha ve malzeme bilgisinin yanı sıra öğrencilerimizin fiziksel gelişimine yönelik, koordinasyon, hız, çabukluk, dikkat ve beceri geliştirici çalışmalar yaptırılır. Basketbol branş saatinde yapılan eğlenceli oyun, yarışma ve müsabakalarla öğrencilerin derse aktif şekilde katılmaları sağlanır.

4 Ekim 2016 tarihinde 3 ve 4. Sınıf öğrencilerimiz ile eğlenceli Futbol çalışmalarımızı yaptık. Öğrencilerimiz ile ısınma ve koordinasyon çalışmasından sonra futbolda temel beceri gelişimine yönelik diriller yaparak, futbol maçı ile dersimizi tamamladık.

Jimnastik

Jimnastik derslerimizde; denge, kuvvet, çabukluk, esneklik, koordinasyon çalışmalarının yanı sıra, vücut kontrolü ve bedenini bilinçli bir şekilde kullanabilmeye yönelik çalışmalar şeklinde planlıyor ve uyguluyoruz. Derslerimizi yaş gruplarına göre oyunlarla da destekleyerek, eğitici-öğretici ve eğlendirici olarak yapıyoruz.

Page 53: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

53

Judo

Masa Tenisi

Voleybol

3 ve 4. Sınıflar Judo derslerimizde: Judonun diğer uzak doğu sporları arasındaki farkları, Do felsefesi, Judo kıyafeti, Kemer dereceleri, Selamlamalar, Duruşlar ve Düşüşler hakkında öğrencilerimizi bilgilendiriyoruz.

2016-2017 Eğitim-Öğretim yılında Masa Tenisi branşında 3 ve 4. Sınıflar düzeyinde iki-üç haftalık, dönüşüm gruplarına temel eğitim verilmektedir. Temel tekniklerin yanı sıra özellikle beceri ve koordinasyon çalışmaları yapılmaktadır.

Voleybol derslerimizde; temel duruşlar, parmak pas, manşet pas çalışmalarını yapıyoruz. Dersimizi yaş gruplarına göre oyunlarla da destekleyerek, eğitici-öğretici ve eğlendirici olarak işliyoruz.

Okçuluk

Okçuluk branşımızda, adaptasyon, esneklik ve dikkat artırıcı çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışmalarımız, öğrencilerimizin motivasyonlarını, özgüvenlerini yükseltirken aynı zamanda, dikkatli, duyarlı ve sabırlı olmalarını da sağlamaktadır. Hedefe odaklanıp, hedeften vurduğumuzda mutlu oluyor ve atış yarışmaları da yaparak hem spor yapıyor hem eğleniyoruz.

Page 54: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

54

Tenis

Tenis derslerimizde öğrencilerimize, temel tenis tekniklerinin yanı sıra koordinasyon, denge çalışmaları ile küçük kas gruplarını geliştirici çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmalarımızı branşa özgü oyunlar ile pekiştirip öğrencilerimizin temel tekniklerden forhand, backhand, vole, smaç ve servis vuruşlarına alışmalarını sağlıyoruz. Tenis raketi ve tenis topları ile oynadığımız oyunlarla öğrenimlerimizi pekiştiriyoruz. Amacımız, teniste temel teknik vuruşları öğretmek ve geliştirmek. Koordinasyon çalışmalarıyla, daha çabuk, daha kuvvetli ve daha atak olmalarını sağlamak, düzenli

beslenmeyi öğretmek ayrıca takım olma ve paylaşma-yardımlaşmanın önemi üzerine çalışmalar yapmaktayız.

Beden Eğitimi ve Spor Bölümümü Takım Seçme Sonuçları

• Ayda Remiz (9/B)• Elif Demirtaş (9/D)• Yasemin Akgül (9/B)• Sude Tunç (9/E)• Aylin Nazlı Kalkan (9/E)• Sude Kınık (9/C)• Yasemin Balta (9/A)• Aslı Dingil (9/E)• Dilhan Aradeniz (9/E)• Elif Nisa Alan (9/A)• Yankı Yanık (9/E)• Ceren Gedik (9/E)• Melisa Or (9/C)• Melisa Arın (9/A)• Şevval Toker (9/E)

• Defne Yanmaz (5/B)• İrem Moral (8/B)• Eva Köksal (8/A)• Lal Derin Mola (5/A)• Lara Aksüt (8/B)• Doğa Aydın (8/B)

• Mert Turan (5/B) • Kağan Demir Karaahmetoğlu (5/D)

• Işık Selışık (5/B) • Oğuzhan Demirhan (5/B)

• Arda Kanpulat (5/A) • Kerem Altunbüken (5/A)

• Alaattin Ali Tosun (5/C) • Alper Parla (5/A) • Ömer Sarıkaya (5/C) • Deniz Ulueren (5/D) • Çınar Ulucan (5/E) • Ertunga Ege Önüt (6/D)

Lise Dans Takımı Seçme Sonuçları

Ortaokul Dans Takımı

Seçme Sonuçları

Ortaokul Basketbol Takımı Seçme Sonuçları

• Alp Erzik (5/D)• Fatih M. Sağdıç (5/E)• Ufuk Erzik (5/C)• Alp Kaya (5/C)• Deha Uğur Özkan (5/C)• Gökhan Özcan (5/E)• M. Emir Çakmak (5/E)• Mert Aydın (5/E)

• Yunus Emre Demirhan (HZ-A)• Ege Ülker (HZ-C)• Kaan Özelmas (HZ-A)• Sarp Kutay Uyan (HZ-A)• Burak Taylan Benligil (HZ-C)• Erkan Ersoy (HZ-B)• Mürsel Özkan Sarıkaya (HZ-C)

• Ela Çelem (5/D)• Alara Boshchele (6/B)• Ece Turunçoğlu (7/A)• Mustafa Berk Çelik (5/A)

• Elif Aygen (5/B)• Akın Aytulun (5/E)• Selin Mert (7/B)• Armağan Acar (7/D)• Yiğit Seyyar (8/D)

Ortaokul Futbol Takımı Seçme Sonuçları

Lise Basketbol Takımı Seçme Sonuçları

Ortaokul Tenis Takımı Seçme Sonuçları

Ortaokul Judo Takım Seçme Sonuçları

Page 55: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken

55

Sosyal Etkinlikler kapsamında öğrencilerin kulüpleri yakından tanımaları, kendi ilgi

alanlarına uygun olan kulüp çalışmasına karar vermeleri için İlkokul, Ortaokul ve Lisede öğrenci kulüpleri tanıtım günlerimizi gerçekleştirdik. Bu yıl açılacak kulüplerin danışman öğretmenleri, kulüplerini açtıkları stantlarda, panolarındaki görseller eşliğinde öğrencilerimize tanıttılar. Ardından öğrencilerimiz tercihleri doğrultusunda kulüplere yerleştirilerek çalışmalarına başladılar.

Öğrenci Kulüpleri Tanıtım Günü

Page 56: Ata'mızı Saygıyla Anıyoruzbir pakete indir diyecekti.” Bu çocukça kurnazlık ona ne yazık ki pahalıya patlar ve bizden zamanından önce ayırır onu. Bugün, yapmamız gereken