ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/25069/(microsoft...
TRANSCRIPT
ANKARA ÜNİVERSİTESİ
FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
YÜKSEK LİSANS TEZİ
GLUKOZ TAYİNİ İÇİN NİKEL OKSİT MODİFİYE KARBON PASTA
ELEKTROTLARIN HAZIRLANMASI
CEREN ERDEM
KİMYA ANABİLİM DALI
ANKARA
2012
Her hakkı saklıdır
i
ÖZET
Yüksek Lisans Tezi
GLUKOZ TAYİNİ İÇİN NİKEL OKSİT MODİFİYE KARBON PASTA ELEKTROTLARIN HAZIRLANMASI
Ceren ERDEM
Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Kimya Anabilim Dalı
Danışman: Prof. Dr. Şule PEKYARDIMCI
Bu tez çalışmasında, glukozun amperometrik tayini için nikel oksit (NiO) nanopartikülü temelli amperometrik enzim elektrotlar hazırlandı. Bu amaçla, glukoz oksidaz (GOx) enzimi, NiO nanopartikülleri ile hazırlanmış karbon pasta içerisine tutuklama yöntemi ile hapsedildi. Glukoz tayini için uygun olduğu belirlenen NiO modifiye karbon pasta enzim elektrotların (NiO/GOx/CPE) optimizasyon çalışmaları yapıldı. Glukoz tayini, enzimatik olarak oluşan hidrojen peroksitin (H2O2) +0,40 V’da Ag/AgCl’e karşı oksijene (O2) yükseltgenmesine dayanılarak yapıldı. NiO/GOx/CPE için en uygun tampon 0,1 M pH 7,0 fosfat tamponu ve optimum çalışma sıcaklığı 40oC olarak belirlendi. Enzim elektrodun doğrusal çalışma aralığının 1,9×10-3 mM−9,1×10-3 mM ve 1,3 mM−15 mM, gözlenebilme sınırının 1,9×10-3 mM, cevap süresinin 20 s ve raf ömrünün yaklaşık 101 gün olduğu gözlendi. Serumda bulunabilecek ve NiO/GOx/CPE’nin glukoza karşı cevabına girişim yapabilecek çeşitli elektroaktif türlerin etkisi incelendi ve önemli bir etkilerinin olmadığı belirlendi. Serum numunelerinde glukoz analizi NiO/GOx/CPE’u kullanılarak yapıldı. Elde edilen bulgular spektrofotometrik yöntemle bulunan sonuçlarla karşılaştırıldı ve sonuçların birbiri ile uyumlu olduğu görüldü. Haziran 2012, 84 sayfa Anahtar Kelimeler: Amperometri, Biyosensör, Glukoz, Glukoz oksidaz, Enzim elektrot, Nikel oksit nanopartikülleri, Karbon pasta elektrot
ii
ABSTRACT
Master Thesis
THE PREPARATION OF CARBON PASTE ELECTRODES WITH MODIFIED NICKEL OXIDE FOR DETECTION OF GLUCOSE
Ceren ERDEM
Ankara University
Graduate School of Natural and Applied Sciences Department of Chemistry
Supervisor: Prof. Dr. Şule PEKYARDIMCI
In this thesis study, nickel oxide (NiO) nanoparticles-based amperometric enzyme electrodes were prepared for amperometric detection of glucose. For this purpose, glucose oxidase (GOx) was entrapped in carbon paste which are prepared with NiO nanoparticles by entrapment method. The optimization studies of NiO carbon paste enzyme elektrodes (NiO/GOx/CPE) that was appropriate for determination of glucose were realised. The determination of glucose was performed via monitoring oxidation current of enzymatically prodeced H2O2 at +0.40 V vs. Ag/AgCl. For NiO/GOx/CPE, the optimum buffer as 0.1 M pH 7.0 phosphate buffer solution and the optimum working temperature as 40oC were determinated. It was observed the respectively linear working range of enzyme electrode as 1,9×10-3 mM−9,1×10-3 mM and 1,3 mM−15 mM, detection limit as 1,9×10-3 mM, response time as 20 s and storage stability as about 101 days. The effects of several electroactive species that present in serum samples and interference the response of NiO/GOx/CPE to glucose were investigated and it was found that there is no significant effect. The detection of glucose in serum samples was practised by NiO/GOx/CPE. The observed verities were compared with results that are found by spectrophotometric method and good correlation was obtained between those results.
June 2012, 84 pages
Key Words: Amperometry, Biosensor, Glucose, Glucose oxidase, Enzyme electrode, NiO nanoparticles, Carbon paste electrode
iii
TEŞEKKÜR
Tez çalışmam ve eğitimim boyunca desteğini ve ilgisini esirgemeyen, değerli
görüşlerini benimle paylaşan bana her konuda öncülük eden danışman hocam Ankara
Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü öğretim üyesi Sayın Prof. Dr. Şule
PEKYARDIMCI’ya,
Çalışmalarımı gerçekleştirebilmem için bana laboratuvarını açan, bilgisini paylaşan
değerli hocam Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü öğretim üyesi Sayın
Prof. Dr. Esma KILIÇ’a,
Bu tezde en az benim kadar emeği olan, büyük bir sabırla bana tüm bildiklerini öğreten,
çalışmamın her aşamasında destek olan, bana hem ablalık hem de hocalık yapan
Dumlupınar Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü öğretim üyesi Sayın
Yard. Doç. Dr. Derya KOYUNCU ZEYBEK’e ve değerli eşi sevgili hocam Dumlupınar
Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü öğretim üyesi Sayın Yard. Doç. Dr.
Bülent ZEYBEK’e,
Çalışmalarım boyunca aynı laboratuvarı paylaştığım sevgili çalışma arkadaşım Ankara
Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü öğretim elemanı Araş. Gör. Gözde
AYDOĞDU’ya,
Hayatım boyunca gösterdikleri maddi manevi desteklerinden ötürü AİLEME sonsuz
teşekkürlerimi sunarım.
Ceren ERDEM
Ankara, Haziran 2012
iv
İÇİNDEKİLER
ÖZET ................................................................................................................................ i
ABSTRACT ..................................................................................................................... ii
TEŞEKKÜR ................................................................................................................... iii
SİMGELER VE KISALTMALAR DİZİNİ ............................................................... vii
ÇİZELGELER DİZİNİ ................................................................................................ xii
1. GİRİŞ ........................................................................................................................... 1
1.1 Nanopartikül Modifiye Glukoz Biyosensörleri ile İlgili Kaynak Araştırması ............................................................................................................... 4
2. KURAMSAL TEMELLER ...................................................................................... 16
2.1 Biyosensörler ........................................................................................................... 16
2.1.1 Amperometrik enzim elektrotlar ........................................................................ 20
2.1.2 Nanoteknoloji ....................................................................................................... 24
2.1.3 Nanomateryal temelli amperometrik enzim elektrotlar ................................... 24
2.1.4 Karbon pasta elektrotlar ..................................................................................... 25
2.1.5 İdeal biyosensörün sahip olması gereken özellikler .......................................... 26
2.2 Enzimler ................................................................................................................... 28
2.2.1 Enzimlerin özellikleri ........................................................................................... 29
2.2.1.1 Aktif bölge .......................................................................................................... 29
2.2.1.2 Seçicilik .............................................................................................................. 29
2.2.1.3 Katalitik etki ...................................................................................................... 29
2.2.1.4 Kofaktörler ........................................................................................................ 30
2.2.1.5 Aktivasyon ve inhibisyon .................................................................................. 30
2.2.2 Enzimatik reaksiyonların hızını etkileyen faktörler ......................................... 30
2.2.2.1 Sıcaklık ............................................................................................................... 31
2.2.2.2 Ortam pH’sı ....................................................................................................... 31
2.2.2.3 Substrat derişimi ............................................................................................... 31
2.2.3 İmmobilize enzimler ............................................................................................ 31
2.2.4 Enzim immobilizasyon teknikleri ....................................................................... 32
2.2.5 Glukoz oksidaz enziminin özellikleri .................................................................. 34
2.3 Glukoz Tayinin Önemi ........................................................................................... 35
v
3. MATERYAL ve YÖNTEM ...................................................................................... 36
3.1 Kullanılan Cihazlar ................................................................................................. 36
3.2 Elektrokimyasal Hücre ve Kullanılan Elektrotlar ............................................... 37
3.3 Kullanılan Kimyasallar .......................................................................................... 37
3.3.1 Oksijen gazı .......................................................................................................... 37
3.3.2 Argon gazı ............................................................................................................. 38
3.3.3 Kullanılan enzim .................................................................................................. 38
3.3.4 Diğer kimyasallar ................................................................................................. 38
3.4 Serum Numunesi ..................................................................................................... 40
3.5 Kullanılan Çözeltiler ............................................................................................... 40
3.5.1 Fosfat tamponu ..................................................................................................... 40
3.5.2 TRIS tamponu ...................................................................................................... 41
3.5.3 Enzim çözeltileri ................................................................................................... 41
3.5.4 Glukoz çözeltisi ..................................................................................................... 41
3.5.5 Hidrojen peroksit çözeltisi ................................................................................... 41
3.5.6 Glutaraldehit çözeltisi .......................................................................................... 41
3.5.7 Girişim çalışmalarında kullanılan çözeltiler ..................................................... 42
3.6 NiO Nanopartikül ile Modifiye Edilmiş ve Modifiye Edilmemiş Karbon Pasta Elektrotların Hazırlanması .......................................................... 42
3.6.1 NiO Nanopartikül ile modifiye edilmiş ve modifiye edilmemiş karbon pasta elektrotların H2O2’ ye duyarlığı .................................................. 43
3.7 NiO ile Modifiye Edilmiş Enzimsiz Karbon Pasta Elektrodun Çalışma Potansiyelinin Belirlenmesi ................................................................................... 43
3.8 Glukoz Tayini İçin Karbon Pasta Enzim Elektrotların Hazırlanması .............. 44
3.8.1 Glukoz tayini için hazırlanan enzim elektrotların glukoza duyarlığı ............. 44
3.9 NiO Nanopartikül Modifiye Karbon Pasta Enzim Elektrotların Optimum Çalışma Koşullarının ve Performans Faktörlerinin Belirlenmesi ..................... 45
3.9.1 Tampon cinsinin etkisi ......................................................................................... 45
3.9.2 Tampon derişiminin etkisi ................................................................................... 45
3.9.3 pH’nın etkisi ......................................................................................................... 46
3.9.4 NiO nanopartikül miktarının belirlenmesi ........................................................ 46
3.9.5 Enzim miktarının belirlenmesi ........................................................................... 46
3.9.6 Sıcaklığın etkisi ..................................................................................................... 47
vi
3.9.7 Cevap süresinin belirlenmesi .............................................................................. 47
3.9.8 Glukoz derişiminin etkisi ..................................................................................... 47
3.9.9 Girişim yapan türlerin NiO/GOx/CPE’nin cevabı üzerine etkisi .................... 48
3.9.10 Tekrar kullanılabilirlik ve tekrar üretilebilirlik ............................................. 49
3.9.11 NiO/GOx/CPE’nin raf ömrü ............................................................................. 49
3.9.12 NiO/GOx/CPE ile serumda glukoz tayini ........................................................ 49
4. ARAŞTIRMA BULGULARI ve TARTIŞMA........................................................ 51
4.1 Glukoz Tayini için Karbon Pasta Elektrot ........................................................... 51
4.2 Enzimsiz Karbon Pasta Elektrotlar ...................................................................... 53
4.2.1 CPE ve NiO/CPE’nin hidrojen peroksite duyarlığı .......................................... 53
4.2.2 Çalışma potansiyelinin etkisi ............................................................................... 54
4.3 Karbon Pasta Enzim Elektrotlar ........................................................................... 55
4.3.1 GOx/CPE ve NiO/GOx/CPE’nin glukoza duyarlığı ......................................... 55
4.4 NiO/GOx/CPE’nin Optimum Çalışma Koşulları ve Performans Faktörleri ................................................................................................................ 57
4.4.1 Tampon cinsinin etkisi ......................................................................................... 57
4.4.2 Tampon derişiminin etkisi ................................................................................... 58
4.4.3 pH’nın etkisi ......................................................................................................... 59
4.4.4 NiO nanopartikül miktarının belirlenmesi ........................................................ 60
4.4.5 Enzim miktarının belirlenmesi ........................................................................... 61
4.4.6 Sıcaklığın etkisi ..................................................................................................... 62
4.4.7 Cevap süresinin belirlenmesi .............................................................................. 63
4.4.8 Glukoz derişiminin etkisi ..................................................................................... 64
4.4.9 Girişim yapan türlerin NiO/GOx/CPE’nin cevabı üzerine etkisi .................... 66
4.4.10 Tekrar kullanılabilirlik ve tekrar üretilebilirlik ............................................. 67
4.4.11 NiO/GOx/CPE’nin raf ömrü ............................................................................. 68
4.4.12 NiO/GOx/CPE ile serumda glukoz tayini ........................................................ 69
5. SONUÇLAR .............................................................................................................. 74
KAYNAKLAR .............................................................................................................. 78
ÖZGEÇMİŞ ................................................................................................................... 84
vii
SİMGELER VE KISALTMALAR DİZİNİ
µA mikroamper
µM mikromolar
µmol mikromol
µL mikrolitre
Ag Gümüş
AgCl Gümüş klorür
Au Altın
BSA Sığır serum albümin
BSS Bağıl standart sapma
CdS Kadmiyum sülfür
CHIT Kitosan
CPE Karbon pasta elektrot
dL desilitre
DNA Deoksiribonükleik asit
ES Enzim-substrat kompleksi
FAD Flavin adenin dinükleotit
FADH2 İndirgenmiş flavin adenin dinüklotit
Fe3O4 Demir (II, III) oksit
GA Glutaraldehit
GCE Camsı karbon elektrot
viii
GOx Glukoz oksidaz
GOx(ind) İndirgenmiş glukoz oksidaz
GOx(yük) Yükseltgenmiş glukoz oksidaz
H2O2 Hidrojen peroksit
H3PO4 Fosforik asit
HCl Hidroklorik asit
HPLC Yüksek performanslı sıvı kromotografisi
Ir İridyum
ISFET İyon seçici alan etki transistörleri
ITO İndiyum kalay oksit
Li2CO3 Lityum karbonat
M Molar
M Medyatör
mg miligram
M(ind) İndirgenmiş medyatör
mL mililitre
mM milimolar
mmol milimol
mV milivolt
M(yük) Yükseltgenmiş medyatör
MWCNT Çok duvarlı karbon nanotüp
ix
NaOH Sodyum hidroksit
NiO Nikel oksit
nA nanoamper
nm nanometre
O2 Oksijen
PANI Polianilin
pH Hidrojen iyonu derişiminin eksi logaritması
Pt Platin
RNA Ribonükleik asit
s Saniye
SCE Doygun kalomel elektrot
TRIS Tris(hidroksimetil)aminometan
U Enzim ünitesi
UV-VIS Ultraviyole-görünür spektroskopi
V Volt
ZnO Çinko oksit
x
ŞEKİLLER DİZİNİ
Şekil 2.1 Biyosensörün şematik gösterimi ..................................................................... 16
Şekil 2.2 Farklı nesillerdeki enzim elektrotların şematik gösterimi (M(yük) ve M(ind) yükseltgenmiş ve indirgenmiş medyatör, GOx(yük) ve GOx(ind) yükseltgenmiş ve indirgenmiş glukoz oksidaz) ...................................................................... 23
Şekil 2.3 Glutaraldehitin kimyasal formülü ................................................................... 33
Şekil 2.4 Glukozun mutarotasyonu ................................................................................ 34
Şekil 3.1 IVIUMSTAT elektrokimyasal analiz cihazı ve BAS marka 5 girişli elektrokimyasal hücre standı .......................................................................... 36
Şekil 4.1 Glukoz tayini için hazırlanan enzim elektrodun çalışma prensibi (GOx(yük) ve GOx(ind) enzimin yükseltgenmiş ve indirgenmiş hallerini göstermektedir) ............................................................................................... 52
Şekil 4.2.a. NiO ile modifiye edilmiş karbon pasta elektrodun hidrojen peroksite cevabı, b. NiO ile modifiye edilmemiş karbon pasta elektrodun hidrojen peroksite cevabı (0,1 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,4 V, oda sıcaklığı) ........................ 54
Şekil 4.3.a. Enzimsiz NiO/CPE’nin Ag/AgCl’e karşı +0,70 V’da hidrojen peroksite cevabı, b. Enzimsiz NiO/CPE’nin Ag/AgCl’e karşı +0,40 V’da hidrojen peroksite cevabı (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, oda sıcaklığı) ................... 55
Şekil 4.4.a.GOx/CPE’nin glukoza cevabı, b. GOx/NiO/CPE’nin glukoza cevabı (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı) ............................... 56
Şekil 4.5 NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına tampon cinsinin etkisi a. 0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, b. 0,10 M pH 7,0 TRIS tamponu (+0,40 V, oda sıcaklığı) .................................................................................. 58
Şekil 4.6 NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına tampon derişiminin etkisi (pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı) ................................................................... 59
Şekil 4.7 NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına pH’nın etkisi (0,10 M fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı) ................................................................................... 60
Şekil 4.8 NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına nanopartikül miktarının etkisi (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı) ............................... 61
Şekil 4.9 NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına enzim miktarının etkisi (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı) ............................................. 62
Şekil 4.10 NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına sıcaklığın etkisi (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V) ........................................................................... 63
xi
Şekil 4.11 NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevap süresinin belirlenmesi (�: 1,0×10-4 M glukoz, �: 1,0×10-5 M glukoz, 0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı) ................................................................................................ 64
Şekil 4.12 NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına glukoz derişiminin etkisi (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı) .......................................... 65
Şekil 4.13 NiO/GOx/CPE ile farklı glukoz derişim aralığında elde edilen kalibrasyon grafikleri (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı) ............ 65
Şekil 4.14 NiO/GOx/CPE’nin ömrü (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı) ....................................................................................................... 69
Şekil 4.15 Kan serumunda glukoz tayini için yöntemlerin uyumluluğu ........................ 71
xii
ÇİZELGELER DİZİNİ
Çizelge 1.1 Nanopartikül modifiyeli glukoz biyosensörlerinin karşılaştırılması............ 8
Çizelge 2.1 Biyosensörlerde kullanılan analitler, biyolojik tanı materyalleri, çeviriciler ve bu çeviricilerin avantajları ile dezavantajları ....................... 19
Çizelge 3.1 Glukoz oksidazın, IUPAC kodu, elde edildiği kaynak ve temin edildiği firma ........................................................................................................... 38
Çizelge 3.2 Çalışmada kullanılan diğer kimyasalların isimleri, temin edildikleri firmalar, saflık dereceleri ve katalog numaraları ....................................... 39
Çizelge 3.3 Girişim yapan türlerin hücre içindeki toplam derişimleri .......................... 48
Çizelge 4.1 Girişim yapan türlerin enzim elektrodun duyarlığına etkisi (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı) ........................................ 67
Çizelge 4.2 NiO/GOx/CPE kullanılarak kan numunelerinde tayin edilen glukoz derişimi (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı) ............ 70
Çizelge 4.3 Literatürde bulunan bazı glukoz biyosensörlerinin, serum örneklerindeki glukoz tayini için geliştirdikleri yöntemin spektrofotmetrik yöntem ile uyumluluğu ................................................................................................ 72
Çizelge 4.4 NiO/GOx/CPE’ nin elektrot bileşimi, optimum çalışma koşulları ve performans faktörleri ................................................................................. 73
1
1. GİRİŞ
Biyosensörler, tayin edilecek moleküle duyarlı biyolojik tanı materyallerini içeren ve bir
çevirici yardımı ile biyolojik tanı materyali ve analit arasındaki etkileşim sonucu oluşan
biyokimyasal sinyalleri ölçülebilir elektrik sinyallerine dönüştüren, küçük, analitik
cihazlardır. Günümüzde biyosensörler özellikle klinik ve çevresel analizlerde, gıda ve
ilaç sektöründe, ziraat ve biyoloji gibi alanlarda kullanılmaktadır (Zhang vd. 2000).
Amperometri, sabit bir potansiyelde indirgenen ya da yükseltgenen bazı elektroaktif
türlerin akımlarının ölçülmesi esasına dayanır. Genelde iki veya üç elektrotlu
amperometrik bir hücre sistemi oluşturulur. Çalışma elektrodu olarak çoğunlukla metal
veya karbondan yapılan elektrot gövdeleri kullanılır. Referans elektrot, çalışma
elektroduna uygulanan potansiyele karşı sabit bir potansiyel sağlar. Amperometrik
biyosensörler, en verimli ve en çok kullanılan biyosensör çeşitlerinden biridir. Bu
biyosensörler kullanılarak elektrokimyasal hücrede 10-8 M’dan daha düşük derişimlere
sahip analitlerin tayini yapılabilir (Dzyadevych vd. 2008).
Nanoteknoloji, maddelerin atomik ya da moleküler boyutta üretilerek çeşitli alanlarda
kullanılmasına olanak verir. Biyosensörler, nanoteknolojinin en geniş kullanıldığı
alanlardan biridir. Nanomateryallerin kullanımı, biyosensörlerde yeni sinyal iletim
teknolojilerinin tanımlanmasını sağlar (Jianrong vd. 2004). Yarı iletken polimerler,
metaller ve metal oksit nanopartikülleri gibi yapılar yeni biyosensörlerin
geliştirilmesinde kullanılan nanomateryallerdendir. Özellikle metal ve metal oksit
nanopartiküller geniş yüzey alanı, elektronik özellikleri, güçlü adsorplama yetenekleri,
mekanik, katalitik etkileri ve kimyasal dayanımları sayesinde biyosensörlerin
duyarlıklarını ve kararlılıklarını arttırmayı başarırlar (Luo vd. 2005, Siangproh vd.
2011). Son yıllarda nikel oksit (NiO) nanopartiküllerinin birçok alanda kullanılmasına
rağmen biyosensörlerde kullanımı oldukça nadirdir. Fakat NiO nanopartikülleri;
kimyasal kararlılığı, yüksek izoelektrik noktası (10,7), hızlı elektron transferi gibi
birçok avantajından ötürü biyosensör uygulamaları için gelecek vaat etmektedir (Li vd.
2008).
2
Elektrot materyali olarak çoğunlukla karbon nanotüpler, gümüş, altın, platin, indiyum
kalay oksit, camsı karbon ve karbon pasta elektrotlar kullanılmaktadır (Luong vd.
2008). Karbon nanotüpler ve metal nanoyapılar sahip oldukları birçok avantaja rağmen
oldukça pahalı ve çalışılması zor malzemelerdir. Karbon pasta elektrotlar ise düşük
maliyetli, kolay ve hızlı hazırlanabilir olduklarından biyosensör çalışmalarında kullanım
kolaylığı sağlar (Santos vd. 2007).
Glukoz, gelişmiş canlı organizmaların yaşamı için en önemli karbohidratlardan biridir.
Hücrelerin enerji kaynağı olmasının yanı sıra proteinlerin üretiminde ve lipid
metabolizmasında kullanılan 6 karbonlu bir şekerdir. Kandaki glukoz miktarı insülin ve
glukagon hormonları ile belli değerlerde tutulur. Sağlıklı bir insanın kanındaki glukoz
derişimi 4,4-6,6 mM olmalıdır (Li vd. 2009). Özellikle insülin hormonu tarafından
baskılanan glukoz, bu hormonun yeterli miktarda üretilmediği durumlarda olması
gereken derişimin üstüne çıkar. Glukozun kandaki derişiminin yüksek olması
günümüzde sıkça karşılaşılan bir hastalık olan diyabete yol açar. Diyabetli hastalarda
görme bozuklukları, sinir hasarı, kalp yetmezliği, yaraların geç iyileşmesi gibi
rahatsızlıklar gözlenebilir. Bu bozukluk, halk sağlığını yakından ilgilendirdiği ve ileri
dönemlerinde organlarda kalıcı hasarlara hatta ölüme yol açabildiği için kan glukozu
sürekli olarak takip edilmelidir (Comba vd. 2010a). Kromatografik ve spektrofotometrik
yöntemlerle kandaki glukoz tayini mümkün olsa da, glukoza duyarlı biyosensörler,
özellikle diyabetli hastaların kendi glukoz ölçümlerini doğru, güvenilir ve hızlı
yapabilmeleri için kolaylık sağlar (Cash ve Clark 2010).
Günümüze kadar glukozun tayini için birçok yöntem geliştirilmiştir. Bunlardan ilki
Clark ve Lyons tarafından geliştirilen amperometrik glukoz biyosensörüdür ve
literatürde tanımlanan ilk enzim elektrot olma özelliğini taşır. Bu biyosensör, glukozun
oksijen (O2) varlığında glukoz oksidaz (GOx) tarafından glukonik asite yükseltgenmesi
ile elektrokimyasal hücre içinde derişimi azalan O2’nin tayini esasına dayanır (D’Orazio
2003). Glukoz tayini için fluorimetrik (Danielson vd. 1999, Sanz vd. 2002) ve
lüminesans (Chang vd. 2010) gibi optik yöntemler de geliştirilmiştir.
3
Bu tez çalışmasında, klinik açıdan, çevre ve gıda endüstrisi açısından tayini oldukça
önemli olan glukoz derişiminin amperometrik olarak belirlenmesi için NiO nanopartikül
modifiye karbon pasta enzim elektrot geliştirilmesi düşünüldü. Bu amaçla, NiO
nanopartikülleri grafit tozu ile karıştırıldı ve karbon pasta matriks içerisine glukoz
oksidaz enzimi immobilize edildi.
Glukoz oksidaz enzimi (GOx), moleküler oksijen (O2) varlığında, aşağıdaki reaksiyona
göre glukozun glukonik asite dönüşümünü katalizler (Sun vd. 2009):
2β -D -Glukoz +GOx(FAD) -D -Glukonolakton +GOx(FADH )→β
2 2 2 2GOx(FADH ) +O GOx(FAD) +H O→
Glukoz oksidaz enzimi FAD (flavin adenin dinükleotit) koenzimine gereksinim duyar.
FAD elektron akseptörü olarak davranır ve glukozu yükseltger. Daha sonra moleküler
oksijeni indirgeyerek hidrojen perokside dönüştürür, kendisi de tekrar okside haline
döner.
Amperometrik glukoz tayini, enzimatik reaksiyon sonucu oluşan hidrojen peroksidin
(H2O2) sabit potansiyelde yükseltgenmesi sonucunda oluşan anodik akımın ölçülmesine
dayanılarak yapılmaktadır (Sun vd. 2009):
+ -2 2 2H O O + 2H + 2e→
Glukoz miktarı, oluşan hidrojen peroksitle orantılı olduğu için ölçülen anodik akımdan
glukoz derişimi bulunur.
Bu çalışmada glukoz tayini için yeni bir enzim elektrodun hazırlanmasının yanı sıra, bu
elektrodun performans faktörleri ve en uygun çalışma koşulları da incelendi. Hazırlanan
enzim elektrodun cevabına serumda bulunabilecek ve bozucu etki gösterebilecek bazı
4
elektroaktif türlerin etkisi incelendi ve glukoz tayini için geliştirilen enzim elektrodun
serum numunelerinde kullanılabilirliği test edildi.
1.1 Nanopartikül Modifiye Glukoz Biyosensörleri ile İlgili Kaynak Araştırması
Glukoz tayini için HPLC, kapiler elektroforez, gaz-sıvı kromotografisi gibi birçok
yöntem kullanılmaktadır (Benvenuto vd. 2008). Buna rağmen glukoz tayini için
geliştirilen biyosensörler; küçük, taşınabilir, hızlı ve pratik oldukları için gün geçtikçe
yaygınlaşmaktadır (Li vd. 2009). Bu tez çalışmasında nanopartiküllerden yararlanılarak
enzim elektrot geliştirilmesi amaçlandığı için kaynak araştırması da nanopartikül
modifiye glukoz biyosensörleri ile sınırlandırılmıştır.
Glukoz tayini için geliştirilen nanopartikül modifiye enzim elektrotlar çoğunlukla
elektrokimyasal ve optik ölçümlere dayanır.
Optik biyosensörlerde genellikle floresans/fosforesans ve lüminesans/kemilüminesans
gibi ölçüm tekniklerinden yararlanılır. Glukozun elektrokimyasal yöntemler ile
tayininde ise genellikle amperometrik ve voltametrik ölçüm üzerine temelli
biyosensörler üretilmektedir. Özellikle amperometrik ölçümler glukoz tayini için en
yaygın kullanılan tekniklerin başında gelmektedir. Glukoz biyosensörlerinde çoğunlukla
iletken veya yarı iletken metal ve metal oksit nanopartiküller ile en az iki nanoyapıdan
oluşan nanokompozitler kullanılmaktadır:
Metal nanopartiküller ile ilgili çalışmalar
Comba vd. (2010b) tarafından yapılan bir çalışmada, öncelikle, demir nanopartikülleri
ve GOx enzimi, mineral yağ ile karıştırılmış ve sonra içerisine grafit tozu eklenip tekrar
karıştırılarak bir pasta elde edilmiştir. Hazırlanan karışım karbon pasta elektrot
gövdesine doldurulmuş ve Ag/AgCl’e karşı -0,10 V potansiyelde glukoz tayini
yapılmıştır.
5
Shen vd. (2007) çalışmasında iridyum (Ir) nanopartikülü içeren iletken karbon
mürekkebi kullanmıştır. Bu amaçla, Ir nanopartikülleri grafit tozu ile karıştırılmış ve
karışım fosfat tamponu içinde çözülen polietilenimin ve hidroksietil çözeltisi ile
muamele edilmiştir. GOx enzimi glutaraldehit kullanılarak Ir-karbon çalışma elektrodu
içerisinde bulunan polietilenimin ile kovalent olarak bağlanmıştır. Hazırlanan enzim
elektrot Ag/AgCl’e karşı +0,20 V potansiyelde glukoz tayini için kullanılmıştır.
Huang vd. (2005) hazırladığı enzim elektrotta kadmiyum sülfür (CdS) nanopartikülleri
kullanmışlardır. GOx enzim çözeltisi CdS nanopartikülleri ile karıştırılmış ve karışım
bir mikro şırınga yardımı ile pirolitik karbon disk elektrot yüzeyine yayılmıştır.
Hazırlanan enzim elektrot ile dönüşümlü voltametri yöntemi kullanılarak glukoz tayini
yapılmıştır.
Haghighi vd. (2011) tarafından çok duvarlı karbon nanotüplerin (MWCNT) yüzeyi altın
(Au) nanopartikülleri ile kaplanmıştır. Oluşan MWCNT-Au yapısını ve kitosan ile
çapraz bağlanmış glukoz oksidaz enzimi bir camsı karbon elektrot yüzeyine modifiye
edilerek elektrokemilüminesans temelli glukoz elektrodu geliştirilmiştir.
Sun vd. (2009) tarafından yapılan bir çalışmada ise, yarı iletken kadmiyum sülfür (CdS)
nanokristalleri ile modifiye edilmiş platin elektrot üzerine glukoz oksidaz enzimi
immobilize edilmiştir. Mor ötesi ışın altında enzim ve CdS nanokristalleri arasındaki
fotokimyasal etkileşimin ölçülmesi için fotoelektrokimyasal temelli bir biyosensör
hazırlanmıştır.
Metal oksit nanopartiküller ile ilgili çalışmalar
Luo vd. (2009) tarafından yapılan bir çalışmada, kitosan çözeltisi içeren NiFe2O4
nanopartikül modifiye camsı karbon elektrot üzerine GOx enzimi immobilize edilmiş ve
ferrosen karboksilik asit medyatörü kullanılarak glukozun tayini, SCE’ye karşı +0,60 V
potansiyelde amperometrik yöntemle gerçekleştirilmiştir.
6
Li vd. (2008) GOx enzimini, kitosan kullanarak çapraz bağlama tekniği ile NiO boş
nanokürelerin yüzeyine immobilize etmişlerdir. Hazırlanan enzim elektrot ile SCE’ye
karşı +0,35 V’da yapılan glukoz tayini için en düşük tayin limiti 47 µM bulunmuştur.
Salimi vd. (2007) tarafından 1 mM nikel nitrat içeren fosfat tamponu içinde Ag/AgCl’e
karşı –0,80 V potansiyelde camsı karbon elektrot yüzeyinde elektrokaplama yöntemi ile
NiO nanopartikülleri oluşturulmuştur. Hazırlanan NiO modifiye camsı karbon elektrot
GOx çözeltisi içine daldırılmış ve +0,80 V potansiyelde elektroçözünme yöntemi ile
enzimin elektrot yüzeyine immobilizasyonu sağlanmıştır. NiO/GOx/GC elektrodu
ferrosenmetanol medyatörü varlığında, +0,30 V potansiyelde glukozun
yükseltgenmesine karşı üstün elektrokatalitik özellik göstermiştir.
Ren vd. (2009) tarafından platin elektrot üzerine, çinko oksit (ZnO) nanopartikül ile
modifiye GOx enzimi immobilize edilmiş ve enzim elektrot yüzeyindeki yarı iletken
ZnO nanopartiküllerin fotovoltaik etkisinin yorumlanmasını temel alan
fotoelektrokimyasal bir enzim elektrot hazırlanmıştır.
Kong vd. (2009) yaptıkları bir çalışmada altın elektrot yüzeyini ZnO nanotüpleri ile
kaplamış ve glutaraldehit ile çapraz bağlanan GOx enzimi Au-ZnO nanotüp elektrodun
yüzeyine adsorplamıştır. Hazırlanan enzim elektrot ile SCE’ye karşı +0,80 V
potansiyelde glukoz tayini yapılmış ve tayin sınırı 1,0 µM olarak bulunmuştur.
Liu vd. (2009) glukoz biyosensörü geliştirmek için, indiyum kalay oksit (ITO) cam
elektrot yüzeyine dikey hizalanmış ZnO nanoçubuklarını kullanmışlardır. Hazırlanan
elektrot üzerine GOx enzim çözeltisi damlatılarak yüzeye adsorpsiyonu sağlanmış ve
nafyon çözeltisi kullanılarak hazırlanan enzim elektrot yüzeyinde koruyucu polimerik
bir film oluşturulmuştur. ZnO/GOx/Nafyon/ITO enzim elektrodu ile SCE’ye karşı
-0,10 V potansiyelde glukoz tayin edilmiş ve 5,00-300 µM derişim aralığında doğrusal
cevap elde edilmiştir.
7
Nanokompozitler ile ilgili çalışmalar
Xian vd. (2005) tarafında yapılan bir çalışmada Au nanopartikülleri ve polianilin
(PANI) nanofiberleri birleştirilerek bir nanokompozit sentezlenmiştir. Hazırlanan Au-
PANI nanokompoziti camsı karbon elektrot yüzeyine kaplanmıştır. Glutaraldehit ve
sığır serum albümin (BSA) ile karıştırılan GOx enzimi Au/PANI/GC elektrodu
yüzeyine damlatılarak çapraz bağlanması sağlanmıştır ve hazırlanan enzim elektrot ile
SCE’ye karşı +0,60 V potansiyelde glukoz tayini için kullanılmıştır.
Kaushik vd. (2008) kitosan (CHIT) ile birlikte Fe3O4 nanokompozit filmi içeren enzim
elektrot hazırlamıştır. Bu çalışmada kitosan, elektrodun mekanik dayanımı, yüksek su
geçirgenliği, sahip olduğu amino grupları ile hidrofilik bir ortam yaratması ve enzimin
bağlanması için kullanılmıştır. CHIT- Fe3O4 filmi indiyum kalay oksit (ITO) cam
elektrot yüzeyine yayılmıştır. CHIT- Fe3O4/ITO elektrodu yüzeyine immobilize edilen
GOx enzimi ile hazırlanan elektrot dönüşümlü voltametri ve fotometrik yöntemler
kullanılarak glukozun tayini için kullanılmıştır.
Yukarıda kısaca anlatılan bazı nanopartikül modifiye glukoz biyosensörlerini
karşılaştırabilmek için çizelge 1.1 hazırlandı:
8
Çizelge 1.1 Nanopartikül modifiyeli glukoz biyosensörlerinin karşılaştırılması
Referans Çalışma elektrodu/Analiz yöntemi/ Enzim modifikasyonu
Enzim elektrodun hazırlanması
Çalışma potansiyeli
Cevap süresi/ Tekrar kullanılabilirlik
Tampon derişimi, pH’sı ve cinsi /Sıcaklık
Elektrodun duyarlığı/ Gözlenebilme sınırı/Doğrusal derişim aralığı
Numunede glukoz analizi
Raf ömrü
Li vd. 2008 CHIT-NiO-GOx-GCE Amperometrik-Voltametrik Fiziksel adsorpsiyon
NiO nanopartikülü ile modifiye edilen GC elektrodu üzerine önce GOx sonra CHIT çözeltisi damlatılıp kurutulmuş
SCE’ye karşı +0,35 V
8 s/1mM glukoz tayini için 10 kez aynı enzim elektrot kullanılmış ve duyarlıkların bağıl standart sapması (BSS) % 3,5 bulunmuş
pH 6,98 PBS/- 3,43 µA/mM/ 47 µM/ 1,5-7,0 mM
Farklı derişimde 5 serum örneğinde glukoz analizi yapılmış
20 gün sonunda ilk duyarlığın % 85’i korunmuş
Mu vd. 2010
NiO-CPE/ Amperometrik/ Enzim içermiyor
1:9 oranında karıştırılan grafit tozu ve NiO np’leri parafin yağı ile pasta kıvamına getirilmiş. Hazırlanan karışım karbon pasta elektrot gövdesine yerleştirilmiş
Ag/AgCl’e karşı +0,70 V
5 s/1 mM glukoz tayini için aynı elektrot ile 5 kez ölçüm alınmış ve duyarlıkların bağıl standart sapması % 2,3 olarak belirlenmiş.
- 43,9 nA/µM/ 0,16 µM/ 1-110 µM
Seyreltik meyve suyu örneklerinde analizler yapılmış ve BSS % 1,8 bulunmuş
1 ay sonunda elektrodun glukoza cevabında azalma gözlenmemiş
9
Çizelge 1.1 Nanopartikül modifiyeli glukoz biyosensörlerinin karşılaştırılması (devam)
Referans Çalışma elektrodu/Analiz yöntemi/ Enzim modifikasyonu
Enzim elektrodun hazırlanması
Çalışma potansiyeli
Cevap süresi/ Tekrar kullanılabilirlik
Tampon derişimi, pH’sı ve cinsi /Sıcaklık
Elektrodun duyarlığı/ Gözlenebilme sınırı/Doğrusal derişim aralığı
Numunede glukoz analizi
Raf ömrü
Luo vd. 2009
CHIT-NiFe2O4-GOx-GCE/ Amperometrik/ Çapraz bağlama
NiFe2O4 np’leri kitosan (CHIT) çözeltisinde çözülmüş ve karışıma GOx çözeltisi eklenmiş. Hazırlanan çözelti GCE yüzeyine damlatılıp kurutulmuş
SCE’ye karşı +0,60 V
4 s/- 0,1 M pH 7 PBS/25 oC
45,6 µA/(mmol L−1 cm−2)/ - / 1,0-8,0 mM
- 30 gün sonunda ilk duyarlığın %90’ından fazlası korunmuş
Fang vd. 2010
Nafyon-ZnO-GOx-GCE/ Amperometrik/ Fiziksel adsorpsiyon
GCE elektrot yüzeyine biriktirilen ZnO ve GOx çözelti karışımı üzerine nafyon damlatılıp kurutulmuş
SCE’ye karşı +0,80 V
5 s/ Aynı enzim elektrot ile CV’de 50 döngü alınmış ve ilk duyarlığın % 96,5’i korunmuş
0,1 M pH 7,4 PBS/-
18,61 µA/mM/ 1 µM/ 5×10-3-13,15 mM
Saf su ile seyreltilmiş farklı derişimlerde glukoz çözeltileri hazırlanmış ve BSS’ler % 2’nin altında bulunmuş
20 gün sonunda ilk duyarlığın % 93,0’ü korunmuş
10
Çizelge 1.1 Nanopartikül modifiyeli glukoz biyosensörlerinin karşılaştırılması (devam)
Referans Çalışma elektrodu/Analiz yöntemi/ Enzim modifikasyonu
Enzim elektrodun hazırlanması
Çalışma potansiyeli
Cevap süresi/ Tekrar kullanılabilirlik
Tampon derişimi, pH’sı ve cinsi /Sıcaklık
Elektrodun duyarlığı/ Gözlenebilme sınırı/Doğrusal derişim aralığı
Numunede glukoz analizi
Raf ömrü
Usman Ali vd. 2009
Nafyon/ZnO/GOx/ Gümüş elektrot/ Potansiyometrik/ Çapraz bağlama
Gümüş elektrot üzerinde sentezlenen ZnO nanotellerine GOx enzimi glutaraldehit ile çapraz bağlanmış ve nafyon damlatılıp kurutulmuş
Ag/AgCl’e 80-90 mV
Nafyonsuz 1s, nafyonlu 4s/-
0,01 M pH 7,4 PBS/23±2 oC
-/-/ Nafyonsuz 0,5 µM- 1 mM nafyonlu 0,5 µM- 10 mM
- 3 hafta sonunda ilk akımın % 90’ı korunmuş
Xian vd. 2005
Nafyon-Au- PANI- GOx-GCE / Amperometrik/ Çapraz bağlama
BSA ve GA ile karıştırılan GOx çözeltisi GCE yüzeyine kaplanan Au-PANI nanokompoziti üzerine damlatılarak enzimlerin yüzeye çapraz bağlanması sağlanmış ve son olarak nafyon damlatılıp kurutulmuş
SCE’ye karşı +0,60 V
5 s/- 0,1 M pH 6,9 PBS/ 25 oC
2,3 mA/M/ 5,0×10-7 M/ 1,0×10-6-8,0×10-4 M
Hazırlanan elektrot ile 5 farklı derişimde glukoz içeren serum örnekleri için birer kez ölçüm alınmış
2 hafta sonunda ilk ölçülen duyarlığın %5’inden daha az bir duyarlık kaybı gözlenmiş
11
Çizelge 1.1 Nanopartikül modifiyeli glukoz biyosensörlerinin karşılaştırılması (devam)
Referans Çalışma elektrodu/Analiz yöntemi/ Enzim modifikasyonu
Enzim elektrodun hazırlanması
Çalışma potansiyeli
Cevap süresi/ Tekrar kullanılabilirlik
Tampon derişimi, pH’sı ve cinsi /Sıcaklık
Elektrodun duyarlığı/ Gözlenebilme sınırı/Doğrusal derişim aralığı
Numunede glukoz analizi
Raf ömrü
Huang vd. 2005
CdS-GOx-PGE/ Potansiyometrik/ Fiziksel adsorpsiyon
1:1 oranında karıştırılan CdS ve GOx çözeltisinden 30 µL alınmış ve pirolitik grafit disk elektrot (PGE) üzerine damlatılarak oda sıcaklığında bir gece kurutulmuş
SCE’ye karşı 0-(-)800 mV
-/Hazırlanan elektrot 100 döngü boyunca kararlılığını korumuş
0,1 M pH 6,0 PBS/ 18±2 oC
7,0 µA/mM/ 0,05 mM/ 0,5-11,1 mM
- 20 gün sonunda başlangıç cevabının % 92’si korunmuş
Zhao vd. 2007
Nafyon-GOx-PET-Ti-Au-ZnO:Co elektrodu/ Amperometrik/ Çapraz bağlama
Sırasıyla metal Ti ve Au ince tabakaları implante edilmiş PET düzlemi üzerine ZnO:Co nanoyapısı çöktürülmüş ve elektrot yüzeyine GA-BSA ile karıştırılmış GOx ve nafyon damlatılıp kurutulmuş
Ag/AgCl’e karşı +0,80 V
8 s/- 0,1 M pH 7,4 PBS/24±2 oC
13,3 µA/mA cm2/ 20 µM/ 0-4 mM
- 2 hafta sonunda ilk duyarlığın % 10’undan daha az bir kayıp gözlenmiş
12
Çizelge 1.1 Nanopartikül modifiyeli glukoz biyosensörlerinin karşılaştırılması (devam)
Referans Çalışma elektrodu/Analiz yöntemi/ Enzim modifikasyonu
Enzim elektrodun hazırlanması
Çalışma potansiyeli
Cevap süresi/ Tekrar kullanılabilirlik
Tampon derişimi, pH’sı ve cinsi /Sıcaklık
Elektrodun duyarlığı/ Gözlenebilme sınırı/Doğrusal derişim aralığı
Numunede glukoz analizi
Raf ömrü
Benvenuto vd. 2008
Ti/Au/PB/GOx/TiO2/ Amperometrik/ Çapraz bağlama
Prusya mavisi (PB) ve Au ile modifiye edilmiş sıralı TiO2 nanotüplerinin üzerine GOx enzimi kitosan ile çapraz bağlanmış
Ag/AgCl’e karşı -0,10 V
10s/-
0,1 M pH 6 PBS/25 oC
36 µA/mM/ 5 µM/ 0,015-4,00 mM
- 3 hafta sonunda ilk akımın % 90’ı korunmuş
Ren vd. 2005
Ag-Au-GOx-Pt tel Amperometrik/ Çapraz bağlama
GOx çözeltisine, Ag-Au np’leri içeren çözeltisi eklenmiş ve Pt tel hazırlanan karışıma 1 cm daldırılıp kurutulmuş
Ag/AgCl’e karşı +0,40 V
-/- pH 6,8 PBS/ 25 oC
19 µA/mM cm2/ -/-
- 1 ay sonunda ilk duyarlığın % 90’nı korunmuş
Shan vd. 2006
CaCO3/GOx/Pt elektrot/ Amperometrik/ Tutuklama
GOx ve CaCO3 nanopartikül karışımı Pt elektrot üzerine dökülmüş ve 1 gece kurutulduktan sonra 15 dakika glutaraldehit içinde bekletilmiş
SCE’ye karşı +0,60 V
6 s/- 0,1 M pH 6,5 PBS/25 oC
58,1 mA cm-2 M-1/ 0,1 µM/ 0,001-12 mM
- 120 gün sonunda ilk duyarlığın % 86’sı korunmuş
13
Çizelge 1.1 Nanopartikül modifiyeli glukoz biyosensörlerinin karşılaştırılması (devam)
Referans Çalışma elektrodu/Analiz yöntemi/ Enzim modifikasyonu
Enzim elektrodun hazırlanması
Çalışma potansiyeli
Cevap süresi/ Tekrar kullanılabilirlik
Tampon derişimi, pH’sı ve cinsi /Sıcaklık
Elektrodun duyarlığı/ Gözlenebilme sınırı/Doğrusal derişim aralığı
Numunede glukoz analizi
Raf ömrü
Mahadeva ve Kim 2011
GOx/Selüloz-SnO2/ Kondüktometrik/ Fiziksel adsorpsiyon
Selüloz film yüzeyine SnO2 çöktürülmesi ile oluşturulan nanokompozit yüzeyine GOx enzimi fizikel adsorpsiyon ile tutturulmuş
- -/- pH 7,2 PBS/ 25 oC
-/-/ 0,5-12 mM
- Farklı zamanlarda alınan 5 ölçüm arasında % 5-10 hata oranı gözlenmiş
Salimi vd. 2007
NiO-GOx-GCE Amperometrik Fiziksel adsorpsiyon
NiO nanopartikülü ile kaplanmış ITO cam elektrot yüzeyine enzim immobilize edilmiş
Ag/AgCl’e karşı +0,30 V
< 3 s/- 0,05 M pH 7 PBS/ 20±1 oC
446,2 nA/mM/ 24 µM/ 30 µM-5,0 mM
- -
Milardovic vd. 1997
GOx/Ni/ Amperometrik/ Çapraz bağlama
Ni elektroduna, GA ve BSA ile karıştırılan GOx çapraz bağlama yöntemi ile immobilize edilmiş
Ag/AgCl’e karşı -0,20 V
20s/- 0,1 M pH 7,4 PBS/-
-/- 5 µM-2,9 mM
Farklı derişimde glukoz içeren 10 kan serumunda glukoz analizi yapılmış
30 gün sonunda elektrodun ilk duyarlığının % 30’u azalmış
14
Çizelge 1.1 Nanopartikül modifiyeli glukoz biyosensörlerinin karşılaştırılması (devam)
Referans Çalışma elektrodu/Analiz yöntemi/ Enzim modifikasyonu
Enzim elektrodun hazırlanması
Çalışma potansiyeli
Cevap süresi/ Tekrar kullanılabilirlik
Tampon derişimi, pH’sı ve cinsi /Sıcaklık
Elektrodun duyarlığı/ Gözlenebilme sınırı/Doğrusal derişim aralığı
Numunede glukoz analizi
Raf ömrü
Chen vd. 2008
POAP-GOx/BCNT/ GCE/ Amperometrik/ Tutuklama
B2O3 tozu ve CNT arasındaki yer değiştirme reaksiyonu ile sentezlenen BCNT çözeltisi GC elektrot üzerine damlatılıp kurutulmuş, GOx’ın elektroda immobilizasyonu poli(o-aminofenol) ve GOx’ın co-elektropolimerizasyonu ile sağlanmış
SCE’ye karşı +0,60 V
6 s/- 0,06 M pH 7,0 PBS/25 oC
2,43 µA mM-1
3,6 µM 8 mM’a kadar geniş bir derişim aralığı bulunmuş
4 farklı glukoz derişimine sahip her bir kan serumunda 3 kez glukoz tayini yapılmış, bulunan sonuçlar hastane sonuçları ile karşılaştırılmış
20 gün sonunda başlangıç akımının % 80’i korunmuş
Shi ve Ma 2010
CHIT/GOx-AgTNPs/Pt/ Amperometrik/ Çapraz bağlama
Üçgensel olarak sentezlenen Ag nanopartikülleri GOx, kitosan ve glutaraldehit ile karıştırılmış, Pt elektrodun karışıma daldırılıp oda sıcaklığında kurutulması ile enzim elektrot hazırlanmış
Ag/AgCl’e karşı +0,60 V
-/ard arda 50 ölçümden sonra başlangıç akımının % 80’i korunmuş
0,1 M pH 7,0 PBS/35oC
67,17 µA cm-2 mM-1/ 1×10-6 M/ 3×10-6- 3×10-3 M
- 1 ay sonunda başlangıç akımının % 85’inin korunduğu gözlenmiş
15
Çizelge 1.1 Nanopartikül modifiyeli glukoz biyosensörlerinin karşılaştırılması (devam)
Referans Çalışma elektrodu/Analiz yöntemi/ Enzim modifikasyonu
Enzim elektrodun hazırlanması
Çalışma potansiyeli
Cevap süresi/ Tekrar kullanılabilirlik
Tampon derişimi, pH’sı ve cinsi /Sıcaklık
Elektrodun duyarlığı/ Gözlenebilme sınırı/Doğrusal derişim aralığı
Numunede glukoz analizi
Raf ömrü
Baby ve Ramaprabhu 2009
GOD/Fe3O4-SiO2/MWNTs/GC/ Amperometrik/ Fiziksel adsorpsiyon
Fe3O4-SiO2/MWNT nanopartikülleri GC elektrot yüzeyine kaplanmış, üzerine GOx çözeltisi ve nafyon çözeltisi damlatılıp kurutulmuş
Ag/AgCl’e karşı +0,10 V
3-6 sn/- 0,1 M pH 7 PBS/ -
58,9 µA/mM cm-2/ 800 nm/ 1 µM-30 mM
- -
Sheng vd. 2008
GOx/NdPO4/CHIT/ GCE Amperometrik/ Fiziksel adsorpsiyon
Kitosan içinde dağıtılan NdPO4
np’leri üzerine GOx çözeltisi eklenmiş ve 1 gece buzdolabında bekletildikten sonra karışım GCE üzerine damlatılıp kurutulmuş
SCE’ye karşı +0,40 V
5 s/- 0,05 M pH 6,8/ 25 oC
1,92 µA mM-1 0,08 mM/ 0,15-10 mM
Farklı derişimde glukoz içeren 3 adet serum numunesinde glukoz analizi yapılmış
30 gün sonunda elektrodun ilk duyarlığının % 90’ının korunduğu belirlenmiş
16
2. KURAMSAL TEMELLER
2.1 Biyosensörler
Biyosensörler; analitlerin tanınmasını sağlayacak olan biyolojik tanı materyalini içeren
ve bir fizikokimyasal çevirici yardımıyla analit ile biyolojik tanı materyali arasındaki
etkileşim sonunda oluşan ürünü ölçülebilir sinyale dönüştürebilen analitik cihazlardır
(Paddle 1996). Günümüzde biyosensörler; gıda endüstrisi, tıp, çevresel analizler, tarım
vb. gibi birçok alanda kullanılmaktadır. Bir biyosensör biyolojik tanı materyali, çevirici
ve dedektör olmak üzere üç temel kısımdan oluşur (Şekil 2.1). Biyosensörler, sahip
oldukları biyolojik tanı materyaline ya da fizikokimyasal çevirici türüne göre
adlandırılırlar.
Şekil 2.1 Biyosensörün şematik gösterimi
Biyolojik tanı materyalleri, tayin edilmesi hedeflenen analitlerle spesifik olarak
tepkimeye giren biyomoleküllerdir. Bu biyomoleküllerin tipi biyosensörün seçiciliğinin
ve spesifikliğinin derecesini belirler (Mello ve Kubota 2001). Sensörler, biyolojik tanı
materyalleri özelliklerine göre biyoaffinite, biyokatalitik ve hibrid sensörler olmak üzere
üç gruba ayrılırlar:
17
Biyokatalitik sensörler
Enzimler, sahip oldukları aktif katalitik bölgeleri sayesinde substratları ile spesifik
olarak etkileşime giren biyomoleküllerdir. Enzimlerin yanı sıra mikroorganizmalar,
hücreler, hücre organelleri, bitki ve hayvan dokuları da substratlarına karşı katalitik
aktivite gösterirler. Bu moleküller katalitik özellikleri nedeni ile biyokatalitik
moleküller, enzim gibi biyokatalitik tanı materyalleri içeren biyosensörler ise enzim
sensörleri olarak adlandırılırlar. Bu tür biyosensörlerde genellikle amperometrik,
potansiyometrik, termal, optik ve piezoelektrik çevirici sistemleri kullanılır (Mello ve
Kubota 2001).
Biyoaffinite sensörleri
Biyoaffinite temelli biyosensörler, antikor ve nükleik asit gibi biyomoleküller içerirler.
Bu biyomoleküller, substratları ile spesifik bir şekilde etkileşmelerini sağlayan
ligandlara sahiplerdir. Antikor, nükleik asit gibi biyospesifik tanı materyallerine sahip
olan sensörler immünosensörler olarak adlandırılırlar. İmmünosensörler genellikle
çeşitli hastalıkların tanısında ve gıda analitlerinin tayininde kullanılmaktadırlar. Bu
biyosensörlerde optik ve piezoelektrik çevirici sistemleri kullanılır (Mello ve Kubota
2001).
Hibrid sensörler
DNA; adenin, guanin, sitozin ve timin bazlarını içeren çift polipeptid zincirli, RNA ise
DNA’dan farklı olarak timin yerine urasil bazı içeren tek polipeptit zincirli
biyomoleküllerdir. DNA’da guanin bazı sitozin, adenin bazı timin ile eşleşir. RNA’ da
ise guanin bazı sitozin ile, adenin bazı urasil ile eşleşir. Bu eşleşmelerden yararlanılarak
baz dizilimi bilinen DNA veya RNA tek polipeptid zincirinin eşleniği olan polipeptid
zinciri biyolojik tanı materyali olarak kullanılır. DNA veya RNA sensörleri genellikle
genetik modifikasyon çalışmalarında ya da gıda endüstrisinde E.Coli, Salmonella gibi
patojenlerin tanısında kullanılır (Mello ve Kubota 2001).
18
Analitler ile etkileşen biyolojik tanı materyallerinin meydana getirdiği ürünler,
biyosensörlerle birleştirilen fizikokimyasal çeviriciler ile okunabilir sinyallere
dönüştürülürler. Biyokimyasal sinyalin türüne göre 4 çeşit fizikokimyasal çevirici
bulunur (Mello ve Kubota 2001):
Elektrokimyasal çeviriciler
Analit ile biyolojik tanı materyali arasında elektron aktarımı, yüklü türlerin difüzyonu
veya iyon transferi olduğu durumlarda elektrokimyasal çeviriciler kullanılır. En yaygın
kullanılan çeviricilerdir. Elektrokimyasal çeviriciler; amperometrik, potansiyometrik,
iyon seçici alan etki transistörleri (ISFET), kondüktometrik ve impedimetrik olarak
sınıflandırılabilirler.
Amperometrik çeviriciler; uygulanan potansiyelde analit ile biyolojik tanı molekülü
arasındaki kimyasal reaksiyon sonucunda ortaya çıkan akımı ölçer. Amperometrik
çeviricileri kullanan sensörlere amperometrik biyosensörler denir.
Potansiyometrik çeviriciler; çalışma elektrodu yüzeyinde meydana gelen elektroaktif
türlerin derişimi ile orantılı olarak değişen potansiyelleri ölçer. Bu tür sensörlere
potansiyometrik sensörler denir. İyon seçici alan etki transistörleri (ISFET) iyon seçici
elektrot üzerine immobilize edilmiş enzim veya antikor gibi biyolojik tanı
materyallerinin substratları ile etkileşmesi ile oluşan potansiyel değişimlerini ölçer.
Kondüktometrik çeviriciler; karbohidratlar gibi yüksüz metabolitlerin ya da laktik asit
gibi ara ürünlerin analit olarak kullanıldığı durumlarda iki metal elektrot arasındaki
iletkenlik değişimini ölçer. Bu tür biyosensörler kondüktometrik sensörler olarak
adlandırılır. Kondüktometrik biyosensörler, zayıf sinyallere sahip oldukları ve analite
karşı spesifiklik göstermedikleri için pek tercih edilmezler.
İmpedimetrik çeviriciler; hem iletkenlik hem de elektriksel kapasite artışına neden olan
ürünlerin impedansındaki azalmayı ölçer. İmpedans, maddenin öz direncidir.
19
Optik çeviriciler
Optik çeviriciler, analit ile biyolojik tanı materyali arasındaki etkileşim sonucunda
ortaya çıkan türlerin UV-VIS absorpsiyonu, lüminesans, floresans/fosforesans, yansıma
ve ışık saçılması gibi yöntemler ile ölçülmesini sağlar.
Termal çeviriciler
Termal çeviriciler, biyolojik tanı materyali ile analit arasında gerçekleşen tepkime
sonucunda meydana gelen ısı değişiminin ölçülmesini temel alır.
Piezoelelektirik çeviriciler
Piezoelektrik çeviriciler, bir piezoelektrik kristali yüzeyine immobilize edilmiş biyolojik
tanı materyalinin analit ile etkileşmesi sonucunda kristalde meydana getirdiği titreşimin
ölçülmesi esasına dayanır.
Biyosensörler hedef analitleri, biyolojik tanı materyalleri, çevirici türleri, avantajları ve
dezavantajlarına göre aşağıdaki çizelge 2.1’de özetlenmiştir (Mello ve Kubota 2001):
Çizelge 2.1 Biyosensörlerde kullanılan analitler, biyolojik tanı materyalleri, çeviriciler ve bu çeviricilerin avantajları ile dezavantajları
Çevirici Analit Biyolojik Tanı Materyali
Avantajı/Dezavantajı
Elektrokimyasal Glukoz Galaktoz Kolesterol Fenolik bileşikler Laktat Histamin vb.
Biyokatalitik moleküller
İndirgenme ve yükseltgenme tepkimelerine duyarlı, basit, minyatürize edilebilir / Çoklu enzim sistemleri için kullanışsız
20
Çizelge 2.1 Biyosensörlerde kullanılan analitler, biyolojik tanı materyalleri, çeviriciler ve bu çeviricilerin avantajları ile dezavantajları (devam)
Çevirici Analit Biyolojik Tanı Materyali
Avantajı/Dezavantajı
Optik Alkoller Karbohidratlar Bakteriler vb.
Biyokatalitik moleküller Biyoaffinite molekülleri Hibrid moleküller
Düşük maliyet, çeşitli uygulama yöntemi (floresans,fosforesans vb.) / Yüksek enerji kaynaklarına ihtiyaç, ortam ışığının girişimi
Piezoelektrik Mikroorganizmalar Lipidler Karbohidratlar vb.
Biyokatalitik moleküller Biyoaffinite molekülleri
Düşük maliyet, hızlı cevap, gaz analitler için uygunluk / Sıvı içinde düşük duyarlık, spesifik olmayan bağlanmaların girişim etkisi
Termal Alkoller Karbohidratlar Lipidler vb.
Biyokatalitik moleküller
Optik yöntemlerde olduğu gibi türbidimetrik ya da renk girişimlerinin olmaması / Düşük seçicilik
2.1.1 Amperometrik enzim elektrotlar
Amperometrik çeviriciler, özellikle klinik tayinler için geliştirilen biyosensörlerde
sıklıkla kullanılmaktadırlar. Amperometrik ölçümler, sabit bir potansiyelde elektrot
yüzeyinde bazı elektroaktif türlerin indirgenme veya yükseltgenme akımlarının
ölçülmesi esasına dayanır. Akım yoğunluğu elektroaktif türlerin derişimi ile doğru
orantılıdır (D’Orazio 2003).
Amperometrik tayinlerde; çalışma elektrodu, referans elektrot ve karşıt elektrot olmak
üzere üç elektrotlu elektrokimyasal hücre sistemleri kullanılır. En yaygın kullanılan
çalışma elektrotları karbon pasta elektrotlar, karbon nanotüpler, camsı karbon
21
elektrotlar, altın, gümüş platin gibi metal elektrotlar ve kompozit elektrotlardır. Çalışma
elektrodu tayin edilecek analite duyarlı biyolojik tanı materyalini içerir. Referans
elektrot olarak genelde Ag/AgCl ve SCE elektrotları, karşıt elektrot olarak ise Pt tel ya
da Pt elektrotlar kullanılır.
Amperometrik enzim elektrotlarda en yaygın kullanılan biyolojik tanı materyalleri
enzimlerdir. Literatürde kayıtlı ilk amperometrik enzim elektrot 1962 yılında Clark ve
Lyons tarafından kanda glukoz tayini için geliştirilen enzim elektrottur (Zang vd. 2000).
Elektroda glukoza duyarlı glukoz oksidaz (GOx) enzimi immobilize edilmiş ve
enzimatik reaksiyon sonucunda oluşan hidrojen peroksitin (H2O2) referans elektroda
karşı +0,7 V potansiyelde O2’ye yükseltgenmesi ile ortaya çıkan elektronların akım
yoğunluğu ölçülerek kandaki glukoz derişimi belirlenmiştir (D’Orazio 2003).
Glukoz oksidaz tarafından katalizlenen reaksiyon aşağıda verilmiştir:
GOx2 2 2Glukoz + O Glukonolakton + H O→
Yukarıdaki eşitlikte görüldüğü gibi, glukoz O2 varlığında glukonik asite dönüşürken, O2
H2O2’ ye indirgenir.
Amperometrik olarak glukoz tayini, +0,7 V’da H2O2’in tekrar O2’ye yükseltgenmesine
dayanılarak yapılmıştır:
+ -2 2 2H O 2H +O + 2e→
Amperometrik enzim elektrotlar elektroaktif tür ile elektrot arasındaki ilişkiye göre 3
sınıfta incelenebilir (Dzyadevych vd. 2008):
22
Birinci nesil enzim elektrotlar
Birinci nesil enzim elektrotlar, analit ile biyolojik tanı materyali arasındaki reaksiyon
sonucu oluşan elektroaktif türlerin hiç bir aracı olmaksızın amperometrik yöntemlerle
doğrudan ölçülmesi esasına dayanır (Şekil 2.2). Birinci nesil enzim elektrotların çalışma
prensibi glukoz üzerinden aşağıdaki eşitliklerde gösterilmiştir (Dzyadevych vd. 2008):
(yük) (ind)Glukoz +GOx GOx +Glukonolakton→
(ind) 2 (yük) 2 2GOx +O GOx +H O→
İkinci nesil enzim elektrotlar
İkinci nesil elektrotlarda analit ve biyolojik tanı materyali arasındaki tepkime sonucu
ortaya çıkan elektroaktif türler bir medyatör aracılığı ile elektroda iletilir (Şekil 2.2).
Yapay veya doğal elektron transfer aracıları olan medyatörler (M) iyon aktarımını
kolaylaştıracağı ve hızlandıracağı için daha düşük potansiyellerde çalışma imkanı sunar
ve bu sayede ortamda girişim yapabilecek türler engellenir (Chaubey ve Malhotra
2001). Medyatörlü enzim elektrodunun çalışma prensibi glukoz üzerinden aşağıdaki
eşitliklerde verilmiştir:
( ) ( )
yük indGlukoz GOx Glukonolakton GOx+ +→
( )
(ind) (yük) (yük ) indGOx 2M GOx 2M 2H+ +→+ +
( )
( yük)ind2M 2M 2e−+→
23
Üçüncü nesil enzim elektrotlar
Üçüncü nesil enzim elektortlarda, analit ve biyolojik tanı materyali arasındaki tepkime
sonucu ortaya çıkan elektroaktif türler ile elektrot yüzeyi arasında herhangi bir e-
taşıyıcı olmaksızın doğrudan elektron transferi gerçekleşir (Şekil 2.2) (Zang ve Li
2003). Bu olay biyoelektrokataliz olarak adlandırılır. Üçüncü nesil enzim elektrotlarda
biyolojik tanı materyali olarak Sitokrom c gibi küçük redoks proteinlerin kullanımında
doğrudan e- transferi sırasında sıkıntı gözlenmez. Fakat; glukoz oksidaz gibi büyük
redoks enzimlerin kalın protein bir kabukla kaplanmış ve aktif bölgesinin enzimin içine
gömülmüş olmasından dolayı bu tür enzimlerde elekrot yüzeyi ile enzimin aktif bölgesi
arasındaki direk elektron transferi zordur. Bu durumu aşmak için elektrot yüzeyi
genellikle tetrasiyanokuinodimetan (TCNQ) ve tetratiyafulvalen (TTF) gibi yüksek
iletkenliğe sahip organometalik tuzlarla kaplanır (Vastarella 2001).
Şekil 2.2 Farklı nesillerdeki enzim elektrotların şematik gösterimi (M(yük) ve M(ind) yükseltgenmiş ve indirgenmiş medyatör, GOx(yük) ve GOx(ind) yükseltgenmiş ve indirgenmiş glukoz oksidaz)
24
2.1.2 Nanoteknoloji
Günümüzde nanoteknoloji; bilgisayar, fizik, kimya, tıp, tekstil, çevre ve elektronik gibi
birçok alanda sıkça karşılaşılan bir terimdir. Nanoteknoloji, maddeleri atomik ve
moleküler boyutta inceleme ve kullanma olanağı sunar. Ayrıca birçok alanda gelişmeye
ve yeniliğe imkan sağlar (Roco 2003).
Nanomateryaller 1-100 nm arasında boyutlara sahip, istenilen ölçü ve şekillerde
sentezlenebilen maddelerdir. Nanomateryallerin yenilik sağladığı en önemli alanlardan
biri kuşkusuz biyosensörlerdir. Bu yapılar, biyosensörlerde genelde nanotüpler,
nanofiberler, nanoçubuklar, nanopartiküller ve ince filmler olarak kullanılırlar (Jianrong
vd. 2004). Karbon nanotüpler ve altın, demir, platin, bakır, zirkonyum oksit, titanyum
oksit, iridyum oksit, demir oksit gibi metal ve metal oksitler biyosensörlerde kullanılan
bazı nanoyapılardır (Salimi vd. 2006). Özellikle yarı iletken metal ve metal oksit
nanopartiküller mekanik, optik, manyetik, kimyasal vb. özellikleri sebebiyle kimyasal
katalizör veya ışık emisyonu yapan kuantum dot olarak kullanılırlar.
2.1.3 Nanomateryal temelli amperometrik enzim elektrotlar
Nanomateryal temelli amperometrik enzim elektrotlar, elektrot yüzeyine veya içine
tutuklanmış nanopartiküllerden ve immobilize enzimden ibarettir.
Biyosensörlerde enzim ve elektrot arasındaki elektron transferinin hızlı ve kolay olması
oldukça önemlidir. Fakat kullanılan biyomoleküllerin karmaşık ve büyük yapıları
elektrot yüzeyi ile biyomolekül arasındaki elektron transferini zorlaştırır.
Nanopartiküller, enzimin aktif bölgesi ile elektrot yüzeyi arasındaki tersinir elektron
transferini kolaylaştırarak hızlı ölçümler alınmasını sağlar ve bu sayede elektron
transferi için medyatör kullanımına ihtiyaç duyulmaz (Salimi vd. 2007).
Nanopartiküller sahip oldukları nano boyutlar sayesinde geniş yüzey alanı ve serbest
yüzey enerjisi sağlayarak elektrodun hızını ve duyarlığını arttırırlar (Li vd. 2008).
25
Yüksek spesifik yüzey alanı, kararlılık ve biyouyumluluk gibi özellikleri sayesinde
metal nanopartiküllerin yanı sıra demir oksit, çinko oksit, zirkonyum oksit, titanyum
oksit gibi metal oksitler de biyosensörlerde kullanılan en yaygın nanopartiküllerdendir
(Liu vd. 2009). Bu nanoyapılar arasında NiO nanopartikülleri son zamanlarda; katalizör,
gaz sensörleri, elektrokromik film gibi uygulamaları sayesinde dikkat çekmiştir. Buna
rağmen NiO nanopartiküllerinin biyosensörlerde kullanılması oldukça nadirdir. 10,7
gibi yüksek izoelektrik noktasına sahip NiO nanopartikülleri, düşük izoelektrik
noktasına sahip enzimlerin adsorpsiyonu için oldukça idealdir. Özellikle yüksek
kimyasal kararlılık, elektrokataliz, hızlı ve direk elektron transferi kabiliyeti sayesinde
biyosensör uygulamaları için gelecek vaad etmektedir (Li vd. 2008).
2.1.4 Karbon pasta elektrotlar
Grafit tozu ve bağlayıcı olarak çeşitli mineral yağlarının karıştırılması ile hazırlanan
karbon pasta elektrotlar çeşitli elektrotların, sensörlerin ve dedektörlerin
hazırlanmasında kullanılan en yaygın elektrot materyallerinden biridir. İlk kez 1958
yılında Ralph Norman Adams ve çalışma grubu tarafından geliştirilmiştir. Karbon pasta
elektrotların en önemli bileşeni yüksek saflıkta ve µm boyutlarında partiküllere sahip
grafit tozudur. Elektrodun diğer bir bileşeni ise inert ve elektroinaktif, yüksek viskosite
ve düşük volatiliteye sahip bir pasta bağlayıcı sıvıdır. Karbon pastaların
hazırlanmasında genellikle parafin, nujol ve uvasol gibi yağlar kullanılır.
Nanoteknolojinin gelişimi ile birlikte karbon pasta elektrotların kullanımı da
yaygınlaşmıştır. Özellikle çeşitli nanoyapıların kolayca modifiye edilmesi için karbon
pasta elektrotlar oldukça uygun matrikslerdir (Švancara vd. 2008).
Son yıllarda önemli ölçüde ilerleme gösteren nanopartikül modifiyeli karbon pasta
elektrotlar aşağıda belirtildiği gibi birçok avantaja sahiptir (Santos vd. 2007):
26
• Hazırlaması oldukça pratik ve hızlıdır
• Pasta yüzeyi kolayca yenilenebilir
• Düşük maliyetlidir
• Birçok biyosensör materyalini bir arada içerebilir
2.1.5 İdeal biyosensörün sahip olması gereken özellikler
İdeal bir biyosensörün sahip olması gereken özellikler aşağıda kısaca verilmiştir:
Seçicilik
Hedef analit dışında ortamda var olan diğer elektroaktif türler biyosensörün cevabını
etkilememelidir. Kullanılan biyolojik tanı materyali, çalışılan potansiyelde sadece
analizlenmesi istenilen türe duyarlık göstermelidir. Bu yüzden ortamda girişim
yapabilecek türlerin girişim yüzdeleri belirlenmeli ve girişimi engelleyecek önlemler
alınmalıdır.
Duyarlık
Duyarlık, hedef analitin derişimine bağlı olarak biyosensör cevabındaki doğrusal
değişimin gözlenmesi ile belirlenir. Hazırlanan elektrodun duyarlığı hesaplanırken
glukoz derişimine karşı çizilen akım farkları grafiğinin eğiminden faydalanılır. İdeal bir
biyosensörün analizlenecek maddeye karşı yüksek duyarlık göstermesi istenir.
Doğrusal çalışma aralığı ve gözlenebilme sınırı
Doğrusal çalışma aralığı belirlenirken, hazırlanan elektrot bir tampon çözelti içinde
çalışılan potansiyelde kararlı hal akımları elde edilene kadar bekletilir. Stok substrat
çözeltisinden ard arda belli miktarlarda hücreye eklenir ve elektodun substrata karşı
cevapları okunur. Elde edilen akım farkları substrat derişimlerine karşı grafiğe
27
geçirilerek bir kalibrasyon grafiği elde edilir. Elektrot cevabı ile substrat derişiminin
doğrusal olduğu aralığa “doğrusal derişim aralığı” adı verilir. Bu doğrusal aralığın
başladığı en alt sınır “gözlenebilme sınırı”dır. İdeal bir biyosensörün doğrusal derişim
aralığının geniş, gözlenebilme sınırının düşük olması istenir.
Kararlılık
Biyosensörlerin performansını korumasına biyosensör kararlılığı adı verilir. İdeal bir
biyosensörün uzun süre performansını koruması istenir. Bu sayede analiz maliyetleri
azalır ve kullanım süresi artar.
Tekrarlanabilirlik ve tekrar üretilebilirlik
Substrata karşı aynı enzim elektrot ile ard arda alınan ölçümlerden elde edilen
duyarlıklar o biyosensörün tekrarlanabilirliğinin; aynı koşullarda ve içerikte hazırlanan
farklı enzim elektrotların substrata karşı belirlenen duyarlıkları ise o biyosensörün tekrar
üretilebilirliğinin ölçüsüdür. Her iki durumda da elde edilen duyarlıkların birbirine
yakın değerlerde olması hazırlanan biyosensör ile yapılan analizlerin güvenilirliğinin ve
doğruluğunun anlaşılması için önemlidir.
Cevap süresi
Hedef analitin hücreye eklendiği andan itibaren kararlı hal akımları elde edilen ana
kadar geçen süreye “cevap süresi” denir. İdeal bir biyosensörün analizlenecek maddeye
karşı hızlı cevap vermesi istenir.
Ömür
Bir biyosensörün ömrü, hedef analite olan duyarlığın zaman karşı grafiğe geçirilmesi ile
bulunur. Bu grafik incelendiğinde biyosensörün duyarlığını koruduğu süre biyosensörün
28
ömrü olarak belirlenir. İdeal bir biyosensörün uzun ömürlü olması istenir. Ömrü
etkileyen en önemli faktör enzimin immobilizasyon yöntemi ve elektrodu saklama
koşullarıdır.
2.2 Enzimler
Enzimler, canlılarda kimyasal reaksiyonların hızlı gerçekleşmesini sağlayan ve tepkime
sonunda hiçbir değişikliğe uğramadan kalan biyolojik katalizörlerdir. Enzimler
katıldıkları kimyasal reaksiyonlara göre 6 sınıfta incelenebilirler (Nelson ve Cox 2008):
Oksidoredüktazlar: İndirgenme ve yükseltgenme reaksiyonlarını katalizleyen
enzimlerdir.
Transferazlar: H+ iyonları hariç, bir fonksiyonel grubu bir molekülden diğerine aktaran
enzimlerdir.
Hidrolazlar: Kimyasal bağların hidrolizini katalizleyen enzimlerdir.
Liyazlar: Hidroliz ve yükseltgenme dışındaki yollarla kimyasal bağları kırıp yerine bir
çift bağ ya da halka yapısı oluşumunu katalizleyen enzimlerdir.
İzemorazlar: Optik, geometrik veya yapısal izomerlerin yeniden düzenlenmesini
katalizleyen enzimlerdir.
Ligazlar: Büyük moleküllerin bir kimyasal bağ yardımı ile bağlanmasını katalizleyen
enzimlerdir. Bağlanma esnasında moleküllerden birine ait küçük kimyasal grupların
ayrılması gerçekleşebilir.
29
2.2.1 Enzimlerin özellikleri
Enzimler, bazı katalitik RNA molekülleri dışında, protein yapısında bulunan
biyokatalizörlerdir. Enzimleri diğer protein yapılardan ayıran en önemli özellikler
aşağıda verilmiştir (Harvey ve Champe 2007):
2.2.1.1 Aktif bölge
Enzimler substratlarını bir cep şeklinde bulunan aktif bölgelere bağlarlar. Aktif bölgede,
substrata eşlenik olan amino asitler bulunur. Substrat, eşleniği olan amino asitlere
bağlanarak enzim-substrat (ES) kompleksini oluşturur. Daha sonra substrat ürüne
dönüştürülerek ortama bırakılır. Hiçbir değişikliğe uğramadan kalan enzim ise başka bir
substratı bağlamak için hazır hale gelir.
2.2.1.2 Seçicilik
Enzimler belirli substratlarla etkileşerek hep aynı tip reaksiyonları katalizler. Enzimlerin
seçiciliği, canlı organizmalarda katalizlenen reaksiyonların yanı sıra kimyasal analizler
için de oldukça önemlidir.
2.2.1.3 Katalitik etki
Enzimin, reaksiyonun aktivasyon enerjisini düşürerek, substratı ürüne çevirmesine
katalitik etki denir. Aktivasyon enerjisi, kimyasal bir reaksiyonun gerçekleşebilmesi için
aşılması gereken enerji değeridir. Enzimler tarafından katalizlenen reaksiyonların hızı
katalizlenmeyen reaksiyonlara göre 103- 108 kat daha fazladır. Her enzim molekülü
saniyede 100-1000 arası substrat molekülünü ürüne çevirebilir.
30
2.2.1.4 Kofaktörler
Bazı enzimler katalitik aktivitelerini gerçekleştirmek için organik veya anorganik
moleküllere ihtiyaç duyarlar. Metal iyonları gibi anorganik yapıdaki moleküllere ya da
koenzim adı verilen vitamin türevleri gibi büyük organik moleküllerin tamamına
kofaktör denir. Kofaktörüne bağlanmış enzime haloenzim adı verilir. Apoenzim ise
enzimin hangi madde ile etkileşeceğini belirleyen ve bir kofaktöre bağlanmamış protein
kısmıdır. Apoenzim, kofaktörü olmadan aktivite gösteremez. Kofaktörler genellikle
enzimlere zayıf kuvvetlerle bağlanırlar ve bu sayede diyalizle uzaklaştırılabilirler.
Çeşitli yöntemlerle uzaklaştırılamayan, enzime sıkıca bağlı kofaktörlere ise prostetik
grup adı verilir.
2.2.1.5 Aktivasyon ve inhibisyon
Enzimlerin katalizledikleri reaksiyonlardaki hızları ve aktiviteleri başka moleküller
tarafından kontrol edilebilir. Enzimin aktivitesinin arttırılmasına aktivasyon ve bu olayı
gerçekleştiren moleküllere aktivatör, enzimin aktivitesinin azaltılmasına ya da tamamen
durdurulmasına inhibisyon ve bu olayı gerçekleştiren moleküllere inhibitör adı verilir.
2.2.2 Enzimatik reaksiyonların hızını etkileyen faktörler
Farklı enzimlerin aktiviteleri sıcaklık, pH ve substrat derişimi gibi etkenlerden farklı
şekilde etkilenir. Bu yüzden enzimlerle çalışırken optimum çalışma koşulları
belirlenmelidir.
Enzimlerin hızını etkileyen faktörler aşağıda verilmektedir:
31
2.2.2.1 Sıcaklık
Sıcaklık artışıyla tüm kimyasal reaksiyonların hızı artar. Enzim reaksiyonlarında belli
bir sıcaklığa kadar reaksiyon hızı sıcaklıkla artar, ancak daha sonra yüksek sıcaklıkla
enzim denatüre olabildiği için reaksiyon hızı düşer.
2.2.2.2 Ortam pH’sı
Her enzimin maksimum aktivite gösterdiği optimum pH değeri vardır. Bu değerin
altında ve üstünde enzim aktivitesi düşer. Enzimin substratı ile etkileşime girebilmesi
için aktif bölgedeki iyonlaşabilen grupların pKa’sı önemlidir. Ortamın pH’sı da bu
grupların iyonizasyonunu etkileyen en önemli etmenlerdendir. Uç pH değerlerinde
enzim denatüre olabilmektedir. Bu nedenle ortamın pH’sını belirli bir değerde tutmak
için tampon çözeltiler kullanılır.
2.2.2.3 Substrat derişimi
Enzimatik bir reaksiyonun hızı birim zamanda ürüne dönüştürülen substrat miktarıdır ve
maksimum hıza ulaşana kadar substrat miktarı ile artar. Enzimin tamamı substrat ile
doyduğu zaman ise reaksiyonun hızı sabit kalır. Substrat miktarının çok fazla olduğu ya
da oluşan ürünün ortamda birikmesi durumunda enzim inhibe olur ve reaksiyon hızı
azalır.
2.2.3 İmmobilize enzimler
Enzimlerin, suda çözünmemeleri için matriks adı verilen ve destek görevi gören
materyaller üzerine çeşitli yöntemlerle tutturulmalarına enzim immobilizasyonu adı
verilir. Enzimlerin matrikslere aktif grupları kapanmayacak şekilde immobilizasyonu
gerekir. Aktif gruplar kapanırsa enzim substratı bağlayamaz ve verimi azalır.
32
İmmobilize enzimler, serbest halde bulunan enzimlere göre birçok avantaja sahiptir. Bu
avantajlar aşağıda verilmektedir:
• Enzim, bir matrikse tutturulduğu için pH ya da ısı değişimlerinden daha az etkilenir.
• Oluşan ürünler, çözeltinin pH’ sının ya da iyonik şiddetinin değiştirilmesi gibi
yöntemler ile kolayca ortamdan uzaklaştırılabilirler.
• İmmobilize enzimlerin aktivitesi, serbest enzimlere göre daha kolay kontrol
edilebilir.
• Enzimler tekrar tekrar kullanılabilirler.
• Aynı anda birden fazla reaksiyonu katalizleyebilirler.
• Serbest enzimlere göre daha pratik, hızlı ve ucuz analiz olanağı sağlarlar (Costa vd.
2004, http://www.rpi.edu/dept/chem-eng/Biotech-Environ/IMMOB/benefits.htm)
2.2.4 Enzim immobilizasyon teknikleri
Biyosensörlerde kullanılan en yaygın enzim immobilizasyon teknikleri tutuklama,
kovalent bağlama, çapraz bağlama ve adsorpsiyon olarak 4 sınıfta incelenebilir
(D’Souza 2001):
Tutuklama
Tutuklama sadece enzimler için değil hücreler için de kullanılan en yaygın
immobilizasyon yöntemlerinden biridir. Bu yöntemde enzim molekülleri
polimerizasyon yardımı ile agar, agaroz gibi doğal ya da poliüretan, poliakrilamit gibi
sentetik polimer matrikslerde hapsedilir. Bu yöntem kolay ve ucuzdur; fakat zamanla
enzimin sızması, yüksek difüzyon sınırı ve sterik engel gibi dezavantajlara sahiptir
(Mello ve Kubota 2001).
Kovalent bağlama
Enzimler sahip oldukları fonksiyonel grupları
yüzeyine kovalent olarak bağlanabilirler. Bu yöntem, enzimin fonksiyonel grupları
(katalitik aktivite göstermeyen)
reaksiyona dayanmaktadır (Mello ve Kubota 2001).
Fiziksel adsorpsiyon
Enzimin fiziksel adsorpsiyonu, van der Waals etkileşimlerine dayalı olan en eski ve en
kolay immobilizasyon yöntemidir. Bu yöntemde enzimler,
geçirgen bir membran üzerine doğrudan adsorbe edilir. Kimyasal bir modifikasyona
ihtiyaç duyulmaz. Yöntem basit ve ucuz olması gibi avantajlarının yanı sıra, ölçümler
esnasında pH, sıcaklık ve iyonik şiddetin değişmesi ile adsorbe edilmiş enzimin kaybı
gibi dezavantajlara da sahiptir (Mello ve Kubota 2001).
Çapraz bağlama
Bu yöntem bifonksiyonel ajanlar sayesinde enzimlerin kovalent şekilde matrikslere
bağlanmasına dayanır. Enzimlerin çapraz bağlanmasında glutaraldehit, karbodiimid gibi
bifonksiyonel ajanlar kullanılabilir. En sık kullanılan bifonksiyonel ajan olan
glutaraldehitin kimyasal
33
Enzimler sahip oldukları fonksiyonel grupları ile bir matrikse ya da doğrudan
yüzeyine kovalent olarak bağlanabilirler. Bu yöntem, enzimin fonksiyonel grupları
ktivite göstermeyen) ile matrikste bulunan reaktif gruplar arasındaki
reaksiyona dayanmaktadır (Mello ve Kubota 2001).
Enzimin fiziksel adsorpsiyonu, van der Waals etkileşimlerine dayalı olan en eski ve en
kolay immobilizasyon yöntemidir. Bu yöntemde enzimler, elektrot
geçirgen bir membran üzerine doğrudan adsorbe edilir. Kimyasal bir modifikasyona
ç duyulmaz. Yöntem basit ve ucuz olması gibi avantajlarının yanı sıra, ölçümler
esnasında pH, sıcaklık ve iyonik şiddetin değişmesi ile adsorbe edilmiş enzimin kaybı
gibi dezavantajlara da sahiptir (Mello ve Kubota 2001).
siyonel ajanlar sayesinde enzimlerin kovalent şekilde matrikslere
bağlanmasına dayanır. Enzimlerin çapraz bağlanmasında glutaraldehit, karbodiimid gibi
bifonksiyonel ajanlar kullanılabilir. En sık kullanılan bifonksiyonel ajan olan
utaraldehitin kimyasal formülü şekil 2.3’de verilmektedir (D’Souza 2001):
Şekil 2.3 Glutaraldehitin kimyasal formülü
bir matrikse ya da doğrudan elektrot
yüzeyine kovalent olarak bağlanabilirler. Bu yöntem, enzimin fonksiyonel grupları
reaktif gruplar arasındaki
Enzimin fiziksel adsorpsiyonu, van der Waals etkileşimlerine dayalı olan en eski ve en
elektrot üzerine kaplanmış
geçirgen bir membran üzerine doğrudan adsorbe edilir. Kimyasal bir modifikasyona
ç duyulmaz. Yöntem basit ve ucuz olması gibi avantajlarının yanı sıra, ölçümler
esnasında pH, sıcaklık ve iyonik şiddetin değişmesi ile adsorbe edilmiş enzimin kaybı
siyonel ajanlar sayesinde enzimlerin kovalent şekilde matrikslere
bağlanmasına dayanır. Enzimlerin çapraz bağlanmasında glutaraldehit, karbodiimid gibi
bifonksiyonel ajanlar kullanılabilir. En sık kullanılan bifonksiyonel ajan olan
ekil 2.3’de verilmektedir (D’Souza 2001):
Glutaraldehitin kimyasal formülü
34
2.2.5 Glukoz oksidaz enziminin özellikleri
IUPAC kodu EC 1.1.3.4 olan glukoz oksidaz enzimi, oksijen varlığında glukozun
hidrojen peroksit ve glukonik asite dönüşümünü katalizleyen oksidoredüktaz sınıfı bir
enzimdir. Glukoz oksidazın bir katalizör olarak işlev görebilmesi için flavin adenin
dinükleotit (FAD) koenzimine ihtiyacı vardır. Glukoz oksidaz tarafından katalizlenen
indirgeme reaksiyonlarında FAD elektron alıcısı olarak görev alır ve FADH2’ ye
indirgenir. Daha sonra FADH2 moleküler oksijen tarafından tekrar FAD’a yükseltgenir
ve oksijen de hidrojen peroksite indirgenir:
2Glukoz +GOx(FAD) Glukonolakton +GOx(FADH )→
2 2 2 2GOx(FADH ) +O GOx(FAD) +H O→
Glukoz oksidaz, 6 karbonlu bir şeker olan glukozun hemiasetal formu olan β-D-
glukopiranoza bağlanırken α-D-glukopiranoz ile etkileşmez. Bu yüzden D-glukoz
çözeltisi bir süre dinlendirilerek β-D-glukopiranoz ve α-D-glukopiranoz formlarının
dengeye gelmesi sağlanır. Bu olaya mutarotasyon adı verilir (Şekil 2.4). Glukoz oksidaz
dengedeki glukoz çözeltisinde bulunan β-D glukopiranoz ile etkileşir (Vastarella 2001,
http://www.wikipedia.com, 2011).
Şekil 2.4 Glukozun mutarotasyonu
35
Glukoz oksidaz vücut sıvılarında, gıdalarda ve bitkisel ham maddelerde bulunan serbest
glukozun tayini için biyolojik tanı materyali olarak sıklıkla kullanılmaktadır. Özellikle
son yıllarda oldukça artış gösteren diyabet hastalığının en önemli tanı materyalidir
(Wang vd. 2010).
2.3 Glukoz Tayinin Önemi
Halk arasında şeker hastalığı olarak bilinen diyabet, karbohidrat metabolizmasının en
önemli hastalıklarından biridir. Vücudun yeteri kadar insülin üretememesi ya da üretilen
insülinin işlevinde bir bozukluk olması durumunda Tip I diyabet, insülinin etkisine karşı
direnç gelişmesiyle de Tip II diyabet gözlenir (Wang vd. 2007). İnsülin eksikliğinden
dolayı kandaki şeker seviyesi olması gereken değerin üstüne çıkar. Yüksek kan şekeri
(hiperglisemi); görme bozukluklarına, sinir hasarlarına, dolaşım sistemi hastalıklarına
ve kalp yetmezliğine sebep olabilir. Hipoglisemi ise kan şekerinin olması gerekenden
daha düşük olmasıdır. Özellikle Tip I diyabetli hastalar insulin tedavisinden ötürü
haftada bir veya iki kez hipoglisemi atağı geçirirler. Hipoglisemik ataklar, beyindeki
sinir hücrelerinin (nöronların) hasarına ve ölümüne neden olabilir. Bu yüzden gerekli
durumlarda tanı ve tedavi için diyabet hastalarında sık sık ve hızlı bir şekilde serumdaki
şeker miktarının ölçülmesi gerekir (Comba vd. 2010a).
Glukoz, diyabet gibi bazı hastalıkların tanısının yanı sıra gıda endüstrisinde de tayini
yapılan analitlerden biridir. Glukoz tayini, HPLC ve gaz-sıvı kromotografisi gibi
cihazlarla yapılmasına rağmen glukoz biyosensörleri daha ucuz, hızlı ve kolay tayin
imkanı sunar. Özellikle diyabetli hastaların kan şekeri seviyesinin hızlı ve güvenilir bir
şekilde ölçülmesi için glukoz biyosensörlerinden faydalanılır (Cash ve Clark 2010).
36
3. MATERYAL ve YÖNTEM
3.1 Kullanılan Cihazlar
Amperometrik çalışmalarda, bir bilgisayara bağlı şekil 3.1’de gösterilen IVIUMSTAT
elektrokimyasal analiz cihazı ve BAS marka 5 girişli elektrokimyasal hücre standı
kullanıldı.
Şekil 3.1 IVIUMSTAT elektrokimyasal analiz cihazı ve BAS marka 5 girişli elektrokimyasal hücre standı
Deneylerde kullanılan çözeltileri hazırlamak için ELGA Purelab Classic cihazı ile iki
kere damıtılmış ultra saf su kullanıldı.
Deney çözeltilerinin pH’ları ORION marka 912600 numaralı kombine cam pH
elektrodu kullanılarak ORION 720A cihazı ile ayarlandı. Cihazı kalibre etmek için
pH’sı 4,13 olan potasyum hidrojenftalat ve pH’sı 8,20 olan sodyum bikarbonat
çözeltileri kullanıldı.
Çözeltilerin hazırlanmasında ve hücre içine çözelti ilavelerinde Biohit Proline-Pipette
marka mikro pipetler kullanıldı.
Sıcaklık çalışmalarında sabit sıcaklık elde etmek için Grant LTD GG marka
sirkülasyonlu ve termostatlı su banyosu kullanıldı.
37
Deney çözeltilerindeki katıların çözünmesi için Elma LC 30 H marka ultrasonikasyon
cihazından yararlanıldı.
Çözeltilerin karıştırılmasında Chiltern marka MS21S model manyetik karıştırıcı
kullanıldı.
Kan serum numunelerindeki proteinleri ayırmak için Nahita marka 2650 model santrifüj
cihazı kullanıldı.
3.2 Elektrokimyasal Hücre ve Kullanılan Elektrotlar
Amperometrik çalışmalar, çalışma elektrodu, referans elektrot ve karşıt elektrodu içeren
elektrokimyasal hücre sistemi kullanılarak yapıldı. Çalışma elektrodu olarak 3 mm
çapında karbon pasta elektrot gövdeleri; referans elektrot olarak BAS firmasından
alınan Ag/AgCl elektrodu (MF 2052) ve karşıt elektrot olarak da yine BAS firmasından
alınan platin tel elektrot (MW 1034) kullanıldı.
Sıcaklığın amperometrik cevap üzerine etkisinin incelendiği çalışmalarda hücre
çözeltisinin sıcaklığını istenilen sıcaklıkta sabit tutabilmek için su sirkülasyonu sağlayan
çift cidarlı ve termostatlı hücre kullanıldı.
3.3 Kullanılan Kimyasallar
3.3.1 Oksijen gazı
Glukozun, glukoz oksidaz enzimi ile etkileşerek glukonik asite yükseltgenebilmesi
oksijenli ortam gerektirdiğinden, enzim elektrotların kullanıldığı amperometrik
tayinlerde ortamdan % 99,95 saflıkta oksijen gazı geçirildi.
38
3.3.2 Argon gazı
Hazırlanan karbon pasta elektrotların hidrojen perokside duyarlığını belirlemek için
yapılan deneylerde, ortamdaki oksijeni uzaklaştırmak amacıyla sistemden inert %99,999
saflıkta argon gazı geçirildi.
3.3.3 Kullanılan enzim
Çalışmada kullanılan glukoz oksidazın, IUPAC kodu, elde edildiği kaynak ve temin
edildiği firma çizelge 3.1’de verilmiştir.
Çizelge 3.1 Glukoz oksidazın, IUPAC kodu, elde edildiği kaynak ve temin edildiği firma
Enzimin Adı Kodu Kaynağı Firma
Glukoz oksidaz EC 1.1.3.4 Aspergillus niger Sigma
3.3.4 Diğer kimyasallar
Çalışmada kullanılan diğer kimyasalların isimleri, temin edildikleri firmalar, saflık
dereceleri ve katalog numaraları çizelge 3.2’de verilmiştir.
39
Çizelge 3.2 Çalışmada kullanılan diğer kimyasalların isimleri, temin edildikleri firmalar, saflık dereceleri ve katalog numaraları
Kimyasal Madde Firma Adı Saflık Derecesi
β-D-(+)-Glukoz Fluka
≥% 99,5
di-Sodyum monohidrojenfosfat heptahidrat (Na2HPO4.7H2O)
Riedel de Haën >% 99
Etanol
Riedel de Haën % 99,8
Fosforik asit
Pandeac % 85
Glutaraldehit
Sigma, Grade II % 25
Grafit tozu Fluka Yüksek saflıkta
Hidrojen peroksit
Riedel de Haën
% 35
Hidroklorik asit Pandeac % 37,5
Kreatinin
Fluka
≥% 99
L-Askorbik asit
Sigma Ultra saf
L-Aspartik asit
Aldrich
>% 98
Lityum karbonat
Riedel de Haën ≥% 99
NiO nanopartikülleri < 50 nm
Aldrich % 99,8
Parafin yağı Fluka IR spektr. için
Parasetamol Fluka
≥% 98
Sığır serum albümin (BSA) Fluka % 97
Sodyum dihidrojenfosfat dihidrat (NaH2PO4.2H2O)
Riedel de Haën
>% 99
Sodyum hidroksit
Merck
Saf
Trikloroasetik asit
Fluka
≥% 98
40
Çizelge 3.2 Çalışmada kullanılan diğer kimyasalların isimleri, temin edildikleri firmalar, saflık dereceleri ve katalog numaraları (devam)
Kimyasal Madde
Firma Adı Saflık Derecesi
Tris(hidroksimetil)aminometan (TRIS)
Fluka
>% 99,5
Üre
Sigma
≥% 99,5
Ürik asit
Sigma >% 99
3.4 Serum Numunesi
Çalışmalarda kullanılan serum örnekleri Gazi Üniversitesi Biyokimya
Laboratuvarı’ndan temin edilmiştir.
3.5 Kullanılan Çözeltiler
3.5.1 Fosfat tamponu
0,10 M fosfat tamponu hazırlamak için hesaplanan miktarlarda sodyum dihidrojenfosfat
dihidrat ve disodyum monohidrojenfosfat heptahitrat tartılarak saf suda çözüldü.
Hazırlanan fosfat çözeltilerini istenilen pH’lara ayarlarken 0,10 M NaOH ve 0,10 M
H3PO4 çözeltileri kullanıldı. pH çalışmalarında kullanılmak üzere sırasıyla 0,10 M
derişimde 5,0; 6,0; 7,0; 7,5; 8,0; 9,0 pH’ larda fosfat tamponları ve tampon derişimi
çalışmalarında kullanılmak üzere pH 7,0‘de sırasıyla 0,05 M; 0,10 M; 0,15 M; 0,20 M
fosfat tampon çözeltileri hazırlandı. Hazırlanan çözeltiler kullanılmadıkları zaman
buzdolabında +4oC’de muhafaza edildi.
41
3.5.2 TRIS tamponu
0,10 M TRIS tamponu hazırlamak için hesaplanan miktarlarda
tris(hidroksimetil)aminometan tartıldı ve 0,10 M HCl çözeltisi kullanılarak istenilen pH
değerine ayarlandı. Hazırlanan çözelti buzdolabında +4oC’de saklandı.
3.5.3 Enzim çözeltileri
Glukoz oksidaz enzimi (GOx) 5,04 mg tartılıp 0,5 mL fosfat tamponunda çözülerek 100
µL‘lik porsiyonlara ayrıldı ve buzdolabında -20oC’de muhafaza edildi. Kullanılacağı
zaman istenilen miktarda enzim çözeltisi alınarak karbon pasta enzim elektrot
karışımına ilave edildi.
3.5.4 Glukoz çözeltisi
Çalışmalarda kullanılan 1,0×10-3 M glukoz çözeltisi, ilgili katının gerekli miktarlarda
tartılıp saf suda çözülmesiyle hazırlandı. Glukoz çözeltisi, kullanılmadan önce, 24 saat
glukozun mutorotasyonu için buzdolabında +4oC’de bekletildi. Farklı derişimlerdeki
glukoz çözeltileri de benzer şekilde hazırlandı.
3.5.5 Hidrojen peroksit çözeltisi
1,0×10-3 M hidrojen peroksit çözeltisini hazırlamak için % 35’lik hidrojen peroksit
çözeltisinden hesaplanan miktarda alındı ve saf su ile seyreltildi. H2O2, kolay
bozunduğu için çalışmalardan hemen önce taze olarak hazırlandı. Bozunmasını
geciktirmek için ısı ve ışıktan korundu.
3.5.6 Glutaraldehit çözeltisi
% 1,25’lik glutaraldehit çözeltisi hazırlamak için % 25’lik glutaraldehit çözeltisinden
hesaplanan miktarda alındı ve saf su ile seyreltildi.
42
3.5.7 Girişim çalışmalarında kullanılan çözeltiler
Serumda bulunan bazı türlerin enzim elektrotların cevabına etkisinin araştırılması için
bu türlerin stok çözeltileri hazırlanıp hücreye eklendi. Bu çözeltiler aşağıda verildiği
şekilde hazırlandı:
Kreatinin, L- askorbik asit, parasetamol, üre ve L-aspartik asit stok çözeltileri her
birinin derişimleri 1,0×10–2 M olacak şekilde ilgili katılarının tartılıp saf suda çözülmesi
ile hazırlandı.
Ürik asit stok çözeltisi ise derişimi 1,0x10-2 M olacak şekilde uygun miktarda tartılıp
% 0,45 (k/h)’lik Li2CO3 çözeltisinde çözülerek hazırlandı.
Girişim çalışmalarında verilen maddelerin fizyolojik derişimleri, stok çözeltilerinin
belirli miktarlarının elektrokimyasal hücreye katılmasıyla elde edildi.
3.6 NiO Nanopartikül ile Modifiye Edilmiş ve Modifiye Edilmemiş Karbon Pasta Elektrotların Hazırlanması
NiO nanopartikül ile modifiye edilmiş ve edilmemiş karbon pasta elektrotların
karşılaştırılması için iki farklı elektrot aşağıdaki gibi hazırlandı:
Modifiye edilmemiş karbon pasta elektrotların (CPE) hazırlanması için 40 mg grafit
tozu tartıldı ve üzerine 15 µL parafin yağı konularak cam bir petri kabında yaklaşık 10
dakika karıştırıldı. Hazırlanan karışım karbon pasta elektrot gövdesi içine yerleştirildi
ve yüzeyi pürüzsüzleştirildi.
NiO nanopartikül ile modifiye karbon pasta elektrotların hazırlanması için grafit tozu ve
ticari NiO nanopartikülleri karışımdaki miktarları 3:1 oranında olacak şekilde tartıldı.
30 mg grafit tozu ve 10 mg NiO nanopartikülü cam bir petri kabında homojen bir
dağılım elde edilene kadar karıştırıldı. Buna 15 µL parafin yağı eklendi ve yaklaşık 20
43
dakika spatül yardımıyla karıştırılmaya devam edildi. Hazırlanan pasta karbon pasta
elektrot gövdesi içine yerleştirildi ve elektrot yüzeyi pürüzsüz bir yüzeyde düzleştirildi.
3.6.1 NiO Nanopartikül ile modifiye edilmiş ve modifiye edilmemiş karbon pasta elektrotların H2O2’ ye duyarlığı
Bölüm 3.6’da anlatıldığı şekilde hazırlanan NiO içeren elektrot 0,10 M pH 7,0 fosfat
tamponu içerisine daldırılarak Ag/AgCl’e karşı +0,4 V potansiyelde kararlı hal akımları
elde edilene kadar bekletildi. Taze hazırlanan stok hidrojen peroksit çözeltisinden
hesaplanan miktarlarda hücreye eklendi. Hücreden argon gazı geçirildikten sonra
çözeltinin karışması sağlandı ve +0,4 V’da amperometrik ölçümler alındı. Hidrojen
peroksit derişimine karşı akım farkları grafiğe geçirildi. Elde edilen kalibrasyon
grafiğinin eğiminden yararlanarak hazırlanan elektrodun bu potansiyelde hidrojen
peroksite karşı duyarlığı belirlendi. Aynı işlemler Ag/AgCl’e karşı +0,7 V’da da
tekrarlandı.
NiO nanopartikül içermeyen karbon pasta elektrotların hidrojen perokside cevabı da
yukarıda anlatıldığı şekilde yapıldı. İki farklı elektrot için çalışılan potansiyellerde elde
edilen duyarlıklar karşılaştırıldı.
3.7 NiO ile Modifiye Edilmiş Enzimsiz Karbon Pasta Elektrodun Çalışma Potansiyelinin Belirlenmesi
NiO/CPE’nin optimum çalışma potansiyelinin belirlenmesi için hazırlanan elektrot
0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu içine daldırıldı ve Ag/AgCl’a karşı +0,4 V potansiyelde
kararlı hal akımları elde edilene kadar bekletildi. 1,0×10-3 M hidrojen peroksit
çözeltisinden hesaplanan miktarlarda hücreye eklendi, argon gazı geçirildi ve
+0,4 V’da amperometrik ölçümler alındı. Elde edilen akım farkları hidrojen peroksit
derişimine karşı grafiğe geçirildi ve çizilen grafiğin eğiminden elektrodun hidrojen
peroksite karşı duyarlığı hesaplandı. Aynı işlemler +0,7 V potansiyelde de tekrarlandı.
Farklı çalışma potansiyellerinde bulunan duyarlıklar karşılaştırıldı ve en uygun çalışma
44
potansiyeli belirlendi. Enzimli ve enzimsiz elektrotlar ile yapılan tüm çalışmalar
belirlenen potansiyelde gerçekleştirildi.
3.8 Glukoz Tayini İçin Karbon Pasta Enzim Elektrotların Hazırlanması
Glukoz tayini için sırasıyla NiO nanopartikül içeren ve içermeyen karbon pasta enzim
elektrotlar aşağıdaki şekilde hazırlandı:
NiO nanopartikül içermeyen karbon pasta enzim elektrotların (GOx/CPE) hazırlanması
için 40 mg grafit tozu tartıldı. Enzimlerin çapraz bağlanmasını sağlamak için 10 µL
glutaraldehit ve 1,5 mg sığır serum albümin (BSA) tartılarak bir ependorf tübü içerisine
konuldu ve üzerine Bölüm 3.5.3’de anlatıldığı gibi hazırlanan glukoz oksidaz enzim
çözeltisinden uygun miktarda eklendi. Enzimlerin çapraz bağlanabilmesi için birkaç
dakika beklendikten sonra enzim çözeltisi karışımı grafit tozu üzerine eklendi ve
yaklaşık 15 dakika karıştırıldı. Hazırlanan karışıma 15 µL parafin yağı ilave edildi ve
homojen bir pasta elde edilene kadar karıştırılmaya devam edildi. Hazırlanan pasta
karbon pasta elektrot gövdesine yerleştirildi ve elektrot yüzeyi pürüzsüzleştirildi.
NiO nanopartikül içeren karbon pasta enzim elektrotların (NiO/GOx/CPE) hazırlanması
için belli oranlarda grafit tozu ve NiO nanopartikülü cam bir petri kabında homojen hale
gelene kadar karıştırıldı. Yukarıdaki gibi hazırlanan glutaraldehit-glukoz oksidaz-BSA
karışımı petri kabına eklendi ve yaklaşık 15 dakika karıştırıldı. Karışım üzerine 15 µL
parafin yağı ilave edilerek karıştırılmaya devam edildi. Hazırlanan pasta karbon pasta
elektrot gövdesine yerleştirildi ve yüzeyi pürüzsüz bir yüzeyde düzleştirildi.
3.8.1 Glukoz tayini için hazırlanan enzim elektrotların glukoza duyarlığı
Bölüm 3.8’deki gibi hazırlanan NiO nanopartikül içeren karbon pasta enzim elektrot
0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu içine daldırılarak Ag/AgCl’e karşı +0,4 V potansiyelde
kararlı hal akımları elde edilene kadar bekletildi. 1,0×10-3 M stok glukoz çözeltisinden
uygun miktarlarda hücreye eklendi, ortamdan oksijen gazı geçirildi ve bu potansiyelde
45
amperometrik ölçümler alındı. Elde edilen akım farkları glukoz derişimine karşı grafiğe
geçirildi ve grafiğin eğiminden yararlanılarak glukoza karşı duyarlık hesaplandı.
NiO içermeyen enzim elektrodun da glukoza duyarlığı, yukarıda anlatıldığı şekilde,
belirlendi ve iki farklı elektrot için bulunan duyarlıklar karşılaştırıldı.
3.9 NiO Nanopartikül Modifiye Karbon Pasta Enzim Elektrotların Optimum Çalışma Koşullarının ve Performans Faktörlerinin Belirlenmesi
3.9.1 Tampon cinsinin etkisi
Hazırlanan NiO/GOx/CPE’nin glukoza karşı cevabına tampon cinsinin etkisini
belirlemek amacı ile Bölüm 3.5.1’de ve Bölüm 3.5.2’de anlatıldığı gibi hazırlanan
0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu ve 0,10 M pH 7,0 TRIS tamponu içinde ayrı ayrı
daldırılan enzim elektrot Ag/AgCl’e karşı +0,4 V potansiyelde kararlı hal akımı elde
edilene kadar bekletildi. Stok glukoz çözeltisinden ilaveler yapılarak amperometrik
ölçümler alındı. Elde edilen akım farkları glukoz derişimine karşı grafiğe geçirildi ve
belirlenen duyarlıklar her iki tampon cinsi için karşılaştırıldı.
3.9.2 Tampon derişiminin etkisi
Tampon derişiminin enzim elektrodun duyarlığına etkisini incelemek için Bölüm 3.5.1’
de açıklandığı şekilde pH’sı 7,0 olan 0,05; 0,10; 0,15 ve 0,20 M’lık fosfat tamponları
hazırlandı. NiO/GOx/CPE sırası ile bu tamponlara daldırıldı ve Ag/AgCl’a karşı +0,4 V
potansiyelde kararlı hal akımları elde edilene kadar beklendi. Stok glukoz çözeltisinden
ilaveler yapıldı ve amperometrik cevaplar kaydedildi. Glukoz derişimlerine karşı akım
farkları grafiğe geçirildi ve yukarıda verilen farklı derişimlerdeki fosfat tamponları için
bulunan duyarlıklar karşılaştırıldı.
46
3.9.3 pH’nın etkisi
pH’nın amperometrik cevap üzerine etkisini belirlemek amacıyla NiO/GOx/CPE,
Bölüm 3.5.1’de anlatıldığı gibi hazırlanan 0,10 M derişimde farklı pH’lardaki fosfat
tamponları içinde Ag/AgCl’e karşı +0,4 V potansiyelde kararlı hal akımları elde edilene
kadar bekletildi. Glukoz çözeltisinden eklemeler yapılarak çalışılan tamponda
duyarlıklar belirlendi. Elde edilen duyarlık değerleri pH’ya karşı grafiğe geçirildi ve en
yüksek duyarlığın elde edildiği tampon pH’sı optimum pH olarak seçildi.
3.9.4 NiO nanopartikül miktarının belirlenmesi
NiO nanopartikül miktarının enzim elektrodunun duyarlığına etkisini incelemek için
grafit ve nanopartikül miktarları arasındaki oranlar 3:0,5; 3:1; 3:1,5 ve 3:2 olacak
şekilde grafit tozu ve nanopartikül tartıldı. Bölüm 3.8’de anlatıldığı gibi enzim
elektrotlar hazırlandı ve 0,10 M pH 7,0 fosfat tampon içerisinde daldırıldı, Ag/AgCl’e
karşı + 0,4 V’da dengeye gelene kadar bekletildi. 1,0×10-3 M stok glukoz çözeltisinden
hücreye ilaveler yapıldı ve amperometrik cevaplar alındı. Elde edilen akım farkları
glukoz derişimine karşı grafiğe geçirilerek duyarlıklar hesaplandı. Bulunan duyarlıklar
karşılaştırıldı ve en uygun NiO nanopartikül miktarı belirlendi.
3.9.5 Enzim miktarının belirlenmesi
Enzim miktarının etkisini incelemek amacı ile 5; 8; 10; 12; 15 U GOx içeren enzim
elektrotlar Bölüm 3.8’de anlatıldığı gibi hazırlandı. Her bir elektrot 0,10 M pH 7,0
fosfat tamponu içerisinde +0,4 V potansiyelde kararlı hal akımları elde edilene kadar
bekletildi. Glukoz çözeltisinden hesaplanan miktarlarda hücreye eklendi, oksijen gazı
geçirildikten sonra amperometrik ölçümler alındı. Akım farkları glukoz derişimlerine
karşı grafiğe geçirildi ve farklı miktarda enzim içeren elektrotlar için duyarlıklar
karşılaştırılarak en uygun enzim miktarı belirlendi.
47
3.9.6 Sıcaklığın etkisi
NiO/GOx/CPE için optimum sıcaklığının belirlenmesi amacı ile çift cidarlı
elektrokimyasal hücreye sahip termostatlı su banyosu kullanıldı. Su banyosunun
sıcaklığı sırası ile 15, 20, 25, 30, 35 ve 40oC‘ye ayarlandı. Enzim elektrot 0,10 M pH
7,0 fosfat tamponu içerisine daldırıldı ve +0,4 V potansiyelde kararlı hal akımları elde
edilene kadar bekletildi. Glukoz çözeltisinden hesaplanan miktarlarda hücreye eklendi,
oksijen gazı geçirildi ve karıştırma sonrası amperometrik ölçümler alındı. Akım
farklarına karşı glukoz derişimleri grafiğe geçirildi ve çizilen kalibrasyon grafiğinin
eğiminden enzim elektrodun glukoza karşı duyarlığı hesaplandı. Farklı sıcaklıklarda
elde edilen duyarlıklar sıcaklığa karşı grafiğe geçirildi ve en uygun çalışma sıcaklığı
belirlendi.
3.9.7 Cevap süresinin belirlenmesi
NiO/GOx/CPE’nin cevap süresini belirlemek için enzim elektrot 0,10 M pH 7,0 fosfat
tamponuna daldırıldı ve +0,4 V potansiyelde kararlı hal akımları elde edene kadar
bekletildi. Glukoz derişimi 1,0×10-5 M olacak şekilde elektrokimyasal hücreye stok
glukoz çözeltisinden eklendi ve oksijen gazı geçirildikten sonra belli süre boyunca
amperometrik cevaplar kaydedildi. Akım farkları zamana karşı grafiğe geçirildi ve akım
farkının hemen hemen sabit kaldığı süre elektrodun cevap süresi olarak belirlendi. Aynı
işlemler hücreye 1,0×10-6 M glukoz eklenerek de tekrarlandı.
3.9.8 Glukoz derişiminin etkisi
Glukoz derişiminin enzim elektrodun cevabına etkisini incelemek için farklı
derişimlerde glukoz çözeltileri hazırlandı. Enzim elektrot çalışma tamponu içinde +0,4
V’da dengeye getirildikten sonra farklı derişimlerdeki glukoz çözeltilerinin uygun
miktarları hücreye ilave edildi ve amperometrik ölçümler alındı. Akım farkları glukoz
derişimlerine karşı grafiğe geçirildi. Çizilen grafikten yararlanılarak gözlenebilme sınırı
ve doğrusal çalışma aralığı belirlendi.
48
3.9.9 Girişim yapan türlerin NiO/GOx/CPE’nin cevabı üzerine etkisi
NiO/GOx/CPE’un cevabına serumda bulunabilecek ve cevap üzerine bozucu etki
yapabilecek bazı türlerin etkisini incelemek için L-aspartik asit, L-askorbik asit,
kreatinin, parasetamol, üre ve ürik asit çözeltileri Bölüm 3.5.7’de anlatıldığı şekilde
hazırlandı. Bunun için, ilk olarak enzim elektrot 0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu içine
daldırıldı ve +0,4 V potansiyelde kararlı hal akımları elde edilene kadar bekletildi.
Hücredeki derişimi 1,0×10-4 M olacak şekilde stok glukoz çözeltisinden uygun miktarda
eklendi ve akım farkı belirlendi. Elde edilen akım farkı I0 olarak adlandırıldı. Daha
sonra, 1,0×10-4 M glukoz içeren hücreye, çizelge 3.3’de verilen derişimlerde ilgili
bozucu türün ilave edilmesiyle Ix olarak adlandırılan akım farkı belirlendi. Her bir tür
için girişim yüzdeleri ayrı ayrı aşağıdaki eşitliğe göre hesaplandı:
% ����ş�� �� � �
� %100
Çizelge 3.3 Girişim yapan türlerin hücre içindeki toplam derişimleri
Girişim Yapan Tür Hücredeki Derişimi (M)
L- Aspartik asit 1,0×10-4
L- Askorbik asit 1,0×10-4
Kreatinin 1,0×10-4
Parasetamol 1,0×10-4
Üre 8,0×10-4
Ürik asit 5,0×10-4
49
3.9.10 Tekrar kullanılabilirlik ve tekrar üretilebilirlik
NiO/GOx/CPE’nin tekrar kullanılabilirliğini incelemek için, hazırlanan enzim
elektrodun ard arda 3 kez glukoz derişimine karşı kalibrasyon grafiği çizildi ve elde
edilen duyarlıkların bağıl standart sapması hesaplandı.
Enzim elektrodun tekrar üretilebilirliği de 5 ayrı enzim elektrodun glukoza karşı
duyarlıklarının belirlenmesi ile çalışıldı. Bu amaçla her bir elektrot için elde edilen
duyarlıkların bağıl standart sapma değeri hesaplandı.
3.9.11 NiO/GOx/CPE’nin raf ömrü
NiO/GOx/CPE’ nin ömrünü belirlemek amacı ile hazırlanan enzim elektrot 0,10 M pH
7,0 fosfat tamponu içinde +0,4 V potansiyelde bekletildi. 1,0×10-3 M stok glukoz
çözeltisinden hesaplanan miktarlarda ortama ilaveler yapıldı ve amperometrik cevaplar
kaydedildi. Akım farkları glukoz derişimine karşı grafiğe geçirilerek duyarlık belirlendi
Aynı enzim elektrot ile belli periyotlarla farklı günlerde yukarıda anlatıldığı gibi
amperometrik ölçümler alındı. Bulunan duyarlıklar güne karşı grafiğe geçirildi ve
elektrodun duyarlığının zamanla nasıl değiştiği incelenerek elektrot ömrü belirlendi.
3.9.12 NiO/GOx/CPE ile serumda glukoz tayini
NiO/GOx/CPE ile serumda glukoz tayini yapmak için Gazi Üniversitesi Biyokimya
Laboratuvarı’ndan farklı derişimlerde glukoz içeren 4 adet serum örneği temin edildi.
Serum örnekleri iki şekilde kullanıldı: İlkinde %10’luk trikloroasetik asit çözeltisi
serum örneğine ilave edilerek serumda bulunan proteinler çöktürüldü. İkinci olarak ise
serum örnekleri herhangi bir ön işlemden geçirilmeden doğrudan analiz için kullanıldı.
NiO/GOx/CPE ile proteinli ve proteinsiz serum örneklerinde glukoz tayini standart
katma yöntemi kullanılarak yapıldı. Bunun için, hazırlanan enzim elektrot, 5,0 mL 0,10
M pH 7,0 fosfat tamponu içerisine daldırıldı ve Ag/AgCl’e karşı +0,4 V’da kararlı hal
akımları elde edilene kadar bekletildi. Serum örneğinden 25 µL hücreye eklendi,
50
ortamdan oksijen gazı geçirildikten sonra +0,4 V’da amperometrik ölçüm alındı.
Ardından aynı hücreye belli derişimde glukoz çözeltisinden ilaveler yapıldı ve her bir
ekleme sonrası oksijen gazı geçirildi. Hesaplanan akım farkları glukoz derişimine karşı
grafiğe geçirildi. Çizilen standart katma eğrisinden yararlanılarak serumdaki glukoz
derişimi hesaplandı. Hazırlanan enzim elektrot kullanılarak elde edilen sonuçlar hastane
sonuçları ile “veri çifti t testi” analizi yapılarak karşılaştırıldı. Her bir serum örneği için
en az 3 tane ölçüm alındı ve bu ölçümlerin standart sapma değerleri hesaplandı.
51
4. ARAŞTIRMA BULGULARI ve TARTIŞMA
Bu tez çalışmasında, glukozun amperometrik tayini için NiO nanopartikülü içeren
karbon pasta enzim elektrotların geliştirilmesi amaçlandı. Bunun için NiO
nanopartikülleri grafit tozu ile karıştırıldı ve bu karışıma glukoz oksidaz enzimi ilave
edildi. Hazırlanan enzim elektrodun optimum çalışma koşulları ve performans faktörleri
belirlendi. Elde edilen sonuçlar ve yorumlar aşağıda sunuldu.
4.1 Glukoz Tayini için Karbon Pasta Elektrot
Bu çalışmada glukozun amperometrik tayini için karbon pasta enzim elektrotlar
hazırlandı. Bu amaçla NiO nanopartikülleri, grafit tozu, parafin yağı ve enzim
çözeltisinin belirli miktarları karıştırılarak NiO ile modifiye edilmiş karbon pasta enzim
elektrotlar elde edildi.
Biyosensörlerde electron transferinin ve duyarlığın artırılması için genellikle iletken
veya yarı iletken metal nanopartiküllerden yararlanılmaktadır (Jianrong vd. 2004).
Nanopartiküller sahip oldukları nano boyutlar sayesinde enzimin aktif bölgesi ile
elektrot arasındaki mesafeyi azaltarak e- aktarımını kolaylaştırır ve daha düşük
potansiyellerde çalışma olanağı sunarak girişim yapan elektroaktif türlerin bozucu
etkisini önler (Murphy 2006). Literatür araştırması sonucunda NiO nanopartikülü içeren
enzim elektrotlarla ilgili çok fazla çalışma bulunmadığı belirlenmiştir. Yapılan bazı
çalışmalarda ise seçilen yöntemin, kullanılan elektrotların ve tayin edilen türün farklı
olduğu görülmüştür. Şimdiye kadar yapılan çalışmalarda çalışma elektrodu olarak
genellikle GCE ve ITO cam elektrotlar tercih edilmiştir (Salimi vd. 2007, Li vd. 2008,
Luo vd. 2009). Bu çalışmada ise maliyeti düşük ve hazırlanması kolay olduğu için
karbon pasta elektrot kullanılmıştır. Ayrıca NiO nanopartikülleri ile geliştirilen
biyosensörlerin bir kısmı enzimatik olmayan reaksiyonlara dayanmaktadır (Watanabe
ve Einaga 2009, Mu vd. 2010, Wang vd. 2010). Bu çalışmada ise GOx enziminin, O2
varlığında, glukozu glukonikasite katalizleme reaksiyonu esas alınmıştır:
52
GOx2 2 2Glukoz +O Glukonolakton +H O→
Bu reaksiyonda harcanan O2 ve oluşan H2O2 derişimi glukoz derişimi ile orantılıdır.
Bundan yararlanarak O2 derişimindeki azalma veya H2O2 derişimindeki artmanın
incelenmesi ile glukoz tayin edilebilir (Fang vd. 2003).
Amperometrik tayin, yukarıdaki reaksiyon sonucu oluşan H2O2’nin elektrot yüzeyinde
belli bir potansiyelde moleküler O2’ye yükseltgenmesine dayanmaktadır (Heller 1996):
+ -2 2 2H O O + 2H + 2e→
Glukoz tayini için hazırlanan karbon pasta enzim elektrodun çalışma prensibi şekil
4.1’de verilmektedir:
Şekil 4.1 Glukoz tayini için hazırlanan enzim elektrodun çalışma prensibi (GOx(yük) ve GOx(ind) enzimin yükseltgenmiş ve indirgenmiş hallerini göstermektedir)
Hazırlanan enzim elektrodun glukoza olan duyarlığını birçok parametre etkileyebilir. Bu
amaçla cevap üzerine pH’nın, sıcaklığın, tampon cinsi ve derişiminin, nanopartikül
miktarının, enzim miktarının, glukozderişiminin etkisi çalışıldı. Ayrıca enzim
elektrodun ömrü, tekrar kullanılabilirliği ve üretilebilirliği, cevap süresi gibi performans
faktörleri belirlendi. Optimum çalışma koşulları belirlendikten sonra, serumda
bulunabilecek ve cevap üzerine bozucu etki yapabilecek bazı türlerin etkisi incelendi.
Son olarak hazırlanan enzim elektrodun serum numunelerinde glukoz tayini için
kullanılıp kullanılamayacağı araştırıldı. Elde edilen sonuçlar ve yorumlar aşağıda
verilmiştir.
53
4.2 Enzimsiz Karbon Pasta Elektrotlar
Modifiye edilmemiş enzimsiz karbon pasta elektrot (CPE) ve NiO ile modifiye edilmiş
enzimsiz karbon pasta elektrodun (NiO/CPE) hidrojen peroksite duyarlığı ve çalışma
potansiyelinin cevap üzerine etkisi belirlendi. Her iki elektrot için de elde edilen
sonuçlar aşağıda verilmiştir.
4.2.1 CPE ve NiO/CPE’nin hidrojen peroksite duyarlığı
NiO nanopartiküllerinin, karbon pasta elektrodunhidrojen peroksite duyarlığını
belirlemek için NiO içermeyen ve içeren karbon pasta elektrotlar Bölüm 3.6‘da
anlatıldığı şekilde hazırlandı. Her iki elektrot için de Ag/AgCl’e karşı +0,4 V’da
amperometrik ölçümler alındı ve elde edilen akım farkları hidrojen peroksit
derişimlerine karşı grafiğe geçirildi (Şekil 4.2). Şekiller incelendiğinde, CPE’nin
hidrojen peroksite olan duyarlığı 0,012 µA iken, NiO/CPE’nin hidrojen peroksite
duyarlığının 2,5 µA olduğu görüldü. Duyarlıklar karşılaştırıldığında NiO
nanopartiküllerinin CPE’nin hidrojen peroksite duyarlığını yaklaşık 208 kat arttırdığı
gözlendi. Bu da NiO nanopartiküllerinin sahip oldukları nano boyutlar sayesinde yüzey
alanını genişlettiği ve böylece elektroaktif tür ile elektrot arasındaki e- transferini
kolaylaştırdığı yani iletkenliği arttırdığı şeklinde yorumlanabilir (Li vd. 2008).
54
Şekil 4.2.a. NiO ile modifiye edilmiş karbon pasta elektrodun hidrojen peroksite cevabı, b. NiO ile modifiye edilmemiş karbon pasta elektrodun hidrojen peroksite cevabı (0,1 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,4 V, oda sıcaklığı)
4.2.2 Çalışma potansiyelinin etkisi
NiO modifiye karbon pasta elektrot için en uygun çalışma potansiyelinin belirlenmesi
amacıyla Bölüm 3.7’de belirtildiği gibi Ag/AgCl’e karşı +0,7 V ve +0,4 V olmak üzere
iki farklı çalışma potansiyelinde NiO/CPE’nin hidrojen peroksite cevabı incelendi. Her
bir çalışma potansiyelinde elde edilen akımlar H2O2 derişimlerine karşı grafiğe geçirildi
ve belirlenen duyarlıklar karşılaştırıldı (Şekil 4.3). NiO/CPE ile +0,7 V’da yapılan
çalışmada bulunan duyarlık, +0,4 V’da bulunan duyarlığın yaklaşık 2,5 katıdır ve her iki
potansiyelde de doğrusal aralık oldukça geniştir. Yapılan literatür araştırmaları
neticesinde düşük potansiyellerde çalışmanın, bazı elektroaktif türlerin girişim etkisini
azalttığı için daha uygun olacağı belirtilmiştir (Jia vd. 2008). Bu yüzden duyarlıklar
arasında çok büyük bir fark olmadığı için daha sonraki çalışmaların +0,4 V’da
yapılmasına karar verildi.
y(b)= 0,012x + 0,8101R² = 0,9846
y(a) = 2,5044x + 0,0443R² = 0,9953
0,00
0,10
0,20
0,30
0,40
0,00 0,05 0,10 0,15
Akım farkı, µA
(a)
(b)
Hidrojen peroksit derişimi, mM
55
Şekil 4.3.a. Enzimsiz NiO/CPE’nin Ag/AgCl’e karşı +0,70 V’da hidrojen peroksite cevabı, b. Enzimsiz NiO/CPE’nin Ag/AgCl’e karşı +0,40 V’da hidrojen peroksite cevabı (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, oda sıcaklığı)
4.3 Karbon Pasta Enzim Elektrotlar
NiO ile modifiye edilmiş ve edilmemiş karbon pasta enzim elektrotların glukoza
duyarlıkları karşılaştırıldı ve NiO modifiye enzim elektrodun optimum çalışma koşulları
belirlendi. Ayrıca enzim elektrodun performans faktörleri incelendi ve sonuçlar aşağıda
sunuldu.
4.3.1 GOx/CPE ve NiO/GOx/CPE’nin glukoza duyarlığı
İmmobilizasyon yöntemlerinden en çok kullanılanları, enzimin kuru halde karbon
pastaya ilavesiyle ve glutaraldehit gibi çapraz bağlayıcı bir reaktifle
immobilizasyonudur. Bu çalışmada GOx enzimi once glutaraldehit ve BSA kullanarak
çapraz bağlandı daha sonra karbon pastayla karıştırılarak immobilize edildi. Burada
glutaraldehidin karbonil grupları BSA’nın amino gruplarına bağlanır, böylece enzimin
aktif merkezi bloke edilmemiş olur. Glutaraldehidin iki fonksiyonel grubu
bulunduğundan bir ucuna enzim, diğer ucuna albumin bağlanarak suda çözünmeyen bir
y(a) = 6,06x + 74,37R² = 0,9973
y(b)= 2,35x + 44,319R² = 0,9909
0
0,3
0,6
0,9
1,2
0,00 0,05 0,10 0,15 0,20
(a)
(b)
Akım farkı, µA
Hidrojen peroksit derişimi, mM
56
jel oluşturur. Oluşan bu yapı enzimlerin matrikse tutunarak çözeltiye geçmesini
engeller. NiO ile modifiye edilmiş ve edilmemiş karbon pasta enzim elektrotların
glukoza olan duyarlıklarını karşılaştırmak için Bölüm 3.8’de anlatıldığı şekilde enzim
elektrotlar hazırlandı. Her iki enzim elektrot da 5 mL 0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu
içinde kararlı hal akımları elde edilene kadar bekletildi. Stok glukoz çözeltilerinin
hesaplanan miktarları hücrelere eklendi ve Ag/AgCl’e karşı +0,40 V’da ölçümler alındı.
Elde edilen akımlar glukoz derişimlerine karşı grafiğe geçirildi ve hesaplanan
duyarlıklar karşılaştırıldı (Şekil 4.4). NiO içermeyen karbon pasta enzim elektrodun
glukoza duyarlığı 0,08 µA, NiO içeren karbon pasta enzim elektrodunun duyarlığı ise
12,43 µA bulundu. NiO modifiye enzim elekrodun duyarlığının modifiye edilmemiş
enzim elektroda göre yaklaşık 153 kat daha yüksek olduğu ve NiO nanopartiküllerinin
enzimin aktif bölgesi ile elektrot yüzeyi arasındaki e- transferini kolaylaştırarak
duyarlığını arttırdığı söylenebilir (Li vd. 2008).
Şekil 4.4.a. GOx/CPE’nin glukoza cevabı, b. GOx/NiO/CPE’nin glukoza cevabı (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı)
y(a) = 0,0812x + 0,0207R² = 0,9892
y(b)= 12,428x + 5,3559R² = 0,9939
0
2
4
6
8
10
0,0 0,1 0,2 0,3 0,4
(b)
(a)
Akım farkı, µA
Glukoz derişimi, mM
57
4.4 NiO/GOx/CPE’nin Optimum Çalışma Koşulları ve Performans Faktörleri
4.4.1 Tampon cinsinin etkisi
NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına tampon cinsinin etkisini incelemek amacıyla
Bölüm 3.5.1 ve Bölüm 3.5.2’de anlatıldığı şekilde 0,10 M pH 7,0 fosfat ve TRIS
tamponları hazırlandı. Enzim elektrot sırasıyla iki tamponda da +0,40 V’da kararlı hal
akımları elde edilene kadar bekletildi. Stok glukoz çözeltisinden eklendi ve her iki
tampon içinde de Ag/AgCl’e karşı +0,40 V potansiyelde amperometrik ölçümler alındı.
Elde edilen akım farkları grafiğe geçirildi (Şekil 4.5). Şekil incelendiğinde fosfat
tamponunda elde edilen duyarlığın TRIS tamponunda elde edilene göre nispeten daha
yüksek olduğu görüldü. Bununla beraber fosfat tamponunda daha geniş bir doğrusal
çalışma aralığı elde edildi. Bu sebepten daha sonraki çalışmalarda fosfat tamponu
kullanılmasının daha uygun olacağı düşünüldü.
TRIS tamponu fosfat tamponuna göre daha kararlı ve enzimatik reaksiyonlarda inert
olmasına rağmen bazı dezavantajlara da sahiptir. Örneğin TRIS’in tamponlama gücü
sıcaklığa oldukça duyarlıdır. Ayrıca yapısında primer amin grubu bulunduğundan
reaktif bir bileşiktir ve serumdaki bazı türlerle etkileşebilir. Fosfat tamponu ise sıcaklık
değişimlerinden kolay kolay etkilenmez ve reaktif gruplara sahip değildir. Yapılan
literatür çalışmalarında da glukoz tayini için geliştirilen enzim elektrotlarda çoğunlukla
fosfat tamponunun kullanıldığı gözlendi (Xu vd. 2005, Salimi vd. 2007, Li vd. 2008,
Luo vd. 2009).
58
Şekil 4.5 NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına tampon cinsinin etkisi a. 0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu (+0,40 V, oda sıcaklığı) b. 0,10 M pH 7,0 TRIS tamponu (+0,40 V, oda sıcaklığı) 4.4.2 Tampon derişiminin etkisi
Tampon derişiminin NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına etkisini incelemek için
Bölüm 3.5.1’de anlatıldığı gibi sırasıyla pH’sı 7,0 olan 0,05 M; 0,1 M; 0,15 M ve 0,2 M
derişimlerde fosfat tamponları hazırlandı. Farklı derişimlerde fosfat tamponu içeren
elektrokimyasal hücrelere stok glukoz çözeltisinden ilaveler yapıldı ve amperometrik
ölçümler alındı. Çizilen kalibrasyon grafiklerinin eğimlerinden, elektrodun glukoza
duyarlıkları belirlendi. Bulunan duyarlıklar tampon derişimlerine karşı grafiğe geçirildi
(Şekil 4.6). Grafikten de görüldüğü gibi en yüksek duyarlık 0,10 M fosfat tamponu
içinde elde edildi. Daha yüksek tampon derişimlerinde duyarlığın azaldığı görüldü. 0,20
M’dan yüksek derişimlerin karbon pastanın yapısını bozabileceği ve 0,05 M’dan düşük
tampon derişimlerinin ise az tamponlama kapasitesine sahip olacağı için çalışılmadı. Bu
yüzden çalışmaların 0,10 M derişimdeki fosfat tamponunda yapılmasına karar verildi.
Ayrıca literatürdeki pek çok çalışmanın da 0,10 M derişimdeki fosfat tamponunda
yapıldığı tespit edildi (Xu vd. 2005, Zhao vd. 2007, Luo vd. 2009).
y(a) = 12,43x + 5,35R² = 0,9939
y(b)= 8,28x + 6,7797R² = 0,9776
4
6
8
10
0 0,1 0,2 0,3
Glukoz derişimi, mM
Akım farkı, µA
(a)
(b)
59
Şekil 4.6 NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına tampon derişiminin etkisi (pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı)
4.4.3 pH’nın etkisi
pH enzimin aktivitesini etkileyen en önemli unsurlardan biri olduğu için enzim gibi
biyolojik materyal içeren elektrotlarda ortamın pH’sı oldukça önemlidir. Aynı canlı
organizma içinde farklı pH’larda faaliyet gösteren bir çok enzim vardır. Bu yüzden her
enzimin maksimum aktivite gösterdiği bir pH aralığı bulunur. Enzim elektrodun
cevabına pH’nın etkisini belirlemek amacıyla Bölüm 3.5.1’de anlatıldığı şekilde
hazırlanan 5,0; 6,0; 7,0; 7,5; 8,0; 9,0 pH değerlerine sahip 0,10 M fosfat tamponları
kullanıldı. NiO/GOx/CPE’nin her bir pH değerinde glukoza karşı amperometrik cevabı
belirlendi ve glukoz derişimlerine karşı grafiklere geçirildi. Grafiklerin eğiminden
bulunan duyarlıklar da pH değerlerine karşı grafiğe geçirilerek optimum pH değeri
belirlendi (Şekil 4.7). Şekil incelendiğinde pH artışı ile duyarlığın da arttığı, ancak pH
7,5’tan sonra duyarlık değerlerinin azaldığı görüldü. En yüksek duyarlık pH 7,5’ta elde
edilmesine rağmen pH 7,0’de elde edilen kalibrasyon grafiğinin çalışma aralığının daha
geniş olduğu belirlendi. Bu sebepten daha sonraki çalışmaların pH 7,0 fosfat
tamponunda yapılmasına karar verildi. Literatürde de glukoz tayini için geliştirilen pek
çok biyosensörde optimum pH değeri 7,0 olarak belirlenmiştir (Xu vd. 2005, Salimi vd.
10,4
10,9
11,4
11,9
12,4
12,9
0 0,05 0,1 0,15 0,2 0,25
Duyarlık, µA/mM
Tampon derişimi, M
60
2007). Ayrıca 6,8 (Li vd. 2008, Ren vd. 2009) ve 7,4 (Comba vd. 2010) gibi farklı pH
değerlerinde de çalışmalar bulunmaktadır.
Şekil 4.7 NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına pH’nın etkisi (0,10 M fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı)
4.4.4 NiO nanopartikül miktarının belirlenmesi
NiO nanopartikülü miktarının NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına etkisini incelemek
için Bölüm 3.9.4’de anlatıldığı şekilde farklı oranlarda NiO ve grafit tozu içeren 4
enzim elektrot hazırlandı. Her bir elektrot için bulunan duyarlıklar karşılaştırıldı (Şekil
4.8). Grafikler incelendiğinde nanopartikül miktarının artışı ile duyarlıkların arttığı
görüldü. Bu durum, NiO miktarının artışı ile e- transferinin daha hızlı ve kolay bir
şekilde gerçekleştiği şeklinde yorumlanabilir. Ancak grafit tozu ve nanopartikül oranı
3:1,5 ve 3:2 olan elektrotlar ile elde edilen duyarlıklar, 3:1 oranında nanopartikül içeren
elektroda göre yüksek olmasına rağmen çalışma aralıklarının oldukça dar ve regresyon
katsayılarının düşük olduğu görüldü. 3:0,5 oranında grafit tozu ve NiO içeren
elektrodun ise hem duyarlığının oldukça düşük hem de çalışma aralığının dar olduğu
belirlendi. Bu yüzden daha geniş çalışma aralığının elde edildiği, 3:1 oranında grafit
tozu ve NiO içeren enzim elektrotların kullanılmasına karar verildi. Literatür araştırması
2
5
8
11
14
4 5 6 7 8 9
Duyarlık, µA/mM
pH
61
yapıldığında birçok çalışmada nanopartikül miktarının optimize edilmediği
gözlenmiştir.
Şekil 4.8 NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına nanopartikül miktarının etkisi (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı)
4.4.5 Enzim miktarının belirlenmesi
NiO/GOx/CPE’nin glukoza duyarlığına GOx miktarının etkisini incelemek için Bölüm
3.8‘de anlatıldığı şekilde 5, 8, 10, 12 ve 15 U enzim içeren 5 elektrot hazırlandı. Her bir
elektrodun Ag/AgCl’e karşı +0,40 V’da glukoza amperometrik cevabı belirlendi ve
bulunan duyarlıklar enzim miktarlarına karşı grafiğe geçirildi (Şekil 4.9). Şekil
incelendiğinde enzim miktarı arttıkça duyarlığın da arttığı görüldü. Ancak en geniş
çalışma aralığı ve en iyi regresyon katsayısı 12 U enzim kullanılarak hazırlanan
elektrotla gözlendi. Enzim miktarının artmasıyla duyarlıkta gözlenen bu artış, enzimin
aktif merkeziyle daha fazla substratın reaksiyona girerek oluşan ürünü arttırması
şeklinde yorumlanabilir. Ayrıca enzimler pahalı moleküller olduğundan daha az
miktarda enzim kullanılarak maliyetin azaltılacağı düşünüldü. Bu yüzden çalışmada,
12 U GOx enzimi içeren elektrotlar kullanıldı. Literatürde 6 U (Ren vd. 2005), 10 U
♦ y(3:0,5) = 3,49x + 0,78R² = 0,9653
∆ y(3:2) = 13,57x + 1,25R² = 0,8963
● y(3:1,5) = 13,18x + 4,67R² = 0,9606
□ y(3:1) = 12,43x + 5,35R² = 0,9939
0,00
2,00
4,00
6,00
8,00
10,00
0,00 0,08 0,16 0,24 0,32 0,40
Glukoz derişimi, mM
Akım farkı, µA
62
(Sungur ve Günendi 2006) ve 12 U (Ren vd. 2009) enzim içeren glukoz biyosensörleri
bulunmaktadır.
Şekil 4.9 NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına enzim miktarının etkisi (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı)
4.4.6 Sıcaklığın etkisi
Enzimin aktivitesi için kullanılan tamponun pH’sı kadar çalışılan ortamın sıcaklığı da
oldukça önemlidir. Sıcaklık artışı enzimlerin hızını belli bir değere kadar arttırabilir.
Ancak yüksek sıcaklıklarda enzimler denatüre olacağından enzim aktivitesi azalır. Çok
düşük sıcaklıklarda da enzim substratı ürüne dönüştürecek enerjiyi sağlayamaz ve
inaktive olur (Champe vd. 2007). Bu nedenle enzimin optimum sıcaklığının
belirlenmesi gerekir. Bunun için enzim elektrot Bölüm 3.9.6’de anlatıldığı şekilde
sırasıyla 10, 15, 20, 25, 30, 35 ve 40oC sıcaklıklara ayarlanan termostatlı hücrede kararlı
hal akımları elde edilene kadar bekletildi. Stok glukoz çözeltisinden eklendi ve
Ag/AgCl’e karşı +0,40 V’da amperometrik ölçümler alındı. Farklı sıcaklıklarda bulunan
duyarlıkları karşılaştırmak için duyarlıklar sıcaklık değerlerine karşı grafiğe geçirildi
(Şekil 4.10). Şekil incelendiğinde duyarlığın sıcaklıkla birlikte arttığı görüldü. Ancak
25oC dışındaki sıcaklık değerlerinde bulunan çalışma aralıklarının dar ve regresyon
0
5
10
15
20
25
0 5 10 15 20
Duyarlık, µA/mM
Enzim miktarı, U
63
katsayılarının düşük olduğu belirlendi. Literatürdeki benzer çalışmalarda da hem pratik
olduğundan hem de yüksek sıcaklıklarda çözelti buharlaşacağından ve enzim inaktive
olabileceğinden dolayı oda sıcaklığında (23±2oC) çalışılmıştır (Salimi vd. 2007, Kong
vd. 2009). Bu yüzden çalışmaların 23±2oC’de gerçekleştirilmesine karar verildi.
Şekil 4.10 NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına sıcaklığın etkisi (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V)
4.4.7 Cevap süresinin belirlenmesi
NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevap süresini belirlemek amacıyla Bölüm 3.9.7’de
anlatıldığı gibi, 1,0×10-5 ve 1,0×10-4 M olan iki farklı glukoz derişiminde amperometrik
ölçümler alındı. Her iki derişim için hesaplanan akım farkları zamana karşı grafiğe
geçirildi ve eğrilerin birbirine paralel olduğu gözlendi (Şekil 4.11). Cevap süresi olarak,
iki farklı glukoz derişimi için bulunan akımların hemen hemen sabit kaldığı 20 saniyelik
sürenin alınmasına karar verildi. Buna rağmen bütün okumalar uygun kalibrasyon
eğrilerinin elde edildiği 50 saniye süre sonunda yapıldı. Literatürdeki çalışmalar
incelendiğinde 3 saniye (Kong vd. 2009), 5 saniye (Kaushik vd. 2008), 8 saniye (Li vd.
2008, Zhao vd. 2007) gibi daha kısa cevap süreli biyosensörlerin yanı sıra 20 saniye
(Wu vd. 2000), 60 saniye (Zhu vd. 2002, Sungur ve Günendi 2006), 25 saniye (Sun vd.
2010) gibi benzer ya da daha uzun cevap süreli olan çalışmalar da bulunmaktadır. Bu
0
10
20
30
40
0 10 20 30 40 50
Duyarlık, µA/mM
Sıcaklık, oC
64
çalışmada belirlenen cevap süresinin bir biyosensör için oldukça uygun olduğu
düşünüldü.
Şekil 4.11 NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevap süresinin belirlenmesi (�: 1,0×10-4 M glukoz,�: 1,0×10-5 M glukoz, 0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı)
4.4.8 Glukoz derişiminin etkisi
Geliştirilen enzim elektrodun kullanılacağı derişim aralığı, analizi yapılacak
numunedeki glukozun derişim aralığı ile aynı olması gerektiğinden NiO/GOx/CPE’nin
doğrusal derişim aralığının belirlenmesi önemlidir. Bu amaçla Bölüm 3.9.8’de
anlatıldığı gibi belli glukoz derişimlerinde ölçülen akım farkları, hücreye ilave edilen
glukoz derişimlerine karşı grafiğe geçirildi ve gözlenebilme sınırı 1,9×10-3 mM, üst
tayin sınırı ise 15 mM olarak belirlendi (Şekil 4.12). Çizilen grafik incelendiğinde 2
farklı derişim aralığı gözlendi ve her ikisi için de ayrı ayrı kalibrasyon grafiği çizildi
(Şekil 4.13). Şekiller incelendiğinde enzim elektrodun 1,9×10-3 mM−9,1×10-3 mM ve
1,3 mM−15 mM derişim aralıklarında glukoza doğrusal cevap verdiği belirlendi.
0
10
20
30
0 100 200 300
Akım farkı, µA
Süre, s
65
Şekil 4.12 NiO/GOx/CPE’nin glukoza cevabına glukoz derişiminin etkisi (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı)
Şekil 4.13 NiO/GOx/CPE ile farklı glukoz derişim aralığında elde edilen kalibrasyon grafikleri (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı)
0
5
10
15
20
25
0 5 10 15 20
y = 367,13x + 13,052R² = 0,9661
6
9
12
15
18
0 0,002 0,004 0,006 0,008 0,01
y = 0,1519x + 18,799R² = 0,9706
18
19
20
21
0 5 10 15 20
Akım farkı, µA
Glukoz derişimi, mM
Akım farkı, µA
Akım farkı, µA
Glukoz derişimi, mM
Glukoz derişimi, mM
(a)
(b)
66
Yapılan literatür araştırması sonucunda daha yüksek gözlenebilme sınırlarına ve daha
dar derişim aralıklarına sahip glukoz biyosensörleri olduğu görüldü. Dai vd. (2008)
tarafından yapılan çalışmada gözlenebilme sınırı 0,01 mM, derişim aralığı 0,05-8,20
mM olarak belirlenmiştir. Salimi vd. (2007) tarafından geliştirilen glukoz
biyosensörünün gözlenebilme sınırı 0,024 mM, derişim aralığı ise 0,03-5,00 mM olarak
bulunmuştur.
Bu çalışmada belirlenen derişim aralıkları serumda bulunabilecek glukoz derişimi
aralığı olan 4,4-6,6 mM aralığını kapsadığı için hazırlanan biyosensörle serum
numunelerindeki glukozun doğru bir şekilde tayin edilebileceği düşünüldü.
4.4.9 Girişim yapan türlerin NiO/GOx/CPE’nin cevabı üzerine etkisi
Bir amperometrik biyosensör için en önemli analitik faktörlerden biri sensörün hedef
analite olan seçiciliğidir (Fang vd. 2010). Hazırlanan enzim elektrodunglukoza cevabına
L-askorbik asit, kreatinin, parasetamol, üre, L-aspartik asit ve ürik asit gibi serumda
bulunabilecek bazı elektroaktif türler bozucu etki yapabilir. Bu türlerin girişim yapıp
yapmadığı Bölüm 3.9.9’da anlatıldığı şekilde araştırıldı. Glukoz derişimi 1,0×10-4 M
olan hücre ortamına, sırasıyla ilgili türlerin çözeltilerinden eklendi ve Ag/AgCl’e karşı
+0,40 V’da amperometrik ölçümler alındı. Hücreye eklenen türlerin derişimleri,
serumda bulunabilecek yaklaşık maksimum derişimleri temel alınarak hazırlandı. Her
bir tür için bulunan girişimler % olarak çizelge 4.1’de verildi. Çizelge incelendiğinde,
L-aspartik asit, kreatinin ve ürenin girişim etkisinin yok denecek kadar az olduğu
görülmektedir. Ürik asit, parasetamol ve L-askorbik asitin ise girişim etkisi % 10’un
üzerinde belirlenmiştir. Ancak yapılan çalışmalar sonucunda, serumda glukoz tayini
yapılırken numune seyreltildiğinden girişim etkilerinin tamamen ortadan kaldırıldığı
görüldü.
67
Çizelge 4.1 Girişim yapan türlerin enzim elektrodun duyarlığına etkisi (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı)
Girişim yapan elektroaktif tür
Derişima (M) Girişim b (%)
L-Askorbik asit 1×10-4 16,22
L-Aspartik asit 1×10-4 -3,92
Kreatinin 1×10-4 5,51
Parasetamol 1×10-4 11,36
Üre 8×10-4 -0,04
Ürik asit 5×10-4 13,31
a Girişim yapan elektroaktif türlerin hücredeki derişimleri b % girişim= (Ix-I0)/I0×100; I0: 1×10
-4 M glukoz çözeltisinin amperometrik cevabı, Ix: 1×10-4 M glukoz
çözeltisi içindeki girişim yapan elektroaktif türün amperometrik cevabı
Literatürde glukoz tayini için geliştirilen nanopartikül modifiyeli biyosensörler
incelendiğinde, Kong vd. (2009) tarafından yapılan bir çalışmada +0,80 V’da L-
sisteinin % 2,1 ve askorbik asidin % 9,0 oranında girişim yaptığı, Xu vd. (2005)
tarafından +0,65 V’da, asetaminofenol, oksalik asit ve etanolün, Liu vd. (2009)
tarafından -0,10V’da askorbik asit ve ürik asidin önemli bir girişimi olmadığı, Li vd.
(2008) tarafından ise +0,35 V’da askorbik asidin % 1,9 ve ürik asidin % 3,2 oranında
girişim yaptığı görülmektedir.
4.4.10 Tekrar kullanılabilirlik ve tekrar üretilebilirlik
Enzimler oldukça pahalı maddeler olduğundan ve kolayca temin edilemediklerinden
serbest enzim varlığındaki analizler yerini immobilize enzimler ile yapılan analizlere
bırakmıştır (Hooda vd.2009). Enzim immobilizasyonu ile hazırlanan enzim elektrotların
çok sayıda analiz için kullanılması önemlidir. İmmobilize enzimlerin denatürasyonu,
sızıntısı, inaktivasyonu enzim elektrotların tekrar kullanılabilirliğini etkiler.
NiO/GOx/CPE’nin tekrar kullanılabilirliğinin araştırılması için, Bölüm 3.9.10’da
68
anlatıldığı şekilde aynı enzim elektrot ile üç kere ard arda glukoza karşı amperometrik
ölçümler alındı ve kalibrasyon grafikleri çizildi. Hesaplanan duyarlıkların bağıl standart
sapması (BSS) % 12,7 olarak bulundu. Literatür incelendiğinde % BSS değerleri % 4,2
(Dai vd. 2008), % 3,5 (Li vd. 2008), % 10,9 (Comba vd. 2010b) ve % 5,4 (Comba vd.
2010a) olarak belirlenen çalışmalar gözlenmiştir.
Aynı koşullarda hazırlanan her NiO/GOx/CPE’nin glukoza karşı aynı cevabı vermesi,
elektrodun güvenirliği için önemlidir. Enzim elektrodun tekrar üretilebilirliğini
araştırmak için Bölüm 3.9.10’da anlatıldığı gibi hazırlanan 5 farklı enzim elektrodun
glukoza cevabı belirlendi ve çizilen kalibrasyon grafiklerinin eğiminden duyarlıklar
hesaplandı. Bulunan duyarlıkların bağıl standart sapması % 4,3 olarak belirlendi.
Literatürde tekrar üretilebilirlikler karşılaştırıldığında % BSS değerleri % 4,8 (Xian vd.
2005),% 5,3 (Li vd. 2008), % 8,2 (Kong vd. 2009), % 4,9 (Mu vd. 2010) ve % 6,4
(Comba vd. 2010b) olan çalışmalar olduğu görülmektedir.
4.4.11 NiO/GOx/CPE’nin raf ömrü
Hazırlanan enzim elektrodun ömrünü belirlemek amacı ile Bölüm 3.9.11’de anlatıldığı
şekilde aynı elektrot ile 3,5 ay boyunca farklı günlerde glukoza karşı amperometrik
ölçümler alındı. Her bir ölçüm için bulunan duyarlıklar zamana karşı grafiğe geçirildi
(Şekil 4.14). Şekil incelendiğinde, NiO/GOx/CPE’nin 101 gün sonunda başlangıçtaki
duyarlığının yaklaşık % 75’inin harcandığı gözlendi. Modifiye elektrodun yüksek
kararlığının nedeninin, GOx’ın immobilizasyonu için kullanılan ve mikro çevre
oluşturarak enzimin aktivitesini korumasını sağlayan NiO nanopartikülleri olduğu
düşünüldü (Salimi vd. 2007). Enzim elektrodun duyarlığındaki kaybın sebebinin ise
immobilize enzimlerin tampon çözelti içine sızması, zamanla elektrot yüzeyinin
bozulması veya sıcaklık gibi etkenlerden kaynaklanabileceği düşünüldü. Literatür
araştırmasında Wu vd. (2009) tarafından geliştirilen glukoz biyosensörünün 2 haftanın
sonunda amperometrik cevabının % 75’inin koruduğu görülmüştür. Xu vd. (2005) ve
Kong vd. (2009) tarafından yapılan çalışmalarda ise 60 gün sonunda başlangıçtaki
duyarlıkların % 70’inin korunduğu belirtilmiştir. Ayrıca literatürde ömrü 2 hafta (Xian
69
vd. 2005), 20 gün (Li vd. 2008), 30 gün (Liu vd. 2009), 3 hafta (UsmanAli vd. 2009),
28 gün (Wang vd. 2011) olan glukoz biyosensörleri de bulunmaktadır.
Geliştirilen biyosensörlerin ömürlerinin birbirinden farklılık göstermesinin,
immobilizasyon yöntemi ve matriks yapısı ile ilgili olduğu söylenebilir.
Şekil 4.14 NiO/GOx/CPE’nin ömrü (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı)
4.4.12 NiO/GOx/CPE ile serumda glukoz tayini
Hazırlanan enzim elektrot ile serumda glukoz tayini Bölüm 3.9.12’de anlatıldığı gibi,
standart katma yöntemi ile yapıldı. Bu amaçla 4 farklı derişimde glukoz içeren serum
numunesi için 3 paralel deney yapıldı ve elde edilen bulgular, spektrofotometrik
yöntemle bulunan hastane sonuçları ile birlikte çizelge 4.2’de verildi.
0
5
10
15
20
0 20 40 60 80 100
Duyarlık, µA/mM
Süre, gün
70
Çizelge 4.2 NiO/GOx/CPE kullanılarak kan numunelerinde tayin edilen glukoz derişimi (0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu, +0,40 V, oda sıcaklığı)
Kan
numunesi
Glukoz derişimi (mM)
Spektrofotometrik Enzim elektrot*
I 3,61 3,50 ± 0,6
II 4,61 4,93 ± 0,9
III 5,00 5,14 ± 0,4
IV 7,44 7,53 ± 0,1
*Sonuçlar üç ölçümün ortalaması olarak verilmiştir.
Bu çalışmada geliştirilen enzim elektrot ile bulunan ölçümler, hastaneden temin edilen
kan serumlarının spektrofotometrik ölçümleri ile “veri çifti t testi” uygulanarak
kıyaslandı. Bu amaçla, her iki yöntemle bulunan sonuçların (Çizelge 4.2) farkı (d) alındı
ve dört serum numunesi için bu farkların ortalaması ( d ) hesaplandı. Farkların standart
sapması (sd) da hesaplanarak test istatistiği değeri ( )/( / )o dt d s N= −∆ eşitliğinden
1,01 olarak belirlendi. % 95 güven seviyesinde, serbestlik derecesi 3 için tkritik değeri
3,18’dir. Buna göre t<tkritik olduğu için “sıfır hipotezi” geçerlidir. Yani her iki yöntemle
elde edilen sonuçlar arasında % 95 güven seviyesinde anlamlı bir fark yoktur (Skoog
vd. 2004).
71
Şekil 4.15 Kan serumunda glukoz tayini için yöntemlerin uyumluluğu
Hazırlanan NiO modifiye glukoz enzim elektrodu kullanılarak standart katma yöntemi
ile bulunan glukoz değerleri, spektrofotometrik yöntemle tayin edilen glukoz
değerlerine karşı grafiğe geçirildi (Şekil 4.15). Grafiğin eğiminin 0,9679 ve regresyon
katsayısının 0,9893 olması, her iki yöntemle bulunan sonuçların birbiriyle uyumlu
olduğunu göstermektedir.
Literatür incelendiğinde, glukoz için geliştirilen çoğu biyosensörle gerçek numunelerde
glukoz tayini yapılmadığı görülmüştür (Salimi vd. 2007, Yang vd. 2009, Ren vd. 2009,
Kong vd. 2009, Liu vd. 2009).
Aşağıdaki çizelgede, literatürde bulunan bazı glukoz biyosensörlerinin serum
örneklerindeki glukoz tayini için geliştirdikleri yöntemin spektrofotometrik yöntem ile
uyumluluğu verilmiştir:
y = 0,9679x + 0,0594R² = 0,9893
0,0
2,0
4,0
6,0
8,0
2,0 4,0 6,0 8,0
Glukoz, mM
(spektrofotometrik)
Glukoz, mM (NiO/GOx/CPE)
72
Çizelge 4.3 Literatürde bulunan bazı glukoz biyosensörlerinin, serum örneklerindeki glukoz tayini için geliştirdikleri yöntemin spektrofotometrik yöntem ile uyumluluğu
Referans adı Numune sayısı
Spektrofotometrik sonuçlar (mM)
*Geliştirilen yöntemle bulunan sonuçlar (mM)
Milardović vd. (1997) 1
2
3
1,20
3,00
4,40
0,80
2,63
4,30
Xu vd. (2005) 1
2
3
9,20
4,40
3,50
9,56
4,13
3,72
Chen vd. (2008) 1
2
3
5,66
5,85
6,10
5,92 ± 0,05
6,03 ± 0,09
6,19 ± 0,06
Wang vd. (2008) 1
2
3
4
5,51
4,72
4,85
4,90
5,35 ± 0,06
4,90 ± 0,05
5,05 ± 0,1
4,74 ± 0,06
*Sonuçlar üç ölçümün ortalaması olarak verilmiştir.
Sonuç olarak bu çalışmada; NiO modifiye karbon pasta enzim elektrodu ile serumda
bulanabilecek girişim yapan maddelerin etkisi olmaksızın glukoz tayininin başarılı bir
şekilde yapılabileceği gösterildi.
Glukoz tayini için hazırlanan NiO/GOx/CPE’nin elektrot bileşimi, optimum çalışma
koşulları ve performans faktörleri çizelge 4.4’de özetlenmiştir:
73
Çizelge 4.4 NiO/GOx/CPE’nin elektrot bileşimi, optimum çalışma koşulları ve performans faktörleri
Elektrot Bileşimi
Çalışma Koşulları
Grafit tozu
30 mg Çalışma potansiyeli +0,40 V
Nanopartikül
10 mg Tampon Fosfat
Enzim
12 U pH 7,0
Parafin yağı
15 µL Tampon derişimi 0,10 M
BSA
1,5 mg Sıcaklık 40oC
Glutaraldehit
10 µL
Performans Faktörleri Çalışma aralığı I. 1,9×10-3-9,1×10-3 mM
II. 1,3-15 mM
Gözlenebilme sınırı
1,9×10-3 mM
Tekrar kullanılabilirlik
BSS % 12,7 (n=3)
Tekrar üretilebilirlik
BSS % 4,3 (5 elektrot)
Cevap süresi
20 s
Raf ömrü 101 gün
74
5. SONUÇLAR
Bu tez çalışmasında, glukozun tayini için NiO nanopartikül ile modifiye edilmiş
amperometrik enzim elektrot geliştirildi. Bu amaçla, öncelikle NiO nanopartikülleri
grafit tozu ile karıştırıldı ve daha sonra hazırlanan karışıma GOx enzimi immobilize
edilerek karbon pasta elektrot gövdesi içine yerleştirildi. Hazırlanan enzim elektrot ile
elde edilen sonuçlar aşağıda sunuldu.
♣ Öncelikle NiO nanopartiküllerinin, karbon pasta elektrodun hidrojen peroksite
duyarlığını arttırıp arttırmadığını incelemek amacı ile NiO modifiye edilmiş ve
modifiye edilmemiş elektrotlar kullanılarak hidrojen peroksitin amperometrik tayini
yapıldı. Elde edilen duyarlıklar karşılaştırıldığında NiO nanopartiküllerinin karbon
pasta elektrotlarının duyarlığını yaklaşık 208 kat arttırdığı gözlendi. Bu sonuca göre
NiO nanopartikülleri ile modifiye edilmiş elektrotların glukoz tayini için daha uygun
olduğuna karar verildi.
♣ NiO/CPE’nin çalışma potansiyelinin belirlenmesi amacı ile +0,70 V ve +0,40 V
potansiyellerde hidrojen peroksite karşı amperometrik ölçümler alındı. Her iki
potansiyelde bulunan duyarlıklar arasında çok büyük bir fark olmadığı için ve düşük
potansiyellerde çalışmanın bozucu türlerin girişimini önlemesinden ötürü çalışma
potansiyeli +0,40 V olarak seçildi.
♣ NiO/CPE’ye GOx enzimi immobilize edilerek hazırlanan enzim elektrodun glukoza
duyarlı olup olmadığı araştırıldı ve duyarlık 12,43 µA/mM olarak belirlendi. Ayrıca
NiO nanopartiküllerinin enzim elektrodun duyarlığını arttırıp arttırmadığı incelendi
ve duyarlığı yaklaşık 155 kat arttırdığı gözlendi. Literatürdeki bazı benzer
çalışmalarda glukoz için hesaplanan duyarlıklar 7,0 µA/mM (Huang vd. 2005), 2,3
µA/mM (Xian vd. 2005), 446,2 nA/mM (Salimi vd. 2007), 1,92 µA/mM (Sheng vd.
2008), 3,43 µA/mM (Li vd. 2008), 8,8±0,5 µA/M (Comba vd. 2010b), 4 µA/mM
(Sun vd. 2010) olarak bulunmuştur. Bunun sonucunda NiO/GOx/CPE’nin glukoza
karşı duyarlığının benzer birçok biyosensöre göre daha yüksek olduğu söylenebilir.
75
♣ NiO/GOx/CPE’nin optimum çalışma koşullarının belirlenmesi için yapılan
çalışmalar sonucunda en uygun tamponun 0,10 M pH 7,0 fosfat tamponu olduğu
görüldü.
♣ NiO/GOx/CPE’nin en uygun grafit tozu, nanopartikül ve enzim miktarlarının
sırasıyla 30 mg, 10 mg ve 12 U olduğu belirlendi.
♣ NiO/GOx/CPE’nin optimum çalışma sıcaklığı 40oC olarak bulundu. Fakat yapılan
çalışmaların daha pratik olması için çalışmalar oda sıcaklığında sürdürüldü.
♣ NiO/GOx/CPE’nin cevap süresinin yaklaşık 20 saniye olduğu görüldü. Literatür
incelendiğinde 20 saniye (Wu vd. 2000), 60 saniye (Zhu vd. 2002, Sungur ve
Günendi 2006), 25 saniye (Sun vd. 2010) gibi benzer ya da daha uzun cevap süreli
glukoz biyosensörlerinin olduğu görülmüştür. Bu çalışmada da belirlenen cevap
süresinin bir biyosensör için makul olduğu düşünüldü. Fakat literatürde 3 saniye
(Pang vd. 2008, Kong vd. 2009), 5 saniye (Xian vd. 2005, Sheng vd. 2008, Kaushik
vd. 2008), 8 saniye (Zhao vd. 2007, Li vd. 2008) gibi daha kısa cevap süreli
biyosensörler de mevcuttur.
♣ NiO/GOx/CPE’nin glukoz için çalışma aralığı 1,9×10-3 mM−9,1×10-3 mM ve 1,3
mM−15 mM, gözlenebilme sınırı ise 1,9×10-3 mM olarak belirlendi. Bu çalışmada
bulunan derişim aralıklarıglukozun serumdaki klinik tayin aralığı olan 4,4-6,6 mM’ı
kapsamaktadır (Li vd. 2009). Hatta daha düşük glukoz derişimlerinde bile çalışma
imkanı sunmaktadır. Bu bulgular neticesinde NiO/GOx/CPE ile kan serumunda
glukoz tayinini yüksek doğrulukla yapılabileceği söylenebilir.
♣ NiO/GOx/CPE’nin glukoza karşı cevabına serumda bulunabilecek çeşitli
elektroaktif türlerin etkisi incelendi. L-aspartik asit, kreatinin ve ürenin enzim
elektrodun cevabına girişim etkisinin yok denecek kadar az olduğu, L-askorbik asit,
parasetamol ve ürik asidin ise % 10’un üzerinde girişim yaptığı bulunmuş, bunun da
kan serumunun seyreltilerek analiz edilmesi ile üstesinden gelineceği
düşünülmüştür. Literatürdeki benzer çalışmalarda da çeşitli elektroaktif türlerin
76
girişim etkisi incelenmiş ve önemli bir etkilerinin olmadığı gözlenmiştir (Zhao vd.
2007, Li vd. 2008, Sheng vd. 2008, Liu vd. 2009, Fang vd. 2010). Ancak, bütün
çalışmalarda elektrot yüzeyinde girişim yapabilecek türleri önlemek amacı ile
nafyon membran kullanılmıştır ve çoğu bizim çalışma potansiyelimizden daha
düşük potansiyellerde çalışmıştır. Düşük potansiyellerde de girişim etkisinin önemli
ölçüde azaldığı bilinmektedir. Buna rağmen Shan vd. (2006) tarafından yapılan bir
çalışmada ürik asidin girişimi % 39 olarak bulunmuştur.
♣ NiO/GOx/CPE’nin tekrar kullanılabilirliğini belirlemek için aynı enzim elektrotla
ard arda 3 ölçüm alındı ve ölçümlerin BSS değeri % 12,7 olarak bulundu.
Literatürde % BSS değerleri % 4,2 (Dai vd. 2008), % 3,5 (Li vd. 2008) ve % 10,9
(Comba vd. 2010b) olarak belirlenen çalışmalar mevcuttur. Tekrar üretilebilirliğin
değerlendirilmesi için ise 5 farklı enzim elektrodunglukoza cevabı belirlendi ve
bulunan duyarlıkların bağıl standart sapması % 4,3 olarak belirlendi. Literatürde
tekrar üretilebilirlik için % BSS değerleri % 4,8 (Xian vd. 2005), % 5,3 (Li vd.
2008), % 8,2 (Kong vd. 2009), % 4,9 (Mu vd. 2010) ve % 6,4 (Comba vd. 2010b)
olan çalışmalar olduğu görülmektedir. Diğer pek çok çalışma ile kıyaslandığında
NiO/GOx/CPE’nin tekrar üretilebilirliğinin oldukça iyi olduğu söylenebilir.
♣ NiO/GOx/CPE’nin ömrünün yaklaşık 101 gün olduğu görüldü. Enzim elektrodun
101 gün sonunda başlangıçtaki duyarlığın % 75’ini kaybettiği belirlendi. Literatürde
ömrü 2 hafta (Xian vd. 2005), 20 gün (Li vd. 2008), 3 hafta (Benvenuto vd. 2008), 8
hafta (Kaushik vd. 2008, Usman Ali vd. 2009), 30 gün (Liu vd. 2009, 28 gün (Wang
vd. 2011) olan glukoz biyosensörleri de bulunmaktadır. Wang vd. (2011) tarafından
yapılan bir çalışmada 28 gün sonunda başlangıçtaki akımın % 40’ının korunduğu
belirlenmiştir. Ayrıca Wu vd. (2009) tarafından geliştirilen glukoz biyosensörünün 2
hafta sonunda amperometrik cevabın % 75’ini, Xu vd. (2005) ve Kong vd. (2009)
tarafından geliştirilen biyosensörlerin ise 60 gün sonunda başlangıçtaki duyarlıkların
% 70’ini koruduğu belirtilmiştir.
77
♣ NiO/GOx/CPE ile kan serumunda glukoz tayini yapıldı ve elde edilen sonuçların
yapılan “veri çifti t testi” analizi ile spektrofotometrik yöntemle belirlenen
sonuçlarla arasında, % 95 güven seviyesinde, anlamlı bir fark bulunmadığı
belirlendi. Bu da NiO/GOx/CPE ile gerçek numunelerdeki glukozun yüksek
doğrulukla tayininin yapılabileceğini göstermektedir. Literatür araştırmasında pek
çok glukozbiyosensörünün gerçek numunelerde kullanımının araştırılmadığı
görüldü (Fang vd. 2003, Wang vd. 2003, Shan vd. 2006, Zhaoa vd. 2007, Salimi vd.
2007, Pang vd. 2008, Luo vd. 2009, Yang vd. 2009, Ren vd. 2009, Kong vd. 2009,
Liu vd. 2009). Bazı çalışmalarda serum örneklerinde standart katma yöntemi
kullanılarak glukoz tayini yapılmıştır (Milardović vd. 1997, Xu vd. 2005, Chen vd.
2008, Wang vd. 2008). Xian vd. (2005) tarafından yapılan bir çalışmada Au
nanopartikülleri ve iletken polianilin nanokompoziti kullanılarak hazırlanmış glukoz
biyosensörü ile 5 farklı serum numunesinde glukoz analizi yapılmış ve sonuçların
birbiriyle uyumlu olduğu görülmüştür. Gang vd. (2010) yaptığı çalışmada ise
serumda glukoz analizi için Fe3O4 nanopartikül modifiyeli karbon pasta enzim
elektrodu kullanılmış ve enzim elektrot ile bulunan sonuçların spektrofotometrik
sonuçlara yakın olduğu belirlenmiştir.
78
KAYNAKLAR
Anonymous. 2011. Web Sitesi: http://www.rpi.edu/dept/chem-eng/Biotech-Environ/IMMOB/benefits.htm, Erişim Tarihi: 04.06.2011 Anonymous. 2011. Web Sitesi: http://www.wikipedia.com, Erişim Tarihi: 12.06.2011
Baby, T.T. and Ramaprabhu, S. 2009. SiO2 coated Fe3O4 magnetic nanoparticle dispersed multiwalled carbon nanotubes based amperometric glucose biosensor. Talanta, Vol. 80; pp. 2016-2022.
Benvenuto, P., Kafi, A.K.M. and Chen, A. 2008. High performance glucose biosensor based on the immobilization of glucose oxidase onto modified titania nanotube arrays. Journal of Electroanalytical Chemistry, Vol. 627; pp. 76-81.
Cash, K.J. and Clark, H.A. 2010. Trends in Molecular Medicine, Vol. 16; pp. 584-593.
Chang, G., Tatsu, Y., Goto, T., Imaishi, H. and Morigaki, K. 2010. Glucose concentration determination based on silica sol–gel encapsulated glucose oxidase optical biosensor arrays. Talanta, Vol. 83; pp. 61-65.
Chaubey, A. and Malhotra, B.D. 2001. Mediated biosensors. Biosensors and Bioelectronics, Vol. 17; pp. 441-456.
Chen, X., Chen, J., Deng, C., Xiao, C., Yang, Y., Nie, Z. and Yao, S. 2008. Amperometric glucose biosensor based on boron-doped carbon nanotubes modified electrode. Talanta, Vol. 76; pp. 763-767.
Comba, F.N., Rubianes, M.D., Herrasti, P. and Rivas, G.A. 2010. Glucose biosensing at carbon paste electrodes containing iron nanoparticles. Sensors and Actuators B, Vol. 149; pp. 306-309.
Costa, S.A., Azevedo, H.S. and Reis, R.L. 2004. Biodegradable Systems in Tissue Engineering and Regenerative Medicine. CRC Press, 592 p.
Danielson, N.D., Heenan, C.A., Haddadian, F. and Numan, A. 1999. Fluorometric determination of fructose, glucose, and sucrose using zirconyl chloride. Microchemical Journal, Vol. 63; pp. 405-414.
Dai, Z., Shao, G., Hong, J., Bao, J. and Shen, J. 2008. Immobilization and direct electrochemistry of glucose oxidase on a tetragonal pyramid-shaped porous ZnO nanostructure for a glucose biosensor. Biosensors and Bioelectronics, Vol. 24; pp. 1286-1291.
D’Orazio, P. 2003. Biosensors in clinical chemistry. Clinica Chimica Acta, pp. 41-69.
Dzyadevych, S.V., Arkhypova, V.N., Soldatkin, A.P., El’skaya, A.V., Martelet, C. and Jaffrezic-Renault, N. 2008. Amperometric enzyme biosensors: Past, present and future. ITBM-RBM, Vol. 29; pp. 171-180.
79
Fang, B., Zhang, C., Wang, G., Wang, M. and Ji, Y. 2010. A glucose oxidase immobilization platform for glucose biosensor using ZnO hollow nanospheres. Sensors and Actuators: B, Vol. 155; pp. 304-310.
Fang, A., Ng, H.T. and Li, S.F.Y. 2003. A high-performance glucose biosensor based on monomolecular layer of glucose oxidase covalently immobilised on indium-tin oxide surface. Biosensors and Bioelectronics, Vol. 19; pp. 43-49.
Gang, X.Z., Ping, L.J., Li, T. and Qiang, C.Z. 2010. A novel electrochemiluminescence biosensor based on glucose oxidase immobilized on magnetic nanoparticles. Chinese Journal of Analytical Chemistry, Vol. 38; pp. 800-804.
Haghighi, B., Bozorgzadeh, S. and Gorton, L. 2011. Fabrication of a novel electrochemiluminescence glucose biosensor using Au nanoparticles decorated multiwalled carbon nanotubes. Sensors and Actuators B, Vol. 155; pp. 577-583.
Harvey, R.A., Champe, P.C. and Ferrier, D.R. 2007. (Çeviri editörü: Ulukaya, E.) Biyokimya, 3. Baskı, Nobel Tıp Kitabevleri, 509 p.
Heller, A. 1996. Amperometric biosensors. Current Opinion in Biotechnology, Vol. 7; pp. 50-54.
Huang, Y., Zhang, W., Xiao, H. and Li, G. 2005. An electrochemical investigation of glucose oxidase at a CdS nanoparticles modified electrode. Biosensors and Bioelectronics, Vol. 22; pp. 817-821.
Hooda, V., Gahlaut, A. Kumar, H. and Pundir, C.S. 2009. Biosensors based on enzyme coupled PVC reaction cell for electrochemical measurement of serum total cholesterol. Sensors and Actuators B, Vol. 136; pp. 235-241.
Jia, W., Guo, M., Zheng, Z., Yu, T., Rodriguez, E.G., Wang, Y. and Lei, Y. 2008. Electrocatalytic oxidation and reduction of H2O2 on vertically aligned Co3O4 nanowalls electrode: Toward H2O2 detection. Journal of Electroanalytical Chemistry, Vol. 625; pp. 27-32.
Jianrong, C., Yuqing, M., Nongyue, H., Xiaohua, W. and Sijiao, L. 2004. Nanotechnology and biosensors. Biotechnology Advances, Vol. 22; pp. 505-518.
Kaushik, A., Khan, R., Solanki, P.R., Pandey, P., Alam, J., Ahmad, S. and Malhotra, B.D. 2008. Iron oxide nanoparticles–chitosan composite based glucose biosensor. Biosensors and Bioelectronics, Vol. 24; pp. 676-683.
Kong, T., Chen, Y., Ye, Y., Zhang, K., Wang, Z. and Wang, X. 2009. An amperometric glucose biosensor based on the immobilization of glucose oxidase on the ZnO nanotubes. Sensors and Actuators B, Vol. 138; pp. 344-350.
Li, C., Liu, Y., Li, L., Du, Z., Xu, S., Zhang, M., Yin, X. and Wang, T. 2008. A novel amperometric biosensor based on NiO hollow nanospheres for biosensing glucose. Talanta, Vol. 77; pp. 455-459.
80
Li, Y., Liu, X., Yuan, H. and Xiao D. 2009. Glucose biosensor based on the room-temperature phosphorescence of TiO2/SiO2 nanocomposite. Biosensors and Bioelectronics, Vol. 24; pp. 3706-3710.
Liu, X., Hu, Q., Wu, Q., Zhang, W., Fang, Z. and Xie, Q. 2009. Aligned ZnO nanorods: A useful film to fabricate amperometric glucose biosensor. Colloids and Surfaces B: Biointerfaces, Vol. 74; pp. 154-158.
Luo, L., Li, Q., Xu, Y., Ding, Y., Wang, X., Deng, D. and Xu, Y. 2010. Amperometric glucose biosensor based on NiFe2O4 nanoparticles and chitosan. Sensors and Actuators B, Vol. 145; pp. 293-298.
Luo, X., Morrin, A., Killard, A.J. and Smyth, M.R. 2005. Application of nanoparticles in electrochemical sensors and biosensors. Electroanalysis, Vol. 18; pp. 319-326.
Luong, J.H.T., Male, K.B. and Glennon, J.D. 2008. Biosensor technology: Technology push versus market pull. Biotechnology Advances, Vol. 26; pp. 492-500.
Mahadeva, S.K. and Kim, J. 2011. Conductometric glucose biosensor made with cellulose and tin oxide hybrid nanocomposite. Sensors and Actuators B, Vol. 157; pp. 177-182.
Mello, L.D. and Kubota L.T. 2001. Review of the use of biosensors as analytical tools in the food and drink industries. Food Chemistry, Vol. 77; pp. 237-256.
Milardovic, S., Kruhak, I., Ivekovic, D., Rumenjak, V., Tkalcec, M. and Grabaric, B.S. 1997. Glucose determination in blood samples using flow injection analysis and an amperometric biosensor based on glucose oxidase immobilized on hexacyanoferrate modified nickel electrode. Analytica Chimica Acta, Vol. 350; pp. 91-96.
Mu, Y., Jia, D., He, Y., Miao, Y., Wu, H.L. 2010. Nano nickel oxide modified non-enzymatic glucose sensors with enhanced sensitivity through an electrochemical process strategy at high potential. Biosensors and Bioelectronics, Vol. 26; pp. 2948-2952.
Murphy, L. 2006. Biosensors and bioelectrochemistry. Current Opinion in Chemical Biology, Vol. 10; pp. 177-184.
Nelson, D.L. and Cox, M.M. 2008. Lehninger Principles of Biochemistry, 5. Baskı, W.H. Freeman and Company, 1100 p.
Paddle, B.M. 1996. Biosensors for chemical and biological agents of defence interest. Biosensors and Bioelectronics, Vol. 11; pp. 1079-1113.
Pang, X., He, D., Luo, S. and Cai, Q. 2008. An amperometric glucose biosensor fabricated with Pt nanoparticle-decorated carbon nanotubes/TiO2 nanotube arrays composite. Sensors and Actuators B, Vol. 137; pp. 134-138.
81
Ren, X., Meng, X. and Tang, F. 2005. Preparation of Ag–Au nanoparticle and its application to glucose biosensor. Sensors and Actuators B, Vol. 110; pp. 358-363.
Ren, X., Chen, D., Meng, X., Tang, F., Hou, X., Han, D. and Zhang, L. 2009. Zinc oxide nanoparticles/glucose oxidase photoelectrochemical system for the fabrication of biosensor. Journal of Colloid and Interface Science, Vol. 334; pp. 183-187.
Salimi, A., Sharifi E., Noorbakhsh A. and Soltanian, S. 2007. Immobilization of glucose oxidase on electrodeposited nickel oxide nanoparticles: Direct electron transfer and electrocatalytic activity. Biosensors and Bioelectronics, Vol. 22; pp. 3146-3153.
Santos, P.M., Sandrino, B., Moreira, T.F., Wohnrath, K., Nagata, N. and Pessoa, C.A. 2007. Simultaneous voltammetric determination of dopamine and ascorbic acid using multivariate calibration methodology performed on a carbon paste electrode modified by a mer-[RuCl3(dppb)(4-pic)] complex. Journal of the Brazilian Chemical Society, Vol. 18; pp. 93-99.
Sanz, V., Galban, J., de Marcos, S., Castillo, J.R. 2003. Fluorometric sensors based on chemically modified enzymes glucose determination in drinks. Talanta, Vol. 60; pp. 415-423.
Shan, D., Zhu, M., Xue, H. and Cosnier, S. 2006. Development of amperometric biosensor for glucose based on a novel attractive enzyme immobilization matrix: Calcium carbonatenanoparticles. Biosensors and Bioelectronics, Vol. 22; pp. 1612-1617.
Shen, J., Dudik, L. and Liu, C.C. 2007. An iridium nanoparticles dispersed carbon based thick film electrochemical biosensor and its application for a single use, disposable glucose biosensor. Sensors and Actuators B, Vol. 125; pp. 106-113.
Sheng, Q., Luo, K., Li, L. and Zheng, J. 2008. Direct electrochemistry of glucose oxidase immobilized on NdPO4 nanoparticles/chitosan composite film on glassy carbon electrodes and its biosensing application. Bioelectrochemistry, Vol. 74; pp. 246-253.
Shi, W. and Ma, Z. 2010. Amperometric glucose biosensor based on a triangular silver nanoprisms/chitosan composite film as immobilization matrix. Biosensors and
Bioelectronics, Vol 26; pp. 1098-1103.
Skoog, D.A., West, D.M., Holler, F.J. and Crouch, S.R. 2004. (Çeviri editörleri: Kılıç, E. and Yılmaz, H.) Analitik Kimya Temel ilkeler I, 8. Baskı, Bilim Yayıncılık, 706 p., Ankara-Türkiye.
Siangproh, W., Dungchai, W., Rattanarat, P. and Chailapakul, O. 2011. Nanoparticle-based electrochemical detection in conventional and miniaturized systems and their bioanalytical applications. Analytica Chimica Acta, Vol. 690; pp. 10-25.
82
Sun, J., Zhu, Y., Yang, X. and Li, C. 2009. Photoelectrochemical glucose biosensor incorporating CdS nanoparticles. Particuology, Vol. 7; pp. 347-352.
Sun, T.P., Shieh, H.L., Ching, C.T.S., Yao, Y.D., Huang, S.H., Liu, C.M., Liu, W.H. and Chen, C.Y. 2010. Carbon nanotube composites for glucose biosensor incorporated with reverse iontophoresis function for noninvasive glucose monitoring. International Journal of Nanomedicine, Vol. 5; pp. 343-349.
Sungur, S. and Günendi, G. 2006. A New Amperometric glucose biosensor based on pectin coating. Polymer-Plastics Technology and Engineering, Vol. 45; pp. 527-531.
Svancara, I., Vytras, K., Kalcher, K., Walcarius, A. and Wang, J. 2008. Carbon paste electrodes in facts, numbers, and notes: A review on the occasion of the 50-years jubilee of carbon paste in electrochemistry and electroanalysis. Electroanalysis, Vol. 21; pp. 7-28.
Usman Ali, S.M., Nur, O., Willander, M. and Danielsson, B. 2010. A fast and sensitive potentiometric glucose microsensor based on glucose oxidase coated ZnO nanowires grown on a thin silver wire. Sensors and Actuators B, Vol. 145; pp. 869-874.
Vastarella, W. 2001. Enzyme Modified Electrodes in Amperometric Biosensors. Universita Degli Studi Di Bari Facolta Di Scienze Matematiche Fisiche Naturali Dipartimento Di Chimica, 135 p.
Wang, H., Huang, J., Wang, C., Li, D., Ding, L. and Han, Y. 2011. Immobilization of
glucose oxidase using CoFe2O4/SiO2 nanoparticles as carrier. Applied Surface Science, Vol. 257; pp. 5739-5745.
Wang, S.G., Zhang, Q., Wang, R. and Yoon, S.F. 2003. A novel multi-walled carbon nanotube-based biosensor for glucose detection. Biochemical and Biophysical Research Communications, Vol. 311; pp. 572–576.
Wang, X., Zhang, Y., Banks, C.E., Chen, Q. and Ji, X. 2010. Non-enzymatic amperometric glucose biosensor based on nickel hexacyanoferrate nanoparticle film modified electrodes. Colloids and Surfaces B: Biointerfaces, Vol. 78; pp. 363-366.
Wang, X.D., Zhou, T.Y., Chen, X., Wong, K.Y. and Wang, X.R. 2007. An optical biosensor for the rapid determination of glucose in human serum. Sensors and Actuators B, Vol. 129; pp. 866-873.
Watanabe, T. and Einaga, Y. 2009. Design and fabrication of nickel microdisk-arrayed diamond electrodes for a non-enzymatic glucose sensor based on control of diffusion profiles. Biosensors and Bioelectronics, Vol. 24; pp. 2684-2689.
Wu, H., Wang, J., Kang, X., Wang, C., Wang, D., Liu, J., Aksay, I.A. and Lin, Y. Glucose biosensor based on immobilization of glucose oxidase in platinum nanoparticles/graphene/chitosan nanocomposite film. Talanta, Vol. 80; pp. 403-406.
83
Wu, Z., Wang, B., Dong, S. and Wang, E. 2000. Amperometric glucose biosensor based on lipid film. Biosensors and Bioelectronics, Vol. 15; pp. 143-147.
Xian, Y., Hu, Y., Liu, F., Xian, Y., Wang, H. and Jin, L. 2005. Glucose biosensor based on Au nanoparticles–conductive polyaniline nanocomposite. Biosensors and Bioelectronics, Vol. 21; pp. 1996-2000.
Xu, Q., Zhao, Y., Xu, J.Z. and Zhu, J.J. 2005. Preparation of functionalized copper nanoparticles and fabrication of a glucose sensor. Sensors and Actuators B, Vol. 114; pp. 379-386.
Yang, K., She, G.W., Wang, H., Ou, X.M., Zhang, X.H., Lee, C.S. and Lee, S.T. 2009. ZnO nanotube arrays as biosensors for glucose. J. Phys. Chem. C, Vol. 113; pp. 20169-20172.
Zhang, S., Wright, G. and Yang, Y. 2000. Materials and techniques for electrochemical biosensor design and construction. Biosensors and Bioelectronics, pp. 273-282.
Zhao, Z.W., Chen, X.J., Tay, B.K., Chen, J.S., Han, Z.J. and Khor, K.A. 2007. A novel amperometric biosensor based on ZnO:Co nanoclusters for biosensing glucose. Biosensors and Bioelectronics, Vol. 23; pp. 135-139.
Zhu, J., Zhu, Z., Lai, Z., Wang, R., Guo, X., Wu, X., Zhang, G., Zhang, Z., Wang, Y. and Chen, Z. 2002. Planar amperometric glucose sensor based on glucose oxidase immobilized by chitosan film on prussian blue layer. Sensors, Vol. 2; pp. 127-136.
84
ÖZGEÇMİŞ
Adı Soyadı : Ceren ERDEM
Doğum Yeri : Ankara
Doğum Tarihi : 09.02.1987
Medeni Hali : Bekar
Yabancı Dili : İngilizce
Eğitim Durumu (Kurum ve Yıl)
Lise : Ankara Kocatepe Mimar Kemal Anadolu Lisesi, 2005
Lisans : Ankara Üniversitesi, Fen Fakültesi, Kimya Bölümü, 2009
Yüksek Lisans : Ankara Üniversitesi Fen bilimleri Enstitüsü Kimya Bölümü Biyokimya
Anabilim Dalı (Eylül 2009-Haziran 2012)
Katıldığı Seminerler/Kurslar
PROTIST 2010: Novel Approaches in Protein Engineering Sabancı Üniversitesi, 23-25.04.2010, 18 saat
Metabolomik Lisansüstü Yaz Okulu Ege Üniversitesi, 04-10.07.2010, 30 saat
Protein Analitiği Lisansüstü Yaz Okulu
Ege Üniversitesi, 20-26.09.2009, 30 saat