kultorude •• •• torkisamveri.org/pdfdrg/d033438/1994/1994_denizm.pdf · mari havası...
Post on 02-Jan-2020
10 Views
Preview:
TRANSCRIPT
TÜRKIYE DIYANET VAKFI YAYINLARI / 134
•• •• •• ••
TORK KULTORU"DE liOm~
Yayına Hazırlayan
Doç. Dr. Mehmet ŞEKER
ANKARA/1994
TİRE KÖYLERİNDE MİMARİ (Cami, Türbe ve Çeşmeler)<1 ı
Doç. Dr. Bekir DENiZ
A- Tire Köylerindfl.2l Dini Mimari
a) Camiler
Hisarlık Köyü<3l Cami
Köy meydanında bulunan yapı
doğu-batı eğilimli bir alanda, batı tarafı uçuruma açılan bir arazi üzerinde kurulmuştur. Bitişiğindeki çeşme ile birlikte bir külliye teşkil etmektedir (bkz. Hisarlı k Köyü çeşmesi) (Res. 1 ).
Yapı yerden bir metre yüksekliğe kadar kaba yonu ve kırma taşla inşa edilmiştir. Beden duvarları ise ahşap hatıllar üzerinde yükselen kayrak taşlarla yapılmıştır. Uzaktan normal bir yapı gibi görülmesine karşılık, görkemli bir kuruluşa sahiptir. Üzeri günümüzde alaturka kiremit kaplı bir çatıyla örtülüdür.
Eserin kuzey yönünde ana beden duvarlarının uzantısıyla meydana gelen, üzeri düz ahşap tavanla kaplı bir son cemaat mahalli yer alır. içten ise ahşap parmaklıklarla yapılmış, üç pano halindeki, panolardan her biri geometrik desenlerle bezeli, bir tavanla kaplarimıştır. Son cemaat mahalli, üzeri alçı ile sıvanmış, iki ahşap direğin taşıdığı Bursa Tipi üç sivri kemer gözüyle dışarıya açılır. Girişin
önü iki yandan seki ile yükseltilen bu mekanda taç kapı gibi verilen bir giriş ile, bunun iki tarafına yerleştirilmiş iki pencere görülür. iç içe, çökertmeli iki sivri kemerle belirtilen kapı kav-
saralarında besme/e ile kitabe yazısı yer alır. Giriş kapısı ahşap malzemeli ve iki kanatlıdır.
Kapının iki yanındaki pencereler dikdörtgen şekilli ve sağır tutulan kavsaraları yuvarlak kemerlidir. Pencerelerin üzerinde de yine dikdörtgen şekilli, biraz daha küçük tutulmuş birer tepe penceresi yer alır. Bu pencereler geometrik şekillerle süslü ahşap parmaklıklarla kapatılmıştır.
Yapının doğu yönü dağ yamacına yaslandırılmış, dağ ile duvar arasına da bir "insan ın ancak geçebileceği bir koridor açılmıştır. Dağdan gelen su ve nem yüzünden harap olduğu bu nedenle çok tamir gördüğü anlaşılan bu duvar eğri büğrüdür. Bu duvar üzerinde geniş bir pencere ile, daha küçük tutulan tepe penceresi yer almaktadır.
Eserin güney duvarı sağır. tutulmuştur. Sadece duvar üstünde iki tane küçük, yuvarlak öküz gözü pencere yerleştirilmiştir. Bu duvar batı duvarına bir girihti yaparak bağlanır. Halkın ifadesine göre, batı duvarı vadi kenarında yer aldığından deprek, sel gibi olaylar sonucu zarar görmüş,
bunun üzerine biraz daha içeriye çekiierek yeniden inşa edilmiştir. Gerçekten batı duvarı diğer duvarlarına
göre daha kalındır. Güney duvarının batı duvarıyla birleştiği yerde günümüzde kapalı bulunan, dönemin ev pencerelerini hatırlatan, tuğladan ya-
• 119 .
pılmış, vitraylı bir kafa penceresi gö- natlı ahşap kapı kündekari taklidi, rülür. Ayrıca, beden duvarında üze- oniki kollu bir yıldızdan gelişen ge-rinde, üst üste simetrik yerleştirilmiş ometrik desenlerle süslüdür. Yine, son dört pencere açıklığı yer almaktadır. cemaat mahallinin ahşap tavanı
___ ......ıC.ami oio_minar:e.sLY-ol<tUI~UeY..r.ind.e~2ç:.:.::ıt=ak;:a::,r.:....i ,..:;.te:.:.k:.:.n_::iğ~iy~le~,::--ig7:e::-::o:7m::r:e::-::t:-rik-;::;;:;~d.-:;e:-- __ de minaresinin bulunmadığı, dam üze- şenlerle bezenmiştir. Kapıdan girişte,
Radınlar mahfili ve mükebbire'nin alt rine çıkılarak ezan okunduğu yaş- kısmı çıtakari tekniği ile beze!idir. Ha-lılarca ifade edilmektedir. rimin ahşap tavanı kare bir madalyon
Cami, üzeri düz ahşap tavanla ör- içine alınarak içerisi oniki kollu yıldız tülü, uzunlamasına dikdört_gen şekilli q~seniyle doldurulmuştur. Yıldızların bir plan şemasına sahiptir (Plan no: arasinda kalan boŞluklar da· içi ge-1 ). Girişten doğrudan harime geçilir. ometrik desenlerle dolu daire şekilli Kuzeyde yer alan ahşap kadınlar motiflerle süslenmiştir. mahfili onarım görmüştür. Dört ahşap Özellikle mihrap ile duvarlardaki dl·reg-ı·n taşıdıg-ı mahfı'le, kuze. ybat. ı kö- .
dirii içerikli yazılar ilginçtir: Yarım daıre şesindeki merdi~enle çıkılır. . profili, başlıkları kırmızı çiçeklerle süslü
Duvarları çivit mavisi renkle bo- iki sütunce ile kuşatılan mihrap tepe yanan caminin mihrabı ilginçtir: Yarım noktasında üç dilimli bir profille sona daire profili mihrap iki yandan sü- erer. Mihrap kavsarasında kırmızı tuncelerle taşınıyormuş gibi verilmiştir. boya ile bir besmele, bunun üzerinde Alçı malzemeyle yapılan. mihrabın te- de · 1302 yazısı okunur. Yine, ikişer pesi üç dilimli, yuvarlak bir profille taç- küçük sütunce ile iki yandan kuşatılan landırılmıştır. Ahşap minberinin ise ori- tepeliğin üzerinde, alçıdan yapılmış çi-jinal bir yanı yoktur. çeklerle kuşatılan bir taç yer alır.
Eser dışarıdan bakıldığında sade Yapının duvarlarındaki siyah ve kır-görünmektedir. Sol yanındaki çeşme mızı renkli boyalı dini konulu yazılar da ile son cemaat mahallinin galerilerle bir süsleme meydana getirir: Mihrap dışarıya açılması yapıya klasik bir mi- nişinde Al-i imran suresi 37. ayeti, mari havası kalmaktadır. Ayrıca, son mihrabın sağ ve sol yanındaki sü-cemaat yerindeki kapı ve pencere tuncelerde Kelime-i Tevhid, mihrabın kavsaraları ile tepe pencerelerinin sağ üst tarafında Allah Ce/le Cellalihu, ahşap parmakiıkii katesieri ile güney bunun altında paralel ve dik yazılmış, ve batı duvarının kesiştiği noktadaki birbirini takip eden Yasin Suresi 58-tepe penceresi ve güney duvarı üze- 59. Ayet/eri, batı duvarında üstte Ebu rindeki yuvarlak pencereler esere bir Bekr es-S1ddik radwellahu anhü, hareketlilik kazandırmaktadır. bunun hemen altında simetrik halde
Yapının asıl süslemeleri içeride yazılmış Ya Fettah, dikdörtgen şekille toplanmıştır: Yapıya girişi sağlayan, bir pano içerisine yazılmış Osman, alt günümüzde yeşil yağlıboyalı, iki ka- tarafında Yunus Suresi 25. Ayeti,
• 120 o
Osman yazısının hizasında Hüseyin, altında Ya Hazreti Bilal-i Habeşi, doğu duvarında sol baştan itibaren Hüseyin, Ali el Murtaza, Ömer el Faruk, bunların altında da, pencerenin sağ tarafında, simetrik halde yazılmış Maide Suresi 120. Ayeti ile, pencerenin sol yanında El Enbiya Suresi 107. Ayeti, Mihrap duvarının sol yanında da Muhammed A/eyhisselam., Allah yazısı
ile, Muhammed yazısı altında, kırmızı
boyalı Ya Haf1z, Ya Latif ve Maşaallah yazılarından oluşan yuvarlak bir kompozisyon, daha altta da, yine simetrik yazı lmış Muhammed Mustafa yazıları okunur (Res. 2).
Eserin giriş kapısı üzerinde, iç kemer gözünde, beyaz zemin üzerine, siyah renkle yazılmış besme/e yer alır. Üstteki kemer gözünde ise, yaklaşık 30x40 cm. ebadında, üç satırlık bir kitabe levhası mevcuttur. Yazının karakterinden sonradan, belki de orijinal kitabeye bakılarak yazıldığını sand ığımız, bir kitabe yer alır. Kitabenin yazılışı ve Türkçe açıklaması şöyledir:
1- .JJI ~1 JJI ~
2- .JJI J_,....,.J ~
3- ı.)la.i .JJI. ~Lo
4- \\W~
1- Lailahe illailah
2- Muhammeden Resuluilah
3- Maşallahu Teala
4- Sene 1197
Buradan anlaşıldığına göre eser H. 1197 (M. 1782) yılında inşa edilmiştir. Ancak, orijinalliği tartışı l abilir. Büyük
bir ihtimalle, orijinal kitabenin sonradan yazılmış şekli olmalıdır. Mihrap üzerindeki barak karakterli süslemeler de bu tarihi doğrulamaktadır. Mihrap üzerindeki H. 1302 (1884) tarihi ise bize göre, yapının geçirdiği bir onarım sonrasında mihrabın ve süslemelerinin yapıldığı ve duvarlardaki yazıların tarihine işaret etmektedir. Ancak eser bununla da kalmamış, sel ve deprem gibi afetlerden her zarar görüşünde onarılmış, batı duvarı yenilenmiş, yakın bir tarihte de toprakla kaplı örtüsü kiremit bir çatıyla kaplanmıştır.
Ayaklıkın Köyü<4l Cami
Köy meydan ı nda, doğu-batı eğilimli
bir arazi üzerindedir. Duvarla çevrili bir avlu içerisinde yer almaktadır (Res. 3).
Cephesinden bakıldığında iki katlı
bir ev gibi görünen cami yenilenm i ş,
betonarme ile yapılmıştır. Minaresi orijinaldir. Tuğla malzeme ile yapılmıştır.
Caminin her yönünde dikdörtgen şekilli ikişer tane penceresi vardır.
Bunlardan her biri üzerinde de yuvarlak kemeri i birer tepe penceresi bulunmaktad ı r. Üzeri alaturka kiremit kaplı bir çatı ile örtülüdür.
Kuzeybatı köşesinde yer alan minaresi kare bir kaide üzerinde, beşgen şekilli yüksek bir kare pirizma halinde yükselir. Yine beşgen şeklinde verilen pabuçdan silindirik gövdeye geçilir. Basık tutulan gövdeden, ince bir silmeyle şerefeye geçilir. Demir korkulukla kuşatılan şerefeden, gövde gibi kısa tutulan petek ve külah kıs
mına ulaşılır (Res. 3).
o 121 o
Son cemaat yerindeki bir kapıyla sol üst köşe: Resimleyen (tuğrayı çizen) harime girilir. Kare planlı harimin üzeri Hafız Recep
betondan yapılmış bir tavanla ör- Ziynet-efza-yı makam-ı mualla-yı hilafet-i tülüdür (Plan no: 2). Betondan ya- islamiyye ve e~ike piray-ı saltanat-ı seniyye-i
__ pılmış ikLay.ai\-Jar.afından Jaşınır gibi - Osmaniyye -· _ -· verilen kuzey yönündeki kadınlar mahfili oldukça büyüktür. Buradaki bir kapıyla minareye geçiş sağlanmaktadır. Mihrap ye minberi caminin yeniden yapıldığı sırada yenilenmiştir.
Cami yenilendiği için orijinal hiç bir süslemesi yoktur.
Yapının giriş kapısı üzerinde yaklaşık 80x80 cm. ebadında bir kitabesi vardır. Kitabenin yazılış ve Türkçe açıklaması şöyledirısı (Res. 4):
Tuğra:
sağ üst köşe:
sol üst köşe:
Wb .fo.. .l.;:!JI~ .:.ı .ı,..;. ı~ .;;Wl
":""!".) .Wl> ..._..)
.S:.. .. ıi.J ...,_..)L.I ~':A> ı;~ rU.. .;ı_;.jı..:..;,_;
...,;1...!.: ·~ .;..:J.L .;ı~
.ı..,...J.~ ı;;Wı.:,u..ı....ı ı.:,U:..L..Jı.r. ı.:,u..ı....J
.:,.ı.;Jir.ı...;_,ı, .;)J~ .;c .:,l>
...s::ıı.,_,ı j~_,ı c4! ._...,...,...:.c:-~ .... ..)lu~ .J.ı..: .. l.ı~ı L.:.; l,.ı.;.... • .ı.....öJı vl w~ • .ı;...
sağ alt köşe:
sol alt köşe:
ı.!l.ı..#..._..J
• .ı.....i.lı ı;; \ 1"\ y ""'...T.'-" • .ı;...
Tuğra: Abdülhamid bin AbdOimecid muzaffer daima
sağ üst köşe: El-gazi
Es-Sultan ibni's-sultan es-sultan el-gazi AbdOihamid han-ı sani hazretleri taraf-ı eş
reflerinden
işbu kadiriyye Cami-i şerffi bin üçyüz oniki sene-i hicriyyesi zilkade'sinde inşa edilmişdir.
sağ alt köşe: resemehu (yazan) Ali Bey
sol alt köşe: Sene-i hicriyye 131 2 zilkade
Kitabesinden, Kadiriyye Cami diye isimlendirilen yapının, H. 1312 (M. 1894) tarihinde, Abdülhamid döneminde inşa edildiği, tuğrasının Haf1z Recep tarafından çizildiği (resmedilmiş), kitabesinin Ali Bey tarafından yazıldığı anlaşılmaktad ı r.
Köyün ileri gelen yaşl ıları ve cami imamının verdiği bilgilere göre(6l eser 1975-77 yıllarına kadar sağlam vaziyette ve bugünkü caminin kuzey batı köşesinde bir mektep binası bulunmaktaymış. Anılan tarihten önce mektep yıktırılıp muhtar odası yapılmış. Yine aynı tarihlerde de, minaresi hariç, cami tamamen yıktınlarak betonla yeniden Inşa edilmiştir .
Işıklar KöyW7l Cami
Köy meydanında bulunan cami batı-doğu eğilimli bir arazi üzerinde, duvarla çevrili geniş bir avlu içerisinde bulunmaktadır (Res. 5).
Cami betonarme malzeme ile yenilenmiştir. Üzeri kiremit kaplı bir çatı ile örtülüdür. Her cephesinde gayet
•122.
büyük tutulmuş, dikdörtgen şekilli ikişer tane penceresi vardır.
Kuzeybatı köşesinde yer alan minaresi orijinal ve tuğla malzemelidir. Basık gövdelidir. Kare bir kaide üzerinde yükselen kaidesi yüksek bir kare pirizma şeklindedir. Beşgen bir pabuçtan sonra ince bir silmeyle silindirik gövdeye geçilmektedir. Demir korkuluklarla kuşatılan şerefeden sonra, gövde gibi basık tutulan petek ve külah yer almaktadır (Res. 5).
Betonarme malzemeyle yeni bina edilen son cemaat yerinden harime girilir: kare planlı harimin üzeri beton bir tavanla örtülüdür (Plan no: 3). Kuzeyde, giriş üzerinde yer alan kadınlar mahfiline kapının sol yanındaki ahşap merdivenlerle çıkılmaktadır. Mihrap ve minberi yenidir.
Yapının giriş kapısı üzerinde yaklaşık 40x60 cm. ebadında bir kitabesi vardır. Kitabanin yazılışı ve Türkçe okunuşu şöyledir:
Tuğra:
sağt üst köşe:
W b).&.. ~ı~ .:ri~~~
.;jli.ll
.s:... __ ıt, ...,_.)l...ı .:;.;')..> .;-:;....... rU... .;t_;.iı ..:..:.._j
'4i~ • .ı..,.;....::.:.6J.....;I~
.ı..,...j.l~.;jWI.;U..WI.;lhLJ I.:rlı.:ıU..W
.;..ı..i).ipl J)> ..sP~ .;u .:ı~>
.):.ıı .;.Jı j~.Jı .ı.L,ı ._;.~ t'4- .ı.:---:L ~1
~~ıl.!..;ı,..ı.;... o..ı..ülı.;l._r"'..r;oJ' ,.ı.;_.
..ı.4~~u. ...... J
,J.A.i)J ..Sl..r "'...r:J' • .ı.;..'"' y .
sağ alt köşe:
sol alt köşe:
Tuğra: Abdülhamid bin Abdülmecid muzaffer daima
sağ üst köşe: El-gazi
Ziyenet-efza-yı makam-ı mualla-yı hilafet-i islamiyye ve erike piray-ı saltanat-ı seniyye-i Osmaniyye
Es-sultan ibni's-sultan es-sultan el-gazi Abdülhamid han-ı sani hazretleri taraf-ı eş
reflerinden
Işbu Selimiyye Cami-i şerffi bin üçyüz oniki sene-i hicriyyesi zilkade'sinde inşa edilmişdir.
sağ alt köşe: Aesemehu (yazan) Taşçı Ali Bey
sol alt köşe: 1312 sene-i hicriyyesi zi'l-ka'de
Kitabaden anlaşıldığına göre, Se-limiyye Cami-i şer/ fi diye isimlendirilen yapı H. 1312 (M. 1894) tarihinde, Abdülhamid döneminde inşa edilmiş, kitabe Taşç1 Ali Bey tarafından yazılmıştır. Tuğranın altında
da, tuğrayı yapan (çizen) kişinin imzasının bulunması gerekmektedir. Ancak, sonradan silindiğini sanıyoruz<81.
Halkın ifadesine göre cami 1975'1i yıllarda, minaresi dışında, temellerine kadar yıkılmış, aynı temel üzerine betonarme ile yeniden yapılmıştır. Yine köyün ileri gelen yaşlıların ifadesine göre, bugünkü caminin kuzeybatı köşesinde Abdülhamid döneminde yapılan bir de mektep binası bulunmaktaymış fakat, mektep caminin tamirinden çok daha önce yıkılarak
yeri şahıslara satılmış, bugün alt katı kahvehane olarak kullanılan iki katlı
bir bina inşa edilmiştir .
• 123.
Rahmanlı Köyü<9> Cami Yeğenli Köyü<10> Cami
Tire-lzmir yolu üzerinde, Tire'ye i 5 Köyün güneyinde, eski Roma Ha-km. uzaklıktad ı r. Yöre halkı arasında mamı'nın bulunduğu tepenin ya-terkedilmiş bir köyün yerinde bu- macındadır. Halk arasında, diğer ca-
___ lur:ıduğu_için-tek-q:ıinafe,-ear:nisi-yıkık-ı:ıJ!Q~t:!::-_~y.Jrrı:ı.~k-:içlr:ı:-~ş/:([79_qffi[-~d!.Yt~---olduğu için de yıkık minare isimleriyle da tanınır (Res. 7). de bilinir (Res. 6}.
Düz bir alanda bulunan minare'nin camisi yıkılmıştır. Camiye ait hiç bir kalıntı . mevcut değildir. Kaidesi taş,
gövdesi tuğla malzemeyle inşa edilmiştir. Şerefesinde demir korkuluklar görülür. Kaide, petek ve külah kı
sımlarında devşirme malzemeler dikkati çeker (Plan no: 4)
Kare bir zemin üzerinde, kare prizma şeklinde yükselen minare kaidesinden, beşgen şekilli, köşeleri
pahlı pabuç bölümüne geçilir. Silindir biçiminde yükselen gövdenin üzeri sıval ıdır. Taş malzemeli ince bir bileziklle geçilen şerefesi tuğladan yapılmıştır.
Basık bir petek'ten sonra yine tuğ
ladan yapılmış basık bir külah yer alır. Alemi kavuk şekillidir (Res. 6}.
Minarede süsleme yoktur. Sadece şerefenin demir korkulukları ile kaide, petek ve külah'ta kullanılan devşirme malzemeler yapıya farklı bir görünüm kazandırmaktadır.
Yapının kitabesi yoktur. Halk arasında Sultan Abdülhamid döneminde yap ı ldığı söylenmektedir. Minarenin malzemesi ve görünüşü çevrede Abdülhamid döneminde inşa edilen Işık
lar ve Ayaklıkın Köyü Cami minareleriyle benzerlikler göstermektedir. Adı geçen camilerle aynı dönemde inşa edi ldiğini söyleyebiliriz.
Batı-doğu eğilimli bir arazi üzerinde yer alan yapının kuzey yönü yüksek duvarlı küçük bir avlu ile çevrilidir. Kırma taş malzemeyi~ yapı lmıştır.
Doğu yönünde, eski' olduğunu tahmin ettiğimiz birtakım duvar . artıkları görülmektedir. Binanın yapımında antik devşirme malzemeler de kullan ı lmıştır<11 >.
Beden duvarları sıvasız bırakılmıştır.
Kuzey d~yarınga girişin iki yanında, doğu ve batı yönünde, dikdörtgen şekilli, ikişer penceresi vardır. Güney duvarı ise sağır tutulmuştur. Üzeri kiremit kaplı ahşap bir çatı ile örtülüdür.
Kuzeydoğu köşesinde bir minaresi vardır. Halkın ifadesinden caminin başlangıçta minaresinin bulunmadığı,
damın üzerine çıkılarak ezan okunduğu iddia edilmektedir. Minare girişi
üzerindeki 1953 tarihinden bugünkü minaresinin sonradan yapıldığı anlaşılmaktadır. Kare bir kaide üzerinde konik pabuçla geçilen minare silindirik şekilde yükselir. Tuğla malzemeyle yapılan gövdesi uzun tutulmuştur.
Dört sıra mukarnas dizisiyle geçilen şerefesi üzerinde gövdeye göre kısa tutulmuş bir petek ve külah yer almaktadır. Minarenin giriş kapısı üzerindeki Türkçe kitabesi şöyledir:
Sahibül hayrat halası merhum Dudu hatırası olarak
Mehmet Budanur yaptırmıştır 25 Eylül1953 Yapan
Ulubeyli Hüseyin MinareeL
• 124.
Yapıya üzeri sıvalı dört ahşap sütunun taşıdığı, üç sivri kemerli bir son cemaat mahallinden girilir: Son cemaat mahallinin iki yanı seki halinde yükseltilmiştir. Bu bölümün üzeri de, cami gibi, ahşap çatı ile örtülüdür.
Cami, üzeri düz ahşap tavanla örtülü dikdörtgen şekilli bir plana sahiptir (Plan no: 5) Kuzeydoğu köşesindeki ahşap bir merdivenle çıkılan kadınlar mahfili yine ahşap malzemeyle yapılmıştır. iki ahşap direğin taşıdığı kadınlar mahfilinin giriş
ekseni üzerinde, yarım daire şekilli küçük bir mükebbire yer alır.
Eserin alçı malzameli mihrabı yarım daire profillidir. içerisi mavi renkli bir perde motifiyle boyanmıştır. Mihrabın
üzerine, besmete ve zemini siyah renkli dikdörtgen şekilli bir çerçeve içerisinde Al-i lmran suresi 37. ayeti yazılıd ı r. Sağ yanındaki ahşap malzameli minberi ise alabil~iğine boyanmıştır.
Yapının dışında devşirme malzemeler süsleme gibi görünmekle beraber, asıl süsleme içeride toplanmıştır: Caminin ahşap tavanının
ortasında kare şekilli , içerisi çıtakari
tekniğiyle süslü küçük bir göbek yapılmıştır. içerideki asıl bezemeda kalem işi teknikli, şablon süslemeler dikkati çeker; saçaktan itibaren tüm yüzeyler şablonla yapılmış desenlerle süslenmiştir. 20-25 cm. genişliğindeki ,
kahverengi ve mavi renkli saçak süslemelerinde küçük çiçekler kullanılmıştır. Aynı bezeme, mavi bir firiz halinde, duvar pervazında ve pencere kenarlarında da görülür. Duvar pervazı
ile taban arası merrnar görünümlü bir renkle boyanmıştır. Duvarlara yuvarlak
panolar içine eski harflerle isimler yazılmıştır. Mihrabın üzerindeki panoda Allah ve Muhammed, batı duvarında
sağdan sola doğru, Ebubekir, Ömer, Osman, doğu duvarında Ali, Hasan, Hüseyin yazıları okunur.
Eserin kitabesi yoktur. Giriş kapısı
üzerinde döneminde bir kitabasinin bulunduğunu sandığımız, ancak günümüzde sadece, sonradan yazılmış,
maşaallah ve 1950 yazısı bulunan bir kitaba nişi mevcuttur. Bize göre buradaki tarih yapının şablon süslemelerinin yapıldığı tarihi işaret etmektedir.
Cami avlusunda gelişigüzel atılmış bir kitabe bulduk (Res. 8). Cami'nin çeşmesine ait olduğu anlaşılan kitabenin yazılışı ve Türkçe açıklaması şöyledir:
1-
2-
.3-
4-
..::.ıl:......J. I_, ..::.. 1~1 ı.:-L:.
ı.r' ~ ~_,.;,c:-~ ~
J~.,.- ~~.r-::5 ~U.I b
1- Sene 1325
2- Sahibü'l hayrat ve'l-hasenat
3- Yağenli Cami-i şerifine mahsus
4- Müttefiken ahalinin getirdiği sudur.
Bu kitabaden caminin, çeşmenin ya-pıldığı H. 1325 (M. 1907) yıllarında var olduğu anlaşılmaktadır. Zaten köyün ileri gelen yaşlıları caminin 150 yıllık olduğunu iddia etmektedir. Biz de onlarla aynı görüşü paylaşıyoruz. Ancak, duvar takviyelerine dayanarak, yapının muhtemelen bu tarihten sonra, belki de bir deprem sonrasında yenilendiği veya duvarlarının sağlamlaştırıldığı nı sanıyoruz.
• 125 .
Çeriközü Köyül12> Cami b) Türbe/er
Köy meydanında bulunan cami Işıklar Köyü Türbesi
doğu-batı eğilimli bir arazi ü.~erinde Işıklar köyüne girişte, köyün 1-2 kurulmuştur. Avlusu yoktur. ününde km. yakınında, eski Işıklar köyündedir. ı;eytinlik-bir alan-mevcuttyr-(l={es.-9)--Kayalık bir -alanda;-kuzey-güney-eği--
Köy evleri tipinde inşa edilen yapı
kırma taş malzemeyle bina edilmiştir. Üzeri kiremit kaplı bir çatı ile örtülüdür. Duvarları sıvalı ve beyaz badanalıdır. Eserin l:<uzeyinde kapısı dışında aç ıklık
yoktur. Doğu ve kuzey yönünde de herhangi bir açıklık mevcut değildir. Vadiye bakan batı yönünde ise dikdörtgen şekilli dört tane penceresi vardır.
Kuzey yönündeki kapıdan ulaşılan cami üzeri ahşap tavanlı uzunlamasına dikdörtgen şekilli bir plana sahiptir (Plan no: 6). Girişin hemen önünde, altı tane basit ahşap direğin
taşıdığı bir kadınlar mahfili yer alır. Taş
malzameli mihrabının kavsarası mukarnaslıdır. Ahşap malzameli minberi çok yenidir ve köşk kısmı yoktur.
Eserin dışında herhangi bir süslemesi yoktur. Içeride ise alçı malzemeyle yapılan mukarnaslı mihırap
kavsarası yapıya klasik bir görünüm kazandırmaktadır (Res. 1 O).
Yapının kitabesi yoktur. Ne zaman yapıldığı bilinmemektedir. Köyün ileri gelenleri 150-200 yıllık olduğunu söylemektedirler. Biz de onlarla aynı görüşü paylaşıyoruz . Yine yaşlıların ifadesine göre eser 25-30 yıl öncesine kadar üzeri toprak damla kaplı iken, onarım sonucu kiremitle kaplanmış,
başlangıçta 2.70 cm. olan duvarı 1 m. daha yükseltirak bugünkü haline getirilmiştir.
limli bir arazi üzerinde kuru[an yapı
köyün mezarlığ ı içindedir. DoğÜyönünde, halkın tekke olduğunu söylediği , günümüze türbeye bitişik bir duvarının gelebildiği , bir yapı kalintısı
.-ıiievcuttur. Bu nedenle· halk arasında tekke, türbe gibi isimlerle bilinmektedir. Hemen yakınında da, günümüzde hala kullanılan bir su kaynağı mevcuttur (Res. 11 ).
Külliyenin bugün sadece türbesi mevcuttur. Türbe ve kalıntılar kırma
taş, bayrak taş ve tuğla karışımı bir malzemeyle bina edilmiştir. Yer yer devşirme malzemeler de görülür. Kubbe ve süslemeleri tuğla ile yapılmıştır (Res. 11 ).
Türbenin kuzey yönünde sivri kamerli bir açıklık görülür. Tuğla malzeme ile inşa edilen kemerin büyük bir bölümü yıkılmış, açıklığın içerisi de örülerek kapatılmıştır. Bu nedenle de kapı veya pencere olduğu pek belli değildir (Res. 11 ). Güney yönü sağır tutulmuştur. Hiç bir açıklığı yoktur. Batı yönünde bir kapısı bulunmaktadır. Girişin buradan sağlandığını sandığımız dikdörtgen şekilli bu açıklığın kemerleri de yine tuğla ile yapılmıştır. Sivri kamerli kapının kavsarası çökertma ile belirtilmiş, bunun da içi tuğlalarla süslenmişti r (Res. 12). Doğu yönünde ise bir başka yapının duvar kalıntıları bulunmaktadır (Res. 13-14).
• 126.
Türbe kare planlıdır. Üzeri, geçişleri pandantiflerle sağlanan, ayrıca, pandantiflerin arasına tuğladan yapılmış duvar trompları yerleştirilmiş, sekizgen şekilli yüksek bir kasnağın taşıdığı bir kubbe ile örtülüdür. Kubbenin yönünde, birer tane mazgal açıklığının bulunduğu görülmektedir (Plan no: 7).
Yapının içerisinde güneybatı köşesinde küçük bir niş mevcuttur. Doğu duvarı üzerinde de, sonradan örülerek kapatılmış, arkadaki yapı ile ilişki kur7 mak amacıyla yapıldığı hissini veren küçük bir pencere yer almaktadır.
Eserin dışında süsleme çok azdır. Devşirme malzemeler yapıya hareketlilik vermektedir. Ayrıca, kuzey yönündeki açıklığın tuğla malzemeli kemer örgüsü yapıya hareket sağlamaktadır. Batı yönündeki girişin, tuğlanın dar yüzlerinin dışa getirilerek yan yana yerleştirilmesi ve kemer kavsarası üzerine yarım tuğlalarla, tuğlalar ve bunların kaydırmalı eksenler halinde dizilmesiyle elde edilen görünüşü hareketliliği artırmaktadır (Res. 12).
Yapının içerisinde ise, kubbe kasnağında, hafifletme kemerlerinin üzerinde yan yana yerleştirilmiş küçük duvar trompları yapılmıştır. Türk üçgenlerine benzeyen bu tromplar kubbeye bir hareket kazandırmaktadır.
Yapının bitişiğinde bulunan duvar kalıntılarının hangi yapıya ait olduğu belli değildir. Türbeye bitişik bir yapının cami, tekke veya medrese olması mümkündür. Ancak elimizde bir kanıt mevcut değildir. Buna karşılık,
kaynaklar Işıklar Köyü'nde yapılmış bir zaviyenin varlığından söz etmektedir(13J. Köylülerin de eserin tekke olduğunu söylem~Jeri bizde de eserin tekkezaviye olabileceği fikrini uyandırmaktadır. Ayrıca, sözkonusu · duvar kalıntısının türbe ile aynı karakter ve inşa tekniğine işaret etmesi fikrimizi kuvvetlendirmektedir. Ancak, türbeye bitişik yapının, duvarın türbeye bitişen yerlerde yıkılmış olma~ına dayanarak, türbeye sonradan birleştirildiği, türbenin daha önce inşa edildiği fikrini uyandırmaktadır (Res. 13-14).
Eserin inşa tarihini veren kitabesi yoktur. Bu nedenle ne zaman yapıldığı belli değildir. Binada kullanılan taş
malzeme yörenin geleneksel inşa malzemesi olan kayrak taştır. Tuğlalar yapının beden duvarlarıyla · kubbesinde farklı ölçülere sahiptir. Içlerinde 20x22 cm. uzunluğunda 4-5 cm. kalınlığında tuğlalarla, özellikle kubbede 30x32 cm. uzunluğunda 5-6 cm. kalınlığında tam ve yarım tuğlalar mevcuttur. Aynı malzeme ve inşa tekniği Tire'de bulunan, Rum Mehmed Paşa, Yavukluoğlu Külliyesi Türbesi gibi yapılarda da mevcuttur. Yine tanıttığımız yapının kapı, pencere alınilkiarında bulunan tuğla süslemeleri Tire'deki Rum Mehmed Paşa Türbesi'nin (XV. yy.) tuğla süslemelerine benzemektedir. Sözkonsu türbenin, inşa malzemesi ve plan şekline dayanarak, XIV-XV. yy. da inşa edildiğini tahmin ediyoruz.
Hisarlık Köyü-isa Baba Türbesi
Balım Sultan Türbesi yakınında bulunan türbe halk arasında bu isimle
o 127 o
anılmaktadır. Kırma taş malzemeyle c) Mezar/ar.ısı
bina edilen yapı bugün beyaz ve mavi Gökçen Kasabası'17>-Fatih Ma-renkli badana ile boyanmıştır. hallesi Cami'nde Bulunan Mezar Taşı
Türbenin girişi kemerli verilmiştir. Gökçen Kasabası Fatih Mahallesi Qoğu-ve batı yönlerinde birer-pencere- camii'nde-;- cami··- avlusunda,- ge- -açıklığı mevcuttur. Kare planlı türbenin lişigüzel atılmış bir mezar taşı mav-üzeri, geçişleri trompla sağlanan kub- cuttur. Taştaki kitabanin yazılış ve beyle örtülüdür. Tromplar k~şeler~e Türkçe açıklaması şöyledir (Res. 15): pahlatılarak . gövdeye geçış sag-lanmıştır. Kubbenin üzeri günümüzde, 1- -,...>~.., dişf~uı-marsilya kiremidi ile kaplidır. ·· · · · - ~- · · · rJ>.,... .&JII»
lsa Baba'nın yaşadığı 1486 yılı, 3- ~ı_,.. ı:Y. ~ı~ .ı..:.-
türbe içindeki mezar kitabaleri ve inşa 4_ A.iUW_, 1.5..~.>1 J..,;....) .,rA..-~..,; t;ı...ılJ tekniğine dayanı larak XV. yy. sonlarına ait olduğu kabul edilmektedir(14>.
Hisarlık Köyü-Salım Sultan Türbesi
Hisarlık Köyü ile Tire arasında, Hisarlık Köyü çıkışında, yolun sağ yanında, zeytin ağaçları arasındadır. iki türbe yan yana verilmiştir. Halk arasında Tekke diye anılmaktadır.
Balım Sultan Türbesi kırma taş
malzemeyle bina edilmiştir. Günümüzde beyaz ve mavi renkli badana ile boyalı ve üzeri, marsilya kiremidi ile kaplı bir kubbeyle örtülüdür. Sekizgen planlı türbenin girişi ve iki yanındaki yüzleri birer sivri kemerle açılmaktadır. Kapı ve pencereler dikdörtgen şekill idir.
Yapının içinde Balım Sultan ve yakınlarına ait olduğu söylenen mezarlar mevcuttur. Mezar taşlarındaki kitabeler, Balım Sultan'ın yaşadığı M. 1516 tarihleri göz önüne alınarak yapının XVI. yy. da yapıldığı kabul edilmektedir<15>.
1- sahib-i
2- Haze'l-kabiri merhOm
3- Se'ld-i şehid ishak bin Murad
4- Tarih fi şehr-i safer li-sene ihda ve semanimie (801 safer)
Kitabasine göre mezar taşı H. 801 (M. 1398 Ekim) tarihinde ölen lshak bin Murad'a aittir.
B- Sivil mimarf.18l
a) Çeşmeler
Hisarlık Köyü Cami Çeşmesi
Hisarlık Köyü Camii'nin kuzeydoğu köşesinde bulunan çeşme, cami gibi, kayrak taş ve tugla karışımı bir malzemeyle bina edilmiştir. Dikdörtgen bir kütle halindeki çeşmenin cephesi sivri kemerlidir (Plan no: 1 ). Günümüzde kullanılmadığı için harap vaziyettedir (Res. 16).
Çeşmenin ne zaman yapıldığı bilinmemektedir. Halk arasında cami ile aynı tarihlerde yapıldığı rivayet edilmektedir. Cami H. 1197 (M. 1782} ta-
• 128 .
rihlidir. Biz de çeşmenin aynı tarihlerde yapılmış olabileceğini düşünüyoruz.
Gökçen Kasabası-Çarşı Çeşmesi
Gökçen Kasabası, Fatih Mahallesi'nde, Ulu Cami'nin yakınında, çarşı ortasında bulunan çeşme günümüzde halen kullanılmaktadır (Res. 17).
Taş malzemeyle yapılan çeşme
dikdörtgen planlıdır (Plan no: 8). Cephesi iç içe iki niş halinde işlenen
çeşme aynalığında kitaba yer alır. Su yalağı gayet derin tutulmuştur. Musluk aynalığı üzeride, içerisinde iki musluğun yerieşiirildiği bir panoda hayvan figürlü bir süsleme yer alır: Birbirleriyle mücadele eden iki hayvan figürünü sembolize eden bu süslemede üstte aslan, altta boğa görülmektedir. Oövüşürken paz veren iki hayvanı tasvir eder gibi görünen süsleme günümüzde siyah yağlıboya ile boyanmıştır (Res. 18).
Çeşmenin bir kitabesi mevcuttur: Kitaba, onarımlar sırasında, eski yazıdan hiç anlamayan kişilerce boyanıp, okunmaz bir hale getirilmiştir.
1987-1993 yılları arasında birçok kez yerinde yaptığımız araştırmalar sonrasında çok az bir bölümü okunabilmiştir. Kitabanin yazılışı ve okunabilen şekli şöyledir<19> (Res. 17):
~ ~_,:>: ..,.....L4 ~ Ji li.l ~l..r.l c)& ~1
..::ıı..,; .J J..:.i .ı;.; Lo .:ıw ı..s ı.S~ ~~..;~
,:ı.ı;~.J; ~)~yi_,. ı.S.ıJ.JI
~*' . .ı;~ ı.S~;.J ~_,A.... • .LS"~ y i.J
.:ı~~ l..u. ı.S;4 •..l.!l.:ıl-:>1
~~ .:ı_,.....ll L.;,) ~1 ~~ı..;_,;
i;o.)..i "' . o -.;...,
ibn-i Ali lbrahim Ağa ali-himem Sahib-i cud-ı ata Cuş (?) eyledi ki hernan manend-i Nil ü Fırat Oldu bir ab-ı kevser yenbu'-i rüdüdan (Okunamıyor)
ve ab-ı pakda safveli verdi cihanda şöhreti lhsan ide Bari Huda cennet-i ad n Nüş eyleyen ehli rıza mücrisine kılsın dua Sene 1205 tarih
Buna göre çeşme ibn-i Ali ibrahim Ağa tarafından H. 1205 (M. ·1790) yı- .
lında yapılmıştır. Ancak daha sonrasında pekçok tamir geçirdiği halinden anlaşılmaktadır. Yaşlıların verdiği ifadeler de bunu doğrulamaktadır. Son olarak 1975-78 · yıllarında bir onarım geçirmiş ve bugünkü halini almıştır. Beyaz bir badana ile boyanmış, büyük bi~ bölümü yeşile yakın renkli kahverengi bir seramikle. kaplanmıştır. Kitabesi ve yalak üzerindeki hayvan mücadelesi sahnesi, hiç eski yazı bilmeyen birisi tarafından, gelişigüzel, siyah renkle boyanmıştır.
Gökçen kasabası- Goca Çeşme:
Gökçen Kasabası, Fatih mahallesi'nde bulunan çeşme, eski şehrin merkezinde yer almakta, halk arasında goca .(büyük) çeşme lakabıyla anılmaktadır (Res. 19).
Taş malzemeyle bina edilen çeşme dikdörtgen şekilli bir plana sahiptir. Üzeri üçgen bir alınlıkta taçlandırılmıştır. Cehpesi sivri bir kemerle açılan çeşme yalağı derin bir niş içinde yer almaktadır. Günümüzde halen kullanılan çeşmenin yalağı üzerinde küçük bir niş yer alır. Musluğun tam üzerinde, taşa kazmarak yazılmış bir kitabesi vardır. Kitabanin yazılışı ve Türkçe açıklaması şöyledir<20l;
• 129.
d..: .• ...ı.ı.,.::.ı,r.il-ı..,-t....
.ı.4:> r- l n ~ I!L.li ~
•ri - ı..s4l> • ri J,.l> ._.o:L> U"" .) ~
..ı.-..(1).).1~
. Ortadaki panoda yedi satırlık bir kitabe yer almaktadır. Kitabenin yazılışı ve Türkçe açıklaması şöyledirl21 > (Res. 20):
i - Al! ı • u... ---,---:-- . . -:-: ..• -::-••. -::-.•• -:~-cY_~---~---~=..!· __ cj .;~--~!_ <!"'--=-. .. --~=-~_,ı _ __ -__ 2--.-.. -. -----H'~-\-~-.ı.;...,-.-,..>.:ı-:Y-::\ .~----
1- Sahibül'hayrat ve'l-hasenat 3- ulr.=L-1 ..,_ L.:.
2- Cem-i nasın (aceb ?) marifetiyle 4- .:ıt..:......:ı.IJ
3- Mütevellisi Hacı Halil Karahacılı-Karaçallı (?) Mehmed 5- ~_,ı ..:ı-> .r-S~
4- Ustası Gümüşhaneli sene 1255··:·::: ·-::, ='--=- · ·- 6-· ·· ·· · ~1-&->ı.?-l> ·
· " i3üiia göre çeşriıe H: i2ss· ·(rvr - 7-
1839) yılında, Gümüşhaneli lakabıyla i_ Maşaallah tanınan bir ustaya, çeşmenin mü-tevellisi olan Karahacılı vey<J. _Karaçalh 2- Fi 17 Recep sene 1315
Köyü'nden Hacı Halil Mehmet tarafından yaptırıimıştır.- _.. . ... .. . .
Gökçen Kasabası-Hasan Ağa Çeşmesi
Çeşme bugün mevcut değildir. Sad~ce kitabesi vardır. Gökçen Kasabası Belediye binasının avlu giriş kapısının
sol yan tarafına da, gelişigüzel şekilde atılmış haldeki kitabenin nereden getirildiği de belli değildir (Res. 20).
Taş malzemeyle yapılmış olan kitabe kırmızı, mavi renklerle boyanmmş
vaziyettedir. Üç dilime ayrılmış olan yüzeyinde ortada kitabe, iki yanda da süsleme panosu mevcuttur. Yanlardaki panolarda birer ay yıldız motifi verilmiş, bunların da altına sol taraftaki panoda, vazodan çıkan ve (S) kıv
rımlar yaparak yüzeyi dolduran bir çiçek motifi işlenmiş, bunun sağ yanına bir selvi motifi yapılmıştır. Sağ taraftaki panoda yine bir vazo içinden çıkan, çiçek açmış bir bitki motifi yapılmıştır. Bunun da sol yanında yine bir selvi motifi verilmiştir.
3- Sahibü'l-hayrat
4- Ve'l-hasenat
5- Çakır Hasan oğlu
6- Hacı Hasan Ağa
7- Çeşmesi
Buna göre çeşme H. 1315 (M. i 892} yılında, Çakır Hasan oğlu Hacı Hasan Ağa tarafından yaptırılmıştır. Kitabede adı geçen Hacı Hasan Ağa'nın, Çakır lakabına dayanarak, Birgi'de konağı bulunan Çakırağa ile bir yakınlığı bulunabileceğini düşündük. Ancak, herhangi bir bilgi bulamadık.
Yeğenli Köyü Cami Çeşmesi
(bkz. Yeğenli Köyü Cami)
Büyükkale Köyü-isa Bey Çeşmesi
Çeşme hakkında bilgi yoktur. Yerel tarihçi sayın M. Armağan Büyükkale Köyü'nde bulunduğunu ve isa Bey zamanında, H. 1382 tarihinde yapıldığını söylediği bu çeşmenin kitabasini veren bir resmini yayınlamıştırl22l.
Değerlendirme
Zamanımıza pekçok değişikliğe uğrayarak gelebilen Hisarlık Köyü Cami Batılılaşma ·döneminde inşa edilmiş bir yapıdır<23l. Kapısı üzerindeki, sonradan yazıldığını tahmin ettiğimiz kitabesi, muhtemelen, daha önceki, herhangi bir nedenle bozulan veya kırılan kitabeye bakılarak, yeniden yazılmış
ancak, orijinal bir kitabedir. Bize göre yapı, kitabede yazıldığı şekilde H. 1197 (M. 1782) yıllarında inşa edilmiş olmalıdır.
Yörenin geleneksel malzemesi olan kayrak taşlarla inşa edilen eser enine dikdörlgen bir plana sahiptir. Tire'deki Karakadı Necmeddin Külliyesi, Rum Mehmed Paşa Külliyesi gibi ünlü külliyelere benzer şekilde<24l,
yanındaki çeşmesiyle birlikte külliye halinde inşa edilmiştir. Adeta o yapılarla boy ölçüşmekte, Neo-klasik üslubun köy örneğini yansıtmaktadır<25l.
Yapıya dışarıdan bakıld.ığında, bir köy camisi olması ve minaresinin bulunmamasına karşılık, köyün evlerine göre, klasik bir mimari geleneği taşıdığı hemen hissedilmektedir.
Sözkonusu yapının asıl görkemi, dönemin yapılarına benzer şekilde,
barok karakterli süslemelerinde toplanmıştır: Giriş kapısının kündekari tekniğini taklit eden süslemeleri Tire'deki Vahşi Bey Camii dahil pekçok yapıda mevcuttur. Burada adeta onların benzer bir kopyası görülür. Yapının güney batı köşesindeki yuvarlak pencere yörenin şehir ve köy evlerinde de mevcuttur. Bu tür pencere
süslemeleri bölgesel bir geleneğin camiye yansımasını işaret etmektedir.
Alçı malzemeli mihrabı süslemeleri bakımından barok üslubun özelliklerini taşır: iki yandan sütuncelerle taşınır gibi verilişi, taç kısmını süsleyen bitkisel bezemeleri lzmir'de XVIl-XVlll yy. da inşa edilen ancak, XVIII-XIX. yy. larda çeşitli nedenlerle yıkılıp yeniden yapılan ve dönemin modasına uyularak barok karakterli (C, S) kıv
rımlı, bitkisel desenlerle aşırı bir şekilde süslenen Hisar cami<26l (1597-98), Kemeraltı Cami (1671 ), Kestanepazarı Cami (1663), Şadırvanaltı
Cami'nin (1637-38) mihrap ve pencerelerindeki alçı süslemelerine benzer. Bu şekildeki süslemeler o dönemlerde lzmir çevresinde de rağbet bulmuş, dönemin karakteristik bir süslemesi haline gelmiştir. Örnekleri arasında Aydın Cihanoğlu Cami (1756), Koçarlı (Aydın) Cihanoğlu Cami (1834), Cincin Köyü (Koçarlı) Cami (1785), Söke (Aydın) ilyas Ağa Cami (1812), Söke Hacı Ziya Bey Cami (1 895), Anadolu'daki benzer örnekleri arasında Yozgat Çapanoğlu Camisi (1777-79), Yozgat Başçavuşoğlu Camisi (1801) sayılabilir.
Hisarlık Köyü Cami ve Çeriközü Köyü · Camiinin döneminde duvarlarının bitkisel karakterli resimlerle süslü olduğu, sonradan badana ile kapatıldığı , Hisarlık Köyü Camii'ninde belli olmasın diye koyu mavi renkle boyandığı halk arasında rivayet edilmektedir. Sözkonusu yapıların duvarlarındaki yazılara ve kalın badana
• 131 •
izlerine bakarak, resimlerle süslü ola- zamanında inşa edilmiştir. Kitabaleri bileceklerini düşünüyoruz: Batı Ana- yazanlar, tuğraları çizenler aynı ki-dolu Bölgesinde ev ve cami du- şil~rdir. Sadece camilere verilen isim-varlarının resimle süslenmesi bir ler farklıdır. Rahmanlar Köyü Cami mi-gelenektir. Örnekler arasında . Soma naresinin de aynı dönemde 'yapıldığını, (Manis·a) Hızır-Bey-cami (Çarşı Cami)- fier- iRi camifiiiiCie 50iUimaaan gü-=-(1791-92}, Kınık (Bergama) ibrahim nümüze gelebilen minaralerinden an-Ağa Cami (1875), Birgi Çakırağa Ko- layaJ?iliyoruz. Esasen, Tire yöresinde, nağı (XIX. yy\ Ödemiş-Bademye Ka- Tire'nin bugünkü coğrafi sınırlarının dı-sabası Kılcı~ade Mehmed Ağa Cami şında kalan, Abdülhamid zamanında (~B' 1 }, Ci~cin Köyü_ (Koçarlı) C.~mi yapılm,ış, halk . arasında .. Hamidiye (1875), Soma. oa:mgacı Cami<2~.> -(XIX. Cami diye anılan 16 köy camiinin adı yy.), Sama-Tarhala Kırkoluk Cami<28> bilinmektedir. Sözünü ettiğimiz üç (onarım tarihi H. :1264/M. 1847-8), cami de, aynı isimle anılan, onun Kula Emre Köyü Cami<29> (1547-48) adına yapılmış eserlerdir.
sayılabilir. Tire'de yapılmış çok sayıda türbe Duvarları yazıyla süsleme ·Ege Böl- mevcuttur. Büyük bir bölümü Beylikler
gesi'nde geç dönemde inşa edilen ya- devrinde inşa edilen bu yapılardan iki pılar için karakteristik bir özelliktir. tanesi Hisarlık Köyü'nde, bir tanesi de lzmir, Manisa, Aydın yöresi köy ca- Işıklar Köyü'ndedir: Hisarlık milerinin hemen hepsi, şablonla ya- Köyü'ndeki türbelerin yapım tarihleri zılmış, benzer karakterli yazılarla süs- bellidir<3oı. Işıklar Köyü Türbesi bir za-lüdür. Nitekim Hisarlık Köyü Camiinde viye veya tekke'ye birleşik yapılmıştır. görülen yazıların benzer örnekleri Ye- Devrinde külliyenin bir parçası olan ğenli Köyü Cami'inde de karşımıza yapı malzemesi ve süslemeleri açıçıkar. sından daha çok Tire'de XIV-XV. yy. da
Mihrabın perde motifiyle süs- yapılmış türbelere benzemektedir<31>. lenmesi de yine barak süslemenin ka- Bunlardan özellikle Rum Mehmed rakteristik bir özelliğidir: Yeğenli Köyü Paşa Türbesi (1471 -72), Molla Meh-Camiinde gördüğümüz bu özellik med Çelebi Türbesi (XVI. yy.) ile ben-Tire'nin her köyünde olduğu gibi, zerlikler arzetmektedir.
lzmir, Manisa ve Aydın'abağlı şehir ve Tire'deki konu ettiğimiz çeşmelerin köy camilerinin pek çoğunda kar- çoğunluğu harap vaziyettedir. Gü-şımıza çıkar. nümüze sadece kitabesi gelebilen
Ayaklıkın ve Işıklar Köyü Camileri Çakır Hasan oğlu Hacı Hasan Ağa bugün eski şekillerini kaybetmiş bile Çeşmesi gibi yapılar da vardır. Buna olsalar, aynı türkitabeli iki yapıdır: Sul- karşılık, Gökçen Kasabası, Fatih Ma-tan Abdülhamid'in tuğrasını taşıyan ki- hallesi'nde çarşı içinde bulunan tabelerine göre her iki yapı da onun çeşme okunamayan kitabesi kadar,
• 132 .
yalak aynalığı üzerinde bulunan hayvan mücadelesi sahnesi bakımından ilgi çekicidir: Ortaasya Türk sanatında maden, keçe üzerinde birbirleriyle mücadele eden hayvan figürleri görülür. Iyiliğin kötülükle, aydınlığın karanlıkla mücadelesini sembolize eden bu sahnelerde çoğunluğukla aslan-boğa, kartal-geyik, ejder-zümrüdü anka kuşu'nun mücadeleleri konu edilir. Anadolu Türk sanatında benzer süslemelere, halı dokumalarla, alçı, çini ve taş üzerinde rastlanır. Beylikler dönemi halılarında birbirleriyle mücadele eden sitilize edilmiş hayvan figürleri görülür. Selçuklu devri taş süslemelerinde, sözgelimi Diyarbakır Ulu Camii'nin taç kapısı üzerinde, kapının iki yanında simetrik işlenmiş aslan boğa mücadelesi verilir. Diyarbakır surları üzerinde karta!, aslan figürlerine rastlanır. Kars kalesini burcu dolanan bir ejder çifti korur.
Tire'deki sözkonusu çeşmede görülen aslan-boğa mücadelesi Ortaasya Türk sanatı'ndan başlayarak,
Anadolu'ya kadar gelen Türk mitolojisi'ndeki tılsımlı yaratıkların, geç dönemde Tire'de karşımıza çıkan bir örneğidir.
Sonuç
Zengin bir tarihi eser mirasına sahip olan Tire'nin merkezi kadar köyleri de tarihi yapılarıyla ünlüdür. Bugüne kadar araştırılmayan bu eserlerin hepsi de kendi içinde bir değere sahiptir.
Hisarlık Köyü Camisi kitabesine göre 1782 yılında inşa edilmiştir. Dö-
neminde duvarların resimle süslü olduğunu tahmin ettiğimiz yapıda alçı
mihrabı ve duvarlarını süsleyen yazıları dışında bir şey kalmamıştır. Batılılaşma döneminin bu ilginç eseri izmir, Aydın, Manisa yöresinde inşa edilen yapılara bakılarak süslenmiş olmalıdır ..
Yeğenli ve Çeriközü köylerinde inşa edilen camiler, günümüzde yenilenmiş bile olsa XIX. yy. geleneklerini taşıyan eserlerdir.
Sultan Abdil/hamid döneminde yapıldığı anlaşılan Ayaklıkırı, Işıklar ve Rahmanlar Köyü camileri yörenin en ilginç eserleridir. Aynı tarihte yapılan bu eserler plan ve minare şekilleri bakımından da birbirine benzemektedir.
Hisartık Köyü'nde bulunan türbelerin tarihi bilinmektedir. Işıklar köyünde bulunan türbe ise muhtemelen zaviye veya bir tekkenin bitişiğine yapılmış XIV-XV. yy. yapısıdır. Günümüzde harap durumda bulunan yapı, hergün biraz daha yok olmaktadır.
Çeşmelerin büyük bir bölümü günümüzde de kullanılmaktadır. Hasanağa Çeşmesi'nin bir kenara atılan kitabesi, Fatih Mahallesi Çarşı Çeş
mesi'nin bilinçsizce yapılan onarımı
eserlerin kimliğini epeyce değiştirmiştir.
Köylerde bulunan bu eserJer, Anadolu'nun her yerindeki gibi, yapıları yenilemek amacıyla yıkılıp tekrar inşa
edilmekte, bilmeden eserler ortadan kaldırılmaktadır: Anadol~'nun her yerinde köylerde yaşay~n vatandaşlarımız bu konularda yeterince bilgi sahibi de-
• 133.
ğildir. Eski bir eseri yıkıp yeniden yapmak onlar için bir övünç, hatta hayır vesilesi gibi algılanmaktadır. Vakıflar
Genel Müdürlüğü ve Diyanet Işleri
Mimarisi hakkında kapsamlı bir monoğrafi hazırlamaktır. Bu . yazımııda yayınlarda yer almayan eserleri konu olarak seçtik.
----=B:::aşkanlığına bağlı cami imamlarına, tarihi binaların ne sebeple olursa olsun yıkılamayacağı; bir eserin ortadan kaldırılmasının o şehrin, o köyün tarihinin yok edileceği anlamına geldiği bilinci yerleştirilebilse belki bu kadar yıkım olmayacaktır. :
(2) Tire, Ege Bölgesi'nde, izmir'e 75 km.
(1) 1984-87 yıllarında, Ege Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü ile, dönemin Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında, Bat1 Anadolu Bölgesi Halk KültOrünO Araştirma -ve Derleme projesi adı altında bir çalışma gerçekleştirmiştir: Bu çalışmaya Sanat Tarihini ilgilendiren maddi kultUr bölümünü hazırlamak ve projenin fotoğraflarını çekmek üzere biz de katıldık. Manisa ve izmir yöresindeki pekçok köyü gezip, köy mimarisi ve el sanatı alanında çalışmalar yaptık.
Ancak bu çalışmalar anılan kurumlar arasında sona erince çalışmalarımızı şahsi gayretlerimiz ve Ege Üniversitesi Araştırma Fonu'nun desteğiyle yalnız yürüttük. Manisa yöresi köy evlerini bir makale halinde yayınladık. izmir ve yöresi Köy Ev mimarisini de bir yöresindeki 20'den fazla köyde yaptığımız ama, henüz bitirilmemiş çalışmanın bir bölümünü meydana getirmektedir. Amacımız, ilerideki yıllarda, bu çalışmamızı Aydın, Denizli ve Muğla yöresinde de sürdürerek, Batı Anadolu Bölgesi Köy Ev
• 134•
· uzaklıkta, i zmir iline bağlı" bir ilçe ıtıerkezidir. Küçük Menderes Havzası'nda bulunan şehir lzmir'e bağlı Ödemiş, Kiraz, Selçuk ve Torbalı ilçeleri ile çevrilidir.
-- Büyük ve Küçük Menderes havzalarını . birbirinden ayıran GOme Dağlan'nın
eteğinde kurulan şehrin adını, ilk çağda kale-hisar anlamına gelen Thyroion, Thyra veya Telratlan aldığı söylenmektedir. Beylikler döneminden
__ i~i!?._a~~~ _de Tire diye anılmaya başlamıştır.
Tire Aydınoğulları döneminde 1308 tarihinde Türklerin eline geçmiş, 1390 yılında, Yıldırım Bayezid zamanında Osmanlı topraklarına katılmış,
Timur'un Anadolu'yu istilasında bir ara Timur'un eline geçmişse de tekrar Osmanlı yönetimine girmiştir. 1425 yı
lında kesin olarak Osmanlı hakimiyetine katılmış, 1867 yılında
izmir'e bağlanıncaya kadar Aydın Güzelhisar'ına bağlı bir ilçe şeklinde yönetiimiştir. (Tire'nin coğrafi durumu ve tarihçesi hk. bkz. F. Tokluoğlu., Tire Tarihi ve Turistik Değerleri, lzmir, 1957, s. 5. D. Kuban., Anadolu Gezilerinden Iz/enim/er, Bir Bat1 Anadolu Gezisi, Istanbul, 1962, s. 41. 1. Aslanoğu., Tire'de Camiler ve Üç Mescit, Ankara, 1978, s. 1).
Görünüm olarak Bursa'yı hatırlattığı
söylenen şehiJ doğu-batı is. tikametinde kurulmuştur. Yaklaşık 60 köyü vardır; Bunlardan büyük bir bölümü Aydı.n sınırında, Aydın ile Tire
arasında yer alan dağların üzerine, yüksek yayiaiar halindedir. Diğerleri
ise ovada kurulmuştur. Pekçoğu halen göçebelik geleneklerini sürdüren halkın geçim kaynağını hayvancılığa,
ovada ise tarıma dayanmaktadır.
{3) Hisarlık Köyü, Tire-Selçuk arasında, ana yolun sol yanında, yoldan 4-5 km. içeride küçük bir dağ köyüdür. Geçim kaynağı hayvancılığa dayanmaktadır.
Köyün bulunduğu alan eski bir yerleşme yeridir. Köyün yakınındaki bir tepede halkın asar dediği bir antik yerleşim bulunmaktadır. Halk arasında köyün adını buradan aldığı, asar kelimesinin zamanla Hisar {kale) şekline dönüştüğü ve günümüzde Hisar/ik diye ifade edildiği iddia edilmektedir {Hisarlık Köyü'nden Halil lbrahim Avcı'nın 31.3.1990 tarihinde şifahen
verdiği bilgilere göre).
(4) Ayaklıkın Köyü Tire-izmir yolu üzerinde, Tire'ye 25 km. uzaklıkta, ana yoldan 4 km. içeridedir. Kendisinden önce yer alan Işıklar Köyü'ne 2 km. mesafededir. Hafif engebeli bir arazi üzerinde yer almaktadır.
Köy halkının ifadesine göre yöre Ayakllkm Dağ1 ismiyle anılmaktadır. Adını, köyün çıkışında bulunan ayak/1 isimli bir çeşmeden almaktadır: Çeşme
ayakli lakabıyla anılan bir kişi tarafından yapılmış, köyün bulunduğu
alan k1r olduğu için de halk tarafından köye Ayakl1km (Ayakli-km) adı verilmiştir.
Yine köy halkının ifadesine göre köyün bulunduğu alanlar Baltaci isimli bir Rum'a ait iken, Abdülhamid tarafından bu kişiden kiralanmış{icar), o zamana kadar yörede göçebe yaşayan bugünkü köylülere verilmiş, yer-
leşik hayata geçen köylüler bu yörenin sahibi olmuşlardır.
(5) Ayaklıkın ve Işıklar Köyü Cami kitabeleri sayın Yrd. Doç. Dr..: Akif Erdoğru tarafından okunmuŞtur. Yardımları için kendisine teşekkür ederim.
(6) Ayaklıkın köyünden Durmuş Ali Evrensel (H. '1324 doğumlu, Tire'deki eski mektep mezunu, 1933 yıllarında köy muhtarlığı yapmış) ve caminin imamı Ahmet Bayındır'ın (1965 doğumlu, imam Hatip Lisesi mezunu) 18.6. 1993 günü şifahen verdikleri bilgilere göre.
(7) Işıklar Köyü Tire-lzmir yolu üzerinde, Tire'ye 25 km. uzaklıkta, ana yoldan 2 km. içeridedir. Düz bir alanda kurulan köy yaklaşık 60 hanelidir. Bugünkü köyün 2 km. yakınındaki eski yerleşim yerinde yaşarken, Abdülhamid döneminde yeni bir caminin yapılmasıyla buraya taşınmışlar ve burada kalmışlardır. Eski köy virane haline gelmiştir. Eski köyde bir türbenin ve su kaynağının bulunması nedeniyle eski yerleşimden hala kopulmuş değildir.
Köyün içecek su ihtiyacı buradaki kaynaktan sağlanmakla, hıdırenez gibi geleneksel günler burada kullanmaktadır.
(8) Yörede Abdülhamid döneminde yapıldığı söylenen 20 k'adar köy adı geçmektedir. Tire sınırları dışında yer alan ve konumuz kapsamına girmeyen bu köylerdeki camileri araştırdık. lleride bir makale halinde yayınlamayı planlıyoruz.
{9) Rahmanlı köyü Tire-izmir yol!.! üzerinde, Tire'ye 10-15 km. uzaklıkta, ana yolun sol tarafıdır. Köy 1940 yillarında terkedilmiş, camisi yıkılan minare tek kalmıştır. Tire-lzmir yolunuı:ı yapımı sırasında da caminin kalıntıları ortadan
• 135 .
kaldırılmıştır.
Yöre halkı, camının bulunduğu bu alandaki köyün, döneminde bu yörelerin sahibi olan Baltaci isimli Rum asıllı bir kişiye ait olduğunu, Abdülhamid döneminde bu alanlarin kiralandığını (icar), her köye bir cami ve mektep yaratıldığını, daha sonra da halka dağıtıldığını, böylece yöre halkının toprak sahbi olduğunu söylemektedir. Bazılan da yöreye ·Hayrat'ın .(Hayrettin;in) Çitingi' ıieiii'ldiğhni belirtmektedirler.
(10) Yağenli Köyü Tire-Ödemiş arasında, Tire'ye 16 km. uzaklıktadır. Antik bir yerleşimin bulunduğu tepenin yamacına kurulan köy 140 haneli ve 680 nüfusludur. Geçlm kaynağı tarım ve hayvancılığa dayanır. Daha çok pamuk, tütün, arpa ve buğday ekilir, koyunculuk yapılır.
Köylüler kendilerinin saçikaraii ve Postlu/ar yörüklerinden olduğunu,
Bayındır çevresinde günümüzde bile kendileriyle aynı oymaktan gelen saÇikarall yörüklerinin bulunduğunu,
yörede göçebe olarak yaşarken, bilmedikleri bir tarihte yerleşik hayata geçtiklerini, köyün Yeğen Ağa isimli bir kişi tarafından kurulduğunu ve adını buradan aldığını ifade etmektedirler (Aynı köyden Hüseyin Yılmaz -38 yaşında, okuma yazması ·var-, Ali Böğüş -50 yaşlarında,
okuma ve yazması yok- ve Yaşar Savran'ın -35 yaşında okuma yazması yok- 12.12.1987 tarihinde şi
fahen verdikleri bilgilere göre.
(11) Doğu duvarı üzerinde, alt kısmı eksik Latince yazılmış bir kitabe parçası
vardır. Tabula ansata için yazılan kitabenin Türkçe çevirisi şöyledir:
''Theodoros oğlu ve Apollom'os'un torunu olan Apollom'os bu (sunağı ?) Zeus Autheites ve Savenda kasabasi için yaptırdı".
Yazı karakterinden anlaşıldığına
--gör9,'1:-s.l: lı. yüzyıllara·ait olmaSI gereken eser, Yağenli Köyü civarındaki Savenda isimli bir Roma yerleşimirıi göstermesi . bakımından önemlidir (Yazıtın yayınlandığı eserler: Athenische Mitteilungen 23
· (1988), · s. ·366. Reve des Etudes Grecques 12 (1899), s. 384. Die lnschriften von Ephessos, VII, 2, no: 3864. Ayrıca bkz. Zgusta, Klehasiatische Toponymen, S. V. Savenda. (Kitabe Prof. Dr. Hasan Malay tarafından okunmuş, konuyla ilgili bilgiler yine onun tarafından verilmiştir. Yardımları için kendisine teşekkür ederim).
{12) Çeriközü Köyü Tire'ye 30 km. uzaklıkta, Dibekçi, Beyköy (Aydın), Kemerdere ve Küçükburun köyleri arasındadır. Karselmen ve Kepez Dağ1 eteklerinde kurulan köy 80 haneli ve 400 nüfusludur. Kepez Daği eteklerinde halk arasında Sebzelik diye anılan bir yayiası vardır. Köyün hemen altında bulunan vadide Yamandere Köyü'nden doğan ve Küçük Menderes nehrine katılan
Köprüovasi Çay1 akmaktadır. Köyün geçim kaynağı büyükbaş hayvancılık ve meyvecilik {zeytin, incir, cevaz vb.) ile sağlanmaktadır.
Çeriközü köylüleri kendilerinin yörük olduğunu, çevrede göçebe olarak yaşarken, bilmedikleri bir tarihte yerleşik hayata geçtiklerini söylemektedirler. Köylüler, ölülerini, eskiden buyana Beyköy ve Dibekçi
• 136 .
Köyleriyle aynı yere gömdüklerini, anılan mezarlıkta 200-300 yıllık mezarların bulunduğunu, köyün ilk kurucularının Hasanbaşt, Badak, Arap, Hact Hasan, Hact Yusuf ve Köseoğullart sülaleleri olduğunu ifade etmektedirler.
Köyün ileri gelen yaşlıları köyün eskiden Çerikuzu adıyla anıldığını, bu ismin sonradan Çeriközü şekline dönüştüğünü iddia etmektedirler. Rivayete göre bu isim, halkın cerit-cirit yörüklerinden olması veya kuzeyde oturanlar anlamına gelen çeri kuzu adından gelmekte ya da halk arasında jandarma'nın çeri diye ifade edilmesinden gelmektedir (Çeriközü Köyü'nden Mehmet Tetik -64 yaşında, okuma yazması yok-, Yusuf Acar -60 yaşında, okuma yazması yok- ve Durmuş Şener'in -54 yaşında, okuma yazması yok-19.12.1987 tarihinde şifahen verdikleri bilgilere göre).
(13) A. M. Armağan., Belgeler/e Beylikler Devrinde Tire, izmir, 1983, s. 19-20.
(14) Türbe hakkında geniş bilgi ve tarihlendirme için bkz. H. Önkal, Tire Türbeleri, Ankara, 1992, s. 88-95.
(15) Yapı hakkında ve Tire'deki diğer türbelerle ilgili geniş bilgi için bkz. H. Önkal. a.g.e., s. 109-117.
(16) Burada sadece, kaybolmaya yüz tutmuş, eski bir mezar taşı ele alın
mıştır. ilerideki çalışmalarımızda köy mezarlıklarını da ele almayı düşünüyoruz.
(17) Gökçen Kasabası Tire-Ödemiş arasında, Tire'ye 1 0-15 km. uzaklıkta,
Tire'ye bağlı bir kasabadır. Geçim kaynağı tarım ve hayvancılığa da-
yanır dayanır. Kasaba 1957 yılında kasaba olmuş, 1958'de de belediye teşkilatı kurulmuştur. Kasaba Cumhuriyet, Karhat ve Fatih mahallesi olmak üzere üç ayrı bölümden meydana gelmektedir. Belediye binası
bu mahallenin orta yerindedir. Karhat Mahallesi 520 haneli, 3000 nüfusludur. Iki tane camisi vardır.
Köylüler kendilerinin yörük olduğunu, ilk kez Karaoğlan ismiyle tanınan bir yörüğün gelip yerleştiğini,
köye bu nedenle kahrt at dendiğini, bu ismin zamanla Kahrat şekline dönüştüğünü, köyün bu yerleşim yeri etrafında geliştiğini söylemektedirler. Bazıları ise köyün 5-6 yüzyıl önce kurulduğunu, köyün asıl isminin Fata olduğunu, Kahrat ve Fatanın aynı
yerleşim yeri olabileceğini, zamanla köyün Kahrat diye tanınd ığını, Birinci Dünya Savaşı sırasında Yunanlllara karşı savaşaı:ı Gökçen Efe'nin bu köylü oluşu nedeniyle, bu tarihten sonra köye Gökçen adının verildiğini iddia etmektedirler (Gökçen Kasabası'ndan !smail lvedi (Köy muhtarı, 40 yaşlarında) ve Hacı Ahmet Çete'nin (60-70 yaşlarında, okuma yazması yok) 20.12.198 7 günü şi
fahen verdikleri bilgilere göre).
(18) Yöre köy evleri ile ilgili kapsamlı bir çalışmamız mevcuttur. Yer darlığı nedeniyle sözkonusu edemediğimiz bu araştırmamızı, ileride yayınlamayı
planlıyoruz.
(19) Kitabe Sayın Prof. Dr. Hakkı Önkal, Doç. Dr. Ali Yardım ve Doç. Dr. Mehmet Demirel tarafından yerinde okunmuştur. 'Yardımları için kendilerine teşekkür ederim.
(20) Kitabe sayın Dc:ıç. Dr. Ali Yati:fım ve
• 137 .
Doç. Dr. Mehmet Demirci tarafından C. IX-X, 1979-80, istanbul 1981, s. yerinde, da!ıa sqnJa ~ayın Yrd. Doç. 163-189.
Akif Erdoğru tarafından fotoğraf ve ıs- (26) izmir Camileri hakkında bkz. ü. Si-tampajından okunmuştur. Yardımları pahi., XVII-XVIII. Yüzyil /zmir cami/eri, için kendilerine teşekkür ederim. E. ü. Edebiyat Fakültesi, Sanat Tarihi
---·(2-i}=Kitab·e-sayın::Prot.::"Dı711akkFÖnkal-, ---Bölümü;:-Basılmamış · ·Eisans Tezi;-Doç. Dr. Ali Yard ım ve Doç. Dr. Meh- izmir, 1989.
met Demirci tarafından yerinde (27) Sözkonusu camiler hakkında bkz. R. okunmuştur. Yardımları için ken- Arık., Batlflfaşma Dönemi Türk Mi-
dilerine teşekkür ederim. marisi örneklerinden Anadolu'da Üç
(22) M. Armağan., a.g.e., s. 25-26. Ahşap Cami, Ankara, 1073. J. Kuyulu., .. . . (23} ·BatılılaŞma· dönemi yapıları ı<·. bkz. D.
Kuban., Türk Barok Mimarisi Hakkmda Bir Deneme, istanbul, 1954. R. Arık., BatJ/Jiaşma Dönemi Anadolu Tasvir Sanati, Ankara, . 1976. G·. Rendgı., BatJIJiaşma Dönemi Türk Resim Sanati, 1700-1850, Ankara 1977. ·
(24) Tire'deki külliyeler hakkında bkz. i. Aslanoğlu . , Tire'de Camiler ve Üç Mescit, Ankara, 1978.
(25) Neo-klasik üslubu hakkında bkz. S. Eyice. "XVIII. Yüzyılda Türk Sanatı ve Türk Mima.risinde Avrupa NeoKlasik Üslubu", Sanat Tarihi Yilliği,
"Geç · Dönem Ahadolu Tasvir Sanatında Yeni Bir Örnek: Soma Damgacı Cami", Arkeo/oji-Sanat Tarihi Der
gisi, s. IV, !zmir 1988, s. 67-68.
(28) Köy ve yerleşimi hk. bkz. A. Arel., "Soma Yakınlarında Eski Bir Dağ
· Yerleşmesi: Tırh.ala Köyü", Araşt~rma Sonuçlan ToplantJsJ, IX, Mayıs 1991, s.119-130.
(29) R. Bozer., "Kula-Emre Köyü'nde Resimli Bir Cami", Türkiyemiz, s. 53, Ekim 1987, s.15-22.
(30) H. Ön kal., a.g.e., s. 88, 109.
(31) H. Önkal., a.g.e .
• 138.
top related