yaraticilik - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605dergi.pdfiçin her türlü derde seve...

52
MAYIS 2016 Sayý: 569 Fiyat: 8 TL NEDEN ÇOCUK SAHÝBÝ OLURSUNUZ? MEVLÂNA’DA METAFORLAR YARATICILIK

Upload: others

Post on 01-Jun-2020

6 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

MAYIS 2016 Sayý: 569 Fiyat: 8 TL

NEDEN ÇOCUK SAHÝBÝ OLURSUNUZ?MEVLÂNA’DA METAFORLAR

YARATICILIK

Page 2: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

Aylýk Kültürel ve Siyasi Dergi

Cilt: 48 Sayý: 569 Mayýs 2016

Neden Çocuk SahibiOlursunuz? .......................................... 2Dr. Refet Kayserilioðlu

Yeremya Peygamber veBâbil Sürgünü ...................................... 9Ahmet Kayserilioðlu

Mevlâna’da Metaforlar ....................... 18Güngör Özyiðit

Yaratýcýlýk .......................................... 25Nihal Gürsoy

Sorun Ne Olursa Olsun, Çözüm Tohumda ve Toprakta ........................ 30Jon Queally

Ýklim Deðiþikliði SonucuGýda Kýtlýðý ........................................... 32Washington Post’dan

Aklýmýz. En Kýymetlimiz ..................... 35Nelda Ýnan

Gerçek Fizikle Birleþme ..................... 40(Canlý Kryon Celsesi)

Dergimizin internet sitesini www.sevgidunyasidergisi.com, www.dostluk.org

adreslerinden ziyaret edebilirsiniz

ÝÇÝNDEKÝLER

Onur Baþkaný:Dr. Refet Kayserilioðlu

Sahibi ve Genel Yayýn Müdürü:Ayþegül Kayserilioðlu

Yazý Ýþleri Müdürü:Güngör Özyiðit

Yayýn Kurulu:Güngör ÖzyiðitNelda BayraktarHale Ürkmezgil

Haberleþme ve Okur/Abone Ýliþkileri:

0535 4554223 - 0549 7220248

Yönetim Yeri:Hayri Eðmezoðlu Sk. Ýkizler Ap.

No: 8 D: 32 Erenköy/Ýst.

Baský:Hedef Dijital Baský

Taksim Cad. No: 19/ATaksim/Ýstanbul

Fiyatý: 8 TLYýllýk Abone: 90TLYurt Dýþý: 110 TL

Kapak Resmi, Pino Daeni

Page 3: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

1

Sevgili DostlarMayýs ayý, içinde anneler gününü barýndýrdýðý için de ayrýca bir

anlamlý. “Anneler daima haklýdýr. O sizi nasýl sevgisinden varetti ise,anne de sizin dünyaya gelmenize vasýta olandýr. O her zaman sevgi-lidir” Ama hangi anneler, tüm doðuranlar mý? “Anneler, evlâtlarý içinsýkýntýyý saadet bilenlerdir” denmiþti bize bir keresinde. Yani çocukdoðurmakla bir baþkasýný veya baþkalarýný kontrol edeceðini, iktidarsahibi olacaðýný düþünenler deðil, evlâtlarýný kýskanan, çekemeyen,arkalarýndan konuþup yüzüne karþý aþaðýlayanlar deðil, kendine bak-týrmak için onlarýn özgürlüðünü bir türlü teslim edemeyenler, kendiniacýndýrarak suçluluk aþýlayan, þizofrenik yapýda çocuklar yetiþtirenler,tüm bu olumsuzluklarý bile bile planlý yapanlar deðil elbette; evlâtlarýiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðuolarak gördüðünden dile getirilmesinden bile hoþlanmayan annelerdironlar. Ama yine de buna karþýlýk hiç kimse bir çocuða istediði kadariyi baksýn, her ihtiyacýný görsün, yetiþtirsin, onun gerçek annesininyerini tutamaz hiçbir zaman. Böylesine önemlidir, deðerlidir vebüyüktür anne olmak ve annenin yeri. Ýnsanlarýn birbirine sövmesi,birbirini kýrmasý, öldürmesi en çok onlara zarar verir ve onlarý içteniçe öldürür. Çünkü diþiler ve anneler insanýn varlýðýný kendine enlâyýk þekilde sürdürmesiyle yükümlü görürler kendilerini.

Ýnsandan baþka türleri de sevmeye baþladýkça her türlü canlýnýnannesini de sevmeye, onu önemli ve saygýdeðer görmeye baþlýyoruzhiç þüphesiz. Kendi türünü dünyaya getirme zahmetine giren, onubesleyip büyütmekle yükümlü olan, bunu doðallýkla, sabýrla,fedakârlýkla ve neþeyle yapan en vahþisinden en evciline kadar tümanneler, annecikler içimizi ýsýtýr, gönlümüzü canlandýrýr. Onlara birazdaha dikkatle eðilince insan annesiyle ortak noktalarýný, sevgilerini,endiþelerini, benzer içgüdülerini, ayný hormonlarýný, farkedebiliriz.Sýrf bunu yapmak bile hiçbir þeyi ayýrtetmeksizin sevmemize yardýmcýolabilir. Ýnsan elbette kutsaldýr, insan annesi en kutsaldýr, ama aslýndatüm anneler kutsaldýr.

SEVGÝ DÜNYASI

En Derin SevgilerimizleSEVGÝ DÜNYASI

Page 4: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI2

Neden ÇocukSahibi Olursunuz?

Dr. Refet Kayserilioðlu

Yaradan’ýn huzurundaolduðunuzu düþünerek kendinize sorunuz: "Benniçin çocuk sahibi olmakistiyorum?" Bu sorunun cevabýný bilinçli olarak bulmalýsýnýz.

Çocuk sizin kiþiliðinizinispat aracý ya da sevgi oyuncaðý deðildir. Çocuðuileriye ait bir yatýrým aracýgibi görmek de çok yan-lýþtýr.

Hayýrlý, beþ basamaktaörnek, baþkalarýna zararlýdeðil yararlý olan,dünyaya yük deðil, üretkenolan, aldýðýndan çoðunuverebilen bir çocukyetiþtirebilirseniz kutsalkiþilerden olursunuz.

Page 5: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

3SEVGÝ DÜNYASI

EVLÂDINIZ MALINIZ MI?

Bir baba eve geç gelenkýzýný bacaklarýndanbýçaklayýp hastanelikediyor. Bu haberde 14yaþýndaki lise öðrencisikýzý Sevim Ulaþ'ý okuldönüþü bir arkadaþýnýnpartisine gidip iki saateve geç geldiði için öncetokatlýyor, sonra hýrsýnýalamayýp ona ders olsundiye bacaklarýndan bý-çaklýyor." Tutuklanan ba-ba: "Kýzýmý her þeyden,herkesten çok severim.Onun eve geç gelmesinesinirlenip bu iþi yaptým.Piþmaným," diyor.

Olay çok þaþýrtýcý veçok düþündürücüdür. Birbabanýn çocuðuna böyle-sine zulmedebilmesi içinonu hiç sevmemesi, onudüþman gibi görmesilâzým. Oysa her þeydenve herkesten çok sevdiði-ni söylüyor. "Adam yalansöylüyor, sevse böyleyapar mý?" diye itirazdabulunmak kolay çözümpeþinde koþmak olur.Ayrýca adamýn sevgianlayýþýný kendianlayýþýmýz karþýsýndayargýlayýp "suçlu" olarakkarara baðlamak olur. Bu

adamýn "seviyorum"sözüne inanalým da bunasýl bir sevgiymiþ onubir görelim. Adam kýzýnýseviyor, her þeyden çokseviyor ama kendisinden,kendi gönlünden çokdeðil tabii. Öyle olsa idi,kýzýný tekeline alacaðý,istediði gibi kullanacaðýbir mal gibi görmezdi.Onun ayrý bir kiþiliðiolduðunu düþünür, onasaygý duyar, yanlýþdavranýþlarýný da sabýrlave sevgiyle yapacaðýuyarýlarla düzeltmeyeçalýþýrdý. O kýzýnýkarýsýndan, varsa diðerçocuklarýndan, akra-balarýndan vearkadaþlarýndan çokseviyordu þüphesiz. Amanasýl ve niçin seviyordu?Onu kendinden bir parçagibi görüyordu. Yanikýzýnda kendini seviyor-du. Onu istediði þekildehükmedeceði, yöneteceðibir kimse olarak görüyor-du. Yani baþkalarýnahükmederek kendi üstünkiþiliðini ispat etmiþoluyordu. Hükmettiðinin,onun hükmünden biradým dýþarý çýkmasý iseonun kiþiliðine bir baþ-kaldýrma, bir saldýrý idi.Bu ise cezalandýrýlmasýgereken büyük bir suçtu.

Kýzýný kendinden birparça gibi görmesinindiðer bir sonucu da kýzý-na kendi istediði biçimivermeyi istemesiydi.Kendi bildiklerinin endoðru olduðuna inandýðýiçin, çocuðunu da obildiklerine zorla uydur-maya çalýþýyordu. Devrindeðiþtiðini, her devrinkendi doðrularýný vekendi gerçekleriniberaberinde getirdiðinidüþünemiyordu.

Akrabalarýmdan birbaba var. Sakal býraktýðýiçin oðluyla aylarca küsdurdu. Saçýný uzattý diyede kýzýnýn harçlýðýnýkesti. Ne olur, oðlu sakalbýraksa ve kýzý saçýnýuzatsa? Onlarýn ayrý birkiþiliði, kendilerine özgüzevkleri, dünya görüþleriolmayacak mý? Hayýrolmayacak. Onlar o babakadar doðruyu göremez-ler, en iyiyi bilemezler.Kendi bildiði ve gördüðüyanlýþ bile olsa mademkibabadýr, evlâtlar dababaya ve anneye körükörüne uymak zorun-dadýrlar. Uymazlarsaonlar evlât sayýlmazlaryardým edilmezler. Gönüldefterinden silinirler vegerekirse buyrukta tut-

Page 6: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

mak için cezalandýrýlýrlar.Ýþte bu büyük yanlýþ vesakat bir düþüncetarzýdýr.

EVLÂDINI EVLENDÝREMEYEN ANA-BABALAR

Birçok ebeveyn görü-yorum ki, evlâdýnýevlendiremiyorlar. Özel-likle babalar kýzlarýný,anneler oðullarýný güçverebiliyorlar. Buradabelki OedipusKompleksinin (yaniannenin oðluna, babanýnkýzýna daha düþkünoluþunun) etkisi var.Çoðu kýzýný evlendirmekzorunda kalan babada buduyguya rastladým. Sankikýzý elinden gidiyormuþ,baþka birisi onun öz

malýný elinden alýyormuþgibi bir endiþeye veüzüntüye kapýlýyor.Yegâne sevdiði erkeðinkendileri olduðunusandýklarý kýzlarýnýn, birbaþka erkeði sevdiðinigörmek, onunla daha çokilgilendiðini görmekbabayý çok þaþýrtýyor.

Çok babanýn: "Bu yaþakadar onu büyüttüm,baktým, sevdim,yetiþtirdim. Eloðlu gelipelimden alýveriyor.Olacak iþ mi bu!.." diyeyakýndýklarýný gördüm.Karýlarý ve yakýnlarý obabalara: "Sen debaþkasýnýn kýzýný öyleelinden alývermiþtin"diye cevap verince birbüyük kanunu acý çeke-rek öðreniyorlar: Bazý

annelerde oðula düþkün-lük daha büyük boyutlaravarabiliyor. Oðullarýnýnevlenmelerine bir türlüizin veremiyorlar. Birdoktor arkadaþým vardý.Annesi incinecek veüzülecek diye bir türlüevlenememiþti. Kadýn-larla iliþkisini bileannesinden gizlemekzorunda kalýrdý.Kadýnlar, o anneye göreoðlunu elinden alacakcadýlar ve umacýlar idi.Her kadýna, oðlununbeðendiði her kýza birkusur buluyordu. Oanneyi oðlu kanalýylabiraz incelemek olana-ðýný buldum. Kadýnkocasýný sevememiþti.Onca sevilecek enmükemmel varlýk oðluidi. Ve bütün sevgisini

oðluna vermiþti.Onu hem oðluhem de hayatýnýtamamlayan er-kek olarak sevi-yordu. Bu sebep-le oðlunu baþkabir kadýnla pay-laþmaya bir türlüyanaþamýyordu.

Ýnsanda sev-mek ve sevgisinibir varlýða veyabir þeye kucakkucak akýtmak

SEVGÝ DÜNYASI4

Page 7: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

ihtiyacý var. Bir kadýnlabir erkeðin karþýlýklý bir-birlerini, öyle derin, öylesýcak sevmeleri en güzelive en doðrusudur.Ebeveynin evlâtlarýnýsevmesi de en güzel birdoyum aracýdýr. Sevmekinsaný, sevilmekten dahaçok doyuruyor. Elbetteikisi birbirini geliþtirenve büyüten sebepleroluyor. Ama sevgi ego-istçe, hükmetmekisteðiyle, kiþiliðini ispataracý gibi olunca sevgi-nin güzelliði kaybolmayabaþlýyor. O zaman sevgitaraflarý yücelten vegeliþtiren olmaktan çýký-yor. Aksine ya bir tarafýya da her iki tarafý ezen,gerileten, donduran vecanýndan bezdiren biraraç oluveriyor. Bu kötüsonucu önlemek içinseven kiþi üç þeyi çok iyibilmeli ve çok iyi uygu-lamalýdýr. Bunlar:

1. Sevdiðinizin sizdenayrý bir kiþi olduðunu,onun ayrý istekleri,düþünceleri olduðunubileceksiniz. Siz onu esiralýyor deðilsiniz, sevme-niz ona hükmetmekhakkýný size vermez.

2. Sevdiðinize saygýlýolacaksýnýz. Saygý

sevginin temelidir. Onahor davranmayacaksýnýz.

3. Sevdiðinizin sizdenfarklý oluþunu da seve-ceksiniz. Sizin týpkýnýzveya bir kopyanýzolmasýný asla istemeye-ceksiniz. Birbirinin aynýiki yaprak bile yokturdünyada. Farklý oluþungüzelliðinden, onuntamamlayýcýlýðýndanyararlanmak endoðrusudur.

Evlâdýný veya sevdiðinimalý gibi görmek, onayön gösterecek, yol öð-retecek ve onu eðitecekyerde, onu yönetmeyekalkmak, onun kiþiliðinesaygý duymamak olur.Kiþi en doðruyu kendisibulacak, kendisi kararverecek, kendisi seçecekþekilde yetiþtirilmelidir.Elbette herkes baþkalarý-na danýþýr, baþkalarýnýnfikrini sorar, ama kararý,bütün sorumluluklarýüzerine alarak, kendisivermelidir. Kendiyeteneklerine güven-melidir. Ýþte evlâdýmýzýböyle kiþilik sahibi,böyle karar vermeyeteneði olan, böyledoðru bildiði yoldacesaretle yürüyebilen kiþiolarak yetiþtirebilirsek

buna sevinmeliyiz. Evlâtbaþýna buyruk hareket-lerini ebeveyninindesteðiyle yapabilme-lidir. Bu yönde onudesteklemelidir. Yaksaevlât ebeveyninin etrafý-na gerdiði zincirlerikýrarak, onlarý hiçesayarak veya ezerekisteklerini yapmayamecbur olursa bu her ikitaraf için de büyükkayýptýr. Onlar evlâdýnýkaybetmenin acýsýnýçeker. Evlât da hemdesteksiz kalmanýnzararýný çeker hem dedevamlý kendini ispatyarýþýnda olmanýn kötüdöngüsüne girer.

EVLÂDINIZ SÝZÝN DEÐÝL YARATANIN ÇOCUKLARIDIR

Nasýl anneniz vebabanýz sizin sahibinizdeðilse, nasýl siz onlarýnmalý deðilseniz, evlât-larýnýz da sizin malýnýzdeðil, siz de onlarýnsahibi deðilsiniz. Sizinde, onlarýn da sahibi herþeyi SevgisindenVaredendir. O'dur hepi-mizin sahibi ve mabudu.Gerçek sahip O olduðuhalde, O kullarýna akýlvermiþ, bir ölçüdebaðýmsýzlýk tanýmýþ,

5SEVGÝ DÜNYASI

Page 8: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

serbest karar verecekyetenekleri vermiþ. Onunverdiði baðýmsýzlýða, hüriradeye, kiþisel sorumlu-luða bizim saygýlý veyardýmcý olmamýz gerek-mez mi?

Ana-babayý HalilCibran, "Hak Erenler"isimli kitabýnda yay'a,çocuklarý da ok'a benze-tir. Yayý geren, okuilerideki bir hedefe fýrla-tan hayatýn ve geleceðingerçek sahibidir. HalilCibran'ýn çocuklarhakkýndaki sembolikifadeli sözlerini sizlereaktarmak istiyorum.Çünkü onlar çokdüþündürücüdür:

"Çocuklarýnýz sizinçocuklarýnýz deðildir.Onlar kendini özleyen(yani kendini devamettirmek isteyen)hayatýn oðullarý vekýzlarýdýr. Siz onlarýndünyaya gelmelerinearacý oldunuz. Fakatonlar sizin deðildir:Gerçi onlar sizinleberaberdir. Ama sizinmalýnýz olamazlar.

"Onlara sevginiziverebilirsiniz, fakatdüþüncelerinizi asla!.Çünkü onlarýn kendi-

lerine uyandüþünceleri olacaktýr.Siz onlarýn bedenlerinibarýndýrabilirsiniz.Fakat ruhlarýnýbarýndýramazsýnýz.Çünkü ruhlarý yarýnýnsarayýna aittir. Siz iseorasýný rüyanýzda bilegöremezsiniz. Sizonlara benzemek içinuðraþabilirsiniz. Fakatonlarý kendinize ben-zetmek için, uðraþ-mayýnýz. Çünkü hayatgeriye adým atmaz ve"dün" ile ilgilenmez.

"Siz o yaylarsýnýz ki,çocuklarýnýzý birercanlý ok gibi fýr-latýrsýnýz. Oku atankimse, (þüphesiz o,hayatýn gerçeksahibidir) sonsuzlukiçinde niþan aldýðý yerigörür ve okunu hýzlaoraya vardýrmak için,yayýný ne kadar bük-mek mümkünse okadar büker. Okuatanýn elindebüküldüðünüz zaman,seve seve bükülünüz.Çünkü oku atankimse, uçan okusevdiði gibi, saðlamyayý da sever."

Evet, bu sözler birbüyük gerçeði çok güzel

vurguluyor. Çocuklarbizim malýmýz deðildir.Biz onlarýn ileri doðruatýlmalarýna bir aracýyýz.Biz onlarý eðitmeyeçalýþacaðýz. Eðitirkenonlara öðreteceðimizyükselmenin beþ basa-maðýdýr. Onlara iyiliði,doðruluðu, çalýþmayý,bilgi peþinde koþmayý veherkesi, her þeyi sevmeyiöðreteceðiz. Çünkü bun-lar hayat yolunundeðiþmez ana kural-larýdýr. Hayat ise tekâmüliçin, yükselmek için,olgunlaþýp insanüstünübulmak için vardýr.

Ama çocuklarýmýzakinlerimizi, nefretleri-mizi, düþmanlýklarýmýzýaþýlayamayýz. Çocuk-larýmýza kendi bencil-liðimizin ve egomuzundoyum aracý gibi baka-mayýz. Onlar bizimgönül eðlencemiz,dünyayý bize hoþ geçirmearaçlarý da deðildir.Onlar bizim erkek-liðimizi veya kadýn-lýðýmýzý ispat araçlarý yada kiþiliðimizi ispataraçlarý da deðildir.Onlarý ancak kendi annebabalarýmýzýn bizeverdiklerini ödeme aracýolarak görebilirsiniz.Yani onlara borcumuzu,

SEVGÝ DÜNYASI6

Page 9: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

çocuklarýmýza verdikle-rimizle ödeyebilirizancak.

Çocuklarýmýzý eðit-meyecek miyiz, onlarýterbiye etmeyecek miyiz?Onlara inandýðýmýzdoðrularý benimsetmeyeçalýþmayacak mýyýz?Onlarý eðiteceðiz, amadüþüncelerini dondur-madan, onlarý kalýplaþtýr-madan yapacaðýz bunu.Elimizdeki eðitim aracýyükselmenin beþbasamaðý olacak. Çocuk-larýmýz bilgiye vesevgiye, çalýþmaya iyili-ðe ve doðruluða önemveren kiþiler olarakyetiþirlerse, yeni devir-lerin, yeni þartlarýna endoðru ve en güzel þekildeuyan kiþiler olurlar.Onlarý bozan, yýkan,geriye giden, baþkalarýnýda geriye çeken deðil,yapan, düzelten, ilerigiden ve ileri çekenolurlar. Bu ise hem onlarýmutlu eder, hem deonlarýn mutluluk daðýtanöncü kiþiler olmasýnýsaðlar.

Çocuklarýmýz bizimdeðil, Yaradan'ýn çocuk-larýdýr. Onlarý O'nundilediði þekilde ve O'nundilediði yönde

yetiþtirirsek O'na olangörevimizi de yapmýþoluruz.

NEDEN ÇOCUK YAPMAK ÝSTÝYORSUNUZ?

Bir kaç aile çocuksahibi olmak için benimfikrimi sordu. Soranlarýnüçünün birer çocuklarývardý. Ýkinci çocuðu, ilkçocuklarý için istedikleri-ni söylüyorlardý. Ýkiçocuk birarada dahasaðlýklý büyür, terbiyeside daha iyi ve kolay olurdiyorlardý. Onlara: "Ýkin-ci çocuðu sýrf ilkçocuðunuzun hatýrý içinmi yapacaksýnýz?" diyesordum. Bu sorumadoyurucu bir cevap ala-madým. Aslýnda kendileride istiyorlardý ikinci birçocuk sahibi olmayý, amaçekecekleri zorluðu dadüþünüyorlar, kendileriiçin akla uygun bir nedenarýyorlardý. Belki deYüksek ÝdareMekanizmasýonlar kanalýylayeni varlýk-larýn dünyayagelmesiniistiyor, onlarýniçine öyle biristek ilhamediyordu.

Tek çocuðu veya ikinciçocuðu bir aile niçinister? Bunun bilinennedenleri þunlardýr:

1. Güçlü ve normalkadýn ve erkek olduk-larýný kanýtlamak.

2. Kendilerinden bireser ortaya koymak.

3. Birliklerini saðlam-laþtýran bir etkeni mey-dana getirmek.

4. Sevgilerini bolcaakýtacaklarý bir gönülbulmak isteði.

5. Soyu devamettirmek isteði.

6. Bilhassa yoksulailelerde iþlere yardýmcýbir iþgücü elde etmeniyeti.

7. Yaþlýlýk dönemindeevlâtlarýn destek veyardýmýna kavuþmaisteði.

8. Kurulu iþi devamettirecek evlâtlara sahipolma isteði.

9. Onlar, dünyayainecek insanlarýn bizim

7SEVGÝ DÜNYASI

Page 10: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

ortamýmýzda daha iyiyetiþeceklerine, insanlarahizmet edecek þahsiyetlerolacaklarýna inanýyoruzdiyorlar.

Bütün bu istek ve ni-yetlerin biri veya bir kaçýailelerin çocuk sahibiolmalarýný saðlýyor. ÝlahiÝdare Mekanizmasý dainsanlarýn o isteklerinikamçýlayarak çocuklarýndünyaya gelmesinigerçekleþtiriyor. Amaçocuklarýn dünyayagelmesinde ailelerin dahaþuurlu, daha bilgiliolmalarý gerekmektedir.Çünkü Allah insanlaraakýl vermiþ. Akýl sorumludavranmayý, bilgiliolmayý gerektirir. Ozaman çocuk sahibiolmak isteyen kiþinin,kendisini Yaradan'ýnhuzurunda görerek kendikendine sormalýdýr: "Benniçin çocuk sahibi olmakistiyorum?" Kendiegomu, benliðimi tatminiçin mi? Gurur duymakiçin mi? Bir "Sevgioyuncaðýna" kavuþmakiçin mi? Kendimi ispatiçin mi? Kuzu veya piliçüretir gibi ilerdekikazanç için bugündenyapýlan bir yatýrým ola-cak mý? Bu sorularýiçtenlikle soran kiþi ken-

dini bu konuda aydýnlýðaçýkartmalý, eleþtirmeli vebilgiler elde ederek bi-linçlendirmelidir.

Eðer aileyi oluþturankadýn ve erkek içtenlikleþunlarý söyleyerek çocuksahibi olmayý isteyebili-yorlarsa, onlar hayýrlý veYaradan'ýn sevdiði, örnekinsanlardýr. Eðer diyor-larsa:

1. Ýnsanlýða hizmetedecek, sevgiyi almayýve sevgiyi vermeyi bilen,bilgili, hayýrlý bir insanyetiþtirmek istiyorum.

2. Benim yetiþtire-ceðim yükselmenin beþbasamaðýnda örnek birinsan olacak. Bunusaðlamak için bilinçli veplanlý bir gayret göstere-ceðim.

3. Bizim yetiþtire-ceðimiz dünyaya yükolan, yiyicilerden, para-zitlerden, düzen bozucukötülerden olmayacak.Aksine düzeni koruyan,üretken, aldýðýndançoðunu verenlerden ola-cak.

4. Biz onda sevgigereksinmemizi doyur-mayý deðil, onun bizimsevgilerimizle doymasýnýve sevgi verici olmasýnýistiyoruz.

5. Biz çocuðumuzdanyakýn ve uzak gelecektebir çýkar beklemiyoruz.Onu anatamýza ve biziSevgisinden Vareden'eolan borcumuzu ödemekiçin istiyoruz. Onu iyi,hayýrlý ve üstün bir kiþiolarak yetiþtirirsek bor-cumuzu en iyi þekildeödemiþ oluruz.

6. Amacýmýz onda hük-metmek isteðimizi tatminetmek deðil, aksine onukendi kendine hükmede-bilen güçlü bir kiþiolarak yetiþtirmektir.

7. Bu þartlarý gerçek-leþtirebileceðimizeinanýyoruz ve güveni-yoruz. Onun için çocuksahibi olmak istiyoruz.

Bunlarý dedikten sonrada çocuðun eðitimini bil-giyle, sabýrla ve taham-mülle ele alabiliyorlarsa,onlar elleri öpülecek kut-sal kiþiler olurlar.Dünyadaki en önemligörevlerinden birini yap-mýþ olurlar. Yalnýz herke-si de kendi evlâtlarý gibisevmenin gereðini hiçbirzaman unutmamalýdýrlar.Çünkü dünyadaki diðergörevlerimizi ve yük-selmemizi ancak baþkainsanlarý da kendievlâdýmýz gibi sevmeklebaþarabiliriz.

SEVGÝ DÜNYASI8

Page 11: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI9

Gülyüzlülerden Ýbretler: 30

Yeremya Peygamber veBâbil Sürgünü Ahmet Kayserilioðlu, Psikolog

ÇÖKÜÞE DOÐRU

Kral-Peygamber Hz. Süleyman'ýnölümünden sonra ikiye parçalananÝsrailoðullarý'nýn Kuzeydeki devleti,ancak 120 yýl kadar ayakta kalabilmiþti.Yýkýlýp, Asurlular'ýn elinde her tarafabölük bölük daðýtýlan 10 Ýsrail Kabilesiböylece tarihin karanlýklarýnda yok olupgitmiþti...

Güneydeki iki kabileden oluþanYahuda devleti daha þanslýydý. SadeceYeruþalim'in (Kudüs), Süleyman mabe-dinin ve Ahit Sandýðý'nýn ellerindeolmasýndan deðildi bu þanslarý. Aslýndaonlar da bütün bu imkânlarýna raðmen,ahlâki davranýþlar yönünden için içinçürümüþler; kutsal kitaplarýndaki 10emrin dýþýndaki bir yaþama sürüklen-miþlerdi. Rabbin korumasý olmasa,

Page 12: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI10

hemen hemen ayný yýllarda onlar da yokolup gitmenin eþiðine gelmiþlerdi. Eðeröyle olsaydý bugün Ýsrailoðullarý diyebileceðimiz tek kiþi bile kalmayacaktýyeryüzünde.

Neyse ki Ýþaya peygamberin Rabbin'-den getirdiði talimatlarý dinleyen birkrallarýnýn; kuþatma altýndakiYeruþalim'i Asurlulara terk etmemesi veÝþaya'nýn öngörüsüne uygun olarak düþ-man askerlerinin aniden beliren bir sal-gýnla yok olup gitmeleri büyük tehlikeyiertelemiþti. Ertelemiþti diyorum, çünküpeygamberleri Ýþaya'nýn böyle kötü yol-larýnda yaþamlarýný sürdürürlerse,ileride Bâbil'e sürüleceklerini, 120 yýlöncesinden ihtar ettiðini geçen yazýmdaaktarmýþtým:

** Rab diyor: Ýþte günler gelecek kisenin evinde olan her þey ve atalarýnýnbugüne kadar biriktirmiþ olduklarýBâbil'e götürülecek ve bir þey býrakýl-mayacak. (II. Krallar 20/17)

Ýþaya'dan sonra Tevrat'ta: "Rabbingözünde kötü olaný yaptý" diye anýlanbir kralýn elinde elli yýldan fazla zamanboyunca Baal Putu'nun kurallarýna göreyaþamaya zorlanmýþtý Yahuda halký. Veböylece ahlâki çürüme daha da yoðun-laþmýþtý. Neyse ki sonraki krallarýYoþiya 30 yýl boyunca yeniden Musaþeriatýna göre devlete düzen getirmeyegayret etmiþse de, bunlarýn hiçbirisiyeterli deðildi. Yeni bir peygambereihtiyaç vardý. Yoþiya'nýn zamanýndaböyle bir peygamber geldi. Hem de nepeygamber!...

FELÂKET HABERCÝSÝ: PEYGAMBER YEREMYA

Tevrat'ta yaklaþýk 60 sayfa boyuncaonun serüveni anlatýlýr. Her þeyi gibi,onun peygamberliðe adým atmasý bilebir garip:

** Ve bana Rabbin þu sözü geldi:"Ana karnýnda sana þekil vermedenönce seni tanýdým. Ve sen doðmadanönce seni takdis ettim; seni milletlerepeygamber ettim." Ve ben dedim: "AhYarab Yehova! Ýþte ben söz söylemekbilmiyorum; çünkü çocuðum." Ve Rabbana dedi: "Ben çocuðum deme; çünkükime seni gönderirsem gideceksin vesana emrettiðim her þeyi söyleyeceksin.Onlardan korkma; çünkü seni kurtar-mak için ben seninle beraberim." VeRab elini uzattý ve aðzýma dokundu,bana dedi ki: "Ýþte sözlerimi senin aðzý-na koydum: Bak bugün milletler üzerineve ülkeler üzerine kökünden sökmek veyýkmak için, helâk etmek ve yok etmekiçin; bina etmek için ve dikmek için senikoydum." (Yeremya 1/4-10)

Rab çocuk yaþýndaki birine sesleniyor.Hem de sadece Yahuda için deðil bütünmilletlere onu sözcü yapacaðýný söylü-yor. Yalnýz söyleyecekleri neredeysehiçbir kulaðýn kabul etmeyeceði, anýndareddedeceði felâket haberleri. Eskitabirle "Þeamet Tellallýðý" ilegörevlendiriliyor çocuk. Rab sözlerininsonunda bu enkaz üzerine dünyayýyeniden dizayn edeceðini, ihya edeceði-ni, bina edeceðini de söylüyor ama;önceki yýkýmlarý duyup allak bulak olan

Page 13: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI11

kafalar, sonraki güzel vaatleri duy-mazlar, duysalar da hatýrlamazlar bile!...

Ve Yeremya görevine baþlýyor.Rabbinin Yahuda için söyledikleriiçinde, neredeyse hiç olumlu bir þeyyok. Hani: "Bir iyi, bir kötü haberimvar" denir ya genelde. Þimdi ise,neredeyse: "Bir kötü, bir de daha kötübir haberim var" deniyor Yeremyakanalýyla:

** Ve Rab bana dedi: Ülkede oturan-larýn hepsi üzerinde Kuzeyden belâ pat-layacak ve gelecekler Yeruþalimkapýlarýna, çepeçevre bütün duvarlarýnönüne ve bütün Yahuda þehirlerinekarþý... (Yeremya 1/14-15'den kýsaltýlýp,sadeleþtirerek)

Bu kötü haberleri peygamber fýsýltýy-la, kulaktan kulaða söylemiyor asla.Rabbin emri kesin: Git Yeruþalim'dekihepsine baðýrarak söyle. Hem de mabe-din kapýsýnda dur, çýkanlarýn tümüne;baðýrarak!...

Ýlk baþlarda bir garip çocuk kendibaþýna abuk sabuk konuþuyor diyemetelik vermediler ama, suçlamalarýn,tehditlerin arkasý kesilmiyordu ki!... Vegöreceðiz sonuna kadar da hiçkesilmeyecek. Bir ara Kuzeydeki yýkýlýpgitmiþ Ýsrail devletiyle onlarýkarþýlaþtýrýyor ve: "Dönek Ýsrail'inYahuda'dan daha iyi olduðunu" dilegetiriyordu. Kuzeyden gelecek belânýnbüyük kýrýmlara neden olacaðýný,diyarýn baþtan baþa yýkýma uðraya-caðýný, þimdiden dövünüp uluyarak

aðlamalarýný, çullara bürünmeleriniihtar ediyordu Rabbinin aðzýndan... Veonlarý er meydanýna, öz eleþtiriyeçaðýrýyordu.

BÝR TEK DOÐRU ADAM YOK MU?

** Rab diyor: "Vay o adama ki evinihaksýzlýkla ve odalarýný adaletsizliklebina eder. Komþusunu boþuna çalýþtýrýr,ücretini vermez. Kendime geniþ ev,havalý odalar inþa edeceðim der""Baban yiyip içip de adalet ve doðruluketmedi mi? O zaman kendisi için iyioldu. Düþkünün ve yoksulun davasýnýgördü, o zaman iyi oldu. Beni tanýmakbu deðil mi? Fakat senin gözlerin veyüreðin ancak kendi kötü kazancýnda vedökeyim diye suçsuz kanýnda ve edeyimdiye gaddarlýk ve zorbalýkta " (22/13-17)

Ve Rableri bir tek doðru adam bulur-sanýz hepinizi baðýþlayacaðým diyordu:

**Yeruþalim'in sokaklarýný dolaþýn.Þimdi bakýn anlayýn, meydanlarý arayýn.Eðer bir adam bulursanýz, hakký yapan,gerçeði arayan varsa ben de ona (O'nunadýna) baðýþlarým. (5/1)

Bunlarý söylemesi için Rabbi onugörevlendiriyordu ama kendisini dinle-meyeceklerini de söylüyordu peþinen.Ama o yine söylemeyi sürdürecekti:

** Bütün bu sözleri onlara söyleye-ceksin. Fakat seni dinlemeyecekler.Onlarý çaðýracaksýn. Fakat sana cevap

Page 14: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI12

vermeyecekler. Ve onlara diyeceksin:Kendi Allahlarý Rabbin sözünü dinle-meyen ve ders almayan millet iþtebudur. Gerçekler yok oldu ve aðýzlardankesildi. (7/27-28)

Yeremya, Rabbin aðzýndan, birazdangöreceðiz, onlarý esas "Bâbil sürgünü"ile tehdit ediyordu ama ileride Hz. Ýsa'-dan sonra yaþayacaklarý büyük yýkým-dan, Ýsrailoðullarý'nýn dünyanýn hertarafýna çil yavrusu gibi daðýtýlacaðýn-dan da söz etmekten geri durmuyordu:

** ........ Ve kendilerinin de, atalarýnýnda bilmedikleri milletler arasýna onlarýdaðýtacaðým. ( 9/16)

Gençliðinde de felâket haberciliðinisürdüren Yeremya'ya karþý önlemalmanýn vakti gelip geçmiþti neredeyse.Ýleri gelenler, kodamanlar, din büyükleribu sözlere kulak asmasalar da, halk etki-lenmekten geri durmuyordu. Ona aynýdilden cevap vermek gerekiyordu.Yalancý peygamberler türetmek onlariçin zor muydu?:

** O zaman dediler: "Gelin deYeremya'ya karþý düzenler düþünelim.Çünkü kâhinde þeriat, hikmetli adamdaöðüt ve peygamberde söz yok olmaz.Gelin de onu dille vuralým ve hiçbirsözünü dinlemeyelim." (18/18)

Ve dediklerini yaptýlar. Sözdepeygamberlerle onu yalanladýlar.Zaman zaman dövmekten, acý çek-tirmekten geri kalmadýlar. Ama yine desusturamadýlar:

** Rab (Yahuda'ya) þöyle diyor: Ýþteben seni kendine ve bütün seni sevenlerebir dehþet kýlacaðým. Düþmanlarýnýnkýlýcýyla düþeceksiniz ve senin gözleringörecek. Bütün Yahuda'yý BâbilKralýnýn eline vereceðim ve onlarýBâbil'e sürecek. Kýlýçla onlarý vuracak.Bu þehrin bütün zenginliðini, bütünkazancýný ve bütün deðerli þeylerini veYahuda krallarýnýn bütün hazinelerinidüþmanlarýnýn eline vereceðim veonlarý çapul edecekler. Alýp Bâbil'egötürecekler. (20/4-5)

Bu felâketler nice nesiller sonrasýnaait olsaydý, belki gönüller bu kadarkederle dolmazdý. Ama "Senin gözleringörecek" denerek, þimdiki neslin bun-larý yaþayacaðý söyleniyor. Yaradan birdefasýnda bunu Yeremya'nýn kendisineverdiði öðütte de tekrarlýyor:

** Ve bana Rabbin þu sözü geldi:"Kendine karý alma ve bu yerdeoðullarýn, kýzlarýn olmasýn. Onlarýnanalarý, babalarý için de Rab þöylediyor: "Acýklý ölümlerle ölecekler, onlariçin dövünen olmayacak. Vegömülmeyecekler, topraðýn yüzündegübre gibi olacaklar. Leþleri de yerincanavarlarýna ve göklerin kuþlarýnayem olacak. (16/1-4)

DOÐRU YOLA GELÝRLERSE...

Acaba bir çýkýþ yolu yok muydu?Rableri kesin sözlerle felâketleri dilegetiriyordu ama doðru yola gelirlerse demi olacaktý bütün bunlar?:

Page 15: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI13

** Rab þöyle diyor: Rab evinin(Süleyman Mabedi) avlusunda dur veonlarýn hepsine, tapýnmak için gelenbütün Yahuda þehirlerine, bir sözeksiltmeden söyle. Belki dinlerler veherkes kendi yolundan döner.Kötülükleri yüzünden üzerlerinegetirmeyi düþündüðüm belâdan nadimolurum. Ve onlara diyeceksin: Rab þöylediyor: "Önünüze koyduðum þeriatýmdayürümeleri için size gönderdiðim vedinlemediðiniz peygamber kullarýmýnsözlerini yine dinlemezseniz o zaman buevi Þilo gibi (Ýsrail) ve bu þehri lanetlikgibi edeceðim. Ve Rab evinde bu sözlerisöylerken Yeremya'yý kâhinler (sözde)peygamberler ve bütün kavim iþittiler...Yeremya söyleyip bitirince, onu tutupdediler: "Mutlaka ölmelisin." Ve bütünkavim Yeremya'nýn baþýna üþüþtüler.(26/2-9)

Yeremya kaderine razý:"Ýþte benelinizdeyim, ne istiyorsanýz yapýn"diyordu. Halk ise: "Bu adam Rabbinismiyle bize söylüyor. Onu öldüre-mezsiniz" diyerek kâhinlere ve yalancýpeygamberlere karþý duruyordu.

Bâbil sürgünü Rabbin kesin birmuradý gibi anlatýlýyordu Yeremya'nýnsözlerinde. Ama hiç olmazsa SüleymanMabedi yýkýlmasýn, þehir harap olmasýnve insanlar bu büyük kýrýma uðramasýn,bunun bir yolu yok muydu? Vardý amabunu oybirliðiyle uygulamak o kadarzordu ki:

** Bütün bu memleketleri Bâbil KralýNebukadnezar kulumun eline verdim.....Kim Bâbil kralýnýn boyunduruðu altýnagirmezse, ben onlarý kralýn elinde bitir-inceye kadar, kýlýçla, kýtlýkla ve vebaylayoklayacaðým. Size Bâbil kralýna kulluketmeyeceksiniz diye yalancý peygamber-ler öðüt veriyorlar. Fakat Rab diyor ki:(Savaþmadan) Bâbil kralýnýn boyun-duruðu altýna gönül rýzasý ile girecekmilleti kendi topraðýnda býrakacaðým veorada oturacaklar. (27. Bap'tan alýn-týlar)

Yeremya, Rabbin "teslim olunuz"öðüdünü Yahuda kralýnýn yüzüne karþýda söylüyordu. Þehrin yýkýlmamasý vesað kalmalarýnýn ancak böyle olacaðýn-da ýsrarcýydý. Mesajýn ümit verici tektarafý Bâbil sürgününün bir süre sonrabitip onlarýn tekrar bu yere geri getirile-ceðiydi. 29/10'da buna rakam da veri-liyor ve 70 yýllýk bir sürgünden sözediliyordu. Hani "ölümlerden ölüm

Page 16: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI14

beðen" ya da "þeytandan yana mýsýn,benden yana mý?" gibi serzeniþ dolu acýsözler var ya, Yeremya'nýn aktardýklarýda sanki bunlara benziyordu.Kendiliðinden teslim olup, buyruk altý-na girmedikleri takdirde Rableri onlarýkýlýçla, kýtlýkla ve vebayla tehdit ediyor-du. Toplumun tümünün bunu onayla-masý ne kadar zordu. Ýçlerinde diðergüçlü devlet Mýsýr'ýn taraftarlarý olanbile vardý. Millet ikiye bölünmüþtü.

Yeremya peygamberin ne kadar zorbir durumda olduðuna bakar mýsýnýz?Evet, son derece dürüst, paraya pula,üne unvana metelik vermeyen sade ha-yatý, ahlâký, çalýþkanlýðý, gözünü budak-tan sakýnmayan korkusuzluðu ile halkýngönlünde yeri vardý, hattâ kralýn bile.Ancak Rabbinden alýp ortaya koyduðuöngörülerin gün gelip de gerçekleþmesive peygamberliðinin çok somut birkanýtla perçinlenmesi, o dahil kimseninisteyebileceði bir þey deðildi ki!.. Evetsürgün olacaktý ama onun derdi þimdiþehrin, mabedin yýkýlmaktan kurtul-masý, halkýn çok acý bir ölümle kurtlarakuþlara yem olmamasýydý. Bunun içinRabbinden getirdiði çare Bâbil kralýnakayýtsýz þartsýz teslim olmalarý, onunYahuda topraklarýna savaþsýz sahipolmasýydý. Din ulularý ve kodaman-lar ise, asla buna yanaþmýyorlardý.

ÝLK BABÝL SÜRGÜNÜ

Yeremya'nýn öngörülerinin ilkgerçekleþmesi M.Ö. 597'de oldu.Bâbil Kralý Nebukadnezar,Yeruþalim önüne geldi ve þehir

savaþsýz teslim bayraðýný çekti. Rabbinönceden bildirdiði gibi ne yýkým oldu nede burnu kanayan. Bâbil'de vasýflý iþgücüne ihtiyaç vardý. Bu nedenleYahudilerin en seçme insanlarýndan onbin kiþi oraya götürüldü. AralarýndaYeremya'yý baþtan sona onaylamýþ olanHezekiel peygamber de vardý. Orayaesir olarak deðil, çalýþmak ve iþ hayatý-na katkýda bulunmak içingötürülmüþlerdi. Bir tek ön þart vardý:Geri dönmeleri yasaktý.

Yeremya Kudüs'te kalmýþtý. Krala,Bâbil'e karþý hiç bir olumsuz davranýþtabulunmamasý için, sürekli uyarýlardabulunuyor, Kral da onu dinliyordu. AmaMýsýr taraftarlarý boþ durmuyorlardý ki..Her tarafta isyanlar çýkardýlar. Bâbillileryeniden geldiler. Ama Mýsýrlýlar yardýmettiðinde Nebukadnezar kuþatmayýkaldýrmak zorunda kaldý, geri döndü.Halkýn zengin tabakasýnýn ne kadarazgýnlaþtýðý hemen belli oldu. Savaþtadövüþsünler diye azat ettikleri köleleri,gerçekten yiðitçe çarpýþmýþlardý amakuþatma biter bitmez vaatler geri alýn-mýþ, zavallýlar çabucak köleliðe zorlan-mýþlardý.

Page 17: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI15

Yeremya eskisi gibi ateþli sözlerinisürdürüyor, Bâbilliler'in tekrar gelecek-lerini bildiriyordu. Ama kim dinler?Onlar Rabbin sözüne deðil, Mýsýr'agüveniyorlar. Reisler Yeremya'yý birhayli dövdüler ve de hapsettiler. Kral,Yeremya'dan gelecek Tanrýsal haber-lerin peþinde. Ama Reislerdençekindiðinden onu gizlice yanýna getirt-ti. Yeremya'nýn cevabý aynýsýydý:"Bâbilliler tekrar gelecekler." Kral onukoruyor ve muhafýzlar arasýnda saklý-yordu. Ama reisler: "Bu adamsavaþçýlarýn azmini kýrýyor" þikâyetiyleonu Kralýn elinden alýp, kuru bir sarnýcaattýlar, açlýktan ölsün diye. Kral onukurtarýp yine himayesine almasaydý,orada ölüp gitmesi iþten bile deðildi.

Yeremya artýk Krala son uyarýsýnýyapýyor. Bâbilliler'le anlaþma yap-masýný, savaþsýz teslim olmasýný yanayakýla anlatýyor. Öyle yaparsa hayattakalacaðýný, þehrin yanmaktan, yýkýlmak-tan kurtulacaðýný, tekrar tekrar söylüyor.Aksi durumda Kral onlardan kaçamaya-cak ve þehir de yakýlýp yýkýlacak. Amanafile!..Kral kesin karar sahibi deðil,bocalayýp duruyor.

Rabbin sözü aynen gerçekleþti. Sonkuþatmada direnmelerine raðmenNebukadnezar ordusu Yeruþalem'egirmekte gecikmedi. Kaçarkenyakalanan Kralýn önünde üç çocuðuöldürüldü. Kendisi de gözleri kör edilip,zincirlenip Bâbil'e götürüldü. SüleymanMabedi dâhil þehir yakýlýp yýkýldý.Elebaþlarý öldürüldü. Ýþe yarayacakherkes çalýþýp iþ yapsýnlar diye, Bâbil'e

götürüldü. Deðerli her þey de talanedilip, oraya taþýndý. Ýþe yaramazlar iseYeruþalim'de býrakýldý.

BABÝL SÜRGÜNÜ YAHUDÝLERE HAYAT VERÝYOR

Olaylar esnasýnda Kral evindemuhafýzlar arasýnda bulunan Yeremya,Rabbinden aldýðý talimatlarý uygula-yarak yaþamýný sürdürürken, þimdi deBâbil'dekileri ayakta tutmak için onlaratalimatlar göndermeye baþlamýþtý.Uyarýlarý aynen gerçekleþtiðinden þimdionu kim dinlemezdi ki:

** "Ýçinde oturacaðýnýz evler yapýnýz.Yemiþlerini yiyeceðiniz bahçeler dikiniz.Karýlar alýn, oðullar ve kýzlar yetiþtirin.Þehrin iyiliðini isteyin ve efendinizRabbe tapýn." diye yazýyordu onlara.Hayrullah Örs "Musa ve Yahudilik"kitabýnda Bâbil Sürgünü ile ilgili özetleþunlarý söylüyor:

"Yahudiler sonradan asýl iþleri halinegelen ticarete Bâbil Sürgünü sýrasýndabaþladýlar. Yurtsuzluklarý da bir sebeptibuna ama asýl önemlisi Bâbil'in o çaðýnen büyük tüccar þehri olmasýydý. AyrýcaMusa dini asýl bu zamanda kesin þeklinialmýþ ve harfi harfine uygulama dönemibaþlamýþtý. Bu þeriat dini kendi öz yur-dunda hiçbir zaman bu kadargeliþmemiþ ve insanlarý baðlaya-mamýþtý. Yahudilerin bu sürgüne birlik-te götürebilecekleri tek þey þeriatlarýydý.Böylece yüzyýllar boyunca sürecek olanYahudiliðin temelleri, Bâbil tutsaklýðýn-da atýldý. Bu onlarýn varlýklarýný

Page 18: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI16

sürdürmelerini saðladý. Þunu da unut-mamak gerekir ki, Yahudiler artýk tekTanrýcýlýðýn tam ve tek temsilcisi idiler...Bir ulusun sadece belirli bir topraktaoturmak sonucu ulus olmadýðýný Ýsrail,sürgündeyken gösterdi. Onlarý ulusyapan yalnýz ortak inançlarýydý."

Ayný konuda Konya Selçuk Üniver-sitesinde Serpil Akbýyýk tarafýndanhazýrlanan yüksek lisans tezindeHayrullah Örs'ün sözleri onaylanmak-tadýr. Ýnternetten inceleyebilirsiniz.

Yeremya sürgün 70 yýl sürecekdemiþti ya. Bu da aynen gerçekleþti.M.Ö 530'da Pers Kralý Kiros Bâbil'esavaþsýz girerek Yeruþalem'in yýkýlýþýnýn56. yýlýnda Yahudilerin ülkelerine dön-meleri için izin verdi. Ayrýca onlarabaþka bir lütûfta daha bulundu.Tapýnaðýn yeniden yapýlmasý için gerek-li masraflarý üzerine aldý. Ve tapýnakM.Ö 516 yýlýnda yapýlýp hizmete girdi.Sürgüne M.Ö. 586'da gittiklerine görearadan tam tamýna 70 yýl geçmiþtigerçekten.

KEÞKE BÂBÝL SÜRGÜNÜNDEN ÝBRET ALINSAYDI

Hz. Ýbrahim'den bugüne 4000 yýldanberi tanrýsal eðitime tabi tutulduÝsrailoðullarý. Çok kahraman, çoközverili, bilen, bulan üstün insanlar dayaþadý aralarýnda; en yola gelmez olan-larý da. Ve yaþananlarýn hepsi de yazýyadöküldüðünden, insan-Tanrý iliþki-lerinin en ince detaylarýný bu sayedeöðrenip belledik. Tespih taneleri etrafasaçýlsa kimin iþine yarar? Ýþte bunungibi, geçmiþte yaþanan tanrýsal olaylarunutulup gitmesin diye bir millet, tespihtanelerini bir arada tutan ip oldu sanki.Bu nedenle gelmiþ geçmiþ hepsinebüyük bir gönül borcumuz var. Ne varki, özellikle son 70 yýlda Ýsrail devle-tinin kuruluþ aþamasýnda ve sonrasýndayaþananlar ve hâlâ tanýk olduðumuz tra-jediler bütün bu iyi duygularýmýza rað-men içimizde derin yaralar açtý ve hâlâda açmakta!..

Gelecek yazýmda "Nazi cehenne-minde" hiç bir suçlarý olmadýðý halde,

sýrf Yahudi olduklarýiçin bin bir eza ve cefaiçinde nüfuslarýnýn altýmilyonluk önemli birbölümünü yitirenYahudilerin; hemen üçyýl sonrasýnda, bu büyükacýlarý daha taptazeiken, Filistinlileri öldür-erek, aldatarak, yer-lerinden yurtlarýndanetmeleri dramý üzerindeduracaðým. Eski yýllarda

Page 19: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI17

"Kudüs'e Son Çaðrý" baþlýðý altýnda aynýkonuyu dile getirmiþtim ama þimdibunu daha da geniþletmenin tam sýrasý.Çünkü illâ Filistin'de deðil, baþka biryerde, Bâbil'de de olsalar nasýl mucize-ler yarattýklarýný yukarýda görmedik mi?Bu gerçek ortada iken, yerli Filistinhalkýnýn hakkýný hiç hesaba katmadan,illâ orada yaþayacaðýz diye Ýsrail devle-tini o coðrafyada kurmaya çalýþmak,hangi akla, hangi vicdana sýðdýrýldýanlayabilmiþ deðilim. Anne Frank'ýnhatýra defterinde Yahudi kýzýn Nazilerceöldürülme korkusuyla evine kýstýrýl-masýný okurken; tiyatrolarda, filmlerdeseyrederken hepimiz gözyaþý dökmedikmi? Hele o toplama kamplarýnda çektik-lerini belgesellerde izlerken içimizparça parça olmadý mý? Orada bir sah-neyi hiç mi hiç unutamýyorum.Nazilerin savaþ endüstrisinde kullan-malarý için saça çok ihtiyaçlarý var. Gazodasýnda öldürüleceklerden habersiz,Yahudi kadýnlarýn saçlarýný, yine Yahudiberberleri kesiyor. O berberlerden biri,boðazý hýçkýrýklarla boðularak, kýrýkdökük þunu anlatmaya çalýþýyordubelgeselde. Çünkü saçýný kesip gazodalarýna göndereceði tam da kendikarýsý çýkmamýþ mýydý? Zavallý kadýnlarbitten, mikroptan kurtulmak içinsaçlarýný fedâ ettiklerini sansýnlar,kocasý bu korkunç gerçeði, zorbamuhafýzlarýn yanýnda "son duasýný" yap-masýný karýsýna fýsýldayamaz ki?!..

Ýþte tüm dünyada gönüller Yahudilerekarþý þefkatle dolarken ve onlar "birdaha asla" diyerek kendi devletlerinekavuþmak isterken, fanatikler hariç tüm

vicdan sahipleri bu isteklerine gönüldenkatýlmamýþlar mýydý? Öyleyse illâFilistin diye tutturmanýn âlemi neydi?Orasý tapulu mallarý mý? Þefkatlerintavan yaptýðý 20. yüzyýl ortalarýndaonlara toprak teklif edenler, komþuolarak onlarý baþ tacý etmek isteyenlerbile oldu. Ama onlar evlerinden kov-duklarý Filistinlileri kamplarda, kapanakýsýlmýþ bölük pörçük ettikleri ufacýktopraklarda yaþatma yolunu seçtiler. Vebugün de gözyaþlarý Filistinliler içinakýyor. Devletlerini kurdular ama þimdiçepeçevre milyonlarca düþmanlaçevrilmiþ olduklarýndan savaþekonomisiyle ve yok olma korkusuylayaþýyorlar. Þehirlerinde her an patlayanterör bombalarýyla bunalýmlý bir yaþamamahkûm ettiler kendilerini.Zararýnneresinden dönülse kârdýr. Bugün hemFilistinlilerin hem Yahudilerin hâlâyapacaklarý çok iyi þeyler var. Her ikitaraftaki fanatiklerin esiri olmadan,artýlarýn eksileri yok edeceðini bilerek,Yahudilerin maðdur ettikleri bu insan-lara yapabilecekleri çok hayýrlar var.

Gelecek sayýda önce geçmiþtenbugüne Tevrat, Ýncil ve Kuran'daYahudilere yapýlan vaatler ve uyarýlarýaktaracaðým. Sonra da Ýsrail ve Filistinbireyleriyle birebir yapýlan görüþme-lerde iyi insanlarýn iþledikleri hayýrlarýsizlerle paylaþacaðým. Bunlar geleceðeümitle, güvenle bakmamýzda bizleriyüreklendiren çok sevindirici ipuçlarý.Bu arada rehber varlýk Kryon'un Ýsrailile ilgili sözleri ve gelecek tahminleriyüreklerimizi ferahlatan öngörüleridüþüncelerimize ýþýklar saçacak!..

Page 20: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI18

eta "sonra, öte", fora ise"aktarmak" anlamýna gelir.Metafor bir konuyu baþka

bir þekilde, örnek göstererek, bir þeyebenzeterek anlatmak demektir.

Edebiyatta sanatçýnýn hayal gücününzenginliðini gösterdiði gibi, anlatýmýnada güzellik ve renk kazandýrýr. Bilim vefelsefede metafor, anlaþýlmasý güçkonularý olabildiðince anlaþýlýr hale

M

Mevlâna’da MetaforlarGüngör Özyiðit, Psikolog

Aklýn süsü dildir, dilin süsü sözKiþinin süsü yüzdür, yüzün süsü göz

Kutadgu Bilig

Page 21: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI19

getirmek, kavranmasýný kolaylaþtýrmakiçin yapýlýr. Bunun için benzetmeye,örneðe baþvurulur. Týpký, gibi, sankinasýl ki, öyle ki, meselâ, yani nitekimve benzeri kelimeler, metafora açýlanpencerelerdir.

Öylece akýl ile kavranýlamayanþeyler, örnek ile açýklanýrsa anlaþýlýrhale gelir. Nasýl ki insan aynaya bakýn-ca kendini görür. Gördüðü kendi deðil,aynadaki hayalidir aslýnda. Ama aynaolmadan da hayalini, dolayýsýyla kendi-ni göremez. Gerçeði benzetme yoluylaaçýklamada, yani metafor yapmada ola-ðanüstü bir ustalýk gösteren Mevlâna,insanýn kendi kusurlarýný nasýl farkýndaolmadan karþýsýndakine yansýttýðýný veo yolla birbirine ayna tuttuðunu bakýnne güzel dile getirir: "Ýnsandaki kötühuylar da çýbanlara benzer. Kendindeolduðu zaman, insan bundan iðrenmez.Oysa baþka birinde ondan bir parçagörecek olsa iðrenir, nefret eder. Þuhalde sen ürktüðün gibi o da sendenürker, incinirse hoþ gör. Senin incin-men onun suçu ise, onun incinmesi desenin suçundur. Çünkü o da ayný þeyigörür. Bunun için peygamber "Ýnanan-lar birbirinin aynasýdýr" buyurmuþtur.

REÝSLÝK BÝLGÝDE

Ýnsanlarýn yoluna ýþýk tutan, onlarayol gösteren önder kiþilerin baþtabulunmalarýnýn saltanat sevgisinden,hükmetme isteðinden deðil, hizmetetme, yararlý olma ihtiyacýndan kay-naklandýðýný belirterek þöyle der:

"Çerað (ýþýk) eðer yüksekte olmakisterse bunu kendisi için istemez.Maksadý bundan baþkalarýnýn faydalan-masýdýr. Onlar çeraðýn nurundan zevkalýrlar. Yoksa o, ister yukarda olsun,ister aþaðýda, ayný ýþýktýr. Büyüklerinamacý, dünya ehlini madde tuzaðýndankurtarmaktýr. O nedenle yüksekliði,mevkii, insanlarý daha yücelere çýkar-mak için isterler. Meselâ Mustafa,Mekke'yi ve diðer beldeleri kendi ihti-yacý olduðu için deðil, herkese hayatbaðýþlamak, orada yaþayanlarýn kalp-lerini nurlandýrmak için zapt etmiþti."

Mevlâna insanýn yüceliðinin, dýþtakizenginlikten, gösteriþ ve þatafattandeðil, içteki erdemlerden, iyi nitelikler-den kaynaklandýðýný belirtir. Öylece varolmakla, varlýklý olmak arasýndakisýnýrý iyi çizer. Reisliðin bilgideolduðunu, kendini fethedemeyen, arzu-larýna egemen olamayan insanýngörünüþte padiþah da olsa, gerçekteköle olduðunu söyler:

"Padiþah ona derler ki, padiþahlýðýkendisinden olsun. Hazinelerden, ordu-lardan deðil. Padiþah zaten temizkiþidir. Hür olan da odur. O ne þehve-tinin esiri olur ne boðazýnýn."

Fakat halk, çoðu kez, kendi nefsineköle olaný padiþah sanmýþtýr. Oysa baþolma tutkusu ve saltanat hýrsý, o türkimseleri zulme ve adaletsizliðeyöneltir. Þöyle ki:

"Bir sofranýn çevresinde yüz taneadam oturur, yer, içer. Fakat BAÞ

Page 22: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI20

OLMAK isteyen iki adam dünyaya sýð-maz. Þeytanlýðýn sözlük anlamý "baþçekme"dir. Bu sýfat lanete lâyýktýr.Hattâ padiþah iktidarýna ortak olur diyebabasýný, kardeþini, çocuðunu bileöldürür. Duymuþsundur ya "Saltanatkýsýrdýr" derler. Padiþahlýk davasýndaolan, korkusundan akrabalýðý filan hepkeser. Çünkü saltanat kýsýrdýr, onunoðlu yoktur. Ateþ gibi, kimseyledostluðu olmaz. Kimi bulursa yakar,yýkar. Kimseyi bulamazsa kendini yer."

Padiþahlara (mevki sahiplerine) fazlasokulmanýn, onlara yaranmaya çalýþ-manýn tehlikelerine de iþaret eder:

"Padiþahlarla birarada bulunmak, biryönden tehlikelidir. Padiþahlarýn nefis-leri kuvvetlenip, ejderha gibi olur.Onlarla konuþup, onlarýn dostluðunu vemallarýný kabul eden kimse, mutlakaonlarýn keyfine göre konuþur. Hatýrlarýhoþ olsun diye, onlarýn kötüdüþüncelerini benimser ve aksinisöyleyemez olur. Ýþte bu tehlikelidir.Çünkü insan, onlarýn tarafýný tuta tuta,Hak'ka ve halka yabancýlaþýr."

ÝÞTE ÖRNEK ÝÞTE GERÇEK

Ýlk bakýþta, idrak edemediðimizþeyler, misal ile anlaþýlýr hale gelirdemiþtik ya. Örneðin ahrette, kiminesað, kimine sol tarafýnda verileceðisöylenen amel defteri, melekler, arþ,cennet, cehennem, terazi, hesap, kitapgibi soyut kavramlar Mevlâna'nýndilinde bir örnekle canlanýr gözümüzünönünde:

"Gece bütün insanlar kunduracý,padiþah, demirci, terzi... olarak uyurlar.Bütün düþünceleri kafalarýndan silinir.Lâkin sabah olup uyandýklarýnda, herbirinin düþüncesi uçan bir kitap gibisahibine döner. Ve hiç yanýlmaz.

Terzinin düþüncesi terziye, demir-cinin düþüncesi demirciye, zalimindüþüncesi zalime, adilin düþüncesiadile döner gelir. Hiç kimse gece terziuyuyup, gündüz kunduracý kalkmaz.Zira herkes kendi iþi ile meþgul olur.Ýnsan, görünen misaller üzerinde iyicedüþünüp, onlarýn künhüne varýrsa,ahiret âleminin bütün hallerini budünyada görür, hisseder."

Kuran iki yüzü olan ipekli bir kumaþgibidir. Bazýlarý onun bir yüzünü görür,bazýlarý diðerini. Kimi dýþ yüzündenalýr nasibini, kimi iç yüzüne, özünediker gözünü. Þunun gibi:

"Meselâ bir kadýnýn kocasý ve henüzmemede bir çocuðu vardýr. Her ikisi deo kadýndan nasibini kalýr. Çocuklaronun sütünden zevk alýr, kocasý ise eþiolmak bakýmýndan ondan haz duyar.Avam denilen sýradan halk, Hak yolu-nun çocuklarýdýr. Onlar Kuran'ýn dýþýn-dan zevk alýrlar. Yani sütünü emerler.Olgun ve seçkin ruhlar ise Kuran'ýnhakikatinden zevk alýrlar."

Mevlâna sözlüðünde eþek; nefsin,aymazlýða gömülmüþ kalabalýðýn sim-gesidir. Bilgisiz kalabalýðýn sýkýntýlarýnýancak akýllý, bilgili, olgun biri gidere-bilir:

Page 23: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI21

"Birisi eþeðin kuyruðunun altýna birdiken sokar, eþek onu oradan çýkarmayýbilmez, çifte atar durur. Çifte attýkça dayüz yerini daha yaralar. Bir akýllý gerekki dikeni tutup çýkarsýn."

Kalabalýða doðrularý duyuracak,sonra onlarý uyaracak, doyuracak olangönülerleri, zamanlarýnýn Nuh'ugibidirler. Onlar dünya gemisini, için-dekilerle birlikte tufandan korumaklayükümlüdürler: "Dünya gemi, sen dezamanýn Nuhu'sun, uyumasan dadünyayý tufandan korusan ne olur?!"

ÝYÝLÝK DE KÖTÜLÜK DE DÖNÜCÜDÜR

Mevlâna, iyiliðin ve kötülüðündönücü olduðunu çok basit bir örnekleanlaþýlýr hale getirir:

"Netice þudur ki dünya, bir daða ben-zer. Ýyi ve kötü ne dersen, aynýný yankýolarak daðdan iþitirsin. Ben iyi söyle-dim, dað kötü cevap verdi dersen,yanýlýrsýn. Çünkü bülbül daðda öttüðüzaman, oradan karga veya eþek sesigelmez. En iyisi, sen daða karþýseslendiðinde, sesini güzelleþtir. Kargaya da eþek gibi ses çýkarma. Þu mavigök altýnda hoþ bir seda býrakmak dahagüzel deðil mi?!"

Hamallarýn yük taþýmada, birbirleriile kavga edip çekiþmelerini, hizmetiçin varedilen gönül erlerine örnek gös-terir: "Onlar en aðýr yükü taþýmayaçalýþýyorlar, birbirlerinin yükünü almakiçin uðraþýyorlar. Çünkü yük ne kadar

aðýrsa, ücreti o kadar büyük oluyor.Ýnsan da sýkýntýlarýn, dertlerin vesorumluluklarýn yükünü yüklenmektençekinmemeli. Yükü ne kadar aðýrsa, odenli þükretmeli. Ve bilmeli ki, taþýdýðýaðýrlýk kadar ücret alacak, Allahtarafýndan ödüllendirilecek."

AVA GÝDEN AVLANIR

Ýnsan tedbir alýr, ama takdirin ne ol-duðunu bilmez. Ýnsanýn yolu içinde asýlyolu gizlidir. Ve yüce Yaratan hepimiziolaylar içinde yoðurup yetiþtirir ve bizi,bizim için en hayýrlý yere getirir:

"Ýbrahim Ethem, padiþahken ava çýk-mýþtý. Bir ceylânýn arkasýndan koþtu. Okadar koþtu ki, askerlerinden uzakdüþtü ve yorgunluktan kan ter içindekalmýþ olduðu halde, yine atýný sürüyor,koþturuyordu. O sahada iþ haddini aþýn-ca ceylan dile geldi ve yüzünü onaçevirip: "Sen bunun için yaratýlmadýn;Tanrý seni beni avlaman için yarat-mamýþ, yoktan var etmemiþtir. Tut kibeni avladýn. Ne olacak sanki?!" dedi.Ýbrahim bunu iþitince baðýrýp, kendisiniattan yere attý. O sahrada çobandanbaþka kimse yoktu. Ýbrahim ona yal-vardý ve "Mücevherlerimi, padiþahelbiselerimi, silâhlarýmý, atýmý bendenal ve o abaný bana ver, kimseye de birþey söyleme, benden bahsetme" dedi.Abayý giydi ve yolu tuttu Gerçeðiarayan bir derviþ oldu. Þimdi bak, onunistediði neydi, Tanrý'nýn istediði neydi!O ceylân avlamak istedi, Yüce Tanrýonu ceylân ile avladý. Bilesin ki budünyada yalnýz O'nun istediði olur."

Page 24: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI22

AKIL VE TESLÝMÝYET

Aklýn, daha üst bir akýl karþýsýndateslimiyet göstermesi gerektiðini, tes-limiyetin de kendine göre bir mantýðýolduðunu çok güzel belirtir:

“Meselâ bir elbise diktirmek için birkumaþ alýrsýn. Akýl seni terzinin önünekadar götürür. Ve buraya götürünceyekadar, senin için önemlidir, faydalýdýr.Fakat onu hemen býrakman, terzininkarþýsýnda kendi bilgini terk etmengerekir. Bunun gibi bir hastanýn aklýda, kendisini doktora götürünceyekadar iyidir. Götürdükten sonra, has-tanýn kendisini doktora teslim etmesigerekir.”

MEVLÂNA VE KADIN

“Onun içinde, içindekiler vardýr”anlamýna gelen “Fihi Mafih” isimlieserinde Mevlâna, kadýný kapatmaya,örtmeye çalýþmanýn onun namusunukoruma yönünden ne denli yanlýþ bir

uygulama olduðunu çarpýcý bir örneklevurgular:

“Meselâ bir ekmek al, koltuðununaltýna koy ve insanlarýn görmesineengel ol. Eðer sen: "Ben bunu insanlaravermeyeceðim, vermek þöyle dursun,göstermeyeceðim bile!" dersen;ekmek, bolluðundan, ucuzluðundansokaklara dökülmüþ de olsa, görünme-sine engel olduðun için bütün insanlarpeþine düþüp görmek isteyeceklerdir.Çünkü insanlar men edildikleri þeyekarþý haris (istekli) olurlar.

“Sen ne kadar kadýna "kendini sakla,örtün" diye emretsen, onda da kendinigösterme arzusu o oranda artar. Halktaise, gizlendiðinden dolayý, o kadýnýgörme arzusu o ölçüde çoðalýr.

“Þu halde sen oturmuþ, iki tarafýn dagörmek ve görülmek arzusuna raðbeti-ni artýrýyorsun. Bununla da onu düzelt-tiðini sanýyorsun. Oysa yaptýðýn þey,fesatçýlýðýn ta kendisidir.”

Page 25: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI23

GÖNÜL ARINDIKÇAGERÇEÐÝ GÖRÜR

Gönüldeki olumsuz duygularýn, aklanasýl perde olduðunu, o durumdainsanýn sadece gözünün önündeki per-denin rengini gördüðünü, gerçeðe körbaktýðýný belirtir Ve insanýn ancak aklýile gönlünü yýkayýp arýndýkça, beyazaulaþtýkça, gerçeði olduðu gibi görebile-ceðini ne tatlý anlatýr:

"Herkes bu âleme kendi görüþ açýsýn-dan bakar: Mavi cam Güneþi mavi gös-terir. Kýrmýzý camýn arkasýndan bakar-san, güneþi kýrmýzý görürsün. Oysacamlarýn her hangi bir rengi olmasaydý,her þey olduðu gibi görünürdü. Beyazcam ise hepsinden daha doðru gösterir.

Ýnsanýn tekâmülü, maddeyle iliþkisi-nin tekâmülüdür bir bakýma. Ýnsan ön-ce maddeye mahkûm iken, sonra onahâkim olur. O nedenle isteklerimizi yoketmek veya bastýrmak yerine, onlarýölçülemek, daha akýllýca bir yol olsagerek:

"Ýnsanýn istekleri bir deniz gibidir,insan da gemi. Deniz geminin altýndaolursa, gemiyi yüzdürür. Ama içindeolursa gemiyi batýrýr."

O yüzden isteklerimizi ihtiras halinegetirmemek, hayrýmýza olan þeylerepek fazla düþkün olmamak, orta yoldanþaþmamak, insan için doðru bir tutumtakýnmak olur. Olgunlaþma yolundainsanýn madde dünyasýna, bedenle ilgiliisteklere ihtiyacý var. Ta ki dünyaya

doyuncaya kadar... Mevlâna'ya göredünya bir aðaca benzer. Ýnsan da onunmeyvesi. Ham meyve daha sýmsýkýbaðlýdýr. Çünkü olgunlaþmasý içinaðaca baðlanmak durumunda. Haminsan da öyledir. Dünyaya düþkündür.Ne var ki, meyve olgunlaþtýðýnda onuyenmek üzere koparýrlar. Daha daolgunlaþtýðýnda dalýna veda ederek,kendiliðinden yere düþer. Olgunlaþaninsan da dünyaya doymuþ, gerçekledolmuþ, kendi özünü bulmuþ demektir.O, varoluþun amacýna ulaþmýþtýr artýk.

ÇOKLUKTAKÝ BÝRLÝK

Hepsinden önemlisi, çokluðun ardýn-daki birliði sezebilmek, olan þeylerinçeþitliliðinde "Olduran Biri" görebil-mek. Nasýl mý? Mevlâna'yý dinleyelim:

"Eðer maksada bakacak olursa, ikilikkalmaz. Ýkilik ayrýntýdadýr. Esas birdir.Bunun gibi, þeyler görünüþte türlütürlü, iþleri ve sözleri farklý ise de,maksatlarý bakýmýndan birdirler. Bu daTanrý'yý talep etmektir. Meselâ birsarayda rüzgâr esse halýnýn ucunualdýrýr, kilimleri hareket ettirir,çeriçöpü havaya uçurur, havuzunsuyunu halka halka eder, dallarýyapraklarý oynatýr. Bütün bu, birbirinebenzemeyen haller, maksat, esas vehakikat bakýmýndan birdirler. Çünkühepsinin hareketi rüzgârdandýr."

Tanrý çoðu kere, iþte böyle tozu gös-terir de yeli gizler. Gerçek erler, görü-nen tozun arkasýndaki görünmeyen yelisezer.

Page 26: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI24

ÝKÝLÝKTEN KURTULMAK

Tanrý'nýn yanýnda iki ben olmaz.Benlerden biri ölmeli ki, ikilik ortadankalksýn. O'nun ölmesi imkânsýz. "Öy-leyse sen öl ki" der Mevlâna, "O'nunbirliði ve gücü sende belirsin. Ve Tanrýseni yücelerde uçursun. Ýki canlý kuþubirbirine baðlarsan, iki tane olan kanat-larý dört tane olduðu halde uçamazlar.Oysa ona ölü bir kuþu baðlasan uçar.Çünkü ikilik kalmamýþtýr."

GÖZ VE SÖZ

Her þeyde o "Güzeller Güzelini",

Yaratan'ýn belirtilerini görenMevlâna, yine de O'na doyamaz daþöyle der: "Gözlerim yeterli deðil,daha yüzlerce göz bulmalýyým,ödünç almalýyým da seni seyret-meliyim."

Önceleri þiir de yazan Eflatun,Sokrat'la tanýþýp, felsefeye gönülverince, tüm þiirlerini yakar.Yakýlmaktan kurtulan þiirlerindenbirinde þöyle der:

Baþtan baþa göz olupSeni görmek içinGökyüzü olmak isterdim

Önceleri bir din bilgini, Þems'letanýþtýktan sonra aþkla coþan birgönüleri olan Mevlâna'nýn fizikportresini, onu yakýndan tanýyanlarþöyle çizer:

"Buðday benizli ve zayýf idi. Adetabedenden soyutlanmýþtý. Ne var ki,harikulâde etkili gözleri, bu olaðanüstüyaratýlýþýn bütün mânasýný kendindetoplamýþtý. Kolay kolay yüzüne bakýla-mazdý. O gözler, bizim görmediðimiznice âlemleri görmüþtü."

.. Ve eklemek gerekir: Gördüðünüeþsiz benzetmeleri, muhteþem metafor-larý ile görmek isteyen herkese degöstermiþti. Göz ve söz güzeliydi.Görmek ve göstermek için seçilmiþti.

Molla Câmi'nin dediði gibi, peygam-ber deðildi ama kitabý hattâ kitaplarývardý...

Gözlerin Mimarisi, Salvador Dali

Page 27: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI25

aratýcýlýk; bilim, sanat yapým-larý, reklâmcýlýk, moda, deko-rasyon, piyasaya yeni sürülenürünlerde olduðu gibi, pek çok

bilimsel, sanatsal, endüstriyel, sosyalalanla da iliþkili oldukça geniþ bir yel-pazeyi içerir.

Bu da konu ile ilgilenenlerin tanýmya da betimlemelerinde farklý bakýþaçýlarý ortaya koymalarýna neden

olmaktadýr. Bu betimlemelerde bazensüreç, ürün, kiþilik yapýsý gibi farklýunsurlar öne geçmektedir. Ancak konuile ilgilenen herkesin ortaklaþa kabulettiði husus " yeni bir þeyin ortaya kon-masýdýr."

Yaratýcýlýk da, zekâ gibi karmaþýk biryapýdýr. Herkesin konuya farklý açýlar-dan bakmasý, yaratýcýlýk için genel birtaným yapabilmeyi zorlaþtýrmaktadýr.

YaratýcýlýkDerleyen: Nihal Gürsoy

Y

Page 28: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI26

Yaratýcýlýk, en basit þekliyle orijinal,sosyal faydalýlýðý olan ürünler, fikirler,eserler yaratabilme yeteneði olaraktanýmlanabilir.

Yaratýcýlýða farklý yönlerden yaklaþantanýmlarda rastladýðýmýz dikkati çekenunsurlar þunlardýr:

* Yaratýcýlýk, bir ürün olmaktan çokbir süreçtir. Belli bir amaca yönelik busürecin sonunda, genellikle sözel ya dasözel olmayan, somut ya da soyutdeðiþik bir düþünce, nesne, eser ortayaçýkarmaktýr.

* Yaratýcýlýk, insan beyninin aldýðýdürtüler sonucu ortaya çýkar ve beyindebu dürtüleri saðlayan uyarýcýlar kiþidenkiþiye deðiþir. Bireyin bu dürtüleri dahakolay algýlamasý, bireye gelen dürtününkuvvet derecesine baðlýdýr. Birden fazla

duyuya hitap eden dürtü elbette dahakolay algýlanacaktýr.

* Yaratýcýlýk, eleþtirel ve çözümeyönelik bakabilmek, yeni önermelerdebulunabilmek, daha önce aralarýndailiþkiler kurulmamýþ ya da kurulmuþnesneler arasýnda farklý yeni iliþkilerkurmaktýr. Alýþýlmýþýn, bilinenin dýþýn-da farklý, yeni, özgün olmak, problemigörmek, farklý çözüm yollarýndangiderek yeni sonuçlar ortaya çýkarmak-týr.

Yaratým, bireylerin ve toplumunyararýna olduðunda bireyi ve toplumuyükseltir.

Günümüz insaný, sürekli deðiþim verekabetin egemen olduðu bir ortamdayaþamýný sürdürmek zorundadýr. Böylebir ortamda yaþayan bireyin karþýlaþtýðý

sorunlara çözüm yollarýbulabilmesi ancakyaratýcý düþüncenindesteklenmesi ve geliþe-bileceði bir ortamýnhazýrlanmasýylamümkündür. Yaratýcýlýk,insan yaþamýnýn enbüyük gereksinim-lerinden biridir vegeliþiminin tüm yön-lerinin temelinde mev-cuttur. Herhangi biryaratým ortaya koya-bilmek için öncelikleyaratýcý düþünceye sahipolmak gerekmektedir.

Page 29: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI27

YARATICI DÜÞÜNCENÝN ÖZELLÝKLERÝ

AKILCILIK: Problemler karþýsýndauygun pek çok alternatif düþünce veyaeylem geliþtirebilme becerisi

ESNEKLÝK: Farklý kategorilere girendüþünceleri üretme yeteneði ve prob-lemlerin çözümünde yaklaþýmýnýdeðiþtirebilme becerisi

ÖZGÜRLÜK: Eþsiz, rastlanýlmamýþ,akýllýca düþünceler yaratma ya da yenibenzersiz çözümler geliþtirme becerisi

ZENGÝNLEÞTÝRME: Düþünceyitamamlayarak geliþtirme, ayrýntý vedetaylarý bütüne katabilme, yanýtlarekleyebilme becerisidir.

YARATICI DÜÞÜNCENÝN VE YARATICILIÐIN ÖNÜNDEKÝ ENGELLER

DUYGUSAL ENGELLER: Utan-gaçlýk, aptal yerine konma hattâ alayedilme korkusu, yanlýþ yapma korkusu,belirsizlik ve diðer ihtimallere karþýhoþgörü, sabýr ve azim yetersizliði,aþýrý öz eleþtiri vs. gibi bizim tarafýmýz-dan oluþturulan engeller

KÜLTÜREL ENGELLER: Toplum-sal kurallar kültürden kültüre deðiþ-mektedir. Bazý toplumlar ve kurallaryaratýcýlýðý desteklemekte bazýlarý iseengellemektedir. Burada toplumun re-fah, eðitim, düþünce özgürlüðü, eðitimve sosyal politikasý önem taþýmaktadýr.

Tek baþýna ailenin tutumu dahiyaratýcýlýðýn engellenmesine sebepoluþturabilir. Çocuðun hayaller kur-masýnýn zamanýný boþa harcamasýolarak deðerlendirmek, oyun oyna-manýn sadece küçük çocuklara özgüolduðunu düþünmek bunlara örnekteþkil edebilir.

ÖÐRENÝLEN ENGELLER:Eþyalarýn kullanýmý (fonksiyonelkalýplaþma), anlamlandýrma kalýplarý,olasýlýklarýn belirlenmesi ve beklenti-lerin sýnýrlandýrýlmasý. Din ve inançlar-da oluþmuþ yanlýþ tabular gibi.

ALGILAMA ENGELLERÝ: Açýklýðýönceden belirlenmiþ kavramlarý sorgu-lamamak, peþin hükümlü olmak veyeterince düþünmeden deðerlendirmeyapmak, önem verip üzerinde durma-mak, tek bir geçerli sonuç bulmazorunluluðu hissetmek gibi engellerikapsar.

YÜKLÜ PROGRAMLARIN GETÝRDÝÐÝ ENGELLER: Yaþam

içerisindeki yüklü programlar, bitirile-cek iþler için zamanla yarýþmak,zamaný doðru ve verimli bir biçimdekullanamamak gibi nedenler deyaratýcýlýðýn önündeki engellerdir.

KENDÝMÝZE KOYDUÐUMUZ SINIRLAR: "Yaratýcý bir insan de-

ðilim" gibi kendi kendimize koyduðu-muz engeller ve yanlýþ telkinlerkendimize güvenip inanmamakyaratýcýlýðýn önündeki en büyükengellerden biridir.

Page 30: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI28

Son yýllarda yapýlan araþtýrmalaryaratýcýlýðýn geliþtirilebilir bir potan-siyel olarak tüm insanlarda olduðunuortaya koymaktadýr.

Yaratýcýlýðý hem bir süreç hem de busürecin sonunda ortaya çýkan özgün birürün olarak kabul edebiliriz. Özgünürün: Yeni, tutarlý, sorun çözücü vebenzersiz olma özelliklerinden en azbirine sahip olmalýdýr. Bu ürünü ortayakoyabilmek için, kiþinin üzerindeçalýþacaðý alanýn bilgi, beceri veduyuþlarýyla donanmýþ olmasý gerek-mektedir. Bu alandaki bilgi ve gereklidonanýmýn eksikliði yanlýþlara sebe-biyet verebilir ve kiþinin çalýþma þevki-ni kýrabilir. O nedenle eksikleri gider-mek, elde edilen sonuçlarýkarþýlaþtýrarak doðruluðunu kontroletmek yaratýcý çalýþmanýn gerek-lerindendir. Kiþinin çalýþtýðý alana ilgiduymasý, zaman ayýrmasý, severek veisteyerek çalýþmasý da yaratýcýlýðýnduyuþsal gerekliliðidir.

YARATICI BÝREYÝN ÖZELLÝKLERÝ

* Meraklýdýr* Azimli ve sabýrlýdýr* Özgürdür* Kuþkucudur, araþtýrýcýdýr* Ýlgi alanlarý çok yönlüdür* Yaþamýn gereksinimlerini ve

ihtiyaçlarýný önemser* Öz kanýtlama isteði vardýr* Üretim gücü vardýr. (Donaným,

eðitim vs.)* Coþkuludur

* Önsezilidir* Estetik duygusu vardýr* Ýçe dönük olabilir* Etkileyici ve etkindir

Sözel akýcýlýk, fikirlerin akýcýlýðý,yeniden tanýmlamalar, yeniliðe açýkolmak, baðýmsýz düþünebilmek, bir-birinden uzak baðlantýlarý kurabilmek,fikir üretimi için düzenli ve sistemli birbiçimde düþünebilmek yaratýcýlýðýdestekleyen etkenlerdendir.Araþtýrmalar, yaratýcýlýðýn ifadesininbirçok aþamadan oluþan bir süreçolduðunu ortaya koymaktadýr.

YARATIM SÜRECÝ

Yaratým süreci; hazýrlýk, kuluçka,ilham ve kontrol safhalarýndan geçerekoluþur. Arnold Ludwig (1989),yaratýcýlýðýn ilk aþamasýnýn hazýrlýksüreci olduðunu söylüyor. Bu dönemdekiþi, ilk bakýþta çözümsüz gibi gözükenbir problemi çözmeye kalkar, verilertoplanýr, cevaplar aranýr, çeþitli sýnamave yanýlmalarda bulunur. Hazýrlýk aþa-masýnda toplanýlan materyal örgütlenir.Sonra bu materyal yaþam boyuedinilmiþ bilgi, birikim ve deneyimlerlebirleþtirilir. Kiþi donanýmýný ve eldeettiði bilgiyi ortaya koymasýna vedefalarca denemesine raðmen baþara-mayabilir. Bu durumda yapacak baþkabir þey kalmadýðýndan çözümü erteler.Günlük alýþýla gelmiþ eski temposunadevam ederken üzerinde çalýþtýðýkonuyla ilgili yeni fikirler oluþmaya veproblemin çözümü þekillenmeye baþlar.Cevap, neredeyse elle tutulur hale

Page 31: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI29

gelmiþtir. Bu kuluçka döneminin sonaerdiðinin iþaretidir. Daha sonra kiþinindüþünsel veya duygusal olarak en rahatolduðu bir zamanda zihinde parlak birfikir aniden þimþek gibi çakýverir.Problem sanki bir anda çözümlenmiþtir.Arþimet'in yýkanýrken suda yüzenhamam tasýný görüp, suyun kaldýrmagücünü keþfetmesi, sevinç ve heyecan-la "Buldum! Buldum!" diye baðýrarakdýþarý fýrlamasý, Newton'un uzunuðraþlardan sonra bir elma aðacýnýnaltýnda gevþemiþ bir vaziyetteuzanýrken yere düþen elmayý görerek,yerçekimi kanununu keþfetmesi ilhamve sezinin en güzel örneklerindendir.

Yaratýcýlýk, farklý alanlarda ve farklýbiçimlerde tezahür edebilir. Söz gelimi,sanatsal alanda yüksek düzeydeyaratýcý performans gösteren bir kiþi,bilimde ya da baþka bir alanda daha azhattâ hiç yaratýcý olmayabilir. Bunakarþýn Leonardo Da Vinci gibiyaratýcýlýðýný pek çok alandasergilemiþ kiþiler de olabilir.

Yaratýcý düþüncenin geliþmesi için,bebeklikten itibaren ailelere, eðitim sis-temine, devlet politikalarýnýn bu yöndeörgütlenmesine ve sosyal çevrenindestekleyici tutumuna ihtiyaç vardýr.

Aile, sosyal çevre, eðitim ve hükümetpolitikalarýnýn akademik baþarýlarýdestekleme ve ödüllendirmelerininyanýnda yaratýcý düþünceleri ve yarat-ma arzusunu da ayný þekilde destek-lemeleri ve ödüllendirmeleri gerekmek-tedir.

Her yaratýcý düþünce sanat, bilimalanýnda olmayabilir. Okulda, deðiþikteknikler kullanarak çok güzel resimleryapabilen bir öðrencinin yaptýðýyaratým kadar, engelli bir arkadaþýnýnoyuna katýlabilmesi için oyunu farklýbir þekilde yeniden tasarlayan öðrencide düþünceleriyle yeni bir yaratýmortaya koymaktadýr.

Her ikisinin de desteklenmesi veödüllendirilmesi yaratýcý düþüncelerindevamý için gereklidir.

Kiþiler ve toplumlar ancak bu þekildeyükselebilir ve gelecek nesillere yapýla-bilecek hizmetlerin en önemlisi düþün-me faaliyetinin kendisini yüceltmektir.Düþünceler bize bilgilerin saklý olduðuyolu gösterir ve aydýnlatýr.

"Ýnsanlara, bir þeyin nasýl yapýlmasýgerektiðini söylemeyin. Yapýlmasýný

iste-diðiniz

þeyin neolduðunu

söyleyin veyaratýcýlýk-larýyla sizi

nasýl hayranbýraktýklarýný

görün."

George S. Patton

Page 32: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI

yýlý "Uluslararasý ToprakYýlý" olarak ilan edildi amaDr. Vandana Shiva'ya göre

bir sonraki yýl, gerçek demokrasi ile tüzelgüçlere karþý verilen savaþýn kazanýlmasýkonusunda önemli geliþmelere sahne olacak

Dr. Shiva petrolün yarattýðý problemlerecevabýn toprakta, umudun ise her yerdekiorganik bahçelerde olduðunu, gerçek gýdayetiþtiren çiftliklerin dünyayý mahvolmanýneþiðine getiren küresel neoliberalizmin gövdegösterisine son vermeye yardýmcý olacakgüçte olduðunu söyledi.

Geçen yýl Birleþmiþ Milletlerin Gýda veTarým Organizasyonu büyüyen þehirlerin,ormanlarýn yok edilmesinin, sürdürülebilirolmayan toprak kullanýmýnýn, kirliliðin, aþýrýotlatma ve iklim deðiþikliðinin dünyanýn gýdave çiftçilik sistemlerini tehdit ettiði' gerekçe-siyle 2015 yýlýnýn "Uluslararasý Toprak Yýlý"olarak kutlanacaðýný resmi olarak ilan etti.

"Hangi sorunla karþýlaþýrsak karþýlaþalýmcevabýný tohum ve toprakta buluyoruz. Þiddet

ve savaþ sorunu, açlýk ve hastalýk sorunu,demokrasinin yok edilmesi sorunu....."

Birçoklarý Gýda ve Tarým Organizasyonu'-nun beyanýný büyük ölçüde sembolik bir jestolarak görüyor. Birçok organik gýda vesürdürülebilir tarým destekleyicisi de buadlandýrmayý kendi mesajlarýnýn da birparçasý olarak görmeyi tercih ediyor.Topraðýn ve toprak saðlýðýnýn küçümsen-memesi gerektiðini, bunun aksine bu mese-lelerin insanlýðýn dünyanýn ekonomik sistemi,demokrasisi, enerji üretimi ve kendinibeslemesi konularýndaki dönüþüm için yap-masý gereken tartýþmalarýn ve politikadeðiþikliklerinin merkezine yerleþtirilmesigerektiðini belirtiyor.

Sözkonusu sorunlar ve mücadeleriözetleyen bir nitelikle, dünyanýn en tanýnmýþdemokrasi ve organik tarým savunucularýndanbiri olan Hindistanlý aktivist ve tohum kurtar-ma organizasyonu Navdanya'nýn kurucusu

V. Shiva, insan haklarý ve Toprak Ana'yakarþý tüzel güçlerin sergilediði doymazlýk ve

30

“Sorun Ne Olursa Olsun Çözüm Tohumda ve Toprakta”Yazar: Jon Queally, Çeviren: Bahar Baþtüzel

"Gezegenin tamamý dirilen hayat ve yenilenen sevgiyle tek bir çatý altýnda toplananakadar insanla, tohumla, toplumla, topraðýný karýþ karýþ ektiðimiz diðer dünyayýyaratmaya devam edeceðiz. Asla vazgeçmeyeceðiz" Vandana Shiva

2015

Page 33: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI

saygýsýzlýða, insan haklarýný ve gezegeninhayatý sürdürebilirliðini tahrip eden neoliberalekonomik modele karþý savaþan herkesi takdirediyor. 2014 yýlýnýn "Hepimiz Tohumuz"cümlesinin dünyada geniþ yanký bulduðunusöylüyor ve 'bir süre toprak altýnda olabiliriz,ama zamaný geldiðinde çimlenip bütün potan-siyelimizle filiz vereceðiz' diyor.

Vandana Shiva 2015'in baþlamasýylaberaber 'Toprak Yýlý'ný dört gözle bekleyenküresel aktivistlerin, iklim, ekonomi ve sosyaladalet kavramlarý için gerekli olan küreselhareketin temelini oluþturan kiþi ve organiza-syonlarýn bu seneyi "topraða benzerlik,toprakçýlýk ve kökleþme'yýlý olarak anmasýnýsevinçle karþýlýyor.

Önümüzdeki yýl aktivistlerin ve iyi niyetlivatandaþlarýn ektiði ve ekeceði 'Umut vesevgi', 'Bereket ve yaratýcýlýk' tohumlarýnýn,politik ve kültürel tohumlar olmanýn yaný sýra'çoðalacaðýný ve yol gösterici olacaðýný' dasözlerine ekliyor. 'Tohum yýlý'nda, 'ToprakAna ile aramýzdaki baðý kutlayalým. Bizler desonuç olarak topraktan geliyoruz' dedi.

Dr. Shiva, 'Karþýlaþtýðýmýz her krizinçözümünü tohum ve toprakta buluyoruz.Þiddet ve savaþ, açlýk ve hastalýk,demokrasinin yok edilmesi krizleri. Tüzelgüçler kendilerini bize birer kiþi olarak gös-teriyorlar, bizi buna inandýrmaya çalýþmalarý-na izin vermeyeceðiz. Onlar resmi kurum-lardýr ve yerleri de orasýdýr. Ýnsanlar hangi iþetkinliðinin sürdürebilirlik saðlayacaðýnademokratik iþleyiþlerle izin verir. Hangisininadil ve yansýz olduðuna, hangisinin gezegen-deki hayata, tüm canlýlara ve tüm insanlarasaygý çerçevesi içinde deðer verdiðine kararverir.' dedi.

Shiva tüzel kiþiler tarafýndan Hawaii'dekiVermont ve Maui gibi yerlerde genetiðideðiþtirilmiþ organizmalara (GDO)'nunyasaklanmasýný savunan vatandaþlara karþýaçýlan davalarýn þirketlerin kendilerini kiþiolarak gösterme çabalarýyla ortaya çýkan birmaskaralýk örneði olduðunu belirtiyor. Bu tiphareketlerin þirketler tarafýndan planlananýnaksine gerçekliðin içinde gerçeklikler yarat-týðýný, bunun da gezegenin yaþayan bir ekolo-jik süreç olduðu gerçeði olduðunu söylüyor.Bu tip bir gerçeðin, þirketlerin kampanyalarýve yalan yanlýþ bilgileriyle deðil, vatan-daþlarýn sýradan hayatlarýyla ve demokratikkurallarla þekilleneceðini de sözlerine ekliyor.

Shiva'ya göre gerçek demokrasi için savaþ'2015 yýlýnýn tek baþýna en büyük zorluðu'olacak. Bu zorluk içerisinde, 2015 'Topraðýnyýlý' baðlamýnda, 'fosil yakýtýn yarattýðý tahrib-atýn çözümü'nün agroekoloji olarak da tabiredilen organik ve ekolojik tarýmdan geçtiðinihatýrlatýyor.

"Petrol deðil Toprak" ( Soil Not Oil) adlýkitabýndan alýntýlar yapan Shiva, 'petrolünyarattýðý problemlere çözümün dünyanýn heryerinde topraktan geçtiðini söylüyor.

"Ortak bir problem olan iklim deðiþikliðive biyolojik çeþitliliðin azalmasý sorunlarý,yaþamýn sevinçle kutlandýðý, biyolojikçeþitlilik, refah ve bereketle dolu ekili alanlarkurularak çözümlenebilir. Her yere umutbahçeleri ve gerçek gýda saðlayan çiftlikleryapýlmalý. Gezegenin tamamý dirilen hayatve yenilenen sevgiyle tek bir çatý altýndatoplanana kadar insanla, tohumla, toplumlatopraðýný karýþ karýþ ektiðimiz diðer dünyayýyaratmaya devam edeceðiz. Aslavazgeçmeyeceðiz" diyor.

31

Page 34: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI32

apýlan son araþtýrmaya göre,iklim deðiþikliðinin gýda üre-timi üzerindeki etkileri 2050

yýlýnda 500,000 kiþinin hayatýna malolabilir. Uzmanlar, iklim deðiþikliðininsebze, meyve ve et üretiminde azal-maya sebep olacaðýný ve bunun datüketimi doðrudan etkilemesiyle insan

saðlýðý üzerinde ciddi sonuçlarý ola-caðýný belirtiyor.

Artan nüfus ve gýda talebine raðmenartan sýcaklýklarýn sebep olacaðý kurak-lýk ve aþýrý hava olaylarý sebebiyleiklim deðiþikliði ile mücadelede önemliadýmlar atýlmadýðý sürece gýda güven-

Ýklim Deðiþikliði Sonucu Gýda Kýtlýðý Washington Post'danÇeviren: Özge Geyik

Y

Page 35: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI33

liðinin tehlikedeolduðu uzun süredirvurgulanan birsorun.

Bu yüzdenuzmanlar sonzamanlarda iklimdeðiþikliðinin gýdasistemleri ve bununsonuçlarýnýn dainsanlar üzerineetkilerini anlaya-bilmek için modeller kuruyor. BirleþikKrallýk'tan bir grup araþtýrmacý sonçalýþmalarýnda bir adým daha ileri gidipsadece iklim temelli deðiþimin gýdatüketimini nasýl etkileyeceðini deðil,ayný zamanda buna baðlý deðiþenbeslenme tiplerinin de gelecekte ölümoranlarýný nasýl etkileyeceðini araþtýrdý.

Oxford Üniversitesinde "GýdanýnGeleceði" adlý program dâhilindeçalýþan araþtýrmacýlar, 2050 yýlýnda1986-2005 yýllarý arasýndaki ortalamasýcaklýklara kýyasla 2 derecelik bir artýþöngören iklim modeli yardýmýyla küre-sel gýda üretim ve tüketimi benzetimiyaptýlar. Buna ek olarak, deðiþen buüretim ve tüketim biçimlerinin insansaðlýðýna etkisini de modellediler venihayetinde tüm bu etkileri baz senaryoolarak aldýklarý ve iklim deðiþikliðininolmadýðý senaryo sonuçlarýylakarþýlaþtýrdýlar.

Ýklim deðiþikliðinin olmadýðý senar-yoda gýda üretimi 2050 senesinde%10.3 oranýnda artarken 2 derecelik

artýþta %3.2'lik bir azalma oldu. Bu da,%4 daha az meyve ve sebzeye ekolarak %0.7 daha az et tüketimine tek-abül etti modellemeye göre.

Saðlýk etkilerine gelindiðinde ise,iklim deðiþikliði olmayan senaryodaartan gýda üretimi 2050'yegelindiðinde, 2010'a kýyasla, 2 milyoninsanýn hayatýný kurtarabilirken iklimdeðiþikliði koþullarýnda bu sayýnýn %28azaldýðý, yani 529,000 kiþinin hayatýnýntehlikede olduðu bulundu.

Deðiþen besinlenme tipinin, özellikledaha az meyve ve sebze tüketimi sonu-cu, besin eksikliði ve yetersiz kalorialýmýna sebep olacaðý fakat bu etkilerindünyanýn her yerinde ayný boyutlardaolmayacaðý gözlemlendi. Sebze vemeyve tüketimi eksikliðine baðlý ölüm-ler genelde yüksek gelirli ülkelerde veBatý Pasifik, Avrupa ve DoðuAkdeniz'deki orta ve alt gelir düzeyinemensup ülkelerde görülürken Afrika veGüneydoðu Asya'da ise, özellikleHindistan ve Çin'de, yetersiz kalorialýmý baskýn çýktý.

Page 36: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI34

Daha düþük kalori alýmý Orta veGüney Amerika ile Afrika ve DoðuAkdeniz'in bir kýsmýnda obezitede azal-ma sonucu bazý hayatlarý kurtarsa dabu sayý ayný sebeple yaþamýný yitiren-lerin sayýsýnýn çok altýnda gözlemlendi.Ýklim deðiþikliði ile mücadele duru-munda ise binlerce kiþinin hayatý kur-tulabilir. Orta dereceli, yani 2 dereceliksýcaklýk artýþýný görmediðimiz iklimsenaryosunda iklim deðiþikliðine baðlýölüm oranýnda %30'luk bir azalmayaek olarak çok daha katý ve baðlayýcýpolitikalarýn izlendiði iklim deðiþikliðiazaltým senaryosunda bu oran %70'ekadar çýktý.

Ýklim deðiþikliðinin sebep olacaðýölümler elbette ki sadece gýda sebepliolmayacak; salgýn hastalýklar, doðalfelâketler, iklim göçleri ve toplumsalhuzursuzluklar iklim deðiþikliðiningetireceði ve hattâ hâlihazýrda getirdiðisorunlardan bazýlarý. Fakat uzmanlar

iklim deðiþikliðine adaptasyonda halksaðlýðý programlarýnýn öneminin altýnýçiziyor. Auckland ÜniversitesindenAlistair Woodward çalýþma hakkýndakiyorumlarýnda, verilerdeki ve kurulanmodellerdeki belirsizliðin önümüzdeki30-40 seneyi öngörüde kýsýtlamalaryarattýðýný kabul etse de gelecektekimuhtemel risklerin ve acil olarak alýn-masý gereken önlemlerin azýmsanma-masý gerektiði konusunda uyarýyor.Bunlara ek olarak, çalýþma kapsamýnadâhil edilmeyen balýkçýlýk, gýdalarýnbesin deðerindeki deðiþim ve iklimdeðiþikliðiyle mücadelede metansalýnýmýný azaltmak için hayvancýlýktaizlenebilecek yöntemler ve daha pekçok unsur da küresel gýda güvenliðindeetkili.

Sonuç olarak, iklim deðiþikliðiylemücadelenin hayat memat meselesiolduðu bu çalýþmayla bir kez dahakanýtlandý.

Page 37: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI35

Aklýmýz, En KýymetlimizNelda Ýnan

Doðru iþlemeyen akýl neye yarar ki? Saatin iyiliði koþmasýnda deðil,doðru gitmesindedir. (Vauvenargues)

Arapça sözlüklerde çeþitli mânâlarý olan akýl kelimesi de "baðlamak"anlamýnda kullanýlýr. Diðer bir deyiþle, birbirine uygun iki nesne veyaiki kavram arasýnda baðlantý kurmaktýr. Mesela, anahtar ve kilitsözcükleri arasýnda bir iliþki yani bir baðlantýnýn var olmasý gibi...

Page 38: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI36

erkes bilir akýllý olmanýnüstün bir meziyet olduðunuancak zeki olmaya en büyükpuaný verirler. Malum

çaðýmýz zekânýn göstergesi olduðudüþünülen bilginin ve dehanýn çaðý..Diðer bir deyiþle hýzlý düþünmenin,hýzlý ama en iyi kararlarý vermenin,kiþiyi sýranýn dýþýna çýkarabilecekhünerlere sahip olmanýn, muhteþembir öðrenci, bir iþ adamý veya kadýnýolabilmenin, kýsacasý olmazsa olmazdiye kabul edilen ve sadece onunlafark atýlabildiðine inanýlan baþarýyýhedeflemenin çaðý....

Beynimizin hýz fonksiyonu olanzekâmýz elbet ki yaþamýmýz için önem-li bir varlýðýmýz. Peki ya aklýmýz? Pekiya aklýmýzýn bize neden verilmiþolduðu gerçeði?

Yeryüzünün eþref-i mahlûkatý olanbizler, bizdeki hazinenin veya doðruçalýþtýrýldýðýnda mucizeler yaratabile-cek mekanizmanýn farkýnda mýyýz?Diðer canlýlarda olmayan akýlladonatýlmýþ olmanýn hakkýný tam vere-biliyor muyuz?

Akýl, taným olarak doðruyu yanlýþtan,iyiyi kötüden, faydalýyý zararlýdan ayýr-maya yarayan kuvvet, ölçü âletidir.Kimi filozoflara göre de akýl: "Vahiy,inanç, sezgi, duygu, duyum, algý vedeneyden farklý olarak, salt insana özgüolan bilme yetisi, doðru düþünme vehüküm verme yeteneði, kavram oluþ-turma gücüdür. Immanuel Kant'a göre

aklýn sýnýrlarý þöyle çizilmiþtir: "Akýl,görüngülerin benzerliðinden kurallaravarma yeteneðidir."

Rudolf Eisler'in tanýmý ise dahaayrýntýlýdýr: "Akýl, ruhun bir bütünolarak anlama, (doðru) kavrama (soyut-lama) hükme varma kapasitesidir.Kýsacasý akýl, birbiriyle baðlantýkurarak kýyaslayan, inceleyen düþünceve anlama, yani kelimelerin ve kavram-larýn mânâlarýný bilme yeteneði demek-tir." Arapça sözlüklerde çeþitli mânâlarýolan akýl kelimesi de "baðlamak"anlamýnda kullanýlýr. Diðer bir deyiþle,birbirine uygun iki nesne veya ikikavram arasýnda baðlantý kurmaktýr.Mesela, anahtar ve kilit sözcükleriarasýnda bir iliþki yani bir baðlantýnýnvar olmasý gibi...

Akýl, insan için hayati önem taþýyanve bir anlamda insaný insan yapan enönemli özelliklerden biridir. Derindüþünebilmek, incelikleri kavraya-bilmek, hikmetli konuþabilmek,doðruyu yanlýþý birbirinden ayýrt ede-bilmek ancak akýl sayesinde mümkünolabilir.

Aklýmýz her bilgiyi alan, geliþmekiçin varedilmiþ olan en kýymetliyerimizdir. Akýl basit çaðrýþýmlarla,içgüdülerle deðil, muhakeme yolu ileyargýlama ve hareket etme yeteneðidir.Daha özel olarak, iyi düþünmek vehüküm vermek yeteneði diye de tarifedilebilir. Ýnsan bu akýl sayesinde kendidavranýþýný bilme, kendini kendine

H

Page 39: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI37

tanýtma,yargýlama vetayin etmekabiliyetinesahiptir. Aklýçalýþtýracaken iyi motordüþünceninhareketegeçmesidir.Yani düþün-mek aklýçalýþtýrmanýnen iyiyoludur. Busebeptendirki akýl iþlevi-ni düþünerekyerine getirir. Mantýklý düþünmek iseaklýn doðru iþlediðini gösterir.

Bu nedenledir ki Ruh ve SinirHastalýklarý Merkezlerinde tedavigören hastalar için, akýllarýný deðil,mantýklý düþünme kabiliyetlerini kay-betmiþlerdir denilir.

Þüphesiz ki düþünmesini bilen birakla, akýl hürriyetine ve düþünce son-suzluðuna sahip olmamýz büyük birnimet ve þükür vesilesidir bizler için.Nitekim insanlýk için hayýrlý olan þey-leri akýllarýyla düþünenler bulmuþturhep. Düþünce akýl ve mantýktan bu ne-denle ayrýlamaz. Ýnsan bilgiyle düþüne-bilir. Düþünmek ise aklý çalýþtýrýr.

Aklýmýzýn geliþmesi için bilgi vetecrübe elzemdir ve gereklidir.

Aklýmýzý bilgi ve tecrübeyle besleyereksaf doðruyu ve yanlýþý görebiliriz elbet.

Ýnsanýn tekâmülünde aklýnvazgeçilmez bir yeri vardýr. Þöyle kidüþünerek aklýmýzý çalýþtýrýr, böyleceaklýmýzla da ruhumuzu terbiye etmiþ,onu yeni kaidelere doðru yükseltmiþoluruz. Geldiðimiz yeni farkýndalýkseviyemizde, yeni tecrübeler yapar,yeni bilgiler ekler, böylece aklýmýzýbiraz daha geliþtirmiþ oluruz. Buböylece sonsuzluða kadar uzanan birspiral gibi geniþler gider.

Aklýmýz iyi ile kötüyü, doðru ile yan-lýþý ayýrmamýzý saðlayan çok önemli birgüçtür ve ruhtan ayrý bir hüviyetivardýr. Çünkü aklýmýz doðrudanYaradan’dan gelen bir özdür. Aklýmýzölümden sonra da ruhla beraber hareket

Page 40: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI38

eden önemli bir melekemizdir. Akýl bil-gileri kullanarak doðruyu bulur ve odoðruyu ruha aktarýr. Bilgiler akla yolgösterir, yolunu aydýnlatýr, olaylarýniþleme, oluþma yolunu gösterir. Akýlkendi yapýsý gereði geliþir, yeni ustalýk-lar, yeni maharetler, yeni melekelerkazanýr. Ama akýl bilgiden oluþmaz.Yapý taþý bilgi deðildir aklýn. Akýl bil-giyi kullanarak geliþir. Çünkü bilgitýpký bir katalizör gibi hareket eder.Týpký bir çiçeðin tohumunda o çiçeðinbütün özelliklerini, rengini, þeklini,kokusunu, büyüklüðünü ve cinsini sak-lamasý gibidir bu. Tohum topraðýn,suyun ve havanýn etkisiyle filizleninceiçinde saklý olan özellikleri ortayakoyar. Ama ne toprak, ne su ne de havao özelliklerin esasý, aslý ve yapý taþýdeðildirler. Akýl da içinde saklý bulunanözellikleri, güçleri ve yetenekleri bil-giyle, tecrübeyle ve düþünceylegeliþtirir. Tecrübeler de içindeki somut

bilgilerle aklý geliþtirirler. Aklýn doðruçalýþmasýnýn önündeki perdelerinbaþýnda öfke ve kin gelir. Bunlar fay-dayý süpürürler, zararý getirirler. Ayrýcaen önemlisi vesvese verenin, bilmedik-lerimiz az bildiklerimiz ve bildikleri-mizle birlikte düþüncelerimiz kanalýylabizi olumsuz etkilemesi de vardýr.Aklýmýz gönüllerimizi yýkayabilecek,temizleyecek ve ona hükmedebilecekyegâne güçtür. Bu nedenle insanýnaklýný gönlü ile barýþtýrmasý gerekiryani aklý ile gönlünü bir etmesi gerekir.Gönüllerimiz açýldýkça, aklýmýz da onispette bizi aþacaktýr.

Yaradan bizi akýl yönünden serbestve hür býrakmýþtýr. Yaradan gönülle-rimizi ve aklýmýzý bize býrakmýþtýr.Bununla birlikte aklýmýzý O'nundilediðince hür kullanabilmek için degönüllerimizi O'na yer yapmayý, O'nasaðlam bir þekilde inanmamýzý bekler.

Page 41: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI39

Ayrýca iyi, doðru, çalýþkan, bilgili vesevgi dolu olmamýzý, yalandan mutlakkaçmamýzý diler.

Kuran'da da insanlara, çok üstün birhayat tarzý, çok ileri bir kavrayýþ vedüþünme yeteneði sunan "akýl" gibibüyük bir nimetin varlýðýndanbahsedilmiþtir:

"Ýþte bu (Kuran) O'nun yalnýzca birtek ilah olduðunu bilsinler ve temizakýl sahipleri iyice öðüt alýp düþünsün-ler diye bir bildirip-duyurmadýr.Andolsun, onlarýn kýssalarýnda temizakýl sahipleri için ibretler vardýr "(Ýbrahim Suresi, 52)

Buradaki temiz akýl, düþüncelerinivesvese verenden arýndýrmýþ, nefsiniterbiye etmiþ, egolarýndan sýyrýlmýþ,aklýyla gönlüne hükmetmeyi ve sevgiyiöðrenmiþ akýldýr.

Aklýmýzý geliþtirerek varmamýz iste-nen yer, gerçekte bu temiz akla yanigüçlü akla sahip olmaktýr. Böyle birinsan her þeyden önce aklýný terbiyeedebilmiþ birisidir. Böyle bir insan,düþüncelerini ve mantýðýný kullanarakaldýðý bilgileri doðru esaslara göre iyideðerlendirendir. Aklýný yanlýþtançabuk çekebilendir. Kendini en doðruþekilde yoklayýp, yerini bulabilendir.Saygýnýn ve sevginin gereðini bilendir.Aklýný dilediði istikamete sevk ede-bilme hünerini kazanmýþ biridir.Hepsinden öte böyle biri gönlünüYaradan’ýn yeri haline getirmiþtir.Yaradan'a duyulan inancýn kazandýrdýðý

bu özellik, kiþinin doðruyu yanlýþtanayýrabilmesini ve böylece yaþamýn hersafhasýnda en doðru þekildedüþünebilmesini, en saðlýklý deðer-lendirmeleri yapabilmesini ve en isa-betli kararlarý alabilmesini saðlamak-tadýr. Akýl sahibi bir insan, karþýlaþtýðýolaylarda pek çok insanýn göremediðidetaylarý görebilir, ince teþhisler yapa-bilir ve olaylardan en doðru ve en hik-metli sonuçlarý çýkarabilir. Ýleriye yöne-lik projelerde çok aþamalý düþünebilir,karþýlaþýlabilecek durumlarý öncedentespit edebilir ve kusursuz planlamalaryapabilir. Ayný þekilde geçmiþtekitecrübelerini de en iyi þekilde deðer-lendirerek, bunlarý en gerekli yerlerdeen akýlcý þekilde kullanabilir. Olaylarýberrak bir akýlla deðerlendirebildiðiiçin yaptýðý her iþ hayýrlý, konuþtuðuher söz hikmetli ve gösterdiði her tavýrolabilecek en ideal niteliktedir.

Tüm bunlarýn yanýnda akýl aynýzamanda da kiþinin ruhunda, güzellik-lerden çok fazla zevk alabilmesinisaðlayan bir derinlik oluþturur. Bunedenle çoðu insanýn sýradankarþýladýðý ve büyük bir alýþkanlýklabaktýðý pek çok þeyin ardýnda gizlenengüzellikleri, akýl sahibi insanlar hemengörebilirler.

Akýl insanýn yaþamýna ciddiyetle vesorumlulukla bakabilmesinin, varoluþu-nun esas nedenini bulabilmesinin dearacýdýr. Onu en güzel þekilde kullan-mayý bilmek þüphesiz ki bizi en güzel,en temiz ve O'na en yakýn olan yereulaþtýracaktýr.

Page 42: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI40

eniden selâmlar sevgili varlýk-lar. Son birkaç celsede sizlerebilinç olmakla birlikte aynýzamanda fizik olan bir þeyden

söz ediyoruz ve bu sizin çok boyutlu-luðunuzla, hücresel yapýnýzla, bilinci-nizle ve paradigmalarý bir gerçekliktenbaþka bir gerçekliðe nasýl götürdüðü-nüzle ilgilidir. Daha önce söyledikleri-mizi bugün biraz geliþtirmek istiyoruz.Bu celse fizikle deðil, bilinçle ilgilidir.Bu celse sizinle ve gelmekte olanlarlailgilidir. Þimdi sizlerden odadaki

gerçekliðinizi yeniden ayarlamanýzýistiyorum.

Bu Ruh'tan gelen bir mesajdýr. Busizi çok seven Yaratýcý kaynaktan gelenhayýrsever ve güzel bir mesajdýr.Yaratýcý kaynaðýn sizlerin ölçebile-ceðiniz herhangi bir þeyden çok dahayüksek bilinci olduðunu söyleye-bilirsiniz. Karanlýða yer yoktur. Aynensevgide olduðu gibi, Tanrý'nýn hayýrse-verliði de duygularýn kralýdýr. Bunugeçebilen baþka hiçbir enerji yoktur.

Y

Gerçek Fizikle BirleþmeKryon Celsesi,

Medyum: Lee Carroll, 2. Nisan.2016, Berkeley Springs - West Virginia

Ses kaydýndan çözümleme ve çeviri: Necati Tarýman

Page 43: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI41

Sevgi fiziðin de, evrenin de tamamýndayaygýn olarak mevcuttur. Ýleride birgün bilim, deneylerden hayýrseverdönüþlerle sezgilerin ona yapýlacakbazý þeyleri göstermesini bekleyebile-cektir ve o zaman deneylerin sonucu-nun ne olabileceði hakkýnda herhangibir soru olmayacaktýr. Ýleride deneyleryapýlmadan önce bilimsel yönteminþüphe edilen deðil, bilinen bir þeyiortaya çýkaracaðý hayýrseverlikdolayýsýyla hissedilecektir. Tüm bunlargelmekte olanýn parçasýdýr.

Bu konularla ilgili olarak geçmiþtebirçok celsede bilgi vermiþtik ancaközellikle son üç celsede araya bir çevir-men girmiþ olduðunu dikkate alarakburada hazýr arada çevirmen yokken vebiz çevirmene gerek göstermeyen birdilde konuþurken, sözü edilen celse-lerde söylemiþ olduðumuz bazý þeyleritekrardan ifade etmek istiyoruz. Þöhretitüm dünyaya yayýlmýþ ve çok bilinenbir bilim adamý hakkýnda bazý þeylersöylemek istiyoruz. Yine Einsteinhakkýnda konuþacaðýz.

Einstein ileri yaþlara geldikten sonra-ki döneminde Kuantum fiziði ile sürek-li kavga halindeydi. Einstein prensipolarak potansiyellere inanmýyordu, esasolarak ampirik (deneysel) düþünen birinsandý ama buna raðmen þimdi size buadamýn ilk Kuantum fizikçisi olduðunusöylüyorum. Einstein insanlara herke-sin doðal olarak mutlak þekilde istik-rarlý, sürekli ve deneysel bazda asladeðiþtirilemeyen bir büyüklük olarakkabul ettiði bir þeyin deðiþtirilebilir,

yani izafi olduðunu gösterdi. Özelliklede sizlerin içinde yaþadýðýnýz vegerçeklik olarak kabul ettiðiniz ortam-da fiziksel olarak bazý þeyler hep aynýþekilde davranýrlar ve deðiþtirilemezler.Aslýnda bunlar deðiþtirilebilir olsalarzaten sizin gerçekliðiniz olmazlardý.

Bir gün Einstein çýkageldi ve insan-larýn gezegende en istikrarlý ve sürekliþey olarak kabul ettiði Zaman'ýndeðiþtirilebilir, yani izafi olduðunu gös-terdi. Einstein tarafýndan ortaya atýlanizafiyet (görecelilik) teorisi zamanlailgiliydi ve Zaman o kadar istikrarlý vesürekliydi ki, nanosaniyeler olarak bileölçülebiliyordu. Zaman öylesineistikrarlý ve deðiþmezdi ki, çok ufakparçalara bölünebiliyor ve kesin olarakhesaplanabiliyordu. Gel gör ki, tam dabu istikrarlý ve sürekli Zaman aslýndadeðiþkendi ve Einstein biri hareketli,diðeri bir anlamda sabit olan iki insanýörnek göstermek suretiyle bunu açýkçaortaya koydu.

Onun örneðinde iki insandan (ikizdiyelim) biri bir uzay gemisine binipbir yýl süreyle uzayda (yaklaþýk) ýþýkhýzý ile seyahat ederken, diðeri dünyadakalýp normal yaþamýna devam etmekte-dir. Uzay gemisi içindeki kiþi bir yýlsonra dünyaya döndüðünde bir yýl dahayaþlanmýþtýr ama gezegen ve oradayaþayanlar (ikiz dahil) bir yýldan dahafazla yaþlanmýþ olacaktýr (yaklaþýkolarak 7 yýl). Bu durumda uzay yolcusuçok hýzlý hareket etmek suretiylegeldiði yere (dünya) kýyasla ve göreceliolarak zamanýný yavaþlatmýþ olmak-

Page 44: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI42

tadýr. Ne uzay yolcusu, ne de dünyadayaþayanlar ayrý olduklarý sürede bununfarkýnda deðillerdir ama yenidenbiraraya gelindiðinde bu olgu açýkçaortaya çýkar. Ýþte bu postüla ileherkesin o döneme kadar asla deðiþmezolarak kabul ettiði bir þeyin aslýndadeðiþken olduðu ortaya atýlmýþ oldu.

Þimdi burada biraz duralým. BuKuantum fiziðidir çünkü deðiþmez vedeðiþtirilemez olarak kabul edilen birþeyi yeniden ve farklý þekilde tanýmla-maktadýr. Þimdi geri gidip hýz ilezaman arasýndaki iliþkiye bakalým.Sizler üç boyutta, hattâ dört boyuttakidüþünce sürecinde her þeyi doðrusal-laþtýrýrsýnýz ve insan için anlamlý ola-bilmesi için de bu böyle olmak zorun-dadýr zaten. Hýz iki nokta arasýndakibelli mesafe ile bu mesafeyi kat etmekiçin gerekli zaman arasýndaki iliþkiolmaktadýr. Eðer bir otomobil ilehareket halindeyseniz, A ile B arasýnda-ki mesafe yürümeye ve koþmaya göredaha kýsa zamanda kat edilecektir.

Þimdi biraz mantýðýn kenarýndan bak-mayý deneyelim isterseniz. Bir daireüzerinde hareket ederken de bu kadarhýzlý gidebilir misiniz? Gayet tabiigidebilirsiniz. Þimdilik merkezkaçkuvveti olarak kabul ettiðiniz þeyigözardý edelim. Zaten merkezkaçkuvvet de yanlýþ tanýmlanmýþtýr. Ozaman þimdi düz çizgi üzerinde gitmekyerine daire üzerinde çok hýzlý hareketedelim. Üzerinde hareket ettiðimizdaireyi, bu daire hücresel yapýnýz olanakadar giderek küçültelim.

Bundan önce "daha yüksek düzeydetitreþmek" ifadesini kullanmýþtýk. Siziniçin titreþmek "salýným" demektir ve buda ileri geri hareketidir ama aslýnda budairesel harekettir. Sizler bir daireüzerinde titreþmektesiniz ve çok boyut-lu olan bu enerjide hücresel yapýnýzgiderek hýzlanmaktadýr. Þimdi yavaþyavaþ resmi görmeye baþladýnýz mý? Yaþimdi aranýzdan birinin hücresel yapýsýdiðerlerine göre çok daha hýzlý hareketetmeye baþlarsa ne olur? Ýzafiyetteorisini en saf halinde kullanarak veEinstein tarafýndan belirlenmiþ olanbazý hýz sýnýrlarýný gözardý etmeksuretiyle hýzlý hareket etmeye baþlamýþolan o kiþinin saatinin yavaþlamasýnýnmümkün olabileceðini ve göreceliolarak da diðerlerinin saatlerinin dahahýzlý çalýþacaðýný anlayabiliyormusunuz? Bunun sonucu o kiþinindiðerlerine göre çok daha uzun biryaþam sürmesidir.

Size biraz önce yüksek düzeydetitreþen bir ruhun daha uzun yaþa-masýnýn Kuantum düzeydeki cevabýnýverdim. Bunun nedeni bilinç aracýlýðýile zamanýn deðiþtiriliyor olmasýdýr.Bunlarý, zaten bildiðiniz þeylerle iliþkikurabilmeniz için anlattým. Olaya buaçýdan baktýðýnýzda bunun metafizikteyeri olan ve herhangi bir temele otur-mayan bir takým uçuk fikirler olmadýðýaçýkça görülmektedir. Ýþte Einsteinbunu gösterdi ve sizler bunu hücreseldüzeyde yapýyorsunuz.

Þimdi size daha önce hiç açýkla-mamýþ olduðum bilgiyi vereceðim ama

Page 45: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI43

bu bilgi kýsa süre içinde bilimsel olarakaçýklanacaktýr zaten. Mucitler tedricençok boyutlu gerçekliðe girmeyebaþlamýþlardýr. Bunu bilmiyor olabilir-ler ama onlar çok boyutlu bazý prensip-leri kullanmaya baþlamýþlardýr. Sizealýþýk olduðunuz bir paradigmayýsöylemek istiyorum. Mekanik olarakçalýþan her türlü âletin mutlaka bir güçkaynaðý olmalýdýr. Aslýnda güç kaynaðýdediðinizde her þey sonunda ateþedöndürülür ve bunun anlamý da ortadabir ateþ olmasý gerekliliðidir. Herhangibir þekilde de olsa, bir þeyi hareketettirmek, hýzlandýrmak için genellikleýsý gereklidir. Ateþ ýþýða eþittir. Ateþhesaplamaya eþittir. Ýþi esasýna döndür-düðünüzde gezegenin unsurlarýnýn (ele-mentlerinin) yaratmýþ olduðunuz birþeye yakýt saðlamasý ile karþýlaþýrsýnýz.Zaman içinde ateþin kullanýlmasýndaçok yüksek randýmanla çalýþacaksýnýz(bu bir teþbihtir). Ancak, sonuçitibarýyla bir yerlerde bir güç kaynaðý,güç arzý olmasý gerekmektedir.

Size söylemeye çalýþtýðým husus üçboyutta herhangi bir þeyin enerji gibigörünebilmesi için onun bir þekildeçalýþmaya baþlamasýný saðlamak gerek-tiðidir. Bu az da olabilir, çok da ola-bilir. Bu üç boyut paradigmasýdýr.Bunun geliþip baþka herhangi bir þeyedönüþebilmesi için önünüzde olan birþeyden gelmesi gerekmektedir ve dahaönce söylediðim gibi, sizler bu konudagiderek daha iyi oluyorsunuz.

Peki, Kuantum enerjiden ne haber?Kuantum enerji doðrusal deðildir. Eðer

Kuantum enerjinin güç kaynaðýnaihtiyacý olmadýðýný söylesem bu yanlýþolurdu ama Kuantum enerjinin üçboyutlu doðrusal güç kaynaðýna ihti-yacý olmadýðýný söylersem bu doðruolur. Size Kuantum fizikçilerin vemucitlerin bildikleri bir aksiyomusöylemek istiyorum. Ýþ yapabilmek,geliþtirmek ve kullanmak amacýnayönelik olarak Kuantum enerjiye sahipolabilmek için bir Kuantum kaynakolmasý gerekmektedir. Kuantum haleyakýnlýðý veya benzerliði olan bir kay-nak olmaksýzýn Kuantum enerji yarata-mazsýnýz veya Kuantum enerjiyi kulla-narak herhangi bir þey inþa ede-mezsiniz. Þimdi size Kuantumkelimesini tanýmlamak istiyorum.Bugün kullanýlan þekliyle Kuantumçok boyutlu anlamýna gelmektedir.Fizik esas olarak alýnýrsa, bu Kuantumkelimesinin standart tanýmý deðildirama biz bu kelimeyi farklý olarak kul-lanýyoruz ve buna göre Kuantum çokboyutlu demek olmaktadýr.

Bu gezegende herhangi bir biçimdegeliþtirilmiþ olan çok boyutlu enerjininçok boyutlu kaynaðý olmasý gerekmek-tedir. Buna ileride itme çekme enerjisibile denecektir çünkü çok boyutluluðundinamikleri ortaya çýktýðýnda bununitme çekme þeklinde çalýþtýðý anlaþýla-caktýr. Doðrusal sistemde bir güç kay-naðý herhangi bir þeyi bir yönde iter vebu þey daha sonra baþka bir iþ yapar.Burada itme çekme durumu yoktur.Sizin yaþadýðýnýz dünyada itme çekmeenerjisine en yakýn gelen þey Kuantumzihni olan bir kiþi tarafýndan geliþtiril-

Page 46: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI44

miþti ve buna alternatif akým diyor-sunuz. Ýþte bu itme çekmedir. Odadabir mühendis varsa, benim haklýolduðumu bildiði için kýkýrdayacaktýr.Eðer alternatif akýmýn faz iliþkilerinebakarsanýz, bunun itme çekme oldu-ðunu görürsünüz. Tesla bunu biliyorduama açýklamanýn zamaný henüzgelmediði için ayrýntýlarý açýklamadý.

Kuantum enerjinin Kuantum kaynaðaihtiyacý vardýr. Bir sonraki adýmageçmeden önce bir þeyi öðrenmenizgerekiyor. Kuantum enerjiyi neredenelde edebilirsiniz? Gezegenin hertarafýnda Kuantum kaynaklar vardýr.Dünyada bulunan bazý en büyük ener-jiler olduklarý yerde durup sizi izle-mekte ve 7/24 çalýþmaya, iþ görmeyedevam etmektedir ve bunlar Kuantumenerjilerdir. Çekim (gravitasyon)Kuantumdur. Manyetik güçKuantumdur. Iþýk Kuantumdur.

Kuantum enerji ve onun geliþtiril-mesinin kaynaklarý bunlardýr ama bunabir ilave daha vardýr ve bu da sizsiniz.Kuantum biyologlarý olduðunuzu bili-yor muydunuz? Eðer Kuantum biyo-loglarý varsa, bu size biyolojiyle ilgilibazý þeyler söylüyor olmalýdýr. Ya biyo-loji Kuantum ise? Eðer biyolojinizKuantum durumdaysa, bu sizinKuantum iþler yapabileceðiniz anlamý-na gelmektedir. Kaynak sizin DNA'nýziçindedir. Bilinç sayesinde daha hýzlýtitreþme yeteneðini yaratan da iþtebudur. Eðer yeteri kadar hýzlý titreþe-bilirseniz, bilinciniz yeteri kadar yük-sekse ve yaratýcý kaynakla entegreolabilirseniz, DNA'nýzýn çok- yüksekdüzeyde ve yüksek randýmanla çalýþa-caðýný biliyor muydunuz? Böylece%44, %55 ve hattâ %80 veya %90düzeylerine gelirsiniz. Ýþte bu çoktartýþmalý olan bir hususa açýklýkgetirecektir.

Bu gezegendeyaþamýþ olan üstat-larýn DNA'larý %90randýmanla çalýþý-yordu ve bu neden-le de onlar fiziðikontrol edebiliyor-lardý. Onlar birmaddeyi baþka birmaddeye dönüþtü-rebilirler, yaþamgücü ile çalýþabilir-ler ve kütlesi az ve-ya kütlesi olmayanmadde yapabilirler-di. Bunu yapabili-

Page 47: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI45

yorlardý çünkü onlar çok yüksekdüzeyde titreþen DNA'larý sayesindeetraflarýndaki her þeyle bir olabiliyor-lardý. Kuantum motor zaten sizin içi-nizdedir ve bu da yeni enerjiyle man-yetik alanýn neden daha önce ulaþtý-ðýnýz yerlerden çok daha ileriye ulaþ-manýza izin verdiðini açýklamaktadýr.

Bu Kuantum motor ki bu sizin biyo-lojinizdir, Kuantum düþüncelere veyüksek düþünceden kaynaklanan icat-lara yol açacaktýr. Çünkü sizler budurumda üç boyutun dýþýnda düþün-meyi baþaracaksýnýz. Birçoðunuz aile-nizin bireylerinden daha uzun yaþaya-caksýnýz. Ýleride bir gün insanlýk diðerpek çok insandan daha uzun yaþamayýbaþarmýþ olan az sayýdaki insaný göre-cektir. O günler geldiðinde sizleryeniden sihir kullandýðýnýz suçla-malarýyla karþý karþýya kalacaksýnýz;çünkü diðerleri sizin sihir deðil, Tanrýsevgisini kullanmakta olduðunuzuanlamayacaklar. Tanrý sevgisi herzaman mevcut olmuþtur. Bu bizimsizlerle paylaþmaktan hoþlandýðýmýzbirçok þeyden biridir.

Eðer mesajýn bu bölümünü özetle-mem gerekirse, þunu söyleyebilirim.Kendi içinizde kiþisel olarak yapmakistediðiniz her þey zaten içinizde bulu-nan ve kullanýlmayý bekleyen Kuantummotorun kullanýlmasý ile yapýlabilir.Düþünce bilinci, sevgi, hayýrseverlik veþefkat duygularý Kuantum motorunkatalizörü iþlevini görmektedirler.Bunu yeniden söylememi ister misiniz?

Sevgi, þefkat ve hayýrseverlik özellik-leri Kuantum motorun katalizörügörevini ifa ederler. Ýþi baþlatan bun-lardýr ve sonlandýran da korkudur.Einstein tarafýndan söylendiði gibi,daha yüksek düzeyde titreþen bir insanyaratýlýr böylece. Daha yüksek düzeydetitreþmeye baþladýðýnýzda bildiðinizfiziðin özelliklerinin üstüne çýkarsýnýz.Hastalýðýn aslýnda düþük titreþimolduðunu biliyor muydunuz? Hücreselyapýnýzýn daha yüksek düzeydetitreþmesi durumunda, daha düþükdüzeyli titreþime sahip olan hastalýðýnbedeninizde barýnamayacaðýný biliyormusunuz? Yeteri kadar açýklayýcý ola-biliyor muyum?

Bu fiziktir, bilincin fiziðidir. Bundansonraki on yýllar boyunca ortaya çýka-cak olan tüm icatlar ve Kuantumdurumlar arasýnda ilk önce kullanacakolanýn içinizde olmasý size de ilginçgelmiyor mu? Bunun ilk olmasý gayetdoðaldýr çünkü diðerlerinin olabilmesiiçin iþe onunla baþlamanýz gerekmekte-dir. Bu da yüksek bilinç düþüncesisayesinde olacaktýr. Bu sayede anýlarýnbeyinde býraktýðý izler ve düþünceörüntüleri (modelleri) oluþacaktýr. Busizi içinde yaþadýðýnýz sýnýrlý fiziðideðil, mükemmel fiziði saðlayanevrensel kaynaða baðlayacaktýr. Ýcatlariçinizdedir ve onlarý yaratmýþ olan kay-naða baðlanmak üzere beklemekte-dirler.

Size üzerinde düþünebileceðiniz birþey söylemek istiyorum. Bu gezegenin

Page 48: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI46

her tarafýnda bulunan bir Kuantumkaynaðýn resmini çizmek istiyorum.Einstein size zamaný deðiþtirebile-ceðinizi göstermiþti. Bu temel bilgidirve artýk ispatlanmýþtýr. Üç boyutlufizikte deðil, sýnýrlý fizikte deðil, gerçekfizikte her þey deðiþtirilebilir. Bu tamve deðiþken bir sistemdir ve sizintarafýnýzdan deðiþtirilebilir. Bunun neolduðunu, nasýl geliþtirilebileceðiniöðrendiðinizde ve icatlarý vemakineleri geliþtirdiðinizde, bazý baþkaesinlemeler de gelecektir. Adý geçenmakineler kýsmen biyolojik olabilir. Buhususu bu noktada býrakacaðým amasize baþka bir þey söylemek istiyorum.

Fizikçiler madde hakkýnda nelersöylüyorlar? Fizikçiler maddeninbüyük oranda boþluktan oluþtuðunu,büyük ölçüde boþ olduðu söylüyorlar.(Atomun çekirdeðiyle elektronunyörüngesi arasýndaki alan boþtur ve bualan atomun yaklaþýk olarak%99.999'unu oluþturmaktadýr - N.T.)Size sizin sýnýrlý fiziðinizin kutusunundýþýna çýkan iki örnek vermek istiyo-rum. Diyelim ki, elinizde bir kaya varve bu kayanýn belirli bir aðýrlýðý var.Bu kayanýn aðýrlýðý dünyada olduðusürece her zaman bu kadar olacaktýr vesiz bunu deðiþtiremezsiniz çünkü kayasonuçta kayadýr. Ya þimdi ben sizebunu deðiþtirebileceðinizi söylersem?Eðer atom düzeyinde o kayanýn içinebakarsanýz, orada büyük oranda boþlukolduðunu görürsünüz ve bunun anlamýda kayanýn yoðunluðunun deðiþtirilme-si için pek çok yeriniz olduðudur.

Yoðunluk da o kayanýn aðýrlýðýnýnnedenidir.

Sevgili varlýklar, neden belirli büyük-lükteki altýn veya kurþun ayný büyük-lüðe sahip olan bazalt veya baþka birhafif kayadan veya süngerden dahaaðýrdýr? Bunun nedeni maddeninyoðunluðudur. Eðer kayanýn yoðun-luðunu moleküler düzeyde, atomdüzeyinde deðiþtirebilirseniz, o kayanýnaðýrlýðýný da deðiþtirebilirsiniz. Kayabüyük çoðunlukla boþluktan oluþtuðu-na göre, deðiþikliðin nasýl yapýldýðýnýbilmeniz halinde bunu yapabilmek içinyeterinden daha fazla yere sahipsiniz.Bu arada, Tesla bunu nasýl yapabile-ceðini biliyordu ve üstelik Tesla þuanda yeniden dünyada bulunuyor.

Kuantum enerji kullanýldýðýnda,kuantum kurallarý deðiþtirebilirsiniz.Eðer kayanýn yoðunluðunu deðiþtire-bilirseniz, onun kütlesini azaltabilirveya sýfýra indirebilirsiniz. Böylece onuhavada yüzer hale getirebilirsiniz. Tümyapmanýz gereken de budur. Sevgilivarlýklar, bu aslýnda kendi kutunuziçinde kaldýðýnýz sürece deðiþtiremeye-ceðinizi düþündüðünüz deðiþken fizik-ten ibarettir. Zamaný da deðiþtiremeye-ceðinizi düþünüyordunuz, deðil mi? Buda olacaktýr. Bir an için objelerin aðýr-lýðýný deðiþtirebileceðinizi ve bunu bü-yük bir güç kaynaðýna gereksinim duy-maksýzýn Kuantum bir kaynak aracýlý-ðýyla kolayca yapabileceðinizi hayaledin. Maddenin yoðunluðunu deðiþ-tirmek için hangi kaynak kullanýlabilir?

Page 49: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI47

Þimdi sayfayý çevirin. Orada oturu-yorsunuz ve bu örnekte sizlerin mecaziolarak yapmanýzý istediðim bir þey var.Bir an için çok güçlü bir mýknatýsýnönünde oturduðunuzu tahayyül etme-nizi istiyorum. Aslýnda bu tek mýknatýsdeðil ve artý-eksiden oluþan bir çiftolsun. Baþka bir ifadeyle, bu çok güçlübir özel mýknatýs iþlevine sahiptir ve ikiparçanýn birbirinden ayrýlmasý sonderecede zordur çünkü artý ile eksi bir-birine ayarlanmýþtýr ve bu nedenle desýký sýkýya birbirlerine baðlýdýrlar.Aslýnda bu mýknatýs ufaktýr ve boyubeþ santimden daha küçüktür. Herhangibir güç kaynaðý da yoktur. Burada çokgüçlü olduklarý bilinen iki mýknatýsvardýr. Her ikisi de büyük yoðunluðasahiptir. Bunlar gezegende görülmüþolan en güçlü mýknatýs özelliklerinesahiptir ve birbirlerine sýký sýkýyabaðlýdýrlar.

Sizin iþiniz onlarý birbirinden ayýr-maktýr. Çalýþmaya baþlarsýnýz. Ýkisiniçekmeye baþlarsýnýz ama pek kolaycaayrýlmayacaklarýný anlarsýnýz. Bu kezhalterci duruþu alýr, aþaðýya eðilir,adalelerinizi hazýrlar, her bir parçayýtutar ve çekmeye baþlarsýnýz. Bütüngücünüzü kullansanýz da ayýrmayýbaþaramazsýnýz çünkü çok kuvvetlimanyetik güçle birbirlerine baðlýdýrlar.Bu arada dikkatli olmak zorundasýnýz.Eðer birden ayrýlýrlarsa ve parmaðýnýzarada kalýrsa, ezileceði kesindir.Terlemeye baþlarsýnýz. Ýþte þimdi enerjigöndermeye baþladýnýz. Bu iki parçayýayýrabilmek için mümkün olan her þeyebilincinizi gönderiyorsunuz.

Þimdi bir an için zamaný durdur-manýzý istiyorum. Bu resmi zihninizekazýyýn. Yapabileceðiniz her þeyiyapýyorsunuz. Oflayýp pufluyorsunuzve kan ter içinde kaldýnýz. Ýnsan olarakkullandýðýnýz kuvvet dolayýsýyla mýk-natýs bir noktada ayrýlacaktýr ama bensizin zamaný dondurmanýzý istiyorumçünkü dostlarým bu tam da üç boyutluenerjiyle Kuantum enerji arasýndakifarktýr. Ýnsan bu örnekte üç boyutluolan bir makinedir ve elindeki herþeyle bu iki objeyi ayýrmaya çalýþmak-tadýr. Eðer bunu yeteri süreyleyaparsanýz, bir noktada yorulacaksýnýz.Belli bir noktadan sonra yakýta ihti-yacýnýz olacaktýr. Adalelerinizi kulla-narak iki parçayý birbirinden ayýrmayaçalýþmaya devam etmek içinyaþamýnýzý devam ettirmek zorun-dasýnýz ve bu yüzden bir þeyler yemekdurumundasýnýz. Eðer bir ölüm vekalým durumunda ayýrmaya çalýþmakzorunda olsanýz, bu eþitliðe bir deendiþenin ilave edilmesi gerekecekti. Ozaman daha fazla yemeniz yani dahafazla yakýt kullanmanýz gerekecekti.

Þimdi oraya dönüp mýknatýsýn neyaptýðýna bir bakalým. Mýknatýs hiçbirþey yapmýyor. 7/24 aktif ve devredeolan bu güç nasýl bir güç olabilir?Mýknatýsta çok büyük bir güç var vegüç öylesine fazla ki, siz iki parçayýbirbirinden ayýrmak için kan ter içindekalýyorsunuz. Oysa mýknatýs hiçbir þeyyapmýyor. Siz yorulduktan, hattâöldükten çok sonra mýknatýs gücünühâlâ muhafaza ediyor olacaktýr. Bu hiçbitmeyen bir güçtür ve beslenmeye de

Page 50: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

SEVGÝ DÜNYASI48

gereksinimi yoktur. Bunu nasýl açýk-layabilirsiniz? Bu nasýl bir güçtür?Burada güç kaynaðýna da, elektriðe degerek yoktur ve sadece manyetik güçvardýr.

Size biraz önce kütlesi olmayanobjelerin anahtarýný verdim. Buradagüç Kuantum bir kaynaktan gelmekte-dir ve bu Kuantum kaynak da manyetikgüçtür. Mýknatýslar güçlerini gezegendedeðilmiþ gibi görünen bir Kuantumkaynaktan alýrlar. Bu kaynak hertaraftadýr, eterin, heliyosferin veGüneþin parçasýdýr. Bu kaynak atomikyapý içindeki ezeli alanýn parçasýdýr.

Manyetik güç doðrusal olmadýðý içinsizin izah edemeyeceðiniz bir kaynak-tan gelmektedir. Kaç fizikçi manyetikgüce bakýp þaþkýnlýkla kafalarýný kaþý-mak zorunda kalmýþtýr? Siz aslýndamanyetik gücü kullanmayý biliyorsunuzama kaynaðýn ne ve nerede olduðunubilmiyorsunuz. Yukarýdaki çift mýknatýsörneðinde bunlarý birbirinden ayýrmakamacý ile itmek veya çekmek için kul-lanýlmasý gerekli olan tüm üç boyutluenerjiyi kullanabilirsiniz ama onlar hepbirarada kalacaklar, sizin ne yaptýðýnýzahiç aldýrmayacaklar ve asla yorulmaya-caklardýr.

Geleceðe hoþ geldiniz. Herhangi birüç boyut kaynaðý olmaksýzýn çokbüyük enerjiler emrinize amadedir veyeni hudut budur. Bunlarý silâh halinegetirmeden yapabildiðinizde artýk yük-sek bilinç gelmiþ demektir ve o da

geliyor, ancak dünya bugünkü duru-munda kaldýðý müddetçe bunlar tamolarak insanlýða verilmeyecektir.Zamanla dengesizlik azaldýkça, ortalýktemizlendikçe verilenler de çoðalacak-týr. Zaten sizler bunu ilk önce hissede-cek, sonra da bileceksiniz. Bir gün bugezegende çok daha az öldürme ve çokdaha fazla anlayýþ olacaktýr. Bunugörmeye baþladýðýnýzda biliniz ki,fiziðin sýnýr kapýlarý geniþleyip açýlacakve mýknatýs nasýl sonsuza kadar gücünükoruyabiliyorsa, sizler için deneredeyse sýnýrsýz yiyecek, su ve ener-jiyle birlikte gençleþme olanaklarý bilegerçekleþecektir. Bugünlük bu kadaryeter.

Sizler öncülersiniz. Sizden öncebirçok gezegen bu yollardan geçti, buzorluk ve sýkýntýlarý atlattý. Hepsi yoldave geliyor. Þimdi bana yaþamýnýzsüresinde bu dönemi görüp görmeye-ceðinizi soracaksýnýz ve ben de size budönemi kesinlikle göreceðinizi, ama ozaman görüntünüzün biraz farklý ola-bileceðini ancak canlý ve yaþýyor ola-caðýnýzý söyleyeceðim. Sizler o gündeburada olacak ve hepsini göreceksinizçünkü sizler yaþlý ruhlarsýnýz ve orayaulaþabilmek için gerekli olan bedeliçoktan ödediniz. Bunun bedeli yaþam-lar boyunca ýþýk ile çalýþmaktý sevgilivarlýklar. Artýk o ýþýðýn size geri dön-mesinin ve hak ettiðinizi size ver-mesinin zamaný geldi.

Ve öyledir. Kryon

Page 51: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden

DeðerliOkuyucularýmýzSevgi Dünyasý DergimizHaziran 2007 tarihindenbaþlamak üzere yalnýzcaabonelerimize ulaþmaktadýr. Bizlerle olmaya devam etmek istiyorsanýz,Haberleþme Adresi: [email protected] içten sevgilerimizleSevgi Dünyasý

“Lütfen Yeni Yýlda AboneliðiniziYenilemeyiUnutmayýnýz!..”

Adý, Soyadý: .....................................................Adres: .....................................................Posta Kodu: .....................................................Ýlçe: .....................................................Ýl: .....................................................Tel: .....................................................2015 yýlý için tek dergi fiyatý: 8.00 TLAbone ücreti: Yurt içi 90.00 TL

Yurt dýþý 110.00 TLPosta Çeki No: 10214085 (Sevgi Yayýnlarý) Ýþ Bankasý IBAN:TR77 0006 4000 0011 0180 6837 24

Ayþegül Kayserilioðlu hesabý

Page 52: YARATICILIK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1605Dergi.pdfiçin her türlü derde seve seve katlanan, bunu vazifesi ve zorunluluðu olarak gördüðünden dile getirilmesinden