tarimda bu ay

14
TARIMDA BU AY NİĞDE ZİRAAT ODASI BAŞKANLIĞI EYLÜL 2013 AYLIK TARIM VE HAYVANCILIK DERGİSİ EYLÜL 2013 SAYI:1 YIL:1 NİĞDE ZİRAAT ODASI BAŞKANLIĞI SIRALI MAH.EL HACI MAHMUT CAD.AKDOĞAN İŞ MERKEZİ KAT:3 0(388) 232 33 73 0(388) 232 19 43

Upload: selcuk-oezdemir

Post on 22-Mar-2016

238 views

Category:

Documents


2 download

DESCRIPTION

Niğde Ziraat Odası tarafından hazırlanan aylık tarım, hayvancılık ve haber dergisi

TRANSCRIPT

Page 1: TARIMDA BU AY

TARIMDA BU AY

NİĞ

DE

ZİR

AA

T O

DA

SI B

AŞK

AN

LIĞ

I

EYLÜ

L 2

01

3

AYLIK TARIM VE HAYVANCILIK DERGİSİ EYLÜL 2013 SAYI:1 YIL:1

NİĞDE ZİRAAT ODASI BAŞKANLIĞI SIRALI MAH.EL HACI MAHMUT

CAD.AKDOĞAN İŞ MERKEZİ KAT:3 0(388) 232 33 73 0(388) 232 19 43

Page 2: TARIMDA BU AY

2

İçindekiler GENEL BAŞKANDAN .......................................................................................................................................................... 3

Türkiye’de manda yetiştiriciliği yeniden hayat bulmalı… .............................................................................................. 3

Niğde'de, turfanda patates fiyatlarının yüksek olması nedeniyle üreticinin yüzü gülüyor ............................................... 6

Saman fiyatlarında büyük düşüş ....................................................................................................................................... 7

Tarımda istihdam 225 bin kişi arttı ................................................................................................................................... 8

Baklagilin yerini buğday, ayçiçeği ve mısır alıyor .............................................................................................................. 9

Kurban Bayramı için hayvan ithalatı yok ......................................................................................................................... 11

5.TARIM VE İNSAN FOTOĞRAF YARIŞMASI ..................................................................................................................... 12

Page 3: TARIMDA BU AY

3

GENEL BAŞKANDAN

Türkiye’de manda yetiştiriciliği yeniden hayat bulmalı…

--“Ülkemizde manda kaymağı ve manda yoğurdu tarih olmamalı. Bu lezzet kaybedilmemeli”

-“1980-2011 döneminde dünyada manda sayısı yüzde 60,8 artarken, Türkiye’de yüzde 91,9 azaldı. 2012

yılında yüzde 26,8 arttı”

-“Bir zamanlar 1 milyon başın üzerinde olan manda sayısı 2011 yılında 85 binin altına indikten sonra, tekrar 107 binin üzerine çıktı”

-“Mandanın zengin içerikli, az kolesterollü sütü, az yağlı, diyete uygun eti var”

-“İtalyanların dünyaca ünlü peyniri, pizzanın vazgeçilmez lezzeti mozzarella manda sütünde yapılıyor”

-“Özellikle manda sütünden elde edilen yoğurt,daha kıvamlı ve aromatik olması nedeniyle tercih ediliyor”

-“Manda eti tercih sebeplerinden birisi de sığır etine göre daha az kolesterol, daha az kalori, daha fazla protein ve daha fazla mineral içeriyor olmasıd ır”

Ankara – 18.08.2013 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 1980-2011 döneminde dünyada manda sayısının yüzde 60,8 artarken, Türkiye’de yüzde 91,9 azaldığını bildirerek, “Bir zamanlar 1 milyon başın üzerinde olan manda sayısı 2011 yılında 85 binin altına indikten sonra 2012 yılında yüzde 26,8 artarak tekrar 107 binin üzerine çıktı. Ülkemizde manda kaymağı ve manda yoğurdu tarih olmamalı. Bu lezzet kaybedilmemeli” dedi.

Bayraktar, yaptığı açıklamada, dünyada giderek artan manda yetiştiriciliğinin Türkiye’de can çekiştiğini bildirdi. Şemsi Bayraktar, mandanın zengin içerikli, az kolesterollü sütü, az yağlı, diyete uygun eti olduğunu, çiftçiler arasında, düşük kaliteli yemlerden daha çok yararlanması ile sosyo -ekonomik yapıya katkıda bulunduğunu belirtti.

-“İtalyanlar mandaya ‘siyah altın’ diyor” -

Page 4: TARIMDA BU AY

4

Gübresinin toprağı zenginleştirmesi, özelikle Asya ülkelerinde çeki hayvanı olarak kullanılması i le dünyada mandaların önemli bir hayvan türü olarak yer aldığını vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti:

“Manda deyince ülkemizde kaymak ve yoğurt, İtalya'da ise mozzarella akla gelmektedir. İtalyanların dünyaca ünlü peyniri, pizzanın vazgeçilmez lezzeti mozzarella manda sütünde yapılıyor. İtalya'da mozzarella ve dolayısıyla manda sütü o kadar değerlidir ki, mandaya ‘Siyah Altın’ adını vermişler.

Ülkemizde manda sütü üretimi yapılan bazı bölgelerde yoğurt ve kaymak, bazı bölgelerde ise peynir üretimi ön plandadır. Afyonkarahisar bölgesinde üretilen kaymak rulo halinde sarılarak satı lırken, ülkemizin dünyaca ünlü ekmek kadayıfı tatlısının da vazgeçilmez bir unsurudur.”

-“Manda sütünün rengi beyaz, kuru madde oranı yüksek” -

Manda sütünün renginin beyaz ve kuru madde oranının da yüksek olmasının sütlü mamullerde sıkça kullanılmalarına ve tercih edilmelerine yol açtığına dikkati çeken Bayraktar, şöyle devam etti:

“Manda sütü; tereyağ, kaymak, sert ve yumuşak peynir, dondurma, yoğurt ve pasta ürünleri gibi birçok üründe kullanılmaktadır. Özellikle manda sütünden elde edilen yoğurt, daha k ıvamlı ve aromatik olması nedeniyle tercih edil iyor.

Manda eti de taze tüketildiği gibi; sucuk, pastırma, döner ve salam gibi ürünlere işlenmektedir. Ayrıca ülkemizde, fermantasyon süresini kısaltması ve kaliteyi artırması nedeniyle sucuk üretiminde belli oranlarda katılmaktadır.

Manda eti tercih sebeplerinden birisi de sığır etine göre daha az kolesterol, daha az kalori, daha fazla protein ve daha fazla mineral içeriyor olmasıdır. Daha az doymuş yağ içermesi ve organik ürünlere talebin artıyor olması da manda etinin son yıl lardaki tercih sebeplerini oluşturmaktadır.”

-“Manda, hastalıklara sığıra göre daha dayanıklı” -

Mandanın derisi de kalın olduğundan dolayı dericil ik sektöründe tercih edildiği, kalın deri gerektiren tasarımlarda kullanıldığı bilgisini veren Bayraktar, “Manda, şap ve brusellozis (brucella isimli bakteriye bağlı olarak gelişen enfeksiyon) başta olmak üzere birçok hastalığa karşı sığır lardan daha dayanıklıdır. Doğal yaşama uyumlu ve hastalıklara karşı da daha dirençlidir. Deli dana hastalığının (BSE) mandalarda görülmemiş olması dikkat çekici bir unsurdur” dedi.

Dünyada manda sayısının 1980 yılında 121,5 milyon baş iken 2011 yı lında yüzde 60,8 oranında artarak 195,4 milyona yükseldiğini bildiren Bayraktar, manda yetiştir icil iği yapan seçilmiş ülkeler incelendiğinde hayvan sayısının 1980 -2011 yıl ları arasında yüzde 333,5’lere varan oranlarda arttığının görüldüğünü belirtti.

Bu kadar yararlı ve tercih edilen mandanın birçok ülkede ve dünyada sayısının artmasına karşın Türkiye manda sayısının dramatik bir şekilde düştüğünü vurgulayan Bayraktar, “1980 yılında 1 milyon 40 bin baş mandamız varken, 2011 yılında bu sayı yüzde 91,9 oranında düşerek manda varlığımız 84 bin 726 başa gerilemiştir. Bu rakam, verilen desteklerin de bir sonucu olarak 2012 yılında yüzde 26,8 artışla 107 bin 435’e çıktı” dedi.

-En fazla manda Hindistan, Pakistan ve Çin’de -

Bayraktar, şunları kaydetti:

“195 milyon 397 bin 515 başlık dünya manda varlığının yüzde 57,8’i Hindistan’da, yüzde 16,2’si Pakistan’da, yüzde 12’si ise Çin’de bulunmaktadır. Kısaca dünya manda varlığının yüzde 86’sı üç ülkede barınmaktadır.

Türkiye 1980 yılında dünya manda varlığından aldığı yüzde 0,86’lık pay ile 11 inci sırada yer alırken, 2011 yılında 22’nci sıraya gerilemiş ve toplamdan aldı ğı pay da yüzde 0,04 olmuştur.”

Page 5: TARIMDA BU AY

5

2011 yılı itibariyle dünya manda sütü üretimi 95 milyon 811 bin 113 ton olduğunu, toplam süt üretiminde ilk sırayı yüzde 68’lik payla Hindistan’ın aldığını, bu ülkeyi, yüzde 24’lük payla Pakistan, yüzde 3,2’lik payla da Çin’i izlediğini, bu üç ülkenin toplam dünya manda sütü üretiminin yüzde 95,2’sini gerçekleştirdiğini bildiren Bayraktar, şunları bilgileri verdi:

“Türkiye 40 bin 372 tonluk üretimle dünya üretiminden yüzde 0,04’lük pay almakta ve sıralamada 10. sırada yer almaktadır.

2011 yılı itibariyle dünya manda eti üretimi 3 milyon 520 bin 544 tondur. Toplam üretimde ilk sırayı yüzde 42,7’lik payla Hindistan almakta, bu ülkeyi yüzde 22’lik payla Pakistan, yüzde 11,2’lik payla da Mısır izlemektedir. Bu üç ülke toplam üretimin yüzde 75,9’unu gerçekleştirmektedir. Türkiye 1615 tonluk üretimle dünya üretiminde yüzde 0,05’lik pay almakta ve dünya sıralamasında 18’nci sırada yer almaktadır.

Ülkemizde manda halk arasında dombay, camış, camız veya kömüş isimleriyle anılmaktadır. Bu hayvanlar sulak ve bataklık alanlarda yaşamaktadırlar.

Ülkemizde manda yetiştir icil iği ağır lıklı olarak aile işletmeciliği şeklinde küçük ölçekli işletmelerde yapılmaktadır. Yetiştiricil ik, hemen hemen bütün illerde yapılmakta fakat bazı i l ler üretimde ağırlığını hissettirmektedir.

Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre; 2012 yılında 107 bin 435 baş manda sayısında il sırayı yüzde 13,07 ile Samsun almakta, bu il imizi yüzde 9,79’luk payla İstanbul, yüzde 8,29’luk payla da Diyarbakır izlemektedir.

Manda kaymağıyla özdeşleşmiş i l imiz olan Afyonkarahisar hayvan sayısı bakımında yüzde 4,73’lük payla 7’nci sırada, sucuk ve pastırmasıyla özdeşleşmiş Kayseri i limiz ise yüzde 3,40’lık payla 8’nci sırada yer almaktadır.”

-Manda yetiştiriciliğine teşvikine yönelik yapılanlar ve çözüm önerileri-

Türkiye’de geçmiş yıl larda mandacılık yaygın olduğunu hatta Mandacılık Araştırma Enstitüsü’nün bile kurulduğunu ve yıl larca faaliyette bulunduğunu, yetiştir icil ikte dramatik gerilemeyle birl ikte bu enstitünün de kapatıldığını belirten Bayraktar, manda yetiştir icil iğinin geliştir ilmesi için son yıl larda yapılanları ve eski günlere dönülmesi için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:

“Manda yetiştir icil iğinin korunmasına ve ıslahına yönelik olarak halk elinde manda ıslah projesi başlatı ldı.

Damızlık mandalara hayvan başına destek verildi.

Manda sütüne teşvik verildi.

Ziraat Bankası ve Tarım ve Kredi Kooperatif leri kanalıyla üreticilere düşük faizli kredi kullandırıldı.

Besilik erkek mandaya karkas kilogram başına destek verildi.

Manda yetiştir ici bir l ikleri kuruldu ve merkezi örgütlenmesi tamamlandı.

Afyonkarahisar’da Kocatepe Üniversitesi’nde Mandacılık Uygulama ve Araştırma Merkezi kuruldu. Bunlar önemli gelişmeler.

Bütün bu güzel gelişmelere ilave olarak mandacılığın eski günlerine dönebilmesi için;

Verilen desteklerin artarak devam etmesi, e lde edilen ürünlerin markalaşarak ülke içi ve dünya pazarlarına girmesinin sağlanması, işletme ölçeklerinin t icari hale dönüştürülmesine yönelik projelerin hayata geçiri lmesi,bu alanda faaliyet gösteren yetiştir ici örgütlerinin desteklenmesi büyük önem arz etmektedir.”

Page 6: TARIMDA BU AY

6

Niğde'de, turfanda patates fiyatlarının yüksek

olması nedeniyle üreticinin yüzü gülüyor

NİĞDE - Niğde'de yetiştirilen turfanda patates fiyatlarının yüksek olması nedeniyle üreticisinin

yüzünü güldürdü.

Geçen yıl yaşanan sıkıntılara nazaran, ilk turfanda patatesin birinci kalitesi 1 lira 10 kuruştan

satılılırken, ikinci kalite ürün 80 kuruştan pazarda yerini aldı.

Altunhisar Ziraat Odası Başkanı İsmail Yazgan, bu yıl patates üreticisinin zarar etmediğini, geçen

yıla oranla verimin yüzde 40 düşmesine rağmen fiyatların yüksek olmasının çiftçiyi memnun

ettiğini söyledi.

Niğde'de ilk turfanda patatesin Altunhisarda yetiştirildiğini işaret eden Yazgan, şöyle devam etti:

"Cips, kızartmalık ve yemeklik olmak üzere piyasada tercih edilen çok kaliteli patates türü.

Altunhisar ilçesinde geçen yıl yetişen 12 bin ton patatesin bu sene 8 bin ton civarında olmasını

bekliyoruz. İlk çıkan turfanda patates 1 lira 20 kuruştan satıldı, şu an 80 kuruşa kadar düştü.

Geçen yıl üretim fazlaydı fiyat düşüktü, bu yıl fiyat yüksek ama verim düşük. Genel anlamda

çiftçimiz memnun."

Niğde patatesinin hastalıklı olduğuna dair söylentilerinin gerçeği yansıtmadığını belirten Yazgan, "

Tarlaların yeni olması ürünün kaliteli ve sağlık olmasını sağlıyor. Bizim bu civarda hastalıklı

patatesimiz, toprağımız yok" dedi.

Yakacık beldesi patates üreticisi İbrahim Dağ ise bu yıl satıştan memnun olduklarını, fiyatların

yüksek olmasından ötürü yüzlerinin güldüğünü kaydetti.

Geçen yıl yazlık patatesi 15 ile 30 kuruştan sattıklarını ve zarar ettiklerini vurgulayan Dağ, "Geçen

yıl 100 dekardan ortalama 500 ton ürün alıyorduk, 110 bin lirayı zor kazanıyorduk ama bu yıl 300

bin lira kazanırız. Fiyat olarak yüzümüz gülüyor, verim fena değil ama ikinci hasatta daha çok

çıkıyor. Bizim burada birinci, ikinci hasat var. İkinci ürünü tüccarlar daha çok tercih ediyor. Bu

sezondan çok memnunuz, inşallah bu şekilde devam eder" dedi.

Pazar sıkıntısı yaşamayan Niğdeli patates üreticileri yurt içinde en çok, Adana, Ankara, İstanbul,

Mersin ve Bursa gibi büyük şehirlere ürünlerini satıyor.

Page 7: TARIMDA BU AY

7

Saman fiyatlarında büyük düşüş

Geçen yıl zam şampiyonu olan ve ithal edilmek zorunda kalınan saman bu yıl üreticinin elinde kaldı.

Samanın kilogram fiyatı bu yıl 20 kuruşa kadar düştü.

Geçen yıl karaborsaya düşen saman bu yıl üreticiyi sevindirdi. Hayvan besicileri samanlarını fazlasıyla

temin etti. Karaman Ziraat Odası Başkanı Recep Muğlu, bu yıl bahar yağışlarının iyi geçmesi nedeniyle

hububat rekoltesinin beklenenden yüksek gerçekleştiğini söyledi.

Buna bağlı olarak saman temininde bu yıl sıkıntı yaşanmadığını ifade eden Muğlu, "Hububat tarlarında

verim oldukça iyiydi. Ürün iyi olunca sapı da iyi oldu. Saman, tabir yerindeyse doldu taştı. Hayvan

üreticisi şimdiden ihtiyacını karşıladı" dedi.

Geçen yıl yaşanan kuraklıktan dolayı, ilk kez saman ithal edildiğini hatırlatan Recep Muğlu, “Geçen yıl

samanın kilogramı 80 kuruşları gördü. Buğdayının kilogramı 50 kuruşa satılırken, sapından yapılan

samanın fiyatı 80 kuruştu. Bu yıl ise hasadın bereketli geçmesi nedeniyle, sadece bölgemizde değil

ülke genelinde saman bolluğu yaşanıyor” dedi.

Anız yakımının, topraktaki yararlı organizmaları öldürüp toprağın fakirleşmesine neden olduğunu

vurgulayan Muğlu, çevredeki meyve ağaçlarına zarar vermesinin yanında sıkça orman yangınlarına da yol

açan anız yangınlarına karşı çiftçileri duyarlı olmaya çağırdı.

Page 8: TARIMDA BU AY

8

Tarımda istihdam 225 bin kişi arttı

ANKARA – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, nisanda, bir

önceki aya göre 350 bin artan tarımdaki istihdamın, mayısta da 225 bin artarak 6 milyon 283 bine

ulaştığını bildirdi.

Bayraktar, yaptığı yazılı açıklamada, mayısta toplam istihdamın, 2012’nin aynı ayına göre 848 bin

artarak 26 milyon 130 bine çıktığını belirtti. Bu dönemde hizmetler sektöründe istihdamın 630 bin,

sanayide 284 bin, inşaatta 15 bin arttığını, tarımda 80 bin azaldığını bildiren Bayraktar, buna

rağmen halen tarımın, sanayiden 1 milyon 239 bin, inşaattan 4,44 milyon daha fazla istihdam

sağladığını, 26 milyon 130 bin olan toplam istihdamın yüzde 24’ünü tarımın karşıladığını vurguladı.

Bayraktar, şunları kaydetti:

"Tarım, 6 milyon 283 bin kişiye iş sağlıyor, işsizliği düşürüyor. İşsizliğin daha da artmasını

önlüyor. Mayıs ayında 6,3 milyona yakın istihdamla yüzde 11 olan işsizliği 2,2 puan düşürerek

yüzde 8,8’e çekti. Son bir yıllık dönemde mevsimsel oynamalar nedeniyle tarımın istihdamdaki

payı yüzde 22,4 ile yüzde 26 arasında değişti. Mayıs ayında hizmetler sektörü 12 milyon 961 bin,

tarım 6 milyon 283 bin, sanayi 5 milyon 44 bin, inşaat sektörü ise 1 milyon 843 bin kişiye

istihdam yarattı. 26 milyon 130 bin olan toplam istihdamın yüzde 24’ünü tarım karşıladı. Sanayide

istihdam yüzde 19,3’de, inşaatta yüzde 7,1’de kalırken, tarımdaki istihdam en düşük olduğu

aylarında bile yüzde 22’lerin altına düşmüyor. Yaz aylarında yüzde 26’ları buluyor."

Page 9: TARIMDA BU AY

9

Baklagilin yerini buğday, ayçiçeği ve mısır alıyor

Baklagil ekiminin her geçen gün azaldığı Türkiye’de, bu

ürünlerin yerini buğday, mısır ve ayçiçeği alıyor. Bakliyat

ekiminin devam edebilmesi için Tarım Bakanlığı’nın iyi bir

planlama yaparak teşvikleri artırması öneriliyor.

Türkiye'de kırmızı mercimek hasadının sonuna yaklaşılırken, nohut hasadına bu ay itibariyle

başlandı. Üreticiler bu ayın sonuna doğru da kuru fasulye hasadına hazırlanıyor. Kırmızı mercimek

rekoltesi geçen yıla oranla çok değişmezken, nohut üretimindeki düşüş bu yıl da sürüyor. Geçen

yılla benzer seviyelerde ürün beklenen kuru fasulye ise yurtiçindeki ihtiyacı dahi karşılamıyor.

Sektör temsilcileri bu yıl çıkan ürünlerin iç talebi karşılamasının dahi zor olduğu görüşünde

birleşirken, ihracatta önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da dahilide işlemenin kaçınılmaz olduğu

görüşünü dile getiriyor. Baklagil ekiminin her geçen gün azaldığı Türkiye’de, bu ürünlerin yerini

buğday, mısır ve ayçiçeği alıyor. Bakliyat ekiminin devam edebilmesi için gösterilen tek yol ise

Tarım Bakanlığı’nın iyi bir planlama yaparak teşvikleri artırması.

Bu yılın bakliyat rekoltelerini değerlendiren Mersin Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir,

kırmızı mercimek hasadının sonlarına gelindiğini ve şu ana kadar yaklaşık 70-80 bin tona yakın

kabuklu malın ellerine ulaştığını söyledi. Ekim alanlarının azalmasına karşın verimin iyi olması

nedeniyle önceki yılla benzer rekolteye ulaşıldığını ifade eden Özdemir, fiyatların çiftçiyi tatmin

Page 10: TARIMDA BU AY

10

ettiğini, mevcut durumda kilosunun 1.50 TL’den satıldığını anlattı. Özdemir, hasadın ardından

depolardaki ürünlerin satışına başlanacağını, yılbaşına kadar ürün hareketliliğinin devam edeceğini

kaydetti.

'Nohutta ihracat şansımız çok olmayacak'

Gaziantep ve Adıyaman bölgesinde nohut hasadının başladığını anlatan Abdullah Özdemir, esas

ürünün ise bu ayın başında İç Anadolu’dan çıkacağını söyledi. Bu yıl Konya, Isparta, Kırşehir ve

Eskişehir bölgelerinin veriminin iyi gözüktüğüne işaret eden Özdemir, “Ancak önemli üretici

bölgeler arasında yer alan Çorum, Alaca ve Yozgat, iklim şartları nedeniyle istenen verimi

alamayacak gibi gözüküyor” dedi. Önceki yıllarda 500 bin ton nohut rekoltelerine ulaşılırken, bu yıl

300-350 bin ton civarında nohut beklediklerini bildiren Özdemir, bu yıl Türkiye’nin nohutta ihracat

şansının çok olmayacağını vurguladı.

Ağustos başında kuru fasulye hasadının da başladığını belirten Abdullah Özdemir, “Bu ürünün

yetiştirildiği ana bölgeler Çumra, Karaman ve Konya. Önceki yıl olduğu gibi bu yıl da 70-80 bin ton

civarında ürün bekleniyor. Bu nedenle yine ithalat gerekeceğini düşünüyorum” dedi. Ancak bu yıl

fasulyenin tüm dünyada az çıktığına dikkat çeken Özdemir, Arjantin’deki tüm hasadın bazı

bölgelerde sıcaklar, bazı bölgelerde de aşırı yağışlar nedeniyle yok olduğunu söyledi.

Arslan: Fasulye fiyatı 6-7 TL’ye çıktı

Türk ürünlerinin dünyada ilk çıkan turfanda ürünler olduğunu dile getiren Akdeniz Hububat

Bakliyat ve Yağlı Tohumlar İhracatçıları Birliği Başkanı Mahmut Arslan, bu nedenle yılbaşında bir

miktar kırmızı mercimek ve nohut ihracatı gerçekleştirildiğini, ancak yılın ikinci yarısından itibaren

dünyada üretimin başlamasıyla Türkiye’nin şansının kalmadığını bildirdi. Bu yıl çıkan ürünlerin iç

pazarın ihtiyacını karşılamakta dahi zorlandığını, çıkması beklenen ürünlerle de sonucun

değişmeyeceğini kaydeden Arslan, iç pazarı kaybetmemek için ithalat, yurtdışı pazarları korumak

için de dahilide işleme ile ihracat yapacaklarını anlattı.

Ürün bazında ise en çok fasulye ve nohutta sıkıntı yaşandığını dile getiren Arslan, fasulye tarımının

artık Türk çiftçisinin ilgisini çekmediğini söyledi. Fasulye yerine tarımı daha kolay olan buğdayın

tercih edildiğini kaydeden Arslan, dünyada da bu yıl yaşanan sıkıntılar nedeniyle fasulyenin

azalması sonucu fiyatların iki kat artarak kilo başına 6-7 TL’ye yükseldiğini açıkladı. Nohut

fiyatlarının ise mevcut durumda küçük boylar olması nedeniyle önceki yıla oranla yüzde 20 düşük

olduğunu anlatan Arslan, ancak bir süre sonra iri nohutların Türkiye’de üretimi az olduğundan ithal

edilmesiyle fiyatların minimum 2-3 lira aralığına yerleşeceğini ifade etti.

Tarım Bakanlığı’nın planlaması kaçınılmaz

Bakliyatın önemli bir ürün olduğunu ve Tarım Bakanlığı’nın mutlaka yeni bir planlama ile teşvikleri

artırması gerektiğini dile getiren Mahmut Arslan, şunları kaydetti:“Buğdaya kilo başına 5 kuruş,

baklagile ise 10 kuruş teşvik veriliyor. Ama yetmez. Bu rakam en az 15 kuruşa çıkmalı. Çünkü

buğday tarımı daha kolay ve dekar başına daha fazla ürün elde edildiğinden, çiftçi 5 kuruşla dahi

daha çok kazanıyor” dedi. Buğday ekiminin arttığını, ikinci ürün olarak da sulanabilen arazilerin

artmasına paralel olarak mısır ekimlerinin arttığını kaydeden Arslan, daha önce 3.5-4 milyon ton

olan Türkiye mısır rekoltesinin bu yıl en az 5 milyon ton olmasının beklendiğini söyledi. Mısır

yanında ayçiçeği ekimlerinin arttığını da bildiren Mahmut Arslan, baklagilin yanı sıra pamuk yerine

de bu ürünlerin ekiminin başladığını söyledi. Türkiye’nin dünyanın en büyük ham yağ ithalatçısı

ülkelerden olduğuna dikkat çeken Arslan; “Yağlık bu ürünlere de ülkemizin ihtiyacı var ama bir

ürünü kazanırken diğerlerinden olmamalıyız. Tarım Bakanlığı iyi bir planlama

yapmalı.”KAYNAK:DÜNYA GAZETESİ(14 AĞUSTOS 2013)

Page 11: TARIMDA BU AY

11

Kurban Bayramı için hayvan ithalatı yok

Et ve Süt Kurumu Genel Müdürü Kemaloğlu, kurban Bayramı için herhangi bir hayvan varlığı sıkıntısı görülmediğini, bayram için hayvan ithalatı yapılmayacağını ifade etti.

Et ve Süt Kurumu (ESK) Genel Müdürü İsmail Kemaloğlu, Kurban Bayramı'nın Türkiye'deki et

piyasasında çok önemli bir nokta olduğunu anımsatarak, büyükbaş hayvanların yüzde 28'inin,

küçükbaş hayvanların ise yaklaşık yüzde 33'ünün Kurban Bayramı'nda kesildiğini kaydetti. Kurban

kesimi sonrasında tüketicilerin etin bir kısmını stokladığı için belirli bir süre talepte azalma

görüldüğünü belirten Kemaloğlu, bu durumun da et fiyatlarının artmasına engel olduğuna dikkati

çekti. Türkiye'de son dönemde yaşanan et fiyatlarındaki hareketlenmenin, Kurban Bayramı'na

kadar devam edebileceğini, daha sonrasında bir hareketlenme beklemediklerini ifade eden

Kemaloğlu, "Bakanlığımız 3 milyon hayvanın Kurban Bayramı için hazırlandığı mesajını verdi. Son

hesaplamalara göre Kurban Bayramı için herhangi bir hayvan varlığı sıkıntısı görünmüyor.

Dolayısıyla şu anda Kurban Bayramı için ithalat söz konusu değil" diye konuştu.

Yerli besicinin yanında

İsmail Kemaloğlu, ESK'nin, besicilerin Kurban Bayramı'nda satamadıkları hayvanlarını daha önceki

yıllarda aldığını, bu sayede üreticiye destek olduğunu hatırlattı. Kurumun piyasayı düzenlediğini ve

yerli besicinin yanında olduğunu vurgulayan Kemaloğlu, şunları kaydetti:

"Bu manada ola ki besicilerin satamadığı, elinde kalan hayvanları almamız açısından hiçbir sorun

yok. Et ve Süt Kurumu arz-talep dengesini gözeterek fiyat istikrarı sağlamaya uğraşıyor. Kurban

Bayramı sonrası elde kalan, satılamayan hayvanlar için Kurumumuzun stoklama, kombina

altyapısı müsait."

Page 12: TARIMDA BU AY

12

5.TARIM VE İNSAN FOTOĞRAF YARIŞMASI

YARIŞMA MÜRACAAT TARİHİ 31.07.2013 - 01.11.2013

SONUÇ BİLDİRİMİ 01.12.2013

ÖDÜL TÖRENİ 12.12.2013

Ayrıntılı bilgi için: http://www.tariminsan.com

Page 13: TARIMDA BU AY

13

Page 14: TARIMDA BU AY

14

KÖYLÜ MİLLETİN EFENDİSİDİR.

M.KEMAL ATATÜRK