tam kanda interferon gama salınımının araştırılarak konjenital toksoplazmozis tanısı
DESCRIPTION
Tam Kanda Interferon Gama Salınımının Araştırılarak konjenital Toksoplazmozis Tanısı. Danışman:Prof.Dr.Bülent BAYSAL Arş.Gör.Dr.M.Emin DEMİRCİLİ. Toksoplazma gondii. Zorunlu hücre içi protozoon Memelilerden kuşlara kadar geniş bir konak spektrumu - PowerPoint PPT PresentationTRANSCRIPT
TAM KANDA INTERFERON GAMA SALINIMININ ARAŞTIRILARAK KONJENİTAL TOKSOPLAZMOZİS TANISI
Danışman:Prof.Dr.Bülent BAYSAL Arş.Gör.Dr.M.Emin DEMİRCİLİ
Toksoplazma gondii
Zorunlu hücre içi protozoon Memelilerden kuşlara kadar geniş bir konak
spektrumu İnsanlara edinsel veya konjenital bulaş Takizoit, bradizoit, ookist
Bradizoit Konak hücre vakuolü içinde gelişen 40 mikron
büyüklükte doku kistlerinde ortalama 1000-3000 bradizoit
Ookist Faelidae ailesi (son konak) bağırsağında
parazitlerin seksüel evrimi sonucu oluşur
Dış ortamda, her ookist içinde ikişer sporokist ve her sporokist içinde de dörder sporozoit gelişir (enfektif form uygun koşullarda 5-8 günde). Oda sıcaklığında aylarca canlı kalabilirler
Konjenital bulaş Plasentadan trofozoit geçişi ve bulaş 3. trimestreye doğru
giderek artar .Bebeğin etkilenmesi en çok ilk trimestrede
Edinsel bulaş Takizoitler (kan transfüzyonu, laboratuvar kazaları) Doku kistleri (sığır, koyun, domuz etlerinin çiğ, az pişmiş
veya dondurulmadan yenmesi) Ookistler (kontamine yiyecek, içecek ve ellerle)
Klinik
Konjenital toksoplazmoz Neonatal hastalık (Hidrosefali,
mikrokalsifikasyonlar, koryoretinit) Yaşamın ilk haftalarında oluşan hafif veya ağır
hastalık Bebeklik, çocukluk veya adolesansta, önceden
tanınmamış infeksiyonun sekel veya relapsı Subklinik infeksiyon
Oküler toksoplazmoz
İmmunokompetan olanlarda Asemptomatik Enfeksiyoz mononükleoz benzeri bir tablo Poliadenopatili ateşsiz şekil Nadiren ağır infeksiyon
Toksoplazmoz tanısı Direkt
Kan, vücut sıvı ve dokularından izolasyon Sitolojik preparatlarda takizoit ve/veya antijenlerin gösterilmesi Plasenta, fetus veya yenidoğanda takizoit veya bradizoitleri
içeren kistlerin gösterilmesi PZR
İndirekt serolojik testler
Serolojik testler
Kullanılan antikorlar IgG IgM IgA (yenidoğanda) IgE (immunkompromize hastalarda)
İFAT İHA Anti-toxoplasma IgM ELISA (özellikle immunocapture) IgM, IgA, IgE Anti-toxoplasma IgG ELISA IgG avidite
Toxoplasma gondii, konjenital infeksiyonlu kişilerde ciddi morbidite ve mortalite nedenidir
İnfekte yenidoğanlar doğumda asemptomatik olabilir fakat adölesan ve çocukluk döneminde retinal hastallıklar gelişme riski vardır
Bu hastalarda hastalığın tanısı çoğunlukla spesifik antikorların tespitine dayanmaktadır
Plesental geçişi olmayan Toxoplasma spesifik IgA
ve IgM konjenital infeksiyon için iyi bir gösterge olarak kabul edilir
Bununla birlikte maternal infeksiyonda gestasyonal yaş testin performansını etkilemektedir ve doğumda test infekte bebeklerin %75 ten fazlasını tespit edememektedir
Toksoplazma spesifik IgG plesentaya geçtiğinden yenidoğan kanındaki varlığı konjenital infeksiyonun bir kanıtı olarak değelendirilmez
Anneden geçen IgG’ler genellikle 6-12 ay içerisinde kaybolmaktadır
Bu yüzden gebeliğinde serokonversiyonu olan annelerden doğan,infekte olmayan bebekler konjenital toxoplazmozis dışlanmadan önce bir yıl boyunca serolojik teslerle düzenli olarak takip edilmelidir
T. gondi infeksiyonu interferon gama üreten T lenfositlerin effektör aktivitesine bağlı olan uzun süreli hücresel immuniteyle sonuçlanmaktadır
Birkaç çalışma hastalığın tanısında hücresel immunitenin potansiyel rolünü araştırmıştır.Fakat literatür bilgileri çelişkilidir
Konjenital infekte çocuklarda ki T. gondi antijenleri tarafından lenfositlerin uyarılmaması daha önceden bildirilmiştir
Yakın zamanda (Guglietta et al.) bir çalışmada sentetik peptidleri kullanarak konjenital infeksiyonlardaki parazitik antijenlere karşı spesifik T hücre yanıtının yaş ile ilişkili bozukluğunu saptamışlardır
Buna karşıt olarak başka bir çalışma konjenital toksoplasmozisin erken ve doğru tanısı için T hücre immunite değerlendirmesinin önemli olduğunu bildirmektedir
Flow sitometri ile CD25 ekspresyonunun saptanması ile yenidoğanlarıda içeren hemen hemen tüm hastalarda spesifik hücresel immunitenin saptanabilir olduğu daha önceden gösterilmiştir
Bu çalışmada çalışma konjenital toxoplasmozisin tanısı için tam kanda IFN-gama salınımı analizinin performansı değerlendirilmiştir
Gereç&Yöntem
Grup 1) Grup 1’deki hastalar bebekleri test etmeden önce tekniğin geçerliliğini kontrol etmek için pilot çalışmada kullanılmıştır
Bu çalışma Hoˆpital de la Croix Rousse, Lyon,France başvuran 172 hastadan oluşmaktadır ve toxoplasma serolojisi için test edilen hamile kadınları da içermektedir
58 hastada infeksiyon saptanmamıştır(negatif serolojik test)
114 hasta ya kronik infektedir yada yakın zamanda serokonversiyon göstermiştir(Pozitif test)
Kan hücreleri ile IFN-gama sekresyonu analizini ilk önce final konsantrasyonu 1.5,3,6 µg/ml olacak şekilde T. gondi antijenleri kullanılarak araştırılmıştır
Bu konsantrasyonlar arasında 3 µg/ml sensivite ve spesifite için en iyi sonucu saptamıştır.Çalışmada bu konsantrasyon kullanılmıştır
Serum ayrılmasından 24 saat sonra oluşan örnekler,ayırmadan 24 saat içindeki örneklerle karşılaştırıldığında düşük IFN-gama uyarısı gözlemlenmiş
Çalışmada 479 test uygulanmış.Sonuçların 252’i (%5) PHA stimülasyonuna pozitif yanıt yetersizliği veya IFN-gama spontan sekresyonuna bağlı olarak geçersiz sayılmıştır
Grup2)Grup 2 gebeliği boyunca serokonversiyon gösteren annelerden doğan 1 yaş altı 62 infantı içermektedir
Konjenital toksoplazmozis tanısı; 17 olguda amniyotik sıvıda (+) PCR sonucu olan,perferik kanda IgM veya IgG varlığı,anne ve yenidoğanda karşılaştırılmalı Western blot pozitifliğine,1 yaşından sonra spesifik IgG varlığına dayanarak konmuştur
Çalışmanın protokolüne göre,tüm hastalara hem klinik hemde oftalmolojik muayene yapılmış, hem de hastalara ilk yıl boyunca her 3 ayda bir serolojik testler uygulanmıştır
İnfeksiyon 1 yaşında serolojik tesleri negatif olan, doğumda ve in-utero testleri negatif olan 45 çocukta ekarte edilmiştir
Grup3) Konjenital infeksiyonu olan 1-30 yaşındaki 124 hastayı içermektedir.Hepsi yıllık olarak düzenli klinik ve oftalmolojik muayeneye tabi tutulmuştur.Bunların 31’inde okuler lezyonlar,8’inde serebral kalsifikasyonlar vardı
Serolojik araştırmalar: Toksoplazma spesifik IgG ve IgM antikorları Enzygnost toksoplazmozis ELİSA (ELISA; Siemens Healthcare Diagnostics, Marburg, Germany) kullanılarak yapılmıştır
Boya uyumsuz test sonuçları olan örneklerde yapılmıştır
T hücre stimülasyonu; Solubl Toxoplasma gondii antijenlerinin hazırlanması; RH suşunun Toxoplasma gondii parazitleri OF1 farelerinin peritoneal kavitelerinden elde edilmiştir.Asit sıvısı infeksiyondan 2 gün sonra toplanmıştır ve 0.2-µm por genişliği olan membranlardan geçirilerek -20C˚’de saklanmıştır
Kan örnekleri stimülasyonu; Periferik kandan 1ml örnek lityum heparin antikoagülanı içeren vacutainer tüplere koyulmuştur (BD Diagnostics, Franklin Lakes, NJ)
Tüpler oda ısısında 1600 devirde 15 dakika santrifüj edilmiştir
Serum serolojik araştırmalar için toplanmış ve RPMI medium (Sigma-Aldrich, St. Louis, MO)’un aynı hacmi ile replese edilmiştir
Dilüe kanın 300µl’si Toxoplasma gondii antijenlerinin farklı konsantrasyonları varlığında steril propilen tüplerde(Eppendorf AG, Hamburg, Germany)kültürü yapılmıştır
Bütün kültürler %5’lik CO2 ortamdac 37C˚’de 24 saat inkübe edilmiştir
IFN-gama analizi ticari ELISA kiti (AbCys, Paris, France) kulanılarak yapılmıştır
SONUÇLAR
Grup1)Şekil 1 grup1’deki 114 infekte hastada ki IFN-gama sekresyonunun, infekte olmayan 58 hastadan anlamlı olarak daha yüksek olduğunu göstermektedir
Testin sesivitesi %96,spesifitesi %91 dir
Negatif serolojisi olan hastalar arasında 5’i 1.5-23.2 arasında değişen zayıf IFN-gama seviyelerini göstermektedir.5 hastanın tamamıda spontan olmayan IFN-gama sekresyonu yapmaktadır ve inflamatuar sendromları yoktu
Bu kişilerden ikisi tekrarlayan testlerde IgG olmadan IgM varlığı ile birlikte atipik serokonversiyon profiline sahip hamile kadınlardı
Her ikisinede IgM varlığına dayanarak yakın zamanda infekte olduğu düşünülmüş ve spiramisin tedavisi verilmiştir
Toxoplasmozis testi pozitif olan hastalar arasından 5’i (+) PHA testine rağmen negatif IFN-gama yanıtı vardı ve hastaların kayıtlarında anerji ve imunsüpresyonun hiçbir kanıtı yoktu
Grup 2)Çalışmada ki ilk testten, 17 infekte infant infekte olmayan infantlardan anlamlı olarak daha yüksek seviyede IFN-gama düzeyi göstermiştir
ROC eğrisine göre 1 pg/ml’nin üzerindeki değerler pozitif olarak kabul edilmiştir
Bu şartlar altında 17 infekte bebeğin 16’sı pozitif IFN-gama düzeylerine sahiptir
Bunlar arasında 5 infant yaşamlarının 3 haftalık ve 3 aylık dönemleri arasında subklinik infeksiyon tanısı almıştır.2 olguda bu konjenital infeksiyonun tek pozitif kriteridir
Anneler gebelik boyunca farklı periyotlarda serokonversiyon göstermişlerdir ve hepsine toxoplasmozis için antenatal tedavi verilmiştir
45 infekte olmayan infant içinde 44’ünde negatif cevap elde edilmiştir.Bu klinik bulgularla testin sensivitesi %94 ve spesifitesi %98 di.
Tedavi altında ki 2 bebekte test sonuçlarının geçici negatifliği dışında 62 bebekte izlem sonuçları tanıyla uyumluydu.Aynı zamanda serolojileri negatifti
Tedavinin bitiminden sonra hem IFN-gama hemde IgG titrelerinin her ikisinde dramatik bir artış göstermişlerdir
Grup 3) Konjenital olarak infekte kişilerin 172’sinin tamamı 2,285-9 pg/ml arasında değişen IFN-gama seviyeleri ile birlikte pozitif test sonuçları elde edilmiştir
IgG titreleri ve IFN-gama seviyeleri arasında anlamlı olmayan bir korelasyon vardı
TARTIŞMA
Çalışmada T hücrelerinin Toxoplasma gondii antijenlerinin stimülasyonuyla oluşan IFN-gama yanıtını ölçmek için invitro bir araştırma yapılmıştır
Test sadece 1 ml kan gerektirmekteydi.Bu nedenle yeni doğanlara uygulanması için uygundu
Bunun yanında pozitif ve negatif kontrolle birlikte IFN-gama analizine ek olarak (PHA- PBS),serolojik testler aynı kan örneği ile yapılabiliyordu
Geçersiz test sonuçları olarak PHA tüplerindeki pozitif yanıt yetersizliğine veya kontrol tüpündeki spontan IFN-gama sekresyonuna bağlı olarak %5 oranındaydı, geçersiz sonuçlar, başlıca yetişkinlerde gözlemlenmiştir
Akut veya kronik infeksiyonu olan seropozitif hastalar infekte olmayan hastalara göre anlamlı olarak daha yüksek IFN-gama düzeyleri göstermiştir
IFN-gama’nın spontan sekresyonu olmayan 5 örnek sonuçları IgG serolojisiyle karşılaştırıldığında yanlış pozitiflikler belirlenmiştir
IFN-gama değerlendirilmesi gebe kadınlarda karşılaşılabilen belirsiz serolojik düzeyin yorumlanmasına sağlayabilir
Daha önceden T. gondii antijeninin seronegatif kişilerdeki işaretlenmiş T hücre proliferasyonunu ortaya çıkarabildiği gösterilmiştir .Bu proliferasyonun poliklonal olduğu görünmektedir ve coccidan bir patojen ile birlikte çapraz reaksiyonla sonuçlanabilir.Antijen pürifikasyonu testin spesifikliğini arttırabilir
Yanlış negatif sonuçları olan beş hasta immunsüprese değildi ve hepsi PHA’ya pozitif yanıt verdi
Lenfosit sayıları normal seviyelere düşmüştü fakat CD4 fenotiplemesi oluşmamıştı
Bunların hepsinde kr. toksoplazma infeksiyonu vardı ve yanıt yetersizliği daha önceden bildirilen tüberküloz hastaları gibi aktif hastalıkla ilişkili imunsüpresyona bağlı değildi
Gebeliği sırasında infekte olan annelerden doğan 1 yaş altı bebekler için ilk testin sonuçları %94 sensivite,%98 spesifite göstermektedir
Test infekte olmayan bebeğin 44’ünde hastalığı ekarte etmiştir
Yaşamın ilk yılında IgG taraması gereksiz bulunmuştur
Tek yanlış pozitiflik klinik inflamatuar hastalığı olmayan geçici pozitif test sonucu olan 6 aylık bir bebekte gösterilmiştir.Bu hastanın daha sonraki testleri negatif çıkmıştır
İnfekte olmayan 17 bebeğin 16’sı testle teşhis edilmiştir
3 ayın altındaki 2 bebekte IFN-gama sekresyonu infeksiyonun tek işaretiydi ve tedavi kararını etkilemekteydi
Bu veriler göstermiştir ki bebekler için IFN-gama salınımı konjenital toksoplazmozisin iyi bir göstergesidir
Tek yanlış negatif sonuç tedavi bitiminden sonra IFN-gama yüksekliği gösteren 8 aylık bir bebekte belirlenmiştir
Bu antikor profili tedavi alan hastalarda yaygın olarak gösterilmektedir
Bu patern parazit kistlerinden orijin alan antijenlerin azalmasına veya primetamin ve sulfanomidin mitokondriyal apopitotik yolun aktivasyonu için aktif lenfositler üzerinde direkt etkisine bağlıdır
Bebeklerde gözlenen ilaç düzeylerindeki büyük farklılık bu fenomenin tüm bebeklerde neden gözlenmediğini açıklamaktadır
İnfeksiyondan 30 yıl sonra grup 3’teki subklinik hastalarda yeterli IFN-gama yanıtı kan dolaşımındaki spesifik effektör T hücrelerini belirleyen kistler tarafından üretilen devamlı parazitik antijenin bir belirtecidir
Hastalığın akut fazı özellikle Th1 yanıtı gibi immunsistemin baskısı alındaki yavaş replike olabilen bradozoitlerden farklılık gösteren hızlı replike olan takizoitlerin varlığı ile karakterizedir
Bradozoitler farklı dokularda kistlere dönüşür ve hayat boyu persiste kalır
Her iki parazitik durumda da spesifik antijenler eksprese edilir
Sonuç olarak toksoplazmik antijenler ile tam kanın stümülasyonundan sonra IFN-gama yanıtının değerlendirilmesinin yenidoğanlarda konjenital toksoplazmozis tanısı için kolay uygulanabilir basit bir test olduğu gösterilmiştir
Bu test doğumda konjenital infeksiyonu güvenilir bir şekilde ekarte etmektedir ve gereksiz anksiyete ve serolojik takiplerden kaçınılmaktadır
Tersine pozitif sonuç verildiğinde infeksiyon sekelini azalttığına inanılan erken tedavi kararına neden olmaktadır
Testin performansını arttırmak için pürifiye antijenlerin veya sentetik peptidlerin kullanımı araştırılmalıdır
Testin sensivitesini tam olarak değerlendirmek için ek vakalara ihtiyaç vardır