meslek yÜksekokulu dergİsİabpanel.sinop.edu.tr/.../dergi/amyodergi.pdfsİnop Ünİversİtesİ...

BilimselÇalışmalarımızÖğretim elemanlarımızın çalışmalarıSayfa 34'te

Yüksekokul MüdürümüzdenMüdürümüz Öğr. Gör. Recep AYKAN'ın mesajıSayfa 2'de

Rektörümüzle SöyleşiProf. Dr. Nihat DALGIN öğrencile-rimizle buluştu.Sayfa 12'de

SİNOP ÜNİVERSİTESİ

AYANCIK MESLEK YÜKSEKOKULU DERGİSİ

1. SAYI / OCAK 2019

RöportajAyancık'ta balıkçı olmakSayfa 31'de

ProjelerimizYakın zamanda planlanan projelerimizSayfa 18'de

Uygulamalı Girişimcilik Eğitimleri2019'da planlanan kurslarSayfa 25'te

S İ N O P Ü N İ V E R S İ T E S İ

Prof. Dr. Nihat DALGINRektör

Sinop Üniversitesi Ayancık Meslek Yüksekokulu Dergisi

ISSN 2667-5994 1. SAYI / OCAK 2019

Sinop Üniversitesi adına imtiyaz sahibi

Prof. Dr. Nihat DALGIN Sinop Üniversitesi Rektörü

Genel KoordinatörÖğr. Gör. Recep AYKAN

Yayın KuruluÖğr. Gör. Şemseddin ULUÇAM

Öğr. Gör. Dr. Günseli ACAR Öğr. Gör. H. Kübra SEVİNÇÖğr. Gör. Hakan ALİUSTAÖğr. Gör. Gülay EKREN

Öğr. Gör. Kerim ÖZKARAÖğr. Gör. Yeşim SÜRMELİOĞLUÖğr. Gör. T. Müge ÖZBEKLER

Öğr. Gör. Melek Ş. KARABULUTÖğr. Gör. İsmail GÜÇLÜ

Grafik TasarımÖğr. Gör. Yeşim SÜRMELİOĞLU

Öğr. Gör. Gülay EKRENÖğr. Gör. H. Kübra SEVİNÇ

İletişimYalı Mah. Cemil Yıldız Cad. Fatih Erer Sok. No:1

57400 Ayancık/SİNOP

Tel: 0 (368) 613 34 11Fax: 0 (368) 613 34 12

BaskıBudak Matbaacılık Tasarım Reklam

ve Organizasyon Ltd. Şti.Davutpaşa Cad. Emintaş Davutpaşa San. Sit.

No: 103/245 Topkapı / İSTANBULTel: 0212 501 55 51

www.budakmatbaa.com

http://aym.sinop.edu.tr/

AYA N C I K M E S L E K Y Ü K S E K O K U L U | 1

Yüksekokulumuz Hakkında

Dikey Geçiş Sınavı Hakkında

Yeni Yönetimle Yeni Döneme Geçiş

Sayfa 12

Sayfa 22

İ ç i n d e k i l e r

Sayfa 31

Sayfa 11

Sayfa 21

29

111218253134404647

Ayancık'ta Balıkçı Olmak

Bilimsel Çalışmalarımız

Mezunlarımızdan Gelen Mesajlar

Bulmacalar

Yitirdiklerimiz

Yakın Zamanda Gerçekleştirmeyi Düşündüğümüz Projelerimiz

Yüksekokulumuzda Uygulamalı Girişimcilik Eğitimi

Rektörümüz Yüksekokulumuz Öğrencileri ile Buluştu

SİNOP ÜNİVERSİTESİ2

- Bilgisayar Teknolojileri Bölümü/ Bilgisayar Prog-ramcılığı (I. Örgün)- Çocuk Bakımı ve Gençlik Hizmetleri Bölümü/ Çocuk Gelişimi Programı (I. ve II. Örgün) - Elektronik ve Otomasyon Bölümü/ Elektronik Tek-nolojisi (I. Örgün) ve Kontrol Otomasyon Teknolojisi Programı (I. Örgün) - Muhasebe ve Vergi Bölümü/ Muhasebe ve Vergi Uygulamaları Programı (I. Örgün)- Ormancılık Bölümü/ Ormancılık ve Orman Ürün-leri Programı (I. Örgün)- Yönetim ve Organizasyon Bölümü/ Lojistik Prog-ramı (I. ve II. Örgün)

2012 yılında Yüksekokulumuzda açılan “Dış Tica-ret Bölümü” altında yer alan “Dış Ticaret Progra-mı” ile 2019-2020 Eğitim Öğretim Yılı için öğrenci istenecektir. 2018 yılında Üniversitemiz Senatosu tarafından kabul edilen “Bilgisayar Teknolojileri Bö-lümü’ altında “İnternet ve Ağ Teknolojileri Programı” Meslek Yüksekokulumuz bünyesinde açılmak üze-re Yüksek Öğretim Kurulu tarafından onaylanmıştır. Bu programa da 2019-2020 Eğitim Öğretim Yılı için öğrenci istenecektir.

Ayrıca, 2019 yılında Meslek Yüksekokulumuz bün-yesinde “Tasarım Bölümü” altında “İç Mekan Tasarı-mı Programı”nın açılması planlanmaktadır. Tasarım Bölümünün, Ormancılık Bölümü ile birlikte, ahşap kokan şehrimize yeni bir vizyon kazandıracağını dü-şünmekteyiz.

Biz, Ayancık Meslek Yüksekokulu, akademik ve idari personeli olarak geleceğimizin teminatı genç-lerimizin, vatan ve millet sevgisi ile dolu, donanımlı, özgüveni tam bireyler olması için var gücümüzle ça-lışmaya devam edeceğiz.

Saygılarımla,

Öğr. Gör. Recep AYKANAyancık Meslek Yüksekokulu Müdürü

İlk sayımızla herkese merhaba,

Ayancık Meslek Yüksekokulu Dergisi, okulumu-zun çok daha geniş bölgelerde sesini duyur-

ması ve yapmış olduğu etkinliklerle kendini ifade edebilmesi amacıyla oluşturuldu.

Bu dergide emeği olan herkes, güzel bir şeyler yap-ma heyecanını ve hevesini görsel ve metinsel hale getirmeye çalıştı. Bu dergide her yaprak bir başarı öyküsüdür. Her paragraf, her cümle ve her kelime de çalışmaktan duyduğumuz mutluluğu oluşturan birer yapı taşıdır.

2023 hedefine doğru hızla ilerleyen ülkemizin eşsiz güzelliklerinden bir tanesi olan Ayancık ilçemizde 2007 tarihinde Sinop Üniversitesi bünyesinde Eği-tim-Öğretim hizmetine başlayan Ayancık Meslek Yüksekokulu, 2017 tarihinde yeni binasına taşına-rak, çok daha modern bir binaya sahip olmuştur.

Yaklaşık 12.000 m2 kapalı alanda, 2018 rakamları-na göre kayıtlı 850 öğrencisi, 22 akademik perso-nel ve 16 idari ve teknik personeli ile eğitim-öğretim faaliyetlerine devam etmektedir.

Meslek Yüksekokulumuz 2018–2019 Akademik yılı itibari ile 6 farklı bölüm altında 7 farklı program ile eğitim-öğretim faaliyetlerini sürdürmektedir. Bu bö-lümler:

Y Ü K S E K O K U L U M U Z H A K K I N D A

S İ N O P Ü N İ V E R S İ T E S İ2

AYANCIK MESLEK YÜKSEKOKULU3

Teknolojinin üretimi için gereken yazılımlar kadar, tek-nolojiyi kullanmak için ihtiyacımız olan donanımı kur-mak, internetin ve diğer yazılımların içinde bulunduğu sistemlerin ve ağların kurulumunu yapmak, bunların gü-venliğini sağlamak da önemlidir.

İnternet ve Ağ Teknolojileri programı, bilgi teknolojisi sistemlerinin kuruluşunu yapacak ve kullanımını yöne-tecek mezunlar yetiştirmek üzere tasarlanmış bulun-maktadır.

Kullanıcıların internetin her türlü faydasından yararlan-masını sağlayacak elemanlar yetiştirmek üzere kurgu-lanan İnternet ve Ağ Teknolojileri programı, internet alt-yapı ve donanımı, işletim sistemleri, sunucular, aktarma cihazları gibi donanımların kurulması ve yönetilmesini üstlenecek elemanlar yetiştirmektedir.

Bilişim sektöründe, kurumsal firmalar bünyesinde Bilgi Teknolojisi (BT- Information Technology (IT)) Uzmanı veya Network Uzmanı olarak çalışmak isteyenler için tasarlanmış bu programdan mezunlara her geçen gün daha çok ihtiyaç duyulacaktır.

Kazanılan Unvan ve İş İmkânları

Programdan mezun olacak öğrenciler, “Sistem ve Ağ Yönetimi-İnternet Programcılığı Teknikeri” veya veya “Network Uzmanı” unvanı alacaklardır. İnternet ve Ağ Teknolojileri Programı mezunları aşağıdaki alanlarda iş sahibi olabilmektedir:

- Sistem Uzmanı- Ağ Uzmanı- Bilgi İşlem Uzmanı- Sistem Destek Uzmanı- Sistem ve Ağ Danışmanı- Sistem Yöneticisi- Ağ Yöneticisi- İnternet Programcısı- Web Tasarımcısı

Ayrıca mezunlarımız, telekomünikasyon ve bilişim, fi-nans ve kamu sektörleri başta olmak üzere bir çok sektörde işletmelerin sistem ve network alt yapısını planlama ve kurulumunu yapma, ihtiyaç analizi yapıp kullanılacak doğru teknolojileri belirleme, sistemlerin bakım ve onarımını yapma, temel ve ağ programla-ma işlemlerini yapma, sistemi yedekleme, yükseltme ve performansını artırma, ağ kurulumu ve ağ güvenliği sağlama gibi görevler üstlenebilirler.

Bunun yanı sıra bilgisayar ağlarının kritik ola-rak kullanıldığı bilişim sistemleri, e-devlet, e-belediye projeleri ve bilgi odaklı pek çok sektöre yönelik projede, işletmelerde nitelikli eleman açığı, bu programdan mezun öğren-cilere istihdam olanağı sağlamaktadır.

Mezunlar, aldıkları eğitim sayesinde kamu ve özel sektöre ait işletmelerin birçok departma-nında ara eleman olarak çalışabileceklerdir.

Bu programdan dikey geçiş yapılabilecek lisans programları

- Bilgisayar Mühendisliği- Bilgisayar Bilimleri- Bilgisayar Teknolojisi ve Bilişim Sistemleri- Bilgisayar ve Yazılım Mühendisliği- Bilgisayar - Enformatik- Bilgisayar Sistemleri Mühendisliği

BİLGİSAYAR TEKNOLOJİLERİ BÖLÜMÜ İnternet ve Ağ Teknolojileri Programı

Öğr. Gör. Hacer Kübra SEVİNÇBölüm Başkanı

B Ö L Ü M L E R İ M İ Z

AYA N C I K M E S L E K Y Ü K S E K O K U L U 3



DIŞ TİCARET BÖLÜMÜ Dış Ticaret Programı

Dünya piyasalarındaki küreselleşme ile birlikte artan dış ticaret hacmi tüm ekonomileri etkile-

mekte ve gerçekleşen değişimlere uyum sağlaya-bilmeleri ülke ekonomilerinin başarı kriterlerinden biri olmaktadır. Dış ticaret hacminin artmasıyla, dö-viz girdilerinin çoğalması, yatırımların hızlanması, istihdamın artması ve ülke ekonomisinin büyümesi gibi makroekonomik dinamikler harekete geçmek-tedir. Bir ülke ekonomisinde ihracat, üretim ve istih-damda sebep olduğu etkilerle ekonominin gelişimi doğrudan etkilemektedir. Uluslararası ticarette yaşanmakta olan söz konusu yoğunlaşma, dış ticaret operasyonlarının dünya-daki uygulamalara yönelik olarak gerektiği şekilde hızlı, teknik ve hatasız yapılmasını gerektirmekte-dir. Ülkemiz dış ticaret hacminin giderek artması, devletimizin kısa ve uzun vadeli ekonomi planla-maları doğrultusunda ihracatın kazandığı önem, bu alanda çağın gerektirdiği vasıflarla donanmış kalifiye eleman ihtiyacını arttırmıştır. Bu bağlamda Dış Ticaret programının amacı; Türk ekonomisinin artan dış ekonomik ilişkilerinin bir sonucu olarak büyüyen ve sayıca artan dış ticaret firmalarının uluslararası pazarlarda daha etkin olarak rekabet edebilmeleri ve daha iyi hizmet sunabilmeleri için ithalat ve ihracata dayalı bankacılık, taşımacılık, gümrük ve kambiyo mevzuatı gibi dış ticaretle il-gili pratik ve teorik bilgilerle donatılmış, bu bilgi ve becerilerini kullanarak işletme verilerini yorumlaya-bilen, değerlendirebilen, sorunları tanımlayabilen, çözüm önerileri geliştirebilen, mesleği ile ilgili bi-lişim teknolojilerine ve yabancı dil bilgisine hakim kalifiye ara insan gücünü yetiştirmektir.

Ülkemiz dış ticaret hacminin planlanan hedeflere ulaşabilmesi, dış ticaret firmalarımızın uluslararası ölçekte markalaşması, daha verimli çalışabilmesi, rekabet gücünü arttırması, ekonomiye ve istihdama katkılarının artması için devlet tarafından önemli teşvikler verilmektedir. Bu desteğin yanında kalifiye insan gücü desteği ise üniversiteler tarafından sağ-lanmaktadır. Bu nedenle sektördeki artan ihtiyacın karşılanması için Sinop Üniversitesi Ayancık Mes-lek Yüksekokulunda açık olan Dış Ticaret progra-mının öğrenci alımına başlaması ve bir an önce faaliyete geçirilmesi hem bölgemiz hem de ülkemiz açısından büyük önem arz etmektedir. Ayrıca prog-ram ile bölgemizde dış ticaret bilincinin arttırılması, hem bölge gençlerine hem de dış ticaret firmaların-da çalışan personele bu alanda eğitim fırsatı sunul-ması, bilgi ve becerilerinin geliştirilmesi, bölgemiz firmalarının dış ticaret potansiyelinin artmasına kat-kı sağlanması amaçlanmaktadır.

Kazanılan Unvan ve İstihdam İmkanlarıProgramdan mezun olanlar "Dış Ticaret Meslek Elemanı" unvanı almaktadırlar. Bu programdan mezun olan öğrenciler genel olarak dış ticaretle ilgili faaliyet gösteren veya departmanları bulunan kamu ve özel tüm kurum ve kuruluşlarda çalışa-bilmektedirler.

Mezunların İş Bulma Olanaklarından Bazıları

- Dış ticaret firmalarında ithalat ve ihracat elema-nı,- Lojistik şirketlerinde depo, stok kontrol, sevkiyat veya operasyon elemanı,- Bankaların kambiyo departman personeli,- Gümrük müşavirlik firmalarında yardımcı perso-nel,- Şirketler arasında aracı ve danışman,- KPSS sınavında başarılı olarak kamu kurumla-rının ilgili departmanlarında dış ticaret personeli.

Lisans Programlarına Dikey Geçiş İmkanı

Dış Ticaret Programından mezun olanlar Dikey Geçiş Sınavı (DGS) ile aşağıdaki lisans bölümle-rine Dikey Geçiş yapabilirler.

- Bankacılık, Bankacılık ve Finans- Bankacılık ve Sigortacılık- Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri- Ekonomi, Ekonomi ve Finans- İktisat,İşletme, İşletme Bilgi Yönetimi- İşletme Enformatiği, İşletme-Ekonomi- Lojistik Yönetimi, Sermaye Piyasası- Sermaye Piyasası Denetim ve Derecelendirme- Uluslararası Finans, Uluslararası Finans ve Bankacılık, Uluslararası İşletme- Uluslararası İşletmecilik, Uluslararası İşletme-cilik ve Ticaret, Uluslararası Lojistik, Uluslararası Ticaret- Uluslararası Ticaret ve Finans ...

Öğr. Gör. Hakan ALİUSTA



YÖNETİM VE ORGANİZASYON BÖLÜMÜ Lojistik Programı

Yüksekokulumuz Lojistik Programı 2012-2013 eğitim öğretim yılında kurulmuş olup, o tarihten bu yana

gündüz ve gece öğrenimi ile öğretim hayatına devam etmektedir. 2017 -2018 eğitim öğretim yılı itibari ile 196 öğrencisi bulunan programımız her geçen gün öğrenci sayısını arttırmaya devam etmektedir.

Ürünlerin ve hizmetlerin, tüketicinin ihtiyaçları doğrul-tusunda kaynak noktadan tüketim noktasına iletiminin planlanması, uygulanması ve denetiminin yönetimi an-lamına gelen lojistik, günümüzde yurtiçi ve yurtdışı her türlü taşımacılık faaliyetini kapsayacak biçimde geliş-mektedir.Bu amaca ulaşmak için belirlediği temel faaliyetler de aşağıdaki gibidir:

- Lojistik alanındaki gelişmeleri yakından izlemek ve araştırma yapmak,- Bölümde öğrenim gören öğrencilerinin daha etkin ve dinamik olmasını sağlamak üzere ders içerik ve prog-ramları düzenlemek,- Lojistik alanında temel çalışma alanları belirleyerek o alanlarda öğrencilerin araştırma yapmalarını sağlamak ve böylece akademik gelişimlerini sağlamak,- Çeşitli ulusal ve uluslararası proje çalışmalarına katıl-mak, öğrencilerin de bu projelere katılımını sağlamak,- Sanayi ve Ticaret odaları ile işbirliği yapmak,- Öğrencileri bilinçlendirmek ve kendilerini geliştirmeleri amacıyla bu konuda uzman kişileri davet ederek söyleşi panel, kurs, sertifikalı eğitim programları vb. faaliyetler düzenlemek,- Üniversitemizi yurtiçi ve yurtdışında temsil edebilecek nitelikteki öğrenci sayısını arttırmak,- Gerekli kariyer çalışmaları yapmak.

Yüksekokulumuz Lojistik Programı olarak öğrencile-rimizi, başta lojistik sektörü olmak üzere, ekonomi ve endüstri alanlarında hizmet yapan kuruluşların ihtiyaç duyduğu yüksek nitelikli insan gücünü yetiştirmek amaç-lanmaktadır.

Ayrıca mezunlarımızı, lojistiğin ana unsurları-nı bilen, sektöre aşina ve kara-deniz-hava ta-şımacılık sektörü hakkında bilgi sahibi uzman-lar olarak yetiştirmeyi hedefliyoruz.

Lojistik programı insan ilişkileri iyi, dinamik, araştırmaya meraklı, seyahat etmeyi seven, yeniliklere açık, yabancı dile ilgisi olan aday-lar için uygun bir programdır.

Diploma ve Mezuniyet Sonrası İş Olanakları, Çalışma Alanları

Mezunlar, özel sektör ve kamu sektöründe faaliyet gösteren tüm işletmelerin, planlama ve ürün tasarımı, pazarlama, üretim plan-lama, malzeme yönetimi, envanter yönetimi, depolama, dağıtım, taşımacılık, sigorta, güm-rük hizmetleri, satın alma, müşteri hizmetleri, dış ticaret ve satış departmanlarında ayrıca lojistik işletmelerinde çalışabilme olanağına sahiptirler.

Ayrıca, lojistik ve kargo firmalarının ilgili departmanlarında, ulusal ve uluslararası işletmelerin satınalma, pazarlama, lojis-tik ve dış ticaret departmanlarında, liman İşletmelerinin ilgili departmanlarında, çeşitli ölçekteki turizm firmalarında ara eleman, yönetici yardımcısı veya orta kademe yönetici olarak çalışma imkânı bulmaktadır.

Aynı zamanda kamu personeli olarak Ekonomi Bakanlığı ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığına bağlı birimlerde görev alabilirler. Eğitimine de-vam etmek isteyen mezunlar ise Dikey Geçiş Sınavı ile ilgili lisans programlarına devam ederek lisans eğitimlerini tamamlama şansına sahip olmaktadır.

Bu programdan dikey geçiş yapılabilecek lisans programları

İşletme, Lojistik Yönetimi Sivil Hava Ulaştırma İşletmeciliği, Ulaştırma ve Lojistik, Uluslararası Finans, Uluslararası Lojistik, Uluslararası Lojistik ve Taşımacılık, Uluslararası Lojistik Yönetimi, Uluslararası Ticaret, Uluslararası Ticaret ve Lojistik, Uluslararası Ticaret ve Lojistik Yönetimi

Öğr. Gör. İsmail GÜÇLÜBölüm Başkanı



ÇOCUK BAKIMI VE GENÇLİK HİZMETLERİ BÖLÜMÜ Çocuk Gelişimi Programı

Yüksekokulumuz bünyesinde bulunan Çocuk Gelişimi Programı önlisans düzeyinde eğitim-öğretim hizmeti

vermektedir. Bu doğrultuda kamu kurumlarında ve özel kuruluşlarda çalışabilecek “Çocuk Gelişimci” yetiştir-meyi hedeflemektedir. Mezunlarımız için iş olanakları şu şekilde sıralanabilir:

- İdareci, öğretmen ve öğretmen yardımcısı olarak özel kreş ve anaokullarında, - İdareci, öğretmen ve öğretmen yardımcısı olarak özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde, - Usta öğretici olarak Milli Eğitim Bakanlığına bağlı ana-okulu ve ilköğretimlere bağlı anasınıflarında, - Ana-baba eğitimcisi olarak özel araştırma ve danışman-lık şirketlerinde, - Bakıcı anne olarak Ana Çocuk Sağlığı Merkezlerinde, - Yataklı tedavi veren kurumlarda ve Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumlarında, - Tasarımcı olarak Çocuk Yayınları ve Oyuncakları sektörlerinde, - Çocuk bakım elemanı olarak çalışan anne – babaların çocuklarının bakımında, - Başbakanlık Aile Araştırma Kurumunda, Özürlüler İdaresi Başkanlığında, Devlet Planlama Teşkilatında, - Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu çocuk yuvalarında,

ELEKTRONİK TEKNOLOJİSİ BÖLÜMÜ Kontrol ve Otomasyon Teknolojisi Programı

Otomasyon; üretimin, yönetimin ve toplumsal olarak zorunlu öbür süreçlerin insanın doğrudan doğruya

katılması olmadan başarılmasını olanaklı kılan en yüksek uygulayımsal gelişme aşaması olarak tanımlanır. Üretimin daha hızlı, güvenli, verimli ve ekonomik gerçekleşmesine yardımcı olur. İşletmelerin zaman, kalite, maliyet, hız ve kar bakımından daha önde olmasını sağlar.

2011-2012 eğitim öğretim yılında başlamış olan programımızın amacı endüstriyel otomasyon alanlarında kullanılan her türlü araç, gereç, donanım ve donatım sistemlerinin ve teknolojik yapıların tanıtımı, kurulumu, kullanımı, bakımı, tamiri ve geliştirilmesi konularında, gerekli teorik ve pratik mesleki bilgi ve becerilere sahip teknik elemanlar yetiştirmektir.

Kontrol ve Otomasyon Programından mezun olan öğrenciler, şu konularda bilgi ve beceri kazanırlar:

- Elektronik elemanları tanır ve elektronik değerlerin okunması ile ilgili teknikleri bilir.- Elektrik, elektronik ve pnömatik diyagramlarındaki elemanları tanır. - Kendi sorumluluğundaki teçhizatın işletilmesi ile ilgili temel elektrik ve elektronik prensipleri anlar.- Programlanabilir kontrolör (PLC)’ler ile endüstriyel uygulamalar yapabilir.- Mikroişlemci kavramlarını öğrenir ve uygu-lar. Mekanik, pnömatik ve elektronik kontrol cihazları ile ilgili başlıca prensipleri bilir.- Seviye, basınç, sıcaklık, akış hızı ve nem gibi değişkenlerin algılanma (ölçme) tekniklerini ve kontrol yöntemlerini bilir.- Bilgisayar hazır paket programlarını kullanır, bir programlama dilini öğrenir.- Programlanabilir lojik kontrol devrelerini ve endüstriyel uygulamalarını öğrenir.

Öğr. Gör. Muhammed Ali ZOROĞLUBölüm Başkanı

Öğr. Gör. Gizem BEKARBölüm Başkanı

- Aile Danışma Merkezleri ve yetiştirme yurtla-rında çalışabilirler.

Mezun öğrencilerimiz Dikey Geçiş Sınavı (DGS) ile Eğitim Fakültelerinin “Okul Öncesi Öğretmenliği“ bölümünde lisans (4 yıllık) tamamlayabilirler. Bunun yanısıra Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi (ÖSYS) ile aşağıda listelenen Açıköğretim lisans program-larına devam edebilmektedir.- İşletme- İktisat- Maliye- Kamu Yönetimi- Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri



MESLEK YÜKSEKOKULU AYANCIK'TA OKUNUR.

İstihdam Olanakları

Kontrol ve Otomasyon Teknolojisi programından me-zun olan öğrencilerimiz; endüstriyel kontrol ve oto-

masyon firmalarında, modern her türlü fabrikalarda, ro-botik sistemler, robot otomasyonu, robot üretimi yapan tesislerde, akıllı sistemlerin olduğu her yerde, otomo-tiv sektöründe, gaz dağıtım şirketlerinde, yenilenebilir enerji üretimi yapan veya bu teknolojileri üreten tesis-lerde, demir ve çelik endüstrisinde, inşaat ve çimento endüstrisinde, seramik ve cam endüstrisinde, su ve atık su arıtma endüstrisinde, gıda ve ilaç endüstrisin-de, tekstil ve kağıt endüstrisinde, kimya ve petrokimya işletmelerinde, petrol ve gaz işletmelerinde, asansör ve yürüyen merdiven imal eden firmalarda, gemi sanayin-de, tersanelerde, elektronik, makine, ulaşım sektöründe mal/hizmet üreten sanayi kuruluşlarında, küçük ve orta ölçekli işletmeler ve kamu kurumlarında “Tekniker” ola-rak istihdam edilirler.

Ayrıca bağımsız olarak da çalışabilirler. Özel sektörde küçük ölçekli işletmelerde kalite ve işletme müdürü, bü-yük ve orta ölçekli işletmelerin üretim müdürlüklerinde mühendis yardımcısı olarak görev yaparlar.

Otomasyon teknikerleri daha çok endüstrinin geliştiği bölgelerde iş bulma olanağına sahiptir.

Programdan Mezun Olanlar Ne İş Yapar?Genellikle çalıştığı fabrikada veya bir işletmede bir Kontrol ve Otomasyon Tekniker-inden aşağıdaki görevleri yerine getirmesi beklenmektedir:

- Bilgisayar ve bilgisayarlı sistemleri kulla-narak, programlanabilir kontrol cihazlarının programını yapar ve kontrol eder.- Kontrol edilebililir cihazların fabrikadaki üre-tim aşamalarında görev alır.- Cihazların montajını sağlar.- Bozulan cihazların onarımını ve değişimini sağlar.- Çalıştığı fabrikada bulunan cihazların düzenli bakımlarını yapar.- Basıncı, ısıyı ölçen ve ayarlayan aletlerin düzenli bakımını ve kalibrasyonunu yapar.- Bozulan aleti söker, onarır, yeniden ayarlar.- Aletlerin otomatik kontrolleri için gerekli hesapları yapar.- Çeşitli kontrol sistemlerini devreye koyar, çalıştırır ve işletir.

Üst Kademeye Geçiş

Dikey Geçiş Sınavı (DGS) İle Kayıt Yapılabilecek Lisans Programları:

- Elektrik Mühendisliği,- Elektronik-Elektronik Mühendisliği,- Elektronik Mühendisliği,- Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği,- Endüstri Mühendisliği,- Havacılık Elektrik ve Elektroniği,- Kontrol ve Otomasyon Mühendisliği,- İmalat Mühendisliği,- Kontrol Mühendisliği,- Makine Mühendisliği,- Mekatronik Mühendisliği,- Meteoroloji Mühendisliği,- Uçak Elektrik-Elektronik. Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi (ÖSYS) ile Kayıt Yapılabilecek Açıköğretim Lisans Programları:

- İşletme,- İktisat,- Maliye,- Kamu Yönetimi,- Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri.



ORMANCILIK BÖLÜMÜ Ormancılık ve Orman Ürünleri Programı

Ormancılık Bölümü Ormancılık ve Orman Ürün-leri Programı; ağaç, ağaçlandırma, orman, orman

işletmeciliği, orman ürünleri, fidanlık tekniği, orman eko-sistemleri, anakaya ve toprak özellikleri, yaban hayatı, orman bakımı ve koruma, orman ürünlerinin tanıtılması, üretilmesi ve pazarlanması, tıbbi ve aromatik bitkiler, masif ve levha şeklindeki odun ürünleri, kereste ve türev-leri, ağaç malzemenin tanıtılması ve yenilebilir kaynak-lardan enerji üretimi konularında önlisans eğitimi ver-meyi hedefleyen bir yüksek öğretim birimidir. Program, Sinop ili, Ayancık ilçesinde orman kaynakları açısından Türkiye’nin zengin yöreleri arasında olup ormancılık ve orman ürünleri faaliyetleri açısından yoğun bölgede bulunmaktadır.

Ormanların çok amaçlı fonksiyonlarının olması odun üretiminin yanı sıra odun dışı orman ürünlerinin hizmet ve faydalarının giderek daha çok önem kazandığı günü-müzde, Ormancılık Teknikerlerine çok fazla ihtiyaç duyulmaktadır. Gerek kamu sektöründe, gerekse özel sek-tör işletmelerinde bu konuda yetişmiş ara eleman sayısı oldukça azdır. Bu sebeple temel amacımız ormancılık sektöründe temel bilgilere sahip, alanıyla ilgili mevzuata uygun davranan, sorunları çözmede ekip üyesi olarak so-rumluluk alan, teknik konularda donanımlı, edindiği bilgi ve becerileri orman kaynaklarının sürdürülebilir yöneti-mi, ekolojik, ekonomik ve sosyal açıdan korunması ve işletilmesinde kullanabilen teknik elemanlar yetiştirmektir.

Mezunlarımızın iş olanakları

Ormancılık ve Orman Ürünleri Programından mezun olarak “Ormancılık Teknikeri” unvanını alan öğrencilerimiz;

- Tarım ve Orman Bakanlığının İlgili Kurumlarında,- Ormancılık faaliyetlerinin yürütüldüğü özel ormancılık işletmelerinde,- Orman ürünleri üreten ve işleyen işletmelerde,- Fidan üretimi ve satışı yapan firmalarda,- Tıbbi ve aromatik ürün üreten, yetiştiren ve satışı yapan firmalarda teknik personel olarak istihdam imkanı bulabilirler.

Dikey Geçiş Yapılabilecek Alanlar- Orman Mühendisliği- Orman Endüstri Mühendisliği bölümlerinde lisans eğitimi görebilirler.Dikey geçiş sınavı ile Açıköğretim lisans programlarının 5. yarıyılında fark dersler alarak devam edilebilecek bölümler;- Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri- İktisat - Kamu Yönetimi- Maliye- Uluslararası İlişkiler- İşletme

Öğr. Gör. Cansu ÖZTÜRKBölüm Başkanı


D İ K E Y G E Ç İ Ş S I N AV I H A K K I N D A

DGS’de sayısal ve sözel bölümden oluşan bir yetenek testi uygulanmakta ve bu test çoktan seçmeli sorular-

dan oluşmaktadır. Sınavda uygulanmakta olan testin genel amacı, lisans öğrenimindeki başarıda etkili olan sayısal ve sözel içerikli akıl yürütme becerilerinin ölçülmesidir.

Sınavın soru sayıları ise 60 Türkçe 60 Matematik olarak toplamda 120 soru ve 150 dakika olarak sınav süresi belir-lenmiştir. Her iki bölüm içinde 10’ar tane mantık sorusu bulunmaktadır. Bu amaçla hazırlanan sorular, ön lisans programlarında kazanılan bilgi ve becerileri ölçmeye yönelik olmamaktadır. Test soruları, farklı alanlardan gelen yükseköğretim kurumu mezunlarının cevaplayabi-lecekleri nitelikte olmaktadır. Sınavda 4 yanlış 1 doğruyu götürmekle beraber, yanlışlar ilgili bölümün doğrularını götürmektedir. ÖSYM adaylara, 30 adet tercih yapma hakkı tanımıştır. DGS’de ek puan uygulaması yoktur.DGS puanları, adayların sınav sonuçlarından hesaplanan sözel ve sayısal standart puanlarının ve ön lisans öğre-nimlerinden elde ettikleri akademik not ortalamalarından hesaplanan ön lisans başarı puanlarının belli katsayılarla çarpılarak toplanmasıyla elde edilmektedir. Sınav sonrası yerleştirme ise adayların DGS puanları ve tercihleri ile yükseköğretim programlarının kontenjan ve koşulları göz önünde tutularak bilgisayar ortamında yapılmaktadır.

Hangi ön lisans programlarından mezun olacak ya da olan adayların hangi lisans programlarını tercih edebi-lecekleri konusunda fikir sahibi olabilmek için adaylar ÖSYM’nin web sitesine bakabilirler. Ayrıca Ayancık Meslek Yüksekokulu’ndaki mevcut programlardan hangi lisans programlarına geçiş yapılabildiği hakkında bilgilere Yüksekokulumuzun web sayfasından ulaşılabilir. Üstelik yine bu derginin bölüm tanıtımları sayfalarında bu konu-lara yer verilmiştir.

Yükseköğretim programlarına dikey geçiş için başvura-cak adaylarda, meslek yüksekokulları ve açık öğretim ön lisans programlarından mezun olmuş olma şartı aranır. O yıl son sınıfta olup da staj dışındaki mezuniyet şartlarını yerine getirmiş olan adaylar da bu sınava başvurabilir.

Öğr. Gör. Melek ŞARDAĞ KARABULUT

Genel olarak DGS sonuçları sadece sınavın yapıldığı yıl için yapılacak yerleştirmede geçerli olmaktadır. Ayrıca Lisans öğrenimine başlama hakkı elde eden öğrencilere üniversitelerince ön lisans eğitimi sırasında almış oldukları dersler-den muafiyet söz konusu olabilmektedir.

Sınava giriş sayısı açısından herhangi bir sınır-lama yapılmamaktadır. Sınavı kazanmış bir öğrenci isterse daha sonra yine sınava baş-vuruda bulunabilmektedir ancak 2011 yılında değişen yönetmeliğe göre öğrencilerden puan kesintisi yapılmaktadır. DGS’yi kazanan öğren-cilerin hangi sınıftan başlayacağını üniversite yönetimi karar vermektedir. Fark derslerinin az olması açısından mezun olunan ön lisans prog-ramına en yakın lisans programı seçilmelidir. Üst sınıftan kredi alarak, öğrenci erken mezun olabilme şansına sahiptir. Bazı üniversiteler DGS’den kazanan öğrencileri üçüncü sınıftan başlatabilmektedir.

DGS, 4 yıllık bir lisans programına yerleş-menin en kısa yoludur. DGS müfredatında yer alan konular, YKS’ye kıyasla daha azdır. Sorumlu olunan dersler sadece Matematik ve Türkçedir. YKS’de genel katılımcılar Fen Lisesi ve Anadolu Lisesi mezunlarından olu-şurken, DGS’de katılımcıların büyük bir bölümü meslek lisesi çıkışlıdır. Okul puanı düşük olan bir öğrenci, sınav sistemi sayesinde disiplinli ve programlı bir çalışmayla DGS’de başarılı ola-bilmektedir. YKS’de her yıl ortalama iki milyon öğrenci sınava girerken; DGS’de bugüne kadar en yüksek katılım 300.000 kişi olarak gerçek-leşmiştir. YKS’de kazanma oranı daha düşük-ken, DGS’de kazanma oranı daha yüksektir.

Kaynaklarhttps://www.teoremakademi.net/dikey-gecis-sinavi-dgs/https://www.osym.gov.tr/

DGS, meslek yüksekokulları ile açıköğretim önlisans programlarından mezun olan başarılı öğrencilerin lisans programlarına dikey geçiş yapmalarını sağlayan bir sınavdır. DGS sınavı ve sınav sonrasında yerleştirme işlemleri ÖSYM tarafından yürütülmektedir. Bu sınav senede sadece bir defa yapılmaktadır.

Dikey Geçiş Sınavı (DGS) nedir? Önlisans mezunlarına hangi

fırsatları sunuyor?

AYANCIK MESLEK YÜKSEKOKULU'NDANHABERLER ve ETKİNLİKLER


H A B E R V E E T K İ N L İ K L E R İ M İ Z

Bir önceki dönem Yüksekokul Müdürümüz Sayın Dr. Ögr. Üyesi Ali KARAÇUHA, ve Müdür Yardımcılarımız Öğr.

Gör. Hasan AKSOY ve Öğr. Gör. Atakan BEKAR görevlerini yeni yönetime devrettiler.

Düzenlenen devir teslim töreninde, yeni dönem Yüksekokul Müdürümüz Öğr. Gör. Recep AYKAN ve yeni Müdür Yardımcılarımız Öğr. Gör. Dr. Günseli ACAR ve Öğr. Gör. Şemseddin ULUÇAM kendilerine yapmış oldukları hizmetlerden dolayı birer plaket takdim etti.

Yeni Yönetimle Yeni Döneme GeçişYüksekokulumuzda Devir Teslim

Kıbrıs Gazisi Zeki GÜL'e ZiyaretSakarya Meydan Muharebesi zaferinden altı gün sonra,

19 Eylül 1921 tarihinde, TBMM tarafından Başkomutan Mustafa Kemal ATATÜRK’e, mareşal rütbesi ve gazi ünvanı verilmiştir. Bu nedenle 19 Eylül, ülkemizde her yıl “Gaziler Günü” olarak kutlanmaktadır.

Gaziler günü münasebetiyle Kıbrıs Gazisi Zeki GÜL, Müdür Yardımcımız Öğr. Gör. Dr. Günseli ACAR, Üniversitemiz Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bölümü öğretim elemanı Öğr. Gör. Sabri BOZTEPE ve Türk Dili Bölümü öğretim elemanı Öğr. Gör. M. Özgür DURU tarafından ziyaret edildi.

Ayancık'ta Öğretmenler GünüYüksekokul Müdür Yardımcımız Öğr. Gör. Dr. Günseli

Acar, 1928 yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e “Millet Mektepleri Başöğretmenliği” unvanı verilişinin 90’ıncı, bu anlamlı günün 24 Kasım Öğretmenler Günü olarak kutlan-maya başlanmasının 37’nci yılında Ayancık’ta düzenle-nen kutlamalara katıldı. Ayancık Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanında çelenk sunma töreni ile başlayan kutlamalar, Ayancık Kültür Merkezi’nde devam etti.

Ayancık Kaymakamlığı, Ayancık Belediye Başkanlığı, diğer devlet kurumlarının daire amirlerinin de eşlik ettiği kutlama-larda günün anlam ve önemini belirten konuşmalar yapıldı. Bu yıl içinde emekli olan öğretmenlerimize hizmet şeref bel-geleri verildi, göreve yeni başlayan ve adaylığı sona eren öğretmenlerimizin yemin töreni gerçekleştirildi.

İlçemizde okullar arası düzenlenen resim, şiir ve kompozisyon yarışmalarında derece giren öğrencilere hedi-yeleri takdim edildi. Öğrenciler okudukları şiir ve kompozisyonlarla törene renk kattı. Program, Ayancık Halk Eğitimi Merkezi halk oyunları ekibinin gösterisi ile son buldu.



Rektörümüz Prof. Dr. Nihat DALGIN Yüksekokulumuzda

Öğrencilerimizden Rektörümüze çiçek takdimi

Rektörümüz Prof. Dr. Nihat DALGIN Yüksekokulumuz Öğrencileri ile Buluştu

Üniversitemiz Rektörü Sayın Prof. Dr. Nihat DALGIN, Rektör Yardımcımız Sayın Prof. Dr. Serap

USTAOĞLU TIRIL ile birlikte Yüksekokulumuzu ziyaret etti. Rektörümüz ilk olarak, Yüksekokul Müdürümüz Öğr. Gör. Recep AYKAN’ı makamında ziyaret ederek, yeni görevinde hayırlı olsun dileklerinde bulundu. Ziyarete Prof. Dr. USTAOĞLU TIRIL, Yüksekokul Müdür Yardımcılarımız Öğr. Gör. Şemseddin ULUÇAM, Öğr. Gör. Dr. Günseli ACAR ve Yüksekokul Sekreterimiz Umut EKREN eşlik etti.

Yüksekokulumuzu gezen ve incelemelerde bulunan Rektörümüz, daha sonra öneri, talep ve dileklerini dinlemek amacıyla Yüksekokulumuz öğrencileri ile konferans salonunda buluştu.

Yüksekokulumuz Şehit Ömer Can Açıkgöz Konferans Salonunda düzenlenen etkinliğe, Rektörümüzün yanı sıra Rektör Yardımcımız, Yüksekokul Müdürümüz, Müdür Yardımcılarımız, akademik ve idari personelimiz de katıldı.

Öğrencilerimizin büyük ilgi gösterdiği buluşmada, Rektörümüz, öğrencilerimizin sorunlarının çözümü noktasında kapısının her zaman açık olduğunu dile getirdi.

Rektörümüz konuşmalarının ardından öğrencilerimizden gelen talepleri tek tek dinledi, sorularını cevapladı. Oldukça samimi bir havada gerçekleşen program sonunda öğrencilerimiz, Rektörümüze çiçek takdiminde bulundu.

Rektörümüz Prof. Dr. Nihat DALGIN

Yüksekokulumuz öğrencileri ile



Zeki ÖZÜNLÜ Engelliler ve Yaşlılar Yaşam Merkezi'nin Açılışı

Ayancıklı işadamı Zeki Özünlü, engelliler ve yaşlılar için yaptırtığı "Zeki Özünlü Engelliler ve Yaşlılar

Yaşam Merkezi"nin açılışına katıldı. Damper Karoser ve Çelik Konst. Sanayi Ticaret Limited Şirketi kurucusu Zeki ÖZÜNLÜ yüksekokulumuzu da ziyarette bulundu.

Zeki Özünlü’yü makamında ağırlayan Yüksekokul Müdürümüz Öğr. Gör. Recep AYKAN, yüksekokulumuz ve Ayancık için ortaklaşa yapılabilecek projeler hakkında fikir alışverişinde bulundu.

Yüksekokul Müdürümüz Öğr. Gör. Recep AYKAN, ülke ekonomisine, istihdama katkıda bulunan ve çalışmalarını bu yönde sürdüren Özünlü’ye teşekkür ederek, ziyaretinden duyduğu memnuniyetini dile getirdi.

Ayancık İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile İşbirliği Protokolü

Ayancık Halk Eğitim Merkezi ASO bünyesinde kurulacak olan ve Yüksekokulumuz Müdürü Öğr.

Gör. Recep AYKAN’ın danışmanlık yaptığı Oyuncak Atölyesinde faaliyetlerin yürütülmesi ve işbirliğinin arttırılması amacıyla Ayancık İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Yüksekokulumuz arasında işbirliği protokolü imzalandı.

Yüksekokul Müdürümüz Öğr. Gör. Recep AYKAN ile Ayancık İlçe Milli Eğitim Müdürü Murat ALTUNDAL, imzalanan protokolün ilçemize sağlayacağı katkıdan dolayı duydukları memnuniyeti dile getirdi.


K Ö Ş E YA Z I S I

Ülkemizde dil öğretiminin uzun bir geçmişi vardır. Kur’an dilinin Arapça olması ve Osmanlı topraklarının çok geniş bir alana yayılması yabancı dil öğrenmeyi bir gereklilik haline getirdi. Özellikle NATO’ya üye olduktan ve Avrupa Birliğine üyelik müzakereleri başladıktan sonra Türkiye’de İngilizce öğrenimi büyük önem kazandı.

Bu nedenle 1955’te İngilizce bilen insan yetiştirmek amacıyla sonradan Anadolu Lisesi adını alan Maa-

rif Okulları açıldı. Bu okullarda öğrencilere daha sonra İngilizce olarak alacakları matematik ve fen bilgisi gibi dersleri anlayabilecek kapasiteye ulaşmaları amacıy-la hazırlık eğitimi verildi” (Başat, 2014). Türkiye’de de 1997-1998 eğitim-öğretim yılında, sekiz yıllık zorunlu ve kesintisiz ilköğretim reformuyla, Anadolu Liselerinin orta-okul bölümleri kapatıldı ve hazırlık sınıfı uygulaması lise düzeyine kaydırıldı(Başat, 2014).1997 yılında yapılan düzenleme ile beraber yabancı dil dersi ilköğretim okul-larının dördüncü sınıfından başlamak üzere zorunlu hale getirildi. Bu değişiklikler ülkemizde yabancı dil öğretimin-de niceliksel açıdan bir takım iyileştirmeler sağlansa da İngilizce öğretmeni açığını kapatmak için alan dışından birçok öğretmenin İngilizce öğretmeni olarak istihdam edilmesi bu iyileşmeyi niteliksel açıdan olumsuz yönde etkilemiştir (Koçak ve Kavak, 2014). Daha sonraki sü-reçte genel olarak liselerden hazırlık sınıfının kaldırıl-masındaki amaç İngilizce öğretiminin zamana yayılarak gerçekleştirilmesiydi. Bu doğrultuda 2005 yılından sonra ülkemizde genel lise kavramı yavaş yavaş ortadan kal-dırıldı (Ertuğ ve Canan, 2014). Yabancı dil eğitimiyle ilgili en önemli değişikliği getiren diğer bir reform, kamuoyun-da 4+4+4 olarak bilinen ve zorunlu eğitimi 12 yıla çıka-ran kanundur(MEB, 2014)..Bu kanunda yabancı dil eği-timini kapsayan en önemli değişiklik, İngilizce derslerinin ilkokul ikinci sınıftan itibaren okutulmaya başlamasıdır. Bu değişiklikle öğrencilerin erken yaşta yabancı dille ta-nışmaları sağlandı (MEB, 2014).

Ülkemizde yabancı dil eğitimiyle ilgili değişiklikler sa-dece ders saatlerinde yapılan düzenlemelerle sınırlı değil. Zaman içinde eğitimin içeriği ile ilgili de önemli değişikliklere gidildi.

2006 yılına kadar yürürlükte olan yabancı dil programında ise daha çok geleneksel dil öğretim yöntemlerine dayalı bir yaklaşım söz konusuydu. Geleneksel dil öğretim yöntem-leri dil, sözcük bilgisi, yapı bilgisi, dilin temel işlevleri gibi alt birimlere ayrılmakta ve tüm birimler basitten karmaşığa doğru tek tek sıralanmaktaydı (Wilkins,1976, akt. Haznedar, 2010: 748). 2005-2006 eğitim öğretim yılında uygulanmaya başlanan yeni müfredat yabancı dil eğitimi açısından pek çok yeni yaklaşımı beraberinde getirdi. Örneğin yapılandırmacı bir yaklaşım ve iletişime dönük öğrenme yön-tem ve teknikleri benimsenmeye çalışıldı (Ger-ek, 2006). Ayrıca yeni müfredat ile dilin dil bilg-isel kurallarını öğretmek yerine, daha öğrenci odaklı, dil öğreniminin değerlendirmesinde sü-rece dayalı bir yaklaşım benimsendi. Benzer şekilde, yöntemsel açıdan dilbilgisi kurallarının analizine dayalı bir yaklaşımdan çok, günlük yaşamda dili işlevsel olarak kullanabilmeyi sağlayıcı öğretim tekniklerine yer verildi (Haznedar, 2010).

Yabancı Dil Öğretiminde Görülen Temel So-runlar

Ülkemizde yabancı dil öğretiminin arzu edilen başarıyı sağladığını söylemek güçtür. Yapılan araştırmalarda 15-29 yaş aralığındaki gençler-in çoğunun yabancı dil bilmediği görüldü ve de 2014 yılı İngilizce Yeterlik İndeksi (EPI) verile-rine göre Türkiye 47,80 puanla çok düşük bir yeterlik aralığında kalmıştır (Altunöz ve Erdal, n.d.).

Ülkemizde Yabancı Dil Eğitiminin Geçmişten

Günümüze SerüveniDerleyen: Öğr. Gör. Refika Zuhal GILIÇ


Uluslararası ve ulusal veriler göz önünde tutulduğunda “Neden yabancı dil öğrenemiyoruz? ” sorusuna halen ya-nıt aranmakta ve bu yanıt aranırken genelde tartışmalar yabancı dil öğretmenlerinin nitelikleri üzerine odaklan-maktadır (Başat, 2014). İngilizce öğretmenlerinin birço-ğunun kalabalık sınıflarda yeni yöntemleri uygulamada yaşadıkları zorluklar, bu nedenle geleneksel yöntemler-le öğretim yapmaya devam etmeleri ve hatta öğrenciler gibi onların da İngilizce konuşma ya da yazma beceri-lerinin yeterli görülmemesi gibi sorunlar araştırmacılar tarafından sık sık dile getirilmektedir (İnal, 2006). Diğer yandan alınan kararlardan doğrudan etkilenen ancak yabancı dil eğitimi konusundaki karar alma süreçlerine dâhil edilmeyen İngilizce öğretmenleri, uygulanan sis-temde kendilerine yer bulmakta zorlanmakta ve bu du-rumdan hayıflanmaktadır.

Yabancı dil öğretimi sorunu üzerine bir diğer tartışma, başka ülkelerdeki yabancı dil öğretimi sistemleri başarılı olurken, aynı sistemlerin Türkiye’de neden işe yarama-dığı konusu üzerindedir. Türkiye’de yabancı dil öğreti-miyle ilgili sorunlar kendi bağlamı içinde değerlendiril-meli ve çözümler bu bağlama uygun olarak üretilmelidir( Işık, 2008). Ülkemizde yabancı dil eğitimi konusunda yaşanan zorluklar; kalabalık sınıflar, fiziksel koşulların yetersizliği, materyal geliştirmede ve uyarlamada ye-tersizlikler, ölçme değerlenmede yaşanan sıkıntılar ve nitelikli öğretmen eğitimi konusundaki açmazların yanı sıra, dil politikaları ve dil öğretimine yaklaşımlar gibi pek çok temel etkenden kaynaklanmaktadır (Haznedar, B. 2010).

Yabancı Dil Öğretimi Sorunlarına İlişkin Çözüm Öne-rileri

Ülkemizde yabancı dil öğretiminde istenen başarının elde edilemediği görülmektedir. Bunun sorumluluğunu belli bir kesime yüklemeyi doğru bulunmamakla beraber, burada eğitim sistemindeki tüm paydaşların sorumluluk payının olması gerektiği dikkat çekmektedir. Bu bağlam-da ülkemizde yabancı dil öğretiminde yaşanan sorunla-ra ilişkin çözüm önerileri şu şekilde özetlenebilir:

◦ Sınıflardaki teknolojik alt yapının yabancı dil öğretimi için yeterli hale getirilmesi: Dinleme ve izleme etkinliklerinin verimli bir biçimde gerçekleştirilmesi ama-cıyla gerekli teknolojik altyapı bütün okullara aynı stan-dartlarda sunulmalıdır.

◦ Yabancı dil kitaplarında kullanılan içeriklerin otantik olması: Örneğin öğrencinin okuyacağı parça İn-gilizce bir dergi ya da gazeteden alınmış, öğrenci sevi-yesine göre basitleştirilmiş ve kültüre uyarlanmış olmalı-dır.

◦ Standart tekniklerin ve kaynakların tercih edilme-si: Tüm dünyada kabul görmüş veya uygulamalı öğre-tim teknikleri temel alınarak hazırlanmış, göreceli olarak makul fiyatlı kaynaklar tercih edilmelidir.

◦ Yeni dil öğretim yöntemlerinden yararlanılması: Geleneksel yöntemler yerine, öğretmenlerin çağdaş dil öğretim yöntemlerinden daha çok yararlanmaları konu-sunda duyarlılıkları artırılmalıdır.

◦ Öğretmenler için dünya standartların-da geçerli değerlendirmelerin yapılması: Ya-bancı dil öğretmenlerinin KPSS yerine TOEFL düzeyinde bir sınavla yeterliliklerinin ölçülerek hizmete başlatılması gerekmektedir.

◦ Öğretmenlerin lisans eğitimlerinin yeniden yapılandırılması: Öğretmenlerin henüz lisans eğitiminde dili konuşabilme yeteneklerine verilen ağırlığın artırılması ve bu konuda bir standartlaşmaya gidilmesi gerekli-dir. İngilizce öğretmenlerinden özellikle dört temel yetenekle (dinleme, konuşma, yazma, okuma) ilgili alıştırmaları eksiksiz uygulay-abilmeleri ve bunlara hâkim olmaları beklen-mektedir.

Kaynakça:

Altunöz, H. B., & Erdal, B. A. Y. (n.d.).Yabancı Dil Olarak İngilizce Öğretiminde Etkili Öğretim Stratejilerinin Kullanımının Analizi. Uluslararası Türk Kültür Coğrafyasında Sosyal Bilimler Dergisi, 3(1), 129-149.

Başat, G. (2014). Neden yabancı dil öğrenemiyoruz? Aljazeera Türk Dergi. 24 Ni-san 2015 tarihinde http://dergi.aljazeera.com.tr/2014/09/01/neden-yabanci-dil ogrenemiyor-uz/ adresinden erişilmiştir.

Ertuğ, C. A. N., & Canan, C. A. N. (2014). Türkiye’de ikinci yabancı dil öğretiminde karşılaşılan sorunlar. Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 4(2), 43-63.

Gerek, Ö. (2006). Sınıf öğretmenlerinin yeni ilköğretim programı hakkındaki görüş değerlendirme ve yeterlilikleri üzerine bir araştırma (Doctoral dissertation, Selçuk Üni-versitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü).

Haznedar, B. (2010). Türkiye’de yabancı dil Eğitimi: Reformlar, yönelimler ve öğretmenlerimiz. International Conference on

Işık, A. (2008). Yabancı dil eğitimimizdeki yanlışlar nereden kaynaklanıyor?. Journal of Language and Linguistic Studies, 4(2), 15-26.

İnal, S. (2006). İngilize Yazılı Anlatım Dersinin Sorunları Üzerine Bir İnceleme. Journal of Language and Linguistic Studies, 2(2).

MEB (2014). İlköğretim kurumları (ilkokul ve ortaokul) haftalık ders çizelgesi. 22 Nisan 2015 tarihinde http://ikgm.meb.gov.

AYANCIK PTT MÜDÜRLÜĞÜNE ZİYARET

Her yıl 23-30 Ekim tarihleri arası PTT haftası olarak kutlanmaktadır. İletişimin ülkemizdeki önemli temel taşlarından biri kabul edilen PTT’nin 178. kuruluş yıldönümü münasebetiyle Yüksekokul Müdürümüz Sayın Öğr. Gör. Sayın Recep AYKAN, Müdür Yardımcılarımız Öğr. Gör. Dr. Günseli ACAR ve Öğr. Gör. Şemseddin ULUÇAM ile Lojistik programımız öğretim elemanı Öğr. Gör. İsmail GÜÇLÜ, Ayancık PTT Müdürlüğüne nezaket ziyaretinde bulundu. Son derece samimi bir ortamda geçen görüşmede Ayancık PTT Müdürlüğünün hizmetleri ve gelecek hedefleri ile ilgili görüş alışverişinde bulunuldu. Ayancık PTT Müdürü Sayın Mustafa AÇIKGÖZ’e ve PTT çalışanlarına misafirperverliklerinden dolayı teşekkür ederiz.



Yüksekokulumuz Ormancılık Bölümü öğrencileri sahaya inerek mesleki uygulamaları yerinde görme imkanı yakaladı. Bu kapsam-

da arazi uygulama alanı olan ve Ayancık Orman İşletme Müdürlüğü Karadağ İşletme Şefliği sınırları içerisinde yer alan Hürremşah köyü mevkiinde, Karadağ Orman İşletme Şefi Ahmet MALKOÇ ve şeflik personeli tarafından karşılandı.

Yüksekokulumuz Ormancılık Bölümü öğretim elemanı Öğr. Gör. Tuba MALKOÇ koordinatörlüğünde gerçekleştirilen "Orman Bakımı" dersi arazi uygulamasında, öğrencilerimize, öncelikle orman bakım tedbir-lerinden sıklık bakımı hakkında teknik bilgi verildi, sonrasında uygula-malı olarak sıklık bakımı tatbikatı yapıldı. Ardından, arazi uygulaması için önceden hazırlanan örnek alanda ağaçlara yapılan damgalama işlemi sırasında dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında kısa bilgi verildi, örnek birkaç ağaç üzerinde damgalama işlemi gerçekleştirildi.

Öğrencilerimiz, günün yorgunluğunu Erfelek Tatlıca Şelalelerinde kısa bir mola vererek attı. Bu etkinliğin düzenlenmesinde desteklerini esir-gemeyen Ayancık Orman İşletme Müdürlüğüne teşekkür ederiz.

Geleceğin Orman Teknikerleri Ayancık

Ormanlarında

ÜLKEMİZDE İNGİLİZCE

EĞİTİMİ ÜZERİNE KONFERANS

Yüksekokulumuz öğretim elemanı Öğr. Gör. Refika Zuhal GILIÇ, yüksekokul öğrencileri, akademik ve idari personeline yönelik

“Türkiye’deki İngilizce Eğitimi, Sorunlar ve

Çözüm Önerileri” konulu bir konferans verdi.

KÜTÜPHANE ORYANTASYONU

VE BİLGİ OKURYAZARLIĞI

EĞİTİMİ

Üniversitemiz Kütüphane ve Dokümantasyon

Daire Başkanlığı tara-fından öğrencileri-mize “Kütüphane

Oryantasyonu ve Bilgi Okuryazarlığı Eğitimi”

verildi. Kütüphane personeli Müslüm

YURTSEVEN'in verdiği eğitimde üniversite-

miz kütüphanesindeki işleyiş süreci, veri taban-ları, e-kaynaklar, mende-ley sistemi ve internette

bilgiye ulaşmanın püf noktaları anlatıldı.



Lojistik ve Girişimcilik Kulübümüz Samsun'da Teknik Gezide Samsun’da gerçekleştirilen lojistik faaliyetlerini yerinde görmek ve

inceleme yapmak amacıyla Yüksekokulumuzdan 34 öğrencinin katılımıyla bir teknik gezi yapıldı. Yüksekokulumuz Lojistik ve Girişimcilik kulübünün organize ettiği etkinlik, Yönetim ve Organizasyon bölümü Lojistik programı öğretim elemanlarından Öğr. Gör. Şemseddin ULUÇAM, Öğr. Gör. İsmail GÜÇLÜ ve Öğr. Gör. Türkan Müge ÖZBEKLER’in koordinasyonunda gerçekleştirildi.

17 Kasım 2018 Cumartesi günü SamsunPort limanına ulaşan gezi kafilesi, liman yerleşkesi, açık ve kapalı alanlarda yapılan faaliyetler, limanın sahip olduğu imkanlar, bölge ekonomisine katkısı gibi bilgiler liman yetkilileri tarafından öğrencilerimize aktarıldı. Öğrencilerimiz gelecekteki iş yaşamlarında başarılı olmalarını destekleyecek saha tecrübeleri edindiler. Daha sonra aynı yerleşkede misafir edilen ve Türk Deniz Kuvvetlerinin etkili vurucu güçlerinden biri kabul edilen F243 Yıldırım Fırkateyni ziyaret edildi.

Ardından Yurtiçi Kargo Samsun Transfer ve Lojistik Merkezi ziyaret edildi. Öğrencilerimiz burada, Yüksekokulumuz Lojistik programında örgün ders olarak okutulan ve devlet üniversitelerinde tek olma özelliği taşıyan “Kargo Taşımacılık Hizmetleri” dersinde aldıkları teorik bilgileri uygulamalı olarak görme imkanı buldular.



Ayancık Milli Eğitim Müdürlüğü ile yaptığımız protokol kapsamında planlanan, Ayancık Halk

Eğitim Müdürlüğü bünyesinde Ayancık Ahşap Oyuncak Atölyesinin kurulumu için hazırlıklar baş-ladı.

İleriye yönelik atılacak adımlarda, kurs faaliyetle-rinin planlanmasının yanı sıra İlçemize istihdam sağlama, yeni iş fikirleri oluşturma ve e-ticaret yo-luyla satış ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi gibi çalışmaların yapılması planlanmıştır.

Çocuklara ve engellilere yönelik özel makine ve ekipmanlar kullanılarak oyuncak yapma,

oyuncak boyama gibi faaliyetlerin yürütüldüğü bir atölyenin hizmete açılması gerçekleştirilecektir.

Yakın Zamanda Gerçekleştirmeyi Düşündüğümüz Projelerimiz

Ayancık Ahşap Oyuncak Kursu ve İstihdam Projesi

Çocuklara Yönelik Ahşap Oyuncak Atölyesi Projesi



2018 yılında Spor Toto teşkilatına yaptığımız başvuru ile Yüksekokulumuz kampüs alanı

içinde Spor Kompleksi oluşturma talebimiz, ilgili teşkilatın 2019 yılı yatırım planına alınmıştır.

Okulumuz bünyesinde faaliyet gösteren bölüm ve programların faydalanabileceği, üniversi-

temizin ihtiyaçlarını karşılayacak bir atölye kurma çalışmalarımız devam etmektedir. Bu konuda ha-yırsever iş adamlarımız ve STK’larımız desteğini almaktayız.

Yüksekokulumuz Kampüs Alanında Spor Kompleksi Oluşturma Projesi

Yüksekokulumuz için Ahşap Atölyesi



Küçük İşletmelerin Sosyal Medyada Bulunma Masrafları

Öğr. Gör. Melek ŞARDAĞ KARABULUT

Sosyal Medya giderek kalabalıklaşan bir ortam ha-line geldi. Bu kalabalık ortamların varlığı işletme-

lerinde orada bulunması zorunluluğunu doğuruyor. Sosyal medya mecraları özellikle küçük işletmelerin büyümelerine sebep olabilecek birçok fırsat sunmak-ta. Örneğin sosyal medyada bulunma maliyetinin ne-redeyse sıfır olduğu düşünüldüğünde bir işletmenin sadece sosyal medya hesabının bulunmasının bile Google arama sonuçlarında o işletmenin adının üst sıralarda yer almasını sağlıyor.

Buna ek olarak bir işletmenin sosyal medyayı pazar-lama amaçlı olarak kullanması ona birçok avantaj ka-zandırıyor. Bu avantajlar bir web sitesi varsa trafiğini artırmak, daha fazla ürün ya da hizmet satmak, sadık müşteri sayılarını çoğaltmak, pazarlama giderlerini azaltmak, marka bilinirliği ve farkındalık oluşturmak ve potansiyel müşterileri bulmak gibi daha birçok avantaj sayılabilir. Yani küçük işletmelerin sosyal medyada varlık göstermeleri için çok sayıda sebep var. Ancak işletmeler bu sebepleri gözönünde bulun-durduklarında acaba reklam bütçelerinin ne kadarlık bir kısmını sosyal medyaya ayırmalıdır? Daha doğ-rusu ise yukarıda sayılan avantajları elde edebilmek için küçük işletmeler bu mecralarda para ödemeye razı mıdır?

Öncelikli olarak işletmelerin düşünmesi gereken so-run budur. Eğer işletme sosyal medya için reklam bütçesi ayırmaya gönüllü ise çeşitli sosyal medya ortamları bu konuda hizmet sağlıyor. Bunlardan en önemlileri Google Adwords, Facebook Business, SEO ve Youtube reklamlarıdır.

Google AdwordsGoogle’ın sunmuş olduğu bir reklamcılık hizmeti. Bu hizmet, işletmelerin web sitelerine yeni ziyaret-çiler çekmek, internet satışlarını artırmak, telefonla aranmak veya müşterileri kalıcı hale getirmek gibi amaçlarını gerçekleştirmelerine katkı sağlıyor.

Facebook BusinessMarka bilinirliği, erişim ve video görüntülemeleri gibi reklam verme amaçlarıyla bilinirliği artırma ko-nusunda işletmelere yardım sağlıyor. 2 milyardan fazla aktif kullanıcı ile ve İnstagram gibi büyük bir sosyal medya mecrasını da bünyesinde barındırı-yor olması sebebiyle Facebook reklamları küçük işletmelere büyük avantaj sağlayabilir.

SEO ( Search Engine Optimization)Tükçesi arama motoru optimizasyonu, Google’da reklam vermeden arama motoru sonuçlarında üst sıralara çıkabilmek için yapılan çalışmalar olarak biliniyor.

Youtube ReklamlarıPotansiyel müşterilere Youtube’da video izlerken veya arama yaparken erişilmesine ve sadece ilgi gösterilenlere ödemenin yapıldığı bir reklamcılık hizmeti sunuyor.Bunların dışında işletmeler, sosyal medya uzman-larından destek alıp reklam ve pazarlama işlerini profesyonellere bırakma yolunu da tercih edebilir-ler.

Küçük işletmelerin sosyal medyada varlık göstermeleri için çok sayıda sebep var. Ancak işletmeler bu sebepleri gözönünde bulundurduklarında acaba reklam bütçelerinin ne kadarlık bir kısmını sosyal medyaya ayırmalıdır? Daha doğrusu bir takım avantajlar elde edebilmek için küçük işletmeler bu mecralarda para ödemeye razı mı?



Yüksekokul Müdürümüz Sayın Öğr. Gör. Recep AYKAN, Müdür Yardımcılarımız Öğr. Gör. Dr. Günse-

li ACAR, Öğr. Gör. Şemseddin ULUÇAM, Yüksekokul Sekreterimiz Umut EKRENve öğrencilerimiz 1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü nedeniyle Ayancık Devlet Hasta-nesinde yaşlı hastalarımızı ziyaret etti. Oldukça samimi bir havada geçen bu ziyarette büyüklerimiz memnuniy-etlerini dile getirdiler.

Öğr. Gör. Recep AYKAN, Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü Sebahat Örnek ÜNAL’a ve diğer çalışma arkadaşlarına ilgilerinden dolayı teşekkür etti.

Ziyaret sırasında hastanede tedavisi devam eden bir hasta, Öğr. Gör. Recep AYKAN’dan te-kerlekli sandalye talebinde bulundu. Bunun üze-rine harekete geçen Yüksekokul Müdürümüz, Türkiye Sakatlar Derneği Ayancık Şube Başkanı Erhan YAŞAR ile işbirliği yaparak bu hastaya bir tekerlekli sandalye sağlanmasına vesile oldu. Tekerlekli sandalye halen hastanede tedavisi devam eden hastamız ziyaret edilerek Öğr. Gör. Recep AYKAN ve Erhan YAŞAR tarafından tes-lim edildi. Hastamızın mutlu anları herkesi duy-gulandırdı.

Yüksekokul yönetimi ve öğrencilerimiz Ayancık Devlet Hastanesi'nde yatan yaşlı hastalarımızı ziyaret etti.



ÖĞRENCİLERİMİZ ORYANTASYON EĞİTİMİNDE

Yüksekokulumuza yeni kayıt yaptıran öğrencilerimiz için 2018-2019 Akademik yılı güz döneminin ikinci

haftası oryantasyon eğitim programı düzenlendi. Prog-ram, öğrencilerimizin üniversitemizi ve Yüksekokulu-muzu daha iyi tanımaları, akademik birim yöneticileri, öğretim elemanları ve idari birim yetkililerinin görev ve sorumlulukları hakkında ön bilgi sahibi olmaları, öğren-cilik yaşamları boyunca eğitim öğretim faaliyetlerinin ak-samaması için neler yapmaları gerektiği, sağlık, kültür ve sosyal aktiviteler, bilgi işlem, kütüphane, öğrenci hare-ketliliği gibi konularda başvurabilecekleri birimler hakkın-da bilgi sahibi olmaları amacıyla düzenlendi.

Öğrencilerimiz tarafından yoğun bir katılımın sağlandığı programa Yüksekokulumuz yönetimi, akademik ve idari personeli de katıldı. Açılış konuşmasını yapan Yükseko-kul Müdürümüz Sayın Öğr. Gör. Recep AYKAN, üniver-sitemizin misyonu ve vizyonunu hatırlatarak, başarılı ve huzurlu bir eğitim-öğretim yılı geçirmeleri için yönetim, akademik ve idari birimler olarak her zaman öğrencileri-mizin yanında olduğumuzu belirtti.

Müdür Yardımcımız Öğr. Gör. Şemseddin ULUÇAM üni-versitemizin akademik ve idari birimleri hakkında, Müdür Yardımcımız Öğr. Gör. Dr. Günseli ACAR yüksekokulu-muzun teşkilat yapısı, akademik birimleri, birim koordina-törlükleri ve öğrenci sayıları hakkında, Yüksekokul Sek-reterimiz Umut EKREN Yüksekokulumuzda idari ve mali işlerin genel işleyişi, öğrenci işleri, kütüphanenin işleyişi, yemekhane hizmetleri, kantin hizmetleri, sosyal faaliyet-ler ve öğrencilerimizin ihtiyaç duyabileceği çeşitli konular hakkında bilgi verdi.

Bilgisayar Teknolojileri Bölüm Başkanımız Öğr. Gör. H. Kübra SEVİNÇ öğrenci bilgi sistemi, üniversitemizin ve yüksekokulumuzun web si-teleri, sosyal medya platformları, öğrenci ku-lüpleri ve öğrencilerimizin bilmesi gereken tek-nik terimler hakkında bilgilendirme yaptı.

Muhasebe ve Vergi Bölüm Başkanımız Öğr. Gör. Hakan ALİUSTA akademik takvim, önli-sans eğitim-öğretim ve sınav yönetmeliği, öğ-renci disiplin yönetmeliği hakkında öğrencileri-mizi bilgilendirdi.

Ardından bölümlerimizin öğretim elemanla-rı Öğr. Gör. Benan KURT YILMAZ, Öğr. Gör. Cansu ÖZTÜRK, Öğr. Gör. Muhammed Ali ZO-ROĞLU ve Öğr. Gör. Atakan BEKAR genel ola-rak kendi bölümlerini ve bölümlerdeki mevcut programları tanıttı.

Üniversitemiz Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bölümü öğretim elemanı Öğr. Gör. Sabri BOZ-TEPE ve Türk Dili Bölümü öğretim elemanı Öğr. Gör. M.Özgür DURU, güz döneminde fa-aliyete geçen uzaktan eğitim sistemini (SİNU-ZEM) tanıttı.

Öğrencilerimiz Yunus Emre YAZGU ve Seyhan ÖZTÜRK’ün birlikte sunduğu program, Lojis-tik programı öğrencilerimiz Ogün ÜSTÜN ve Mertcan YAMAN’ın verdiği müzik dinletisi ile son buldu.



SİBER ZORBALIKZorbalık sadece gerçek dünyada mı

olur?

Öğr. Gör. Hacer Kübra SEVİNÇ

Bugün binlerce genç ve çocuk, sosyal medyadan kendilerine atılan yorum ve mesajlarla siber zorbalığa uğruyor. Siber zorbalık nedir? Çocuklarımızı ve gençlerimizi siber zorbalardan nasıl korumalıyız? İnterneti kapatmak, telefonu elinden almak/yasaklamak bir çözüm mü?

Varsayalım ki, çocuğunuz okuldaki bir sınıf arka-daşından, tekrarlayan hakaret, eşyalarını dağıt-

ma veya aşağılama gibi kötü muamele görüyor. Veli olarak ne yaparsınız? Cevabınızı duyar gibiyim, “öğ-retmeniyle konuşurum, çocuğun ailesi ile konuşurum, çocuk ile konuşurum” gibi. Peki benzer bir durumu ço-cuğunuz internet ortamında yaşıyorsa? Şunu unutma-yalım ki, günümüzde gerçek dünya kadar sanal dünya da önemli. İnsanlar sanal dünyada da konuşuyor, ar-kadaşlık kuruyor, sohbet edip oyun oynuyorlar. Ger-çek dünyada kişi güvenliği önemli olduğu kadar sanal dünyada da önemli. Bu iki dünya ne kadar ayrı gibi gözükse de aslında bir arada.

İnternet üzerinden oynadığı bir oyunda, başka bir kişi zarar vermek amacıyla, kötü niyetli ve tekrarlayan sözler ve yazılar gönderiyorsa ne yapacağız? Online oyun ortamında ne bir öğretmen ve ne bir veli bulabi-liriz. Çocuğunuza karşı bu davranışları sergileyen kişi, başka bir bilgisayar başında bir çocuk olabilir. Belki de kendini çocuk gibi gösteren bir yetişkin de olabilir.

Sosyal medyada paylaşımlarını yapan bir çocuk/genç, sosyal medya profilinde tanımadığı kişiler tarafından kötü/küfürlü yorumlar alırsa, bu kişiye nasıl ulaşacak-sınız? Veya tanımadığı bir kişi kendisini akraba gibi tanıtarak adresini isterse? Ama akrabanız değilse? Ne yapacağız? Çözüm interneti kapatmak veya çocuğu-nuzun elinden telefonu/tableti almak mı? Gelişen ve değişen dünyada teknolojiden uzak durmak kolay mı?

Siber zorbalık, internette başka bir kişiye veya cep telefonu gibi diğer teknolojilere işkence etmek, tehdit etmek, taciz etmek veya utandırmak olarak tanımlan-maktadır.

Çocuk ve gençlerimizi siber zorbalara karşı uyar-malıyız. Kendimiz ise gereken önlemleri almalı-yız. Bu durumda aile/ebebveyn olarak ne yapa-cağız? 1. Çocuklarımızı/gençlerimizi uyarmalıyız. (Onli-ne ortamda herhangi bir sözlü/yazılı kötü amaçlı veya aşağılayan yazı ile karşılaştığında, ne olur-sa olsun mutlaka ailesine bildirmesi)2. Online ortamda kişisel bilgileri kesinlikle pay-laşmaması 3. Oyun veya Sosyal Medyada bulunan “Şikayet Et” butonlarını kullanması (Eğer tanımadığı bir kişi telefon numarasını, adresini, yaşını, cinsiye-tini veya fotoğrafını istediğinde Sistem üzerinden engellemesi ve şikayet etmesi)4. Sosyal medya kullanan bir çocuğun/gencin ta-nımadığı kişileri eklememesi.

Hatırlarsınız, küçükken ailemiz okula giderken bize şunları söylerdi; Yabancılarla konuşma!, Ya-bancılar sana şeker verirse alma! Yabancı birisi seni annene götüreceğim derse onunla gitme!

Dünya değişti! Artık bu sözlerin yanında şunları da eklemeliyiz; Sosyal medyada yabancıları ek-leme, adres gibi bilgilerini isteyen olursa verme! Oyun gibi şeyler oynarız diye link gönderirseler tıklama! Kötü bir şey söylerse mutlaka engelle veya şikayet et! Kredi kartı bilgilerini tanımadıkla-rınla paylaşma!

Çocuklarımızı ve gençlerimize teknolojiyi doğru kullanmayı öğretmeliyiz, özellikle de internet ile iç içe yaşadığımız bu günlerde…



Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakül-tesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr.

Ahmet Şimşirgil Yüksekokulumuzda, öğren-cilerimizin, akademik ve idari personelimizin katıldığı “Osmanlıyı Doğru Anlamak” baş-lıklı bir konferans verdi. Ayancık Belediyesi-nin katkılarıyla düzenlenen konferansa, İlçe Kaymakamımız Abdullah Seçkin KOÇAK, Belediye Başkanımız Aslan ÖZDEMİR, İlçe Jandarma Komutanımız J. Astsubay Kıdem-li Başçavuş Hasan KILINÇ ve İlçe Müftümüz Ömer ERGÜL de iştirak etti.

Özellikle gençlere seslenen Prof. Dr. ŞİMŞİR-GİL, "Tarih, dil, din, edebiyat gibi insana şah-siyet kazandıran bilimlerdir, şayet bunlar bilin-mezse şahsiyet elden gider." sözleriyle tarihin önemini vurgulayarak, “Yeryüzünde Osmanlı kadar haksız yere iftiraya uğramış bir millet daha yoktur. Tarihimizi iyi öğrenmek zorun-dayız. Bunu yaparken de doğru kaynakları bulmalıyız, araştırmalıyız.” şeklinde konuştu. Konferans soru cevap şeklinde devam edildi.

Konferans sonrasında Prof. Dr. Şimşirgil okurları ile sohbet ederek kitaplarını imzaladı.

“OSMANLIYI DOĞRU ANLAMAK”

Konulu Konferans

Aynı günü akşamı Ayancık Belediyesi, Yüksekokulumuza yeni başlayan birinci sınıf öğrencileri için “Ayancık’a Hoş geldiniz Yemeği” düzenledi.

Prof. Dr. Ahmet ŞİMŞİRGİL’in onur konuğu olarak katıldığı yemeğe Belediye Başkanımız Arslan ÖZDEMİR, Yük-sekokul Müdürümüz Öğr. Gör. Recep AYKAN, Yüksekoku-lumuz akademik personeli, Belediye Meclisi üyeleri ve öğrencilerimiz katıldı.

Öğrencilerimizin yoğun katılımlarıyla gerçekleşen ve hoşça vakit geçirdikleri bu yemeği düzenleyen Ayancık Belediye Başkanlığına teşekkürlerimizi sunarız.

AYANCIK BELEDİYESİNDEN

YÜKSEKOKULUMUZ ÖĞRENCİLERİNE

“HOŞGELDİNİZ YEMEĞİ”


MÜDÜRÜMÜZ AHŞAP FUARINDA

Yüksekokul Müdürümüz Öğr. Gör. Recep AYKAN, 03-07 Ekim 2018 tarihleri arasında “Ahşaba Hayat

Verenler Burada” temasıyla düzenlenen 8. Kastamonu

Ahşap Fuarına katıldı.

Müdürümüz, Türkiye’nin ilk ahşap fuarı olma özel-

liği taşıyan fuarda, ahşap işleri, ahşap el sanatları, ahşap oymacılık, ahşap

oyuncak, ahşap masa-san-dalye-sehpa, ev mobilya-

ları, banyo ve mutfak mobil-yaları, bahçe mobilyaları, kapı, masif ve endüstriyel

kapı, ahşap kaplama paneli gibi birçok ürünü inceleme

imkanı buldu.

www.kastamonuahsapfuari.gov.tr

Yüksekokulumuzda Uygulamalı Girişimcilik Eğitimi

Yüksekokulumuz ve Sinop İşkur Müdürlüğü işbirliği ile engelli ve kadın girişimcilere KOSGEB destekli 'Uygulamalı Girişimcilik Eği-

timi' verildi. Bu program, Yüksekokulumuzda ve ilçemizde girişimcilik kültürünün geliştirilmesi ve yeni girişimlerin desteklenmesi amacıyla, halkımıza katkı sunmaya yönelik faaliyetleri içeren ve kendi işini kur-mak isteyen 24 girişimci adayı kapsamaktadır. Eğitimi Lojistik programı öğretim elemanımız Öğr. Gör. İsmail GÜÇLÜ üstlenmiştir.

Dört gün süren eğitimde, çeşitli sektörlerde kendi işini kurmak isteyen girişimci adaylara girişimcilik kültürünü yaygınlaştırmak ve girişimcileri iş planı kavramı ile tanıştırmanın yanı sıra başarılı işletmelerin kurul-masını sağlamak hedeflenmiştir.

Yüksekokulumuz, 2018 yılı içinde genel katılımcılara yönelik toplam 4 kur kurs düzenlenmiştir. 2019 yılı içinde İŞKUR ile işbirliği halinde hem "Geleneksel Girişimcilik Kursları" hem de "İleri İmalata Yönelik Girişimcilik Kursları"nın düzenlenmesi planlanmıştır.

Üniversitemizden Kütüphanemize Kitap Bağışı

Yüksekokulumuz kütüphane-sine Üniversitemiz Kütüphane ve Dökümantasyon Daire Baş-kanlığı tarafından toplam 147 kitap bağışlandı.

Bağışlanan kitaplar idari perso-nelimiz tarafından düzenlene-rek sisteme geçirildi ve raflarda yerini aldı. Böylelikle Yükseko-kulumuzun kütüphanesindeki kitap sayısı 1228’e yükseldi.



Kontrol ve Otomasyon Programı Öğrencilerimiz Bursa Otomasyon Fuarında

Yüksekokulumuz Kontrol ve Otomasyon Programı öğrencileri ile Bursa Otomasyon Fuarına üç gün süren bir teknik gezi düzenlendi. Öğrencilerimize Müdür Yardımcımız Öğr. Gör. Dr. Günseli ACAR ve Elektronik ve Otomasyon Bölümü öğretim elemanımız Öğr. Gör. Kerim ÖZKARA eşlik etti.

Gezi kapsamında “Bursa Metal İşleme Teknolojileri Fuarı”, “Bursa Saç İşleme Teknolojileri Fuarı” ve “Kaynak Teknolojileri Fuarı” olmak üzere

toplam üç fuar gezildi.

Fuar alanında bulunan 62 firmanın standını aynı gün içinde inceleme fırsatı yakalayan öğrencilerimiz, makinelerin çalışma prensipleri, firmaların yaptıkları işler, piyasa ve pazardaki konumları hakkında bilgi edindi. Öğrencilerimiz ayrıca firmalarla iş ve staj olanakları hakkında konuşma fırsatı yakaladı.

Gezi sonrasında öğrencilerimize Akarsu Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimi (OSGB) şirket yetkilisi ve A sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Önder KARAKAŞ tarafından ücret-siz, 4 saatlik “İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimi” verildi. Öğrencilerimize eğitim sonunda birer katılım sertifikası verildi.

Bu gezinin düzenlenmesinde katkılarını esirgemeyen Ayancık Belediye Başkanlığına, öğrencilerimize re-faket eden öğretim elemanlarımıza ve Yüksekoku-lumuz Elektronik ve Otomasyon Bölümü öğretim elemanlarına teşekkürlerimizi sunarız.



Öğrencilerimiz, Fiat marka Murat 124, Murat 131 ve Kartal mo-

dellerinin ilk örneklerinin ve yine aynı marka Uno, Tipo modellerinin son örneklerinin sergilendiği müzede, te-kerlekten arabaya araç teknolojisinin gelişim sürecini görme ve inceleme imkânı buldular.

Müze gezisi sonrasında öğrencileri-miz, Tofaş Sanat Galerisinde sergile-nen “Kantarın Topuzu Sergisi”ne geç-ti, geçmişten günümüze terazi ve tartı sistemlerinin basit ve karmaşık yapı-ları ve mekanizmaları hakkında bilgi sahibi oldular.

Bursa’yı gezme ve tanıma fırsatı bu-lan öğrencilerimiz, Osman Gazi Tür-besi, Orhan Gazi Türbesi, Ulu Cami, Tophane, Kayıhan Çarşısı, Kapalı Çarşı, Kozahan gibi tarihi ve turistik yerleri ziyaret etmeyi ihmal etmedi.

ÖĞRENCİLERİMİZ TOFAŞ ANADOLU ARABALARI MÜZESİNDE

Yüksekokulumuz Kontrol ve Otomasyon Programı öğrencileri, “Tofaş Anadolu Arabaları Müzesi”ni gezdi.



Artık Bilim Kurgu Değil! Yapay Zekâ Hayatımızın bir Parçası

Öğr. Gör. Gülay EKREN

Yapay zekâ destekli tıbbi bir robota, siz veya ailenizden

biri için hastalık teşhisi yapması, hastalığınıza bir

tedavi planı hazırlaması ve reçete yazması için izin verir

misiniz? Ya da cerrahınız olarak bir robotu kabul eder

misiniz?

Bu sorular artık soruluyor ve bunlar artık bir bilim kurgu filminden değil! Yapay

zekâ hayatımızın bir parçası ve daha büyük bir parçası olmaya aday. Bugün kullandığı-mız otomobil bize zamanı geldiğinde servise gitmesi gerektiğini söylüyor, Google yazdı-ğımız konu hakkında anında bize binlerce arama seçeneği sunuyor, Google Translate ile yüzlerce dilde anlık çeviri yapabiliyoruz, Goggle Asistan sorduğumuz sorulara cevap veriyor, çağrı merkezlerini aradığımızda tele-fonun ucundaki “kişinin” bir robot olup olma-dığı konusunda şüpheye düştüğümüz zaman-lar oluyor. Çünkü “chatbot” denilen bu robot-lar neredeyse insan gibi yanıt veriyor, konuş-maları biraz garip, kısa ve bazen anlaşılmaz olsa da günümüzü kurtarıyor.

Bir web sitesine bağlandığımızda sayfanın bir köşesinden çıkan bir kutuda “Size nasıl yardımcı olabilirim?” şeklinde bizi karşılıyor ve soruları-mıza cevap veriyor. Bunlar birer sanal asistan! Bize sanki orada 7/24 sorularınızı cevapla-maya hazır bekleyen bir kişi varmış hissi veriyor. Apple’ın Siri uygulaması da sanal bir asistan, dünyanın birçok ülkesinde konuşulan farklı yüzlerce dili anlıyor ve cevap veriyor, bunu bir insanın aynı hızda, aynı verimlilikte ve bu kadar düşük maliyetle yapması mümkün değil. Artık yapay zekâ uygulamaları her yerde ve birçoğu-muz bunları farkında olmadan kullanıyor.

Diğer yandan yapay zekâ ile ilgili ilginç geliş-meler her geçen gün hayatımıza yansımaya devam ediyor. Dünyanın ilk yapay zekâ spikeri bu yıl Çin’de düzenlenen Dünya İnternet Konferansında tanıtıldı. Robot spiker, şimdi-lik sadece İngilizce haber sunabiliyor, mesle-ğinin inceliklerini bir haber ajansının sunucusu-nun canlı haber yayınlarını izleyerek öğrendi. En beğenilen özelliği ise 7/24 yayına hazır olması. Diğer bir ilginç gelişme, Paris'in ünlü sanat merkezlerinden biri olan Obvious’ta yaşandı. Burada, yazılan bir algoritma aracılığı ile insan eli değmeden çizilen Edmond Belamy'nin port-resi New York’ta bir müzayedede açık arttırma ile 432 bin dolara satıldı. Bu tablonun bu kadar yüksek fiyata alıcı bulması yapay zekâ kullanı-larak çizilen ilk tablo olma özelliği taşımasından kaynaklanıyor.

Günümüzde Rusya, ABD, Çin, İngiltere, Fransa ve Almanya başta olmak üzere ekonomik açıdan güçlü birçok ülke, yapay zekayı dünyanın gele-ceği olarak görüyorlar ve yapay zekâ teknolojile-rini ulusal stratejilerinin başına yerleştirdiler bile.

YAPAY ZEKA

Yapay zeka, görsel algı, konuşma tanıma, karar

verme ve diller arası çeviri gibi normalde

insan zekasını gerekti-ren görevleri gerçekleş-

tirebilen bilgisayar sis-temlerinin geliştirilmesini

sağlayan bir teknoloji-dir. İnsanlar gibi davra-

nan makineler yaratmak için tasarlanmış bir bilgi-sayar mühendisliği dalı

olarak kabul edilebilir.

ELON MUSK

Dünyanın tamamen elektrik enerjisi ile

çalışan ilk spor otomobilini üreten

Tesla Motors’un CEO’sudur. Girişimci

ruhu ve hayallerini gerçekleştirme

potansiyeli ile genç mühendislerin idolü

olmuştur. Musk’ın girişimlerinden bazıları;

Paypall elektronik ödeme sistemini

kurarak eBay’a 1,5 milyar dolara sattı, SpaceX projesi ile tekrar kullanılabilir

roketler ve uzay araçları üretti, otomotiv

sektörünü petrole bağımlılıktan kurtarmak

için eletrikli araçlar üretti.

MARK ZUCKERBERG

Sosyal paylaşım sitesi Facebook’un kuru-

cusudur. Harvard Üniversitesi’nde okurken

okulun en güzel kızları ve en yakışıklı erkek-lerinin seçildiği “face-

mash” adlı bir site kurdu. Bu siteyi gelişti-

rerek Facebook’u kurdu. Facebook hızla yayı-

larak tüm dünyada ilgi gördü ve Zuckerberg’i

dünyaca ünlü zengin bir girişimci yaptı.


Ekonomik açıdan güçlü bu ülkeler yarışta diğerlerinin gerisinde kalmamak ve yapay zekâyı yaşamlarının bir parçası haline getirmek için bu teknolojilere daha fazla yatırım yapıyor. Ancak unutulmamalıdır ki bu konuda önemli olan tekno-lojinin kendisi değil nasıl kullanıldığıdır. Yapay zekâyı ortaya çıkaran ekono-mik açıdan güçlü ülkeler olsa da gelecekte bu teknolojiyi en etkin şekilde kul-lanan ülke kazanacak. Örneğin terörist hedefleri belirlemek amacıyla kullanı-lan insansız hava araçları, sensörlerden aldıkları verileri görüntü işleme tek-nikleri ile işleyen yapay zekâ temelli sistemlerdir ve ülkemizde askeri alanda etkin bir şekilde kullanılmaktadır.

Yapay zeka toplumun ilerlemesinden ziyade topluma zarar verebilecek şekilde kullanılabileceğinden, endişe listelerinin en başlarında yer alıyor. Bu konuda Tesla’nın kurucusu Elon Musk ile Facebook’un kurucusu Mark Zuckerburg arasında yaşanan diyalog ilgi çekici. Musk, 2017’nin son haftalarında, yapay zekadaki gelişmelerin kendisini endişelendirdiğini ve bir an önce kontrol altına alınması gerektiğini dile getirdi. Hatta Musk, ileride robotların her şeyi insan-lardan daha iyi yapacağını ve bunun da birçok işten çıkarmaya neden olaca-ğını ifade etti. Bu görüşlere sosyal medya üzerinden cevap veren Zuckerburg, bu endişenin anlamsız olduğunu belirtti. Bunun üzerine Musk, Zuckerberg’in yapay zeka bilgisinin sınırlı olduğunu söyledi. İlerleyen günlerde Musk’ın haklı olduğu ortaya çıktı. 31 Aralık 2017’de Facebook araştırmacılarının ürettikleri sohbet robotlarının (chatbot), kendi aralarında, daha önce olmayan bir dil geliş-tirerek insan gibi konuştukları, bu durumun araştırmacıları endişelendirdiği ve robotların fişinin çekildiği bildirildi.

Ancak, yapay zekâ alanındaki gelişmeler konusunda endişeler bununla sınırlı değil. Aralık 2018’de ABD İstihbarat Topluluğunun yayınladığı bir raporda, ‘yapay zekâ’ ulusal tehdit listesinde yer aldı. Rakiplerin ticari sektörde kullan-dıkları yapay zekâ destekli uygun fiyatlı tasarımlar yoluyla sistemlere daha fazla erişim imkânı kazanabileceği, böylece yapay zekayı silahlanma, siber saldırı gibi alanlarda kötü amaçlı kullanabilecekleri konusunda endişeler dile getirildi. Endişeler arasında insan genetiği ile ilgili çalışmalar ve otonom (sürücüsüz) araçların yaygınlaşması da var.

Yakın zamanda ABD’nin en prestijli teknoloji üniversitelerinden biri olan Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT), 1 milyar dolar yatırım planı ile bir Yapay Zeka Fakültesi kuracağını duyurdu. Son yıllarda yapay zeka alanındaki gelişmelere uyum sağlamak amacıyla Türkiye de dâhil dünyadaki birçok ülkede üniversiteler yapay zeka konulu kurslar, konferanslar, seminerler düzenliyor. Ülkemizde üniversitelerde öğrenciler yapay zekâ toplulukları kurmaya çoktan başladı bile ve bu toplulukların sayısı gün geçtikçe artıyor.

Yapay zekânın insanlığa faydalı bir şekilde kullanılması önemli. Bu bağlamda ülkemizin geleceği alanında iyi yetişmiş ve yetişecek genç beyinlere emanet. Onları desteklemek, iyi yetiştirmek, geleceğe hazırlamak konusunda biz eği-timcilere, akademisyenlere ve araştırmacılara büyük görevler düşüyor.

“Yapay zekâ alanında lider olan ülke, dünyanın da

yöneticisi olacaktır. Bugün bin yıldan fazladır varsak ve

aktif bir şekilde gelişiyor, kendimizi güçlendirebiliyorsak,

bunu sağlayan bir şey var, o da halkımızın içindeki nükleer

reaktördür.” Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 2017



Ziyaretle ilgili düşüncelerini paylaşan Öğr. Gör. İsmail GÜÇLÜ, etkinlik ile ilgili düşüncelerini “Huzurevi ve diğer kurumlarda kalan yaşlılarımız öncelikle devletimize emanet fakat onlar gerek dinimiz, gerekse geleneklerimiz açısından aslında tüm toplumun birer emaneti olarak görülmelidir. Değerli büyüklerimize hep birlikte sahip çıkmalıyız ve onları yalnız bırakmamak için gerekli duyarlılığı göstermeliyiz."

"Böyle güzel bir ziyarete imza atan ve gerekli duyar-lılığı gösteren öğrencilerimiz başta olmak üzere, sıcak misafirliklerinden dolayı Sinop Huzurevi çalı-şanlarına ve programın gerçekleştirilmesinde kat-kılarını esirgemeyen Üniversitemiz yöneticilerine teşekkür ederim.” şeklinde ifade etti.

Yüksekokulumuz Lojistik ve Girişimcilik Kulübü öğrencileri, sosyal sorumluluk faaliyetleri kapsa-

mında Yönetim ve Organizasyon Bölümü öğretim ele-manımız Öğr. Gör. İsmail GÜÇLÜ gözetiminde Sinop Huzurevindeki yaşlılarımızı ziyaret etti.

Öğrencilerimiz büyüklerimizi hatırlamak ve yüzlerinde küçükte olsa bir tebessüm bırakmak amacıyla düzen-lenen ziyarete yoğun ilgi gösterdi.

Öğrencilerimiz huzurevi sakinlerine çiçek takdim etti, değerli büyüklerimiz de kendi imkanları doğrultusunda öğrencilerimize çeşitli ikramlarda bulundular.

Öğrencilerimiz ziyaret sırasında büyüklerimizle yakından ilgilenme ve sohbet etme imkânı buldular. Öğrencilerimizin sıcak sohbetlerini karşılıksız bırakma-yan huzurevi sakinleri yaşam tecrübelerini, anlattıkları hikâyelerle süsledi. Yaşama sevinçlerini kaybetmedik-leri görülen büyüklerimiz ile öğrencilerimiz arasında son derece neşeli diyaloglar gerçekleşti.

Öğrencilerimiz büyüklerimizle zaman zaman türküler eşliğinde neşeli dakikalar geçirerek güzel anılar oluş-tururken günün sonunda buruk bir veda ile Ayancık’a döndüler.

Öğr. Gör. İsmail GÜÇLÜ, sosyal anlamda gençlerin kendilerini geliştirmelerine imkân veren bu tür projeleri, Lojistik ve Girişimcilik Kulübü olarak gelecek günlerde arttırarak sürdürmeyi planladıklarını belirtti.

Öğrencilerimizden Huzurevine Anlamlı Ziyaret


R Ö P O R TA J

Balık ülkemiz ekonomisine sürekli girdi sağlayan önemli kaynaklardan biri. Özellikle Karadeniz balık-çılık açısından ülkemiz ekonomisinde önemli bir yere sahip. Soğuk suları seven balıklar, Ekim ayından Mart ayına kadar Karadeniz’de barınıyor, havaların ısınmaya başlaması ile birlikte daha soğuk böl-gelere göç ediyor. Karadenizin incisi Ayancık'ta balıkçılarımız avlanma sezonu boyunca tuttukları balıkları Karadenizin bereketiyle sofralarımıza taşıyor.

Yüksekokulumuz Çocuk Gelişimi Programı öğrenci-si Çiçek BOZOCAK ve Lojistik Programı öğrencisi

Nazlıcan KURT, Ayancık’ta balıkçılık yaparak geçinen Deniz ESİN ile bir röportaj gerçekleştirdi. Öğrencileri-miz, Ayancıklı Balıkçı Deniz ESİN’e sordu:

ÇİÇEK: Deniz, Ayancık’ta balıkçı olmanın avantajları ve dezavantajları nelerdir sence?DENİZ: Ayancık, Karadeniz’deki balıkların geçiş nok-tası olması açısından önemli bir konuma sahip. Bana göre bölgedeki balıkçılık açısından en şanslı ve en verimli yer. Ancak hava şartları bölgedeki diğer yer-lere göre daha ağır ve daha zor, bu da biz balıkçıları zaman zaman olumsuz yönde etkiliyor.

ÇİÇEK: Balıkçılıkla geçinebiliyor musunuz? Ya da Ayancık’ta balıkçılık yapmak beklentilerini karşılıyor mu?DENİZ: Balıkçılık hem şansa hem de tecrübeye dayalı bir meslek olduğu için sabit bir gelir söz konusu değil, yani gelirimiz çeşitli koşullara bağlı olarak değişkenlik gösteriyor. Ama beklentiyi karşılıyor mu? Evet karşılı-yor diyebilirim.

NAZLICAN: Balıkçının genel bir günü nasıl geçiyor? DENİZ: Güneş doğmadan kalkıyor ve denize açılıyo-ruz. Güneş batana kadar ne tutabilirsen tut. Balık yo-ğunluğuna göre mesai saatleri değişiyor. Mesela trol balıkçılığına genelde gündüz çıkılıyor. Gırgır balıkçı-lığına bakarsanız gece gündüz ayrımı yok, istediğiniz zaman çıkabilirsiniz.

NAZLICAN: Deniz sizin için neyi ifade ediyor? DENİZ: Sadece para değil huzur, hırçınlık, öfke ve içinizdeki tüm duyguları denizde bulabilirsiniz. Bir söz vardır, bilir misiniz bilmem:Denizdir, denizcinin dilinden anlayan,Denizcidir, denizin dilinden anlayan...Deniz aynı zamanda ekmek teknesidir. Babadan oğula geçen bir tekne gibi. Balıkçılık da genel-de babadan oğula geçen bir meslektir. “Balık tutmak” bana göre tedavisi olmayan bir hastalık gibi. Bu tutkudan vazgeçmek öyle kolay değildir.

ÇİÇEK: Balıkçılığın zorlukları nelerdir? DENİZ: Ailenizle istediğiniz zaman, istediğiniz anda görüşme imkanı yakalayamazsınız. Çün-kü gününüzün büyük bir kısmı teknede geçer, yaşam alanınız teknedir. Bu sevmeden yapıla-bilecek ya da zorla yapılacak bir meslek değil. Balıkçılıkta hiç bir şey net değil. Örneğin çalışma saatleri net değil, tutacağınız balığın miktarı net değil, herşey denizde şekilleniyor.

NAZLICAN: Peki balıkçılığın zevkli yanları neler-dir? DENİZ: Denizde muhabbet boldur. Denizde çalı-şanlar birçok yere seyahat etme fırsatı bulur. Bir de ruhunuzu dinlendiren bir zamana sahip olur-sunuz denizde…

NAZLICAN: Deniz, bize vakit ayırdığın için ve samimi sohbetin için teşekkür ederiz.

Ayancık'ta Balıkçı OlmakRöportaj

Çiçek BOZOCAK ve Nazlıcan KURT


Mevlana'yı YaşatmakÖğr. Gör. İsmail GÜÇLÜ

Sevgide güneş gibi olalım. Dostluk ve kardeşlikte akarsu gibi olalım. Hataları örtmede gece gibi olalım. Tevazuda toprak gibi olalım. Öfkede ölü gibi olalım. Her ne olursak olalım. Ya olduğumuz gibi görünelim. Ya göründüğümüz gibi olalım.

Hz Mevlana 30 Eylül 1207 yılında bugün Afganistan sınırları içerisindeki Horasan’ın Belh şehrinde doğ-

muştur. Horasan’da zamanın bilginlerin sultanı olarak anılan Hüseyin Hatibi oğlu Bahâeddin Veled’in oğludur. 1212 yılından sonra Moğol istilası ve siyasi nedenlerle belirli dönemlerde belirli şehirlere göç eylemiştir. Nişa-burdan başlayana bu göç durağında Bağdat, Mekke, Şam, Malatya, Sivas illerinde bulunarak 1222 yılında Karaman’a gelmiştir. Bu illerde önemli ilim sahibi şah-siyetlerle karşılaşarak onlardan ve eserlerinden büyük istifadeler elde etmiş ve manevi benliğine büyük kat-kılar sağlamıştır. 1228 yılında ise Selçuklu Devletinin başkenti; sanat, edebiyat ve bilim merkezi olan Kon-ya’ya yerleşmiştir. Selçuklularca önemi idrak edilen, halk tarafından da yoğun bir şekilde bilgisi ve çevre-sinin takdirini kazanan Hazreti Mevlana’ya Altunapa Medresesi tahsis edilmiştir. Her zaman ve mekanda alim şahsiyetlerle kendini geliştiren, gelişirken de in-sanlığa önemli katkılar sunacak yaklaşımlar edinen Hz Mevlana’nın hayatında ki en önemli şahsiyet ise Şems Tebrizi olmuştur. Şems ile aşkın manasını, ötesini ve gerçek yaşamda mutlak sahibe duyulan sevginin ma-nevi kokusunu almıştır. Şems’den ayrılıktan sonra uzun yıllar inzivaya çekilmiş ve yaşamını ince mesaj içeren “hamdım piştim ve yandım” sözleri ile özetlemiştir. Hz Mevlana yaşadığı dönemde önemli tasavvufi büyük eserler bırakmıştır. Mesnevi bu eserlerden öne çıkan tüm kalplere hitap edecek dilde ve tüm zamanlara hitap eden insanlık için büyük bir mirasıdır.

17 Aralık 1273 tarihinde Konya’da Hakk’ın rahmetine kavuşan Hz Mevlana; gerek ülkemiz içinde gerekse dünya çapında bilinen bu dünyadaki örnek ve gönlü Allah ve insan sevgisi ile dolu insanlardan biridir. O vefat ettiğinde çok özlediği yüce Mevla’sına kavuşmuş idi. Ölüm gününü gelin gecesi manasına gelen Şeb-i Arûs diye adlandırıyordu. Çünkü onun için ölüm günü yeniden doğuş ve bir düğün günü idi. Ölüm gününü; ümitsizlik verici bir şey değil de sonsuzluğa doğru yeni-den doğuş olarak anlamlı hale getirmiştir. Cenazesine sadece müslümanlar değil hristiyanlar ve yahudiler de katılarak bu durum herkesin gönlünü fethettiğinin bir göstergesi olmuştur.

Gerek yaşadığı dönemde gerekse günümüze gelin-ceye kadar geçen zamanda Mevlana tüm insanlık için özel bir şahsiyet olarak gönüllerde yer edinmiştir. Hz Mevlana yaşadığı coğrafyalarda tüm halklar tarafından benimsenmiş ve onların kültürlerinde ve inanç dünya-sında derin izler bırakmış tasavvuf görüşe sahip bir gö-nül insanıdır.

Her yıl gerçekleştirilen Şeb-i Arûs Kutlamaları ile anımsanan Mevlana ve Mevlevilik sadece bir sema gösterisinden ibaret değildir. Bu gösteriler ilahi bir dans sunumundan öte insan merkezli dönen şu kainatta ilahi aşk için çekim merkezi olduğu mesa-jını ihtiva eder. Türk tasavvuf kültürünün en önemli kişilerinden olan Hz. Mevlana yalnız ruhani bir ki-şilik değil yüzyıllardır tartışılan konulara çözümler sunan bir filozoftur.

Peki Hz. Mevlana’yı yıllarca gönüllerde diri tutan şey neydi? Mevlana kim nasıl olursa olsun önce “insan” düşüncesi ile herkesi kucaklamış ve “kim olursan ol yine de gel” daveti ile gönlünü tüm in-sanlığa açmıştır. Odak noktası tamamıyla insan ve sevgi idi. Sevginin önemine işaret ederken sevgisiz bir hayatın ne kadar anlamsız olacağını gösterdiği ritüellerle ortaya koymuştur. Tevazuyu, cömertli-ği, hilmi, hoşgörüyü insanlar bizzat görerek öğre-nir. Samimiyet, içtenlik ancak merhamet, tevazu, cömertlik, hilm ile kendini gösterebilir. İşte Mevlâ-na’nın hayatı ise hep bunun örnekleriyle doludur. Mevlana’yı anlamak, tanımak istiyorsak onun ha-yatını ve eserlerini okuyup hayatımıza aksettirme-liyiz. Anlamalıyız ki gerçek sevgi ikliminde şu fani dünyada güzelce hep birlikte insanca yaşayalım.

En güzel işe sahip olsak, son model arabaya bin-sek, modern eşyalı lüks evlerde otursak, en güzel diplomalara sahip olsak bile bütün bunları geride bırakıp bir gün bizi yoktan var eden yüce yaratı-cının yanına sonsuzluğa yeniden doğacağımızı düşünerek hareket edersek, ona göre yaşarsak o zaman Hz. Mevlana’yı anlamış oluruz.

Bu kısa yazı ile Hz Mevlana’yı anlatmak tabiki ye-terli değildir. Ancak bu sözler günümüzde daha iyi anlamak için gerek yönetici gerekse çalışan, gerek zengin gerekse fakir olarak çevremize bakmamız yeterlidir. İçinde bulunduğumuz duruma göre de-ğerlendirmeli ve dersimizi almalıyız.

Kaynaklar: Ünal Örnek http://blog.milliyet.com.tr/unalornekAlper Yücel Zorlu http://www.gonuldergisi.com/mevla-nayi-anlamak-alper-yucel-zorlu.htmlH.Nur ARTTIRAN http://semazen.net/yazar_yazi.php?id=466



Dünya Endüstri 4.0’a Geçerken: Endüstrinin Değişen Gerçekleri

Öğr. Gör. Türkan Müge ÖZBEKLER

Çağımızın en büyük dinamiklerinden biri olan teknoloji, her gün yeni gelişmelerle karşımıza çıkmakta ve yaşamımıza eskisinden daha farklı alternatifler sunmaktadır. Dijitalleşen Dünya artık tüketicilerin ve iş dünyasının yaptığı tercihleri yeni oluşan fırsatlar çerçevesinde yeniden sorgulamasını gerektirmektedir. Özellikle küreselleşmenin de etkisiyle, Dünya çapında bilgi akışı hızlanmış ve ticarete konu olan tüm faaliyetlerde yaşanabilecek gelişmelerin önü açılmış, endüstrinin belkemiği olan verimlilik ve maliyet tasarrufu gibi konularda önemli inovasyonlara adım atılmıştır. Tarihten günümüze yaşanan endüstriyel devrimler, özellikle üretim süreçlerinde kendini hissettirmiş ve iş yapma biçimlerini neredeyse kökten değiştiren gelişmeler ile Endüstri 4.0’a ulaşma yolunda adımların sağlamlaşmasına olanak sağlamıştır.

Üretim süreçlerinde su ve buhar gücünü kullanarak başlayan Endüstri 1.0, elektrik gücünün kullanımını

odak noktasına alan Endüstri 2.0, üretim süreçlerinde otomasyonu konu alan Endüstri 3.0 ve günümüzün en heyecan verici konuları olan nesnelerin interneti, yapay zeka ve artırılmış gerçeklik gibi siber fiziksel sistemle-rin üzerine temellendirilmiş Endüstri 4.0…Gelinen son nokta, insanlığın henüz sınırlarını tam olarak kavraya-madığı ileri bir teknolojik devrim olarak ifade edilmekte-dir. Endüstri 4.0 bizlere; akıllı fabrikalar olarak ifade edi-len ve tam otomasyon ile düşük maliyetli seri üretime olanak sağlayan, nesnelerin kendi arasındaki iletişimi ile veri değişiminin güncel ve sürekli şekilde olanaklı kı-lındığı ve üretim süreçlerinde yaşanabilecek olası tüm hataların neredeyse ortadan kaldırıldığı yeni bir Dünya vaat etmektedir aslında. Bu anlamda daha hızlı ve ve-rimli bir üretim sürecinin yanı sıra üretim maliyetlerini geleneksel sürece kıyasla fark edilir şekilde düşürüle-bilmesi, Endüstri 4.0’ın benimsenmesi yolunda nere-deyse tüm sektörlerden tam not almaktadır.

Makinelerin odak noktasına alınmasıyla beraber insan-ların iş süreçlerine katılımının azalacağına dair nega-tif etkileri ile de sıkça gündeme getirilen Endüstri 4.0, değişen dinamiklere uyum sağlama konusunda yavaş adımlar atmaya yol açmakla beraber gelişmelerin önü-nü kapatmaktadır.

Diğer endüstri devrimlerinin de bizlere görünür sonuçlarla yaşattığı gibi, gelişmeler ile ortaya çı-kan fırsatlar özellikle teknoloji alanında büyük bir kalifiye eleman istihdamı ortaya koymakla bera-ber iş verimi tüm sektör ve ülkeleri kalkındıracak seviyelere ulaşacaktır. İnovasyonların durmadan ilerlemesi ile üretkenliğe yapacağı etki, ülkelerin ekonomisi açısından önemli bir gösterge olmakla beraber küreselleşen dünyada oyunu kazanmanın yeni yöntemlerinden biri haline gelecektir.

Değişimin hızını yakalayabilen ve uyum sağlayabi-len işletmeler yatırımlarını umut vaat eden bu ala-na kaydırırken, sektörlerdeki rekabetin yeni şekli-nin Endüstri 4.0’ın gerekliliklerine geçiş ve uyum süreci ile ölçülebileceği görünmektedir. Bu noktada özellikle müşteri merkezli bir iş yapış biçimi geliş-tirme adına büyük veriyi en iyi yorumlayabilen ve alacağı aksiyonları bu çerçevede şekillendirebilen işletmeler Endüstri 4.0’ın sunduğu fırsatları en et-kin değerlendirecek şirketler olacaktır. Devrimi ger-çekleştirme yolunda farklı ülkeler adına 20-30 yıl gibi bir süreç konuşulurken, yaşanan gelişmelerin adım adım tüm sektörleri baştan şekillendireceğini ve teknolojideki gelişmelerle beraber yeni kavram-ların da önünü açacağı ön görülmektedir.


BİLİMSEL ÇALIŞMALARIMIZ

Yüksekokulumuz akademik kadrosu yaptıkları araştırmalar ve katıldıkları projelerle üniversitemizi ulusal ve uluslararası platformalarda temsil etmektedir. Akademik kadromuz bu çalışmaları kendi temel bilim alanları kapsamında yurt içinde ve yurt dışında düzenlenen sempozyum, seminer, konferans, eğitimsel faaliyetler gibi çeşitli bilimsel etkinliklerde sunmaktadır.

ÖĞR. GÖR. MELEK ŞARDAĞ KARABULUT Ulusal bir kitap bölümü hazırladı

Yüksekokulumuzun Muhasebe ve Vergi Bölümü öğretim elemanı Öğr. Gör. Melek

ŞARDAĞ KARABULUT, editörlüğünü Dr. Öğr. Üyesi Niyazi GÜMÜŞ’ün üstlendiği “KOBİ’ler İçin Sosyal Medya” adlı bir kitapta, “KOBİ’ler için Facebook” başlıklı bir bölüm yazdı.

Öğr. Gör. ŞARDAĞ KARABULUT’un çalışması kitabın beşinci bölümünde yer almaktadır. Bu çalışmada yer ve-rilen Facebook pazarlaması ve stratejileri ile ilgili bilgi-ler, ülkemizdeki küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin (KOBİ) sosyal medya pazarlamasına yönelik hedefleri açısından rehber niteliğindedir.


B İ L İ M S E L Ç A L I Ş M A L A R I M I Z

Yüksekokulumuz Muhasebe ve Vergi Bölümü öğretim elemanı Öğr. Gör. Hakan ALİUSTA,

17-20 Ekim 2018 tarihleri arasında İzmir Seferihisar’da bu yıl beşincisi düzenlenen ve İzmir Demokrasi Üniversitesi’nin ev sahipliğini üstlen-diği Uluslararası Muhasebe ve Finans Araştırmaları Kongresine katıldı.

Yurt içinden ve yurt dışından, alanında uzman aka-demisyenlerin ve meslek mensuplarının katılımıyla gerçekleşen kongrede, iktisadi kalkınmamız açı-sından kritik öneme sahip muhasebe, bankacılık ve finans alanında birçok araştırma sunuldu ve tartışıldı.

ÖĞR. GÖR. HAKAN ALİUSTA Uluslararası Muhasebe ve Finans Araştırmaları Kongresine Katıldı

Bu kongreye davetli olarak katılan Öğr. Gör. ALİUSTA, kongre programı kapsamında “Osmanlı Toprak Düzeninde Özel Mülkiyetin Gelişimindeki Gecikmenin Çift Taraflı Kayıt Yöntemine Erken Geçilemeyişine Etkisi” başlıklı araştırmasının (tam metin bildiri) sözlü sunumunu gerçekleştirdi.

Öğr. Gör. Hakan ALİUSTA, Sakarya Üniversitesi İşletme Enstitüsü Muhasebe ve Finansman Anabilim Dalı doktora öğrencisidir.

ÖĞR. GÖR. YEŞİM SÜRMELİOĞLU Eğitimde Teknoloji Zirvesine katıldı

Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlü-ğü tarafından düzenlenen FATİH Projesi Eği-

tim Teknolojileri Zirvesi, 2-3 Kasım 2018 tarihinde Congresium Ankara’da gerçekleştirildi. Yükseko-kulumuz Bilgisayar Teknolojileri Bölümü öğretim elemanı Öğr. Gör. Yeşim SÜRMELİOĞLU, kong-reye dinleyici olarak katıldı.

Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden bir çok akademis-yeni, öğretmeni, eğitim teknoloğunu, teknoloji sağ-layıcıları ve öğrencileri buluşturan zirvede, ülke-mizde eğitim teknolojileri alanında yapılacak olan yeni araştırmalara yön vermek, bu alanda yapılan mevcut iyi örnekleri paylaşmak ve FATİH Projesine bilimsel katkı sağlamak amaçlanmıştır.

Bu yıl dördüncüsü gerçekleşen Zirve, Eğitim Tek-nolojileri alanında Türkiye’nin en geniş çaplı etkin-liği kabul ediliyor.

Yüksekokulumuz öğretim elemanı Öğr. Gör. Gülay Ekren, Amerika’da faaliyet gösteren uluslararası bir yayınevi olan IGI Global ile “Advanced MIS and Digital Transformation for Increased Creavity and Innovation in Business” başlıklı bir kitap hazırlamak üzere sözleşme imzaladı.

Öğretim elemanımız kitabın editörlüğünü Sakarya Üniversitesi’nden Prof. Dr. Alptekin Erkollar ve Doç. Dr. Birgit Oberer ile birlikte üstlendi.

Kitapta, işletme uygulamalarına yön veren dijital teknolojiler ve bu teknolojilerin tedarikçi, üretici, müşteri ve hatta insan ve makine ara-sındaki geleneksel iş ilişkilerine olan etkisinin, yönetim bilişim sis-temleri alanı bağlamında tartışılması planlanmaktadır.

Öğr. Gör. Ekren, SCOPUS’ta indexlenmesi planlanan kitaba, Türkiye’nin yanı sıra Hindistan, Nijerya, Hong Kong, Ghana, İngiltere gibi farklı ülkelerdeki öğretim üyeleri tarafından toplam 20 bölüm önerisi geldiğini belirtmiştir. Kitabın 2019 yılı içinde yayınlanması planlanmaktadır.

Ekren’in IGI Global tarafından 2015 yılında yayınlanan “Identification, Evaluation, and Perceptions of Distance Education Experts”, 2017 yılında yayınlanan “Mobile Technologies and Augmented Reality in Open Education” ve 2018 yılında yayınlanan “Administrative Leadership in Open and Distance Learning Programs” başlıklı kitap-larda çalışmaları (kitap bölümü olarak) bulunmaktadır.



ÖĞR. GÖR. GÜLAY EKREN Uluslararası Yönetim Bilişim Sistemleri Konferansına Katıldı

Ekren Uluslararası bir Kitabın Editörlüğünü Üstlendi

Yüksekokulumuz Bilgisayar Teknolojileri Bölümü öğretim elemanı Öğr. Gör. Gülay Ekren, Ankara Yıldırım Beyazıt

Üniversitesi tarafından, 24-26 Ekim 2018 tarihleri ara-sında, Türkiye Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Kongre Merkezinde gerçekleştirilen 5. Uluslararası Yönetim Bilişim Sistemleri Konferansına (IMISC2018) katıldı.

Konferans programında yer alan Endüstri 4.0 oturumunda “Türkiye’de ERP ile ilgili sorunlar ve zorluklar: ERP uzman-larından genel bir bakış (ERP-Related issues and challen-ges in Turkey: An overview from ERP experts)” başlıklı sözlü bir bildiri sundu.

Türkiye’de işletmeler tarafından tercih edilen yerel ve global ERP sistemleri, bu işletmelerin kullandığı ERP uygulama stratejileri, Türkiye’de ERP sistemlerinin uygulama başarı-sına etki eden faktörler ve ERP sistemlerinin Endüstri 4.0 bağlamında Türkiye’deki işletmelerin gereksinimlerini kar-şılayıp karşılamadığı gibi konulara odaklanan bu çalışma-nın ülkemizde endüstriyel alanda faaliyet gösteren işlet-melere ve ülkemizin Endüstri 4.0 vizyonuna faydalı olması beklenmektedir.

Öğr. Gör. Gülay Ekren, Sakarya Üniversitesi İşletme Enstitüsü Yönetim Bilişim Sistemleri Anabilim dalı doktora öğrencisidir.



ÖĞR. GÖR. YEŞİM SÜRMELİOĞLU Uluslararası Çağdaş Eğitim Araştırmaları Kongresine katıldı

Bu yıl 4.’sü düzenlenen “Uluslararası Çağdaş Eğitim Araştırmaları Kongresi (International

Contemporary Educational Research Congress)”, “Eğitim, Gençlik ve Gelecek” ana teması altında, 4-7 Ekim 2018 tarihleri arasında Çağdaş Eğitim Araştırmaları Derneği işbirliği ve Muğla Sıtkı Koç-man Üniversitesi ev sahipliğinde Bodrum’da ger-çekleştirildi.

Yüksekokulumuz Bilgisayar Teknolojileri Bölümü öğretim elemanı Öğr. Gör. Yeşim SÜRMELİOĞLU, kongreye “Harmanlanmış Öğrenmenin Gerçekleş-tirildiği Çevrimiçi Öğrenme Araçlarına Yönelik Bir İnceleme” başlıklı çalışmasını sözlü bildiri olarak sunmak üzere davet edildi. Bu bildiri Aralık ayında "Eğitim, Gençlik ve Gelecek" adlı bir kitapta basıldı.

Öğr. Gör. Yeşim Sürmelioğlu, Hacettepe Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Bilgisayar ve Öğretim Teknolo-jileri Anabilim Dalı doktora öğrencisidir.

ÖĞR. GÖR. HACER KÜBRA SEVİNÇ VII. Uzaktan Algılama CBS Sempozyumuna Katıldı

2006 yılından bu yana iki yılda bir düzenle-nen Uzaktan Algılama-Coğrafi Bilgi Sistemleri

(UZAL-CBS) Sempozyumu’nun yedincisi Anadolu Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi ve TM-MOB-Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası or-ganizasyonuyla 18-21 Eylül 2018 tarihleri arasın-da Anadolu Üniversitesi ev sahipliğinde Eskişehir’ de düzenlendi.

Yüksekokulumuz Öğr. Gör. Hacer Kübra SEVİNÇ, UZAL-CBS Sempozyumu’na sözlü bildiri sunmak üzere katıldı.

Karabük Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği yük-sek lisans öğrencisi olan öğretim elemanımız, UZAL-CBS Sempozyumu’nda “Gönüllü Coğrafi Bilgi, Sivil Bilim Ve Katılımcı Coğrafi Bilgi Sistem-leri Arasındaki Benzerlikler ve Farklılıklar” başlıklı bildirisini sundu.



ÖĞR. GÖR. DR. GÜNSELİ ACAR Uluslararası Ekoloji Sempozyumuna Katıldı

Üniversitemiz Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Dr. Öğr. Üyesi Şennan YÜCEL ile Yüksekokulumuz öğ-

retim elemanı Öğr. Gör. Dr. Günseli ACAR’ın birlikte yap-mış oldukları “Socio-Economic Situation of Inland Water Fisheries Cooperatives Partners and Views on the Prob-lems of Cooperatives (Su Ürünleri Kooperatifleri Yöne-ticilerinin Sosyo-Ekonomik Durumu ve Kooperatiflerin Sorunlarına Bakışı)” başlıklı araştırma, 19-23 Haziran 2018 tarihlerinde Kastamonu’da düzenlenen Uluslarara-sı Ekoloji Sempozyumu’nda (International Ecology 2018 Symposium) poster sunum olarak yer almıştır.

Yükseköğretim kurumları tarafından destekli bilimsel araştırma projesi kapsamında yürütülen çalışmada, su ürünleri sektörünün en önemli paydaşlarından biri olan su ürünleri kooperatiflerinin yöneticilerinin sosyo-ekono-mik durumları ve yöneticilerin kooperatiflerin sorunlarına bakışı incelenmiş, çözüm önerileri getirilmiştir.

Öğretim elemanımızın bu çalışması uluslararası hakemli bir dergi olan Gaziosmanpaşa Bilimsel Araştırma Dergi-si’nde yayımlanmıştır.

Yüksekokulumuz Müdür Yardımcısı Öğr. Gör. Şemseddin ULUÇAM uzman olarak görev aldığı

Erasmus+ KA-205 Innovative Focus on Natural Mountain Herbal-Flavored Cheese by Protecting Traditional Methods – “Geleneksel Yöntemleri Koruyarak Doğal Dağ Bitkisi Aromalı Peynir Üretimine Yenilikçi Yaklaşımlar” pro-jesinin 02-10 Eylül 2018 tarihleri arasında Macaristan’da icra edilen 4. Uluslararası toplantısına katıldı.

Proje ortağı olan Türkiye, Yunanistan, Kuzey Makedonya, Güney Kıbrıs ve Macaristan temsilcilerinin katılımıyla ger-çekleşen toplantılarda geleneksel metotlarla üretilen pey-nirlerin elektronik ortamda pazarlanması sürecini, E-ticaret nedir? Eticaret platformları, verilmesi gereken temel eği-timler ve çözüm önerileri başlıklarından oluşan sunum eşliğinde katılımcı ülke temsilcilerine aktardı.

ÖĞR. GÖR. ŞEMSEDDİN ULUÇAM Erasmus+ KA-205 Toplantısına Katıldı

Projenin 3 ana fikri çıktısından biri olan E-Ticaret modülünün sağlıklı olarak uygulanabilmesi için paydaş tem-silcilerle fikir alışverişinde bulundu.


Ayancık’ta bir doğa harikası: AKGÖL

Fotoğraf: Esra YAVUZ


Mezunlarımızdan Gelen Mesajlar

NAZİKENUR YILMAZ / ÇOCUK GELİŞİMİ

Öncelikle en mutlu şehir olan Sinop’un Ayancık ilçesinde okudu-ğumdan dolayı çok mutluyum. Harika doğasıyla, içimizi açan bir yer. İnsanları olsun, doğal güzellikleri olsun, masmavi denizi ile huzur veren küçük ve şirin bir ilçe. İkinci memleketim olan Ayancık bana çok şeyler kazandırdı. Ayancık Meslek Yüksekokulu ise ikinci ailem oldu. Muhteşem kadrosuyla, bölüm hocalarım, Muhammed ve Özlem Hocam sürekli sepetimize bir şeyler eklememize yar-dımcı oldular, hakları ödenmez. Çok seviyorum.

Bunun dışında yüksekokulumuz eğitimden çok birlik beraberlik içinde olmamıza yardımcı oldular. Hepinizi çok seviyorum. Burada iyikilerimle dolu 2 yıl geçirdim, bir çok anı biriktirdim herkese sonsuz teşekkürler. Keşke bir 2 yıl daha kalabilseydik çok özlüyorum. İyi ki Ayancık, İyi ki Ayancık Meslek Yüksekokulu, her koşulda yanı-mızda olduğunuz için teşekkürler. Kucak dolusu sevgilerle.

METİN GÜNAY / BİLGİSAYAR PROGRAMCILIĞI

Ayancık MYO benim için kariyerimin ilk basamağıydı. Burada aldığım eğitim doğrultusunda geliştirdiğim projeler ve edindiğim deneyimler, iş hayatımın ilk basamaklarını tırmanırken bana destek oldu. Buradaki eğitimimi tamamladıktan sonra Dikey Geçiş Sınavını kazanarak Yazılım Mühendisliğine devam ettim. Şuanda TESAN İletişim’de B2B ve e-ticaret yazılım sorumlusu olarak çalışıyorum.

İLKNUR BILDIRCIN / MUHASEBE VE VERGI UYGULAMALARI

Ayancık Meslek Yüksekokulu Muhasebe ve Vergi Uygulamaları prog-ramından 2015 yılında mezun oldum. Öğrencilik günlerim çok güzel geçti. Okulumuzun ve hocalarımızın bize sağladığı imkanlar saye-sinde iyi bir eğitim aldım. Bana bu güzel günleri yaşatan bütün arka-daşlarıma ve hocalarıma çok teşekkür ediyorum.

2002 yılında kurulan Yüksekokulumuzdan 16 yıl boyunca çeşitli programlarda yetişmiş çok sayıda öğrenci mezun olmuştur. Bu bölümde Yüksekokulumuzu tercih eden veya edecek öğrencilere

yönelik mezun öğrencilerimizden gelen mesajlar yer almaktadır.


M E Z U N L A R I M I Z D A N M E S A J L A R

GÜLŞAH UZUN / LOJİSTİK

Merhaba. 2016 yılı Lojistik programı mezunuyum. 2014 yılında Ayancık’a ilk geldiğimde, “Ben burada ne yapacağım” dedim. Daha önce yaşadığım Samsun’daki sosyal hayatı bulamamaktan korktum. Sonra Ayancık’ın basit küçük bir ilçe değil kültürel anlamda etkinliklerin yoğun yaşandığı bir yer olduğunu öğrendim. Siz daha önce ünlü tiyatrocular, şairler, sanatçılar getirilen bir ilçe duydunuz mu? Ben Ayancık’ta buna tanık oldum. Sonra her öğrenci gibi derslerde anlatılan şeylerin biraz fazla detaycı olduğunu düşünüyordum. Fakat şu an Zuhal GILIÇ hocamın derste anlattığı şekilde e-posta yazıyorum, Hakan ALİUSTA hocamın derste anlattığı şekilde muhasebe tutuyorum, Günseli ACAR hocamın derste anlattığı şekilde iş haklarını savunuyor ve personel özlük dosyaları hazırlıyorum. Doğanlar Grup’ta alım satım ve ön muhasebeye bakıyorum. Sizlere önerim yaptığınız işi ne kadar basit olsa da kendinize yakışır şekilde yapın, er yada geç kıymet bilinir. Sadece kendimiz için en iyisi olmalıyız ve olaylara daima iyi yönünden bakıp güzeli aramalıyız. Yolunuz açık olsun..

EMRE CANSIZ / KONTROL VE OTOMASYON TEKNOLOJİSİ

Vialand Tema Park’ta elektrik bakım teknikeri olarak görev yapmaktayım. Üniversite yıllarımı herkes gibi bende çok özlüyorum. İşyerinde hangi arkadaşımla muhabbet etsem bizim üniversitedeki gibi dolu dolu yaşayana rastlamadım. Eminim sizde mezun olunca benim hissettiklerimi hissedeceksiniz. Üniversite yıllarımı ebru sanatına benzetiyorum yaptığımız projeler, yarışmalar, geziler vb. birçok anı ebru sanatına dökülen her renk gibi değerli. Üniversitede bir çok projede yer aldım. RoboTiM adında bir grup kurarak yapmış olduğumuz projeleri yarışmalara götürme fırsatımız oldu. Yarışmalarda dereceler aldık. Buralarda aldığımız katılım belgelerinin iş hayatında çok faydası oldu. Üniversitenin bize neler kattığını okurken anlayamıyoruz. Mezun olduğumuzda aldığımız belgeye bakınca diğer arkadaşlarımızın belgesi ile aynı olduğunu düşünüyoruz, bence yanılıyoruz herkesin belgesi ebru sanatı gibi farklı. Bazı belgeler iki renk bazıları ise rengârenk. Üniversitedeki hocalarımız için söyleyecek söz bulamıyorum ne söylesem, ne kadar övsem eksik kalır. İki senenin sonunda arkanıza baktığınızda sıcak bir aile, iyi bir kariyer, güzel anılar, kalıcı dostluklar görmek istiyorsanız doğru yerdesiniz. Zevkle öğrendiğimizi hiçbir zaman unutamayız.

MERVE DAŞ / MUHASEBE VE VERGİ UYGULAMALARI

2018 yılında Muhasebe ve Vergi Uygulamaları programından mezun oldum ve bu 2 yıllık süreçte Ayancık Meslek Yüksekokulu’nda aldığım eğitimden son derece memnunum. Öğrencilik günlerim gerçekten çok güzel geçti. Bana bu güzel günleri yaşatan bütün arkadaşlarıma ve hocalarıma çok teşekkür ediyorum. Herkese başarılar dilerim.



M. TAYYİP MUSLU / BİLGİSAYAR PROGRAMCILIĞI

Merhaba. 2012-2014 yılları arası Bilgisayar Programcılığı öğrencisiydim. Öncelikle belirtmek isterim ki Ayancık Meslek Yüksekokulu’nu çok özledim. Orada bölüm arkadaşlarımla ve hocalarımla çok güzel bir 2 yıl geçirdim. Açıkçası bu 2 yılı mumla arıyorum. Okuldaki o güzel ve sıcak ortamı özledim. Önlisans eği-timim boyunca meslek hayatımda kullanabileceğim çeşitli araç ve gereçlerle tanıştım. Bir çoğunu halen kullanıyorum ve üzerine de ekleyerek temelimi sağlamlaştırdım.

Önlisansın ardından lisans tamamlamak için Dikey Geçiş Sınavına (DGS) hazırlandım ve kazandım. Şuan İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği (%100 ingilizce) bölümünde eğitimime devam ediyorum. DGS sınavı önlisans öğrencileri için büyük bir avantaj ve tüm arkadaşlara bu sınava hazırlanmalarını tavsiye ederim. Ayancık Meslek Yükseokulu’nu tercih etmiş ve edecek öğrenci arkadaşlarıma şimdiden başarılar diliyorum.

BATTAL MIZMIZLIOĞLU / MUHASEBE VE VERGİ UYGULAMALARI

31 Ağustos 2018 tarihinde Muhasebe ve Vergi Uygulamaları progra-mından mezun oldum. Ayancık ile yollarımız ilk olarak 2016 Haziran ayında kesişti. Üniversiteye kayıta geldiğim ilk gün çok sevmiştim, hala çok seviyorum. İnsanları sıcak kanlı, öğrencilere karşı yardım-sever ve her konuda destek oluyorlar. Ayancık’ın en güzel yanla-rından bir tanesi de yeşilliğin ve maviliğin buluştuğu sessiz sakin bir yer olması. Metropol kentlerin gürültüsünden ve kalabalığından sıkılan öğrenciler için mükemmel bir yer. Ayancık’ın bir başka güzel yanı ise üniversite bünyesinde bulunan A’dan Z’ye tüm hocaların ve diğer idari personelin mükemmel olması, burayı daha da okunası bir yer haline getiriyor. Ben Ayancık’ta okuduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Aldığım eğitimin kalitesinin bir sonucu olarak mezun olur olmaz iş buldum. O tarihten beri hala çalışmaya devam ediyorum. İnşallah bir gün yine yolumuz Ayancık ile kesişir. Buradan bütün hocalarıma tek tek teşekkür ederim, saygılarımla...

EYÜP EFİLOĞLU / KONTROL VE OTOMASYON

Yüksekokulumuza başladığımda kendimi daha çok geliştirmeyi ve güzel yerlere gelmeyi hayal etmiştim. Bunun için okuduğum bölüm ile ilgili daha çok bilgi edinmem gerekiyordu. İzmir’e gittim, İzmir’de çalıştığım firma lazer CNC makinası üzerinde üretim yapıyordu. Burada lazer CNC ile ilgili birçok bilgi edindim ve Yüksekokula gel-diğimde bununla ilgili güzel bir projeye dahil oldum ve üniversite-mize bir lazer CNC makinası yaptık. Bu arada arduino kurslarına gittik, PLC deney setleri üzerinde birçok proje hazırladık ve mezun oldum. Şuan yeni bir firmada CNC freze kullanmaya başladım ileride kendimi daha çok geliştirerek güzel yerlere gelmeyi hayal ediyo-rum. Eğitim hayatımda yanımda olan hocalarıma arkadaşlarıma çok teşekkür ederim.



KEMAL MAŞALI / ELEKTRONİK TEKNOLOJİSİ

Yüksekokulumuzda her yönü ile faydalı ve kaliteli bir eğitim gördü-ğüme inanıyorum. Burada çok sayıda proje yapma imkânım oldu. Bunlardan bazıları şunlardır: STM32F4 ARM deney kartı, Ayancık MYO ledli ve kayan yazılı tabela, Hezarfen quadcopter, Akıllı musluk projesi tasarımı, Pnömatik robot kol kontrol kartı ve Denizaltı keşif aracı kontrol kartı tasarımı. Bu projelerin ve diğer birçok projenin elektro-nik kart tasarımlarını yaptım. Tabi ki bu projeleri hocalarımın ve arka-daşlarımın destekleri sayesinde yapabildim. Mezun olduktan sonra stajımı Yıldırım Elektronikte yaptım. Stajdan sonra Karton Çözüm Elektronikte (ABESİS) çalışmaya başladım. Burada yolcu otobüsleri için koltuk arkası TV üretimi ve siren üretimleri projelerinde yer aldım, daha sonra Ankara EGO otobüslerinde kullanılmak üzere özel tasar-lanan Yolcu Bilgilendirme Sistemi ekranlarının üretiminde yer aldım. Firmanın Ar-Ge biriminde Altium Designer üzerinde proje tasarımları yaptım. Şu anda kendi şirketim olan Puhu Teknoloji Elektronik A.Ş (OWLABEL) ile meslek hayatıma devam ediyorum. Bu mesleği gerçek-ten seven insanlar yapabilir. İyi ders notları için proje yapmak ben ve arkadaşlarım için her zaman ikinci planda olmuştur. Bir projeyi yapar-ken bize ne katkı sağlar, yeni bir bilgi öğrenebilir miyiz diye düşüne-rek yapardık. Bir atasözü vardır; “Yaptığın iş bir başkasına ise öğren-diğin kendinedir.”

ENES KARADAĞ / BİLGİSAYAR PROGAMCILIĞI

2018 yılında Ayancık Meslek Yüksekokulu Bilgisayar Programcılığı programından mezun oldum. Aynı yıl girdiğim DGS sınavında Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Yönetim Bilişim Sistemleri bölümünü kazandım. Şimdi her zaman yaptığım gibi ders çalışıyorum. Okulumun ve değerli hocalarımın bana kattıklarından dolayı kendilerine çok teşek-kür ediyorum.

GÜLSEMİN DEMİR / MUHASEBE VE VERGİ UYGULAMALARI

Ayancık Meslek Yüksekokulu Muhasebe ve Vergi Uygulamaları prog-ramı 2014 yılı mezunuyum. Almış olduğum eğitim ve değerli hoca-larımızın desteği ile Dikey Geçiş Sınavını kazanarak lisans eğiti-mimi 2016 yılında Süleyman Demirel Üniversitesinde tamamladım. Şuan özel bir şirkette muhasebe sorumlusu olarak çalışıyorum. Yüksekokulda aldığım teknik eğitimin ve edindiğim deneyimlerin, iş hayatımda kendimi geliştirmeme büyük katkısı olduğunu söylemek isterim. Son olarak Ayancık Meslek Yüksekokulu’ndaki değerli hocala-rıma, sevgili arkadaşlarıma ve üzerimizde emeği olan herkese teşek-kürü borç bilirim.Hayatınızdaki her bitiş yeni bir başlangıç olsun! Bu meşakkatli yolda sizlere başarılar dilerim.



EREN ACAR / KONTROL VE OTOMASYON TEKNOLOJİSİ

2014 yılında Bilgisayar Programcılığı, 2018 yılında Kontrol ve Otomasyon Teknolojisi Programından mezun oldum. Liseden mezun olduğumda yüksekokul beklentilerimi karşılar mı diye düşündüm. Bilgisayarı çok sevdiğimden, yazılım, robotik, teknoloji ve bilime meraklı olduğumdan ve araştırmacı yapımdan dolayı acaba dedim bir yüksekokul beni bu konularda daha ileri seviyelere taşır mı? Hem kendime hem de Ayancık Meslek Yüksekokuluna bir şans vererek yüksekokula başladım. Burada alanımda kendimi geliştirme imkanı buldum. Kendini son derece geliştirmiş bilgili, donanımlı, sorduğum konularda beni inanılmaz aydınlatan ve yardımcı olan başta Kerim ve İsmail Hoca, kendimi geliştirmemde bana öncü oldular.

Şimdi Milli Eğitime bağlı kurumlarda Robotik Tasarım ve Maker Öğretmenliği yapıyorum. Severek ve isteyerek… Tüm hocalarıma, tüm çalışanlara ve öğrenci arkadaşlara teşekkür ederim.

YASEMİN NUR TORUN / ÇOCUK GELİŞİMİ

Merhabalar. Ayancık dağların içinde misler gibi yeşil doğasıyla,mas-mavi denizi ile adeta bir huzur ilçesidir. Hele bir Maltepe semâların-dan bakma imkanına sahip olursanız beni daha iyi anlayacaksınız. Kestanesi, odunu, ahşap evleri, mantısı ile ünlüdür ve çok şirin bir ilçedir. Ayancık halkı öğrencilere yardımsever davranır, işiniz düştü-ğünde kapılarını açacak çok doğru insanlar bulabilirsiniz. Ayancık Meslek Yüksekokulunu ise sona sakladım çünkü anlatılmaz yaşanır. Muhteşem bir öğretmen kadrosuna sahiptir. Bölüm öğretmenlerim Muhammed ve Özlem hocalarım başta olmak üzere tüm hocala-rıma selamlar söylüyorum her birini çoookkk özledim. Daha sonra el lezzetleri ve yumuşacık kalpleri ile yemekhane ekibindeki abile-rime, ablalarıma, muhteşem yemekler yaparlar. Ayancık ilçe olarak ve yüksekokulu ile yaşamanın, okumanın, öğrenmenin hakkını veren bir yer. Sevgilerimle.

EBRU BİÇER / BİLGİSAYAR PROGRAMCILIĞI

Üniversite yıllarımın güzel ve verimli geçmesini sağlayan Ayancık Meslek Yüksekokulu’na sonsuz sevgiler. Gerek eğitim kalitesi, gerek kendini her daim geliştiren akademik personeli ile başarılı ve verimli eğitimin tek adresi diyebilirim. Okulun ilk gününde masaüstü bilgisa-yarı bile açamayan ben, okuldan yüksek not ortalaması ve yüksek onur belgesi ile mezun oldum. Bunu sağlayan, meslek hayatımdaki başarı-nın temelini atan başta Sayın Gülay EKREN, Sayın H. Kübra SEVİNÇ ve diğer bütün öğretmenlerime sonsuz teşekkürlerimi sunarım. Sadece okurken değil mezun olduktan sonra da bağımız hiç kopmadı, hala eksik kaldığım konularda yardımlarını hiç esirgemeyen öğretmenler kazanmak ne güzel.



AZİZ CAN ERDEM / ELEKTRONİK TEKNOLOJİSİ

Yüksekokulumuz Elektronik Teknolojisi programında okudum. Çoğunuz gibi Meslek Lisesi mezunu olarak geldim. Okulla çok bağlantılı bir öğrenci değildim ta ki, Kerim ÖZKARA ve İsmail MERSİNKAYA hoca-larım ile tanışana kadar. Değerli hocalarım bana başarının çalışmayla olabileceğini gösterdi. 2 yıl içinde gittiğimiz yarışma ve kazandığımız ödül sayısını hatırlamıyorum. Ben mezun olalı 3 yılı geçti fakat hala benim aldığım ödül o okulda sergileniyor ve bunun verdiği hazzı yaşı-yorum. Naçizane size tavsiyem başarabileceğinize inanın ve yılma-yın. Ben 2 yıl okuyup gideceğim, bir işe girerim çalışırım mantığı ile o okuldan mezun olan arkadaşlarım şuan lise mezunu insanlarla aynı statüde ve şartlarda çalışıyor. Hayatta ve okulda size verilecek olan değeri siz belirlersiniz kendinize güvenin. Şimdi diyebilirsiniz “bu kadar söylüyorsun da sen ne yaptın?”. Ben mezun oldum özel bir fabrika da kalite birim şefi olarak işe başladım. 6 ay kadar çalıştım fakat yaptığım iş beni tatmin etmiyordu. Bir işi severek yapmıyorsanız başarı bekle-meyin. İşten ayrıldım ve kendime mühendis olma hedefi koydum. DGS sınavına 3 kez girdim ve sonunda kazandım fakat gerekli bursu sağla-yamadığım için devam edemedim. Kendi bütçeme uygun yurt dışı prog-ramları araştırmaya başladım ve Ukrayna’ya gitmeye karar verdim. Bir yıl süren evrak işlemler tamamlandı ve Ukrayna’ya ulaştım. İlk yılım biraz zorlu geçti, dil bilmediğim için ama ben korkularımı üzerine giderek bu olayı da çözdüm.

Şuan Elektrik Elektronik Mühendisliği 4. sınıftayım ve geçimimi sağla-yacak kadar parayı kazanabiliyorum. Kendinize güvenin, siz de yapa-bilirsiniz, hayal ettiğiniz yola çıkın, emin olun mutlu olacaksınız. Cesur olun, farkınızı belli edin, muhakkak fark edileceksiniz. Hepinize hayatta başarılar.

MURAT ALTUN / BİLGİSAYAR PROGAMCILIĞI

Benim için değişimin başladığı yerdi Ayancık. Hayatımın şekilleneceği koskoca iki yıldı. Bu küçük şehir, bana ileride çocuğuma anlatacağım birçok anı bıraktı. Meslek Yüksekokulumuzda, bilgili ve bir o kadar da sevecen tavırlarıyla bizlere katkı sağlayan hocalarımız: Kübra Hoca, Ayşe Hoca ve Gülay Hoca sayesinde yeni işlerimizde kullanabilece-ğimiz onca bilgiyi kendimize dâhil ettik. Şu an kendi işyerimde bir şey başarıyorsam, onlarca firmaya yazılım desteğini tek başıma sağlaya-biliyorsam bunda sizlerin katkısı unutulmaz. Hepinize selamlar olsun.

RÜSTEM AYDIN / BİLGİSAYAR PROGRAMCILIĞI

2018 yılında Ayancık Meslek Yüksekokulu Bilgisayar Programcılığı programından mezun oldum. Aynı yıl Dikey Geçiş Sınavı (DGS) ile 19 Mayıs Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği bölümüne geçtim. Okulum ve değerli hocalarımın katkılarından ve emeklerinden dolayı kendilerine çok teşekkür ediyorum.


B U L M A C A L A R

Öğr. Gör. Kerim ÖZKARA

E instein'ın bulmacası" olarak kabul edilen bu bulmacanın sadece dünyanın yüzde 2'si tara-fından çözülebildiği iddia ediliyor.

Acaba siz de o yüzde 2'den misiniz, yoksa geri kalan yüzde 98'den mi? İşte o bilmece:

Beş tane ev var ve hepsi farklı renk. Her evde oturan farklı bir ülke uyruğundan, Hepsi de bir birinden farklı içecek içiyor, farklı bir hayvan besliyor ve bir birinden farklı tarzda araç kullanı-yor. Bu beş insandan hiçbiri diğerinin yaptığını yapmıyor.Diğer bildiklerimiz ise şöyle:

1) İngiliz kırmızı evde oturuyor.2) İsveçli'nin köpeği var.3) Danimarkalı çay içiyor.4) Yeşil ev tam beyaz evin solunda duruyor.5) Yeşil evin sahibi kahve içmeyi seviyor.6) bisiklet sahibi olanın bir kuşu var.7) Ortadaki evde oturan süt içmeyi seviyor.8) Sarı evde oturan jipe biniyor.9) Norveçli birinci evde oturuyor.10) Kamyonet sahibi, kedisi olanın yanındaki evde oturuyor.11) Atı olan insan, jipi olanın yanındaki evde oturuyor.12) Arabası olan, ayran içmeyi seviyor.13) Mavi evin yanında Norveçli oturuyor.14) Alman motora binmeyi seviyor.15) Kamyonete binenin komşusu su içiyor.

Soru şu: Balık besleyen nerelidir?Cevap ınstagram hesabımızdadır.

Zeka BulmacalarıE

ins

tein

’ın

Bu

lma

ca

sı

P ADİŞAH bir gün 10 sarrafı yanına çağırarak her birine 100 gram altın vermiş ve “Bana her biri 10 gram olan onar tane bilye yapın.” demiş.

SARRAFLARIN BİRİ HARİÇ hepsi 10'ar gramlık 10 bilye yapmış. Bir sarraf ise 9'ar gramlık 10 bilye yapmış, yani her bilyeden birer gram çalmış.

Elinizde bir tartınız ve istediğiniz kadar ağırlığınız olduğunu varsayın. Tek bir tartma işlemi hak-kınız olsa, hangi sarrafın çaldığını nasıl bulunsunuz?

Hır

sız

Sa

rra

f v

e P

ad

işa

h

https://www.instagram.com/ayancik.myo

Y İ T İ R D İ K L E R İ M İ Z


ELİF EREN

Memleketi ve Doğum Yılı: Ayancık, 1996

Programı: Muhasebe ve Vergi Uygulamaları

Vefat Tarihi: 22.08.2018

SULTAN EREN


Programı: Lojistik


ŞEHRİBAN FİDAN

Memleketi ve Doğum Yılı: Mersin, 1999

Programı: Çocuk Gelişimi


GÖKER ÖZGÜR


Görevi: Güvenlik Görevlisi


ABDULKERİM UYGUR

Memleketi ve Doğum Yılı: Düzce, 1991

Programı: Muhasebe ve Vergi Uygulamaları


FURKAN KADEŞ

Memleketi ve Doğum Yılı: Giresun, 1996

Programı: Lojistik


YitirdiklerimizYüksekokulumuz olarak kayıplarımıza Cenab-ı Allah'tan rahmet, ailelerine ve yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyoruz.


SİNOP ÜNİVERSİTESİ VAKFIE-posta: [email protected]

Website: www.sinopunivakfi.org.tr

Bağışlarınız için banka hesabı IBAN Numaraları:

AKBANK: TR98 000 4600 8918 8800 0052 378

VAKIFBANK: TR60 000 1500 1580 0729 3618 788


B A Ğ I Ş Ç I L A R I M I Z

SİNOP ÜNİVERSİTESİAYANCIK MESLEK YÜKSEKOKULU

Meslek Yüksekokulu Ayancık'ta Okunur.

http://aym.sinop.edu.tr/

Yalı Mah. Cemil Yıldız Cad. Fatih Erer Sok. No:1 57400 Ayancık/SİNOPTel: 0 (368) 613 34 11 Fax: 0 (368) 613 34 12

[email protected]

SinopUniversitesiAyancikMeslekYuksekOkulu ayancik.myo

meslek yÜksekokulu dergİsİabpanel.sinop.edu.tr/.../dergi/amyodergi.pdfsİnop Ünİversİtesİ...

Documents