mart 2017 ankarahscgp.org/upload/anket_raporu.pdfaraştırmada veri toplama aracı olarak anket...
TRANSCRIPT
Prof. Dr. Ali Naci Yıldız, Prof. Dr. Levent Akın, Prof. Dr. Serhat Ünal
HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ
MART 2017
ANKARA
Bu yayın, BD Türkiye’nin koşulsuz bilimsel desteği ile bastırılmıştır.
SAĞLIK ÇALIŞANLARINDA KESİCİ-DELİCİ ALET YARALANMALARI ARAŞTIRMA RAPORU
Baskı:
Yelken Ajans Reklamcılık, Yayıncılık ve Matbaacılık
Adil Daş
2017
1. Baskı
İstanbul
Tel: 0212 268 08 61
ISBN
978-605-86462-8-6
Sayfa
579
111212
121212
131313131314
18
18
1921
24
5861
6367
ÖNSÖZ ÖZET GİRİŞ AMAÇLAR GEREÇ ve YÖNTEM 1. Araştırmanın Yeri ve Zamanı
2. Araştırmanın Evreni3. Araştırmanın Tipi4. Araştırmanın Örneklemi5. Araştırmanın Değişkenleri6. Veri Toplama Yöntemi7. Araştırmanın Veri Toplama Aracı8. İnsan Gücü9. Veri Toplanması ve Analizi10. Araştırmanın Kısıtlılıkları
BULGULAR I.Katılımcıların Bazı Sosyodemografik ve Çalışma Hayatlarına İlişkin Özellikleri II. Katılımcıların Hasta ve Sağlık Çalışanı Güvenliği PlatformuKonusunda Önerileri III. Katılımcıları Meslek Hayatları Boyunca Kesici-Delici AletYaralanmaları IV. Katılımcıların Son Bir Yılda Kesici-Delici Alet YaralanmalarıV. Kesici-Delici Aletle Yaralanmayı Önlemeye Yönelik Güvenlik Donanımlı Tıbbi Cihazları Bilme ve Kullanma Durumu VI. Karşılaştırmalı Bulgular
TARTIŞMA SONUÇ ve ÖNERİLER
EKLER Ek 1 Anket Formu Ek 2. Basın Açıklaması
5
ÖNSÖZ
Sağlık çalışanlarının sağlığı ve güvenliği için önemli bir risk oluşturan kesici-delici alet
yaralanmaları ülkemizde de önemli bir sorundur. Sorunun boyutlarının saptanması ve
sonuçları doğrultusunda öneriler geliştirilmesi amaçlanan bu çalışma, Hasta ve Sağlık Çalışanı
Güvenliği Platformu bünyesinde yapılmıştır.
Araştırmaya katılan sağlık çalışanlarına, verilerin analizinde ve rapor yazımında katkısı
olanlara teşekkür ederim.
Araştırma sonuçları, sağlık çalışanlarının sağlık ve güvenliğinin korunmasına ilişkin
sürdürülen, kanıta dayalı bilgi oluşturulması ve mevzuat hazırlığı gibi çalışmalara katkı
sağlamak adına önemli olacaktır.
Saygılarımla,
Prof. Dr Serhat ÜnalHasta ve Sağlık Çalışanı Güvenliği Platformu
6
7
ÖZET
GİRİŞ
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada her yıl 16 milyar enjeksiyon yapılmaktadır ve bunların yaklaşık %90’ı tedavi amacıyla, %5’i aşılama amacıyladır. Güvenli olmayan uygulamalar sonucu yaralanmalar nedeni ile her yıl kesici-delici yaralanmalara bağlı olarak sağlık çalışanlarında 66.000 HBV, 16.000 HCV, 200-5.000 HIV enfeksiyonunun geliştiği tahmin edilmektedir. Kesici-delici aletlerle yaralanma sıklığının saptanması ve önlemlerin belirlenerek uygulanması bu önemli sağlık ve güvenlik sorununun çözümünde önemli adımlardandır.
AMAÇLAR
Araştırmanın yakın dönem amaçları; sağlık çalışanlarında kesici-delici alet yaralanması sıklığının, yaralanma sıklığının mesleğe ve çalışılan kuruma göre dağılımının ve güvenlik donanımlı tıbbi cihaz kullanımına ilişkin farkındalıklarının saptanmasıdır. Orta ve uzun dönem amaçları ise bu yaralanmaların önlenmesine ilişkin çalışmalara veri kaynağı oluşturmak ve sağlık çalışanlarının sağlık ve güvenliğine ilişkin çalışmalara katkıda bulunulmasıdır.
YÖNTEM
Tanımlayıcı tipte epidemiyolojik bir çalışma olan araştırmada veriler, 3 Temmuz – 31 Ağustos 2016 tarihleri arasında Hasta ve Sağlık Çalışanı Güvenliği Platformu üzerinden e-anket yöntemi ile toplanmıştır. Türkiye genelinde sağlık çalışanlarına uzmanlık derneklerinden sağlanan e-posta adresleri ile ulaşılmıştır. Araştırmaya katılım gönüllülük esası ile olmuş, dileyen katılımcılar iletişim bilgilerini vermemiştir. Katılımcılar, sorulardan dilediklerine yanıt vermişlerdir.
BULGULAR
Araştırmaya 1050 kişi katılmıştır. Araştırmaya katılanların yarısı (%50,3) hekimdir. İkinci sıklıkta (%40,1) hemşireler yer almaktadır. Katılımcıların %86,0’sı hastanelerde çalışmaktadır (Devlet Hastanesi %36,7, Üniversite Hastanesi 31,6, Özel Hastane 14,0, Eğitim Araştırma Hastanesi %3,7), %23,1’i poliklinik, %20,0’si yataklı servislerde çalışmaktadır.
Yarıdan fazlası (%54,4) çalışma hayatı boyunca, yaklaşık üçte biri ise (%31,7) son bir yılda
mesleki uygulamaları sırasında, en az bir defa kesici-delici aletle yaralanmıştır. Hekimlerin
%54,1’i, hemşirelerin %60,9’u, acil tıp teknisyenlerinin %75,5’i çalışma hayatı boyunca
mesleki uygulamaları sırasında kesici-delici aletle en az bir defa yaralanmıştır. Bu şekilde
yaralanma sıklığı klinik hizmet verenlerde %57,4, vermeyenlerde %18,4 dir ( 2: 28,75, p=
0,000). Klinik hizmet veren hekimlerde %54,1, hemşirelerde %60,9, diğer sağlık personelinde
%40,6 dir ( 2: 14,39, p= 0,001). Bununla birlikte kesici-delici alet yaralanma sayılarının
ortalaması hekimlerde: 2,2±14,4, hemşirelerde: 1,7±3,7, diğer sağlık personelinde 1,0±2,6
olup, istatistiksel olarak anlamlı düzeyde bir farklılık saptanmamıştır (F: 0,747, p=0,474).
Enjektör iğnesi ile yaralanma dikkate alındığında en az bir yaralanması olan hekimlerin
yüzdesi %65,0, hemşirelerde ise %61,8 olup ilk sıralarda yer almaktadır.
8
Son bir yıl içinde meydana gelen yaralanmaların yarıdan fazlası (%34,7) enjektör iğnesi ile olmuştur. Son bir yıl içindeki yaralanmalarının tamamında gerekli tedbirlerin alındığını belirtenler %41,1 ile ilk sıradadır. Ancak %27,4’si tedbirlerin kısmen alındığını, %22,5’i ise hiç alınmadığını, yaklaşık on kişiden biri ise (%9,1) tedbir alınıp alınmadığını hatırlamadığını belirtmiştir. Yaralanmalarının tamamında önlem alındığını belirtenlerin sıklığı Devlet hastanelerinde %36,6, üniversite hastanelerinde %39,1, özel hastanelerde %56,9, eğitim araştırma hastanelerinde %57,1, acil sağlık hizmetlerinde %40,0 düzeyindedir. Yaklaşık yarısı (%48,0) yaralanmaların hiç birinde bildirim yapılmadığını belirtmiştir. Sadece, yaklaşık beşte biri (%21,7) tüm yaralanmalarda bildirim yapıldığını belirtmiştir (n=535 kişi).
Güvenlik donanımlı tıbbi cihazların varlığından haberdar olmayanların, haberdar olup kullananların, haberdar olup kullanmayanların sıklığı yaklaşık olarak üçte birlik dilimlerdedir (sırası ile %37,2, %33,2, %29,6).
Araştırmaya katılanların %76,3’ü işyerlerinde güvenli çalışmaya ilişkin eğitim almıştır. İş yerinde güvenli çalışmaya ilişkin eğitim alan hekimlerde delici ve kesici aletlerle yaralanma sıklığı, %50,9 iken bu eğitimi almayanlarda %60,0’dır. Bu durum istatistiksel olarak önemli bulunmuştur (p=0,03). Ancak iş yerinde güvenli çalışmaya ilişkin eğitim alan almayan hemşire ve diğer sağlık personelinde yaralanma sıklıkları farklı bulunmamıştır. Kesici-delici alet ile yaralanmaları önleyen mekanizmaya sahip olan tıbbi cihazların doğru kullanımı konusunda eğitim alanlarda son bir yılda yaralanma sayısı (1,50±0,83) almayanlara (2,00±1,26) göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde (p=0,036) düşüktür. Bu durum hekim ve hemşireler için analiz edildiğinde farklılık daha belirgindir (p=0,02).
SONUÇLAR TARTIŞMA ve ÖNERİLER
Çalışmanın en önemli kısıtlılığı sağlık çalışanlarını temsil eden örneklem yapılmamış olmasıdır. Katılım 1050 kişi ile sınırlı kalmıştır. Ayrıca katılımı artırmak amacı ile soru sayısı sınırlı tutulmuştur. Bütün sağlık çalışanlarını kapsayacak evrende, bilimsel yöntemlerle seçilen, temsil niteliği olan örnek grup ile kapsamlı bir araştırma yapılması faydalı olacaktır.
Sonuçları değerlendirirken hafıza faktörü dikkate alınmalı, son bir yıl içindeki yaralanmalara ilişkin veriler öncelikle değerlendirilmelidir.
Sağlık çalışanlarında kesici-delici alet yaralanmalarını önlemek amacıyla kullanılan güvenlikli donanımlar bilinmemekte, kullanıma ilişkin yeterli düzeyde eğitim verilmemektedir. Oysa bu donanımlar hakkında eğitim verilmesi yaralanma sıklığını azaltmaktadır. Güvenlik donanımlı tıbbi cihazların kullanımı arttırılmalı, bu konuda farkındalık ve bilgi düzeyinin arttırılmasına yönelik çalışmalar arttırılarak sürdürülmelidir.
Yaralanmaların önemli bir kısmında önlem alınmamakta ve bildirim yapılmamaktadır. Konuya ilişkin düzenlemelere uyulmalı ve gerekli önlemler ve bildirim konusunda eğitim, yaygınlaştırma çalışmaları yapılmalıdır. Risk analizleri yapılması ve çalışanların analiz sonuçları hakkında bilgilendirilmelidir. Eğitim ve uygulamalardan kaçınanlara gerektiğinde yaptırım getirilebilir.
Bütün bu önerileri de kapsayacak şekilde, uluslararası örneklerde dikkate alınarak ulusal bir rehber geliştirilmeli ve konuya ilişkin mevzuatta yer almalıdır.
9
GİRİŞ
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de genel olarak iş kazaları ile ilgili izleme ve önleme çalışmaları yapılmaktadır. Sağlık çalışanlarının karşılaşmış oldukları kazaların incelenmesine ise ayrı bir önem verilmektedir. Bu kazaların tanımlanması, bileşenlerinin belirlenmesi, maruz kalmada etkili risk faktörlerinin ortaya konulması ve sonuçlarının kapsamlı ve çok yönlü olarak değerlendirilmesi pek çok araştırma grubunun ilgi odağı olmuştur.
Sağlık çalışanlarında kesici ve delici alet yaralanmaların önlenmesine ilişkin uluslararası düzenlemeler bulunmaktadır. Bununla birlikte ülkemizde konuya özel bir mevzuatın olmaması önemli bir eksikliktir. Durum saptama amaçlı araştırmalar sorunun boyutlarını ve önemini ortaya koyarak sağlık çalışanlarının sağlık ve güvenliğinin korunmasına katkı sağlarken bir yandan da mevzuat hazırlığı çalışmalarına katkıda bulunacaktır.
Ülkemizde 2015 yılı verilerine göre sadece hastanelere muayene olmak için yapılan başvuru sayısı 306 milyondur. Bu vakalardan acil sağlık hizmeti almak ya da acil muayene edilen kişi sayısı yaklaşık 100 milyonu bulmaktadır. (Kaynak: http://rapor.saglik.gov.tr/istatistik/rapor/index.php)
Özellikle uluslararası bilgilere göre kesici-delici alet yaralanmalarının en fazla olduğu yerlerden biri olan acil hizmetlerde çalışan sağlık personelinin önemli bir risk altında olabileceği sayısal olarak karşımıza çıkmaktadır.
Sağlık hizmeti sunan kurumlarında intramusküler, intradermal ve subkütan enjeksiyonlar için güvenli enjektör kullanımına ilişkin Dünya Sağlık Örgütü tarafından yayınlanan rehberde dünyada her yıl 16 milyar enjeksiyon yapıldığı ve bunların yaklaşık %90’ının tedavi amacıyla, %5’inin aşılama amacıyla olduğu tahmin edilmektedir. Aynı rehberde damar içi enjeksiyonlar ayrı olarak ele alınmıştır. Raporda güvenli olmayan uygulamaların genel olarak nedeni uygunsuz koşullarda girişimde bulunulması, kurallara uyulmaması ve atık imhasındaki sorunlar şeklinde yer almaktadır [1, 2].
Güvenli olmayan uygulamalar hastalarda olduğu kadar, uygulayıcılarda da çeşitli derecelerde yaralanmalar veya çeşitli tehlikelere maruz kalmalar sonucu geniş yelpazede riskler taşımaktadır. Bu tehlikelerin en başında parenteral yolla bulaşabilen HIV, HCV, HBV gibi virüslerle enfekte olma riski gelmektedir. Her yıl kesici-delici yaralanmalara bağlı olarak sağlık çalışanlarında 66.000 HBV, 16.000 HCV, 200-5.000 HIV enfeksiyonunun geliştiği tahmin edilmektedir. HIV enfeksiyonlarının %4,4’ünün; HBV, HCV enfeksiyonlarının ise %39,0’unun iş yerinde kesici-delici alet yaralanmalarından kaynaklandığı belirtilmektedir[2, 3].
Kesici-delici alet yaralanmaları; kan, doku ve diğer bazı vücut sıvıları ile kontamine haldeki tıbbi gereçlerin (örneğin iğne veya sivri uçlu cisimler) deri yolu ile vücuda penetre olması sonucunda meydana gelmektedir [4] . Mesleksel kesici-delici alet yaralanmaları temel olarak sağlık çalışanlarını etkilemekle beraber çeşitli meslek grupları (yemek hazırlamakla görevli çalışanlar, tarım işçileri gibi) da bu tür kazalara maruz kalabilmektedirler. Oransal olarak ele aldığımızda bu tür kazaların %80 gibi büyük bir çoğunlukla sağlık çalışanlarında görüldüğü tespit edilmiştir [5]. Bu yaralanmaların akut fizyolojik etkileri önemsiz gibi görünse de, kan yolu ile bulaşan hastalıkların yayılımı için birer risk faktörü olduğu akılda tutulmalıdır.
10
11
AMAÇLAR
Sağlık ve sağlıkla ilgili sektörlerde çalışanların çalışma yaşamları sürecinde gerçekleşen kesici-delici alet yaralanma sıklığının ve çalışma koşullarındaki bazı özelliklerinin belirlenmesi amaçlanmıştır.
Yakın döneme yönelik olarak; çalışanlar arasında mesleklere ve çalıştıkları kurumlara göre kesici-delici alet yaralanmalarının dağılım farkı olup olmadığı belirlenmesi ve yaralanma sıklıklarının karşılaştırılması, meydana gelen yaralanmalar ile çalışma ortamları ve katıldıkları faaliyetler ilgili bazı ilişkilerin durumunun ortaya konulması amaçlanmıştır.
Çalışanların kesici-delici alet yaralanmalarına yönelik bazı bilgi, katıldıkları faaliyetler ve uygulamaları ortaya konularak çalıştıkları kurumda kesici-delici alet yaralanmalarını etkileyebilecek koşullar ile ilgili eksiklikler ve yetersizliklerin giderilmesine katkı sunmak ve gelecekte bu konuyla ilgili yapılacak çalışmalara kaynak oluşturmak amaçlanmıştır.
12
GEREÇ VE YÖNTEM
1. Araştırmanın Yeri ve Zamanı
Bu araştırma; 3 Temmuz – 31 Ağustos 2016 tarihleri arasında Hasta ve Sağlık Çalışanı Güvenliği Platformu’nun (http://www.hscgp.org/) internet sitesi üzerinden gerçekleşmiştir.
2. Araştırmanın Evreni
Araştırmanın tanımlanmış evreni, Hasta ve Sağlık Çalışanı Güvenliği Platformu’na erişen kişilerdir. Araştırma, web sitesine (http://www.hscgp.org/) erişim üzerinden üyelerin katılımıyla gerçekleşmiştir. Tanımlanmış bir evren olmayıp, sadece internet üzerinden anket formunu dolduran katılımcılardan oluşmaktadır.
3. Araştırmanın Tipi
Çalışma, tanımlayıcı tipte epidemiyolojik bir araştırmadır.
4. Araştırmanın Örneklemi
Araştırmada örneklem alınmamıştır.
5. Araştırmanın Değişkenleri
A) Tanımlayan değişkenler:Katılımcının;
a) Mesleğib) Mesleğinde toplam çalışma süresi (yıl),c) Halen çalıştığı kurum,d) Halen çalıştığı birim/bölüm,e) İş yerinde güvenli çalışmaya yönelik eğitim almaf) İş yerinde güvenli çalışmaya yönelik aldığı eğitimin konusu
i. Kan ve vücut sıvılarına maruz kalmayla ilişkili riskii. Standart önlemler, güvenli çalışma sistemleri ve kesici-delici
cisim atık kutuları ve atık prosedürlerinin doğru kullanımı dahilolmak üzere önleyici tedbirler
iii. Güvenlik donanımlı kesici-delici tıbbi cihazların doğru kullanımıiv. Bağışıklamanın önemi ve aşı hizmetlerine nasıl ulaşılacağıv. Raporlama, cevaplama ve izleme prosedürleri
g) Mevzuat hazırlıklarına katkıi. Eğitim
ii. Meslek kuruluşları arası işbirliğih) Yaralanma sonucu bildirim yapılmasıi) Uygulanan proflaksij) Çalıştığı işyerinde kullanılabilecek güvenlik donanımlı tıbbi cihazların
varlığından haberdar olmaB) Tanımlanan değişkenler
a) Yaşamı boyunca olan yaralanma sayısıb) Son bir yılda olan yaralanma sayısı
13
c) Yaralanmaya neden olan araç-aleta. Enjektör iğnesib. Periferik kateterc. İnsülin iğnesid. Kan alma iğnesie. Sütür iğnesif. Cerrahi aletg. Cam
6. Veri Toplama Yöntemi:
Veri toplama işlemi için Google Drive kullanılarak internet üzerinden uygulanmak üzere anket hazırlanmıştır. Araştırmada kullanılan veri toplama formu http://www.hscgp.org/anket2/ yayınlanmış olup 3 Temmuz – 31 Ağustos 2016 tarihleri arasında açık kalmıştır.
7. Araştırmanın Veri Toplama Aracı
Araştırmada veri toplama aracı olarak anket formu kullanılmıştır (Ek-1). Bu anket formu, kişilerin iletişim bilgilerini, meslek türlerini ve mesleklerini kaç yıldır yaptıklarını, çalıştığı kurum ve bölümleri, daha önce kesici-delici bir aletle işyerinde yaralanma deneyimlerini, yaralanmaya yol açan aletleri, daha önce bu konularda eğitim alıp almadıklarını, yaralanma sonrası yapılan işlemlerin neler olduğunu saptamaya çalışmaktadır.
8 .İnsan Gücü
Araştırma verileri internet üzerinden toplanmıştır.
9. Veri Toplanması ve Analizi
Katılımcıların bilgileri, web sitesinde yayınlanan elektronik anket formu aracılığıyla kaydedilmiştir. Elde edilen verilerin analizi sonucu ortaya çıkan ön sonuçlar 23 Eylül 2016 tarihinde yapılan basın açıklaması ile duyurulmuştur. Veriler otomatik olarak Google Drive üzerinde oluşturulan bir Excel dosyasına kaydedilip, analiz için IBM SPSS 23 istatistik paket programına aktarılmıştır. Araştırma verilerinin ileri analizleri Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı’nda iki öğretim üyesi tarafın yapılmıştır. İleri analizlerde önce veri temizliği, çapraz kontrol (cross-check) işlemlerini tamamlanmış, açık uçlu sorular kategorize edilerek yeniden kodlanmış, bazı değişkenler için alt kategoriler oluşturularak yeni veri varyasyonları elde edilmiştir. İstatistik analizlerde parametrik ve parametrik olmayan istatistik testler kullanılmıştır.
10. Araştırmanın Kısıtlılıkları:
Araştırma tanımlayıcı epidemiyolojik bir çalışma olup tüm sağlık çalışanlarını temsil etmemektedir. Araştırmaya sağlık hizmeti sunmayan kişilerin katılması sonucu, bazı analizlerde seçici davranılması gerekliliğini doğmuştur.
14
BULGULAR
Sağlık çalışanlarının kesici-delici aletlerle yaralanma sıklığını saptama amacı ile yapılan
araştırmanın verileri e-anket yöntemi ile 3 Temmuz – 31 Ağustos 2016 tarihleri arasında
toplanmıştır. Araştırmaya 1050 kişi katılmıştır. Katılımcıların boş bıraktığı sorular nedeni ile
bulgular yanıt alınan sayılar üzerinden verilmiştir.
Bulgular, katılımcıların bazı sosyodemografik ve çalışma hayatlarına ilişkin özellikleri, meslek
hayatları boyunca kesici-delici alet yaralanmaları, son bir yıl içinde kesici-delici alet
yaralanmaları, Hasta ve Sağlık Çalışanı Güvenliği Platformu konusunda önerileri alt başlıkları
ile sunulmuştur.
I. KATILIMCILARIN BAZI SOSYODEMOGRAFİK ve ÇALIŞMA HAYATLARINA İLİŞKİN ÖZELLİKLERİ
Araştırma kapsamındaki kişilerin mesleklerine göre dağılımı Tablo 1’de verilmiştir.
Tablo 1: Araştırma Kapsamındaki Kişilerin Mesleklerine Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Meslek Sayı Yüzde
Hekim 521 50,3
Hemşire 415 40,1
Sağlıkla ilgili okul mezunu olmayan 42 4,1
Teknisyen 16 1,5
Ebe 11 1,1
Acil tıp teknisyeni 13 1,3
Sağlık memuru 6 0,6
Anestezi teknisyeni 5 0,5
Veteriner 2 0,2
Eczacı 2 0,2
Fizyoterapist 1 0,1
Toplam 1034 100,0
Araştırmaya katılanların yarısı (%50,3) hekimdir. İkinci sıklıkta (%40,1) hemşireler yer
almaktadır.
Araştırma kapsamındaki kişilerin halen çalıştıkları kuruma göre dağılımı Tablo 2’de
verilmiştir.
15
Tablo 2: Araştırma Kapsamındaki Kişilerin Halen Çalıştıkları Kuruma Göre Dağılımı (Ankara,
Eylül 2016)
Halen Çalıştıkları Kurum Sayı Yüzde
Devlet Hastanesi 377 36,7
Üniversite Hastanesi 324 31,6
Özel Hastane 144 14,0
Aile Sağlığı Merkezi 59 5,8
Eğitim Araştırma Hastanesi 38 3,7
İlaç şirketi 24 2,3
Sağlıkta idari görev 12 1,2
İş Sağlığı ve Güvenliği Birimi 9 0,9
Acil Sağlık Hizmetleri (112) 7 0,7
Toplum Sağlığı Merkezi 7 0,7
Ağız Diş Sağlığı Merkezi 5 0,5
Laboratuvar 3 0,3
Emekli 2 0,2
Diğer 15 1,5
Toplam 1026 100,0
Araştırma kapsamındaki 1026 kişi halen çalıştığı kurumu belirtmiştir. Çoğunluğu (%86,0)
hastanelerde çalışmaktadır (Devlet Hastanesi %36,7, Üniversite Hastanesi 31,6, Özel Hastane
14,0, Eğitim Araştırma Hastanesi %3,7).
Araştırma kapsamındaki kişilerin mesleğinde toplam çalışma süresine göre dağılımı Tablo
3’de verilmiştir.
Tablo 3: Araştırma Kapsamındaki Kişilerin Mesleğinde Toplam Çalışma Süresine Göre
Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Mesleğinde Toplam Çalışma Süresi (Yıl)
Sayı Yüzde
Bir yıldan az 3 0,3
1-2 85 8,2
3-5 139 13,6
6-10 195 18,9
11-20 301 29,3
21-30 232 22,5
31-40 69 6,7
41-49 5 0,5
Toplam 1029 100,0
Araştırma kapsamındaki 1029 kişi mesleklerinde toplam çalışma süresini belirtmiştir. Yaklaşık yarısı (%51,8) 11-30 yıldır çalışmaktadır. Bir yıldan az süredir çalışan sadece 3 kişi (%0,3) vardır, yaklaşık beşte biri (227 kişi, %22,1) 5 yıl ya da daha kısa süredir çalışmaktadır. Çalışma
16
kapsamındaki kişilerin (n= 1029) meslekte toplam çalışma süresi ortalaması 15,16 ± 9,97 yıldır, ortanca değer 14 yıl, tepe değeri 10 yıl, en düşük değer bir yıldan az, en yüksek değer 49 yıldır. Araştırmaya katılan 21 kişi çalışma süresi hakkında bilgi vermemiştir. Araştırma kapsamındaki kişilerin halen çalıştıkları birime göre dağılımı Tablo 4’te verilmiştir.
Tablo 4: Araştırma Kapsamındaki Kişilerin Halen Çalıştıkları Birime. Göre Dağılımı (Ankara,
Eylül 2016)
Halen Çalıştıkları Birim Sayı* Yüzde
Poliklinik 227 23,1
Yataklı servis 197 20,0
Enfeksiyon kontrol komitesi 120 12,3
Laboratuvar 102 10,2
Ameliyathane 93 9,5
Acil servis ambulans 79 8,0
Sağlık ve eğitim işlerinde yönetimde 69 7,0
Yoğun bakım 63 6,4
Temizlik şirketi vb şirket çalışanı 16 1,7
İşyeri hekimi 11 1,2
Doğumhane 6 0,6
Toplam 834 100,0
*: 216 kişi yanıt vermemiştir.
Araştırma kapsamındaki 834 kişi halen çalıştığı birimi belirtmiştir. Beşte birinden fazlası
(%23,1) poliklinik çalışanıdır. Beşte biri (%20,0) yataklı servislerde çalışmaktadır. Yaklaşık on
kişiden birinin (%11,8) enfeksiyon kontrol komitesi çalışanı olduğu dikkat çekmektedir.
Araştırma kapsamındaki 1050 kişinin dörtte üçünden fazlası (801 kişi, %76,2) iş yerinde
güvenli çalışmaya ilişkin eğitim aldığını belirtmiştir. İş yerlerinde güvenli çalışmaya ilişkin
alınan eğitim konularına göre eğitim alanların dağılımı Tablo 5’te verilmiştir.
17
Tablo 5: Araştırma Kapsamındaki Kişilerin İş Yerlerinde Aldıkları Güvenli Çalışma Eğitimlerin
Konularına Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Sayı
*
Yüzde(Yanıt
verenler
arasında)
(n= 801)
Yüzde
(Araştırmaya
katılanlar
arasında)
(n= 1050)
Standart önlemler, güvenli çalışma
sistemleri ve kesici-delici cisim atık kutuları
ve atık prosedürlerinin doğru kullanımı
dahil olmak üzere önleyici tedbirler
711 88,7
67,7
Kan ve vücut sıvılarına maruz kalmayla
ilişkili risk
620 77,4 59,0
Bağışıklamanın önemi ve aşı hizmetlerine
nasıl ulaşılacağı
521 65,0 49,6
Kesici-delici alet ile yaralanmaları önleyen
mekanizmaya sahip olan tıbbi cihazların
doğru kullanımı
516 64,4 49,1
Raporlama, cevaplama ve izleme
prosedürleri ve bu prosedürlerin önemi
424 52,9 40,3
Diğer 36 4,5 3,4
* Bir kişi birden fazla yanıt verebilmiştir.
İş yerinde güvenli çalışmaya ilişkin eğitim aldıkları konuları belirten araştırma kapsamındaki
801 kişi en sık (%88,7) standart önlemler, güvenli çalışma sistemleri ve kesici-delici cisim atık
kutuları ve atık prosedürlerinin doğru kullanımı dahil olmak üzere önleyici tedbirler
seçeneğini belirtmiştir.
İş yerinde güvenli çalışmaya ilişkin alınan eğitimi açıklayan 801 kişiden 36 kişi diğer
seçeneğini doldurmuştur. Diğer seçeneği başlığında belirtilen eğitim konuları (her biri 1-6
kişi) sıklık sırasına göre şunlardır: İş sağlığı ve güvenliği, atık yönetimi, çalışan ve hasta
güvenliği, el yıkama, güvenlik donanımlı tıbbi cihaz kullanımı, kişisel koruyucu ekipman
kullanımı ergonomi, yangın tatbikatı, hastane enfeksiyonları, koruyucu ekipman kullanımı,
laboratuvarda güvenli çalışma, risk oluşturan durumlar, risk yönetimi, sağlık taramaları tıbbi
cihaz yönetimi, indikatör yönetimi, vaka yönetimi, radyasyon güvenliği. Beş kişi güvenli
çalışmaya ilişkin eğitimleri kendisinin de verdiğini belirtmiştir.
Araştırma kapsamındaki toplam 1050 kişi dikkate alındığında ise yaklaşık üçte ikisi (%67,7)
standart önlemler, güvenli çalışma sistemleri ve kesici-delici cisim atık kutuları ve atık
prosedürlerinin doğru kullanımı dahil olmak üzere önleyici tedbirler seçeneğini belirtmiştir.
18
II. KATILIMCILARIN “HASTA ve SAĞLIK ÇALIŞANI GÜVENLİĞİ PLATFORMU”KONUSUNDA ÖNERİLERİ
Araştırma kapsamındaki kişilerin Hasta ve Sağlık Çalışanı Güvenliği Platformu, sağlık
çalışanlarının delici-kesici alet yaralanmalarının önlenmesine ilişkin hangi çalışmaları
sürdürmesi gerektiği konusundaki önerilerinin dağılımı Tablo 6’da verilmiştir.
Tablo 6: Araştırma Kapsamındaki Kişilerin Hasta ve Sağlık Çalışanı Güvenliği Platformu’nun
Faaliyetleri Konusunda Önerilerine Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Yapılması Önerilen Faaliyet Sayı Yüzde
Mevzuat hazırlıklarına katkı 606 57,6
Eğitim 951 90,4
Meslek kuruluşları arası işbirliği 603 57,4
Diğer 50 4,7
* Bir kişi birden fazla yanıt verebilmiştir.
On kişiden dokuzu (%90,4) eğitim, yaklaşık on kişiden altısı mevzuat hazırlıklarına katkı
(%57,6) ve meslek kuruluşları arası işbirliği (%57,4) konularını belirtmiştir.
Toplamda 50 kişi ‘diğer’ yanıtını doldurmuştur. Diğer yanıtını işaretleyip açıklama yapan 30
katılımcı olup bunlardan 7 katılımcı zaten eğitici olduğunu, 9 katılımcı iş sağlığı ve güvenliği
konularında eğitim verdiğini belirtmiştir. Ayrıca risk yönetimi, sağlık taramaları, kişisel
koruyucu ekipman kullanımı, tıbbi cihaz yönetimi , iş yeri sağlığı ve güvenliği, indikatör
yönetimi, vaka yönetimi, radyasyon güvenliği ve hasta güvenliği hakkında faaliyetlerde
bulunduğunu belirtmiştir.
III. KATILIMCILARI MESLEK HAYATLARI BOYUNCA DELİCİ KESİCİ ALETYARALANMALARI
Araştırmaya katılan 1050 kişiden 1025 kişi “çalışma hayatınız boyunca mesleki
uygulamalarınız sırasında kesici-delici alet yaralanması yaşadınız mı?” sorusuna yanıt
vermiştir. Bunların yarıdan fazlası (%54,4) çalışma hayatı boyunca, mesleki uygulamaları
sırasında, en az bir defa kesici-delici aletle yaralanmıştır. Bunlardan 483 kişi kaç kez
yaralandığını da belirtmiştir. Yaralanma sayısına göre dağılım Tablo 7’de verilmiştir.
19
Tablo 7: Araştırma Kapsamındaki Kişilerin Çalışma Hayatları Boyunca Mesleki Uygulamaları
Sırasında, En Az Bir Defa Boyunca Kesici-Delici Aletle Yaralanma Sayılarına Göre Dağılımı
(Ankara, Eylül 2016)
Çalışma Hayatı Boyunca Mesleki Uygulamaları Sırasında En Az Bir Defa Kirli Kesici-Delici Aletle Yaralanma Sayısı
Sayı Yüzde
1 163 33,7
2 149 30,8
3 67 13,9
4 23 4,8
5 38 7,9
7 2 ,4
8 2 ,4
10 18 3,7
12 1 ,2
15 8 1,7
20 + 12 2,4
Toplam 483 100,0
Çalışma hayatı boyunca, mesleki uygulamaları sırasında en az bir defa kesici-delici aletle
yaralandığını belirten ve yaralanma sayısı hakkında bilgi veren 483 kişinin yaralanma sayısı
ortalama 4,15 ± 15,1 dir, ortanca değer 2, tepe değeri 1, en düşük 1, en yüksek değer 300
dür.
IV. KATILIMCILARIN SON BİR YILDA DELİCİ KESİCİ ALET YARALANMALARIAraştırma kapsamındaki 1050 kişiden 555 kişi “son bir yılda mesleki uygulamalarınız sırasında
kesici-delici alet yaralanması yaşadınız mı?” sorusuna yanıt vermiştir. Bunların yaklaşık üçte
biri (176 kişi, %31,7) son bir yılda, mesleki uygulamaları sırasında, en az bir defa kesici-delici
aletle yaralanmıştır. Bunlardan 113 kişi yaralanma sayısını belirtmiştir. Yaralanma sayısına
göre dağılım Tablo 8’de verilmiştir.
Tablo 8: Araştırma Kapsamındaki Kişilerin Son Bir Yılda Mesleki Uygulamaları Sırasında Kesici-
Delici Aletle Yaralanma Sayılarına Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Son Bir Yılda Uygulamalarınız Sırasında Kesici-Delici Aletle Yaralanma Sayısı
Sayı Yüzde
1 60 53,1
2 31 27,4
3 12 10,6
4 1 0,9
5 8 7,1
20 1 0,9
Toplam 113 100,0
20
Son bir yıl içinde mesleki uygulamaları sırasında en az bir defa kesici-delici aletle yaralandığını
belirten ve yaralanma sayısı hakkında bilgi veren 113 kişinin yarıdan fazlası (%53,1) bu süre
içinde en az bir yaralanma olduğunu belirtmiştir. Bir yıl içinde mesleki uygulamaları sırasında
en az bir defa kesici-delici aletle yaralandığını belirten ve yaralanma sayısı hakkında bilgi
veren 113 kişinin yaralanma sayısı ortalaması 1,71 ± 0,45 dir, ortanca değer 2, tepe değeri 2,
en düşük 1, en yüksek değer 20’dir.
Son bir yıl içindeki toplam yaralanma sayısı 218 olup, bu yaralanmalarıa neden olan aletlerin
dağılımı Tablo 9’da verilmiştir.
Tablo 9: Araştırma Kapsamındaki Kişilerin Son Bir Yılda Mesleki Uygulamaları Sırasında Kesici-
Delici Aletle Yaralanmasına Neden Olan Aletlerin Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Yaralanmaya neden olan alet Sayı Yüzde(*)
Enjektör iğnesi 61 34,7
Sütür iğnesi 56 31,8
Cerrahi alet kesisi 23 13,1
İnsülin iğnesi 21 11,9
Kan alma iğnesi 21 11,9
Cam kesisi 17 9,7
Periferik kateter 10 5,7
Diğer** 9 5,1
218 -----
*Yüzdeler n=176’ya göre alınmıştır**Diğer: Bisturi (2 yaralanma), çivi, hasta tıraş bıçağı, kemik, koter, port katater iğnesi, uygun olmayan kutuya iğne atılması sonucu iğne ucunun kutuyu delip dışarı çıkması sonucu iğne ucu.
Son bir yıl içinde meydana gelen yaralanmaların üçte biri (%34,7) enjektör iğnesi ile olmuştur. Sütür iğnesi ikinci sırada olup %31,8 olarak belirtilmiştir. İnsülin iğnesi batması ve kan alma iğnesi batması aynı sayıda olup bunların hepsi dahil edildiğinde 218 yaralanmanın 159’u (%72,9) çeşitli iğne batması türü yaralanmalar olarak bulunmuştur..
Araştırma kapsamındaki kişilerin son bir yılda mesleki uygulamaları sırasında en az bir defa kesici-delici aletle yaralanmalarına ilişkin profilaksi ve gerekli tıbbi testlerin yapılması dahil olmak üzere tedbirlerin alınıp alınmamasına göre dağılımı Tablo 10’da verilmiştir.
21
Tablo 10: Araştırma Kapsamındaki Kişilerin Son Bir Yılda Mesleki Uygulamaları Sırasında En
Az Bir Defa Kesici-Delici Aletle Yaralanmaya ilişkin Profilaksi ve Gerekli Tıbbi Testlerin
Yapılması Dahil Olmak Üzere Tedbirlerin Alınma Durumlarınına Göre Dağılımı (Ankara, Eylül
2016)
Yaralanmalarda Tedbir Alınması Sayı Yüzde
Tamamında alındı 55 31,3
Bazılarında alındı 62 35,2
Hiçbirinde alınmadı 47 26,7
Hatırlamayan 12 6,8
Toplam 176 100,0
Son bir yıl içinde yaralanması olan ve yaralanmalara ilişkin profilaksi ve gerekli tıbbi testlerin yapılması dahil olmak üzere tedbirlerin alınıp alınmadığına ilişkin soruya toplamda 176 kişi yanıt vermiştir. Yaralanmaların tamamında gerekli tedbirlerin alındığını belirtenler (%31,3) olarak saptanmıştır. Bazı yaralanmalarda alındığını belirtenler ise %35,2 olarak saptanmıştır. Hiçbir önlem alınmayanlar ise araştırmaya katılanların %26,7’sini oluşturmaktadır. Hatırlamayanlar ise %6.8 olarak bulunmuştur. Genel olarak yaralananların üçte birinde hiçbir tedbir alınmadığı belirtilmiştir.
Araştırma kapsamındaki kişilerin son bir yılda mesleki uygulamaları sırasında en az bir defa kesici-delici aletle yaralanmalarında gerekli bildirimin yapılmasına göre dağılımı Tablo 11’de verilmiştir.
Tablo 11: Araştırma Kapsamındaki Kişilerin Son Bir Yılda Mesleki Uygulamaları Sırasında En
Az Bir Defa Kesici-Delici Aletle Yaralanmaya İlişkin Gerekli Bildirimin Yapılıp Yapılmadığına
Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Bildirim yapılması Sayı Yüzde
Tamamında yapıldı 40 22,7
Bazılarında alındı 62 35,2
Hiçbirinde yapılmadı 81 46,0
Hatırlamayan 16 9,1
Toplam 176 100,0
Son bir yıl içinde yaralanması olan ve yaralanmalara ilişkin gerekli bildirimin yapılıp
yapılmadığına ilişkin soruya toplamda 176 kişi yanıt vermiştir. Katılımcıların yaklaşık yarısı
(%46,0) yaralanmaların hiçbirinde bildirim yapılmadığını belirtmiştir. Sadece, yaklaşık beşte
biri (%22,7) tamamında bildirim yapıldığını belirtmiştir (n=176 kişi).
V. DELİCİ KESİCİ ALETLE YARALANMAYI ÖNLEMEYE YÖNELİK GÜVENLİK DONANIMLI TIBBİ CİHAZLARI BİLME ve KULLANMA
Sağlık hizmeti sunumunda kullanılan enjektör, kan alma iğnesi, lanset, kateter, insülin iğnesi,
güvenlikli kateter gibi kesici-delici aletlerle çalışırken yaralanmaları en aza indirmek için
22
kullanılabilecek güvenlik donanımlı cihazların varlığından haberdar olunması ile ilgili soruya
1018 kişi yanıt vermiştir. Bunların dağılımı Tablo 12’de verilmiştir.
Tablo 12: Araştırma Kapsamındaki Kişilerin Sağlık Hizmeti Sunumunda Kullanılan Enjektör,
Kan Alma İğnesi, Lanset, Kateter, İnsülin İğnesi, Güvenlikli Kateter Gibi Kesici-Delici Aletlerle
Çalışırken Yaralanmaları En Aza İndirmek İçin Kullanılabilecek Güvenlik Donanımlı Tıbbi
Cihazların Varlığından Haberdar Olup Olmamasına Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Güvenlik donanımlı tıbbi cihazların varlığından haberdar olma Sayı Yüzde
Hayır haberdar değil 379 37,2
Evet haberdar ve kullanıyor 338 33,2
Evet, haberdar ama kullanmıyor 301 29,6
Toplam 1018 100,0
Araştırma kapsamındaki kişilerden, sağlık hizmeti sunumunda kullanılan enjektör, kan alma iğnesi, lanset, kateter, insülin iğnesi, güvenlikli kateter gibi kesici-delici aletlerle çalışırken yaralanmaları en aza indirmek için kullanılabilecek güvenlik donanımlı tıbbi cihazların varlığından haberdar olmayanların oranı %37,2’dir. Ancak haberdar oldukları halde kullanmayanların sıklığı %29,6 olarak ortaya çıkmaktadır. Araştırmaya katılanlardan kesici-delici alet yaralanmalarına karşı güvenlik donanımlı tıbbi cihaz varlığından haberdar olup bunları kullananların yüzdesi %33,2 ile sınırlı kalmaktadır.
Tablo 13: Araştırma Kapsamındaki Kişilerin Sağlık Hizmeti Sunumunda Kullandığı Kesici-Delici Aletlerle Çalışırken Yaralanmaları En Aza İndirmek İçin Kullanılabilecek Güvenlik Mekanizmasına Sahip Alet/Cihazlardan Haberdar Olma Durumunun Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Haberdar Olunan Kullanan
Sayı* Yüzde**
Güvenlik Mekanizmasına Sahip Alet/Cihaz
Enjektör 52 15,4
Kan alma iğnesi 24 7,1
Vacutainer 24 7,1
Güvenlikli Kateter 23 6,8
İntraket 15 4,4
Fistül iğnesi 14 4,1
Lanset 16 4,7
İnsülin iğnesi 10 3,0
Diğer(***) 15 4,4
Atık Kutusu 72 21,3
Kişisel Koruyucu Donanım
Eldiven 27 8,0
Maske 14 4,1
Gözlük 10 3,0
Önlük 9 2,7
Hiçbir açıklama yapmayan 163 48,2
23
*Bir kişi birden fazla yanıt verebilmiştir.
** Yüzdeler n=338 üzerinden alınmıştır.
*** 6 kişi kanül, 4 kişi “koruyucu ekipman”, 2 kişi bistüri, 1 kişi “koruyucu sistem anjioket”
olarak yanıt vermiştir.
Araştırmada “Sağlık hizmeti sunumunda kullanılan enjektör/kan alma
iğnesi/lanset/kateter/insülin iğnesi, güvenlikli kateter gibi kesici-delici aletlerle çalışırken
yaralanmaları en aza indirmek için kullanılabilecek güvenlik mekanizmasına sahip
alet/cihazların varlığından haberdar mısınız?” sorusu açık uçlu sorulmuş olup, 338 kişiden
sadece 175 kişi kendi bilgi ve deneyimlerine göre yanıt vermiştir. Ancak verilen yanıtlar
arasında kişisel koruyucu malzemeler arasında yer alan meske, eldiven gibi yanıtlar da
oldukça sık olarak işaretlenmiştir. Bu nedenle Tablo 13’te iki alt başlık oluşturularak
sunulmuştur: Haberdar olunan alet/cihaz ve kişisel koruyucular. Buna göre kesici-delici alet
yaralanmalarından korunmak için kullanılan alet/cihaz arasında en fazla kan alma iğnesi ve
vacutainer (%7,1) belirtilmiştir. Herhangi bir güvenlik önlemi olarak kullanılan koruycu
malzeme hakkında açıklamada bulunan bulunan 175 kişiden atık kutusu belirtenlerin yüzdesi
%21,3’tür.
Ancak araştırmaya katılan 1050 kişi dikkate alındığında vacutainer ya da kan alma iğnesi
olduğunu belirtenler %2,3 seviyesinde kalmıştır.
24
VI. KARŞILAŞTIRMALI BULGULAR
ÇALIŞMA HAYATI BOYUNCA YARALANMALAR
Tablo 14: Çalışma Hayatı Boyunca Mesleki Uygulamaları Sırasında Kesici-Delici Alet
Yaralanması Olanların Mesleklerine Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Hekimlerin %54,1’i, hemşirelerin %60,9’u, acil tıp teknisyenlerinin %75,5’i çalışma hayatı
boyunca mesleki uygulamaları sırasında kirli kesici-delici aletle en az bir defa yaralanmıştır.
Meslek Kesici-delici alet yaralanması TOPLAM
Var Yok
Hekim Sayı 277 235 512
Yüzde 54,1 45,9 100,0
Hemşire Sayı 251 161 412
Yüzde 60,9 39,1 100,0
Acil tıp teknisyeni Sayı 9 3 12
Yüzde 75,0 25,0 100,0
Anestezi teknisyeni Sayı 4 1 5
Yüzde 80,0 20,0 100,0
Acil tıp uzmanı Sayı 1 0 1
Yüzde 100,0 0,0 100,0
Sağlık işleri teknisyeni Sayı 7 9 16
Yüzde 43,8 56,3 100,0
Ebe Sayı 7 4 11
Yüzde 63,6 36,4 100,0
Sağlıkla ilgili okul mezunu olmayan
Sayı 7 35 42
Yüzde 16,7 83,3 100,0
Eczacı Sayı - 2 2
Yüzde - 100,0 100,0
Fizyoterapist Sayı 1 - 1
Yüzde 100,0 - 100,0
Sağlık memuru Sayı 3 3 6
Yüzde 50,0 50,0 100,0
Veteriner Sayı 1 1 2
Yüzde 50,0 50,0 100,0
Belirtmeyen Sayı 1 2 3
Yüzde 33,3 66,7 100,0
25
Tablo 15: Klinikte Hizmet Veren ve Vermeyenlerin Çalışma Yaşamı Boyunca Mesleki
Uygulamalar Sırasında Kirli Kesici-Delici Alet Yaralanması Yaşayıp Yaşamamasına Göre
Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Fisher kesin ki kare testi: 0,225 2: 28,75 p= 0,000
Araştırmaya katılanlardan 42 kişi sağlıkla ilgili bir okuldan mezun olmadıklarını belirtip
doğrudan sağlık hizmeti vermemektedir. Buna ek olarak sağlık mesleklerine sahip olanlardan
bir kısmı da kliniklerde çalışmamaktadır. Bu grup Sağlık Bakanlığı’nın idari kademelerinde
görev yapanlar olduğu gibi, emekli olup halen hizmet vermeyenleri de kapsamaktadır.
Araştırma sağlık hizmeti verirken kesici-delici alet yaralanmalarının kliniklerde hizmet
verenlere yönelik tanımlayıcı epidemiyolojik bir çalışma olup araştırmaya katılanlar klinik
hizmet verenler ve vermeyenler olarak iki alt kategoriye ayrılıp incelenmiştir. Klinik hizmet
verenlerin %57,4’ü, vermeyenlerin %18,4’ü çalışma hayatı boyunca, mesleki uygulamaları
sırasında en az bir kez kesici-delici alet yaralanması ile karşılaşmıştır, bu farklılık istatistiksel
olarak anlamlı düzeydedir ( 2: 28,75, p= 0,000).
Tablo 16: Klinik Hizmet Verenlerin Meslek Gruplarına Göre Çalışma Yaşamı Boyunca Mesleki
Uygulamalar Sırasında Kirli Kesici-delici Alet Yaralanması Yaşayıp Yaşamamalarına Göre
Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
2: 14,39 p= 0,001
Meslek Kirli kesici-delici alet yaralanması TOPLAM
Var Yok
Klinik Hizmet Veren Sağlık Personeli
Sayı 560 416 976
Yüzde 57,4 42,6 100,0
Klinik Hizmet
Vermeyen Sağlık
Personeli
Sayı 9 40 49
Yüzde 18,4 81,6 100,0
TOPLAM Sayı 569 456 1025
Yüzde 55,5 44,5 100,0
Meslek Kirli kesici-delici alet yaralanması TOPLAM
Var Yok
Hekim Sayı 277 235 512
Yüzde 54,1 45,9 100,0
Hemşire Sayı 251 161 412
Yüzde 60,9 39,1 100,0
Diğer Sayı 41 60 101
Yüzde 40,6 59,4 100,0
Toplam Sayı 569 456 1025
Yüzde 55,5 44,5 100,0
26
Klinik hizmet veren hekimlerin %54,1’i, hemşirelerin %60,9’u, diğer sağlık personelinin
%40,6’sı çalışma hayatı boyunca, mesleki uygulamaları sırasında en az bir kesici-delici alet
yaralanması geçirmiştir. En sık yaralanma hemşirelerde olup ikinci sırayı hekimlerin
yaralanmaları oluşturmuştur. Gruplar arasındaki yaralanma yüzdeleri istatistiksel olarak farklı
bulunmuştur ( 2: 14,39, p=0,001).
Tablo 17: Çalışma hayatı boyunca mesleki uygulamaları sırasında kirli kesici-delici alet
yaralanma sayısı ortalamalarının mesleklere göre dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Meslek Türü Personel
Sayısı
Ortalama Yaralanma
Sayısı Standart Sapma
Veteriner 2 7,50 10,607
Acil tıp uzmanı 1 5,00 --
Anestezi teknisyeni 5 3,60 6,427
Hekim 521 2,26 14,404
Sağlık memuru 6 2,00 4,000
Hemşire 418 1,71 3,749
Sağlık işleri teknisyeni 16 1,56 3,183
Acil tıp teknisyeni 13 1,23 1,878
Fizyoterapist 1 1,00 --
Ebe 11 0,91 1,514
Belirtmemiş 12 0,42 1,443
Sağlık personeli olmayan 42 0,19 0,594
Eczacı 2 - --
Toplam 1050 1,91 10,457
Meslek hayatı boyunca ortalama yaralanma sayısı en yüksek olan ve çalışmaya katılım sayısı
iki olan meslek grubu veterinerlerdir (ortalama 7,5±10,6, 2 kişi). Sonra sırası ile acil tıp
uzmanı (5 kez, 1 kişi), anestezi teknisyeni (ortalama 3,6±6,4, 5 kişi), hekim (ortalama
2,2±14,4, 521 kişi), sağlık memurları (ortalama 2,0±4,0, 6 kişi), hemşireler (ortalama 1,7±3,7,
418 kişi) gelmektedir. Ancak araştırmaya katılan hekimlerin çalışma yaşamı boyunca
yaralanma sayısı ikiden fazla, hemşirelerin ise 1.7’dir. Sağlık hizmeti veren bu en büyük iki
grubun bazıları mesleğe yeni başlamış bazıları ise mesleki yaşamlarında önemli deneyimler
elde edecek kadar uzun süre çalışmışlardır. Katılanların mesleki çalışma süreleri hakkında bir
bilgi edinilmediği için sonuçları ihtiyatlı değerlendirmek gerekmektedir.
Tablo 18: Sağlık Personelinin Çalışma Yaşamı Boyunca Mesleki Uygulamalar Sırasında Klinik
Hizmet Verme Durumuna Göre Ortalama Kesici-Delici Alet Yaralanması Sayılarının Dağılımı
(Ankara, Eylül 2016)
27
Personel Türü Personel
Sayısı
Ortalama
Yaralanma Sayısı Standart Sapma
Klinik Hizmet Veren Sağlık
personeli 992 1,99 10,741
Klinik Hizmet Vermeyen Sağlık personeli
58 0,48 2,105
Toplam 1050 1,91 10,457
F: 1,143 p= 0,285
Tablo 19: Klinik Hizmet Verenlerin Çalışma Yaşamı Boyunca Mesleki Uygulamalar Sırasında
Ortalama Kesici-Delici Alet Yaralanma Sayılarının Meslek Gruplarına Göre Dağılımı (Ankara,
Eylül 2016)
Kinik Hizmet Veren Sağlık
Personeli
Personel
Sayısı
Ortalama Yaralanma
Sayısı Standart Sapma
Hekim 521 2,26 14,404
Hemşire 418 1,71 3,749
Diğer 111 1,04 2,683
Toplam 1050 1,91 10,457
F: 0,747 p=0,474
Klinik hizmet verenlerin çalışma yaşamı boyunca mesleki uygulamalar sırasında meslek
gruplarına göre ortalama kesici-delici alet yaralanma sayıları (hekimlerde: 2,2±14,4,
hemşirelerde: 1,7±3,7, diğer sağlık personelinde 1,0±2,6) dağılımında istatistiksel olarak
anlamlı düzeyde bir farklılık saptanmamıştır (F: 0,747, p=0,474).
28
SON BİR YIL İÇİNDE YARALANMALAR
Tablo 20: Son Bir Yılda Mesleki Uygulamaları Sırasında Kesici-Delici Alet Yaralanması
Olanların Mesleklerine Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Hekimlerin %29,5’i, hemşirelerin %31,1’i, acil tıp teknisyenlerinin %55,6’sı çalışma hayatı
boyunca mesleki uygulamaları sırasında kesici-delici aletle en az bir defa yaralanmıştır.
Meslek Kesici-delici alet yaralanması
TOPLAM Var Yok
Hekim Sayı 80 191 271
Yüzde 29,5 70,5 100,0
Hemşire Sayı 76 168 244
Yüzde 31,1 68,9 100,0
Acil tıp teknisyeni Sayı 5 4 9
Yüzde 55,6 44,4 100,0
Anestezi teknisyeni Sayı 1 3 4
Yüzde 25,0 75,0 100,0
Acil tıp uzmanı Sayı - 1 1
Yüzde - 100,0 100,0
Sağlık işleri teknisyeni Sayı 4 3 7
Yüzde 57,1 42,9 100,0
Ebe Sayı 5 2 7
Yüzde 71,4 28,6 100,0
Sağlıkla ilgili okul mezunu olmayan
Sayı 3 3 6
Yüzde 50,0 50,0 100,0
Eczacı Sayı - 1 1
Yüzde - 100,0 100,0
Fizyoterapist Sayı 1 2 3
Yüzde 33,3 66,7 100,0
Sağlık memuru Sayı 1 - 1
Yüzde 100,0 - 100,0
Veteriner Sayı - 1 1
Yüzde - 100,0 100,0
Belirtmeyen Sayı 176 379 555
Yüzde 31,7 68,3 100,0
TOPLAM Sayı 176 379 555
Yüzde 31,7 68,3 100,0
29
Tablo 21: Son Bir Yıl İçinde Mesleki Uygulamalar Sırasında Kesici-delici Alet Yaralanması
Olanların Klinik Sağlık Personeli Olup Olmadıklarına Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Fisher kesin ki kare testi: 0,225
Tablo 22: Klinik Hizmet Verenlerin Son Bir Yıl İçinde Mesleki Uygulamalar Sırasında Kesici-
Delici Alet Yaralanması Yaşayıp Yaşamamalarının Meslek Gruplarına Göre Dağılımı (Ankara,
Eylül 2016)
2: 6,82 p= 0,033
Son bir yılda hekimler ve hemşireler arasında kesici-delici alet yaralanması olanların tümü
kliniklerde hizmet verenler olması nedeniyle Tablo-20 ile Tablo-22’deki sonuçlar hekim ve
hemşireler için aynıdır. Klinik hizmet veren hekimlerin %29,5’i, hemşirelerin %31,1’i, diğer
sağlık personelinin %50,0’i son bir yıl içinde, mesleki uygulamaları sırasında en az bir kesici-
delici alet yaralanması geçirmiştir, bu farklılık istatistiksel olarak anlamlı düzeydedir ( 2:
6,82, p= 0,033).
Meslek Kesici-delici alet yaralanması
TOPLAM Var Yok
Klinikte Hizmet Veren Sağlık Personeli
Sayı 172 375 547
Yüzde 31,4 68,6 100,0
Klinikte Hizmet Vermeyen
Sağlık Personeli
Sayı 4 4 8
Yüzde 50,0 50,0 100,0
TOPLAM Sayı 176 379 555
Yüzde 31,7 68,3 100,0
Meslek Kesici-delici alet yaralanması
TOPLAM Var Yok
Hekim Sayı 80 191 271
Yüzde 29,5 70,5 100,0
Hemşire Sayı 76 168 244
Yüzde 31,1 68,9 100,0
Diğer Sayı 20 20 40
Yüzde 50,0 50,0 100,0
Toplam Sayı 176 379 555
Yüzde 31,7 68,3 100,0
30
Tablo 23: Son Bir Yıl İçinde Mesleki Uygulamaları Sırasında Ortalama Kesici-Delici Alet
Yaralanma Sayılarının Meslek Gruplarına Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Meslek Personel
Sayısı
Ortalama Yaralanma
Sayısı Standart Sapma
Veteriner 1 5,00 .--
Acil tıp teknisyeni 3 2,67 2,082
Hekim 49 2,20 2,828
Hemşire 53 1,75 1,054
Sağlıkla ilgili okul mezunu
olmayan 2 1,50 0,707
Anestezi teknisyeni 1 1,00 --.
Sağlık işleri teknisyeni 2 1,00 --
Ebe 2 1,00 --
Toplam 113 1,96 2,053
Son bir yıl içinde ortalama yaralanma sayısı en yüksek olan meslek grubu veterinerlerdedir
(5, 1 kişi). Sonra sırası ile acil tıp teknisyenleri (2,6±2,0, 3 kişi), hekim (ortalama 2,2±2,8, 49
kişi), hemşireler (ortalama 1,7±1,0, 53 kişi) gelmektedir.
Tablo 24: Klinik Hizmet Veren ve Vermeyen Sağlık Personelinin Son Bir Yıl İçinde Mesleki
Uygulamalar Sırasında Kesici-Delici Alet Yaralanma Sayısı Ortalamalarının dağılımı (Ankara,
Eylül 2016)
Personel Türü Personel
Sayısı
Ortalama Yaralanma
Sayısı Standart Sapma
Klinik Hizmet Veren Sağlık
Personeli 110 1,95 2,058
Klinik Hizmet Vermeyen Sağlık Personeli 3 2,67 2,082
Toplam 113 1,96 2,053
31
Tablo 25: Klinik Hizmet Veren Sağlık Personelinin Son Bir Yıl İçinde Mesleki Uygulamalar
Sırasında Ortalama Kesici-Delici Alet Yaralanmalarının Mesleklerine Göre dağılımı (Ankara,
Eylül 2016)
Kinik Hizmet Veren Sağlık
Personeli
Personel
Sayısı
Ortalama Yaralanma
Sayısı Standart Sapma
Hekim 49 2,20 2,828
Hemşire 53 1,75 1,054
Diğer 11 1,91 1,578
Toplam 113 1,96 2,053
F: 0 ,610 p= 0,545
Meslek yaşamlarının süresi ile kesici-delici alet yaralanması arasındaki ilişki r=0,017 ( 95
Güven aralığı : -0,016 ; 0,050) olarak bulunmuştur. Mesleki yaşam süresi ile iğne batma sayısı
arasında herhangi bir ilişki saptanamamıştır (p= 0,005). Ancak bu sonuç çalışanların çalışma
yaşam sürelerinin farklı olması göz önüne alınmadığı için ihtiyatlı değerlendirilmelidir.
Klinik hizmet verenlerin meslek gruplarına göre son bir yıl içinde mesleki uygulamalar
sırasında ortalama kirli kesici-delici alet yaralanma sayıları (hekimlerde: 2,2±2,8,
hemşirelerde: 1,7±1,0 diğer sağlık personelinde 1,9±21,5) dağılımında istatistiksel olarak
anlamlı düzeyde bir farklılık saptanmamıştır (F: 0,610, p=0,545).
32
HALEN ÇALIŞILAN KURUMA GÖRE YARALANMALAR
Tablo 26: Halen Çalışılan Kuruma Göre Çalışma Hayatı Boyunca Mesleki Uygulamaları
Sırasında Kesici-Delici Alet Yaralanmalarının Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Çalıştığı Kurum Kesici-delici alet yaralanması
TOPLAM Var Yok
Devlet Hastanesi Sayı 228 148 376
Yüzde 60,6 39,4 100,0
Üniversite Hastanesi Sayı 190 132 322
Yüzde 59,0 41,0 100,0
Özel Hastane Sayı 58 86 144
Yüzde 40,3 59,7 100,0
Ambulans-112 Sayı 5 2 7
Yüzde 71,4 28,6 100,0
Sağlıkta idari görev Sayı 6 6 12
Yüzde 50,0 50,0 100,0
Eğitim Araştırma Hastanesi
Sayı 29 8 37
Yüzde 78,4 21,6 100,0
İşyeri Sağlık ve Güvenlik Birimi
Sayı 3 5 8
Yüzde 37,5 62,5 100,0
ASM Sayı 28 31 59
Yüzde 47,5 52,5 100,0
İlaç Şirketi Sayı 4 20 24
Yüzde 16,7 83,3 100,0
ADSM Sayı 3 2 5
Yüzde 60,0 40,0 100,0
Laboratuvar Sayı 1 2 3
Yüzde 33,3 66,7 100,0
Emekli Sayı 2 0 2
Yüzde 100,0 0,0 100,0
TSM Sayı 5 2 7
Yüzde 71,4 28,6 100,0
Diğer Sayı 6 9 15
Yüzde 40,0 60,0 100,0
Toplam Sayı 568 453 1021
Yüzde 55,6 44,4 100,0
33
Tablo 27: Halen Çalışılan Kuruma Göre Son Bir Yıl İçinde Mesleki Uygulamaları Sırasında
Kesici-delici Alet Yaralanmalarının Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Halen çalışılan kuruma göre Tablo-26’da mesleki yaşamı boyunca , Tablo 27’de ise son bir
yıldaki yaralanma durumları sunulmuştur. Çalışma yaşamı süresince yaralanmaların Devlet
Hastanelerinde Üniversite Hastanelerine göre daha fazla görülmesine karşın son bir yıldaki
yaralanmalarda üniversite hastaneleri devlet hastanelerinin önüne geçmektedir. Dikkati
çeken diğer bir sonuç da ADSM (Ağız ve Diş sağlığı Merkezi) çalışanlarında araştırmaya katılan
sayısı az olmakla beraber yaralanmaların önemli bir yüzde oluşturmasıdır. Ambulans
Çalıştığı Kurum Kesici-delici alet yaralanması
TOPLAM Var Yok
Devlet Hastanesi Sayı 68 154 222
Yüzde 30,6 69,4 100,0
Üniversite Hastanesi Sayı 73 113 186
Yüzde 39,2 60,8 100,0
Özel Hastane Sayı 12 43 55
Yüzde 21,8 78,2 100,0
Ambulans-112 Sayı 1 4 5
Yüzde 20,0 80,0 100,0
Sağlıkta idari görev Sayı - 6 6
Yüzde - 100,0 100,0
Eğitim Araştırma
Hastanesi
Sayı 4 25 29
Yüzde 13,8 86,2 100,0
İşyeri Hekimi-OSGB Sayı 0 3 3
Yüzde ,0 100,0 100,0
ASM Sayı 10 18 28
Yüzde 35,7 64,3 100,0
İlaç Şirketi Sayı 1 3 4
Yüzde 25,0 75,0 100,0
ADSM Sayı 2 1 3
Yüzde 66,7 33,3 100,0
Laboratuvar Sayı - 1 1
Yüzde - 100,0 100,0
Emekli Sayı 1 1 2
Yüzde 50,0 50,0 100,0
TSM Sayı 2 3 5
Yüzde 40,0 60,0 100,0
Diğer Sayı 2 3 5
Yüzde 40,0 60,0 100,0
Toplam Sayı 176 378 554
Yüzde 31,8 68,2 100,0
34
çalışanlarındaki düşüş nedenlerinin ise incelenmesi gereken bir konu olarak göz önüne
alınması gerekmektedir.
HALEN ÇALIŞILAN BÖLÜME GÖRE YARALANMALAR
Tablo 28: Halen Çalışılan Bölüme Göre Çalışma Hayatı Boyunca Mesleki Uygulamaları
Sırasında Kesici-delici Alet Yaralanmalarının Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Çalışılan bölümlere göre yaralanmalar incelendiğinde tüm bölümlerde yaralanma yüzdeleri
Tablo-28’e göre yüksek bulunmuştur. Özellikle diğerlerine göre düşük düzeyde görünen
“Sağlık yönetimi ve eğitim işleri” grubunda çalışanların yarıya yakınının kesici-delici alet
Çalıştığı Bölüm Kesici-delici alet yaralanması
TOPLAM Var Yok
Yoğun bakım Sayı 44 19 63
Yüzde 69,8 30,2 100,0
Yataklı servis Sayı 108 88 196
Yüzde 55,1 44,9 100,0
Poliklinik Sayı 107 120 227
Yüzde 47,1 52,9 100,0
Laboratuvar Sayı 43 59 102
Yüzde 42,2 57,8 100,0
Enf Kontrol Kom Sayı 68 52 120
Yüzde 56,7 43,3 100,0
Ameliyathane Sayı 76 16 92
Yüzde 82,6 17,4 100,0
Acil servis ambulans Sayı 55 24 79
Yüzde 69,6 30,4 100,0
Sağlık yönetimi ve
eğitim işleri
Sayı 34 35 69
Yüzde 49,3 50,7 100,0
Şirket Sayı 2 14 16
Yüzde 12,5 87,5 100,0
İşyeri hekimi Sayı 6 4 10
Yüzde 60,0 40,0 100,0
Doğumhane Sayı 5 1 6
Yüzde 83,3 16,7 100,0
Diğer-açıklanmamış Sayı 20 18 38
Yüzde 52,6 47,4 100,0
Toplam Sayı 568 450 1018
Yüzde 55,8 44,2 100,0
35
yaralanması ile karşılaşması geriye dönük bilgi toplanması gereken bir konu olarak karşımıza
çıkmıştır.
Tablo 29: Halen Çalışılan Bölüme Göre Son Bir Yılda Mesleki Uygulamaları Sırasında Kirli
Kesici-Delici Alet Yaralanmalarının Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Tablo-28 ve 29 birlikte değerlendirildiğinde kesici delici alet yaralanmalarının yataklı hizmetin
verildiği yoğun bakım, yataklı servisler ve ameliyathane gibi girişimsel işlemlerin olduğu
bölümlerde daha sık görülmesi alınacak önlemlerin yoğunlaşması gereken bölümler hakkında
ipuçları üretmektedir.
Çalıştığı Bölüm Kesici-delici alet yaralanması
TOPLAM Var Yok
Yoğun bakım Sayı 18 26 44
Yüzde 40,9 59,1 100,0
Yataklı servis Sayı 43 63 106
Yüzde 40,6 59,4 100,0
Poliklinik Sayı 30 74 104
Yüzde 28,8 71,2 100,0
Laboratuvar Sayı 10 33 43
Yüzde 23,3 76,7 100,0
Enf Kontrol Kom Sayı 3 65 68
Yüzde 4,4 95,6 100,0
Ameliyathane Sayı 40 35 75
Yüzde 53,3 46,7 100,0
Acil servis ambulans Sayı 19 35 54
Yüzde 35,2 64,8 100,0
Sağlık yönetimi ve
eğitim işleri
Sayı 5 28 33
Yüzde 15,2 84,8 100,0
Şirket Sayı 1 1 2
Yüzde 50,0 50,0 100,0
İşyeri hekimi Sayı 0 5 5
Yüzde ,0 100,0 100,0
Doğumhane Sayı 3 2 5
Yüzde 60,0 40,0 100,0
Diğer-açıklanmamış Sayı 4 11 15
Yüzde 26,7 73,3 100,0
Toplam Sayı 176 378 554
Yüzde 31,8 68,2 100,0
36
İŞ YERİNDE GÜVENLİ ÇALIŞMAYA İLİŞKİN EĞİTİM ALMA ve YARALANMALAR
Sağlık hizmeti verilen işyerlerinde çalışılan kurumun ve bölümün özelliğine uygun personel
çalıştırılmaktadır. Ancak bu tip kurumlarda ortak veya kuruma ait özelliklerde dikkate
alınarak bir adaptasyon eğitimi yapılması kişilerin kurumdaki verimliliğini artırabileceği gibi
kurumun fiziki ve çalışma koşullarına göre karşılaşabilecekleri riskler ve bunlardan korunma
yolları da açıklanması yararlı olmaktadır. Özellikle mesleki yaralanmalar ve maruziyetlere
karşı hem kurumsal hem de bireysel olarak alınacak korunma önlemleri kişileri korumakla
kalmamakta kurumun ürettiği hizmet niteliğini artırmaktadır. Bunun yanısıra karşılaşılan
maruziyetler kişilerin hastalanmasına yol açarak hem absenteizm, hem de presenteizmle
sonuçlanabilmekte ve kurumda ayrıca ekonomik kayıplara da sebep olmaktadır. Standardize
edilmiş eğitim programları ile çalışanlar risklere karşı kendilerini nasıl koruyacaklarını
öğrenmekte, bilgi sahibi olanlar bilgilerini pekiştirebilmektedir. Kurumda mevcut koruyucu
ekipman ve bu tür alet/cihazların varlığından haberdar olarak ve (gerekirse) kullanımlarını
öğrenerek kurumun sağladığı koruyucu sistemlerin verimli uygulanmasını da
sağlayabilmektedir.
Bu bölümde araştırmaya katılanların “Kesici-Delici Alet Yaralanmaları” hakkında herhangi bir
eğitim almaları değerlendirilmeye çalışılmıştır.
37
Tablo 30: Mesleklere Göre İş Yerinde Güvenli Çalışmaya İlişkin Eğitim Alma Durumunun
Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Araştırmaya katılanların %76,3’ü işyerlerinde güvenli çalışmaya ilişkin eğitim almıştır.
Meslek Eğitim alma
TOPLAM Almış Almamış
Hekim Sayı 333 188 521
Yüzde 63,9 36,1 100,0
Hemşire Sayı 392 26 418
Yüzde 93,8 6,2 100,0
Acil tıp teknisyeni Sayı 10 3 13
Yüzde 76,9 23,1 100,0
Anestezi teknisyeni Sayı 4 1 5
Yüzde 80,0 20,0 100,0
Acil tıp uzmanı Sayı 0 1 1
Yüzde 0,0 100,0 100,0
Sağlık işleri teknisyeni Sayı 13 3 16
Yüzde 81,3 18,8 100,0
Ebe Sayı 10 1 11
Yüzde 90,9 9,1 100,0
Sağlık personeli
olmayan
Sayı 27 15 42
Yüzde 64,3 35,7 100,0
Eczacı Sayı 2 - 2
Yüzde 100,0 - 100,0
Fizyoterapist Sayı 1 - 1
Yüzde 100,0 - 100,0
Sağlık memuru Sayı 5 1 6
Yüzde 83,3 16,7 100,0
Veteriner Sayı 2 - 2
Yüzde 100,0 - 100,0
Belirtmeyen Sayı 2 10 12
Yüzde 16,7 83,3 100,0
TOPLAM Sayı 801 249 1050
Yüzde 76,3 23,7 100,0
38
Tablo 31: Halen Çalışılan Kuruma Göre İş Yerinde Güvenli Çalışmaya İlişkin Eğitim Alma
Durumunun Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Çalışılan kuruma göre alınan eğitim alanların yüzdelerine bakıldığı zaman ASM ve TSM’de
çalışanların diğer kurum çalışanlarına göre en düşük yüzde ile eğitim aldıkları görülmektedir.
Çalıştığı Kurum Eğitim alma
TOPLAM Almış Almamış
Devlet Hastanesi Sayı 308 69 377
Yüzde 81,7 18,3 100,0
Üniversite Hastanesi Sayı 247 77 324
Yüzde 76,2 23,8 100,0
Özel Hastane Sayı 125 19 144
Yüzde 86,8 13,2 100,0
Ambulans-112 Sayı 4 3 7
Yüzde 57,1 42,9 100,0
Sağlıkta idari görev Sayı 10 2 12
Yüzde 83,3 16,7 100,0
Eğitim Araştırma Sayı 36 2 38
hastanesi Yüzde 94,7 5,3 100,0
İşyeri hekimi-OSGB Sayı 6 3 9
Yüzde 66,7 33,3 100,0
ASM Sayı 25 34 59
Yüzde 42,4 57,6 100,0
İlaç şirketi Sayı 15 9 24
Yüzde 62,5 37,5 100,0
ADSM Sayı 5 - 5
Yüzde 100,0 - 100,0
Laboratuvar Sayı 2 1 3
Yüzde 66,7 33,3 100,0
Emekli Sayı 2 - 2
Yüzde 100,0 - 100,0
TSM Sayı 4 3 7
Yüzde 57,1 42,9 100,0
Diğer Sayı 10 5 15
Yüzde 66,7 33,3 100,0
Toplam Sayı 799 227 1026
Yüzde 77,9 22,1 100,0
39
Tablo 32: Halen Çalışılan Bölüme Göre İş Yerinde Güvenli Çalışmaya İlişkin Eğitim Alma
Durumunun Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Çalışılan bölümler dikkate alındığında kesici-delici yaralanmaları takip eden klinik olarak vakaları değerlendirip uygulamalar yapan Enfeksiyon Kontrol Komitesi’nde çalışanların hemen hemen tamamı eğitim almış gözükmektedir. Buna karşın riskin oldukça yüksek olarak görüldüğü Acil Servis - Ambulans çalışanlarının diğer bölüm çalışanlarına göre eğitim almış olma oranları düşük olarak bulunmuştur.
Çalıştığı Bölüm Eğitim alma
TOPLAM Almış Almamış
Yoğun bakım Sayı 53 10 63
Yüzde 84,1 15,9 100,0
Yataklı servis Sayı 164 33 197
Yüzde 83,2 16,8 100,0
Poliklinik Sayı 129 98 227
Yüzde 56,8 43,2 100,0
Laboratuvar Sayı 89 13 102
Yüzde 87,3 12,7 100,0
Enf Kontrol Komitesi Sayı 119 1 120
Yüzde 99,2 ,8 100,0
Ameliyathane Sayı 71 22 93
Yüzde 76,3 23,7 100,0
Acil servis ambulans Sayı 51 28 79
Yüzde 64,6 35,4 100,0
Sağlık yönetimi ve
eğitim işleri
Sayı 63 6 69
Yüzde 91,3 8,7 100,0
Şirket Sayı 11 5 16
Yüzde 68,8 31,3 100,0
İşyeri hekimi Sayı 9 2 11
Yüzde 81,8 18,2 100,0
Doğumhane Sayı 5 1 6
Yüzde 83,3 16,7 100,0
Diğer-açıklanmamış Sayı 32 6 38
Yüzde 84,2 15,8 100,0
Toplam Sayı 796 225 1021
Yüzde 78,0 22,0 100,0
40
Tablo 33: İş Yerinde Güvenli Çalışmaya İlişkin Eğitim Alınıp Alınmamasına Göre Meslek Hayatı Boyunca Mesleki Uygulamaları Sırasında Kesici-Delici Alet Yaralanmasının Dağılımı (Ankara, Eylül 2016).
2: 0,20 p=0,65
Güvenli çalışmaya ilişkin eğitim alınması yaşam meslek hayatı boyunca yaralanma ile
karşılaşmalarını etkilememiştir. Ancak Tablo-34’de görüldüğü gibi alınan eğitimin hekimlerde
yaralanmalarda azalmayı sağladığı görülmektedir. Sadece hekimlerde azalma olması örneğin
hemşireler gibi önemli ölçüde riskli uyglamalara maruz kalan grupta eğitimin etkisi olmaması
da dikkatle nedenlere yönelik araştırma yapılmaya gerek duyulan bir konu olarak ortaya
çıkmaktadır.
Bunun nedenleri arasında mesleki faaliyetlerinin hangi dönemde eğitim aldıkları, alınan
eğitimin süresi ve niteliği, alınan eğitimin bilgi veya farkındalık sağlaması dışında hangi
davranışlarını etkilediği, verilen eğitime rağmen kurumun bu konuda aldığı önlemler ve
sağladığı olanaklar araştırma kapsamında yer almamaktadır. Bu nedenle eğitimin etkisinin
olmadığı gibi bir sonuca varılması eldeki araştırma verilerine göre mümkün değildir.
İş yerinde güvenli çalışmaya ilişkin eğitim Kesici-delici alet yaralanması TOPLAM
Var Yok
Alanlar Sayı 440 358 798
Yüzde 55,1 44,9 100,0
Almayanlar Sayı 129 98 227
Yüzde 56,8 43,2 100,0
Toplam Sayı 569 456 1025
Yüzde 55,5 44,5 100,0
41
Tablo 34: Hekim, Hemşire ve Diğer Sağlık Personelinin İş Yerinde Güvenlik Eğitimi Alıp
Almamalarına Göre Mesleki Uygulamaları Sırasında Kesici-delici Alet Yaralanmalarının
Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Kirli delici ve kesici aletlerle yaralanma sıklığı, iş yerinde güvenli çalışmaya ilişkin eğitim alan
hekimlerde %50,9 iken almayanlarda %60,0’dır p=0,03), istatistiksel önemli düzeydeki bu
farklılık hemşire ve diğer sağlık personelinde saptanmamıştır.
Tablo-35 ile Tablo-38 arasında sunulan bulgularda kan ve vücut sıvılarına maruz kalma ile
ilişkili risk eğitimi, işyerinde önleyici tedbirler konularını kapsayan eğitim, yaralanmaları
önleyici mekanizmaya sahip alet/cihaz kullanımı eğitimi ve bağışıklamalar konusunda eğitim
alanların almayanlara göre mesleki uygulamaları boyunca karşılaştıkları yaralanma
yüzdelerinin farklı olmadığı görülmektedir. Tablo-39 ile Tablo-42 arasında sunulan tablolarda
da mesleklere göre alınan eğitim konularının dağılımı verilmektedir. Dağılımlarda meslek
grupları arasında farklar göze çarpmakla birlikte meslek gruplarından pekçok kişinin eğitim
programlarına katıldığını göstermektedir. Ancak yaralanma sayıları ile alınan eğitimler
arasındaki bir ilişki olmamamsı düşündürücüdür.
Bu durum da yapılan eğitim programlarının yanısıra sağlanacak olanaklar ve koşullar ile
yaralanmaların azalacağını, kurumların bu iki yaklaşımı da benimseyerek kesici delici alet
yaralanmalarının önlenmesi konusunda daha başarılı olacağının düşünülmesi gerekliliğini
ortaya koymaktadır.
Meslek İş yerinde güvenli çalışmaya ilişkin
eğitim
Kesici-delici alet yaralanması
TOPLAM p değeri
(2 testi)
Var Yok
Hekim Almış Sayı 169 163 332 0.03
Yüzde 50,9 49,1 100,0
Almamış Sayı 108 72 180
Yüzde 60,0 40,0 100,0
Hemşire Almış Sayı 239 151 390 0,34
Yüzde 61,3 38,7 100,0
Almamış Sayı 12 10 22
Yüzde 54,5 45,5 100,0
Diğer Almış Sayı 32 44 76 0,38
Yüzde 42,1 57,9 100,0
Almamış Sayı 9 16 25
Yüzde 36,0 64,0 100,0
42
Tablo 35: İş Yerinde Kan ve Vücut Sıvılarına Maruz Kalmayla İlişkili Risk Eğitimi Alınıp
Alınmamasına Göre Meslek Hayatı Boyunca Mesleki Uygulamaları Sırasında Kesici-Delici Alet
Yaralanmasına Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
2: 0,14 p=0,70
Tablo 36: İş Yerinde Önleyici Tedbirler Eğitimi (Standart Önlemler, Güvenli Çalışma
Sistemleri, Kesici-Delici Cisim Atık Kutuları ve Atık Prosedürlerinin Doğru Kullanımı vb) Alınıp
Alınmamasına Göre Meslek Hayatı Boyunca Mesleki Uygulamaları Sırasında Kirli Kesici-Delici
Alet Yaralanmasına Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
2: 0,09 p=0,75
Tablo 37: İş Yerinde Kesici-Delici Alet İle Yaralanmaları Önleyen Mekanizmaya Sahip Olan
Tıbbi Cihazların Doğru Kullanımı Eğitimi Alınıp Alınmamasına Göre Meslek Hayatı Boyunca
Mesleki Uygulamaları Sırasında Kesici-Delici Alet Yaralanmasına Göre Dağılımı (Ankara, Eylül
2016)
2: 0,13 p=0,72
Kan ve vücut sıvılarına maruz kalmayla ilişkili risk eğitimi
Kesici-delici alet yaralanması TOPLAM
Var Yok
Aldım Sayı 102 79 181
Yüzde 56,4 43,6 100,0
Almadım Sayı 338 279 617
Yüzde 54,8 45,2 100,0
Toplam Sayı 440 358 798
Yüzde 55,1 44,9 100,0
İşyerinde Önleyici Tedbirler Eğitimi Kesici-delici alet yaralanması TOPLAM
Var Yok
Aldım Sayı 51 39 90
Yüzde 56,7 43,3 100,0
Almadım Sayı 389 319 708
Yüzde 54,9 45,1 100,0
Toplam Sayı 440 358 798
Yüzde 55,1 44,9 100,0
Cihazların doğru kullanımı eğitimi Kesici-delici alet yaralanması TOPLAM
Var Yok
Aldım Sayı 159 125 284
Yüzde 56,0 44,0 100,0
Almadım Sayı 281 233 514
Yüzde 54,7 45,3 100,0
Toplam Sayı 440 358 798
Yüzde 55,1 44,9 100,0
43
Tablo 38: İş Yerinde Bağışıklamanın Önemi ve Aşı Hizmetlerine Nasıl Ulaşılacağı Eğitimi Alınıp
Alınmamasına Göre Meslek Hayatı Boyunca Mesleki Uygulamaları Sırasında Kirli Kesici-Delici
Alet Yaralanmasına Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
2: 0,04 p=0,83
Bağışıklamaya ulaşma eğitimi Kesici-delici alet yaralanması TOPLAM
Var Yok
Aldım Sayı 153 127 280
Yüzde 54,6 45,4 100,0
Almadım Sayı 287 231 518
Yüzde 55,4 44,6 100,0
Toplam Sayı 440 358 798
Yüzde 55,1 44,9 100,0
44
Tablo 39: İş Yerinde Kesici-Delici Alet ile Yaralanmalarını Önleyen Mekanizmaya Sahip Olan
Tıbbi Cihazların Doğru Kullanımına İlişkin Eğitim Alma Durumunun Mesleklerine Göre
Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Meslek Eğitim alma TOPLAM
Almış Almamış
Hekim Sayı 183 150 333
Yüzde 55,0 45,0 100,0
Hemşire Sayı 287 105 392
Yüzde 73,2 26,8 100,0
Acil tıp teknisyeni Sayı 6 4 10
Yüzde 60,0 40,0 100,0
Anestezi teknisyeni Sayı 3 1 4
Yüzde 75,0 25,0 100,0
Acil tıp uzmanı Sayı 12 1 13
Yüzde 92,3 7,7 100,0
Sağlık işleri teknisyeni Sayı 8 2 10
Yüzde 80,0 20,0 100,0
Ebe Sayı 12 15 27
Yüzde 44,4 55,6 100,0
Sağlık personeli
olmayan
Sayı 1 1 2
Yüzde 50,0 50,0 100,0
Eczacı Sayı 0 1 1
Yüzde 0,0 100,0 100,0
Fizyoterapist Sayı 2 3 5
Yüzde 40,0 60,0 100,0
Sağlık memuru Sayı 0 2 2
Yüzde 0,0 100,0 100,0
Veteriner Sayı 2 - 2
Yüzde 100,0 - 100,0
Belirtmeyen Sayı 516 285 801
Yüzde 64,4 35,6 100,0
TOPLAM Sayı 249 801 1050
Yüzde 23,7 76,3 100,0
45
Tablo 40: İş Yerinde Kan ve Vücut Sıvılarına Maruz Kalmayla İlişkili Risk Eğitim Alma
Durumunun Mesleklerine Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Meslek Eğitim alma
TOPLAM Almış Almamış
Hekim Sayı 246 87 333
Yüzde 73,9 26,1 100,0
Hemşire Sayı 324 68 392
Yüzde 82,7 17,3 100,0
Acil tıp teknisyeni Sayı 8 2 10
Yüzde 80,0 20,0 100,0
Anestezi teknisyeni Sayı 2 2 4
Yüzde 50,0 50,0 100,0
Acil tıp uzmanı Sayı 11 2 13
Yüzde 84,6 15,4 100,0
Sağlık işleri teknisyeni Sayı 8 2 10
Yüzde 80,0 20,0 100,0
Ebe Sayı 14 13 27
Yüzde 51,9 48,1 100,0
Sağlık personeli
olmayan
Sayı 1 1 2
Yüzde 50,0 50,0 100,0
Eczacı Sayı 0 1 1
Yüzde 0,0 100,0 100,0
Fizyoterapist Sayı 3 2 5
Yüzde 60,0 40,0 100,0
Sağlık memuru Sayı 1 1 2
Yüzde 50,0 50,0 100,0
Veteriner Sayı 2 - 2
Yüzde 100,0 - 100,0
Belirtmeyen Sayı 620 181 801
Yüzde 77,4 22,6 100,0
TOPLAM Sayı 249 801 1050
Yüzde 23,7 76,3 100,0
46
Tablo 41: İş Yerinde Standart Önlemler, Güvenli Çalışma Sistemleri ve Kesici-Delici Cisim Atık
Kutuları Ve Atık Prosedürlerinin Doğru Kullanımı Dahil Olmak Üzere Önleyici Tedbirler
Konusunda Eğitim Alma Durumunun Mesleklerine Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Meslek Eğitim alma
TOPLAM Almış Almamış
Hekim Sayı 296 37 333
Yüzde 88,9 11,1 100,0
Hemşire Sayı 358 34 392
Yüzde 91,3 8,7 100,0
Acil tıp teknisyeni Sayı 9 1 10
Yüzde 90,0 10,0 100,0
Anestezi teknisyeni Sayı 3 1 4
Yüzde 75,0 25,0 100,0
Acil tıp uzmanı Sayı 12 1 13
Yüzde 92,3 7,7 100,0
Sağlık işleri teknisyeni Sayı 9 1 10
Yüzde 90,0 10,0 100,0
Ebe Sayı 18 9 27
Yüzde 66,7 33,3 100,0
Sağlık personeli
olmayan
Sayı 0 2 2
Yüzde 0,0 100,0 100,0
Eczacı Sayı 0 1 1
Yüzde 0,0 100,0 100,0
Fizyoterapist Sayı 2 3 5
Yüzde 40,0 60,0 100,0
Sağlık memuru Sayı 2 - 2
Yüzde 100,0 - 100,0
Veteriner Sayı 2 - 2
Yüzde 100,0 - 100,0
Belirtmeyen Sayı 711 90 801
Yüzde 88,8 11,2 100,0
TOPLAM Sayı 249 801 1050
Yüzde 23,7 76,3 100,0
47
Tablo 42: İş Yerinde Bağışıklamanın Önemi ve Aşı Hizmetlerine Nasıl Ulaşılacağı Konusunda
Eğitim Alma Durumunun Mesleklerine Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Meslek Eğitim alma
TOPLAM Almış Almamış
Hekim Sayı 208 125 333
Yüzde 62,5 37,5 100,0
Hemşire Sayı 272 120 392
Yüzde 69,4 30,6 100,0
Acil tıp teknisyeni Sayı 6 4 10
Yüzde 60,0 40,0 100,0
Anestezi teknisyeni Sayı 3 1 4
Yüzde 75,0 25,0 100,0
Acil tıp uzmanı Sayı 9 4 13
Yüzde 69,2 30,8 100,0
Sağlık işleri teknisyeni Sayı 8 2 10
Yüzde 80,0 20,0 100,0
Ebe Sayı 10 17 27
Yüzde 37,0 63,0 100,0
Sağlık personeli
olmayan
Sayı 0 2 2
Yüzde 0,0 100,0 100,0
Eczacı Sayı 1 - 1
Yüzde 100,0 - 100,0
Fizyoterapist Sayı 2 3 5
Yüzde 40,0 60,0 100,0
Sağlık memuru Sayı - 2 2
Yüzde - 100,0 100,0
Veteriner Sayı 2 - 2
Yüzde 100,0 - 100,0
Belirtmeyen Sayı 521 280 801
Yüzde 65,0 35,0 100,0
TOPLAM Sayı 249 801 1050
Yüzde 23,7 76,3 100,0
48
Tablo-43’de görüleceği gibi araştırmaya katılan Platform üyelerinin en çok önem verdiği konu
olan eğitimler çalışmaları; mevzuattaki eksiklikleri gidermek için çalışmalar yapılması ve
meslek kuruluşları arası işbirliğine göre daha önplanda görülmüştür.
Tablo 43: Hasta ve Sağlık Çalışanı Güvenliği Platformu’ndan Beklenen Çalışmaların
Mesleklere Göre Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
* Yüzdeler meslek sayılarına göre alınmıştır.
Meslek
Beklenen Çalışma Konusu
Mevzuat Hazırlıklarına
Katkı
Eğitim Çalışmaları
Meslek Kuruluşları
arası İşbirliği
Hekim (n:521) Sayı 301 475 284
Yüzde* 57,8 91,2 54,5
Hemşire (n:417) Sayı 264 385 264
Yüzde* 63,3 92,3 63,3
Acil tıp
teknisyeni
(n:13) Sayı 5 12 8
Yüzde* 38,5 92,3 61,5
Anestezi (n:5) Sayı 1 4 2
teknisyeni Yüzde* 20,0 80,0 40,0
Acil tıp uzmanı (n:1) Sayı 1 1 1
Yüzde* 100,0 100,0 100,0
Sağlık işleri (n:16) Sayı 7 16 5
teknisyeni Yüzde* 43,8 100,0 31,3
Ebe (n:11) Sayı 5 7 7
Yüzde* 45,5 63,6 63,6
Sağlıkla ilgili
okul mezunu
olmayan
(n:42) Sayı 15 37 24
Yüzde* 35,7 88,1 57,1
Eczacı (n:2) Sayı 0 2 1
Yüzde* 0,0 100,0 50,0
Fizyoterapist (n:1) Sayı 1 1 0
Yüzde* 100,0 100,0 0,0
Sağlık
memuru
(n:6) Sayı 3 6 2
Yüzde* 50,0 100,0 33,3
Veteriner (n:2) Sayı 1 2 2
Yüzde* 50,0 100 100,0
Belirtmeyen (n:12) Sayı 2 3 3
Yüzde 16,7 25,0 25,0
49
Tablo 44: Araştırmaya Katılanların Aldıkları Eğitim Konusuna Göre Son Bir Yılda Meydana
Gelen Kesici-Delici Alet Yaralanma Sayılarının Ortalamalarının Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
(*) İki grubun ortalamaları arasındaki farkın önemlilik testi
Kesici-delici alet ile yaralanmaları önleyen mekanizmaya sahip olan güvenlik donanımlı tıbbi
cihazların doğru kullanımı konusunda eğitim alanlarda son bir yılda yaralanma sayısı
(1,50±0,83) almayanlara (2,00±1,26) göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde (p=0,036)
düşüktür.
Eğitim Konusu Son Bir yılda Ortalama Yaralanma Sayısı (± SS)
p değeri(*)
Alanlar Almayanlar
Kan ve vücut sıvılarına maruz kalmayla ilişkili risk
1,70 ± 1,02 1,82±1,22 0,65
Standart önlemler, güvenli çalışma sistemleri ve kesici-delici cisim atık kutuları ve atık prosedürlerinin doğru kullanımı dahil olmak üzere önleyici tedbirler
1,74±0,97 1.78±1,10 0,92
Kesici-delici alet ile yaralanmaları önleyen güvenlik donanımlı tıbbi cihazların doğru kullanımı
1,50±0,83 2,00±1,26 0,036
Bağışıklamanın önemi ve aşı hizmetlerine nasıl ulaşılacağı
1,59±0,89 1,86±1,24 0,18
Raporlama, cevaplama ve izleme prosedürleri ve bu prosedürlerin önemi
1,78± 1,098 1,72±1,089 0,80
50
Araştırmaya katılanların bir kısmının doğrudan sağlık hizmeti vermemesi nedeniyle hastalara
klinik hizmet verdiği düşünülen gruplardaki ortalama yaralanma sayıları arasındaki fark Tablo
45’de sunulmuştur.
Tablo 45: Araştırmaya Katılanların ve Klinik Hizmet Verenlerin Aldıkları Eğitim Konusuna Göre
Son Bir Yılda Delici Kesi Alet Yaralanma Sayılarının Ortalamalarının Dağılımı (Ankara, Eylül
2016)
Tablo 45’de sadece klinik hizmet verenler alınmıştır. Tablo 46’da ise sadece hekim ve
hemşirelerin aldıkları eğitim konularının son bir yıl içindeki ortalama yaralanma sayılarına
göre ayrıca değerlendirme yapılmıştır.
Eğitim Konusu Son Bir yılda Ortalama Yaralanma Sayısı (± SS)
p değeri
Alanlar Almayanlar
Kan ve vücut sıvılarına maruz kalmayla ilişkili risk
1,70±1,07 1,73±1,02 0,93
Standart önlemler, güvenli çalışma sistemleri ve kesici-delici cisim atık kutuları ve atık prosedürlerinin doğru kullanımı dahil olmak üzere önleyici tedbirler
1,70±0,97 1,78±1,04 0,82
Kesici-delici alet ile yaralanmaları önleyen güvenlik donanımlı tıbbi cihazların doğru kullanımı
1,50±0,83 1,95±1,18 0,053
Bağışıklamanın önemi ve aşı hizmetlerine nasıl ulaşılacağı
1,59±0,89 1,85±1,59 0,26
Raporlama, cevaplama ve izleme prosedürleri ve bu prosedürlerin önemi
1,64±0,98 1,80±1,10 0.50
51
Tablo 46: Araştırmaya Katılanların Hekim ve Hemşirelerin Aldıkları Eğitim Konusuna Göre Son
Bir Yılda Kesici-delici Alet Yaralanma Sayılarının Ortalamalarının Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Kesici-delici alet ile yaralanmaları önleyen mekanizmaya sahip olan güvenlik donanımlı tıbbi
cihazların doğru kullanımı konusunda eğitim alan hekim ve hemşirelerde son bir yılda
yaralanma sayısı (1,46±0,65) almayanlara (2,00±1,21) göre istatistiksel olarak anlamlı
düzeyde (p=0,02) düşüktür.
Eğitim Konusu Son Bir yılda Ortalama Yaralanma Sayısı (± SS)
p değeri
Alanlar Almayanlar
Kan ve vücut sıvılarına maruz kalmayla ilişkili risk 1,67±0,94 1,83±1,11 0,55
Standart önlemler, güvenli çalışma sistemleri ve kesici-delici cisim atık kutuları ve atık prosedürlerinin doğru kullanımı dahil olmak üzere önleyici tedbirler
1,71±0,97 1,78±1,00 0,86
Kesici-delici alet ile yaralanmaları önleyen güvenlik donanımlı tıbbi cihazların doğru kullanımı
1,46±0,65 2,00±1,21 0,02
Bağışıklamanın önemi ve aşı hizmetlerine nasıl ulaşılacağı
1,66±0,93 1,78±1,05 0,59
Raporlama, cevaplama ve izleme prosedürleri ve bu prosedürlerin önemi
1,75±0,98 1,70±1,02 0,83
52
Tablo 47: Son bir yıl içinde yaralanmaya neden olan tibbi aletlerin meslek gruplarına göre
dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
* Yüzdeler meslek sayılarına göre alınmıştır.
Enjektör iğnesi ile yaralanma en az bir yaralanması olan hekimlerde %65,0, hemşirelerde
%61,8 sıklıkla ilk sıralarda yer almaktadır.
Meslek
Yaralanmaya neden olan Enjektör
iğnesi Periferik katater
İnsülin iğnesi
Kan alma iğnesi
Sütür iğnesi
Cerrahi alet
Hekim (n:80) Sayı 52 3 4 9 32 11
Yüzde* 65,0 3,8 5,0 11,3 40,0 13,8
Hemşire (n:76) Sayı 47 6 14 9 21 11
Yüzde* 61,8 7,9 18,4 11,8 27,6 14,5
Acil tıp (n:5) Sayı 4 1 1 2 1 -
teknisyeni Yüzde* 80,0 20,0 20,0 40,0 20,0 -
Anestezi (n:1) Sayı 1 - - - - -
teknisyeni Yüzde* 100,0 - - - - -
Sağlık işleri (n:16) Sayı 4 - 1 - - -
teknisyeni Yüzde* 100,0 - 25,0 - - -
Ebe (n:11) Sayı 5 - 1 1 2 -
Yüzde* 100,0 - 20,0 20,0 40,0 -
Sağlıkla ilgili
okul mezunu
olmayan
(n:42) Sayı - - - - - -
Yüzde* - - - - - -
Sağlık (n:6) Sayı 1 - - - - -
memuru Yüzde* 100,0 - - - - -
Veteriner (n:2) Sayı 1 - - - - 1
Yüzde* 100,0 - - - - 100,0
TOPLAM 115 10 21 21 56 23
53
Tablo 48: Meslek Hayatı Boyunca Mesleki Uygulamaları Sırasında Kesici-Delici Alet
Yaralanması Olanlara Proflaksi ve Tıbbi Testlerin Yapılmasının Çalıştıkları Kuruma Göre
Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Meslek hayatı boyunca, mesleki uygulamaları sırasında kesici-delici alet yaralanması
olanlarda yaralanmalarının tamamında proflaksi ve tıbbi testlerin yapıldığını (önlem
alındığını) belirtenlerin sıklığı Devlet hastanelerinde %36,6, üniversite hastanelerinde %39,1,
özel hastanelerde %56,9, eğitim araştırma hastanelerinde %57,1, acil sağlık hizmetlerinde
Önlem Alınması
Çalıştığı Kurum Hiç
alınmadı Tamamen
alındı Bazılarında
alındı Hatırlamıyor
Devlet Hastanesi Sayı 51 76 63 21
Yüzde 24,2 36,0 29,9 10,0
Üniversite Hastanesi Sayı 39 70 54 16
Yüzde 21,8 39,1 30,2 8,9
Özel Hastane Sayı 5 29 13 4
Yüzde 9,8 56,9 25,5 7,8
Ambulans-112 Sayı 1 2 1 1
Yüzde 20,0 40,0 20,0 20,0
Sağlıkta idari görev Sayı 3 1 2 0
Yüzde 50,0 16,7 33,3 ,0
Eğitim Araştırma Sayı 4 16 4 4
Hastanesi Yüzde 14,3 57,1 14,3 14,3
İşyeri hekimi-OSGB Sayı 2 1 0 0
Yüzde 66,7 33,3 ,0 ,0
ASM Sayı 10 12 4 1
Yüzde 37,0 44,4 14,8 3,7
İlaç şirketi Sayı 0 3 0 1
Yüzde ,0 75,0 ,0 25,0
ADSM Sayı 0 1 1 0
Yüzde ,0 50,0 50,0 ,0
Laboratuvar Sayı 0 0 1 0
Yüzde ,0 ,0 100,0 ,0
Emekli Sayı 0 1 1 0
Yüzde ,0 50,0 50,0 ,0
TSM Sayı 1 4 0 0
Yüzde 20,0 80,0 ,0 ,0
Diğer Sayı 2 2 1 0
Yüzde 40,0 40,0 20,0 ,0
Toplam Sayı 118 218 145 48
Yüzde 22,3 41,2 27,4 9,1
54
%40,0 düzeyindedir. Ancak hiç önlem alınmadığını belirtenlerin oranının %22,3 olması
önemli bir diğer noktadır.
Tablo 49: Meslek Hayatı Boyunca Mesleki Uygulamaları Sırasında Kesici-Delici Alet
Yaralanması Olanların Bildirimlerinin Yapılmasının Çalıştıkları Kuruma Göre Dağılımı (Ankara,
Eylül 2016)
Devlet hastanelerinde meydana gelen yaralanmalarda bildirim yapılmaması % 47,4 olup
benzer değerler üniversite hastanesinde de %47,5 olarak bulunmuştur.
Bildirim
Çalıştığı Kurum Hiçbirinde yapılmadı
Hepsinde
yapıldı Bazılarında yapıldı
Hatırlamıyor
Devlet Hastanesi Sayı 101 44 38 30
Yüzde 47,4 20,7 17,8 14,1
Üniversite Hastanesi Sayı 86 36 29 30
Yüzde 47,5 19,9 16,0 16,6
Özel Hastane Sayı 17 20 5 9
Yüzde 33,3 39,2 9,8 17,6
Ambulans-112 Sayı 3 1 0 1
Yüzde 60,0 20,0 ,0 20,0
Sağlıkta idari görev Sayı 5 0 1 0
Yüzde 83,3 ,0 16,7 ,0
Eğitim Araştırma Sayı 8 10 6 4
hastanesi Yüzde 28,6 35,7 21,4 14,3
İş yeri iş sağlığı Sayı 3 0 0 0
Ve güvenliği birimi Yüzde 100,0 ,0 ,0 ,0
ASM Sayı 23 2 0 2
Yüzde 85,2 7,4 ,0 7,4
İlaç şirketi Sayı 2 1 0 1
Yüzde 50,0 25,0 ,0 25,0
ADSM Sayı 1 1 1 0
Yüzde 33,3 33,3 33,3 ,0
Laboratuvar Sayı 1 0 0 0
Yüzde 100,0 ,0 ,0 ,0
Emekli Sayı 1 0 1 0
Yüzde 50,0 ,0 50,0 ,0
TSM Sayı 3 0 1 1
Yüzde 60,0 ,0 20,0 20,0
Diğer Sayı 2 1 1 1
Yüzde 40,0 20,0 20,0 20,0
Toplam Sayı 256 116 83 79
Yüzde 47,9 21,7 15,5 14,8
55
Tablo 50: Meslek Hayatı Boyunca Mesleki Uygulamaları Sırasında Kesici-Delici Alet
Yaralanması Olanlara Proflaksi ve Tıbbi Testlerin Yapılmasının Çalıştıkları Bölüme Göre
Dağılımı (Ankara, Eylül 2016)
Konuyu en yakından takip eden enfeksiyon kontrol komitesi çalışanlarıda dahi önlem
alınmaması konuya gereken önemin verilmediğini düşündürmektedir.
Çalıştığı Bölüm
Önlem Alınması
Hiç alınmadı
Tamamen
alındı Bazılarında
alındı Hatırlamıyor
Yoğun bakım Sayı 11 13 15 3
Yüzde 26,2 31,0 35,7 7,1
Yataklı servis Sayı 18 46 30 8
Yüzde 17,6 45,1 29,4 7,8
Poliklinik Sayı 26 47 17 10
Yüzde 26,0 47,0 17,0 10,0
Laboratuvar Sayı 7 18 10 5
Yüzde 17,5 45,0 25,0 12,5
Enfeksiyon Kontrol
Komitesi
Sayı 16 29 13 5
Yüzde 25,4 46,0 20,6 7,9
Ameliyathane Sayı 17 20 33 4
Yüzde 23,0 27,0 44,6 5,4
Acil servis ambulans Sayı 8 21 15 6
Yüzde 16,0 42,0 30,0 12,0
Sağlık yönetimi ve Sayı 8 13 7 4
eğitim işleri Yüzde 25,0 40,6 21,9 12,5
Şirket Sayı - 2 - -
Yüzde - 100,0 - -
İşyeri hekimi Sayı 4 1 - -
Yüzde 80,0 20,0 - -
Doğumhane Sayı 1 4 - -
Yüzde 20,0 80,0 - -
Diğer-açıklanmamış Sayı 3 4 4 3
Yüzde 21,4 28,6 28,6 21,4
Toplam Sayı 119 218 144 48
Yüzde 22,5 41,2 27,2 9,1
56
Tablo 51: Meslek Hayatı Boyunca Mesleki Uygulamaları Sırasında Kesici-Delici Alet
Yaralanması Olanlara Bildirim Yapılmasının Çalıştıkları Bölüme Göre Dağılımı (Ankara, Eylül
2016)
Çalıştığı Bölüm
Bildirim Yapılması
HiçbirindeYapılmadı
Tümünde
yapıldı Bazılarında yapıldı
Hatırlamıyor
Yoğun bakım Sayı 15 8 13 6
Yüzde 35,7 19,0 31,0 14,3
Yataklı servis Sayı 51 25 17 9
Yüzde 50,0 24,5 16,7 8,8
Poliklinik Sayı 61 15 3 22
Yüzde 60,4 14,9 3,0 21,8
Laboratuvar Sayı 20 7 6 8
Yüzde 48,8 17,1 14,6 19,5
Enf Kontrol Kom Sayı 25 18 12 9
Yüzde 39,1 28,1 18,8 14,1
Ameliyathane Sayı 31 12 19 12
Yüzde 41,9 16,2 25,7 16,2
Acil servis ambulans Sayı 26 13 8 5
Yüzde 50,0 25,0 15,4 9,6
Sağlık yönetimi ve
eğitim işleri
Sayı 14 10 3 5
Yüzde 43,8 31,3 9,4 15,6
Şirket Sayı 0 1 0 1
Yüzde ,0 50,0 ,0 50,0
İşyeri hekimi Sayı 5 0 0 0
Yüzde 100,0 ,0 ,0 ,0
Doğumhane Sayı 1 4 0 0
Yüzde 20,0 80,0 ,0 ,0
Diğer-açıklanmamış Sayı 8 3 1 2
Yüzde 57,1 21,4 7,1 14,3
Toplam Sayı 257 116 82 79
Yüzde 48,1 21,7 15,4 14,8
57
Tablo 52: Sağlık Hizmeti Sunumunda Kullanılan Güvenlik Donanımlı Tıbbi
CihazlardanHaberdar Olma ve Kullanma Durumunun Mesleklere Göre Dağılımı (Ankara, Eylül
2016)
Güvenlik donanımlı tıbbi cihazların varlığından haberdar olup kullananların sıklığı hekimlerde
%23,5 iken hemşirelerde %46,5, ebelerde %63,6, acil tıp teknisyenlerinde %40,0’dır.
Güvenlik donanımlı tıbbi cihazların varlığından haberdar olma
Meslek Haberim
Yok
Haberim var,
kullanıyorum Haberim var,
kullanmıyorum Toplam
Hekim Sayı 261 119 127 507
Yüzde 51,5 23,5 25,0 100,0
Hemşire Sayı 73 191 146 410
Yüzde 17,8 46,6 35,6 100,0
Acil tıp teknisyeni Sayı 4 4 4 12
Yüzde 33,3 33,3 33,3 100,0
Anestezi teknisyeni Sayı 3 2 - 5
Yüzde 60,0 40,0 - 100,0
Acil tıp uzmanı Sayı 1 - - 1
Yüzde 100,0 - - 100,0
Sağlık işleri teknisyeni Sayı 6 5 5 16
Yüzde 37,5 31,3 31,3 100,0
Ebe Sayı 2 7 2 11
Yüzde 18,2 63,6 18,2 100,0
Sağlık personeli
olmayan
Sayı 23 5 14 42
Yüzde 54,8 11,9 33,3 100,0
Eczacı Sayı 1 1 - 2
Yüzde 50,0 50,0 - 100,0
Fizyoterapist Sayı 1 - - 1
Yüzde 100,0 - - 100,0
Sağlık memuru Sayı 3 2 1 6
Yüzde 50,0 33,3 16,7 100,0
Veteriner Sayı 1 0 1 2
Yüzde 50,0 ,0 50,0 100,0
Belirtmeyen Sayı 0 2 1 3
Yüzde ,0 66,7 33,3 100,0
Toplam Sayı 379 338 301 1018
Yüzde 37,2 33,2 29,6 100,0
58
TARTIŞMA
Araştırmada internet ortamında haberdar edilen kişilerden gönüllü olanlar elektronik anket
formunu doldurmuşlardır. Tanımlayıcı bir çalışma olup sağlık personeli, sağlık kurumları ve
sağlık kurumlarına ait hizmet bölümleri temsil edilmemektedir. Elde edilen sonuçlarda kesici-
delici alet yaralanmaları konusuna ilgi duyanlar ve daha önce yaralanmış olanların katılma
olasılığı dikkate alındığında tüm sonuçlar değerlendirilirken yapılacak genellemeler hakkında
ihtiyatlı olunmalıdır. Bu konuda yapılacak kesitsel çalışmalar veya prospektif çalışmalar olayın
boyutları ve neden-sonuç ilişkileri hakkında önemli bilgiler verebilecektir.
Araştırma kapsamında 1050 sağlık çalışanı bulunmaktadır. Sağlık Bakanlığı Sağlık İstatistikleri
Yıllığı 2015 Haber Bülteni (Ekim 2016) verilerine göre, Türkiye’de toplam sağlık personeli
sayısı 2014 yılında 760.332’den 2015 yılında 787.352’ye yükselirken toplam hekim sayısı
2014 yılında 135.616 iken 2015 yılında 141.259’a yükselmiştir. Meslek gruplarına göre sağlık
çalışanı sayıları şu şekildedir: Uzman Hekim 77.622 , Pratisyen Hekim 41.794, Asistan Hekim
21.843, Diş Hekimi 24.834, Eczacı 27.530, Hemşire 152.803, Ebe 53.086, Diğer Sağlık
Personeli 145.943, Diğer Personel ve Hizmet Alımı 241.897. Araştırmanın tanımlayıcı bir
araştırma oluşu, sağlık personelini temsil etmediği dikkate alındığında yaklaşık çalışan
sayısının 800.000’e ulaştığı sağlık sektöründe kesici-delici alet yaralanmalarının çok yüksek
sayılara ulaşacağı öngörülebilir.
Araştırmamızda son bir yılda hekimlerde ortalama kesici-delici alet yaralanması sayısı 2,20
olarak bulunmuştur. Araştırmaya katılan 521 hekimden 49’u (%9,4) son bir içinde kesici-delici
alet yaralanması yaşamış olup ülkemizde görev yapan hekimlere genellendiğinde 2015 yılı
verilerine göre 141.259 hekimden 13.249 yaralanma, toplamda ise yaklaşık 26.500
yaralanma olmuştur. Benzer hesaplama hemşireler için yapılırsa; 412 hemşireden 76’sı
(%18,4) son bir yılda yaralandığını bildirmiş ve hemşirelerde ortalama yaralanma sayısı 1,75
olarak bulunmuştur. Buna göre 28.115 hemşirede kesici-delici alet ile yaralanmış, toplam
yaralanma sayısı ise 49.202 olarak tahmin edilmiştir. Bu sonuçlar ülkemizde hizmet veren
sağlık personelinin Hepatit B, Hepatit C ve HIV enfeksiyonları yönünden oldukça büyük bir
risk altında olduklarını göstermektedir. Bu nedenle sağlık personelinin eğitimi ve uygun
malzeme temini büyük önem arz etmektedir.
59
Yaralanma sıklıklarına bakıldığında üniversite, eğitim araştırma ve devlet hastanelerinde özel
hastanelere göre daha yüksek bulunmuştur. Bu konuda bazı araştırmaların yapılması
gerekmektedir. Bunun nedenleri arasında özel hastanelerde koruyucu ekipman temini daha
sistematik ve düzenli olabilir, kamuya ait hastanelerde çalışma koşulları ve maaş dışındaki
ücret politikaları nedeniyle artan işgücü nedeniyle çalışma sürelerinin uzaması, birim
zamanda daha fazla sayıda tıbbi müdahale yapmaya çalışmak gibi nedenler olabilir. Ancak bu
sayılan faktörler sadece düşünce düzeyinde olup ileri çalışmalarla gerçek denelerin ortaya
çıkarılması daha rasyonel olacaktır.
Araştırma sonuçlarına göre kesici-delici alet yaralanmalarından korunma ve sonrası
yapılacaklar konusunda eğitim çalışmaları ile yeterli sonuç alınmadığı düşünülmektedir.
Bunun nedeni olarak araştırma bulguları içinde yer alan eğitim almış ve almamış personelin
yaralanma sayıları arasında bir fark çıkmamasıdır. Sağlık çalışanlarına özellikle güvenlik
donanımlı tıbbi cihaz kullanımı eğitiminin verilmesi durumunda yaralanma sayılarında önemli
azalma olduğu araştırma da gösterilmiştir. Bu nedenle, sağlık kurumlarında kesici-delici alet
yaralanmaları hakkında verilecek eğitimlerin yanı sıra, kurumlarda gerekli önlemlerin
alınması ve ekipman temin edilmesi yaralanma sayısında ciddi düşüşlere neden olabilecektir.
Hastanelerdeki yaralanmaların bölümlere göre incelendiğinde ilk sırada ameliyathane, yoğun
bakım ve acil servis-ambulans hizmetleri gelmektedir. Yapılan araştırmalarla da uyumlu olan
bu sonuçlara göre bu bölümlerde çalışan sağlık personelinin öncelikli olarak yüksek risk
taşıyan bir grup olduğu ve bu konuda ivedi, sürdürülebilir güvenlik donanımlı tıbbi cihaz
temini ve eğitimlerinin tamamlanması delici-kesici yaralanmalarda önemli düşüşler
sağlayabilecektir.
Bir diğer önemli konuda kesici-delici alet yaralanmaşları sonrası bildirim ve bildirimi takiben
yapılan müdahalelerin yetersiz olmasıdır. Sağlık kurumlarımızdaki yaralanan personelin
bildirim yapması, bu müdahaleyi takiben enfeksiyon kontrol ekibinin uygun müdahalelerde
bulunması ve yaralanmaya yol açan kesici delici aletin yanısıra olayın incelenerek
yaralanmaya yol açan etkenlerin ortaya çıkarılarak bu tip yaralanmaların önüne geçebilecek
öneriler üretilmesi gerekmektedir. Bu çalışmadaki etkinlik ancak kurumların farkındalığının
artırılmasının yanısıra yeterli ve uygun kurumsal bir organizasyonla mümkün olabilecektir.
Sürdürülebilirliğin sağlanması ise yaralanmalarda “olay inceleme raporu” doldurularak
60
yaralanan personele müdahale, uygun malzeme temini ve sürekli eğitim çalışmaları ile
gerçekleştirilebilir.
61
SONUÇ ve ÖNERİLER
Sağlık çalışanlarını temsil eden örneklemle yapılmamış olması çalışmanın en önemli
kısıtlılığıdır. Katılım 1050 kişi ile sınırlı kalmıştır. Ayrıca katılımı artırmak amacı ile soru sayısı
sınırlı tutulmuştur. Bütün sağlık çalışanlarını kapsayacak evrende, bilimsel yöntemlerle
seçilen, temsil niteliği olan örnek grup ile kapsamlı bir araştırma yapılması faydalı olacaktır.
Sonuçları değerlendirirken hafıza faktörü dikkate alınmalı, son bir yıl içindeki yaralanmalara
ilişkin veriler öncelikle değerlendirilmelidir.
Kişisel koruyucu donanım arasında yer alan eldiven, maske, iş elbisesi gibi malzemeler
güvenlik donanımlı tıbbi cihazlar ile karıştırılabilmektedir. Sağlık çalışanlarında kesici ve delici
yaralanmalarını önlemek amacı ile kullanılan güvenlik donanımlı tıbbi cihazlar yeterince
bilinmemekte, kullanıma ilişkin yeterli düzeyde eğitim verilmemektedir. Oysa bu donanımlar
hakkında eğitim verilmesi yaralanma sıklığını azaltmaktadır. Güvenlik donanımlı tıbbi
cihazların kullanımı arttırılmalı, bu konuda farkındalık ve bilgi düzeyinin arttırılmasına yönelik
çalışmalar arttırılarak sürdürülmelidir.
Yaralanmaların önemli bir kısmında önlem alınmamakta ve bildirim yapılmamaktadır. Risk
değerlendirmesi yapılmalı, önlemler alınmalı, konuya ilişkin düzenlemelere uyulmalı, bildirim
sistemi yaygınlaştırılmalıdır. Gerekli donanım ve malzemeler temin edilmelidir. Gerekli
önlemler ve bildirim konusunda eğitim, çalışmaları yapılmalıdır.
Bütün bu önerileri de kapsayacak şekilde, uluslararası örneklerde dikkate alınarak ulusal
rehber geliştirilmeli ve konuya ilişkin mevzuatta yer almalıdır.
62
Kaynaklar
1. WHO, Sağlık Bakım Kurumlarında İntramusküler, İntradermal ve SubkütanEnjeksiyonlar için Güvenli Enjektör Kullanımına İlişkin Rehber. 2015((1)
WHO/HIS/SDS 2015.5). 2. KİŞİOĞLU, A.N., et al., Bir üniversite hastanesi sağlık personelinde kesici delici
yaralanma epidemiyolojisi ve korunmaya yönelik tutum ve davranışlar. TurkiyeKlinikleri Journal of Medical Sciences, 2002. 22(4): p. 390-396.
3. Prüss-Üstün A, R.E., Hutin Y, , Introduction and methods: assessing the environmentalburden of disease at national and local levels Geneva, WHO 2003.
4. STEIGLEDER, G., Needlestick Transmission of HTLV-III from a Patient Infected in Africa.1985, GROSSE VERLAG GMBH KURFURSTENSTRASSE 112-113, W-1000 BERLIN 30,GERMANY.
5. Willy, M.E., et al., Adverse exposures and universal precautions practices among agroup of highly exposed health professionals. Infection Control & HospitalEpidemiology, 1990. 11(07): p. 351-356.
63
EK 1: e-anket FORMU
Değerli Sağlık Çalışanları,
Hasta ve Sağlık Çalışanı Güvenliği Platformu tarafından kesici - delici alet yaralanmalarına ilişkin sürdürülecek çalışmalara veri sağlamak ve ileride yapılacak daha ayrıntılı bir araştırmaya hazırlık yapmak üzere aşağıdaki kısa anket formu hazırlanmıştır. Mümkün olduğu kadar çok sağlık çalışanına ulaşmayı amaçlayan bu anket formunun doldurulması birkaç dakika sürmektedir. Katılımınız için teşekkür ederiz.
Prof. Dr. Serhat Ünal Prof. Dr. Ali Naci Yıldız
İletişim Bilgileriniz(*)
İsim Soyisim :
E-Mail Adresi :
Telefon Numarası :
*İletişim bilgilerinizi girmeniz zorunlu değildir.
1. Mesleğiniz nedir? (İşaretleyiniz)
Hekim
Hemşire
Acil Tıp Teknisyeni
Anestezi Teknisyeni
Diğer (Yazınız):
2. Kaç yıldır bu mesleği sürdürmektesiniz? (Yazınız)
Yıl :
3. Halen çalıştığınız kurum aşağıdakilerden hangisidir? (İşaretleyiniz)
Devlet Hastanesi
Üniversite Hastanesi
Özel Hastane
ASM
Diğer
64
(Yazınız):
4. Çalıştığınız birim aşağıdakilerden hangisidir? (İşaretleyiniz)
Acil Servis
Ameliyathane
Yoğun Bakım
Yataklı Servis
Poliklinik
Laboratuvar
Diğer (Yazınız):
5. İş yerinizde güvenli çalışmaya ilişkin eğitim aldınız mı? Aldıysanız konusunu yazınız.
Hayır almadım
Evet aldım (Birden fazla seçenek işaretleyebilirsiniz)
Kan ve vücut sıvılarına maruz kalmayla ilişkili risk
Standart önlemler, güvenli çalışma sistemleri ve kesici-delici cisim atık kutuları ve atık prosedürlerinin doğru kullanımı dahil olmak üzere önleyici tedbirler
Kesici-delici alet ile yaralanmaları önleyen mekanizmaya sahip olan tıbbi cihazların doğru kullanımı
Bağışıklamanın önemi ve aşı hizmetlerine nasıl ulaşılacağı
Raporlama, cevaplama ve izleme prosedürleri ve bu prosedürlerin önemi
Diğer (Yazınız):
6. Hasta ve Sağlık Çalışanı Güvenliği Platformu, sağlık çalışanlarının delici-kesici aletyaralanmalarının önlenmesine ilişkin hangi çalışmaları sürdürmelidir? (Birden fazla seçenek işaretleyebilirsiniz)
Mevzuat hazırlıklarına katkı
Eğitim
Meslek kuruluşları arası işbirliği
Diğer (Yazınız):
65
7. Çalışma hayatınız boyunca mesleki uygulamalarınız sırasında kirli kesici-delici aletyaralanması yaşadınız mı?
Hayır
Evet
kez kirli kesici–delici alet yaralanması oldu.
8. Son bir yıl içinde mesleki uygulamalarınız sırasında kirli kesici-delici alet yaralanmasıyaşadınız mı?
Hayır
Evet
kez kirli kesici-delici alet yaralanması oldu.
Evet ise yaralanma ne ile oldu? (Birden fazla seçenek işaretleyebilirsiniz)
Enjektör iğnesi
Periferik kateter
İnsülin iğnesi
Kan alma iğnesi
Sütür iğnesi
Cerrahi alet
Cam
Diğer (Yazınız):
9. Yedinci soruda belirtilen yaralanmalara ilişkin profilaksi ve gerekli tıbbi testlerinyapılması dahil olmak üzere tedbirler alındı mı?
Tamamında alındı.
Bazılarında alındı.
Hiçbirinde alınmadı.
Hatırlamıyorum.
10. Yedinci soruda belirtilen yaralanmalara ilişkin bildirimler yapıldı mı?
Tamamında yapıldı.
Bazılarında yapıldı.
Hiçbirinde yapılmadı.
Hatırlamıyorum.
66
11. Sağlık hizmeti sunumunda kullanılan enjektör/kan alma iğnesi/lanset/kateter/insüliniğnesi, güvenlikli kateter gibi kesici-delici aletlerle çalışırken yaralanmaları en aza indirmek için kullanılabilecek güvenlik mekanizmasına sahip alet/cihazların varlığından haberdar mısınız?
Hayır değilim
Evet ları biliyorum ancak kullanmıyorum.
Evet ları biliyorum ve kullanıyorum.
Kaydet
KATILIMINIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİZ.
67
EK 2: BASIN AÇIKLAMASI
SAĞLIK ÇALIŞANLARININ %54’Ü KESİCİ-DELİCİ ALET YARALANMALARINA MARUZ KALIYOR
Hasta ve Sağlık Çalışanı Güvenliği Platformu’nun hazırladığı anket çalışmasına göre her 2 sağlık çalışanından biri çalışma hayatı boyunca en az 1 kez kesici-delici alet
yaralanmalarına maruz kalıyor.
ANKARA, 23 Eylül 2016 – Hasta ve sağlık çalışanı güvenliğinin önemine dikkat çekerek ulusal sağlık standartlarını daha iyi bir noktaya taşımak amacıyla çalışmalar yürüten Hasta ve Sağlık Çalışanı Güvenliği Platformu, Platform web sitesi üzerinden yürüttüğü (http://www.hscgp.org/) Kesici-delici Alet Yaralanması Anketi’nin sonuçlarını yayınlandı.
Anket 3 Temmuz – 31 Ağustos 2016 tarihleri arasında katılım sağlanan ve Hacettepe Üniversitesi’nden Prof. Dr. Serhat Ünal ile Prof. Dr. Ali Naci Yıldız önderliğinde hazırlanan anket çalışmasına 1050 sağlık çalışanı katıldı.
Türkiye’deki sağlık çalışanlarının maruz kaldığı kesici-delici alet yaralanması rakamlarına ışık tutacak bir ön çalışma niteliğindeki anketin sonuçlarına göre; sağlık çalışanlarının %54’ü çalışma hayatı boyunca mesleki uygulamalar sırasında en az 1 kez yaralanmaya maruz kalıyor. Sağlık çalışanlarının ve hastaların güvenliğini ciddi bir şekilde etkileyebilecek bu yaralananların ise sadece %20’sinin tamamı bildiriliyor.
Yine anket sonuçlarına göre; yüzde 61’lik bir çoğunlukla yaralanmaya en çok maruz kalan meslek grubu hemşireler olurken; en sık yaralanma nedeninin ise %42 ile enjektör iğnesi batması olduğu sonucu ortaya çıktı. Doktorların kesici-delici alet yaralanmalarına maruz kalma oranı ise yüzde 53. Anket; yaralanmaların bildirim oranlarına ve yaralanma sonrası test ve profilaksi (%53) oranlarına bakıldığında daha fazla eğitim, farkındalık ve raporlamaya ihtiyaç duyulduğunu gösteriyor. Ayrıca yine anket çıktılarından çıkan sonuçlara göre; eğitimler tek başına yaralanmayı azaltmaya, tedbirlerin alınmasına ve raporlamaya etki etmiyor.
Son olarak anket; sağlık çalışanlarının büyük bir bölümünün yaralanmaları ciddi oranlarda önleyebilecek güvenlik donanımlı tıbbi cihazlardan haberdar olsa da 10 çalışandan yalnızca 3’ünün bu cihazları kullanma imkânına sahip olduğunu ortaya koyuyor.
Haziran 2015’te gerçekleşen, sağlık çalışanı sağlığı ve güvenliğine ilişkin ulusal rehber çalışmalarına katkı sağlamak hedefiyle ilgili dernek, kamu kuruluşları ve Dünya Sağlık Örgütü temsilcilerinin de katıldığı “Enjeksiyon Güvenliği Çalıştayı” düzenlendi. Bu çalıştayın ardından hazırlanan anket çalışması ise, sağlık çalışanları arasında bir görüş yoklaması yaparak ülkemizdeki kesici-delici alet yaralanması rakamlarına ışık tutacak bir ön çalışma olarak planlandı.
Metodoloji
Anket 3 Temmuz – 31 Ağustos 2016 tarihleri arasında platformun internet sitesi üzerinden gerçekleşti. Bu süre içerisinde devlet hastanesi, özel hastane, üniversite hastanesi, Aile
68
Sağlığı Merkezleri ile acil, yoğun bakım, infeksiyon, hemşirelik derneklerinden; doktor, hemşire ve diğer sağlık profesyonellerinden oluşan 1050 kişi ankete katıldı. Toplam 11 sorudan oluşan ankette; ilk 4 soruda katılımcıların demografik bilgileri sorgulanırken, sonraki sorularda son 1 yıl içinde ve çalışma hayatı boyunca kesici-delici alet yaralanmasına maruz kalma durumu, yaralanmanın hangi cihaz ile olduğu, iş yerinde güvenli çalışma eğitimi alınıp almadığı ve söz konusu eğitimlerin içerikleri, yaralanma sonrasında bildirim varlığı, profilaksi ve gerekli testlerin yapılıp yapılmadığı ve sağlık hizmeti sunumundaki güvenlikli donanımlı cihazlara ilişkin bilgi ve kullanım durumlarına ait sorular yer aldı. Ankette ayrıca Hasta ve Sağlık Çalışanı Güvenliği Platformu çalışmaları hakkında bilgi durumu, Platform’dan beklentiler ile ilgili sorular da katılımcılara yöneltildi. Katılımcılara kişisel bilgilerin anonim kalacağı konusunda da bilgilendirme yapıldı.
Anket ile İlgili Diğer Sonuçlar
Anketi cevaplayan sağlık çalışanlarının %54’ü (569 kişi) çalışma hayatı boyuncamesleki uygulamalar sırasında yaralanmaya maruz kaldığı bildirmiştir. Yani her 2sağlık çalışanında biri çalışma hayatı boyunda en az 1 kez yaralanmıştır.
Sağlık çalışanlarının %17’si (176 kişi) son 1 yıl içerisinde yaralandığını bildirmiştir. Yaralananların %20’si (116 kişi) yaralanmaların tamamını bildirmiş, %14’ü (83 kişi)
bir kısmını bildirmiştir. Yaralananların %45’i (257 kişi) yaralanmaların hiç birini bildirmemiştir. Yaralanmalara ilişkin profilaksi ve gerekli tıbbi testlerin yapılması dâhil olmak üzere
tedbirlerin tamamı sadece yaralanma vakalarının %38’inde alınmış, %20’sinde isehiç bir tedbir alınmamıştır.
En sık yaralanma nedeninin, enjektör iğnesi batması olduğu saptanmıştır.Yaralanılan cihazlar sıklık sırasıyla; enjektör iğnesi (115), sütür iğnesi (56), cerrahi alet(23), insülin iğnesi (21), kan alma iğnesi (21), cam (17), periferik kateter (10), vediğerleridir (9).
Katılımcıların %61’i (649) güvenlikli cihazları bildiğini ancak kullanmadığını, %32’si(338) güvenlikli cihazları bildiğini ve kullandığını belirtmiştir.
Ankete katılan 512 doktorun 274’ü yaralanmıştır, dolayısıyla doktorların yaralanmaoranı %53’tür. Aynı şekilde 410 hemşireden de 250’si yaralanmıştır, yaralanma oranıise %61’dir.
Çalışanların yaklaşık %80’i iş güvenliği ile ilgili eğitim almıştır; fakat bildirim (%10) veyaralanması sonrası test ve profilaksi (%20) oranlarına bakıldığında daha fazlaeğitim, farkındalık ve raporlamaya ihtiyaç duyulduğu gözlenmektedir. Eğitimlerintek başına yaralanmayı azaltmaya, tedbirlerin alınmasına ve raporlamaya etkietmediğini gözlenmiştir.
Sağlık çalışanlarının büyük bir bölümü yaralanmaları önleyebilecek güvenlik donanımlıtıbbi cihazlardan haberdar olsa da 10 çalışandan yalnızca 3’ü bu cihazları kullanmaimkânına sahiptir.