iii - cdn.islamansiklopedisi.org.tr · abdullah hamdİ bey (1832-1899) meşhur türk hattatı, ~...

2
ABDULLAH ERGUN verilen bilgiye göre yirmi dokuz ve iki medresenin kita - besini Ali, Hünerveran ibnülemin Mahmud Ke mal), 1926, s. 18, 23; Su- yolcuzade Mehmed Necib, Devhatü'l·ttab Ki l isli Muallim Ri fa t). 1942, s. 9; Müstakimzade. Tuh{ e·i min Mahmud Kemal ). 1928, s. 288 ; Habib. Hatt u Hattatan, 1305, s. 54, 274 ; S. Gerard Clauson. An Etymologi ca l Di li onary of Pre·Thirt ee nth Century Turkish, London 1972, s. 216. Mu HiTTi N SE Ri N L ABDULlAH b. ERKAM ( .:r. Abdullah b. ei-Erkam b. Ebi'I-Erkarn (Abdi ez-Zührl Hz. Peygamber'in hari ci idare ede n s ahabi. _j Hz. Peygamber'in anne Hanbel'in Müsned'inde (lll, 483; I V, 35) mükerrer olarak yer : Kitabü ' /-Megazi M . Jones ). Lon· don 1965·66 - Beyrut , ts. (Aiemü' I- b). ll, 721 ; Müsned, lll, 483; IV, 35; Üs'l -gabe Muhammed el-Ben- na Kahire 1390-93 / 1970-73, lll, 172· 174; Zehebi, A'lamü'n- nübela' , ll, 482-483; Hacer. Kahire 1328, ll, 273; M. ksal. islam Ta rihi, 1981 , 1, 184-185 ; M. Mustafa ei-A'zami. Küttabü 'n·f'le- bf, Riyad 1401 / 1981 , s. 76-78 ; "Abdull ah b. Erkam", iT A, ll, 225. Iii L. ÇAKAN L ABDULlAH b. ES'AD (bk. YAFil). ABDULlAH (ö. 1836) _j Mekke'nin fethi L ve nahiv alimi, reisülkurra. _j müslüman oldu ve vahiy katipleri ara- yer Bilhassa hükümdarlar- dan gelen sak- Hz. Peygamber'e hizmet etti ve onun güveni ni Bundan Abdul- cevabi Peygamber'in tek rar okutmaya bile lüzum rivayet edili r. Nitekim bu sadakat ve samimiyetin olmak üzere Hz. Peygamber Hayber ga- nimetlerinden kendisi ne elli vesk• ver- Diplomatik idare et- me görevi ne Ebü Bekir'in hilafet da devam etti. Halife ömer tara- beytülmal (hazine tayin edildi. Halife, Abdul- kabiliyet ve hayran hatta onun kadar Allah'tan korkan birini daha söyler- di. Hz. Osman devrinde de bir müddet hazine Daha sonra kendi bu görevden hizmetlerden Halife Os - man kendisine verilmek is- tenen 30.000 dirhemi; bu Allah için belirterek Haya- gözlerini kaybeden Ab- dullah, Hz. (644-656) Medine'de vefat Abdullah b. Erkarn Hz. Peygam- ber'den hadis rivayet Kendi- sinden de Abdullah b. Utbe b. Mes'üd, Yezid b. Katade_ v_ e Urve rivayette bu - Onun bir hadisi Ahmed b. 102 Eyüp semtinde ve or ada Mehmed Salih Efendi'dir. Sarf ve nahiv ilimlerini devri- nin alimlerinden, tefsir ve ha- dis ilimlerini de Hamidiza- de Mustafa Efendi'den tahsil ederek icazet Bir ara Gelenbevi Efendi'nin derslerine de devam etti ve ondan Yüsuf Efendi'nin usül-i dair el-Veciz eserini okudu. Efendi ve Salih Efendi gibi raat alimlerinden seb'a ve Eyüp Sultan Camii ve Sultanahmet Camii va- Murad Buhari Mehmed Efendi'ye intisap eden Abdullah bul'da vefat etti ve Eyüp'te Ebü Eyyüb el -Ensarfnin ayak pencere defnedildi. ve tefsir ra ve tercüme faaliyetlerinde de bulunan yirmi doku- za varan eserlerinin önemlileri 1. Tefsfru . z. 3. lkazu1- kurrd,. 4. Lev dmi cu'l-bedr. imam bfnin Kur'an ayetlerinin daki kasidesinin (Süleymani ye Ktp ., Efen- di. nr . 27). s. Hedi yye tü'l-huccdc. Türk- çe küçük bir hac rehberidir (Sül eymani- ye Ktp ., nr. 1844/ 3; Kasideci- za de, nr . 254 ). 6. Muharrem Tekmilesi. Molla Cami'ye ait Kuli ye To- Muharrem Efendi lan eksik bir "bedel" bahsin- den itibaren tarzda tekmilesi olup 1259, 1266, 1274 ve 1283 tarihlerinde istanbul'da 7. Adubü ' l-mü- sdfirfn. Ebü Eyyüb ei-Ensari'nin beleri ve türbesinin ziyareti riayet edilecek hususlar 8. Tezkiretü'r-rumdt . fazileti hadisin tercümesidir Müzesi Kt p., Hazine, nr . 1418). Eser, Mustafa Kani Bey'in Telhi - su Resdili'r-rumdt 1263 ) mukaddimesinde yer almak- 9. Terceme-i Nak - Müzesi Ktp., Emanet Hazinesi, nr. 127 5). 10. 1282 ve 1309 tarihlerinde 11. Ebu Ensarf'den Mervi Hadis- lerin ve Tercümesi (Sü leymani ye Ktp ., Hasan snr. 203). Abd ulla h Eyyübi'nin Tezkiretü 'r- rum!l l eserinin tez- hipli son MUzes i Ktp., Emanet Hazinesi, nr. 14 18)

Upload: others

Post on 07-Jun-2020

10 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

ABDULLAH ERGUN

verilen bilgiye göre yirmi dokuz Mushaf-ı şerif ve Bağdat'ta iki medresenin kita­besini yazmıştır.

BİBLİYOGRAFYA :

Ali, Menakıb· ı Hünerveran ( nşr. ibnülemin Mahmud Kemal), İ stanbul 1926, s. 18, 23; Su­yolcuzade Mehmed Necib, Devhatü 'l·kü ttab (nşr. Ki lisli Muallim Ri fa t) . İstanbul 1942, s. 9 ; Müstak imzade. Tuh{e·i Hattatın ( n ş r. İ bnü le­min Mahmud Kemal). İstanbu l 1928, s. 288 ; Habib. Hatt u Hattatan, İstanbul 1305, s. 54, 274 ; S. Gerard Clauson. An Etymologica l Die· lionary of Pre·Thirteenth Century Turk ish, London 1972, s. 216.

~ MuHiTTiN SERiN

L

ABDULlAH b. ERKAM ( ~.)')' \ .:r. .iı\~ )

Abdullah b. ei-Erkam b. Ebi'I-Erkarn (Abdi Yeğı1s) ei-Kureşl ez-Zührl

Hz. Peygamber'in harici yazışmalarını idare eden sahabi.

_j

Hz. Peygamber'in anne tarafından

Hanbel'in Müsned'inde (lll , 483 ; IV, 35)

mükerrer olarak yer almıştır.

BİBLİYOGRAFYA :

Vakıdi. Kitabü '/-Megazi ( n ş r. M . Jones). Lon· don 1965·66 - Beyrut, ts. (Aiemü' I-Kü tüb). ll , 721 ; Müsned, lll , 483; IV, 35 ; İbnü ' I - Esir. Üsdü 'l-gabe (nşr. Muhammed İbrahim el-Ben­na v.dğr.). Kahire 1390-93 / 1970-73, lll , 172· 174; Zehebi, A'lamü'n-nübela' , ll , 482-483; İ bn Hacer. el-işabe, Kahire 1328, ll, 273; M. Asım Köksal. islam Tarihi, İstanbul 1981 , 1, 184-185 ; M. Mustafa ei-A'zami. Küttabü 'n·f'le­bf, Riyad 1401 / 1981 , s. 76-78 ; "Abdullah b. Erkam", iTA, ll, 225.

Iii İSMAİL L. ÇAKAN

L

ABDULlAH b. ES'AD ( ..ıa... l .;r..iıl~)

(bk. YAFil).

ABDULlAH EYYÜBİ (ö. 1836)

_j

a krabasıdır. Mekke'nin fethi sı rasında L

Osmanlı kıraat ve nahiv alimi, reisülkurra. _j

müslüman oldu ve vahiy katipleri ara­sında yer aldı. Bilhassa hükümdarlar­dan gelen mektupların okunması , sak­lanması, cevaplarının hazırlanmasında

Hz. Peygamber'e hizmet etti ve onun güvenini kazandı. Bundan dolayı Abdul­l ah'ın yazdığı bazı cevabi mektupları

Peygamber'in tekrar okutmaya bile lüzum görmediği rivayet edilir. Nitekim bu sadakat ve samimiyetin mükafatı olmak üzere Hz. Peygamber Hayber ga­nimetlerinden kendisine elli vesk• ver­miştir. Diplomatik yazışmaları idare et­me görevine Ebü Bekir'in hilafet yılla­rında da devam etti. Halife ömer tara­fından beytülmal emirliğine (hazine müdürlüğü) tayin edildi. Halife, Abdul­lah'ın kabiliyet ve doğruluğuna hayran olduğunu , hatta onun kadar Allah'tan korkan birini daha görmediğ ini söyler­di. Hz. Osman devrinde de bir müddet hazine müdürlüğü yaptı. Daha sonra kendi isteğiyle bu görevden ayrıldı.

Yaptığı hizmetlerden dolayı Halife Os­man tarafından kendisine verilmek is­tenen 30.000 dirhemi; bu işi Allah rıza­sı için yaptığını belirterek almadı. Haya­tının sonlarında gözlerini kaybeden Ab­dullah, Hz. Osman'ın halifeliği sırasında

(644-656) Medine'de vefat etmiştir.

Abdullah b. Erkarn Hz. Peygam­ber'den hadis rivayet etmiştir. Kendi­sinden de Abdullah b. Utbe b. Mes'üd, Yezid b. Katade_ v_e Urve rivayette bu­lunmuşlardır. Onun bir hadisi Ahmed b.

102

İstanbul'un Eyüp semtinde doğdu ve orada yetişti. Babası Mehmed Salih Efendi'dir . Sarf ve nahiv ilimlerini devri­nin meşhur alimlerinden, tefsir ve ha­dis ilimlerini de Şeyhülislam Hamidiza­de Mustafa Efendi'den tahsil ederek icazet aldı. Bir ara Gelenbevi İsmail Efendi'nin derslerine de devam etti ve ondan Kırmastili Yüsuf Efendi'nin usül-i fıkha dair el-Veciz adlı eserini okudu. İbrahim Efendi ve Salih Efendi gibi kı­raat alimlerinden kıraat- ı seb'a• ve aşere•yi öğrendi. Eyüp Sultan Camii başimamlığı ve Sultanahmet Camii va­izliği yaptı. Nakşib.endi şeyhlerinden

Murad Buhari Dergahı Şeyhi Mehmed Efendi'ye intisap eden Abdullah İstan­bul'da vefat etti ve Eyüp'te Ebü Eyyüb el-Ensarfnin ayak tarafındaki pencere kenarına defnedildi.

Kıraat ve tefsir çalışmalarının yanı sı ­

ra şerh ve tercüme faaliyetlerinde de bulunan Abdullah'ın, sayısı yirmi doku­za varan eserlerinin önemlileri şunlar­

dır : 1. Tefsfru . Sı1reti'l -Fetl}.. z. Şerhu Mizdni'l-~um1,i'l- caşere. 3. lkazu1-kurrd,. 4. Levdmi cu'l-bedr. imam Şatı­bfnin Kur'an ayetlerinin sayısı hakkın­daki Ndzımetü 'z-zehr adlı kasidesinin şerhidir (Süleymaniye Ktp ., İbrahim Efen­di. nr. 27). s. Hediyyetü'l-huccdc. Türk­çe küçük bir hac rehberidir (Süleymani­ye Ktp ., Tırnovalı , nr. 1844 / 3 ; Kasideci­zade, nr. 254). 6. Muharrem Tekmilesi.

Molla Cami'ye ait Kuli ye şerhine To­katlı Muharrem Efendi tarafından yazı ­

lan eksik bir haşiyenin "bedel" bahsin­den itibaren aynı tarzda tekmilesi olup 1259, 1266, 1274 ve 1283 tarihlerinde istanbul'da basılmıştır. 7. Adubü'l-mü­sdfirfn. Ebü Eyyüb ei-Ensari'nin menkı­beleri ve türbesinin ziyareti sırasında

riayet edilecek hususlar hakkındadır. 8. Tezkiretü'r-rumdt. Okçuluğun fazileti hakkındaki kırk hadisin tercümesidir (Topkapı Sa ray ı Müzesi Ktp., Hazine, nr. 1418). Eser, Mustafa Kani Bey'in Telhi ­su Resdili'r-rumdt (İ stanbul 1263 ) adlı kitabının mukaddimesinde yer almak­tadır . 9. Terceme-i Adab-ı Tarik-ı Nak­şibendi (Topkapı Sa ray ı Müzesi Ktp., Emanet Hazinesi, nr . 1275). 10. Şerl}.u 'l­

İzhdr ( Fevatif:ıu'l-e?kar). 1282 ve 1309 tarihlerinde İstanbul'da basılmıştır. 11. Ebu Eyyı1b-i Ensarf'den Mervi Hadis­lerin Şerhi ve Tercümesi (Sü leymaniye Ktp ., Hasan Hüsnü Paşa, nr. 203).

Abd ullah Eyyübi'nin Tezkiretü 'r-rum!l l ad lı eserinin tez­hipli son sayfası (Topkapı Sarayı MUzesi Ktp., Emanet Hazinesi, nr. 1418)

BiBLiYOGRAFYA:

Sicill-i Osman[, III , 396 ; Hediyyetü 'l- ' ari{fn, I, 489 ; Osmanlı Müelli{leri, I, 379-381 ; Keh­hale, Mu 'cemü 'l-mü' elli{fn, Dımaşk 1376-80 j 1957-61 - Beyrut, ts . (Daru ihyai't-tü ras i'I­Arabl ), VI , 123 ; Karatay, Topkapı - Türkçe Yaz­ma/ar, I, 66, 625; ö. Nasuhi Bilmen, Büyük Te{sir Tarih i, istanbul 1974, ll , 738-739 ; Özege, Katalog, IV, 1974 ; Serkls, Mu ' cem, ll , 1621.

liJ ALi T uRGUT

L

ABDULlAH b. FAYSAL ( ~ ~ .J,I~)

Suıldi ailesinden iki defa iktidara gelen Vehhabi emiri

(bk. SUÜDİLER).

ABDULlAH b. FERRÜH

( rxJ ~ ...tıı-'f- ı

L (bk. İBN FERRÜH).

ABDULlAH b. HAMDAN ( .;,l..ı...>~ .Jıl ..~.f-)

Abdullah b. Hamdan b. Hamdıln b. Ebi 'l-Heyca' (ö. 320 / 932)

~

~

Hamda niter hanedanının kurucusu. L ~

Tağlib kabilesine mensup olan ve hanedana adını veren Hamdan b.' Ham­dün, 259'dan (873) itibaren Musul ve çevresinde cereyan eden siyasi olaylar­da gösterdiği başarı ile Abbasi hilafeti nezdinde itibar kazanmış, bu sayede oğulları da devletin yüksek kademeleri­ne tayin edilmiştir.

Hamdan ' ın ikinci oğlu olan Abdullah, 901 'de halifenin hizmetine girdi. Üç yıl sonra Karmatfler'le yapılan savaşta

ağabeyi Hüseyin'in maiyetinde askeri kabiliyetini ortaya koydu ; bunun üzeri­ne Musul valiliğine t ayin edildi (293 /

905-906). Bu sırada Muhammed b. Bi­lal'in kumandasında isyan eden Hez­banfler'e karşı gönderildi ve çetin mücadeleler sonunda onları itaat altına almayı başardı. Ağabeyi Hüseyin'in hali­feye karşı isyanı sırasında halife kuv­vetleri arasında yer aldı ve ağabeyini

esir alarak itibarını arttırdı. 301 'de (913-14), bilinmeyen bir sebeple Musul valiliğinden aziedilince isyan ederek Musul'u zorla ele geçirmeye kalkıştıysa da başarılı olamadı ve halifeden aman dilemek zorunda kaldı. Halife Mukte­dir-Billah onu affetti, hil'at giydirdi ve ertesi yıl yeniden Musul valiliğine getir-

di. 303'te (915-16) Hüseyin tekrar is­yan edince Hamdani ailesi mensupları

hapsedildi; ancak Abdullah kısa bir süre sonra serbest bırakıldı.

Abdullah b. Hamdan'ın 919 yılında

Sacoğulları'ndan Yüsuf b. Ebü ' s-Sac'ı

Erdebil yakınlarında yakalaması üzeri­ne, Hamdanfler tekrar eski itibarını ka­zandı. önce Dinever valiliğine tayin edi­lerek Horasan yolunun emniyetini sağ­lamakla görevlendirildi. 92S'te üçüncü defa Musul valiliğine tayin edildi. Mu­sul'da Hamdanl hakimiyeti böylece ke­sinlikle kurulmuş oldu. Vali ve hilafet ordusunun kumandanı sıfatıyla önemli bir mevki sahibi olan Abdullah, Musul ve çevresinde devamlı karışıklıklar çıka­ran Bedevfler'i itaat altına alarak bölge­de süküneti sağladı.

Karmatfler'e karşı verilen mücadele­de önemli bir rol oynayan Abdullah, bir süre sonra halife tarafından hac yolları­nın korunmasıyla görevlendirildi. Hac dönüşü, Karmatfler'in ani bir baskınına uğradı ve büyük kayıplar verdi. Kendisi de dahil yüzlerce kişi esir edildi. Basra ve Hüzistan'a sahip olmak isteyen Kar­mati reisi Ebü Tahir, halife nezdinde yardımcı olmasını istediği Abdullah'ı iyi karşıladı ve görüşmelerde aracılık yap­ması için esirlerle birlikte onu da ser­best bıraktı. Halife ile Karmatfler ara­sında anlaşma sağlanamayınca Ebü Tahir yine ani bir baskınla Küfe'yi ele geçirdi ( Kas ım 927) Bir ay sonra Küfe yakınlarında yapılan savaşı da Karma­tfler'in kazanması, Bağdat'ta büyük bir telaşa sebep oldu. Halife. Münis el­Hadim kumandasında 40.000 kişilik bir orduyu Karmatfler'e karşı gönderdi. Abdullah ' ın da katıldığı bu ordu Bağdat yakınlarındaki Akarkuf mevkiinde Kar­matfler' le savaşa girişti; ancak her iki taraf da ağır kayıplar vererek geri çe­kilmek zorunda ka ldı.

Hayatının son yıllarında Abdullah da merkezdeki siyasi mücadelelere katıldı. Halife üzerinde büyük nüfuz sahibi olan Münis'e karşı girişilen harekette onun saflarında yer aldı. Muktedir-Billah'ın

tahttan indirilerek Kahir-Billah'ın halife · olmasında da rol oynadı. Nihayet Bağ­dat'ta, birbirini takip eden karışıklıklar

sırasında öldü.

Hamdanfler'in gerçek kurucusu olan Abdullah, iyi bir kumandan ve değerli

bir idareci idi. Hayatının büyük bir kıs­m ı savaş meydanlarında geçtiği için Ebü'l-Heyca (muharebeler babası ) unvanı

ile anılmıştır.

ABDULLAH HAMDi BEY

BiBLiYOGRAFYA :

Arlb b. Sa 'd, Sılatü 't-Tarfl]i't· Taberi (nşr. Mu­hammed Ebü'I-Fazl ), Kahire 1960-70 - Bey· rut, ts . (Daru Süveydan), s. 11 vd.; İbnü'I-Eslr. el-Kamil (nş r . C.) . Torn berg), Leiden 1851-76 - Beyrut 1399 /1 979, VII , 538-539; VIII , 91-93, 200-206, ay rı ca bk. indeks; M. Canard, His­toi re de la dynastie des H 'amdanides de Ja­zfra et de Syrie, Paris 1951 , s. 377-404 ; a.mlf .. "I:Iamdani ds", E/ 2 ( İ ng . ), lll, 126-131; M. Th. Houtsma, "Abdullah ", iA, I, 31 -32.

L

liJ HAKKı D uRsuN YıLo ı z

ABDULlAH HAMDİ BEY (1832-1899)

Meşhur Türk hattatı , ~

istanbul'un Kuruçeşme semtinde doğ­du. Sadrazam Muhsinzade Mehmed Pa­şa'nın torunu, ll. Sultan Mahmud'un Is­tabl-ı Amire Müdürü Mehmed Bey'in oğludur. ilk tahsilini Beşiktaş 'ta Kapu­ağası mektebinde yaptı. Sülüs ve nesih yazılarını bu mektebin hat hacası Hafız Mehmed Efendi'den öğrenerek icazet aldı. Daha sonra Kazasker Mustaf a izzet Efendi'nin talebesi oldu. On yedi­on sekiz yaşlarında Sadaret Mektübi Kalemi 'nde katip olarak memuriyete başladı. 1877'de Şevki Efendi'nin ölü­münden sonra padişah iradesiyle Men­şe-i Küttab-ı Askeri yazı hocalığına ta­yin edildi. Yine padişah iradesiyle ken­disine reisü'l-hattatin unvanı verildi ve

Abdullah Hamdi Bey ta rafından vazı lan Hacı Küçük Ces·

mesi ki tabesi

~03