ihvanı safa, ibni sina ve gazali'de zaman anlayışı

20
İHVANI SAFA, İBN SİNA VE GAZALİ'DE ZAMAN ANLAYIŞI Kazım SARIKAVAK* Giriş İnsanın temel özelliği olan düşünme, kavramların teşekkülü ile birlikte oluşmaya başlar. Önceleri basit kavramlar oluşumuyla başlayan düşünme, sonraları gittikçe gelişen daha kompleks ifadelere bürünmektedir. İnsan bir takım temel sayılabilecek önemli kavramları esas alarak düşünür. İnsan düşüncesinin bu aşamasında yer alan önemli kavramlar arasında "zaman" kavramını zikredebiliriz. Zira düşünmeye başladığından bu yana zaman, insanın her çeşit düşüncesinde ser almış ve en önemli problemlerinden birini teşkil etmiştir. Niçin zaman? Çünkü insan, çevresindeki, kosmosdaki değişme ve gelişmelerin, bir halden bir hale dönüşümlerin farkındadır, bunları gözlemlemektedir. însan, önce her an ve durumda kendisinin, hemen her açıdan sürekli değiştiğinin ve geliştiğinin farkındadır. Bütün bunlar, nasıl ve nerede olmaktadır? Bunların bir başlangıcı ve sonu var mıdır, yahut başlangıcı ve sonu olmalı mıdır? İnsanın içinde bulunduğu bu dünya, bu evren nasıl oluşmuştur? Evrenin başlangıcı ve sonu var mıdır? Başlangıcı olması, insanı hareket, değişme ve bunların göstergesi olan zaman probleminin içine sürüklemez mi? Bu sorulara cevap arayan insan için zaman kavramı, bir problemler alanı olarak belirmektedir. Niçin zaman? sorusuna şöyle de cevap verilebilir: Günlük hayatında elem, şaşkınlık, ümit, dehşet, sevinç ve neşe gibi duygular taşıyan bir insana, bunların getireceği sonuçlara bakmadan keyfine bakmasını söylemek, onu şüphesiz tatmin etmeyecektir. Çünkü insan; hep ötesini, hep ilerisini, arkasını merak etmektedir. İnsan bu varoluşsal duygular içinde vardır ve o, zaman içinde vardır. Bütün bu duygulanımlarının içinde geçtiği zamanla insan, her halükarda, her dem, her ân ilişki içerisindedir. Bu yüzden zaman kavramı ve anlayışı insanın birinci derecede meşgul olduğu kavramlardan biridir. Bilindiği gibi Sokrat öncesi İlkçağ filozoflarının büyük bir kısmı kendilerinin dışındaki, görülen varlık dünyasıyla ilgilenmişler, tabiatı insan zihninin karşısına koymuşlardır. Dolayısıyla zaman anlayışları da bu çerçevede oluşmuştur. Sofistler ve özellikle Sokrates'ten sonra insan düşüncesi, kendisine, insana yönelmiş, yani insan zihni tabiatın karşısına konulmaya başlanmıştır. Bu Gazi Üniversitesi'ndc Felsefe Yrd. Doçenti FELSEFE DÜNYASI, SAYI: 25 YAZ 1997 52

Upload: anon615347967

Post on 01-Jul-2015

562 views

Category:

Documents


9 download

TRANSCRIPT

Page 1: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

İHVANI SAFA, İBN SİNA VE GAZALİ'DE ZAMAN ANLAYIŞI

Kazım SARIKAVAK*

Giriş

İnsanın temel özelliği olan düşünme, kavramların teşekkülü ile birlikteoluşmaya başlar. Önceleri basit kavramlar oluşumuyla başlayan düşünme,sonraları gittikçe gelişen daha kompleks ifadelere bürünmektedir. İnsan bir takımtemel sayılabilecek önemli kavramları esas alarak düşünür. İnsan düşüncesininbu aşamasında yer alan önemli kavramlar arasında "zaman" kavramınızikredebiliriz. Zira düşünmeye başladığından bu yana zaman, insanın her çeşitdüşüncesinde ser almış ve en önemli problemlerinden birini teşkil etmiştir.

Niçin zaman? Çünkü insan, çevresindeki, kosmosdaki değişme vegelişmelerin, bir halden bir hale dönüşümlerin farkındadır, bunlarıgözlemlemektedir. însan, önce her an ve durumda kendisinin, hemen her açıdansürekli değiştiğinin ve geliştiğinin farkındadır. Bütün bunlar, nasıl ve neredeolmaktadır? Bunların bir başlangıcı ve sonu var mıdır, yahut başlangıcı ve sonuolmalı mıdır? İnsanın içinde bulunduğu bu dünya, bu evren nasıl oluşmuştur?Evrenin başlangıcı ve sonu var mıdır? Başlangıcı olması, insanı hareket, değişmeve bunların göstergesi olan zaman probleminin içine sürüklemez mi? Bu sorularacevap arayan insan için zaman kavramı, bir problemler alanı olarakbelirmektedir.

Niçin zaman? sorusuna şöyle de cevap verilebilir: Günlük hayatında elem,şaşkınlık, ümit, dehşet, sevinç ve neşe gibi duygular taşıyan bir insana, bunlarıngetireceği sonuçlara bakmadan keyfine bakmasını söylemek, onu şüphesiz tatminetmeyecektir. Çünkü insan; hep ötesini, hep ilerisini, arkasını merak etmektedir.İnsan bu varoluşsal duygular içinde vardır ve o, zaman içinde vardır. Bütün buduygulanımlarının içinde geçtiği zamanla insan, her halükarda, her dem, her ânilişki içerisindedir. Bu yüzden zaman kavramı ve anlayışı insanın birinci derecedemeşgul olduğu kavramlardan biridir.

Bilindiği gibi Sokrat öncesi İlkçağ filozoflarının büyük bir kısmıkendilerinin dışındaki, görülen varlık dünyasıyla ilgilenmişler, tabiatı insanzihninin karşısına koymuşlardır. Dolayısıyla zaman anlayışları da bu çerçevedeoluşmuştur. Sofistler ve özellikle Sokrates'ten sonra insan düşüncesi, kendisine,insana yönelmiş, yani insan zihni tabiatın karşısına konulmaya başlanmıştır. Bu

Gazi Üniversitesi'ndc Felsefe Yrd. Doçenti

FELSEFE DÜNYASI, SAYI: 25 YAZ 1997 52

Page 2: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

IHVAN-İ SAFA, İBN SİNA ve GAZALI'DE ZAMAN ANLAYIŞI

durum ise. İlkçağda önemli bir dönüm noktasıdır. Zira insan, bundan sonrakendine, kendi iç ve düşünce dünyasına yönelmiştir.

Kavram Olarak Zaman

Arapça'dan dilimize geçen zaman kelimesinin dehr, vakt ve hîn40 gibi birçok eş anlamlısı kelime vardır. Sözlüklerde genel olarak zamana şu anlamlarverilmektedir: 1- Ölçülebilir nicelik oiarak düşünülen süre, 2- Bütün olayların artarda geldiği ortam, 3-, Bir dizi oluşturacak şekilde ortaya çıktığı geçmiş, şimdi yada gelecek gibi zaman dilimlerinin kendisinin parçalan olduğu sürekli bütün, 4-Sonsuzca geri ve sürekli ileriye akan çizgi, 5- Parçalan önce ve sonra, başlangıçve son gibi ilişki bildiren ifadelerle bütün. 6- Oluş, gelip geçiş, değişme vesüreklilik, 7- Dönüşü olmayan bir doğrultuda gitme. Bu sözlük anlamlarınınyanında terim olarak zaman, şöyle tanımlanmaktadır: "... Zaman, akan birakarsu veya üzerinde ilerlediğimiz bir deniz gibidir..."41 Bütün bu tanımlardagörülen ortak yön, zamanın ölçülebilir bir süre, bir hareket ve- bir bütün olmaözelliğine sahip olduğudur.

Burada yeri gelmişken bir konuyu kavram bazında incelemenin öneminede kısaca işaret etmek istiyoruz: Kavram analizi, çok önemli ve ilginç pek çoksoruya, verilen uygun ve isabetli cevabı düşünme fırsatı sağlar; özel konularınkavramlarının anlaşılmasına imkan verir. Ayrıca geniş anlamda eğitimdekullanılan kavram analizi, insanların iletişim ve anlaşmalarını sağlar. Kısacakavram analizi; düşünmenin iskeletini verir,42 dolayısıyla, bilimsel düşünceninhem temelini oluşturur ve hem de ilerlemesini sağlar.

Kavram analizinin ne olduğunu daha iyi anlayabilmek için konumuzlailgili şu örneği vermeyi uygun görüyoruz: "Zaman nedir?" sorusu sorulduğunda,hemen, rahat bir şekilde zaman üzerine şöyle cevap verilebilir: Zaman, birbiripeşisıra olup giden şeylerin meydana gelmelerinin sürecidir. Biz, zamanı ifadeiçin saatleri veya güneşi kullanırız. Yine zamanın nehir gibi akıp giden şeyolduğu söylenebilir. Bütün bu tanımlamalara rağmen zaman kavramı vuzuha veizaha muhtaç olarak kalmaktadır. Bundan dolayı bu araştırmada amacımız,zaman kavramının genel olarak felsefede, özel olarak İslam düşüncesinde İhvan-ıSafa, İbn Sina ve Gazaîî'de kazandığı anlamlan izah ederek vuzuha kavuşturmakolacaktır.

4 0 T. J. De Böer, " Z a m a n " , / A . ( M E B ) , c. 13, İstanbul-1986, s. 460.41 J. J. C. Smart, " Space". The Encyclopedia ofPhlosophy, (Ed. P. Edwards). Vol. 8.

London- 1967. s. 126.4 : John Wilson. Thinking With Concepts. Cambridge-1963. s. VII-IX.

FELSEFE DÜNYASI, SAYI: 25 YAZ 1997 53

Page 3: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

Kâzım SAWKAVAK

Olayları nitelemede en çok baş vurulan kavram, zaman kavramıdır. Bukavramın, geleceğe yönelik anlamının yanında geçmişle de bir bağlantısı vardır.Bu bağlantıyı kurmak da biraz zorunlu görünmektedir. Çünkü geçmiş olarakzaman fikrinin, halden ve gelecekten maziye doğru geri götürülmesiyle değişenolaylar çerçevesinde nasıl oluştuğu daha kolay anlaşılabilir. Bu bağlamdazamanın olan olayların anlaşılmasını ve algılanmasını sağlayan kavram olduğunusöylemek mümkün olur.

Yukarıda geçen tanımlarda da vurgulandığı gibi zaman, harekete bağlıdırve ondan ayrı değildir, o, sürekli değiştirilemez bir yönde ileri gitmektedir.Zaman da hareket gibi. önce ve sonra bağlantısı içinde bilinir ve devam eden birnicelikler serisinde ifade edilebilmektedir.43 Bu tanımların dışında da zamankavramını belirleyen bir çok tanım daha vardır. Bunlar arasında özelliklezamanın dil bilimi (h'nguistik) bağlamında tanımlanması: ayrıca zamanın süre,müddet bağlantısı içerisinde tarif edilmesi de. zamanla ilgili işaret edilmesigereken hususlardandır.

Bu kavramsal izahtan sonra, İslam düşünürlerinin zamanı nasılanladıklarını ortaya 'koymaya ve tahlilini yapmaya çalışacağız. Ancak İslamdüşünürlerinin zaman hakkındaki görüşlerini açıklamaya geçmeden önce zamankavramım nitelemek için Arapça'da kullanılan bazı terimleri belirtmek istiyoruz:Dehr, vakt, hîn, müddet, ân, ezel, ebed, bağteten (birdenbire) ve defaten (birçırpıda).44 Bütün bu terimler, zamanı bir şekilde nitelemekte, ona işaretetmektedirler.

4 5 A. R. Lacy,.4 Dictionary of Philosophy, London- 1991. s. 229; M. Saeed Sheikh. ADictionary of Muslim Philosophy, Lahore- 1976. s. 60.

4 4 Burada, zamanı niteleyen bu terimlerin tanımlarını kısaca vermek istiyoruz, şöyleki;Dehr: Dehr. evrenin varlığının başlangıcından sona erişine kadar geçen süreyedenir.Vakt; Bilinen zamandan bir nıikdar olup, zamanın şu andaki var olan kısmınadenir. Bazıları ise vakti, geçmiş hakkında kullanmaktadır.Hîn (HîneV. Bu kavram, bütün zamanlar için kullanılır. Uzun veya kısa olabilir.Süre anlamına geldiği gibi, zamandan bir vakit anlamına da gelir.Müddet: Zaman ve mekandan son olana denir. Zaman ve mekan boyutunu kapsar.Bazıları mutlak zamana da müddet derler.Ân: Kendi?' "ie zaman ve mekan açısından geçmiş ve geleceğin ortak olduğudüşünüler çuvdir. Kişinin içinde olduğu vakittir.Ebcd: Gelecek yönünde, sonsuzca takdir edilen zamanlarda varlığın devamıdır.Ezel: Geçmiş yönünde, sonsuzca takdir edilen zamanlarda varlığın devamıdır.

FELSEFE DÜNYASI, SAYI: 25 YAZ 1997 54

Page 4: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

İHVAN-I SAFA, İBN SİNA ve GAZALİMDE ZAMAN ANLAYIŞI

Bundan sonraki sayfalarda genelde İslam düşüncesinde, özelde ağırlıklıolarak îhvân-ı Safa, İbn Sina ve GazalFdeki zaman kavTamıhı ve anlayışını izahetmeye çalışacağız. Bu bağlamda ele alacağımız ilk soru, zaman nedir? Sorusuolacaktır. Daha sonra sırasnla zamanın; hareketle, mekanla, değişmeyle ve ân ileilişkisi nedir? soruları ele alınacaktır. Son olarak da zamanın yaratmayla olanilgisi üzerinde durulacak ve sonlu mu, sonsuz mu olduğu tartışılacaktır.

Zaman* m Neliği Meselesi

İlkçağ filozoflarından bugüne, her düşünen insanın felsefî cevap bulmayaçalıştığı "saman nedir?" sorusuna öncelikle zamanın gerçek olup olmadığıylailgili cevap aranmıştır. Presokratiklerde fazla üzerinde durulmayan 4 5 zaman-kavramı üzerinde sistemli olarak en çok Aristo durmuştur. O, zamanı hareketleizah ederken onun aynı zamanda gerçek olduğunu da kabul etmektedir. Kuşkusuzfelsefede zamanın gerçek olmadığını savunan pek çok düşünür ve bilim adamı daolmuştur. Nitekim bunlara düşünce tarihinde septikleri örnek verebiliriz.

Zamanın gerçek olup olmadığını İslam düşüncesinde bir çok filozofunyanında İ. Safa ve İ. Sina gibi filozoflar da eserlerinde tartışmışlardır. Zamanınıgerçek olduğu konusunda İ. Sina, Aristo gibi düşünür. İ. Safa ise risalelerinde butartışmaları söz konusu eder ve bu konuda şu değerlendirmeyi yapar: "...Süreklitekrar eden gece ve gündüzü düşünenin ruhunda formu meydana gelen seneler,aylar, günler ve saatler hariç zaman bir şey değildir..."46 Bu ifadelerdenanlaşılacağı gibi onlar da zamanın yaşanan bir gerçeklik olduğunu kabuletmektedirler.

Zamanın gerçek olup olmadığı konusu günümüz Batı düşüncesinde de birtartışma konusudur. Çağdaş düşünürlerden J. E. Mc Taggart zamanın gerçek dışıolduğunu savunmaktadır.47 Taggart; bütün dinlerin ve felsefelerin hatta moderndüşünürler olarak nitelediği Spinoza, Kant ve Hegei'in dahi zamanın gerçek dışıolduğunu kabul ettiklerini48 söylemektedir. Diğer taraftan zamanın gerçekolduğunu savunanlar işe zamanın gerçekliğini geçmiş, gelecek ve şimdi formlan

Bu kavramlar için bkz.: İbrahenı eî- 'Atî, ez- Zaman fil- Fikri'I- ïslamî, Beyrut-.1993, s. 50-54.

45 S. Samburskv and S. Pines, The Concept of Time in Late Neplatonism, Jerusalem-1971, s. 9.; '

461 Sa&, Resâit, c. II, s. 18.47 D. H. Mellor, Real Time, Cambridge-1981, s. 4 - | s48 S. M E. Mc Taggart. "Time'". The Philosophy of Time (ed. R. M. Gale), London-

1968, s. 86.

FELSEFE DÜNYASI, SAYI: 25 YAZ 1997 55

Page 5: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

Kâzım SARIKAVAK

bazında değerlendirirler. Mesela onıara göre olayların ve nesnelerin izaht zamanve mekan içinde yapılır.49

Zaman; sadece genel felsefede değil, İslâm felsefesinde de , önemlikavTamlardan biridir. Nitekim. Kindî'den İ. Rüşde, Fahreddin Razî'den M. İbn-iArabî ve İhvân-ı Safa'ya, Mutezileden Eş'arî'ye kadar pekçok filozof, bilgin,mutasavvıf ve kelama bu kavramla ilgili çeşitli görüş ve düşünceler ilerisürmüştür.

İ. Safa zamanı tabiat bilimleri içinde değerlendirir0. "Zaman nedir?"sorusuna İhvân'm verdiği cevap şöyledir? "..Zaman, feleğin (gök küresinin)hareketlerinin sayısı ve gece ile gündüzün tekrarıdır..."51. Bu tanımla İhvân'mzamanı doğrudan doğruya hareketle ilişkisi içinde ele aldığı görülmektedir. Butanımla onlar, zamanın, gök küresinin hareketinin sayısını bildirdiği gibi, gece îlegündüzün tekrar olduğunun bilinmesini de sağladığını ifadeye çalışmaktadırlar.AyrıcâTbu tanım bize Aristo'nun "zaman nedir?" sorusuna verdiği cevabıhatırlatmaktadır. Şöyle ki, Aristo bu soruya "... Zaman, öncelik ve sonralığa görehareketin sayısıdır...'"2 şeklinde cevap vermekteydi. Görüldüğü gibi, İhvanınzaman tanımı, Aristo'nun tanımıyla, zamanın hareketle olan ilişkisi açısındanbüyük bir benzerlik, hatta aynilik içindedir. Yalnız Aristo'dan fazla olarak İ.Safa, zamanın gök küresinin hareketiyle gece ile gündüzün bilinmesineyaradığına işaret eder. Aslında İ. Safä"nm bu görüşünde Platon'un etkisinigörmek mümkündür. Zira o, göklerle zamanın birlikte yaratıldığını ve birlikteyok olacaklarını ifade eder3.

İslam düşüncesinde Aristo'nun bu zaman nitelemesine İhvân'dan dahaaçık ve güçlü bir şekilde katılan İ. Sina'dır. Nitekim ona göre, zaman, "öncelik

* p . H. Melior, a. g. e., s. 13.M İhvân-ı, Resell, c. 1, Beyrut- Tarihsiz, s. 270 (t. Sina da zamanı tabiat bilimleri

içinde görür. Zamanı tabiat bilimleri içinde görme fikri ise Aristo'yadayanmaktadır. İ. Sina'nın bu konudaki görüşleri için bkz.? t. Sina, Tis'a Resail,İstanbul-1298, s. 74-76)

^İhvan, a.g.&, c. III, s. 356 ve 357."Aristoteles, Physivis (ed. Jonathan Barnes), New Jersey-1985, Vol. 1, s. 373.

Platon, Collected Dialogues of Plato <ed. E. Hamilton Huntington Cairns, içindeTimaeus Dialogu), Princeton UP- 1961. s. 1166-1167 (Platon, Tİmaeus dialogundazaman ve gök ilişkisini şöyle izah eder: Gök yaratılmadan önce yıllar, aylar, gecelerve günler yoktu: ancak o, göğü yarattığında hem bunları, hem de zamanın geçmişve gelecek şeklinde nitelenen bütün çeşitlerini yarattı, zaman ve gök aynı andavarlık kazandılar. Bundan dolayı, yani her ikisi birlikte yaratıldığı için yokolmalansözkonusu olduğunda da birlikte yok olacaklardır... )

DÜNYASI, SAYI: 25 YAZ 1997 56

Page 6: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

HVAN-I SAFA, ÎBN SİNA ve GAZALÎ'DE ZAMAN ANLAYIŞI

ve sonrahktaki hareketin ölçüsüdür...". SA İ. Sına, zamanın ne olduğu sorusunaAristo gibi cevap verir. Ancak burada ondan farklı bir ayrıntıyı o, özelliklevurgular Bu özellik gerek en-Necât'da ve gerekse Tis'a Resâil'de îbn Sina'nınzaman'dan devamlı "ölçü"" olarak bahsetmesidir. Aristo ise zaman'dan bazan"sayı", bazan da "ölçü'" olarak söz etmektedir. Hatta bazan her iki kavramızaman için birlikte kullanmaktadır. Fakat yine de Meşşâîler, zamanın ne olduğusorusuna Aristo'nun cevabına benzer cevaplar vermişlerdir. İşte bunun bir başkaörneği de Kindî'dir.

Kindî de zamanın ne olduğu sorusuna zamanın nasıl bilinebileceğiniaçıklayarak cevap vermektedir. Bunu da öncelik-sonralık ilişkisinebağlamaktadır: "...Zaman da hareketle vardır; hareket ise bir değişimdir.Değişim de değişenin değişme sürecini gösteren sayıdır. Buna göre hareket,değişenin sürecini sayandır. Zaman, hareketin saydığı (belirlediği) birsüreçtir..."5' diyerek hemen hemen Aristo'nun zaman tanımlarına benzer birtarifle zamanın ne olduğunu izaha çalışmaktadır.

Görüldüğü gibi, zamanın ne olduğunun ortaya konulmasında, sadeceMeşşâîler değil: aynı zamanda İ. Safa, hatta Gazali bile, -çünkü o. bir çokkonuda olduğu gibi. zamanın sonsuzluğu meselesinde de Aristo ve Aristocularıkıyasıya eleştirir- Aristo'nun tanımından yararlanır. Gazali "...zaman, öncelik vesonrahk yönünden işaretlenen hareketin ölçüsüdür...""6 diyerek Aristo ve onutakip edenlerin zamanın ne olduğu sorusuna verdiği cevaba katılmaktadır,

Gazalî, "zaman nedir?" sorusuna daha ayrıntılı cevap arar. Onun bucevaplarından birisi şöyledir: "...Mesela biz, 'Allah vardı, alem yoktu'dediğimizde, burada geçmiş (mazi) ifadesi kullanmış oluruz. Burada ifade edilenmazinin kendisi, zamandır. Bu ise zorunlu olarak âlemden önce âlemin varlığagelmesine dek zamanın geçtiğini ifade etmektedir..."'7 Gazalî burada ve yukarıdageçen zaman tanımında bir endişesini ileri sürmekte ve yanlış anlaşılmaktankorkmaktadır; çünkü o, zamanın ne olduğunun insanlara daha anlaşılır şekildeanlatabilmenin gayreti içindedir. Gazalî vehmi bir varlık olarak gördüğünden,onun ancak öncelik ve sonralıkla varlığı bilebileceğini söylemektedir. Böylelikle"önce" anlamaya ve bilgiye de kapı açtığı anlaşılmaktadır. O, bu konuda şöyleder: "...Vehim, ilk var olanı anlamaktan aciz olduğundan onu: ancak "önce"tâkdin (ölçüsü) ile kavrayabilir. Vehim, önce'den ayrılmaz ve onu kesin var

M İbn Sina, Tis'a Re.wil, s. 10 ve 63.? 5 Kindî, Felsefi Risaleler (çeviri ve inceleme: Mahmul Kaya), İstanbul-1994, s. 18,

59, 84; GeorgeN. Atıyeh.Al- Kindi, Rawalpindi-1966. s. 86.* Gazalî. Miyara V- ihn. Mısır-1329, s. 172."Gazalî. Telıâfiitû % Felasife. Beyrut-1962. s. 66.

FELSEFE DÜNYASI, SAYİ: 25 YAZ 1997 57

Page 7: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

Kâzım SARIKAVAK

olmuş bir şey oîarak görür ki, bu da zamandır."5" Burada Gazafi'nin vehimdenhayali mi. düşünceyi mi kasdettiğine dair bir işaret yok; ancak biz, onun buradakivehimden daha çok hayali kasdettiğini tahmin edebiliriz. Hatta bu görüşünKant* m zamanı zihnin a priori formu olarak görmesini de hatırlatmaktadır,denilebilir. Buna ilaveten Kant"ın kategorilerinden bilmeyi kolaylaştıran öncelik-sonralık unsurlarına yaklaşmaktadır.

Buraya kadar görüşlerini sunduğumuz düşünürlerin tanımlarındananlaşıldığına göre bunlar fiziksel boyutlu bir zaman anlayışı üzerindedurmaktadırlar. "Zaman nedir?" sorusuna cevap arayan t. Safa, İbn Sina veGazali bu soruya, fiziksel zaman anlayışı çerçevesinde cevaplamayaçalışmışlardır: Zira fiziksel zaman, evrendeki oluşum ve değişimlerin meydanagelişini izah için ortaya konmuş bir zaman anlayışıdır. Yalnız, Gazalî'nin"vehinv'i işe karıştırmasını bu fiziksel anlayışı aşmakta bir adım olarak görmekmümkündür.

Fiziksel zaman anlayışını aşma çabalarının İslam felsefesinde devamettiğini görüyoruz. Burada, bu münasebetle Aristo'nun zaman anlayışını eleştirenEbu'l- Bereİcât el- Bağdadî (öl. 1166) ve her ikisini eleştiren Davud-u Kayseri(öl. 1350) * nin görüşlerine kısaca işaret etmek faydalı olacaktır.

el- Bağdadî, zamanın ne olduğunu varlıkla irtibatiandırarak cevaplar.Nitekim o. zaman nedir? sorusuna cevap ararken şunları söylemektedir:"...Zaman, ölçü ile ilgilidir... Zaman, \arlığm ölçüsüdür, hatta zaman,durağanlığı (sükun) bile ölçer..."'59 Bu tanımıyla el- Bağdadî, zamanın varlığınölçüsü olduğunu vurgularken onun ölçü alanını genişletmekte ve daha soyut biralana çekmektedir.

Zamanın ne olduğuna oldukça ilginç bir cevabı da ilk Osmanlı müderrisiDavud-u Kayseri vermektedir. O, zamanı, "... Zaman, varlığın bekasının vedevamının ölçüsüdür..."*0 diyerek tanımlamaktadır. Ayrıca onun "zaman,varlıkların var olmalarının, yaratılmalarının süresinin ölçülmesidir" şeklindekitanımı da önceki tanımının bir açılımı şeklindedir. Bu tanımlar; Davud-uKayserfnin anlayışında zamanın, varlık sahasındaki ilişkilerin ölçülmesine aitolduğu gerçeğini ortaya koyar. Böylece, Davud-u Kayserî'nin kendinden

5* Gazali, a. g. e., s. 67.5 9 Shigeyuki Yoshida. The Ontological Weltanschauung of İslam, Japonya- 1986, s.

62, 64:. Sholomo Pines, Studies İn Abu'l- Berekât al- Bağdadî Physics andMetaphysics, Jerusalem- 1979. s. 267.

' Davud-u Kayseri, er- Resâil (İnceleyen ve neşre hazırlayan: Mehmet Bayrakdar).Kavseri- Î997. s. 168. 170.

FELSEFE DÜNYASI, SAYI: 25 YAZ1997 58

Page 8: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

f HVAN-l SAFA, ÈBN StNA ve GAZALİ'DE ZAMAN ANLAYİŞİ

öncekilerin zaman anlayışlarını aştığını ve dönemine göre oldukça ileri bir zamananlayışına sahip olduğunu söyleme imkanımız olur.

Şimdi "zamanın hareketle ilişkisi nedir?" sorusuna geçebiliriz.

Zaman- Hareket İlişkisi

"Zaman nedir?" sorusuna el- Bağdadî ve Davud-u Kayseri"yi bir tarafabırakırsak Aristo'dan bu yana. hareketle ilişki kurularak cevap verildiğini görmüşbulunuyoruz. Şimdi bu ilişkinin ne şekilde kurulduğuna dair görüşlere bir gözatalım. Acaba zamanla hareket aynı şey midir? Aristo, zamanın mahiyetiüzerinde dururken zamanın hareketle aynı olduğu fikrini benimser görünmüyor.Aristo, zamanla hareketin ayniliğine karşı çıkarken, hareketin çok, zamanın birolduğunu söyler. Ama hareketi idrak edebilmek için onun özne ile yani insanla,daha doğrusu insan zihni ile bağlantısını kurar: değişmenin farkında değilsek,zamanın geçtiğini anlayamayacağımız inancındadır, Aristo, zamanın hareketleilgisini uzaysal büyükiülüğün sürekliliğine dayandırmaktadır. Çünkü o, zamanınsürekliliğini hareketin sürekliliğinden çıkarmaktadır.61

Ele aldığımız müslüman filozoflara gelince; İ. Safa. zamanın hareketleilişkisi bakımından Aristo'dan farklı bir şey söylememiştir. Sadece gök küresininhareketlerinin sayısı olduğunu ilave etmekle yetinmiştir.

Zaman- hareket ilişkisi meselesinde İ. Sina'nın daha açık bir görüşgetirdiği görülmektedir: "...Hareket, zamanın meydana gelmesininilleti(nedeni)dir; şöyle ki. hareket ettiren hareketin nedeni, bu hareket de zamanınnedenidir. Böyle olunca da hareket ettiren zamanın nedenidir..."62 Bu ifadelerdenanlaşılacağı gibi, İbn Sina. zamanın meydana gelmesinde hareketin tek nedenolduğunu açıkça ifade etmektedir. Böyle bir açıklık Aristo'da görülmemektedir.Hatta Aristo'nun "zaman, hareketin sayısı olahberi hareketi, hareket de zamanıgösterir"0 ifadesinden hareketin zamanın sebebi olduğunu çıkarmaktazorlanabiliriz. Hatta tbn Sina, hareketin tanımını yaparken de zamana işaret eder,şöyle ki, "...Hareket, durağan bir cisimde kuvve halinde bulunan fiil haline biranda değil de yavaş yavaş uzaysal çıkışıdır..."64 Bu ifadelerden anlaşılıyor ki, tbnSina: zamanın hareketle olan bağlantısını kurarken süreklilik ve uzaysallık fikrinedayanmaktadır. Bu sürekliliğin yavaş yavaş oluşum sağladığı anlaşılmaktadır. Bu

6 1 W. D. Ross. Aristoteles (Çeviren ve Yayına hazırlayan: Ahmet Arslan). İzmir- 1993,s. 12.

6 2 t b n Sina, 7?« a Resâil. s. 12.M Aristoteles, a. g. e., s. 373.6 4 İbn Sina. en- Secât. Mısır- 1331. s. 169: tbn Sina .Tis a Resâil. s.63.

FELSEFE DÜNYASI. SAYI: 25 YAZ 1997 59

Page 9: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

Kâzım SARIKAVAK

noktada da onun Aristo dan farklı düşünmediği söylenebilir. Dikkat edilirse busürekliliğin fiile geçişle gerçekleşen hareketin zamanda gerçekleştiği ve İbnSina'nın zamanla hareketin ilişkisini böylece kurduğu açığa çıkar.

Zamanla hareket arasındaki ilişkiye sık sık değinen İbn Sina. zamanınanlaşılmasının harekete bağlı olduğunu, onunla tasavvur edilmeye başlandığınısöyler: "'...Zaman; ancak hareket ile tasavvur olunur. Hareket hissedilmezsezaman da hissedilmez..."65 İbn Sina da Aristo gibi zamanın hissedilmesinihareketin hissedilmesine, yani insan şuuruna bağlamaktadır. Buna da "Ashab-ıKehf ' hadisesini misal göstermektedir. Bilindiği gibi. yüz yıllarca uyuyan Ashab-ı Kehf, uyandıktan sonra yakınlarındaki kasabaya vardıklarında aradan geçenzamanın, farkında olmadıklarını kasaba ahalisiyle yaptıkları konuşmalarneticesinde öğrenmişlerdir. İbn Sina. bu olaya dikkat çekerek, hareketin vezamanın; ancak insan idraki ile bilinebileceğini anlatmak istemiştir.

Gazaiî de zaman-hareket ilişkisini zamanm ne olduğu sorusuna verdiğicevapta ifade etmişti. Zira o. "zamanın öncelik ve sonralık yönünden hareketinölçüsü" olduğunu söylemişti. Bunun yanında Gazaiî. zaman- hareket ilişkisini birbaşka açıdan: zamanın boyut olma özelliğini ortaya koyarak belirtir. O. bukonuda mekanı bosutla zamanı boyutu karşılaştırarak ilişkiyi ifade eder. "...Mekanı boyut cisme, zamanı boyut ise harekete bağlıdır. Aynen cisminçaplarının uzaması gibi, zamanı boyut da hareketin uzamasıdır.. Vehim, zamanıbo\"utu önce ve sonraya bölünebilen olarak hayal etmeye ve ölçmeye başlar..."0A

Görülüyor ki, Gazaiî. mekanı boyutla zamanı boyutu dikkatli bir şekildeayırırken, zamanı boyutu harekete izafe ediyor, zamanın hareketle ilişkisini,zamanı boyutta, hareketin uzaması ile izah ediyor. Gazaiî, bir adım daha ilerigiderek "hayal veya "vehinr'i işe karıştırıyor: fiziksel bir hareketin kavranmasınıvehmin "öncelik" ve "sonrahk"a zamanı boyutu bölmesi ile izah ediyor. Böyle birizah tarzı, öyle görünüyor ki, kendisinden öncekilerce kullanılmamaktadır. Bu daonun farklı ve özgün bir yanını göstermektedir. Şunu da ifade etmekmümkündür: Gazaîî böylelikle metafiziğe daha geniş ve farklı bir kapı açıyorgibidir.

Bütün bu izahlardan anlaşılacağı gibi, İslam filozofları zaman- hareketilişkisi konusunda farklı farklı anlayışların sahipleridir. Hatta yer yer kendiorijinal düşüncelerini de ortaya koymuşlardır. Şimdi de zamanm mekanla ilişkisinedir, onu tesbit etmeye çalışalım.

6 5 İbn Sina. en- S'ecât, s. 189; S. Hüseyin Nasr, islam Kozmoloji Öğretilerine Giriş(çev. N. Şişman). İstanbul- 1985. s. 251. İbrahim el- Âti. a. g. e., s.95.

M Gazaiî, Tehaflit.... s. 67-68.

FELSEFEDÜNYASI,SAY1:25YAZ1997 «)

Page 10: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

tHVAN-I SAFA, İBN SİNA veGAZALİ'DE ZAMAN ANLAYIŞI

Zaman- Mekan İlişkisi

Zamanın bağlantı içerisinde olduğu önemli bir kavram da, mekandır. Zirazaman gibi, mekan da insanın ilk düşündüğü kavramlardan biridir. Kavramolarak mekan, bütün varolanların içinde bulunduğu şeydir. Ayrıca sonsuz büyükkap, sınırsız ortam; en, boy, derinlik gibi üç boyuta sahip olan hacime de mekandenmektedir. Genelde uzay olarak tanınan mekanı insanlar başlangıçtanberi"...bütün esiri kaplayan şey veya bir çeşit kap olarak..."67 düşünmüşlerdir.

Aristo gibi İ. Safa, İ. Sina ve Gazali de zamanla birlikte mekanı da tabiatbilimleri içinde68 değerlendirirler. Aristo, mekanı "mekan, kuşatan cisimlekuşatılan yani yer değiştirme hareketi ile hareket kazanan cismin sınırıdır..."69

diye tanımlamaktadır. Ayrıca Aristo, yine hareket, mekan, zaman ilişkisine şöyleişaret eder: "...Mekan, boşluk ve zaman, hareketin gerekli şartlan olarakdüşünülürler..."'70 Burada Aristo, hareketin meydana gelmesinin şartlan olarakzaman, mekan ve boşluğun gerekli olduğunu söyleyerek bu kavramlar arasındakiilişkiye de dikkat çekmiş olmaktadır.

Mekan, zamanın söz konusu edildiği her durumda hatırlanan, hatırdatutulması gereken bir kavramdır. İ. Safa, mekanı, '...mekanlaşanın bulunduğuher yerdir, yani cismin sınırlarıdır."71 diye tanımlamaktadır. İ. Safa, mckan-zanıan ilişkisinde mekanı, cisimle birlikte olan cismin niteliklerinden bir nitelik72

olarak görürken zamanı ise, ruhun güçleri tarafından nefse işlenmiş saf bir şekil,soyut bir kavram73 olarak nitelemektedir. Buna göre onlar, zamanı ruha işlenmişsaf, soyut bir kavram olarak görürlerken, mekanı cismin bir niteliği şeklindegörmeleri önemli bir farktır. Çünkü Aristo'da zamanın, ruhun güçleri tarafındanruha işlenmesiyle ilgili bir ifadeye rastlanmamaktadır. Böylece İ. Safa, zamanıharekete irca etmekten sakınmaya çalışmaktadır. Risalelere bakıldığında, onlarzaman, mekan ve hareketi daha çok kozmolojik açıdan ele aldıkları müşahedeedilmektedir.

67 i. i. Smart, "Space", The Encyclopedia of Philosophy (ed. P. Edwards). Vol. 7.London-1967, s. 506.

6 S İ. Safa, Resâil. c. 1. s. 266-272: İ. Sina, en- Necât, s. 201: Gazali, Mi var..., s. 170vd.

6 9 Aristoteles. Physics, Vol.1, s. 361: Süleyman Hayri Bolay, Aristo Metafiziği ileGazzalî Metafiziğinin Karşılaştırılması, İstanbul- 1980, s. 96.

7 0 Aristoteles, Physics, Vol. 1, s. 342.l\ İhvan, a. g. e..'e III. s. 387.7 İhvan. a. g. e., c. III. s. 387.

3 Nasr. İslam Kozmoloji.... s. 74.

FELSEFE DÜNYASI, SAYİ: 25 YAZ 1997 61

Page 11: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

Kâzım SARIKAVAK

İ Sina'ya gelince: o, mekanı kapsayan ve kapsanan açısından tanımlar.Bu tanım Aristo'nun tanımına çok benzeyen bir tanımdır. O. ayrıca gerçek-gerçek olmayan diye iki çeşit mekandan söz eder: "...Gerçek mekan, kapsananınsonuna değen kapsayanin sonudur. Gerçek olmayan mekan ise, kapsayancisimdir..." Bu ayırım da Aristo'nunkinden farklı sayılmaz. Bunların yanında o,mekanı "...kapsanan cismin dış yüzeyine kapsayan cismin değen iç yüzeyidir..."75

şeklinde ifadelendirir. Burada mekanın zamanla ilgisi mekandaki hareketingerçekleşmesi açısından ele alınmış görünmektedir.

Gazait de mekanı aynen İbn Sina gibi tanımlar: "Mekan, kapsanancismin dış yüzeyine değen kapsayan cevherin iç yüzeyidir"76 Bu tanım daAristo'nun ve İbn Sina'nın tanımından farklı değildir. Fiiozoflan şiddetle tenkideden Gazali, bu konuda onlara tabi olmuş gibidir.

Zaman- mekan ilişkisini ise Gaza!?, daha çok boyut açısındandeğerlendirir. Yukarıda da zaman açısından işaret edildiği gibi. o, mekanı boyutucisme, zamanı boyutu ise harekete bağlar ve her iki boyutun anlaşılmasını vehimsayesinde mümkün görür: "...Vehim, zamanı boyutu önce ve sonraya bölünebilenolarak hayal etmeye ve ölçmeye başlır, mekanî boyutu ise üst ve alta bölünenolarak düşünür..."77 Görüldüğü gibi, Gazalinin zaman- mekan ilişkisini izahıgerek İ. Sina'dan ve gerekse İ. Safa'dan farklıdır. Onlar, bu ilişkide sadecefiziksel ve kozmolojik özelliğe ağırlık verirken, Gazatî, gerek zamanın ve gereksemekanın anlaşılmasında vehmin rolünü ön plana çıkarmıştır. Ayrıca vehmezamanı ve mekanı anlama ve bilme gücü vermiştir. Böylece vehmin zaman,hareket ve değişme hakkında bilgi kaynağı olabileceğini İşaret etmiş olmaktadır.Bu da Gazalî'nin öncekilerden farklı bir adım attığının belirtisidir.

Zaman- mekan ilişkisine böylece temas ettikten sonra zamanın izahınayönelik bir başka soruya geçebiliriz. Cevabını arayaacğımız bu soru, "zamanındeğişmeyle ilişkisi nedir?" sorusudur.

Zaman- Değişme İlişkisi

İlkçağ'dan bugüne değişme, önemli felsefî problemlerden biri olmuştur.Değişmenin zamanla ilişkisi ise. özellikle değişmenin sürekliliği ve süreksizliği

4 İbn Sina, en- Necat, s. 201.5 İbn Sina, Tis'a Resell s. 64.

]* Gazali. A/r'Wi-.... s. J72.Gazali s. 66.

FELSEFE DÜNYASI, SAYI: 25 YAZ 1997 62

Page 12: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

İHVAN-Î SAFA, tBN SİNA ve G AZALl'DE ZAMAN ANLAYIŞI

açısındandır. Kavram olarak ise, değişme "...bizim kendi deneyim ve duyusalyönümüzün en belirgin taraflarından biri..."178 olarak tanımlanmaktadır.

Aristo, değişmeyi bir problem olarak sistemli bir şekilde ele almıştır. Onagöre değişme sonsuzdur ve evrenin zorunlu bir olgusuna karşılık gelir. Ancakondan önce Herakleitos, değişmeyi felsefesinin temeli yapmıştır. O. "...Güneş hergün yenidir..."79 derken evrendeki her şeyin sürekli değiştiğine, yenilendiğineişaret etmiştir. Hatta ona göre zaman da sürekli bir oluş, evrendeki sürekli birdeğişmedir. Aristo ise, değişme- zaman bağlantısı üzerinde durarak şöyle der:"Düşüncelerimiz değişmedikçe yahut bunların değiştiklerini farketmediğimiztakdirde, zamanın geçtiğini de anlayamayız... Ânlar değişmese yahut hep aynıkalsaydı zaman da olmayacaktı. Değişmeleri duyumlamadıkça, zamanın dafarkına varamayız."80 Buradan anlaşılacağı gibi Aristo, zamanın anlaşılmasınındeğişmeye bağlı olduğunu belirtmektedir.

İ. Safa, değişmenin cisimler dünyasında olduğuna Risalelerinin muhtelifyerlerinde1*' işaret ederler. Onlar değişmeyi ise. kısaca "...değişme, nitelenendekiniteliklerin değişmesidir..."82 diye tarif etmektedirler. Bunun yanında İ. Safa'nmzaman- değişme ilişkisine zaman-hareket çerçevesinde baktıkları dagörülmektedir. Zira onlar, hareketin ne olduğunu açıklarken, değişmeye dedolaylı olarak işaret etmektedirler. Bu konudaki ifadeleri şöyledir: "Bil ki,hareket iki çeşittir; ruhanî ve cismanî Cismanî hareket ise altı çeşittir: Oluş-bozuluş, fazlalık-eksiklik, değişme ve nakil..."85 Bu ifadelerden anlaşılacağı üzereonlar, değişmeyi hareketin gerçekleşmesine bağlamaktadırlar. Yani değişme,hareketin gerçekleşmesini sağlayan durumlardan biridir.

İ. Sina, zaman- değişme ilişkisini hareketle bağlantılı bir şekilde izaheder. nitekim o, hareket- zaman ilişkisini açıklarken de belirtildiği gibi hareketi"...Cisimdeki durumun yavaş yavaş değişerek bir başka şey olmayayönelmesidir..."!4 şeklinde tanımlar. İ. Sina'nın, burada hareketten kasdettiğişeyin değişme olduğunu açıkça görülmektedir. İ. Sina, bu tanımın dışındaharekete izafe ettiği diğer bir kısım tanımlarda da hareketi değişme olarakgörmektedir. Değişme olarak nitelenen hareketin ve tedrici bir şekilde cisimde

: s Milic Capek, "Change" , The Encyclopedia..., vol. 2, s. 75.7 9 Joseph Owens, A History of Ancient Western Philosophy, New York-1959, s. 488 0 Teoman Duralı. "Aristoteles'in Kategorilerinde, Fizik'i ile Metafizik'inde Değişme

ve Zaman Sorunları", Felsefe Arkivi, S. 26, İstanbul- 1987, s. 104.8 1 İ . Safa. a. g. e., c.H, s. 54 yd, 70, 88.* : İ. Safa. a. g. c . c. II. s. 13.8 3 İ. Safa. a. g. e., c. III. s. 322.S 4 İbn Sina. en- Xecâr s. 169. ;

FELSEFE DÜNYASI, SAYI: 25 YAZ 1997 63

Page 13: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

Kâzım SARIKAVAK

meydana gelen tahawülün zamanda meydana geldiği, dolayısıyla zamanındeğişmeyle ilgisi ortaya çıkmaktadır.

Gazalî"nin zaman-değişme ilişkisi konusundaki düşüncesini öğrenebilmekiçin. onun. öncelikle değişmeden neyi anladığına bakmak gerekir. O. değişmeyiaynen harekette olduğu gibi bir şeyin güç halinden fiil haline geçmesi olaraktanımlar. O. bir başka ifadeyle de "varlıkta bir şeyin, bir halden başka bir halegeçmesi"8" şeklinde tarif eder. Burada söz konusu edilen bir şeyi, bir durumdanbir başka duruma geçişinin bir süreçte, yani bir zaman içerisinde olmasıdır.

Zaman- değişme- ilişkisi çerçevesinde burada görüşlerinin bir kısmım sözkonusu ettiğimiz İslam düşünürlerinin değişmeyi daha çok hareketin bir altkonusu veya problemi şeklinde ele aldıkları görülmektedir. Ancak hareketledeğişme aynı şey midir? bu soruya her iki kavramın tanımlarına bakarak cevapverilebilir. Bu cevap da aynı olmadığı şeklinde menfî bir cevap olacaktır. Çünkü,harekette daha çok bir hareket ettirici söz konusu olduğu halda, değişme, bizzatvarlığın kendisinde, özünde meydana gelmektedir. Hareketin meydana gelmesiiçin bir müdahaleciye, bir sebebe ihtiyacı olduğu halde, değişmede böyle bir şeysöz konusu değildir. Zira değişme, hareketin sonucu olarak varlığın kendisindebir netice şeklinde meydana geiir. Ancak hem hareketin ve hem de değişmeninzaman içinde meydana geldiği unutulmamalıdır. Zira, zaman onlarınanlaşılmasının ölçütüdür.

Zaman- değişme ilişkisi konusunda verdiğimiz bu izahattan sonra dazaman- ân ilişkisi nedir? sorusuna cevap bulmaya çalışalım. Zira, zaman-ânİlkçağ'dan beri hemen bütün düşünürlerin, özellikle de İslam düşünürlerininüzerinde görüş beyan ettiği önemli bir konudur.

Zaman- An ilişkisi

Felsefede zaman problemi söz konusu olduğunda onun izahı veanlaşılmasında en önemli kavramlardan biri de ân'dır. Bir kısım filozoflara göreân, zamandan bir cüzdür. Bir kısım filozoflara göre ise ân, zaman değil: ancakzamanın anlaşılmasını kolaylaştıran bir kavramdır.

Presokratik filozoflardan bugüne bir çok filozof zaman-ân ilişkisiyleilgilenmişlerdir. Bunlardan Parmenides"in görüşlerini de belirten Zenon'unzaman- ân ilişkisi konusunda görüşleri vardır. Ona göre: "...zaman kavramıbölünmeyen ânlardan veya atomik ânlardan ibarettir../*6 Şu halde onunnazarında zaman: bölünmeven. sürekli olan atomik ânlardır.

^ S. Hiiyri Bolay. a. g. c s. 202."'' Joseph Owens, a. g. e.. s. 86.

FELSEFE DÜNYASI, SAYI: 25 YAZ 1997 64

Page 14: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

İHVAN-I SAFA, İBN SÎNA ve G AZALt'DE ZAMAN ANLAYIŞI

Zaman-ân ilişkisi konusunda düzenli ve sağlam fikri Aristo'dagörmekteyik. O, "... biz zamanın geçmekte olduğunu söylerken, bir şeyindiğerinden farklı olduğunu; ancak arada bir üçüncü bir şeyin de olduğunusöyleriz. Bu üçüncü şey ândır. Ân'la sınırlanan şeyin zaman olduğudüşünülmektedir... Önce ve sonrayı içine alan zamanı, ân belirler... Zaman, ân'ladevam ettirilir ve ân'da bölünür..."87 diyerek zaman-ân bağlantısını gayet açık birşekilde ortaya koymuştur. Aristo'ya göre ân'm zaman olmadığı anlaşılmaktadır,öyleyse nedir? Bu soruya o, şöyle cevap verir: "...Ân, zamanın bağıdır, şöyle kio, geçmiş ile gelecek zamanı bağlar ve o, zamanın sınırıdır, yani birininbaşlangıcı diğerinin sonudur."88 Bu ifadeye göre, bir bağ, bir sınır olan ân, zamanolmamakla beraber zamandadır.

İslam düşüncesinde zaman-ân ilişkisi konusunda ilk Meşşaî filozofuKîndî fikir beyan etmektedir: "...Bizim bilincimizde ân, geçmişi geleceğebağlar..."89 buradan anlaşılacağı üzere Kindî de ân'ı geçmişle geleceği birbirinebağlayan şey olarak görür. Kindî'nin burada Aristo'dan farklı olarak bubağlantıda bilinci açıkça zikrettiği ve bunun bilinçte yapıldığını ifade ettiğimüşahede edilmektedir.

Zaman-ân ilişkisi konusuna Ebu'l- Berekât el- Bağdadî ise çok farklı biraçıdan izah getirir. Şöyle ki, "Geçmiş ve gelecek diye ikiye ayrılan ân da bir çeşitzamandır..."90 derken ân'm geçmiş ve gelecek yönünün bulunduğuna işaret eder.Ayrıca bu ân'm gerçek zaman olmadığını; ancak bir bakıma zaman olduğunuvurgular. Sonra o. ân'ın zamanla varlık arasındaki irtibatı sağladığını ise, "\..ân,zamanla varlık arasında bulunmaktadır. Zamanla var olanlar, ân aracılığıylatemasa geçer... " 9 1 diyerek belirtir.

İhyan-ı Safa'nın zaman-ân ilişkisi konusunda açık beyanları olmadığıiçin, onların bu konudaki düşüncelerini zaman tanınılan çerçevesinde düşünmekgerekmektedir.

Zaman-ân ilişkisine İ. Sina'nın yaklaşımı ise oldukça ilginçtir. Zira o,hem Aristo'dan hem de el-Bağdadî'den farklı bir ân anlayışına sahiptir. Zira,onlar ân'ı zaman olarak görmezlerken; İ. Sina, "...Zaman'da olan şey'de ân,başlangıç; geçmiş ve gelecek ise o, zamanın cüzüdür..."92 diyerek ân'ı zamanolarak; zamanın bir parçası olarak görmektedir. Onun ân'ı zaman olarak

8 7 Aristoteles, a. g. e., Vol. 1, s. 371-372; Teoman Duralı, a. g. m., s. 103.8 8 Aristoteles, a. g. e., Vol. 1, s. 375.8 9 George N. Aüyeh, a. g. e., s.86.90 Shigeyuki Voshida, a. g. e., s. 63 .91 Shigeyuki Yoshida. a. g. e., s. 63 .9 2 İ. Siıia, Tis a Retail, s. 11: Ayrıca bkz: İbrahim el- Âti, a. g: e., s. 99,

FELSEFE DÜNYASI, SAYI: 25 YAZ 1997 65

Page 15: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

Kâzım SARIKAVAK.

gördüğüne ve bu anlamda zamanla olan doğrudan ilişkisine onun "...zamanınbölünebilmesi, zihinde kendisi için sonlar (nihayetler) düşünülerek (vehmedilerek)mümkün olur. Bu zihinde düşünülen sonlan ise biz, ân'iar olarak adlandırırız...Zamanda ân'm oluşu bir'in sayıda oluşu gibidir..."93 sözleri gayet açık olarakdelâlet etmektedir. Görüldüğü gibi İ. Sina â n ı hem zaman olarak görmekte hemde zamanın zihinde bölünebilmesinin bir işareti olarak görmektedir;

Gazalî'ye gelince, o da zaman-ân ilişkisi konusunda t. Sina'ya benzergörüşlere sahiptir. Nitekim o da ân'ı "ân. zaman cihetinden kendisinde geçmiş vegeleceğin ortak olduğu şeydir..."94 diyerek tarif eder. Geçmiş ve gelecek zamanınortak kavramı olan ân'm vehimle bağlantısını kurarak onun zaman olduğunubelirtir: "...Vehimden çok küçük bir zaman olan ân, kendi cinsinden hakiki ân'abitişiktir..."95 Burada görüldüğü gibi Gazalî. zihindeki ân'm gerçek zaman olanolduğunu belirtmektedir. Öyle anlaşılıyor ki Gazalî, burada fîlozoflann objektifzamanına karşı psikolojik zamanı benimsemektedir. Bu zaman, süreksiz vefasılalı arazlardan meydana gelen atomik bir zamandır. Yani ân denilen cevherifertlerin biribirine katılmasından doğar. Gazalî, zihindeki ân'ı yani psikolojik ân'ıgerçek olarak kabul etmekle fiziksel zamanı da psikolojik zamana dayandırmaktave yaratılışı da bu açıdan izah etmektedir.

Zaman-ân ilişkisi konusundaki bu açıklamalardan sonra, zamanınyaratmayla ilgisi nedir? Zaman sonlu mu sonsuz mudur? sorularının cevaplarınıaraştırmaya geçebiliriz. Yaratma ile sonsuzluk meselesini birlikte ele alacağız:çünkü bu iki kavramın izahı birbiriyle bağlantılıdır.

Zamanın Sonluluğu- Sonsuzluğu Meselesi

Zamanla ilgili problemlerin içinde filozofları, özellikle İslam filozoflarınıen çok uğraştıran sorun, zamanın sonlu olup olmadığı meselesidir. ZiraAristo'dan gelen zamanın sonsuzluğu anlayışını İslam'ın sonluluk ve yaratmaanlayışıyla bağdaştırma çabalan onları oldukça uğraştırmıştır.

Zamanın sonsuzluğu meselesinde Aristo, zamanın sürekli yani sonsuzolduğu düşüncesindedir. Onun bu konudaki düşüncesi şöyledir; ''...Hareketsüreklidir, çünkü o. sürekli bir uzay boyunca olan harekettir. Yine zaman da

9 3 İ. Sina. en- Necat, s. 191-192.w Gazalî. M 'yâr..,, s. 172.9 > Gazali, a. g. e., s. 172

FELSEFE DÜNYASI, SAYT: 25 YAZ 1997 66

Page 16: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

İHVAN-I SAFA, İBN SİNA ve GAZALİ'DE ZAMAN ANLAYIŞI

••y6süreklidir, çünkü o, sürekli bir hareket tarafından işgal edilir..." Görüldüğü gibiAristo, hareketin, dolayısıyla da zamanın sürekli olduğunu söylemektedir.Zamanın sonsuzluğunu o. zamanın sonsuz bölünebiien mikdarlar olmasınadayandırır. Aristo'nun zamanı sonsuz ve ezelî görmesinin, onu. zamanınyaratılmadığı düşüncesine götürdüğü kabul edilir.

Bu çalışmada ağırlıklı olarak görüşlerini incelediğimiz İhvan-ı Safa'nınzaman'm sonlu olup olmadığı konusundaki görüşleri, zaman'm yaratılıpyaratılmadığı konusundaki düşünceleriyle bağlantılıdır. Nitekim onlar, zamanınyaratılmasına yakın bağlantısı olduğunu söyleyerek; "...onun dünya ile birlikteyaratıldığını,.."97 belirtmiştir. Haklarında pek çok şey söylenen î. Safa, birazsonra görüşlerini izah edeceğimiz t. Sina'dan çok farklı olarak zamanın sonluolduğunu ve yaratıldığını kabul eder. Bunun yanında ayrıca İ. Safa, tabii şeylerinzaman içinde yaratıldıklarına, ruhanî, ilahî şeylerin ise, bir defada düzenli olarakzaman ve mekan dışında Allah'ın " O F demesiyle hemen varlık kazandıklarına98

inanırlar. Buradan anlaşıldığına göre, İ. Safa doğal şeylerin zaman içinde, ruhanîvarlıkların ise, zaman dışı olduklarını ileri sürmektedir.

İbn Sina da İ. Safa gibi zaman-sonsuzluk meselesine zamanın yaratılıpyaratılmaması açısından bakmaktadır Ayrıca o, bu meseleye zamandan öncebirşcy varmiydi? Ondan önce bir şey oldu mu? soruları açısından yaklaşır. O,zamanın öncesinden zaman açısından bir şeyin gelmediğine kanidir. Bunu pekçok varlıkta daha önce olmayan; ancak daha sonra o varlıkta mevcut olan şeylereyok demediğimizi örnek göstererek zaman da bu anlamda sonradan yaratılmışdeğildir, der. Fakat bu izahının yanında o, zamana takaddüm eden tek varlığınTanrı olduğunu, hatta zamanın da O'nun tarafından yaratıldığını açıkça ve kesinbiçimde ifade eder." Bu açık ifadesine rağmen diğer bir çok yerde İ. Sina buifadesine ters düşen zamanın sürekliliğini vurgular: Şöyle ki, "...zaman,süreklidir. Mesafe yönünden olmayan; ancak öncelik ve sonralık yönündendairesel hareketin ölçüsüdür..."""' Bu ifadelerden anlaşıldığı gibi t. Sina, zamanınsürekli oluşunu dairesel hareketle bağlantılı olarak ifade etmektedir. Burada ilkdefa "dairesel hareketli devreye soktuğunu görüyoruz.

9 6 W. D. Ross. Aristoteles (çev: Ahmet Arslan) İzmir- 1993, s. 110; Ayrıca bkz. S.Hayri Bolay, a. g. e., s. 103; Teoman Duralı, a. g. m., s. 105; Richard M. Gale, ThePhilosophy of Time. London- 1968. s. 1; T. J. De Boer, a. g. m., s. 460.9" lan Richard Netton. Muslim Neoplatonists. London- 1982. s. 26; S. Yoshida, a. g. t..s, 47.9 8 İhvan, a.g.e.. c.IIÏ. s.352.99 İ. Sina. en-Necot. s. 190-191." " ' İ . Sina. a. g. e.. s. 191.

FELSEFE DÜNYASI. SAYI: 25 YAZ 1997 67

Page 17: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

Kâzım SARIKAVAK

İ^ Sina. zamanın sonsuzluğunu ve sürekliliğini onun zihinde bölünebilenân'larla bağlantısını kurarak izah eder: "...Sürekli olan zaman, her sürekli gibibölünebilir. Zamanın bölünebilmesi,, zihinde kendisi için sonlar düşünülerekmümkün olur..."101 O, her şeyin, zaman da dahil yaratıldığını söylemekte idi.Ama şu ifadeleri onu tekzib eder gibi görünse de zamanın zihinde bölünebilirolmasını onun için zorunluluklar düşünülmesine bağlaması, onun bu konudasüreklilik ve sonsuzluk fikrine rağmen sonlu bir zaman anlayışına sahip olduğunugösterir. Bu bir çelişki gibi görünmektedir.

Gazalî'nin zaman-sonsuzluk ilişkisinde İ. Safa ve İbn Sina'dan çok farklıve daha açık görüşlere sahip olduğunu görüyoruz. Nitekim onun filozoflarayönelttiği tenkitlerin başında onların zamanın kıdemine ve sonsuzluğuna dairfikirlerine yönelttiği^ tenkitler oldu. O, filozofların zamanın kıdemi yönündekidüşüncelerine şu tenkitleri tevcih eder. "...Filozoflar, Allah'ın âlem üzerinezaman bakımından değil: ancak zat bakımından takaddüm ettiğine inanırlar. Buöncelik, birin iki. illetin ma'lul üzerine takaddümü gibidir ki. bunların hepsieşittirler... Bu durumda bunların her ikisinin ya kadîm ya da hadis olmasıgerekir. Birinin kadîm ya da hadis olması muhaldir. A>Tica yine Allah, evrenüzerine bizzat değil: ancak bizzaman takaddüm etmiştir denildiğinde ise, âlemyekken, var olmadan önce, zamanın varlığını kabul etmek gerekir. Yokluğunvarlığa önceliği olunca da Allah, öncelik (evvel) yönüyle değil: son (ahir)lukyönüyle çok uzui#bir süreç (müddet) geçirmiştir. Bu şekilde sonu olmayan birzamanın kabul edilmesi çelişiktir: zira bu durum, zamanının hudusu ile ilgilisöylenenin muhal olmasını getirir... Eğer, zamanın kıdemi gerekirse hareketin dekıdemi gerekir; çünkü zaman, hareketin ölçüsünden ibarettir. Bütün busöylenenlere karşılık şöyle söylenir: Zaman hadis ve mahluktur. Ondan öncekesinlikle zaman yoktur..."1"2

Burada Gazalî, önce filozofların, İslam inancıyla telif ederek izahaçalıştıkları zaman anlayışlarının, çelişik oldukları noktaları bir bir gösterir, sonrada onları tek tek ele alarak tenkit eder. Ona göre, ne hareket ne de zamankadîmdir. Her ikisi de hadis yani yaratılmıştır. Ancak, burada hemen şunu dabelirtmek gerekir: Gazalî, önce de geçtiği gibi, hareketin bir ölçüsü olarakniteleyen Aristocu zaman tanımlarına bu bağlamdaki izahlara karşı çıkmaz.Onun karşı çıktığı husus şudur: Eğer zamanda cereyan eden olaylar veyazamanda değişen şeyler, bir başlangıca sahipse, zaman da değişmenin bir ölçüsüolarak bir başlangıca sahip olmak zorundadır. Dolayısıyla evrenin başlangıcına

Jtakaddüm eden sadece Tanrıdır, başka bir varlık değildir. Bu anlamda ise zaman.

101

1 0 2 Gazalî, Tehaftit.... s.65-66.İ. Sina, a. g. e., s. 192.

FELSEFE DÜNYASI, SAYI: 25 YAZ 1997

Page 18: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

İHVAN-l SAFA, İBN SÎNA ve GAZALİ'DE ZAMAN ANLAYİŞİ

evrenle birlikte var olmuştur.103 İşte Gazalfnin zaman ve zamanla ilgilikonularda filozoflara karşı çıktığı en önemli hususlardan biri budur.

Gazali, evrenin zamana bağlı bir başlangıç ve sonu olduğu konusundakigörüşlerini İslam camiası adma Farabi İbn Sina gibi filozoflara karşısavunmuştur. O. filozofların çeşitli izahlarla ortaya koymaya çalıştıkları zamanve zamanla ilgili diğer kavramlar ve meseleler hakkında onlardan farklı olarakşöyle söyler: "...Devrî hareketin yaratıkların mebdei olması doğru değildir. Bütünhadisler ilk olarak Allah tarafından yaratılmışlardır..."'04 Ayrıca, bizzat zamanında yaratılmış olduğunu şöyle ifade eder: "...Bize göre zaman ve süre (müddet)yaratılmıştır..."105 Bütün bu tanımlar ve ifadeler onun, Allah'tan başaka her şeyinAllah tarafından yaratıldıklarına ve hadis olduklarına inandığını ve böyle kabulettiğini göstermektedir.

Gazalî'ye göre filozoflar zatî öncelikle zamanî önceliği birbirinekarıştırmışlardır; zira onlara göre. başlangıçtan önce var olan bir şey başlangıcatakaddüm etmektedir ki, bu zamandır. Onların bu düşüncelerini sert bir dilletenkit eden Gazalî'ye göre zaman, bizim vehmimizin fenomenal dünyaya aitniteliklerinden biridir. Bu ifadelerle onun daha önce kabul ettiğini söylediğimizpsikolojik zamanı objektifleştirmeye çalıştığını görüyoruz. Ona göre Allah.zamanın da içinde bulunduğu mekafl ve hareket gibi her şeyi her anyaratmaktadır. O bu fikri "Allah her an yeni bir iştedir (yaratmadadır)"1*ayetinden almaktadır. Dolayısıyla ne hareket, ne de zaman, hiçbir şey sonsuz vesürekli değildir. Ama ân'larm devamlılığı ve yaratmanın sürekliliği, bize öylegeliyor ki zamanı sonsuz kılmaktadır. Bu noktada İbn Sina ile bir buluşmadanbahsedilebilir.

Sonuç •

İnsanın evrendeki ve kendindeki her türlü değişim, gelişim ve bir haldenbir hale geçişin kendisiyle farkına vardığı "zaman", düşüncenin sürekliproblemlerinden biri olmuştur. Felsefî ve bilimsel düşüncenin ilk başladığıdönemlerde insanın zaman anlayışı, gördüğü kozmos çerçevesiyle sınırlıkalmıştır. ^ ı

Zaman konusunu aynen hareketjgibi ilk olarak sistemli bir şekildedüşüncenin problemi yapan Aristo'dur. İPlaton ve Plotinus gibi düşünürlerin de

1 0 3 William Line'Craing. The Kalâm Cosmologicai Argument, London-1979, s.47.H'4 Gaza l i , Tehaföt..., $.65.1 0 5 Gazali, a.g.e.. s.56.1 0 6 Rahman (55). 29.

FELSEFE DÜNYASI, SAYI: 25 YAZ 1997

Page 19: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

Kâzım SARIKAVAK

katkısı olmakla beraber Batı Ortaçağının tümünde, hatta Yeniçağın da büyük birbölümünde Aristo'nun zaman anlayışının izleri görülür.

Ortaçağ İslam felsefe ve bilim tarihinin önemli isimlerinin zaman anlayışıüzerinde ise Aristo'nun tesiri oldukça açıktır. Ancak bu konudaki düşüncelerinebaktığımızda onların, Aristo'yu salt taklit etmediklerini görürüz. Aristo'nungörüşlerinden etkilenmekle beraber ona mutlak tabiiyyet göstermeyip, daima onuyenileme ve aşma gayreti içinde olmuşlardır. Hatta Gazalî, Ebu'l- Berekât el-

* Bağdadî ve Davud-u Kayseri gibi bir kısım düşünürler bazı problemlerdeAristo'yu şiddetle eleştirmişler ve farklı görüşler ileri sürmüşlerdir.

Bu araştırmada ağırlıklı olarak zaman konusundaki görüşleriniincelediğimiz düşünürlerin konuya yaklaşımları birbiriyle bazan uyuşmaktabazan çelişmektedir. Bunlardan herbirinin. İslam düşünce tarihinde yeri farklıdır;farklı olduğu kadar da önemlidir. Bu düşünürlerin zaman anlayışlarını başta"zamanın ne olduğu?" sorusuna verdikleri cevaplar çerçevesinde inceledik.Sonra, zaman-hareket, zaman-mekan, zaman-değişme. zaman-ân ve zaman-yaratma ilişkisi konusundaki görüşlerini, ayrıca zamanın sonlu olup olmadığıyönündeki düşünceleriyle zamanın gerçek veya gerçek olmaması hususunu daortaya koymaya çalıştık.

Gerek İ. Safa ve gerekse İ. Sina ve Gazalî "zaman nedir?" sorusunaverdikleri cevapta daha çok Aristo'nun "zaman- hareket" münasebeti çizgisinde

. düşünmüşlerdir. İ. Safa bu konuda zamanın gök küresinin hareketine ve gece ilegündüzün bilinmesine işaret ettiğini söyleyerek Aristo'nun tanımına yeni birboyut ilave eder. Gazalî ise, zaman tanımında kullanılan 'sayının" yerine"ölçü " terimini kullanır. Ayrıca vehmi zamanın anlaşılmasında önemli görmesive onu bilginin de bir kaynağı olarak tanıma gayreti Gazalî'nin o dönemdekifiziksel anlayışı bir aşma çabası içinde olduğunu göstermektedir. Ayrıca zamanı:hareket ile değil de varlık kavramıyla ilişki kurmak yoluyla açıkladıkları içinAristo'yu aştıklarını düşündüğümüz el- Bağdadî ve Davud-u Kayserî'yi deburada belirtmekte fayda vardır.

Zaman-hareket ilişkisi konusunda ise İ. Sina zamanın hareketle tasavvuredildiğini ve hareket hissedilmezse zamanın da hissedüemiyeceğini vurgulayarakzaman ve hareketin ancak insan idrakiyle bilinebileceğini belirtmek istemiştir.Gazalî ise zaman-hareket ve zaman-mekan ilişkisini farklı bir açıdan, bo\ııt olmaözellikleri açısından ortaya koyar ki, zamanî boyutu harekete, mekanı boyutu isecisme bağlar. Gazalî hem zamanî hem de mekanı boyutun anlaşılmasını davelime bağlar. Bu da onun önemli bir farklı yaklaşım tarzıdır.

Zaman-mekan ilişkisi konusunda İhvan, mekanı, cisimde cisminniteliklerinden biri olarak görürken, zamanı ise ruhun güçleri tarafından nefseişlenmiş saf bir şekil. so\ııt bir kavram olarak niteler. İhvan'ın bu şekildeki izahı

FELSEFE DÜNYASI. SAYI: 25 YAZ 1997 70

Page 20: Ihvanı Safa, Ibni Sina ve Gazali'de Zaman Anlayışı

İHVAM-I SAFA, ÎBN SİMA veGAZALİ'DEZAMAN ANLAYIŞ!

Aristo'da görülmemektedir. Onların zaman, mekan ve hareketi izahları daha çokkozmolojik açıdandır.

Zamân-değişme konusunda Aristo'nun zamanı geçişini değişme ileanlama anlayışı sonraki İslam düşünürlerinde etkili olmuştur. Ancak müslümandüşünürler genelde değişmeyi hareketin bir ait konusu olarak görmektedirler:Değişme ve hareket aynı şey olmamakla beraber, her ikisi de zamandagerçekleşirler.

Zaman-ân ilişkisinde ân'm zaman içindeki yeri konusuna İslamdüşünürleri oldukça önem atfetmişlerdir. î. Sina ân'ı zamandan bir cüz, yanizaman olarak görürken. Aristo ve Ebu'l-Berekât ise ân'ı zaman olarakgörmezler. Ayrıca Gazalî de İbn Sina gibi zihindeki ân't yani psikolojik ân'ızaman olarak görür. Yine ona göre zaman mevhumdur. Ancak tözsel atom gibi.bir de zanıanî atom vardır ki, bu-ayrım kabul etmeyen ân demektir ve arazdanibarettir.

Zamanın sonlu veya sonsuz olması meselesi, zamanın yaratılması ile ilgilikonularla birlikte tartışılmıştır. Aristo'nun zaman-sonluluk meselesindekigörüşleri, İslam filozoflarını, zamanla ilgili diğer meselelerden daha çokzorlamıştır. Zira Gazalî. Aristocu görüşü savunan müslüman filozoflara, özelliklezamanın sonsuzluğu ve kıdemi meseleleri konusunda sert eleştiriler yöneltmiştir.

îslamî akideler açısından bir çok eleştiriye muhatap olan İhvan, zamanınsonluluğunu ve Allah tarafından yaratıldığını gayet açık bir ifade ile belirtir. İbnSina'nın zaman da dahil her şeyin Allah tarafından yaratıldığını ve her şeyiAllah'ın öncelediğini belirtmesine rağmen zamanın sonsuzluğu yönündekiizahları, çelişkili gibi görünmektedir. İşte Gazalî İbn Sina ve diğer Meşşaîleribilhassa çelişkilerine dayanarak tenkit etmiştir.

Gazalinin zaman-sonsuzluk konusundaki düşünceleri, yaratma kavramıile bağlantılı olarak ortaya atılmıştır. Ona göre, zaman da dahil her şey sonradanyaratıldığından hareket ve zaman da kadîm değil, sonludur.

İ. Safa, i. Sina ve Gazalî'nin zaman problemine bakış tarzlarınıntemelinde hem klasik felsefe, hem de İslamî esaslar tesirli olmuştur. Onlar, bukonudaki düşüncelerinde, bu iki farkh alanı uzlaştırmaya çalışmışlardır. İki farkhalanı uzlaştırma gayreti, onların orijinal görüşler getirmelerine ve insanlığındüşünce ufkuna yeni açılımlar kazandırmalarına sebep olmuştur. Bu uzlaştırmave yeni açılımlar kazandırma konusunda Gazalî'nin İbn Sina ve İhvan-ı Safa'yagöre İslamî esaslara daha yakın ve kendi sistematiği içinde daha tutarlı olduğunusöylemek mümkündür.

FELSEFE DÜNYASI. SAYI: 25 YAZ 1997 71