gÜvenebİlİrsİnİz w,*§ fuardakİ tÜrk mamullerİ bÜyÜk...

4
Sah 17 Temmuz 1962 B o z h u v t ir 'ı H İM 1 I I M IH ] m ı m YIL: 11 1 ı w r ı ı»*.» w,*§ »bkil»f>l■ry.W /idhıa m ta a y i? 22:17 Dlzuı» im iıh iı I YIL: 11 jSAYI! 2237 MUdUr ve İmtiyaz Sahibi: CEMAL TOĞAN Telgraf: ‘‘BOZKURT’Telefon: 2»5l. Adres: Glrne Caddesi, Lefkoşa—Kıbrıs. Fiyatı: 16 MU GÜVENEBİLİRSİNİZ FUARDAKİ TÜRK MAMULLERİ BÜYÜK İLGİ TOPLADI Karşılıklı Ticari Anlaşma imzalanması için Hazırlıklar Yapılıyor lÜRKIYEDE MUHTELİF KOLLARDA KAYDEDİLEN GELİŞME NETİCESİNDE BUGÜN İHRAÇ İMKÂNLARI GÜN GEÇTİKÇE ARTMAKTADIR dünkü ba*ın toplantısından sonra. Türk Pavyonunda teşhir edilen mamuller hakkında Pavyon Komiseri Mehmet Ander’den izahat alırken. ........................................M........... .............................................................. ....... ....................... MCA SiNEGARMOS ESİNİN BİR BALONU »E SİLAH TALİMİ GÖRMÜŞ 2,500 TÜRK KOMMANDO VARMIŞ yeni yalanlar gazeteler, baltalık bir kat bir rekor inanılır atfen yayımla- jrfya- münakaşalaru yol açan Beledi- yeler meselesinin" mlizakere edileceğini ifade ettikten sonra “zaten Amerika da, tarafların uzlaşması için bir plân bulun- ması hususunda baskı kullan- mıştı'’ diyerek. Amerikanın Türkiye üzerinde baskı kullan- dığını, TUrkiyenin de Kıbrıs TUrkü üzerinde baskı kullana- cağını ima etmektedir. Yine aynı gazete, Averof’un gelecek ayın ilk günlerinde Tür kiyeye yapacağı ziyareti de ele almakta ve 'TUrkiyede bugün Kıbnslt 2,00 kommando bulun- duğu, bunların Menderes za- manında oraya gidip silâh atışı tâlimi" yaptıkları gibi gülünç bir İddia ileri sürerek, Averof’- un» Ankara ziyareti sırasında bu işi ele almasını istemekte- dir. Birinci haberin gayesi açık- tır. Belediyelerde taviz verme- miz için TUrkiyenin bize baskı yapacağı hakkında söylentiler yaymak ve bu suretle cemaatı- mız arasında "bunda da mı ta- viz veriyoruz” gibi bir istihfam yaratmaktır. ikinci haberde ise, Cumhur- başkan Muavininin son gezisi sırasında, Türklerle işbirliğine yanaşan Rumların Türkiere o- lan güvenini sarsmak ve bun- ların, Türklerin bütün hareket- lerini şüphe ile karşılamasını sağlamak gayesi güdülmekte- dir.. Rum ca gazeteler böyle balonlar uçururken, iki cemaa- tın işbirliğini kurması nasıl mümkün olacak bir türlü kes- tiremiyoruz. Türkiye’nin Kıbrıs Fuarında- ki Pavyonunda teşhir edilen mamuller dün gazetecilere ya- kından gösterilmiş ve bu ma- muller istisnasız olarak bütün gazetecilerin büyük ilgisini çek miştir. ARTAN İLGİ Dün tertiplenen basın toplan tısında konuşan Türkiye Pav- yon Komiseri Mehmet Ander, 600 metre karelik bir pavyon- da, TUrkiyenin istihsal gücünün bütün örneklerinin teşhir edil- mesinin imkânlıslığına işaret etmiş ve bu yılki pavyonda teş- hir edilen 50 firmanın mamu:- lerinin, Kıbrıslı ticaret adamla- rı arasında büyük ilgi topladı- ğını; birçok müracaat yapıldı- ğını söylemiş ve bu müracaat- lar neticesinde, bazı antlaşma- lara varıldığını ilâve etmiştir. ticari münasebetlerin geliştirilmesi Komşu ve dost iki mem'eke; olan Kıbrıs ile Türkiye arasın- daki ticarî münasebetlerin ge- lişmesinde Kıbrıs Fuarının ro- lünün büyük olduğuna işaıfct eden Pavyon Komiseri, Fuar- daki Türk gecesine iştirak et- mek için bugün adamıza gel- mesi beklenen Türkiye Ticaret Bakanlığı Müsteşarının Başkan lığındaki beş kişilik heyetin, adamızda bulunduğu süre için- de temaslarda bulunacağını; Türkiye ile Kıbrıs arasında iki- li bir ticaret anlaşması imzalan ması İçin hazırlık mahiyetinde çalışmalarındevam ettiğini açıklamış ve yakında resmî mü zakerelerin başlayacağı ümidini izhar etmiştir. KIBRISLILARIN ILGILENDIG1 TÜRK MAMULLERİ Bir Rum gazetecisinin, Türk malları i;e ilgilenen ticaret a- damlarının hangi cemaata men- sup oldukları hakkıııdaki soru- suna, ilgilenenler arasında Türkler de, Rumlar da bulun- duğu şeklinde cevap veren Pav yon Komiseri, diğer bir soruya verdiği cevapta, ilgi çeken Türk mamulleri arasında, halı, buz dolabı, gıda maddeleri, fin dik, şeker, konserve, lavoba ve saire gibi mamullerin de bulun- duğunu söylemiştir. TÜRKYEDEKI SANAYİLEŞME Ekonomik bünye itibariyle bir Tarım memleketi olan Tür- kiyenin, ham maddesi bol bir ülke olarak sanayileşme yö- Üslerdeki Türklerin Diğer Tem- silcisi de Londraya Hareket Etti ASKERDE ÇALIŞAN TÜRKLER HAKLA- RINDAN BAŞKA B1RŞEY İSTEMİYOR Egemen İngiliz Üslerinde çalışmakta olan Türk Memur ve Polis Birilikleri Asbaşkam Mustafa Bitirim, ıbu üslerde çalışan Türklerin halklarının teslim edilmesi İçin Londra’da temaslar yapmak üzere evvel- ki gün Londra'ya gitmiş olan Birlik Başkanı İrfan Cemal’a İltihak etmek üzere, dün ak- şam gece yarısından sor ra ada dan ayrılmıştır. Hava alanında kendisi ile görüşen 'bir muhabirimize Mustafa Bitirim, Londra’ya yapılan bu ziyaretten esas ga- yenin, Türk Birliğinin 'bir Türk varlığı olarak tanınma- sını sağlamaik ve bilâihare, Londra’da, getrelc Bakanlık erkânı İle yapılacak müzake- i zımdır’> demiştir. relerde, gerekse basın toplan- tılarında, Kıibrıs’tatiki makam- ların, egemen (İslerdeki kilit noktaları Rumlara vermekle Türk işçi ve memuruna yap- makta oldukları haksızlıkları Londra'da, gerek Bakanlık söylemiş ve “Şikâyetlerimiz, şahıs veya şahıslara karşı de- ğildir. İngiliz makamlarının müstemleke devrinde olduğu gibi Türk İşçi ve memuruna karşı takip ettiği poletikadır. Tethiş sıralarında Kıibrıs Türk leri İngiliz can ve malını ko- rumak için, pek çok zayiat verçlıklerinl bilen Ingillzlerden bir karşılık beklememekteyiz, fakat hiç olmazsa, bize lâyık mevkileri vermelerini ve hak- larımızı gastb etmemeleri lâ- »y- YÜKSEK PLÂNLAMA KURU- LU tLK TOPLANTISINI YAPTI KALKINMA PLANI İÇİN, HAFTADA DÖRT GÜN, GÜNDE BEŞER SAAT ÇALIŞILACAK “Ûost ülkeler, Plânı Bir Kalkmmanm Hazırlanmasına Türkiye'nin Ne Kadar Kararlı ve İstidatlı Olduğuna Merak Etmektedirler I..Mllliis.lllll.il’ teşhir iki kali- ANKAKA : Yüksek Plânla- ma Kurulu, dün saa 14.00’de Devlet Plânlama Teşkilâtında Barbakan İsmet İnönü'nün Başkanlığında toplanmıştır. Toplantıda Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcıları Ek- rem Alican, Haşan Dlnc«r, Profesör Turhan Feyzioğlu, Devlet Bakanı Necmi ökten, Devlet Plânlama Teşkilâtı Müsteşarı Osman Nuri Torun İktisadı Plânlama Dairesi Başkam Attilâ Karaoamanoğ- lu. Sony al plânlama Dairesi Başkam ve Koordinasyon Da- iresi Başkanı hazır bulunmuş- tur. İNÖNÜ’NÜN DEMECİ Yüksek Plânlama Kuruluna Başkanlık eden Başbakan İs- met İnönü, Kuml’un ilk top- lantın münasebetiyle basma bir demeç vermiştir. BaŞba- kan’ın demeci aynen şöyledir: ÇALIŞMAYA BAŞLANDI "Vazifelerimiz üzerinde bir iki kelime söyliyeceğlm. Dev- let Teşkilâtının hazırladığı Kalkınma Plânı üzerinde ça- lışmaya başladık. İlk İnceleme Yüksek Plânlama Kurulu ta- rafından yapılacaktır. Bu Ku- rul, karar verecek siyası or- ganların başlangıcıdır. Buna, ilgili Bakanlarla davet edile- cek olanlar katıacaklardır. HAFTADA DÖRT GÜN Yüksek Plânlama Kurulu'- nun çalışma usulü üzerinde verdiği karara gör» iştirak eden Başbakan. Başbakan Yardımcıları ve Bakanlar, haf tada 4 gün, en az beş saat aralıksız bununla meşgul ola- caklardır. Mümkün olan sür’- atle bunu sonuçlandıracağız. PLANIN BENİMSENMESİ Bugün tasan halinde elimiz- de bulunan plân, İktisat âle- mimizin resmi ve özel todlıglsi- ne Büyük Millet Meclisine tak dminden önce araolunacaktır. Plânın Milletçe benimsen- mesi. geniş ölçüde iktisat, en- (Devamı ikinci sayfada) ■ÖftTA yabancı ga*et *ty»ml*ri *ır ?. tetkik etmek Türk ma- hayranlıkla- endüstri kay- 8utıu* Pavyo- Fu. y M M f m M W 1 ^ T.H.Y. Türkiyede yaz saati tatbiki dolayısıyle uçaklarımızın Lefkoşaya varış ve kalkış- ları bir saat erken olacaktır. T. H. Y. Kıbns Acenteliği ktahlç Onuncu Çocuğu: Dünyanın en tanınmış film yıldızlarından Charlle OhapUn, onuncu çocuğu dünyaya geldik ten sonra : “Dünyanın en mesut babasıyım” demiştir. Yet- miş üç yaşındakiŞarlo'nun 10’uneu çocuğu erkektir ve İs- viçre’de, Lozan’ın Mlntcholsy kHnlğinde dünyaya gelmiştir. Şarlo’nun eşi 88 yaşında Oona da, bebek de sıhhattedirler. Bebeğe James ismi verilmiştir. Mesut bir tebessümle küçük Jaınes’i gazetedllere takdim eden Şarlo’ya “Zindeliğinizin sırrını söyler misini*?” diye sorulduğu vakit, Şarlo gülerek “İhtiyarlığımı hiçbir zaman kabul etmemek” demiştir. nünde gayretler sarfedilmekte olduğunu belirten Mehmet An- der, Petrol, ilâç, kâğıt, kimye- vî maddeler, seramik ve sıhhî malzeme, dokuma, demir ve çe- lik, ziraat aletleri ve diezel mo- torları, cam sanayii kollarında büyük bir gelişme kaydedilmiş olmakla beraber, bilhassa men- sucat, şeker ve çimento sana- yiinde geniş ihraç imkânları sağlandığını söylemiş, bugün Türkiyede yılda 62 milyon met- re yünlü ve 600 milyon metre pamuklu mensucat istihsal edil diğini; bunlardan 10 milyon metre yünlü ve 100 milyon met re pamuklu ihracata sunulabi- leceğini ilâve etmiştir. Pavyon Komiserinin verdiği bilgiye gö- re. Türkiye şeker ihracatında da büyük bir ilerleme kaydet- miş ve 1961 yılında 257 bin ton (Devamı 4. Sayfada) Bir İkazımız Dikkate Alındı 10 Temmuz, 1962 tarihli ga- zetemizde “ölüm Tahkik Me- muru Dairesi”yle ilgili olarak yayımladığımız yazı, gereken tepkiyi uyandırmış ve söz ko- nusu daire yetkililerince müs- pet karşılanmıştır. Bu konuda verilen bilgide, 27.10.1960 tarihinde istenen iki Türkçe yazı makinesinin 21.5. 1962 tarihinde tedarik edidiği belirtilmekte; Türkçe yanlışlık- ların, eskiden elde mevcut İn- gilizce yazı makinesi ile yazı- lan yazılardan iieri geldiği ilâ- ve edilerek, “Şimdi bu yanlış- lığı giderme ve yeni baştan kâğıt formalar hazırlama yolu- na gidelecektir.” denmektedir. Dün takriben saat 11 de Lefkoşa’da Çiçek Sineması arka- sında bulunan ve hükümete ait olduğu bildirilen hali bir ar- sanın İçerisinde bulunan eski oto lastikleri henüz bilinmeyen bir sebepten dolayı ateş alınış ve birdenbire etrafı alevler ve büyük bir duman sarmıştır. İtfaiye yangım söndürmeye muvafffak olmuşsada lastiklerden çıkan alev ve dumanın ci- vardaki binaları hasara uğrattığı bildirilmektedir. Resmimiz yangınla mücadele eden bdr İtfaiye erini tesbit etmektedir. (Foto Bozkurt - B1LBAY) Kıbrıs'ta Hırsızİık- lar Devam Ediyor Herkes, Çalman Eşyası İçin Polise Başvurmakta Leymosun’lu William Gordon, 14 Temmuz tarihinde ö.s. saat 11.00 ile 15 Temmuz tarihinde ö.e. saat 6.00 arasında meçhul şahısların, Leymosun’da Mar- mara Otelinin dışarısında park edilmiş olduğu bir sırada £400 kıymetindeki 671 numaralı land rover markalı otomobilini çal- dıklarını polise rapor etmiştir. Otomobilde takriben £100 kıy- metinde alet bulunmakta idi. SAAT HIRSIZLIGŞ Mağusa’lı Ahilleos, 15 Tem- muz tarihinde saat 12.30 île 18.00 arasında meçhul şahısla- rın odasına girerek £6 kıyme- tindeki kol saatini çaldıklarını polise rapor etmiştir. 8 LİRASI ÇALINDI öte yandan CÂRE Teşkilâtı- nın Müdürü Amerikalı Herman Straous, 12-13 Temmuz gecesi meçhul şahısların Lefkoşada Romanu sokağındaki evine gi- rerek içerisinden £8 çaldıkları- nı polise rapor etmiştir. Dikelya San’at Okulu- na öğrenci Alınacak ÜÇ YIL SÜRECEK EĞİTİM SIRASINDA MAAŞ DA VERİLECEĞİ BİLDİRİLİYOR Eğitim, Elektrikçilik, Makinistlik, Dökmecilik ve Tesviyecilik Üzerinde Olacak 48 Command Workshops R.E.M.E.’nin Dikelyadaki Sa- nat Okuluna daha fazla talebe almak için, 1962 Ağustos ayın- da mülâkat ve imtihanlar ter- tiplenmesine karar verilmiştir. eğitim süresi Eğitim süresi üç yıl olup 1 Eylül, 1962’de başlayacaktır. O- kula kaydı tamamlanan öğren- ciler,Elektrikçi, Araba Maki- nisti, Dökmeci, Genel Tesviyeci işlerinin herhangi biri üzerin- de eğitim göreceklerdir. teklifi Eğitimi müteakip başarı sağ- layan öğrencilere, açık mevki- ler mevcut olduğu zaman, Ege- men Üslerde iş teklif edilecek- tir. Fakat serbest olarak başka yerlerde de iş sağlanabi ir. Eğitim esnas nda talebeler yaşlarına göre haftada £2.535 ile £4.710 mil ödeneceklerdir. ARANAN EVSAF Müracaat edecek talebelerde aranan evsaf şudur:— 1 Mart 1946 ile 1 Mart 1948 yılları arasında doğmuş olmak; Yazıp okuyacak derecede İn- gilizce bilmek; Çarpma ve ondalık kesirlere kadar iyi matematik bilgisine sahip olmak; Elektrikçilik ve Makinistliğe yakından ilgi ve istek duymak, MÜRACAAT Müracaatlar isteklilerin ken- Lefkoşa Türk Bankası Ltd. Lefkoşa, Mağusa, Lârnaka, Limasol ve Baf’taki Şiibeleri ve Dünyanın her tarafındaki Muhabirleri ile Bütün BANKA- CILIK, SİGORTA ve SEYAHAT işleri için Sayın Halkımızın emrindedir. di el yazılarıyle İngilizce ola- rak yazılmalı ve The Commanding Officer 48 Command Wor&shops R.E.M.E. British Forces Post Office 53 adresine sigortalı olarak pos- talanmalıdır. İSTEKLER 11 Ağustosa kadar kabul edi- lecek dilekçelerle beraber, Yaş kâğıdı, Tam isim ve adres, Talebenin Eğitimi ve okul- dan ayrıldıktan sonra herhangi işte çalışıp çalışmadığı hakkın- da bilgi gönderilmelidir. TÜRK İŞÇİSİ UYANIK OL! Rum dostlarımız (!), şimdi de yeni bir taktiğin peşine düşmüşler; Türk işçisini, Türk sendikalarından ayırıp Rum sendikalarına bağlamak için propagandaya giriş- mişlerdir. Rum sendikalarının yönettiği bu propaganda- lar sırasında, Türk işçisine, “Rum sendikalarına bağlan- madığınız takdirde iş bulamayacaksınız.” denmekte; Türk hastalarına doktor gösterilerek gizli, fakat birçok kereler açık şekilde işçimizin dağıtılmasına çalışılmak- tadır. Türk işçi Birliklerinin kuvvetlenmesinden ve sağ- lam bir teşekkül haline gelmesinden korkanların yarat- tığı bir taktik olan bu hareketlere kulak ası:maması, Türk cemaati için hayatî bir mes’ele olmalıdır. İşçimizin uyanık davranması, Türk Birliklerine bağlanması ve aidatını muntazaman ödemesi halinde kuvvetlenecek, sağlamlaşacak olan Türk işçi Birliklerinin, işçilerimizin her hakkını daha iyi koruyacağı, gizli maksatlar gütme- yeceği umulmaktadır. Yoksa Türk işçisini işsizlikle tehdit ederek Rum sen- dikalarını kurtarıcı olarak gösterenlerin siyasî emelleri, bir kuvvet olan işçilerimizi dağıtmak ve onları en tehli- keli uçurumlara sürüklemektir. Bu konunun ciddiyetini takdir etmekte olan Türk Cemaat Meclisi de, işçi Federasyonu’na elden gelen yar- dımı yapmakta; yalnız Türk işçisinden de kendi birlik- lerine sıkıca bağlanmasını, bu birlikleri yaşatmasını bek- lemektedir. Bu birliklerin yaşatılması halinde, Türk Ce- maat Meclisi nin daha da yardımına mazhar olunacağın- dan şüphe edilmemelidir. Nitekim bir Cemaat Meclisi yetkilisi, “Herkes önce kendi kendine yardım etmeli; kendi teşkilâtını ayakta tutar bir duruma getirmelidir. Bu yapıldığı takdirde Ce- maat Meclisi, bu gibi teşekküllerin kuvvetlenmesi için daha da yardım edebilecektir.” demiştir. Evet ! Türk işçisi, maksatlı emellerin tuzağına düş- memeli; dalma birlik ve beraberlik halinde bir tek Türk teşekkülünün etrafında toplanmalıdır, Geleceğimiz, ha- yatiyetimiz için bu şarttır.

Upload: others

Post on 11-Aug-2020

3 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: GÜVENEBİLİRSİNİZ w,*§ FUARDAKİ TÜRK MAMULLERİ BÜYÜK …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1962/... · Sah 17 Temmuz 1962 B o z h u v t i r 'ı H İ M 1 I I MIH]

Sah1 7

Temmuz1962

B o z h u v ti r 'ı H İ M 1 I I M IH] m ■ ı m Y I L : 11

1 ı w r ı ı » * . » w , * § » b k i l » f > l ■ r y . W / i d h ı a m t a a y i ? 22:17Dlzuı» im iıh iı

I Y IL : 11jS A Y I! 2237

MUdUr ve İmtiyaz Sahibi: CEMAL T OĞAN Telgraf: ‘‘BOZKURT’Telef on: 2»5l. Adres: Glrne Caddesi, Lefkoşa—Kıbrıs. Fiyatı: 16 MU

GÜVENEBİLİRSİNİZ

FUARDAKİ TÜRK MAMULLERİ BÜYÜK İLGİ TOPLADIKarşılıklı Ticari Anlaşma imzalanması için Hazırlıklar YapılıyorlÜRKIYEDE MUHTELİF KOLLARDA KAYDEDİLEN GELİŞME NETİCESİNDE BUGÜN İHRAÇ İMKÂNLARI

GÜN GEÇTİKÇE ARTMAKTADIR

dünkü ba*ın toplantısından sonra. Türk Pavyonunda teşhir edilen mamuller hakkında Pavyon Komiseri Mehmet Ander’den izahat alırken.........................................M........... .............................................................. ....... .......................

MCA S i N E G A R M O S ESİNİN BİR BALONU»E SİLAH TALİMİ GÖRMÜŞ 2,500

TÜRK KOMMANDO VARMIŞyeni yalanlar

gazeteler, baltalık bir

kat bir rekor

inanılır atfen yayımla-

jrfya-

münakaşalaru yol açan Beledi­yeler meselesinin" mlizakere edileceğini ifade ettikten sonra “zaten Amerika da, tarafların uzlaşması için bir plân bulun­ması hususunda baskı kullan­mıştı'’ diyerek. Amerikanın Türkiye üzerinde baskı kullan­dığını, TUrkiyenin de Kıbrıs TUrkü üzerinde baskı kullana­cağını ima etmektedir.

Yine aynı gazete, Averof’un gelecek ayın ilk günlerinde Tür kiyeye yapacağı ziyareti de ele almakta ve 'TUrkiyede bugün Kıbnslt 2,00 kommando bulun­duğu, bunların Menderes za­manında oraya gidip silâh atışı tâlimi" yaptıkları gibi gülünç bir İddia ileri sürerek, Averof’­un» Ankara ziyareti sırasında bu işi ele almasını istemekte­

dir.Birinci haberin gayesi açık­

tır. Belediyelerde taviz verme­miz için TUrkiyenin bize baskı yapacağı hakkında söylentiler yaymak ve bu suretle cemaatı­mız arasında "bunda da mı ta­viz veriyoruz” gibi bir istihfam yaratmaktır.

ikinci haberde ise, Cumhur- başkan Muavininin son gezisi sırasında, Türklerle işbirliğine yanaşan Rumların Türkiere o- lan güvenini sarsmak ve bun­ların, Türklerin bütün hareket­lerini şüphe ile karşılamasını sağlamak gayesi güdülmekte­dir.. Rum ca gazeteler böyle balonlar uçururken, iki cemaa­tın işbirliğini kurması nasıl mümkün olacak bir türlü kes­tiremiyoruz.

Türkiye’nin Kıbrıs Fuarında­ki Pavyonunda teşhir edilen mamuller dün gazetecilere ya­kından gösterilmiş ve bu ma­muller istisnasız olarak bütün gazetecilerin büyük ilgisini çek miştir.

ARTAN İLGİDün tertiplenen basın toplan

tısında konuşan Türkiye Pav­yon Komiseri Mehmet Ander, 600 metre karelik bir pavyon­da, TUrkiyenin istihsal gücünün bütün örneklerinin teşhir edil­mesinin imkânlıslığına işaret etmiş ve bu yılki pavyonda teş­hir edilen 50 firmanın mamu:- lerinin, Kıbrıslı ticaret adamla­rı arasında büyük ilgi topladı­ğını; birçok müracaat yapıldı­ğını söylemiş ve bu müracaat­lar neticesinde, bazı antlaşma­lara varıldığını ilâve etmiştir.t ic a r i m ü n a s e b e t l e r in

g e l iş t ir il m e s iKomşu ve dost iki mem'eke;

olan Kıbrıs ile Türkiye arasın­daki ticarî münasebetlerin ge­lişmesinde Kıbrıs Fuarının ro­lünün büyük olduğuna işaıfct eden Pavyon Komiseri, Fuar­daki Türk gecesine iştirak et­mek için bugün adamıza gel­

mesi beklenen Türkiye Ticaret Bakanlığı Müsteşarının Başkan lığındaki beş kişilik heyetin, adamızda bulunduğu süre için­de temaslarda bulunacağını; Türkiye ile Kıbrıs arasında iki­li bir ticaret anlaşması imzalan ması İçin hazırlık mahiyetinde çalışmaların devam ettiğiniaçıklamış ve yakında resmî mü zakerelerin başlayacağı ümidini izhar etmiştir.KIBRISLILARIN ILGILENDIG1

TÜRK MAMULLERİBir Rum gazetecisinin, Türk

malları i;e ilgilenen ticaret a- damlarının hangi cemaata men­sup oldukları hakkıııdaki soru­suna, ilgilenenler arasında Türkler de, Rumlar da bulun­duğu şeklinde cevap veren Pav yon Komiseri, diğer bir soruya verdiği cevapta, ilgi çeken Türk mamulleri arasında, halı, buz dolabı, gıda maddeleri, fin dik, şeker, konserve, lavoba ve saire gibi mamullerin de bulun­duğunu söylemiştir. TÜRKYEDEKI SANAYİLEŞME

Ekonomik bünye itibariyle bir Tarım memleketi olan Tür- kiyenin, ham maddesi bol bir ülke olarak sanayileşme yö-

Üslerdeki Türklerin Diğer Tem­silcisi de Londraya Hareket EttiASKERDE ÇALIŞAN TÜRKLER HAKLA­

RINDAN BAŞKA B1RŞEY İSTEMİYOREgemen İngiliz Üslerinde

çalışmakta olan Türk Memur ve Polis Birilikleri Asbaşkam Mustafa Bitirim, ıbu üslerde çalışan Türklerin halklarının teslim edilmesi İçin Londra’da temaslar yapmak üzere evvel­ki gün Londra'ya gitmiş olan Birlik Başkanı İrfan Cemal’a İltihak etmek üzere, dün ak­şam gece yarısından sor ra ada dan ayrılmıştır.

Hava alanında kendisi ile görüşen 'bir muhabirimize Mustafa Bitirim, Londra’ya yapılan bu ziyaretten esas ga­yenin, Türk Birliğinin 'bir Türk varlığı olarak tanınma­sını sağlamaik ve bilâihare,Londra’da, getrelc Bakanlık erkânı İle yapılacak müzake- i zımdır’> demiştir.

relerde, gerekse basın toplan­tılarında, Kıibrıs’tatiki makam­ların, egemen (İslerdeki kilit noktaları Rumlara vermekle Türk işçi ve memuruna yap­makta oldukları haksızlıkları Londra'da, gerek Bakanlık söylemiş ve “Şikâyetlerimiz, şahıs veya şahıslara karşı de­ğildir. İngiliz makamlarının müstemleke devrinde olduğu gibi Türk İşçi ve memuruna karşı takip ettiği poletikadır. Tethiş sıralarında Kıibrıs Türk leri İngiliz can ve malını ko­rumak için, pek çok zayiat verçlıklerinl bilen Ingillzlerden bir karşılık beklememekteyiz, fakat hiç olmazsa, bize lâyık mevkileri vermelerini ve hak­larımızı gastb etmemeleri lâ-

»y-

YÜKSEK PLÂNLAMA KURU­LU tLK TOPLANTISINI YAPTI

KALKINMA PLANI İÇİN, HAFTADA DÖRT GÜN, GÜNDE BEŞER SAAT ÇALIŞILACAK

“Ûost ülkeler, Plânı Bir Kalkmmanm Hazırlanmasına Türkiye'nin Ne Kadar Kararlı ve İstidatlı

Olduğuna Merak EtmektedirlerI..M l l l i i s . l l l l l . i l ’

teşhiriki

kali-

ANKAKA : Yüksek Plânla­ma Kurulu, dün saa 14.00’de Devlet Plânlama Teşkilâtında Barbakan İsmet İnönü'nün Başkanlığında toplanmıştır.

Toplantıda Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcıları E k­rem Alican, Haşan Dlnc«r, Profesör Turhan Feyzioğlu, Devlet Bakanı Necmi ökten, Devlet Plânlama Teşkilâtı Müsteşarı Osman Nuri Torun İktisadı Plânlama Dairesi Başkam Attilâ Karaoamanoğ- lu. Sony al plânlama Dairesi Başkam ve Koordinasyon Da­iresi Başkanı hazır bulunmuş­tur.

İNÖNÜ’NÜN DEMECİYüksek Plânlama Kuruluna

Başkanlık eden Başbakan İs­met İnönü, Kum l’un ilk top­lantın münasebetiyle basma bir demeç vermiştir. BaŞba- kan’ın demeci aynen şöyledir:

ÇALIŞMAYA BAŞLANDI "Vazifelerimiz üzerinde bir

iki kelime söyliyeceğlm. Dev­

let Teşkilâtının hazırladığı Kalkınma Plânı üzerinde ça­lışmaya başladık. İlk İnceleme Yüksek Plânlama Kurulu ta ­rafından yapılacaktır. Bu Ku­rul, karar verecek siyası or­ganların başlangıcıdır. Buna, ilgili Bakanlarla davet edile­cek olanlar katıacaklardır.

HAFTADA DÖRT GÜN Yüksek Plânlama Kurulu'-

nun çalışma usulü üzerinde verdiği karara gör» iştirak eden Başbakan. Başbakan Yardımcıları ve Bakanlar, haf tada 4 gün, en az beş saat aralıksız bununla meşgul ola­caklardır. Mümkün olan sür’- atle bunu sonuçlandıracağız.

PLANIN BENİM SENM ESİ Bugün tasan halinde elimiz­

de bulunan plân, İktisat âle­mimizin resmi ve özel todlıglsi- ne Büyük Millet Meclisine tak dminden önce araolunacaktır.

Plânın Milletçe benimsen­mesi. geniş ölçüde iktisat, en-

(Devamı ikinci sayfada)

■ÖftTAyabancı ga*et *ty»ml*ri *ır

?. tetkik etmek Türk ma-

hayranlıkla-

endüstrikay-

8 utıu* Pavyo-

Fu.

y M M f m M W 1 ^

T . H . Y .Türkiyede yaz saati tatbiki dolayısıyle uçaklarımızın Lefkoşaya varış ve kalkış­ları bir saat erken olacaktır.

T. H. Y .Kıbns Acenteliği

ktahlç

Onuncu Çocuğu: Dünyanın en tanınmış film yıldızlarından Charlle OhapUn, onuncu çocuğu dünyaya geldik

ten sonra : “Dünyanın en mesut babasıyım” demiştir. Yet­miş üç yaşındakiŞarlo'nun 10’uneu çocuğu erkektir ve İs­viçre’de, Lozan’ın Mlntcholsy kHnlğinde dünyaya gelmiştir. Şarlo’nun eşi 88 yaşında Oona da, bebek de sıhhattedirler. Bebeğe Jam es ismi verilmiştir. Mesut bir tebessümle küçük Jaınes’i gazetedllere takdim eden Şarlo’ya “Zindeliğinizin sırrını söyler m isini*?” diye sorulduğu vakit, Şarlo gülerek “İhtiyarlığımı hiçbir zaman kabul etmemek” demiştir.

nünde gayretler sarfedilmekte olduğunu belirten Mehmet An­der, Petrol, ilâç, kâğıt, kimye­vî maddeler, seramik ve sıhhî malzeme, dokuma, demir ve çe­lik, ziraat aletleri ve diezel mo­torları, cam sanayii kollarında büyük bir gelişme kaydedilmiş olmakla beraber, bilhassa men­sucat, şeker ve çimento sana­yiinde geniş ihraç imkânları sağlandığını söylemiş, bugün

Türkiyede yılda 62 milyon met­re yünlü ve 600 milyon metre pamuklu mensucat istihsal edil diğini; bunlardan 10 milyon metre yünlü ve 100 milyon met re pamuklu ihracata sunulabi­leceğini ilâve etmiştir. Pavyon Komiserinin verdiği bilgiye gö­re. Türkiye şeker ihracatında da büyük bir ilerleme kaydet­miş ve 1961 yılında 257 bin ton

(Devamı 4. Sayfada)

Bir İkazımız Dikkate Alındı

10 Temmuz, 1962 tarihli ga­zetemizde “ölüm Tahkik Me­muru Dairesi”yle ilgili olarak yayımladığımız yazı, gereken tepkiyi uyandırmış ve söz ko­nusu daire yetkililerince müs­pet karşılanmıştır.

Bu konuda verilen bilgide, 27.10.1960 tarihinde istenen iki Türkçe yazı makinesinin 21.5. 1962 tarihinde tedarik edidiği belirtilmekte; Türkçe yanlışlık­ların, eskiden elde mevcut İn­gilizce yazı makinesi ile yazı­lan yazılardan iieri geldiği ilâ­ve edilerek, “Şimdi bu yanlış­lığı giderme ve yeni baştan kâğıt formalar hazırlama yolu­na gidelecektir.” denmektedir.

Dün takriben saat 11 de Lefkoşa’da Çiçek Sineması arka­sında bulunan ve hükümete ait olduğu bildirilen hali bir ar­sanın İçerisinde bulunan eski oto lastikleri henüz bilinmeyen

bir sebepten dolayı ateş a lın ış ve birdenbire etrafı alevler ve büyük bir duman sarmıştır. İtfaiye yangım söndürmeye muvafffak olmuşsada lastiklerden çıkan alev ve dumanın ci­vardaki binaları hasara uğrattığı bildirilmektedir. Resmimiz yangınla mücadele eden bdr

İtfaiye erini tesbit etmektedir. (Foto Bozkurt - B1LBAY)

Kıbrıs'ta Hırsızİık- lar Devam EdiyorHerkes, Çalman Eşyası İçin Polise BaşvurmaktaLeymosun’lu William Gordon,

14 Temmuz tarihinde ö.s. saat 11.00 ile 15 Temmuz tarihinde ö.e. saat 6.00 arasında meçhul şahısların, Leymosun’da Mar­mara Otelinin dışarısında park edilmiş olduğu bir sırada £400 kıymetindeki 671 numaralı land rover markalı otomobilini çal­

dıklarını polise rapor etmiştir. Otomobilde takriben £100 kıy­metinde alet bulunmakta idi.

SAAT HIRSIZLIGŞ Mağusa’lı Ahilleos, 15 Tem­

muz tarihinde saat 12.30 île 18.00 arasında meçhul şahısla­rın odasına girerek £6 kıyme­tindeki kol saatini çaldıklarını

polise rapor etmiştir.8 LİRASI ÇALINDI

öte yandan CÂRE Teşkilâtı­nın Müdürü Amerikalı Herman Straous, 12-13 Temmuz gecesi meçhul şahısların Lefkoşada Romanu sokağındaki evine gi­rerek içerisinden £8 çaldıkları­nı polise rapor etmiştir.

Dikelya San’at Okulu­na öğrenci Alınacak

ÜÇ YIL SÜRECEK EĞİTİM SIRASINDA MAAŞ DA VERİLECEĞİ BİLDİRİLİYOR

Eğitim, Elektrikçilik, Makinistlik, Dökmecilik ve Tesviyecilik Üzerinde Olacak

48 Command Workshops R.E.M.E.’nin Dikelyadaki Sa­nat Okuluna daha fazla talebe almak için, 1962 Ağustos ayın­da mülâkat ve imtihanlar ter­tiplenmesine karar verilmiştir.

e ğ it im s ü r e s iEğitim süresi üç yıl olup 1

Eylül, 1962’de başlayacaktır. O- kula kaydı tamamlanan öğren­ciler,Elektrikçi, Araba Maki­nisti, Dökmeci, Genel Tesviyeci işlerinin herhangi biri üzerin­de eğitim göreceklerdir.

iş t e k l if iEğitimi müteakip başarı sağ­

layan öğrencilere, açık mevki­ler mevcut olduğu zaman, Ege­men Üslerde iş teklif edilecek­tir. Fakat serbest olarak başka yerlerde de iş sağlanabi ir.

Eğitim esnas nda talebeler yaşlarına göre haftada £2.535 ile £4.710 mil ödeneceklerdir.

ARANAN EVSAFMüracaat edecek talebelerde

aranan evsaf şudur:—1 Mart 1946 ile 1 Mart 1948

yılları arasında doğmuş olmak;Yazıp okuyacak derecede İn­

gilizce bilmek;Çarpma ve ondalık kesirlere

kadar iyi matematik bilgisine sahip olmak;

Elektrikçilik ve Makinistliğe yakından ilgi ve istek duymak,

MÜRACAATMüracaatlar isteklilerin ken-

Lefkoşa Türk Bankası Ltd.Lefkoşa, Mağusa, Lârnaka, Limasol ve Baf’taki Şiibeleri

ve Dünyanın her tarafındaki Muhabirleri ile Bütün BANKA­CILIK, SİGORTA ve SEYAHAT işleri için Sayın Halkımızın emrindedir.

di el yazılarıyle İngilizce ola­rak yazılmalı ve

The Commanding Officer 48 Command Wor&shops

R.E.M.E.British Forces Post Office 53adresine sigortalı olarak pos- talanmalıdır.

İSTEKLER11 Ağustosa kadar kabul edi­

lecek dilekçelerle beraber,Yaş kâğıdı,Tam isim ve adres,Talebenin Eğitimi ve okul­

dan ayrıldıktan sonra herhangi işte çalışıp çalışmadığı hakkın­da bilgi gönderilmelidir.

TÜRK İŞÇİSİ UYANIK OL!Rum dostlarımız (!), şimdi de yeni bir taktiğin peşine

düşmüşler; Türk işçisini, Türk sendikalarından ayırıp Rum sendikalarına bağlamak için propagandaya giriş­mişlerdir. Rum sendikalarının yönettiği bu propaganda­lar sırasında, Türk işçisine, “Rum sendikalarına bağlan­madığınız takdirde iş bulamayacaksınız.” denmekte; Türk hastalarına doktor gösterilerek gizli, fakat birçok kereler açık şekilde işçimizin dağıtılmasına çalışılmak­tadır.

Türk işçi Birliklerinin kuvvetlenmesinden ve sağ­lam bir teşekkül haline gelmesinden korkanların yarat­tığı bir taktik olan bu hareketlere kulak ası:maması, Türk cemaati için hayatî bir mes’ele olmalıdır. İşçimizin uyanık davranması, Türk Birliklerine bağlanması ve aidatını muntazaman ödemesi halinde kuvvetlenecek, sağlamlaşacak olan Türk işçi Birliklerinin, işçilerimizin her hakkını daha iyi koruyacağı, gizli maksatlar gütme­yeceği umulmaktadır.

Yoksa Türk işçisini işsizlikle tehdit ederek Rum sen­dikalarını kurtarıcı olarak gösterenlerin siyasî emelleri, bir kuvvet olan işçilerimizi dağıtmak ve onları en tehli­keli uçurumlara sürüklemektir.

Bu konunun ciddiyetini takdir etmekte olan Türk Cemaat Meclisi de, işçi Federasyonu’na elden gelen yar­dımı yapmakta; yalnız Türk işçisinden de kendi birlik­lerine sıkıca bağlanmasını, bu birlikleri yaşatmasını bek­lemektedir. Bu birliklerin yaşatılması halinde, Türk Ce­maat Meclisi nin daha da yardımına mazhar olunacağın­dan şüphe edilmemelidir.

Nitekim bir Cemaat Meclisi yetkilisi, “Herkes önce kendi kendine yardım etmeli; kendi teşkilâtını ayakta tutar bir duruma getirmelidir. Bu yapıldığı takdirde Ce­maat Meclisi, bu gibi teşekküllerin kuvvetlenmesi için daha da yardım edebilecektir.” demiştir.

Evet ! Türk işçisi, maksatlı emellerin tuzağına düş­memeli; dalma birlik ve beraberlik halinde bir tek Türk teşekkülünün etrafında toplanmalıdır, Geleceğimiz, ha­yatiyetimiz için bu şarttır.

Page 2: GÜVENEBİLİRSİNİZ w,*§ FUARDAKİ TÜRK MAMULLERİ BÜYÜK …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1962/... · Sah 17 Temmuz 1962 B o z h u v t i r 'ı H İ M 1 I I MIH]

m

r : y

İAYFA t IMW«WmHM"M»""H',l"

Mühendisler Şimdi de Telstar ile Yeni Denemelere Hazırlanıyor

• -ll»! ı<*r> kiri^iv Rn ararla Federal İrtibat

„ . u fi (f II II T \*fi|g|llg#(Ml#M*4f •>• •••!•!•*• ̂ ts O m-i Ou U K 1 /................-............. ........

........... *.................................... .......... SALI> 17 TEMMUZ, 1902

iritbat peyklerinden biridir Daha önceki projeler Hü­

kümet tarafından finanse e- dilmişse de, Telstar, Ameri­kan Telefon ve Telgraf Şirke ti tarafından finanse edilmiş ve imal ettirilmiştir. Bu şir­ket, peykin Florida'daki de­neme üssünden fırlatılması için Milli Havacılık ve Feza İdaresi’ne 3 milyon dolar ö- demektedir.

Bu arada Federal İrtibat Komisyonu, uluslararası irtibat sahasında yeni bir çığır açmış olan bu sistemden fay dalanma yolları hakk'ndaki incelemelerini Beyaz Saray’a sunmuştur. Bu raporda, Tels tar projesine temas edildiği gibi, feza stasyonları vasıta- sıyle uluslararası irtibat siste mi de etraflı bir şekilde ele alınmaktadır.

AMERİKA’ NIN AY’A SEYAHAT PLÂNLARI

KESİMDE telsim ve televizyonla haberleşme sahanında bli- yttk bir adım teshil eden ve kıtalararası televizyon yayınla- ' run mümkUn kılan ‘Telstar” peyini görülmektedir.

ram tatbik edilmesini derpiş eden daha önceki plânları

Telstar’m, televizyon prog ramlarım Atlantik üzerinden naklen yayımlamasını müte­akip, Amerikan Telefon ve Telgraf Şirketi Mühendisleri şimdi de, hususî teşebbüsün meydana getirdiği bu feza irtibat peykinin kabiliyetleri­ni göstermek çin yeni dene­melere girişeceklerdir'

Millî Havacılık ve Feza İdaresinin işbirliği ile geçen Sah günü fırlatılan peyk, te levizyon yayınlarını naklen neşretmekten başka Birleşik Amerika ile Avrupa -şehirleri arasında sür’atli telefon irti­batım mümkün kılacak şekil de yapılmıştır.

Peyk, televizyon yayınların da tasarlandığından dalıa bü yük bir başarı sağlamış, ve memleket dahilindeki halk için Maine eyaletinin Ando- ver şehrinden yapılan yayın lar Britanya ve Fransa'da da dinlenmiş ve seyredilmiştir.

Bu başarıyı müteakip, Fransız ve İngiliz resmi ma kamları, önümüzdeki hafta içerisinde müşterek bir prog

bir yana bırakarak, bir gün soma Amerika’ya yayın yap mak için programlardı geliş tirmeye koyulmuşlardır. Her iki memleket de bu teşebbüs lerinde başarı sağlamış bu­lunmaktadırlar.

Günün en uygun saatinde yayımlanan Fransız progra­mında, Posta ve Telekomiini kasyon Bakanı Jacques Ma- rette’in önceden filme alın­mış bir beyanatı ile, Paris’ten manzaralar ve bir müzik programı neşredilmiştir.

Britanya Posta Dairesi, ve rici radyo ve televizyon mer kezinden “canlı” olarak ya­yımlanan bir programda İn­giliz televizyonunun ileri gelen şahsiyetleri bu tarihî olayın önemini tartışmışlar­dır. Amerikalı seyirciler tara fından takip edilen her iki program da yerli programlar­dan faksızdı.

Telstar, Millî Havacılık ve Feza İdaresi'nin bu yıl içeri sinde fırlatmayı tasarladığı

Birleşik Amerika 1965 yılın dan sonra ayın yörüngesine üç Astronot göndermeyi, ve bunlardan ikisinin küçük bir "ay seyahat taşıtı" içerisinde ayııı sathını tetkik etmesini sağlamayı tasarlamaktadır. Dev Apollo feza gemisi içe risinde kalacak olan üçüncü astronot, birkaç gün müddet le ay etrafında dönecek ve inceleme işi tamamlandıktan

İleride, birdenpeykleri

Amerika’nın fazla insan tanıyan (ezaya göndermesinde lıullanı lacak olan Satum roketlerinin hlrlnal safhası sekiz makine­den müteşekkildir. Besimde, bir teknisyen, bu makineler Üzerinde çalışırken görülmek­tedir.

sonra her üç astronot da dün yaya dönecektir.

Millî Havacılık ve Feza İdaresi Müdürü James \Vebb hususî endüstriye geçen gün müracaatla iki-kişüik a)' ge­misinin inşası için tekliflerde bulunmalarını istemiştir. Mü diirta göre, Feza idaresi, üç aya kadar gemi ile ilgili tefer ruatı hazırlayacaktır.

Halen imal edilmekte olan Satürn roketinin geliştirilmiş bir şekli, 45 ton ağırlığındaki Apollo feza gemisinin Floıi- da’daki Kanaveral Deneme üssünden fırlatılmasında kul lanılacaktır. Feza gemisi üç kısımdan ibaret olacaktır.

Ay etrafında devir yapma usülünün, Amerikan Astronot larımıı Aya, daha önce tasar landlğmdan, altı ayla yirmi ay önce varmalarım mümkün kılacağını söyliyen James W|ebb, daha az teknik geliş meye ihtiyaç olduğundan, ye ni usülün, daha önceki iki sistemden yüzde on veya on- beş daha ucuza mal olacağım belirtmiştir.

Amerikan Senatosu, geçen Çarşamba günü, 1 Temmuz, da başlayan malî yıl zarfında Amerikan Feza Programı için £3,820,515,520 sarfedil- mesini tasvip etmiştir-

mm

&

m

Protesto Edilen Lolita Filmi He Memlekette Hadiseler Yaratıyor40’lık Profesörle

as- sak edildi. Birçok filmciler, “Lolita’ yı filme almak için birbirleriyle boğuştular, fa­kat sonunda bu filmin çev­rilmesine imkân olmadığını söyliyerek, ‘‘Lolita dan vaz­geçtiler. Fakat bir tek reji­sör, Stanley Kubrick, filmi ne pahasına olursa olsun, çe virmeğe karar verdi. Filmin kırklık baba rolü için, James Mason ve Lolita rolü için de binlerce namzet arasında 14 yaşında “Sue Lyon adında

Bundan iki yıl evvel, len Beyaz Bus olup, Ameri ka’da profesörlük eden Vaa­dimi r Nabokov adında bir yazar, “Lolita" adlı bir ro­man yazmış ve bu roman, dünyanın her tarafında on milyonlarca insan tarafın­dan okunmuştu. Büyük skan dal yaratan romanın, bir tek özelliği vardı : 40 lık bir er­kekle, 12 yaşındaki fettan üvey kızının maceraları. E- ser, bazı memleketlerde ya-..........................M M ................................... .................................................... . . . . . . . . .

güzel ve sehlıar bir lngili kızını seçti. Bir seneden faz­la bir zamandır İngiltere de kapalı kapılar, ardında çev­rilen film, bir haftadanberı dünyanın birçok memleketle rinde oynatılmağa başlandı ve kıyamet koptu. Bilhassa Amerika’da, yaşlı baba ile 14 yaşındaki (filmde Loli ta­nın yaşı 12 den 14’e çıkarıl­mıştır.) üvey kızının otelden otele boyuna dolaşarak, ya­şadıkları' gayriahlâki hayat

seyirciyiden çıkarmaktadır. Bu L İngiltere’de ve Amerika yüzlerce sinemada seyirci rin, filmi protesto içjn meşini beklemeden salonlarını terkettilderi rülmüştür. İki fotoğrafta] lita rolünün yıldızı | Lyon’u bikinisiyle, altta ı filmin en fazla protesto ) len gıcıklayıcı sahne_ üvey babasına pedikür tırttığı sırada görüyoruz!!

.•»••»•»••m ......ÎK ÎN C Î M A Ğ U S A F E S T İV A L İ

m m BAHİSLER*Erkekleri Kadınlardan

Kurtarma Cemiyeti

Yüksek Plânlama Kuru­lu, Dün ilk Toplantısını

Yaptı(Birinci Sayfadan Kalan)

telleiktüel ve siyaset âlemimi­zin yardımım sağlamamıza bağlıdır. Nihaî karan Büyük Miilet Meclisi verecektir. KARARLI VE İSTİDATLI

Türkiye'nin kalkınmasıyla yakından ilgll olan dost mem­leketler, herşeyden evvel plân lı bir kalkınmanın hazırlan­masına, sebat ile uygulanma­sına Büyük bir millet olarak ne Kaçlar kararlı ve istidatlı olduğumuzu merak etmekte­dirler. Şimdiye kadar yaptığı­mız tesirler, musibettir, ilmi usullerimiz sağlam, istekleri­miz mübalâğasızdır. Bununla beraber vatandaşlarıma bildir­mek isterim ki, muhakkak bit zaferin vasıtaları ve şartları gibi plânlı kalkınma yolu da milletçe geniş ölçüde tasarruf, fedakârlık ve sebat şartlan ls- tıyen bir zafer yoludur. Her gün İçin siyasi mes’uliyet .baş­langıcında ilk intihalarını şim­dilik bu suretle hülâsa edebi­li rajı.Vakit, vakit foen veya arkadaşlarım bilgi vereceğiz. Saygılar, Selâmlar.”

TOPLANTILAR DEVAM EDECEK

Yüksek Plnlama Kurulu önümüzdeki günlerde toplan­tılarına devanı, edecektir. Ku­rul, beş yıllık kalkınma plânı­nı gözden geçirdikten sonra pıân hükümete sunulacak, Hü­kümetin tasdikinden sonra da Türkiye Büyük Millet Mec­lisinde görüşqlecektir.

önümüzdeki günlerde Yük­sek Plnlama Kurulunda yapı­lacak görüşmeler, gizli cere­yan edecek ve 700 saıhife tuta­rındaki beş ciltlik plân, tama­men incelenecektir.

Amerikalı kocalar karılarının şerrinden kurtulmak için aralarında bir cemiyet kurmaya karar verdiler. Genç kocalar artık, bulaşık yıka­mamak, ütü yapmamak ve çocuklarına bakma makla ilk isyan bayra­

ğını çekmiş bulunuyorlar.“ERK EKLERE EZİYET’1 temizlemek, çocuklarla m e ş - l

cemiyetinin meydana çıkma gul olmak gibi işlerde karıla sı ve bu cemiyet âzasının ko rma yardım ederler; hattâ, ek

B 0 S F 0 R OTELİBAR VE LOKANTA

Giınede üçmil civarında “BOSFOR OTEL” yeniden hizmete açılmıştır. Her nevi meşrubat ve içki bulunur. Fiatlar | ucuz ve servis itinalıdır. Geceleri ve hafta £ sonları için en iyi istirahat edilecek ideal | bir yerdir. Tecrübe ediniz. Tel: 635 £

S A T I ŞBL. 484 numaralı Fiat markalı otomobil olduğu

şekilde satılıktır. İstekliler 21 Temmuz, 1962 tari­hinden geç olmamak üzere tekliflerini yazılı o la­rak Lefkoşa Türk Bankası Ltd. Müdürüne gönder­melidirler. Otomobil iş saatlannda Mehmet Akif sokağında Ratip Beyin Makarna Fabrikasında Ahmet Cemal Beye m üracaatla görebilirler.

Yegâne Çocuk Arabaları

P e d ı o ı ' e e

Ağustos:— M ağu sa’nm Fetih Yıldönümünü Kutla

Ağustos:— Cirit alan ınd a film gösterisi.

Ağustos:— Klâsik ve popüler Tüık müziği kon

Ağustos:— G ece Pazarlarının açılışı,— İngiliz askerî bandosunun gösterileri.

Ağustos:— İngiliz askerî bandosunun gösterileri, — Halk oyunları m üsabakası.

, 7 i r ı "Renk I ş ı kMüzik E d e n c e . . .

' ' « ■ T ' i c c a h v e --------------^ ^ i e r i m u t r ı p a v jo n t a r t ı

ü K e b a j p . y e m e K v e

bira k ö s e l e r i

■ Lutna park■ Fal köşeUn|

Pavyonlar için m üracaat:—

AHMET SAM İ— Tel. 2503-2511-2150

H ü s e y in a k i l — 2262 - 2150

Diğer Kasabalardaki Şubelerinde $

biraz daha M i

★ SAĞLAM

★ ZARİF

★ H A FİF

★ M ÜZEYYEN

S a n a y ^ n

PEDIGREE CALYPSOu

ç e ş i t l e r

P E D I G R E E ”İtimat edeceğiniz markadır

D IK RA N UZUNYAN & KUM. LTDRALI BİSİKLET MAĞAZALARI

Lidra Caddesi 28—34, Lefkoşa, Tel. 2244

calarm» yaptıkları tiirlü me­zalimin açıklanması üzerine şimdi, Amerikalı kocalar da “Erkekleri Kadınların Boyun duruğundan Kurtarma Cemi yeti" adı altında bir topluluk yaratmağa çakmaktadırlar.

Bilindiği gibi Amerikalı erkekler, tâbir cizse, dünya nra en kılıbık kocalarıdır. Bunlar hiçbir itirazda bulun maksızm bulaşık yıkamak, ev

seriya evlerinin bütün işleri­ni, yemek de dahil olmak üzere, kendileri görürler.

Amerikalı kadınlar böyle halim selim kocalara malik olmakla iftihar edecekleri yerde, nankörlük edip bu bî çare adamlara daha nasıl bir angarya yükliyebilecelderini onlara hayatı nasıl zindan e- deceklerıni düşünmektedir­ler.

Bu durumu uzun zaman­dan beri müşahede eden bir rahip, erkeklere eziyet cemi yeti skandalın'n ortaya çıkma sı üzerine, artık harekete geç me zamanın geldiğine kanaat getirerek kolları sıvamış ve kurduğu “Erkekleri Kadınla­rın Boyunduruğundan Kur­tarma Cemiyeti” ne âza kay­detmeğe başlamıştır.

Rahibe göre, Amerikalı er kekler arasında kamının iş­lerini yapmak yavaş yavaş

Devamı Sayfa 4 de

Bazı günler dinlenme salonunda meydan tartışmaları oluyor. Böyle bir alev günlük olay

Ü ların yankılarından çıkıveriyor. BU" ses ortalığı doldurdu mu koltuklarda tıyuklıyanlar silkini­yorlar, başlıyorlar seslerini yüksetmiye. Sesle­ri çıkmıyanlar kulak kesiliyorlar. Bu anda Ce­maat problemlerinden biri ortadadır. Çeşitli, yanlaı dan didik didik edilir konıı. Edilir ama.. Problemin külünü silkeleme, alttakini öne sii- riip çeşitli yönlerinden yoklama öyle temelli bir incelemeye dayanmaz. Herkes bir fikir ileri sürer. Çoğu kulak dolgunluğundan aldıkları lıızla yürürler. Birer fiske, birer dokunuş, son­ra aynı kül problemin üstüne güzelce ekilir ve rafına konur. Bu aradaCemaatten yana olan larla, İngilizci olanlar bir anda seziliverir. Bir­çok konuşmalarda memurlar ağızlarım mühür lemek zorunda kalırlar. Korktukları bir kudret vardır, yarın İngiliz ne der onlara... Çevrenin içine daha da yaklaşırsak '‘İleri" gazetesiyle, Cemaatin davalarını hiçe sayan ‘Hürriyet’ ga­zetesi goygoycularının sözle vtımrııklaşmada olduklarını görürüz.

Bu tartışmaları bazan soylu bir fikir sus­pus eder. Eder ama saplanılan zihniyetlerden çabucak dönüldüğünü görmedim. En akla ya­kın açıklamalar bile şüphenin kuyusuna düşü.

O İL & U iitü k i "J.İÜ &.. jbrahlm Zeki Burdurl»-

~ T 4 jTyoı. Bazan köksüz konuşmaların kaba küfürler le sarıldığı görülüyor. Kırılan kalblerin irdin

ş u ” c”maal bir,isi yoı

E ls e lS ş s itutuyorlar, t a g f c efendi™hoşnut görünüyorlar. Bunlara k a r ^ a S İ

™ p

tar, bu kon"5ma• » » u c a vamuvan ^ !ar’ ' *s ı k ı y o r . “tİPr';" • ! ;ma' ar can ilgi göstermiyenleri bir"vana î ba£n $larmE* lıep birden İagm ual, değil mt? P al“ tar,l»

ş * Kuiob“"d* «sr~ *hniyetWı.i APTARAFINDAN SAYISAL.

(/ostluğumuz' her gün Tartışmalara zaman zaman biz de ^at ^’ ]erjCemaatin öz problem ini n/ı-rir.e tlü̂ l»,c mizi söylerken orta bir yol tutmıya çaHÎTj kimsenin gücenmesine meydan ver Bizim yanımızda problemleri çeşitli I ele almaktan kaçanlar var. Hepsine ması gerekli olanı bildirmek bir görev mi?., ö te yanda, çok az, da olsa rI |lardan, serbes mesleki olanlardan dog01̂ görenler var. Onlarla birleşerek sömurg*! nıınlarına göre Türkleriıı d u ru m larını gM| geçiriyoruz. »En arada açıktan saldır311 oluyor.

— Türkiye bizimle ilgilenmiyor—— D alıa nasıl yardım etsin?- , {(ı— Bak Türkiye’den gelen ö ğ reto «J|— Biz bunları yeter saymıyalım- fjjj

tutsun, bizi yükseltsin, karsı cemaatin , bırakmasın.

Bir esmer tüccarla, kısa boylu bitjU konuşuyor. Sözün tam burasında ben vorum; ' -'J

(Bwaım Var'

Page 3: GÜVENEBİLİRSİNİZ w,*§ FUARDAKİ TÜRK MAMULLERİ BÜYÜK …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1962/... · Sah 17 Temmuz 1962 B o z h u v t i r 'ı H İ M 1 I I MIH]

wnııııiUHiımIHIHW(|w

............... ........ ................••••<•»••• ( B O Z K U R T ) .................

RUM BASININDAN_ - \rr- ' 'i ı.y: . ı

SAYFA 3

^ 1maktadır. { , J |

t ve AmerikS l s»u,mada s e y JİL f ° teİ t0 iÇin^i imlemeden sirıaJI n rkfettikl«i »I |' fotoğrafta a| Ün yıldızı l | Bikinisiyle, altta J I tazla protesto ( i ll a>'lcı sahnesindtT|iisınıı pedillinJ

Iada görüyor®

S T iV A L t

BİR Yt'ZME HAVUZUNDA sevimU denl* kumaştan yapılına yeni bikini mayolarını

bulunuyorlar. Finli sinema yıldızı Anne Savo m sivri kısmıyla *ık bir önlümü andıran iki par- i) Ue kendini göstermiştir. Alman Film Yıldızı

•-'* b e yukarı kumumla kırmalı bir gamitü-____i olan bir bikini geçmiştir. Ortadaki San -l ve sevimli uzun pantolonu ile 1920 - 30 »enel

D modalarım insana hatırlatıyor. Arka plân- kyoyu, Amerlka’lı semti-/. film komiği Buster

vaktiyle giymmiş olabilir. Bildnl devrinde, mn gösterise ehemmiyet vermelert hiç de

bir şey olmasa gerek.

1962 Salı

ram

ı Müzik

loiiumünü Kul

İsterisi,

müziği

ı ? » SLun gösterileri, I

nun gösterileri, 1tası.

□ den

Konseri

çılış ve Program ) Mediha Demirlaran’ dan Şarkılar

12.30 öğle Melodileri13.00 Halk Türküleri ve

Oyun Havalan13.30 Haberler13.45 İngilizce Program15.00 Kapanış Atyaro Yayını:16.59 Açılış ve Program17.00 Sevim Çağlayan’daıı

Şarkılaral Melodi

Programı Melodileri

Kola Programı İşçinin Saati Sevilen Türkçe

19.45 Lânitis Aile İstekleri20.00 Küme. Faslı20.30 Tarih Takvimi20.45 Saz Eserleri21.00 Sevilen Klâsikler21.30 Kültür Konuşması21.45 Kutlu PayasKdan

Şarkılar22.00 Haberler 22.15 Oda Müziği23.00 Kapanış

17 Temmuz 1962 Sah 19.32 Bir karikatür filmi 19.41 Fury20.08 Yerli Haberleri ihti­

va eden aktüalite 20.22 ‘K IR M IZ I BALON’

isimli filim.20.54 Aralık21.00 Tam boydaki Rum­

ca filim. ‘N EV ER ON SUNDAY” Baş roller de:- Melina Mercouri Jules Dassin.

Vatanspor Sekreterliğinden :

Çağn18 Temmuz Çarşamba ak­

şamı Kulübümüzde yapıla­cak olan heyeti idare toplan tısında idare heyetinde bu­lunan arkadaşların hazır bu­lunmaları ehemmiyetle reca olunur.

Sekreter Mustafa M. Kasap

SÎNAĞERMOS bir m a­kalesinde şimdiki idareyi ve baştaki Rumları ten- kid ettiği için kendisine teoloji öğretmenliğinin ve rilmediği Papcdodis'i ele alm akta şunları yazmak tadır:

G eçen sayım ızda Fotis Papafodis gibi eski bir Eoka Grup Başkanına diplomasi­ni. aldığı Teoloji öğretmenli­ğinin verilmesini ve bunun ancak bir şartla verileceği­nin bildrilmesini tenkid etme miz üzerine bütün Kıbnstan tebrik ve takdir mektupları aldık. Okuyucularımız emin olmalıdırlar ki bu dava hak h bir şekilde halledilmedik­çe bu davadan vezgeçm iye ceğiz. B ilhassa kendileri de birer Eoka mücahidi olan Rum Cem aat M eclisi sayın m eb'uslannın kürsüye çıka­rak "Efendiler, hürriyet mü cadelem izde büyük y arar­lıklar gösteren Eoka Grup Lideri Papafodis'e iş veril­memesini hayret ve üzüntü ile haber aldık. Eğer bu du­rum devam ederse toplu şe­kilde istifa edeceğiz." deme leri lâzım değil mi? Fakat hani böyle cesaret?DOĞRU DÜŞÜNENLERİN

ACI HAKİKATİ KABUL ETMESİ İLE

KtBROS şunlan yayınla­maktadır:

Averof'un Türkiyeye yap a cağ ı ziyarette adadaki siya sî gelişm eler ve husule g e­len cem aatlar arası münase betler müzakere edilecek b aşlıca m eseleler arasında­dır. A nkaraya y ap acağ ı zi­yarette kendini aydınlat­m ası için Devlet Bakam Ki- nitopulos'u Kıbnsa gönder­m ekle Yunan hükümeti isa­betli bir karar alm ış oldu. Şöyle ki adadaki durumla ilgili olarak Türk m eslekta­şının ileri süreceği herhangi bir teklifi v ey a iddiayı yerin de tesbit edebilsin . Şüphe­siz ki Yunan hükümeti Rum lan bir avuç exstremist Tür kün merhametine ve bu ad a mn uçurumdan yuvarlan­m asına fırsat vermiyecektir. Zaten Kıbısh Tükler de bu durumun gerçekleşm esine göz yum m ayacaklardır. Zü- rih andlaşm asm ın imza edil diği zam an hüküm süren şartlar tahtinde bu andlaş- m a iyi olabilirdi. Fakat şim di çeşitli o laylar yer alm ış­tır. Şöyle ki an ay asa lar hal ka daha iyi hizmet edebil­mek üzere değiştirilmelidir., düsturu gözönünde tuulursa gayem iz oraya çıkar. Şimdi y e kadar Zürih Londra andlaşm alanndan aşağıda-

Bulmaca

ki feci durumun husule gel diğine kimse şüphe etmiyor:

1. 70-30 nisbetinin tatbiki ile hükümet feci bir ekono­mik sıkıntıya maruz kaldı.

2. Adaletin ve mahkeme lerin yanında polis ve emnı yet kuvvetlerinin taksimi emniyet kifayesizliği do­ğurdu.

3. Türklerin veto hakkını kullanmasından çekinerek hareket eden hükümetin ve İcra organının faaliyetlerini kısmen azaltmasıdır.

Bu sözleri a a duyarak bir elçisi Kinitopulos'a doğru düşünceli Rumlar nasıl açık ça ve hatta sertçe lisanla bildirmiş ise Averof da ayni ciddiyet ve sarahatle bildir­melidir.BAŞPINAR NEREDE KALDI

SİR HUGH FOOT? KtBROS şunları ileri sürü­yor:Ingilizler üslerden durdu­

rulacak memur ve işçilere haklı bir zarar ziyan (tazmi­nat) vermeği bildiğimiz dip­lomatik lisanla cevaplan­dırmaktan kaçınm ış Şendi kala*, ortada bırakmışlardır. Ingilizleri iyi biliyoruz. Bu tutumlan bizi asla hayrete düşürmez. İşçiler greve in e rek haklaıl.nı m üdafaa eder lerse kendilerini kimse ten­kid etmiyecektir. Tasos Pa­pa dopulostan anladığımıza göre Kıbrıs hükûmei de ken dilerini destekleyecektir. Bu durum büyük ağızdan vait- lerde bulunan son İngiliz Kıbns Valisi Sir Hugh Foot' un sözlerini aklımıza getirdi. Ada üsleri Kıbnsa bir başpı nar kadar faydalı o lacak­mış. Şimdi Birleşmiş Millet­lerde bulunan Sir Hugh Foot’a haklı olarak sesleni­yoruz: "Başpınannız nerede kaldı Sir Hugh Foot?"

YENİ MÜCADELEYİ DE KAZANACAĞIZ

ALİTYA şu başm akaleye geniş yer ayrıyon İngiliz askerî m akam ları­

nın üslerde çalışan işçi sa ­yısını azaltmak hatta üsleri günün birinde boşaltarak -aman ne zaman acaba- arkalanndan siyah taş ata­rak adayı terkemek haklan­dı r. Zaten kendi em peryalist em el ve menfaatleri için üb lerde kaldıklanna göre itaat etmeleri gereken bazı şart - lar kendiliğinden m eydana çıkar. Çünkü mantık ve sağ duyu bunu gerektirir. Fakat dostlanmız İngilizler bu hususta hiç de doğru hare­ket etmiyorlar. Haklı bir mik tarda tazminat ödemeği ba­his konusu dahi etmeden

(Devamı Sayfa 4 de)

Hazırlayım ; M. S.

1 2 3 4 5 0 7 8 9'M t n1 m m m ________

*

: m w»71

m m m s m6 B E7 S8 m m ım m m m9 m a m m m

SOLDAN SAGA:1. Şu anda üzerinde meş

gul olduğunuz. 2. İzmir ve civarı kabadayısı. Her vakit uğranılan yer. 3. Çünkü. Sı­fat takısı. 4. Tersi peşinden gidilen maksat, Asker. 5. Hoş luk, güzellik. 6. Harf okunu­şu. Üzme- 7. Şansı olan. 8. Kmnızı. Tarihi ve maruf bir Türk şairi. 9. Frenk sucuğu.

YUKARIDAN AŞAĞIYA:1. Seyahat eden. Matem.

2. Sıhhat ve rahatta olmak­lık. Nota. 3. Şıklık. 4. Köy büyüğü. Kaba kumaş. 5. Tük lüksüz tükürüş. Merhaba 6. Adalar denizi- Ağırlık altın­da yassılaşmış. 7. öğütülmüş susam. 8. Bir nevi raks 9. Un ve şekerli bir cins çörek.

DÜNKÜ BULMACAMIZIN

ÇÖZÜMÜ

SOLDAN SAĞA 1. Sportoto 2. Arama, Ya­

ka, 3. Kal, Haluk 4. Ateş 5. Titanik 6. Kak, Ag 7. Sazen­de 8. Aciz, Az 9. Aylık, İki.

YUKARIDAN AŞAĞIYA:1. Sakat, Oba 2. Pratik 3-

Omlet, Sal 4. Ra (Ar) Şakacı 5. Nazik 6. Oya, İkez (Zeki) 7. Talak 8. Okul, Adak 9. Ak, Gezi

Türk Maarif Dairesi Merkez

Kütüphanesinden:Kütüphanemiz Müftü Zi-

yaî Efendi sokağında, 15 nu­maralı binaya taşınacağından (Kardeş Ocağı karşısı) 17 Temmuz 1962’den 22 Tem­muz 1962'ye kadar kapalı kalacaktır.

Kütüphanenin 23 Temmuz 1962’den itibaren yeni bina­sında normal faaliyetine bav­lıyacağı sayın halkımıza du­yurulur.

Kütüphane Memuru

t--.. YAVUZ SULTAN

?rSSELÎM İS § AĞLIYOR

Iiasan Can ile Çal Haşan, çarçabuk ahbap olmuşlardı. Muvasalatlarının üçüucü gü­nü Haşan Can evinde mükel lef bir ziyafet verdi. Düka- kinzade müstesna bütün Türk heyeti bu ziyafete da­vetli idi. Haşan Can, Çal Ha­şanla Seyid Mürteza Efendi arasında geçen vakayı ve Tebriz sarayı hâdisesini bil­diği için anları barıştırmak gayesiyle Seyid Efendiyi bil hassa çağırmıştı. Seyid Mür­teza, son günlerde gerek Şalı tan ve gerek saray ricalinden gördüğü fena muamele yü­zünden muğber olmuş, hatta Anadolııda Şah İsmail için yaptığı mücadeleden neda­met duymuştu. Ziyafette Çal Haşanı görünce hayretle için de kalan Seyid Efendi:| — Bu zat burada ne arar” Bizim ikbalimizi karartan bu

164olmuştur, diye Iiasan serzenişte bulundu. Fakat bizim neşeli ve şakacı Haşan Bey yerinden kalkarak Se­yid Efendinin yanma geldi:

— Üzülme Seyid Efendi, her şey geçer. Bize kızma, biz vazifemizi yaptık. Hem de kellemizi koltuğumuza ko yarak, insan bazan yanılır, hata eder. Ne çıkar, sen de hayatta br defa yanılmış ol. Bu kadar yıl Şaha hizmet et­tin ne oldu. Bak bir köseye atıverdiler. Etrafında bir kaç eski ahbaptan başka kimse kalmadı-

Sözleriyle teselli etmek iste di. Seyid Mürtteza mütees­sirdi.

— Belki düşündüklerin doğrudur. Bir vakitler Tebriz de herkesten fazla itibar gö­rürdüm. Evime vezirler ge­lip giderdi. Fakat şimdi itiba

AK PAKSayın Müşterilerimize Müjde!

Kibrisin tanınmış çamaşır tozların­dan biri olan AKPAK sahipleri, şimdi her 3 paket AKPAK alan müşteriye bir kadeh hediye verecekir. Kapak ve saireyi geri almaya lüzum görülmemiştir. Bakkalınız­dan 3 AKPAK aldığınızda kadehinizi he­men alabilirsiniz.

İm alâtçılanAHMET KASAP VE RASIM ADtL

Lefkoşa - Tel: 5436

Canur'm kalmadı. Bana Padişa­hınızın casusu nazariyle ba kan bile var.

— Her şeyin bir çâresi b n lunur. Seyid Efendi. Artıı; Tebriz, Sultan Hazretlerinin memaliki içine girmiştir. İs ­tersen burada kal, stersen İs tanbula götürelim.

Bu söz, Seyidin y&reğ’nr su serpti. Istanbula gitmeğe dünden razıydı.

Ziyafet, geç vakte kadar devam etti.

Padişahı istikbal için yapı­lan hazırlıklar ilerlemiş, şeh­rin giriş kapısından saraya ka dar olan yol boyunca kıymet­li halılar döşenmişti. Diika- kinzade, Selimin ordusi'e Tebrz kapılarına geldiğini lıa ber alır almaz, yanına mriez zn Mehmed Isfahan! ve oğhı Haşan Cam da alarak maive- tiyle birlikte ordugâha sjİtt*. Huzura çıkarak durumu Padi şaha anlatt1. Mehmed Isfaha nî ile oğlu Hacan Sanı tanıt­tı. Tebriz halkının is tk b ıl için sabırsızlandığını. Sahm sarayının ikameti hümâyuna tahsis edildiğini arzetti. Yrt- vuz, tüfek patlatmadan İra­nın başşehmin teslim olma­sından duyduğu memmınive ti izhar etti- Mehmed Isfafta nt ile oğlu Haşan Canı tanıt du. Şehirde asayişin temini, kimsenin malına ve canını tecavüz edlınemesî iç ‘n Si­nan Paşaya kat’ı emirler ver­di.

5 evlûl 1514 te öğleden son ra yol boyunca dizilen asker ve halkın coşkun alkışları nra s'nda şehre girdi. Yolda hal­kın önünde bulunan ve her­kes tarafından hürmet edilen bir zat dikkat nazarını çekti. Kılık kıyafetinden mühim b :r adam olduğunu anlamak mümkün değildi. Sade ve ba sit giyinşimti. Atını onun ö- nünde durdurdu ve kim nldıı ğıınu sordu. Basit kıyafetli adam hafifçe eğildi, vakur bir eda ile :

i

TEKLİFNAME(10 ,000 adet Rum ca ve 10,000 adet T ü rkçe olm ak üzere)

20,000 adet broşürün bask ısı için teklifnam e davet edilm ektedir.

İlgili şahısların , daha fazla ta fs ilâ t için T icare t ve Endüstri

Bakanlığı ile tem asa geçm eleri tavsiye olunur.

w vv vr vr \r \r \ı vr\ r \r x ı x / x f x fx / w

—1811 ■'tramvayların, ge-

anayolları çevreleyen yapılar arasında dur-

gidip geldiği yakın olduğu

parklar, bahçeler, er saatinde insanla Bunların arasında vardı, çirkin de...

1836 yılında , bir bölümü ilgili güzel ' ‘Bulgar ka-

hepsl güzeldir. TUrk kadınlarının biçimlerini akla yüzlerinin ovalli-

Yunan kadın benzer” demiş-

n i. b*r buçuk yüz-doğrulamak, biraz

““lal bana. Aynı yaşa- piiUln kadınların gü-

. iı,ll*nm söylemek, ko- aegiltlı. Ayakkabıların- başlayarak yüz çizgilt- «adar bir gözden geçir-

B u l g a r i s t a n Ve

T ü r k A z ı n l ı ğ ı n ı n G e r ç e k H i k â y e s i

R Ö P O R T A Jv e r e s im l e r Izzet-Rıza Yalın

me, karar vermek için çok­tu bile.. Kimisi, temiz ana­yollara renk; kimisi, karşıt bir ahenk veriyordu.

Erkeklerin İse sanmsağı çok sevdikleri anlaşılıyordu. Daha sonraları bunun, blitiln Bulgarlara özgü bir özellik olduğunu öğrendik.

Halk arasında birçok Tür- ke raslıyabllİrken, yapıların içinde eski Türk eserlerini bulmak güçleşmişti artık.

Çünkü eski Sofya’dan pek az eser kalmış; dar sc&aklar, Osmanlı uygarlığının izleri, yerlerini geniş anayollara, yapılara bırakmıştı.

TUrklerden kalma birkaç yapıtı, kendi çabamla göre­bildiğimi söyllyebillrim. Res­mi temasların, yemeklerdeki gereksiz gecikmelerin, istek­lerimin belirli nedenlerle ele alınmak istenmemesinln, bu alanda büyük rol oynadığı

M

daha ’ a,ıll)3

? . ı c, ; ûw

a s m ü f t ü - B ı ı l e a r K a d ı n l a r ıw * S ı, r kM*111 itli y tm r i ç e f i,irde»

b â

Dimltrovgrad sokaklarında iki genç .kadın.

lan

L ı - f S ’li ıs ıi '^ '

ileri sürülebilir.LVk günden duyurduğum

Bulgaristan Baş Müftüsü ile görüşme isteğim bile, bana verilen Türk kılavuzun istek­lerimi yerine getirmek duru­munda olmasına rağmen, an­lamazlığa uğradı. Son gün­lerde ise, yetkUİ bir kişinin beni uyarması üzerine, gö­rüşme isteğimi unutuverdim

Sofyaya vardığımız gün­lerde düzenlenen program da benim için bir özellik taşımıyordu. Çünkıi bu prog­rama, halkının yüzde £W>’ı Türk olan köyler alınmamış; Sillstre. Plevne, Nlğbolu gi­bi Türklerin yiğitlik göster­dikleri yerler, sanki pkıldan çıkarılmıştı. Bu yetmiyormuş gibi, İsteğim üzerine progra­ma alman Niğbolu’nun, sürü cümüzün şiddetle karşı koy­ması savıyla programdan çı­karılmak ilendiğini gördüm. Üzerinde durup ayak diret­

medim. İnandım ki bize iz­lettirilmek istenen program, gerçekten kalkınmağa yüz tutmuş; kalkınmış yerleri içine almaktadır, inandım ki Niğbolu gibi birçok yere giden yollar, kötüdür; yaşa­yış durumu, öğünülerek an­latıldığı gibi değildir.

Belki tuhaftır ama, Bulga­ristan’da yaya olarak dolaştı ğım günler, gözlerimin yeri­ne daha çok bulaklarımı aç­tım; yüksek sesle Türkçe ko­nuştum. Bütün dikkatimi bu noktaya topladım.

Acaba Türkçe konuşan birisini bulabilir miyim? Bıılgaristan’lı Türklerin ilgi­sini uyandırabilir miyim?” diye düşünüyordum. Bu usul, Sofya’nın dışında her yerde başarıya u'aştı. Sofya’da Bul garistan’lı bir TUrkİe buluş­mak, dertleşmek, düşüncele­rini öğrenmek ise, kılavu­zumla buluşuncaya kadar gerçekleşemedi.ı 'arnsı k .z ™ «onca g,D,ya,,er- ArKa

L Plânda, Lenln’ln bir tablosu görülüyor. L<

w m sm sm xm w R

(Devamı Var)«ItMItlUllimimMIHMMIMUlllttlIlMMtMItMIlttMtMI

Kiralık EvLefkoşa’da Dikomo yolu

üzerinde beş odalı; banyo, mutfak ve su teşkilâtı ile mü­cehhez bir ev kiralıktır.

Müracaat: İbrahim Sal'h Müftü Raci Efendi Sok.

No. 17 (Kardeş Ocağı ıjan'nda)

KOVA BU BCU : (21 Ocak - 20 Şubat) Verdiğiniz her karar1 tatbik mevkiine koymadan evvel bazı kimselere danışmakla hiç te iyi etmiyorsunuz. Çünkü bunların bir kısmı fena niyetli.

BALIK BURCU: (21 Şubat - 20 Mart) Kim ne derse desin; siz bildiğinizden şaşmamağa gayret edin.Bazı olaylar aleyhinize görünse bile netice şüp­hesiz yine de lehinize olacaktır.

KOÇ BURCU: (21 Mart - 20 Nisan) Aman dikkat. Unutur gibi olduğunuz kuruntulara kendinizi yine kaptırıyorsunuz. Buna lüzum da yok, sebep de yok. Havayı bulandırmayınız.

BOCA BURCU: (21 Nisan - 20 Mayıs) Yalnız sııai sormaktan değil, sorulan her suale cevap ver­

mekten de kaçınmalısınız. Rahat etmenin kestir me yollarından biri de budur.

İK İZLER BURCU: (21 May's - 20 Haziran) Bütün gayretinize rağmen bazı meseleleri bir türlü olu runa bırakamıyorsunuz. Gerçi bu bir yaradılış meselesi ama pek faydalı bir şey değil.

\ LNGEÇ BURCU: (21 Haziran - 20 Temmuz) Sizi görüp de beğenmeyen, sizinle dostluk kurup da memnun olmayan tek kişi yok. Fakat tam mâna siyle samimi olanların sayısı çok az.

ARSLAN BURCU: (21 Temmuz - 20 Ağustos) Ruhu nuzda kopan fırtınaları başkalarından saklayabi­lirsiniz ama, kendinizden hayır. Ona, her gıin bir az dalıa bağlandığınızı itiraf edin.

BAŞAK BURCU: (21 Ağustos - 20 Eylül) Her şeyi, her şeyi bir yana bırakmağa muvaffak olabiliyor sıınuz ama, endişelerden kendinizi bir türlü kur taramıyorsunuz- Biraz geniş olun.

IE RAZI BL RC.U: (21 Eylül - 20 Ekim) Meçhul zan ilettiğiniz bazı durumların her bakımdan malûm olduğu ortada. Kendinizi nc kadar boş yere kah­rettiğinizin farkında değil misiniz?.

AKREP BURCU: (21 Ekim - 20 Kasım) Birdenbire kendi dünyasına kapanmış gibi susması ve dal­

gın görünmeğe başlaması, sizi şaşırtmasın. Siz­den başka düşündüğü tek bir kişi yok.

YAY BURCU: (21 Kasım - 20 Aralık) Belirli bir he­defe doğru emin adımlarla ilerlediğiniz muhak­kak. Fakat bu hedefe bir an evvel varmak için kendinizi sakın telâşa kaptırmayın.

OĞLAK BURCU: (21 Aralık - 20 Ocak) Her hakikat hayalle başlar, şeklinde mülâhazayı artık bir ke­nara bırakmanın zamanı geldi. Biraz da ileriye 11 bakın ve daha ihtiyatlı olun. <r'

İyi bir yem eğin değari kullanılan ma.zemeıuu ..a ş ­ağına göre ölçülür.

Yemeğinizn iyi pişirilmesi ve lezzetii olması için daim a

" B E B O " m arkalı «evkalâde, fıstık yağım kullanınız. Size iti­mat telkin eden marka. % 100 halis, tam amen hile­siz, çifte tasfiyeden geçm iş ve tengi kristal kedar temiz. Bunu herhangi diğvi bir yağ la m ukayese ede se niz yüksek vasıflarını tek­dir edeceksiniz.

Bakkalınızdan İsrarla

" B E B O "fıstık yağı isteyiniz.

Kıbrıs’a DöndüDört seneden beri Ankara'

da, Orta Doğu Teknik Üni­versitesi idari ilimler Fakül­tesi, İşletmecilik Bölümünde

İş idaresi" tahsilini yanan . Ahmet Necati Özkan, tahsi- ini ikmal edip diplomasını

aldıktan sonra Kıbnsa avdet etmiştir.

Ahmet Necati Özkan'ın cemaatinin bu branştaki tek­nik eleman ihtiyacını bir de ıeceye kadar karşılayacağına inanılmaktadır.

1ÂRÂFINOÂN SAYISÂL ORT/ RiyVHŞi- -- '-I i : i- ;-V iv ' •' • .İl:- .

Page 4: GÜVENEBİLİRSİNİZ w,*§ FUARDAKİ TÜRK MAMULLERİ BÜYÜK …evrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1962/... · Sah 17 Temmuz 1962 B o z h u v t i r 'ı H İ M 1 I I MIH]

SAYFA «

d B o z R u r t

GALATASARAY-DİNAMO İLK MAÇIN TARİHİNDE ANLAŞTI

İSTANBUL : Dnamo Ku­lübü, Galatasaray’ın ilk ma. çı Bükreş'te ve Eylûl’ünn İkinci haftasında oynamak teklifini kabul etmiştir.

İki kulüp arasında bilâha­re tarihler tesbit edilecektir.

Sarı - Krımızılılar ıniisaba kaya bir hafta kala kampa girecekler ve Bükreş'e özel bir uçakla gideceklerdir.

Galatasaray kulübü idare çileri, yapıları transferlerle Dinamo karşısına eşit şans­

larla çıkacaklarım ve tur at­lamalarının mümkün olduğu »u söylemişlerdir.

Metlini İçin Açtlan Kampanya İlgi Topladı

Metinin Galatasaray’a transferi için açılan yardım kampanyası geniş alâka gör­müştür.

Dün kulübe müracaat eden yüzlerce taraftar, nasıl ve ne şekilde para yatırılaca ğım öğrenmişlerdir.

İLK JPAKAYI BİR AFYONLU YATIRDI : Metin OktayIçlu açılan kampanya O ala tana raylı taraftan harekete geç ınlgtir. yurdun dört bir tarafından kullibc gelen mektuplar­da Metini, tekrar San - Kırmızılı renkler altında görmek İs­tediklerini ve bunun için de yardıma hazır olduklarım yaz­maktadırlar, Bu arada ilk parayı Adııan İsminde Afyonlu bir Gala Uma raylı taraftar Vakıflar Bankasına yatırmıştır, tdare lıey’eti Azalan da kendi aralanndan toplayacaktan paralan bankaya yatırarak kampanyayı destekliyeceklerdlr. Metin evvelki gün kulübe gelip kapalı salonda Uk antrennıa

mm yaptı.P llim M M tim M M M M M IlIlin M M tlIU lM IM H H M IM lM O ilK IH İH IM tU lllllltlIlllt IM IM M M H IllllltM IlllllK IIIM H I»

L E F T E R K U L Ü B Ü İ L E KONTRAT TAZELİYOR

İstanbul : Fenerbahçe ta­kım kaptanı Lefter K. An- donyadis 12 bin lira karşılı­ğında mevcut mukavelesini iki yıl temdit edecektir. Bu suretle Sarı - Lâcivertlilerin transfer dâvası sonuçlana­caktır.

Lefter temdit mukavelesi için : "Artık benim için üc­ret bahis konusu olamaz. Miktar üzerinde durmadım. Bence en büyük dâva Fener

bahçeli olmak... Kulübümle bu hisleri taşıyarak mukave­le imzalamağa gideceğim.” demiştir.

Diğer taraftan Fenerbah­çe’de antrenör dâvası henüz kesin bir sonuca bağlanama­mıştır. İdare heyeti bu ko­nuda Yugoslav Futbol Fede­rasyonuna müracaat etmiş, onlar da Türkiye’ye gelebile cek antrenörlerin listesi ile mali şartları havi bilgi gön­dermeği vadetmişlerdir.

IBENEK i

ıtiHmııımm ( b o z k u H........

A. Hikmet’i Meçhul

DÖRT SENE SONRA : Fenerbahçe’n Kadri dört yıl sonra yine eski yuvası olan| Saraya döndü. Resimde Kadri kendisini G. Saraylı yapan mukaveleyi İmzalarken göruıu yor.

Kadri Tekrar G. Sarayda

SATIŞEViSîzlere:

Düğmelerin her çeşidini Dantellerin en güzelini ipeklerin her rengini Çorapların en zarifini Modellerin en yenisini Patronların en uygununu

23 Temmuz, 1962’den itibaren sunar.

BENEK BENEKKadınlar Pazarı Meydanı

tş Hanı civarı)TEL: 6211

GALATASABAY - İstan­bul - iki şöhreti daha kadro­suna dahil etti. Bunlardan birisi birkaç gün önce ‘Trans fer Şeyhi" İbrahim Gürbüz’ ün elini sıktıktan sonra: “İkin ci bir Karagümrük yarataca­ğım” diyen Kadri Aytaç'tır.

Kadri 15 bin lira karşılığın da iki yıl için G. Saraylı ol­muştur. Kulüp ayrıca 15 bin lira ödeyecektir.

Tekrar eski bıılübüne dö­nen Kadri Aytaç mukaveleyi imzaladıktan sonra hislerini şu şekilde açıklamışta:

“Çok memnunum. Geç de olsa eski renklerime kavuştu­ğum için çok sevinçliyim. E- 1 imden geldiği kadar gayret göstereceğim."

Şafak H. S. 6 . : 4 Ayirini Y. S . : 0

Geçen Pazar günü ö.s. sa­at 5.3ü da Yeni Saha’da Şa­lak Haydarpaşa Spor Birliği ile Ayirini Yıidızspor takım­ları arasında heyecanlı bir dostluk maçı yapılmıştır.

Maça, önder Santlacı ida­resinde başlanmıştır. Her iki taralın da güzel oyunları denk bir şekilde devam edi­yordu ki 10. dakikada geli­şen bir tehlikeli akında, sol açık Sadi ilk golü Şafak Haydarpaşa’ ya kazandırmış oldu- Bu golden sonra daha fazla açılan Ayirini takımı­nın yaptığı akınlan karşı ta­rafın müdafaası birtaraf edi­yordu. Böylece ilk devreyi Şafak Haydarpa 1 - 0 önde bitirdi.

İkinci devreye daha sürat­li ve güzel oyun ttutturarak giren Şafak Haydarpaşalılar 15. dakikada Tünaym, 20. dakikada Sadi’nin ve akabin de yapılan bir akında 25’inci dakikada yi­ne Sadi’nin ayağından üç gol kazanarak maçtan 4 - 0 gibi açık bir farkla galip ay rılmışlardı.

Galib Takım sahada şu şe kilde idi : Mesut - Ertuğrul, Ahmet, Yüksel, Salâhi, Salih, İsmail, Tünay, Memdub, Erol, Sadi.

Galatasaraym transfer ettiği diğer şöhret Beşiktaşm satışa çıkardığı B. Erdoğandır. Be şiktaşa verilen 12 bin lira dı şında, Erdoğana ödenen para

10 bin liradır.Galatasaray Kulübü ayrıca

Vefanın eski kalecilerinden Altayı da amatör olarak trans fer etmiştir.

Vatan Spor Pazar Günü, Baf İngiliz Takımıyle Karşılaşıyor

HHIHNINIIUIinmilUlHlIllllimHlMİlilinHHIMMI

Galatasaray Mustafa Ve Nûri için izin istedi

İSTANBUL : AvrupaŞampiyon Kulüpler turnua- smda oynatabilmesi için Ga­latasaray, asker bulunan iki futbolcusu Mustafa ve Nuri' ye izin istemiştir.

Sarı - Kırmızılı idare he­yeti izin için hem Genelkur­maya ve hem de Futbol F e­derasyonuna müracaat etmiş tir. Halen asker bulunan bu iki futbolcuya Genelkurmay ca, Avrupa Şampiyon Kulüp ler Kupasında Bumen Dina­mosu ile yapılacak maçlar için izin verilmesi beklen- mektedir.

22 Temmuz Pazar günu ö.s. saat 5.30 da Yeni Saha­da genç takımlarımızdan Va tanspor ile Ingilizler arasın­da bir dostluk maçı yapıla­caktır- Bu maksatla Vatan sporlular yapacakları maçta iyi bir netice almak gayesiy­le İngiliz antrenörleri idare- snde sıkı bir antreman yapa­caklardır. Vatansporlulara şimdiden başarılar dileriz, yapılacak maça spor çevre­lerin iştiraki beklenir.

Yeni Yönetim Kurulu17 Haziran 1962 Pazar gü

nü saat 12 de Dumlupmar Türk Spor Kulübünde yapı­lan toplantıda aşağıdaki üye­ler yönetim kurulunda göste rildiği şekilde vazife almayı deruhte etmişlerdir.

Sekreter: Baif Cemal.Veznedar: İsmail H. Koruk

oğlu .Tahsildar: Hüseyin Cahit

İnce.Faal Üye: Kemal Ahmet.

Celâl Faik Mustafa Mehmet Yorgancıoğlu.

Ram Basmmdm özetler( üçüncü sayfadan ka lan )

bilhassa adada işsizliğin çok olduğu bu zamanda 4000 kadar işçi durdurmaya karar vermişlerdir. Askerî işçiler artık elleri bağlı, dur­mamalıdır. Çalışm a Bakan lığı vasıtasıyle Hükümetin ve bilhassa K b n s halkının arkalarında olduğunu unut­m am d an gerekiyor- Müca­delemiz ikinci defa olarak Ingilizlere tevcih edilmeli ve şüphe etmeden bu mücade­leyi de kazanacağımıza ka­naat getirmeliyiz.

Ayni gazete Kokkina kö­yünde Türklerin bazı Rum- lan dövmelerini ele ala­rak şunlan ileri sürüyor:

Koççina köyünde bazı efendilerin Eumlan durdura rak dövmeleri son 15 gün zarfında yer alan ikinci olaydır. Tahrikkâr olan bu olay karşısında Rumları so­ğukkanlılıkla hareket etme­ğe davet ediyoruz. Şöyle ki işbirliği gayrelerimize zarar gelmesin. Fakat bu arada iki cem aatın samimi işbirliği yapmasını arzu ediyorlarsa Türk liderlerin de ayni tavsi yelerde bulunmaları gere­kiyor. Türk liderlerin iki ce­maatın işbirliği yapm asına ve dost geçinmelerine taraf­tar olduklarına inanıyoruz.. Fakat bu olay takbih edilme diğine göre Kokkina olayla rı tekrarlanırsa intikam hisle rinin galeyana gelmiyeceği ne kim garanti verebelir? O zaman bu adada emniyet, sükûn ve en önemlisi işbir­liği ve dostluk kalmaz ve şüphesiz ki iki cem aat da bundan zarar görür.

Grıffith Bu Defa öldürülemedi

LAS VEGAS, Dünya yarı orta sıklet boks şampiyonlu­ğu ünvanı için, Ralp Dupas ile bu sıkletin şampiyonu E- mile Griffitlı arasında dün gece Las Vegas’ta yapılan 15 raundluk maçı Griffith sa vı hesabı ile kazanarak ünva mm muhafaza etmiştir.

New-York’lu olan 23 yaşın daki Griffith, mart ayındaKid Paret’i nakavt ederek dünya şampiyonu olmuştu. Paret, yediği yumruğun tesiri ile birkaç gün kendisi bilme­yerek yattıktan sonra hasta- hanede ölmüştü.

EN SON MODEL Satılık Tape RecordHemen hemen hiç kullanıl

mamış, en son model bir PH ILLIPS marka Tape Re­cord satılıktır.

Müracaat• Bay Halit, (Bozkurt Basımevi)

Lefkoşa.

Şahıslar tAıvukat Ayhan H ik m e tin

ölüm sebebini 0turu-

gü sonucuna varmıştır.

........... —....................... ...... ..

Sivil Havacılık Dairesi Soyuldu

Geçen hafta sonunda Lef- koşa’daki Sivil Havacılık Dai­resine giren meçhul şahıslar, dairedeki M ŞÜ k M r para y a ­sasını çalmışlardır. Kabanın içerisinde, 845 mil Para' J ^ mil kıymetinde pul ve 298.900 mil kıymetinde üç çek bulun­duğu ve polisin soruşturmalar

0 ı,niw vatİİ-

SALI. 17 TEMMUZ, ı tg

Sağlık Bakanlığı, Dr. Nikola- idis’in İddialarını Yalanladı

ya Bakan tarafından.)iri

Safilik Bakanlığı Temsilci- ler S i üyesi Dr. Herodo- to s N lk o la id ls 'in E lefteria ga zeteslnin Pazar günkü nüsha­sında çıta® b e y a n a tm a atfen, ıblr açıklama yapmi-s vc ge rek Bakana, gerekse T ıb S er­visleri kıdemli memurlarınares-men geniş ithamlarda bu-

ve kademe kademe -•creken tedbirler alındığı d -

Sa&lık Bakanlığı per­d e l in in her hangi U r üyesi aleyhinde ithamda veya şlk& yette bulunulduğu bütün vak ­alarda, bunların hepsinin, ya şha.sen Bakan veya Ge“«J dür yahut Bakanlığın diğer kı demli memurları tarafından tahkik edildiğim bildirmiştir. Bakanlık, a y m a itham veya şikâyetlerin sağlam tinat ettiği Wbat edildiği hal-

y a p m a k t a olduğu h^ber veril- tinat etugı mektedir. ........................ ................ ............. ................ .

Baif ve Leymosun Köylerine Düzenlenen Geziler Sona ErdiCumhurbaşkan Yardımcısı

Dr Küçük ve hey’eti, dün Ley­mosun ve Baf gezilerini tamam lamıştır. Son gün ziyaretinde, Malatya, Beşiktepe, Tatlıca Ka raağaç, Yakacık ve Yaylâ köy­lerine giden hey’et mensubları, dün akşam Lefkoşa ya dönmüş­lerdir. , ...

Dr. Küçük, bir Rum yetkili­sinin dâveti üzerine Malatya - Karaağaç yolu üzerindeki Lıso köyüne de uğramış ve Rum halkının dilekleriyle şikâyetle­rini dinlemiştir.

m a g l ü p o l m iy a c a g izCumhurbaşkan Yardımcısı,

dünkü konuşmalarında, köylü,

amele ve çiftçi davasının, sa­bır gayret ve elele vermemizle halledileceğini söylemiş ve Türk cemaatinin giriştiği mu- cdelede mağlûp olmasına im­kân olmadığını kaydetmiştir.

Son olarak verilen bilgiye gö re, hey’et mensubları, şimdiye kadar 65 köy ziyaret edilmiştir.

disiplin tedbiri alırdı#m i, tahkikat neticelerininHizmeti Komisyonunun^* zumlu addedeceği tedbir , mak üzere Komisyon Bası,, nına iletildiğini kat'iyetfeî^ lirtmek istediğini <iuyurm̂

A ç ık la m a şöyle sona ermoj, tedr : Dr. N ikolaidis beyânTi] ile SagUk Bakanlığının .sik? y e tle r e k u la k la rın ı t ık a d ı^ vey a a lâ k a göstermediğim ' hut herihangi bir memurun,! saü dam ağa çalıştığını »ma J ? y o rsa , Bakanlık, imaiarım„‘ tamamen asılsız ve haksin 01 dugunu kendisine teessrflfı* b ild ir ir .’»iHiı»uıiHiımıtıiHmnıııiHmıı,ııı|IM|..*«««., M

Beş İngiliz Mahkeme Huzuruna Çıkarılacak

1 4 - 1 5 Temmuz tarihi ̂arasında Leymasun'da parlt edilmiş olan beş otomobilin antenlerine kasten hasar ya. pıldığı hususunda Leymosuıi Polisine şikâyette bulunulmu». tur. Polis soruşturmaları ne­ticesinde, beş İngiliz ordu ma, sulbuna Polis tarafından diva tebliğ edilmiş olup yakında Mahkeme huzuruna çıkanla- caklardır.

................. .

BİR HABERİMİZ DOĞRULANDIÜZERİN D E SİLÂH V E KURŞUN BULUN­

DURAN RUM GENCİ T E V K İF EDİLDİEnformasyon Dairesi’nin ya­

yımladığı resmî bir açıklamay-MMIMMMIv. 4 H*W. /IIH IH . V ' f■ •’u - "w - - - _ _

Türk Subayları, Scotland Yard’ı Gezdiler

Britanya’yı ziyaret etmekte olan Türk subaylar, geçen Cu­ma günü Londra’nın Metropoli­tan Polis kuvvetlerinin genel merkezi olan Scotland Yard Binasının Harita ve Haberler kısmı ile Müzesini iki saat gez mislerdir.

1ELEFON KONUŞMALARIHaberler odasında ‘999’ sis­

teminin nasıl çalıştığını gören ve Londra bölgesindeki bütün devriye arabaları ile Merkez arasındaki telefon konuşmala­rını dinleyen subaylara, herhan gi bir cinayetin nasıl ele alın­dığı hakkında malûmat veril­miş ve Merkezin adli Tıb Lâ- boratuvarları gösterilmiştir.

ü ç l ü g ö s t e r iBundan başka müzede, ka­

tillik kısmı, kalp para ve sah-■ııııliH iıiH iuM iııuH uN lım nıııiM H im ıııiH iıiııı

Hükümran üslerin Yeni idarecisi Kıbrıs’a Geldi

Yakın Doğu Hava Kuv­vetleri Başkumandanı ve Kıbrıs Hükümran Üsler Böl­gesi İdarecisi Hava Başma- reşali Sir Deniss Barnett, dün ö.s. saat 4.00’de Ağro- tur Krajiyet Hava Gücü Üs­süne vâsıl olmuştur-

Sir Deniş, 1 Mayıs 1962’de kumlan Kıbrıs’taki Britanya Silâhlı Kuvvetleri Başkuman danlığını da yapacaktır.

tekârlık ile ilgili aletlerni ince­leyen subaylar, her yıl Earl Courts mevkiinde yapılan üçlü silâhlı kuvvetler gösterisini ta­kip etmişlerdir.

la Leymosun muhabirimizin verdiği haber doğrulanmış ve Leymosun Cinai Tahkikat Şu- besi’nin, üzerinde 192 kurşun ve iki silâh bulunduran Rum gencinin tevkif edildiği bildiril­miştir.

Rum gencinin Atina Akade­misinde okuyan ve Ahiileus vapuru ile Leymosun’a dönen Güvercinlik’li Andreas Teodoru Yasumis olduğu öğrenilmiştir,

Bu konuyla ilgili soruştur­malar devam etmektedir.

MMMMMtMtMMMfMtMIMIItMIllliUItHIlM

Erkekleri Kadınlardan Kurtarma Cem iydi

t ü c c a r l a rAylardan beri beklemekte olduğumuz

Ş JM T E R U N %ıoo p e r l o n SNAYLON gömleklerimiz gelmiştir.

Çarşıda satılanların en iyisi olmakla en ucuzudur.

K O L Y EMevsimin yegâne kullanılabilecek 3

sıralı ve 98 Renk üzerine KOLYELERİ­MİZ benzerlerinden %*0 daha ucuza satı- ya çıkarılmıştır.

TOPTAN SATIŞ YERİ h o u s h a n t r a d in g a g e n c y

Araşta Sokak No. 60 Lolkoşa TEL: 72861

TAKSİM Sineması Tel: 5069Buakşam 2 Türkçe filim bir arada

Bayanlara 25, Baylara 100 Mil

1. A V A R ERAJ KAPOOR - NARGIS

2. SEVDA ÇEŞMESİBaş Rolde: MUHTEREM NUR.

y a r i n a k ş a m d a n it i b a r e nYENİ FİLM

SİYAH MELEKOrhan Günşiı ay - Türkân Şoı a.v

« « O » » » » » » » » PEK YAKINDA :

TATLI GÜNAH AYHAN IŞIK BELGİN DORUK

★BİR DEMET

YASEMEN b e l g in d o r u kGÖKSEL ARSOY

★GOL KRALI

CAFER SUPHİ KANER SERPİL GÜL

(İkinci sayfadan kalan)âdet haline gelmekte, yeni evlenenler bunu münakaşa sız kabul etmektedirler. Bu duruma sebep, Amerikalı ka dınların zam anlarım kısmı izamını birçok cemiyet ve Dirliklerde çalışmalarına, kon feıanslarma hasretmeleri ve neticede ev işlerine ancak bir caç dakika ayırmalarıdır.

Rahibin Amerikalı bütün erkekleri bu rezalete son ver meğe davet etmesi, tesirini göstermiş ve genç erkekler akın akın bu cemiyete kay­dolmağa başlamışlardır. Paro laları “Erkeklerin önlük tak­malarını önlemek’’ olan bu cemiyetin mensupları karıla- riyle mücadele etmek için her türlü çareye başvurmağa kat’î surette azmetmişlerdir. Bunlar, her gün cemiyette toplanmakta ve başbaşa ve­rip kendilerine türlü şekil­lerde eziyette bulunan kak­larına mukabele etmek için plânlar hazırlamaktadırlar.

Cemiyetin yedi numaralı âzası Fred Bem adette, karısı nı yola getirmiş bahtiyar bir koca olduğundan, cemiyetin müşavirliğini yapmaktadır- Başı sıkışan, nasihata ihtiya­cı olan her âza ona başvur­maktadır.

Amerikalı diğer erkekler gibi bir zamanlar mutfaktan dışarı çıkmayan Fred, bu ba şarısını şöyle anlatmaktadır:

Önceleri, bütün genç evli ler gibi, ben de, karıma yar­dım ediyor; daha doğrusu, ev işlerini tamamiyle ben gö­rüyordum. Fakat aradan bir müddet geçince, bu duruma içeri emeğe başladım. Ben yorgun argın işimden dönüp ev işlerini görürken, bütün gununii gezmelerde, cemiyet lerde, konferanslarda geçiren karım akşamları her şeye ha­zıra konuyordu. Bu yetmi yormuş gibi, geceleri de keıı dısıni eğlence yerlerine gö­türmemi istiyordu. Ben, din

mühim bir yere gideceği za­man buruşmuş olan elbisesi ni ya ütülemiyor yalnıt ütüler cen lekeliyor veyahut yak1-

yordum. Sabah kahvaltısını lazırlarken belli etmeden j

yiyeceğine veya içeceğine is lal ilâçları katıyor ve böyle

ce o gününü burnundan fitil fitil çıkarıyordum. Daha bun ara benzer akluna ne gele'

se yaptım. Böylece, karım jenim le başa çıkamıyac anlıyarak gezintilerini bir ta rafa bırakarak ev işleriyle ; meşgul olmağa başladı. Şim­di gayet mesut bir hayat sürü * 4 yoruz. Bugünkü durumumuz dan karım da memnundur.V e gayet iyi geçinip gidiyo­ruz.” 1

Fred Bernadette’nin b» j muvaffakiyeti, Amerikalı di- jj;er erkeklere iyi bir misal te? kil ettiğinden, şimdi Amerika F da “Erkekleri Kad’nlann Bo yunduruğundan Kurtarma Cemiyeti” büyük bir rağbet ̂görmekte ve cemiyet âzası-f mn sayısı günden güne Ç°T ğalmaktadır

lenmeğe muhtaç olduğumu söyleyince, köpürüp hiddetle niyordu. Bundan başka, sa­bahları benden geç kalktığın dan kahvaltıyı hazır bulmam şöyle dursun, bunu da haz>r layıp hanımefendinin yata&ı na götürüp yediriyordum.

v e S y u bİr SÜn karanm> verdim, bu işe son verecek­tim. îşe evvelâ karımı aç b ı­rakmakla başladım. Ben ak­şamları, bir ekspres lokanta­ya uğrayıp bir iki sandviçle karnımı doyuruyor ondanrU 6V® f iy o r d u m . Evde

e yemeği kasten yakıyor ve ya ağ,za ahnmıyacak kadar

dum, !* W'Bu taktikten sonra diğer

n S S d? t kar“ »« * 4 *»»«ge başladım Meselâ, çok

Bir Türk Genci] Kazasında YaralandıDün öğleden sonra saat;

raddelerinde Maraşlı A» , Yeorglyu, TB R 979 Itaksi ile Arsionis Igltmeıkte olduğu bir .g Sindeli Cahit Necip yaşında bir gence Ikendisini ağır surette ı nuştır,

Y aralı Makusa ,ne kaldırılarak tedavi ^ ^ ■ D u r u ı n ualınmıştır.

Fuardaki Türk Man«*ri Büyük İlgi Topl>* j

(Birinci Sayfadan 1

şeker ihraç etmiştir- v,£ TÜRK ŞARAPLAR*

FINDIK’A TALEfPavyon Komisen d I

gazfctecilere Pavyonu S ve teşhir edilen Çe5|' . ver-mamulleri hakkında bil?

"^ t lr k şarap ve diğer I içkileri ile yakından gazetecilere verdiği Mehmet Ander, teşhir rin çoğunun Tekelın n^^ olduğunu; mamafih,J ğ-1 ratel olarak içki ir" f 1 . Ae ] çok hususî teşekkül‘er ^ . ı lunduğunu söylemiş yıl-1 yenin bugün, Almanya y ^1 da 3 milyon litreden , justiiı#| rap ihraç etmekte açıklamıştır. maı

TUrkiyenin aynı jçj,yılda 40 bin ton fin» . ^ ( raç ettiğini vt f'nd',many« «j’l büyük müşterisi Alın duğunu belirten PaV?h C, “ seri, yünlü kumaş »•" « de imkânlar arandığı etmiştir. Ugrt.

Daha sonra jfif içki verilmiş v e b » ^ bancı basın jTürk mamullerine karş d i ğ i ilgi büyük olmu?wr-