gÜvenebİlİrsİnİz w,*§ fuardakİ tÜrk mamullerİ bÜyÜk...
TRANSCRIPT
Sah1 7
Temmuz1962
B o z h u v ti r 'ı H İ M 1 I I M IH] m ■ ı m Y I L : 11
1 ı w r ı ı » * . » w , * § » b k i l » f > l ■ r y . W / i d h ı a m t a a y i ? 22:17Dlzuı» im iıh iı
I Y IL : 11jS A Y I! 2237
MUdUr ve İmtiyaz Sahibi: CEMAL T OĞAN Telgraf: ‘‘BOZKURT’Telef on: 2»5l. Adres: Glrne Caddesi, Lefkoşa—Kıbrıs. Fiyatı: 16 MU
GÜVENEBİLİRSİNİZ
FUARDAKİ TÜRK MAMULLERİ BÜYÜK İLGİ TOPLADIKarşılıklı Ticari Anlaşma imzalanması için Hazırlıklar YapılıyorlÜRKIYEDE MUHTELİF KOLLARDA KAYDEDİLEN GELİŞME NETİCESİNDE BUGÜN İHRAÇ İMKÂNLARI
GÜN GEÇTİKÇE ARTMAKTADIR
dünkü ba*ın toplantısından sonra. Türk Pavyonunda teşhir edilen mamuller hakkında Pavyon Komiseri Mehmet Ander’den izahat alırken.........................................M........... .............................................................. ....... .......................
MCA S i N E G A R M O S ESİNİN BİR BALONU»E SİLAH TALİMİ GÖRMÜŞ 2,500
TÜRK KOMMANDO VARMIŞyeni yalanlar
gazeteler, baltalık bir
kat bir rekor
inanılır atfen yayımla-
jrfya-
münakaşalaru yol açan Belediyeler meselesinin" mlizakere edileceğini ifade ettikten sonra “zaten Amerika da, tarafların uzlaşması için bir plân bulunması hususunda baskı kullanmıştı'’ diyerek. Amerikanın Türkiye üzerinde baskı kullandığını, TUrkiyenin de Kıbrıs TUrkü üzerinde baskı kullanacağını ima etmektedir.
Yine aynı gazete, Averof’un gelecek ayın ilk günlerinde Tür kiyeye yapacağı ziyareti de ele almakta ve 'TUrkiyede bugün Kıbnslt 2,00 kommando bulunduğu, bunların Menderes zamanında oraya gidip silâh atışı tâlimi" yaptıkları gibi gülünç bir İddia ileri sürerek, Averof’un» Ankara ziyareti sırasında bu işi ele almasını istemekte
dir.Birinci haberin gayesi açık
tır. Belediyelerde taviz vermemiz için TUrkiyenin bize baskı yapacağı hakkında söylentiler yaymak ve bu suretle cemaatımız arasında "bunda da mı taviz veriyoruz” gibi bir istihfam yaratmaktır.
ikinci haberde ise, Cumhur- başkan Muavininin son gezisi sırasında, Türklerle işbirliğine yanaşan Rumların Türkiere o- lan güvenini sarsmak ve bunların, Türklerin bütün hareketlerini şüphe ile karşılamasını sağlamak gayesi güdülmektedir.. Rum ca gazeteler böyle balonlar uçururken, iki cemaatın işbirliğini kurması nasıl mümkün olacak bir türlü kestiremiyoruz.
Türkiye’nin Kıbrıs Fuarındaki Pavyonunda teşhir edilen mamuller dün gazetecilere yakından gösterilmiş ve bu mamuller istisnasız olarak bütün gazetecilerin büyük ilgisini çek miştir.
ARTAN İLGİDün tertiplenen basın toplan
tısında konuşan Türkiye Pavyon Komiseri Mehmet Ander, 600 metre karelik bir pavyonda, TUrkiyenin istihsal gücünün bütün örneklerinin teşhir edilmesinin imkânlıslığına işaret etmiş ve bu yılki pavyonda teşhir edilen 50 firmanın mamu:- lerinin, Kıbrıslı ticaret adamları arasında büyük ilgi topladığını; birçok müracaat yapıldığını söylemiş ve bu müracaatlar neticesinde, bazı antlaşmalara varıldığını ilâve etmiştir.t ic a r i m ü n a s e b e t l e r in
g e l iş t ir il m e s iKomşu ve dost iki mem'eke;
olan Kıbrıs ile Türkiye arasındaki ticarî münasebetlerin gelişmesinde Kıbrıs Fuarının rolünün büyük olduğuna işaıfct eden Pavyon Komiseri, Fuardaki Türk gecesine iştirak etmek için bugün adamıza gel
mesi beklenen Türkiye Ticaret Bakanlığı Müsteşarının Başkan lığındaki beş kişilik heyetin, adamızda bulunduğu süre içinde temaslarda bulunacağını; Türkiye ile Kıbrıs arasında ikili bir ticaret anlaşması imzalan ması İçin hazırlık mahiyetinde çalışmaların devam ettiğiniaçıklamış ve yakında resmî mü zakerelerin başlayacağı ümidini izhar etmiştir.KIBRISLILARIN ILGILENDIG1
TÜRK MAMULLERİBir Rum gazetecisinin, Türk
malları i;e ilgilenen ticaret a- damlarının hangi cemaata mensup oldukları hakkıııdaki sorusuna, ilgilenenler arasında Türkler de, Rumlar da bulunduğu şeklinde cevap veren Pav yon Komiseri, diğer bir soruya verdiği cevapta, ilgi çeken Türk mamulleri arasında, halı, buz dolabı, gıda maddeleri, fin dik, şeker, konserve, lavoba ve saire gibi mamullerin de bulunduğunu söylemiştir. TÜRKYEDEKI SANAYİLEŞME
Ekonomik bünye itibariyle bir Tarım memleketi olan Tür- kiyenin, ham maddesi bol bir ülke olarak sanayileşme yö-
Üslerdeki Türklerin Diğer Temsilcisi de Londraya Hareket EttiASKERDE ÇALIŞAN TÜRKLER HAKLA
RINDAN BAŞKA B1RŞEY İSTEMİYOREgemen İngiliz Üslerinde
çalışmakta olan Türk Memur ve Polis Birilikleri Asbaşkam Mustafa Bitirim, ıbu üslerde çalışan Türklerin halklarının teslim edilmesi İçin Londra’da temaslar yapmak üzere evvelki gün Londra'ya gitmiş olan Birlik Başkanı İrfan Cemal’a İltihak etmek üzere, dün akşam gece yarısından sor ra ada dan ayrılmıştır.
Hava alanında kendisi ile görüşen 'bir muhabirimize Mustafa Bitirim, Londra’ya yapılan bu ziyaretten esas gayenin, Türk Birliğinin 'bir Türk varlığı olarak tanınmasını sağlamaik ve bilâihare,Londra’da, getrelc Bakanlık erkânı İle yapılacak müzake- i zımdır’> demiştir.
relerde, gerekse basın toplantılarında, Kıibrıs’tatiki makamların, egemen (İslerdeki kilit noktaları Rumlara vermekle Türk işçi ve memuruna yapmakta oldukları haksızlıkları Londra'da, gerek Bakanlık söylemiş ve “Şikâyetlerimiz, şahıs veya şahıslara karşı değildir. İngiliz makamlarının müstemleke devrinde olduğu gibi Türk İşçi ve memuruna karşı takip ettiği poletikadır. Tethiş sıralarında Kıibrıs Türk leri İngiliz can ve malını korumak için, pek çok zayiat verçlıklerinl bilen Ingillzlerden bir karşılık beklememekteyiz, fakat hiç olmazsa, bize lâyık mevkileri vermelerini ve haklarımızı gastb etmemeleri lâ-
»y-
YÜKSEK PLÂNLAMA KURULU tLK TOPLANTISINI YAPTI
KALKINMA PLANI İÇİN, HAFTADA DÖRT GÜN, GÜNDE BEŞER SAAT ÇALIŞILACAK
“Ûost ülkeler, Plânı Bir Kalkmmanm Hazırlanmasına Türkiye'nin Ne Kadar Kararlı ve İstidatlı
Olduğuna Merak EtmektedirlerI..M l l l i i s . l l l l l . i l ’
teşhiriki
kali-
ANKAKA : Yüksek Plânlama Kurulu, dün saa 14.00’de Devlet Plânlama Teşkilâtında Barbakan İsmet İnönü'nün Başkanlığında toplanmıştır.
Toplantıda Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcıları E krem Alican, Haşan Dlnc«r, Profesör Turhan Feyzioğlu, Devlet Bakanı Necmi ökten, Devlet Plânlama Teşkilâtı Müsteşarı Osman Nuri Torun İktisadı Plânlama Dairesi Başkam Attilâ Karaoamanoğ- lu. Sony al plânlama Dairesi Başkam ve Koordinasyon Dairesi Başkanı hazır bulunmuştur.
İNÖNÜ’NÜN DEMECİYüksek Plânlama Kuruluna
Başkanlık eden Başbakan İsmet İnönü, Kum l’un ilk toplantın münasebetiyle basma bir demeç vermiştir. BaŞba- kan’ın demeci aynen şöyledir:
ÇALIŞMAYA BAŞLANDI "Vazifelerimiz üzerinde bir
iki kelime söyliyeceğlm. Dev
let Teşkilâtının hazırladığı Kalkınma Plânı üzerinde çalışmaya başladık. İlk İnceleme Yüksek Plânlama Kurulu ta rafından yapılacaktır. Bu Kurul, karar verecek siyası organların başlangıcıdır. Buna, ilgili Bakanlarla davet edilecek olanlar katıacaklardır.
HAFTADA DÖRT GÜN Yüksek Plânlama Kurulu'-
nun çalışma usulü üzerinde verdiği karara gör» iştirak eden Başbakan. Başbakan Yardımcıları ve Bakanlar, haf tada 4 gün, en az beş saat aralıksız bununla meşgul olacaklardır. Mümkün olan sür’- atle bunu sonuçlandıracağız.
PLANIN BENİM SENM ESİ Bugün tasan halinde elimiz
de bulunan plân, İktisat âlemimizin resmi ve özel todlıglsi- ne Büyük Millet Meclisine tak dminden önce araolunacaktır.
Plânın Milletçe benimsenmesi. geniş ölçüde iktisat, en-
(Devamı ikinci sayfada)
■ÖftTAyabancı ga*et *ty»ml*ri *ır
?. tetkik etmek Türk ma-
hayranlıkla-
endüstrikay-
8 utıu* Pavyo-
Fu.
y M M f m M W 1 ^
T . H . Y .Türkiyede yaz saati tatbiki dolayısıyle uçaklarımızın Lefkoşaya varış ve kalkışları bir saat erken olacaktır.
T. H. Y .Kıbns Acenteliği
ktahlç
Onuncu Çocuğu: Dünyanın en tanınmış film yıldızlarından Charlle OhapUn, onuncu çocuğu dünyaya geldik
ten sonra : “Dünyanın en mesut babasıyım” demiştir. Yetmiş üç yaşındakiŞarlo'nun 10’uneu çocuğu erkektir ve İsviçre’de, Lozan’ın Mlntcholsy kHnlğinde dünyaya gelmiştir. Şarlo’nun eşi 88 yaşında Oona da, bebek de sıhhattedirler. Bebeğe Jam es ismi verilmiştir. Mesut bir tebessümle küçük Jaınes’i gazetedllere takdim eden Şarlo’ya “Zindeliğinizin sırrını söyler m isini*?” diye sorulduğu vakit, Şarlo gülerek “İhtiyarlığımı hiçbir zaman kabul etmemek” demiştir.
nünde gayretler sarfedilmekte olduğunu belirten Mehmet Ander, Petrol, ilâç, kâğıt, kimyevî maddeler, seramik ve sıhhî malzeme, dokuma, demir ve çelik, ziraat aletleri ve diezel motorları, cam sanayii kollarında büyük bir gelişme kaydedilmiş olmakla beraber, bilhassa mensucat, şeker ve çimento sanayiinde geniş ihraç imkânları sağlandığını söylemiş, bugün
Türkiyede yılda 62 milyon metre yünlü ve 600 milyon metre pamuklu mensucat istihsal edil diğini; bunlardan 10 milyon metre yünlü ve 100 milyon met re pamuklu ihracata sunulabileceğini ilâve etmiştir. Pavyon Komiserinin verdiği bilgiye göre. Türkiye şeker ihracatında da büyük bir ilerleme kaydetmiş ve 1961 yılında 257 bin ton
(Devamı 4. Sayfada)
Bir İkazımız Dikkate Alındı
10 Temmuz, 1962 tarihli gazetemizde “ölüm Tahkik Memuru Dairesi”yle ilgili olarak yayımladığımız yazı, gereken tepkiyi uyandırmış ve söz konusu daire yetkililerince müspet karşılanmıştır.
Bu konuda verilen bilgide, 27.10.1960 tarihinde istenen iki Türkçe yazı makinesinin 21.5. 1962 tarihinde tedarik edidiği belirtilmekte; Türkçe yanlışlıkların, eskiden elde mevcut İngilizce yazı makinesi ile yazılan yazılardan iieri geldiği ilâve edilerek, “Şimdi bu yanlışlığı giderme ve yeni baştan kâğıt formalar hazırlama yoluna gidelecektir.” denmektedir.
Dün takriben saat 11 de Lefkoşa’da Çiçek Sineması arkasında bulunan ve hükümete ait olduğu bildirilen hali bir arsanın İçerisinde bulunan eski oto lastikleri henüz bilinmeyen
bir sebepten dolayı ateş a lın ış ve birdenbire etrafı alevler ve büyük bir duman sarmıştır. İtfaiye yangım söndürmeye muvafffak olmuşsada lastiklerden çıkan alev ve dumanın civardaki binaları hasara uğrattığı bildirilmektedir. Resmimiz yangınla mücadele eden bdr
İtfaiye erini tesbit etmektedir. (Foto Bozkurt - B1LBAY)
Kıbrıs'ta Hırsızİık- lar Devam EdiyorHerkes, Çalman Eşyası İçin Polise BaşvurmaktaLeymosun’lu William Gordon,
14 Temmuz tarihinde ö.s. saat 11.00 ile 15 Temmuz tarihinde ö.e. saat 6.00 arasında meçhul şahısların, Leymosun’da Marmara Otelinin dışarısında park edilmiş olduğu bir sırada £400 kıymetindeki 671 numaralı land rover markalı otomobilini çal
dıklarını polise rapor etmiştir. Otomobilde takriben £100 kıymetinde alet bulunmakta idi.
SAAT HIRSIZLIGŞ Mağusa’lı Ahilleos, 15 Tem
muz tarihinde saat 12.30 île 18.00 arasında meçhul şahısların odasına girerek £6 kıymetindeki kol saatini çaldıklarını
polise rapor etmiştir.8 LİRASI ÇALINDI
öte yandan CÂRE Teşkilâtının Müdürü Amerikalı Herman Straous, 12-13 Temmuz gecesi meçhul şahısların Lefkoşada Romanu sokağındaki evine girerek içerisinden £8 çaldıklarını polise rapor etmiştir.
Dikelya San’at Okuluna öğrenci Alınacak
ÜÇ YIL SÜRECEK EĞİTİM SIRASINDA MAAŞ DA VERİLECEĞİ BİLDİRİLİYOR
Eğitim, Elektrikçilik, Makinistlik, Dökmecilik ve Tesviyecilik Üzerinde Olacak
48 Command Workshops R.E.M.E.’nin Dikelyadaki Sanat Okuluna daha fazla talebe almak için, 1962 Ağustos ayında mülâkat ve imtihanlar tertiplenmesine karar verilmiştir.
e ğ it im s ü r e s iEğitim süresi üç yıl olup 1
Eylül, 1962’de başlayacaktır. O- kula kaydı tamamlanan öğrenciler,Elektrikçi, Araba Makinisti, Dökmeci, Genel Tesviyeci işlerinin herhangi biri üzerinde eğitim göreceklerdir.
iş t e k l if iEğitimi müteakip başarı sağ
layan öğrencilere, açık mevkiler mevcut olduğu zaman, Egemen Üslerde iş teklif edilecektir. Fakat serbest olarak başka yerlerde de iş sağlanabi ir.
Eğitim esnas nda talebeler yaşlarına göre haftada £2.535 ile £4.710 mil ödeneceklerdir.
ARANAN EVSAFMüracaat edecek talebelerde
aranan evsaf şudur:—1 Mart 1946 ile 1 Mart 1948
yılları arasında doğmuş olmak;Yazıp okuyacak derecede İn
gilizce bilmek;Çarpma ve ondalık kesirlere
kadar iyi matematik bilgisine sahip olmak;
Elektrikçilik ve Makinistliğe yakından ilgi ve istek duymak,
MÜRACAATMüracaatlar isteklilerin ken-
Lefkoşa Türk Bankası Ltd.Lefkoşa, Mağusa, Lârnaka, Limasol ve Baf’taki Şiibeleri
ve Dünyanın her tarafındaki Muhabirleri ile Bütün BANKACILIK, SİGORTA ve SEYAHAT işleri için Sayın Halkımızın emrindedir.
di el yazılarıyle İngilizce olarak yazılmalı ve
The Commanding Officer 48 Command Wor&shops
R.E.M.E.British Forces Post Office 53adresine sigortalı olarak pos- talanmalıdır.
İSTEKLER11 Ağustosa kadar kabul edi
lecek dilekçelerle beraber,Yaş kâğıdı,Tam isim ve adres,Talebenin Eğitimi ve okul
dan ayrıldıktan sonra herhangi işte çalışıp çalışmadığı hakkında bilgi gönderilmelidir.
TÜRK İŞÇİSİ UYANIK OL!Rum dostlarımız (!), şimdi de yeni bir taktiğin peşine
düşmüşler; Türk işçisini, Türk sendikalarından ayırıp Rum sendikalarına bağlamak için propagandaya girişmişlerdir. Rum sendikalarının yönettiği bu propagandalar sırasında, Türk işçisine, “Rum sendikalarına bağlanmadığınız takdirde iş bulamayacaksınız.” denmekte; Türk hastalarına doktor gösterilerek gizli, fakat birçok kereler açık şekilde işçimizin dağıtılmasına çalışılmaktadır.
Türk işçi Birliklerinin kuvvetlenmesinden ve sağlam bir teşekkül haline gelmesinden korkanların yarattığı bir taktik olan bu hareketlere kulak ası:maması, Türk cemaati için hayatî bir mes’ele olmalıdır. İşçimizin uyanık davranması, Türk Birliklerine bağlanması ve aidatını muntazaman ödemesi halinde kuvvetlenecek, sağlamlaşacak olan Türk işçi Birliklerinin, işçilerimizin her hakkını daha iyi koruyacağı, gizli maksatlar gütmeyeceği umulmaktadır.
Yoksa Türk işçisini işsizlikle tehdit ederek Rum sendikalarını kurtarıcı olarak gösterenlerin siyasî emelleri, bir kuvvet olan işçilerimizi dağıtmak ve onları en tehlikeli uçurumlara sürüklemektir.
Bu konunun ciddiyetini takdir etmekte olan Türk Cemaat Meclisi de, işçi Federasyonu’na elden gelen yardımı yapmakta; yalnız Türk işçisinden de kendi birliklerine sıkıca bağlanmasını, bu birlikleri yaşatmasını beklemektedir. Bu birliklerin yaşatılması halinde, Türk Cemaat Meclisi nin daha da yardımına mazhar olunacağından şüphe edilmemelidir.
Nitekim bir Cemaat Meclisi yetkilisi, “Herkes önce kendi kendine yardım etmeli; kendi teşkilâtını ayakta tutar bir duruma getirmelidir. Bu yapıldığı takdirde Cemaat Meclisi, bu gibi teşekküllerin kuvvetlenmesi için daha da yardım edebilecektir.” demiştir.
Evet ! Türk işçisi, maksatlı emellerin tuzağına düşmemeli; dalma birlik ve beraberlik halinde bir tek Türk teşekkülünün etrafında toplanmalıdır, Geleceğimiz, hayatiyetimiz için bu şarttır.
m
r : y
İAYFA t IMW«WmHM"M»""H',l"
Mühendisler Şimdi de Telstar ile Yeni Denemelere Hazırlanıyor
• -ll»! ı<*r> kiri^iv Rn ararla Federal İrtibat
„ . u fi (f II II T \*fi|g|llg#(Ml#M*4f •>• •••!•!•*• ̂ ts O m-i Ou U K 1 /................-............. ........
........... *.................................... .......... SALI> 17 TEMMUZ, 1902
iritbat peyklerinden biridir Daha önceki projeler Hü
kümet tarafından finanse e- dilmişse de, Telstar, Amerikan Telefon ve Telgraf Şirke ti tarafından finanse edilmiş ve imal ettirilmiştir. Bu şirket, peykin Florida'daki deneme üssünden fırlatılması için Milli Havacılık ve Feza İdaresi’ne 3 milyon dolar ö- demektedir.
Bu arada Federal İrtibat Komisyonu, uluslararası irtibat sahasında yeni bir çığır açmış olan bu sistemden fay dalanma yolları hakk'ndaki incelemelerini Beyaz Saray’a sunmuştur. Bu raporda, Tels tar projesine temas edildiği gibi, feza stasyonları vasıta- sıyle uluslararası irtibat siste mi de etraflı bir şekilde ele alınmaktadır.
AMERİKA’ NIN AY’A SEYAHAT PLÂNLARI
KESİMDE telsim ve televizyonla haberleşme sahanında bli- yttk bir adım teshil eden ve kıtalararası televizyon yayınla- ' run mümkUn kılan ‘Telstar” peyini görülmektedir.
ram tatbik edilmesini derpiş eden daha önceki plânları
Telstar’m, televizyon prog ramlarım Atlantik üzerinden naklen yayımlamasını müteakip, Amerikan Telefon ve Telgraf Şirketi Mühendisleri şimdi de, hususî teşebbüsün meydana getirdiği bu feza irtibat peykinin kabiliyetlerini göstermek çin yeni denemelere girişeceklerdir'
Millî Havacılık ve Feza İdaresinin işbirliği ile geçen Sah günü fırlatılan peyk, te levizyon yayınlarını naklen neşretmekten başka Birleşik Amerika ile Avrupa -şehirleri arasında sür’atli telefon irtibatım mümkün kılacak şekil de yapılmıştır.
Peyk, televizyon yayınların da tasarlandığından dalıa bü yük bir başarı sağlamış, ve memleket dahilindeki halk için Maine eyaletinin Ando- ver şehrinden yapılan yayın lar Britanya ve Fransa'da da dinlenmiş ve seyredilmiştir.
Bu başarıyı müteakip, Fransız ve İngiliz resmi ma kamları, önümüzdeki hafta içerisinde müşterek bir prog
bir yana bırakarak, bir gün soma Amerika’ya yayın yap mak için programlardı geliş tirmeye koyulmuşlardır. Her iki memleket de bu teşebbüs lerinde başarı sağlamış bulunmaktadırlar.
Günün en uygun saatinde yayımlanan Fransız programında, Posta ve Telekomiini kasyon Bakanı Jacques Ma- rette’in önceden filme alınmış bir beyanatı ile, Paris’ten manzaralar ve bir müzik programı neşredilmiştir.
Britanya Posta Dairesi, ve rici radyo ve televizyon mer kezinden “canlı” olarak yayımlanan bir programda İngiliz televizyonunun ileri gelen şahsiyetleri bu tarihî olayın önemini tartışmışlardır. Amerikalı seyirciler tara fından takip edilen her iki program da yerli programlardan faksızdı.
Telstar, Millî Havacılık ve Feza İdaresi'nin bu yıl içeri sinde fırlatmayı tasarladığı
Birleşik Amerika 1965 yılın dan sonra ayın yörüngesine üç Astronot göndermeyi, ve bunlardan ikisinin küçük bir "ay seyahat taşıtı" içerisinde ayııı sathını tetkik etmesini sağlamayı tasarlamaktadır. Dev Apollo feza gemisi içe risinde kalacak olan üçüncü astronot, birkaç gün müddet le ay etrafında dönecek ve inceleme işi tamamlandıktan
İleride, birdenpeykleri
Amerika’nın fazla insan tanıyan (ezaya göndermesinde lıullanı lacak olan Satum roketlerinin hlrlnal safhası sekiz makineden müteşekkildir. Besimde, bir teknisyen, bu makineler Üzerinde çalışırken görülmektedir.
sonra her üç astronot da dün yaya dönecektir.
Millî Havacılık ve Feza İdaresi Müdürü James \Vebb hususî endüstriye geçen gün müracaatla iki-kişüik a)' gemisinin inşası için tekliflerde bulunmalarını istemiştir. Mü diirta göre, Feza idaresi, üç aya kadar gemi ile ilgili tefer ruatı hazırlayacaktır.
Halen imal edilmekte olan Satürn roketinin geliştirilmiş bir şekli, 45 ton ağırlığındaki Apollo feza gemisinin Floıi- da’daki Kanaveral Deneme üssünden fırlatılmasında kul lanılacaktır. Feza gemisi üç kısımdan ibaret olacaktır.
Ay etrafında devir yapma usülünün, Amerikan Astronot larımıı Aya, daha önce tasar landlğmdan, altı ayla yirmi ay önce varmalarım mümkün kılacağını söyliyen James W|ebb, daha az teknik geliş meye ihtiyaç olduğundan, ye ni usülün, daha önceki iki sistemden yüzde on veya on- beş daha ucuza mal olacağım belirtmiştir.
Amerikan Senatosu, geçen Çarşamba günü, 1 Temmuz, da başlayan malî yıl zarfında Amerikan Feza Programı için £3,820,515,520 sarfedil- mesini tasvip etmiştir-
mm
&
m
Protesto Edilen Lolita Filmi He Memlekette Hadiseler Yaratıyor40’lık Profesörle
as- sak edildi. Birçok filmciler, “Lolita’ yı filme almak için birbirleriyle boğuştular, fakat sonunda bu filmin çevrilmesine imkân olmadığını söyliyerek, ‘‘Lolita dan vazgeçtiler. Fakat bir tek rejisör, Stanley Kubrick, filmi ne pahasına olursa olsun, çe virmeğe karar verdi. Filmin kırklık baba rolü için, James Mason ve Lolita rolü için de binlerce namzet arasında 14 yaşında “Sue Lyon adında
Bundan iki yıl evvel, len Beyaz Bus olup, Ameri ka’da profesörlük eden Vaadimi r Nabokov adında bir yazar, “Lolita" adlı bir roman yazmış ve bu roman, dünyanın her tarafında on milyonlarca insan tarafından okunmuştu. Büyük skan dal yaratan romanın, bir tek özelliği vardı : 40 lık bir erkekle, 12 yaşındaki fettan üvey kızının maceraları. E- ser, bazı memleketlerde ya-..........................M M ................................... .................................................... . . . . . . . . .
güzel ve sehlıar bir lngili kızını seçti. Bir seneden fazla bir zamandır İngiltere de kapalı kapılar, ardında çevrilen film, bir haftadanberı dünyanın birçok memleketle rinde oynatılmağa başlandı ve kıyamet koptu. Bilhassa Amerika’da, yaşlı baba ile 14 yaşındaki (filmde Loli tanın yaşı 12 den 14’e çıkarılmıştır.) üvey kızının otelden otele boyuna dolaşarak, yaşadıkları' gayriahlâki hayat
seyirciyiden çıkarmaktadır. Bu L İngiltere’de ve Amerika yüzlerce sinemada seyirci rin, filmi protesto içjn meşini beklemeden salonlarını terkettilderi rülmüştür. İki fotoğrafta] lita rolünün yıldızı | Lyon’u bikinisiyle, altta ı filmin en fazla protesto ) len gıcıklayıcı sahne_ üvey babasına pedikür tırttığı sırada görüyoruz!!
.•»••»•»••m ......ÎK ÎN C Î M A Ğ U S A F E S T İV A L İ
m m BAHİSLER*Erkekleri Kadınlardan
Kurtarma Cemiyeti
Yüksek Plânlama Kurulu, Dün ilk Toplantısını
Yaptı(Birinci Sayfadan Kalan)
telleiktüel ve siyaset âlemimizin yardımım sağlamamıza bağlıdır. Nihaî karan Büyük Miilet Meclisi verecektir. KARARLI VE İSTİDATLI
Türkiye'nin kalkınmasıyla yakından ilgll olan dost memleketler, herşeyden evvel plân lı bir kalkınmanın hazırlanmasına, sebat ile uygulanmasına Büyük bir millet olarak ne Kaçlar kararlı ve istidatlı olduğumuzu merak etmektedirler. Şimdiye kadar yaptığımız tesirler, musibettir, ilmi usullerimiz sağlam, isteklerimiz mübalâğasızdır. Bununla beraber vatandaşlarıma bildirmek isterim ki, muhakkak bit zaferin vasıtaları ve şartları gibi plânlı kalkınma yolu da milletçe geniş ölçüde tasarruf, fedakârlık ve sebat şartlan ls- tıyen bir zafer yoludur. Her gün İçin siyasi mes’uliyet .başlangıcında ilk intihalarını şimdilik bu suretle hülâsa edebili rajı.Vakit, vakit foen veya arkadaşlarım bilgi vereceğiz. Saygılar, Selâmlar.”
TOPLANTILAR DEVAM EDECEK
Yüksek Plnlama Kurulu önümüzdeki günlerde toplantılarına devanı, edecektir. Kurul, beş yıllık kalkınma plânını gözden geçirdikten sonra pıân hükümete sunulacak, Hükümetin tasdikinden sonra da Türkiye Büyük Millet Meclisinde görüşqlecektir.
önümüzdeki günlerde Yüksek Plnlama Kurulunda yapılacak görüşmeler, gizli cereyan edecek ve 700 saıhife tutarındaki beş ciltlik plân, tamamen incelenecektir.
Amerikalı kocalar karılarının şerrinden kurtulmak için aralarında bir cemiyet kurmaya karar verdiler. Genç kocalar artık, bulaşık yıkamamak, ütü yapmamak ve çocuklarına bakma makla ilk isyan bayra
ğını çekmiş bulunuyorlar.“ERK EKLERE EZİYET’1 temizlemek, çocuklarla m e ş - l
cemiyetinin meydana çıkma gul olmak gibi işlerde karıla sı ve bu cemiyet âzasının ko rma yardım ederler; hattâ, ek
B 0 S F 0 R OTELİBAR VE LOKANTA
Giınede üçmil civarında “BOSFOR OTEL” yeniden hizmete açılmıştır. Her nevi meşrubat ve içki bulunur. Fiatlar | ucuz ve servis itinalıdır. Geceleri ve hafta £ sonları için en iyi istirahat edilecek ideal | bir yerdir. Tecrübe ediniz. Tel: 635 £
S A T I ŞBL. 484 numaralı Fiat markalı otomobil olduğu
şekilde satılıktır. İstekliler 21 Temmuz, 1962 tarihinden geç olmamak üzere tekliflerini yazılı o larak Lefkoşa Türk Bankası Ltd. Müdürüne göndermelidirler. Otomobil iş saatlannda Mehmet Akif sokağında Ratip Beyin Makarna Fabrikasında Ahmet Cemal Beye m üracaatla görebilirler.
Yegâne Çocuk Arabaları
P e d ı o ı ' e e
Ağustos:— M ağu sa’nm Fetih Yıldönümünü Kutla
Ağustos:— Cirit alan ınd a film gösterisi.
Ağustos:— Klâsik ve popüler Tüık müziği kon
Ağustos:— G ece Pazarlarının açılışı,— İngiliz askerî bandosunun gösterileri.
Ağustos:— İngiliz askerî bandosunun gösterileri, — Halk oyunları m üsabakası.
, 7 i r ı "Renk I ş ı kMüzik E d e n c e . . .
' ' « ■ T ' i c c a h v e --------------^ ^ i e r i m u t r ı p a v jo n t a r t ı
ü K e b a j p . y e m e K v e
bira k ö s e l e r i
■ Lutna park■ Fal köşeUn|
Pavyonlar için m üracaat:—
AHMET SAM İ— Tel. 2503-2511-2150
H ü s e y in a k i l — 2262 - 2150
Diğer Kasabalardaki Şubelerinde $
biraz daha M i
★ SAĞLAM
★ ZARİF
★ H A FİF
★ M ÜZEYYEN
S a n a y ^ n
PEDIGREE CALYPSOu
ç e ş i t l e r
P E D I G R E E ”İtimat edeceğiniz markadır
D IK RA N UZUNYAN & KUM. LTDRALI BİSİKLET MAĞAZALARI
Lidra Caddesi 28—34, Lefkoşa, Tel. 2244
calarm» yaptıkları tiirlü mezalimin açıklanması üzerine şimdi, Amerikalı kocalar da “Erkekleri Kadınların Boyun duruğundan Kurtarma Cemi yeti" adı altında bir topluluk yaratmağa çakmaktadırlar.
Bilindiği gibi Amerikalı erkekler, tâbir cizse, dünya nra en kılıbık kocalarıdır. Bunlar hiçbir itirazda bulun maksızm bulaşık yıkamak, ev
seriya evlerinin bütün işlerini, yemek de dahil olmak üzere, kendileri görürler.
Amerikalı kadınlar böyle halim selim kocalara malik olmakla iftihar edecekleri yerde, nankörlük edip bu bî çare adamlara daha nasıl bir angarya yükliyebilecelderini onlara hayatı nasıl zindan e- deceklerıni düşünmektedirler.
Bu durumu uzun zamandan beri müşahede eden bir rahip, erkeklere eziyet cemi yeti skandalın'n ortaya çıkma sı üzerine, artık harekete geç me zamanın geldiğine kanaat getirerek kolları sıvamış ve kurduğu “Erkekleri Kadınların Boyunduruğundan Kurtarma Cemiyeti” ne âza kaydetmeğe başlamıştır.
Rahibe göre, Amerikalı er kekler arasında kamının işlerini yapmak yavaş yavaş
Devamı Sayfa 4 de
Bazı günler dinlenme salonunda meydan tartışmaları oluyor. Böyle bir alev günlük olay
Ü ların yankılarından çıkıveriyor. BU" ses ortalığı doldurdu mu koltuklarda tıyuklıyanlar silkiniyorlar, başlıyorlar seslerini yüksetmiye. Sesleri çıkmıyanlar kulak kesiliyorlar. Bu anda Cemaat problemlerinden biri ortadadır. Çeşitli, yanlaı dan didik didik edilir konıı. Edilir ama.. Problemin külünü silkeleme, alttakini öne sii- riip çeşitli yönlerinden yoklama öyle temelli bir incelemeye dayanmaz. Herkes bir fikir ileri sürer. Çoğu kulak dolgunluğundan aldıkları lıızla yürürler. Birer fiske, birer dokunuş, sonra aynı kül problemin üstüne güzelce ekilir ve rafına konur. Bu aradaCemaatten yana olan larla, İngilizci olanlar bir anda seziliverir. Birçok konuşmalarda memurlar ağızlarım mühür lemek zorunda kalırlar. Korktukları bir kudret vardır, yarın İngiliz ne der onlara... Çevrenin içine daha da yaklaşırsak '‘İleri" gazetesiyle, Cemaatin davalarını hiçe sayan ‘Hürriyet’ gazetesi goygoycularının sözle vtımrııklaşmada olduklarını görürüz.
Bu tartışmaları bazan soylu bir fikir suspus eder. Eder ama saplanılan zihniyetlerden çabucak dönüldüğünü görmedim. En akla yakın açıklamalar bile şüphenin kuyusuna düşü.
O İL & U iitü k i "J.İÜ &.. jbrahlm Zeki Burdurl»-
~ T 4 jTyoı. Bazan köksüz konuşmaların kaba küfürler le sarıldığı görülüyor. Kırılan kalblerin irdin
ş u ” c”maal bir,isi yoı
E ls e lS ş s itutuyorlar, t a g f c efendi™hoşnut görünüyorlar. Bunlara k a r ^ a S İ
™ p
tar, bu kon"5ma• » » u c a vamuvan ^ !ar’ ' *s ı k ı y o r . “tİPr';" • ! ;ma' ar can ilgi göstermiyenleri bir"vana î ba£n $larmE* lıep birden İagm ual, değil mt? P al“ tar,l»
ş * Kuiob“"d* «sr~ *hniyetWı.i APTARAFINDAN SAYISAL.
(/ostluğumuz' her gün Tartışmalara zaman zaman biz de ^at ^’ ]erjCemaatin öz problem ini n/ı-rir.e tlü̂ l»,c mizi söylerken orta bir yol tutmıya çaHÎTj kimsenin gücenmesine meydan ver Bizim yanımızda problemleri çeşitli I ele almaktan kaçanlar var. Hepsine ması gerekli olanı bildirmek bir görev mi?., ö te yanda, çok az, da olsa rI |lardan, serbes mesleki olanlardan dog01̂ görenler var. Onlarla birleşerek sömurg*! nıınlarına göre Türkleriıı d u ru m larını gM| geçiriyoruz. »En arada açıktan saldır311 oluyor.
— Türkiye bizimle ilgilenmiyor—— D alıa nasıl yardım etsin?- , {(ı— Bak Türkiye’den gelen ö ğ reto «J|— Biz bunları yeter saymıyalım- fjjj
tutsun, bizi yükseltsin, karsı cemaatin , bırakmasın.
Bir esmer tüccarla, kısa boylu bitjU konuşuyor. Sözün tam burasında ben vorum; ' -'J
(Bwaım Var'
wnııııiUHiımIHIHW(|w
............... ........ ................••••<•»••• ( B O Z K U R T ) .................
RUM BASININDAN_ - \rr- ' 'i ı.y: . ı
SAYFA 3
^ 1maktadır. { , J |
t ve AmerikS l s»u,mada s e y JİL f ° teİ t0 iÇin^i imlemeden sirıaJI n rkfettikl«i »I |' fotoğrafta a| Ün yıldızı l | Bikinisiyle, altta J I tazla protesto ( i ll a>'lcı sahnesindtT|iisınıı pedillinJ
Iada görüyor®
S T iV A L t
BİR Yt'ZME HAVUZUNDA sevimU denl* kumaştan yapılına yeni bikini mayolarını
bulunuyorlar. Finli sinema yıldızı Anne Savo m sivri kısmıyla *ık bir önlümü andıran iki par- i) Ue kendini göstermiştir. Alman Film Yıldızı
•-'* b e yukarı kumumla kırmalı bir gamitü-____i olan bir bikini geçmiştir. Ortadaki San -l ve sevimli uzun pantolonu ile 1920 - 30 »enel
D modalarım insana hatırlatıyor. Arka plân- kyoyu, Amerlka’lı semti-/. film komiği Buster
vaktiyle giymmiş olabilir. Bildnl devrinde, mn gösterise ehemmiyet vermelert hiç de
bir şey olmasa gerek.
1962 Salı
ram
ı Müzik
loiiumünü Kul
İsterisi,
müziği
ı ? » SLun gösterileri, I
nun gösterileri, 1tası.
□ den
Konseri
çılış ve Program ) Mediha Demirlaran’ dan Şarkılar
12.30 öğle Melodileri13.00 Halk Türküleri ve
Oyun Havalan13.30 Haberler13.45 İngilizce Program15.00 Kapanış Atyaro Yayını:16.59 Açılış ve Program17.00 Sevim Çağlayan’daıı
Şarkılaral Melodi
Programı Melodileri
Kola Programı İşçinin Saati Sevilen Türkçe
19.45 Lânitis Aile İstekleri20.00 Küme. Faslı20.30 Tarih Takvimi20.45 Saz Eserleri21.00 Sevilen Klâsikler21.30 Kültür Konuşması21.45 Kutlu PayasKdan
Şarkılar22.00 Haberler 22.15 Oda Müziği23.00 Kapanış
17 Temmuz 1962 Sah 19.32 Bir karikatür filmi 19.41 Fury20.08 Yerli Haberleri ihti
va eden aktüalite 20.22 ‘K IR M IZ I BALON’
isimli filim.20.54 Aralık21.00 Tam boydaki Rum
ca filim. ‘N EV ER ON SUNDAY” Baş roller de:- Melina Mercouri Jules Dassin.
Vatanspor Sekreterliğinden :
Çağn18 Temmuz Çarşamba ak
şamı Kulübümüzde yapılacak olan heyeti idare toplan tısında idare heyetinde bulunan arkadaşların hazır bulunmaları ehemmiyetle reca olunur.
Sekreter Mustafa M. Kasap
SÎNAĞERMOS bir m akalesinde şimdiki idareyi ve baştaki Rumları ten- kid ettiği için kendisine teoloji öğretmenliğinin ve rilmediği Papcdodis'i ele alm akta şunları yazmak tadır:
G eçen sayım ızda Fotis Papafodis gibi eski bir Eoka Grup Başkanına diplomasini. aldığı Teoloji öğretmenliğinin verilmesini ve bunun ancak bir şartla verileceğinin bildrilmesini tenkid etme miz üzerine bütün Kıbnstan tebrik ve takdir mektupları aldık. Okuyucularımız emin olmalıdırlar ki bu dava hak h bir şekilde halledilmedikçe bu davadan vezgeçm iye ceğiz. B ilhassa kendileri de birer Eoka mücahidi olan Rum Cem aat M eclisi sayın m eb'uslannın kürsüye çıkarak "Efendiler, hürriyet mü cadelem izde büyük y ararlıklar gösteren Eoka Grup Lideri Papafodis'e iş verilmemesini hayret ve üzüntü ile haber aldık. Eğer bu durum devam ederse toplu şekilde istifa edeceğiz." deme leri lâzım değil mi? Fakat hani böyle cesaret?DOĞRU DÜŞÜNENLERİN
ACI HAKİKATİ KABUL ETMESİ İLE
KtBROS şunlan yayınlamaktadır:
Averof'un Türkiyeye yap a cağ ı ziyarette adadaki siya sî gelişm eler ve husule g elen cem aatlar arası münase betler müzakere edilecek b aşlıca m eseleler arasındadır. A nkaraya y ap acağ ı ziyarette kendini aydınlatm ası için Devlet Bakam Ki- nitopulos'u Kıbnsa gönderm ekle Yunan hükümeti isabetli bir karar alm ış oldu. Şöyle ki adadaki durumla ilgili olarak Türk m eslektaşının ileri süreceği herhangi bir teklifi v ey a iddiayı yerin de tesbit edebilsin . Şüphesiz ki Yunan hükümeti Rum lan bir avuç exstremist Tür kün merhametine ve bu ad a mn uçurumdan yuvarlanm asına fırsat vermiyecektir. Zaten Kıbısh Tükler de bu durumun gerçekleşm esine göz yum m ayacaklardır. Zü- rih andlaşm asm ın imza edil diği zam an hüküm süren şartlar tahtinde bu andlaş- m a iyi olabilirdi. Fakat şim di çeşitli o laylar yer alm ıştır. Şöyle ki an ay asa lar hal ka daha iyi hizmet edebilmek üzere değiştirilmelidir., düsturu gözönünde tuulursa gayem iz oraya çıkar. Şimdi y e kadar Zürih Londra andlaşm alanndan aşağıda-
Bulmaca
ki feci durumun husule gel diğine kimse şüphe etmiyor:
1. 70-30 nisbetinin tatbiki ile hükümet feci bir ekonomik sıkıntıya maruz kaldı.
2. Adaletin ve mahkeme lerin yanında polis ve emnı yet kuvvetlerinin taksimi emniyet kifayesizliği doğurdu.
3. Türklerin veto hakkını kullanmasından çekinerek hareket eden hükümetin ve İcra organının faaliyetlerini kısmen azaltmasıdır.
Bu sözleri a a duyarak bir elçisi Kinitopulos'a doğru düşünceli Rumlar nasıl açık ça ve hatta sertçe lisanla bildirmiş ise Averof da ayni ciddiyet ve sarahatle bildirmelidir.BAŞPINAR NEREDE KALDI
SİR HUGH FOOT? KtBROS şunları ileri sürüyor:Ingilizler üslerden durdu
rulacak memur ve işçilere haklı bir zarar ziyan (tazminat) vermeği bildiğimiz diplomatik lisanla cevaplandırmaktan kaçınm ış Şendi kala*, ortada bırakmışlardır. Ingilizleri iyi biliyoruz. Bu tutumlan bizi asla hayrete düşürmez. İşçiler greve in e rek haklaıl.nı m üdafaa eder lerse kendilerini kimse tenkid etmiyecektir. Tasos Papa dopulostan anladığımıza göre Kıbrıs hükûmei de ken dilerini destekleyecektir. Bu durum büyük ağızdan vait- lerde bulunan son İngiliz Kıbns Valisi Sir Hugh Foot' un sözlerini aklımıza getirdi. Ada üsleri Kıbnsa bir başpı nar kadar faydalı o lacakmış. Şimdi Birleşmiş Milletlerde bulunan Sir Hugh Foot’a haklı olarak sesleniyoruz: "Başpınannız nerede kaldı Sir Hugh Foot?"
YENİ MÜCADELEYİ DE KAZANACAĞIZ
ALİTYA şu başm akaleye geniş yer ayrıyon İngiliz askerî m akam ları
nın üslerde çalışan işçi sa yısını azaltmak hatta üsleri günün birinde boşaltarak -aman ne zaman acaba- arkalanndan siyah taş atarak adayı terkemek haklandı r. Zaten kendi em peryalist em el ve menfaatleri için üb lerde kaldıklanna göre itaat etmeleri gereken bazı şart - lar kendiliğinden m eydana çıkar. Çünkü mantık ve sağ duyu bunu gerektirir. Fakat dostlanmız İngilizler bu hususta hiç de doğru hareket etmiyorlar. Haklı bir mik tarda tazminat ödemeği bahis konusu dahi etmeden
(Devamı Sayfa 4 de)
Hazırlayım ; M. S.
1 2 3 4 5 0 7 8 9'M t n1 m m m ________
*
: m w»71
m m m s m6 B E7 S8 m m ım m m m9 m a m m m
SOLDAN SAGA:1. Şu anda üzerinde meş
gul olduğunuz. 2. İzmir ve civarı kabadayısı. Her vakit uğranılan yer. 3. Çünkü. Sıfat takısı. 4. Tersi peşinden gidilen maksat, Asker. 5. Hoş luk, güzellik. 6. Harf okunuşu. Üzme- 7. Şansı olan. 8. Kmnızı. Tarihi ve maruf bir Türk şairi. 9. Frenk sucuğu.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:1. Seyahat eden. Matem.
2. Sıhhat ve rahatta olmaklık. Nota. 3. Şıklık. 4. Köy büyüğü. Kaba kumaş. 5. Tük lüksüz tükürüş. Merhaba 6. Adalar denizi- Ağırlık altında yassılaşmış. 7. öğütülmüş susam. 8. Bir nevi raks 9. Un ve şekerli bir cins çörek.
DÜNKÜ BULMACAMIZIN
ÇÖZÜMÜ
SOLDAN SAĞA 1. Sportoto 2. Arama, Ya
ka, 3. Kal, Haluk 4. Ateş 5. Titanik 6. Kak, Ag 7. Sazende 8. Aciz, Az 9. Aylık, İki.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:1. Sakat, Oba 2. Pratik 3-
Omlet, Sal 4. Ra (Ar) Şakacı 5. Nazik 6. Oya, İkez (Zeki) 7. Talak 8. Okul, Adak 9. Ak, Gezi
Türk Maarif Dairesi Merkez
Kütüphanesinden:Kütüphanemiz Müftü Zi-
yaî Efendi sokağında, 15 numaralı binaya taşınacağından (Kardeş Ocağı karşısı) 17 Temmuz 1962’den 22 Temmuz 1962'ye kadar kapalı kalacaktır.
Kütüphanenin 23 Temmuz 1962’den itibaren yeni binasında normal faaliyetine bavlıyacağı sayın halkımıza duyurulur.
Kütüphane Memuru
t--.. YAVUZ SULTAN
?rSSELÎM İS § AĞLIYOR
Iiasan Can ile Çal Haşan, çarçabuk ahbap olmuşlardı. Muvasalatlarının üçüucü günü Haşan Can evinde mükel lef bir ziyafet verdi. Düka- kinzade müstesna bütün Türk heyeti bu ziyafete davetli idi. Haşan Can, Çal Haşanla Seyid Mürteza Efendi arasında geçen vakayı ve Tebriz sarayı hâdisesini bildiği için anları barıştırmak gayesiyle Seyid Efendiyi bil hassa çağırmıştı. Seyid Mürteza, son günlerde gerek Şalı tan ve gerek saray ricalinden gördüğü fena muamele yüzünden muğber olmuş, hatta Anadolııda Şah İsmail için yaptığı mücadeleden nedamet duymuştu. Ziyafette Çal Haşanı görünce hayretle için de kalan Seyid Efendi:| — Bu zat burada ne arar” Bizim ikbalimizi karartan bu
164olmuştur, diye Iiasan serzenişte bulundu. Fakat bizim neşeli ve şakacı Haşan Bey yerinden kalkarak Seyid Efendinin yanma geldi:
— Üzülme Seyid Efendi, her şey geçer. Bize kızma, biz vazifemizi yaptık. Hem de kellemizi koltuğumuza ko yarak, insan bazan yanılır, hata eder. Ne çıkar, sen de hayatta br defa yanılmış ol. Bu kadar yıl Şaha hizmet ettin ne oldu. Bak bir köseye atıverdiler. Etrafında bir kaç eski ahbaptan başka kimse kalmadı-
Sözleriyle teselli etmek iste di. Seyid Mürtteza müteessirdi.
— Belki düşündüklerin doğrudur. Bir vakitler Tebriz de herkesten fazla itibar görürdüm. Evime vezirler gelip giderdi. Fakat şimdi itiba
AK PAKSayın Müşterilerimize Müjde!
Kibrisin tanınmış çamaşır tozlarından biri olan AKPAK sahipleri, şimdi her 3 paket AKPAK alan müşteriye bir kadeh hediye verecekir. Kapak ve saireyi geri almaya lüzum görülmemiştir. Bakkalınızdan 3 AKPAK aldığınızda kadehinizi hemen alabilirsiniz.
İm alâtçılanAHMET KASAP VE RASIM ADtL
Lefkoşa - Tel: 5436
Canur'm kalmadı. Bana Padişahınızın casusu nazariyle ba kan bile var.
— Her şeyin bir çâresi b n lunur. Seyid Efendi. Artıı; Tebriz, Sultan Hazretlerinin memaliki içine girmiştir. İs tersen burada kal, stersen İs tanbula götürelim.
Bu söz, Seyidin y&reğ’nr su serpti. Istanbula gitmeğe dünden razıydı.
Ziyafet, geç vakte kadar devam etti.
Padişahı istikbal için yapılan hazırlıklar ilerlemiş, şehrin giriş kapısından saraya ka dar olan yol boyunca kıymetli halılar döşenmişti. Diika- kinzade, Selimin ordusi'e Tebrz kapılarına geldiğini lıa ber alır almaz, yanına mriez zn Mehmed Isfahan! ve oğhı Haşan Cam da alarak maive- tiyle birlikte ordugâha sjİtt*. Huzura çıkarak durumu Padi şaha anlatt1. Mehmed Isfaha nî ile oğlu Hacan Sanı tanıttı. Tebriz halkının is tk b ıl için sabırsızlandığını. Sahm sarayının ikameti hümâyuna tahsis edildiğini arzetti. Yrt- vuz, tüfek patlatmadan İranın başşehmin teslim olmasından duyduğu memmınive ti izhar etti- Mehmed Isfafta nt ile oğlu Haşan Canı tanıt du. Şehirde asayişin temini, kimsenin malına ve canını tecavüz edlınemesî iç ‘n Sinan Paşaya kat’ı emirler verdi.
5 evlûl 1514 te öğleden son ra yol boyunca dizilen asker ve halkın coşkun alkışları nra s'nda şehre girdi. Yolda halkın önünde bulunan ve herkes tarafından hürmet edilen bir zat dikkat nazarını çekti. Kılık kıyafetinden mühim b :r adam olduğunu anlamak mümkün değildi. Sade ve ba sit giyinşimti. Atını onun ö- nünde durdurdu ve kim nldıı ğıınu sordu. Basit kıyafetli adam hafifçe eğildi, vakur bir eda ile :
i
TEKLİFNAME(10 ,000 adet Rum ca ve 10,000 adet T ü rkçe olm ak üzere)
20,000 adet broşürün bask ısı için teklifnam e davet edilm ektedir.
İlgili şahısların , daha fazla ta fs ilâ t için T icare t ve Endüstri
Bakanlığı ile tem asa geçm eleri tavsiye olunur.
w vv vr vr \r \r \ı vr\ r \r x ı x / x f x fx / w
—1811 ■'tramvayların, ge-
anayolları çevreleyen yapılar arasında dur-
gidip geldiği yakın olduğu
parklar, bahçeler, er saatinde insanla Bunların arasında vardı, çirkin de...
1836 yılında , bir bölümü ilgili güzel ' ‘Bulgar ka-
hepsl güzeldir. TUrk kadınlarının biçimlerini akla yüzlerinin ovalli-
Yunan kadın benzer” demiş-
n i. b*r buçuk yüz-doğrulamak, biraz
““lal bana. Aynı yaşa- piiUln kadınların gü-
. iı,ll*nm söylemek, ko- aegiltlı. Ayakkabıların- başlayarak yüz çizgilt- «adar bir gözden geçir-
B u l g a r i s t a n Ve
T ü r k A z ı n l ı ğ ı n ı n G e r ç e k H i k â y e s i
R Ö P O R T A Jv e r e s im l e r Izzet-Rıza Yalın
me, karar vermek için çoktu bile.. Kimisi, temiz anayollara renk; kimisi, karşıt bir ahenk veriyordu.
Erkeklerin İse sanmsağı çok sevdikleri anlaşılıyordu. Daha sonraları bunun, blitiln Bulgarlara özgü bir özellik olduğunu öğrendik.
Halk arasında birçok Tür- ke raslıyabllİrken, yapıların içinde eski Türk eserlerini bulmak güçleşmişti artık.
Çünkü eski Sofya’dan pek az eser kalmış; dar sc&aklar, Osmanlı uygarlığının izleri, yerlerini geniş anayollara, yapılara bırakmıştı.
TUrklerden kalma birkaç yapıtı, kendi çabamla görebildiğimi söyllyebillrim. Resmi temasların, yemeklerdeki gereksiz gecikmelerin, isteklerimin belirli nedenlerle ele alınmak istenmemesinln, bu alanda büyük rol oynadığı
M
daha ’ a,ıll)3
? . ı c, ; ûw
a s m ü f t ü - B ı ı l e a r K a d ı n l a r ıw * S ı, r kM*111 itli y tm r i ç e f i,irde»
b â
Dimltrovgrad sokaklarında iki genç .kadın.
lan
L ı - f S ’li ıs ıi '^ '
ileri sürülebilir.LVk günden duyurduğum
Bulgaristan Baş Müftüsü ile görüşme isteğim bile, bana verilen Türk kılavuzun isteklerimi yerine getirmek durumunda olmasına rağmen, anlamazlığa uğradı. Son günlerde ise, yetkUİ bir kişinin beni uyarması üzerine, görüşme isteğimi unutuverdim
Sofyaya vardığımız günlerde düzenlenen program da benim için bir özellik taşımıyordu. Çünkıi bu programa, halkının yüzde £W>’ı Türk olan köyler alınmamış; Sillstre. Plevne, Nlğbolu gibi Türklerin yiğitlik gösterdikleri yerler, sanki pkıldan çıkarılmıştı. Bu yetmiyormuş gibi, İsteğim üzerine programa alman Niğbolu’nun, sürü cümüzün şiddetle karşı koyması savıyla programdan çıkarılmak ilendiğini gördüm. Üzerinde durup ayak diret
medim. İnandım ki bize izlettirilmek istenen program, gerçekten kalkınmağa yüz tutmuş; kalkınmış yerleri içine almaktadır, inandım ki Niğbolu gibi birçok yere giden yollar, kötüdür; yaşayış durumu, öğünülerek anlatıldığı gibi değildir.
Belki tuhaftır ama, Bulgaristan’da yaya olarak dolaştı ğım günler, gözlerimin yerine daha çok bulaklarımı açtım; yüksek sesle Türkçe konuştum. Bütün dikkatimi bu noktaya topladım.
Acaba Türkçe konuşan birisini bulabilir miyim? Bıılgaristan’lı Türklerin ilgisini uyandırabilir miyim?” diye düşünüyordum. Bu usul, Sofya’nın dışında her yerde başarıya u'aştı. Sofya’da Bul garistan’lı bir TUrkİe buluşmak, dertleşmek, düşüncelerini öğrenmek ise, kılavuzumla buluşuncaya kadar gerçekleşemedi.ı 'arnsı k .z ™ «onca g,D,ya,,er- ArKa
L Plânda, Lenln’ln bir tablosu görülüyor. L<
w m sm sm xm w R
(Devamı Var)«ItMItlUllimimMIHMMIMUlllttlIlMMtMItMIlttMtMI
Kiralık EvLefkoşa’da Dikomo yolu
üzerinde beş odalı; banyo, mutfak ve su teşkilâtı ile mücehhez bir ev kiralıktır.
Müracaat: İbrahim Sal'h Müftü Raci Efendi Sok.
No. 17 (Kardeş Ocağı ıjan'nda)
KOVA BU BCU : (21 Ocak - 20 Şubat) Verdiğiniz her karar1 tatbik mevkiine koymadan evvel bazı kimselere danışmakla hiç te iyi etmiyorsunuz. Çünkü bunların bir kısmı fena niyetli.
BALIK BURCU: (21 Şubat - 20 Mart) Kim ne derse desin; siz bildiğinizden şaşmamağa gayret edin.Bazı olaylar aleyhinize görünse bile netice şüphesiz yine de lehinize olacaktır.
KOÇ BURCU: (21 Mart - 20 Nisan) Aman dikkat. Unutur gibi olduğunuz kuruntulara kendinizi yine kaptırıyorsunuz. Buna lüzum da yok, sebep de yok. Havayı bulandırmayınız.
BOCA BURCU: (21 Nisan - 20 Mayıs) Yalnız sııai sormaktan değil, sorulan her suale cevap ver
mekten de kaçınmalısınız. Rahat etmenin kestir me yollarından biri de budur.
İK İZLER BURCU: (21 May's - 20 Haziran) Bütün gayretinize rağmen bazı meseleleri bir türlü olu runa bırakamıyorsunuz. Gerçi bu bir yaradılış meselesi ama pek faydalı bir şey değil.
\ LNGEÇ BURCU: (21 Haziran - 20 Temmuz) Sizi görüp de beğenmeyen, sizinle dostluk kurup da memnun olmayan tek kişi yok. Fakat tam mâna siyle samimi olanların sayısı çok az.
ARSLAN BURCU: (21 Temmuz - 20 Ağustos) Ruhu nuzda kopan fırtınaları başkalarından saklayabilirsiniz ama, kendinizden hayır. Ona, her gıin bir az dalıa bağlandığınızı itiraf edin.
BAŞAK BURCU: (21 Ağustos - 20 Eylül) Her şeyi, her şeyi bir yana bırakmağa muvaffak olabiliyor sıınuz ama, endişelerden kendinizi bir türlü kur taramıyorsunuz- Biraz geniş olun.
IE RAZI BL RC.U: (21 Eylül - 20 Ekim) Meçhul zan ilettiğiniz bazı durumların her bakımdan malûm olduğu ortada. Kendinizi nc kadar boş yere kahrettiğinizin farkında değil misiniz?.
AKREP BURCU: (21 Ekim - 20 Kasım) Birdenbire kendi dünyasına kapanmış gibi susması ve dal
gın görünmeğe başlaması, sizi şaşırtmasın. Sizden başka düşündüğü tek bir kişi yok.
YAY BURCU: (21 Kasım - 20 Aralık) Belirli bir hedefe doğru emin adımlarla ilerlediğiniz muhakkak. Fakat bu hedefe bir an evvel varmak için kendinizi sakın telâşa kaptırmayın.
OĞLAK BURCU: (21 Aralık - 20 Ocak) Her hakikat hayalle başlar, şeklinde mülâhazayı artık bir kenara bırakmanın zamanı geldi. Biraz da ileriye 11 bakın ve daha ihtiyatlı olun. <r'
İyi bir yem eğin değari kullanılan ma.zemeıuu ..a ş ağına göre ölçülür.
Yemeğinizn iyi pişirilmesi ve lezzetii olması için daim a
" B E B O " m arkalı «evkalâde, fıstık yağım kullanınız. Size itimat telkin eden marka. % 100 halis, tam amen hilesiz, çifte tasfiyeden geçm iş ve tengi kristal kedar temiz. Bunu herhangi diğvi bir yağ la m ukayese ede se niz yüksek vasıflarını tekdir edeceksiniz.
Bakkalınızdan İsrarla
" B E B O "fıstık yağı isteyiniz.
Kıbrıs’a DöndüDört seneden beri Ankara'
da, Orta Doğu Teknik Üniversitesi idari ilimler Fakültesi, İşletmecilik Bölümünde
İş idaresi" tahsilini yanan . Ahmet Necati Özkan, tahsi- ini ikmal edip diplomasını
aldıktan sonra Kıbnsa avdet etmiştir.
Ahmet Necati Özkan'ın cemaatinin bu branştaki teknik eleman ihtiyacını bir de ıeceye kadar karşılayacağına inanılmaktadır.
1ÂRÂFINOÂN SAYISÂL ORT/ RiyVHŞi- -- '-I i : i- ;-V iv ' •' • .İl:- .
SAYFA «
d B o z R u r t
GALATASARAY-DİNAMO İLK MAÇIN TARİHİNDE ANLAŞTI
İSTANBUL : Dnamo Kulübü, Galatasaray’ın ilk ma. çı Bükreş'te ve Eylûl’ünn İkinci haftasında oynamak teklifini kabul etmiştir.
İki kulüp arasında bilâhare tarihler tesbit edilecektir.
Sarı - Krımızılılar ıniisaba kaya bir hafta kala kampa girecekler ve Bükreş'e özel bir uçakla gideceklerdir.
Galatasaray kulübü idare çileri, yapıları transferlerle Dinamo karşısına eşit şans
larla çıkacaklarım ve tur atlamalarının mümkün olduğu »u söylemişlerdir.
Metlini İçin Açtlan Kampanya İlgi Topladı
Metinin Galatasaray’a transferi için açılan yardım kampanyası geniş alâka görmüştür.
Dün kulübe müracaat eden yüzlerce taraftar, nasıl ve ne şekilde para yatırılaca ğım öğrenmişlerdir.
İLK JPAKAYI BİR AFYONLU YATIRDI : Metin OktayIçlu açılan kampanya O ala tana raylı taraftan harekete geç ınlgtir. yurdun dört bir tarafından kullibc gelen mektuplarda Metini, tekrar San - Kırmızılı renkler altında görmek İstediklerini ve bunun için de yardıma hazır olduklarım yazmaktadırlar, Bu arada ilk parayı Adııan İsminde Afyonlu bir Gala Uma raylı taraftar Vakıflar Bankasına yatırmıştır, tdare lıey’eti Azalan da kendi aralanndan toplayacaktan paralan bankaya yatırarak kampanyayı destekliyeceklerdlr. Metin evvelki gün kulübe gelip kapalı salonda Uk antrennıa
mm yaptı.P llim M M tim M M M M M IlIlin M M tlIU lM IM H H M IM lM O ilK IH İH IM tU lllllltlIlllt IM IM M M H IllllltM IlllllK IIIM H I»
L E F T E R K U L Ü B Ü İ L E KONTRAT TAZELİYOR
İstanbul : Fenerbahçe takım kaptanı Lefter K. An- donyadis 12 bin lira karşılığında mevcut mukavelesini iki yıl temdit edecektir. Bu suretle Sarı - Lâcivertlilerin transfer dâvası sonuçlanacaktır.
Lefter temdit mukavelesi için : "Artık benim için ücret bahis konusu olamaz. Miktar üzerinde durmadım. Bence en büyük dâva Fener
bahçeli olmak... Kulübümle bu hisleri taşıyarak mukavele imzalamağa gideceğim.” demiştir.
Diğer taraftan Fenerbahçe’de antrenör dâvası henüz kesin bir sonuca bağlanamamıştır. İdare heyeti bu konuda Yugoslav Futbol Federasyonuna müracaat etmiş, onlar da Türkiye’ye gelebile cek antrenörlerin listesi ile mali şartları havi bilgi göndermeği vadetmişlerdir.
IBENEK i
ıtiHmııımm ( b o z k u H........
A. Hikmet’i Meçhul
DÖRT SENE SONRA : Fenerbahçe’n Kadri dört yıl sonra yine eski yuvası olan| Saraya döndü. Resimde Kadri kendisini G. Saraylı yapan mukaveleyi İmzalarken göruıu yor.
Kadri Tekrar G. Sarayda
SATIŞEViSîzlere:
Düğmelerin her çeşidini Dantellerin en güzelini ipeklerin her rengini Çorapların en zarifini Modellerin en yenisini Patronların en uygununu
23 Temmuz, 1962’den itibaren sunar.
BENEK BENEKKadınlar Pazarı Meydanı
tş Hanı civarı)TEL: 6211
GALATASABAY - İstanbul - iki şöhreti daha kadrosuna dahil etti. Bunlardan birisi birkaç gün önce ‘Trans fer Şeyhi" İbrahim Gürbüz’ ün elini sıktıktan sonra: “İkin ci bir Karagümrük yaratacağım” diyen Kadri Aytaç'tır.
Kadri 15 bin lira karşılığın da iki yıl için G. Saraylı olmuştur. Kulüp ayrıca 15 bin lira ödeyecektir.
Tekrar eski bıılübüne dönen Kadri Aytaç mukaveleyi imzaladıktan sonra hislerini şu şekilde açıklamışta:
“Çok memnunum. Geç de olsa eski renklerime kavuştuğum için çok sevinçliyim. E- 1 imden geldiği kadar gayret göstereceğim."
Şafak H. S. 6 . : 4 Ayirini Y. S . : 0
Geçen Pazar günü ö.s. saat 5.3ü da Yeni Saha’da Şalak Haydarpaşa Spor Birliği ile Ayirini Yıidızspor takımları arasında heyecanlı bir dostluk maçı yapılmıştır.
Maça, önder Santlacı idaresinde başlanmıştır. Her iki taralın da güzel oyunları denk bir şekilde devam ediyordu ki 10. dakikada gelişen bir tehlikeli akında, sol açık Sadi ilk golü Şafak Haydarpaşa’ ya kazandırmış oldu- Bu golden sonra daha fazla açılan Ayirini takımının yaptığı akınlan karşı tarafın müdafaası birtaraf ediyordu. Böylece ilk devreyi Şafak Haydarpa 1 - 0 önde bitirdi.
İkinci devreye daha süratli ve güzel oyun ttutturarak giren Şafak Haydarpaşalılar 15. dakikada Tünaym, 20. dakikada Sadi’nin ve akabin de yapılan bir akında 25’inci dakikada yine Sadi’nin ayağından üç gol kazanarak maçtan 4 - 0 gibi açık bir farkla galip ay rılmışlardı.
Galib Takım sahada şu şe kilde idi : Mesut - Ertuğrul, Ahmet, Yüksel, Salâhi, Salih, İsmail, Tünay, Memdub, Erol, Sadi.
Galatasaraym transfer ettiği diğer şöhret Beşiktaşm satışa çıkardığı B. Erdoğandır. Be şiktaşa verilen 12 bin lira dı şında, Erdoğana ödenen para
10 bin liradır.Galatasaray Kulübü ayrıca
Vefanın eski kalecilerinden Altayı da amatör olarak trans fer etmiştir.
Vatan Spor Pazar Günü, Baf İngiliz Takımıyle Karşılaşıyor
HHIHNINIIUIinmilUlHlIllllimHlMİlilinHHIMMI
Galatasaray Mustafa Ve Nûri için izin istedi
İSTANBUL : AvrupaŞampiyon Kulüpler turnua- smda oynatabilmesi için Galatasaray, asker bulunan iki futbolcusu Mustafa ve Nuri' ye izin istemiştir.
Sarı - Kırmızılı idare heyeti izin için hem Genelkurmaya ve hem de Futbol F ederasyonuna müracaat etmiş tir. Halen asker bulunan bu iki futbolcuya Genelkurmay ca, Avrupa Şampiyon Kulüp ler Kupasında Bumen Dinamosu ile yapılacak maçlar için izin verilmesi beklen- mektedir.
22 Temmuz Pazar günu ö.s. saat 5.30 da Yeni Sahada genç takımlarımızdan Va tanspor ile Ingilizler arasında bir dostluk maçı yapılacaktır- Bu maksatla Vatan sporlular yapacakları maçta iyi bir netice almak gayesiyle İngiliz antrenörleri idare- snde sıkı bir antreman yapacaklardır. Vatansporlulara şimdiden başarılar dileriz, yapılacak maça spor çevrelerin iştiraki beklenir.
Yeni Yönetim Kurulu17 Haziran 1962 Pazar gü
nü saat 12 de Dumlupmar Türk Spor Kulübünde yapılan toplantıda aşağıdaki üyeler yönetim kurulunda göste rildiği şekilde vazife almayı deruhte etmişlerdir.
Sekreter: Baif Cemal.Veznedar: İsmail H. Koruk
oğlu .Tahsildar: Hüseyin Cahit
İnce.Faal Üye: Kemal Ahmet.
Celâl Faik Mustafa Mehmet Yorgancıoğlu.
Ram Basmmdm özetler( üçüncü sayfadan ka lan )
bilhassa adada işsizliğin çok olduğu bu zamanda 4000 kadar işçi durdurmaya karar vermişlerdir. Askerî işçiler artık elleri bağlı, durmamalıdır. Çalışm a Bakan lığı vasıtasıyle Hükümetin ve bilhassa K b n s halkının arkalarında olduğunu unutm am d an gerekiyor- Mücadelemiz ikinci defa olarak Ingilizlere tevcih edilmeli ve şüphe etmeden bu mücadeleyi de kazanacağımıza kanaat getirmeliyiz.
Ayni gazete Kokkina köyünde Türklerin bazı Rum- lan dövmelerini ele alarak şunlan ileri sürüyor:
Koççina köyünde bazı efendilerin Eumlan durdura rak dövmeleri son 15 gün zarfında yer alan ikinci olaydır. Tahrikkâr olan bu olay karşısında Rumları soğukkanlılıkla hareket etmeğe davet ediyoruz. Şöyle ki işbirliği gayrelerimize zarar gelmesin. Fakat bu arada iki cem aatın samimi işbirliği yapmasını arzu ediyorlarsa Türk liderlerin de ayni tavsi yelerde bulunmaları gerekiyor. Türk liderlerin iki cemaatın işbirliği yapm asına ve dost geçinmelerine taraftar olduklarına inanıyoruz.. Fakat bu olay takbih edilme diğine göre Kokkina olayla rı tekrarlanırsa intikam hisle rinin galeyana gelmiyeceği ne kim garanti verebelir? O zaman bu adada emniyet, sükûn ve en önemlisi işbirliği ve dostluk kalmaz ve şüphesiz ki iki cem aat da bundan zarar görür.
Grıffith Bu Defa öldürülemedi
LAS VEGAS, Dünya yarı orta sıklet boks şampiyonluğu ünvanı için, Ralp Dupas ile bu sıkletin şampiyonu E- mile Griffitlı arasında dün gece Las Vegas’ta yapılan 15 raundluk maçı Griffith sa vı hesabı ile kazanarak ünva mm muhafaza etmiştir.
New-York’lu olan 23 yaşın daki Griffith, mart ayındaKid Paret’i nakavt ederek dünya şampiyonu olmuştu. Paret, yediği yumruğun tesiri ile birkaç gün kendisi bilmeyerek yattıktan sonra hasta- hanede ölmüştü.
EN SON MODEL Satılık Tape RecordHemen hemen hiç kullanıl
mamış, en son model bir PH ILLIPS marka Tape Record satılıktır.
Müracaat• Bay Halit, (Bozkurt Basımevi)
Lefkoşa.
Şahıslar tAıvukat Ayhan H ik m e tin
ölüm sebebini 0turu-
gü sonucuna varmıştır.
........... —....................... ...... ..
Sivil Havacılık Dairesi Soyuldu
Geçen hafta sonunda Lef- koşa’daki Sivil Havacılık Dairesine giren meçhul şahıslar, dairedeki M ŞÜ k M r para y a sasını çalmışlardır. Kabanın içerisinde, 845 mil Para' J ^ mil kıymetinde pul ve 298.900 mil kıymetinde üç çek bulunduğu ve polisin soruşturmalar
0 ı,niw vatİİ-
SALI. 17 TEMMUZ, ı tg
Sağlık Bakanlığı, Dr. Nikola- idis’in İddialarını Yalanladı
ya Bakan tarafından.)iri
Safilik Bakanlığı Temsilci- ler S i üyesi Dr. Herodo- to s N lk o la id ls 'in E lefteria ga zeteslnin Pazar günkü nüshasında çıta® b e y a n a tm a atfen, ıblr açıklama yapmi-s vc ge rek Bakana, gerekse T ıb S ervisleri kıdemli memurlarınares-men geniş ithamlarda bu-
ve kademe kademe -•creken tedbirler alındığı d -
Sa&lık Bakanlığı perd e l in in her hangi U r üyesi aleyhinde ithamda veya şlk& yette bulunulduğu bütün vak alarda, bunların hepsinin, ya şha.sen Bakan veya Ge“«J dür yahut Bakanlığın diğer kı demli memurları tarafından tahkik edildiğim bildirmiştir. Bakanlık, a y m a itham veya şikâyetlerin sağlam tinat ettiği Wbat edildiği hal-
y a p m a k t a olduğu h^ber veril- tinat etugı mektedir. ........................ ................ ............. ................ .
Baif ve Leymosun Köylerine Düzenlenen Geziler Sona ErdiCumhurbaşkan Yardımcısı
Dr Küçük ve hey’eti, dün Leymosun ve Baf gezilerini tamam lamıştır. Son gün ziyaretinde, Malatya, Beşiktepe, Tatlıca Ka raağaç, Yakacık ve Yaylâ köylerine giden hey’et mensubları, dün akşam Lefkoşa ya dönmüşlerdir. , ...
Dr. Küçük, bir Rum yetkilisinin dâveti üzerine Malatya - Karaağaç yolu üzerindeki Lıso köyüne de uğramış ve Rum halkının dilekleriyle şikâyetlerini dinlemiştir.
m a g l ü p o l m iy a c a g izCumhurbaşkan Yardımcısı,
dünkü konuşmalarında, köylü,
amele ve çiftçi davasının, sabır gayret ve elele vermemizle halledileceğini söylemiş ve Türk cemaatinin giriştiği mu- cdelede mağlûp olmasına imkân olmadığını kaydetmiştir.
Son olarak verilen bilgiye gö re, hey’et mensubları, şimdiye kadar 65 köy ziyaret edilmiştir.
disiplin tedbiri alırdı#m i, tahkikat neticelerininHizmeti Komisyonunun^* zumlu addedeceği tedbir , mak üzere Komisyon Bası,, nına iletildiğini kat'iyetfeî^ lirtmek istediğini <iuyurm̂
A ç ık la m a şöyle sona ermoj, tedr : Dr. N ikolaidis beyânTi] ile SagUk Bakanlığının .sik? y e tle r e k u la k la rın ı t ık a d ı^ vey a a lâ k a göstermediğim ' hut herihangi bir memurun,! saü dam ağa çalıştığını »ma J ? y o rsa , Bakanlık, imaiarım„‘ tamamen asılsız ve haksin 01 dugunu kendisine teessrflfı* b ild ir ir .’»iHiı»uıiHiımıtıiHmnıııiHmıı,ııı|IM|..*«««., M
Beş İngiliz Mahkeme Huzuruna Çıkarılacak
1 4 - 1 5 Temmuz tarihi ̂arasında Leymasun'da parlt edilmiş olan beş otomobilin antenlerine kasten hasar ya. pıldığı hususunda Leymosuıi Polisine şikâyette bulunulmu». tur. Polis soruşturmaları neticesinde, beş İngiliz ordu ma, sulbuna Polis tarafından diva tebliğ edilmiş olup yakında Mahkeme huzuruna çıkanla- caklardır.
................. .
BİR HABERİMİZ DOĞRULANDIÜZERİN D E SİLÂH V E KURŞUN BULUN
DURAN RUM GENCİ T E V K İF EDİLDİEnformasyon Dairesi’nin ya
yımladığı resmî bir açıklamay-MMIMMMIv. 4 H*W. /IIH IH . V ' f■ •’u - "w - - - _ _
Türk Subayları, Scotland Yard’ı Gezdiler
Britanya’yı ziyaret etmekte olan Türk subaylar, geçen Cuma günü Londra’nın Metropolitan Polis kuvvetlerinin genel merkezi olan Scotland Yard Binasının Harita ve Haberler kısmı ile Müzesini iki saat gez mislerdir.
1ELEFON KONUŞMALARIHaberler odasında ‘999’ sis
teminin nasıl çalıştığını gören ve Londra bölgesindeki bütün devriye arabaları ile Merkez arasındaki telefon konuşmalarını dinleyen subaylara, herhan gi bir cinayetin nasıl ele alındığı hakkında malûmat verilmiş ve Merkezin adli Tıb Lâ- boratuvarları gösterilmiştir.
ü ç l ü g ö s t e r iBundan başka müzede, ka
tillik kısmı, kalp para ve sah-■ııııliH iıiH iuM iııuH uN lım nıııiM H im ıııiH iıiııı
Hükümran üslerin Yeni idarecisi Kıbrıs’a Geldi
Yakın Doğu Hava Kuvvetleri Başkumandanı ve Kıbrıs Hükümran Üsler Bölgesi İdarecisi Hava Başma- reşali Sir Deniss Barnett, dün ö.s. saat 4.00’de Ağro- tur Krajiyet Hava Gücü Üssüne vâsıl olmuştur-
Sir Deniş, 1 Mayıs 1962’de kumlan Kıbrıs’taki Britanya Silâhlı Kuvvetleri Başkuman danlığını da yapacaktır.
tekârlık ile ilgili aletlerni inceleyen subaylar, her yıl Earl Courts mevkiinde yapılan üçlü silâhlı kuvvetler gösterisini takip etmişlerdir.
la Leymosun muhabirimizin verdiği haber doğrulanmış ve Leymosun Cinai Tahkikat Şu- besi’nin, üzerinde 192 kurşun ve iki silâh bulunduran Rum gencinin tevkif edildiği bildirilmiştir.
Rum gencinin Atina Akademisinde okuyan ve Ahiileus vapuru ile Leymosun’a dönen Güvercinlik’li Andreas Teodoru Yasumis olduğu öğrenilmiştir,
Bu konuyla ilgili soruşturmalar devam etmektedir.
MMMMMtMtMMMfMtMIMIItMIllliUItHIlM
Erkekleri Kadınlardan Kurtarma Cem iydi
t ü c c a r l a rAylardan beri beklemekte olduğumuz
Ş JM T E R U N %ıoo p e r l o n SNAYLON gömleklerimiz gelmiştir.
Çarşıda satılanların en iyisi olmakla en ucuzudur.
K O L Y EMevsimin yegâne kullanılabilecek 3
sıralı ve 98 Renk üzerine KOLYELERİMİZ benzerlerinden %*0 daha ucuza satı- ya çıkarılmıştır.
TOPTAN SATIŞ YERİ h o u s h a n t r a d in g a g e n c y
Araşta Sokak No. 60 Lolkoşa TEL: 72861
TAKSİM Sineması Tel: 5069Buakşam 2 Türkçe filim bir arada
Bayanlara 25, Baylara 100 Mil
1. A V A R ERAJ KAPOOR - NARGIS
2. SEVDA ÇEŞMESİBaş Rolde: MUHTEREM NUR.
y a r i n a k ş a m d a n it i b a r e nYENİ FİLM
SİYAH MELEKOrhan Günşiı ay - Türkân Şoı a.v
« « O » » » » » » » » PEK YAKINDA :
TATLI GÜNAH AYHAN IŞIK BELGİN DORUK
★BİR DEMET
YASEMEN b e l g in d o r u kGÖKSEL ARSOY
★GOL KRALI
CAFER SUPHİ KANER SERPİL GÜL
(İkinci sayfadan kalan)âdet haline gelmekte, yeni evlenenler bunu münakaşa sız kabul etmektedirler. Bu duruma sebep, Amerikalı ka dınların zam anlarım kısmı izamını birçok cemiyet ve Dirliklerde çalışmalarına, kon feıanslarma hasretmeleri ve neticede ev işlerine ancak bir caç dakika ayırmalarıdır.
Rahibin Amerikalı bütün erkekleri bu rezalete son ver meğe davet etmesi, tesirini göstermiş ve genç erkekler akın akın bu cemiyete kaydolmağa başlamışlardır. Paro laları “Erkeklerin önlük takmalarını önlemek’’ olan bu cemiyetin mensupları karıla- riyle mücadele etmek için her türlü çareye başvurmağa kat’î surette azmetmişlerdir. Bunlar, her gün cemiyette toplanmakta ve başbaşa verip kendilerine türlü şekillerde eziyette bulunan kaklarına mukabele etmek için plânlar hazırlamaktadırlar.
Cemiyetin yedi numaralı âzası Fred Bem adette, karısı nı yola getirmiş bahtiyar bir koca olduğundan, cemiyetin müşavirliğini yapmaktadır- Başı sıkışan, nasihata ihtiyacı olan her âza ona başvurmaktadır.
Amerikalı diğer erkekler gibi bir zamanlar mutfaktan dışarı çıkmayan Fred, bu ba şarısını şöyle anlatmaktadır:
Önceleri, bütün genç evli ler gibi, ben de, karıma yardım ediyor; daha doğrusu, ev işlerini tamamiyle ben görüyordum. Fakat aradan bir müddet geçince, bu duruma içeri emeğe başladım. Ben yorgun argın işimden dönüp ev işlerini görürken, bütün gununii gezmelerde, cemiyet lerde, konferanslarda geçiren karım akşamları her şeye hazıra konuyordu. Bu yetmi yormuş gibi, geceleri de keıı dısıni eğlence yerlerine götürmemi istiyordu. Ben, din
mühim bir yere gideceği zaman buruşmuş olan elbisesi ni ya ütülemiyor yalnıt ütüler cen lekeliyor veyahut yak1-
yordum. Sabah kahvaltısını lazırlarken belli etmeden j
yiyeceğine veya içeceğine is lal ilâçları katıyor ve böyle
ce o gününü burnundan fitil fitil çıkarıyordum. Daha bun ara benzer akluna ne gele'
se yaptım. Böylece, karım jenim le başa çıkamıyac anlıyarak gezintilerini bir ta rafa bırakarak ev işleriyle ; meşgul olmağa başladı. Şimdi gayet mesut bir hayat sürü * 4 yoruz. Bugünkü durumumuz dan karım da memnundur.V e gayet iyi geçinip gidiyoruz.” 1
Fred Bernadette’nin b» j muvaffakiyeti, Amerikalı di- jj;er erkeklere iyi bir misal te? kil ettiğinden, şimdi Amerika F da “Erkekleri Kad’nlann Bo yunduruğundan Kurtarma Cemiyeti” büyük bir rağbet ̂görmekte ve cemiyet âzası-f mn sayısı günden güne Ç°T ğalmaktadır
lenmeğe muhtaç olduğumu söyleyince, köpürüp hiddetle niyordu. Bundan başka, sabahları benden geç kalktığın dan kahvaltıyı hazır bulmam şöyle dursun, bunu da haz>r layıp hanımefendinin yata&ı na götürüp yediriyordum.
v e S y u bİr SÜn karanm> verdim, bu işe son verecektim. îşe evvelâ karımı aç b ırakmakla başladım. Ben akşamları, bir ekspres lokantaya uğrayıp bir iki sandviçle karnımı doyuruyor ondanrU 6V® f iy o r d u m . Evde
e yemeği kasten yakıyor ve ya ağ,za ahnmıyacak kadar
dum, !* W'Bu taktikten sonra diğer
n S S d? t kar“ »« * 4 *»»«ge başladım Meselâ, çok
Bir Türk Genci] Kazasında YaralandıDün öğleden sonra saat;
raddelerinde Maraşlı A» , Yeorglyu, TB R 979 Itaksi ile Arsionis Igltmeıkte olduğu bir .g Sindeli Cahit Necip yaşında bir gence Ikendisini ağır surette ı nuştır,
Y aralı Makusa ,ne kaldırılarak tedavi ^ ^ ■ D u r u ı n ualınmıştır.
Fuardaki Türk Man«*ri Büyük İlgi Topl>* j
(Birinci Sayfadan 1
şeker ihraç etmiştir- v,£ TÜRK ŞARAPLAR*
FINDIK’A TALEfPavyon Komisen d I
gazfctecilere Pavyonu S ve teşhir edilen Çe5|' . ver-mamulleri hakkında bil?
"^ t lr k şarap ve diğer I içkileri ile yakından gazetecilere verdiği Mehmet Ander, teşhir rin çoğunun Tekelın n^^ olduğunu; mamafih,J ğ-1 ratel olarak içki ir" f 1 . Ae ] çok hususî teşekkül‘er ^ . ı lunduğunu söylemiş yıl-1 yenin bugün, Almanya y ^1 da 3 milyon litreden , justiiı#| rap ihraç etmekte açıklamıştır. maı
TUrkiyenin aynı jçj,yılda 40 bin ton fin» . ^ ( raç ettiğini vt f'nd',many« «j’l büyük müşterisi Alın duğunu belirten PaV?h C, “ seri, yünlü kumaş »•" « de imkânlar arandığı etmiştir. Ugrt.
Daha sonra jfif içki verilmiş v e b » ^ bancı basın jTürk mamullerine karş d i ğ i ilgi büyük olmu?wr-