endülÜs'te muluku't-tav aif (sultanlar)...

12
EKEV 12 36 (Yaz 2008)------- 107 ENDüLÜS'TE MULUKU'T-TAV AiF (SULTANLAR) GÖSTEREN ZÜHD VE Mustafa ÇINAR (*) Özet Bu Endülüs Emevt devletinin bu devletin üze- rine kurulan ve (sultanlar) Devletleri denilen dönemde gösteren ve klasik Arap önemli bir yer eden Bu alanda öne ve haklanda bilgiler Anahtar Kelimeler: Endülüs, Emevt, Abbast ve Klasik edebiyat. An Investigation on the Zuhd Poem and Poets 'Jfthe Period Muluku,t-Tavaif (Sultans) inAndalusia Abstract this article we had investigated the zuhd poem in the period of Mulukut tevaif (Sultanat) state, which was founded on the wreckage of Emevi's state and had developed after deterioration of Andalvsiya Emevi government. We alsa gave a short information about poets and their poems oj this period. Key Words: Andalusiya, Emevf, Zuhd, Abbasi and Classic Literature *) Dr., Kafkas Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi-Türk Dili ve Bölümü. (e-Posta: [email protected])

Upload: others

Post on 20-Sep-2020

7 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: ENDüLÜS'TE MULUKU'T-TAV AiF (SULTANLAR) DÖNEMİNDEktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01777/2008_36/2008_36_CINARM.pdfEmeviler döneminin sonlanna doğru, Irak halkı arasında ortaya çıkmış

EKEV AKADEMİ DERCİSİ Yıl: 12 Sayı: 36 (Yaz 2008)------- 107

ENDüLÜS'TE MULUKU'T-TAV AiF (SULTANLAR) DÖNEMİNDE GELiŞME GÖSTEREN ZÜHD ŞİİRİ VE ŞAİRLERİ ÜZERİNE

BİR İNCELEME

Mustafa ÇINAR (*)

Özet

Bu çalışmada, Endülüs Emevt devletinin yılalışının ardından bu devletin enkazı üze­rine kurulan ve adına Multıku't-Tavfiij (sultanlar) Devletleri denilen dönemde gelişme gösteren ve klasik Arap edebiyatında önemli bir yer işgal eden Ztıhd şiiri. incelenmiştir. Bu alanda öne çıkan bazı şairler ve bunların şiirleri haklanda kısa bilgiler verilmiştir.

Anahtar Kelimeler: Endülüs, Emevt, Multıku't-Tavfiif, Ztıhd, İslamiyet, Abbast ve Klasik edebiyat.

An Investigation on the Zuhd Poem and Poets 'Jfthe Period Muluku,t-Tavaif (Sultans) inAndalusia

Abstract

İn this article we had investigated the zuhd poem in the period of Mulukut tevaif (Sultanat) state, which was founded on the wreckage of Emevi's state and had developed after deterioration of Andalvsiya Emevi government. We alsa gave a short information about poets and their poems oj this period.

Key Words: Andalusiya, Emevf, Multıku't-Tevaif, Zuhd, İslam, Abbasi and Classic Literature

*) Dr., Kafkas Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi-Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü. (e-Posta: [email protected])

Page 2: ENDüLÜS'TE MULUKU'T-TAV AiF (SULTANLAR) DÖNEMİNDEktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01777/2008_36/2008_36_CINARM.pdfEmeviler döneminin sonlanna doğru, Irak halkı arasında ortaya çıkmış

il :ı i

108 1 Dr. Mustafa ÇINAR --------EKEV AKADEMİ DERCİSİ

Giriş

İslfuniyet'ten önce Arap Yanmadasının muhtelif bölgeleri değişik dinlerin ve inanç­lann,tesiri altında kalmış, maddi ve putperest bir hayatın sürmesinin yanında buraya de­ğişik dönem ve zaman içinde hak dinleri gönderilmişti. Araplar, bu diniere gönderilen peygamberlerin şeriatlannı kabul etmişlerdi. Ancak Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail. 'den sonra uzun süre peygamber gönderilmeyince yeniden putlara tapmaya başlamışlardır. Putperestliğin yanında Yahudiliği, Hıristiyanlığı, Mecusiliği ve Hanif dinini de benim­seyeııler vardı 1 •

Araplar bu hayatı yaşarlarken de; arzulannın, hislerinin, netisierinin ve hııyvanl duy­gulannın seslerine kulak vererek yaşamlannı idame ettirmekteydiler. Dolayısıyla din! konulann, Cahiliye dönemi şairlerinin şiirlerinde pek fazla işlenınediği görülür. Bunun yerine mükemmel insan tipinin özellik ve meziyetlerinden bahseden edip ve şairlerin ye­tiştiği görülmektedir. Bu şairler, ölüm karşısında insanın aciz ve çaresizliğini, hayat tec­rübelerini aksattıran nasihatler ve insanlan dünyaya bağlayan nimetiere önem vermeme­lerini, azla yetinip kendi el emekleriyle geçinerek, Allah'a yönelmeleri gerektiğini ifade edenZfihd konulannı işlemişlerdir. Bu durum insaniann tek bir Allah'a yönelmelerine ve ondan baş_ka bir iHlh bulunmarlığına davet eden İslam dininin gelişine kadar sürmüştür.

Bilindiği özere tasavvuf tarihçileri hicıi I. ve II. Asnn yansına kadar olan dönemi zfihd dönemi olarak nitelendirmişlerdif3. Burada asıl konumuzu teşkil eden Endülüs'te Mulfiku't-Tavaif döneminde gelişme gösteren zfihd şiir ve şairleriyle ilgili konurimza geçmeden önce zfihd kelimesinin taşıdığı anlamlar hakkında kısa bilgi verilmeye çalışı­lacaktır.

Buna göre, Zfihd kelimesi Arap dilinde zhd fiilinin mastan olup, lfigat kitaplannda: "Bir şeye meyletmemek, rağbet etmemek, yüz çevirmek ve terketmek" anlamianna gel­mektediı-4. Arap dilcileri zhd kökünden türeyen bütün kelimelerde azlık veya azla yetinme manasının ortak olduğu konusunda görüş birliğine varmışlardır. Yukanda da işaret edil­diği gibi ilk dönemdeki bu anlayış, tamamen dünyadan el etek çekmek veya ruhaniyet değildir. Tam tersi bu anlayış sahibini dünya hakkında ince bir görüşe getiren, çalışan çabalayan, ancak iç alemine tahakküm etmesine izin vermeyen, kişiyi Rabbinden uzak-

. laştırmayan bir algılama biçimidirS.

1) Hişam, es-Siyretu'n-nebeviyye, nşr. Mustafa es-Seka.' I-IV, Beyrut tsz., I, 79; Ayrıca bkz. Neşet Çağatay, Islam Tarihi; Ankara 1993, s. 25, 131.

2) Abdulaziz 'Atik, el-Edebu'l-'Arablfi'l-Endelus, Beyrut 1976, s. 216; Geniş bilgi için bkz. Arap Edebiyatı Tarihi ( Cahiliye Dönemi), s. 86.

3) Mustafa Aşkar, Tasavvuf Tarihi Literatürü, Kültür Bakanlığı Yay., Ankara 2001, s.19; Ayrıca kz. Ebu'I-VeFa Taftazanl, Medhal İle't-Tasavvufi'l-İslô.m~ Daru's-Sek1ife, Kahire 1991, s. 59. ·

4) İbn Manzur, Lisanu'l-Arab, "zhd", Dam Beyrut, Beyryt, 19.55- 1956, II, 196- 197; Aşkar, s. 19.

5) Zebidl, Tae u '1-Arus, "zhd", Matbaatü '1-Vehbiyye, Kahire 1287, II, 69-370; Ayrıca bkz. Aşk ar, s. 19 · vd.

Page 3: ENDüLÜS'TE MULUKU'T-TAV AiF (SULTANLAR) DÖNEMİNDEktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01777/2008_36/2008_36_CINARM.pdfEmeviler döneminin sonlanna doğru, Irak halkı arasında ortaya çıkmış

ENDULUS'TE MULUKU'T-TAV AİF (SULTANLAR) DÖNEMİNDE GELİŞME GÖSTEREN ZUHD ŞİİRİVE ŞAİRLERİ UZERİNE BİR İNCELEME- 109

1.1. İsiiiiniyet Dönemi İslamiyetİn gelişiyle birlikte tarihe kanşan putperestlik duygulannı, putlara olan ye­

minleri, içkj içme, intikam alma vs. gibi düşüncelerin yerine, Allah' a şirk koşmayan, salih . amel işleyen, dünya hayatına gerektiğinden fazla önem vermeyen, tevhit, takva, cihat, cennet gibi İsliirnl mevhumlara inanan veya benimseyen, Cahiliye Araplanndan yeni bir toplum meydana getirme hedeflenıniştir. Böylece İslfuniyet'in daha ilk yıllannda, Hz. Peygamberin Dünyada zahit ol/d, Allah da seni sevsin, malınla zahit ol ki insanlar seni sevsin sözüne mazhar olan ve dünya nimetlerinden elini ayağını çekmeye başlayan Müs­lümaniann sayısı zamanla çoğalmaya başlamıştır. Bunlann başında Hz. Peygamberin bütün kavil ve fiilini kendilerine örnek alan Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer, Hz. Ali, Abdullah b. Ömer ve Ebu Zerri'I-Öıffan gelmektedif6.

Yukanda görüldüğü gibi; İslfun'ın önem verdiği başlıca değerlerden biri zuhdtür. Fe­tihlerle birlikte Müslümaniann diğer milletlerle kaynaşmasıyla İslamiyeti benimseyen toplumlar, önceki kültürlerindeki birtakım inanç ve itikatlannı da bu yeni çevreye uydur­muşlardır. Dolayısıyla ilk dönemlerdeki zuhd anlayışı ile diğer ınilletlerle beraber gelen zuhd anlayışı birbirinden oldukça farklılık arz ettiğinden yepyeni bir zuhd anlayışı ortaya çıkmıştır. Söz konusu farklılık; Bağdat, Şam ve Mısır' da yaşayan ve İslarniyeti benimse­yen Hıristiyanlarda bari?: bir şekilde görülmektedir7•

Mısırlı ünlü akademisyen Ebu'I-Vefa Taftazani (ö.l994)'ye göre zuhdün kaynağının birinci derecede Kur'an kerim ve Hadis-i şerif olduğunu, ikinci olarak da, II. Halife Os­man b. Affan' ın bilafetiyle birlikte ortaya çıkan siyasi ve sosyal çalkantılann bu hareketin çıkmasında büyük rol oynadığı görüşündedir. Genel görüşe göre ise zuhd hareketi ilk iki asırdaki gücünü, Kur'an ve Hz. Peygamberin örnek yaşantısından almıştırB.

1.2. Emeviler Dönemi Dünya nimetlerinden el çekip, ahiret hayatına yönelme düşüncesi gerçek anlamda

Emeviler döneminin sonlanna doğru, Irak halkı arasında ortaya çıkmış ve buradan da diğer İslam ülkelerine yayılmaya başlamıştır. Bunda Endülüs Emeviler döneminin baş­langıcından yıkılışma kadar süren fitne, iç çekişme ve daha sonra iktidara gelen valiler dönemi hükümdarlannın halka yapmış olduklan siyasi baskı ve zulmün etkisi de büyük olmuştur. İşte bu karmaşık ortam içinde giderek yaygınlık kazanan zuhd hayatı, Bağdat, Basra, Küfe gibi şehirlerde kısa sürede yaygınlık kazanrnıştır9•

Toplumun yaşantısını bütünüyle etkisi altına alan Zuhd hayatı; halife, emir ve devle­tin ileri gelenleri kadar bu dönem şairlerini de etkisi altına almayı başarmış, dolayısıyla pek çok şair şiirlerinde İslam ruhunu, ahlak ve fazilet gibi sayısız İsliirnl unsurlan içeren

6) 'Atik, el-Edebu'l- 'Arab'ifi'l-Endelus, s. 216.

7) Şevki Dayf, 'Asru 'd-duve '! ve 'l-imfıriit ( Endelus) Kahlre, 1983, s. 347; 'Atık, el-Edebu '!- 'Arab'i fi '1-Endelus-, age, s. 217.

8) Zfihdün tarihi gelişimiyle ilgili daha geniş bilgi için bkz.Ta:ftazfuıi, s. 62- 63; Aynca bkz. Aşkar, s. 20.

9) el-Edebu'l- 'Arabfji'l-Endelus, s. 217-218.

--------------------------···--·······-·-···-····-·-·-·· --·--···-····-

Page 4: ENDüLÜS'TE MULUKU'T-TAV AiF (SULTANLAR) DÖNEMİNDEktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01777/2008_36/2008_36_CINARM.pdfEmeviler döneminin sonlanna doğru, Irak halkı arasında ortaya çıkmış

1

i

110 1 Dr. Mustafa ÇINAR --------EKEV AKADEMİ DERGİSİ

konulan işlemeye özen göstermişlerdir. Bıneviler döneminde yaşayan ve Zfihd şiirlerinde İslfu:ni mefhumlara oldukça önem veren şairlerden başka; hiciv, eğlence, müstehcenlil< ve gayri ahlaki Şiirleri de işleyen şairlerin varlığından bahsedilmektedir. Bu şairlerin öncülü­ğünü el-Ferazdak yapllllştır. Şair aşağıdaki beyiderinde şeytanı ağır bir dille hicvettiği ve ona yetmiş asır itaatte bulunduğu için pişman olduğunu dile getirmiştir. (Ta vii):

GJ ~

t.:.,.. ~-

r'~ r~)

;.;) .;;.:. .:ı;Jı

. ~

~ .1 ... _ •• ,..... ~ ...

~1 ~) <,1-J

UJG:. 2.5- .)ı ~~~ ll~ tJ)

~$.~ ~

Ey ibiisi Sana yetmiş asır itaat ettim. Saçım beyazladığında anladım ki, ömrüm ta­mamlandı;.

Muhakkak bir gün ölümle karşılaşacağımı anladığırnda Rabbime kaçtım. Korkmuş olduğum şeyin (ölüm) yaklaştığında bunda ölümle karşılaşacağımı görü­

yordum.

Hastalığımda ve sağlığımda Allah' a ibadet edeceğime kendi nejsime yemin ettim. 10

Halife III. 'Abdurrahp1ari dönemi şairlerinden ve İbn BeşkuviH (ölm. 578/1183)'ın Kitfibu 's-sıla adlı eserinde belirttiği gibi döneminin tek Zfihd ve takva şairi olan Ebu Ve­heb 'Abdurrahman el-' Abbas! el-Kurtub! (ölm. 344/954)1 1, aşağıdaki beyiderinde "başını sokabilecek ne bir evi, üzerinde yatabilecek ne bir yatağı, giydiği elbiseden başka ne bir elbisesi ve ne de kıyıda köşede birikmiş malının bulunmamasına rağmen kendisinin dün­yal).ın en mutlu ve en bahtiyar insanı olduğunu" söylemiştir. (Hafif):

~~ ..,.8ı ~i cj;(; . :ti

. ~~ tfı ,, ' .:ı ı ·(: ~1 ~ - <.1/

~~j .çJı - .;-.f ~~L _jı :~: .... ' ' ~ J_:r .:.re ~ .:.r ı.:....!>.-- -

~G ~ ~J ' ~ ~ı.;:.r ~~ ~ ~ r.S.} p._. .:.r

Ben öyle bir haldeyim ki, eğer araştırırsan dururnca insanların en iyisi olduğumu görürsün.

Evim dünyamn yerleşim alanlarından istediğim yerdir, buralarda tatlı sular içiri/ir bana.

10) Konuyla ilgili geniş bilgi ve beyitlerin tamamı için bkz. Divônu'l-Ferezdak, nşr. Kerem el-Bustaru, Beyrut 1386/1966, s. 279; el-Edebu'l-'Arabifi'l-Endelus,age, II, 218-219.

ll) İbn Sa'id el- Mağribl (Ali b. Musa), el-Muğrib ft hule'l-Mağrib, I-Il. nşr. Şevki Dayf, Kahire 1978, s. 58-59; Aynca bkz. el-Makkarl (Ahmed b. Muhammed), Nef/ıu 't-tib min ğusni '1-Endelusi'r-ratib, nşr. İhsan Abbas, Beyrut 1408/1988, I, 207.

Page 5: ENDüLÜS'TE MULUKU'T-TAV AiF (SULTANLAR) DÖNEMİNDEktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01777/2008_36/2008_36_CINARM.pdfEmeviler döneminin sonlanna doğru, Irak halkı arasında ortaya çıkmış

ENDÜLÜS'TE MULlİKU'T-TAV AİF (SULTANLAR) DÖNEMİNDE GELİŞME GÖSTEREN ZÜHD ŞİİRİVE ŞAİRLERİ ÜZERİNE BİR İNCELEME- 111

Ne yağmacıdan korkacağım bir elbisem var, ne de benim bir malımın olduğunu gö­rürsün.12

1.3. Abbasiler Dönemi

Abbasiler döneminde yaşayan edip ve şairler arasında, zındıklık, dinde şüphe, Mucfin lehviyyat vs. gibi şiirlerin giderek yayılmaya başladığı ve şairlik hayatının ilk yıllarında arkadaşlarının gitmiş oldukları kötü yolu izlediği daha sonra yaptığının büyük bir hata olduğunu anlayan, Fars asıllı Zahid Ebu 'I-' Atahiyye (ölm. 2 11/826)13, hayatının sonlarına

doğru Zfihd şiirlerine ilgi duymuş ve buna yeni anlamlar katarak işlemeye özen gös­termiştir. Şair, Zfihd ile ilgili söylemiş olduğu şiirlerinde; takva, dünyaya güvensizlik, ölümün yakınlığı, öldükten sonra hesap gününün mutlaka gerçekleşeceği, dünya nimet­lerine gereğinden fazla önem vermekten kaçınılması gibi düşüncelerini şiirlerinde sıkça işleyerek adeta Zfihd şiirin felsefesini yeniden yazrnıştır14 • Bu konuda söylemiş olduğu şiirlerden bazıları şöyledir. (Remel):

J J !-' l.f' [.J.i'J y:>

':ı:-<:-. ı.~~ c j ;..;. Lo ::.:., ;.... .) lJ :.ı _,..j

{:;kJı :.; :,kı ı ~b:.

~ıj?ı~ıj~ • ~ J J. J • • • .. ~ c' [).T-J J~ ~ )'J :w- ıJ 8.5'

J ,~... ....

c,:; ;:;..:s- .:ıı

Ey iisf gönül! Bu tamahkô.r göz sana ihanet etti. Hayrın ve şerrin yollarına yakla~ıp uzaklaşman için

Hepimiz gaftetteyiz, ölüm gidip geliyor oysa, ey zavallı! Birşeye döğüneceksen, kendi nefsine döğün.

Öleceksin elbet, Nuh (s.a.v.) kadar olsa da ömrün. 15

Ana felsefesi, insanın içini temizleyerek Allah'a yakınlaşmasını sağlamak olan zfih­dün, Endülüs'teki gelişimi doğuya kıyasla biraz daha yavaş ilerlemesine rağmen, tematik açıdan doğudakine benzer görünüm arz etınekteydi. Ancak yaklaşık VIII-IX. yüzyılda Endülüs 'te zGhd şirinin başlangıç merhalesi olarak kabul edilen hayatın kısa bir süre zar­fında yaygınlık kazandığı görülür. Hatta Tabakat Kitaplannda zGhd ve takva ehli oldukla­n bilinen çok sayıda Endülüslü şairlerin adlarıyla karşılaşılmaktadır. Bu şairlerin başında, Hilafet dönemi şairlerinden İbn Abdirabbih, m. Abdurrahman'ın hatibi Münzir b.Sa'id

12) Neflıu 't-tlb, N, 195; el-Edebu 'l- 'Arabl fi 'l-Endelus, s. 220; Aynca bkz. Şevki Dayf,'Asru 'd-duve 'l ve'l-im!trat (Endelus), Kahire 1983, s. 348.

13) ei-Ededu'l-'Arabtji'l-Endelus,age, s. 219; 'Asru'd-duve'l ve'l-im!trat (Endelus), age, s. 348-349; Aynca bkz. Faruk Çiftçi, Endülüs'te Hilafet Dönemi Edebi Çevresi, (Basılmamış Doktora Tezi), Er­zurum 1999, s. 116.

14) el-Ededu'I-'Arablji'l-Endelus, s. 219-220.

15) el-Edebu'l-'Arablji'l-Endelus, age, s. 219.

""'--·--------------------~---·-----···~-----···--···-------·------

Page 6: ENDüLÜS'TE MULUKU'T-TAV AiF (SULTANLAR) DÖNEMİNDEktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01777/2008_36/2008_36_CINARM.pdfEmeviler döneminin sonlanna doğru, Irak halkı arasında ortaya çıkmış

;;'

112 1 Dr. Mustafa ÇINAR --------EKEV AKADEMİ DERCİSİ

el-Belluô (ölm. 355/966) 16 ve yukanda şiirlerinden örnekler verilmeye çalışılan Zahid Ebu '1-' At1ihiye17 Gelmektedir.

1.4. Hilafet Dönemi

Abbasiler dönemi şairlerinde olduğu gibi Hilafet dönemi şairlerinin de Zfıhdle ilgili. işledikleri konularda dünya hayatının geçici ve fani, ahiret hayatının ise, kalıcı olduğu; ·· insaniann dünyanın cazibesine aldanmamatan gerektiği gibi hususlara sürekli vurgu yap- · tıklan görülür. el-Ikdu'l-ferfd'in yazan İbn Abdirabbih, aşağıdaki beyitlerinde, "emel­lerin acılara, lezzetlerin sıkıntı ve musibetlere dönüştüğü dünyayı, birinin kuruduğu bir­anda diğerinin filizlenip yeşermeye başladığı bir ağaçlığa" benzeterek teşbih sanatını kul­lanmıştır. (Tavll):

~b,. ~ ...

~b,. #ı ~~ ' çiıı LJı ~~ ç. ı~ ı ô;Wo.i .......,.,_ . -

~~ . , ..

~J ~ 2ı;J JG~i ~ı :U ı 'l'! ..:ıl.illl 'l'! G ..1: -Dünya ancak bir ağaçlığın parlaklığı gibi değimlidir? Onun bir yanı yeşerdiği zaman

diğer yanı kurur.

Orası, üzerinde arzuların ancakfacialar, lezzetlerin de ancakfelaketler olduğu yurt­tur.18

Hilafet döneminde sıkça işlenen zfıhd konularından bir diğeri ise; er ya da geç her can­lının ölümü tadacağı gerçeğidir. Şair Mfinzir b.Sa'!d el-Bellfiô aşağıda "içerisi su dolu bir havuza benzettiği ölümden hiç kimsenin kurtulamayacağını, herkesin bundan muhakkak içeceğini, korkunun da ecele faydasının olamayacağını ileri sürdüğü beyiderine şöyle başlamaktadır. (Münserih):

Ölüm bir havuzdur, hepimiz geliriz içmeye, korktuğumuzdan kurtulmayı başaramadı hiç kimse.

Sakın yarı~ın rızkma düşkün olma, keşke bilseydin yarının ne getireceğini. 19

Bu çalışmada, Klasik Arap edebiyatının önemli bir parçasını oluşturan Zfihd şiirinin değişik dönemler içinde seyri hakkında kısa bilgiler verildikten sonra, aşağıda asıl konu­muzu teşkil eden Sultimlar döneminde nasıl bir gelişme gösterdiği ve bu alanda temayüz eden şairterin şiirlerinden örneklerle bilgiler verilmeye çalışılacaktır.

16) Nejlıu't-tfb, I, 374; 'Asru'd-duve'l ve'l-imarlit (Endelus), s. 348-350.

17) Geniş bilgi için bkz. 'Asru'd-duve'l ve'l-imarat (Endelus), s. 348.

18) İbn Abdi Rabbih (Ahmed b Muhammed) el-'İkdu'l-ferld, nşr. Mufid Muhammed Kamiha, Beyrut 1983, III, 123.

19) Nejlıu't-tlb, I, 374.

Page 7: ENDüLÜS'TE MULUKU'T-TAV AiF (SULTANLAR) DÖNEMİNDEktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01777/2008_36/2008_36_CINARM.pdfEmeviler döneminin sonlanna doğru, Irak halkı arasında ortaya çıkmış

ı \ ı·

ENDÜLÜS'TE MULUKU'T-TAV AİF (SULTANLAR) DÖNEMİNDE GELİŞME GÖSTEREN ZÜHD ŞİİRİVE ŞAİRLERİ ÜZERİNE BİR İNCELEME- 113

2.1. Mulôku't-Tavaif (Sultanlar) Dönemi

Endülüs'ün yaklaşık 711 yılında Müslümanlar tarafından fethedilmesiyle buradan aynidıklan tarih arasında geçen uzun zaman zarfında, 21.yüzyıl Avrupa'sında yaşayan

. medeniyetin temel taşlannı oluşturan kültürel birikimin buraya taşınmasında Müslümaıi­lann payı:' oldukça büyük olmuştur. Uygarlık tarihinde Endülüs Emeviler Devletinin, ih­tişamı ve bu topluma getirdiği yenilikler neticesinde hatın sayılır bir yere sahip olduğu bilinmektedir, Medeniyetin her alanda kendini iyice hissettirmeye başlayan bu yenilikler, edebiyatın bir parçası olan zilhd alanında da kendini göstermeye başlamış ve sahip ol­duğu o muhteşem kültürün etkisiyle söz konusu alanda önemli şahsiyetlerin yetişmesine vesile olmuştur0•

Endülüs Emevi devletinin yıkılışının ardından bu devletin enkazı üzerine kurulan ve adına Mulilku 't-Tava.if Devletleri denilen sultanlıklann bağımsızlıklannı iHin etmeleriyle ortaya çıkan otorite boşluğunun tabii bir sonucu olarak, Endülüs'ün bütünlüğü açısından tehlikeli bir gelişme olduğuna daha önce de işaret etmiştik. Pek çok edip ve şairin de içinde bulunduğu bu hayatta toplumda baş gösteren ve giderek yaygınlık kazanan eğlence meclisi eri, lüks hayata özen gösterme, zevk, sefa ve ahlaksızlık vs gibi toplumun şiddetle reddettiği alışkanlıklar, Zilhd şiirlerinin ortaya çıkmasına zemin hazırlamıştır. Dolayısıy­la sefih ve ahlaksızlığın yerine Zilhd anlayış ve yaşantısının giderek halk arasında yayıl­maya başlamasıyla sayılan oldukça fazla olduğu bilinen Zilhd ve takva ehli şairler ortaya çıkmıştır 1 • Bu şairlerin başında, Ebu Ishak el-İlblri lakabıyla bilinen İbrahim b. Mesud et-Tecibl el-Gırnatl (ölm. 459/1066)'nın22 dönemi şairlerinden Ebu'I-Hasan et-Tuleytull23

gelmektedir. ·

Ömrünün büyük bir bölümünü Kurtuba'nın ileri gelen fakih, edip ve yüksek düzeyde kültürlü hocalanndan dersler alarak geçiren şair, çağında oldukça revaçta olan dini ilirn­leri öğrenmeyi de ihmal etmemiştir. Müellif İbn Abdilmelik el-Merakkilşl'nin de işaret ettiği gibi, ömrünün geri kalan kısmında kendini ibadeteveren et-Tuleytull; Şukbfin nehri üzerinde bulunan ve kendine ait olan bahçesinin içinde ilim ve edebiyat erbabının gidip geldiği, Rabit{it et-Tuleytulf adının verildiği bir rabıtasının olduğu bilinmektedir. Ömrü­nün sonlarına doğru iyice yaşianan şair, her şeyden elini eteğini çekmiş ve kendini i badete vererek, meşhur ed-Dürru'l-Mufassal adlı eserinin muhtelif sayfalannda, zilhdle ilgili pek çok şiire yer vermiştir. Dost ve yakınianna öğüt ve nasihat niteliğinde yazdığı beyit-

20) el-Bişri (Sa'd b. Abdullah), el-Hayiitu'l-'ilmiyye fi 'asri Muluki't-Taviiif fi'l-Endelus, Riyad 1414/1993, s. 213; Aynca bkz. Mehmet Özdemir, Endiiliis Müslüman/arı, (ilim ve Kültür Tarihi), Ankara 1997, III, 2. ·

21) İbn Bessam (Ebu'l-Hasan Ali eş-Şenteriri), ez-Zelılra fi Melıiisini elıli'l-Cezlra, nşr. İhsan Abbas, Beyrut 1399-1979, I, 372; İhsan Abbas, Tiirllıu'l-edebi'l-Endelusl - 'asru't-Tavii'if ve'l-Muriibitln, Beyrut 1978, s. 130.

22) ez-Zelılra, II, s. 797; ei-Humeydi (Ebil Abdiilah Muhammed b. Futilh), Cuzvetu'l-muktebesfi zikri vuliiti'l-Endelus, nşr. Muhammed Tavit et- Tancl, Kahire 1953, s. 294.

23) Daha geniş bilgi için bkz. İbn Hayr (Ebil Bekr Muhammed b. 'ümer el- İşbili) Felırese, nşr. F. Co­dera, J. Ribera, Kahire 1997, s. 418; ed-Dabbi (Ahmed b. Yahya b. Ahmed), Buğyetu'l-multemis fi tarihi rica/i elıli'l-Endelus, Kahire· 1967, s. 1212.

------·--·---··-- --··· ····--·····-·---·-··-···--·-

Page 8: ENDüLÜS'TE MULUKU'T-TAV AiF (SULTANLAR) DÖNEMİNDEktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01777/2008_36/2008_36_CINARM.pdfEmeviler döneminin sonlanna doğru, Irak halkı arasında ortaya çıkmış

ı '

1

1141 Dr. Mustafa ÇINAR --------EKEV AKADEMİ DERCİSİ

leriyle, zfihd ve takva ehlinin takdirini kazanırken, daha önceleri yazmış olduğu gazel, aşk ve eğlence türü şiirlerinden tövbe etmiştir. Ziihdle ilgili yazmış olduğu kasidelerinden bazılan şöyledir. (Tavli):

~4 ~ . •- -· ~ !$.:ti a;..G- .:ı_,~ .

:!.G ~~ ~' 1)! ...::..;, tS? if . ...t..,.

ı...::_ - . ~tS:;;,. ı

,ı • JJ-'':}1 .;:.,r;: .. ~<:i) ~jL ~ç J4ı yı:,,. .:.ı\J - - -

~~ ~ ~ı.;:iı yj~ :.,..:>.ı) ~~ ~~~ 8; :Y) -- -

Bir kapı ihtiyacını görmeden yüzüne kapatılır sa, onu bırak b aşkasma git, onun kapısı açılır sana.

Kanıını doyuracak dağarcığın dolusu sana yeter, kötü alışkanlıklardan kaçınman sana yeter.

Irzını savuran biri olma, kötülüklerden uzak dur ki cezaları da senden uzak dursun.24

Yukandaki beyiderden de anlaşılıyor ki, şair ve zahid et-Tuleytull, nzkının azlığından şikayette bulunan arkadaşına seslenerek, bundan dolayı umutsuzluğa kapılmamasını, zira bir kapı kapanırsakendini yoktan var eden Allah'ın bir diğerini açmayakadir olduğu­na inanmasını istemektedir. Şükür etmek için karnının daymasının yeterli olaca~ıiu aksi halde sonunda pişman olacağı kötü şeylerle karşıtaşacağını fakat bunun da bir fayda sağ­lamayacağını kötülüklerden uzak durulrnasını, ırzında aşınlığa kaçıimamasım ve günah işlernekten sakınılmasını tavsiye etmiştir.

Sultanlar döneminde işlenen Zfihd konulanndan bir diğeri de ölümün muhakkak ger­çekleşeceği ve bütün canlılann ölüm şerbetini er veya geç içecekleridir. Bu konuyu zahid et-Tuleytull aşağıdaki beyiderinde çok güzel bir şekilde dile getirmiştir. Şair, "ölüm zili­nin sürekli çalmasına rağmen insaniann gecelerini gaflet uykusunda geçirmelerine hayret ettiğini ve ibadetsiz Allah 'ın huzuruna giden insanın durumunu hiçbir hazırlık yapmadan kuru bir araziye yolculuğa çıkan insanın durumuna benzeterek" teşbih sanatını kullan­mıştır. (Basit):

' . )'+-JI ~ r-ı

':1)·. ~

t~~ 1))

~ ;_;,~~i)

, .. ,, =J.r.

. ' J5" !lG/.

~ JG-

.)u ~

~.:- iı r-

ı.:-.

;.Li

Ölüm seni her an takip ediyor, nasıl olur da yatak seni rahatsız etmiyor. Nedir bu azıksız yolculuğun durumu, yer kurak ve hiçbir mera yok. Sen orada takva için burçlar yap ki, kullar korkutulduğu zaman güvende olsun.25

24) Konuyla ilgili geniş bilgi için bkz. 'Asru'd-duve'l ve'l-imiiriit (Endelus), s. 349; Tiirllıu'l-edebi'l­Endelus'i-'asru't-Tavii'ifve'l- Muriibitm, s. 133.

25) İbn Beşkuval (Halefb. Abdilmelik), es-Sıla, Kahire 1966, I-II, 136.

Page 9: ENDüLÜS'TE MULUKU'T-TAV AiF (SULTANLAR) DÖNEMİNDEktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01777/2008_36/2008_36_CINARM.pdfEmeviler döneminin sonlanna doğru, Irak halkı arasında ortaya çıkmış

ENDÜLÜS'TE MULUKU'T-TAV AiF (SULTANLAR) DÖNEMİNDE GELİŞME GÖSTEREN ZÜHD ŞİİRİVE ŞAİRLERİ ÜZERİNE BİR İNCELEME- 115

Zfihd ve zikir meclislerinin giderek yaygınlık kazandığı Endülüs 'te İbn Meserre (ölm. 319/931)26 ile filizlenen, Ebu'l-'Atahiye ve Ebu'I-Hasan et-Tuleytull ile gelişen zfihd ha­yatı, Mulfiku't-Tava'if döneminde, Ebu İshak el-İlbiıi ile zirveye ulaşmıŞtır. Gırnata'nın önde gelen alim ve takva ehlinden olan el-İlbiri''nin, Endülüs'te gelişme gösteren zfihd şiirinin y~yılmasında büyük gayret ve çabası olmuştuı-27• Hatta dönemin şairlerinden olup kerametleriyle tanınan Tulaytulalı Ibnu'l-'Assal dahi onun şiirlerinden etkilenmiştiı-28 •

Şair şiirlerinde dünya nimetlerinin fazla önemsenmemesi, insanın kendini ibadete verme­si, sürekli Kur'an okuması ve ölümün şiddetinden korkması gibi konuları işlemiştir. Şair el-İlbiıi ise, aşağıdaki beyitlerinde, öldükten sonra cenazesine katılacak olan eş ve dost­lanna seslenerek kendisi için dua etmelerini günahlarının affı için Allah' a yalvarınalarını, aksini bilseler dahi kendisini iyilikleriyle anmalarını istemiştir. Şair, "ey kardeşlepm" dediği beyiderine şöyle başlamaktadır. (Tavil):

o;GJ ~ Jt:.ı) .;~ ı;~

.::>1~~~ F.; ~~ Jj

.;_ı~ :r ;)tS- (. Js. 1~1)

Ey kardeşlerim! Ne zaman benim cenazemde bulunursanız, Allah için kıyiima durun ve ondan benim kurtuluşumu isteyin.

Duada iyice yalvarın ve ihlaslı, samimi olun, umulur ki, Allah'ını duaları kabul eder.

Aksini bilseniz dahi iyi söz söyleyin, geçmişteki hata ve yanlışlarıma göz yumun.29

Zfihd alanında gerçek bir sanatçı olma özelliğine sahip olan el-İlb!ıi, kaside yönte-mine yeni bir anlayış getirerek,. alışılagelmiş yöntemden farklı bir yol izlemiştir. Mesela söylemiş olduğu kasidenin son mısrasının son kelimesinde baştan sonuna kadar tek bir kafiye kullanmıştır. Bunun en bariz örneğini "lafzı'l-Celaleyi cennetle ilgili söylediği ve insaniann gaflet içinde olduklarını, Allah 'tan başka sığınacak bir kimsenin bulunmadığı­nı, ona sığınanların kurtuluşa erdiklerini, bunun yolunun da gecenin yarısında kalkarak Allah'a ibadet ve Kur'an okuyarak geçirmekle mümkün olacağını" dile getirdiği şu be­yitlerinde kullandığında görebiliriz. (Seri):

26) Cuzvetu'l-muktebes, s.58; Nejhu't-tlb, III, 178; Tarlhu 'i-edebi'/- Endelusl- 'a"u't- Tava 'ifve'l-Mura-bitln, s. 135.

27) Tarlhu'l-edebi'l-Endelusl-'asru~-Tava'ifve'l-Murabitln, s. 135.

28) Tarih u 'i-edebi '1-Endelust- 'asru 't-Tava 'if ve '1-Murabitln, s. 135-136.

29) Şiirlerin tamarnı için bkz. Tarlhu'l-edebi'l-Endelust- 'asru ~-Tava'ifve'l-Murabittn, s. 137.

Page 10: ENDüLÜS'TE MULUKU'T-TAV AiF (SULTANLAR) DÖNEMİNDEktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01777/2008_36/2008_36_CINARM.pdfEmeviler döneminin sonlanna doğru, Irak halkı arasında ortaya çıkmış

116 1 Dr. Mustafa ÇINAR --------''----:-EKEV AKADEMİ VERGİSİ

.i» ı

.i» ı

( l JJ'

., ~

~ı . ·:ı:..,-~ .., )

~ Jllı) :,i) if)

Ey Allah'tan habersiz gafil insan, Allah'ın gazabından Allah'ın rahmetine kaç.

Ona sığ ın ve onun lütfundan iste, Allah' a ~ığman kurtuluşa ermiştir. Gecenin bir bölümünde onun için kıyama kalk, Allah için kıyama kalkan kişi ne gü-

zeldir. ·

Bir ayet dahi olsa vahiyden (Kur'an) oku ki, Onun sayesinde Allah tarafindan bir nura bürünesin.30

Yaklaşık elli üç beyitten oluşan ve yukanda da bir kısmını zikrettiğimiz kasidenin başından sonuna kadar tek bir kafi ye kullanan şair, Endülüs Zfihd şiirine de yeni bir yön­temle katkıda bulanmaya çalışıruştır. Yine şair aynı yöntemi, Mine'n-Nô.r, 'Alô.'n-Nô.r ve fi'n-Nô.r diye bitirdiği cehennemle ilgili söylemiş olduğu yaklaşık otuz sekiz beyitlik bir kaside de daha kullandığı şiirleri günümüze kadar ulaşmıştır. Büyük bir ustalıkla söyle­miş olduğu bu kasidenin bazı beyitleri şöyledir. (Seri)

}fıl - J;.li; ı~ı:; }~1 ~ }fıl ~~ j;) .:r -}~1 Js. ..F- f~ ~ ~ 4 .:.:-- ~

Ateş içinde bulunan cehennem ehline yazıklar olsun, ateşten niçin sıkılıyor/ar.

O cehennem öfkesinden tutuşuyor ve ateş üstünde kaynayan tencere misali onları kay­natıyor.31

Endülüs'ün batısına düşen ve İşbiliyye'ye bağlı olan Şentre şehrinde yaklaşık 440/1048 yılında dünyaya gelen, ömrünün bir bölümü Mulfiku't-Tavaif döneminde, bü­yük bir bölümü ise Murabıtlar döneminde geçen ve zfihd şiirleriyle meşhur olan bir diğer şair de Blkar b.Davud eİ-Mervanl' dir32• Şair aşağıdaki beyitlerinde, arkadaşına seslenerek

-, "kendini yoktan var eden Allah'a güvenmesini, yaşlılık gelip çatmadan gençliğinin kıy­metini bilmesini ve insaniann şerrinden uzak kalmasını" istemiştir. (Kamil):

30) Bu konuda daha geniş bilgi için bkz. 'Asru'd-duve'l-ve'l-imfirfit (Endelus), s. 355.

31) Tfirflıu'l-edebi'l-Endelusf- 'asru't-Tavfi'ij ve'l-Murabftfn, age, s. 138; 'Asru'd-duve'l ve'l-imfirfit (Endelus), age, s. 355.

32) Hayatı ve şiirleri için bkz.İbn Sa'd el Mağribi (Ali b. Musa), el-Muğ•ib fi lıule '1-Mağrib, nşr. Şevki Dayf, Kahire 1978, I, 415; Neflzu't-tfb, III, 334.

Page 11: ENDüLÜS'TE MULUKU'T-TAV AiF (SULTANLAR) DÖNEMİNDEktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01777/2008_36/2008_36_CINARM.pdfEmeviler döneminin sonlanna doğru, Irak halkı arasında ortaya çıkmış

ENDQH1S'TE MULUKU'T-TAV AiF (SULTANLAR) DÖNEMİNDE GELİŞME GÖSTEREN ZQHD ŞİİRİVE ŞAİRLERİ QZERİNE BİR İNCELEME- 117

r~ .

d~ r~ ;

!ll~ .JL ~ ~ ı,Ş •

r~' .ı.:,; ~1 . - J;i ~ ~ t. ~

-- • r- ~i J J .... t, tS~)ı - _,

~J ~IJ .:.r - ..:....,.ıJ . Seni yoktan yaratana güven zira sen yoktan var edilmişsin.

Yaşlılık kapıyı çalmadan ve pişmanlık duymadan önce kendine bak.

İnsanlardan sakın, onlarla, kör ve sağır olarak dost o!Y

Sonuç

..

..;. ' );Jıj

~l;..ıj

Bu çalışmada, Endülüs edebiyat tarihinde 1031- 1090 yıllannı kapsayan Mulfiku't­Tavaif (sultanlar) dönemi ve bu dönemde gelişen şiirin önemli bir türünü oluşturan zfihd şiiri ve bu alanda ün yaprruş meşhur şairlerin şiirleri incelenmeye çalışılrruştır. İncele­rnede 1381756 yılında kurulan Bıneviler devletinin 392/3031 yılında yıkılışının ardından bu devletin enkazı üzerine kurulan Mulfiku't-Tevaif döneminde gelişme gösteren zfihd şiirleri Endülüs'e özgü olmasına rağmen doğu klasik şiirinden farklı bir takım özelliklere sahip olduğu görülmektedir.

2l.yüzyıl Avrupa'sında yaşanan medeniyetintemel taşlannı oluşturan kültürel biriki­min Endülüs'e taşınmasında Müslümaniann rolleri büyük olmuştur. Uygarlık tarihinde Endülüs Bıneviler Devletinin, ihtişam ve Endülüs toplumuna getirdiği yenilikler netice­sinde hatırı sayılır bir yere sahip olduğu bilinmektedir. Medeniyetin her alanda kendini iyice hissettirmeye başlayan bu yenilikler, edebiyatın bütün alanlannda da kendini gös­termeye başlarruş ve sahip olduğu o muhteşem kültürün etkisiyle bu alanda gözle görülür ilerlemeler kaydedilmiştir.

1031 yılında kurulan ve 1090 yılına kadar süren Mulfiku't-TavaifDevletleri dönemin­de ortaya çıkan otorite boşluğunun tabi! bir sonucu olarak, her alanda olduğu gibi toplu­mun yaşarrunda da baş gösteren ve giderek ülkenin dört bir yanına yayılmaya başlayan eğlence meclisleri, lüks hayata özen gösterme, zevk-sefa ve ahlaksızlık vs.gibi alışkanlık­lar, zfihd şiirinin ortaya çıkmasına zemin hazırlarruştır. Dolayısıyla sefih ve ahlaksızlığın yerine zfihd anlayış ve yaşantısının giderek halk arasında yayılmaya başlamasıyla sayı­Ian her geçen gün giderek artan zfihd ve takva ehli şairler ortaya çıkrruştır. Bu şairterin başında, Ebu İshak el-İlb!n lakabıyla bilinen İbrahim b. Mesud et-Tec! el-Gımaô'nin dönemi şairlerinden Ebu'I-Hasan et-Tuleytuli ve ömrünün büyük bir bölümü Murabıtlar döneminde geçen ve zfihd şiirleriyle şöhret bulan bir diğer şair ise, Blkar b. Davud el­Mervan! gelmektedir.

Zfihd ve zikir meclislerinin giderek yaygınlık kazanmaya başladığı Endülüs'te İbn Meserre ile filizlenen, Ebu'l-Atahiye ve Ebu'I-Hasan et-Tuleytul! ile gelişen zfihd ha-

33) Neflıu't-tlb, III, 334; el-Muğrib fi hule'l-Mağrib, I, 415, 'Asru'd-duvel ve'J-irnarat (Endelus), s. 350.

Page 12: ENDüLÜS'TE MULUKU'T-TAV AiF (SULTANLAR) DÖNEMİNDEktp.isam.org.tr/pdfdrg/D01777/2008_36/2008_36_CINARM.pdfEmeviler döneminin sonlanna doğru, Irak halkı arasında ortaya çıkmış

118./ Dr. Mustafa ÇINAR --------EKEV AKADEMİ DERCİSİ

yatı Mu!Gku't-Tavaif döneminde, Ebu İshak el-İlbYri ile zirveye ulaşmıştır. Zfihd şiiri­nin gelişmesinde büyük emeği olan bir diğer şair ise, İşblliye'ye bağlı Sentere şehrin­de doğan hayatının büyük bir bölümünü Murabıtlar döneminde geçiren Bikar b. Davfid el-Mervanl'dir. Şair eş ve dostlarına seslenerek dünya nimetlerinden uzaklaşıp Allah'a yönelerek bol bol ibadet etmelerini tavsiye etmektedir. Zira ölümün nefesi her an ve her yerde insanın ensesinde olduğunu söylemektedir.

Sonuç olarak, Mu!Gku't-Tavaif döneminde gelişme gösteren şiirde, Endülüs'e özgü fakat doğudan farklı bir özellik göze çarpmaktadır. Zira Klasik Arap şiirinin temelkonu­larını teşkil eden; medih, hiciv; mersiye, tasvir, zfihd, i 'tizar, mucfin, özelliklede zfihd türü şiirler önceki dönemlerde olduğu gibi bu dönem şairleri tarafından da sıkça kaleme alın~n konuların başında gelmektedir. Bu d&p.eminde gelişen zfihd şiiri, doğu klasik şiirlerinden farklı bir takım özelliklere de sahip olduğu görülmektedir.