mahmut hakkı akin, mehmet ali aydemİr, (2013), “Çizginin değeri: kültürel Çalışmalar...
TRANSCRIPT
ÇİZGİNİN DEĞERİ: KÜLTÜREL ÇALIŞMALAR EKSENİNDE MİZAH VE DEĞER
İLİŞKİSİNE YÖNELİK BİR ÇÖZÜMLEME
Doç. Dr. Mahmut H. AKIN - Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ali AYDEMİR1
Özet
Farklı toplumlarda farklı şekillerde ifade edilen ve paylaşılan mizah, değerler eğitimi konusundaki potansiyeli açısından dikkat çekmektedir. Mizah, insanlara sadece değerlerin değil; çoğu kültürel unsurun aktarılmasını sağlayan önemli bir aracıdır. Pek çok insanın gülmeye, eğlenmeye ve bunları paylaşmaya meyilli olduğu göz önünde bulundurulursa mizahın değerler eğitiminde cazip bir yol olduğu anlaşılacaktır. Fıkralar, karikatürler, tiyatro ve sinema filmleri, mizah yoluyla pek çok işlev görmekte ve bu araçları kullananlar da kendi duruş yerleri bağlamında değerler sistemini yeniden üretmektedirler. Bu açıdan mizahın çok boyutluluğunun yanında değerler eğitimine bir dinamizm sağladığı da kabul edilebilir. Bu ön kabul ile şekillenecek olan çalışmamızın amacı mizah ve değerler arasındaki ilişkiyi alan tecrübesi üzerinden çözümlemek, gençlik, mizah ve değerler ilişkisine bir karikatür grubunun performansı ile bakabilmek, değer yönelimli gelişen yeni karikatür ve mizah dilinin üretildiği sivil gençlik insiyatifini çözümlemek olacaktır. Böylece hedeflenen amaç, Konya merkezli bir mizah gençlik grubunun toplumsal duyarlılık, eleştirel bakış, sivil katılım gibi değerlerin üzerine inşa ettikleri ‘temiz’ mizah anlayışını, cinsellik, hakaret ve aşağılama içermeyen yeni bir dil üretme çabasını anlamayı amaçlamaktadır.
Anahtar Kelimeler: Karikatür, Değerler Eğitimi, Sosyoloji, Kültür, Mizah
VALUE OF CARTOON: AN ANALYSIS ON RELATIONSHIP BETWEEN HUMOUR AND
VALUES IN CULUTURAL STUDIES AXIS
AbstractOne of the most important features that give importance to individual’s sociality is value. An individual’s connection to social reality in an ontological way as a member of society is connected to adoption to the sociality values in which s/he was born. It is very important for adults that they should transfer the basic values of social reality to the next generations in order to provide social continuum. The transfering process of values to the next generations is realised as an educational process. However, it can be stated lots of facilities of value transfer and value share as an educational process. When the generation gap and not using the common language for communication take place, an important issue field emerges. In this manner, the issue of validity of the language used for transfering values to the new generations appears rather than the values’ skill of understanding actual life. A question arises at this point in order to make an explanation: Can humour and its facilities be used in value education? In which level can humour which is a cultural field amongst today’s youth and its features be used as a facility? Do we have the traditional references on this topic? And so on…
Humour, which is stated and shared in different ways at different cultures, is highlighted according to its potent,al in value education. Humour is not only a medium that tranfers cultural features but also transfers the values. If it is noticed that lots of people are eager to laugh,
1 Selçuk üniversitesi, Sosyoloji Bölümü.
1
entertain and share these, it will be understood that humour is an attractive way in value education. Jokes, cartoon, theatre and movies function with humour and the users of these media reproduce value system in the context of their own spot in the society. In this context humour provides either multidimensional content or dynamism to the value education. The aim of this study which will be shaped by this assumption is to analyse the relationship between humour and values with field experience, to see the relation between youth, humour and values with help of the performance of a cartoon group and to analyse initiative of civil youth in which a new humour language is formed by values. Thus the targeted aim is to understand the endeavour for producing a language which does not include sexuality, insulting and humuliation. This clean humour understanding was built on values such as social sensitivity, criticism and civil participation.
Key Words: Cartoon, Value Education, Sociology, Culture, Humor.
GİRİŞ
Değerler, insanın toplumsallığına anlam yükleyen en önemli unsurların başında
gelmektedir. Değerler, toplumda nasıl yaşayacağımızı, davranacağımızı belirlemektedir.
Temelde yeni nesillerin toplumun üyeleri haline gelmeleri süreci olan sosyalleşme, değerler
üzerinden gerçekleşen bir “değerler eğitimi” sürecidir. Değerler pek çok farklı yolla yeni
nesillere aktarılabileceği gibi yetişkinler de farklı şekillerde değerleri ifade edebilirler. Bu açıdan
bakıldığında değerlerin güncel hayatı kavrama kabiliyeti değil, değerlerin yeni nesillere
ulaştırılmasında kullanılan dilin geçerliği sorunu belirir. Ortaya çıkan bu sorunu aşmanın bir yolu
olarak cari olan kültürel referans çevrelerine atıfla yeni bir iletişim dili üretmek, günümüz
gençlerinin kendilerini ifade etmek için tercih ettikleri alanları makul düzeyde kullanabilmek,
çatışma yahut engelleme gibi gençlerin potansiyellerini törpülemekten ziyade onlarla uyum
içinde ve onların dâhil olabileceği yeni alanların açılmasını sağlayarak değerler eğitiminde etkin
bir yol aranabilir. Tam da bu noktada bir soru açıklayıcı olabilir; değerler eğitiminde mizahın dili
ve imkanları kullanılabilir mi? Günümüz gençliğini kuşatan kültürel alanlardan biri olarak mizah
ve unsurları hangi düzeyde bir imkan olarak kullanılabilir? Bu konuda geleneksel referanslara
sahip miyiz? gibi daha pek çok soru ile devam edilebilir (Aydemir ve Akın, 2012).
Mizah, farklı toplumlarda tarih boyunca değerler eğitimi konusundaki potansiyeli
açısından bugün de dikkat çekmektedir. Mizah, güçlü bir iletişim yoludur. Mizah üzerinden
gerçekleşen eğitim muhatabını güçlü bir şekilde etkilemektedir. Aynı zamanda bu etki, kalıcı bir
etkidir. Mizahın gücü, kendi yerini tanımlama, kendisinden farklı olanlara gösterme ve bu
farklılığı sürdürme bağlamında farklı gruplar tarafından kullanıla gelmiştir. Kendi farklılıklarını
kendi değerlerini ifade etmek ve yaşamak bağlamında mizahla ortaya koyan gruplar, bağlı
oldukları değerleri yaşama ve aktarma açısından bir tür değerler eğitimini de
2
gerçekleştirmektedirler. Özellikle günümüz gençleri arasında bazı gruplar mizahı güçlü bir araç
olarak kullanmaktadır. Böylece gençler, kendi değerlerini ifade etmekle kalmamakta, aynı
zamanda kendileri gibi olmayanlardan da ayrılmaktadırlar. Bu çalışmada, Konya merkezli bir
mizah gençlik grubunun çabasının değerler eğitimi potansiyeli değerlendirilecektir.
ÇİZGİNİN DEĞERİ: Karikatür ve Değerler Eğitimi
Değerler eğitimi konusunda yapılan çalışmalarla özellikle çocuklarda ve gençlerde bir
takım davranış, algı ve tutumların toplumsal değerler ekseninde inşa edilmesi amaçlanmaktadır.
Bu kapsamda değerlerin edinilmesi eğitimin özel bir amacı olarak açığa çıkmaktadır. Ancak her
eğitim süreci değiştirilmesi istenen özne üzerinde bir takım tasarrufları açığa çıkarır. Bir bakıma
eğitimin içeriği ve kapsamı sahip olunan dünya görüşü, ideoloji ve beklentilerle paralel olarak
belirlenir. En genelde toplumun kabulleri ve genelin paylaştığı olumlu değerler bu sürecin bir
parçası olur. Kısaca ifade etmek gerekirse, eğitimin amacı istenilen değişimin öznelerin
bilinçlerinde, tutumlarında ve davranışlarında sağlanmasıdır.
Eğitimin özneleri olan gençlerin dünyayı algılama biçimlerine aracılık eden
toplumsallaşma unsurları ve iletişim araçları, formel düzeyde kurgulanan eğitim süreçlerinin
etkisinden çoğu zaman daha güçlüdür. Söz gelimi internet, televizyon ya da arkadaşlar,
bilgilerin, tutumların ve davranışların çocuklara ve gençlere kazandırılmasında okulda
öğretmenden daha başarılı olabilmektedir. Böyle durumlarda formel eğitimin amacı ve araçları
daha işlevsiz kalmış olmaktadır. Bu durumu ortaya çıkaran etkenlerin başında formel eğitim
kurumlarının ve aktörlerinin kullandığı dil ve araçların muhatap olunan özneler için anlamlı
olmayışı gelmektedir. Gençliğin kendi içinde ürettiği dil ve etkin kullanılan iletişim araçları
kendilerine ulaştırılmak istenilen her türlü iletiyi dönüştürerek alma eğilimi taşır. Bu dönüşümün
eğitimin amaçları ile örtüşmesi istenilen bir durumdur. Ancak idealize edilen ile uygulanan
eğitim arasındaki farklılık değerler eğitiminde bir engel oluşturur.
Formel eğitimin öznelerde istenilen değerleri üretememesi ve değerler eğitimin başlıca
bir alan olarak son dönemde öne çıkması, aslına bakılırsa toplumsal değerlerin formel eğitimde
bir sorun alanı olarak görülmesi anlamını da taşımaktadır. Bu durum, aynı zamanda eğitimin
mevcut yöntemler ve araçlarla uygulamasında aksayan ve hatta yanlış sürdürülen yönlerinin
olduğuna işaret etmektedir. Pedagoglar ve eğitim yöneticilerinin tartıştığı bu konuya sosyoloji
iletişim dili ve kültürel bağlam ile dâhil olabilir. Eğitim sürecinin özneleri olan öğrencilerin
kullandıkları iletişim dili ve ürettikleri alt kültürel bağlam eğitimde kullanılan stratejik yöntemler
için dikkate alınmalıdır. Günümüz koşullarında toplumsal değişimin hızı ve ürettiği yeni unsurlar
3
eğitim anlayışlarının da yenilenmesini gerektirmektedir. Bu noktada kültüre yön veren
dinamiklerden biri olarak dijital/sanal ortamın ürettiği yeni sosyalliklerden, popüler kültürün
gençliğin iletişim dilindeki yansımalarına kadar geniş bir yelpazede kültürel bağlam dikkate
alınmalıdır.
Bu çalışma değerler eğitimi sürecinde, gençliğin kullandığı etkin bir iletişim dili ve
kültürel bağlam olarak ‘karikatür’ ve ‘mizah’ anlayışını gündeme getirmektedir. Formel eğitim
sürecinin gençlik alt kültürü ile yeniden dizayn edilmesi ve süreklileştirilmesinde karikatür ve
mizah anlayışının bir yol olabileceği düşünülmektedir. Zira modern dünyanın toplumsal
karakterini en açık haliyle yansıtan mizah, sanal ortamlar sayesinde hızlı bir üretim ve tüketim
unsuru haline gelmiştir. Mizah, etkin iletişim dili olarak enformel eğitim sürecinin en önemli
araçlarından biridir. Son dönemde ön plana çıkan sosyal medyanın etkin iletişim ağında
gençlerin kullandığı bir dil olarak mizahı, özellikle de karikatürize edilmiş anlatımları sıkça
görmek mümkündür. Üretilen karikatürlerin ve mizahi unsurların kurgusallığında gerçekliğin
tahribatı yahut başka bir anlatımı, gençliğin alt kültür alanında paylaştığı önemli bir enformasyon
kaynağına, dolayısıyla formel eğitimin etkilerini dejenere eden hatta tersine işleten bir
mekanizmaya dönüşmektedir.
Görsel unsurlarla ve mizahi unsurlarla desteklenen öğrenme ve eğitim sürecinin olumlu
etkisi değerler eğitiminde karikatür gibi yeni imkânlara kapı açmaktadır. Özellikle değerler
eğitiminde öğrencilerin iletişim diline yönelik ve kültürel kapasitelerine uygun seçilen karikatür
ve mizah unsurları etkin bir yöntem olarak kullanılabilir2 (Uslu, 2007; Özer, 2007; Örs, 2007).
Toplumsal duyarlılık ve farkındalık özelliklerinin geliştirilmesi, eleştiri ve ironi kabiliyetlerinin
artırılması, paylaşım ve birliktelik duygusunun geliştirilmesi, barışçı ve uzlaşımcı kültürel
değerlerin artırılması vb. gibi daha pek çok değer temelli eğitsel beceriler çizgi diliyle
öğrencilere aktarılabilir.
Bir diğer açıdan ise karikatür ve mizahın bir iletişim dili olarak gençler arasında
kullanımı, toplumsal gündemi takip eden ve yaşadığı toplumun sorunlarına ve beklentilerine
duyarlı bir gençlik alt kültürünün gelişmesine de katkı sağlayacaktır. Toplumsal değerleri
merkeze alan karikatür ve mizahın ürettiği iletişim dili ile argo, küfür ve cinsellik söylemini
merkeze alanlar arasındaki farklılık söylemde kendini göstermektedir. Genel olarak söylenebilir
ki Türkiye’de üretilen mizahın dili yaygın olarak olumsuz davranış ve değerlere örnek teşkil
etmektedir. Sosyal medyada ve çeşitli dergilerde üretilen karikatür ve mizah unsurlarında eleştiri
2 Bu konuda örnek bir çalışma olarak bkz. İsmail Yüksek, Abdullah Adıgüzel, (2012) “Değer Eğitiminde Karikatür Kullanımı: Toplumsal Birlik Beraberlik ve Dayanışma Değer Örneği”
4
ve cinselliğin dozajı dejenere bir gençlik alt kültürü oluşmasına katkıda bulunmaktadır. Yapılan
araştırmalar mizah ve karikatür dergilerinde olumlu toplumsal değerlerin oldukça az
kullanıldığını, hatta neredeyse hiç kullanılmadığını göstermektedir3. Aslına bakılırsa bu sonuçlar
mizah gibi etkili bir kültürel alanın eğitimde dikkatlerden kaçtığının bir göstergesidir. Neredeyse
formel eğitim sürecinin alternatifi olarak işleyen bu alanda toplumsal değerlerin ötelendiği,
cinsellik ve argo ile yüklü bir kültürel üretim bandının işlediği aşikardır. Üretilen mizah
unsurlarının paylaşılması, gençlerin beğeni ve gülme kriterlerini bu unsurlara göre belirlemesi
uzun vadede toplumun paylaşılan değerleri açısından olumsuz bir duruma sebep olacaktır.
ÇIT MİZAH VE KARİKATÜR DERGİSİ: Değer Yönelimli Mizahi Çizgiler
Değerler eğitiminde sivil toplum kuruluşlarının rolünün artırılması ve formel eğitim
sürecinin alternatif kurumsal çatılar altında desteklenmesi, toplumun geneline yayılacak bir
eğitim sürecini pekiştirecektir. Gündelik hayatın bir parçası olarak ve kültürel bir bağlam içinde
değerlerin yaşanılabilir, uygulanabilir, dahası üretilebilir olması hem çocuklar ve gençler için
hem de yetişkin bireyler için olumlu bir süreci inşa edecektir. Formel kurumların yönettiği ve tek
aktör olarak yer aldığı değerler eğitiminde öğrencilerin de, bireylerin de çok yönlü bir süreç
üretmesi mümkün görünmemektedir. Zira toplumsal gerçekliğin değer yönelimli olarak inşa
edilmesi, toplumsal katılımın öncelendiği, ortak eylem ve davranış kalıplarının geliştirildiği, bir
arada yaşama ve dayanışma gibi sivil yurttaşlık bilincinin pratiklerini gerekli kılmaktadır.
Türkiye gibi sivil toplumsal faaliyetlerin sınırlı düzeyde temsil edildiği toplumlarda, değerler
eğitimi sorunu birey odaklı olarak toplumun genelini ilgilendiren bir süreci gerektirmektedir.
Yani bireylerin sivil alanı etkin kullanmaları, yüksek güven ve sosyal sermaye düzeyini
yakalamaları, dayanışma ve yardımlaşma ağlarının geliştirilmesini gerekli kılmaktadır.
Dolayısıyla sivil bilinci pekiştirecek değerlerin ilk elde yaygınlaştırılması, değerler eğitiminde
öncelikli başlıklardan olmalıdır.
Bu konuda Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesinin faaliyetlerinden birisinin
sonucunda 2009 yılında kurulan Çıt Mizah ve Karikatür Dergisi iyi bir örnektir. Derginin
temelleri ilk olarak Yazarlar Birliği çatısı altında karikatürist Adem Mermerkaya tarafından
verilen karikatür çizim dersleriyle başlamıştır. Bir grup üniversiteli gencin bir araya gelmesiyle
oluşan dergi, aynı zamanda bir sivil kültür platformuna dönüşmüş, kendi ölçeğinde bir gençlik
3 Karikatür dergilerinin kapaklarına yansıyan toplumsal gündemin incelemesini yapan Özpınar’ın Cafcaf ve Penguen dergilerini karşılaştırmalı olarak incelediği araştırmasında Penguen dergisinde toplumsal değerlerin ne denli az vurgulandığını, Cafcaf dergisinde ise kısmen dikkate alındığını göstermektedir. Bunun yerine siyasi ideolojik bir çerçevenin üretilen mizah diline hakim olduğu tespit edilmiştir. Ahmet Özpınar, (2012), ‘Mizah Dergilerinde Toplumsal Gündem: Penguen ve Cafcaf Dergileri Örneği’ S.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Konya.
5
eylem alanı üretmiştir. Güncel meselelere, siyasete, uluslar arası gündeme ve daha birçok konuya
duyarlı bir mizah ve çizgi kültür platformu olan dergi, farklı bir bakış açısı geliştirilebilmiştir.
Karikatür ve mizah konusunda gençlik alt kültürünün değer yönelimli olarak üretilmesine imkan
sağlayan bu gençlik inisiyatifi değerler eğitiminde farklı ve aktif bir açılıma örnek olarak kabul
edilebilir.
Gençlik çalışmalarında toplumsal meselelere duyarsız, siyasal ve eleştirel bakış açısı
olmayan, argo, küfür, cinsellik gibi sapkın eğilimlere sahip bir gençlik portresi sıklıkla dile
getirilmektedir. Bu çalışmalarla ortaya konulan aslında toplumsal alanda gençliğin
ötekileştirildiği gerçeğidir. Toplumsal değerlerin üretilmesi, paylaşılması ve yaşatılması gibi
toplum yararına eylemlerin içinde görülmeyen gençliğin, küçümsenerek ötekileştirilmesi başlı
başına bir problem alanıdır. Bu alanı kuşatan kültürel gerçekliğin bir parçası olarak mizah,
gençlik çalışmalarının dikkate alınması gerekli başlıklarından biri haline gelmiştir. Mizahın
gençlik için kendini ifade etme aracına dönüşmesi ve iletişim dili haline gelmesi sosyolojik
olarak da anlamlıdır. Çıt ekibinin bu noktada bir boşluğu doldurduğu, inanç, gelenek, ahlak gibi
kuşatıcı değer alanlarını mizahi tavır alışlarına kaynak olarak kullanmaları anlamlıdır.
Çıt mizah ve karikatür dergisi etrafında bir araya gelen gençlerin ürettiği mizah anlayışını
yayınlanan dergilerin kapaklarında izlemek mümkündür. 2009 yılından bugüne yaklaşık 13 sayı
çıkan derginin her bir kapağında değer yönelimli çizgilerle anlatılan mesaj muhataplarına hem
basılı hem dijital olarak ulaştırılmıştır. Kapaklarda çizgilenen anlatımların hemen hepsi dergi
etrafında bir araya gelen gençlerin topluma ve güncel meselelere olan bakışlarını yansıtmaktadır.
Farklı ve özgün bir mizah anlayışına dayanan bu bakışın cinsellik, argo ve hakaret gibi olumsuz
algıları, nefret ve kin duygusunu barındırmadığı açıkça görülmektedir. Bu anlamda gençlerin
kendilerini ifade aracı olarak seçtikleri bu oluşumun hem takipçilerini etkileme gücü, hem de
gençlik alt kültüründe yeni bir iletişim dili üretme potansiyeli açısından önemlidir.
Dergi Kapaklarında Gündemin Resmi
Dergi kapaklarına yansıyan çizgilerin içeriğine bakıldığında genel olarak inanç unsurları,
güncel meseleler, uluslar arası ilişkiler, Konya şehri ve eğitim gibi başlıklar ön plana çıkmıştır.
Çizgiye yansıyan mesajların kültürel kodlarında ağırlıklı olarak dini hassasiyetlerin etkisi açıkça
görülmektedir. Dergiye hayat veren gençlerin kendilerini dindar olarak gördüklerini ayrıca
belirtmek gerekir.
6
Resim 1. Çıt Dergisi 1. Sayı Kapak Resmi Resim 2. Çıt Dergisi 6. Sayı Kapak Resmi
Diğer taraftan ise din ve mizah ilişkisi tarihsel bir sorunsallığı içinde taşımaktadır.
Umberto Eco’nun Gülün Adı romanında “-Gülmenin bu kadar kötü olan tarafı nedir? – Gülmek
korkuyu öldürür. Ve Korku olmadan inanç olmaz. Çünkü şeytan korkusu olmazsa tanrıya ihtiyaç
kalmaz” şeklinde dile getirdiği, inanç ve gülme arasındaki ilişki sorunlu bir birlikteliği işaret
etmektedir. Genel olarak geçmişten günümüze din ve mizah arasında güçlü bir olumlayıcı
ilişkiden söz etmek pek mümkün görünmemektedir. Türkiye için düşünüldüğünde de durum
benzerlik taşımaktadır. İslam inancında gülmek yahut mizahi unsurların kullanımına dair pek de
olumlu imalara rastlanmaz. Tebessüm etmenin erdemi yahut gülümsemenin insani ilişkilerdeki
olumlu etkisi vurgulanırken, kahkaha olarak gülme, eleştiri olarak mizah yahut resme ve çizgiye
yansıyan mizahi anlatım nispeten dışlanır. Bu açıdan bakıldığında ÇIT ekibinin nasıl bir çetrefil
içinde mizah ve çizgi ürettikleri daha net anlaşılabilir.
Derginin ilk sayısında yer alan uçakları düşüren ‘semazen’ figürü ve ‘Konya halkının
tepkisi sonuç verdi… İsrail uçakları artık tepemizde uçmuyor…’ şeklindeki üst yazı dikkat
çekicidir (bkz. Resim 1). Gündemi yakalayan bu kapak resmi gençlerin toplumsal
7
duyarlılıklarının da bir ifadesidir. Bir diğer kapaktan yansıyan yine çatışma yerine ironi
barındıran bir anlatımla güncel meselelere duyulan ilgi yansıtılmıştır. Gözleri yaşlı bir İsrail
askeriyle alay eden çocukların dilinden İHH’nın öncülüğünde gerçekleştirilen Mavi Marmara
yardım gemisinin etkisi vurgulanmaktadır (bkz. Ek Resim 5).
Resim 3. Çıt Dergisi 3. Sayı Kapak Resmi Resim 4. Çıt Dergisi 2. Sayı Kapak Resmi
Uluslararası ilişkilerin ülke gündemine yansıması ve algılanışı önemli bir mizah başlığı olarak
dergide sıklıkla işlenmiştir. Özellikle savaş ve çatışmalar ile ön plana çıkan dünya gündemi
çizgilere de yansımıştır. Uluslararası olaylara karşı gençlerde oluşan farkındalığın ve algının bir
göstergesi olması açısından dikkate değerdir. Söz gelimi dünya gündemini uzun süreden beri
meşgul eden Arap Baharı olarak isimlendirilen ayaklanmalar ve halk olaylarının dergi
8
kapağındaki algılanışı başarılı bir dille anlatılmıştır. Yazı, kışı, baharı, güzü bir olan, aslında
değişimin kurgu olduğu iddiasına sahip bu kapakta eleştirinin dozu ince bir espriyle verilmiştir:
“aylar geçti sen gelmez oldun” (bkz. Resim 2). Yine Suriye olaylarına bakışın yansıtıldığı
çizgiler, uluslararası krize neden olan İslam karşıtı kısa filme yönelik eleştiriler, benzer şekilde
mizahın bir eleştiri imkanı olarak kullanılmasına örnektir. Danimarka’da bir gazetede yayınlanan
ve Hz. peygambere hakaret unsurları taşıyan bir karikatürün nasıl bir diplomatik kriz yarattığı ve
çatışma ortamını ürettiği henüz kamuoyunun hafızasında tazeliğini korumaktadır. Böylesi bir
ortamda gençlerin çatışma yahut şiddet eğilimi taşımak yerine aynı dili kullanarak eleştirel bir
tavır geliştirmişlerdir.
Derginin kapağında yer verilen diğer bir konu da gençlerin özgürlük, kimlik ve
inançlarına müdahale anlamına gelen bir takım uygulamalardır. Çıt dergisini çıkaran gençler bu
uygulamaları eleştiren ve güçlü bir ironiyi dillendiren çizgiler üretmektedirler. Konya’da yeni bir
özel üniversite açılması ile gündemdeki başörtüsü sorununa dikkat çeken ve bu sorunu eleştiren
bir karikatür derginin üçüncü sayısında kapak yapılmıştır. Mevlana’ya atfedilen “ne olursan ol
yine gel” ifadesiyle kapılarını açan üniversitenin başörtülü kızların eğitim hakkına dur diyen
güvenlik görevlileriyle birlikte resmedilmesi de anlamlı bir eleştiriyi barındırmaktadır (Bkz.
Resim 3). Kendi içinde çelişkili bir uygulamayı yalın halde resmeden bu karikatürde din ve inanç
özgürlüğünün eğitim hakkına engel olarak algılanması eleştirilmektedir. Bayan çizerlerinin
başörtülü oluşu ve kendi hayatlarından yola çıkarak sisteme karşı bir direnç odağını çizgi ile
anlatmayı tercih etmeleri, durumu daha da anlamlı kılmaktadır.
Derginin çizgi diliyle sesini yükselttiği konulardan bir diğeri ise özellikle son yıllarda
simgesel bir anlam yüklenen Konya şehrinin kamuoyunda olumsuz çizilen imajına yöneliktir.
Bilindiği gibi siyasal ve ideolojik çarpışmaların simgesel alanı Konya şehri, ülke gündeminde
bazı olumsuz tutumlarla algılanır olmuş, haberlere ve araştırmalara konu edilerek yanlış
yönlendirmelerin malzemesi yapılmıştır. Şehrin kimliği ile örtüşmeyen bir takım yaftaların
kamuoyunda sıklıkla dile getirilmesi çizerleri rahatsız etmiş olmalı ki, şehrini savunan bir
kapakla takipçilerin karşısına çıkmışlardır. Bir haber spikeri ve abdest alan genci resmeden bu
kapakta önyargılarıyla konuşan haberciye bir gönderme yapılmaktadır (Bkz. Resim 4). Art
niyetlerin kurbanı olmaması adına şehrine ve insanına ilişkin sahiplenici bir tutumun
geliştirildiği bu çizgide gençler aidiyet duygusunu ön plana çıkarmışlardır.
SONUÇ
Değerler eğitimi uzun süreden beri Türkiye'de gündemde olan konulardan birisidir. Bu
durumun en önemli sebeplerinden birisi formel eğitim sisteminin değer üretme noktasında
9
çektiği sıkıntılardır. Değerlerin yeni nesillere aktarılması, toplumda yaşayanlar tarafından
üretilmesi ve yaşanması, bir toplum için zorunlu olduğundan değerler eğitiminde alternatifler
aranmaktadır. Mizah, ülkemizde henüz değerler eğitiminde önemli bir işleve sahip olmasa bile
bu konuda önemli bir potansiyeldir. Yakın gelecekte mizahın değerler eğitimi potansiyelinin
daha çok konuşulacağı ve tartışılacağı öngörülebilir.
Konya'da yaşayan üniversite öğrencileri tarafından yayımlanan Çıt Mizah Dergisi,
mizahın değerler eğitimi ve üretimi potansiyelinden faydalanmakta ve Türkiye'deki genel
algıdan farklı bir mizah anlayışını yansıtmaktadır. Kapaklarında yer alan çizgilere bakıldığında
genel itibariyle gençlerin gündeme ilişkin duyarlılıkları açıkça görülmektedir. Dergide
sahiplenici bir aidiyet duygusunun yoğun olarak işlendiği, dini ve geleneksel hassasiyetlerin
yansıtıldığı söylenebilir. Bütün bu çizgi anlatımında öne çıkan değer unsurları kısaca; toplumsal
duyarlılık, çatışma yerine ironi, inanç özgürlüklerinin savunulması, şehrine sahip çıkma ve
aidiyet duygusu, farklı bakış açılarına dikkat çekme ve en önemlisi şiddet yerine iletişim dili
kullanma sayılabilir. Çizgilerle kurgulanan bu anlatımda cinsellik, argo, onur kırıcı unsurlar,
düzeysiz eleştiri vb. toplumsal değerlerle çelişen bir iletişim dili kullanılmadığı açıkça
görülmektedir. Çıt Mizah Dergisi mizahın, özellikle de mizah dilinin değerler eğitimi ve üretimi
bağlamında olumlu bir potansiyele sahip olduğunu gösteren olumlu bir örnektir.
Kaynaklar
AYDEMİR, Mehmet Ali, AKIN, Mahmut Hakkı, (2012), “Mizahın Değerler Eğitimi Potansi-yeli/İmkanı”, II. Uluslararası Değerler Eğitimi Sempozyumu (16-18 Kasım 2012), İstanbul.
ÖRS, Ferlal, (2007), “Eğitim ve Karikatür”, Bilim ve Aklın Aydınlığında Eğitim (Aylık Eğitim Dergisi),Yıl 7. Sayı 84. S.26-28.
ÖZER, Atilla (2007), “Karikatür ve Eğitim”, Bilim ve Aklın Aydınlığında Eğitim (Aylık Eğitim Dergisi),Yıl 7. Sayı 84. S. 19-27.
ÖZPINAR, Ahmet, (2012), Mizah Dergilerinde Toplumsal Gündem: Penguen ve Cafcaf Dergileri Örneği, (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Konya: S.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü
USLU, Hakkı (2007), “Eğitimde Karikatür”, Bilim ve Aklın Aydınlığında Eğitim (Aylık Eğitim Dergisi),Yıl 7. Sayı 84. S.15-18
YÜKSEL, İsmail, ADIGÜZEL, Abdullah (2012), “Değer Eğitiminde Karikatür Kullanımı: Toplumsal Birlik Beraberlik ve Dayanışma Değer Örneği”, Sakarya Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 2/3 (Aralık /December 2012) ss. 68-80.
10
Ek ResimlerEk Resim 1. Çıt Dergisi 10. Sayı Ek Resim 2. Çıt Dergisi 7. Sayı
Ek Resim 3. Çıt Dergisi 11. Sayı Ek Resim 4. Çıt Dergisi 9. Sayı
11