deniz&teknik - eylül 2013 - 4. sayı

47

Upload: ituedf-denizcilik-teknolojileri-kuluebue

Post on 23-Mar-2016

226 views

Category:

Documents


4 download

DESCRIPTION

İTÜ DF Denizcilik Teknolojileri Kulübü

TRANSCRIPT

Page 1: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı
Page 2: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik

Eylül 2013

İÇİNDEKİLER

Editör

Araştırma

Mevzuat

Sektörden Haberler

(Ulaşmak istediğiniz bölümler için

bölüm başlıklarına tıklamanız yeterlidir.)

Page 3: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Eylül 2013

İTÜ DF DENTEK

Denizcilik Teknolojileri

Kulübü

Editör

Samet BİÇEN

[email protected]

Yazı Ekibi

Samet BİÇEN

Metin ALDOĞAN

Kenan Cenk MANİSALI

Mervegül SEZER

Erdem TAŞ

Onur YILMAZ

İbrahim ÇELİK

Tasarım

Samet BİÇEN

http://www.itudentek.com

http://fb.com/itudentek

[email protected]

İTÜ Denizcilik Fakültesi

Sahil Cad. Tuzla/İstanbul

Deniz&Teknik bülteninde yer alan

imzalı yazılarda belirtilen görüşler

sadece yazarlarına aittir. İçerik ve

bilgilerden yazarları sorumludur.

Bültende yer alan yazı veya

haberler kaynak belirtmek koşulu

ile kullanılabilir.

Editörden…

Bu Ay ve Sonrası…

Nisan ayında elektronik yayınına başladığımız dergimiz

Deniz&Teknik, 4. sayısıyla sizlerle.

Yoğun emeklerin harcandığı, gönüllü bir grup öğrencinin

araştırma ve çevirilerinden oluşan yayın, aylık serisini bozup üç

aylık periyotlarla çıkarılmaya karar verilmiştir.

Aylık yayının vermiş olduğu tempo içerisinde öğrencilerin dersleri

nedeniyle yeterli verim alınamadığı kanaati oluşmuş, derginin

sayısının azaltılıp, öğrenciye kazancının artırılması

hedeflenmiştir.

Ayrıca 1 Temmuz Kabotaj Bayramına müteakiben

gerçekleştirilen mezuniyet töreniyle beraber yazı ekibindeki

dördüncü sınıfların bir çoğu mezun olmuş ve yazı ekibinde

değişiklikler meydana gelmiştir.

Bu zamana kadar emeğimize göstermiş olduğunuz ilgiden

saygıdan dolayı bütün okurlara şahsım ve ekibim adına teşekkür

ederim.

Saygılarımla…

Samet BİÇEN

İTÜ Denizcilik Fakültesi

Gemi Makineleri İşl. Mühendisi / Uzakyol Vardiya Mühendisi

[email protected]

Page 4: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Enerji Verimliliğinin Gemilere

Uygulanması

Hava Yağlama Sistemi

Kaya Gazı ve Petrolü

Ana Menüye Dönmek İçin Tıklatınız.

(Ulaşmak istediğiniz içerik için konu başlıklarına tıklamanız yeterlidir.)

Page 5: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 4

Mervegül SEZER

İTÜ Denizcilik Fakültesi

Den. Ulaştırma İşl. Mühendisi / Uzakyol Vardiya Zabiti

[email protected] ARAŞTIRMA

ENERJİ VERİMLİLİĞİNİN

GEMİLERE UYGULANMASI

Wärtsilä, gemilerden kaynaklı

emisyon miktarını azaltmak ve

gemilerde enerji verimliliğini

artırmak amacıyla uygulanabilecek

yöntemler geliştirmekte ve

bunların gemilere ne kadar kazanım

sağlayacağının hesaplarını

yapmaktadır. Biz de konuyu 4 ana

bölümde ele alıp açıklamaya

çalışacağız. Dergimizin bu

sayısında ilk bölümü

açıklayacağımız konunun diğer

bölümleri ise derginin bundan

sonraki sayılarında işlenecektir.

Gemi Dizaynı

İtme Sistemleri

Makineler

İşletme & Bakım

Bölüm 3: Daha Verimli Taşımacılık için Makine Teknolojisi

Bu serinin 3. bölümü verimli taşımacılık teknolojisi üzerine, biz gemi

mühendisliğini, işletme maliyetlerini azaltmak için güç sistemi teknolojilerini ve

aynı zamanda gemi emisyonlarını azaltmayı inceledik.

Page 6: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

5

Deniz&Teknik | Eylül 2013

Hibrid yardımcı güç sistemi bir yakıt hücresi, dizel jeneratör ve pilden oluşur.

Sistemin maksimum verimliliği için akıllı kontrol sistemi her bir bileşenin

yükünü dengeler. Sistem aynı zamanda, rüzgâr ve güneş enerjisi gibi diğer

enerji kaynaklarını da kabul edebilir.

Sonuç:

NOX 78% Azalma

CO2 30% Azalma

Parçacıklarda 83% Azalma

Birleşmiş dizel elktirik ve dizel mekanik makinalar, gemide değişen yükler ve

modları içeren operasyonel profil ile birlikte, toplam verimliliği arttırabilir.

Yüklemenin bir kısmında elektrik santrali fayda getirebilir. Elektrik santralinde

kullanmak içi doğru sayıda seçilen motorların motor yükü optimize edilmiştir,

bu da kısmi yükte fayda getirecektir. Yüksek yüklerde, mekanik kısmı tamamen

elektrikli makineye göre daha düşük iletim kayıpları sunacak.

Page 7: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 6

CODED makine ile bir

deniz destek gemisi

için toplam enerji

tüketimi bir dizel-

elektrikli makineye

kıyasla% 4 oranında

azalır.

Düşük Kayıp Kavramı, her kutulum için her bir güç sürücüden elektrik gücü

dağıtım çubuğuna gereken doğrultucu transformatörlerin sayısını azaltan bir

güç dağıtım sistemidir. Bu dağıtım kayıplarını azaltır, enerji kullanılabilirliğini

artırır ve alan ve kurulum maliyetlerini azaltır.

Sonuç: Hacimli (hantal) transformatörlerden kurtul. İletim kayıplarını 15-20%

oranında azalt.

Page 8: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

7

Deniz&Teknik | Eylül 2013

Sistem çeşitli rpm değerlerinde çalışan jeneratör gruplarını kullanır. RPM ne

olursa olsun sistem maksimum verimlilik için ayarlanır. Elektrik sistemi DC

dağıtıma ve frekans kontrollü tüketicilere dayanmaktadır.

Jeneratör gruları % 25 oranında sayısı azaltır.

En uygun şekilde yakıt tüketimi, %5-10 oranında tasarruf.

Page 9: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 8

LNG yakıt geçişi enerji tüketimini azaltır çünkü gemide elektrik ve ısınma

düşük taleptir. En büyük kazanç olarak HFO nun ısınmasına ve ayrıştırılmasına

gerek kalmıyor. AC-kompresör güç tasarrufu için geminin HVAC’ını soğutmada

LNG soğukluğu (-162°C) kullanılır.

Tipik bir feribot için tasarruf edilen toplam enerji %4’den fazladır. 22 knotlık

bir modda aradaki fark yaklaşık 380kW dır. Bunun emisyon üzerinde önemli bir

etkisi vardır.

Page 10: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

9

Deniz&Teknik | Eylül 2013

Atık ısı geri kazanımı (WHR) egzoz gazından çıkan ısı enerjisini elektrik

enerjisine dönüştürmeyi sağlar. Artık ısı daha da gemide hizmetler için

kullanılabilir. Sistem, bir kazan, bir güç türbini ve alternatör, bir buhar türbini

oluşabilir. Gemiler daha verimli kapasiteye sahip kazanlarla yeniden

tasarlanmalıdır.

Egzoz atık ısı geri kazanım 15%’e kadar motor gücü sağlayabilir. Yeni

tasarımlarla potansiyel 20%’ye ulaşabilir.

Delta ayar Wärtsilä 2 zamanlı RT-flex motorlarında kullanılabilir. Bu en sık

kullanılan yük aralığında düşük yakıt tüketimi sunuyor. Tam yükte yüksek

tüketime izin vererek NOX emisyon limitleri karşılarken kısmi yükte düşük

tüketimi sağlamak için ayarlanmıştır. Bu sistem nadiren kullanılmaktadır.

Sonuç: Standart ayarlar ile karşılaştırıldığında yükün bir kısmında özgül yakıt

tüketimi daha düşüktür.

Page 11: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 10

CR düşük emisyon ve düşük SFOC ulaşmak için bir araçtır. CR yanmayı kontrol

eder. Bu nedenle, her yük mümkün olan en düşük yakıt tüketimini sağlar ve

işlem alanı boyunca optimize edilebilir.

Sonuç:

Tüm yüklerde dumansız çalışma

Kısmi yük etkisi

Tam yük etkisi

Page 12: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

11

Deniz&Teknik | Eylül 2013

Aydınlatma kullanmak hızlı ve verimli çalışan daha fazla elektrik ve ısı etkisi

demektir. Bunun yerine mümkün olan en uygun ve iyi olan aydınlatmayı

kullanmak elektrik ve havalandırma (veya klima) ihtiyacını azaltır. Sonuç olarak

daha düşük bir otel yükünde bu yüzden yardımcı güç talebi azaldı.

Yakıt tüketim tasarrufu: Feribot : ~1%

Güç Yönetimi: Jeneratör grupları sayısını değiştirmek için doğru zamanlama,

dizel elektrik ve yardımcı güç tesisatların da yakıt tüketimin de önemli bir

faktördür. Etkin bir güç yönetim sistemi sistem performansını artırmak için

en iyi yoldur.

Sonuç: Düşük yükte yoğun çalışma kolayca % 5-10 aralığında SFOC ‘ın

arttırabilir. Düşük yük, yakıt tüketimi üzerinde daha fazla etkiye sahip

olduğundan türbin kirlenme riskini artırır.

Page 13: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 12

Bir geminin güvertesine kurulan güneş panelleri elektrik pervaneli motoru ve

yardımcı gemi sistemlerinde kullanılmak üzere elektrik üretebilir. Çeşitli gemi

sistemleri için ısı da güneş panelleri ile oluşturulabilir.

Mevcut güverte alanına bağlı olarak, güneş panelleri toplam yakıt tüketiminde

aşağıdaki indirimleri verebilir:

Tanker: ~ 3.5%

PCTC: ~ 2.5%

Ferry: ~ 1%

Page 14: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

13

Deniz&Teknik | Eylül 2013

Pompalar büyük enerji tüketicileridir ve motor soğutma suyu sistemi

pompaları önemli sayıda pompa içerir. Birçok kurulumlar ilaveten büyük

miktarda soğutma suyunu devresinde sirküle edilir. Değişken hızda çalışan

pompalar gerçek ihtiyaca göre akışını optimize olacaktır.

Pompa enerji tasarrufu (LT sadece) olay çalışmaları:

Yolcu gemileri (DE) 20-84%

Feribotlar 20-30%

AHTS 8-95%

Page 15: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 14

Entegre Otomasyon Sistemi (EOS) veya Alarm ve İzleme Sistemi (AİS)

gelişmiş otomatik izleme ve verimlilik ve operasyonel performans hem de

kontrolü için işlevselliği içerir.

Sistem gemideki tüm izleme parametrelerini entegre eder ve tüm süreçleri

kontrol eder. Bu nedenle en düşük maaliyetle ve en iyi yakıt performansı ile

gemi çalıştırılmış olur.

Güç sürücüler herhangi bir operasyonel durumda pervaneyi itmek için gerekli

optimum güç dağıtımını sağlar ve düzenler.

Motorun optimizasyon kontrolü, enerji üretimi & dağıtımı optimizasyonu, itme

kontrolü ve balast optimizasyonu yakıt tüketiminde % 5-10 tasarruf sağlar.

Page 16: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

15

Deniz&Teknik | Eylül 2013

Gemide güç yönetimi, güç sisteminin genel verimliliğini ve durumunu izlemek

ve kontrol etmek için olan akıllı kontrol ilkelerine dayalıdır. Verimlilik modunda,

sistem otomatik olarak en iyi enerji maliyeti ile çalışır.

% 5 işletme yakıt maliyetlerini indirir ve bakımı minimize eder.

Kaynaklar:

http://gcaptain.com/part-marine-engineering-technology/?36541 - (06.04.2013)

www.wartsila.com

Page 17: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 16

Metin ALDOĞAN

İTÜ Denizcilik Fakültesi

Deniz Ulaştırma İşl. Mühendisi / Uzakyol Vardiya Mühendisi

[email protected]

ARAŞTIRMA

Hava Yağlama Sistemi

Air Lubrication System

Yeni denilebilecek bir teknoloji olan Hava Yağlama Sisteminin önemi

günümüzde Mitsubishi, Nippon Yusen Kaisha, DK Group gibi birçok şirket ve

DNV, ClassNK gibi klas kuruluşları tarafından anlaşılmış ve bu sistem üzerine

çeşitli teknolojiler geliştirilmiş ve geliştirilmeye devam etmektedir. Hernekadar

isminin içerisinde yağlama kelimesi geçse de sistemin içerisinde alışılagelmiş

olarak herhangi yağ ve yağ türevi görmek mümkün değil. Sistemin temel amacı

bir akışkan olan havanın gemi ile deniz suyu arasında bir katman

oluşturulmasıyla bu iki katman arasında sürtünmeyi azaltmaktır.

Deniz içerisinde hava kabarcıklarını kullanmak aslına bakılırsa yeni bir fikir değil.

İkinci Dünya Savaşı sonrasında savaş gemileri Prairie-Masker adı verilen

sistem ile donatılmışlardı bu sistem içerisindeki gemiler, bordalarından ve ya

pervanenin bağlı olduğu şaft üzerinden geminin dışına doğru hava kabarcıkları

göndererek geminin kimliğinin deniz altılar tarafından algılanmasını

sağlıyorlardı.

Her ne kadar Prairie-Masker sistemleri hava kabarcıklarını kullansalar da Hava

Yağlama Sistemi (HYS) ile aralarındaki hizmet farkı aşikardır. Bu farkı anlamak

için sistemi biraz daha yakından tanıyalım.

Page 18: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

17

Deniz&Teknik | Eylül 2013

Hava Yağlama Sistemi Nedir?

Hava yağlama sistemi gemi ile su kütlesi arasındaki sürtünmeyi azaltmak için

su baloncuklarının kullanıldığı bir metotdur. Geminin tekne yapısı bu sisteme

uygunsa (düz karinalı ise) %10-15 civarında CO2 salınımda azalma ve hatrı

sayılır miktarda yakıttan tasarruf sağlanabilir.

Hava Yağlama Sistemi Nasıl Çalışır?

Sistem, bir fan yardımıyla dışarıdan emilen havanın geminin karinasında,

omurga hattına göre birbirine simetrik olan boşluklardan dışarı verilmesi

prensibine dayanmaktadır. Dışarıya açılan bu boşluklardan çıkan hava,

sualtında hava kabarcıklarına dönüşerek geminin kıç tarafına doğru gemi ile

deniz suyu arasında bir hava tabakası oluşturur.

Gemi ile deniz suyu arasında direnci ve sürüklenme etkisini azaltmak için

geminin altındaki tabakaya gönderilen havanın oranı sabit olmalıdır. Geminin

altından denize gönderilen ve hava kabarcıklarına dönüşen hava kadar hava

sisteme ilave edilerek geminin karinasında homojen ve sürekli bir hava

tabakası oluşturularak istenilen etki sağlanmış olur.

Page 19: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 18

Hava yağlama sisteminin çalışması ve verimliliği için bazı temel konulara dikkat

etmek gerekmektedir:

Hava Yağlama Sistemi (HYS) şu an için sadece düz gemi karinasına

sahip gemilerde efektif olarak kullanılabilmektedir. Hali hazırdaki

savaş gemileri veya karinası V şeklinde olan diğer gemilere

uygulanırsa bu sistemden istenilen verim alınamayabilir.

Oluşturulan hava kabarcıkları kavitasyona sebep olabileceği gibi

geminin stabilitesini de olumsuz yönde etkileyebilir. Böyle bir

durumda özellikle kaba denizlerde personel ve gemi olumsuz

etkilenebilir.

Hava kabarcıklarının geminin kıç tarafından terkedildiği göz önüne

alınırsa bu durumda pervanenin verimliliğini düşürebilir ve gemi

bünyesinde titreşime sebep olabilir. Mitsubishi’nin yaptığı deneylere

göre normal şartlarda pervane üzerindeki etki önemsenmeyebilir

ancak bu durum kaba denizlerde istenmeyen etkiler oluşturabilir.

Sistemden istenilen verimi alabilmek için geminin altındaki hava

kabarcıklarının dağılımı ve eşit boyutta olmaları önemlidir. Hava

kabarcıklarının boyutları, hava kabarcıklarının gemi altındaki satıh

üzerindeki dağılımını doğrudan etkilemektedir. Bu nedenle homojen

bir dağılım için mümkün olduğunca özdeş hava kabarcıklarına ihtiyaç

vardır.

Hava Yağlama Sistemi Uygulamaları

Dünya üzerinde bu sistemi uygulayan farklı ülkelerde farklı şirketler bulunmaktadır.

Mitsubishi Heavy Industries, DK Group, Nippon Yusen Kaisha bu şirketlerden

bazılarıdır.

Kurumsal olarak Mitsubishi Şirketine bağlı olan Japon Nippon Yusen Kaisha

(NYK) ve NYK bünyesindeki şirketlerden olan, Monohakobi Technology(MTI) ve

NYK-Hinode Line Ltd. şirketleri Yamato ve Yamatai isminde iki gemiye hava

yağlama sistemini monte etmişler ve üzerlerinde 2 yıl boyunca çeşitli

denemeler gerçekleştirmişlerdir. Deneylerden, seyir sırasında ortalama %6

CO2 salınımında azalma sağlandığı sonucu elde edilmiştir.

Bu proje Japon Arazi, Altyapı, Taşımacılık ve Turizm Bakanlığı tarafından,

Gemilerin CO2 Salınımını Azaltma Üzerine Denizcilik Teknolojileri Geliştirme

Projesi kapsamında maddi yardım almış ayrıca gemi klas şirketlerinden biri

olan Nippon Kaiji Kyokai (ClassNK) tarafından da desteklenmiştir.

Page 20: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

19

Deniz&Teknik | Eylül 2013

Tablo 1 YAMATAI Gemi Bilgileri

YAMATAI

(Module Carrier)

Boy (Loa): 162m

En (B): 38m

Derinlik (D): 9.0m

Draft (d) 4.5m / 6.34m

Deadweight :Yaklaşık 19,500t

Dizayn Hız (U): 13.25kt

Model Ölçeği: 1/27.7

Page 21: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 20

Hava Yağlama Sisteminde en önemli noktalarından biri boşluk oranı denilebilir.

Boşluk oranı, basılan havanın hacmi ile hava-akışkan karışımının oranıdır.

Önceden de belirtiğimiz gibi sistemdeki hava tabakası homojen bir yapıya sahip

olmalıdır. Yapılan deneylerde bu faktör de göz önüne alınmıştır. Buna bağlı

olarak hava kabarcıklarının dağılımında şu sonuçlar elde edilmiştir.

Hava kabarcıkları geminin altından kaçmadan kıç tarafa doğru

ilerlemektedir.

Omurga hattındaki hava kabarcıklarının miktarı nispeten daha azdır.

Kıç bodoslamadaki hava kabarcıklarının miktarı nispeten daha fazladır.

Bir diğer önemli nokta ise havanın pervane üzerindeki dağılmıdır. Öncelikle bu

deney Yamatai gemisi Reaction Fins denilen pervane tarafından çekilen suyun

düzenini ayarlayan bir donanım sahiptir.

Page 22: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

21

Deniz&Teknik | Eylül 2013

Şekilde dümen suyunun hız vektörleri gösterilmiştir. Bu şekile göre Reaction

fin olduğu yer olan sol tarafta hızın yavaşladığını söyleyebiliriz. Bu durum hava

kabarcıklarının dağılımını da doğrudan etkilemektedir.

Son olarak Şekilde ise boşluk oranlarını grafiksel olarak gösterilmiştir. Hava

kabarcıklarının boyutları büyüdükçe pervane üzerindeki dağılımlarının azaldığı

söylenebilir.

Kaynaklar:

http://gcaptain.com/finds-bubbles-significantly-reduce/

http://gcaptain.com/floating-group-receives-order/

http://gcaptain.com/lubrication-works-ferrys/

http://www.e-marineeducation.com/tr/air-lubrication-sistem/

http://www.mhi.co.jp/technology/review/pdf/e481/e481053.pdf

http://katerva.org/2012-nominees/mitsubishi-air-lubrication-system-for-shipping/

http://www.marineinsight.com/marine/marine-news/headline/how-air-lubrication-

system-for-ships-work/

http://dkgroup.eu/userfiles/files/Fathom-The-Guide.pdf

http://www.gizmag.com/mitsubishi-air-lubrication-system/21196/

http://www.mhi.co.jp/technology/review/pdf/e491/e491063.pdf

http://www.mhi.co.jp/technology/review/pdf/e481/e481053.pdf

Page 23: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 22

İbrahim ÇELİK

İTÜ Denizcilik Fakültesi

Gemi Makineleri İşl. Müh. III/S

[email protected]

ARAŞTIRMA

YÜZ YILIN ENERJİ DEVRİMİ

KAYA GAZI VE PETROLÜ

Dünyadaki enerji arzı gün geçtikçe artarken yenilenemeyen enerji kaynaklarının

hızlı bir şekilde tüketilmesi ve artan fiyatlar ABD, Avrupa, Çin gibi gelişmiş

ülkeler için büyük bir sorun haline geliyordu. Çünkü sahip oldukları refah

düzeylerini koruyabilmeleri için petrol ve doğalgaz gibi dışa bağımlı enerji

kaynaklarını ucuza mal etmeleri gerekiyor. Büyük petrol ve doğalgaz rezervleri

bulunan Rusya, Ortadoğu bölgesi ve Körfez ülkeleri gibi ülkelere bağımlı

konumdalar ve enerji fiyatlarını tek başlarına belirleyemiyorlar.

Ama son yıllarda çok önemli bir gelişme yaşanıyor. Yılladır bilinen ancak

çıkarılamayan kaya gazı ve petrolü, Amerika‘ nın geliştirdiği teknoloji sayesinde

mümkün hale geldi bu da enerji piyasalarındaki dengelerin değişeceğinin

izlenimlerini verdi.

Kaya gazı üretimine 1970 de başlayan ABD şu an ürettiği doğalgazın üçte

birini bu kaynaktan elde ediyor. ABD 2004 yılından beri kaya gazı üretimini 10

kat, kaya petrolü üretimini 6 kat arttırmış durumda. Uluslararası Enerji

Kurumu’na (EIA’ya) göre, bu üretimden gelen destekle son 60 yılda ilk defa

olmak üzere ABD’nin toplam enerji ihracatı ithalatını geçti. EIA, ABD’nin 2011

yılı sonunda % 20 olan toplam enerji ithalatının enerji tüketimi içindeki payının

2040 yılında tek hanelere inebileceğini öngörüyor.

Kaya gazı ve petrolü sadece ABD’de değil. EIA’nın tespitlerine göre Çin’de

ABD’dekinden % 50 daha büyük, Arjantin ve Meksika’da ise ABD’dekine yakın

büyüklükte kaya gazı rezervleri var. (Grafik 1) Bu ülkeler ve özellikle Avrupa

henüz kısmen bu teknolojinin çevreyi ne kadar kirlettiğinden emin

olamadıklarından kısmen de gerekli teknolojiye sahip olmadıklarından ABD’deki

gibi üretime geçebilmiş değiller.

Page 24: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

23

Deniz&Teknik | Eylül 2013

Petrol ve doğalgaz, içerisinde yeterli miktarda ve uygun özelliklere sahip

organik maddeleri içeren kayaların derine gömülmesiyle olgunlaşır. Sıcaklığın

60-70 °C’ye ulaştığı derinliklerde petrol, daha derinlere inip sıcaklığın 100-

120 °C ‘ye ulaşmasıyla da doğalgaz oluşur. Oluşan petrol ve doğalgazın ana

kayayı geçirgen gözenekler sayesinde terk ederek yüzeye çıkmaya çalışır fakat

geçirgenliği daha az bi kayaya denk gelir ve burada birikir.

Page 25: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 24

Ana kayanın içinde bulunan petrol ve doğalgazın % 20 -25 gibi bir kısma ayrılır

%75-80 gibi bir kısmı da içeride hapsolur. İçeride hapsolan kısma kaya gazı

denir. Bu kayaların geçirgenliği çok azdır ve içerideki gaz miktarı kayadaki

organik madde miktarı, yüzey alanın büyüklüğü ve basınçla doğru orantılıdır.

Kaya gazını çıkarmak için önce düşey sondaj kuyuları açılır bu tür kayalara

ulaşılır. Sonrasında yatay sondaj açılır ve mümkün olduğunca ilerlenir.

Yüksek basınçlı su sayesinde bu kayalarda çatlaklar meydana gelir ve suyla

birlikte gönderilen kum oluşturulan çatlakların tekrar kapanmasını önler.

Page 26: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

25

Deniz&Teknik | Eylül 2013

Bu operasyonun başarılı bir şekilde yapılabilmesi için bazı şartlar söz

konusudur;

Kayalardaki Toplam Organik Karbon (TOC) miktarı %2’den büyük

olmalıdır.

Kayalardaki organik madde gaz oluşturacak olgunluğa erişmiş

olmalıdır. Örn: Vitrinit Yansıması (Ro) değeri %1.1’in üzerinde

olmalıdır.

Kayalar, olgunlaşmayı sağlayacak kadar yaşlı olmalı veya yeterince

derin gömülmüş olmalıdır.

Kayalardaki kil oranı mümkün olduğunca düşük, kuvars ve kalsit gibi

kırılganlığı arttıran minerallerin oranı ise olabildiğince yüksek

olmalıdır.

Kaya içerisinde stres dağılımı mümkün olduğunca çift yönlü olmalıdır.

Bu yönlere dik olarak oluşturulacak yapay çatlaklar kanatlarda

gelişmelidir.

Kayaç içerisinde gaz oluşumuna bağlı ‘ normalden yüksek basınç

(overpressure)’ bölgesi bulunmalıdır.

Kaya gazı üretiminde su, hem düşey hem de hidrolik çatlatmada (yatay)

kullanılır. Kullanılan bu suların özel arıtma işlemine tabi tutulduktan sonra %

40-10 u geri dönüşüm yapılabiliyor.

Kaya gazı üretiminde yeraltı sularının kirletilmesi de şu an gündemde. Bu

iddialar çerçevesinde ABD de MIT tarafından 2011 yılında yayımlanan raporda

son 10 yılda hidrolik çatlatmada uygulanan 20 000 kuyuda tespit edilen

sorunlar incelendi ve sadece 43 ünde ciddi su kirliliği olayına rastlandı. Bu 43

olayın 21’inde yeraltı suyunun gaz ve hidrolik çatlatma sıvısı ile kirlendiği,

15’inde şantiye çevresinde yüzeyde kirlilik oluştuğu, 4’ünde su çekimi sorunu

ve diğer 3’ünde ise atık toplama sorunlarının bulunduğu görüldü. Raporun

olumlu olmasına rağmen bu konuda riskin büyük olduğuna ve sadece birkaç

kuyudaki hatalı işletmenin bile ciddi çevre sonuçları oluşturacağına dikkat

çekildi, bu yüzden sistem kurulurken ya da işletilirken sürekli yer altı

sularından örnekler alıp analiz yapılması gerekir.

Page 27: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 26

Amerika bu sektöre yıllık 35 milyar $ civarında yatırım yapıyor. Bu sayede çok

fazla işçiye istihdam sağlıyor. Kaya gazı sayesinde ekonomisine yeniden hayat

verdi. Çok fazla borcunun olduğu bu yüzden savunma bütçesinden bile

kesintiler yapıp, diğer gelişmiş ülkelerle rekabet gücünü kaybediyorken bu

enerji sayesinde pozitif yönde müthiş bir ivme yakaladığını söyleyebiliriz. Öyle ki

Amerika’nın gelecek 10 yılda petrolde Suudi Arabistan’ı, 4-5 yıl içerisinde

doğalgaz devi Rusya’yı geride bırakacağı öngörülüyor. Bu gerek Rusya gerek

se OPEC (petrol ihraç eden ülkeler) ‘in pozisyonlarının etkileneceği söyleniyor.

Avusturya Innsbruck Üniversitesi’nden enerji uzmanı Prof. Gerhard Manhott

‘a göre Ruslar uzun vadede ABD ve Çin’den gelecek ucuz sıvılaştırılmış gaz

yüzünden pazar payını ciddi oranda kaybedebilir. AB’nin enerji çeşitliliğini

sağlamak isteyeceğini söyleyen Manhott, bu noktada uzun süreli gaz ve petrol

anlaşmaları yapmanın ortadan kalkacağını düşünüyor. Bu durumda Rusya’nın

ekonomik sıkıntıya gireceğini şu an için tek çarenin sahip oldukları gazın ihraç

edilebilir hale gelmesi gerektiğini diyor.

Petrol ve doğalgaz fiyatlarının piyasalarda fiyatları düşük seyretmeye devam

edecektir. Çünkü ABD şu an için kaya gazı ihraç etmiyor fakat ürettiği ihtiyaç

fazlası kömürü Avrupa ve Çin’e ihraç ediyor. Böylece ucuzlayan kömür fiyatları

üzerinden diğer ülkelerin de enerji maliyetleri düşüyor, petrol ve doğalgaza

Page 28: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

27

Deniz&Teknik | Eylül 2013

olan bağımlılığı azaltıyor. Üstelik enerji fiyatları azalacağından istikrarlı büyüme

hızları da artış gösteriyor.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) baş ekonomisti Dr. Fatih Birol, kaya gazının

petrol ve doğalgaz ihracatçılarını olumsuz etkileyeceği görüşünde. Bu

enerjilerin fiyatlandırılmasında ihracatçı ülkelerin baskı altında kalacağını

öngören Birol’a göre, özellikle Avrupa coğrafyasında yüksek maliyetli enerji,

endüstrinin göç etmesine sebep olabilir. ABD ürettiği doğalgazın üçte birini bu

kaynaktan elde ediyor. Kaya gazı üretimindeki artışla sanayi alanında hatırı

sayılır rekabet gücü elde etti. Japonya’da birim fiyatı 17 dolara, Avrupa’da 15

dolara kullanılan doğalgazın, Amerikan endüstrisinde 3 doların altına inmesiyle

ciddi bir avantaj ortaya çıktı. Oluşan fiyat dengesizliği sonrası Almanya’da

birçok firma üretim tesislerini ABD’ye taşımayı tartışıyor.

IEA’nın 2012 yılı raporuna göre üretilebilir kaya gazı rezervinin 200 trilyon

metreküp olarak tahmin ediliyor. Türkiye’deki rezervlerle ilgili 500 milyar ile

1.8 trilyon metreküp arasında tahminler yapılıyor. Bu da Türkiye’nin 30 yıllık

enerji ihtiyacına tekabül ediyor. Ülkemizde kaya gazı çalışmaları daha başlangıç

aşamasında olmasına karşın ulusal petrol şirketimiz TPAO ‘nun bilgi birikimi

sayesinde, 2012’de Shell şirketiyle birlikte Güneydoğu Anadolu Bölgesinde

sondajlı kaya gazı çalışmaları başlatılmıştır ve ölçüm çalışmalarının 2014 yılının

sonuna kadar tamamlanması bekleniyor. Çalışmalar ana kayaya ulaşana kadar

devam edecek ve bölge gaz üretilebilir durumda görünüyor. Ayrıca Trakya

Bölgesi, Toroslar, Tuz Gölü ve Batı Karadeniz’de de kaya gazı potansiyelinin

olabileceği düşünülüyor. Ayrıca Türkiye’deki toplam cari açığın çoğunluğunu

enerji ithalatı oluşturuyor. Eğer tahmin edilen rezervler çıkartılabilirse enerji

Page 29: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 28

ithalatını yılda 20 miyar $ düşürebilecek ve cari açığa yıllık yaklaşık 2.5 puan

katkı sağlayacaktır, lakin bu tahminler doğru olmasa veya çıkarılamasa bile

düşen enerji fiyatlarından yararlanacaktır.

Kaynaklar:

http://www.bbc.co.uk/turkce/ekonomi/2013/06/130629_kaya_gazi.shtml

http://www.stratejikanaliz.com/kategoriler/ekonomi/kaya_gazi.htm

http://www.zaman.com.tr/saruhan-ozel/kaya-gazi-ve-petrolu-dunyayi-nasil-

degistirecek_2089834.html

Page 30: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

29

Deniz&Teknik | Eylül 2013

MEPC 65. Dönem Toplantısı Yapıldı.

Ana Menüye Dönmek İçin Tıklatınız.

(Ulaşmak istediğiniz içerik için konu başlıklarına tıklamanız yeterlidir.)

Page 31: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 30

Onur YILMAZ

İTÜ Denizcilik Fakültesi

Gemi Makineleri İşl. Müh. III/S

[email protected]

MEVZUAT

IMO (ULUSLARARASI DENİZCİLİK TEŞKİLATI) Deniz Ortamı Koruma Komitesi

65. Dönem için Toplandı.

Uluslararası Denizcilik Teşkilatı (IMO)’nın Deniz Ortamı Koruma Komitesi

(MEPC) 65. dönem toplantısı için 13-17 Mayıs 2013 tarihlerinde Londra’da

Uluslararası Denizcilik Teşkilatı Genel Merkezi’nde bir araya geldi.

Yoğun gündemdeki konular enerji verimliliği yönetmeliklerinin düzenlenmesini,

balast suyu yönetimini ve gemi geri dönüşüm antlaşmalarını içeriyordu.

Gemiler için enerji verimliliği önlemleri yönergelerinin daha da geliştirilmesi

üzerinde duruldu.

MEPC, Deniz Kirliliği Sözleşmesi(MARPOL) Ek-6 da yer alan, yeni gemiler için

Enerji Verimliliği Tasarım İndeksi(EEDI) ve tüm gemiler için Gemi Enerji

Verimliliği Planı’nın Ocak 2013 de yürürlüğe girmesinin ardından teknik ve

uygulamalı önlemleri geliştirerek yoluna devam etmeyi umuyor.

Komite bir yazışma gurubu tarafından geliştirilen ve aşağıdakileri içeren taslak

kılavuzu gözden geçirecek:

Olumsuz durumlarda geminin manevra kabiliyetini koruyabilecek en az

itme gücünün belirlenmesi için taslak kılavuz;

Ulaşılan EEDI de belirtilen hesaplama ve doğrulamalar için yenilikçi enerji

verimliliği teknolojileri için taslak iyileştirme kılavuzu ve

Tipik deniz ortamında geminin hızındaki azalma için fw katsayısının

hesaplanması taslak kılavuzu.

Enerji verimliliği önlemleri için teknik işbirliği üzerine alınan karar tartışıldı.

MEPC’nin “MEPC Teknik İşbirliği ve Gemilerde Enerji Verimliliğinin

Geliştirilmesi İle İlgili Teknolojilerin Transfer Edilmesinin Tanıtılması Karar

Taslağı ”nı tanıma amacıyla gündeme getireceği öngörülüyor.

Page 32: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

31

Deniz&Teknik | Eylül 2013

Sera gazı emisyonu yaklaşıklığının güncellenmesinin yenileneceği umuluyor.

Bu yılın başlarında uzmanların katılımıyla, sera gazı emisyonunun

hesaplanmasında kullanılabilecek metotlar ve kabullenmelerin üzerinde

durulduğu çalıştayın ardından MEPC’nin uluslararası denizcilik için güncel sera

gazı emisyonu yaklaşıklığı geliştirilmesi için bir çalışma başlatacağı bekleniyor.

Yeni çalışma ile şuan geçerli olan (ikinci) IMO Sera Gazı Emisyonu

Çalışması(2009)’nın ana başlıklarının güncellenmesine yoğunlaşacak. Önceki

çalışma ile 870 milyon ton ya da diğer ifade ile küresel insan kaynaklı karbon

dioksit emisyonunun %2,7’sinin uluslararası denizcilikten kaynaklandığı ortaya

konulmuştu.

MEPC’in zaten kabul edilen teknik ve operasyonel önlemlerin tamamlayıcısı

olacak, sera gazı emisyonlarını azaltmak için önerilen piyasa temelli önlemlerin

kapsamlı bir etki değerlendirmesi için yöntembilim ve kriterleri göz önüne

alacağı bekleniyor.

Taslak NOx Teknik Kod değişiklikleri görüşüldü.

MEPC’in çift yakıtlı motorların kullanımını ilgilendiren NOx Teknik Kod değişiklik

taslağını kabul etmek amacıyla ele alacağı beklenmekte.

MARPOL EK-6 yönetmelik 13’ün uygulaması için yönergeler ele alındı.

MEPC’in MARPOL EK-VI yönetmelik 13.2.2’nin gerektirdiği, özdeş olmayan

motor değişimleri ile ilgili Tier-3 limitini sağlanmasının gerekmediğine dair

taslak yönergeyi ve IAPP Sertifikasını tamamlayıcı olarak motorun

uygulanabilir NOx Tier standardını sağlaması için ‘değişim ya da ekleme

zamanı’ tanımının belirlendiği taslağı gündeme alması bekleniyor.

Tier III NOx Emisyon Standardının Uygulanabilmesi İçin Teknolojik Gelişmelerin

Durum İncelemesi Yazışma Gurubu’nun nihai raporu komite tarafından

görüşülecek.

Kaynak: http://www.imo.org/MediaCentre/PressBriefings/Pages/15-MEPC-65-preview.aspx

Page 33: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 32

Gemi Üretiminde Merkez Türkiye

Karadeniz Denizcilik İdareleri Toplandı

Korsanlıkla Mücadele Devam Mesajı

Rusya Denizcilik Fuarı

İTÜ DF’de Mezuniyet Töreni

Ana Menüye Dönmek İçin Tıklatınız.

(Ulaşmak istediğiniz içerik için konu başlıklarına tıklamanız yeterlidir.)

Page 34: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

33

Deniz&Teknik | Eylül 2013

SEKTÖRDEN HABERLER

GEMİ ÜRETİMİNDE MERKEZ TÜRKİYE

Tuzla ve Yalova’da bulunan sekiz tersanede Norveç’e ihraç edilmek üzere

onlarca projenin inşası devam ediyor. Projelerin büyük kısmını balıkçı gemiler

oluşturuyor.

Tuzla ve Yalova’da kurulu sekiz tersane, adeta Norveçli firmaların üretim

tesisi haline geldi. Çok farklı özel maksatlı gemilerin inşa edildiği tersanelerde

ağırlığı balıkçı gemileri oluşturuyor. İnşası devam eden onlarca gemi bir yıl

içinde armatörlere teslim edilecek.

Kargo gemi siparişi almakta zorlanan tersaneler, kızaklarını özel amaçlı

gemilerle doldurmaya başladı. Geçen ay Oslo’da düzenlenen Nor-Shipping

fuarında dağıtılan Neta Deniz dergisi, Norveçli firmaların Türk tersanelerinde

Page 35: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 34

devam eden projelerine yer verdi. Tuzla ve Yalova’da bulunan sekiz tersanede

Norveç’e ihraç edilmek üzere onlarca projenin inşası devam ediyor. Projelerin

büyük kısmını balıkçı gemiler oluşturuyor.

Tersan’a, Kuzey’den yeni gemiler geliyor

Norveç’e ilk anahtar teslim balıkçı gemisi ve Türkiye’nin ilk LNG yakıtlı gemisini

inşa eden Tersan, Norveç’ten yeni siparişler almaya devam ediyor. Üç yıllık

süre içinde ondan fazla sipariş anlaşmasına imza atan Tersan, yılın hemen

başında Norveçli armatörün Rusya’da yaptırdığı iki balıkçı gemisini Türkiye’ye

getirip donatımını yapmak için anlaşma imzaladı. Tersanede halen Norveçliler

için yedi balıkçı gemisinin inşası devam ediyor. Gemilerin hepsi yıl içinde

firmalara teslim edilecek.

Beşiktaş seri üretime geçti

2012′nin sonunda Norveçli iki farklı armatörlük şirketinden siparişler alan

Beşiktaş Tersanesi, yanındaki VBG Tersanesi’ni de alarak yeni inşa

kapasitesini genişletti. Tersanede şu an Norveç Faroe Adaları merkezli Thor

firması için 65 metrelik dört tane sismik destek gemisinin inşası devam

ediyor. 2014′ün üçüncü çeyreğinde teslimi başlayacak gemilerden 4 tane de

opsiyon sipariş bulunuyor. Tersane ayrıca yine Norveçli balıkçılık şirketi

Ytterstad için inşasına devam ettiği 75 metrelik derin deniz balıkçı gemisini

de gelecek yıl teslim edecek.

Cemre non-stop devam ediyor

Kurulduğu günden buyana Norveçli armatörlere kabuk gemi yapan Yalova’da

kurulu Cemre Tersanesi, yedi yıllık süreçte yaklaşık 30 gemi inşa ederek ihraç

etmeyi başardı. Artık anahtar teslim gemi üretmeye başlayan Cemre

Tersanesi, şu sıralar, Norveçli balıkçılık şirketi Osterfjord için 74 metrelik bir

balıkçı gemi inşasına devam ediyor. Tersanenin inşa ettiği 28. gemisi olan

gemi gelecek yıl teslim edilecek.

Çeliktrans balıkçı tekne üretiyor

Çeliktrans Tersanesi, Norveçli armatör Aqua Star için canlı balık taşıyan bir

gemi inşaatına başladı. 1000 metreküp taşıma kapasitesi bulunan balıkçı

gemisinin yılsonunda teslim edilmesi planlanıyor. Tersane ayrıca Norveçli bir

firma için iki yıl önce yaptığı 80 metrelik gırgır ağ teknesinin kız kardeşini

başka bir Norveçli armatör için inşa ediyor. Bu tekne de yine yılsonunda teslim

edilecek.

Page 36: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

35

Deniz&Teknik | Eylül 2013

Dünyanın ilk LNG römorkörü Sanmar’dan

Römorkör inşasında uzmanlaşan Sanmar, şu anda Oslo merkezli Bukser og

Berging firması için beş römorkörün inşasını sürdürüyor. Bu römorkörlerden

iki tanesi LNG yakıtlı makine ve sistemlerle dontalıyor. Botlar inşa edildiğinde

dünyanın ilk LNG yakıtlı römorkörleri olacak. Çevreci özelliğe sahip

römorkörler, klasik römorkörlere nazaran yüzde 17 daha az sera gazı

emisyonu (GHG) üretiyor.

Ada’dan çok farklı 5 proje

Norveçli bir firma ile dört feribot inşası için anlaşan Ada Tersanesi, serinin

son gemisini de birkaç ay sonra suya indirecek. Dört ay gibi kısa bir sürede

gemileri tamamlayıp teslim edecek olan tersane, yine bir Norveç firması için

denizdeki rüzgar santrallerinin bakım-onarımını yapacak X-Bow tipi bir geminin

inşasını sürdürüyor. Ada tersanesi ayrıca, iki adet Fish Feeding Vessel ( balık

çiftliklerini yemleme gemisi) ve bir platform destek gemi projesinin yapımına

devam ediyor.

Çeksan iki balıkçıyı yılsonunda teslim edecek

Tübitak’ın sismik gemisini inşa eden Çeksan da şu sıralar Norveç için iki balıkçı

gemisi inşa eden tersanelerden. Tersane, Aas Mek için iki adet balık taşıma

gemisinin inşasına devam ediyor ve iki gemi de Aralık 2013′te teslim edilecek.

Sefine ilk feribotun ihracatına hazırlanıyor

Yalova’da faaliyet gösteren bir diğer tersane Sefine de, iki farklı Norveçli firma

için gemi inşasına başladı. Şu an tersanede, Norled AS için 70 ve 25 araç

kapasiteli iki feribot inşasının yanı sıra, Froy Rederi için de 3 bin metreküplük

bir adet canlı balık gemisi yapımına devam ediyor. Tersane, feribotları

yılsonunda, 78 metrelik balıkçı gemisini ise Haziran 2012′te teslim edecek.

Kocaeli Serbest Bölgesi’nde 19 proje inşası devam ediyor

Kocaeli Serbest Bölgesi’nde, 380 dönüm üzerine kurulu 7 tersane faaliyet

gösteriyor. Serbest Bölgenin 2009 yılında toplam ticaret hacmi 810 milyon

dolara yükselmiş fakat bir sonraki yıl, 387 milyon dolara geriledi. Tersaneler

dışında bölgede bulunan diğer sektörlerde üretimin artmasıyla ihracat, 700

milyon dolara kadar çıktı fakat aynı yıl üç tersane hiç üretim yapamamış.

2008 yılında 5 bin olan istihdam geçen yıl bine geriledi. 2012 yılında bölgenin

en aktif tersanesi olan Uzmar geçen yıl 9 tanesi ihracat 10 adet römorkör

inşa etti.

Page 37: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 36

Kocaeli Serbest Bölgesi Tersaneler Birliği verilerine göre; geçen yıl inşasına

başlanan veya devam eden proje sayısı 19. 2013 ile 2014 yıllarında teslimi

planlanan projelerin 8 tanesi Brezilya, 6′sı Kuveyt, ve 2 tanesi Mısır ve bir

tanesi de Türkiye için inşa ediliyor.

Kaynak:

http://www.denizhaber.com/HABER/33124/1/gemi-insa-merkez-

turkiye.html

Page 38: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

37

Deniz&Teknik | Eylül 2013

SEKTÖRDEN HABERLER

KARADENİZ DENİZCİLİK

İDARELERİ TOPLANDI

IMO tarafından organize edilen Karadeniz ve Hazar Denizi Ülkeleri Denizcilik

İdareleri Başkanları Açılış Toplantısı, 16-17 Aralık 2012 tarihinde Gürcistan’ın

Batum şehrinde gerçekleştirilmiş olup, Toplantıya Azerbaycan, Bulgaristan,

Gürcistan, İran, Romanya, Türkiye ve Ukrayna’nın temsilcileri ve aynı şekilde

Karadeniz Denizcilik Enstitüleri Birliği (Black Sea Association of Maritime

Institutions), Avrupa Komisyonu, Dünya Denizcilik Üniversitesi ve Karadeniz

MoU temsilcileri katılmıştır.

Toplantıda temsil edilen ülkeler, 2014-2015 periyodu için Entegre Teknik

İşbirliği Programı’nın (Integrated Technical Co-operation Programme – ITCP)

hazırlığına esas teşkil edecek şekilde, teknik yardım ihtiyaçlarını belirleyen

tamamlanmış ülke denizcilik profilini, ilk fırsatta IMO’ya teslim etmeye

çağrılmıştır.

Page 39: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 38

Toplantıda kabul edilen karar aynı zamanda, IMO’nun kalkınma ortaklarını

(Avrupa Komisyonu, Avrupa Yeniden Yapılandırma ve Kalkınma Bankası,

UNDP), IMO’nun düzenleyici ve teknik işbirliği çalışması ile sürdürülebilir

kalkınmanın geliştirilmesi arasındaki doğrudan ilişkiyi kabul etmeye ve buna

uygun olarak ulusal ve çok taraflı kalkınma yardımı programları içerisinde

denizcilik sektörüne daha fazla öncelik vermeye davet etmiştir.

Toplantı, Ülkeleri ulusal denizcilik idarelerini güçlendirmeye, ulusal denizcilik

politikalarını geliştirmeye ve güncellemeye, ortaklıklar ve IMO işbirliği ile

bölgesel düzeyde kapasite geliştirmeye teşvik etmeyi amaçlamaktadır.

Kaynak:

DTO

http://www.denizhaber.com/HABER/33133/1/gurcistan-batum-

toplanti.html

Page 40: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

39

Deniz&Teknik | Eylül 2013

SEKTÖRDEN HABERLER

'KORSANLIKLA MÜCADELEYE

DEVAM' DEDİLER...

IMO, ICS, BIMCO, INTERTANKO, INTERCARGO gibi sektörün önde gelen

kuruluşları Aden körfezi ve Doğu Hint Okyanusu kıyılarında meydana gelen gemi

kaçırmalarının ve gemi kaçırma teşebbüslerindeki azalmadan memnuniyetlerini

belirtmişlerdir.

Bahse konu azalmanın sebebi olarak bölgede savaş gemilerinin varlığını

sürdürmesi, ticari gemilerin saldırılara karşı koruyucu önlemler alması,

potansiyel tehditlerin yerlerinin bilinmesi ve Somali kıyılarında gerekli

tedbirlerin arttırılması gibi faktörler gösterilmiştir.

Söz konusu Kuruluşlar, Somali ve civarındaki korsanlık sorununun uzun vadede

kesin çözümünün Somali’de etkin kanunlar yapacak ve uygulayacak bir

hükumetin oluşturulması olduğunu belirtmişlerdir.

Ancak, anılan hükumet oluşana kadar, mevcut önlemlerde azalma olmamalı ve

korsanlık faaliyetleri savaş gemilerinin varlığı ile caydırılmaya ve engellenmeye

devam edilmelidir.

Kuruluşlar, bu hususta armatörleri, denizcilik şirketlerini, gemi operatörlerini,

kaptanları, gemi adamlarını En İyi Yönetim Uygulaması 4 (Best Management

Practice 4 – BMP 4) gibi IMO tarafından tavsiye edilen tedbirleri almaya

devam etmeye davet etmişlerdir.

(05.07.2013 tarihli Lloyd’s List Gazetesi’nde yayınlanmıştır.)

Çeviri: DTO

Kaynak:

http://www.denizhaber.com/HABER/33120/1/imo-ngo-korsanlik-

mucadele.html

Page 41: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 40

SEKTÖRDEN HABERLER

RUSYA’DA DENİZCİLİK

FUARINA BÜYÜK İLGİ

Rusya’nın St. Petersburg şehrinde düzenlenen Uluslararası Askeri Denizcilik

Fuarı (IMDS) kapılarını ziyaretçilere açtı. Yerli ve yabancı yüzlerce firmanın

ürünlerini tanıttığı fuarda, savaş gemileri ve silahların sergilendiği stantlar

büyük rağbet gördü.

Bu yıl altıncı kez düzenlenen fuarın açılışına Rusya Devlet Başkanı Vladimir

Putin mesaj gönderdi. Mesajda, Askeri Denizcilik alanındaki en büyük

fuarlardan biri olan organizasyonun, yeni işbirliklerine kapı açmasını temenni

ettiğini söyledi.

Baltık denizi kıyısında bulunan Lenexpo fuar merkezinde düzenlenen

organizasyon kapsamında, Rusya Federal Güvenlik Dairesi Sınır Koruma

Birlikleri’ne ait gemiler ziyarete açıldı. Ayrıca, Hollanda Kraliyet Donanması

Firkateyni, Polonya Deniz Donanmasına ait gemiler ve denizaltılar fuar alanına

demirledi.

Page 42: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

41

Deniz&Teknik | Eylül 2013

Fuar kapsamında, Rus savunma şirketleri füze sistemlerini sergileme imkânı

buluyor. Rus füze sistemi BAL-E ve Konteynır Roket sistemi Сlab-K fuarda

sergilenen savaş ürünleri arasında.

Rus silah ihraç şirketi Rosoboronexport ve Birleşik Gemi Gemi İnşaatçıları

Şirketi'nin (OSK) savaş ürünleriyle ön plana çıktığı fuarda, su altı ve su üstü

araçları, insansız hava araçları, helikopter sistemleri ve çeşitli silah sistemleri

ziyaretçilerin ilgisine sunuluyor.

Fuarda, özellikle yabancı ülke temsilcileri için uluslararası konferans ve

seminerler gerçekleştiriliyor. 7 Temmuz tarihine kadar devam edecek fuara

50’den fazla ülkeden yaklaşık 70 delegasyon katılıyor. Fuara 89’u yabancı

olmak üzere toplam 468 firma katılıyor.

Ebubekir Şahin, St. Petersburg, Haberrus

Kaynak:

http://haberrus.com/defence/2013/07/05/rusyada-denizcilik-fuarina-

buyuk-ilgi.html#sthash.EUj81lSj.dpuf

http://www.denizhaber.com/HABER/33092/1/rusya-denizcilik-fuari.html

Page 43: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 42

SEKTÖRDEN HABERLER

İTÜ Denizcilik Fakültesi 2012-2013

Dönemi Mezunlarını Verdi.

İTÜ DF Tuzla yerleşkesinde gerçekleştirilen mezuniyet törenine; Ulaştırma

Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Ulaştırma Denizcilik ve

Haberleşme Bakanlığı Denizcilik Müsteşar Yardımcısı Suat Hayri Aka, Deniz ve

İçsular Düzenleme Genel Müdürü Cemalettin Şevli, Tersaneler ve Kıyı Yapıları

Genel Müdürü Hızır Reis Deniz, İstanbul Liman Başkanı H. Gani Aygün, Deniz

Ticaret Odası Meclis Başkanı Cengiz Kaptanoğlu, Gemi Mühendisleri Odası

Başkanı Osman Kolay, Eski Denizcilik Müsteşarı Hasan Naiboğlu, sivil toplum

kuruluşlarının yetkilileri ve pek çok sektör temsilcisi katıldı.

Törende alkışlı protesto

Törenin belirtilen saatten daha geç başlaması öğrenci velileri tarafından

alkışlarla protesto edildi. Protokol tribünü önüne gelerek şikayetlerini dile

getiren veliler görevliler tarafından sakinleştirildi.

Çalışma hayatınıza bir adım önde başlıyorsunuz

Törenin açılış konuşmasını yapan İTÜ DF Dekanı Nil Güler, mezun olan

öğrencilerini, velilerini ve öğretim görevlilerini tebrik ederek başladığı

konuşmasında İTÜ Denizcilik Fakültesinin eğitimin üst sınırlarını zorlayan bir

kurum olduğunun altını çizdi. Pek çok proje ve bilimsel araştırmada yer

Page 44: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

43

Deniz&Teknik | Eylül 2013

aldıklarını ifade eden Güler, fakültenin genel hedeflerinin çok kaliteli gemi adamı

yetiştirmek olduğunu belirtti.

Konuşmasının sonunda mezun olan öğrencilere seslenen Güler, şöyle konuştu;

Hepimiz ülkenin geleceğinin sizlerin elinde olduğunun bilincindeyiz. Ne kadar

akıllı ve donanımlı olduğunuzu biliyoruz. Ancak iyi bir okuldan mezun olmanın

başarıyı yakalamaktaki tek etken olduğu düşüncesine sakın kapılmayın.

Muhakkak ki meslek hayatınıza bir adım önde başlıyorsunuz. Bilgi, beceri,

çalışmak bugüne kadar aldığınız eğitimin üstüne koymanız gereken diğer

unsurlar. Etik ve insani değerlere de önem vermeniz son derece önemli.

Yaşamınızın bu önemli dönüm noktasında mutluluğunuzu paylaşmaktan onur

duyuyorum. Hepinize güveniyoruz.

Güler'in ardından İTÜ DF Mezunlar Derneği Başkanı Baybora Yıldırım ve SUNY

Programı Koordinatörü kısa birer konuşma yaptı.

Hazırlık okulu Tuzla'ya taşınacak

Daha sonra kürsüye gelen İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörü Mehmet

Karaca da yaptığı konuşmada mezun olan öğrencileri ile duydukları gururu dile

getirdi. Fakültenin sıkıntılarının sırasıyla giderilmeye çalışıldığını ifade eden

Karaca, öğrenci kalma problemine yönelik olarak fakülte içerisinde yurt inşa

edildiğini ve sırada hazırlık okulunun Tuzla kampüsüne taşınması projesinin

olduğunun müjdesini verdi.

Page 45: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

Deniz&Teknik | Eylül 2013 44

Kaynak:

http://www.aktueldeniz.com/egitim/itu_df--de_mezuniyet_coskusu

Page 46: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

İTÜ DF Denizcilik Teknolojileri Kulübü

İstanbul Teknik Üniversitesi Denizcilik Fakültesi

hocalarından

Prof. Dr. Demir SİNDEL

vefat etmiştir.

Değerli hocamıza Allah’tan rahmet, sevenlerine

sabır ve baş sağlığı dileriz.

Page 47: Deniz&Teknik - Eylül 2013 - 4. Sayı

İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ

DENİZCİLİK FAKÜLTESİ

DENİZCİLİK TEKNOLOJİLERİ KULÜBÜ

www.itudentek.com

fb.com/itudentek

twitter.com/itudentek

[email protected]