değerliokurlar; · 2018-03-19 · cemre değerliokurlar; birleşmiş milletler genel kurulunun...

36

Upload: others

Post on 06-Feb-2020

11 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi
Page 2: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi
Page 3: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

CEMRE

Değerli okurlar;Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını UUlluussllaarraarraassıı IIşşııkk vvee IIşşııkk TTeemmeellllii

TTeekknnoolloojjiilleerr YYııllıı ilan etmesi çerçevesinde oluşturulan Cemre Dergimizin 10.sayısındaamacımız toplumsal ve sosyal alanlarda ışığın rolüyle ilgili farkındalık oluşturmaktır.

İlk insanların güneşin sunduğu doğal ışık dışında sürekli aydınlığa erişme çabasıylaışığı arama çabaları önce ateş, ardındansa ateş üzerinde hayvan yağının tutuşmasınıfark etmeleriyle yağ lambalarının icadıyla yaşamımıza girmiştir. 1.yy dan günümüzekadar mum, ampul, led olarak gelişimini artıran ışık aslında gerçek manadaki aydınlatıcıifadesinin dışında mecaz anlamda da birçok bilim ve teknoloji alanında geleceğeaydınlık olmuştur. Günümüz teknolojisiyle gelişen lazerli makine sayesinde tıp, fizik,biyoloji alanındaki hızlı gelişim belki de hiç bilmediğimiz milyonlarca insanın hayatreçetesine ışık tutmuştur.

Hayatın her alanındaki dokunuşlarıyla bizlere aydınlık olan ışık; edebiyatımızda daşairler tarafından dile getirilmiş, kişinin gönül hayatının aydınlığı muma benzetilerektasavvufi aşka dikkat çekilmiştir. Divan şairimiz Şeyh Galip Hüsn-ü Aşk mesnevisindeışığı şu dizelerle yansıtmıştır.

Bir şulesi var ki şemi canın

Fanusuna sığmaz asumanın!

(Sevdalı gönülden yükselen aşkın ışığı gökkubbenin fanusuna hiç sığar mı?)

Bu metaforlar çerçevesinde Türk Edebiyatının birçok şairi ve İslam alimleri ışığı biraydınlanma, erişme, feraha erme olarak görür.

Ancak içinden aydınlanan dışına ışık verir. Öğrencilerini bilginin ışığıyla aydınlatanEnvar ailesi olarak cemre dergisinin bu sayısıyla sizlerin gönüllerine ışık tutmaya çalıştık.Çünkü aydınlık yarınlar Envar demektir.

Mehmet Ali SARICAEnvar Eğitim KurumlarıLiseler Müdürü

ÖZEL ANTALYA ENVAR ANADOLU VE

FEN LİSESİ ADINA

SSaahhiibbiiMehmet Ali SARICA

Okul Müdürü

GGeenneell YYaayyıınn YYöönneettmmeenniiDerya KARASÖĞÜTEdebiyat Bölüm Başkanı

SSoorruummlluu YYaazzıı İİşşlleerrii MMüüddüürrüüMahmut YILDIRIM

Anadolu Lisesi Müdür Yardımcısı

YYaayyıınn İİnncceelleemmee KKuurruulluuMelike YAYLA

Türk Dili Edebiyatı Öğretmeni

Derya ASİLTÜRKTürk Dili Edebiyatı Öğretmeni

Neslihan KARAMANTürk Dili Edebiyatı Öğretmeni

Abdullah DURMUŞTürk Dili Edebiyatı Öğretmeni

Hatice PEKŞENTürk Dili Edebiyatı Öğretmeni

RReekkllaammYasin DOKUZ

Beden Eğitimi Öğretmeni

GGrraakk TTaassaarrıımmSINIRSIZ İLETİŞİM

BBaasskkıı

İİlleettiişşiimmHüsnü Karakaş Mah. Hastane

Cad. No:41Tel: 0242 335 00 00www.envarkoleji.com

Bu dergi Milli Eğitim Bakanlığı İlk Öğretim ve Orta Öğretim KurumlarıSosyal Etkinlikler Yönetmeliğine uygun

olarak hazırlanmıştır. Bu dergidekiyazıların sorumluluğu yazarına aittir.

İ Ç İ N D E K İ L E R

Işığın Tarihsel Gelişimi2-4Bilimin Aydınlatıcısı FARABİ 4-5

BİRUNİ 6-8Işık Saçan Canlılar 9-11

İBNİ SİNA 12-13Türk Mitolojisinde Işık 14-15

Antalya’da Yapılan Işık Gösterileri 16-17Lazer Teknolojisinin Kullanıldığı Alanlar 18-19

Bir Işık Var İçimde Görünenden Öte 21-22Envar Anadolu-Fen Lisesi 2014-2015 Eğitim-Öğretim Yılına

Yeni Binasında Başladı 23Üniversite Gezisine Envar Öğrencilerinden Büyük İlgi 24

Envar 10 Kasım’da Yine Birinci 25Üniversite Gezisinde Öğrencilerin Yeni Durağı İzmir’di 26-27

Envar Lisesi’ne Teşekkür Belgesi 28Prof.Dr. Selahattin Turan Envar’da 29

2014-2015 Okullar Arası Satranç Turnuvası 3024 Kasım Öğretmenler Günü Muhteşem Bir Kahvaltı ile Kutlandı 31

Erdem Beyazıt Kültür Merkezi’nde Seminer 32

01

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa1

Page 4: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

02 CEMRE

IŞIĞINTARİHSEL GELİŞİMİ

Hazırlayan : Hatice PEKŞENTÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ÖĞRETMENİ

İlk insanlar güneşin sunmuş olduğudoğal aydınlığı yeterli görmemiş vefarklı arayışlar içine girmiştir. Ve ilkolarak ateşi bulmuşlardır. Ateşibulmaları ise çıkan orman yangınlarıgibi tesadüfi olaylarla olmuştur.Ateşin tehlikelerden koruması, hemısıtması hem de aydınlatması kısasürede önemini arttırmıştır.

ARAŞTIRMA

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa2

Page 5: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

İnsanlar tarih boyunca ateşin doğaüstübir güç olduğuna inanmış hatta Prometheusgibi mitolojik bir Tanrı’nın kontrolündeolduğunu düşünmüşlerdir. Ancak yananateşin belli bir süre sonra sönmesi, insanlarıdaha uzun dayanan ışık arayışlarınagötürmüştür. Ve ateş üzerinde hayvanyağının tutuştuğunu fark ederek kandilşeklindeki ilk yağ lambalarını icatetmişlerdir. Günümüzde de kullanmayadevam ettiğimiz mumun ise 1.yy’dan itibarenyapıldığına dair bulgular vardır. Fransa’dadonyağı da diyebileceğimiz hayvansal stearikasitten, Almanya’da pron ve gazyağından ilkmumlar yapılmıştır. Mumun ucuz vetaşınmasının kolay olması kısa süredeyaygınlaşmasını sağlamıştır. Ancak yağmurve rüzgar gibi nedenlerle mumun açıkhavada kullanılması sorun olmuştur.Başlarda lamba haznesi olarak boynuz vedeniz kabukları gibi çeşitli şeylerkullanılırken M.Ö 2000’li yıllarda cam işçiliğibaşlamıştır. Kum, soda ve kaya tuzununsıcakta işlenmesi ile başlayan cam işçiliğilamba tasarımında bir çığır açmıştır. 18.yy’akadar cam ve metal hazneli sondönemlerinde de petrol çeşidi yakıtlarlaçalışan lambalar kullanılmıştır. O dönemdegaz şirketlerinin de baskısıyla kullanım alanıyaygınlaşmıştır. Gaz lambaları sayesindeakşamları da çalışmak mümkün olmuşturancak o dönemde birçok tiyatro ve gösterisalonunun da gaz lambaları yüzündenyandığı unutulmamalıdır. 18.yy sonlarında ise

sanayileşmeye başlayan ülkeler eldeki ışıkkaynaklarının verimliliğini ve kalitesinitartışmaya başlamıştır.Ampul ile ilgili ilk çalışmalar ise 1802 yılındaİngiliz Humprey Davytarafından başlatılmıştır.Elde edilen ışık çok parlakdeğildi ancak bu tarihtensonraki 75 yıl boyunca buçalışmalara örnekolmuştur. Worren De LaRue, Joseph Swan, Sir Elliot Thomes ampulüzerinde çalışma yapankişilerdir. Hepimizin debildiği gibi elektriğingelişimine katkıda bulunmuş en önemli isimThomes Edison’dur. Aslında ampulü icateden ilk kişi Edison değildir, ancak ampulün

gelişmesi için çok çalışmıştır. Cam ampul iseilk olarak Motthew Evans ve Henry Woodwordtarafından tasarlanmıştır. 1901’de PeterHewitt civalı buhar lambasını tanıtmış, 1910yılında da bir başka mühendis WilliamCoolidge dayanıklı tungstan lamanı icatetmiştir. 1930’da da fotograk aş ampulükeşfetmiştir. 1940’larla birlikte yumuşakakkor ampuller 1950’lerle birlikte ise holojenlambalar ortaya çıkmıştır. 1960’lar ve1970’lerde de eliptik reektör ve metalholojen tuzlu lambalar üretilmiştir. 1990’dada philips manyetik endüksiyon kullanan6000 saatlik ampulü piyasaya sürmüştür.Ancak oresanlı lambalar 3-4 mg civabulundurmaları ve doğrudan çöpe atılmalarısebebiyle çevreye büyük zarar vermektedir.

Kişi başına düşen lambayı hesaplarsak buyılda yaklaşık yarım ton civa eder ki bu daküçümsenecek bir rakam değildir.

Günümüzde LED’ler en popülerışık kaynaklarıdır. İlk LED 1907’de icatedilmiştir. Ticari beyaz LED’ler ise ancak1996’larda görülmeye başlanmıştır.Günümüzde ise reklam panoları, traklambaları, cep telefonları, televizyonlar dahilgösterge piyasasının zirvesinde LED’lervardır.

Gelecekteki aydınlatmanın isegüneş kaynaklı olacağını söyleyebiliriz. Hattabilimsel çalışmalar kuantum verimliliğiarttırılmış güneş hücrelerinin yapımınaodaklanmıştır.

CEMRE

ARAŞTIRMA

03

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa3

Page 6: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

Farabi Asıl adı "Muhammed bin Tahran bin Uzlug" olanve Batı kaynaklarında "Alpharabius" Arapça ‘Abū NasrMuhammad al-Fārāb’ adıyla anılır. İslam'ın Altın Çağı'ndayaşamış ünlü filozof ve bilim adamıdır. Aynı zamandagökbilimci, mantıkçı ve bir musiki üstadıydı. Farabi; 873(H.259) senesinde. Türkistan’da Farab yakınında küçük birköy olan Vasic’te doğdu. Ebeveynleri aslen İransoyundandır; fakat ataları Türkistan’a göç etmişlerdir.

Farabi birçok uzak ülkeyi gezdi ve bir süre Şam’da veMısır’da çalıştı; fakat Halep’te Seyfü’d Devle’nin sarayınıziyaret edinceye kadar tekrar tekrar Bağdat’a geri geldi.Kralın sadık danışmanlarından biri olup ve ününün uzak vegeniş bir biçimde yayılması burada Halep’te olmuştur. İlkyıllarında, bir Kadı (Hakim) idi, fakat sonradan meslekolarak öğretmenliği seçti. Kariyeri boyunca, büyükzorluklara katlandı ve bir keresinde bir bahçenin bakıcısıbile oldu. 80 yaşındayken Şam’da bekar olarak öldü. İlktahsilini Farab’da gördü. Arapça, Farsça, Grekçe veLatince’yi çok iyi öğrenerek, Aristo ve Eflatun’un eserlerinidefalarca okudu. Ebu Bekr Serrac’dan gramer ve mantık

okudu. Daha sonra kendini tamamen felsefeye verdi veYuhanna bin Haylan’la birlikte çalıştı. Vaktini felsefidüşüncelerini kaleme almakla geçirdi.

Kanun adındaki çalgı aletini o buldu. Ayrıca rübabdenilen çalgıyı da o geliştirdi. Birçok bestesi vardır. Farabiilimleri; fizik, matematik ve metafizik ilimler diye üçe ayırdı.Onun bu metodu, Avrupalı bilginler tarafından ancak onüçüncü asırda kabul edildi. Hava titreşimlerinden ibaretolan ses olayının ilk mantıki izahını Farabi yaptı.Titreşimlerin dalga uzunluğuna göre azalıp çoğaldığını,deneyler yaparak tespit etti. Bu keşfiyle musiki aletlerininyapımında gerekli olan kaideleri de buldu.

Tıp alanında çalışmalar yapan Farabi, bu konuda çeşitliilaçlarla ilgili eser yazdı. Aristo’dan sonra gelen bir felsefeciolarak kabul edildi. Eskiyi yeni felsefeye ustalıkla aktardı.Montesgieu, Spinoza gibi batılı filozoflar, Farabi’nineserlerinin tesirinde kaldı. Felsefe ve tasavvufun senteziniamaçladığı eseri, İbn Sina’nın çalışması onun yolunuaçmıştır.

B İ L İ M İ N AY D I N L AT I C I S I

FARABİ

Hazırlayan : Selimhan KINAYAL-9/A

CEMRE

ARAŞTIRMA

04

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa4

Page 7: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

Farabi'nin felsefesi özetle şudur: İslam felsefesine zihinciliğigetirmekle kalmamış, bu felsefeninilk kez kapılarını açan da kendisiolmuştur. O, metafiziğe mantıkyoluyla ulaşmış, İslam diniyle felsefearasında sıkı bir ilişki kurmuştur.(Cemil Sena)

FARABi: "Hiçbir şey kendi kendisininnedeni olamaz. Çünkü nedenin kendisi,oluşandan öncedir."

"Hiçbir şey kendiliğinden yok olmaz,böyle olsaydı, var olmazdı."

"Erdemlerin en büyüğü bilimdir."

"İnsan, bazen bir tesadüfle güzel işleryapar. Bazen de bu güzel işleriisteyerek değil, herhangi bir baskıaltında yapmış olur. Böyle yapılan işler,mutluluk getirmez."

05CEMRE

Akılcılıkla İslamı Bağdaştırmayaçalışan FARABİ bir filozof ve bilimadamıdır

Farabi (Faraplı) diye anılan Ebu Nasr Muhammet (870-950), eski Grek felsefesini yorumlayan ve geliştiren bir filozofolarak tanınmaktadır. O İslam dinine felsefi bir nitellikkazandırmak, İslamiyetle Platon(Eflatun) ve Aristotelesfelsefelerini bağdaştırmak istemişti. Bu nedenle İslamfelsefesinin kurucusu sayılmış, aynı zamanda kendisineAristoteles’ten sonra gelen ikinci öğretmen anlamında“hace-i sani” unvanı verilmiştir. Bunun dışında onun siyasetsosyolojisi ile ilgili olarak yazdığı “Erdemli Şehir” adlı eseride ününü artırmıştır. Farabi, bu kitabında faziletli bir devletinve onun başkanının nasıl olması, ne gibi nitelikler taşımasıgerektiği üzerinde durmuştu. Nihayet onun bir bilimsınıflaması yapması ve bu arada müziği bir bilim dalı olarakele alıp değerlendirmesi de belirtilmeye değer. Farabi İslamuygarlığında siyaset felsefesinin kurucusudur. Siyasetfelsefesi ile ilgili temel düşüncelerini “Fusul al-Madani”,“Medine-i Fadıla” (Erdemli Şehir) ve “Kitab es-Siyaset”başlıklı eserlerinde ortaya koymuştu. Erdemli Şehir adlıyapıtında Eflatun’un ‘Cumhuriyet’inden yararlandığıanlaşılıyor. Doğu felsefesi ile eski Yunan felsefesinibirleştirmeye, uzlaştırmaya çalıştı.

Yorumları ve incelemeleri sayesinde Farabi ortaçağ İslamaydınları arasında Muallim-i Sânî (İkinci Üstat) olarak bilinir.Farabi, bütün eserlerini Arapça yazmıştır. Farabi Aristo'nuntemel eserlerinin birçoğunu Arapçaya yeniden çevirmiş, bueserlerin daha iyi anlaşılabilmesini sağlayan şerhler yazmıştır.Bu yanıyla hem İslam dünyasında antik felsefeninanlaşılmasını sağlamış, hem de Arapçanın bir felsefe dilihaline gelmesine büyük bir katkı yapmıştır.

Farabi'nin bu büyük katkısının yanında İkinci Üstad kabuledilmesinin ana nedeni İbn-i Haldun'a göre onun mantıkalanında yaptığı çalışmalardır. Farabi, Aristo'nun 6 ciltliktemel mantık kitabı Organon'un tüm bölümlerini içerençeviriler ve şerhler kaleme aldı ve Organon' kitabına ikibölüm daha ekleyerek 8 kitaba çıkardı. Farabi'nin mantıkdışında dil felsefesi üzerinde de yoğun şekilde durduğugörülür. Farabi'nin diğer bir çalışma alanı Doğa felsefesi,Metafizik ve Psikoloji olmuştur. Doğa anlayışı dünyamerkezli görüşüne uygundur. Farabi'ye atfedilen kitaplarınsayısı 100 ile 160 arasındadır.

Farabi, İslam felsefesi içinde rasyonal/Aristocu eğiliminikinci kurucusudur. Felsefe tarihçilerine göre pek çoktakipçisi olduğundan söz edilir. Mantık hakkındaki eserleregelince, en büyüğü ‘Ebu Nase el-Farabi' eseridir. Onun tümeserleri kusursuz ve mükemmeldir. Batı'da Farabi'nin eserleriİbn-i Sina ve İbn-i Rüşd'ün eserlerinden daha az tercümeedilmişse de, Farabi'nin eserleri Aristo düşüncesinin yenidenanlaşılmasında büyük yardımı olmuştur, arkadan gelenfelsefi zenginliğe ilk açılımı yapmıştır. İbn-i Rüşd ve Endülüslüfilozoflar Farabi'yi mantık, psikoloji ve siyaset konularındaönemli bir otorite olarak görürler. Farabi’nin düşüncesi,kendisinin ölümünden yüzyıllarca sonra bile etkisinisürdürmüş, Osmanlı uleması tarafından da okunan ve sık sıkanılan eserlerden biri olmuştur.

FARABİARAŞTIRMA

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa5

Page 8: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

CEMRE

ARAŞTIRMA

06

“Üstat lakabıyla anılan Biruni, yalnız İslam aleminin değil, tüm dünyada orta çağınen büyük siması olarak karşımıza çıkmaktadır. Prof. Philip K. Hitti, onun “ Tabii ilimleralanında Müslümanlar arasında yetişen en orijinal ve en derin bilgin“ olduğunu söyler.

BİN YIL ÖNCEDEN GÜNÜMÜZE IŞIK TUTAN ,BİR DEVRİ AYDINLATAN ÂLİM:

BİRUNİHazırlayan : Nehir Neşe GÜR

AL-11/C

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa6

Page 9: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

07CEMRE

ARAŞTIRMA

Asıl adı Ebu Reyhan Muhammedbin Ahmed El Biruni olan Biruni,büyük bir Türk fen bilginidir. 973’deHarezm’de doğdu. Daha küçükyaştayken Harzemşahların sarayıylairtibata geçti. Meşhur matematikçiEmir Ebu Nasr Mansur bin Ali binIrak’ın himayesine girdi.Abdüssamed bin Samet el-Hakim veİbni Sina’dan dersler aldı. Bu aradasiyaset aleminde de faaliyetleregirişti. Prens ve hükümdarlardanitibar gördü. Biruni, KasHarzemşahı Muhammed binAhmed bin Irak’ın yanındabulundu. Onu oldukça severdi.995’de öldürülünce üzüntüsündendolayı “Dünya makam vemevkilerini terk ederek“ kendiniilme verdiğini söyler. Bu aynızamanda onun hükümdar yanındane kadar yüksek bir mevkikazandığını da gösterir. Daha sonraBiruni, Cürcan Harzemşahı Me’munbin Me‘mun’un yanında da müşavirve vezir olarak bulundu. GazneliMahmud’un Hindistan’ı zaptındansonra Hindistan’ a gitti. Onunnezdindeki mevkii de oldukçabüyüktü. Sultan Mahmud onuhazine genel müdürü yaptı. OradaSanskritçe öğrendi. Hint ilmini, örfve adetlerini etraflıca inceledi. Buarada matematik, astronomi, fizikve tabii ilimlerle coğrafya üzerindeçalışmalar yaptı. Tıp ve deneyselfizikle de uğraştı. Kendi kurduğumetot ve kendi yaptığı aletlerlemadenlerin özgül ağırlıklarını çokyaklaşık olarak hesapladı. Geride120’yi aşkın eser bırakarak 1051’deGazne’de vefat etti.

Daha 17 yaşındayken verimlideney ve gözlemlere girişenBiruni’de büyük bir ilim aşkıgörülür. O kadar ki, Kasyakınlarında bir köyde yaptığı ilkrasatlarında çıplak gözle güneşebakmaktan gözleri hastalanmış,daha sonra güneşin suda aksindenfaydalanarak çalışmalarınısürdürmüştür.

Elinden kalem düşmeyen,gözünden kitap ayrılmayan, kalbitefekkürden uzak kalmayan Biruni,Arapça, Farsça, İbranice, Rumca,Süryanice ve Yunancaya vakıftır.Biruni, kültür hazinesini zirveyeçıkaran isimdir. O ilmî belgelere

dayanmanın mecburiyetini; olayındeney ve tecrübelerle ispat edilmesigerektiğini ilk defa öne sürenâlimlerdendir. Çeşitli ilim dallarındabüyük hizmetleri olmuştur. Biruniile İbni Sina arasındaki yazışmalargerçek bir düşünce platformudur.Bu yazışmalar günümüz fizikkavramlarının çoğunun ayrıntılıçözümlerini ihtiva etmektedir. TıpkıEinstein (1879-1955) ile Bohr,Biruni ile İbni Sina’nın ilmîmetotlarla ilgili yorumları okunacakolursa öylesine orijinal bir mantıkyapısıyla karşılaşılır ki, insan, sankimetinlerin günümüzde yazıldığınızanneder. Biruni, Aristo’nungeosentrizm teorisini şüpheylekarşıladı. Araştırmaları neticesindetenkitlerde bulundu.

Biruni, Hint-Arap rakamlarını vesayı yazmayı baştan gayet açık birbiçimde aktarmış ve bir açının üççeşit kısma bölünmesiyleuğraşmıştır. Piza’il Leonardo ikincive üçüncü dereceden denklemlereait bilgileri Biruni, Ebu Kamil, İbniSina ve Karaci gibi Müslümanalimlerden öğrenmiştir. Boşunatoplamalara lüzum kalmadan birsayının devamlı olarak iki katınıalmak için bir metot geliştirmiştir.

Biruni’nin astronomi vecoğrafyada da kıymetli hizmetleriolmuştur. Kanun-u Mes’udiadındaki kitabı astronomi bir irfanve araştırma abidesi olarak tarihekaydolmuştur. Biruni bu kitabındaimparatorluğun batı bölgesi, Resm-el Arz adlı kitabında ise merkezikısımları anlatmaktadır.

Biruni şehirlerin enlem veboylamlarını da tespit etmiştir.Mavera-ün Nehir ile Sind’in boylamdairelerindeki hataları düzeltmiştir.Güneş, Ay ve Dünya’nın hareketleri,usturlap imali, akşam karanlığı vegüneş tutulması esnasındameydana gelen hadiseler hakkındaverdiği bilgiler bilhassa kaydadeğer. Gazne’de kıbleyi tespitetmekle, Müslümanlara yaptığıhizmetlere bir yenisini eklemiştir.İlmiyle dine hizmet etmiş olmaktanbüyük bit mutluluk duyduğunubelirtmiştir. Dünyanın yuvarlakoluşunda tereddüt etmediği gibi,dünyanın dönüşünü, hatta yer

çekiminin varlığını ortayakoymuştur. Newton’dan asırlarcaönce Biruni yer çekimi hakkındaşunları söylemiştir: “Arz dönüyorsa,bu dönüşünden dolayı ağaçlar,taşlar yerlerinden niçin fırlamıyor?“denilirse buna şu cevabı veririz: Budurum dünyanın dönmesi hakkındaortaya attığımız teoriyi çürütmez.Çünkü her şey dünyanın merkezinedüşüyor. Demek ki, o merkezdeçekicilik var. İşte bu yer çekimiyeryüzündeki şeylerin dışarıfırlamasına mani olabilmektedir.

Biruni’nin fizikte yaptığıhizmetler sadece yer çekiminibulmasından ibaret değildi. O aynızamanda 18 kadar maddenin özgülağırlığını 9 asır önce ilk defadoğruya çok yakın olarakhesaplamıştır.

Birleşik kapları, hidrostatikprensibinden faydalanarak menbasularının ve artezyen kuyularınınçalışmalarını açıklamıştır.

Biruni, Galileo ilekarşılaştırılabilecek ölçüde moderngörüşlere sahipti, nitekim otabiattaki kanunların değişkenliğiniortaya çıkarma metodunu Galileoile paylaşmıştır.

Biruni, optikle ilgilenmiş,ışınların görülen cisimdenaksettiğini ve göze doğru geldiğinibelirtmiştir. Işığın da bir hızıbulunduğunu ve bunun sesinhızından daha fazla olduğunu ifadeetmiştir.

Biruni, jeolojik değişikliklerhakkında da fikir beyan etmiştir.O ancak asrımızda ele alınabilenkaraların kuzeye doğru kaymafikrini 9,5 asır önce savunmuştu.Bu onun ne kadar keskin ve ilerigörüşlü bir bilgin olduğunundelilidir.

Biruni, arkadaşı Ebu Sehl’lebirlikte dünyanın hareketi ve karaparçaları hakkında da bir kitapyazdı. Fakat bu kitap günümüzekadar gelememiştir. BugünküArabistan çölünün denizininçekilmesiyle meydana geldiğinibuna kazıda çıkan taş ve fosillerindelil olduğunu ifade etmiştir. İndus

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa7

Page 10: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

vadisinin de alüvyonlarla dolmuşeski bir deniz havzası olduğunubelirtmiştir. Tahdid-ü Nihayet-ilEmakin adlı eserinde jeolojiyle ilgilienteresan bilgiler bulunmaktadır.

Biruni, tıpla da uğraşmıştır. Oaynı zamanda iyi bir doktordur.Yunan ve Hint tıbbına vakıftır.Sultan Mes’ud’un gözünü tedaviedebilecek kadar da mütehassıstır.

Sesle telkin hususundanbahsetmiş, en esaslı tedavi yolunun“ruhani tıp” dediği ahlak yoluylatedavi olduğunu ifade etmiştir.

Es-Saydala adlı kitabındaeczacılıkla doktorluğun sınırlarınıçizmiştir. Aynı eserde ilaçların yantesirlerini dikkate almak hususundaşu satırlara yer vermiştir:

“İlaçların her birinin haiz oldukları özellikler vetesirleri, bunların fayda vezararlarını bilmeli ve onagöre hareket edilmelidir.”

Biruni, tarihte de isim yapmıştır.Gazneli Mahmud, Sebüktekin veHarzem’ in tarihlerini yazmıştır. O,kuvvetli kaynakları elindebulunduran, öncekilerden farklımetotlar kullanan, değişik, yepyenive asrının çok ötelerindeki birzihniyetle değerlendirmeler yapanbir tarihçidir. Orta Asya’daki Türkkavimleri, Hint ve İran kültür vetarihleriyle ilgili verdiği bilgiler çokönemlidir.

Tarihi olayları objektif olarakincelemiş, nedensellik ve benzerlikhususlarına dikkat çekmiştir.Kronolojik esaslarla olaylarıntarihini kontrol etmiş, haberindoğru olup olmayacağını tespitetmiştir. Kronoloji cetvelleri veverdiği bilgiler oldukça önemlidir.

Biruni, kaynak araştırmada sonderece titiz ve başarılıdır.Haberlerini ya yazılı kaynaklara yada şahitlere dayandırmaktadır.

Biruni, Dünya’nın yuvarlakolduğunu, hem ekseni hem degüneşin etrafında döndüğünü

Copernicus’ten tam 500 sene önceispat etmişti.

Dünyanın çeşitli bilim adamlarıçeşitli yüzyıllarda Biruni’ye sahipçıktılar. Hatırasını anmak içindoğumunun 1000. yılında çeşitlidünya devletlerince adına pullarbastırıldı. Bu devletler: Türkiye,Suudi Arabistan, Pakistan,Afganistan, İran ve Libya’dır.

UNESCO’nun 25 dilde çıkardığıCourier isimli dergisi Haziran 1974sayısını Biruni’ye ayırmıştır.Biruni’nin fotoğrafının yer aldığıderginin kapağında şöyle yazıyordu:“Bin yıl önce Orta Asya’da yaşayanevrensel deha Biruni… Astronom,tarihçi, botanikçi, eczacı, jeolog,şair, mütefekkir, matematikçi,coğrafyacı ve hümanist…

CEMRE

ARAŞTIRMA

08

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa8

Page 11: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

09CEMRE

ARAŞTIRMA

Biyoluminesans “Soğuk ışık” olarak adlandırılır, yanibiyoluminesansta elektronlar hiç ısı çıkartmayan kimyasalbir reaksiyon gerçekleştirirler. Bu nedenle gelen enerjinin%3’ünü ışığa, %97’sini ısıya çevirebilen ampulün aksinebiyoluminesansın kimyasal sürecinde üretilen enerjinintamamına yakını ışığa çevrilir. Yani bir anlamda çokekonomik bir ışık kaynağı üretilmiş oluyor.

İşte ışık saçan canlılar bedenlerindeki ışığınoluşumunda bazı kimyasalları ya kendi bedenlerindeüretirler ya da ışık üreten bakterilerle bir ilişki geliştirirler.Bu bakteriler ışık saçan canlının ışık organında yaşarlar vesürekli olarak etrafa ışık yayarlar. Canlı ışığı kapatmakistediğinde bedenindeki ışık organını içeriye doğru çekerveya bazıları bedenlerindeki göz kapağı benzeri deriparçalarıyla bu organı örterler.

Canlılar neden ışık yayarlar?İletişim: Ateşböcekleri aralarında iletişim kurmak vekendilerine eş bulmak amacıyla parlarlar.

Yiyecek bulma: Okyanustaki alacakaranlık kuşaklarında,bazı hayvanlar ışık yayma yeteneklerini yiyecek bulmakiçin kullanırlar.

Avlanma: Olta balığı, çevredeki diğer balıkları kandırıpavının dikkatini çekmek için ışığını kullanır.

Kamuflaj: Okyanusun karanlık kısımlarında, daha derinkesimleri görmek çok zordur. Fakat üst seviyedekisilüetleri görmek kolaydır. Bu nedenle bazı türler

bedenlerinin alt kısmından parlak bir ışık yayarlar. Bu ışıkbalığın yukarıdan bakan biri için görüntüsünübulanıklaştırır ve denizin içinde düşmanlarına kendisinisezdirmeden yüzmesini sağlar.

Taklit: “Cookie-cutter” türü köpekbalığının gövdesininaltında ışık yayan bir bölüm vardır ve bu bölüm küçük birbalığı andırır. Balık, böylece küçük bir balık görüntüsünebürünebilir ve onu yemeye gelen büyük balıklarıavlayabilir.

Savunma: Bazı hayvanlar yanlarına bir tehlikeyaklaştığında mürekkep benzeri yoğun ve parlak bir sıvıçıkarır ve bu şekilde onu avlamaya gelen balığın görüşaçısını kapatır ve oradan hızla kaçarlar. Kimi ışık saçancanlılar ise kendilerini savunmak için saldırganları köredebilecek seviyede parlak bir ışık yayarlar.

Üreme: Bazı mantarlar ise sporlarının yayılmasınısağlayan sineklerin dikkatini çekmek için parlarlar.

Yol Bulma: Bazı canlılar bu yeteneklerini karanlık sulardayollarını bulmak için kullanırlar.

Yardım çağırma: Bazı tek hücreli planktonlar ise rahatsızedildikleri zaman parlarlar. Örneğin; küçük bir balıkplanktonları yemeye başladığı zaman, rahatsız edilenplankton parlamaya başlar. Böylece bu ışık kendine avarayan ve planktonu rahatsız eden balığı avlamakisteyecek daha büyük bir balığın dikkatini bu yöne çeker.

IŞIK SAÇAN

CANLILAR1879’da Edison ampulü icat ettiği zaman o döneme kadar ortaya çıkarılan en büyük teknolojikkeşiflerden biri olarak lanse edilmişti. Bu güzel icat sayesinde insanlığın yaşamında çok büyükilerlemeler kaydedilmişti. Ama ancak geçtiğimiz son iki yüz yılda bulanan elektrik üretimi vedağıtımı teknolojisini belki milyonlarca yıl önceden beri kullanan canlıların varlığı günümüzde dahayeni yeni keşfedilmeye başlanmıştır. Doğadaki bazı canlılar kendi ışıklarını bedenlerinde üretirler.Hatta bu bazen öyle güçlü bir ışıktır ki, uydudan çekilen fotoğraflarda bile bu canlılar rahatlıklaseçilebilirler. İşte canlıların kendi bedenlerinde ürettikleri bu ışığa “Biyoluminesans” adı verilir.

“Biyoluminesans”

Hazırlayan : Emine KÖSEBiyoloji Öğretmeni

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa9

Page 12: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

CEMRE

Işık saçan bazı canlılara örnekler;

Yeşil Işık Saçan MantarlarJaponya'nın Wakayama bölgesinde yağmur yağmaya

başlayınca kendini gösteren bu mantarlar parlayabilmeözelliğine sahip. Mycena lux-coeli adlı bu mantarlarchinquapin ağaçları üzerinde yetişirler.Büyürken yeşilrenkte ışık saçan bu mantarların üst kısımlarının çapı2cm.

Işık Saçan Mürekkep BalığıOkyanusun kapkaranlık derinliklerini aydınlatan bu

balığın adı ise Hawai kısa kuyruklu mürekkep balığı.Vibriofischeri denilen bir bakteriyle dostluk kuran bu balık özelorganları sayesinde ışık yaydığı gibi başka canlılarınyerinide net bir şekilde algılayabiliyorlar.Bu canlılarınherbirininin kendilerini ait iris ve lensleri de bulunmakta.

Işık Yayan DenizanasıDenizin derinliklerinde yaşayan ve ışık saçmada usta

olan bu canlının adı ise Atolla wyvillei adlı denizanasıdır.Muhteşem derecede ışık yayma güzüyle her türlütehlikelere karşın kendini koruyan bu canlı ışık yaymagösterilerinin ustasıdır.

Işık Saçan MantarCanlılar fizyolojik ve metabolik özelliklerini üremek ve

atıklarından kurtulmak için kullanırlar. Bu mantar iseatıklarını dışarıya bırakmak için başlığının altınıkullanırlar.Bu atıklardan bazıları ise Lusiferaz'dır. Bumadde ışık saçmak için kullanılan bir enzimdir.

Işık Yayan Panellus Stipticus MantarıPanellus stipticus adlı bu canlı genelde besinini ölü

organik maddelerden alan bir organizmadır.Bu mantartürü oldukça serttir ve yağmur yağdığı zaman yetişir.Bumantarlar kanın akmasını durdurmak amaçlı dakullanılabilirler.

ARAŞTIRMA

10

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa10

Page 13: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

Yeşil ve Mavi Işık Saçan CanlıBu canlı denizin derinliklerinde yaşayan yuvarlak ve

taraklı olan Bathocyroe Fosteri'dir.Atlantik yakınlarındabol miktarda bulunan bu canlı 5cm boyundadır.Çok narinolarak bilinen bu canlı yeşil ve mavi renklerde ışık saçarlar.

DinoflagellatlarDinoflagellatlar,tek hücreden oluşmuşlardır ve kamçılı

grubuna aittirler.Bu canlıların çoğu su planktonudurlarancak tatlı su alanlarında da görülebilirler.

Kristal DenizanasıAequorea Victoria olarak bilinen kristal denizanası

genellikle Kuzey Amerika'nın sahillerinde bulunur ve enetkili şekilde ışık saçan su organizmalarındanbirisidir.Hidroza familyasına ait olan bu canlı muhteşembir şekilde etrafına ışık saçar.

Işık Saçan Dişi AteşböceğiBir ateş böceği türü olan Lampyris noctiluca genellikle

erkeklerden 2 kat daha fazla büyük olurlar.Ayrıcaerkeklere nazaran dişilerde kanat yoktur ve dişiler ışıkçıkarabilirken erkekler ışık çıkaramazlar.

Ateş BöcekleriBu ateş böcekleri ise vücutlarından ışık saçarak bir

erkeği etkilmeye çalışırlar.Ateş böceklerinin midelerindede ışık üreten özel hücreler bulunmaktadır.

11CEMRE

ARAŞTIRMA

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa11

Page 14: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

12 CEMRE

ARAŞTIRMA

İBNİ SİNA(10.07.1036)

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa12

Page 15: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

Ailesi Belh´ten gelerek Buhara´yayerleşmişti. İbni Sinâ, babasıAbdullah, Afşan´da çalışırken oradadoğdu. Olağanüstü bir zekâ sahibiolduğu için daha 10 yaşındaykenKuran-ı Kerim’i ezberledi. 18 yaşındaçağının bütün ilimlerini öğrendi. 57yaşındayken Hemedan´da öldüğüzaman 150´den fazla eser bıraktı.Eserleri Latince’ye ve Almanca’yaçevrilmiş, tıp, kimya ve felsefealanında Avrupa’ya ışık tutmuştur.Onu Latinler Avicenna adıyla anarlarve eski Yunan bilgi ve felsefesininaktarıcısı olarak görürler.

Buhara Emiri Nuh İbni Mansur’uağır bir hastalıktan kurtardı veSamanoğulları sarayınınkütüphanesinde çalışma iznini aldı.Bu sayede pek çok eseri elinin altındabulduğu için vaktini kitap okumak veyazmakla geçirdi. Hükümdar öldüğüzaman o, henüz yirmi yaşındaydı veBuhârâ’dan ayrılarak Harzem’e gitti.EI-Bîrûni gibi büyük bir şöhret vedeğerin, onun çalışkanlığına, bilgisinedeğer vermesi, kendisini yanınakabul etmesi, beraber çalışması,hakkında kıskançlığa yol açtı. Buyüzden Harzem´de barınamayarakyeniden yollara düştü. Şehirden şehredolaşarak nihayet Hemedan´a kadargeldi ve orada kalmaya kararverdi.Eserlerini burada kalemealdı.Eserlerinin çoğunu Arapça olarakyazdı. Çünkü o devirde ilim eserleriniArap diliyle yazmak âdetti. Bilhassatıp ilmine dair araştırmaları sonderece orijinal ve doğrudur. Buyüzden doğu ve batı hekimliğine

kelimenin tam anlamıyla, 600 yıl,hükmetmiştir.

Eserleri Batı dillerine Latinceyoluyla çevrilerek Avicenna diyeşöhrete ulaşan İbni Sinâ, uzun birsüre İranlı bir bilgin olarakbilinmiştir.Bunun nedeni ise eserleriniTürkçe yazmamış olmasıdır. Bununlaberaber, batılılar da kendisini Hâkim-iTıb, yani hekimlerin piri vehükümdarı olarak kabul etmişlerdir.16 yaşındayken pratik hekimliğebaşlayan İbni Sinâ, resmî saraydoktorluğu da yapmıştır.

Matematik, astronomi, geometrialanlarında geniş araştırmaları vardır.İbni Sînâ, tıp araştırmaları yaparkenbazı hastalıkların bulaşmasında gözlegörülmeyen birtakım yaratıklarınetkisi olduğunu, yani mikroplarınvarlığını sezmiş ve bu bilinmeyenmahluklardan eserlerinde sık sıkbahsetmiştir. Mikroskobun henüzbilinmediği bir devirde böyle biryargıya varmak çok ilginçtir.

Şifa adlı eseri bir felsefeansiklopedisidir. Diğer eserlerinegelince bunlar arasında en tanınmışolanlarından El-Kanun Fit-Tıb isimlikitabı tamamen bir tıpansiklopedisidir. Necât ve İşârât adlıkitapları ve Aristo’nun felsefesinianlatan yirmi ciltlik Kitâbül-İnsâf’ıbaşta gelen eserlerindendir. İbni Sinakimya alanında da çalıştı ve önemlikeşiflerde bulundu. Bu husustaBerthelet, kimya ilminin bugünkühale gelmesinde İbni Sina’nın büyükyardımı olduğunu söyler.Bu

çalışmaları ve etkileriyle İbni SinaDoğu ve Batı kültürünü geliştirenbüyük bilginlerden biri oldu. Bütünbunlardan başka İbni Sina çok güzelşiirler yazdı. Hatta Türkçe olarakyazmış olduğu şiirler de vardır.

İbni Sina, 1037 tarihindeHemedan’da mide hastalığındanöldü. Bugün hala Paris Üniversitesinintıp fakültesi öğrencileri St. GermainBulvarı yanındaki büyük konferanssalonunda toplandıklarında iki kişininduvara asılı büyük boy portresiylekarşılaşırlar. Bu iki portre, İbn-i Sinave Er-Razi ye aittir.

13CEMRE

ARAŞTIRMA

“İnsanın ruhu kandil, bilim onun aydınlığı veTanrısal bilgelik de kandilin yağı gibidir. Bu yanar veışık saçarsa o zaman ‘diri’ denilir.”

İbn-i Sina

Hazırlayan : Deniz KAÇARAL-11/A

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa13

Page 16: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

Mitler, Türk edebiyatında Türklerin eski

zamanlarda anlamlandıramadıkları doğa olayları,

metafizik, rüya uyku, güneş, şimşek, yıldırım, ışık

gibi kavramlardan ortaya çıkmıştır. Türklerin

değerlerini, kültürünü yansıtan ve olağanüstü

kavramlarla sözlü gelenekte oluşan destanlarda

Türklere ait en sık kullanılan mitlerden biriside ışık

kavramıdır.

Işık, Türk mitolojisinin oluşumunda tanrıyı

temsil eden kutsal bir boyut taşır. Türkler gökten

inen bir nur sütununu, bir altın ışık olarak tasvir

ederler. Bu altın ışığın değdiği kişi veya nesne

kutsallaşır. Kadınlara dokunsa onları hamile

bırakır. Örneğin; Cengiz Han’ın annesi Alankova

ışıktan hamile kalır. Oğuz Kağan destanında

ışıktan çıkan bir kadınla evlen Oğuzhan’ın güneş

ve ay adında iki çocuğu olur. Türklere ait mitolojik

metinlerde, ışık insanın yaratılmasına yardımcı

olur. Yaratılışta ışığı gündüz güneş, gece ise ay

sağlar. Mitolojiye göre, mağarada oluşan çamuru,

yani ilk insanın kalıbını güneş ve ay ışığı pişirir. İlk

kadın da aynı seklide yaratılır. Bir diğer yaratılış

öyküsünde tanrıya yaratma ilhamı veren Ak

Ana’dır. Ak Ana ışıklı, hatta ışıktan oluşmuş bir

kadındır.

CEMRE

ARAŞTIRMA

14

IŞIKTÜRK MİTOLOJİSİNDE

Hazırlayan : Eda Sultan UYMAZFL-10/A

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa14

Page 17: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

15CEMRE

Mitolojik anlatımlarda ışıkların dünyası tanrıların ve iyiolanların dünyasıdır. Türklerin en eski inancı olanŞamanizm’de ışık gök katında oturan Tanrı ileilişkilendirilir. Yaratıcı ve aydınlatıcı Gök-Tanrının güneş, ayve yıldızlar gibi yüksekte, gök katında bulunduğudüşünülür. Göğü temsil eden güneş, ay, yıldız, yağmur,kar ve şimsek gibi doğa olaylarının hepsi gökmerkezlidir.Bunların tamamı “aydınlık âlemin temsilcileri” olarakkabul edilir. Altay Türklerinde Tanrıya “Ak Işık” (Ak Ajans)da denir. Gökle ilgili inanışlar arasında Türkler için ay vegüneş kutsaldır. Altay -Türeyiş Destanı’nda ayın vegüneşin kendi ışıkları yoktur. Onlar ışıklarını tanrıdanalırlar.Gök Türk adı da göğün kutsallığının biryansımasıdır. Göktürk adı göğe mensup olan ilahi Türkanlamına gelir. Gökten gelen ışık ile Türk kağanlarıarasındaki bağ, sıradan bir bağdan olmaktan öte, ailebağına dönüşür. Çin kaynaklarında verilen bilgilere göre,Türkler ışığı, ilahi güç gibi algılarlar. Güneşin ışıklarıdağların zirvesine geldiğinde, güneş ışığına kurbanverirler. Hunların geceleri aya, sabahları güneşe saygıgösterdiklerini, çadırlarının kapılarını ışığın doğduğu yöneyaptıklarını biliyoruz. Timuçin güneşe karşı dönüp ellerinigöğsüne vurarak dokuz kez diz çöküp ibadet eder. Göğünkutsallığı Tanrı katı ve ışıklı diyar olmasıyla açıklanabilir.Oğuz Kağan ölümünden önce ,oğullarına göğe doğru okattırır. Altay ve Sibirya efsanelerinde göğe ok atılır.Kırgızların asil soylarına mensup olanlar da aynı şeyleriyaparlar. Bu gelenek ışıkla ilgilidir. Güneş ışığı onlarınyaylarına güç verir.

Destanlarda doğum ışık aracığı ile gerçekleşir. Işığın yaTanrının kendisi olduğuna, ya da Tanrının ışıktan çıkaninsan, kurt veya aslan seklinde geldiğine inanılır. Işıkaracılığı ile doğanlar,soyun devamına ilahi bir özellikkatarlar. Doğan çocuklar “ilah soylu” sayılır. Işık “altınışıktır. Altın ışıktan gelenlere “ak kemik” diğerlerine ise“kara kemik” denir .Göktürk yazıtlarında: “Tanrı tektanrıda bulmuş...” ifadesi göksel hükümdarlığıvurgulamaktadır. Gök katından gelen ve ışık aracılığı iledoğan hükümdarları çeşitli destanlarda görmekteyiz.Proton-Moğol Kıtan asıllı ilk imparator A-pao-ki’ninannesi, karnına düşen ışıktan hamile kalır. Işıkla ilgilimotifler Oğuz Kağan Destanı’nda da görülür. OğuzKağan’ın annesinin adı ışıkla ilgilidir. Ay Kağan’ın bir gün“...kozu yarıp bodadı.” Yani gözü parladı. Gözü parlamak;doğum, bereket, sevinç gibi olumlu bir anlamla yüklüdür.Oğuz Kağan doğduğunda, yüzü mavi, yani ışıklıdır. OğuzKağan bir gün Tanrıya yalvarırken önce karanlık basar,ardından gökten bir ışık iner. Işıktan bir kız çıkar. Kızınbaşında ateşli parlak bir ben vardır. Bu ben, kutup yıldızıgibidir. Kız, tanrısal özellikler taşır. Gülse Tanrı güler,ağlasa Tanrı ağlar ifadesi kullanılır. Kız Tanrının bir parçasıolarak Oğuz Kağan’a sunulmuştur. Bu kızdan OğuzKağan’ın üç oğlu olur. Üç çocuğa göğe ait isimler verilir:Gün, Ay, Yıldız. Bunlar Gök Tanrı’nın sembolü olanisimlerdir .Türkler göğe ait cisimleri ailelerinin köklerisaymışlardır. Oğuz seferde iken çadırına güneş gibi bir Işıkgirer. O ışıktan gök tüylü ve gök yeleli büyük bir erkek

kurt çıkar. Oğuz’la konuşur. Ona yol göstereceğini söylerve seferler sırasında Oğuz Kağan’a kılavuzluk yapar.Uygur destanında, Hun hakanlarından birinin iki kızıvardır. Bu kızların ikisi de birbirinden güzeldir. Hunlar buiki kızın insanlar için yaratılmadıklarına inanırlar. Hakan,kızlarını insanlardan uzak tutmak için, en uzak bölgedebir kule yaptırır. Kızlarını ikisini de kuleye kapatır .Tanrıyagelip kızlarıyla birleşmesi için yalvarmaya başlar. Tanrıbozkurt sekline girip hakanın kızlarıyla birlikte olur. Bukızlardan doğanlara Dokuz-Oğuz On Uygur denilir.Hepsinin sesi, bozkurt sesine benzer. Kırgızların “Kırk Kız”efsanesinde, ırmağa gökten ışık sütunu iner. Kazakhükümdarının kızını ve beraberindeki kızlar parmaklarınısuya dokundurunca, hepsi bir anda hamile kalır. Kırk kızınsoyundan Kırgız kavmi oluşur. İslamiyet’i kabul edenKarahallılarda ise ışık motifi İslami bir renge büründürülür.Saltuk Buğra Han’ın annesi ışıktan hamile kalır. Halkannesine “Ala Nur” adını verir. Ala Nur’u Cebrail ziyareteder ve ağzına ışık damlatır. Bundan sonra Arslan adındabir oğlan doğurur.

Eski Türk inanışlarında ve efsanelerde güneş ana, aybabadır. Eski Türkler hakanlarını “günesin oğlu” olarakkabul ederler. Han Cicumin düşmandan kaçarken birırmağın kenarına gelir ve “ben güneşin oğluyum” deyincebütün balıklar ve kurbağalar ona geçmesi için köprüolurlar.

Efsaneler arasında rüyalar önemlidir. Rüyalarda ışıkiyiye yorumlanır. Timuçin (Cengiz Han)’in annesirüyasında, bir doğanın pençeleriyle güneşi ve ayıyakalayıp geldiğini ve ellerine konduğunu görür.Şarkdünyasının en çok islenen efsanevi hikayelerinden olanLeyla ile Mecnun’da ışıkla ilgili motifler yer alır. Leyla ileMecnun öldükten sonra, ruhları göğe uçar ve birer parlakyıldıza dönüşür. Klasik Türk edebiyatında, Zühre yıldızıgibi örnekler bulunmaktadır.

Menkıbelerde yani din uluları hakkında anlatılanhikayelerde ışık yoğun olarak geçen bir motiftir.Şehitlerin, zulüm sonunda ölenlerin, ermişlerinmezarlarına önceleri gömüldükleri gece, sonraları herpazar ve cuma geceleri mezarlarına nur indiğine inanılır.Mevlana hakkında anlatılan menkıbelerde onun nuriçinde görünüp müşkülleri hallettiğine inanılır. HacıBektaş-ı Veli hakkında anlatılan menkıbelerde de ışıklailgili motifler yer almaktadır.Elinde ve alnında yeşil nurlubir ışık, onun ermişliğinin delili olarak kabul edilir.

Işık mitolojik metinlerden masallara, hikayelerdenmenkıbelere ve halk inanışlarına kadar tasınmıştır.İyi ilekotu, varlık ile yokluk, bereket ile yokluk, gece ile gündüz,aydınlık ile karanlık arasındaki farkı ışık oluşturmuştur.Işık mitlerden bu yana Türklerin hem dini hem deTürklerin yaşayışlarını anlatan birçok esere kaynaklık edentemel ögelerden biri olmuştur.

ARAŞTIRMA

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa15

Page 18: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

16 CEMRE

ARAŞTIRMA

ANTALYADA YAPILANIŞIK GÖSTERİLERİFALEZLERİN AYDINLATILMASIAntalya’da Düden Çayı’nın denize döküldüğü alandaki 4 ayrı noktaya her biri 105 ampul taşıyan 16 LED projektörkonulmuştur. Falezlerin aydınlatılması için doğal dokuya zarar vermeyen zaman ayarlı ve bilgisayar kontrollüprojektörler seçilmiştir. Oluşan renk geçişleri izleyenlere görsel bir şölen sunmaktadır. Eşsiz manzarası ve LEDaydınlatma ile her gün binlerce kişiyi kendine çeken Düden Şelalesi uçakların iniş rotasında olması nedeniyle kentehava yoluyla gelen turistler için de güzel bir görünüm oluşturmaktadır.

Hazırlayan : Ahsen ASİLKANFL-11/A

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa16

Page 19: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

17CEMRE

ARAŞTIRMA

ANTALYA KONYAALTI İLÇESİNDEN DENİZEDÖKÜLEN BOĞAZÇAYI’NIN ÜZERİNDE YER ALANKÖPRÜNÜN AYDINLATILMASI

Köprünün aydınlatılması gece ışık ve su şölenine

dönüştürülmesi projesidir. Proje kapsamında çevre

düzenlemesi de yer almaktadır. Proje Antalya’ya 40 km

daha sahil kazandıracak bir projedir.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel,

"Çevresiyle birlikte Boğazçay Projesini tamamlayıp

bitirdiğimizde göreceksiniz ki Antalya'ya yakışan bir proje

olacak." diye konuşmuştur.

CUMHURİYET MEYDANINDA IŞIK GÖSTERİLERİ

Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen

Cumhuriyet Meydanı’ndaki ışıklı gösteri havuzu büyük ilgi

görüyor. Her akşam yüzlerce fiskiyeden yükselen sular,

müzik ve rengarenk ışıklar eşliğinde şov yapılıyor.

Antalyalılar suyun müzik ve ışıkla birleşmesinin ruhsal

olarak kendilerini dinlendirdiğini söyleyerek, her akşam

Cumhuriyet Meydanı’ndaki bu gösteriyi izlemeye

geliyorlar.

Gösteri havuzunda, 13 eser sunuluyor. Bunlar Fazıl

Say'ın Nazım Hikmet Oratoryosu'ndaki Kuvayı Milliye

Şehitleri şiiri, Hababam Sınıfı, Kalinka ve 10. Yıl Marşı’dır.

Bunun yanında Atatürk’ün fotoğraflarına da yer

verilmektedir.

Gösteriler, hafta içi saat 21.00'de, hafta sonu ise saat

19.00 ve 21.00'de sunulmaktadır.

Su, müzik ve görüntüden oluşan gösteri için 35 sabit,

39 frekans kontrollü su pompası kullanılmıştır. Projeksiyon

sisteminin su perdesine yansıttığı görüntülere, güçlü ses

düzeni de eşlik etmektedir.

KALEİÇİ SUR AYDINLATMASI

Kaleiçi’nde ki ilk surlar, Bergama Krallığı zamanında

yaptırılmıştır. Surlar son olarak da, 1817’de II. Mahmut

tarafından onarılmıştır.

1910’lu yıllarda surlar önemini kaybetmeye başlamış

ve Kaleiçi’nin rüzgar almadığından yakınan halkın isteği

üzerine 1935’te belediye tarafından yıkılmıştır. Böylece,

Antalya Kalesi ortadan kalkmış, sadece birkaç kule,

Hadrianus Kapısı, bir Roma ailesine ait mezar anıtı ve

deniz feneri olarak da kullanılan Hıdırlık Kulesi günümüze

kadar gelebilmiştir.

Kaleiçi 1973-1980 arasında Turizm Bakanlığı’nca

“Turizm Alanı” ilan edilince tekrar önem kazanmış ve yat

limanı çevresindeki surlar onarılarak aydınlatma

çalışmaları yapılmıştır.

Sur aydınlatmalarında hem enerji tasarrufu hem temiz

enerji hem de uzun ömür hedeflendiği için LED teknolojisi

kullanılmıştır.

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa17

Page 20: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

CEMRE

IIŞŞIIKK ŞŞOOVVLLAARRII

ÖÖZZEELL EEFFEEKKTTLLEERR

SSAAĞĞLLIIKKLazer teknolojisinin sağlık sektöründeki önemi

büyüktür. Bölgesel zayıflama,lazer ,epilasyon gibi plastikcerrah olarak tabir edilen grubun yanısıra kanserintedavisinde de lazer kullanılır. Ayrıca göz hastalıklarıiçinde kullanılır.

LAZER TEKNOLOJİSİNİNKULLANILDIĞI ALANLAR

Hazırlayan : Ayça CERTELFL-11/A

18

ARAŞTIRMA

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa18

Page 21: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

Lazer teknolojisinin bir diğer kullanım alanı takıyapımıdır. Değerli taşlar lazer ışınlarıyla kesilir.Kuyumculuk sektöründe önemli bir yere sahiptir.

BBAARRKKOODDSüper marketlerde aldıklarımızın hesap makinesi ile

hesaplandığını bir düşünün? Ne çileli olurdu. Neyse kiyıllardır alışveriş sektöründe lazer ışınlı barkodlarkullanılıyor.

LLEEKKEE SSİİLLMMEELazer ışınlarının bir diğer önemli kullanım alanları da

lekelerdir.

ÖÖLLÇÇÜÜMMBazen yol kenarlarında gördüğümüz mimarların

mühendislerin garip aletlerle ne yaptıklarını anlamayaçalışırız. Lazer teknolojisi ile ölçüm yapmaktadırlar.

YYAAZZIICCIISon yıllarda yaygınlaşmaya devam eden teknolojik

gelişmelerden biride lazer yazıcılardır. İlerleyen yıllardada kartuş derdi bitecek.

HHEEDDEEFF BBUULLMMAAGelişmiş ülkelerin ordularında

istenilen hedefi bulmaya yönelik lazerliteknolojiler vardır. Hava şartları veyacoğrafi konum fark etmeksizin lazerışınları ile istenilen koordinatlartaranabilir.

19CEMRE

ARAŞTIRMA

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa19

Page 22: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

Emin olun tek bir cevap alamazsınız. Hayatımızın heryerindedir de çok da basit değildir.

Işık kaynaktan çıkarak cisimlere çarpar kırınıma uğrarve bunun sonucunda cisimler belirli renklerde görülür. Ensığ anlatımı budur aslında... Ancak ışığın yapısıincelendiğinde işler biraz daha farklı bir boyut kazanır.

Işıkla ilgili ilk çalışmaları yapanlardan biri islamaleminin yetiştirdiği fen alimlerinde İbn-i Heysem (965-1051)'dir. Birçok bilim adamına göre İbn-i Heysemgeometrik optiğin kurucusudur ve ışığın yansıma vekırılma kurallarının ilk defa onun tarafından bulunduğukabul edilir.

Isaac Newton (1642-1727) beyaz güneş ışığınınkırmızıdan mora kadar tam bir renkler grubundan ibaretolduğunu göstermiştir. Newton'a göre ışık saydamortamlarda kısmen geçip, kısmen de kırılmaya uğramıştır.

Ayrıca ışık taneciklerinin zamanla değişen bir özellikteolduğunu öne sürüp, kendi adı verilen girişim halkalarınıilk defa bulmuştur. Newton yaptığı bu çalışmaların dalgateorisi üzerindeki önemini fark edememiştir.

Newton'la aynı dönemlerde yaşayan ChristianHuygens (1629-1695) Newton'un fark edemediği dalgateorisini açıklamak üzere önemli çalışmalardabulunmuştur. Bu çalışmaları yaparken ışığın, yoğunortamdaki hızının havadakine göre daha az olduğunukabul etmiştir. Bu kabul sonucunda Huygens prensibiolarak da bilinen ışığın yansımasını, kırılmasını ve tamyansımasını açıklamıştır.

Işık üzerine yapılan araştırmalar günümüzde fiziğin altdallarından olan optik ilminin gelişimine neden olmuştur.Optik dalının gelişimi 19. yüzyılda (1801 yılında) ThomasYougn'ın aynı bir yüzeye düşürülen ışık ışınlarınınbirbirlerini yok edebilip, karanlık bölgeler meydanagetirebileceğini göstermesi ile başlamıştır. Bu deneyinsonuçları dalga teorisini desteklemesi ile de büyük önemkazanmıştır. Young, ışık dalgalarının titreşimlerininbirbirine ve hareket doğrultusuna dik olduğunu önesürmüştür. Bu şekilde ışığın polarizasyonunu açıklamayaçalışmıştır. Augustin Fresnel'in de çalışmalarıyla dalgateorisi daha çok rağbet görmüştür. Kendisi ayrıca ışıkhızının yoğun ortamlarda daha düşük olduğunu deneyselolarak göstermiştir.

Işığın üzerine yapılan çalışmalar sadece optik alanındadeğil elektrik ve manyetizma alanında da büyükgelişmelere sebep olmuştur. 1864'te bir İngiliz fizikçisiolan James Clerk Maxwell ve yaklaşık yirmi yıl sonraHeinrich Hertz bu alanda önemli çalışmalardabulunmuşlardır.

Hazırlayan : H.Meltem CEYLANFİZİK ÖĞRETMENİ

BİR 'IŞIK' VAR İÇİMİZDEGÖRÜNENDEN ÖTE..."Işık" nedir diye sorulduğu zaman alınan cevaplar kişiye göre farklılık gösterir. Hatta busoru belirli bir yaş gurubunun altına yöneltildiğinde cevap bile alınmadığı durumlar olur.Yine de işaret eder. Bilir de hiç oturup düşünmemiştir; ne bu aydınlık diye... Bir ressamasorarsanız renktir ışık; ziraat mühendisine sorarsanız bitkidir, topraktır; bir madenciyesorarsanız ekmektir ; bir çocuğa sorarsanız oyundur; bir yönetmene sorarsanız lm... Pekibir zikçiye sorarsanız...

CEMRE

ARAŞTIRMA

20

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa20

Page 23: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

21CEMRE

1887'de yapılan hassas deneyler sonucundaışığın her yöndeki hızının aynı olduğu gösterilmiştir. Buelde edilen sonuç Albert Einstein'in "İzâfiyet Teorisi"(Rölativite Teorisi)nin doğmasına sebep olmuştur. Buteoriye göre önceden sadece dalga olarak bilinen ışığınsadece dalga değil aynı zamanda bir tanecik olduğuispatlanmıştır. Bu teorinin ispatında önemli roloynayanlardan biri De Broglie'dir. De Broglie, Planck veEinstein'a ait enerji eşitliklerini birleştirerek yapmış olduğuçalışmalar sonucunda 1929 yılında Nobel Fizik Ödülü'nüalmıştır.

Işık da diğer elektromanyetik ışınımlar (EMI) gibi fotonadı verilen "paketlerden" oluşur. Fotonlar dalgaların veparçacıkların özelliklerini gösterir. Işığın tanecik ve dalgaözelliğine sahip olması özellikleri incelendiğinde şusonuçlar ortaya çıkmıştır:

• Işığın birbiri içinden geçmesi, yayılması, yansıması,kırılması, aydınlanması, soğrulması, gölge ve yarı gölgeolayları her iki model tarafından da açıklanmıştır.• Kırılmada ışığın hızının değişmesi olayını tanecik modeliaçıklayamamış, dalga modeli açıklamıştır.• Saydam yüzeye düşen ışığın hem kırılma, hem deyansıma yapısını tanecik modeli açıklayamamış, dalgamodeli açıklamıştır.• Prizmada ışığın renklere ayrılmasını tanecik modeliaçıklayamamış, dalga modeli açıklamıştır.• Işığın polarizasyonunu tanecik modeli açıklayamamış,dalga modeli açıklamıştır.

• Compton vefotoelektrik olaylarınıtanecik modeli açıklamışdalga modeliaçıklayamamıştır.• Işıktaki girişim vekırınım olaylarını tanecikmodeli açıklayamamış,dalga modeli açıklamıştır.

Işık hızı nedir?20. yüz yılın

başlarında yapılandeneyler sonucundaışığın hızının boşluktasabit olduğu kanaatinavarılmıştır. Simgesi,Latince celeritas (hız)ismine itafen "c'' olan buhız, kabaca saniyede300.000 km olarak kabul

edilmiştir. Ancak bir çok bilim adamı ışık hızının sabitolmadığı üzerinde durmuşlardır. Bunun nedeni, üzerindeyaşadığımız Dünya'nın, hem kendi çevresinde, hem deGüneş çevresinde dönmesi; dolayısıyla sürekli harekethalinde olmasıydı. Bu nedenle ışığın, bazı yönlerde farklıhızla yayılması beklenmekteydi. Bu durum başta Einsteinolmak üzere birçok bilim adamının gündeminde yeralmıştır.

Sonuç olarak varılan düşünce şu idi: "Dünyanın hızıışık hızının yanında oldukça düşük bir hızdır; ancak Dünyane kadar yavaş olursa olsun, aynı yönde ilerleyen ışığın,biraz daha yavaş yayıldığını görmemiz gerekirdi. " Budurumu açıklamak için yapılan deneyler arasında enbilineni Michelson-Morley deneyi olmuştur. Bu denliküçük hız değişimlerini ölçebilecek hassaslıkta olmasınakarşın, bu deneyde en küçük bir fark bile ölçülememiştir.Bir anlamda, bütün deneyler Dünya’nın hareketetmediğini, yerinde durduğunu söylemiştir. Bu sonuç yaniDünya’nın duruyormuş gibi görünmesi, bilim insanlarınapek yabancı değil.

Birkaç yüzyıl önce Galileo'nun iddasına göreDünya'nın hareketinin, bizim yaşamımız üzerine nedenetkisi olmadığını açıklanmıştır. Yani; örneğin yere göre0,9c hızıyla (yani ışık hızının %90’ı) hareket eden bir araçdüşünelim. Bu araca hareket doğrultusuyla aynı yöndeolan, yine yere göre c hızıyla ilerleyen bir ışık ışınıgönderelim. Bu durumda ışının, araca göre 0,1c hızıylailerlemesi beklenir. Buna karşın, yapılan bütün deneylerbeklentimizin yanlış olduğunu, ışığın hızının yere göre de,araca göre de aynı, c değerine sahip olduğunugöstermektedir. Yani ışığın peşinden ne kadar hızlıgidersek gidelim o hala aynı hızla bizden uzaklaşıyorolacaktır. Bu sonuç oldukça gariptir. Dolayısıyla bütüncisimler, ışıktan yavaş hareket etmektedir. Cisimlerin ışıkhızında veya daha hızlı gitme olasılıkları yoktur. Işığın buözellikleri ve ışık hızının bu durumu kuantum fiziğinin detemelini oluşturmuştur.

ARAŞTIRMA

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa21

Page 24: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

Uzak IşıklarBir ışık yanıyor ortasında zamanın

Rembrand'dan kalma bir eski resim bu deniz Şimdi bütün güzellikler köhne ve yalan sensiz

Çaresiz otlar gibi üzerinde dünyanın İşte en uzak olduğumuz yerlerde seninleyiz

Rembrand'dan kalma bir eski resim bu deniz

Bir gül büyür ufukta tek başına, mağrur Yanar uzakta, yanar gözlerin ışıklar misali

Başlar ayrılık gecelerinin en güzel hali Ki hala kıyılarımıza çarpar durur

Aydınlığında yıkanmış dalgalar besbelli Yanar uzakta, yanar gözlerin ışıklar misali

Aydınlanır karanlık mağaralar ansızın Bir şafak söker güzelliğinden gece yarısı

Sarar benliğimizi birden o kalp ağrısı Duygulu ellerin süsler rüyalarını aşkın

Ellerin ki dudaklarımın bitmeyen şarkısı Bir şafak söker güzelliğinden gece yarısı

Denizler düşünürüm, gemiler düşünürüm seninle Durmadan çarpar bordamıza dalgalar

Küpeştemizde soluk bir fener yanar Işırken karşı sahiller gözlerinde

Gideriz çirkinliklerin bittiği yere kadar Durmadan çarpar bordamıza dalgalar

Durur zaman bir taş düşmüşçesine denize Karışır yosun kokularına bir gül kokusu

Kulaklarımızda denizin dinmeyen uğultusu Yaşadığımız biraz benzer öldüğümüze

Ve akışında güzelliğin hiç ölmemek korkusu Karışır yosun kokularına bir gül kokusu

Sen uzaklarda yanıp sönen o ışık Sen gül benzemeyen başka güllere

Orada ne keder, ne gece, ne karanlık İnsan bu dünyada seni sevmesin bir kere

Sen gül benzemeyen başka güllere

Sen kurtarıcı, sen gemilere yol gösteren Sen ey uzak ışık aydınlatan geceleri

Ey gül, ey şafaktan güzel akşam üzeri Sen her yerimize ayrı bir haz veren

Eşsiz güzellik sen, ay ışığı, deniz feneri Sen ey uzak ışık aydınlatan geceleri

Ümit Yasar Oğuzcan

22 CEMRE

Ya Râb belayı aşk ile kıl aşina beniBir dem belâ-yı aşktan etme cüdâ beniAz eyleme inâyetini ehli derddenYani ki çok belâlara kıl mübtelâ beniOldukça ben götürme belâdan iradetimBen isterim belâyı çü ister belâ beniGittikçe hüsnün eyle ziyâde nigarımınGeldikçe derdine beter et müptelâ beniÖyle zaîf kıl tenimi rkatinde kimVaslına mümkün ola getürmek saba beniNahvet kılıp nasib fûzûlî gibi banaYa râb mukayyed eyleme mutlak bana beni...

Ya râb bela-yı aşk ile kıl aşina beniBir dem belâ-yı aşktan etme cüdâ beni

Ya rab, beni aşk belasıyla tanıştır, Bir an olsun bile beni aşk belasından ayrıdüşürme.

Bu beyitte mutasavvıf bir şair olan Fuzuli'nin aşkbelasından kastı Allah aşkından başkası değildir.Tasavvufa göre bir tek gerçek aşk vardır: Allahaşkı. Bu aşk-ı hakiki, aşk-ı ilahidir, oysa insanaduyulan aşk beşeri aşktır ve gerçek değildir.İnsan dünyaya aşk-ı ilahiyi aramaya gelmiştir vehayatın mutlak gayesi de budur. işte bu beyittede fuzuli Allah'a kendisini önce gerçek aşklatanıştırmasını, sonra da bir an olsun bu aşktankendisini ayırmamasını ister.

Bu beyitte geçen bela kelimesi aynı zamandaarapçada gam, keder manasına gelmektedir. Buaçıdan beyite baktığımız zaman aynı zamandaaşkın belasının yanında aşkın getirdiği gam vekederden de bahsetmek mümkündür.

Az eyleme inâyetini ehli derddenYani ki çok belâlara kıl mübtelâ beni

Dert ehlinden iyiliğini eksik etme, yani beni çokfazla belaya mübtela et.

Burada fuzuli dert ehli olduğundan bahseder,ancak bu dertlerden şikayetçi de değildir. Aksinememnuniyet duyar ve bu dertlerin devamınıdiler.

Oldukça ben götürme belâdan iradetimBen isterim belâyı çü ister belâ beni

Ben yaşadıkça beni beladan ayırma, dileğimbudur. Ben belayı, onun beni istediği için isterim.

Burada fuzuli, belayı çektiğinden bahseder. Yinebelayı iki anlamıyla ele almak doğru olacaktır.

Yani gam şairi, şair de gamı sever. Ama bubeyitte yine şikayet etmez, hatta Allah'tanbunun devamını diler.

Gittikçe hüsnün eyle ziyade nigarımınGeldikçe derdine beter et müptelâ beni

Sevgilimin güzelliğini gittikçe daha çok arttır. O'nun derdine düştükçe beni de daha beter et.

Bu beyitte de sevgilinin güzelliği arttıkça fuzuliaşk belasına daha çok müptela ister, zira onuyaşatan artık aşktan başka bir şey değildir. O sevgilisini sevdiği için, sevgilisinin güzelliği degünden güne artar. Yani sevgiliyi güzel yapanFuzuli' nin ona duyduğu büyük aşktır.

Öyle zaîf kıl tenimi rkatinde kimVaslına mümkün ola getürmek saba beni

Yokluğunda bedenimi öyle haf yap ki, Sabah rüzgarı bile beni ona kavuşturmayayetsin.

Fuzuli bu beyitte sevgili olmadan zaten yokolacağını, eriyip gideceğini kasteder. Tasavvuaçıdan baktığımızda bunu "bir lokma, bir hırka"felsefesiyle açıklamamız mümkün olacaktır.Zira, yaşamak için gereken şeylerin dışındakihiçbir şey insana gerekli değildir, insan Allah'akavuşacağı gün için yaşar, bu vuslata erişinceyekadar da imtihan alemi olan dünyada dünyevizevklerinden arınıp kavuşma gününü bekler.

İkinci dizede şair saba rüzgarına atıftabulunmaktadır. Nesim olarak da bilinen burüzgar sevgili ile aşık arasında haberciolmasından dolayı divan şiirlerinde sıkça geçer.Kah sevgilinin saçlarının güzel kokusunu aşığaulaştırır, kah aşıktan sevgiliye bir mesaj iletir.

Nahvet kılıp nasib fûzûlî gibi banaYa râb mukayyed eyleme mutlak bana beni

Ya rab, bana fuzuli gibi kibir verme ve beni aslakendimle bırakma.

Son beyitte fuzuli tecrit sanatı ile kendisinedışardan bakar ve Allah'tan kendisine "fuzuligibi" gurur, kibir vermemesini diler. Ayrıcakensini yalnız(Rabsiz) bırakmaması isterAllah'tan. Çünkü dünyanın onun için amacıAllah'a ulaşmaktır. Bu amaçtan ayrı düşersehiçbir şeyin kıymeti yoktur.

Leyla –ü mecnun mesnevisi

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa22

Page 25: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

CEMRE

HABER

23

Kalkınma BakanıCevdet YILMAZ,Antalya Valisi

Muammer TÜRKER,Büyükşehir BelediyeBaşkan VekiliAbdurrahman YILMAZ,Antalya İl Milli EğitimMüdürü Osman NuriGÜLAY, Antalya İlEmniyet Müdürü CemilTONBUL, KepezKaymakamı SavaşTUNCER, Kepez ilçeMilli Eğitim MüdürüHidayet VURAL,Muratpaşa ilçe MilliEğitim MüdürüMehmet KARABACAK,

Konyaaltı İlçe Milli Eğitim Müdürü Erdem KAYA, Kepez Belediye Başkanı Hakan TÜTÜNCÜ, Aksu Belediye Başkanı HalilŞAHİN, Ak Parti İl Başkanı Mustafa KÖSE, Eski Milletvekillerimiz Adil AYDIN ve Burhan KILIÇ açılışımızı onurlandıran,siyasi, idari ve mülki erkan’ dı.2014-2015 Eğitim-Öğretim yılına yeni binasında başlayan Envar Eğitim kurumları resmiaçılış töreniyle eğitime verdiği önem ve öğrencilerine verdiği değerlerle anıldı.

Envar Anadolu-Fen Lisesi2014-2015 Eğitim-Öğretim Yılına

Yeni Binasında Başladı.

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:34 AM Sayfa23

Page 26: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

Koç, Sabancı, Yeditepe,Bahçeşehir, Bilgi,Boğaziçi, İTÜ gibi İstanbulun gözde

Üniversitelerini ziyaret eden Envar öğrencileriistanbulun tarihi mekanlarını da gezmeyi ihmaletmediler.Gezi de keyifli anlar geçirdiklerini dilegetiren öğrenciler İstanbulda onları karşılan kar

heyecanını yaşadıklarını belirttiler.

Ocak ayında düzenlenen üniversite gezisineEnvar öğrencilerinden büyük ilgi!

CEMRE

HABER

24

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:35 AM Sayfa24

Page 27: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

HEPİMİZİN HASRETİ

Gözlerindeki maviliğin huzuruydu uyandığımda hissettiğim. Aslında hiçbir zaman bu kadar derinden hissetmemiştim varlığını. Önceleri babamın anlattığı tarihi anıların

aziz kahramanıydın benim için. Babam Ata dedikçe sesinde duyduğum gururla hüznün birleştiği o hassas tını… Annemin kulağıma fısıldadığı ilk ninni, duyduğum en manidar ezgi gibi.

O gece yine senden bahsetmişti babam. Varlığının kudretinin vatanı birlik, milleti huzur saatleri içinde yaşattığını söyledi. Bu düşüncelerle kapatmıştım gözlerimi:

Sen karşımdaydın. Saçların huzursuz ve boğucu bir karanlıkta uçuşuyordu. O altın sarısı, buğday tarlalarının Anadolu sunu yansıtır gibi kokan saçların, maviliğini,

ne denizlerin ummanlığı ne gökyüzünün kasvetiyle tanımlayamadığım gözlerin aslındakonuşmadan ne kadar da çok şey anlatıyordu. Sen de düşünüyordun bizi, vatanını,

toprağını, emanet ettiğin genç nesillerin ışığını…

Sana baktıkça şimdi daha iyi anladım vatanın bölünmezliğindeki gücünü, en başta bana emanet ettiğin gençliğe hitabeyi; İlk dizeyi usulca önce ‘’ Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.

Gururla doldu gözlerim karşında. Hangi liderin daha önce görmediği, bilmediği ama emin bir şekilde onlara umutla baktığı, güvendiği, kurduğu Cumhuriyeti nasıl da

emanet etmişti. Gözlerim maviliğini gördükçe anımsadığım denizler gibi dolu dolu olmuştu. Hiç dokunmadığın hiç görmediğin birini anlatılanlarla sevmek duygusu eksikliğini

seni görünce tamamlamıştım. Gözlerimi gözlerine yönelttim sonra. Bilirdim senin çocukları sevişini, kızdığında, vatanın derde düştüğünde çattığın kaşlarından

öperek koştum sana tüm korkularla. Atam dedim önce, emanet ettiğin bu vatan daima payidar kalacaktır. Türk milleti senin önderliğinde hiçbir zaman dağılmayacaktır.

“Aferin çocuk” dedi bana sonra. Usulca gülümsedi…

Uyandığımda kan ter içinde kalmıştım. Ağacın toprağa, toprağın suya hasreti gibi ben de seni ne çok özlemiştim.

Mustafa Kemal bir çocuğun hayalleri, bir gencin arkadaşı, yoldaşı, kahramanıdır. Mustafa Kemal her Türkün kalbinin attığı yerde bir hasrettir. Mustafa Kemal kelimelerin

kifayetsiz kalışı ve tüm anlatımların bitmemiş cümlesidir. Bu yüzden hiçbir zaman Mustafa Kemaller ölmez Mustafa Kemaller tükenmez.

10 Kasım Atatürk’ün Ölüm Yıldönümü anısına İl Milli Eğitim tarafından Liselerarası düzenlenenKompozisyon Yarışması’nda Fen Lisesi 11. Sınıföğrencilerimizden Ahsen Asilkan “Hepimizin Hasreti” adlıKompozisyonuyla Atatürk’e duyduğu hayranlık ve sevgiyidile getirerek İl Birincisi olmuştur.

ENVAR 10 KASIMDA YİNE BİRİNCİ

CEMRE

HABER

25

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:35 AM Sayfa25

Page 28: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

CEMRE

HABER

26

İzmir gezisiyle bir çok Üniversiteyi tanıma fırsatı bulan üniversite adayı öğrencilerimizböylelikle hedeflerine bir adım daha yaklaştılar. Şifa, Yaşar, Ege, Dokuz Eylül,

İzmir, İzmir Ekonomi Üniversiteleri’ni tanıma fırsatı bulan öğrencilerimiz bir çok fakülteyi ziyaret ederek hayalindeki mesleklerle ilgili

bilgi edinme fırsatı buldular.

12. Sınıara YönelikDüzenlenen ÜniversiteGezisinde Öğrencilerin Yeni Durağı İzmir’di!

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:35 AM Sayfa26

Page 29: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

27CEMRE

HABER

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:35 AM Sayfa27

Page 30: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

28 CEMRE

HABER

2013-2014 Eğitim-Öğretim sürecinde yönetici, öğrenci, veli ve öğretmen iş birliği içerisinde düzenlenen Değerler Eğitimi Programları Antalya Valiliği

tarafından ödüllendirildi. Sene boyunca farklı farklı değerleri kazanım haline getirmek için emek sarf eden Envar Lisesi yönetim, öğrenci ,

öğretmen ve velileri Teşekkür Belgesi’yle onurlandırıldılar.

Envar Lisesi’ne Teşekkür Belgesi

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:35 AM Sayfa28

Page 31: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

CEMRE

HABER

29

Aynı akşam saat 19:00 da Envar EğitimKurumları İlkokul, Ortaokul ve Liseöğretmenlerine,okul konferans salonunda

,aynı konuda seminer veren Turan ,konuşmasındaeğitimcilere mesaj olarak ;“iyi ödev insanıyetiştirmek.. Dünyanın en zor ve onurlu işi insanolmak; insanı erdemli, onurlu, bilge ve yetkinkılmaktır” Bunun için siz eğitimcilere büyük görevlerdüşmektedir ,dedi

Envar Eğitim Kurumları Kepez Belediyesi İşbirliği ileAntalya İl Milli EğitimMüdürlüğü’nce, Kepez Erdem Bayazıt KültürMerkezi’nde düzenlenen, Eskişehir-OsmangaziÜniversitesi Eğitim FakültesiDekanı Prof. Dr. SelahattinTuran’ın konuşmacı olarakkatıldığı, “21. Yüzyıl İçin Eğitim ve Okulu YenidenYapılandırmak; Sorunlar veArayışlar“ konulu eğitimsemineri, Muratpaşa, Kepez, Aksu,Döşemealtı, Konyaaltı okul-kurummüdür ve müdür yardımcılarınınkatılımıyla gerçekleşti.

Prof. Dr. Selahattin Turan Envar’da

Konferansın açılış konuşmasını yapan,İl Milli Eğitim Müdürü Osman NuriGülay, konferansın düzenlemesindekatkı sağlayan ve yer tahsis edenKepez Belediyesine ve Envar EğitimKurumlarına teşekkür etti.

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:35 AM Sayfa29

Page 32: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

2014�2015 Okullar Arası Satranç Turnuvası’nda MMeehhmmeett KKöössee ErkeklerdeAntalya birincisi olup altın madalya, Edanur Kavas kızlarda Antalya 3. olarak bronz madalya kazanmıştır. Ayrıca Kızlar Takım halinde Antalya 2.si olurken

Erkeklerimizde takım halinde Antalya 4.sü olmuştur. Öğrencilerimizi tebrik eder başarılarının devamını dileriz.

2014-2015Okullar Arası

SatrançTurnuvası

CEMRE

HABER

30

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:35 AM Sayfa30

Page 33: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

CEMRE

Envar Eğitim Kurumları, her yıl olduğu gibi bu yıl da gelenekselhale getirdiği ‘24 Kasım Öğretmenler Günü’ kahvaltısında,öğretmenleriyle birlikte dayanışmanın ve vefanın güzel örneğinisergiledi. Öğretmenler Günü kahvaltısına, Yönetim Kurulu BaşkanıHidayet Atay, Kurucu Temsilcisi Dr. Mehmet Karakayalı, Yönetim KuruluÜyeleri Rıza Çelik, Halit Kök, Muammer Avcı ile Genel Müdür KadirSözen, Liseler Müdürü Mehmet Ali Sarıca, Ortaokul Müdürü YükselArslan, diğer yöneticiler ve öğretmenler katıldı.

ENVAR BÜYÜYORÖğretmenler onuruna verilen kahvaltıda bir konuşma yapan EnvarEğitim Kurumları Genel Müdürü Kadir Sözen, ülkenin geleceği içinöğretmenlere güvenin tam olması gerektiğini belirterek, “Her yıl 24Kasım günü okullarımızda, gazetelerde, televizyonlarda öğretmenlikmesleğinin önemi ve kutsallığı üzerinde durulur. Öğretmenlik mesleğitüm yönleri ile tanıtılır. Emekli öğretmenlere plaket verilerekhatırlanır. Ancak, Öğretmenler Günü’nde öğretmenimize duyduğumuzsevgiyi ve saygıyı anlatabilmek için bir buket çiçekle öğretmeninizinyanına gidip ellerinden öperek gönlünü almak ve hatırlamak belki deen büyük davranışımız olacaktır” dedi.

Envar Eğitim Kurumları’nın, Antalya eğitim dünyasında giderekbüyüyen ve parlayan bir yıldız olduğunu ifade eden Envar Eğitim

Kurumları Genel Müdürü Kadir Sözen, şunları söyledi: “Bölgemizdeciddi bir faaliyet yürüten okulumuz, hak ettiği düzeye doğru hızlayükselmektedir.

Bu ivmeyi, kadromuzda bulunan çok değerli öğretmenlerimiz ilebizi bu noktaya taşıyan kuruluş felsefesidir. Eğitimcilerimizeolabildiğince fazla değer vermeye çalışıyoruz. Çünkü toplumlarıngelişip modern bir hal almasında en büyük paya sahip olanöğretmenler, eğitim dünyasının vazgeçilmez neferleridir. Onlarınyetiştireceği nesiller, hiç şüphesiz ki ülkemizin geleceğini şekillendirenkişiler olarak karşımıza çıkacaktır. İşte bu yüzden kutsal bir görevesahip olan öğretmenlerimiz, bizler içinde son derece önemli ve değerliinsanlardır. Her türlü fedakarlıktan kaçınmadan özveriyle çalışanöğretmenlerimize ne kadar teşekkür etsek yine de azdır. Diyereksözlerine son verdi.

Envar Eğitim Kurumları24 Kasım “ÖğretmenlerGünü”nü MuhteşemBir Kahvaltı ile Kutladı.

HABER

31

24 Kasım ‘Öğretmenler Günü’ nedeniyleöğretmenlerini unutmayan Özel Antalya Envar EğitimKurumları yönetimi, bünyesinde bulundurduğu seçkineğitimci kadrosuyla kahvaltıda bir araya geldi.

HABE

R

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:36 AM Sayfa31

Page 34: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi

Kepez BelediyesiBaşkanlığı,

Kepez İlçe Milli EğitimMüdürlüğü ve Özel

Antalya Envar EğitimKurumları İşbirliği

içerisinde gerçekleştirilen“Neden İngilizce

öğretemiyoruz? veöğrenemiyoruz?”

konulu seminer programıErdem Beyazıt Kültür

Merkezinde Prof. Dr. M.Zülküf Altan’ın

katılımıylagerçekleştirildi.

Kepez Bölgesindeki tüm okulların İngilizceöğretmenlerinin ve çok sayıda idarecininkatıldığı seminer programındaki amaç

Formal Eğitim de neden ingizce öğrenemediğimizve öğretemediğimiz sorularına cevap bulmak ve

farkındalık oluşturmaktı. Prof.Dr.Mustafa ZülküfAltan’ın 2 saat süren sunumundan sonrakatılımcıların soruları ve sunum sonundakisohbetlerle keyii anlar yaşandı.

CEMRE32

HABER

Erdem Beyazıt Kültür Merkezi’ndeSeminer

CEMRE ISIK SAYI2 32SYF:Layout 1 2/20/15 1:36 AM Sayfa32

Page 35: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi
Page 36: Değerliokurlar; · 2018-03-19 · CEMRE Değerliokurlar; Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2015 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojiler Yılıilan etmesi