ÜNİVERSİTE GAZETESİYAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ RESMİ GAZETESİDİR

27 ARALIKCUMA 2019

SAYI 225

gazete.neu.edu.tr

Emekli NASA astronotu ve uzaya gönderilen ilk anne ünvanını taşıyan Dr. Anna Fisher, Yakın Doğu Üniversitesi Büyük Kütüphane’de lise öğrencilerine sunum yaptı.

Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Diyetisyeni Banu Özbingül Arslansoyu,vücudun olmazsa olmazı A vitamininin sağlığımıza olan faydalarını kaleme aldı.

Kıbrıslı Türk resim-seramik sanatçılarından Türksal İnce ile Taylan Oğuzkan’ın Kıbrıs Modern Sanat Müzesi için özgün teknik ve yaratıcılıklarıyla hazırladıkları ve toplam 34 eserden oluşan iki ayrı kişisel sergi, Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy tarafından açıldı.12 92

AKADEMİK KÜLTÜR SANAT YAŞAM SAĞLIK

Dr. Anna Fisher Liseli Öğrencilerle Biraraya Geldi

Vücudun Olmazsa Olmazı A Vitamini

Kıbrıslı Türk Sanatçıların Kişisel Resim Sergileri Açıldı

satır başlıkları

ÖZBEKİSTANLI SANATÇILARIN SERGİSİ AÇILDI

ECZACILIK FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYELERİ ÖDÜLE LAYIK GÖRÜLDÜ

BİLİMİN FARKLI YÜZÜYLE TANIŞMAYA DEVAM EDİYORLAR

AYRINTILAR

Özbekistanlı sanatçılar Sardor Allbergenov, Erkin Bozorov, İlhomjon Otanoyev, Urinboy Khamdamov, Alisher Khamdamow ile Umarbek Rajaboy tarafından Kıbrıs Modern Sanat Müzesi için özel olarak hazırladıkları ve toplamda 120 eserden oluşan altı kişisel resim sergisi Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu tarafından açıldı.

2010 yılından beri Eczacı Dergisi tarafından İlaç ve Eczacılık sektörünün başarılı kişi, kurum ve kuruluşlarını ön plana çıkarmak amacıyla Eczacılık mesleğine hizmet edenlere verilen 10. Altın Havan Ödülleri’nde Yakın Doğu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Hüsnü Can Başer ile Prof. Dr. Nurettin Abacıoğlu ödüle layık görüldü.

Özay Günsel Çocuk Üniversitesi Kış Programı öğrencileri eğitimlerin sekizinci haftasında Yakın Doğu Üniversitesi akademisyenleri ve eğitimcileri tarafından ilgi alanlarında araştırma yapabilme becerilerini geliştirecek, yeteneklerini doğru yönlendirmelerini sağlayacak aktivitelerle hazırladıkları modülleri uyguladılar.

Açılışa, Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği temsilcisi, Yakın Doğu Üni-versitesi Rektörü Prof. Dr. Ümit Hassan, Özay Günsel Çocuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Filiz Meriçli, Gazi Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Yaşar Aydemir, Girne Kaymakamı, Başbakan Başdanışmanı Dr. Ahmet Savaşan, Kıbrıs Türk Milli Tarih Müzesi Yönetim Kurulu Kurucu Başkanı Prof.Dr. Ali Efdal Özkul, dekanlar, bölüm başkanları, öğretim elemanları, sanatçılar, şehit yakınları, davetliler ve öğrenciler katıldı.

“Kıbrıs Türklerinin Varlık Mücadelesinin Sanatsal İzleri” adlı sergi saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından “Gazi’nin Kıbrıslı Kahramanları” adlı belge-sel filmin gösterimi gerçekleştirildi. Daha sonra, Yakın Doğu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ümit Hassan, Gazi Üniversitesi Resim-İş Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Alev Çakmakoğlu Kuru, Gazi Üniversitesi Rektör vekili Prof. Dr. Yaşar Aydemir ile Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy birer konuşma yaptı.

Prof. Dr. Ümit Hassan; “Sanatçılarımız yarına iz bırakmışlardır”Yakın Doğu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ümit Hassan, Gazi Üniversitesi ile Yakın

Doğu Üniversitesi’nin bu birlikteliğinin iki eğitim ve kültür yolunun kesişmesini ve örtüşmesini iki önemli yola bağlayarak, birincisinin, Gazi Üniversitesi’nin, evlatlarını Kıbrıs Türklerinin bayrak mücadelesinde ebediyete teslim etmesi ile, kalite ve ce-sametle eğitim ve teknikte önde gelen bir büyük önder kurum olması, ikincisinin ise Kıbrıs Türkü’nün hemen bütün beşeri, kül-türel, manevi boyutlarını yarınlara taşımaya amade Yakın Doğu Üniversitesi’nin Güzel Sanatlar’a da bütün imkanlarını vakfederek bunu yeni boyutlara götürmesi ve Kurucu Rektör Dr. Suat Günsel’in bizzat tasarladığı ve projeksiyonlarının başında olduğu Kıbrıs Modern Sanat Müzesi’nin oluşumu olduğunun altını çizdi.

Prof. Dr. Yaşar Aydemir; “Bugün millet olarak dimdik ayaktaysak bu özgürlük yolunda vatan uğruna gösterilen gayretlerin fedakarlıkların sonucundadır.”Gazi Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Yaşar Aydemir de, “Vatan tutmak be-del ister. Bugün Kıbrıs’ta Yakın Doğu Üniversitesi’nin bu güzel salonunda bir toplantı gerçekleştiriyorsak, biz bunları bir hilal uğruna gözünü kırpmadan şehadete eren insanlara borçluyuz. Aynı ideal uğruna baş koyan bir milletin her türlü zorluğa nasıl göğüs gererek başarıya

ulaştığını Kıbrıs örneğinde, yakın tari-himizde 15 Temmuz’da, Afrin’de, bugün Barış Pınarı harekâtı kapsamında Tel- Abyad’da gördük. Bugün millet olarak dim-dik ayaktaysak, bu özgürlük yolunda vatan uğruna gösterilen gayretlerin fedakarlıkların sonucundadır. Bir büyük mirasın torunları olarak dün yaşadıklarımızı, bugün içinde bulunduğumuz durumları iyi analiz etmek, tarihten ders çıkartmak zorundayız. Bir anlık gafletimiz, rehavete kapılmamız bize hayli pahalıya mal olmuştur.

Bakan Taçoy; “Bizim bugünleri yaşayabilmemiz için onlar hiçbir şey düşünmeden hayatlarını harcadılar”Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy’da, belgesel filme atıfta bulunarak, “Tarihi iz bırakabilecek olan ve o duygulu günü ileriye taşıyacak olan çok güzel bir şey, çok güzel ifade edilmiş gerçek anlamıyla geleceğe iz bırakabilecek ve taşınabilecek bir belgesel” dedi.

Teşekkür Belgeleri Takdim Edildi, Sergi Kurdelesi KesildiKonuşmaların ardından Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy tarafından “Kıbrıs Türklerinin Varlık Mücadelesinin Sanatsal İzleri” konulu karma sergiye katkı koyan sanatçılara teşekkür belgeleri takdim edildi.

KÜLTÜR SANAT

KIBRIS TÜRKLERİNİN VARLIK MÜCADELESİNİN SANATSAL İZLERİYakın Doğu Üniversitesi ile Gazi Üniversitesi işbirliği içerisinde 21-25 Aralık Millî Mücadele

ve Şehitler Haftası nedeniyle düzenlenen “Kıbrıs Türklerinin Varlık Mücadelesinin Sanatsal İzleri” konulu karma sergi İrfan Günsel Kongre Merkezi’nde Ekonomi ve Enerji

Bakanı Hasan Taçoy tarafından açıldı.

7 - 8

Kültür Sanat2 Kültür Sanat 327 ARALIK 2019 27 ARALIK 2019

KIBRISLI TÜRK SANATÇILARIN KİŞİSEL RESİM SERGİLERİ AÇILDI Kıbrıslı Türk resim-seramik sanatçılarından Türksal İnce ile Taylan Oğuzkan’ın Kıbrıs Modern Sanat Müzesi için özgün teknik ve yaratıcılıklarıyla hazırladıkları ve toplam 34 eserden oluşan iki ayrı kişisel resim sergisi Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy tarafından açıldı.

anlamlandırın. Kötü eser yoktur ancak daha iyi yapılabilecek eserler vardır” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Türksal İnce; “Eserlerime ‘İzler’ adını koydum. İzler, 1974 öncesi ve sonrası.”Kıbrıslı Türk bir diğer sanatçı Türksal İnce de konuşmasının başında bugün büyük bir heyecanın içinde olduğunu ve sabaha karşı bir torunu olduğunu, yine aynı gün içinde kişisel sergisinin açılıyor olmasından çifte mutluluk ve heyecan yaşadığını belirtti.

Sanatçı İnce; “Eserlerime ‘İzler’ adını koydum. İzler, 1974 öncesi ve sonrası. Neden 1974? Çünkü 74’te tekrar dirilmeye çalışmak için öldüm ve tekrar dirilmeye çalışmak için büyük çaba sarf ettim. Bütün resimlerim ve hatta üniversiteden mezun olduğum belge dahi yandı. Kendimi ifade edecek, sanatçıyım inanın bana diyecek bir tek resmim dahi kalmamıştı. Sadece elimde parçalanmış vaziyette bir resim vardı onu muhafaza ettim.

‘Savaş ve Barış’, Savaş kısmı paramparça olmuş, Barış kısmının içerisinde bir iskelet vardı o da parçalanmış ama diğer parçaları kuşlar, çiçekler yani güzel şeylere hiçbir şey olmamıştı. Enteresan bir resimdi onu evde muhafaza ediyorum.

Resimlerime bakarken şunu göreceksiniz; ben de yaratmış olduğu izlere baktığınız zaman

buradaki eserler, buradaki haz-ine çok daha farklı bir şekilde canlanacak ve bu sizlerin bırakmış olduğu, sanatçıların bırakmış olduğu eserlerin paha biçilmez bir düşünce yapısıyla ve zenginliği ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sizler sayesinde, Yakın Doğu sayes-inde çok şey kazanacak. Yakın Doğu Üniversitesine ve sizlere teşekkür etmek istiyorum, bu güzel eseri bu dünyanın dev markası olabilecek eseri ortaya çıkarttığınız için ve size de ortak olduğunuz için yürekten teşekkürler ve ellerinize sağlık” ifadelerini kullandı.

“Sanatçıyı desteklemek toplumların geleceğine yatırım yapmaktır diyen Prof.Şanlıdağ, büyük liderler bu alanda özel çalışmalar ya-parak sanatçıları destekler. Güçlü sanat anlayışına ve uluslararası yarışabilecek güçlü sanatçılara sahip olan ülkeler, dünyada seslerini duyurabilme gücüne sahiptirler. Uluslararası düzeydeki bir sanatçının ve uluslararası sanatsal faaliyetler-in ne denli bir tanıtım gücüne sahip olduğu aşikardır” dedi.

Prof. Şanlıdağ; “Her iki sanatçı da ülkeleri adına çok büyük fedakarlıklar yaptılar ve büyük acılar çektiler”“Türksal İnce ile Taylan Oğuzkan Kıbrıslı 2 Türk resim ve seramik sanatçısı. Türksal İnce’nin 1974 Mutlu Barış Harekatı’nda tüm yapıtları bombardımanda yanarak yok oldu. Yeniden var olmak için çalıştı.

Taylan Oğuzkan, 1974 Mutlu Barış Harekatı’ndan sonra İngiltere’de yaşamını sürdürdü. Belirsizliklerden dolayı İstanbul Güzel Sanatlar Aka-demisi Resim Bölümü’nde mezuniyetini süresiz erteledi. 1982 yılında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nden yüksek lisansla mezun olduktan sonra Avustralya’ya yerleşti. 1994 yılında ise Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne kesin dönüş yaptı. Her ikisi de ülkeleri adına çok büyük fedakarlıklar yaptılar ve büyük acılar çek-tiler. Onlara minnetle

anlam çıkartmak ve o kişinin o resim fırçasının dokunuşlarıyla yaratırken hissettiklerini his-sedebilmek gerçekten çok farklı bir duygu. Hava ne kadar isterse gri olsun, isterse kapalı olsun, ne kadar isterse yağmurlu olsun, o küçücük bir dünyanın içerisinde, o küçücük tuvalin içerisinde verilen anlam ve önemin sıcaklığını hisset-mek çok farklı bir duygu” dedi.

Bakan Taçoy; “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti eminim ki sizler sayesinde, Yakın Doğu sayesinde çok şey kazanacak.”

selamlarken, siz sanatseverlere saygılar sunarım” ifadelerini kullandı.

Taylan Oğuzkan; “Sanatsız yaşanılmaz, sanatsız medeniyet, uygarlık yaratılmaz.”Kıbrıslı Türk resim sanatçısı Taylan Oğuzkan, sanatın insanlığın başlangıcı ile birlikte başladığını ve insanlığın varoluşu ile sanatın türetildiğini, insan-lar ve hayvanları birbirinden ayıran konunun ise insanların yaratıcılığı olduğunu belirterek; “Sanatsız yaşanılmaz, sanatsız medeniyet, uygarlık yaratılmaz. Kültür yaşayarak yaratılır. Üre-terek çoğaltılır” dedi.

Taylan Oğuzkan; “Adeta yeni bir Rönesans yaşıyoruz.”Oğuzkan; “40.000-50.000 yıl önce yapılmış mağara resim-lerinin o günkü değeri neyse bugün de aynı değeri görmek-tedir ve her zaman yükselen bir şeydir. Yani sanat eseri değerini kaybetmiyor, aksine değer kazanıyor. Yakın Doğu Üniver-sitesi Kurucu Rektörü Dr. Suat İ. Günsel’in yapmış olduğu bu hareket çok büyük bir değere sahip, devletin dahi yapamamış olduğunu yapmaktadır. Eminim ki bu büyük hareket ileride de çok büyük bir değer kazanacaktır. Bu hareketle ade-ta yeni bir rönesans yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.

Sanatçı Oğuzkan son olarak, “Eserlere baktığınızda bu res-imden ne anlıyorsunuz soru-sunu sormayın, kendi içinizde

Bakan Taçoy; “Yapılan bir şey, 20.000 metre² bir alan var, cismani bir şey var ve bu alan içerisinde bir hazine var. Hocam sizden ricamdır, kapıya şifreli kasa kapıları koyun. Çünkü bu devasa yer gerçek anlamıyla çok büyük bir düşünce hazinesinin barındırıldığı bir yer, bir müze. Dünyanın en büyük müzesi diye hitap etmek isterim ve bu zenginliğin bu hazinenin içer-isindeki kurucuların hepsinin ne kadar farklı olduğunu da ifade etmek istiyorum, çünkü bugün değilse bile yarın, yarın değilse bile bir sonraki gün

Açılışa, Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy, Kurucu Rektör Dr. Suat İ. Günsel, rek-tör yardımcısı, enstitü müdürü, dekanlar, öğretim üyeleri, sanatçılar ve davetliler katıldı.

Sergi açılışında Yakın Doğu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ, Kıbrıslı Türk resim-seramik sanatçısı Türksal İnce, resim sanatçısı Taylan Oğuzkan ile Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy birer konuşma yaptı.

Prof. Tamer Şanlıdağ; “Sanatçıyı desteklemek toplumların geleceğine yatırım yapmaktır.”Yakın Doğu Üniversitesi Rek-tör yardımcısı Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ, sanatın insanoğlu ile yaşıt olduğunu, İnsanların ilk ortaya çıktığından beri sanatın var olduğunun herkesçe bilindiğini belirtti.

Prof. Şanlıdağ, Barnett Newman’ın sözü olan ‘İlk insan bir avcı toplayıcı ya da alet yapıcı değil, bir sanatçıydı.’ Sözüne ilişkin, ilk insanlardan bu güne kişiler duygularını, düşüncelerini, olaylara bakış açılarını hep sanat yoluyla aktarmıştır. Ayrıca, Tolstoy, “İnsanın bir zamanlar yaşamış olduğu duyguyu, kendinde canlandırdıktan sonra, aynı duyguyu başkalarının da hissedebilmesi için hareket, ses, çizgi, renk veya kelimel-erle belirlenen biçimlerle ifade etme ihtiyacından sanat ortaya çıkmıştı” sözleriyle tamamladı.

sesli olabilir görsel olabilir ve sanatın her şekliyle insanın kendi benliği ile olan et-kisinin o yaratıcılığın hissi ve duyarlılığı çok daha ileriye taşınabileceği noktalara kadar gelebilir. Bugün biz burada bu sergide gerçek anlamıyla çok farklı duygular içerisinde kendimizi bulabildik. İnsanlığın kendi benliğini kazanabilm-esi için nelerle uğraştığını ve o acının, o ızdırabın, bunun getirmiş olduğu o duyguları bir şekilde geleceğe taşımak için bir tuval parçası, bir kağıt parçası üzerine nasıl yansıtıldığını görmek ve ondan

eğer bir derviş havası görüyorsanız, onun yorumunu Taylan arkadaşımın dediği gibi sizlere bırakıyorum. Ben Mağusa’da deniz kenarında küçük yaşlardan beri deni-zle ve sualtıyla ilgili devamlı araştırma yapıyordum, onlarla ilgili izler göreceksiniz, sonra Mağusa’da yeni olan Mağusa Limanı’nın bir esrarengiz yor-umu vardır, Arap Ali destanı ile ilgili. Aşık Veysel var, Nazım Hikmet var bunlar bende iz yapmış insanlar, onun için serginin adını “İzler” koydum” diyerek, iyi seyirler diledi.

Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy da konuşmasında, sergi salonuna girdiğinde Nazım Hikmet’i, Aşık Veysel’i gördüğünü ve uzun ince bir yolda nasıl gidileceğini kendisinin yorumuyla, sö-zleriyle aklına gelen ifadeleri düşündüğünü ifade ederek; “Arkamı döndüğümde bir baktım ki bir çınar ağacının gölgesinde duran Gülhane Parkı var. Onunda biraz ötesine geçtiğimde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin olgusunda ve yaşanmasında halkımızın çekmiş olduğu acı ve ızdırabın en destansı hikayelerinden biri olan Arap Ali destanı ile bilinen türkünün şekillenmesini gördüm. Bunların hepsi bi-zim geçmişimizin anımsattığı şeyler, belki de birçoğumuz o günlerde doğmamıştık ama o günler yaşanmış ve bunların il-eriye taşınacağı, o güzelliklerin bir mana ve anlam bulacağı bir şekil var ortada, o da sanatın kendisidir. Öyle bir şey ki bu,

Sanatçılara Fergâni Ödülü ile Teşekkür Belgeleri Takdim EdildiKonuşmaların ardından Ekono-mi ve Enerji Bakanı tarafından kişisel sergisi açılacak olan Taylan Oğuzkan ile Türk-sal İnce’ye Alasya ödülleri kapsamında resim sanatçılarına verilen Fergâni ödülü takdim edildi. Daha sonra sanatçıların büstleri açıldı ve sergi kurdele-leri kesildi. Sergi 20 Aralık 2019 tarihine kadar hafta içi 08.00-16.00 saatleri arasında Yakın Doğu Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi sergi sa-lonunda gezilebilecek.

Kırgızistanlı Sanatçılar Sergisi

AçıldıKırgızistanlı sanatçılar; Gulnara Musabai, Zhanybek

Rai, Ruslan İbraimov, Bakhramzhon Temirov, Azamat Abakirov, Bazarkul Omurkul Uulu, Azizbek Sulaimanov,

Duishobek İskakov, Karypbek Ryskeldiev, Murdin Akhmatov ve Sadyk Murzakhanov’un Kıbrıs Modern

Sanat Müzesi için özel olarak hazırladıkları 60 eserden oluşan karma sergi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı

Dr. Faiz Sucuoğlu tarafından açıldı.

Açılışa, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dr. Faiz Sucuoğlu, Kurucu Rektör Dr. Suat İ. Günsel, rektör yardımcısı, enstitü müdürü, dekanlar, öğretim üyeleri, sanatçılar ve davetliler katıldı.

Sergi açılışında Yakın Doğu Üniversitesi Rek-tör Yardımcısı Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ, Kırgızistan sanatçıları adına Zhanybek Rai ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dr. Faiz Sucuoğlu birer konuşma yaptı.

Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ; “Kampüsümüzde 29 sergi-yle 2020’yi karşılayacağız”Rektör yardımcısı Prof.Dr. Tamer Şanlıdağ, 29 Ekim ve 15 Kasım haftalarında da açılmış olan Cumhuri-yet sergilerinde 8 ülkeden sanatçılarla, 7’si karma, 12’si kişisel, toplamda 19 sergi ve 483 eserlik açılışların birlikte gerçekleştirildiğini hatırlatarak, “Bu yılın son 2 haftasında, yani 17-30 Aralık tarihleri arasında kampüsteki sergi salonlarında onlarca sanatçının sayısız eserinin sanatseverlerle buluşacağı toplam 29 sergiyle 2020’yi karşılayacağız” dedi.

Prof. Şanlıdağ, Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan, Tacikistan ve Moldova’lı sanatçılarla birlikte, 5 ülkeden 30 sanatçı ve 170 eserin yer alacağı karma resim sergiler-inin de Cuma günü olacağını vurgulayarak; “Geçtiğimiz ay-larda İstanbul’da gerçekleşen ve 2 yılda bir düzenlenen İstanbul Bienali’nin de 25 ül-keden 56 sanatçının 220 eseri ile gerçekleştiğini hatırlatmak isterim” dedi.

“Proje kapsamında yurtdışından 1500’e yakın sanatçı ile birlikte 217 sergi gerçekleştirildi”Kıbrıs Modern Sanat Müzesi Proje’si kapsamında bugüne dek yurtdışından 1500’e yakın sanatçının yer aldığı, son 1 yılda bugünkülerle bir-likte 217 serginin açıldığını, üretilen eser sayısının 20 bini aştığını, kampüste faaliyet gösterecek olan tüm müzeler için biriken materyal sayısının ise 100 bine ulaştığının altını çizen Prof. Dr. Şanlıdağ; “Bir kültür hazinesi birikimine hep birlikte şahitlik ediyoruz. Tüm bu önemli sanatsal ve kültürel projelerin hayata

duyuyoruz”Sanatçı Zhanybek Rai; “Biraz sonra açacağımız sergi ortak çabalarımızın bir sonucudur ve Kırgız ve diğer Türk halkların arasında olan derin bir dostluğun simge-sidir. Kırgızistan ressamları olarak böyle bir projenin parçası olmaktan onur duyuy-oruz. Bugün yanımızda olan herkese sonsuz minnettarız. Herkese sağlık ve başarılar dileriz” dedi.

“Sanatta imkansızı yaratıyorsunuz, dünyada en zengin sanatçıların buluşturulduğu bir müze yaratıyorsunuz Çılgın Kıbrıslı Türkler diyeceğim artık…”Bakan Dr. Faiz Sucuoğlu ise konuşmasında; “Kurtuluş savaşını anlatan “Çılgın Türk-

geçirilmesinde öncülük eden başta Suat Hocamız olmak üzere, Günsel ailes-inin her bir bireyine ve tüm sanatçılarımıza şükranlarımızı sunar, sizleri saygı ve sevgiyle selamlarım.” dedi.

“Dr. Suat Günsel’in, Türk dünyası kültürüne yaptığı katkıların tarihi bir önemi var”Kırgızistanlı sanatçılar adına konuşan Zhanybek Rai, pro-tokol ve sergiye katılan dav-etlileri selamlayarak başladığı konuşmasında “Kurucu Rek-tör Dr. Suat Günsel’in, Türk dünyası kültürüne yaptığı katkıların tarihi bir önemi var” dedi.

“Kırgızistan ressamları olarak böyle bir projenin parçası olmaktan onur

ler” kitabında imkansızlıktan, sıkıntılardan veya şartları zorlayarak mucizelerin yaratıldığını anlatan bir kurtuluş mücadelesi vardı.. Doğrusu “Çılgın Kıbrıslı Türkler” diyeceğim artık çünkü sanatta imkânsızı yaratıyorsunuz, şu anda dün-yada en zengin sanatçıların buluşturulduğu bir müze yaratıyorsunuz” dedi.

Bakan Sucuoğlu, “Kıbrıs’ın içinde bulunduğu durumda, gerginliklerin olduğu Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon zenginliklerinden dolayı dünyanın gözü burada, bu şartlarda burada sizlerle birlikte olmak ve sanatı konuşmak büyük bir mutluluk veriyor. Sanatı konuşmak, sanatçılarla birlikte olmak yapmış oldukları resimleri

görüyor olmak ayrı bir dünya yaratıyor. Suat Hocamız da belli ki bu dünyayı keşfetmiş dolayısıyla yoğun bir şekilde çalışmalar devam ediyor” dedi.

“Başarıların arka arkaya gelmesi büyük gurur”“Az önce belirtildiği gibi İstanbul’da senede bir veya iki sergi açılıyor. Burada haftada en az iki – üç tane sergi açılmakta, hem de zengin sergiler açılmaktadır. Bu da aslında Yakın Doğu Üniversitesi’nin bana göre bir farkını da gösteriyor. Bir hedef kondu mu, o hedefin gerçekleşmesi için atılan adımlardır bunlar. Bunu biz daha önce de sağlıkta, Tıp Fakültesinde gördük. Araba fabrikasının bitmek üzere olduğunu görüyoruz, camiyi görüyoruz, müzeleri görüy-oruz, üniversiteyi görüy-oruz, yani bu bir ayrıcalık ve açıkçası bu ayrıcalığı sizlerin yarattığını ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde bir zenginlik olarak görüyorum.

Sıkıntılara rağmen burada gerçekten gayet hızlı büyüy-en bir çiçek, bir zenginlik söz konusu. Dolayısıyla başarıların arka arkaya gelmesi büyük gurur. Umuyo-rum ki 2020 yılında da bu şekilde ve bu yoğunlukta devam edecek. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde ihti-yaç olan sanat konusunda atmış olduğunuz adımlar takdirle izleniyor. Bunların artarak devam etmesini ve başarılarınızın en yüksek sevi-yede devam etmesini diliyo-rum” ifadelerini kullandı.

Teşekkür belgesi ile ödül takdim edilerek, sergi kurdelesi kesildi…Konuşmaların ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dr. Faiz Sucuoğlu tarafından Kırgısiztanlı sanatçılar; Gulnara Musa-bai, Zhanybek Rai, Ruslan İbraimov, Bakhramzhon Temirov, Azamat Abaki-rov, Bazarkul Omurkul Uulu, Azizbek Sulaimanov, Duishobek İskakov, Karypbek Ryskeldiev, Murdin Akhma-tov ve Sadyk Murzakhanov’a teşekkür belgeleri takdim edil-di. Sergiler, 27 Aralık 2019 tarihine kadar hafta içi 08.00-16.00 saatleri arasında Yakın Doğu Üniversitesi İletişim Fakültesi sergi Salonu’nda ziyaret edilebilecek.

Kültür Sanat4 Kültür Sanat 527 ARALIK 2019 27 ARALIK 2019

Özbekistanlı sanatçılar Sardor Allbergenov, Erkin Bozorov, İlhomjon Otanoyev, Urinboy Khamdamov, Alisher

Khamdamow ile Umarbek Rajaboy tarafından Kıbrıs Modern Sanat Müzesi için özel olarak hazırladıkları ve toplamda 120

eserden oluşan altı kişisel resim sergisi Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu tarafından açıldı.

Prof. Şanlıdağ; “Pekçok ülk-eden sanatçıyı bir araya getiren, yaratıcılıkta özgürlük sağlayan ve Dünya sanatını bu coğrafyada birleştiren Kıbrıs Modern Sanat Müzesi, 20.000m2 kapalı alana sahip, 6 katlı 1.300 kişilik fuaye salonu, 4 kalıcı koleksiyon salonu, 2 geçici koleksiyon salonu, 2 fotoğraf sergi salonu ve 3 heykel koleksiyon sergi salonu ile birlikte toplam 14 salondan oluşuyor. Ayrıca Sanat dünyasıyla ilgili konferans ve sempozyumların gerçekleştirilebileceği 120 kişi kapasiteli sinevizyon ve konfer-ans salonu, ender eserlerin analiz ve restorasyonlarının yapılacağı stüdyo ve laboratuvarlar, özel ses ve ışık altyapısı, fotoğraf stüdyosu, fotoğraf ve restora-syon laboratuvarı, uzman ofisleri, sinevizyon salonu, toplantı odaları, özel eserlerin korunması için iklimlendirilmiş depolar, tamir ve bakım atölyeleri yer alıyor. Tüm bunlarla beraber, sanat tarihine ışık tutacak tam donanımlı bir kütüphane, arşiv ve hatıra bölüm-leri bulunuyor” dedi.

“Bugüne kadar Kıbrıs Modern Sanat Müzesi Projesinde yurtdışından 1500’e yakın sanatçı yer aldı”

selamlayarak başladığı konuşmasında; “Bugün bu güzel salonda sergilerimizi açma mutluluğuna kavuşuyoruz. Bu sah-neden birçok sanatçı düşüncelerini paylaştı ve şükranlarını sundu, biz de geçen zamanlarda söylenen tüm sözlere katılıyoruz ve kendi adıma, “Art-Zemin” sanat grubu-muz adına tekrardan en içten teşekkürlerimizi sunuyoruz. Sizin güzel ve misafirperver-lik dolu toprağınızda bulunma, diğer sanatçılarla ile tanışma ve çalışma fırsatı verdiğiniz için sonsuz minnettarız. “Art-Zemin” grubumuz olarak yeni dünyayı keşfettik, yeni dostlar bulduk ve bizim için bu anlar unutulmaz birşeydir. Boşuna denilmedi ki dünyayı güzellik kurtarır. Eminiz ki Kıbrıs Modern Sanat Müzesi çatısı altında toplanacak güzellik o misyonunu tamamlar. Yüce Türk dünyasını birleştirmeye dönük çaba gösteren herkese Allah’tan sönmeyen güç ve enerji diliyorum.

Kurucu Rektör Sn. Dr. Suat Gunsel’e tekrardan sonsuz şükranlarımı sunmak isterim. Teşekkürler” dedi.

“Küçük yerde büyük işler yapıyoruz. Bu çok zor bir yol,

Açılışa Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Yakın Doğu Üniversitesi Kurucu Re-ktörü Dr. Suat İ.Günsel, Rektör yardımcıları, enstitü müdürleri, öğretim elemanları, sanatçılarla davetli misafirler katıldı.

Sergi açılışında, Yakın Doğu Üni-versitesi Rektör yardımcısı Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ, Özbekistanlı sanatçılar adına İlhomjon Otaboyev ile Milli Eğitim ve Kül-tür Bakanı Nazım Çavuşoğlu birer konuşma yaptı.

Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ; “Kıbrıs Modern Sanat Müzesini oluşturan tuğlalarda adları sonsuza dek yazılı kala-cak”Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ, Kıbrıs Modern Sanat Müzesi projesi kapsamında Yakın Doğu Üniver-sitesi tarafından sanatta iz bırakan sanatçılara resim, baskı resim, fotoğraf, heykel ve seramik olmak üzere beş alanda Alasya Ödülleri takdim edilmekte olduğunu, bunlar buluşları ile dünyanın yönünü değiştirmiş, 9. ve 12. yy. yaşamış Müslüman ve Türk filozoflardan esinlenerek verilen ödüller; Fotoğrafçılık alanında İbn-i Hey-sem, resim alanında Fergani, baskı resimde Hârizmî, heykelde İbn Tufeyl ve seramik alanında ise El-Biruni dir. Bunlara ilaveten Alasya ödülleri kapsamında gelecek vaad eden sanatçılara verilmek üzere merhum Dogdurbek’in anısına Dogdurbek ödülünün de eklendiğini belirtti.

Prof.Şanlıdağ, bugün Özbekistanlı sanatçılar Sardor Allbergenov, Er-kin Bozorov, İlhomjon Otaboyev, Urinboy Khamdamov, Alisher Khamdamow, Umarbek Raja-boy tarafından Kıbrıs Modern Sanat Müzesi için özel olarak hazırladıkları ve toplamda 120 eserden oluşan altı kişisel resim sergisi için bir araya gelindiğini vugulayarak, Dogdurbek ödül-üne layık görülen tüm sanatçıları kutladı ve Kıbrıs Modern Sanat Müzesini oluşturan tuğlalarda adlarının sonsuza dek yazılı kalacağını söyledi.

“Kıbrıs Modern Sanat Müzesi Dünya sanatını bu coğrafyada birleştirecek”

Bugüne dek yurtdışından 1500’e yakın sanatçının Kıbrıs Modern Sanat Müzesi Projes-inde yer aldığının altını çizen Prof. Şanlıdağ, bu büyük proje kapsamında birçok çalıştayın yapıldığını ve son 1 yılda bugünkülerle birlikte 212 serginin açıldığını belirtti. Prof.Şanlıdağ, üretilen eser sayısının 20.000’i aştığını, 15 Kasım 2020’de açılacak olan Kıbrıs Modern Sanat Müzesiyle birlikte Araba Müzesi, Herbaryum ve Doğa Tarihi Müz-esi, Milli Tarih Müzesi, Denizcilik Müzesi, Bıçak ve Kılıç Müzesi ve Minyatür Araba Müzesinin san-atseverlerle buluşacağını söyledi. Kampüste faaliyet gösterecek olan tüm müzeler için oluşan materyal sayısının ise toplamda 100.000’e ulaştığını anlatan Prof. Şanlıdağ; “Kıbrıs Modern Sanat Müz-esi Projesi’ni hayata geçirmeleri münasebetiyle başta Suat hocamız olmak üzere, Günsel ailesinin her bir bireyine ve tüm sanatçılarımıza şükranlarımızı sunar, sizleri saygı ve sevgiyle selamlarım” ifadelerini kullandı.

Kişisel sergileri açılacak Özbekistanlı sanatçılar adına konuşan İlhomjon Otaboyev ise, protokol ve davetlileri

güç ister, fedakarlık ister ve en başta bir vizyon ister.”Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu’da konuşmasında bu katıldığım ilk sergi açılışı değil, ancak dost halkı temsil eden Özbekistanlı sanatçıların sergi açılışında bu-lunmak ayrı bir mutluluk benim için. Her gelişimde çok farklı sanat eserleri, çok farklı duygular yaşıyorum. Kıbrıs Modern Sanat Müzesinin bu coğrafyada yük-selmesi çok gurur verici. Küçük yerde büyük işler yapıyoruz. Bizim coğrafyamızın ölçeğinin çok üstünde bir düşünce. Bu çok zor bir yol, güç ister, fedakarlık ister ve en başta bir vizyon ister ki bu vizyonu diğerleriyle paylaşılsın bu doğrultuda yürüsün. Türk dünyasını birleştirecek Kıbrıs Modern Sanat Müzesi bizlere Türk halklarının eski filozoflarına ve yeni deneyimlerine dokunma fırsatı sunuyor. Türk dünyası içinde böyle bir buluşma hiçbir yerde yok onun için Suat hocaya ayrıca teşekkür etmek istiyo-rum. Geldiğiniz topraklardaki duygularınızı, düşüncelerinizi buraya taşıyorsunuz. Benim de çok etkilendiğim düşünceler, resim-ler var. Türk dünyasına “Sanat merkezi nerede?” diye bir soru sorulursa sanıyorum ki tüm Türk dünyası Kıbrıs’ta, Yakın Doğu Üniversitesi’nde diye bir cevap verecektir. Tüm sanatçılarımıza ve bu projede emeği geçen herkese tekrardan teşekkür ederim.”

Sanatçılara Dogdurbek ödülü takdim edildi, sergi kurdeleleri kesildiKonuşmaların ardından Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu tarafından Özbekistanlı sanatçılar; Sardor Allbergenov, Erkin Bozorov, İlhomjon Otanoyev, Urinboy Khamdamov, Alisher Khamdamow ile Umarbek Rajaboy’a Kırgızistanlı Devlet Sanatçısı Dogdurbek Nurgaziev’in anısına gelecek vaat eden genç sanatçılara verilen Alasya Ödülleri kapsamında verilen “DOGDUR-BEK NURGAZİEV” ödülü takdim edildi. Sergiler, 27 Aralık 2019 tarihine kadar hafta içi 08.00-16.00 saatleri arasında Yakın Doğu Üni-versitesi Hastanesi sergi salonunda ziyaret edilebilecek.

Özbekistanlı Sanatçıların Sergisi Açıldı

Ukraynalı Resim Sanatçısı Petro Smetana’nın Kişisel Sergisi Açıldı Ukraynalı resim sanatçısı Petro Smetana’nın Kıbrıs Modern Sanat Müzesi için hazırladığı ve 17 eserden oluşan kişisel resim sergisi Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy tarafından açıldı.

Müzesi’nde yer alacak olmasından dolayı çok mutlu olduğumu belirtmek isterim. Kurucu Rektör Dr. Suat İ.Günsel’in nazik daveti ve Kıbrıs Modern Sanat Müzesi gibi benzersiz, muhteşem projenin bir parçası olmak-tan mutluyum ve bu fırsat sunulduğu için teşekkür edi-yorum” dedi.

Bakan Taçoy; “Kıbrıs Modern Sanat Müzesi’yle birlikte toplam 7 müze ve büyük bir hazine”Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy da konuşmasında; “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin en güzide yerlerinden bir tanesi Yakın Doğu Üniversitesi’nde belki de dünyada birçok ye-rden daha önde olan ve artık herhalde Guinness Rekorlar Kitabı’na girmesi gereken bir unsur var. Yedi tane müze 100.000’i aşkın eser sadece modern sanat müzesi ile de kalmıyor, sadece resimle de kalmıyor, sadece heykelle de kalmıyor. Bu gerçekten çok büyük bir hazine ve bu hazineye sahip olduğumuza gerçekten çok seviniyorum.

Bakan Taçoy; “Bugün sergide gördüğüm tekniği daha önce hiç görmedim”Bir insanın içindeki duyguyu yansıtabilmesi için ilk önce kendisini tanıması gerekirmiş ve kendini, kendi içinde tanıdığı kendini, çok daha farklı bir şekilde ifade etmek gerekiyormuş. Ben birçok resim sergisine katıldım. Bugün sergide gördüğüm tekniği daha önce hiç

coğrafyada birleştiren, eşsiz bir eser olduğunu vurgula-yarak, müzenin, 20.000m2 kapalı alana sahip, 6 katlı 1.300 kişilik fuaye salonu, 4 kalıcı koleksiyon salonu, 2 geçici koleksiyon salonu, 2 fotoğraf sergi salonu ve 3 heykel koleksiyon sergi salonu ile birlikte toplam 14 salondan oluştuğunu belirtti. Ayrıca müzede sanat dünyasıyla ilgili kon-ferans ve sempozyumların gerçekleştirilebileceği 120 kişi kapasiteli sinev-izyon ve konferans salonu, VIP ve misafir salonu, 2 adet panoramik asansör, ender eserlerin analiz ve restorasyonlarının yapılacağı stüdyo ve laboratuvarlar, özel ses ve ışık altyapısı, fotoğraf stüdyosu, fotoğraf ve restorasyon laboratuvarı, uzman ofisleri, sinevizyon salonu, toplantı odaları, özel eserlerin korunması için iklimlendirilmiş depolar, tamir ve bakım atölyeler-inin yer aldığından da bah-setti. Şanlıdağ, tüm bunlarla beraber, sanat tarihine ışık tutacak tam donanımlı bir kütüphane, arşiv ve hatıra bölümlerinin de bulunacağını söyledi.

Prof. Şanlıdağ; “1500’e yakın sanatçı Kıbrıs Modern Sanat Müzesi Proje’sinde yer aldı”Prof. Şanlıdağ; “Bugüne dek yurtdışından 1500’e yakın sanatçı Kıbrıs Modern Sanat Müzesi Proje’sinde yer aldı. Bu büyük proje kapsamında birçok çalıştay yapıldı ve son 1 yılda 206 sergi açıldı.

Üretilen eser sayısı 20.000’i aştı. 15 Kasım 2020’de yazılı olacaktır. Başta kendisi olmak açılacak olan Kıbrıs Modern Sanat Müzesi’yle birlikte kampüste 7 müze sanatseverl-erle buluşacak. Bunlar, Araba Müzesi, Herbaryum ve Doğa Tarihi Müzesi, Milli Tarih Müzesi, Denizcilik Müz-esi, Bıçak ve Kılıç Müzesi ve Minyatür Araba Müzesi olacak. Kampüste faaliyet gösterecek olan tüm müzeler için oluşan materyal sayısı 100.000’e ulaştı.

Bugün de Ukraynalı sanatçı Petro Smetana’nın kişisel resim sergisi açılışında bir aradayız. Smetana adı Kıbrıs Modern Sanat Müzesi’ni oluşturan tuğlalardan birinde üzere, tüm sanatçılarımıza, Günsel ailesinin her bir bi-reyine, Kıbrıs Modern Sanat Müzesi Projesi’ni hayata geçirmeleri münasebetiyle şükranlarımızı sunar, sizleri saygı ve sevgiyle selamlarım” ifadelerini kullandı.

Petro Smetana; “Benzersiz, muhteşem bir projenin bir parçası olmaktan mutluy-um”Kişisel sergisi açılacak olan Ukraynalı resim sanatçısı Petro Smetana ise protokol ve davetlileri selamlayarak başladığı konuşmasında; “Bugün açılacak olan ser-gim 20’nci kişisel sergim-dir. Ve çok mutluyum ki bu sergim Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti toprağında, Yakın Doğu Üniversitesi’nde gerçekleşiyor. Eserlerimin Kıbrıs Modern Sanat

Açılışa, Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy, Kurucu Rektör Dr. Suat İ. Günsel, rektör yardımcıları, enstitü müdürleri, dekanlar, öğretim üyeleri, sanatçılar ve davetli-ler katıldı.

Sergi açılışında Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ, Ukraynalı sanatçı Petro Smetana ile Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy birer konuşma yaptı.

Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ; “Müzeler, toplumun ve gelişimin hizmetinde olan, araştırmalar yapan, eserleri toplayan, koruyan, bilgiyi paylaşan ve sürekliliği olan kurumlardır”Yakın Doğu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ açılışta yaptığı konuşmada, “Geçmişe ait izleri içerisinde barındıran, belli değerleri, görgü kurallarını ve beğenileri aşılayan bir toplumsal müh-endislik aracı olan mü-zeler, toplumun ve gelişimin hizmetinde olan, halka açık, insan ve yaşadığı çevresiyle ilgili malzemelerin üzerinde araştırmalar yapan, toplayan, koruyan, bilgiyi paylaşan ve sürekliliği olan kurumlardır dedi.

Prof. Şanlıdağ; “Kıbrıs Modern Sanat Müzesi Dünya sanatını Kıbrıs’ta birleştirecek”Prof. Şanlıdağ, Kıbrıs Modern Sanat Müzesi’nin, pek çok ülkeden sanatçıyı bir araya getiren, yaratıcılıkta özgürlük sağlayan ve dünya sanatını bu

görmedim. Sanatçının kend-ine göre bir mutfağı var, ayrı bir tat, ayrı bir şevk, ayrı bir arzu var. Bir müzik sanatçısının, bir şairin kendi yazdığı şekliyle ve bunu yapan bir bestecinin vermiş olduğu ahenkle resmini yapması ve onu sergilemesi, ayrı bir güzellik.

Yine hatırlatmak isterim ki, yaklaşık 340 gün sonra heye-canla ve gururla beklediğimiz bir güne ulaşacağız ve çok büyük bir güzellik yaşayacağız. Bu güzelliklerin tümü Yakın Doğu Üniver-sitemizde gerçekleşecek. Bu duruma katkıda bulu-nan tüm sanatçılarımıza teşekkür ediyorum. Onların vermiş olduğu meşakkatli çalışmanın ürünleri gerçekten hepimizi heyecanlandırdı. Geleceğe çok daha farklı bir şekilde bakmamıza yardımcı olmaktadır ve onların bize vermiş olduğu şey her geçen günümüzü aydınlatan, ruhu-muzu dinlendiren bir durum-dur.”

Sanatçı Petro Smetana’ya Gümüş Anahtar Ödülü ile Teşekkür Belgesi takdim edildi, sergi kurdelesi kesildiKonuşmaların ardından Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy tarafından kişisel sergisi açılacak olan Petro Smetana’ya Gümüş Anahtar Onur Ödülü teşekkür belgesi takdim edildi. Sergi 27 Aralık 2019 tarihine kadar hafta içi 08.00-16.00 saatleri arasında Yakın Doğu Üni-versitesi Tıp Fakültesi sergi salonunda gezilebilecek.

Kültür Sanat6 Kültür Sanat 727 ARALIK 2019 27 ARALIK 2019

İki Kişisel Resim Sergisi ile Türkiye Baskı Resim Sanatçıları

Sergisi Açıldı

KIBRIS TÜRKLERİNİN VARLIK MÜCADELESİNİN SANATSAL İZLERİ

sanatseverlere keyifli dakikalar diler, saygılar sunarım.

Ramina Saadatkhan: “Toplumdaki her şeyin kültüre ve sanata bağlı olduğunu anlamıyorsak, kısa zamanda yok olacağız…!”Azerbaycanlı sanatçı Ramina Saadatkhan salonda bulunan pro-tokol ve davetlileri selamlayarak başladığı konuşmasında, değerli sanat sevenler benimle bu anı paylaştığınız için teşekkür etmek isterim dedi.

Ardından Yakın Doğu Üniver-sitesi Kurucu Rektörü Dr. Suat İ. Günsel’e; sanatçılara eserl-erini sergileme ve profesyonel yeteneklerini geliştirme fırsatı sunulduğu için minnettarlığını dile getirdi.

Ramina Saadatkhan: “İnsanlara kültürlerini geliştirmeyen bir toplumun hiçbir şeyde başarılı olamayacağını anlamalarını sağlamaya çalışmalıyız.”Sanatçı, sanata dokunan insan daha iyi ve temiz olur. Toplumdaki her şeyin kültüre ve sanata bağlı olduğunu anlamıyorsak, kısa zamanda yok olacağız! İnsanların kültürlerini geliştirmeyen bir toplumun hiçbir şeyde başarılı olamayacağını anlamalarını sağlamaya çalışmalıyız.” Bir toplum vahşileşince, ülke çöker. Genelde, sanatın misyonu insanı insan halinde tutmaktır.

“Kıbrıs Türklerinin Varlık Mü-cadelesinin Sanatsal İzleri” adlı sergi saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından “Gazi’nin Kıbrıslı Kahramanları” adlı belgesel filmin gösterimi

açığa vurursa vursun, yoğunlaştırılmış, yüceltilmiş, körletilmiş ve karartılmış olabilir. Vahşi, sönük, karmakarışık kala-bilir ya da anlamlı, açık ve canlı hale gelebilir; canlılık, yoğunluk, derinlik kazanabilir. İşte yaşantıya böyle bir derinlik ve yoğunluk vermek sanatın işidir” ifadeleriyle konuşmasına başladı.

Prof. Şanlıdağ; Nerede mad-deye şekil verilmişse, nerede hayat çizgi ve kompozisyon kazanmışsa orada zeka vardır; orada karmakarışık bir alemi istediğimiz ve istenilen biçime so-kan sanat vardır. Sanatla zekâdan ayrı düşmüş yaşantı yabani, duyarsız ve amaçsızdır. Yaşantıyı canlandıran ve çekici hale getiren kişi de sanatçıdır. Cesaret ve asalet onlarda en üst düzeydedir. Asla ödün vermezler ve tek bir motivasyonları vardır; Anlamlı ve yapmaya değer bir iş yaratmak.

Prof. Şanlıdağ; “Kıbrıs Modern Sanat Müzesi, bu coğrafyanın en büyük modern sanat müzesi olarak yükseliyor”Sanatçıyı desteklemek toplumların geleceğine yatırım yapmaktır. Büyük liderler bu alanda özel çalışmalar yaparak sanatçıları destekler. Temelleri 9 Ağustos 2018 de atılan ve pek çok ülkeden sanatçıyı bir araya getiren Kıbrıs Modern Sanat Müz-esi, eski eserler ve modern sanat alanındaki tüm yapıtların

Çocuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Filiz Meriçli, Gazi Üniversi-tesi Rektör Vekili Prof. Dr. Yaşar Aydemir, Girne Kaymakamı, Başbakan Başdanışmanı Dr. Ahmet Savaşan, Kıbrıs Türk Milli

sergilenmesine olanak sağlayacak şekilde bu coğrafyanın en büyük modern sanat müzesi olarak yükseliyor. Kıbrıs Modern Sanat Müzesi, çağdaş estetik değerler ve anlayışlar düşünüldüğünde, ülkemizin, uluslararası platform ve kendi özvarlığına hitap eden önemli bir seçme, biriktirme, koruma ve sergileme işlevlerini yükümlenen bir müze ola-cak. Müze koleksiyonu, sanat tarihi bağlamında ülkelerini en iyi şekilde temsil edecek eserlerden oluşacaktır.

Bugüne dek yurtdışından 1500’e yakın sanatçı Kıbrıs Modern Sanat Müzesi Proje’sinde yer aldı. Bu büyük proje kapsamında birçok çalıştay yapıldı ve son 1 yılda 199 sergi açıldı. Bugün de Azerbaycanlı sanatçı Ramina Saadatkhan ve Kazakistanlı sanatçı Fatima Moldabayeva’ya ait iki kişisel resim sergisi İle Türkiye Baskı Resim Sanatçıları Murat Kara, Ozan Güvendi, Armağan Konak, Şuayip Yücel, Hüda Sayın Yücel, Aytaç Özmutlu ve Hakan Arslan tarafından Kıbrıs Modern Sanat Müzesi için özel olarak hazırlanan ve toplamda 89 eserden oluşan Serginin açılışında bir aradayız.

Tüm sanatçılarımıza Kıbrıs Modern Sanat Müzesi projes-ine vermiş oldukları destek dolayısıyla Yakın Doğu ailesi olarak şükranlarımızı sunar, siz

Tarih Müzesi Yönetim Ku-rulu Kurucu Başkanı Prof.Dr. Ali Efdal Özkul, dekanlar, bölüm başkanları, öğretim elemanları, sanatçılar, şehit yakınları, davetli-ler ve öğrenciler katıldı.

Açılışa Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy, Kurucu Rektör Dr. Suat İ. Günsel, rektör yardımcısı, enstitü müdürü, dekanlar, öğretim üyeleri, sanatçılar ve davetliler katıldı.

Sergi açılışında Yakın Doğu Üni-versitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ, Azerbaycanlı sanatçı Ramina Saadatkhan, Kazakistanlı Sanatçı Fatima Moldabayeva, Türkiye Baskı Resim sanatçıları adına Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Murat Kara ile Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy birer konuşma yaptı.

Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ; “Sanatla zekâdan ayrı düşmüş yaşantı yabani, duyarsız ve amaçsızdır. Yaşantıyı canlandıran ve çekici hale getiren kişi de sanatçıdır”Yakın Doğu Üniversitesi Rek-tör Yardımcısı Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ; “Ne denirse densin hayat bir yaşantıdır; yaşantı ise nasıl nitelendirilirse nitelendi-rilsin zaman içinde bir akış, süreklileşme, sonsuzlukta renk renk ışıldayan bir şeyi yaşama olayıdır. Yaşantı, yeni doğan bir çocuğunki kadar basit, bir bilim adamının, sanatçının ya da işadamınınki gibi karmaşık olabilir. Bir bütün olarak hayat bir amaca yönelik olabilir veya olmayabilir. Anlamı ve kapsamı ne olursa olsun, neyi gizler ya da

Açılışa, Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy, Tür-kiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği temsilcisi, Yakın Doğu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ümit Hassan, Özay Günsel

Murat Kara; “Kültür ve sanatın toplumlar arası üstlendiği köprü vazifesi, sanatçıların buraya gelmesine de vesile oldu”Türkiye baskı resim sanatçıları adına Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Murat Kara yaptığı konuşmada, kültür ve sanatın toplumlar arası ya da toplumun kendi bireyleri arasındaki bağın güçlenmesi konusunda üstlendiği köprü vazifesi vesilesiyle, sergiyi çalışmaları ile süsleyen her bir sanatçının da buraya gelmesine de vesile olduğunun altını çizerek konuşmasına başladı. Murat Kara, “Başta Kurucu Rektör Suat Günsel ve bütün Yakın Doğu Üniversitesi ailesi olmak üzere Güzel Sanatlar Fakültesi öğretim elemanlarının böyle bir etkinliği organize ederek bize gösterilen maddi-manevi destek ile bizim için hazırlanan huzurlu ve kon-forlu çalışma ortamı, samimi ve güler yüzlü ilgi her bir sanatçı için unutulmayacak bir anı olmuştur” dedi.

“Yakın Doğu Üniversitesi Gerek kampüs ortamı gerek diğer fiziki imkanları ile öğrenci dostu olmayı başarabilmiş”Kara sözlerini şöyle sürdürdü; “Yakın Doğu Üniversitesi’nin Uluslararası Baskı Resim Sanatçı

Modern toplumda sanatın dış ve iç dünyası ile ilgili bilgi sahibi ol-maya acil ihtiyaç vardır. Bir insan sanatı keşfederken, kişiliğinin çeşitli yönlerini keşfedebilir, dün-yaya ilişkin görüşleri geliştirilebilir, idealleştirir ve bu onun düşüncesinin hızlı gelişimini et-kiler. Kültür, hayatımızın ayrılmaz bir parçasıdır ve hayatımızın daha pitoresk ve zengin hale gelmesi için sanatın yaşamımıza girmesine kesinlikle izin ver-meliyiz. Ve bu da sayın Dr. Suat Günsel’in vizyon ve çabalarıyla gerçekleşiyor.

Fatima Moldabayeva ; “Yakın Doğu Üniversitesi çatısı altında çalışmak, üretmek benim için büyük bir hazdır.”Kazakistanlı sanatçı Fatima Moldabayeva da, protokol ve davetlileri selamlayarak başladığı konuşmasında, Kurucu Rektör Dr. Suat Günsel’in daveti ve bu benzersiz ve muhteşem projenin bir parçası olma fırsatı sunulduğu için teşekkürlerini sundu. Sanatçı “Yakın Doğu Üniversitesi çatısı altında çalışmak, üretmek benim için büyük bir hazdır. Eserlerimin Kıbrıs Modern Sanat Müzesi’nde yer almalarından dolayı mutlu ve gururlu olduğumu belirtmek isterim. Bugün burada bulunmak-tan dolayı, ayrıca desteğiniz ve ilham dolu atmosferi sağladığınız için sonsuz şükranlarımı ve saygılarımı sunuyorum” ifadeler-ini kullandı.

gerçekleştirildi. Daha sonra, Yakın Doğu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ümit Hassan, Gazi Üniversitesi Resim-İş Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Alev Çakmakoğlu Kuru, Gazi

uğraş vermek gerekir. Biz siya-silere düşen görev ise sizlerin yaptığından gerçek anlamıyla feyz almak ve bunları ileriye taşımak için de etkilendiğimiz noktaları an-latabilmektir ve bunu da herkese yayabilmektir, hepsinden önem-lisi, sizlere destek olabilmektir. İşte bu güzellik içerisinde yapmış olduğunuz o eserleri izlemek için ben heyecanlanıyorum ve onları izlerken de ne kadar zevk alacağımı buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum. Hepin-ize başarılar diliyorum hepinize teşekkür ediyorum iyi ki varsınız.” İfadelerini kullandı.

Sanatçılara Gümüş Anahtar Ödülü ile Teşekkür Belgeleri takdim edildi, sergi kurdeleleri kesildiKonuşmaların ardından Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy tarafından kişisel sergisi açılacak olan Azerbaycanlı sanatçı Ram-ina Saadatkhan ile Kazakistanlı sanatçı Fatima Moldabayeva’ya Gümüş Anahtar Onur Ödülü ile karma sergileri açılacak Türkiyeli baskı resim sanatçıları Murat Kara, Ozan Güvendi ile Armağan Konak’a teşekkür belgeleri takdim edildi. Sergi Yakın Doğu Üniversi-tesi İrfan Günsel Kongre Merkezi sergi salonunda sanatseverleri bekliyor.

AZERBAYCANLI SANATÇI RAMİNA SAADATKHAN’IN 17 VE KAZAKİSTANLI SANATÇI FATİMA MOLDABAYEVA’NIN 22 ESERİNDEN OLUŞAN İKİ KİŞİSEL RESİM SERGİSİ İLE TÜRKİYE BASKI RESİM SANATÇILARI MURAT KARA, OZAN GÜVENDİ, ARMAĞAN KONAK, ŞUAYYİP YÜCEL, HÜDA SAYIN YÜCEL, AYTAÇ ÖZMUTLU VE HAKAN ARSLAN TARAFINDAN KIBRIS MODERN SANAT MÜZESİ İÇİN ÖZEL OLARAK HAZIRLANAN VE TOPLAMDA 84 ESERDEN OLUŞAN KARMA SERGİ EKONOMİ VE ENERJİ BAKANI HASAN TAÇOY TARAFINDAN AÇILDI.

Yakın Doğu Üniversitesi ile Gazi Üniversitesi işbirliği içerisinde 21-25 Aralık Millî Mücadele ve Şehitler Haftası nedeniyle düzenlenen “Kıbrıs Türklerinin Varlık Mücadelesinin Sanatsal İzleri”

konulu karma sergi İrfan Günsel Kongre Merkezi’nde Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy tarafından açıldı.

çok önemlidir. En büyük hedef olarak bunu yaratabilmek ve yaşatabilmek hepimizin görevi-dir. Bunu yapabilmek içinde o küçücük yaştan başlama süreci-yle “Ağaç yaşken eğilir” felsef-esine bağlı kalınmalıdır. Hem ül-kemizin hem kendi geleceğimizin şekillenmesinde faydalı olacak olan gençlerin yetişmesinde sanatın rolü büyüktür.

Bugün Yakın Doğu Üniversitesi’nin yapmış olduğu ve 20.000 m² lik bir alanı ka-playan bir müzenin oluşması ve bu müzenin içerisinde on binlerce eserin çeşitli zaman-larda sergilenebileceği ortamın yaratılmasının, geleceği ve gençlerimizi de nasıl ve ne şekilde etkileyeceğini de bilmek gerekir. Tabi sadece kendi gençlerimize değil dünyadaki insanların da çekim noktası haline gelebileceği bir müzenin oluşmasına hepi-miz bugün bir adım daha atmış durumundayız.”

Bakan Taçoy; “Biz siyasilere düşen görev siz sanatçılara destek olabilmektir”Bu yolun yolcusuyuz, bu yolun kurucususunuz ve bu kuruluşun içerisinde sizlerin ortaya koyduğu bu güzelliklerin daha ileriye gide-bilmesi için de elbirliği ile

Rezidansı adı altında gerçekleştirdiği sanat etkinliği dahilinde hazırladığımız bu sergi, Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinin sanat fakültelerinde görev yapan öğretim elemanı arkadaşlarımızın özgün düşüncelerini farklı temalar dahilinde ve yine farklı baskı teknikleri ile somutlaştırdığı eserlerden meydana gelmek-tedir. Yaklaşık 10 günlük atölye çalışmaları sonucunda ortaya çıkan her bir eserin böyle güzel bir salonda sergilenmesi de bizleri ayrıca mutlu etmektedir.

Tüm bu duygu ve düşüncelerimin yanı sıra Yakın Doğu Üniversitesi’ne de bir parantez açmak isterim. Gerek kampüs ortamı gerek diğer fiziki imkanları ile öğrenci dostu olmayı başarabilmiş, huzur ve sükûnet içerisinde eğitim-öğretimin yürütüldüğünü gözlemlediğim üniversitenin bilim ve teknoloji hamleleri yanı sıra, sanatın ve sanatçının önemini de göz ardı etmeden, sanat için gerekli tüm imkanları sağladığını görmekteyiz. Üniversite yönetiminin bu anlayış ile ada ülkemize ve tüm insanlığa sunmuş olduğu bilim ve sanat ortamından dolayı kendilerine şükranlarımızı sunar, daha nice güzel etkinliklerde sanatın ve sanatçının yanında olacaklarından

dolayı sonsuz teşekkürlerimi ve saygılarımı sunarım.”

Bakan Taçoy; “Yaklaşık 340 gün sonra önemli bir güne hep birlikte şahit olacağız”Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy ise; “Yağmurlu sabaha rağmen umarım iyi bir gün olur. Her sergi açılışına geldiğimde binanın bu kadar çabuk büyümesi ve hazinenin bu kadar hızlı artmasına şaşırıyorum. Yaklaşık 340 gün sonra önemli bir güne hep birlikte şahit olacağız ve bu her anlamda çok önemlidir.

Her eser ayrı bir dünya, sanatçının dünyasıdır, sanatçının duyguları, görüşleri, fırçasının ucunda hayat buluyor ve bunlar bizi hayat içinde yönlendiriyor.”

Bakan Taçoy; “Hem ülkemizinhem kendi geleceğimizin şekillenmesinde faydalı olacak gençlerin yetişmesinde sanatın rolü büyüktür.”“Sevgili sanatçılar, bir düşünün ki sanatı daha küçücük, yeni yeni yetişmeye çalışan bir çocuğa aşılamaya çalışıyoruz. Örneğin ne olacak ki resim dersinde, bir şey mi çıkar denilebilir ama o kişinin içindeki, o gencecik ruhun içindeki o temizlik, o sadelik ve geleceğe doğru atılacak adımlar

Kültür Sanat827 ARALIK 2019

düğümlerden birisidir. O nedenle her hatırladığımızda bir yanımız şükür ve gurur, bir yanımız ise ebediyete uğurladığımız kardeşlerimiz ve onların emanetleri adına gurur ve min-nettir. Gazi Üniversitesi mezunu Kıbrıslı Türkler arasından bazı isimler bu milli davada vatan uğuruna Kıbrıs’ta şehit olmuştur. Prof. Dr. Yaşar Aydemir; “Varoluş mücadelesinde nice badireler atlatan ve birçok zorluğa göğüs geren Kıbrıs Türkü dirayeti ile gurur kaynağıdır. Kıbrıs Türk halkı dünyada onurlu bir halk olarak var olabilmek adına huzuru, güvenliği ve esenliği için mücadeleye devam etmektedir, edecektir de. Bu mücadeleyi anlatabilmek ve kamuoyuna duyurabilmek için sanatçılarımız Kıbrıs Türk Milli tarihini oluşturan olaylar ve kahramanları ile ilgili bilgi ve belgeler ışığında duygularını sanat eserlerini dönüştürdüler. Bu eserler o dönemde bu gururlu mücadele için hakka yürüyenlerin anıtı niteliğindedir. Bizler böylesi bir projeye destek vererek bağımsız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine kavuşmanın bedelini şehitleri ile gazileri ile ödeyen Kıbrıs Tür-klerinin yaşadığı tarihi olayları sanatın diliyle anlatmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Bu projenin yaşanan karanlık olayların unutulmaması ve gelecek nesillerin farkındalığının artırılmasında büyük rol oynayacağına inanıyor, emeği geçenleri tebrik ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” ifadelerini kullandı.

Bakan Taçoy; “Bizim bugünleri yaşayabilmemiz için onlar hiçbir şey düşünmeden hayatlarını harcadılar”Ekonomi ve Enerji Bakanı

Prof. Dr. Kuru, 1926 yılında eğitim öğretim hayatına başlayan Gazi Üniversitesi’nin mezunları arasında çok sayıda Kıbrıs Türklerinin de bulunduğundan, yine mezunları arasında vatanın bölünmezliği Türk mil-letinin birliği ve varlığı uğruna can vermiş Kıbrıslı şehitlerin varlığından bahsetti.

Prof. Dr. Kuru ; “Şehitlerimize duyduğumuz bu saygı, sevgi ve bağlılık bizi Kıbrıs Türk Milli Tarih müzesi oluşturma çalışmaları içerisinde bulunan Yakın Doğu Üniversitesi ile ortak bir pro-jede bir araya getirdi. Yıllardır sanat eğitimcisi de yetiştiren bir kurum olarak bizim de bu konuda sorumluluklarımız vardı. Kıbrıs Türkleri Varlık Mücadeles-inin Sanattaki İzleri geçtiğimiz mayıs ayında böyle doğdu. Gazi Üniversitesi ve Yakın Doğu Üniversitesi’nin de işbirliği ile bu projeyi gerçekleştirdik. Tüm sanatçı arkadaşlarımız eserler-inde bağımsız bir devlete, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne, kavuşmanın bedelini şehitleri, gazileri, kayıpları ve kahramanları ile ödeyen Kıbrıs Türklerinin yaşadığı tarihi olayları sanatın diliyle ifade ederek bize gön-derdiler” dedi.

Prof. Dr. Yaşar Aydemir; “Bugün millet olarak dimdik ayaktaysak bu özgürlük yolunda vatan uğruna gösterilen gayretlerin fedakarlıkların sonucundadır.”Gazi Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Yaşar Aydemir de, “Vatan tutmak bedel is-ter. Bugün Kıbrıs’ta Yakın Doğu Üniversitesi’nin bu güzel salonunda bir toplantı gerçekleştiriyorsak, biz bunları bir hilal uğruna gözünü

kırpmadan şehadete eren insanlara borçluyuz. Aynı ideal uğruna baş koyan bir milletin her türlü zorluğa nasıl göğüs gererek başarıya ulaştığını Kıbrıs örneğinde, yakın tarihimizde 15 Temmuz’da, Afrin’de, bugün Barış Pınarı harekâtı kapsamında Tel- Abyad’da gördük. Bugün millet olarak dimdik ayaktay-sak, bu özgürlük yolunda vatan uğruna gösterilen gayretlerin fedakarlıkların sonucundadır. Bir büyük mirasın torunları olarak dün yaşadıklarımızı, bugün içinde bulunduğumuz durumları iyi analiz etmek, tarihten ders çıkartmak zorundayız. Bir anlık gafletimiz, rehavete kapılmamız bize hayli pahalıya mal olmuştur.

Prof. Dr. Aydemir; “Ya devlet başa ya kuzgun leşe.” özlü sözünü aklımızdan çıkarmadan birliğimizi, dirliğimizi muhafaza etmek, farklılıklarımızı bir tarafa bırakarak tefrikadan kaçmak ve ortak noktalarımızı arttırmak durumundayız. Merhum Âkif’in dediği gibi “Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez; Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.”

“Varoluş mücadelesinde nice badireler atlatan ve birçok zorluğa göğüs geren Kıbrıs Türkü, dirayeti ile gurur kaynağıdır”Prof. Dr. Aydemir Alman filo-zof George Wilhelm Friedrich Hegel’in, “Kopan bir ipe düğüm attığımızda ipin en sağlam yeri o düğüm olur, fakat ipe her dokunuşunuzda canımıza acıtan yer de o olur” sözüyle devam ederek; “Tarihimizde sağlamlaştırdığımız, ama bir o kadar da canımızı yakan düğünlerimiz vardır. Kıbrıs Tür-klerinin Varlık Mücadelesi de bu

Üniversitesi Rektör vekili Prof. Dr. Yaşar Aydemir ile Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy birer konuşma yaptı.

Prof. Dr. Ümit Hassan; “Sanatçılarımız yarına iz bırakmışlardır”Yakın Doğu Üniversitesi Re-ktörü Prof. Dr. Ümit Hassan, Gazi Üniversitesi ile Yakın Doğu Üniversitesi’nin bu birlikteliğinin iki eğitim ve kültür yolunun kesişmesini ve örtüşmesini iki önemli yola bağlayarak, birin-cisinin, Gazi Üniversitesi’nin, evlatlarını Kıbrıs Türklerinin bayrak mücadelesinde ebediyete teslim etmesi ile, kalite ve ce-sametle eğitim ve teknikte önde gelen bir büyük önder kurum olması, ikincisinin ise Kıbrıs Türkü’nün hemen bütün beşeri, kültürel, manevi boyutlarını yarınlara taşımaya amade Yakın Doğu Üniversitesi’nin Güzel Sanatlar’a da bütün imkanlarını vakfederek bunu yeni boyutlara götürmesi ve Kurucu Rektör Dr. Suat Günsel’in bizzat tasarladığı ve projeksiyonlarının başında olduğu Kıbrıs Modern Sanat Müzesi’nin oluşumu olduğunun altını çizdi.

Prof. Dr. Hassan; “Gazi Üni-versitemizin hassasiyetiyle sayın Rektör Prof. Dr. İbrahim Uslan, aramızda bulunan çok değerli Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yaşar Aydemir’in yöneti-minde ve konunun tasarım ve gerçekleştirilmesinde birinci derecedeki otorite olan Güzel Sanatlar’ın değerli hocası Prof. Dr. Alev Çakmakoğlu Kuru, pro-jenin her anlam ve kapsamından sorumlu olan Dekanımız Prof. Dr. Ali Efdal Özkul hocamız günün asıl sahibi sanatçılarımıza ortam sağlayarak yarına iz bırakmışlardır” dedi.

Prof. Dr. Hassan; “Şehit de-nilince kültürel inanca, imana yönelik ve tabii edebi yönümüzle de Mehmet Akif’i gündeme get-irmezsek olmaz. Akif adeta ünlü ve şiyar olan Çanakkale Şehitleri şiirinde Kur-an’ın bir iman temelindeki yapısıyla ülke tarihi ile Türk tarihi’ne esintileriyle etki etmişti” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Alev Çakmakoğlu Kuru; “Kıbrıs Türklerinin yaşadığı tarihi olaylar sanatın diliyle ifade edildi”Gazi Üniversitesi Resim-İş Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Alev Çakmakoğlu Kuru ise konuşmasına ; “Türk dünyasının liderleri Rauf Denktaş’ı, Dr. Fazil Küçük’ü, TMT’nin kurucularından Dr. Burhan Nalbantoğlu’nu, Yarbay Rıza Vuruşkan’ı, Türkiye’den Kıbrıs’a ilk silah sevkiyatını yapan Erenköylü Vehbi Mahmutoğlu, Asaf Elmas ve Cevdet Remzi’yi, Binbaşı Nihat İlhan’ın vahşice katledilen eşini ve üç küçük masum yavrusunu… Kıbrıs Türklerinin varlık mücadelesinin tüm kahramanlarını, şehitlerini, onların manevi huzurunda olduğumuzu yanı başınızda olduklarını hissediyor musunuz? Evet, onlar buradalar…” sözleri-yle başladı.

Hasan Taçoy’da, belgesel filme atıfta bulunarak, “Tarihi iz bırakabilecek olan ve o du-ygulu günü ileriye taşıyacak olan çok güzel bir şey, çok güzel ifade edilmiş gerçek anlamıyla geleceğe iz bırakabilecek ve taşınabilecek bir belgesel” dedi.Bakan Taçoy; “Bundan yıllar önce Sarıkamış’ta yine bugünlerde soğuktan don-arak hayatlarını yitirmiş bir çok gencimiz var, ardından da Kurtuluş Savaşı… Hayatlarını yitirmiş yine binlerce insan ve yine bağımsızlık uğruna küçücük adada yıllarca boğuşarak, ailesinden bir değil birçok insanı şehit vermiş ve bu şehitlerle vatanı vatan yapmak için uğraşmış bir avuç insan ve bu duygu ve düşüncelerle ileriye taşınacak bir his, bir olgu, bir yaşam mücadelesi her zaman hissedilmiştir. Zaman zaman, korkudan, belirsizlikten, ne olduğunu bilmemezlikten, gözler-inin feri cam kesmiş çocuğun yanında sıcak duygularıyla, çakmak çakmak bakışlarıyla bir mücahidin, bir Mehmetçiğin duyguları ile ona vermiş olduğu güvenle, ileriye taşınmış ve bugünlere kadar gelmiş. Şehitler hak yoluna yürürken belki de bu günlerin nasıl olacağını bilemez ama bizim bugünleri yaşayabilmemiz için onlar hiçbir şey düşünmeden hayatlarını harcadılar ve Hak’ka yürüdüler. Bugün bizim içinde bulunduğumuz bu ortamda, hazırda bulduğumuz bu nimeti, bu duyguyu konuşmak kimi-lerine göre hamaset, kimilerine göreyse yağ çekmek, şirin görünmek ve şükran duygularını belirtmek ise bir suç olgusu ha-line gelmiş. Bu bölgenin bugün-lere geleceğini bilmeden hareket ettik, ancak ikinci bir Türk devleti kurduk ve adı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti oldu. Gerek gazisi, gerek küçük bebeğinden en yaşlı ferdine kadar herkes bu duyguyu yaşatmak için canla başla uğraştı ve bu olgunun sahibi olarak bundan sonra neyi nereye taşıyacağımızın planlarını yapmamız için de bize bu görevi verdiler. Bu işe katkı sağlamaya çalışan Yakın Doğu Üniversitemizin kurmuş olduğu bu güzelliğin şahsım ve ülkem içinde çok büyük bir anlamı vardır. Bunu görecek, yaşayacak ve dinleyecek olanlara, sizlerin bırakmış olduğu bu belgeselleri izleyecek olanlara çok büyük etkisi olacaktır.” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Teşekkür Belgeleri Takdim Edildi, Sergi Kurdelesi KesildiKonuşmaların ardından Yakın Doğu Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Ümit Hassan ile Gazi Üniver-sitesi Rektör Vekili Prof.Dr. Yaşar Aydemir karşılıklı takdimlerde bulundular. Ardından Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy tarafından “Kıbrıs Türklerinin Varlık Mücadelesinin Sanatsal İzleri” konulu karma sergiye katkı koyan sanatçılara teşekkür bel-geleri takdim edildi. Daha sonra sergi kurdelesi kesildi. Sergi 10 Ocak 2020 tarihine kadar İrfan Günsel Kongre Merkezi sergi salonunda ziyaret edilebilecek.

Yaşam Sağlık 927 ARALIK 2019

A vitaminin görme, büyüme, üreme, embriyo gelişimi, kan yapımı, bağışıklık sis-temi ve doku hücresi

farklılaşmasında gerekli olduğunu söyleyen Banu Özbingül Arslan-soyu, yağda eridiğini ve ısıya da dayanaklı olduğunu belirtti.

A Vitamini Vücutta Bir Antioksidan Gibi ÇalışıyorA vitaminin hastalıklara karşı bağışıklık sisteminin oluşumunda yardımcı olduğunu söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslan-soyu, bu vitaminin ayni zamanda kemik dokusunun ve üreme sisteminin de gelişimine yardımcı olduğunu belirtti. A vitaminin bir antioksidan gibi çalıştığını ve dolayısıyla çeşitli kanser türleri ile yaşlanmaya bağlı hastalıklara karşıda etki gösterebildiğini söyleyen Diyetisyen Banu Öz-bingül Arslansoyu: “A vitamini gözlerinizin karanlıkta normal olarak görmesine ve alacakaranlığa alışmasına yardım eder. Barsak ve deri gibi epitel doku yapımı, gelişimi ve korunmasında da görev alır.” dedi.

Yetersiz Tüketildiği Durumlarda YaşanabileceklerA vitamininin yetersiz tüketildiği durumlarda kişilerin böbreklerinde ve sindirim organlarında bozuk-luklar görülebileceğini söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslan-soyu, solunum ve üreme sistemi ile sindirim sisteminde, ağız, mide, ince bağırsaklarda ve idrar yollarındaki deri ve dokuların sağlıklı kalmasına yardımcı olarak enfeksiyonlara karşı koyan bir vita-min olduğunu belirtti.

A Vitaminin Bulunduğu BesinlerA vitaminin bulunduğu besin-ler hakkında bilgiler de veren Diyetisyen Banu Özbingül Ar-slansoyu, organizma tarafından iki kaynaktan elde edilebilen A vitaminin, retinol formunun, hayvansal kaynaklı karaciğer, balık yağı, süt, tereyağı ve yumurta gibi besinlerde bulunduğunu, bunun dışında ise bitkisel besinlerden de elde edilebileceğini söyledi. Diyetisyen Banu Özbingül Arslan-soyu sözlerine şöyle devam etti: “A vitaminin ön maddesi bitkilerin ışık enerjisini ve kimyasal enerjiye dönüştürmelerine yardımcı bir çeşit paradigma olan karotenoittir. Karotenoitten kaynaklı besinler kırmızı ve sarı portakal ile birçok koyu yeşil yapraklı sebzelerdir. En çok havuç, kış kabağı gibi sarı ve turuncu renkli besinlerde ve yeşil yapraklı sebzeler ile kayısı, şeftali ve bunun gibi sarı ve turuncu mey-velerde bulunur.”

A Vitamini İçeren Besinler Ne Sıklıkta ve Ne Miktarda Tüketilmeli?Günlük güvenilir alım düzeyinin 10 – 13 yaş arası çocuklarda 600 mcg, kadınlarda 700 mcg, erkeklerde ise 900 mcg olması gerektiğini söyleyen Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, yiyeceklerden yeterli miktarda alınsa dahi çölyak hastalığı, kistik fibrozis ve bunun gibi hastalıkların varlığında A vi-taminin emilimi yeterli mik-tarda gerçekleşemeyeceğinden eksikliğine rastlanabileceğini belirtti.

VÜCUDUN OLMAZSA OLMAZI

vitaminiYakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Diyetisyeni

Banu Özbingül Arslansoyu, Vücudun

Olmazsa Olmazı A Vitamini için “Bağışıklık Sistemini Güçlendiriyor, Kemik Dokusu ve Üreme Sisteminin Gelişmesini

Sağlıyor, Antioksidan gibi Çalışıp, Çeşitli Kanser Türleri ve Yaşlanmaya Bağlı Hastalıklara Karşı

Etki Ediyor” dedi.

Kültür Sanat1027 ARALIK 2019

4 karma resim sergisinin açılışı yapıldı

Anastasia Racovcena; “Sanatçılar kendi aralarında, kurduğunuz atmosfere bir peri masalı ya da cennet diyorlar”Gagauzya sanatçıları adına konuşan Anastasia Racov-cena; “Öncelikle, tüm Gagauz sanatçıları adına, bu görkemli projede Özerk Bölgemizi temsil etme fırsatı sunulduğu için Kurucu Rektör Dr. Suat Günsel’e şükranlarımı sunmak isterim. Fırça ustaları olan sanatçılar kendi aralarında, kurduğunuz atmosfere bir peri masalı ya da cennet diyorlar, ama aynı zamanda da biz bunu bir nevi meydan okuma olarak da algılıyoruz: daha iyi olabilir miyiz? Bu durum tüm klişeleri ve temelleri yıkar, önceden bilmediğimiz kullanmadığımız teknikleri kullanmaya başlıyoruz, kendi becerilerimizi tekrardan keşfediyoruz. Tuval boyutunun algısı değişiyor burada. Böyle bir yaratıcılık dolu

Akademik personelimiz 1773 bilimsel etkinliğe katılmış, akademik birimlerimiz ise toplam 665 bilimsel etkinlik düzenlemiştir. Üniversitemiz adına Web of Science’ta taranan 795, Scopus’ta 774 ve diğer uluslararası veri tabanlarında 292 olmak üzere toplam 1492 yayın yapılmıştır. Üniversitem-iz, tamamlanmış 120, halen devam etmekte olan 180 olmak üzere toplam 300 bilimsel araştırma projesine finansal destek sağlamıştır. Akademik personelimizin tamamlanan veya devam etmekte olan TÜBİTAK kaynaklarından desteklenen toplam 17 bilim-sel araştırma projesi de bulunmaktadır. Diğer kaynak-lardan desteklenen toplam 66 bilimsel araştırma projemizin 17’si 2018 takvim yılında tamamlanmış, 49’u ise halen devam etmektedir” dedi.

“Türk Dünyası Uyanıyor”, “Türk Rönesansı” ve “Kıbrıslı Çılgın Türkler” kavramları dünyada yankı buluyorProf. Şanlıdağ konuşmasında devamla, “Kıbrıs Modern Sanat Müzesi Proje’si sayes-inde kültürlerin yeşerip kökleşmesini sağlayan en önemli unsur olan sanatla Asya Akdeniz’e bağlanıyor. Türki Cumhuriyetler ve akraba topluluklarıyla Kuzey Kıbrıs’ta bir “SANAT KÖPRÜSÜ” oluşturuyoruz. Bu proje

sayesinde, pek çok şeye şahitlik edip pek çok şeyi tartışıyoruz ve yine hep bir-likte birçok şeyi öğreniyoruz. Projeyle ilgili özellikle sanatçılarımızın, sizlerin ve bizlerin konuştuğu, tartıştığı önemli başlıklar var. Bu başlıkların altı zaman içer-isinde kuşkusuz dolacak ve her biri ayrı bir önem içerisinde değerlendirilecektir. İlki özel-likle sanatçılar arasında yoğun bir şekilde dile getirilen “Türk Dünyası Uyanıyor” kavramının tüm dünyada yankı bulmasıdır. Bir diğeri, birkaç ay önce Azeri sanatçılarımızın kişisel serg-ilerinin açılışında kullandıkları “Türk Rönesansı” kavramıdır ve kanımca zaman içerisinde gerçekleşecektir. Bir diğeri ise, sizin bizzat Çarşamba günkü sergi açılışında değindiğiniz “Kıbrıslı Çılgın Türkler” kavramıdır” ifadelerine yer verdi.

Kazakistanlı sanatçılar Lidiya Drozdova, Tokbay Kush-erbayev, Igor Gushchin ve Malik Jumagulov’a ait 20 eser, Gagauzyalı sanatçılar Svetlana Panaitova, Anastasia Racov-cena ve Grigori Decev’e ait 20 eser, Özbekistanlı sanatçılar Aranshy Sharzhanov, Aslid-din Isaev, Nortoylok Diyarov, Shavkatbek Mamatkarimov, Zoir Meiev, Kuralbek Kossua-kov, Rikhsitulla Akramov, Ly-ubov Tiora ve Nuriddin Isaev’e ait 50 eser ile Tacikistanlı sanatçılar Ilyos Mamadzh-anov, Umed Ahmadov, An-varsho Sayfudinov ve Daler Mikhtodzhov tarafından Kıbrıs Modern Sanat Müzesi için özel olarak hazırlanan 20 eser, toplamda dört ülkeden gelen 20 sanatçıya ait 110 eserden oluşan dört karma resim sergisi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dr. Faiz Sucuoğlu tarafından açıldı.

Sergi açılışında, Yakın Doğu Üniversitesi Rektör yardımcısı Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ, Ga-gauzya sanatçıları adına Ana-stasia Racovcena,Tacikistan Sanatçılar adına Daler Mikhtodzhov, Özbekistan Sanatçılar adına Lyubov Tiora, Kazakistan Sanatçılar adına Igor Gushchin ile Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dr. Faiz Sucuoğlu birer konuşma yaptılar.

Yakın Doğu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ, Yakın Doğu Üniversitesi’nin belirlediği hedeflere ulaşmak için eğitim, bilim, sanat ve inovasyon ekseninde çalışmaya ve üretmeye yılmadan devam etmekte olduğunu belirtti. Prof. Şanlıdağ, yakın zamanda YÖDAK’a sunulan Yakın Doğu Üniversitesi’nin Aka-demik Faaliyet raporundan bazı bilgileri paylaşarak şöyle devam etti;

“2018 Akademik yılında 1492 yayın, 120’si tamamlanmış 300 bilimsel çalışmaya finansal destek sağlandı”“2018 Akademik yılında üni-versitemizde 192 profesör, 137 doçent, 318 yardımcı doçent, 455 öğretim görevlisi ve 136 araştırma görevlisi olmak üzere toplam 1238 akademik personel hizmet verdi.

atmosferde, yeni fikirler doğar ki bu çok heyecan verici birşey, yeni keşifleri motive eden bir husus. Eser-lerimizin Kıbrıs Modern Sanat Müzesi’nin hazinesine Gagauzya’nın renklerini ve akort katacağını düşünüyorum” dedi.

Daler Mikhtodzhov; “Kıbrıs adası bize rahatlık ve ev hissi verdi”Tacikistan sanatçıları adına Daler Mikhtodzhov ise, dünyanın birçok köşesinden bu sempozyuma katılan sanatçılar arasında olmak-tan onur duyuyoruz ve böyle anları yaşama fırsatı sunduğunuz için minnettarız. Tıpkı Tacikistan gibi sıcak, güneşli Kıbrıs adası bize rahatlık ve ev hissi vermiştir. Topraklarınızda geçirdiğimiz her gün tarihinize, kültürünüze, halkınıza dokunma fırsatımız olmuştur. Tüm anları, inciler gibi topladık ve onların verdiği ilham ile eserlerimizin üstünde çalıştık” dedi.

“Dr. Suat Günsel, ana toprağınızın asil oğlusunuz, sanata ve tarihe gösterdiğiniz ilgi ve saygı bu hususun kanıtlarıdır.”Sanatçı Mikhtodzhov ayrıca; “Sn. Dr. Suat Günsel, ana toprağınızın asil oğlusunuz, sanata ve tarihe gösterdiğiniz ilgi ve saygı bu hususun kanıtlarıdır. Sanatçılar olarak projeden, gösterilen ilgiden ve sağlanan fırsatlardan oldukça mutlu olduğumuzu belirtmek isterim. Tacikistanlı sanatçılar adına size ve tüm ekibinize sıcak karşılama için şükranlarımızı sunmak isti-yoruz.

Lyubov Tiora; “Çok kutuplu dünyada yaşarken, Türk dünyası tek sesle konuşmalıdır”Özbekistan sanatçıları adına konuşan Lyubov Tiora da “Ku-rucu Rektör Dr. Suat Günsel’in inisyatifi ile yaşadığımız bu anı bizimle paylaştığınız için

4 karma resim sergisinin açılışı yapıldı

Kültür Sanat 1127 ARALIK 2019

anlamında da belki rekabet edeceğimiz bu yöndeki mü-zelerin çok önündeyiz. Bu da önümüzdeki süreçte devam edeceğini gösteriyor. Sanatçılar burada büyük işler yapıyorlar. Bize büyük katkıda bulu-nuyorlar. Yakın Doğu Üni-versitesi her konuda iddialı, her paltformda bunu dile getiriyorum. Sağlıkta, sanatta, eğitimde iddialı bir üniversite. Resim konusunda da böyle gitmeye devam ederse dünya çapında bir iddiası olacak. Suat Hocamıza sağlık diliyo-rum enerjisinin artarak devam etmesini diliyorum ve tüm sanatçılara mutluluklar diliyo-rum.” İfadelerini kullandı.

Sanatçılara teşekkür belgeleri takdim edildi, sergi kurdeleleri kesildiKonuşmaların ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dr. Faiz Sucuoğlu tarafından Gagauzya Sanatçıları Anastasia Racovce-na, Svetlana Panaitova, Grigori Decev, Tacikistan Sanatçıları

Gushchin; “Bizim için siz bir sihirbazsınız. Eminim ki tüm sanatçılar benimle hem-fikirler, her birimiz bir gün olsa bile gündelik sorunlardan, ev işlerinden, yaşamdaki endişelerden uzak durmayı ve kendimizi tamamen tuvale teslim etmeyi hayal etmiştir. Dr. Suat Günsel, binlerce sanatçı için böyle bir cennet yaratmayı başaran, insan to-plumunda sanatın gelişiminin önemini anlayan, uygarlığın bilincini, maneviyatı ve me-deniyet kültürünü tüm insanlık adına daha üst seviyelere çıkarılabilmesini sağlayan bildiğim tek insan sizsiniz! Başka hiçbir seyi düşünmeden sadece sanatla uğraşma şansını bize sunduğunuz için en içten teşekkürlerimizi sunuyoruz. Sizlere sağlık, Kıbrıs Modern Sanat Müzesi projenize de sön-meyen ışık dilerim.” ifadeler-ine yer verdi.

Bakan Sucuoğlu; “Sanatçıları dinlerken içerikler de artık resmin ötesine geçmeye başladı”Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dr. Faiz Sucuoğlu ise, her geçen gün resim kalites-inin arttığını ve sanatçıların konuşmalarındaki içeriğin de artık değişmeye başladığını belirtti.

Bakan Sucuoğlu; “Uzun zaman önce ilk geldiğim dönemlerde de Suat hocaya şunu söyledim; “Bu böyle bitmeyecek, bir bay-rak aldınız bu bayrağı götür-meniz gerekiyor.” Gönül ister ki ırkı, dini bir olan hepimizin ortak bir dili yani Türkçeyi de burada birlikte kullanmayı, hep birlikte aynı dili konuşmayı

sağlamak. Tabi bu sanat, “rönesans” dediğimiz ki bunu söylemeyi hak ediyor artık, belki de bir başlangıçtır. Çünkü sanatçıları dinlerken içerikler de artık resmin ötesine geçm-eye başladı. Suat hocamızın ortaya koyduğu olanak var, buraya gelen sanatçılara büyük olanaklar sağlıyor” dedi.

Bakan Sucuoğlu, çevrenin öne-mine de değinerek; “Ülkemiz böyle sis, göz gözü görmeyen, soğuk bir ülke olmuş olsaydı belki de bu tablolara yansıyan renkler biraz daha farklı ifade edilecekti. Güneş, yeşil, mas-mavi gökyüzü renk cümbüşü, bana göre dünyanın en güzel ülkesi ve sanatçılarda ise bir motivasyon yaratıyor. Bununla birlikte sanatçılar arasındaki tatlı rekabeti de görüyoruz. Bu da önemli, “en iyisini yapma gayreti” ortaya çıkıyor ve bunu yapmış oldukları resimlerde de çok net olarak görüyoruz.

“Bölgede değil, dünyada iddialı bir müzeye doğru gidiyoruz”Sucuoğlu; “Çok güzel resimler var. Bölgede değil, dünyada iddialı bir müzeye doğru gidi-yoruz ve belli ki rakip

teşekkür ederim. Özbekistan sanatçıları ve şahsım adına toprağınızda bulunma, yaratma ve bu muhteşem sanat projesinin bir parçası olma fırsatı sunduğunuz için şükranlarımızı sunuyoruz. Kıbrıs Modern Sanat Müzesi çatısı altında çalışma ve burada iz bırakmak bizim için ayrı bir gururdur. Umut ediyoruz ki bizim hayat deneyimlerimiz, düşüncelerimiz, kalplerimiz eserlerimizin vasıtası ile her in-sana dokunacaktır. Sn. Günsel, biz çok eminiz ki ülkelerimi-zin, halklarımızın arasında olan bağlar ve işbirliği sanat üzer-inden daha da güçlenecekler. Sanatın genel misyonu, ül-keleri, halkları, medeniyetleri birleştirmek, onları birbirine tanıtmaktır. Diğer taraftan ise, sanat “Biz kimiz? Nereliyiz? Ne için yaşıyoruz?” gibi soru-lara cevap bulmaya yardımcı olur. Çok kutuplu dünyada yaşarken, Türk dünyası tek sesle konuşmalıdır. Sanatçı problem çözücü değildir, o sadece ışığa doğru hareket eder. Bu hareketin yönünü hiç kimse değiştiremez, ama nasıl yürüdüğünü kontrol etmek mümkündür. Bir sanatçının ruhu, bilinci ve gönlü, tecrübeyi ve bilgiyi, gerçekliği ve spekülasyonu, hayatı ve hayali sentez edip, kalplerin sönmemesini ve insanın içsel diyalektiğini sağlar. Sanatçı hayatı sever, dostluğa önem verir ve sanata adanmış bir insandır. Çünkü o sanat, sanatçının ruhunda yaşar. Sanatçı romantizm dolu bir insandır, bir avaredir. Ve çok şanslıdır o sanatçı ki yolunda sizin gibi bir insanla karşılaşır. Gelecek nesiller kesinikle bunu unutmayacak.”

Igor Gushchin; Sn Günsel, binlerce sanatçı için böyle bir cennet yaratmayı başaran, medeniyet kültürünü tüm insanlığın daha üst seviyelere çıkarabilmesini sağlayan bildiğim tek insan sizsiniz”Kazakistan sanatçıları adına konuşan Igor Gushchin ise, tüm sanatçılar adına, bereketli Kıbrıs adasında yaratıcılığı, özgürlüğü sağlayan ve sanatçılar için yaratılan gerçek cennet için Kurucu Rektör Dr. Suat Günsel’e teşekkür ederek başladı.

Daler Mikhtodzhov, Anvarsho Sayfudinov, Ilyos Mamadzh-anov, Umed Ahmadov, Öz-bekistan Sanatçıları Lyubov Tiora, Asliddin Isaev, Aranshy Sharzhanov, Kuralbek Kos-suakov, Zoir Meliev, Rikh-situlla Akramov, Nortoylok Diyarov, Shavkatbek Mamat-karimov, Nuriddin Isaev, ve Kazakistan Sanatçıları Igor Gushchin, Lidiya Drozdova, Tokbay Kusherbayev ve Malik Jumagulov’a teşekkür belge-leri takdim edildi. Sergiler, 3 Ocak 2020 tarihine kadar hafta içi 08.00-16.00 saatleri arasında Yakın Doğu Üniversi-tesi Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi sergi salonunda ziyaret edilebilecek.

gazete .neu .edu . t r

ÜNİVERSİTE GAZETESİ

SAHİBİYAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ

KOORDİNATÖRLERÇağdaş ÖĞÜÇ

Fuat Boğaç EVREN

GÖRSEL TASARIMFuat Boğaç EVREN

BİL İŞ İM DESTEĞİNear East Technology

YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ RESMİ GAZETESİDİR.

İK İ HAFTADA B İR gazete .neu .edu . t r ADRESİ ÜZERİNDEN YAY INLANIR .YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ TARAFINDAN YAYINA HAZIRLANMAKTADIR.

İLET İŞ İM: i l e t i s im. faku l tes i@neu.edu . t r

Akademik1227 ARALIK 2019

Farklı okullardan lise öğrencilerinin katılımı ile gerçekleşen etkinlikte, emekli NASA astronotu Dr.

Anna Fisher, 1984 yılında Discovery adlı uzay mekiği ile uzayda yaşadığı deneyim ve tecrübeleri öğrencilerle paylaştı.

Etkinlikte yaptığı konuşmada, “Başkan Trump yine Ay’a gitmemizi istiyor” ifadelerini kullanan Dr. Anna Fisher, uzun vadedeki hedefin ise Mars’a giderek orada bir üs kurmak olduğunu belirtti. Gelecek 100 yılın çok heyecanlı olacağına işaret eden Dr. Fisher, “Tekrar başlamayı ve

NASA’da ikinci bir kariyer yapmayı isterdim” ifadesini kullandı.

Etkinlikte konuşan Yakın Doğu Enstitüsü Müdürü Yrd. Doç. Dr. Mustafa Çıraklı ise, Dr. Anna Fisher’i ağırlamaktan büyük bir mutluluk ve onur duyduklarını belir-terek, Dr. Fisher’in başarılı kariyer-inin etkinliğe katılan gençler için bir ilham kaynağı oluşturacağını belirtti.

192 Saat Uzayda Kalan İlk Kadın Astronot…1984 yılında arızalanan iki haberleşme uydusunu ‘yakalayıp’ yeryüzüne götüren Challenger STS

Renaissance İstanbul Polat Bospho-rus Hotel’ de gerçekleştirilen 10. Altın Havan Ödülleri töreninde, Prof. Dr. Nu-rettin Abacıoğlu, Eczacılık mesleğinin gelişmesine üstün katkılarından dolayı, genç yaşta hayatını kaybeden İzmir Eczacı Odasının kurucularından “Ecz. Levent Kamacık Özel Ödülü”nü aldı. Prof. Dr. K. Hüsnü Can Başer’e ise, uzun yıllar eczacılık sektörüne

2010 yılından beri Eczacı Dergisi tarafından İlaç ve Eczacılık sektörünün başarılı kişi, kurum ve kuruluşlarını ön plana çıkarmak amacıyla Eczacılık mesleğine hizmet edenlere verilen 10. Altın Havan Ödülleri’nde Yakın Doğu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Hüsnü Can Başer ile Prof. Dr. Nurettin Abacıoğlu ödüle layık görüldü.

51-A misyonunun mürettebatından biri olan Dr. Anna Fisher, 8-16 Kasım 1984 tarihleri arasında uzayda 192 saat geçirdi. NASA’ya seçilen ilk kadınlardan olan Dr. Fisher, aynı zamanda ilk kızının doğumundan iki hafta önce göreve atanmasıyla bir-likte uzaya çıkan ilk anne ünvanının sahibi oldu. Araştırma alanında ve Uluslararası Uzay Üssü’nün (ISS) inşaatında görev alan Discovery adlı uzay mekiği, dünyaya dönüşü sırasında parçalanarak düşen Chal-lenger ve Columbia facialarından sonra uzay uçuşlarına tekrar başlanıldığında kullanılan mekik olmuştu.

verdiği hizmetlerden dolayı “Hizmet Ödülü” verildi.

Altın Havan ödülüne layık görülmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Prof. Dr. K. Hüsnü Can Başer, 47 yıllık eczacılık mesleğinin, aldığı Hizmet Ödülü ile onurlandırmasından mutluluk duyduğunu ifade etti.

NASA’nın Ünlü Emeklİ Kadın Astronotu

Dr. Anna Fisher Liseli Öğrencilerle Biraraya GeldiYakın Doğu Enstitüsü ile Amerikan Büyükelçiliği işbirliğinde, emekli NASA astronotu ve uzaya gönderilen ilk anne ünvanını taşıyan Dr. Anna Fisher, Büyük Kütüphane’de lise öğrencilerine sunum yaptı.

Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyeleri Ödüle Layık Görüldü

15 ülkeden 80’den fazla kişinin konuşmacı olarak katıldığı konferansta, öğretim üyesi Dr. Karen How-ells, “Ada Turizmi için Sürdürülebilir Girişimcilikte Akıllı Teknolojilerin Kullanılması” başlıklı bildiriyi sundu.

Konferansta “Akıllı Teknolojilerde Bilginin ve Yeniliğin Yönetimi” başlıklı özel oturumun katılımcı davetli olarak başkanlığını yürüten Prof. Dr. Mustafa Sağsan ise, Arş. Gör. Sıla Gürler ile birlikte hazırladıkları “Akıllı Örgütler Olarak Üniversiteler ve Yeşil Yenileşim Stratejisi: Kuzey Kıbrıs için Kuram-sal Bir Çerçeve” başlıklı bildiriyi sundu.

Bilgi, Teknoloji ve Değişim Konuşuldu…Güney Afrika, Rusya, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuri-yeti ve Avustralya’dan dört bildirinin yer aldığı özel oturumda, bilginin ve yeniliğin akıllı teknolojilerin kullanılmasıyla gerçekleştiği değişim ve yenilişim süreci tüm boyutlarıyla masaya yatırıldı. Prof. Dr. Sağsan tarafından sunulan “Akıllı Örgütler Olarak Üniversiteler ve Yeşil Yenileşim Stratejisi: Kuzey Kıbrıs için Kuramsal Bir Çerçeve” bildirisi de, yeni stratejik çevresel inovasyon olarak görülen bir konu olan yeşil yenilişim stratejisinin gündeme getirilmesini sağladı.

KKTC’nin Turizm Haritasını Paylaştı…Yakın Doğu Üniversitesi Pazarlama Bölümü öğretim üyesi Dr. Karen Howells ise “Ada Turizmi için Sürdürülebilir Girişimcilikte Akıllı Teknolojilerin Kullanılması” başlıklı bildirisinde, ada turizminin sirkülasyonunu bir harita üzerinden göstererek, daha fazla girişimcinin adaya turizm yatırımı yapa-bilmesi için gerekli ipuçlarını katılımcılarla paylaştı. Özellikle ada turizminde sürdürülebilir bir girişimci profilinin akıllı teknolojilerde nasıl kullanılması gerektiğine yönelik açıklamalarda bulunan Dr. Howells, aynı zamanda uluslararası platformlarda tanınmayan KKTC’ni, istatistikler ve örnekler vererek tanıttı.

Küresel Platformda Bilimsel Kapasitesimizi Dünyaya Tanıtmak Önemli…Bilginin önemli bir varlık haline geldiğini bu nedenle de bilginin üretim, değişim ve kullanım biçimlerinin dikkat ve özenle izlenerek yönetilmesinin önemli olduğunu ifade eden Yakın Doğu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mustafa Sağsan, bu tür bilimsel konferanslarda yer alan bildirilerin içerdiği bilgiler bakımından önem arz ettiğini söyledi. Uluslararası etkinliklere katılarak bilgi paylaşımı yapmanın ve konferans bilgilerinin Web of Science veri tabanında taranmasının hem Üniversite hem de ülkemizin tanıtımı açısından da önem arz ettiğini dile getiren Prof. Dr. Sağsan, farklı araştırma alanlarında yayın üreten Yakın Doğu Üniversitesi araştırmacıları tarafından hazırlanan bilgilerin prestijli kaynaklar arasında yer aldığını belirtti.

Yakın Doğu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü, Bilgi ve Belge Yönetimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Sağsan ile Pazarlama Bölümü öğretim üyesi Dr. Karen Howells ile Avustralya’nın başkenti Sydney, Macquarie Üniversitesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen 16. Uluslararası Entelektüel Sermaye ve Bilgi Yönetimi Konferansı’nda bildiri sundular.

Yakın Doğu Üniversitesi, Avustralya’da Temsil Edildi

Akademik 1327 ARALIK 2019

BİLİMİN

TANIŞMAYA DEVAM EDİYORLARFARKLI YÜZÜYLE

Özay Günsel Çocuk Üniversitesi Kış Programı öğrencileri eğitimlerin sekizinci

haftasında Yakın Doğu Üniversitesi akademisyenleri ve eğitimcileri tarafından

ilgi alanlarında araştırma yapabilme becerilerini geliştirecek, yeteneklerini doğru yönlendirmelerini sağlayacak aktivitelerle

hazırladıkları modülleri uyguladılar.

Dünya, Güneş, Galaksi-Evren grubu öğrencileri, günlük hayattaki problem-lerin çözümünde matematiksel yollardan yararlanma, bilimsel araştırma kültürünün oluşmasını sağlamak, öğretici eğitsel ve zeka oyunlarını içeren eğitim atölyelerini uyguladılar.

Duyularla, Hayvan Bakımını Öğrendiler…Dünya grubu öğrencileri, Yakın Doğu Üni-versitesi Spor Kulesinde eğitmen Mahnaz Tavakolian Far ile spor aktivitesi yaparak başladıkları eğitim programında, Sağlık Bilimleri Fakültesinde Dr. Gonca İnanç ile “Beş Duyumuzdan Birisi Olmazsa Ne Olur” çalışmasını yaptılar. Eğlenceli oyun-lar oynayarak duyuları öğrenen öğrenciler daha sonra bahçe oyunları oynadılar.

Veterinerlik Fakültesinde Doç. Dr. Dilek Arsoy ile “Evde Kedi-Köpek Beslemek Kolay mı?” atölyesine de katılan öğrenciler, etkinlik kapsamında ev hayvanlarının bakım koşulları ve aynı evde yaşamanın nasıl olacağını öğrendiler.

Eğlendiren Matematik Atölyesi…Matematik öğretmeni Mehmet Salih Yarımsakallı ile matematik atölyesi gerçekleştiren Güneş grubu öğrencileri, matematiğin temelini anlamak için etkinlikler

yaptı. Daha sonra Mimarlık Fakültes-inden Doğan Hillez, Berkay Usluer ve Kardelen Bostancı ile “Her Ağacın Bir

Yuvası Olsun” etkinliği yapan öğrenciler, ağaçlara kuş yuvalarını monte ederek

farklı renklerde boyadılar.

Mutfakta Kendi Lezzetlerini Ortaya Çıkardılar…

Turizm Fakültesinden Anastasia Molla ile “Benim İçecek Menüm” mutfak atöly-esine katılan Güneş ile Galaksi-Evren

grubu öğrencileri, gastronomi mutfağında damak zevklerine uygun içecekler

hazırladılar.

Gözlem Yeteneği, Yaratıcılık ve Beğeni Duyguların Gelişiyor…

Galaksi-Evren grubu öğrencileri daha sonra NEU Robotik Laboratuarından Tolga Yırtıcı, NERİTA’dan Şefik Emre

Coşkun ile “Yapay Zeka Projesi 3” atölyesine katıldılar. Atölye kapsamında

öğrenciler programlama temellerini, robot programlanması ve robotun öğrenmesini

farklı sensorları deneyerek öğrendiler.

Hayat boyu öğrenmenin hâkim olduğu bir çağda çocuklara müze ziyareti

alışkanlığını küçük yaşta kazandırılması amacıyla Galaksi-Evren Grubu

öğrencileri, Yakın Doğu Üniversitesi Müzler Bölgesinde yer alan Kıbrıs Araba Müzesini gezdiler. Öğrenciler, müzedeki

arabaların tarihini ve geçmişten günümüze yaşadıkları değişimi

hakkında bilgiler edindiler.

Avrasya Araştırma Merkezi, Hz. Mevlana ve Medeniyetlerde Vefa Sempozyumuna KatıldıKonya Selçuk Üniversitesi ev sahipliğinde, Atatürk Dil Tarih ve Kül-tür Yüksek Kurumu ile Atatürk Kültür Merkezi’nin destekleriyle “Hz. Mev-lana ve Medeniyetlerde Vefa” temasıyla gerçekleştirilen sempozyumda, Prof. Dr. Ghadir Golkarian, “İnsan-Toplum İlişkisi ve Medeniyet Bağlamında Vefa” başlıklı sunumu gerçekleştirdi.

Mevlâna’nın engin bir okyanus gibi olduğunu ve onun marifet ile bilgelik oky-anusunda yüzerek güvenli sahile varmak için gerekli teknikleri bilmek ve öğrenmek gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Golkar-ian, her yıl sempozyumun farklı temalarla işlendiğini söyledi.

Vefa Konusu Ele Alındı…Prof. Dr. Golkarian, “Mevlâna sözleri başlı başına hayat, yaşam, mâna, sorumluluk dersidir. Bu nedenle her sene onun çok boyutlu şahsiyetini tanımak için önemli temalar dikkate alınır. Bu yıl vefa konusu,

yani, ferdi ve toplumsal sorumluluğa önem vermek, ahde vefa, sadakat gibi değerleri anlamak amacıyla sempozyum planlandı” dedi. “Mevlana bize konularını açıklarken dinle kelimesiyle mesnevisine başlar. Kuran-ı Kerim’e baktığımızda oku ile başlar” diyen Prof. Dr. Ghadir Golkar-ian, “Mevlana düşünüp tartıp dinledikten sonra, okuma ve konuşma yeteneğimize

sahip olduğumuza inanıyor. Dolayısıyla dinlemek en önemli konulardan biridir. Biz de bugün ve yarın Mevlana hakkında konuşuyorsak sadece sureti kelam değil, cani kelamı konuşacağız. Mevlana’yı tek adıyla tanımak yeterli olmayacaktır. Değişik yönleriyle, boyutlarıyla tanımak gerekir” ifadelerini kullandı.

Türkiye başta olmak üzere KKTC, İran, Bosnahersek, Azerbaycan’dan araştırmacı akademisyenlerin katkılarıyla gerçekleştirilen “Hz. Mevlana ve Me-deniyetlerde Vefa” sempozyumunda, “Mesnevi’de Vefa Kavramı ve Kullanım Özellikleri”, “Kutadgu Bilig’e göre Türk Hakanlığında Vefa Erdemi” başlıklı su-numlar da gerçekleştirildi.

Akademik1427 ARALIK 2019

Dünya ve Güneş grubu öğrencilerine tanıma, anlama, kavram oluşturma, problem çözme becerilerinin geliştirildiği eğitim atölyeleri uygulandı.

Çizgi Film Afişi Tasarladılar…Eğitim programlarına Yakın Doğu Üni-versitesi Spor Kulesi’nde sabah sporu ile başlayan Dünya grubu öğrencileri, Atatürk Eğitim Fakültesi’nde Uzm. Yücehan Yücesoy ile “Çizgi Filmimi Yapıyorum” atölyesine katıldılar. Atölye kapsamında çocuklar hayaller-indeki çizgi filmi bilgisayarda çizerek kendi afişlerini tasarladılar. Çocukların yaratıcılık, el becerisini ve zihinsel becerilerini geliştirmeyi sağlayan çizgi film atölyesinin ardından öğrenciler, bahçe oyunları etkinliğine katıldılar.

Dünya Grubu öğrencileri daha sonra Özay Günsel Çocuk Üniversitesi Re-ktörü Prof. Dr. Filiz Meriçli ile “Çocuk Hakları” ile ilgili çalıştay yaptılar. Çalıştay kapsamında öğrenciler eğlenceli oyunlar oynayarak çocuk haklarını öğrendiler. Dünya Grubu öğrencilerine ayrıca geri dönüşümün önemi ile ilgili bilgiler anlatıldı.

Matematiği Öğreniyorum…Eğitim programına Matematik Atölyesi ile başlayan Güneş grubu öğrencileri ise, Matematik öğretmeni Bahar Esmeroğlu ile matematiğin temelini anlamalarını sağlayan çalışmalar yaptılar.

Hisset, Belli Et, Tanımla Bırak Gitsin…Çocukların duygularını öğrenerek duygusal dünyalarında nasıl hareket edeceklerini ve kendilerini yönetebilm-esini sağlayan duyularımızı tanıma atölyesine de katılan Güneş Grubu öğrencileri, Sağlık Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi Dr. Gonca İnanç ile “Beş Duyumuzdan Birisi Olmazsa Ne Olur” etkinliği ile eğitici oyunlar oynayarak duyuları öğrendiler.

Bahçe oyunları ile spor kulesinde Mahnaz Tavakolian Far ile TRX aktivi-tesi de yapan güneş Grubu öğrencileri eğitim programını, Veterinerlik Fakül-tesinde, Doç. Dr. Dilek Arsoy ile birlikte “Evde Kedi-Köpek Beslemek Kolay Mı?” etkinliği yaparak ev hayvanlarının bakım koşulları ile ev içerisinde hayvan bakımı ve beslenmesinin nasıl yapılması gerektiğini öğrendiler.

Saç Bakımı ve Güzellik Hizmetleri Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr.

Yeşim Üstün Aksoy’un eşliğinde gerçekleşen etkinlikte, Girne 18 Yaş Üstü Engelli Rehabilitasyon

Merkezindeki gençlere, saç kesimi, fön ve güzellik bakımı uygulamaları

yapıldı.

En büyük engel sevgisizlik…Yaşama sevinci ile hayata tutunan

bütün engelli bireylerin sadece bir gün değil her gün yanlarında olduğunu ifade eden Saç Bakımı

ve Güzellik Hizmetleri Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Yeşim Üstün Aksoy, herkesin birer engelli adayı

olduğuna dikkat çekti. Yrd. Doç. Dr. Yeşim Üstün Aksoy, “Dünya Engelliler Farkındalık Günü’nde

hepimizin birer engelli adayı olduğu gerçeğinin farkında olan bireyler

olarak üreten, sosyal hayatın bütün alanlarında aktif biçimde yer ala-bilen bağımsız bireyler olarak yer

alabilmeleri için her alanda gereken duyarlılığın artmasını sağlamamız

gerekiyor. Birbirimizi anladığımız her an, bir engeli daha yıkar ve

yaşamı herkes için huzurlu kılarız” dedi.

Yrd. Doç. Dr. Yeşim Üstün Ak-soy, etkinliği gerçekleştirmelerini

destekleyen Zihinsel Engelliler Derneği Başkanı Melek Çaluda ile

Girne 18 Yaş Üstü Engelliler ve Rehabilitasyon Merkezinde çalışan

tüm personele teşekkürlerini sundu.

Öğrencilerin bireysel farklılıklarını ve bulundukları yaş özellikleri dikkate alınarak her yaş grubunda farklılaşan eğitim modülleri şeklinde gruplandırılan Özay Günsel Çocuk Üniversitesi Kış Programı yedinci haftası, fen bilimleri ve matematik ile öğretici eğitim atölyeleri gerçekleştirildi.

Saç Bakımı ve Güzellik Hizmetleri Bölümü öğrencileri, Dünya

Engelliler Günü Dolayısıyla Girne’deki 18 Yaş Üstü

Engelli Rehabilitasyon Merkezini ziyaret ederek,

merkezde kalan engellilere saç ve cilt bakımı hizmeti

sundu.

Duyuları Tanıdılar, Hayal Dünyalarını Geliştirdiler

Engelli Gençlere Saç ve Güzellik Bakımı Yapıldı

Yakın Doğu Üniversitesi Deneysel Sağlık Bilimleri Araştırma Merkezi tarafından İlaç Geliştirme ve Aşı Üretimi Sempozyumu düzenlendi.

İlaç Geliştirme ve Aşı Üretimi Konuşuldu

Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi 101 no’lu Salon’da düzenlenen sempozyumda, Yakın Doğu Üniversitesi, Yeditepe Üniver-sitesi, Ege Üniversitesi, İzmir

Uluslararası Biyotıp ve Genom Enstitüsü, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü’nden davetli konuşmacılar ilaç yapımı ve araştırmaları, ilaç ham maddeleri, genetik ve nadir hastalıklar için geliştirilen ilaçlar, aşıların özellikleri ve uygulamaları ile ilgili katılımcılara bilgiler aktardılar.

Sempozyumun koordinatörlüğünü yapan Yakın Doğu Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Sağlık Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. K. Hüsnü Can Başer açılışta yaptığı konuşmada, sempozyumda hem ilaç hem de aşı geliştirme konusunun birlikte işleneceğini, ilaç ve aşı konularında medyada yaygın şekilde yer alan yanlışların da sempozyum sayesinde düzelm-esini temenni ettiklerini ifade etti.

İlaç Ham Maddeleri Geniş Bir Perspektifte Değerlendirildi…Sempozyumda, “İlaç Araştırmalarında Doğal Kaynakların Rolü” konulu sunumu yapan Yakın Doğu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı ve Farmakognozi öğretim üyesi Prof. Dr. İhsan Çalış, bitkisel ilaç hammaddelerinin ilaç sanayiinde kullanımı konusunu geniş bir perspektiften değerlendirerek doğal kaynakların ilaç üretimindeki potansiyelinden bahsetti.

Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmasötik Kimya Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Hülya Akgün de, sentetik kökenli ilaç hammaddelerini içeren konuşmasında, ilaç araştırmalarında kullanılan sentez yöntemler-ini örnekledi. Aynı fakülteden Prof. Dr. Mine Yarım Yüksel ise ilaç tasarımında yararlanılan “in silico modeller” hakkında bilgiler vererek, moleküler yerleştirme (docking) çalışmaları alanındaki son gelişmeleri anlattı.

Genetik ve Nadir Hastalıklar İçin Geliştirilen Modern İlaçlar Konuşuldu…İzmir Uluslararası Biyotıp ve Genom Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mehmet Öztürk de, sem-pozyumda yaptığı Biyo-İlaçlar konulu sunu-munda, genetik ve nadir hastalıklar konusunda geliştirilen modern ilaçlar hakkında bilgiler vererek, bu ilaçların kişiye özgü tedavi konu-sunda ümit vaat eden ilaç ürünleri arasında yer aldığını belirtti.

İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Mühendislik Fakültesi Biyomühendislik Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Erdal Bedir de bitkisel ürünler olan sapogenollerden yarı-sentez ve biyo-transformasyon yoluyla yeni ilaç hammad-delerinin üretimi konusunda bilgiler vererek, geven türlerinden elde edilen sapogen-ollerden üretimini gerçekleştirdiği bileşikleri kendi fabrikasında üreterek, şirketi vasıtasıyla ABD’ye ihraç ettiğini anlattı.

Anbitiyotik Üretiminden Bahsedildi…Yakın Doğu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Güner Ekiz de, fer-mentasyon yoluyla antibiyotik üretiminin nasıl yapıldığını anlattı. Eczacılık Fakültesi Farma-koloji Anabilim dalı başkanı Prof. Dr. Nurettin Abacıoğlu ise, ilaç araştırmalarında en önemli safhaları oluşturan klinik deneyler hakkında detaylı bilgiler vererek, ilaç geliştirmenin en meşakkatli safhalarını oluşturan bu çalışmaların en az 15 yıl ve milyonlarca dolara mal olduğundan söz etti.

Aşıların Özellikleri ve Viral Aşı Üretimi Üzerinde Duruldu…Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Bi-yomühendislik Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. S. İsmet Deliloğlu Gürhan da, konuşmasında aşıların genel özellikleri ve viral aşıların üretimi konusunu işledi. Dollvet Aşı, İlaç, Biyolojik Madde Üretimi şirketinden Dr. Vet. Hek. Nilay Ünal ise, aşı geliştirme ilkeleri ve bakteriyel aşı üretimi konusunda bilgiler verdi.