cahen İslam kaynaklarına göre malazgirt
TRANSCRIPT
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 1/24
İSLÂM KAYNAKLARINA GÖRE MALAZGİRT SAVAŞI (*:•
C. CAHEN . :;
Çev. : ZEYNEP KERMAN - :
Malazgirt savaşı, tarihte, şartlan, teferruatlı ve kesin olarak araş
tırılmağ a değec ek; kadar mühim bir rol oy namıştır. Halbuk i, onun tafsilâtlı bir hikâyesini anlatmak v eya esas karakterini 1 mey dana çıkar makisteyen y azar lar, sade ce hırıştiyan müellifler den; bilhas sa hâdise yi g enişolarak nakleden aş ağ ı y ukarı muasır Bizans lılardan ( Sky litzè s ile Bryen-
nios'u pek az fark la tek rarlay an A ttale iate s 'den), Ermenilerde n (mua
sır Lastiverd'li Aristakes ile X II üncü asrın ilk yarısında y aşay an Urf alıMateos'dan) ve kısmen Suriyelilerden (e s e r i son zamanlarda neşre dilen XII nci asır yazarlarından Süryânî Mikhael ile daha sonra bahsedilec ek olan X III nci as ır sonunda yaşay an Bar- Habraeus'den) fay dalanmışlardır. Bazı müellifle r ara pçay ı bilmedikle rinden, diğe rle ri ise neşriyatın eks ikliği dolay ısıyle, Ibn al- Aşîr 2 gibi meşhur A r a p tarihçilerinitenkidsiz bir şekilde özetlemekle iktifa etmişlerdir. Halbuki Malazgirtsavaşına ait sadece arapça v e y a kısmen fars ça ely azmas ı birço k uzun
rivayetler mevcuttur. Büyük yenilikler getirme iddiası taşımayan bu makalenin g ayesi , bunların muhtevalarını ortaya koymak ve onları diğerleriyle mukayese etmekten ibarettir.
Malazgirt savaşına zaman geçtikçe daha çok ehemmiyet verilmesi,bu devreye ait müslüman tarihlerinin hemen hepsini hangi neviden yenereye ait olurlarsa olsunlar, az v e y a çok tafsilâtlı bir tarz da ondan
bahsetmeğe sevketmiştir. Burada, bizim nokta- i nazarımızdan hiç olmazsa kısmî bir özelliğe lâyık bulunanlar incelenecektir. Bu zahirî özel-
(*) Frans ızca orijinal adı La Campagne de Mäntzik ert d'ap rès le s sources musul-
manes olan bu makale B yz antion mec muası (c. 9, 1934 , s. 613- 642)'nda neş re dilmiştir .1 Meselâ daha önce ve son olarak J . La urent {Bgzance et les Turcs Seldjoucides,
Nancy, 1913, ). K e z a , Des Grecs aux Croisés, Bgx anti on' da, 1924, s. 367- 449.
8 Bilhassa G . W e i l , Geschishte der Chali/en, Mannheim, 1851, c. III, ve>Aug ! Mül
ler, Der Islams im Morgen- und Abendland, Berlin, 1885, c. II.;.
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 2/24
78 C . Cohen
lik, umumiyetle bunların daha eski devirlere ait kaybolmuş eserlere
dayanmasından ibarettir.
Gerçekten de muhafaza e dilen bu is lâmî kaynakların müştere k öze lliğ i, hâdis ele rde n çok sonrasına ait bulunmala rıdır. B ununla ber aber ,bu mahzur mübalâğa edilmemelidir, zira diğer noktalar üzerinde mül-tekat şeklinde yazılmış muahhar eserleri, orijinal kaynaklarla mukayese etmek imkâninı verdiği zaman, umumiyetle efsanevî tahrif ve ilâvelerin metnin ana hattını tadil edemediği ve çok defa metne hemen hemen uygrun iktibaslarla dolu olduğu müşahede edilir.
Malazg irt hâdise s inde, diğe r dillerde yazılmış müstak il kay naklar la mukayese aynı neticelere götürür.
Umumiyetle ve hattâ tarafgirâne mülâhazalar ilâve ettikleri zaman
bile A r ap tarihçileri, bu mütalaaların ya nıs ıra, hâdise leri değ iştirmek-sizin kaydederler. Bunu söyledikten sonra, Arap kaynakları ve kısmenonlara bağlı olan İran kaynakları, üç gruba ayrılabilir.
Birincisine, birbirlerinden ayr ı, kısa; nâdir olarak kendilerine hasteferruatı ihtiva eden, nisbeten eski bir zamana ait bir seri nakiller sokulabilir. Malazgirt savaşına ait en eski zi kir , İbn al- Kalânisî'nin 8 XII.asır ortalarında y azdığı Ş am Kr oniği'nde dir. Ş aşılacak bir şey dir ki.ke ndis ini Hilâl aş- Ş âbi'nin zeyl muharriri gibi gösteren ve hakikatte
eserinin birinci kısmında onu takip eden Ibn al- Kal ânisi, kendisindenev v el X I inci asr ın ikinc i y arıs ında sele finin oğ lu tar af ından y apıla nzèylden tamamen habers iz görünür. Dokümanlar ını, ida rî vaz ife ler i do-layısıyle tahkik et tiği arşiv ve s ikalarına day andıran y aza r, bazen onların şişkin ve mubhem üslûplarını muhafaza ederek özetler.
Bununla beraber, Malazgirt'e daha mufassal şahadetler bulmağa vakti ol s ay dı, tamamlamak is te diği hikâye ler den ancak birini tahsisedecekti.
Hikây e s i, bize Suriy e'de haber alınan, fakat Ş am'da yaz ıya ge çirilen resmî bir tebliğ fikrini verir. X III üncü asır Hale p vak 'anüvis le-
rinderi Kemâl ad- din ibn al- A dim, Biy ogr afik Lûgati'nin A lp A r s l a n4
maddesinde, yazan belli olmayan bir metni zikr e der ki, bu Ibn al- Ka-
lârtisî'nin hemen hemen aynen te kra rından ibare ttir . Y az ar ın Ş am kr oniğinden kopye edilen muahhar bir eseri mi, y o k s a anonim bir nüsha
y ı mı g öz önünde bul undur duğ unu ke s inlikle söyle mek mümkün de ğ il dir. Nihaî muahede ile ilgili son cümleleri yazar Halep kroniğinde Malazgirt hikâyesinin sonunda kullanmıştır. Aynı musannif, yukarıda adı
3 A medroz neşri, L eide, 1908, 8. Gibb'in tercümesi (L ondre s , 193 2) ancak Haçlı
Seferleri'nden başlar.
* Bibliothèque National A . el. yaz. 2138, f° 186 r°.
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 3/24
İslâm kaynaklarına göre Malazgirt savaşı 79
geçen makalede, XII nci asrın diğer iki tarihçisinin Malazgirt'e ait bölümlerini tanıtır 5 . Bunlardan birinin, meşhur Us âma'nın kardeşi A bu'l-Hasan ibn Murşid ibn c A l î ibn Munkiz'in ka y nak la n, şüphes iz şifâhenailes inden ge len ve hakikatten ziy ade nükte endişes inin hâkim ol duğ uhikâyelerdir ; zaten Kemâl ad- din'in kendisi de bizi ona güvenilmeme-ğe davet eder 6 ; bununla berabe r K ro niğinin Bizans taarruzu s ırasındaHalep prensinin rolü kısmında, aynı kaynağı takip eder; fakat bu, hiçşüphesiz yanlış bir şeydir.
A bü Gâlib c A bd al- V ahhâb ibn Mas 'üd ibn al- Hüseyin aş- Ş ay bâni'-nin aynı asrın sonuna doğ ru y azılmış olan k roniğine g elince , y aza r Lû-gati'nde ondan kendi tarih kita bında nedense çıkar dığ ı, Halife nin oynadığı role dair dikkate değ er bilgiler aktarır ve kendisini müteak ipik i gruba y aklaşt ıran, öncüler in ilk sav aşıyle ilg ili bir hikâye nakleder.
İbn al- A zr ak al- Fârikı'nin, şüphes iz şehrinin dev rimizle ilg ili arşiv ves ikalarına day anıl ar ak nihaî şe kliyle 1177 de y az ılan May y âf lr ik în 7
adlı tarihindeki parçaya özel bir yer ayrılmalıdır. Evvelkilerden birazdaha uzun olan ve muahhar yazarlar tarafından ihmal edilen bu çokdikkate değer malumatı hâvi metin, o olmasaydı meçhul kalacaktı.
İkinci ve üçüncü grubu, en tam şekli c lmid al- Din al- lşfahijni veSibt ibn al- Cav zi'nin es erle rinde bulunan hikâye ler teşkil eder . Sala-
haddin'in meşhur kâtibic
İmâd al- Dîn, 1183 te tamamladığ ı Se lçukluların Tarihi 8 adlı eserine Malazgirt savaşma ait uzun bir hikâye der-cetmiştir. Bu yazarın bütün eserleri gibi, bu da kaf iye li ve âhenkli, s e ci ve cinaslarla dolu bir nesirdir; bu yazı alışkanlığı sadece sonu gelmez boş tiradlardan ibaret değildir. Y a z a r kelime oyunu yaparken, bazı küçük tefe rruat da zikr ede r ki, bunları tarihî bakımdan değ er le ndirirken, secileri gözönünde bulundurmak lâzımdır. Mes elâ y aza r, ara pçabilmeyen Romanos Diogenes'e arapça bir seci oyunu ile izah edilebilecek bir cümle izafe etmekten asla çe kinmez. Bununla berabe r, babas ıkendisinden e vve l Irak'ta yüksek idarî mevkilerde bulunan yazar, zen
gin ve iy i haber alma kay naklar ına s ahipti; elve rişli ol duğ u nisbettemüstakil hikây ele rle ( bu kay nakla rın hiç biri muhafaza edilmemiştir)
y apıla n mukay es ele r gös te riy or ki, o, her şeye rağ men as lî olanı hakikate uygun olarak kullanmıştır. Basilakes'in cümle s i de mâna itibariyle şüphesiz doğrudur. Müdafaaeı temayüllere sahip olmakla beraber,
6 A y n. es r. 187 v° ve 188 r°.8 Histor iens or ientaux des Croisades' 'da zikr e dilmiştir, III. s . 712 .7 Neş re dilmemiştir; bu parça not halinde Amedroz'un Kalânisrnde yayınlanmıştır,
s . 99 - 10 0. •••8 T e k elyazması nüsha, Bibliothèque National A . e l. yaz, 2145.
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 4/24
80 C. Gahen
belki de kendisine izafe edilemeyecek bir ihmal müs tes na, bu t emay üller onu hâdiseleri tahrif etmeğe sürüklememiştir. Melikşah'ın bütün saltanat de vri için ka y nağ ı A nüşirv ân'ın hemen hemen muas ırı olan İranlının hâtıralarıdır; bunlar daha eskiye gitmez, Malazgirt için başv urduğu kaynak meçhuldür.
Günümüz nâşirlerinin haklı olarak cesaretini kıran, c îmâd al- Dîn'-in üslûbunun büyük güçlüğü ve lüzums uz uzunluklar ı, XIII üncü asrınbaşında al- Bundâri'yi 9 bir hülâsa kaleme almağa sevketmiştir; terimleriaynen muhafaza e den al- Bundgri, hikây enin lüzums uz kıs ımlar ını çıkarmakla yetinerek yazarını adım adım izler. Her ne kadar al- Bundâri
esaslı hiç bir şeyi atlamamışsa da, onun çıkardığı ve diğer tarihçilerinkaydettikleri bazı detayların kaynağını tahkik etmek için c lmâd al- Din'inmetnine müracaat etmekte fay da var dır. Bunlardan en önemlisi, y ukarıda zikredilen Suriye kaynaklarından çıkardığı son satırlar hariç, Kemâl ad- Din'in 1 0 eseridir; sade, sağlam ve müşahhas üslûbuyle bizim
için daha zevkli olan hikâyesinin zekice olmaktan başk a hiç bir mah
zuru yoktur; örneğinin mübhem metnini daha vâzıh bir hale ge tirmekiçin, bir v e y a iki yerde detaylara, c İmid al- Din'in haberle rinde bulun- ;
mayan bir serahat verir. Nihaye t, Bundâri ile ile ay nı dev re doğr u İranlı al- Husayni kendi lis anında Selçuklular a dair bir tarih y az ar ki , bu,c
lmâd al- Din'inkinin1 1
hülâsaten yapılmış bir adaptasyonuna benzer,En mufas s al şekli Sibt ibn al- Cazv i'de 1 2 bulunan hikâyeyi son gru
ba yerleştirmek lâzımdır. Bu yazar, şimdiye kadar çok ihmal edilmiştir. Ş üphes iz X III üncü as ırda y az an bu müellif , inanılmay ac ak kadar ge
ve ze , gördüğü ve duyduğu her şeyi kabul eden, yanlış tefsirlere düşecek kadar aceleci ve aklın alamayacağı derecede dağınık bir kompo
zisyona sahip bir yazardır. Fakat, te nkid kabiliye tinin yo kluğ u, kanaatimizce, diğer kaynaklarımız tarafından unutulan şâyân- ı dikkat detayların muhazafası bakımından bir kazançtır; günümüzde kaybolmuş, başka hiç bir musannifin istifade etmediği XI inci asrın ikinci yarısına ve
y a daha doğrusu muahhar devreye ait önemli eserleri tanımıştır. Ümitolunabilir ki, arapçacıların kendisine karşı göstermiş oldukları yarı ihmale galebe çalsın. Anadolu'daki Türk birlikleri hakkında yepyeni bilgileri bize o ve rmiştir v e Malazg irt savaşını müte akip y apılan s ulh mü- :
9 Houtsma neşri, Tex tes relat i fs à l'histoire des Seldjoucides, II.
W Bibli ot hè que National A . el. yaz. 1666.
U K . Süssheim neşri, Leida, 1 909. B k. Bundâr i neşrinde Houtsma'nın önsözü. Zab-
dat al- TevSr ik 'de (X III üncü asır) c Imâd al- Din'i özetler.ı a Bibliothèque National A. el. yaz . 1508, Malazgirt Sav aşının hikâyes i A inedroz
tarafından KalSnisÜde not halinde neşredilmiştir, s , 100- 105.:
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 5/24
islâm kaynaklarına göre Malazgirt savaşı 81
zakereleri ile Rom ahos Dioge nes ' in daha s onraki mukadde rat ım o ldukç auzun bir şekilde ortaya koyan yegâne arap yazarı da odur. Nihayet,Halep r ic al ine ait hikâye s inde de gör ülece ği üzeie,- '- ö, övme; tar af tut
ma endişesinden tamamiyle uzaktır.
Sibt'in kaydettiği bu rivayet, otuz sene evvel y azan İbn al- A şîr'debulunduğuna göre, söylemeğe lüzum yoktur ki, ondan önce de bilini
y or du 1 3 . iki grubu birbirine ba ğ lay an ye gâne yaza r da odur. c İmâd al¬Dın ile Si bt'in iki riv ay e tini bild iğ i için, onları s ıkı olar ak birbirinebağlamıştır. Savaş hakkında, meselâ iki rivayetten birini seçerken, onun
la:• aym:'; te rcihi y apmıy or s ak da, hikâye nin bütünlüğünü bozmadan, esâsını muhafaza ederek ve zaman zaman şu v e y a bu fikre katılarak yapmış olduğu icmal, hiç şüphe yok, onun tarihçi kabiliyetine şeref verir.Bununla beraber o, birçok teferruatı bile bile atladığından ve daha
sonra Mirhond'da okunduğu gibi müteakip kaynaklarda bulunan bilgileri naklettiğinden dolayı, bizim için s ade ce kay naklar ın tenkidi ve okudukla rımızın kontro lü bak ımından ehemmiye tlidir .
Diğer taraftan bu rivayet arap dilli hıristiyan çevrede tanınan yegâne rivayet olarak gözükmektedir. Sibt'ten birkaç sene sonra, hıristi
y an al- Makin 1 4 aynı rivayeti kısaca, daha sonra Bar- Habraeus da 1 5 denilen meşhur A bu'l- Fa rac 'ın süryanice v e ar apça olmak üzere iki dilde
y azdığ ı T ar ih' inde nakle tmiştir. Riv ay e ti n dikkate de ğer tarafı kay nağını daha dikkatli okuduktan sonra Sibt'in iki yanlış tefsirini düzeltmeimkânını vermesidir. Bundan başk a o, hakikate n kor kunç ol an kronolojik intizamsızlığı (hâdiselerin nakli gerçekten çok farklıdır 1 6 ) ve İmparatorun esareti ile ilgili bir anektod mevzuundaki büyük saflığı yüzünden^ mütad rehberi Süryânî Mikhael'i neden takip etmediğini izah
eder; söylendiğine göre o, anlattığı iki rivayeti biri arapça, diğeri farşça olan bir es er de bulmuştur. B ar- Habraeus 'dan önce v e y a hemen sonra bize intikal eden İran eserleri s ade ce İmâd al- Dîn'in riv ay et i ile ben
zerlik gös te rdiğ i için ikinc i malûmat biraz tuhaftır. Sibt'de bulunan
bazı unsurların iki asır sonra, diğerlerine karışmış bir şekilde, Mirhohd'da bulunması vâkıası, mazi için hiç bir şeye delâlet etmez, zira farsçagibi ar apç a da y aza n bu müellif her iki dilin tarihî ede biy atına vâ-
kıftL - • • • ^
1 3 T ornbe rg neşri, ,c. X . Henüz terc üme e dilmemiştir .1 4 Neşir ve terc üme. Er penius, L e y d e , 1625.
*5 Neş ir ve tercüme.' Bruns ve K i r s c h , 1789.; Budge'un: son tercümesini ( Ox fo rd ,
1932) elde edemedim.1 8 Chabot neşri, c. III. Bar- Hebraeus'un uzun zamandan beri bilinen şaha det inin,
belki şimdiye kadar münferit kaldığı için, lâyıkıyle tetkik edilmediği görülmektedir.
Türkiyat Mec. - F. 6
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 6/24
82 C. Cohen
Bahis konusu farsça eserler, daha önce s özü geçe n A l- Husay nî'ninTarihi ile Ravendi" ve K azv in'li Mustaufî'nihkileridir 1 8 . İlki, XIII üncüasırda kaleme • alınmış olmas ına rağ me n S e lçukl ulara ait, . bize kada rintikal eden en eski farsça tarihdir; burada nakledilen rivayet, şu veya
bu ter cümey e ait olduğ unu tas dik ett iremey ec ek kadar kısadır. Mus-taufi'ye ge lince , X IV üncü asırda yaz ılmış olmakla beraber, rivayeti,
kaynağı meçhul bazı anektodlan ihtiva eder. Bununla beraber, çok muahhar olmasına rağmen, kime ait o lduğ u belirs iz muhayy el klişeler y anında Malazgirt'e ait bazı orijinal riv ay e tle ri ihtiva eden Mirhond'un
( X V inci asır) 1 9 tarihini de zikretmek lâzımdır; ge ri kal an birç ok bö
lümler Sibt'in ka y nağ ından ge lir; o da İbn al- A şir'i tanır, faka t c
Imâdal- Din'in: tercümesini bilmez; son olarak o, Mustaufî'nin kaynaklarındanbirine bakarken, onun bir hatas ını düzeltme; imkânını bulmuştur., Bizekadar gelen muahhar ya zar ların Malazgir t'e dair hikâye ler ini anlatırlarken istifade ettikleri fakat adlarını zikretmedikleri eserler nelerdir ?Benim burada gayem, XI inci asır sonu v e y a XII inci asır başlangıcında yazılmış arapça tarihî eserlerin tenkidî bir tablosunu arzetmek olmadığından ve bu makalenin konusunu asla değiştirmeyecek plan böylebir çalışma, yazmaların daha ge niş şe kilde ince lenmes ini icap et tirdiğ inde n, birka ç noktay a temas etmekle yetinmemin mazur görülmesini ri
ca ederim. Bu arap bibliyografik lügatlerine v e y a J. de Somongyi'ninki
2 0
gibi, s on zamanlarda y azılmış bazı makale ler e müraca at edile re k, onlarda Malazgirt'e ait bir hikâyeyi ihtiya eden birçok yazar adının bulunmaması demek değildir, Fakat onlar zikredilmeyeceğine göre, yakınseneler için, yukarda sayılan eserlerde bir kıymet ifade eden isimlerleiktifa etmek aynı şekilde akla uygun görünmek te dir. Sibt'in naklettiğ i v ak 'a y ı büy ük babas ı İbn al - Ca zv i'nin X l l nci as rın sonunda kalemeal dığ ı kronikte n almış olmas ı mümkündür; bu yaz arın bu de vr i ihtiv aeden ve İstanbul'da bulunan tek y azmas ını gör me dim; belk i de oradakaynağını zikretmiştir; fakat, her hâlikârda onun bir mutavassıttan başka bir şey ol madığı aşikâr dır. Bununla berabe r, 1052 den 1086 y a ka-
dar ki umumî tarih hâdise ler i için Sibt ta raf ından s ık s ık zikre dilen y e gâne ya zar , Hilâl- aş- Ş âbî'nin 1087- 1088 de ve fat eden ve sonuna kadargeniş ve doğru haberlere sahip olduğu görülen oğlu ve halefi Muham-
med Garş al- Ni c ma'dır 2 1 . E ğe r Sibt'in Malazgirt s avaşı hakkında ver¬
» Gibb Memor ial Serres'de neşredilmiştir, N.S. II, 1920. Bk. Journal öf the Ro¬
yal Asiat ic Society, 1902.
• S Târîh- i Cüzîde , Gantin neşri ve terc ümes i, P a r i s , 1903.
19 V u l l ers neşri ve tercümesi, 1838.
«o J. R. A. S., 19 32. •81 Hayat ı ve e se ri için Bk. Sibt, göst. yer. 199 v°. - :^?a
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 7/24
İslâm kaynakla rına' göre Malazg irt sav aşı 83
diği bilgi ondan geliyorsa, bu birinci elden kaynak demektir.Mamafih;
diğe r hâdise ler dolay ısıyle onu tanıyan Ke mâl ad- Dîn'in Luğ at'indeMalazgirt'e ait kaynaklar meyanındâ bu yazarı saymaması dikkati çekicidir ; fakat o bu sav aşla sadec e Halep'le uğr aştığı" kadar yani ima
yol uy le meş guldür. c İmad al- Dîn'e ge lince , kay nağ ı Iran- Irakîdir ve önünSuriyeli kroniklerden haberi yoktur. 1094 tarihlerine giden bir krohik'ihsahibi olan ve İ127 de vefat eden Hamâdâni adlı bir yazârıri!varlığınaişaret edelim; o dev irde ta nınmış olmakla berabe r, Sibt' te nadiren adıgeç er; bu dev ir içi n Ibn al- A şîr t ara fından bilhas s a gös te rile n nâdirkaynaklardan biridir ve "diğer Iraklı" anonimlerle, Suriye menşeli olmayan yegâne kaynaktır 2 2 . ' '
Öte yandan, c lrriid al- Ditt ile Sibt'in naklettikleri iki rivayet de bü y ük kıs ımları itiba riy le ortak ede bî kaynaktan ge lmemekle beraber ,epizodlarıri se çimi ve bunların taş ıdıklar ı vas ıflar ile bazı cümlele rde(meselâ, Bizans dev mancınığının tasvirinde olduğu gibi) bir v e y a ikidefa çok vâzıh benzerlikler ârzederlef. Buna göre, herQkisinin kaynaklarının da, A lp A rs lan'ın zafe rden hemen s onra imparator luğun- bütüney âletlerine gönde rd iğ i re smî tebliğ ler olması mümkündür: Bunlar; g önderildikleri yerlere, kâtiplere, mahallî ifadelere'göre değişik olmalarına
ve konu dışı hikâye ler le çeş itli şe killerde terk ib edilmele rine rağ me n,
hemen hemen bütün A r ap tar ihçiliğ inde ol duğ u gibi, resmî karakterimuhafaza ederle r. r ;
Malazgirt'in'arifesinde, Bizanslıların ve Türklerin karşılıklı durum
ları ne idi ? 2 3 Fakat, her yıl kendiliklerinden Bizans topraklarına akıneden müsta kil T ürk birlik le ri ile hiç bir fetih ga y e s i gütmeyen, sadeceiki imparatorluk arasında barışçı münasebetler kurulmasını arzu edenSelçuklu- Sulta nı ara s ında, kök lü bir ay ırım y apılmazs a, durumdan - hiçbir şey anlaşılmaz 2 4 . Birinci vâkia, çok iyi bilindiğinden, üzerinde dur-
82 Ka hire kütüphanes i katalogunda, benim görmediğim eserin tam bir yazma nüs
hasının!'olduğu kayde dilmiştir (e. V , s. 64) bununla be rabe r, bütün islâmv tar ihini 86 sa -hifede işlediğine göre, ya bir eserin bölümü veya burada biz i alâkadar etmeye cek kadar
kısa bir eser olmas ı ica p ede r. ...t ; ! . . ;-
23 Bk. G. We il , A ug. Müller, J . Laurent'nm eserleri; f akat onlar bilhass a Siİ>t gi
bi en önemli Arap kaynaklarından haberdar değillerdir. Müteakip icmalde, hikâyenin akı
şını kesmemek için, islâm kaynaklarının muhtelif vâkıalar hak kında' ver dikleri ay rinti ll
bilgilere her zaman işaret edilmemiştir.; İcmal esas itiba riy le onlara daya nmaktadır; "'Fa
kat, tabiî olarak, diğer kaynaklar onlara uyduğu veya uymadığ ı z aman, hususî bir te
ferruatı ihtiva ediyorlarsa, metinde v e y a notlarda, y e r i geldikç e işaret edilmiştir. . . ,
2î Bu konuda T ürk tarihç ile rinin görüşü fa rk lıdır. Bİc. İbrahim Ka fe so ğlu, Malaz-
gir t Muharebesi, slâm Ansikl opedisi, c. 7. 1957, s. 242- 248. Osman Turan, Selçuk lul ar
Tarih i ve T ürk slâm Medeniy eti, A nkar a, 1965, s. 117 v. d. (Müterc imin notu).'-
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 8/24
84 C. Cahen
mağa hace t yoktur; birço k y ıldan beri, bilhas s a Malatya'dan K appado kia ye ötesine akınlar birbirini takip ediy ordu; Ermenist an'dan Bi üny a ve A nt aky a duk al ığ ına kadar her şey tahrip edilmiş veya edilmeğe maruzdu; yerleşme fikri olmadığından, her akından toplanan ganimet emniyet altına alındıktan s onra, birlik tekrar harekete ge çiy ordu. Diğe rtaraftan, Bizans lıların kuvvet kaybetmes ine karşılık, B izans s ınırlarınakomşu müsjüman devletlerinin kuvvet kazandığını zannetmek yanlış olur.Muhteris , T ürkmen müfrez eler inin hepsini birden uzakl aşt ıramayan SuUtan, onları kendi topr aklarında kalmamalar ı şartıyle is te dikle ri yere gitTmeğe teş vik edince , Mısır'a tâbi bey likler, y ani S ultanın düşmanlar ı,
hattâ onun himâyesinde olanlarla Yukarı Mezopotamya ve Suriye'ninbütün küçük bey likleri de talan edil iy orlar yahut edilmek tehdidine
maruz kalıyorlardı. Keza onlar Bizanslıların zayıf düşmelerinden istisnaîolarak istifadeye çalışıyorlar ve tedafü maksadıyle yaptıkları mukabil
hücumlara zaman zaman karşı koyuyor fakat çabucak cesaretlerini kaybediy orl ardı. 1067 de, Bizanslılar Antak y a ile Halep aras ında müs tahkem bir mev ki olan A rt ah'ı kay betmişle rdi. 1068 de, oras ı ve civ arı
yeniden: zaptedildi. Kıs acas ı, Doğ u Er menist an müs tes na, imparatorluğun sınırı siyasî bakımdan aynı kaldı.
Öte yandan, Sultan şahsen Bizans ile savaş halinde olmak istemi
y or du. Ş üphes iz A fşi n gibi bir ordu kumandanı Sultan'ın zımnî bir tas v ibi olmadan A nadolu'y a s aldıramazdı. Yi ne unutmamalıdır ki, başk aları ona danışmadan oraya gidiyorlar, hattâ isyan halinde planlar, Sul
tan'ın intikamına karşı Bizans ülkesinde bir sığınak arıyorlardı. Bizansbüyük itibarını muhafaza ediyordu: Tuğrul Bey, Ermenistan'daki Bizanslılara çekinerek hücum etmiş, başarıları bile onun karşı hücum, korkusunu yok edememişti. Türkmen ordaları için, bir Bizans ordusunun sadece yaklaşma haberi bile, kaçmalarını mucib oluyorduj zira ; bazılarıâniden y aka lanar ak, g animetle ri ve adamlarının bir kısmını kay betmekzorunda kalmışlardı. Savaşı bir fetih olarak düşünen Sultan, muhasara
âletler inin az, adamlarının s abırs ız, muhas ara için elze m olan is tikr ardan y oks un olduklarını biliy ordu. Malazgir t s avaşından çok s onra, T ürkbirlikleri yıllarca savaşa devam ettikleri haldej hıristiyan müstahkemmev kiler i direnmekten ge ri kalmadılar . Dahas ı var : Sultan'ın ve y a s U
y as i müşavirlerinin düşüncesine, hıristiyan ve müslüman. imparatorluk
ları olmak üzere iki imparatorluk fik ri hâkimdir 2 5 ve birincisini yıkmak de ğ il, ev ve lâ ikincis inin, Sultan'ın iktidar ını tas vi b ve takdis eden
A bbas î HâHfes i'nin otoritesini bütün olarak ele geçirmek bahis konu-
2 5 Bu fikrin uzun zaman, hattâ Malazgirt'ten sonra bile devam ettiği görülecektir.
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 9/24
İslâm kaynaklarına göre Malazgirt savaşı 85
sudur. A l p A rs lan'ın asıl arz usu Bizans'a değ il, fakat Mıs ır'a karşı s a vaştı. Unutmay al ım ki, hemen hemen on iki y ıldan beri T ürk tehdidi
karşısında S uriy e'de n İran sınırlarına k ada r şiî ve ar ap olan herkes, Ka-hire'den gelen emre uyarak Mısır'dan gönderilen yardımcıların idare ve
y ar dımı altında bir le şmiş bulunuyor lardı, hattâ bir müdde t için, Bağ dadin tam ortasında Fâtımîler için dua edilmişti 2 8 . Suriye Mısır hâkimiyetinde kaldı ve çok defa Fâtımî emirine karşı itaat etmeyen Halep*Ş ark'ta n ge len tehlikey i s avuşturmak için ona daha çok uysal davrandı.Mezopotamya ve İran'da y ok edile mey en şiîlik , ye ni hükümet e karş ıırkî düşmanlıkları kuvvetlendirdi ve daima uyanık olan Mıs ır siyaseti
Halife'nin başkentinde bile yakından takip ettiği ve beslediği knhh kâ-rışıkhklârı devam ettirdi. Hâsılı, babası gibi, Halife tarafından dinî meras imle Sultanlık ünva nı ve rilen A lp Arslan, ilk defa 1070 lerde Bat ı'yadoğ ru bir T ürk ordusu s e vk et tiğ i zaman, bu Bizans lılara karş ı de ğ il,Mısır'a karşıydı : Filhakika Sibt, onun Romanos Diogenes 2 7 tarafındanzaptedilen Menbic halk ı taraf ından ça ğ r ıldığ ını, ora da vukua ge lenmüzâkereler dolayısıyle, birkaç kilometre ötesinden geçmesine rağmen,ona taarruz etmek için hiç bir teşebbüste bulunmadığını söyler. FakatKemâl ad- din ve Mıs ırlı tarihçi İbn Muyas s ar 2 S , birbirinden müslakilola rak, harbe , bir âs inin Mısır'da n kendisine mey dan okumas ının baha
ne teşkil ettiğini ve A lp A rs lan'ın bu çağ rıy a der hal ce vâp ve rdiğiniileri sürerler. İlk işi o zamana k adar bu kudrete ba ğ lı olan Hale p prensini, Abbasî Halifesine hutbe okumağa ve şahsına itaat etmeğe zorlamak olur; ve 1071 de Bizans hücumunun ilânıy le ge ri dönme ğ e mec burki lmc a, bu prense , kendi adına Ş am'da ki Mısır muhafızına hücum v azifesini verir 2 0 .
Fakat Bizans lılar için T ürk olmay an Müslümanlarla Se lçuklu Sul
tanına bağlı olan Türkler ve Türkmen ordaları arasındaki fark pek vazıh değildir. Birçok sebepler meyanında Tuğrul Bey'le yapılan mütarekenin akdi ve Türk tesiriyle İs tanbul camiinde. A bba s î Halife s i nâmına
hutbe okunmağa başlaması dolayısıyle en lüzumlu zamanda, Bizans ileMısır'ın üzün süreri münâsebeti kesildiğinden ve Halep prensinin, ganimet uğruna siyasî ve y a dinî itaate ehemmiye t v er mey en T ürk ordala-
- " 2 8 Onla rın aras ında en mühim şahsiyet olan İranlı al- Ş ir lz ı'nin otobiyografis ine
bak. Hindistan'da bulunan tek yazmanın fotokopisini incelememe yardımcı olan Dr. Paul
K rau s'a minnet'borçluyum (Bk. R- A. S., 1932).
27 Si bt 223 r.
28 Kemal Kronik 86 ı°=Lugat 187 v ° ( c A l i İbn Munfelz İbn Muyas s ar'a göre Mas
sé neşri, s. 19) . • !
29 Ke mâl 86 V — Lügat 186 r°.
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 10/24
86 C . Cohen
rım hizmetine alması ve A rt ah'ı zaptetmes i netices inde A ntaky a için
çok tehlikeli bir durum arzettiğinden, Romanos Dioge nes , ihlâl "edilens ınırlarını müdaf aa maks adıy le ilk def a Hale b'e karş ı ehemmiye tli; birharekete girişti ye şüphesiz Haleb'in 'şarkla irtibatını kesmek için, 1068de Menbic müstahkem mev kiini ele geçir di. A s rın başından itibare n,Bizans politikası durmadan yeni ileri karakollar elde etme temayülün-deydi; fakat bu ilhaklar umumiyetle daha önce kendisine yardım" edenprenslikler veya tampon dev le tle rin halkl arını düşman ettikten maada
komşu kalele rden yar dımc ı kuvv etle r gelene kadar , çabuca k Biz ans s ınırlarına girip çıkan Türklere karşı bu müdafaa tarzı hiç de tesirli ol
muyordu; ve, içte çok zayıflayan imparatorluk, direnmek için ancak :da-ğınık müfrezelere sahipti. Mâhir fakat ağır Bizans: ordusu ile sade fakathafif Türk müfrezeleri arasında da intibak noksanlığı aynıydı. 106ö de, ;
Şuriye'de s :106 9 da; Y ukarı- ıFırat'taki büyük askerî harekâta rağmen,Türklerin Bizanslıların arkas ından A nadol u'y a kada r s ızmalar ına mâniolunamadı 3 0 . Zaten Bizans ordusu, daha evvelki hükümetlerin politikası ve askerî şeflerin işyanlarıyle bozulmuştu. 1068 de Menbic'i alan ordu, anca k e l çabukluğ uyl e gale be çal dı. Bu perişan, dis iplins iz, aç lık vehas tal ıkla hemen telef olan kar maka rışık bir güruhtu. 1070 de İs tanbul'adönebilen orduya benziyordu. Romanos, 1071 s avaşı için s ay ıca bun
dan fazla, fakat kalite itibariyle üstün olmayan bir ordu hazırladı.Bu sırada, Sultan ile aralarında müzakereler başladı. Bizans yazar
ları belki bunu gurur kırıcı, belki imparatorun nazarında ertesi senekisavaşa rahatça hazırlanmağa fırsat verecek bir mütareke telâkki ettikler inden,; bu hususta bize bir; şey demezle r. Burada y eg âne kay nağ ımız, bu sefer, biraz farklı olarak, Sibt İbn al- Cavzi ve Bar- Hebraeuştar afından nakledile n rivayettir, fakat bu müzake re ler e ait telmihler ,doğ rulukl ar ından şüphe ettire ce k kadar çok v e kes indir ve bazı güç- ;lüklere rağmen ana hatlarını tesbit etmek mümkündür. 1069 daki. Türk
y ağ malar ını ve Ermenis tan'a karşı Bizans sav aşının müte ka bil hez ime
tini müteakip ve y a belki s adec e 1070 y ılı başla rında Bizanslı ge neralManuel K omnenoş'un tec rit edilmiş T ürk müfre zele ri üzer inde kaz andığıküçük başar ılar dolay ısıyle , Sultan ile Bazila kes aras ında bir mütare keaktolundu. F ak at s onbahara doğ ru, N âve kiy e T ürkmen aşiretler indenbirinin reisi ve Sultan'ın eniştesi (E r- S ag un)3 1 taraftarlanyle beraber
3 0 S ibt (118 v°) 1088 de A morium'un yağma ve katliamını Romanos, Diogenes ,tar
rafından habsedilen büyük bir şahsiyetin kardeşinin ihanetine izafe eder; diğe r Bizans
y az ar la rı, ima y otuy le dahi olsa bu olaya temas etmemişlerdir.
3t V e y a Sibt' in muhtemel diğe r okuyuşuyle A rî s îg hî 127 v. Ş ekil karışmış olma
lıdır. Urf alı Mateos, C I, birleşik kelimey i mey dana ge tir en . kelimelerin ye r değiş tirme-
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 11/24
İslâm kaynaklarına göre Malazgirt savaşı 87
Şark seferi hakkında Sultan tarafından Hemedan'dâ 1 içtimaa davet edildi: Belki müfreze sinin y aptığı y ağ ma dolayısıyle kor kuya kapıla n1
Er-
Sa g im Bizans toprak lar ına kaç tı ve oradan d a 3 2 istikametine doğru y ürüy üşe g e ç ti. 'Or ada , ke ndis ini düşman gibi tel âkki eden bir Bizansordusuyle karşılaştı ; Bizans generali Manuel Komnenos'a rica ve niyaziçin geldiğini haber göndermesine rağmen, yolda gelirken müfrezesinin y apmış ol duğ u talanlar dolay ısıyle samimiy etine inanılmadı. Bunun üzerine aralarında savaş oldu: Kuvvetlerinin bir kısmını Suriye'ye gönderdiğinden zayıf düşen Manuel 3 3 yenildi ve esir edildi. F aka t Er- Saguniçin tehlike geçmiş değildi, zira Sultan kendisiyle savaşmak üzere Er
meni s ınırını aşmiş ve peşine ko rk unç A fş in'i gönde rmişti. O zaman
Er- Sag un Manuel'e, kendisini A fş in'de n kurt arması şartıyle , f idye almadan serbest bırakmağı vaad etti. Hakikaten az sonra İstanbul'a kabul edildi 3 4 : Adamlarına gelince, ertesi sene Bizans ordusu her ne kadar birço k T ürkü istihdam et tiys e de, bunlar Malazgir t s avaşı ^sıralarında kendi hesaplarına Filistin'i zaptetmeden ev v el Mısır hizmetinde
bulunduklarından dolayı büyük bir yekûn tutmuyorlardı 3 S . Bununla be-rraber, memlekete Er- Sagun'un aks ine ya ğ ma yapmadan girdiğini ilerisüren Afşin, hainin teslimini talep etti v e O j Sulta n'ın düşmanı olduğuiçin arzusu ye rine ge tirilmediği taktirde T ürklerle Bizans aras ındaki
muahedenin geçerli olmayacağını ve bu takdirde memnunlukla yağma y apıla c ağ ını bil dir di. Baz il ak e s ke ndisine s ığınan bir adamı te slim etmenin şerefiyle mütenasip olmadığı cevabını verince, Afşin sözünü tut
tu: Bütün K appad ok ia v e civ arından Honas 'a (K ohenae) 3 5 ka dar birka ç kale hâriç hiç bir şey kurt ulamadı. Sibt'e göre Sültân olanlardanhaberdar değildi. Bununla beraber onun 1071 in ilk günlerinde Afşin'inson hareketlerini, Malazgirt ve Erciş'i ele geçirdikten sonra, Suriye istikametine yönelerek Siverek v e Urfa gibi diğe r Bizans- bölgelerine veaynı zamanda Müsl üman mevkiler e hücum e ttiğini bilmemesine imkân
siyle vüeude gelen. Gedric adını verir. Bunların telkiniyle Nikephoros Bryennios, Chrysös-
eulos ismini verir. (Attaleiates adini bilmez)..8 2 Sibt 'e göre Türkler, Bizanslı Marie idares indeki Derbe nd'ten ge çtiler. Bar Hab-
r aeus'da görüldüğü üzere Marie, Zamantı'ya hâkimdi. Onda bu epizod. yo ktur, fak at da
ha S ibt v e o, Af şin'de n bah- ederlerken bu y e r i zikr ede rle r. S ibt ka rıştırmış olmalıdır.3 8 Si bt yanlışlıkla Michel diye zikre der. " ; '
31 A ttale iate s'in dediğine göre 'Manuel tara fından ge tiıilir; Mateos'a göre ertesi
sene Ermenistan'a gönderilir; B ry enniosV göre: ise, Manuel'den az sonra;/İU70 v e y a 1071
de ölmüştür.
36 K e mal 90 r; S ibt 134 r! İbn Muyas sa r 20. >\ i
38 S ibt 127 v. At taleiate s 141, Honas'a (Khonae) yapılan akını Er- Sagun'a- izafe
eder ve A fş in'de n bahsetmez.
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 12/24
8.8 C. Cohen
y ok tur 3 7
. Y alnız A fşin'in akını T ürkler için tehlikes izce s ona er medi;1070 yılı nihayetinde Zamantı geçidinde âni bastıran kar s ebebiy le bukaleye kumanda eden Bizanslı Marie'yi ele geçiremediler. Marie onlarıniaşelerine göz yumdu ve Türkler ancak ilkbahar başında hiç bir müş-kilâta uğramadan gidebildiler. Afşin'in durumundan habersiz olan veSuriye'yi ele ge çirmek için s abırs ızlanan Sultan, kendisine y akla şmak ve Mıs ır'a karşı harbe hazırlanmak maks adıyl e Bizans topraklar ına y aptığ ı akınlar ı devam ettirmedi. Urfa'y ı muhas ara ettiğ i esnada Ro-manoş'un bir elçisi yeniden müzakereye başlamak için geldi. Bir aylıkbeyhude bir muhasaradan sonra Urfa muhafızı Bulgar Basile, Sultan'ı
bir ve rg i ile y et inmeğe , s onra halkın onu ödey ebilmes i için kendisiniemniyette hissetmesi maksadı ile harb âletlerini yakmağa ikna etti, fakat sonunda ver giy i ödemeye ce ğini bildirdi.
Bu hareket; üzerine B izans elçis inden intikam almak isteyen Alp A rs la n, derhal veziri Nizam al- Mülk tarafından tes kin edildi, Suriye'ye
hareket eder ek e lçiyi ol dukça lutufkâr bir c ev apla ge ri gönder di; Halep y ol u. üze rinden geçe rken Menbic'e hücumdan çe kindi ve hakik att e ik iay sonra vuku bulan Bizans akını kendisi için beklenmedik bir şey oldu. ; Bar- Habraeus'a göre , Bazilakeş'in Sultan'a ve rdiği vergi, Malazgirt ve E rciş Bizanslılarının Menbic'in tes limine ka rşılık iade s i, T ürkmen akin-
Iarını sona erdirdi. Mamafih, Sultan'ın Menbic'e hiç bir şey yapmadığını ve Bizanslıların Malazg irt'e ilerleyişini bir akın olar ak te lâkk i e ttiğini kayde tmelidir; filhakika Bar- Habraeus bu ve rg inin ge ri gönderildiğini söylerse de, Sibt'in kaydettiği gibi bunun ancak iki.ay sonra Hale p önünde kabul; edilen ikinci bir elç i vas ıtas ıyle , ordusunun başında artık Romanos'un kuvvet zoruyle kabul ettireceği bir ültimatom tarzındaolduğunu düşünmek daha akla yakındır 3 S . Gerçekten de Romanos 1071ilkbaharında Anadolu'ya geçti ve doğruca, muazzam bir ordu topladığı Er zurum'a, y öne ldi 3 9 .
A lp Ar s l a n ancak mayıs başına doğru, Halep önündeyken, Bizans
lıların ge ldiğ ini, belki de bizzat Bizans e lçis inden haber aldı. Daha s onra, A fşin'in nihayet Ş ark'tan dönebildiğ ini öğ re ndi: Ona göre , Bizans
3 7 Mateos C II : Amid y akınında T helk hum, sonra U r f a eyâletinde Siv erek yakının
da; :T helthowrav ve A riucat hil (neresi olduğu bilinmeyen yerler) ; Bar- Habraeus, 266 : S i
v e re k, "Biz ans şe hri" haraç gönderir; S ibt 127 r° : Hişn Suvvaidiya ( = yukar ıdaki şe
hirlerden biri dir? ) 'V e diğer birçok kalele r''. Laure nt'a nazaran, Urfa bir vergi ödemiş
tir, /ç ünkü birka ç ay sonra Sulta n tekra r oradan ge çer ken, muhafızı kendisine hediye ler
ge tirmiştir. F aka t o sadece Mateos'u tanlr; Si bt bu fara ziy ey i çürütür. Zat en 1071 ma
y ıs ında s ulh hâl â de vam e diy or du.
38 Bar- Habraeus 247; Sibt 127 r° ve 127 v°.8 9 ( im§d al- Dın Er zurum'u esk i komşu şehir adı olan Qâliqulâ diye zikreder.
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 13/24
İslam kaynaklarına göre'.Malazgirt savaşı 89
imparatorluğu kendisini i müdafa adan âc iz di, sav aş güç olmay aca ktı; A c aba Bar- Habrae us'un 'de diğ i gibi, Sultan'ı barıştan ziyade savaşa ikna eden bu haber midir? Ş u bir vâk ıadır ki , Sultan, bu haber i almadan
önce, Ş am'a doğ ru y ürüy üşe ge çece k ye rde, B as ilake s 'in ilerley işini, vukuu muhtemel bir .akın tehdidi olarak görmüş ve acele ile Batı'yadoğ ru ç ek ilmiştir. Öy le ki , bu es nada adamlarının her biri , bir taraf akaçarken (bunların arasında pek emin o lmay an Iraklılar da va rdı), hay v anlar ın ekseriyeti Fıra t ge çidi nde boğ uldu vé hemen hemen ordusuz-ka ldı. Bizans; elçisi V es te rque Léon Debatânes 4 0 Bizans imparatoruna,
bunun ke ndis inde haki kî hezimet intibaı uy andır dığ ı haberini iletti 4 1 .
Romanos ? un maiyeti Ermenistan'ın müdafaasının kuvvetle tanzim edilmes iyle ye tinmek t e may ülünde idi: T ürklerin kar ga şalık içinde ol duğ uhaberi üzerine o, hücuma karar verdi ve haziran v eya temmuzda, Vas- ,purakân'ın girişine hazırlanmak için, Urselius idaresindeki ücretli Türk ve Fr enk aske rler ini Malazgirt v e A hlat havalis ini talana gönderdi f 2.Bu bölgelerden kaçanlar Alp Arslan'ı imdada çağırdıkları esnada Sul
tan Malazgirt kadısıyle beraber Musul'daydı. A l- Fârikî, Erzen ve Bitlis
'ten geçerek doğruca kuzeye gittiğini söylerse de 4 3 , hakikatte o, Br- yennios 'un Le on Debatane s 'e izafe e tt iğ i habere g ör e , önce Suriy e 'de nIrak'a giden yolu takip etmiş ve Musul vilâyetinden geçmiştir 4 4 . ,Fakat
Urfa'lı Mateos'a göre, Sultan, Erzen'in kuzeyinde Sasun dağından doğruca Urfa istikametine yönelmiş 4 3 , c İmâd al- Din'in riv ay et ine göre is e A ze rba y c an'a kadar ç e kilmiştir; meç hul bir kay nağ a daya nan. İbn al- . A şir onun Urmiye gölünün kuzey - batısında önemli yo lların kav şa ğ ı olanHoy'da konakladığını söyler 4 6 . Urfa- Musul- Hoy- Erzen güzer gâhını takip ettikleri ileri sürülebilir. Her hâlikârda, yanında sadece hassa kuv vetle ri olmasına rağmen, durumun ciddiye tini nazar- ı itibara alarak , imparatorluğun merkezine dönerek kuvvetler toplamağı uygun bulmadı,onların, kendisine iltihakını tercih etti. Ş üphes iz Hoy 'dan karısını ye hazineler ini. Niza m a lrMülk'ün idare s i altında Tebriz'e g ö n d e r d i 4 7 , yanında
40 S ibt , ismini ve rmeden, elç iyi ve Bazilakes'e verdiği raporu zikreder; Bryennios,
rapor dan ve ve re nin isminden, elçi kay dını koymadan, bahse der; ay nı şahıs olması çok
muhteme ldir. ' - : ' '•
41 Sibt 128 vrB ar- Habraeüs 266; Bryennios 38; Mateös"CM.
42 Bryennios 38; Attaleiates 150: Farikî Am'da 99.
43 F âr ik î A m'da 99. : ' .1 1 Breyerinios 38.
45 Mateos C M. K •-• «
46 «İmsd al- Din 32 r° = B unda r l 3 8— Ke mâl 86 v°; İhn al- A şir 44 = Mirhond 62.4 7 Si bt'e göre 129 r ° = İbn al- A şir 44. Hamedan'a. Mirhond vezirin cesaretle bu
nu sultandan rica ettiğini söyler. - ••' -•
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 14/24
90 C. Caken
bulunan dört bin asker ve bölgeden katılan on bin kişi ile batıya doğru yürüdü; bu on dört bin süvariden her birinin y anında mutad oldu- ?
ğu üzere bir yedek at v a r d ı4 8 .
Buna karşılık Romanos Dioge nes'in idare et tiği o rdu muazza mdı;'Imâd al- Dîn ve al- Fârikî 300.00 0 kişi olduğ unu iddia ede rle r ^. Birinci
ye nazar an, orduda Biz anslılar,; Rus lar, Haz ar la r, A la nla r, Oğ uz T ürkleri ve Kıpçaklar, Gürcüler, Ermeniler ve Franklar bulunuyordu B 0 . Sür
var iler, piyadeler, mızraklı süvariler, okçular yanında pek çok sayıdaişçii, lağımcı* savaş âletlerini kullanan kimseler ve ağ ırlıklar ı taşıyanlarda vardı. Yazarlarımızın dediğine göre, aralarında beş bin "egzark";
dük, kont ve patrik gibi otuz büyük şahsiyet mevcuttu5 I
. Mandalarınçektiği yüzlerce, bazılarına göre binlerce araba, elbiseleri, demirleri,çivileri, silâhlan ve her çeşit ağırlık ve teç hizatı taşıy ordu. Muhasaraâletleri arasında, on Suriye kentali veya c îmâd al- Dîn'e göre A hlat öl
çüsüne nazaran bir kental ağırlığında bir taşı atan muazzam bir man
cınık da bulunuyordu; Dendiğine göre bu mancınık y üz araba ile çe*
kiliyor ve bin iki yüz adam tarafından idare ediliyordu S 2 . Nihayet ta
rihçilerimizin ileri sürdüğüne- g öre," imparatorun hazinele ri, ^kıymetli el
biseler yığını, kuşaklar, süslü eyerler ve sayısız mücevherler hâriç, bir
milyon dinarı ihtiva ediy ordu B 3 . Bizans yazar larının kala balık bir B i
zans ordus u intibaını ve rmekle ber aber , T ürk ordusunu küçüms edikle -ricde "söyle nemez. Fakat, 1 A r ap kroniklerinin ve rdikler i rakamlar nazar- ıitibara alınmasa bile, Bizanslıların sayıca çok üst ün oldukl arını - kabuletmek i gerekir. A l p A rs l an vaziyeti o kadar vahîm g örmüştü ki," kendisini A lla h'a emanet ettikten so nra, şayet s avâşta şe hit olurs a, oğ lu Me
lik Ş ah'a s adık kala ca klar ına dair T ürk kurriandanlarına yemin ettirmiş 5 4 , sonra Ahlat'a doğru yürümüştü.
Bu şehre daha evvelki senelerde Anadolu'da ve Suriye'de yarar
lıkları görülen subaylarından Türk S andak 'ı (Sanduk) öncü olar ak gönderdi. Türklerin yaklaştığı haberi üzerinei "Rum Krâlı'nı, Gürcü Jozeph :
Trakhaniotes kumandasında, Ahlat civarındaki Işkit ve Frankların yar-
48 =İmid âl- DÎn 32 r° = Bundârî 38 = Kemal 87 r ° ; - S i bt 129 r".
49 İha al- Aşîr 200.000; Sibt 400.000; KalS sis î; 600.000; Mateos; 1.000.000. u5 0 c İmâd al- DÎn 3 2 = Bundârî 38 = K emal 87 r c — İbn a l- A ş î r 44. Bizans yazar
ları is e " isk it l e r", F rankl ar ve Ermenile rde n bahseder ler. Mateos , bütün A s y a eyâletle
rinden başka, "uzak adaları", Gotları, Guzları, Peçenekleri ve Bulgarları da sayar.5 1 c İmâd al- Din 32 r° (kls altanlar taraf ından unutulmuş); - Sibt 128 v°.
,B2 «İmâd :al- Dln 38 r° = Bundârî .48-= Kemâl 89 ; - Sibt 129 r° .' ;
53 S i b t 129 r°. ;
64 Sibt 128 V = İbn a l- A ş î r 44.
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 15/24
İslâm kaynaklarına, göre '. Malazgirt sav aşı 91
dımına, belki de zırhlı 5 5 Ruslardan 5 5 ibaret 20.000 (? ) kişil ik bir kıt'-ay ı y ollamıştı. 16 A ğ us to s salı s abahı, Sa ndak, onların dağ ınık, nizamdaki bir kısım as ke rini birdenbire bast ırdı. Bununla beraber, ge riy e ka lan kitle Ahlat önüne yerleşebildi; Ordunun Malazgirt'i kuşatan v i t e s
lime zorlayan büyük kısmı, saflarında bu şehrin pek emin olmayan halkını sürükleyerek, kısa mesafeden takip ediy ordu. T rakhaniotes 'in yar- ;dımına gönderile n öncü kuvv et , önünde s adec e A hla t - T ürkleri bulun
duğunu zannederek Sandak tarafından çekildi; bu arada Sultan yetişti,bu haber üzerine T rakhaniote s , Malaty a'y a doğ ru ric'at' ettiŞ 7;; böylece
A l p Arslan Malazgirt'e doğru yönelmiş bulunuyordu. T ürklerin ge lişi
ne inanmayan Römanos'un iyi yardım edemediği Bizanslılar, birdenbirekendilerini âciz hiss ettile r ve ye nildiler ; kumandanlar ından Bry ennios y ar al andı, Ermeni Vasilakes esir düştü. E s i r edilen ve burnu kopan
kumandan, ordunun armas ı olan Haç 'la be raber önce Nizam al- Mülk'e,daha sonra Bağdad'a gönde rildi B S . Böylece ordunun büyük kısmı, geceleyin ansızın T ürk s üvar iyle ka rşı karşıya ge ldi. Ş aşıran ilk' müfrezeler karmakarışık bir şekilde geriye çekildiler, Malazgirt yerlileri kendilerini kurtarmak için bundan istifade ettiler. Bazilakes yürüyüşünüdurdurmak mecburiyetinde kaldı ve Rahva (Zahra) 5 9 denilen yerde konakla dı. Müfre ze lerinden bir kısmını, .iaşes ini temin için muhtelif istika
metlere ve Gürcistan'a kadar göndermişti; Arap yazarlarına göre - y anında ancak 100.000 adamı vardı. Onları bu günden yarına çıkarabilenceğinden bile endişeli idi. Ordugâhtan ayrılacak herhangi birini esir etmeğe hazır olan Türklerin tarassut altına aldığı Bizanslılar, ge ce y i da
vul ye bor uların şa mata s iy le çok heyecanlı geçirdile r. Ça rşamba g ünüşafak zamanı Sultan geldi ve Bizans karargâhına bir fersah mesafedekiırmağın kenarına yerleşti B 0 . t ' : r -
Bununla ber aber, her iki taraf da birdenbire kesin savaşa karar vere medi. Belki de kendisininkinden ziy ade Halife 'den ge le ce k elç inindaha iyi karş ılanac ağ ını, s anan Sulta n'ın iste mes i üzer ine Halife , rical
den Ibn al- Muhalbân idare s inde Bazilikes'e
bir elçi hey 'e ti göndermiş.- -5 5 K emal , c î ma d al - Din' in daha mübhem olan metnini böyle tefsir eder.
66 Bu belk i de c İmâd al- Din'in bir kelime oyunudur.
67 Ke mal'e nazaran daha inanılır gibi olan A ttale iate s , Malazgirt sav aşından son- ;
ra kaçtığını söyler. Fakat Sultan'ın onunla mücadele , etmeden ge çmesi mümkün de ği ldi. ,
68 S k y l i t z e s 693 ve 700 den çıkan neticeye göre, bu Vasi lak es. olamaz. Mateos E r
meni K had ab 'ı da zi kr e de r. •- .••.!•
69 Mateos Tolos aph adını verir. A rapl ar A z- Zahra derl er.
80 İmad al- Dİn 33 r° = Bundarî 3 9 = K e ma l 87 v° ; Sib t 129 r°; İbn A 44; Fıârikl
99 ; Mateos C M ; Attale iates 150 v.d.; Bry ennios 38- 40; daha kısa olan bu sonuncular
safhaları iyi belirtmezler.
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 16/24
92 C. Cohen
t i " . Her hâlikârda, düşmanın vaziyetini müşahede için her şeyden faydalanan Sultan 17 Ağustos günü bu hey'eti Bizanslılara yolladı. Riva
yetler ar as ında bazı teferruat farkı ol makla beraber, şu esas itirazkabul edilmeyecek kadar doğrudur: îbn al- Muhalbin barış- teklif e tmiş;Bâzilakes- ise bu tek lifi istihfafla re ddetmiştir. Bunun kendisine görebazı sebepleri vardı: Türklerin hıristiyan memleketlerinde yaptıkları tahribatın müslüman memleketlerinde intikamını almak arzusu 8 2 ; bu savaşiçin harcadığı bir meblağın bir eşinin daha uzun zaman yapılamayacağı ve daha fazla beklemeden açık ve kesin bir hal çaresi bulma inancı;
A rap, tarihçile rinin 8 3 kendisine izafe ettikle ri muhayy el tas anlar kabul
edilmes e bile, kendisinin ve et rafındaki dalkav uk müşavirle rinin çokkuvvetli olduklarına kanaat etmeleri; nihayet Debatanes'in istihbaratınagöre, Sultan'ın geri çekilmesinin korkudan v eya hiç olmazs a takv iy ekuvvetleri gelene kadar zaman kazanmak arzusundan ileri geldiği zan-n ı 6 İ . Bu se bepler dölayısıyle Bâzilakes elçiyi ger i gönderdikte n sonra,uzak tak i k ıt'alar ın dönüşünü be klemede n, bazı mülâhazala rın aks ine der hal savaşı kabul etmeğe karar verdi; böyle hareket etmesini zarurî kılan bir âmil daha vardı: Askerlerinin moral durumu. Orduya , Ermeni- 'lerle Bizanslılar arasındaki köklü dinî düşmanlığın doğurduğu karşılıklıbir şüphe ve maneviyat bozukluğu hâkimdi; Türklerden daha önceden
ürken, böylesine başıbozuk karışık ırklardan mürekkep insan kalabalığ ı aras ında, kıyafe tleri karşı ce phede ki so ydaşlarından ayırd edileme yen ücretli Türk askerleri de vardı 6 5 . Buna, ilk karşılaşmaların bedbaht
intizamsız karakterini de ilâve ediniz. Böyle bir durumda ihanetlere nasıl inanılmaz? Urfalı Maleos'â itimat caizse, Sultan daha Suriye'den çekildiği sırada, tekrar geri geleceğini haber vermişti 6 6 . Bu belli bir ruhhalinin ifadesidir; bununla, beraber, çarşamba v eya perşembe g ec esi T a¬
mis adlı biri, ücretli Türk askerleriyle düşman tarafına geçti. Tabiî,
81 Bununla beraber Bar- Habraeus ve Mirhond elçi olarak al- Muhalbân'a refakat
eden Türk S a v - T i g i n' i zikre der ler . Si bt, Romanos'a Bag dad hariç, ge niş fetih tas arıları
izafe eder: Hal ifeyi telmihen demişti k i : "Dostumuz olan bu aziz ihtiyara kötülük yap
mayın". —
62 c lmâd al- Din'e göre, "R e y " de Halife'y i "gör er ek " ilâve etmişi Fâr iki' ye göre
kendisi kışı İsfahan'da, atlan ise soğuk olan Hamedan'da geçireeekmiş. Elçi, bunun atla
rı için mümkün olacağı cevabini vermiş.
63 S ibt 'e göre , Ba ğd ad hari ç, bütün müs lüman ülkeler ini ge neralle rine tımar o la
ra k vaad etmişti.
61 Attale iates 156; Mateos CIII; c İmâd al- DÎn 33 V = B undlr î 40 = K e mâl 87
v o = îbn al- Aş ir 44; Bar- Habraeus 268; Sibt 129 r° ; Mirhond 65.
'85. A ttaleiate s 155. Süry ânî Mikhael 169.
66 Mateos CIII . .
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 17/24
İslâm kay naklarına göre . Malazgir t sav aşı 93
bu Attaleiates'in 6 7 basit bir dedikodusu değ ils e , sa yıları az olmalıdır,zira • ne Meteos , ne B ry ennios, ne de herhangi bir A ra p y azar ı , bundan
bahsederler. Muhakkak olan şu ki , şâyia etrafa y ay ıldı ve Biz ans ordusunun manevî çöküntüsünü son zirveye çıkardı. Bu se bepler dolayı-sıyle, Romanos uzun hazırlık aylârıyle zaten sinirleri gergin olan ordusunun maneviyatının daha fazla bozulması için zaman kaybedemezdi:Kat'î bir..hareketle, değerli olarak geri kalan ne varsa, onları tesçi etti;
Öte t araftan, B izanslıların barış teklifini reddetmele ri Sulta n'ın s a vaş azmini art tırdı. He r iki or dugâhda da perşe mbe günü sav aş hazırlığı içinde ge çti. Halife Sultan'a bir teşv ik mektubu göndererek; her
cuma camilerde zaferi için dua edilmesini emrettiğini bildirdi6 3
. Sultan'ın yanından ayırmadığı fakîh ve imam A bü Naşr Muhammed ibn c A b dal- Melik al- Buhârî al- Hanefî, ona a şağ ı y ukarı şunları s öy le di: "A ll ah' ındini uğruna savaşa giriyorsun. Allah onun başk a, dirilere gale be ç alac ağ ını te bşir etti; bütün ülke le rde ki vâizler in minber ler de senin için duaettikleri bu cuma günü öğle namazından sonra ihücuma geçi" 6 9 . Belki
Sultan da, karşıdan eserek, B izanslılara çok y akın olan ırmakt an s u iç^meğ i. güçleştire n rüzgârın istikamet değ iştirmes ini bek liy ordu 7 0 . . Vakıaşu ki cuma günü namaz va kti as kerle rini gözde n ge çirdi ve onlara Bi zanslıların küstahlıklarına daha faz la müsa maha gös te rmemeler i, husu
sunda teşv ik e dici sözler s öyle di; bu, s adec e Sultan'ın sav aşı değil,- bütün İslâm âleminin savaşı idi, şu anda bütün müminle r onlar iç in, duaediyorlardı, o da onlarla beraber, onların arasında savaşa katılacaktı:"gitmek istiyenler gidebilirlerdi". G e r i kala nlar, y a düşmana gale beçalacaklar v eya şehid olarak cennete gireceklerdi 7 1 , Ordu onu alkışladı,her yerde onun arka s ından; ge lece ğine s öz ve rdi. Bütün, askerler Sül-tart'la beraber Tanrı'ya dua ve niyaz ettiler 7 2 . Yayını ve okların! bir y ana atan S ultan 7 3 , g ürzünü ve kılıc ını aldı, a tının kuy ruğ unu , düğürri-le di, tolg as ını başına ge çirdi, çene kay ışını bağ ladı v e şöyle de di :"Eğer şehid olursam, bu benim kefe nim ol s un"; kendisini taklid edenbütün askerleriyle düşman üzerine yürüdü 7 4 . A r ap kronikle ri her ne ka-
6 7 At taleiate s 156- Att aleiate s'in savaşa iştirak et tiğini hatırlatal ım.
" 68 ; K e mal Lug at'inde 188 v° Revae des Etudes .Islamigues'de (1933) Sauvag et ta
rafından zikredilir. . -. .< .:...<
69 c İmSd al- Din, Si bt ve F a r i k i bu sözleri Sultan'a izafe ederler, fakat bk :. daha
i lerisi . . -7 0 Belki Mirhond'un (66) uydurmasıdır.
71 Si bt ve İbn al- Aş îr; Fâr ikî . «
™ c İmSd al- DÎn'de de. i A
7 3 Ş üpheli detaylar, bk. daha i lerisi . : :*
74 Sib t ve İbn al- A şir.
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 18/24
94 "C . Cahen -
dar hikâyeyi süsleyerek genişletmişlerse de aralarındaki mutabakat vetarihî şartlar, onun umumî olarak do ğ ru olduğ una şüphe bırakmıy or:
Bizans tarafında da aynı hazırlıklar yapılıyordu. Bazilakes'in zarifkumaştan yapılmış çadırında papaslar âyin yapıyorlar ve ilâhîler oku yor lardı? orduda dinî merasimler tertib ediliyor ve Müslümanların görmesi için birbiri arkasına haçlar gezdiriyorlardı 7 5 ; daha sonra, yazarlarına itimâd edilirse, Bazilakes hepsine, özellikle Ermenilere harikulade ve belki de mübalâğalı vaadlerde bulundu 7 6 . Peçeneklerin kumandanıBryennios'u s ol ce naha, Ka ppadokia lı A ly atte 'ı ücretli T ürklerle s ağcenaha yerleştirdi, oğlu Andronikos'u ihtiyat kuvvetlerinin başında ge
ride' bırakarak merkeze kendisi geçti7 7
. :Sav aşın kendisi hakkındaki rivay etle r de oldukça farklıdır. En doğr
ru rivayet bir taraftan c İmâd al- Dîn'in, diğ er taraftan Bry er inios'un nak
lettikleridir 7 8 . Sultân, yaygın bir usule göre, belki de hadım ağalarından Tarang'ın 7 9 vasıtasıyle dört takım askeri pusu halinde yerleştirdi.Geri kalanlarla kendisi Romanos'un üzerine yüklendi. Yanlış olarakSibt'i takib e den al- Fâriki ile İbn al- A şîr, T ürkle rin zafe rini W,1 tek başına bu hücumun şidde tine izafe eder le r; onlara g öre düşman ordularının ânide n mer ke zine; giren T ürkler, bundan sonra bozulan Bizans güruhuna? hücum etmişle r, sonra da kaç anlar ın peşine düşmüşlerdir . Ha
kikatte, düşman ordusunun karşısına gele n T ürkler, sav aşarak yav aş y av aş ge ri çe kilir le r ve galib ge ldikler ini s anan B izanslıları pusularınortasına çekerler.
; Bunları bilmeye n ve Romanos'un hâtıras ını müdaf aa et meğ e mey y al olan Attaleiates'e göre imparator, ile ride pusulara düşme mek içinricat e mrini ve rmiştir ve o s ırada Mikhael Dukas ge ri sa ftak i askerlere
Bazilakes'in öldüğü haberini yaymış, meydana gelen kargaşalığı görenSultan taar ruz ,e mrini v er miştir 8 1 . Hakikatte,' Botaniate'ın hizmetkârı ileMikhael Dukas'ın hâtırasını kötülemek boşunadır. Olan vâkıa basit olarakşöy le dir: T ürkler pusularından çıkmışlar v e birdenbire Hıris tiy anlarahücum etmişlerdir ; bu esnada Hıristiyanlar Ermenilerin 8 ? , Ermeniler iseücretli Türklerin 8 3 ihanetine uğradıklarını zannetmişlerdir. Bunu âniden
76 Sadece Mirhond'da 64; fakat bütün Bizans savaşı dinî bir haz ırlığı ihtiv a ede r.
™ Ma te o s C M , A r i s t a k e s 144. Bk. s . 92 , not. 63. . i r e i r,
77 Bryennios' 41; Mateos C M .
78 Brye nnios 41; c İmâd al- Din 35 r° = Bunda ri 41 = Ke mâl 87 v° .
79 Fa ka t bu sâdece Bry ennios'a dayanır. 1 ,
80 Sibt 129 v° = Ibn al- Aşır 45 = Bar- Habraeus 269; F âri kî lOO.
81 A ttal eiates 157.
82 At taleiate s 158; Süry ânî Mikhael 169 . >• i ,
83 Mateos C M .
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 19/24
İslâm kaynaklarına göre Malazgirt savaşı 95
umûmî bir bozgun takip etmiş ve T ürkle r kork unç- bir katliama girişmişlerdir. Cesaretle s avaş an Romanos ya ral anmış, elbis es inden, haçlaişlemeli t miğferinden ve Slav muhafızlarının haykırmalarından tanınarakGevherâyin 8 4 adlı T ürk kumandanının bir kölesi tar af ından :esir edilmiştir. Daha s onra hikâye edilir; ki , be lki Biz ans menşeli olan bu esir,
zay ıf- bünyes i dolay ısıyle ordudan ç ıkarılmak ist enmiş yahut Niz am al-Mülk'e ve rilmiş da onu hakî r göre re k iade et miş; birinci haldejyezif*ikinci halde Sultan res m- i ge çit e s nas ında: "Bunun bize Rum,; kr al ınıgetirmeyeceği ne malum?" diye alay etmişler 8 5 . Bizans ordugâhına gelince, >ne varsa; hepsi galiplerin eline ge çt i; ; ganimet o kadar, muazzam
dı ki, bir miğfe r s adec e yar ım dinara, üç zırh bir dinara s atıldı ve altın, yemen taşı ve mücevherler; yok pahasına alınmakla kalmadı, ordunun götürmekten vazgeçmek mecburiyetinde kaldığı birçok şeyi ıbölğesâkinleri ve uzak kas abal ar da oturanlar ge lip aldılar , günlerc e - sürenbu iş o kadar ağır oldu ki hayvanlarını da yüklediler 8 S . Savaşa yar
dım eden, A hlat ve Malazgirt halk ı, o g ün, X II nci asr ın ort alar ındadahi bitmeyen hazineler biriktirdiler 8 7 . n , y
!
; O zamana ka dar hiç bir T ürk hükümdarı bir Bizans: imparatorunuesir etmemişti. Romanos'un esir edildiği haberi kendisine müjdelendiğizaman A lp A rs lân ev ve lâ kulak lar ına inanamadı ve doğ ruluğ unu tah
kik içirii adam; gönderdi8 S
. Sonra, esiri cömertçe mükâfatlandırdı veBazilakes'i getirtti.i Sibt , onların karş ılaşmalarını şüpheli- bir ifadey le
verirs e de, bu hususu sadece diğer Müslüman yazarlar değil, fakat At-tâleiates> ; daha mufassal şekilde Skylitzes ve Süryâni Mikhael de teyitederler. Bazilakes'in el ve , ay aklar ında zincirle r, boynunda da teşhir i lâlesi v a r d l 8 B . Y e r e y ıkılıp: falak ay a yat ırıldıktan s onra (Sky litzes 'intde-diği ne g öre, âdet böyle ymiş) Sultan sulh tekliflerine ve rdiği re d ce vaplarını hatırlatarak sert, bir, şe kilde kendisine ç ıkıştı. Romanos itiraf etti ve "Ş imdi, memleketim v e kaderim se nin elle rindedir: Be ni tarizle re ve
: 84 Attaleiates 15 9. Brye nnios 42 . Bilhassa Sibt 1 29 v° — Bar- Habraeu's 2 6 9 == Mir-
hond i 6 8 ; 'c
lmId aUDÎn;
36 = Bun darî 4 2 = Kem al 88 r ° İb n al- Aşîr 45 i Farik î 10 0 ;Kal anisî 99 ; Mikhael 16 9. '
8 5 ; E n tefe rruatlı riv ay et (ikinci şekil) Sib t. ay n. e sr ., c İmad .Bİ - Din ,y. s. > ordunun
resm- i ge çidini anlatan kısmı, Râwandi { JR.A.S. 1 9 0 2 . s . 5 9 6 ) , Mustavfi 2 1 3 , buna da
y an ar ak Mirhond 7 1 . Mikhael ye ğeni tarafından yaka landığını fakat bir kölenin onun
elinden aldığını söyler; : a ; n r U :
: ;: 86 c İmad al- Din 37 : r° (B undân ve Ke mal' onu burada iy i takip etmezler). K a l S-
nis i 9 9 . A şağ ıda, y ağmadan sonra A ra p yazarlarının Bizans ağırlıklarını tas virine bk.
' - 87 F arik î 100- ; ; " ' ! ' • :
8 8 S k y l i t z e s 7 0 0 , bunun için V as ilak es 'i gönderdi, den
89 Rawandi ; ay m es r., es aret alâmeti olarak sadece kulaklarindâki iki halkadan
bahseder.
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 20/24
96 C. Oakeri
sert sözlere muhatap kılma, ne istersen y a p" de di. O z aman Sultan"Sen galip ge ls ey din, bana ne y apa rd ın" dedi. -<
— "S ana kork unç muamele yapılmasını emrederdim'' 8 0 . Daha sonraSultân tekrar sordu:
— Benim sana ne yapacağımı düşünüyorsun? . Ji :
• - - Ş u üç şey den bi r i: Y a öldürte ce ks in, y a bütün memleketinde
dolaş tırar ak ;te şhir e dec eks in, y a da... fakat üçüncü' ihtimali söylemeğedeğmez,; zira kabul etmezsin9 1 . t v : m
- T - O neymiş? . •
— A f v , bir fidye kabulü ve bir muahede... V e benim, memleketi
me bir esirin, nâiplerinden biri ve senin Anadolu'da vekilin olarak gönder ilmem: Ölümüm, filhaki ka, ye rime bir başka hükümdar g e tiri le ce ğine göre, sana hiç bir fayda temin etmez.
Benim afvdan daha başka bir niyetim var: Fidye vererek kendini kurtar. ^ o •
O zaman fidye - yi nec atı ve müzake re yi tartıştılar. Ev ve lâ Sultan"on milyon dinar!" iste di. F aka t Romanos şöyle ce vap v e rd i: "Çok ta nBizans'ın bütün servetini harcadım, ordunun eks ikliklerine, savaş- ihti- yaç larına sarfe ttim; halk bu yüzde n fakir düş tü". Ne ticede bir buç ukmilyon dinara mutabık'kaldılar. Fakat sulh muahedesi bundan maada
yıllık 60 .000 dinar ile de rhal ödenmes i ic ab eden 300.000 dinar ı daihtiva ediyordu. Üstelik muahede, Biz anslıların is te nildiği zaman ordular, göndermesini de şart koşuyordu. Sibt maalesef icmalinde bu hususaait olan tef er ruatı kay det me miştir . T abiatıyle Romanos, Müs lümân ülkele rine karş ı her türlü teşe bbüste n va zg e çiy ordu. A y rıc a ve belki dederhal hürriy et ine kav uşursa, başk a bir imparator tay in edilmes i ihtimalini ortadan kaldırac ağ ını izah eden Romanos , kar şılığ ında s adec ebütün esirleri de ğil, fakat mukave metler ini k ırmak için S ultan ke ndisUne yete rif derece de kuvv et verirse, yakın zamanda Bizanslılar tarafındanMüslümanlardan alınan Malazgirt, Urfa, Menbic ye Antakya'da esir düşenleri de serbest bırakacağını vaad ediyordu. Neticede, iki imparator
aras ındaki ilişkileri sa ğ lamlaştırmak için Romanos 'ün kızıyie Sultân'ınbüyük oğlunun evlenmesi hususunda mutabık kalındı 9 2 . Esirlerin ser-
00 Sibt, c Imad al- Din ve Sk yli t zes, Süryânî Mikhael'in teyit ettiği cümle.9 1 Must av fi 22 3: "E ğ e r bir; hükümdar s an.ha y atımı, bağışla; bir tâcirse n beni satın
al ; bir kas apsan öldür beni' "
92 Sib t 129 V - 130 r° = Bar- Habraens 270 ve İbn al- Aşîr 45 (kısaca). c İm3d al-
Din sadece Romanos'ün serbest bırakıldığını, Kalânisi ve Kemal Müslüman esirlerin ia
desini ve ittifakını belirtirler. Mateos ittifakı, Attaleiates ve Mirhond: düğünü zikreder
ler. Mirhond düğ ünün y anlışlıkl a hemen y apıld ığına inanır.
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 21/24
İslâm kaynaklarına göre Malazgirt savaşı 97
best bırakılması, vergi ve düğüne muhakkak nazariyle bakılabilir. A r a
zi ile alâkalı madde kesin değ ildir. Sa dec e Bar- Habraeus onu açıkçakay dede r; Sibt de karışık bir şe kilde bahse der; onlarla aynı ka y nağ ıta kıp eden İbn al- A şir, nede nse bundan bahs etmemiştir. Ş üphes iz anlaşma tam tatbik edilemedi 9 3 , fakat bu va rl ığının aks ini işba t etmez,zira Romanos de v ri lmiş; halefi muahede yi tanımamış ve A lp Arslan
aynı anda Türkistan'a bir sefer y aprnak mec buriye tinde ka lmıştı. F ak ather ne olurs a olsun, - mühim olan da budur- muahede daha önce Müslümanlara ait sınır topraklarının terkini ihtiva etse bile, daima Bizans
lılara ait olan Anadolunun terkini tazammun etmiyordu. Romanos 'un
ölümü, antlaşmayı çabucak hükümsüz bıraktı, Türk müfrezelerinin debuna ne kadar riayet ettiklerini bilmek imkânsızdır. Sultan'ın,: hiç birşey in mukavemet ede me diğ i büyük bir zafer e rağ me n, netice olarakka y da değ er bir fe tih arz usunda bulunmamas ı da çok dikk ate şâyân-dır. O, birbirine müdahale etmeye n,? arala rında ittifak olan, ay rı dinlere s ahip iki imparato rluk fikrine bağ lı kalır.
Bi r kere mutabakata varınca, Sibt, Skylitzes'in ana hatları ile teyidet tiğ i üzer e, iki hükümdar ın ay rılmalarına te ka ddüm e den v e bir kaçg ün süren mer as imleri ze v kle anlatır; Rum hükümdarının nasıl y e re kapandığını, Sultan'a nasıl bir içki kadehi sunduğunu, Sultan'ın ga
nimet arasında buldurduğu ve Malazgirt'e kadar kendisine ait olan otağını, tahtını ve kraliyet elbiselerini iade ederek onu nasıl sevindirdiğini ve elç i İbn al- Muhalbân'dan taleb ettiği hürmet gös te rile rini ( başaçık eğilmek ve yeri öp me k ) bu kıyaf et içinde Halife'nin önünde y aptırmas ını hikây e ede r. Nihaye t anlaşmanın icrasını Romanos'un s ade cenamusuna tev di ettikten s onra ilâve e tt i: "B e n Halife 'nin tabiyetindeolan hükümdarların en hakiriyim, bütün Hıristiyan âlemine karşı küçükbir orduyle çıktığım halde seni ye ndim: Eğ e r Halif e bütün İslâm âle minin hükümdarlarına senin için bir emir verirse ne ola c ak "? Bazila-kes'e refakat etmeleri için bir kısım erkânı da serbest bıraktı. Gidişin
de, onun, atını yayan takip etmesine mani olmak için A lp Ar s l a n taht- ıre vanı iç inde muhte şem bir al ay la Rum imparatoruna bir fersah refakat etti. Sonra iki hükümdar kucaklaş tılar ve Romanos . ik i mabey nci ve S ultan'ın yüz adamının himayes inde ve önle rinde üzerine  mentü iş lenmiş bir sancak olduğu halde memleketine doğru yola çıktı. Hıristi y anlar , A l p A rs la n'a karş ı, Müs lüman y az ar la rda olduğ u kada r , Sky -litzes, Süryânî Mikhael v e y a Urfa lı Mateos'da da ifades ini bulan birâlicenablık duygusu besliyorlardı.
Malazgirt hâriç, bozgundan sonra Bizans gar nizonu boşalt ılır.
Türkiyat Mec. - F. 7
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 22/24
98 C. Cahen
Burada, Romanos'un daha sonraki akibetini takıp e demey ec eğ iz:Bununla berabe r Sibt'in anlattığı hikâye y i aynen nakledelim. A ze rbey -ca n'a dönen Sultan, Bizans lılardan almış ol duğ u Rum kralının tac ı veönünde taşınan büyük haç gibi en güzel ganimetleri Halife'y e g önderirken, Romanos da felâket haberinin önden gittiği İstanbul'a doğru yolalıy ordu/Ge ner alle rinde n Mikhael, tahtını ele ge çirmiş, Romanos'un ka rısı olan öz annes ini oğ lu ve kızıyle hapse tmiş ve onu manastıra ka panmağa mecbur etmişti. Duqiya 9 4 kalesine geldiği sırada Romanos taht
tan indirildiğini öğr e ndi. Y aza rımıza göre , keşiş kisvesine büründü,tahttan feragat ettiğini bildirdi ve Mikhael'e haber gönder er ek; bütün
gay retle rine rağ men A llah'ın irades iyle ye nildiğini, başka bir imparatorun tahta geçe ce ğini hes aba katmayan A lp A rs lan'ın beklenmedik te
veccühüne mazhar olduğ unu bil dir di. Bu pre nsin asil karakterine gü
ve nerek A l p Ar s l a n ile Mikhael arasında mutavassıt olmağı teklif etti;hiç olmazsa kendisi tarafından Sultan'a vaad edilen paranın gönderilece ği ni ümid ediy ordu. Mikhael, özür diley er ek savaş ın bütün haziney ierittiğ ini, bu se beple, istenilen paranın taksit taksit gönder ilec eğ i ce vabını v e rdi. Romanos bu ce vabı Duqiya' da bulab ildi ğ i bütün servet
lerle (tabaklar, altmış bin dinar değerinde üzerine kıymetli taşlar hak
kedilmiş altın bir ibrik ve mecmuu iki yüz bin dinar tutan muhtelif
eşy alarla) Sultan'a ilet ti: Ş imdilik daha fa zla imkânı ol madığına İncilüzer ine ye min etti ve kendisine re fakat eden T ürk muhafız alay ını hediyelerle geri gönder di. Bar- Habraeus hariç, diğe r Hıris tiyan yazarla
rında benzeri bulunmayan bu riva ye tte ne kadar hakikat payı v ardır?Muhtemeldir ki bu, Romanos'un Sultan'a göndermiş olduğu mektuptan
neş'et etmiş olsun. Sibt'e gör e , A lp Arslan, geri kalan meblağın daha
sonra, muahede vergisiyle birlikte ödenebileceği haberini gönderdi. Buar ada Mikhael, Romanos 'a hakikate n hükümdarl ıktan vaz ge çmişse ,adamlarını Duqiya 'da bıraka rak inziv ay a çekilmesi iç in haber gönde rdi.Romanos red cevabı verdi, keşiş elbisesini attı, tüccarlardan borç para aldı ve Ermeni prensi Senaharib'e iltica etti. Prens kendisini misafirede bilec eğ ini fakat Mikhael'e karşı y ar dımda bulunamay ac ağ ını s öyle di.Romanos, onu esir etmek ve gözlerini oydurmak için tertibat aldı.
Sonra, bu prense sığınan binlerce Yunanlı ve Ermeniyi hizmetine aldı
ve onlar sayesinde Anadolu'nun Konya'dan Malatya'ya kadar olan bü y ük bir kıs mını is tilâ etti ve bir likl e rini yerleştirmek ve idame ettirmek için büyük müs adere lere gir işti. K e ndis ine ask er î y ar dımda bulunaca ğ ını v aa d eden A lp A rs la n'a haber gönde rdi. Sibt'in ve rdiğ i ma-
9 i Er menist an yo lu üzer inde, Si va s 'ta n pek uzak olmayan küçük bir müst ahke m
mevki.
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 23/24
lalâm kaynaklarına göre Malazgirt savaşı 99
lûmat bu noktada sona e r e r 8 5 ; Bar- Habraeus, Bizans kay naklarındaokuduğumuz hikâyelere uygun olarak, hezimeti ve Romanos'un acıklısonunu kısaca tamamlar.
Türklere kesin olarak Anadolu'nun kapılarını açan Romanos 'un ölümü olmuştur. Samimiyetle ve y a bunu bahane ederek A lp A rsl an müttefikinin intikamını almağa yemin etti ve daima muhteris olan birliklerini fetih hususunda serbest bıraktı. Bilâhare kendisi ve y a az sonra Melik Ş ah ge nç ye ğe ni Süley man'ın faaliye tini başka bir istikamete çev irmek için "A nad ol u" da muhtar bir beylik tesis etmesine müsaade etti B B .Mamafih, o zaman bile iki imparator luk ara s ındaki dostluk ;ve anlaşma ka y bol madı; iki def a, birincis inde Süley man'ın büy ük kudreti Sul-tan'ın Batı'y a ge lmes ini icab et tirdiğ i zaman, ikincis inde ise A lp Ars-
lan'm ölümünden sonra Anadolu'da muhtar v e y a âsi Türk beyliklerinindev am etmes inin tehlikes ini his s edince Melik Ş ah Aleksios Kommene'eanlaşma teklif etti; Anna Komnene'in dediğine itimad câizse, bu, çocuklarının evle nmes ini ve Baz ilakes 'in A ntaky a'y a kadar A nadolu'y ufethetme hakkını ihtiva ediyordu B 7 , Öte yandan, Müslümanlar, Bizans
lıların mağlûbiyetinden eşit olmayan bir şekilde istifade ettiler. Malazgirt sıras ında, A ntaky a müdafaa kuvve ti Halep bölge s ine s aldırdı; ilkfelâket haberi üzerine geri çekildi ve o andan itibaren hemen hemen
umumî bir adalet içinde olduğu intibaını verdi; bununla beraber ancakdört sene sonra Halepliler Menbic a 8 gibi kendilerini rahatsız eden birBizans kalesini ele geçirmeğe muvaffak oldular. Ayrıca doğuda ne Mer-
vanîle r, ne Musul pre nsi Uk ay lî, ka la n Hıri s tiy an kuvvetlerinden endişe duymuyo rl ar dı. T ürk birlikl er inin büy ük is tilâ yollar ının üze rinde bulunmayan her şey hemen hemen kurtulmuştu. Beylik değil de otlak veganimet peşinde koşa n bu birlikle r kendilerini kabul edec ek ve teşkilatlandıracak kadar kuvvetli bir devletin idaresine girmek istiyorlardı.Neticenin teyit ettiği gibi, Malazgirt savaşının hikâyesi göstermiştir ki,Bizanslılar kendi kuvvetlerinin aczi dolayısıyle peşinen yenilmişlerdi:
Malazg irt bu hakikat i herke s in gözler i önüne koy an bir hâdis e oldu.
Zaten netice olarak, muhtelif dillerdeki kaynakların mukayesesi,daima izahı mümkün farklılıklar yanında (Meselâ Bizans ordusunun iha-
9 5 Ş üphesiz Romanos'un Sult an'a gönde rdi ğ i ikinc i mektupla. Bar- Habraeus 'un dü
zeltmeye ga y re t et tiğ i bir yanlış anlama ile, S ibt neticede Romanos ve Se nakharib'i n
rollerini değ iştirir. Sibt 134 v° - 135 r ° ; Bar- Habraeus 272.
88 Bry ennios 57; Mustav fi 2 25; Mikhael 172, v. s. Burada Süley man'ın gönde ril
diğ i tari hi münakaş a etmek imkâns ızdır (1072 ve 1075 yılları aras ında).9 7 A nna Komnene, 170 , 176.
M Kalânisî 170; İbn al- A şîr 69; Si bt 115 v°: Ke mal 95 r°.
8/15/2019 Cahen İslam Kaynaklarına Göre Malazgirt
http://slidepdf.com/reader/full/cahen-islam-kaynaklarina-goere-malazgirt 24/24
100 C. Cahen
neti hakkında) bazen çok kesin ve umumî bir uygunluk gösterirler ve
bunlar telif tarihlerinin çok s onra olmas ına rağ me n A r ap tarihçilerinin
de değ er ini te y id eder ler. Bazı y anlışlıklar a, anekto dların tefe rruatın-
dak i tahay y ül se rbes tîsine rağ men, te krar belirte y im ki Sibt, muhakkak
surette en zengin tarihî kaynaklardan biridir; onun sayesinde Hıristiyan
kronikle rinin bir çok kıs ımlar ını ay dınlat mak ve o olmas a bilinmes i müm
kün olmayan bazı hâdiseleri ilâve etmek imkânına kav uşuyor uz. Y ap ı
lan mukayese, öte yandan, Hıristiyan yazarların, okurken edinilen bazı
intihaların doğruluğunu teyid ediyor: Bizanslılardan hâdiseler hakkında
en çok bilg iye s ahip olan şüphes iz Bry ennios 'dur; bazen çok mufass al
olan Attaleiates, umumiyetle Bizans birlik le ri ve Botaniate tarafdarla-
rının dedikodularını nakleder; Skylitzes'in yapmış olduğu ilâveler doğ
rudur. Oldukça zengin malumat veren Mateos, vuzuhsuz ve sâfiyâne
bir şekilde tarafgirdir. Verdikleri bilgile ri res mî kay naklar dan iktibas
etmelerine rağ me n, A r ap müve rrihleri v âkıaları anlatırlark en tar af tu
tarlar. T ees süfe şây ândır ki , bazı tarihçiler, onları tanımadan, kabili
yetlerini, bu cehaletin araştırmalarını eksik ve bazen g ay ri s ahih bı
rakmağa mahkûm ettiği konulara tahsis edebilmişlerdir.