boyner dunya duzdur · kristof kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin...

100
Dünya Düzdür DÜNYA NASIL DÜZ OLDU

Upload: others

Post on 01-Feb-2020

4 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Dünya Düzdür

DÜNYA NASIL DÜZ OLDU

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 3

Page 2: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

BOYNER YAYINLARIEski Büyükdere Caddesi, Park Plaza 22, Maslak-‹stanbul

Tel: (212) 345 09 [email protected]

Orijinal Ad›: The World is Flat

Türkçe Yay›n Haklar›: © Boyner Holding AfiGenel Yay›n Yönetmeni: Gülflen Heper

Yazar›: Thomas L. FriedmanÇeviri: Levent Cinemre

ISBN: 975-7004-50-2

1. Bas›m: fiubat 2006, ‹stanbul2. Bas›m: Nisan 2006, ‹stanbul

Kapak Tasar›m›: Rafineri Reklamc›l›kBask›: Altan Matbaa Ltd.

DÜNYA DÜZDÜR

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 4

Page 3: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Dünya Düzdür

21. Yüzy›l›n K›sa Tarihi

Thomas L. Friedman

ÇÇeevviirreenn:: LLeevveenntt CCiinneemmrree

DÜNYA NASIL DÜZ OLDU

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 5

Page 4: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 6

Page 5: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Matt’e, Kay’e ve Ron’a

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 7

Page 6: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 8

Page 7: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

‹çindekiler

DDüünnyyaa NNaass››ll DDüüzz OOlldduu ?? 111. Ben Uyurken 132. Dünyay› Düzlefltiren On Güç 55

Düzlefltirici 1: 9.11.1989 55Düzlefltirici 2: 9.8.1995 62Düzlefltirici 3: ‹fl Ak›fl Yaz›l›m› 77Düzlefltirici 4: Aç›k Kaynak 86Düzlefltirici 5: Tafleronluk 106Düzlefltirici 6: Offshore 116Düzlefltirici 7: Tedarik Zinciri 129Düzlefltirici 8: Insourcing 142Düzlefltirici 9: In-forming 151Düzlefltirici 10: Steroidler 160

3. Üçlü Yak›nlaflma 1734. Büyük Saflaflma 199

AAmmeerriikkaa vvee DDüüzz DDüünnyyaa 2215. Amerika ve Serbest Ticaret 2236. Dokunulmazlar 2357. Sessiz Kriz 2478. Bu Bir Tatbikat De¤il 273

GGeelliiflflmmeekkttee OOllaann ÜÜllkkeelleerr vvee DDüüzz DDüünnyyaa 3039. Guadalupe Bakiresi 305

fifiiirrkkeettlleerr vvee DDüüzz DDüünnyyaa 33110. fiirketler Ne Yap›yor ? 333

JJeeooppoolliittiikk vvee DDüüzz DDüünnyyaa 35911. Düz Olmayan Dünya 36112. Dell Çat›flma Önleme Teorisi 402

SSoonnuuçç:: HHaayyaall GGüüccüü 42713. 9/11’e Karfl› 11/9 429

Teflekkür 457Dizin 461

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 9

Page 8: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 10

Page 9: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Dünya Nas›l Düz Oldu?

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 11

Page 10: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 12

Page 11: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

1

Ben Uyurken

Muhammed inan›fl›na, her türlü z›nd›kl›¤a, putataparl›¤a düflmanolan ve kutsal Katolik H›ristiyan dinine gönül vererek onu yücelten Ek-selanslar›, hükümdarlar›n› ve topraklar›n› görmek, yarad›l›fllar›n› ö¤-renmek ve onlar› kutsal dinimize döndürmek için kullan›lmas› uygundüflecek yöntemi araflt›rmak üzere ben Kristof Kolomb’u, ad› geçenHint ülkelerine göndermeye karar verdiler. Do¤uya kara yoluyla gitme-memi, bunun al›fl›lm›fl bir yol oldu¤unu, bugüne de¤in kimsenin geçmifloldu¤una dair kesin tek bir iz bulunmayan bat› yolunu tutmam› buyur-dular.

Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli

Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti: “Microsoft’a ya da IBM’e niflan al.” Güney Hindistan’›n

Bangalore flehir merkezindeki KGA Golf Kulübü’nün ilk deli¤ininyak›nlar›nda duruyordum. Oyun arkadafl›m, yeflil alan›n az ötesin-deki çelik ve camdan yap›lm›fl iki parlak binay› gösteriyordu. Gold-man Sachs binas› o zamanlar henüz yap›lmam›flt›. Yap›lm›fl olsayd›,onu da iflaret ederek üçünü birlikte gösterirdi mutlaka. HP ve TexasInstruments’›n ofis binalar› ise dokuzuncu deli¤in arka taraflar›nda,onuncu deli¤in oralardayd›. Hepsi bu kadar de¤il. Top ayaklar›, ya-z›c› flirketi Epson’dand›. Sopa tafl›y›c›lar›m›zdan biri, 3M flapkas› ta-k›yordu. D›flar›da, trafik iflaretlerinin ve tabelalar›n›n bir k›sm›naTexas Instruments sponsor olmufltu. Yoldaki bir billboard’da duma-n› tüten bir pizzan›n gösterildi¤i Pizza Hut reklam›nda da, “ciga-baytl›k lezzet” slogan› yaz›l›yd›.

HHay›r, buras› Kansas falan de¤ildi. Ama Hindistan’a da pek benze-miyordu. Yeni Dünya buras› m›yd›? Yoksa Eski Dünya m›yd›? Bel-ki de Gelece¤in Dünyas›yd›...

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 13

Page 12: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Hindistan’›n Silikon Vadisi olan Bangalore’ye, kendi Kolombva-ri keflfimi yapmak için gelmifltim. Kolomb, o günlerde Portekizlikâfliflerin yapmaya çal›flt›¤› gibi Afrika’y› güneyden ve do¤udandolaflmak yerine, Do¤u Hint Adalar›’na kadar uzanan aç›k bir de-niz oldu¤unu varsayd›¤› Atlantik Okyanusu’nda sürekli bat›ya yolalarak Hindistan’a daha k›sa bir yol bulmak için Niña, Pinta veSanta María adl› gemilerle yola ç›km›flt›. O zamanlar, hesaps›zzenginliklerin kayna¤› olarak görülen Hindistan ve Do¤u’nun bü-yüleyici Baharat Adalar›, alt›nlar›yla, incileriyle, mücevherleriyleve ipe¤iyle ün kazanm›flt›. Müslüman devletlerin Avrupa’ya kara-dan ulaflan kervan yollar›n› kapatmas›ndan sonra Hindistan’aböyle kestirme bir yol bulunmas›, hem Kolomb’u hem de ‹spanyolmonarflisini zengin ve güçlü k›lacakt›. Kolomb’un sefere ç›karkendünyan›n yuvarlak oldu¤unu varsayd›¤›n›n kan›t›, hep bat›ya gi-derek Hindistan’a ulaflabilece¤ine inanmas›yd›. Ama mesafeyiyanl›fl hesaplam›flt›. Dünyay›, oldu¤undan daha küçük bir küre sa-n›yordu. Do¤u Hint Adalar›’na varmadan bir k›taya ayak basaca-¤›n› düflünmemiflti. Ama yine de yeni dünyada rastlad›¤› halklar›“Hintliler” olarak adland›rd›. Memleketine dönünce, koruyucusuKral Fernando ile Kraliçe ‹sabel’e, Hindistan’a ulaflamam›fl olsa dadünyan›n yuvarlak oldu¤unu do¤rulad›¤›n› söyledi.

Bense Hindistan’a gitmek için Frankfurt üzerinden do¤uya do¤ruyola ç›kt›m. Lufthansa’dan business class biletim vard›. Uçakta, kol-tu¤umun kolunda bulunan ekrandaki GPS haritas› sayesinde hangiyöne gitti¤imi tam olarak biliyordum. Tam zaman›nda ve salimen ye-re indim. Ben de Hintliler olarak adland›r›lan yerlilerle karfl›laflt›m.Ben de Hindistan’›n zenginliklerini ar›yordum. Kolomb, kendi zama-n›nda servetin kayna¤›n› oluflturan nesneleri –de¤erli madenler,ipek, baharat– ar›yordu. Benim arad›¤›msa, nesneler, donan›m de¤il-di; yaz›l›m, beyin gücü, karmafl›k algoritmalar, biliflim iflçileri, ça¤r›merkezleri, iletim protokolleri, optik mühendislikte yap›lan at›l›mlar,yani ça¤›m›zda servetin kayna¤›n› oluflturan fleylerdi. Kolomb, rast-lad›¤› yerlileri, ücretsiz insan gücü sahibi olmak için kölelefltirmek-ten memnundu.

Benim tek istedi¤imse, Hintlilerin bizim ifllerimizi elimizden na-s›l ald›klar›n›, hizmetler ve biliflim teknolojisi alanlar›nda Ameri-ka ve sanayileflmifl di¤er ülkelere yönelik bu kadar önemli bir ta-

DÜNYA DÜZDÜR14 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 14

Page 13: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

fleronluk (outsourcing)1 havuzunu nas›l oluflturduklar›n› anlamak-t›. Kolomb’un üç gemisinde yüzden fazla adam› vard›. BenimseDiscovery Times kanal›nda çal›flan ve Hintli floförlerin ç›plak ayak-la sürdükleri iki minibüse rahatl›kla s›¤acak ekipmana sahip kü-çük bir ekibim. Ben de, tabiri caizse, sefere ç›kt›¤›mda, dünyan›nyuvarlak oldu¤unu varsay›yordum. Ama gerçek Hindistan’da tan›kolduklar›m, bu fikre inanc›m› derinden sarst›. Kolomb, tesadüfenAmerika’ya gitmifl, ama Hindistan’›n bir parças›n› keflfetti¤ini san-m›flt›. Bense gerçek Hindistan’a gittim, ama orada tan›flt›¤›m bir-çok insan›n Amerikal› oldu¤unu düflündüm. Bunlardan baz›lar›hakikaten Amerikan isimleri alm›flt›. Baz›lar›ysa ça¤r› merkezle-rinde Amerikan aksan›n›, yaz›l›m laboratuvarlar›nda da Amerikanifl yöntemlerini baflar›yla taklit ediyordu.

Kolomb, kral ve kraliçesine dünyan›n yuvarlak oldu¤unu raporetti ve bu keflfi yapan ilk insan olarak tarihe geçti. Bense eve dön-dü¤ümde keflfimi sadece kar›mla, o da f›s›lt›yla paylaflabildim.

“Tatl›m, san›r›m dünya düz” diye açt›m s›rr›m›.

BBu sonuca nas›l ulaflt›m ? San›r›m her fleyin, Infosys TechnologiesLimited’de, Nandan Nilekani’nin konferans salonunda bafllad›¤›söylenebilir. Infosys, Hindistan enformasyon teknolojisi dünyas›n›nmücevherlerinden, CEO Nilekani de Hint sanayisinin en düflüncelive sayg›n kaptanlar›ndan biri. Nilekani’yle röportaj yapmak ve te-sisleri gezmek için, Discovery Times ekibiyle birlikte Bangalore’unmerkezinden yaklafl›k k›rk dakikal›k bir araba yolculu¤uyla Infosyskampüsüne vard›k. Kampüse giden bozuk yol, kutsal ineklerle, atarabalar›yla ve minibüslerimizin etraf›nda itifle kak›fla yol alan mo-torlu çekçeklerle doluydu. Ama bir kez kampüse girdiniz mi, tama-men farkl› bir dünyadayd›n›z. ‹ri kaya parçalar›n›n ve düzgün biçil-mifl çimlerin aras›na devasa bir yüzme havuzu yerlefltirilmiflti. Res-toranlar ve müthifl bir sa¤l›k kulübü vard›. Cam ve çelikten oluflanbinalar, haftada bir yerden biten yabanî otlar gibi yükseliyordu. Obinalar›n baz›lar›nda Infosys çal›flanlar›, Amerikal› ve Avrupal› flir-ketler için özel yaz›l›mlar haz›rl›yorlar. Di¤er binalarda ise Amerikave Avrupa merkezli çokuluslu büyük flirketlerin, bilgisayar bak›m›n-dan dünyan›n her taraf›ndan oraya yönlendirilen müflteri telefonla-

Ben Uyurken | 15

1. Birtak›m ifllerin baflka firma ya da kiflilere yapt›r›lmas›, d›flar›ya verilmesi. Bir tür mal ve hizmettafleronlu¤u. Kitapta, özellikle bilgisayar ortam›na aktar›labilen ve yarat›c›l›k de¤il, teknik kapasite ge-rektiren baz› ifllerin, Hindistan ve Çin gibi iflgücünün ucuz oldu¤u ülkelerde yapt›r›ld›¤› s›kça örnek-leniyor. (ç.n.)

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 15

Page 14: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

r›na cevap verilmesine, özel araflt›rma projelerine kadar çok çeflitliarka ofis iflleri yap›l›yor. Güvenlik çok s›k›; kap›lar kameralarla göz-leniyor. Mesela American Express eleman›ysan›z, General Electriciçin araflt›rma ve iflletme hizmeti veren binaya giremiyorsunuz. Bo-yunlar›nda tan›t›m kartlar› sallanan kad›nl› erkekli genç Hintli mü-hendisler, binadan binaya kofluflturuyorlar. Bak›yorum da flu deli-kanl› vergi beyannamemi haz›rlayabilirmifl gibi duruyor. fiu genç k›zda bilgisayar›m› parça parça sökebilirmifl gibi görünüyor. Bir baflka-s› ise bilgisayar›m› tasarlayan kifli, belki de !

Röportajdan sonra Nilekani bizim televizyon ekibine Infosys’inküresel konferans merkezini gezdirdi. Buras›, Hindistan tafleronluksektörünün merkezi. Merkez, ahflap panolarla süslü, Amerika’daIvy League’de2 yer alan bir hukuk okulunun yan yana dizili s›n›fla-r›n› and›ran, ambar büyüklü¤ünde bir salon. Salonun bir yan›ndaduvar boyutlar›nda dev bir ekran var, ekran›n üzerinde de telekon-ferans için kameralar. O güne kadar gördü¤üm en büyük düz ekra-n› gösteren Nilekani, gururla, “‹flte bizim konferans salonumuz bu-ras›. Ekran, san›r›m Asya’n›n en büyü¤ü. Tam k›rk dijital ekran biraraya getirildi” diyor. Söyledi¤ine göre, Infosys, istedi¤i an, belli birprojenin küresel tedarik zincirindeki tüm ana oyuncularla o süperekranda sanal toplant› yapabiliyormufl. Yani Amerikal› tasar›mc›-lar ile Hintli yaz›l›mc›lar ve Asyal› üreticiler, ekranda birbirleriylekonuflabiliyormufl. “New York, Londra, Boston ve San Francisco’da-ki insanlarla buradan canl› toplant› yapabiliriz. Diyelim ki üretimSingapur’da yap›l›yor, Singapur’dan biri de aram›za canl› kat›labi-lir... Küreselleflme budur.” Ekran›n üzerinde, Infosys’in iflgününügayet güzel özetleyen sekiz tane saat var: 24/7/365. Saatlerin alt›n-da flöyle yaz›yor: ABD Bat›, ABD Do¤u, GMT, Hindistan, Singapur,Hong Kong, Japonya, Avustralya.

Nilekani, “Tafleronluk, bugün dünyada gerçekleflen çok daha te-mel bir fleyin boyutlar›ndan biri sadece. Geçti¤imiz birkaç y›lda,özellikle de dünyan›n her yan›na geniflbant ba¤lant› kurmak, de-niz alt›na kablolar döflemek gibi fleyler için yüz milyonlarca dolaryat›r›m yap›ld›¤› balon köpü¤ü ça¤›nda, teknolojiye büyük paraak›t›ld›” diye anlat›yor. “Bu arada, bilgisayarlar ucuzluyor ve dün-yan›n her yan›na da¤›l›yordu. Yaz›l›mda patlama yaflan›yordu.Google gibi arama motorlar› (client server) ve elektronik posta or-taya ç›k›yordu. Bir ifli küçük parçalar›na ay›rarak bir parças›n›

DÜNYA DÜZDÜR16 |

2. Amerika’n›n en seçkin okullar›. (ç.n.)

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 16

Page 15: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Bangalore’ye, di¤erini Pekin’e gönderip birbirine uzak mesafeler-de ayn› bütün için çal›flmay› daha kolay hale getiren telifli yaz›-l›mlar haz›rlan›yordu. Bu gibi geliflmeler 2000 y›l› civar›nda ani-den bir araya gelince, fikrî çal›flman›n, fikrî sermayenin bir yer-den bir yere gönderilmesine olanak sa¤layan bir zemin olufltu.Fikrî sermaye, art›k parçalar›na bölünebiliyor, bir yerlere gönde-rilebiliyor, da¤›t›labiliyor, üretilebiliyor ve tekrar bir araya getiri-lebiliyor. Bu durum, iflimizi, özellikle de fikrî üretimimizi yapmabiçimimizi, tamamen özgürlefltirdi... Bangalore’de bugün gördü¤ü-nüz fley, bir araya gelen bütün bu geliflmelerin sonuçlar›d›r.”

Nilekani’nin ofisinin d›fl›nda kanepede oturmufl, ekibin kamerala-r› kurmas›n› bekliyorduk. Bir ara bu geliflmelerin anlam›n› toparla-y›p özetleyen Nilekani, öyle bir cümle etti ki, kula¤›ma küpe oldu:“Tom, oyun sahas› art›k ayn› hizaya geliyor, düzlefliyor.” Nilekani,Hindistan gibi ülkelerin, küresel biliflimde daha önce asla olmad›¤›kadar rekabete haz›r oldu¤unu ve Amerika’n›n da buna bir an öncehaz›rlanmas› gerekti¤ini söyledi. Amerika’ya kafa tutulaca¤›n› düflü-nüyordu ve ona göre bu Amerika için iyi bir fleydi, çünkü Amerika,ancak kendisine kafa tutulunca elinden gelenin en iyisini yapard›.Infosys kampüsünden ayr›l›p Bangalore’ye do¤ru hoplaya z›playa dö-nerken o cümleyi sak›z gibi a¤z›mda çevirip duruyordum: “Oyun sa-has› düzlefliyor.”

Nandan’›n söyledi¤i fley, diye düflünüyordum, oyun sahas›n›n düz-leflti¤iydi... Düzleflmek mi? Düzelmek... Düz... Aman Tanr›m, adambana dünyan›n düz oldu¤unu söylüyordu!

Zaman›n›n basit seyrüsefer aletlerini kullanan Kolomb, befl yüzy›ldan fazla bir süre önce ufkun ötesine yelken aç›p salimen döne-rek dünyan›n yuvarlak oldu¤unu kan›tlam›flt›. Bense Bangalo-re’deydim ve yan›mda, ülkesinin en üst düzey teknik okulunda e¤i-tim görmüfl, zaman›n›n en ileri teknolojisini kullanan, Hindis-tan’›n en ak›ll› mühendislerinden biri olan Nandan vard›. Nandan,dünyan›n, küresel tedarik zincirini sanal toplant›ya davet etti¤iekran kadar düz oldu¤unu söylüyordu. Daha da ilginci, bunun ga-yet iyi bir fley oldu¤unu, insanl›¤›n geliflmesinde bir kilometre tafl›anlam›na geldi¤ini, Hindistan ve tüm dünya aç›s›ndan büyük birf›rsat yaratt›¤›n› dile getiriyordu. Dile getirdi¤i fley, fluydu asl›nda:Dünyam›z› düzlefltirmifltik !

Minibüsün arka koltu¤unda defterime iki kelime yazd›m: “Dün-ya düzdür.” Yazd›¤›m anda da, Bangalore’deki iki haftal›k çekim es-

Ben Uyurken | 17

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 17

Page 16: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

nas›nda gördü¤üm ve duydu¤um her fleyin alt›nda yatan mesaj›nbu oldu¤unu fark ettim. Küresel rekabet sahas› düzeltiliyor, ayn›düzeye getiriliyordu. Dünya, düzlefliyordu.

Bunu fark etti¤imde heyecan ve korkuyla doldum. ‹çimdeki gaze-teci, sabah manfletlerini daha iyi anlamam›, dünyada olup biteni da-ha iyi aç›klamam› sa¤layacak bir çerçeve buldu¤u için heyecanl›yd›.Dünya tarihinde görülmedik say›da insan›n, daha fazla insanla, da-ha fazla ifl biçimi üzerinden, dünyan›n pek çok köflesinde, daha eflitbir zeminde sürece kat›lmas› ve gerçek zamanl› (real time) rekabet-te yer almas›, art›k mümkündü. Bilgisayarlarla, elektronik postalar-la, a¤larla (network), telekonferanslarla ve dinamik yeni yaz›l›mlar-la mümkündü. Nandan’›n bana söyledi¤i, iflte buydu. Hindistan’ayapt›¤›m seferde keflfetti¤im fley, buydu. Elinizdeki kitab›n anlatt›¤›fley de bu. Dünyan›n düz oldu¤unu düflünmeye bafllad›¤›n›z anda,bir sürü fley, bambaflka anlamlar kazan›yor. Beni kiflisel olarak he-yecanland›ran bir baflka fley de, gezegenimizdeki tüm bilgi merkez-lerinin tek bir küresel flebekeye (network) ba¤lanmas› anlam›na gel-di¤i için, e¤er politika ve terörizm engel olmazsa, dünyan›n düzlefl-mesinin flafl›rt›c› bir refah ve yenilikler ça¤›n› bafllatma ihtimalidir.

Düz bir dünya üzerine derin derin düflünürken bir yandan dameslekî ve kiflisel aç›lardan endifle ve korku duydum. Kiflisel ola-rak, düz bir dünyada birbiriyle iflbirli¤i yapacak olanlar›n sadeceyaz›l›mc›lar ve bilgisayar uzmanlar› olmad›¤› gerçe¤i beni korkut-tu. El Kaide ve di¤er terörist flebekeler de ayn› fleyi yapacakt›. Oyunsahas›, sadece bir grup yenilikçinin oyuna sokulup ellerine süpergüçler verilmesiyle düzlefltirilemeyecekti. Öfkeli, hüsrana u¤ram›flve afla¤›lanm›fl kad›n ve erkeklerden oluflan koca bir grup da ayn›flekilde, ellerinde süper güçlerle sahaya girecekti.

Meslekî aç›dan da dünyan›n düz oldu¤unu kabul etmek benimiçin biraz sinir bozucuydu. Fark ettim ki dünya, ben uyurken düz-lefliyordu ve ben bunu kaç›rm›flt›m. Asl›nda tam olarak uyuyor sa-y›lmazd›m, daha ziyade baflka bir fleyle meflguldüm. 11 Eylül’denönce küreselleflmeyi izlemeye ve ekonomik entegrasyonun “Lexus”güçleri ile kimlik ve milliyetçili¤in “Zeytin A¤ac›” güçleri aras›nda-ki gerilimi keflfetmeye, yani 1999’da yay›mlanan Lexus ve ZeytinA¤ac›-Küreselleflmenin Gelece¤i3 (The Lexus and the Olive Tree) ad-l› kitab›ma odaklanm›flt›m. Ama 11 Eylül’den sonra zeytin a¤ac› sa-vafllar› benim için fazla tüketici olmaya bafllam›flt›. Neredeyse tüm

DÜNYA DÜZDÜR18 |

33.. Boyner Yay›nlar›, Ocak 2000.

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 18

Page 17: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

zaman›m› Arap ve Müslüman ülkelerde dolaflarak geçiriyordum.Küreselleflmenin izini iflte bu y›llarda kaybetmifltim.

O izi, 2004 fiubat ay›nda Bangalore’ye yapt›¤›m gezide tekrar ya-kalad›m. Yakalay›nca da ben Kâbil’e ve Ba¤dat’›n zeytin bahçeleri-ne kafay› takm›flken önemli fleylerin gerçekleflmifl oldu¤unu he-men anlad›m. Küreselleflme yepyeni bir düzeye gelmiflti. Lexus veZeytin A¤ac› ile bu kitab› bir arada düflünürseniz, küreselleflmeninüç büyük ça¤› oldu¤u fleklinde tarihî bir sav göreceksiniz. Bu ça¤-lardan ilki, Kolomb’un Eski Dünya ile Yeni Dünya aras›nda ticare-ti bafllatan sefere ç›kt›¤› tarih olan 1492’den 1800’ler civar›na ka-dar sürdü. Bu ça¤a, “Küreselleflme 1.0” diyorum. Bu ça¤, dünyay›büyük boydan orta boya küçülttü. Küreselleflme 1.0, ülkelerle vekas gücüyle ilgiliydi. Yani Küreselleflme 1.0’da de¤iflimin esas mo-toru, küresel entegrasyon sürecinin itici gücü, ülkenizin ne kadarkas gücüne sahip oldu¤u (ne kadar adaleniz, ne kadar beygir gücü-nüz, ne kadar rüzgâr ve sonradan buhar gücünüz var) ve bu gücünne ölçüde yarat›c› kullan›ld›¤›yd›. Bu ça¤da, ço¤unlukla din veyaemperyalizmden veya her ikisinden birden ilham alan hükûmetlerve ülkeler, duvarlar› y›karak ve dünyay› birbirine örerek küreselentegrasyona giden yolu açt›lar. Küreselleflme 1.0’da esas soru fluy-du: Küresel f›rsat ve rekabette ülkemin yeri neresi ? Ülkem arac›-l›¤›yla küreselleflip di¤erleriyle iflbirli¤ine nas›l gidebilirim?

‹kinci ça¤, “Küreselleflme 2.0”, yaklafl›k olarak 1800’lerde bafllaya-rak Büyük Bunal›m ile Birinci ve ‹kinci Dünya savafllar›nda ara ver-dikten sonra 2000’e kadar devam etti. Bu ça¤ ise dünyay› orta boy-dan küçük boya indirdi. Küreselleflme 2.0’da de¤iflimin esas motoru,küresel entegrasyonun itici gücü, çokuluslu flirketlerdi. Çokulusluflirketler, önce Hollandal› ve ‹ngiliz anonim flirketlerin yay›lmas›ylave Sanayi Devrimi’yle pazar ve iflgücü için küresel düzeye ç›kt›lar.Bu ça¤›n ilk yar›s›nda küresel entegrasyona güç katan fley, buharmakinesi ve demiryollar› sayesinde ulafl›m maliyetinin azalmas›y-ken ikinci yar›s›nda, telgraf›n, telefonun, kiflisel bilgisayarlar›n, uy-dular›n, fiber optik kablolar›n ve internetin ilk versiyonunun yay-g›nlaflmas› sayesinde iletiflim maliyetinin azalmas›yd›. Mallar›n vebilginin, küresel bir piyasa oluflturmaya yetecek ölçüde k›tadan k›-taya hareket etmesi, ürünlerin ve iflgücünün küresel olarak al›n›psat›lmas› anlam›nda gerçek bir küresel ekonominin do¤du¤unu veolgunlaflt›¤›n› bu ça¤da gördük. Bu küreselleflme ça¤›n›n itici gücü,ça¤›n bafllar›nda buhar makinesi ile demiryollar›ndaki, sonlar›na

Ben Uyurken | 19

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 19

Page 18: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

do¤ru ise telefonlar ve merkezî ifllem birimlerine kadar, donan›mda-ki at›l›md›. Bu ça¤›n esas sorusu da fluydu: Küresel ekonomide flir-ketimin yeri neresi ? Ülkem f›rsatlar› nas›l de¤erlendiriyor ? Nas›lküreselleflebilirim ve flirketim arac›l›¤›yla di¤erleriyle iflbirli¤ine na-s›l gidebilirim ? Lexus ve Zeytin A¤ac›, esas olarak, bütün dünyadaduvarlar›n y›k›lmaya bafllad›¤›, entegrasyonun ve entegrasyona kar-fl› tepkinin yepyeni bir aflamaya yükseldi¤i bu ça¤› anlat›yordu. An-cak duvarlar y›k›lsa da dikifl izi bile belli olmayacak bir entegrasyo-na varmak için daha birçok engel vard›. Hat›rlayal›m, Bill Clinton1992’de baflkan seçildi¤inde hükûmettekiler ile akademisyenler d›-fl›nda kimsenin e-posta adresi yoktu. 1998’de Lexus ve Zeytin A¤a-c›’n› yazarken, internet ile e-ticaret daha yeni yeni havalan›yordu.

Ama havalan›p uçufla geçti –onunla beraber, baflka bir sürü fleyde ben uyurken uçufla geçti. Zaten bu kitapta 2000 y›l› civar›ndayepyeni bir ça¤a girdi¤imizi, bunun için ileri sürüyorum: “Küresel-leflme 3.0.” Küreselleflme 3.0, dünyay› küçük boydan minicik boyadönüfltürürken oyun sahas›n› da düzlefltiriyor. Küreselleflme 1.0’›nitici gücü küreselleflen ülkeler, Küreselleflme 2.0’›n itici gücü küre-selleflen flirketlerken, Küreselleflme 3.0’›n itici gücü ve bu ça¤a biri-cik karakterini kazand›ran fley, küresel düzeyde iflbirli¤i yapmak verekabete girmek için bireylerin ele geçirdikleri yeni güçtür. Bireyle-rin ve gruplar›n bu kadar kolay ve bu kadar pürüzsüz küresellefle-bilmesine olanak veren kald›raç ise, beygir gücü veya donan›m de-¤il, hepimizi kap› komflusu haline getiren küresel fiber optik flebe-keyle birlikte yaz›l›md›r, her türden yeni bilgisayar uygulamalar›-d›r. Art›k bireyler flu soruyu sorabilirler ve sormal›d›rlar da: Küre-sel f›rsat ve rekabette benim yerim neresi? Kifli olarak, di¤er insan-larla küresel iflbirli¤ine nas›l gidebilirim?

Ancak, küreselleflme 3.0’›n önceki ça¤lardan ayr›ld›¤› nokta, sade-ce dünyay› küçültüp düzlefltirmesi ve bireyleri öne ç›karmas› de¤il.Esas olarak Avrupal› ve Amerikal› bireyler ve flirketlerce sürdürül-memesiyle de Küreselleflme 1.0 ve 2.0’dan farkl›. 18. yüzy›lda dün-yan›n en büyük ekonomisi Çin’di, ama ço¤unlukla küreselleflmeyigerçeklefltiren ve sistemi flekillendiren Bat›l› ülkeler, flirketler ve ye-nilikçilerdi. Zamanla bunun da geçerlili¤i azald›. Çünkü dünyay› kü-çülten ve düzlefltiren Küreselleflme 3.0, sadece bireylerce sürdürül-müyor. Giderek daha çok çeflitlilik içeren bireylerce, yani Bat›l› ol-mayan, beyaz olmayan bireylerce de sürdürülüyor. Bireyler, düzdünyan›n her köflesinde gücü ellerine geçiriyor. Küreselleflme 3.0,

DÜNYA DÜZDÜR20 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 20

Page 19: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

çok daha fazla insan için fifli tak›p ifle bafllamay› (plug and play)mümkün hale getirdikçe insano¤lunun oluflturdu¤u gökkufla¤›ndaher renkten bireyin yerini ald›¤›n› göreceksiniz.

(Küreselleflme 3.0’›n en önemli ve yeni özelli¤i, bireylerin bu fle-kilde güçlenmesidir. Ancak büyük ve küçük flirketler de bu ça¤dayeni bir güç kazanm›fllard›r. Önümüzdeki sayfalarda bu iki noktay›da ayr›nt›s›yla tart›flaca¤›m.)

O gün Bangalore’de Nandan’›n ofisinden ç›karken bu söyledikleri-mi ancak çok kaba hatlar›yla düflündü¤ümü belirtmeme gerek yok.Ama o akflam oteldeki odam›n balkonunda oturup bu de¤iflimler üze-rine derin derin düflünürken, bir fleyi biliyordum art›k: Her fleyi biryana b›rak›p bu düzlefltirici sürecin nas›l olufltu¤unu, bunun ülkeler,flirketler ve bireyler için ne gibi sonuçlar do¤urabilece¤ini anlamam›sa¤layacak bir kitap yazmak istiyordum. Hemen telefonu al›p kar›mAnn’i arad›m ve, “Dünya Düzdür diye bir kitap yazaca¤›m” dedim.Biraz güldü, ama ilgisini de çekti. Hatta belki de ilgisini çekmektençok e¤lendirdi! Sonuç itibariyle kar›m› dünyan›n düz oldu¤una iknaettim. Umar›m sevgili okurum, sizi de ikna etmeyi baflar›r›m. fiimdimüsaade edin de sizleri Hindistan’a ve Do¤u’daki di¤er ülkelere yap-t›¤›m seyahate geri götürüp, dünyan›n yuvarlak de¤il düz oldu¤u so-nucuna varmam› sa¤layan fleyleri sizlerle paylaflay›m.

JJaithirth “Jerry” Rao, Bangalore’de tan›flt›¤›m ilk insanlardand›.Daha Leela Palace Otel’de tan›flal› birkaç dakikay› geçmemiflti kivergi beyannamelerimi ve di¤er muhasebe ifllerimi buradan, Ban-galore’den yapabilece¤ini söyledi. “Teflekkürler, ama olmaz” diye iti-raz ettim. Chicago’da bir muhasebecim vard›. Jerry gülümsemekleyetindi. Vergi beyannamesi ifllemlerinin tafleronlara verilmesindegörülen patlama sonucu, belki de zaten benim muhasebecim veyadaha ziyade, muhasebecimin muhasebecisi olabilece¤ini söylemeye-cek kadar nazik biriydi, Jerry.

Aslen Mumbaili, yani eski Bombayl› olan ve Hindistan’daki flir-keti MphasiS’te çal›flt›rd›¤› Hintli muhasebecilerle Amerika’n›n bü-tün eyaletlerindeki ve federal hükûmetteki muhasebe ifllerini yürü-tebilen Rao, “Biz burada konuflurken, flu anda bu ifllemler tafleron-lara veriliyor” dedi. “Amerikal› birçok küçük ve orta çapl› muhase-be flirketiyle (CPA)4 çal›fl›yoruz.”

“Yani benim muhasebecim gibi mi?” “Aynen öyle, sizin muhasebe-

Ben Uyurken | 21

4. Certified Public Accountant: Ruhsatl›, sertifikal› muhasebeci. (ç.n.)

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 21

Page 20: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

ciniz gibi” dedi gülümseyerek. Rao’nun flirketi, vergi beyannamesiifllemlerini kolay ve ucuz hale getiren standart formatlar oluflturanbir ifl ak›fl yaz›l›m› konusunda öncülük yapm›flt›. Bütün ifl, ABD’de-ki bir muhasebecinin geçen y›lki vergi beyannamemi, W-2, W-4,1099 formlar›m›, ald›¤›m ücretleri, primleri ve di¤er beyanlar›m›,yani her fleyi taray›p fiziksel olarak Kaliforniya veya Texas’ta bulu-nan bir bilgisayar sunucusuna (server) atmas›yla bafll›yordu. “Mu-hasebeciniz, vergi beyannamenizi denizafl›r› ülkelerde haz›rlat›yor-sa, elbette sizin soyad›n›z›n veya sosyal güvenlik numaran›z›n ülked›fl›ndan biri taraf›ndan ö¤renilmesini istemedi¤inizi tahmin edece-¤i için o bilgileri bilgisayarda gizler. Hindistan’daki muhasebeci, pa-rolas›n› girip sunucu (server) arac›l›¤›yla Amerika’daki ham bilgile-re ulaflarak kimli¤inizi ö¤renmeden vergi beyannamenizi haz›rlar.Böylece mahremiyet yasalar›na uygun bir flekilde, hiçbir veriABD’den d›flar› ç›kmam›fl olur... Veri güvenli¤ine ve mahremiyetineçok önem veriyoruz. Hindistan’daki muhasebeci, verilerinizi ekran-da görebilir, ama bilgisayar›na indiremez veya kopyalayamaz; prog-ram›m›z buna izin vermez. Kötü bir niyeti varsa, olsa olsa ezberle-meye çal›flabilir. Muhasebecilerin beyannameler üzerinde çal›fl›rkenodaya kalem k⤛t sokmalar› bile yasakt›r.”

Bu tür tafleron çal›flman›n ne kadar yayg›nlaflt›¤›n› merak ettim.Rao, “Birkaç bin beyanname haz›rl›yoruz” dedi. “Üstelik, Ameri-ka’daki muhasebecinizin ofise gitmesine bile gerek yok. Kaliforni-ya’da plajda otururken bize bir e-posta at›p, ‘Jerry, New York beyan-namelerinde harika ifl ç›kar›yorsun, flu Tom’un beyannamesini debir yap›ver. Sonia, sen de ekibinle beraber Washington ve Floridabeyannamelerini haz›rla’ diyebilir. (Bu arada Sonia, Hindistan’dakievinden çal›flt›¤› için sabit gideri yoktur.) ‘Di¤erleri biraz kar›fl›k ço-cuklar, onlara benim bakmam laz›m’ diyebilir.”

2003 y›l›nda ABD’ye ait 25.000 vergi beyannamesi Hindistan’dadüzenlenmifl. 2004’te bu rakam 100.000’e ç›km›fl. 2005’te 400.000olmas› bekleniyormufl. Yani en fazla on y›l içinde sizin muhasebeci-nizin de vergi beyannamenizi d›flar›ya yapt›raca¤›n› tahmin etmekhiç de zor de¤il. O kadar uzamayabilir de...

“Bu ifle nas›l girdiniz?” diye sordum.“Hollandal› bir arkadafl›m var, Jeroen Tas, ikimiz de Kaliforni-

ya’da Citigroup’ta çal›fl›yorduk” diye anlatmaya bafllad› Rao. “Benonun flefiydim. Bir gün New York’tan dönerken uçakta ona ifli b›rak-may› düflündü¤ümü söyledim. ‘Ben de’ dedi. ‹kimiz de, ‘Neden ken-

DÜNYA DÜZDÜR22 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 22

Page 21: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

di iflimizi kurmayal›m ?’ dedik. Böylece 1997-98’de büyük flirketleriçin yüksek katma de¤erli (high-end) internet çözümleri üreten birifl plan› yapt›k... ‹ki y›l önce Las Vegas’ta bir teknoloji fuar›na git-mifltim. Orta çapl› baz› Amerikan muhasebe firmalar› gelip büyükflirketler gibi vergi ifllemlerini Hindistan’a vermeye güçlerinin yet-medi¤ini, ama büyüklerle yar›flarak onlar› geçmek için bunu iste-diklerini söylediler. Biz de bunun üzerine VTR (Virtual Tax Room-Sanal Vergi Odas›) adl› bir program yazd›k. Program, bu orta çapl›muhasebe firmalar›n›n da vergi beyannamelerini kolayca tafleron-lara yapt›rmalar›na olanak sa¤l›yordu.”

Yani Jerry’ye göre, “Bu orta çapl› firmalar, daha önce mahrum b›-rak›ld›klar› biraz daha düzeltilmifl bir sahaya ç›k›yorlar flimdi. Bü-yük firmalar›n hep sahip oldu¤u ölçek avantaj›na, bir anda onlar dakavufltular.”

Peki buradan Amerikal›lara, “ ‘Teyze sak›n o¤lunu muhasebeciyapma, aç kal›r’ gibi bir mesaj m› ç›k›yor?” diye sordum.

“Pek say›lmaz” dedi. “Yapt›¤›m›z fley, ayak ifllerini üstlenmek. Birvergi beyannamesi haz›rlamak için ne gerekir, bilir misiniz ? Pekyarat›c› bir ifl say›lmaz. ‹flte buradan yapt›¤›m›z, iflin bu k›sm›.”

“Peki Amerika’ya iflin hangi k›sm› kal›yor?”“Amerika’da muhasebecili¤e devam edecekler, mükellefinin az

vergi ödemesini sa¤layacak karmafl›k stratejiler oluflturmakla vemükellef iliflkileriyle ilgilenecek. Mükellefine diyecek ki: ‘Ben ya-rat›c› olmayan, s›k›c› iflleri bir yerlerde yapt›r›yorum. Onu b›rak›nda biz flimdi malikânenizin veya çocuklar›n›z›n masraflar› için ne-ler yapabiliriz, ona bakal›m. Vak›flar›n›za biraz para b›rakmak is-temez misiniz ?’ Yani fiubat’tan Nisan’a kadar kafas› kesilmifl ta-vuklar gibi panik içinde oradan oraya koflturaca¤›na, sorunlar›n›mükellefleriyle zaman›nda ve kaliteli biçimde ele alacak. Böylecemükellefiyle vaktinde konuflmaya zaman bulamad›¤› için bir fley-leri eksik ya da yanl›fl yap›p A¤ustos ay›nda süre uzat›m› dilekçe-si vermesine gerek kalmayacak.”

Accounting Today adl› dergide yay›mlanan (7 Haziran 2004) bir ça-l›flmadan yola ç›karak, bu anlat›lan›n gelecekte sahiden de gerçekle-flebilece¤ini söyleyebiliriz. Manhattan’da (Kansas) bulunan BoomerConsulting’in CEO’su, muhasebeci L. Gary Boomer, “Geçen vergi dö-neminde 100.000’den fazla beyanname d›flar›ya yapt›r›ld›. Bu ifllemart›k bireysel beyannamelerden vak›flara, adi ortakl›klara ve ano-nim flirketlere kadar yay›lm›fl durumda... Bu sektörün son üç y›lda

Ben Uyurken | 23

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 23

Page 22: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

bu ölçekte h›zl› bir büyüme kaydetmesinin nedeni, tafleron flirketle-rin bilgisayar sistemlerine, yöntemlere ve e¤itime yapt›¤› yat›r›mlar”diyor. Yazar, Hindistan’da y›lda yaklafl›k 70.000 gencin muhasebeokullar›ndan mezun oldu¤unu ve yerel firmalarda ayda 100 dolaraçal›flmaya bafllad›¤›n› da belirtiyor. Yüksek h›zl› iletiflim olanaklar›-n›n, s›k› bir e¤itimin ve standartlaflt›r›lm›fl formlar›n yard›m›yla bugenç Hintliler, az bir maliyetle h›zla Bat›l› muhasebecilere dönüfltü-rülebiliyor. Hatta Hindistan’daki baz› muhasebe firmalar›, kendileri-ni Bat›l› muhasebecilere tan›t›rken, oralara gitmiyorlar bile, telekon-ferans yöntemini kullan›yorlar. Boomer, “Muhasebecilik mesle¤i birdönüflüm içinde. Sahip oldu¤u liderlik yetene¤iyle, iliflkileriyle ve ya-rat›c›l›¤›yla de¤er yaratabilenler, sektörü dönüfltürecek ve mükellef-leriyle iliflkilerini daha da güçlendirecek” sonucuna var›yor.

“Yani” dedim Rao’ya, “bana diyorsun ki: Mesle¤in ne olursa olsun,ister doktor, ister avukat, ister mimar, ister muhasebeci, e¤er Ame-rikal›ysan, verdi¤in hizmetler konusunda gerçekten iyi olmal›s›n,çünkü dijital hale getirilebilen her fley, daha ak›ll› ya da daha ucuzveya hem daha ak›ll› hem daha ucuz bir taflerona yapt›r›labiliyor.”Rao, “Herkes katma de¤eri neyse tamamen o konuya odaklanmal›”diye karfl›l›k verdi.

“Peki, ya ortalama bir muhasebeciysem... Diyelim ki devlet üni-versitesine gittim. Okulu B+ ile bitirdim. Muhasebecilik belgemi zarzor ald›m. Büyük bir muhasebe firmas›nda çal›fl›yor, mükelleflerinyüzünü de ancak ayda y›lda bir görüyorum. Düzgün bir hayat›m varyani. Firmam da benden memnun. Bu sistemde bana ne olacak?”

Rao, “‹yi bir soru” diye cevaplad›. “Bu konuda dürüst olmam›z la-z›m. Büyük bir teknolojik de¤iflimin tam ortas›nday›z. Bu de¤iflimi,b›çak s›rt›nda duran bir ülkede, yani Amerika’da yafl›yorsan›z, ileriyigörmek zor oluyor. Hindistan’da yaflayan biri için bundan on y›l son-ras›n› tahmin etmek kolay. On y›l içinde, günümüzde Amerika’da ya-p›lan birçok fley, Hindistan’da yap›lacak. Biz gelece¤imizi öngörebili-yoruz. Ama tabiî biz, sizin gerinizdeyiz. Gelece¤i siz belirliyorsunuz.Amerika, zaten her zaman bir sonraki yarat›c› dalgan›n tam s›n›r›n-da olmufltur... Bu yüzden de o muhasebecinin gözlerine bak›p, flöyleflöyle olacak demek, biraz zor. Bu konuda gereksiz sözlerle zamankaybetmemeliyiz. Bu sorunla yüzleflmeli ve dürüstçe konuflmal›y›z...De¤er yaratma zincirini dijitallefltirip parçalar›na ay›rarak baflka biryere yapt›rabilece¤iniz her ifl, baflka bir yere gönderilecektir. Baz›la-r› ç›k›p, ‘‹yi de bir bifte¤i uzaktan nas›l servis edeceksiniz?’ diye sora-

DÜNYA DÜZDÜR24 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 24

Page 23: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

bilir. Do¤ru, edemem. Ama e¤er o restoran›n bu iflle ilgilenen bir ada-m› yoksa, dünyan›n öbür ucundan rezervasyonlar›n› yapabilirim. ‘Birbakal›m Bay Friedman, evet, size tam pencere kenar›nda bir masaayarlayabilirim’ diyebilirim size. Yani bir akflam yeme¤inin bile par-çalara ayr›flt›r›l›p d›flar› yapt›r›labilecek k›s›mlar› vard›r. Temel eko-nomi ders kitaplar› size der ki: Mallar bir yerden bir yere gönderilir,ama hizmetler ayn› yerde üretilir ve tüketilir. Bir saç kesimini tabiîki ihraç edemezsiniz. Ancak, bu saç kesimini bile ihraç edebilece¤imizbir noktaya do¤ru geliyoruz. Tabiî ki sadece randevu k›sm›n›. Saç›n›znas›l olsun? Hangi berber kessin? Bu ve benzeri fleyler, bir ça¤r› mer-kezi uzakl›¤›nda halledilebiliyor ve ileride de halledilebilecek.

Sohbetimiz sona ererken Rao’ya, “Bundan sonra s›rada ne var ?”diye sordum. Enerji f›flk›r›yordu adamdan. S›k›flt›rma teknolojisin-de büyük bir ilerleme sa¤lamak için ‹srailli bir flirketle iliflki içindeoldu¤unu söyledi. Böylece internetten daha kaliteli CAT (bilgisa-yarl› tomografi) görüntüleri göndererek dünyan›n öbür ucundakibir doktordan ikinci bir görüfl almak mümkün olacakm›fl.

Rao ile konufltuktan birkaç hafta sonra, bu kitap için mülakatyapt›¤›m Johns Hopkins Üniversitesi Baflkan› Bill Brody’den fluelektronik postay› ald›m:

Sevgili Tom, üniversitenin radyologlar için açt›¤› okul sonras› e¤itimtoplant›lar›ndan birinde konuflmac›yd›m (ben de eskiden radyologdum)...Seni de ilgilendirece¤ini sand›¤›m çok ilginç bir fleyle karfl›laflt›m. Yeniö¤rendi¤ime göre, ABD’deki birçok küçük ya da büyük hastanenin dok-torlar›, CAT görüntülerini okuma iflini Hindistan’daki ve Avustralya’dakidoktorlara yapt›r›yorlarm›fl !!! Tabiî bu ifl genellikle, hastanede yeterliradyolo¤un bulunmad›¤› akflamlar (belki bir de hafta sonlar›) yap›l›yor-mufl. Radyologlardan baz›lar› bu görüntüleri hastaneden eve (Cape Cod’aveya Vail’e de olabilir) gönderip görüntülerin analizini oradan yaparak24/7 teflhis imkân› sa¤larken, daha küçük hastaneler ise CAT görüntüle-rini yurtd›fl›ndaki doktorlara gönderiyormufl. Bunun avantaj›, burada ge-ceyken Hindistan veya Avustralya’da gündüz oldu¤u, burada mesai biter-ken orada bafllad›¤› için görüntülerin dünyan›n öteki yar›s›nda daha iyianaliz edilmesiymifl. Zaten CAT (ve MR) görüntüleri dijital formatta ol-du¤u ve standart bir protokol üzerinden internetten al›nabildi¤i için bun-lar› dünyan›n herhangi bir yerinden almak sorun yaratm›yor... Tabiî ola-y›n öteki taraf›ndaki radyologlar›n da ABD’de e¤itim gördüklerini, gere-ken ruhsatlara ve belgelere sahip olduklar›n› varsay›yorum... Bu mesai

Ben Uyurken | 25

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 25

Page 24: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

sonras› görüntü okuma iflini yapt›ran Amerikal› radyologlar, onlara Gecefiahini ismini takm›fllar.

Sevgiler,Bill

TTanr›’ya flükür radyolog veya muhasebeci de¤il de gazeteciyim. Be-nim iflimi kimse taflerona yapt›ramaz. Gerçi baz› okurlar›m, benimköflemin Kuzey Kore’ye gönderilmesini çok istiyor ya, neyse... Son-ra Reuters’in Hindistan’daki operasyonunu duydum. Reuters’inBangalore’deki ofisini ziyaret etmeye vakit bulamam›flt›m, amaCEO Tom Glocer’la görüflüp ne yapt›¤›n› onun a¤z›ndan dinledim.Glocer, haber tedarik zincirinin baz› unsurlar›n›n tafleronlara yap-t›r›lmas› konusunda öncülük yap›yor.

Dünyaya yay›lm›fl 197 büroda 2.300 gazeteciyle, yat›r›m bankac›-lar›na, türev piyasa oyuncular›na, hisse senedi broker’lar›na, gazete-lere, radyolara, televizyonlara ve internet yay›nlar›na hizmet verenReuters, tatmin etmesi gereken çok karmafl›k bir müflteri kitlesinesahip. Nokta.com (dot.com) flirketlerinin iflas›ndan sonra, müflterile-rinin ço¤u art›k maliyetlere çok daha dikkatle yaklaflmaya bafllay›n-ca, Reuters de hem maliyet hem de verimlilik sebebiyle kendine flusoruyu sormaya bafllad›: Küresel haber tedarik zincirimizi en iyi fle-kilde beslemek için elemanlar›m›z› nereye yerlefltirmeliyiz ? Bir ga-zetecinin çal›flmas›n› parçalara ay›r›p bir k›sm›n› Londra veya NewYork’ta b›rak›rken öteki k›sm›n› Hindistan’a gönderebilir miyiz?

Glocer, önce Reuters’in sa¤lad›¤› en temel ifllev olan, günün hersaatinde s›cak haber olarak verdikleri flirket kârlar›yla ve ifl dünya-s›yla ilgili haberlere bakt›. Anlat›yor: “Exxon, kâr›n› aç›klad›¤› za-man bu bilgiyi dünyan›n her yan›ndaki ekranlara an›nda geçebil-meliyiz: ‘Exxon geçen üç ayl›k dönemdeki hisse bafl›na 36 cent’likkâr›n›, bu üç ayl›k dönemde 39 cent’e ç›kard›.’ Burada esas beceri,h›z ve do¤ruluk. ‹lk anda fazla bir analize gerek yok. Yapmam›z ge-reken tek fley, basit haberi mümkün oldu¤unca h›zl› bir biçimde ver-mek. S›cak haber, flirketin duyurusundan sonraki birkaç saniyeiçinde verilmeli. Bundan bir iki saniye sonra da flirketin birkaç üçayl›k dönemdeki kâr›n› gösteren bir tablo verilmeli.”

Dondurmac›l›kta vanilyal› dondurma neyse habercilikte flirketkârlar›na iliflkin bu s›cak haberler de odur. Yani dünyan›n herhangibir yerinde yap›labilecek, basit bir metad›r. Habercili¤e as›l de¤eri-ni katan fley, sonraki befl dakika içinde yap›l›r. ‹flte o zaman size ge-

DÜNYA DÜZDÜR26 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 26

Page 25: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

reken kifli, flirketten konuyla ilgili yorum almas›n› bilen, sektörünönde gelen iki analistiyle konuflan, hatta rakip flirketle de görüflüpiki laf da ondan alan gerçek bir gazetecidir. Glocer, “Bu yüksek birgazetecilik becerisi gerektirir. Yani gazeteci, piyasadaki insanlar› ta-n›yacak, sektörün en iyi analistlerinin kim oldu¤unu bilecek, do¤ruinsanlara yemek ›smarlayacak biri olmal›” diyor.

Nokta.com flirketlerinin iflas›yla dünyan›n giderek düzleflmesi,Glocer’›, Reuters’in haber servisi üzerine düflünmeye, “Acaba gazete-cinin ifllevlerini birbirinden ay›r›p düflük katma de¤erli iflleri Hindis-tan’a gönderebilir miyim?” sorusunu sormaya itmifl. Birincil amac›,flirketin fliflmifl bordro maliyetini azalt›rken mümkün oldu¤u kadarda gazetecileri iflten ç›karmamakt›. “Böylece önce Bangalore’de dene-mek için alt› muhabiri ifle ald›k. Dedik ki: ‘S›cak haber manfletlerini,tablolar›n› ve Bangalore’den yap›labilecek baflka ne varsa onlar› biryaps›nlar bakal›m.’”

Muhasebeden de anlayan ve Reuters taraf›ndan e¤itilen bu yeniHintli gazetecilere, Hindistan’da geçerli standart ücret ödeniyor,oradaki tatil ve sa¤l›k sigortas› flartlar› sa¤lan›yordu. Glocer, “Hin-distan, sadece teknik becerileri aç›s›ndan de¤il, malî becerileri aç›-s›ndan da ifle alacak insan bulma konusunda inan›lmaz zengin biryer” diyor. “Bir flirket, kâr›n› aç›klad›¤› an yapt›¤› ilk ifllerden biri,bu bilgiyi Reuters, Dow Jones, Bloomberg gibi ajanslara geçmekoluyor. Biz de bu ham veriyi al›yoruz. Sonras›, tam bir yar›fl. Ban-galore, dünyan›n iletiflim olanaklar› en geliflmifl yerlerinden biri.Gerçi veriyi Bangalore’ye geçerken arada bir saniye veya ondan bi-raz daha az sürelik küçük bir gecikme oluyor, ama sonuçta bas›nbültenlerini bilgisayardan al›p Londra’da ya da New York’ta yapt›-¤›n›z kolayl›kta orada da habere dönüfltürebilirsiniz.”

Arada bir fark var: Bangalore’de ücretler ve kiralar, Bat› bafl-kentlerindeki ücret ve kiralar›n beflte birinden daha düflük.

Ekonomi ve düzleflen dünya Reuters’i bu yola iterken Glocer, zo-runluluklar› avantaja dönüfltürmeye çal›fl›yordu. “Metalaflm›fl haber-cili¤in yükünü üzerimizden at›p, bunu dünyan›n baflka bir köflesindedaha verimli bir flekilde yapt›rabilece¤imizi düflündük” diyor. Re-uters böylelikle, flirkette tutmay› sürdürebildi¤i geleneksel muhabir-lerine, daha yüksek katma de¤erli ve kiflisel olarak daha yüksek tat-min sa¤layacak bir biçimde gazetecilik ve analiz yapma flans› verdi.“New York’ta Reuters’e çal›flan bir gazetecisiniz. Bas›n bültenleriniekrandaki kutucuklara dönüfltürmekten mi tatmin olursunuz, yoksa

Ben Uyurken | 27

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 27

Page 26: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

analiz yapmaktan m› ?” diye soruyor Glocer. Tabiî ki ikincisi. Bas›nbültenlerinin Hindistan’a yapt›r›lmas› New York’ta yüksek ücretler-le çal›flan gazeteciler taraf›ndan izlenmesi, maliyet aç›s›ndan verim-li olmayan küçük flirket haberlerinin de Reuters habercili¤inin kap-sam›na girmesini sa¤lad›. New York’taki yüksek ücretli bir muhabi-rin ücretiyle, bir sürüsü çal›flt›r›labilen düflük maafll› Hintli gazeteci-ler sayesinde art›k bu ifl, Bangalore’den yap›labiliyor. 2004 yaz› itiba-riyle Reuters, Bangalore operasyonunda kulland›¤› eleman say›s›n›300’e ç›kard›. Nihai hedef, 1.500 kifli. Bu çal›flanlar›n bir k›sm›, Hint-lileri e¤itmek için gönderilen k›demlilerden, bir k›sm› verilerle ilgilis›cak haberleri yapan muhabirlerden, ama büyük k›sm›, menkul k›y-met firmalar›na sunulmak üzere biraz daha uzmanlaflm›fl veri anali-zi yapanlardan, yani say›larla oynayanlardan olufluyor.

“Müflterilerimizin birço¤u ayn› fleyi yap›yor. Yat›r›m araflt›rmas›maliyetli bir ifltir. Bu maliyetin azalt›lmas› gerekir. Bu yüzden bir-çok firma, temel flirket analizlerini Bangalore’de yapt›r›yor.” Yak›nzamana kadar büyük Wall Street firmalar›, y›ld›z analistlere mil-yonlarca dolar ödeyerek yat›r›m araflt›rmalar› yapt›r›r, bu kiflilereverilen paralar›n bir k›sm›n› da, analizi en iyi müflterileriyle payla-flan hisse senedi departmanlar›na yüklerlerdi. Maliyetin kalan k›s-m›n›, kimi zaman bu parlak analizleri bankac›l›k aç›s›ndan yemolarak kullanabilen yat›r›m bankac›l›¤› departmanlar› üstlenirdi.Ancak New York Savc›s› Eliot Spitzer’in Wall Street yöntemleri ko-nusunda yürüttü¤ü araflt›rmadan ve patlayan skandallardan sonrayat›r›m bankac›l›¤› ile hisse senedi departmanlar› birbirinden ta-mamen ayr›lmak zorunda kald›. Sonuç olarak, Wall Street’teki bü-yük yat›r›m firmalar›, pazar araflt›rmalar› maliyetinde keskin indi-rimlere gitmek zorunda kald›lar. Üstelik art›k bu araflt›rmalar›ntüm maliyeti de sadece hisse senedi departmanlar›na yüklenecekti.Bu durum, bu firmalar› bu tür analiz ifllerinin bir k›sm›n› Bangalo-re gibi yerlerde yapt›rmaya teflvik etti. Reuters, New York veyaLondra’da bir analiste 80.000 dolar ücret ödemek yerine, Bangalo-re’de bu ifl için 15.000 dolar›n yetti¤ini gördü. Üstelik Hindistan’da-ki bu elemanlar da ötekiler kadar malî bilgiye ve yüksek motivasyo-na sahipti. fiirket son zamanlarda, Bangalore’de yetenek av›na ç›-kan Bat›l› flirketlerce gözden kaç›r›lan ifl gelifltirme uzmanlar›n› iflealmak için Bangkok’ta bir yaz›l›m gelifltirme merkezi açt›.

fiahsen ben de bu e¤ilimden hiç hoflnut de¤ilim. Mesle¤ime Uni-ted Press International’da (UPI) haber ajans› muhabiri olarak bafl-

DÜNYA DÜZDÜR28 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 28

Page 27: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

lad›¤›m için ajans muhabirlerine, hem meslekî koflullar›n hem dealt›nda ezildikleri malî koflullar›n getirdi¤i bask› nedeniyle muaz-zam bir sempati besliyorum. Ama UPI, bundan 25 y›l önce benimLondra’da ifle bafllad›¤›m zamanlarda düflük katma de¤erli ifllerininbir k›sm›n› d›flar›ya yapt›rabilseydi, günümüzde bir ajans olarakhayat›n› gayet güzel sürdürürdü. Maalesef böyle olmad›.

Muhabirlere pek dokunmadan Reuters elemanlar›n›n yaklafl›kdörtte birini iflten ç›karan Glocer, “Tabiî, elemanlar aç›s›ndan has-sas bir konu” diyor. Elemanlar›n, bunun flirketin yaflamas› ve son-ra tekrar geliflmesi için yap›ld›¤›n› anlad›klar›n› söylüyor. Glocer’agöre, “Zaten muhabirlik yapanlar da sofistike insanlar. Müflterileri-mizin de ayn› fleyi yapt›¤›n› görüyorlar ve haberin özünü hemenkavr›yorlar... Burada önemli olan fley, yapt›¤›m›z fleyi allay›p pulla-madan insanlara dürüst davranmak. Klasik ekonomistlerin, biriflin en iyi yap›ld›¤› yere götürülmesi ilkesine tamamen kat›l›yo-rum. Ama tabiî ki tek tek insanlar›n ifl bulmalar›n›n zorlaflaca¤›n›göz ard› edemeyiz. Onlar için yeniden e¤itim ve yeterli bir sosyalgüvenlik sistemi gerekiyor.”

Reuters America’n›n bafl›nda bulunan David Schlesinger, Reuterselemanlar›na afla¤›daki al›nt›y› da içeren bir memo yollad›:

ZZoorruunnlluulluukk nneeddeenniiyyllee ooffffsshhoorree5

19. yüzy›lda önemli bir balinac›l›k merkezi olan New London’da (Con-necticut) büyüdüm. 1960 ve 70’lerde balinalar çoktan yok olmufltu. Art›kbölgedeki iflçilerin ço¤u, askeriyeyle ilgili ifllerde çal›fl›yordu. Vietnamça¤›nda baflka türlüsü de beklenmezdi zaten. S›n›f arkadafllar›m›n baba-lar› Electric Boat’da, Bahriye’de ve Sahil Güvenlik’te çal›fl›yorlard›. Ba-r›fl, bölgeyi tekrar de¤ifltirdi. fiimdi orada en çok tan›nan fley MoheganSun ve Foxwood casinolar› ile Pfizer’in ilaç araflt›rma birimi. Eski iflleryok oldu, yerine yeni ifller geldi. Eski vas›flar art›k gereksizleflti, yeni va-s›flara ihtiyaç duyuldu. Bölge de¤iflti, insanlar de¤iflti. Elbette New Lon-don bunun tek örne¤i de¤il. Ne kadar çok üretim flehri, fabrikalar›n›nkapand›¤›na tan›k olmufltur; ne kadar çok ayakkab› kasabas›, kasabala-r›ndaki ayakkab› fabrikas›n›n baflka yere tafl›nd›¤›n› görmüfltür; bir za-manlar tekstil flehri olan ne kadar çok flehir, art›k tüm keteni Çin’den

Ben Uyurken | 29

5. Kelime anlam›, k›y›dan uzak. fiirketlerin, her zamanki kurallar›n geçmedi¤i, özel kurallar›n uygu-land›¤› özel bölgeler veya ülkelerde ifl yapmas›. Genellikle Bat› ülkelerindeki büyük flirketler, özelvergi, sigorta ve iflçilik maliyeti avantaj› sa¤layan, yat›r›m için arazi veren, enerji maliyetlerinde in-dirim, kâr transferine izin verilmesi gibi özel uygulamalar yapan geliflmekte olan ülkelerde bu türyat›r›mlar yap›yor. (ç.n.)

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 29

Page 28: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

al›yordur... De¤iflim zordur. De¤iflim en çok, de¤iflime haz›rl›ks›z yaka-lananlar için zordur. De¤iflim, de¤iflime ayak uyduramayanlar için deçok zordur. Ama de¤iflim do¤ald›r, yeni bir fley de¤ildir ve önemlidir.Offshore konusundaki son tart›flmalar, tehlikeli ölçüde s›cak geçiyor.Ama ifllerin Hindistan, Çin veya Meksika’ya tafl›nmas› konusundakitart›flmalar›n, bir zamanlar denizalt› ifllerinin New London’dan ayr›l-mas›, ayakkab› fabrikas›n›n Massachusetts’ten tafl›nmas› veya tekstilflirketlerinin North Carolina’dan gitmesi konusundaki tart›flmalardanhiç fark› yok. ‹fl, en etkin ve verimli yap›ld›¤› yere gider. Bu durum ni-hai olarak, New London, New Bedford ve New York gibi flehirlere, Ban-galore’ye, Shenzhen’e getirdi¤inden çok daha faydal› olacakt›r. Faydal›-d›r, çünkü insanlar› ve sermayeyi farkl› ve daha sofistike ifller yapma-lar› için özgür k›lar. Faydal›d›r, çünkü nihai ürünün daha ucuza üretil-mesini sa¤layarak flirketlerin oldu¤u kadar tüketicilerin de ç›kar›na ifl-ler. Tek tek kiflilerin “kendi” ifllerinin, binlerce kilometre uzakta, y›lda5.000 dolar alan birine gitti¤ini düflünmesi, ac› verici olabilir. Ama ac›-lar› de¤il f›rsatlar› düflünmenin vakti nas›l geldiyse, offshore’un bir zo-runluluk oldu¤u kadar bir f›rsat oldu¤unu düflünmenin de vakti gel-mifltir... Ayn› o atölyelerde, ayakkab› dükkânlar›nda ve fabrikalarda ça-l›flan babalar›m›z›n, dedelerimizin yapt›¤› gibi, her bir flirket ve her birinsan kendi ekonomik kaderini kendi çizecektir.

““MMoonniittöörr mmüü YYaann››yyoorr ??””

HHindistan’daki bir ça¤r› merkezi nas›l ses ç›kar›r, bilir misiniz?Tafleronluk üzerine yapt›¤›m›z belgeselin çekimleri s›ras›nda

ekiple birlikte Hindistan sermayeli 24/7 Customer adl› ça¤r› mer-kezinde bir akflam geçirdik. Buras›, üniversite yurdu ile yerel tele-vizyon için para toplayan telefon bankas› kar›fl›m› gibi bir yer. Bir-kaç katta bulunan odalarda, yaklafl›k 2.500 kifli telefonlara cevapveriyor. Bunlardan baz›lar›, kredi kartlar›ndan telefon kartlar›nakadar her fleyi satmak için, “arayan” operatörler. Di¤erleriyse,“bekleyenler”: Bagajlar›n› kaybeden Amerikal› ve Avrupal› uçakyolcular›ndan bilgisayarlar›yla sorun yaflayan kafas› kar›fl›k Ame-rikan tüketicilerine kadar çeflitli insanlar›n telefonlar›na cevap ve-riyorlar. Ça¤r›lar buraya, uydu ya da denizalt›ndaki fiber optikkablo arac›l›¤›yla geliyor. Her kat, odac›klardan oluflan kümeler-den meydana gelmifl. Buradaki gençler de, telefon deste¤i verdik-

DÜNYA DÜZDÜR30 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 30

Page 29: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

leri flirketlerin flamalar› alt›nda, küçük ekipler halinde çal›fl›yor-lar. Yani bir köflede Dell’in, öteki köflede Microsoft’un flamas›narastlanabiliyor. Çal›flma koflullar›, sizin sigorta flirketinizin ortala-mas›n› tutturmufl gibi görünüyor. Gerçi insanlar› s›rtlar›ndan terdamlatacak kadar çal›flt›ran ça¤r› merkezleri oldu¤undan eminim,ama 24/7 onlardan de¤il.

Konufltu¤um gençlerin ço¤u, ücretlerinin tamam›n› ya da bir k›s-m›n› ailelerine veriyor. Asl›nda bu gençlerin ço¤unun ifle bafllang›çücretleri, ailelerinin emeklilik ücretlerinden daha yüksek. Küreselekonomiye, hiç de fena bir bafllang›ç yapm›yorlar.

Bangalore saatine göre akflamüstü saat alt› civar›nda Microsoftça¤r› merkezinin oralardayd›m. Amerika’da gün, bu s›ralarda bafl-lad›¤› için gençlerin ço¤u burada mesaiye bu saatte bafll›yordu. Birbilgisayar uzman›na basit bir soru sordum: “Bilgisayar›n›n labi-rentlerinde kaybolmufl bir Amerikal›ya yard›m etmek için bu kattayap›lan en uzun telefon görüflmesinin süresi nedir?”

An›nda cevaplad›. “On bir saat.”“On bir saat mi?”“On bir saat.”Tabiî bu cevab›n do¤rulu¤unu kontrol etme imkân›m yok. Ama o

katta yürürken ifllerini yapan operatörlerin omuzlar›n›n üzerindenbiraz kulak kabart›nca, insana tan›d›k gelen acayip bir konuflmayatan›k oluyorsunuz. ‹flte size o akflam Discovery Times için çekim ya-parken duydu¤umuz konuflmalardan örnekler. Kafan›zda canland›-rabilirseniz, Amerikan veya ‹ngiliz aksan›n› taklit etmeye çal›flan birHintlinin konuflmas›n› dinliyormufl gibi okuman›z› öneririm. Ayr›cakarfl› telefondaki ses ne kadar kaba, mutsuz, rahats›z, aksi olursa ol-sun, bu genç Hintlilerin daima nazik konufltu¤unu da unutmay›n.

Kad›n operatör: “Günayd›n, ... ile görüflebilir miyim?” (Karfl›dakikifli, telefonu surat›na kapat›yor.)

Erkek operatör: “Ticarî servis, ben Jerry, size nas›l yard›mc› ola-bilirim? (Hintli ça¤r› merkezi operatörleri kendi seçtikleri Bat›l›isimleri kullan›yorlar. Konufltu¤um genç Hintlilerin ço¤u bundanrahats›zl›k duymuyor, tersine bir tür e¤lence gibi görüyor. KimiSusan ve Bob gibi isimler al›rken kimisi de gerçekten yarat›c› isim-ler bulmufl.)

Bangalore’deki kad›n operatör, bir Amerikal›yla konufluyor:“Ad›m Ivy Timberwoods ve sizi...”

Bangalore’deki kad›n operatör, bir Amerikal›n›n kimlik numara-

Ben Uyurken | 31

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 31

Page 30: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

s›n› al›yor: “Sosyal güvenlik numaran›z›n son dört rakam›n› alabi-lir miyim?”

Bangalore’deki kad›n operatör, sanki Manhattan’daym›fl da pen-ceresinden d›flar› bak›yormufl gibi talimatlar veriyor: “Evet Efen-dim, bir flubemiz 74. Sokak ile 2. Cadde kavfla¤›nda, bir flubemiz de54 ile Lexington’›n köflesinde...”

Bangalore’deki erkek operatör, kendisinin asla kullanamayaca¤›bir kredi kart›n› satmaya çal›fl›yor: “Efendim bu kart, en düflük fa-iz oran›na sahip olup...”

Bangalore’deki kad›n operatör, bir Amerikal›ya, çek hesab›n› na-s›l kötü kulland›¤›n› anlat›yor: “85.35 dolar için 665 numaral› çekikesmiflsiniz. 30 dolar masraf›n›z olacak.”

Bangalore’deki kad›n operatör, bir Amerikal›yla bilgisayar ar›za-s› üzerine konufltuktan sonra: “Rica ederim, Efendim. Bize zamanay›rd›¤›n›z için teflekkür ederiz. Lütfen kendinize ve bilgisayar›n›-za iyi bak›n. Hoflça kal›n.”

Bangalore’deki operatör, yüzüne telefon kapat›ld›ktan sonra:“Alo... Alo...”

Bangalore’deki kad›n operatör, Amerika’daki birini bu kadar er-ken arad›¤› için özür dileyerek: “Bu saatte arad›¤›m için özür dile-rim. Akflamüstü sizi yine arar›m.”

Bangalore’deki erkek operatör, isteksiz bir Amerikal›ya umutsuzcakredi kart› satmaya çal›fl›yor: “‹stememenizin nedeni, zaten birçokkredi kart›n›z›n olmas› m›, uçakla seyahatten hofllanmaman›z m›?”

Bangalore’deki kad›n operatör, bir Amerikal›yla, bilgisayardakibir ar›zay› konuflmay› çal›fl›yor: “‘Memory okey’ ile ‘memory test’aras›ndayken bilgisayar›n›z› kapat›n...”

Bangalore’deki erkek operatör, ayn› fleyi yap›yor: “Bu da tamam.fiimdi 3’e bas›p enter deyin...”

Bangalore’deki kad›n operatör, hatt›n öbür ucunda belli ki bir sa-niye bile kalmak istemeyen birine yard›m etmeye çal›fl›yor: “EvetHan›mefendi, anl›yorum, çok aceleniz var ama ben de sadece sizeyard›m etmeye çal›fl›yorum...”

Bangalore’deki kad›n operatörün yüzüne bir telefon daha kapan›-yor: “Evet, Efendim, peki ne zaman sizin için en uygun ola...”

Bangalore’deki bir baflka kad›n operatörün yüzüne bir telefon da-ha kapan›yor: “Yede¤inizi almak için... Alo?”

Bangalore’deki kad›n operatör, telefona bak›p flöyle diyor: “Bugünkötü bir gün.”

DÜNYA DÜZDÜR32 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 32

Page 31: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Bangalore’deki kad›n operatör, daha önce hiç duymad›¤› bir bil-gisayar ar›zas› konusunda bir Amerikal›ya yard›m etmeye çal›fl›-yor: “Bilgisayar›n›z›n sorunu nedir Han›mefendi? Monitörünüz müyan›yor ?”

fifiu anda, dünyan›n her yan›ndan gelen telefonlara yan›t veren ve-ya kredi kart› ve cep telefonu satmak için dünyan›n her yan›n›arayan yaklafl›k 245.000 Hintli var. Ça¤r› merkezinde çal›flmak,Amerika’da düflük ücretli, fazla prestijli olmayan bir ifl. Hindis-tan’da ise yüksek ücretli ve prestijli bir ifl. 24/7’de ve ziyaret etti-¤im di¤er ça¤r› merkezlerinde çal›flanlar›n motivasyonu, gördü-¤üm kadar›yla oldukça yüksek. Buralarda çal›flan gençler, dünya-n›n öbür ucundaki birileriyle de¤il, hemen yan sokaktakilerle ko-nufltuklar›n› düflünerek, 1-800-HELP numaras›n› arayan Ameri-kal›larla o acayip telefon konuflmalar›n› herhangi bir isteksizlikgöstermeden yap›yorlar.

24/7’de çal›flan bir kad›n operatör, C. M. Meghna, bana, “Dahaürünü fifle takmadan bizi arayan birçok müflterinin sorular›na ce-vap veriyorum. Cüzdan›n› kaybetmifl, ar›yor; biriyle konuflmak isti-yor, ar›yor. fiöyle fleyler diyorum onlara: ‘Yata¤›n›z›n alt›na bakt›n›zm›, belki oradad›r; normalde nereye koyars›n›z cüzdan›n›z› ?’ Onlarda, ‘Yard›m›n›z için çok teflekkürler’ diyorlar bana.”

Nitu Somaiah: “Bir müflteri bana evlenme teklif etti.”Sophia Sunder, Delta’n›n kay›p eflya bölümünde çal›fl›yor: “Texas’

tan arayan bir kad›n vard›. Telefonda a¤l›yordu. Ba¤lant›l› iki uçuflyapm›fl. Bavulu kaybolmufl. Bavulda k›z›n›n gelinli¤i ile alyans›varm›fl. Çok üzüldüm, ama yapabilece¤im bir fley yoktu. Hiç bilgimyoktu. Müflterilerin ço¤u, öfkelidir. Söyledikleri ilk fley, ‘Bavulumnerede? Hemen bulun onu’ oluyor. Biz de hemen, ‘Özür dilerim, amaönce isminizi ve soyad›n›z› alabilir miyim?’ diyoruz. ‘Bavulum nere-de ?’ Baz›lar› bizim hangi ülkeden oldu¤umuzu soruyor. Do¤ru söy-lememiz gerekti¤i için Hindistan (India) diyorum. Kimi Indiana an-l›yor. Kimi de Hindistan’›n nerede oldu¤unu bilmiyor. ‘Pakistan’›nkomflusu’ diyorum.”

Gelen ça¤r›lar›n ço¤u rutin ve s›k›c› ça¤r›lar olmas›na karfl›n buiflte müthifl bir rekabet yaflan›yor. Çünkü hem ücreti yüksek hem degece çal›fl›ld›¤› için gündüzleri okula gidilebiliyor. Böylece bu ifllerdaha yüksek bir hayat standard›n›n ilk basamaklar› oluyor. 24/7’ninkurucu orta¤› ve CEO’su P. V. Kannan, ücretleri anlatt›: “Bugün

Ben Uyurken | 33

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 33

Page 32: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Bangalore, Haydarabad ve Madras’ta bulunan yaklafl›k 4.000 yar-d›mc›m›z var. Onlara ayda yaklafl›k 200 dolar net maafl veriyoruz.Bu miktar, alt› ay içinde 300-400 dolara kadar yükselebiliyor. Ayr›-ca ücretsiz servis, ö¤le ve akflam yeme¤i veriyoruz. Kendilerine veailelerine hayat ve sa¤l›k sigortas› yapt›r›yoruz.”

Demek ki ifle bafllad›¤› anda bir ça¤r› merkezi eleman›n›n flirke-te toplam maliyeti ayda 500 dolar, alt› ay sonra da 600-700 dolaroluyor. Çal›flanlar›n tümü, performans primi alabilmek için o kadarçok çal›fl›yorlar ki, bazen maafllar› kadar prim kazanabiliyorlar.“Çal›flanlar›m›z›n yaklafl›k yüzde 10’u, gündüz bilgisayar mühen-disli¤i veya iflletme okullar›na gidiyor” diyen Kannan, elemanlar›-n›n üçte birinin de ekstra bilgisayar veya iflletme e¤itimi ald›¤›n›belirtiyor. “Hindistan’da insanlar›n yirmili yafllar›n sonuna kadare¤itimlerini sürdürmesi çok yayg›n. Kendini gelifltirme kavram› çokönemli ve aileler ile flirketler de bunu teflvik ediyor. Hafta sonlar›tüm gün ders yapan bir iflletme mast›r› program›n›n sponsorlu¤u-nu yap›yoruz. Herkes bir saat ö¤le ya da akflam yeme¤i aras› ve ikikere on befler dakikal›k dinlenme aras› vererek, haftada befl gün,günde sekiz saat çal›fl›yor.”

24/7’ye günde yaklafl›k 700 kiflinin ifl baflvurusunda bulunmas›nakarfl›n bunlar›n ancak yüzde 6’s›n›n ifle al›nmas›na flaflmamak ge-rek. Afla¤›da, Bangalore’deki bir k›z okulundaki ça¤r› merkezi ele-man seçimi toplant›s›ndan küçük bir parça göreceksiniz:

Seçici 1: “Günayd›n k›zlar.”S›n›f: “Günayd›n hocam.”Seçici 1: “fiirketlerinde çal›flacak eleman bulmam›z için çokuluslu

baz› flirketler taraf›ndan tutulmufl bulunuyoruz. Bugün eleman seçimiyapaca¤›m›z flirketler aras›nda, Honeywell ve America OnLine var.”

Hemen onlarca k›z, ellerinde baflvuru formlar›yla s›raya girip ah-flap bir masada seçiciyle yapacaklar› mülakat için beklemeye bafll›-yor. Mülakatlar da flöyle oluyor:

Seçici 1: “Nas›l bir ifl ar›yorsunuz ?”Aday: “Hesaplarla ilgili olursa iyi olur. Ayr›ca kariyer yapabilece¤im

bir yer olmal›.”Seçici 1: “Mülakat s›ras›nda kendinize daha çok güvenmelisiniz.

Çok sinirli görünüyorsunuz. Bunun üzerinde biraz daha çal›flt›ktansonra bizimle tekrar temasa geçmenizi istiyorum.”

Seçici 2 baflka bir adaya: “Bana kendinizden bahsedin.”Aday 2. “SSC’mi üstün baflar›yla bitirdim. ‹kinci P’mi de baflar›yla

DÜNYA DÜZDÜR34 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 34

Page 33: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

geçtim. Ayr›ca geçti¤imiz iki y›lda toplamda yüzde 70 baflar› sa¤lam›flbulunuyorum.” (Bunlar, GPA ve SAT’›n

6Hindistan’daki karfl›l›¤›.)

Seçici 2: “Biraz yavafl gidin, sakin olun.”

ÇÇa¤r› merkezinde ifle al›nan adaylar›n bundan sonraki aflamas›,e¤itim. E¤itime kat›lan adaylara belli bir ücret ödeniyor. E¤itimde,ça¤r›lar›na cevap verecekleri veya adlar›na çeflitli yerleri arayacak-lar› flirketlerin özel gereksinimlerini nas›l karfl›layacaklar› ö¤retili-yor. Bir de, “aksan giderme kursu” denilen bir e¤itim al›yorlar. Günboyu süren bu kurslarda, dil ö¤retmenleri ö¤rencilerin Hint aksan-l› ‹ngilizcelerini düzelterek, Amerikan, Kanada veya ‹ngiliz, yanihangi ülkenin flirketi için çal›flacaksa o ülkenin aksan›n› vermeyeçal›fl›yor. Bunu izlemek çok garip bir deneyimdi. Girdi¤im s›n›f, Or-ta Amerika aksan› konuflmak üzere e¤itiliyordu. Adaylar, t’leri yu-muflat›p r’leri yuvarlamay› ö¤renmeleri amac›yla haz›rlanm›fl fone-tik bir paragraf› defalarca okudular.

Sekiz ayl›k hamile, çekici bir genç kad›n olan ö¤retmenleri, ge-leneksel Hint sarisi giymiflti. ‹ngiliz, Amerikan ve Kanada ‹ngi-lizcesi aras›nda gidip gelerek fonetik farkl›l›klar› ortaya koyma-y› amaçlayan paragraf› okuyordu. S›n›fa, “Hat›rl›yor musunuz,ilk gün size Amerikal›lar›n ‘tuh’ sesini yumuflatt›klar›n› söyle-mifltim. Çabuk, net ve kendinden emin söyleyen ‹ngilizlerin ter-sine Amerikal›lar bunu, ‘duh’ gibi söylüyorlar. Yani, ‘Betty boughta bit of better butter’ veya ‘insert a quarter in the meter’ (buradaçok net ve kendinden emin söyledi) gibi de¤il, ‘Betty bought a bitbetter butter’ ve ‘insert a quarter in the meter’ (burada sesi düzdü)gibi. fiimdi ben okuyorum, sonra tekrarlayaca¤›z. ‘Thirty littleturtle in a bottle of bottled water. A bottle of bottled water heldthirty turtles. It didn’t matter that each turtle had to rattle a me-tal ladle in order to get a little bit of noodles’. Hadi bakal›m, flim-di kim okuyacak ?”

S›n›ftaki herkes s›rayla bu tekerlemeyi Amerikan aksan›yla oku-maya çal›flt›. Baz›lar› ilk denemede baflard›. Di¤erleriyse... ne diye-lim, e¤er bagaj›n›z› kaybetmifl bir Delta müflterisiyseniz ve telefo-nunuza bu kifliler ç›karsa, onlar›n Kansas City’de oturduklar›napek inanamazs›n›z.

Yar›m saat kadar onlar›n bu fonetik dersini dinledikten sonra

Ben Uyurken | 35

6. GPA (Grade Point Average), ö¤rencilerin okuldaki genel not ortalamas›. SAT (Scholastic Apti-tude Test-E¤itsel Yetenek Testi) ise ABD’de 80 y›ld›r uygulanan, kolejlere girifl s›nav›. (ç.n.)

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 35

Page 34: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

ö¤retmene, ö¤rencilere orijinal bir okuma yap›p yapamayaca¤›m›sordum. Benim memleketim, orta bat›n›n tam kalbinde bulunanMinnesota’d›r. Konuflmam, hâlâ Fargo filmindeki konuflmalarabenzer. Ö¤retmen, “tabiî” dedi. Ben de afla¤›daki paragraf› oku-dum: “A bottle of bottled water held thirty turtles. It didn’t matterthat each turtle had to rattle a metal ladle in order to get a little bitof noodles, a total turtle delicacy... The problem was that there we-re many turtle battles for less than oodles of noodles. Every timethey thought about grappling with the haggler turtles their littleturtle minds boggled and they only caught a little bit of noodles.”

S›n›ftakiler çok heyecanland›. Minnesotal› gibi konufltu¤um içinhayatta ilk kez coflkulu bir alk›fl ald›m. ‹lk bak›flta daha düz bir dün-yada rekabet edebilmek için baflka bir ulusun insanlar›n›, aksanla-r›n› yok edip dillerini düzlefltirmeye yöneltmek, hiç de hofl bir fley de-¤il gibi görünüyor. Ama bu fikri afla¤›lamadan önce, bu çocuklar›norta s›n›f›n alt tabakalar›ndan kurtulup yükselmeyi nas›l arzu ettik-lerini biraz bilmeniz laz›m. “Merdivenin bir basama¤›n› atlamakiçin ödenecek bedel, biraz aksan düzeltmekse, öyle olsun” diyorlar.

Kendisi de büyük bir ça¤r› merkezi iflleten Infosys CEO’su Nile-kani, “Buras› stresli bir ortam” diyor. “Burada günde 24 saat, haf-tada 7 gün çal›fl›l›r. Gündüz çal›fl›rs›n, gece çal›fl›rs›n, sonra ertesigün yine çal›fl›rs›n.” Ama ona göre çal›flma ortam›nda, “yabanc›lafl-t›ran bir stres yok, baflar›ya yönelik bir stres var. Bir tehditle karfl›karfl›ya kalmaktan endiflelenmek yerine, baflar›n›n ve zorlay›c› birifl ortam›n›n meydan okumas›yla karfl› karfl›yalar.”

Ben de konufltu¤um birçok ça¤r› merkezi çal›flan›ndan ayn› duy-guyu alm›flt›m. Modernitenin herhangi bir alanda patlamas›nabenzer biçimde tafleronluk da geleneksel hayat tarz›n› ve gelenek-sel standartlar› tehdit ediyor. E¤itimli Hintliler, y›llar boyuncayoksulluk ve kendilerinin de sadece tahammül göstermekle kalma-y›p gönüllü olarak uyum sa¤lad›klar› sosyalist bürokrasi nedeniy-le at›l›mda bulunamad›lar. Söylemeye gerek bile yok, onlar içinBangalore’de çal›flmak, bavullar›n› toplay›p Amerika’da yeni birbafllang›ç yapmaktan çok daha kolay ve çok daha tatmin edici.Böylece düz bir dünyada, eflinden, dostundan, ailesinden, yemekle-rinden ve kültürlerinden ayr› kalmalar› gerekmeden Hindistan’dakal›p iyi bir ücret kazanabiliyorlar. Netice itibariyle bu yeni ifller,asl›nda onlar›n daha çok Hintli olmas›n› sa¤l›yor. 24/7’de çal›flanpersonel yöneticisi Anney Unnikrishnan, “‹flletme mast›r›m› biti-

DÜNYA DÜZDÜR36 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 36

Page 35: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

rince Purdue Üniversitesi’ne girmek istedim. Ama gidemedim, çün-kü maddî aç›dan karfl›layam›yordum. fiimdi gidebilirim, ama bu se-fer de bir sürü Amerikal› flirketin Bangalore’ye geldi¤ini görünceben vazgeçtim; oraya gitmeme gerek kalmad›. Burada oturup yineçokuluslu bir flirkette çal›flabilirim. Böylece Hint pilav›m› ve sam-bar›m› (geleneksel bir Hint yeme¤i) yemeye devam ederim. Lahanasalatas› ve so¤uk biftek yememe gerek yok. Hem Hint yemekleri yi-yorum hem de çokuluslu bir flirkette çal›fl›yorum. Neden Ameri-ka’ya gideyim ki ?” diye konufluyor.

Anney’in keyfini ç›kard›¤› göreli yüksek standartlar (Bangalo-re’de küçük bir apartman dairesi ve bir araba sahibi olmak), Ame-rika için de iyi say›l›r. 24/7 ça¤r› merkezinde, bütün bilgisayarlar›nMicrosoft Windows’la çal›flt›¤›n› görürsünüz. ‹çindeki ifllemciler, In-tel’indir. Telefonlar Lucent’tendir. Klimalar Carrier’indir. S›cak su-yu Coke’tan al›yorlar. Ayr›ca 24/7’nin hisselerinin yüzde 90’› ABD’liyat›r›mc›lara ait. ABD’nin geçti¤imiz y›llarda hizmetler alan›ndakibaz› iflleri Hintlilere kapt›rmas›na ra¤men ABD merkezli ticaret vehizmet flirketlerinin Hindistan’a toplam ihracatlar›n›n 1990’da 2,5milyar dolardan 2003’te 5 milyar dolara ç›kmas›n› aç›klayan da bu-dur. Yani baz› hizmetlerin ABD taraf›ndan tafleron olarak Hindis-tan’a yapt›r›lmas› durumunda bile Hindistan’›n büyüyen ekonomi-si, daha çok Amerikan mal› ve hizmeti için talep yarat›yor.

Ne ekersen onu biçersin.

DDokuz y›l önce Japonya, otomotivde Amerika’y› geçerken, 9 yafl›n-daki k›z›m Orly ile “Carmen Sandiego Dünyan›n Neresinde ?” adl›bir bilgisayar co¤rafya oyunu oynamam›z› anlatan bir köfle yaz›s›yazm›flt›m. Carmen’in Detroit’e gitti¤ine iliflkin ipuçlar› vererek k›-z›ma yard›m etmeye çal›fl›yordum. Ona sordum: “Arabalar neredeyap›l›yor?” An›nda cevab› yap›flt›rd›: “Japonya’da.”

Vay vay vay!Bangalore’deki yaz›l›m flirketi Global Edge’i ziyaretimde, bu ola-

y› hat›rlad›m. fiirketin pazarlama müdürü Rajesh Rao, bir Ameri-kan firmas›n›n baflkan yard›mc›s›yla az önce bir telefon görüflmesiyapt›¤›n› anlatt›. Rao, bir Hint yaz›l›m firmas›ndan arad›¤›n› söyle-yerek kendini tan›t›r tan›tmaz, Amerikal› yönetici ona, yayg›n birHint usulü selamlaflma terimiyle, “Namaste” demifl. “Birkaç y›l ön-ce Amerika’da kimse bizimle konuflmak istemiyordu. fiimdi istiyor-lar.” Hatta baz›lar› Hintçe merhaba demeyi bile ö¤renmifl. fiunu

Ben Uyurken | 37

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 37

Page 36: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

merak ediyorum: Günün birinde torunuma Hindistan’a gitti¤imisöyledi¤imde bana flöyle mi diyecek: “Dede, bu yaz›l›mlar, oradanm› geliyor?”

Hay›r, o kadar da uzun boylu de¤il. Yaz›l›mdan klavyeye her ye-ni ürün, temel araflt›rmalarla bafllay›p uygulamal› araflt›rmalarla,sonra planlamayla, sonra ürün gelifltirmeyle, sonra denemeyle,sonra üretimle, sonra teslimatla, sonra ürün destekle, sonra yenigeliflmeleri ürüne katmak için mühendisli¤in sürdürülmesiyle de-vam eden bir çevrim içinde ortaya ç›k›yor. Bu aflamalar›n her biriözel ihtisas gerektiriyor ve büyük bir Amerikal› çokuluslu flirketiçin bu üretim çemberinin tümünü oluflturacak kritik becerileriolan insanlara ne Çin, ne Rusya ne de Hindistan kitlesel olarak sa-hip. Ama bu ülkeler, araflt›rma ve gelifltirme kapasitelerini sürek-li art›rarak bu aflamalar›n daha fazlas›n› yapabilecek düzeye geli-yorlar. Bu durum devam ettikçe Amerikal› bir araflt›rma gelifltirmeflirketi olan Sarnoff’tan Satyam Cherukuri’nin, “yenili¤in küresel-leflmesi” ad›n› verdi¤i fleyin bafllad›¤›n› gerçekten görece¤iz. Bu sü-reçte, tek bir Amerikal› ya da Avrupal› çokuluslu flirketin, ürün ge-lifltirme çemberinin tüm aflamalar›n› öz kaynaklar›ndan karfl›lad›-¤› eski model sona erecek. Giderek daha çok Amerikal› ve Avrupa-l› flirket, önemli araflt›rma gelifltirme ifllerini tafleron olarak Hin-distan’a, Rusya’ya ve Çin’e yapt›r›yor.

Bangalore’nin içinde yer ald›¤› Karnataka Eyaleti Biliflim Tek-nolojisi (BT) Dairesi’nin verilerine göre Cisco Systems, Intel, IBM,Texas Instruments ve GE’nin Hindistan birimleri, ABD PatentOfisi’ne 1.000’den fazla patent baflvurusunda bulunmufl. SadeceTexas Instruments’in Hindistan birimi 225 patent alm›fl. Karnata-ka BT Dairesi’nin 2004 sonunda yapt›¤› bir aç›klamaya göre,“Bangalore’deki Intel ekibi, yüksek h›zl› geniflbant kablosuz tek-nolojisinde kullan›lmak üzere 2006’da devreye girecek mikroifl-lemci çipler gelifltiriyor. Yine Bangalore’deki GE John F. WelchTeknoloji Merkezi’ndeki mühendisler ise uçak motorlar›na, ula-fl›m sistemlerine ve plastiklere uygulanabilecek yeni fikirler üre-tiyorlar.” GE, zaten son on y›ld›r ABD’de bulunan Hintli mühen-dislerini, küresel araflt›rma çal›flmalar›na entegre olsunlar diyeHindistan’a yolluyordu. fiimdilerde Hintli olmayanlar› da Banga-lore’ye yolluyor. Vivek Paul, seçkin Hint teknoloji flirketleri ara-s›nda bulunan Wipro Technologies’in baflkan›. fiirket, Amerikal›müflterilerine yak›n olmak için Amerika’da, Silikon Vadisi’ne yer-

DÜNYA DÜZDÜR38 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 38

Page 37: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

leflmifl. Buraya gelmeden önce, Milwaukee’de GE’nin CT (compu-ted tomography-bilgisayarl› tomografi) birimini yönetiyordu. O s›-ralar Fransa’daki GE’nin taray›c›lar için jeneratör üreten birimi-nin bafl›nda da Vivek’in Frans›z bir meslektafl› bulunuyordu.

Paul, “Bir uçakta bu arkadafl›ma rastlad›m. GE’nin enerji arafl-t›rmas›n›n bafl›na geçmek için Hindistan’a tafl›nd›¤›n› söyledi” diyeanlat›yor.

Vivek’e dedim ki: “Milwaukee’de GE’nin CT birimini yönettiktensonra, flimdi de Silikon Vadisi’nde Wipro’nun bafl›na geçen bir Hint-linin eskiden ayn› flirkette çal›flt›klar› Frans›z meslektafl›n›n, flimdiGE’nin bir birimini yönetmek üzere Bangalore’ye tafl›nd›¤›n› duy-maktan büyük keyif al›yorum. Böyle bir dünya, düz bir dünyad›r.”

NNe zaman tafleron olarak Bangalore’ye yapt›r›lan en az bilinen iflibuldu¤umu düflünsem, yeni bir ifl ç›k›yor karfl›ma. Arkadafl›m VivekKulkarni, Bangalore’ye küresel ileri teknoloji yat›r›m› çekmektensorumlu hükûmet dairesinin yöneticisiydi. 2003’te o görevden ayr›l-d›ktan sonra B2K adl› bir flirket kurdu. fiirketin Brickwork adl› birbirimi var. Bu birim, her zaman meflgul olan küresel flirketlerin yö-neticilerine Hindistan’da yönetici sekreter buluyor. Diyelim ki birflirketin bafl›ndas›n›z ve iki gün içinde bir konuflma ve PowerPointsunumu yapman›z istendi. Brickwork’ün buldu¤u Hindistan’dakiasistan›n›z bütün araflt›rmalar› yap›p PowerPoint sunumu haz›rla-yarak bir gecede size e-postayla gönderecek. Böylece her fley, sunu-mu yapaca¤›n›z gün önünüzde olacak.

Kulkarni, “New York’ta mesainizi bitirip ofisten ç›karken deniza-fl›r› yönetici sekreterinize görevlerini bildirdi¤inizde, ertesi sabahistedi¤iniz fley emrinize amadedir” diye anlat›yor. “Hindistan’la sa-at fark› nedeniyle siz uyurken onlar çal›flabiliyor. Siz sabah ifle gel-di¤inizde istedi¤inizi önünüzde buluyorsunuz.” Kulkarni, bana dabu kitab›n araflt›rmas›n› yapmak için bir denizafl›r› asistan tutma-m› önerdi. “Asistan›n, okunmas›n› istedi¤in fleyleri de halledebilir.Sabah uyand›¤›nda, bilgisayar›n›n posta kutusunda istedi¤in özetibulursun.” (Karfl›l›k olarak ona, kimsenin, uzun süredir asistanl›¤›-m› yapan ve benden sadece birkaç metre uzakta bulunan MayaGorman’dan iyi olamayaca¤›n› söyledim.)

Denizafl›r› yönetici sekretere sahip olmak, ayl›k 1.500-2.000 dola-ra mal oluyor. Brickwork’ün ifle alabilece¤i Hintli mezunlar havuzudikkate al›nd›¤›nda, verdi¤iniz bu miktar›n karfl›l›¤›n› kuruflu ku-

Ben Uyurken | 39

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 39

Page 38: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

rufluna al›yorsunuz. Brickwork’ün tan›t›m broflüründe de belirtildi-¤i gibi, Hindistan’›n yetenek havuzu, flirketlere genifl bir yüksek ka-liteli insanlar spektrumuna ulaflma imkân› sa¤l›yor. Her y›l üniver-sitelerden mezun olan yaklafl›k 2,5 milyon ö¤renciye ilaveten birçoközelli¤e sahip ev kad›nlar› da iflgücü piyasas›na giriyor. Yine broflür-de yazd›¤›na göre, Hindistan’daki iflletme okullar›, y›lda 89.000 ifl-letme mast›r› veriyor.

“Mükemmel tepkiler ald›k” diyen Kulkarni, müflterilerini esas ola-rak iki alandan buluyor. Bu alanlardan ilki, her zaman bir sürü say›-n›n çözümlenerek PowerPoint sunumuna dönüfltürülmesine ihtiyaçduyan Amerikal› sa¤l›k dan›flmanlar›. ‹kincisiyse, s›kça flu veya buflirketin sat›fl›n›n ya da birleflmesinin ne kadar kârl› olaca¤›n› anla-tan gösteriflli broflürler haz›rlamalar› gereken Amerikan yat›r›m ban-kac›lar› ve finansal hizmet flirketleri. Bir birleflme oldu¤unda Brick-work, internetten araflt›r›l›p bulunacak genel piyasa koflullar›yla ilgi-li bölümleri haz›rl›yor ve standart bir formatta sunuyor. Kulkarni,“Birleflmenin fiyat›na iliflkin de¤erlendirmeyi, bizzat yat›r›m banka-c›lar› yap›yor. Bizim iflimiz, küçük iflleri yapmak. Onlar piyasaya ya-k›n olduklar›ndan kritik bilgi ve tecrübe gerektiren iflleri yap›yorlar”diye devam ediyor. Denizafl›r› yönetici sekreterleri ekibi üzerine dahaçok ifl ald›kça, bilgi birikimlerinin artt›¤›n› söylüyor. Elemanlar, git-tikçe daha üst düzey sorunlar› çözmek istiyorlarm›fl. “Burada anafi-kir, sürekli ö¤renmek. Sürekli s›nava tabi tutuluyorsunuz. Ö¤renme-nin sonu yok... Kimin neyi yapabilece¤inin de sonu yok.”

KKolomb’un tersine ben Hindistan’da durmad›m. Eve döndüktensonra dünyan›n düz oldu¤una dair baflka belirtiler görmek içinDo¤u’yu keflfe devam etmeye karar verdim Böylece Hindis-tan’dan bir süre sonra, McKinsey&Company’nin Japonya’daki es-ki ve efsanevî dan›flman› Kenichi Ohmae ile görüflme flans› bul-du¤um Tokyo’ya gittim. Ohmae, McKinsey’den ayr›l›p kendi flir-keti Ohmae&Associates’i kurmufltu. Ne ifl yap›yorlar ? Art›k da-n›flmanl›k yapm›yorlarm›fl. Japonya’daki uzmanl›k gerektirme-yen ifllerin, Çin’deki Japonca konuflan ça¤r› merkezlerine yapt›-r›lmas› konusunda öncülük yap›yorlarm›fl. “Nas›l yani?” diye sor-dum, “Çin’e mi? Japonlar bir zamanlar Çin’i sömürgelefltirmemiflmiydi ? Çinliler, bundan rahats›z olmuyorlar m› ?”

“Olmufllard› tabiî” dedi Ohmae. “Ama öte yandan JaponlarÇin’den çekilirken, Kuzeydo¤u Çin’de, özellikle de liman flehri Dali-

DÜNYA DÜZDÜR40 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 40

Page 39: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

an civar›nda Japonca konuflan ve sufliden karaokeye biraz Japonkültürü alm›fl çok say›da insan b›rakarak gittiler.” Hindistan’dakiBangalore, Amerika ve di¤er ‹ngilizce konuflan ülkeler için ne ol-duysa Dalian da Japonya için o oldu: Tafleron ifller merkezi. Çinli-ler, Japonya’n›n geçen yüzy›lda kendilerine yapt›klar›n› asla unut-mayabilir, ama ayn› Çinliler önümüzdeki yüzy›lda dünyan›n lideriolmaya o kadar yo¤unlaflm›fllar ki eski Japoncalar› üzerindeki kiritozu temizleyip Japonlar›n d›flar› yapt›rabilecekleri tüm ifllerin ta-fleronu olmaya bafllam›fllar.

“‹fle adam bulma konusunda hiç zorluk çekmiyoruz” diyor Ohmae,2004 bafllar›nda yapt›¤›m›z mülakatta. “Dalian bölgesinde yaflayan-lar›n yaklafl›k üçte biri, lisede ikinci dil olarak Japonca’y› seçiyor. Buyüzden de bütün Japon firmalar› buraya geliyor.” Ohmae’nin flirketi,esas olarak Çin’de veri girifli yap›yor. Çinli iflçiler, Japonya’dan Dali-an’a faksla veya e-postayla gönderilen taranm›fl el yaz›s› Japonca bel-geleri al›p, Japonca olarak dijital veri taban›na kaydediyorlar. fiirket,girilecek veriyi parçalara ay›rabilen bir yaz›l›m gelifltirmifl. Bu parça-lar, gereken uzmanl›¤a ba¤l› olarak Japonya veya Çin’e gönderiliyorve ifllendikten sonra flirketin Tokyo’daki merkezinde tekrar birlefltiri-liyor. “‹fli, o alan› en iyi bilen insanlara yapt›rma kapasitemiz var” di-yor Ohmae. fiirketin, baz›lar› t›p veya hukuk terminolojisinde uzmanolan ve evde veri girifli yapan 70.000’den fazla ev kad›n›yla sözleflme-si var. Son zamanlarda bir Japon inflaat flirketiyle bilgisayar destek-li ev tasar›mlar› yapma konusunda anlaflm›fllar. “Japonya’da birmüflterinize ev yapacaksan›z, evin plan›n› çiziyorsunuz. Hiçbir flirketbunun için bilgisayarlar› kullanm›yor; elle çiziyorlar.” Bu elle çizilenplanlar elektronik ortama aktar›l›p Çin’e gönderiliyor, orada dijitalplanlar haline getirilip Japon inflaat flirketine e-postalan›yor. O da buplanlar› üretim projesine çeviriyor. Ohmae, “Çin’deki en iyi bilgisayaroperatörleri bizde. Günde yetmifl evin iflini yapabiliyoruz” diyor.

Açgözlü ve y›rt›c› bir ordunun ülkelerini iflgal edip bir sürü eviy›kmas›ndan yaklafl›k yetmifl y›l sonra Çinliler, Japonlara ev çizim-leri yap›yor. Bu düz dünya, umut veriyor...

BBir an önce Çin’in Bangalore’si Dalian’› görmem gerekiyordu. Do-¤uya gitmeye devam ettim. Dalian, sadece bir Çin flehri olarak et-kileyici bir yer de¤il. Genifl bulvarlar›, güzel yeflil alanlar›, üniver-siteleri, teknik liseleri ve devasa yaz›l›m park›yla Dalian, SilikonVadisi’nde bile göze çarpard›. 1998’de buraya gelmifltim, ama o za-

Ben Uyurken | 41

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 41

Page 40: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

mandan beri o kadar çok yeni bina yap›lm›fl ki flehri tan›yamad›m.Pekin’in kuzeydo¤usunda, uçakla bir saat mesafedeki Dalian, ülke-deki modern flehirlerin (tabiî son derece sefil ve geri flehirleri devar) ifl hayat›n›, sadece üretim de¤il ayn› zamanda bilgi merkeziolarak görmeye bafllad›klar›n›n da simgesi. Binalardaki tabelalarbütün öyküyü anlat›yor zaten: GE, Microsoft, Dell, SAP, HP, Sony,Accenture. Bu flirketlerin hepsi Asya birimlerine destek verecek ar-ka ofis ifllerini burada yapt›klar› gibi, son zamanlarda araflt›rma ge-lifltirmeye de girmeye bafllam›fllar.

Uçakla ikisi de birer saat çeken Japonya ve Kore’ye yak›nl›¤›, Ja-ponca konuflan sakinlerinin say›s›, internet ba¤lant›s›n›n yeterlili-¤i, parklar› ve golf sahalar›n›n çoklu¤u gibi bilgi iflçilerine cazip ge-len unsurlar nedeniyle Dalian, tafleron ifller aç›s›ndan Japonya içingayet çekici bir yer haline gelmifl. Japon flirketleri bir Japon bilgi-sayar mühendisi yerine burada üç Çinli mühendisi ifle al›p, üzerinekalan bozukluklarla da, ayda 90 dolar bafllang›ç maafl›yla bir odadolusu ça¤r› operatörü tutabiliyorlar. 2.800’ün üzerinde Japon flir-ketinin buraya baz› birimlerini tafl›d›¤›n› veya buradaki yerli firma-larla ortakl›klar kurdu¤unu duymak, hiç flafl›rt›c› de¤il.

Dalian’›n en büyük yerli yaz›l›m firmalar›ndan olan ve çal›flan sa-y›s›n› alt› y›lda 30’dan 1.200’e ç›karan DHC’nin ABD/AB projeleriyöneticisi Win Liu, “Dalian’a birçok Amerikal› getirdim. Çin ekono-misinin ileri teknoloji alan›nda geliflme h›z›ndan flaflk›nl›¤a düfltü-ler” diye anlat›yor. “Amerikal›lar, karfl›lar›ndaki meydan okumay›,gerekti¤i kadar dikkate alm›yorlar.”

Dalian’›n 49 yafl›ndaki dinamik valisi Xia Deren, eski bir üni-versite rektörü. (Komünist otoriter bir sistem için Çin, yetenekliinsanlar› yükseltmeyi gayet iyi beceriyor. Belli ki Mandarinlerdenkalma, liyakata göre terfi –meritokrasi–7 kültürü, burada çok de-rinlere ifllemifl.) Yerel bir otelde yedi¤imiz geleneksel on kapl›kÇin yeme¤i s›ras›nda vali bana, Dalian’›n nereden nereye geldi¤i-ni ve nerelere gitmek istedi¤ini anlatt›. “Dalian’da 22 üniversiteve kolejimiz ile buralarda okuyan 200.000’den fazla ö¤rencimizvar. Bu ö¤rencilerin yar›s›ndan fazlas› mühendis veya bilimadam›s›fat›yla mezun oluyor. Tarih veya edebiyat fakültelerinden me-zun olanlar› ise bir y›l daha Japonca veya ‹ngilizce art› bilgisayarmühendisli¤i okumaya yönlendirerek istihdam edilebilir nitelik-ler kazanmalar›n› sa¤l›yoruz.” Valiye göre Dalian sakinlerinin ya-

DÜNYA DÜZDÜR42 |

7. Ülkeyi ve toplumu bilgili ve birikimli bir grup insan›n yönetmesi. (ç.n.)

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 42

Page 41: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

r›dan fazlas›, evden, iflten veya okuldan internete ulaflabiliyor.“Japon flirketleri, önce burada veri girifl firmalar› kurdular. Bu

temelden yola ç›karak art›k araflt›rma gelifltirme ve yaz›l›m de-partmanlar›n› da getiriyorlar... Geçti¤imiz bir iki y›lda ABD’li ya-z›l›m firmalar› da baz› yaz›l›m ifllerini flehrimizdeki tafleron firma-lara yapt›rmaya bafllad›lar... Hintlilere yaklafl›yoruz; onlar› yaka-l›yoruz. Dalian’›n yaz›l›m ürünleri ihracat› y›lda yüzde 50 oran›n-da art›yor. Çin, art›k en fazla say›da üniversite mezununa sahip ül-ke haline geliyor. ‹ngilizcemiz genel olarak Hintliler kadar iyi ol-masa da nüfusumuz daha fazla oldu¤undan ‹ngilizce’yi en iyi ko-nuflan en zeki ö¤rencileri seçme flans›m›z daha yüksek.”

Dalianl›lar, savaflta Çinlilere yapt›klar› nedeniyle özür dilemeyenJaponlar için çal›flmaktan rahats›z olmuyorlar m›?

“‹ki millet aras›nda tarihî bir savafl›n yafland›¤›n› asla unutmu-yoruz. Ama ekonomide, özellikle de yaz›l›m tafleronlu¤u iflinde sa-dece ekonomik konulara yo¤unlafl›yoruz. ABD ve Japon firmalar›üretimlerini flehrimizde yaparlarsa, bu iyi bir fleydir. GençlerimizJaponca ö¤renmeye, gelecekte yüksek maafll› iflleri kapabilmek içinJapon meslektafllar›yla rekabet etmeye haz›r olmak amac›yla budilde ustalaflmaya çal›fl›yorlar.

Kiflisel olarak genç Çinlilerin, günümüzde Japon veya Amerikal›gençlerden daha h›rsl› olduklar›n›, ama yeterince h›rsl› olmad›klar›-n› düflünüyorum. Bizim neslimiz kadar h›rsl› de¤iller. Bizim neslimizüniversitelere, kolejlere gitmeden önce uzak k›rsal bölgelere, fabrika-lara, askerî birliklere gönderilir ve buralarda zor günler geçirirdi. Buyüzden zorluklarla yüzleflme ve onlar› yenme ruhu anlam›nda bizimneslimiz, zamane gençlerine göre daha h›rsl›yd›.”

Vali Xia, dünyay› çok hofl ve do¤rudan bir biçimde tan›ml›yor.Söylediklerinin bir k›sm› çeviride kaybolmufl olsa da meseleninözünü yakalam›fl. Bence Amerikal›lar da bu komünist yetkilininaç›klad›¤› fleyi yapmal›: “En zengin insan kaynaklar› ve en ucuziflgücü neredeyse, flirketler de do¤al olarak oraya gidecektir; piya-sa ekonomisinin kural› budur.” Vali Xia flöyle devam ediyor: “Üre-timde, Çinliler önce büyük yabanc› üreticilerin iflçisiydi. Ama bir-kaç y›lda bütün süreçleri ve basamaklar› ö¤rendikten sonra, ken-di flirketlerimizi kurduk. Yaz›l›mda da ayn› yolu izleyece¤iz... Ön-ce gençlerimiz yabanc›lar›n yan›nda çal›flacak, sonra da kendi flir-ketlerimizi kuraca¤›z. T›pk› bina yapmak gibi. Bugün Amerikal›-lar olarak binan›n tasar›m›n›, mimarl›¤›n› siz yap›yorsunuz. Ge-

Ben Uyurken | 43

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 43

Page 42: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

liflmekte olan ülkeler de binan›n duvarlar›n› örüyor. Umudum o kigünün birinde mimar, biz olaca¤›z.”

DDo¤u’yu ve Bat›’y› keflfetmeyi sürdürdüm. 2004 yaz›nda tatile Co-lorado’ya gittim. 1999’da ifle bafllam›fl, düflük fiyat politikas› izleyenhavayolu flirketi JetBlue hakk›nda bir fleyler duymufltum. Gerçihangi hatlarda uçtu¤unu bilmiyordum. Washington’dan Atlanta’yauçmam gerekip de istedi¤im bileti bulamay›nca bir de JetBlue’yuaray›p hangi hatlarda uçtuklar›n› ö¤renmek istedim. Ama itiraf edi-yorum, onlar› aramam›n bir baflka nedeni daha vard›. fiirketin, tümrezervasyonlar›n› Utah’taki ev kad›nlar›na yapt›rd›¤›n› duymufl-tum. Bunu da kontrol etmek istiyordum. JetBlue rezervasyon nu-maras›n› arad›m.

Karfl›ma, “‹yi günler, ben Dolly. Size nas›l yard›mc› olabilirim ?”diyen büyükanne sesli bir kad›n ç›kt›.

“Washington’dan Atlanta’ya uçmak istiyorum. Bu hatta seferinizvar m›?”

“Kusura bakmay›n, ama yok. Washington’dan Ft. Lauderdale’euçuyoruz.”

“Washigton’dan New York’a var m›?”“Hay›r efendim, maalesef o güzergâhta da uçmuyoruz. Washing-

ton’dan Oakland’a ve Long Beach’e uçuyoruz.”“Size bir fley sorabilir miyim? Gerçekten evden mi çal›fl›yorsunuz?

JetBlue görevlilerinin evden çal›flt›klar›n› duydum.”“Evet, evdeyim” diye nefleli bir sesle cevap verdi. (JetBlue’dan,

ad›n›n Dolly Baker oldu¤unu sonradan teyit ettim.) “fiu anda evi-min ikinci kat›ndaki ofisimdeyim ve penceremden güneflli, güzel birhava görüyorum. Befl dakika önce bir baflkas› da ayn› fleyi sordu.Ben de ayn› cevab› verdim. O da bana, ‘‹yi. Ben de flu an Yeni Del-hi’de oldu¤unuzu söyleyece¤inizi düflünüyordum’ dedi.”

“Nerede oturuyorsunuz?” diye sordum.“Salt Lake City, Utah. ‹ki katl› bir evim var. Evden çal›flmay› se-

viyorum. Özellikle k›fl›n d›flar›da kar u¤uldarken evdeki ofisimdeçal›flmaktan çok memnunum.”

“Bu ifli nas›l buldunuz?”Mümkün olan en tatl› sesiyle, “Biliyorsunuz, flirket ilan vermi-

yor” dedi, “tan›d›klar arac›l›¤›yla oluyor. Eskiden eyalet hükûmetin-de memurdum. Emekli olduktan sonra bir süre daha çal›flabilece¤i-mi düflündüm. fiimdi çok memnunum.”

DÜNYA DÜZDÜR44 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 44

Page 43: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

JetBlue Airways Corp.’un kurucusu ve CEO’su David Neeleman,uygulad›¤› bu sisteme bir isim takm›fl: “Ev tafleronlu¤u.”8 fiirketinflu anda Salt Lake City bölgesinde, evde çocuklara bakarken, sabahsporunu yaparken, yemek piflirirken uçufl rezervasyonlar›n› yapanDolly gibi 400 rezervasyon görevlisi var.

Birkaç ay sonra JetBlue’nun merkezinde ziyaret etti¤im Neele-man, ilk olarak havac›l›k alan›ndaki ilk flirketi olan Morris Air’de(bu flirketi Southwest ald›) uygulamaya bafllad›¤› ev tafleronlu¤usisteminin yararlar›n› anlatt›. “Morris Air’de evden rezervasyonyapan 250 eleman›m›z vard›. Yüzde 30 daha verimli çal›fl›yorlard›.Yani sadece daha mutlu olduklar› için yüzde 30 daha fazla rezer-vasyon al›yorlard›. fiirkete daha sad›kt›lar ve daha az sorun ç›ka-r›yorlard›. Bu yüzden JetBlue’yu kurdu¤umda, ‘Rezervasyonlar›ntamam›n› evlerden yapaca¤›z’ dedim.”

Neeleman’›n ayr›ca bunu istemesi için kiflisel bir nedeni de var.Mormon oldu¤u için daha çok say›da anne küçük çocuklar›na bak-mak üzere evde kal›rsa ve ayn› zamanda onlara belli bir ücret ka-zanma flans› verilirse, toplumun daha iyiye gidece¤ini düflünüyor.Bu yüzden de rezervasyon sistemini, kad›nlar›n büyük ço¤unlu¤u-nun Mormon oldu¤u, bunlardan ço¤unun da evde çocuklar›na bakt›-¤› Salt Lake City’de kurmufl. Ev görevlileri haftada 25 saat çal›fl›yor.Ayda bir kez 4 saat de yeni beceriler edinmek ve flirket içinde olupbitenlerle ilgili yeni bilgiler almak üzere JetBlue’nun Salt LakeCity’deki ofisine geliyorlar.

Neeleman, “Asla Hindistan’a ifl vermeyece¤iz” diyor, “burada eldeetti¤imiz kalite çok daha üstün... ‹flverenlerin kendi memleketleriyerine Hindistan’a ifl vermeye çok daha istekli olmalar›n› anlam›yo-rum. Bir flekilde çal›flanlar›n›n önlerinde ya da kendi belirledikleribaflka bir patronun önünde oturmas›n› istiyorlar. Oysa bizim bura-da elde etti¤imiz verimlilik, Hindistan’›n ücret avantaj›n› fazlas›y-la telafi ediyor.”

JetBlue hakk›nda Los Angeles Times’ta ç›kan bir haberde (9 Ma-y›s 2004), “1997’de ABD flirketlerinin çal›flanlar›n›n 11,6 milyonu,en az›ndan yar›m gün görev yapan, evden çal›flan insanlard›. Günü-müzde bu rakam 23,5 milyona, Amerikan iflgücünün yüzde 16’s›naf›rlam›fl durumda. (Bu dönemde ço¤unlukla evden serbest çal›flan-lar›n say›s› da 18 milyondan 23,4 milyona ç›kt›.) Baz›lar›na göre ev

Ben Uyurken | 45

8. “D›flar› ifl vermek, tafleronluk” anlam›nda outsourcing kelimesini kullanan yazar, burada “eve iflvermek” anlam›nda homesourcing terimini kullanm›fl. (ç.n.)

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 45

Page 44: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

tafleronlu¤u ve normal tafleronluk, flirketler Amerikas›’n›n sonucune olursa olsun maliyetleri düflürmek ve verimlili¤i art›rmak ama-c›yla yapt›¤› amans›z bask›n›n iki farkl› uygulama flekli oldu¤u içinrakip stratejiler say›lmaz” deniyordu.

Benim de seyahatlerimde ö¤rendi¤im fley tam olarak buydu: SaltLake City’de ev tafleronlu¤u ile Bangalore’de normal tafleronluk,madalyonun, yani tafleronlu¤un iki yüzü. Ö¤rendi¤im yeni, en yenifley ise, flirketlerin ve bireylerin iflini herhangi bir yerde d›flar›yayapt›rmalar›n›n hangi ölçülere kadar varabilece¤i.

SSeyahate devam. 2004 güzünde Irak’taki sorunlu noktalara yapt›-¤› bir turda, Genelkurmay Baflkan› General Richard Myers’e efllikettim. Irak’taki Sünnî üçgende yer alan Ba¤dat’›, Felluce’deki ABDaskerî karargâh›n›, Babil’in d›fl›ndaki 24. Deniz Piyadesi Sefer Bi-rimi (Marine Expeditionary Unit) üssünü ziyaret ettik. Geçici 24.DP üssü, düflman Sünnî nüfusun tam ortas›nda bir tür Fort Apac-he gibi duruyordu. General Myers subaylar›yla toplant›lar yapar-ken ben de askerî üste serbestçe dolaflabildim. Bir süre sonra rast-lad›¤›m komuta merkezindeki büyük bir düz ekran televizyon dik-katimi çekti. Ekranda, bir tür tepe kamera taraf›ndan çekildi¤i an-lafl›lan canl› bir yay›n vard›. Bir evin etraf›nda dolaflan insanlar›gösteriyordu. Ekran›n sa¤ taraf›nda an›nda mesaj gönderilebilenbir sohbet odas› (chat room) bulunuyordu ve görünüfle göre orada,ekrandaki görüntü tart›fl›l›yordu.

Bütün bu görüntüleri bir dizüstü bilgisayardan dikkatle izleyenaskere, “Bu ne?” diye sordum. ABD ordusuna ait bir Predator dro-ne (üzerinde çok güçlü bir kamera bulunan pilotsuz, küçük biruçak), 24. DP operasyon sahas›ndaki bir Irak köyü üzerinde uça-rak askerin dizüstü bilgisayar›na ve bu büyük ekrana canl› istih-barat malzemesi sa¤l›yormufl. Uçak, Las Vegas’taki (Nevada) Nel-lis Hava Kuvvetleri Üssü’nde bulunan bir uzman taraf›ndan uçu-ruluyor ve yönlendiriliyormufl. Yani Irak semalar›ndaki uçak, LasVegas’tan yönetiliyor. Bu arada gönderdi¤i video görüntüleri de 24.DP üssünde, Tampa’daki ABD Merkez Komutanl›k Karargâh›’nda,Katar’daki CentCom Bölge Karargâh›’nda, Pentagon’da ve büyükolas›l›kla CIA’de ayn› anda izleniyor. Dünyan›n dört bir yan›ndanuzmanlar, görüntülerin nas›l yorumlanabilece¤i ve sonuçta ne ya-p›laca¤› konusunda canl› bir tart›flma yürütüyorlar. Ekran›n sa¤taraf›nda ak›p giden konuflmalar da onlara ait.

DÜNYA DÜZDÜR46 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 46

Page 45: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Daha hayretimi dile getiremeden, bizimle birlikte seyahat eden birbaflka subay, bu teknolojinin askerî hiyerarfliyi düzlefltirdi¤ini söyle-yerek beni flaflk›nl›k içinde b›rakt›. Bunu da düflük rütbeli subaylara,hatta bilgisayara kumanda eden ve toplad›¤› istihbarat› ne yapaca¤›konusunda karar alma yetkisi tan›nan, askere yeni kaydolmufl in-sanlara daha fazla bilgi vererek yap›yormufl. Elbette bir üste¤meninüstlerine dan›flmadan silahl› bir çat›flma bafllatmayaca¤›na eminim,ama art›k sadece üst düzey subaylar›n resmin tümüne hâkim olduk-lar› zamanlar geride kald›. Askerî oyun sahas› da düzlefliyor.

Bu olay›, ABD’nin NATO nezdindeki büyükelçisi ve Red SoxNation’›n sad›k bir üyesi olan arkadafl›m Nick Burns’e anlatt›m.O da bana 2004 Nisan›nda Katar’daki CentCom Karargâh›’ndaGeneral Abizaid ile ekibinden brifing ald›¤›n› söyledi. Abizaid’inekibi, aralar›nda dört tane düz ekran televizyon oldu¤u haldemasada Nick’in karfl›s›na oturmufl. ‹lk üç ekran, Irak’›n farkl›bölgelerindeki Predatorlardan gelen canl› görüntülermifl. Dör-düncüsü ve Nick’in seyretti¤i ise, Yankees-Red Sox maç›n› göste-ren bir televizyonmufl.

Bir ekranda Pedro Martinez, Derek Jeter’e; di¤er üçünde ise Ci-hatç›lar, 1. Süvari Birli¤i’ne karfl›.

DDüüzzbbuurrggeerr vvee PPaattaatteess KK››zzaarrttmmaass››

SSeyahate devam. Bu kez eve, Bethesda’ya (Maryland). Dünyan›ns›n›rlar›na yapt›¤›m seferlerden sonra eve dönüp oturdu¤umdabafl›m da dönüyordu. Eve gelir gelmez düzleflmeye dair çeflitli be-lirtiler gelip kap›m› çalmaya bafllad›. Bu belirtilerin baz›lar›, üni-versite ça¤›ndaki çocuklar›n›n gelecekleri hakk›nda endifle duyanana babalar›n sinirlerini z›platacak gazete manfletleriydi. Örne-¤in Forrester Research Inc., hizmetler ve meslekler alan›nda üçmilyondan fazla iflin 2015 y›l› itibariyle yurtd›fl›na kayaca¤›n› tah-min ediyordu. Ama a¤z›m› aç›k b›rakan fley, International HeraldTribune’ün 19 Temmuz 2004 tarihli say›s›ndaki, “Patates K›zart-malar› da m› Tafleronlara Yapt›r›lacak ?” bafll›kl› haberdi:

“55 no.lu otoyoldan Cape Girardeau, (Missouri) yak›nlar›nda ç›k›potoyolun kenar›ndaki McDonald’s otolara servis penceresine yanafl-t›¤›n›zda, h›zl› ve güler yüzlü bir servis al›rs›n›z. Siparifllerinizi alankifli o anda restoranda, hatta b›rak›n restoran›, Missouri’de olmasa

Ben Uyurken | 47

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 47

Page 46: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

bile siparifller, h›zl› veri iletimine müsait kablolarla müflteriye ve ifl-çilere 1.450 kilometre uzaktaki Colorado Springs’ten ba¤lanan birça¤r› merkezinden al›n›yor. Anlafl›ld›¤› kadar›yla, restoranlar biletafleronluktan muaf de¤il. Cape Girardeau’daki restoran›n sahibiShannon Davis, bu restoran ile toplam 12’yi bulan di¤er McDonald’sfranchise’lar›n›n üçünü, baflka bir McDonald’s restoran› iflleten Ste-ven Bigari’nin iflletti¤i ça¤r› merkezine ba¤lam›fl. Bunun nedeni de,di¤er tüm iflletme sahiplerinin gerekçesiyle ayn›: Daha düflük mali-yet, daha yüksek h›z, daha az hata.

Ucuz, h›zl› ve güvenilir iletiflim hatlar› sayesinde ColoradoSprings’teki eleman, Missouri’deki müflteriyle konufluyor, onunelektronik foto¤raf›n› çekiyor, sipariflleri do¤ru ald›¤›ndan emin ol-mak için ekranda siparifl ile foto¤raf› birlikte görüntülüyor, sonrada siparifli ve foto¤raf› restoran›n mutfa¤›na iletiyor. Bigari, sipa-rifl haz›rland›¤›nda foto¤raf›n imha edildi¤ini söylüyor. Siparifl ve-renler, iki ad›m ötedeki siparifl alma penceresine gitmek üzere ara-balar›n› hareket ettirmeden bile önce, siparifllerinin iki eyalet afl›pgeldi¤ini hiçbir zaman bilmiyorlar.

Davis, on y›ldan fazla zamand›r buna benzer bir fleyler yapman›nhayalini kurdu¤unu söylüyor. ‘Art›k daha fazla bekleyemeyecektik.’Ça¤r› merkezini kendi restoranlar› için icat eden Bigari de, ifllembafl›na küçük bir ücretle ona bu hizmeti vermekten memnun.”

Haberde, McDonald’s Corp.’un ça¤r› merkezi fikrini ilginç buldu-¤u ve Oak Brook’taki (Illinois) merkezinin yak›nlar›ndaki üç resto-randa Bigari’ninkinden farkl› bir yaz›l›mla test edece¤i de belirtili-yor. “McDonald’s’›n teknolojiden sorumlu baflkan yard›mc›s› JimSappington, ça¤r› merkezi fikrinin ABD’deki 13.000 restoranda kul-lan›l›p kullan›lmayaca¤›n› söylemenin, ‘henüz çok çok erken’ oldu¤u-nu belirtiyor... Buna karfl›n Davis’inkiler d›fl›nda iki McDonald’s res-toran› daha otolara servis veren bölümlerinin siparifllerini alma ifli-ni Bigari’nin Colorado Springs’teki ça¤r› merkezine verdi. (Brainerd,Minnesota’daki ve Norwood, Massachusetts’teki restoranlar.) Bigari,sistemin baflar›s›n›n anahtar›n›n, müflterinin foto¤raf› ile siparifliefllefltirmek oldu¤unu söylüyor. Böylece siparifller daha do¤ru al›nd›-¤› için flikâyetler azal›yor ve servis h›zlan›yor. Fast food iflinde vakit,hakikaten nakit: Bir sipariflin haz›rlanmas›nda befl saniyelik bir ta-sarruf bile önemli bir fark yarat›yor. Bigari, iki fleritli oto servis bö-lümünde 30 saniyeden biraz fazla bir zaman tasarrufu yaparak ser-vis süresini 1.05 dakikaya indirdi¤ini belirtiyor. Bu süre ise, bu gibi

DÜNYA DÜZDÜR48 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 48

Page 47: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

konularda araflt›rmalar yapan QSRweb.com’a göre, ülkedeki en h›z-l› servisi veren franchise olan McDonald’s’›n 2,36 dakikal›k ortala-mas›n›n yar›s›ndan bile az. Art›k Bigari’nin otolara servis yapan bi-rimleri, saatte 260 arabay› a¤›rlayabiliyor, ki bu da Bigari’ye göre,ça¤r› merkezini bafllatmadan önceki rakamdan 30 fazla... Birimdekioperatörlerin, di¤er arkadafllar›na göre saatte 40 cent daha fazla üc-ret kazanmas›na karfl›n toplam iflçilik maliyetinde yüzde 1 azalmasöz konusu. Üstelik oto servis sat›fllar› artm›fl... Yine Bigari’ye göre,d›flar›dan firmalarca yap›lan testler sonucunda Bigari’nin otolaraservis bölümünde yap›lan hatalar, tüm siparifllerde yüzde 2’yi geç-miyor. Bu da ça¤r› merkezini devreye sokmadan önceki orana göreyüzde 4’lük bir azalma anlam›na geliyor.”

Habere göre Bigari, ça¤r› merkezi fikrinden o kadar coflku du-yuyor ki, sahip oldu¤u yedi restoranda sistemi otolara servis bö-lümlerinin d›fl›nda da kullan›yor. Bu restoranlarda hâlâ tezgâh-tan siparifl al›nmakla beraber art›k ço¤u müflteri, oturdu¤u masa-daki kredi kart› okuma ayg›t›n› kullanarak sipariflini do¤rudança¤r› merkezine veriyor.

EEve döndükten sonra tan›k oldu¤um baz› düzleflme belirtilerinin iseekonomiyle ilgisi yoktu. 3 Ekim 2004’te CBS’in k›demli muhabiriBob Schieffer’›n CBS News’te sundu¤u Face the Nation adl› progra-ma kat›ld›m. Dan Rahter’›n 60 Minutes program›nda yay›nlananBaflkan George W. Bush’la ilgili Ulusal Hava Muhaf›z› (Air NationalGuard) haberinin sahte belgelere dayand›¤›n›n anlafl›lmas›yla bir-likte CBS’in ad›, bir önceki hafta haber bültenlerinde s›kça geçmifl-ti. Pazar günkü programdan sonra Schieffer, önceki hafta bafl›na çokacayip bir fley geldi¤ini söyledi. Stüdyodan ç›kt›¤›nda genç bir muha-bir onu kald›r›mda bekliyormufl. Bu pek normal bir fley say›lmazm›fl,çünkü pazar günleri sabah programlar›ndan sonra genellikle bütünbüyük kanallar (CBS, NBC, ABC, CNN ve Fox), di¤er kanallar›nstüdyolar›na haber ekipleri gönderip program konuklar›yla stüdyo-dan ç›karken röportajlar yapmaya çal›fl›rm›fl. Ama bu genç muhabir,büyük kanallar›n birinde çal›flm›yormufl. InDC Journal adl› bir in-ternet sitesi için çal›flt›¤›n› söyleyerek kibarca kendini tan›tm›fl veSchieffer’a birkaç soru sormak istemifl. Gayet nazik bir adam olanSchieffer da, “Tabiî ki sorabilirsiniz” demifl. Adam, Schieffer’›n o gü-ne kadar görmedi¤i bir ayg›ta röportaj› kaydettikten sonra foto¤ra-f›n› da çekmek istemifl. Foto¤raf m›? Schieffer, adam›n elinde foto¤-

Ben Uyurken | 49

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 49

Page 48: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

raf makinesi olmad›¤›n› fark etmifl. Zaten genç muhabirin ihtiyac›da yokmufl. Cep telefonunu kald›r›p Schieffer’›n foto¤raf›n› çekmifl.

“Ertesi sabah ifle geldi¤imde bu siteyi buldum. Foto¤raf›m ora-dayd›. Röportaj da oradayd›. Hatta o saate kadar yüz civar›nda dayorum yaz›lm›flt› röportaj hakk›nda.” Schieffer, çevrimiçi (online)gazetecili¤i bilen biridir. Ama yine de bu tarz habercili¤in, genç mu-habirin ortaya koydu¤u düflük maliyeti, bireysel karakteri ve ina-n›lmaz h›z› karfl›s›nda flafl›rmaktan kendini alamam›fl.

Bu olay ilgimi çekti¤i için InDC Journal’de çal›flan bu genç muha-birin izini buldum. Ad› Bill Ardolino ve çok düflünceli biri. Ben deonunla yapt›¤›m röportaj› çevrimiçi (online) olarak gerçeklefltirdim(baflka nas›l olabilirdi ki ?). Önce tek kiflilik gazetesini yay›nlarkenne tür ekipman kulland›¤›n› sordum.

“Röportaj› kaydetmek için küçük bir MP3 player/dijital kay›t ciha-z› (3,5/2 inç boyutlar›nda) kulland›m. Foto¤raf› ise küçük bir kamera-l› cep telefonuyla çektim. Tabiî hepsi bir arada telefon/kamera/ kay›tcihaz› gibi seksi bir ürün de¤il, ki böyle ürünler de var. Ama yine debirkaç ifllevin bir arada olmas› ve minyatürlük aç›s›ndan faydal›.Washington’da dolafl›rken bu ekipman› yan›mdan ay›rmam, çünküne zaman ne olaca¤› belli olmaz. Asl›nda burada flafl›rt›c› olan fley, bir-den ortaya ç›kan bir yabanc›n›n sordu¤u sorulara Schieffer’›n aya-küstü güzel cevaplar vermesiydi. As›l a¤z› aç›k kalan ben oldum.”

Ardolino, MP3 player’›n kendisine yaklafl›k 125 dolara mal oldu-¤unu söyledi. Ayr›ca, “bilgisayara yüklenebilen WAV tipi ses dosya-s› üreten dijital kay›t cihaz›” olarak da kullan›labiliyor... “Sonuç iti-bariyle, gazetecili¤e bafllamak için ilk engeli aflman›z› sa¤layan ta-fl›nabilir ekipman, flu s›ralar 100-200 dolar civar›nda. E¤er bir dekamera eklerseniz 300 dolar› bulur. 400-500 dolara gayet iyi bir ka-y›t cihaz› ile kamera alabilirsiniz. Ama 200 dolarl›k ekipmanla daiflinizi yapabilirsiniz.”

Peki böyle bir internet gazetesi kurmaya onu kim yönlendirmifl?Kendini özgürlükçü merkez sa¤c› olarak tan›mlayan Ardolino flun-

lar› söyledi: “Hobi olarak ba¤›ms›z gazetecilik yapma fikri, büyükmedyan›n önyarg›l›, kusurlu, seçici ve yetersiz haberlerinin bendeyaratt›¤› rahats›zl›¤›n sonucudur. ‹nternet gazetecili¤i ve onun akra-bas› olan internet günlükleri (blog9), piyasa güçlerinin d›flavurumu-

DÜNYA DÜZDÜR50 |

99.. ‹nternette yay›nlanan kiflisel yaz›lar, günlükler. Bu günlükleri yay›nlayanlar, aralar›nda bloggergruplar› kuruyor. Son zamanlarda bu tür serbest yaz›lar›n medya haberlerine kaynakl›k etti¤i veyahaberlerin yerine geçti¤i ileri sürülüyor. (ç.n.)

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 50

Page 49: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

dur. Yani bir ihtiyaç var ve bu ihtiyaç mevcut bilgi kaynaklar›yla kar-fl›lanam›yor. Washington’daki savafl karfl›t› gösterilerde foto¤raflarçekip röportajlar yapmaya bafllad›m. Çünkü medya bu gösterileri or-ganize eden gruplar› büyük oranda yanl›fl tan›t›yor, tövbekâr Mark-sistlerden, terörün aç›k ya da gizli destekçilerinden olufltu¤unu söy-lüyordu. Bafllang›çta silah›m, mizahî yaklafl›m›md›, ama daha sonramizahtan uzaklaflt›m. fiimdi mesaj›m› iletecek gücüm var m›? Evet.Schieffer röportaj›, siteme 24 saatte yaklafl›k 25.000 ziyaretçi getir-di. Bu ifle bafllad›¤›m zamandan beri zirve noktam, ‘Rathergate’in or-taya ç›kmas›na yard›m etti¤im gün ulaflt›¤›m 55.000’lik ziyaretçi sa-y›s› oldu... Dan Rather’in Ulusal Muhaf›z haberindeki adlî t›p uzma-n›yla ilk röportaj› yapan ben oldum.” Bu röportajdan sonraki 48 sa-at içinde The Washington Post, Chicago Sun-Times, Globe, NYT gibigazeteler de onunla röportajlar yapt›.

“CBS’nin sahte memorandum haberindeki haber toplama ve dü-zeltme h›z›, flafl›rt›c›” diye devam ediyor Ardolino. “Mezar sessizli¤i-ne bürünmediler. Tabiî kendini bu ifle adam›fl kiflilerin gerçekleriortaya ç›karmas›na engel olamayacaklar› için böyle yapt›klar› daileri sürülebilir. Bu kanal›n h›z› ve aç›kl›¤›, eski süreçler için zille-rin çald›¤›n›n da göstergesi... Ben, hayat›n› yazarak kazanmak iste-yen ama AP tarz› bir kitaptan da nefret eden 29 yafl›nda bir pazar-lama müdürüyüm. Blogger Glenn Reynolds’un da dedi¤i gibi, blogsayesinde insanlar art›k televizyonlar›na ba¤›r›p durmak yerinekendi sözlerini söylüyorlar. Bence bu günlükler, genellikle medyay›denetlemek veya onlara ham bilgi sa¤lamak gibi bir ifllev içindekiana medyayla birlikte düflünülebilecek, giderek yeni bir gazetecilikve yorumculuk ifllevi kazanabilecek bir beflinci güç.

Kitab›n›zda anlatt›¤›n›z konunun birçok yüzü oldu¤u gibi, bu ge-liflmenin de iyi ve kötü yanlar› var. Medyan›n parçalara bölünmesi,tutars›z veya seçici bir alg›ya neden oluyor. Ülkemizin kutuplaflma-s›n› düflünün. Ama öte yandan gücü, iktidar› da parçal›yor. Böylecegerçe¤in tümünün, ama parça bölük bir biçimde, oralarda bir yer-lerde durdu¤unun da garantisi oluyor.”

Eski hiyerarflik farkl›l›klar›n giderek azald›¤›n› ve oyun sahas›-n›n giderek düzleflti¤ini gösteren, Bob Schieffer ile Bill Ardolinoaras›ndaki iliflkiye benzer olaylar› her gün duyabilirsiniz art›k. Mi-cah L. Sifry’nin The Nation’da (22 Kas›m 2004) çok hofl biçimde an-latt›¤›na göre, “art›k en zor biriktirilen fley olan sermayenin bir ara-ya getirdi¤i kampanyalardan, kurumlardan ve gazetecilerden olu-

Ben Uyurken | 51

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 51

Page 50: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

flan politika dönemi kapan›yor. Eski düzenin yan›nda, çok daha ç›l-g›n bir fley, insanlar› çok daha angaje edebilen, tek tek tüm kat›l›m-c›lar için s›n›rs›z ölçüde tatminkâr yeni bir fley yükseliyor.”

Dünyan›n nas›l h›zla düzleflti¤ine ve kurallar›, rolleri, iliflkilerikimsenin tahmin edemeyece¤i kadar nas›l h›zl› de¤ifltirdi¤ine ör-nek olarak Schieffer-Ardolino olay›n› anlatt›m. Klifle oldu¤unu bi-liyorum ama, söylemek zorunday›m: Bu daha bir fley de¤il. Önü-müzdeki bölümde ayr›nt›land›raca¤›m gibi, hemen her fleyin diji-talleflti¤i, sanallaflt›¤› ve otomasyona geçti¤i bir aflamaya giriyo-ruz. Yeni teknolojik araçlar› kullanabilen ülkelerin, flirketlerin vebireylerin verimlilik art›fl› flafl›rt›c› düzeylere yükselecek. Ve gir-mekte oldu¤umuz bu aflama, dünyada flimdiye kadar görülmediksay›da insan›n, yenilikçiler, iflbirli¤i yapanlar ve ne yaz›k ki terö-ristler olarak, bu araçlara ulaflabilece¤i bir aflama. Devrim mi isti-yorsunuz? ‹flte gerçek bilgi devrimi bafllamak üzere. Küreselleflme2.0’› takip etti¤i için bu yeni aflamay› Küreselleflme 3.0 olarak ad-land›r›yorum. Ama küreselleflmenin bu yeni aflamas›n›n ciddi birkademe fark› yarataca¤›na ve zamanla farkl› türden bir küresel-leflme olarak görülece¤ine inan›yorum. Zaten dünyan›n yuvarlakde¤il düz oldu¤u fikrini ortaya atmam›n nedeni de bu. Bakt›¤›n›zher yerde, hiyerarflilerin afla¤›dan zorland›¤›na veya yukar›danafla¤›ya yap›lardan ziyade çok daha iflbirlikçi veya yatay yap›laradönüfltü¤üne tan›k oluyorsunuz.

Clinton yönetiminde Ticaret Bakanl›¤›’nda üst düzey bir bü-rokrat olan, flimdi de stratejik dan›flman olarak kendi iflini yapanDavid Rothkopf, “Küreselleflme, hükûmetler ile büyük ifl çevrele-ri aras›ndaki de¤iflen iliflkileri tan›mlamak için kulland›¤›m›z te-rimdi. Ama bugün gerçekleflen fley, çok daha derin, çok daha yay-g›n bir olgu” diyor. Küreselleflme sadece hükûmetlerin, ifl çevrele-rinin ve insanlar›n iletiflimiyle, sadece kurumlar›n birbiriyle ilifl-kisiyle ilgili bir fley de¤il art›k. Tamamen yeni sosyal, siyasî veekonomik modellerin ortaya ç›kmas› demek. “Toplumun en derinboyutlar›n›, toplumsal sözleflmenin özüne kadar inen boyutlar›n›etkileyen bir fley. Mesela, içinde yer ald›¤›n›z siyasî oluflum, art›ksanal âlemdeki bir ifle uymuyorsa veya dünyan›n farkl› köflelerin-de ayn› ifli yapmak için bir araya gelen iflçileri kapsam›yorsa yada dünyan›n farkl› yerlerinde ayn› anda üretilen ürünleri içermi-yorsa ne olacak ? ‹flin kurallar›n› kim düzenleyecek ? Kim vergi-lendirecek ? Bu vergilerden kim yararlanacak ?”

DÜNYA DÜZDÜR52 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 52

Page 51: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

E¤er düzleflen dünya konusunda hakl›ysam, bu de¤ifliklik ileridedünyada gerçekleflen temel de¤iflikliklerden (mesela ulus devletinortaya ç›k›fl› veya Sanayi Devrimi gibi) biri olarak hat›rlanacak. Butemel de¤iflimler, bireylerin dünyadaki rolünü, hükûmetlerin biçi-mini ve rolünü, yeniliklerin oluflma sürecini, ifl yapma biçimimizi,kad›nlar›n rolünü, savaflma ve kendimizi e¤itme biçimimizi, dininihtiyaçlar›m›za karfl›l›k verme sürecini, sanat›, bilimsel araflt›rmayapma tarz›m›z› ve elbette kendimize ve karfl›tlar›m›za atfetti¤imizsiyasî etiketleri de de¤ifltiriyor. “Tarihte belli baz› dönüflüm noktala-r› var. Bu noktalardaki dönüflüm di¤erlerinden çok daha büyük olu-yor, çünkü meydana gelenler, çok kapsaml›, çok boyutlu ve zama-n›nda tahmin edilmesi çok zor de¤iflimler oluyor” diyor Rothkopf.

E¤er dünyan›n bu düzleflme süreci ve bu sürece efllik eden tümbask›lar, altüst olufllar ve f›rsatlar sizi huzursuz ediyorsa, yaln›zve yanl›fl de¤ilsiniz. Uygarl›k, altüst eden, kargafla yaratan tekno-lojik devrimlerden (mesela Gutenberg’in matbaay› buluflu) her geç-ti¤inde, tüm dünya derinden etkilenmifl ve de¤iflmifl. Ama dünya-n›n düzleflmesinde, bu tür derin de¤iflimlerden nitelik aç›s›ndanfarkl› olan bir fley var: De¤iflimin h›z› ve yayg›nl›¤›. Matbaan›n bu-lunmas› on y›llarca süren bir süreçte gerçekleflti ve ilk zamanlardagöreli olarak gezegenimizin ancak küçük bir kesimini etkiledi. Sa-nayi Devrimi için de ayn› fley söylenebilir. Oysa bu düzleflme süre-ci, inan›lmaz bir h›zla ilerliyor ve gezegenimizdeki çok daha fazlasay›da insan› do¤rudan ya da dolayl› olarak an›nda etkiliyor. Yenibir ça¤a ne kadar h›zl› ve yayg›n biçimde geçilirse, iktidar›n eskisahiplerinden yeni sahiplerine düzenli bir flekilde transfer olmas›durumunun tam tersine, altüst olufl potansiyeli de o kadar büyükolacakt›r.

Baflka bir flekilde söylersek, son birkaç ony›ll›k dönemde h›zl› de-¤iflimlere ayak uydurmakta zorlanan ileri teknoloji flirketlerinindeneyimleri, art›k bu kaç›n›lmaz, hatta öngörülebilir de¤iflimlerlekarfl› karfl›ya kalmakla birlikte uyum sa¤lamak için yeterli liderli-¤i, esnekli¤i ve hayal gücü olmayan tüm flirketlere, kurumlara veulus devletlere bir uyar›d›r. ‹leri teknoloji flirketlerinin bu dene-yimleri yaflamalar›n›n nedeni, ak›ll› olmamalar› ya da de¤iflimle-rin fark›nda olmamalar› de¤ildi. Sadece gelen dalga çok büyüktüve bafla ç›k›lmas› çok zordu.

Ça¤›m›z›n en büyük misyonu, yaflanan de¤iflimleri benimserkeninsanlar› mahvolmufl bir halde geride b›rakmayacak, onlar› yan›na

Ben Uyurken | 53

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 53

Page 52: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

katacak yollar bulmak olmas›n›n nedeni de bu zaten. Hiç kolay ol-masa da günümüzde yap›lmas› gereken, kaç›n›lmaz, önlenemez birgeliflme bu. Kitab›mda baflarmay› amaçlad›¤›m fley ise bu de¤iflimilehimize olacak flekilde nas›l planlayabilece¤imize ve nas›l yönete-bilece¤imize dair bir çerçeve ortaya koymak.

Bu bölümde dünyan›n düz oldu¤unu kiflisel olarak nas›l keflfetti-¤imi anlatm›flt›m. Önümüzdeki bölüm ise dünyan›n nas›l düzleflti-¤ini ayr›nt›land›r›yor.

DÜNYA DÜZDÜR54 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 54

Page 53: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

2

Dünyay› Düzlefltiren On Güç

‹ ncil’e göre Tanr›, dünyay› alt› günde yaratt›. Yedinci gün ise din-lendi. Dünyay› düzlefltirmek biraz daha uzun sürdü. Dünya, on

ana siyasî olay›n, yenili¤in ve flirketin birleflik etkisiyle düzleflti. Ogünden sonra hiçbirimiz dinlenemedik. Bundan sonra da asla din-lenemeyecekmifliz gibi görünüyor. Bu bölüm, dünyay› düzlefltirengüçleri ve bu düzleflmenin yaratt›¤› yeni ve çoklu iflbirli¤i biçimleriile araçlar›n› anlat›yor.

DDÜÜZZLLEEfifiTT‹‹RR‹‹CC‹‹ 119.11.1989

Duvarlar Afla¤›, Pencereler Yukar›

BBerlin Duvar›’n› ilk gördü¤ümde delikti.1990 Aral›k ay›yd›. ABD D›fliflleri Bakan› James A. Baker III’ü

izleyen gazetecilerle beraber gelmifltim Berlin’e. Berlin Duvar› biry›l önce, 9 Kas›m 1989’da delinmiflti. Gerçekten de Berlin Duvar›,tam bir Kabalist yöntemle olmufl gibi, 9/11 tarihinde y›k›lm›flt›.10

Duvar, k›r›lm›fl haliyle bile çirkin bir yara gibi uzan›yordu Ber-lin’de. Bakan Baker, Sovyet komünizminin un ufak olmufl bu an›t›-n› ilk kez görecekti. Ben de küçük bir grup gazeteciyle beraber onunyan›ndayd›m. The Politics of Diplomacy adl› an› kitab›nda Baker ogünü, “Sisli, kapal› bir havayd›. Ya¤murlu¤umu giymifltim. Kendi-mi John le Carré romanlar›ndaki bir karakter gibi hissediyordum.Ama Reichstag yak›nlar›nda duvar›n k›r›klar›ndan birinin aral›¤›n-dan Do¤u Berlin’deki kasveti gördü¤ümde, Do¤u Almanya’n›n s›ra-

10. Yazar, 11 Eylül’le olan tarih simetrisini kullan›yor. Amerikal›lar›n tarihleme sistemine göre, 11Eylül, 9/11; 9 Kas›m, 11/9 fleklinde yaz›l›yor. Kabala ise, kutsal metinlerin özel bir flifreyle yaz›ld›¤›-na ve bu flifrelerin çözülerek gelece¤in öngörülebilece¤ine inan›lan Yahudi mistisizmi. (ç.n.)

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 55

Page 54: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

dan kad›nlar›n›n ve erkeklerinin bar›flç› bir biçimde ve inatla ifli eleald›klar›n› fark ettim. Bu, onlar›n devrimiydi” diye hat›rl›yor. Ba-ker duvar›n aral›¤›ndan bakmay› bitirince, biz gazeteciler de s›ray-la o beton yar›ktan bakt›k. Duvardan bir parça al›p eve, k›zlar›magetirdim. Ne kadar do¤ad›fl› göründü¤ünü düflündü¤ümü hat›rl›yo-rum. Gerçekten de ne acayipti: Modern bir flehrin içinde y›lan gibik›vr›la k›vr›la yükselen ve tek amac› bir taraf›ndaki insanlar› öz-gürlü¤ün keyfini ç›karmaktan, hatta özgürlü¤e k›sac›k bir bak›fltanbile mahrum b›rakmak olan bir fleydi.

Berlin Duvar›’n›n 9.11.1989’da y›k›lmas›, nihai olarak Sovyet‹mparatorlu¤u’nun tüm esir halklar›n› özgürlefltirecek güçleri ser-best b›rakt›. Ve bundan çok daha fazlas›n› yapt›. Dünyadaki güçdengesini demokratik konsensusa ve serbest piyasaya dayal› yöne-timi savunanlar›n lehine ve otoriter yönetim tarz›ndaki merkezîplanlama ekonomisini savunanlar›n aleyhine de¤ifltirdi. So¤uk Sa-vafl, iki ekonomik sistem aras›nda, kapitalizm ile komünizm ara-s›nda bir mücadeleydi. Duvar›n çöküflüyle birlikte ortada tek birsistem kald› ve herkes flu ya da bu flekilde kendini bu sisteme göreayarlamak durumuyla karfl›laflt›. Böylece giderek daha fazla eko-nomi, dar bir yönetici kli¤inin ç›karlar› do¤rultusunda yukar›danafla¤› yönetilmek yerine halk›n isteklerine, taleplerine ve ç›karlar›-na göre afla¤›dan yukar› yönetilmeye baflland›. ‹ki y›l içinde art›kbir fleylerin ard›nda gizlenecek veya Asya’daki, Ortado¤u’daki, Af-rika’daki veya Latin Amerika’daki otokratik rejimlere payanda ola-cak bir Sovyet ‹mparatorlu¤u kalmam›flt›. E¤er ülkeniz demokra-tik ya da demokrasi yolunda ilerleyen bir ülke de¤ilse, e¤er hâlâ s›-k› kurallarla ve düzenlemelerle idare ediliyor veya merkezî planla-maya tabi bir ekonomiye s›k› s›k›ya sar›l›yorsan›z, tarihî gidiflataters düfltü¤ünüz düflünülüyordu.

Baz›lar› için, özellikle de eski kuflaklar için bu, hiç de hofl olmayanbir dönüflümdü. Komünizm, insanlar› eflit ölçüde fakir yapmak içinharika bir sistemdi. Gerçekten de amac›n›z buysa, komünizmden iyi-sini bulamazd›n›z. Kapitalizm ise insanlar› eflitsiz bir biçimde zenginyap›yordu ve hareketsiz, s›n›rl› ama güvenli bir sosyalist hayat biçi-mine (yetersiz olsa da herkese ifl, ev, e¤itim ve emekli maafl› garantiediliyordu) al›flm›fl insanlara göre Berlin Duvar›’n›n çöküflü, çok hu-zursuz ediciydi. Oysa baflkalar›na göre duvar›n y›k›l›fl›, hapisten ç›-k›fl kart› anlam›na geliyordu. Berlin Duvar›’n›n çöküflünün sadeceBerlin’de de¤il, dünyan›n baflka birçok yerinde de içten hissedilmesi-

DÜNYA DÜZDÜR56 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 56

Page 55: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

nin ve dünyay› düzlefltirici olaylardan biri olmas›n›n nedeni budur.Asl›nda Berlin Duvar›’n›n çöküflünün kapsaml› etkilerini de¤er-

lendirmenin en iyi yolu, Alman veya Rus olmayan birileriyle konufl-makt›r. Duvar y›k›ld›¤›nda Hindistan Sanayi Konfederasyonu’nun(Confederation of Indian Industry) bafl›nda olan Tarun Das, olay›netkisinin Hindistan’da nas›l dalga dalga hissedildi¤ini anlat›yor.“Bizde de o s›k› düzenlemeler, denetimler, bürokrasi çok etkili veyayg›nd›. ‹ngiliz sömürgesi döneminden sonra iktidara gelen Neh-ru, önünde yönetecek dev bir ülke oldu¤unu, elinde ise hiç yönetimtecrübesi bulunmad›¤›n› görmüfltü. ABD ise Avrupa, Japonya veMarshall Plan›’yla meflguldü. Dolay›s›yla Nehru kuzeye, Himalaya-lar’›n ötesine bakt› ve iktisatç›lar›n› Moskova’ya gönderdi. ‹ktisatç›-lar döndüklerinde, Sovyetler Birli¤i’nin muhteflem bir ülke oldu¤u-nu söylediler. Kaynaklar› tahsis ediyorlar, ruhsatlar veriyorlar; birplanlama komisyonu her fleye karar veriyor ve ülke harekete geçi-yor. Böylece bizim bir özel sektörümüzün bulundu¤unu unutup bumodeli esas ald›k... Özel sektör, bu düzenlemelerin duvarlar› aras›-na konuldu. 1991’de özel sektör hâlâ orada, elleri kollar› ba¤l› du-ruyordu ve ülkede özel flirketlere bir güvensizlik vard›. Çünkü on-lar kâr ediyordu! 1947’den 1991’e kadar tüm altyap› devlete aitti...Devlet mülkiyetinin yükü ülkeyi iflas›n efli¤ine getirdi. Borçlar›m›-z› ödeyemez hale düfltük. Halk olarak kendimize güvenimiz yoktu.Elbette Pakistan’la yapt›¤›m›z birkaç savafl› kazanm›flt›k, ama buulusumuza özgüven kazand›ran bir fley de¤ildi.”

1991 y›l›nda Hindistan’da döviz k›tl›¤› bafllay›nca maliye baka-n› (flimdi baflbakan) Manmohan Singh, ekonomiyi d›fla açmayakarar verdi. “Bizdeki Berlin Duvar› böyle y›k›ld›. Bu, kafese ka-pat›lm›fl bir kaplan›n serbest b›rak›lmas› gibiydi. Ticaret dene-timleri kald›r›ld›. O zamana kadar y›ll›k büyüme oran›m›z hepyüzde 3 olurdu. ‘Hint usulü büyüme oran›’ diye isim bile takm›fl-lard›; yavafl, ihtiyatl› ve muhafazakâr. O zamanlar daha fazla ka-zanmak için Amerika’ya gitmek gerekiyordu. 1991 reformlar›n-dan üç y›l sonra, büyüme oran›m›z yüzde 7’ydi. Fakirli¤in can› ce-henneme! fiimdi para kazanmak için Hindistan’da kalabilir, üste-lik Forbes’in dünya zenginleri listesine girebilirsiniz... Bütün ososyalizmli ve kontrollü y›llar, bizi tepetaklak öyle bir noktaya ge-tirmiflti ki, elimizde sadece 1 milyar dolar dövizimiz vard›. Bu-günse 118 milyar dolar dövizimiz var... Kendi halinde bir özgüve-ne sahipken on y›l içinde afl›r› h›rsl› bir ülke olduk.”

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 57

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 57

Page 56: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Berlin Duvar›’n›n çöküflü, sadece serbest piyasa kapitalizmininyollar›n› düzlefltirmekle ve Hindistan, Brezilya, Çin ve eski Sovyet‹mparatorlu¤u ülkelerinde yüz milyonlarca insan›n›n devasa ener-jisini serbest b›rakmakla kalmad›, dünyay› farkl› bir flekilde, s›n›r-s›z bir bütün olarak görmemizi de sa¤lad›. Çünkü Berlin Duvar›yaln›zca yolumuzu kesmekle kalm›yor, görüflümüzü de kesiyor,dünyay› tek bir pazar, tek bir ekosistem ve tek bir topluluk olarakdüflünmemizi engelliyordu. 1989’dan önce Do¤u politikan›z veyaBat› politikan›z olurdu; “küresel” bir politikan›z›n olmas› düflünüle-mezdi. fiimdi Harvard’da ders veren Nobel Ödüllü Hintli ekonomistAmartya Sen, bir keresinde bana, “Berlin Duvar› sadece insanlar›Do¤u Almanya’da tutman›n simgesi de¤il, ayn› zamanda gelece¤i-mize iliflkin küresel bir görüfl gelifltirmeyi engellemenin de bir yo-luydu. Duvar oradayken dünyay› küresel olarak düflünemezdik.Dünyay› bir bütün olarak düflünemezdik” demiflti. Sen, Sanskrit-çe’den hofl bir masal anlatm›flt›. Kuyuda do¤an bir kurba¤a, ömrüboyunca kuyudan ç›kmam›fl. “Kurba¤an›n dünya görüflü, o kuyuylas›n›rl›yd›. ‹flte duvar›n çöküflünden önce dünyam›zdaki birçok insa-n›n dünyaya bak›fl› da aynen böyleydi. Duvar y›k›l›nca kuyununiçindeki kurba¤an›n bir anda baflka kurba¤alarla iletiflime geçmesigibi bir fley oldu... Duvar›n çöküflüne seviniyorsam, herkesin birbi-rinden birçok fley ö¤renebilece¤ine inand›¤›mdand›r. En çok fley de,s›n›r›n öte yan›ndakinden ö¤renilir.”

Evet, 9 Kas›m’dan sonra dünya daha iyi yaflanacak bir yer oldu.Her özgürlük patlamas› baflka bir özgürlük patlamas›n› uyard› vebu süreç, kendi içinde ve kendi bafl›na toplumlar aras›nda düzlefl-tirici bir etki yaratt›. Çizginin alt›ndaki topluluklara güç verdi, çiz-ginin üzerindeki topluluklar› zay›flatt›. Sen, tek bir örnek verdi.“Mesela, kad›nlar›n okuryazarl›¤›n› art›ran, do¤um ve çocuk ölümoranlar›n› azaltan, kad›nlar için istihdam f›rsatlar›n› gelifltiren vebunun ard›ndan da siyaseti etkileyip kad›nlar›n yerel yönetimlerdedaha büyük roller almalar›n› sa¤layan kad›n özgürlük hareketi.”

Son olarak duvar›n çöküflü yaln›zca daha çok insan›n baflkalar›-n›n bilgi havuzlar›na eriflmesinin yolunu açmakla kalmad›; ekono-miler nas›l yönetilmeli, muhasebe, bankac›l›k nas›l yap›lmal›, bil-gisayarlar nas›l üretilmeli, ekonomi tebli¤leri nas›l haz›rlanmal›gibi bir sürü konuda ortak standartlar›n getirilmesine de neden ol-du. Bu konuya ileride tekrar de¤inece¤im. Burada ortak standart-lar›n daha düz bir oyun sahas› ortaya ç›kard›¤›n› söylemek, yeterli

DÜNYA DÜZDÜR58 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 58

Page 57: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

olacakt›r. Baflka bir deyimle, duvar›n y›k›l›fl›, en iyi uygulamalar›nserbestçe dolafl›m›n› sa¤lad›. Bir ekonomik veya teknolojik stan-dart ortaya ç›k›p dünya ölçe¤inde kendini kan›tlad›¤›nda, duvar or-tada olmad›¤› için baflkalar›nca da kabul edilmesi çok daha h›zlan-d›. Duvar›n çöküflü sadece Avrupa’da, Avrupa Birli¤i’nin kurulma-s›n› ve 15 ülkeden 25 ülkeye genifllemesini sa¤lad›. Ortak para bi-rimi olarak avronun gelifliyle birlikte, bir zamanlar Demirperde ilebölünmüfl olan bir bölge, ortak bir ekonomik alan haline geldi.

Duvar›n çökmesinin olumlu etkilerinin an›nda ortaya ç›kmas›nakarfl›n, duvar›n neden y›k›ld›¤› o kadar aç›k de¤ildir. Tek bir nedenyoktu. Bir dereceye kadar sistemin kendi iç çeliflkileri ve verimsiz-likleri yüzünden zaten zay›flam›fl olan Sovyetler Birli¤i’nin temel-lerini termitlerin yedi¤i söylenebilir. Bir dereceye kadar Reagan yö-netiminin Avrupa’da oluflturdu¤u askerî yap›n›n Kremlin’i savaflbafll›klar›n›n maliyetine katlanmaya zorlamas›n›n sonunda ülke-nin iflas›na yol açt›¤› iddia edilebilir. Bir dereceye kadar da MihailGorbaçov’un ›slah edilemez bir fleyi ›slah etmek yolundaki talihsizçabas›n›n komünizmi sona erdirdi¤i ileri sürülebilir. Ama eflitleraras›ndaki birinci etkene iflaret etmem gerekirse, 1980’li y›llar›nbafllar›ndan ortalar›na kadarki dönemde filizlenen bilgi devrimidir.Totaliter sistem, bilgi ve güç tekeline dayan›r. Oysa faks makinele-rinin, telefonlar›n ve di¤er modern iletiflim araçlar›n›n yayg›nlafl-mas› sayesinde Demirperde’den çok fazla bilgi s›zmaya bafllam›flt›.

Yaklafl›k olarak duvar›n y›k›ld›¤› dönemde ortaya ç›kan kritik sa-y›daki IBM kiflisel bilgisayarlar› (PC) ile onlara hayat veren Win-dows iflletim sisteminin yayg›nlaflmas›, komünizmin tabutuna çivi-yi çakan geliflme oldu. Çünkü bilgisayarlar, komünizmin dayand›¤›yukar›dan afla¤› iletiflim sisteminin aleyhine, yatay iletiflim sistemi-ni büyük oranda gelifltirdiler. Ayr›ca kiflisel bilgi toplama faaliyetinikolaylaflt›r›p bireyleri güçlendirdiler. (Bilgi devriminin her bir bile-fleni farkl› bir evrim izledi: Telefon a¤›, insanlar›n uzun mesafeler-den bile birbirleriyle konuflma arzusunun bir sonucuydu. Faks ma-kinesi, telefon a¤› üzerinden yaz›l› belgelerin iletilmek istenmesininsonucuydu. Kiflisel bilgisayar, tablolama ve yaz› programlar›yla ya-y›ld›. Windows ise bütün bunlar›n tüm insanlarca kullan›labilir veprogramlanabilir bir hale getirilmesi ihtiyac›ndan kaynakland›.)

‹lk IBM kiflisel bilgisayar› 1981’de piyasaya ç›kt›. Ayn› zaman-da da dünyan›n farkl› yerlerindeki birçok bilimadam›, bu ayg›tlar›kullanarak elektronik posta denilen fleyi bafllatt›lar. Windows iflle-

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 59

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 59

Page 58: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

tim sisteminin ilk versiyonu 1985’te piyasadayd›. Kiflisel bilgisa-yarlar› gerçekten kullan›c› dostu yapan as›l versiyon ise (Windows3.0) 22 May›s 1990’da, Berlin Duvar›’n›n y›k›lmas›ndan sadece al-t› ay sonra piyasaya ç›kt›. O s›ralar bilimadam› olmayanlar da birbilgisayar ve bir modem al›p telefon hatlar›na ba¤larlarsa, Compu-Serve ve America Online gibi baz› özel internet servis sa¤lay›c›lar›kanal›yla mektup gönderebileceklerini keflfetmeye bafllad›lar.

Microsoft’un teknoloji sorumlusu Craig J. Mundie, “1980’lerinsonundan 1990’lar›n bafllar›na kadar küresel bir telefon sistemineba¤l› olan kiflisel bilgisayarlar›n, faks makinelerinin, Windows’unve modemlerin yay›lmas›, küresel bilgi devrimini bafllatan temelplatformun oluflmas›n› sa¤lad›” diyor. Anahtar nokta, karfl›l›kl› ifl-letilebilen (interoperable) bir sistem haline gelene kadar bu gelifl-melerin hepsinin birbirine eklenmesiymifl. Mundie’ye göre bu, eli-mizde standart bir bilgi ifllem platformu (IBM bilgisayarlar›), stan-dart bir kelime ifllem ve tablolama program› (Windows), iletiflimiçin standart bir ayg›t (dial-up modem) ve küresel bir telefon a¤›-n›n hep birlikte var olmas› sonucunda gerçekleflti. Temel olarakelimizde karfl›l›kl› iflletilebilen bir sistem olduktan sonra o çekiciuygulama programlar› çok ötelere kadar yay›labiliyordu.

“‹nsanlar bütün bu fleyleri tek bir bilgisayarla yapmaktan hofl-land›klar›n› fark ettiler. Bu da verimlili¤i çok gelifltirdi. Bilgisaya-r›n tek tek her kifliyi etkileyen bir çekim alan› vard›r. Tek tek in-sanlar›n Windows yüklü bir bilgisayar› al›p masalar›n›n üzerinekoymalar›n›n nedeni bu cazibedir. ‹nsanlar bilgisayar ald›kça dabu yeni platform flirketler dünyas›nda daha da yay›l›yor. ‘Vay can›-na, flurada yeni bir fley var, hemen biz de girelim’ diyorlar.”

Mundie, “Windows kurumsallafl›p esas iflletim sistemi olarak ka-bul edildikçe, programc›lar ifl dünyas›n›n daha fazla yeni ifl yapmas›-n› sa¤layacak daha çok uygulama program› yazd›lar. Böylece verim-lilik daha da artt›. Dünyan›n her yan›nda on milyonlarca insan, bil-gisayar›n kendi istediklerini kendi dillerinde yapmas›n› sa¤layacakprogramlar yazd›. Windows, tam 38 dile çevrildi. Böylece insanlar bil-gisayarlar›n› kendi dilleriyle tan›flt›rd›lar” diye anlat›yor.

Ne kadar yeni ve heyecanl› görünüyor de¤il mi? Oysa ilk bilgisa-yar-Windows ikilisinin ne kadar k›s›tl› bir fley oldu¤unu unutmaya-l›m. “‹lk bilgisayar-Windows platformu, birçok mimarî k›s›tlamay-la s›n›rlanm›flt›” diyor Mundie, “eksik altyap› vard›.” ‹nternet, yaniherkesi ve her fleyi birbirine ba¤layan o sihirli protokoller, bugün

DÜNYA DÜZDÜR60 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 60

Page 59: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

bildi¤imiz flekliyle henüz ortaya ç›kmam›flt›. A¤lar ise dosya ve me-saj iletiflimini sa¤layan çok basit protokollerden öte bir fley de¤ildi.Bu yüzden ancak ayn› iflletim sistemine ve ayn› yaz›l›ma sahip bil-gisayarlar› kullanan insanlar, e-posta veya dosya transferi yoluylabelge al›flverifli yapabiliyordu. Bunu yapmak da yeterince zor oldu-¤undan ancak küçük bir bilgisayar eliti bu ifllerin üstesinden gele-biliyordu. Öyle bugünkü gibi bilgisayar›n›z›n bafl›na oturup, hele deflirketinizin ya da internet servisinizin d›fl›ndaysa, t›k diye bir dos-yay› bir yere göndermezdiniz. Evet, o zamanlar AOL kullan›c›lar›,CompuServe kullan›c›lar›yla haberleflebiliyordu ama bu o kadarkolay da de¤ildi, güvenilir de... Sonuç olarak Mundie’ye göre, büyükmiktarda veri ve yarat›c›l›k potansiyeli o bilgisayarlarda vard›,ama bunlar› paylaflman›n ve birbiriyle kaynaflt›rman›n kolay vekarfl›l›kl› iflleyen bir yolu yoktu. Seçilmifl sistemlerin birlikte çal›fl-t›r›lmas›na izin veren yeni uygulama programlar› yaz›labiliyordu,ama genel olarak bu programlar tek bir flirket a¤› içindeki kifliselbilgisayarlarla s›n›rl›yd› ve planl› flekilde gerçeklefliyordu.

9 Kas›m’dan 1990’lar›n ortalar›na kadar olan bu dönemde, a¤la-r›n s›n›rl› olmas›na karfl›n, bireylerin güçlenmesi anlam›nda bü-yük geliflmeler yaflanm›flt›r. Bu dönem, “ben ve makinem daha iyive daha h›zl› konuflabiliyoruz. Yani tek bafl›ma daha fazla fley ya-pabilirim” ve, “ben ve makinem baz› arkadafllar›mla ve flirkettekidi¤erleriyle konuflabiliyoruz. Yani daha verimli olabilirim” ça¤›yd›.Duvarlar y›k›lm›fl, pencereler (Windows) aç›lm›flt›. Dünya, eskisinegöre çok daha düzdü, ama s›n›rs›z küresel iletiflim günefli henüzflafakta belirmemiflti.

Öte yandan, biz pek fark etmesek de bu heyecan verici yeni ça¤-da bir de uyumsuz nota vard›. Duvar›n çöküflünü kutlayan Sovyet‹mparatorlu¤u halklar›na kat›lanlar sadece Amerikal›lar ile Avru-pal›lar de¤ildi. Bir baflkas› da elindeki kab› kald›r›yordu. Ama bukap, flampanya kadehi de¤il, okkal› bir Türk kahvesi fincan›yd›.Fincan› kald›ran›n ad›, Usame bin Ladin’di ve o, farkl› fleyler anla-t›yordu. Sovyet ‹mparatorlu¤u’nu esas çökertenlerin, K›z›l Or-du’nun Afganistan’dan çekilmesini sa¤layanlar oldu¤unu, bunla-r›nsa ABD ve Pakistan ordular›ndan çok az destek alan mücahit-ler oldu¤unu düflünüyordu. Görev tamamlan›p Sovyetler 15 fiubat1989’da, yani Berlin Duvar›’n›n çöküflünden sadece dokuz ay önceAfganistan’dan çekildikten sonra Bin Ladin etraf›na bak›yor ve di-¤er süpergüç ABD’nin kendi memleketinde, Suudi Arabistan’da ve

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 61

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 61

Page 60: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

‹slam’›n en kutsal iki flehrinde devasa bir varl›¤›n›n bulundu¤unugördü¤ünde bundan hiç hofllanm›yordu.

Yani biz duvar›n üzerinde dans edip pencerelerimizi açarken veart›k serbest piyasa kapitalizmine hiçbir ideolojik alternatifin kal-mad›¤›n› söylerken, Bin Ladin silahlar›n› Amerika’ya do¤rultmayabafll›yordu. Bin Ladin de, Reagan da Sovyetler Birli¤i’ni “fleytanimparatorlu¤u” olarak görüyordu. Ama Bin Ladin, Amerika’y› daböyle görüyordu. Üstelik serbest piyasa kapitalizmine ideolojik biralternatifi de vard›: Politik ‹slam. Bin Ladin, Sovyetler Birli¤i’ninsona ermesiyle kendini yenilmifl gibi hissetmiyordu, tersine bun-dan cesaret alm›flt›. Oyun sahas›n›n genifllemesi onu cezbetmemifl,tersine tiksindirmiflti. Ve akl›ndan bunlar› geçiren sadece o de¤ildi.Baz›lar›na göre Sovyetler Birli¤i’ni çökerten kifli, onlar› silahlanmayar›fl›na sokarak iflas etmelerini sa¤layan Ronald Reagan’d›. Kimi-lerine göreyse, tek tek kiflilerin bilgisayarlar›na gelece¤i yükleme-lerini sa¤layan IBM, Steve Jobs ve Bill Gates’ti. Ama dünyan›n öteyan›ndaki ‹slam topraklar›nda Sovyet ‹mparatorlu¤u’nu ve duvar›çökertenin, dinsel coflkuyla harekete geçen Bin Ladin ve arkadafl-lar› oldu¤una inanan pek çok insan bulunuyordu. Ve onlar›n mil-yonlarcas›n›n akl›nda, geçmifli geri getirmek vard›.

K›sacas› biz 9/11’i kutlarken, di¤er bir önemli tarihin, 11/9’untohumlar› at›l›yordu. Bu konuya ileride dönece¤iz. fiimdi, düzlefl-meden devam edelim.

DDÜÜZZLLEEfifiTT‹‹RR‹‹CC‹‹ 229.8.1995

Netscape’in Halka Arz›

11990’lar›n ortalar›nda kiflisel bilgisayar-Windows a¤ (network) çö-zümleri, s›n›rlar›n› zorluyordu. Dünya gerçekten birbirine ba¤lana-caksa ve gerçekten düzleflecekse devrimin bir sonraki aflamas›nageçmesi gerekiyordu. Microsoft’tan Mundie’ye göre, “sonraki aflama,kiflisel bazl› bilgisayarlardan internet bazl› platformlara geçmekti.”Bu aflaman›n vurucu uygulamalar›, e-posta ve internet taray›c›la-r›yd› (browser). E-posta konusunda, AOL, CompuServe ve MSN gibih›zla büyüyen tüketici portallar› öncülük yap›yordu. Ama esas uy-gulama, internetteki web sitelerinde depolanm›fl web sayfalar›n› vebelgeleri bulup herhangi bir bilgisayar›n ekran›na getirebilecek in-

DÜNYA DÜZDÜR62 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 62

Page 61: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

ternet taray›c›s›yd›. Kolayca taran›p bulunsunlar diye belgelerioluflturan, organize eden ve birbiriyle ba¤lant›land›ran world wideweb (www)11 kavram›, ‹ngiliz bilgisayar mühendisi Tim Berners-Lee taraf›ndan yarat›lm›flt›. Berners-Lee ilk internet sitesini, bili-madamlar›n›n araflt›rmalar›n› kolayl›kla paylaflmas›n› teflvik etmekamac›yla oluflturdu¤u bir bilgisayar a¤›na, 1991’de koymufltu. Buerken internette gezinen (surfing) taray›c›lar› yapan baflka bilima-damlar› da olmufltu, ama ilk ana taray›c› (ve herkes için tüm inter-net tarama kültürü), Mountain View’deki (Kaliforniya) ifle yeni bafl-lam›fl küçük bir flirket taraf›ndan yarat›lm›flt›: Netscape. Netscape,9 A¤ustos 1995’te halka arzoldu. Dünya art›k eskisi gibi de¤ildi.

fiirketi Kleiner Perkins Caulfield&Byers ile Netscape’i destekle-yen efsanevî risk sermayedar› (venture capitalist) John Doerr, flöy-le diyor: “Netscape’in halka arz›, dünyay› internet konusundauyand›rmak için çalan ilk zildi. O zamandan bu yana internet, ilkuyananlar›n dünyas› olmufltur.”

Netscape’in tetikledi¤i bu aflama, dünyan›n düzleflmesini birkaçflekilde sa¤lad›: ‹nternette gezinebilmemiz için ilk yayg›n ticarî ta-ray›c›y› sa¤lad›. Netscape sadece interneti canland›rmakla kalma-d›, ayn› zamanda yediden yetmifle herkese internete eriflme imkâ-n› verdi. ‹nternet canland›kça, tüketiciler internet üzerinden dahaçok fley yapmak istediler. Böylece giderek daha çok bilgisayar, da-ha çok yaz›l›m talep ettiler. Kelimeleri, müzi¤i, verileri, foto¤rafla-r› kolayca dijitallefltirecek ve internet üzerinden baflkalar›n›n bil-gisayarlar›na aktaracak iletiflim flebekeleri talep ettiler. Bu talepbaflka bir kritik olayla karfl›land›: Netscape’in halka aç›lmas›ndansonraki hafta Windows 95’in piyasaya ç›kmas›. Windows 95, k›sasürede dünyada en çok kullan›lan iflletim sistemi olacakt›. Üstelikönceki versiyonlar›n›n aksine program bir internet ünitesi içerdi¤iiçin Windows 95 ile art›k sadece taray›c›lar de¤il, tüm bilgisayaruygulamalar› “interneti tan›yacak” ve onunla karfl›l›kl› iletiflimegeçecekti.

Bugünden geriye do¤ru bak›ld›¤›nda Netscape’i flaha kald›ran fle-yin, önceki aflamadan kalan birer modemle donat›lm›fl milyonlarcakiflisel bilgisayar oldu¤u söylenebilir. Bu bilgisayarlar, Netscape’inüzerine bast›¤› toprak oldu. Netscape’in yapt›¤›, çoktan dü¤meleri-ne bas›l›p çal›flt›r›lm›fl bilgisayarlardan oluflan bu temelin üzerineyepyeni bir uygulama program› (taray›c›) koyarak bilgisayarlar› ve

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 63

11. “Dünyay› saran a¤” anlam›na geliyor. (ç.n.)

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 63

Page 62: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

bilgisayarlar aras›ndaki iliflkiyi milyonlarca insan için çok daha ya-rarl› hale getirmekti. Bu da dijital her fleyle ilgili talebin f›rlamas›-na ve internetin patlamas›na yol açt›. Çünkü tüm yat›r›mc›lar art›kinternete bak›yor ve e¤er bundan sonra her fley (veriler, envanterler,ticarî mallar, kitaplar, foto¤raflar, e¤lence ürünleri) dijitalleflerek in-ternet üzerinden iletilip sat›lacaksa, internet bazl› ürünlere talebins›n›rs›z olaca¤› sonucuna var›yorlard›. Bunun sonucunda nokta.com(dot.com) hisselerinde fliflme ve tüm dijital bilgiyi tafl›yacak fiber op-tik kablo konusunda afl›r› yat›r›mlar bafllad›. Ama bu durum, dün-yay› kablolarla birbirine ba¤lad› ve kimse planlamam›flken Banga-lore’yi Boston’un banliyösü haline getirdi.

fiimdi bu geliflmelere teker teker bakal›m.

BBu kitapla ilgili olarak görüflmek üzere Netscape’in eski CEO’suJim Berksdale’le oturdu¤umuzda, kitab›n ilk bölümünün konusu-nun dünyay› düzlefltiren on yenilik, trend veya olay oldu¤unu söy-ledim. ‹lk olay›n 9 Kas›m oldu¤unu söyleyip bu tarihin önemini an-latt›m. Sonra da, “Bakal›m ikinci tarihin, 9 A¤ustos’un önemini bi-lebilecek misiniz ?” dedim. Ona aynen 9/8 olarak söyledim. Birkaçsaniye düflünen Berksdale, hemen do¤ru cevab› verdi: “Netscape’inhalka aç›ld›¤› gün !”

Berksdale’in Amerika’n›n en büyük giriflimcilerinden biri ol-du¤una karfl› ç›kacak çok az kifli bulunur. Federal Express’ingönderi izleme sisteminin gelifltirilmesine katk›da bulunduktansonra cep telefonu flirketi McCaw Cellular’a geçip kurulufluna ve1994’te AT&T ile birleflmesine nezaret etti. Sat›fl›n tamamlanma-s›ndan hemen önce bir beyin avc›s› (headhunter) taraf›ndan avla-n›p efsanevî iki yenilikçi Jim Clark ve Marc Andreessen’in kur-du¤u Mosaic Communications adl› yeni bir firmaya CEO oldu. Si-licon Graphics’in kurucusu Clark, Andreessen ile güçlerini birlefl-tirerek k›sa süre içinde isim de¤ifltirip Netscape ad›n› alan Mo-saic’i, 1994 ortalar›nda kurmufltu. Genç ve parlak bir bilgisayarmühendisi olan Andreessen, Illinois Üniversitesi’ndeki UlusalSüper Bilgiifllem Uygulamalar› Merkezi’nde (National Center forSupercomputing Applications-NCSA) yine Mosaic olarak adlan-d›r›lan dünyan›n ilk etkin taray›c›s›n› gelifltiren küçük bir yaz›-l›m projesine öncülük etmiflti. Clark ve Andreessen, internet ta-ray›c›s›n›n müthifl bir potansiyele sahip oldu¤unu görerek buprogram› ticarî platforma tafl›mak için bir araya gelmifllerdi.

DÜNYA DÜZDÜR64 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 64

Page 63: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Netscape büyüyünce de flirketin halka arz› konusunda kendileri-ne rehberlik yapmas› ve tecrübelerini paylaflmas› için Berksda-le’e ulaflm›fllard›.

Günümüzde bu teknolojiyi zaten elimizde bulunan bir fley ola-rak görüyoruz, ama asl›nda modern tarihin en önemli bulufllar›n-dan biridir internet taray›c›. Andreessen, Ilinois Üniversitesi labo-ratuvar›na döndü¤ünde kiflisel bilgisayarlar›n, istasyonlar›n (workstations) ve dosyalar› internette iletecek temel a¤›n var oldu¤unugördü, ama yine de bu onu çok fazla heyecanland›rm›yordu. Çün-kü tarayacak bir fley, di¤er insanlar›n internet sitelerinin içeri¤inigetirip gösterecek bir kullan›c› arayüz (interface) mevcut de¤ildi.Böylece Andreessen ve ekibi, Mosaic taray›c›s›n› gelifltirdiler. Bun-dan sonra art›k tüm internet siteleri en aptal›ndan en zeki bilima-dam›na, ö¤rencisinden büyükannesine kadar herkes için görüntü-lenebilir bir hale gelmiflti. ‹nterneti Marc Andreessen icat etmedi.Ama interneti canland›rmak ve insanlara sevdirmek için bir insa-n›n yapabilece¤inin en fazlas›n› yapanlardan biri oldu.

Andreessen, “Mosaic taray›c› 1993’te on iki kullan›c›yla bafllad›.O on iki kullan›c›n›n hepsini tan›yordum” diye anlat›yor. O s›ralarsadece elli kadar internet sitesi varm›fl ve bu sitelerin hepsi de bi-rer sayfadan olufluyormufl. “Mosaic, Ulusal Bilim Vakf› (NationalScience Foundation-NSF) taraf›ndan destekleniyordu. Ama verilenpara Mosaic’in yap›lmas›na harcanm›yordu. Bizim belirli bir gru-bumuz vard› ve amac›m›z, bilimadamlar›n›n birbirinden uzak yer-lerde bulunan süper bilgisayarlar› kullanarak NSF flebekesi arac›-l›¤›yla birbirine ba¤lanmas›n› sa¤layacak bir yaz›l›m gelifltirmek-ti. Yani ilk taray›c›y›, araflt›rmac›lar baflka araflt›rmac›lar›n arafl-t›rmalar›na ulaflabilsinler diye gelifltirdik. Bunu olumlu bir geribesleme döngüsü olarak görüyordum: Ne kadar çok insan›n taray›-c›s› olursa o kadar çok insan internete ba¤lanmak isteyecek, sonuç-ta ilgili ayg›tlar›n, uygulamalar›n ve içeri¤in üretilmesi için o ka-dar büyük bir teflvik unsuru olacakt›. Bu bir kez bafllay›nca art›kkimse onu tutamazd›. Taray›c›y› gelifltirirken birilerinin onu kulla-n›p kullanmayaca¤›n› bilemiyorduk, ama bir kez kullan›lmayabafllan›nca fark ettik ki, taray›c›y› bir kiflinin kullanmas›, herkesinkullanmas› demekti. Bu durumda tek sorun olarak, hangi h›zdayay›laca¤› ve önüne ne tür engellerin ç›kaca¤› kal›yordu.”

Berksdale dahil taray›c›y› ilk kez kullanan herkesin ilk tepkisiayn› oluyordu: Vay can›na! Berksdale, “Her y›l yaz aylar›nda For-

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 65

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 65

Page 64: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

tune dergisi en iyi 25 flirketle ilgili bir haber yapard›” diye hat›rl›-yor. “1994’te o flirketlerden biri Mosaic’ti. Clark ile Andreessen’le il-gili haberi okumufl ve kar›ma, ‘Tatl›m, mükemmel bir fikir bu’ diyeyorum yapm›flt›m. Ve sadece birkaç hafta sonra beyin avc›s›ndanteklif geldi. Gidip Doerr ve Jim Clark’la konufltum ve Mosaic tara-y›c›s›n›n beta versiyonunu kullanmaya bafllad›m. Kulland›kça ilgi-mi daha çok çekiyordu.” 1980’lerden itibaren insanlar interneteeriflilebilir bilgi yüklemeye bafllam›fllard›. Berksdale, Doerr veClark’la konufltuktan sonra eve gidip üç çocu¤unu yan›na toplay›pinternetten tarama yapabilece¤i birer konu söylemelerini istemifl.Tüm konularda elde etti¤i sonuçlar, çocuklar›na “vay can›na” de-dirtmifl. “Bu beni ikna etti ve beyin avc›s›n› aray›p, ‘Tamam, art›kseninim’ dedim” diye anlat›yor.

Netscape’in ilk ticarî internet taray›c›s› (IBM PC’de, Apple Ma-cintosh’ta veya Unix’te çal›flabiliyordu) 1994 Aral›k ay›nda piyasa-ya ç›kt› ve bir y›l içinde piyasaya tamamen egemen oldu. Ö¤renciy-seniz ya da kâr amac› gütmeyen bir ifl yap›yorsan›z Netscape’i üc-retsiz yükleyebiliyordunuz. Bireysel kullan›c›ysan›z, yaz›l›m› can›-n›z›n çekti¤i gibi ücretsiz olarak deniyor, sonra da isterseniz sat›nalabiliyordunuz. fiirketseniz, yaz›l›m› ancak 90 gün süreyle dene-yebiliyordunuz. “Bunun alt›ndaki mant›k fluydu: Ödeme gücünüzvarsa, lütfen ödeyin. Ödeyemiyorsan›z, yine de kullan›n.” Neden ?Çünkü ücretsiz kullan›m flans› internette devasa bir büyümeye ne-den oldu. Bu ise para veren tüm müflteriler için çok de¤erliydi. Ne-tice itibariyle bu mant›k ifle yarad›.

“Netscape taray›c›y› internete koyduk. ‹nsanlar üç ayl›k bir sü-re için bilgisayarlar›na indirebilecekti. Hiç böyle bir hücum görme-mifltim. Taray›c›, büyük flirketlerin ve hükûmetlerin birbirlerineba¤lanmalar›n› ve bilgilerini paylaflmalar›n› sa¤l›yordu. MarcAndreessen’in buldu¤u, fareyi üzerine getir ve t›kla sistemi ise sa-dece bilimadamlar›n›n de¤il tüm fanilerin taray›c›y› kullanmas›n›mümkün k›l›yordu. Bunu gerçek bir devrim yapan fley de bu oldu.Dedik ki, ‘Bu fley büyüyecek, büyüyecek, büyüyecek...’ ”

GGerçekten de onu hiçbir fley durduramad›. Netscape’in düzlefltiri-ci olarak önemli bir rol oynamas›n›n nedeni de budur. ‹nternetingerçek anlamda karfl›l›kl› olarak ifllemesini sa¤lam›flt›r. Berlin Du-var›-Windows-kiflisel bilgisayarlar aflamas›nda, e-posta sahibi bi-reylerin ve flirketlerin çok uzaklarla ba¤lant› yapamad›klar›n› be-

DÜNYA DÜZDÜR66 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 66

Page 65: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

lirtmifltik. ‹lk Cisco internet yönlendiricisi (router) Stanford’da bi-ri kiflisel bilgisayarda, öteki ise ana bilgisayarda çal›flt›¤› için bir-birlerine ba¤lan›p e-posta gönderemeyen bir kar›koca taraf›ndanbulunmufltu. Andreessen, “O y›llarda flirket a¤lar› flirketlerin mül-küydü ve birbirinden ba¤›ms›z adalar gibiydi. Her a¤›n kendi for-mat›, veri protokolü ve de¤iflik içerik sa¤lama biçimi vard›. Yani or-tada ba¤lant›s›z durumda bir sürü ada vard›. ‹nternet kamusal veticarî bir olgu olarak ortaya ç›kt›¤›nda yine bu flekilde, ba¤lant›s›zbir biçimde geliflmesi tehlikesi vard›” diye anlat›yor.

Muhasebe departman›ndaki Joe, ofisindeki bilgisayar›n›n bafl›-na geçip 1995’in sat›fl rakamlar›n› almaya çal›flsayd› alamazd›,çünkü muhasebe departman›n›n sistemi ile sat›fl departman›n›nkifarkl›yd›. Biri Almanca, öteki Frans›zca konufluyordu. Joe, “O za-man Goodyear’›n bize en son gönderdi¤i lastiklerin sevkiyat bilgi-lerine bakay›m” deseydi yine alamazd›, çünkü Goodyear’›n flirketolarak farkl› bir sistem kulland›¤›n›, üstelik Topeka’daki yetkilibayinin sisteminin hepsinden farkl› oldu¤unu görürdü. Joe eve git-ti¤inde yedinci s›n›ftaki o¤lunun ödevi için o s›ralar aç›k protokol-ler kullanan ve Frans›z sanat müzelerindeki acayip eserlere ben-zeyen world wide web’de araflt›rma yapt›¤›n› görseydi, flöyle derdi:“Ç›lg›nl›k bu. Her tarafa ba¤l› tek bir a¤ olmal›.”

Andreessen’in anlatt›¤›na göre, internetin ticarî boyut kazan-mas›ndan önceki on y›lda bilimadamlar›, herkesin e-posta sistemi-nin veya üniversitenin bilgisayar a¤›n›n herkesle s›n›rs›z ba¤lan-mas›n›, böylece kimsenin özel baz› avantajlara sahip olmamas›n›temin eden bir dizi “aç›k protokol” gelifltirmifllerdi. Dijital ayg›tla-r›n birbiriyle iletiflim kurmas›n› sa¤layan matematik bazl› bu pro-tokoller, a¤a ba¤land›¤›n›zda kulland›¤›n›z bilgisayar ne olursa ol-sun di¤er herkesle ba¤lant› kurman›z› sa¤layan sihirli kap›lar gi-biydi. Bu protokoller, esas olarak flu isimlerle tan›n›rlard› ve bugünhâlâ böyle tan›n›yorlar: FTP, HTTP, SSL, SMTP, POP ve TCP/IP.Bunlar, evinizin, flirketinizin a¤› ne olursa olsun, kulland›¤›n›z ay-g›t ister cep telefonu, ister bilgisayar, ister el bilgisayar› (palmtop)olsun, internet üzerinden göreceli olarak güvenli flekilde veri ileti-mi yapan bir sistem olufltururlar. Her protokolün kendine has birifllevi vard›: TCP/IP, internetin temel altyap›s›n› olufltururdu. Di-¤er her fley bu altyap›n›n üzerine kurulurdu. FTP, dosya transferiiçin kullan›l›rd›. SMTP ve POP, farkl› sistemlerle yaz›l›yor ve oku-nuyor olsa da standart hale getirilmifl e-posta mesajlar›n› gönderip

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 67

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 67

Page 66: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

al›rd›. HTML, s›radan insanlar dahil herkesin, bir internet taray›-c›s›n›n ekrana getirebilece¤i web sayfalar› yapmas›na olanak ve-ren bir dildi. Bildi¤imiz flekliyle world wide web’i ortaya ç›karanfley olan HTML belgelerinin hareketi ise, ancak HTTP protokolü-nün bafllamas›yla mümkün oluyordu. Son olarak internet elektro-nik ticaret için kullan›lmaya baflland›¤›nda, web tabanl› ifllemleringüvenli¤i için, SSL protokolü yarat›lm›flt›.

Genel olarak tarama ifllemleri ve internette gezinme olgusuyayg›nlaflmaya bafllay›nca Netscape, Microsoft’un pazar egemenli-¤ini kullanarak bu aç›k web protokollerini sadece kendi sunucula-r›n›n (server) yönetti¤i tescilli standartlara dönüfltürmemesini ga-ranti alt›na almak istemiflti. Andreessen, “Netscape bu aç›k proto-kollerin, ticarîleflerek özel mülkiyet haline gelmemesinin garantialt›na al›nmas›na katk›da bulundu. Netscape sadece bir taray›c›de¤il, bu aç›k protokolleri gelifltirerek bilimadamlar›n›n, kulland›-¤› ayg›t ne olursa olsun (bir Cray süper bilgisayar, Macintosh, kifli-sel bilgisayar) birbiriyle konuflmas›n› sa¤layacak bir dizi yaz›l›mgelifltirdi. Netscape herkesin, ‘Yapt›¤›m her fleyin ve çal›flt›¤›m bü-tün sistemlerin herkese aç›k standartlarda olmas›n› istiyorum’ de-mesi için gerçek bir neden ortaya koyma arzusundayd›. Biz, bir kezinterneti tarayacak bir yöntem ortaya ç›kar›nca, insanlar internet-te olup bitenlere ulaflabilecek evrensel bir yol istediler. Böyleceaç›k standartlarla çal›flmak isteyenler, bu standartlara destek ve-ren Netscape’e geldiler. Bunun alternatifi, ayn› standartlar› ücret-siz sa¤layan ama kimse taraf›ndan desteklenmeyen, aç›k kaynakdünyas›yd›. Üçüncü yol ise özel sat›c›lara gitmek ve, ‘Art›k senintescilli mal›n olan fleyleri kullanmayaca¤›m... Senin özel mülkünegirmeyece¤im. E¤er bu aç›k protokollerle internete ba¤lan›rsan an-cak o zaman seninleyim’ demekti” fleklinde konufluyor.

Netscape, taray›c›lar›n›n sat›fl› vas›tas›yla bu aç›k standartlar›kabul ettirmeye çal›flt›. ‹nsanlar buna heyecanla tepki verdi. Sunayn› fleyi kendi sunucular›yla, Microsoft da ayn› fleyi Windows95’le yapmaya bafllad›. Üstelik taray›c›n›n çok kritik bir öneme sa-hip oldu¤unu anlad›¤›ndan kendi taray›c›s› Internet Explorer’›Windows’un içine monte etti. Bütün bu flirketler, bir anda yeterlie-posta al›p verememeye ve yeterli düzeyde internette gezineme-meye bafllayan insanlar›n, internet flirketlerinin birlikte çal›flaraktek ve bütün sistemlerle çal›flan bir a¤ yaratmas›n› istedi¤ini farkettiler. ‹nsanlar, flirketlerin farkl› uygulamalar üzerinden birbiriy-

DÜNYA DÜZDÜR68 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 68

Page 67: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

le rekabet etmesini, yani tüketicinin, internete girmesi için de¤il,internete girdikten sonra yapacaklar› konusunda rekabet etmesiniistiyordu. Sonuç itibariyle büyük flirketler aras›ndaki birkaç “for-mat savafl›ndan” sonra 1990’lar›n sonlar›nda internet platformuart›k tamamen s›n›rs›z ve entegre bir yer haline gelmiflti. ‹flte buentegrasyon, insanlar›n birbirleriyle ba¤lant›s›n› sa¤lad›¤› için, enbüyük düzlefltiricilerden biridir.

Tabiî o zamanlarda da flüpheci insan k›tl›¤› çekilmiyordu. And-reessen’e göre, bunlar› karmafl›k gördü¤ü için yayg›nlaflmayaca¤›-n› düflünenler de varm›fl. “Yapman›z gereken tek fley, gidip bir ki-flisel bilgisayar, bir de modem almakt›. Oysa flüpheciler, ‘‹nsanla-r›n al›flkanl›klar›n› de¤ifltirip yeni bir teknolojiyi ö¤renmesi zamanal›r’ diyorlard›. Ama insanlar bunu çabucak yapt›lar. Aradan geçenon y›ldan sonra, flimdi, internete ba¤l› 800 milyon insan var.” Ne-den ? “‹nsanlar, güçlü bir nedenleri varsa al›flkanl›klar›n› hemende¤ifltirirler. Ve insanlar›n di¤er insanlarla iletiflime geçmek gibigüçlü bir içgüdüleri vard›r. Birine di¤erleriyle iletiflime geçmeninyeni bir yolunu verirseniz, teknolojik engelleri delip geçer ve o yo-lu ö¤renir. ‹nsanlar baflka insanlara ba¤lanabilme konusunda çokistekliler. Ba¤lanamamak, onlar›n karfl› ç›kt›klar› bir fley. ‹flteNetscape’in a盤a ç›kard›¤› fley, bu oldu.” IBM’in flirket stratejisin-den sorumlu baflkan yard›mc›s› Joel Cawley, meseleyi, “Netscape,verinin iletilip ekrana getirildi¤i çok basit ve zorlay›c› bir standartyaratt›. Bundan sonra herkes, getirece¤i yenili¤i bu standard›n üs-tüne ç›karmak zorunda kald›. Bu standart, çocuklardan flirketlerekadar herkese k›sa sürede yay›ld›” fleklinde ortaya koyuyor.

1995 yaz›nda Berksdale ve Netscape’li meslektafllar›, MorganStanley’deki yat›r›m bankac›lar›yla geleneksel bir road show’a ç›-karak ülkenin çeflitli yerlerindeki yat›r›mc›lar› Netscape hissesi al-maya ikna etmeye çal›flt›lar. Berksdale anlat›yor: “Yola ç›karkenMorgan Stanley hissemizin 14 dolara kadar ç›kabilece¤ini söyledi.Ama konuflmalara ve tan›t›mlara bafllad›ktan sonra o kadar çoktalep geldi ki fiyat› iki kat›na ç›kararak aç›l›fl fiyat›n› 28 dolar ola-rak belirlediler. Arzdan önceki son akflam Maryland’deydik. Bura-s› son dura¤›m›zd›. S›ra s›ra siyah limuzinler içindeydik. Mafyayabenziyorduk. Morgan Stanley’in merkeziyle temasa geçmemiz ge-rekiyordu, ama cep telefonlar›m›z›n da çal›flmad›¤› bir bölgedey-dik. Yolun karfl›l›kl› iki yan›ndaki iki benzin istasyonunda duruphepimiz limuzinlerden inerek telefonla Morgan Stanley’i arad›k.

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 69

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 69

Page 68: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Dediler ki, ‘31 dolar düflünüyoruz.’ ‘Hay›r’ dedim, ‘28 olarak kals›n.’Çünkü halka arzdan sonra ifller yolunda gitmezse, insanlar›n his-seyi 30’lu dolarlardaki bir hisse olarak de¤il, 20’li dolarlardaki birhisse olarak hat›rlamas›n› istiyordum. Ertesi sabah telekonferanssistemiyle ba¤land›¤›m zaman aç›l›fl›n 71 dolar oldu¤unu gördüm.Hisse, günü 56 dolarla kapatm›flt›. Belirledi¤im fiyat›n iki kat›yd›.”

Netscape sonunda Microsoft’un a¤›r (ve mahkeme kararlar›nagöre tekelci) rekabetinin kurban› oldu. Microsoft’un, pazar›n ege-men iflletim sistemi Windows’a kendi taray›c›s› (browser) InternetExplorer’› da eklemesi, internet taray›c›s› alan›nda çok daha fazlaprogramc› çal›flt›rabilme gücüyle birlikte düflünüldü¤ünde, Nets-cape’in pazar pay›n› giderek küçülttü. Sonunda Netscape 10 mil-yar dolara AOL’e sat›ld›. Ama Netscape bafltan itibaren ticarî an-lamda bir y›ld›z oldu. Berksdale, “Biz bafltan beri kârl› bir flirket-tik. Netscape bir nokta.com flirketi olmad›. Nokta.com balonundayer almad›k. Nokta.com balonunu bafllatan, zaten bizdik” diyor.

NNe balondu ama... “Netscape’in halka arz›, birçok fleyi tetikledi. Teknoloji âfl›klar›,

flirketin yapabildi¤i yeni teknolojik fleyleri sevdiler. ‹fladamlar› ves›radan insanlar da bu iflten iyi para kazanabilece¤ini gördü. ‹n-sanlar, gençlerin bu iflten para kazand›¤›n› görünce, ‘Bu veletler bi-le kazan›yorsa, ben haydi haydi kazan›r›m’ diye düflündü. Ancaktamahkârl›k kötü bir fleydir. ‹nsanlar, çok çal›flmadan çok kazana-bileceklerini sand›lar. En hafif terimiyle söylersek bu durum, afl›r›bir yat›r›ma yol açt›. En aptalca projeler bile para buldu” diye an-lat›yor Berksdale.

Peki yat›r›mc›lara, internet kullan›m› ve internetle ilgili ürün-lerin talebinin s›n›rs›z olaca¤›n› düflündürten fley neydi ? Cevapçok basit: Dijitalleflme. Kiflisel bilgisayar-Windows devrimi göster-di ki, bilgiyi dijitallefltirip bilgisayarlara koyabildi¤iniz, taray›c›la-r›n internete hayat verdi¤i, web sayfalar›n›n bütün canl›l›klar›ylaortal›kta boy gösterdi¤i bir ortamda, herkes her fleyin dijitalleflme-sini ve internet arac›l›¤›yla birbirine iletilmesini istiyor. Dijitallefl-me devrimi de böyle bafllad›. Dijitalleflme; kelimelerin, müzi¤in,verilerin, filmlerin, dosyalar›n ve resimlerin 1 ile 0’lardan oluflanbaytlara dönüflerek bilgisayar ekran›nda boy göstermesi, bir ifllem-ciye kaydedilmesi veya uydular ya da fiber optik kablolarla baflkayerlere gönderilmesidir. fiimdiye kadar birilerine bir mektup gön-

DÜNYA DÜZDÜR70 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 70

Page 69: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

dereceksem, postaneye giderdim. Ama internet ç›kt›ktan sonrapostam›n dijitalleflmesini istiyorum. Bu flekilde postam› e-postaolarak gönderebiliyorum. Foto¤raf çekmek, eskiden dünyan›n öbürucunda kaz›l›p ç›kar›lan gümüflle kapl› filmlerin de dahil oldu¤uuzun bir süreçti. Makinemle önce foto¤raf› çekmem ve bir yerleregönderip bast›rs›nlar diye o filmi dükkâna götürmem gerekiyordu.Ama art›k e-postalara ekleyip dünyan›n her yan›na foto¤raf gönde-rebildi¤im için o gümüfl filmleri kullanmak istemiyorum. Foto¤raf-lar› dijital ortamda çekip bilgisayara yüklemek istiyorum. Bu ara-da foto¤raf çekmek için kendimi foto¤raf makinesiyle s›n›rlamakda istemem. Cep telefonumdan da çekmek isterim. Eskiden Bar-nes&Noble’a gidip kitap arard›m. ‹nternetten sonraysa Ama-zon.com’a girip arayabiliyorum. Eskiden araflt›rma yapmak içinkütüphaneye giderdim. Ama art›k raflar aras›nda dolaflmak yerineYahoo! veya Google’da ar›yorum. Simon ve Garfunkel’i dinlemekiçin eskiden CD al›rd›m (CD’ler de bir tür dijitallefltirilmifl müzikolarak eski albümlerin yerine gelmiflti) ama internetten sonra omüzik baytlar›n›n çok daha hareketli olmas›n› istiyorum ve iPod’ayüklüyorum. Geçti¤imiz y›llarda dijitalleflme teknolojisindeki h›zl›geliflmeyle bunlar›n hepsi mümkün hale geldi.

Tabiî ki bu dijitalleflmeyi izleyen yat›r›mc›lar da, “Vay can›na...E¤er herkes bütün bunlar›n dijitallefltirilip baytlara çevrilmesinive internet üzerinden iletilmesini istiyorsa, internet servis sa¤lay›-c› firmalara ve bütün bu dijital fleyleri dünyan›n dört bir yan›na ta-fl›yacak fiber optik kablolara s›n›rs›z talep olur! Bu ifle para yat›-ran asla kaybetmez !” dediler kendi kendilerine.

Balon da böyle ortaya ç›kt›.Asl›nda afl›r› yat›r›m, her zaman kötü bir fley de¤ildir. Ama neti-

ce itibariyle do¤ru bir fley oldu¤unun anlafl›lmas› kayd›yla. Micro-soft Baflkan› Bill Gates’in 1999 Dünya Ekonomik Forumu’nda, yaniteknoloji balonu zirvedeyken yapt›¤› bir bas›n aç›klamas›n› hat›rl›-yorum. Gazeteciler, onu “Efendim bu internet flirketleri hisse senet-leri... Balon, öyle de¤il mi ?” sorusunun çeflitli varyasyonlar›yla s›-k›flt›r›p duruyorlard›. Sonunda o da çileden ç›kt› ve mealen flöyle de-di: “Bana bak›n bafl›m›n belalar›, tabiî ki balon onlar. Ama as›l me-sele o de¤il. Bu balon internetle ilgili sektörlere o kadar çok yenisermaye çekiyor ki... Bunun sonucunda yenilikler çok daha h›zla ge-lecek.” Gates interneti alt›na hücum dönemiyle karfl›laflt›rd›. Bu-nun ana fikri, alt›n aray›c›lar›na Levi’s pantolon, kazma, kürek ve

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 71

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 71

Page 70: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

otel odas› satarak madenlerden ç›kar›lan alt›nlardan çok daha faz-la para kazan›lmas›yd›. Gates hakl›yd›: Bu balonlar ve patlamalar,ekonomik aç›dan tehlikeli olabilirdi ve bir sürü insan›n para kay-betmesine, bir sürü flirketin iflas›na yol açabilirdi. Ama o alanda ye-niliklerin ve bulufllar›n giderek daha h›zl› ortaya ç›kmas›n› da sa¤-layabilirdi. Üstelik yaratt›¤› fazla kapasite, öylesi amaçlanmam›flolsa bile kendi olumlu sonuçlar›n› do¤urabilirdi.

‹flte internet hisselerindeki balon da böyle oldu. Bu balon saye-sinde fiber optik kablo flirketlerine afl›r› yat›r›m yap›ld›. Böylecetopra¤›n ve denizin alt›na fiber optik kablolar döflenerek dünyan›nher taraf›na telefon etmenin ve veri iletmenin maliyeti dramatikbiçimde düflürüldü.

Fiber optik sistem ticarî olarak ilk kez 1977 y›l›nda devreye gir-di. Bundan sonra fiber optik, yavafl yavafl bak›r kablonun yerini al-d›. Çünkü verileri ve dijitallefltirilmifl sesleri çok daha uza¤a ve çokdaha h›zl› iletebiliyordu. Howstuffworks.com’a göre fiber optik, op-tik aç›dan saf camdan, her biri insan saç› kal›nl›¤›nda tellerdenoluflan demetler halinde toplan›yor. Bu demetlere optik kablo deni-yor. Optik kablonun çap›, bak›r kabloya göre çok daha ince oldu-¤undan ayn› yere çok daha fazla say›da fiber demet s›¤d›r›labiliyor.Böylece çok daha fazla veri veya ses, çok daha ucuza iletilebiliyor.Ancak fiber optik kablonun en büyük yarar›, uzun mesafeler bo-yunca tafl›yabildi¤i sinyallerin öncekilere göre keskin biçimde art-m›fl bant geniflli¤inden kaynaklan›yor. Bak›r kablolar da oldukçayüksek frekanslar› tafl›yabiliyor, ama parazit yapan belli sebeplereba¤l› olarak birkaç metre içinde frekans›n gücünde azalmalar bafl-l›yor. Fiber optik kabloda ise, sinyaller herhangi bir bozulmayamaruz kalmadan tek bir fiber tel içinde kilometrelerce gidebiliyor.

ARC Electronics adl› bir üreticinin web sitesindeki aç›klamayagöre fiber optik kablo, verileri ve sesleri yan›p sönen ›fl›klara çevire-rek fiber kabloyla iletiyor. Fiber optik sistemin ucunda bir vericivard›r. Halbuki bak›r kabloda veriler ve sesler elektronik sinyallereçevrilip iletilir. Fiber optik kablo evinizdeki telefondan ya da ofisi-nizdeki bilgisayardan bak›r kablo arac›l›¤›yla gelen elektronik sin-yaller halindeki bilgiyi (verileri) al›r, dijitallefltirilmifl elektronikolarak kodlanm›fl bu verileri iflleyerek yan›p sönen ›fl›klara çevirir.Bu ›fl›klar› üretmek için ›fl›k yayan diyot (light-emitting diode-LED)veya enjeksiyon-lazer diyot (injection-laser diode-ILD) kullan›l›r.Kablo, bir tür ›fl›kl› yol gösterici gibi ifllev yaparak yan›p sönen ›fl›k-

DÜNYA DÜZDÜR72 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 72

Page 71: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

lar› öbür uçtaki al›c›ya götürür. Bu al›c› gelen sinyalleri ilk sinyal-deki gibi elektronik dijital 1’lere ve 0’lara çevirir. Veriler böylece bil-gisayar›n›z›n ekran›nda e-posta olarak ya da cep telefonunuzda sesolarak karfl›n›za ç›kar. Fiber optik kablo, d›flar›dan ba¤lant› yap›l-mas› çok zor oldu¤undan güvenli iletiflim aç›s›ndan da idealdir.

Fiber optik balonunu bafllatan fley, esas olarak nokta.com balonuve 1996 tarihli ‹letiflim Yasas›’d›r. Yasa, yerel ve uzun mesafe ileti-flim flirketlerinin birbirinin alan›na girmesine ve bütün telefon flir-ketlerinin telefon ve altyap› hizmeti vererek Baby Bells ve AT&T ilebaflabafl rekabet etmesine olanak sa¤lad›. Bütün telefon flirketleriçevrimiçi (online) hizmete geçtikçe; yerel ya da uzun mesafe, ulus-lararas› telefon hizmetleri ile veri iletimi ve internet servisi alan›-na girdikçe kendi altyap›lar›n›n olmas›n› istediler. Neden olmas›n-d› ki ? Herkes, internet patlamas›yla birlikte bütün o trafi¤i tafl›ya-cak geniflbant iletim kanallar›na yönelik talebin, sonsuza dek üç ay-da bir ikiye katlanaca¤›n› düflünüyordu. ‹ki y›l kadar öyle de oldu.Ama sonra ekonominin yasalar› devreye girdi ve talebin ikiye kat-lanma h›z› yavafllamaya bafllad›. Telekom flirketleri de talep ile ger-çeklik aras›nda gittikçe aç›lmaya bafllayan uyumsuzlu¤a çok dikkatetmiyordu. Piyasa, internet hummas›na yakalanm›flt› ve flirketlergiderek daha fazla kapasite yaratmaya devam ediyorlard›. Borsa-daki internet flirketleri balonunun anlam› fluydu: Para bedavayd›.Böylece bu yeni telekom flirketlerinin her birindeki herkesin inan›l-maz ölçüde iyimser senaryosu, istedi¤i paray› bulabiliyordu. Yakla-fl›k befl alt› y›l boyunca telekom flirketleri dünyan›n etraf›na kablo-lar döfleme ifline yaklafl›k 1 trilyon dolar yat›rd›lar. Karfl›lar›nda ta-lep projeksiyonlar›n› sorgulayan kimse yoktu.

Bütün bu yeni telekom flirketlerinin, kendileri ad›na dünyan›netraf›na kablo döfleme iflini verdi¤i Global Crossing kadar ç›lg›n azflirket vard›r. 1997’de Gary Winnick taraf›ndan kurulan flirket, er-tesi y›l halka aç›lm›flt›. Sadece bir y›l CEO olarak flirketin bafl›ndakalan Robert Annunziata’n›n ifl sözleflmesi, Corporate Library’denNell Minow taraf›ndan, hisse sahipleri aç›s›ndan ABD’nin en kötüsözleflmesi ilan edilmiflti. Sözleflmede, baflka maddelerin yan›ndaAnnunziata’n›n annesine, o¤lunu ziyaret etmesi için ayda bir kezbirinci s›n›f uçufl hakk› bile verilmiflti. Ayr›ca sözleflmeyi imzalamaprimi olarak, Annunziata’ya hissenin piyasa fiyat›n›n 10 dolar al-t›nda bir fiyattan geçerli olmak üzere 2 milyon hisse alma opsiyo-nu tan›nm›flt›.

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 73

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 73

Page 72: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

fiu anda E. M. Warburg, Pincus&Co.’da çal›flan k›demli bir sa-nayici olan Henry Schacht, bu ç›lg›n dönemde flirketin yönetimineyard›mc› olsun diye Western Electric’in halefi olan Lucent’e al›n-m›flt›. O dönemdeki atmosferi flöyle anlat›yor: “1996’daki telekomkonusundaki yeni düzenlemeler çok önemlidir. Bu sayede yerel flir-ketler de kendi kapasitelerini kurarak hem birbirleriyle hem deBaby Bells’lerle rekabet halinde sat›fla bafllad›lar. Bu yeni telekomflirketleri, özellikle uluslararas› trafikte de AT&T ve MCI gibileri-ne rakip olabilmek için Global Crossing gibi flirketlere giderek,kendi adlar›na fiber a¤lar kurmalar›n› istediler... Herkes bununyeni bir dünya oldu¤unu düflünüyor ve sonunun asla gelmeyece¤i-ni san›yordu. Bedava sermaye kullanan birbirine rakip flirketlervard› ve pasta sonsuza kadar büyüyecekti. Her flirket, ‘Ben kendifiber a¤›m› senden önce kuraca¤›m ve pazar pay›m seninkini geçe-cek’ diyordu. Tam bir dikey büyüme çizgisi olaca¤› ve herkesin bubüyümeden pay›n› alaca¤› varsay›l›yordu. Bu yüzden herkes elin-den gelen en büyük projeksiyona göre kapasite yaratt›. Bu kapasi-telere göre pazardan pay alaca¤›m›z› san›yorduk.”

Sonuçta, flirketleraras› iletiflimin ve e-ticaretin düflünüldü¤ü gibibüyümesine, üstelik kimsenin ummad›¤› eBay, Amazon ve Googlegibi birçok web sitesinin tam anlam›yla bir patlama yapmas›na kar-fl›n, yarat›lan toplam kapasitenin ancak çok küçük bir k›sm›n›n kul-lan›labildi¤i ortaya ç›kt›. Yani nokta.com çöküflü yafland›¤›nda orta-l›kta çok fazla fiber optik kablo vard›. Uzun mesafe telefon konufl-malar›n›n dakikas› 2 dolardan 10 cent’e indi. Veri iletimi ise nere-deyse bedavayd›. Tellme Networks’ün operasyon sorumlusu MikeMcCue, Haziran 2001 tarihinde CNET News.com’a yazd›¤› yaz›da,“Telekom sektörü, kendini iflas ettirecek yat›r›mlar yapt›” diyor. “Okadar çok fiber optik kablo döflediler ki, kendi ifllerini metalaflt›rd›-lar. fiimdi aralar›nda müthifl bir fiyat savafl› bafllayacak ve bu bir fe-laketle sonuçlanacak.”

Sonuç, flirketler ve yat›r›mc›lar› için tam bir felaket (GlobalCrossing 2002 Ocak ay›nda, 12,4 milyar dolar borçla iflas etti),ama kullan›c›lar aç›s›ndan müthifl bir nimet oldu. Ulusal otoyolusistemi, mallar›n ve insanlar›n uzun mesafelerde hareket etmesinikolaylaflt›rarak bölgesel farkl›l›klar› ortadan kald›r›p flirketleringüney gibi iflgücünün ucuz oldu¤u bölgelere gitmesini sa¤layarak1950’lerde ABD’yi nas›l düzlefltirdiyse, küresel fiber otoyollar dageliflmifl dünyay› öyle düzlefltirdi. Küresel düzeydeki bölgesel fark-

DÜNYA DÜZDÜR74 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 74

Page 73: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

l›l›klar› ortadan kald›rd›, s›n›rs›z bir küresel ticarî a¤ oluflturdu vedijitalleflmifl ifller ile hizmet ve biliflim alan›ndaki ifllerin, ücretle-rin düflük oldu¤u ülkelere kaymas›n› kolaylaflt›rarak bunlar› nere-deyse bedava hale getirdi.

(fiuras› not edilmelidir ki Amerika’daki fiber otoyollar, son kilo-metrede durdu: Evlere girmedi. Amerika ile Hindistan’› birbirineba¤layan uzun mesafe fiber kablo döfleyen telekom flirketlerindenhiçbiri, yerel a¤ altyap›s› için ciddi bir yat›r›m yapmad›. Bunun ne-deni, 1996 tarihli yasan›n, telefon flirketleri ile kablo flirketleri ara-s›nda yerel düzeyde gerçek bir rekabet do¤urmakta baflar›l› olama-mas›yd›. ‹flyerlerine çekilen yerel geniflbant ba¤lant›lar, eski flir-ketler taraf›ndan gayet güzel idare ediliyordu. Bu iflyerleri –veBangalore’den bu iflyerlerine hizmet vermek isteyen Hintliler– içinfiyatlar›n afla¤› çekilmesi yönünde bir bask› olufltu. Ama bu bask›,Amerikal›lar›n evlerine ucuz geniflbant ba¤lant›n›n girebilmesinisa¤layacak türden bir rekabete dönüflmedi. Bu geliflme, daha yenibafll›yor.)

Fiber kabloya yap›lan afl›r› yat›r›m, fiber opti¤in yap›s› nedeniy-le bugün hâlâ karfl›l›¤›n› veriyor. Di¤er internet ba¤lant›lar›n›ntersine, fiber optik kal›c› bir ba¤lant›d›r: Bir kere fiber döflendiktensonra kimse eline kazmay› al›p kablolar› yerin alt›ndan ç›kararakfazla kapasiteyi tasfiye etmez. Telekom flirketleri iflas etti¤indebankalar onlar›n fiber kablolar›n› baflka flirketlere onda bir fiyat›-na satt›. Kablo altyap›s›n› ölmüfl eflek fiyat›na alan bu yeni flirket-ler de a¤›, kârl› bir flekilde iflletmeye bafllad›lar. Fiber kabloda, herkablonun içinde birçok tel vard›r. Bu tellerden her biri, saniyedeterabaytlarca veri iletme potansiyeline sahiptir. Fiber kablolar ilkdöflendi¤inde, kablonun iki yan›ndaki optik anahtarlar, al›c›lar vevericiler, kablonun tam kapasite çal›flmamas›ndan dolay› fazla ge-liflmediler. Ama her geçen y›l bu optik anahtarlardan artan orandafayda sa¤lan›yor. Böylece de her fiber kablodan iletilen ses ve veri-nin miktar› giderek art›yor. Yani anahtarlar gelifltikçe var olan fi-ber kablolar›n kapasitesi de artmaya devam ediyor. Bu sayededünyan›n tüm bölgelerine ses ve veri iletimi hem ucuzluyor hem dekolaylafl›yor. Sanki otoyollar›m›zdaki 50 kilometrelik h›z limitini60’a, 70’e, 80’e, sonunda da herhangi bir kaza korkusu olmaks›z›n150 kilometreye ç›kar›yoruz. Aradaki tek fark, bu otoyolun ulusalde¤il, uluslararas› olmas›.

Bir baflka ileri teknoloji firmas› olan Opsware Inc.’i kurmak

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 75

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 75

Page 74: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

için Netscape’den ayr›lan Andreessen, “Her yenilik katman›, ön-cekinin üzerine infla edilir” diyor. “Günümüzde beni en derindenetkileyen fley, 14 yafl›ndaki bir Romanyal›n›n, Bangalorelinin,Rus’un veya Vietnaml›n›n istedi¤i bilgiyi istedi¤i flekilde kullana-bilmesi için her türlü yaz›l›ma, donan›ma ve bilgiye sahip olma-s›. Bir sonraki Napster’in buralardan ç›kabilece¤ini düflünüyo-rum. Biyoloji bilimi, mesela, daha çok bilgisayarda ve daha az la-boratuvarda yap›ld›kça, genlere ait verilere internetten daha ko-lay ulaflt›kça, dizüstü bilgisayar›n›zda kendi afl›n›z› tasarlayabi-lecek noktaya geleceksiniz.”

Bence Andreessen, düzleflmifl dünyada ve Küreselleflme 3.0’dabiricik olan ne varsa, onu dile getiriyor. Dünya, insan gruplar› vebireyler taraf›ndan yönlendirilecek. Ama bu gruplar ve bireyler,Andreessen’in Mosaic’i yarat›rken yan›nda olan 12 bilimadam›nagöre çok daha büyük bir çeflitlilik arz edecek. Art›k dünya insanla-r›n›n gerçek mozai¤i ortaya ç›kacak: Dünyan›n her yan›ndan, sa-han›n sol ve sa¤ taraflar›ndan, Bat›’dan, Do¤u’dan, Kuzey’den veGüney’den insanlar, bir sonraki kuflak yenilikleri üretmek için biraraya gelecekler. Andreessen’le mülakat›m›zdan birkaç gün sonraThe New York Times’›n (15 Temmuz 2004) baflsayfas›nda flu man-flet vard›: “ABD’den Üç Küba Kanser ‹lac›na ‹zin.” Haber flöyleydi:“Federal hükûmet, Küba’ya uygulanan s›k› ticaret s›n›rlamalar›politikas›na ters bir karar vererek, Kaliforniyal› bir firman›n üçkanser ilac›na Küba’dan ruhsat almas›na izin verdi.” CancerVexisimli firman›n yöneticileri, “Bir Amerikal› biyoteknoloji firmas›-n›n Küba’dan ilaç ruhsat› almas›na ilk kez izin veriliyor. Küba, in-sanlar›n› gelifltirmek aç›s›ndan biyoteknolojiye önem veren bir ül-ke. Bu yüzden de ülkedeki biyoteknoloji sektörü, sektör yöneticilerive bilimadamlar› taraf›ndan flafl›rt›c› ölçüde güçlü olarak nitelendi-riliyor... Ülke, Avrupa’da e¤itim alm›fl Kübal› araflt›rmac›lar›n çal›fl-t›¤› Havana’n›n bat› yakas›ndaki araflt›rma enstitülerine, y›llar bo-yunca bir milyar dolardan fazla yat›r›m yapt›” bilgisini veriyor.

Özetlersek: Kiflisel bilgisayar-Windows’lu düzlefltirme aflamas›,benimle bilgisayar›m ve benimle flirketim içindeki s›n›rl› a¤la ileti-flimi sa¤l›yordu. Sonra internet-elektronik posta-taray›c› (browser)aflamas› geldi ve dünyay› biraz daha düzlefltirdi. Bu aflama, benim-le bilgisayar›m›n, herhangi bir yerde bulunan, herhangi bir bilgisa-yar sahibi herhangi bir kifliyle benim ve bilgisayar›m›n iletiflimini(e-posta) ve benimle bilgisayar›m›n, internetteki herhangi birinin

DÜNYA DÜZDÜR76 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 76

Page 75: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

web sitesiyle iletiflimini (taray›c›) sa¤lad›. K›sacas› kiflisel bilgisa-yar-Windows aflamas›, Netscape taray›c›-elektronik posta aflamas›-n›n ortaya ç›kmas›n› sa¤lad›. Bu iki aflama da birlikte, gezegeni-mizde daha önce rastlanmad›k ölçüde çok say›da insan›n çok say›-da insanla iletiflime ve karfl›l›kl› etkileflime geçmesini sa¤lad›.

Ama e¤lence daha yeni bafll›yordu. Bu aflama, dünyan›n düzlefl-mesinin bir sonraki ad›m›n›n temellerini at›yordu sadece.

DDÜÜZZLLEEfifiTT‹‹RR‹‹CC‹‹ 33‹fl Ak›fl› Yaz›l›m›

Yeme¤e Ç›kal›m: Yaz›l›m›n Benimkiyle Konuflsun

DDisney ve di¤er büyük stüdyolara filmler ve çizgi filmler yapanSan Francisco’lu bir animasyon stüdyosu olan Wild Brain’inCEO’su Scott Hyten’le 2004 k›fl›nda Silikon Vadisi’ndeki bir toplan-t›da görüfltüm. Bu kitaptaki fikirleri, destekledi¤i flirketlerin baz›-lar›na uygulamak isteyen John Doerr taraf›ndan o toplant›ya da-vet edilmifltim. Hyten ile kafalar›m›z uyuflmufltu. Bunun da nede-ni, fikirlerimi duyduktan sonra bir e-posta at›p bana, “Eminim Ma-cellan’›n zaman›nda dünyay› tekrar düzlefltirmek isteyen bir sürüdinadam›, co¤rafyac› ve uzman vard›r. Dünyan›n düz oldu¤unuben biliyorum. Size de deste¤iniz için teflekkür ederim” demesiydi.

Tam benim kafama göre biri.Biraz daha ayr›nt›lara girmesini istedi¤imde Hyten, günümüz-

de çizgi filmlerin küresel bir tedarik zinciri içinde nas›l üretildi¤i-ni anlatt›. Neden dünyan›n düz oldu¤unu düflündü¤ünü o an anla-d›m. “Biz, Wild Brain’de, hiçten bir fleyler üretiyoruz” dedi. “Dün-yan›n düzlü¤ünü yarar›m›za kullanmay› ö¤reniyoruz. Bu olguylasavaflm›yoruz, onu kullan›yoruz.”

Hyten, çizgi filmlerin nas›l üretildi¤ini görmem ve dünyan›n nekadar düz oldu¤unu takdir etmem için beni flirkete davet etti. Ben degittim. fiirkete gitti¤imde, Disney için yapt›klar› Higglytown Heroes(Higglytown Kahramanlar›) adl› film üzerinde çal›fl›yorlard›. Film,11 Eylül’ün meydan okumas›na karfl› mücadele eden s›radan insan-lar› anlat›yordu. Hyten, “Higglytown, 1950’lerin tipik bir kasabas›.Bir Amerikan kasabas›na iliflkin bu yap›m› dünyan›n her taraf›na ih-raç ediyoruz. Öykü, bu kasabada kendi halinde yaflayan tüm s›radaninsanlar›n, ö¤retmeninden pizza da¤›t›c›s›na kadar herkesin, birer

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 77

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 77

Page 76: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

kahraman olmas› fikrinden hareket ediyor” diye anlat›yor. Tamamen Amerikan olan bu film, tüm dünyaya yay›lm›fl bir te-

darik zinciriyle yap›l›yor. “Kay›t genellikle çizerlerin bulundu¤uyerde, yani New York veya Los Angeles’ta yap›l›yor. Tasar›m ve yö-netim San Francisco’da. Yazarlar, Florida, Londra, New York, Chi-cago, Los Angeles ve San Francisco’daki evlerinde. Karakterlerinanimasyonu Bangalore’de yap›l›p San Francisco’da kurgulan›yor.Film için Bangalore’de sekiz kamera ekibimiz var. Bunlar sekizfarkl› yazarla paralel çal›fl›yor. Bu verimlilik, 26 bölüm için 50 y›l-d›z oyuncuyla sözleflme yapma imkân› verdi bize. Bu etkileflimlikaydetme/yazma/animasyon sayesinde bütün film için bir sanatç›-n›n kay›tlar›n› yar›m günde yapabiliyoruz. Buna say›s›z tekrarlarda dahil. Haftada iki oyuncunun kayd›n› al›yoruz. Örne¤in geçenhafta Anne Heche ile Smokey Robinson’› kaydettik. Teknik olarakbunu internet üzerinden yap›yoruz. Ofisimizdeki bilgisayarlar›-m›zda özel bir sanal flebekemiz (virtual private network-VPN) ile‘yazarlar›n topu’ dedi¤imiz, özel olarak tasarlanm›fl dizüstü bilgi-sayarlar var. Bu bilgisayarlar, ‘sahadan’ cat-5 Ethernet ba¤lant›-s›yla veya kablosuz geniflbant ba¤lant›yla bize ba¤lanabiliyor.VPN, basit bir ba¤lant›yla çal›fl›lan tüm mekânlardan, mikrofon-dan sesi, stüdyodan görüntüleri, tam zamanl› senaryoyu ve ani-masyon tasar›mlar›n› almam›za olanak sa¤l›yor. Yani tüm bunlar›gözlemeniz için size bir ‘top’ yollayabiliriz. Evinizden, ofisinizden,otel odan›zdan veya kablosuz internet ba¤lant›s› bulunan yak›n›-n›zdaki Sturbucks’tan ba¤lan›p bir de Bose kulakl›k takarak bizidinleyebilir, izleyebilir, yazd›klar›m›z› okuyabilir ve bunlar hak-k›nda yorum yapabilirsiniz. ‘Sharon, flu diyalo¤u biraz daha uzat›rm›s›n...’ On bir haftal›k bir yap›m takviminin ard›ndan günde 24saat ba¤lan›p geliflmeleri takip edebilirsiniz. Teknik olarak ‘topa’sadece kay›t s›ras›nda ihtiyaç var. Kendi dizüstü bilgisayar›n›zdanyap›m döngümüze girererek ‘günlük iflleri’ ve ‘kurgulanm›fl bölüm-leri’ izleyebilirsiniz.”

Wild Brain’i hemen görmem gerekiyordu çünkü gelecek düzeyyenili¤in grafik bir örne¤i, Berlin Duvar›-Windows ve Netscape’iizleyen aflamadaki bir düzlefltiriciydi bu flirket. Bu aflamaya “iflak›fl› aflamas›” ad›n› verdim.

Duvar çöktükten, kiflisel bilgisayarlar, Windows ve Netscape in-sanlar›n daha önce olmad›k ölçüde birbirine ba¤lanmas›n› sa¤la-d›ktan sonra birbirine ba¤lanan bu insanlar›n internette gezinip

DÜNYA DÜZDÜR78 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 78

Page 77: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

birbirine e-posta, resim ve müzik göndermek, sohbet etmek d›fl›n-da da interneti kullanmak istemesi için fazla zaman geçmesi ge-rekmedi. Bir fleylere flekil vermek, tasarlamak, yaratmak, satmak,almak, envanter tutmak, baflkas›n›n beyannamesini haz›rlamak,dünyan›n öte yakas›ndan baflkas›n›n röntgen raporunu yazmak is-tedi insanlar. Tabiî bütün bunlar› herhangi bir yerden herhangi biryere, herhangi bir bilgisayardan herhangi bir bilgisayara, yani s›-n›rs›z bir biçimde yapmak istiyorlard›. Duvar-Windows-Netscapeaflamalar› kelimenin, müzi¤in, resmin, verinin dijitallefltirilmesi-nin ve internetle iletilmesinin yöntemlerini standartlaflt›rarak –veböylece e-posta göndermek ile internette gezinmenin gayet zenginbir deneyim olmas›n› sa¤layarak– bunun yolunu açt›.

Ancak hepimizin bir sonraki aflamaya geçmesi ve internettendaha fazla fley alabilmesi için düzlefltirme sürecinin bir ad›m dahailerlemesi gerekiyordu. ‹ki fleye ihtiyac›m›z vard›: Birincisi, dijital-leflmifl veri, kelime, müzik ve resimlerle çal›flarak onlar› ürünleredönüfltürürken bilgisayarlar›m›zdan en fazla fleyi almam›z› sa¤la-yacak uygulamalar›, yani yaz›l›mlar› yazan yeni programc›lara.‹kincisi de herkesin uygulama yaz›l›m›n›n, di¤er uygulama yaz›-l›mlar›yla ba¤lanabilmesini sa¤layacak daha çok sihirli boruya, da-ha çok iletim protokolüne. K›sacas›, sadece insanlar› insanlara veinsanlar› kendi yaz›l›mlar›na ba¤layan bir internetten, benim tümyaz›l›mlar›m› sizin tüm yaz›l›mlar›n›za ba¤layacak bir internetegeçmemiz gerekiyordu. Ancak bundan sonra beraber çal›flabilirdik.

fiöyle düflünelim: Bafllang›çtaki ifl ak›fl›na göre, sat›fl biriminizk⤛da siparifli yaz›yor, baflka biri de o k⤛d› eline alarak teslimatbiriminize götürüyordu. Teslimat yap›ld›ktan sonra, o birimden birielinde bir k⤛tla muhasebeye gidiyor ve müflteriye fatura ç›karma-lar›n› istiyordu. Berlin Duvar›-Windows-Netscape aflamalar› sonu-cunda, ifl ak›fl›nda çok büyük bir ad›m at›lm›flt›. Art›k sat›fl biriminizsiparifli elektronik ortamda al›yor, teslimat biriminize e-postaylagönderiyor ve teslimat ile faturalama otomatik olarak ayn› anda ya-p›labiliyordu. Yani flirketinizdeki tüm birimler birbiriyle sorunsuzbir flekilde karfl›l›kl› ba¤lant› içinde çal›flabiliyordu. Birimlerinizaras›ndaki bu ak›fl, veriminizde büyük bir patlama yarat›yordu. An-cak bu, flirketinizin tüm birimlerinde ayn› yaz›l›m ve donan›m kul-lan›l›rsa mümkün olabiliyordu. 1980’lerde ve 1990’lar›n bafllar›ndaflirketlerin sat›fl birimlerinde Microsoft, depoda ise Novell kullan›l-mas› ve bu ikisinin birbiriyle iletiflime geçememesi s›k rastlanan bir

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 79

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 79

Page 78: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

durumdu. Bu yüzden de ifl, olmas› gerekti¤i gibi akamazd›.Yaz›l›m sektörünün hayata kötü çal›flan bir itfaiye teflkilat› gibi

bafllad›¤›n› hep unuturuz. Her mahallenin yang›n muslu¤unda,yang›n hortumuna ba¤lamak için farkl› bir a¤z›n oldu¤u bir flehirdüflünün. Sizin mahallenizdeki itfaiye, sizdeki yang›n› söndürebi-lirse, ne âlâ, sorun yoktur. Ama yang›n büyür de komflu mahalle-den itfaiye arabas› ça¤›rman›z gerekirse yand›n›z, çünkü o araba-lar›n hortumlar›, sizin musluklara uymad›¤› için bir ifle yaramaz.

Dünyan›n düzleflmesi için tüm departmanlar›n›z›n (sat›fl, pa-zarlama, üretim, muhasebe, depo) kulland›klar› yaz›l›m ve dona-n›m ne olursa olsun, birbiriyle karfl›l›kl› çal›flabilmeliydi. Ve dün-yan›n gerçekten düzleflebilmesi için, sizin tüm sistemlerinizin di¤erherhangi bir flirketin sistemleriyle karfl›l›kl› çal›flabilmesi gerekir-di. Yani sizin sat›fl biriminiz tedarikçinizin deposuna, tedarikçinizde kendi tedarikçisinin tedarikçisine, (büyük ihtimal Çin’deki birfabrikaya) s›n›rs›z biçimde ba¤lanabilmeliydi. Bu durumda bir malsatt›¤›n›zda, ayn› anda tedarikçinizin deposundan otomatik olaraksize teslim edilmek üzere mal sevkiyat›, tedarikçinizin tedarikçi-sinde üretim ve sizin muhasebe biriminizde fatura kesimi yap›l›r-d›. Birbirinden tamamen ayr› üç flirket aras›ndaki ifl ak›fl› için,farkl› bilgisayar sistemlerinin ve yaz›l›mlar›n s›n›rs›z biçimde kar-fl›l›kl› uyum içinde çal›flmas› gerekirdi.

1990’lar›n sonlar›nda yaz›l›m sektörü, müflterilerinin isteklerinegöre ürün yapmaya bafllad›. Uzunca bir deneme yan›lma ve tart›fl-ma döneminden geçen teknoloji flirketleri, hortumlar›n›n a¤z› (yaniyaz›l›mlar›) baflkalar›n›n musluklar›na uysun diye ortak web ta-banl› standartlara daha entegre protokollere yönelmeye bafllad›lar.

Bu sessiz bir devrimdi. Teknik olarak bunu mümkün hale geti-ren fley, yeni veri tan›mlama dili XML’in ve bununla ilgili iletimprotokolü SOAP’›n gelifltirilmesiydi. IBM, Microsoft ve birçok bafl-ka flirket, XML ile SOAP’›n gelifltirilmesine katk›da bulundu. Budil ve protokol, internet standard› olarak benimsenerek yayg›nlafl-t›. XML ile SOAP, yaz›l›m programlar›n›n birbiriyle etkileflimi içinteknik temeli oluflturdu, ki bu da web tabanl› ifl ak›fllar› için de tek-nik temeldi. Böylece insanlar›n fiziksel olarak bulundu¤u mekânaveya ba¤land›¤› bilgisayarlara bak›lmaks›z›n verilerin, kelimele-rin, müzi¤in ve resimlerin, flekillendirilmesi tasarlanmas›, kurgu-lanmas›, depolanmas›, bas›lmas› ve iletilmesi, birbirinden tama-men farkl› programlar aras›nda al›flverifli mümkün oldu.

DÜNYA DÜZDÜR80 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 80

Page 79: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Bu temel bir kez at›ld›ktan sonra giderek daha çok insan, gide-rek daha çok say›da ifl için ifl ak›fl programlar› yazmaya bafllad›.Wild Brain, dünyaya yay›lm›fl bir yap›m ekibiyle çizgi film yapabi-lecek bir program istedi. Boeing, bilgisayar›ndaki siparifl sistemiy-le dünyan›n farkl› ülkelerindeki farkl› havayollar›ndan oluflan müfl-terilerinin yedek parça ihtiyaçlar›n› Amerika’daki fabrikas›ndansürekli tedarik edebilece¤i programlar istedi. Maine’deki doktor,Hindistan’da ne tür bilgisayarlar kullan›ld›¤›n› bile düflünmek zo-runda kalmadan, Bangor’daki bir hastanede çekilen röntgenin Ban-galore’de okunmas›n› sa¤layan programlar istedi. Annelerimiz vebabalar›m›z, dizüstü bilgisayarlar›ndaki e-banka, e-borsa, e-postave tablolama programlar›n›n ofisteki bilgisayarla konuflabilece¤iprogramlar istedi. Herkesin program›n›n herkesin program›na ba¤-lanmaya bafllamas›ndan sonra, ki bu birçok insan›n kafa patlata-rak çeflitli teknolojiler gelifltirmesine ba¤l› olarak birkaç y›l sürdü,art›k ifl, daha önce hiç olmad›¤› bir biçimde akabiliyordu. Sadeceakmakla kalm›yor, ak›fl içindeki unsurlar kopar›l›p birbirinden ay-r›labiliyor, dünyan›n dört bir yan›na gönderilebiliyordu. Bunun an-lam›, iflin art›k herhangi bir yerde ve her yerde akabilece¤iydi. Ger-çekten de tafleronlu¤u yak›n gelecekte mümkün k›lacak fley, sadeceinsanlar›n de¤il, uygulama programlar›n›n da birbiriyle konuflmabecerisine sahip olmas›yd›. Microsoft’un teknoloji sorumlusu CraigMundie, “Farkl› web hizmetleri ve ifl ak›fllar› sayesinde insanlar›nve bilgisayarlar›n oluflturdu¤u küresel iflgücü için küresel bir plat-form yarat›labildi” diyor.

Bütün bu ifllerin akmas›n› sa¤layan yeralt›ndaki altyap›n›n ol-dukça kapsaml› bir a¤ olmas› gerekiyor. TCP/IP gibi geçti¤imiz ça-¤›n tüm internet protokollerini ve taramay›, e-posta göndermeyi veweb sitelerinin oluflmas›n› mümkün k›lan di¤er protokolleri içeri-yor bu altyap›. Ama daha yeni araçlar› da içeriyor: Web uygulama-lar›n›n s›n›rs›z biçimde birbiriyle konuflmas›n› sa¤layan XML ileSOAP’›, birbirinden tamamen farkl› uygulamalar aras›nda arac›gibi görev yapan yaz›l›mlar› da kaps›yor. Bu teknolojilerin ba¤lan-t›s›, yenilikler için büyük bir f›rsat, flirketler ve uygulamalar ara-s›ndaki uyumsuzluklar› gidermek için büyük bir nimetti. Herkesinyang›n muslu¤unun a¤z›n› kontrol etmeye çal›flmas› yerine mus-luklar›n da hortumlar›n da a¤›zlar›n› ayn› yaparak dünyan›n bü-tün mahallelerine yay›lan genifl bir piyasa yarat›ld›. fiirketler buaflamadan sonra hortumun, muslu¤un ve yang›n arabas›n›n kali-

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 81

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 81

Page 80: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

tesi üzerinden rekabete bafllad›lar. Yani en yararl› ve fl›k uygula-malar› yazman›n rekabetini yapt›lar. IBM’in stratejik planlama bi-riminin bafl›ndaki Joel Cawley, “Standartlar, yenilikleri ortadankald›rm›yor. Tersine, gerçek de¤erin bulundu¤u yere odaklanman›-z› sa¤l›yor, ki genellikle gerçek de¤er de, standard›n üzerine ya daetraf›na ekleyebilece¤iniz fleylerden olufluyor” diyor.

Bunu geçen kitab›m› yazarken keflfetmifltim. Microsoft Word kü-resel standart olarak oturduktan sonra, farkl› k›talardaki farkl› in-sanlar aras›ndaki ifl ak›fl› çok kolaylaflm›flt›, çünkü hepimiz ayn› ek-randa, ayn› görev çubu¤uyla yaz›yorduk. 1988 y›l›nda ilk kitab›mFrom Beirut to Jerusalem üzerinde çal›fl›rken, y›ll›k iznimin bir k›s-m›n› Ortado¤u’da geçirmifl ve dizüstü bilgisayar ile Microsoft Wordça¤› öncesi oldu¤u için kalemle notlar almak zorunda kalm›flt›m.1998’de, ikinci kitab›m Lexus ve Zeytin A¤ac›’n› yazarken, son daki-kaya kalan baz› redaksiyon ifllerini Davos’taki Swissôtel’de bir bil-gisayarda, Almanca versiyonlu Microsoft Word’le yapm›flt›m.Word’ün Almanca görev çubu¤undaki kelimelerden hiçbir fley anla-mam›flt›m. Ama 1998 itibariyle art›k Word program›na ve oradakisimgelere o kadar hâkimdim ki, Almanca Word’de bile fareyi sürük-leyip t›klayarak ifllerimi yapabildim. Almanca klavyede ‹ngilizcedüzeltmeleri girebildim. Ortak standartlar büyük bir düzlefltirici-dir, çünkü insanlar›n birbiriyle iletiflime geçmesini teflvik eder veonlar› çok daha genifl platformlar üzerinden yeniliklere yönlendirir.

Buna iliflkin sevdi¤im örneklerden biri de, eBay’in e-ticaret paza-r›n›n bugünkü haline gelmesini sa¤layan PayPal’dir. PayPal,1998’de kurulmufl bir para transfer sistemidir. Al›c› da sat›c› da sis-temdelermifl gibi C2C (customen-to-customer/müflteriden müflteriye)ifllemlerini kolaylaflt›r›r. Ecommerce-guide.com adl› web sitesine gö-re e-posta adresi olan biri, e-posta adresi olan baflka birine, o kiflininPayPal’de hesab› olsun olmas›n, PayPal kullanarak para gönderebi-liyor. PayPal, iki kifli aras›nda ticarî bir ifllemin yap›l›p yap›lmad›-¤›yla ilgilenmiyor. ‹flyerindeki bir arkadafl için düzenlenecek bir par-ti için para yat›rmak istendi¤inde de bu sistem kullan›labiliyor. Par-tiyi organize eden kifli, kat›lacaklara e-postayla paray› nas›l ödeye-ceklerine iliflkin PayPal uyar›lar› gönderebiliyor. Ecommerce.com’agöre PayPal, al›c›dan paray› tahsil etmek için üç yol kullan›yor: Al›-c›n›n kredi kart›na yüklüyor, bir bankadaki çekli hesaba borç kayde-diyor veya çekle aç›labilen bir PayPal hesab›ndan düflüyor. Ödeme-leri alacak kifli de bu paray› PayPal arac›l›¤›yla yapaca¤› al›flverifl-

DÜNYA DÜZDÜR82 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 82

Page 81: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

lerde kullanabiliyor, PayPal çekiyle alabiliyor ya da PayPal paray›do¤rudan al›c›n›n banka hesab›na yat›r›yor. PayPal’de hesap açmakda çok basit. Ödeyen kiflinin tek yapmas› gereken, ad›n›, e-posta ad-resini, kredi kart› bilgisini ve fatura adresini bildirmek.

Bu karfl›l›kl› iflleyen bankac›l›k ve e-ticaret ifllevleri internet pa-zar›n› öylesine keskin bir flekilde düzlefltirdi ki, eBay bile buna fla-fl›rd›. eBay CEO’su Meg Whitman’a göre, “PayPal’den önce, mesela1999’da, eBay’den al›nan fleyler için tek ödeme biçimi, çek veyaödeme emri, yani k⤛tla yap›lacak bir ödemeydi. Para gönderme-nin elektronik bir yolu yoktu. Hesab›n›z kredi kart› edinemeyecekkadar küçükse, o da olmazd›. PayPal’in yapt›¤›, bireylere kredi kar-t›n› kabul etme yetkisi vermek oldu. Bireysel bir sat›c› olarak sizeeBay’den kredi kart›yla ödeme yapabilir hale geldim. Bu da oyunsahas›n› gerçekten düzlefltiren ve ticareti çok daha kolay hale geti-ren bir geliflmeydi.” Gerçekten de PayPal o kadar iyi bir sistemdi kieBay onu sat›n ald›. Üstelik bu karar›, yat›r›m bankac›lar›n›n tav-siyesiyle de¤il, kullan›c›lar›n›n tavsiyesiyle verdi.

“Bir gün gözümüz aç›ld›. eBay’i kullananlar›n yüzde 20’sinin,‘PayPal’i kabul ediyorum. Ödemelerimi oradan yap›n’ dedi¤ini farkettik. ‘Kim bu insanlar, ne yap›yorlar?’ dedik. Önce onlara karfl› ko-yarak Billpoint ad›yla kendi sistemimizi kurduk. Ama sonunda,2002 Temmuz ay›nda yap›lan bir eBay canl› toplant›s›nda art›k ku-lak t›kayamayaca¤›m›z kadar yükselmiflti sesler. Toplulu¤umuz bi-ze flöyle diyordu: ‘Lütfen bu savafl› b›rak›n çocuklar. Biz bir stan-dart istiyoruz. Ve bir standart seçmifl bulunuyoruz. Bu standard›nad› PayPal’dir ve biliyoruz ki bu standard›n sizin olmas›n› çok is-terdiniz. Ama ne yaz›k ki bu standart onlar›n.’ O flirketi almam›zgerekti¤ini o an anlad›k. Çünkü standard› onlar koymufltu. Yapt›-¤›m›z en iyi flirket al›m› bu oldu.”

Yukar›daki bölümü flöyle yazd›m: Meg Whitman’la yapt›¤›m te-lefon görüflmesine ait notlar› Dell dizüstü bilgisayar›mdan Dell ma-saüstü bilgisayar›ma aktard›m. Sonra DSL ba¤lant›m› aç›p AOLüzerine çift t›klad›m. Sonra Gooogle’dan PayPal’i anlatan bir websitesi arayarak ecommerce-guide.com’a ulaflt›m. Oradan gerekli bil-gileri bir metin dosyas› olarak internet fontuyla yaz›lm›fl halde in-dirdim. Sonra Microsoft Word’ü açarak bu bilgileri Word belgesinedönüfltürdüm ve yazmaya bafllad›m. Bu da bir ifl ak›fl›d›r ! Buradaönemli olan, benim bu ak›fl araçlar›na sahip olmamdan ziyade Hin-distan’daki, Rusya’daki, Çin’deki, Brezilya’daki ve Timbuktu’daki

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 83

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 83

Page 82: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

birçok insan›n da art›k bu araçlara sahip olmas›d›r. Bu araçlarlabirlikte iletim hatlar›na ve protokollere de sahip oluyorlar. Böylecede dünyan›n herhangi bir yerinde fifli tak›p ifle bafllayabiliyorlar.

Peki nereye gidiyoruz ? Giderek daha çok ifl ak›fl› otomatik ola-cak. Web hizmeti-ifl ak›fl› aflamas›n›n bir sonraki ad›m›nda, diflçi-nizden randevunuzu flöyle alacaks›n›z: Bilgisayar›n›za sesli komutvererek randevu almas›n› isteyeceksiniz. Bilgisayar›n›z sesli ko-mutu otomatik olarak dijital bir talimata dönüfltürecek. Sizin vediflçinizin takvimini karfl›l›kl› kontrol ederek size üç seçenek suna-cak. Seçti¤iniz tarih ve saati t›klayacaks›n›z. Randevunuzdan birhafta önce diflçinizin takvimi otomatik olarak size randevuyu ha-t›rlatan bir uyar› gönderecek. Randevudan önceki gece de telefon-dan gelen sesli bir uyar› mesaj› size randevuyu hat›rlatacak.

IBM stratejik planlama sorumlusu Cawley, “‹fl ak›fl›n›n bu afla-maya ulaflmas› ve verimlili¤in artmas›n› sa¤lamas› için çok dahafazla ortak standarda ihtiyac›m›z var” diyor. “‹nternetle birlikteoluflan ilk standartlar, temel veriler üzerindekilerdi. Numara ne-dir, dosyalar nas›l düzenlenir, içerik nas›l depolan›r, nas›l gösteri-lir, bilgi nas›l paylafl›l›r ve nas›l de¤ifltokufl edilir gibi fleylerdi. Bu,Netscape aflamas›yd›. Art›k ifl ak›fl›n› sa¤layacak yepyeni bir stan-dartlar dizisi ortaya ç›k›yor. Bunlar, ‘birlikte nas›l ifl yapar›z’›nstandartlar›d›r. Örne¤in bir mortgage kredisi için baflvurdu¤unuz-da ya da bir ev ald›¤›n›zda, birçok farkl› flirket aras›nda düzineler-ce ifl ve veri ak›fl›na neden olursunuz. Hesab›n›z› kontrol ederekonay›n›z› ç›karan, faizlerinizi belirleyen ve anlaflman›z› haz›rlayankurum bir bankad›r. Ama bu borç, krediniz verildikten hemen son-ra baflka bir bankaya sat›l›r.”

Cawley, gelecek standart düzeyinin, bu süreçleri otomatik ola-rak yapan, dolay›s›yla da birbirleriyle daha iyi s›n›rs›z ak›fl yarata-bilecek ve daha fazla standard›n do¤mas›na neden olacak standart-lardan oluflaca¤›n› söylüyor. fiu anda ücret bordrolar›, e-ticaret öde-meleri, risk profilleri, müzik ve resim dosyalar›n›n kurgulanmas›ve en önemlisi de tedarik zincirlerinin birbirine ba¤lanmas› konu-lar›nda standartlar›n ortaya ç›kt›¤›n› görüyoruz. Baflta bu stan-dartlar ile ifl ak›fl yaz›l›mlar›, iflin bölünmesini, tekrar bir araya ge-tirilmesini ve herhangi bir sürtünme olmaks›z›n en verimli üretici-ler aras›nda ileri geri hareket etmesini sa¤l›yor. Di¤erleriyle oto-matikman etkileflime girebilecek yaz›l›mlar›n çeflitlili¤i, ancak ha-yallerimizle s›n›rl›d›r. Buradan ç›kabilecek verimlili¤in getirisi,

DÜNYA DÜZDÜR84 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 84

Page 83: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

| 85Dünyay› Düzlefltiren On Güç

flimdiye dek gördüklerimizden çok daha büyük olabilir.Hindistan’dan Amerika’ya muhasebe ifli yapan giriflimci Jerry

Rao, “‹fl ak›fl› programlar›, Henry Ford’un üretim için yapt›¤› fleyihizmetler sektörü için yapmam›z› sa¤l›yor” fleklinde konufluyor.“Her bir görevi birbirinden ay›r›p en iyi kim yap›yorsa ona verebi-liriz. Bunu sanal ortamda yapt›¤›m›z için insanlar›n fiziksel olarakyan yana bulunmas›na da gerek yok. Sonra birbirinden ayr›lm›fl buparçalar› merkezimizde tekrar birlefltiriyoruz. Bu önemsiz bir dev-rim de¤ildir. Önemli bir devrimdir. Patronun bir yerde, iflçilerinbaflka bir yerde olmas›na imkân sa¤layan bir devrimdir. Bu ifl ak›-fl› yaz›l›m platformlar›, sanal küresel ofisler kurman›z› sa¤l›yor. Neofisiniz ne de ülkeniz sizi s›n›rl›yor. Ayr›ca dünyan›n öbür ucunda-ki yetenekli insanlara ulaflman›z› ve bitirilmesi gereken iflleri on-lara yapt›rman›z› da mümkün k›l›yor. Böylece 24/7/365 çal›flabili-yoruz. Ve bütün bunlar göz aç›p kapay›ncaya kadar, en fazla iki üçy›lda olup bitti.”

BBaaflflllaanngg››çç:: DDüüzz DDüünnyyaa PPllaattffoorrmmuu OOlluuflfluuyyoorr

BBurada biraz durup nefes almam›z laz›m. Çünkü tam bu noktada,yani 1990’lar›n ortalar›nda dünyay› düzlefltiren platform oluflma-ya bafllam›flt›. Önce çöken duvarlar, sonra pencerenin (Windows)aç›lmas›, içeri¤in dijitalleflmesi ve internet taray›c›n›n (browser)yayg›nlaflmas›, insanlar› daha önce olmad›¤› ölçüde birbirine ba¤-lam›flt›. Sonra ifl ak›fl› yaz›l›mlar›, uygulamadan uygulamaya s›-n›rs›z bir ba¤lant› yaratt›. Böylece insanlar bilgisayarlar›n› ve in-terneti kullanarak tüm dijital içeriklerini daha önce olmad›k ölçü-de hareket ettirebileceklerdi.

‹nsandan insana bu iletiflimin geçmiflte efli bulunmayan bu dü-zeyini, tüm web tabanl› uygulamadan uygulamaya ifl ak›fl prog-ramlar›na ekledi¤inizde, çoklu iflbirli¤i biçimleri için yepyeni birküresel platforma ulafl›yorsunuz. Bafllang›ç an›, dünyan›n düzlefl-mesinin flekillenmeye bafllad›¤› yer buras›d›r. Dünyan›n düzleflme-si tabiî ki zaman alacakt›r, ama insanlar›n art›k bir fleylerin de¤ifl-meye bafllad›¤›n› hissettikleri an, budur. Farkl› ülkelerdeki çok da-ha fazla say›da insan, bir anda daha çok insanla, daha fazla say›-da ifl için ve geçmifle göre çok daha fazla türde bilgiyi paylaflarakiflbirli¤i yapt›¤›n› fark ediyor. Microsoft’tan Craig Mundie, “Dünya-

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 85

Page 84: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

n›n düzleflti¤ini söyleyebilmeniz, ancak gerçekten sürdürülebilir birat›l›m demek olan bu biricik özelliklere sahip yeni bir platformunyarat›lmas›yla mümkün olabilir” diyor.

Gerçekten de ilk üç düzlefltiriciyle ortaya ç›kan bu platform saye-sinde birbirimizle daha çok konuflmakla kalm›yor, birlikte dahafazla fley yap›yoruz. IBM stratejisti Joel Cawley, “Anahtar noktaburas›” diyor. “Birbirimizle, flimdiye kadar olmad›k ölçüde iletiflim-de bulunmakla kalm›yor, iflbirli¤i de yapabiliyoruz art›k. Hiçbir za-man görülmedik düzeyde koalisyonlar oluflturuyor, projeler yarat›-yor, ürünler üretiyoruz.”

Bundan sonraki yedi düzlefltirici, bu yeni platformun mümkünk›ld›¤› yeni iflbirli¤i yöntemlerini gösteriyor. ‹leride görece¤imiz gibi,baz›lar› bu platformu tafleron ifller için, baz›lar› offshore, baz›lar› te-darik zinciri için, baz›lar› insourcing,12 baz›lar› da in-forming13

için kullan›yor. Bütün bu iflbirli¤i biçimleri, bu yeni platform saye-sinde mümkün hale geliyor ya da güçleniyor. Bu farkl› yöntemlerleiflbirli¤i yapmay› daha çok ö¤rendikçe dünya daha da düzleflecektir.

DDÜÜZZLLEEfifiTT‹‹RR‹‹CC‹‹ 44Aç›k Kaynak

Kendili¤inden Örgütlenen ‹flbirli¤i Topluluklar›

GGlan Cohen, yetiflkinlik y›llar›nda “Apache” kelimesini ilk duydu-¤u an› hâlâ hat›rl›yor. Bu kelimeyi, bir kovboy filminde duymad›.1990’l› y›llarda, nokta.com piyasas›nda büyük bir patlama yaflan›r-ken Cohen IBM’de üst düzey yöneticiydi ve flirketin e-ticaret iflininyarat›lmas› çabalar›na katk›da bulunuyordu. “Elimde koca bir ekipve 8 milyon dolar bütçe vard›. Microsoft, Netscape, Oracle, Sun, ya-ni tüm büyüklerle baflabafl rekabet halindeydik. IBM’in, e-ticaretyaz›l›mlar›n› satmak için devasa bir sat›fl kadrosu vard›. Bir gün ge-lifltirme müdürüme sordum: ‘Söyle Jeff, e-ticaret sistemlerinin geli-

DÜNYA DÜZDÜR86 |

12. Insourcing, tafleronlu¤un (outsourcing) tersine, bir flirketin esas faaliyet alan›na girmeyen iflleride üstlenmesi, bu iflleri flirket içinde gerçeklefltirmesi anlam›na geliyor. Kelime anlam› olarak “içkaynak kullan›m›” demek. (ç.n.)

13. In-forming, bireylerin yeni ortaya ç›kan araçlar›, yani bilgisayar› ve interneti kullanarak kendi-lerini bilgilendirmesi, dünyadan ve baflkalar›ndan haberdar olmas›, hayatlar›n› zenginlefltirmesi vebu zenginleflmenin sonucunda, daha üst düzeyde yeniden flekillenmesi anlam›na geliyor. Informolarak kelime anlam›, “bilgilendirmek, haberdar etmek” demek. In-forming fleklinde kullan›ld›¤›n-da ise, “belli bir süreçten geçen bireyin, daha üst düzeyde yeniden flekillenmesi” ça¤r›fl›m› yap›-yor. (ç.n.)

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 86

Page 85: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

flim sürecini iyice akl›ndan geçir; iflimizin temelini oluflturan websunucusu (server) hangisi ?’ ‘Apache.’ Akl›ma ilk gelen, John Wayneoldu. ‘Nedir bu Apache?’ Web sunucusu teknolojisi için bir paylafl›mprogram› oldu¤unu söyledi. Aç›k kaynak bir sohbet (chat) odas›ndaçevrimiçi (online) çal›flan bir grup ç›lg›n dâhinin bu program› beda-vaya yapt›¤›n› anlatt›. Küçük dilimi yutacakt›m. ‘Peki nereden al›-yoruz bunu?’ ‘Alm›yoruz. Bir internet sitesinden bedavaya indiriyo-ruz.’ ‘‹yi de bir sorun ç›kt›¤›nda kim destekliyor?’ ‘Bilmiyorum. Amagayet iyi çal›fl›yor.’ ‹flte Apache ile ilk tan›fl›kl›¤›m böyle oldu.

Tabiî, o zamanlar Microsoft, IBM, Oracle, Netscape, yani hepi-miz ticarî web sunucusu yapmaya çal›fl›yorduk. Bunlar dev flirket-lerdi. Ve sonra gelifltirme müdürüm ç›k›p sunucumuzu internettenbedavaya indirdi¤ini söylüyor! Yani koca koca flirketler stratejilergelifltirip bu ifle yönelmiflken sohbet odas›ndaki birkaç delikanl›,size ne yapaca¤›n›z› söylüyor. Sormaya devam etmifltim: ‘Apache’yikim yönetiyor ? Kim bu çocuklar ?’ ”

Evet, hangi yaz›l›m› kullanaca¤›m›z› sohbet (chat) odas›ndakidâhi delikanl›lar belirledi. Buna aç›k kaynak hareketi (open-source)deniyor. Dünyan›n dört bir yan›ndan binlerce kifliyi içeren bu hare-kette sohbet odalar›nda çevrimiçi (online) toplanan insanlar, kendiyaz›l›mlar›n› ve iflletim sistemlerini yazmaktan, kendi sözlüklerinive kola formüllerini oluflturmaya kadar birçok konuda iflbirli¤i ya-p›yorlar. fiirket hiyerarflilerinin yukar›dan afla¤›ya dayatt›¤› içerik-leri reddedip, sistemlerini her zaman afla¤›dan yukar›ya do¤ru ku-ruyorlar. “Aç›k kaynak” terimi, kaynak koduna (bir program› çal›fl-t›ran temel programlama talimatlar›) flirketler dahil herkesin ula-flabilmesini ve program› gelifltirmek için katk›da bulunabilecekle-rin bununla u¤rafl›rken milyonlarca kiflinin de sadece internettenücretsiz olarak indirip kullanmas›n› içeriyor. Ticarî yaz›l›mlar›n te-lif haklar› al›n›p sat›l›yor. fiirketler bu yaz›l›mlar›n kaynak kodlar›-n› kraliyet tac›n›n mücevherleri gibi koruyorlar. Çünkü bu prog-ramlar› kullanmak isteyenlerden para al›p yeni versiyonlar ve yeniprogramlar yazmak amac›yla gelir elde ediyorlar. Aç›k kaynak iseherkesle paylafl›l›yor, kullan›c›lar› taraf›ndan sürekli gelifltiriliyorve herkesin kullan›m›na ücretsiz aç›l›yor. Bunun karfl›l›¤›nda daprogram› gelifltiren yeni bir fley üreten (mesela yaz›l›m›n daha iyiflark› söylemesini ya da dans etmesini sa¤layan bir yama) her kul-lan›c›, bu geliflmeyi herkesle ücretsiz paylaflmaya teflvik ediliyor.

Bilgisayardan anlamad›¤›m için aç›k kaynak hareketiyle pek il-

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 87

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 87

Page 86: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

gim olmad›. Ama hareketi keflfetti¤imde nevi flahs›na münhas›r do-¤as›n› da keflfettim. Çevrimiçi topluluklar halindeki bu insanlar,herkesin gönüllü kat›labilece¤i uzmanl›klar›n› birbiriyle paylafl›yor,sonra da bedavaya topluma aç›yorlar. Bunu yap›yorlar, çünkü piya-san›n onlara sunmad›¤› fleyleri istiyorlar. Çünkü Microsoft ve IBMgibi devleri bile yenebilecek bir ürünü iflbirli¤i içinde ortaklafla ha-z›rlaman›n ruhsal doyumunu yaflamak istiyorlar. Çünkü entelektü-el çevrenin takdirini kazanmak istiyorlar. Bu delikanl›lar ve k›zlar,düzleflen dünyan›n ortaya ç›kard›¤› ve dünyan›n düzleflmesine kat-k›da bulunan yeni, oldukça ilginç ve muhalif bir iflbirli¤i içindeler.

Bu iflbirli¤inin nas›l çal›flt›¤›n›, dünyay› nas›l düzlefltirdi¤ini, bu-güne kadar neden birçok tart›flmaya ve çekiflmeye yol açt›¤›n›, gele-cekte neden daha da çok çekiflmeye yol açaca¤›n› aç›klamak içinaç›k kayna¤›n iki temel varyasyonuna de¤inece¤im: entelektüel or-taklar hareketi ve ücretsiz yaz›l›m hareketi.

Aç›k kayna¤›n entelektüel ortaklar hareketi versiyonu, uzun sü-redir önce özel flebekeler, sonra internet kanal›yla kendili¤indenorganize olarak belirli bir matematik problemi veya bilimsel bir so-runu tart›flmak için beyin güçlerini ve deneyimlerini paylaflan bili-madamlar›ndan olufluyor. Bu topluluklar›n kökenleri, akademik vebilimsel çevrelere dayan›yor. Apache web sunucusunun kökeni deaç›k kayna¤›n bu biçimine dayan›yor. Biliflim sistemleri mimarî-siyle u¤raflan arkadafl›m Mike Arguello’ya neden insanlar›n bilgive deneyimlerini bu flekilde paylaflt›klar›n› sordum. “Biliflimcilerçok parlak adamlard›r ve herkesin de kendilerinin ne kadar parlakoldu¤u görmesini isterler” diye cevap verdi. ‹lk web taray›c›s›n›(web browser) bulan Marc Andreessen de bunu kabul ediyor: “Aç›kkaynak hareketi, o iflle ilgili çevrelerin denetimine tabi olan bilim-den baflka bir fley de¤ildir. ‹nsanlar bazen bu harekete katk›da bu-lunurlar, çünkü bilim yap›yorlard›r. Bir fleyler keflfetmifllerdir. Bu-nun ödülü de ündür. Bazen keflfetti¤iniz bu fleyle bir ifl kurars›n›z,bazen de sadece dünyan›n bilgi havuzuna katk›da bulunursunuz.Çevrenin elefltirisi bölümü ise, iflin kritik yan›d›r. Aç›k kaynak ha-reketi, o iflle ilgili insanlar›n elefltirisinden geçmek demektir. Enufak programlar, her bir güvenlik deli¤i, standarttan en küçük birsapma, dikkatle gözden geçirilerek elefltirilir.”

Aç›k kaynak hareketinin entelektüel ortaklar biçimini büyüleyicibuldum. Bu yüzden de sohbet odas›ndaki o delikanl›lar›n ve k›zlar›nkimler oldu¤unu keflfetmek istedim. Öncülerinden birini, Brian

DÜNYA DÜZDÜR88 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 88

Page 87: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Behlendorf ’u buldum. E¤er Apache (aç›k kaynak web sunucusu top-lulu¤u), bir yerli kabilesiyse, Behlendorf da kabilenin yafll› yol gös-tericisi olabilecek biriydi. Onu bir gün San Francisco Havaalan› ya-k›nlar›ndaki camdan ve çelikten yap›lma ofisinde yakalad›m. Kuru-cusu ve teknoloji sorumlusu oldu¤u CollabNet adl› yeni flirket, aç›kkaynak yaklafl›mlar›yla yenilikler yapmak isteyen flirketlere yaz›-l›mlar haz›rl›yordu. ‹ki temel soruyla bafllad›m: “Nereden geliyorsu-nuz ve IBM’le baflabafl rekabet edebilecek bu dâhileri nas›l bir ara-ya getirip bir aç›k kaynak toplulu¤u kurabildiniz?”

“Annemle babam Güney Kaliforniya’da, IBM’de tan›flm›fllar. Bende Pasadena’n›n az kuzeyindeki La Canada adl› flehirde büyüdüm”diye anlatmaya bafllad› Behlendorf. “Gitti¤im devlet okulu akade-mik aç›dan çok baflar›l› bir okuldu, çünkü çocuklar›n ço¤unun aile-si, oradaki Caltech’in (Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü) jet motorla-r› araflt›rma laboratuvar›nda çal›fl›yordu. Yani küçük yafllar›mdanitibaren bilimle içlid›fll›yd›m. Evde hep bilgisayar olmufltur. Al›flve-rifl listelerini, IBM’in o ilk makinelerinde kullan›lan delik kartlar›nüzerine yapard›k. ‹lkokuldayken basit programlar yapmaya baflla-m›flt›m bile. Lisede art›k bilgisayar kurdu olmufltum... 1991’de me-zun oldum. 1989’da, internetin yeni bafllad›¤› zamanlarda bir arka-dafl›m bana diskete kaydetti¤i Fractint adl› bir program› verdi.Program korsan de¤ildi, ücretsiz da¤›t›l›yordu. Bir grup programc›taraf›ndan yap›lm›flt› ve amac›, fractal (resim ile matemati¤in ke-siflme noktas›nda ortaya ç›kar›lan güzel görüntüler) çizmekti. Prog-ram›n bafl›nda, katk›da bulunan matematikçilerin ve bilimadamla-r›n›n e-posta adresleri ekrandan geçiyordu. Kaynak kodunu bileprograma dahil etmeleri dikkatimi çekti. Aç›k kaynak kavram›ylailk kez tan›fl›yordum. Program› ücretsiz indirebiliyordunuz, adam-lar kaynak kodunu bile veriyorlard› ve bu ifli yapan bir grup insan-d›. Hemen zihnimde programc›l›¤a iliflkin farkl› bir görüntü olufl-maya bafllad›. Belli baz› yaz›l›mlar›n yaz›ld›¤› ya da yaz›lm›fl olabi-lece¤i baz› ilginç toplumsal dinamiklerin oldu¤unu düflünmeye bafl-lad›m. Bu imaj, o ana kadar zihnimde beliren ve muhasebeciye ben-zedi¤i için pek de heyecanl› olmayan programc› imaj›n›n, bilgilerial›p arka ofiste flirketi için programa dönüfltüren profesyonel yaz›-l›m gelifltirme uzman imaj›n›n bir ad›m ötesine yerleflmiflti.”

1991’de mezun olan Behlendorf, Berkeley’de fizik ö¤reniminebafllam›fl, ama internetteki heyecanl› ortamdan tamamen farkl›olan derslerdeki soyutlamalardan hemen rahats›z olmufl.

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 89

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 89

Page 88: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

“O zamanlar koleje giren her ö¤renciye bir e-posta adresi verili-yordu. Ben de adresimden ö¤rencilerle konuflmaya ve müzikle ilgi-lenen tart›flma gruplar›n› keflfetmeye bafllad›m. 1992’de bölgedekielektronik müzik üzerinde tart›flmalar yapan kendi internet e-pos-ta listemi oluflturmufltum. ‹nsanlar›n tart›flmalara kat›lmas›ylagrubumuz büyüdü ve baflka müzikleri ve DJ’leri tart›flmaya baflla-d›k. Sonra, ‘Neden kendi DJ’lerimizi ça¤›r›p kendi konserlerimizivermiyoruz?’ fikri olufltu. Hemen kolektif bir çabaya dönüfltü. Biri,‘Bende baz› plaklar var’ derken öteki, ‘Parti için çok güzel bir yerbiliyorum’ diyordu. Baflkas›, ‘Elimde ifle yarar bir ses sistemi var’diye araya giriyordu. 1993’te internet hâlâ büyük oranda e-postalistelerinden, e-postadan ve FTP sitelerinden (bilgilerinizi depola-yabilece¤iniz dosya iletimi protokol depolar›) olufluyordu. Elektro-nik müzik arflivi yapmaya bafllad›m. Arflivimi nas›l çevrimiçi haldetutup daha çok say›da insan›n eriflimine açabilece¤im konusundakafa yoruyordum. Mosaic’i (Marc Andreessen taraf›ndan gelifltiri-len web taray›c›s›) iflte o zaman duydum. Berkeley iflletme okulu-nun bilgisayar laboratuvar›nda ifle girince, bütün bofl vakitlerimdeMosaic ile di¤er web teknolojilerini araflt›rmaya bafllad›m. Bu dabeni birinci nesil web taray›c›lar› ve web sunucular› yazan insan-lar›n oluflturdu¤u bir tart›flma grubuna götürdü.”

(Web sunucusu, world wide web’deki bir web sitesini evinizdekiya da iflyerinizdeki bilgisayara tafl›man›z› sa¤layan yaz›l›md›r. Ör-ne¤in Amazon.com, uzun süredir Apache yaz›l›m›n› kullan›yor. Webtaray›c›n›z Amazon.com’a gitti¤inde oras›yla konuflan ilk yaz›l›m,Apache’dir. Taray›c›n›z Apache’ye baz› sorular sorar. Apache de ce-vaben Amazon web sitesinin içeri¤ini söyler. Web’de gezinmek, ta-ray›c›n›z›n farkl› web sunucular›yla etkileflime girmesi ve konufl-mas›d›r.)

Behlendorf, “O forumda Tim Berners-Lee ile Marc Andreessen’inbu konulardaki tart›flmalar›n› izlemeye bafllad›m. Çok heyecan ve-rici, radikal derecede kapsaml› bir fleydi. Doktora ya da mast›r yap-mama, birtak›m belgelerle kim oldu¤umu ispatlamama gerek yok-tu. Müzik grubum ile bu insanlar aras›nda baz› paralellikler görme-ye bafllad›m. Onlar ilk web yaz›l›m›n› birlikte infla etmek istiyorlar-d›. Bir süre gruptaki tart›flmalar› izledikten sonra bir arkadafl›maanlatt›m. Wired dergisinin ilk elemanlar›ndand›. Derginin bendenbir web sitesi isteyebilece¤ini söyledi. Böylece saati 10 dolara onla-ra bir e-posta grubu ve web sitesi (HotWired) kurmak için çal›flma-

DÜNYA DÜZDÜR90 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 90

Page 89: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

ya bafllad›m... HotWired, reklam alan ilk internet dergilerindendi”diye anlat›yor.

HotWired, o zamanlar için farkl› bir talep olan, flifreli bir kay›tsistemi istedi¤ine karar verdi. 1997’de Salon.com’a Apache’nin tari-hini yazan Andrew Leonard, “O günlerde webmaster’lar›n ço¤u, Illi-nois Üniversitesi’ndeki Ulusal Süper Bilgiifllem Uygulamalar› Mer-kezi’nde (National Center for Supercomputing Applications/NCSA–web taray›c›s› Mosaic’in de do¤um yeri) gelifltirilen web server prog-ram›n› kullan›yordu. Ama NCSA’n›n web sunucusu, flifreli yetkilen-dirme ifllemini HotWired’›n istedi¤i ölçekte yapabilecek bir programde¤ildi. Bereket versin ki NCSA sunucusunun kaynak kodu, isteyenherkese ücretsiz veriliyordu. Böylece Behlendorf, hacker imtiyazlar›-n› kulland›: NCSA web sunucusuna yeni bir kod, bu sorunu çözecekbir yama (patch) yazd›” diyor. “O k›fl NCSA kodunun alt›n› üstünegetiren tek zeki programc› Behlendorf de¤ildi. Bir anda yayg›nlaflanweb’de tüm webmaster’lar, meseleyi kendi klavyelerinde çözmeninflart oldu¤una inan›yorlard›. Zaten program› ilk yazan Illinois Üni-versitesi ö¤rencisi Rob McCool, Marc Andreessen ve Lynx’ten EricBina ile birlikte Netscape ad›nda, pek tan›nmam›fl bir Silikon Vadi-si flirketine geçti¤i için ilgilenen kimse kalmam›fl ve orijinal kodu sa-nal tozlar bürümüfltü. Bu arada web büyümeye ve yeni sorunlar ya-ratmaya devam ediyordu.” Böylece bir yerdeki deli¤i t›karken baflkayerde gedik açan çeflit çeflit yamalar ortaya ç›kmaya bafllad›.

Bütün bu yamalar, yavafl yavafl ve aç›k kaynak yaklafl›m›na uy-gun bir biçimde yeni ve ça¤dafl bir sunucu (server) oluflturmaya bafl-lam›flt›. Ama oraya buraya sürekli yamalar yerlefltirildi¤i ve NCSAbu tempoya yetiflemedi¤i için herkesin kendi versiyonu oluflmufltu.

Behlendorf, “Neredeyse okuldan kopmufltum. Wired’a web sitesiyapmaktan hem çok keyif alm›fl hem de Berkeley’de ö¤rendi¤iminçok daha fazlas›n› ö¤renmifltim. Bu arada NCSA’dakilerin e-posta-lar›m›za cevap vermemesi üzerine grupta bir tart›flma bafllad›. Sis-teme eklenmesi için yama gönderiyorduk, ama onlar cevaplam›yor-lard›. Sonunda dedik ki, ‘NCSA bize flimdi cevap vermezse ileride neolacak?’ Elimizdeki sunucuyu sürekli gelifltirmekten, büyütmektengayet mutluyduk, ama cevap alamad›¤›m›zda ve yazd›¤›m›z yama-lar sisteme eklenmedi¤inde endiflelenmeye bafllad›k. Böylece yamayazd›¤›n› bildi¤im insanlarla temas kurmaya bafllad›m... Bunlar›nço¤u, internet üzerinde makineler ile yaz›l›mlar aras›ndaki ba¤lan-t›y› sa¤layan standartlar› ilk oluflturan standartlar çal›flma grubun-

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 91

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 91

Page 90: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

daki (Internet Engineering Task Force-‹nternet Mühendisli¤i GörevEkibi) insanlard›... Dedik ki, ‘Neden gelece¤imizi ellerimize alm›yo-ruz? Neden yazd›¤›m›z tüm yamalar› birlefltiren kendi web sunucu-su versiyonumuzu ç›kartm›yoruz?’” diye anlat›yor.

“Telif hakk› için NCSA’ya dan›flt›¤›m›zda bize, ‘Buldu¤umuz fleyigelifltirirseniz sizin olsun, ama çökerse bizi suçlamay›n’ dediler. Böy-lece yazd›¤›m›z tüm yamalardan oluflan kendi versiyonumuzu gelifl-tirmeye bafllad›k. Aram›zdan hiçbiri tam zamanl› çal›flan profesyo-nel web sunucusu gelifltirme uzman› de¤ildi. Zamanlar›m›z› birlefl-tirir, bunu kamusal bir ortamda yaparsak, raftan alabilece¤imiz birüründen çok daha iyisini yapabilece¤imizi düflündük. Zaten o za-manlar raftan al›nabilecek bir ürün de yoktu. Bunlar, Netscape’inilk ticarî web sunucusunu piyasaya sürmesinden önce oluyordu. ‹fl-te Apache projesi böyle bafllad›.”

1999 fiubat ay›nda, orijinal NCSA program›n› tamamen yenidenyazma iflini iflbirli¤i içinde bitirdiler ve bu iflbirli¤ine “Apache” ad›-n› verdiler.

Behlendorf, “Apache ismini seçtim çünkü iddiac› olmay›, kendi-ni hissettirmeyi ça¤r›flt›r›yordu” diyor. “Bir de Apaçi kabilesi, ABDhükûmetine teslim olan son kabileydi. Biz de o zamanlar büyükflirketlerin gelip, yerlilere yapt›klar› gibi ilk internet mühendisle-rinin yaratt›¤› ortam› ‘uygarlaflt›rmas›ndan’ kayg› duyuyorduk. Ya-ni Apache bana gayet iyi bir kod ismi gibi geliyordu. Di¤er arkadafl-lar da be¤endiler.”

Behlendorf ile aç›k kaynak yoldafllar› (ço¤u birbirini hiç görme-miflti, sadece aç›k kaynak sohbet odas›ndaki e-postalardan tan›fl›-yorlard›) böylece sanal, çevrimiçi, afla¤›dan yukar›ya bir yaz›l›mfabrikas› kurmufl oldular. Bu fabrikan›n sahibi ya da müdürü yok-tu. “Çeflitli yaz›l›m projeleri yürütüyorduk. Koordinasyon ve yöne-tim ise, kim ortaya ç›k›p kaynak kodunu yazmak isterse ona kal›-yordu” diye anlat›yor Behlendorf.

‹yi de ifller nas›l yürüyordu ? Sadece ortaya kaynak kodlar› ya-z›p atan ekran bafl›ndaki bir grup insan de¤illerdi herhalde...

“Yaz›l›m gelifltirme çal›flmalar› s›ras›nda bir kaynak kodu koru-yucusundan yararlan›l›r ve Uyuflan Versiyonlar Sistemi (Concur-rent Versions System-CVS) gibi baz› araçlar kullan›l›r” diye aç›kla-d› Behlendorf. “Yani bir CVS sunucusu ve bilgisayar›mda da birCVS program› vard›r. Bu programla sunucuya ba¤lan›p kaynak ko-dunun bir kopyas›n› al›r›m ki üzerine çal›fl›p baz› de¤ifliklikler ya-

DÜNYA DÜZDÜR92 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 92

Page 91: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

pay›m. Yazd›¤›m yaman›n di¤erleriyle paylaflmam gereken bir fleyoldu¤una karar verdi¤imde Patch adl› bir program çal›flt›r›r›m.Program, yapt›¤›m tüm de¤ifliklikleri içeren bir dosya yaratmam›sa¤lar. Bu dosyaya yama dosyas› (pacth file) denir. Bu dosyay› ver-di¤im kifli, kodun kopyas›na uygulayarak yaman›n ne yapt›¤›n› gö-rebilir. E¤er sunucuda buna yetkim varsa (bu yetkiler s›k› denetimalt›nda olan bir kurul taraf›ndan kullan›l›r) yamay› koruyucuyaatar ve ifllem yetkimi kullan›r›m. Böylece kaynak koduna eklenirve onun parças› olur. CVS sunucusu da her fleyin dosyas›n›, kiminne gönderdi¤inin kay›tlar›n› tutar... Koruyucuyu okuma yetkinizolabilir, ama ifllem yetkiniz olmayabilir. Birisi koruyucuda ifllemyapt›¤› anda o yama di¤er tüm gelifltiricilere e-postayla gönderilir.Böylece ifllemden sonra aram›zdaki denetim sistemi sayesindeyanl›fl yap›lan bir fley varsa düzeltilir.”

Peki topluluk, kimin güvenilir üyeler olaca¤›na nas›l karar ve-riyor ?

Behlendorf, “Apache için birbirine gerçekten güvenen sekiz kifliolarak ifle bafllad›k. Tart›flma forumuna yeni insanlar gelip yama-lar önerdikçe onlara da güvenmeye bafllad›k. Say›m›z bini geçti. ‹fldünyas›n›n dikkatini çekmeyi ve IBM’in deste¤ini almay› baflaranilk aç›k kaynak grubu biz olduk” diyor.

Salon’dan Leonard’a göre Apache, tek bir sunucu makinesinde bin-lerce farkl› web sitesi (müzik, veri, metin, porno siteleri) bar›nd›rmabecerisi nedeniyle, internet servis sa¤lay›c› pazar›nda egemen oldu. Os›rada IBM kendine ait GO adl› web sunucusunu satmaya çal›fl›yor-du, ama pazarda ancak küçücük bir pay alabildi. Apache’nin hemteknolojisi daha iyiydi hem de ücretsizdi. Böylece IBM, Apache’yi ye-nemeyince, ona kat›lmaya karar verdi. Burada durup bir düflünün:Dünyan›n en büyük bilgisayar flirketi, kendi mühendisleri bir grupaç›k kaynak dâhisinin yapt›¤› iflin daha iyisini yapamad›¤› için, ken-di teknolojisini bir yana b›rak›p onlara kat›l›yor!

Behlendorf, “IBM benimle temas kurdu, çünkü ben grubun söz-cüsü gibi olmufltum. Dediler ki, ‘‹nternet toplulu¤unun tepkisiniçekmeden Apache’yi kullan›p kullanamayaca¤›m›z› görmek, emekverenleri d›fllamadan, tersine biz de sürece katk›da bulunarak sür-dürülebilir bir sistem haline getirip getiremeyece¤imizi anlamakistiyoruz...’ Yani koca IBM, bu yeni yaz›l›m gelifltirme yöntemi gü-venilir ve de¤erli bir fleydir; buna yat›r›m yapal›m ve bunun kadariyi olmayan kendi yöntemimizi atal›m, diyordu.”

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 93

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 93

Page 92: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Apache’ye yaklaflan IBM ekibinin bafl›ndaki en üst düzey yöneti-ci, flu anda Computer Associates’in baflkan› olan John Swainson’du.fiöyle anlat›yor: “O s›ralar aç›k kaynak konusunda bir sürü tart›fl-ma yap›l›yordu. Apache’li delikanl›larla konuflabilece¤imizi gördük.Çünkü sorular›m›za cevap veriyorlard›. Bu çocuklarla anlaml› birdiyalo¤a girerek kâr amac› gütmeyen Apache Yaz›l›m Vakf›’n› (Apac-he Software Foundation) kurduk ve bu flekilde devam ettik.”

IBM’in avukatlar›, Apache grubuyla birlikte çal›flarak, Apacheüzerine yeni uygulama programlar› yazmak ve bundan da para ka-zanmak isteyen IBM gibi flirketlerin telif ve yükümlülükler konu-sunda herhangi bir sorun yaflamamas› için yasal bir çerçeve olufl-turdular. IBM, farkl› bilgisayar sistemlerinin ve ayg›tlar›n birbi-riyle konuflmas›na cevaz veren, e-postalar› ve web sitelerini stan-dart bir formatta ekrana getiren, üstelik aç›k kaynak toplulu¤u ta-raf›ndan ücretsiz olarak sürekli gelifltirilen standart bir web sunu-cusu mimarîsine sahip olman›n yaratabilece¤i de¤eri görmüfltü.Apache’nin kat›l›mc›lar›, bedava yaz›l›m gelifltirmek için ortayaç›km›fl bir grup de¤ildi. Onlar sadece ortak bir sorunu, web sunu-cusu sorununu çözmek için yola ç›kan ve aç›k kaynak yöntemiyleortak katk›lar›n› ücretsiz biçimde ortaya koyman›n, iflin gerektir-di¤i beyin gücünü en iyi toparlayabilecek yöntem oldu¤u sonucunavaran bir grup insand›.

Swainson flunlar› anlat›yor: “Apache ile birlikte çal›flmaya bafl-lad›¤›m›zda, ortada sadece bir Apache.org web sitesi vard›. Yasalbir çerçeve yoktu. fiirketler, yasal olmayan çerçevelerde yaflaya-maz. Bir flirketin anlaflma imzalamas›, baz› yükümlülüklere vehaklara sahip olmas› gerekir. Bugün herkes Apache kodunu bilgi-sayar›na indirebilir. Bunun tek yükümlülü¤ü, kodun Apache site-sinden al›nd›¤›n› bildirmek ve kodda herhangi bir de¤ifliklik yapar-sa bunu onlarla paylaflmakt›r” diyor. Bu trafi¤i yönlendiren birApache gelifltirme sistemi var. Sizi bu sistem içinde yönlendiriyor-lar. Bu sistem, meritokrasinin saf haline benziyor. IBM, Apache’yikullanmaya bafllay›nca, toplulu¤a da girmifl oluyor ve o da sistemekatk›da bulunmaya bafll›yor.”

Apache toplulu¤unun IBM’den bekledi¤i katk› ise, sadece flirke-tin en iyi mühendislerinin Apache aç›k kaynak grubuna kat›lmas›ve gruptaki di¤er herkes gibi ücretsiz katk›da bulunmas›yd›. “Apac-he aç›k kaynak grubu parayla ilgilenmedi. Sadece sisteme katk› is-tiyorlard›. Mühendislerimiz bize gelip, ‘Apache’yi yapanlar sa¤lam

DÜNYA DÜZDÜR94 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 94

Page 93: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

çocuklar. Bizim de aralar›na kat›lmam›z› istiyorlar’ diyorlard›. Ön-celeri yapt›¤›m›z katk›lar›n baz›lar›n› reddettiler. Söylediklerinegöre standartlar›na uymuyormufl! Apache toplulu¤unun bizdenbekledi¤i, elimizden gelenin en iyisini vermemizdi” diyor Swainson.

22 Haziran 1998’de IBM, yeni web sunucusu ürünü WebSphereile Apache’yi birlefltirece¤ini aç›klad›. Apache’nin kat›l›mc› toplulu-¤unun örgütlenmesi, Apache’nin kodundan al›p gelifltirdi¤i fleyitekrar toplulu¤a verme biçimindeydi. Ama ayn› zamanda IBM’inyapt›¤› gibi Apache kodunun üzerine patentli bir ticarî ürün de ya-pabilirdiniz. Bunun tek flart›, patentinizde Apache’yi kaynak gös-termenizdi. Baflka bir deyiflle, aç›k kaynak konusundaki bu ente-lektüel ortaklar hareketi, kaynaklar›n›n üzerine ticarî ürünlerkoymalar› konusunda insanlar› teflvik ediyordu. Temel uygulama-lar›n ücretsiz ve herkese aç›k olmas›n› isterken, ticarî amaç güdenve gütmeyen mühendisleri de katk›da bulunmaya ikna edebilirsegüçlü ve taze kalabilece¤ini biliyordu.

Günümüzde Apache, aç›k kaynak araçlar›n›n en baflar›l›lar›n-dan biri. Dünyadaki web sitelerinin üçte ikisi Apache kullan›yor.Apache ücretsiz olarak indirilebildi¤i için Rusya’dan Güney Afri-ka’ya, Vietnam’a kadar her yerde insanlar onu kullan›p web sitele-ri yap›yorlar. Web sunucular›n›n ekstra yeteneklere veya kapasite-ye sahip olmas›n› isteyenler ise Apache üzerine bina edilmifl olanWebSphere alabilirler.

Zaman›nda bir aç›k kaynak program› üzerine oturmufl bir ürünsatmak, IBM için belli bir risk tafl›yordu. Ama IBM, Apache üzeri-ne farkl›laflt›r›lm›fl yaz›l›m uygulama programlar› oturtma yetene-¤ine güveniyordu. Herkes bu model sayesinde IBM’in web sunucu-su sektörünün yaz›l›m kategorisinde piyasan›n liderli¤ine oturupbüyük paralar kazand›¤›n› gördükten sonra model yayg›nlaflt›.

Bu kitapta s›k s›k flunu tekrarlayaca¤›m: Ço¤u flirket için düz birdünyada s›radan ifllerde (vanilyal› dondurmada) gelecek yok. Yaz›-l›mdaki birçok s›radan ifl, aç›k kaynak topluluklar›na aç›lacak. Ti-carî gelecek, en iyi çikolata sosunu yapan›n, en tatl› ve en hafif kre-may› üretenin, en sulu viflneleri toplayan›n ve bütün bunlar› birdondurma haline en iyi getirenin olacak. Günümüzde aç›k kaynakiflletim sistemi Linux’›n büyük da¤›t›mc›lar›ndan biri haline gelenve bu iflletim sistemi üzerine size özgü baz› uygulamalar ekleyereksadece flirketiniz için flark› söyleyip dans etmesini sa¤layan Novellyaz›l›m flirketinin yönetim kurulu baflkan› Jack Messman, bunu en

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 95

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 95

Page 94: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

iyi flekilde ifade eden isim: “Ticarî yaz›l›m flirketleri, kendilerini di-¤erlerinden ay›rt edecek yaz›l›mlar ortaya koyacak flekilde çal›flma-ya bafllam›flt›r. Aç›k kaynak toplulu¤u ise esas olarak altyap› üzeri-ne odaklan›r.” (Financial Times, 14 Haziran 2004)

IBM anlaflmas› çok büyük bir etki yaratt›. Big Blue (IBM), aç›kkaynak yöntemine inand›¤›n› ve Apache web sunucusuyla aç›kkaynak mühendisler toplulu¤unun, sadece kullan›fll› ve de¤erli de-¤il, “s›n›f›n›n en iyisi” olan bir fley yaratt›¤›n› söylüyordu. Aç›k kay-nak hareketinin güçlü ve etkilerini ancak yeni görmeye bafllad›¤›-m›z bir düzlefltirici olmas›n›n nedeni budur. Brian Behlendorf”agöre hareket, bireylere inan›lmaz bir güç veriyor. “Nereden geldi-¤in, kim oldu¤un hiç önemli de¤il. Hindistan’daki veya Güney Af-rika’daki biri de en az Silikon Vadisi’ndeki biri kadar bu yaz›l›m›etkin biçimde kullanabilir ve ciddi bir katk›da bulunabilir.” Eskimodelde kazanan hepsini al›r: Yaz›l›m› ben yazd›m. O benim. Stan-dart lisans modeli böyledir. “Bununla yar›flabilecek tek model, her-kesin kazand›¤› modeldir” diyor Behlendorf.

fiahsen Behlendorf da kariyerini bu yönde, yani giderek daha çokinsan›n ve flirketin bu yeni düz dünya platformunu kullanarak aç›kkaynak yenilikçili¤ine katk›da bulunmas› yönünde devam ettiriyor.2004 y›l›nda CollabNet adl› bir flirket kurdu. fiirket, aç›k kaynakaraçlar›n› kullanarak flirketlerin yeni yaz›l›m yazmalar›n› teflvik et-meyi amaçl›yor. “Bize göre yaz›l›m alt›n de¤ildir; maruldur, bozula-bilir. E¤er yaz›l›m zamanla gelifltirilemezse çürür.” Behlendorf’a gö-re aç›k kaynak grubunun yapt›¤› fley, küresel olarak örgütlenmifl biryaz›l›m gelifltirme faaliyetidir, çürümemesi için marulun sürekli te-miz suyla sulanmas›d›r. Behlendorf, aç›k kaynak toplulu¤unun yaz›-l›m yaratmak ve yarat›lm›fl yaz›l›mlar› sürekli güncellefltirmek içindi¤erlerinden daha iyi bir yöntem gelifltirdi¤ini söylüyor. CollabNetise aç›k kayna¤›n en iyi yöntemlerini, kapal› bir toplulu¤a, yani tica-rî bir yaz›l›m flirketine uygulamak için kurulmufl bir firmad›r.

“CollabNet, dünyay› düzlefltiren güçlere silah veren bir silah sa-t›c›s›d›r” diyor Behlendorf. “Bu dünyadaki rolümüz, ister dan›fl-man, ister muhasebeci, ister evinde oturan bir iflsiz olsun, Çin’de-ki, Hindistan’daki, dünyan›n her yerindeki tüm bireylerin, katk›ve iflbirli¤inde bulunabilece¤i araçlar› ve altyap›y› oluflturmakt›r.Biz onlara ademimerkeziyetçi bir katk› ve iflbirli¤inin araç kutusu-nu veriyoruz. Afla¤›dan yukar› yaz›l›m gelifltirmeyi mümkün k›l›-yoruz... Art›k baz› büyük flirketler de yaz›l›m üretmek için afla¤›-

DÜNYA DÜZDÜR96 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 96

Page 95: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

dan yukar›ya bir ortam oluflturmaya çal›fl›yorlar. Eskinin yukar›-dan afla¤›ya yaz›l›m modeli art›k bitti. O sistem diyordu ki, ‘Ben birfley ortaya ç›kar›r›m, sonra da duvar›n üzerinden size atar›m. Sizaç›klar› bulup bana geri atars›n›z. Aç›klar› yamad›ktan sonra sata-r›m.’ Art›k insanlar aç›klarla dolu bir yaz›l›m almaktan çok rahat-s›z oluyorlar. Belki de yamanmaz, öyle de¤il mi ? Biz diyoruz ki,‘Aç›k kayna¤›n h›zla yenilenme ve daha kaliteli yaz›l›m üretmeavantajlar›n› al›p tüm eme¤i geçenlerde oluflan ortakl›k duygusuy-la birlefltirerek hem flirket içinde hem de flirket d›fl›nda daha kat›-l›mc› bir ifl modeline dönüfltürebilirsek, iyi olmaz m› ?’ ”

IBM’in teknik stratejiden sorumlu Küba as›ll› baflkan yard›mc›-s› Irving Wladawsky-Berger aç›k kaynak konusunu, flu sözlerleözetliyor: “Sanayi Devrimi s›ras›nda bulufllar› ve yenilikleri nitele-yen fley nas›l ki bireysel dehalarsa, bu ça¤da yenilikleri ve bulufl-lar› niteleyen fley, yetenekli topluluklar biçiminde çal›flan insanla-r›n ortak ve kat›l›mc› yenilikçili¤idir.”

AAç›k kaynak hareketinin entelektüel ortaklar türünün en ilginç ta-raf›, baflka biçimlere çok çabuk dönüflmesi ve içinden, kendi alanla-r›ndaki hiyerarflileri k›rarak düzlefltiren, kendili¤inden örgütlen-mifl baflka kat›l›mc› gruplar ç›karmas›d›r. Bu konuyu en canl› bi-çimde habercilikte görüyorum. Genellikle ideolojileri temelinde bir-biriyle ba¤lant›lar kuran tek tek bireylerden oluflan çevrimiçi (onli-ne) yorumcular, bir tür aç›k kaynak haber merkezi oluflturuyorlar.Art›k günlük haber alma rutinimin bir parças› olarak, blogger’lar›(bu terim weblog’dan geliyor) da okuyorum. Göreli olarak karanl›kve küçük bir grup blogger’›n, CBC News’tan Dan Rahter’›n sahtebelgeler kullanarak Baflkan George W. Bush’un askerlikten kaçt›-¤›yla ilgili haber yapt›¤›n› ortaya ç›karmas›na iliflkin bir haberdeWashington Post’tan Howard Kurtz flöyle yaz›yor: “Gazya¤› dökül-müfl pamuk balyas›na yan›k kibrit atmak gibi bir fleydi. Daha öncepek tan›nmayan blogger’lar›n bütün medyaya yay›lan alevleri,Murrow ile Cronkite’›n kanal›n› savunma pozisyonuna soktu. Char-les Johnson, bu iflin s›rr›n›n aç›k kaynak bilgi toplama faaliyeti ol-du¤unu söylüyor. Bunun anlam› flu: Art›k haber toplamak için elle-rindeki araçlar› kullanan motivasyon sahibi bir insan havuzu var.Bir vatandafl gazeteci ordumuz oldu.” (20 Eylül 2004)

Tek silah› ço¤unlukla bir kay›t cihaz›, kameral› bir cep telefonuve bir web sitesi olan bu ordu yine de düz bir dünyada sesini CBS

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 97

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 97

Page 96: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

veya New York Times kadar duyurabiliyor. Blogger’lar girifli s›n›r-layan bir kap› olmadan kendi çevrimiçi (online) ortakl›klar›n› kur-mufl durumdalar. Bu aç›k ortakl›kta ço¤unlukla bir sürü söylentive sivri iddia ortal›kta uçuflur. Çünkü bu iflin bir sorumlusu yok-tur, standartlar çok farkl› olabilmektedir ve baz›lar› da gerçektensorumsuzca fleyler yazmaktad›r. Ama bir kez bu topluluk Ratherolay›ndaki gibi gerçek bir fley bulursa, müthifl bir enerji ortaya ko-yabilir, çok ses ç›kartabilir ve bir televizyon kanal› ya da büyük birgazete gibi haber yapabilir.

Bu kitab› yazarken düzenli olarak kulland›¤›m bir baflka ente-lektüel ortakl›k hareketi, “halk ansiklopedisi” olarak da bilinen kul-lan›c› kat›l›ml› çevrimiçi (online) ansiklopedi olan Wikipedia’d›r.Buradaki “wikis” kelimesi, Havaii dilinde, “h›zl›” anlam›na geliyor.“Wiki” olarak nitelenen internet siteleri, kullan›c›lara kendi bilgisa-yarlar›ndan ve kendi adlar›na do¤rudan düzeltme yapmalar›na ola-nak veriyorlar. Hong Kong Üniversitesi Gazetecilik ve Medya Arafl-t›rmalar› Merkezi profesörlerinden Andrew Lih’in 5 May›s 2004 ta-rihinde YaleGlobal sitesinde yazd›¤› makale, Wikipedia’n›n nas›l ça-l›flt›¤›n› ve neden büyük bir baflar› sa¤lad›¤›n› aç›kl›yor:

“Wikipedia projesi, gönüllüler için yaratt›¤›, fakat s›k› kontrol al-t›nda tuttu¤u ücretsiz bir ansiklopedi olan ilk projesinin iki y›l için-de kaynaklar›n› tüketmesinin ard›ndan, Bomis.com adl› internetflirketinin baflkan› Jimmy Wales taraf›ndan tasarland›. ‹lk projedeeditörler ve felsefe doktorlar› iflin bafl›ndayd›, ama bu yap›dan an-cak birkaç yüz madde ç›kabildi. ‹çeri¤in bu flekilde kalmas›n› iste-meyen Wales, 2001 Oca¤›nda sayfalar›n› wiki adl› bir web sitesinetafl›d› ve tüm ziyaretçileri ansiklopediye yeni maddeler eklemeye ve-ya var olan maddeleri de¤ifltirmeye ça¤›rd›. Site, daha ilk y›l›ndabüyük bir baflar› kazanarak sad›k bir izleyici kitlesi yaratt› ve 12dilde yaz›lm›fl 20.000’in üzerinde maddeye ulaflt›. ‹ki y›l içinde mad-de say›s› 100.000’i bulan sitede, 2004 Nisan itibariyle ‹ngilizce250.000, di¤er 50 dilde 600.000 madde yer al›yordu. Alexa.com’dakiweb siteleri s›ralamas›na göre site, Britannica.com gibi gelenekselansiklopedi sitelerinden daha popüler olmufltu.”

“Bir kifli, aç›k kaynak/aç›k redaksiyon yöntemiyle güvenilir,dengeli bir ansiklopediyi nas›l oluflturabilir ?” diye sorabilirsiniz.Netice itibariyle Wikipedia’daki tüm maddelerde, internette gezi-nen herkesin belli bir maddenin içeri¤ine bir fleyler ekleyip ç›kara-bilece¤i, “bu sayfay› de¤ifltir” seçene¤i yer al›yor.

DÜNYA DÜZDÜR98 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 98

Page 97: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Lih’e göre, “wiki’ler maddelerin statüsünü izleme, bireysel de¤i-fliklikleri denetleme ve ilgili konular› tart›flma olana¤› sa¤lad›¤›için bir tür toplumsal yaz›l›m gibi bir ifllev görüyor. Ayr›ca bu websiteleri yap›lan her de¤iflikli¤i izleyip saklad›¤› için hiçbir ifllem ta-mamen silinmiyor. Dolay›s›yla Wikipedia, kullan›c›lar›n içeri¤e ek-lemeler ve düzeltmeler yaparak belli bir ortak zemine ulaflt›¤› birtür uzlaflmayla çal›fl›yor.”

Ancak Lih, “Teknoloji, kendi bafl›na yeterli de¤il” diyor. “Wales,yol gösterici ilke olarak tarafs›z bir bak›fl aç›s› sa¤lamaya yönelikbir editoryal politika saptam›fl... Buna göre, ‘tarafs›z bak›fl aç›s› bü-tün iddia ve olgular›, taraftarlar›n›n da karfl›tlar›n›n da kabul ede-bilece¤i bir flekilde sunmaya gayret eder...’ Sonuç olarak, küresellefl-me gibi tart›flmal› konularda, Wikipedia’n›n kat›l›mc› ve küresel ya-p›s› nedeniyle büyük fayda sa¤lan›yor. Geçti¤imiz iki y›l boyuncaHollanda, Belçika, ‹sveç, ‹ngiltere, Avustralya, Brezilya, ABD, Ma-lezya, Japonya ve Çin’den 90’dan fazla madde de¤iflikli¤i geldi. An-siklopedi, Dünya Ticaret Örgütü ve çokuluslu flirketlerden küresel-leflme karfl›t› hareket ile kültürel çeflitlili¤e kadar çeflitli konulardaçok çeflitlilik içiren bir bak›fl aç›s› sa¤l›yor. Bu arada vandalizmi en-gellemek için kötü niyetli katk›lar da s›k›ca denetleniyor. Vandaliz-mi engellemek isteyen kullan›c›lar, yap›lan de¤ifliklikleri izleyerekbirkaç saniyede, bilemediniz birkaç dakikada sorunu hallediyorlar.Ansiklopediye zarar verebilecek bir madde, bir dü¤meye t›klayarakkabul edilebilir bir versiyona dönüfltürülebiliyor. Bu kritik asimet-ri, dengeyi wiki toplulu¤unun üretken ve kat›l›mc› üyeleri lehineoluflturarak kaliteli içeri¤in bask›n ç›kmas›n› sa¤l›yor.”

Wikipedia konusunda Newsweek’te ç›kan 1 Kas›m 2004 tarihlibir haber, Essex’ten (‹ngiltere) katk›larda bulunan bir gönüllü olanAngela Bassey’den bahsederek ansiklopediye yap›lan binden fazlagiriflin do¤rulu¤unu kontrol eden bir Wikipedia ba¤›ml›s› oldu¤unukendi a¤z›ndan anlat›yor: “Herkesin kat›l›m›yla oluflmufl bir ansik-lopedi, saçma bir fikir gibi görünüyor, ama kendi do¤all›¤›nda ken-dini kontrol ediyor.”

Asl›nda Jimmy Wales ifle daha yeni bafllam›fl. Newsweek’e anlatt›-¤›na göre Wiktionary adl› sözlük ve eflanlaml›lar sözlü¤ü; Wikibooksad›yla ders kitaplar› ve kullan›m k›lavuzlar›; Wikiquote ad›yla özlüsözler kitab› da yapacakm›fl. Tek bir amac› oldu¤unu söylüyor: “Herbireye, insano¤lunun sahip oldu¤u tüm bilgiye ücretsiz ulaflma flans›vermek.”

Dünyay› Düzlefltiren On Güç | 99

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 99

Page 98: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

WWales’in, herkesin insano¤lunun tüm bilgisine ulaflma flans›na sa-hip olmas› anlay›fl› kuflkusuz çok içten bir yaklafl›m. Öte yandan buyaklafl›m bizi aç›k kayna¤›n karfl› ç›k›labilecek noktas›na getiriyor:Herkes elindeki entelektüel sermayeyi ücretsiz verirse yenilikler içingereken kaynaklar nas›l sa¤lanacak? Ayr›ca flu yenili¤in flu k›sm› bü-tün topluluk taraf›ndan ücretsiz olarak yap›lm›flt›r ve öyle kalmal›-d›r. Ama flu k›sm› da bir flirket taraf›ndan ticarî amaçla yap›lm›flt›r,dolay›s›yla da flirketin bulufllar›n› sürdürebilmesi için ona para öden-mesi gerekir diye bir sürü hukukî ihtilaflara düflmeyecek miyiz? Busorular, kendili¤inden örgütlenmifl kat›l›m hareketinin giderek po-pülerleflen di¤er k›sm›ndan, serbest yaz›l›m hareketinden kaynakla-n›yor. Openknowledge.org adl› sitede, “Ücretsiz/aç›k kaynak yaz›l›mhareketi, 1960-70’lerde ABD’deki bilgisayar laboratuvarlar›ndaki(Stanford, Berkeley, Carnegie Mellon ve MIT’deki) hacker kültürüiçinden do¤du. Programc›lar, küçük ve içine kapal› bir gruptu. Kod-lar grup üyeleri aras›nda gidip geliyordu. E¤er bir geliflme sa¤lam›fl-san›z kodunuzu bir fleyleri gelifltirmek için çal›flan di¤er arkadaflla-r›n›za vermeniz bekleniyordu. Bir kodu saklamak, münasebetsiz birhareket olarak görülüyordu. Netice itibariyle siz arkadafllar›n›z›n ça-l›flmalar›ndan yararlan›yordunuz ve bunun karfl›l›¤›nda siz de onla-ra kendi çal›flmalar›n›z› açmal›yd›n›z” deniyor.

Serbest yaz›l›m hareketi, yaz›l›mlar›n ücretsiz ve herkese aç›kolmas› gibi bir ahlakî idealden esinlendi. Hâlâ da öyle. Bu hareketayr›ca, ücretsiz da¤›t›labilecek en iyi yaz›l›mlar› yaratma amac›nayönelik aç›k kaynak kat›l›mc›l›¤› temelinde yükseldi. Bu, Apache gi-bi entelektüel ortaklar hareketinden biraz daha farkl› bir hareket.Bu hareket, yaz›l›mlar› ve di¤er yenilikleri üretebilmek için aç›kkayna¤›n teknik aç›dan üstün bir yöntem oldu¤unu düflünüyor.Apache ise herkesin ücretsiz kullan›m›na aç›k, fakat kendi üzerinebina edilmifl ticarî yaz›l›mlara karfl› ç›km›yor ve Apache’nin katk›-s›n› ilan etti¤i müddetçe, kendi çal›flmalar›n›n türevi biçiminde birçal›flma yapan herkesin bu çal›flmay› sahiplenmesine izin veriyor.

Serbest yaz›l›m hareketinin esas hedefi ise, bireylerin ancak buflekilde güçlenebilece¤i ve küresel flirketlerin cenderesinden kurtu-labilece¤i görüflünden hareketle, mümkün oldu¤unca çok say›dainsan›n program yazmas›, gelifltirmesi ve bunu ücretsiz da¤›tmas›.Serbest yaz›l›m hareketi lisanslar›n›, e¤er sizin ticarî yaz›l›m›n›zonlar›n serbest yaz›l›m›ndan türemiflse, sizin yaz›l›m›n›z›n da ser-best olmas›n› sa¤layacak flekilde düzenliyor.

DÜNYA DÜZDÜR100 |

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 100

Page 99: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

tafllar›na okutma f›rsat›n› bana veren John Doerr ile Herbert AllenJr.’a da özel teflekkürler.

Kar›m Ann, her zamanki gibi ilk editörüm, ilk elefltirmenim vedaimî destekçim oldu. Onun yard›mlar› ve entelektüel deste¤i ol-maks›z›n bu kitap var olamazd›. Böyle bir efle sahip oldu¤um içinçok flansl›y›m. Babalar›n›n saatler boyunca odas›na kapanmas›nakatlanan k›zlar›m Orly ile Natalie’ye ve her gün kitab›n ne zamanbitece¤ini soran sevgili annem Margaret Friedman’a da teflekkür-ler. Max ve Eli Bucksbaum, Aspen’de geçirdi¤imiz sabah, de¤erliteflviklerini esirgemediler. Kardefllerim Shelley ve Jane, hep ya-n›mdayd›lar.

Dört kitab›m için de ajans olarak Esther Newberg ve yay›nc›olarak Jonathan Galassi ile, son üç kitab›mda dizi editörü olarakPaul Elie’le çal›flmak benim için bir nimetti. Onlar, ifllerinin en iyi-leri. Ayr›ca en becerikli ve sad›k asistan olan Maya Gorman’a sa-hip olmak da benim için bir nimetti.

Bu kitap, hayat›mda çok özel yeri olan üç kifliye ithaf edilmifltir:Kay›nvalidem ve kay›npederim, Matt-Kay Bucksbaum’a ve en eskiçocukluk arkadafl›m Ron Soskin’e.

Dünya Nas›l Düz Oldu? | 459

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 459

Page 100: Boyner Dunya Duzdur · Kristof Kolomb’un 1492 tarihli keflif yolculu¤unun seyir defterinin girifli Daha önce kimse bana golf sahas›nda flöyle bir talimat verme-miflti:

Boyner Dunya Duzdur 8/29/06 6:13 PM Page 460