beden ile zihni dengelemek - okumedya.com ile zihni dengelemek - osho.pdf · 2019-01-20 · beden...

157

Upload: others

Post on 16-Jan-2020

42 views

Category:

Documents


1 download

TRANSCRIPT

BEDENiLEZiHNiDENGELEMEK

Bedengözlegörünenruhturveruhgözlegörünmeyenbedendir.Bedenveruhhiçayrılmaz,birbirininparçasıdır,birbütününparçalarıdır.Bedenikabullenmelisin,bedenisevmelisin,bedenesaygıduymalısın,bedene

minnettarkalmalısın…

Bedenvarolanenkarmaşıkmekanizmadır–tamanlamıylabirşaheserdir!

Vebuşaheseretapanlarkutsanmıştır!

Hayranlıkduymayakendibedeninilebaşla,çünküsanaenyakınolanıo.Doğanınenyakınınageldiği,varoluşunenyakınınayanaştığıyerbedenindir.Bedenindeokyanusunsularıvar,bedenindeyıldızlarınvegüneşinateşivar,

bedenindehavavar,bedenintopraktanyoğrulmuş.

içindekiler

BEDENiLEZiHNiDENGELEMEK1

içindekiler1

ÖNSÖZ3

GiRiŞ6

Bölüm1-BedeninZekası7

BEDENİNBİLGELİĞİ8

BEDENLEKONUŞ9

BEDENİDİNLE9

BEDENBİRMUCİZEDİR10

BEDENTÜMGİZEMLERİKAPSIYOR11

BEDEN-ZİHİNBAĞLANTILARI12

AKLINVEBEDENİNİKİAYRIŞEYDEĞİLDİR13

İNSANABİRBÜTÜNOLARAKDAVRANMAK14

Bölüm2-YaşamaKarşıOlumsuzŞartlanmanınŞifreleriniÇözmek15

NİYEMUTSUZOLMAYISEÇİYORUZ15

İKİDEĞİŞİKYAŞAMTARZI19

BEDENSENİNDOSTUN22

“KEŞKE”NİNHAYALETİ24

MUTSUZLUĞASARILMAKTANVAZGEÇ28

MUTLULUĞUNBİLİNCİNDEOL31

Bölüm3-SağlıklıOlmanınTemelŞartları32

BEDENLETEMASKUR32

KENDİNEKARŞIDÜRÜSTOL35

RAHATLAVEHAYATIGELDİĞİGİBİYAŞA37

BEDENİNBİLGELİĞİNEİZİNVER39

BİRNEŞESENFONİSİ39

GÜLVEBÜTÜNÜGÖR41

Bölüm4-BelirtilerveÇözümler46

1-KARINDAGERİLİM47

2-BEDENDENKOPUKHİSSETMEK48

3-OMUZVEBOYUNAĞRISI49

4-STRESEBAĞLIHASTALIKLAR51

5-BEDENİİÇERİDENHİSSETMEK53

6-UYKUSUZLUK54

7-GERİLİMVERAHATLAMA56

8-BEDENHAKKINDAOLUMSUZDÜŞÜNCELER59

9-GÜZELVEÇİRKİN60

10-SAHTEVEGERÇEKGÜZELLİK61

11-YAŞLANMAK61

12-CİNSELSOĞUKLUK62

13-İKTİDARSIZLIK64

14-İÇİNEKAPANIKHİSSETMEK66

15-HASTALIKHASTALIĞI67

16-DUYULARICANLANDIRMAK69

17-BEDENSELZEVKLER70

18-ÇOKYEMEK,AZSEKS72

19-ORUÇTUTARAKTOKSİNLERDENARINMAK73

20-ORUÇVEŞÖLEN75

Bölüm5-MeditasyonunTedaviGücü79

OSHO’NUNAKTİFMEDİTASYONTEKNİKLERİ80

KENDİNİBIRAKMADURUMU83

GÜNLÜKMEDİTASYON90

RAHATVEKONFORLU91

Bölüm6-BilinceAçılanKapı92

MERKEZVEÇEVRE93

BEDEN,RUHVEAKLINUYUMU97

SENBEDENDENİBARETDEĞİLSİN101

AMAÇARAYIŞINDANCOŞKUYA102

İÇERDEKİNİUNUTMAYIN104

Bölüm7-KendineZihin-BedenleKonuşmakiçinGerekliOlan105

UnutulmuşLisanıHatırlatmak:BirOSHOMeditasyonTerapisi105

CD’YİNASILKULLANACAKSINIZ?106

MEDİTASYONAHAZIRLANMAK108

ÖNSÖZ

Bedengözlegörünenruhturveruhgözlegörünmeyenbedendir.Bedenveruhhiç ayrılmaz, birbirinin parçasıdır, bir bütünün parçalarıdır. Bedenikabullenmelisin, bedeni sevmelisin, bedene saygı duymalısın, bedeneminnettarkalmalısın…

Bedenvarolanenkarmaşıkmekanizmadır–tamanlamıylabirşaheserdir!

Vebuşaheseretapanlarkutsanmıştır!

Hayranlıkduymayakendibedeninilebaşla,çünküsanaenyakınolanıo.

Doğanınenyakınınageldiği,varoluşunenyakınınayanaştığıyerbedenindir.Bedenindeokyanusun suları var, bedenindeyıldızların ve güneşin ateşi var,bedeninde hava var, bedenin topraktan yoğrulmuş. Bedenin varoluşuntümünü, tümelementleri temsilediyor.Venasıldabirdeğişim!Nasıldabirmetamorfoz! Toprağa bak ve sonra kendi bedenine bak, bu nasıl birdeğişimdirböylevesenonahiçhayranlıkduymadın!Tozkutsalhalegeldi–bundan büyük mucize olur mu? Daha fazla ne mucizesi bekliyorsun? Vemucizeyi her gün izliyorsun. Çamurdan lotus çiçeği doğuyor…ve toztopraktangüzelbedenimizyükseliyor.

Temelde herkesin kalbin sessizliği – bir başka deyişle meditasyon – iletanışmasıveherkesinkendibedeninekarşımerhametgöstermesigerekenbirdünyadayepyenibireğitimsistemiolmasıgerekiyor.Çünkükendibedeninekarşımerhametli olmazsanbaşkahiçbirbedenemerhametgösteremezsin.Oyaşayanbirorganizmavesanahiçbirzararıolmadı.Anarahminedüşüşündenölümüne dek sana devamlı hizmet edecek. Her istediğini yapacak, hattaimkansızıbile…vesanaitaatedecek.

Bu kadar akıllı ve itaatkar bir mekanizma yaratmak düşünülemez bile.Bedeninintümişlevlerininfarkınavarsanşaşırırsın.Bedenininneleryaptığınıhiçdüşünmedin.Omucizevi,oesrarengiz.Amasenhiçonuaraştırmadın.Hiçkendi bedeninle tanışmak zahmetine katlanmadın.Başka insanları sevdiğinimi sanıyorsun? Sevemezsin, çünkü başka insanlar da sana bedenler olarak

görünüyor.

Bedentümyaradılışınenbüyükgizemi.Bugizeminsevilmeye,sırlarınınveişlevlerinin yakından incelenmeye ihtiyacı var. Ne yazık ki dinler bedenekarşıherzamantavıraldı.Amabudabizebiripucu,açıkbirbelirtisunuyor:İnsan,bedeninzekasınıvebedeningizeminiöğrenirsenedinadamlarıylanede Tanrı ile işi olur. En büyük gizemi kendi içinde keşfeder ve bedeningizemindebilincintapınağıyeralır.

Kendibilincinin,kendivarlığınınfarkınavardıktansonraseninüzerindeTanrıyoktur.Sadecebufarkındalıktabirinsandiğerinsanlara,diğercanlılarasaygıduyar çünkü onların hepsi kendisi kadar gizemlidir – hayatı zenginleştirendeğişikifadeler,çeşitlerdir.İnsanbirkeziçindekibilincekavuştumu,oinsansonsuzluğunanahtarınıeldeettidemektir.

Sana bedenini sevmeyi öğretmeyen bir eğitim sistemi bedenine merhametduymayı,onungizemlerineerişmeyivekendibilincineulaşmayıdaöğretmez.Bedenbirkapıdır–bedeneşiktirvebedenilebilinçkonusunadeğinmeyenbireğitim sistemi sadece eksik değil aynı zamanda zararlıdır da, çünkü yıkıcıolmayadevameder.Oysaobilinçsendemüthişbiryaratmadürtüsüoluşturur–dünyadadahafazlagüzellikyaratmak,dünyadadahafazlakonforyaratmakiçin.

İnsanındahaiyibirbedene,dahasağlıklıbirbedeneihtiyacıvar.İnsanındahauyanık,tetiktebirvarlıkolmayaihtiyacıvar.

İnsanınvaroluşunonasunmayahazırolduğubirçoklüksvekonforaihtiyacıvar.

Varoluş sana burada hemen şimdi cenneti sunmaya hazır, ama sen onu heperteliyorsun–taölümdensonrasına.

Sri Lanka’da çok önemli birmistik ölüm döşeğindeydi. Binlerce insan onasaygıduyuyorduveçevresinisarmışlardı.Gözleriniaçtı:bukıyılardaalacağıbirkaçnefeskalmıştıvesonragidecektivesonsuzadekyokolacaktı.Herkesonunsonsözleriniduymakiçinsabırsızlanıyordu.

Yaşlıadamdediki,“Tümyaşamımboyuncasizeneşeliolmayı,coşkunluğu,tefekkürü öğrettim. Şimdi öbür kıyıya gidiyorum. Artık sizinleolamayacağım. Beni dinlediniz, ama size anlattıklarımı hiç uygulamadınız.Hepertelediniz.Amaşimdiertelemeninbiranlamıkalmadı,bengidiyorum.Aranızdabenimlegitmeyehazırolanvarmı?”

Heryeri sessizlikbürüdü. İnsanlarbirbirlerinebakıpşöyledüşündüler:“Şuadam,onunkırkyıllıkmüridi…ohazırdırbelki.”Amaoadamdadiğerlerinebakmaklayetindi–kimseayağakalkmadı.Sadeceodanıngerilerindenbirisielinikaldırdı.Mistik,“Sonundacesurbirisiçıktı,”diyedüşündü.

Ama adam dedi ki, “Lütfen niye ayağa kalkmadığımı ve sadece elimikaldırdığımı size açıklamama izin verin. Diğer kıyıya nasıl gidileceğinibilmek istiyorum, çünkübugün tabii ki hazır değilim.Halayapılmamışpekçokişvar.Birkonuğumgeldi,oğlumevleniyorvebugüngidemem.Sizdiğerkıyıdangerigelemeyeceğinizisöylüyorsunuz,amabirgün,mutlakabirgün,bengelipsizinlebuluşacağım.Eğerbizebirkezdahaaçıklayabilirseniz–tümyaşamınızboyuncaaçıklamışolsanızbilebirkerecikdaha–diğerkıyıyanasılulaşılıyor?Amalütfenşuandagitmeyehazırolmadığımıunutmayın.Sadecehafızamı tazelemek istiyorum, böylece doğru zaman gelince…” O doğruzamanaslagelmez.

Bu sadece o zavallı adamla ilgili bir hikaye değil, bumilyonlarca insanın,hatta neredeyse herkesin hikayesi. Hepsi doğru zamanı, yıldızların doğrudizildiği anı bekliyor… Astrolojiye dalıyor, falcıya gidiyor, yarın nelerolacağınıöğrenmekiçindeğişikyöntemlerebaşvuruyorlar.

Yarın hiçbir zaman olmaz – hiç olmadı. Bu sadece aptalca bir ertelemestratejisi.

Olanlarhepbugünolur.

Doğrubireğitimsistemisana–herkese–şimdiburadayaşamayı,cennetibudünyada yaratmayı öğretir. Sana ölümün gelmesini beklememeyi ve ölümmutsuzluğunu noktalayana dekmutsuz olmayı kesmeni öğretir. Bırak ölümgelsinsenidansederkenveeğlenirkenveseverkenbulsun.

Eğer insan hayatını cennetteymişçesine yaşarsa ölümbu deneyimden hiçbirşeyçalamaz.Benimyaklaşımımsanaburanıncennetolduğunu,başkahiçbiryerde cennet olmadığını ve mutlu olmak için herhangi bir hazırlığıngerekmediğini öğretmek. Sevecen olmak için disipline gerek yok; birazuyanıklık, biraz dikkat, biraz anlayış yeterli. Eğer eğitim sana bu azıcıkanlayışıveremiyorsa,oeğitimdensayılmaz.

GiRiŞ

Doktorlar ve bilim insanları son zamanlarda sağduyumuzun bize hepsöylediğini tekrarlaroldular;bunagörebeden ileakılarasındaderinbirbağvar ve bu da sağlığımızı temelden etkiliyor. Araştırmalarda fizikselrahatsızlıklarımızın neredeyse yarısının strese bağlı olduğu keşfedildi.“Placeboetkisi”–insanlarailaçverildiğiyadatedaviedildiklerisöylenereksadecebirşekerverildiğihalde,bunainananinsanlarıniyileşmelerihakkındabirçokkayıtbulunuyor.

“Hepsi kafanın içinde” – çoğumuz herhangi bir fiziksel veya duygusalrahatsızlığımızdan bahsettiğimizde hayatımızda en az bir defa bu sözleriduymuşuzdur. İnkar etsek bile içimizde gizlice doğru olduğundanşüphelenmişizdir. Sorun, hepsinin “kafamın içinde” olduğunu entelektüeldüzeydeanlamamınbir işeyaramamasında.Osho’nunkonuşmalarındaçoğukez değindiği gibi, bilincimizin ince katmanı (aklın bir şeyi entelektüeldüzeyde anlayan kısmı) gerçekliğimizin sadece onda biridir. Bilinçaltıkatmanları çok daha geniştir ve onlarla temas halinde değilsek etkileri çokdahagüçlüolur.

Osho, 1989’da geliştirdiği devrim yaratan tekniği ile işte bu ilişkilere –beynin bilinçli ve bilinçaltı katmanlarının arasındaki ilişkiler ile onlarınbedenimizvegenelsağlığımızaetkileri–ışıktutar.Busüreç,omuzuonaçokacı verdiğinde kendi bedeni ile bir deneye giriştiğinde başlar. O sıradasekreterininaldığınotlaragöreOshoağrıya“omuzumdandüş”komutuverirveodagerçektendüşerveöncekolunasonrabacağınainerekyokolur.Amao deneylerini sürdürür ve başkalarını da beden ile konuşarak acıdanvazgeçmesini,onaartık ihtiyaçolmadığınıvegittikten sonragerigelmesinegerek kalmayacağını söyleyen bir teknik geliştirmeye davet eder. Bundansonraki birkaç haftada “Kendinize Beden-Zihin ile Konuşmak için GerekliKayıpLisanıHatırlatmak”adlıeserortayaçıkar.BuşimdiHindistan’ınPuneşehrindeki Osho Meditasyon Merkezi’nde ve eğitilmiş kişiler tarafındandünyanın çeşitli yerlerinde birer saatlik seanslardan oluşan yedi günlük birkürşeklindesunuluyor.

Bu kitabın yayınlanması sayesinde bu süreç onu kendi kendilerineuygulayabilecek bireyler ve hastalarına önerebilecek sağlık sektöründekiprofesyonelleriledanışmanlariçindeulaşılırhalegeliyor.

Kitap,Osho’nunçeşitlikonuşmalarındanbirderlemeyapılarakhazırlandıvebedenveonunla ilişkimizhakkındafarkındaolmayabileceğimizdüşüncelerebakarak başlıyor. Hemen hepimiz yaşam karşıtı tavırlar ve bedene karşışartlanmalar ile yetiştirildik. Ve öğretmenlerle ebeveynlerin çocukları“medenileştirmek”vetoplumakazandırmakadınagiriştiğiiyiniyetliçabalarçoğu kez onların doğal neşe ve canlılığını, duyularının keskinliğini, kendibedenlerihakkındakidoğalmeraklarınıbastırmaklasonuçlanıyor.

Yetişkinlerolarakkendigeçmişimiziveyetiştiriliştarzımızıdeğiştiremeyiz–ama o yetiştirilişin üstü kapalı öğelerinin ve onların bizi nasıl etkilediğininfarkına varabiliriz. Farkında olma sürecindeki esas sihirli taraf, daha öncebilinçsizce uyguladığımız tavırların üzerimizdeki etkisini yitirmesinde vekendimiz için yepyeni, hayata olumlu bakan seçimler yapmayabaşlayabilmemizdedir. Bu yeni temel atılınca bedene ve onun ihtiyaçlarınakarşı dahaduyarlı olduğumuzu, bizimadımızayaptığımucizevi çalışmalarakarşı minnettar kaldığımızı, ona karşı değil onunla birlikte çalıştığımızı,kendimizekoyduğumuzhedeflereulaştığımızıgörürüz.

Fiziksel ve psikolojik sağlık yakından ilintili ve birbirine bağımlıdır.BEDENLE ZİHNİ DENGELEMEK, bedenle zihin arasındaki bu ortaklığıdesteklemek için gerekli olan bilinçli anlayışı ve pratik yöntemleri birliktesunuyor.EktekimeditasyonCD’sininasılkullanacağınızadairbilgialabilmekiçinkitabınsonbölümünebakabilirsiniz.

CarolNeiman,Editör

Bölüm1-BedeninZekası

Batı tıp bilimi insanı ayrı bir birim olarak görmüştür – doğadan ayrı. Buyapılanenciddihatalardanbiridir.İnsandoğanınbirparçasıdır;sağlığı isedoğaileuyumiçindeolmaktanibarettir.

Batıtıbbıinsanamekanikaçıdanbakar,bunedenlemekaniğinbaşarılıolduğuyerde o da başarılıdır. Ama insan bir makine değildir; insan organik birbütündürvesadecehastaparçasınıniyileştirilmesiyetmez.Hastaparça tümorganizmanınzordurumdaolduğunadairbirgöstergedir.Hastaparçagözebatar,çünküenzayıfnoktaodur.

Hastaolanyeri iyileştirirsinvebaşarılıolmuş gibi gözükürsün…ama sonrahastalık yeniden baş gösterir. Tek yaptığın hastalığın kendini hasta olanyerdengöstermesiniengellemekolmuştur;onudahagüçlendirmişoldun.Amainsanın bir bütün olduğunuanlamıyorsun: yahastadır ya da sağlıklı, arasıyoktur.İnsanabütünbirorganizmaolarakbakılmalıdır.

Temeldebedeninherzamansenidinlemeyehazırolduğunuanlamakyatar–amaonunlahiçkonuşmadın,hiçbirzamaniletişimkurmadın.İçindeydin,onukullandın,amahiç teşekküretmedin.Osanahizmetediyor,hemdeelindengelenenakıllıbiçimde.

Doğa bedeninin senden daha zeki olduğunu biliyor, çünkü bedendeki tümönemli şeyler sana değil ona verildi. Örneğin, nefes almak, kalp atışı, kandolaşımı, yenenlerin sindirilmesi – bunlar sana bırakılmıyor; öyle olsaydıçoktan başın derde girmişti. Nefes almak senin kontrolünde olsaydı çoktanölmüştün. Yaşamaya devam etmen için hiç şansın kalmazdı, çünkü nefesalmayı her an unutabilirdin. Birisiyle tartışırken nefes almayı unutabilirdin.Gece uyuduğunda kalbinin atması gerektiğini unutabilirdin. Nasılhatırlayabilirdinki?Ve sindirim sistemininnekadar çok iş yaptığını biliyormusun? Bir şeyler yutup duruyorsun ve harika bir iş yaptığını, herkesinyutkunabileceğinisanıyorsun.

İkinci Dünya Savaşı‘nda bir adamın boğazına kurşun isabet etti. Adamölmedi,amaboğazyoluylayiyipiçemiyordu,tümboğazyolununkapanmasıgerekti.Doktorlarmidesinin kenarında ufak bir geçit açtılar, bunun içindenbir boru çıkıyordu ve adam o boruya yemek koyuyordu, ama bunun hiçbirzevkiyoktu.Dondurmakoysabile…adamçokkızmıştı.

“Bu….” dedi, “Ben bundan hiçbir tat alamıyorum.” Sonra bir doktor birteklifte bulundu: “Şöyle yap.Önceyemeğin tadınabak, sonraboruyakoy.”Adamkırkyılboyuncabunuyaptı.Önceçiğneyipkeyfiniçıkarıyor,sonradaboruyakoyuyordu.Borupekalaişeyarar,çünkübedenininiçindedebirboruvaraslında,amaderininaltındagizli,hepsio.Butalihsizadamınkiaçıktaydı.Üstelikseninkindendeiyiydi,nedeolsatemizlenebiliyordu.

Tüm sindirim sistemimucizeler yaratıyor. Bilim adamlarının dediğine göreher birimiz ufacık sindirim sisteminin yaptığı şeylerden birini üstlensekyiyeceklerikanadönüştürmek,gereklimalzemelerigerekliyerleregöndermekiçinkoskocabirfabrikakurmamızgerekirdi.Bazımaddelerebeyninihtiyacıvar ve onlar kan dolaşımı yolu ile beyne ulaştırılıyorlar. Diğerlerine başkayerlerdeihtiyaçvar–gözlerde,kulaklarda,kemiklerdeveyaciltte–vebedenhepsini yetmiş, seksen, doksan yıl boyunca yerine götürüyor – ama senburadakibilgeliğigörmüyorsun.

BEDENİNBİLGELİĞİ

Basitmetallerialtınaçevirmeyeuğraşansimyacılarıduymuşsundur.Bedeninçokdahaiyisiniyapıyor–seniniçeriatıpdurduğunbirsürüıvırzıvırıkana,kemiğe dönüştürüyor. Sadece kana ve kemiğe de değil: onlardan beynibesleyecekmalzemedeyaratıyor.Dondurmavekoladan,beyninioluşturuyor,bir Rutherford, bir Albert Einstein, bir Buda, bir Zarathustra, bir Lao Tzuyaratabilenbeyni.Şumucizeyebirbakın!

Beyin kafatasının içinde ufacık bir şey… Tek bir beyin dünyanın tüm

kütüphanelerindeki bilgileri saklayabilir. Kapasitesi neredeyse sonsuz. Enmüthiş hafıza sistemi. Aynı kapasitede bir bilgisayar yaratmak istersençalışabilmesi için kilometrelerce yere ihtiyacın olur. Bilim her ne kadarilerlemiş olsa da henüz dondurmayı kana dönüştürmeyi beceremiyor. Biliminsanlarıdeniyorlar,amadondurmayıkanadönüştürmekiçingerekliipucunubulamıyorlar; dondurmadan beyin yaratamıyorlar! Belki de bu aslagerçekleşmeyecek.Gerçekleşsebilebeyinaracılığıileolacak;yinebeyninbirmucizesiolacak.

BEDENLEKONUŞ

Bedenle iletişim kurmaya başlayınca işler çok kolaylaşıyor. Bedeninzorlanmasıgerekmiyor,iknaedilebilir.Bedenlekavgayagirişmekgerekmiyor– bu çirkin, şiddet dolu ve saldırgan olur ve herhangi bir sürtüşme sadecedaha fazla gerginlik yaratmaya yarar. O yüzden sürtüşmeye gerek yok –bırakınrahatlıkönplandaolsun.VebedenTanrı‘nınöylegüzelbirhediyesikionunla itişmek Tanrı‘ya karşı gelmek ile eşdeğer. O bir tapınak… Biz deiçindeyaşıyoruz;obirmabet.Bizonuniçindevaroluyoruzveonaiyibakmakzorundayız–obizimsorumluluğumuz.

Başta biraz tuhaf gelecek, çünkü bize kendi bedenimizle konuşmak hiçöğretilmedi–amabusayedemucizelergerçekleşebilir.Bizfarkındaolmadanzatengerçekleşiyor.Bensizinlekonuşurkenelimbirhareketyapıyor.Sizinlekonuşuyorum – beynim sizinle iletişim halinde. Bedenim onu takip ediyor.Bedenbeyinleuyumluiçinde.

Sen elini kaldırmak istediğinde hiçbir şey yapman gerekmiyor – sadecekaldırıyorsun. Sadece kaldırmak istediğin düşüncesi aklından geçiyor vebedenbunuuyguluyor–bubirmucize.Aslındabiyoloji ve fizyoloji bununnasıl olduğunu henüz açıklayabilmiş değil, çünkü fikir sonuçta sadece birfikirdir;elinikaldırmakistiyorsun–bubirfikir.Bufikirnasıloluyordaele

verilen fiziksel bir mesaj haline dönüşebiliyor? Üstelik hiç de uzun zamanalmıyor–sadecebirsaniye;bazenaradanhiçzamangeçmiyor.

Örneğin, ben seninle konuşuyorum ve elim işbirliğine devam ediyor; aradazaman aşımı yok. Beden adeta beyin ile paralel çalışıyor. O çok duyarlı –bedeninle nasıl konuşulacağını öğrenmelisin ve işte o zaman pek çok şeyyapılabilir.

BEDENİDİNLE

Bedeniizle.Aslahiçbirşekildeonubaskıaltınaalmayaçalışma.Bedensenintemelin.Birkezbedeninianlamayabaşlarsanmutsuzluğununyüzde99’uyokolupgider.

Ama sen dinlemedin – şimdiye kadar. Beden diyor ki, “Dur! Yeme!” Senyemeye devam ediyorsun; beynini dinliyorsun. Beyin diyor ki, “Bu çoklezzetli.Hadibirazcıkdaha.”Senbedenidinlemiyorsun.Bedenkendinikötühissediyor,midediyorki,“Yeter!Bukadarıfazla!Yoruldum!”Amabeyinde“Şu lezzete bak… Hadi biraz daha,” diyor. Sen beyni dinlemeye devamediyorsun. Bedeni dinlersen sorunlarının yüzde 99’u yok olup gidecek vekalanyüzdebirgerçeksorunlardeğil,ancakkazalarolacak.

Ama taçocukluğumuzdanberibeden ile ilgilenmemizengellendi,bedendenkoparıldık.Çocuk aç olduğu için ağlar ve annesi saate bakar, çünkü doktorancak üç saat geçtikten sonra çocuğa süt verilmesi gerektiğini söylemiştir.Anne çocuğa bakmaz. Aslında gerçek saat çocuktur, ama kadın saatebakmaya devam eder. Doktoru dinler, ama çocuk ağlar ve yemek ister veçocuk yemeği hemen şimdi ister. Ona hemen şimdi yemek verilmezsebedenindenuzaklaştırılmışolur.Sendeonayemekyerineemzikveriyorsun.Bu durumda hile yapıp onu kandırıyorsun. Ona sahte, plastik bir şeyveriyorsun ve çocuğun bedenine karşı duyarlılığını başka yöne çekip yokediyorsun.Bedenkendibildiğini ifadeetmektenalıkonuyor; işin içinebeyin

giriyor. Emzik çocuğu sakinleştirir ve çocuk uykuya dalar. Sonra saatzamanın dolduğunu söyler ve çocuğa süt vermek zorundasındır.Ama şimdiçocukmışılmışıluyumaktadır,bedenideuykudadır;onuuyandırırsın,çünküdoktorsütünşimdiverilmesigerektiğinisöylemiştir.Yenidençocuğundoğalritmini bozarsın. Yavaş yavaş tüm varlığını altüst edersin. Bir an gelir kibedeni ile hiçbir ilgisi kalmamıştır. Bedeninin ne istediğini bilmez –bedeninin yemek yemek isteyip istemediğini bilmez; bedeninin sevişmekisteyip istemediğini bilmez. Her şey dışarıdan gelen bir şeylerle yönetilir.Playboy dergisine bakar ve canı sevişmek ister. Bu aptalcadır; bu beyninyolladığıbirsinyalden ibarettir.Busevişmenin iyiolmasımümkündeğildir;sadecebirhapşırıktanibaretolacaktır,başkabirşeydeğil,birboşalma.Aslaaşk olamaz. Aşk beyinde nasıl oluşabilir ki? Beyin aşkla ilgili hiçbir şeybilmez. Onu bir görev haline getirir. Bir karın, bir kocan vardır, sevişmekzorunda hissedersin – bir göreve dönüşür. Görev bilinci içinde her akşamsevişirsin.Olayın içtengelenbir tarafıkalmamıştır.Sonradaendişelenirsin,çünkü bunun seni tatmin etmediğini hissetmeye başlarsın. Bir başkasınıararsın. Mantık çerçevesinde düşünürsün: “Belki de bu benim için doğruinsan değil. Belki de o benim ruh ikizim değil. Belki de o benim içinyaratılmamış.Benonuniçinyaratılmadım,çünkübenihiççekmiyor.”Sorunkarşındakinde değil: ne sen ne de o bedeninde değilsiniz. Eğer insanlarbedenlerinde olsalardı kimse orgazm denen o güzelliği kaçırmazdı. Eğerinsanlar bedenlerinde olsalardı orgazm deneyimleri sayesinde Tanrı‘nın ilkbakışlarınıyakalarlardı.

Bedeninidinle,bedeninizi izle.Beyinaptaldır;bedenakıllıdır.Eğerbedeninderinlerineinersenoderinlikteruhunubulursun.Ruhbedeninderinliklerindesaklıdır.

BEDENBİRMUCİZEDİR

Omüthiş güzel ve bir o kadar da karmaşıktır.Bedenkadar karmaşık, onunkadarustabaşkahiçbirşeyyoktur.Senonunhakkındahiçbirşeybilmiyorsun.Onasadeceaynadabaktın.Hiçiçeridenbakmadın;okendiiçindebirevrendir.Mistiklerin hep dediği de işte bu: bedeninminyatür bir evren olduğu. Onaiçerdenbakarsanöylegeniştirki–milyonlarcavemilyonlarcahücreveherhücrekendibaşınabircanlıveherhücreöyleakıllıcadavranıyorkineredeysebuimkansız,inanılmaz,akılalmazbirolay.

Yemek yiyorsun ve beden onu ete, kemiğe, kana dönüştürüyor. Yemekyiyorsun ve beden onu bilince, düşünceye dönüştürüyor.Her an birmucizeoluyor. Her hücre öyle sistematik, öyle düzenli bir şekilde, öylesine bir içdisiplinle işlevini yerine getiriyor ki bu imkansızmış gibi geliyor –milyonlarcahücre.Sadeceseninbedenindeyetmişmilyonhücrevar–yetmişmilyonruh.Herhücrekendiruhunasahip.Nekadardaiyiçalışıyorlar!Herbiriöylesineahenkiçinde,öylesineritmikveuyumluki.Aynıhücrelergözlerioluşturur ve aynı hücreler cildi oluşturur ve kalbini ve iliğini ve aklını vebeynini.Aynı hücreler kendi aralarında uzmanlaşır – ve sonra uzmanhücreolurlar–amaaynıhücredirler.Nasıldagüzelhareketederler,nasıldauyumvesessizlikiçindeçalışırlar.

İçine gir, gizeminin içine dal, çünkü köklerin orada. Beden senin toprağın;seninköklerindebedeninde.Bilincinbedendekibirağaçgibi.Düşüncelerinağacın meyveleri. Meditasyonların da çiçekleri… Ama senin köklerinbedende; beden seni taşıyor. Beden her yaptığına destek veriyor. Aşıkoluyorsun;bedensenidestekliyor.Nefretediyorsun;bedensenidestekliyor.

Biriniöldürmekistiyorsun;bedensenidestekliyor.Birinikorumakistiyorsun;beden seni destekliyor.Merhamette, aşkta, öfkede, nefrette – her şekilde –bedensenidestekliyor.Seninköklerinbedende;senbedendenbesleniyorsun.Kimolduğunuanlamayabaşladığındabilebedensenidestekliyor.

Beden senin dostun; düşmanın değil. Onun lisanını dinle, şifresini çöz veyavaş yavaş, bedenin kitabına dalıp da sayfalarını çevirmeye başladıkçayaşamın tümgizeminin farkınavaracaksın.Ogizemözetlenmişhalde seninbedenin.Milyondefabüyütüldüğündeotümdünyayıkaplıyor.

BEDENTÜMGİZEMLERİKAPSIYOR

Bedentümgizemlerikapsıyor,evrendekitümgizemleri;ominyatürbirevren.Bedenle evren arasında sadece miktar farkı var. Nasıl ki tek bir atommaddenintümsırlarınıtaşıyor,bedendeevrenintümsırlarınasahip.İnsanındışarıdasırarayışınagirmesigerekmiyor,sadecekendiiçinedönmesiyeterli.

Vebedene iyibakmakgerekiyor.Onakarşıolunmamalı,onu lanetlememeli.OnulanetlersenTanrı‘yılanetlemişoluyorsun,çünküTanrıbedenininenderinyerindeyaşıyor.Tanrıkendineevolarakbubedeniseçti.Bedeninesaygıduy,bedeninisev,bedenineiyibak.

Sözdedinlerinsanlabedeniarasındabüyüksoğuklukyarattı.Bedendenibaretolmadığın doğru, fakat bu ona karşı olman gerektiği anlamına gelmiyor;beden senin dostun. Beden seni cehenneme de götürebilir, cennete de. Osadecebiraraç.Kendisitarafsız:sennezamangitmekistersenohazır.Oçokkarmaşık, güzel, düzenli bir mekanizma. İnsan kendi bedenini daha iyianladıkçadahafazlahuşuduyuyor.Ozamantümevrenenedemeli?Şuufacıkbeden bile büyük bir mucize; o yüzden ben bedene Tanrı‘nın mabedidiyorum.

Vebirkezbedenekarşıtavrındeğiştimiiçinegirmekkolaylaşır,çünkübedensanaaçılır.Sanaiçerigirmeizniverir;sanasırlarınıaçmayabaşlar.Yoga’nıntümsırlarıilkkezbuşekildeaçığaçıktı.Tao’nuntümsırlarıilkkezbuşekildeaçığa çıktı. Yoga cesetlere otopsi yapılarak ortaya çıkarılmadı. Modern tıpbilimi ölü bedenler ve onların incelenmesi üzerine kuruludur. Bu bilimintemelindebiryanlışvar.Henüzyaşayanbedenleri tanımayıbaşaramadı.Ölübir bedeni kesip biçerek onun hakkında bir şeyler öğrenebilirsiniz, amayaşayanbirbedenhakkındabirşeyöğrenmek tamamenfarklıdır.Tıbbın tekbildiği onu parçalamak, kesip açmak, ama kestiğin anda olay değişir. Birçiçeği dalında tanımak ve anlamak ile onu kesip içine bakmak tamamen

farklıdır.Artıkaynıfenomenolmaz;çünküözelliğifarklıdır.

Albert Einstein insan olarak cesedinin sahip olmayacağı bazı özellikleresahip.Bir şairölüyor–bedenioradaamaşiirlerinerede?Birdahiölüyor–bedeni orada ama dehası nerede? Bir aptalla bir dahinin bedenleri aynıdır.Bedeni kesip biçerek onun dahiyemi aptalamı ait olduğunu anlayamazsınveya bir mistiğe mi yoksa hayatında hiçbir gizemin farkında bile olmamışbirinemi.Buimkansızdır,çünküsenevebakıyorsunveoradayaşamışvarlıkartık içeride değil. Sen sadece kafesi inceliyorsun ve kuş uçmuş; kafesiincelemek ile kuşu incelemek aynı şey değildir. Ama yine de beden içindekutsallığıbarındırır.

Esas yöntem içine dönüp bedenini oradan izlemek, varlığının en dibinden.Onunnasıldatıkırtıkırçalıştığınıgörünce,müthişbircoşkuduyarsın….Buevrendeoluşanenbüyükmucizeodur.

BEDEN-ZİHİNBAĞLANTILARI

Sorunların çoğu psikosomatik, çünkü beden ve akıl iki ayrı şey değil.Akılbedenin iç bölümü ve beden aklın dış kısmı, bu yüzden herhangi bir şeybedendebaşlayıpakıldayeredebilirveyatamtersi:akıldabaşlayıpbedendeyeredebilir.Ayrımyoktur;sımsıkıkapalıbölümleryoktur.

Böyleceçoğusoruniki taraflıdır:hemakıldanhemdebedendençözülebilir.Şimdiyedekdünyadakiusulbuydu:Birkaçgrupinsantümsorunlarınbedeneaitolduğunudüşünür–fizyologlar,Pavlovcular,davranışbilimciler…Onlarbedenitedaviederlervetabiiyüzde50başarılıolurlar.Bilimilerledikçedahafazla başarı göstermeyi umarlar, ama asla yüzde 50’den fazlasınıbaşaramayacaklar;bununbilimingelişmesiylehiçilgisiyok.

Sonratümsorunlarınakıldankaynaklandığınıdüşünenlervar–budailkiddiakadaryanlış.“ChristianScience”mezhebinedahilolanlarvehipnotizmacılar;

hepsi sorunların sadece akıl kökenli olduğunu düşünürler… Bir depsikoterapistler.Onlardayüzde50başarılıolurlar;onlardaenindesonundabaşarı grafiklerinin yükseleceğine inanırlar.Bunların hepsi saçmalık.Yüzde50’ninötesinegeçemezler;buonlarınsınırıdır.

Benimkendianlayışımagöreherbirsorununaynıandaherikicephedendeele alınması gerekir; her iki perspektiften saldırıya geçmek gerekir, bu ikicephedeverilenbirsavaş.Ondansonrainsanlaryüzdeyüziyileşebilir.Bilimmükemmelhalegeldiğindeçifttaraflıçalışacak.

İlk başlama noktası bedendir, çünkü beden akla açılan kapıdır – o işinvitrinidir.Vebedeneleavucageldiğinden idaresikolaydır. İlköncebedenintüm birikmiş yapılanmalarından arınması gerekir, aynı zamanda aklın dailhamalmasıgerekirkiyukarıdoğruhareketetmeyebaşlayıponuaşağıçekentümağırlıklarıüzerindenatabilsin.

AKLINVEBEDENİNİKİAYRIŞEYDEĞİLDİR

Bunuherzamanhatırla.“Fizyolojiksüreç”veya“aklisüreç”deme.Bunlarikiayrı süreç değil – sadece bir elmanın iki yarısı. Seni fizyolojik açıdanetkileyenherşeyaklını,yanibeyninideetkiler.Psikolojikolarakyaptığınherşeydebedenietkiler.Buikiayrışeydeğil,tekbirbütündür.

Bedenin aynı enerjinin katılaşmış hali ve aklın da bu enerjinin sıvı haliolduğunu söyleyebilirsin – aynı enerjinin! Yani fizyolojik olarak neyapıyorsan bunun sadece fizyolojik olduğunu zannetme. Bunun beynindenasılolupdabirdeğişimeyolaçacağınaşaşırma.Eğeralkolalıyorsanbeynineneleroluyor?Alkolübedenindenalıyorsun,beynindendeğil,amabeyneneleroluyor?Uyuşturucukullanıyorsanbubedenegiriyor,beynedeğil,amabeyneneleroluyor?

Veya bir oruca girdiğinizde orucu tutan beden oluyor, ama beyne neler

oluyor?Veyadiğer yöndenbakın: cinsel konulardadüşününcebedeneneleroluyor?Bedenhemenetkileniyor.Aklınabirsekssimgesigetirvegöreceksinkibedeninhazırlanmayabaşlıyor.

20.yüzyılın ilkyarısındaWilliamJames’inortayaattığıveilkbakıştagayettuhafgörünenbirteorivardı,amabirbakımahaklıydı.OveLangeadındabirdiğerbilimadamıJames-Langeteorisiolarakadlandırılanteoriyigeliştirdiler.Normalde, korktuğunu söyler, o yüzden kaçıp gidersin veya kızarsın, buyüzden gözlerinizi kan bürür ve hasmına saldırırsın. Ama James ve Langetam tersini iddia ettiler. Onlara göre kaçtığın için korkarsın; gözlerinkanlandığı için hasmına saldırırsın ve öfkelenirsin. Yani aksinisavunuyorlardı. Eğer bu doğru değilse, gözlerin kızarmadığı ve bedeninetkilenmediğigerçekbiröfkevakasıgörmekistediklerinisöylediler.Bedeninetkilenmesine izin vermeden öfkelenmeye çalışın – öfkelenemediğinizigöreceksiniz.

Japonya’da çocuklara öfke kontrolü için çok basit bir yöntem öğretilir. Nezamanöfkeduyarsanızbununlailgilihiçbirşeyyapmayın,sadecederinnefesalın, denir. Dene, göreceksin ki öfkelenmiyorsun. Niye? Derin nefes aldındiye neden öfkelenemiyorsun? Öfkelenmek imkansızlaşıyor. Bunun ikinedenivar.Derinnefesalmayabaşlıyorsun,amaöfkebellibirnefesritmineihtiyaç duyar ve bu ritim olmadan öfkelenmek mümkün değildir. Öfkeninvarolabilmesiiçinbellibirritimdeveyakesikkesiknefesalmakgerekir.

Derinnefesalırsanöfkenindışarıvurmasıimkansızlaşır.Bilinçliolarakderinnefes alıyorsan, öfke kendini ifade edemez. Öfkenin farklı bir nefes almayöntemivardır.Bunuseninyapmanagerekyok;öfkekendisihalleder.Derinnefesalıncakızamazsın.

Ayrıca aklın yer değiştirir. Kızdığında ve derin nefes almaya başladığındaaklın öfkeden nefes almaya kayar.Bedenkızacak durumdadeğildir, akıl dakonsantrasyonunubaşkabirşeyedoğrultur.Ozamanöfkelenmekzorlaşır.Buyüzden Japonlar yeryüzündeki en kontrollü insanlardır. Bu sadeceçocukluktangelenbireğitimsayesindeolur.

Böylebirolguyubaşkabiryerdebulmakzorolsada,Japonya’dabugünbilegeçerli.Budurumgittikçeazalıyor,çünküJaponlardagittikçeJaponluklarınıyitiriyorlar. GittikçeBatılılaşıyor ve geleneksel yöntemler yok oluyor.Amabuolguvardıvehaladavar.

Dostlarımdan biri Kyoto’ya gitmişti ve bana yazdığı mektupta şöyle dedi:“Bugün öyle güzel bir olaya denk geldim ki sana bunu yazarak anlatmakistedim.Gerigeldiğimdebununnasılmümkünolduğunuanlamakistiyorum.Adamınbirinearabaçarptı.Düştü,kalktı,sürücüyeteşekkürettiveuzaklaştı–sürücüyeteşekküretti!”

Japonya’da bu zor değil. Birkaç derin nefes almış ve böylece mümkünolmuştur.Başkabirtavıralmaküzeredeğişimeuğruyorsunvesenineredeyseöldürmeküzereolanbirisinebileteşekküredebiliyorsun.

Fizyolojiksüreçlervepsikolojiksüreçlerayrışeylerdeğildir,ikisiaynıdırveherikiucunbirindenbaşlayarakdiğerinietkileyipdeğiştirebilirsin.

İNSANABİRBÜTÜNOLARAKDAVRANMAK

Daha iyi bir dünyada mesleği bedeni iyileştirmek olan birisi meditasyonyapardı.Vebedenacıçektiğindebununardındabirşeyolmalı,çünküherşeyiç içe geçmiştir. O yüzden kimse sadece bedeni iyileştirilerek iyileşemez –bedenin tamamı tedavi edilmelidir. Ama onun bütününe bakabilmek içinkendibütününebakmakzorundasın.

Her doktorun meditasyon yapması gerekir, yoksa asla gerçek bir doktorolamaz.Diplomalarıvedoktorlukyapmakiçinyetkisiolabilir,amabanagöreo bir şarlatandır, çünkü insanın tamamını tanımadığından sadece belirtileritedaviedebilir.

Birisinde bir belirti var diyelim, bir migren veya baş ağrısı – onu tedaviedebilirsin, ama derinine inip de bu insanın niye migrene yakalandığını

incelemezsin.Belkiüzerindefazlayükvar,endişeli,depresyonda.Belkiiçiokadar kurumuş ki canı yanıyor. Belki çok fazla düşünüyor ve beynini hiçrahatlatmıyor. Böylece belirtiyi tedavi edebilirsin ve zehirler ve ilaçlarkullanarak belirtiyi yok olmaya zorlayabilirsin.Ama hastalık kendini başkabiryerdegösterir,çünkütemeldekinedenehiçdokunulmamıştır.

Belirtiler değil insanlar tedavi edilmelidir. Ve insan organik bir bütündür.Bazen öyle olur ki hastalık kendisini ayaklarda gösterir, ama esas nedenkafadadır. Bazen tam tersi olur. Çünkü insan bir bütündür…kesinliklebirbiriyle bağlantılı! İnsanlardaki hiçbir şey birbirinden bağımsız değildir.Bedensadecekendi içindebağlantılıolmaklakalmaz,bedenbeynevesonrada hem beden hem beyin –“soma” ve “psyche” – her ikisi de her şeyinüzerindebirruhabağlıdır.

Bölüm2-YaşamaKarşıOlumsuzŞartlanmanınŞifreleriniÇözmek

Tekgörevinmutluolmak.Mutluolmayıibadethalinegetir.Mutludeğilsenherneyapıyorsan orada bir terslik var ve ciddi bir değişime ihtiyaçduyuluyordemektir.Bırakmutlulukbelirleyiciolsun.

Ben bir hedonistim. Ve insanın tek kriteri mutluluktur. O yüzden bir şeyyaptığında hep neler olduğuna bak: eğer evde huzurlu veya rahatsan işleryolundadır. Kriter budur; başka hiçbir şey kriter olamaz. Senin için doğruolanbirbaşkasıiçinyanlışolabilir;bunudaunutma.Çünküsanakolaygelenbirbaşkasına kolay gelmeyebilir; ona da başkabir şey kolay geliyordur.Oyüzden bu konuda evrensel bir kural yok. Her birey bunu kendisi çözmekzorunda.Sanakolaygelennedir?

NİYEMUTSUZOLMAYISEÇİYORUZ

Buinsanaaitenkarmaşıksorunlardanbirisi.Çokderinlemesineincelenmelive teorik bir konu değil – seni doğrudan ilgilendiriyor. Herkes böyledavranıyor–hepyanlışyolu,hepüzgün,bunalımlı,mutsuzolmayıseçiyorlar.Bununtemelindeciddinedenlerolmalı,nitekimvarda.

Birincisi, insanların yetiştiriliş şekli çok belirleyici bir rol oynuyor. Eğermutsuzsanbundanbirşeyeldeediyorsun;hepkazanıyorsun.Eğermutluysanhepkaybediyorsun.

Taenbaştanbir çocukaradaki farkı sezinler.Nezamanmutsuzolsaherkesonasempatiduyar;böylecesempatikazanır.Herkesonakarşısevecenolmayaçalışır; böylece sevgi kazanır. Üstüne üstelik ne zamanmutsuz olsa herkesonunla daha çok ilgilenmeye çalışır; böylece ilgi kazanır. İlgi egonunbesinidir, tıpkı alkol gibi bir uyarıcıdır. Size enerji verir; kendinizi önemlihissederseniz. İşte bu yüzden ilgi çekmeye bunca ihtiyaç, bunca istekduyuluyor.

Eğerherkessanabakıyorsaönemliolursun.Eğerhiçkimsesanabakmıyorsaadeta orada değilmiş gibi hissedersin, sanki yoksun, hiç varolmadın.İnsanlarınsanabakması,seninleilgilenmesisanaenerjiverir.

Egoilişkilerdevarolur.İnsanlarınsanaolanilgisiarttıkçadahafazlaegoeldeedersin. Sana kimseler bakmazsa ego erir gider. Eğer herkes seni tamamenunuttuysa ego nasıl varolabilir? Sen varolduğunu nasıl hissedebilirsin? Oyüzdenbirliklere, topluluklara,kulüplere ihtiyaçvar.Tümdünyadakulüplermevcuttur–Rotary,Lion,Mason–milyonlarcakulüpve topluluk.Tümbukulüpvetopluluklarbaşkayollardanilgiçekmeyibaşaramayaninsanlarailgisağlamakiçinvardır,hepsio.

Ta en başından bir çocuk politikayı öğrenir. Politika şudur: mutsuz görün,sonrasempatikazan,sonraherkessana ilgigöstersin.Hastagörün–önemliolursun.Hastabirçocukdiktatörleşir;tümaileonuizlemekzorundadır–onedersekanunsayılır.

Mutluyken kimse onu dinlemez. Sağlıklı iken kimse ona aldırmaz.Mükemmel iken kimse ilgi göstermez. Ta en başından yaşamın mutsuz,hüzünlü,karamsar,karanlıkyönünüseçeriz.İlkgerçekbudur.

Bunabağlıdiğerolayiseşudur:mutluolduğunda,neşeliolduğunda,coşkuluolduğunda herkes seni kıskanır. Kıskançlık herkesin düşmanca tavırtakınması,kimsenindostçadavranmamasıanlamınagelir;oandaherkesbirerdüşmandır. Böylece herkesin sana muhalif olmasına engel olmak adına okadarneşeliolmamayıöğrenmişoldun–sevincinisaklamayı,gülmemeyi.

Gülerken insanlara bak. Çok hesaplı gülerler. İçten kahkaha atmazlar,gülüşlerivarlıklarınınderinlerindenkopupgelmez.Öncesanabakarlar,sonrayargılarlar…ve ondan sonra gülerler. Ve belli bir oranda gülerler, senintolerans göstereceğin kadar, tuhaf kaçmayacak kadar, kimseninkıskanmayacağıkadar.

Gülümsemelerimiz bile politiktir. Kahkaha ortadan kalktı, neşe neredeysebilinmiyorvecoşkuluolmakneredeyseimkansız,çünkübunaizinverilmiyor.Mutsuzsan kimse deli olduğunu düşünmez. Coşku içinde dans ediyorsan

herkes delirmiş olduğunu düşünür.Dans reddediliyor, şarkı söylemek kabuledilmiyor. Neşeli bir insan – böyle birine rastlasak bir acayiplik olduğunudüşünürüz.

Bu ne biçim bir toplum? Eğer birisi mutsuzsa her şey yolundadır; uyumiçindedir, çünkü aşağı yukarı tüm toplummutsuzdur.Odabir üyemiz, bizeait.Birisicoşkuludavranıncaonundelirdiğinidüşünüyoruz.Obizeaitdeğil–veonukıskanıyoruz.

Kıskançlıkyüzündenonuyargılıyoruz.Kıskançlıkyüzündenonueskihalinedöndürmek için her yolu deneriz. Bu eski haline normallik adını veririz.Psikoanalistler yardımcı olur, psikiyatristler de o insanın normalmutsuzluğunakavuşmasınayardımeder.

Bilim coşkuya izin vermez. Coşku en büyük devrimdir. Tekrar ediyorum:coşkuenbüyükdevrimdir.Eğerinsanlarcoşkuluolursatümtoplumdeğişmekzorundakalacak,çünkübutoplummutsuzluküzerinekurulu.

İnsanlarmutluysa onları savaşa sürükleyemezsin –Vietnam’a veyaMısır’aveya İsrail’e. Hayır. Mutlu olan birisi sadece gülecek ve: Bu tamamensaçmalık!,diyecektir.

İnsanlarmutluysaonlarıparayatakıntılıhalegetiremezsin.Tümyaşamlarınıpara toplamak için harcamazlar. Bir insanın tüm hayatını mahvetmesi,yaşamındanölüparalariçinvazgeçmesi,ölerekparatoplamasıonlaradelilikgibigelir.Veo insanöldüğündeparalarburadakalır.Bu tamamençılgınlık!Amaeğercoşkuiçindedeğilsenbuçılgınlığıgöremezsin.

Eğerinsanlarcoşkuluolursatoplumunbütüngidişatıdeğişmekzorundakalır.Bu toplummutsuzluk üzerine kurulu.Mutsuzluk bu toplum için büyük biryatırım.Çocuklarıdabu şekildeyetiştiriyoruz… ta enbaşındanmutsuzluğadoğrubireğilimyaratıyoruz.İştebuyüzdenhepmutsuzolmayıseçiyorlar.

Sabahları herkesin bir seçeneği vardır. Sadece sabahları da değil, her anmutsuz veya mutlu olmak için bir seçenek vardır. Sen hep mutsuz olmayıseçiyorsun,çünkübubiryatırım.Senhepmutsuzolmayıseçiyorsun,çünkübubirhuy,biralışkanlıkhalinegelmiş;hepböyleyaptın.Bukonudaverimli

halegeldin;bubiryoladönüştü.Beyninbirseçimyapmakzorundakaldığıanhemenmutsuzluğadoğruyöneliyor.

Mutsuzluk aşağı iner gibi gözükür,mutluluk ise yukarı çıkar gibi.Coşkuyaulaşmakçokzorgibigörünür–amaöyledeğildir.Gerçektamtersidir:coşkuyokuşaşağıgider,mutsuzlukiseyokuşyukarı.Mutsuzlukulaşılmasıçokzorbir durumdur, ama sen bunu başardın, imkansızı gerçekleştirdin – çünkümutsuzluk aslında doğaya aykırıdır. Kimse mutsuz olmayı istemez, ancakHERKESmutsuzdur.

Toplum büyük iş başarmış durumda. Eğitim, kültür ve kültür kurumları,ebeveynler, öğretmenler – hepsi harika iş çıkardılar. Coşkulu ve yaratıcıinsanlarımutsuzyaratıklarhalinegetirdiler.Herçocukdünyayacoşkulugelir.Herçocukbirtanrıolarakdoğar.Veherinsanbirdeliolarakölür.

İşteseninişinbu–çocukluğunuyenidenkazanmak,onuyenideneldeetmek.Tekrarçocukolabilirsenozamanmutsuzlukolmayacak.Birçocuğunmutsuzanlar yaşamadığını söylemiyorum – yaşar. Ama yine de mutsuzluk yoktur.Bunuanlamayaçalış.

Bir çocuk mutsuz olabilir, sefil olabilir, bir an için çok yoğun kederhissedebilir, ama o mutsuzluk ile öylesine bütünleşir ki arada hiçbir ayrımyoktur. Çocuk mutsuzluğuna ayrı, farklı bir şey olarak bakmaz. Çocukmutsuzluğun ta kendisidir – onu o derece yoğun yaşar. Ve mutsuzluklabütünleştiğindeomutsuzlukolmaktançıkar.Eğeronunlabütünleşirsenbunundakendinehasbirgüzelliğivardır.

Birçocuğabak–şımartılmamışbirçocuğa,demek istiyorum.Kızgınsa tümenerjisiöfkeolur;geriyehiçbirşeykalmaz,hiçbirşeydizginlenmez.Buradaakılyoktur.Çocuköfkeolmuştur–öfkelideğildir,öfkenin takendisidir.Vesonra güzelliği gör, öfkenin çiçek açmasını. Çocuk hiç çirkinleşmez – öfkeiçinde bile güzel görünür. Sadece daha canlı, daha hayat dolu, daha gergingörünür – patlamaya hazır volkan gibi.Öylesine ufacık bir çocuk, öylesinebüyükbirenerji,öylesineatomikbirvarlık–tümevrenpatlamaküzereymişgibi.

Buöfkedensonraçocuksessizleşecektir.Buöfkedensonraçocukçokhuzurluolacaktır. Biz bu kadar öfke içinde olmanın çok mutsuzluk getirdiğinisanabiliriz,amaçocukmutsuzdeğildir–onunhoşunagitmiştir.

Eğer herhangi bir şeyle bütünleşirsen saadete kavuşursun. Eğer kendiniherhangibirşeydenayırırsan,mutlulukgibigörünsedemutsuzolursun.

İşteanahtarbudur.Biregoolarakayrıkalmaktümmutsuzluğunkaynağıdır;birleşmek, bütünleşmek, hayatın sana sunduklarına kapılıp gidebilmek, buakıntının içinde yoğun bir şekilde, kendini kaybedene, hiçleşene dekkaybolabilmek,işteozamanherşeymutlulukdolar.

Seçenek önünde, ama sen artık o seçeneğin bile farkında değilsin.O kadaruzunzamandır,öylesinebiralışkanlıklayanlışolanıseçiyorsunkibunuartıkotomatikolarakyapıyorsun.Geriyebirseçenekkalmıyor.

Uyanıkol.Mutsuzolmayıseçtiğinheranşunuhatırla:buseninseçimin.Bufarkındalık bile yardımcı olacaktır; bu benim seçimim ve sorumluluğumvebunu ben kendime yapıyorum, bu benim marifetim, dedirten birbilinçlenmedir bu. Farkı hemen hissedeceksin. Aklın kalitesi değişecektir.Mutluluğauzanmankolaylaşacaktır.

Vebununseninseçiminolduğunufarkettiğindeherşeybiroyunadönüşür.Ozaman mutsuz olmaya bayılıyorsan, mutsuz ol, ama unutma ki bu seninseçimin ve şikayet etme. Bunun senden başka sorumlusu yok. Bu senindramın. Eğer bundan hoşlanıyorsan, eğer mutsuz olmayı seviyorsan, eğerhayatını mutsuzluk içinde geçirmek istiyorsan, o zaman bu senin seçimin,seninoyunun.Onusenoynuyorsun.İyioyna!

Gidipdeinsanlaranasılmutsuzolunmayacağınısorma.Busaçmaolur.Gidipde hocalara gurulara nasıl mutlu olunacağını sorma. O sözde gurular var,çünküsenaptalsın.Mutsuzluğuyaratıyorsun,sonradagidipbaşkalarınaonunasıl yok edeceğini soruyorsun.Vemutsuzluk yaratmaya devam edeceksin,çünkü ne yaptığına uyanmış değilsin. Bu andan itibaren dene, mutlu vecoşkuluolmayıdene.

İKİDEĞİŞİKYAŞAMTARZI

İkideğişikyaşamtarzıvardır,varolmak,öğrenmekiçin:birisiçaba,irade,egoileilgilidir;diğeriiseçabasız,kavgasızdır,varoluşateslimolmaklailgilidir.

Dünyanın çoğu dinleri sana birinci yolu, yani kavgayı öğretir – doğaylasavaşır,dünyaylasavaşır,kendibedeninlesavaşır,akıllasavaşırsın.Ancakozamangerçeğe,sonsuza,entepeyeulaşırsın.Amabuegoyolunun,güceolanbudüşkünlüğün,bukavganınvesavaşlarıntamamenbaşarısızolduğuortada.Milyonlarcayıldır ancakbir avuç insangerçekyaşamdeneyimini tadabildi,sayılarıokadarazkionlaristisnaolarakkalıyor,kaidedeğiller.

Ben sana ikinci yolu öğretiyorum: varoluşun akışına ters gitme, onunlaberaberyolal;odüşmanındeğil.Aynenakıntıyakürekçekmeyeçalışanbirinsangibisonundayorulacakvehiçbiryerevaramayacaksın.Nehirçokgenişvesendeçokküçükbirparçasısın.

Bu kocaman yaradılışta sen bir atomdan daha ufaksın. Bütünle nasılsavaşırsın?Fikrinkendisibilepekzekicesayılmaz.Vesenobütüntarafındanyaratıldın,budurumdaonasılsenindüşmanınolabilirki?Doğaseninannen;sanakarşıolamaz.Bedeninyaşamınıntakendisi;sanadüşmancadavranamaz.Onunladevamlıitişmehalindeolmanarağmenosanahizmetetmeyedevamediyor. Uyanıkken hizmet veriyor, hatta uykudayken bile hizmette kusuretmiyor. Kim nefes alıyor? Derin bir uykudasın ve horluyorsun. Bedeninkendinehasbilgeliğivar.Nefesalmayadevamediyor,kalpatıyor,bedensenolmadanda işlevini sürdürüyor.Hatta senoradadeğilkendaha iyi çalışıyor.Seninvarlığınhepbirhuzursuzlukkaynağı,çünkübeyninbedenekarşıolmangerektiğinisöyleyeninsanlartarafındanşartlandırıldı.

Bensanavaroluşiledostlukkurmayıöğretiyorum.Senindünyayıreddetmeniistemiyorum, çünkü dünya senin ve benim. Varolan hiçbir şey sana karşıdeğil. Tek öğrenmen gereken yaşama sanatı – reddetmek değil keyfiniçıkartmak. Bu sadece bir sanatı öğrenme sorunu ve sonuçta zehri nektara

dönüştürebilirsin.

Birçokilacınüzerindezehirsözcüğününyazdığınıgörebilirsin,amabirbilimuzmanınınelindezehirilacadönüşür.Seniöldürmez;hayatınıkurtarır.

Eğerbirnoktadabedenin,doğanın,dünyanınaleyhineolduğunugörürsenbirtekşeyihatırla:busenincehaletindenkaynaklanıyorolabilir;yanlışbirtavırtakınmış olabilirsin. Yaşama sanatını bilmiyor olabilirsin. Varoluşun sanakarşıolamayacağınınfarkındadeğilsin.Senonuniçindendoğuyorsun,içindeyaşıyorsun, o sana her şeyi sunuyor ve sen minnettar bile değilsin. Tamtersine,birçokdinsanaenbaşındanberionulanetlemengerektiğiniöğretti.

Hayatı lanetlemeyi öğreten bir din zehir doludur. Yaşama karşıdır; ölümünhizmetindedir;sanahizmetetmez,varoluşahizmetetmez.Amasorunneredenkaynaklanıyor?

Tüm bu dinler doğaya zıt gittiler. Bu dünyaya karşı değilsen asla diğerdünyayı,dahaüstünolanınıeldeedemeyeceğinedairbirmantıkdüzeniniçinyarattılar? Niye bu dünya ile o dünya arasında böyle bir ayrım yaptılar?Bununbirnedenivar.

Budünyadanferagatedilmezdesonunadekyaşanırsa,papazagerekkalmaz.Dünyayla savaşılacaksa, dünyevi her şeyden feragat edilecekse, doğaliçgüdülerini bastırmak zorundasın. Tabii o zaman hastalıklı bir durumdaolacaksın.Doğayakarşıgelerekaslasağlıklı,aslabütünolamazsın.Hepikiyebölünmüş,şizofrenikdurumdaolacaksın.Doğalolarak,sanayolgösterecek,yardımedecekbirilerineihtiyaçduyacaksın–papazaihtiyacınolacak.

Doğal olarak, suçlu olduğunda kiliseye, sinagoga gidiyorsun; papazdan,hahamdansanayardımetmesiniistiyorsun,çünküdüştüğünderinkaranlıkta–kibununoluşmasındanonlarsorumlu–okadarçaresizsinkisenikoruyacak,yardımcı olacak, ışığı gösterecek birine ihtiyacın var.O kadar çaresizsin kipapazın senden daha bilgili olup olmadığını veya sadecemaaşlı birmemurolduğunubiledüşünmüyorsun.

Sorunun temelde kendi içine bakmak, nerede olduğunu görmektir. Eğermutsuzsan,acıçekiyorsan,endişeliysen,ıstırabınvarsa;yaşamındabirşeyler

eksikse; tatminsizsen, hiçbir yerde herhangi bir anlam bulamıyorsan vesadecekendiniölümedoğrusürüklüyorsan…

Karanlık gittikçe büyür, her gün ölüm biraz daha yaklaşır – şimdi büyükteolojik tartışmalara girmenin sırası mı? Şimdi varlığını değiştirmeninzamanı.Fazlavaktinkalmadı.

Sana çoğu dinlerin öğrettiği yöntemler dövüş yöntemleridir; bir yerevarmazlar. Sadece yaşamında neşe duymanı engellerler. Bu hayattaki herkeyiflişeyizehirlerler.Kederlibirinsanlıkyarattılar.Benaşklavedanslavemüzikledolubirinsanlıkisterdim.

O yüzden yöntemimin ikinci yol olduğunun açıkça anlaşılmasını istiyorum,ikinciyoldankastımakıntıyakarşıkürekçekmemen–buaptallıktır.Bununlamücadeleedemezsin,çünküdoğanınakıntısıçokbüyükveçokgüçlü.Eniyiyöntemölübirbedendendersalmak.Ölü insanlaryaşayanlarınbilmediklerisırlarasahipler.

Yaşayan insanlar yüzme bilmiyorlarsa boğulurlar. Bu çok gariptir, çünküöldükleri zaman tekrar yüzeye çıkarlar.Yaşarken dibe battılar; öldüklerindeyukarı yükseldiler.Belli ki ölü insan yaşayanın bilmediği bir şeyler biliyor.Neoldu?Niyenehir vedeniz ölü insanakarşı farklı davranıyor?Ölü insantamamenkendinibırakmışdurumda.Yüzmüyorbile.Hiçbirşeyyapmıyor.

En iyiyüzücü sadece suyunyüzeyindekalır.Başarılı yüzücü,ölübirbedengibi,kendini akıntıyabırakır,nehirleberaber -o sonundahepdenizeulaşır.Hernehirdenizeakar,oyüzdenkutsalbirnehirdeolupolmadığınkonusundaendişelenmenegerekyok.Kutsalveyadeğil,hernehirenindesonundadenizekavuşur. Sen nehrin yüzeyinde kal yeter. Ve ben buna güven diyorum –varoluşa güven, böylece nereye giderse gitsin doğru yola, doğru amacavaracağınadairgüven.Osenindüşmanındeğil.Doğayagüven,çünküoseninereyegötürürseevinorasıdır.

Eğertüminsanlıkmücadeleyerinerahatlamayıöğrense,devamlıyoğunçabagöstermekyerinekendinibırakabilse,bilincinkalitesindebüyükbirdeğişimolur. Rahatlamış insanlar, sadece nehrin akışına kapılıp giderler, kendi

amaçlarıyoktur,çünküegolarıyoktur…

Böyle gevşemiş bir haldeyken egon olamaz. Ego çaba ister – bir şeyleryapmangerekir.Egoişbitiricidirvesenkendiniakıntıyabırakarakhiçbir işyapmamışolursun.Buhareketsizlikhalindeendişevemutsuzluklarınınnasıltekertekerkaybolupgittiğinevevaroluşunsanasunduklarıilenasıldahoşnutolmayabaşladığınaşaşırırsın.

SanayolculukyapanbirSufimistiğinhikayesinianlatayım.

Herakşamvaroluşaşükrederdi:“Benimiçinoncaşeyyaptınvebenbunlarıgeri ödeyemedim, asla da ödeyemeyeceğim.” Müritleri bundan biraztiksiniyordu,çünkühayatbazençokçetinoluyordu.

Sufi mistik isyankar bir insandı. Bu sefer üç gün boyunca hiç yiyecekbulamadılar, çünkü her geçtikleri köyde Sufi oldukları için geriçevriliyorlardı. İsyankar birSufi grubunakatılmışlardı. İnsanlar onlara geceyatacak yer vermediklerinden çölde uyuyorlardı. Açtılar, susuzdular veüçüncü gün gelip çatmıştı. Akşam duasında mistik varoluşa yine, “Çokminnettarım. Bizim için onca şey yaptın ve biz bunları asla geriödeyemeyeceğiz,”dedi.

Müritlerden biri, “Bu da fazla oluyor. Son üç gündür varoluşun bizim içinneler yaptığını söyler misin lütfen? Ne diye varoluşa teşekkür ediyorsun?”dedi.

Yaşlı adam güldü. “Siz hala varoluşun bizler için ne yaptığının farkındadeğilsiniz.Buüçgünbenim için çokönemliydi.Açtım, susuzdum;yatacakyerimiz yoktu; geri çevrildik, lanetlendik. Bize taş atıldı ve ben kendimiiçimden izledim - hiç öfke duymuyordum. Varoluşa teşekkür ediyorum.Armağanlarınapahabiçilmez.Aslaonlarıgeriödeyemem.Üçgünlükaçlık,üçgünlüksusuzluk,üçgünlükuykusuzluk,insanlarınattığıtaşlar…veyinedehiçbirdüşmanlık,öfke,nefret,başarısızlık,hayalkırıklığıhissetmiyorum.Buonunlütfüolmalı;buvaroluşunbanaverdiğidestekolmalı.”

“Bu üç gün boyunca birçok şeyi anladım ve eğer yemek verilseydi, kabulgörseydik, taş atılmasaydı bunları anlayamayacaktım – ve siz de kalkmış,

bana neden varoluşa teşekkür ettiğimi soruyorsunuz?Ölürken bile varoluşateşekkür edeceğim, çünkü ölümde bile varoluşun bana gizemleriniaçıklayacağını biliyorum, tıpkı yaşarken yaptığı gibi, çünkü ölüm son değilyaşamındoruknoktası.”

Varoluş ile akıp gitmeyi öğren ki suçluluk duygusu veya yaran olmasın.Bedeninle savaşma veya doğayla veya başka bir şeylerle, böylece dahahuzurluvedingin,sakinvekendinehakimolabilirsin.

Busenindahauyanık,daha tetikte,dahabilinçliolmanayardımcıolacakvesonundaenbüyükuyanışavaracaksın–kurtuluşa.

BEDENSENİNDOSTUN

Birçokdinsanadoğayakarşısavaşmanıöğretir.Doğalherşeylanetlenir.Tümdinler doğal olmayan bir şeyler yapmayı başarabilmen gerektiğini söyler,ancak o zaman biyoloji, fizyoloji, psikoloji gibi etrafını saran duvarlarınesaretindenkurtulabilirsin.Amabedeninle,beyninle,kalbinleuyumluolmayadevamedersendinlersanaaslakendiniaşamayacağınısöyler.İştebunoktadaben bunlara karşı geliyorum.Varlığına zehirli bir tohum atmışlar, o yüzdenbedenininiçindeyaşarkenonusevemiyorsun.

Beden sana yetmiş, seksen, doksan, hatta yüz sene hizmet veriyor ve bilimhenüz beden ile kıyaslanabilecek bir mekanizma icat etmeyi beceremedi.Onunkarmaşıklığı,seniniçinyaratmayadevamettiğimucizeleri…vesenonateşekkür bile etmiyorsun. Bedenine düşman gibi davranıyorsun, ama bedensenindostun.

Her açıdan sana iyi bakıyor, sen uyanıkken ve uykudayken. Uyurkenbacağındabirörümcekyürüsebacağınonuhiçsorunsuzyeresilkeler.Bacağınkendinehasufakbirbeynivardır.Yaniufakmeseleleriçinanasinirsistemine,beyne gitmeye gerek yoktur – bacak o kadarını kendi başına halleder.Eğer

seni bir sivrisinek ısırırsa ellerin onu kovalar veya öldürür ve uykunbozulmaz. Böylece sen uyurken bedenin seni korur ve genelde farkınavarmadığın şeyler yapar.Elin bir beyni olmaması gerekir, ama adına küçükbir beyin diyebileceğimiz bir şeyi var mutlaka. Belki de bedenindeki herhücreninufakbirbeynivar.Vebedenindemilyonlarcahücrevar,milyonlarcaufakbeyin,etraftadolaşıyor,devamlıseninleilgileniyorlar.

Yutkununcanelerolduğunudüşünmezahmetinekatlanmadanbirşeyleryiyipduruyorsun.Mekanizmasının, kimyasının yediğini hazmedip edemeyeceğinibedeninehiçsormuyorsun.Amabirşekildeiçindekikimyaneredeysebirasrayakın zaman çalışmaya devam eder. Bozulan parçaların yerine yenilerinikoyanotomatikbirsistemivardır.Bozukyerleriatar,yenileriniyaratır;seninhiçbirşeyyapmanagerekkalmaz,hepsikendiliğindenolur.Bedeninkendinehasbirbilgeliğivardır.

Bu dinler sana devamlı “Hep savaşmalısın, akıntıya karşı yol almalısın.Bedenidinleme–onedersedesin,tersiniyap,”der.Jainizmderki,“Bedenaç;bırakınaçkalsın.Onuaçlığatalimettirin;bumuameleyeihtiyacıvar.”Osenden hiçbir ödeme,maaş, bakım almadan sana hizmet ediyor ve Jainizmonakarşıgelmenisöylüyor.BedeninuyumakistediğindeJainizmsanauyanıkkalmayaçalışmanısöylüyor.

Bu tabii sana büyük ego gücü veriyor. Beden yemek istediğinde hayırdiyorsun. “Hayır”ın kendine has büyük bir gücü var. Efendi sensin.Bedeniköleleştiriyorsun, ama sadece bu da değil, onun çenesini tutmasını dasöylüyorsun:“Benneyekararverirsemoolacak;senkarışmayacaksın.”

Bedeninle kavga etme. O senin düşmanın değil, dostun. O doğanın sanaarmağanı.Doğanınbirparçası.Herşekildedoğailebağlantılı.Nefesalmayabağlısın;güneş ışınlarına, çiçeklerinkokusuna,ay ışığınabağlısın.Her şeyebağlısın; ayrı bir adacık değilsin. O fikirden vazgeç. Sen tüm bu kıtanınparçasısın, ama yine de o sana bireyselliğini veriyor. İşte ben bunamucizederim.

Varoluşun bir parçasısın, ama yine de bir bireysin. Varoluş bir mucizeyi

gerçekleştirdi,imkansızıbaşardı.

Bedeninleuyumiçindeoluncadoğayla,varoluşladauyumiçindeolacaksın.O yüzden akıntıya karşı değil akıntı ile birlikte hareket et. Kendini bırak.Hayatınakmasına izinver.Hiçbir şeyi zorlama,kutsalbirkitapveyakutsalbiridealiçinbileolsa.

Hiçbirşeyuyumiçindeolmaktan,bütünleuzlaşmaktandahadeğerlideğildir.

Hayata saygı ve hayranlık duy. Hayattan daha yüce, daha kutsal bir şeyyoktur. Ve hayat büyük şeylerden oluşmaz. Bu salaklar sana “Büyük işleryap”diyorlar,amahayatufakşeylerdenoluşur.Onlarınstratejisiaçıktır.Sana,“Büyük işleryap,önemlibaşarılarkazan,böyleceadınsendensonradahephatırlansın,”diyorlar.Vetabiibuegoyacazipgeliyor.Egopapazlarınajanıdır.Tümkilise,sinagogvetapınaklarıntekbirajanıvar,odaego.Değişikajanlarkullanmıyorlar;hiçgerekyok.Tekbirajanvar,odaego–büyük,önemlibirişyapdiyen.

Ben sana hiçbir şeyin büyük ve önemli olmadığını söylemek istiyorum.Yaşam ufacık şeylerden oluşuyor. O yüzden sözde büyük olan şeylere ilgiduyarsanyaşamııskalarsın.

Yaşam bir bardak çayı yudumlamak, bir dostla dedikodu yapmak, sabahyürüyüşe çıkmaktır, ama illa belli bir yere doğru değil, amaçsız, sonbelirlemeden hareket etmektir. Böylece herhangi bir noktadan geridönebilirsin. Yaşam sevdiğin birine yemek hazırlamaktır; kendine yemekhazırlamaktır, çünkü kendi bedenini de seviyorsun; elbiselerini yıkamak,yerlerisilmek,bitkilerisulamaktır–yaşamiştebuufakşeyler,ufacıkşeyler.Bir yabancıya merhaba demek, hem de hiç gerek olmadığı halde, çünküonunlahiçbirişinolmayacak.Biryabancıyıselamlayabilenbirinsanbirağacadamerhabadiyebilir,birçiçeğede;kuşlaraşarkısöyleyebilir.Kuşlarhergünşakır ve sen bugüne dek bunu hiç dikkate almadın, ama bir gün onlarınçağrısınacevapvermelisin.Sadeceküçükşeyler,küçücükşeyler…

Yaşamına saygı göster. Bu saygı sayesinde başkalarının hayatına da saygıgöstereceksin.

“KEŞKE”NİNHAYALETİ

Tüm eğitimimiz – ailede, toplumda, okulda, lisede, üniversitede – içimizdegerilim yaratır. Ve temel gerilim, yapmamız “gerekeni” yapmamamızdankaynaklanır.

Bu tüm yaşamımız boyunca sürer; seni kabus gibi takip eder, bir türlüaklından çıkmaz. Seni asla rahat bırakmaz; asla gevşemene izin vermez.Rahatlarsan sana “Ne yapıyorsun? Rahatlamamalısın; bir şeyler yapıyorolmanlazım,”der.Birşeyleryapıyorsanderki,“Neyapıyorsun?Dinlenmenlazım, bu şart, yoksa kendini zorlamaktan delireceksin – zaten şimdidendeliliksınırındasın.”

İyibirşeyyaparsan,“Senaptalsın.İyilikyapmanınhiçfaydasıyok,insanlarseni kazıklıyor,” der. Kötü bir şey yapınca da der ki, “Ne yapıyorsun?Cehenneme giden yolda ilerliyorsun, cezanı çekeceksin.” Seni asla rahatbırakmayacak;neyaparsanyapheporadadurupsenilanetleyecek.

Bu lanetçi senin içinemonte edilmiş. Bu insanlığın başına gelen en büyükfelaket. Ve içimizdeki bu lanetçiden kurtulamazsak gerçek anlamda insanolamayızveyaşamdenenbüyükkutlamayakatılamayız.

Ve şimdi sendenbaşkahiçkimseondankurtulamaz.Vebu sırf senindeğil,neredeyseherkesinsorunudur.Hangiülkededoğmuş,hangidineaitolursanolfark etmez – Katolik, Komünist, Hindu, Jaina, Budist, hangi ideolojiyibenimsediğininhiçönemiyok,hepsinintemelprensibiaynıdır.Hepsi içindebir ayrım yaratmak ister, böylece bir taraf devamlı diğerini lanetler. Birineuysandiğerisenilanetlemeyebaşlar.İçindehepbirçatışma,biriçsavaşvar.

Bu iç savaşın sona ermesi lazım, yoksa yaşamın tüm güzelliğini, hayrınııskalamış olacaksın. Asla içten gelen bir kahkaha atamayacak, aşıkolamayacak, hiçbir olaya tüm benliğini veremeyeceksin. İnsan sadece bu

bütünlüğü yaşayarak çiçek açar, bu sayede bahar gelir ve yaşamına renk,müzik,şiirdolar.

BubütünleşmesayesindeanidentümçevrendeTanrı‘nınvarlığınıhissedersin.Ne kadar da ironik bir durum, çünkü içindeki ayrımı yaratan sözde azizler,papazlar ve kiliseler. Hatta papazlar Tanrı‘nın yeryüzündeki en büyükdüşmanları.

Tüm papazlardan kurtulmalıyız; insan patolojisinin temel nedeni onlar.Herkesi rahatsız ettiler; bir nevroz salgını yarattılar. Ve bu nevroz o kadaryaygın ki sorgulamadan kabulleniyoruz. Yaşamın bu olduğunu sanıyoruz,bundan ibaret olduğunudüşünüyoruz–bir acı çekme süreci, uzun, upuzun,uzayıpgidenbiracı;canyakan,acıverenbirvaroluş;birbardaksudafırtına.

Eğersözdeyaşamımızadönüpbakacakolursakgerçektendeöylegörünüyor,çünkükalbimizdetekbirçiçek,tekbirşarkı,tekbirneşeışığıyok.

Dünyanınhertarafındazekiinsanlarınhayatınanlamınısoruşturmasışaşırtıcıdeğil. “Niye yaşamaya devam edelim? Niye yaşamı sürdürecek kadarkorkağız?Niyebirazcesarettoplayıpbütünbusaçmalığabirsonvermiyoruz?Niyeintiharedemiyoruz?”

Daha önce dünyada hayatın tamamen anlamsız olduğunu düşünen bu kadarçok insan hiç olmamıştı. Bu niye bu çağda oluyor? Öncelikle, bununçağımızla ilgisi yok.Yüzyıllardır, en azından beş bin yıl boyunca, papazlarzararvermeyedevamediyor.Şimdikrizindoruknoktasınaulaştık.

Bubizimsuçumuzdeğil;bizlerkurbanız.Eğerbizlerbirazdahabilinçlenmekistiyorsak,yapılacakilkiştarihkitaplarınıyakmakolmalıdır.Geçmişiunut;obirkabustu.ABCileyenidenbaşla;sankiADEMyenidendoğmuşgibi.SankiyineCennetbahçesindeymişizgibibaşla,masum,tertemiz…

Adamınbiridevamlıgideceği iyibirkilisearıyorduveufakbir tanebuldu,cemaatpapazlaberaberduaediyordu.“Yapmamız’gerekenleriyapmadıkveyapmamamızgerekenleriyaptık,”diyorlardı.

Adambirsandalyeyeçöktüverahatbirnefesalarakkendikendine,“Tanrıya

şükür,sonundakendimeuygunbirtoplulukbuldum,”dedi.

Doğanın yapmak istediğini yap, yaratılıştan içinde olan özelliklerinarzuladıklarını yap. Kutsal kitapları değil kendi kalbini dinle; benim tekönerdiğim kutsal kitap odur. Evet, çok dikkatli, çok bilinçli dinle ve aslayanılmayacaksın.Eğerkendikalbinidinlersenaslaikiyebölünmezsin.Kendikalbini dinlerken doğru yönde ilerleyeceksin, neyin doğru neyin yanlışolduğunuhiçdüşünmeden.

Oyüzdenyeni insanlığın tümmarifetikalbinsesinibilinçli,dikkatli,uyanıkhalde dinlemekten ibaret olacak. Ve bunu sonuna dek izle ve seni nereyegötürürse oraya git. Evet, bazen seni tehlikeye sokacak – ama o zamanunutma ki o tehlikeler sayesinde olgunlaşacaksın. Ve bazen seni yoldançıkaracak– amayineunutmakibuyoldançıkmalargelişmeninbirparçası.Çoğukezdüşeceksin.Tekrarayağakalk,çünküböylecekuvvettopluyorsun–düşüpkalkarak.Buşekildeuyumsağlıyorsun.

Ama dışarıdan empoze edilen kurallara uyma. O tür hiçbir kural doğruolamaz,çünkükurallarıseniyönetmekisteyeninsanlarkoyarlar.Evet,bazendünyaüzerindeaydınlanmışliderlerolmuştur–birBuda,birİsa,birKrişna.Onlardünyayakuraldeğilsevgileriniverdiler.Amaenindesonundamüritleritoplanıpdavranışkurallarıkoydular.Üstadgidince,ışıksönüncevekaranlığagömülünce, müritler de uyacak bazı kurallar olsun diye bakınırlar, çünküönleriniaydınlatacakışıklarıartıkyok.Şimdikurallaradayanmakzorundalar.

İsa’nınyaptıklarıkendikalbininonafısıldadıklarıidivebugünHıristiyanlarınyaptıkları kendi kalplerinin fısıltısı değil. Onlar taklitçi – ve taklit etmeyebaşladığın anda kendi insanlığına hakaret ediyorsun, Tanrı‘na hakaretediyorsun.

Asla taklitçi olma; hep orijinal ol. Kimsenin kopyası haline gelme. Amadünyaüzerindeolupbitenbu–kopyalarvedahafazlakopyalar.

Eğerorijinalsenyaşamaslındabirdanstır–vesenorijinalolarakyaratıldın.Ve hiçbir iki insan birbirine benzemez, o yüzden benim yaşam tarzım aslaseninkiolamaz.

Ruhu içine çek, üstadın sessizliğini benimse, onun zarafetini öğren. Onunvarlığından kana kana iç, ama onu taklit etme. Ruhunu içine çekerek,sevgisini içerek, merhametinden pay alarak, kendi kalbinin fısıltılarınıdinleyebileceksin.Veonlarbirerfısıltı.Kalpsakin,hafifbirseslekonuşur;obağırmaz.

Tümöğrendikleriniunut–“Budoğrudurvebuyanlıştır.”Hayatokadarkatıdeğil. Bugün doğru olan yarın yanlış olabilir, şu an yanlış olan bir sonrakidakikada doğru olabilir. Hayatı sınırlandıramazsın; ona “Bu doğru ve buyanlış”gibietiketlerkoymalüksünyok.Hayatherşişeninüzerindeiçindeneolduğuyazılıbirilaçdeğilkineyinneolduğunubilesin.Hayatbirgizem;biranda bir şeyler yerine oturur ve o zaman bu doğru olur. Bir başka andaköprünün altından o kadar çok su akmıştır ki artık hiçbir şey yerineoturmuyordurveyanlıştır.

Benim doğru tarifim nedir? Varoluşla uyum içindeki her şey doğrudur vevaroluşlauyumsuzolanherşeyyanlıştır.Herançokuyanıkolmangerekiyor,çünkübunaheranyenidenkararverilmesilazım.Neyindoğru,neyinyanlışolduğunadairhazırdakicevaplaragüvenemezsin.

Hayat çokhızlı ilerler; durağandeğil, dinamiktir.Kıpırtısız bir göl değildir,devamlı akan bir nehre benzer.Art arda geçen iki dakikada hiçbir şey aynıkalmaz.Buyüzdenbirşeyşuaniçindoğruolabilir,amabirsonrakidakikadabudeğişebilir.

O zaman ne yapmalı? Yapılabilecek tek şey insanların farkında olmalarınısağlamaktır, böylece değişken bir yaşama karşı nasıl tavır alabileceklerinekararverebilirler.

EskibirZenhikayesivar:

Birbirine rakip iki tapınak vardı. Her iki üstat – aslında üstat değil papazolmalıymışlar–birbirlerineöylesinedüşmanlıkduyuyorlardıkiyandaşlarınaasladiğertapınağabakmamalarınısöylediler.

Herbirpapazınyanındakendisinehizmetedecek,getirgötürişleriniyapacakbir çocuk vardı. İlk tapınağın papazı çocuk uşağına dedi ki, “Asla diğer

çocuklakonuşma.Oinsanlartehlikeli.”

Ama çocuk ne de olsa çocuktur. Bir gün ikisi yolda karşılaştı ve birincitapınaktangelençocukdiğerinesordu,“Nereyegidiyorsun?”

Diğeri, “Rüzgarın sürüklediği yere,” dedi. Böyle dediğine göre tapınaktabüyükZensöylemleridinliyorolmalıydı.“Rüzgarınsürüklediğiyere”büyükbirlakırdıydı,tambirTaocümlesi.

Ama ilk çocuk çok utandı, alındı ve ona nasıl cevap vereceğini bilemedi.Sıkıntı, öfke kadar suçluluk da duyuyordu, çünkü “Üstadım bana buinsanlarla konuşma demişti. Bu insanlar gerçekten tehlikeli. Şimdi, bu nebiçimbircevapböyle?Bubeniküçükdüşürdü,”diyedüşünüyordu.

Üstadınagidipolanbitenianlattı.“Onunlakonuştuğumiçinözürdilerim.Sizhaklıydınız,oinsanlartuhaf.Bunebiçimbircevap?Ona‘Nereyegidiyorsun’diyesordum–basitvekibarbir soru–vepazaragittiğinibiliyordum, tıpkıbenimdepazaragitmekteolduğumgibi.

Amaobana,‘Rüzgarınsürüklediğiyere,’dedi.”

Üstad,“Seniuyardım,amadinlemedin.Bakşimdi,yarıngitaynıyerdedur.Ogeldiğinde‘Nereyegidiyorsun?’diyesorveoda‘Rüzgarınsürüklediğiyere,’diyecek. O zaman sen de olaya daha filozofça yaklaş. De ki, ‘O zamanbacakların yok, demek? Çünkü ruhun bedeni yoktur ve rüzgar ruhu hiçbiryeregötüremez!’Bunanedersin?”dedi.

Tam bir hazırlık çabası içindeki çocuk bütün gece bunu tekrarlayıp durdu.Ertesi sabah erkenden oraya gitti, aynı noktada durdu ve tam zamanındaikinci çocuk çıkageldi. Birinci çocuk çok mutluydu, şimdi ona gerçekfelsefeninnasıl yapıldığını gösterecekti.Böylece “Nereyegidiyorsun?”diyesordu.Vebekledi…

Amaikinciçocuk,“Pazardanbirazzerzevatalacağım,”diyecevapverdi.

Şimdi,oçocuköğrendiğifelsefeyineyapsın?

Hayat böyledir işte. Ona hazırlanamazsın, onun için hazır olamazsın.Güzelliği,mucizesidebudur,senihephazırlıksızyakalar,hepsürprizyapar.

Gözlerin varsa her anın bir sürpriz olduğunuve öncedenhazırlanmış hiçbircevabınişeyaramayacağınıgörürsün.

Ben sana sadece hayatın doğasındaki bir kuralı öğretiyorum.Kendine karşıitaatkar ol, kendine ışık tut ve o ışığı izle, o zaman bu sorunla aslakarşılaşmazsın. Her ne yapıyorsan o doğru olur ve yapmadıkların dayapılmamasıgerekenlerdir.

Yaşamla temas halinde olmanın, yaşamın gerisinde kalmamanın tek yolusuçlulukla dolu olmayan bir kalbin olmasıdır, masum bir kalp. Sana tümanlatılanlarıunut–yapılmasıveyapılmamasıgerekenlerhakkında–kimsebukonulardaseninadınakararveremez.

Senin içinkararvermeyekalkışan şarlatanlardanuzakdur;dizginleri ele al.Senkararvermelisin.Aslında,bukararlılığın içindenruhundoğar.Diğerlerisenin adına karar verince ruhun uyuşuk ve donuk halde kalır.Kendi başınakararvermeyebaşlayıncabircanlılıkdoğar.Kararvermekdemekriskalmakdemektir,kararvermekdemekhatayapıyorolabilirsindemektir–kimbilir,işte risk budur. Kim bilir neler olacağını? İşte risk budur; hiçbir garantiyoktur.

Eski yöntem ile garanti vardır. Milyonlarca insan bunu uygulayıp duruyor.Bunca insan nasıl olur da yanılır? İşte bu da garantisidir. Eğer onca insandoğruolduğunusöylüyorsadoğruolmalı.

Bir birey olmak için gerekli tüm riskleri al ve zorluklara göğüs ger ki senisivriltebilsinler,sanazekavepırıltıverebilsinler.

Gerçek,birinançdeğildir,tamamenakılişidir.Yaşamınıngizlikaynaklarınınsu yüzüne çıkmasıdır; bilincinin aydınlatıcı bir deneyimidir. Ama bunungerçekleşebilmesi için gerekli ortamı sağlaman gerekir. Bu da kendiniolduğun gibi kabullenmekle başlar. Hiçbir şeyi inkar etme, ikiye bölünme,suçlulukduyma.

MUTSUZLUĞASARILMAKTANVAZGEÇ

Acıdan, mutsuzluktan, ıstıraptan vazgeçmek kolay olmalı. Zor olmamalı:mutsuzolmakistemiyorsun,demekkiarkasındakarmaşıkbirşeylervar.Bukarmaşıklık da şudur, ta çocukluğundan berimutlu, neşeli, coşkulu olmanaizinverilmiyor.

Ciddiolmayazorlandınveciddiyetdekederingöstergesidir.Hiçistemediğinşeyleri yapmayazorlandın.Çaresiz, zayıfvebaşkalarınabağımlıydın;doğalolarak onların dediklerini yapmak zorundaydın. Bunları istemeden,mutsuzlukla, direniş içinde yaptın. Kendi kendine karşı o kadar çok şeyyapmak zorunda kaldın ki zamanla bir şey sana çok açık gelmeye başladı:seninaleyhineolanher şeydoğrudurve seninaleyhineolmayanher şeydeyanlış olmalıdır. Bu yetiştiriliş tarzı seni mütemadiyen mutsuz etti, bu hiçdoğaldeğil.

Neşeli olmak doğaldır, tıpkı sağlıklı olmanın doğal olduğu gibi. Sağlıklıolduğunda doktora gidip “Niye sağlıklıyım?” diye sormuyorsun. Sağlığınlailgili herhangi bir soruya gerek yok. Ama hastalandığında hemen kendinesormalısın,“Niyehastayım?Nedeninedir,hastalığımınnedeninedir?”

Niyemutsuzolduğunusormangayetnormaldir.Niyemutluolduğunusormakdoğrudeğildir.Sensebepsizmutluolmanındelilikolarakgörüldüğüçılgınbirtoplumdayetiştirildin.Hiçbirnedenyokkengülümsüyorsaninsanlarkafadançatlak olduğunu düşünürler – Neden gülümsüyorsun? Neden o kadarmutlusun?“Bilmem,sadecemutluyumişte”dersen,cevabınonlarınsendebirtuhaflıkolduğunadairinançlarınıpekiştirir.

Ama eğer mutsuzsan kimse sana niye mutsuz olduğunu sormaz. Mutsuzolmakdoğaldır;herkesöylezaten.Busanaözelbirdurumdeğil.Özgünbirşeyyapmışolmuyorsun.

Bilinçaltındabufikirsenirahatsızetmeyedevameder,mutsuzluğundoğalvemutluluğun doğaya aykırı olduğu fikri. Mutluluğun ispat edilmesi gerekir.

Mutsuzluğakanıt gerekmez.Yavaşyavaş iyice içine siner – kanına, iliğine,kemiğine – aslında doğal olarak aleyhinde olduğu halde. Böylece şizofrenolmaya zorlanırsın; doğana aykırı bir şey sana zorla kabul ettirilir. Kendibenliğindenalıkonuluphiçolmadığınbirşeyedönüşürsün.

Buinsanlığın tümmutsuzluğununkaynağı,çünkükimseistediğiyerdedeğilve istediğikimliğedesahipdeğil.Ve insanolmasıgerekenyerdeolamadığıiçin – doğuştan hakkı olan yerde – mutsuz oluyor. Kendinden gittikçeuzaklaşma halindesin; eve dönüş yolunu unuttun. O yüzden her nerde isenbununevinolduğunusanıyorsun–mutsuzlukevinolmuş, ıstırap isedoğan.Acıçekmekhastalıkdeğilsağlıkolarakkabulediliyor.

Birisi, “Bu sefil hayatı bırak, gereksiz yere sırtlandığın bu mutsuzluktanvazgeç” dediğinde çok belirgin bir soru ortaya çıkıyor: “Tüm bildiğim bu!Eğer vazgeçersem kimliğimi kaybederim. En azından şimdi birisiyim –mutsuzbirisi,kederlibirisi,acıçekenbirisi.Tümbunlardanvazgeçersemşusoruyla karşılaşırım, kimliğim nedir? Ben kimim? Eve dönüş yolunubilmiyorum ve sen ikiyüzlülüğü, yani toplumun yarattığı sahte yuvamıelimdenaldın.”

Kimse sokakta çırılçıplak kalmak istemez. Mutsuz olmak daha iyidir – enazındanüzerinegiyecekbirşeyinolur,bumutsuzlukbileolsa–amabirzararıyoktur;nasılsaherkesbenzerkılıklargiyiyor.Parasıolanınmutsuzluğupahalışeylerdenoluşur.Olmayanınki ikikat sefilliktir–hemfakirhemdemutsuzolurlar,budaövünülecekbirşeydeğildir.

O yüzden zenginmutsuz insanlar ve fakir mutsuz insanlar vardır. Ve fakirmutsuz insanlar var güçleri ile bir şekilde zengin mutsuzların statüsünekavuşmayaçalışır.Buikisietraftakiyeganeinsantipidir.

Üçüncü tip tamamen unutuldu. Üçüncüsü sizin gerçeğiniz ve içinde hiçsefillikyok.İnsanındoğuştangelendoğasındamutlulukvar.

Mutluluk elde edilecek bir şey değil. O zaten orada; doğarken içimizdedir.Onukaybetmedik,sadeceuzaklaştık,kendikendimizesırtçevirdik.

Ohemenarkamızda;ufacıkbirdönüşileyapılacakbüyükbirdevrim.

Ama dünya üzerinde sana geçmiş yaşamlarında kötü işler yaptığın içinmutsuzolduğunusöyleyipduranbazıdinlervar.Hepsisaçmalık.Varoluşsenicezalandırmakiçinnediyebirsonrakiyaşamıbeklesinki?Bunagerekyok.Doğadaherşeyhemenolur.Buyaşamdaeliniateşesokacaksınvebuyüzdenbir sonraki yaşamda yanacaksın? Tuhaf! Anında yanarsın, hemen şimdi.Nedenvesonuçbirbirlerinebağlıdır;aradamesafeyoktur.

Amabudinlerinsanlarıavutmayadevamediyor:“Meraketme.Sadeceiyilikyap, daha çok ibadet et. Tapınağa veya kiliseye git, böylece bir sonrakiyaşamdamutsuzolmayacaksın.”Hiçbirşeynakitdeğilgibiduruyor;herşeybirsonrakihayatamahsus.Vebusonrakiyaşamdankimsegeridönüpde,“Buinsanlartamamenyalansöylüyor,”demiyor.

Dinnakitpara,birçekbiledeğil.

Değişik dinler değişik stratejiler bulmuşlar, ama arkalarındaki neden aynı.“Sizacıçekiyorsunuz,çünküAdemileHavvabirgünahişledi,”diyorlar.İlkçift, binlerce yıl önce…ve büyük bir günah da değil – sen onu her günişliyorsun.SadeceelmayedilerveTanrıonlaraelmayemeyiyasaklamıştı.

Sorun elmada değil, sorun başkaldırmalarında. Binlerce yıl evvel birisiTanrı‘ya başkaldırdı. Ve cezalandırıldı, Cennet Bahçesinden kovuldu,Tanrı‘nıncennetindendışarıatıldı.Niyeacıçekiyoruz?–çünküonlarbizimatalarımız.

Gerçek tamamen farklı. Mesele kötü davranışlar değil, mesele kendinden,doğalmutluluğundanuzaklaştırılmışolman.Hiçbirdinseninöylekolaylıklamutlu olmanı istemiyor; o zaman onların disiplinleri ne işe yarayacak? Oönemliuygulamalarına,dünyevizevklerireddedeninançlarınaneolacak?

Eğer mutsuzluktan kurtulmak benim dediğim kadar kolaysa, tüm bu dinlerişlerinikaybederler.Busorunonların işyapması ile ilgili.Mutlulukokadarzorlaştırılmalı ki – neredeyse imkansızlaştırılmalı – öyle ki insanlar bunusadecegelecektebirbaşkayaşamdauzunzorluyolculuklarınneticesindeeldeetmeyihayaletsinler.

Ama kendime güvenerek sana söylüyorum: ben bunu kolaylıkla elde ettim.

Aynı zamanda pek çok geçmiş yaşamım oldu vemutlaka senden çok dahafazla kötü şeyler yapmış olmalıyım – çünkü ben bunları kötü davranışlarolarak görmüyorum. Güzelliğin tadına varmak, zevkin keyfini çıkarmak,hayatıdahayaşanılır,dahasevecenkılanherşeyidoludoluyaşamak,bunlarbanagörekötüşeylerdeğil.

Senin duyarlı olmanı istiyorum, estetik olarak tüm bunlara karşı duyarlıolmanı. Onlar seni daha insancıl yapacak, içini yumuşatacak, sayelerindevaroluşakarşıminnetduyacaksın.

Bubenimiçinteorikbirmeseledeğil.Benhiçliğibirkapıolarakkabullenmişbulunuyorum – buna meditasyon diyorum, bu da hiçliğe verilen bir diğerisimdenbaşkabirşeydeğil.Vehiçliğiyaşadığınandakendinleyüzleşirsinvetümmutsuzlukyokolur.

İlk yapman gereken kendine gülmek, nasıl da bir aptal gibi davrandın. Omutsuzlukaslındahiçyoktu;birelinleonusenyaratıyorvediğerelinleyoketmeyeuğraşıyordun–vedoğalolarakşizofrenikbiçimdebölünüyordun.Çokkolayvebasit.

Varoluştakienbasitşeykendinolmak.

Hiççabagerektirmiyor;senzatenoradasın.

Sadece bir hatırlama… sadece toplumun sana empoze ettiği tüm o aptalcafikirlerdenkurtulmak.Vesonraderideğiştirenbirsürüngenkadarrahatolupaslageriyedönmeyeceksin.Geridekalansadeceeskibirderiparçası,hepsio.

Eğerbunuanlıyorsanhemenşimdişuandagerçekleşebilir.

Çünkü hemen şimdi şu anda hiçbir mutsuzluk, hiçbir ıstırap olmadığınıgörüyorsun.

Sessizsin, hiçliğin kapısında duruyorsun; sadece bir adım içeri ve binlerceyaşamboyuncasenibekleyipduranenbüyükhazineyekavuşacaksın.

MUTLULUĞUNBİLİNCİNDEOL

Normalde beyin her zaman acıyı fark eder,mutluluğu etmez. Başın ağrırsafarkına varırsın. Başın ağrımadığında başının iyi olduğunun farkınavarmazsın. Bedenin acıdığında bunun bilincinde olursun, ama bedensapasağlamkensağlığınbilincindeolmazsın.

Neden o kadar mutsuz olduğumuzun temelinde bu neden vardır: tümbilincimiz acıya odaklı. Sadece dikenleri sayarız – hiç çiçeklere bakmayız.Bir şekilde dikenlere takılır ve çiçekleri göz ardı ederiz. Eğer yaralı vedevamlıacıiçindeysekbunormaldir;öyleolmalıdır.Birbiyolojiknedenlebuolmuştur: doğa seni acıdan haberdar eder ki ondan kaçınabil. Yoksa elinyanıyor olabilir ve sen hiç bilincinde olmayabilirsin ve hayatta kalmak zorolur.Böylecedoğaacınınbilincindeolmayışartvekaçınılmazkılmıştır.Amadoğa zevkin, neşenin, coşkunun bilincinde olman için bir iç mekanizmayaratmamıştır.

Bu andan itibaren doğal olmayan şeylerin farkına varmaya başla. Örneğin,bedenin tamamen sağlıklı: sessizce otur, onun bilincine var. İyi olmanınkeyfiniçıkar.Hiçbirsorunyok–tadınavar!Bununbilincindeolmakiçinçabaharca.Karnındoyduvebedenintatminoldu;bununbilincindeol.

Aç olduğunda doğa seni uyarıyor, ama doğanın tamamen doyduğunda seniuyaracakbirsistemiyok;bunungeliştirilmesi lazım.Doğabunugeliştirmekzorunda değil, çünkü doğa hayatta kalmaya odaklı; bundan fazlası lüksegiriyor.Mutluluklükstür,enbüyüklüks.

Benim insanların neden bu kadarmutsuz oldukları hakkındaki gözlemlerimşöyle: aslında göründükleri kadarmutsuz değiller. Büyük coşku duyduklarıanlaroluyor,amaoanlargeçipgidiyor;hiçfarkınavarmıyorlar.Anılarıacıveyaralarla doluyor. Beyinleri kabuslarla doluyor. Güzel rüyalar ve şiirselgörüntülerolmadığındandeğil–onlardavar,amafarkınavaracakkimseyok.YirmidörtsaatboyuncaTanrı‘yaşükretmenigerektirecekbinlerceşeyoluyor,amasenhiçdikkatetmiyorsun!

Bu andan itibaren dikkat etmeye başlamalısın. Böylecemutluluğun gündengüneçoğaldığınıgörüpşaşıracaksınveaynıorandaacıvemutsuzlukgittikçeazalacak.Veyaşamınneredeysebirkutlamayadönüştüğübirangelecek.Acısadecearadabiryaşanırvebudaoyununbirparçasıdır.Bundandolayıdikkatdağılmaz,rahatsızolunmaz.Bukabuledilir.

Eğer yemek yedikten sonra gelen doygunluk hissinin keyfini çıkarıyorsandoğalolarakbiliyorsunkiaçkenbirazacıolacak…vebuiyibirşey.Birgeceiyi bir uyku çektiysenve sabah taptaze, yenilenmişhaldeuyandıysandoğalolarakbirgecehiçuykututmadığındabirazıstırapolacak,amabudaoyununbirparçası.

Benimtecrübemegöreyaşamyüzde99keyiftenveyüzde1acıdanoluşuyor.Amainsanlardayüzde99acıveyüzde1keyifoluyor;herşeytersinedönmüşdurumda.

Zevkin, neşenin, olumlu şeylerin, çiçeklerin, fırtına bulutlarının ardındakigökkuşağınıngittikçedahafazlabilincindeol.

Bölüm3-SağlıklıOlmanınTemelŞartları

Bedene kulak ver. Beden düşmanın değil ve beden bir şey söylediğindedediğiniyap,çünkübedeninkendinehasbirbilgeliğivar.Onurahatsızetme,aklına fazla takma. Ben sana katı kurallar öğretmiyorum, sadece birfarkındalıkhissiveriyorum.Bedeninekulakver.

Beden senin dostun, düşmanın değil. Sözlerini dinle, lisanını çöz ve yavaşyavaş, bedenin kitabına dalıp da sayfalarını çevirdikçe yaşamın tümgizemininfarkınavar.O,çekirdekhaldebedeninde.Milyondefabüyütülürsetüm dünyayı sarar. Ama ufak bir çekirdek içinde formül halinde orada,bedenindeduruyor.

BEDENLETEMASKUR

Bedenindeki pek çok şey ile temas halinde değilsin, bedenini taşımaklayetiniyorsun. Temas etmek derin bir duyarlılık anlamına gelir. Bedeninihissetmiyor bile olabilirsin. Bazen öyle olur ki sadece hastalandığındabedenininfarkınavarırsın.Başınağrır,ozamanbaşınıhissedersin;başağrısıolmayınca baş ile bir temas da olmaz. Bacağın ağrıdığında bacağın farkınavarırsın.Nezamanbirsorunçıkar,ozamanfarkedersin.

Her şey yolundaysa hiç farkında olmazsın, aslında işte o anda temaskurulmalıdır–herşeyyolundayken-çünkübirşeylertersgittiğindeotemashastalıklayapılıyor, kötügidenherneyseonunla temaskuruluyorveortadasağlıklıolmahissikalmıyor.Kafayaşimdişuansahipsin,sonrabaşınağrıyorve onunla temas kuruyorsun. Temas baş ile değil baş ağrısı ile kuruluyor.Kafailetemasancakağrımadığındamümkünolur,başıngayetiyiiken,amabizbuyeteneğineredeyseyitirmişbulunuyoruz.İyiikentemaskurmuyoruz.O yüzden temasımız sadece acil durumlarda gerçekleşiyor. Baş ağrısı var:tamiretmeklazım, ilaçgerekiyor,birşeyleryapmalı,oyüzdentemaskurup

müdahaleediyorsun.

Bedeninle her şey iyi giderken temas kurmayı dene. Çimene sırtüstü uzan,gözleriniyumveiçerdeolanbitenleri,sağlıklıhalinihisset.Birnehirdeveyadenizde sırtüstü uzan. Su bedene değiyor ve her bir hücre serinliyor. Oserinliğin tek tek hücrelere sızıp bedenin derinlerine nüfuz ettiğini içindehisset.Bedenmüthişbirfenomen,doğanıngerçekmucizelerindenbiri.

Güneşte otur. Bırak güneş ışınları bedenine girsin. İçinde dolaşıp derinlereinen,kanhücrelerinedokunupkemiklerineişleyensıcaklığıhisset.Vegüneşhayattır, kaynağın ta kendisi, o yüzden sımsıkı kapalı gözlerle olup bitenisadecehisset.Uyanıkol,izlevekeyfinevar.Yavaşyavaşiçindeçokincebiruyumun,süreklidevamedenharikabirmüziğinfarkınavaracaksın.Ozamanbedenletemaskurmuşolacaksın;aksitakdirdeölübirbedenitaşıyorsun.

Bu aynen şöyle: otomobilini seven bir insanın onunla ilişkisi ve temasısevmeyenden çok farklıdır. Otomobilini sevmeyen biri onu kullanmayadevam eder ve ona bir mekanizma olarak davranır, ama onu seven biriotomobildekienufakbirdeğişikliğin,enbasitbirsesinbilefarkındaolacaktır.Bir şeyler değişmektedir ve aniden bunun farkına varır. Başka kimse bunuduymaz. İçerde başka yolcular olabilir; onlar duymazlar. Ama motorunsesinde küçücük bir fark, değişim olduğunda otomobilini seven insan bunufarkedecektir.Derinbirilişkisivardır.Osadecebirsürücüdeğil,otomobildesadecebirmekanizmadeğil;ootomobililebütünleşmişdurumda.

Bedenin de bir mekanizma olarak kullanılabilir; o takdirde kendisine fazladuyarlı olman gerekmez. Hiçbir temasın olmadığı için beden senin hiçduyamadığınşeylersöylemeyedevameder.

Rusya’daonlarcayılyenideneyleryapıldıvebiliminsanlarıbirçoksonuçlaravardılar. Çok şeyi açıklayan bir sonuç ise şöyle: ne zaman bir hastalık başgösterse ortaya çıkmadan altı ay önce beden sana devamlı sinyaller yollar.Altıaydaepeyuzunbirzamandır!Seneyebirhastalığayakalanacaksan,buyılın ortasında beden sana sinyal vermeye başlayacaktır – ama sen businyalleri almıyorsun, anlamıyorsun, bilmiyorsun. Ancak hastalık kendini

gösterdiği zaman farkına varıyorsun. Hatta farkına varmayabilirsin de –içerdeciddibirsorunolduğununfarkınailkkezdoktorunvarabilir.

Bu araştırmayı yıllarca yürüten birisi hastalığı daha baş göstermeden tespitedebilenfilmvekameralaryaptı.Dediğinegörehastalıktedaviedilebiliyorvehasta gerçekten bu hastalığı geçirdiğinin hiç farkında olmuyor. Eğer kanserseneyeortayaçıkacaksahemenşimditedaviedilebilir.Fizikselbelirtiolmaz,ama bedenin içinde elektrik değişikliği olur – bedende değil, bedeninelektriğinde,biyoenerjisinde,birşeylerdeğişir.Öncebiyoenerjidedeğişiklikolur,sonradafizikselboyutainer.

Hastalık, biyoenerji düzeyinde tedavi edilebilirse, asla fiziksel bedeneerişmez. Bu araştırma sayesinde önümüzdeki yüzyılda kimsenin hastaolmasına, hastanelere gitmesine gerek kalmayabilir. Hastalık bedenegelmedentedaviedilebilir,amamekanikbiraraçtarafındantespitedilmelidir.Sentespitedemezsin,bedenininiçindeyaşadığınhalde.Çünkütemasınyok.Hindu sannyasinlerin, rishilerin, Zen keşişlerinin, Budist bhikkuların kendiölümleriniöncedenilanetmelerihakkındapekçokhikayeduymuşolabilirsin.Vebuduyurununherzamanaltıayönceyapıldığınıduyuncaşaşırabilirsin–asla daha fazla değil, hep altı ay önce.Birçok aziz öleceğini duyurdu, amahepaltıayöncesinden.Bubir tesadüfdeğil;oaltıayınanlamıvar.Fizikselbedenölmedenöncebiyoenerjiölmeyebaşlarvebiyoenerjisiilederintemasıolan bir insan artık enerjisinin ufaldığını bilir. Yaşam genişlemek, ölümufalmak demektir. Yaşam enerjisinin ufaldığını hisseder; altı ay sonraöleceğini ilan eder. Zen keşişlerinin nasıl öleceklerini bile kendilerininseçtikleribilinir–çünküonlarbilirler.

Birkeresindeşöyleolmuştu:

Bir Zen bilgesi ölecekti, o yüzden müritlerine danıştı: “Bana nasıl ölmemgerektiğihakkındabirfikirverin,nepozisyondaolayımsöyleyin.”

Buadambirazegzantrikti,birazdadeli,amaçokgüzeldi.

Müritleri gülmeye başladı; o çok şakacı olduğundan yine şaka yapıyorsandılar.Oyüzdenbirisi, “Tapınağınköşesindeayaktadurmayanedersin?”

diyeönerdi.

Adam, “Ama ben eskiden bir keşişin ayakta öldüğüne dair bir hikayeduymuştum,oyüzdenbuiyiolmaz.Özgünbirönerigetirin,”dedi.

Böylecebirisi,“Bahçedeyürürkenöl,”dedi.Odadediki,“Çin’debirisininbahçedeyürürkenöldüğünüduymuştum.”

O zaman birisi gerçekten özgün bir fikir ortaya attı: “Shirshasanapozisyonunda tepetaklak dur ve öl.”Kimse tepetaklak dururken ölmemiştir,kafa üstü dururken ölmek çok zordur. Kafa üstü dururken uyumak bileimkansızdır, ölmek fazlasıyla zor olur. Uyku bile imkansızdır ve ölüm debüyükbiruykudur.İmkansızdır–sıradanuykubileimkansızdır.

Adam fikri kabullendi. Hoşuna gitmişti. “Bu iyi,” dedi. Şaka yaptığınısandılar, ama o kafa üstü durdu. Korktular: Ne yapıyordu? Ve şimdi neyapmak gerekirdi? Ve neredeyse ölmüş olduğunu düşündüler. Korktular, oyüzden birisi bir teklifte bulundu: “Yakındakimanastırda önemli bir rahibeolan bir kız kardeşi var. Gidip onu getirin. Kadın bu adamın ablası ve birşeyleryapabilir.Onuiyitanır.”

Ablageldi.Anlatıldığınagöregeldivedediki,“Ikkyu”–bilgeninadıIkkyuidi–“aptalolma!Böyleölünmez.”

Ikkyu güldü, tepetaklak pozisyondan aşağı indi ve “Peki, doğrusu nedir ozaman?”diyesordu.

Kadın dedi ki, “Padmasana yaniBuda şeklinde otur ve öl. Böyle ölünmez.Senhepaptalbiradamdın–herkesgülecek.”

DerlerkiadamBudaşeklindeoturduveöldüveozamanablasıgitti–güzelbir adamdı. Peki öleceğine nasıl karar verebilmişti? Hatta pozisyonu bileseçerek! Biyoenerjisi ufalmaya başlamıştı, bunu hissedebiliyordu – ama buhis bedenin sadece yüzeyi ile değil kökleri ile de temas halindeykenvarolabilir.

Oyüzdenbaşlangıçolarakbedeninekarşıgiderekdahaduyarlıol.Onudinle;o hep birçok şey söylüyor ve sen öylesine beyin odaklısın ki onu hiç

dinlemiyorsun.Ne zaman beyinle beden arasında bir çelişki olsa beden herseferinde daha haklı olacaktır, çünkü beden doğal, beyin ise toplumsaldır;beden bu geniş doğaya aittir ve beynin topluma aittir, içinde yaşadığıntopluma ve devre. Bedenin kökleri varoluşun derinlerine uzanır, beyinyalnızca yüzeyde dolaşır. Ama sen hep beyni dinliyorsun, bedeni hiçdinlemiyorsun.Bueskialışkanlıkyüzündentemaskopmuştur.

Kalbinvarvekalpherşeyinkökeni,amaseninonunlahiçbirilginyok.Öncebedenletemaskurarakişebaşla.Azsonratıpkıtümgüneşsisteminingüneşinçevresinde dönmesi gibi tüm bedenin de kalbin merkezinin çevresindetitreştiğinifarkedeceksin.Hindularkalbebedeningüneşiderler.Tümbedenbir güneş sistemidir ve kalbin etrafında hareket eder. Kalp atmayabaşladığında canlandın, kalp atmayı bırakınca öleceksin. Kalp bedeniningüneşsistemininmerkezindeduruyor.Onakarşıuyanıkol.Ancaktümbedenekarşı duyarlılık geliştirebilirsen kalbe karşı da duyarlı olabilirsin; bu dazamanlagerçekleşir.

KENDİNEKARŞIDÜRÜSTOL

Kendine karşı dürüst olmayı unutma. Nasıl? Üç şeyi hatırlamak gerekiyor.Bir,neolmangerektiğinisanasöyleyenleriasladinleme:hepkendiiçsesinidinle,sennasılolmakistiyorsun?Yoksahayatınharcanırgider.

Bir dolu insan sana bir şeyler satmaya çalıştığından etrafında bin bir tanebaştançıkarıcışeyvar.Dünyabirsüper-marketveherkessanamalınısatmayaçalışmakla meşgul; herkes birer satıcı. Çok fazla sayıda satıcıya kulakverirsen çıldırırsın.Kimseyi dinleme, gözlerini kapat ve iç sesini dinle. İştemeditasyonbudur:içsesekulakvermek.Builkadım.

İkincisi ise şudur–eğer ilk adımıattıysanancakozaman ikincisimümkünolur: asla bir maske takma. Öfkeliysen öfkeli ol. Bu risklidir, amagülümseme,çünkübudürüstolmaz.Amasanakızdığındasırıtmanöğretildi;

oysaosırıtışsahte,birmaskegibi…Sadecebirdudakhareketi,hepsio.Kalpöfkeyle,zehirledoluvedudaklargülümsüyor–sahtebirfenomenoluyorsun.

O zaman başka bir şey daha oluyor: gülümsemek istediğindegülümseyemiyorsun. Tüm mekanizman ters yüz olmuş, çünkü kızmakistediğinde kızmadın, nefret etmek istediğinde etmedin. Şimdi sevmekistiyorsun; aniden mekanizmanın çalışmadığını fark ediyorsun. Şimdigülümsemekistiyorsun;bununiçinzorlanıyorsun.Aslındakalbingülümsemeile dolu ve sen kahkaha atmak istiyorsun, ama gülemiyorsun, kalbine birşeylertakılıyor,boğazınabirşeylertakılıyor.Gülümsemebirtürlügelmiyor,gelsedeçoksilikveölüoluyor.Senimutluetmiyor.İçinfıkırfıkırolmuyor.Çevrendebirışıkyok.

Öfkelenmek istediğinde öfkelen. Öfkede yanlış bir şey yok. Gülmekistiyorsan gül. Yüksek sesle gülmenin ters bir tarafı yok. Yavaş yavaş tümmekanizmanın çalıştığını göreceksin. Mekanizma gerçekten çalışmayabaşladığında mırıldandığını duyarsın; tıpkı bir otomobil gibi, her şey iyigittiğindeodamırıldanır.Otomobilinisevensürücüşimdiherşeyinyolundaolduğunu, organik bir bütünlük olduğunu bilir – mekanizma çalışmaktadır.Bunugörebilirsin:nezamanbirinsanınmekanizmasıiyiçalışsaçevresindekimırıltıyı duyabilirsin.Yürürken adeta dans eder gibi adım atar.Konuşurkensözlerindeincedeninceyeşiirselliksezersin.Sanabakarvegerçektenbakar;bakışı sadece ılık değil, gerçekten sıcaktır. Sana dokunduğunda gerçektendokunur; enerjisinin bedenine girdiğini, yaşam enerjisinin sana aktığınıhissedersin…çünkümekanizmasıiyiçalışıyordur.

Maske takma; bu yüzdenmekanizmanda aksaklıklar yaratıyorsun – blokaj.Bedenindebirsürüblokajvar.Öfkesinibastıranbirinsanınçenesiblokeolur.Tümöfkesiçeneyekadaryükseliporadakalır.Elleriçirkinleşir.Birdansçınınzarif hareketlerine sahip olmaz; bu da öfkenin parmaklara akmasındankaynaklanır–veblokeolur.Unutma,öfkeikikaynaktanboşaltılır:dişlerveparmaklar.Tümhayvanlaröfkelendiklerindedişleriyle ısırırlarveyaelleriylesaldırırlar.Oyüzdenöfkeikinoktadan,tırnakvedişlerdenboşaltılır.

Uzun süre öfkesini bastıran insanların dişleriyle sorun yaşadıklarını

düşünüyorum. Dişleri bozuluyor, çünkü orada çok fazla enerji var ve hiçboşalmıyor. Ve öfkesini bastıran insan daha fazla yemek yiyecektir; öfkeliinsanlarhepçokyerler,çünküdişlerininhareketetmeyeihtiyacıvardır.Öfkeliinsanlar daha fazla sigara içerler. Öfkeli insanlar daha fazla konuşurlar;gevezebileolabilirler,çünkübirşekildeenerjiyibirazcıkboşaltabilmek içinçenenin çalışması gerekir. Ve öfkeli insanların elleri yamuklaşır, çirkinleşir.Eğerenerjiboşaltılırsagüzelelleresahipolabilirler.

Herhangi bir şeyi bastırırsan bedende bir yer etkilenir, o duyguya karşılıkgelen bir yer. Ağlamak istemiyorsan gözlerin parlaklığını yitirir, çünkügözyaşları gereklidir. Arada bir ağlayıp iyice hislendiğinde – o duyguylabütünleştiğindevegözyaşıdöktüğünde–gözlerintemizlenirveyenidentaze,gençvebakirolurlar.Oyüzdenkadınlarıngözleridahagüzeldir,çünkühalaağlayabiliyorlar. Erkekler artık capcanlı gözlere sahip değil, çünkü erkeklerağlamazgibibirsaplantılarıvar.Eğerbirisi,ufacıkbirçocukağlarsahemanababasıhemdebaşkalarıhemen,“Neoluyor?Senanakuzusumusun?”derler.

Ne kadar saçma, çünkü doğa – erkeğe, kadına – aynı gözyaşı bezelerinivermiş. Erkeklerin ağlamaması gerekseydi, onların gözyaşı bezesi olmazdı.Basit bir hesap işi. Niye erkeklerin gözyaşı bezeleri ile kadınlarınki aynıorandabulunuyor?Gözlerinağlamayavegözyaşıakıtmayaihtiyaçlarıvarvebunugerçektenveiçtenyapabiliyorsannemutlusana.

Unutma,içtengelerekağlayıpgözyaşıdökemezsen,gülemezsinde,çünkübudiğer uçtur. Gülebilen insanlar ağlayabilir de; ağlayamayan insanlar isegülemez.Vebelkiçocuklardaaradabirşahitolmuşsundur,uzunsüreyükseksesle gülerlerse ağlamaya başlarlar – çünkü bu ikisi birleşiktir. Annelerinçocuklarına şöyle dediklerini duydum, “Çok gülme; sonra ağlamayabaşlarsın.”Bu doğru, çünkü bu iki fenomenbirbirinden farklı değil – onlaraynıenerjininikiuçnoktası.

İkincisişudur,maskekullanma–bedelineolursaolsundürüstkal.

Hatırlanması gereken üçüncü şey de sahici olmaktır; şimdiki zamana sadıkkal, çünkü tüm yalanlar ya geçmişten ya da gelecekten içeri sızar. Geçen

geçmiştir – üzerinde durma.Bunu bir yük gibi taşıma; öyle yaparsan seninşimdiki zamana sadık kalmana, otantik olmana izin vermez. Ve henüzolmayanlar olmamıştır – gereksiz yere gelecekle uğraşma; yoksa gelecekşimdikizamanıelegeçiripyokeder.Şimdiye sadıkkal, işteozamansahiciolacaksın.Şimdiveburadavarolmaksahiciolmaktır.

RAHATLAVEHAYATIGELDİĞİGİBİYAŞA

Toplumseniaksiyoniçin,hırsiçin,hıziçinverimlilikiçinhazırlar.Rahatlayıphiçbirşeyyapmamakvedinlenmekiçinhazırlamaz.Tümdinlenmeşekillerinitembellikolaraklanetler.Çılgıngibikoşuşturmayanherkesilanetler–çünkütüm toplum delicesine bir hareketlilik içindedir, insanlar hep bir yereyetişmeyeçalışırlar.Kimse tamolaraknereyeolduğunubilmez, amaherkesendişelidir:“Dahahızlıgit!”

Yolda ellerinden geldiğince hızlı giden bir çiftin hikayesini duydum.Kadınadamadevamlı,“Şuharitayabaksana,”diyordu.

Veadamda,“Sensus.Çenenikapa!Şoförbenim.Nereyegittiğimizönemlideğil, önemli olan ne hızla gittiğimiz. Esas olan hızdır,” diyordu. Dünyadakimsenereyegittiğiniveniyeorayagittiğinibilmiyor.

GeorgeBernardShaw ile ilgili çok ünlü bir anekdot vardır.Londra’dan birbaşka yere giderken, biletçi gelir. Shaw, ceplerinde, çantasında biletiniaradıktansonrabavulunuaçar,amabiletçi,“Bensizi tanıyorum.Siziherkestanır. SizGeorgeBernard Shaw’sunuz.Dünyaca ünlüsünüz. Biletiniz oradabiryerdeolmalı,nereyekoyduğunuzuunuttunuzherhalde.Önemlideğil.Boşverin,”der.

George Bernard Shaw adama der ki, “Sorunumu anlamıyorsun. Bileti sırfsanagöstermekiçinaramıyorum.Nereyegittiğimibilmekistiyorum.Oaptalbilet kaybolduysa ben de kayboldum, yoksa bileti sadece senin için mi

aradığımısanıyorsun?Nereyegittiğimibanasensöyle.”

Biletçi, “Bu kadarı da fazla. Ben sadece size yardım etmeye çalışıyordum.Sinirlenmeyin. Belki istasyona varana kadar aklınıza gelir. Ben size nereyegittiğinizinasılsöylerim?”der.

Amaherkes aynı durumdadır. İyi ki etrafta dolaşıp “Nereye gidiyorsunuz?”diye soran spiritüel biletçiler yok. Aksi takdirde cevap veremeden öylesinekalakalırdın.Bir yerleregidiyordun;buna şüpheyok.Tümhayatınboyuncabiryerleregidiyordun,amanereyegittiğiniaslındabilmiyorsun.

Enindesonundabirmezarlığavarıyorsun,kesinolanbirşeyvarsaodabudur.Amaişteorasıgitmeyeçalışmadığıntekyer,kimseningitmekistemediğitekyer, ama sonuçta herkes oraya varıyor. Tüm trenlerin son istasyonu orası.Biletin yoksa son istasyonu bekle. İşte o zaman, “İnin. Bu tren daha öteyegitmiyor,”diyorlar.

Tüm toplum tamamençalışmayaodaklanmış. İşmanyağıbir toplumoluştu.Rahatlamayıöğrenmeniistemiyorlar,oyüzdençocukluğundanitibarenkafanarahatlamakarşıtıfikirleryerleştiriyorlar.

Bütün bir gün boyunca gevşe demiyorum sana. İşini yap, ama kendine dezaman ayır, bu da ancak rahatlayarak olur. Yirmi dört saatte bir iki saatrahatlayabilirsengöreceksinkikendiniçokdahaiyitanıyacaksın.

Dışarıya davranışların değişecek – daha sakin, daha sessiz olacaksın. İşininkalitesideğişecek–dahaartistikvedahahoşolacak.Eskisinegöredahaazhatayapacaksın,çünküşimdidahaderlitoplu,dahaodaklanmışhaldesin.

Rahatlamanın mucizevi güçleri var. Bu tembellik değil. Dışarıdan bakıncatembel insan hiçbir şey yapmıyormuş gibi görünür, fakat aklı hızlaçalışmaktadır.Rahatlamışinsanise–bedenirahatlamıştır,beynirahatlamıştır,kalbi rahatlamıştır – iki saat boyunca neredeyse orada değildir. O iki saatboyuncakalbi,zekasıtoparlanırvebununişineyansıdığınıgörürsün.

Obirzavallıolmayacaktır–artıkortalıktadelilergibidolanmayacak,gereksizyere sağa sola koşturmayacaktır. Direkt olarak varmak istediği noktaya

gidecektir.Veyapılmasıgerekenleriyapacaktır;gereksizişleryapmayacaktır.Sadecesöylenmesigerekenisöyleyecektir.Sözleritelgrafniteliğitaşıyacaktır;hareketlerizarafettaşıyacak,yaşamışiirselolacaktır.

Rahatlamak seni değiştirebilir ve çok güzel yüksekliklere taşıyabilir – vetekniği de çok basittir.Hiç de zor sayılmaz.Birkaç gün eski alışkanlıklarınyüzündenzorlanacaksın.Onlardankurtulmakbirkaçgününüalabilir.

Dahaderinlemesinerahatlamakisemeditasyonadönüşür.

Meditasyonenderinrahatlamayaverilenisimdir.

BEDENİNBİLGELİĞİNEİZİNVER

Beden büyük bilgeliğe sahip – ona izin ver. Kendi bilgeliğini izlemesinegittikçedahafazla izinver.Hervakitbulduğundarahatla.Bıraknefesalışınkendi başına devam etsin. Araya girme. Araya girme huyumuz o kadariçimize işlemişkionsuznefesbilealamıyorsun.Nefesalışını izlersenarayagirmeye başladığını hemen göreceksin. Ya derin nefes almaya, ya da dahafazla nefes vermeye başlayacaksın. Araya girmeye hiç gerek yok. Nefesinirahatbırak;bedenintamolarakneyeihtiyacıolduğunugayetiyibiliyor.Dahaçokoksijenistersedahafazlanefesalır;dahaazoksijenistersedahaaznefesalır.

Sen bırak hepsini bedenin halletsin! Araya girmekten tamamen vazgeç.Herhangi bir yerinde gerilim hissettiğinde, oranı gevşet. Ve yavaş, yavaşbaşla.Önce otururken, dinlenirken başla ve sonra da bir şeyler yaparken…Yerlerisilerkenveyamutfaktaişyaparkenveyaofisteçalışırken,ogevşemeyisürdür. Hareket etmenin rahatlamana engel olması gerekmiyor. Ayrıca ozaman hareketlerine büyük bir güzellik katılacak. Hareketlerin meditasyontadındaolacak.

Amainsanlargereksizçabalaragirmeyedevamediyorlar.Bazenonlarakendi

çabalarıengeloluyor;çabalarıyarattıklarısorunlaradönüşüyor.

Büyükkar fırtınası sırasındaşehirdepekçokkarmaşavardı.HocaNasrettinarabadan inmeye çalışan şişman bir hanıma yardım etmeye gitti. Aceleylekoşup kadını ittikten ve buzda kaydıktan sonra kadına onu içerisokabileceğinisanmadığınısöyledi.

Kadın,“İçerimi?”dedi.“Bendışarıçıkmayaçalışıyorum!”

Sadece izle… Eğer iteklersen kaçıracağın şeyler var. Nehri geri itmeyeçalışma ve akıntıya kürek çekmeye kalkışma. Nehir kendiliğinden denizedoğruakıyor–onunbirparçasıolyeter,yolculuğununbirparçasıol.Osenisonunakadargötürecektir.

Rahatlarsak, öğreneceğiz; rahatlamazsak öğrenemeyeceğiz. Rahatlamak obüyüköğretiyeaçılankapıdır–aydınlanmaya.

BİRNEŞESENFONİSİ

Aslındaneşebedeninsenfonisianlamınagelir,başkabirşeydeğil–bedeninmusiki bir ritim tutturması demektir, hepsi bu. Neşe zevk değildir; zevkibaşkaşeylerdenalırsın.Neşesadecekendinolmaktır–capcanlı,hayatdolu,zinde. Bedeninin içinde ve çevresinde çalan belli belirsiz bir müzik, birsenfoni–neşebudurişte.Bedeninakıcıhaldeykenneşedolabilirsin,birnehirgibiakarken.

Sağlıklı bir organizma her zaman orgazmın doruklarına ulaşabilir.Orgazmiktir.Akıyor,coşuyordur.

Mutlubirinsangüldüğündeadetatümbedeniilegüler.Sadecedudaklarıile,sadeceyüzüiledeğil.Tepedentırnağabütünbirorganizmaolarakgüler.Tümvarlığı kahkahalarla sarsılır. Tüm bioenerjisi kahkaha ile dolar. Adeta danseder.Sağlıklıbir insanüzüldüğündegerçekten, tamamenüzülür.Sağlıklıbirinsan kızdığında gerçekten, tamamenkızar.Aşk yaptığında aşkın ta kendisi

olur;başkabirşeydeğil.Seviştiğinde,sadecesevişir.

Hatta,aşkyapıyordemekdedoğrudeğildir.Bukababirterimdir,çünküaşkyapılamaz.Aşkyapıyordeğildir–aşkıntakendisidir.Aşkenerjisinedönüşür.Veheryaptığı içinaynı şeygeçerlidir.Yürüyorsayürüyenbirenerjidir. İşiniçindeyürüyenkalmaz.Birkuyukazıyorsaokazmaişleminedönüşür.

Sağlıklı bir insan bölünmez bir varlık değildir; o bir süreçtir, dinamik birsüreç.Veyadiyebilirizkisağlıklıbirinsanbirisimdeğilbirfiildir–birnehirdeğil de nehirleşmedir. Tüm boyutlarda devamlı akar, dolup taşar. Bunuengelleyen herhangi bir toplum patolojiktir. Herhangi bir açıdan kendinikısıtlayan bir insan da patolojiktir. Bütünü değil sadece bir parçası işlevinisürdürmektedir.

Pekçokinsanorgazmınneolduğunubilmez.Pekçokinsantambirorgazmaulaşmanınnedemekolduğunubilmez.Çoğusadecebölgeselorgazmaulaşır,cinsel organlarda gerçekleşen bir orgazma; bu sadece o bölge ile kısıtlıdır.Sadece cinsel organlarda bir titreşim – ve her şey biter. Tüm bedeni birgirdaba kapılıp da boşlukta kaybolma hissini yaşamaz. Bu durumda birkaçdakikalığına zaman durur ve beyin çalışmaz. Birkaç dakikalığına kimolduğunubilmezsin.Butambirorgazmdır.

İnsan patolojik ve sağlıksız, çünkü toplum tarafından pek çok açıdan sakatbırakılmış durumda. Tamamen sevmene izin verilmiyor; öfkelenmene izinverilmiyor;kendinolmanaizinverilmiyor.Üzerindebinbirkısıtlamavar.

Gerçekten sağlıklı olmak istiyorsan kendini sınırlanmalardan tamamenarındırmalısın. Toplumun sana yaptıklarını bozmalısın. Toplum çok suçişliyor,amaelimizdekitektoplumo,buyüzdenşimdilikyapacakbirşeyyok.Her bireyin bu patolojik toplumdan kurtulmak için kendi yolunu bulmasılazım, en iyi yol mümkün olduğunca fazla açıdan orgazmik olmayabaşlamaktır.

Yüzmeye gittiğinde yüz, ama bütün bir varlık olarak yüz; öyle ki yüzmekfiilinedönüş; sıfat erisingitsin. İstiyorsankoş, amakoşmanın ta kendisi ol,koşucudeğil.Olimpikoyunlardakoşucular,egolar,rekabetvar…Hepsihırslı.

Eğer koşucu orada olmadan sadece koşarsa o koşu Zen olur; meditasyonadönüşür. Dans et, ama dansçı olma, çünkü dansçı olayı yönetir ve bütünolmaz.Sadecedansetvebırakdansseniistediğiyeregötürsün.

Yaşama izin ver, yaşama güven ve zamanla yaşam tüm kısıtlamalarını yoketsinveeskidengirmesiengellenenheryerineenerjiakmayabaşlasın.

O yüzden ne yaparsan yap, hep daha akıcı olman gerektiğini aklındançıkarmayarakyap.Birisininelinitutarsangerçektentut.Nasılsatutuyorsun,ozaman ne diye bu anı harcayasın? Gerçekten tut! Sadece birbirini tutan vediğerinin ne zaman gideceğini merak eden iki ölü el olma. Konuşursankonuşmalarının tutkulu olmasına izin ver; yoksa başkalarını ve kendinisıkarsın.

Yaşam bir tutku olmalıdır, canlı bir tutku, kalbi atan bir tutku, müthiş birenerji. Ne yaparsan yap sıkıcı olmasın; yoksa hiç yapma. Bir şey yapmakgörevdeğil;amaherneyapmakistiyorsandaonugerçektenyap.

Zamanla tüm kısıtlamalar ortadan kalkacak ve tüm hayatın yeniden seninolacak. Bedenini geri kazanacaksın; beynini geri kazanacaksın. Toplumbedeni, beyni sakatladı – her şeyi. Sana belli seçenekler sundu; çok darpencereler açıldı ve sen sadece oralardan dışarı bakabiliyorsun. Bütünügörmeneizinyok.

GÜLVEBÜTÜNÜGÖR

Gülmek bölünmüş parçalarını birleştirir, dağınıklığını giderir. Buna şahitolmadınmı? İçten bir kahkaha attığında aniden tüm dağınıklık yok olur vebütünleşirsin. Güldüğünde ruhunla bedenin bütünleşir – birlikte gülerler.Düşündüğünde bedenin ve ruhun ayrıdır. Ağladığında beden ve ruh tektir;uyumiçindeçalışırlar.

Hiçbir zaman unutma ki tüm bunlar iyidir, iyiliğin içindir, çünkü seni

bütünleştirir.Gülmek,ağlamak,dansetmek,şarkısöylemek–bunlarınhepsiseni tek parça yapar, böylece uyum içinde tek vücut halinde işlevinisürdürürsün, ayrı ayrı değil. Düşünmek beyinde olur ve beden o arada bintane iş yapabilir; yemek yemeye devam edersin, beyin de düşünmeye. İşteayrım budur. Yolda yürürsün: beden yürüyor ve sen düşünüyorsun; yoludüşünmüyorsun, etraftaki ağaçları düşünmüyorsun, güneşi, geçen insanlarıdüşünmüyorsun,amabaşkaşeyleri,başkadünyalarıdüşünüyorsun.

Ama gülersen ve kahkahan içtense, uyduruk değilse, aniden bedeninleruhunun birlikte çalıştığını hissedersin. Gülmek sadece bedende olmaz, enderinlerineiner.Varlığınınmerkezindenyükselirveheryereyayılır.Gülerkenbütünleşirsin.

NewEngland’da bir tatil kasabasında yaşayan bir adamo kadar çirkindi kikasabalıların aklına gelen bütün eşek şakalarının hedefi oluyordu. Tatilinikasabada geçiren bir estetik cerrah, adamın çirkinliğinden çok etkilenip hiçparaalmadanyüzünüdüzeltmeyiteklifeder.“Hatta,”der,“sırfzevkiçin,seniNew England’daki en yakışıklı adam haline getirecek bir ameliyatyapacağım.”

Adamı ameliyat için bayıltmadan hemen önce cerrah sorar: “Yüzünütamamen,kökündendeğiştirmemiistiyormusun?”

“Hayır,” der adam, “çok fazla değil. Arkadaşların bu yakışıklının kimolduğunuanlamalarınıistiyorum.”

İşteegoböyleçalışır.Arkadaşlarınbuyakışıklınınkimolduğunuanlamalarınıistersin. Arkadaşların bu uyumlu, yumuşak başlı, sıranın sonunda durankişininkimolduğunuanlamalarınıistersin.Bukadarcıkbileolsa,buegonuntamamencanlı,capcanlıolduğunugösterir.Hiçbirşeydeğişmemiştir.Sadeceköktenbirdeğişimgerçekdeğişimdir.

Sammy Goldberg borsada çok para kaybeder ve berbat durumdadır.Doktorunuziyaretedervederki,“Doktor,doktor,durmadanellerimtitriyor.”

“Söyle,”derdoktor,“çokmuiçiyorsun?”

“İçemiyorum,”derSammy,“Çoğunudöküyorum.”

“Anladım,”derdoktorve sonraSammy’i tepeden tırnağamuayeneeder. İşibitince,“Kollarındabirkarıncalanma,dizlerindeağrılarveanibaşdönmelerioluyormu?”der.

“Evet,”derSammy,“Aynenbunlaroluyor.”

“Netuhaf,”derdoktor,“aynısıbendedevar…acabanedir?”

Sonradoktorbirkaçdakikanotlarınıincelediktensonrabaşınıkaldırıp,“Pekibudahaöncebaşınageldimi?”diyesorar.

“Evet,”derSammy,“geldi.”

“Eh iyi o zaman,” diye cevapverir doktor, bir sonraki hastayı içeri çağıranzilebasarak.“İşteşimdiyinebaşınageldi!”

Freddoktor ziyaretindendöndüğündeberbat görünmektedir.KarısıBecky’edoktorun ona gece sona ermeden öleceğini söylediğini aktarır. Kadın onasarılır ve biraz ağlaşırlar ve Becky erkenden yatağa girip son bir kezsevişmeleriniönerir.

Becky uyuyana kadar sevişirler, ancak Fred uyumaya korkar, çünkü buyeryüzündekisongecesidir.Beckyhorlarkenooradakaranlıktayatar.

Fred karısının kulağına fısıldar: “Becky, lütfen, son bir kez daha, eskininhatırına.”AmaBeckyhorlamayadevameder.

Fred saatine bakar, karısının üzerine abanır ve onu şiddetle sarsar. “Lütfen,Becky,sadecesonbirkezdaha,eskininhatırına!”

Becky ona şöyle bir bakar ve der ki: “Fred, nasıl bu kadar bencilolabiliyorsun?Seniniçinfarketmez,amabenimsabahkalkmamgerekiyor.”

Her yerde her ailede yaşlılar bunu yapıyorlar, yakınlarının huzurunusınıyorlar.

SammyGoldbergçoküzgüngörünüyordu;karısıhastaydı,oyüzdendoktoruçağırdı. Bayan Goldberg’i muayene ettikten sonra doktor Sammy’e,“Korkarım haberler kötü: karınızın sadece birkaç saati kalmış. Umarım

yapacakbirşeykalmadığınıanlıyorsunuzdur.Lütfenkendinizihırpalamayın,”dedi.

“Önemli değil, doktorcum,” dedi Goldberg. “Kırk yıldır hırpalanıyorumzaten,birkaçsaatinlafımıolur.”

Sağlığın tarifini hatırla. Bedenini hiç hissetmediğinde sağlıklısın demektir.Başını sadece başın ağrıdığında hissedersin. Başın ağrımıyorsa başın dayoktur–hiçbirağırlığıkalmaz.Bacağınağrıyorsavardır.Ağrımıyorsaoradadeğildir.Bedensağlıklıiken–benimsağlıktarifimşudur,sağlığınvarlığındantamamenhabersizolursun,oradaolupolmamasıhiçfarketmez.

Aynışeysağlıklıbeyiniçindegeçerlidir.Akılsakinse,sessizse,hissedilmez.Beden ve beyin birlikte sessiz olurlarsa ruhu daha kolaylıkla, gülerekhissedebilirsin.Ciddiolmayahiçgerekkalmaz.

Sammy Goldberg doktoruna gitti, para meselelerine canı sıkıldığındankendini çok yıpranmış hissediyordu. “Rahatlayın,” dedi doktor, “daha ikihafta önce terzisinin parasını ödeyemediği için sinirleri bozulan bir hastamgeldi. Ona borçlarını unutmasını söyledim ve şimdi kendini harikahissediyor.”

“Biliyorum,”dediGoldberg.“Terzisibenim.”

Şimdi, bazen böyle durumlar vardır… Ama biraz uyanık olsan, SammyGoldberg’ün durumunda olsan bile gülerdin. Böyle tuhaf durumlarla heryerdekarşılaşabilirsin.Hayatbunlarladolu.

Bir adam en az bir düzine çocukla otobüse bindi. Yaşlı bir kadıncağızhepsininonunçocuklarıolupolmadığınısordu.

“Tabii ki hayır,” dedi adamöfkeyle. “Benprezervatif satıcısıyım, bunlar damüşteri şikayetleri.” Etrafına bir bak, bir sürü böyle durum göreceksin.Onlarınkeyfiniçıkarmayıöğren.

Joe bir köpek tarafından ısırılmıştı. Yara bir türlü iyileşmek bilmiyordu, oyüzden doktora gitti, doktor da ona köpeği getirmesini söyledi. Tam dadoktorunşüphelendiğigibihayvankuduzdu.“Korkarımsanaaşıyapmakiçin

çokgeçkalındı,”dedidoktorJoe’ya.

Joedoktorunmasasınaoturupdelilergibibirşeyleryazmayabaşladı.“Belkideişlerokadarkötügitmez,”diyeteselliyeçalıştıdoktor,“hemenvasiyetiniyazmanagerekyok.”

“Vasiyetimiyazmıyorum,”diyecevapladıJoe,“ısıracağıminsanlarınlistesiniçıkarıyorum.”

Hiçbir şey yapılamayacaksa ve ben delireceksem, niye bu fırsatıdeğerlendirmeyeyim?Çokdabüyükbirfırsat…

Hayatın keyfini çıkar, etraftaki tuhaflıklara gül. Tanrı‘nın tapınağına varanadek gül. Yeterince gülenler oraya ulaştılar; ciddi insanlar hala asık suratlaortadadolaşıyorlar.

Genç Doktor Dagburt, dahiliyeci Doktor Bones ile birlikte ev ziyaretlerinegidip muayene esnasında onu izlemektedir. “İlk iki muayeneyi benyapacağım,”derBones.“Yakındanizle,sonradasenbirdene.”

İlkevdesıkıntılıbiradamlakarşılaşırlar.Adam,“Karımkorkunçmidesancısıçekiyor,”der.

Dr. Bones kısa bir muayene yapar, sonra çömelip yatağın altına bakar.“Hanımefendi,”derBones,“bukadarçoktatlıveçikolatayemeyibırakırsanızbirgündeiyileşirsiniz.”Dagburtyatağınaltınagözattığındaheryereyayılmışşeker çikolata kağıtlarını görür. Bir sonraki ziyarette onları sinirleri haraphalde BeckyGoldberg karşılar. “Sammy hasta, doktor!” diye ağlaşır. “Dünbütün gün unutkanlığı üzerindeydi ve bugün de düşüp duruyor. Yatağayatırıncakendindengeçti.”

Sammy’i muayene ettikten sonra Bones yere çömelip yatağın altına bakar.“Çokbasitbirsorun,”derBones,Sammy’e.“Çokfazlaiçiyorsun!”GençDr.Dagburtçaktırmadanyatağınaltınabakarveyeditaneboşcinşişesigörür.

ÜçüncüevdesıraDagburt’tedir.Kapıyıçalarveuzunbirbeklemedensonrayüzükızarmışgençbirkadınaçar.

“Kocanız size gelmemizi söyledi,” der Dagburt. “Bu sabah iyi

görünmediğinizisöyledivesizimuayeneetmemiziistedi.”

Böyleceyukarıçıkarlarvekadınyatağauzanır.Dagburtkadınımuayeneedervesonradayatağınaltınabakar.“Tamam,”diyesonucubildirir,“sizehiçsütürünüiçermeyenbirdiyetyazacağımveiyileşeceksiniz.”

Evden çıkarlarken Bones şaşkınlıkla sorar, “Süt ürünü içermeyen diyeti deneredençıkardın?”

“Şey,”derDagburt,“Siziörnekalıpyatağınaltınabaktım–veoradabirsütçübuldum!”

Slobovia ile Kowalski birkaç bira içmek için geceyarısı meyhanedebuluşurlar.

“Karıniyiyemekyaparmı?”diyesorarKowalski.

“Bugünevegeldim,”derSlobovia,“vekarımağlayıpduruyordu,çünkübanapişirdiği yemeği köpek yemişti. ‘Üzülme,’ dedimona, ‘sana yeni bir köpekalırım.’”

“Bay Klopman,” der Doktor Bones, “çok hastasınız ama sanıyorum siziiyileştirmeyibaşaracağım.”

“Doktor,”diyehaykırırKlopman,“eğerbunuyaparsanız, iyileştiğimdeyenihastanenizebeşbindolarbağıştabulunacağım.”

AylarsonraBonesileKlopmansokaktakarşılaşırlar.“Nasılsınız?”diyesorardoktor.

“Harika,doktorcum,çokiyiyim!”derKlopman.“Hiçdahaiyiolmadım!”

“Sizinlekonuşacaktımbende,”derBones.“Yenihastaneiçinvereceğinizşuparayaneoldu?”

“Nedenbahsediyorsunuz?”diyesorarKlopman.

“Hani demiştiniz ya,” diye cevap verirBones, “iyileşirseniz yeni hastaneyebeşbindolarbağışyapacaktınız.

“Bunubenmisöyledim?”diyesorarKlopman.“Görüyormusunuzhakikaten

deçokhastaymışım!”

Moishe Finkelstein’ın karısı Ruthie hep adamın yataktaki performansındanşikayet etmektedir, o yüzden Moishe doktoruna danışır. Dr. Bones işikökündenhalledecekbazıyenimucizeviilaçlaryazar.

BiraysonraMoisheyenidenDr.Bones’ugörmeyegelir.“Haplarharika,”derMoishe.“Gecedeüçdefasevişebiliyorum.”

“Buçokiyi,”diyerekgülerBones.“Pekikarınızbuişenediyor?”

“Ah,bilmemki,”diyecevaplarMoishe,“Henüzevegitmedim!”

***

SantaBarbara,California’daparlakbirpazartesisabahıyaşanmaktadır.Süperameliyatlarda uzman Dr. Decapitate ilk hastalarını kabul etmeyehazırlanmaktadır. Modern, yüksek teknolojiyle donanmış, işlerinbilgisayarlarla yürütüldüğü krom kaplı ofisine bir bakış atar, bir düğmeyebasarveilkhastasıPorkyPokeiçerigirer.

“Doktorcum!”diyehaykırırPorky,kafasıbandajlarlasarılıdır.

“Ah!Sakınbirşeysöylemeyin!”diyebağırırDr.Decapitate.“Sorunbaşınız!”

“Bumüthiş!”derPorky.“Nasılbildiniz?”

“Hemen anladım,” der Dr. Decapitate. “Ne de olsa otuz yıldır bu işiniçindeyim.”Sonradoktorbilgisayarındakibazıdüğmelerebasarvehaykırır,“Hiçşüphemyok–korkunçbirmigrenağrınızvar.”

“Bu inanılmaz!” dedi Porky. “Tüm hayatım boyunca bundan çektim. Beniiyileştirebilirmisiniz?”

“Tamam,” dedi Decapitate, bilgisayar ekranına bakarak, “bu biraz aşırıgelebilir,amayardımcıolabilmemintekbiryoluvar.Soltestisiniziameliyatlaalmakzorundayım.”

“AmanTanrım!Soltestisimmi?”diyebağırırPorky.“Neyse,pekala.Bubaşağrısındankurtulmakiçinherşeyiyaparım!”

Ve bir hafta sonra Porky Poke, iki yana sallanarak Decapitate’inmuayenehanesinden çıkar, sol testisi yoktur, ama kendini yepyeni bir insangibihissetmektedir.

“Bitti!” diye neşeyle haykırır Porky, ama hareketleri acı vererek onukısıtlamaktadır.“Migrendenkurtuldum!”

BudurumukutlamakiçinPorkyhemenMoisheFinkelstein’ınterzidükkanınagidervekendinebirgardıropdolusuyepyenikıyafetlerısmarlar.

Moisheonaşöylebirbakıp,“Ceketbedeninizkırkikiolmalı,”der.

“Doğru!”derPorky.“Neredenbildiniz?”

“Hemenanladım,”diyecevapverirMoishe. “Nedeolsaotuzyıldırbu işiniçindeyim.Vedepantolonbedeninizotuzaltı.”

“Çokşaşırtıcı!”diyebağırırPorky.“Buinanılmaz.Tamamıylahaklısınız!”

“Elbette haklıyım,” derMoishe. “Ömür boyu bu işi yaptım.Ayakkabıda dadokuzbuçukgiyiyorsunuz.”

“İnanılmaz!”derPorky.“Budatamolarakdoğru.”

“Ve,”derMoishe,“dörtbedeniççamaşırıgiyiyorsunuz.”

“Hayır!”derPorky.“Buyanlış.Üçbedengiyiyorum.”

“Bumümkündeğil,”derMoisheöfkeyle,dahayakındanbakarak. “Sizdörtbedeniççamaşırıgiyiyorsunuz.”

“Ah,hayır,giymiyorum!”derPorky.“Hayatımboyuncaüçbedengiydim!”

“Pekala,” derMoishe, “üç beden giyebilirsiniz – ama bu sizde korkunç birmigreneyolaçacaktır.”

Bölüm4-BelirtilerveÇözümler

Bedeninedoğaldavranmadığındahastalanırsın.Ohastalık dostundur. Sanaşunu anlatır: “Doğru dürüst davran, tarzını değiştir! Bir şekilde doğayaaykırı hareket etmektesin.” Üç dört gün yemek yemezsen başın döner,acıkırsın, üzülürsün. Bütün bedenin sana “Bir şeyler ye!” mesajını verir,çünkübedeninenerjiyeihtiyacıvardır.

Hiç unutma: Enerji tarafsızdır, o yüzden varlığının kalitesi sana bağlıdır.Mutlu olabilirsin, mutsuz olabilirsin – hepsi sana bağlıdır. Başka kimsebundansorumludeğildir.

Acıktığında yemek ye. Susadığında bir şeyler iç.Uykun geldiğinde git uyu.Doğayızorlama.Kısabirsüreiçinzorlayabilirsin,çünküokadarözgürlüğünvar.Oruç tutmak istiyorsanbirkaçgün için tutabilirsin,amahergeçengündahaçokzayıflayacaksınvegittikçedahamutsuzolacaksın.Eğernefesalmakistemiyorsan birkaç saniye nefes almadan durabilirsin, ama sadece birkaçsaniye–bukadarözgürlüğünvar.Amapekdefazladeğilveazsonranefesalmayabaşlamazsanboğulduğunu,öldüğünühissedersin.

Her türlü mutsuzluğun varolma nedeni sana bir yerlerde hata yaptığını,yoldançıktığınıbelirtmektir.Hemengeridön!Bedenekulakvermeye,doğayıve içindeki sesi dinlemeye başlarsan gittikçe daha mutlu olursun. Doğayakarşıiyibirdinleyiciol.

1-KARINDAGERİLİM

Soru: “Sık sık mideme taş oturmuş gibi hissediyorum. Onu nasılyumuşatabilirim?”

İnsanların çoğu taş gibi bir mideden şikayetçidir. Bu bin bir hastalığın

nedenidir – fiziksel, zihinsel, ikisi birden – çünkü mide psikoloji vefizyolojinizin birleştiği merkezdir; göbekte birleşirler. Göbek psikoloji ilefizyolojinin buluşma noktasıdır, o yüzden o bölgedeki kaslar taşlaşınca çokbölünürsün. Zihin ve beden ayrılır; sonra neredeyse iki ayrı uç olurlar,neredeysearadaköprükalmaz.

Oyüzdenbazensadecebeyninistediği,amabedeninhenüzhazırolmadığıbirşey yapabilirsin. Örneğin, yemek yersin: beden aç değildir, fakat yemeyedevamedersin,çünkübeyinolezzetinkeyfiniçıkarır.Bedeninnehissettiğinibilemez, çünkü arada bağlantı yoktur; köprü kalkmıştır. Bazen de kağıtoynamayaveyabirfilmizlemeyeöylesinedalarsınkibedenininaçolduğunufark etmezsin. Bu olduğunda iki paralel çizgi gibi asla buluşmazlar. İşteşizofrenibudurvebirşekildeşizofrenolmayanbirinsanbulmakçoknadirdir.Amabirbelirtihepmevcuttur:taşgibibirmide.

Yapılacak ilk iş derin nefes almaya başlamaktır. Sonra doğal olarak derinnefesaldığındakarnınıiçeriçekmengerekir.Sonrarahatlavebırakhavaiçerigirsin.Derinnefesaldıysanhavabüyükbirhızla içeridolacaktır.Çekiçgibiinecektir–mideçevresindekitaşgibiyapıyıyokedecektir.Builkadım.

İkinciadım:sabah, tuvaleteçıktıktansonramidenboşken,kurubirhavlualvemideniovala,karnınamasajyap.Sağdanbaşlaveçepeçevredolaşveüç-dörtdakikamasajyap.Bumideniderahatlatacaktır.

Üçüncüadım:vaktinolduğundabirazkoş.Koşmakçok iyidir.Buüç adımıgerçekleştirirsenbirayiçindeotaşyokolur.

2-BEDENDENKOPUKHİSSETMEK

Soru:“Bedenimihissedemiyorum.Onunlanasılbağlantıkurabilirim?”

Yapılacak ilk iş bedene geri dönmektir. Bedenlerimiz ile temas halinde

olmazsak toprak ile temas etmiyoruz demektir. Köklerimiz kopmuştur,köklerimizyokturvebedendeköklerimizyokisehiçbirşeyyapılamaz,hemdehiçbirşey.Bedeneköksalıncaherşeymümkünolur.

Kıskançlık,fazlasıylasahiplenme,açgözlülükgibisorunlarhepköksüzlüğünparçasıdır. Köksüz olduğumuz için hep korkarız; bu korku yüzünden aşırısahipleniriz, bu korku yüzünden kimseye güvenemeyiz ve peşindenkıskançlıkgelir.Aslında,kendimizegüvenemeyiz–sorunbudur–vetopraktaköklerin olmayınca kendine nasıl güvenebilirsin ki? Toprakta derin köklersayesindegüvenoluşur.Böylece,neolursaolsun,bunakatlanabileceğiniveyüzleşebileceğini bilirsin. O zaman başkalarına yapışmazsın – buna gerekyoktur;kendikendineyetersin.

İlk adımgittikçedaha fazla bedenekök salmak ile atılır.Bedeni daha fazlahisset, hareket etmenin keyfini çıkar, sabahları koş ve bedeninin, enerjinintadınavar.Yüzmeyegit;bedenininvesuyundokunuşununkeyfinevar.Dansetvehavalarazıplavebırakbedeninyenidenzevktentitresin.

İlköncebunlarınyapılmasıgerekirvebiryandanmümkünolduğuncaderinnefes al. Bedeninle haşır neşir oldukça, bedenin ile birlikte canlandıkça onsorundandokuzuyokolurgider.

Bu,toplumuninsanlarıkendilerineyabancılaştırmakiçinkullandığıhilelerdenbiridir. Bedenle bağını koparıyor, böylece bir makinenin içindeki hayaletedönüşüyorsun.Bedenininiçindesin,amabiryandandadeğilsin–sadeceöyleorada duruyorsun.Arkadaşının elini eline alıyorsun, ama bu sadece ölü bireliniçindekibaşkabirölüel–hisyok,şiiryok,neşeyok.Yemekyiyorsun,amatadınıalamıyorsun;ohissinkaybolmuş.Bakıyorsun,amadünyadakirenkcümbüşünü göremiyorsun; silik, tozlu, grileşmiş renkler görüyorsun.Müzikdinliyorsun,amasadecebazı seslerduyuyorsun;müzikkaybolupgidiyor.Oyüzden birkaç ay boyunca bedenle yapılan her türlü etkinliğin zevkine var:koş, sporyap,hoplayıpzıpla,danset, şarkı söyle,oyunoyna.Çocukluğunageri dön! Yeniden doğduğunu hissedeceksin. Tıpkı tırtılın kelebeğedönüşürkenduyduğuhisgibibirhissekapılacaksın.

3-OMUZVEBOYUNAĞRISI

Soru: “Ben bir işadamıyım ve alışverişe çıktığımda omzuma bir ağrısaplanıyor.Doktorlarbununpsikosomatikolduğunusöylüyorlarveağrıkesicitedavisiuyguluyorlar.”

Bir iki şeyinbüyükyardımıolabilir.BirisiRolfingveyaderindokumasajı,diğerideakupunktur.

Acı geçer – üzerinde durulacak bir şey değil. Sadece birkaç şeyi aklındançıkarma.Birisişu,KanadalıpsikanalistDr.HansSelye,tümyaşamınıtekbirsorunüzerindeçalışmayaadadı–odastres.Bazıetkileyicisonuçlaravararakstresinherzamanyanlışbirşeyolmadığınıkeşfetti.Stresçokgüzelşekillerdekullanılabilir,olumsuzolmasıgerekmez,amabizonunolumsuzolduğunu,iyiolmadığını düşünürsek, sorun yaratırız. Stres kendi içinde atlama tahtasıolarak kullanılabilir; yaratıcı bir güce dönüşebilir. Ama bize o kadar uzunzamandır stresin kötü olduğu ve strese girince korktuğumuz öğretildi ki,korkubizidahadastreslihalesokarakhiçyardımcıolmadı.

Örneğin, alışveriş sırasında sende stres yaratan bir şeyler var diyelim. Bugerilimi, stresihissettiğinandabununböyleolmamasıgerektiği şeklindebirkorkuyakapılıyorsun: “Rahatlamam lazım.”Oanda rahatlamayaçalışmanınyararıolmayacak,çünkürahatlayamazsın,hattarahatlamayaçalışmakyenibirstrese yol açacak. Stres orada ve sen rahatlamaya çalışıyor vebaşaramıyorsun,oyüzdensorundahakarmaşıkhalegeliyor.

Stresoluştuğundabunuyaratıcıbirenerjiolarakkullan.Önceliklekabullen;onunla dövüşmenin gereği yok. Kabullen, bu gayet normal. Sana diyor ki,“Alışveriş iyigitmiyor,biraksilikvar,”veya“Kazıklanıyorsun,”veyabaşkabirşey.Stresbedeninsavaşmayahazırlandığınınbelirtisidir.Eğerrahatlamaya

kalkışır veya ağrı kesici veya sakinleştirici alırsan bedene karşı gelmişolursun. Beden belli bir duruma karşı çıkmaya, meydan okumayahazırlanıyor:bununkeyfiniçıkar!

Bazengeceleriuyuyamasanbilebunun içinendişeetmenegerekyok.Bunuçözmek için içindenyükselenenerjiyikullan:yürüyüşeçık,koş,neyapmakistediğini,zihnininneyapmakistediğiniplanla.Uyumayaçalışmakyerine,kibumümkündeğil,durumuyaratıcıbirşekildekullan.Enerjininsanaverdiğimesajşudur,bedensorunlaboğuşmayahazır;rahatlayacakzamanşimdideğil.Rahatlamayadahasonrasıragelecektir.

Aslında stresi sonuna kadar yaşarsan otomatik olarak rahatlarsın; belli birnoktadan sonra beden otomatik olarak gevşer. Tam ortasında gevşemeyekalkarsan sorunyaratırsın; beden tamortada rahatlayamaz.Bu şunabenzer,birOlimpiyatkoşucusuhazırlanmaktadır,düdüğüveyasinyaliduyduğuandafırlayacak, rüzgar gibi esecektir. Stres içindedir; şimdi rahatlamanın zamanıdeğildir. Bir sakinleştirici alırsa yarışta başarısız olur. Stresini kullanmakzorundadır: stres kaynaşmakta, enerji toplamaktadır. Yarışçı gittikçe dahacanlanıp potansiyelini geliştirmektedir. Şimdi bu stresi enerji, yakıt olarakkullanmalıdır.

Selyebutürstreseyenibirisimvermiştir:obunaeustresder,buolumlubirstrestir.Koşucuyarıştansonraderinbiruykuyadalacaktır;sorunçözülmüştür.Artıkortadasorunolmadığındanstreskendiliğindenkaybolur.

Şunu da dene: stresli bir durum baş gösterdiğinde hemen heyecanlanma,korkuyakapılma.Stresi yaşa, onu savaşmak içinkullan. İnsandamüthişbirenerjivarvenekadarçokkullanırsaokadarçokartar.

Rolfingdeyardımcıolacaktır.Rahatlamananedenolmaz; sadecekasyapınıdeğiştirir,senicanlandırır.OyüzdenRolfing’idene.

Stres geldiğinde ve bir durum oluştuğunda savaş, elinden geleni yap,gerçektenonudelicesineyaşa.Ona izinver,onukabullenvekucakla.Stresiyidir; seni mücadeleye hazırlar. Olayı çözdüğünde ise şaşıracaksın: çokrahatlayacaksın, ama bu rahatlamayı sen yaratmazsın. Belki iki, üç gün

uyuyamazsın ama sonra kırk sekiz saat deliksiz uyursun, bunda bir sakıncayok!

Pekçokkonudayanlış fikirlerimizvar–örneğin,herkesingünde sekiz saatuyuması gerektiği gibi. O duruma göre değişir. Bazı durumlarda hiç uykugerekmeyebilir: evin yanıyor ve sen uyumaya çalışıyorsun. Bu mümkündeğildir,olmamalıdırda,yoksayangınıkimsöndürecek?Evyanıyorsadiğerher şey bir kenara konur; bedenin aniden alevlerle boğuşmaya hazırdır.Uyumak istemezsin.Yangın söndüktenveher şeynormaledöndükten sonrauzunsüreuyuyabilirsin,budanormaldir.

Herkesinaynıölçüdeuykuyaihtiyacıyoktur.Kimisiikiüçsaat,kimisionikisaatuykuister.İnsandaninsanadeğişir;bununbirstandardıyoktur.Stresdeinsandaninsanadeğişir.

Dünyadaikitipinsanvardır:birineyarışatı,diğerinekaplumbağadiyebiliriz.Eğeryarışatınınhızlıgitmesine,hızlaişlerihalletmesineizinverilmezsestresolur; ona kendi hızını ayarlama izni verilmelidir. Sen bir yarış atı isenrahatlamayıveotürşeyleriunut;bunlarsanagöredeğil.Bunlarkaplumbağatipineuygun.Ozamansenyarışatıolmayadevamet–budoğalhalin–vekaplumbağaların aldığı zevkleri hiç düşünme, çünkü onlar sana göre değil.Sen farklı şeylerden zevk alıyorsun. Bir kaplumbağa yarış atı olmayakalkışırsaaynısorunuyaşayacaktır!

Alışverişten vazgeçebilirsin. Bu çok kolay; beyin diyecek ki, “Alışverişmerkezini terk et, unut gitsin.” Ama böyle yaparsan mutlu olmayacaksın;dahafazlastresegirdiğinihissedeceksin,çünküenerjindevreyegirmeyecek.

O yüzden en iyisi kendi doğanı kabullen. Sen bir savaşçısın; böyle olmakzorundasınvebuseninzevkin.Korkmayagerekyok,bunusonunadekyaşa.Git alışverişte pazarlık et, rekabete gir, yapmak istediğin her şeyi yap.Sonuçlardan korkma; stresi kabullen. Stresi kabullendiğin anda okaybolacaktır.Sadecebudeğil, ayrıca stresi kullanmayabaşladığın için çokmutluolacaksın;çünküodabirtürenerjidir.

Tipinyarışatıisesanarahatlamangerektiğinisöyleyeninsanlaraaldırma;bu

sanagöredeğil.Rahatlamayasenancakağırçalışmalarınınbirmeyvesiolarakkavuşabilirsin. Ondan sonra bir sorun kalmaz; net bir şekilde yolundailerleyebilirsin.Stresseninyaşamtarzın.

4-STRESEBAĞLIHASTALIKLAR

Soru:“Çok sık hastalanıyorum ve sanıyorum bunun nedeni kendimi fazlazorlamam. Bunu yapınca kendi kendimden koptuğumu hissediyorum vebedenimrahatsızlanıyor.”

Herkeskendibedenininnasılişlediğinibilmelidir.Bedenininkaldıracağındanfazlasınıyapmayakalkarsanenindesonundahastalanırsın.

Bedeninibellibiryerekadarzorlayabilirsin,amabusonsuzadeksürmez.Çokfazla çalışıyor olabilirsin. Başkalarına öyle gelmeyebilir, ama bunun önemiyok. Bedenin o kadarını kaldıramaz; dinlenmesi gerekir. Ve sonuç aynıolacaktır.İkiüçhaftaçalışıpdasonraikiüçhaftahastayatacağınaaltıhaftaboyuncaçalış,amagünlükişyükünüyarıyaindir–basitbirhesap.

Bedenini zorlaman çok tehlikeli, çünkü bu yüzden pek çok hassas dengebozulabilir–hepaşırıçalışmaksonrayorulmak,bunalımagirmekveyatağauzanıpherşeyhakkındakendinikötühissetmekyıkıcıdır.Hızınıazalt,dahayavaşhareketetvebunuher şeyeuygula.Örneğin,eskidenyürüdüğüngibiyürüme. Yavaş yürü, yavaş nefes al, yavaş konuş. Yemeğini yavaş ye;normalde bir öğün yirmi dakika sürüyorsa bunu kırka çıkar. Yavaş yıkan;yıkanman on dakika sürüyorsa bunu yirmi yap. Ve tüm etkinlikler yarıyaindirilmelidir.

Bu sadece profesyonel hayatınla ilgili değil. Yirmi dört saatin yavaşlamak,her türlü işiyapmahızınyarıya inmelidir.Tümyaşambiçimindeğişmelidir.Yavaş konuş, hatta yavaş oku, çünkü beyin her şeyi aynı hızda yapma

eğilimindedir.

Çok çalışkan birisi hızlı okur, hızlı konuşur ve hızlı yemek yer; bu birsaplantıdır. Her ne yapıyorsa bunu hızlı yapacaktır, hiç gerek olmadığındabile. Sabah yürüyüşüne çıkmış bile olsa hızlı yürüyecektir. Hiçbir yeregitmiyordur,sadeceyürüyüşeçıkmıştırveikiveyaüçkilometreilerlemesihiçdeönemlideğildir.Amahızsaplantısıolanbirisiherzamanhızlıdır.Otomatikdavranır;buonunotomatikmekanikdavranışbiçimidir.

Oyüzdenbugündenitibarenherşeyiyarıyaindir.Yavaşol,yavaşyürü.Vebusenin her şeyin daha fazla farkında olmanı sağlayacak, çünkü bir şeyi çokyavaş yapınca – mesela elini hareket ettirirken – onun fazlasıyla farkındaolursun.Hızlıyapıncaolaymekanikleşir.

Yavaşlamakistiyorsanbunubilinçliyapmangerekecek;başkayoluyok.

Bukapasitemeselesideğil; sadecebirhız sorunu.Herkesinkendinehasbirhızı vardır ve sendekendi hızındahareket etmelisin.Senin için doğal olanbudur.Kapasiteilehiçalakasıyok.Bukadarhareketleyeterliişçıkarabilirsinvebenbuşekildesenindahafazlaşeyibaşarabileceğineinanıyorum.Kendineuygun,doğrutempoyuyakaladığındaçokdahafazlasınıyapabileceksin.

Koşturup durmayacaksın, her şey daha kolay hallolacak ve sen çok dahafazlasınıbecerebileceksin.Kimiinsanyavaşçalışır,amabutipyavaşlıkkendiözelliklerinideberaberindegetirir.Aslındabunlardahaiyiözelliklerdir.Hızlıbir işçi sayısal olarak iyi olabilir. Daha fazla sayıda iş çıkarabilir, ama işkalitesi asla diğeri kadar iyi olamaz. Yavaş bir işçi kalite olarak dahakusursuzdur.Tümenerjisikaliteboyutundahareketeder.Sayısalolarakfazlaişçıkarmayabilir,amadoğrumeselesayıdeğildirzaten.

Eğer sadece birkaç şey yapabiliyorsan, ama bunlar gerçekten güzel vemükemmeleyakınşeylerse,çokmutluvekendinlebarışıkolursun.Çokşeyyapmanıngereğiyok.Eğersenitamolaraktatminedenbirtekşeybileyapsanbusanayeter;hayatındoludur.Veyabirsürüşeyyapmayadevamedersinvehiçbir şey seni tatmin etmez ve her şey mideni bulandırıp seni hasta eder.Bununnemanasıvarki?

Birkaçtemelnoktanınanlaşılmasıgerekiyor.İnsandoğasıdiyebirşeyyoktur.İnsan sayısı kadar insan doğası mevcuttur, o nedenle bunun kriteri olmaz.Birisi hızlı koşar, diğeri yavaş yürür. Bunlar karşılaştırılamaz, çünkü ikisiapayrıdır,ikisidetamamenözgünvebireyseldir.Bukonudaendişenolmasın.Kıyaslamalara girme. Örneğin, bakıyorsun birisi bir sürü iş yapıyor ve hiçuyumuyor, ama sen bir tek iş yapıyor ve uyku ihtiyacı hissediyorsunve buyüzdenkendinikötühissediyor,kapasiteninpekdüşükolduğunusanıyorsun.

Amaokişikimdirvesennasılkendinionunlakıyaslayacaksın?Sensensin,oda o. Eğer o yavaş hareket etmeye zorlanırsa hastalanabilir, çünkü budoğasına aykırıdır. Senin yaptığın da senin doğana aykırı olabilir, kendidoğanakulakver.

Herzamanbedeninidinle.Ofısıldar;aslabağırmaz,çünkübağıramaz.Sanamesajlarını ancak fısıldayarak iletebilir. Eğer tetikte olursan onlarıanlayabilirsin.Bedenininkendibilgeliğiaklınkindençokdahaderindir.Akılolgunluğa erişmemiştir. Bedense milyonlarca yıl akıl olmadan ayaktakalmıştır. Akıl sonradan gelmiştir. Henüz birçok şeyi bilmiyor. Tüm temelşeyleri beden hala kendi denetiminde tutuyor.Akla sadece lüzumsuz şeylerverilmiş: düşünmek; felsefe ve Tanrı ve cehennem ve politika hakkındadüşünmek.

Entemelişlevler–nefesalmak,hazmetmek,kandolaşımı–bedeninkontrolüaltındadır,halbukiaklasadecebazılükslerbırakılmıştır.

Oyüzdenbedenekulakverveaslakıyaslama.Dahaönceseningibibirihiçolmadıvebir dahadaolmayacak.Sen tekve eşsizsin–geçmişte, şimdivegelecekte – o yüzden kimseyle kendini karşılaştıramazsın ve kimseyi taklitedemezsin.

5-BEDENİİÇERİDENHİSSETMEK

Soru: “Ben oldukça kafalı bir insanım, ama son zamanlarda bedenim veaklımpekçokdeğişikliklerdengeçiyor.Bedenimidahafazlahissederoldum,ancakşimdieskialışkanlıklarımadönmektenvebeynimindizginleriyenidenelegeçirmesindenkorkuyorum.Beyindenbedenenasılgeçişyapabilirim?”

Beyindenezamanbirdeğişiklikolsabedenhemenetkilenir.Eğerbugerçekbir değişiklikse her seferinde aynı zamanda bedenin derinliklerinde de birşeylerin değiştiğini hissedersin. Ve bedende değişiklik yaşandığında beynintekrar seni ele geçireceğinden korkmaya hiç gerek yok; bu kolay değildir.Eğersadecebeyindeğişirdebedeninbundanhaberiolmazsa,beyinkolaylıklayönetimielealabilir,çünküdeğişimyüzeydedir.Seninköklerinbedendedir.

Bedenin toprağa köklerini saldığın yerdir ve beyin tıpkı göğe uzanan dallargibidir – bakması güzeldir, ama her şey toprağın derin karanlıklarında gizliköklere bağımlıdır. Onlar kendilerini göstermezler; görünmezler. Etraftagezinirsendallarıveçiçeklerigörürsün,amaaslaköklerifarketmezsin.

Sadece dallar değişiyor ve kökler etkilenmiyorsa o değişiklik fazla uzunsürmez. Ama kökler etkilenirse, değişiklik kalıcı olacak demektir ve süreçkolay kolay geri çevrilemez. O yüzden endişelenme. Bedenin başına gelenolayahergeçengündahafazladikkatetveonuhisset.

Bedenin içini hissediyorsun – bu çok güzel. Bedenini içten hissedemeyenmilyonlarca insan vardır, hatta çoğunluk böyledir. Bedende yaşadıklarınıtamamenunutmuşlardır…Hayaletgibiortadadolaşırlar.

Kendi köklerini bedeninde yeniden keşfetmek kesinlikle yepyeni bir histir,çünküinsanlıkköklerindentamamenkoparılmışvaziyettedir.

Beden binlerce yıl boyunca bastırıldı ve beyne her şeyin efendisi olduğuizlenimi verildi; beynin her şey, bedeninse onun hizmetçisi olduğu fikriaslındalanetleyicibirşeydir,tıpkıbirgünahgibi.

İnsanlarbirbedenleriolduğuiçinutanırlar.Buyüzdençıplaklıktankorkarlar,çünkü çıplak kalınca beyinden ziyade beden olaya hakim oluyor. Giysiler

sanabedeninvarolmadığıhissiniverir–sadecesurat,kafa,gözlervar.Beynintümmekanizması buralarda yer alır. O yüzden çıplak olduklarında insanlaranidenbirerbedenolduklarınıhissederler–vebudaiyibirhisdeğildir.

Bedeninin içinde kal, çünkü gerçek orada. Giderek daha fazla hisset…Bedeninemümkünolduğuncaduyarlıolmasıiçinizinver.Onutekrarkazan,sahip çık ve bedeninin değişim geçirmesine izin ver ki varolduğunuhissedebil.Örneğin, arada gözlerini kapatıp toprağa uzan, bedeninle toprağıhisset.Düşünme,hisset.

Kumsala gidip suda, kumda yat. Öylece güneşte yat. Daha fazla hisset…Bundan zevk al. Ekmek yediğinde önce onu elinle hisset, yanağına koy vehisset,kokla.Onuöncebedenintanısın.Sonratadınabak…Gözlerinikapavebırak lezzeti her yere yayılsın. Acele etme; ağzına tıkıştırma. Zevkine var,güzelceçiğne,çünkübuekmekbedeninedönüşecek.Bufırsatıkaçırma.Buekmekseninpotansiyelbedenin.Oyüzdenonual,kucaklavebirkaçayiçindebedeninintamamenfarklılaştığınıgöreceksin.

Farklıbirzihniyetvetavırlayemekyersen,farklıbirtavırlasuiçersenveherzaman zevk almayı, duyarlı olmayı unutmazsan, çok geçmeden bedenininbirçok yerinin körelmiş olduğunu görürsün. Şimdi canlanıyorsun, sankiuyuyan bir aslandın ve şimdi uyanıyorsun, bacaklarının üzerindegeriniyorsun. Aynı şekilde yaşam isteğinin şahlandığını hissedeceksin. Buadetabirdiriliş.

6-UYKUSUZLUK

Soru: “İyi uyuyamıyorum ve hep sabah saat üç ile dört arasındauyanıyorum.”

Hepüçiledörtarasındamıuyanıyorsun?Öyleyseoaradameditasyonyap.

Fırsatları hep olumlu bir şey için kullan. Her şey hakkında yaratıcı ol.Uyuyamıyorsan uykuyu zorlamanın anlamı yok, çünkü uyku zatenzorlanamaz. Uyku irade ile yönetilemeyen enerjilerden biridir. Bunakalkışırsanrahatsızolursun.Zorlauyumayıdenemekiçinbirşeyleryaparsan,yaptığınşeymuhtemelenaksiyöndeçalışır,çünküuykuyaptırımaterstepkiverir;oyapmamahalidirçünkü.Oyüzdenbirçabayagirersen–meselakoyunsayarsanveyasağdansoladönüpdurursanveduaetmeyebaşlarsan–bütünbunlar sadece daha fazla uykunu kaçırır. Bunlar işe yaramaz, ama insanlaryine de hep bunları yaparlar. Benim yaklaşımım tamamen farklı. Öncelikleuykunkaçtıysabubedenindinlenmişdemektir veherkesin farklı ihtiyaçlarıvardır.

“Ama ben kendimi çok yorgun hissediyorum.” Bu konuşan senin beynin;bedeninilehiçilgisiyok.İyiuyuyamadığındüşüncesiseniyormayayetiyor.Bu aslında uyku eksikliği değil, çünkü beden denen mekanizma veyaorganizmanınkendinehasbirbilgeliğivar.Mesela,yemekyiyorsunvebeden,“Yeter!” diyor, ama sen diyorsun ki, “Çok zayıfım o yüzden daha fazlayemeliyim.”Buyanlış;kendibaşınadert açıyorsun.Yiyebilirsin;daha fazlazorlayabilirsin,midenidoldurabilirsin,amaorganizmabunahazırdeğildirveyiyeceklerireddedecektir.

Bir gün canın hiç yemek çekmeyebilir, ama beynin yemezsen güçsüzkalacağınısöyler.Kimsebirgündegüçsüzleşmez.Bedeninyemekistemiyorsaonudinlemekdaha iyi olur; endoğrusunuobilir.Oandayemenin tehlikeliolacağını içgüdüsel olarak bilir. Belki bağırsaklarda bir terslik vardır veyeniden yemek yemeden önce beden onu temizlemek istemektedir. Belkizehirlendin. Önceden çok fazla yemek yedin ve beden onu henüzhazmedemedi. Daha fazla yemek istemiyor; yoksa mekanizmanın ayarıbozulacak; idareetmekmümkünolmayacak.Oyüzdenbeden,“Yemekyok,iştahyok”diyor.İştaholmamasıbedendilidir,sanaverilenbirişarettir.Bedenkelimelerle konuşamaz: “Dur!” diyemez. Böylece işaretlerle iletişim kurar:iştahsızlıkbir işarettir.Beden“Yeme!”diyor,amasenzihnindegündeenaziki veya üç öğün yemek yemen gerektiğini, yoksa güçsüz kalacağını

sanıyorsun. O yüzden tıkınmaya devam ediyorsun ve aslında iştahınolmadığındansahtebir iştahyaratıyorsun.Yemeğedahafazlabaharatkoyupiştah kabartıyorsun veya sevdiğin bir lokantaya gidiyorsun. Bedenikandırmayaçalışıyorsun,amabusaçma!

Aynı şeyuyku iledeoluyor.Uyuyor, amaüçteveyadörtteuyanıyorsun,bubedenin dinlenmiş olduğunu gösteriyor. Beden uykusunu almış, ama şimdibeyinsorunçıkarıyor.Sendeobirsaatikullan.Sessizceolduğunyerdeyat;geceninsessizliğinintadınavar!Uykunbölündüdiyeendişeleneceğinebuanımeditasyonolarakdeğerlendir.Kalkmayagerekyok:yataktayat,amakulakver…Geceninsesinidinleveyasessizliğini.Trafiğinsesigeliyor,amainsansesi yok; herkes uyuyor. Bu çok güzel! Yalnızsın – neredeyse dağ başındagibisin–karanlıklabaşbaşasınveonunsakinleştiriciözelliğinihissediyorsun.Bununkeyfiniçıkarvebukeyiflegevşe.

Püf noktasını anlıyorsun değil mi? Öbür türlü sefil oluyorsun, çünkü yineuykunbölünmüşoluyor;yarınyineyorgunveendişeliolacaksınvegerginlik,sinirlilik, huzursuzluk yaşanacak. Bunlar senin yeniden uyumana engelolacak.

Olumlubak,bu zamanıkullan.Geceye ayakuydur, gecenin seslerinekulakver ve keyfini çıkar! Bunun müthiş bir güzelliği var. O takdirde tekrar nezamanuykuyadaldığınınfarkındabileolmayacaksın.Amabubiryanürünveancak böyle kalabilir. Gecenin sesine kendini öylesine kaptırmışken yavaşyavaştekraruykuyadalacaksın–iradekullanarakdeğil.

Uyuyabilmek için meditasyon yapman gerektiğini söylemiyorum, yanlışanlama. “İçin” yok, “gerekiyor” yok. Ben sadece keyfine var diyorum!Üstelik aniden uykunun geldiğini göreceksin. Ama bunun olup olmadığıkonuylailgisizdir.Olursaneala;olmazsadaneala.Sadeceüçhaftaboyuncabunudenevegöreceksinkitümyorgunluğunkaybolacak.Yorgunluğubeyinyaratıyor. Sabahtan itibaren yorgun olduğun fikrini taşıyorsun. Tabii buyüzden giderek daha çok yoruluyorsun. Her şeyden, her türlü girişimdenkorkuyorsun. Zaten yorgunsun, bir de bunu yapacak olursan iyiceyorulacaksın.Böyleceçevrendebirnevrozyaratıyorsun.

Herkesin değişik uyku ve yiyecek ihtiyaçları var. Birisi sekiz saat uyur,diğerininonsaateihtiyacıvardırvebazısıaltı,kimisidedörtsaatleyetinirvebazensadeceikiveyaüçsaatuykuylayetineninsanlarolur.

Benim babam sabah üçten sonra uyuyamazdı. Gece on bir gibi yatardı,böylece en fazla üç, dört saat uyurdu. Annem hep endişelenirdi, ama benbabama oturup meditasyon yapmasını söyledim. Böylece üçte meditasyonabaşladıvebuonuniçintanrısalolanaaçılankapıoldu.Yıllarcaüçtenyediyekadaroturdu…veneredeyseheykelleşti;bedeniniunuttu.

Buonunyaşamının endeğerli deneyimihalinegeldi; hiçbir uykuonabunuveremezdi. Üçte taptaze kalkıyordu; mekanizması, bedeni bu şekildeçalışıyordu.Başlangıçtauyumayaçalışıyordu.Bubirsefaletti,çünküuykusugelmiyordu ve uyumaya çalışmaktan yoruluyordu; sabah olduğunda çoksinirli oluyordu. Her gece üç dört saat uyuyacağım diye çabalarsan ve birtürlüuyuyamazsannasılsinirlenmezsin?Amameditasyonabaşladıktansonratüm siniri uçtu gitti ve o saatler onun en kıymetli dakikaları haline geldi.Onlarıözlemlebekleroldu:bütüngünonlarıdüşünüyordu,çünküenhuzurluzamanıydı.Zamanıdoğrukullanıyordu.

7-GERİLİMVERAHATLAMA

Soru: “Ben çok fazla gerilim ve stres yaşıyorum. Nasıl daha fazlagevşeyebilirim?”

Rahatlamaya dış kenarlardan başla – bulunduğumuz yer burası ve ancakbulunduğumuzyerdenbaşlayabiliriz.Varlığınınsınırlarınıgevşet–bedenini,davranışlarını, hareketlerini gevşet. Rahatlamış şekilde yemek ye, yürü,rahatlayarakkonuşvedinle.Tümsüreçleriyavaşlat.Çabukhareketveaceleetme. Adeta tüm sonsuzluk ayaklarının dibine seriliymiş gibi hareket et –

aslında serili gerçekten. Baştan beri buradayız ve sonuna kadar buradaolacağız, eğer bir başlangıç ve bir son var ise. Aslında başlangıç ve sonyoktur. Biz hep burada olduk ve hep burada olacağız. Şekiller değişmeyedevameder,amaözlerideğil;kıyafetlerdeğişir,amaruhdeğil.

Gerilim acele, korku, şüphe demektir. Gerilim korumak, güvenceye almak,güvende olmak için devamlı bir çaba içinde olmak anlamına gelir. Gerilimyarın veya bir sonraki yaşam için şimdiden hazırlanmaktır, çünkü yarıngeldiğinde gerçekle yüzleşemeyeceğinden korkup şimdiden hazırlanmakzorundasındır.Gerilimgerçektenyaşanmamışvebir şekildeyanındangeçipgitmişgeçmişindemektir;öylesinehavadaasılıdurur,karabulutgibiüstüneçöker.

Yaşam hakkında çok temel bir şeyi unutma: yaşanmayan her deneyimetrafında asılı kalacak, orada ısrarla öylesine duracaktır: “Bitir beni! Yaşabeni! Tamamla beni!”Her deneyimin doğasında sonuçlandırılma eğilimi veisteğivardır.Bittiğizamanbuharlaşırgider;bitmezseinatlakalır,sanaeziyetedervekanınagirer,dikkatinidağıtır.Derki,“Benimhakkımdaplanınnedir?Halatamdeğilim–doldur,bitirbeni!”

Tümgeçmişinyarımkalmışdeneyimleriyleetrafınaçökerkalır,çünküaslındahiçbir şey yaşanmamıştır, her şey bir şekilde es geçilmiştir, yarım yamalakkalmıştır, öylesine geçiştirilmiştir. Uyur gezer gibi dolaşıp durmuşsun. Oyüzdengeçmişhavadaasılıkalırvegelecekkorkuyaratır.Geçmişlegelecekarasındaşimdikizamanezilirgider,halbukisahiciolanodur.

Rahatlamaya dış kenarlardan başlamak zorundasın. İlk adım bedenirahatlatmaktır. Elinden gelen en fazla sıklıkta bedene bak, herhangi biryerinde gerilim varmı diye kontrol et – boyunda, başta, bacaklarda. Varsabilinçli olarak gevşet. Bedenin o bölgesine git ve onu ikna et, sevecenlikle“Rahatla!”de.

Şaşırarakgöreceksinkibedeninherhangibiryerineyaklaşırsansenidinlerveizler – o senin bedenin!Kapalı gözlerle, tepeden tırnağa bedeninde dolaşıpgerilimli noktaları ara. Sonra bulduğun nokta ile adeta bir dostla

dertleşircesine konuş; kendinle bedenin arasında bir diyalog kur. Onagevşemesinisöylevedeki,“Korkacakbirşeyyok.Korkma.Benilgilenmeküzere buradayım – sen rahatlayabilirsin.” Yavaş yavaş bu diyaloguöğreneceksin.Ozamandabedeninrahatlayacak.

Bundan sonra bir adım daha at, biraz daha derine in; zihnine rahatlamasınısöyle. Eğer bedenin dinliyorsa, beynin de dinleyecektir; ama beyinlebaşlayamazsın–baştanbaşlamakzorundasın.Çoğuinsanişezihindenbaşlarvebaşarısızolurlar;başaramazlar,çünküyanlışyerdenbaşlamışolurlar.Herşeydoğrusıradayapılmalıdır.

Bedenini kendiliğinden rahatlatacak duruma gelebilirsen, beynine dekendiliğindenrahatlamakonusundayardımedebilirsin.Beyindahakarmaşıkbir fenomendir. Bedeninin sözünü dinlediğinden emin olunca kendinegüveninartar.Ozamanbeyninedesözgeçirebilirsin.Belkidahafazlazamanalır,amagerçekleşecektir.

Beyninrahatladığındakalbini,duygularınınmerkezinirahatlatmayabaşla–odaha da karmaşık, daha inceliklidir. Ama şimdi güvenle hareket ediyorolacaksın, kendine çok güvenerek. Şimdi mümkün olduğunu bileceksin.Bedenle ve beyinle bu yapılabiliyorsa kalple de yapılabilir. Ancak bu üçadımı attıktan sonra dördüncüye geçebilirsin. Varlığının en derindekimerkezine,beden,beyinvekalbinötesindekiesasmerkezegidebilirsin.Onudarahatlatmayıbaşaracaksın.

Bu rahatlama mutlaka en büyük keyfi verecek, en yüce mutluluğu,kabullenmeyi sana sunacaktır. Mutluluk ve neşe ile dolacaksın. Yaşamıngüzelbirdansadönüşecek.

İnsan dışında varoluşun tümü bir danstır. Varoluşun tümü çok kaygısız birşekilde ilerler, hareket vardır, ama tamamen rahatlamış biçimdedir. Ağaçlarbüyür, kuşlar öter, nehirler akar ve yıldızlar dolaşır: her şey gayet rahat birşekildeolur.Aceleyok,endişeyokvehiçbirfazlalıkyok.İnsandışında.İnsankendibeynininkurbanıolmuştur.

İnsan tanrıları aşıp hayvanlardan düşük olabilir. İnsanın çok geniş olasılık

yelpazesimevcuttur.Enaşağıdanenyukarıya,insanbirmerdivendir.

Bedendenbaşlavesonrayavaşyavaşderinegit.Eğerilksorunuçözmediysenbaşkabirşeyebaşlama.Bedeningerginsebeynineilişme.Bekle.Öncebedenüzerineçalış.Unutma,küçükşeylerinbüyükfaydasıolur.

Bellibirtempodayürürsün;buhuyolmuştur,otomatikolarakyaparsın.Şimdiyavaş yürümeye çalış. Buda müritlerine derdi ki, “Çok yavaş yürü ve heradımı çok bilinçli at.” Eğer her adımı çok bilinçli atarsan yavaş yürümekdurumundakalırsın.Koşuyorsan, acele ediyorsan, bunuyapmayıunutursun.OnedenleBudaçokyavaşyürür.

Sadece çok yavaş yürümeyi dene ve şaşıp kalacaksın – bedeninde yeni birfarkındalıközelliğigösterecek.Yavaşyemekye,çokrahatladığınıgöreceksin.Herşeyiyavaşyap…Eskiyöntemlerideğiştir,eskialışkanlıklarıgeridebırak.

Öncebedenintamamenrahatlamasıgerekiyor,ufakbirçocuğunkigibi,ancakbundan sonra zihinle uğraşabilirsin. Bilimsel hareket et: önce en basitinihallet, sonra karmaşığını, en sonunda da en zorunu. Ancak o zaman esasmerkezevardığındarahatlayabilirsin.

Rahatlamakenkarmaşıkolaylardanbiridir–çokzenginveçokboyutlu.Tümşunlar onun bir parçasıdır: serbest bırakmak, güven, teslim olmak, aşk,kabullenmek, kendini akıntıya bırakmak, varoluşla birleşmek, egosuzluk,coşku. Tüm bunlar onun bir parçası ve rahatlamanın yollarını öğrenirsen,hepsigerçekleşmeyebaşlayacak.

Sözdedini inançların seniçokgerginkıldı, çünkü içindesuçlulukyarattılar.Benimburadakiçabam tümsuçlulukve tümkorkudankurtulmanayardımcıolmak. Sana şunu söyleyeyim, ne cennet var ne de cehennem, o yüzdencehennemdenkorkmave cennetegitmehırsınakapılma.Varolanher şey şuanın içinde. Bu anı bir cennete veya bir cehenneme dönüştürebilirsin – buelbette mümkün – ama başka bir yerde cennet veya cehennem yok. Çokgerginolduğundabubircehennemverahatlayıncadacennettesin.Tamamenrahatlamakisecennetindoruğu.

8-BEDENHAKKINDAOLUMSUZDÜŞÜNCELER

Soru:“Kendimdenhoşlanmıyorum,özelliklebedenimden.”

Bedeninin nasıl olması gerektiği konusunda belli bir fikre saplandıysanmutsuzolursun.Bedennasılsaöyledir.Buseninsahipolduğunbeden;busanaTanrı‘nın verdiği beden.Onu kullan, keyfini çıkar!Onu sevmeye başlarsandeğiştiğinigöreceksin,çünkükişibedeniniseverseonaiyibakmayabaşlarvebu ilgi her şeyi içerir. Ona iyi bakarsan, içine lüzumsuz yiyeceklertıkıştırmazsın. İyi bakarsan onu aç bırakmazsın. Bedenin isteklerini dinler,uyarılarına kulak verirsin – ne istiyor, ne zaman istiyor, gibi. İlgilenirsen,seversen, bedene karşı duyarlı olursun ve bedenin otomatik olarak düzelir.Bedenini sevmiyorsan bu sorun yaratır, çünkü giderek ona karşı kayıtsızolursunve ihmal edersin, çünkükimdüşmanına iyi bakar ki?Onagöz bileatmazsın;onugözardıedersin.Mesajlarınakulakvermeyikeser,ondandahadanefretedersin.Amatümsorunusenkendinyaratıyorsun.Bedenaslasorunyaratmaz;sorunlarıyaratanhepbeyindir.Şimdi,şusanabeyinleilgilibirfikirversin.Hiçbirhayvan,suaygırıbile,bedeniveimajıileilgilisorunyaşamaz!Onlarhayatlarındangayetmemnundur,çünküolumsuzdüşünceleryaratacakbeyinleri yoktur; yoksa su aygırı durup “Ben niye böyleyim?” diyedüşünebilir.Hayvanlarınbutipproblemleriyoktur.

Şuidealdenvazgeç.Bedeninisev–buseninbedenin,buTanrı‘nınbirlütfu.Onunkeyfiniçıkarmakveonaiyibakmakzorundasın.İyibakarkenegzersizyapar, yemek yer ve uyursun. Her türlü bakımını yaparsın, çünkü o seninenstrümanın, tıpkı araban gibi, onu da temizliyorsun, dinliyorsun, herhomurtusuna kulak veriyorsun ve böylece bir şeyler ters gittiğinde haberinoluyor.Gövdedebirçizikbileolsahemenbakımınıyapıyorsun.Bedenineiyibakkiodagüzelleşsin–öyleolacaktır!Ozatengüzelbirmekanizmaveçokda karmaşık. O kadar verimli çalışır ki yetmiş yıl boyunca tıkır tıkır işler.

Uyanık veya uykudayken, farkında veya değilken, beden çalışmaya devamederveçoksessizçalışır.Seninbakımınolmasabileoçalışmayadevameder;sanahizmetvermeyisürdürür.Bedeneminnettarolmalısın.

Tavrınıdeğiştirirsengöreceksinkialtıayiçindebedenininşeklideğişecek.Bubirisineaşıkolmayabenzer;aşıkolduğunkişihemengüzelleşir.Ogünedekvücudunu önemsememiş olsa bile birisi ona aşık olunca insan kendinebakmaya başlar. Saatlerce ayna karşısında vakit geçirir, çünkü birisi onuseviyordur!Senkendibedeninisevincedeaynışeyolur;bedeninindeğiştiğinigörürsün. Seviliyor, bakılıyor, ona ihtiyaç duyuluyordur. O çok narin birmekanizma–insanlaronuçokhoyratçakullanıyorlar.Tavrınıdeğiştirvefarkıgör!

9-GÜZELVEÇİRKİN

Soru: “Gerçekten çirkin olduğum fikrine kapılıp duruyorum. Bir şekildedostlarıma ve yeni tanıştığım insanlara hipnoz yolu ile bana bakmanın pekeğlenceliolmadığımesajınıverirgibiyim.”

Beyingereksizsorunlaryaratmayadevameder.Amabeyninbütünişibudur–yersiz sorunlaryaratmak.Birkezyarattımı, sende içinedüşerveçözmeyeçabalarsın. Onları çözmeye uğraşma. Hiçbir temelleri olmadığını gör. Nekadaryersizolduklarınıngörülmesigerekiyor,hepsio.Eğerbirşeyyapmayabaşlarsan, sorunu kabullendin demektir. Sen sadece onun gereksizliğini göryeter.

Heryüzgüzeldir.Heryüzfarklıgüzeldir.Heryüzayrıbiryüzdürveheryüzeşsizdir. Hatta kıyaslanamaz ve bir kıyas yapmak mümkün değildir. Eğerbunukabullenirsengüzelleşirsin.Güzelliğinyolukabullenmektir.Senkendiniinkar ve ret edersen o zaman sakat ve çirkin olursun. Bu da tam bir fasit

dairedir.

Önce reddediyorsun; kabullenmiyorsun – ondan sonra çirkinleşiyorsun. Azsonrabaşkalarıdaçirkinliğihissediyorvesende,“İşte,demekkiöyle.Bendoğrudüşünüyormuşum,”diyorsun.Böylecekendinigiderek reddediyorsun.Beyinbuşekildekendini tatminediyor.Senilkadımıkaçırırsanbeynintümöngördüklerigerçekleşir.İlkadım,seninsenolduğungerçeğidir.

Güzellikiçinbirkriteryok.Hattafilozoflarneredeysebeşbinyıldırgüzelliğitanımlamayaçalışıyorlar.Amabunubaşaramadılar,çünküortadakriteryok.Birinsanbirinegüzelgelebilir,diğerineiseöylegelmeyebilir.Engüzelkadınbilebirisineçirkingörünebilir.Butamamenkişiselbirtercihtir.

Yanikriteryok…vekriterlerdetıpkımodagibideğişir.ÖrneğinHindistan’dabir kadının büyük göğüs ve kalçaları yoksa güzel sayılmaz. Şimdi Batı‘dakalçalaryokoluyor;göğüslerdegittikçeufalıyor.Farklıbirgüzellikanlayışıhakimoluyor.

Kavram ne olursa olsun, beden bunu yerine getirir. Şu anlaşılmalı ki birülkede büyük göğüsler güzel sayılıyorsa, kadınlar büyük göğüslü olmayıbecerecektir.

Genelde insanlar roman, şiir ve edebiyatın toplumu yansıttığını söylerler.Ama bu tam tersi yönde de çalışır. Roman, şiir ve edebiyat aynı zamandatoplumu yönlendirirler de. İnsanların aklına belli bir fikri sokarsan bu işeyarayacaktır.

Kimin güzel kimin çirkin olduğuna dair bir kriter yoktur. Bu kişisel zevkmeselesidir; hatta geçici bir heves. Ama eğer sen baştan kendinikabullenmezsen, kimsenin seni kabullenmeyeceği bir durum yaratmışoluyorsun. Çünkü sen kabul etmeyince başkalarının etmesine de izinvermeyeceksin.

Senbirkadınsanvebirerkeksanaaşıkolursa,buaşkımahvedeceksin,çünkü“Nasıl olur da böyle çirkin bir cadaloza aşık olursun?” diyeceksin. Veyaadamınçokacayipbirgüzellikanlayışıolduğunudüşüneceksin.Senkendinisevmezsen,başkalarıdasenisevemez.Oyüzdenilkönceherkesinkendisine

aşıkolmasıgerekiyor.

İsa der ki, “Tanrı‘yı sevin. Komşunuzu kendiniz gibi sevin.” Bu temelkuraldır. Kendini seversen o zaman komşunu da, Tanrı‘nı da sevebilirsin.Amailkkaideşudur:Kendinisev.

Eğerkendiniseversen,kendinlemutluolursan,birçokinsanaçekicigelirsin.Kendini seven bir kadın mutlaka güzeldir, güzel olmalıdır. Kendine olansevgisindenogüzelliğiyaratır.Zarifvevakurolur.

10-SAHTEVEGERÇEKGÜZELLİK

Soru:“Güzelliknedir?”

Tekgerçekgüzellikiçselolandır.Diğertümgüzelliklersadeceyüzeydekalır.İnsan bir süreliğine kendini kandırabilir, ama eninde sonunda yüzeyselgüzellik solar gider ve insan çipçirkin ortada kalır, çünkü asla gerçekgüzelliğini geliştirmemiştir. Gerçek güzelliğin yüzün biçimi ile değil içtengelipyüzüaydınlatanışıklailgilidir.Gözlerinşekliiledeğiliçlerindeparlayanışıklailgilidir.Gerçekgüzellikbedenledeğilbedendenfışkıraniçselvarlıklailgilidir. Gerçek güzellik varlığının merkezinden yükselip bedene doğruyayılır.Sahtegüzelliksadeceyüzeydedir;seniniçindekökleriyoktur,temeliyoktur.

Unutma,gerçekgüzelliğiarayıpbulmakgerekir.Vegerçekolanölümsüzdür,kalıcıdır: onu bir kez buldun mu sonsuza dek senindir. Anlık olan vakitkaybıdır; bir tür rüyadır. İnsan bir süreliğine rüyaya takılıp kalabilir, amauyanıruyanmazhepsininnekadaraptalcaolduğunuanlar.

11-YAŞLANMAK

Soru:“İmdat!Yaşlanıyorum!”

İnsanın kendi bedeni hakkında gayet iyi hissetmesi yaşam kalitesine çokbüyükkatkıdabulunur.Busenidahasağlıklı,dahabütünyapar.Birçokinsanbedenleriniunutmuşlardır;umursamazhalegelmişlerdirvebedeningiysilerinardına saklanması,hepörtülmesivegözlerden saklanmasıgereken,ahlaksızve saf olmayan bir şey olduğunu düşünürler. Acayip fikirler, nevrotikdüşünceler…

Beden güzeldir. Beden olduğu gibi güzeldir; genç veya yaşlı olması farketmez.Elbettegençliğinkendigüzelliğivardır,yaşlılığındaöyle.

Genç beden daha hareketli olur. Yaşlı beden de daha bilgedir. Her yaşınkendine has bir güzelliği vardır; onları kıyaslamak gereksizdir. ÖzellikleBatı‘da, yaşlı beden çok ürkütücü bir fikir haline geldi, çünkü yaşamın birşekildegençlikleeşanlamlıolduğunainanılıyorkibuçoksaçma.Doğu’nunbakışıdahadüzgün.Oradayaşamyaşlılıkiledahabağlantılıolarakgörülüyor,çünküyaşlı bir insandahauzunyaşamış, daha çokdeneyimgeçirmiş, dahaçoksevmiştir;yaşamınpekçokmevsimini,iyisinikötüsünügörmüştür.Yaşlıinsangençliğiyaşamıştır.Gençlikisehenüzyaşlılığıyaşamamıştır.

Yaşlı beden, olgunlaştırıcı deneyimlerin getirdiği tüm yaraları, izleri,çekiciliği taşır.Bir kez bedenin keyfini çıkarmaya ve hangi aşamada olursaolsun onu sevmeye başladın mı aniden onun yeniden güzel olduğunuhissedersin,budaiçindekibirçokşeyiserbestbırakır.

12-CİNSELSOĞUKLUK

Soru:“Benimcinselbirsorunumvar…Bendetersgidenbirşeylerolduğunuhissediyorum, yine de bir erkekle beraberken her seferinde seksten zevkalırmışgibinumarayapıyorum.”

İnsanın bir gün cinselliği aşması gerekiyor, ama aşabilmek için onu sonunadek yaşamak lazım ve eğer bunu doğru yapmazsan aşman çok zor olur. Oyüzden yaşamak, aşmanın bir parçasıdır. Seksten zevk almayan insanlar butavrıöğrenmiş,şartlanmışolabilirler.

Dünyanın her yerinde insanlık insanlar tarafından dejenere ediliyor – ve enbüyük yozlaşma şudur, herkese hayattan zevk aldıkları zaman suçlulukduymaları gerektiği öğretiliyor; sanki mutlu olmak yanlış bir şeymiş gibi.Mutsuzsan her şey yolundadır, ama mutluysan bir yanlışlık var demektir.Böylece mutluluk ezilip bastırılıyor – ve mutluluğu yaşayamadığın süreceyaşamıntümfırsatınıkaçırmışoluyorsun.

Yaşamın varolma nedeni bu, insanın nasıl mutlu olunacağını, mutlulukladolunacağınıvepatlanacağınıöğrenmesigerekiyor.

Tabii ki seks sana en büyük patlama fırsatını sunar. Derin meditasyonun,kutsanmanın, samadhi’nin en doğal yollarından biridir. Kutsanmanın başkayolları da var, ama o kadar doğal değiller. Seks en doğal olanı – biyolojikolarakiçimizeprogramlanmış.SeksTanrı‘nınbirlütfudur,kişinindindarveyaTanrı‘yainanıpinanmaması,komünist,ateistveyaherneyseolmasıhiçfarketmez.Bu sayedehepimizdoğalolarakbedenive zihni aşanbir şeylerebirbakışatabilmeşansınıyakalarız.

Kadın olarak, hatırlayıp denemen gereken üç şey var. Birincisi, sevişirkenaktif ol. Hareketsiz kalırsan bu bahsettiğin sorunu yaşaman kolaylaşır.Hareketli olursan bu o kadar kolay olmaz. Sevgiline kadın-erkek rollerinideğiştirmeyiteklifet.Bunubiroyunadönüştür.Bırakodahapasifolsun,sendedahaaktif.Aktifoluncadahafazlahareketediyorsun,enerjinidahafazlaişiniçinekatıyorsun–olayınortasındadurmakzoroluyor.Amapasifoluncaherandurabilirsin,çünküzatenneredeyseilgisizsin.Seyircigibikalıyorsun,o

yüzdendahaaktifol.Amabugeçicibirönlem.Orgazmikdeneyimeulaştıktansonradevametmeyegerekyok–kadınrolünegeridönebilirsiniz.

İkincisinegelince:sevişmedenöncebirliktedansedin.Çılgınbirdansolsun.Yüksesesleşarkısöyleyin,dansedin,istersenizmüzikdinleyin.Odadatütsüyakın.Bunuşıkbirritüelhalinegetirin…neredeysedinibirayingibi.

İnsanlarsevişmeyeadımadımyaklaşmıyorlar.İkiinsanoturuyorlarvesonrabirdenbire sevişmeye başlıyorlar. Bu tuhaf oluyor – özellikle kadın için.Erkekiçinokadartuhafolmaz,çünküonunenerjisifarklıvecinselliğidahabölgesel. Kadının cinselliği daha bütünsel; tüm bedeninin olaya katılmasıgerekiyor.Oyüzdenönsevişmeolmadankadınkendinitamolarakveremiyor.

Öncedanset,şarkısöyle,enerjinkaynaşsınvesonraaktifpartnersenol.Veçılgınlaş! Belli bir yöntem izleme – sadece çılgınlaş. Sevişirken haykırmakistersenyap.Şarkı söylemek istersenonudayap.Sadece anlamsızbirtakımsözlersöylemekistiyorsan,öyleyap–mantragibiişeyarayacaktır.

Üçüncüvesonolarak:hergünsabahtanakşamakadarneşenibastırdığıntümdiğer olayları not et. Tüm bunların değişmesi gerekiyor. Yemek yerkenneşeyle ye, çünküher şey birbirine bağlıdır.Dans ederken neşeli olmalısın.Meditasyon yaparken neşe duymalısın. Birisiyle sohbet ederken neşeli ol,ışılda, akıcı ol. Yolda neşeyle yürü. Çoğu kez neleri kaçırdığımızın farkınavarmıyoruz.Sadeceyoldayürümekbilesanamutlulukverebilir.Kimbilebilirki?Belkibirgündahaolmayacak.Belkiyarınyoldayürüyemeyeceksin.Belkiyarıngüneşigöremeyeceksin.Rüzgaresecek,amasenoradaolmayabilirsin.Yarınıkimbilebilir?Busongündürbelki,oyüzdensonanınolacakmışçasınaheranınkeyfiniçıkar.Hepsiniavucunaalıpsık,içindehiçbirşeybırakma.Buşekildeinsanyoğunvetutkuluyaşar.Seksdegeneltavrınınbiryanürünüdür,o yüzden sadece cinsellikle ilgili deneyimini değiştiremezsin. Her şeybirbirinebağlıolduğundan,herşeyideğiştirmekzorundasın.

Neşeyleyemekye!Sadecebedenebirşeylertıkıştırmakiçinyeme–keyfinevar!Obirlütuf.Yürüvebunundazevkinevar.BuTanrı‘nınsanaarmağanıvesenminnettarolmalısın.Birisiylekonuşurkensohbetintadınıçıkar.

Buandanitibarenyüzeydesekslehiçilgisiyokmuşgibigörünenşeylerindezevkini çıkarmaya başla. Sonuçta diğer şeylerden zevk alırsan seksten dealacaksındemektir.Eğerdiğerşeylerdenzevkalmazsansekstendealmazsın.

Benim izlenimimegöre cinsellikle ilgili tavır çok semboliktir; tümyaşamınhakkındaherşeyigösterir.Yanieğersekstenzevkalmıyorsandiğerşeylerdendezevkalmıyorsundurveyasadecebellibirorandaalıyorsundur.Mutlulukveneşedenürkenbirinsanbirçokbaşkaşeydendeürker.

Buüç şeyi yap, sonra da üç hafta sonra bana rapor ver.Üç hafta çılgın birhayatın keyfini çıkar. Tüm insanlığını unut – hayvanlaş, tam bir hayvan vesonraçokkolaylıkla tekrar insanlaşabilirsin.Amabirhayvanolmakiçinherşeyinderinineinmekgerekir.

Gerçek bir hayvan olmadan gerçek bir insan olamazsın. Gerçek bir insanolmazsantanrısalbirinsandaolamazsın.

Her şey hiyerarşiktir: hayvan tapınağın temelidir, insanlık duvarlarınıoluşturur, tanrısal olan da tavandır. Buna göre temel olmadan tavanvarolamaz.Tavanasahipolunabilir,amaduvaryoksaodavarolamaz. İnsanüçkatlıbirbinadır:ilkkathayvan,ikincikatinsan,üçüncüsüisetanrısaldır.Böyleceilkindenbaşla,enbaşındanvetemeltaşınıyerleştir.

13-İKTİDARSIZLIK

Soru:“Nezamanbirkadınlasevişsemiktidarsızlıkkorkusuyaşıyorum.”

Batıdakitavır,hepbirşeyleryapmak,birşeylerhalletmekileilgili!Amabazı“yapılamayacak”şeylervardır.OnoktadaBatıfenahaldedeliriyor!

Uyku ve seks – bunlar “yapamayacağın” şeyler, o yüzden Batı‘da büyükölçüde uyku ve seks sorunları yaşanıyor. Herkes bunları gerektiği gibi

yaşayamadığından şikayetçi. Orgazm olunamıyor veya çok bölgeselyaşanıyorveyayarımyamalakgerçekleşiyor.Uykukaliteside iyideğil:çokfazla rüya görülüyor. Sık uyanılıyor veya saatlerce uykunun gelmesibekleniliyor. İnsanlar uyuyabilmek için her türlü yolu deniyorlar:trankilizanlar,hileler,mantralar,meditasyon.

İnsanlar seks hakkında da çok endişeli. Bu endişe ve bu konu ile ilgili birşeyleryapmaçabasıdaesassorunuoluşturuyor.

Seks kendiliğinden olur; senin yapman gereken bir şey değildir. O yüzdensekseDoğuyaklaşımını,Tantrayaklaşımınıöğrenmelisin.Tantrayaklaşımınagöre bir insana sevgi dolu oluyorsun. Planlamaya, beyninde prova etmeyegerek yok. Belirli herhangi bir şey yapmana gerek yok: sadece sevecen vemüsait ol. Birbirinizin enerjisi ile oynamaya devam edin. Sevişmeyebaşladığında, bununmuhteşemolmasına çalışmangerekmez.Yoksa numarayapmaya başlarsın ve diğer insan da öyle yapar. Eşin sana müthiş biraşıkmışsıngibidavranır,sendeöyleymişgibihareketedersin.Sonuçtaikinizdetatminolmazsınız!Pozyapmayahiçgerekyok.

Sevişmekçoksessizbirduadır.Meditasyondur.Kutsaldır;yücelerinyücesidir.Oyüzdenbirkadınlasevişirkençokyavaşilerle,zevkal,herşeyintadınavar.Veçokyavaşol:aceleyok,aceleyehiçgerekyok;yeterlizamanvar.

Sevişirken orgazmı unut. Onun yerine, kadınla birlikte rahatla, birbirinizirahatlatın. Batı kafası devamlı ne zaman doruğa ulaşacağını ve nasıl bunuhızlandıracağını şunu bunu düşünüp durur. Bu düşünce tarzı bedenenerjilerininişleviniyerinegetirmesiniengeller.Bedeninbildiğiniyapmasınaizinvermez;beyinarayagiripdurur…

Diğer insan ile birlikte rahatlayın. Bir şey olmazsa da dert değil, zatenolmasına gerek yoktur. Hiçbir şey olmuyorsa o zaman olan budur. Bu dagüzeldir!Hergünorgazmyaşanmasıgerekmez.Sekssadeceberaberolmak,birbirinin içine erimek anlamına gelmelidir. O zaman insan sadece birliktegevşeyerek yarım saat, bir saat sevişebilir. O zaman tamamen beyinsizdurumdaolursun,çünkübeyneihtiyaçolmaz.Aşkbeynegerekduyulmayan

tekyerdir;işteBatı‘nınyanıldığınoktadabu:buişiniçinebilebeynitaşır!

Bunedenlesadecebirlikterahatlayınvebeyniunutun.Birbirinizinvarlığının,buluşmanızınkeyfiniçıkarınveburadakaybolun.Bundanbirşeyçıkarmayaçalışmayın; yapılacak bir şey yok. Sonra bir gün doruksuz bir orgazmyaşanacak.Sadecerahatlamaolacak,amabunundakendidoruğuvar,çünküderinliğe sahip.Birgünbedenkendinidorukorgazmınadoğru tetikleyecek,amabudakendiliğindengerçekleşecek;sensadeceoradabulunacaksın.

Bazen doruk olacak, bazen olmayacak. Bu da bir tempo. Her gün doruğaçıkamazsınız. Sadece dorukları yaşarsan, o zaman bunlar pek de yüksekolmaz. Doruğu hakketmek için aşağılarda dolanmalısın. O yüzden her şeyyarıyarıya.Bazenaşağılardadoyumaulaşacaksın.Sonraburalardakikaranlık,serinlik ve sükunetin içinde kaybolacaksın. Böylece doruğa çıkmaya hakkazanacaksın.Gününbirinde enerjilerinhazır olacak:onlarkendiliklerindendoruğa doğru uzanıyorlar, sen onları götürmüyorsun. Nasıl yapabilirsin ki?Senkimsin ve bununasıl becereceksin?Aşağılarda dolanınca enerji birikir;buradandorukdoğar.Sonrabüyükorgazmgelir;tümvarlığıncoşkuyladolar.

Dorukta coşku, aşağılarda sükunet var. İkisi de güzel. Sonuçta sükunetcoşkudandahadeğerli,çünkücoşkuanlıkyaşanır:birdakikadanfazladoruktakalamazsın.Dorukçokufaktır;piramidebenzer.Oradauzunsüreduramazsın;sadece bir dakika kalabilirsin. Ama aşağılara sıra geldiğinde daha uzunkalabilirsin. İkisinin de keyfini çıkarmak gerek; ikisinin de sunacakları var.İkisideanlamlıveseningelişmeneyardımedecek.

Sonuçta Tantra der ki aşağılarda yaşanan orgazm doruktakinden çok dahaüstündür.Dorukorgazmıolgundeğildir,diğeri isebüyükolgunluğasahiptir.Dorukorgazmıheyecanverir;ateşlivetutkuludur.Zevkverir,amayorucudur.Diğer türorgazmheyecanvermesedehuzurdoludurvebuhuzur çokdahadeğerli,çokdahaetkileyicidir.Oseninleyirmidörtsaatkalır.Seniheptakipeder. Doruk geçicidir ve yorucudur ve seni uyutur. Diğeri devam eder;günlerceetkisinisürdürür.Rahatlamış,kendinegelmişhissedersin.

İkisi de iyidir, ama hiçbir şey “yapılamaz.” O yüzden aşk bir şeylerin

kendiliğindenolmasınaizinverilenbirtürrahatlamadır.

14-İÇİNEKAPANIKHİSSETMEK

Soru: “Bazen karanlık bir deliğe saklanmak istiyorum, özellikle reglidöneminde.”

Enerji dalgaları vardır. Bazen yükselir bazen de alçalırlar. Yükselirkeninsanlarla iletişim kurmak, paylaşmak, vermek, almak, sevmek, açık olmakçok kolay olur. Alçalırken ve enerji çekilirken iletişim kurmak çok zordur,hattaimkansızgibidir.Amaikisidegelirgeçer–ikisideyaşamınparçasıdır.Yanlışolanbirşeyyok;hepsidoğal–oyüzdenbunukabullen.

Çekilmedöneminingeldiğinihissettiğindeiletişimkurmayaçalışma.Kendiniaçılmaya zorlama, çünkü bu gerçek bir açılma olmaz. Şimdi ekin zamanı.İnsankendinikaparvekendiiçindekalır.Buzamanımeditasyoniçinkullan.Bunun için çok verimli bir dönem. Yükselişte iken ve enerji giderekyükseklerdeakarkenisesevgizamanıdır.Ozamanilişkikur,açıl,paylaş.Buhasat zamanı, ama tüm yıl boyunca bunu yaşayamazsın.Derler ki cennettebilemeleklerdevamlışarkısöylemez.

O yüzden içinden bir şarkı yükseldiğinde onu söyle.Her şeyin kapandığınıhissettiğindedekapanmasınayardımet.Doğalolmanınanlamıbudur.Doğalolmak, yirmidört saat açıkolmak anlamınagelmez; senmucizeler dükkanıdeğilsin.İnsanınkapatmasıgerekenzamanlardavardır;aksitaktirdeherşeyçok sıkıcı, çok yorucu olur. Devamlı sırıtmanın gereği yok. Bunu sadecepolitikacılarbecerir,zatenonlardadünyanınenaptalinsanları.

Gözyaşlarının iyi geldiği zamanlar vardır ve engellenmemelidir. İnsanınüzgünolduğuzamanlarvardır–üzüntügüzeldir,oyüzdenkederliysenkederliol. Mutlu olduğunda da mutlu ol. Sahici olmak, halihazırda gerçekleşenin

önünegeçmemekanlamınagelir.Olanbiteneuy…onagüven.Gecelerilotusçiçeğininyapraklarıkapanır,sabahlarıtekraraçılır–budoğalbirsüreçtir.

Bugünlerde modern zihniyette – özellikle yeni nesilde – çok yanlış birdüşünceoluşuyor,bunagöre insanhepaçık,hep sevecenolmalı.Bubir türişkence,yenibirbaskıçeşidi,yenimodabirşiddetyöntemi.Bunahiçgerekyok. Sahici bir insan güvenebileceğin insandır. Kederliyse gerçekten üzgünolduğunainanabilirsin;ogerçekbirinsan.Kapalıisebunadagüvenebilirsin.Bu bir meditasyon yöntemidir – kendi başına kalmak istiyordur. Dışarıçıkmakistemiyordur;içmuhasebeyapmaktadır.İyi!Gülüyorvekonuşuyorsa,ilişki kurmak, kabuğundan çıkmak ve paylaşmak niyetindedir. Böyle birinegüvenebilirsin.

Oyüzdenzihnininbedeninebirşeylerdayatmasınaizinverme.Bırakvarlığındilediğini yapsın ve beyin de ona hizmet etmekle yetinsin. Ama beyin hepyönetenolmakistiyor.Benyanlışbirşeygöremiyorum.Budönemigeçirveyavaşyavaşherayböyleolduğunugöreceksin.Birkaçgünçokaçıkolacaksın–birkaçgündetamamenkapalı.

Bukadınlardaerkeklerdendahabelirgindir,çünkükadınlardönemselyaşarlar.Aylık adet dönemleri yüzünden bedensel kimyaları yirmi sekiz günlükdönemlerdengeçer.Aslındaerkeklerdeaynışeyiyaşarlar,amaonlarınkidahaazbelirginolur,dahaazgözebatar.

Kısa süre önce bazı araştırmacılar erkeklerin de aylık dönemleri olduğunuortayaçıkardı,amabugözlegörünmez,çünkükanakmaz.Yinedeheraydörtgüniçinbirkadınnasılçokdüşükbirenerjiseviyesiyaşarsa,birerkekdeaynışekildedörtgünlükdüşükenerjidurumuyaşar.Erkeklerdebudurumokadarfiziksel,okadargörünürdeğil;dahaçokpsikolojikbirdurum–dıştandeğiliçtengerçekleşir.

Ancak ruhsal durumlarını takip edersen onları bir tabloya dökebilirsin.Takvimde not edebilirsin. Ben senin ve ruh halinin ay ile birlikte hareketettiğinihissediyorum,oyüzdenayagörenasıldavrandığınıizleyipilişkikur.Enazbirikiaytakvimenotalırsanruhhalinitahminedebilirhalegeleceksin.

Ozamanbunukullanarakyaşamınıplanlayabilirsin.

Dostlarınla buluşacaksan bunu asla kapalı olduğun dönemlerde yapma;açıkkenbuluş.Amabundayanlışbirşeyyok;budoğalbirsüreç,hepsio.

15-HASTALIKHASTALIĞI

Soru: “Devamlı sağlığım hakkında endişeleniyorum, hastalanacağımdankorkuyorum.Banabirazöğütverebilirmisiniz?”

Eğersağlığınıçokfazladüşünürsenbedeninhastalanırvebedenhastalanıncadoğal olarak bu konuda daha fazla düşünmeye başlarsın. İçinden çıkılmazhalegelir.

Sapasağlambirinsanbileeğermidesininüzerindeçokfazladurursa–şuveyabu yemeği nasıl hazmedecek ve ne olacak – yirmi dört saat içinde midesirahatsızlanacaktır.

Vebir kere rahatsızlandımı, dahada fazlakafasına takacaktır.Yani aslındabedenindehiçbirşeyyokkensadecebirdüşünceilesağlığınıbozmuşolur.Tıpbuna yardımcı olamaz çünkü tıp düşünceyi iyileştiremez. O yüzden doktordoktor gezersin, ama hiçbirinin sana bir faydası dokunmaz. Hatta onlarıntedavilerisenidahadahastaedebilir,çünküverilenilaçlarınbiretkisiolacak,ama düşünceyi tedavi etmeyeceklerdir. Oysa ortada düşünce dışında birhastalıkyoktur.

Doktorlarla başarısızlığa uğradıkça bedeninle daha fazla uğraşırsın. Budurumdaaşırıbirbilinçgelişir.Sağlıkkonusundaçokhassaslaşırsın.Enufakdeğişim, zorlanma ve rahatsızlıkta paniğe kapılırsın. Panik de gidereksağlığınındahaçokbozulmasınanedenolur.

Bunedenleilkönerimsağlığınbozukolduğufikrindenvazgeçmen.Yaşamaya

başla.

Bubirkezoldu…

Adamın birine bir doktor altı aydan fazla ömrü kalmadığını söyledi.Adamyirmi yıldır bin bir çeşit hastalıkla boğuşuyordu. Bir insanın başınagelebilecekherşeyonunbaşınageliyordu.Doktorlarıbezdirmişti;amaadamçokzengindi.Obirhastalıkhastasıydıvedoktorsırfbıkmışolduğuiçindediki,“Nasılsauzunyaşayamayacaksın,oyüzdenbu işleribırak.Altıayınvar,sonra öleceksin; bu kesin.Artık seni kimse kurtaramaz.Oyüzden yaşamakistiyorsanaltıayınkaldı.”

Adam şöyle düşündü: Eğer sadece altı ay yaşayacaksam o zaman ne diyesağlığımla uğraşayım? Nasılsa öleceğim. Böylece ömründe ilk kez bunukafayatakmaktanvazgeçti.Engüzelkıyafetleriısmarladı,eniyiarabalarıaldıvebirdünyaturunaçıktı.Hepgitmekisteyipdesağlığıyüzündengidemediğiyerleregitti.Dünyayıdolaştı,hepyemekistedikleriniyedi,kadınlarlasevişti,her istediğini satınaldı.Gerçektenyaşadı!Ölümnasılsayoldaydı,oyüzdenkendini tutmanın alemi yoktu. Altı ay sonra geri döndüğünde hiç olmadığıkadar sağlıklıydı. Otuz yıl daha yaşadı ve bu sorunla bir daha hiçkarşılaşmadı!

Bunu kafaya takmaktan vazgeçmelisin. Hastalıkları doğal yollarla tedavietmek iyidir, çünkügerçekbir “tedavi” değil, bir tür dinlenme sayılır.Amabunun fanatik takipçisi olma, çünkü o zaman bu da bir hastalığa dönüşür.Kendi içinde doğal yöntemlerle tedavi aslında “tedavi” değildir; bedenidinlendirmek, onun doğa ile bütünleşeceği bir ortam oluşturmaktır. Buiçgüdüseldoğailebirleşmekolur;tıbbagirmez.Amaburadakitehlike,bunungelip geçici birmoda haline gelmesidir ki, bu da hastalıktan daha tehlikelisayılır.Doğalyöntemlerletedavipekçokkişiyeyardımcıoluyor,amabutürtedaviye başvuran kimseler nadiren tedavinin kendisinden zarar görmedenkurtulabiliyorlar. Kişi takıntılı hale geliyor: devamlı ne yemesi ve neyememesigerektiğini,nereyegidipgitmemesigerektiğiniveekolojiyivebutür şeyleri düşünüyor. Bu durumda hayat yine zorlaşıyor. Doğallığa kafayıtakarsan nefes alamazsın, çünkü havada çok fazla kirlenme var. Lokantada

yemek yiyemezsin, çünkü yemekler doğal yöntemlerle hazırlanmıyor. Şunuveya bunu yiyemezsin, çünkü sadece doğal yiyecekleri istiyorsun. Şehirdeyaşayamazsın.Sonuçtayaşamgerçektenzorlaşır.

Aslaunutmakidoğallıksadecebirtürdinlenmedir.Aradasırada,hattaortadabirnedenyokkenbile,doğal tedavilerinsunulduğubirkliniğegidilip iki,üçhafta, bir ay, iki ay, senede ne kadar para ayırabiliyorsan, o kadar kalıpdinlenmek iyi olur. Herhangi bir neden olmasa da git, doğanın, doğalyiyeceklerin, banyo ve saunaların, masajın keyfini çıkar. Sırf zevk için,tecrübe etmek için git. Ama hasta olduğun fikrinden vazgeç. İçindekimucizeyidüşün;bedensadeceonunkılıfı.

16-DUYULARICANLANDIRMAK

Soru:“Entelektüelalandaçalışmalaryapıyorumvevaktiminçoğubilgisayarkarşısındageçiyor.Çoğukezçokbezginhissediyorum.”

Bedeninle daha fazla ilgilen. Duyularını canlandır. Daha sevecen bak, tat,dokun, kokla. Bırak duyuların daha fazla çalışsın. Birdenbire göreceksin kikafandaçokfazlatoplananenerjişimdiartıkbedeninedağılmışdurumda.

Kafafazlasıyladiktatördür.Herşeydenenerjiemerve tekelcidir.Duyularınıköreltir.Başınenerjininneredeyseyüzde80’iniçekervegeriyekalanyüzdeyirmibedenedağılır.Bununacısınıbedençekervebedenacıçekincesendeçekersin,çünküancakorganikbirbütünolarakdavrandığındavebedeninilevarlığınınherparçasıgereklienerjiyialdığındamutluolabilirsin–nedahaazne de daha fazla. O zaman belli bir tempoda hareket edersin; uyumiçindesindir.

Uyum,mutluluk,sağlık–hepsi tekbirfenomeninparçası,odabütünlüktür.Bütünisenmutlu,sağlıklı,uyumluolursun.

Başsorunçıkarıyor.İnsanoğlupekçokşeyiyitirdi.Kokualamıyorlar,çünkükokualmabecerileriniyitirdiler.Tatalmabecerileriniyitirdiler.Sadecebirkaçşeyi duyabiliyorlar, çünkü kulakları işlevini kaybetti. İnsanlar dokunmanınaslındaneolduğunubilmiyorlar.Ciltleriöldü.Yumuşaklığınıveduyarlılığınıkaybetti. Bu nedenle kafa serpilip gelişiyor, tüm bedene hükmediyor. Kafabüyüdükçebüyüyor.Bu çok saçma. İnsan adetakarikatürleşiyor–kocamanbirkafaveikiyandansarkanufacıkkollarlabacaklar.

İşte bu yüzden duyularını geri getir. Ellerinle, toprakla, ağaçlarla, taşlarla,bedenlerle,insanlarlaistediğiniyap.Fazladüşünmeyi,entelektüeletkinliklerigerektirmeyen işler yap. Ve tadını çıkar. O zaman kafan zamanlarahatlayacak. Bu ona da iyi gelecek, çünkü bir kafa aşırı yüklü olursadüşünmeyebaşlar – amadüşünemez.Endişeli bir kafa nasıl düşünebilir ki?Düşünmek için netlik gerekir. Düşünmek için gergin olmayan bir zihingerekir.

Bukulağaparadoksgibigelecek,amadüşünmekiçiniçindedüşünceolmayankafaya ihtiyacın var. O zaman çok net, çok direkt, yoğun düşünebilirsin.Önüneistediğinsorunukoyduğunda,düşünmeyenzihninonuçözmeyebaşlar.Budurumdaönsezisahibiolursun.Buendişedeğil–sadecesezgi.

Zihindeaşırıdüşünceyüklüoluncafazladüşünüyorsun,fakatamaçsızcasına.Hiçbirişeyaramıyor;zihnindehiçbirşeyyok.Dönüpduruyorsun;çokgürültüyapıyorsun,amasonuçsıfır.

Bu yüzden tüm duyulara enerji dağıtmak, zihne karşı yapılan bir hareketolmuyor.Aksine zihnin işine yarıyor, çünkü kafa dengeliyken, yerindeykendahaiyiçalışır;yoksatıkanırkalır. İçindeöylesinetrafikvardırkienyoğunsaatlerebenzer,yirmidörtsaatsürenbiryoğunlukyaşanır.

Bedengüzeldir.Bedenleilgiliherşeygüzeldir.

17-BEDENSELZEVKLER

Soru:“Bedenselzevklernelerdir?”

Bedenle ilgiliolaylardanzevkalmak,kapılarınınaçıkolması, içininvaroluşcoşkusu ile dolması anlamına gelir. Bir kuş şakımaya başlarsa zevk almayıbilenbir kişi onun şakımasınıhemenvarlığının enderinindehisseder.Zevkalamayan kişi ise ya bu sesi hiç duymaz, ya da belki oralarda bir yerlerdegürültüşeklindeduyar;kalbinenüfuzetmez.Bülbülöter–zevkalanbirisibusesinuzaklardabiryerlerdendeğildekendi ruhununderinliklerindenkopupgeldiğinihisseder.Buonun şarkısı olur, ilahiolana, sevgiliyeolanözleminidile getirir. O anda izleyen ile izlenen bir olur. Güzel bir çiçeğin açtığınıgörüncezevkalabilenkişionunlabirlikteaçar,onunlabirlikteodaçiçekleşir.

Zevkalankişiakıcıdır,sugibiakar.Herdeneyimileodeneyimintakendisinedönüşür. Günbatımını izlerken günbatımı olur. Gecenin o güzel sessizkaranlığındageceyedönüşür.Sabahlarıdaışığa…

O yaşamın ta kendisidir. Her köşe bucaktan yaşam zevki alır. Böylecezenginleşir; gerçek zenginlik budur.Müzik dinlerken müzik olur; su sesinidinlerken de o sese dönüşür. Ve ağaç dallarının arasında rüzgar estiğindekendisiçokuzaktadeğildir.Aralarındadır,onlardanbiriolarak–odabirdaladönüşür.

BirZenustasıbamburesmiyapmakisteyenbirmüridine,“Gitveöncebambuol”demiş.Müritbaşarılıbirressamdı,tümsanatsalsınavlarıgeçmişti,hemdeiyidereceyle.Ünlüolmayolunagirmiştibile.VeÜstaddediki,“Ormanagit,birkaç yıl bambularla yaşa, bambuol.Ve bambuya dönüşebildiğin gün geridönveresmebaşla,dahaöncedeğil.Birbambunun içindenelerhissettiğinibilmeden nasıl bambu resmi yapabilirsin ki? Bambuyu dışardanresmedebilirsin,amabusadecebirfotoğrafolur.”

İşte resim ile fotoğraf arasındaki fark da budur. Bir fotoğraf asla resimolamaz.Nekadarbüyükbirbeceriveustalıklayapılırsayapılsınbambunundışkenarlarınınyansımasıolmanınötesinegeçemez.

İlk başta fotoğraf sanatı gelişirken sanat dünyasında resmin prestijini vegüzelliğini yitireceği korkusu oluştu; çünkü fotoğrafçılık günden güne dahagelişecek ve yakında resmin yerini alacaktı. Bu korkunun yersiz olduğuortaya çıktı. Hatta, kameranın icadından sonra, fotoğrafçılık müthiş hızlagelişirkenresimdeyeniboyutlar,vizyonlar,anlayışlarkeşfetti.Resimsanatızenginleşti; öyle olmak zorundaydı. Kameranın icadından evvel resimkameranınişleviniyerinegetiriyordu.

Üstaddediki,“Senormanagit.”Vemüritgittiveüçyılormandakaldı,hertürlü iklimdebambularlayaşadı.Çünküyağmurvarkenbambununkeyfibirtürlüydü, rüzgar eserken ise bir başka havadaydı ve tabii güneş açtığındabambununvarlığıtamamendeğişiyordu.Veormanabirgugukkuşugelipdeötmeye başlayınca bambular sessizce onu dinliyordu.Müridin üç yıl oradakalmasışarttı.

Bir gün olay gerçekleşti: bambuların kenarında otururken kim olduğunuunuttu. Ve rüzgar esmeye başlayınca o da sallanmaya başladı – bir bambugibi!Ancaksonradanhatırladıkiuzunzamandırbirinsandeğildi.Bambununruhunasızmıştı,sonradabambularınresminiyaptı.

Bu bambu resminin fotoğraf ile asla yakalanamayacak tamamen farklı birözelliği var. Fotoğraf güzel olabilir, ama ölüdür. Bu resim capcanlı, çünkübambunun her türlü ruh halini tüm zenginliği ile her çeşit iklimde gözlerönüne sunuyor. Üzüntü var, neşe var, acı var ve coşku var ve bambununbildiğiherşey,tümgeçmişiorada.

Bedenselolaylardanzevkalabilmek,yaşamıngizemlerineortakolabilmektir.Gittikçedahafazlazevkalvehertürlülanetlemeyibirkenarabırak.Bedeninbirkapıyadönüşsün.

18-ÇOKYEMEK,AZSEKS

Soru: “İlişkim bittiğinden beri çok yemek yiyorum ve şişmanlıyorum.Dengemitekrarnasılbulabilirimveazyiyebilirim?”

Seks enerjisinin doğru yönde ilerlemesine izin vermediğinde o da yemeğedoğru yönelmeye başlar. Yemek ve seks iki zıt kutuptur; birbirlerinidengelerler. Fazla seks yaparsan yemeğe olan ilgin kaybolur. Cinselliğinibastırırsan yemeğe olan ilgin takıntı boyutuna gelecektir. O yüzden yemekkonusundadirektolarakbirşeyyapamazsınveyapmayaçalışırsanhepsorunyaşarsın. Birkaç gün için kendini idare etmeye zorlayabilirsin, ama sonrasorun tekrar baş gösterecektir, hem de tüm şiddeti ile. Cinsel enerjininüzerindeçalışmangerekecektir.

Sorunun çıkma nedeni, çocuk için ilk yemek ve sevgi deneyimlerininbirbiriyleçokyakındanilgiliolmasıdır.Hemsevgiyihemgıdayıannesindenalır.Çocuksevgigörüyorsasütüdertetmez;annesininonudahaçokiçmeyeikna etmesi gerekir. Çocuk sevgi göremiyorsa o zaman memeyi bırakmaz,çünkü gelecek için kaygılıdır. Elinden geldiğince çok içmek ister, çünküannesini bir daha ne zaman bulacağından emin olamaz. Çocuk sevgigörüyorsa kendini güvencede hisseder; endişelenmez. İhtiyacı olduğundaannesiyanındadır;onunsevgisinegüvenir.Amaannesevecendeğilse,çocukgüvenemez; elindengeldiğince çok içmesigerekir.Aşırı beslenmeyedevameder.

Yani bir çocuk sevgi göremezse yemeğe ilgi duyar; sevgi görürse yemekleilgilenmezveyadahanormalbir ilgisiolur–sadecebedeninihtiyacıolduğukadarınıyer.

Eğerbirşekildeaşkenerjiniblokeediyorsanbuenerjiyemeğeduyulanilgiyedönüşür.Bunudeğiştirmekistiyorsanbirazdahasevgiyeönemvermek,dahasevecen olmak zorundasın.Kendi bedenini sev. İşe oradan başla; bedeninin

keyfiniçıkar.Danset,şarkısöyle,hissetvekendibedeninedokun.

Sorun şudur, eğer senkendi bedenini sevmezsenbaşkakimsenin sevmesinede izinvermeyeceksindemektir.Hatta sanakarşı sevgidoludavrananbirisigözüne tuhaf ve aptal gözükecektir. Sen kendi bedenini sevemediğin içinonun sende ne gördüğünü anlayamayacaksın? Sen bir şey göremiyorsun!Kendi bedeninin güzelliğini görmeye başlamadan başka birinin sevgisinikabul edemeyeceksin. Bir başkasının sana karşı sevecen olması fikri bileseniniçinonunaptalolduğundanbaşkabirşeyçağrıştırmaz.

Oyüzdendiyorumki,bedeninekarşı sevgidoludavran.Vesevecenolmak,kucaklaşabilmek, el ele tutuşabilmek için eline bir fırsat geçerse sakınkaçırma.Şaşıracaksın:aşıkolmayabaşlayıncayemesorununotomatikolarakhallolacak. Aşık olmak harika bir deneyim ve devamlı tıkınıp durmak daberbat bir olay – yemek kötü olduğundan değil, ama yemek ancak sanayetecek miktarlarda olduğunda güzel. Fazla yendiğinde mide bulandırıcıoluyor.

Aşkıngüzelbiryanıvar:aslafazlasıolmaz.Kimseaşırısevemez,hiçkimse;aşırıdiyebirşeyyoktur.Fazlayediğindeiçinebirşeylertıkardurursun;aşktaise aksine verirsin, paylaşırsın, seversin. Bu rahatlatıcı bir olaydır. Veverdikçeenerjinakmayabaşlar.Durgunbirgöldeğil,akıcıbirnehirolursun.

Senbunuyaptın:enerjinidurgunbirgöleçevirdin.

Duvarları yık! Gereksiz yere sadece aşkın sunabileceği güzel şeylerdenmahrumkalıyorsunveonunyerinebuyemesorununuyaşıyorsun.

19-ORUÇTUTARAKTOKSİNLERDENARINMAK

Soru:“Bedeni toksinlerden arındırmak için oruç tutma yöntemini öneriyormusunuz?Bensonzamanlardavejetaryenolmayabaşladım.”

Oruç tuttuğunda sindirim sistemin çalışmak zorundakalmıyor.Budönemdebedenölühücrevetoksinleridışarıatabiliyor.Buhaftasonundabirgünüevdetemizlikyaparakgeçirmeyebenziyor.Tümhaftaboyuncaöylesinemeşguldünki evi hiç temizleyemedin, o yüzden şimdi hepsini bir günde yapıyorsun.Bedende sindirecek bir şey olmadığında, hiçbir şey yemediğinde, bedenkendinitemizlemeyebaşlıyor.Kendiliğindenbirsüreçbaşlıyorvebedentümgereksizmaddeleri,yükgibigelenherşeyidışarıatıyor.Oruçbirtürarınmayöntemidir.Aradasıradaoruçtutmakgüzeldir–hiçbirşeyyapmamak,yemekyememek, sadece dinlenmek.Mümkün olduğunca sıvı iç ve sadece dinlen,böylecebedentemizlensin.

Bazen, dahauzunbir oruca gerekduyduğunda, bunuda yapabilirsin – amabunu yaparken bedenine gerçekten aşık olmalısın. Orucun bedene zararverdiğini hissedersen hemen bırakmalısın. Oruç işe yarıyorsa daha enerjikhissedeceksin; capcanlı hissedeceksin; yenilenmiş ve canlanmışhissedeceksin. Kriter bu olmalıdır: güçsüzleştiğini, titremeler geldiğinihissedersen o zaman dikkatli ol – artık oruç arınma olmaktan çıkmış, sanazararvermektedir.Hemenbırak.

Amaönceoruçbilimininöğrenilmesigerekiyor.Aslında,oruçtutmadanönceuzunzamandırbuyöntemebaşvuran,buişiiyibilenvesorunlarınbelirtilerinitanıyan birisine danışılmalıdır: zarar vermeye başlayınca neler olur: zararvermiyorsa neler olacaktır. Gerçek bir arındırıcı oruçtan sonra kendiniyenilenmiş,gençleşmiş, temizlenmiş,hafiflemişvemutluhissedersin;bedendedahaiyiçalışır,çünküfazlalıklardankurtulmuşsundur.

İnsanlar doğru yolu kaybetti.Hiçbir hayvanbir insan gibi beslenmiyor; herhayvanın kendine has yiyecekleri var. Buffaloları bahçeye salarsan sadecebellibirtürçimeniyediklerinigörürsün–gayetseçicidavranırlar.Yiyeceklerihakkındanetbir fikirlerivardır. İnsanlar isebu fikri tamamenyitirdiğinden,ne yemesi gerektiğini bilmez.Her şeyi yer.Hatta bir yerlerde bazı insanlartarafından yenmeyen bir şeyi dünya üzerinde bulamazsınız. Bazı yerlerdekarınca yeniyor.Bazı yerlerde yılan yeniyor.Kimi yerde köpekleri yiyorlar.İnsanlar her şeyi yiyor. İnsanlar resmen çıldırmış. Bedenleriyle neyin

uyuşabileceğinihiçbilmiyorlar.Akıllarıtamamenkarışmış.

İnsanlarnormaldevejetaryenolmalı,çünkübedenvejetaryenyiyecekleriçintasarlanmış. Bilim adamları bile insan bedeninin yapısının bunu gösterdiğigerçeğini kabul ediyorlar. Günümüzde bir türün vejetaryen olup olmadığınıbelirlemekiçinçeşitliyollarvar:bağırsağınuzunluğunabakılıyor.Vejetaryenolmayan hayvanların bağırsakları çok küçük.Aslanlar, kaplanlar – hepsininbağırsaklarıufacık,çünküetzatenhazmedilmişbiryiyecek.Hazımiçinuzunbirbağırsakgerekmiyor.Hazımişihayvantarafındanhalledilmiş.Senşimdihayvanın etini yiyorsun. O hazmedilmiş bile – uzun bağırsağa gerek yok.İnsanların bağırsağı en uzunlarından biri: bu da onun vejetaryen olduğuanlamınageliyor.Uzunbirbağırsakgereklivedışarıatılmasıgerekenpekçokdışkıolacak.

Eğer insan vejetaryense ve et yemeye devam ederse bedene yüklenilmişoluyor.Doğu’da,tümbüyükdüşünürler–Buda,Mahavir–bugerçeğinaltınıçizdiler.Buşiddetkarşıtlığıkavramındankaynaklanmıyor–oikincibirkonu– ama eğer gerçekten derinmeditasyon yapmak istiyorsan bedeninin hafif,doğal, akıcıolmasıgerekiyor.Bedeneyükbindirmemelisin;oysavejetaryenolmayanbirininbedenifazlasıylayüklüdür.

Etyediğindenelerolduğunubirizle.Birhayvanıöldürdüğündeohayvananeoluyor?Tabiikikimseöldürülmekistemez.Hayatdevametmekister;hayvankendi isteğiyle ölmüyor. Birisi seni öldürünce kendi arzunla ölmüşolmuyorsun.Biraslanüzerinesaldırıpseniöldürsezihnindenelerolur?Aynışeysenaslanıöldürdüğündedegeçerli.Acı,korku,ölüm,endişe,öfke,şiddet,keder – hayvan tüm bunları yaşıyor. Tüm bedenine şiddet, acı, kederyayılıyor.Her yeri toksinlerle, zehirle doluyor.Tümbezleri zehir salgılıyor,çünkü hayvan istemeden ölüyor. Sonra sen etini yiyorsun – o et hayvanınsalgıladığıtümzehirleritaşıyor.Tümenerjisizehirli.Sonradaozehirlerseninbedeninetaşınıyor.

Yediğinoetbirhayvanınbedenineaitti.Oradabellibirişlevivardı.Hayvanbedeninde belli bir bilinç taşıyordu. Sen onun bilincinden daha yüksek birplatformdasınvehayvanınetiniyediğindebedeninenaltplatforma,hayvanın

seviyesine iniyor. Bu durumda bilincinle bedenin arasında bir uyumsuzlukoluyorvegerginlikyaşanıyor,anksiyetedoğuyor.

Doğal yiyecekler yenmelidir – senin için doğal olanlar.Meyveler, sebzeler,kuru yemişler – bunlardan bol bol ye. Bunların güzelliği şudur, ihtiyacınolandanfazlasınıyiyemezsin.Doğalolanseniheptatmineder,çünkübedenidoyurur, seni doyuma ulaştırır. Doygun hissedersin. Eğer bir şey doğaldeğilse, aynı tatmin duygusunu vermez.Dondurma ye: ne kadar çok yesenasladoymuşhissetmeyeceksin.Hattayedikçeyiyesingelecek.Obiryiyecekdeğil. Beynin kandırılıyor. Bedenin ihtiyacına göre yemiyorsun; sadecedondurmanıntadınıalmakiçinyiyorsun.Dizginlerdilinegeçiyor.

Dizginlerdilindeolmamalı.Omidehakkındahiçbirşeybilmez.Dilinbelirlibir işlevi vardır: yemekleri tatmak.Doğal olarak dil neyin bedene – benimbedenime–yararlıolupolmadığını–buonun tek işlevi–yargılamalıdır.Osadece kapıdaki bekçidir; yönetici değildir. Eğer bekçi yönetici konumunagelirseherşeyaltüstolur.

20-ORUÇVEŞÖLEN

Bazen orucun gerekli olduğunu tüm doğallığınla hissedersen – kanun,prensip, felsefe, disiplin gereği değil de kendi doğal arzunla – bu iyidir.Üstelik unutma ki o orucun sonu şölene gider, çünkü sonrasında yine iyibeslenebilirsin.Oruçbiraraçtır,aslaamaçdeğildir;nadiren,aradabiryapılır.Normalde yemek yerken bilinçli davranır ve keyfini çıkarırsan asla fazlayemezsin.

Benim ısrarım perhiz değil, bilinçlenme üzerine odaklı. İyi beslen, sonunakadarkeyfinevar.Unutma,kuralşudur,yediğininkeyfiniçıkartmazsanarayıkapatmak için daha fazla yemek zorunda kalacaksın. Yediğinden memnun

kalırsan daha az yersin ve arayı kapatmaya gerek kalmaz. Yavaş yer, herlokmanın tadını alır, iyi çiğnersen tamamen olaya kendini vermiş olursun.Beslenmekbirmeditasyonolmalıdır.

Ben damak zevkine karşı değilim, çünkü duyulara karşı değilim. Duyarlıolmakzekiolmak,capcanlıolmakanlamınagelir.Seninsözderahiplerinseniduyularından arındırıp sıkıcılaştırmaya uğraşıyor. Onlar lezzete karşı; dilinitamamenköreltipherhangibirtatalmanıönlemekisterler.Amabusağlıklıbirdurum değil; insanın dili sadece hastalıkla hissizleşir. Ateşin varken tatalamazsın. Sağlıklıysan dilin de duyarlıdır; canlıdır, enerjiyle doludur. Benlezzete karşı değilim, tam tersi. İyi beslen, yediğinin tadına var; lezzetkutsaldır.

Tıpkı lezzette olduğu gibi, güzelliğe de bakıp tadını çıkarmalısın; müzikdinleyip keyfine varmalısın; kayalara, yapraklara, insanlara – onlarınsıcaklığına, dokusuna–dokunmalı vehissetmelisin.Tümduyularını kullan,sonuna kadar kullan, o zaman gerçekten yaşarsın ve hayatın alevlenir;sıkıcılıktan çıkar, enerji ve canlılık içinde alev alır. Ben sana duyularınıtamamen köreltmeni öğreten insanları hiç onaylamıyorum, onlar bedeninaleyhindeler.

Unutma,bedensenintapınağın,bedenkutsalbirarmağan.Onarin,güzelvemucizevi – onu öldürmek Tanrı‘ya karşı nankörlük olur. Tanrı sana lezzetduygusunuvermiş;onusenyaratmadın,seninlebiralakasıyok.Tanrısanaikigöz vermiş ve bu dünyayı rengarenk yaratmış ve sana da görme yeteneğivermiş.Bırakgözlerinledünyanınrenkleribirleşsin.Tanrıherşeyiyaratmış,üstelikhepsimüthişbiruyumiçinde.Buuyumubozma.

Bedenini dinle.Bedendüşmanındeğil ve bedenbir şeyler diyorsa bunauy,çünkübedeninkendineözgübirbilgeliği var.Bunubozma, zihninidevreyesokma.Benbunedenleperhizyapmayıöğretmiyorum,sadecebilinçliolmayıöğretiyorum.Bilinçlibeslen,meditasyonyapargibibeslenirsenaslaçokfazlaveyaçokazyemezsin.Çokfazladaçokazdaeşitderecedekötüdür;bunlaruçnoktalardır.Doğasenindengeliolmanı istiyor;ortadaolmanı,nedahaaznededahafazla.Uçlaragitme.Bunuyapmaknevrotikdavranışagiriyor.

Beslenmehakkındaiki tipnevrotikdavranışvar:bedenidinlemeyipyemeyedevamedenler–beden“Yeter!”diyehaykırıpdururkenonlardevamederler;sonra bir de diğer tip var – beden “Açım!” diye haykırır ve onlar diyetyaparlar. İkisidenevrotiktir, ikisidepatolojiktir.Tedaviye ihtiyaçlarıvardır,hastaneyekaldırılmalarıgerekir.Çünküsağlıklıbirinsandengeliolandır:herne yapıyorsa hep orta yolu tutturur. Asla uç noktalara kaymaz çünkü tümaşırılıklargerginlikveendişeyaratır.Çokyersenendişelenirsin,çünkübedeneyüklenmişsindir. Yeterince yemeyince de endişe oluşur, çünkü beden açtır.Sağlıklı insan durmasını bilendir; bu da senin kendi bilincinin ürünüolmalıdır,herhangibiröğretinindeğil.

Ben sana ne kadar yiyeceğini söylersembu tehlikeli olur, çünkü sadece birortalamaverebilirim.Bazı insanlarçokzayıftırvebazılarıdaçokşişmanveeğerbensananekadaryemengerektiğinisöylersem–“üçdilimekmek”–bubazılarına çok gelebilir, bazıları için de yeterli olmayabilir. O nedenle katıkurallar öğretmiyorum, sana sadece bir bilinç aşılıyorum. Bedenini dinle:eşsizbirbedeninvar.Unutmakideğişiktipteenerjiler, farklıyöntemlervar.Meselabirisiüniversitedeprofesördiyelim;bedeniilefazlabirişiyokveçokenerji tüketmiyor; onun çok fazla yemesi gerekmiyor ve farklı türde birbeslenmeprogramıuygulamasılazım.Birbaşkasıisefarzedinkiinşaatişçisi;çokyemesigerekiyorvediğerindenfarklıbeslenmesigerekiyor.Tektipkatıbir beslenme rejimini herkese uygulamak yanlış olur. Hiçbir kural evrenselolamaz. George Bernard Shaw, “Tek bir altın kural var, o da hiçbir kuralolmadığı”der.Hiçbiraltınkuralolmadığınıunutma–olamaz,çünküherbirbireyokadareşsizdirkionabirdiğeriyleaynıreçeteverilemez.Oyüzdenbensanasadecebirfikirveriyorum.Bufikirprensipveyakurallardanoluşmuyor;benim yaklaşımım bilinçlenmeden yana, çünkü mesela bugün çok yemekzorundasındır,fakatyarınokadarfazlabeslenmengerekmeyebilir.Busadecediğerlerindenfarklıolmasorunudeğil–hayatınınhergünüdiğerindenfarklıgeçiyor. Bugün bütün günü evde dinlenerek geçirmiş olabilirsin ve fazlayemeye gerek kalmamıştır. Bir başka gün sabahtan akşama kadar koşturupdurmuşsundurvesıkıyemengerekir.İnsanınuyanıkolmasıvebedenekulakvermesigerekir.Bedeneuygunhareketet.

Bedenneefendidirnedeköle;bedensenindostun–bedenledostol.Fazlayiyenlefazlaperhizyapanıaynıkefeyekoyabiliriz. İkisidesağırdır;bedenekulakvermiyorlardır.

Ayrıca sırf damak tadı için yemek yemenin günah olduğu da tamamensaçmalık. O zaman ne diye yiyeceksin ki? Eğer göz zevki için bakmakgünahsa,nediyebakacaksın?Eğerkulakzevkiiçindinlemeyeceksen,neiçindinleyeceksin? O zaman sana bir şey kalmaz – intihar et en iyisi, çünküyaşamın tümü duyulardan oluşuyor. Ne yaparsan yap işin içine duyulargiriyor.Duyularsayesindeyaşamın içineakıyorsun.Damakzevkinevararakyediğinde, içindeki Tanrı tatmin oluyor ve yemeğin içindeki Tanrı‘ya saygıgösterilmişoluyor.

Ama senin rahiplerin, sözde guruların sana kendine işkence etmeyiöğretiyorlar. Din adına öğrettikleri mazoşizmden başka bir şey değil:“Kendineeziyet et.Nekadar işkenceçekersenTanrı‘nıngözündedeğerinokadarartar.Nekadarmutsuzolursanokadarerdemliolursun.Mutluolarakgünahişliyorsun.Mutlulukgünahtır;mutsuzlukiseerdem.”

Banagünahnedirdiyesoracakolursan,banagöretekbirgünahvar:mutsuzolmak!Mutluolmak,gerçektenmutluolmakiseazizmertebesineerişmektir.Bırakdininsanaşarkısöyleyipdansetmeyi,yaşamdankeyifalmayıöğretsin.Dininonaylayıcı,tasvipedicibirdinolsun,mutluluk,neşecoşkudiniolsun.Yüzyıllardır taşıdığın, bütün insanlığı sakatlayan tüm o saçmalıkları birkenaraat.Busaçmalık insanlarıçirkinleştirdi,mutsuzlaştırdıvesefilleştirdi.Bu sadece patolojik insanların hoşuna gider – kendilerine eziyet etmeyisevenlerin,çünküozamanbirbahaneleriolur.

Kendine veya başkalarına işkence uygulamak, bunların ikisi de hastalık –işkencenin fikri bile hastalıklı. Eğer Adolf Hitler’sen başkalarına işkenceedersin;eğerMahatmaGandiisenkendine.İkisideaynıyolunyolcusu–sırtsırta duruyor olabilirler, ama aynı yere gidiyorlar. Adolf Hitler başkalarınaeziyet etmekten zevk alıyordu, Mahatma Gandi de kendine, ama ikisi deşiddetuyguluyordu.Mantıklarıaynı–ikisideişkencedenzevkalıyor.Yönlerifarklı,amaburadaönemliolanyöndeğil;tavırlarıaynı:işkence.

Kendineişkenceuygulayanbirinesaygıduyuyorsun,çünkübununmantığınıanlamıyorsun.DünyanınheryerindeAdolfHitlerlanetleniyor,amaGandi’yetapılıyor ve ben buna şaşıp kalıyorum.Bu nasılmümkünolabiliyor?Ne deolsamantıklarıaynı.Gandidiyorki,“Hiçbirşeyidamakzevkiiçinyemeyin.Tatalmakyasakolmalı.Görevolarakbeslenin,zevkiçindeğil.Yaşamakiçinyiyin,hepsibu.”Yemekyemezevkinisıradanbir işe indirgiyor:“Keyif içinyemeyin.” Unutma ki hayvanlar böyle beslenir. Sadece hayatta kalmak,varolabilmek içinyerler.Hayvanlarınyediklerindenkeyif aldıklarını gördünmü?Asla.Şölenvepartivermezlerveşarkı söyleyipdansetmezler.Sadeceinsanlarbeslenmeyigörkemlibirşölenedönüştürür.

Bu tavırherkonudaaynıdır.Gandi,“Sadeceçocuk istiyorsanızsevişin,aksitakdirde asla. Aşk sadece biyolojik olmalı. Beslenmek hayatta kalmak içinyapılmalıveaşkdatüründevamıiçinyaşanmalı.Aslazevkiçinsevişmeyin,”der.

Hayvanlardaaynenböyleyapar.Hiçsevişenbirköpeğebaktınmı?Yüzünebak,oradazevkişaretigöremezsin.Sadecebirnevigörevbilincivardır.Bunuyapmalıdır, içeriden bir şeyler onu dürter – biyolojik dürtü. Sevişmeyibitirdiğiandasevgilisiniunutur,kendiyolunagider,birteşekkürbileetmez.İşbitmiştir! Sadece insanlar zevk için sevişir. İşte bu noktada insanlarhayvanlardanyücedir– sadece insankeyif için sevişir; sırfneşevegüzellikadına,olayınmüziğiniveşiirinihissetmekiçin.

Bu yüzden doğum kontrol hapının dünyanın en büyük devrimlerinden biriolduğunusöylüyorum,çünküaşkkavramınıkökündendeğiştirdi.Şimdiinsansadecekeyifiçinsevişebilir.Biyolojininkölesiolmaya,sadeceçocukyapmakistendiğinde sevişmeye gerek kalmadı. Artık seks ve aşk tamamen ayrıldı.Doğum kontrol hapı sayesinde dünyanın en büyük devrimlerinden birigerçekleşti: artık seks sadece seks, aşk da aşk. Seks sadece biyolojik olanı;aşk ise iki bedenin birleşip birbirine karışmasının, birbirinin içindekaybolmasının, tamamen yeni bir ritim ve uyum boyutuna ulaşmasınınyarattığıgüzelbirmüzik.Üremesorunu,biyolojikdürtü,bunlaryok.Şimdiyapılaneylemkendiiçindegüzel,çünküartıkbiramacayönelikdeğil–farkı

burada.Bir amaca yönelik araç olarak uygulanınca işe dönüşüyor.Zevk isearacınkendiiçindebiramaçolması–ucundabaşkabirşeyyok.

Zevkiçinyemekye;ozamaninsanoluyorsun,dahaüstünbirvarlık.Dinlemekeyfiniyaşamakiçindinleveozamaniçgüdülerinesaretindenkurtulacaksın.

Ben mutluluğa karşı değilim, tamamen mutluluk taraftarıyım. Ben birhedonistim ve anlayışım da şöyle: dünyadan gelmiş geçmiş tüm spiritüelinsanlardahedonistti.Eğerbirisihedonistdeğilsevespiritüelolduğunuiddiaediyorsayalan söylüyordur–obirpsikopattır.Çünkümutluluk tekamaçtır,her şeyin kaynağı ve sonucu odur. Tanrı senin aracılığın ile milyonlarcaşekilde mutluluk arıyor. Ona elinden gelen tüm mutluluğu sun ve dahayükseklere,mutlulukdoruklarınaulaşmasınısağla.Ozamandindarolursun,ozaman tapınakların şölen yerlerine dönüşür ve kiliselerin o kadar çirkin,üzüntülü,kederli veölüolmaz, tıpkımezarlıkgibi.Ozaman içleri kahkahadolarveşarkılarsöylenirvedansedilirvekutlamalaryapılır.

Temeldedincoşkudanbaşkabirşeydeğildir.Oyüzdensenicoşturanherşeyerdemlidir; senimutsuz, üzgün, sefil kılan her şey de günahtır. Kriterin buolsun. Ben katı kurallar vermiyorum, çünkü insan beyninin nasıl çalıştığınıbiliyorum.Katı bir kural verildimi bilinci unutur ve bu kuralı uygulamayabaşlarsın.Sorunkuraldadeğildir–kuralauyupaslagelişmemektedir.Birkaçanekdotakulakver:

Benny eve geldiğinde mutfağın kırık dökük çanaklarla dolmuş olduğunugördü.

“Neoldu?”diyesordukarısına.

“Bu yemek kitabında bir hata var,” diye açıkladı kadın. “Kulpsuz eski birfincanın ölçmeye yeterli olacağını yazıyor – ve ben ancak on birincidenemedefincanıkırmadankulpunuçıkarmayıbaşarabildim.”

Şimdieğeryemekkitabıöylediyorsayapılmasıgerekir.İnsanbeyniaptaldır–bunuhatırla.Sanakatıbirkuralverildimihemenuygularsın.

Mafya şefleri en büyük babayla buluşacaktı ve onun her dediği kanun

sayılıyordu. Kapı çaldı ve uşak açmaya gitti. Delikten baktı ve ziyaretçiyitanıyıncaiçerigirmesineizinverdi.

“Şemsiyenizikapıdabırakın,”dediuşakziyaretçiye.

“Şemsiyemyokki,”dediziyaretçi.

“O zaman eve git ve bir tane al. Patron bana herkesin şemsiyesini kapıdabırakmasıgerektiğinisöyledi.Yoksaseniiçerisokamam.”

Kuralkuraldır.

Müthiş bir kovalamaca oldu, fakat polis arabası tam banka soyguncularınıyakalamak üzereyken bir benzin istasyonuna daldı ve bu noktada aracındireksiyonundakimemurşefiniaradı.

“Onlarıyakaladınmı?”diyesorduşefheyecanla.

“Şansları varmış,” dedi polis memuru. “Tam arayı kapatacaktık ki beş yüzkilometre sınırına geldiğimizi gördüm, bu durumda durup arabanın yağınıdeğiştirmemizgerekti.”

Her beş yüz kilometrede bir yağ değiştirilmesi gerekiyorsa ve tam sınıragelmişseadamneyapsın?Önceyağıdeğiştirmeli.

Ben sana asla katı kurallar vermiyorum, çünkü insan aklının ne kadar aptalolduğunuvedahadaolabileceğinibiliyorum.Bensanasadecebirfikirveripyolgösteriyorum.Bilinçliolvebilinçliyaşa.Duyduğumbiröykü…

Mike, Pat’e bir cenazeye gideceğini söyledi ve o da dostunun peşinetakılmayakararverdi.YoldaPatbirikitekatmayıönerdiveikisidebirgüzelkafayı buldular. Sonuç olarak Mike cenaze töreninin yapılacağı adresihatırlayamadı.“Arkadaşınınevinerede?”diyesorduPat.“Numarayıunuttum,ama sokağın bu olduğuna eminim.” Birkaç dakika yürüdükten sonraMikedoğruadresolduğunusandığıbirevinönünegeldi.Birlikteyalpalayarakiçerigirdiler,amaevingirişikaranlıktı.Kapıyıaçıncakarşılarınabiroturmaodasıçıktı,piyanonunüzerindeyananmumlarınışıltısıdışındaburasıdakaranlıktı.Piyanonunönündediz çöküpduaettiler.Pat duruppiyanoyabaktı. “Mike,”dedi,“Dostunutanımıyordum,amahakikatenesaslıdişlerivarmış.”

Durum budur. İnsan işte böyledir. Sana vermek istediğim tek şey bir parçabilinçlilik.Butümyaşamınıdeğiştirecek.Amaçsenidisiplinleyolagetirmekdeğil,senitaiçindengelecekbirışıklaaydınlatmak.

Bölüm5-MeditasyonunTedaviGücü

Meditasyon (“meditation”) ve ilaç (“medicine”) sözcükleri aynı köktentüremişlerdir. İlaç fiziksel hastalıkları, meditasyon da ruhsal olanlarıiyileştirir.İkisidetedavietmegücünesahiptir.

Hatırlanacak başka bir şey daha: iyileşmek (“healing”) ve bütünlük(“whole”)kelimelerideaynıköktengelirler. İyileşmekbütünlük,yanihiçbireksikliğinolmaması,anlamınagelir.Kelimeninbirbaşkaçağrışımı – kutsal(“holy”)sözcüğüyineaynıköktendir. İyileşmek,bütünlük,kutsallık, temeldefarklıdeğildir.

Meditasyon iyileştirir, seni bütünleştirir; bütün olmak kutsal olmaktır.Kutsallığınherhangibirdineaitolmaklailgisiyoktur.Busadeceseninkendiiçinde tamamlanmış, bütünolduğunugösterir; eksik bir şey yoktur, doyumaulaşmışsındır.Senvaroluşunolmanıistediğigibisindir.Sonundapotansiyelineulaştındemektir.

OSHO’NUNAKTİFMEDİTASYONTEKNİKLERİ

Soru:“Aktifmeditasyonlarınızilkbaştaadalelerimigeripheryerimiacıtıyor.Bundankurtulmanınbiryoluvarmı?”

Yapmayadevamet!Zamanla alışacaksın–venedenleri debelli. İki nedenivar.Önce,buzorlubiregzersizvebedenininalışmasıgerekiyor.Oyüzdenilküç dört gün tüm bedeninin ağrıdığını hissedeceksin. Her yeni egzersizrejimindebuolur.Amadörtgünsonraalışacaksınveherzamankindengüçlüolduğunuhissedeceksin.

Ama esas neden bu değil. Temeli aslında daha derine iniyor; modern

psikologların ortaya çıkardığı da bu. Bedenin sadece fiziksel değil.Bedeninde,adalelerinde,bedeninçatısında,bastırmasebebiylesızmışbirçokşey var. Öfkeni bastırırsan zehir bedenine akar. Adalelerine, kanına sızar.Herhangi bir şeyi bastırırsan bu sadece zihinsel değil bedensel bir olayadönüşür–çünküaslındaikisiayrışeylerdeğil.Senkafavebedendiyeikiyeayrılmıyorsun;“kafa-beden”sin–yanipsikosomatik.Birbütünsün.Oyüzdenbedenleheryapılanzihne,zihinleheryapılandabedenenüfuzediyor,çünkübuikisibirbütününparçaları.

Örneğinöfkelenincebedeneneleroluyor?Nezamankızsanbazızehirlerkanakarışıyor. Bu zehirler olmazsa yeterince kızacak öfkeyi yaratamazsın.Bedendebazıbezelervarvebunlarbazıkimyasallarsalgılıyor.Busadecebirfelsefedeğil,aynızamandabilimselbirgerçek.Kanınzehirleniyor.

İştebuyüzdenkızdığındanormaldeyapmayacağınbirşeyiyapabiliyorsun–gözün kararıyor. Koca bir kayayı itebilirsin: bunu normalde yapamazsın.Sonrasında da bu kayayı yerinden oynattığına veya kaldırıp attığınainanamıyorsun bile. Normale döndüğünde bu kayayı yeniden kaldırmayıbaşaramayacaksın,çünküartıkaynıdurumdadeğilsin.Osıradakanındabazıkimyasal maddeler dolaşıyordu; acil durum yaşıyordun; tüm enerjin aktifolmayayönelmişti.

Birhayvankızıncaöfkelenir.Bukonudaherhangibirahlakinosyonu,almışolduğu bir ders yoktur. Sadece kızar ve öfkesini kusar. Sen de kızdığındabenzer şeyler yaşıyorsun. Ama ortada toplum, ahlak kuralları ve sosyalstatününgerektirdiğidavranışkalıplarıgibibinlercebaşkanedenvar.Öfkeyibastırmak zorundasın. Kızgın değilmiş gibi davranmak zorundasın;gülümsemen lazım – sahte bir gülümseme! Bir şekilde gülümseyip öfkeyibastırmalısın. Bu arada bedene neler oluyor? Beden kavgaya hazırdı – yakaçmaya ya da kavga etmeye, tehlikeden uzaklaşmaya ya da onunlayüzleşmeye. Beden bir şey yapmaya hazırdı: öfke aslında bir şey yapmayahazırolmadurumudur.Bedenşiddetevesaldırganolmayahazırlanıyordu.

Eğer şiddet gösterip saldırgan olabilseydin, enerjin de boşalırdı. Amaolamıyorsun–budoğruolmaz,oyüzdenbastırıyorsun.Pekisaldırganolmaya

hazırlanantümoadalelereneolacak?Sakatkalacaklar.Enerjionlarısaldırganolmaya itiyor, sen ise öyle olmasınlar diye geri bastırıyorsun. Çelişkiyaşanacaktır. Adalelerinde, kanında, dokularında çelişki yaşanacaktır. Onlarbir şeyleri ifade etmeye hazırlanıyorlar ve sen bunu yapmasınlar diye geriitiyorsun.Onlarıbastırıyorsun.Ozamanbedensakatlanıyor.

Bu her duygu için geçerli.Üstelik yıllardır her gün yaşanıyor.Bu durumdabedeninin her yeri sakatlanıyor. Tüm sinirler sakat kalıyor. Akıcı değiller,canlı değiller. Ölü gibiler, zehirlenmişler. Hepsi birbirine girmiş. Doğal birhaldedeğiller.

Herhangibirhayvanabakıpzarafetiniizle.İnsanbedenineneleroluyor?Niyehiçzarifdeğil?Niçin?Herhayvangayetzariftir:pekiinsanbedeniniyeöyledeğil? Başına neler geldi? Sen ona bir şeyler yaptın: onu ezdin ve doğalakışınıkestin.Durgunlaştı.Bedenininheryerindezehirvar.Herbiradalendebastırılmışöfke,bastırılmış cinsellik,bastırılmış açgözlülük–vediğerleri–bastırılmış kıskançlık ve nefret var. Buradaki her şey bastırılmış. Bedeninhastalıklı.

Bu nedenle, aktif meditasyonları yapmaya başladığında, tüm bu zehirlerboşalacak. Bedeninin her neresi durgunlaşmışsa erimek, yeniden sıvı halegelmekzorundakalacak.Budaciddiçabagerektirir.Kırkyılboyuncayanlışbir yaşam biçimini sürdürdükten sonra aniden meditasyona başlayınca tümbedenaltüstolur.Heryerindeağrıvesızıhissedersin.Amabunlar iyidirvekabullenmek zorundasın. Bırak beden yeniden akıcılığını kazansın. Tekrarzarifveçocuksuolacak;yenidencapcanlıhissedeceksin.Amaocanlılığıgerikazanmadanönceölükısımlarındüzeltilmesigerekirvebudabirazacıverir.

Psikologlar bedenimizin etrafında bir zırh oluşturduğumuzu ve sorununbundan kaynaklandığını söylüyorlar. Eğer öfkeni rahatça ifade etmene izinverilse ne yaparsın? Öfkelenince dişlerini sıkmaya başlarsın; tırnakların veellerinlebirşeyleryapmakistersin,çünkühayvanlardangeleniçgüdümirasınbunuistiyor.Ellerinlebirşeyleryapmak,birşeyleriyoketmekistersin.

Bir şey yapmazsan ellerin sakatlanır; zarafet ve güzelliklerini yitirirler.

Yaşayan uzuvlar olmaktan çıkarlar, çünkü zehir orada kalır. O yüzdenbirisiyleelsıkıştığındaaslındaodokunuştahayatyoktur,çünküellerinölüdür.

Bunuhissedebilirsin.Ufakbirçocuğunelinedokun–aradakifarkıgörürsün.Çocuk sana gerçekten elini verdiğinde…vermiyorsa o zaman fark etmez –geriçekilecektir.Sanaölübirelvermeyecektir; sadeceelinigeri çekecektir.Ama eğer sana elini vermek isterse, onun elinin elinin içinde eridiğinihissedersin.Sıcaklık,akıcılık–adetaçocuğuntümüelindeymişgibi.Tekbirdokunuşlatümsevgisiniifadeeder.

Ama aynı çocuk büyüdüğünde eli ölü bir enstrümanmışçasına el sıkışır.Elinden dışarı akmaz. Bunun nedeni bloklardır. Öfkeyi bloke ederiz. Elinyenidencanlanıpsevgiyiifadeedebilirdurumagelmedenönceacıvederinbiröfke yaşamalıdır. Eğer öfke ifade edilemez de bloke olursa sevgi de ifadeedilemez.

Tüm bedenin bloke olmuş senin, sadece ellerin değil. O yüzden birisinikucaklayabilirsin,göğsünebastırabilirsin,amabuonukalbinesokmaklaaynıanlama gelmez.Bu ikisi farklı şeylerdir.Birisini göğsüne bastırabilirsin: bufizikselbirolaydır.Amaeğerkalbininetrafındazırhvarsa,duygularınıblokeediyorsan, o zaman o insan sana her zamanki kadar uzak kalır; yakınlıkmümkündeğildir.Amaeğerbir insanıgerçektenyakınınaalırsanvezırhdayoksa,ozamankalbinonadoğruerir.Birbirleşmeyaşanır.

Bedeninin birçok zehri boşaltması lazım. Toksik hale geldin ve acıduyacaksın, çünkü o zehirler içine yerleşmiş. Ben şimdi tekrar kaosyaratıyorum.Bumeditasyonunamacıiçindekaosyaratmak,böyleceyenidendüzene girecek, yepyeni bir düzenleme yapabileceksin. Şimdiki halin yokolacakkiyenidendoğabilesin.Acıolacak,amabunadeğer.

O yüzdenmeditasyona devam et ve bedenin acı çekmesine izin ver.Bedendirenmesin;bırakbuacılarıyaşasın.Buacıgeçmişindenkaynaklanıyor,amageçecek. Eğer sen hazırsan geçecek. Geçtikten sonra da ilk kez bir bedenesahip olacaksın. Şimdi sadece bir hapishanen, bir kapsülün var; esasındaölüsün. Kapsüle girmişsin; kıvrak, canlı bir bedenin yok. Hayvanların bile

seninkindengüzelvecanlıbedenlerivar.

Bu arada, kıyafetlere bu kadar kafayı takmamızın nedeni de bu – çünkübedeni sergilemeye değer bulmuyoruz. Çıplak kaldığında bedene neleryapmışolduğunugöreceksin.Giysilerbedeninisendensaklıyor.

Bu hastalık bir çıkmaz sokağa dönüşüyor çünkü bedenin canlı değilse onusaklamak istersin ve sakladığında da giderek daha fazla ölür – çünkü artıkcanlıkalmakonusundadikkatetmesinegerekyoktur.

Yüzyıllar boyunca giysilerin ardında bedenimizle temasımızı yitirdik.Başınkesilsevekendibedeninebaşsızhalderastlasaneminimkionutanıyamazsın–veya tanıyabilirmisin?Hayır, tanıyamazsın, çünkükendibedeninlehiçbiraşinalığın yok. Onu hissetmiyorsun; hiç ona bakmadan içinde yaşıyorsun,hepsio.

Bedenlerimize çok fazla şiddet uyguladık. Bu kaotikmeditasyon sayesindebedenleriyenidencanlanmayazorluyorum.Birçokengelyıkılacak;yerleşmişbirçok şey yerinden oynayacak; pek çok sistemyeniden akıcı hale gelecek.Acı olacak, ama bunu severek kabullen. Acı bir lütuf ve sen üstesindengeleceksin. Devam et! Ne yapacağını düşünmeye gerek yok. Meditasyonadevametyeter.Binlerce insanınaynı süreçtengeçtiğinigördüm.Acıbirkaçgündegeçiyor.Acıgidincebedendebellibelirsizbirneşehissedeceksin.

Bunu şimdi hissedemezsin, çünkü hala acı duyuyorsun. Farkında ol veyaolma, acıbedenininheryerini sarmış.Senbununbilincindedeğilsin, çünküheponunlayaşadın.Birşeyheporadaysa,birsüresonraonufarketmezsin.Meditasyon sayesinde bilinçleneceksin ve o zaman zihin diyecek ki, “Bunuyapma; tüm bedenin ağrıyor.” Zihnin dediğini dinleme. Sen meditasyonadevamet.

Belli bir süre sonra acı kesilecek. O gittiğinde, bedenin yeniden alıcılığınıkazandığındaveengellerkalktığında,hepsenisarıpsarmalayanbellibelirsizbir neşe hissine kapılacaksın. Ne yapıyor olursan ol her zaman bedenininetrafındaohafifneşetitreşiminialgılayacaksın.

Aslında,neşebedenininbirsenfonideyeraldığınıbelirtir,başkabirşeydeğil;

bedeninin müzikal bir ritme tutulduğunu gösterir… Neşe zevk anlamınagelmez; zevk bir şeylerden alınır. Neşe sadece kendin olmaktır. Canlı,tamamen capcanlı; bedeninin etrafında hafif bir müzik ve içinde de birsenfoni hissederek: neşe budur. Bedenin akıcı olduğunda, nehir gibi akıpgittiğindeneşeliolabilirsin.

Bunlar olacak, amaönce acı çekmengerekiyor.Bu seninkaderininparçası,çünkü onu sen yarattın. Ama geçecek. Ortasında bırakmazsan geçecek.Ortadabırakırsaneskiyerleşimgerigelir.Dörtbeşgüniçindekendinişöyleböyle hissedersin – her zamanki haline dönersin. Bu şöyle böyle olmadurumunadikkatet.

KENDİNİBIRAKMADURUMU

Kendini bırakma durumuna geçmek zordur, çünkü bu hep tembellik olaraklanetlenmiştir. Çalışma tutkunu bir toplumda kabul edilebilir bir durumdeğildir. O zaman delicesine para peşinde olmayacaksın; devamlıçalışmayacaksın; sadece basit ihtiyaçlarını karşılayacak kadar çalışacaksın.Amaruhsalihtiyaçlardavar!

Çalışmak, gereksinimleri karşılayacak parayı kazanabilmek için zorunludur.Kendinibırakmakisespiritüelihtiyaçlariçingereklidir.Amainsanlığınçoğuhertürlüruhsalgelişimdentamamenmahrumbırakılmıştır.

Kendini bırakmak, en güzel durumlardan biridir. Sadece var olursun, hiçbirşey yapmadan, sessizce oturarak ve çimler kendiliğinden uzar. Sen kuşlarınşakımasının, ağaçların yeşilliğinin, çiçeklerin bin bir renginin keyfiniçıkarırsın. Varoluşu yaşamanın dışında bir şey yapman gerekmez; eylemikesmelisin.Tamamenboş,gerilimsiz,endişesizbirdurumdaolmalısın.

Bu sükunet halindebizleri saranmüzik ile belli bir uyumagirersin.Anidengüneşingüzelliğininfarkınavarırsın.Günbatımınınveyagündoğumununhiç

tadını almamış milyonlarca insan var. Bunu karşılayacak durumları yok.Devamlı çalışıp üretiyorlar; kendileri için değil, ama üstü kapalı çıkarodaklarıiçin:güçsahibiolanveinsanlarımanipüleedebilenkişileriçin.

Doğal olarak sana çalışmanın harika bir şey olduğu öğretiliyor, bu onlarınişinegeliyor.Vebuşartlanmaöylesineiçineişlemişkiniyerahatlayamadığınıanlamıyorsunbile.

Tatilde bile insanlar bir şeyler yapmaya devam ederler. Tatilin keyfiniçıkaramazlar, kumsalda gevşeyip de denizin ve deniz havasının keyfinevaramazlar.Hayır, illakisaçmasapanişleryapmakzorundadırlar.Hiç işleriolmasabilemeselabuzdolabınısökerler–tıkırtıkırçalışıyorolsabile–veyaeski bir saati parçalarlar, halbuki o yüzyıllardır çalışıyordur; onu nedensedüzeltmekpeşindedirler.Amatemeldesessizceoturamazlar;sorunbudur.Birşeyleryapmakzorundadırlar;biryeregitmelerilazımdır.

Her tatilde insanlar sağlık merkezlerine, sahillere koşarlar, ama dinlenmekiçin değil, dinlenmeye vakitleri yoktur, çünkü milyonlarca insan oralaragidiyordur. Tatiller evde oturmak için ideal zamanlardır, çünkü bütün ülkekıyılara doluşur. Arka arkaya, arabalar yola dizilirler…ve kumsalavardıklarındaetrafinsandoludur;yatacakufacıkbiryerbilebulamazlar.Benböyle sahillerin resimlerini gördüm. Deniz bile bu insanların aptallığınagülüyorolmalı.

Birkaç dakika için yatarlar ve sonra kola ve dondurma isterler. Portatifradyolarını yanlarında getirmişlerdir ve herkes bir şekildemüzik dinler. Vesonravakitdolarveherkesevinegerikoşturur.

Tatillerde her zamankinden daha çok trafik kazası oluyor: daha çok insanölüyor, daha çok otomobil çarpışıyor. Bu çok garip! Ve kalan beş günde –çalışma günleri – insanlar ümitle, heyecanla tatilin gelmesini bekliyorlar.Haftasonununo ikigünündeofislerininve fabrikalarınınyenidenaçılmasınıbekliyorlar.

İnsanlarrahatlamasanatınıunuttular.Buonlaraunutturuldu.

Herçocukiçselbirkapasiteiledoğar;çocuğanasılrahatlayacağınıöğretmen

gerekmez.Birçocuğu izle, rahatlamıştır,kendinibırakmışdurumdadır.Amasen onun bu halini sürdürmesine izin vermezsin. Yakında onumedenileştireceksindir.

Her çocuk ilkel ve gayri-medenidir ve ana babalar, öğretmenler ve diğerherkesmedenileştirmekadınaonlarınpeşindedir,kitoplumakazandırılsınlar.Toplumun tamamen çıldırmış olmasına kimse aldırış etmez. Çocuk kendihaline bırakılsa ve topluma, sözde medeniyete katılmasa daha iyi olacakaslında.

Ama tüm iyi niyetleri ile ana babalar çocuğu rahat bırakmazlar. Onaçalışmayı,üretkenliği, rekabetiöğretmekzorundalar.Onaşunuöğretmeliler:“Entepedeolmazsanyüzümüzükaraçıkarırsın.”

Oyüzdenherkesyukarıyadoğrukoşuyor.

Nasılrahatlayacaksınki?

Hindistan’da ilk demiryolu inşaatı sırasında olanlar hakkında bir hikayeduymuştum:

İnşaatın başındaki İngiliz mühendis, her gün gelip bir ağacın gölgesinekurulan ve işçilerle mühendislerin çalışmalarını izleyen köylü genç birHintliyeşaşkınlıklabakıyordu.Mühendisinilgisiniçekmişti:hergünbugaripadamgeliyordu.Yanındayemeğinigetiriyor,öğlenyemeğiniyediktensonradinleniyor, sonra bütün öğleden sonrayı ağacın gölgesinde uyuyarakgeçiriyordu.

Sonunda mühendis dayanamadı ve köylüye sordu: “Neden çalışmıyorsun?Nasılsahergünburayageliyorsunveyatıpseyrederekvaktiniharcıyorsun.”

Köylüsordu,“Çalışmakmı?Amaneiçin?”

Mühendis,“Paraiçin!”dedi.

Köylüsordu,“İyidebenparayıneyapacağım?”

Mühendis, “Aptal adam,” dedi, “parayla neler yapılabileceğini bilmiyormusun?Paranvarsarahatlayıpkeyfinebakabilirsin!”

Fakirköylücevapverdi:“Buçoktuhaf,çünkübenzatenrahatımvekeyfimebakıyorum! Bu çok dolambaçlı bir yol: çok çalış, para kazan ve sonra dakeyfinebak.Benbunuzatenyapıyorum!”

Çocuklarda doğuştan içgüdüsel bir kendini bırakma özelliği vardır. Onlartamamenrahattır.Oyüzden tümçocuklargüzeldir.Bunuhiçdüşündünmü?Tüm çocuklar istisnasız muhteşem bir zarafete, canlılığa ve güzelliğesahiptirler.Vebuçocuklarbüyürvetümgüzellikleriylezarafetlerikaybolur.

Aynı zarafete, canlılığa ve güzelliğe sahip bir yetişkin insan bulmak çokzordur.Çocuksubirmasumiyetverahatlığasahipbirisinibulursanbirbilgeyerastladındemektir.

Bilgeyi biz Doğu’da böyle tarif ederiz: tekrar çocukluğunu elde eden.Yaşamın tüm iniş-çıkışlarını yaşadıktan sonra sonunda, deneyimlerininsonucunda, karar verir ki – bu karar kendiliğinden doğar – ölmeden evvelçocukluğunda her ne idiyse yine öyle olması gerekmektedir. Sana kendinibırakmayıöğretiyorum,çünkü senibilgeleştirecek tek şeybu.Hiçbir teolojisanabukonudayardımcıolamaz,çünkühiçbirirahatlamayıöğretmez.Hepsiçalışmanın ve emeğin kutsallığının üzerinde durur. Seni köleleştiripsömürmek için güzel kelimeler kullanır. Onlar toplumun parazitleri ileişbirliğiiçindedir.

Bençalışmayakarşıdeğilim;çalışmanındakendiiçindeyararlarıvar–amasadece yararları. Hayatının tüm anlamı o olmamalı. Yiyecek, giysi vebarınağının olması kesinlikle gereklidir. Çalış, ama çalışma bağımlısı olma.İştençıktığınannasılrahatlayacağınıbilmengerekir.Üstelikrahatlamakfazlabir beceri gerektirmez; basit bir sanattır. Bu kadar basit olmasının nedenidoğduğunda bunun nasıl yapılacağını zaten biliyor olmandır; bu bilgiyiuykudanuyandırmanyeterliolacaktır.Onukışkırtmalısın.

Tüm meditasyon yöntemleri sana kendini bırakma sanatını hatırlatmanınyollarından ibarettir. Hatırlamak diyorum, çünkü bir zamanlar biliyordun.Haladabiliyorsun,amatoplumbubilgiyibastırıyor.

Basit prensipleri hatırlamalısın: Beden başlangıç noktası olmalıdır. Yatağa

uzan – bunu her gün yapıyorsun, o yüzden özel bir şeye gerek yok – veuykuya dalmadan önce kapalı gözlerle ayağından itibaren enerjiyi izlemeyebaşla. Oradan ilerle – içerisini izle: Herhangi bir yerde gerilim var mı?Bacaklarda, baldırlarda, karında? Gerginlik var mı? Ve eğer bir yerdegerginliğerastlarsanonurahatlatmayaçalış.Rahatlamadanonoktadansakınayrılma.

Ellerdengeç,çünküellerseninbeynin;onlarzihninebağlı.Sağelingerginsesolbeyningergindemektir.Solelingerginsesağbeyningergindemektir.Oyüzdenönceellerdengeç,onlarneredeysebeynininuzantılarıveensonundadabeyneulaş.

Tüm beden rahatladığında beyin zaten yüzde 90 rahatlamış oluyor, çünkübeden beynin uzantısından başka bir şey değil. Sonra beynindeki yüzde10’luk gerginliği izle ve sırf izleme sayesinde bulutların dağıldığınıgöreceksin.Bubirkaçgününüalacak;işinpüfnoktasınıbulmalısın.Busenintamamenrahatolduğunçocuklukgünlerinigerigetirecek.

Hiç fark ettin mi, çocuklar her gün düşerler, ama incinmezler, nadiren biryerleri kırılır. Sen de dene. Bir çocuğu seç ve o her düştüğünde sen deaynısınıyap.

Bir psikanalist bir deney yaptı.Gazeteye verdiği ilanda “Birisi evime gelipçocuğumubütünbir günboyunca izlerse ona iyi para vereceğim.Çocuğumherneyaparsaodaaynısınıyapacak,”diyeyazdı.

Gençbirgüreşçiçıkageldivedediki,“Benhazırım;çocuknerede?”

Amadahagün sona ermedengüreşçi sırtüstükalakalmıştı. İki yerindekırıkvardı,çünküçocuğunheryaptığınıyapmıştı.Çocukçokheyecanlanmıştı.Buçok garip, diye düşünmüştü. Böylece gereksiz yere hoplayıp zıplıyor,ardındangüreşçiaynısınıyapıyordu;birağacatırmanıyor,güreşçidepeşindengidiyordu; ağaçtan atlıyor, güreşçi yine peşinden gidiyordu. Bu böylecedevam etti. Çocuk yemek yemeyi ve diğer her şeyi tamamen unutmuştu,çünkügüreşçininsefildurumuileçokeğleniyordu.

Öğleden sonra olduğunda güreşçi resmen pes etti. Psikanaliste dedi ki,

“Paranız sizin olsun.Bu çocuk beni öldürecek. Şimdiden hastanelik oldum.Buçocuktehlikeli.Budeneyibaşkasıiledenemeyin.”

Birçocuğunenerjisiçokyüksektir,amayinedegergindeğildir.Hiçuyurkenbirçocuğuizledinmi?Hiçparmağınıemipkeyfiniçıkararakvegüzelrüyalargörerek uyuyan bir çocuğu izledin mi? Tüm bedeni tamamen kendinibırakmışhaldedir.

Bilinenbirgerçektirkihergündünyanınheryerindesarhoşlardüşer,amabiryerlerini kırmazlar. Her sabah birileri onları sokaktan toplayıp evlerinegötürür.Amadüşüpdurmalarıtuhaftır.Sarhoşyaralanmaz,çünküdüştüğünübilmiyordur,oyüzdengerilmez.Hiçgerilmedendüşüverir.

Eğer gerginlik yaşamadan düşebilirsen canın yanmaz. Bunu sarhoşlar bilir,çocuklarbilir;sennasıloldudaunuttun?

Her akşam yataktan başla ve birkaç gün içinde yeteneğini yeniden eldeedeceksin. Sırrı bilirsen – onu sana kimse öğretemez, kendi bedenindearamalısın – o zaman günün herhangi bir saatinde gevşeyebilirsin. Burahatlamasanatınınustasıolmakdünyanınengüzeldeneyimlerindenbiridir.Spiritüelliğe uzanan yolun başıdır, çünkü kendini tamamen bırakmadurumunageçtiğindebedenigeridebırakırsın.

Senancakbirgerginlik,birsorun,birağrıbaşgösterdiğindebedenininfarkınavardığınıhiçfarkettinmiacaba?Hiçbaşınağrımadığıhaldebaşınınfarkınavardığınoldumu?

Tüm bedenin rahatlamışsa bir beden olduğunu unutursun. Bu unutkanlıkbedenin içinde saklı bir başka olayın hatırlanmasına yol açar: spiritüelvarlığının.

Kendini bırakmak, bedenden ibaret olmadığını, sonsuz, ölümsüz bir şeyolduğunuanlamanınbiryoludur.

Dünyadabaşkabirdine ihtiyaçyok.Sadecebubasitkendinibırakmasanatıherinsanıdindarbirinedönüştürmeyeyeter.DinPapa’yainanmakdeğil,dinbellibir ideolojiksistemeinanmakdeğil.Dinkendiiçindesonsuzolanıfark

etmek: bu, varlığının gerçeğidir, senin tanrısal yanındır ve güzelliğin,zarafetin,görkemindir.

Kendini bırakma sanatı, içinde soyut ve ölçülemez olanı duyumsamaklaeşdeğerdir:seningerçekvarlığını.

Bazı anlarda farkında olmadan bir kendini bırakma durumuna geçersin.Örneğingülerken–gerçekkahkahalaratarken–bilmedenrahatlarsın,kendinibırakırsın.İştebunedenlegülmekçoksağlıklıdır.Gülmektendahaiyibirilaçyoktur.

Ama kendini bırakma konusunda farkındalığını elinden alan komplocular,kahkahalarını da kestiler. İnsanlığın tümü ciddi, psikolojik olarak hasta biryıkıntıyadönüştürüldü.

Hiç ufak bir çocuğun kıkırdamasını duydunmu? Tüm bedeni olaya katılır.Ama sen güldüğünde nadiren tüm bedenin ile gülersin; genelde buentelektüel,zihinselbirgülüştür.

Benimanlayışımagöregülmektümdualardandahaönemlidir,çünküduasenirahatlatmaz.Aksine,senidahafazlagerer.Gülerkenanidentümşartlanmanı,eğitimini, ciddiyetini unutuverirsin. Bir dahaki sefere güldüğünde ne kadarrahatolduğunadikkatet.Başkanezamanlarböylerahatladığınıdüşün.

Seviştikten sonra rahatlarsın… ama aslında aynı komplocular sevişmesonrasındabilegevşemeneizinvermezler.Erkeköbürtarafadönüpuyurmuşgibiyapar,amaaslındayinegünahişlediğiiçinsuçlulukduymaktadır.Kadınağlar,çünkükullanıldığınıhisseder.

İnsanlığa karşı daha kötü bir komplo olamaz. Erkek çabucak işini bitirmekister.İçindeİncil’i,ShrimadBhagavad-gita’yıtaşımaktadırvehepsiyapmaktaolduğununaleyhindekonuşur.Odayanlışbirşeyleryaptığına inanmıştır.Onedenle ne kadar çabukbiterse o kadar iyi olacaktır. Sonrasındada kendiniberbat hisseder. Nasıl rahatlayabilir ki? İyice gerginleşir. Çok hızlıbitirdiğinden kadın asla doruğa ulaşamaz. O tam buna erişirken adamın işibitmiştir bile. Doğal olarak kadın erkeğin hayvana daha yakın bir yaratıkolduğunudüşünmeyebaşlar.

Kilise ve diğer tapınaklarda sadece kadınları görürsün, özellikle yaşlıkadınları. Din adamı günah hakkında konuşmaya başlayınca onlar bilirler!Kesinliklegünahtı,çünkühiçbirzevkalmadılar;birereşyagibikullanıldılar:cinselobjeolarak.

Bununaksine,eğergünahtanarınmışsan,tümengellemelerdenkurtulmuşsan,sevişmeksanamüthişbirkendinibırakmadeneyimiyaşatacaktır.

Yaşamına bakıp doğal bir kendini bırakma deneyimi bulman gerekiyor.Yüzmek bunu sağlayabilir.Gerçek bir yüzücü isen sadece suyun yüzeyindekalmayıbaşarabilirsin,yüzmeyideğilvemüthişbirkendinibırakmayaşarsın.Suyakendinibırakmak,akıntıyakarşıgitmemek,akıntıileberaberkalmak…

Farklıkaynaklardankendinibırakmadeneyimleriedinmengerekiyorveişteozamantümsırellerindeolacak.İşkolikşartlanmandankurtulacaksın.

Bu tembel olacaksın anlamına gelmiyor; tam tersi, rahatladıkçagüçleneceksin, çünkü gevşeyince daha fazla enerji toplarsın. Yaptığın işverimlilik yerine yaratıcılığın özelliğini taşıyacak.Ne yaparsan yap kendinivererek,severekyapacaksın.Veonuyapacakbolmiktardaenerjinolacak.Onedenle kendini bırakmanın çalışmaya karşı olmadığını anla. Hatta kendinibırakmakişiyaratıcıbirdeneyimedöndürür.

Sanabirikifıkraanlatayımdagüzelcegül.Gülmekyüzündeki,bedenindeki,karnındaki tüm gerginliği alır götürür ve aniden içinde tamamen farklı birenerjihissedersin;yoksaçoğuinsanhepmidelerinindüğümdüğümolduğunuhissederler.

Paddy’nin dostu Joe yetişkinler için düzenlenen gece kurslarına gidiyordu.“GeorgeBushkim?”diyePaddy’esordu.“Bilmem,”dediPaddy.

“Amerika Birleşik Devletlerinin başkanı,” dedi Joe. “Peki Tony Blair kim,onubiliyormusun?”“Yoooo,”dediPaddy.

“İngiltere’nin başbakanı,” dedi Joe. “Gördün mü, sen de benim gibi geceokulunagitmelisin.”

“Şimdi de benim sana bir sorum var,” dedi Paddy. “Mick O’Sullivan kim

biliyormusun?”

“Bilmiyorum,”diyeitirafettiJoe.

“Eh,”dediPaddy,“osengecekurstaykenkarınlayatanadam.”

İsaileMusabirPazaröğledensonragolfoynuyorlardı.

Musa ilk atışı yaptı ve başarılı oldu. İsa hazırlandı ve ilk atışında topusazlıklarayolladı.

“HayAllah!”diyehaykırdı İsa.Musa ise iyibiradamolduğundanona topusahayagerikoyupatışınıtekrarlamasınıönerdi.Amaİsainatçıolduğundanbuöneriyi geri çevirdi. Musa o zaman, “Hadi canım, o uzun sazlıklarda atışyapamazsınki,”dedi.

“Eğergolfustasıyapıyorsabendeyaparım,”diyecevapladıİsa.Sonradabirsonraki atışı ile topu oradaki bir göle yolladı. Bunun üzerine Musa ikinciatışınıdagayetdüzgünşekildesahadayaptıktansonradönüpİsa’yıizlemeyegeldi.İsapaçalarınıkıvırıyordu.

“İsa, lütfen!” diye seslendiMusa, “Sana rica ediyorum, topunu sahaya gerikoy.Böylebiratışıyapmakmucizeolur.”

“Golf ustası yapabiliyorsa,” dedi İsa, “ben de yaparım,” ve suyun üzerindeyürümeye başladı. Bu manzarayı izleyen bir bahçıvan Musa’ya yaklaşıpsordu,“Buadamkimolduğunusanıyor,İsapeygambermi?”

“Yokcanım,nerde,”dediMusa.“Kendiniustagolfçusanıyor.”

GÜNLÜKMEDİTASYON

Hervakitbulduğundabirkaçdakikaiçinsadecenefesalmasisteminigevşet,tüm bedeni gevşetmene gerek yok. Trende veya uçakta otururken veyaarabada,diğerinsanlarseninbirşeyyaptığınınfarkınavarmayacaklardır.Sensadece nefes alma sistemini rahatlat. Bırak normal işlevini sürdürürken

olduğu gibi kalsın. Sonra gözlerini kapat ve nefes alıp verişini, tekrar alıpverişiniizle…

Konsantreolma.Konsantreolursansorunyaratırsın,çünküozamanherşeyseni rahatsız edecektir. Arabada otururken konsantre olmaya çalışırsan ozamanaracıngürültüsürahatsızediciolur,yanındaoturankişirahatsızediciolur.

Meditasyon konsantrasyon anlamına gelmez. Sadece farkındalıktır. Sadecerahatlar venefes alıpvermeni izlersin.Bu izlemeyiyaparkendehiçbir şeyikaçırmazsın.Otomobilhafifçehomurdanıyordur;zararıyok,kabullen.Trafikakıpgidiyordur;budatamam,yaşamınbirparçası.Yanındakiyolcuhorluyor,bunudakabullen.Hiçbirşeyireddetme.Bilincinikısıtlamamalısın.

Konsantrasyon bilinci kısıtlamaktır, böylece her şey tek noktaya odaklanır,ama geride kalan her şey bir yarışa dönüşür. Her şeyle mücadele edersin,çünkü o yakaladığın noktanın kaçmasından korkarsın. Dikkatin dağılırsarahatsız olursun. O zaman inzivaya, Himalayalara ihtiyaç duyarsın.Hindistan’avesenihiçkimseninrahatsızetmeyeceği,sessizceoturabileceğinbirodayaihtiyaçduyarsın.

Hayır, bu doğru değil, bu bir yaşam süreci haline gelemez. Bu kendinisoyutlamak olur. Bazı iyi neticeler verir, kendini daha sakin, daha dinginhissedersin, ama bunlar hep geçicidir. O nedenle hep üst üste yakaladığınhoşluğu yitirdiğini hissedersin.Onun oluşabileceği şartlara sahip olmayıncakaybolurgider.

Belli bazı ön koşulları ve şartları yerine getirmen gereken bir meditasyon,aslındameditasyondeğildir,çünküölürkenbunuuygulayamayacaksın.Ölümtambir şaşırtmacaolacaktır.Eğer yaşamdikkatini dağıtıyorsabir deölümüdüşün.Meditasyonhalindeölemeyeceksinveozamanherşeyboşunaolacak,hepsibirkayıpsayılacak.Yinegergin,endişeli,mutsuz,acıçekereköleceksinvebirsonrakidoğumunundaaynışekildeolmasınayolaçacaksın.

Ölümkriterinolsun.Ölürkenbileyapabileceğinbirşeygerçektirveheryerdeyapılabilirvehiçbirönkoşulgerekmez.Bazen şartlaruygunsa,ozamanne

iyi, bununkeyfini çıkar.Değilsedehiç fark etmez.Alışveriş esnasındabileyapabilirsin.

Kontrol etmek için çaba harcama, çünkü tüm kontrol mekanizmasıbeyindedir,onedenlemeditasyonkontrolaltınaalınanbirşeyolamaz.

Beyinmeditasyonyapamaz.Meditasyonbeyninötesindedirveyaaltında,amaaslaiçindedeğil.Onedenlebeyinizlemeyevekontroletmeyedevamedersebumeditasyon olmaz; konsantrasyon olur. Konsantrasyon beynin çabasıdır.Beynin özelliklerini doruğa çıkarır. Bir bilim adamı konsantre olur, askerkonsantre olur; avcı, araştırma görevlisi,matematikçi, hepsi konsantre olur.Bunlarzihinseletkinliklerdir.

Herhangi bir zamanı seçebilirsin. Günün belli bir vaktini bu işe ayırmayalüzum yok.Ne zaman uygunsa o zamanı kullan.Banyodayken fazladan ondakikan varsa duşun altında otur vemeditasyonyap. Sabah, öğleden sonra,dörtveyabeşdefa,ufakzamandilimlerindemeditasyonyapvegöreceksinkibukadarısenisürekliolarakbeslemeyeyetecek.Yirmidörtsaatyapmanahiçgerekyok.

Sadece bir bardak meditasyon yeter. Bütün ırmağı içmen gerekmez. Birbardakçayyetecektir.Veelindengeldiğincekolaylaştır.Kolayolandoğrudur.Mümkün olduğunca doğal yap. Peşinden koşma, sadece vakit bulduğundayap.Alışkanlık haline getirme, çünkü alışkanlıklar zihinseldir ve gerçekbirinsanınaslındahiçbiralışkanlığıolmaz.

RAHATVEKONFORLU

Rahatlamakiçininsanınçokkonforluolmasıgerekir,onedenlekendinirahatettir.Sandalyedehangişekilde rahatediyorsanöyleotur.Gözlerinikapatvebedenini rahatlat. Ayak parmaklarından kafaya kadar kendini tarayıp içindeneredegerginlikolduğunabak.Dizlerdehissedersendizigevşet.Dizedokun

ve ona, “Lütfen rahatla,” de. Omuzlarda gerginlik varsa oraya dokun ve“Lütfenrahatla,”de.

Sandalyende rahat otur, ışığı ister loş yap ister kapat, ama çok parlakolmamalı. Herkese bu yirmi dakika boyunca rahatsız edilmek istemediğinisöyle, telefon yok, herhangi bir şey yok, o süre boyunca dış dünya adetasilinecek. Kapıları kapat, bol bir kıyafet giy ki hiçbir yerin sıkılmasın vegerginliğin nerede olduğunu hissetmeye başla. Birçok gerginlik noktasıbulacaksın.Önceliklebunlarıngevşemesigerekiyor,çünkübedengevşemezsebeyin de gevşeyemez. Beden beynin rahatlayacağı durumu yaratır. Bedenrahatlamakiçinaraçhalinegelir.

Gerginliği nerede hissedersen bedeninin o noktasına derin bir sevgi veşefkatle dokun. Bedenin sana hizmet ediyor ve sen onun için hiçbir ücretödemedin,obirarmağandı.Bedenokadarkarmaşık,okadargiriftkibilimhenüz ona benzer bir şey icat edebilmiş değil. Ama biz bunları hiçdüşünmüyoruz;bizbedenisevmiyoruz.Hatta,onakızıyoruz.

Sözde azizler insanlara pek çok aptalca şey öğrettiler: bedenin düşmanolduğunu, bedenin senin aşağılanmana neden olduğunu, bedenin senialçalttığını, bedenin günah olduğunu; hepsi bir günah. Eğer bir günahişleyeceksen beden yardımcı olur, bu doğru. Ama sorumluluk sana aittir,bedenedeğil.Eğermeditasyonyapmakistersenbedenbunuyapmanayardımetmeye de hazırdır. Alçalmak istiyorsan beden seni takip eder. Yükselmekistiyorsanbedenseni izler.Suçluaslabedendeğildir.Tümsorumlulukseninbilincineaittir,amahepbirgünahkeçisiarardururuz.Bedendeeneskigünahkeçilerindenbiridir.İstediğingibisuçlarsın,okarşılıkveremez.İtirazedemez,cevaplayamaz, haksız olduğunu söyleyemez; o nedenle senin söylediklerinekarşılıkbedeninbirtepkisiolmaz.

İşte bu nedenle tüm bedenini dolaş ve onu sevgiyle, şefkatle, anlayışlaçepeçevre sar.Bu en azındanbeşdakikanı alacaktır ve sonuçtakendini çokgevşemiş, rahatlamış, neredeyse uykusu gelmiş gibi hissedeceksin. Sonrabilincininefesalmayataşı;nefesalmanırahatlat.

Beden dışarıdaki bölümümüzdür, bilinç ise en derindeki ve nefes almakikisinibirleştirenköprüdür.Onedenlenefes almak sonaerince insanölür–çünkü köprü yıkılmıştır; artık beden evin, sığınağın olarak işlevinisürdüremeyecektir.

Buyüzdenbedengevşediğindegözlerinikapatvenefesalıpverişinigör:bunuda rahatlat. Nefesinle küçük bir sohbete gir: “Lütfen gevşe. Doğal ol,” de.Göreceksin ki “Lütfen rahatla,” dediğinde belli belirsiz bir ses çıkacak.Normalde nefes alıp vermen çok doğadışı bir hale geldi ve onu nasılrahatlatacağımızı unuttuk, çünkü devamlı o kadar gerginiz ki nefes alıpvermenin de gergin olması neredeyse huy haline geldi. Ona iki üç kezrahatlamasınısöylevesonradasessizcekal.

Bölüm6-BilinceAçılanKapı

Milyonlarcainsanaynayagöreyaşıyor.Aynadagördüklerininkendisuratlarıolduğunu sanıyorlar. Bunun kendi isimleri, kendi kimlikleri olduğuna vehepsininbundanibaretolduğunainanıyorlar.

Birazdahaderineinmengerekiyor.Gözlerinikapatmalısın. İçini izlemelisin.Sessizce durman lazım. İçinde tam bir sessizliğe ulaşamazsan asla kimolduğunu anlayamazsın. Bunu ben sana söyleyemem. Söylemenin bir yoluyok.Herkesinkendiliğindenkeşfetmesigerekiyor.

Ama varsın – bu kadarı kesin. Tek sorun içinin derinliğindeki merkezeulaşmakvekendinikeşfetmek.İştebenimyıllardıröğrettiğimdebudur.Benimmeditasyon dediğim kendini bulmaya yarayan bir araçtan başka bir şeydeğildir.

Banasorma.Kimseyesorma.Cevapiçindebiryerdesaklıveonukeşfetmekiçin içinin derinliklerine inmen gerekecek. Üstelik o kadar yakın ki – yüzseksenderecedönüversenkarşınaçıkacak.

Ve sen bir isimden, bir yüzden, bir bedenden ibaret olmadığını görüpşaşıracaksın,hattasadecebirbeyindedeğilsin.

Sen tümvaroluşun, onungüzelliğinin, ihtişamının,mutluluğunun,muhteşemcoşkusununbirparçasısın.

Bilincinanlamıkendinitanımaktanbaşkabirşeydeğil.

MERKEZVEÇEVRE

Bedeninkendiiçindeherhangibirözelliğiyoktur.Bedeninötesindebirşeyleronun parlamasını sağlar. Bedenin görkemi bedenin kendisindenkaynaklanmaz–obir taşıyıcıdır – görkemyolcu sayesindeoluşur.Yolcuyuunutursan o zaman iş sadece zevk düşkünlüğüne dönüşür. Yolcuyu

unutmazsano zamanbedeni sevmek, onundeğerini bilmek ibadetinparçasıhalinegelir.

Günümüzünbedenetapınmamodasıanlamsızdır.Bunedenleinsanlarsağlıklıbeslenme,masaj, Rolfing ve bin bir başka yöntemle yaşamlarına bir anlamkatmaya çalışırlar. Ama gözlerine bak; orada büyük bir boşluk göreceksin.Hedefi ıskaladıklarını fark edeceksin. Esansı kaçmış, açamamış bir çiçekgibiler. İçleri çöl gibi kurumuş, kayıplar ve ne yapacaklarını bilemiyorlar.Bedenadınabirsürüşeyyapmayadevamederler,amahedefiıskalıyorlar.

Duyduğumbiranekdotuiletiyorum:

Rosenfeldevesuratındakocamanbirgülümsemeilegirdi.“Nekadar iyibiralışveriş yaptığıma inanamayacaksın,” dedi karısına. “Dört tane endayanıklısındanotomobiltekerleğialdım,üstelikindirimdeydiler.”

“Sen çıldırdın mı?” dedi karısı. “Ne diye lastik aldın ki? Araban bile yoksenin.”

“Neolmuşyani,”dediRosenfeld,“sensutyenalmıyormusun?”

Merkez ortada yoksa o zaman çevresini süsler durursun. Bu başkalarınıkandırmayayarayabilir,amasenitatminedemez.Bazensenidekandırabilir,çünkü kendi yalanını defalarca tekrarlarsan sen bile gerçek olduğunainanmaya başlarsın, ama seni tatmin edemez ve seni huzura kavuşturamaz.İnsanlarhayatıntadınıçıkarmayauğraşırdururlar,amahiçdekeyifalmazlar.Unutma ki keyif almak için çaba harcıyorsan hedefi ıskalarsın. Mutluluğueldeetmeçabasıbaşlıbaşınasaçmadır,çünkümutlulukzatenburadadır:onaulaşılmaz.Bukonudahiçbirşeyyapmakgerekmez;sadeceonayolaçarsın.Oyaşanmaktadır;tümçevrenisarmıştır;içerde,dışarıda,mutlulukvardır.Başkahiçbirşeygerçekdeğildir.İzle,dünyanınderinliklerinebak,ağaçlara,kuşlara,taşlara,hayvanlaraiyicebak:yaradılışınhammaddesimutluluktur,coşkudur.Neşedenoluşur.Birşeyyapılmasıgerekmez.Önündekiengelseninkendiözvarlığınolabilir.Rahatlakiiçinmutlulukladolsun;rahatlakiiçindenmutlulukfışkırsın.

İnsanlargergin.Birşeylerinpeşindekoştuğundagerginlikyükselir;birşeyleri

rahatbırakıncadagevşemegelir.

İnsanlar koşturuyorlar, koşup duruyorlar, hayattan bir şeyler elde etmeye,suyunuçıkarmayaçalışıyorlar.Buşekildebirşeyeldeedilemez,çünküyolubu değildir. Hayatı zorlayamazsın; ona teslim olman lazım. Hayatıfethedemezsin. Hayata yenilecek kadar cesur olmalısın. O noktada yenilgizaferdirvezafereulaşmaçabasısanasonvekesinbiryenilgidenbaşkabirşeysağlamayacaktır.

Hayat fethedilemez, çünkü bütün, bir parçasına yenilmez. Bu ufak bir sudamlasının denizi fethetmesine benzer. Evet, ufak damla denize düşüp onakarışabilir, ama denizi fethedemez. Hatta, denize düşmek onu fethetmeninyoludurdiyebiliriz.

İnsanlar mutluluk arayışı içindeler, o nedenle bedenlerine fazlasıyladüşkünler. Bu neredeyse bir takıntı halinde yaygın. Olay bedene ilgidenbedenle takıntısı olmaya dönüştü. Bedenleri aracılığı ile mutluluğuyakalamayaçalışıyorlar,amabumümkündeğil.

Birdiğersorundabeyninçokrekabetçiolması.Aslındabedeninihiçdeöylefazla sevmiyor, sadece başkalarıyla rekabet ediyor olabilirsin. Başkaları birşeyler yaptığı için sen de yapıyorsundur. Amerikan aklı şimdiye kadargörülmüş en sığ ve en hırslı akıldır. Çok maddiyatçıdır. O yüzdenAmerika’nın en üst gerçekliği, işadamıdır. Diğer her şey fonda kaybolurgider; işadamı yani parayı kontrol eden adam en üst düzey gerçekliktir.Hindistan’da eskiden brahmin’ler bu konumdaydı, yani Tanrı arayışındaolanlar.Avrupa’da ise aristokratlarvardı.Kültürlü, iyi eğitimalmış,uyanık,hayatın ince nüanslarına hakim kişiler: müziğe, sanata, şiire, heykele,mimariye, klasik dansa, eskiYunanca veLatince gibi lisanlara…Komünistrejimdeproletarya,ezilenler,baskıaltındakiler,işçilerenyüksekgerçekliktir.Kapitalizmdeisebuayrıcalıkişadamına,parayıkontroledeneaittir.

Paraenrekabetçiortamdır.Kültürlüolmanagerekyok,paranolmasıyeterli.Müzik veya şiir hakkında bir şey bilmen gerekmiyor. Edebiyat, tarih, din,felsefehakkındabilgi sahibiolmanınhiç lüzumuyok.Hayır,bilmenegerek

yok.Bankahesabınkabarıksaönemliolursun.BenbunedenleAmerikantarzıanlayışıngörülmüşen sığanlayışolduğunu söylüyorum.Oher şeyi ticaretedöndürdü. Devamlı rekabet halinde. Bir Van Gogh veya Picasso tablosualdığında onu Picasso olduğu için almıyorsun. Komşunda da var diyealıyorsun. Onların salonunda bir tane asık, bu durumda sen nasıl olur daaynısına sahip olmazsın? Mutlaka elde etmelisin. Nasıl asacağını bilebilmiyor olabilirsin, çünkü Picasso’nun tablolarının hangi yöne bakmasıgerektiği pek belli değildir. Otantik bir Picasso olup olmadığını bilebilemeyebilirsin. Fazla bakmayabilirsin de, ama ona sahip olursun, çünkübaşkalarında da vardır. Paranla ve eşyalarınla devamlı gösteriş yaparsın,çünküpahalışeylerinönemliolduğusanılır.

Amerikanbaşarısınınenbüyükölçüsüparavekomşularmışgibigörünüyor.Komşunla aşık atmak zorundasın. Onların evde saunası varsa sen de “in”olabilmekiçinbirtaneedinmelisin.Yoksafakirmişgibigörünürsün.Herkesinormandaevivarsasendealacaksın.Ormanıpeksevmeyebilirsinveyaoradacanın sıkılabilir. Veya televizyon karşısına oturup normalde evde izlediğinprogramlarıizliyorolabilirsin.Neredeyaşadığınnefarkederki?Cevapşöyle:farkeder,çünkübaşkalarıiçinfarkediyor.Vebuböylesürergider.

Şunuduydum:

YaşlıLukevekarısımahalleninencimriçiftiolarakbiliniyorlardı.Lukeöldüve birkaç ay sonra karısı da ölüm döşeğindeydi. Bir komşusunu çağırdı vezayıf bir sesle, “Ruthie,” dedi, “beni gömerken siyah ipek elbisemigiydirsinler, ama önce sen sırtındaki kumaşı kes de kendine yeni bir elbisedik.Çokiyibirkumaştır,harcansınistemem.”

“Bunu yapamam,” dedi Ruthie. “Sen ve Luke cennete doğru ilerlerkenelbiseninsırtıolmazsa,meleklerneder?”

“Bana bakmazlar bile,” dedi. “Luke gömülürken üstünde pantolonu yoktu.”İlgi hep diğerinin üzerindedir: Luke pantolon giymiyor olacak, o yüzdenherkesonabakacak.Amerikalılarınbütünderdibirbirleriyledir.

Hiç çocuğu koşarken, bağrışırken, sebepsiz yere dans ederken izledin mi,

aslında ortada fol yok yumurta yokken? “Niye bu kadar mutlusun?” diyesorarsan cevap veremez. Mutlu olmak için bir neden olması gerekir mi?Çocuk“neden”diyesorulduğuiçinşaşıpkalacaktır.Omuzlarınısilkipyolunagidecek, yine şarkı söyleyip dans etmeye başlayacaktır.Ohiçbir şeye sahipdeğildir.Başbakandeğildir,Amerikanbaşkanıdeğildir,Rockefellerdeğildir.Malımülküyoktur,belkiplajdantopladığıbirkaçdenizkabuğuilerenklitaş,hepsio.

Amerikalının yaşamı kısadır. Beden durunca Amerikalının sonu gelir. Onedenle Amerikalı ölümden çok korkar. Ölüm korkusu yüzünden yaşamınıbazen komik bir şekilde uzatmaya çalışır durur. Şimdi bir sürü Amerikalıhastanelerdeveya tımarhanelerdebitkihayatıyaşıyor.Aslındayaşamıyorlar;çoktanölmüşler.Onlarıdoktorlar,ilaçlarvemoderncihazlarcanlıtutuyor.Birşekilde hayata asılıyorlar. Ölüm korkusu çok büyük. Bir kere gittin misonsuzadekyoksunvegeridehiçbirşeykalmıyor,çünküAmerikalıbedenindışında hiçbir şey bilmiyor. Sadece bedeni bilirsen çok yoksul kalırsın.Herşeydenöncehepölümdenkorkarsınveölümdenkorkanbirisiyaşamaktandakorkar–çünküyaşamlaölümöylesineiçiçegeçmiştirkiölmeyekorkuyorsanyaşamaya da korkarsın. Ölümü getiren yaşamdır, o halde ölümdenkorkuyorsan yaşamı nasıl sevebilirsin? Korku hep orada olacaktır. Sanaölümü getiren yaşamdır; onu bütünüyle yaşayamayacaksın. Eğer ölüm herşeyin sonu ise, eğer senin inanç ve anlayışın bu ise, o zaman yaşamınkoşuşturmaktan ve kovalamaktan ibaret olacaktır, çünkü ölümün soluğuensendedir ve sabırlı davranamazsın. İşte böylece Amerikanlıların hızmanyaklığını anlayabilirsin: her şeyin çabucak yapılması gerekiyor, çünküölümyolda;ölmedenevvelelindengeldiğinceçokşeyyapmayaçalışmalısın.Ölmeden evvelmümkün olduğunca çok deneyim yaşamalısın, çünkü öldünmüherşeybitiyor.

Bu büyük bir anlamsızlık yaratıyor ve, tabii ki, acı ve endişe de. Eğerbedenden geriye hiçbir şey kalmayacaksa, yaptıkların çok derin şeylerolamaz.Ozamanyaptıklarınsenitatminedemez.Eğerölümsonsavegeriyehiçbir şey kalmıyorsa, yaşamın herhangi bir anlamı veya önemi olamaz. O

zaman hayat aptalın tekinin ağzından dinlediğin öfke ve kuru gürültü doluanlamsızbiröyküdenbaşkabirşeydeğildir.

Baul (bilinci olan insan) bedenin içinde olduğunu, ama bedenden ibaretolmadığını bilir. Bedeni sever; orası onun evi, yuvasıdır. Bedene düşmandeğildir, çünkü kendi yuvana düşman olmak aptallıktır, ama materyalistdeğildir.Dünyadan haberi vardır, amamateryalist değildir.Çok gerçekçidir,amamateryalistdeğildir.Bilirkiölümdeaslındahiçbirşeyölmez.Ölümgelir,amahayatdevameder.

Duyduğumbirhikaye:

Cenaze töreni sona ermişti ve cenaze levazımatçısı Desmond yaşlı birbeyefendininyanındadurduğunufarketti.

“Akrabalardan birimisiniz?” diye sordu. “Evet, öyleyim,” dedi yaşlı adam.“Kaçyaşındasınız?”“Doksandört.”

“Hmmmm,”dediDesmond,“ozamanen iyisiburadakalın,nasılsayakındagenegeleceksiniz.”Herşeybedenselyaşamüzerinekurulu:yaşdoksandörtseişbitmiştir.Ozamanevegitmeyedeğmez;eniyisiölmek.Nediyeoncayolutepesinki?Nasılsayakındacenazeevinegerigelmekzorundakalacaksın.Hiçdeğmez…eğertekgerçekölümse,ozamanyirmidörtveyadoksandörtolmannedeğiştirir?Aradakifarkyalnızcabirkaçsenedenibarettir.Ozamangençlerkendilerini yaşlı hissetmeye başlarlar ve çocuklar da şimdiden ölü. Bubedenin ilk ve son yaşamın olduğuna inanırsan o zaman tüm bunların neanlamıvar?Nediyeyaşıyoruz?

Camus,insaniçinentemelmetafiziksorununintiharolduğunuyazar.Onunlaaynıfikirdeyim.Eğerbedentekgerçeklikseveiçindebedeninötesindehiçbirşeyyoksaelbettekiüzerindedüşünülecek,endişelenilecek,kafayorulacaktekşey beden olur. Neden intihar edilmesin? Neden doksan dörde kadarbeklenilsin?Nediyeoncazamantürlüçeşitlidertvesıkıntıçekilsin?Mademölünecek,nedenbugünölünmesin?Niyeyarınsabahtekraruyanalım?Buçoklüzumsuzgörünüyor.

Bir yandan Amerikalı deneyim elde edeceğim diye devamlı oradan oraya

koşturup duruyor, hiçbir şeyi kaçırmamak için. Dünyanın etrafında koşupduruyor, şehirden şehre, ülkeden ülkeye, otelden otele koşturuyor. Birgurudan diğerine, bir kiliseden ötekine koşuyor, aranıyor, çünkü ölümünsoluğu ensesinde. Bir yanda delicesine, durmak bilmeyen bir kovalamaca,diğer yanda her şeyin boş olduğuna dair bir inanç var, çünkü ölümle hepsisona erecek.Yani zengin veya fakir yaşaman, zeki veya aptal, çapkın veyakendihalindeolmanneyideğiştirirki?Sonundaölümgelirveherkesieşitler:akıllıyıveaptalı,bilgeyivegünahkarı,aydınlanmışıvecahili,hepsi toprağagiripkaybolur.Ozamanbütünher şeyin anlamınedir?Budaveya İsaveyaYehudaolmaknefarkeder?İsaçarmıhtaölür,ertesigünYehudaintihareder:ikisidetoprağagirer.

Öteyandanseninbir şeylerikaçıracağınvediğerlerininyakalayacağınadairbir korku vardır; elde etsen bile aslında ortada bir şey olmadığını bilmeninyarattığı endişe vardır; başarsan da bunun anlamsız olduğu, çünkü ölümüngelipherşeyimahvedeceğigerçeğivardır.

Bilinçli insan bedende yaşar, bedenini sever, keyfini sürer, ama bedendenibaret değildir. İçinde tüm ölümleri aşacak bir şey barındığını bilir. İçindesonsuz,zamanınyokedemeyeceğibirşeyolduğunubilir.Bunumeditasyon,aşk, dua sayesinde hissedebilmiştir. Bunu kendi varlığının içindehissedebilmiştir. Ölümden korkmaz, çünkü yaşamın ne olduğunu bilir.Mutluluğun peşinden koşmaz, çünkü bilir ki Tanrı ona milyonlarca fırsattanıyacaktır;tekyapacağıbunlaraizinvermektir.

Ağaçların yere kök saldığını görmüyor musun? Onlar hiçbir yeregidemiyorlar, amayinedemutlular.Mutluluğunpeşindekoşamazlar; kalkıpda mutluluk arayamazlar. Kökleri yerin dibinde, kımıldayamıyorlar, amamutluluklarını görmüyor musun? Yağmur yağdığındaki neşelerini, rüzgarestiğindekikeyiflerinigörmüyormusun?Dansettiklerinihissetmiyormusun?Köklerivar;biryeregidemezler.Yinedeyaşamonlarageliyor.

Her şey gelir. Sen sadece alacak kapasiteyi yaratırsın; her şey gelir. Sensadece kapıyı açarsın. Yaşam sana gelmeye hazır. Sen o kadar çok engelkoyuyorsun ki! Yaratabileceğin en büyük engel de yaşamı kovalamak.

Kovalamacan ve koşuşturman yüzünden yaşam ne zaman gelip de kapınıçalsa sen evde olmuyorsun. Hep başka bir yerde oluyorsun. Hayatıkovalamaya devam ediyorsun ve hayat da seni.. ve buluşma aslagerçekleşmiyor.

Varol…sadecevarolvebeklevesabırlıol.

BEDEN,RUHVEAKLINUYUMU

Bedenin enerjidir, aklın enerjidir, ruhun da öyle. O halde bu üçününarasındaki fark nedir? Fark sadece değişik ritimlerden, değişik dalgaboyundankaynaklanıyor,hepsio.Bedenortadadır–enerjisigözebatar.

Beyin biraz daha incelikli çalışır, ama fazla da değil, çünkü gözlerinikapatınca düşüncelerinin hareket ettiğini görebilirsin; onlar görülebilir.Bedenin kadar göz önünde değildir; bedenin diğer herkes tarafındangörülmeye açıktır. Düşüncelerin ise sanamahsustur. Başka hiç kimse senindüşüncelerini göremez; onları sadece sen görürsün veya düşünceleri görmeüzerinde derinlemesine çalışmalar yapmış kişiler tarafından görülebilirler.Amanormaldedüşüncelerdiğerlerineaçıkdeğildir.

Üçüncü olarak, içindeki en derin nokta bilince aittir. Bunu sen bilegöremezsin.Obirobjeyeindirgenemez;soyutolarakkalır.

Eğer bu üç enerji uyum içinde çalışırsa sağlığın yerindedir. Eğer enerjileruyum içinde değilse hasta, sağlıksız olursun; artık bütünlüğünükaybetmişsindir.Bütünlükkutsallıktır.

Benimamacımbedeninin,aklının,bilincininhepbirlikteuyumiçindeahenkledansedebilmesineyardımetmek;birbirleriyleçelişkideğilişbirliğiiçinde…

Bilinç enerjidir; saf enerji; beyin o kadar saf değildir; bedense daha da azsaftır. Beden fazlasıyla karışıktır ve beyin de tamamen saf değildir. Bilinçtamamen saf enerjidir. Ancak bu bilinci tanımak için üçünden bir sistem

yaratman gerekir, kaos içindeysen bunu yapamazsın. İnsanlar kaos içindeyaşıyorlar: bedenleri onlara bir şey söylüyor, bedenleri bir tarafa gitmekistiyor; beyinlerinin bedenden hiç haberi yok, çünkü asırlar boyunca sanabedenleilginolmadığı,bedeninindüşmanolduğuöğretildi,onunlasavaşman,onuyoketmengerektiği,bedeningünahlaeşitolduğusöylendi.

Tümbufikirleraptalcaolabilir,zararlıvezehirliolabilir,amaokadaruzunzamandır öğretiliyorlar ki kolektif aklın bir parçası haline geldiler ve oradakaldılar. İşte bu fikirler yüzünden bedenini kendi varlığın ile uyum içindeyaşayamıyorsun.

Benonedenledansvemüziküzerindeduruyorum,çünküancakdansederkenbedeninin,beynininvekendininbirlikteçalıştığınıhissedersin.Tümbunlarınbirliktehareketetmesisonsuzcoşkuverir;müthişbirzenginliktirbu.

Bilinç en üst düzey enerji biçimidir. Bu üç enerji birlikte hareket edincedördüncüsü ortaya çıkar.Üçü birlikte olunca dördüncü de hep oradadır.Buüçü organik bir bütünlük içinde çalışınca dördüncü hep kendini gösterir;dördüncüorganikbütünlüktenbaşkabirşeydeğildir.

Doğudabizbudördüncüyebasitçe“dördüncü”dedik–turiya;başkabirisimkoymadık. Diğer üçünün adları var, dördüncü ise isimsiz. Dördüncüyütanımak demek Tanrı‘yı tanımak demektir. Buna şöyle de diyebiliriz: senorganik, orgazmik bir bütün olunca bu durumTanrı‘ya eşittir. Sen dağınık,çelişkili,kaosiçindeykenTanrıyoktur.KendiiçindebölününceTanrıolmaz.

Halinden çok memnunken, neşeliyken, minnettarken ve tüm enerjilerinbirlikte dans ederken, sen tüm enerjilerinden oluşan bir orkestrayadönüşürken, Tanrı oradadır. İşte o bütünlük hissi Tanrı‘dır. Tanrı biryerlerdeki bir insan değildir, Tanrı üç enerji tam uyumu yakaladığındadördüncününortayaçıkmasıileyaşanandeneyimdir.Dördüncü,parçalarınbirarayagelmesininötesindedir.

Birresmiparçalarsantuvaleverenklereerişirsin,amaresimsadecetuvalinverenklerin birleşimi değildir; bunun ötesinde bir şeydir. Bu “bir şey” resim,renk, tuval, sanatçı aracılığı ile ifade edilir, ama asıl güzellik ondadır.Gülü

parçalarsan onu oluşturan tüm kimyasalları tespit edebilirsin, ama güzelliğikalmaz.Sadeceparçalarıntoplamındanibaretdeğildirçünkü.

Bütünher zamanparçaların toplamındandaha fazladır; parçaları ifade eder,amaonlarınfazlasıdır.Bunuanlamak,Tanrı‘yıanlamakileeşdeğerdir.Tanrıofazlalıktır, o artı değerdir. Bu bir teoloji sorunu değil; mantığa dayalıtartışmalar sonucunda üzerinde karar alınacak bir konu değil. Güzelliğihissetmelisin, müziği hissetmelisin, dansı hissetmelisin. En sonunda dansıbedeninde,aklındaveruhundahissetmelisin.

Bu üç enerjiyi ustalıkla çalmalısın ki bir orkestra oluştursunlar. Ancak ozamanTanrıvardır.Tanrı‘yıgörebileceğindendeğil,görülecekbirşeyyoktur;Tanrıgörmenintakendisidir,şahitolmaktır.Bedenini,aklını,ruhunueritmeyiöğren;bütünolarakhareketedebileceğinyollarıaraştır.

Bukoşucularınbaşınaçokgelir…Koşmayımeditasyonolarakdüşünmezsin,ama koşucular bazen müthiş bir meditasyon deneyimi yaşadıklarınıhissederler.Bunaşaşırıyorlar,çünkühiçböylebirşeyinpeşindedeğillerdi–bir koşucunun Tanrı‘yı hissedeceği kimin aklına gelir? Ama bu oluyor veşimdilerde koşmak gittikçe yeni bir meditasyon türüne dönüşüyor. Bukoşarkenbaşınagelebilir.Şimdiyekadarkoştuysan,sabahınerkensaatlerindehavatertemizvetazeykenkoşmanınkeyfiniçıkardıysan,tümdünyauykudanuyanırken sen koşuyor idiysen ve tümbedenin gayet güzel çalıştıysa ve buarada taze havada gecenin karanlığının içinden dünya yeniden yepyenidoğuyorsa ve etraftaki her şey şarkı söylüyorsa ve sen de kendini capcanlıhissettiysen…Birangelirkikoşucuyokolurvegeriyesadecekoşmakkalır.Beden,akılveruhbirliktehareketetmeyebaşlar;anideniçinizdenbirorgazmboşalır.

Koşucularbazenkazayladördüncüdeneyimineulaşırlar,amabunuıskalarlar,çünküoanıkoşusayesindeyaşadıklarınısanırlar;olayıogününgüzelbirgünolmasına, sağlıklı olmalarına, dünyanın güzelliğine, iyi hissetmelerinebağlarlar.Bununüzerindedurmazlar.Amaeğerdururlarsabenimizlenimimegöre bir koşucu meditasyona herkesten daha kolay ulaşabilir. Koşmak çokyardım edebilir; yüzmek çok yardım edebilir. Tüm bunların meditasyona

dönüştürülmesigerekir.

Yoga pozisyonunda bir ağacın altında oturmanın meditasyon olduğuşeklindeki eski fikirlerinden vazgeç. Bu yöntemlerden sadece biri ve bazıinsanlara uyabilir, ama herkese uygun değildir. Ufak bir çocuk içinmeditasyon değil işkencedir. Capcanlı bir genç insan içinmeditasyon değilbaskı altınagirmektir.Uzunyaşamış, enerjileri inişegeçmişyaşlı birisi içinisemeditasyonolabilir.

İnsanlarfarklıdır;birçokinsantipivar.Enerjisidüşükbiriiçinağacınaltındayogapozisyonundaoturmakeniyimeditasyonolabilir,çünküyogaduruşuenazenerjigerektirenidir,enaz.Omurgadikdurupdatoprakiledoksanderecebiraçıyaratıncabedeninenazenerjiyiharcar.Solaveyaönedoğrueğilirsenozaman bedenin daha fazla enerji harcamaya başlar, çünkü yerçekimi seniaşağıçekervesenkendinitutmak,düşmemeyeçalışmakzorundakalırsın.Budaenerjikaybıdır.Dikbiromurgasayesindeenazmiktardaenerjiharcandığıgözlemlenmiştir.

Ayrıcaellerikucaktakavuşturupoturmanındadüşükenerjiliinsanlariçinçokyararlıolduğugörülmüştür,çünküellerbirbirinedeğdiğindebedeninelektriğidaireşeklindehareketetmeyebaşlar.Vücudunuterketmez;birdairehalindeiçindehareketeder.

Enerjinin hep parmaklardan aktığını bilmelisin; enerji asla yuvarlakobjelerdenakmaz.Örneğinbaşınenerjiyayamaz;sadecetutabilir.Enerjielveayak parmakları ile ellerden akar. Bir yoga pozisyonunda ayaklar birbirinedeğer,böylecebirayaktangelenenerjidiğerineakar;birelinverdiğienerjiyidiğer el alır. Kendi enerjini alırsın, içinde enerji döner durur. Bu çokrahatlatıcıvedinlendiricidir.

Yoga pozisyonu en rahatlatıcı olanıdır. Uykudan bile daha rahatlatıcıdır,çünküuykudaikentümbedeninyerçekimitarafındançekilir.Yatayhaldeykentamamenfarklıbirşekilderahatlarsın.Bupozisyonrahatlatıcıdır,çünküseniinsanınhayvan,yaniyatayolduğueskigünleregerigötürür.Burahatlatıcıdır,çünkügeriyegidersin;yenidenhayvanolmanayardımeder.

İştebunedenleyatarpozisyondayken iyidüşünemezsin,düşünmekzorhalegelir. Dene. Kolayca rüya görürsün, ama kolayca düşünemezsin; çünküdüşünmek için oturman gerekir. Ne kadar dik oturursan düşünebilmeolasılığın o kadar artar. Düşünmek geç oluşmuştur; insan ayaklandığındadüşünce de kendini göstermiştir. İnsan yatay haldeyken rüya vardı, amadüşünce yoktu. O nedenle yattığında rüya görmeye başlarsın; düşüncekaybolur.Bubirtürrahatlamadır,çünküdüşünmeksonaerer;gerilersin.

Yoga pozisyonu enerjisi düşük olanlar, yaşlılar, tümyaşamlarını yaşayıp daölümlenoktalamaküzereolanlariçiniyibirmeditasyonyöntemidir.

Binlerce Budist rahip lotus pozisyonunda otururken öldü, çünkü ölümükarşılamanın en iyi yolu lotus duruşudur, çünkü lotus duruşunda tamamenuyanıkolacaksınveenerjileryokolacak,heranazalacak.Ölümyolda.Lotusduruşunda sonunakadaruyanıkkalabilirsin.Ölürkenuyanıkolmakenyücedeneyimlerdenbiridir,enuçnoktadakiorgazmdır.

Eğer ölürken uyanık isen tamamen farklı türde bir doğum yaşarsın: uyanıkdoğarsın.Uyanıkölenuyanıkdoğar.Bilincikapalıölenbilincikapalıdoğar.Farkındalıkiçindeölenbirisikendisiiçindoğrurahmiseçebilir;birseçeneğivardır, buna hak kazanmıştır. Bilinçsizce ölen insanın düşeceği rahmiseçmeyehakkıyoktur;ozamananarahminetesadüfen,bilinçsizcedüşer.

Bu yaşamında tamamen uyanık halde ölen bir insan sadece bir kez dahadünyaya gelecektir, çünkü bundan sonra gelmesine gerek yoktur. Sadecebirazcık işi kalmıştır: bir sonraki yaşamında onu da halleder. Farkındalıkiçinde ölen birisi için geriye tek bir şey kalır: bu farkındalığınımerhameteçevirecek vakti olmamıştır. Bir sonraki seferde farkındalığını merhamete,sevgiyedönüştürebilir.Vefarkındalıksevgivemerhametedönüşmezseeksikkalır,mükemmelolmaz.

Koşmak meditasyon olabilir. Dans etmek, yüzmek, herhangi bir şeymeditasyon olabilir. Benim meditasyon tanımım şöyle: beden, akıl ve ruhuyumiçindebirliktehareketettiklerindebumeditasyondur,çünkübusayededördüncü devreye girecektir. Bunu meditasyon olarak yaptığının farkında

olursan (Olimpiyatlara katılmak için değil de meditasyon için yaptığınınbilincindeysen),ozamanbuharikaolacaktır.

Ama en temel olay şudur, meditasyon ne tür olursa olsun, şu şartı yerinegetirmelidir:beden,akıl,bilinç,üçübirdenuyumiçindehareketetmelidir.Ozamangününbirindedördüncüçıkagelir: şahitlik.Veya istersen,bunaTanrıde;isterTanrıisternirvanaveyaTaode,neistersende.

SENBEDENDENİBARETDEĞİLSİN

İnsan kendini bedeniyle özdeşleşmiş hissederse hep acelesi olur, işte Batılıaceleciğinin, Batılı hız düşkünlüğünün nedeni de budur. Temelinde bedenleözdeşleşmek yatar.Yaşam ellerinden hızla akıp gidiyor: bir şey yapmalı vehemen yapmalısın, yoksa her şeyi ıskalayacaksın. Bunları yapabilmek içindaha iyi,dahahızlıyöntemleredinmelisin.Hızmerakıbirmanyaklıkhalinegeldi. Bir yerden bir yere nasıl daha hızlı ulaşabilir, tek dert bu olmuşdurumda.Orayaniyevarılmakistendiğiilekimseilgilenmiyor.Orayagitmeyinedenistiyorsunacaba?Sorunbudeğil,sensadecehızlıgitmelisin.Veorayavardığınandabaşkabiryereulaşmanınyollarınıarıyorsun.

Beyin ateşlenmiş bir halde devamlı çalışıyor. Bunun temeldeki nedenibedenleözdeşleşmişolmamızvebedenölecek,buyüzdenölümkabusumuzhaline geliyor.Batıda ölümhala tabudur.Bir tabu yıkıldı, seks tabusu, amabirinciden daha derin olan ikinci bir tabu hala ayakta duruyor. Bunu dakırmak için bir Freud daha ortaya çıkmalı. İnsanlar ölüm hakkındakonuşmuyorlar veya konuşsalar bile yapmacık sözlerle üzerini örtüyorlar:ölenkişiTanrı‘sınakavuştu,cennetegitti,sonsuzistirahatta,gibi.Amaeğerokişi sadece bedeninde yaşadıysa o zaman hiçbir yere gitmedi. Sadece öldü,hepsio!Toprakoldugitti.Vebaşkabirbedenegirenisezatenhiçbubedendeyaşamamıştı,çünkühiçonunfarkındaolmadı;bedendenhiçhaberiolmadanyaşadı.

Birdiğeryoldaiçselbilincinkonusundauyanıkolman.Bedenağırdır,gözebatar, ortadadır, dokunulabilir, elle tutulabilir. Bilinç ise gözle görülmez, okadaryüzeydedurmaz.İnsanınonuaraması,ulaşmakiçinaraştırmasıgerekir.Çaba göstermeni ve kendi benliğini araştırmaya yönelik ciddi bir istekduymanı gerektirir. Bu bir yolculuktur, ancak kendini bilinç hali olarakhissetmeye başlayınca tamamen farklı bir dünyada yaşarsın.O zaman acelekalmaz,çünkübilinçsonsuzdurveendişeyoktur;çünkübilinçhastalık,ölüm,yenilgi tanımaz.O zaman başka arayışlara girmeye gerek kalmaz.Bedendeherşeyeksiktir,böyleceisteküzerineistekyaratır;bedenbirdilencidir.Bilinçiseimparatordur:tümdünyayahükmeder,efendiodur.

Kendivarlığınınyüzünügördüktensonrarahatlarsın.Ozamanhayatbiristekolmaktançıkıpcoşkuyadönüşür.Ozamanherşeyzatenelindedir:yıldızlarveay ve güneş ve dağlar ve nehirler ve insanlar; hepsi oradadır. Tek yapmangerekenyaşamayabaşlamaktır.

Araştırmanbu yönde olmalıdır.Yaşam işte bundan ibaret: bilince doğru biryolculuk. O, oradadır, ama saklı bir hazinedir. Doğal olarak, hazineyiderinleregizlersinkikimseonusendençalmasın.Tanrıbilincivarlığınınenderindekimerkezineyerleştirmiş.Bedensadecebirbalkon;içerdekigizliodadeğil. Ancak birçok kişi balkonda yaşar ve hayatın bu olduğunu sanır;varlıklarınınevinehiçayakbasmazlar.

Bırakyaşamınkendivarlığınauzananbiryolculuğadönüşsün.Bedenikullan,bedeni sev. O güzel bir mekanizma, değerli bir armağan, derin gizemleresahip,amaonunlaözdeşleşme.Bedenaynenbiruçakgibivesendepilotsun.Uçak güzel ve çok faydalı, ama pilot uçak değildir ve pilot kendisininbelirgin,tekbaşına,mesafeli,uzak,çokuzakolduğunuunutmamalı.O,aracınefendisi.

Kısacasıbedenibiraraçolarakkullan,amabilincitaçlandır.

AMAÇARAYIŞINDANCOŞKUYA

Rahatlamak, enerjinin hiçbir yere, ne geleceğe ne de geçmişe gitmediği birdurumdur, sadece seninle birlikte öylece kalır. Kendi enerjinin durgunhavuzunda,onunsıcaklığı ilesarıpsarmalanırsın.Oanherşeydir.Başkaanyoktur. Zaman durur, sonra rahatlama gelir. Eğer zaman varsa, rahatlamaolmaz.Resmensaatdurur;zamanyoktur.Herşeybuandır.Başkahiçbirşeyistemezsin; anın tadını çıkarırsın. Sıradan şeylerin tadına varılabilir, çünküonlargüzeldir.Aslında,hiçbirşeysıradandeğildir,eğerTanrıvarsaozamanherşeysıradışıdır.

Sadece ufak tefek şeyler… Daha çiğ damlaları erimemişken çimlerdeyürümek ve tam anlamıyla orada olduğunu hissetmek, çimenin yapısı vedokusunu,çiğdamlalarınınserinliğini, sabahesintisini,güneşindoğuşunu…Mutluolmakiçindahafazlaneyeihtiyacınvar?Mutluolmakiçindahafazlasımümkünmü?Geceyataktaserinçarşaflaraserilipyatmak,kumaşındokusunuhissetmek; çarşafın ısındığını hissetmek ve gecenin karanlığına, sessizliğinebürünmek…Gözlerini kapatınca yalnızca kendini hissedersin.Bundandahafazla ne isteyebilirsin?Bu çok fazladır, için derin birminnetle dolar: bu darahatlamaktır.

Rahatlamak bu anın fazlasıyla yeterli olduğu, bekleyebileceğin veyaisteyebileceğinden fazla olduğu anlamına gelir. İsteyecek bir şey kalmamış,arzuedeceğindenfazlasınaerişmişgibihissettiğindeenerjihiçbiryeregitmez.Durgun bir havuza dönüşür. Kendi enerjinde erirsin. Bu an rahatlamaktır.Rahatlamak bedene veya beyine değil bütüne aittir. Bu nedenle budalar“arzularınızdan arının” derler, çünkü arzu duyarsan rahatlayamayacağınıbilirler.“Ölülerigömün,”derdururlar,çünkübilirlerkigeçmişlefazlameşgulolursanrahatlayamazsın.“Buanıntadınıçıkarın,”deyipdururlar.

İsa der ki, “Zambaklara bakın. Tarladaki zambakları inceleyin, onlar hiçuğraşmıyorlarveKralSüleyman’dandahagüzel,dahagörkemliler.Onunaslasahip olamayacağı kadar güzel kokulara bürünmüşler. Bakın, zambaklarıinceleyin!”

Nediyor?Diyorki,“Rahatlayın!Çabalamanızgerekmiyor,aslında, sizeherşey verilmiş.” İsa diyor ki, “Eğer o gökteki kuşlarla, hayvanlarla, vahşihayvanlarla,ağaçlarlavebitkilerleilgileniyorsa,sizniyeendişeleniyorsunuz?Sizinlede ilgilenmeyecekmi?”Bu rahatlamaktır.Niyegelecek içinokadarendişelisin? Zambakları incele, zambakları izle ve onlar gibi ol ve sonrarahatla. Rahatlamak bir duruş şekli değildir; rahatlamak enerjinin tamamendeğişmesidir.

Enerjininikiboyutuolabilir.Birimotiveolmuştur,biryerleregider,biramacıvardır;buansadecebiraraçtırveamaçbaşkabiryerdeeldeedilecektir.Buenerjininbirboyutudur,busonucaodaklıeylemboyutudur.Ozamanherşeybir araç olur; bir şekilde yapılması gerekir ki amaca ulaşabilesin, sonra darahatlayacaksın.Amabu tipenerjidesonuçaslagelmez,çünkübu tipenerjiheranbaşkabirşeyeyönelikbiraraca,geleceğedönüşür.Amaçhepufuktaasılıkalır.Senkoşmayadevamedersin,amamesafeaynıkalır.

Ancakenerjininbirboyutudahavardır:budamotivasyonsuzcoşkudur.Amaçyinevardır,buradadır,şuanda;amaçbaşkabiryerdedeğildir.Aslındaamaçsensin.. Aslında, anın ötesinde bir tatmin yoktur: zambakları düşün. Amaçsensenveamaçgeleceğeyönelikdeğilse, elde edilecekbir şeyyoksa,hattatek yapacağın coşku duymaksa, o zaman zaten elde ettin demektir, amacaulaşmışsındır.Burahatlamaktır,motivasyonsuzenerjidir.

Banagöreikitipinsanvar:amaçpeşindekoşanlarvecoşkuduyanlar.Amacaodaklıolanlar, işteonlardeli;yavaşyavaşçıldırıyorlarvekendideliliklerinikendileri yaratıyorlar. Üstelik deliliğin kendine has bir gelişim hızı var:zamanlabu insanlardahadadibevuruyorvesonra tamamenkayboluyorlar.Diğer insan tipi ise amaç arayışına girmeyendir; hiçbir arayışa girmez o,sadececoşkuduyar.

Bensanabunuöğretiyorum:Coşkuluol,coşkuduy!Öyleçoknedenvarki:çiçekleraçıyor,kuşlarötüyor,güneşgökyüzündeparlıyor,bunlariçinkutlamayap! Nefes alıyorsun ve hayattasın ve bilincin açık, bunu kutla! Ve anidenrahatlıyorsun, gerilim kalmıyor, endişe kalmıyor. Endişenin tüm enerjisiminnetedönüşüyor;kalbinderinbirminnetduygusuileatıyor.İştebuduadır.

Duabundanibaret:derinbirminnettarlıklaatanbirkalp.

Bunun için bir şeyler yapmaya gerek yok. Enerjinin hareketini, enerjininmotivasyonsuzhareketini anlamanyeterli.O akıyor, amabir amacayönelikdeğil,sadececoşkuiçindeakıyor.Hareketediyor,amabiramacadoğrudeğil,doluptaşankendienerjisisayesindehareketediyor.

Çocuğun biri dans edip zıplıyor ve koşturuyor; ona “Nereye gidiyorsun?”diye sor. Hiçbir yere gitmiyor. Sorun ona aptalca geliyor. Çocuklar hepbüyüklerin aptal olduğunu düşünüyorlar. Ne saçma bir soru, “Nereyegidiyorsun?” Bir yere gitmek için bir neden var mı? Çocuk senin sorunucevaplayamıyor, çünkü soru alakasız.Obir yere gitmiyor. Sana, omuzlarınısilkerek, “Hiçbir yere,” diyecektir.O zaman amaca yönelik beyin, “Peki nediyekoşuyorsun?”diyesoracaktır,çünkübizimiçinherhangibireylemancaksonucundabiryerevarılacaksaanlamlıdır.

Bendesanadiyorumki,gidecekhiçbiryeryok:herşeyburada.Tümvaroluşbuandatoplanıyor,buanıniçinedoğrueğiliyor.Tümvaroluşbuanaakmayabaşladıbile;varolanherşeybuanın içineakmakta–şimdi,burada.Çocuksadece enerjinin keyfini çıkarıyor. Onda fazlasıyla var. Koşuyor, bir yerevarmasıgerektiğindendeğil,enerjisiçokolduğundan;koşmasıgerekiyor.

Motivasyonsuz hareket et, enerji fazlanı kullan. Paylaş, ama işi ticaretedökme; pazarlık yapma. Elinde olduğu için ver; karşılık almayı bekleme,yoksamutsuzolursun.Tümtüccarlarcehennemegiderler.Eğergelmişgeçmişen büyük tüccarları görmek istiyorsan cehenneme buyur; onları oradabulabilirsin.Cennettüccarlaragöredeğil.Orasıcoşkuluinsanlaragöre.

Ohaldeşimdineyapmalı?Gittikçerahatlamalı.Gittikçedahafazlaburadavebuandabulunmalı.Dahafazlahareketetmeli,amaharekethalindeolmamalı.Gittikçe için boşalmalı, pasif olmalısın. Gittikçe daha fazla izleyici rolünüüstlenmelisin:ilgisiz,birşeybeklemeden,birşeyarzulamadan.Olduğungibimutluolarak.Coşkuduyarak.

İÇERDEKİNİUNUTMAYIN

İnsanbedeniniçindedir,amabedendenibaretdeğildir.Bedengüzeldir,bedenisevmek ve saymak gerekir, ama insanın ondan ibaret olmadığını, sadeceiçindeyaşadığınıunutmamasıgerekir.Bedenbirtapınaktır:sanaevsahipliğiyapar,amasenonunparçasıdeğilsindir.Beden topraktangelenbirkatkıdır;sengökyüzündengeliyorsun.Seniniçinde,hervücudagelenvarlıktaolduğugibi,yervegökbirleşiyor:buyerlegöğünaşkı.

Öldüğündehiçbirşeyölmüyor;sadecedışardanbakanlaraöylegeliyor.Bedenbiraz dinlenmek üzere toprağa dönüyor ve ruh da dinlenmek için göğeyükseliyor.Buluşmaüstüstegerçekleşecek;milyonlarcadeğişikformdaoyunsürecek.Busonsuzbirolay.

Amainsanfazlasıylabedenleözdeşleşebiliyor;bumutsuzlukyaratıyor.Eğerkişi “ben bedenim” diye hissetmeye başlarsa, hayat çok ağırlaşır. O zamanufacık şeyler rahatsız edici olur, ufak acılar fazla gelir: kişi birazcık canıyansarahatsızolurvedengesibozulur.

Bedeninle arana biraz mesafe koymalısın. Bu mesafe şu gerçeğin farkınavararakyaratılır: “Benbedendeğilim,olamamda.Benonunbilincindeyim,yaniobenimbilinciminbirobjesivebilinciminobjesiolanbirşeybilincimolamaz.Bilinçizliyor,şahitoluyorveşahitolunanbirşeybenimdışımdadır.”

Budeneyimiçindederinleştikçemutsuzluklaruçupgitmeyebaşlar.Ozamanacı ve zevk neredeyse birbirine benzemeye başlar, o zaman başarı ilebaşarısızlıkaynıdır,ozamanyaşamileölümünfarkıkalmaz.Ozamankişininseçeneği kalmaz, kişi sakin bir seçeneksizlik içinde yaşar. Bu sakinseçeneksizlik içinde Tanrı belirir. Hindistan’da biz buna samadhi diyoruz,Japonya’dasatoridiyorlar;Hıristiyanmistiklerecstacyadınıvermişler.

“Ecstacy”adıçokönemlidir;ayrıdurmakanlamınagelir.Bedeninindışındadurmak, ayrı olduğunu bilmek, işte “ecstacy” bu anlama gelir. Bu olduğuandasenkaybolmuşcennetinparçasıolursun,cenneteyenidenkavuşursun.

Bölüm7-KendineZihin-BedenleKonuşmakiçinGerekliOlan

UnutulmuşLisanıHatırlatmak:BirOSHOMeditasyonTerapisi

“İnsanlarabedenledostolmayıöğretmekgerekiyor.”

Bu rehberli meditasyon çoğumuzun unuttuğu bir lisanı hatırlama sürecidir.Yani, bedeninizle konuşma sanatı. Bedeninizle iletişim kurma lisanıdır bu.Bedenle iletişim kurmak, onunla konuşmak, mesajlarını dinlemek eskiTibet’tesıkyapılanbiruygulamadır.

Modern tıpbilimibilgelerinvemistiklerinhepbildikleriniancakşimdiyeniyeni anlamaya başlıyor: akıl ve beden ayrı varlıklar değil birbirleriylederinden bağlantılıdır. Akıl bedenin durumunu etkileyebilir, tıpkı bedenindurumununaklıetkileyebileceğigibi.

Oshoözellikle günümüzünkadın ve erkeklerine uygunpek çokmeditasyontekniğigeliştirdi.

Akıl ve bedenle konuşmaya yönelik bu rehberli meditasyon da onundenetimindegeliştirildi.Kendisidiyorki:

Bedenle iletişim kurmaya başlayınca işler çok kolaylaşıyor. Bedeninzorlanması gerekmiyor, çünkü beden ikna edilebilir. Bedenle kavgayagirişmekgerekmiyor–buçirkin,şiddetdoluvesaldırganolurveherhangibirsürtüşmesadecedahafazlagerginlikyaratmayayarar.Oyüzdensürtüşmeyegirmeyegerekyok–bırakrahatlıkönplandaolsun.VebedenTanrı‘nınöylegüzelbirhediyesikionunlaitişmekTanrı ‘yakarşıgelmek ileeşdeğerdir.Obirtapınak…biziçindeyaşıyoruz;obirmabet.Bizonuniçindevaroluyoruzveonaiyibakmakzorundayız–obizimsorumluluğumuz.

Başta biraz tuhaf gelecek, çünkü kendi bedenimizle konuşmak aslaöğretilmedi–amabusayedemucizelergerçekleşebilir.Bizfarkındaolmadanzatengerçekleşiyor.Benseninlekonuşurkenelimbirhareketyapıyor.Seninlekonuşuyorum – beynim seninle iletişim halinde. Bedenim onu takip ediyor.Bedenbeyinleuyumludavranıyor.

Sen elini kaldırmak istediğinde hiçbir şey yapman gerekmiyor – sadece

kaldırıyorsun. Sadece kaldırmak istediğin düşüncesi aklından geçiyor vebeden bunu uyguluyor – bu bir mucize. Aslında biyoloji ve fizyoloji bununnasıl olduğunu henüz açıklayabilmiş değil. Çünkü fikir sonuçta sadece birfikirdir;elinikaldırmakistiyorsun–bubir fikir.Bufikirnasıloluyordaeleverilen fiziksel bir mesaj haline dönüşebiliyor? Ve hiç de uzun bir zamanalmıyor–sadecebirsaniye;bazenaradanhiçzamangeçmiyor.

Örneğin, ben seninle konuşuyorum ve elim işbirliğine devam ediyor; aradazaman aşımı yok. Beden adeta beyin ile paralel çalışıyor. O çok duyarlı –bedeninle nasıl konuşulacağını öğrenmelisin ve işte o zaman pek çok şeyyapılabilir.

-Osho

CD’YİNASILKULLANACAKSINIZ?

Bumeditasyon kendinizle dost olmak ile alakalı, hem bedeninizle, hem deaklınızla.Aklınızın,onunduyguvedüşüncelerininbedeninizaracılığıilenasılifadeedildiğininfarkınavaracaksınız.Acı,hastalıklar,bağımlılıklar(örneğinaşırıyemek,alkol,şeker,vs.gibi)elealınacakvetedaviedilebilecek.

Bu süreç size kendinizi iyileştiren enerjilerinizi harekete geçirme vederinlemesinerahatlamaşansınıtanıyor.

Meditasyonüçbölümdenoluşuyor:

1.Bedeninbelirlinoktalarıilevetümbedenlekonuşabileceksiniz.

Yüksekseslekonuşmanıziyiolur,çünkübusizinuyanıkvebilinçlikalmanızısağlar.

2. Bedeninizde yaşadığınız bir sorunla ilgili olarak bilinçaltınız ile iletişimkuruyorolacaksınız,bubirhastalıkolabilirveyaaşırıkilolarveyaağrı-sızı;sadecekendinizidahadinçvesağlıklıhissetmekistiyordaolabilirsiniz.

Derinlemesine rahatlamışbirhalde ikenbilinçaltınızınbedenindurumundansorumlubölümüilebağlantıkuruponasaygıylavedostluklayaklaşacaksınız.Örneğin, kilonuz sizin için sorunsa, bilinçaltınızın bundan sorumlu bölgesisizin sadık bir hizmetkarınız ve koruyucunuzdur. Sizi aşırı kilolu halegetirerek yardımcı olmaya ve korumaya çalışıyor. Derin trans halinegirdiğinizdebukoruyucuolumluniyetlerinigerçekleştirmek içinyeniyollaryaratırken bir yandan bedeninizde de yeniden doğal ve sağlıklı olma şansıtanıyabilir. Bu şekilde beden-akıl mekanizması ve onun kendini onarmasıhakkındayenibiranlayışeldeedersiniz.

3. İyileşme amaçlı bir transta beden, akıl ve ruhunuzun bir bütün olduğuanlayışınızıderinleştirirsiniz.

Ancak tekniği kullanmaya başlamadan önce dikkat edilmesi gereken birkaçnoktavar:

BİR:

Acının ve sürekli tekrarlayan belirtilerin ciddi bir hastalığa işaretedebileceğini hatırlamak önemlidir. Bu teknik size sunulurken durumunuzubirdoktoradanıştığınızşeklindebirvarsayımlayolaçıkıldı.

İKİ:

Osho diyor ki akıl ve bedenle konuşma tekniği bedenin zaten yapabildiği,beceri sınırının içindeki her şey için kullanılabilir. Bedenden imkansızıyapmasınıistersenizozamangüvensarsılırveteknikişeyaramaz.Odiyorki,gözleriniz yoksa bedene görmesini nasıl söyleyebilirsiniz? Ancak sıradanolaylarda,migren,ağrısızıvebedeninkendinionarmasınınmümkünolduğudiğerdurumlardabumetotçokişeyarayacaktır.

ÜÇ:

Rahatsızlık veya hastalık ile doğrudan konuşmayın. Hastalık organizmanınparçasıdeğil,odışarıdangelenbirşey,hattaorganizmanınaleyhindebirşey.Beyin/bedenilekonuşmalısınız,rahatsızlıkiledeğil.Veoyokolduğuzaman,beyinevebedenerahatsızlığıgeriyolladığıiçinteşekküredin.Normaldebiz

beyinle konuşuyoruz ve o da bedenle konuşuyor ve biz işte bu lisanıbilmiyoruz. Biliyoruz ki kolumuza kalkmasını söylersek onu kaldırabiliriz;beynintalimatınıdinleyecektir.Amabeden/aklıniçselmekanizmasıhakkındadoğru talimatları bilmiyoruz ki beden bize itaat etsin.Osho diyor ki, “Esaskutsalüçlübudur–ruh,akıl,beden.Ruhkendibaşınahiçbirşeyyapamaz;oacınınyokolmasınıtalepeder.Beyninbedenilekonuşmasıgerekir.”

Osho’nun aşağıda meditasyonu deneyen kişilere verdiği öneriler size deyardımcıolabilir:

KİLO VERMEK: “İlk önce beyne, bedene bir mesaj yolladığını ve bunuiletmesinisöyle.Sonrabedenebeşkilovermeninidealolacağını,sindirimininnormalolduğunusöyle.Yemekyemektenhiçsözetme.Bedenesadecebirkaçkilo eksik olması gerektiğini belirt. Ve bunu başardığında bedene oradakalmasını,dahafazlakiloalıpvermeningerekmediğinisöyle.”

MİGREN: “Bedenle iki şekildekonuş.Önce tümbedenlekonuş.Beyindekibu ağrıyı yok etmek için yardımına ihtiyacın olduğunu söyle. Bu ağrınındoğal bir durum olmadığını belirt. Bu ağrıyı taşımanın hiçbir lüzumu yok.Sonra doğrudan beyinle konuş, kendi sözlerini kullanarak ona de ki, “Seniseviyorum,amabuacısenindoğanınbirparçasıdeğilveondankurtulmanınvakti geldi.” Ve yok olduğunda beyne onu geri almamasını hatırlatmanyeterli.”

MEDİTASYONAHAZIRLANMAK

Buonarıcımeditasyonunenönemliöğretisikendinizileçokiyidostolmanızısağlamaktır.

O nedenle meditasyona başlamadan evvel bir saat boyunca rahatsızedilmemenizi sağlayacak gerekli önlemleri alın ki bu süreç içinde iyicerahatlayabilin.

Yakınınızdabirbattaniyebulundurun,üşürsenizkullanabilirsiniz.

Birkaç dakika ayırıp bugünbedeninizdeki hangi sorunveya belirti üzerindeçalışmakistediğinizidüşünün.SonrakendinizitamamenrahatedebileceğinizpozisyonagetirinveCD’yiaçın.Başkabirşeyyapmayacaksınız.

BusüreçveOshohakkındadahafazlabilgialmakiçin:

www.osho.com

Bu beden farkındalığı süreci OshoMeditasyon Kampı ile dünyanın birçokyerinde bir program kursu olarak sunulmaktadır. Süreç genelde yedi günboyuncagündebirsaatlikseanslardanoluşur.Detaylıbilgiiçinalmakiçin:

www.osho.com/bodymindbalancing

-&-