ankara Ünİversİtesİ fen bİlİmlerİ enstİtÜsÜ doktora...

223
ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ AKŞEHİR İLÇESİNDE ORGANİK ÇİLEK YETİŞTİRİCİLİĞİNİN BENİMSENMESİ VE YAYILMASI ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA Ayşegül AKIN TARIM EKONOMİSİ ANABİLİM DALI ANKARA 2008 Her hakkı saklıdır

Upload: others

Post on 20-Feb-2020

7 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

ANKARA ÜNİVERSİTESİ

FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

DOKTORA TEZİ

AKŞEHİR İLÇESİNDE ORGANİK ÇİLEK YETİŞTİRİCİLİĞİNİN

BENİMSENMESİ VE YAYILMASI ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

Ayşegül AKIN

TARIM EKONOMİSİ ANABİLİM DALI

ANKARA

2008

Her hakkı saklıdır

Page 2: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

Prof.Dr. Cemal TALUĞ danışmanlığında Ayşegül AKIN tarafından hazırlanan bu

çalışma …… / ……/ …… tarihinde aşağıdaki jüri tarafından Tarım Ekonomisi

Anabilim Dalı’nda “Doktora Tezi” olarak kabul edilmiştir.

Başkan : Prof.Dr. İmza :

Üye : Prof.Dr. İmza :

Üye : Prof.Dr. İmza :

Üye : Doç.Dr. İmza :

Üye : Yrd.Doç.Dr İmza :

Yukarıdaki sonucu onaylarım.

Prof.Dr.Ülkü MEHMETOĞLU

Enstitü Müdürü

Page 3: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

i

ÖZET

Doktora Tezi

AKŞEHİR İLÇESİNDE ORGANİK ÇİLEK YETİŞTİRİCİLİĞİNİN BENİMSENMESİ VE YAYILMASI ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

Ayşegül AKIN

Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü

Tarım Ekonomisi Anabilim Dalı

Danışman: Prof.Dr.Cemal TALUĞ

Bu araştırma; Akşehir ilçesinde organik çilek yetiştiriciliğinin benimsenmesi ve yayılmasında etkili olan faktörleri belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmada; Akşehir ilçesine bağlı olan ve organik çilek yetiştiriciliği yapan 3 köyden basit tesadüfi örnekleme yöntemine göre seçilen 54 denek üzerinde çalışılmıştır. Organik çilek yetiştiriciliği yapan 3 köyün 2’sinde aynı zamanda konvansiyonel çilek tarımı da yapılmaktadır. Organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin sosyo-ekonomik ve işletme özellikleri yanında enformasyon sistemine ilişkin durumlarını konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan deneklerle karşılaştırmak amacı ile 30 adet konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan denek araştırma kapsamına alınmıştır. Organik çilek yetiştiren deneklerin %46,3’ü 51-60 yaş grubu arasında yer almakta olup %94,6’sı erkek deneklerden oluşmaktadır. Organik yetiştiricilik yapan deneklerin %27,8’i gelirlerini tarımsal faaliyetten sağlamakta ve %72,2’si bu faaliyeti tam zamanlı olarak yapmaktadırlar. Emeklilik gelirine sahip olan denekler, organik çilek yetiştiriciliği yerine konvansiyonel çilek yetiştiriciliğini tercih etmektedirler. Organik yetiştiricilik yapan deneklerin örgütlenme düzeyleri konvansiyonel yetiştiricilere göre daha düşüktür. Çilek yetiştiriciliği organik ve konvansiyonel yetiştiricilerin tek gelir kaynağı değildir. Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında başarılı bir şeklide devam etmesinin en önemli nedeni deneklerin çilek yetiştiriciliğinde yaklaşık 30 yıllık bir deneyimine sahip olmalarıdır. Organik çilek yetiştiriciliğinin yaygınlaştırılmasında organik ürün ticareti yapan firmaların çok büyük rolü bulunmaktadır. Akşehir’de organik çilek yetiştiriciliğinin benimsenmesi ve yayılması klasik benimsenme ve yayılma eğrisinden farklılık göstermektedir. Organik tarıma geçiş nedenleri arasında; geliri artırmak ve pazar garantisi ilk sırada yer almaktadır. Organik tarımın benimsemesinde etkili olan faktörler önem sırasına göre; ekonomik faktörler, sağlık faktörleri ve çevre koruma faktörleri şeklinde sıralanmaktadır. Yapılan değerlendirmeler sonucunda; sözleşmeli bir üretim modeli olan organik tarımın pazar ve gelir garantisi nedeniyle araştırma alanında devam edeceği görülmüştür. Kazanılan deneyimler neticesinde çilek yanında diğer tarımsal ürünlerde de organik tarıma geçme potansiyeli bulunmaktadır. Organik yetiştiricilik yapan denekler; teknik, pazarlama ve mevzuata ilişkin konularda konvansiyonel yetiştiricilere göre daha fazla bilgi gereksinimi duymaktadırlar. Organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin enformasyon kaynakları arasında diğer enformasyon kaynaklarına göre aile bireyleri (%88,8) ilk sırada yer almaktadır. Mart 2008, 210 sayfa Anahtar Kelimeler: Tarımsal yayım, yenilik, benimsenme, çilek, organik tarım, Akşehir

Page 4: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

ii

ABSTRACT

Ph.D.Thesis

A RESEARCH ON DIFFUSION AND ADOPTION OF ORGANIC STRAWBERRY GROWING

IN AKSEHIR

Ayşegül AKIN

Ankara University

Graduate School of Natural and Applied Sciences

Department of Agricultural Economics

Supervisor: Prof.Dr.Cemal TALUG

This research aims to determine the factors affecting adoption and diffusion of organic farming practices in Aksehir district. This research; was conducted on 54 subjects which were chosen by simple randomized sampling method from three villages of Aksehir district where organic strawberry production is conducted.. Conventional strawberry production is also conducted In two of these three villages where organic strawberry is cultivated. 30 conventional strawberry producing subjects were included in the scope of the research so as to compare the situations of the subjects in respect of data management and information system beside their socio- economic and enterprise situations with those of situations conducting organic strawberry production. %46,3 of the subjects conducting organic strawberry production take place among the age group between 51 and 60 and %94,6 of them consist of men. %27,8 of subjects conducting organic strawberry production earn their income from agricultural activity and %72,2 of them perform this activity for full time. The subjects having retirement pension, prefer conventional strawberry producing instead of organic strawberry producing. The subjects conducting organic production are less organized comparing to the convensional producers. Strawberry production is not the only source of income for organic and conventional producers. The most important reason of maintaining the organic strawberry production in research field successfully is that the subjects have experience of 30 years in the strawberry production. Firms trading organic products have an important role in the improvement of the organic strawberry production. Diffusion and adoption of organic strawberry growing in Aksehir is different from the classical diffusion and adoption curve. Increasing the income and market guarantee takes the first place among the reasons of transition to organic farming. The effective factors concerning the adoption of organic farming are the ones related to economy, health and environmental protection respectively. According to the evaluations; it has been ascertained that organic farming which is a contractual production model would continue in the area of research owing to its market and income guarantee. As a result of experiences gained, there is a potential for transition to organic farming for other agricultural products, beside strawberry. Organic producers need more information than conventional producers on the subject of technical, marketing and legislative rules. Among the information sources the family members (%88,8) is the first one as an information sources for organic producers. March 2008, 210 pages

Key Words:Agricultural extension, innovation, adoptation, strawberry, organic agriculture, Aksehir

Page 5: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

iii

TEŞEKKÜR

Tez konusunun seçimi ve tez planının oluşturulması esnasında yardım ve yol

göstericiliğinden her zaman yararlandığım danışman hocam değerli insan A.Ü.Ziraat

Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü Öğretim Üyesi Sayın Prof.Dr. Cemal TALUĞ’a

teşekkürü bir borç bilirim.

Tezin ortaya çıkmasında hiç şüphesiz pek çok kişi ve kurumun yardım ve desteklerini

gördüm. Araştırma alanından bilgi toplanması ve anket uygulanması sırasında yakın

ilgilerini esirgemeyen, çilek yetiştiriciliği konusundaki deneyimlerini benimle paylaşan

Akşehir İlçe Tarım Müdürlüğü değerli çalışanlarına teşekkürler.

Tez izleme komitesi üyeleri A.Ü.Ziraat Fakültesi, Bahçe Bitkileri Öğretim Üyesi Sayın

Prof.Dr.Menşure ÇELİK ve A.Ü.Ziraat Fakültesi, Tarım Ekonomisi Bölümü Öğretim

Üyesi Sayın Doç. Dr. Coşkun CEYLAN’a tez süresince göstermiş oldukları yardım ve

katkıları için teşekkürlerimi sunarım.

Tezimin her aşamasında beni manevi olarak destekleyen ve yardımlarını esirgemeyen

sevgili eşim Ali ve yeterli zaman ayıramadığım oğlum Pamir’e çalışmam süresince bana

göstermiş oldukları sabır ve anlayış için sonsuz teşekkürler.

Anket hazırlığında ve anketlerin yorumlanmasında bana yardımcı olan A.Ü.Ziraat

Fakültesi, Tarım Ekonomisi Bölümü araştırma görevlisi Sayın Özdal KÖKSAL’a

yardımları için teşekkür ederim. Konuyla doğrudan ilgili kişilerin yardımının yanı sıra

sevgili arkadaşlarımın desteği olmadan bu tezi sonuçlandırmak mümkün değildi.

Desteğini esirgemeyen tüm sevdiğim arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Ayrıca alanda

anket uygulanması esnasında sorularımı içtenlikle yanıtlayan ve çilek yetiştiriciliği

konusundaki deneyimlerini benimle paylaşan Çakıllar, Cankurtaran ve Yaylabelen köyü

çilek yetiştiricilerine teşekkür ederim

Ayşegül AKIN

Ankara, Mart 2008

Page 6: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

iv

İÇİNDEKİLER

ÖZET ………………………………………………………………………………….. i ABSTRACT ………………………………………………………………………...… ii TEŞEKKÜR …….……………………………………………………………………. iii SİMGELER DİZİNİ ………………………………………………………………… vi ÇİZELGELER DİZİNİ …………………………………………………………….. vii

1. GİRİŞ …………………………………………………………………………..….... 1

2. KAYNAK ÖZETİ ……………………………..………………………………........ 6

2.1 Tarımda Yeniliklerin Benimsenmesi ve Yayılması ….……………………….… 6

2.2 Organik Tarım Kavramının Ortaya Çıkışı ve Gelişmesi ….............................. 11

2.3 Organik Tarımın Benimsenmesi, Yayılması ve Benimsenmesinde

Etkili Olan Faktörler ………………………………………...….…………….… 16

2.5 Organik Çilek Yetiştiriciliği …………………………………….……………... 22

3. MATERYAL VE YÖNTEM …………………………………………….............. 23

3.1 Araştırmanın Ortaya Çıkışı ve Araştırma Soruları ………………………...… 23

3.2 Materyal ………………………………………………………………………..... 24

3.3 Yöntem …………………………………………….………………………….….. 25

3.3.1 Veri toplama yöntem ve araçları ……………….…………………………..… 25

3.3.2 Verilerin analizinde uygulanan yöntem ……….…………………………….. 28

4. KONU İLE İLGİLİ GENEL BİLGİLER VE ARAŞTIRMA BÖLGESİNİN

TANITIMI ………………………………………………………………………… 30

4.1 Dünyada ve Türkiye’de Organik Tarım ……………………………………..... 30

4.1.1 Dünyada organik tarım ……………………………………………………….. 30

4.1.2 Türkiye’de organik tarım …………………………………………….............. 32

4.1.3Organik çilek üretimi …………………………………………………………. 39

4.2 Araştırma Bölgesinin Genel Olarak Tanıtımı …………………………………. 45

4.3 Akşehir’de Organik Çilek Yetiştiriciliği ……………………………………….. 47

5. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA ……………………………….... 51

5.1 Deneklerin Sosyo-ekonomik Özellikleri ……………………………………….. 51

5.1.1 Deneklerin yaş ve cinsiyet durumları …………………………………...…… 51

5.1.2 Deneklerin aile büyüklüğü ……………………………………………………. 56

5.1.3 Deneklerin eğitim düzeylerine göre dağılımı ................................................... 58

5.1.4 Deneklerin tarımsal deneyim durumlarına göre dağılımı .............................. 61

5.1.5 Deneklerin gelir kaynaklarına göre dağılımı ……………………………...… 68

Page 7: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

v

5.1.6 Deneklerin gelir seviyelerine göre dağılımı ………………………………….. 71

5.1.7 Deneklerin tarıma ayırdıkları zaman ve meslek gruplarına göre dağılımı .. 74

5.1.8 Deneklerin kredi kullanma durumu …………………………………………. 76

5.1.9 Deneklerin örgütlenme durumuna göre dağılımı ………………………….... 79

5.3 İşletme Özellikleri ……………………………………………………………...... 82

5.3.1 Arazi mülkiyet durumu ve arazi kullanımı ………………………………….. 82

5.3.2 Alet makine varlığı ……………………………………………………………. 87

5.3.3 Hayvan varlığı …………………………………………………………………. 90

5.3.4 Üretim deseni ………………………………………………………………….. 93

5.3.5 Organik çilek pazarlaması ……...…………………………………………….. 95

5.4. Organik Çilek Yetiştiriciliğinin Benimsenmesi …………………………….... 99

5.4.1 Organik tarımdan haberdar olma, haberdar olmada yararlanılan bilgi

kaynakları, karar verme ve uygulama …….................................................... 99

5.4.2 Organik çilek yetiştiriciliğinde etkili olan kaynaklar..................................... 107

5.4.3 Organik tarımın prensiplerinin öğrenildiği yerler ve kişiler ……………… 110

5.4.4 Organik tarımın benimsenmesinde etkili olan faktörler .............................. 112

5.4.5 Organik tarıma geçiş ile uygulanan yeni teknikler ………………………... 118

5.4.6 Organik çilek yetiştiriciliğine geçiş ile ortaya çıkan değişiklikler ………... 121

5.4.7 Organik tarıma geçiş ile gelir düzeyindeki değişiklik ……………………... 125

5.4.8 Geleceğe yönelik düşünceler ………………………………………………… 128

5.5 Enformasyon Sistemi ……………………..…………………………………… 131

5.5.1 Çilek yetiştiriciliği hakkında gerek duyulan bilginin türü ………………... 132

5.5.1.1 Teknik bilgi ………………………………………………………………... 133

5.5.1.2 Pazarlama ile ilgili bilgi ……………………………………………………. 134

5.5.1.3 Danışmanlık (Uzman kişilerin tavsiyeleri) ile ilgili bilgi ……………….... 136

5.5.1.4 Kendi tecrübesi …………………………………………………………….. 138

5.5.1.5 Mevzuata ilişkin bilgi .……………………………………………………... 139

5.5.2 Yayım faaliyetlerine katılma ………………………………………………... 142

5.5.2.1 Yayım faaliyetlerine katılma (Demonstrasyon) ………………………….. 143

5.5.2.2 Yayım faaliyetlerine katılma (Tarla günü) ………………………………. 145

5.5.2.3 Yayım faaliyetlerine katılma (Bireysel görüşmeler) ….………………..… 147

5.5.2.4 Yayım faaliyetlerine katılma (Konferans) ………………………………... 149

5.5.2.5 Yayım faaliyetlerine katılma (Tarımsal yayınların takibi) ……………… 151

5.5.3 Enformasyon kaynakları ve ilişki sıklığı …………………………………… 154

6. SONUÇ VE ÖNERİLER ……………………………………………………..… 170

KAYNAKLAR ……………………………………………………………………... 179

Page 8: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

vi

EKLER

EK 1 Anketler ………………………………………………………………….. 193

EK 2 Harita ……………………………………………………………………… 209

ÖZGEÇMİŞ ………………………………………………………………………. 210

Page 9: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

vii

SİMGELER DİZİNİ

AB Avrupa Birliği

ABD Amerika Birleşik Devletleri

ÇKS Çiftçi Kayıt Sistemi

ETKO Ekolojik Tarım Organizasyonu

ha. hektar

IFOAM International Federation of Organic Agriculture Movement

KSK Kontrol ve Sertifikasyon Kuruluşu

OTK Organik Tarım Komitesi

RG Resmi Gazete

TKB Tarım ve Köyişleri Bakanlığı

Page 10: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

viii

ŞEKİLLER DİZİNİ

Şekil 4.1 Organik tarımın Türkiye’de işleyişi ……………………………………….. 37

Şekil 5.1 Akşehir’de organik çilek yetiştiriciliğinin benimsenme ve yayılama süreci 67

Şekil 5.2 Araştırma alanında organik ürünlerin pazarlama kanalları …...……………. 97

Şekil 5.3 Araştırma alanında organik ve konvansiyonel çilek yetiştiricilerinin

enformasyon ağı …………………………………………………………… 169

Page 11: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

ix

ÇİZELGELER DİZİNİ

Çizelge 3.1 Organik çilek yetiştiren işletmelerin köylere göre dağılımı ...................… 26

Çizelge 3.2 Konvansiyonel çilek yetiştiren işletmelerin köylere göre dağılımı ……... 27

Çizelge 4.1 Türkiye’de çilek üretim alanı, miktarı ve ortalama verimi …………….... 41

Çizelge 4.2 Türkiye’de organik çilek geçiş dönemi alanı, çilek üretim miktarı ve

ortalama çilek verimi …..……………………………………………...… 42

Çizelge 4.3 Türkiye’de organik çilek üretim alanı, miktarı ve ortalama verimi …...… 43

Çizelge 4.4 Türkiye’de organik çilek üretimi yapılan iller (2006 yılı) ………………. 44

Çizelge 5.1 Deneklerin yaş gruplarına göre dağılımı ………………………………… 52

Çizelge 5.2 Deneklerin yaş ortalamaları ve standart sapmaları ……………………… 53

Çizelge 5.3 Deneklerin cinsiyet durumlarına göre dağılımı …………………………. 55

Çizelge 5.4 İşletmelerin hane halkı sayılarına göre dağılımı ………………………… 56

Çizelge 5.5 Deneklerin hane halkı sayısı ve standart sapmaları ……………………… 57

Çizelge 5.6 Deneklerin eğitim düzeylerine göre dağılımı ………………..................... 59

Çizelge 5.7 Deneklerin tarımsal deneyim durumlarına göre dağılımı ……………..… 62

Çizelge 5.8 Deneklerin genel tarımsal deneyim durumları ve standart sapmaları ....... 63

Çizelge 5.9 Deneklerin konvansiyonel çilek yetiştirme deneyim durumlarına göre

dağılımı ………………………………………………………………..… 64

Çizelge 5.10 Deneklerin konvansiyonel deneyim durumları ve standart sapmaları … 65

Çizelge 5.11 Organik çilek yetiştiricilerinin deneyim durumları ……………………. 66

Çizelge 5.12 Deneklerin tarımsal gelir ve tarım dışı gelirlerinin karşılaştırılması …... 69

Çizelge 5.13 Deneklerin köy içindeki gelir seviyelerine göre dağılımı ……………… 72

Çizelge 5.14 Deneklerin tarıma ayırdıkları zamana göre dağılımı …………………… 74

Çizelge 5.15 Deneklerin meslek gruplarına göre dağılımı ………………………….... 75

Çizelge 5.16 Deneklerin kredi kullanma durumuna göre dağılımı ………………...… 77

Çizelge 5.17 Deneklerin tarımsal kooperatiflere üye olma durumuna göre dağılımı …80

Çizelge 5.18 Deneklerin arazi mülkiyet durumu …………………………………....... 83

Çizelge 5.19 Deneklerin sahip oldukları mülk arazilerin büyüklük gruplarına

göre dağılımı …………………………………………………………… 84

Çizelge 5.20 Deneklerin sahip oldukları ortalama mülk arazi genişliği ……………... 86

Çizelge 5.21 Deneklerin kiraya tuttukları ortalama arazi genişliği ……...…………… 87

Çizelge 5.22 Deneklerin tarım alet ve makinelerine sahip olup olmama durumu …… 88

Çizelge 5.23 Deneklerin sahip oldukları tarım alet ve makinelerinin dağılımı ………. 89

Çizelge 5.24 Deneklerin ortalama hayvan varlıkları sayısı ………………………...… 91

Page 12: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

x

Çizelge 5.25 Organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin üretim alanlarının

dağılımı ……………………………………………………………….... 94

Çizelge 5.26 Deneklerin organik tarım kavramını bilip bilmeme durumuna

göre dağılımı ………………………………………………………..… 102

Çizelge 5.27 Deneklerin organik tarıma başlamadan önce organik tarımı daha önce

duyup duymama durumuna göre dağılımı …………………………..... 103

Çizelge 5.28 Deneklerin organik tarım kavramını ilk olarak duydukları kaynaklara

göre dağılımı ……………………………………………………...…… 104

Çizelge 5.29 Deneklerin organik çilek üretimine başlama kararında etkili olan bilgi

kaynaklarının önem derecesine göre dağılımı ........................................ 109

Çizelge 5.30 Organik tarım prensiplerini öğrenme kaynakları ve kaynakların

önem sırası …………………………………………………………..… 111

Çizelge 5.31 Deneklerin organik çilek yetiştiriciliğine geçiş nedenleri ve

nedenlerin önem sırasına göre dağılımı .................................................. 114

Çizelge 5.32 Organik tarımın benimsemesinde etkili olan faktörlerin önem

derecesine göre dağılımı ......................................................................... 117

Çizelge 5.33 Deneklerin yeni teknikleri öğrenme yerlerine göre dağılımı ……...….. 119

Çizelge 5.34 Deneklerin organik tarımda öğrendiklerini diğer faaliyetlerde

uygulama durumu …………………………………………………..…. 120

Çizelge 5.35 Organik yetiştiriciliğe geçişle birlikte ortaya çıkan değişim durumu .... 121

Çizelge 5.36 Organik yetiştiriciliğe geçişle birlikte ortaya çıkan diğer değişim

durumu ................................................................................................... 123

Çizelge 5.37 Deneklerin organik tarıma geçişi ile gelirlerinde bir artış olup

olmadığına göre dağılımı …………………………………………..…. 126

Çizelge 5.38 Deneklerin gelecekte organik çilek yetiştiriciliğine yönelik

düşünceleri …………………………………………………………….. 128

Çizelge 5.39 Gelir gruplarına göre deneklerin organik çilek üretim alanlarındaki

değişikliğe ilişkin düşünceleri ……………………...…………………. 130

Çizelge 5.40 Deneklerin organik çilek yetiştiriciliğinde gereksinim duyduğu

teknik bilginin derecesi ………………………………………………... 133

Çizelge 5.41 Deneklerin pazarlama ile ilgili bilgi gereksiniminin derecesine

göre dağılımı ……………………………………………………...…… 135

Çizelge 5.42 Deneklerin danışmanlıkla ilgili bilgi gereksiniminin derecesine

göre dağılımı ……………………………………………………...…… 137

Çizelge 5.43 Deneklerin kendi tecrübesi ile ilgili bilgi gereksinimine göre

dağılımı ………………………………………………………………....138

Page 13: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

xi

Çizelge 5.44 Deneklerin mevzuata ilişkin bilgi gereksinimine göre dağılımı ............ 140

Çizelge 5.45 Organik ve konvansiyonel yetiştiricilerin çilek yetiştiriciliği

hakkında gerek duydukları bilgilerin önem sırasına göre dağılımı ….... 141

Çizelge 5.46 Deneklerin yayım faaliyetlerine katılma durumuna göre dağılımı

(Demonstrasyon) ……………………………………………………,.. 144

Çizelge 5.47 Deneklerin yayım faaliyetlerine katılma durumuna göre dağılımı

(Tarla günü) ………………………………………………………….... 146

Çizelge 5.48 Deneklerin yayım faaliyetlerine katılma durumuna göre dağılımı

(Bireysel görüşmeler) ……………………………………………….… 148

Çizelge 5.49 Deneklerin yayım faaliyetlerine katılma durumuna göre dağılımı

(Konferans) ………………………………………………………….… 150

Çizelge 5.50 Deneklerin yayım faaliyetlerine katılma durumuna göre dağılımı

(Tarımsal yayınların takibi) ……………………………………………. 152

Çizelge 5.51 Organik ve konvansiyonel yetiştiricilerin katıldıkları yayım

faaliyetlerinin önem sırasına göre dağılımı …………………………... 153

Çizelge 5.52 Deneklerin enformasyon kaynaklarına göre dağılımı ……………...… 156

Çizelge 5.53 Deneklerin enformasyon kaynakları ile ilişki sıklığına göre dağılımı

(Organik) ……………………………………………………………… 160

Çizelge: 5.54 Deneklerin enformasyon kaynakları ile ilişki sıklığına göre dağılımı

(Konvansiyonel) ……………………………………………………… 163

Çizelge 5.55 Enformasyon skorlarının hesaplanışı ve gruplandırılışı ……………… 165

Page 14: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

1

1. GİRİŞ

Dünya’da artan nüfusun gıda ihtiyacı, insanoğlunu tarımsal üretimde birim alandan daha

fazla ürün almaya zorlamıştır. Birim alandan daha fazla ürün elde etmek için; yeni

teknolojilerin ve kimyasalların kullanımı hızla yaygınlaşmıştır. Bunun sonucunda ise;

21.yüzyılda, çevre kirliliği artmış, ekolojik denge bozulmaya başlamış, insan sağlığı ve

geleceği tehdit edilir hale gelmiştir.

Özellikle gelişmiş ülkelerde doğal dengenin tarımsal üretim nedeniyle bozulmasını

önlemek ve çevre ile dost gıda tüketim bilincinin de artmasının etkisiyle, tarımsal üretimde

kullanılan girdilerin ve tekniklerin çevreye, insan ve diğer canlı varlıklara zarar vermeyecek

olanları tercih edilmeye başlanmıştır.

Çeşitli etkenlerle bozulan çevre koşullarını düzeltmeyi hedefleyen ülkelerde olduğu gibi

Türkiye’de de bu bozulmayı engelleyici politikalar benimsenmiştir. Bu politikaların ana

çerçevesini belirleyen Dokuzuncu Kalkınma Planı (2007-2013)’nda “gelecek kuşakların

ihtiyaçlarını gözeterek, doğal kaynakların koruma ve kullanma koşulları belirlenecek,

Türkiye’nin sahip olduğu biyolojik çeşitliliğin ve genetik kaynakların araştırılması,

korunması, değerlendirilmesi ve ekonomik değer kazandırılması çalışmaları

hızlandırılacaktır” denilmektedir (Anonim 2006a).

Bu çerçevede, organik tarım uygulamalarının hız kazanması, bozulan çevrenin düzeltilmesi

yönünde atılmış olan kararlı adımlardan biri olarak değerlendirilmektedir.

Organik tarım yüzyıllardır sayısız köyde ve çiftçilikle uğraşan topluluklarda geleneksel

tarım uygulaması şeklinde görülmüştür. Yöresel çiftçiler deneme yanılma ile elde ettikleri

sonuçları bir nesilden diğerine aktarmışlardır. Organik tarımın modern dünyada yer almaya

Page 15: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

2

başlaması ise 1960’larda çiftçi ve tüketicilerin bitkisel ve hayvansal üretim sırasında

oldukça fazla kimyasal kullanıldığını, bunun dünya ve insanlar için korkunç sonuçlar ortaya

çıkaracağını fark etmelerinden sonra olmuştur.

Bu üretim sistemi artık sadece gelişmiş ülkelerin zengin tüketicilerine sağlıklı ve kaliteli

ürün sunulması kapsamını çoktan aşmış uluslar arası çevre ve tarım örgütlerince 21.

yüzyılın üretim modeli olarak kabul görmeye başlamıştır.

Organik tarım, üretim ve verimlilik artışını esas alan her türlü kimyasal ve sentetik girdinin

kullanıldığı ve temelinde ekonomik düşünce yatan geleneksel (konvansiyonel) tarım ile,

tarımsal üretim sırasında çevrenin korunması düşüncesinin belirli oranda yer bulduğu

sürdürülebilir (entegre) tarım yöntemlerinden farklı olarak tarımsal üretimin her

aşamasında kontrol ve sertifikalandırmayı esas alan bir kurallar ve yöntemler bütününü

içermektedir. Organik tarımda temel amaç; son tüketicinin satın aldığı ürüne tam güveninin

sağlanması olduğundan organik tarım tüm dünyada yasa ve yönetmeliklerde belirlenmiş

olan kurallara göre yapılmaktadır. Bu kurallar doğrultusunda üretim süreci kontrol edilip

elde edilen ürünler sertifikalandırılmaktadır.

Danimarka, İngiltere ve İsviçre, Avrupa’da organik tarımın temellerini atan ülkeler

olmuşlardır. Bugün Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Kanada, Avustralya, Japonya ve

Avrupa Birliği (AB) ülkeleri gibi gelişmiş ülkelerde pazar payı sürekli artış gösteren

organik ürünlerin üretimi gelişmekte olan ülkelerde de gittikçe yaygınlaşmaktadır. Ancak,

gelişmekte olan ülkelerde organik üretim öncelikle iç pazarın talebini karşılamak amacıyla

değil, ihraç edilmek amacıyla yapılmaktadır.

Organik tarım yapmanın amacı; toprak ve su kaynakları ve havayı kirletmeden, çevre, bitki,

hayvan ve insan sağlığını azami derecede korumaktır. Çiftçiler için yeni bir üretim tekniği

olan organik tarımın benimsenmesi ve yayılması için gerekli olan öncelikli araç bilgidir.

Page 16: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

3

Organik tarım; Türkiye için çok yeni bir konu olmamakla birlikte çiftçilerin bu üretim

metodu konusundaki bilgisi sınırlı ve belli bilgi kaynaklarına bağlıdır.

Türkiye’de 1986 yılında sadece 8 tarımsal ürün organik yöntemle üretilirken, 2000’li yıllara

gelindiğinde organik tarım ürünlerinin üretiminde gelişme kaydedilmiş ve bu sayı 95’e

ulaşmıştır. Kuru incir, kuru üzüm ve kuru kayısı ile başlayan organik tarım ürünlerinin

üretimi, bitkisel ürünler, işlenmiş gıda ürünleri ve diğer tarım ve gıda ürünleri olarak

sınıflandırılabilecek geniş bir çeşitliliğe ulaşmıştır (Anonim 2006b).

Türkiye’de organik bitkisel ve hayvansal ürünlerin üretimi, işlenmesi ve organik tarım

faaliyetleri Avrupa'daki gelişmelerden farklı şekilde, ithalatçı firmaların istekleri

doğrultusunda, ihracata yönelik olarak başlamıştır (Anonim 2007a).

Türkiye’nin genel konumu, kirlenmemiş toprak yapısı ve iklim özellikleri organik ürünlerin

yetiştirilmesi açısından tüm bölgeleri birer potansiyel kaynak haline getirmiş ve 10 yıl

içinde organik tarım faaliyetlerinde çok hızlı bir gelişme sağlanmıştır. Hatta denilebilir ki,

bugün Türkiye’de yetiştirilen birçok ürün sadece kontrollü yetiştirilmediği için organik

ürün olarak değerlendirilememektedir.

Bu çerçevede; organik yetiştiriciliğe benzer şekilde tarımsal faaliyette bulunan ve organik

tarım üreticisi olma potansiyeli taşıyan çiftçilerin organik tarımla ilgili bilgi kaynaklarına

erişimi ve organik tarım üreticisi olma yolunda karar vermelerini etkileyen faktörlerin

bilinmesi organik tarımın gelişimine katkı sağlayacaktır.

Teknoloji her alanda hızlı bir gelişme gösterirken tarım sektöründe de bu gelişmeye paralel

olarak çiftçilerin bilgi ve beceri ihtiyacı giderek artmaktadır. Bilgi; yaşamın her alanında

olduğu gibi tarım sektöründe de değeri ve önemi giderek artan bir üretim faktörü ve üretim

Page 17: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

4

girdisidir. Bu nedenle bir yenilik olarak organik tarımın benimsenmesi ve yayılmasında

rolü olan bilgi kaynaklarını araştırmak önem arz etmektedir. Ayrıca, günümüzde organik

tarım faaliyetleri dünyada ve Türkiye’de giderek önem kazanmaktadır. Değişen iklim

koşulları, ozon tabakası, çevre kirliliği, daha sağlıklı gıda arayışları gibi faktörler organik

tarıma geçiş sürecini hızlandırmaktadır. Farklı üretim teknikleri içeren organik tarımın,

benimsenme sürecindeki çiftçi davranış biçimleri ile organik üretim tekniği ve üreticilerin

sosyo-ekonomik özellikleri arasındaki ilişkiyi ortaya koymak önem taşımaktadır.

Konvansiyonel tarımdan organik tarıma geçişte etkili olan unsurlar; toprak erozyonu ve

hayvanların sağlığının kötüye gitmesi gibi konvansiyonel tarımla ilgili geçmiş problemlere

çare bulmak, mali nedenler, mevcut ekonomik problemlerin çözülmesi ve tarım

işletmesinin uzun dönemde varlığını sürdürebilmesini sağlamak, bazı kimyasal maddelerin

uygulanması sonucu oluşabilecek sağlık problemlerinden kaçınma gibi kişisel nedenler,

felsefi, politik, dini veya çevrecilik gibi genel etmenler ile organik girdi satıcıları, aile

üyeleri, arkadaşların teşvikleri ve organik tarım tanıtım toplantılarına katılım gibi sosyal

çevreden gelen teşvikler şeklinde sınıflandırılabilir (Demiryürek 2004).

Avrupa ve ABD’de organik tarımın yapılanması üreticiden başlayarak (arz kaynaklı)

aşağıdan yukarıya doğru iken; Türkiye’de organik tarımla ilgilenen şirketlerden üreticiye

doğru (talep kaynaklı) yukarıdan aşağıya bir yapılanma söz konusudur (Demiryürek 2000).

Türkiye'de organik tarımın benimsenmesinde özellikle prim, fiyat ve pazar garantisi gibi

ekonomik faktörlerin etkili olduğu yapılan araştırmalarla belirlenmiştir (Olhan 1997,

Demiryürek 2001a, Kenanoğlu ve Miran 2002, Akın 2003) .

Bu ürünlerden biri olan organik çilek yetiştiriciliği konusu ile ilgili olarak özellikle İç

Anadolu bölgesinde yapılmış yeterli sayıda araştırmanın bulunmaması ve Türkiye’de

mevcut organik çilek üreticilerinin büyük bir kısmının Akşehir ilçesinde bulunması

nedeniyle araştırma yöresinde, organik çilek yetiştiriciliği uygulamalarının yayılması ve

Page 18: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

5

benimsenmesi üzerinde etkili olan faktörler araştırmanın konusunu oluşturmaktadır. Bu

amaca ulaşmak için; araştırma yöresinde organik çilek yetiştiriciliği faaliyeti ile uğraşan

üreticilerin organik tarım uygulamalarını benimseme davranışı ile üreticilerin sosyo-

ekonomik özellikleri, üretim deseni, girdi kullanım düzeyi, işletme büyüklükleri vb.

özellikleri yanında organik tarımın bir yenilik olarak uygulanmasında kullanılan üretim

teknikleri, elde edilen verim, diğer bitkisel ve hayvansal üretim dalları ile ilişkisi,

pazarlama durumu, fiyat vb. özellikleri arasındaki ilişki, üreticilerin organik tarım

hakkındaki bilgi kaynakları ve etki dereceleri, organik tarımın yayılması ve

benimsenmesinde yayımın bir araç olarak daha etkin kullanım olanakları araştırılmıştır.

Araştırma 6 bölümden oluşmaktadır. Tez konusunun önemi, araştırma soruları ve amacın

ortaya konulduğu giriş bölümünü kaynak özeti bölümü izlemektedir. Bu bölümde tez ile

ilişkili olduğu düşünülen araştırma ve yayınlar ile; tarımda yeniliklerin benimsenmesi ve

yayılması, organik tarım kavramının ortaya çıkışı ve gelişmesi, organik tarımın

benimsenmesi, yayılması ve benimsenmesinde etkili olan faktörler araştırılmıştır. Üçüncü

bölüm; materyal ve yöntem bölümünden oluşmaktadır. Dördüncü bölümde konu ile ilgili

genel bilgilere ve araştırma bölgesinin tanıtımına yer verilmiştir. Beşinci bölüm araştırma

sonunda anket, görüşmeler ve ikincil kaynaklar yardımı elde edilen araştırma bulguları ve

tartışma konusunu kapsamaktadır. Altıncı bölüm sonuç ve öneriler bölümüdür.

Page 19: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

6

2. KAYNAK ÖZETİ

Son yıllarda çevre koruma bilincinin artması üzerine bilim adamları modern tarım

yöntemleri yerine çevreye dost ve sürdürülebilirliği olan tarım sistemleri üzerinde

çalışmalarını yoğunlaştırmışlardır. Bunun sonucu olarak özellikle 1990’lı yıllardan itibaren

organik tarım bütün dünyada önem kazanmaya başlamıştır. Organik tarım, kendi

geliştirdiği sistemi ve özellikleri ile diğer tarım sistemlerinden önemli ölçüde farklılık

göstermektedir. Bu özellikleri ile organik tarım araştırmalarında her bir araştırma kendine

özgü bulguları ortaya koymakta ve organik tarım sisteminin gelişmesine katkıda

bulunmaktadır. Konvansiyonel tarımsal üretimden farklı olarak, organik tarımın

benimsenmesi ve yayılmasında etkili olan faktörler ve bu faktörler arasındaki ilişkilerin

ortaya konulmasında daha önce yapılmış olan araştırmaların incelenmesi gereği ortaya

çıkmaktadır. Bu nedenle, yurt içinde ve yurt dışında organik tarım konusunda yapılmış ve

araştırma konusu ile ilgili olan araştırmalara bu bölümde yer verilmiştir.

2.1 Tarımda Yeniliklerin Benimsenmesi ve Yayılması

Tarımsal araştırmaların pek çoğunda, üretimle ilgili konulara ağırlık verilirken yeni

teknolojilerin kullanımı ile ilgili olarak çiftçi şartlarındaki araştırmalar ve çiftçilerin sosyo-

ekonomik koşullarını ön plana alan araştırmaların azlığı görülmektedir.

Tarımsal üretim sürecinde kullanılan tarımsal yenilikler verim ve kalite artırıcı metot ve

girdileri kapsamaktadır. Bu yeniliklere örnek olarak; toprak işlemede ve hasatta kullanılan

yeni bir teknik, hastalık ve zararlılarla mücadelede yeni metotlar ve bio-genetik araştırmalar

verilebilir. Tarımda yeniliklerin yayılması araştırmacı ve yayımcıların yanı sıra politika

yapıcıları da yakından ilgilendirmektedir. Ancak araştırıcılar ile politika yapıcılar arasında

bu konuda yeterli bir iletişimin bulunduğunu söylemek mümkün değildir. Bu nedenle,

benimsemeye ilişkin araştırmaların çok sayıda olması politika yapıcıların dikkatini çekmek

Page 20: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

7

ve yayım konusunda yeterli bütçe ayrılması açısından önemlidir (Cinemre ve Demiryürek

2005).

Çiftçinin bir yeniliği ilk kez duymasından onu benimsemesine kadar geçen süre Rogers

tarafından benimseme süreci olarak tanımlanmaktadır. Bu süreç içerisinde kararın alınması

bir anlık eylem değil, bir dizi eylemi içeren ve bazı etki ve incelemelerin sonucunda ortaya

çıkan bir durumdur. Bu süreç bir birini takip eden haberdar olma, ilgi duyma,

değerlendirme, deneme ve benimseme safhalarını kapsamaktadır (Rogers 1995).

Üreticilerin yenilikleri benimsemesindeki süreçle ilgili olarak Taluğ ve Tatlıdil (1993),

yapmış oldukları araştırmalarında, karar verme sürecinin deneyimler ve sonuçlardan

oluştuğunu belirtmişlerdir. Deneyimler, önceki duruma bir yeniliğin tanıtılması için olması

gereken değişkenlerdir. Bu değişkenler kişisel özellikler ve değişime karşı genel tutum,

sosyal özellikler yani kozmopolitlik ve kişinin yeniliğe karşı duyduğu gereksinimin

kuvvetliliği gibi öğelerden oluşmaktadır. Tüm bu değişkenler kişiyi etkilemekte ve

benimseme sürecini oluşturmaktadır.

Yeniliklerin benimsenmesi üzerine yapılan çalışmaların sonuçlarına göre; benimseme

süreci modelinde bazı eksikliklerin bulunduğu görülmüştür. Bu düşünceye göre, bir

yeniliğin duyulması o yeniliğin benimseneceği anlamına gelmemektedir. Bu eleştiriler

doğrultusunda “yenilik-karar süreci” adı altında yeni bir model geliştirillmiştir. Bu modele

göre; bilgi, ikna, karar, uygulama ve onay olmak üzere beş aşamadan oluşan yenilik-karar

süreci alandaki gerçek durumu daha iyi yansıtmaktadır (Rogers 1995).

Rogers (1995) yeni teknolojilerin benimsenmesinde etkili olan bir yeniliğin özelliklerini

karmaşıklık, denenebilirlilik, gözlenebilirlilik, uygunluk, ulaşılabilirlilik, ekonomiklik

olarak sıralamış ve bu faktörlerin yayımcılar tarafından bilinmesinin teknoloji transferinin

daha etkili gerçekleştirilmesine katkıda bulunacağını ifade etmiştir.

Page 21: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

8

Yeniliklerin yararlı olması, toplumsal değerlere uygun olması, kolay anlaşılır olması, çiftçi

şartlarında denenebilmesi ve sonuçlarının gözle görülebilir olması o yeniliğin daha hızlı

yayılmasına olanak sağlamaktadır.

Yeniliklerin benimsenmesi ve yayılmasında, çiftçilerin sosyo-ekonomik yapıları ile

yenilikler arasında yakın bir ilişki bulunduğu yapılan araştırmalarla ortaya konulmuştur.

Özellikle sosyo-ekonomik yapıdaki gelişme yeniliğin daha çabuk kabul edilmesinde olumlu

bir etki göstermektedir. Ancak alan araştırmalarında yeniliklerin yayılması ve

benimsenmesinde ortak sosyo-ekonomik özellikler çalışmadan çalışmaya farklılık

göstermektedir.

Tarımda teknolojik yeniliklerin yayılması ve benimsenmesini etkileyen etmenler yaş,

eğitim düzeyi, sosyal statü, arazi genişliği gibi sosyo-ekonomik karakterler, tutum,

davranış, başarı güdüsü gibi kişiliksel değişkenler ve yayım elemanları ile ilişkiler, kitle

iletişim araçlarına ilgi, diğer çiftçilerle haberleşme, kozmopolitlik gibi haberleşme

davranışları olarak belirlenmiştir (Taluğ 1974). Aktaş (1973), çiftçilerin kimyasal gübreleri

benimsemelerinde etkili olan faktörleri; münavebe, kredilerden yararlanma, öğrenim

seviyesi, yeni bir kooperatife katılma konusundaki tutum, arazi varlığı, arazi tasarruf

biçimi, pamuk tarımına başlama zamanı, pamukta sulama ve ilaçlama zamanı, traktör

gücünden yararlanma, verim, çiftçinin yaşı ve diğer aile fertlerinin öğrenim durumları

şeklinde ele alarak değerlendirmiştir.

Tatlıdil (1989), yağmurlama sulama teknolojisinin yayılması ve benimsenmesi üzerine

etkili faktörleri yaş, gelir düzeyi, işletme büyüklüğü, makineleşme, üretim deseninde

değişme olarak saptamıştır. Ayrıca, çiftçilerin yenilikleri benimserken birbirlerinden bilgi

kaynağı olarak yararlandıkları ve birbirlerinden büyük ölçüde etkilendikleri ortaya

konmuştur. Hoşgör (1995), domates üretiminde üreticilerin hibrit çeşit, gübreleme, ilaçlı

Page 22: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

9

mücadele, sulama, telleme sistemi ve pazarlama konularındaki yenilikleri benimsemede

hane halkı genişliği, gelir seviyesi, işletme büyüklüğü, yayım elemanları ile görüşme sıklığı

ve tarımsal yayınları okumayı önemli faktörler olarak bulmuştur. Ayçiçeği üreticilerinin

teknolojik yeniliklere karşı davranışlarını etkileyen etmenler üzerine yapılmış olan bir

araştırmanın sonuçlarına göre; üreticilerin işletme büyüklüğü, yıllık tarımsal gelirleri,

yaşları ve ailede ilkokul üstü eğitim görenlerin bulunması ile teknolojik yeniliklere karşı

davranışları arasında istatistiksel olarak önemli bir bağlantının olmadığı, üreticilerin riske,

bilimsel denemelere ve kaderciliğe karşı tutumlarıyla, teknolojik yeniliklere karşı

davranışları arasında istatistiksel olarak önemli bir bağlantının bulunduğu saptanmıştır

(Gürel 1998).

Tarımsal kalkınma çalışmalarında yeni tekniklerin yayılması ve çiftçi şartlarında

benimsenmesi üzerine birçok faktör etkide bulunmaktadır. Bunlar arasında hiç şüphesiz

bilgi kaynaklarının etkili kullanımı ile bilgiyi alan tarafın sosyo-ekonomik koşulları

arasında bir bağ bulunduğu yapılan çeşitli araştırmalarda ortaya konulmuştur. Çin’de

yapılan bir araştırmada; çoğunluğu ilkokul mezunu olan üreticilerin projeye katılmaya

karar verme konusunda, ihtiyaç duydukları bilgileri yerel liderlerden veya diğer

üreticilerden elde ettiği ortaya konulmuştur. Projeye katılmayan üreticilerin eğitim düzeyi,

arazi varlığı, haber/bilgi alma kanalları, aile işgücü gibi karakteristikler bakımından destek

alan üreticilerle benzerlik göstermektedir. Araştırma sonuçlarına göre projeye katılmaya

karar vermeye etki eden faktörler; eğitim düzeyi, tarımsal bilgiye ulaşabilme durumu ve

yayım elemanları ile görüşme sıklığıdır. Ayrıca bu araştırma ile projeye katılmayan

üreticilerin daha fazla gelir elde edebileceklerine inanmadıkları ortaya çıkmıştır (Sripakdee

2000).

Aktaş (1973), Antalya’da pamuk tarımında kimyasal gübre kullanımının yayılmasına etkili

olan bilgi kaynaklarından yararlanma oranları üzerinde yaptığı araştırmada bilgi

kaynaklarının oranlarını; diğer çiftçiler %93,2, radyo yayınları %74.2, yayım servisleri

Page 23: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

10

%63,5, kooperatifler %22,8, Bölge Zirai Mücadele Örgütü %14,5, firmalar ve tüccarlar

%14,0, kişisel tecrübe ve diğerleri için ise %13,1 olarak tespit etmiştir.

Tarımda yeniliklerin benimsenmesi ve yayılması konusunda tarımsal enformasyon ve bilgi

sistemleri ile ilgili kavram, teori ve metotların bilinmesi araştırmadan elde edilecek

verilerin yorumlanmasında önemlidir. Demiryürek (2001b) tarımsal enformasyon ve bilgi

sistemleri ile ilgili çalışmasında kavramsal çerçevenin üç temel teoriden oluştuğunu

vurgulamıştır. Bu teoriler; sistem teorisi, sosyal sistem teorisi ve tarımsal enformasyon ve

bilgi sistemleri teorisidir. Sistem, belirli bir sistemi analiz etmek ve geliştirmek için bir

nesneye bakış yollarını gösteren ve onunla ilgili problemleri çözmeye yönelik bir metot

olan sistem yaklaşımı gerçeğin anlaşılması, açıklanması ve müdahale edilerek

düzenlenebilmesi için ortaya çıkarılmış pratik bir metotdur. Bu yüzden sistem yaklaşımı,

yayım sistemleri, tarımsal enformasyon ve/veya bilgi sistemleri (TES ve TBS)’nin analizi

için uygun bir yaklaşımdır.

Sistem, belirli bir amaç için bir araya gelen, birlikte hareket eden, karşılıklı etkileşim

halindeki bir grup olarak ifade edilebilir (Spedding 1988) ve çevresinden bir sınır ile ayrılır

(Haverkort and Engel 1986). Sistemin gözlenebilir amacı ise sistemim girdilerini nasıl

çevresindeki çıktılara dönüştürdüğüdür (Fenton and Hill 1993).

Tarımsal enformasyon sistemi (TES), tarımsal enformasyonun ortaya çıkarıldığı, transfer

edildiği, bütünleştirildiği, alındığı ve geri beslemesinin yapıldığı ve bütün bu işlemlerin

tarımsal üreticiler tarafından bilgi olarak yararlanılmasını vurgulayan ve sinerjik olarak

işleyen bir sistemdir (Röling 1988). TES modeli enformasyon süreçlerinin anlaşılmasında

çok önemli yaklaşımdır. Bu yaklaşım, sistemin elemanları arasındaki problemleri

belirlemede ve aralarındaki işbirliğini geliştirmede kullanışlıdır. Elemanlar arasındaki ağ

yolu ile enformasyonun değiş tokuşu başarılı bir teknoloji üretimi ve taransferi için önem

taşımaktadır (Demiryürek 2001b). Network (ağ), birbirleriyle ilişkili her bir grup veya

Page 24: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

11

sistem şeklinde tanımlanırken, iletişim karşılıklı bir anlayışa ulaşmak için enformasyonun

ortaya çıkarıldığı ve paylaşıldığı bir süreç olarak değerlendirilmektedir (Demiryürek 2008).

İletişim ağı, karşılıklı enformasyon değişim ağları (enformasyon ağları) şeklinde

tanımlanırken sosyal (iletişim) ağlar, ağlar içerisinde bireyler ve kurumlar tarafından

oluşturulan sosyal yapı ve bunların birbirleriyle olan ilişkileri şeklinde tanımlanmaktadır

(Rogers and Kincaid 1981).

Tarımda enformasyon kaynaklarının önemini belirten araştırmacılar çiftçilerin sadece

yayım sistemlerinden değil diğer kaynaklardan da enformasyon elde ettiklerini

belirtmektedirler (Demiryürek 2000)

Çiftçiler, yayım servisleri ve araştırma kuruluşları birleri ile enformasyın değişimi yaparken

bir etkileşim kurmaktadırlar. Bu etkileşimin nasıl oluştuğu, çiftçilerin yeni bilgileri nasıl

algıladığı, bunu kendi bilgileri ile nasıl bütünleştirdiği sorularının cevabına TES’in

araştırılması ile ulaşılabilir. Bu bakımdan bir yenilik olan organik tarımın benimsenmesinde

çiftçilerin enformasyon kaynaklarının etkisini ortaya koymada araştırma sahasındaki TES’i

incelemek faydalı olacaktır.

2.2 Organik Tarım Kavramının Ortaya Çıkışı ve Gelişmesi

Dünya nüfusundaki hızlı artış eğilimi ile birlikte ortaya çıkan gıda ihtiyacının temininde

tarımda kullanılan yöntemler başlangıçta soruna çözüm getirir gibi görünseler de bu alanda

kullanılan teknolojilerin çevre ve insanlar üzerindeki olumsuz etkileri bu tehdidi ortadan

kaldırmak için çözüm aramayı zorunlu kılmıştır. Ancak zaman içerisinde olumsuz etkileri

nedeniyle tarımı sürdürülebilir olarak adlandırmak oldukça zorlaşmıştır. Organik tarımın

önemi sürdürülebilirlik açısından değerlendirildiğinde ortaya çıkmaktadır.

Page 25: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

12

Sürdürülebilirlik kavramı doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımına yönelik olarak

yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Sürdürülebilirlik, uzun dönemde insan davranışlarının

çevre ve diğer canlı türleri üzerine etkisini incelemekte, kaynakların kullanımı ve

korunması ile birlikte dengeli bir tarımsal yapının oluşturulmasında yol gösterici

olmaktadır (Tan ve Köksal 2004).

“Sürdürülebilir tarım” kavramı genel olarak yalnızca doğal kaynakların uzun vadede

korunması ve verimliliklerinin garanti altına alınmasını ifade etmemekte olup ekonomik,

sosyal ve ekolojik açıdan dengeli bir tarım sistemini ifade etmektedir (Francis and

Youngberg 1990). Sürdürülebilir tarım; uzun dönemde verimliliği devam ettiren ve çevreyi

koruyan, ekonomik gelişmeyi sağlayan, kırsal yaşam kalitesini yükselten tarımsal faaliyet

şeklinde tanımlanabilir (Tan ve Köksal 2004).

Sürdürülebilir tarım kavramı ile yayım arasındaki ilişkiyi tartışan Kazan ve Agunga (1997),

giderek daha çok çiftçinin sürdürülebilir tarımın ekonomik ve çevresel faydalarının farkına

vardığını, sürdürülebilirlik kavramın popülaritesinin arttığından bahsetmektedir. İletişim

stratejilerinin çiftçilerin sürdürülebilir tarım faaliyetlerinde gerekli olduğu ortaya

konmuştur.

Uygulanmakta olan değişik tarımsal sistemlerde sürdürülebilirliği sağlamak için,

yetiştirilen ürünler tarafından tüketilen, yıkanma veya buharlaşma yoluyla eksilen besin

maddelerinin toprağa çeşitli şekillerde geri verilerek doğal dengenin korunması

gerekmektedir. Bu yönü ile sürdürülebilir tarımı ekonomik yönden uygulanabilir, çevre

açısından uygun, sosyal yönden kabul edilebilir ve politik yönden desteklenebilir tarım

şekli olarak tanımlamak olasıdır. Ekonomik yönden uygulanabilirlik; bugün ve gelecekte

üreticilere gerekli olan geliri sağlamak, çevre açısından uygunluk; toprak, hava ve suyun

bilinçli bir şekilde kullanılarak doğanın korunması ve tarım arazilerinde sürdürülebilir

tarımı mümkün kılmak, sosyal yönden kabul edilebilirlik; üreticilerin ihtiyaçlarının ve yeni

Page 26: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

13

teknolojilerin ahlaki değerlere uygun olması, politik yönden desteklenebilirlik ise; tohum,

gübre, kredi ve ürünün değerine satılması gibi konuları kapsamaktadır. Belirtilen

unsurlardan bir tanesinin eksik olması istenilen başarıya ulaşmayı zorlaştırmaktadır (Süzer

2007). Winter (1997) yeniliği kabul etmek veya yeniliğe karşı durmak konusunda kararsız

kalan çiftçi için sürdürülebilir tarımın gerekliliğini tartıştığı çalışmasında, ekonomik

politikaların etkisinin çiftçinin bireysel kararının önüne geçemediğini vurgulamıştır. Ancak,

organik ürünler konusunda düşük olan tüketici talebi ve toptancılar tarafından oluşturulmuş

pazar baskısının azalarak, çevre dostu tarımın er geç gelişeceği ve çiftçilerin yirmi birinci

yüzyılda yeni tarım teknolojilerine, yeni bilgi ve becerilere ihtiyaç duyacağını belirtmiştir

Çiftçilere tarımsal alanda gerçekleşen yeni gelişmeleri ve teknolojileri aktarırken onların

kültürel ve sosyal durumlarının göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Çiftçiler

genelde muhafazakâr, riskten uzak ve bulundukları çevrede huzurlu bir hayat sürmek

isteyen gruplar olduklarından onlara yeni teknolojileri aktarırken ihtiyaçlarının, kültürel

değerlerinin ve amaçlarının detaylı bir şekilde araştırılması gerekmektedir (Süzer 2007).

Çevreye duyarlı üretim sistemlerinden biri olarak değişik ülkelerde ekolojik tarım,

biyolojik tarım, organik tarım şeklinde farklı isimlerle uygulanan organik tarım başlangıçta

gelişmiş ülkelerin zengin tüketicilerine sağlıklı ve kaliteli ürün sunma amacıyla

benimsenmiş bir üretim modeli iken uluslararası çevre ve tarım örgütlerince 21.yüzyılın

üretim modeli olarak kabul görmeye başlamıştır.

Lamb et al. (2005) pazarlarda organik ürünlerin fiyatlarının diğer ürünlere göre daha karlı

olarak satılması ve çevre koruma amaçlı sürdürülebilir üretim uygulamalarındaki artış

sebebiyle geleneksel çiftçilerin organik tarıma daha çok ilgi göstermeye başladığını

belirtmektedir.

Page 27: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

14

Organik tarımı “bütüncül, uygar, çevresel ve ekonomik olarak sürdürülebilir sistemlere

oluşturmayı amaçlayan bir tarım yaklaşımı” olarak tanımlayan Lampkin (1990) yaptığı

tanım ile sürdürülebilirlik kavramına vurgu yapmaktadır.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından organik tarım “hayvansal ve bitkisel üretimi bütün

olarak tasarlayan, öncelikle işletme içinden sağlanan girdileri kullanmayı hedefleyen en son

bilgi ve teknolojiden yararlanan bir üretim tekniğidir” şeklinde tanımlanmaktadır. Bu

tanıma göre organik tarım; tohumdan toprağa, girdiden işlemeye kadar belirli kuralları olan

ve üretimin her aşamasında kontrol edilen ve sertifikalandırılan bir üretim biçimi şeklinde

değerlendirilmektedir (Anonim 2004a).

Organik tarımda çiftlik, tüm unsurlarıyla (çiftçi, toprak, organik materyaller, iklim, bitkiler,

hayvanlar vd.) birlikte bir bütünü oluşturmak için etkileşim halinde olan ve yaşayan bir

organizma olarak görülmektedir (Lampkin 1990). Organik tarım alanlarındaki genişleme,

tarımsal alanda biyolojik çeşitliliğin yenilenmesine katkı sağlayabilecektir (Fuller et

al.2005).

Uygulamada organik tarımı diğer sürdürülebilir tarım sistemlerinden ayıran özelliklerden

biri organik olmayan (inorganik) gübreler ve sentetik tarım ilaçlarının kullanımından

kaçınılmasıdır. Pazarlama sistemi açısından ise organik tarımı diğer sistemlerden ayırt eden

en önemli faktörler arasında yasal standartlar, kontrol ve sertifikasyon işlemleri sayılabilir

(Tate 1994, Lampkin 1996). Organik tarımın gelişimi için gerekli olan şartlar mevcut

tarımsal gıda zincirinin tüm üyelerini bilinçlendirmek için yeterli olmamaktadır. Tarımsal

üreticilere yönelik yasal ve finansal desteklerin yanında, eğitim, danışmanlık, örgüt ve

pazarlama yardımına gereksinim duyulmaktadır (Rembialkowska 2005).

Türkiye, sahip olduğu kirlenmemiş arazi varlığı, zengin florası, faunası yanında iklim

koşullarının uygunluğu dolayısı ile organik tarımda ciddi bir rekabet potansiyeline sahip

Page 28: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

15

bulunmaktadır. Türkiye; AB ve ABD ile karşılaştırıldığında emeğin bol ve ucuz olduğu

görülmektedir. AB ve ABD’de organik tarım yaygınlaştıkça sanayi sektöründen tarım

sektörüne işgücü aktarmak gerekecektir. Ancak Türkiye’de hem ücretler düşük hem de

kırsal alanda yüksek bir nüfus olduğundan organik tarım uygulamaları yaygınlaştıkça

Türkiye lehine rekabet avantajı gelişecektir (Çetin ve Başarır 2006). Türkiye’de organik

tarımsal üretim alternatif bir tarımsal üretim metodu olarak tarım ürünleri ihracatının

artırılması ve çiftçilere ek gelir sağlanması açısından olumlu sonuçlar yaratacaktır

(Papadopoulou et al. 1997).

Organik üretimin diğer entegre üretim yöntemlerine göre daha az karlı olduğu tespit edilmiş

olsa da, yapılan desteklemelerle net kazanımlar diğer sistemlere oldukça yakındır

(Brumfield et al. 2000). Birçok Avrupa ülkesinde bireysel olarak uygulanan organik tarım

yaygınlaşarak tarımsal politika sisteminin içinde yer almaktadır. Finlandiya’da, organik

üretimin denetim sonuçları, organik tarım sisteminin geliştirilmesinde ve sistemin yeniden

düzenlenmesinde kullanılmaktadır (Seppanen and Helenius 2004).

İtalya’daki organik tarım sektörü 1990–1995 yılları için Avrupa’da ki en yüksek büyüme

ortalamasına (%82) sahiptir. Aynı zamanda ilk bölgesel organik tarım sübvansiyonu yasası

1990 yılında uygulamaya geçmiş ve organik tarım yönetmeliğinin başarılı bir şekilde

uygulanabilmesi için standartlar belirlenmiştir. Bu standartlara göre çalışan denetim ve

sertifikasyon kuruluşları organik tarım yapan çiftliklerin ve organik tarım alanlarının

sayısında artışa yol açmıştır (Zanoli 1996). Santucci ve Antonelli (2004), organik tarımın

gelişiminde toplum, sivil toplum ve özel etmenlerin rolü üzerine yaptıkları çalışmada;

İtalyan organik tarım gıda zincirinin gelişiminde farklı aktörlerin büyüme ve genişleme için

birleştiğini ortaya koymuştur. Çalışmada; kar amaçlı özel firmaların, sivil toplum

örgütlerinin yerel, bölgesel ve AB seviyesinde neler yaptığı anlatılmaktadır. İtalya, en

büyük organik ham madde üreticisi olup en büyük pazarlardan birini temsil etmektedir. Bu

ülkedeki tüm gıda zinciri, AB standartlarına göre düzenlenmektedir. Organik tarım

faaliyetlerinde 1.300 kontrolör ve 10 sertifikasyon kuruluşu görev yapmaktadır. Ülkede

Page 29: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

16

uygulamalı araştırma, yayım, çalışma ve eğitim gelişmektedir. Organik tarımdaki resmi ve

özel destekler üreticiler arasında memnuniyetle karşılanmaktadır. Organik tarımda sosyal

ve ekonomik sürdürülebilir gelişimi başarmak için benzer ekolojik ve sosyo-ekonomik

durumda olan diğer ülkelerin uygulamalarının izlenmesi tavsiye edilmektedir.

Yunanistan’da organik üretim, ihracat merkezli olup geleneksel yayım hizmetlerinin

yetersizliği sebebiyle üreticilerin bilgi ve teknoloji eksikliği bulunmaktadır. Organik tarımı

çevreyi korumaya yönelik alternatif bir tarımsal üretim metodu olarak uygulanmaktadır

(Papadopoulou et al. 1997).

2.3 Organik Tarımın Benimsenmesi, Yayılması ve Benimsenmesinde Etkili Olan

Faktörler

Geleneksel tarımsal üretim metotlarına sıkı sıkıya bağlı olan üreticilerin yenilikleri

benimsemesi çeşitli nedenlerden dolayı zaman almaktadır. Bu zamanı kısaltmak için, yayım

elemanlarını ve yayım materyallerini de içeren bilgi sistemleri üreticilere değişik yayım

metotları önererek onların bilgi seviyelerinde gelişme sağlamaktadırlar. Organik tarım

metodunun üreticiler tarafından kabul görmesi her yeniliğin kabulünde olduğu gibi belli bir

süreci kapsamaktadır.

Organik tarım uygulamalarında, ihtiyaç duyulan bilginin çeşidi, üretim süreci içerisinde

bilginin yeri, teknoloji transferi için önemlidir. Organik tarımda; üretim için sadece toprak,

işgücü, ve sermaye yeterli olmayıp bunun yanında bilgi de gerekmektedir. Çiftçiler sadece

bilginin alıcıları değil aynı zamanda bilginin hamilidirler. Bilgi ile ilgili olarak araştırma,

işinin ehli olmayanların ve uzmanların bilgisine ilişkin genel konular ile çiftçilerin dünya

görüşü ve genel bilgi birikimi hakkında özel durumları birbirinden ayrı olarak ele almak

gerekmektedir (Winter 1997). Organik tarım bilinen yararları ile ispatlanmış bir üretim

metodu olup, bu alanda araştırma ve eğitime daha fazla dikkat verilmesi gerekmektedir

Page 30: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

17

(Wynen and Krell 1997). Organik tarımın gelişmesinde bilimsel araştırmaların ve eğitimin

rolü ile birlikte organik ürün pazarına ilişkin bilgiler ve organik ürünler için fiyat

desteklerini bilmek organik tarımın geleceğini ortaya koymada önemlidir (Lipson and

Hammer 1998)

Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde ilk organik tarım çiftçileri diğer çevresel yenilikleri

gerçekleştirenlerle benzer özellikleri göstermiş olup tarım toplumunun özellikleri ve sosyal

engeller gibi problemlerle karşılaşmışlardır. Organik tarım çiftçileri ile diğer yenilikleri

daha önceden kabul edenler arasında çeşitli benzerlikler bulunmaktadır (Padel 2001).

Avustralya’da yapılan bir araştırmada; organik tarımın hızla arttığı ve organik ürün

talebinin arz miktarını aştığı belirtilmektedir. Geliştirilen yeni tarım tekniklerinin çiftçiler

tarafından kabulü ve uygulanması yavaş gelişmektedir. Çevresel sorunlara ilişkin

farkındalık kırsalda ve şehir hayatında değişiklik göstermektedir. Yenilik yaklaşımları

açısında insanların öğrenme ihtiyaçlarını karşılamak için arazi sahipleri ve araştırmacılar

arasındaki işbirliğini desteklemek gereklidir (Sriskandarajah and Dignam 1992).

İngiltere’de organik tarımın benimsenmesinde; üreticilerin yaşı ve cinsiyeti, çevresel

faktörler ve bilgi ağı önemli unsurlardır (Burton et al. 2003).

İsviçre’de organik meyve üretimine ayrılan alan 1930’lardan 1960’lara kadar hemen hemen

hiç değişmemiştir. 1990 yılından itibaren üretim alanı beş kat artış göstererek 2000 yılında

340 hektar’a (ha) yaklaşmıştır. Bu artışa; zararlı ve hastalık kontrolüne yönelik kimyasal

olmayan yeni ve etkili metotlar, araştırma ve yayım programlarından iyileştirilmiş yönetim

ve üretim teknikleri; tüketici talebi doğrultusunda süpermarketler yoluyla organik ürünlerin

pazarlanmasında görülen artışlar ve çiftlik üretiminden ziyade ekolojik performansı

desteklemek için başlatılan İsveç hükümet politikasındaki değişiklikler neden olmuştur

(Weibel 2001).

Page 31: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

18

Sürdürülebilir üretim tekniklerinin benimsenmesinde bireysel karar verme sürecinde,

yapısal ve sosyal belirleyiciler belirlenmelidir. Çevresel üretim sürecine uyum isteyen

tüketici ve toplulukların beklentilerini karşılamak için yenilikçi ve çevresel temalı üretim

tekniklerinin sebze üreticileri tarafından benimsenmesi önemlidir. Ancak, sebzecilik ve

tarımdaki önceki araştırmalar göstermektedir ki, özellikle çevreye uyumlu üretim

sistemlerinin benimsenmesi halen Almanya’da istenilen seviyeye ulaşmamıştır (Konig and

Bokelmann 2004).

Gelişmekte olan ülkelerde organik tarımın uygulanmasına ilişkin örnek çalışmalar

bulunmaktadır. Bu çalışmalarda genellikle; verim artışı, gıda güvenliği, çiftçilerin gelirleri

ve sağlık durumu incelenmiştir. Organik tarımın geliştirilmesi için; mevcut araştırma ve

yayım ağları ile bağlantıların kurulması, mevcut sivil toplum örgütleri ile çalışma,

politikacılar, çiftçiler ve tüketiciler arasında organik tarımın faydalı yönlerini güçlendirmek

yönünde faaliyetlerde bulunmak önem taşımaktadır (Parrot and Marsden 2002).

Hindistan’da organik tarımın gelişiminde; devlet kurumları ve özel kuruluşlar tarafından

uygulanan projeler yoluyla ilerleme sağlanmıştır (Narayan 2005). Organik üretimde

Türkiye’de yabancı kuruluşlar ve tüketiciler sektörü yönlendiren en önemli aktörler olup,

bilgi/teknoloji olarak üreticileri denetleyici rolleri vardır. Yayım servisi faaliyetleri,

üniversite ve araştırma kuruluşları ise yeterli değildir (Boyacı ve Karaturhan 2003).

Küçük çiftçiler arasında organik muz üretiminin yayılmasında katılımcı metotların organik

temelli ihtiyaçların tespiti için tercih edildiği belirtilmektedir (Williamson et al. 1995).

Organik üretici olma potansiyeli taşıyan çiftçilerin organik tarımla ilgili bilgi kaynaklarına

erişimi ve organik tarım üreticisi olma konusunda karar vermelerini etkileyen faktörlerin

bilinmesi organik tarımın gelişimine katkı sağlayacaktır.

Page 32: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

19

Organik tarımın benimsenmesinde çeşitli faktörler etkili olmaktadır. Bu faktörler arasında

tarımsal desteklemeler önemli bir yer tutmaktadır. Örneğin, Avustralya’da kamu sektörü

organik tarımın getirisi ve çevresel yararına göre göreceli olarak daha az teknik destek

sağlamaktadır. Organik tarımla uğraşan çiftçilerin problemlerinin çözümü için hükümetler

araştırma kaynaklarını kullanmaktadır. Kamunun ayırdığı kaynaklardan kullanılan ve

organik tarımın yayılmasında önemli olan teknik desteğin getireceği net sosyal faydayı göz

ardı etmemek gerekmektedir (Marshall 1991).

Organik tarımın benimsenmesinde etkili olan faktörleri araştırırken, üreticilerin sosyo

demografik özellikleri ile birlikte işletme bilgilerinin de incelenmesi çalışmaların

sonuçlarının değerlendirilmesinde faydalı olmaktadır.

Kanada’da organik çiftçilerin tarımsal tecrübeleri yıl olarak konvansiyonel üreticilere göre

daha az, arazileri küçük ölçekli ve kiralık iş gücüne daha az gereksinim duyarken

aralarındaki en belirgin fark çiftçilerin organik tarım konusundaki tutumları ve kimyasal

ilaç kullanımı konularında ortaya çıkmaktadır. Ayrıca, devlete bağlı yayım kuruluşları ile

konvansiyonel çiftçiler arasında yakın bir ilişki bulunmaktadır (Egri 1999).

Bangladeş’de yüksek verimli Boro çeltik çeşidi yetiştiriciliğinde organik veya inorganik

(kimyasal gübreler ve pestisitler) girdiler kullanılmasına bağlı olarak karlılık durumları

karşılaştırıldığında organik tarımın konvansiyonel tarıma göre kabul görmesini ahır gübresi

kullanımı ve doğal pestisitlerin hazırlığı için gerekli materyalin kısıtlı olması

sınırlandırmaktadır. Bu nedenle, çiftlik hayvanları ve kanatlı varlığının artırılması organik

tarım yönteminin uygulanması için gereklidir. Organik tarımda başarılı olabilmek için daha

etkili yayım ve eğitim programları uygulanmalıdır (Hasneen and Jaim 2002).

Çin’de, çilek üreticilerinin pestisit kullanmaya karar vermelerinde etkili olan faktörler

arasında, üreticilerin bireysel özellikleri ve sosyo-ekonomik faktörler önemlidir.

Page 33: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

20

Üreticilerin eğitim seviyesi, kredi kaynakları, gelir, çilek üretim alanı, yayımcılarla

haberleşebilme, çilek üretiminde kimyasal kullanmayla ilgili bilgi ve tecrübeye sahip olma

ile çilek üretiminde pestisit kullanımına karar verme arasında istatistiki olarak anlamlı bir

ilişki bulunmaktadır (Khampoung 1998).

Üreticilerin bireysel özellikleri ve sosyo-ekonomik faktörler çilek üretiminde yeni

teknolojilerin kullanılması üzerinde etkilidir. Toplam gelir ve yeni teknoloji konusunda

ihtiyaç duyulabilecek bilgiye ulaşabilme koşulları üreticilerin karar vermelerinde etkilidir.

Bunun yanında; yaş, eğitim, aile işgücü ve işletme genişliği ile üreticilerin organik tarıma

başlama kararları arasında anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (Kijsomporn 1998).

İtalya’da organik üreticilerin ortalama İtalyan çiftçilerinden daha iyi eğitim seviyesine

sahip oldukları, eğitim ve iş memnuniyeti arasında güçlü bir bağ bulunduğu görülmüştür.

Organik üreticiler pek çok bilgiyi konvansiyonel birlikler tarafından masrafı karşılanan

danışmanlardan almaktadırlar. Ancak bu üreticiler kendilerinden daha deneyimli organik

tarım çiftçilerinin tavsiyelerine de güvenmektedirler. Organik üreticilerin %55’i özel teknik

dergi ihtiyacını gerekli görmekte ve %77’si de teknik toplantılara ihtiyaç duymaktadır.

Organik üreticilerin %12’si eğitimin yararlı olduğuna inanmaz iken, diğerleri üretim

sezonunun tamamına yayılan toplantılarla bir konunun 1 tam günde verilmesinden daha

uzun süreli entegre kurslar şeklinde eğitim yaklaşımını önermektedir. Organik üreticilerin

%36’si eğitim kurslarına katılımın ücretini ödemeye isteklidir (Santucci 2003).

Organik tarımın benimsenmesinde; işletme büyüklüğü, pazar yapısı gibi yapısal unsurlar

karar verme sürecini etkilemektedir (Konig and Bokelman 2004).

Karadeniz bölgesinde organik fındık üreticilerini geleneksel üreticilerden ayıran

değişkenler; üreticilerin organik fındık üretimini benimsemeleri, reddetmeleri veya

vazgeçmelerini etkileyen faktörler incelendiğinde organik fındık üretiminin anlamının

Page 34: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

21

algılanması açısından organik ve geleneksel fındık üreticileri arasında farklılık olduğu

görülmektedir. Pazarlama şirketleri tarafından organik ürünler için verilen prim ve piyasa

garantileri gibi ekonomik unsurlar organik üretime geçiş için en önemli faktördür.

Üreticilerin potansiyel üretim problemleri hakkındaki algılamaları organik üretime geçiş

için temel engeli oluşturmaktadır. Ayrıştırma analizi, iki tip fındık üreticilerinin sadece

klasik göstergelerle (sentetik v.b. organik girdi kullanımı) değil aynı zamanda bilgi sistemi,

üretim sistemi ve kişisel özellikleriyle de farklı olduğunu göstermiştir (Demiryurek 2001a).

Organik üreticiler için yayım etkinliğinin geliştirilmesi konusunda; ABD’de organik tarım

yapan çiftçiler yayım servisinin sunmuş olduğu hizmetten memnun değildirler. Ülkenin

kuzeydoğu ve doğu bölgelerinde diğer bölgelerden daha fazla şekilde yayım hizmeti

kullanılmaktadır. Yayım hizmeti sunanlar faydalılıklarını, özel sektör tarafından sağlanan

tamamlayıcı eğitim, teknik servis ve geleneksel olarak yapılan araştırma sonuçlarının

çiftçilere sunulması suretiyle bilgi değişimi sağlayarak artırmaktadırlar (Lohr and Park

2003).

İngiltere’de organik üretim metodunun kabulünde üreticilerin cinsiyeti, çevre ve bilgi

ağlarına karşı olan tutumları karar verme davranışlarını etkileyen faktörlerdir (Burton et al.

2003).

İspanya’da organik zeytin yetiştiricilerinin; zeytin verimi ve tarıma ayırdıkları zaman

konvansiyonel üreticilere göre farklılık göstermektedir. Organik çiftçiler konvansiyonel

çiftçilere göre daha genç olup işletmenin yönetimi ve idaresinde daha fazla yer

almaktadırlar. Bu çiftçiler; daha fazla eğitim kursuna katılmış, tarımsal birliklerin üyeleri,

organik tarım (kontrol, sertifikasyon ve çalışma organizasyonu) için yeterli bilgi almış,

kimyasal kullanımına olumsuz bakmakta olan kişilerdir. Ayrıca, organik tarımın daha iyi

gelişmesi için daha fazla zaman ve çabaya ihtiyaç olduğunu düşünmektedirler (Parra and

Calatrava 2005).

Page 35: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

22

Hindistan’da organik tarım yapan çiftçilerin büyük çoğunluğu genç, okur-yazardır ve

çiftçiliği ilk iş olarak yapmaktadırlar. Yıllık gelirleri düşük olup çekirdek aile yapısına

sahiptirler. Aileler beş kişiden fazla nüfusa sahiptirler. Çiftçilerin büyük çoğunluğu orta

büyüklükte çiftliğe sahiptir. Üreticilerin büyük çoğunluğu çiftçilik deneyimi, aile işgücü,

hayvan varlığı, sosyal katılım, danışmanlık ajansı, alet-makine varlığı ve kaynak kullanım

bilgisi açısından orta kategoride yer almaktadır (Ramesh and Santha 2005).

Kaynak özetleri olarak ele alınan ve incelenen yeniliklerin benimsenmesi ve yayılması,

organik tarım kavramının ortaya çıkışı ve gelişmesi, organik tarımın benimsenmesi,

yayılması ve benimsenmede etkili olan faktörler bu konulara ilişkin bilimsel teoriler

ışığında ele alınarak değerlendirilmiştir. Böylece, araştırma alanında ele alınan inceleme

konularına tarafsız ve bilimsel yaklaşım sağlanmıştır.

Page 36: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

23

3. MATERYAL VE YÖNTEM

3.1 Araştırmanın Ortaya Çıkışı ve Araştırma Soruları

Türkiye’de organik tarım konusunda yeterli araştırmanın bulunmaması ve bu konuyla ilgili

sınırlı farkındalığın olması nedeniyle araştırma yapılmıştır. Organik tarım konusunda genel

bilgiler veren belli sayıda araştırma, makale bulunmasına rağmen organik tarımın

benimsenmesi ve yayılmasına ilişkin yayın sayısı yeterli değildir. Türkiye’de organik ve

konvansiyonel tarım sistemini karşılaştırmalı olarak ele alan kaynak sayısı çok azdır. Bu

nedenle, organik tarımın benimsenmesinde ve yayılmasında, bilgi kaynakları da dahil

olmak üzere, etkili olan faktörlerin konvansiyonel tarımla karşılaştırılmalı olarak ele

alındığı bir çalışma yapılması amaçlanmıştır.

Araştırma alanı olarak ele alınan Akşehir ilçesinde organik ve konvansiyonel çilek

yetiştiriciliği birlikte yapılmaktadır. Mevcut araştırma alanında organik ve konvansiyonel

çilek yetiştiriciliğinde rol alan aktörler arasında üreticilerin yanı sıra Tarım İl ve İlçe

Müdürlüğü personeli, organik ve konvansiyonel çilek alıcıları, pazarlama firmaları, organik

ürün firmaları, Ziraat Odası, kooperatif ve diğer üretici organizasyonları yer almaktadır.

Organik tarımın benimsenmesinde mevcut aktörlerin önem dereceleri ve benimsemede

etkili diğer faktörleri belirleyerek konvansiyonel üretim ile karşılaştırmasını yapmak

açısından araştırma önem taşımaktadır.

Bu araştırma ile; organik tarımda genelde sözleşmeli tarım modeliyle götürülen tarımsal

yayımın etkinliğinin araştırılmasına yönelik sorulara ve organik tarımın benimsenmesinde

etkili olan faktörlere yanıt aranmıştır.

Bu çerçevede; araştırma ile aşağıda verilen sorulara yanıt bulunması amaçlanmaktadır:

-Araştırma alanında organik tarım nasıl benimsenmektedir, bunu etkileyen faktörler

Page 37: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

24

nelerdir?

-Benimsemede bilgi kaynakları kimlerdir ve etkileri nasıldır?

-Organik tarım üreticileri örgütlü müdür?

-Hangi faktörler organik tarımın yayılması ve benimsenmesini etkilemektedir?

-Organik tarım kavramı ilk olarak nereden ve kimlerden duyulmuştur?

-Organik çilek yetiştiriciliği ile ilgili bilgi kaynakları nelerdir?

Araştırma mevcut organik ve konvansiyonel çilek üretim sistemini araştırarak, organik ve

konvansiyonel çilek üreticilerinin yerel bilgi kaynakları örneğin, Tarım İl Müdürlüğü

personeli, proje yöneticisi, şirket yöneticisi, KSK temsilcilerinin çilek yetiştiricileri ile olan

ilişkilerini de kapsamaktadır.

Araştırma zaman, finansman ve ulaşım gibi genel kısıtlar nedeniyle üç köyde yeterli sayıda

organik ve konvansiyonel çilek yetiştiricisi ile görüşülerek gerçekleştirilmiştir.

3.2 Materyal

Araştırmanın ana materyalini, Akşehir İlçesinde çilek yetiştiriciliği yapan köylerdeki

işletmelerden anket yardımı ile elde edilen veriler oluşturmaktadır.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı (TKB) verilerine göre Akşehir ilçesinde organik tarım yapan

köyler Çakıllar, Cankurtaran ve Yaylabelen köyleri olduğu için bu köyler araştırma alanı

olarak belirlenmiştir (Gayeli örnekleme). Seçilen köylerde organik çilek yetiştiriciliği

yapan işletmeler yanında karşılaştırma yapmak amacı ile bu köylerde konvansiyonel çilek

işletmelerinden (kontrol grubu) de anket formları yardımı ile toplanılan bilgiler

araştırmanın birincil veri kaynaklarını oluşturmaktadır.

Page 38: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

25

Bunun yanında; araştırma bölgesinde organik çilek yetiştiriciliği ile uğraşan üreticileri

sertifikalandıran TKB tarafından yetkilendirilmiş Kontrol ve Sertifikasyon Kuruluşu (KSK)

temsilcileri, organik çilek alıcısı firma yetkilileri ve Akşehir Tarım İlçe Müdürlüğü

yetkilileri ile yapılan görüşmeler esnasında tutulan notlar araştırmanın materyali olarak

kullanılmıştır. Tez gerekçesinde TKB yetkilileri ile KSK elemanlarına anket uygulanacağı

ve elde edilen verilerin kullanılacağı belirtilmiştir. Ancak, organik şirket yöneticileri, lider

çiftçiler, sertifikasyon kuruluşu temsilcileri ve TKB personeli ile yüzyüze yapılan

görüşmelerde alınan bilgiler araştırmanın amacına ulaşmada yeterli görüldüğünden tekrar

belirtilen bu kişilere anket uygulanmamıştır.

Birincil veri kaynaklarına ek olarak; TKB’nin organik tarım konusunda hazırlamış olduğu

istatistiki veriler ile organik tarım konusunda dünyada ve Türkiye’de yapılan çeşitli

araştırma sonuçları ve çalışma raporlarından da yararlanılmıştır. Bu kaynaklar araştırmanın

ikincil veri kaynaklarını oluşturmaktadır.

3.3 Yöntem

3.3.1 Veri toplama yöntem ve araçları

Araştırma kapsamına alınan köylerde verilerin elde edilmesinde “yüzyüze görüşme”

tekniğinden faydalanmıştır. Yöntemin uygulanmasında kalitatif ve kantitatif tekniklerin

ortak kullanıldığı bir yaklaşım benimsenmiştir. Araştırma alanında, organik ve

konvansiyonel çilek yetiştiricilerine anket uygulanmasının yanı sıra veri toplamada

tamamlayıcı olarak katılımcı metotlar kullanılmıştır. Bu amaçla, köy toplantıları ve anahtar

kişilerle görüşmeler yapılmıştır. Çoklu veri toplama teknikleri kullanılarak araştırmanın

geçerliliği ve güvenirliliği artırılmıştır.

Page 39: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

26

TKB’den alınan 2006 yılı verilerine göre Konya ili Akşehir ilçesindeki Çakıllar,

Yaylabelen ve Cankurtaran köylerinde toplam olarak 258 işletmede organik çilek

yetiştiriciliği yapıldığı saptanmıştır. Bu köylerde organik ve konvansiyonel çilek

yetiştiriciliği yapan işletmelerin tamamı araştırmanın ana populasyonunu oluşturmuştur.

Akşehir ilçesindeki organik çilek üretim alanlarının tümüne ilişkin veriler TKB’nin Çiftçi

Kayıt Sistemi (ÇKS)’nden alınarak bilgisayar ortamına aktarılmış ve çilek yetiştirilen arazi

genişliğine göre örneklem seçilmiştir. İşletmelerin arazi dağılımı basit dağılım olarak tespit

edilmiştir. Köylerdeki işletme sayıları hemen hemen birbirine eşittir. Köylerin

populasyondaki oranı dikkate alınarak her bir köyden örneğe giren işletme sayısı aynı

oranda ağırlıklandırılmıştır. Basit tesadüfi örnekleme yöntemine göre ana kitleyi oluşturan

organik çilek yetiştiren 258 işletmeden 54 işletme örneğe girmiş olup araştırmada bu

işletmeler ile çalışılmıştır (Çizelge 3.1).

Çizelge 3.1 Organik çilek yetiştiren işletmelerin köylere göre dağılımı

Köyler İşletme sayısı

(adet)

Örneğe giren

işletme sayısı (adet)

Oran

(%)

Çakıllar 172 35 66,7

Yaylabelen 25 5 9,7

Cankurtaran 61 14 23,6

TOPLAM 258 54 100,0

Örneğe giren işletmelerin tespitinde aşağıdaki formülden yararlanılmıştır.

n = N. δ2

(N-1) D2 + δ2

Page 40: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

27

Formülde;

D2 = Genel Ortalamanın * %10’u (güven aralığımız %90)

δ2 = Populasyonun varyansı

N= Populasyon sayısını göstermektedir (Yamane 1967).

Konvansiyonel çilek yetiştiren işletmelerin populasyonu ÇKS verilerine göre 2 köyde 52

işletmedir. Tam sayım yöntemi kullanılarak konvansiyonel çilek işletmelerinin sahipleri ile

anket formları doldurulmuştur. Cankurtaran köyünde çilek yetiştiren işletmelerin tamamı

organik yetiştiricilik yapmakta olduğundan bu köyde konvansiyonel işletmeye

rastlanmamıştır. Çakıllar ve Yaylabelen köylerinde organik çilek yetiştiren işletmeler

yanında konvansiyonel yetiştiren işletmelere de rastlanmıştır. Ancak 7 işletme sahibinin

yapılan çalışmaya katılmak istememesi, 15 işletme sahibinin de Konya ve diğer illerde

yaşıyor olması nedeniyle 30 işletme sahibi ile anket formları doldurulmuştur (Çizelge 3.2).

Çizelge 3.2 Konvansiyonel çilek yetiştiren işletmelerin köylere göre dağılımı

Köy adı İşletme sayısı

(adet)

Örneğe giren işletme

sayısı (adet)

Oran

(%)

Çakıllar 35 25 67,3

Yaylabelen 17 5 32,7

TOPLAM 52 30 100,0

Organik çilek işletmeleri ile basit tesadüfü yöntem kullanılarak 54 işletme sahibi ile anket

çalışması gerçekleştirilmiştir. Konvansiyonel çilek işletmeleri ile tam sayım yöntemi

Page 41: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

28

kullanılarak 30 anket çalışması gerçekleştirilerek toplamda 84 anket çalışmasından elde

edilen veriler ana materyali oluşturmuştur.

Anket yardımı ile alandan bilgi toplanması bizzat araştırmacı tarafından işletme sahipleri

ile yüz yüze yapılan görüşmelerle Temmuz 2006 tarihinde gerçekleştirilmiştir.

Organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklere uygulanan anket formunda 31 adet soru yer

almaktadır. Ankette yer alan sorular; işletme ve işletme sahiplerinin sahip olduğu özellikler

(sosyo-ekonomik özellikleri, üretim deseni, girdi kullanım düzeyi, işletme büyüklükleri

vb.) ve organik tarımın bir yenilik olarak özellikleri (kullanılan üretim teknikleri, elde

edilen verim, diğer bitkisel ve hayvansal üretim dalları ile ilişkisi, pazarlama durumu, fiyat

vb.) arasındaki ilişkiyi ortaya koymak üzere hazırlanmıştır. Ankette; işletme sahiplerinin

organik tarım kavramına bakışı ve organik tarımın benimsenmesini etkileyen faktörleri

tespit etmek amacıyla hazırlanan sorular ile işletme sahiplerinin organik tarım hakkındaki

bilgi kaynakları ve etki derecelerini belirlemek ve organik tarımın yayılması ve

benimsenmesinde yayımın bir araç olarak daha etkin kullanım olanaklarını ortaya koymak

amacıyla hazırlanan sorular bulunmaktadır.

3.3.2 Verilerin analizinde uygulanan yöntem

Anket sonrası elde edilen veriler değerlendirilirken öncelikle kod planı hazırlanmış ve

anketler üzerindeki tüm veriler bu plana girilerek bilgisayar ortamına aktarılmıştır.

Araştırmada organik tarım yapan denekler ile yapmayan denekler arasında kimi değişkenler

açısından gözlenen farklılığın istatistiki açıdan ortaya konulması, verilerin analizi ve

yorumlanmasında khi-kare testi kullanılmıştır. Khi-kare testinden elde edilen hesap

Page 42: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

29

değerleri, tablo değerleri ile %90 güvenilirlik seviyesinde karşılaştırılarak araştırma

bulguları ortaya konmuştur.

Araştırmada elde edilen verilerin değerlendirilmesinde kullanılan khi-kare testinin formülü

aşağıda verilmiştir.

(f – f –1)

X2 =------------------

f 1

Formülde;

x2= khi-kare hesap değeri

f = gözlenen frekans

f –1=beklenen frekans değerini ifade etmektedir (Yamane 1967).

Ayrıca, ortalamaların karşılaştırılmasında Student t testi, sıralamaların karşılaştırılmasında

ise Mann Whitney U testleri kullanılmıştır.

Page 43: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

30

4. KONU İLE İLGİLİ GENEL BİLGİLER VE ARAŞTIRMA BÖLGESİNİN

TANITIMI

4.1 Dünyada ve Türkiye’de Organik Tarım

4.1.1 Dünyada organik tarım

Dünyada organik tarım üretiminin geçmişi 1930’lu yıllara dayanmaktadır. 1972 yılına

kadar organik üretim uluslararası alanda kabul gören ortak kurallar yerine her ülke

tarafından bağımsız olarak oluşturulmuş kurallara göre sürdürülürken, bu tarihten sonra

IFOAM (International Federation of Organic Agriculture Movement) tarafından

belirlenmiş kurallara göre organik üretim yönlendirilmiştir. IFOAM’ın merkezi

Almanya’da bulunmaktadır ve organik tarımla ilgili olan kuralların temel dayanağı AB’nin

organik tarıma yönelik olarak uyguladığı 2092/91 no’lu Konsey Yönetmeliğidir.

Dünyadaki bütün organik tarım organizasyonları IFOAM’ın üyesidir. IFOAM’ın 108

ülkede 750’den fazla üyesi bulunmaktadır. IFOAM’a üye ülkeler genellikle Batı Avrupa,

Asya, Latin Amerika’da yer almaktadır. Üyeler arasında; üretici organizasyonları, sivil

toplum kuruluşları, çevreci örgütler, kırsal kalkınma grupları bulunmaktadır. IFOAM’ın

faaliyetleri daha çok organik tarımla ilgili olarak yayın hazırlamak, danışmanlık yapmak,

eğitim seminerleri düzenlemek üzerine yoğunlaşmıştır (Sayın ve Mencet 2006).

Dünyada mevcut organik tarım üretimi 120 ülkede, 635.000 organik çiftlikte toplam 31

milyon ha. alanda yapılmaktadır. Son araştırmalara göre Avrupa Birliğine üye 27 ülkede

6.563.352 ha. alanda 165.330 organik çiftlik bulunmakta olup bu değer toplam tarım

alanlarının %3,6’sını oluşturmaktadır. Dünya çapında organik gıda ve organik içeceklerin

Page 44: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

31

satışından eledilen gelir yaklaşık 33 milyar dolardır. Organik gıda pazarı mevcut gıda

pazarının %1-4’ü arasında olmasına rağmen organik ürünlere olan talebin artışı nedeniyle

pazar hızla gelişmekte, özellikle de Kuzey Amerike ve Avrupa’da talepte artış

görülmektedir (Demiryürek et. al. 2008).

Dünya’da organik tarım üretim alanı büyüklüğü bakımından ilk üç sırayı Avustralya (11,8

milyon ha.), Arjantin (3,1 milyon ha.), Çin (2,3 milyon ha.) ve ABD (1.6 milyon ha.)

almaktadır (Yussefi and Willer 2007). Organik tarım üretiminin kıtalara göre gelişimi şu

şekildedir:

Afrika kıtasında organik tarımsal üretim yapan başlıca ülkeler arasında Kenya, Tanzanya,

Uganda, Malavi ve Zambiya yer almaktadır. Bu ülkeler genellikle; sebze, baklagil, çay ve

pamuk, sert kabuklu meyveler, yağlı tohumlar ve sıvı yağ, kakao, susam, muz, ananas,

zencefil, kahve, bal, şifalı otlar ve değişik baharatlar yetiştirmektedirler. Bu ülkelerde

yetiştirilen organik ürünlerin sertifikasyon işlemleri genellikle Avrupalı sertifikasyon

kuruluşları tarafından yapılmaktadır.

Asya kıtasında organik tarımsal üretimde Hindistan, Çin, İsrail ve Endonezya diğer ülkelere

göre daha fazla organik tarımsal üretimde bulunmaktadır. Bu ülkelerdeki organik tarımsal

ürünlerin çeşitlilik açısından diğer ülkelerle karşılaştırıldığında daha fazla olduğu

görülmektedir. Asya ülkelerinde organik olarak taze ve işlenmiş meyveler, sebzeler,

kabuklular, pirinç, kahve, şeker kamışı, tıbbi otlar ve değişik baharatların üretimli

yapılmaktadır.

ABD’de “organik tarım ve bahçecilik” konusunda özel bir derginin yayınlanması organik

tarımın bu ülkede yayılmasına öncülük etmiştir (Sevengör ve Özcan 2006). Latin Amerika

kıtasında bulunan ülkelerin tarımsal potansiyelleri birbirinden farklılık göstermektedir.

Tarımsal üretim açısından Arjantin, Meksika ve Brezilya diğer ülkelere göre daha fazla

Page 45: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

32

organik tarımsal ürün yetiştirme potansiyeline sahip ülkelerdir. Örneğin, Meksika diğer

ülkelerle karşılaştırıldığında en büyük organik kahve üreticisi konumunda olduğu

görülmektedir (Sayın ve Mencet 2006).

Dünyada organik tarım uygulamalarında ve organik ürünler ticaretinde, AB ülkeleri önemli

bir yere sahiptir. 2000 yılı itibarı ile AB’de organik tarım alanları 3.944.953 ha.’a, organik

tarımla uğraşan işletme sayısı ise 138.919 adede ulaşmıştır. Organik tarım alanlarındaki

artış, 1985-1990 yılları arasında yaklaşık 3 kata ulaşmıştır. 1990-2000 yılları arasındaki

artış ise 14 kat olmuştur. AB’deki organik tarımsal işletme büyüklüğü ortalama 28 ha.

dolayındadır. Toplam organik tarım alanı ve organik tarımsal üretim işletmeleri bakımından

AB ülkeleri arasında Almanya, Avusturya, Fransa, İngiltere, İtalya, İspanya ve İsveç ilk

sıralarda yer almaktadır (Sayın ve Mencet 2006).

4.1.2 Türkiye’de organik tarım

Organik tarım, 1980’li yıllardan itibaren Avrupalı ithalatçılarının talebi doğrultusunda

organik üzüm yetiştiriciliği ile başlamış ve sonrasında organik incir ve kayısı ile büyüme

eğilimine girmiş ve günümüze kadar gelişmesini ürün çeşitliliğini artırarak devam

ettirmiştir.

Organik tarım yoğun olarak Ege Bölgesi başta olmak üzere Türkiye’nin her bölgesinde

yapılmaktadır. Türkiye’de üretilen organik ürünler arasında buğday, arpa, çavdar, fasulye,

mercimek, nohut, kuru üzüm, incir kayısı, erik, dut, vişne, Antep fıstığı, ceviz, bal, deniz

tuzu, çay, baharatlar, zeytin ve zeytinyağı yer almaktadır (Atlı 2006).

Organik tarımda üretimin büyük bir kısmı sözleşmeli olarak yapılmaktadır. Bu durum

üreticilere fiyat ve satış garantisi getirmekte, diğer üretim şekillerine göre avantaj

Page 46: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

33

sağlamaktadır. Genelde, sözleşmeler taraflara üretim ile ilgili koşullar, fiyat ve varsa prim

miktarı, mahkemeye başvurma hakkı saklı kalmak koşulu ile yasal güvence getirmekte

fakat uygulamada bu duruma her zaman rastlanmamaktadır (Nasır ve Kımıloğlu 2006).

Sözleşmeli tarım, planlı üretimin gerçekleştirilmesi ve yetiştirilen ürünler için pazar

talebinin olması açısından önem kazanmaktadır. Üretici, sözleşmeli olduğu işletmenin

uzmanları veya danışmanları tarafından üretim teknikleri konusunda bilgilendirilmektedir.

Ayrıca, firmalar tarafından firmalara göre farklılık göstermekle birlikte çiftçilere tohum,

ilaç, gübre gibi çeşitli girdiler temin edilmek suretiyle bir çeşit destek sağlanmaktadır.

Kumuk ve Özerin (1994) tarafından yapılan bir araştırmanın bulgularına göre, sözleşmeli

tarımın üretici açısından; teknoloji transferinde, yeniliklerin yayılıp benimsenmesinde,

üretim ve gelir artışında, firma açısından ise istenilen miktar ve kalitede ürün elde

edebilme, üretimde süreklilik ve istikrarın sağlanması açısından önemli olduğu

belirtilmiştir.

İhracat firmaları organik yetiştiricilik yapan üreticiler ile yaptıkları sözleşmelerde organik

tarım koşullarının yerine getirilmesi için organik tarım proje danışmanları ile

çalışmaktadırlar.

Yıllar itibarı ile, Türkiye’de organik üretim yapan üretici sayısı ve buna paralel olarak

üretim alanları ve ürün çeşitliliği artış göstermiştir. Ancak, Türkiye daha az kirlenmiş

topraklara sahip olması nedeniyle, organik tarımsal üretim açısından önemli üstünlüklere

sahip olmasına rağmen dünya pazarlarında düşük paya sahiptir. Organik ürünlerin iç

pazarlardaki satışında süpermarketlerde, hipermarketlerde ve perakende satış

mağazalarında bu ürünler için ayrı bölümler oluşturulmuştur. Son yıllarda iç pazarda

organik ürünlerin payı artmasına rağmen bu oran halen istenilen seviyeye ulaşmamıştır

(Atlı 2006).

Page 47: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

34

Organik ürünlerin ticarete konu olması nedeniyle kontrol ve sertifikasyona ilişkin yasal

düzenlemeler gündeme gelmiştir. Organik tarım çalışmaları, ilk olarak 24 Aralık 1994 tarih

ve 22145 sayılı Resmi Gazete (RG)’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Bitkisel ve

Hayvansal Ürünlerin Organik Metotlarla Üretilmesine İlişkin Yönetmelik” ile

düzenlenmiştir. Daha sonra bu yönetmelik revize edilerek 11.07.2002 tarih ve 24812 Sayılı

RG’de yayımlanmıştır. Organik tarımla ilgili olarak son yasal düzenleme Organik Tarım

Kanunu olarak 3 Aralık 2004 tarih ve 25659 sayılı RG’de yayımlanarak yürürlüğe

girmiştir. Bu kanunun uygulama usul ve esaslarını belirleyen “Organik Tarımın Esasları ve

Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik” ile; Organik Tarım Komitesi (OTK), Organik Tarım

Ulusal Yönlendirme Komitesi ile Kontrol ve Sertifikasyon Kuruluşlarının faaliyetleri

düzenli bir şekilde sürdürülmektedir.

Türkiye’de yasal düzenlemelerin başlatıldığı 1994 yılında 1.705 çiftçi tarafından 5.216

hektar (ha.). alanda 8.843 ton organik üretim yapılırken, 2006 yılı verilerine göre 8.654

çiftçi tarafından 162.131,49 ha.’lık bir alanda organik tarım yapılmaktadır. Bu alandan elde

edilen organik ürün üretim miktarı 309.521,59 tona ulaşmıştır (Anonim 2006b).

Türkiye, dünyada en fazla organik üretim alanına sahip 30. ülke olmasına rağmen; toplam

tarım arazilerinin ancak %0.8’inde organik tarım yapılmaktadır. Organik tarım yapılan

alanların 2013 yılında %3 ve 2020’de %8’e ulaşması hedeflenmektedir. Türkiye’nin

organik tarım ve gıda ürünleri ihracatında dalgalanma görülmekle birlikte yıllar içinde

organik ürünlerin ihracatı artarak 2005 yılında 26.3 milyon dolara çıkmıştır. Bu artışa

rağmen Türkiye’nin dünya organik ürünler pazarındaki payı %1’in altında bulumaktadır.

AB ülkeleri Türkiye’de üretilen organik ürünlerin başlıca pazarı durumundadır. Bu pazarlar

arasında Almanya (%37.3), İngiltere (%9.4), Hollanda (%7.7), İsviçre (%7.4), Fransa

(%6.8) ve İtalya (%5.4) ön sıralarda yer almaktadır (Demiryürek ve Bozoğlu 2007).

Page 48: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

35

Organik üretime ait belirli kısıtların bulunması ve yetiştirilecek ürünün cinsine göre değişen

geçiş dönemi sonrasında ürünün organik olarak değerlendirilmesi nedeniyle organik

tarımda uzun dönemli bir üretim planlanması yapılması gerekmektedir. Bu yönü ile taraflar

arasında yapılan sözleşmenin yasal geçerliliğinin bulunması ve taraflar için yaptırım

özelliği taşıması, organik tarımın başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlamaktadır.

Organik tarımın en önemli özelliğinden biri de organik olarak üretilen ürünlerin izlenebilir

olmasıdır. Organik tarımda geçiş dönemi, yetiştirilecek olan bitkilerin tek yıllık ve çok

yıllık olmasına göre değişiklik göstermektedir. Tek yıllık bitkilerde iki yıl, çok yıllık

bitkilerde ise üç yıllık bir geçiş dönemi uygulanmaktadır. Bu dönem içinde üreticinin

organik tarım konusunda eğitilmesi ve yapısı bozulan toprağın geri kazanılması

sağlanmaktadır. Bu aşamada kontrol ve sertifikasyon firmalarının çalışmaları, üretim

yerinin seçiminden ürünün tüketiciye ulaşana kadar geçirdiği bütün dönemleri

kapsamaktadır. Kontrol ve sertifikasyon kuruluşları organik tarımın yapıldığı alanlarda

üreticiye haber yılda 3-4 kere kontrol ve denetim yaparak örnekler almaktadır. Alınan

örnekler akredite olmuş laboratuarlarda incelenmekte, ürünlerin organik ürün koşullarını

sağlayıp sağlamadıkları tespit edilmekte ve uygun görülenler sertifikalandırılmaktadır.

Bunun yanında; organik ürünleri işleyen, paketleyen, depolayan, iç ve dış pazarlara satış ve

dağıtımını yapan firmalar da denetlenmektedir (Atlı 2006).

Organik tarımda denetim ve kontrol organı görevini yürüten Kontrol ve Sertifikasyon

Kuruluşları (KSK) üretimden paketlemeye kadar Organik Tarım Kanunu’nun ilgili

yönetmeliklerine göre faaliyette bulunmaktadırlar (Atlı 2006).

Kontrol ve sertifikasyon, organik tarımın önemli basamaklarından biridir. İç ve dış

piyasalarda bir ürünün organik olarak satılabilmesi için organik ürün sertifikasına sahip

olması gerekmektedir. Sertifika sistemi ürünlerin organik standartlara göre üretildiğinin,

işlendiğinin, paketlendiğinin garantisidir. Bu da tüketiciye güvence vermenin yanında

üreticileri ve firmaları da haksız rekabete karşı korumaktadır.

Page 49: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

36

Kontrollü ve sertifikaya bağlı bir üretim şekli olan organik tarım faaliyetlerinin kontrol ve

sertifikasyon işlemleri, TKB’den yetki almış özel kuruluşlar tarafından yapılmaktadır. OTK

tarafından çalışma izni verilen 6 yabancı ve 5 yerli Kontrol ve Sertifikasyon Kuruluşu

bulunmaktadır. Bu kuruluşlardan, IMO, ECOCERT-SA, BCS, CU, CERES ve ICEA

yabancı firmaların Türkiye temsilcilikleri olarak, ANADOLU, EKOTAR, ORSER, TURK-

GAP ve ETKO ise yerli kuruluşlar olarak faaliyet göstermektedir.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’na bağlı Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü

bünyesinde kurulan Alternatif Tarımsal Üretim Teknikleri Daire Başkanlığı tarafından

organik tarımsal üretimle ilgili eğitim, denetim, mevzuat hazırlama ve uygulama

konularında çalışmalar yapılmaktadır. Organik tarım faaliyetlerinin denetiminin daha etkin

yürütülmesini sağlamak için Tarım İl Müdürlükleri bünyesinde, organik tarım birimleri

oluşturulmuştur.

Türkiye’de organik tarımın işleyişi TKB’nin gözetim ve denetiminde olmaktadır. Organik

tarımda TKB kontrolünde değişik yerli ve yabancı KSK’lar ve özel firmalar faaliyette

bulunmaktadırlar. Organik tarım faaliyetinde yer alan kuruluşlar ve birbirleri ile olan

ilişkileri Şekil 4.1’de görülmektedir.

TKB tarafından AB katılım öncesi mali yardımları 2004 yılı programından finanse edilmek

üzere “Organik Tarımın Geliştirilmesi ve Mevzuatın AB Mevzuatı ile Uyumlu Hale

Getirilmesi Projesi” 2006 yılında uygulamaya konulmuştur. Proje faaliyetleri içinde

ağırlıklı olarak iki konu yer almaktadır. Bu konular; mevzuat uyumu ve kurumsal

güçlenmeye yönelik teknik destek ve donanım temini ile ilgili kısımdır.

Page 50: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

37

Şekil 4.1. Organik tarımın Türkiye’de işleyişi

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANLIĞI

KONTROL VE SERTİFİKASYON KURULUŞLARI

ORGANİK TARIMIN TÜRKİYE’DE İŞLEYİŞİ

FİRMALAR

ÇİFTÇİLER

PROJELER

ÇİFTÇİLER-MÜTEŞEBBİS

Page 51: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

38

Mevzuat uyumu çerçevesinde yapılan çalışmalar sonucunda, AB mevzuatı ile ülkemizde

halen uygulanmakta olan organik tarım mevzuatının karşılaştırılması yapılmıştır. Bu

çalışmalar sonucunda Türk mevzuatında yapılması gereken değişiklikler tespit edilmiştir.

Kurumsal yapının güçlendirilmesi için, organik tarım ile ilgili kurum ve komitelerin görev

ve sorumluluklarının yeniden gözden geçirilmesi ve organik tarım konusunda daha etkin ve

verimli çalışma olanaklarının ortaya konulması amacıyla organik tarımla ilgili kuruluş

temsilcilerinden oluşan bir çalışma grubu kurulmuştur. KSK’lar tarafından kullanılan

standartların ülkemizde uyuglanmakta olan mevcut mevzuatlar ile AB-2092/91 sayılı

direktifleri çerçevesinde değerlendirilmesi yapılmış, Türkiye organik tarım rehberi

hazırlanmıştır. Bu rehber, organik tarıma başlamak isteyen veya organik tarım uygulayan

herkesin (çiftçi, işleyici, ihracatçı, ithalatçı, kontrolör, sertifiker, öğrenci vb.)

faydalanabileceği genel standartları kapsamaktadır.

Organik tarım projesi kapsamında 5 pilot ilde (Adana Erzurum, Kütahya, Düzce ve İzmir)

üniversiteler, araştırma enstitüsü, çiftçiler, işleyiciler, ihracaatçıların vb. katılımı ile

toplantılar yapılmış, sektor talepleri belirlenmiş ve bu talepler doğrultusunda

demonstrasyon çalışmaları başlatılmıştır. Ayrıca, Adana ilinde “Aladağ Organik Sebze

Üreticileri Birliği” kurulmuştur. Pilot proje uygulanan illerde çiftçilere yönelik eğitim ve

yayım çalışmaları yapılmaktadır. Proje kapsamında TKB merkez ve taşra teşkilatında

çalışan teknik elemanlara organik tarım ile ilgili değişik konularda eğitim olanağı imkanı

sağlanmıştır. Proje kapsamında eğitim ve yayım çalışmaları başta olmak üzere çalışmaların

daha etkin ve verimli bir şekilde sürdürülmesi Türkiye’nin mevcut organik tarım

potansiyelinin daha iyi bir şekilde değerlendirilmesine katkı sağlayacaktır.

Proje kapsamında TKB tarafından güncellenebilen bir organik tarım web sayfası (Türkçe

ve İngilizce) oluşturulmuştur. Oluşturulan web sayfasında organik tarım ile ilgili başta

çiftçi, müteşebbis, ithalatçı, ihracatçı, tüketici olmak üzere herkesin yararlanabileceği

organik tarım ile ilgili tüm bilgilere yer verilecektir.

Page 52: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

39

Uygulanan proje ile organik tarım konusunda mevcut bilgi ve iletişim ihtiyaçları detaylı

olarak tespit ve analiz edilmiştir. Yapılan çalışma organik tarım konusunda bilgi ve iletişim

ihtiyaçları konusunda güvenilir bir strateji belirlenmesi ve geliştirilmesine katkı sağlamıştır.

Proje kapsamında satın alınan ekipmanlar TKB’nin merkez ve taşra teşkilatında organik

tarım faaliyetlerinde kullanılmak üzere dağıtılmıştır. Bu sayede TKB’nin bilgi işlem alt

yapısı güçlendirilmiş, organik tarım ürünlerinin izlenebilirliğini sağlayacak veri tabanının

oluşturulmasına ilişkin alt yapı eksiklikleri giderilmiştir. TKB tarafından mevcut veri

tabanının geliştirilmesi ve eksikliklerinin tamamlanmasına yönelik çalışmalara devam

edilmektedir. Organik ürünlerin kodlanması ve izlenmesine yönelik çalışma yapılmıştır.

Türkiye’de organik tarımın geliştirilmesi ve desteklenmesine yönelik olarak 2008 ve 2010

yıllarını kapsayan eylem planı hazırlık çalışmaları devam etmektedir (Anonim 2007a).

4.1.3. Organik çilek üretimi

Üzümsü meyveler arasında yer alan çilek bitkisi yetişme koşullarının uygun olduğu pek çok

yerde üretilmektedir (Anonim 2007b). Çilek; kendine has lezzeti, vitamin ve mineral

açısından zengin bir meyve olması dolayısı ile diyet uygulamalarında sıkça yer alan

meyveler arasında sayılmaktadır. Çilek, C vitamini açısından oldukça zengin olup 100

gramında 100 miligram C vitamini bulunmaktadır (Türemiş vd. 2000). Sayılan bu

özelliklerinden dolayı son yıllarda çilek tüketimine karşı artan talep sonucunda çilek

üretiminde gözle görülür bir artış meydana gelmiştir.

Çilek yetiştiriciliği açısından uygun koşullara sahip olan Türkiye’de yaklaşık 8 ay boyunca

farklı bölgelerde çilek yetiştiriciliği yapılabilmektedir. Yetiştiricilikte alçak tünel, yüksel

tünel ve malçlama gibi uygulamalarla bu süreyi uzatmak olasıdır (Polat 2005).

Yapılan ıslah çalışmaları sonucunda, pek çok bölgeye ve koşullara adapte olan çilek,

alternatif ürün olarak giderek daha fazla önem kazanmaktadır. Ayrıca küçük ölçekli

Page 53: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

40

yetiştiriciler için, çoğu üründen daha karlı oluşu yaygınlaşmasını teşvik etmektedir.

Bununla birlikte çileğin organik yetiştiriciliğinde, üretim maliyetlerine eklenen masraflar,

maliyetleri artırmaktadır (Güleryüz vd. 2001). Küçük ölçekli aile işletmeciliğine uygun bir

ürün olan çileğin organik olarak yetiştirilmesi geleneksel yetiştiriciliğe göre daha masraflı

ve zahmetli bir uygulama olarak ifade edilmektedir (Polat 2005).

Organik çilek üretiminde yavaş bitki gelişimi, düşük verim ve yüksek işgücü ihtiyacı

yanında faydalı avcı böceklerin sayısında doğal artış, faydalı nematodlarda artış, ekonomik

yönden düşük seviyede zararlı etkisi ve düşük seviyede bitki besin maddesi eksikliği

gözlemlenmiştir (Gliessman et al. 1996). Topraktaki besin maddelerinin yeterli olmaması

durumunda verim düşüklüğü genel bir sorundur. Bu durumu ortadan kaldırmak için organik

tarım üreticilerine organik gübre uygulaması olarak yeşil gübre-çiftlik gübresi-humik asit-

yaprak gübresi kullanımı tavsiye edilmiştir. Organik çilek yetiştiriciliğinde gerekli olan

mineralleri sağlayabilmek için sentetik gübre yerine organik maddeler kullanılmaktadır

(Polat 2005).

Yabancı ot ve hastalıkla mücadelede biyolojik yöntemler kullanılmakta ve verim geleneksel

çilek yetiştiriciliğine göre daha düşük olmaktadır (Er 1999). Organik çilek yetiştiriciliğinde

kullanılan yöntemler arasında; ekim nöbeti, yabancı ot kontrolü, organik gübreleme,

hastalık ve zararlılarla mücadele gibi uygulamalar yer almaktadır. Organik yetiştiriciliğin

tam olarak gerçekleşebilmesi için bu uygulamaların çok iyi bir şekilde yerine getirilmesi

gerekmektedir (Polat 2005). Organik çilek yetiştiriciliğinde özellikle herbisitlerin

kullanımının azaltılması için toprak işleme, malçlama, toprak solarizasyonu ve buhar

uygulamaları gibi tekniklerle yabancı ot kontrolünün sağlanması ve toprakta yeterli

seviyede organik materyalin bulundurulması organik çilek yetiştiriciliğinin temel

unsurlarındandır (Güleryüz vd 2001).

Page 54: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

41

Türkiye’de üretilen organik çileğin büyük bir kısmı dondurularak Avrupa pazarlarına ihraç

edilmektedir. Almanya, Belçika, Fransa ve İngiltere organik çilek alıcısı ülkeler arasında

sayılabilir (Anonim 2007a).

Çilek yetiştirmeye uygun birçok bölgeye sahip olan Türkiye’nin yıllar itibarı ile çilek

üretiminde gelişmeler görülmektedir. Çizelge 4.1 yıllara göre Türkiye’deki çilek üretim

alanları, miktarları ve verimlerindeki değişmeleri göstermektedir.

Çizelge 4.1’den de açıkça görüleceği gibi çilek üretim alanları, incelenen yıllarda büyük

değişim göstermemiş olup yaklaşık 10.000 ha. civarında seyretmektedir. Yıllara göre artış

gösteren Türkiye çilek üretim miktarı 2006 yılında 211.000 ton’a ulaşmıştır. Çilek üretim

alanlarında pek fazla artış görülmemesine rağmen üretim miktarında ve ortalama verim

miktarında görülen artışın nedeni, kullanılmakta olan fidelerin verimine, girdilerin bilinçli

kullanımına ve üreticilerin çilek yetiştiriciliği konusunda uzmanlaşmış olmalarına

bağlanabilir.

Çizelge 4.1 Türkiye’de çilek üretim alanı, miktarı ve ortalama verimi (Anonim 2007b)

Yıllar Üretim alanı (ha) Üretim miktarı (ton) Ortalama verim (kg/ha)

2002 10.000 145.000 14.500

2003 12.000 150.000 12.500

2004 9.750 155.000 15.897

2005 10.000 200.000 20.000

2006 10.410 211.000 20.288

Page 55: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

42

2002 yılı ile 2006 yıllarını karşılaştırdığımızda; çilek üretim alanları ve üretim miktarındaki

artıştan çilek yetiştiriciliğine olan ilginin arttığı söylenebilir. Çilek yetiştiriciliğine olan

ilginin artmasındaki en önemli nedenlerden biri de pazarda meyvenin az olduğu

dönemlerde seralarda yoğun bir şekilde üretilebilmesi yanında toplumun vitamin açısından

zengin olan meyvelere karşı talep artışıdır.

Organik tarım üretimine başlamadan önce üretim yapılacak olan yerin organik tarımın

gerek duyduğu alt yapıya sahip olması istenmektedir. Bunun için hemen organik tarımsal

üretime başlamak yerine organik tarıma başlayacak olanların bir geçiş dönemine alınması

istenmektedir. Geçiş dönemi sonunda organik tarımın gereksinimlerini karşılayanlara

organik tarıma başlama izni verilmektedir. Çilek üretiminde de organik üretim öncesinde

geçiş döneminde bulunan pek çok arazi bulunmaktadır. Çizelge 4.2 organik tarıma geçiş

döneminde bulunan üretim alanları ve bu alanlarda üretilen geçiş dönemi çilek üretimi ile

ilgili bilgiler vermektedir.

Çizelge 4.2 Türkiye’de organik çilek geçiş dönemi alanı, çilek üretim miktarı ve

ortalama çilek verimi (Anonim 2007a)

Yıllar Üretim alanı (ha) Üretim miktarı (ton) Ortalama verim (kg/ha)

2003 56,85 172,10 3.027

2004 202,97 1.758,90 8.666

2005 139,80 1.137,80 8.139

2006 243,70 1.691,60 6.941

Page 56: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

43

İncelenen yıllarda organik çilek geçiş dönemi üretim alanları, üretim miktarları ve verimde

büyük bir artış olmuştur. 2003 yılında 56,85 ha. olan geçiş dönemi organik çilek alanları

2006 yılında 243,70 ha.’a ulaşmıştır. 2003 yılında 172,10 ton olan üretim miktarı 2006

yılında 1.691,60 ton’a yükselmiştir. Üretim alanı ve üretim miktarındaki artışa paralele

olarak 3.027 kg/ha. olan 2003 yılı geçiş dönemi organik çilek verimi yaklaşık %100’lük bir

artış göstererek 2006 yılında 6.941 kg/ha.’a yükselmiştir (Çizelge 4.2).

Diğer birçok tarımsal üründe olduğu gibi organik ürünlere olan talebin artmasıyla organik

çilek yetiştiriciliğine olan ilgi de artmaktadır. Çizelge 4.3 Türkiye organik çilek üretim

alanlarını, üretim miktarını ve ortalama verimi göstermektedir.

2002 yılında 368,27 ha.’lık organik çilek üretim alanları ilerleyen yıllarda artış göstererek

2006 yılında 523,07 ha. alana ulaşmıştır. Organik çilek üretim alanlarındaki bu artışla

birlikte organik çilek üretim miktarı da yıllara göre artış göstermiş ve 2006 yılında 4.571,04

ton seviyesine ulaşmıştır. 8.943 kg/ha. olan 2002 yılı ortalama organik çilek verimi 2006

yılında 8.739 kg/ha. olarak gerçekleşmiştir (Çizelge 4.3).

Çizelge 4.3 Türkiye’de organik çilek üretim alanı, miktarı ve ortalama verimi

(Anonim 2007a)

Yıllar Üretim alanı (ha) Üretim miktarı (ton) Ortalama verim (kg/ha)

2002 368,27 3.293,38 8.943

2003 403,95 3.496,90 8.657

2004 473,32 4.098,15 8.658

2005 542,07 4.616,02 8.516

2006 523,07 4.571,04 8.739

Page 57: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

44

Türkiye’de organik çilek üretimi yapılan belli başlı iller ile bu illerdeki üretim alanları ve

üretim miktarları çizelge 4.4’de görülmektedir.

Çizelge 4.4’den de görüleceği gibi, organik çilek üretiminin büyük bir kısmı Konya ilinde

yapılmakta olup bu ili sırasıyla Bursa, Bilecik, Erzurum ve diğer iller izlemektedir. Konya

ilinde 2006 yılı verilerine göre 322,76 ha.’lık alanda 2.639,64 ton organik çilek üretilmiştir

(Çizelge 4.4).

Çizelge 4.4 Türkiye’de organik çilek üretimi yapılan iller (2006 yılı)

(Anonim 2007a)

İller Üretim

alanı (ha)

Oran

(%)

Üretim

miktarı (ton)

Oran

(%)

Bilecik 5,59 1,07 8,40 0,18

Bolu 0,10 0,02 1,00 0,02

Bursa 188,97 36,13 1.860,05 40,70

Erzurum 4,05 0,77 7,40 0,16

Isparta 0,07 0,02 1,40 0,03

İzmir 0,53 0,1 5,15 0,11

Konya 322,76 61,70 2.639,64 57,75

Mersin 1,00 0,19 48,00 1,05

TOPLAM 523,07 100,0 4.571,04 100,0

Page 58: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

45

4.2 Araştırma Bölgesinin Genel Olarak Tanıtımı

Akşehir ilçesi İç Anadolu Bölgesinde 31º, 24¯, 45 doğu boylamı ile 38º, 02¯, 00 kuzey

enlemleri arasında yer almaktadır. İlçenin kuzeydoğusunda Ankara, kuzeyinde Eskişehir,

kuzeybatısında Afyon, doğu ve güneybatısında Konya, batısında Isparta illeri

bulunmaktadır. Akşehir ilçe merkezinin kuzeyinde Akşehir Gölü bulunmaktadır. İlçenin

yüzölçümü 1.442 km² olup denizden yüksekliği 1.050 metredir. Konya iline bağlı olan

Akşehir ilçesi, Konya-Afyon karayolu üzerinde yer almakta olup Konya iline 135 km.

Afyon iline 90 km. mesafede bulunmaktadır.

Akşehir tabiat, iklim, ekonomik ve sosyal bakımdan diğer yerlerden ayrı ve kendine has bir

özelliğe sahiptir. Sart'tan başlayarak Ninova'ya kadar uzanan ve tarihte "Kral Yolu" olarak

bilinen ünlü ticaret yolunun geçtiği kent günümüzde de aynı önemi korumaktadır. Şehir

merkezinin yakın çevresi yerleşim alanı olarak gelişirken dış kısımları tarımsal karakterli

olup sulu ve kuru tarım yapılmaktadır. İlçede sebze ve meyvecilik gelişmiş olup tahıl

ürünleri, pancar, hububat, baklagiller, sanayi bitkileri ve hayvan yemleri üretimi de önemli

bir yer tutmaktadır (Anonim 2007d).

İlçenin 385.952 da. tarla arazisinin 165.156 da.’ı sulu, 220.794 da.’ı ise susuz arazidir.

İlçede 24.290 da. meyve bahçesi, 1.010 da. bağ, 9.284 da. sebze arazisi bulunmaktadır

(Anonim 2007c).

Akşehir ilçesinin iklimi karasal iklimdir. Bunun yanında İç Anadolu ve İç Batı Anadolu

iklimlerinin geçit yeridir. Yazlar sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve yağışlıdır. Yıllık yağış

miktarı 690 mm’dir. Yağışlar daha çok kış ve ilkbahar aylarında düşmektedir. Akşehir ve

çevresi İç Anadolu bölgesinin en fazla yağış alan bölgelerinden birisidir. Yıllık sıcaklık

ortalaması 12 °C’dir. En önemli rüzgarı güneybatıdan esmektedir. Halk arasında gedavet

denilen sam yeli ilçede sık sık hissedilmektedir.

Page 59: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

46

İlçe merkezinin güneyindeki Sultan Dağları dizisi ve kuzeyindeki Akşehir Gölü su toplama

havzası bölgenin morfolojik yapısını teşkil eder. Kuzeybatı-güneybatı istikametindeki

Sultan Dağları dizisinde Akşehir ilçe merkezi güneyinde Tekkekale tepe 1.664 metre,

Çamlık tepe 1.731 metre ve en yüksek tepesi olan Gelincikana tepesi 2.610 metre.

yüksekliktedir. Akşehir Gölü’nün denizden yüksekliği 958 metredir.

Akşehir ilçesinin önemli morfolojik elemanını alüvyonal yelpazeler oluşturmaktadır.

Sultandağları eteklerinde alüvyon yelpazeleri düzlükler meydana getirmişlerdir. Bu

düzlükler yerleşim yerleri olarak işgal edilmiş olup büyük bir kısmı da tarım alanları olarak

değerlendirilmektedir.

Göl seviyesinin son yıllarda düşmeye başlaması nedeniyle alüvyon yelpazeleri oluşturan

akarsular, yataklarını derinleştirmişlerdir. Alüvyon yelpazelerinin temele yaslandıkları

yerlerde rakım ortalama 1.150 metredir. Eski göl yatağının başlangıcı, bir başka ifade ile

dış yelpazenin uç kısımlarındaki ortalama rakım ise 1.000 metre olup halen alüvyon

yelpazelerinin 150 metrelik bir tortul kaması teşkil ettikleri görülmektedir.

Eski Akşehir gölü düzlükleri doğu taraflara doğru uzanmaktadır. Subatan köyü civarındaki

bugünkü göl tabanı ile aynı kotta oval bir çukurluk gözlemlenmektedir. Burası eski göl

içerisinde yerel bir çanaktır. Akşehir bölgesinde eski göl kıyı kordonlarının varlığından ileri

gelen zayıf seçilen teraslı yapı vardır. Teraslar özellikle 975-1.000 metre arasında

izlenmektedir.

Genellikle sultandağlarında maki denilen çalılık, karaağaç, meşe, çam, fındık gibi bitki

örtüsü yer almaktadır. Dağların eteklerine doğru inildikçe çeşitli meyve ağaçları

görülmektedir. İlçenin çevresi oldukça sık bir şekilde ağaçlarla kaplanmıştır. Geçmişte

ormanlarla kaplı olan Sultandağları, zaman içerisinde bilinçsiz kesim ve keçi beslenmesi

Page 60: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

47

nedeniyle azalmıştır. Erozyon önleme çalışmaları yapılarak dağların boş kalan kısımlarında

orman ağaçları yetiştirilmektedir.

İlçe içinde çeşitli yerlerden doğan yüzlerce kaynak suyu vardır. Bu kaynaklar birleşerek

ırmak, dere ve çay halinde Akşehir ve Eber Göllerine dökülmektedir. En önemli akarsuyu

Doğanhisar yönünden gelerek Akşehir’in 5-6 km. Kuzeydoğusundan Akşehir Gölü’ne

dökülen Adıyan Çayı’dır. Akşehir Çayı ise sultan dağlarından doğup kenti ikiye bölerek

akmaktadır. Geçmiş yıllarda birkaç kere taşmış olmasına karşın son yıllarda suyunun git

gide azalmaktadır. Yazın ise tamamen kurumaktadır (Anonim 2007d).

4.3 Akşehir’de Organik Çilek Yetiştiriciliği

Çilek genel olarak derin, verimli, iyi derecede drenaja sahip olan nem tutma kapasitesi

yüksek topraklarda iyi bir gelişme göstermektedir. Ayrıca; allüviyal humuslu tınlı topraklar

da çileğin gelişmesi için uygun olup kireçli topraklardan hoşlanmamaktadır (Anonim

2008a). Araştırma alanındaki topraklar çilek yetiştiriciliğine uygunluk göstermektedir.

Çilek yetiştiriciliğinde kimyasal gübreleme yanında hayvan gübresi ve yeşil gübreme

uygulaması yapılmaktadır. Araştırma alanında konvansiyonel yetiştiricilikte yeşil

gübrelemeye yer verilmemekte, hayvansal gübreleme uygulanmaktadır.

Araştırma yöresinde genellikle seddeler ve plastik örtüler üzerine çilek dikim sistemi

uygulanmaktadır. Plastik örtünün kullanılması ile, yabancı otların ortaya çıkması

engellenmektedir.

Araştırma alanında çilek fidelerinin dikimleri genellikle kış, ilkbahar ve yaz dikimi olmak

üzere üç şekilde yapılmasına rağmen ilkbahar ve yaz dikimi uygulaması yaygındır.

Page 61: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

48

Çilekte sulama; meyve iriliği ve kalitesi ile ürün miktarının artmasına etkide

bulunduğundan sulamaya önem verilmektedir (Anonim 2008b). Denekler tarafından

çileklerin sulanmasında salma sulama metodu uygulanmakta, sulama zamanının tespitinde

toprağın nem durumu dikkate alınmaktadır.

Konvansiyonel çilek yetiştiriciliğinde denekler gübre uygulamasını sonbahar ve ilkbaharda

iki seferde yapmaktadırlar. Azotlu gübre dekara ortalama 10 kg, fosforlu gübre ise dekara

ortalama 8 kg civarında verilmektedir.

Akşehir ilçesi coğrafi konumu ve iklim özellikleri nedeniyle çilek yetiştirmeye uygundur.

Organik çileğin pazar garantisinin bulunması, mevcut koşulların her ne kadar maliyet ve

işçilik giderlerinde bir artış meydana getirmiş olduğu düşünülse de yöre çiftçilerinin

organik çilek yetiştiriciliğine yönelmelerinde etken olmuştur. Özellikle, araştırma

kapsamına alınan köyler arasında Cankurtaran köyü, tamamen organik çilek yetiştiriciliği

yapan bir köy olarak diğer köylerden farklılık göstermektedir. Cankurtaran köyü Akşehir

ile Yalvaç ilçeleri arasında bulunmakta, Isparta ile Konya’yı birbirine bağlayan karayolu

üzerinde yer almaktadır. Bu özelliği ile Cankurtaran köyü diğer köylerle karşılaştırıldığında

pazara ulaşım konusunda daha avantajlı bir konumdadır. Akşehir ilçesine Çakıllar ve

Yaylabelen köylerine göre daha yakın bir konumda bulunması nedeniyle Cankurtaran

köyünün ilçede çalışan nüfusu daha fazladır.

Araştırma esnasında çilek üreticileriyle yapılan görüşmelerde, organik çilek yetiştiricileri

yabancı ot mücadelesinde plastik malç kullandıklarını belirtmişlerdir. Ayrıca; renkli plastik

örtüler yetiştirme yastıkları üzerine kapatılarak da yabancı ot kontrolü sağlanmaktadır. Bu

yöntemle meyveler temiz ve diri olmaktadır. Ancak plastiğin çevreye olan zararı nedeniyle

kullanımı sürdürülebilirlik açısından olumsuz bir durum ortaya koymaktadır.

Page 62: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

49

Organik yetiştiricilikle ilgili bir araştırmada; organik üretimde bitki gelişiminin yavaş,

verimin düşük ve işgücü ihtiyacının yüksek olduğu gözlemlenmiştir. Öte yandan, organik

üretimde faydalı avcı böceklerin sayısında doğal artış, faydalı nematodlarda artış, ekonomik

yönden düşük seviyede zararlı etkisi ve düşük seviyede bitki besin maddesi eksikliği

gözlemlenmiştir (Gliessman et al. 1996).

Çilek üreticileri genelde organik çilek yetiştiriciliği esnasında Firma ve İlçe Tarım

Müdürlüğünden teknik bilgi yardımı aldıklarını ifade etmişlerdir. Organik çilek üreticileri

gereksinim duydukları çilek fide çeşitlerini İlçe Tarım Müdürlüğünün önerisi

doğrultusunda 3-4 çeşit çilek fidesi kullanarak karşılamaktadırlar. Kullanılan çeşitler;

Camoraza, Fern ve Kabarla ile Osmanlı çileğinden çoğaltmadır.

Ayaş ilçesinde organik çilek yetiştiriciliği olanaklarının araştırıldığı bir çalışmada; iki çilek

çeşidinin verim ve bazı kalite özellikleri ile makro ve mikro besin elementlerinin alım

düzeylerine etkileri incelenmiştir. İncelenen çeşitlerden Fern çeşidinin Camarosa çeşidine

göre verimli olduğu ortaya konulmuştur (Polat 2005).

Konya‘da tarımsal üretimde hem üretim kaynaklarının kalitesini korumak, hem de insanlara

güvenilir tarım ürünleri yedirmek amacıyla organik tarım çalışmaları 2002 yılında Tarım ve

Köyişleri Bakanlığı Tarım İl Müdürlüğü Çiftçi Eğitim ve Yayım Şubesinde konu uzmanı

teknik elemanlar rehberliğinde başlamış ve bir program kapsamında yürütülmüştür. Konu

uzmanı teknik elemanlar üreticilere organik tarımla ilgili bilgileri çiftçi toplantıları ile

aktarmışlardır. Bu konuyla ilgili olarak teknik elemanlar tarafından Konya Merkez

Kızılören Kasabasında 2 dekarlık alanda organik domates demonstrasyon bahçesi ve yine

Konya Merkez Çayırbağı Mahallesinde 2 dekarlık alanda organik salatalık demonstrasyon

bahçesi kurulmuş ve üretilen ürünler iç piyasada pazara arz edilmiştir (Anonim 2007c).

Page 63: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

50

Çiftçilerle yapılan görüşmelerde, organik çilek üretiminin Akşehir ilçesinde 1996 yılından

beri yapıldığı öğrenilmiştir. Çiftçiler konvansiyonel olarak yetiştirilen çileğin yaklaşık 30

yıldır köylerde üretildiğini ve bölgeye gelen organik ürün ticareti ile uğraşan firmaların

etkisiyle organik çilek tarımına geçildiğini ifade etmişlerdir.

Organik çilek yetiştiren üreticilerle araştırma alanında faaliyette bulunan SANEKS firması

sözleşme yapmaktadır. Ancak bu sözleşme tek taraflı olup bağlayıcılığı bulunmamaktadır.

Çakıllar köyünde yapılan anket sırasında çiftçiler firmalar hakkındaki şikayetlerini dile

getirmişlerdir. 2006 yılı üretiminde yaşanan sorunlardan birinin de firmaların son anda

alımdan vazgeçmeleri ve bu nedenle çiftçinin zor durumda kalması olarak ifade edilmiştir.

Bölgede alım yapan firmalardan biri kendi sözleşmeli üreticilerinin çileğini 2005 yılında

almamıştır.

Konya Akşehir’de organik olarak yetiştirilen çilek verimi geleneksel yöntemle

karşılaştırıldığında %21,7 daha düşük bulunmuştur (Olhan ve Ataseven 2006).

Page 64: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

51

5. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA

5.1 Deneklerin Sosyo-ekonomik Özellikleri

Bu bölümde; çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin sosyo-ekonomik yapısını ortaya koymak

amacıyla yaşları, cinsiyetleri, aile büyüklükleri, eğitim düzeyleri, tarımsal deneyim

durumları, gelir kaynakları, tarıma ayırdıkları zaman ve meslek grupları, gelir seviyeleri,

kredi kullanma durumları, örgütlenme durumları, tarımsal araç-gereç durumları, hayvan

varlıkları ele alınarak değerlendirilmiştir. Organik ve konvansiyonel çilek yetiştiriciliği

yapan deneklerin sosyo ekonomik yapısındaki benzerlikleri ve farklılıkları ortaya koymak

amacı ile bu bölümde karşılaştırmalı analize yer verilmiştir. Araştırma alanındaki sosyal ve

ekonomik karakteristikleri ortaya koymak bilgi ve teknolojinin transferine uygun metot

geliştirmek ve denekler tarafından kullanılan enformasyon sistemlerini incelemek için

gereklidir.

5.1.1 Deneklerin yaş ve cinsiyet durumları

Tarımsal faaliyette bulunan üreticilerin yaş durumu üretim sonuçlarını çeşitli şekillerde

etkilemektedir (Karlı ve Çelik 2003). Bu nedenle araştırmalarda ele alınan deneklerin yaş

durumunun belirlenmesi önem arz etmektedir.

Taluğ (1974), tarımda teknolojik yeniliklerin yayılması ve benimsenmesi üzerine yaptığı

bir araştırmasında, deneklerin yaşları ile tarımsal yeniliklerin benimsenmesi arasında

önemli bir bağlantının bulunduğunu bildirmektedir.

Tatlıdil (1989), Polatlı’da yağmurlama sulama teknolojisinin yayılması ve benimsenmesi

üzerine etkili faktörleri araştırdığı çalışmasında, üreticilerin yaşları ile tarımsal teknolojiyi

Page 65: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

52

benimseme davranışı arasındaki ilişkinin istatistiksel anlamda önemli olduğunu

belirlemiştir.

Konyar ve Osborn (1990) araştırmalarında; çiftçinin tarım alanlarının korunması projesine

katılmaya karar vermesi ile yaşları arasında anlamlı bir ilişkinin bulunduğunu

belirtmişlerdir.

Çizelge 5.1 Deneklerin yaş gruplarına göre dağılımı

Yaş grupları

Yetiştirme şekli

TOPLAM Organik çilek

yetiştirenler

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

19-30 yaş Sayı (adet) 2 3 5

Oran (%) 3,7 10,0 6,0

31-40 yaş Sayı (adet) 12 2 14

Oran (%) 22,2 6,7 16,7

41-50 yaş Sayı (adet) 15 7 22

Oran (%) 27,8 23,3 26,2

51-60 yaş Sayı (adet) 16 9 25

Oran (%) 29,6 30,0 29,8

60 yaş üstü Sayı (adet) 9 9 18

Oran (%) 16,7 30,0 21,3

TOPLAM Sayı (adet) 54 30 84

Oran (%) 100,0 100,0 100,0

Çizelge 5.1’de organik ve konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin yaşları

gruplara ayrılarak değerlendirilmiştir. Araştırma kapsamına alınan deneklerden 19 yaşın

Page 66: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

53

altında deneğe rastlanılmadığından yaş gruplandırması 19 yaş ile başlamıştır. Organik çilek

yetiştiriciliği yapan deneklerin büyük çoğunluğu (%46,3) 51-60 yaş ve üzeri grup içinde

yer alırken, konvansiyonel çilek yetiştiriciliğinde bulunan deneklerin büyük çoğunluğu

(%60,0) ise 51-60 yaş ve üzeri grupta yer almaktadır (Çizelge 5.1).

Çizelge 5.2 Deneklerin yaş ortalamaları ve standart sapmaları

Yetiştiricilik şekli Örnek sayısı

(adet)

Yaş

ortalaması

Standart

sapma

Organik tarım

yapanlar

54 49,28 11,50

Konvansiyonel tarım

yapanlar

30 52,97 13,35

p:0,19>0,05 fark yoktur

Organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren denekler arasında yaş

açısından farklılık t-testi sonucuna göre önemli değildir.

Bu sonuç, üreticilerin karar verme davranışı ile yaş arasındaki ilişkiyi inceleyen diğer

araştırma bulgularının bazıları ile benzerlik bazıları ile de farklılık göstermektedir. Örneğin;

Kijsomporn (1998), Chiang Mae Bölgesinde, çilek üreticilerinin bireysel özellikleri ve

sosyo-ekonomik faktörleri ile çilek üretiminde yeni teknolojileri kullanmaya karar

vermeleri arasındaki ilişkiyi ortaya koymayı amaçlayan çalışmada, üreticilerin yaşları ile

karar vermeleri arasında anlamlı bir ilişki bulunmadığını bildirmiştir.

Olhan’ın (1977) yapmış olduğu araştırmanın sonucuna göre; Salihli ilçesinde organik tarım

yapan üreticiler konvansiyonel tarım yapan üreticilere göre daha yaşlıdırlar.

Page 67: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

54

Gürel (1998), Malkara ilçesinde ayçiçeği üreticilerinin teknolojik yeniliklere karşı

davranışlarını etkileyen etmenleri araştırmış ve araştırma bulgularına göre, üreticilerin

yaşları ile teknolojik yeniliklere karşı davranışları arasında istatistiksel açıdan önemli bir

ilişkinin bulunmadığını ortaya koymuştur.

Demiryürek (2000)’de araştırmasında üreticilerin organik tarıma geçiş kararı almasında

yaşın bir etkisinin olmadığını tespit etmiştir. Araştırmada ele alınan deneklerin yaşları 24-

69 arasında değişmektedir. Organik yetiştiricilerin yaş ortalaması (46,1) konvansiyonel

yetiştiricilerle hemen hemen aynıdır (45,8). Padel (1994) araştırmasında; organik tarımın

Demiryürek’in bulduğu yaş ortalamasından daha genç denekler tarafından yapıldığını

belirtmektedir. Demiryürek (2000) ve bu araştırma sonuçları organik tarımın genelde orta

yaş ve üstü grup tarafından yapıldığını ortaya koymaktadır.

Yukarıda verilen değişik araştırma sonuçları ile araştırma sonucunda elde ettiğimiz veriler

arasında yaş bakımından büyük bir fark bulunmamaktadır. Araştırma alanında organik

yetiştiricilik yapan deneklerin ortalama yaşı 49,2 iken konvansiyonel yetiştiricilik yapan

deneklerin ortalama yaşı 52,9’dur.

Araştırma alanında çilek yetiştiriciliği ile uğraşan deneklerin arasında kadın denekler de

bulunmaktadır. Organik çilek yetiştiren denekler arasında 3 kadın denek bulunmakta iken

konvansiyonel çilek yetiştiren denekler arasında 1 kadın denek yer almaktadır (Çizelge

5.3).

Page 68: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

55

Çizelge 5.3 Deneklerin cinsiyet durumlarına göre dağılımı

Cinsiyet

Yetiştiricilik şekli

TOPLAM Organik çilek

yetiştirenler

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Erkek Sayı (adet) 51 29 80

Oran (%) 94,4 96,7 95,2

Kadın Sayı (adet) 3 1 4

Oran (%) 5,6 3,3 4,8

TOPLAM Sayı (adet) 54 30 84

Oran (%) 100,0 100,0 100,0

p:0,647 istatistiksel olarak fark yoktur

Araştırma bölgesinde organik çilek yetiştiren deneklerin %94,4’ü erkek %5,6’sı kadındır.

Konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin ise %96,7’si erkek iken %3,3’ü kadındır. Çilek

yetiştiricileri arasında beklenenin aksine kadın üreticilerin sayıca az olmasının nedeni

işletme sahiplerinin daha çok erkeklerden oluşması ile açıklanabilir (Çizelge 5.3). Çilek

üretimi genelde emek yoğun bir tarım şekli olduğundan araştırmada kadınların daha fazla

yer alması beklenirken tersi bir durum ortaya çıkmıştır.

Organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin cinsiyetleri

arasındaki farklılığın derecesini belirlemek için yapılan khi-kare analizinde, organik çilek

yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren denekler arasında cinsiyet itibarı ile

ortaya çıkan farklılık anlamlı (p>0,10) bulunmamıştır. Organik çilek yetiştiren denekler ile

konvansiyonel çilek yetiştiren denekler arasında cinsiyet açısından farklılık önemli değildir.

Page 69: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

56

5.1.2 Deneklerin aile büyüklüğü

İncelenen işletmelerin hanelerinde yaşayan kişi sayılarına göre dağılımı Çizelge 5.4’te yer

almaktadır.

Çizelge 5.4 İşletmelerin hane halkı sayılarına göre dağılımı

Hane halkı sayısı (kişi)

Yetiştiricilik şekli

TOPLAM Organik çilek

yetiştirenler

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

2 Sayı (adet) 10 10 20

Oran (%) 18,5 33,3 23,8

3 Sayı (adet) 22 4 26

Oran (%) 40,7 13,3 31,0

4 Sayı (adet) 15 4 19

Oran (%) 27,8 13,3 22,6

5 Sayı (adet) 5 2 7

Oran (%) 9,3 6,7 8,3

6 Sayı (adet) 2 10 12

Oran (%) 3,7 33,3 14,3

TOPLAM Sayı (adet) 54 30 84

Oran (%) 100,0 100,0 100,0

Page 70: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

57

İncelenen organik çilek yetiştiriciliği yapan işletmelerin büyük çoğunluğunda (%40,7)

ortalama hane halkı sayısı 3 kişiden oluşmaktadır. Konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan

işletmelerde ise %33,3’lük kısım 2 ve 6 kişilik hane halkından oluşmaktadır (Çizelge 5.4).

Türkiye'de kırsal kesim aile genişliğinin 5,4 (Anonim 2002) olduğu dikkate alınırsa

araştırma alanında organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin küçük aile yapısına sahip

olduğu söylenebilir.

Çizelge 5.5 Deneklerin hane halkı sayısı ve standart sapmaları

Yetiştiricilik şekli Örnek sayısı

(adet)

Hane halkı

ortalaması

Standart

sapma

Organik tarım

yapanlar

54 3,39 1,017

Konvansiyonel tarım

yapanlar

30 3,93 1,721

p:0,121>0,05 fark yoktur

Organik ve konvansiyonel üreticilerin karşılaştırılmasında, organik çilek yetiştiricilerinin

ortalama hane halkı sayısının (3,39) konvansiyonel çilek yetiştiricilerine göre (3,93) daha

az olduğu görülmüştür.

Özcan (2004) araştırmasında; organik tarım yapan ailelerle konvansiyonel tarım yapan

aileler arasında birey sayısı açısından bir benzerlik bulunduğunu belirtmektedir. Elde edilen

bu sonuç organik tarıma geçiş kararını etkileyen bir faktör olarak görülmemiştir.

Page 71: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

58

Organik çilek yetiştiren işletmeler ile konvansiyonel çilek yetiştiren işletmelerin hane halkı

sayısı arasındaki farklılığı belirlemek için yapılan t testi analizinde, organik çilek yetiştiren

işletmeler ile konvansiyonel çilek yetiştiren işletmelerin hane halkı sayısı arasında fark

bulunmamaktadır (p>0,05). İşgücü gereksiniminin organik tarımda konvansiyonel tarıma

göre daha fazla olması nedeniyle, araştırmada organik yetiştiricilik yapan deneklerin hane

halkı sayısının fazla olması beklenirken bu araştırmada tersi bir durum görülmüştür.

Organik çilek yetiştirilen işletmelerin arazi büyüklüğü açısından küçük olması hane halkı

sayısının azlığı ile açıklanabilir (Çizelge 5.5).

Olhan (1997) yapmış olduğu araştırmada; organik tarım yapanlar ile konvansiyonel tarım

yapanlar arasında aile birey sayısı açısından ilişkinin önemli olduğunu bulmuştur.

Araştırmamızdaki sonucun aksine Olhan araştırmasında; organik tarım yapanların aile birey

sayısının konvansiyonel yetiştiricilere göre daha fazla olduğunu bulmuştur.

Çilek yetiştiriciliği teknolojisinin benimsenmesinde etkili olan faktörlerin araştırıldığı bir

çalışmanın sonuçlarına göre; işgücü ile üretici kararları arasında anlamlı bir ilişkinin

bulunmadığı ortaya konulmuştur (Kijsomporn 1998).

5.1.3 Deneklerin eğitim düzeylerine göre dağılımı

Eğitim düzeyi, her alanında olduğu gibi kırsal alanda da kişilerin sosyo-ekonomik

durumunu ortaya koymada önemli göstergelerden biridir. Eğitim düzeyi kişilerin

davranışları üzerinde etkili olmaktadır.

Çilek yetiştirenlerin eğitim seviyelerinin üretimi yönlendirme ve karar almada etkili olan

unsurlardan biri olduğu varsayılarak çilek yetiştirenlerin eğitim seviyelerine göre dağılımı

incelenmiştir. Bu amaçla elde edilen veriler Çizelge 5.6’da verilmiştir.

Page 72: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

59

Araştırma kapsamında ele alınan organik çilek yetiştiricilerinin eğitim seviyelerine göre

dağılımı incelendiğinde büyük çoğunluğunun ilkokul (%74,1) mezunu olduğu

görülmektedir. Konvansiyonel çilek yetiştiricilerinin de büyük çoğunluğu (%83,3) ilkokul

mezunlarından oluşmaktadır. Her iki grupta da üniversite mezunu olan deneklerin oranı

karşılaştırıldığında; konvansiyonel çilek yetiştiriciliği ile uğraşanların oranı (%10,0)

organik çilek yetiştiricilerinin oranından daha fazladır (%7,4). Araştırma alanında okuma

yazma bilmeyen deneğe rastlanılmamıştır (Çizelge 5.6).

Çizelge 5.6 Deneklerin eğitim düzeylerine göre dağılımı

Eğitim düzeyi

Yetiştiricilik şekli

TOPLAM Organik çilek

yetiştirenler

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Okur-yazar

Sayı (adet) 1 0 1

Oran (%) 1,9 0 1,2

İlkokul

Sayı (adet) 40 25 65

Oran (%) 74,1 83,4 77,4

Ortaokul

Sayı (adet) 2 1 3

Oran (%) 3,7 3,3 3,6

Lise

Sayı (adet) 7 1 8

Oran (%) 13,0 3,3 9,4

Üniversite Sayı (adet) 4 3 7

Oran (%) 7,3 10,0 8,3

TOPLAM Sayı (adet) 54 30 84

Oran (%) 100,0 100,0 100,0

Page 73: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

60

Özcan’ın (2004) yapmış olduğu bir araştırmanın sonuçlarına göre, konvansiyonel tarım

yapanların %3,3’ü üniversite mezunu iken organik tarım yapanlar %1,4’ü üniversite

mezunu olarak bulunmuştur.

Organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin eğitim düzeyi

arasındaki farklılığın derecesini belirlemek için yapılan mann whitney u testinde, organik

çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin eğitim düzeyi

arasındaki farklılık anlamlı bulunmamıştır (p>0,05). Organik çilek yetiştiren denekler ile

konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin eğitim düzeyleri arasındaki farklılık önemli

değildir.

Özcan’ın (2004), Kelkit ilçesinde çiftçilerin organik tarım faaliyetlerine katılımı üzerinde

yapmış olduğu araştırmada; eğitim düzeyi açısından organik tarım ve konvansiyonel tarım

yapan denekler arasındaki farklılığın istatistiki açıdan önemli olmadığı ortaya konmuştur.

Manisa’da yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre; organik üreticilik yapanların eğitim

düzeylerinin konvansiyonel üreticilerin eğitim düzeylerine göre daha düşük olduğu

görülmüştür. Ayrıca, eğitim düzeyi açısından organik üreticiler ve konvansiyonel üreticiler

arasındaki ilişkinin istatistiki açıdan önemli olmadığı ortaya konmuştur (Olhan 1997).

Padel ve Lampkin (1994) araştırmalarında organik yetiştiricilik yapanların eğitim

düzeylerinin oldukça yüksek olduğunu bulmuşlardır.

Kijsomporn (1998) araştırmasında; çilek yetiştiriciliği teknolojisinin benimsenmesinde

etkili olan faktörler arasında eğitim ile üretici kararları arasında anlamlı bir ilişkinin

bulunmadığını ortaya koymuştur.

Page 74: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

61

Bazı araştırmalarda organik yetiştiricilik yapanların eğitim düzeylerinin konvansiyonel

yetiştiricilik yapanlara göre daha fazla olduğu görülürken bazı araştırmalarda ise eğitim

düzeyi ile organik tarım arasında bir ilişki olmadığı belirtilmektedir.

Bu araştırmadan elde edilen verilere göre eğitim seviyesinin organik tarıma başlamada

etkili olmadığı söylenebilir.

5.1.4 Deneklerin tarımsal deneyim durumlarına göre dağılımı

Her alanda olduğu gibi, tarımsal alandaki deneyim de üreticilerin işlerini daha kolay,

çabuk, düzenli ve zamanında yapmasında önemli bir faktördür. Tarımsal deneyimi daha

fazla olan üreticilerin daha az deneyime sahip olanlara göre işlerinde başarı şansı daha

fazladır.

Araştırmaya dahil olan deneklerin tarımsal deneyim sürelerini öğrenmek için yöneltilen

soruya verdikleri yanıtlara göre Çizelge 5.7 oluşturulmuştur.

1-5 yıl arasında tarımsal deneyime sahip olan deneklerin tamamı (%100,0) organik çilek

yetiştiriciliği ile uğraşmaktadır. 20 yıldan fazla deneyime sahip olan denekler arasında

organik çilek yetiştiriciliği ile uğraşanların oranının (%57,5) konvansiyonel çilek

yetiştiriciliği ile uğraşanlara göre daha fazla (%42,5) olduğu görülmektedir (Çizelge 5.7).

Organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin deneyim

durumları arasındaki farklılığın derecesini belirlemek için yapılan t testinde, organik çilek

yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren denekler arasında deneyim açısından

bir farklılık bulunmamıştır (p>0,05) (Çizelge 5.8). Eşdeyişle organik çilek yetiştiren

Page 75: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

62

denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren denekler arasında deneyim açısından farklılık

önemli değildir.

Çizelge 5.7 Deneklerin tarımsal deneyim durumlarına göre dağılımı

Tarımsal deneyim (yıl)

Yetiştiricilik şekli

TOPLAM Organik çilek

yetiştirenler

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

1-5 Sayı (adet) 3 0 3

Oran (%) 100,0 0,0 100,0

6-10 Sayı (adet) 9 3 12

Oran (%) 75,0 25,0 100,0

11-15 Sayı (adet) 8 7 15

Oran (%) 53,3 46,7 100,0

16-20

Sayı (adet) 11 3 14

Oran (%) 78,6 21,4 100,0

20 +

Sayı (adet) 23 17 40

Oran (%) 57,5 42,5 100,0

TOPLAM

Sayı (adet) 54 30 84,0

Oran (%) 64,3 35,7 100,0

Page 76: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

63

Genel olarak değerlendirildiğinde; organik çilek yetiştirenlerin konvansiyonel çilek

yetiştirenlere göre daha fazla tarımsal deneyime sahip oldukları görülmektedir. Bu durum;

tarımsal deneyimi fazla olan üreticilerin yenilikleri benimsemede tarımsal deneyimi az olan

yetiştiricilere göre daha istekli olması ile açıklanabilir.

Kanada’da yapılan bir araştırmaya göre; organik yetiştiricilik yapanların tarımsal

tecrübelerinin konvansiyonel yetiştiricilik yapanlara göre daha az olduğu görülmüştür (Egri

1999).

Çizelge 5.8 Deneklerin genel tarımsal deneyim durumları ve standart sapmaları

Yetiştiricilik şekli Örnek sayısı

(adet)

Tarımsal deneyim

ortalaması

Standart

sapma

Organik tarım

yapanlar

54 23,19 13,67

Konvansiyonel tarım

yapanlar

30 27,03 14,80

p:0,234>0,05 fark yoktur

Deneklerin tarımsal deneyimi ortaya konulduktan sonra, konvansiyonel çilek yetiştirme

deneyimleri sorgulanmıştır (Çizelge 5.9).

Page 77: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

64

Çizelge 5.9 Deneklerin konvansiyonel çilek yetiştirme deneyim durumlarına göre dağılımı

Konvansiyonel çilek

üretim deneyimi (yıl)

Yetiştiricilik şekli

TOPLAM Organik çilek

yetiştirenler

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

1-5 Sayı (adet) 15 4 19

Oran (%) 78,9 21,1 100,0

6-10 Sayı (adet) 13 2 15

Oran (%) 86,7 13,3 100,0

11-15 Sayı (adet) 5 9 14

Oran (%) 35,7 64,3 100,0

16-20

Sayı (adet) 7 3 10

Oran (%) 70,0 30,0 100,0

20 +

Sayı (adet) 14 12 26

Oran (%) 53,8 46,2 100,0

TOPLAM

Sayı (adet) 54 30 84

Oran (%) 64,3 35,7 100,0

Organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin

konvansiyonel çilek yetiştirme deneyim durumları arasındaki farklılığı ortaya koymak

amacı ile yapılan t testinde organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek

Page 78: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

65

yetiştiren denekler arasında konvansiyonel çilek yetiştirme deneyimi açısından fark yoktur

(p> 0,05). 16-20 yıl arası konvansiyonel çilek üretim deneyimine sahip olan deneklerden

organik çilek yetiştirenlerin oranı %70,0 iken, konvansiyonel çilek yetiştirenlerin oranı

%30,0’dur (Çizelge 5.9). Organik çilek yetiştirenler konvansiyonel çilek yetiştiriciliğinde

daha deneyimlidirler.

Çizelge 5.10 Deneklerin konvansiyonel deneyim durumları ve standart sapmaları

Yetiştiricilik şekli Örnek sayısı

(adet)

Tarımsal deneyim

ortalaması

Standart

sapma

Organik tarım

yapanlar

54 14,76 12,07

Konvansiyonel tarım

yapanlar

30 19,00 9,94

p:0,105>0,05 fark yoktur

Organik çilek yetiştirenlerin %53,7’si 1-5 yıl arasında bir deneyime sahip iken, %44,4’ü

6-10 arasında bir deneyime sahiptir. Akşehir ilçesinde organik tarımın yaklaşık 15 yıl önce

başladığı dikkate alındığında organik çilek yetiştirenlerin sadece %1,9’unun 11-15 yıldır

organik tarımla uğraşıyor olması normal bir sonuç olarak değerlendirilebilir. Bir başka

deyişle Akşehir ilçesinde organik tarımın ilk uygulamaya konulduğu yıllarda organik tarımı

benimseyenlerin sayısının oldukça düşük olduğu söylenebilir (Çizelge 5.11).

Page 79: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

66

Çizelge 5.11 Organik çilek yetiştiricilerinin deneyim durumları

Deneyim durumu (yıl) Sayı (adet) Oran (oran)

1-5 29 53,7

6-10 24 44,4

11-15 1 1,9

TOPLAM 54 100,0

Elde edilen bu sonuçlar; Akşehir ilçesini temsil eden ve araştırma kapsamına alınan

köylerde organik tarımın uzun süredir yapıldığını bir kez daha vurgulamaktadır.

Her ne kadar yapılan istatistiki analizlere göre konvansiyonel üreticiler ile organik üreticiler

arasında deneyim açısından pek fazla bir fark olmadığı görülse de konvansiyonel

üreticilerin tarımsal deneyimleri daha fazladır.

Yeniliklerin yayılmasında, bir toplulukta bir fikrin ilk önce benimsenmesi ve uygulanması

çok önemlidir. Rogers’e göre yeniliklerin yayılması zamana göre normal bir dağılım

göstermektedir. Klasik yeniliklerin benimsenmesi ve yayılması eğrisinde, bireyler bir

yenilikle tanıştığında başlangıçta bazı hatalı uygulamalara girmekte, bu da yeniliğin yanlış

anlamalardan dolayı diğerleri tarafından benimsenmesini yavaşlatmaktadır. Bir süre sonra

bu hatalar giderilmekte ve yayılma sürati artmaktadır (Cinemre ve Demiryürek 2005).

Ancak organik tarımın benimsenmesi ve yayılmasında bundan farklı bir durum

sözkonusudur. Organik tarımın Türkiye’de sözleşmeli tarım modeline göre yapılması

nedeniyle üreticilerin organik tarımla ilk tanışma yıllarında toplu bir benimseme ve

sonrasında ise stabil bir şekilde kalması şeklinde bir gelişim bulunmaktadır. Organik tarım

Page 80: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

67

üreticilerinin deneyim durumlarına ilişkin grafik incelendiğinde üreticilerin klasik

yeniliklerin yayılması eğrisinden farklı davrandıkları görülmektedir. Çilek yetiştiricilerinin

ifadelerine göre; Akşehir ilçesinde organik tarımla tanışma 1993 yıllarına rastlamaktadır.

Bu yıllarda organik tarım firmalarının araştırma alanında yapmış oldukları tanıtım

faaliyetleri sonucunda pazar garantisinin de etkisi ve bu yetiştiricilik şeklinin sözleşmeli

model ile yapılıyor olmasından dolayı ile ilk yıllarda toplu ve artan bir benimseme

görülmüş ve daha sonra durum bu durum stabil bir şekilde devam etmiştir (Şekil 5.1).

0 5 10 15 20 25

1

2

3

4

5

6

7

8

9

%

yıl

%

Yıl

Şekil 5.1 Akşehir’de organik çilek yetiştiriciliğinin benimsenme ve yayılama süreci

Aslında organik tarım üretimine projeler altında başlayıp daha sonra bırakan üreticiler

olduğu görülmüştür. Ancak şirketlerin sunduğu olanaklar ve pazar garantisi nedeniyle

üreticilerin büyük bir kısmı organik tarıma devam etmiştir, ayrılan olmamıştır. Organik

tarımda yeniliklerin yayılması eğrisine göre farklı bir durum ortaya çıkmaktadır.

Şiirketlerin talebi ile başlatılan organik çilek üretimi bir anda çok sayıda çiftçi tarafından

benimsenmiştir.

Page 81: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

68

Demiryürek (2000) organik fındık yetiştiriciliği konusunda yaptığı araştırmada

konvansiyonel fındık üreticilerinin deneyiminin 2-50 yıl arasında değişmekte olduğunu

belirtmektedir. Araştırma sonuçlarına göre; organik fındık yetiştiriciliği yapanların

ortalama tarımsal deneyimleri 26,6 yıldır. Bu sonuç konvansiyonel yetiştiricilerin ortalama

deneyim yılından daha yüksektir (23,6 yıl). Araştırmada ayrıca, bir çok ülkede organik

yetiştiricilik yapanların konvansiyonel deneyimlerinin bulunmadığı veya çok az deneyime

sahip oldukları vurgulanmaktadır. Organik fındık yetiştiriciliği yapanlarda ise bu durum

farklılık göstermekte olup denekler konvansiyonel fındık yetiştiriciliğinden organik fındık

yetiştiriciliğine geçmişlerdir. Ortaya konulan bu sonuç Akşehir ilçesinde yapılan araştırma

sonucu ile benzerlik göstermektedir.

5.1.5 Deneklerin gelir kaynaklarına göre dağılımı

Kırsal alanda yaşayanlar gelirlerini genelde tarım ve tarımla ilgili mesleklerden sağlamakla

birlikte tarım dışı işlerden de gelir elde edebilmektedirler. Araştırma ekonomik analiz

yapmayı amaçlamadığından deneklere yıllık olarak elde ettikleri gelirin kaynakları (tarım

ve/veya tarım dışı) sorulmuş ve elde edilen yanıtlara göre değerlendirme yapılmıştır.

Deneklerin büyük çoğunluğu tarımsal gelir yanında tarım dışı gelire de sahiptir. Organik

çilek yetiştirenlerin %27,8’i gelirinin tamamını sadece tarımdan sağlarken %72,2’si tarımla

birlikte tarım dışı gelir de elde etmektedir. Bu durum konvansiyonel çilek yetiştiricileri için

de benzerlik göstermekte olup konvansiyonel çilek yetiştiricilerinin %30,0’u gelirinin

tamamını tarımdan sağlarken %70’i de tarımla birlikte tarım dışı gelire sahiptir.

Organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin tarımdan elde ettikleri yıllık ortalama gelir

miktarı 3,89 bin YTL olarak tespit edilmiştir. Bunun yanı sıra tarım dışı gelirleri ise yıllık

ortalama 3,83 bin YTL’dir. Organik yetiştiricilik yapan deneklerin tarımdan elde ettikleri

yıllık gelir ile tarım dışı yıllık gelir miktarları birbirine çok yakındır (Çizelge 5.12).

Page 82: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

69

Çizelge 5.12 Deneklerin tarımsal gelir ve tarım dışı gelirlerinin karşılaştırılması

Yetiştiricilik

Şekli

Örnek sayısı

(adet)

Gelir ortalaması

(1.000YTL/Yıl)

Standart

sapma

Tarımsal

gelir*

Organik tarım

Yapanlar

54 3,89 3,25

Konvansiyonel

tarım yapanlar

30 2,03 1,09

Tarım dışı

gelir**

Organik tarım

Yapanlar

54 3,83 3,36

Konvansiyonel

tarım yapanlar

30 4,27 3,69

*p:0,0<0,05 fark vardır

**p:0,59>0,05 fark yoktur

Konvansiyonel yetiştiricilik yapanların yıllık ortalama tarımsal geliri 2,03 bin YTL iken,

tarım dışı yıllık ortalama gelirleri 4,27 bin YTL’dir. (Çizelge 5.12).

Organik ve konvansiyonel yetiştiricilik yapanlar arasında tarımdan elde ettikleri gelir

seviyeleri arasında yapılan t testi analizine göre farklılık olduğu görülmüştür. Organik çilek

yetiştiren deneklerin tarımdan elde ettikleri gelir konvansiyonel yetiştiricilerin gelirlerine

göre neredeyse iki kat daha fazladır (Çizelge 5.12). Organik yetiştiricilik yapanların

gelirlerinin konvansiyonel yetiştiricilik yapanlara göre daha fazla olmasında organik çilek

satış fiyatının konvansiyonel çilek satış fiyatına göre daha yüksek olması etkilidir denebilir.

Organik yetiştiricilik yapanların çilek üretim alanları konvansiyonel yetiştiricilerin çilek

Page 83: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

70

üretim alanına göre daha fazladır (Çizelge 5.20). Organik çilek yetiştiricilerinin üretim

deseninde yer alan diğer organik meyvelerin satışından elde edilen gelir organik gelirin

artışına katkı sağlamaktadır. Bunun sonucunda organik yetiştiricilerin tarımsal geliri

konvansiyonel yetiştiricilere göre daha fazla olmaktadır.

Organik ve konvansiyonel yetiştiricilik yapan deneklerin tarımdışı gelirleri arasında büyük

bir fark bulunmamıştır. Yapılan t testi ile bu durum doğrulanmıştır (p>0,05 ).

Olhan (1997) araştırmasında, gelir düzeyi bakımından organik tarım yapanlar ile geleneksel

tarım yapanlar arasındaki ilişkinin istatistiki açıdan önemli olduğunu tespit etmiştir.

Konu ile ilgili olarak yapılan diğer araştırmalarda; bir yeniliği benimseyenlerin gelir

seviyesinin yeniliği benimsemeyenlere göre daha yüksek olduğu bulunmuştur (Taluğ 1974,

Ceylan 1988, Tatlıdil 1989).

İngiltere’de yapılan bir araştırmanın sonucuna göre; bitkisel ve hayvansal üretimin birlikte

yapıldığı çiftlikler için organik tarımdan elde edilen gelirin konvansiyonel tarımdan edilen

gelirle neredeyse aynı olduğu tespit edilmiştir. Ancak; bu durum sadece bitkisel üretim ya

da sadece hayvansal üretim yapılan çiftlikler için geçerli değildir (Lampkin 1994).

Avusturalya (Wynen 1994) ve ABD’de (Anderson 1994) yapılan bazı araştırmaların

sonucuna göre; organik tarımdan elde edilen net gelir konvansiyonel tarımdan elde edilen

net gelirden düşük bulunmuştur.

Organik tarımdan elde edilen geliri etkileyen birçok faktör bulunmaktadır. Üretim şekli,

üretim maliyeti, verim, kullanılan girdi düzeyi ve işçilik, organik ürün satış fiyatı gelirin az

veya çok olmasında doğrudan etki yapmaktadır (Demiryürek 2000). Akşehir ilçesinde

Page 84: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

71

yapılan organik çilek üretiminde çok fazla girdi ve işçiliğin kullanılmaması üretim

maliyetini düşürmektedir. Organik çilek için ödenen fiyat (1,10 YTL/kg) konvansiyonel

çilek için ödenen fiyattan (0,90YTL/kg) daha fazla olduğundan ve konvansiyonel çileğin

maliyetinin organik çileğe göre yüksek olmasından dolayı organik yetiştiricilik yapanların

tarımsal geliri daha yüksektir.

5.1.6 Deneklerin gelir seviyelerine göre dağılımı

Gelir, bir kişinin belirli bir zaman dilimi içinde aynı zenginlikte kalmak koşulu ile o dönem

içinde tüketebileceği mal ve hizmetlerin tamamı olarak tanımlanmaktadır (Özkan 2004).

Tarımsal faaliyetlerle uğraşanlar genelde muhasebe kayıtlarını tutmadıklarından

araştırmalarda işletmelerden bilgi almak için anket yöntemine başvurulmaktadır. Ancak

anket yardımı ile deneklerden bilgi alınması esnasında çeşitli zorluklarla karşılaşılmaktadır.

Genellikle denekler mali konularda bilgi vermeye yanaşmamakta ya da eksik ve doğru

olmayan bilgi verme eğilimindedirler. Bu nedenle mali konularla ilgili bilgi alınması

esnasında direkt bir soru yöneltmek yerine deneklerin mali durumunu belirlemek amacıyla

dolaylı sorular yöneltilmelidir. Bununla ilgili olarak deneklere “Hane halkınız mal varlığı

ve geliri ile köylü aileler içinde yüksek, orta ve düşük gelir gruplarından hangisi içinde yer

almaktadır” şeklinde bir soru yöneltilmiş ve alınan yanıtlara göre Çizelge 5.13

düzenlenmiştir.

Anket yapılan her iki gruba dahil olan yetiştiriciler kendilerini orta ve düşük gelirli olarak

gösterme eğilimindedirler. Konvansiyonel yetiştiricilik yapanların büyük bir kısmı (%56;7)

kendilerini gelir seviyesi açısından düşük gelirli olarak tarif etmişlerdir. Ayrıca, organik

yetiştiricilik yapan deneklerin büyük çoğunluğu (%94,5) kendilerini orta ve düşük gelirli

olarak tanımlarken konvansiyonel yetiştiricilik yapanlardan hiç biri kendini yüksek gelirli

olarak tanımlamamıştır (Çizelge 5.13).

Page 85: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

72

Çizelge 5.13 Deneklerin köy içindeki gelir seviyelerine göre dağılımı

Köy içi gelir seviyesi

Yetiştiricilik şekli

TOPLAM Organik çilek

yetiştirenler

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Yüksek

gelirli

Sayı (adet) 3 0 3

Oran (%) 5,6 0,0 3,6

Orta

gelirli

Sayı (adet) 28 13 41

Oran (%) 51,9 43,3 48,8

Düşük

gelirli

Sayı (adet) 23 17 40

Oran (%) 42,6 56,7 47,6

TOPLAM

Sayı (adet) 54 30 84

Oran (%) 100,0 100,0 100,0

Organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin köy içindeki

gelir seviyeleri arasındaki farklılığın derecesini belirlemek için yapılan Mann Whitney U

testinde, organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren denekler

arasında köy içindeki gelir seviyeleri itibarı ile ortaya çıkan farklılık anlamlı bulunmamıştır

(p>0,05). Eş deyişle; organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren

denekler arasında köy içi gelir seviyesi açısından farklılık önemli değildir.

Page 86: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

73

Elde edilen bu sonuç, benzer konularda yapılan değişik araştırmaların sonuçlarının bazıları

ile benzerlik bazıları ile de farklılık göstermektedir. Bununla ilgili olarak yapılan bazı

araştırmaların sonuçları aşağıda yer almaktadır.

Tatlıdil ve Aydın (1988), Tokat Merkez İlçede süt sığırcılığı işletmelerinin yenilikleri

benimsenmesini etkileyen faktörleri belirlemeye yönelik bir araştırma yapmışlardır.

Araştırma sonucunda, işletmecilerin yıllık gelir düzeyleri, yıllık sütçülük gelir düzeyleri,

ürün pazarlama hacimleri, arazi varlıkları ve sahip oldukları diğer hayvan varlıkları ile

sütçülükle ilgili tarımsal yenilikleri benimseme davranışları arasında olumlu bir bağlantı

bulunmuştur. Bunun yanında; işletmecilerin yaşları, eğitim düzeyleri, ailelerde eğitim gören

bireylerin bulunması, ürün pazarlama desenleri, süt fabrikasına satış yapabilme oranları, süt

fabrikasının süt satma durumu, işletme büyüklükleri ve traktöre sahip olma durumunun süt

hayvancılığı ile ilgili yeniliklerin benimsenmesinde etkili olmadığı sonucuna varmışlardır.

Olhan (1997) araştırmasında, organik tarım yapanların konvansiyonel tarım yapanlara göre

daha yüksek gelir seviyesine sahip olduklarını ortaya koymuştur.

Özcan (2004), araştırmasında organik tarım yapanlar ile konvansiyonel tarım yapanların

gelir düzeyi arasında pek bir fark olmadığını ortaya koymuş ve yapmış olduğu khi-kare

analizi sonucuna göre denekler arasında gelir durumu açısından ortaya çıkan farklılığın

önemli olmadığını vurgulamıştır.

Elde edilen sonuçlara göre, organik tarımın benimsenmesinde gelir seviyesinin etkin bir

faktör olduğunu söylemek mümkün değildir. Çünkü hem organik çilek yetiştiricileri hem

de konvansiyonel çilek yetiştiricilerinin büyük çoğunluğu orta gelir grubu ve düşük gelir

grubunda kendilerini tanımlamaktadırlar. Bu sonuca göre, farklı gelir düzeyine sahip olan

üreticilerin organik tarımı benimseyebilecekleri ifade edilebilir.

Page 87: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

74

5.1.7 Deneklerin tarıma ayırdıkları zaman ve meslek gruplarına göre dağılımı

Kırsal alanda yaşayanların büyük bir çoğunluğu genellikle tarımsal faaliyetlerle

uğraşmaktadır. Çilek yetiştiriciliği diğer bitkisel üretim faaliyetleri ile karşılaştırıldığında

işgücü açısından daha fazla zaman ayrılması gereken bir faaliyettir. Buna rağmen, çilek

yetiştirenlerin bir kısmı tarımı ikinci bir meslek olarak sürdürdükleri için ya da tarımsal

faaliyetlerinin yanı sıra ek gelir elde etmek için tarım dışı faaliyetlerle de uğraşmaktadırlar.

Tarımsal faaliyette bulunan üreticilerin bu faaliyetleri için ne kadar zaman ayırdıklarının

belirlenmesi önem arz etmektedir.

Çizelge 5.14 Deneklerin tarıma ayırdıkları zamana göre dağılımı

Tarıma ayrılan zaman

Yetiştiricilik şekli

TOPLAM Organik çilek

yetiştirenler

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Tam zamanlı Sayı (adet) 15 21 36

Oran (%) 27,8 70,0 42,9

Kısmi zamanlı Sayı (adet) 39 9 48

Oran (%) 72,2 30,0 57,1

TOPLAM

Sayı (adet) 54 30 84

Oran (%) 100,0 100,0 100,0

p:0,01 İstatistiki açıdan bir fark bulunmaktadır

Page 88: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

75

Çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin bazıları tarımsal faaliyetler için bütün zamanını

ayırırken, bazıları ise zamanının bir kısmını ayırmaktadır. Organik çilek yetiştiricilerinin

%27,8’i tarıma tam zaman ayırırken %72,2’si kısmi zaman ayırmaktadır (Çizelge 5.14).

Elde edilen bu sonuç; organik çilek yetiştirenlerin tarım dışı gelirlerinin fazla olması

nedeniyle organik çilek üretimine kısmi zaman ayırmaları ile açıklanabilir.

Organik çilek yetiştiren işletmeler ile konvansiyonel çilek yetiştiren işletmelerin tarıma

ayırdıkları zaman arasındaki farklılığın derecesini belirlemek için yapılan khi-kare

analizinde, organik çilek yetiştiren işletmeler ile konvansiyonel çilek yetiştiren işletmelerin

tarıma ayırdıkları zaman arasındaki farklılık anlamlıdır (p<0,10).

Çizelge 5.15 Deneklerin meslek gruplarına göre dağılımı

Meslek grupları Yetiştiricilik şekli

TOPLAM Organik çilek

yetiştirenler

Konvansiyonel

Çilek yetiştirenler

Çiftçi Sayı(adet) 15 9 24

Oran(%) 27,8 30,0 28,6

Diğer meslek

grupları

Sayı(adet) 39 21 60

Oran(%) 72,2 70,0 71,4

TOPLAM Sayı(adet) 54 30 84

Oran(%) 100,0 100,0 100,0

p:0,829 İstatistiki açıdan bir fark bulunmamaktadır

Page 89: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

76

Organik tarımla uğraşan deneklerin büyük çoğunluğu çiftçilik yanında tarım dışı işlerle

(%72,2) de uğraşmaktadır (Çizelge 5.15). Çiftçiliğin yanı sıra tarım dışı ilerle uğraşan

organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin % 41,0’ı işçi, %48,7’si memur, %2,6’sı tüccar-

serbest meslek sahibi ve %7,7’si emeklilerden meydana gelmektedir.

Organik çilek yetiştiren işletmeler ile konvansiyonel çilek yetiştiren işletmelerin meslek

gruplarına göre dağılımı arasındaki farklılığın derecesini belirlemek için yapılan analizde,

organik çilek yetiştiren işletmeler ile konvansiyonel çilek yetiştiren işletmelerin meslek

grupları arasındaki farklılık anlamlı değildir (p>0,10). Eş deyişle; organik çilek yetiştiren

işletmeler ile konvansiyonel çilek yetiştiren işletmelerin meslek grupları açısından

birbirlerinden farklılığı önemli değildir.

Konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapanlar arasında memurlara rastlanılmazken, organik

çilek yetiştiriciliği yapanlar arasında memurlar bulunmaktadır.

5.1.8 Deneklerin kredi kullanma durumu

Tarım işletmelerinde üretilen değişik girdiler yerine işletme dışından satın alınan girdi

kullanımının devamı, tarımsal işletme büyüklüklerinin artması ve tarımda artan

uzmanlaşma çiftçilerin sermaye ve kredi gereksiniminin artmasına neden olmuştur (Doll

and Orazem 2005).

Tarımsal üretimde gerekli olan girdinin temini ve karlılığın artırılması için yeterli

sermayeye sahip olmak bir gerekliliktir. Kredi, yeterli miktarda sermayeye sahip olmayan

işletmelerin finansmanında kullanılmaktadır (İnan 1998).

Page 90: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

77

Aksöz (1972) kredi’yi “kararlaştırılan bir vade sonunda, kullanım bedeli ile birlikte, geri

vermek üzere başkasını ait bir mal veya parayı kullanmak” şeklinde tarif etmiştir.

Tarımsal kredi; ülke içinde ve dışında pazarlama kabiliyeti bulunan tarımsal ürünlerin

üretilmesi, işlenmesi, değerlendirilmesi, depolanması, pazarlanması veya bir bölgeye

yönelik özel bir projenin finansmanı amacına yönelik olarak kullanılan kredilerdir (Uyar

2005).

Çizelge 5.16 Deneklerin kredi kullanma durumuna göre dağılımı

Kredi kullanımı

Yetiştiricilik şekli

TOPLAM Organik çilek

yetiştirenler

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Her yıl

kullanan

Sayı (adet) 1 0 1

Oran (%) 1,9 0,0 1,2

Gerektiğinde

kullanan

Sayı (adet) 3 3 6

Oran (%) 5,6 10,0 7,1

Kredi

kullanmayan

Sayı (adet) 50 27 77

Oran (%) 92,6 90,0 91,7

TOPLAM

Sayı (adet) 54 30 84

Oran (%) 100,0 100,0 100,0

Page 91: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

78

Deneklerin üretim süresinde kullandıkları kredi ile ilgili bilgi almak için yöneltilen soruya

vermiş oldukları yanıta göre çizelge 5.16 düzenlenmiştir. Çizelgenin incelenmesinden de

görüleceği üzere her iki gruptaki yetiştiricilerden hemen hemen hiç biri tarımsal kredi

kullanmamıştır. Her yıl kredi kullanan deneklerin oranı organik yetiştiricilik yapanlarda

%1,9 gibi çok küçük bir oranı teşkil ederken konvansiyonel yetiştiricilik yapanlar arasında

her yıl kredi kullanan deneğe rastlanılmamıştır (Çizelge 5.16).

Türkiye’de çiftçilere kredi veren kuruluşlar gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında hem

sayıca az hem de kırsal alanda yeterli örgütlenmeyi sağlayamamışlardır. Ayrıca, kırsal

alanda örgütlenmiş olan kredi kuruluşlarından kredi alma prosedürünün güçlüğü krediye

gereksinim duyan çiftçiler üzerinde caydırıcı bir rol oynamaktadır. Organik tarım yapan

çiftçilere, TKB’nin uygulamada olan bitkisel üretimi destekleme tebiği kapsamında diğer

bankalara göre Ziraat Bankası tarafından düşük faizli kredi verilmektedir. Ancak, kredi

almak için banka tarafından talep edilen belge ve bilgiler çiftçiler tarafından kolaylıkla

hazırlanabilecek olmadığından kredi almayı cazip olmaktan çıkarmaktadır.

Araştırma alanında elde edilen bilgilere göre, deneklerin organik tarım uygulamaları

esnasında düşük kredilerden faydalanabilecekleri konusunda tarım ilçe müdürlüğü

elemanları tarafından yeterince bilgilendirilmediği görülmüştür.

Organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin kredi

kullanımları arasındaki fark olup olmadığını belirlemek için yapılan Mann Whitney U

testinde, organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren denekler

arasında kredi kullanımı itibarı ile ortaya çıkan farklılık anlamlı bulunmamıştır (p>0,05). Eş

deyişle; organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren denekler

arasında kredi kullanımı açısından farklılık önemli değildir.

Page 92: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

79

Çin’de yapılan bir araştırmada; çilek üreticilerinin kredi kaynaklarını kullanımı ile ilgili

bilgi ve tecrübeye sahip oldukları görülmüştür (Khampoung 1998).

5.1.9 Deneklerin örgütlenme durumuna göre dağılımı

Küreselleşme süreci ile bir dönüşüm ve değişim içine giren dünya ekonomisine paralel

olarak tarım sektörü de bu değişim ve dönüşümden çeşitli şekillerde etkilenmektedir.

Çoğunlukla küçük aile işletmelerinden oluşan ve çeşitli sorunları bulunan Türkiye tarım

işletmelerinin sorunları arasında örgütlenme sorununun ayrı bir yeri bulunmaktadır.

Üreticilerin tarımsal girdi sağlama, teknik danışmanlık ve pazarlardaki risk ve belirsizlikleri

azaltma konularındaki beklentilerini karşılamak üzere özerk yapıdaki örgütlerin

kurulmasına gerek duyulmaktadır. Örgütlenme, üreticilere ortaya çıkardıkları tarımsal

katma değerden daha fazla pay almaları, tarımsal girdilerin maliyetlerini azaltma, daha iyi

ürün fiyatı sağlama, teknik bilgi edinmede kolaylık ve pazarlık gücü sağlama gibi

konularda değişik avantajlar sağlamaktadır (Sayın ve Sayın 2004).

Bireyler her zaman bütün gereksinimlerini kendi başlarına karşılayamazlar. Bir

organizasyon içinde bir araya gelmek bireylerin sosyal, ekonomik ve politik yönden

güçlenmesini sağlamak için gereklidir. Kırsal alanda örgütlenme ayrı bir önem

taşımaktadır. Tarımsal faaliyetle uğraşanların sermaye birikimi ve ekonomik güçleri

yetersiz olduğundan bir güç oluşturmak için bir araya gelmek mecburiyeti ortaya

çıkmaktadır. Kırsal alandaki birleşmeler genelde kooperatifçilik şeklinde ortaya

çıkmaktadır.

Page 93: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

80

Gelişmiş ülkelerin ekonomik ve sosyal yaşamının gelişiminde özel sektör ve kamu sektörü

yanında kooperatifçilik üçüncü sektör olarak ortaya çıkmış olup ortakların belirli bir amaç

için örgütlenmelerini sağlamada kullanılan en yaygın modeldir (Sayın ve Sayın 2004).

Çizelge 5.17 Deneklerin tarımsal kooperatiflere üye olma durumuna göre dağılımı

Kooperatif üyeliği

Yetiştiricilik şekli

TOPLAM Organik çilek

yetiştirenler

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Üye değil Sayı (adet) 18 6 24

Oran (%) 33,3 20,0 28,6

Üye Sayı (adet) 36 24 60

Oran (%) 66,7 80,0 71,4

TOPLAM

Sayı (adet) 54 30 84

Oran (%) 100,0 100,0 100,0

p:0,219>0,10 İstatistiki açıdan bir fark bulunmamaktadır

Araştırma alanında tarımsal örgütlenme hakkında bilgi edinmek için deneklere her hangi

bir tarımsal kooperatife üye olup olmadığı şeklinde bir soru yöneltilmiştir. Soruya verilen

yanıtlara göre Çizelge 5.17 oluşturulmuştur.

Deneklerin bazıları araştırma alanında bulunan çeşitli tarımsal kooperatiflerin üyesidirler.

Araştırma alanında her hangi bir kooperatife üye olmayan deneklerin oranı organik

yetiştiricilik yapanlarda %33,3, konvansiyonel yetiştiricilik yapanlarda ise %20,0

oranındadır (Çizelge 5.17).

Page 94: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

81

Elde edilen bu oran kırsal alanda halen örgütlenmenin öneminin yeterince anlaşılmadığının

bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. Araştırma alanında bulunan tarımsal

kooperatiflerin üreticilere yönelik etkin faaliyetlerinin olmadığı araştırmacı tarafından

araştırma alanından bilgi toplanırken gözlemlenmiştir.

Yapılan araştırmada; organik ve konvansiyonel yetiştiricilik yapan deneklerin sulama

kooperatifine, tarım kredi kooperatifine ve köy kalkınma kooperatifine üye oldukları tespit

edilmiştir. Bazı deneklerin birden fazla kooperatife üye oldukları ve bu şekilde çeşitli

girdileri değişik yerlerden temin etme eğilimi taşıdıkları görülmüştür.

Oruç (2001), araştırmasında deneklerin %88,9’unun en az bir tarımsal kooperatife üye

olduğunu, en fazla üye olunan tarımsal kooperatifin Pankobirlik olduğunu tespit etmiştir.

Özcan (2004) araştırmasında, organik tarım yapan deneklerin %62,0’sinin her hangi bir

kooperatife üyeliği bulunduğunu ortaya koymuştur.

Birecik barajı inşaatından etkilenerek yeni yerleşim alanlarına göç etmek durumunda kalan

dört köyde yapılan bir araştırmanın sonucuna göre; deneklerin örgütlenme konusunda proje

veya tarımsal eğitim ve yayım hizmetlerinden sorumlu kurum tarafından

yönlendirilmedikleri gözlemlenmiştir (Özer 2007).

Organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin her hangi bir

kooperatife üyeliği arasındaki farklılığın derecesini belirlemek için yapılan khi-kare

analizinde, organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren denekler

arasında her hangi bir kooperatif üyeliği itibarı ile ortaya çıkan farklılık anlamlı

bulunmamıştır (p>0,10).

Page 95: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

82

Domates üretiminde yeniliklerin yayılması ve benimsenmesi konulu bir araştırmada;

üreticilerin, hibrit çeşit, gübreleme, ilaçlı mücadele, sulama, telleme sistemi ve pazarlama

konularındaki toplam altı yeniliği benimsemelerine etki eden faktörler incelenmiştir.

Araştırma bulgularına göre, yeniliğin benimsenmesi ile meslekle ilgili dernek veya

kooperatif üyeliği arasında anlamlı bir ilişki olmadığı anlaşılmıştır (Hoşgör 1995).

Türkiye’de; organik tarım üreticileri henüz etkin bir örgütlü yapıya kavuşmamıştır. Bunun

yanında organik tarımın geliştirilmesi ve yaygınlaşmasında faaliyet gösteren dernekler

örgütlenmesini daha erken başlatmışlardır. Örneğin, Ekolojik Tarım Kontrol

Organizasyonu (ETKO); organik tarımın geliştirilmesinde uzun yıllardır faaliyette

bulunmaktadır. Bu organizasyon yanında aynı alanda faaliyet gösteren çok sayıda Sivil

Toplum Kuruluşu bulunmaktadır. Bu örgütlerin üretici örgütlerine göre daha hızlı

gelişmesinde organik tarımın yurtdışı firmaların istekleri doğrultusunda başlaması etkili

olmuştur.

5.3 İşletme Özellikleri

Bu bölümde, araştırma kapsamındaki organik ve konvansiyonel çilek üreticilerinin arazi

mülkiyet durumu ve arazi kullanımına, alet-makine durumuna, hayvan varlığına ve üretim

desenlerine ilişkin veriler sunulmuştur.

5.3.1 Arazi mülkiyet durumu ve arazi kullanımı

Tarımsal üretimde bulunmak için gerekli olan üretim faktörlerinden biri de arazidir. Arazi

daha çok fiziksel genişliği belirtmekte kullanılmaktadır. Arazi tarımsal faaliyetin

vazgeçilmez bir üretim vasıtasıdır. Tarım arazisi, sadece tarımsal üretimin kuruluş yeri

değil aynı zamanda tarımsal üretimin yapıldığı alanı kapsamaktadır (Açıl ve Demirci 1984).

Page 96: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

83

İşletme arazisi; araştırma bölgesinde mülk arazi ile kiraya tutulan arazilerden oluşmaktadır.

Deneklerin sahip oldukları arazilerin mülkiyet durumuna göre dağılımı Çizelge 5.18’de

görülmektedir. Deneklerden organik çilek yetiştirenlerin %88,5’i mülk arazisi üzerinde

yetiştiricilik yaparken konvansiyonel çilek yetiştirenlerin %90,9’u mülk arazisi üzerinde

çilek yetiştirmektedir. Deneklerden hiç biri kiraya ve ortağa arazi vermemiştir (Çizelge

5.18).

Çizelge 5.18 Deneklerin arazi mülkiyet durumu

Mülkiyet durumu

Yetiştiricilik şekli

Organik çilek

yetiştirenler

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Mülk arazi Sayı (adet) 54* 30*

Oran (%) 100,0 100,0

Kiraya

tutulan arazi

Sayı (adet) 7 3

Oran (%) 13,0 10,0

*: Mülk araziye sahip olan denekler aynı zamanda kiraya arazi tutmaktadır

Organik çilek yetiştiriciliği yapan denekler konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan

deneklere göre daha çok arazi kiraya tutmaktadırlar. Organik çilek yetiştiriciliği yapan

deneklerden %13’ünün mülk arazileri yanında kiraya tuttukları arazi üzerinde çilek

yetiştiriciliği yaptığı görülürken konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin

%10’unun mülk arazileri yanında kiraya arazi tuttukları görülmektedir (Çizelge 5.18).

Page 97: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

84

Araştırma alanında 1 dekardan küçük mülk araziye sahip olan deneğe rastlanmamıştır.

Deneklerin sahip oldukları mülk araziler 1 dekar ile 80 dekardan büyük arazilerden

oluşmaktadır.

Çizelge 5.19 Deneklerin sahip oldukları mülk arazilerin büyüklük gruplarına göre dağılımı

Mülk arazi genişliği (da.)

Yetiştiricilik şekli

TOPLAM Organik çilek

yetiştirenler

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

1-20 Sayı (adet) 25 15 40

Oran (%) 46,3 50,0 47,6

21-40 Sayı (adet) 17 11 28

Oran (%) 31,5 36,7 33,3

41-60 Sayı (adet) 7 4 11

Oran (%) 13,0 13,3 13,1

61-80 Sayı (adet) 4 0 4

Oran (%) 7,4 0,0 4,8

80 + Sayı (adet) 1 0 1

Oran (%) 1,9 0,0 1,2

TOPLAM Sayı (adet) 54 30 84

Oran (%) 100 100% 100

Page 98: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

85

Çizelge 5.19’da mülk arazinin arazi büyüklük gruplarına göre dağılımı görülmektedir.

Organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin sahip oldukları mülk arazilerin büyüklük

gruplarına göre dağılımında en büyük arazi grubunu 1-20 dekar arasındaki arazi grubu

(%46,3) oluşturmaktadır. 1-20 dekar arazi büyüklük grubunu 21-40 dekar arasındaki

araziler (%31,5) izlemektedir. 40 dekardan küçük organik çilek yetiştiriciliği yapılan mülk

araziler toplam mülk arazilerin %77,8’ini oluştururken bu durum konvansiyonel çilek

yetiştiriciliği yapanlarda %86,7’dir. Bu sonuca göre, araştırma alanında organik ve

konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapılan mülk arazilerin çoğunluğunun küçük

işletmelerden oluştuğu söylenebilir. Organik çilek yetiştiriciliği yapılan araziler arasında 80

dekardan büyük mülk araziler toplam mülk arazinin %1,9’unu oluşturmaktadır (Çizelge

5.19).

Konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapılan arazilerin yarısını (%50,0) 1-20 dekar arasındaki

mülk arazileri oluşturmaktadır. Konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapılan mülk arazi

genişliği arasında 60 dekardan büyük mülk arazi genişliğine rastlanılmamıştır.

Organik ve konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapılan arazilerde 1-20 dekar ve 21-40 dekar

mülk arazi genişliğine sahip olanlar arasında oransal olarak pek fark bulunmamaktadır. Bu

sonuca göre, araştırma alanındaki organik ve konvansiyonel çilek yetiştirme alanlarının

mülk arazi genişlikleri itibarı ile bir birlerine benzerlik gösterdiği söylenebilir (Çizelge

5.19).

Deneklerin sahip oldukları ortalama mülk arazilerinin genişliği açısından bir değerlendirme

yapıldığında; organik çilek yetiştiriciliği yapanların ortalama arazi genişliğinin

konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapanlara göre daha büyük olduğu görülmektedir.

Örneğin; konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapanlarda ortalama arazi genişliği 22 dekar

iken organik çilek yetiştiriciliği yapanlarda ortalama arazi genişliği 27,24 dekardır (Çizelge

5.20).

Page 99: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

86

Çizelge 5.20 Deneklerin sahip oldukları ortalama mülk arazi genişliği

Yetiştiricilik şekli Örnek sayısı

(adet)

Mülk arazi

genişliği (da)

Standart

sapma

Organik tarım

yapanlar

54 27,24 20,441

Konvansiyonel tarım

yapanlar

30 22 17,163

p:0,215>0,05 istatistiksel olarak fark yoktur

Malkara ilçesinde ayçiçeği üreticilerinin teknolojik yeniliklere karşı davranışlarını etkileyen

etmenlerin araştırıldığı bir çalışmada 216 üretici ile görüşülmüştür. Araştırma bulgularına

göre, deneklerin işletme büyüklüğü, yıllık tarımsal gelirleri, yaşları ile teknolojik

yeniliklere karşı davranışları arasında istatistiki olarak önemli bir bağıntının bulunmadığı,

deneklerin risklere, bilimsel denemelere ve kaderciliğe karşı olan tutumlarıyla teknolojik

yeniliklere karşı davranışlarında istatistiki olarak önemli bir bağıntının olduğu saptanmıştır

(Gürel 1998).

Deneklerin kiraya tuttukları ortalama arazi genişlikleri organik ve konvansiyonel çilek

yetiştiriciliği yapan gruplar arasında farklılık göstermektedir. Organik çilek yetiştiriciliği

yapan deneklerin kiraya tuttukları ortalama arazi genişlikleri konvansiyonel çilek

yetiştiricilerine göre daha fazladır (Çizelge 5.21).

Page 100: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

87

Çizelge 5.21 Deneklerin kiraya tuttukları ortalama arazi genişliği

Yetiştiricilik şekli Örnek sayısı

(adet)

Kiralanan

ortalama arazi

genişliği (da)

Standart

sapma

Organik tarım

yapanlar

54 1,96 6,022

Konvansiyonel tarım

yapanlar

30 0,70 2,136

p:0,168>0,05 İstatistiksel olarak fark yoktur

Olhan (1997) ve Özcan (2004) araştırmalarında; organik tarım yapan deneklerin ortalama

işletme büyüklüğünün konvansiyonel tarım yapan işletmelerden daha büyük olduğunu

ortaya koymuşlardır.

İtalya’da (Businelli and Santucci 1990) ve Almanya’da (Heissenhuber and Ring 1992)

yapılan araştırmalarda; organik tarım yapan üreticilerin konvansiyonel tarım yapan

üreticilere göre daha geniş işletmelere sahip oldukları ortaya konulmuştur.

5.3.2 Alet makine varlığı

Tarımsal faaliyette bulunanlar bu faaliyetlerini çeşitli tarımsal araç ve gereçler yardımı ile

sürdürmektedirler. Tarımsal araç ve gereçler yetiştiricilere işlerin kolay yapılması yanında

zamanında ve çabuk bitirilmesi konusunda da yardımcı olmaktadırlar. Yeterli tarımsal alet

ve makine varlığına sahip olma kırsal alanda bir statü göstergesi olarak kabul edilmektedir.

Page 101: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

88

Tarımsal üretimde makine kullanmanın birçok avantajı bulunmaktadır. Bu avantajlar;

makinenin insan gücünden tasarruf sağlaması, emeği daha güçlü kılması, işletmeciyi zor

işlerden kurtarması ve toprağın veriminde artış sağlaması gibi sıralanabilir (Dinler 1996).

Çizelge 5.22 Deneklerin tarım alet ve makinelerine sahip olup olmama durumu

Alet makine varlığı

Yetiştiricilik şekli

TOPLAM Organik çilek

yetiştirenler

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Alet makinesi

olan

Sayı (adet) 25 11 36

Oran (%) 46,3 36,7 42,9

Alet makinesi

olmayan

Sayı (adet) 29 19 48

Oran (%) 53,7 63,3 57,1

p:0,492>0,10 İstatistiki olarak fark bulunmamaktadır.

Tarım alet ve makinesine sahip olmayan deneklerin oranı konvansiyonel çilek yetiştiriciliği

yapanlarda %63;3 iken organik tarım yapanlar arasında %53,7’dir. Her iki grupta da tarım

alet ve makineleri bulunmayan deneklerin fazlalığı göze çarpmaktadır. Konvansiyonel çilek

üretiminde bulunan deneklerin üretimlerini ekstansif olarak yapmaları bu grupta tarım alet

ve makineleri bulunmayan deneklerin oransal olarak fazlalığını açıklamaktadır (Çizelge

5.22 )

Organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin sahip

oldukları tarım alet ve makineler arasındaki farklılığın derecesini belirlemek için yapılan

khi-kare analizinde, organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren

denekler arasında sahip oldukları tarım alet ve makineler arasındaki farklılık anlamlı

Page 102: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

89

bulunmamıştır (p>0,10). Eş deyişle; organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel

çilek yetiştiren denekler arasında sahip olunan tarım alet ve makinler arasındaki farklılık

önemli değildir.

Deneklerin sahip oldukları tarım alet ve makinelerin dağılımı Çizelge 5.23’de

gösterilmektedir. Traktöre sahip olan deneklerin %69,4’ünü organik yetiştiricilik yapanlar

oluştururken %30,6’sını konvansiyonel yetiştiricilik meydana getirmektedir. Pulluğa sahip

olan deneklerin %70,4’ünü organik yetiştiricilik yapanlar, %29,6’sını konvansiyonel

yetiştiricilik yapanlar oluşturmaktadır. Gübre makinesine sahip olan deneklerin oranı

organik yetiştiricilik yapanlar arasında %92,9, konvansiyonel yetiştiricilik yapanlar

arasında %7,1’dir (Çizelge 5.23).

Çizelge 5.23 Deneklerin sahip oldukları tarım alet ve makinelerinin dağılımı

Tarımsal araç ve gereç varlığı

Yetiştiricilik şekli

TOPLAM Organik çilek

yetiştirenler

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Traktör* Sayı (adet) 25 11 36

Oran (%) 69,4 30,6 100,0

Pulluk* Sayı (adet) 19 8 27

Oran (%) 70,4 29,6 100,0

Gübre makinesi* Sayı (adet) 13 1 14

Oran (%) 92,9 7,1 100,0

*:Deneklerden bir kısmı birden fazla tarım alet ve makinesine sahiptir.

Page 103: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

90

Arısoy ve Oğuz (2005), alet ve makine sermayesi oranının işletme büyüklüğü ile giderek

azaldığını, bu durumun Türk çiftçisinin işletme büyüklüğüne bakmaksızın tarım alet ve

makinelerine sahip olma arzusundan kaynaklandığını bildirmektedir.

Tatlıdil (1989), araştırmasında; üreticilerin sosyo-ekonomik nitelikleri olarak ele alınan

makineleşme düzeyi ile ele alınan tarımsal teknolojiyi benimseme davranışı arasındaki

ilişkinin istatistiksel anlamda önemli olduğunu saptamıştır.

5.3.3 Hayvan varlığı

Tarım işletmelerinde hayvansal üretim bitkisel üretimden arta kalan zamanı

değerlendirmede önemli bir yer tutmaktadır. Rantabl olarak çalışan bir tarım işletmesinde

toplam sermayenin en az %25,0’inin hayvan sermayesinden oluşması istenmektedir. Bunun

nedeni, hayvan sermayesinin varlığı sonucunda yeterli gübre üretimine sahip olan tarım

işletmesinin bu gübreyi bitkisel üretimde girdi olarak kullanması ve verim artışı sağlamaya

yardımcı olmasıdır (Açıl ve Demirci 1984).

Deneklerin sahip oldukları ortalama büyükbaş ve küçükbaş hayvan varlıkları Çizelge

5.24’de toplu olarak verilmiştir. Organik çilek tarımı yapan deneklerin sahip oldukları

ortalama büyükbaş hayvan sayısı konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin

ortalama büyükbaş hayvan sayısından biraz yüksektir. Yine aynı şekilde organik çilek

yetiştiriciliği yapan deneklerin sahip olduğu ortalama küçükbaş hayvan sayısı

konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapanlardan çok az farklılık göstermektedir (Çizelge

5.24).

Page 104: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

91

Çizelge 5.24 Deneklerin ortalama hayvan varlıkları sayısı

*:p:0,632>0,05 fark yoktur

**:p:0,930>0.05 fark yoktur

Bu verilere göre her iki yetiştiricilik türündeki deneklerin sahip oldukları ortalama hayvan

sayılarının birbirlerinden pek farklı olduğu söylenemez.

Deneklerden organik çilek yetiştirenlerden %96,3’ünün, konvansiyonel çilek

yetiştirenlerden %96,7’sinin küçükbaş hayvanı bulunmamaktadır. Organik çilek

yetiştirenlerin %3,7’si küçükbaş hayvana sahipken, konvansiyonel çilek üretenlerin % 3,3’ü

küçükbaş hayvan varlığına sahiptir. Deneklerin 10 baştan fazla küçükbaş hayvana sahip

olmadığı görülmüştür.

Denekler, sahip oldukları büyükbaş ve küçükbaş hayvan varlıklarını ticari amaçla değil

hane halkının ihtiyaçlarını karşılamak üzere yetiştirdiklerini ifade etmişlerdir.

Hayvan

varlığı

Yetiştiricilik şekli Örnek sayısı

(adet)

Ortalama

hayvan sayısı

Standart

sapma

Büyükbaş

hayvan

varlığı*

Organik tarım

Yapanlar

54 1,56 0,502

Konvansiyonel

Tarım yapanlar

30 1,50 0,509

Küçükbaş

hayvan

varlığı**

Organik tarım

Yapanlar

54 1,04 0,191

Konvansiyonel

tarım yapanlar

30 1,03 0,183

Page 105: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

92

Araştırma alanında 10 baştan fazla sayıda büyükbaş hayvana varlığına sahip olan deneğe

rastlanılmamıştır. Organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin %44,4’ünün büyükbaş

hayvanı bulunmazken %55,6’sının 1-10 baş arasında büyükbaş hayvan varlığı

bulunmaktadır. Konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapanların ise yarısının (%50,0)

büyükbaş hayvanı bulunmamaktadır. Bu değerler, her iki grup arasında büyükbaş hayvan

varlığı açısından pek fazla bir fark bulunmadığını göstermektedir.

Organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin sahip

oldukları büyükbaş ve küçükbaş hayvan varlıkları arasındaki farklılığı ortaya koymak için

yapılan t testinde, organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren

denekler arasında sahip olunan büyükbaş ve küçükbaş hayvan varlıkları itibarı ile ortaya

çıkan farklılık anlamlı bulunmamıştır (p>0,05). Eş deyişle, organik çilek yetiştiren denekler

ile konvansiyonel çilek yetiştiren denekler arasında sahip olunan büyükbaş ve küçükbaş

hayvan varlıkları açısından farklılık önemli değildir.

Kimyasal gübre kullanımı organik tarımda yasaklandığı için bu gübreler yerine çiftlik

gübresi kullanılmaktadır. Araştırma alanında organik yetiştiricilikte gerek duyulan

hayvansal gübre fazla sayıda hayvana sahip olan ve gübre fazlası bulunan diğer

işletmelerinden temin edilmektedir.

Organik tarım yapan işletmelerde hayvansal gübre elde etmek için hayvan varlığının

yüksek olması beklenmektedir. Ancak araştırmada; organik yetiştiricilik yapan işletmelerin

hayvan varlığı ile konvansiyonel işletmelerin hayvan varlığı arasında pek bir fark

bulunmamaktadır. Araştırmadan elde edilen sonucun tersine Olhan’ın (1997) Manisa’da

yapmış olduğu çalışmada organik tarım yapan işletmelerdeki hayvan varlığının

konvansiyonel işletmelere göre daha fazla olduğu ortaya konmuştur. Demiryürek (2000)

araştırmasında organik yetiştiricilik yapanların daha fazla hayvansal gübreye gerek

Page 106: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

93

duymalarına rağmen yeterli sayıda hayvanları bulunmadığını tespit etmiştir. Organik

yetiştiriciler hayvan gübresini diğer çiftliklerden satın almaktadırlar.

Elde edilen bu sonuçlara göre tarımsal politika uygulamalarındaki yanlışlıkların hayvansal

üretim üzerindeki olumsuz etkilerini göstermesi bakımından organik ve konvansiyonel

yetiştiricilerin hayvan yetiştirme konusunda çekimser davrandıkları söylenebilir. Arazilerin

çoğunluğunu meyve ve sebze alanları meydana getirdiğinden hayvancılığa yörede pek fazla

yer verilmemektedir. Tarla bitkileri ve yem bitkileri yetiştiriciliğinin yörede fazla

yapılmaması hayvancılığın yoğun olarak yapılmamasının nedeni olarak görülmektedir.

5.3.4 Üretim deseni

Araştırma kapsamındaki işletmelerde çilek yetiştiriciliği yanında tahıl, sebze ve meyve

üretimi de yapılmaktadır. Deneklerin 2006 yılındaki toplam üretim alanları içindeki üretim

desenlerinin oranı Çizelge 5.25’de gösterilmiştir.

Organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin çilek yanında alan itibarı ile en fazla buğday

ürettiği görülmektedir (%24,2.). Buğday üretimini arpa (%17,2 da.), nohut (%9,0.) ve yem

bitkisi (%8,8.) üretimi izlemektedir. Toplam işletme arazinin %6,8’i nadasa

bırakılmaktadır. Meyve üretimi dikkate alındığında, vişne üretim alanlarının (%13,9.) diğer

meyveler arasında en fazla yeri aldığı görülmektedir. Vişne üretim alanlarını çilek (%11,4),

elma (%1,7), kiraz (%1,1) ve ceviz (%0,2) üretim alanları takip etmektedir (Çizelge 5.25).

Page 107: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

94

Çizelge 5.25 Organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin üretim alanlarının dağılımı

Yetiştirilen

ürün çeşidi

Organik çilek yetiştirenler Konvansiyonel çilek yetiştirenler

Üretim alanı (da) Oran (%) Üretim alanı (da) Oran (%)

Buğday 382 24,2 112 23,8

Arpa 271 17,2 132 28,1

Nohut 142 9,0 4 0,9

Yem bitkisi 139 8,8 56 11,9

Fasulye 38 2,4 18 3,8

Patates 39 2,5 22 4,7

Soğan 14 0,9 14 3,0

Nadas 108 6,8 8 1,7

Çilek 180 11,4 74 15,7

Vişne 219 13,9 15 3,2

Kiraz 18 1,1 10 2,1

Ceviz 3 0,2 - -

Elma 27 1,7 5 1,1

TOPLAM 1.580 100,0 470 100,0

Page 108: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

95

Orta Anadolu Bölgesinde organik tarım çalışmalarının değerlendirildiği bir araştırmaya

göre; iller bazında yetiştiriciliği yapılan organik ürünler sayılmış ve bu ürünlerden armut,

elma, kaysı, vişne, şeftali, üzüm, ayva, ceviz, zerdali, buğday, soğan, nohut, ısırgan otu,

kuşburnu, nane, binbirdelik otu, ceviz yaprağı, civan perçemi ve gövelek’e ait üretim

miktarları belirtilmiştir. Bunun yanında, Konya Akşehir yöresindeki organik çilek

yetiştiriciliği ayrı bir bölümde ele alınarak değerlendirilmiştir (Olhan ve Ataseven 2006).

Demiryürek (2000) araştırmasında; toplam bitkisel üretim alanı içinde organik fındık

üretim alanları ile konvansiyonel fındık üretim alanları arasında pek büyük bir fark

bulunmadığını ortaya koymuştur.

Araştırmamızda; toplam bitkisel üretim alanları içinde organik çilek üretim alanı ile

(%11,4) konvansiyonel çilek üretim alanı (%15,7) arasında çok az bir fark bulunmaktadır.

Organik çilek yetiştiriciliği yapanların aynı zamanda organik vişne ve kiraz yetiştiriciliği

yaptıkları alandan bilgi toplanması esnasında üreticiler tarafından belirtilmiştir.

Konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan denekler arasında toplam üretim alanı içinde vişne

üretim alanı (%3,2) organik çilek yetiştiricilerine göre daha azdır (%13,9) (Çizelge 5.25).

5.3.5 Organik çilek pazarlaması

Organik tarım modeli, sağlıklı gıdalar üretmek ve doğanın dengesini bozmamak amacıyla

bitkisel ve hayvansal üretimin uygun ekolojilerde kültürel önlemler, biyolojik mücadele

doğal gübreleme yolu ile gerçekleşmesini sağlamaktır. Organik tarım, doğal kaynakları

sürdürülebilir bir şekilde kullanmakta, çevre ile uyumlu teknolojiler kullanımını teşvik

etmektedir. Tüketicilerin organik ürünlere yönelik talep artışlarında, organik üretimin kalite

ve güvenliğe olan katkısı konusundaki yaygın inanış etkili olmaktadır. Süpermarketler,

büyük mağazalar ve doğal ürünleri pazarlayan firmaların organik ürünleri giderek artan bir

Page 109: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

96

şekilde işyerlerinde bulundurmaları organik ürün piyasasının gelişimine katkı

sağlamaktadır (Yıldırım 2004).

Çeşitli şekillerde tanımlanan tarımsal pazarlama, tarım ürünlerinin üreticilerden tüketicilere

kadar olan hareketleri kapsamına almaktadır (Güneş 1990).

Diğer tarımsal ürünlerin pazarlanmasında olduğu gibi çileğin pazarlanması hasadı ile

başlamaktadır. Hasadın zamanında ve uygun şekilde yapılması ile çilek pazarlamasının ilk

safhası gerçekleşmiş olmaktadır.

Araştırma alanında organik ürünlerin pazarlama kanalları Şekil 5.2’de görülmektedir.

Organik olarak üretilen çilek ihracatcı ve/veya işleyici firmalar ile organizasyon firmaları

tarafından satın alınmaktadır. Bu şekilde üreticiden satın alınan organik çilek iç pazar ve dış

pazarlara taze veya dondurulmuş olarak satılmaktadır. İç pazara verilen organik çileklerin

doğrudan süpermarketlere veya organik ürünlerin satışında uzmanlaşmış dükkanlara

dağıtımı yapılmaktadır. Bu şekilde son dağıtım noktasına ulaşan organik çilekler

tüketicilere ulaştırılmaktadır.

Page 110: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

97

Şekil 5.2 Araştırma alanında organik ürünlerin pazarlama kanalları

Yapısı itibarı ile çabuk bozulan bir meyve karakterine sahip olan çileğin hasat sonrası en

kısa zamanda uygun taşıma koşulları ile pazara iletilmesi gerekmektedir.

Üretici

İhracatçı ve/veya İşleyici Firmalar

Organizasyon Firmaları

İç Pazar İhracatçı

Tüketici

Süpermarket Tüketici

Doğrudan Pazarlama

Organik Ürünlerde Özelleşmiş Dükkanlar

Page 111: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

98

Konya Tarım İl Müdürlüğü verilerine göre 2002 yılında Akşehir İlçesinin Cankurtaran

Köyünde 25 ton çilek, 15 ton vişne ve Çakıllar Köyünde 40 ton çilek organik olarak

yetiştirilerek yurtdışına pazarlanmıştır (Anonim 2007c).

Anket yapılan üç köyde de organik çilek alımı yapan firma olarak en çok adı geçen firma

SANEKS firmasıdır. SANEKS firmasının merkezi İzmir’dedir. Alanda araştırma yaparken

firma yetkilisi ile yapılan görüşmede, yörede üretilen çileklerin Eskişehir’de kurulu olan

soğuk hava deposuna gönderildiği ve orada işlemden geçirilerek pazara sunulduğu

öğrenilmiştir.

SANEKS, sözleşme yaptığı çilek yetiştiricilerine zirai mücadele için organik tarımda

kullanımına izin verilen ilaç yardımı yapmakta ayrıca organik tarımı teşvik etmek amacıyla

yazın pazar fiyatından aldıkları çilek için kışın üreticilere kilogram başına 50 Yeni Kuruş

prim vermektedir.

Organik çilek yetiştiren köyler arasında yer alan Cankurtaran’ın en önemli özelliği köyün

tamamında organik üretimin yapılıyor olmasıdır. Organik üretimi farklı ürünlere de

yaygınlaştırmayı düşünen çiftçiler yetiştirdikleri çileğin satışında sorun yaşamadıklarını

belirtirken, üretimin büyük bölümünün yapıldığı Çakıllar köyündeki çilek yetiştiricileri

alıcı firmaların fiyatı düşürmek için geç alım yaptığını belirterek bu durumdan şikayetçi

olmuşlardır. Çakıllar köyünde çiftçilerle yapılan görüşmelerde çilek yetiştiricilerinin büyük

bir kısmının organik çilek üretimi yapmakta olduğu, bunun en önemli nedeninin pazar

garantisi olduğu gözlemlenmiştir.

Akşehir ilçesinin Çakıllar ve Cankurtaran köylerinde çilek yanında vişne ve kiraz organik

olarak yetiştirilmekte ve bu ürünler ihracatçı firmalar aracılığı ile yurtdışına

pazarlanmaktadır.

Page 112: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

99

Konya Akşehir’de yapılan bir araştırmaya göre; organik tarım yöntemi ile yetiştirilen

çileğin ortalama satış fiyatının geleneksel olarak yetiştirilen çileğe göre daha fazla olduğu

bulunmuştur. Bunun yanında, her iki yetiştiricilik arasında yapılan birim maliyet

karşılaştırılması sonucunda net karın organik olarak yetiştirilen çilekte daha fazla olduğu

ortaya konulmuştur (Olhan ve Ataseven 2006).

Ülkemizde son yıllarda bilinçli tüketiciler organik ürünleri tercih etmektedirler. Organik

ürünlere yönelenlerin artırılması için organik ürün yetiştiricilerinin desteklenmesi, organik

ürünlerin maliyetlerinin düşürülüp fiyatların aşağıya çekilmesi ve tüketicilerin organik ürün

tüketimi konusunda bilinçlendirilmesi suretiyle iç pazarın canlanacağı ve organik ürün

tüketiminin hızla artacağı beklenmektedir (Atlı 2005).

Organik tarımda üretim ve pazarlama politikalarının doğru bir şekilde oluşturularak

yapılanması gerekmektedir. Organik tarımda üretim planlaması yapılarak belirlenen üretim

stratejisi ile pazarların gereksinim duyduğu çeşitlere göre organik üretim yapılmalıdır.

5.4 Organik Çilek Yetiştiriciliğinin Benimsenmesi

Bu bölümde deneklerin organik tarımla tanışmaları, organik tarıma başlamaları ve organik

tarıma başlama kararını etkileyen faktörler ile organik tarımla ilgili geleceğe yönelik

düşünceleri ortaya konulmuştur.

5.4.1 Organik tarımdan haberdar olma, haberdar olmada yararlan bilgi kaynakları,

karar verme ve uygulama

Günümüzde büyük bir hızla değişen ve gelişen teknoloji tarım sektörünü de etkilemiş,

tarımsal faaliyetin yeniden şekillenmesine yol açmıştır. Bu değişimi fark eden ülkeler

tarımsal potansiyellerini daha etkin kullanmak için ortaya çıkan yeni teknolojileri ve

Page 113: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

100

uygulamaları tarım sektöründe kullanmaya başlamışlardır. Buna rağmen, ortaya çıkan

yeniliklerin çiftçiler tarafından uygulamaya konulması ülkeden ülkeye bazen de ülke içinde

bölgeden bölgeye değişiklik göstermektedir (Özçatalbaş ve Gürgen 1998).

Dünya’da konvansiyonel tarım uygulamalarına göre yeni bir kavram olan organik tarımın

Türkiye’de tanıtılmasında ve uygulanmasında tarımsal yayım faaliyetlerinin çok önemli bir

yeri bulunmaktadır. Doğaya dost bir üretim şekli olan organik tarımın sürdürülebilirliği

konusunda da tarımsal yayım faaliyetleri ile ilgili olanlara önemli görevler düşmektedir. Bu

anlamda tarımsal yayım bilgi ve teknoloji aktarımı işlevini taşıma yanında insan

kaynaklarını geliştirme faaliyetlerinde de yararlanılan bir araç olarak hizmet sunmaktadır.

Tarımsal yayım, tarımsal kalkınmada gerek duyulan bilgi ve becerileri kapsamaktadır

(Taluğ vd. 2004).

Araştırma alanında bir yenilik olarak konvansiyonel çilek yetiştiriciliğinden organik çilek

yetiştiriciliğine geçiş görülmüştür. Yenilik, Taluğ ve Tatlıdil tarafından bir nesne, pratik

veya bir fikrin yeni olarak fark edilmesi, diğer bir deyişle yeni olduğunun algılanmasıdır

şeklinde tanımlanmıştır (Taluğ ve Tatlıdil 1993). Yenilikler toplumdan topluma ve zamana

göre değişime uğramaktadır (Özçatalbaş ve Gürgen 1998).

Bilgi ise; öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile elde edilen gerçek şeklinde

tanımlanmaktadır (Anonim 1992). Hiç şüphesiz her sektörde olduğu gibi tarım sektöründe

de bilgiye ulaşma ve bilgiyi kullanmanın önemi bu sektörde faaliyet gösterenler arasında da

fark edilerek kullanılmaya başlanmıştır.

İçinde bulunduğumuz yüzyılda, her alanda hızlı bir şekilde teknolojik gelişme ortaya

çıkmakta, benimsenmekte ve yayılmaktadır. Tarım alanında ortaya çıkan teknolojik

yeniliklerin ve tarımsal gelişmelerin çiftçi şartlarında yayılması çeşitli şekillerde

olmaktadır.

Page 114: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

101

Tarımsal alanda geliştirilen yeni teknolojilerin kırsal alanlara ve tarımsal faaliyetlerle

uğraşanlara ulaştırılması tarımsal yayım aracılığı ile olmaktadır. Türkiye’de tarımsal alanda

geliştirilen yeni teknolojiler genellikle tarımsal araştırma enstitüleri ve ziraat fakülteleri

tarafından geliştirilmektedir. Elde edilen yeni teknolojilerin çiftçilere benimsetilmesi ve

yayılması özel kuruluşlar yanında genellikle TKB tarafından gerçekleştirilmektedir (Boz

vd. 2004).

Çoğunluğu en az 5 yıldır projeye dayalı olarak organik çilek yetiştiren deneklerin organik

tarım kavramını doğru olarak bilip bilmediklerini öğrenmek amacıyla yöneltilen soruya

verdikleri yanıta göre Çizelge 5.26 oluşturulmuştur. Organik çilek yetiştiren deneklerin

%98,1’inin, konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin ise %80,0’inin organik tarımı

prensiplerine uygun olarak tanımlayabildiği gözlemlenmiştir. Denekler tarafından organik

tarımın gübresiz, zirai mücadele ilacı kullanmadan doğal ve sağlıklı, çerveyi koruyan bir

üretim şekli olarak tanımlandığı görülmüştür. Organik tarım kavramının denekler arasında

yüksek bir oranda doğru bir şekilde tanımlanması deneklerin eğitim düzeyi ile

ilişkilendirilebilir. Organik yetiştiricilik yapan deneklerin tamamının okuryazar olması ve

%20,4’ünün lise ve üniversite mezunu olması yanında konvansiyonel yetiştiriciler arasında

%50,0 oranında emekli yetiştiricinin bulunması organik tarım kavramına ilgi duymalarında

etkili olmuştur. Bu durum, emeklilerden birçoğunun çalışma hayatı süresince sahip olduğu

tarım arazisi ve köyü ile olan bağını koparmaması ve tarımsal faaliyetlerden uzak

kalmaması ile açıklanabilir.

Page 115: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

102

Çizelge 5.26 Deneklerin organik tarım kavramını bilip bilmeme durumuna göre dağılımı

Organik tarım kavramını

bilip bilmeme

Yetiştiricilik şekli

TOPLAM Organik çilek

yetiştirenler

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Kavramı bilen Sayı (adet) 53 24 77

Oran (%) 98,1 80,0 91,7

Kavramı

bilmeyen

Sayı (adet) 1 6 7

Oran (%) 1,9 20,0 8,3

TOPLAM Sayı (adet) 54 30 84

Oran (%) 100,0 100,0 100,0

p: 0,004 istatistiksel olarak bir fark bulunmaktadır.

Organik çilek yetiştiren işletmeler ile konvansiyonel çilek yetiştiren işletmelerin organik

tarımı bilip bilmemeleri arasındaki farklılığın derecesini belirlemek için yapılan khi-kare

analizinde, organik çilek yetiştiren işletmeler ile konvansiyonel çilek yetiştiren işletmelerin

organik tarımı bilip bilmemeleri arasındaki farklılık anlamlıdır (p<0,10). Eş deyişle;

organik çilek yetiştiren işletmelerin konvansiyonel çilek yetiştiren işletmelere göre organik

tarımı daha iyi bilmekte oldukları söylenebilir. Konvansiyonel çilek yetiştirenlerin %20,0’si

organik tarım kavramını bilmiyorken, organik çilek yetiştirenlerin %1,9’u organik tarımı

tanımlayamamıştır.

Hindistan’ın Punjap eyaletinde organik tarım ve hayvancılığın ana yönleri hakkında

çiftçilerin bilgi birikimlerinin belirlenmesine yönelik olarak yapılan bir araştırmada;

Page 116: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

103

çiftçilerin %32,2’sinin organik tarım kavramınının ne olduğu konusunda bilgi sahibi olduğu

ortaya konmuştur (Verma et al. 2005).

Manisa’da yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre; organik tarım yapan çiftçilerle aynı

köyde yaşayan ve konvansiyonel tarım yapan deneklerden %23,7’sinin organik tarım

kavramını bilmedikleri görülmüştür (Olhan 1997).

Demiryürek (2000)’in araştırmasında; konvansiyonel fındık üreticilerinin %76,6’sı organik

tarımı tanımlarken kimyasal kullanımından kaçınmayı ön plana çıkarırken, organik

üreticiler ise organik tarımı tanımlarken insan ve çevre sağlığına olan olumlu etkileri

üzerine yoğunlaşmışlardır.

Çizelge 5.27 Deneklerin organik tarıma başlamadan önce organik tarımı daha önce

duyup duymama durumuna göre dağılımı

Organik tarımı duyup duymama durumu Denek sayısı (adet) Oran (%)

Daha önce organik tarımı duyan 22 40,7

Daha önce organik tarımı duymayan 32 59,3

TOPLAM 54 100,0

Araştırma kapsamındaki organik çilek yetiştiricilerine organik tarıma başlamadan önce

organik tarımı duyup duymadıkları sorulduğunda yetiştiricilerin %59,3'ü bu kavramı daha

önce duymadığını, %40,7'si ise duyduğunu belirtmiştir (Çizelge 5.27).

Page 117: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

104

Çizelge 5.28 Deneklerin organik tarım kavramını ilk olarak duydukları kaynaklara

göre dağılımı

Organik tarım kavramının ilk

olarak duyulduğu kaynaklar

Yetiştiricilik şekli

TOPLAM Organik çilek yetiştirenler

Konvansiyonel çilek yetiştirenler

Hiç duymayan Sayı (adet) 0 4 4

Oran (%) 0,0 13,3 4,8

Firma Sayı (adet) 26 10 36

Oran (%) 48,1 33,3 42,9

İl/İlçe Tarım

Müdürlüğü

Sayı (adet) 19 9 28

Oran (%) 35,2 30,0 33,3

Komşu Sayı (adet) 1 7 8

Oran (%) 1,9 23,3 9,5

Basın Sayı (adet) 3 0 3

Oran (%) 5,6 0,0 3,6

Firma/İlçe Tarım Müd.

Sayı (adet) 2 0 2

Oran (%) 3,7 0,0 2,4

Basın/İlçe Tarım Müd.

Sayı (adet) 3 0 3

Oran (%) 5,6 0,0 3,6

TOPLAM Sayı (adet) 54 30 84

Oran (%) 100 100 100

Araştırma alanında uygulanan organik çilek yetiştiriciliği deneklerin konvansiyonel

üretimden vazgeçerek uygulamaya başladıkları yeni bir üretim metodudur. Diğer bir

deyişle, bir yenilik olarak nitelendirilebilecek organik tarım metodunun benimsenmesi

Page 118: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

105

sürecinde deneklerin bu metodu ilk kimden duydukları, metotla ilgili bilgiyi aldıkları

kaynaklar önemlidir.

Organik tarımdan haberdar olmada yararlanılan bilgi kaynaklarını öğrenmek için deneklere

“organik tarım kavramını ilk kimden duydunuz” şeklinde yöneltilen soruya verilen yanıtlar

Çizelge 5.28’de verilmiştir. Deneklerin her hangi bir tarımsal yeniliği ilk olarak duyma

safhası yenilikten haberdar olma safhasıdır. Bu safhada yenilikten haberdar olunarak

yenilik hakkında genel bilgiler edinilmektedir. Ancak bu durumda elde edilen bilgiler eksik

olabilmektedir.

Konvansiyonel çilek yetiştirenlerin %13,3’ü organik çilek üretimi konusunu daha önce hiç

duymadıklarını belirtmişlerdir (Çizelge 5.28). Çizelge 5.27’de deneklerin organik tarıma

başlamadan önce organik tarımı duyup duymama durumu sorgulanmış ve deneklerin

%59,3’ünün organik tarımı daha önce duymadığı belirtilmiştir. Çizelge 5.28’de ise; organik

tarıma başlayan deneklere organik tarımı duydukları bilgi kaynakları sorulmuştur. Bu

nedenle organik çilek yetiştirenler arasında hiç duymayan satırında rakam yer

almamaktadır.

Organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin büyük bir çoğunluğu (%48,1) yetiştiricilik

bilgilerini değişik firmalardan aldığını belirtmişlerdir (Çizelge 5.28). Tarımsal alandaki

yeni teknolojilerin çiftçilere anlatılması, gösterilmesi, ulaştırılması, benimsetilmesi ve

uygulatılması görevi Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın yayım elemanları ile birlikte

yöredeki firmalar tarafından yerine getirilmektedir. Ancak, organik tarım kanununa göre

organik tarım teknikleri konusunda üreticilerin bilgilendirilmesi için danışmanlık

şirketlerinin kurulması öngörülmüşken bu görev organik ürünlerin alıcısı olan firmalar ve

kontrol ve sertifikasyon firmaları tarafından üstlenilmiştir.

Page 119: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

106

Konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin hiç biri (%0,0) basından çilek yetiştiriciliğini

duymadığını belirtirken organik çilek yetiştiriciliği yapanların %5,6’sı organik çilek

yetiştiriciliği hakkında basından bilgi sahibi olduğunu belirtmiştir (Çizelge 5.28).

Tarımda yeniliklerin benimsenmesi ve yayılmasında komşu, arkadaş, akraba ve yakınların

etkisi olduğu bilinen bir gerçektir. Araştırma alanında organik çilek yetiştirenler üzerinde

organik tarıma başlama kararında komşuların etkisi düşük (%1,9) olarak bulunmuştur

(Çizelge 5.28).

Iowa’da iki yeni tarım tekniğinin benimsenmesi üzerine yapılan bir araştırmanın sonucuna

göre; benimseme sürecinde çiftçilerin yeni bir tarımsal teknolojiyi değerlendirirken

başvurduğu en önemli bilgi kaynağının diğer çiftçiler, yeni teknolojiyi denerken ise

başvurduğu en önemli bilgi kaynağının ticari firmalar olduğu belirtilmiştir (Beal and

Rogers 1960).

Demiryürek (2000) yapmış olduğu araştırmada; organik fındık üreticilerinin organik

tarımdan haberdar oldukları kaynaklar arasında ana kaynak olarak firma temsilcileri, lider

çiftçiler ve diğer organik çiftçilerin yer aldığını tespit etmiştir.

Kahramanmaraş’ta yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre; çiftçilerin çeşitli tarımsal

uygulamalar için modern bilgi kaynaklarını kullanma oranı oldukça düşük olarak

bulunmuştur. Modern bilgi kaynakları arasında; Tarım İl Müdürlüğü, Ziraat Fakültesi,

Tarımsal Araştırma Enstitüsü, gübre bayileri, tarımsal ilaç bayileri, sulama birlikleri ve

ürün alıcıları gibi kaynaklar sayılabilir (Boz vd. 2004).

Konvansiyonel çilek yetiştirenlerin %23,3’ü organik tarım kavramını ilk olarak

komşularından duyduklarını belirtirken bu oran organik çilek yetiştirenler için %1,9’dur.

Page 120: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

107

Organik çilek yetiştirenler organik tarım kavramını daha öncede belirtildiği gibi firma ve

ilçe tarım müdürlüğünden duymuşlardır.

Tokat’ta yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre, denekler tarımsal mücadeleyi ilk olarak

öğrendikleri bilgi kaynaklarına göre sıralandığında ilk sırayı baba ve aile büyükleri gibi

ailenin diğer bireyleri, akraba, tanıdık veya yakınında bulunan diğer üreticiler (%59,7)

almaktadırlar. Bundan sonraki sıralamada, Tarım teşkilatı elemanları (%37,7) ve tarım ilaç

bayileri (%2,6) yer almaktadır (Oruç 2001). Elde edilen bu sonuç, deneklerin

uygulamalarında yakınlarında bulunan diğer üreticilerden bilgi almalarının önemini

göstermesi bakımından dikkat çekicidir.

Olhan (1997) tarafından yapılan bir araştırmada; deneklerin organik tarımı ilk olarak

duydukları kaynaklar sorgulanmış ve organik tarım yapan deneklerin büyük çoğunluğunun

(%94,9) organik tarımı firma temsilcilerinden öğrenerek uygulamaya karar verdikleri

ortaya konulmuştur.

Gümüşhane’de yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre; deneklerin büyük bir

çoğunluğunun (%90,0) organik tarımı şirket temsilcilerinin yaptıkları toplantılar sırasında

öğrendikleri ve organik tarım metodunu uygulamaya karar verdikleri belirlenmiştir (Özcan

2004).

5.4.2 Organik çilek yetiştiriciliğinde etkili olan kaynaklar

Çiftçiler; köy yaşamı içinde aileleri, arkadaşları, akrabaları ile köy muhtarı, öğretmen,

imam gibi kamu görevlileri yanında köyle ilişkide bulunan diğer kamu görevlileri ve özel

sektörden çeşitli kişiler ile de yüz yüze gelmekte ve bilgi alışverişinde bulunmaktadır.

Page 121: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

108

Çiftçilerin çeşitli zamanlarda, her hangi bir nedenle ilişkide bulunduğu kişiler farklı bilgi

düzeylerine, değişik geleneklere ve kültürlere sahiptirler.

Çiftçilerin sahip oldukları davranışları arzulanan yönde değiştirmek tarımsal yayım

faaliyetlerdeki etkinliği artırmaktadır (Özçatalbaş ve Gürgen 1998).

Çiftçinin bir yeniliği benimsemesindeki karar alma süreci, kurumsal, ekonomik, sosyal ve

psikolojik faktörlerden etkilenmektedir (Boyacı ve Özkaya 2004).

Çankırı’da yapılan bir araştırmaya göre; elma yetiştiricilerinin organik tarıma geçme

konusunda yörede faaliyette bulunan organik tarım firmasının etkili olduğu tespit edilmiştir

(Akın 2003).

Organik tarıma başlama kararı alınırken denekler bir çok konuda organik üretim

sistemindeki belirsizlik ve problemleri öğrenmek için araştırma yapmaktadırlar. Çiftçiler

ayrıca organik firmanın güvenirliliğini diğer organik üreticilerden sorarak kontrol ederler.

Firma temsilcilerinin çiftçileri organik tarım için cesaretlendirmesi ve desteklemesi de bu

araştırmada önemli bir etkendir. Bunun yanında lider çitfçiler de organik tarıma başlama

kararında oldukça etkilidirler. Özellikle üreticilerin lider çiftçilerle yüzyüze yaptıkları

görülmelerdeki bilgi değişimleri çiftçilerinm kararlarını yönlendirmede oldukça etkilidir

(Demiryürek 2000).

Araştırma alanında organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin organik çilek

yetiştiriciliğine başlamalarında etkili olan bilgi kaynakların önem derecesini öğrenmek için

yöneltilen soruya verdikleri yanıtlara göre Çizelge 5.29 düzenlenmiştir.

Page 122: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

109

Çizelge 5.29 Deneklerin organik çilek üretimine başlama kararında etkili olan bilgi

kaynaklarının önem derecesine göre dağılımı

Önem derecesi

(Ağırlıklı olarak)

Organik tarım kararını etkileyen kaynaklar

Komşu

arkadaş

Firma Kendisi TKB

yetkilisi

Hiç önemi

yok(0)

Sayı (adet) 1 0 13 2

Oran (%) 1,9 0,0 24,1 3,7

Kısmen

önemli(1)

Sayı (adet) 8 0 29 1

Oran (%) 14,8 0,0 53,7 1,9

Önemli(2) Sayı (adet) 30 11 6 8

Oran (%) 55,6 20,4 11,1 14,8

Oldukça

önemli(3)

Sayı (adet) 11 16 4 23

Oran (%) 20,4 29,6 7,4 42,6

Çok

önemli(4)

Sayı (adet) 4 27 2 20

Oran (%) 7,4 50,0 3,7 37,0

TOPLAM

Toplam skor*

216,8 329,6 112,9 304,3

Önem sırası 3 1 4 2

Sayı (adet) 54 54 54 54

Oran (%) 100,0 100,0 100,0 100,0

*Toplam skor:Ağırlık x Oran şeklinde hesaplanmıştır

Deneklerin organik çilek yetiştiriciliğine başlamasında; komşu-arkadaş, firma, çiftçinin

bizzat kendisi ve TKB yetkilileri gibi kaynakların etkili olduğu görülmektedir. Organik

çilek yetiştiriciliğine başlama kararında etkili olan bu kaynakların denekleri etkileme

dereceleri birbirinden farklıdır.

Page 123: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

110

Deneklerin organik çilek yetiştiriciliğine başlamasında önem sırasına göre; birinci sırada

firma, ikinci sırada TKB yetkilileri, üçüncü sırada komşu-arkadaş ve dördüncü sırada kendi

kararı etkili olmuştur (Çizelge 5.29).

Elde edilen sonuca göre; firmaların araştırma alanında organik çilek yetiştiriciliğine

başlama kararında bilgi kaynağı olarak önemli bir yere sahip oldukları görülmektedir.

Böyle bir sonucun ortaya çıkmasına, firmaların tarımsal yayımdaki rolünün etkinliği neden

olmuştur. Tarım sektörü gelişmiş ülkelerde tarımsal yayım etkinliklerinin özel sektör

tarafından yapıldığı düşünüldüğünde bu sonuç Türkiye’de tarımsal yayımın özel sektör

tarafından yürütülmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. Bu kapsamda TKB tarafından

uygulamaya konulan “Tarımsal Yayım ve Danışmanlık Hizmetlerinin Düzelenmesine Dair

Yönetmelik“ in başarıya ulaşacağı söylenebilir.

5.4.3 Organik tarımın prensiplerinin öğrenildiği yerler ve kişiler

Çiftçiler uyguladıkları tarımsal faaliyetlerle ilgili olarak değişik kaynaklardan bilgi

almaktadırlar. Bilgi alınan kaynaklar tarımsal girdi satışı yapan tüccarlar, diğer çiftçiler,

tanıdıklar, ziraat mühendisleri ve teknisyenler olabilir (Boz vd. 2004).

Anket yapılan organik çilek yetiştiricilerine organik tarımın prensiplerini nereden

öğrendikleri sorulmuştur. Çizelge 5.30’dan da görüldüğü gibi çilek yetiştiren denekler

organik tarım prensiplerini araştırma yöresinde faaliyette bulunan alıcı firmalardan, Tarım

İl ve İlçe Müdürlüğünden, komşulardan, medya’dan ve KSK’lardan öğrendiklerini ifade

etmişlerdir.

Organik tarımın prensiplerinin öğrenildiği kaynakların önem sırasına göre dağılımı

incelendiğinde; ilk sırada organik tarım alanında faaliyette bulunan firmaların yer aldığı

Page 124: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

111

görülmektedir. Firmaları; İl, İlçe Tarım Müdürlüğü, KSK’lar, Medya ve komşular

izlemektedir.

Elde edilen bu verilere göre, araştırma alanında organik çilek yetiştiriciliğinin gelişmesinde

özel sektörün kamu sektöründen daha etkin olduğu sonucu çıkmaktadır.

Çizelge 5.30 Organik tarım prensiplerini öğrenme kaynakları ve kaynakların önem sırası

Organik tarım prensiplerini öğrenme kaynakları Denek sayısı (adet) Önem sırası

Firma 32 1

İl/İlçe tarım müdürlüğü 21 2

Kontrol ve sertifikasyon kuruluşu 4 3

Medya 3 4

Komşu 1 5

TOPLAM 61*

*:Bazı bireyler birden fazla bilgi kaynağını aynı anda belirtmişlerdir.

İzmir Menemen ve Manisa Merkez İlçe’de bulunan tarımsal kuruluşların tarımsal bilgi

akışı ve etkilerinin araştırıldığı çalışmada; tarımsal yayım hizmeti gören kuruluşların sayıca

fazla olduğu, yayım elemanlarının yayım görevi yanında bürokratik görevler de üstlendiği

ve bu nedenle yayım görevinin aksatıldığı, birçok kuruluşta yayım elemanlarının hizmet

öncesi ve hizmet içi eğitimlerinin yetersiz bulunduğu, yayım çalışmalarında izleme ve

değerlendirmeye gereken önemin verilmediği görülmüştür (Fitzherbert 1981).

Page 125: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

112

Kahramanmaraş’ta yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre; çiftçilerin bütün tarımsal

uygulamalarında Tarım İl Müdürlüğü, Ziraat Fakültesi veya Tarımsal Araştırma Enstitüsü

gibi kuruluşlardan bilgi edinme oranı çok düşük olarak bulunmuştur (Boz vd. 2004)

Tokat’ta yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre; deneklerin tarımsal mücadele

konusunda en çok başvurdukları bilgi kaynakları arasında Tarım İl/İlçe Müdürlüğü

elemanları (%59,1) gelmektedir. Bu bilgi kaynağını tarım ilaç bayileri ve firma temsilcileri

(%46,7), aynı köydeki diğer üreticiler (%25,9), kendi deneyimleri (%7,1), Radyo-TV

programları (%3,9), yazılı kaynaklar (%1,3) ve araştırma kuruluşları (%0,6) izlemektedir

(Oruç 2001).

Demiryürek(2000) araştırmasında; organik fındık üreticilerinin büyük çoğunluğunun

organik yetiştiricilik prensiplerini firma temsilcisinden öğrendiğini ortaya koymuştur.

Organik firma temsilcilerinin üreticileri düzenli olarak ziyaret etmeleri ve organik tarım

konusunda detaylı bilgilendirmeleri üreticilerin organik tarıma başlamasında ve organik

tarım prensiplerini öğrendikleri kaynaklar arasında ilk sırada yer almalarını sağlamıştır.

İtalya’da organik üreticiler kendileri için gerekli olan bilgilerin çoğunluğunu tarımsal

örgütlerin danışmanlarından almaktadırlar. Organik yetiştiricilik yapanlar, danışmanların

tavsiyeleri yanında kendilerinden daha fazla deneyimi olan organik üreticilerin tavsiye ve

deneyimlerinden de faydalanmaktadırlar (Santucci 2003).

5.4.4 Organik tarımın benimsenmesinde etkili olan faktörler

Yenilikleri benimseme çoğu kez karar verme, deneme ve uygulama kavramları ile

karıştırılmaktadır. Uygulanması önerilen her hangi bir yeniliğin denenmesi çoğu kez o

yeniliğin benimsenmediği şeklinde düşünülmektedir. Bunun yanında bir yeniliğin

Page 126: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

113

denenmesi veya uygulanması da o yeniliğin benimsenmesi anlamına gelmemektedir.

Kişilerin bir yeniliği ilk defa duymalarından o yeniliği benimsemelerine kadar geçen süre

yeniliklerin benimsenme süreci olarak adlandırılmaktadır (Rogers 1995).

Tarımda yeniliklerin benimsenmesi ve yayılması konusunda yapılan çalışmaların

sonuçlarına göre; benimsenmenin birbirini izleyen safhalardan oluştuğu vurgulanmıştır.

Genellikle benimsenme süreci; haberdar olma, ilgi duyma, değerlendirme, deneme ve

benimsenme safhaları şeklinde sıralanmaktadır (Rogers 1995).

Gerek özel sektörün, gerekse TKB elemanlarının araştırma alanında organik tarımı

yaygınlaştırmak için gösterdiği faaliyetlerin sonucu olarak üreticilerde organik tarıma geçiş

konusunda bir eğilim bulunduğu deneklerle yapılan görüşmelerde dile getirilmiştir.

Konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin organik tarım hakkında

bilgilenmelerinden organik tarım yapmaya başladıkları ana kadar geçen süre deneklerin

organik tarım konusunda benimsenme süresidir.

Bir yeniliğin ilk kez duyulmasından uygulanmasına kadar geçen süreye benimsenme süreci

denilmektedir (Rogers 1995).

Konvansiyonel çilek yetiştiricilerine göre yeni bir üretim şekli olan organik çilek

yetiştiriciliğinin benimsenmesinde çeşitli faktörler etkili olmaktadır. Bir yeniliğin bir kişi

tarafından benimsenmesi için o yeniliğin mevcut uygulamalara göre kendisine veya ailesine

avantaj sağlayacağı kanısının oluşması gerekmektedir. Bu durum, o kişinin yeniliğe karşı

olan olumlu veya olumsuz tepkisini ortaya koymasını güçleştirmektedir. Bundan dolayı

belirli bir inceleme veya gözlemlemeden sonra uygulamaya karar verebilir.

Page 127: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

114

Yeniliklerin benimsenmesi ve yayılması belli bir süreyi gerektirmektedir (Özçatalbaş ve

Gürgen 1998).

Araştırma kapsamındaki deneklerin neden organik tarıma başladıklarını öğrenebilmek için

yöneltilen soruya vermiş oldukları yanıtlara göre deneklerin önem sırasına göre; gelirlerini

artırmak, pazar garantisi, toprağı korumak, sağlık, komşuları izleme ve köyde yerleşmek

gibi nedenlerle organik yetiştiriciliğe geçtiği belirlenmiştir (Çizelge 5.31).

Çizelge 5.31 Deneklerin organik çilek yetiştiriciliğine geçiş nedenleri ve nedenlerin

önem sırasına göre dağılımı

Organik üretime geçiş nedenleri Denek sayısı (adet) Önem sırası

Geliri artırmak 49 1

Pazar garantisi 24 2

Toprağı korumak 15 3

Sağlık 8 4

Komşuları izleme 2 5

Köyde yerleşmek 1 6

TOPLAM 99*

* : Bazı denekler birden fazla nedeni aynı anda belirtmişlerdir.

Deneklerin kendilerine yönetilen soruya verdikleri cevaplara göre, araştırma alanında

organik çilek üretimine geçişte en büyük faktör deneklerin gelirlerinin artırılması olarak

görülmektedir. Son yıllarda uygulanan tarımsal politikaların üreticilerin geliri üzerindeki

olumsuz etkileri yüzünden bu şekilde bir düşüncenin yansıtılması olağandır. Gelirlerinde

geçmiş yıllara göre gözle görülür bir azalma olan üreticilerin gelir artışı sağlayacak her

türlü yeniliği benimsemeye açık olduklarını söylemek mümkündür.

Page 128: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

115

Deneklerin ortalama 7 yıldır Saneks firması ile sözleşmeli üretim yaptığı ve diğer firmalarla

da sözleşmeli olarak organik çilek ürettiği dikkate alındığında, verilen yanıtlar organik

tarımın daha çok pazar garantisi sebebiyle yapıldığı sonucunu desteklemektedir. Araştırma

alanındaki denekler organik tarımın prensiplerini bilinçli bir şekilde uygulamaktan daha

çok Çizelge 5.31’de de görüldüğü üzere düzenli bir gelir elde etme beklentisi ile bu

faaliyeti yapmaktadırlar.

Özcan’ın (2004) da yapmış olduğu araştırmanın sonuçlarına göre; araştırma bölgesi için

yeni bir üretim metodu olan organik tarıma başlama nedenleri arasında deneklerin

gelirlerini yükseltmek (%54,9) fikri diğer nedenlerden daha fazla öneme sahiptir.

Olhan (1997) araştırmasında; üreticilerin organik tarımdan beklentilerini ürüne pazar

garantisi sağlamak, ürünü konvansiyonel ürünlere göre daha yüksek fiyatla satmak, girdi

maliyetini azaltmak şeklinde sıralamıştır.

Araştırmada; deneklere organik tarımın benimsemesinde etkili olan faktörlerin önem

derecelerini belirlemeye yönelik bir soru yöneltilmiştir. Deneklere yöneltilen soru ile; çevre

koruma faktörleri, yenilikçilik, ekonomik faktörler, sosyal faktörler, sağlık faktörleri gibi

etkenlerin önem dereceleri incelenmiştir (Çizelge 5.32).

Deneklere yöneltilen soru ile; organik yetiştiriciliğin çevre kirliliğini önleme, yeni ve farklı

şeyleri deneme isteği, fiyat ve pazar garantisi gibi ekonomik faktörler, sosyal faktörler ve

sağlık faktörlerinin denekler açısından önemi belirlenmeye çalışılmıştır.

Deneklerin %70,4’ü ekonomik faktörlerin önemli olduğunu belirtirken %51,9’u için

organik çilek yetiştiriciliğinin çevre kirliliğini önlemesi açısından önemli olduğu

görülmüştür. Organik tarımın benimsenmesinde etkili olan faktörlerin denekler açısından

önemi toplam skor hesaplanarak belirlenmiştir. Yapılan hesaplamalar sonunda; etkili olan

Page 129: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

116

faktörler arasında ilk sırayı ekonomik faktörler almakta bu faktörü sırası ile sağlık

faktörleri, çevre faktörleri, yenilikçilik ve sosyal faktörler izlemektedir. Ekonomik

faktörlerin denekler için ik sırada yer almasında organik çileğe ödenen fiyat ve pazar

garantisi etkili olmaktadır.

Demiryürek (2000)’de, çalışmasında organik fındık üreticilerinin organik fındık üretimine

geçiş kararında etkili olan faktörler arasında ekonomik faktörlerin ilk sırada yer aldığını bu

faktörleri çevre faktörleri, sosyal faktörler, sağlık faktörlerinin izlediğini belirtmiştir.

Araştırma sonuçlarıyla benzerlik gösteren bu araştırmada organik tarımın benimsenmesinde

etkili olan faktörlerden çevre faktörleri ikinci sırada yer alırken organik çilek üretiminin

benimsenmesinde ikinci önemli faktör olarak sağlık faktörleri tespit edilmiştir. Bunun

nedeni son yıllarda televizyon, dergi ve gazetelerde sağlıklı ve doğal gıda tüketimine

yapılan yoğun vurgunun etkisi olmuştur diye değelendirme yapılabilir.

Manisa’da yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre; konvansiyonel üretimde bulunan

deneklerin %57,7’si organik tarımı daha karlı buldukları için organik tarım yapmak

istediklerini belirtmişlerdir (Olhan 1997).

İngiltere’de organik tarım konusunda yapılan bir araştırmada; organik tarımın

benimsenmesinde ekonomik ve ekonomik olmayan faktörler incelenmiş ve çevresel

faktörlerin araştırılan diğer faktörlere göre daha önemli olduğu ortaya konmuştur (Burton et

al. 2003). Avustralya’da yapılan bir araştırmaya göre; çevresel sorunlara ilişkin farkındalık

nedeniyle organik ürün talebi sonucunda organik tarımın hızla arttığı belirtilmiştir

(Sriskandarejah and Dignam 1992).

Page 130: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

117

Çizelge 5.32 Organik tarımın benimsemesinde etkili olan faktörlerin önem derecesine göre

dağılımı

Önem derecesi

(Ağırlık)

Faktörler

Çevre koruma

faktörleri

Yenilikçilik Ekonomik

faktörler

Sosyal

faktörler

Sağlık

faktörleri

Hiç önemi

yok (0)

Sayı (adet) 1 11 0 40 2

Oran (%) 1,9 20,4 0,0 74,1 3,7

Kısmen

önemli (1)

Sayı (adet) 4 31 0 8 3

Oran (%) 7,4 57,4 0,0 14,8 5,6

Önemli (2) Sayı (adet) 28 6 4 4 9

Oran (%) 51,9 11,1 7,4 7,4 16,7

Oldukça

önemli (3)

Sayı (adet) 17 6 12 1 22

Oran (%) 31,5 11,1 22,2 1,9 40,7

Çok

önemli (4)

Sayı (adet) 4 0 38 1 18

Oran (%) 7,4 0 70,4 1,9 33,3

TOPLAM

Toplam skor 235,3 112,9 303 42,9 294,3

Önem sırası 3 4 1 5 2

Sayı (adet) 54 54 54 54 54

Oran (%) 100,0 100,0 100,0 100,0 100,0

Tokat’ta yapılan bir çalışmada; arazi toplulaştırılmasında benimsemeyi etkileyen faktörler

araştırılmıştır. Arazi toplulaştırılması, bilinç düzeyi, işletme genişliği, tarım ürünleri yıllık

satış tıutarı gibi sosyal ve ekonomik faktörlerin yeniliğin benimsenmesinde etkili olduğu

ortaya konulmuştur (Kızılaslan ve Almus 2002).

Page 131: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

118

5.4.5 Organik tarıma geçiş ile uygulanan yeni teknikler

Organik tarıma geçiş ile deneklerin uyguladıkları tekniklerde de farklılıklar görülmeye

başlanmıştır. Uygulanan bu tekniklerden bazıları denekler için yenilik özelliği

göstermektedir. Yeniliklerin toplum içinde yayılması belli bir zaman sürecini

gerektirmektedir. Yenilikleri bazı kişiler çabuk bir şekilde benimserken bazıları da geç

olarak benimsemektedir. Toplumu oluşturan bireylerin tamamının kendisine yöneltilen yeni

tekniklere karşı davranışları farklı olmaktadır. Bu davranış şekli yeniliklerin toplumda

yayılma seyrini değişik şekillerde etkilemektedir (Rogers 1995).

Araştırma kapsamındaki deneklerin organik tarıma geçiş ile uyguladığı yeni tekniklerin

neler olduğunu öğrenmek amacıyla yöneltilen soruya verdikleri yanıtlara göre deneklerden

%11,1’i hiçbir yeni teknik öğrenmediğini belirtmiştir. Yeni teknik öğrenmedim diyenler,

konvansiyonel çilek ile organik çilek yetiştiriciliğinde farklı teknik uygulamamaktadırlar.

Eski deneyimleri organik tarım kuralları ile benzerlik göstermektedir. Yeni teknik

öğrendiğini belirten deneklerin öğrendikleri teknikler; toprak işleme ve bitki besleme,

sulama, mücadele (%27,8), sulama, mücadele (%20,4), mücadele, kontrol ve sertifikasyon

(%9,3), toprak işleme ve bitki besleme, sulama, kontrol ve sertifikasyon (%7,5) şeklinde

sıralanmaktadır. Deneklerin %24,1’i yöneltilen soruyu yeni tekniklerin hepsini öğrendim

şeklinde yanıtlamışlardır.

Yeni teknikler öğrendiklerini belirten denekler bu teknikleri firmadan (%27,8) ve TKB

yetkililerinden (%22,2) öğrendiklerini belirtmişlerdir. Yöneltilen soruyu yeni teknikleri

hepsinden (firma, TKB yetkilileri, KSK ve önder çiftçi) öğrendim şeklinde yanıtlayanların

oranı ise %7,4’dür. Deneklerin %18,5’i ise yeni teknikleri firma, TKB yetkilileri ve

KSK‘lardan öğrendiğini belirtmiştir (Çizelge 5.33).

Page 132: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

119

Anket uygulaması sırasında deneklerden bazıları özellikle zirai mücadelede kimyasal ilaç

kullanımı yerine zararlılar için çilek bahçelerinin etrafına yapışkan mücadele levhaları

yerleştirdiklerini ifade etmişlerdir.

Çizelge 5.33 Deneklerin yeni teknikleri öğrenme yerlerine göre dağılımı

Yeni tekniğin öğrenildiği yer Denek sayısı

(adet)

Oran

(%)

Firma 15 27,8

Tarım İlçe Müdürlüğü 12 22,2

Kontrol ve Sertifikasyon Kuruluşu 2 3,7

Önder çiftçi 2 3,7

Firma ve önder çiftçi 3 5,6

Firma, Kontrol ve Sertifikasyon

Kuruluşu ve Tarım İlçe Müdürlüğü

10 18,5

Hepsi 4 7,4

Yeni teknik öğrenmeyen 6 11,1

TOPLAM 54 100,0

Özcan (2004) tarafından yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre; organik tarıma geçiş ile

deneklerin %28,2’si toprak işleme ve bitki besleme, %11,3’ü toprak işleme ile bitki

besleme ve bitki koruma, %4,2’si kontrol ve sertifikasyon, %1,4’ü toprak işleme ve bitki

Page 133: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

120

besleme ile kontrol ve sertifikasyon konularında yeni teknikler öğrendiklerini belirtirken

%50,7’si adı geçen bütün teknikleri öğrendiğini, %4,2’si ise yeni bir teknik öğrenmediğini

belirtmiştir.

Özcan (2004) araştırmasında; deneklerin %100’ünün organik tarım tekniklerini organik

tarım alanında faaliyette bulunan firmadan öğrenmiş olduğunu belirtmiştir.

Çizelge 5.34 Deneklerin organik tarımda öğrendiklerini diğer faaliyetlerde

uygulama durumu

Faaliyeti uygulama durumu Denek sayısı (adet) Oran (%)

Evet 37 68,5

Hayır 11 20,4

TOPLAM 48* 88,9

*:6 kişi yeni teknik öğrenmemiştir

Araştırma kapsamındaki deneklere öğrendikleri yeni teknikleri başka üretim faaliyetlerinde

uygulayıp uygulamadıkları sorulmuştur. Elde edilen veriler değerlendirildiğinde organik

üretim yapan deneklerin %68,5’i öğrenilen teknikleri kiraz ve armut üretiminde

kullandıklarını belirtmişlerdir. Bu ürünler organik olarak yetiştirilmekte ve

pazarlanmaktadırlar. Bu durumun nedeni, meyve bahçeleri arasında ara ziraati olarak

organik çilek yetiştiriciliğinin yapılıyor olmasıdır. Öğrenilen yeni tekniklerin çoğunlukla

toprak işleme ve bitki besleme ile zirai mücadele konularında uygulandığı gözlemlenmiştir.

Organik çilek yetiştiren deneklerin %20,4’ü öğrendikleri yeni teknikleri diğer üretim

faaliyetlerinde uygulamadıklarını ifade etmişlerdir (Çizelge 5.34). Bu denekler sadece çilek

yetiştiriciliğinde organik tarım kurallarının uygulamakta diğer üretim faaliyetlerinde ise

Page 134: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

121

konvansiyonel olarak faaliyette bulunmaktadırlar. Bunun yanında bazı deneklerin organik

çilek yetiştiriciliği dışında faaliyette bulunacakları tarım arazileri miktarı yetersizdir.

5.4.6 Organik çilek yetiştiriciliğine geçiş ile ortaya çıkan değişiklikler

Tarımsal gelişmeye paralel olarak çiftçilikle uğraşanların gelir düzeylerinin yükseltilmesi,

üretim tüketim ilişkilerinin farklılaşması çiftçilerin sosyal ilişkilerine ve yaşam biçimlerine

yansıyarak sosyal gelişme ve değişim ortaya çıkaracaktır (Eraktan vd. 2002).

Çizelge 5.35 Organik yetiştiriciliğe geçişle birlikte ortaya çıkan değişim durumu

Değişim olup olmadığı

Ortaya çıkan değişimin türü

Üretim desenindeki

değişiklik

Yeni yatırımlarda

değişim

Çeşit

değişimi

Değişim

oldu

Sayı (adet) 3 5 17

Oran (%) 5,6 9,3 24,1

Değişim

olmadı

Sayı (adet) 51 49 37

Oran (%) 94,4 90,7 53,7

TOPLAM

Sayı (adet) 54 54 54

Oran (%) 100,0 100,0 100,0

Page 135: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

122

Araştırma alanında yeni bir üretim şekli olan organik çilek yetiştiriciliği ile deneklerin

işletmelerinde ekonomik ve teknik olarak ortaya çıkan değişiklikleri belirleyebilmek için

yöneltilen soruya verilen yanıtlara göre iki farklı Çizelge oluşturulmuştur (Çizelge 5.35 ve

Çizelge 5.36).

Çizelge 5.35’de organik çilek yetiştiriciliğine geçen işletmelerde üretim deseni, çeşit

değişimi ve yeni yatırımlar açısından değişim olup olmadığı sorgulanmıştır. Genel olarak,

sorgulanan konularda büyük bir değişikliğin ortaya çıkmadığı belirlenmiş olup en büyük

değişikliğin çeşit değişiminde (%24,1) olduğu görülmektedir (Çizelge 5.35).

Konvansiyonel çilek yetiştiriciliğinde kullanılan çeşitlerden farklı olarak organik tarıma

uygun çilek çeşitlerinin kullanılmaya başlanması çeşit değişiminin yüksek oranda

gerçekleşme nedenidir.

Manisa’da yapılan bir araştırmanın sonucuna göre; organik tarım yapan deneklerin

%69,5’inin organik tarıma geçtikten sonra üretim deseninde her hangi bir değişiklik

olmadığı ortaya konmuştur (Olhan 1997).

Yağmurlama sulama yönteminin yayılması ve benimsenmesi üzerine yapılan bir

araştırmada, üreticilerin sosyo-ekonomik nitelikleri olarak ele alınan işletme büyüklüğü ve

üretim desenindeki değişme ile ele alınan tarımsal teknolojiyi benimseme davranışı

arasında istatistiki anlamda bir ilişki bulunduğu saptanmıştır (Tatlıdil 1989).

Çizelge 5.36’da organik çilek yetiştiriciliğine geçen işletmelerde biyolojik problemler, çilek

yetiştiriciliğine ayrılan zaman, işgücü ihtiyacı, verim ve masraflardaki değişim

sorgulanmıştır. Ortaya çıkan değişimler denekler tarafından arttı, azaldı, aynı kaldı şeklinde

değerlendirilmiştir.

Page 136: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

123

Organik çilek yetiştiriciliğinde ortaya çıkan değişim biyolojik problemler açısından yani

zararlılarla mücadele, hastalık ve yabancı otlarla mücadele açısından ele alındığında

deneklerin büyük bir çoğunluğu biyolojik problemlerin aynı kaldığı (%42,6) yönünde görüş

bildirmişlerdir. Bunun yanında deneklerin %27,8’i ise biyolojik problemlerin arttığını

belirtmişlerdir (Çizelge 5.36).

Çizelge 5.36 Organik yetiştiriciliğe geçişle birlikte ortaya çıkan diğer değişim durumu

Değişim durumu

Ortaya çıkan değişimin türü

Biyolojik

problemler

Çilek

yetiştiriciliğine

ayrılan zaman

İşgücü

ihtiyacı

Verim Masraflar

Arttı Sayı (adet) 15 8 10 15 3

Oran (%) 27,8 14,8 18,5 27,8 5,6

Azaldı Sayı (adet) 16 22 28 26 38

Oran (%) 29,6 40,7 51,9 48,1 70,4

Aynı kaldı Sayı (adet) 23 24 16 13 13

Oran (%) 42,6 44,4 29,6 24,1 24,1

TOPLAM Sayı (adet) 54 54 54 54 54

Oran (%) 100,0 100,0 100,0 100,0 100,0

Organik yetiştiricilikle birlikte ortaya çıkan değişim durumu; biyolojik problemler, çilek

yetiştiriciliğine ayrılan zaman, işgücü ihtiyacı, verim ve masraflar açısından ele alınarak

Page 137: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

124

değerlendirilmiştir (Çizelge 5.36). Yapılan değerlendirmede değişim durumu; arttı, azaldı

ve aynı kaldı şeklinde ele alınmıştır. Ortaya çıkan değişimin önem derecesine göre

sıralanmasında; ortaya çıkan değişimi azaldı diyen deneklerin oranından arttı diyen

deneklerin oranı çıkarılmış ve elde edilen değere aynı kaldı şeklinde yanıtlayan deneklerin

oranı eklenerek öncelik sıralaması yapılmıştır. Bu sıralamaya göre ilk önceliği masraflar

almıştır. Masrafları çilek yetiştiriciliğine ayrılan zaman, işgücü ihtiyacı, biyolojik

problemler ve verim izlemektedir.

Geleneksel meyve üreticileri organik tarım metotlarına geçiş için; çeşit seleksiyonu, zararlı

ve hastalık kontrolü, ürün kontrolleri, yabancı ot kontrolü ve ağaç besleme gibi risklerden

dolayı tereddüt etmektedirler (Weibel 2001).

Organik çilek yetiştiriciliğinde ortaya çıkan değişimler organik çilek yetiştiricliğine ayrılan

zaman ve işgücü açısından değerlendirildiğinde; zaman ihtiyacının aynı kaldığı (%44,4) ve

işgücü ihtiyacının ise azaldığı (%51,9) denekler tarafından belirtilmiştir. Zaman ihtiyacının

aynı kaldığı görüşü deneklerin sahip olduğu tarım alet ve makinelerinin çilek

yetiştiriciliğinde de kullanılması ile açıklanabilir. Zaman ihtiyacı (%40,7) ve işgücü

ihtiyacının (%51,9) azaldığı görüşünü taşıyan deneklerin oranının yüksek olması ise,

organik çilek yetiştiriciliğinde kimyasal gübre ve zirai mücadele ilacının kullanılmaması

nedeniyle ilaçlama ve gübrelemeye ayrılan zamandan ve dolayısı ile kullanılan işgücünden

tasarruf edilmesi ile ilişkilidir. Ayrıca deneklerin %70,4’ü zaman ve işgücü gereksinimin

yanında masrafların da azaldığını bildirmişlerdir (Çizelge 5.36).

Olhan (1997) araştırmasında; organik tarıma geçiş ile deneklerin %72,9’unun işgücü

kullanımının değişmediğini, %20,3’unun ise işgücü kullanımın azaldığını belirtmektedir.

İspanya’da organik zeytin yetiştiriciliği yapan işletmelerin zeytin verimi konvansiyonel

işletmelere göre daha az bulunmuştur. Organik zeytin yetiştiricileri organik tarımın

Page 138: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

125

gelişmesi için daha fazla zaman ve çabaya ihtiyaçları olduğunu düşünmektedirler (Para and

Calatrava 2005).

Türk (2001); araştırmasında organik tarım uygulamalarında üretimde ortalama %10-20

arasında bir verim düşüklüğü olduğunu belirtmektedir.

Ayrıca araştırma alanında yapılan çalışmada, deneklerin %48,1’i verimin azaldığını

belirtirken %27,8’i verimin arttığını belirtmiştir (Çizelge 5.36). Verim artışının nedeni,

yayım çalışmalarında büyük etkinliği bulunan firmanın organik çilek yetiştiricilerine

organik tarımda sıkça kullanılan ve yüksek verim kapasitesine sahip olan çilek çeşitlerinin

kullanımını tavsiye etmesi ile açıklanmaktadır.

Manisa’da yapılan bir araştırmanın sonucuna göre; deneklerin %47,5’i organik tarıma

geçtikten sonra verimlerinde bir değişiklik olmadığını, %18,6’sı ise münavebe

uyguladıkları ve baklagil yetiştiridikleri için verimliliğin arttığını, %28,8’i ise verimlilikte

düşüş olduğunu belirtmiştir (Olhan 1997).

5.4.7 Organik tarıma geçiş ile gelir düzeyindeki değişiklik

Konvansiyonel çilek yetiştiriciliğinden organik çilek yetiştiriciliğine geçiş ile deneklerin

gelirlerinde belli bir değişiklik olması beklenmektedir. Ortaya çıkan bu değişiklik olumlu

yönde olabileceği gibi olumsuz bir yönde de olabilmektedir. Ortaya çıkan değişikliği

belirlemek için deneklere “organik tarıma geçiş ile birlikte gelir düzeyinizde bir değişiklik

oldu mu” şeklinde bir soru yöneltilmiştir. Ekonomik araştırmalarda sıkça karşılaşılan

deneklerin gelir seviyesini tespit etmedeki zorluk bu soru şekli ile aşılmaya çalışılmıştır.

Page 139: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

126

Çizelge 5.37 Deneklerin organik tarıma geçişi ile gelirlerinde bir artış olup

olmadığına göre dağılımı

Deneklerin gelirlerindeki artış Denek sayısı (adet) Oran (%)

Henüz olmadı 17 31,5

Çok az oldu 32 59,3

Olmadı ama olacağını düşünüyorum 3 5,6

Olmadı, olacağını da sanmıyorum 2 3,7

TOPLAM 54 100,0

Araştırma konusu, sosyal nitelikli bir konu olduğundan ekonomik analize yönelik bir yapı

düşünülmemiş, deneklerin gelir konusu araştırılırken ekonomik analiz yapma yerine

deneklerin gelir konusundaki yorumları dikkate alınmıştır.

Çilek yetiştiricilerinin büyük çoğunluğu bir firmanın projesi altında yer almaktadırlar. Bu

nedenle denekler firma tarafından ürün alım garantisi verilmesinden ve peşin ödeme

yapılmasından memnuniyet duymaktadırlar. Ancak organik üretime geçtikten sonra

gelirlerinde bir artış olup olmadığı ile ilgili yöneltilen sorulardan elde edilen verilere göre

deneklerin gelirlerinde çok az bir artış olduğu tespit edilmiştir. Deneklerin %59,3’ü

gelirinde çok az bir artış olduğunu belirtirken %31,5’i henüz bir artış olmadığını

belirtmiştir. Deneklerin %5,6'sı gelirinde bir artış olmadığını ama olacağını düşündüğünü

belirtirken %3,7’si gelirinde bir artış olacağını düşünmediğini ifade etmiştir (Çizelge 5.37).

Gelirlerinde az miktarda artış olduğunu belirten deneklerin (%59,3) bu şekilde görüş

bildirmesi, üretim masraflarının azalmasından ileri gelmektedir. Çizelge 5.36’dan da

Page 140: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

127

görüldüğü gibi deneklerin büyük bir kısmı (%70,4) organik çilek yetiştiriciliğine geçiş ile

masrafların azaldığını belirtmişlerdir. Organik tarıma geçiş ile masraflar arasında büyük bir

yer tutan kimyasal gübre ve zirai ilaç kullanım masraflarının ortadan kalkması bu sonucun

ortaya çıkmasında etkindir. Masraflardaki azalma gelir seviyesinin artması üzerinde etkide

bulunmaktadır.

Özcan (2004) araştırmasında, deneklerin %15,5’inin gelirlerinde bir değişiklik olmadığını,

deneklerin %71,8’i ise gelir düzeyimde henüz bir artış olmadığını fakat ileri yıllarda

gelirlerinde bir artış olacağını düşündüklerini belirtmişlerdir. Bunun yanında deneklerin

%12,7’si gelirlerinde bir artış olmadığını ve olacağını da sanmadıklarını dile getirmişlerdir.

Olhan (1997) araştırmasında, organik tarım yapan deneklerin %67;8’inin organik tarıma

geçtikten sonra tarımsal gelirlerinde artış olduğunu, %25,4’ünün tarımsal gelirlerinde bir

artış olmadığını belirlemiştir. Deneklerin %6,8’i ise organik tarıma geçtikten sonra

gelirlerinin düştüğünü belirtmişlerdir. Bu durum denekler tarafından verim düşüklüğü ve

prim yetersizliğine bağlanmakla birlikte Olhan verimin ortalama düzeyde olduğunu, bu

deneklerin organik tarımda ikinci yılları olduğunu belirtilerek bu sonucu ortaya çıkmasını

normal karşılamıştır.

Araştırmada, deneklerin organik çilek yetiştiriciliği konusunda deneyime sahip oldukları

görülmüştür. 1-5 yıl arasında organik çilek yetiştiriciliği deneyimine sahip deneklerin oranı

%53,7 iken 11-15 yıl arasında deneyime sahip deneklerin oranı %1,9’dur (Çizelge 5.11).

Bulunan bu sonuç Olhan’ın (1997) sonucu ile karşılaştırıldığında, deneklerin daha fazla

deneyime sahip olmaları gelir düzeylerindeki artışın nedenini açıklamaktadır.

Filipinlerde organik pirinç yetiştiriciliğinin yararlarının değerlendirildiği bir araştırmanın

sonuçlarına göre; organik pirinç yetiştiriciliği sonunda elde edilen net karın konvansiyonel

yetiştiricilikten elde edilen net kara göre daha fazla olduğu görülmüştür. Araştırma

Page 141: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

128

sonucuna göre; organik tarımın konvansiyonel tarıma göre sosyo-ekonomik, enerji

kullanımı ve çevresel yararlılık açısından daha faydalı olduğu görülmüştür (Mendoza

2004).

Yurdışında yapılan değişik araştırma sonuçlarına göre; ekonomik koşulların organik

tarımın benimsenmesine ilişkin birçok çalışmada etkili olduğu görülmüştür (Padel 1994,

Padel and Lampkin 1994, Henning 1994, Gerber and Hoffmann 1998).

5.4.8 Geleceğe yönelik düşünceler

Araştırma kapsamındaki deneklerin geleceğe yönelik olarak organik çilek yetiştiriciliğine

devam edip etmeme durumu, organik çilek üretimini artırma ya da azaltmaya yönelik

düşüncelerini öğrenmek amacıyla toplanan veriler Çizelge 5.38'de toplu olarak

verilmektedir.

Çizelge 5.38 Deneklerin gelecekte organik çilek yetiştiriciliğine yönelik düşünceleri

Üretime yönelik düşünceler Denek sayısı (adet) Oran (%)

Artırmak 32 59,3

Aynı bırakmak 21 38,9

Azaltmak 1 1,9

TOPLAM 54 100

Page 142: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

129

Çizelge 5.38’deki verilere göre; deneklerin %59,3’ünün organik çilek üretimini artırmayı

düşündüğü anlaşılırken deneklerin % 38,9’unun organik çilek üretimini aynı şekilde

bırakarak üretime devam edeceği anlaşılmaktadır. Deneklerden yalnızca %1,9’u organik

çilek üretimini azaltmayı düşündüğünü ifade etmiştir.

Elde edilen bu sonuçlara göre denekler organik çilek yetiştiriciliğine devam etmeyi

düşünmektedirler. Organik çilek üretimini azaltmayı düşünen deneklerin organik çilek

yetiştiricileri arasında çok az bir orana sahip olması bu düşüncenin en büyük

destekleyicisidir (Çizelge 5.38).

Akın (2003), Çankırı’da yaptığı araştırmada; organik elma yetiştiricilerinin %47,8’inin

gelecekte organik elma yetiştirme alanlarını artırmayı düşündüğünü, %52,2’sinin de

organik elma yetiştirme alanlarını aynı bırakmayı istediklerini ortaya koymuştur.

Organik çilek yetiştiren deneklerin organik çilek üretimini değiştirme görüşleri ile köy

içinde bulundukları gelir grupları arasında istatistiksel bir ilişki bulunup bulunmadığı

araştırılarak Çizelge 5.39 oluşturulmuştur.

Köy içinde gelir grubu olarak kendini düşük gelir grubunda gösteren deneklerin (%46,9)

organik çilek üretimini artıma eğiliminde oldukları belirlenmiştir (Çizelge 5.39). Yüksek

gelir grubunda bulunan 3 deneğin çilek üretim alanlarındaki değişikliğe ilişkin görüşleri

üretim alanlarını artırmak, aynı bırakmak ve azaltmak şeklinde değişiklik göstermektedir.

Page 143: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

130

Çizelge 5.39 Gelir gruplarına göre deneklerin organik çilek üretim alanlarındaki

değişikliğe ilişkin düşünceleri

Gelir grupları

Üretim alanındaki değişiklik

Artırmak Aynı bırakmak Azaltmak TOPLAM

Yüksek

gelir

Sayı (adet) 1 1 1 3

Oran (%) 3,1 4,8 100,0 5,6

Orta gelir Sayı (adet) 16 12 0 28

Oran (%) 50,0 57,1 0,0 51,9

Düşük

gelir

Sayı (adet) 15 8 0 23

Oran (%) 46,9 38,1 0,0 42,6

TOPLAM Sayı (adet) 32 21 1 54

Oran (%) 100,0 100,0 100,0 100,0

p:0,001 istatistiksel olarak fark bulunmaktadır

Gelir gruplarına göre deneklerin organik çilek üretim alanlarındaki değişikliğe ilişkin

düşünceleri arasındaki farklılığın derecesini belirlemek için yapılan khi-kare analizinde,

gelir grupları ile organik çilek üretim alanları arasındaki farklılık anlamlıdır (p<0,10). Yani

gelir grupları ile organik çilek üretim alanları arasındaki farklılık önemlidir.

Page 144: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

131

5.5 Enformasyon Sistemi

Enformasyon ve bilgi kavramları sık sık birbirlerine eş anlamlı olarak yanlış bir şekilde

kullanılmaktadır. Gerçekte bu iki kavram birbirinden farklılık göstermektedir (Demiryürek

2001b).

Enformasyon; danışma, tanıtma, haber alma, haber verme, haberleşme anlamına gelirken

bilgi insan aklının erebileceği olgu, gerçek ve ilkelerin bütününe verilen ad veya gözlem

yolu ile elde edilen gerçek şeklinde tanımlanmaktadır (Anonim 1992).

Bilgi, işlenmiş enformasyonun bir sonucudur, enformasyondan daha yüksek bir yapıda olup

daha kalıcıdır Kavramlar, anlamlar ve zekasal beceriler insan bilgisini oluşturmaktadır

(Demiryürek 2001b).

Bilgi yönetimi; kurumsal bilginin ve uzmanlığın elde edilmesi, geliştirilmesi ve

kullanılması yolu ile değer yaratma süreci veya görünmeyen varlıkları kullanarak değer

yaratma sanatı veya bilgiyi kurumsal performansı artırmak amacıyla yaratma, ele geçirme,

paylaşma ve kullanma sürecidir (Aktan 2007).

Bilgi yönetimi, rekabetin olduğu ekonomide organizasyonların sahip oldukları kaynakları

daha etkin bir biçimde kullanma ihtiyacının bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır. Bilgi

yönetimi sistemi organizasyonların faaliyetlerini stratejik, taktiksel ve operasyonel

açılardan etkileyebilmekte ve insan kaynakları yönetimi, üretim, kontrol, örgütlenme ve

diğer faaliyetler üzerinde olumlu etkiler oluşturabilmektedir (Aktan 2007).

Page 145: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

132

Bilgi yönetimi ile, iş süreçleri kısalmakta, iş akışları hızlanmakta, hatalar en aza inmekte,

şeffaflık sağlanmakta, mekana bağlılık azalarak maliyetler ucuzlamakta ve hemen her

alanda yeni buluşlar ortaya çıkmaktadır (Anonim 2005).

5.5.1 Çilek yetiştiriciliği hakkında gerek duyulan bilginin türü

Organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin organik yetiştiricilik hakkında gereksinim

duyduğu çeşitli bilgileri değişik kaynaklardan karşılaması olasıdır. Bilgiler ilk elden,

deneyimli kişi ve kurumlardan üreticilere aktarıldığı durumda olumlu etki yapmaktadır.

Konvansiyonel çilek yetiştiriciliği konusunda denekler arasında bilgi alıp verme konusunda

uzun zamandır bilgi değişimi yapıldığı araştırma alanındaki denekler tarafından

belirtilmiştir. Bu durum yerel bilginin paylaşımı olarak karşımıza çıkmaktadır. Organik

çilek yetiştiriciliğinde deneklerin hangi tür bilgilere gereksinim duyduklarını belirlemek

amacıyla deneklere bir dizi soru yöneltilmiştir. Deneklerden alınan yanıtlara göre teknik

bilgi, pazarlama ile ilgili bilgi, danışmanlık ile ilgili bilgi, kendi tecrübesi ve yasal bilgi

olmak üzere beş çeşit bilginin gerekli olduğu görülmüştür. Demiryürek (2000) fındık

üreticileri ile yapmış olduğu araştırmada; teknik bilgi, pazarlama, kendi koşulları-çiftlik

koşulları, danışmanlık, üretimin çeşitlendirilmesi, yasal bilgi ve bilgi yönetimi olmak üzere

deneklerin yetiştiricilik konusunda yedi çeşit bilgiye gerek duyduklarını belirtmiştir.

Pazarlama ve teknik bilgi gereksinimi organik ve konvansiyonel çilek yetiştiricileri için bu

araştırma yanında Demiryürek (2000)’in araştırmasında da ortak bilgi gereksinimi olarak

ortaya konulmuştur.

Page 146: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

133

5.5.1.1 Teknik bilgi

Konvansiyonel çilek yetiştiriciliğinden organik çilek yetiştiriciliğine geçen denekler bu

değişim esnasında girdi kullanımı, hastalık ve zararlı kontrolü gibi bazı teknik bilgilere

gereksinim duymuşlardır. Denekler tarafından gereksinim duyulan teknik bilgilere ne

ölçüde gerek duyulduğunu öğrenmek için yöneltilen soruya verilen yanıtlardan Çizelge

5.40 oluşturulmuştur. Ayrıca, oluşturulan çizelgede organik ve konvansiyonel çilek

yetiştiriciler açısından teknik bilginin önem sırasını belirlemek için skor hesaplanmıştır.

Çizelge 5.40 Deneklerin organik çilek yetiştiriciliğinde gereksinim duyduğu teknik bilginin

derecesi

Yetiştiricilik şekli

Teknik bilgiye ihtiyaç duyma derecesi

Skor*

Sıralama Çok

az (1)

Az

(2)

Orta

(3)

Fazla

(4)

Çok fazla

(5)

Organik çilek

yetiştirenler

Sayı (adet) 1 2 8 12 31 429,5 1

Oran (%) 1,9 3,7 14,8 22,2 57,4

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Sayı (adet) 0 3 14 4 9 363,3 2

Oran (%) 0,0 10,0 46,7 13,3 30,0

*Skor:Ağırlık x Oran olarak hesaplanmıştır.

Organik çilek yetiştiren denekler arasında teknik bilgiye çok fazla gereksinim duyanlar

(%57,4) teknik bilgiye değişik seviyelerde gereksinim duyan diğer deneklere göre en büyük

grubu oluşturmaktadırlar (Çizelge 5.40). Yapılan skor hesabına göre organik çilek

yetiştiricileri konvansiyonel çilek yetiştiricilerine göre daha fazla teknik bilgiye gerek

duymaktadırlar. Bunun nedeni; organik tarımın yeni ve kontrollü bir üretim şekli olması ve

Page 147: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

134

çilek üretiminin her aşamasında organik tarımın prensiplerine uygun hareket edilmesi

gerektiğinden deneklerin teknik bilgi ihtiyacı da fazladır.

Konvansiyonel çilek yetiştiren denekler arasında orta derecede teknik bilgiye gereksinim

duyan denekler (%46,7) teknik bilgiye gereksinim duyan diğer denekler arasında en büyük

grubu oluşturmaktadır (Çizelge 5.40). Konvansiyonel çilek yetiştiren denekler arasında orta

derecede teknik bilgiye gereksinim duyma üretim esnasında belli bir yetiştiricilik

deneyimine ulaşma ile açıklanabilir. Konvansiyonel yetiştiricilik yapan denekler yapmakta

oldukları üretim şekli ile daha fazla verim ve daha fazla gelir elde etmek için teknik bilgi

seviyelerini artırmak istemektedirler.

Demiryürek (2000), fındık üreticileri ile yapmış olduğu araştırmada denekler tarafından

gerek duyulan bilgiler arasında teknik bilginin ilk sırada yer aldığını belirtmiştir.

5.5.1.2 Pazarlama ile ilgili bilgi

Tarım sektörünün en büyük sorunları arasında hiç şüphesiz pazarlama konusu gelmektedir.

Yapısı itibarı ile çabuk bozulma özelliğine sahip olan çileğin üretim alanından en kısa

zamanda tüketim alanlarına götürülerek tüketilmesi gerekmektedir. Çileğin çabuk bozulma

özelliğinden dolayı denekler ürünlerini bir an önce pazarlamak istemektedir. Organik çilek

yetiştiren denekler pazarlama konusunda bilgiye ihtiyaç duyduklarını belirtmişlerdir.

Çizelge 5.41’de deneklerin çilek pazarlama konusundaki bilgi ihtiyacının derecesini

göstermektedir. Konvansiyonel ve organik çilek yetiştiren denekler arasında bilgiye

gereksinim duyanlar arasında farklılıklar görülmektedir.

Page 148: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

135

Çizelge 5.41 Deneklerin pazarlama ile ilgili bilgi gereksiniminin derecesine göre dağılımı

Yetiştiricilik şekli

Bilgi gereksiniminin derecesi

Skor*

Sıralama Çok az

(1)

Az

(2)

Orta

(3)

Fazla

(4)

Çok fazla

(5)

Organik çilek

yetiştirenler

Sayı (adet) 7 4 10 8 25 373,4 1

Oran (%) 13,0 7,4 18,5 14,8 46,3

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Sayı (adet) 0 3 13 7 7 359,6 2

Oran (%) 0,0 10,0 43,3 23,3 23,3

*Skor:Ağırlık x Oran olarak hesaplanmıştır.

Konvansiyonel çilek yetiştiren denekler arasında orta derecede bilgiye gereksinim duyanlar

çoğunlukta iken (%43,3), organik çilek yetiştiren denekler arasında büyük bir çoğunluğun

(%46,3) çok fazla bilgiye gereksinim duyduğu görülmektedir. Organik çilek yetiştiren

deneklerin çok fazla bilgiye gereksinim duymaları, büyük çaba göstererek ürettikleri

çilekleri bir an önce pazarlayarak gelir elde etmeleri ile açıklanabilir. Aksi takdirde

pazarlama anındaki gecikme ve düzensizlikler çilekte bozulmalara ve çürümelere yol

açacağından pazarlanma şansı kalmayacaktır. Bu olumsuzluk deneklerin emeklerinin

karşılığını alamamasına neden olacaktır.

Konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerden hiçbiri çok az seviyede pazarlama konusunda

bilgiye gereksinim duymadıklarını daha yüksek derecelerde pazarlama bilgisine

gereksinimleri olduğunu bildirmiştir. Bu düşünce tarzının nedeni; araştırma alanında

birbirine rakip olarak üretilen organik ve konvansiyonel çileklerin hasat sonrasında bir an

önce pazarlanarak üreticinin eline para geçmesinin sağlanmasıdır.

Page 149: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

136

Yapılan skor hesabına göre organik çilek yetiştiricileri konvansiyonel çilek yetiştiricilerine

göre pazarlama konusunda daha fazla bilgiye gerek duymaktadırlar. Her ne kadar organik

çilek yetiştiricileri sözleşmeli üretim yapmaları nedeniyle pazarlamada bir problemle

karşılaşmasalarda, bir aracıya bağlı olmadan pazarlama faaliyetinde bulunabilmak ve

ürünlerini pazarlık yaparak daha yüksek fiyattan satabilmek için pazarlama konusundaki

bilgilerini artırmak eğilimindedirler.

5.5.1.3 Danışmanlık (Uzman kişilerin tavsiyeleri) ile ilgili bilgi

Gün geçtikçe gelişme gösteren tarım sektörünün her aşamasında ortaya çıkan gelişmeleri

takip etmek ve uygulamak üreticilere değişik yararlar sağlamaktadır. Modern tarım

metotlarını öğrenmek ve uygulamak için tarımsal danışmanlık sistemi gelişmiş ülkelerin

pek çoğunda uygulanmaktadır.

Tarımsal danışmanlık sistemini Türkiye’de uygulamaya koymak amacıyla 08.09.2006 tarih

ve 26283 sayılı Resmi Gazete’de “Tarımsal Yayım ve Danışmanlık Hizmetlerinin

Düzenlenmesine Dair Yönetmelik” yayımlanmıştır.

Araştırma alanında çilek yetiştiriciliği yapan organik ve konvansiyonel yetiştiricilerin

danışmanlıkla ilgili bilgilere ne derecede gerek duyduklarını ortaya koymak üzere

yöneltilen soruya verdikleri yanıtlara göre Çizelge 5.42 oluşturulmuştur. Deneklerin

danışmanlıkla ilgili bilgi gereksinimleri çok az, az, orta, fazla ve çok fazla şeklinde

belirlenmiştir.

Organik çilek yetiştiricileri yanında konvansiyonel çilek yetiştiricileri de danışmanlıkla

ilgili bilgiye gereksinimi olduğunu belirtmişlerdir. Konvansiyonel çilek yetiştiricilerinin

büyük bir çoğunluğu (%63,3) danışmanlıkla ilgili çok fazla bilgiye gereksinim duymaktadır

Page 150: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

137

(Çizelge 5.42). Konvansiyonel yetiştiriciler arasında danışmanlıkla ilgili bilgiye çok fazla

gereksinim duyulmasının nedeni, organik çilek yetiştiricileri ile rekabet edebilmek için

bilgi seviyelerini artırmak olarak yorumlanabilir.

Yapılan skor hesabına göre konvansiyonel çilek yetiştiricileri organik çilek yetiştiricilerine

göre daha fazla danışmanlık ihtiyacı duymaktadırlar.

Çizelge 5.42 Deneklerin danışmanlıkla ilgili bilgi gereksiniminin derecesine göre dağılımı

Yetiştiricilik şekli

Danışmanlıkla ilgili bilgi gereksinimi

Skor*

Sıralama Çok

az (1)

Az

(2)

Orta

(3)

Fazla

(4)

Çok fazla

(5)

Organik çilek

yetiştirenler

Sayı (adet) 1 4 11 32 6 370,6 2

Oran (%) 1,9 7,4 20,4 59,3 11,1

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Sayı (adet) 2 3 3 3 19 412,7 1

Oran (%) 6,7 10,0 10,0 10,0 63,3

*Skor:Ağırlık x Oran olarak hesaplanmıştır.

Organik üretim, her aşaması kontrollü bir üretim şekli olduğundan denekler toprak

hazırlığından hasat anına kadar üretimin her aşamasında danışmanların bilgisine gereksinim

duymaktadırlar. Organik çilek yetiştiriciliğinde bulunan denekler arasında danışmanlıkla

ilgili çok fazla bilgiye gereksinim duyanlar konvansiyonel yetiştiricilerle

karşılaştırıldığında daha az (%11,1) orandadır (Çizelge 5.42).

Organik çilek yetiştiricilerinin konvansiyonel çilek yetiştiricileri gibi danışmanlıkla ilgili

bilgiye çok fazla gerek duymamaları organik yetiştiricilerin organik tarımda faaliyet

Page 151: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

138

gösteren KSK ve organik firmalarla sıkı işbirliği içinde tarımsal faaliyetlerine devam

etmeleri ile açıklanabilir. KSK’lar ve organik çilek projesi uygulayan firmalar yetiştiricilere

organik üretimle ilgili bilgileri düzenli bir şekilde üretim sürecinde sağlamaktadırlar.

5.5.1.4 Kendi tecrübesi

Konvansiyonel ve organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklerden bazıları tarımsal

faaliyetlerinde danışmanlık hizmetlerinden faydalanma yerine kendi tecrübelerinden

yararlandıklarını belirtmişlerdir. Organik çilek yetiştiren deneklerin %37,0’si kendi

tecrübesine gereksinim duymadığını belirtirken, konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerde

bu oran daha düşük bir seviyededir (%10,0). Konvansiyonel çilek yetiştirenlerde kendi

tecrübesi ile ilgili bilgi gereksinimine orta derecede gerek duyanlar ise %16,7 oranındadır.

(Çizelge 5.43). Organik çilek yetiştirenler kendi tecrübelerinden çok organik tarım ürünleri

ticareti ile uğraşan firmalar ve KSK’ların deneyimlerinden yararlanmayı tercih

etmektedirler.

Çizelge 5.43 Deneklerin kendi tecrübesi ile ilgili bilgi gereksinimine göre dağılımı

Yetiştiricilik şekli

Bilgi gereksinimi-Kendi tecrübesi

Skor*

Sıralama Yok

(0)

Çok

az (1)

Az

(2)

Orta

(3)

Var

(4)

Çok

var (5)

Organik çilek

yetiştirenler

Sayı (adet) 20 12 5 10 4 3 153,9 2

Oran (%) 37,0 22,2 9,3 18,5 7,4 5,6

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Sayı (adet) 3 6 11 5 3 2 217,0 1

Oran (%) 10,0 20,0 36,7 16,7 10,0 6,7

*Skor:Ağırlık x Oran olarak hesaplanmıştır.

Page 152: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

139

Yapılan skor hesabına göre konvansiyonel çilek yetiştiricileri organik çilek yetiştiricilerine

göre kendi tecrubelerinden daha fazla faydalanmaktadırlar (Çizelge 5.43).

Organik yetiştiricilik yapan denekler kendi tecrübeleri yanında KSK’lar ve organik proje

yürütücüsü firmalardan güncel bilgiler alarak yetiştiricilik deneyimlerini artırmak

istemektedirler.

5.5.1.5 Mevzuata ilişkin bilgi

Organik çilek yetiştiriciliği hakkında gerek duyulan bilgiler arasında mevzuata ilişkin

bilgiler organik yetiştiriciliğe başlamadan önce, yetiştiricilik esnasında ve sonrasında

başvurulacak en önemli bilgi kaynakları arasında yer almaktadır. Bu kaynakların en

önemlisi Organik Tarım Kanunu ve bu Kanun’a dayanılarak çıkarılan Organik Tarım

Yönetmeliği’dir. Kırsal alanda yaşayanların kanunlar ve ilgili yönetmeliklerden haberdar

olmaları, bu değişikleri izlemeleri ve uygulamaları beklenemez. Ancak, organik tarım,

tarımsal üretimin diğer uygulamalarından farklı olarak kanun ve yönetmelikler

çerçevesinde kontrollü bir şekilde yapılması gereken üretim biçimi olduğundan, çiftçilerin

bilgilendirilme faaliyetleri organik tarımda yer alan diğer kişi ve kurumlar tarafından

mecburen yapılması gereken bir görev şeklinde devam etmektedir. Bu nedenle organik

çilek yetiştiricileri teknik bilgiler yanı sıra mevzuata ilişkin bilgilere de gereksinim

duymaktadırlar.

Çizelge 5.44’de deneklerin mevzuata ilişkin bilgi gereksinimine göre dağılımı yer

almaktadır.

Page 153: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

140

Çizelge 5.44 Deneklerin mevzuata ilişkin bilgi gereksinimine göre dağılımı

Yetiştiricilik şekli

Bilgi gereksinimi-

Mevzuata ilişkin bilgi

Skor*

Sıralama

Var (5) Yok (0)

Organik çilek

yetiştirenler

Sayı (adet) 1 53 9,5 1

Oran (%) 1,9 98,1

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Sayı (adet) 0 30 0,0 2

Oran (%) 0,0 100,0

*Skor:Ağırlık x Oran olarak hesaplanmıştır.

Yapılan skor hesabına göre organik çilek yetiştiren denekler konvansiyonel çilek yetiştiren

deneklere göre daha fazla mevzuata ilişkin bilgiye gereksinim duymaktadırlar (Çizelge

5.44). Bu sonucun ortaya çıkmasındaki neden organik tarımın kurallı ve kontrollü bir

üretim şekli olarak faaliyet göstermesi ve ilgili mevzuatanın uygulamada zorunlu olmasıdır.

Çizelge 5.45’de organik ve konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin çilek yetiştiriciliği

hakkında gerek duydukları bilgi ihtiyacı kendi içinde sıralanarak verilmiştir. Buna göre;

organik yetiştiriciler için sırasıyla teknik bilgi, pazarlama bilgisi, danışmanlık bilgisi, kendi

tecrubesi ve mevzuata ilişkin bilgi önemlidir. Teknik bilginin organik yetiştiriciler için

birinci sırada yer alması yine organik tarımın uygulanmasında uyulması gereken kuralların

bulunmasından kaynaklanmaktadır. Konvansiyonel yetiştiriciler için ihtiyaç duyulan

bilginin sıralaması; danışmanlık, teknik bilgi, pazarlama, kendi tecrubesi ve mevzuata

ilişkin bilgi şeklindedir.

Page 154: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

141

Çizelge 5.45 Organik ve konvansiyonel yetiştiricilerin çilek yetiştiriciliği

hakkında gerek duydukları bilgilerin önem sırasına göre dağılımı

Gerek duyulan bilgi Organik

yetiştiricilik

Konvansiyonel

yetiştiricilik

Teknik bilgi Skor* 429,3 363,3

Sıralama 1 2

Pazarlama Skor* 373,4 359,6

Sıralama 2 3

Danışmanlık Skor* 370,6 412,7

Sıralama 3 1

Kendi

tecrubesi

Skor* 153,9 212,0

Sıralama 4 4

Mevzuata

ilişkin bilgi

Skor* 9,5 0

Sıralama 5 5

*Skor:Ağırlık x Oran olarak hesaplanmıştır

Konvansiyonel çilek yetiştiricileri için ihtiyaç duyulan bilgi arasında danışmanlık

konusunun ilk sırada yer alması bu gruptaki yetiştiricilerin organik tarım yapanların

kendilerine sağladıkları avantajlara benzer bir avantaj yakalamak istekleri ile açıklanabilir.

Page 155: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

142

5.5.2 Yayım faaliyetlerine katılma

Araştırma alanında bulunan çilek yetiştiricilerinin gerek anketlere verdiği yanıtlar, gerekse

yapılan sohbetler esnasında değişik şekillerde yayım faaliyetlerine katıldıkları

gözlemlenmiştir. Anket sorularına verilen yanıtlara göre deneklerin yayım faaliyetleri ayrı

ayrı incelenmiştir.

Yayım faaliyetleri ile ilgili olarak Taluğ (1982) turunçgil üretiminin geliştirilmesine

yönelik olarak yaptığı çalışmada; deneklerin yayım çalışmalarına yüksek düzeyde

katıldıklarını ve önerilen tarım tekniklerini değişik oranlarda da olsa benimsediklerini

belirtmiştir.

Cramer ve arkadaşları tarafından yapılan bir araştırmada; organik tarım eğitim faaliyetleri

konferanslar, uygulamalı gösteriler, grup sohbetleri, arazi gezileri ve sınıf alıştırmalarından

oluşmuştur. Çalışmada; ekip öğretimi yaklaşımı ve üretim uygulamaları arasındaki

etkileşim hakkında bilgi bütünlüğü sağlanmıştır. Eğitim el kitabı, slayt setleri, yayım

programları ve organik tarım internet sitesi faydalanıcılara organik üretim sistemleri ve

işletmelerinde ihtiyaç duydukları eğitim programlanması için kaynak materyal sağlamıştır.

Zamanı verimli kullanan yoğun oturumlar, düzenli programlar çiftçilerin programlara

düzenli katılımı için güçlü bir teşvik unsurudur (Cramer et al. 2000).

Akşehir ilçesinde organik çilek yetiştiriciliğinin geliştirilmesi için uzun yıllardır İlçe Tarım

Müdürlüğü tarafından çilek yetiştiricilerine yönelik olarak değişik tarımsal yayım

faaliyetleri bir programa bağlı olarak uygulanmaktadır. İlçe Tarım Müdürlüğü tarafından

uygulanmakta olan tarımsal yayım faaliyetleri yanında organik çilek yetiştiriciliği

konusunda faaliyette bulunan firmalar tarafından da organik çilek yetiştiriciliğinin yörede

yayılması amacıyla tarımsal yayım faaliyetlerinde bulunmaktadırlar. Firmalar tarafından

yapılan tarımsal yayım faaliyetleri arasında; organik tarımın tanıtılmasına ilişkin toplantılar,

Page 156: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

143

organik tarım yöntemlerine ilişkin demonsrasyonlar ve bireysel görüşmeler yer almaktadır.

Ayrıca; organik tarım ve organik çilek yetiştiriciliği konusunda broşür dağıtımı

yapılmaktadır.

Firmalar tarafından araştırma alanında yapılan tarımsal yayım faaliyetleri yanında İl

Müdürlüğü organik tarım birimi elamanları ile İçe Tarım Müdürlüğü elemanlarınca organik

çilek üretimini geliştirmek için düzenli bir şekilde tarımsal yayım faaliyetlerinde

bulunulmaktadır.

5.5.2.1 Yayım faaliyetlerine katılma (Demonstrasyon)

Demonstrasyonlar tarımsal yayım faaliyetleri içinde grup yayım yöntemleri arasında yer

almaktadır. Grup, aynı anda belirli ortak özellikleri taşıyan bireylerden oluşan toplumsal

birimi ifade etmektedir. Grup yayım yöntemleri gelişmekte olan ülkelerde geniş bir şekilde

kullanılmaktadır.

Çiftçiler, tarımsal alanda ortaya çıkan yeni bir teknik veya bilginin uygulamalarını nasıl

etkileyeceğini görmek isterler. Çiftçilerden bazıları ortaya çıkan yenilikleri bir süre

izledikten sonra benimsemeyi seçerler. Demonstrasyonlar, bu şekilde düşünen çiftçilerin

yenilikleri daha erken benimsemesi için etkide bulunmaktadırlar. Demonstrasyonlar ile eski

ve yeni gelişmeleri bir arada göstererek, birbirleri ile karşılaştırarak çiftçilerin yeniliklerden

daha çabuk etkilenmeleri ve yenilikleri daha çabuk benimsemeleri üzerinde olumlu etki

yapmaktadır. Bireysel yöntemlerle karşılaştırıldığında daha fazla etkinliğe sahip olan

demonstrasyonlar hedef kitlenin görerek öğrenmesini sağlamaktadır (Yavuz 2000).

Çizelge 5.46 deneklerin yayım faaliyetlerine katılma durumuna göre dağılımını yayım

faaliyetlerine hiç katılmayanlar, nadiren katılanlar ve sıklıkla katılanlar şeklinde

Page 157: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

144

gruplandırarak toplu halde göstermektedir. Organik çilek yetiştiren deneklerin %74,1’i,

konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin %73,3’ü yayım faaliyetlerine (demonstrasyon)

hiç katılmadıklarını ifade etmişlerdir. Her iki grupta da yayım faaliyetlerine katılmayan

deneklerin, yayım faaliyetlerine nadiren ve sıklıkla katılan deneklere göre fazlalığı dikkati

çekmektedir.

Çizelge 5.46 Deneklerin yayım faaliyetlerine katılma durumuna göre dağılımı

(Demonstrasyon)

Yetiştiricilik şekli

Yayım faaliyetlerine katılma-

Demonstrasyon

Skor*

Sıralama

Hiç

katılmayan(0)

Nadiren

katılan(1)

Sıklıkla

katılan(2)

Organik

çilek

yetiştirenler

Sayı

(adet)

40 11 3 31,6 2

Oran

(%)

74,1 20,4 5,6

Konvansiyonel

çilek

yetiştirenler

Sayı

(adet)

22 5 3 36,7 1

Oran

(%)

73,3 16,7 10,0

p:0,855>0,05 istatistiki açıdan fark bulunmamaktadır

*Skor:Ağırlık x Oran olarak hesaplanmıştır

Page 158: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

145

Konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin yapılan skor hesabına göre organik

çilek yetiştiriciliği yapan deneklerden demonstrasyon faaliyetlerine daha fazla katıldıkları

görülmüştür. Her ne kadar böyle bir sonuç ortaya çıkmış olsa da, her iki gruptan

demonstrasyon faaliyetlerine katılım oranı düşüktür. Araştırma yöresinde uzun süredir çilek

yetiştiriciliğinin devam etmesi deneklerin çilek yetiştiriciliğinde geçmişten gelen

tecrubelerinden kaynaklanan teknik bilgiye sahip olmaları ile açıklanabilir. Hatta bazı

denekler anket uygulanması esnasında soru ile ilgili olarak “Bizler zaten otuz yıldır çilek

yetiştiriyoruz, artık bundan sonra çilek yetiştiriciliği konusunda ne öğrenebiliriz” şeklinde

demonstrasyonlara ilgisizliğini ifade etmişlerdir. Organik çilek yetiştiriciliği yapan

denekler ise organik yetiştiricilik konusundaki bilgileri firma ve KSK’lardan aldığı için

demonstrasyonlara karşı ilgisizliğini soruya verdikleri yanıtlarda da belirtmişlerdir.

Organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin

demonstrasyonlara katılımı arasındaki farklılığın derecesini belirlemek için yapılan Mann-

Whitney U testinde denekler arasında istatistiki açıdan bir fark bulunmadığı tespit

edilmiştir (p>0,05).

5.5.2.2 Yayım faaliyetlerine katılma (Tarla günü)

Tarla günleri; yılın belirli zamanlarında belirli kuruluşlar tarafından düzenlenen ve tarımsal

teknikleri yerinde göstermek için yapılan grup yayım etkinlikleri arasında yer almaktadır.

Bu etkinliğin ana amacı; çiftçiler için yeni bir tekniği, uygulamayı veya ürünü bir arada

görebilecekleri şekilde sergilemek ve konuya onların ilgisini çekmektir. Tarla günleri için

genellikle tarımsal alanda faaliyette bulunan kamusal kuruluşların arazileri seçilmekte ve

kullanılmaktadır. Bunun yanında, istekli çiftçilerin arazilerinde de tarla günleri

düzenlenmektedir. Tarla günlerinde çiftçilerin arazilerinin kullanılması yayımın etkinliği

açısından olumlu sonuçlar vermektedir. Tarla günlerinin konusu tarımsal faaliyetlerle ilgili

Page 159: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

146

her hangi bir konuda olabileceği gibi birkaç tarımsal faaliyeti birden kapsayacak şekilde de

olabilir (Yavuz 2000).

Çizelge 5.47 Deneklerin yayım faaliyetlerine katılma durumuna göre dağılımı (Tarla günü)

Yetiştiricilik şekli

Yayım faaliyetlerine katılma-

Tarla günü

Skor* Sıralama

Katılmayan(0) Nadiren

katılan(1)

Sürekli

katılan(2)

Organik çilek

yetiştirenler

Sayı (adet) 45 8 1 18,6 2

Oran (%) 83,3 14,8 1,9

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Sayı (adet) 22 8 0 26,7 1

Oran (%) 73,3 26,7 0,0

p:0,771>0,05 istatistiki açıdan fark bulunmamaktadır

*Skor:Ağırlık x Oran olarak hesaplanmıştır

Organik çilek yetiştiren denekler arasında yayım faaliyetlerine (tarla günleri) sürekli katılım

gösteren deneklerin oranı (%1,9) çok düşük çıkmıştır (Çizelge 5.47). Yapılan skor hesabı

sonucuna göre; araştrma alanında konvansiyonel çilek yetiştirenler organik çilek

yetiştirenlere göre tarla günlerine daha fazla katılmaktadırlar.

Organik yetiştiricilik konusunda her türlü bilginin deneklere organik tarım konusunda

faaliyet gösteren firma ve KSK’lar tarafından götürülmesi sonucunda deneklerin hazırcılığa

alışmış olması yanında yayım faaliyetlerini organize eden İl/İlçe Tarım Müdürlüğü

elemanlarının tarımsal yayımın önemi ve etkinliği hakkında denekleri yeterince

bilgilendirmemeleri bu sonucun ortaya çıkmasında etkili olmuştur.

Page 160: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

147

Organik ve konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan denekler arasında yayım faaliyetlerine

(tarla günleri) nadiren katılanların oranının düşük çıkması da dikkat çekicidir. Organik çilek

yetiştiriciliği yapan deneklerin %14,8’i, konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin

%26,7’si yayım faaliyetlerine (tarla günleri) nadiren katıldıklarını belirtmişlerdir (Çizelge

5.47).

Organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin tarla

günlerine katılımı arasındaki farklılığın derecesini belirlemek için yapılan Mann Whitney U

testinde denekler arasında istatistiki açıdan bir fark bulunmadığı tespit edilmiştir (p>0,05).

5.5.2.3 Yayım faaliyetlerine katılma (Bireysel görüşmeler)

Bireysel yayım yöntemleri arasında yer alan yayım görüşmesi, bireyler arasında bilgi,

duygu ve düşünceleri en etkili ve en kısa zamanda karşılıklı olarak aktarma sağlamaya

olanak verdiğinden tercih edilmektedir. Bu yayım yönteminde çiftçi ve yayım elemanı

aracısız, karşılıklı olarak birbirleri ile iletişim kurduklarından bilgi alışverişi daha kolay

olmaktadır. Bireysel görüşmelerden özellikle pilot proje uygulamaları ile önder çiftçilere

eğitim verilmesi sırasında faydalanılmaktadır. Kişisel görüşmeler, ev ve köy ziyaretleri,

işletme ziyareti, işyeri görüşmeleri ve telefon görüşmeleri şeklinde uygulanabilir (Yavuz

2000).

Organik çilek yetiştiren deneklerden %57,4’ü yayım faaliyetlerine (kişisel görüşmeler)

nadiren katıldıklarını belirtirken, %29,6’sı yayım faaliyetlerine hiç katılmadığını

belirtmişlerdir. Yayım faaliyetlerine sürekli katılanların oranı ise %1,9 gibi çok düşük bir

düzeydedir. Konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan deneklerden yayım faaliyetlerine

sürekli katılan deneğe rastlanılmamıştır. Konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan

denklerden yayım faaliyetlerine hiç katılmayanların oranı %66,7’dir (Çizelge 5.48).

Page 161: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

148

Yapılan skor hesabı sonucuna göre; araştırma alanında organik çilek yetiştirenlerin

konvansiyonel çilek yetiştirenlere göre daha fazla bireysel görüşmelerde bulundukları

anlaşılmaktadır.

Organik üretimde, kontrollü üretim esas olduğundan denekler çeşitli zamanlarda gerek

KSK’lar ve gerekse organik proje yöneticileri ile karşılıklı görüşmeler yapmaktadır.

Yapılan bu görüşmeler deneklerin üretimlerini daha bilinçli olarak yapmalarına katkı

sağlamaktadır.

Çizelge 5.48 Deneklerin yayım faaliyetlerine katılma durumuna göre dağılımı (Bireysel

görüşmeler)

Yetiştiricilik şekli

Yayım faaliyetlerine katılma-

Yayım görüşmesi

Skor*

Sıralama

Hiç

katılmayan

(0)

Nadiren

katılan

(1)

Sık

katılan

(2)

Sürekli

katılan

(3)

Organik çilek

yetiştirenler

Sayı (adet) 16 31 6 1 85,3 1

Oran (%) 29,6 57,4 11,1 1,9

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Sayı (adet) 20 10 0 0 33,3 2

Oran (%) 66,7 33,3 0,0 0,0

TOPLAM

Sayı (adet) 36 41 6 1 84

Oran (%) 42,9 48,8 7,1 1,2 100,0

p:0,421>0,05 İstatistiki açıdan fark bulunmamaktadır

*Skor:Ağırlık x Oran olarak hesaplanmıştır

Page 162: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

149

İtalya’da yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre; deneklerin %77’si yetiştiricilik

konusunda teknik toplantılara gerek duyduklarını bildirmişlerdir. Organik yetiştiricilik

yapanların %12’si eğitimin yararlı olduğuna inanmamakta birlikte geri kalan kısım

yetiştiricilik sezonu boyunca yapılan toplantılarda bir konuya bir tam günün ayrılmasından

memnun olmadıklarını dile getirmişlerdir. Bu yüzden çok uzun süreli entegre kurslar

şeklinde bir eğitim yaklaşımı önerilmektedir. Organik yetiştiricilerin %36’si eğitim

kurslarına katılım için bir ücret ödemeye gönüllü olduklarını belirtmişlerdir (Santucci

2003).

Organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin bireysel

görüşmelere katılımı arasındaki farklılığın derecesini belirlemek için yapılan Mann-

Whitney U testinde denekler arasında istatistiki açıdan bir fark bulunmadığı tespit

edilmiştir (p>0,05).

5.5.2.4 Yayım faaliyetlerine katılma (Konferans)

Konferans; belirli bir konuda konu uzmanı tarafından bir grubun bilgilendirilmesidir.

Konferans öncesinde konferansa katılacaklar için çeşitli ilan yöntemleri kullanılarak

konferansın ne zaman, nerede ve kim tarafından verileceği duyurulur. Konferans konusu

genelde güncel konular arasından seçilerek çiftçilerin ilgisini çekmeye çalışılır. Konferans

tek yönlü bir iletişim özelliği taşımakla birlikte konferans sonunda izleyicilere soru sorma

fırsatı verilerek katılımcıların daha detaylı bilgi edinmeleri sağlanır (Yavuz 2000).

Konvansiyonel ve organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin, yayım faaliyetlerine

katılma durumunun (Konferans) sorgulandığı soruya verdiği yanıtlara göre, deneklerden hiç

birinin yayım faaliyetlerine sıklıkla veya sürekli olarak katılmadıkları ortaya çıkmıştır.

Denekler bu soruyu, yayım faaliyetlerine hiç katılmadıkları ve nadiren katıldıkları şeklinde

Page 163: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

150

yanıtlamışlardır. Organik ve konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin yayım faaliyetlerine

katılmama oranları birbirine yakın olarak bulunmuştur (Çizelge 5.49).

Çizelge 5.49 Deneklerin yayım faaliyetlerine katılma durumuna göre dağılımı (Konferans)

Yetiştiricilik şekli

Yayım faaliyetlerine katılma-

Konferans

Skor*

Sıralama

Hiç katılmayan

(0)

Nadiren katılan

(1)

Organik çilek

yetiştirenler

Sayı (adet) 27 27 50,0 2

Oran (%) 50,0 50,0

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Sayı (adet) 14 16 53,3 1

Oran (%) 46,7 53,3

p:0,771>0,05 İstatistiki açıdan fark bulunmamaktadır

*Skor:Ağırlık x Oran olarak hesaplanmıştır

Yapılan skor hesabı sonucuna göre; araştırma alanında konvansiyonel çilek yetiştirenlerin

organik çilek yetiştirenlere göre konferanslara daha fazla katıldıkları anlaşılmaktadır.

Konvansiyonel ve organik çilek yetiştiriciliği ile uğraşan deneklerin eğitim düzeyi köy

koşullarında değerlendirildiğinde, iyi sayılacak bir düzeyde olmasına rağmen yayım

faaliyetlerine (konferans) olan ilgisizliğini eğitim düzeyine bağlamak yanlış olacaktır.

Page 164: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

151

Organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin konferanslara

katılımı arasındaki farklılığın derecesini belirlemek için yapılan Mann Whitney U testinde

denekler arasında istatistiki açıdan bir fark bulunmadığı tespit edilmiştir (p>0,05).

5.5.2.5 Yayım faaliyetlerine katılma (Tarımsal yayınların takibi)

Gelişen baskı teknolojisi yanında bilimsel yayınların fazlalığı çiftçilerin bilgilendirilmesi

konusunda faaliyette bulunan kişi ve kurumları çiftçilerle daha yakın çalışmaya

zorlamaktadır.

Tarımsal faaliyetlerle ilgili olan gelişmeleri izlemek için kitle yayım araç ve yöntemleri

kullanılmaktadır. Kitle yayım araçlarını kullanarak geniş bir topluluğa aynı anda

ulaşabilmek olasıdır. Bu araç ve yöntemler arasında basılı araçlardan sirkülerler, broşürler,

afişler, posterler, gazeteler, dergiler vb. yer almaktadır. Basılı araçlar; profesyonel ve

konusunda uzman kişiler tarafından hazırlanmakta kullanıcıların faydasına sunulmaktadır

(Yavuz 2000).

Organik ve konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin yayım faaliyetlerine katılma

durumuna göre dağılımı (Tarımsal yayınların takibi) incelendiğinde, deneklerden tarımsal

yayınları sürekli takip edenlerin oranının düşüklüğü göze çarpmaktadır. Organik çilek

yetiştiren deneklerden %5,6’sı tarımsal yayınları sürekli takip ederken, konvansiyonel çilek

yetiştiren deneklerden %13,3’ü tarımsal yayınları sürekli takip etmektedir (Çizelge 5.50).

Deneklerin tamamı okuma yazma bilmesine rağmen tarımsal yayınların takibi konusunda

tamamen serbesttirler. Denekleri tarımsal yayınları takip etmeye yönelten nedenler yalnızca

onların eğitim düzeyleri ile açıklanamamaktadır.

Page 165: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

152

Çizelge 5.50 Deneklerin yayım faaliyetlerine katılma durumuna göre dağılımı (Tarımsal

yayınların takibi)

Yetiştiricilik şekli

Yayım faaliyetlerine katılma-

Tarımsal yayınların takibi

Skor*

Sıralama

Hiç takip

etmeyen

(0)

Nadiren

takip

eden(1)

Sık

takip

eden(2)

Sürekli

takip

eden(3)

Organik çilek

yetiştirenler

Sayı (adet) 13 33 5 3 96,5 2

Oran (%) 24,1 61,1 9,3 5,6

Konvansiyonel

çilek yetiştirenler

Sayı (adet) 8 13 5 4 116,6 1

Oran (%) 26,7 43,3 16,7 13,3

p:0,421>0,05 İstatistiki açıdan fark bulunmamaktadır

*Skor:Ağırlık x Oran olarak hesaplanmıştır

İtalya’da yapılan bir araştırmaya göre; organik yetiştiricilik yapanların %55’i özel teknik

dergi ihtiyacını gerekli görmektedir (Santucci 2003).

Organik çilek yetiştiren denekler ile konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin tarımsal

yayınların takibi arasındaki farklılığın derecesini belirlemek için yapılan Mann- Whitney U

testinde denekler arasında istatistiki açıdan bir fark bulunmadığı tespit edilmiştir (p>0,05).

Page 166: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

153

Çizelge 5.51 Organik ve konvansiyonel yetiştiricilerin katıldıkları yayım

faaliyetlerinin önem sırasına göre dağılımı

Yayım faaliyeti Organik

yetiştiricilik

Konvansiyonel

yetiştiricilik

Demonstrasyon Skor* 31,6 36,7

Sıralama 4 3

Tarla günü Skor* 18,6 26,7

Sıralama 5 5

Yayım görüşmesi Skor* 85,3 33,3

Sıralama 2 4

Konferans Skor* 50,0 53,3

Sıralama 3 2

Tarımsal

yayınların takibi

Skor* 96,5 116,6

Sıralama 1 1

*Skor:Ağırlık x Oran olarak hesaplanmıştır

Çizelge 5.51’de organik ve konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin katılmış oldukları

yayım faaliyetlerinin türlerine göre önem sıraları kendi içinde değerlendirilerek verilmiştir.

Buna göre; organik yetiştiriciler için sırasıyla tarımsal yayınların takibi, yayım görüşmesi,

konferans, demonstrasyon ve tarla günü önemlidir. Konvansiyonel yetiştiriciler için

katılınmış olunan yayım faaliyetlerinin sıralaması; tarımsal yayınların takibi, konferans,

demonstrasyon, yayım görüşmesi ve tarla günü şeklindedir.

Page 167: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

154

5.5.3 Enformasyon kaynakları ve ilişki sıklığı

Enformasyon; çiftçilerin sosyo-ekonomik, tarımsal ve ekolojik çevrelerinde değişikliklerle

karşılaştıklarında kendi üretim sistemleri ile ilgili daha iyi karar vermelerine olanak

sağlamaktadır. Tarımsal enformasyon, tarımsal problemler hakkında ilgi ve anlayışı

artırmak için sadece çiftçilere değil politika yapıcılara da ulaşmak zorundadır. Çiftçiler

sadece yayım sistemlerinden değil diğer kaynaklardan da enformasyon elde etmektedir

(Demiryürek 2001b).

Çizelge 5.52’de organik ve konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin bilgi

kaynaklarına göre dağılımı verilmiştir. Deneklerin çilek yetiştiriciliği hakkında bilgi

aldıkları yerler ve kişiler arasında farklılık mevcuttur. Deneklerin tamamının çilek

yetiştiriciliği hakkında birden fazla yerden veya kişiden bilgi aldıkları görülmektedir.

Organik yetiştiricilik yapan deneklerin bilgi kaynakları arasında bulunmamasına rağmen

konvansiyonel yetiştiricilik yapan denekler arasında önder çiftçi ve girdi satanlar yer

almaktadır. Organik tarım, araştırma alanında Türkiye genelinde olduğu gibi organik

ürünlerin ticareti ile uğraşan şirketlerin talebi doğrultusunda başlayıp KSK’ların

gözetiminde devam etmekte olan bir üretim şekli olduğundan organik tarımla ilgili bilgi

kaynakları arasında önder çiftçiler konvansiyonel üretimde olduğu gibi etkin değildir.

Konvansiyonel yetiştiriciliğin tersine organik çilek yetiştiriciliği yapan denekler organik

tarımda gereksinim duydukları girdileri sözleşmeli üretim yaptıran firmalardan temin

etmekte olduklarından bilgi kaynakları arasında girdi satanlar yer almamaktadır.

Demiryürek (2000), araştırmasında organik fındık üreticilerinin bilgi kaynakları arasında

yaptığı derecelendirmede diğer organik fındık yetiştiricilerini birinci sırada, aile bireylerini

ikinci sırada, organik lider çiftçileri üçüncü sırada, konvansiyonel fındık yetiştiricilerini

dördüncü sırada ve organik proje yöneticisini ise beşinci sırada belirlemiştir.

Page 168: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

155

Organik çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin enformasyon kaynakları araştırıldığında;

enformasyon kaynakları arasında en fazla aile bireylerine (%88,8) yer verildiği

görülmektedir. Aile bireylerini, organik sertifika kontrolörü (%87;0), İlçe Müdürlüğü/

Elemanı (%74,0), kitap, dergi ve TV (%68,5), organik şirket yöneticisi (%64,8), diğer

organik yetiştiriciler (%55,5) izlemektedir (Çizelge 5.52).

Organik yetiştiricilik yapan denekler aile üyeleri ile daha çok yetiştiricilik konusu, bakım

ve pazarlama, diğer organik yetiştiricilerle çilek yetiştiriciliği konusu, organik sertifika

kontrolörleri ile zirai mücadele konusu, ilçe müdürlüğü elemanları ile teknik konular ve

organik şirket yöneticileri ile fiyat ve pazarlama konularında bilgi alışverişinde

bulunmaktadırlar.

Konvansiyonel yetiştiricilik yapan denekler enformasyon kaynakları olarak en fazla diğer

konvansiyonel yetiştiriciler, tüccarlar ve önder çiftçilere (%80.0) yer vermektedirler. Bu

enformasyon kaynaklarını; aile bireyleri (%73,3), İlçe Tarım Müdürlüğü elamanları

(%60.0) ve diğer organik yetiştiriciler (%23,3) izlemektedir (Çizelge 5.52).

Konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan denekler diğer konvansiyonel çilek yetiştiricileri

ile kullandıkları fide çeşitleri, gübreleme, sulama ve zirai mücadele ve çilek pazarlaması

konuları ağırlıklı olarak enformasyon alışverişinde bulunmaktadırlar.

Bilgi kaynakları organik tarımın benimsenmesi sürecinin her aşamasında önemli derecede

rol oynamaktadır (Demiryürek 2000). Panel ve Lampkin organik tarımın bilgi temelli bir

üretim şekli olduğunu vurgulamışlardır (Padel and Lampkin 1994).

Page 169: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

156

Çizelge 5.52 Deneklerin enformasyon kaynaklarına göre dağılımı

Yetiştiricilik şekli

Enformasyon kaynakları

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

Organik çilek

yetiştirenler

Sayı (adet) 48 40 7 30 39 47 2 37 10 - - -

Oran (%) 88,8 74,0 12,9 55,5 72,2 87,0 3,7 68,5 18,5 - -

Konvansiyonel

çilek

yetiştirenler

Sayı (adet) 22 18 24 7 - - 2 4 - 24 24 3

Oran (%) 73,3 60,0 80,0 23,3 - - 6,6 13,3 - 80,0 80,0 13,3

1:Aile bireyleri, 2:İlçe Müdürlüğü/Elemanı, 3:Tüccar, 4:Diğer organik yetiştiriciler, 5:Organik şirket yöneticisi, 6:Organik

sertifika kontrolörü, 7:Çiftçi örgütleri, 8:Kitap, dergi ve TV, 9:Konferans, seminer, panel, 10:Önder çiftçi,

11:Diğer konvansiyonel yetiştiriciler, 12:Girdi satanlar

Page 170: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

157

Demiryürek (2000) araştırmasında; organik tarım yapan deneklerin organik tarımdan

haberdar olmada dikkate aldıkları ana bilgi kaynağı olarak %65,0 gibi yüksek bir oranla

organik tarımla uğraşan şirket temsilcilerinden oluştuğunu ortaya koymuştur. Özcan

(2004)’da yaptığı araştırmada; deneklerin diğer bilgi kaynaklarına göre büyük bir farkla

(%90,2) bilgi kaynağı olarak organik tarımla uğraşan şirket temsilcilerini gösterdiğini

belirtmiştir.

Aktaş (1973); Antalya’da yapmış olduğu bir araştırmada, pamuk tarımında kimyasal gübre

kullanımının yayılma durumuna etkili olan bilgi kaynaklarından yararlanma oranlarını

araştırmıştır. Araştırma bulgularına göre yararlanılan bilgi kaynaklarının oranları; diğer

çiftçiler %93,2, radyo yayınları %74,2, yayım servisleri %63,5, kooperatifler %22,8, zirai

mücadele örgütü %14,5, firmalar ve tüccarlar %14,0 ve kişisel tecrübe ve diğerleri ise

%13,1 şeklinde yer almaktadır.

Çizelge 5.53’de deneklerin bilgi kaynakları ile olan ilişki sıklığına göre dağılımı verilmiştir.

Denekler, belirli sürelerde organik tarım konusunda çalışmalar yürüten İlçe Tarım

Müdürlüğü elemanları, şirket yetkilileri, aile bireyleri ve KSK elemanları gibi değişik

kişilerle bilgi alışverişinde bulunmaktadırlar.

Organik yetiştiricilik yapan deneklerin enformasyon kaynakları ile olan ilişki sıklığına göre

dağılımı çizelgesi incelendiğinde; aile üyelerinin diğer enformasyon kaynaklarına göre ilk

sırada yer aldığı görülmektedir. Aile üyelerini basılı ve görsel yayın, diğer organik

yetiştiriciler, İlçe Tarım Müdürlüğü elemanları, organik sertifika kontrolörü, organik şirket

yöneticisi, konferans seminer, tüccar ve çiftçi örgütleri izlemektedir (Çizelge 5.53).

Organik çilek yetiştiren deneklerin enformasyon kaynaklarının ilk sırasında aile üyelerinin

bulunması beklenilen bir sonuçtur. Ancak ikinci sırada basılı ve görsel yayının yer alması

dikkat çekicidir. Organik tarım popüler bir konu olduğu için medyada sık sık gündeme

Page 171: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

158

gelmektedir. Bu durum deneklerin ilgi alanında olan faaliyetlere ilişkin programları ve

gelişmeleri takip etmelerini kolaylaştırmaktadır. Ayrıca deneklerin arasında okuryazar

olmayan kişilerin bulunmamaması bu sonucu desteklemektedir.

İlçe Tarım Müdürlüğü ile ilişkide bulunduğunu belirten denek sayısı 40’tır. Bu deneklerden

İlçe Tarım Müdürlüğü ile ilişkide bulunanların 24’ü ayda bir kere, 2’si yılda bir kere, 8’i

yılda iki kere, 3’ü yılda üç kere organik çilek yetiştiriciliği konusunda ilişkide bulunduğunu

bildirmiştir. 54 organik çilek yetiştiricisinden 40 tanesinin İlçe Tarım Müdürlüğü ile

ilişkide bulunması deneklerin organik tarıma verdikleri önemin göstergesi olarak

düşünülebilir.

Demiryürek (2000), araştırmasında organik fındık yetiştiriciliği yapan deneklerin aile

bireylerini bilgi kaynağı olarak diğer bilgi kaynaklarından daha sık kullandığını ortaya

koymuştur. Araştırmanın sonucuna göre; organik fındık yetiştiriciliği yapan deneklerin

%17,5’i bilgi kaynağı olarak aile bireylerini haftada 2-3 kere gördüklerini ifade ederlerken,

konvansiyonel fındık üreticilerinin %10,0’u haftada 2-3 defa gördüklerini belirtmişlerdir.

Çizelge 5.53’e göre deneklerden 2 kişi bilgi kaynağı olarak çiftçi örgütlerini yılda bir kere

gördüğünü belirtmişlerdir. Bu değer çiftçi örgütlerinin bilgi kaynağı olarak diğer bilgi

kaynaklarına göre en alt sırada yer almasını sağlamıştır. Sonucun bu şekilde çıkmasında

deneklerin büyük bir kısmının (%33,3) çiftçi örgütleri arasında yer alan kooperatiflerden

her hangi bir kooperatiflere üye olmaması ile açıklanabilir (Çizelge 5.17).

Tokat’ta yapılan bir araştırmada; İlçe Tarım Müdürlüğü elemanları ile üreticiler arasında

bilgi alışverişi sağlanması sırasında bazı problemler bulunduğu ve bu problemlerin daha

çok üreticilerin yaptıkları işle ilgili bilgi edinme konusunda sorumsuz ve ilgisiz olmaları

(%69,9) sonucunda ortaya çıktığı belirlenmiştir (Oruç 2001). Araştırma alanında ise bu

durumun tersine deneklerin %77,8’i bilgi almak için Tarım İlçe Müdürlüğü’nü seçmişlerdir

Page 172: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

159

(Çizelge 5.53). Ayrıca; İlçe Tarım Müdürlüğü ile yapılan görüşmelerde organik tarım

prensiplerini araştırma alanında öğretmek ve yaymak amacı ile köylere düzenli ziyaretler

yapıldığı, demonstrasyonlar ve toplantılar düzenlendiği öğrenilmiştir.

Araştırma alanında enformasyon kaynağı olarak organik yetiştiriciler aile üyelerine (%88,8)

daha çok pazarlama ve tarımsal mücadele konularında danışmaktadırlar. Bu konularla ilgili

olarak araştırma alanındaki diğer organik yetiştiriciler de (%55,5) deneklerin enformasyon

kaynağı olarak başvurdukları kişiler arasında yer almaktadır. Kırsal alanda enformasyon

alışverişinde bulunulan kaynaklar arasında, akrabalık, komşuluk vb. nedenlerle yakın ilişki

içinde bulunulan diğer üreticiler kolaylıkla başvurulacak enformasyon kaynakları arasında

yer aldığından diğer organik yetiştiriciler de enformasyon kaynağı olarak diğer

enformasyon kaynakları arasında üçüncü sırada yer almaktadır (Çizelge 5.52).

Deneklerin enformasyon kaynağı olarak çiftçi örgütleri en son sırada yer almaktadır. Çiftçi

örgütlerinin enformasyon kaynağı olarak alt sıralarda yer almasının nedeni; deneklerden

yaklaşık 1/3’ünün hiçbir kooperatife üye olmamasının yanı sıra çiftçi örgütlerinin tarımsal

yayım konusunda istenilen seviyeye ulaşamamalarıdır (Çizelge 5.17).

Page 173: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

160

Çizelge 5.53 Deneklerin enformasyon kaynakları ile ilişki sıklığına göre dağılımı (Organik)

Enformasyon kaynakları

(Ağırlık)

Enformasyon kaynakları TES Skor

1(365) 2(52) 3(12) 4(24) 5(36) 6(48) 7(60) 8(1) 9(2) 10(3) 11(6)

Aile üyeleri 28/54 20/54 20.851,8 1

İlçe Tarım Müdürlüğü 24/54 2/54 8/54 3/54 3/54 649,9 4

Tüccar 1/54 5/54 1/54 16,7 8

Diğer organik yetiştiriciler 4/54 9/54 8/54 5/54 4/54 1.911 3

Organik sertifika kontrolorü 4/54 41/54 2/54 166,7 5

Çiftçi örgütü 2/54 6,8 9

Basılı ve görsel yayın 12/54 5/54 20/54 1.822,2 2

Konferans, seminer 6/54 2/54 2/54 29,6 7

Organik şirket yöneticisi 8/54 17/54 12/54 145 6

1:Her gün, 2:Haftada bir, 3:Ayda bir, 4:Ayda iki, 5:Ayda üç kere, 6:Ayda dört kere, 7:Ayda beş kere, 8:Yılda bir kere, 9:Yılda iki kere, 10-Yılda üç kere, 11-Yılda altı kere,

Page 174: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

161

Çizelge 5.54’de konvansiyonel çilek yetiştiriciliği yapan deneklerin enformasyon

kaynakları ile olan ilişki sıklığına göre dağılımı görülmektedir. Denekler enformasyon

kaynağı olarak yapılan skor hesabına göre en fazla aile üyeleri ile ilişkide bulunmaktadırlar.

Bunun nedeni; araştırma yöresinde konvansiyonel çilek üretiminin yaklaşık 30 yıldır

yapılıyor olmasıdır. Konvansiyonel çilek üretiminin aile üyelerine aile büyükleri tarafından

öğretilmesi ve deneyimlerinin aktarılması bu sonucun ortaya çıkmasında etkili olmuştur.

Denekler aile üyelerine bilgi kaynağı olarak her gün ve haftada bir gün danıştıklarını

belirtmişlerdir.

Aile üyelerini ikinci sırada diğer konvansiyonel yetiştiriciler izlemektedir. Yapılan skor

hesabına göre deneklerin ilişki sıklığı açısından önder çiftçi, basılı ve görsel yayın, tüccar,

diğer organik yetiştiriciler, İlçe Tarım Müdürlüğü elemanları, girdi satanlar ve çiftçi örgütü

sırasını izlediği görülmektedir. .

Önder çiftçiler konvansiyonel çilek yetiştiriciliğinde yararlanılan enformasyon kaynakları

arasında üçüncü sırada en sık görüşülen kaynak olarak yer almaktadır. Denekler önder

çiftçilere ayda bir kere, ayda iki kere ve ayda üç kere danışmaktadırlar.

Önder çiftçi; tarımsal yayım programlarının bazı safhalarında yayım elemanları ile birlikte

çalışmak üzere özel ilgileri veya bu konulara uygun olmaları nedeni ile seçilen çiftçilerdir.

Her hangi bir bölgede yeni tarım teknolojilerinin tanıtılması ve benimsetilmesi

çalışmalarında yayım servislerinin mevcut durumunun üreticilerle istenilen seviyede ilişki

kurulmasına olanak vermemesi halinde önder çiftçilerin kullanılması ve hizmetlerin önder

çiftçiler vasıtası ile götürülmesi yolu seçilmektedir (Cinemre ve Demiryürek 2005).

Enformasyon kaynağı olarak beşinci sırada sıklıkla görüşülen kaynaklar arasında tüccarlar

yer almaktadır. Denekler tüccarlara yılda bir kere, yılda iki kere ve yılda üç kere

başvurmaktadırlar. Konvansiyonel çilek yetiştiricileri ürünlerini genelde tüccarlar aracılığı

Page 175: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

162

ile pazarladıklarından tüccarlarla sıkı bir işbirliği içindedirler. Organik çilek yetiştiricilerin

tersine konvansiyonel çilek yetiştiricileri ürünleri için pazar garantisi bulunmaması nedeni

ile zaman zaman tüccarlarla çilek fiyatları, pazarlama durumu gibi konularda bilgi almak

için görüşmektedirler.

Konvansiyonel çilek yetiştiriciliğinde yararlanılan enformasyon kaynakları arasında yedinci

sırada en sık görüşülen kaynak olarak İlçe Tarım Müdürlüğü yer almaktadır. İlçe Tarım

Müdürlüğüne denekler yılda bir kere, yılda iki kere, yılda üç kere ve yılda altı kere bilgi

almak üzere başvurmaktadırlar. Çilek yetiştiriciliğindeki güncel bilgileri ve yetiştiricilik

tekniklerini takip etmek için denekler Tarım İlçe Müdürlüğü’ne başvurmaktadırlar.

Girdi satanlar, enformasyon kaynağı olarak diğer enformasyon kaynakları arasında ilişki

sıklığı açısından en az görüşülen kaynaktır (Çizelge 5.54). Deneklerin girdi satanlara az

sayıda başvurmaları bu kişileri bilgi alınacak yer olarak görmelerinden daha çok girdi temin

edilen yer olarak görmeleridir.

Deneklerden yalnızca iki kişi yılda bir kere çiftçi örgütlerine bilgi almak için uğradığını

belirtmiştir. Organik çilek yetiştiren deneklerde olduğu gibi konvansiyonel çilek yetiştiren

denekler tarafından da çiftçi örgütlerini bilgi kaynağı olarak görülmemektedirler.

Deneklerin çiftçi örgütlerine başvuru sıklığının az olmasının nedeni; Doğrudan Gelir

Desteği (DGD)’nden yararlanmak için çiftçi belgesi almak üzere gitmeleridir.

Page 176: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

163

Çizelge: 5.54 Deneklerin enformasyon kaynakları ile ilişki sıklığına göre dağılımı (Konvansiyonel)

Enformasyon kaynakları

Enformasyon kaynakları TES Skor

1(365) 2(52) 3(12) 4(24) 5(36) 6(48) 7(60) 8(1) 9(2) 10(3) 11(6)

Aile üyeleri 20/30 2/30 26.442,9 1

İlçe Tarım Müdürlüğü 3/30 8/30 5/30 2/30 153,3 7

Tüccar 15/30 2/30 7/30 301,7 5

Diğer organik yetiştiriciler 7/30 280 6

Çiftçi örgütü 2/30 6,7 9

Önder çiftçi 11/30 10/30 3/30 1.600 3

Diğer konvansiyonel yetiştiriciler 19/30 5/30 3.326,6 2

Girdi satanlar 1/30 1/30 1/30 20 8

Basılı ve görsel yayın 2/30 2/30 384 4

1:Her gün, 2:Haftada bir, 3:Ayda bir, 4:Ayda iki, 5:Ayda üç kere, 6:Ayda dört kere, 7:Ayda beş kere, 8:Yılda bir kere, 9:Yılda iki kere,

10-Yılda üç kere, 11-Yılda altı kere

Page 177: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

164

Çizelge 5.54’te yer alan Tarımsal Enformasyon Skoru (TES), deneklerin tarımsal

enformasyon sağlamak için en sık olarak başvurdukları kaynakların belirlenmesi amacıyla

her bir kaynak için belirtilen başvurma sıklığı ile başvurulan bu kaynakların oranlarının

çarpılması ve elde edilen değerlerin toplanması sonucunda toplam skor hesaplanmıştır..

Hesaplamalarda aşağıdaki formülden yararlanılmıştır.

Toplam Enformasyon Skoru (TES) =Sıklık (Ağırlık) derecesi x Oran (%)

Deneklerin anketlere vermiş oldukları yanıtlara göre enformasyon kaynaklarına başvuru

sıklıkları güne dönüştürülerek 1, 2, 3, 6, 12, 24, 36, 48, 52, 60 ve 365 şeklinde skora dahil

edilmiştir.

Enformasyon kaynakları Çizelge 5.55’de benzerliklerine göre sınıflandırılmışlardır. Bunlar

dört ayrı kategoride ele alınmıştır. Ele alınan kategoriler; kişisel enformasyon kaynakları,

organik enformasyon kaynakları, kurumsal enformasyon kaynakları ve medya ile

organizasyondur. Gruplar arasında enformasyon kaynakları kendi içinde yer alan alt gruplar

kapsamında bir biri ile ilişki içindedirler. Ancak organik yetiştirici grupları ile

konvansiyonel yetiştirici grupları arasında enformasyon değişimi açısından ilişki sınırlıdır.

Demiryürek vd.( 2008) tarafından Samsun’da süt sığırı yetiştiriciliği birliğine üye olan ve

olmayan yetiştiricilerin bilgi sistemleri ve iletişim ağının karşılaştırıldığı çalışmada; alt

gruplardan bireysel enformasyon kaynakları açısından iki grup arasında enformasyon

değişiminin sınırlı olduğu tespit edilmiştir.

Page 178: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

165

Çizelge 5.55 Enformasyon skorlarının hesaplanışı ve gruplandırılışı

Enformasyon kaynakları

Organik

yetiştiriciler

Konvansiyonel

yetiştiriciler

Enformasyon

skoru

Sıra Enformasyon

Skoru

Sıra

Bireysel enformasyon kaynakları(1+2+3+4+5+6)

(BEK)

22.779,5 1 31.971,2 1

1-Aile üyeleri 20.851,8 1 26.442,9 1

2-Tüccar 16,7 8 301,7 5

3- Diğer organik yetiştiriciler 1.911 2 280 6

4-Diğer konvansiyonel yetiştiriciler - - 3.326,6 2

5-Önder çiftçi - - 1.600 3

6-Girdi satanlar - - 20 8

Organik enformasyon kaynakları(1+2) (OEK) 311,7 2 - -

1-Organik sertifika kontrolorü 166,7 5 - -

2-Organik şirket yöneticisi 145 6 - -

Kurumsal enformasyon kaynakları(1+2) (KEK) 656,7 4 160 3

1-İlçe Tarım Müdürlüğü 649,9 4 153,3 7

2-Çiftçi örgütü 6,8 9 6,7 9

Medya ve organizasyon(1+2) (MO) 1.851,8 3 384 2

1-Basılı ve görsel yayın 1.822,2 3 384 4

2-Konferans ve seminer 29,6 7 - -

Toplam Enformasyon Skoru (TES) 25.599,7 - 32.515,2 -

Organik çilek yetiştiricilerinin TES’i konvansiyonel çilek yetiştirilerinden daha düşüktür.

Bunun sebebi, her iki gruptaki yetiştiricilerin aynı sayıda enformasyon kaynağından

Page 179: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

166

faydalanmalarına rağmen konvansiyonel yetiştiricilerin diğer konvansiyonel yetiştiriciler ve

önder çiftçiler ve tüccarlarla olan görüşme sıklığının fazla olması konvansiyonel

yetiştiricilerin TES’ini artırmaktadır. Ayrıca organik yetiştiricilerin en önemli bilgi kaynağı

olan organik sertifika kontrolü ve organik şirket yöneticisi ile görüşme sıklığının organik

tarımın mevcut uygulamasından kaynaklanan programlı görüşme sınırlılıklarından ileri

gelmektedir.

Tarımsal enformasyon kaynakları arasında yetiştiricilerin hangi kaynaklara daha sık olarak

başvurulduğunun belirlenmesi tarımsal yeniliklerin sürüdürülebilirliği açısından önemlidir.

Bu nedenle; Çizelge 5.55’de verilen hesaplamalar bir yenilik olan organik çilek

yetiştiriciliğinde başvurulan kaynakların belirlenmesi ve bu yeniliğin sürüdürülmesinde

hangi kaynakların daha etkili olacağını gösterecektir.

Organik ve konvansiyonel çilek yetiştiricilerinin enformasyon kaynaklarının gruplarına

bakıldığında, her iki grup için de bireysel enformasyon kaynaklarının en çok görüşülen

kaynaklar olduğu görülmektedir. Organik yetiştiricilerin bireysel enformasyon kaynakları

arasında yer alan aile üyeleri ve diğer organik yetiştiricilerle güçlü bir ilişki varken tüccarla

zayıf bir ilişki bulunmakta, önder çiftçi ve girdi satanlarla hiçbir ilişkileri bulunmamaktadır.

Organik enformasyon kaynakları organik çilek yetiştiricileri için ikinci sırada yer almakta

iken konvansiyonel çilek yetiştiricileri için dördüncü sırada yer almaktadır (Çizelge 5.55).

Elde edilen bu sonuç iki yetiştiricilik yönteminin birbirinden farklı olması nedeniyle

beklenilen bir sonuçtur. Konvansiyonel çilek yetiştiricileri ile organik çilek yetiştiricilerinin

ortak oldukları ve enformasyon alış verişinde bulundukları hususlar ürünlerin pazarlanması,

fiyat ve fiyatın belirlenmesidir.

Organik çilek yetiştiricilerinin organik enformasyon kaynaklarından organik sertifika

kontrolorü ve organik şirket yöneticisi ile olan ilişki sıklığı orta derecededir. Anket yapılan

Page 180: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

167

konvansiyonel çilek yetiştiricilerinin organik enformasyon kaynakları ile hiçbir ilişkisi

bulunmamaktadır.

Basılı ve görsel yayın ile konferans ve seminerin yer aldığı diğer grup, organik çilek

yetiştiricileri ve konvansiyonel çilek yetiştiricileri için enformasyon kaynağı olarak

görüşme sıklığı açısından organik yetiştiriciler açısından üçüncü, konvansiyonel

yetiştiriciler açısından ikinci sırada yer almaktadır. Basılı ve görsel yayınlara yetiştiricilerin

en kolay ulaştıkları zaman günlük işlerini tamamladıktan sonra evde veya kahvede

geçirdikleri zamandır. Bu zaman sırasında yetiştiriciler yayınlanan tarım programlarını

takip edebilmektedirler. Organik çilek yetiştiricilerinin basılı ve görsel yayın altında yer

alan gazete, kitap, TV ve radyo ile olan ilişki sıklığı güçlü iken konvansiyonel

yetiştiricilerin ki orta derecede güçlüdür.

Kurumsal enformasyon kaynakları içinde yer alan İlçe Tarım Müdürlüğü ile ilişki sıklığı

organik çilek yetiştiricileri için güçlü, konvansiyonel çilek yetiştiricileri için ise orta

derecede güçlüdür. Bu grupta yer alan çiftçi örgütü her iki yetiştirici grubu için en az

başvurulan enformasyon kaynağı durumundadır. İlçe Tarım Müdürlüğü; özellikle organik

çilek yetiştiricileri için organik tarım prensiplerinin organik firmalardan sonra öğrenildiği

ikinci kaynak olmasına rağmen yapılan enformasyon skoru hesabında organik

yetiştiricilerin enformasyon kaynakları arasında kurumsal enformasyon kaynağı olarak son

sırada yer almaktadır.

Organik enformasyon kaynakları grubu daha çok organik çilek yetiştiricileri için sık

görüşülen enformasyon kaynaklarıdır. Hesaplanan TES sonucuna göre; organik

yetiştiriciler öncelikle birbirleri ile sonra da organik sertifika kontrolorü ve organik şirket

yöneticisi ile belli aralıklarla görüşmektedir. Yapılan bu görüşme sıklığının güçlü olduğu

söylenebilir.

Page 181: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

168

Organik ve konvansiyonel çilek yetiştiricilerinin enformasyon kaynakları birbirinden az bir

fark göstermektedir. Ancak tarımsal enformasyon sisteminde bazı eksiklikler

bulunmaktadır. Özellikle çiftçi örgütlerinin yetiştiricilere hiçbir şekilde üretim ve

pazarlama konularında bilgi sağlamadığı görülmektedir. Çiftçi örgütlerinin bu anlamda

güçlendirilerek kırsal alanda sürdürülebilirliğin sağlanmasında etkin rol almalarına

çalışılmalıdır.

Araştırma alanında organik ve konvansiyonel çilek yetiştiricilerinin enformasyon

kaynakları ile olan ilişkileri toplu olarak Şekil 5.3’de görülmektedir.

Organik ve konvansiyonel çilek yetiştiricileri için; Kurumsal Enformasyon Kaynakları

(KEK), Bireysel Enformasyon Kaynakları (BEK), Medya ve Organizasyon Kaynakları

(MO) ve Organik Enformasyon Kaynakları (OEK) arasındaki ilişkiler araştırma alanında

güçlü, orta derece ve zayıf ilişkileri göstermektedir.

İlişkilerin derecesini belirlemede; Toplam Enformasyon Skoru (TES) <30 ise zayıf olarak,

31-650 arasında TES orta derecede ve 651> olanlar için ise güçlü ilişki şeklinde

değerlendirilmiştir. Bu değerlendirmeye göre oluşturulan enformasyon kaynakları

arasındaki iletişim ağı Şekil 5.3’de farklı kalınlıktaki çizgiler kullanılarak gösterilmiştir.

Page 182: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

169

Şekil: 5.3 Araştırma alanında organik ve konvansiyonel çilek yetiştiricilerinin

enformasyon ağı

Araştırma alanına ait iletişim ağının incelenmesinden de görüleceği gibi konvansiyonel ve

organik çilek yetiştiricileri aile üyeleri ve diğer yetiştiriciler ile güçlü bir iletişim içinde

bulunmaktadırlar. İletişimin en zayıf olduğu grup çiftçi örgütleridir. Her iki grupta bulunan

yetiştiriciler tarımsal konulardaki konferans ve seminerlerle olan ilişkileri açısından zayıf

bir bağa sahiptirler. Organik çilek yetiştiricileri tarım teşkilatı ile sıkı bir iletişim içinde

iken konvansiyonel yetiştiricilerdeki iletişim orta derecededir.

İlçe Tarım Müdürlüğü

Organik Sertifika Kontrolorü

Organik Şirket Yöneticileri

OEK

Çiftçi Örgütü

Basılı Ve Görsel Yayın

Konferans Ve

Seminer

MO

KEK

Konvansiyonel Çilek

Yetiştiricileri

Organik Çilek Yetiştiricileri

Aile üyeleri

Diğer Organik çiftçiler

Diğer Konv. Çiftçiler

Tüccar

Önder Çiftçi

Girdi Satanlar

BEK

Güçlü Orta zayıf

Page 183: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

170

6. SONUÇ VE ÖNERİLER

Araştırma alanında yeni bir tarım tekniği olarak ortaya çıkan organik tarım uygulamaları

Organik Tarım Projesi uygulayan firmalar ve KSK’ların çabası ile yerleşmiş ve gelişme

göstermiştir. Organik tarım uygulamaları hakkında geçmişe yönelik bilgi birikimi ve

deneyimi olmayan yöre çiftçilerinin çabuk bozulan, dayanıksız bir meyve olan organik

çilek yetiştiriciliğinde başarıya ulaştıkları görülmektedir. Organik çilek yetiştiriciliğinin

başarıya ulaşmasında araştırma alanında uzun zamandır devam eden konvansiyonel çilek

yetiştiriciliğindeki deneyimin olumlu etkisi olmuştur.

Deneklerin organik çilek yetiştiriciliğinde karşılaştıkları zorluklar ve sıkıntılar

konvansiyonel çilek yetiştiricilerinin karşılaştığı zorluk ve sıkıntılardan pek fazla değildir.

Bu sonucun ortaya çıkmasında en önemli neden; hiç şüphesiz araştırma yöresinde faaliyette

bulunan organik tarım ticareti yapan firmalar ile KSK’ların deneklerle yakın olarak

ilgilenmeleri ve bilgilendirmelerinin sonucudur.

Ayrıca; organik tarım uygulamalarına yöredeki Tarım ve Köyişleri Bakanlığı İlçe

Teşkilatının verdiği teknik desteğin organik çilek yetiştiriciliğinin yörede yaygınlaşmasına

ve başarıya ulaşmasında etkisi bulunmaktadır. Özellikle organik çilek yetiştiriciliğinde

kullanılan fide çeşitlerini temin ederek üreticilere dağıtması ve organik çilek yetiştiriciliği

konusunda KSK’ları tamamlayıcı nitelikte yayım faaliyetinde bulunması organik çilek

yetiştiriciliğinin araştırma alanında benimsenmesi ve yayılmasına etkili olmuştur.

Akşehir ilçesinde organik çilek üretimine ilk olarak 1996 yılında başlanmıştır. SANEKS

firması tarafından araştırma alanındaki çiftçilere tanıtılan ve başalangıçta sınırlı sayıda çilek

yetiştiricisi tarafından benimsenen organik çilek yetiştiriciliği, organik ürün ticareti yapan

Page 184: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

171

başka firmaların da araştırma alanına gelerek organik üretimi teşvik edici yönde faaliyette

bulunmaları sonucu hızla yayılmıştır.

Araştırma alanında yaşayanların ana gelir kaynağı tarımsal faaliyet olmasına rağmen tarım

dışı faaliyetlerden de önemli ölçüde gelir sağlanmaktadır. Bu durum; kırsal alanda yaşamın

devamı için tarımsal gelirin tek başına yetmediği anlamına gelebilmektedir. Bunun yanında

çeşitli nedenlerle kentsel alana göç etmiş ve orada değişik ekonomik faaliyetlerden hayatını

kazanmış olanların emeklilik nedeni ile köylerine dönmesi ile amacı ile tekrar tarımsal

faaliyete başlamaları da olağan bir durumdur.

Organik ve konvansiyonel olarak yetiştirilen çileklerin pazarlanmasında genel olarak bir

problemle karşılaşılmamakta, üretilen çilekler yurt içinde tüketildiği gibi yurt dışı

pazarlarda da satılmaktadır. Bunun en önemli nedeni, organik çileklerin firma alım

garantisine sahip olması, konvansiyonel çileklerin ise lezzet ve çeşit özelliği yönünden ün

yapmış olmalarıdır. Organik yetiştiriciler ürettikleri çileğin pazarlanmasında bir sorun

yaşamasalarda, bilgi ihtiyacı olarak ikinci sırada pazarlama konusunda bilgiye gereksinim

duymaktadırlar. Bunun nedeni; aracısız pazarlama yaparak ürünlerine daha yüksek satış

fiyatı istemeleri olarak açıklanabilir. Çilek yetiştiriciliği yapılan köylerde çileğin yol

kenarlarında üreticiler tarafından ilk elden satılması da pazarlama probleminin ortadan

kalkması yanında yöre çileklerinin tanıtımının yapılmasına da katkı sağlamaktadır.

Araştırma alanında organik tarımdan haberdar olmada çeşitli kişi ve kurumlar etkili

olmuştur. Organik firmalar bu konuda araştırma yöresinde lider konumundadırlar. TKB

elemanları ise organik firmalarını destekler şekilde araştırma alanında faaliyetlerini

sürdürmektedir. Deneklerin organik çilek yetiştiriciliğini en az 5 yıl süre ile yaptıkları

dikkate alındığında organik tarımı prensiplerine uygun olarak tanımlamaları organik tarımı

öğreten kişi ve kurumların organik tarımın benimsenmesi ve yayılması konusundaki

önemini göstermektedir. Gerek organik, gerekse konvansiyonel çilek yetiştiren deneklerin

Page 185: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

172

yaklaşık yarısının organik tarım kavramını ilk olarak organik tarımla uğraşan firmalardan

duymaları, organik tarımın Türkiye genelinde olduğu gibi Akşehir ilçesinde de tavandan

tabana yaklaşım çerçevesinde talep odaklı olarak başladığının göstergesidir. Tarım İlçe

Müdürlüğü’nün organik tarımın araştırma alanında yayılmasında önemli bir etkisi

bulunmakla birlikte bu konudaki esas görev ve etkinlik organik tarımla uğraşan firmalar

tarafından yerine getirilmektedir. Organik tarımla uğraşan firmaların araştırma alanında

düzenli bir gelir ve ürünlere alım garantisi sağlaması organik tarıma geçme konusunu

etkilemiştir. Organik tarımın prensiplerinin öğrenme kaynakları arasında öncelikle organik

tarımla uğraşan firmalar ve daha sonra da Tarım İlçe Müdürlüğü diğer kaynaklara göre

daha etkin olarak yer almaktadır.

Araştırmanın temel konusu olan organik tarımın benimsenmesinde etkili olan faktörler

arasında ekonomik faktörler ilk sırada yer almaktadır. Bu faktörü sırasıyla sağlık, çevre

koruma faktörleri ile yenilikçilik ve sosyal faktörler izlemektedir.

Tarımsal faaliyetle uğraşanlar için yeni bir kavram ve bir yenilik olan organik tarımın

benimsenmesinde etkili ekonomik faktörlerin yanında, tüketicilere sağlıklı ürünler sunma

ve üreticilerin kendi sağlığını koruma gibi sağlık faktörleri ile toprağı koruma, doğaya

zarar vermeme gibi çevre koruma faktörleri diğer faktörlerin de yetiştiriciler tarafından

kabul edilmesi organik üretimin esas amacı olan çevreye zarar vermeyen tarım metodu

olmasının yetiştiriciler tarafından benimsendiğini ve organik çilek yetiştiricilerinin aynı

zamanda bilinçli birer tüketici olduğunu da göstermektedir. Bu kapsamda; araştırma

alanında organik çilek yetiştiriciliğinin artarak devam etmesi beklenmektedir.

Denekler gelecekte organik çilek yetiştiriciliğine devam etmeyi istemektedirler. Özellikle

köy gelir grubu içinde düşük gelirliler arasında yer alan denekler organik çilek üretim

alanlarını artırarak gelirlerinde artış hedeflemektedirler. Bu durum gelecekte araştırma

alanında organik çilek yetiştiriciliğine daha fazla talep olacağını göstermektedir.

Page 186: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

173

Araştırma alanında ortaya çıkan ilginç sonuçlardan biri de, hem organik hem de

konvansiyonel çilek yetiştiricilerinin neredeyse tamamının mevzuata ilişkin bilgiye

gereksinim duymadıklarını belirtmeleridir. Konvansiyonel yetiştiricilikte zorunlu yasal

prosedür bulunmayışı yanında organik yetiştiricilikte zorunlu yasal prosedürün KSK’lar

tarafından yerine getirilmesi bu sonucun ortaya çıkmasına neden olmuştur.

Araştırma alanında yayım faaliyetleri resmi olarak TKB tarafından yürütülmekle birlikte

organik tarım ürünlerinin ticaretini yapan firmalar ile KSK’lar da yayım faaliyeti içinde yer

almaktadırlar. Yayım faaliyetleri olarak; demostrasyonlar, tarla günleri, çiftçi görüşmeleri

yapılmakta ve konferans ve seminerler düzenlenmektedir. Deneklerin belirtilen bu

faaliyetlere düzenli bir şekilde katıldıklarını söylemek mümkün değildir. Organik tarımın

daha iyi uygulanmasını sağlamak amacı ile deneklere firmalar ve TKB tarafından organik

tarımla ilgili çeşitli broşür, kitap ve poster dağıtımı yapılmaktadır. Ancak elde edilen

sonuçlara göre organik çilek yetiştiriciliğinin yörede benimsenmesi ve yayılmasında

KSK’lar ve organik tarım ürünlerinin ticaretini yapan firmaların etkinliği TKB’nin

etkinliğinden daha fazla olmuştur.

Organik ve konvansiyonel çilek yetiştirenler için katılım sağlanan yayım faaliyetlerinin

önem sırası yayım görüşmesinde farklılık göstermektedir. Organiik çilek yetiştiricileri için

yayım görüşmesi tarımsal yayınların takibinden sonra ikinci sırada önemli iken

konvansiyonel yetiştiricileri için dördüncü sırada önemlidir. Ortaya çıkan bu durum organik

çilek yetiştirilerinin organik tarım prensiplerini doğrudan organik tarım firmaları ve KSK

temsilcilerinden öğrenmelerinden kaynaklanmaktadır.

Organik tarımın benimsenmesi ve yayılmasında firmaların rolü önemlidir. Organik tarım;

diğer ülkelerde yurtiçi talep nedeniyle gelişirken, Türkiye’de yurt dışından gelen talepler

üzerine firmalar aracılığı ile gelişme göstermiştir. Organik üretimin yapıldığı, yurt içi

Page 187: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

174

talebin fazla olduğu diğer ülkelerde tüketiciler organik ürünlere konvasiyonel ürünlere göre

daha fazla para ödemektedirler. Türkiye’de organik ürün gelirlerinin düşük olmasının en

büyük nedeni yurt içi talebin hemen hemen sıfır olmasıdır. Bu durumu tersine çevirmek

için organik ürün yetiştiricilerinin düzenli gelir yanında yüksek gelir elde etmelerini

sağlayacak, yurtiçinde organik ürün talebini artıracak organizasyonların yapılması fayda

sağlayacaktır. Bu talebi yaratacak üretici örgütlenmesi mevcut sistemde yoktur. Bu nedenle

organik tarım sadece ihracat amaçlı olarak desteklenmemelidir. Organik tarımın üreticilere

tanıtımı yapılırken sadece garantili gelir sağlamasına ilişkin yönü öne çıkarılmamalıdır.

Tanıtımlarda, toplumu yakından ilgilendiren ve son yıllarda populer hale gelen sağlıklı gıda

kavramı içinde yer alan organik ürünlerin özellikleri bu yönü ile tanıtmalıdır. Bu çalışmayı

yapabilecek ve yurtiçinde organik ürün talebini artırabilecek bir örgütlenme oluşturulmalı,

örneğin organik ürünlerde fındık’ta yapıldığı gibi bir “organik ürün tanıtım grubu”

oluşturulmalıdır. Tanıtımda; halkla en kısa sürede, en etkili şekilde iletişim sağlayan

medyadan faydalanılmalıdır.

Araştırma alanında organik ve konvansiyonel çilek yetiştiricilerinin ilişkide bulunduğu

enformasyon kaynakları grupları arasında benzerlik bulunmaktadır. Sadece organik

yetiştiricilerin iletişimde olduğu organik sertifika kontrolorü ve şirket yöneticileri ile,

konvansiyonel yetiştiricilerinin iletişim halinde olmadığı düzenlenen iletişim ağına ait

Şekilde de ortaya çıkmıştır. Enformasyon kaynakları ile iletişimde denekler arasında güçlü,

orta ve zayıf olmak üzere üç farklı ilişki derecesi ve farklı enformasyon kaynakları

mevcuttur. Araştırma alanında organik çilek yetiştiriciliğinin geliştirilmesi için

konvansiyonel çilek yetiştiricilerinin organik yetiştiriliğine geçmesini sağlamak yolunda

organik firmaların daha fazla tanıtım yapmaları ve tarım teşkilatı ile sıkı işbirliği yapmaları

gereklidir. Tarımsal enformasyon sistemindeki eksikliklerin giderilmesinde kurumsal

enformasyon kaynaklarından olan tarım teşkilatının ve özellikle çiftçi örgütlerinin üreticleri

bilgilendirmede doğru metodolojiyi kullanarak yenilikleri aktarmaları gerekmektedir.

Çifttçi örgütlerinin yetiştiricilere üretim ve pazarlama konularında bilgi sağlaması

deneklerin daha bilinçli üretim yapmalarına katkı sağlayacaktır. Çiftçi örgütlerinin tarımsal

Page 188: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

175

enformasyon sistemindeki rolünün güçlendirilmesi kırsal alanda sürdürülebilirliğin

sağlanmasında önemlidir.

Organik tarımın ülke geneline yaygınlaştırılmasının sağlayacağı yararlardan biri de

kimyasal gübre ve zirai ilaç kullanımının kalıntılarının çevre üzerindeki zararlı etkilerinin

ortadan kalkması ile biyoçeşitliliğin muhafazası ve sürdürülebilirliği olacaktır.

Araştırma alanında sulama tesislerinin geliştirilmesi, salma sulamadan damla sulamaya

geçiş için TKB tarafından uygulanmakta olan desteklerden deneklerin haberdar edilmesi

yönünde çalışmalarda bulunulmalıdır.

Konvansiyonel çilek yetiştiricilerinin organik çilek yetiştiricileri ile kalite yönünden

rekabet edebilmesi ve gelecekte organik çilek yetiştiriciliğine geçmeyi düşünen

yetiştiricilerin bilgi seviyesinin artırılması açısından danışmanlıkla ilgili sistemin

geliştirilmesi gerekmektedir.

Türk tarımının genel sorunlarından biri olan üretici örgütlenmesinin yetersizliği organik

tarımda da görülmektedir. Deneklerin eğitimi konusu öncelikli olmak üzere, danışmanlık

hizmetlerinin yerine getirilmesi amacıyla üretici örgütleri şeklinde bir örgütlenme biçimine

gidilmesi yararlı olacaktır. Bu durum; üretici örgütlerine üye olanların tarımsal

desteklerden daha fazla yararlanmasına katkı sağlayacaktır. Ayrıca; Tarım Kredi

Kooperatiflerinin araştırma alanındaki köylerden birinde şube açması organik çilek

yetiştiriciliğinin geleceği açısından yarar sağlayacaktır.

Organik tarım, araştırma alanında çilek yetiştiriciliği ile uygulamaya geçme fırsatı

bulmuştur. İleriki yıllarda organik tarım konusunda yeterli bilgiye ulaşan üreticiler pazar

talepleri doğrultusunda tarımın diğer üretim kollarında da organik üretime geçecekleri

Page 189: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

176

düşünülerek araştırma alanındaki köylerden birinde tarımsal ürünlerin toplanması,

ayrılması, paketlenmesi, depolanması ve dağıtımı konularında hizmet sunacak bir

örgütlenme yapısına geçilmesi gerekmektedir.

Araştırma alanında, özellikle Çakıllar köyünde aralıklarla düzenlenen çilek festivaline özel

sektörün ve ihracatçı firmaların daha fazla ilgisini çekmek ve yetiştirilen çilekleri yurtdışına

daha fazla ihraç ederek ülkenin döviz kazanmasına katkı sağlamak için kamu desteği ile

çilek festivalinin uluslararası bir boyut kazanması için girişimlerde bulunulmalıdır.

TKB tarafından hazırlanan, sürdürülebilir bir tarım sektörü oluşturmayı amaçlayan 2006-

2020 yıllarını kapsayan “Organik Tarım Strateji Taslağı”nın biran önce uygulamaya

geçirilmesi gerekmektedir. Bu stratejinin uygulamaya geçmesi ile; tarım arazilerinin

kirlenmeden gelecek kuşaklara aktarılması, topluma doğal ve sağlıklı ürünler tüketme

fırsatı sunulacaktır. Organik tarıma geçişle; organik ürünlerin pazarlanması, kontrol ve

sertifikasyon ücretleri, analiz ücretleri ve hasat sonrası işlemler gibi değişik konularda

destekleme uygulamaları organik tarımın sürdürülebilirliğini sağlayacaktır. Türkiye’de

organik tarımın daha hızlı bir şekilde yayılmasında etkili olacak faktör, yurt içi talebi

artıracak organizasyonların ve bu konuyu hedefleri arasına koyan örgütlenmelerin

oluşturulması olacaktır.

Yukarıda yer verilen sonuçlar çerçevesinde yapılan araştırmanın daha sonra yapılacak olan

diğer araştırmalara sağlayacağı temel teorik katkı şu şekilde ifade edilebilir: Klasik

benimseme ve yayılma eğrisinin aksine, organik tarımın Türkiye’de sözleşmeli tarım

modeline göre yapılması sebebiyle önceki yıllarda toplu benimseme ve sonrasında stabil

şekilde kalması şeklinde bir gelişim bulunmuştur. Bu durum organik tarımın Türkiye’de

başlangıcından beri diğer ülkelerin aksine ihracat amacıyla yapılıyor olması ve bu nedenle

organik firmaların üreticileri yoğun bir şekilde bilgilendirip teşvik etmeleri nedeniyle

ortaya çıkmıştır. Bu sonuç; klasik yeniliklerin benimsenmesi ve yayılması yaklaşımından

farklıdır.

Page 190: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

177

Araştırılma alanı başta olmak üzere, Türkiye’de organik tarımda kullanılan girdilerin

maliyetlerinin düşürülmesinde ve girdilerin temininde kolaylıklar getirilmelidir. Organik

bitkisel ürün yetiştirilmesinde ve organik hayvancılık uygulamalarında geçiş dönemi başta

olmak üzere organik ürünlerin yetiştirilmesi sırasında değişik destekleme tedbirleri

uygulanarak organik ürünlerin pazarlama olanakları arttırılmalıdır. Fuarlar, seminerler,

sempozyumlar, kongreler ve eğitici yayınlar ile organik tarım konusunda tüketicilerin

bilgilendirilip, bilinçlendirilmesi sağlanmalıdır. Organik ürünlerde üretim maliyetleri

düşürülerek ve tanıtıma önem verilerek iç tüketim canlandırılmalı ve geliştirilmelidir.

Organik ürünler ihracatında değişik desteklemelerin oluşturulması, danışmanlık ve

pazarlama organizasyonlarının oluşturulması gereklidir. Organik tarım konusunda bilgi

akışının sağlanması için tarladan tüketiciye kadar olan zincirde kullanılan eğitim araçları

geliştirilmeli ve kullanımı yaygınlaştırılmalıdır. Organik ürünlerde gıda güvenliğinin

sağlanması için çıkarılan Organik Tarım Kanunu esaslarına göre, ilgili Bakanlıklar

tarafından, üreticiler, perakendeciler, ihracatçı/ithalatçı müteşebbisler ve

kontrol/sertifikasyon kuruluşlarının düzenli ve yeterli kontrol ve denetimlerine önem

verilmelidir.

Bu araştırmada; kalitatif ve kantitaif araştırma teknikleri kullanılmıştır. Araştırma alanında,

organik ve konvansiyonel çilek yetiştiricilerine anket uygulanmasının yanı sıra köy

toplantıları ve anahtar kişilerle görüşmelere yapılarak veriler toplanmıştır. Verilerin elde

edilmesinde üreticiler ile bilgi sağlayanlar arasındaki mevcut sisteme ilişkin bilgiler

kullanılmıştır. Tarımsal enformasyon sistemi teorisi bu çalışmada kullanılmış ve bu

sistemin zayıf ve güçlü bağlantıları tanımlanmaya çalışılmıştır. Anket yoluyla üreticiler ve

anahtar kişilerle yüzyüze yapılan görüşmelerle bu sistemin aktörlerinin mevcut durumu ve

etkinliği ortaya konulmuştur. Araştırmanın kapsamını ve veri toplama metotlarını

farklılaştırmak mümkün olabilmesine rağmen zaman ve ekonomik kısıtlar nedeniyle

yapılamamıştır. Özellikle bu sistemde organik tarımın benimsenmesinde tüketicilerin

görüşlerinin alınması araştırma bulgularının daha iyi yorumlanmsını sağlayabilirdi.

Araştırma yapılan alan sınırlı bir alan olup araştırma sonuçlarının tüm çiftçilere

Page 191: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

178

genellemesini yapmak mümkün değildir. Bununla birlikte araştırma sonuçları organik

tarıma ilişkin politika geliştirmede ve yayım programı oluşturmada faydalı olacaktır. Bu

araştırmada; organik çilek yetiştiriciliğinde kadının rolü araştırılmamıştır. Çünkü kadınlara

ulaşmada kırsal kesimin kendine özgü gelenekleri nedeniyle görüşmelerde yaşanabilecek

güçlükler dikkate alınmıştır.

Araştırma alanında ortaya çıkan bilgiler ışığında; organik tarımın benimsenmesinde ve

yayılmasında etkili olan ekonomik faktörlerin yanı sıra sağlık ve çevre faktörlerinin etkili

olması sonucu, ileride yapılacak olan araştırmalarda daha fazla çalışılması gereken

konulardan biridir. Organik çilek yetiştiriciliği ile ilgili olarak yapılan bu araştırmanın

sonuçları özellikle yayım konusunda çalışan kurumlar ve danışmanlık firmaları tarafından

değerlendirilerek diğer organik projelerde yayım konusunda bu sonuçlar ışığında bir

yaklaşım belirlenmesi mümkündür. Enformasyon kaynakları açısından ise organik tarıma

ilişkin daha net bir model ortaya konarak ülke geneline ait bir sonuç ortaya konabilmesi

için enformasyon sistemleri konusunda daha fazla araştırma yapılmalıdır.

Page 192: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

179

KAYNAKLAR

Açıl, A. F. ve Demirci, R. 1984. Tarım ekonomisi dersleri. Ankara Üniversitesi, Ziraat

Fakültesi yayınları:880. Ders kitabı: 245. Ankara.

Akın, A. 2003. Elma üretiminde geleneksel tarımdan organik tarıma geçiş süreci-

Çankırı örneği. A.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü. Tarım Ekonomisi anabilim dalı.

Doktora semineri (basılmamış). Ankara.

Aksöz, İ. 1972. Zirai kredi. Atatürk Üniversitesi Yayınları no:227, Ziraat Fakültesi

yayınları no:114, Ders kitapları serisi no:14. Erzurum.

Aktan, C. C. 2007. Bilgi yönetimi. www.canaktan.org/yeni-trendler/bilgi-yonetimi

Erişim tarihi:27.12.2007.

Aktaş, M. 1973. Antalya ili pamuk tarlasında kimyasal gübrelerin benimsenmesinde

etkili olan bilgi kaynakları ve tarımsal yayım metodları ile diğer faktörler

üzerine bir araştırma. Doktora tezi (basılmamış), A.Ü.Ziraat Fakültesi,

Ankara.

Anderson, M. D. 1994. “Economics of organic and low-input farming in the United States

of America”. In Lampkin, N. and Padel, S. (eds). The economics of organic

farming: An international perspective. pp: 161-1179. CAB International.

Wallingford.

Anonim. 1992. Milliyet Türkçe sözlük. İstanbul.

Anonim. 2002. 2000 Genel nüfus sayımı. Nüfusun sosyal ve ekonomik nitelikleri.

DİE yayınları. Ankara.

Anonim. 2004a. Organik tarım. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı. Çiftçi eğitim serisi.1.

Ankara.

Page 193: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

180

Anonim. 2005. Kamu bilgi ve iletişim teknolojisi projeleri hazırlama kılavuzu. DPT.

Ankara.

Anonim. 2006a. Dokuzuncu kalkınma planı (2007-2013).1-Temmuz-2006 tarih ve 26215

sayılı Resmi Gazete. Mükerrer. Ankara.

Anonim. 2006b. www.tarim.gov.tr/organiktarim Erişim Tarihi: 18.07. 2006.

Anonim. 2007a. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Alternatif Tarımsal Üretim Teknikleri Daire

Başkanlığı Dosyaları. Ankara.

Anonim. 2007b. Çilek raporu. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı. Tarımsal Üretim ve

Geliştirme Genel Müdürlüğü (basılmamış). Ankara.

Anonim. 2007c. www.konyatarim.gov.tr Erişim tarihi:28.10.2007

Anonim. 2007d. www.aksehir.bel.tr Erişim tarihi: 28.10.2007

Anonim. 2008a. www.msiworldwide.com Erişim tarihi: 10.01.2008 Anonim. 2008b. www.bahce.biz./bitki/meyve/cilek2.htm. Erişim tarihi: 10.01.2008

Atlı, S. 2006. Türkiye’de organik tarım ve uygulamaları. Sürdürülebilir rekabet avantajı

elde etmede organik tarım sektörü, Sektörel stratejiler ve uygulamalar. Uluslararası

rekabet araştırmaları kurumu derneği (URAK). Yayın no:2006/1. sf:715-723.

İstanbul.

Beal, G.M. and Rogers, E.M. 1960. The adoption of two farm practices in a central Iowa

community. Iowa agriculture and home economics experiment station special

report. Ames.

Boyacı, M. and Karaturhan, B. 2003. A research on agricultural extension activities on

ecological farming. Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi. Volume :40,

Pages: 113-120. İzmir.

Page 194: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

181

Boz, İ., Akbay, E. O. ve Candemir, S. 2004. Çiftçilerin tarımsal faaliyetlerde kullandıkları

bilgi kaynaklarının belirlenmesi ve tarımsal yayım açısından değerlendirilmesi.

Türkiye VI. tarım ekonomisi kongresi. 16-18 Eylül. sf: 596-603. Tokat.

Brumfield, R.G., Rimal, A., and Reiners, S. 2000. Comparative cost analyses

of conventional, integrated crop management, and organic methods. HortTechnology. Volume:10. Issue:4. pp.785-793.

Burton, M., Rigby, D. and Young, T. 2003. Modelling the adoption of organic horticultural

technology in the UK using duration analysis. Australian Journal of Agricultural

and Resource Economics. Volume: 47. pp: 29-54.

Businelli, M. and Santucci, F.M. 1990. Biological agriculture in central Italy. Biological

Farming in Europe. Challenges and opportunities. FAO. Regional Ofiice for

Europe. pp:187-190. Switzerland.

Ceylan. İ.C. 1988. Çubuk ilçesinde televizyonun tarımsal programların izlenmesi ve

etkileri. Yüksek lisans tezi (basılmamış). Ankara Üniversitesi. Ankara.

Cinemre, H.A ve Demiryürek, K. 2005. Tarımsal yayım ve haberleşme. Ondokuzmayıs

Üniversitesi. Ziraat Fakültesi. Ders kitabı no:17.(5.baskı). Samsun.

Cramer, N.G., Baldwin, K.R. and Louws, F.J. 2000. A training series for

cooperative extension agents on organic faming systems. Proceedings of the colloquium”organic horticulture” presented at ASHS-99, Minneapolis. Minnesota. USA: 28-31 July 1999. HortTechnology. Volume:10. Issue:4. pp.681.

Çetin, A. ve Başarır, A. 2006. Organik tarımın sosyo-ekonomik sürdürülebilirliğinin

analizi ve kırsal kalkınmaya katkısı. Sürdürülebilir rekabet avantajı elde etmede

organik tarım sektörü, Sektörel stratejiler ve uygulamalar. Uluslararası rekabet

araştırmaları kurumu derneği (URAK). Yayın no:2006/1. sf:67-87. İstanbul.

Page 195: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

182

Demiryürek, K. 2000. The analysis of information systems for organic and conventional

hazelnut producers in three villages of the black sea region, Turkey. Ph.D. Thesis.

The university of Reading, Agricultural Exrension and Rural Development

Department (AERDD). Reading. UK.

Demiryürek, K. 2001a. Conversion to organic hazelnut production in the Black Sea

Region of Turkey. S.A. Mehlenbacher (ed). Proceedings of the Fifth International

Congress on Hazelnut, 27-31 August, Corvallis, Oregon, USA. ACTA Horticulturae

Number 556, pp.453-460.

Demiryürek, K. 2001b. Tarımsal Enformasyon ve Bilgi Sistemleri Üzerine Bir

Araştırma: Kavram, Teori ve Metot Rehberi. TZOB.Yayın no:218, Ankara.

Demiryürek, K. 2004. Dünya ve Türkiye’de organik tarım. Harran Üniversitesi. Ziraat

Fakültesi dergisi. sayı:8, no:3/4. Urfa.

Demiryürek, K. ve Bozoğlu, M. 2007. Türkiye’nin Avrupa Birliği organik tarım politikasına uyumu. OMU.Zir.Fak. Dergisi. Sayı:22. sf:316-321. Samsun.

Demiryurek, K., Erdem, H., Ceyhan, V., Atasever, S. and Uysal, O. 2008. Agricultural

information systems and communication networks: the case of dairy farmers in

Samsun province of Turkey. Information Research, 13(2). (baskıda).

Dinler, Z. 1996. Tarım ekonomisi. Dördüncü basım. Ekin kitabevi yayınları. Bursa.

Doll, J. P. and Orazem, F. 2005. Teorik ve uygulamalı üretim ekonomisi (Çeviri:

Alemdar, T. ve Akdemir, Ş). Ankara.

Egri, C. P. 1999. Attitudes, backgrounds and information preferences of Canadian organic

and conventional farmers: Implications for organic farming advocacy and extension.

Journal of Sustainable Agriculture. Volume:13. Number:3. pp:45-72.

Page 196: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

183

Er, C. 1999. Organik tarım ders notları (basılmamış). Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi.

Ankara.

Eraktan, G., Aksoy, S., Kuhnen, F., Olhan, E. ve Winkler, W. 2002. Güneydoğu Anadolu

Bölgesinde tarım teknolojilerindeki değişimin üretici davranışlarına ve bunun

çevreye olası etkileri. Çevre Eğitim Sağlık ve Sosyal Yardımlaşma Vakfı- ÇESAV

Yayın no:3. Ankara.

Fenton, N. and Hill, G. 1993. System construction and analysis: A mathematical

and logical framework. London. McGraw Hill.

Fitzherbert, A.R. 1981. Information, organization and agricultural change. Ege

Universitesi Ziraat Fakültesi. Department of Agricultural Economics and Farm

Management and Agricultural Extension and Communication Centre. İzmir.

Francis, C.A. and Youngberg, G. 1990. Sustainable agriculture: An owerview. Sustainable

agriculture in temperate zones. pp.1-23. New York.

Fuller, R.J., Norton, L.R., Feber, R.E, Johnson, P.J., Chamberlain, D.E., Joys, A.C.,

Mathews, F., Stuart, R.C., Townsed, M.C., Manley, W.J., Wolfe, M.S.,

Macdonald, D.W. and Firbank, L.D. 2005. Benefits of organic farming to

biodiversity vary among taxa.. Biology Letter. London.

Gerber, A. and Hoffmann, V. 1998. The diffusion of eco-farming in Germany. In. Rolling,

N. G. And Wagemakers, M. A. E. (eds). Facilitating sustainable agriculture :

Participatory learning and adaptive management in times of environmental

uncertainty. pp:137. Cambridge University Pres. Cambridge.

Gliesman, S.R., Werner, M.R., Swezey, S.L., Casswell, E., Cochran, J. and Rosado-May,

F. 1996. Conversion to organic strawberry management: Changes in ecological

processess. California Agriculture. Number: 50. pp:24-31.

Page 197: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

184

Güleryüz, M., Ertürk, Y. ve Pırlak, D. 2001.Çilek yetiştiriciliğinde organik uygulamalar ve

ekolojik çilek yetiştiriciliği. Türkiye 2. Ekolojik tarım Sempozyumu. sf: 30-35.

Antalya

Güneş, T. 1990. Tarımsal pazarlama I (Pazarlama ilkeleri). Ankara Üniversitesi. Ziraat

Fakültesi yayınları:1175. Ders kitabı: 333. Ankara.

Gürel, A. 1998. Malkara ilçesinde ayçiçeği üreticilerinin teknolojik yeniliklere karşı

davranışlarını etkileyen etmenler üzerine bir araştırma. Trakya Üniversitesi,

Tekirdağ Ziraat Fakültesi. Yayın no:262. Tekirdağ.

Hasneen, J. and Jaim, W. M. H. 2002. Dimensions of structural changes in cost and return

of HYV Boro paddy over time in Bangladesh and determinants of the changes.

Bangladesh Journal of Agricultural Economics. Volume:25. No:1. pp:35-62

Haverkort, B. and Engel, P. 1986. The system approach. The University of Reading.

AERRD. Documentation center. No:0435. pp:2-11.

Heissenhuber, A. and Ring, H. 1992. Economical aspects of organic faming. MEDIT 2.

Prospettive e proposte Mediterranee-Rivista di Economia Agriculture e Ambiente.

Anno: 3. Numero:2. Bologno.

Henning, J. 1994. Economics of organic farming in Canada. In Lampkin, N. and Padel, S.

(eds). The economics of organic farming: An international perspective. pp:146-157.

CAB International. Wallingford.

Hoşgör, 1995. Bilecik ili domates üretiminde yeniliklerin yayılması ve benimsenmesi

üzerine bir araştırma. Yüksek lisans tezi (basılmamış). Ankara Üniversitesi. Ankara.

İnan, İ.H. 1998. Tarım ekonomisi ve işletmeciliği (Genişletilmiş 4. baskı). Tekirdağ.

Page 198: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

185

Karlı, B. ve Çelik, Y. 2003. GAP alanındaki tarım kooperatifleri ve diğer çiftçi

örgütlerinin bölge kalkınmasındaki etkinliği. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı,

Tarımsal Ekonomi Araştırma Enstitüsü yayınları, No:97, Ankara.

Khampoung, S. 1998. Factors affecting pesticide application by strawberry growers in

Pongpha Sub-district. Mae Sai district. Chaing Rai province. Graduate School of

Chaing Mai University. M.Sc. Thesis. Thailand.

Kazan, A. and Agunga, R. 1997. Innovative farmers: a challange for extension systems

worldwide. Journal of extension systems. 13 (1/2) pp:46-58.

Kenanoğlu, Z. ve Miran, B. 2002. Ege Bölgesi’nde organik tarım tercihini belirleyen

çiftçi özellikleri: kuru incir ve çekirdeksiz kuru üzüm örneği. Türkiye V. Tarım

Ekonomisi Kongresi. 18-20 Eylül 2002, sf.188-196. Erzurum.

Kızılaslan, N. ve Almus, S. 2002. Tokat-Zile-Güzelbeyli kasabasında uygulanan arazi

toplulaştırılmasını çiftçilerin benimsemesini etkileyen sosyo-ekonomik faktörlerin

belirlenmesi üzerine bir araştırma. Turk J. Agric. For. 26. sf:101-108.

Kijsomporn, W. 1998. Factors affecting farmers’ adoption of the strawberry production

technology in Mae Rim District. Chiang Mai Province, Graduate School of

Chaing Mai University, M.Sc. Thesis, Thailand.

Konig, B. and Bokelmann, W. 2004. Proceedings of the Fifteenth International Symposium

on Horticultural Economics and Management. Berlin. Germany. 29 August-3

September 2004. Acta Horticulture. Number:655. pp:259-267.

Konyar, K. and Osborn, T. 1990. A national-level economic analysis of conservation

reserve program participation: A discrete choice approach. The Journal of

Economics Research. Volume:42. No:2. Washington, USA.

Page 199: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

186

Kumuk, T. ve Özerin, G. 1994. Sözleşmeli tarımın yeniliklerin benimsenip yayılması

üzerine olan etkileri: salça sanayine yönelik domates üretimi örneği.

Kooperatifçilik, Sayı:105. Ankara.

Lampkin, N. 1990. Organic Farming. Farming Pres. 701 p. Ipswich

Lampkin, N. 1994. “Organic farming: Sustainable agriculture in practice”. In Lampkin, N

and Padel S. (eds).The economics of organic farming: An international perspective.

pp:3-278. CAB International. Wallington.

Lampkin, N. 1996. Impact of EC regulation 2078/92 on the development of organic

farming in the European Union. Working Paper No.7. pp.2-3. Aberystwyth: Welsh

Institute of Rural Studies

Lipson, M. and Hammer, T. 1998. Workshop report: “Research on organic farming and

Marketing” USDA Cooperative State Reeseach and Extension Service. Washington

D.C., U.S.A.

Lohr, L. and Park, T.A. 2003. Improving extension effectiveness for organic clients:

current status and future directions. Journal of Agricultural and Resources

Economics. Volume:28. pp.634-650.

Marshall, G. 1991. Organic faming:should government give it more technical support.

Review of Marketing and Agricultural Economics. Number: 59-3. pp:283-296.

Mendoza, T.C. 2004. Evaluating the benefits of organic farming in rice agroecosystems in

the Philippines. Journal of Sustainable Agriculture. Volume:24, pp:93-115.

Narayanan, S. 2005. Organic farming in India: relevance, problems and constraints.

Occasional Paper. National Bank for Agriculture and Rural Development. Issue:38.

83 pages. Mumbai.

Page 200: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

187

Nasır, A. ve Kımıloğlu, H. 2006. Organik tarım ürünlerinin ekonomik boyutu ve

pazarlanması. Sürdürülebilir rekabet avantajı elde etmede organik tarım sektörü,

Sektörel stratejiler ve uygulamalar. Uluslararası rekabet araştırmaları kurumu

derneği (URAK). Yayın no:2006/1. sf:405-437. İstanbul.

Olhan, E. 1997. Türkiye’de bitkisel üretimde girdi kullanımının yarattığı çevre sorunları

ve organik tarım uygulaması-Manisa örneği. Doktora Tezi (basılmamış). A.Ü.

Fen Bilimleri Enstitüsü. Ankara.

Olhan E. ve Ataseven, Y. 2006. Orta Anadolu Bölgesi organik tarım çalışmaları:

Uygulama örnekleri, uygun havzalar ve bölgeler, potansiyel sahalar. Sürdürülebilir

rekabet avantajı elde etmede Organik tarım sektörü. Sektörel stratejiler ve

uygulamalar. sf.795-814. İstanbul.

Oruç, E. 2001. Tokat ilinde bitkisel üretimde tarımsal mücadele uygulamaları ve

çiftçilerin ilaç kullanımı konusundaki bilgi düzeyleri ile bilgi kaynakları üzerine

bir araştırma. Doktora tezi (basılmamış). Ankara Üniversitesi. Ankara.

Özcan, N. 2004. Gümüşhane ili Kelkit ilçesinde çiftçilerin organik tarım faaliyetine katılımı

üzerine bir araştırma. Yüksek lisans tezi (basılmamış). Ankara Üniversitesi. 68s.,

Ankara.

Özçatalbaş, O. ve Gürgen, Y. 1998. Tarımsal yayım ve haberleşme. Baki kitapevi. 385 s.

Adana.

Özer, D. 2007. Yeniden yerleşimin hayvancılık yerel bilgi sistemine etkisi üzerine bir

araştırma. Doktora tezi (basılmamış). Ankara Üniversitesi. Ankara.

Özkan, B. 2004. Ekonomiye giriş. Ders kitabı (2. baskı). Akdeniz Üniversitesi. Yayın

no:79. Akdeniz Üniversitesi basımevi. Antalya.

Page 201: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

188

Padel, S. 1994. Adoption of organic farming as an example of the diffusion of

innovation: A literature review on the conversion to organic farming. Discussion

Paper Series 94/1. Aberystwyth: Centre for Organic Husbandry and Agroecology,

15 p.

Padel, S. 2001. Conversion to organic farming: a typical example of the diffusion of an

innovation. Sociologia Ruralis. 41(1). pp:40-61.

Padel, S. and Lampkin, N.H. 1994. Conversion to organic farming: An oveview. In

Lampkin N.H and Padel, S. (eds). The economics of organic farming.:An

international perspective. Wallingford. CAB International. pp: 95-113.

Papadopoulou, H., Akgüngör, S. and Kumuk, T. 1997. An overview of organic farming in

Greece and Turkey with special emphasis on extension and marketing.

Mediterranean perspectives and proposals. Journal of Economics, Agriculture and

Environment (MEDIT) (1). pp: 25-28.

Parra, L.C. and Calatrava, R. 2005. Factors related to the adoption of organic farming in

Spanish olive orchards. Spanish journal of agricultural research. Volume:3. Issue:1.

pp. 5-16. Spain.

Parrot, N. and Marsden, T. 2002. The real green revolution: organic and agroecological

farming in the south. 147 p. London. UK.

Polat, M. 2005. Ankara (Ayaş) koşullarında organik çilek yetiştiriciliği olanaklarının

araştırılması. Doktora tezi (basılmamış). A.Ü.Fen Bilimleri Enstitüsü. Ankara.

Ramesh, P. and Santha, G. 2005. Personel and socio-economic characteristics of organic

farmers. Karnataka Journal of Agricultural Science. pp.192-195.

Page 202: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

189

Rembialkowska, E. 2005. The programme of organic farming development in Mezovian

region. in Environment and agriculture: organic farming, environmental protection,

sustainable development of rural areas. 14-17 June 2005. Mistelbach. Australi.

pp:191-200.

Rogers, E. M. 1995. Diffusion of innovations. Fourth edition. Free Press. New York

Rogers, E. M. and Kincaid, D. L. 1981. Communication networks: Toward a new paradigm

for research. The Free Pres. New York.

Röling, N. G. 1988. Extension science: Information system in agricultural development.

Cambridge University Press. Cambridge.

Santucci, F.M. 2003. Attitutes of organic farmers about information and continuing

education. New medit. Volume.2, Number:2/2003 (Jun). pp: 49-52. Italy.

Santucci, F.M. and Antonelli, A. 2004. The role of public, non-governmentaland private

actors fort the development of organic farming: the Italian successful example. New

Medit. 3(2). pp. 42-49.

Sayın, B. ve Sayın, C. 2004. Türkiye’de tarımsal üretici örgütlenmesi, Avrupa Birliğine

uyum hazırlıkları ve tarımsal üretici birlikleri kanunu. Türkiye VI.Tarım

ekonomisi kongresi. 16-18 Eylül 2004. s. 466-470. Tokat.

Sayın, C. ve Mencet, N. 2006. Avrupa Birliği ülkelerinde organik tarım ve

uygulamaları. Sürdürülebilir rekabet avantajı elde etmede organik tarım sektörü,

Sektörel stratejiler ve uygulamalar. Uluslararası rekabet araştırmaları kurumu

derneği (URAK). Yayın no:2006/1. s.703-712. İstanbul.

Seppanen, L. and Helenius, J. 2004. Do inspection practices in organic agriculture serve

organic values? A case study from Finland. Agriculture and human values.

Volume:24. pp.1-13.

Page 203: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

190

Sevengör, Ş ve Özcan, D. 2006. Bilgi üreten kurumların organik tarımdaki rolü ve

önemi. Sürdürülebilir rekabet avantajı elde etmede organik tarım sektörü,

Sektörel stratejiler ve uygulamalar. Uluslararası rekabet araştırmaları kurumu

derneği (URAK). Yayın no:2006/1. s.911-929. İstanbul.

Spedding, C. R. W. 1988.An introduction to agricultural systems (Second edition). London

and New York. Elsevier Applied Science.

Sripakdee, L.A. 2000. Farmers’ decision making process on the participation in

subsistence agriculture project in San Sai District, Chiang Mai Province,

Graduate School of Chaing Mai University, M.Sc. Thesis, Thailand.

Sriskandarajah, N. and Dignam, D. 1992. The quest for sustainable agriculture: the current

position in Australia. Agriculture, ecosystems and environment. Volume: 39.

Number: 1-2. pp 85-100. Elsevier Science. Amsterdam.

Süzer, S. 2007. Trakya koşullarında sürdürülebilir tarımın toprak verimliliği ve

ekosistemin korunmasına etkileri.

http://www.ttae.gov.tr/makaleler/surdurulebilirtarim.htm, Erişim tarihi:30.10.2007.

Taluğ, C. 1974. Tarımda teknolojik yeniliklerin yayılması ve benimsenmesi üzerine bir

araştırma. Doktora tezi (yayınlanmamış), A.Ü. Ziraat Fakültesi. Ankara.

Taluğ, C. 1982. MEYSEB tarımsal yayım çalışmalarının değerlendirilmesi üzerine bir

araştırma. A.Ü.Ziraat Fakültesi. Doçentlik tezi (yayınlanmamış). Ankara.

Taluğ, C. ve Tatlıdil, H. 1993. Tarımsal yayım ve haberleşme. Ders notları (basılmamış).

Teksir no:143. Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi. Ankara.

Taluğ, C., Özer, D., Akın, A. ve Lucius, I. 2004. Sürdürülebilir kalkınma için sürdürülebilir

Tarım. Türkiye VI. Tarım Ekonomisi Kongresi. 15-17 Eylül. Tokat.

Page 204: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

191

Tatlıdil, H. 1989. Yağmurlama sulama teknolojisinin yayılması ve benimsenmesi

üzerine bir araştırma. A.Ü. Ziraat Fakültesi yayınları:1157. Ankara.

Tatlıdil, H. ve Aydın, R. 1988. Tokat Merkez ilçede süt sığırcılığı ile ilgili tarımsal

yeniliklerin benimsenme durumu. C.Ü.Tokat Ziraat Fakültesi dergisi. Cilt:4. Sayı:1.

(ayrı basım). Sivas.

Tan, S. ve Köksal, H. 2004. Sürdürülebilir tarım. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı. Tarımsal

Ekonomi Araştırma Enstitüsü. T.E.A.E.-Bakış. Sayı:5, Nüsha:2, Nisan 2004.

Ankara.

Tate, W.B. 1994. The development of the organic industry and market: An international

perspective. The economics of organic farming (An international perspective).

Department of agricultural sciences.University of Wales. UK.

Türemiş, N., Özgüven, A.I. ve Paydaş, S. 2000. Güneydoğu Anadolu Bölgesinde çilek

yetiştiriciliği. TUBİTAK, TARP yayınları. Adana.

Türk, R. 2001. Organik tarımın dünya ve ülkemizdeki yeri. Organik tarım ve sağlık

ilişkileri paneli. 25-Mayıs-2001. ÇESAV Çevre, Eğitim, Sağlık ve Sosyal

Yardımlaşma Vakfı. s.7-19. Ankara.

Uyar, M. 2005. Tarımsal krediler ve tarım sigortaları. Panel. 5. Ulusal Tarım Kongresi.

Türkiye Ziraatçılar Derneği. 23-24 Aralık 2005. s.79-104. Ankara.

Verma, H. K, Singh, J. , Singh, N. and Sing, K.B. 2005. Present status of organic

animal husbandry in different agroclimatic regions of Penjab. Livestock

International. Vol:9, Number:5, pp.5-10.

Weibel, F. P. 2001. Organic fruit production in Switzerland: research and development to

resolve cultural, management and marketing problems. American journal of

alternative agriculture. Volume:16. Issue:4. pp.191-195.

Page 205: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

192

Williamson, S, Vos, L. and Waage, J. 1995. Methods for disseminating organic

methodologies amongst smallholder farmers and relevance to banana producers. In

organic banana 2000: Towards an organic banana initiative in the Caribbean report

of the international workshop on the production and marketing of organic bananas

by smallholder farmers 31 October-4 November 1999. pp:155-161. Santa Domingo.

Dominican Republic.

Winter, M. 1997. New policies and new skills: Agricultural change and technology transfer.

Sociologue Ruralis. Volume:37, Issue:3. pp:363-381.

Wynen, E. 1994. “Economics of organic farming in Australia”. In Lampkin, N. and Padel,

S. (eds). The economics of organic farming: An international perspective. pp:188-

189. CAB International. Wallingford.

Wynen, E. and Krell, R. 1997. Research on biological farming methods in Europe:

perspectives, status and requirements.

Yamane, T. 1967. Elementary sampling theory. Printice-Hall.Inc. New York.

Yavuz, O. 2000. Tarımsal yayım ve haberleşme. Uludağ Üniversitesi. Ziraat Fakültesi.

Ders notları no:84. 143 s., Bursa.

Yıldırım, İ. 2004. Avrupa Birliği’ndeki gelişmeler bağlamında organik ürünlerin üretimi

ve pazarlanmasında fırsatlar ve sınırlılıklar. Türkiye VI. Tarım ekonomisi kongresi.

16-18 Eylül 2004. s.341-347. Tokat.

Yussefi, M. and Willer, H. 2007. 3.Organic farming worldwide 2007: overview&main

statistics. The world of organic agriculture statistics and energy trends. pp:9-16.

Zanoli, R. 1996. Organic farming policy in Italy: Current situation and new developments.

European News Letter on organic farming. Number: 3, pp: 6-18.

Page 206: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

193

EK 1 Konvansiyonel Çilek Yetiştiricilerine Uygulanan Anket Formu

Anket no: Deneğin adı: Tarih:

Köyü: Anketi yapan:

1.Kişisel Özellikler

Yaş ………………..

Cinsiyet ………………..

Hane halkı

sayısı

Kadın: ……….. Erkek: ……..

Eğitim

düzeyi

Okuryazar

değil Okuryazar İlkokul Ortaokul Lise Üniversite

2. Tarımsal deneyim:

Genel tarım: .......yıl

Konvansiyonel çilek: ........yıl,

3. Yıllık gelir kaynakları

Gelir kaynağı Ortalama gelir

(Milyon TL/yıl)

Ayrılan zaman

(Tam veya kısmi)

Tarım:

Tarım dışı(belirtiniz):.............

Tarım dışı meslek: İşçi, memur, tüccar, danışman vd. 4. Hane halkınız, mal varlığı ve geliri ile köylü aileler içinde nerede yer alırlar?

� Yüksek gelirli � Orta gelirli � Düşük gelirli

Page 207: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

194

5. Kredi kullanıyor musunuz?

� Her yıl � Gerektiğinde � Kullanmıyor � Bilmiyor, hatırlamadı

6. Bir kooperatife üye misiniz?

� Hayır � Köy Kalkınma Kooperatifi � Tarım Kredi Kooperatifi � Tarım Satış Kooperatifi � Sulama Kooperatifi � Pancar Kooperatifi � Orman Kooperatifi � Diğer : .......................................................... � Bilmiyor

7. Tarımsal ve tarım dışı araç gereç varlığı;

� Traktör � Biçer-Döğer � Pulluk � Gübre Makinası � Silaj Makinası � Bahçe Traktörü � Başka (Belirtiniz)......................

8. Hayvan varlığı( adet): Büyükbaş:………….. Küçükbaş: ……………

Page 208: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

195

9. İşletme Özellikleri

9.1. İşletme büyüklüğü ve arazi mülkiyet biçimi

Arazi kullanım şekli Alan (da) Arazi kullanım şekli Alan (da)

1. Mülk arazi (işlenen) 4. Ortağa verilen

2. Ortağa tutulan 5. Kiraya verilen

3. Kiraya tutulan 6. Toplam işletme arazisi

10. Üretim biçimi

10.1.Bitkisel üretim:

Bitki turu Alan (da.) Diğer (Belirtiniz)

Buğday

Arpa

……….

Yem bitkileri

Meyve

Çilek

………….

Sebze

……………

……………..

Diğer

Page 209: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

196

11. Çilek üretiminin pazarlanması:

Ürettiğiniz çileğin pazarlanması hakkında bilgi veriniz

Üretim şekli

Alıcı Fiyat Sözleşme şekli

12. Kayıt tutma durumu

1-Kayıt tutmuyorum

2. Tutuyorum (Kayıt türü:............. Kimin tuttuğu:.................)

13. Organik tarım kavramından ne anlıyorsunuz? Tanımlayınız: 14.Organik tarımı ilk nerede ve kimden duydunuz? 15. Çilek üretim tekniklerini nereden öğrendiniz?

� Firma � İl müdürlüğü � Kontrol ve Sertifikasyon Kuruluşu � Önder çiftçi � Komşu akraba � Hepsi

16. Organik çilek üretimine geçmeyi düşünür müsünüz?

� Evet � Hayır

Page 210: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

197

17. Organik çilek üretimine geçmeme nedeninizi açıklayınız.

� Haberim olmadı � Verim düşük � Gübresiz ilaçsız üretim olmaz � Fiyat düşük � Pazar Garantisi yok � Şirket sözünde durmuyor güvenmiyorum � Devlet desteği yok

18. Çilek yetiştiriciliği ile ilgili İhtiyaç duyulan bilginin türü Tarımsal konular ile ilgili ne tür bilgiye ihtiyaç duyuyorsunuz? Aşağıda ihtiyaç duyduğunuz bilgi çeşitlerinin her birine 1’den 5’e kadar not veriniz. (0: Hiç ihtiyaç duyulmayan, 1: En az ihtiyaç duyulan/önemsiz, 5: En fazla ihtiyaç duyulan/önemli): (...) Teknik bilgi/yetiştiricilik teknikleri (Girdi kullanımı, uygulamalar, hastalık/zararlı kontrolü vd) (...) Pazarlama ile ilgili bilgiler (Fiyat, talep, pazar durumu ve diğer) (...) Danışmanlık (Uzman kişilerin tavsiyeleri) (...) Kendi tecrübesi (Kafasında sahip olduğu bilgi ve deneyimleri) (...) Yasal/resmi bilgiler (Çilek yetiştiriciliği ile ilgili yasal düzenlemeler, hükümet politikası vs.) (...) Diğer (Belirtiniz): .................................. 19. Yayım faaliyetlerine katılma Katılım durumu Hiç

katılmadım Nadiren Sıklıkla Sürekli

Köyünüzde veya çevrede düzenlenen demostrasyonlara katılıyor musunuz?

Tarla gününe katılıyor musunuz?

Yayım görüşmelerine katıldınız mı?

Konferanslara katıldınız mı? Tarımla ilgili yayınlanmış yazılar okudunuz mu?

Page 211: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

198

20. Organik çilek üretimi ile ilgili yayım faaliyetlerine (toplantı, demostrasyon,

konferans tarla günü vs) katıldınız mı?

� Evet � Hayır

21.Çilek yetiştiriciliği ile ilgili bilgi kaynaklarınız, ilişki sıklığınız, hakkında bilgi

veriniz:

Çilek üretimi Konvansiyonel Organik

Bilgi kaynağı İlişki sıklığı *

(Son 1 yılda)

İlişki sıklığı*

(Son 1 yılda)

1. Aile üyeleri

2. Lider çiftçiler

4. Diğer organik yetiştiriciler

5. Diğer konvans. yetiştiriciler

6. Tüccar

9. İlçe Müd./ elemanı

10. Araştırma Enst./elemanı

11. Üniversite/Araştırmacı

12.Girdi satanlar

13. Kooperatifler

14. Çiftçi örgütleri (TZOB)

15. Ziraat Bankası

16. Görsel ve basılı medya

17. Konferans, seminer, panel

18.Diğer (belirtiniz)

*:İlişki sıklığı: 1/yıl, 2/yıl, 3/yıl, 1/ay, 2/ay, 1/hafta, 2/hafta, 3/hafta, 1/gün

Page 212: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

199

EK 2 Organik Çilek Yetiştiricilerine Uygulanan Anket Formu

Anket no: Deneğin adı: Tarih: Köyü: Anketi yapan: 1.Kişisel özellikler:

Yaş ………………..

Cinsiyet ………………..

Eğitim

düzeyi

Okuryazar

değil Okuryazar İlkokul Ortaokul Lise Üniversite

2. Tarımsal deneyim: Genel tarım: .......yıl, Organik tarım:.…yıl Konvansiyonel çilek: ......yıl, Organik çilek:..... yıl, Diğer (Belirtiniz):........yıl 3. Yıllık gelir kaynakları

Gelir kaynağı Ortalama gelir

(milyon TL/yıl)

Ayrılan zaman

(tam veya kısmı)

Tarım:

Tarım dışı(belirtiniz):.............

Tarım dışı meslek: İşçi, memur, tüccar, danışman vd.

4. Hane halkınız, mal varlığı ve geliri ile köylü aileler içinde nerede yer alırlar?

� Yüksek gelirli � Orta gelirli � Düşük gelirli

Page 213: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

200

5. Kredi kullanıyor musunuz?

� Her yıl � Gerektiğinde � Kullanmıyor � Bilmiyor, hatırlamadı

6. Bir kooperatife üye misiniz?

� Hayır � Köy Kalkınma Kooperatifi � Tarım Kredi Kooperatifi � Tarım Satış Kooperatifi � Sulama Kooperatifi � Pancar Kooperatifi � Orman Kooperatifi � Diğer : ....................................... � Bilmiyor

7. Tarımsal ve tarım dışı araç gereç varlığı;

� Traktör � Biçer-Döğer � Pulluk � Gübre Makinası � Silaj Makinası � Bahçe Traktörü � Başka (Belirtiniz).............................

8. Hayvan varlığı (adet): Büyükbaş: ……….. Küçükbaş: ……….

Page 214: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

201

9. İşletme Özellikleri 9.1. İşletme büyüklüğü ve arazi mülkiyet biçimi

Arazi kullanım şekli Alan (da) Arazi kullanım şekli Alan (da)

1. Mülk arazi (işlenen) 4. Ortağa verilen

2. Ortağa tutulan 5. Kiraya verilen

3. Kiraya tutulan 6. Toplam işletme arazisi

10. Üretim biçimi 10.1.Bitkisel üretim:

Bitki türü Alan

(da.)

Organik Geçiş

dönemi

Geleneksel/

Kimyasal

Diğer

(Belirtiniz)

Buğday

Arpa

……….

Yem bitkileri

Meyve

………..

………….

Sebze

……………

……………..

Diğer

Page 215: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

202

10.2.Çilek üretimi:

Üretim şekli

Alan (da)

Üretim (ton)

Verim (kg/da)

Parsel sayısı

Bahçenin/ tesisin durumu (Eski/yeni)

Organik

Geçiş dönemi

Yarı organik, yarı kimyasal

Geleneksel/ Kimyasal

Diğer (Belirtiniz)

11. Çilek üretiminin pazarlanması: Ürettiğiniz çileğin pazarlanması hakkında bilgi veriniz:

Üretim şekli

Alcı* Satılan (%)

Depolanan (%)

Fiyat** Sözleşme şekli ***

Organik

Geleneksel/ Kimyasal

Diğer (Belirtiniz)

* Alıcı : 1:Şirket, 2:Diğer tüccarlar, 3:Diğer (Belirtiniz):............. ** Fiyat: 2006 hasat dönemi fiyatı (TL/kg.) *** Sözleşme şekli: Sözlü/yazılı ve tek/çift taraflı bağlayıcı.

Page 216: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

203

12. Kayıt tutma durumu 1-Kayıt tutmuyorum

2. Tutuyorum (Kayıt türü:............. Kimin tuttuğu:.................)

Kayıt türü: 1. Fiyat, masraf ve maliyet, 2. Yetiştiricilikle ilgili girdi miktarı, uygulama zamanı vs., 3. Çiftlik gözlemleri; bitki gelişimi, hastalıklar, deneme sonuçları, analiz sonuçları 4. Organik şirket veya diğer kuruluşlara ilişkin notlar (istek, ihtiyaç ve sorunlar) 5. Diğer (Belirtiniz):………. 13. Kimyasal girdi kullanımı Ekolojik/organik çilek bahçenize herhangi bir kimyasal gübre veya ilaç uyguluyor musunuz? -Evet -Hayır Cevap Evet ise, hangi kimyasal girdileri ve neden uyguluyorsunuz? 14. Organik çilek üretmeye başlamadan önce organik tarımı duymuş muydunuz? -Evet duymuştum -Hayır duymamıştım 15.Organik tarımı ilk nerede ve kimden duydunuz? 16. Organik tarım kavramından ne anlıyorsunuz? Tanımlayınız: 17. Organik tarımın prensiplerinin öğrenildiği yer/kişi?.

Page 217: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

204

18. Neden organik tarıma geçtiniz? -Gelirimi yükseltmek için -Topraklarımı korumak için -Sadece bir projeye dahil olmak için -Köydeki yakınlarım uyguladığı için 19. Organik tarımın benimsenmesinde etkili olan faktörler (Organik ve geçiş dönemi üreticileri) (Önem derecesine göre 1 ile 5 arasında puan veriniz) (....) Çevre koruma faktörleri (toprağın, hayvanların, bitkilerin ve suyun korunması) (....) Yenilikçilik (yeni ve farklı şeyleri deneme isteği) (....) Ekonomik faktörler (prim fiyat, alım garantisi, masraflardan tasarruf, karlılık vd.) (....) Sosyal faktörler (Şirketten, diğer üreticilerden gelen destek, politik veya dini sebepler) (....) Sağlık faktörleri (kendi, ailesi, işçilerin ve tüketicilerin sağlığını koruma) (....) Diğer (belirtiniz) 20. Organik tarımı baştan reddetme nedenleri (Konvansiyonel üreticiler için) (Önem derecesine göre sıralayınız. 0: Hiç etkili değildi, 1: En az etkili, 5: En fazla etkili olan faktör (....) Bilmiyor (....) Karlı değil (....) Prim fiyat az (....) İlaçsız olmaz (....) Gübresiz olmaz (....) Davet etmediler (....) Verim çok düşer (....) İşgücü yetersiz (....) Devlet desteği yok (....) Şirkete güvensiz (....) Tüccara güvensiz (....) Sermaye eksik (....) Tüccara borçluydu (....) Mülk sahibi engeli (....) Ailenin itirazları (....) Diğer (Belirtiniz)...

Page 218: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

205

21. Organik tarımdan sonradan vazgeçme nedenleri (organik üretimden vazgeçen üreticiler için) (önem derecesine göre sıralayınız. 0:Hiç etkili değildi, 1:En az etkili, 5: En fazla etkili olan faktör) (....) Bilmiyor (....) Karlı olmadı (....) Prim fiyat azdı (....) İlaçsız olmadı (....) Gübresiz olmadı (....) Projeden çıkarıldı (....) Verim çok düştü (....) İşgücü yetersizdi (....) Devlet desteği yok (....) Şirketle problem (....) Tüccarla problem (....) Sermaye eksikti (....) Tüccara borçluydu (....) Mülk sahibi engeli (....) Ailem itiraz etti (....) Diğer (Belirtiniz)... 22.Organik çilek üretimine başlama kararınız üzerinde aşağıdaki kaynakların etkisi nedir? (Önem derecesine göre 1 ile 5 arasında puan veriniz) (….) Komşu arkadaş (….) Firma yetkilileri (….) Diğer (Açıklayınız) (….) Kendi tecrübem (….)Tarım Bakanlığı yetkilileri 23. Organik tarıma geçiş ile uyguladığınız yeni teknikler hangileri? -Öğrenmedim (26. soruya geç) -Toprak işleme ve bitki besleme -Sulama -Mücadele -Kontrol ve sertifikasyon -Hepsi 24. Teknikleri nereden öğrendiniz? -Firma -Kontrol ve Sertifikasyon Kuruluşu -Önder çiftçi -Hepsi

Page 219: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

206

25. Organik çilek üretiminde uyguladığın teknikleri diğer üretim faaliyetlerinde de uyguluyor musunuz? -Evet (Nelerde, nasıl, açıklayınız): -Hayır (Neden, açıklayınız): 26.Çilek bahçenizi organik yetiştiriciliğe dönüştürürken ve sonrasında ne gibi değişiklikler oldu? Değişikliğin türü*

Geçiş dönemi boyunca

Geçis dönemi sonrası

Üretim deseni/paterni (büyük/küçük baş hayvan yetiştiriciliği, kanatlı üretimi, yeşil gübreleme vs.)

Yeni yatırımlar (Makine, bina veya diğer)

Biyolojik problemler (Hastalık ve zararlılar)

Yetiştiricilik faaliyetleri için zaman ihtiyacı İşgücü ihtiyacı Verim Masraflar (İşgücü, girdi vs. için)

Gelir Çeşit değişimi Diğer (Belirtiniz) Değişikliğin türü: 1.Değişti, 2.Değişmedi, 3.Daha fazla, 4.Ayni, 5.Daha az, 6.Arttı, 7.Azaldı. 27. Organik çilek üretimi ile gelir düzeyinizde bir artış oldu mu? -Henüz olmadı -Çok az oldu -Olmadı ama olacağını düşünüyorum -Olmadı, Olacağını da sanmıyorum

Page 220: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

207

28. Organik çilek üretimi ile ilgili geleceğe yönelik düşünceleriniz nelerdir? -Artırmak -Aynı bırakmak -Azaltmak 29. Çilek yetiştiriciliği ile ilgili ihtiyaç duyulan bilginin türü Tarımsal konular ile ilgili ne tür bilgiye ihtiyaç duyuyorsunuz? Aşağıda ihtiyaç duyduğunuz bilgi çeşitlerinin her birine 1’den 5’e kadar not veriniz (0:Hiç ihtiyaç duyulmayan, 1:En az ihtiyaç duyulan/önemsiz, 5:En fazla ihtiyaç duyulan/önemli): (...) Teknik bilgi/yetiştiricilik teknikleri (Girdi kullanımı, uygulamalar, hastalık/zararlı kontrolü vd.) (...) Pazarlama ile ilgili bilgiler (Fiyat, talep, pazar durumu ve diğer) (...) Danışmanlık (Uzman kişilerin tavsiyeleri) (...) Kendi tecrübesi (Kafasında sahip olduğu bilgi ve deneyimleri) (...) Yasal/resmi bilgiler (Çilek yetiştiriciliği ile ilgili yasal düzenlemeler, hükümet politikası vs.) (...) Diğer (Belirtiniz): ................................ 30. Yayım faaliyetlerine katılma

Katılım durumu Hiç

katılmadım

Nadiren Sıklıkla Sürekli

Köyünüzde veya çevrede

düzenlenen demostrasyonlara

katılıyor musunuz?

Tarla gününe katılıyor

musunuz?

Yayım görüşmelerine

katıldınız mı?

Konferanslara katıldınız mı?

Tarımla ilgili yayınlanmış

yazılar okudunuz mu?

Page 221: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

208

31. Bilgi kaynakları, ilişki sıklığı ve yararlılık durumu: Çilek yetiştiriciliği (organik ve/ya konvansiyonel) ile ilgili bilgi kaynaklarınız, ilişki sıklığınız, yararlılık durumları hakkında bilgi veriniz: Bilgi kaynağı

İlişki sıklığı* (son 1 yılda)

Konular Yararlılık durumu**

İlişki yoksa nedeni***

1.Aile üyeleri 2.Lider çiftçiler 3.Organik proje yöneticisi 4.Diğer organik yetiştiriciler 5.Diğer konv. yetiştiriciler 6.Tüccar 7.Organik sertifika kontrolörü

8.Organik Şirket Yöneticisi 9.İlçe müd./ elemanı 10.Araştırma enst./elemanı 11.Üniversite/araştırmacı 12.Girdi satanlar 13.Kooperatifler 14.Çiftçi örgütleri (TZOB) 15.Ziraat Bankası 16.Teknik kitap 17.Tarım dergisi 18.Gazete makalesi veya haberi

19.Broşür, mektup, poster vs. 20.Televizyon programı 21.Video gösterimi 22.Radyo programı 23.Kurs 24.Toplantı 25.Demostrasyon veya deneme

26.Konferans, seminer, panel 27.Diğer (belirtiniz) *İlişki sıklığı: 1/yıl, 2/yıl, 3/yıl, 1/ay, 2/ay, 1/hafta, 2/hafta, 3/hafta, 1/gün **Yararlılık durumu: ÇY: Çok Yararlı, YL: Yararlı, K: Kararsız, AY: Az Yararlı, YS: Yararsız ***İlişki yoksa nedeni:Gelmiyor, uzak, ilgilenmiyor, gerek yok, bilgisi yetersiz, işleri yoğun, yararsız, organize edilmiyor, haberim olmuyor, yeri uygun değil vd.

Page 222: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

209

EK 3 Araştırma Alanı Haritası

Page 223: ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA …acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/23820/ayşegül akın.pdf · Organik çilek yetiştiriciliğinin araştırma alanında

210

ÖZGEÇMİŞ

Adı Soyadı: Ayşegül AKIN

Doğum Yeri: Eskişehir

Doğum Tarihi: 1967

Medeni Hali: Evli

Yabancı Dili: İngilizce

Eğitim Durumu (Kurum ve Yıl)

Lise : Kırıkkale Lisesi 1984

Lisans : Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi. Süt Teknolojisi Bölümü,1988

Yüksek Lisans: 1-Cumhuriyet Üniversitesi. Fen Bilimleri Enstitüsü

Gıda Bilimi ve Teknolojisi Anabilim Dalı,1992

2-Cranfield Universitesi. Silsoe Koleji. Pazarlama ve Ürün

Yönetimi Bölümü,1997

Çalıştığı Kurum/Kurumlar ve Yıl

1-Tarım ve Köyişleri Bakanlığı. Sivas İl Kontrol Laboratuar Müdürlüğü (1991-1993)

2-Tarım ve Köyişleri Bakanlığı. Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü (1993-2000)

3-Tarım ve Köyişleri Bakanlığı. Araştırma Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı

(2000-2004)

4-Tarım ve Köyişleri Bakanlığı. Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü (2004-2005)

5-Tarım ve Köyişleri Bakanlığı. Dış İlişkiler ve AB Koordinasyon Dairesi Başkanlığı.

(2005-Halen)

Yayınları (SCI ve diğer)

1- Ceylan İ.C., Köksal Ö., Akın A., GAP bölgesindeki tarımsal üretimde çiftçilerin bilgi gereksinimlerinde Tarım danışmanlarının rolü, GAP Konferansı, Şanlıurfa, 2005

2- Giray F.H, Akın A., Gün S., Kırsal kalkınmada yeni perspektif, IV. Tarımsal Ekonomi Konferansı, Tokat, 2004

3- Giray F.H., Akın A., Dölekoğlu C., Gün S., Gıda güvenliği ve Türkiye’nin AB’ye giriş aşamasında yaşadığı tecrübeler, Tarım Ekonomisi Konferansı, Antalya,2006

4- Taluğ C., Özer, D., Akın, A., Lucius, I. 2004. Sürdürülebilir kalkınma İçin sürdürülebilir tarım. Türkiye VI. Tarım Ekonomisi Kongresi. 15-17 Eylül. Tokat.