k e lam - veri tabanıisamveri.org/pdfdrg/d182037/2008/2008_yesilyurtt_ozlerm.pdf(2001), s.9. kelam...
Post on 21-Mar-2021
3 Views
Preview:
TRANSCRIPT
ANKARA ÜNiVERSiTESi İLAHİY AT FAKÜLTESi
'
K E LAM Bilimler Hiyerarşisindeki Yeri
Ketam-Mantık ve Fıkıh Usulü
Tarihsel Süreçte ve Günümüzde Kelam Öğretimi
(Kızılcahamam 20-22 Haziran 2008)
Ankara 2008
Kelam Anabilim Dalı Yüksek Lisans Programları . * . ..
Prof.Dr. Temel YEŞILYURT -Prof. Dr. Mevlüt OZLER
Lisansüstü eğitim, lisans eğitiminden sonra gerçekleştirilen, gerçek-~leştirildiği alana göre belli bir dalda uzmaniaşma faaliyetidir; belki
de bu nedenle lisansüstü bir öğrenimi tamamlayan öğrenci "uzman/master" unvanına layık görülür. Diğer bir açıdan bu unvan, o öğrencinin, mezun olduğu alanla ilgili detaylı dersleri aldığı, başardığı ve.b alana hakim olduğu anlamına gelir. Buna ek olarak da bir uzman, kendi seçimiyle o alanda kapsamlı bir araştınnayı başlatmış, yürütmüş, tamamlamış ve o alanda uzmaniaştığını bir jüri önünde kanıtlamış, lisans eğitiminden farklı yeni bilgi ve beceriler kazanmış demektir. Zaten lisansüstü eğitimin temel amacı
belli bir alanda uzmanlaşma. derinlemesine bilgi edinme, elde edilen bilgiyi değerlendirme ve yorumlama becerisi elde etmektir. Başka bir anlatırnla öğrencinin alanıyla ilgili bir araştırınayı yapabilme ve yazabilmesini sağlayacak düzeyde bir yeterliliğe ulaştırmaktır.
Yüksek Lisans'a Kabul: Lisansüstü bir eğitime başvuran öğrenci, her şeyden önce yüksek li
sans veya doktora derecesi almak için zorlu bir çalışmaya başlama kararı vermek, tez öğrencisinin yaşam tarzına alışmak, yeni bir araştınna öğrenci-si olarak enstitüde yer almak, iyi bir araştırmanın nasıl yapılabileceğini öğrenmek, danışmanı ile etkileşirnde bulunmak, doküman kaydı tutmak, gelecekte yapacaklarını planlamak, kendini ve zamanını yönetmek, tezini geliştirme sorumluluğunu üstlenmek, diğer öğrenciler ile yardımlaşmak, onlardan destek almak ve destek vermek üzere işbirliği yapmak, rapor yazmak, sunuş yapmak, tezinde orijinalliği yakalamaya çalışmak, yaratıcı
düşünce için beceriler geliştirmek, kendi yeteneklerini yönlendirebilmek, tezi oluşturmak kendLni sınava -hazırlamak, mezun olduktan sonra ne yapaa ::
• Fıral Üniversitesi Ilahiyat FakUitesi.
190 KeiAm Öğretimi Sefllloıyumu
cağına karar vermek gibi konular ile uğraşmak durumundadır. 1 Bu nedenle bir alanda ve özellikle ilahiyat alanında yüksek lisans yapmak çetin ve sorumluluk gere!<tiren bir iştir. Buna bir de Ketarn ArıabiJim dalında yüksek lisans yapmanın zorunlu kıldığı Arap diline hakimiyet de eklenmelidir.
Diğer bir açıdan lisansüstü eğitim üniversitelerimizde ders verecek öğretim üyesi/akademisyen yetiştirme sürecinin de başlangıcıdır. Bu açıdan herhangi bir alanda (Kelam, Tefsir vb.) yüksek lisans yapmak isteyen öğrenci iyi yönlendirilmeli ve bu yönlendirmede mutlaka öğrencinin ilgi ve istekleıi dikkate alınmalıdır. İnsanın bir işi severek ve isteyerek yapmasının bıışanyı motive eden bir faktör olacağı gözden uzak tutulmamalıdır. Ketarn Anabilim dalmda yüksek lisans yapan öğrencilerle yapılan birebir görüşmelerde, her birinin lisansüstü eğitime farklı amaçlarla başladıkları görülmüştür. Bir kısmı askerlik tecili yaptırmak için öğrencilik statüsünü korumak, diğer bir kısmı lisans mezuniyetinden sonra herhangi bir görev alıncaya kadar var olan boşluğu doldurmak için, bir kısmı da gerçekten bu alana ilgi duymakta ve ileriye dönük (doktora) amaç taşıyaı:ak bu işe başlamaktadır. Aslında pek çok enstitümüzde öğrencilerimizin başvurdukları alana ilgilerini tespit için "niyet" mektubu istenmektedir. Niyet mektubu temelde öğrencinin müracaat ettiği alana ilgisini, akademik olarak ileriye dönük amacını ve hedeflerini test etmeyi arnaçıasa da çoğu kere başY\'ran öğrencinin gerçek niyetini ele vermemektedir.
Üniversitelerimiz bünyesinde faaliyet gösteren enstitülerimizde ·öğrenciler Yüksek Lisans'a kabul edilirken, genel olarak üç ayrı sınavdan başarılı olması istenmektedir. Öğrencilerin ALES adı verilen ve onların daha çok genel yetenek ve hazırbulunuşluluklannı ölçen sınavdan başarılı olmaları gerekmektedir. Bu smav, merkezi olarak gerçekleştirilmekte ve tüm lisansüstü aşamalan ve akademik personel için zorunlu bir sınavdır. Objektif bir temelde merkezi olarak gerçekleştirilmeSi ve öğrencilerin yüksek lisans öğrenimine kabulde nesnel bir kriter sağlaması açısından gerekliliği düşünülebilir.
Yüksek Lisans'a kabulde öğrencilerimiz için önşart olan diğer bir sı
nav ise onlarm yabancı dil düzeylerini ölçmeyi hedeflemektedir. Eskiden
ı Ayşen Bakioğlu-Ayla Gürdal, Lisansüstü Tezlerde Danışman ve ögrencilerin Rol Algılan: Yönetim İçin Göstergeler, Hacettepe 011iııersitesi Eğitim Fakiiilesi Dergisi 21:9-18 (2001), s.9.
Kelam Anabilim Dalı Yüksek Lisans Programlan 1 Prol. Dr. Temel Yeşilyurt·Prof. Or. Mevtüt Özler 191
her enstitü' kendi yabancı dil sınavını kendisi gerçekleştirilirken, son zamanlarda yapılan merkezi yabancı dil sınavlanndan birinden, UDS, KPDS vs. belli bir düzeyde başarılı olmalan istenmektedir.
Her iki sınavın da artılan kadar eksileri de tartışılabilir. Her iki sınavında öğrenci kabulünde nesnel kriter sağlamalan açısından gereklilikleri de düşünülebilir. Ancak yüksek lisansa kabul açısından önemli bir sorun, öğrencilerin yalnızca bu iki sınav ve lisans noeoıtalamaları esas alınarak yapılıyor olmasıdır. Bunlara ek olarak bir müla.kat sınavı mevcutsa da, bu sınav oldukça. genel düzeyde tutulmakta ve öğrencilerin uzmaniaşmak istediği bilimle ilgili hazır-bulunuşluluklannı ölçrnekten uzak kalmaktadır. Bir başka açıdan da öğrencinin not ortalaması yüksek, ALES ve yabancı dil .sınavı yüksekse, mülakat sınavının sonucu öğrencini,!'\ programa kabulünü etkilememektedir.
Bu dururnda adayın, uzmaniaşmayı hedeflediği alan bilgisinin nasıl ölçüleceği halfi belirsizliğini korurnaktadır. Örneğin mülakat sınavında adayin bilimsel alana hakimiyeti ya da özel dil (Arapça) bakımından yeterliliği ölçülebilecek midir? Veya mülakatta başarısız olan, alana hakim olmayan bir öğrencinin not ortalarnası ve Ales puanı yüksek ise, Yüksek Lisans'a kabul etmeme gibi bir seçeneğimiz mevcut mudur? Genel olarak ilahiyat alanında özelde de Kelam Anabilim Dalında yüksek lisans yapan öğrenciler üzerinde gerçekleştirdiğimiz gözlemlerde bunun böyle olmadığı, öğrencilerin alana ve Arapça'ya hakimiyetlerinde eksiklikler görüldüğü gözlenmiştir.
Öğrenci kabulünde gerçekleştirilen sınaviann merkezi sınavlarla sınırlı tutulması veya öğretim üyesinden bağımsız enstitülerce gerçekleştirilmesi belli ölçüde yansızlığı sağlamaktadır. Ancak bu sınavlar oldukça genel düzeyde olup, adayın belli bir bilim dalına örneğin Kelam'a hazır bulunuşluk düzeyini ölçmekten uzaktır. Bu dururnda mevcut durum isteneni elde etmede yetersiz kalıyorsa, ilave önlemlerin alınması kaçınılmaz görühüyor. Bu konuda yapılabilecek bir öneri, eskiden mevcut olan ancak daha.sonra uygularnaya son verilen "bilim sınavı"nın yeniden uygularnaya konrnasıdır. ALES ve yabancı dil sınavını-başaran ve Ketarn Anabilim Dalında yüksek lisans yapmayı düşünen öğrencilerin rnülakat sınavına girmede·n önce bi- !<
lirnsel yeterliliklerini ve Arap diline hakimiyetlerini ölçen özel bir bilim sınavına tabii tutulma!an şeklindeki eski uygulamaya geri dönmek gerekli olabilir. Bu sınaviann klasik formatta yapılması ve öğrencilerin istenilen alanda düşünme, yorurnJarna ve yazma yetenekJetini ölçrnesi öneıilebilir.
192 Kelam OOrelimi Sempozyumu
Dersler: Bir yüksek lisans programında okutulan dersler ve onların verimliliği,
öğretim üyesi, öğrenci ve diğer disiplinler arasındaki ortak koordinasyonla · artınlabilir. Enstitülerimizde Kelam Anabilim dalında okutulan dersler ve bu derslerin içeriği büyük ölçüde o anabilim dalında derS ·veren öğretim üyelerinin tercihlerine bırakılmakta ve bu konuda enstitüler etkin bir rol oynamamaktadır. Bu nedenle enstitüden enstitüye dersler farklıilk arz etmektedir ve herhangi bir standart mevcut değilmiş gibi görünüyor. Bu durum bir açıdan çeşitliliği sağlaması açısından faydalı olduğu düşünülebilirse de. diğer taraftan her öğretim üyesinin kendi tercihini belirleyen standartIann izafıliği dikkate alınırsa belli ölçüde bir keyfıliği ve başıboşluğu beraberinde getirmektedir. Bu anlamda, bazen öğretim üyesinin kolayına giden ve bazen de kendi çalışma ve araştırmalarından birini merkeze olan oldukça Jokal bir dersin açıldığını görebilmek sıklıkla rastlanan bir durum olarak karşımıza çıkmaktadu·. Bir başka deyişle programın temel amaçlan ya da verimliliği yerine, öğretim üyesinin kişisel tercihleri belirleyici olmaktadır.
Bu durum program açısından bazı sorunlara da yol açmaktadır. Zira· her yüksek lisans prograrrunın belli türden hedefleri olması kaçınılmazdır. Kelam Biliminin de belli bir hedefe yönelmesi ve ders içeriklerinin bu hedeflere göre şekillendirilmesi zorunluluktur. Kelamilmi'nin diğer ilimler arasındaki yeri ve konumundan tutun da, kaynaklannın tanıtılması, tarihi serüveninin bilinmesi, belli başlı problemlerinin tanınması ve çağdaş problemlere ışık tutacak düzeyde kapsamlı analizler yapabilecek bir yeterlifiğe erişme ve bütün bunları gerçekleştirirken de rasyonel, analize dayalı ve akademik bir bakış açısı belirleme, Kelam ilmi'nin fonksiyonel bir disiplin olarak varlığını sürdürebilmesi için son derece önemli görünüyor. Bu açı
dan Kelam Anabilim Dalı Yüksek Lisans programmda okutulan dersJer, bu .genel ve özel amaçlar açısından yeniden irdelenmeli, düzenlenıneli ve içerikleri buna göre belirlenmelidir. Bir öğretim üyesinin özel ilgi alanına giren, ancak programın genel hedefleriyle örtüşmeyen dersler müfredattan çıkarılmalıdır.
Derslerin verimliliğini belirleyen diğer önemli bir faktör de, öğrencinin derse olan ilgi ve alakası yanında, öğretim üyesinin de derse gösterdiği önem derecesini artırmakttr. Pek çok üniversiteden görüşebildiğimiz Kelam Anabilim Dalı Yüksek Lisans öğrencileriyle yapılan birebir görüşmelerde, bunu her ne kadar yüksek sesle dile getiremeseler de, derslerin işlenişiyle ilgili memnuniyetsizli.kler göze çarpmaktadır. Çoğu öğretim üyesi
Kelam Anabilim Dalı Yüksek Lisans Programları 1 Prof. Dr. Temel YeşHyurt·Prof. Dr. Mevlül Ozıer 193
yüksek lisans dersini yeterince ciddiye almamakta, geçiştirrnekte, derinlemesine tahliller yapmak yerine sıradan bir lisans dersi tutumu takınmaktadırlar. Bu durum Kelam Biliminde derinleşrnek ve uzmaniaşmak amacı taşıyan genç bireyde ciddi bir hayal kınklığı oluşturmaktadır. Bunun altında çok fazla sayıda öğrenciye danışmanlık yapmak, iş yükü ağırlığı vs. nedenlerin olabilmesi mümkündür. Bu açıdan ders ve ders içerikleri yanında, dersi veren öğretim üyelerinili de bir otokiritik yapması ve kendini güncellernesi zorunludur. Zira danışmanın, ders sürecinde öğrencilerine analitik okuma ve s~ntez yapabilecek bir vizyon verebilmesi önemlidir, bu ise ders veren hocanın belli bir vizyona sahip olmasını ve kendisini yenilemesini gerektirir. Diğer bir açıdan Kelam Anabilim Dalı Yüksek Lisans prog
.ramları her ne kadar teorik düzeyde sürdürülse de,_,bunların bir şekilde pratikle ilişkilendirilmesi ve reel olanla ilişkiye geçirilmesi zorunluluğu da vardır. Bu durum Kelam ilmini pratik ve pragmatik açıdan da güncelleyerek ayakları yere basan bir bilim haline gelmesinin önünü açacaktır.
Kelam ilmi hem ders sürecinde hem de tez aşamasında multidisipliner bir çalışmaya uygun bir ilimdir. Esas merkezine inanç alanını alsa da, onu anlama ve yorumlamada takip ettiği metodolajik çoğulculuk, onu diğer disiplinlerle diyaloga açık hale getirir. Örneğin sosyoloji, tarih felsefesi, felsefe ve antropolojik okuma biçimlerinin teolojik perspektife eklemlenmesi, teolojik problemierin anlaşılması ve yorumlanmasına önemli bir enginlik kazandıracaktır. Metodolajik olarak olmasa da, anlam arama noktasında Kelam Sufi düşünceyle de paralellikler taşır. İlk Ehl-i Sünnet düşünürlerinin (Haris el-Muhasibi, İbn Kuliab el-Basri) birer sufi oluşlan şayani dikkattir. Öyleyse Kelam ilmi, yukarıda adı geçen ve geçmeyen pek çok disiplinle işbirliği imkanını aramalı ve bulmalıdır. Bu günümüz dünyasında bir bilim olarak ağırlığını kayabilmesi açısından önemlidir.
Ancak Yüksek Lisans sürecinde, Kelam Anabilim Dalı içerisinde böyle bir multidsipliner işbirliği örneğine çok nadiren rastlamaktayız: Yani teorik olarak faydasını dile getirdiğimiz şey uygulamaya yansımamaktadır. Aslında bunun ders aşamasında gündeme alınması ve disiplinler arası işbirliği vİzyonunun öğrenciye kazandırılması gerekmektedir. Ancak ders seçim süreci bir Kelam Yüksek Lisans öğrencisi için tam bir problemler yumağı- :: dır. Burada da öğrencinin özgür tercihi yerine, danışmanın etkin tercihi rol oynamakta ve öğrenci daha çok teolojik bir sessizf iğe bürünmektedir. Danışman öğretim üyeleri, öğrencinin alması gereken zorunlu krediyi tamamlamaya çalışırken daha çok yakın komşulanna başvurmakta ve uzak kom-
194 KeJ!m Ö!)reliml Sf!ll1)0zyurnı
şulanyla tanışmayı bir sonraki bahara bırakmaktadır. Bunun altında yatan nedenleri (ders ücreti vs.) her danışman öğretim üyesi kendisi açısından sorgularnalı, kendisini ve öğrencisini uzak komşularla tanışmaya açık hale getirmelidir. Öğrencinin fakülte içinden ve dışından diğer disiplinlerle taruşması son derece faydalıdtr. Danışmanın da yönlendirmesiyle Kelam Yüksek Lisans öğrencisi, Tarih Felsefesi, Sosyoloji, ve Felsefe bölümlerinden dersin genel arnaçianna uygun düşen dersler alabilmelidir. Bunun gerçekleşmesinin önündeki engelleri aşmak için müşterek bir kararlılık ve çaba gösterilmelidir. Bunun için gerekiyorsa, öğrencinin her dönem alması gereken toplam kredi sayısı artırılmalıdır. Aynı durum tez sürecinde de söz konusudur. 2000-2006 yı lı YÖK Tez kataloguna giren Kelam tezleri incelendiğinde çok az disiplinler arası tez yaptınldığı görülmektedir.
Ders sürecinden sonra veri toplama, arşivleme, yorumlama ve yazma gibi yepyeni bir alanla kendisini yüz yüze bulan öğrencinin metodotojik güçlükler altında bocaladığı görülmüştür. Fakültelerimizde lisans aşamasında bitirme ödevi tarzında mini bir tez hazırlamış olsa da, yüksek lis~s sürecinde ilk defa ciddi ve bilimsel ölçütlere uygun bir tez hazırlamak zorundadır. Bu süreçte danışmanın yönlendirmeleri önemli olmakla birlikte, onun ders sürecinde bir araştırma teknikleri dersiyle de desteklenmesi yararlı olacaktır.
Derslerin işlenişi, geleneksel takrir yönteminin sıkıcılığından kurt$U1lmalı, öğrencinin aktif katılımını da sağlayacak bir çoğulculuğa kavuşturulmalıdır. Kelamın geleneksel olarak tartışmaya ve cedele dayandığı düşünülürse salt takrire dayalı bir yöntem Kelam yüksek lisansı için tek yöntem olamaz. Bunun seminerlerle, münazaralarla desteklenmesi derslere canlılık kazandırabilir. Yüksek lisans sürecinde olmasa bile doktora sürecinde onbeş günde olmasa bile ayda bir öğr~nciden bir konuda makaleler şeklinde araştırmalar yapması, ödevler istenmesi ve hatta klasik sınavlarla
öğrenci ders başansını ölçmek yerine, bu ödevler üzerinden değerlendirme yapılması, lisansüstü oğrencilerde araştırma ilgi ve merakının gelişmesini teşvik edebilir.
Kelam Anabilim Dalı Yüksek Lisans programında okutulan her dersle ilgili okuma listelerinin oluşturulması ve bunların ders öğretim elemanı tarafından takip edilmesi, öğrencilere okuma kültürü kazandıniması bakımından gereklidir. Bu okuma listeleri klasik kaynaklardan oluşabileceği gibi, güncel ve popüler eserlerden de oluşturulabilir. Örneğin her hafta,
Kelam Anabilim Dalı Yüksek Lisans Programları 1 Prol. Dr. Temel Yeşilyurt-Prol. Dr. Mevlilt ÖZler 195
. dersi alan farklı öğrencilerin farklı kitaplar okuması, onlarla ilgili sunumlar · hazırlaması ve danışman öğretim elemanının -gözetiminde onu diğer arkadaşlarıyla payiaşması hem dersleri sıkıcılıktan kurtarmaya katkı sağlayacak hem de öğrenciyi seçtiği akademik yaşama hazırlamaya katkı sağlayacaktır. Aynca bu yöntem öğrencilerin problem çözme yeteneklerinin gelişti-
- rilmesine de katkı sağlayacaktır. Örneğin klasik ya da çağdaş teolojik bir problemin seçilip, öğrencilerin hazırlanmasını sağlayarak belli bir münazara ve sunum ortamında onaçözüm üretmeleri istenmesi de mümkündür.
Yine de ders süreciyle ilgili şunu söylemeliyim ki, bütün bunları gerçekleştirmenin tümüyle nesnel bir kriteri çoğu kere bulunamayabileceği ve bunun büyük ölçüde ilgili öğretim elemanının özverisine bağlı olduğu unu
· tulmamalıdır.
Tez Süreci:
Lisansüstü eğitimin en önemli aşamalarından birisi tez hazırlama süreci ve bu sürecin doğru biçimde yönetilmesidir. Tez aşaması danışmanöğrenci ilişkisinin en etkin olması gereken süreçlerden birisidir. Çünkü lisansüstü bir çalışmanın başarı ya da başarısızlığı tezi çalışan öğrencinin olduğu kadar, onu yöneten danışmanın da başansı ya da başansızbğı olarak düşünülmektedir. Dolayısıyla bir yüksek lisans tezinin başarısı, öğrencinin kişisel yetenek, nitelik ve çabaları yanında, onu yöneten öğretim üyesinin de yönlendirmeleriyle, doğru yönetimiyle ve yetenek ve yeterlilikleriyle de doğrudan ilişkilidir. Öyleyse, başarılı bir lisansüstü çalışma için doğru bir yöneticiye sahip olmak son derece önem taşır. Danışman öğretim elemanının süreci iyi yönetmesi, öğrenci-danışman arasında iyi bir iletişim kurulması ya da öğrenci-yönetici ilişkisinin kalitesi bir yüksek lisans tezinden beklenen hedeflerin gerçekleştirilmesi için esastır. Çünkü başarı, motivasyon, öğrenme istekliliği, karşılıklı saygı ve konuya ilgi konusunda ortak bir paylaşımı gerekli kılar; tez konusunu şekillendirme ve kavramlaştırma, yönetici ve öğrenci arasında müşterek bir dili gerekli kılar? Kelam Anabilim Dalı da dahil değişik alanlarda yüksek lisans yapan ve yüksek lisansı yarıda bırakan öğrencilerle yaptığımız yüzyüze görüşmelerde bu başarısızlıklarının bir nedeni olarak da "danışman tutumları" olarak gö~teıilmekte- :. dir.
2 Irene Styles-AJex Radlof, ''The Synergistic Thesis: student and supervisor perspectives" Joumal of Fımlıerand Higlıer Education, Vol. 25, No. 1, 200, s.97.
196 KeiAm OAreliıi Sefr9ozyurnı
Danışmanın yüksek lisans sürecinde· taşıdığı l:ıayati önem dikkate alı
nırsa, bir alanda yüksek lisans yapmaya karar vermek kadar doğru bir danışman seçimi de caı_ı alıcı bir öneme sahiptir. Kelam Anabilim Dalı yüksek lisans öğrencileriyle görüşmemizele ulaştığımız diğer bir sonuç, danış
man seçiminde öğrencilerin etkin olmadıkları görülmüştür. Çoğu Kelam yüksek lisans öğrencisi, enstitüye kayıt yaptırdığlnda, öğrencilerin tercihlerine bakılmaksızın anabilim dalları danışman atamakta ve öğrenci çoğu kere danışmanı karşısında hazır bulmakta ve buna rıza göstermek zorunda kalmaktadır. Bu durumda nadiren de olsa, öğrencilerimiz istemediği bir danışmaola çalışmak zorunda kalmaktadırlar. Yüksek lisans sürecinde karşılıklı iletişim son derece önem taşıdığından, öğrenci danışman seçiminde, öğretim üyesinin bilimsel yeterliliği yanında, huy, karakter ve mizaç uyumu da önem taşır. Bireylere kendi eylemlerini gerçekleştirirken tanıdığımız teolojik özgürlük ve seçim hakkı, danışman seçiminde bizzat yine Kelam öğrencilerimizden esirgenmektedir. Kendi fiilini seçme hakkına sahip olan bireyin, burada Kelam öğrencisinin kendi danışmanını seçmesi sağlanmalı ve bu konuda anabilim dalları ya da enstitülerce gerekli önemler alınmalıdır. Hatta daha genel anlamda bir yüksek lisans programında ders dönemini· bitiren öğrenciye dilerse ve kendisi için yararlı görüyorsa, Türkiye'nin herhangi bir fakültesindeki öğretim elemanıyla çalışa-bilme fırsatı verilmelidir. •
Yüksek lisans tez sürecinde öğrenci-danışman il işkisinin diğer önemli bir yansıması, bazen danışman tahakkümü şeklinde olabilmektedir. Öğrenciye yalnızca danışmanlık yapma, kendini ifade edebilmesine fırsat verme ve özgür çalışma ortamı sağlamak yerine, bazen öğretim elemanı tez sürecinde mutlak belirleyici olmakta, anlayışlarını empoze etmekte ve bireyin tez hazırlama sürecindeki özerkliğini ortadan kaldırmaktadır. Bu s\ireçte danışmanın görev yönlendirme ve yol göstermenin ötesine geçmemeli,
1
bireyi düşünsel olarak şekillehdirmemeli, kendisini ifade edebilmesine fırsat vermeli ve düşüncenin özerkliğine saygı duyabilmelidir. Bir başka ifadeyle öğrenciyi her açıdan kıskaca alıp kuşatmak yerine, kendi kendini yönetebilme yeteneği geliştirmesine de katkı sağlamalıdır. Çünkü öğrencinin kendi kendini yönetebilmesini sağlamak, düşüncenin özerkliğin i sağlar,
öğrencide serbest düşünebilme yetisi geliştirir; kendi kendine yetebilmeyi öğretir ve kendi potansiyeline ilişkin bir farkındalık geliştirir. Bilimsel geleneği korumak, öğrencinin her açıdan kuşatılması ve kendilerini geliştirmelerini engelleyici ve adeta onları soluksuz bırakacak tarzda yorum-
Kelam Anabilim Dalı Yüksok li$8nS Programları 1 Prol. Or. Temel Yeşilyurt-Prof. Or. Melllitl ÖZler 197
lanmamalıdır. Şu asla unutulmamalıdır ki, Kelarn İlmi de sosyal bilimler kapsamına girdiğine göre, tüm dünyayı ikna edebileceğimiz genel geçer bir sonuca ulaşmak her zaman olası olmayabiJir·v.e ele alınan sorunla ilgili her araştırmacının kendi özgül gerçeğini ortaya çıkarabilmesine imkan verilmelidir. Tez sürecinde danışmanlık herhangi bir şey dikte etmekten çok onu geliştirme amacına hizmet ~tmeli ve onun düşünce üretmesine katkı sağlamalıdır. · o
Y~pılan bir araştırmaya göre3, Lisansüstü öğrencilerimizin danışman
lara yönelik eleştirileri: öğrenciye çok az zaman ayırmak ve çok az görüşme yapmak, çok az yön vermek, öğrenciyle ilgilenmemek, iletişimsizlik (öğrenciye hakaret) ve bilimsel yetersizlikler olarak dile getirilmektedir. ·yalnızlık, özgün ve bağımsız düşünce üretebilmek -'için gerekli olabilir; ancak öğrenciyi tümüyle yalnız bırakmak, motivasyonu azaltabilir ve onu çoğu kere düşüncelerini tartışabileceği ortarndan yoksun bırakır. Öğrencidanışman bazı sorunların mevcut ve her iki tarafça (danışman-öğrenci) da dile getirildiğine göre, bunun en azından bir kısmının öğretim üyesinden kaynaklandığı da gözden uzak tutulmamalıdır. Çünkü danışmanlık yapmak ya da lisansüstü çalışma yönetmek önemli bir görevdir ve belli bir birikime sahip olmayı gerektirir. Enstitülerimizin danışman eğitimini gündemlerine almaları ve öğretim üyeliğine yeni başlayan ve lisansüstü çalışma yönetecek öğretim üyelerine yönelik seminerler yoluyla eğitim programlarının düzenlenmesi de ciddi ciddi düşünülmelidir. Genç danışmanların, yıllarını bu işe vermiş kıdemli danışmanların tecrübe ve deneyimlerinde yararlanabilmeli sağlanmalıdır. Bu seminerlerle, öğretim üyelerinin danışmanlık yapma becerileri geliştirilrnelidir.
Lisansüstü eğitimin ders aşamasında başarılı olup tez alan öğrencilerin, tezleri gerçekleştirirken onları yüzeyselliğe iten önemli bir faktör, lisansüstü eğitimin unvan, kademe vs. taşıdığı pratik amaca bir önce kavuşma güdüsünün verdiği aceleciliktir. Tez sürecindeki öğrenci emsallerinden geri kalmamak ve bir an önce bilim uzmanlığı alabilmek için acele etmekte ve çoğu kere kapsamlı çözümlemeler yerine yüzeysel ve biçimsel bir este-tiğe yönelmektedir. ·
Tez sürecinin en önemli aşamalarından birisi çalışacağı konuya karar vermektir. Özellikle Kelam ilmi söz konusu olduğunda, ilmin amacı ve
3 Bkz. Bakioğlu, s.J4-15.
198 Kel.lm OOrelini SetJ'4)0zyumu
problemlerine ilişkin kJasik ve çağdaş ·çözümlemeleri içerecek, geçmişi aydınlatırken güne de ışık tutacak önem derecesinde konutann tespit edilmesi önemlidir. Ancak genel olarak şunu söyleyebiliriz ki, konu seçiminde ya önemli araştınna konulan göıülemiyor ya da öğrenci lehine kolaylaştın
cı bir takım konulann seçilip çalışılması tercih edilmektedir: Örneğin 2000-2005 yıllan arasında Türkiye genelinde Enstitülerde gerçekleştirilen ve YÖK'ün tez kataloğuna giren çalışmalar dikkate alındığında. söz konusu tezlerin yakJaşık %33'lük kısmını "bir kelamcı ve onun belli bir konudaki görüşü" şeklindeki çalışmalar teşkil etmektedir. Buna toplam içinde %6'yı bulan "bir kelamcının hayatı ve belli bir eseri" şeklindeki tezler de buna eklenmelidir. Bu türden çalışmaları, öğrenci lehine kolaylaştınlmış çalışmalar içinde değerlendirebilmek mümkündür. Bu çalışmalann Kelam tarihinin belli kesitini aydınlattiğı düşünülebilir de, herhangi bir problemi ortaya koyma, ışık tutma, yorumlama ve çözüm önerme sürecine herhangi bir katkı sağladığı söylenemez. Söz konusu dönemdeki Kelam çalışmalann %3 l 'lik bölümü ise Klasik Kelam Problemlerini merkeze alıp tartışmaktadır. Dolayısıyla yaklaşım %70'1ik bölümü Klasik Kelam alanını hedef seçmiştir. Bu durum, geleneksel olanı aydınlatma ve çözümleme noktasında Kelam'a katkı sağladığı düşünülebilirse de Lisansüstü eğitimin önemJi amaçlanndan birisi olan "bilimde yenilik" noktasında ne gibi bir yenilik getirdiği çoğu kere tarihsel çözümlemelerin satır aralannda kalmakta ve gün yüzüne çıkamamaktadır. 2000-2006 yıllan arası Kelam tezlerinde'metodolojiye yönelik çalışmalar yüzde birlerde kalmaktadır. Diğer dinlerle ilişkileri merkeze alan çalışmalarla birlikte, alan araştırmatır %3 rakamını birlikte paylaşmaktadırlar. %5 kavram çalışmalanna, %3 mezhep görüşleri tartışmalanna, %13 Kur'an merkezli araştırmalara ve son olarak %6'1ık kısım ise güncel Ketarn problemlerine aynlmıştır. Bu altı yıllık periyatta
, tahkik tüıü çalışmalara yer verilmediği göıühnektedir. Kelam ilminin fonksiyonel bir bilim haline gelebilmesi açısından tarihsel olanı bilmek kadar, güneeli de merkeze almak gereklidir. Yeni tez verilirken, güncel sorunlara önem verilmesi ve öğrencilerin bunlara yöolendirilmesi, en azından bu oranın %40'Jar düzeyine çekilmesi, eğer Kelam yenilik getiren bir bilim olacak ve sürekli geçmişin pasif bir tekranndan ibaret kalmayacaksa önemlidir. Kavram çalışmaları da, önerilebilecek diğer bir alanı ulaştım. Hem doktora sürecine hazırlanma hem de öğrencinin alanına hakimiyetini artırmak için kavram çalışmaları katkı sağlayabilir. Kavram çalışmalanna ağırlık verilir ve yeterince ciddiye alınırsa, birkaç sen sonrasmda, Ketarn'ın
Kelam Anabilim Dalı Yüksek Lisans Programları 1 Prof. Dr. Temel Yeşilyurt·Pror. Dr. Mevlüt ÖZler 199
tüm kavramsal düzeyde çalışılacağı dikkate alınırsa önemli bir ansiklope-. dik düzeye ulaşılmış olacaktır. Tahkik türü çalışmalara gelince, yüksek lisans aşamasında bu alanda yeterli ve ciddi çalışmaları yapmak ve bunu eksiklik gerçekleştirebiirnek yüksek lisans düzeyinde mümkün olmayabilir. Bu türden çalışmalann doktora sonrası dönem için düşünülmesi ve rehber
_ öğretim üyelerince genç araştırmalarının özendirilmesi önemlidir. Bütün bu çalışmalar gerçekleştirirken birbirinin tekrarındarPibaret olan çalışmalardan kaçınmak ve bunu gerçekleştirmek için azami dikkat göstermek de diğer dikkat edilmesi, gereken husustur. iletişim teknolojisindeki başdöndürücü gelişmelerin getirdiği kolaylığın sağladığı ulusal bir tez ağı (Yök bünyesinde mevcut) ve bunun kolay ve ücretsiz erişi bu türden tekrarların önüne geçilmesine katkı sağlayacaktır. Bununla ilgili ciddi ~nvanter çalışmalarının yapılması, çalışma alanlannın tespiti oldukça ciddi ve önemli bii" iştir.
Bunun için her bir çalışma alanıyla ilgili komisyonlar oluşturulması, kapsamlı araştırmalar yapılması ve onlann bu toplantıya katılanlar üzerinde tartışılması faydalı olur. Hatta bir sonraki koordinasyon toplantısının konusu olarak bu çalışma alanlarını belirlemek ve burada kaps~ bir şekilde tartışmak pratiğe yönelik çözüm getirebilmek açısından önemlidir. T~zi şekillendirirken klasik kaynaklar kadar çağdaş çalışmalardan da yararlanılması önemlidir. Hatta batı dünyasında gerçekleştirilen çalışmalan takip etmek de faydalı olabilir. Ancak tez alanını ve metodolojini ya da sistemini tümüyle batılı olana adapte etme, bazen Kelam'm kendi kendisine yabancilaşması sorunuyla da karşı karşıya getirebilir. Tez konusu tespit edilirken, öğrencinin ilgi alanına giren, belirlenen zaman süreci içinde bitirilebilecek kapsarnlılıkta, orijinal bakış açısı olan ve çözüm üretebilen konular tercih edilmeli ve danışman öğretim elemanı bu sürece iyi rehberlik etmelidir.
Konusu seçiminden tezin tamamlanma ve savunulmasına kadar geçen süreci iyi yönetmek, tezin kalitesini belirleyen önemli unsurlar arasında yer alır. Öğrencilerle birebir yapılan görüşmelerde, bu dönemin öğrencidanışan ilişkisi açısından en rehavetli dönem olduğu görülmüştür. Öğrenci ile tezi yürüten danışman arsında mekansal uzaklık söz konusuysa," çoğu kere öğrenci ya 2-3 ayda bir ya da dönem başlarında kayıt yenileme dönemlerinde danışmanıyla görüşebilmektedir. Çoğu durumda öğfenci tezini :, tümüyle kendi denetiminde sürdürmektedir ve danışman öğretim elemanın teze rehberlik etmesine fırsat verinemektedir. Bu aşamada tezdeki ilerlemenin takibini sağlayacak belli kriterler belirlenmesi ve ilerlemenin ona göre takip edilmesi gerekmektedir. Örneğin öğrencinin aylık ilerlemesini
200 KoiArn Ooreti mi Sempozyumu
takip eden, raporlar istenmesi ve öğretim elemanının bilgisine sunulması sağlanabilir. Öğretim elemanın sunular raporlara göre rehberlik etmesi ve öğrenciye yön verrpesi kolaylaşacaktır. Danışmanın bu süreç öğrenciye değişik modeller önermesi ve onun ufkunu sınırlamaması da düşünsel özerklik açısından gereklidir. Aynca öğrencinin kendini tek bir araştırma yöntemiyle sınırlamaması, pek çok yöntemi sınaması çalışmanın geçerlilik ve güvenilirliğine katkı yaparak ve öğrencinin bütüncül bir bakış açısı geliştirmesini sağlayacaktır. Sürecin danışman öğretim üyesinin kontrolünde sürdüıülmesi, olası tesadüfi hataları da azaltacaktır.
Tezin değerlendirilmesi sürecinde, bilimsel içerik kadar biçimsel özellikler de ölçme ve değerlendirmeye tabi tutulmaktadır. Aslında bilimsel içerik. kadar bu içeriğin nasıl yazıya döküleceği ve sistematik biçimde dile getirilebileceği tez açısından önem taşır. Ancak çoğu kere bilimsellik boyutunun nasıl ölçüleceğine dair elimizde nesnel ölçütlerin bui!Jnmaması veya neye göre yapılacağının tam olarak ortaya konulamaması değerlendirmeyi tümüyle biçimsel özelliklerle sınırlamaktadır. Bilimsel araştırmalar aslında evrensel nitelikte çalışmalar olmakla birlikte, özellikle sosyal bilimler alanında ve bir sosyal bilim alanı olarak teolojide evrensel doğrular ortaya koymak ve yapılan yorum ve çözümlemelerin evren~e geçerliliğini iddia etmek kolay olmayacaktır. Bu nedenle bilimsel içerik değerlendirilirkeh, her araştırmacının kendine özgü bir düşünce tarzı olabileceği gözden uzak tutulmamaiıdır. Bu nedenle tezlerin hepsini tek kalite de olması mümkün olmadığı gibi, tezler arasında kalite farklığının bulunması de bir gerçektir. Tezin bilimsel kalitesini yükseltmek, tezin yapılma sürecinde öğrenci ile danışman arasındaki iletişitnin kalitesiyle doğru orantılıdır. Dolayısıyla
sorumluluk tümüyle bize daha doğrusu taraflardan biri daha öğrenme sürecinde olduğuna göre tümüyle danışmana ait qlacaktır.
Tezin bir de biçimsel daha doğrusu bürokratik boyutu vardır ki, bunun kuralları aslında enstitülerce belirlenmiştir. Danışman ve jürilerce denetlenmektedir. Tezin biçimsel yapısından tutun.da, sonuç sayfasına ve hatta özetin nereye konulacağına dair her bir işlem belli bir kurala göre iş lemek
tedir. Her bir bölümün, girişin ve sonucun neleri içermesi gerektiği ya da içerip içermediğini ölçmek de tez değerlendirme jürisinin sorumluluğundadır. Aslında tezin biçimsel açıdan denetlenmesi görebildiğim kadanyla tez savunmalarında tezin en iyi denetlenebilen tarafını oluşturmaktadır. Bu açıdan tezlerde genelde iki tem.el eksiklik ya da tuhaflık göze çarpmaktadır.
Kelam Anabilim Dalı Yüksek Lisans Programlan 1 Prol. Or. Temel Yeşilyu11·Prof. Or. Mevtuı ÖZler 201
Birincisi tezlerin özellikle literatür yada araştırma yöntem, teknik ve kaynaklan hakkında bilgi veren kısımlan genelde birbirini andırmasıdır. Hatta bazı tezlerde tezin yandan fazlası, tezin konusu açısından özellikle tali boyutta kalabilecek malumat birikimleriyle şiş.irilmektedir. Çoğu kere tezin ası l konusunun tartışıldığı bölümler daha az yer tutmaktadır ve temel konu teferruatta boğulmaktadır. Bu tarz ve hatta bir kısmı gereksiz teferruattan kaçınılması ve araştırmanın doğrudan araştırma alanına yönlendirilmesi önemlidir ve bu konuda danışmana büyük görev düşmektedir. Tezlerde genel olarak gözlemlediğimiz diğer biçimsel eksiklik, özellikle sonuç bölümlerinde ortaya çıkmaktadır ve çoğu sonuç bölümlerinin yanlış
içeriklendirildiği görülmektedir. Çoğu öğrenci sonuç bölümünü tezin iyi . yapılmış .bir özetinden ibaret saymaktadır. Halbuki ~onuçlar bir özet bölümleri değildir ve asıl tezi amaçlannın ve hedeflerinin belirlendiği bölümler olarak görülmelidir.
Tezi değerlendiren jürinin seçimi, aslında enstitülerce belirlenen kurallara görülmektedir ve objektifl iği sağlamak adına genelde kişi ve danışman bağımsız jüri belirlenmesi hedeflenmiştir. Onun için ilgili anabilim dalının önerisiyle Enstitü yönetim kuruluna bırakılnuştır. Ancak bunun pratiği çoğu durumlarda danışmanın inisiyatifınde yürütülmektedir. Danışman öğretim üyesinin kendi öğrencisinin jürisinde bulunması uygulamasına son verilmelidir. Jürilerden birinin ilgili anabilim dalı dışından olması şeklindeki uygulama yerine, ister anabilim dalı içinden ister dışından olsun, fakülte dışından olması daha yararlı olacaktır. Savunma esnasında hazırlanan tezin adaya ait olup olması yanında, alan hakimiyetine, kavram bilgisine, kaynaklara ulaşıp ulaşamamasına, tezin Kelam Anabilim Dalı'na katkı ya da bir yenilik getirip getirmediğine ve öğrencinin temel problemleri algılama ve çözümleme yeteneği geliştirip geliştiremediğine bakmalı ve olabildiğince ön yargıdan uzak nesnel bir değerlendirme yapabilrnelidir.
top related