58153474 friedrich nietzsche deccal

64
----{ kutupyıldızı }---- FRIEDRICH NIETZSCHE Friedrich Wilhelm Nietzsche, 15 Ekim 1844'de, Kuzey Doğu Almanya'nın, babasının papaz olduğu küçük bir kasabasında, Röcken'de doğdu. Beş yaşındayken babası ölünce, annesi, kızkardeşi, çeşitli teyze ve halalarıyla birlikte Naumburg'a giden küçük Fritz, orta öğretimini ünlü 'klasik' okul Schulpforta'da tamamladı. Yüksek öğrenimi için önce teoloji okumaya başlayan Nietzsche, hocası olan ünlü bilgin Ritschl'ın etkisiyle, filolojiye, özellikle de Eski Yunan incelemelerine kaydı. Bonn ve Leipzig üniversitelerinde okuduktan sonra, henüz doktorasını bile vermemişken, 1869 yılında (yirmibeş yaşındayken) İsviçre'nin Basel Üniversitesinin Klasik Filoloji Kürsüsüne olağanüstü Profesör olarak çağrıldı. Bu sıralarda Schopenhauer'in felsefesi ve Wagner'in müziğine hayranlık besleyen gencin ilk yapıtı, Musikinin Ruhundan Tragedyanın Doğuşu, getirdiği yepyeni kültür anlayışı ve çağdaşlık yorumuyla, hem ilgi uyandırdı hem de üzerine şimşekler çekti. Bunu, özellikle ahlak konularında yoğunlaşan çeşitli kitapları izledi. 1879'da, gönüllü olarak katıldığı 1870 Alman - Fransız savaşında geçirdiği hastalıkların iyice artmasıyla, üniversitedeki görevinden emekliye ayrılarak, sağlığını koruyabileceği bir yer arayışı içinde, kışları İtalya kıyılarında, yazları İsviçre dağlarında yaşayarak, kendini tamamiyle yazılarına verdi. 1883'de, bir yıl önce tanıştığı Rus asıllı kadın şair Lou Salome'nin de verdiği yücelme duygusuyla, Böyle Buyurdu Zerdüşt 'ün ilk kitabını yazdı. Bunu 1885'e dek, ikinci, üçüncü ve dördüncü kitaplar ile, Zerdüşt 'ün içeriğine 'düzyazı' olarak yaklaşan İyi ve Kötünün Ötesinde (1885) ve Ahlakın Soykütüğü (1887) izledi. Zerdüşt sonrası döneminde, çeşitli zamanlarda çeşitli başlıklar tasarlayarak, bir Büyük Yapıt yazmaya girişen Nietzsche, son üretken yılı olan 1888'de, sırasıyla Wagner Olayı, Putların Batışı, Deccal, Ecce Homo ve Dionysos Dityrambosları adlı kitaplarını yazdı. 1889 yılının ilk günlerinde, Torino'da, sokakta kırbaçlanan bir sütçü beygirinin boynuna sarılıp ağlamaya başlayan düşünür, öğrencilik yıllarında aldığı frengi mikrobu sonucu olduğu tahmin edilen çılgınlığa gömüldü. 1900 yılına dek tinsel karanlık içinde bitkisel denebilecek yaşamını sürdüren Nietzsche, kendisinden sonraki yüzyılda etkileri en yaygın olacak düşünce ürünlerini geride bırakarak 25 Ağustos'da 'bengiliğe' göçtü...

Upload: konstantinos-kavafis

Post on 25-Sep-2015

43 views

Category:

Documents


0 download

DESCRIPTION

nietzsche

TRANSCRIPT

  • ----{ kutupyldz }----

    FRIEDRICH NIETZSCHE

    Friedrich Wilhelm Nietzsche, 15 Ekim 1844'de, Kuzey Dou Almanya'nn, babasnn papaz olduu kk bir kasabasnda, Rcken'de dodu. Be yandayken babas lnce, annesi, kzkardei, eitli teyze ve halalaryla birlikte Naumburg'a giden kk Fritz, orta retimini nl 'klasik' okul Schulpforta'da tamamlad. Yksek renimi iin nce teoloji okumaya balayan Nietzsche, hocas olan nl bilgin Ritschl'n etkisiyle, filolojiye, zellikle de Eski Yunan incelemelerine kayd. Bonn ve Leipzig niversitelerinde okuduktan sonra, henz doktorasn bile vermemiken, 1869 ylnda (yirmibe yandayken) svire'nin Basel niversitesinin Klasik Filoloji Krssne olaanst Profesr olarak arld.

    Bu sralarda Schopenhauer'in felsefesi ve Wagner'in mziine hayranlk besleyen gencin ilk yapt, Musikinin Ruhundan Tragedyann Douu, getirdii yepyeni kltr anlay ve adalk yorumuyla, hem ilgi uyandrd hem de zerine imekler ekti. Bunu, zellikle ahlak konularnda younlaan eitli kitaplar izledi.

    1879'da, gnll olarak katld 1870 Alman - Fransz savanda geirdii hastalklarn iyice artmasyla, niversitedeki grevinden emekliye ayrlarak, saln koruyabilecei bir yer aray iinde, klar talya kylarnda, yazlar svire dalarnda yaayarak, kendini tamamiyle yazlarna verdi. 1883'de, bir yl nce tant Rus asll kadn air Lou Salome'nin de verdii ycelme duygusuyla, Byle Buyurdu Zerdt 'n ilk kitabn yazd. Bunu 1885'e dek, ikinci, nc ve drdnc kitaplar ile, Zerdt 'n ieriine 'dzyaz' olarak yaklaan yi ve Ktnn tesinde (1885) ve Ahlakn Soykt (1887) izledi.

    Zerdt sonras dneminde, eitli zamanlarda eitli balklar tasarlayarak, bir Byk Yapt yazmaya girien Nietzsche, son retken yl olan 1888'de, srasyla Wagner Olay, Putlarn Bat, Deccal, Ecce Homo ve Dionysos Dityramboslar adl kitaplarn yazd. 1889 ylnn ilk gnlerinde, Torino'da, sokakta krbalanan bir st beygirinin boynuna sarlp alamaya balayan dnr, rencilik yllarnda ald frengi mikrobu sonucu olduu tahmin edilen lgnla gmld. 1900 ylna dek tinsel karanlk iinde bitkisel denebilecek yaamn srdren Nietzsche, kendisinden sonraki yzylda etkileri en yaygn olacak dnce rnlerini geride brakarak 25 Austos'da 'bengilie' gt...

  • NSZ

    Bu kitap en azlarndr. Belki de onlardan hibiri yaamyor daha. Onlar, benim Zerdt'm anlayanlar olacaklar : kendimi, daha bugnden iitilecek kulaklar bulanlar ile nasl kartrabilirdim ki? Ancak brgndr benim olan. Kimileri ldkten sonra doar.

    Kiinin beni anlamasnn, hem de zorunlukla anlamasnn koullar, bunlar pek iyi bilirim. Benim yalnzca itenliime, tutkuma dayanabilmek iin, dnsel konularda katlk kertesinde drst olmas gerekir kiinin. Dalarda yaamaya, alkn olmas gerekir an siyasetinin ve halklarn karclklarnn sefil gevezeliini kendi altnda grmee. Aldrmaz olmu olmas gerekir, hi sormamas gerekir, doruluk yararl mdr diye, bir kt kader olup kar m diye... Bugn kimsenin sorma yrekliliini gstermedii sorulara sertliin verdii yatknlk; yasaklanm olana yreklilik; labirente nceden-belirlenmilik. Yedi yalnzlkta edinilmi bir deneyim. Yeni bir mzik iin yeni kulaklar. En uzaklar iin yeni gzler. imdiye dek sar kalnm dorular iin yeni bir vicdan. Ve yce slubun iktisat istemi: gcn, heyecanlanmalarn derli-toplu tutmak... Kendi kendine sayg; kendi kendine sevgi; kendi kendisi karsnda koulsuz bir zgrlk...

    te! Bunlardr benim okurlarm ancak, benim sahici okurlarm, benim nceden belirlenmi okurlarm: geri kalan neye yarar ki geri kalan, insanlktr yalnzca. Kiinin, gcyle, ruhunun yksekliiyle, insanla tepeden bakmas gerekir hor gryle...

    Friedrich Nietzsche

  • 1.

    Kendimizi aldatmayalm. Hiperborlularz biz, pekl biliriz ne denli kopuk yaadmz. Ne karadan ne de denizden bulabilirsin Hiperborlulara giden yolu : bunu daha Pindaros bilip sylemiti bizim iin. Kuzeyin tesinde, buzun, lmn tesinde bizim yaammz, bizim mutluluumuz... Mutluluu kefettik biz, yolu biliyoruz artk, binlerce yln labirentinden k bulduk. Baka kim bulabilirdi ki bu k? Modern insan m? Ne ettiimi bilmiyorum; ne ettiim bilmeyen hereyim ben diye i geirir modern insan... Bu modernlikti bizi hasta eden, tembel barlar, korkak tavizler, modern Evet ve Hayr'n btn erdemli kirliliiydi. Hereyi kavradndan dolay hereyi balayan bu hogr, bu manda - yreklilik, bizim iin scirocco'dur. ada erdemler ile teki gney yelleri arasnda yaamaktansa, buzlar iinde yaamak yedir!... Yeterince yrekliydik, ne kendimizi ne de bakalarn esirgedik: ama, uzun sre, yrekliliimizi nereye ynelteceimizi bilemedik. Karamsarlatk, durgunlatk; bize yazgc dediler. Bizim yazgmz doluluktu, gerilimdi, glerin birikimiydi. imee, eyleme atk, zayflarn mutluluundan, boyuneiten uzaktk... Gmzde saanak vard; doa, bizim doamz, bulutlanyor, kararyordu nk hi yolumuz yoktu. Mutluluumuzun forml : Bir Evet, bir Hayr, dz bir izgi, bir hedef ...

    2.

    yi nedir? nsanda g duygusunu, g istemini, gcn kendisini ykselten herey.

    Kt nedir? Zayflktan doan herey.Mutluluk nedir? Gcn byd duygusu bir engelin ald

    duygusu.Doygunluk deil, daha ok g; genel olarak bar deil, sava;

    erdem deil, yetenek (Rnesans tarz erdem, virt, moralinsiz erdem).Zayflar, nasibi ktlar yklp gitmelidir: bizim insan sevgimizin ba

    ilkesi. Ve onlara yklp gitsinler diye de yardm edilmelidir.Herhangi bir gnahtan daha zararl olan nedir? Nasibi ktlara,

    zayflara duyulan acmadan doan eylem Hristiyanlk.

    3.

    Burada ortaya koyduum sorun, varlklar sralamasnda insanln yerini ne almaldr sorunu deildir (insan bir sondur) : sorun, hangi tip insann, daha yksek deerlidir, yaamaya daha deerdir, gelecei daha salamdr diye. yetitirilmesi -gerektii, istenmesi gerektii sorunudur.

    Bu yksek deerli tip bundan nce de sk sk ortaya kmtr: ama bir mutlu raslant olarak, istisna olarak; hibir zaman da istenerek deil. Tersine, daha ok korkulmutur ondan, imdiye dek korkun olann ta kendisi olmutur neredeyse; ve bu korkudan dolay da onun kart olan tip istenmi, yetitirilmi, elde de edilmitir: evcil hayvan olan, sr hayvan olan, hasta hayvan olan insan, Hristiyan...

    4.

    nsanlk, bugn inanld gibi, daha iyiye ya da daha glye ya da daha yksee doru bir gelime gstermemektedir, ilerleme, modern

  • bir dncedir yalnzca, yani, yanl bir dnce. Bugnn Avrupals, deerlilik bakmndan, Rnesans Avrupalsnn fersah fersah altnda kalr; ileriye doru gelime, herhangi bir zorunlukla, ykselme, ycelme, glenme deildir hi de.

    Bir baka anlamda, yeryznn en farkl yerlerinde, en farkl kltrlerde tek tek durumlarda bir baarya ulama hep grlr, bu baarya ulaanlar da sahiden bir yksek tip olutururlar: insanlk toplamna gre bir eit stinsan... Bylesi ansl, byk basar rnekleri hep olanakl olmutur, hep de olacak belki. Hatta, btn bir soy, bir kavim, bir halk, baz durumlarda bylesi isabetler olarak ortaya kabilir.

    5.

    Hristiyanl cicileyip bicileyip, allayp pullamamal: Hristiyanlk bu yksek tip insana kar lmne bir sava vermitir, bu tipin btn temel igdlerini yasaklam, bastrm, bu igdlerden, kty, ktnn ta kendisini imbiklemi, szp karmtr, zerine su atlan tipik insan olarak gl insan, lanetli insan. Hristiyanlk btn zayflarn, dknlerin, nasibi ktlarn yann tutmu, gl yaamn ayakta duru koullarnn eliiinden bir ideal karmtr; tinselliin en st deerlerinin gnahkrlk, sapklk, ayartlma olarak duyulmalarn reterek, tinsel bakmdan gl doallarn bile akllarn yozlatrmtr. En sefil rnek Pascal'n yozlamas, aklnn kaltsal ilk gnaha yozlatrldma inanan Pascal'n; oysa Hristiyanlndan baka birey deildi akln yozlatran!

    6.

    Ac verici, tyler rpertici bir oyundu karma kan : insann yozluunun nndeki perdeyi ektim, atm. Bu szck, benim azmda, en azndan bir kukuya kar korunmutur: insan konusunda ahlaksal bir yaknma ierdii kukusuna. Bu szck yeniden altn izmek istiyorum m o r a l i n s i z bir anlamdadr : ylesine ki, bu yozluu en gl bir biimde, duyduum yer, imdiye dek en bilinli olarak erdeme, tanrsalla ynelinen yer olmutur. Yozlamlktan anladm, sanrm imdiden sezinlendi, dcadence anlamnda: savm da, insanln bugn kendi en st istenebilirliklerini biraraya toplad deerlerin hepsinin, dcadence deerleri olduu.

    Bir canlya, bir tre, bir bireye, igdlerini yitirmise, kendisine zararl olan seiyor, yeliyorsa,, yozlam derim. Yce duygularn, insanlk ideallerinin bir tarihi olas ki bu tarihi anlatmak da bana decek insann neden bylesine yozlatmn aklamas olurdu neredeyse.

    Yaamn kendisiydi benim iin bymenin, dayankln, kuvvetlerin birikmesinin igds, gcn igds : g isteminin eksik olduu yerde, d vardr. Savm, insanln btn en st deerlerinde bu istemin eksik olduudur, en kutsal adlara brnerek egemenlii elinde, tutanlarn, d-deerleri, nihilistik deerler olduu.

    7.

    Hristiyanla, acmann dini denir. Acma, yaam duygusunun erkesini artran gerilim verici duygularn kart bir duygudur: knt verici bir etkisi vardr. Kii, acma duyduunda, gcnden yitirir. Acma yoluyla, zaten ac ekmenin kendisinin yaama getirdii g eksilmesi,

  • younlar, eitlenir. Ac, acma yoluyla bulac hale gelir; baz durumlarda, acmayla, neden birimleri ile arpk bir orant oluturan bir toplam yaam eksilmesine, yaam erkesi eksilmesine ulalabilir (Nasral'nn lmnde, olduu gibi), ilk bak as bu; ama daha da nemli bir a var. Acmann, dourageldii tepkilere gre lldn dnrsek, yaam iin tad tehlikeli nitelik daha da ak bir a kar. Acma, gelimenin yasasn, sei yasasn byk apta etkisiz klar, eler Batp gitmek iin olgunlam olanlar ayakta tutar, yaamn bozuk kaltmllarnn, sonu belirlenmilerinin yararna kendini ayakta tutar, yaar tuttuu her tr nasibi ktn bolluuyla da, yaamn kendisine karamsar, sorunsal bir grnm verir. Acmaya bir erdem demeye kadar vardrlmtr i (oysa her soylu ahlakta zayflk olarak grlr); daha da ileri gidilmi, acma, erdemin ta kendisi, btn erdemlerin temeli ve kayna klnmtr, tabi, hep gz nnde tutulmas gerekir ki, bu, nihilist bir felsefenin bak asndan yaplmtr, kalkanna yaamn yadsnmasn kazm bir felsefenin. Schopenhauer tam ortamndayd bu noktada : yaam, acma yoluyla deillenir; deillenmeye deer klnr acma, nihilizmin pratiidir. Yeniden syleyelim: bu knt verici ve bulac igd, yaamn ayakta durmaya ve deer - ykseliine ynelik igdlerim eler, siler, etkisiz klar: bylelikle sefillerin koruyucusu olduu kadar sefaletin oaltcs olarak da dcadence'n ykseliinin temel bir gerecidir, acma, hilie inandrr!... Hilik denmez tabi buna : te denir, ya da Tanr, ya da Hakiki Hayat denir, ya da Nirvana, Kurtulu, Kutsanmlk... Dinsel - ahlaksal idiosynkrasi alanndan edinilme bu masum retorik, burada hangi eilimin derin szcklerin klna brnd kavrannca, hemen ok daha az masum grnmeye balar: yaam dman eilimdir bu. Schopenhauer yaam dmanyd: bu yzden erdem haline geldi acma onun iin... Bilindii gibi, Aristoteles acmay hastalkl ve tehlikeli bir durum olarak grd, arada srada bir arndrcyla giderilmesi doru olacak bir durum : trajediyi de bir arndrc olarak ald. Sahiden, Schopenhauer'de (ve ne yazk St. Petersburg'dan Paris'e dek, Tolstoy'dan Wagner'e dek btn yaznsal ve sanatsal dcadence'mzda) grlen bu bylesine hastalkl ve. tehlikeli acma birikimi iin, yaam igdlerinde bir tedavi yolu aramak gerekirdi: ki bu birikim patlasn, aksn. Salksz adalmz iinde Hristiyanca acmadan daha salksz birey yok. Burada hekim olmak, burada acmasz olmak, burada neter kullanmak bize aittir bu; bu bizim insan sevgimizdir, bu yzden filozoflarz biz, biz Hiperborlular!

    8.

    Kimi kendi kartmz olarak duyduumuzu sylemek gerek tanrbilimciler ile kanna tanrbilimcilik bulam herey btn felsefemiz... Kiinin de, bu yazgy yakndan tanmas, dahas, kendisinde yaam olmas, onun yznden neredeyse batp gitmi olmas gerekir, burada artk akaya yer olmadn anlamas iin (u bizim Bay Doabilimci ve Fizyologlarmzn zgr-tincilii, benim gzmde, akadr, bu konulardaki tutku yok onlarda, bu konulardan ac ekmi olma yok). Bu zehirlenme, dnldnden daha yaygndr: tanrbilimciliin burnubyklk igdsn, bugn kiinin kendisini idealist duyduu heryerde buldum, kiinin, yksek bir kaynaa dayanarak, kendinde gereklie tepeden, yabanc gzlerle bakma hakkn bulduu heryerde... idealist, tpk rahip gibi, btn byk kavramlar elinde tutar (yalnzca elinde de deil!), onlar iyi niyetli bir horgryle,

  • anlama yetisine, duyulara, onurlara, mutlu yaam a, bilime kar kullanr; bunlar, zerinde saf kendi - iinliindeki Tinin uutuu, zararl, saptc gler olarak, kendi altnda grr sanki imdiye dek alakgnlllk, saflk, boynu bkklk, tek szckle kutsallk, yaama, ekinilecek eylerin ve gnahlarn topundan daha ok zarar vermemi gibi... Saf tin, safi yalandr... Rahip, yaamn bu meslekten yoksaycs, yalanlaycs, zehirleyicisi, yksek bir insan tr sayld srece, doru nedir sorusuna hibir yant bulunamaz. Hiin ve olumsuzlamann bu bilinli avukat, Hakikatin szcs yerine konduunda, doru zaten tepesi stne evrilmitir.

    9.

    Sava atm bu tanrbilimci igdsdr: heryerde buldum onun izlerini. Damarlarnda tanrbilimci kan akanlar, btn eylere daha bandan eri, drst olmayan bir tavrla yaklarlar. Bu yaklam sonucu oluan tutku, kendine inan adn takar: kendi karsnda, saalmaz sahtelik grnmnden ac ekmemek iin, gzn smsk, hepten yummak. Hereye ynelik bu arpk optikten, bir ahlak, bir erdem, bir kutsallk karrlar, yanl grme, iyi vicdan haline getirilir bu optik, Tanr, Kurtulu, Ebediyet adlaryla sakrosankt klndktan sonra da, baka herhangi bir optik trnn artk deer tamamas talep edilir. Tanrbilimci igdsn baka heryerde de kazp ortaya kardm : bu igd, yeryznde, bulunan en yaygn sahtelik biimi, sahteliin sahici yeralt biimidir. Bir tanrbilimcinin doru diye duyduu, yanl olmak zorundadr: bu bir doruluk lt neredeyse. Tanrbilimcinin en alttaki derin kendini ayakta tutma igdsdr, gerekliin herhangi bir bakmdan saygdeer bulunmasn, ya da hatta yalnzca dilegelmesini bile yasaklayan. Tanrbilimciliin etkilerinin yayld heryerde, deer yargs tepesi stne evrilmitir, doru ve yanl kavramlar zorunlu olarak terstir: burada, yaama en zararl olana doru denir; onu ykselten, ycelten, evetleyen, hakl ve stn klana da yanl... Tanrbilimciler hkmdarlarn (ya da halklarn) vicdanlar yoluyla gce el attklar zaman da, temelde hep neyin olup-bittiinden kukumuz olmaz: Son istemi, nihilistik istem, gc istemektedir...

    10.

    Felsefenin Tanrbilimci kanyla kirlendiini sylediimde, Almanlar tarafndan hemen anlalr demek stediim. Protestan papaz, Alman felsefesinin bykbabasdr; protestanln kendisi de onun peccatum originale'si. Protestanln tanm: Hristiyanln ve akln bir yanna inen inme... Tubingen Darafakas szn sylemek yeter, Alman felsefesinin temelde ne olduunu kavramak iin dolambal bir tanrbilim... vab'lar Almanya'nn en iyi yalanclardr, masumca yalan sylerler... Kant'n ortaya knn, drtte papazlarn, hocalarn oullarndan oluan Alman renim dnyasnda estirdii enlik havas nereden geliyor? Kant'la daha iyiye doru bir gidiin balad yollu, bugn bile yanklanan Alman kans nereden? Alman renimcilerinin tanrbilimci igds, bu noktada neyin yeniden olanakl klndn sezinledi... Eski ideale varan bir gizli yol almt, Hakiki Dnya kavram, ahlakn dnyann z olduu kavram (yanllar iinde bu en berbat iki yanl!), imdi, sinsi-kurnaz bir skepsis sayesinde, yeniden, kantlanabilir klnm olmasa da, artk rtlemez klnmt... Akl, akln hakk, ulaamyordu oraya... Gereklik grntelik haline

  • sokulmu; batan aa yalandan bir dnya, varlklarn dnyas, gereklik haline sokulmutu... Kant'n baars, salt bir tanrbilimci baarsdr: Kant, Luther gibi, Leibniz gibi, kendi bana ayakta duramayan Alman drstlnn yeni bir payandasyd

    11.

    Ahlak Kant'a da bir szmz var: Bir erdemin, kendi buluumuz, kendi kiisel-zel gereksinmemiz ve gerekirliimiz olmas gerekir: baka her trl anlamda, bir tehlikeden baka birey deildir. Yaammzn belirlemedii birey ona zarar verir: Kant'n olmasn istedii gibi, salt erdem kavram karsndaki bir sayg duygusundan kan bir erdem, zararldr. Erdem, dev, kendi bana iyi, kiisel-zel-olmayan, genel-geer nitelikte iyi uydurmalardr btn bunlar; iinde kn, yaamn son gszlemesinin, Knigsberg inlilii'nin dilegeldii uydurmalar. Ayakta durmann ve bymenin en derin yasalar, bunun tersini buyurur : herkesin kendi erdemini, kendi kesin buyruunu bulmasn. Bir halk, kendi devini, genel olarak dev kavramyla kartrnca, batar. Hibirey, bu kiisel - zel - olmayan dev kadar, bu soyutlama moloh'u karsnda zveri kadar, derinden, iten ykc deildir. Kant'n kesin buyruunun yaama zararl duyulmamas!... Tanrbilimci igdsnden baka birey deildi onu kanatlar altna alan! Yaam igdsyle yaplan bir eylem, bu eylemin yaplmasyla duyulan hazda, doru, hakl, yerinde bir eylem olduunun kantn bulur: o Hristiyan-dogmatik barsakl nihilistin hazdan anlad ise bir yergidir... zorunluk olmakszn, derin bir kiisel - zel seim olmakszn, haz olmakszn, devin otomat olarak almak, dnmek, duymak kadar hzla ykan baka ne olabilir? Bu, tam da dcadence'in reetesidir, hatta budalaln reetesi... Kant, budala oldu. Hem de Goethe 'nin adayd bu! Bu yazg rmcei, Alman filozofunun ta kendisi sayld, daha hl da saylyor!... Almanlar iin dndklerimi sylemee edebim elvermiyor... Fransz Devrimi'ni, devletin organik olmayan biiminden organik biimine gei diye gren Kant deil miydi? insann ahlaksal yapsndan baka bireyle aklanamayacak bir olay, tek bir rnekle insanln iyiye eiliminin btnyle kantlanabilecei bir olay olup olmadn kendi kendine sormam myd? Kant'n yant: Bu, Devrim'dir. Hereyi, herbir eyi yanl kavrama igds, doaya aykrln igdlemesi, Alman dcadence'inin felsefe olup kmas ite Kant budur!

    12.

    Bir - iki pheciyi, felsefe tarihinin drst tipini bir yana ayryorum: geri kalanlarn, dnsel drstln daha ilk gereklerinden bile haberleri yoktur. Topu, hanmcklar gibi davranrlar, btn bu byk gayretkeler ve hilkat garibeleri gzel duygular kantlama sayarlar, dolu yrei tanrln kr sayarlar, kanmay da doruluun lt. En sonunda da Kant, olanca Alman masumluuyla, bu yozlama biimini, bu dnsel vicdan eksikliini, pratik akl kavram altnda bilimselletirmee alt: akla boverilen durumlar iin bir akl icadetti, yani, ahlakn dilegeldii, ...malsnl yce talebin dilegeldii zamanlar iin. Neredeyse btn halklarda, filozofun rahip tipinin gelimi bir biiminden baka birey olmadn savlarsak, rahipten kalan bu miras, bu kendi kendine kalpazanlk, artc olmaktan kar. Kiinin kutsal devleri varsa, rnein, insanlar iyiletirmek, kurtarmak, felaha

  • erdirmek gibi; kii tanrl yreinde tayorsa, telerin buyruuna az grevi gryorsa, byle bir grevlenmeyle her trl anlalabilirlik deerlendirmesinin dndadr zaten, hatta azizlenmitir bile bu grevlenmeyle, hatta daha yksek bir derecelenmeye ait bir tiptir!... Bir rahibe bilimden ne ki! O byle eylerin ok stndedir! Ve imdiye dek de egemen olmutur rahip! Doru -doru olmayan kavramlarn o belirlemitir ...

    13.

    Kmsemeyelim bunu: biz bile, biz zgr tinliler bile deerlerin yeniden deerlendirilmesi yiz, btn eski doru - doru olmayan kavramlarna kar cisim bulmu bir sava ilanyz, zafer ilanyz. En deerli baklar en ge bulunur; en deerli baklar ise yntemlerdir. imdiki bilimselliimizin btn yntemleri, btn varsaymlar binyllar boyu en derin horgryle karland: kii onlar yznden doru-drst insanlarn evresinden dar atld, tanr dman sayld, hakikat horgrcs, ecinni arpm sayld. Bilimsel kiilik, andala'yd... nsanln btn pathos'u karyd bize neyin doru olmas gerektii konusundaki kavram, neyin doruluun hizmetinde olmas gerektii konusundaki kavram: her ...malsn, imdiye dek bize kar yneltilmiti... Bizim ereklerimiz, bizim etkinliklerimiz, bizim sessiz; dikkatli; kukulu tarzmz hepsi tamamiyle dkn, horgrlesi grnd insanla, sonunda da, bir lde hakl olarak sorulabilir, acaba aslnda bir estetik beeni deil miydi, insanl bunca zaman krlk iinde tutan: doruluktan pitoresk bir etki beklediler; ayn ekilde de bilenden, bilginden, duyular zerinde gl bir etkilemede bulunmasn Bizim alakgnlllmzd onlarn beenisine en ok aykr den... Ah, nasl da ele verirler kendilerini, tanrnn bu baba-hindileri.

    14.

    Akllandk artk. Her bakmdan daha alakgnll olduk, insan artk tinden, Tanrsallktan tretmiyoruz. Onu, geri, hayvanlarn arasndaki yerine koyduk. En gl hayvandr o bizim iin, nk en kurnazdr: bunun bir sonucudur tinsellii. te yandan, burada da dilegelmek isteyen bir kendini-beenmilikten koruyoruz kendimizi: sanki insan, hayvanlarn gelimesinin byk art niyetiymi gibi. Hi de yaratnn tac deildir o; her varlk, onun yannda, eit bir yetkinlik basamanda durur... Bunu savlamakla da ok ey savlam oluyoruz . insan, greceli olarak, en bozuk yapl hayvan, en hastalkl hayvandr, igdlerinden en tehlikeli biimde uzaklam olan hayvan tabi, btn bunlarla, ayn zamanda hayvanlarn en ilginci Hayvanlarla ilgili, ilk kez Descartes, saygdeer bir cesaretle, hayvan makina olarak anlamay gze almt: bizim btn fizyolojimiz bu nermenin kantlanmasna yneliktir. Hem mantk asndan da insan bir yana ayrmyoruz, Descartes'n bile daha yapt gibi: bugn insanla ilgili kavranan ne varsa, onun makina olarak kavrand kadaryla geerlidir. Eskiden insana, daha yksek bir derecelenmenin eyizi diye zgr istem verildi: bugn biz ondan istemini bile, bundan artk bir yeti anlalmamas gerektii anlamnda, geri aldk. Eski istem szc yalnzca bir sonu durumunu imgelemee yarar, ksmen elien, ksmen uyuan bir sr uyary zorunlukla izleyen bir eit tekil tepkiyi: istem ilemiyor artk, devindirmiyor artk... Eskiden, insann bilincinde,

  • tinde, onun yksek kkeninin, tanrsalln kant grld; insan yetkinletirmek iin, ona, kaplumbaa gibi, duyularn iine ekmek, yeryzyle alveriini kesmek, lml beden rtsn bir yana atmak salk verildi: bylece geriye onun asl nemli olan yan, saf tin kalacakt. Bu noktada da aklmz bamza geldi: bilinlenme, tin, bizim iin, organizmann greceli bir yetkinsizliidir, bir deneme, tadna bakma,yanlma, bir sr sinir kuvvetinin gereksizce harcand bir abalamadr, bireyin yalnzca bilinlendirilmekle yetkin hale getirileceini yadsyoruz Saf tin, safi aptallktr: sinir sistemini ve duyular; lml bedeni hesap d brakmak; yanl hesap yapmaktr baka birey deil!...

    15.

    Ne ahlak, ne din, Hristiyanlk iindeki biimleriyle, gerekliin herhangi bir noktasyla ilintilidir. Bir sr hayali neden (tanr, ruh, ben, tin, zgr istem ya da zgr olmayan istem); bir sr hayali etki (gnah, kurtulu, takdir, dek, gnahlarn balanmas). Hayali varlklar (tanr, tinler, ruhlar) arasnda bir alveri; hayali bir doabilim (antroposentrik; doal neden kavramnn tam eksiklii); hayali bir psikoloji (bir sr kendini yanl anlama, baz genel ho ya da naho duygularn, rnein nervus sympathicus durumlarnn, dinsel - ahlaksal sapknlklarnn simge diliyle yorumlanmas, pimanlk, vicdan szlamas, eytann ayarts, tanrnn yaklamas); hayali bir ereksellik (tanrnn melekt, kyamet, ebedi hayat). Bu saf uydurmalar dnyas ile dler dnyas arasnda da, birincisinin aleyhine, dalar kadar fark vardr; dler dnyas, gereklii tersinden de olsa yanstr, oysa bu kurgular dnyas gereklii sahteletirir, deersizletirir, deiller. Doa kavram tanrnn kart kavram olarak ayarlannca, doal szc gnahkr anlamna gelmek zorundayd, btn bu uydurmalar dnyas, kklerini, doal olana (gereklie!) kar bir nefrette buluyordu, gerek karsnda derin bir honutsuzluun dilegeliiydi... Bu da hereyi aklyor. Gereklikten yalanlar yoluyla kap kurtulmak iin nedenleri olan kim? Gereklikten ac eken. Ama gereklikten ac ekmek demek, kendisi bir bahtsz gereklik olmak demektir... Naho duygularn ho duygulara ar basmasyd, bu uydurma ahlakn ve. dinin nedeni: bu ar basma ise, dcadence'in formln salar...

    16.

    Ayn sonuca, Hristiyan tanr kavramnn bir eletirisi de ulatrr. Kendine olan inancn srdren bir halk, kendi z tanrsna da sahiptir. Onda, kendisini stte, tutan koullar, kendi erdemlerini yceltir,kendinden duyduu honutluu, gllk duygusunu, bunlar iin mteekkir olabilecei bir varla yanstr. Zengin olan, vermek, datmak ister; gururlu bir halk, kurban vermek iin bir tanrya gereksinim duyar... Din, bu koullar altnda, bir kran biimidir. Kii kendisi iin mteekkirdir: bunun iin bir tanrya gereksinim duyar. Byle bir tanr, yarar da zarar da verebilmeli, dost da dman da olabilmelidir, kii ona iyilikte de. ktlkte de tapnr Bir tanry yalnzca iyinin tanrs olma durumuna sokan doaya aykr idilenmilik, burada her trl ekiciliini yitirirdi. Kiinin iyi olan tanr kadar kt olanna da gereksinimi vardr :kii kendi varoluunu yalnzca hogrye, insanclla borlu deildir ki... fkeyi, c, kskanl,

  • alay, kurnazl, iddeti tanmayan bir tanr, neye yarard ki? Daha zafer kazanmann ve ykmn gerektirdii abalamann batan karc zorluunu bile tanmayan bir tanr? Kii byle bir tanry anlamazd bile : ona niye sahip olsundu ki?Ama tabi: bir halk batmaktayken; gelecee olan inancnn, zgrlk umudunun hepten yitmekte olduunu duyarken; boyunemek, en yararl ey olarak, boyunemiin erdemleri, ayakta durmasnn koullar olarak, bilincine yerlemekteyken, Q zaman tanrsnn da deimesi zorunludur. imdi bir dlek haline gelir o da, rkek, alakgnll olur, ruh bar salk verir, nefretten; uzaklama, hogr, dostu da dman da sevme arsnda bulunur. Srekli ahlaksallk datmaya balar, her zel erdemin inine girer srne srne, herkesin tanrs haline gelir, kiiye zel hale gelir,kozmopolit olur... Eskiden bir halk, bir halkn glln, bir halkn ruhunda saldrgan ve gce susam ne varsa, onlar temsil ediyordu : imdi ise, iyi bir tanrdan baka birey deil... Gerekten de, tanrlarn baka seenekleri yok: ya g istemidirler yle olduklar srece de halk tanrlar olurlar ya da gcn gszldrler o zaman da, zorunlu olarak, iyi hale. gelirler...

    17.

    Nerede g istemi herhangi bir biimde alalyorsa, her seferinde ayn zamanda fizyolojik bir gerileme, bir dcadence vardr orada. Dcadence'in tanrs, en erkeke erdemleri ve gdleri budandndan, artk, zorunlukla, fizyolojik olarak gerilemilerin, zayflarn tanrs haline gelir. Onlar kendilerine zayf demezler, iyi derler... Bir ipucu gerekmeden anlalyor artk, tarihin hangi annda iyi bir tanr ile kt bir tanr arasndaki ikilik uydurmasnn olanakl hale geldii. Boyunduruk altna alnanlar, hangi igdyle kendi tanrlann kendi bana iyi durumuna indirmilerse, ayn igdyle, kendilerini boyunduruk altna alanlarn tanrlarnn da iyi niteliklerini silip alrlar; efendilerinden, onlarn tanrsn eytanlatrarak alrlar. iyi tanr, bir o kadar da eytan : ikisi de dcadence'in yaratklar. Bugn hl, Hristiyan tanrbilimcilerin saflklarna kanp, tanr kavramnn srael'in Tanrsndan, halkn tanrs olmaktan, Hristiyan tanrya, btn iyinin toplam olmaya geiinin bir ilerleme olduu hkmne nasl olup da varlabiliyor? Oysa Renan bile yapyor bunu. Sanki Kenan'n saflk konusunda tek bir iddias olabilirmi gibi! Oysa ki tam tersi bas bas baryor. Tanr kavramndan, ycelen yaamn varsaymlar, btn kuvvetli, yrekli, erkeke, gururlu yanlar giderilince, adm adm, yalnzca yorgunlar iin bir dayanak, boulanlar iin bir can simidi olma durumuna dnce, hepten fakir-fukara tanrs, gnahkrlarn tanrs, hastalarn tanrs par excellence olunca, ve genel olarak tanrsal yklem diye yalnzca iyiletirici, kurtarc yklemi sanki arta kalnca: neyin szn etmektedir ki bylesi bir deiim? tanrsal olann bylesine bir indirgenmesi? Tabi: Tanrnn hkmranl bu yolla genilemitir. Eskiden yalnzca kendi halkn, kendi seilmi halkn ierirdi. Sonra, halknn ta kendisi gibi, gurbete, gezgincilie kt, o zamandan bu yana da hibir yerde durup dinelmedi: ta ki, sonunda heryerde yerleik hale geldi, bu koca kozmopolit ta ki, byk ounluu ve yeryznn yarsn kendi yanna ekti. Ama byk ounluun tanrs, tanrlarn bu demokrat, gene de gururlu bir put gibi tapnlan bir tanr olamad: hep Yahudi kald, inziva tanrs olarak, btn karanlk ke -bucaklarn Tanrs, btn dnyann btn salksz mahallelerinin tanrs olarak kald... Onun yeryz hkmranl, tpk eskisi gibi, bir yeralt hkmranl, bir dknler yurdu, bir souterrain hkmranlk, bir getto

  • hkmranldr... Ve kendisi de, ylesine soluk benizli, ylesine zayf, ylesine, dcadent... Soluk benizlilerin en soluk benizlileri bile, ona gre efendi olurlar, metafiziki efendiler, kavram albino'lar. Bunlar onun evresinde ylesine ok dolanrlar ki, sonunda o da, onlarn dolanmalarndan hipnotize olarak, kendisi de dolanmaya balar, rmcek olur, kendisi metaphyicus olur. Artk dnyay kendi kendine, kendi iinden rmee balar sub specie Spinozae, artk hep daha ince, hep daha uuk biimlere dntrr kendini, ideal olur, saf tin olur, mutlak olur, kendi bana ey olur... Bir tanrnn d: tanrnn kendi bana ey oluu...

    18.

    Hristiyan tanr kavram hasta tanrs olarak tanr, rmcek olarak tanr, tin olarak tanr yeryznde ulalm en yoz tanr kavramlarndan biridir; belki de tanr tipinin bat srecindeki en dk seviye iaretini temsil eder. Tanrnn, yaamn aydnlanmas ve bengi Evet'i olmak yerine; yaam elecek kadar yozlamas! Tanrda yaamn, doann, yaama isteminin dman ilan edilmesi! Tanrnn, dnyeviliin her trl yalanlanmas iin, her trl te dnyalk yalan iin, forml haline gelmesi! Tanrda hi'in tanrsallatrlmas, hilik isteminin tanrsallatrlmas!...

    19.

    Kuzey Avrupa'nn gl rklarnn Hristiyan tanry kendilerinden itip uzaklatrmam olmalar, onlarn dinsel yetenekleri iin pek de onurlandrc deil; beenileri konusunda ise, birey sylemeyelim. Bylesine hastalkl ve yallktan gszlemi bir dcadence yaratnn stesinden gelebilmeleri gerekirdi. Ama, onun stesinden gelememi olmalar yznden de balarna bela gelmitir: onun hastaln, yalln, eliikliini btn igdlerine sokmulardr o zamandan beri de artk hibir tanr yaratamamlardr! Neredeyse ikibin yl, ve bir tek yeni Tanr yok! Hep, boyuna, sanki hakl yerini bulmu gibi, insandaki tanr kuran gcn, creator spiritus'un bir ultimatum'u ve maximum'uymus gibi, Hristiyanln monotono-theist'liinin bu zavall tanrs! Bu, sfrdan, kavramdan, elimeden kurulmu pi dknlk abidesi, iinde btn dcadence igdlerinin, ruhun btn dlekliklerinin ve bezginliklerinin kutsanmalarn bulduklar p yn!

    20.

    Hristiyanl yarglamakla, onunla akraba olan, hatta inananlarnn says daha fazla olan bir dine hakszlk etmek istemem : Budizme. ikisi de nihilist dinler olarak ayn snfa girerler dcadence dinleridir bunlar, ama, en ilgin biimde de biribirlerinden ayrlrlar. imdi karlatrlabilir olmalarn da, Hristiyanln eletiricileri, Hint bilginlerine borludurlar. Budizm Hristiyanlktan yz kez daha gerekidir bir nesnel ve serinkanl soru sorma miras tar, yzlerce yl srm bir felsefe geleneinden sonra gelmitir, bunun tanr kavram da, daha gelirken, giderilmitir. Budizm, tarihin bize gsterdii biricik sahici pozitivist dindir, bilgi kuramnda bile (sert bir fenomenalizm), artk, gnaha kar sava demez, gerekliin hakkn vererek, acya kar sava der. Onu Hristiyanlktan derin bir biimde

  • ayran da, ahlak kavramlarnn kendini aldatcln geride brakm olmasdr, Budizm, benim dilimle sylendikte, iyinin ve ktnn tesinde durur. Dayand ve gz nne ald iki fizyolojik olgu vardr : lkin, duyusalln, incelmi bir ac ekme yatknl olarak dilegelen ar uyarlabilirlii, sonra, ar bir tinselleme, kavramlara ve mantk ilemlerine dalm uzun bir yaam boyunca, kiilik gdsnn kiisel-olmayann karsnda zarar grmesi. (Bu iki durumu da, okurlarmdan en azndan bazlar, benim gibi nesnel olanlar, kendi deneyimlerinden tanyacaklardr.) Bu fizyolojik temel zerinde bir depresyon olumutur Buddha bu duruma hijyenik adan yaklar. Onun karsna, ak havada yaamay, gezgin yaamn; yiyeceklerde lll ve seicilii; btn alkoll ikilerden kanmay; ayn ekilde, safra yapan, kan kztran btn tutkulardan kanmay getirir; endie olmayacak, ne kendi ne de bakalar iin. Ya dinginlik veren ya da enlendiren tasarmlar gelitirir baka trden tasarmlardan kurtulmak iin de aralar gelitirir, iyilikseverlik, iyilik yapmak, sala yararldr. Dua etmek yasaktr, ayn ekilde, mnzevilik de; hibir kesin buyruk yok, hibir zorlama yok, manastr topluluunun kendi iinde bile (isteyen kp gidebilir). Btn bunlar, o ar uyarlabilirlii glendirmenin yollaryd. Tam bu yzden, baka trl dnenlere kar savamay tlemez; retisi, kin, ekemezlik, ressentiment duygularndan baka hibireye kar deildir (dmanla are dmanlk deildir : btn Budizmin devindirici tekerlemesi...). Ve haklyd: tam da bu tutkular, ana diyetik ama bakmndan tamamiyle salkszd. Karsndaki bu son derece byk bir nesnellikle (yani, bireysel kar duygularnn zayflamasnda, arlk noktasnn, bencilliin yitirilmesinde) dilegelen tinsel bitkinlikle savamann yolunu, en tinsel ilgi ve karlar bile, sk bir indirgemeyle kiiye geri getirmekte buldu. Buddha'nn retisinde bencillik dev yerine geer: gerekli tek ey, sen acdan nasl kurtulacaksn ilkesi, btn dinsel diyet'i dzenler ve snrlandrr (belki de burada o Atinaly anmsayabiliriz, saf bilimsellie kar ayn sava veren Sokrates'i; o da, kiisel bencillii bilgi sorunlar alannda bile. ahlak durumuna ykseltmiti.)

    21.

    Budizmin nkoullar, ok lman bir iklim, trelerde byk bir geni yreklilik ve hogr, militarizm yok; ve hareketin ordusunu oluturanlar da yksek ve renim grm toplum katmanlar, istenen, neelilik, dinginlik, en yksek ama olarak arzulardan arnmaktr, ve ulalr da bu amaca. Budizm yetkinlie yalnzca ulamaya abalayan bir din deildir: yetkinlik normal durumdur.

    Hristiyanlkta aalanm ve ezilmilerin igdleri nplana kar: burada amalarnn peine, denler, en alt katmanlardr. Burada megale olarak, can skntsna kar ila olarak gnah kasuistii, zeletiri, vicdan engizisyonu uygulanr; burada tutkular, adna srekli tanr denen bir gl karsnda uyank tutulur (dua yoluyla); burada, en yksek olan eriilmez saylr; ba, ltuf saylr. Burada aklk da yoktur; ke-bucak, karanlk hcre, Hristiyan adr; burada beden horgrlr; hijyen duyusallk diye reddedilir; Kilise kendisini temizlie kar bile korur (Maribiler spanya'dan uzaklatrldktan sonra alnan ilk Hristiyanca nlem, halka ak hamamlarn kapatlmas oldu; bunlardan yalnzca Cordoba'da 270 tane vard). Yine Hristiyanca olan birey, hem kendine hem bakalarna ynelik bir belirli hunharlk duygusu; baka trl

  • dnenlere kar bir nefret; pee dp kovuturma isteidir. Karamsar ve kkrtc tasarmlar nplandadr; en ok arzulanan, en yksek adlar verilen durumlar, epilepsoid'lerdir; diyet yle ayarlanmstr ki, hastalkl grnmleri kolaylatrr ve sinirleri ar lde uyarr. Hristiyanca olan, yeryznn efendilerine, soylulara kar lmne bir dmanlktr ve ayn zamanda gizli bir rekabet (beden onlara braklr, yalnzca ruh istenir...). Hristiyanca olan, tinden, tinin gururundan, yrekliliinden, zgrlnden, libertinaj'ndan nefrettir; Hristiyanca olan, duyulardan nefrettir, duyularn neelerinden, genel olarak needen nefret...

    22.

    Hristiyanlk ilk yetitii topra, en alt katmanlar, antik dnyann yeraltn terkettiinde, barbar halklar arasnda g peine dtnde, artk varsaymas gereken, yorgun insan deil, isel olarak yabanlam ve ii iini yiyen insand kuvvetli ama arpklam insan. Kendinden memnuniyetsizlik, kendinden ac ekme, burada Budistlerdeki gibi bir ar uyarlabilirlik ve ac ekebilirlik deildi, tersine, bir gl ac verme arzusu, i gerilimi saldrgan eylemler ve tasarmlarla boaltma arzusuydu. Hristiyanlk barbarca kavramlar ve deerler gereksiyordu, barbarlar zerinde egemenliini kurmak iin : ilklerin kurban, akam yemeinde kan ime, tin ve kltr horgrme; her biimiyle, duyusal ve duyusal olmayan ikence; tapnmann byk grkemi. Budizm ge insanlar iin bir dindir, iyilikli, yumuak hale gelmi, st dzeyde tinsellemi, ok kolay ac duyabilen rklar iin (Avrupa ona daha hi hazr deil) : Budizm, bu rklarn bara ve neelilie, tinsel olana bir perhiz koymaa, bedenin sertliklerini azaltmaa ynelmilikleridir. Hristiyanlk ise yrtc hayvanlar zerinde efendi olmak istiyordu; bulduu yol da onlar hasta yapmakt, zayflatrmak, Hristiyanca ehliletirme, uygarlatrma reetesidir. Budizm uygarln sonunun ve yorgunlamasnn dinidir, Hristiyanln nnde ise. uygarlk daha yoktur bile, onu, belirli koullarda kuracaktr.

    23.

    Budizm, bir daha sylersek, yz kez daha soukkanl, , drst, nesneldir. Acsn, ac duyabilirliini, kendi kendine, gnah yorumu yoluyla saygdeer klmak zorunda deildir artk. dndn aka syler: ac ekiyorum. Barbarlar iin ise ac kendi bana saygdeer birey deildir: ac ektiini kendi kendine kabul ettirebilmek iin nce bir yorum gerekser (igds, daha ok, acy yadsmaya, ona sessizce katlanmaya yneliktir). Burada eytan szc bir rahatlamadr : kiinin son derece gl ve. korkun bir dman vardr, byle bir dmandan dolay ektii acdan da utanmas gerekmez.

    Hristiyanln temelinde, Dou'ya ait baz incelikler vardr. Hereyden nce bilir ki, bireyin kendi bana doru olup olmad, hi farketmez; ama, buna dorudur diye inanlmas, son derece nemlidir. Doruluk ve bireyin doru olduu inanc: biribirinden tamamiyle ayr duran iki ilgi dnyas, neredeyse kart dnyalar, bunlara biribirinden temelden farkl yollarla ular kii. Bu konuda bilgili olmak bu, Dou'da bilgeliin ta kendisidir: Brahmanlar bunu anlamlard, Platon bunu anlamt, esoterik bilgeliin her rencisi anlamt bunu. rnein gnahtan kurtulduuna inanmak mutluluk veriyorsa, bunun iin gerekli olan, insann gnahkar olmas deil, kendini gnahkar hissetmesidir

  • Genel olarak da, hereyden nce gerekli olan inan olunca, o zaman akl, bilgi, aratrma gzden drlmelidir: dorulua giden yol, yasak yol haline gelir. Gl bir umut, yaam iin, ortaya km herhangi bir tek gerek mutluluktan ok daha byk bir uyarcdr. Ac ekenlerin bir umut yoluyla ayakta tutulmalar gerekir; yle bir umut ki, hibir gereklikle elinemesin, herhangi bir doyum yoluyla da giderilemesin: bir te-umut. (Tam da bu zellii, mutsuz insanlar ayn durumda tutmas yznden, umut Greklerce ktlklerin en kts saylrd, sahici haince ktlk: ktlk kabnn dibindeki tortuydu o.) Sevginin olanakl olmas iin, tanrnn kii olmas gerekir; en alt igdlerin sz sahibi olmas iin, tanrnn gen olmas gerekir. Kadnlarn tutkunluklar iin bir yakkl azizin, erkeklerinki iin de bir Meryem'in nplana karlmas gerekiyordu. u varsaymla ki, Hristiyanlk, Afrodit ya da Adonis kltlerinin cultus kavramnn zaten belirmi olduu bir toprak zerinde efendi olmak istiyordu. Saffet, cinsel perhiz koulu da, dinsel igdnn iddetini ve itenliini artryordu tapnmay daha scak, daha kendinden geirici, daha manevi klyordu. Sevgi, insann eyleri en olmadklar gibi grd durumdur. Sanr gc en yksek noktasndadr, ayn zamanda tatllatrc, ferahlatc g de. Kii sevgi iindeyken, baka zamanlarda dayanabileceinden ok daha fazlasna dayanr, hereye katlanr i, sevgi duyurabilecek bir din icadetmekteydi: bylelikle kii, yaamn fenalklarnn tesine geebilirdi artk grmezdi bile onlar. Hristiyanlk erdemi zerine, inan, sevgi, umut zerine syleyeceklerim bu kadar: bunlara Hristiyanca kurnazlk adn veriyorum. Budizm, bu biimde kurnaz olamayacak kadar gecikmi, pozitivistlemiti.

    24.

    Burada, yalnzca, Hristiyanln ortaya kyla ilgili soruna deiniyorum. Bunun zmnn ilk nermesi u : Hristiyanlk ancak zerinde yetitii topraktan hareketle anlalabilir, bir kart-hareket, Yahudi igdsne kar birey deildir; bu igdnn tutarl sonucu, onun korku verici mant iindeki bir ileri karmdr. Kurtarc'nn dilegetiri biimiyle: Felah Yahudilerden gelir. kinci nerme, de u: Galile'li psikolojik tipi burada hl grlebilir, ama ancak tam yozlam biimiyle (ki bu ayn zamanda btnselliini yitirmesi ve yabanc zellikler yklenmesi demektir) kullanld ama iin yararl olabilirdi insanlk kurtarcs bir tip oluturmak amac.

    Yahudiler dnya tarihinin en ilgin halkdr, nk, olmak ya da olmamak sorusu ile yzyze geldiklerinde, tam sinsice bir bilinle, ne pahasna olursa olsun, olmay semilerdir.: paha da, btn doann, btn doalln, btn gerekliin, btn d dnyann olduu kadar btn i dnyann da, kkten bir biimde sahteletirilmesi olmutur. O zamana dek bir halkn yaayabilmesini, yaama olana elde edebilmesini salam btn koullara kar engeller kurmular, doal koullara kart bir kavrama biimi yaratmlardr, srasyla, dini, tapnmay, ahlak, tarihi, psikolojiyi, onulmaz bir biimde tersine, doal deerlerinin eliiklerine evirmilerdir. Ayn olguyla bir kez daha ve son derece bytlm oranlarda, ama gene de yalnzca bir kopya olarak, karlayoruz: Hristiyan Kilise'si, azizlerin halk nn tersine, her trl zgnlkten yoksundur. Yahudiler, bununla da, dnya tarihinin en alnyazc halkdr: sonraki etkileriyle insanl ylesine sahteletirmilerdir ki, daha bugn bile bir Hristiyan, Yahudi-kart

  • duygular duyabilir, oysa kendisinin en son Yahudi karm olduunu anlamaz.

    Ahlakn Soykt adl kitabmda, ilk kez, soylu bir ahlak ile bir ressentiment ahlaknn kartl kavramn psikolojik olarak ortaya attm; bunlardan ikincisi, birincisine kar getirilen bir Hayr'dan kaynaklanr: bu ise, tam tamna, Yahudi - Hristiyan ahlakdr. Yaamn ykselen devinimine, yeryznde nasiplilik, g, gzellik, kendini - evetleme serimleyen hereye Hayr diyebilmek iin, burada, ressentiment'in deha olup km igds, baka bir dnya yaratmak zorundayd; yle bir dnya ki, bu dnya asndan, yaam evetleme, bize fena olarak, kendi bana sulanmas gerekenin ta kendisi olarak grnsn. Psikolojik olarak hesaplandnda, Yahudi halk, en inat yaama kuvvetine sahip halktr; yle. ki, olanaksz koullar altnda kalnca, kendi isteiyle, kendini korumann en derin kurnazlyla, her trl dcadence igdlerinin yann tutar, onlarn egemenlii altnda olduundan dolay deil; onlarda, dnyaya kar kullanmakla baarl olabilecei bir g sezinlediinden dolay. Btn dcadent'lerin ayna grntsdrler onlar: sanr olmaya varasya, dcadent olmay serimlemek zorundaydlar; oyunculuk dehasnn non plus ultra derecesiyle, her trl dcadence hareketinin doruk noktasna. yerlemeyi (Paulus'un Hristiyanl olarak); bu hareketten de, yaamn herhangi bir evetleyici yanndan daha gl birey yaratmay bildiler. Dcadence, Yahudilik ve Hristiyanlkta gce ulamaya alan insan tr, bu rahipe tr iin, yalnzca bir aratr: bu insan trnn yaamsal kan, insanl hasta klmakt ve iyi ile kt, doru ile yanl kavramlarn, yaam iin tehlikeli ve dnyay karalayc bir anlamda tersine evirmekte yatyordu.

    25.

    srael'in tarihi, doal deerlerin her trl doallklarndan karlmasnn tipik tarihi olarak, bulunmaz nemdedir: bu tarihin be olgusunu ortaya koyuyorum. Balangta, zellikle Krallk dneminde, srael de btn eylerle doru, yani doal ilikiler iindeydi. Yahova's, onun gllk bilincinin, kendi bana neenin, kendinden umutlu olmann dilegeliiydi: ondan utku ve onma beklenir, onunla birlikte olduka, doann halka gereksinimlerini salayacana gvenilirdi zellikle de yamur. Yahova, srael'in tanrsyd, dolaysyla haklln Tanrsyd: gl olan ve gl olmaktan dolay da vicdan rahat olan her halkn mant. Festival cultus'unda bir halkn kendini onaylamasnn bu iki yan dilegelir: ycelmesini salayan byk kader iin mteekkirdir, yln dn ve hayvanlar ile rnlerinden ald bereket iin mteekkirdir. Bu durum hzn verici bir biimde ortadan kalktktan sonra da, uzun sre, bir ideal olarak kald: ieride karmaa, darda Asurlular vard. Ama halk, en st arzulanabilirlik olarak, u Kral hayaline bal kald: iyi bir asker ve kat bir yarg: zellikle u tipik peygamber (yani halihazrn eletiricisi ve hicivcisi), aya. Ama btn umutlar boa kt. Yal tanr, bir zamanlar yapabildiklerinden hibirini yapamyordu artk. Onu bir kenara brakmak gerekiyordu. Ne oldu? Kavram deitirildi,kavram doallktan karld: bunun pahasna, kalmas saland. Haklln tanrs Yahova,artk srael ile birlikli, halkn kendi duyumunun dilegelii, deil: artk yalnzca koullar altnda bir tanr... Kavram, rahip ajitatrler elinde bir alet haline geldi, her trl mutluluu yalnzca dl, her trl mutsuzluu tanrya itaatsizliin dei, gnah olarak yorumlayan ajitatrlerin: szmona ahlaki dnya

  • dzeniyle doal neden ve etki kavramlarn tepesi stne eviren bu en yalan yorum uydurmas, ilkin dl ile dek yoluyla doal nedensellik dnyann dna atlnca, imdi, doaya kart bir nedensellie gereksinim vard: artk btn teki doa-dlklar biribirini izledi. Talep eden bir tanr yardm eden, yol gsteren, temelde cesaretin ve kendine gvenin her mutlu esininin ad olan tanr yerine... Ahlak, artk bir halkn yaama ve byme koullarnn dilegelii deil, en alt yaam igds deil; artk, soyutlam, yaama kart hale gelmi, dgcnn temelden yozlamas olarak, hereyin kem gz olarak ahlak. Nedir Yahudi ahlak, nedir Hristiyan ahlak? Rastlantnn susuzluunun katledilmesi, mutsuzluun gnah kavramyla kirletilmesi; kendini iyi hissetmenin tehlike, ayart olmas; kendini fizyolojik olarak kt hissetmenin vicdan kurdunca zehirlenmesi...

    26.

    Tanr kavram sahteletirilmiti; ahlak kavram sahteletirilmiti: Yahudi rahiplii bununla da kalmad, srael'in btn tarihi gereksiz hale gelmiti: atn gitsin! Bu rahipler, ncil'in byk bir blmnn tanklk ettii Q harika kalpazanl meydana getirdiler: kendi halklarnn gemiini, her aktarmla, her tarihsel gerekle benzersiz bir biimde alay ederek, dinsel biime evirdiler, yani, bu tarihi, budalaca bir felah mekanizmas haline getirdiler: Yahova'ya kar su dek; Yahova'ya ballk dl. Bu aalk tarih kalpazanln ok daha keskin bir biimde duyabilirdik, Kilise'nin bin yllk tarih yorumu bizi historicis konusundaki drstlk gerekleri iin neredeyse duyarsz hale getirmemi olsayd. Kilise'yi de filozoflar izledi: Ahlaki dnya dzeni yalan, yeni felsefenin gelimeleri iinde bile boydan boya uzanr. Ne anlama gelir ahlaki dnya dzeni? nsann neyi yapmas, neyi yapmamas gerektii konusunda btn zamanlar iin tek bir defada ortaya konmu bir tanr iradesi olduu; bir halkn, bir bireyin deerinin, tanrnn iradesine ne kadar ok ya da az boyun-eildiiyle lld; bir halkn bir bireyin kaderinde, tanrnn iradesinin egemen, yani boyunei derecesine, gre, deklendirici ve dllendirici olaca. Bu zavall yalann ardndaki gerek ise yledir: bir asalak insan tr, yaamn btn salkl yaplar pahasna serpilen bir tr, rahip, tanrnn adn ktye kullanmaktadr : eylerin deerini rahibin belirledii duruma, tanrnn egemenlii; byle, bir durumun elde edilmesini ya da korunmasn salayacak aralara, tanrnn iradesi adn takar; soukkanl bir kiniklikle halklar, alar, bireyleri, rahiplerin stn gcne yaradklar ya da kar ktklar asndan ler-bier. Onlar i banda grmeli : Yahudi rahiplerin elinde, srael'in tarihindeki byk a, bir d a haline gelir; srgn, uzun mutsuzluk dnemi, deiir, byk a yznden ekilen bengi bir dek olur rahibin henz bir hi olduu o a yznden... srael tarihinin gl, son derece zgr nitelikli kiiliklerini, gereksinime gre, zavall korkak ikiyzller haline, ya da tanrszlar haline sokmular, her byk olayn psikolojisini, budalaca tanrya itaat ya da itaatsizlik formlne indirgemilerdir. Bir adm daha: Tanrnn iradesinin, yani rahibin gcnn korunma koullarnn, tannmas gerekir, bu ama iin de bir vahiy gereklidir. evirirsek : byk bir yaznsal kalpazanlk gereklidir, bir Kutsal Kitap kefedilecektir, btn ruhani trensellikle, uzun gnah dnemi iin pimanlk gnleri ve sefalet rtkanlyla da kamuya tantlacaktr bu kitap. Tanrnn iradesi oktan bellidir aslnda: btn bozukluk, insanlarn Kutsal Kitaba yabanclam olmasndadr... Daha Musa'ya bile

  • inmiti Tanrnn radesi... Ne olmutu? Rahip, kesinlikle, en kk kllar krka yararak, kendisine verilecek en byk ve. en kk vergilere varasya (en leziz et parasn da unutmadan, nk rahip beefsteak tknr), tek bir seferde formle etmiti neyi elde etmek istediini. Tanrnn radesinin ne olduunu... Artk bundan sonra, yaam ileri yle. dzenlenmitir ki, rahip heryerde onsuz-edilemezdir; yaamn her doal olaynda, doumda, evlenmede, hastalkta, lmde (kurbanlardan, ekmein blnmesinden hi sz etmiyoruz), bu kutsal asalak orada hzr ve nazrdr, btn bu ileri doallklarndan karmak: onun dilinde, kutsamak iin... nk kii unu kavramal: her doal tre, her doal kurum (devlet, yarg dzeni, evlilik, hasta ve yoksullarn bakm), yaam igdsnden kan her gereksinim, ksacas, kendi iinde deeri olan herey, rahibin asalaklnca (ya da ahlaki dnya dzenince) temelden deersiz, deere kart klnacaktr : sonradan bir kutsama gereklidir, bir deer verici g gerekir, doay bu adan deilleyen, bu yolla da ilkin bir deer yaratan bir g... Rahip doay deersizletirir, kut-d klar: bunun pahasna srdrr kendi varln. Tanrya, yani rahibe, Yasaya itaatsizlik, artk gnah adn alr; tanryla barmann yolu, bilindii gibi, rahibe boyunemenin daha da temelden salanmasnn yoludur: ancak rahip kurtarabilir... Psikolojik olarak hesaplannca, rahipler evresinde rgtlenmi her toplumda, gnahlar olmadan edilemez: onlar, gcn sahici tutamaklardr; rahip, gnahlar sayesinde yaar, gnah ilenmesi bir gerekliliktir onun iin... Ba ilke: Kim ki nedamet getirir, Tanr onu affeder evirirsek: kim ki rahibe boyuneer,...

    27.

    Bylesine sahte bir toprak zerinde, her trl doann,her doal deerin, her gerekliin, egemen snflarn en derindeki igdlerine kar olduu bir yerde byd Hristiyanlk, lmne gereklik dmanlnn o zamandan bu yana almam bir biimi. Kutsal Halk, elinde herey iin yalnzca rahip deerleri, yalnzca rahip szleri kalm halde, korku verici bir sonu karma tutarllyla, yeryznde bakaca g sahibi ne varsa, kut-d diye, dnyevi diye, gnah diye kendisinden uzaklatran bu halkn igds son bir forml, kendini deilleme lsnde mantksal olan bir forml kard ortaya: Hristiyanlk olarak, gerekliin en son biimini de deilledi Kutsal Halk, Seilmi Halk, Yahudi gerekliinin ta kendisini deilledi. Olay, birinci snf bir olay: Nasral sa'nn adyla vaftiz edilen kk bakaldrma hareketi, bir kez daha Yahudi igdsyd, baka biimde sylersek, rahibi gereklik olarak ekemez hale gelen rahip igds, bir Kilise'nin rgtlenmesinin belirlediinden daha da soyutlanm bir varolu biimini, daha da gerek d bir dnya dn icadediyordu. Hristiyanlk .Kilise'yi deilledi...

    sa, bakaldrnn balatcs olarak anlalsa, ya da yanl anlalsa da, bakaldrnn neye ynelik olduunu grmezlikten gelmiyorum: bu, Yahudi Kilise'sine bir bakaldrmadan baka birey deildi; szc bugn kullandmz anlamda Kilise'ye. iyilere ve Hakllara kar, srael'in Kutsal Kiilerine kar, toplumun yukardan aaya tabakalamasna kar bir bakaldryd bu toplumun yozlamasna kar deil, st snflara, ayrcalklara, dzene, kurallara karyd, yksek insanlara inanszlkt, rahip ve Tanrbilimci olan ne varsa,

  • burilara kar getirilen Hayr'd. Oysa, bu yolla bir an iin bile olsa soru konusu yaplan o tabakalama, suyun ortasndaki Yahudi halknn zerinde varln srdrd direkli yap, ayakta kalabilmesi iin zorlukla elde edilmi son olanak, siyasal varoluunun en son kalntsyd: ona ynelen bir saldr, en derindeki halk igdsne, yeryznn grd en inat halkn yaam istemine bir saldryd. Bu kutsal anarist, halkn alt tabakalarn, atlmlar ve gnahkarlar, Yahudilik iindeki andala'lar, egemen dzene kar kmaya hem de Evangelium'a inanacak olursak, bugn bile kiiyi Sibirya'ya gnderecek bir dille aran bu kii, bir siyasal suluydu, ite, samalk derecesinde siyaset d olan bir toplulukta ne denli siyasal sulu olunabilirse. Bu, onu armha gtrd : kant da armhtaki yazda vardr. O, kendi suu yznden ld, boyuna savland gibi, bakalarnn sular iin ldn gsteren hibir neden yok

    28.

    Bylesine bir kartln bilincinde olup olmad sorusu, bambaka bir sorudur, byle bir kartlk olarak yalnzca duyumsanm olup olamayaca sorusundan. Ve burada, ilk kez, kurtarc psikolojisi sorununa deiniyorum. itiraf edeyim, pek az kitab Evangelium kadar zorlukla okuyorum. Bu zorluklar, Alman tininin bilgince merakn ortaya sererek unutulmaz zaferler kutlad zorluklardan farkl. Benim de, her gen bilim adam gibi, incelmi bir filologun kurnaz yavalyla, ei bulunmaz Strauss'un keyfini sonuna dek gdm gdm kardm gnler, artk uzakta. O zamanlar yirmi yandaydm: artk o i iin fazlaca ciddiyim. Bana ne ki, aktarmdaki elimelerden? Kutsallk efsaneleri ne zamandan beri aktarm oldu? Kutsallarn ykleri, varolan en ifte-anlaml yazndr: bunun zerinde, baka trden belgeler olmadka, bilimsel yntemler uygulamak, benim iin daha bandan bounala mahkumdur salt bilgin bogezerlii...

    29

    Beni ilgilendiren, kurtarcnn psikolojik tipi. Bu ise, Evangelium'a ramen Evangelium'un iinde bulunabilir, hernekadar arptlm ya da yabanc izgilerle rtlm de olsa: nasl ki Assisi'li Franciscus'un tipi de, efsanelerinde, efsanelere ramen, ierilir. Ne yapt, ne dedii, aslnda nasl ld konusundaki hakikat deil: tipinin hl tasarmlanabilir olup olmad, aktarlm olup olmad sorusu bu. Evangelium'dan, hem de bir ruhun tarihini okuyup karma abalarndan bildiklerim, bana tiksindirici bir psikolojik dzeysizliin kant gibi geliyor. Renan Efendi, bu psychologicis palyaosu, sa tipini aklamak iin, olabilecek en uygunsuz iki kavram ie sokar: Deha kavramn ve Kahraman (heros) kavramn. Oysa eer herhangi birey Evangelium-d ise, bu, kahraman kavramdr. Tam da her trl mcadelenin, savam iinde olma duygusunun kartdr burada igd haline gelen: direnme yeteneinin eksiklii, burada ahlak olmutur (ktye direnme, Evangelium'un en derin sz, belirli bir anlamda, anahtar), bar iindeki, yumuaklk iindeki, dman olamama iindeki mutluluk. Mutlu Haber nedir? Hakiki yaam, bengi yaam, bulunmutur vaadedilmi de deildir, buradadr zaten, sizin iinizdedir: sevgi iindeki yaam, ekintisiz ve ksntsz, mesafesiz sevgi iinde. Herkes Tanrnn evladdr sa hi de yalnzca kendisi iin birey savlamamaktadr Tanrnn evlad olarak herkes herkesle eittir... sa'y kahraman yapmak!

  • Ya peki deha szc nasl bir yanl anlama! Bizim bu kavrammz, bizim kltr kavrammz deha, sa'nn yaad dnya iinde hibir anlam tamazd. Bir fizyologun sertliiyle sylersek, burada bambaka bir szck daha uygun der: budala szc. Dokunma duyusunun bir hastalkl duyarllk durumunu biliyoruz, kiiyi hertrl temastan, kat bir nesneyi tutmaktan kandran bir durum. Byle bir psikolojik habitus'u en son mantna gtrrsek her gereklie kar igdsel nefret, ele gelmeyenin, kavranamayann iine ka, her biimlenmeye, her zaman ve uzam kavramna, salam, tre, kurum, kilise olan hereye kartlk, hibir gereklik trnn dokunamad bir dnyada rahat etmek, yalnzca isel olan bir dnyada, hakiki bir dnya, bengi bir dnya... Tanrnn melektu sizin iinizdedir...

    30.

    Gereklie kar igdsel nefret : Ar bir ac ve uyarlma duyarllnn, her dokunuu ok derinden duyumsad iin artk dokunulmak istemeyen bir duyarln sonucu.

    Her trl iticiliin, her trl dmanln, duygularda her snr ve mesafenin igdsel yadsnmas: Ar bir ac ve uyarlma duyarllnn sonucu, her direnmeyi, direnmek zorunda kalmay hemen dayanlmaz bir zdrap (yani tehlikeli, kendini koruma igdsnn nlem alnmas iin uyard birey) olarak duyumsayan, mutluluu (hazz) yalnzca, artk hi, artk hikimseye, ne fenaya ne de. ktye direnmemekte bulan bir duyarlk, tek, en son yaam olana olarak, sevgi...

    Bunlar, kurtulu retisinin stnde, iinde yetitii iki fizyolojik gerekliktir. Bunlar, Hedonizm'in, tamamiyle hastalkl bir temel zerinde, alttan alta gelimesi sayyorum. Epikuros'culuk da, Grek canll ve sinir gcnden ald nemli ldeki payla da olsa, tekTanr ncesi kurtulu retisi olarak, bunlarn akrabasdr. Epikuros, tipik bir dcadent: onun bu yann ilk tanyan benim. Acdan korkmak, sonsuz derecede kk acdan bile bu, bir sevgi dininden baka bireyle sonulanamazd...

    31.

    Soruna getirdiim yant dilegetirdim bile. Bunun varsayd birey, kurtarc tipinin bize iyice arptlm bir biim iinde aktarlddr. Bu arptmann ortaya k konusunda birok olaslk var: byle bir tip, birok nedenden dolay, saf, tam, katksz kalamaz. Hem iinde gezdii ortam iz brakm olmal bu yabanc biimlenme zerinde, hem de, belki daha da fazla, tarih, ilk Hristiyan topluluun yazgs: bu yazg, geriye doru ilemesiyle, bu tipi ancak savatan kabilecek, propaganda amacna gre anlalabilecek izgilerle donatmtr. Bize Evangelium'larn tantt o acaip ve hasta dnya bir Rus romanndan km gibi, toplumun artklarnn, sinir bozukluklarnn ve ocuka budalaln buluma yeri gibi grnen bu dnya herhalde bu tipi kabalatrm olmal: zellikle ilk tilmizler, tamamiyle. simgeler ve kavranamazlklar iinde yzen bu varl, ondan herhangi birey anlayabilmek iin, ilkin kendi ilkel anlama biimlerine evirmilerdir, onlar iin bu tip ilkin daha tandk biimlere evrilip yeniden biimlendirilmekle varolabilirdi ancak... Peygamber, Messias, gelecein yargc, ahlk hocas, mucizeler yaratcs, Vaftizci Yahya hepsi, bu tipi yanl anlamann yollar... Sonunda da, her byk, yani tarikat kurucu yceltmenin kendine zgln de yabana atmayalm: byle bir

  • yceltme, ycelttii varln zgn ve ounlukla garip gelen yabanc izgilerini, acaipliklerini, silip yok eder onun kendisini gremez. Ne yazk ki dcadent'lerin bu en ilgincinin yaknnda bir Dostoyevski yaamam; yani, bylesine bir derinlik, hastalk ve ocukluk karmnn tam da en srkleyicisinin ekiciliini duyabilecek biri. Son bir bak as: Bu tip, bir dcadence tipi olarak, sahiden de kendine zg bir oulluk ve eliiklikten olumu olabilir: byle bir olanan da tamamiyle darda braklmamas gerekir. Gene de, herey bu olanaa kar: tam da aktarmn bu noktada garip bir biimde aslna sadk ve nesnel olmas gerekirdi: oysa bunun tam tersini varsaymak iin nedenlerimiz var. nk ilkin karmza,. Dadaki, Denizdeki ve ayrdaki Vaazlar verenin serimledii elime kyor; grn, pek de Hintli olmayan bir toprak stnde duran bir Buddha gibi, ya da bir fanatik saldrgan, Tanrbilimcilerin ve rahiplerin lmne dman Renan'n gizli honutsuzluunun le grand matre en ironie diye ycelttii grn. Benim, bu geni ldeki yrekliliin (ve espri sahipliliinin) ilkin Hristiyan propagandasnn doruk noktasna vard dnemde Usta'nn tipine aktarldndan phem yok : tarikatlarn, kendi apolojilerini kurmak iin ustalarn nasl geni bir aldrmazlkla kullandklar yeterince biliniyor, ilk topluluk, tanrbilimcilere kar karmak iin, kendisi de yarglayan, tartan, fkeli ve kt niyetli, klkrkyaran bir tanrbilimciye gereksinim duyduunda, Tanrsn kendi gereksinimlerine gre yaratt: tpk, imdi artk onlar olmadan edemeyecei, geri dn, yarg gn, her trl zamansal beklenti ve an gibi tmyle Evangelium-d kavranlan hi ekinmeden onun azna yaktrd gibi.

    32.

    Yeniden belirtiyorum ki, kurtarc tipine fanatik'in aktarlmasna karym: Kenan'n kulland imperieux szc bile, tek bana bu tipi yokediyor. iyi haber, ite, artk hibir kartln bulunmamasdr; gkyz krall ocuklara aittir; burada dilegelen inan, sava bir inan deildir, vardr bu inan, hep, bandan beri vardr, sanki tinsellie doru gerileyen ocukluktu bu. Gecikmi ve .organizma iinde gelimemi bir bulu durumunun, dejeneresans'n bir sonucu olduunu, en azndan fizyologlar bilirler Byle bir inan, fkelenmez, kusur bulmaz, kar kmaz: kl deildir getirdii, hi farknda deildir bir sre sonra nasl kesici olabileceinin. Kendini ne mucizelerle, ne dl ve vaadle, ne de hele yazyla kantlamaz: kendisi zaten her an kendi mucizesi, kendi dl, kendi kant, kendi Tanr Kralldr. Bu inan kendisini formllerle dile de getirmez yaar o, formllere kar da korur kendini. Tabi ki evre, dil, belirli bir kavram erevesinin nceden gelimi olmas gibi raslantlar belirleyicidir: ilk Hristiyanln elinde yalnzca Yahudi-Semitik kavramlar vard (Akamyemei'ndeki yeme ime de; Kilise tarafndan, her Yahudice ey gibi ylesine ktye kullanlan bu Akamyemei kavram, bunlar arasndadr). Ama, bu kavramlarn iinde, bir imdili, bir semiotik, bir eretileme vesilesinden te birey grmee almamak. Bu gereki-kart iin, hibir szn szck anlamnda alnmamas, konuabilmenin tam da nkouludur. Hintliler arasnda olsayd Sankhyam'n kavramlarn, inliler arasnda da Lao-Tse'ninkileri kullanrd hibir fark da duymazd. sa'ya, biraz ifade hogrsyle, bir zgr tinli denebilir her trl salam belirginlii hie evirir : sz ldrr, her ne ki belirgindir, ldrr. Yalnzca kendi bildii biimiyle yaam kavram, deneyimi, her trl

  • sze, formle, yasaya, inanca, dogmaya kar direniyordu. Ancak en iten, en iinden konuabiliyordu: en i olann szleri, yaam ya da hakikat ya da kt, btn geri kalanlar, btn gereklik, btn doa, hatta dilin kendisi, onun iin ancak bir imge, bir benzetme deeri tayordu. Bu noktada, Hristiyan, yani Kilise: nyarglarnda yatan ayartmaya, ne denli gl de olsa, kaplarak, yanl anlamaya dmemek gerek: Bylesine bir par excellence simgeci her trl dinin dnda durur; her trl tapnma kavramnn, her trl tarihin, her trl doabiliminin, her trl dnya deneyiminin, her trl bilginin, her trl siyasetin, her trl psikolojinin, her trl kitabn, her trl sanatn dnda onun, bu gibi eyler zerine: tek bildii, bylesine eylerin varolduu konusunda bir saf budalalktr. Kltr ona dedikodu yoluyla bile tandk deildir, ona kar sava vermesi gerekmez hi de, onu deillemez... Ayn ey devlet iin de geerli, btn vatandalk dzeni ve toplum iin de, alma iin de, sava iin de; hibir zaman dnyay deillemek iin bir nedeni olmad, Kilise'nin dnya kavramn hi sezinlemedi bile... Tam da deilleme onun iin tamamiyle olanaksz bireydi. Ayn ekilde, diyalektik de yoktur burada, bir inancn, bir hakikatn nedenler gstererek kantlanabilecei tasarm yoktur (onun kantlar i klar, iindeki haz duygulan ve kendini evetlemelerdir, hepsi kuvvet kantlar). Byle bir reti zaten kar kamaz; baka retilerin de varolduunu, varolabilecein!, hi de kavram deildir, kart bir yarglama biimini hi tasarlayamaz bile... Onunla karlanca da, en iten acmayla bu krlk iin znt duyar, nk o, gryordur, ama itiraz etmez...

    33.

    Evangeliumun btn psikolojisinde su ve dek kavram yoktur: ayn ekilde dl kavram da. Gnah, Tanr ile insan arasndaki her mesafelik ilikisi, yokedilmitir, iyi haber de tam budur. Kutsanmlk, vaadedilmi deildir, koullara balanm deildir : o, biricik gerekliktir btn geri kalan da, bu gereklik zerine konumay salayacak imgeler...

    Byle bir durumun sonular, yeni bir pratie yansr, sahici Evangelium pratiine. Hristiyan ayrdeden, bir inan deildir: Hristiyan eylemde bulunur, onu ayrdeden, farkl bir eylemdir. Kendisine ktlk yapana, ne szle ne. de yreinde, direnmemek eylemi. Yabanclar ve yerliler, Yahudiler ile Yahudi olmayanlar arasnda fark gzetmemek (komu, aslnda inanda, Yahudidir). Hikimseye fkelenmemek, hikimseyi horgrmemek. Mahkemelerde ne grnmek ne de aranmak (yemin etmemek). Hibir koulda, karsnn sadakatsizlii kantlandnda bile, karsndan ayrlmamak. Temelde hepsi tek bir ilke, hepsi tek bir igdnn sonular.

    Kurtarcnn yaam bu pratikten baka birey deildi, lm de bundan baka birey deil... Tanr ile ilikisinde hibir formle, hibir trene gereksinimi yoktu duaya bile Btn Yahudice pimanlk ve nedamet retisiyle hesabn kesmiti; tek bildii, kiinin Tanrsal, kutsanm, Evangeium'ca duygular duymasn, kendisini srekli Tanrnn evlad olarak duymasn salayan yaam pratii idi. Tanrya giden yollar, pimanlk deildir, affedilmek iin dua deildir: yalnzca Evangeium'ca pratik Tanrya gtrr; bu, Tanr' dr zaten Evangelium araclyla giderilen, gnah, gnahlarn aff, inan, inan yoluyla kurtulmak kavramlarnn Yahudiliiydi, Yahudi Kilise retisi, iyi haberin iinde deillenir.

  • Kendini gkyznde hissetmek, bengi hissetmek iin nasl yaanmas gerektii; hertrl baka tutumla da kendini gkyznde, hissetmemek konusundaki derin igd : yalnzca budur felahn psikolojik gereklii. Bir yeni tutumdur bu; yeni bir inan, deil...

    34.

    Bu byk simgeciden herhangi birey anlayabilmisem, bu, onun yalnzca i gerekleri gerekler, hakikatler olarak alddr, gerisini, her trl doal, zamansal, uzamsal, tarihsel eyi, yalnzca imge olarak, benzetme vesilesi olarak anlad. nsanolu kavram, tarihe ait bir somut kii deildir, herhangi bir tek, tek seferlik birey deil, bengi bir olgusallktr, zaman kavramndan kurtulmu bir psikolojik simgedir. Ayn ey, en st anlamda, bu tipik simgecinin Tanrs iin de geerlidir, Tanrnn melektu iin, gkyz krall iin, Tanrnn evlatlar iin de. Kilise'nin inancndaki ilikler kadar Hristiyanlk d eyler yoktur: Kii olarak Tanr, gelecek olan bir Tanr krall, tede duran bir gkyz krall, teslis'in ikinci kiisi olarak Tanrnn olu. Btn bunlar deyimim balansn dam stnde saksaandr hem de ne dam! Evangelium dam; simge berbat etmede, dnya tarihi lsnde bir kiniklik . Oysa, baba ve oul imgeleriyle neyin iin iine sokulduu apak herkes iin apak deil, bunu teslim ediyorum : oul szcyle, btn eylerin toptan aklamas duygusuna (kutsanmlk) katlma dilegelir, baba szcyle de bu duygunun kendisi, bengilik, tamamlanmlk duygusu. Kilise'nin bu simge dzeneini ne. hale soktuunu anmsatmaktan utanyorum: Hristiyan inannn eiine, bir Amphitryon yks koymad m? Ve bunun stne bir de kirlenmemi peydahlanma konusunda bir dogma?... Oysa bunu yapmakla peydahlanmay kirletti.

    Gkyz krall bir yrek durumudur yeryznn stnde bulunan ya da lmden sonra gelen birey deil. Evangelium'da doal lm kavram diye birey yoktur: lm bir kpr deildir, bir gei deildir; yoktur o, nk tamamiyle baka, yalnzca grnr, yalnzca imge yarar olan bir dnyaya aittir, lm .saati Hristiyan bir kavram deildir saat, zaman, fiziksel yaam ve onun bunalmlar, iyi haberin retmeni iin hi de varolan eyler deildir... Tanrnn krall, kiinin bekleyecei birey deildir; onun dn de yoktur brgn de, bin ylda gelecek de deildir o, bir yrek yaantsdr; heryerde vardr, hibiryerde yoktur.

    35.

    Bu iyi haberci yaad gibi ld, rettii gibi insanlar kurtarmak iin deil, nasl yaanmas gerektiini gstermek iin. Geriye, insanla brakt, kendi pratiidir: yarglar karsndaki tutumu, gardiyanlar karsndaki, davaclar karsndaki ve her trl karalama ve yuhalama karsndaki armhtaki tutumu. Direnmez, hakkn korumaz, bana gelebilecek en son eye kar bile kendisini savunacak birey yapmaz, tersine, meydan okur ona... Ve kendisine, ktlk yapanlarla birlikte, yakanr, ac eker, yapanlara acr, onlar sever... armhta gardiyanna syledii, btn Evangelium'u zetler. Sahiden de kutsal bir insanm bu, Tanr'nn oluymu der Gardiyan. Bunu hissediyorsan diye yantlar onu Kurtarc sen cennettesin demektir, sen de Tanr'nn bir evladsn demektir... Hi korumamak

  • kendini, hi fkelenmemek, hi sorumlu, tutmammak... Ktle de: direnmemek, onu sevmek...

    36.

    lkin biz, biz zgrlemi tinliler sahip olduk, ondokuz yzyln yanl anlad bireyi anlamann koullarna, bu igd ve tutku haline gelmi drstle, kutsal yalana baka her trl yalandan daha fazla sava aan bu drstle... Kii, eskiden, bizim nazik ve zenli yanszlmzdan, bylesi yabanc, bylesine ince eylerin yordanabilmesi iin gerekli tinsel yetimeden, llemeyecek denli uzakt: kii, hep, arlanmaz bir bencillikle, yalnzca kendi yararn buldu iin iinde; Evangelium'a getirilen kartln stne bir Kilise kuruldu...

    Birisi, byk dnya oyununun iinde, ironik bir Tanrsalln parma bulunup bulunmad konusunda bir iaretin peine dseydi, ad Hristiyanlk olan u kocaman soru iaretinde bulaca ipular az olmazd, insanln, Evangelium'un kayna, anlam, hakk asndan, onun kart olan ey nnde dizlerinin stne dm olmas; Kilise kavramyla, tam da yi Habercinin kendi altnda, ardnda duyduu eyi kutsal ilan etmi olmas daha byk bir dnya tarihi ironisi aramak bouna

    37.

    amz, tarihsel anlama yetisiyle gururlu: nasl oldu da bir anlamszla inanr oldu, o zaman, Hristiyanln balangcnda, kaba bir mucize yaratcs ve kurtarc masalnn durduu konusunda, ve btn tinsel ve simgesel olann ancak sonraki bir gelime olduu konusunda? Tam tersi: Hristiyanln tarihi bu da, armhtaki lmden bu yana, demek kaynaktan bir simgelemin adm adm kabalaan bir biimde yanl anlalmasnn tarihidir. Hristiyanln hep daha geni, hep daha i, iinde doduu koullara hep daha uzak kitlelere her yaylnda, Hristiyanl vulgarize etmek, barbarize etmek hep daha gerekli olmutur. Imperium Romanum'un btn yeralt tapnlarnn retilerini ve trelerini, her trden hastalkl akln samalklarn iine alp yutmutur. Hristiyanln yazgs, ona inanmakla doyuma ulaacak gereksinimler ne denli hastalkl, ne denli aa ve baya ise, ona olan inancn da o denli hastalkl, aa ve baya hale gelmek zorunda olmasnda yatar. Sonunda da hastalkl barbarlk kendisini Kilise olarak rgtleyerek gce ulat. Kilise, bu, ruhun her drstlne, her yceliine, tinin her yetitiriliine, her zgr yrekli, iyi yrekli insancala kar lmne dmanln biimi. Hristiyanca olan ile soylu olan deerler: ilkin biz, biz zgrlemi tinliler, bunu, varolan en byk deer kartln, yeniden kurduk!

    38.

    Bu noktada bir i ekiini bastrmayacam, yle gnler olur ki, en karasevdadan daha kara bir duygu gelir, bama dikilir insan horgrs. Ve, neyi horgrdm, kimi horgrdm konusunda hibir kukuya yer brakmamak iin : bugnn insandr bu, benim, yazgm sonucu zamanda olmak zorunda kaldm insan. Bugnn insan bouyor beni onun pis kokulu nefesi... Gemi karsnda, btn bilgi adamlar gibi, byk bir hogr tarm, yani geni yrekli bir kendini dizginleme : binlerce yln tmarhane dnyalarn gezerim de, hznl bir

  • dikkatle, bunlara Hristiyanlk, Hristiyan inanc, Hristiyan Kilisesi derim, insanl bunlarn ruh hastalklarndan dolay sorumlu tutmaktan kanrm. Oysa, yeni zamanlara, bizim zamanmza adm atar atmaz, duygum tersyz olur, dayanamaz, patlar. Bizim zamanmz bilgilidir... Eskiden yalnzca hastalk olan, bugn namussuzluktur, bugn Hristiyan olmak, namussuzluktur. Ve irenmem de burada balar. evreme bakyorum : bir zamanlar hakikat denen eyin tek bir sz bile kalmam ortada, bir rahip hakikat szcn daha azna bile alnca, dayanamaz hale geliyorum. Drstlkle en ufak alverii olan kii, bugn bilmek zorundadr ki, bir Tanrbilimci, bir rahip, bir papa, syledii her tmceyle, yalnzca yanlyor deil, yalan sylyordur, artk elinde de deildir, masumca, cahilce yalan sylemek. Rahip de herkes gibi bilir artk Tanrnn olmadn, gnahkarn, kurtarcnn olmadn, zgr istemin, ahlaksal dnya dzeninin yalanlar olduunu : tinin iinde bulunduu sknt, derin kendini ama gereksinimi, artk hikimsenin bunlar bilmemesine izin vermiyor. Kilisenin btn kavramlarnn ne olduu artk ortaya kmtr, en berbat kalpazanlklar olduklar, doay, doal deerleri deersizletirmek amacn tadklar; rahibin kendisinin de ne olduu ortada, en tehlikeli asalak tr, yaamn sahici zehirli rmcei... Biliyoruz, vicdanmz biliyor bugn, rahiplerin ve Kilise'nin bu korkun bulularnn deerinin ne olduunu, neye yaradklarn, nasl, insanln iren bir grnm kazanabilmesine yol aan bu kendini aalama durumuna ulalmasn saladklarn te dnya, yarg gn, ruhun lmszl kavranlan, ruh kavramnn kendisi: bunlar, rahibin egemen olmasna, egemen kalmasna yarayan ikence aletleridir, acmaszlk dzenekleridir... Herkes biliyor bunlar: ve gene. de herey eskisi gibi duruyor. Aslnda son derece souk, kolay etkilenmeyen bir insan tr, ve sapna kadar eylem deccalleri olan devlet adamlarmz bile kendilerini Hristiyan diye niteleyip Akamyemei ayinlerine giderken, son drstlk duygusu, kendi kendine sayg duygusu, nereye gitti?... Gen bir Prens, ktalarnn banda, halknn kendini arama ve kendini yceltme gdlerinin grkemli dilegelii, oysa, hibir utan duymadan, kendini Hristiyan inancna bal ilan ediyor!... Kimdir Hristiyanl deilleyen? ne demektir dnya? Asker olmak, yarg olmak, vatansever olmak; kendini korumak; onuruna bal kalmak; kendi yararna olan istemek; gururlu olmak... Bugnn her annn her pratii, her igds, eylem olan her deerlendirmesi, Hristiyanla kardr : modern -insan nasl bir sahtelik garibesi olmal ki, btn bunlara karn utanmyor, kendine hl Hristiyan demekten!

    39.

    Geri dnyorum, Hristiyanln sahici tarihini anlatyorum. Daha Hristiyanlk szc bile bir yanl anlamadr aslnda, tek bir Hristiyan vard, o da armhta ld. Evangelium armhta ld. O andan balayarak Evangelium adn alan herey, daha o anda, onun yaadnn kartyd: kt haberdi, bir dysangelium'du. Hristiyanln iaretini bir inan ta, diyelim, sa tarafndan kurtarlma inancnda grmek samalk kertesinde yanltr: yalnzca Hristiyanca bir pratik, armhta lenin yaad gibi yaanm bir yaam, Hristiyancadr... Bugn de olanakldr bylesi bir yaam, hatta baz insanlar iin zorunludur: sahici, kaynaktan Hristiyanlk btn zamanlarda olanakl olacaktr... Hi de bir inan deil, bir yapma, zellikle de, birok eyi yapmama, baka trden bir Varolma... Bilin durumlar, herhangi bir

  • inan, bir-eyi doru saymak, rnein her psikolog bilir bunu, igdler karsnda tamamiyle nemsizdir ve onlarn deeri asndan beinci derecede kalr: tam olarak sylersek, tinsel nedensellik kavram tmyle yanltr. Hristiyan olmann, Hristiyanln bir doru-saymaya, salt bir bilin grngselliine indirgenmesi, Hristiyanl olumsuzlama anlamna gelir. Gerekte, Hristiyan diye birisi yoktur. Hristiyan, iki binyldr Hristiyan adn tayan ey, psikolojik bir kendini yanl anlamadan baka birey deildir. Dikkatli baklnca, Hristiyann iinde, btn inancna karn, yalnzca igdler egemendir hem. de ne igdler! inan, her zaman, rnein Luther'de, ardnda igdlerin kendi oyunlarn oynadklar bir rt, bir perde, bir bahaneden baka birey deildi, baz igdlerin egemenlii karsnda kurnaz bir krlk... nan bunu daha nce de sahici Hristiyan kurnazl olarak nitelendirmitim, inanla ilgili konuulur yalnzca, eylemde ise igdyle bulunulur... Hristiyann tasanm dnyasnda, gereklie daha bir ucundan bile deen hibir-ey bulunmaz : buna karlk, her trl gereklie kar igdsel nefretin, Hristiyanln kkndeki biricik gdc e olduunu grmtk. Bundan nasl bir sonu kyor? Burada in psychologicis olarak da yanlgnn kkten, yani nelik belirleyici, yani tz olduu sonucu. Buradan bir kavram kaldrp yerine bir gereklik koyun

    btn Hristiyanlk hiliin iine yuvarlanr gider!Yksekten baknca, garip olgularn bu en garibi, yanlglarla

    belirlenmekle kalmayp, yalnzca zararl yalnzca yaam ve yrek zehirleyici yanlglar sz konusu olunca yaratc, hatta dahiyane hale gelen bu din, Tanrlarn seyrine layk bir oyundur, ayn zamanda filozoflar olan Q Tanrlarn, rnein benim o nl karlkl konuma srasnda Naksos'da karlatm Tanrlarn. renme onlar (ve bizi!) braknca, Hristiyann bu oyunu iin mteekkir olacaklar: yeryz denen u fukara gkcismi, belki de sadece bu ilgin vaka sayesinde Tanrsal bir bak, Tanrsal bir ilgilenmeyi hakediyor... nk Hristiyan kmsemeyelim: Hristiyan, masum olma kertesindeki sahteliiyle, maymunun ok stndedir, Hristiyan asndan, iyi bilinen bir kken kuram sadece bir nazik iltifat haline geliyor...

    40.

    Evangelium'un yazgs, lmle karara baland, armha gerildi... Ancak lm, bu beklenmeyen aalayc lm, ancak armh, bu genelde yalnzca canaille iin ayrlm ey, ancak bu tyler rpertici paradoks, havarileri sahici gizemin karsna getirdi: Kimdi bu? Neydi bu? Sarslm ve en derinden aalanm duygu, kuku, bylesi bir lmn, davalarnn rtlmesi olabilecei, korkun bir niye tam da byle? soru iareti bu konum kendini pek iyi.kavrad. Burada herey zorunlu olmak zorundayd, anlam, ussallk, en st dzeyde ussallk tamak zorundayd: bir havarinin sevgisi rastlant tanmaz. lkin imdi uurumun iki yakas biribirinden ayrld: Kim ldrd onu? Kimdi onun doal dman? bu soru bir imek gibi akt: Yant: egemen Yahudilik, onun en st katman. Bu andan sonra, kendilerini dzene kar bakaldnyor hissetmeye baladlar, sa'y da, ardndan,, dzene kar bakaldryor diye anladlar. O zamana dek yoktu onun tasarmndaki bu sava, bu Hayr diyen, Hayr yapan izgi; dahas, bunun kartyd o. Ak ki, kk topluluk asl nemli noktay anlamamt, byle bir yolla lmenin tad rnek olma anlamn, her trl iessentiment duygusu karsndaki zgrln, stnln: onu ne. kadar az anladklarnn

  • en iyi gstergesi! sa, lmyle, aslnda retisinin herkesin nndeki en gl snavn, kantn vermekten baka birey istememiti, isteyemezdi de...Oysa havarileri, bu lm balamaktan ok uzaktlar, buysa, en st anlamda Evangelium'ca birey olurdu; ya da, daha iyisi, yumuak ve sevgi dolu bir yrekle, kendilerini de ayn lme sunmak...Tam da en Evangelium d duygu, intikam, yine baskn kt. , bu lmle sona eremezdi: karlk, yarglama gerekliydi (oysa, karlk, ceza, yarglama gibi eylerden daha Evangelium d ne olabilirdi!) Yaygn Messiah beklentisi yeniden nplana kt; tarihsel bir an belirlendi: Tanrnn krall dmanlarn yarglamak iin gelecekti... Ama bununla herey yanl anlalm oluyordu : bir son edim, ileride tutulacak bir sz olarak Tanrnn krall! Oysa Evengelium tam da bu kralln varoluu, doyuma var, gerekliiydi zaten. Tam da bylesi bir lm bu Tanr krallnn ta kendisiydi... Ancak imdi, Usta'nn tipine, Farisiler ve Tanrbilimcilere kar btn o horgrme ve kzgnlk tand bylece, de kendisi bir Farisi ve Tanrbilimci haline sokuldu! te yandan da, bu btn ivileri km ruhlar, l tanmaz tapnmalaryla, sa'nn rettii Tanrnn evld olma konusunda herkesin eit hakka sahip olduu yollu Evangelium dncesine dayanamadlar: intikamlar, kendileri geri ekilerek, sa'y ykseltmek, kendilerinden ayrmak oldu: tpk, bir zamanlar Yahudilerin, dmanlarndan intikam almak iin Tanrlarn kendilerinden ayrp yksekte bir yere koyduklar gibi. Tek bir Tanr ve Tanrnn tek bir olu : kisi de ressentiment'n rnleri...

    41.

    Ve o andan balayarak sama bir sorun kt ortaya : Nasl olabildi de Tanr buna izinverdi? Buna, kk topluluun arplm akl bir o kadar korkun samalkta bir yant buldu: Tanr gnahlarn balanmas iin olunu kurban vermiti. Nasl da tek bir vuruta sonu gelmiti Evangelium'un! Sua karlk kurban dncesi, hem de en iren, en barbarca biimiyle : sulunun gnahlar iin, susuzun kurban edilmesi! Ne denli tyler rpertici bir putataparlk!

    sa, oysa, su kavramnn kendisini yok etmiti.tanr ile insan arasndaki uurumu yadsm, tanr ile insan

    arasndaki o birlii, kendi iyi. haberi olarak yaamt... Kendi ayrcal olarak deil! Artk adm adm, kurtarc tipine eklemeler yapld: Yarglama ve geri-dn retisi, bir kurban lm olarak lm retisi,dirili retisi, ki bununla, btn bir kutsanmlk yerine de lmden sonraki bir durum koyarak!... Paulus, bu yorumu, bu pespaye yorumu, o her zamanki hahamvari arlanmazlyla, yle mantklatrd: Eer sa lyken dirilmezse, o zaman inancmz bounadr. Ve bir seferde, Evangelium, yerine getirilemeyecek vaadlerin en aal, arlanmaz bir kiisel lmszlk retisi haline geldi... Paulus ayrca bunun bir dl olacan retti!...

    42.

    armhtaki lmle neyin sona erdii grlyor: bir yeni, batan baa kaynaktan Budiste ban hareketi giriimi; yalnzca vaad olarak deil, sahiden yaanan bir yeryz mutluluu iin bir giriim- nk bu daha nce de vurguladm. iki dcadence dini arasndaki temel farktr: Budizm vaadetmez hi, yerine getirir, Hristiyanlk ise hereyi vaadeder, yerine getirdii ise. hitir. yi haberin hemen peinden, olabilecek en kts geldi: Paulus'un haberi. Paulus'ta, iyi habercinin kart tipi

  • cisim bulur; nefretin, nefret dnn, nefretin acmasz mantnn dehas- Neleri kurban etmedi ki bu Dysangelist, nefrete! En bata da Kurtarc'nn kendisini: kendi armhna gerdi onu. Evangelium'daki btn yaam, btn rneklik, btn reti, lm, anlam, hak hibirey yoktu ki bu kalpazan onu nefret yoluyla kavrayarak kendi amac iin kullanmasn. Gereklik yok, tarihsel hakikat yok!... Ve bir kez daha, Yahudinin rahip igds, tarih zerindeki ayn byk suu iliyor Hristiyanln dnn, evvelsi gnn bir kalemde siliyor, ilk Hristiyanln bir tarihini kendisi uyduruyor... Dahas: srael tarihini de bir kez daha sahteletiriyor, onun, kendi yaptklarnn balang tarihi olarak grnmesini salyor: btn peygamberler onun Kurtarcsnn szn -etmilerdir... Kilise de, sonradan, insanln tarihini bile sahteletirerek Hristiyanln tarih-ncesi dnemi haline sokmutur... Kurtarc'nn tipi, retisi, pratii, lm, lmnn anlam, lmnden sonras bile hibirey kalmad el atlmadk, hibirey kalmad, gereklie uzaktan yakndan benzeyen. Paulus, ok yaln birey yapt; yalnzca, bu varoluun btn arlk noktasn, bu varoluun ardna yerletirdi dirilen sa yalanna. Kurtarc'nn yaam onun hibir iine yaramazd, armhtaki lm gerekliydi onun iin, ve birey daha... Stoac aydnlanmann bakentinde, yetimi bir Paulus'u, grd bir sanr yoluyla Kurtarc'nn hl yaadnn kantn karrken, iten sanmak, hatta, bu sanry grdn anlatmasna bile, inanmak, bir psikolog iin sahici bir safdillik olurdu: Paulus amac istiyordu, dolaysyla arac da istedi... Onun kendi inanmadna, kendi retisini aralarna att budalalar, inanacaklard onun gereksinimi gllkt ; rahip, Paulus'un benliinde yeniden gl olmay istiyordu, kitleleri tiranize etmesine, srler oluturmasna yarayacak kavramlar, retiler, simgeler gereksiyordu yalnzca. Sonradan Muhammed'in Hristiyanlktan ald tek ey neydi? Paulus'un icad; onun, rahip tiranl iin, sr oluturmak iin kulland ara, lmszlk inanc yani, yarglama retisi...

    43

    Yaamn arlk noktas yaamn iine deil, te ye yerletirilince hilie , o zaman, yaamn arlk noktas toptan kaldrlm demektir. Bireysel lmszlk konusundaki byk yalan, igdlerdeki her ussall, her doall ykar, igdlerde olumlu, yaam ilerletici, gelecei salamlatrc ne varsa, artk gvensizlik uyandrr. Yaamann artk hibir anlam yok, diye yaamak, yaamn anlam olur artk... Neye yarar ki topluluk ruhu, neye yarar gemie ve atalara kran, neye birlikte almak, gvenmek, herhangi bir toplu refah arzulamak ve amalamak?... Hepsi ayart bunlarn, hepsi doru yoldan sapmalar Tek bir ey gerek... Herkesin, lmsz ruh olarak herkesle eit dzeyde olmas, btn varlklarn toplam iinde, herbir bireyin felah nn bir bengi nemlilik zerinde hak iddia edebilmesi, ufack bceklerin ve drtte atlaklarn, kendileri uruna doa yasalarnn srekli inene ceini hayal edebilmeleri, her trden bencilliin bylesine, sonsuzlua, utanmazla dek yceltilmesini, yeteri bir horgryle niteleyemiyor kii.. Oysa Hristiyanlk, zaferini, bireysel kendinibeenmiliin bu acnas pohpohlanmasna borludur, tam da bununla btn biimsizleri, isyankr eilimlileri, nasibi ktlar, insanln btn sprnt ve artklarn kendi yanma ekti. Ruhun felah evirirsek: dnya benim evremde dnyor... Herkese eit hak retisinin zehiri Hristiyanlk bunu en temel biimde yaymtr; Hristiyanlk, insan ile

  • insan arasndaki her trl derin sayg ve mesafe duygusuna kar, yani kltrn her trl ykselme ve bymesinin nkouluna kar, kt igdlerin en gizli kebucandan karak, lmne bir sava vermitir, kitlelerin ressentiment'n dve dve, ba silahn biimlendirmitir, bize kar, yeryzndeki her trl soylulua, neelilie, yce yreklilie kar, bizim yeryz mutluluumuza kar... Kabul edelim ki bu Petrus ve Paulus'un lmszlkleri, soylu insanla kar o zamana dek giriilmi en byk, en alaka saldryd. Ve Hristiyanlktan karak, politikaya dek szm bu yazgy da kmsemeyelim! Bugn hikimsenin cesareti yok, zel haklara sahip olmak iin, egemenlik haklar iin, kendisi ve kendi eitleri karsnda derin sayg duygular iinbir mesafe tutkusu iin ortaya kmaa. Politikamz bu cesaret yoksunluu yznden hasta haldedir!Dn biimi aristokrasisi, ruhlarn eitlii yalan yoluyla, yeraltnn en altna gmlmtr; ve ounluun hakkna inan, devrimler yapm ve daha da yapacaksa, hi kukumuz olmasn, Hristiyanlktr, Hristiyanca deeryarglandr, her devrimi salt kan ve sululua eviren! Hristiyanlk, her trl srnenlerin, ykseklii olanlara kar bakaldrsdr: dknler in Evangelium'u, dknletirir...

    44.

    Evangelium'lar, daha ilk topluluk iindeki dayanlmaz yozlamann tanklar olarak paha biilmez deer tarlar. Paulus'un sonradan bir haham mantk kinikliiyle ucuna gtrd sre, gene de, Kurtarc'nn lmyle balayan d sreciydi yalnzca. Bu Evangelium'lar okurken yeteri kadar dikkatli olamyor kii; her szcn ardnda zorluklar yatyor. tiraf ediyorum. Bana kar u sylenebilir : bunlar, tam da bu zellikleriyle, bir psikolog iin birinci snf zevk kaynaklardr, her trl safdil yozlamann kart olarak, psikolojik yozlamann par excellence incelmilikleri, sanatlamalar. Evangelium'lar, benzersizdir. Genel olarak ncil, hibir karlatrma kaldrmaz. Karnzda Yahudiler var: ilk bak as bu, burada ipin ucunu hepten karmamak iin. Burada kutsal hale gelen dehalam kendini arptma, bu kitaplar ve insanlar arasnda baka hibir yerde yaklak olarak bile ulalmam, sanat olmu szck ve davran kalpazanl, herhangi bir bireysel yetenein, herhangi bir istisnai mizacn rastlants deildir. Burada rk vardr. Kutsal bir biimde yalan syleme sanat olarak Hristiyanlkta, btn Yahudilik, yzlerce yllk zenli, ciddi Yahudi uras ve becerisi, son ustalk dzeyine ular. Hristiyan, yalann bu ultima ratio'su, bir kere daha Yahudidir hatta kere kendisi... Yalnzca, rahibin pratiinde kantlanm kavramlar, simgeleri, tavrlar uygulama konusunda temelden bir istem, baka her trl pratii, baka her tr deer ve yararllk perspektifini igdsel olarak reddetmek bu yalnzca gelenek deildir, bu kaltmdr: ancak kaltm olmasyla, doa gibi bir etkilemede bulunabilirdi. Btn insanlk, hem de en iyi alarn en iyi kafalar (biri dnda, ama belki de o salt bir insan - ddr) aldandlar. Evangelium, masumluk kitab olarak okundu... : burada ne denli ustalkla oyun oynandnn hi de kk bir nianesi deil bu. Tabi ki, bunlar, yle gelip geerken bile olsa, grebilseydik, btn bu harika bcekleri ve uydurma azizleri, ileri tabi ki hemen biterdi, ve tam da bu yzden, ben, her okuduum szckte bir tavr grmeden edemediimden, onlarn iini bitiriyorum... Hi dayanamadn da, bunlarn bir biimde gzlerini yle kocaman kocaman amalar. Bereket versin byk ounluk iin kitapla

  • yalnzca edebiyattr Aldanmamak: yarglamayn derler, ama yollarnda duran hereyi cehenneme gnderirler. Tanrnn yarglamasn salayarak, kendileri yarglarlar; tanry yceltmekle, kendilerini yceltirler; tam da kendi elde edebilecekleri dahas, ayakta kalmak iin gereksedikleri erdemleri tevik etmek1e, kendilerine erdem uruna greiyorlar, erdemin egemenlii iin savayorlar grnmn verirler. Biz iyi iin yayoruz, lyoruz, kendimizi kurban ediyoruz (hakikat iin, k iin, tanrnn melekutu iin) : Aslnda yaptklar, yapmadan edemeyecekleridir. dleke tarzlaryla sinerken, keye ekilirken, glgelerde glgeler gibi yaayp giderken, bunu bir dev haline sokarlar : dev olarak grlnce, yaamlar alakgnll gibi gzkr, alakgnlllk olarak da erdemliliklerinin bir kant olur... Ah, bu alakgnll, iffetli, iyi yrekli yalanclk! Bizim tanklmz erdemin kedisi yapar... Evangelium'lar, ahlak araclyla ayartlma kitaplar olarak okunmaldr: ahlak, bu kk adamlarca iyice bir cilalanr, bunlar iyi bilirler ahlakla ilgili nasl davranlmas gerektiini! nsanlk, ahlakla, en iyi burnundan ekerek gtlr! Gerek u ki, burada en bilinli seilmilik kendini beenmilii, alakgnlllk roln oynamaktadr: kendileri, topluluk, iyiler ve hakllar, toptan bir yana, hakikatn yanna konur ve geri kalan da, dnya da, teki yana... Bu, yeryznde imdiye dek ortaya km en alnyazc byklk vehmidir: kk, arpk bcekler ve yalanclar, balarlar tanr, hakikat, k, tin, sevgi, bilgelik, yaam kavramlarna sanki kendilerinin eanlamllarym gibi sahip kmaa; bu yolla da dnyay kendi karlarnda snrlandrmaa; kk, en byk olma ikinliindeki, her trden tmarhane iin biilmi kaftan Yahudiler, deerleri kendi etraflarnda tersine evirdiler, sanki Hristiyan, geri kalan herey iin ilkin anlam, tuz-biber, lym, hem de hereyin en son yarglaycsym gibi... Btn bu alnyazc durumu olanakl klan, dnyada akraba, rktan akraba bir byklk vehminin zaten bulunmasdr, Yahudi byklk vehminin : Yahudiler ile Yahudi-Hristiyanlar arasndaki uurum alr almaz, berikilerin elindeki tek seenek, Yahudi igdsnn tledii kendini koruma ilemlerinin aynlarn, Yahudilerin kendilerine kar uygulamakt, halbuki Yahudiler bunlar o zamana dek yalnzca Yahudi olmayanlara kar uygulamlard. Hristiyan, yalnzca, daha zgr itikatl bir Yahudidir.

    45.

    Bu kk adamlarn kafalarna taktklarndan, Usta'larnn azna soktuklarndan bir-iki rnek veriyorum: hepsi de gzel ruhlar n itiraf lar. 1

    Neresi sizi kabul etmezse, ve sizi dinlemezlerse, oradan karken ayaklarnzn altndaki tozu onlara ehadet ols