13. akarsular

49
1 Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları Akarsular, geniş buzullar ve bazı çöl bölgeleri dışında yaygın olarak Yeryüzünü biçimlendiren en önemli jeolojik etkendir. AKARSULAR Monroe & Wicander 2005

Upload: trandang

Post on 09-Feb-2017

242 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

Page 1: 13. Akarsular

1Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Akarsular, geniş buzullar ve bazı çöl bölgeleri dışında yaygın olarakYeryüzünü biçimlendiren en önemli jeolojik etkendir.

AKARSULAR

Monroe & Wicander 2005

Page 2: 13. Akarsular

2Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Örtü Akışı ve Kanal AkışıAkışlar dik yamaçlarda bile başlangıçta yavaştır, dolayısıyla aşınma, çok azolur ya da hiç olmaz. Su eğim aşağı hareket ederken ivme kazanır ve örtüakışı şeklinde hareket eder. Örtü akışı, çöküntülerle sınırlı değildir ve bazıtarım arazilerine özgü bir sorun olan örtü aşınmasına yol açar.

Kanal akışında ise yüzeysel akış tekne benzeri çöküntülerle sınırlıdır.Kanalların boyutları damlaya damlaya akan küçük sızıntılardan 6450 kmuzunluğa ve bir yerinde 2.4 km genişliğe ve 90 m derinliğe ulaşan GüneyAmerika’daki Amazon’a kadar değişir.

Kanallarda meydana gelen akışları büyüklük ve hacimlerine göre sızıntı,çay, dere, ırmak ve nehir gibi terimlerle tanımlıyoruz.

Irmak ya da nehir terimlerini aşağı yukarı birbirleriyle geçişli olarakkullanmakla birlikte nehir genelde daha büyük bir akarsu kütlesini ifadeeder.

Page 3: 13. Akarsular

3Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Akarsularda su nasıl akarAkan bir su içindeki akımın hareketi, zaman içinde birim su kütlesinin yaptığıharekete bağlı olarak tanımlanır. Bu harekete, akım hatları (streamlines)denir. Tüm karasularda akan sular, ya laminer ya da türbülanslı (burgaçlı)adı verilen tarzda akarlar. Laminer akımda, akım hatları birbirlerineparaleldir. Türbülanslı akımda ise akım hatları düzensiz bir şekildebirbirlerine karışırlar.

Az su taşıyan ve yataya yakın bir kanalı olan akarsularda akımlaminerdir. Buna karşın çok miktarda su taşıyan ve kanal eğimleri fazlaolan akarsuların akım tarzı türbülanslıdır.

Akımın tarzı, üç unsura bağlıdır:1) suyun hızı;2) suyun akış geometrisi (daha çok derinliği) ve3) kıvamlılığı (viskozitesi). Kıvamlılık arttıkça, akım laminer hale gelir

Page 4: 13. Akarsular

4Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

(a) Laminer akışta akış çizgileri birbirine paralel olup sıvıda, komşutabakalar arasında çok az ya da hiç karışma gerçekleşmez. (b) Burgaçlıakışta (türbülanslı) ise akış çizgileri tabakalar arasında karışmayı gösterirbiçimde iç içe girmiştir. Çoğu ırmağın akışı laminer özelliktedir

Monroe & Wicander 2005

Page 5: 13. Akarsular

5Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Yatak EğimiKanalda akan sular eğim (gradyan) olarak bilinen biryamaç üzerinde aşağıya doğru akar.

Bu akarsuyun ortalama yatak eğimi 2m/km dir, eğim, ırmağın her bölümü için ayrı ayrı da hesaplanabilir. Eğimin en dik suyun menbasında olduğuna veırmak aşağı yönde giderek azaldığına dikkat ediniz

Monroe & Wicander 2005

Page 6: 13. Akarsular

6Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Hız ve DebiAkarsuyun hızı basitçe suyun birim zamanda mansab yönünde aldığıuzaklığın ölçüsüdür. Genellikle saniyede metre (m/sn) cinsinde belirtilirve akarsuyun aktığı kanalın sadece uzunluğu boyunca değil genişliğindede değişim gösterir.• Su bir kanalın yatağı ve kenarları yakınında daha yavaş ve dahafazla burgaçlı olarak hareket eder. Bunun nedeni sürtünmenin busınırların biraz uzağında olduğu değerden daha büyük olmasıdır.• Akış hızını ayrıca kanalın şekli ve pürüzlülüğü de etkiler. Geniş, sığkanallar ile dar, derin kanallarda, sular kanalın çevresiyle oransalolarak yarı dairesel kesite sahip kanallarda olduğundan daha fazlatemas halindedir. Böylece diğer değişkenler aynı alınsa bile yarıdairesel kesitli kanallarda su, daha az sürtünme direnci ilekarşılaşacağı için daha hızlı akar. Beklendiği gibi kenarlarında bloklarsaçılı olanlar gibi pürüzlü kanallar, kum ya da çamurdan oluşmuş olanbir yatağa ve kenarlara sahip kanallardan daha çok sürtünme direncisunarlar.

Page 7: 13. Akarsular

7Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Nehirler ve ırmakların akış hızları kenarlarıve yatakları ile sürtünme sonucunda değişir.(a) Maksimum akış hızı sürtünmenin en azolduğu ortaya yakın ve düz bir kanalıntepesinde olur. Oklar hızla orantılıdır.(b) Birbirinden farklı şekle sahip üç kanalaynı kesit alanına sahiptir, ama yarı daireselolanı çevresiyle birlikte daha az suyatemas etmektedir ve bu yüzden akışadaha az sürtünme direnci gösterir.

(a)

(b)

Mon

roe

& W

ican

der2

005

Page 8: 13. Akarsular

8Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Birçok nehir ve ırmakta debi, kanala giderek daha fazla oranda suyungirmesiyle akış aşağı yönde artar. Ancak yüksek buharlaşma hızları vesüzülme nedeniyle çöllerdeki bazı su yollarında akış aslında gözdenkayboluncaya değin akış aşağı yönde azalır. Geçici çoğu nehir ve ırmaktayoğun yağış dönemlerinde debi en yüksek değerde iken kurudönemlerde en düşük düzeyindedir.

Bir akarsudan belli bir noktada belli bir zaman aralığında geçen toplam su hacmine debi denir.

Debiyi belirlemek için kanalın boyutları, yani kanalın kesit alanı (A) ve akış hızı (V) bilinmelidir.

Debi (Q), Q = VA formülü ile hesaplanarak saniyede metre küp (m3/sn) cinsinden ifade edilir.

Page 9: 13. Akarsular

9Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

AKARSULAR ÇÖKELLERİ NASIL TAŞIR VE AŞINDIRIR?Akarsularda iki tür enerji vardır; potansiyel ve kinetik. Potansiyel enerji, birbarajın ardındaki ya da yüksek bir kotta bulunan suyun enerjisi gibi durgunhaldeki enerjidir. Irmak akarken potansiyel enerji hareket enerjisine yani kinetikenerjiye dönüşür. Bu kinetik enerjinin büyük bir kısmı sıvı burgaçlılığı ileırmakların içinde ısı olarak dağılır; yaklaşık % 5 civarındaki küçük bir kısmı iseçökelleri aşındırıp taşımaya elverişlidir.Aşındırma, kaynak alandan çözünmüş maddelerin, minerallerin ve gevşektoprak ya da kayaç tanelerinin fiziksel olarak uzaklaştırılmasıdır. Böylece, birakarsuyun taşıdığı çökeller hem çözünmüş malzemeleri hem de katı taneleriiçerir.Akarsuyun çözünmüş yükü gözle görülmediğinden genelde dikkate alınmaz amabunlar da toplam çökel yükünün önemli bir kısmını oluşturur. Bu çözülmüşmaddelerin bir kısmı kireçtaşı ve dolotaşı gibi çözülebilir kayaçların yüzeylediğiırmak yatağı ve teraslarından gelirken, çoğunluğu ırmaklara örtü akışları ve yeraltısuyu aracılığıyla taşınır. Akarsuların içindeki katı çökeller kil boyutundatanelerden büyük bloklara kadar değişirler. Bu çökellerin çoğu kütleaşınması kaynaklı bir kısmı da doğrudan ırmak yatağı ve kenarlarından gelir.Hidrolik etki adını alan akarsuyun gücü taneleri hareket ettirmeye yeterlidir.Akarsulardaki bir başka aşındırma işlemi de açığa çıkan kayacın katı tanelerinçarpması ile yenilip kazındığı aşındırmadır (abrazyon). Akarsu eğer hiç çökeltaşımıyorsa, kaya yüzeylerinde abrazyon gelişmez.

Page 10: 13. Akarsular

10Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Mon

roe

& W

ican

der2

005

Page 11: 13. Akarsular

11Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Çakıl ve kum taşıdığında ise bu tanelerin çarpmasıyla açık kayayüzleri aşındırılır. Akarsu yataklarındaki çukurlar (dev kazanı-pothole) aşındırmanın açık bir göstergesidir.Bu dairesel – oval çukurlar, kum ve çakıl taşıyan girdaplı akıntıların anaforlar yaparak döndüğü ve sağlam kayaları aşındırarak içine çöküntüler açtığı yerlerde oluşur.

Mon

roe

& W

ican

der2

005

Page 12: 13. Akarsular

12Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

(a) Yatak yükü ve asılı yük olarak çökellerin taşınması. Sağdaki hız kesidinde bulunan oklar, yüzey yakınında en büyük olduğu akış hızıyla orantılıdır. (b) Akarsularla çökellerin aşındırılması, taşınmasıve çökelmesi tane büyüklüğü ve akış hızıyla ilişkilidir.

Bir akarsuyun taşıyabileceği en büyük boyutlu taneler, o akarsuyun kompetans’ınıtanımlar.

Bir akarsuyun taşıyabileceği toplam yükün ölçüsüne kapasite denir.

(a)

(b)

Mon

roe

& W

ican

der2

005

Page 13: 13. Akarsular

13Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

AKARSU ÇÖKELLERİAkarsular çökelleri sürekli aşındırır, taşır ve sonunda çökeltirken bu jeolojikfaaliyetlerinin çoğu taşkın dönemlerinde gerçekleşir. Sonuçta akarsuçökellerine topluca alüvyon denir.

Örgülü Akarsular ve ÇökelleriÖrgülü Akarsular, ayrılan ve yeniden birleşen karmaşık bir kanal ağına sahipolup birbirlerinden kum ya da çakıl setleriyle ayrılır. Üstte görülen kanallarkarmaşık örgü kollarını andırırlar. Bir akarsuya taşıma kapasitesini aşanmiktarda çökeller geldiğinde, bunlar akarsu kanalı içinde kum veya çakılsetleri (barları) olarak birikirler ve böylece örgülü kanallar gelişir. Yüksek sudüzeyi dönemlerinde bu setler su altında kalır, düşük su düzeyi dönemlerindeise bunlar yüzeye çıkar ve tek bir akarsu kanalını çok sayıda kanala bölerler.Örgülü akarsuların geniş ve sığ kanalları vardır. Daha çok kum ve çakılbiriktirdiği için bu akarsular yatak yükü taşıyan akarsular olarak nitelendirilirler.• Örgülü akarsular bitki örtüsünün az ve yüksek aşındırma hızlarının olduğukurak ve yarı kurak bölgelerde yaygındır.• Eriyen buzulların beslediği ırmaklar da çok miktarda çökel getirdiği içingenellikle örgülüdür

Page 14: 13. Akarsular

14Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Alaska’da örgülü bir ırmak. Buırmağın çökelleri genelde kumdan oluşmuştur.

Çakıl setlerine (barlarına) sahip bir örgülü ırmak.

Mon

roe

& W

ican

der2

005

Page 15: 13. Akarsular

15Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Menderesli Akarsular ve ÇökelleriMenderesli Akarsular, menderes olarak bilinen geniş çengelli büklümleresahip, tek dolambaçlı bir kanaldan oluşurlar. Bu kanallar, düz olduğukesimler boyunca yarı dairesel kesitli iken menderes yaptığı kısımlardabelirgin asimetriktir; akarsuyun en derin olduğu yer dıştaki kenardır ve bukenar genellikle akarsu kanalına dikeydir. Dış kenara yarma kenarı adı daverilir, çünkü kanalın o kesiminde aşındırmaya neden olan daha büyük birhız ve burgaçlılık vardır. Bunun tam tersine, kanala yumuşak bir eğimi olaniçteki kenar yakınında akış hızı en düşük düzeydedir.Mendereslerde akış hızının eşit olmayan biçimde dağılması sonucundayarma kenarı aşınır ve kanalın diğer tarafında çökelme meydana gelir. Birmenderes yanal olarak göç eder ve kanal aşağı yukarı sabit bir genişliktekalır. Çünkü yarma kenarındaki aşınma, kanalın diğer tarafında eşitmiktarda çökelme ile dengelenir. Bu şekilde oluşan çökele uç seti denir.Uç setleri çapraz tabakalı kumlar ya da bazı durumlarda çakıllar içerir

Page 16: 13. Akarsular

16Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Mon

roe

& W

ican

der2

005

Page 17: 13. Akarsular

17Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Mon

roe

& W

ican

der2

005

Page 18: 13. Akarsular

18Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Page 19: 13. Akarsular

19Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Menderesler o kadar dolambaçlı bir hal alabilir ki iki komşu menderesibirbirinden ayıran ince boynun taşkın dönemlerinde yarılması kaçınılmazbir hale gelir. Menderesli ırmakların vadi tabanları genelde hilal şekilliolup aslında yarılmış menderesler olan boynuz (oxbow) göller ilebelirgindir. Bu öküz boynuzu göller, bir süre için göl olarak kalabilir amasonunda taşkınlarla getirilen ince taneli çökeller ve organik maddelerledoldurulurlar. Doldurulduktan sonra bile taşkın düzlüklerindegörülebilirler. Menderes kesilmesinin anlık etkisi hızda bir artışla kendinigösterir; kesilme sonrasında ırmak eski yatağını terk eder ve daha kısabir mesafede akar ve böylece eğimini artırır. Elbette ki çok sayıdakesilmeyle menderesli bir ırmak önemli ölçüde kısalırken, eskimenderesler kesildiğinde ırmaklar genellikle başka yerlerde yenimenderesler oluştururlar.

Page 20: 13. Akarsular

20Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Mon

roe

& W

ican

der2

005

Page 21: 13. Akarsular

21Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Taşkın Düzlüğü ÇökelleriIrmaklar ve nehirler dönem dönem taşıyabileceklerinden daha fazla suyualırlar ve bunları kanallarının hemen yanında yer alan alt kottaki görece düzolan taşkın düzlüklerine yayarlar. Küçük ırmakların bile genelde bir taşkındüzlüğü vardır, ama bu özellik genellikle ırmağın büyüklüğü ile orantılı olarakdeğişir; Küçük ırmakların dar taşkın düzlükleri bulunurken büyük nehirlerintaşkın düzlükleri binlerce kilometre genişliğindedir. Derin ve dar vadiler içindenakan ırmakların ise taşkın düzlükleri çok küçüktür ya da hiç yoktur. Bazı taşkındüzlükleri çoğunlukla uç seti şeklinde çökelmiş olan kum ve çakıldan oluşur.Bir menderesli akarsu yarma kenarını aşındırıp, diğer kenarında da çökelbiriktirirken, kendi taşkın düzlüğü boyunca yanal olarak göç eder. Yanal göçmeydana gelirken yanal yığışım ile uç setlerinin dizilimi gelişir. Bir başkaifadeyle, menderesin iç kenarlarında yinelenen çökelme dönemlerinin birsonucu olarak çökeller yanal olarak meydana gelir.

Page 22: 13. Akarsular

22Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Page 23: 13. Akarsular

23Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Bir ırmak kenarlarından taşıp taşkınoluşturduğunda, taşkın düzlüğüne dökülensuyun hızı birden azalır, çünkü su geniş, sığ biryaygı şeklinde dağıldığından akışa karşı dahabüyük bir direnç gösterir. Hızdaki bu azalmayakarşılık, akarsu kanalının kenarları boyuncadoğal seddeler (natural levee) olarak bilinenkumlu alüvyon tepecikleri çökelir. Doğalseddeler, sayısız taşkın sırasında sürekliyinelenen çökel birikimleri ile meydana gelirler.Bir ana kanaldan dökülen taşkın suları, doğalseddelerin ötesine ve taşkın düzlüğüne büyükmiktarlarda silt ve kil boyutunda çökel getirirler.Taşkının dinme devresinde ise taşkın suları yaçok düşük hızla akar ya da hiç akmaz. Buşekilde asılı halde bulunan silt ve killer birçamur tabakası oluşturacak şekilde çöker. Buçamur tabakaları birbiri peşi sıra gelen taşkındönemlerinde yukarı doğru gelişir. Taşkındüzlüklerinde görülen bu ince taneli çökelyığışımı sürecine düşey yığışım denir .

Monroe & Wicander 2005

Page 24: 13. Akarsular

24Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

DeltalarDelta oluşum süreci oldukça yalındır: Bir akarsuyun başka bir sukütlesine girdiği yerde, akış hızı süratli bir şekilde azalır ve çökellerbirikmeye başlar. Irmağın biriktirdiği çökeller kıyı boyunca taşınmaz ya dadeniz akıntılarıyla daha derin sulara sürüklenmez ise bölgedeki kıyı çizgisiniortaya çıkaran ya da ilerleyen bir delta oluşur.En basitinden ilerleyen deltalar altta alt takım (bottomset) tabakalarınınüzerine sırayla ön takım (foreset) ve üst takım (topset) tabakalarınıngeldiği tipik bir düşey istif sergilerler.Bu istif, bir ırmak başka bir su kütlesine girdiği ve en ince taneli çökellerin,asıltıdan çökelerek alt takım tabakalarını oluşturduğu ırmağın ağzındanbiraz uzakta gelişir.Nehir ağzına yaklaştıkça hafif eğimli tabakalar halinde kum ve siltinçökeldiği ön takım tabakaları oluşur.Üst takım tabakaları ise deltanın üst kısmını baştan sona geçen bir dağıtıcıkanallar şebekesinde çökelmiş olan kaba taneli çökellerden meydana gelir.Göllerde bulunan çoğu küçük delta üstte anlatılan üç kısma da sahip ikenbüyük denizel deltalar genellikle çok daha karmaşıktır.

Page 25: 13. Akarsular

25Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

(a) En basitinden ilerleyen delta tipinin iç yapısı. (b) Sırasıyla alt takım, ön takım ve üst takım tabakalarının görülebildiği yaklaşık 20 muzunluğunda küçük bir delta.

Mon

roe

& W

ican

der2

005

Page 26: 13. Akarsular

26Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Akarsu, dalga ve gelgit süreçlerinin görece önemlerine bağlı olarak başlıca üçdenizel delta tipi tanımlanır. Akarsu egemen deltalar, her biri denize doğruilerleyen dağıtıcı kanallar içinde çökelmiş uzun, parmak şekilli kumkütlelerinden oluşurlar. Bu deltalar, kuş ayağını andıran görünümlerinden dolayıgenellikle kuş ayağı deltalar olarak da anılırlar. Bunun tersine, Mısır’daki Nildeltası dağıtıcı kanallar bulundurmasına karşın dalga egemen bir deltadır;deltanın denize bakan kenarı, dalgaların çökelleri işlemesiyle oluşmuş bir diziset adasından oluşur ve deltanın tüm kenarları denize doğru ilerler.

Akarsu egemen delta. Dalga egemen delta.

Mon

roe

& W

ican

der2

005

Page 27: 13. Akarsular

27Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Bangladeş’teki Ganj-Brahmaputra deltası gibi gelgit egemen deltalar ise gelgitakışı yönüne paralellik gösteren kum kütlelerinin sürekli değişmesiyle oluşurlar.Kömür, deltaların dağıtıcı kanalları arasında kalan tatlı su bataklıkları gibi değişikçökelme ortamlarında oluşur. Bu bataklıklarda bol miktarda odunsu olmayan bitkilervardır. Bu bitkilerin kalıntılarının yığışması, kömür oluşumunun ilk evresi olanturbayı ortaya çıkarır. Delta ilerlemesi aynı zamanda petrol ve gaz oluşumpotansiyeli taşıyan haznelerin oluşmasının da bir yoludur. Gözenekli olmaları veayrıca organik maddece zengin denizel çökellere yakın bulunmaları nedeniyle,dağıtıcı kanallardaki kum kütleleri genellikle ekonomik açıdan önemli petrol vegazlar içerirler.

Teksas’da Körfez Kıyısındanüretilen petrol ve gazınbüyük bölümü gömülü deltaçökellerinden elde edilir.Afrika’daki Nijer Nehrideltası ile Mississippi Nehrideltasının bazı yaşlıçökelleri de geniş petrol vegaz rezervleri içerirler.

Gelgit egemen delta.

Mon

roe

& W

ican

der2

005

Page 28: 13. Akarsular

28Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Alüvyon YelpazeleriAlüvyon yelpazeleri karada bulunan yuvarlak, loblu çökellerdir.Alüvyon yelpazeleri en iyi şekilde yüzey malzemelerini duraylı halegetirecek çok az bitki örtüsünün olduğu ya da olmadığı kurak ve yarıkurak bölgelerdeki dağlık alanlara bitişik ovalarda gelişirler. Dönemselyağmur fırtınaları sırasında yüzey malzemeleri çabucak suyla doygun halegeçer ve yüzeysel akış kanyon içinden bitişik düzlüklere doğru akmayabaşlar. Dağ kanyonu içinde akış sınırlı olduğundan yanal yayılımı yoktur.Ancak sıkıştığı kanyondan düzlük alanlara geçtiğinde ise çabucak yayılır,hızı düşer ve bunu çökelme izler. Bu tür çökelme evrelerinin yinelenmesisonucu da yelpaze şekilli bir alüvyon birikimi gerçekleşir. Devam edençökelim sonucu pek çok alüvyon yelpazesi gelişir. Bu durumda çeşitli çökelyapılarını da içeren çoğunluğu kum ve çakıldan oluşmuş yapılardır. Bunarağmen bazı hallerde bir kanyondan akan akarsu o kadar çok miktardaçökel toplar ki ağdalı bir moloz akması haline gelir. Sonuç olarak bazıalüvyon yelpazeleri çok az ya da hiç tabakalanma göstermeyen molozakması çökellerinden meydana gelirler. Tabii ki egemen çökelme türüzamanla değişebilir, böylece belli bir yelpazede her iki tip çökel debulunabilir.

Page 29: 13. Akarsular

29Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

(a) Irmakların yüksek dağ kanyonlarından alçak düzlüklere boşaldığı yerlerde alüvyon yelpazeleri oluşur. (b) Kaliforniya, Ölüm Vadisinin kenarında yer alan alüvyon yelpazeleri.

Mon

roe

& W

ican

der2

005

Page 30: 13. Akarsular

30Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Page 31: 13. Akarsular

31Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Page 32: 13. Akarsular

32Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Geniş akaçlama sistemlerininparçaları olan binlerce su yoludoğrudan ya da dolaylı olarakokyanuslara akar. Bunun istis-naları daha yüksek alanlarlaçevrili çöl havzalarına dökülenbazı nehirler ve ırmaklardır.Yine de bunlar bile birçok kolaayrılan ana bir kanaldanoluşan daha büyük sistem-lerin parçalarıdır, yaniırmaklar başka bir ırmağa sugetirirler. Bu sistemin tümüneakaçlama havzası adı verilir.Akaçlama havzaları birbirlerin-den su bölüm çizgisi (divide)topografik olarak yüksek biralanla ayrılır.

AKAÇLAMA HAVZALARI VE AKAÇLAMA DÜZENLERİ(DRAINAGE BASINS AND DRAINAGE PATTERNS)

Page 33: 13. Akarsular

33Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Bir akaçlama sisteminde bulunan kanalların bölgesel dağılımına göre birbirindenfarklı akaçlama düzenleri (drainage pattern) sınıflandırılır. Bunların içinde enyaygın olanı ağaç dallanmasını andıran görünümde bir kanal şebekesindenoluşmuş dendritik akaçlamadır (dendritic patteren). Dendritik akaçlama,aşınmaya karşı homojen olan malzemelerden oluşmuş hafif eğimli yüzeylerdegelişir. Yatay ya da yataya yakın eğimli çökel kayaçlar ile magmatik vemetamorfik kayaçların bulunduğu bölgelerde toplayıcı kanalların daha büyükkanallara değişik açılarla birleşmesiyle oluşur. Dikdörtgenimsi akaçlama(rectengular pattern) dik açılı kıvrılan kanallarla kendini belli eder ve toplayıcıkanallar daha büyük kanallara dik açılarla birleşir. Kanalların bu düzenini birbirinidik açılarla kesen bölgesel eklem sistemleri belirler. Toplayıcı kanalların anaırmağa dik açılarla birleştiği ve neredeyse birbirine paralel ana ırmakların olduğuakaçlama sistemine trellis pattern denir. Genelde kolayca aşınan çökel kayaçlarile aşınmaya dayanıklı kayaç ardaşımlarının yüzeylediği ve birbiriyle ardışıksırtlar ve vadilerden oluşan yüzey şekillerinde gelişir. Ana su yolları vadileriizlerken yakındaki sırtlardan dökülen kısa kollar da ana kanallara hemen hemendik açılarla birleşir. Işınsal akaçlamada (radyal pattern) ırmaklar, büyük birvolkan gibi ortadaki yüksek bir noktadan dışa doğru tüm yönlerde akar. Irmaklarbazen bataklık ve göllere doğru ya da bunlardan dışarıya doğru, yalnızca birkaçküçük kolunun bulunduğu ve kanallar arasında geniş bataklık alanların yer aldığıgelişigüzel yönlerde akarlar. Bu tür düzensizliklerle nitelendirilen akaçlamadüzenine gelişigüzel akaçlama denir.

Page 34: 13. Akarsular

34Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

(a) dendritik akaçlama, (b) dikdörtgenimsi akaçlama, (c) trelis (kafesli) akaçlama, (d) ışınsal akaçlama ve (e) gelişigüzel akaçlama.

Monroe & Wicander 2005

Page 35: 13. Akarsular

35Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Taban DüzeyiKanallar, eğimlerini korumak durumunda olduğundan akarsular ancak bellibir yere kadar aşındırabilir. Aşındırmanın bu en alt sınırına taban düzeyidenir. Deniz düzeyine esas taban düzeyi de denir. Kuramsal olarak bir kanal,eğimi denizden karaya hafif eğimli olarak yükselecek şekilde derin aşındırır. Birgöl ya da başka bir ırmak veya ırmak ya da nehrin dayanıklı kayaçlar üzerindeaktığı ve bir şelalenin geliştiği yerler yerel taban düzeyi olabilir. Esas tabandüzeyi deniz düzeyi olsa da deniz düzeyinin karaya göre alçalıp yükseldiğini yada suyun üzerinde aktığı kara parçasının yükseldiği ya da çöktüğünüvarsayarsak taban düzeyi ve dolayısıyla ırmak ve nehir sistemlerindedeğişiklikler meydana gelir. Pleyistosende (Buzul Çağı) deniz düzeyi bugünküdüzeyden 130 m kadar daha aşağıda idi. Bu nedenle ırmaklar, vadilerini dahaderin aşındırarak (daha dik eğimlere sahiptiler) kendilerini yeni durumauyarlamış ve pek çok akarsu da vadilerini yüzeydeki kıta sahanlıklarına kadaruzatmıştır. Buzul Çağının sonunda deniz düzeyinin yükselmesi, taban düzeyinide yükseltmiş, ırmak eğimlerini azaltmış ve kanalların içinde çökelmegerçekleşmiştir. Bir baraj ve suyu tutacak bir gölet yerel bir taban düzeyi yaratır.Irmak gölete girdiğinde akış yavaşlar ve çökelme meydana gelir, bu yüzdendipleri taranmadıkça çökeller göletleri doldurur. Barajdan boşalan sulardaçökeller bulunmaz ama yine de suların çökel yükünü taşımaya yetecek kadarenerjileri vardır. Sonuç olarak ırmakların barajdan akış aşağı yönde kuvvetleaşındırması ve sonuçta çökel yükü edinmesi mümkündür.

Page 36: 13. Akarsular

36Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

a) Esas taban düzeyi deniz düzeyidir, oysa dirençli bir kayaç tabakası yerel bir taban düzeyi meydana getirir.

Mon

roe

& W

ican

der2

005

Page 37: 13. Akarsular

37Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Esas taban düzeyi ve bir ırmağın göle döküldüğü yerde bulunan yerel bir taban düzeyi

Page 38: 13. Akarsular

38Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

(a) Bir baraj ile önüne su tutacak bir göletin yapılması yerel bir taban düzeyi yaratır. Irmak, çökel yükünün çoğunu gölete girdiği yerde çökeltir. (b) Bir göl kurutulduğunda ırmak kendini daha düşük bir taban düzeyine ayarlar.

Monroe & Wicander 2005

Page 39: 13. Akarsular

39Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Derecelenmiş akarsuHerhangi bir su yolunun boyuna profili, kesitten bakıldığında kanalınuzunluğu boyunca yükseklikleri gösterir. Bazı nehirler ve ırmakların boyunaprofili pürüzsüz olmasına rağmen, tümünün yerel taban düzeyi olduğu göller veşelaleler gibi diğerlerinde çok sayıda düzensizlik görülür. Zamanla budüzensizlikler ortadan kalkma eğilimindedir. Çünkü hem eğimin, yeterince çökeltaşıyamadığı yerlerde çökelme meydana gelir ve hem de aşınma, dik olduğuyerlerde eğimi düşürür. Neticede nehirler ve ırmaklar pürüzsüz, dışbükey birboyuna profil yaratıp sistemin tüm parçalarının dinamik bir biçimde kendilerinibir diğerine göre ayarladığı bir dengeye kavuşurlar. Denge profiline sahip birırmağa derecelenmiş akarsu denir. Böylesi bir ırmakta eğim, debi, akış hızı,kanal şekli ve çökel yükü arasında öyle hassas bir denge vardır ki kanaliçerisinde ne önemli miktarda aşınma ne de çökelme meydana gelmez. Pekçok akarsu bütün güzergahlarının sadece belli kısımlarında ve geçici olarak bukoşullara yaklaşırlar. Taban düzeyinde olan bir değişiklik, ırmağın daha önceanlatıldığı üzere kendini ayarlamasına neden olur. Akarsuyun akaçlamahavzasındaki yağış miktarının artması, debinin artışı ve akış hızınınyükselmesine yol açar. Bu durumda ırmak daha büyük enerjiye sahip olur -ırmak sisteminin içinde harcanması gereken enerji, örneğin yarı dairesel kesitlibir kanaldan sürtünme ile daha fazla enerji harcayacak olan geniş, sığ bir kanaladönüşme gibi. Diğer taraftan akarsu daha derin bir vadi kazıyarak karşılık verirve yeniden bir kez daha derecelenene kadar eğimini azaltır.

Page 40: 13. Akarsular

40Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

a) Derecelenmemiş bir ırmağın boyuna profilinde düzensizlikler bulunur. b) Irmağın güzergahı boyunca gelişen aşındırma ve çökelme düzensizlikleri ortadan kaldırma eğilimindedir ve dereceli bir ırmağa pürüzsüz, dışbükey bir profil kazandırır.

Bitki örtüsü, toprak ve diğer gevşek yüzey malzemeleri de duraylılığı artırır veböylece aşınmanın önüne geçer. Bu nedenle, akaçlama havzasındaki bitkiörtüsünde bir azalma daha yüksek aşındırma hızlarına yol açar ve böylece ırmağaetkili biçimde taşıyabileceğinden daha fazla çökelin süpürülmesine neden olur. Buyüzden ırmağın kanalı içinde çökelme meydana gelir ve ırmak eğimi, daha fazlaçökel yükünü taşımasına yetecek dikliğe gelinceye kadar artar.

Mon

roe

& W

ican

der2

005

Page 41: 13. Akarsular

41Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

VADİLERKenarları daha yüksek alanlarla sınırlanan düşük rölyefli alanlara vadi denir.Birçoğu, yakınındaki yüksek alanları da sulayan kollarıyla birlikte içinden akan birnehir ya da ırmağı barındırır. Vadiler sık rastlanan yüzey şekilleri olup kütleaşınması gibi süreçlerinin de katkısı olmak üzere genelde akarsu aşındırmasısonucunda oluşup gelişirler. Vadilerin şekilleri ve büyüklükleri küçük, dik kenarlıdereciklerden hafif eğimli geniş olanlara kadar önemli değişiklik gösterir. Çokbüyük boyutta olan dik duvarlı, derin vadilere kanyon denirken özellikle dar vederin olan vadilere ise boğaz denir. Yüzey akışı, yüzey malzemesini yerindenkaldırır ve küçük bir dere kazmaya yetecek ölçüde enerjiye sahip olduğunda vadiaşınmaya başlar. Bir kez küçük bir dere oluştuğunda ise bu dere daha fazlayüzey akışını toplar ve tam şekilli bir vadi gelişene kadar derinleşir ve genişler.Vadilerin oluşmasında nehirlerin derine (düşey yönde) kazıması, yanalaşındırma, üstten aşındırma ve örtü yıkaması akarsularla ilişkili süreçler olarakrol oynarlar. Ayrıca çeşitli kütle hareketi süreçleri de önemlidir. Bir nehir ya daırmağın çökel taşımak için gerekenden daha fazla enerjiye sahip olduğundadüşey yönde kazıma gerçekleşir, böylece fazla enerji akarsu vadisiniderinleştirmekte kullanılır. Akarsuya etki eden tek süreç aşağı doğru kazımaolmuş olsaydı, vadiler dar ve dik kenarlı olacaktı. Ancak duraysız dik vadiyamaçlarının eğimi kütle hareketlerinin de sürece girmesiyle azalmaya başlar. Busürece akarsuyun yanal aşındırması denir. Yaygı yıkaması ve ırmak kollarınınaşındırması ile de vadi kenarlarından vadideki ana ırmağa malzemeler gelir.Neticede V şeklinde bir vadi oluşur.

Page 42: 13. Akarsular

42Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Çoğu vadinin hafif eğimli kenarları vardır (üstte). Kolorado Nehrinin vadisi hemen hemen düşeye yakın bir eğime sahiptir (yanda).

Page 43: 13. Akarsular

43Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

(a) Irmak, vadisini yanal aşındırma ve kütle hareketleriyle genişletirken aynı anda üstten aşındırma ile de uzatır. (b) Daha büyük ırmak üstten aşındırmaya devam ettiğinde, daha küçük ırmağın akaçlamasının bir kısmını yakalar ve böylece ırmak korsanlığı gerçekleşir.

Vadiler sadece derinleşip genişlemezler ayrıca ırmağın üst çığırında yüzeysel akışıngirmesini kapsayan bir süreç olan üstten aşınmayla da uzarlar. Süregelen üsttenaşınma ile bazı durumlarda bir ırmağın su bölümü çizgisi yarılır ve bu çizginin diğertarafındaki ırmağı yönü o akarsuya doğru çevrilerek akarsu korsanlığı gelişir. Irmakkorsanlığı gerçekleştiğinde her iki akaçlama sistemi de kendini bu yeni koşullara göreayarlamak durumundadır; bir sistemin debisi artar ve aşındırma ve çökelleri taşımapotansiyeli büyürken diğerinde bu özellikleriyerine getirme yeteneği azalır.

(a) (b)

Page 44: 13. Akarsular

44Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Akarsu taraçaları (teras)(a) Geniş bir taşkın düzlüğü bulunan bir ırmak. (b) Irmak aşağı doğru aşındırır ve daha aşağı bir düzeyde yeni bir taşkın düzlüğü meydana getirir. Eski, daha yüksekte duran taşkın düzlüğü kalıntıları ise akarsu taraçalarıdır. (c) Irmak aşağı doğru yeniden aşındırdı-ğında başka bir akarsu taraçası düzeyi oluşur.

Page 45: 13. Akarsular

45Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

(a) Hafif eğimli bir yüzeyde akan menderesli bir nehir ve aşağı doğru kazındıkça(b) gömülmeye ve dolayısıyla menderesli bir kanyon oluşturmaya başlar (gömülümenderes). Bazı durumlarda komşu gömülü menderesler arasında yer alan incekayaç duvarı kazınır ve doğal köprü (e) meydana gelir. (d) Kolorado Nehri 600 mderinliğe kadar kazımıştır. (e) Bu köprü, kanyon tabanının 67 m üzerinde durur ve81.5 m açıklığa sahiptir.

(d) (e)

Page 46: 13. Akarsular

46Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Öncel (antecedent) akarsuyun oluşumu (Press & Siever 1998).

Page 47: 13. Akarsular

(b) Yatay katmanın aşınmasıyla alttaki yapının yüzeye çıkması.Irmak, sırtları meydana getiren dayanıklı kayaçlardaki dar vadileri yararak su gediklerini oluşturur.

47Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Binik (superimpose) ırmağın oluşumu.(a) Irmağın yatay katmanları kazımaya başlaması.

Monroe & Wicander 2005

Page 48: 13. Akarsular

48Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

İdealleştirilmiş ırmak gelişimi evreleri ile ilişkili olduğu yer şekilleri. Bu görüşe göre yükselmiş bir alan (a)’daki gibi aşınmaya başlar ve zamanla (b) ve sonunda (c)’de gösterildiği gibi bir manzara gelişir.

Monroe & Wicander 2005

Page 49: 13. Akarsular

49Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Vadi gelişim evreleri.A.Gençlik evresi,B.Erken olgunluk,C.Geç olgunluk,D.Yaşlılık evresi