ك لفم لا ف ةروة س - · pdf filehanginizin daha güzel ... yardım edecek...
TRANSCRIPT
![Page 1: ك لفم لا ف ةروة س - · PDF fileHanginizin daha güzel ... yardım edecek kimmiş? Doğrusu kâfirler büyük bir aldanış içindedirler. ... değilsin. Kalem /3 –](https://reader034.vdocuments.mx/reader034/viewer/2022042620/5a856cc27f8b9a001c8c50de/html5/thumbnails/1.jpg)
561
67-MÜLK SÜRESİ
Mekke’de inmiştir. 30
âyettir. Adını başlangıç
kısmında geçen ve Allah’ın
kâinatı yaratıp
yönetmesinde ortaya çıkan
mülkünden, yani
hakimiyetinden
bahsetmesinden alır.
Allah’ın dünyayı bütün
imkânları ile insanlara
âmade kıldığını, insanlara
gözler, kulaklar, gönüller
verdiğini, daha nice
hikmetli eserlerinin O’nun
tek Yaratıcı, tek Mâbud
olduğunu ortaya
koyduğunu bildirip âhirette
O’na hesap verileceğine
inanmayanların kendilerini
mâruz bıraktıkları tehlike
bildirilir. Allah ve
buyruklarını tanıyanların
felaha ereceği bildirildikten
sonra, ikinci kısımda kâfir
ve nankörlerin kötü
âkıbetleri anlatılır.
Bismillâhirrahmân
irrahîm.
Mülk /1 –
Hakimiyet elinde
bulunan o yüce Allah
mukaddestir, hayrı ve
bereketi sınırsızdır ve O
herşeye kadirdir.
Mülk /2 –
Hanginizin daha güzel
iş ortaya koyacağını
denemek için, ölümü ve
hayatı yaratan O’dur. O
azîzdir, gafurdur (üstün
kudret sahibidir, affı ve
mağfireti boldur).
[2,28; 18,7]
Mülk /3- Mülk /4
– Yedi kat göğü
birbiriyle tam uyum
içinde yaratan O’dur.
Rahman’ın
yaratmasında hiçbir
nizamsızlık
göremezsin. Gözünü
çevir de bak: Her hangi
bir kusur görebilir
misin?
Sonra tekrar tekrar
gözünü çevir de bak,
gözün bir kusur
bulamadığından, eli boş
ve bitkin geri döner.
Mülk /5 – Biz
yere en yakın semayı
lambalarla donattık.
Onları şeytanlara atılan
mermiler yaptık. Hem
onlara alevli ateş
hazırladık. [37,5-6]
و
En yakın sema:
Yıldız ve gezegenleri
vasıtasız olarak
görebildiğimiz
ökyüzüdür. Onun ötesi
ancak araçlar
vasıtasıyla görülebilir.
Daha ötesi cihazlar
vasıtasıyla bile
görülemez.
Cin şeytanları
yüce gayb âlemini
dinleyip, haber çalarak
onları dünyadaki
yoldaşları kâhin ve
falcılara vermek
isteyince onlar
şihaplarla (alevlerle)
kovalanırlar [37,8-10].
Şihaplar meteorlarla
ilgili olabilir. Gayb
âleminde cereyan eden
hadiselere, görünen
âlemde alamet koymak
Cenab-ı Allah’ın
âdetinde bulunan bir
şeydir.
Mülk /6 –
Rab’lerini inkâr
edenlere de cehennem
azabı var. Gidilecek ne
kötü yerdir orası!
Mülk /7 – Onlar
oraya atılınca,
cehennemin müthiş
homurtusunu, kaynaya
kaynaya çıkardığı
uğultuyu işitirler.
Mülk /8 –
Cehennem öfkesinden
nerdeyse çatlayacak
haldedir. Ne zaman
oraya yeni bir kafile
atılsa, oranın bekçileri:
“Sizi uyaran bir
peygamber dâveti size
ulaşmadı mı?” diye
sorarlar. [17,15; 39,71]
Mülk /9 – Onlar
şöyle cevap verirler:
“Evet, bizi uyaran oldu,
ama biz onu yalancı
saydık ve “Rahman
hiçbir vahy indirmedi,
siz besbelli bir sapıklık
içindesiniz” dedik.
Mülk /10 – Ve
ilave edecekler: “Şayet
biz gerçeği işiten ve
aklını çalıştıran
kimseler olsaydık,
elbette bu alevli ateşe
girenlerden olmazdık!”
Mülk /11 –Böylece günahlarını
itiraf ederler. Bizden
ırak olsun o
cehennemlikler!
Mülk /12 – Fakat
Rab’lerini görmedikleri
halde, O’na karşı
saygılı davrananlara
mağfiret ve büyük bir
mükâfat vardır.
ك� فل م
فة ال ورة س
ـــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــم � بسع الحن
�ن من الرحةحف
ة حيالرح
�يم
ي ذيحة الل
قةةل ت خة وف مة
فوةة ال ين حة
فال وة ﴾١﴿
ةك ي تةبةارة ذي
حةه� ال ك ب�يةد�
فل م
فوة ال ه ى وة
نل عة
�
حء ك ل شيف
ير قةدي
ي ذيحة الل
قةةل ات سبفعة خة وة سمن ﴾٢﴿ ك مف وة
ل ك مف ل�يةبف سن اليـح حف
اللى مة وة عة ه يز وة زي عة
ف ال ور
ف غةفال
�ن من حف نف الرحة م�
او ت تةفة
�ع ج� فةارف
فل هة
بةصرة
فى ال نف تةرن م�
بةاقاى ا ط� ى مة ي تةرن ق� فيفل خة
ة ث مح
�ع ج� بةصرة ارف
ف ال
�تةيفن ة رح
ل�بف كة قة يةنف
ةيفك
ةل بةصر اي
ف ال
ئاى اس� وة خة ه ير وة سي حة ﴾٣﴿ور ف ط
دف قةةل ةا وة ةنح يح اءة زة
ا مة نفيةا السحةيحة الدح صابي ا ب�مة نةاهة
فل عة جة وة
�ين يةاطي
ة ل�لشحر ج وماى ﴾٤﴿
ينة ذيحةل�ل وا وة ر
مف كةفة بح�ه� اب ـعة ب�رةة ذ
ةمة نح هة جة ﴾٥﴿ نةا تةدف عف
ال مف وة ه ةابـعة ل
ةير� ذ عي
ة السح
كةاد ﴿٧﴾تـة اا ذة وا اي ق
فا ا ل يهة وا في ع ا سم� هة
ة ل
يقاى ية شهي ه� وة ور تةف ﴾٦﴿ ب�ئفس ير وة صي مة
فال
ية ق�فا ا ل يهة ج في فةوف
ةمفــساةل اا ه نةت هة زة خة
ةت�ك مف مفـالل
فير ـنة يةأ ذي ز
ة يح نة تةمة م�
فـال
�يفظ ا غة ا مة
ة حك ل
ىنوابةل
قةال
اءة قةدفا ير نةانجة نةذي
كة بفنةاـفـةة ح ذ
ق ـوةفا نةاـل ـنة مة
ةل ة الحن زح
ء نف شيف م�فاين ﴾٨﴿
قة وفــوةةوال ال
ممةـك ةانةسف نةـنح وف
ـق�ـعفـع ال ا ل مة
مةـك انح ﴾٩﴿ نف
مفـت ـــالة حل ي اي ل ـض في لة
فير ـك بي
ف وا تةرة اعف فة
مف نفب�ه�
ة ب�ذ
قاى حف اب� فةس حة صفة ير� ل� عي
السحة ﴾١٠﴿ ي اب� فاي حة ير� الصف عية السح
﴾١٢﴿ ة حن ينةاي ذي
ة ح ال
ةن شوف ه مف يةخف
ة بح رةةيفب� ل غة
فمف مةـ ب�ال جفـه
ال ة وة رة ف� ر ـغف
فير ك بي ﴾١١﴿
Önceki Sayfa Önceki Cüz Yaprak Sayfa Sonraki Cüz Yaprak Sayfa Sonraki Sayfa
Sayfa Başı index Alfabetik
561
![Page 2: ك لفم لا ف ةروة س - · PDF fileHanginizin daha güzel ... yardım edecek kimmiş? Doğrusu kâfirler büyük bir aldanış içindedirler. ... değilsin. Kalem /3 –](https://reader034.vdocuments.mx/reader034/viewer/2022042620/5a856cc27f8b9a001c8c50de/html5/thumbnails/2.jpg)
562
Mülk /13 – Sözünüzü
ister içinizde gizleyin,
ister açığa vurun, hepsi
birdir. Zira Allah
gönüllerin künhünü
dahi bilir.
Mülk /14 – O yarattığı
mahlûkunu hiç bilmez
olur mu?
(İlmi herşeye nüfuz
eden, herşeyden haberi
olan) latîf ve habîr
O’dur.
Mülk /15 – Yeryüzünü
size hizmete hazır,
uysal bir binek gibi
kılan da O’dur.
Haydi öyleyse siz de
onun omuzları üstünde
rahatça dolaşın. O’nun
takdir ettiği rızıklardan
yiyin, istifade edin.
Ama ölümden sonra
dirilip O’nun huzuruna
çıkacağınızı da bilin.
Yer uysal bir binek gibi
insana hizmet ediyor.
Omuzlar atın en hassas
azasıdır. Binicisinin
omuzuna basmasına pek
razı olmaz. Arzın, omuzları
üzerinde yürünürse, bunun
mânası, onda itaat etmeyen
hiçbir tarafın kalmadığıdır.
Cenab-ı Allah,
barındırdığı milyonlarca tür
mahlûkata göre küçücük
olan bu dünyayı, onların
sayılara sığmayan fertlerine
hazırlanmış yüzbinlerce
çeşit erzak ve ihtiyaç
maddeleri ile doldurmuştur.
Bu yerküreyi, bir gemi gibi
uzay okyanusunda hızla
hareket ettirip mevsimlere
uğratarak, bahar ve yaz
mevsimini, yüz binlerce
yiyeceklerle doldurup, her
kış erzakı tükenen
canlıların, imdadına, erzak
gemisi halinde
göndermektedir.
Mülk /16 – Yüceler
yücesi olan Allah’ın
sizi yerin dibine
geçirmesinden emin mi
oldunuz? O zaman bir
de bakarsınız yer
çalkalanıp duruyor. Bu ifadeden, Allah’ın
yukarıda bir cihette ve bir
yerde olduğu mânası
çıkarılamaz. İnsan,
mekanlara sığmayan
Rabbini, farkında olmadan
hep yücelerde
düşündüğünden böyle
buyurulmuştur. Nasıl ki
duada eller yukarıya
kaldırılır. Vahiyler, kitaplar,
melekler, emirler yukarıdan
indirilir. Hâşa, bunlar
Allah’ın yukarıda olduğunu
anlatmak gayesini
taşımazlar. Bu müteşabih
âyetler insana bir tasavvur
verirler. Bu gibi âyetler
Allah’ın mutlak yüceliğini
ifade ederler. Bunlar.
“O’nun hiç benzeri yoktur”
(42,11) “Yüzünüzü nereye
döndürürseniz Allah
oradadır” (2,115) gibi
muhkem âyetlerin ışığında
gerçek mânalarını bulurlar.
Mülk /17 – Yahut
O’nun size taş yağdıran
bir kasırga
göndermesinden emin
mi oldunuz? Fakat bu
tehdidimin ne demek
olduğunu yakında
öğrenirsiniz!
Cüz 01 02 03 04 05 06 07 08 09 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30
67-Mülk Süresi / Yaprak 01B Cüz 29 Süre 67 Sayfa 562
Bu Cüz Yaprağa git 01 02 03 04 05 06 07 08 09 10 Hizb 01 02 03 04
﴾٦٧﴿ ك�فل م
فة ال ورة س ﴾٦٧﴿ 562
Mülk /18 –
Onlardan öncekiler de
dini, peygamberleri
yalan saydılar. Ama
Benim red ve inkâr
edişim, intikamım nasıl
olurmuş, anladılar!
Mülk /19 – Üstlerinde
kuşların saf saf dizilip
kanatlarını açıp
yumarak dolaşmalarını
hiç görmüyorlar mı?
Onları havada
Rahman’dan başka
tutan yoktur. O elbette
her şeyi görür.
Mülk /20 – Rahman’ın
dışında size güyâ
yardım edecek kimmiş?
Doğrusu kâfirler büyük
bir aldanış içindedirler.
Mülk /21 – Peki, Allah
size ihsan ettiği nasibi
alıkorsa, sizi başka
rızıklandıracak
kimmiş? Doğrusu,
onlar azgınlık ve nefret
içinde diretmektedirler.
Mülk /22 – Düşünün
bir: Yüzükoyun
kapanıp yerde sürünen
mi varılacak yere daha
kolayca ulaşır, yoksa
dümdüz yolda düzgün
şekilde yürüyen mi? Burada âhireti inkâr
edenler, psikolojik bir delil
ile ikna edilirler: İnsan
yaratılışı gereği tehlikeden
kaçar. Hatta onda bir,
yirmide bir tehlike ihtimali
olsa bile o yoldan gitmek
istemez. Fayda ve
menfaatini garantilemek
ister. Cenab-ı Allah ona
şunu hatırlatıyor: Âhirete
inanırsan, dümdüz yolda
güven içinde elini kolunu
sallaya sallaya yolda
ilerlersin. Ama âhireti inkâr
edenin işi çok zordur; âdeta
yüzüstü sürünerek yol
almaya çalışan gibidir. Hiç
insan böyle olmak ister mi?
Her an yakalanma tehlikesi
ve endişesi ile firarî
duruma düşmek ister mi?
Mülk /23 – De ki:
Sizi yaratan ve size
kulaklar, gözler ve
gönüller veren O’dur.
Sizin şükrünüz ne de
az!
Mülk /24 – Sizi
yeryüzünde yaratıp
zürriyet halinde yayan
O’dur. Ölümden sonra
da diriltilip yine O’nun
huzurunda
toplanacaksınız.
Mülk /25 – Ama onlar
yalnızca şunu
soruyorlar: “Eğer
iddianızda tutarlı
iseniz, bu vaad yani
inanmadığımız takdirde
geleceğini bildirip
tehdid ettiğin azap ne
zaman?
Mülk /26 – De ki:
“Bunu yalnız Allah
bilir. Ben ise sadece
açık ve kesin bir tarzda
uyarırım.”
﴾١٣﴿س�ال ــوة
ةل ــرح وا قةوف
اجفكم و�واب�ــمف ال ر ةــهة نح اي
يــعة ه ــهي ات� الصح ــم ب�ـلي
ةور�ـــذ
د
ي ذيحةال وة ه
ةل عة جة
ةل
م كم ﴾١٤﴿ يةةم مةـعفـالل
ة وة نفـل
قةةل وةخة ه
ير بي خة
فيف ال طي
حةالل
ي ا وةـب�ـكن نةاـــمة في هة
مق�ــوا م�ـل ـك زف ــنف ر�
ةل اي وة
ه�ــيفـهي ض رف
ة فال
فةــ ذةل
ىواـــــــامفـول ش
نف ت مف مة نف م�ال ف�ي ءة
فااء� الن مة ة ف ب�ـ يةالسح س� ك م ـخف
ض فة رفة فذةاـال ا� ﴾١٥﴿ ور النح ش
م�مف ال نف ف�يـت مف مةـنفـال
فااء� الن مة ة ـ ي السح
ةل س� ـعة رف
ةك مفـل يـف
باى اص� حة ﴾١٦﴿ ية ـتة ه� ور م
ةل دفــقةـوة
فب ــك
ة حذ
ة حيــال مفــه�ـل�ـبفـنف قةــ م�نةـذي
﴾١٧﴿ ـعفـتةــسـفةةون م
ةل
فير�ـيفف نةك ذي
ةل ىـمف يةـالوة
ةل ا اي وف رة
ة حقةــر� فةـيفــالط ـمف صاــه ــوف
ة ات ـافح﴾١٨﴿
نةـكة فـيفـكةـفةةير�ـــان كي
نف ا المحةةذ ي هن ذي
حةال ﴾١٩﴿
نة ب�ضف يةقف ا وة ة مة ك ه نح س� ي مف
ة حل اي
ن من حف ةه الرحة نح اي
�
حء ب�ك ل ير شيف بةصي
نفالمحة ﴾٢٠﴿ وة ه
د نف ك مف ج ةك مف ل ر نف يةنفص د ون� م�
�ن من حف ن� الرحة اي
ةر ون اف�
كةف ال
ة حل ي اي في
ر ور
غ
مفقةـســال زف ر�
ةــك
ة لفيوا ـجح ـه بةل ن ـت ـ ع في ور ــوح وة
ف قـ ز ي يةرف ذيحةا ال
ةذ هن
فكمن مف اي
نفــالفة يـية مة شي ـك�ـم مفى ىـعة باح
نجف ل اـوة هي ى ه�
ادن هف
نف الي المحة شي ى يةمف
نل عة
ى ياح سو�﴾٢١﴿
فوة ق ل ه
ة حال
نفذييجة مف ــشاةك ـي ال ـوة
ةل عة
ةعة م ـك ـل مف
السحة ﴾٢٢﴿اط م ـص� ـسفـرة
يم تةقي
فيق ل ذي
حةال وة ه
الك يـمف ف�ـذةرة ﴾٢٣﴿ بفة فال ففـوة
ة فال وة ــ�ـصارة
ةة يلىـقة دة لي
ةر ون
ك اتةشف مة
ية ـوةةون
ول تنى ق ا مة
ةذ هن
فن د اي عف وة
فت مف ال ينة ك نف قي صاد� ﴾٢٤﴿
ض� رفة فه� ال يف
ةل اي وة
ةشر ون ت حف
﴾٢٦﴿ ةــق نح ايفــل
فاال ـع�ـمة
ف� دة ــــنفـم ع�ـــل ةالحن نح اي ا النةـــــ وة ا يـــال نةـمة ن ـــيــبيــر م ـذي ﴾٢٥﴿
Önceki Sayfa Önceki Cüz Yaprak Sayfa Sonraki Cüz Yaprak Sayfa Sonraki Sayfa
Sayfa Başı index Alfabetik
562
![Page 3: ك لفم لا ف ةروة س - · PDF fileHanginizin daha güzel ... yardım edecek kimmiş? Doğrusu kâfirler büyük bir aldanış içindedirler. ... değilsin. Kalem /3 –](https://reader034.vdocuments.mx/reader034/viewer/2022042620/5a856cc27f8b9a001c8c50de/html5/thumbnails/3.jpg)
563
Mülk /27 – Onu
yanıbaşlarında
buldukları zaman inkâr
edenlerin kederden
yüzleri mosmor kesilir.
Kendilerine: “İşte sizin
isteyip durduğunuz
şey!” denilir.
Mülk /28 – De ki:
“Söyler misiniz bana:
Allah eğer beni ve
beraberimdeki
müminleri, ister helâk
eder, ister merhamet
eder,
ne ederse eder, peki
kâfirleri o acı azaptan
kim kurtarır?”
Mülk /29 – De ki: “Sizi
imana dâvet ettiğimiz
İlah Rahmandır. Biz
O’na iman ettik. O’na
dayandık.
Kimin kesin bir
yanlışlık içinde
olduğunu yakında
öğrenirsiniz. Bu âyet Allah’ın varlığına
dair ilzamî bir delil ihtiva
eder. Bu öyle bir delildir ki
inkârcıyı susturur, diyecek
bir söz bırakmaz. “Biz O’na
inandık. Farz-ı muhal,
dediğimiz olmasa da hiçbir
zararımız olmaz. Ama siz,
olan bir gerçeği inkâr
ettiyseniz, onun ebediyyen
cezasını çekeceksiniz.”
Mülk /30 – De ki:
“Söyleyin bana: şayet
suyunuz çekilir, yerin
dibine giderse, o akan
tatlı suyu, kim
getirebilir size?
68-KALEM SÜRESİ
Mekkede inmiş olup 52
âyettir. Adını 1. ayette
geçen el-Kalem’den
almıştır. Bu sûre Hz.
Peygamber aleyhinde
müşriklerin ileri sürdükleri
bazı iddiaları çürütüp onun
nübüvvetini ispatlar. Bunun
başlıca delilinin, onun
mükemmel ahlâkı olduğunu
vurgular. Gerçekten hayat
boyunca güzel ahlâkın
bütün dallarında
mükemmel olmak, pek
büyük bir mûcizedir. Ayrıca
inkâr ve nankörlüğün
sonucu, bahçe sahiplerinin
kıssası ile bildirildikten
sonra, Allah Teâlanın
âhirette müminler ile
kâfirlere hazırladığı âkıbet
anlatılır.
Bismillâhirrahmânirrahîm
Kalem /1 –Nûn. Kalem
ve ehl-i kalemin
satırlara dizdikleri ve
dizecekleri şeyler hakkı
için:
Tabiin imamlarından
Mücahid’e göre kalemden
maksat “kendisiyle Kur’ân
yazılan kalem”, onunla
yazılan şey ise Kur’ân’dır.
Cüz 01 02 03 04 05 06 07 08 09 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30
67-Mülk Süresi / 68-Kalem Süresi Yaprak 02A Cüz 29 Süre 68 Sayfa 563
Bu Cüz Yaprağa git 01 02 03 04 05 06 07 08 09 10 Hizb 01 02 03 04
563 ﴾٦٧﴿ ورةوو
كس لع و﴿٦٧﴾ العم ﴾٦٨﴿ قلم ورةو الع
وس ﴾٦٨﴿
Kalem /2 –
Rabbinin lütfuyla, deli
değilsin.
Kalem /3 – Hem senin
ecrin, mükâfatın hiç
kesilmez! [11,108;
95,6; 41,8]
Kalem /4 – Ve sen pek
yüksek bir ahlâk
üzerindesin! [33,21]
Hz. Peygamber (a.s.)’ın
ahlâkından bahsetmesi
istendiğinde Hz. Aişe (r.a)
mümkün olan en ideal
cevabı şöyle vermişti:
“Onun ahlâkı Kur’ân’dan
ibaret idi.” Maksadı şu idi:
“Kur’ân hangi âdabı
öğretiyorsa onları
uygulardı.”
Kalem /5 – Yakında
göreceksin, onlar da
görecekler.
Kalem /6 – Hanginizde
imiş o dertler, o
delilikler.
Kalem /7 – Senin
Rabbin şüphesiz pek iyi
bilir:
Allah yolundan
sapanlar kimdir ve
O’nun yolunu tutanlar
kimdir.
Kalem /8 – O halde,
hakkı yalan sayanların,
sözlerine sakın uyma.
Kalem /9 –
İsterler ki sen
gevşeyesin. O zaman
kendileri de yumuşasın.
Kalem /10-Kalem/16 – Sakın uyma:
Servet ve hanedan
sahibi diye, o bol bol
yemin eden, değersiz
adama!
O gammaz, söz
gezdiren, hayrın önünü
kesene, o saldırgana,
günaha dadanmışa!
Şerefsiz, kaba, bir
de soysuz olana.
Kendisine
âyetlerimiz
okunduğunda “Bu eski
insanların masalları!”
diyene,
yakında onun
burnunu dağlayıp
damga basarız. [74,11-
26; 6,25; 8,31; 46,17]
Hz. Peygamber
(a.s.)’ın karşısına böyle
azgınca çıkanların
burunlarının sürtüleceğini
bildiren bu âyetlerle yüce
Allah onların istikbaldeki
perişan hallerini haber
vermektedir. Zahirî
şartlarda beklenmeyen bu
zafer, ancak kaderlere
hükmeden Allah’ın
bildirmesi ile olabilir.
وه ــو ج
ة حينة ـال ذي
قيكف وا وة ر ـيـفة
ةـهن ل
ة حا ال
ةيــذ ذي ـفة
ةـل
فل ه ز وف
ال ا رة ة ةى سايـمح ـةـفة تفـي
يفـق ال الرة
فهفـت ــل
الفن ـمف اي
ةمةالحن يةـن�ــكةــل وفـنف مةــ وة
ية ال ع� ﴾٢٧﴿
مـهي تةـب� ت مفـنفك
ةع ون
دحة
ـق فوة ل ن ه من حف ةاــانمة الرحة هيـب� نح ﴾٢٨﴿
نةا مة ح� نف رة ير فةمة ينة ي جي ري اف�
كةفنف ال اب م�
ةذ عة
يم لي
ال
ف﴿٢٩﴾ق ل عة ـوة
ةـه� تةــيفـل
ة كح ـوةف فةــل
ـعفـتةـسـنةا
ة مةـل
ةون ل م ــض يــوة فيــنف ه ـم ــيـبيـلة
ن
﴾٣٠﴿ يفال مفــت ـالرة
فن صف ايااؤ لــبةـال حة مة
راىـغة مفكم يــفة وف تيفنف يةأ مة
كم ين عي مة اء
ا مف ب�مة
�مةل قةفة ال ورة س
ـــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــم � بسع الحن
�ن من الرحةحف
ة حيالرح
�يم
حةن اي وة ﴾٢﴿ اا نفت ب� مة
ة� ــال مة ن�عفةبح�ك رة ن ون جف ب�مة ﴾١﴿
فال ـنا وة
�مةل ا قة مة وة
ط ـيةسف
ةر ون
ر فةست بفص� ﴾٤﴿ ىنل عةة لةنحةك اي ق ـخ وة
ل
يم ظي عة ﴾٣﴿
ةك
ةراىل ل يف جف ـمفـمة رةـغة ن ون
ة حن اي
ةبحةك عف وةـــ ه رة
ــالةنفـمةـم ب�ــل ﴾٦﴿ ـيح� ب�اة
فكمـمةـم ال
ت ون فف ﴾٥﴿ ي ـوة
ةر ون بفص�
دح وا وة ﴾٨﴿ فةلة
�ع ينة ت ط� بي �
حكةذ م
فال ﴾٧﴿
حةنف ضل عة
يل�هي وة سبي ه م وة
ةل عفينةال تةدي هف م
فب�ال
اء ا ة شح از مة
ة مح ﴿١٠﴾هة ت ط�ةل ـعفـوة
مةـك لح
ين هي ف مة
لحة حة ﴾٩﴿ وفةه� ل ه�ـت دف ـن فةي دف
ةن ون
فالن ﴾١٣﴿
حت ل دةـبة ع عف
ةل�ك ني ذن ـزة
يم ﴾١٢﴿
ةاع نح ر� مة يف خة
فتةد ل�ل عف م
يم ثي
ال ﴾١١﴿ يـنةـب� ـمي م
﴾١٥﴿ ىنذةا ت تفل ه� اي يف
ةل يةات عة ينة نةاـان لي
ة وحة فال ير ساطي
الةقةال ﴾١٤﴿
فال ـك ذةامة
ةبة ان ـنيـوة
ينة
Önceki Sayfa Önceki Cüz Yaprak Sayfa Sonraki Cüz Yaprak Sayfa Sonraki Sayfa
Sayfa Başı index Alfabetik
563