İzmir casusluk ve fuhuşdavası...bu malzemelerin üzerinde parmak izi ve dna analizi vs....

100 Soruda İzmir Casusluk Davası 1/100

100 Soruda İzmir Casusluk ve Fuhuş Davası

Bu sunumda yer alan bilgilerin tamamı“İddianame ve Ek Klasörlerinde” yer alan bilgilerin derlenmesiyle oluşturulmuştur.

Bu bilgiler, bugüne kadar yapılan duruşmalarda; iddianamenin okunması ve savunmaların yapılması aşamasında tekraren ifade edilmiştir.


İzmir Casusluk ve Fuhuş DavasıNasıl ve Ne Zaman Başlamıştır?

10 Ağustos 2010 tarihinde İzmir Emniyet Md.lüğüİhbar hattına [email protected] (*)adresinden 108.3.215.165 IP numarası ile Maryland/ ABD’den gönderilen e-mail ihbarı ile başlamıştır.

(*) İddianamede ve ek klasörlerde ihbarı yapan mail adresine ilişkin 3 farklı adres yer almaktadır. Bunlar ;[email protected]@[email protected]


İhbar e-mailinin içeriğinde Ne Vardı? İzmir ilinde özellikle üniversitede okuyan genç kızları

kandırarak, zengin kişilere veya üst düzey bürokratlara para karşılığında pazarlayan bir çete olduğu yer alıyordu.

İhbarcı Hale, gönderdiği mailde, çete üyesi toplam 15 şahsınisim ve telefon numarasını veriyor ve “bunlar özellikle Alsancak ve Bostanlı’da her gün birilerinin canını yakıyor, ne olur yardım edin” diyor !...

15 ŞahısF.H.M. 531 .. .. İ.D. 539 .. .. E.A. 531 .. ..D.D. 539 .. .. S.U. 539 .. .. N.A. 534 .. ..Ş.A. 539 .. .. Se.Ko. 554 .. .. A.Y. 506 .. ..H.G. 539 .. .. M.D. 534 .. .. B.D. 531 .. ..H:A. 539 .. .. H.H.U. 507.. .. M.I. 555 .. ..


İhbar e-mailinde İsmi Geçen Şahıslardan Kaç Kişi İzmir Casusluk Davasında

Sanıktır?F.H.M. 531 .. .. İ.D. 539 .. .. E.A. 531 .. ..

D.D. 539 .. .. S.U. 539 .. .. N.A. 534 .. ..

Ş.A. 539 .. .. Se.Ko. 554 .. .. A.Y. 506 .. ..

H.G. 539 .. .. M.D. 534 .. .. B.D. 531 .. ..

H:A. 539 .. .. H.H.U. 507.. .. M.I. 555 .. ..


İhbar Mailinden Sonra Yapılan İşlemler Nelerdir ?

24 Eylül 2010 tarihinde ihbar mailinde ismi geçen 15 kişiden 6’sı hakkında dinleme kararı talep ediliyor.

F.H.M. 531 .. .. İ.D. 539 .. .. E.A. 531 .. ..

D.D. 539 .. .. S.U. 539 .. .. N.A. 534 .. ..

Ş.A. 539 .. .. Se.Ko. 554 .. .. A.Y. 506 .. ..

H.G. 539 .. .. M.D. 534 .. .. B.D. 531 .. ..

H:A. 539 .. .. H.H.U. 507.. .. M.I. 555 .. ..

Dinleme kararı talep edilen 6 kişiden Se.. Ko.. İsimli şahıs aslında Sa… Kö…’dür, telefon numarası da Se.. Kö…’nün abisi T.R.Kö.. adına kayıtlıdır.


“Se.. Ko..”ın telefon numarası olarak, neden “Sa..Kö...”nün telefon numarası

kullanılmıştır ? Çünkü;

“Sa.Kö..” ile onun sosyal çevresinde yer alan asker kişilere ulaşılmak ve ilişki kurulmak istenmektedir.

2 Aralık 2010 tarihinden itibaren, ABD’den gelen ihbar mailinde yer alan ve Örgüt Yönetici olan “Se.. Ko…” isimli şahıs yok ediliyor, “Sa… Kö…”hiçbir bilgi ve delil olmaksızın örgüt yöneticisi olarak anılmaya başlanıyor.


Medya’da İzmir Casusluk Davasının Sembolü haline getirilen resimleri kullanılan meşhur “N.K.” dosyaya

ne zaman ve ne şekilde giriyor?

Davanın sembolü haline getirilecek olan “N.K.”, ilave hiçbir delil, ihbar veya bilgi olmaksızın, 2 Aralık 2010 tarihinde aniden örgüt yöneticisi olarak davaya dahil ediliyor!..

Neden??? Çünkü sosyal çevresinde bir çok genç rütbeli asker

arkadaşı olduğu tespit ediliyor. Bu genç askerlerle de; hem esas hedef olan kıdemli

subaylara ulaşılmak isteniyor, hem de her rütbeden askerlere korku salınıyor!!!


10 Ağustos 2010 tarihinde Maryland/ABD’den gönderilen e-mail ihbarında İzmir’de Üniversiteli kızları zenginlere pazarlayan çete; neden, ne zaman ve hangi bulgu ile

“Askeri Casusluk” davasına dönüştürülüyor?

Asker kişilerle irtibatı olan “Sa..Kö..” ve “N.K.”nın dava dosyasına girişi yapıldıktan sonra “onların irtibatta oldukları asker kişilerden yola çıkılarak oluşturulan telefon irtibat şemasından” yola çıkılarak İzmir Emn. Md.lüğünün 04 Temmuz 2011 tarihli yazısında “Devlet sırlarına karşı suçlar ve Casusluk” başlığı altındaki suçlara yönelik bir faaliyet olabileceği belirtiliyor.

Bu yazıya istinaden 10.Ağır Ceza Mahkemesi aynı gün Askeri Casusluk Suçu (328) ile ilgili olarak 4’ü yabancıuyruklu 9 kişinin iletişiminin dinlenmesi kararı veriyor.


Emniyetin “askeri casusluk” değerlendirmesi ve mahkemenin buna ilişkin iletişim dinleme kararı vermesi

sonrasında “Casusluğa Karşı Koyma ve Önleme”konusunda sorumlu ve yetkili kurum olan

“Milli İstihbarat Teşkilatına” haber verilmiş midir?

Casusluk ve Casusluğun önlenmesinde sorumlu ve yetkili tek kurum olan Milli İstihbarat Teşkilatı ile ne işbirliği yapılıyor ne de bilgi veriliyor. Aralarında Koramiraller, Tümgeneraller, Tuğamiraller, kurmay albaylar ile Türkiye'nin her bölgesinden çok sayıda subay ve astsubayın bulunduğu ve 316 personelinin casuslukla suçlandığıGenelkurmay Başkanlığına da bilgi verilmiyor. 57 personeli tutuklandıktan sonra sözde casuslukta kullanılan dijital belgelerin “devlet sırrı niteliği var mı” diye soruluyor.


İhbar Maili Sonrasın ilk Delillere Nasıl Ulaşılıyor?

İşadamı B.Ö.’nın işine son verdiği çalışanı N.Y.’nin bu yüzden öfke beslediği ve elinde “B.Ö. ile ilgili çok önemli bilgi ve belgelerin bulunduğunu ve suç unsuru olduğu değerlendirilen bu bilgi ve belgelerle B.Ö.’den para istemeyi planladığı”, bu amaçla N.Y.’nin 9 Mayıs 2012 günü B.Ö. ile buluşmak üzere İstanbul’a gittiğine yönelik telefon dinlemesine istinaden “suç delillerinin yok edilebileceği değerlendirilerek” arama emri çıkartılıyor. Ancak N.Y.’nin evi aranmıyor! 10 Mayıs 2012’de B.Ö.’nün İstanbul'daki evi aranıyor, suç unsuru tespiti yok, yinede gözaltına alınıyor. B.Ö.gözaltına alınıp İzmir’e götürülürken kendisine bilgi verilmeden Sapanca’daki çiftlik evi, Kocaeli ve İzmir KOM (Kaçakçılık ve Organize Suçla Mücadele Şb.) tarafından aranıyor, 2 ayrı aramada Kocaeli ekibi suç unsuru bulamıyor, İzmir KOM 2 Taşınabilir Hard Disk ve 1 Flash Belleği Çiftlik evinin Okuma odasında rafta buluyor!!!


Cevapları Olmayan Sorular? Neden işadamı B.Ö.’den Sapanca araması gizleniyor? Neden 2 ayrı polis ekibi ile peş peşe arama yapılıyor? Arama Emrinde “aramanın mahalli kolluk kuvvetlerince bir kez yapılması” direktifi varken, Neden İzmir KOM Sapanca’ya gelip ikinci bir aramayı yapıyor? Neden 2 ayrı arama tutanağı düzenleniyor? Neden birinci aramada Kocaeli Polisi suç unsuru bulamıyor da, ikinci aramayı yapan İzmir KOM “2 Taşınabilir Hard Disk ve 1 Flash Belleği” buluyor? Sözde örgütün her türlü bilgisini kaydettiği 2 ad. Taşınabilir Hard Disk ile 2 ad. Flash Bellek, Çiftlik evindeki kasada değil de, neden okuma odasında kitap rafında açıkta bırakılmış olarak bulunuyor?


Aramada ele geçirilen hard disk ve flash belleklerin yasa gereği imajları alınmış mıdır?

Bu malzemelerin üzerinde parmak izi ve DNA analizi vs. yapılmış mıdır?

İmaj alma işlemi yapılmamıştır.

Şüpheli B.Ö.’nün talebine rağmen parmak izi ve DNA analizi yapılmamıştır.

Bu hard disk ve flash belleklerden çıkan dijital belgelerin sadece çıktısı kısa süreliğine sanıklara gösterilerek suçlama yapılmış ve ifade vermeleri istenmiştir.

Hard disk ve flash bellekler, 09 Mayıs 2012 tarihinde ele geçirilmesine rağmen bunların içerisinde bu tarihten sonra kaydedilmiş bir çok dijital belge çıkmıştır.


Medyada sözde örgütün çok sayıda mağduru olduğu sıkça vurgulanmıştır. İddianamede mağdur / müşteki olarak yer alan 1027 kişiden neden hiç biri şikayetçi

olmamıştır?

Sözde örgütün fişlediği TSK mensubu olan kişiler, önceki davalardan tecrübeyle buradaki amacın ne olduğunu biliyordu. İstanbul’daki Casusluk davasında benzer taktikler uygulanarak “TSK personeli birbirine düşürülmek istenmiş” ancak bu tuzak orda bir süre sonra fark edilmişti. İzmir Casusluk davasına ise bu tecrübe damgasınıvurdu ve kimse bu tuzağa düşmedi, şikayetçi olmadı.


İddianame’de yapılan hatalar masum mudur?Sehven mi yapılmıştır ?

Bilinçli bir çalışma ürünü müdür ?Hatalara bakarak siz karar verin!

Sözde Koordinatör Alb.E.Ç.; kendisine ait olmayan bir telefon numarasıile bir eskortla irtibatlı gösterilmeye çalışılmıştır. Sözde Koordinatör Ütğm.O.S.; kendisinin kullanımında olmayan bir telefon ile bir diğer sözde örgüt üyesi ile irtibatlı gösterilmeye çalışılmıştır. Sözde Örgüt Üyesi Kur.Alb.S.K.; kendisinin kullanımında olmayan bir telefon ile bir diğer sözde örgüt üyesi ile irtibatlı gösterilmeye çalışılmıştır. Sözde Örgüt Koordinatörü Bayan S.K.; Edirne'deki askeri bir birlikle olan telefon irtibatı örgütsel bir yapıya sokulmak istenmiş ancak bu görüşmenin o dönem asker olan abisi ile yapılan bir telefon görüşmesi olduğu ortaya çıkarılmıştır. Sözde Örgüt Koordinatörü Bayan S.K.’nın Tğm.S.A. ile irtibatlı olarak gösterilmeye çalışılan telefon numarası Tğm.S.A.’ya ait gibi gösterilmeye çalışılmıştır.


Sözde Örgüt Koordinatörlerinin 09 Mayıs 2012 tarihinde emniyetteki sorgularında

“sorulan ve sorulmayan” sorular nelerdir?

Koordinatörlere Sorulan sorular; Özgeçmişleri varsa kullandığı lakapları vs. Kullanmakta olduğu telefon numaraları Telefon dinleme tapelerine ilişkin açıklamalar

Koordinatörlere Sorulmayan sorular; Sözde kendisine bağlı olarak çalışan örgüt üyelerinin

isimleri ve bunları tanıyıp tanımadığı Bağlı olduğu sözde örgüt liderinin ismi sorularak

tanıyıp tanımadığı? Diğer koordinatörlerin isimleri ile bunları tanıyıp

tanımadığı?


Sözde Örgüt Koordinatörlerinin 09 Mayıs 2012 tarihinde tutuklanmaları sonrasında, sözde koordinatörlere bağlı

olarak çalıştığı iddia edilen kişiler ne zaman ve ne gerekçe ile tutuklandı ?

Koordinatörlere bağlı olarak çalıştığı iddia edilen kişiler 13 Haziran 2012 ve 04 Temmuz 2012 tarihlerinde tutuklandılar ;

Örgüt üyesi olduklarını ve koordinatörlerini bilmedikleri için, sözde koordinatörleri tutuklanınca kaçmadılar.

Ancak kaçma şüphesiyle tutuklandılar


İddianamede örgütün varlığına ilişkin ortaya konulan deliller nelerdir ?

Usulsüz aramalar ile elde edilen harddisk ve flash belleklerde bulanan ve “sözde örgüt üyelerinin isim ve TC Kimlik numaralarıile kaydedilen” üretilmiş sözde örgütsel dijital belgeler,

TSK personelinin birbirleriyle olan iletişim kayıtları;

Amir-memur vb. görev ilişkisinden dolayı yapılan telefon aramaları,

Sınıf/ devre arkadaşı olarak yapılan telefon aramaları,

İki kardeş arasında yapılan telefon aramaları,

İddianamede örgütsel faaliyet olarak gösterilen telefon görüşmelerinin; bayram/ kandil tebriki, çeşitli kutlamalar, hayırlıolsun dilekleri, düğün, başsağlığı vb. maksatlarla yapıldığıtarihleri itibariyle tek tek ortaya konulmuştur.


Üçüncü bir şahsın evinde usulsüz arama sonucu bulunan ve TSK mensupları ile ilişkilendirilmesi sadece isimleri ve TC Kimlik numaraları kullanılarak kaydedilmiş olan

dijital belgeler, delil olabilir mi?

Sayın Başbakanımız Recep Tayyip ERDOĞAN, Oslo mutabakat metninin sızdırılmasına istinaden; 22 Eylül 2012 tarihinde “Altında benim yetkili arkadaşlarımın imzasınıkoymadığı hiçbir evrak belge olamaz” sözleri ile hiç kimsenin herhangi bir belgede, adı soyadı veya kurum adı yazılı diye suçlanamayacağını, belgelerde ıslak imzanın olmasıgerektiğini net bir şekilde vurgulamıştır. Yasalarımız da Sayın Başbakanımızın açıklamalarını teyit etmektedir. Ancak buna rağmen, dijital belgelerde isim ve TC Kimlik numaraları kullanılan 316 TSK mensubu, 50’si bir yılı aşan süredir tutuklu olmak üzere yargılanmaktadır.


Sözde örgütle ilişkilendirilen 357 kişiden 10’unun evinde yapılan usulsüz aramalarda içinde dijital belgelerin olduğu taşınabilir hard disk ve flash bellekler bulunmuştur.

Diğer 347 kişinin ev ve işyerlerinde yapılan usule uygun aramalarda sözde örgütle ilgili tek bir dijital belge tespit edilmemiştir.

Sözde Üye 5 kişi

Sözde Yönetici 4 kişi

Sözde LiderB.Ö. + +

İddianamede örgütün varlığına ilişkin ortaya konulan deliller nelerdir ? Kimlerden elde edilmiştir?


İddianamede; sözde örgüt üyesi farklı kişilerce yapıldığıiddia edilen fişlemelerde aynı cümle yapısının

kullanılması mümkün müdür ?Yoksa bunlar tek bir el tarafından yazılan ifade midir?

Sözde Fişleme Yapan Kişi Fişleme İfadesi Sayfa NoN.K. Tam bir Maden 53N.K. Tam bir bilgi hazinesi 58

N.D. Tam bir kadın düşkünü 912H.T. Tam bir kadın düşkünü 934A.Ü. Tam bir kadın azmanı 947Y.P. Tam bir kadın düşkünü 956H.Ö. Tam bir bilgi kaynağı 1131R.B. Tam bir proje başarısı 1140R.B. Tam bir Maço 1140S.E. Tam bir kadın düşkünü 1180A.M. Tam bir beyefendi 1262


İddianamede; sözde örgütün KKTC yapılanmasındaki TSK mensuplarının yaptığı fişlemelerde, 19 farklı kişinin

“Geceklübü veya Geceklüp ” şeklindeki hatalı ifadeyi aynı şekilde kullanılması mümkün müdür ?

Yoksa bunlar tek bir el tarafından aynı hata ile yazılan ifade midir?

Sözde Fişleme Yapan Kişi Hatalı İfade Sayfa NoB.K. Geceklübü 326V.Y. Geceklübü 346

C.A. Geceklübü 357S.K. Geceklübü 362Ü.T. Geceklübü 383D.Ö. Geceklübü 542A.K. Geceklübü 1462A.Ü. Geceklübü 1463

A.Y.D. Geceklübü 1507M.Y. Geceklübü 1543O.E. Geceklübü 1548


316 TSK personeli, iddianamede sözde örgüte sızdırdığı iddia edilen dijital belgeleri neyin karşılığı

olarak vermiştir?

TSK mensuplarına savcılık/ mahkeme sorgularında şantaj yapılıp/ yapılmadığı sorulmamıştır.

TSK mensuplarının mal varlıklarında sıra dışı bir değişim olup/ olmadığı dahi araştırılmamıştır.

Savcılık ve mahkeme bu belgelerin şantaj veya maddi bir bedel karşılığı verilmediğini düşünüp bunla ilgili bir soru dahi sormuyorsa, bunun sadece tek cevabı olabilir.

Böyle bir olayın gerçek olmadığını onlarda bildikleri için, bu senaryoda ilk akla gelmesi gereken soruları dahi sormuyorlar!


İzmir Casusluluk ve Fuhuş Davasında Şüpheli yani eski deyimle Sanık durumuna düşürülen

316 TSK Personeli kimlerdir ? 8 General / Amiral (Koramiral, tümgeneral, tümamiral tuğamiral

rütbesinde önemli görevler yapan subaylar) 67 Kurmay Subay (Terfi sırasında bulunan ve yükselme şansı

yüksek subaylar) 11 Profesör ve Yüksek Mühendis Subay (Milli Sistemlerin

geliştirilmesini sağlayan, tıp alanında buluş yapan, küresel firmalara engel olan subaylar)

5 Askeri Hakim Subay (Balyoz, Ergenekon, 1.Askeri Casusluk ve Fuhuş gibi davalarla ilgili yürüttükleri paralel soruşturmalarda TSK’ya tuzak kuran işbirlikçileri ve yapılan sahtecilikleri tespit eden savcı ve hakimler)

225 Değişik Rütbelerden Personel (Genel olarak başarılı ve T.C.’ne gönülden bağlı, İç Güvenlik Harekatında başarı göstermiş, önemli operasyonlarda görev almış subay ve astsubaylar)


Mesleğinin her aşamasında çeşitli güvenlik tahkikatlarından geçirilen 316 TSK personeli, 100-200 TL verip

beraber olabileceği eskort denilen bayanlarla askeri belge vererek beraber olması mümkün müdür?

1,5-2 yıl devam eden teknik ve fiziki takibe rağmen, hiçbir TSK mensubunun bir eskortla beraber olduğuna ilişkin hiç bir delil iddianamede bulunmuyor.

316 TSK personelinin kimlerden oluştuğuna ilişkin listeye bakıldığında, bunun mümkün olamayacağını zaten liste söylüyor.

316 TSK personeli arasında hiç mi helal süt emmiş vatan evladıçıkıp “bu hain çeteyi” ihbar etmemiş!

Mahkemede bu husus bazı eskort bayanlarca kendi bakış açılarıyla şöyle ifade edildi;

“TSK’da hakimiyet kurma mücadelesinin aracı olarak bizi kullanıyorlar, bizler vatanını ve milletini seven insanlarız, işimizi para karşılığı yapıyoruz, casusluğun aracı olmayacak kadar bilince sahibiz, bize hiçbir maddi şey böyle bir hainliği yaptıramaz”


İddianamenin 1938 sayfa olması tesadüf mü?Neden Bu Kadar Çok Hacimli tutulmuştur?

Neden Ek Klasörler 126.000 sayfa?

İddianamenin 1938 sayfa olması sadece tesadüfle açıklanamaz! İddianame içerisinde bazı genç ve bekar TSK personelinin bayan

arkadaşlarıyla veya eskort bayanlarla yapmış olduğu mahrem konuşmaları çarpıtılarak konulmuş ve bu ifadeler iddianame içerisinde değişik yerlerde en az 6-7 kez, bazıları 10-12 kez tekrarlanarak algıları kuvvetlendirip gerçeklik oluşturulmaya çalışılmıştır.

Ek klasörlerin hacmi de benzer şekilde anormal derecede şişirilmiştir. Aynı belgeler bir çok farklı klasöre parçalanmış vaziyette, sanki

bütünü bir araya getirilemesin, zor bulunsun diye tekraren konulmuştur.

Özel hayata ilişkin, dava ile ilgili olmayan mahrem telefon görüşmelerinin geniş hacimli tapeleri bir çok klasöre tekrar tekrar konulmuştur.


40 yaşına gelmiş bir insanın, kendisi daha bebekken anne-babasının boşanıp bir süre sonra tekrar evlendiğini ilk defa

iddianameden öğrenmesi nasıl açıklanabilir?

Sözde örgüt üyesi Bnb. M.K. hakkında, iddianamede sözde örgütün yaptığı fişlemede “anne-babasının boşanıp tekrar evlendiği” ifadesi bulunmaktadır.

Bnb.M.K., anne-babasının boşanıp tekrar evlendiğini bu yaşına kadar bilememekte ve iddianamedeki fişlemeye bir anlam vermemektedir.

Bnb.M.K.’nın avukatı tarafından bu konu ciddiye alınıp detaylıaraştırıldığında “anne-babasının kendisi küçükken resmi olarak boşandıklarını, birkaç ay sonra tekrar evlendiklerini ve bunu kimsenin bilmediğini” ortaya çıkarıyor.

Bu kadar özel bilgiye kimler ulaşabilir? Ancak devlet imkan ve yetkilerine sahip kişiler ulaşabilir ve istenirse

bu bilgiye ulaşıp, masa başında bu senaryo ve fişlemeyi yapanlarortaya çıkartılabilir.


TSK aleyhine ABD’den yayım yapan bir takım internet sitelerinde yer alan ve TSK personelini karalayan

iftiraların iddianamede sözde örgüt fişlemesiymiş gibi yer alması nasıl açıklanabilir?

Bu yöntem artık TSK personeli tarafından kanıksanmış bir yöntem olarak görülmektedir.

Önce bu sitelerde (paşakeyfi, kirlioyunlar, gatakulis, bulutaltı vb.) isminiz geçiyor, sonra iftiralar başlıyor ve sonunda burda yazılı iftiralara benzer şekilde isimli bir davada sanık olarak kendinizi buluyorsunuz!


İddianamede şifresi kırılamamış dosyalar bulunduğu, hatta bunların şifresinin açılabilmesi için yabancı ülkelerden

yardım istendiği basına da yansıtılmıştır.Peki bugüne kadar şifresi kırılan dosyaların şifreleri

çok mu komplikedir? İddianamede ve ek klasörlerde şifresi kırılan dosyalara yönelik örnekler;

S.G. isimli bir şahsa ait olduğu iddia edilen bir dosyanın şifresi : S.G.’nin TC Kimlik Numarasıdır (Syf:172)

Ü.T. İsimli bir şahsa ait olduğu iddia edilen bir dosyanın şifresi : Ü.T.’nin Emekli Sandığı Sicil Numarasıdır (Syf:248)

Ş.B. İsimli bir şahsa ait olduğu iddia edilen bir dosyanın şifresi : Ş.B.’nin sadece ismidir (Syf:430)

M.L.U. İsimli bir şahsa ait olduğu iddia edilen bir dosyanın şifresi : “12345678”dir (Syf:436)

T.N. İsimli bir şahsa ait olduğu iddia edilen bir dosyanın şifresi : T.N.’ın sadece ismidir (Syf:549)

Sözde örgütün son derece basit şifreleri için neden yurtdışına müracaat ediliyor? Bu gerçek midir? Yoksa kamuoyu aldatılmakta mıdır?

Neden Üniversitelerimiz kullanılmıyor?


Evrensel Hukuk Kuralları İçerisindeİspat Yükümlülüğü Kimdedir ?

Tüm hukuk sistemlerinde ispat yükü tabidir ki iddianın sahibine yüklenmiştir.

Ancak İzmir Casusluk Davasında sadece İddiada bulunulmuş, savunmaya suçsuzluğunu ispat yükübırakılmıştır.

Savunmanın yokluğun ispatını yapmasıistenmiştir.


WEB Sayfası Tasarımcısı Davada Nasıl Örgüt Yönetici Oldu?

Sanık H.O. bir web sayfası tasarımcısıdır.

Serbest çalışan eskort bayanların internet web sayfalarınıyapan bu nedenle hemen hemen bütün bayanlarla telefon irtibatı olan ve bunların dışındakilere de sayfa tasarımıkonusunda reklam amaçlı SMS atan bir kimse.

Tüm eskort bayanlarla web sayfa tasarımına ilişkin konular nedeniyle fiyat vb. konuları görüşen reklam mesajları atan biri; içerisinde fuhuş, şantaj, casusluk kelimeleri geçen bir düzmece operasyon için olabilecek en iyi yönetici ve koordinatördü, ondan iyisi bulunamazdı!


Belgelerin Niteliği Bilinmeden ve Genelkurmay Başkanlığından Belgelerin Niteliği Sorulmadan

Neden Hemen Tutuklamalar Yapılmıştır? İzmir Casusluk davasının dönüm noktası olan 3., 4. ve 5.

dalgalarda tutuklanan veya tutuksuz yargılanmasına karar verilen TSK personelinin sözde örgüte sızdırmış olduğu iddia edilen belgelerin niteliği ve gizlilik derecesi; ne sorguyu yapan savcılar, nede tutuklama kararı veren mahkemeler tarafından biliniyordu.

10 Mayıs 2012 tarihinde ve geniş çaplı tutuklamaların yapıldığı16-17 Haziran 2012 ile 2-4 Temmuz 2012 tarihlerinde olmak üzere toplam 57 TSK mensubu tutuklanmıştır.

57 TSK personelini tutukladıktan sonra İzmir C.Başsavcılığısözde sızdırılan belgelerin gizlilik derecesinin olup olmadığınıtutuklamalardan yaklaşık 2 ay sonra 13 Ağustos 2012 tarihinde Genelkurmay Başkanlığına sormuştur.


TSK Personeline yönelik çeşitli davalarda kullanılan dijital belgeler İzmir Casusluk

Davasında da kullanılmış mıdır?

İzmir Casusluk Davası Sanığı

Kullanılan Belge Adı Daha Önce Hangi Davada Kullanıldığı

Alb. E.C. Ertuğrul Harekat PlanıEK-C Balyoz Davası.

Alb.H.A.Ş. DSH Semineri 2008.ppt İstanbul Askeri Casusluk Davası

Yzb.M.U.K. DSH Semineri 2008 takdim metni.doc İstanbul Askeri Casusluk Davası

Yb.D.Ş. Sadık Tuna Ajanda fotoğrafları İstanbul Askeri Casusluk Davası

Yb.N.D. Ferdi Arıcı.mp4 İstanbul Askeri Casusluk Davası

Yzb.N.D. bindirbindir.ppt İstanbul Askeri Casusluk Davası


TC Kimlik Numaraları ile Ad-Soyadlarının Açık Yazılmasının Anlamı Nedir?

İddianamede sözde örgütün azami derecede gizliliğe riayet ettiği,

Dosyaları şifresi kırılamayacak şekilde dosyaladığı,

Üyelerinin zeki oldukları belirtilmesine rağmen PANDORA veri tabanında açık isimlerin ve TC Kimlik Numarasının kullanılması ile hiçbir somut delil olmaksızın hedefteki TSK mensuplarının (8 General/ Amiral, 67 Kurmay Subay, 4 Prof.Subay, 7 Yüksek Mühendis Subay olmak üzere 316 TSK Mensubu) sanık yapılması sağlanmıştır.


100 Soruda İzmir Casusluk ve Fuhuş Davası

Sunum Devam Edecektir!

İzmir casusluk ve fuhuşdavası...bu malzemelerin üzerinde parmak izi ve dna analizi vs....

Documents