Lutfen dikkat!...En asagidaki 8. Bolum Kent HABERLERi basligi altinda yer alan gazete haber kupurlerini acamiyorsaniz...Asagidaki yolu izlemenizi oneririz. Soyle ki, bilgisayariniz internete bagliyken; fare/mausunuzun imlecini(ok seklindeki ) acmak istediginiz haber satirinin uzerine getirin ve sonra bir elinizle "Ctrl" tusuna basarken, fare/mausunuzun “sol tusunu” tikladiginizda, haber kupuru internet uzerinden acilir...

07 ARALIK 2012 CUMASESi DUYULMADIGI iCiN FARK EDiLMEYEN, FARK EDiLMEDiGi iCiN GOZDEN KACAN

Kent DUYURULARI ve Kent HABERLERiKENDiNE ve KENTiNE DUYARLI, 67.080 KiSi VE KURUMUN BiLGiSiNE GONDERiLMEKTEDiR.

1. Bolum- Kent DUYURULARI

MESLEGiMiZE, BiRLiGiMiZE VE GELECEGiMiZESAHiP CIKACAGIZ.AKP iktidari, hazirladigi bir torba yasa ile Turk Muhendis ve Mimar Odalari Birligi (TMMOB) Yasasi‘ni degistirmeye hazirlanmaktadir. TMMOB ve Oda orgutluluklerimiz kapali kapilar ardinda yapilan yasa degisIkligi hazirliklari ile yok edilmek istenmektedir.Cumhurbaskanligi Devlet Denetleme Kurulu‘nun 29 Eylul 2009 tarihli raporunun Basbakanliga gonderilmesinin ardindan 2011 yilinda cikarilan bircok Kanun Hukmunde Kararname (KHK) ile Odalarimizi bakanliklara baglama amaclari ile baslayan ve cikarilan bazi yonetmelikler ile yetkilerimizi ortadan kaldirma, kamusal mesleki denetim islevini yok etme, Oda ve uye arasindaki bagi koparma cabalariile devam eden surec, hazirlanan bir yasa ile orgutumuzun butunlugunu yok etme dogrultusunda yapilan calismalarla devam etmektedir.Turk Muhendis ve Mimar Odalari Birligi‘ni parcalayarak yagma ve talan politikalarinin engelsiz surdurulmesine hizmet edecek bu tasari, ayni zamanda bilimin ve muhendisligin halktan yana kullanilmasina yapilan bir saldiridir. Bu yaklasim asil olarak; siyasi iktidarin ileri demokrasi anlayisi adi altinda tek adam diktatorlugu ile kurdugu; yagma, talan ve somuruye dayali duzende kendisine engel olarak gordugu ve ele geciremedigi TMMOB ve Odalariislevsizlestirip, etkisizlestirerek "kendinden yana bir orgut yaratma", yeniden yapilandirma ve boylece teslim alma amacinitasimaktadir.Torba yasa taslaginin butunune bakildiginda somurucu zihniyetin; kentlerimizi, tarim arazilerimizi, kiyilarimizi, meralarimizi ve dogal yasam alanlarimizi bir sermaye birikim alani olarak hedef aldigi gorulmektedir. AKP iktidarina gore bu alanlarda gerceklesecek muhendislik hizmetlerinin kamusal-toplumsal fayda anlayisindan arindirilmasi ve bu nedenle surece karsi cikan, izin vermeyen TMMOB‘nin parcalanmasi, dagitilmasi gerekmektedir. Sonuc olarak TMMOB‘nin etkisiz-yetkisiz bir hale getirilmesi, Bakanliga baglanmasi, merkezi butunluklu yapisinin parcalanmasi hedeflenmektedir.Siyasal iktidar, otoriter yaklasiminin bir sonucu olarak butun toplum kesimlerini "zapturapt" altina almak isterken; toplumsal barisi, kardeslik duygularini ve bir arada yasami zedeleyen uygulamalara hiz vermektedir. Her turlu demokratik talebi zorla bastirmak suretiyle kamuoyunda "iktidarinin mutlak oldugu" yanilgisini yaratmaktadir. Oysa ulkemizde "demokratik, ozgur ve barisin egemen oldugu bir ulke" talebi giderek daha kapsamli birsekilde dile getirilmektedir.Turk Muhendis ve Mimar Odalari Birligi‘ne bagli Maden Muhendisleri Odasi olarak; meslegimize, meslektaslarimiza ve Odalarimiza sahip cikarak, ust birligimiz olan TMMOB‘ye yonelen her turlu tasfiye girisimine karsi birlikte ve yan yana mucadele edecegimizi kamuoyuna saygiyla duyuruyor, iktidari bu yanlis girisimlerinden vazgecmeye cagiriyoruz.TMMOBMADEN MUHENDISLERI ODASIYONETIM KURULUmaden@maden.org.trwww.maden.org.trTMMOB MADEN MUHENDISLERI ODASIKIZILAY SELANIK CADDESI YESIM APT. NO:19/4 06650 CANKAYA - ANKARATEL: +90 312 4251080 Faks:312 4175290

PANELSAGLIKLI VE GUVENLi CALISMAK iSTiYORUZ!Tarih: 09 Aralik 2012 PazarSaat: 13.00Yer: Petrol-Is Sendikasi Genel Merkezi / Konferans SalonuAdres: Altunizade Mah. Kusbakisi Cad. No: 23 Uskudar/IstanbulDegerli Dostlar,Her yil ulkemizde binlerce emekci calisma ortamindan ya da calisma kosullarindan kaynaklanan nedenlerle hastalaniyor, sakat kaliyor ya da yasamini yitiriyor. Bunun nedeni uzun ve yogun is saatleri, az isci ile calisma, basta taseronluk olmak uzere benzer calistirma bicimleri ve alinmayan basit saglik ve guvenlik onlemleridir. Hal boyle iken Temmuz ayinda yururluge giren “Is Sagligi ve Guvenligi Yasasi” da isci olumlerini onlemeyi amaclayan bir yaklasima sahip degildir…Istanbul Isci Sagligi ve Is Guvenligi Meclisi olarak bizler de is kazasi adi verilen is cinayetlerinin onlenebilecegini biliyoruz. Bu dogrultuda sorunlarimizi, yasal mevzuati ve emek hareketinin mucadelesini tartisacagimiz “saglikli ve guvenli calismak istiyoruz!” ana temali panelimize katilimlarinizi bekler, calismalarinizda basarilar dileriz…

Saygilarimizla,Istanbul Isci Sagligi ve Is Guvenligi Meclisiguvenlicalisma@gmail.comProgram13.00: Is Sagligi ve Guvenligi Yasasi Degerlendirmesi – Seref Ozcan / Is Mufettisleri Dernegi14.00: Saglikli ve Guvenli Calisma Mucadelesinin Bir Urunu / Parcasi Olarak Istanbul Isci Sagligi ve Is Guvenligi Meclisi Deneyimi – Istanbul Tabip Odasi Yonetim Kurulu Temsilcisi

KENT KULTUR DEMOKRASi FORUMU’NUN iLK BULUSMASI21-22 ARALIK 2012 TARiHLERiNDEN ADANA’DA DUZENLENiYORhttp://www.mo.org.tr/index.cfm?sayfa=belge&sub=detail&bid=2&mid=2&tip=0&Recid=14500TMMOB MIMARLAR ODASI

DEVAM – DEVAM – DEVAM – DEVAM - TAKSiM iCiN TAKSiM’E NOBETE DAVET HER AKSAM 18.00 DE http://www.mimarist.org.tr/odadan/2615-taksim-icin-taksim-de-nobet-her-aksam-18-00-21-00-saatleri-arasinda.html Bugune dek yapilan toplumsal, bilimsel ve teknik hicbir uyari, oneri ve cagriya aldirilmadan; Taksim panolarla cevirildi, dozerler calisiyor, kazilar basladi…Elmadag ile Tarlabasi arasindaki bir “tunel” insaati is makinelerinin gurultusu ve trafik kargasasi icinde yurutuluyor.Taksim meydanive cevresi icin alinan tum kararlar oldubittiye getiriliyor.Taksim Meydani ve Gezi Parki’ni,cevresi ile birlikte donusturmek icin israrli niyetleri ve cabalari olanlara tekrar duyuruyoruz; tum bayramlarimizi, sevinclerimizi, tepkilerimizi, hak taleplerimizi dillendirdigimiz; Emek ve Demokrasi Meydanimizin ve Parkimizin yok edilmesine seyirci kalmayacagiz!Hakliligimizin ve kararliligimizin bir gostergesi olarak,Taksim Nobeti’nin altinci gunu olankitlesel olarak Taksim’deyiz!Cunku hakliyiz, cunku kararliyiz!Cunku Taksim hepimizin!Taksim Dayanismasitaksimdayanismasi@googlegroups.com

DEVAM – DEVAM – DEVAM – DEVAM - BiZiM GARIMIZ, BiZiM TURKULERiMiZ / 22. BULUSMA / 06 ARALIK 2012 PERSEMBE AKSAMIHER PERSEMBE, SAAT 20.00’DE HAYDARPASA GAR MERDiVENLERi’NE DAVETBizim Garimiz Bizim Turkulerimiz, Haydarpasa Gardir, Gar KalacakKaptan Duduk, Atilla Aydogdu Baglama Calacak, Haydarpasa Gar Kalacak**Bizim Garimiz, Bizim Turkulerimiz***AKP iktidari 2004 yilindan itibaren Haydarpasa Gar ve Liman ile cevresindeki 1 milyon m2’lik kamusal ve kentsel ve tarihi sit alani olan bolgeyi ticaret ve is merkezine donusturmek istemektedir. Bu yagma uygulamasina da “Marmaray projesi ile Haydarpasa Gar zaten islevsiz kalacak” seklinde gerekcelendirip halki kandirmaktadir.Istanbul Buyuk Sehir Belediye Meclisinde kabul edilen 1/5000 olcekli Haydarpasa Gar ve cevresi hakkindaki Koruma Amacli Nazim Imar Planina gore Gar binasina KULTUR, KONAKLAMA (OTEL) islevi verilmis, giris katina da TCDD faaliyetleri icin kullanilabilir denilmistir.Ancak son gunlerde gerek Istanbul Buyuk Sehir Belediye Baskani, gerekse Ulastirma Denizcilik ve Haberlesme Bakani tarafindan kamuoyuna yapilan aciklamalarda Haydarpasa Gar’in artik islevini yitirdigi demiryolunun Haydarpasa gara ihtiyaci olmadigi, ancak Ayrilikcesme ile Haydarpasa arasinda nostaljik tren isletilebilecegi aciklanmistir.TCDD, Gebze Kosekoy arasindaki Yuksek Hizli Tren projesi calismalarini gerekce gostererek 1 Subat 2012 tarihinden itibaren de Haydarpasa Gar’a gelen ve giden tum anahat trenlerinin seferlerini sonlandirdi. Ve boylece Haydarpasa’nin trensizlestirilerek yalnizlastirilmasinin ve yagma projelerin uygulamasinin ouu acilmak istendi.Biz Haydarpasa dayanismasi katilimcilari ve Istanbul halki olarak 104 yildan beridir gar olarak hizmet veren ve Istanbul’un simgesi haline gelmis dunya kultur mirasimiz Haydarpasa Gari ve Limanin endustriyel islevini devam ettirmesi ayrica bu bolgede uygulanmak istenen yagma projelerinin hayata gecmemesi icin mucadelemizi surduruyoruz.Haydarpasa Gar ve Liman ile cevresi hakkindaki yagma proje Haydarpasa Koruma Amacli Nazim Imar Plani geri cekilmesi Haydarpasa Gar ve limanin endustriyel islevini surdurmesinin onundeki engeller kaldirilmasi icin Haydarpasa Gar merdivenlerinde 1 Subat 2012 tarihinden itibaren her Pazar gunu 13.00 ila 14.00 arasinda 42, ayrica 19 haftadir her persembe gecesi de 20.00 ila 21.00 arasinda tepkimizi gosteriyoruz.Emekci ve alt gelir gruplarinin yasam alanlarini yok ederek nufuslarini zorla ceperlere suren, kamusal alanlari kavsaklastirip, AVM’lestirip, ozellestirip erisilmez kilan neoliberal belediyecilik, anlasilan rant beklentisiyle alt gelir gruplarina bu kentin kiyilarini da cok goruyor.Paranin demokrasisi tarafindan birer ikiser zapt edilerek elimizden alinan mahalleleri, kentsel mekanlari, kamusal alanlari ve son kertede tuketilecek koskocaman bir metaya donusecek kentin kendini geri kazanip "kent hakki"ni tesis etmek icin, basta Taksim, Haydarpasa, Galata olmak uzere tum kamusal alanlari, yikim tehdidi altindaki mahalleleri, pikniklerle, senliklerle, toplantilarla doldurmanin zamanidir simdi.Ve oyleyse her persembe saat 20.00 da Haydarpasa Gar Merdivenlerinde "yildizlarin altinda" bulusmanin tam zamanidir simdi.22.11.2012 tarihinde Haydarpasa Gar merdivenlerindeki 20. Persembe etkinligimizde saat 20.00 da Atilla Aydogdu ile birlikte turkuler soyleyecegiz...Haydarpasa Dayanismasi AktivistleriHaydarpasa Gar Asla Yalniz Kalmayacak

DEVAM – DEVAM – DEVAM – DEVAM - HER PAZAR GUNU (13.00-14.00) HAYDARPASA GAR MERDiVENLERiNDE BULUSMAYA DAVET 45. HAFTADA DA SESLENECEGiZ, TREN BiR HAYATTIR, HAYDARPASA GARDIRTarih: 09 Aralik 2012 PazarSaat: 13.00-14.00Yer: Haydarpasa Gar Merdivenleri’nde

AKP iktidari 2004 yilindan itibaren Haydarpasa Gar ve Liman ile cevresindeki 1 milyon m2’lik kamusal ve kentsel ve tarihi sit alani olan bolgeyi ticaret ve is merkezine donusturulmek istemektedir. Bu yagma uygulamasina da “Marmaray projesi ile Haydarpasa Gar zaten islevsiz kalacak”sseklinde gerekcelendirip halki kandirmaktadir.25 Kasim 2011 tarihinde Istanbul Buyuk Sehir Belediye Meclisinde kabul edilen Haydarpasa Gar ve cevresi hakkindaki Koruma Amacli NazimIImar Planina gore Gar binasina KULTUR, KONAKLAMA (OTEL) islevi verilmis, giris katini da TCDD faaliyetleri icin kullanilabilir denilmistir.Ancak son gunlerde gerekIIstanbul Buyuk Sehir Belediye Baskani, gerekse Ulasiirma Denizcilik ve Haberlesme Bakani tarafindan kamuoyuna yapilan aciklamalarda Haydarpasa Gar’in artik islevini yitirdigi demiryolunun Haydarpasa gara ihtiyaci olmadigi, ancak Ayrilikcesme ile Haydarpasa arasinda nostaljik tren isletilebilecegi aciklanmistir.TCDD Gebze Kosekoy arasindaki Yuksek Hizli Tren projesi calismalarini gerekce gostererek 1 Subat 2012 tarihinden itibaren de HaydarpaSa Gar’a gelen ve giden tum anahat trenlerinin seferlerini sonlandirdi. Ve boylece Haydarpasa’nin trensizlestirilerek yalnizlastirilmasinin ve yagma projelerin uygulamasinin onu acilmak istendi.Biz Haydarpasa dayanismasi katilimcilari ve Istanbul halki olarak 104 yildan beridir gar olarak hizmet veren ve Istanbul’un simgesi haline gelmis dunya kultur mirasimiz Haydarpasa Gari ve Limanin endustriyel islevini devam ettirmesi ayrica bu bolgede uygulanmak istenen yagma projelerinin hayata gecmemesi icin mucadelemizi surduruyoruz.Haydarpasa Gar ve Liman ile cevresi hakkindaki yagma proje (Haydarpasa Koruma Amacli nazim Imar Plani) geri cekilinceye, Haydarpasa Gar ve limanin endustriyel islevini surdurmesinin onundeki engeller kaldirilincaya kadar; her Pazar gunu 13.00 ila 14.00 arasinda Haydarpasa Gar merdivenlerinde tepkimizi gosterecegiz.Haydarpasa Dayanismasi

*

2. Bolum - KENTLi ve KENT HAKKI iNSASINA DOGRU

4. HANGi iNSANHAKLARIFiLM FESTiVALi / 08-10 ARALIK 2012http://www.hihff.org/2012/etkinlik.html DOCUMENTARIST’in duzenledigi 4. Hangi Insan Haklari? Film Festivali 8-12 Aralik 2012 tarihlerinde gerceklesecek. Ana temasi “yasam hakki” olarak belirlenen bu seneki festivalde, pek cok paralel etkinlikle beraber dunyanin her kosesinden 40’i askin film gosterilecek. 4. Hangi Insan Haklari? Film Festivali’nin gosterim ve etkinlikleri ucretsiz olarak dort mekanda yapilacak: SALT Beyoglu, Aynaligecit Salonu, Dutch Chapel ve Tutun Deposu. Ayrintili bilgiye ve festival programina buradan ulasabilirsiniz.Festival kapsaminda bu yil gerceklesecek etkinliklerden bir tanesi hayvan haklari aktivistlerini yakindan ilgilendiriyor.”Uygarlik Tum Canlilari Yok Etmeden” basligiyla duzenlenecek panel 8 Aralik 2012 saat 16:00′da Tutun Deposunda gerceklesecek. Panel programi ve ayrintili bilgiye buradan ulasilabilir.http://www.hihff.org/2012/etkinlik.html

2012 AB iNSAN HAKLARIFiLM GUNLERi / 10-12 ARALIK 2012http://www.avrupa.info.tr/tr/ab-ve-tuerkiye/insan-haklari-film-guenleri.html Avrupa Birligi Delegasyonu tarafindan Turkiye’deki AB Uye Devlet temsilcilikleri ve kultur merkezleri ile isbirligi icinde duzenlenen 2012 AB Insan Haklari Film Gunleri 10 Aralik Insan Haklari Gununde basliyor. 10-12 Aralik arasi duzenlenecek film gosterimleri 10 ilde es zamanli ve ucretsiz olarak gerceklesecek. Film gosterimlerinin gerceklesecegi illerin listesi su sekilde: Ankara, Antalya, Diyarbakir, Eskisehir, Gaziantep, Istanbul, Izmir, Kayseri, Konya ve Trabzon.Konuyla ilgili ayrintili bilgiye ve film gosterimlerinin programina buradan ulasabilirsiniz.http://www.avrupa.info.tr/tr/ab-ve-tuerkiye/insan-haklari-film-guenleri.html

iZMiR iNSAN HAKLARI BELGESEL GUNLERi / 08-11 ARALIK 2012http://bianet.org/bianet/sanat/142565-haklarin-gorsel-cagrisi?from=bulten Haklarin Gorsel CagrisiInsan Haklari Film Gunleri ucuncu yilinda Izmir'de 8-11 Aralik tarihleri arasinda yine birbirinden degerli calismalara ev sahipligi yapiyor. Ugur BIRYOL - ubiryol@gmail.comTurkiye Insan Haklari Vakfi(TIHV) Izmir'in 8-11 Aralik tarihlerinde duzenledigi 3. Insan Haklari Belgesel Film Gunleri'nde gosterimleri yapilacak filmler, Turkiye'deki belirgin insan haklari ihlallerini goz onune alarak olusturulmus bir secki sunuyor.Etkinlik 8 Aralik Cumartesi gunu "Kapidaki Ses" filmiyle baslayacak. Halil Firat Yazar ve Metin Celik'in yonettigi film, KCK operasyonlari ve bundan sonraki cikmazi anlatmaya calisiyor.Bir diger calisma ise Ersin Celik'in yonettigi "Gercekleri Yazdim-Lice Defteri". Celik, Diyarbakir'da Ahmet Tektas isimli bir yurttasin tuttugu gunluge ve onun yasam oykusune odaklaniyor.Yonetmenligini Rodi Yuzbas'in yaptigi ve masal odakli "Maya", Mizgin Mujde Arslan'in yonettigi "Ben Uctum Sen Kaldin" ile Veysi Altay'in yonettigi, 1990-1995 yillari arasindaki Cizre'deki faili mechullere dikkat ceken "Faili Devlet", ilk gunun diger seyirlikleri. Belgesel bitiminde yonetmenle soylesi de etkinlik programinda yer aliyor.Ucube'den bugune...Basbakan talimatiyla yiktirilan Kars'taki baris heykelinin yikim surecini anlatan "Ucube", ikinci gunun ilk filmi. Ikinci olarak, "Isiga Ozlem" isimli belgesel yer aliyor, konusu ise ilginc: "Sili'de uc bin metre yukseklikte dunyanin dort bir yanindan gelmis astronomlar Atacama colunde yildizlari incelerken, kadinlar topragi kazarak kaybolmus yakinlarini ariyor."Gunun diger belgeselleri ise "Beklemek", "Ana Dilim Nerede" ve "Ben, Sen, O".

"Ben, Sen, O" belgeselinin ekibiyle program bitiminde soylesi yer aliyor. Programin ucuncu gunu ise Deniz Kocak'in yonetmenliginde Ermeni komunist bir marangoz olan Sarkis Cerkezyan'in hayatini anlatan "Yasam Marangozu" ile basliyor.Yine Omer Gunes'in cektigi ve mevsimlik findik isciliginin zorluklarini anlatan 45 gun, Huseyin Aydin'in yonettigi "Disardakiler", Ebubekir Cetinkaya'nin yonettigi "Yuva" ile HES'lerin can sIktigi yerlerden Erzurum Bagbasi'ndaki sureci anlatan I"ste Boyle" gunun diger seyirlikleri.Aglama anne guzel yerdeyim...Belgesel film gunlerinin son gosterimleri ise "800 Km Engelli" filmiyle Murat Erun'un fiziksel engelli iki arkadasin Mugla'ya yaptiklari onuc gunluk yolculugu anlatiyor."KesIk ve Evcilik" isimli belgesellerin yani sira son gunun en onemli seyirligi bence yonetmenligini Umit Kivanc'in yaptigi, hala hesabi verilmeyen Roboski katliamini anlatan "Aglama Anne, Guzel Yerdeyim" isimli belgesel.Bir kismini cesitli film festivallerinde izledigimiz bu yapimlara baktigimizda, insan haklari durumunun vahim boyutlarinin her gecen sene daha da fazla kotuye giderek arttigini gormek uzucu ama ne olursa olsun bu filmler bize umut verebilir. O nedenle film festivalini yalniz birakmamak gerek, simdiden iyi seyirler. (UB/HK)

OLDURULEN GAZETECILER VE CEZASIZLIKMETiN GOKTEPE CiNAYETihttp://www.bianet.org/biamag/diger/142483-metin-goktepe-cinayeti Metin Goktepe 8 Ocak 1996'da gittigi haberde gozaltina alindi ve olduruldu, 28 yasindaydi. Ablasi Meryem Goktepe cinayeti ve sonrasini anlatiyor.Meryem GOKTEPE / Istanbul - BIA Haber Merkezi Metin Goktepe 8 Ocak 1996'da Umraniye Cezaevi'nde oldurulen tutuklularin cenazesini izlemek icin Alibeykoy'e gitti. Ancak, basin karti olmadigi gerekcesiyle ilceye sokulmadi. Yuzlerce insanla birlikte gozaltina alindi ve Eyup Kapali Spor Salonu'na goturuldu. Burada polislerin siddetine maruz kaldi, olduruldu.10 Nisan 1968'de Sivas'in Gurun ilcesine bagli Cipil koyunde dogdu. Gazetecilige 1992'de Haberde ve Yorumda Gercek dergisinde basladi. 7 Haziran 1995'te kurulan Evrensel gazetesinde basindan itibaren yer aldi.Metin Goktepe'nin duvardan dustugu iddia edildi. Istanbul'dan Aydin'a ve "guvenlik" gerekcesiyle Afyon'a tasinan Goktepe Davasi, 28 Eylul 2000'de bes polis memuruna "kasti asan insan oldurmek" ve "faili belli olmayacak sekilde insan oldurmek" suclarindan verilen yediser yil altisar ay hapis cezasinin onanmasiyla bitti. Bir polis memuru ise Yargitay'in karari bozmasindan sonra 20 ay hapis ve bes ay kamu hizmetlerden uzaklastirma cezasi aldi.Mahkum polislerin cezalarinin tamamlamalarina 19 Aralik 2000'de yururluge giren Sartli Tahliye ve Ceza Erteleme Yasasi engel oldu.Ablasi Meryem Goktepe cinayeti ve sonrasini anlatiyor.Metin'i anlatmak... Nasil zor, nasil da insanin burnunun diregini sizlatiyor. Ama baslayinca nasil da 17 yilin uzerine ragmen Metin'in coskusunun buyusune kapiliyor insan.Metin denilince ilk hatirladigim iki bucuk yaslarinda bir oglan cocugu. Sevimli mi sevimli; burnunu ceke ceke alti aylik besIkteki kardesini aglamasin diye salliyor. Mutfak kapisindayim nedense boynumu bukmus onun Aziz'i susturmak icin canhiras besiginin ipinden sallayisini izliyorum.Buyulenmis gibiyim bu kara ama sevimli cocugun aglayan kardesi susturamadigi icin kendisinin de aglayip, burnunu cekerek bir yandan da koluna silisini izlerken.Aramizda tum cocuklarda oldugu gibi ikiser yas var. Metin ile o yuzden hem arkadasiz, hem dostuz hem de kardesten ote caniz. Ikinci aglamasi da benim yuzumden. Kendisine aglamak belki de kim bilir bu aglayis.11 Yasinda Metin, ilkokul besinci sinifta ben de Orta ikideyim. Elime yasak olmasi muhtemel ki bu yuzden degerine paha bicilemez Nihat Behram'in "Ser Verip Sir Vermeyen Yigit" kitabini okudugum zaman.Bu kitabi iki aksamdir birlikte yataga uzanip okuyoruz. Daha dogrusu ben okuyorum ikimiz agliyoruz. Metin cok inancli bir sosyalist, insan haklari savunucusu olmasinin otesinde tam bir insan iyisiydi.Bir defa dokundugu, goz goze geldigi birisinde bile iz birakirdi. Bunun nedeni de her insanin mutlaka olumlu bir yanini ele alis bicimiydi. Kimse icin kotu dusunmez, her insanin olumlu bir yanini bulup ortaya cikarirdi.Metin 11 Yasinda geldigi Istanbul'da, Erdal Eren yasinca yasayabildi. 28 yasinda henuz yasamadigi onca guzellik varken, onlarca mucadele arkasinda biraktirilarak kopartilip alindi elimizden o zemheri sogugunda.Insan bazen kimi olumsuzluklari hissediyor.8 Ocak gecesi Metin'i aramak icin ev telefonunu uyumuslardir dusuncesiyle kisaca caldirip kapattim.Saat 23.30 civarinda.Aklim Metin'de nedense ve uyumusum. Sabah kalktigimda bir seyim kaybolmus gibiyim.Gordugum ruyanin etkisi olabilir mi acaba diye arkadasimla konusuyordum is yerimde. Ruyamda bir dere kenarindayim. Siril siril akan suda baliklar adeta dans ediyor. Ben de cok keyifle elimi uzatip baliklardan tutuyorum.Derken bir kara balik, boyu digerlerinden daha kucuk olani avucumun icinden kayarak kaciyor.Cok uzuluyorum bu duruma.Arkadasim guzel oldugunu soyluyor, kismetmis balik gormek gibi seyler soyluyor.Ancak benim icimi acitan bir sey olmus o kucuk karabaligin kacisinda...O gun 9 Ocak sabahi isyerimde masama sigamiyorum. Surekli oda degistirip dolasiyorum. Odama dondugumde cesitli kereler birileri tarafindan arandigimi ogreniyorum.Bu da canimi sIkiyor oldukca. Sonrasinda eski is arkadaslarimin oglene yemege gelecekleri notunu aliyorum "sakin Meryem bir yere ayrilmasin" tembihi ile.Bugun olaganustu bir gun diyorum kendi kendime. En yakin arkadasima bugun neden herkes beni ariyor ki, acaba bir sey mi oldu diye soruyorum. Hemen de uzaklastiriyorum bu kotu dusunmeyi.Gayri ihtiyari Metin diyorum birden.Metin'e bir sey mi oldu dusuncesini sacma bulup, titriyorum sanki.Bir telefona nihayet ben cikiyorum. Beni yakaladin bravo diyorum.Karsi taraf durgun fark ediyorum. Ha evet ablam ve abim de aramislar ulasamamislar diyor cok eskiden Metin ile ortak arkadasimiz olan Uysal. Benimle cok acil bulusmak istedigini anlatiyor, ama ben ona arkadaslar gelecek filan diyorum. Isterse benim isyerime gelebilecegini de soyluyorum.Olmaz diyor ve cok kararli geliyor sesi. Bir sey olup olmadigini sordugumda kendi ozel bir sorunu oldugunu, ancak benim ona yardim edebilecegimi soyluyor. Kiyamayip cikiyorum ve tembihliyorum burodaki arkadasimi eger gelirlerse beni mutlaka beklesinler diyorum.

Bulusmaya gidinceye kadar yuregim agzimda. Yol cok uzun geliyor. Oysa isyerime cok yakin. Bulusma anina kadar hep Metin ile ilgili olumsuzluklari oteliyorum.Bulusuyoruz ama karsilastigim andan itibaren arkadasin yuzunden okumaya calisiyorum ne olabilecegini. Havadan sudan konusuyor. Yanindaki arkadasini daha bir kacamak, goz ucuyla bana bakarken yakaliyorum birkac kez.Ozgur Gundem'de calisan ortak arkadas gazeteye gidelim daha rahat konusuruz diyor.Karsisina dikiliyorum Yenikapi'dan sahile dogru gittigimiz yolda. "Bana ya neler oldugunu anlat ya da gelmeyecegim" diyorum.Inkar etmeye calisiyor. Bakiyor olmayacak Metin diyor. Yuregim sIkisiyor, "Bir sey mi oldu, cabuk her neyse soyle" diye sarsiyorum."Yaralilar var dunku gozaltilardan" diyor. Hatirliyorum birden, dun cenazeler kalkacakti sahi."Evrensel'den de Metin yaraliymis" diyor.Nerde?Nasil?Sorularim havada ucusuyor.Uysal "Sakin ol uc Metin var ya, hangisi belli degil" dediginde "Ne fark eder ki? Gercegi bilmek istiyorum" diyorum.Aslinda yuregime ates dustu ama hep kovmak istiyorum. Gazeteye gidiyoruz, bana bakiyor herkes ve ben acaba birisi gercegi soyler mi? diye saskin bakinirken,"Ablasiymis", "ablasiymis" kerelerce cinliyor kulaklarimda."Ablasiymis!" hic normal gelmiyor.Ben telefona uzaniyorum, abimi arayacagim.Cok uzun geliyor o sure bana.Bu arada masada bir toplu igne alip parmagima olanca gucumle batiriyorum.Kabus degil! Ruya degil! Karsidan alo diyen yengeme soruyorum.Yaraliymis, Capadaymis.Bulanik insanlar, karmakarisIk ugultulu sesler'Beni hastaneye goturduklerini arabada ogreniyorum. Cerrahpasa yolundayiz. Hastane girisini geciyoruz, anlam veremiyorum.Capa demisti yengem oysa. Adli Tip onunde duruyor araba.Ibo! Ibo'yu, agabeyimi goruyorum.Sagda uc genc kiz ilisiyor gozume, birisi yerlere atiyor kendini, agliyor, bagiriyor.Diger ikisi genc kizi sakinlestirmeye calisiyor hem de agliyorlar.Ibo'ya kosup sariliyorum o da agliyor benimle."Soyle" diyorum, "ne oldu Metin'e, oldu mu yoksa?" bir sure bir sey diyemiyor.Nasil denir ki? Metin, Metin nasil olur! "Anla artik" diyor.Epeydir reddettigim gercegi bana soyleyen agabeyimi yumrukluyorum.Hayir Metin olemez, o en son olecek, dunya iyisi cocugun her hali geliyor gozumun onune.Olumu hic konduramiyorum. Kaldirimin kenarinda ayilirken kolonya, su yuzume carparken, birden hicbir sey kavrayamiyorum.Korkunc bir aci var ama anlamlandiramiyorum, nasil oldu diyorum neden sonra. Agabeyim "Polis" diyor. Ama kabul edilmiyormus. Duvardan dusmusmus, sandalye, kelimeler anlamini yitirip ucusurken.Orada delire delire aglamak, haykirmak isterken bir mucadelenin icinde buluyorum kendimi daha orada.Otopsi raporu hazirlaniyor. Avukati almak istemiyorlar, ama gazeteye ihbar telefonlari gelmis,Metin iskence edilerek oldurulmus gozaltindayken.Bunun adli tipta dogru durust ifade edilmesini istemek dusuyor bize.Savci avukata olmaz diyor, aileden birinin kabul edilebilecegini soyluyor. Bunu duyunca, ben girerim diyorum, hic sonunu dusunmeden. Bu kararliligim gorulunce belki de, bir avukata izin veriliyor.Bekliyoruz; Metin'in olduruldugunun kabulunu! Oysa ben annemin yaninda olmak istiyorum. Ama bu cinayetin sorumlularini bulmak icin, Metin'in sahipsiz olmadigini anlatmak icin daha ilk gunden yasiyla mucadele ayni adrese dusuyor.Ayni kisiler hem yascisi hem de takipcisi oluyor bu cinayetin.Bunlari o zaman da dusundum mu bilmiyorum. Sunu biliyorum ki daha o gunden bizi acilarla birlikte zorlu bir mucadele bekliyor.O sirada Avukat cikiyor, yuz ifadesi tarifsiz, yuzu allak bullak. "Bu bir vahset" diyor en cok da. "Bunca iskenceye neden gulmus Metin" gibi sozler duyuyorum. Sonradan morgda cekilmis gulen fotograflarindan anliyorum ne demek istendigini.Birileri beni alip Gazeteciler Cemiyetine goturuyor, tanimiyorum ama Metin'in yoldaslari olduklari anlasiliyor.Valilige protesto yuruyusu yapilacakmis, Cemiyete girdigimizde Leyla Tavsanoglu ile ofkeli konusan genc muhabirler goruyorum. Gazeteciye sahip cikilmadi gibi sozler ucusuyor yine.Sanki cemiyet bir grup genc gazeteci tarafindan isgal edilmis gibi.Hayal meyal hatirliyorum cemiyetin onune iniliyor. Birden bir haykirisa uyaniyorum sanki.O bir gazeteciydi! Metin Goktepe olduruldu!Ahmet'in [Sik] elinde Metin'in fotografi adeta etinden et kopartilircasina aglayarak bagirtisiyla gercek bir kez daha hatta Metin'in fotografini gorunce supheye yer vermeden orda duruyor.Ahmet'e ulasmak istiyorum. Beni ona goturun diyorum.O anda Metin o, ben ona sarilmak istiyorum.Onun icin o andan itibaren korkmaya basliyorum. Ahmet de ben de sarilmisiz agliyoruz. Sonra eve gitmek, Metin'in evine, anneme gitmek uzere bir arkadasimin esiyle taksiye binip gidiyoruz.Metin'in fotografini almisim elime, arkada oturuyorum. Gozlerimden yaslarla fotografta Metin'in de yanaklarindan gulen gozleri agliyor gibi ilk kez o zaman Metin ne cok anneme benziyor diyorum.En cok annem ve kizim Emek Su ile karsilasmak istemiyorum.Anneme benim yasamam Metin'in olmayisini hatirlatir diye utaniyorum yasamaktan.Yengemin yatak odasindayim, orada gelip goruyor arkadaslarim. Taksiciye bagirdigim gibi herkese "polis can guvenligimizi mi koruyor, canimizi mi aliyor?" diyorum.Polisin can guvenligini degil can aldigini biliyorum, biliyorum ama herkes bilsin istiyorum. Bunun ne demek oldugunu bilmeme ragmen Hasan Ocak ailesinden gelenlerle daha da aci kardesligi yasiyoruz.

Bir kadin var salonda ilk kez goruyorum. Annem de bana sarilamiyor, ben de ona. Bir sure sonra omzumdan bir sarilis, sarsilarak aglama nobeti. Onun kokusunu duyumsarcasina beni bagrina basisi ve o kadin gelip ayiriyor bizi.Cok bile ve aciyi ta yureginden hissettigi kurdugu cumlelerde sakli "Hele bir guclu olun! Bakin benim oglumu da oldurduler, ogul gibi buyuttugum Safyettin'i de", "Benim ogullarim da gazeteciydi"...Bundan sonra kurdugu tum ogul cumlesi coguldu. Artik oglum yoktu: 'Cocuklarim Ferhat ve Safyettin Tepe de gazeteciydi. Ben oglumun tabutuyla 24 saatten fazla yolculuk yaptim, ama yenilmedim, hele hele onlarin gozu onunde hic aglamadim. ''Biraz sarsarak bizi kendimize getiriyor: ''Bogaziniza bir seyler girmezse aglayamazsiniz, Metin'i daha son yolculuguna gondereceksiniz...''Oldukca bilge ve etkileyici konusuyor. Zubeyde abla oldugunu ogrendigim bu kadin halen, daha kayiplar icin, adalet icin Cumartesi Annesi olarak her hafta Galatasaray'da Safyettin icin, Hasan, Ridvan ve diger kayiplarla birlikte ''faili mechul''ler icin de dimdik duruyor!Sonrasinda her gordugum arkadasinda Metin'in paylasimlari, surekli bir hatirlatma, hatta hatirlamak icin cabaya donusuyor hepimizde.O gece sakinlestirici yapilmis sonradan ogrendigim. Annem ilkin "yarali" dendiginde saskinlikla kapiyi bulup asagiya inemediginden balkondan atlayarak inmek uzereyken komsu yakalamis.Bir sey yapmayacagim sadece asagiya inecegim demis. Anneme de bir igne yapilmis daha biz eve gelmeden.Uyumusum; Bir ara uyandim ki Ferhat Tunc turku soyluyor, ev karanlik sanki. Elektrikler kesilmis niyeyse?Saz caliyor ve taniyorum o sesi, salondan gelen sesi. Off ya ne kotu bir kabus gormusum diye dusunuyorum. Evde aglama sesi yok, saz caliniyor. Metin de salonda olmali. Boyle dusunurken aci cokuyor, elime batirdigim igneyi yokluyorum. Yok gercekmis...Metin bir kez daha oluyor o an benim icin...Iki gun sonra Metin'i Yenibosna' dan, gazeteden alip Atisalani Kemer mezarligina, o soguk topraga birakacagiz. Dusuncesi cok usutuyor hepimizi.Ibo Adli Tipta bulunmaya gidiyor. Sonradan cok pisman olacagim bir durum bu, ben neden gitmemisim, gazeteye nasil gitmisiz hic hatirlamiyorum.Oyle bir an geliyor ki Metin'in geldigini goruyoruz ve binlerce insandan aglamayan yok gibi.En cok da annem, ablam aglarken etkileniyorum. Metin yuruyerek mi goturulecek? Yoksa "devletin" tahsis ettigi Belediye otobusleriyle mi?Gazeteden de o an tanimadigim simdi de hatirlamadigim birkac kisi tartisiyor. Otobuslere binilip gidilsin, yol cok uzak diye. Soyle bir bakiyorum etrafima benim kardesim degil oldurulen sadece, birilerinin de kardesi, adalet, umut oldurulmus gibi.Ve herkes yuruyor.Yasli anneler, bastonlu dedeler, ogrenciler, gencler...Orada "hayir yurunecek" diyorum birden tepkiyle. Gosteriyorum insanlari, bakin kimseyi Metin'in sIkistirilarak yaka paca olume goturulmek icin kullanilan bu otobuslere bindiremezsiniz diyorum.Araya giriliyor "tamam sakin ol, yurunecek" deniliyor. Yuruyoruz Kemer mezarligina, sonradan ogrendigim yaklasIk 25 bin kisi ile 20 kilometrelik yolu isgunu olmasina ragmen bu sahiplenis bizi sanki sonuca ulasabilecekmisiz gibi hissettiriyor.Kemer karanlik, usur oglum diye haykiriyor annem. Durun koymayin oraya, beni de gomun agitlariyla nerdeyse hepimiz o cukura girmek istiyoruz.Son kez gormek istiyorum hatta atlamak Metin'in yaninda olmak ama uzaklastiriliyorum. Yuzunu hic goremiyorum. Sansli sayiyorum Ibo'yu ve diger kim gormusse en son.Anlattiriyorum gorenlere; guluyordu diyor herkes. Metin'i o karanlik, issiz ve soguk yerde, Kemer'de birakip donuyoruz annem ve Metin'in birlikte yasadigi eve.Sonuc Metin'in sonsuza kadar bizden calinmis olmasiyken, hala Metin'in duvardan dustugu yalaniyla hem bizi hem kamuoyunu oyaliyorlar...Uc gunde biraz olsun yol aldik sayilir. Once hic gozaltina alinmamisken, alindi ama birakildi deniliyor. Hatta Eyup stadyumunun yakinindaki cami hocasi gordugunu soyluyor yalanci taniklikla...Metin'in gazeteci mi, militan mi oldugu tartisiliyor. Bizleri bu tartismaya iterlerken gozlerden kacirilan devletin gozetiminde goz gore gore tutuklu dort insanin oldurulusu oluyor ne yazik ki!Sanki o vahset hic yasanmamis gibi; her birimiz Metin gazeteciydi diye haykiriyoruz her alanda. Yine bugun bile aydinlatilmamis Sabanci cinayetiyle ortulmeye calisiliyor bir muddet.Ancak genc gazeteciler, annem, biz, sendikalar, basta gazetesi, Metin'in partisi, emekciler ve bir cok hak orgutu bu cinayetin aydinlatilmasi icin caba harciyor.Dava Sinir Tanimayan Gazeteciler'den tutun Sinir Tanimayan Avukatlar ile uluslararasi boyutta takip ediliyor.Belki de en onemlisi o travmaya ragmen hala cok saygi ve sevgiyle andigimiz taniklar cikiyor bir bir. Tehdit ve yildirma baskilarina ragmen "Bu cinayetin tanigiyiz" diyorlar.Devlette de catlak sesler duyuluyor artik. Donemin Insan Haklarindan sorumlu Devlet Bakani Adnan Erkmen "Metin Goktepe gozaltina alinmistir ve gozaltinda oldurulmustur" diye beyanatta bulunuyor.Sonrasinda bu konuyu fazla kurcalamamasi gerektigini, kendisinin de bir baba oldugunu unutmamasi yonunde tehdit edildigini 2011 yili Metin Goktepe Gazetecilik Odulleri toreninde acikca ifade ediyordu.Muhtemelen faili mechul kalacagi hesaplanan, ortulmeye calisilan gozeterek, gozaltina alinip iskenceyle yok edilen bu gazeteci cinayeti icin zorunlu olarak bir sorusturma baslatiliyor. Ancak bu sorusturma cok ilginc bir iskence itirafina da donusuyor.Sorusturulan polisler birbirlerini iskencecilikle sucluyorlar. Aslinda ben su kadar vurdum, o bu kadar vurdu diye isin icinden cikmak istiyorlar.Bu itiraflara ragmen yargi agir aksak basliyor. Ama ne var ki 15 Temmuz 1996 tarihine Istanbul Adliyesinde durusma verildigi halde ilk durusma 18 Ekim 1996 tarihi icin Aydin Agir Ceza mahkemesine suruldu.Polislerin can guvenligi gerekcesiyle daha sonra dosya Aydin'daki ilgi fazla gelmis olacak ki daha ucraya, Afyon'a suruldu. Boylece yaklasIk uc yil her ay yapilan durusma icin dava sureci islemeye basladi.Hakimler degisti mahkeme baskanlari suruldu ama davaya ilgi, dayanisma hic eksilmedi. Istanbul'un ve Turkiye'nin bircok ilinden otobuslerle davaya sahip cikildi. Bu dava yetersiz de olsa Turkiye'de katilleri ilk yargilatilan gazeteci davasi oldu.Mahkeme kararlarina Aydin'daki mahkeme, adalet arayisi ilginc bir duruma sahne oluyor.Sili'de, cunta doneminde ozgurluk savascisi Viktor Jara gibi bir stadyumda binlerce kisi ile gozaltina alinip katledilen Metin'in davasi, yogun katilim dolayisiyla sabah gerceklesememis, ogleden sonra bir stadyumda gorulmustu.Bu dava bazi siyasilerin sozde namus davasi olmusken, uc yila yayilan yargilamada onlarca tanik ve binlerce sahiplenmeye karsin, bes polis ve bir emniyet amiri yargilanip toplam 18 ay yatarak saliverildiler.Bu davada Eyup Ilce emniyet Muduru M. Ali Aydin Akdemir, Istanbul Valisi Ridvan Yenisen, Donemin icisleri bakani Teoman Unisan, Basbakan Tansu Ciller, Mehmet Agar ve asil sorumlu ''kelle koparacagim'' diyerek Istanbul'a Emniyet Muduru yapilan Orhan Tasanlar yargilanmaliydi.Her biri hem cinayeti ortbas etmis, sonrasinda da savunuculugunu ustlenmislerdir.Annem ve diger tum yuregi yanik anneler elbet biliyorlardi ki evlatlari bir daha onlara "anne" diyemeyecek.

Bunu anlamak icin elbette evlat sahibi olmak gerekmez ama onlarin payina sadece evlat acisi dusmedi; evlat ozlemi, hasreti de dustu.Bir daha cocuklarinin sevdigi yemekleri ya yapmadilar, yapamadilar ya da her firsatta yapmak istediler anmak icin.Kisacasi her turlu travmayi yasamak onlara dustu. Galatasaray Meydani'inda anneler ve Cumartesi Insanlari baslangicta kaybettiklerinin canli bedenini istemek icin bulunurken, similerde bir mezar ve hatta bulunursa kemigi adaklar adar duruma getirtilmisler.En son noktada tek cocugu olan Murat Yildiz'i kendi elleriyle adalete (!) teslim eden Hanife Yildiz'in 400. haftada ifade ettigi gibi kemiklerden de vazgecerek "Adaleti" arar olmuslar.Adalet bugun hala kayip ama hepimizin umudu tam; Kaybedenler bir gun kaybedecek! Bu ulke annelerin, cocuklariyla birlikte adaleti arayan annelerin birlesmesiyle aydinlanacak... (MG/EG(BA)* Oldurulen Gazeteciler ve Cezasizlik dizisindeki diger yazilar icin tiklayiniz.http://www.bianet.org/konu/oldurulen-gazeteciler-ve-cezasizlik

THY BASKANINA iSCi SORUYORHALKA SORARAK MI iSTEN CIKARDINIZhttp://www.soldefter.com/2012/12/07/hamdi-topcu%E2%80%99ya-isci-soruyor-bizi-atarken-kamuoyu-arastirmasi-mi-yaptiniz/

TURKiYE BUYUK MiLLET MECLiSi BASKANLIGI’NAAsagida belirtilen sorularimin Calisma ve Sosyal Guvenlik Bakani Faruk Celik tarafindan yazili olarak cevaplandirilmasini arz ederim. 04.12.2012A. Levent TUZELIstanbul Milletvekili18 Eylul 2012 tarihinde Hatay Iskenderun Demir Celik (ISDEMIR) fabrikalarinda calisan 20 iscinin is akdi hukuksuz bir bicimde feshedilmis, bunun uzerine iki bin isci sendikalari Celik Is’in cagrisiyla isten atmalari protesto etmislerdir. Gelismelere dair Hayat TV Ana Haber Bulteni'ne baglanarak bilgi veren Celik-Is Sendikasi Iskenderun Sube Baskani Metin Onder ozetle sunlari soyledi; "Bugun 20 iscinin is akdi feshedildi. Yarin da 40 iscinin cikarilacagi soyleniyor. Onumuzdeki birkac ay icerisinde de 1200'e yakin iscinin is kapi onune koyulacagi bilgisi var. Fakat biz buna izin vermeyecegiz (…) Isten atma gerekcesi ‘yeni teknolojiye ayak uyduramamalari’ gosterilmektedir. ISDEMIR’de yasanan isten atmalarin asil gerekcesi sudur: Calisana yemeklerde icirdigimiz kapali sular var. Bunlari iptal etmeye kalktilar. Biz buna karsi ciktik. Bir iscinin aylik su maliyeti 8 lira, yillik ise 96 lira. Bunu dert ettiler. Fakat kendileri gectigimiz yil 6.5 milyon lira prim dagitti.”ISDEMIR’de arkadaslarinin isten atilmasina karsi cikan iscilerden, 11’i hakkinda disiplin sorusturmasi acilmis, bir ay sonra “18 Eylul 2012 tarihinde isverenden izin almaksizin isyerinde yuruyuse katildiginiz, isi boykot etmeye onculuk ettiginiz anlasildigindan” denilerek, 13 Kasim 2012 itibariyle 4 iscinin is akdi feshedilmis, kimisi de emeklilige zorlanmistir. Isten atilan iscilerden Murat Cardak ve Burhan Isakoglu 3 Aralik 2012 itibariyle ISDEMIR onunde suresiz aclik grevine baslamis durumdadir. Konuyla ilgili olarak;1-ISDEMIR iscileri arkadaslarinin keyfi olarak hukuksuz bir bicimde isten cikarilmalarina seyirci kalmayip, tepki gosterdikleri “is yavaslattiklari” icin isten atilabilir mi? Bu hangi hukuka, hangi vicdana sigar?2- 12 Eylul Referandumunda, Anayasa’da bulunan “dayanisma grevi, hak grevi, genel grev” yasaklari kaldirilmamis miydi? Isverenler bu cesareti nereden almaktadir?3-Varlik nedeni isciler arasinda dayanisma ve iscilerle birlikte hak mucadelesi yurutmek olan sendikanin cagrisiyla iscilerin gosterdigi dayanisma eyleminin suc sayilmasini nasil degerlendiriyorsunuz?4-Sendikali bir isyerinde bu keyfiyet ve zorbaliklar yasaniyor ise, sendikasiz, kayit disi isyerlerinde isciler ne kadar agir ve kotu calisma kosullarina maruz kaliyor acaba?5-Isten atmalara gerekce olarak fabrikanin zarar ettiginin gosterildigi belirtilmektedir. "Genel mudure 762 bin lira, Genel mudur yardimcilarina 300 biner lira prim odemesi yapabilen bir sirkette, 60 iscinin fazla oldugu, iscinin ictigi 98 liralik suyun cok gorulmesi kabul edilebilir mi?6-ISDEMIR’de personel fazlaligi oldugu soylenmesine ragmen, neden isciler her hafta fazla mesaiye birakilmaktadir? Amac kadrolu 1200 iscinin isten cikarilmasi midir?7-Bakanliginiz ISDEMIR’deki isci kiyimina karsi ne tur girisimlerde bulunmaktadir? Bu sorunu cozmek icin ne yaptiniz?

BAKAN BU KEZiSTiFA EDECEK Mi?http://www.gercekgundem.com/?p=509600 "Yolsuzlugu ispatlayin istifa edecegim" diyen bakana yeni belgeler.CHP Istanbul Milletvekili Aykut Erdogdu, Cevre ve Sehircilik Bakani Erdogan Bayraktar’a TOKI’ye ait Emlak Gayrimenkul Yatirim Ortakligi A.S’deki vergi kacakciligi uzerinden yuklendi.CHP Istanbul Il Baskani Oguz Kaan Salici ve CHP Gaziantep Milletvekili Mehmet Seker ile Istanbul Il Merkezi’nde kameralarin karsisina gecen Erdogdu, vergi kacakciligina iliskin elindeki belgeleri de basinla paylasti. Erdogdu, %99,5’i TOKI’ye ait Emlak Gayrimenkul Yatirim Ortakligi A.S’nin ayni zamanda Yonetim Kurulu Baskani da olan Bakan Erdogan Bayraktar’i bir kez daha istifaya davet etti.Cevre ve Sehircilik Bakani Erdogan Bayraktar’in 1 Kasim 2012 tarihinde TBMM Genel Kurulu’nda “Gerek benim calistigim donemdeki sekiz bucuk yilda ve gerekse benden sonraki arkadaslarimin doneminde Toplu Konut Idaresi hakkinda acilmis bir dava yoktur, bir sorusturma yoktur” dedigini hatirlatan Aykut Erdogdu, “Bu sozlere itirazimiz uzerine de ‘Arkadaslar, benim hakkimda bir dava acilmissa -yaptigim 35 bin ihaleden mutlaka dava acilabilirdi- sorusturma acilmissa, ben, burada, yuce Meclisin huzurunda soz veriyorum, bu dakika istifa edecegim; milletvekilliginden de Bakanliktan da istifa edecegim. Getir, istifa edecegim. Istifa etmezsem serefsizim. Siz kendinize ne diyorsunuz?’ demisti” diye konustu.‘BAYRAKTAR ISPATLAYIN ISTIFA EDECEGIM DEMISTI, ISPATLADIK’Ortaya koyduklari belgelerle TOKI’nin 7 projede 774 Milyon TL zarar ettirildiginin Basbakanlik Yuksek Denetleme Kurulu raporuyla sabit oldugunun ispatlandigini kaydeden Erdogdu, “Ayrica KC Grup olayinda TOKI’nin 60 Milyon TL dolandirildigi ve bu dolandiriciligin kurulmus paravan sirketlerle hala devam ettirildigi ve bu dolandiriciligi Erdogan Bayraktar gozetiminde planlandigi da gecen hafta yaptigimiz basin toplantisinda paylastigimiz belgelerle ispatlanmistir” dedi.‘YALNIZCA DOLANDIRICILIK YOK, VERGI KACAKCILIGI DA VAR’“Bugune kadar 560 bin konut yaptigini, 35 bin ihaleyle bu konutlara 45 Milyar TL odedigini ifade eden Erdogan Bayraktar’in TOKI uzerinden hukuksuz icraatlari bunlarla bitmiyor” diyen CHP Istanbul Milletvekili Aykut Erdogdu, “Yaptigimiz arastirmalar sonucunda elde ettigimiz belgelerden, Erdogan Bayraktar’in sadece dolandiricilik sucuna goz yummakla kalmadigi, vergi kacakciligi sucuna da istirak ettigi ortaya cikmistir. Erdogan Bayraktar,

%99,5’i TOKI’ye ait olan Emlak Gayrimenkul Yatirim Ortakligi A.S.’nin (EGYO) Yonetim Kurulu Baskani’dir. EGYO, on binlerce konut yaptiran ve bu is icin 20 Milyar TL’ye yakin kaynak harcamis bir kurumdur” diye konustu.213 sayili Vergi Usul Kanunu’na gore defter, kayit ve belgelerde vergi matrahini azaltacak sekilde hile yapilmasinin vergi kacakciligi olarak tarif edildigini belirten Erdogdu, “Ekteki belgelerden de gorulecegi uzere; EGYO’ya ait konutlarin tapu kayitlarinda yer alan satis degerleri ile yasal defterlere kayitli degerleri arasinda neredeyse % 90 fark bulunmaktadir” dedi.ISTE ORNEKLEREGYO’nun muhasebe kayitlarindan ornekler veren Erdogdu, “Ornegin; Atasehir Kentplus Projesinin 3352 ada, 4 parselde yer alan B1 Blok, 15 numarali dairenin A6473 alici kodu ve 304179 sozlesme numarasi ile Sevgi Erenberk’e pesin 258.000 TL’ye satildigi gosterilmis olmasina karsilik, bu satisa iliskin olarak duzenlenen Tapu Senedi’nde satis bedeli 30.000 TL’dir. Ayni projenin, ayni ada ve parselde yer alan B2 Blok, 17 numarali dairesinin A6503 alici kodu ve 304209 sozlesme numarasi ile Ali Baha Bediz’e pesin 159.000 TL’ye satildigi gosterilmis olmasina karsilik, bu satisa iliskin olarak duzenlenen Tapu Senedinde satis bedeli 20.000 TL’dir. Yine ayni projenin, ayni ada ve parselde yer alan B2 Blok, 25 numarali dairesinin A6511 alici kodu ve 304217 sozlesme numarasi ile Mehmet Gultekin’e pesin 166.000 TL’ye satildigi gosterilmis olmasina karsilik, bu satisa iliskin olarak duzenlenen Tapu Senedinde satis bedeli 20.000 TL olarak eksIk gosterilmistir” diye konustu.‘DAHA ONBINLERCE VAR’“EGYO’nun sadece bu uc tasinmazin satisinda bile tapu degerini olmasi gereken degerden toplam 513.000 TL daha dusuk gosterdigi anlasilmaktadir” diyen Erdogdu, “Gerek tapular, gerekse defterler EGYO nezdinde tutulmaktadir. Dolayisiyla EGYO yonetim kurulu baskani Erdogan Bayraktar’in bu uygulamadan haberdar olmamasi mumkun degildir. Tapu degerlerinin dusuk gosterilmesinden amac tapu harcinin dusuk odenmesi olup bu kacakcilik sucu onbinlerce konut yaptirmis olan EGYO tarafindan islenmistir. Kamunun hukuksuz is yapmayacagina olan guven duygusuyla EGYO’dan konut alan binlerce yurttasimizin EGYO’nun bu tasarrufu nedeniyle magdur edilmesi devlete ve kurumlarina olan inancin sarsilmasina da yol acabilecektir” dedi.BAYRAKTAR’I ISTIFAYA, MALIYE BAKANINI DA GOREVE CAGIRDIBir kamu kurumu olan EGYO’nun boyle bir vergi kacakciliginin icinde olmasinin kabul edilemeyecegini ifade eden Erdogdu, “Bu uygulama yolsuzluklarin odagi haline gelmis TOKI yonetimi ile yapimci sirketlerin ortak bir operasyonudur. Eylul 2012’de Maliye Bakani Mehmet Simsek “Gayrimenkul piyasasini mercek altina aldiklarini, bu sektordeki gercekdisi beyani tespit edip cezalandiracaklarini, ellerindeki veri ile beyan arasindaki % 20 farka musamaha gostereceklerini ama ondan sonra buyuk bir farklilik varsa incelemeye alacaklarini, incelemeye aldiktan sonra sonuclarinin cok agir olacagini…” beyan etmistir. Yurttaslari bu sekilde uyaran/tehdit eden Maliye Bakani Mehmet Simsek’i, konut alan masum yurttaslarimizin haklarina halel getirmeden, TOKI’yle ilgili bu aciklamamizi ihbar kabul ederek TOKI ve muteahhit sirketler nezdinde derhal bir inceleme baslatmaya davet ediyoruz.Bir ulkede eger bir Bakan vergi kacakciligi sucuna da bulasmasina ragmen, hala gorevde kalabiliyorsa o ulkede vatandasin devlete olan guveninden bahsetmek abesle istigaldir. Acikladigimiz bu kadar yolsuzluk dosyasina ragmen hala koltugunda oturarak yolsuzluk ve usulsuzluk pesinden kosanlari cesaretlendiren Cevre ve Sehircilik Bakani Erdogan Bayraktar’i bir kez daha istifaya cagiriyoruz” diye konustu.MILLETVEKILI SEKER: DAHA ONBINLERCE ORNEK VARKonut degerlerinin dusuk gosterilmesinin sadece bu uc ornekle sinirli olmayip binlerce konut, ticaret merkezi ve arsa satisinda tekrar edildigini kaydeden CHP Gaziantep Milletvekili Mehmet Seker ise; “Bu ornekler yalnizca Istanbul’da tespit ettigimiz ornekler. Dusunun ki TOKI ve EGYO yalnizca Istanbul’da on binlerce konut yapip satti. Istanbul disinda daha ne kadar boyle ornek var, onu henuz bilmiyoruz, arastiriyoruz. Kendi sitelerinde tum yukumluluklerin yuklenici firmaya ait oldugunu gosteren sozlesmeler var. Yani firmalara bu sozlesmeleri imzalatmislar ve bu isin vergisi sana demisler. Ustelik, vergi kacirani odullendirmisler, vergisini zamaninda ve tam olarak odeyen firmalari cezalandirip bir daha ihale vermemisler. Kimleri kolladiklari ortaya cikarilmali” dedi.

DENGE VE DENETLEME AGI VEDEKLERASYONUhttp://www.stgm.org.tr/tr/icerik/detay/denge-ve-denetleme-agi-ve-deklarasyonu “STGM Denge ve Denetleme Agi’ni ve Deklarasyonu’nu destekliyor. Deklarasyona kurumsal onayinizi vermek ve agin bir parcasi olmak icin dengevedenetlemeagi@gmail.com adresine bir e-mail atmaniz yeterli!”BIZ DENGE VE DENETLEME AGI OLARAKTBMM Anayasa Uzlasma Komisyonu’nu guclu bir denge ve denetleme sistemi ile evrensel hak ve ozgurluklerin anayasada garanti altina alinmasi icin kararli davranmaya davet ediyoruz.Farkliliklarimizla birlikte ozgurce yasadigimiz, haklarimizin guvence altinda oldugunu bildigimiz, adaletin esit dagitildigindan emin oldugumuz, yonetimin bize hesap verecegine inandigimiz bir Turkiye icin;Yeni Anayasada Denge ve Denetleme Sart!• Yasalar halkin talep ve gereksinimlerini temel almali,• Yasama, yurutme ve yargi birbirinden ayri ve bagimsiz olmali,• Yasama, yurutme ve yarginin hicbiri digerinden daha guclu olmamali,• Halk ve sivil toplum orgutleri, karar verme sureclerine etkin bir sekilde katilmali ve yonetimden hesap sormali,• Yonetim, seffaf olmali ve halka hesap vermeli,• Siyasi partiler, kendi iclerinde demokratik olmali ve siyasete katilimi ozendirmeli,• Temsiliyeti saglayacak bir secim sistemi olmali.Guclu Bir Denge ve Denetleme Sistemi oldugunda toplumsal adaletin saglandigi, yonetimin hesap verdigi, hak ve ozgurluklerin garanti altina alindigi cogulcu bir Turkiye’de yasayacagiz.• Yurutmenin uygulamalarinin insan haklarina uygunlugunu denetleyen bir meclisimiz olacak.• Meclis ve yurutmenin uygulama ve kararlarinin evrensel hak ve ozgurluklere aykiri olmasini engelleyecek bagimsiz ve tarafsiz bir yargiya sahip olacagiz.• Bagimsiz ve tarafsiz bir yargi ile daha adil bir Turkiye’de yasayacagiz.• Yurttaslar ve sivil toplum orgutleri olarak karar verme sureclerine etkin bir sekilde katilip, yurutmeden hesap sorabilecegiz.• Demokratik siyasi partiler araciligiyla farkli goruslerimizi ozgurce seslendirerek kararlarin katilimci bir sekilde alinmasini saglayacagiz.• Temsiliyeti saglayan bir secim sistemi ile yasalarimiz bir gruba degil, hepimize hizmet edecek.Bilgi icin: dengevedenetlemeagi@gmail.com www.anayasaicinuzlasalim.com

EMiNONU HAYVAN (KOLE) PAZARINA TEPKiMerhabalar,Eminonunde herkesin gozu onunde varligina devam eden, kole pazarlarini andiran Eminonu Hayvan Pazari isimli zulum ve ticarethanenin kapanmasi icin Bakanliklar ve Belediyeye baski uygulamak uzere bir imza kampanyasi baslattik. Imza verir ve yayginlastirisaniz cok sevinirimhttp://www.change.org/tr/kampanyalar/%C3%A7evre-ve-orman-bakanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1-tar%C4%B1m-orman-ve-k%C3%B6yi%C5%9Fleri-bakanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1n%C4%B1-emin%C3%B6n%C3%BC-hayvan-pazar%C4%B1-kapat%C4%B1lmal%C4%B1d%C4%B1r?utm_campaign=action_box&utm_medium=twitter&utm_source=share_petition24.6.2004 tarihinde kabul edilmis olan 5199 numarali Hayvanlari Koruma Kanunu baslikli yasanin 10'uncu maddesinde su ifadeler yer almaktadir:MADDE 10. - Satilirken; hayvanlarin sagliklarinin iyi, barindirildiklari yerin temiz ve saglik sartlarina uygun olmasi zorunludur.Istanbul'da herkesin gozu onunde olan bir meydanda yer alan Eminonu Hayvan Pazari ise bu yasayi hice saymaktadir. Kediler, kopekler, cesitli kuslar, tavsanlar, fare, hamster gibi cesitli hayvalar ic ice, dar kafeslerde, hic bir denetime tabii tutulmadan bu pazarda satilmaktadir."Cins kopek satimi" adi altinda kimi hayvanlarin kuyruklari kesilmekte, saticilar tarafindan bu durum "bazi cinslere kuyruk yakismaz" gibi argumanlarla savunulmakta, canlilara birer mal, birer maddi kazanc kapisi gozuyle bakilmaktadir.Bu hayvan pazarinda denetimin olmamasi ve maddi kazancin yuksekligi kacakciliga da davetiye cikarmistir. 3285 sayili Hayvan Sagligi ve Zabitasi yasasi acik hukumlerle yasaklamis olmasina ragmen bavullar icerisinde yavru hayvanlar kacak bir sekilde gumruklerden sokulmakta ve bu pazarlarda yuksek fiyatlara satilmaktadir.Ustelik veteriner kontrolunden gectigi ve asilandigi iddia edilerek satilan pek cok hayvan kisa sure sonra olmektedir. Bunun sebebi, hayvanlarin annelerinden sut emme doneminde ayrilmalari ve kotu kosullarda yasamaya zorlanmalaridir. Bu pazarda gercek bir veteriner denetiminin oldugu dahi kuskuludur.Sozde denetim yapan Eminonu Zabitasi ise, hayvan pazari denilen bu sokakta belli saatlerde yurumekte, bu saatlerde hayvan tacirleri sozde kafeslerin ustunu ortmekte, zabitalar ise orada yapilan zulmu sozde gormemektedir. Bu danisIkli dovus her gun devam etmekteyken, hayvanlar daracik kafeslerde, uygun olmayan kosullarda yasamakta, hastalik kapmakta ve olmektedir.Bu imza kampanyasi ile ilk olarak toplumu bu kanli pazardan uzak durmaya, hayvan tuccarlarindan hayvan almamaya cagiriyoruz. Bu kanli pazarlardan hayvan satin almak hayvanseverlik degildir. Bunu yaptikca hayvanlara zulmedilmesine destek oldugunuzu unutmayin.Ancak asil amacimiz, yetkilileri bu danisIkli dovuse ve bu zulme artik sessiz kalmamaya davet etmektir.Eminonu Hayvan Pazari kapatilmalidir. Kanli bir kar kapisi olan hayvan ticaretine ve hayvan kacakciligina son verilmelidir. Yasalar zaten mevcut, yetkilileri bu yasalari uygulamaya davet ediyoruz.Berk Efe Altinalbealtinal@gmail.com

BiANET HABERLER BULTENiwww.bianet.orgBiANET HABERLERiNE FACEBOOK'TAN ANINDA ULASIN...http://tinyurl.com/d3eon4lBiANET'i TWITTER'DAN İZLEYİN!https://twitter.com/#/bianet_orgIstanbulInci Bosaltildi, Agzimizin Tadi KactiInci Pastane’sinin zamanda yolculuk yapiliyor hissi yaratan kapisindan iceri bu sabah tahliye ekipleri girdi.http://bianet.org/bianet/toplum/142661-inci-bosaltildi-agzimizin-tadi-kacti?from=bultenEskisehirHERKES BEBEK DOGAR DAVASIMahkeme Karar Verdi: Asker Degil, Bebek DoguyormusuzSavda, Atak, Aydemir ve Tezcan'in "Halki askerlikten sogutma" suclamasiyla yargilandigi "Herkes bebek dogar" davasinin sekizinci durusmasinda saniklarin tumu beraat etti.http://bianet.org/bianet/vicdani-ret/142647-mahkeme-karar-verdi-asker-degil-bebek-doguyormusuz?from=bultenIstanbulRUM BASIN TARIHIIlk Tutuklu Gazeteci: KasapisIstanbul Bilgi Universitesi E 4 binasinin koridorlari Rum Basini Tarih’ne ev sahipligi yapti. Ilk Rum gazetesinden, ilk mizah dergisine, hatta ilk tutuklu gazeteciye kadar Rum Basin Tarihi universite koridorlarinda yer buldu.http://bianet.org/bianet/ifade-ozgurlugu/142666-ilk-tutuklu-gazeteci-kasapis?from=bultenIstanbulOZGUR GURBUZ TAEK RAPORUNU YORUMLADI"Artik Nukleer Depomuz Var"TAEK Izmir Gaziemir'deki radyasyon bulasmis bolgeye iliskin ayrintili raporunu acikladi. Nukleer karsitlarindan Gurbuz raporu degerlendirdi: "Tekrar anlasildi ki Turkiye nukleere hazir degil."http://bianet.org/bianet/cevre--3/142670-artik-nukleer-depomuz-var?from=bultenIstanbulOLDURULEN GAZETECILER VE CEZASIZLIKIzzet Kezer CinayetiIzzet Kezer 23 Mart 1992’de Cizre’de vuruldu. Oldu, 38 yasindaydi; olayin taniklari gazeteci arkadaslari Faruk Balikci ve Ugur Sevkat cinayeti ve sonrasini anlatiyor.http://bianet.org/bianet/hukuk/142549-izzet-kezer-cinayeti?from=bultenIstanbulYarin biamag’da

Bu hafta biamag gundeminde Muhtesem Yuzyil, Simurg, Oscar Niemeyer, Pinar Selek, Corbalarin Kardesligi, Iran sinemasi, kurtaj, Oldurulen gazeteciler ve cezasizlik, bilmedigimiz Ortadogu gibi konular yer aliyor.http://bianet.org/bianet/diger/142669-yarin-biamag-da?from=bultenAnkaraCOCUKLAR ICIN ADALET SEMPOZYUMUAdalet Sistemine Cocuk Odakli BakisArkara'da uc gun serecek olan "Uluslararasi Cocuklar Icin Adalet Sempozyumu"nda Turkiye'deki adalet sisteminde cocuklarin nasil korunacagi tartisiliyor.http://bianet.org/bianet/insan-haklari/142641-adalet-sistemine-cocuk-odakli-bakis?from=bultenIstanbulOLDURULEN GAZETECILER VE CEZASIZLIK“Cinayet Sorusturmasinda Yapilacaklar Bellidir”Avukat Osman Ergin gazeteci cinayetlerinin yogun oldugu donemde hukuki olarak neler yapildigini, faillerin neden cezalandirilamadigini ve simdi neler yapilabilecegini bianet'e anlatti.http://bianet.org/bianet/hukuk/142621-cinayet-sorusturmasinda-yapilacaklar-bellidir?from=bultenAnkaraGENELKURMAY ACIKLAMASISon 10 Yilda Intiharlar Yariya InmisGenelkurmay'dan yapilan aciklamada TSK'da intihar edenlerin oraninin son 10 yilda yari yariya azaldigi iddia edilirken, sorusturmalar tamamlanmadan yapilan aciklamalarin TSK'yi zan altinda biraktigi belirtildi.http://bianet.org/bianet/militarizm/142658-son-10-yilda-intiharlar-yariya-inmis?from=bultenIstanbul-Ankara-AdanaKadinlardan Adli Tip'a Suc SuyurusuKadin orgutleri, Ankara’daki toplu tecavuz davasinda saniklarin beraatina yol acan ihmalleri nedeniyle Ankara ve Istanbul Adli Tip Kurumlari hakkinda suc duyurusunda bulundu.http://bianet.org/bianet/kadin/142667-kadinlardan-adli-tipa-suc-suyurusu?from=bultenIstanbulNURAN GULENC YAZDIInsan Hayatina Mal Olmayan Giysiler IcinTuketici baskisinin gucunun fark edilmesi ile birlikte tuketici orgutleri ve sendikalar, duyarlilik yaratmak icin uzun suredir cesitli faaliyetler yurutuyorlar.http://bianet.org/bianet/emek/142651-insan-hayatina-mal-olmayan-giysiler-icin?from=bultenIstanbulTOPLUMSAL CINSIYET VE KADIN CALISMALARI FORUMU"Feminizm Sence Neden Gerekli?"Sabanci Universitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadin Calismalari Forumu, "Feminizm gereklidir, cunku..." sorusuna cevap aramak ve cinsiyet esitsizliginin yol actigi sorunlari gorunur kilmak icin bir blog kurdu.http://bianet.org/bianet/toplumsal-cinsiyet/142663-feminizm-sence-neden-gerekli?from=bultenMalatyaFerhat Tunc'a 3 yil "Konusmama" CezasiFerhat Tunc 1 Mayis 2011'de Dersim'de yaptigi bir konusma dolayisiyla aldigi 2 yillik hapis cezasi, Malatya 3. Agir Ceza Mahkemesi'nde gorulen durusmada benzer konuda 3 yil konusmama cezasina cevrildi.http://bianet.org/bianet/ifade-ozgurlugu/142649-ferhat-tunca-3-yil-konusmama-cezasi?from=bultenMassachusettsTurkiye'nin Derdi Porno ve Devlet ElestirisiDevletlerin Google'a gonderdigi "icerik yasaklama istegi" sayisinda liderlik acik ara ile Turkiye'ye ait. En cok sIkayetci oldugu konu ise porno ve devlet elestirisi.http://bianet.org/bianet/ifade-ozgurlugu/142642-turkiyenin-derdi-porno-ve-devlet-elestirisi?from=bultenGebzeFUSUN ERDOGAN'DAN "GORULMUSTUR" MEKTUPLARIGenc Arkadaslarim ve Durusmaya Cagri!Bu kasvetli Cumartesi gununde genc kogusdaslarimin mektuplari benim icimi isitti. 13 Aralik 2012 tarihinde saat 10.00'da Caglayan Adliyesi'nde benimle/bizimle dayanismaya cagrimi dilerim karsiliksiz birakmazsiniz.http://bianet.org/bianet/insan-haklari/142638-genc-arkadaslarim-ve-durusmaya-cagri?from=bultenIstanbulOnder Babat Kultur Merkezi'nden Cocuklara TiyatroOnder Babat Kultur Merkezi Cocuk Tiyatrosu tarafindan hazirlanan "Sevimli Oyuncaklar" oyunu 8 Aralik'ta Dormen Sahnesi'nde.http://bianet.org/bianet/sanat/142660-onder-babat-kultur-merkezinden-cocuklara-tiyatro?from=bultenIstanbulBUGUNUN ETKINLIKLERI7 Aralik 2012, CumaGUNUN ETKINLIGI: 10:00 Diyarbakir Siyasal ve Sosyal Arastirmalar Enstitusu/Heinrich Boll Stiftung Dernegi "Kurt Meselesinin Cozumune Iliskin Algilar, Aktorler ve Surec" (7-8 Aralik 2012) City Hotel, Turan Gunes Bulvari No: 19 Yildiz-Cankaya/Ankarahttp://bianet.org/bianet/etkinlik-rehberi/142640-7-aralik-2012-cuma?from=bultenIstanbul - AnkaraRTUK VE MUHAFAZAKARLASMATelevizyonla Ergen Iliskisi KuruyoruzProf. Dr. Tayfun Atay ve Doc. Dr. Esra Arsan RTUK'un "tanri asagilaniyor" diyerek The Simpsons'i yayinlayan kanala 53 bin lira ceza vermesi ustune muhafazakarlasan ve otoriterlesen yonetim anlayisini degerlendirdi.

http://bianet.org/bianet/ifade-ozgurlugu/142632-televizyonla-ergen-iliskisi-kuruyoruz?from=bultenIstanbulERKEK SIDDETI KASIM 2012Erkekler Kasimda 10 Kadin Oldurdu, 17 Kadina Tecavuz Ettibianet'in cetelesine gore, erkekler Kasimda 10 kadin, dort erkek ve yedi cocugu oldurdu; 17 kadin ve kiz cocuguna tecavuz etti. 2012'nin ilk 11 ayinda toplam 147 kadin olduruldu, 123 kadin tecavuze, 208 kadin siddete, 126 kadin tacize maruz kaldi.http://bianet.org/bianet/erkek-siddeti/142607-erkekler-kasimda-10-kadin-oldurdu-17-kadina-tecavuz-etti?from=bultenIstanbulSakat, Ozurlu, Engelli?Ozurlu ve sakat kelimeleri kalkiyor yerine "engelli" geliyor. Turkiye Sakatlar Dernegi, "engelli"yi tercih ettiklerini, Engelliler Federasyonu ise sakat ve ozurluye karsi ozel bir tepkileri olmadigini belirtti. Yazar Guclu ise sakata sakat denmesi taraftari.http://bianet.org/bianet/ayrimcilik/142630-sakat-ozurlu-engelli?from=bultenIstanbulKadri Gursel: IPI Misyonu Gorevini Yerine GetirdiUluslararasi Basin Enstitusu temsilcileri uc gunluk Basin Ozgurlugu Misyonu icin Turkiye’deydi. Basin Enstitusu Dernegi Baskani Kadri Gursel heyetin ziyaret amacinin 4. Yargi Paketi'nden basin ozgurlugu cikartmak oldugunu soyledi.http://bianet.org/bianet/ifade-ozgurlugu/142633-kadri-gursel-ipi-misyonu-gorevini-yerine-getirdi?from=bultenIstanbulOLDURULEN GAZETECILER VE CEZASIZLIKYasar Parlak CinayetiYasar Parlak 18 Agustos 2004'te Silvan’da silahli saldiriya ugradi, olduruldu, 48 yasindaydi; oglu Ferhat Parlak, cinayeti ve sonrasini anlatiyor.http://bianet.org/bianet/hukuk/141923-yasar-parlak-cinayeti?from=bultenIstanbulERKEK SIDDETI KASIM 2012Kadinlar Mucadele Ediyor, Erkek Siddeti YargilaniyorEkimde kadina yonelik siddetle mucadelede elde edilen kazanimlar, saldirganlarin aldigi cezalar ve ornek yargi kararlari...http://bianet.org/bianet/erkek-siddeti/142611-kadinlar-mucadele-ediyor-erkek-siddeti-yargilaniyor?from=bultenIstanbulErkek Siddeti Kasim 2012bianet'in cetelesine gore, erkekler Kasimda 10 kadin, dort erkek ve yedi cocugu oldurdu; 17 kadin ve kiz cocuguna tecavuz etti; 13 kadini ve iki kiz cocugunu yaraladi; dokuz kadina cinsel tacizde bulundu.http://bianet.org/bianet/erkek-siddeti/142608-erkek-siddeti-kasim-2012?from=bultenIstanbulBirinci Internet "Paylasim" ToplantisiDevletler, Dubai'de duzenlenen Dunya Uluslararasi Telekomunikasyon Konferansi'nda (WCIT) internetin kimi denetleyecegini oylayacak.http://bianet.org/bianet/ifade-ozgurlugu/142629-birinci-internet-paylasim-toplantisi?from=bultenAnkaraMunzur Vadisi'ne HES'te Kamu Yarari Nerede?Levent Tuzel, Danistay kararina ragmen Munzur Vadisi'nde surdurulen HES ve baraj insaatlariyla ilgili olarak Cevre ve Sehircilik Bakani Erdogan Bayraktar'in cevaplamasi istemiyle soru onergesi verdi.http://bianet.org/bianet/cevre--3/142634-munzur-vadisine-heste-kamu-yarari-nerede?from=bultenIstanbulISTANBUL UNIVERSITESI"Yemekhane Zammi Geri Alinana Kadar Eylem"Istanbul Universitesi'nde 1 Ekim'de yapilan yemekhane zammina karsi baslatilan boykot ve eylemler suruyor. Ogrenciler bugun Rektorluk butcesinin seffaflastirilmasini talep etti.http://bianet.org/bianet/genclik/142635-yemekhane-zammi-geri-alinana-kadar-eylem?from=bultenIzmirGREENPEACE'IN TAEK YORUMU"Nukleer Santralden Sorumlu ama Radyasyonu Bulamadi"Greenpeace Akdeniz Iklim ve Enerji Kampanyalari sorumlusu Cenk Levi, radyoaktif maddenin kaynagini bulamayan TAEK'in yeni kurulacak nukleer santrallerin guvenliginden sorumlu olacagini hatirlatti.http://bianet.org/bianet/ekoloji/142619-nukleer-santralden-sorumlu-ama-radyasyonu-bulamadi?from=bultenIstanbulIMZA KAMPANYASI"Roboski Icin Adalet Istiyorum"Roboski katliaminin sorumlularinin yargilanmasi ve hukumetin resmi ozur dilemesi talepleriyle imza kampanyasi baslatildi.http://bianet.org/bianet/toplum/142627-roboski-icin-adalet-istiyorum?from=bultenIstanbulSILE'DE GEMI KAZASIKurtarma Botuyla Ilgili Yanitsiz SorularFirtina nedeniyle batan gemiyi kurtarmaya giden botta olenlerin yakinlari murettabatin sorusturma baskisiyla zorla denize acildigini one surdu. BUSAR Deniz Kurtarma Ekibi'nden Sozen, boyle riskli bir durumda havadan kurtarma seceneginin daha guvenli olabilecegine dikkat cekti.http://bianet.org/bianet/toplum/142628-kurtarma-botuyla-ilgili-yanitsiz-sorular?from=bultenIstanbulMahkemenin Acelesi Var; Ahmet Altan Mahkum!Mahkeme, ceza davasini beklemeden Ahmet Altan'i Basbakana 15 bin lira tazminat odemeye mahkum etti, Taraf'a "hakaret" ve "hedef gostermek"ten acilan iki sorusturma takipsizlikle bitti. bianet calisanlari da ifade verdi.

http://bianet.org/bianet/ifade-ozgurlugu/142626-mahkemenin-acelesi-var-ahmet-altan-mahkum?from=bultenDiyarbakirAIHM Turkiye'yi Mahkum Etti, Savci Zamanasimi IstediAIHM'in "Yasam hakki ve iskence yasagi ihlali var" diyerek Turkiye'yi 798 bin euro tazminata mahkum ettigi cezaevi operasyonuyla ilgili acilan davada, savci suclamalarin zamanasimindan dusmesini talep etti.http://bianet.org/bianet/insan-haklari/142625-aihm-turkiyeyi-mahkum-etti-savci-zamanasimi-istedi?from=bultenTrabzonKARADENIZ TEKNIK UNIVERSITESIYemekhanede Gurultu VarKaradeniz Teknik Universitesi ogrencilerinin yemekhane kosullarina karsi yaptiklari gurultu eylemi sonucu, yurt muduru sorun ve talepler hakkinda acik toplanti yapilmasini kabul etti.http://bianet.org/bianet/genclik/142623-yemekhanede-gurultu-var?from=bultenIstanbulADEM KUYUMCU ILE SOYLESI"Engelliler Artik Secmen Gucunu Kullanacak"Engelsiz Hayat Dayanisma Dernegi Baskani Kuyumcu, AKP'nin engellillerle ilgili getirdigi yasalari alkisladiklarini ancak uygulamadiginda da elestirdiklerini belirterek herkesi "Sikayet" mekanizmasini kullanmaya cagiriyor.http://bianet.org/bianet/ayrimcilik/142622-engelliler-artik-secmen-gucunu-kullanacak?from=bultenAnkaraGRAMSCI CAGI: DUN, BUGUN, YARINPeter D. Thomas Ankara'daIcinde bulundugumuz donemi "Gramsci cagi" olarak tanimlayan Peter D. Thomas, Ankara'da Dipnot Yayinlari ile Mulkiyeliler Birligi'nin ortaklasa duzenledigi "Gramsci Cagi: Dun, Bugun, Yarin" baslikli konferansa katilacak.http://bianet.org/bianet/yasam/142620-peter-d-thomas-ankarada?from=bultenMardinDOKTOR LEVENT AKYILDIZ'IN YORUMUCurumus Bir Seyler Var Ticari Saglik OrtamindaSABIM'in "mobbing" sureci olarak kullanildigi konusunda hemfikirim. Ancak bu hatlarin tasfiyesi talebi cok sicak bir gunde meteoroloji istasyonuna telefon acip "kardesim bu ne sicak!" serzenisi kadar anlamlidir.http://bianet.org/bianet/insan-haklari/142616-curumus-bir-seyler-var-ticari-saglik-ortaminda?from=bultenIstanbulAB INSAN HAKLARI FILM GUNLERI10 Kentte 11 Ulkeden 11 Film2012 AB Insan Haklari Film Gunleri kapsaminda, 10-12 Aralik arasinda 10 ayri kentte 11 AB uyesi ulkeden 11 film ucretsiz olarak gosterilecek.http://bianet.org/bianet/sanat/142618-10-kentte-11-ulkeden-11-film?from=bultenIstanbulSAGLIK ICIN MEDYA, MEDYA ICIN SAGLIK"basvuru hakki" hasta haklarinin temel bir unsurudur!saglik bakanligi alo 184/sabim'le hastalarin basvuru haklarini kullanmalarini engellerken, uygulamalarina itiraz eden hekimleri de baski altinda tutmaya calisiyor.http://bianet.org/bianet/insan-haklari/142617-basvuru-hakki-hasta-haklarinin-temel-bir-unsurudur?from=bultenIstanbulBUGUNUN ETKINLIKLERI6 Aralik 2012, PersembeGUNUN ETKINLIGI: 16:00-19:00 Ogrenci Kolektifleri Forum: "Universite Bulusuyor, YOK Yasasini Tartisiyor" (3-7 Aralik 2012) ITU Taskisla Yerleskesi Mimarlik Fakultesi, Taskisla-Beyoglu/Istanbulhttp://bianet.org/bianet/etkinlik-rehberi/142601-6-aralik-2012-persembe?from=bultenDiyarbakirErbey'e Insan Haklari OduluEski IHD yoneticisi olan KCK ana davasindan uc yildir tutuklu bulunan avukat Erbey'e verilen 17. Uluslararasi Ludovic Trarieux Insan Haklari Odulu'nu esi aldi.http://bianet.org/bianet/insan-haklari/142615-erbeye-insan-haklari-odulu?from=bulten

*

3. Bolum - Suyun Gundemi HABERLERi

ESKiSEHiR’DE GDO PANELi VE CALISTAYI08 ARALIK 2012 / TEPEBASI BELEDiYESi, OZDiLEK SANAT GALERiSi / ESKiSEHiRarcaatay@gmail.comTarimsal Biyoteknoloji urunleri olan Genetik Yapisi Degistirilmis Organizmali (GDO'lu) Gida ve Yemler, 8 Aralik Cumartesi gunu Eskisehir'de tartisilacak.Seksenden fazla kurumsal uyesiyle cevre, ekoloji, biyocesitlilik, insan ve hayvan sagligini koruma mucadelesini, bilgilendirme ve bilinclendirme calismalarini surduren GDO'ya Hayir Platformu, Eskisehir Tepebesi Belediyesinin ev sahipliginde gerceklestirilecek olan etkinlikte Eskisehir halkiyla bulusacak.

"Gida ve Yemlerde Genetigi Degistirilmis Organizmalar " konulu Panel ve Calistay 8 Aralik 2012 Cumartesi gunu Tepebasi Belediyesi Ozdilek Sanat Galerisinde gerceklestirilecektir.Halka acik olarak duzenlenen bu etkinligin programi soyle;10:00 Acilis Konusmalari10:00 Acilis KonusmalariDt.Ahmet Atac (Tepebasi Belediye Baskani)Prof.Dr.Cengiz Ture (Anadolu Universitesi Ekoloji ABD Baskani)10:30 -12:30 PanelGida ve Yemlerde Genetigi Degistirilmis OrganizmalarPanel Moderatoru:Dr.Yavuz Dizdar (Istanbul Universitesi Onkoloji Enstitusu)Panelistler ;Dr.Isil Ergin (Ege Universitesi Tip Fakultesi Halk Sagligi ABD)GDO'larin Risk ve Saglik Etkileri Tartismalarinda Taraflar Ne Soyluyor, Neyi hedefliyorlar?Abdullah Aysu (Ciftci Sendikalari Konfederasyonu Baskani)Ciftciler, Ekoloji ve Genetigi Degistirilmis OrganizmalarFuat Engin (Tuketici Orgutleri Federasyonu Baskani)GDO lu Yem ve Gidalarda,Tuketicinin Bilgi Edinmesi ve Sagliginin Korunmasi Icin Etiketlemenin OnemiCapar Kanat ( Cig Sut Ureticileri ve Tuketicileri Grubu ve Yazar)Sut ve Sut Urunlerinde GDO'yu Durdurmanin Yolu : Yeni Dagitim Agi12:30-13:00 Soru ve Cevaplar13:00 -14:00 Ogle Arasi14:00-17:00 CalistayGida ve Yemlerde GDO'lar ve Alinmasi Gereken OnlemlerCalistay Moderatoru:Dr.Baris Gencer Baykan (Bahcesehir Universitesi Ekonomik ve Toplumsal Arastirmalar Merkezi)

BELGESEL GOSTERiMiNE CAGRIKONU - GUNDONDU BELGESELI ve CIFTCILERLE SOYLESITarih: 08 Aralik 2012 CumartesiSaat: 13.00-16.00Yer: Velimese Belediyesi Dugun Salonu (Cerkezkoy ile Corlu Arasinda Belde)Yildiz Daglari’ndan dogan ve 285 km sonra Saros Korfezi’ne dokulen Ergene Nehri 25-30 yil oncesine kadar gectigi topraklara hayat veren bir nehirdi.Oysa bugun nehirde hicbir canli organizmanin yasamadigi,agir metal-lerle yuklu pas renginde akan bir suya donustu.Gundondu, halen 1 milyon 50 bin insanin yasamakta oldugu Ergene Havzasinin,endustri ile birlikte sosyal, kulturel, ekonomik ve ekolojik degisimleri anlatan veTrakya bolgesinin nasil etkiledigini , konuyla ilgili bilimsel verilerin yer aldigi, canli tanikliklari iceren bir belgesel.Belgesel, bolge halkinin ve tum yasam savunucularinin dikkatini konuya cekmek ve devletin yetkili kurumlarinin cozum icin somut adimlar atmasini saglamayi amacliyor.Muzik Kurgu Produksiyon Melodika Yapim ve YonetimSerkan CAGRI S.Korhan GUNER ABT Y.i.C Nejla DEMIRCI nejlademircii@hotmail.com

EKOLOJi GUNDEMiTarih: 10 Aralik 2012 PazartesiSaat: 15.00Yer: Ozgur Radyo FM 95.1Her Pazartesi saat 15.00’de 95.1 Ozgur Radyo’da.... Yusuf Gursucu’nun hazirlayip sundugu Ekoloji Gundemi, HDK (Halklarin Demokratik Kongresi)’nin katkilariyla...10.12.2012 Pazartesi gunu Ekoloji Gundem'inde, STHP(Suyun Ticarilestirilmesine Hayir Platformu)'nin 15.12.2012 gunu duzenleyecegi "Su kanunu Tasarisini Konusuyoruz" adli etkinligi ve etkinlige konu olan su yasasini Su Politik'ten Selim YILMAZ ile birlikte konusacagiz.yu.gursucu@gmail.com

SU KANUNU TASARISINI TARTISIYORUZKAPiTALiZMiN SUYLA OYUNU / SU KANUNU TASARISI UZERiNE GORUSLERTarih: 15 Aralik 2012 CumartesiSaat: 10.30-17.00Yer: Istanbul Tabipler Odasi, Sevinc Ozguner SalonuAdres: Turkocagi Caddesi, No: 17, Kat: 4 Cagaloglu, Istanbulmerhaba, sizi; "suyun ticarilestirilmesine hayir platformu" 15 aralik 2012 cumartesi gunu, 10.30 / 17.00 saatleri arasinda istanbul tabip odasi sevinc ozguner salonu'ndaki "suyu,_su havzalarini_sermayeye_teslim_etmeyecegiz" belgisi ile "su kanunu tasarisi"nin tartisilacagi sunum / form'a cagiriyor.ilgi, destek ve katiliminizla; mucadelemiz utkuya ulasacak.suyun ticarilestirilmesine hayir platformuPROGRAM:Saat: 10.30 - 12.30Sunum:KAPiTALiZMiN SUYLA OYUNU - Fuat ErcanMuzik: Basis ve Ozgun

Saat: 13.00-17.00Forum:SU KANUNU TASARISI UZERiNE GORUSLER

DiKiLi BELEDiYE BASKANI YALNIZ DEGiLDiR…Dikili belediye baskani sevgili Osman Ozguven’e 8 yil ceza verilip belediye baskanligi gorevi dusuruldu. Neydi Sayin Ozguven’in sucu; Dikili halkina icme ve kullanma suyunu 13m3’e kadar 1 Kurus yani ucretsiz yapmasi ve ogrencileri okullarina ucretsiz tasimasi gibi, yapilmasi gereken halkci belediyecilik uygulamalariydi. Farkli nedenlerle ceza aldigi iddia edilse de Ozguven bu nedenlerden dolayi cezalandirilmistir. Osman Ozguven’e AKP iktidari tarafindan yapildigini bildigimiz saldirinin, SHTP’nin suyun ticarilesmesine karsi yuruttugu mucadeleye saldirinin da bir parcasi oldugunu biliyoruz. STHP bilesenlerinden biri olan, Dikili Belediyesi ve Belediye Baskani Osman Ozguven’in sahsina yapilan saldirinin, basta Dikili Halki olmak uzere Turkiye’de SUYUN TICARILESTIRILMESINE HAYIR diyenlerin yuruttugu mucadeleye karsi yapildigi da bir gercekliktir.Hukumetin temel politikalarindan biri olan suyun metalastirilip ticarilestirilmesi surecinde Ozguven’in yaptigi, iktidar tarafindan hos karsilanmasi imkansizdi. Once bu nedenlerle yargilandi Ozguven. Dikili halki ve Turkiye’nin dort bir yanindaki halk bu uygulamaya sert tepki gosterdi ve bu nedenle ceza uygulamasini hayata geciremediler. Fakat her seye ragmen bu durum cezasiz birakilamazdi ve AKP iktidari geregini yapti. Duzmece nedenlerle, kavusturmaya dahi yer olmayacak sozde suclarla Ozguven cezalandirildi.BUTUN BUNLAR NEDEN!Burada, AKP iktidari ve emrinde ki organlarin amaci, halkci belediyelerin ve Turkiye halkinin boyle bir yonelim icine girmelerinin onunu kesip, aba altindan sopa gostermek istemesidir. Aynen Kurt halkina yagli urganla tehditler savurdugu gibi. Hep boyle olmuyor mu? Baski ve zulme sessiz kalmayan binlerce Kurt ceza evlerine kondu. HES’lere karsi direnen insanlar terorist suclamalari ile ceza evlerine gonderildi. Erzurum’da bir genc kizin HES karsiti eylemler icinde bulundugu gerekce gosterilip ailesiyle bile konusmasi cezaevi tehdidi ile yasaklandi. Hopa’da sevgili Metin Lokumcu bu nedenle olduruldu. Gectigimiz gunlerde Dersim’de 6 arkadasimiz farkli nedenler ileri surulse de bolgede ki HES’lere karsi mucadele icinde olduklari icin tutuklandi.Sular sermaye icin gunumuzde cok degerli bir “meta”. Suyun dogadan calinip ticari degeri yukseltilerek tekellerin emrine verilme surecini cok hizli yasiyoruz. Turkiye’de koreltilmis gozlerde artik gercekleri acikca gorebiliyor.Halkin ve doganin yaninda oldugunu her firsatta gosteren Sayin Osman Ozguven onurumuzdur. Onun yalniz olmadigini her durumda ve kosulda yaninda olacagimizi duyuruyoruz.STHPSuyun Ticarilestirilmesine Hayir Platformu

KiRALANAN ADAYACEVRECiLERDEN TEPKihttp://www.hurriyet.com.tr/gundem/22098317.asp Marmaris'in Icmeler beldesinde Kiyi Emniyeti Genel Mudurlugu tarafindan ozel bir sirkete aylik bin 500 lira karsiliginda kiraya verilen ve 1. derece dogal sit alani olan Fener Adasi'nda yapilan insaat calismalarina cevreciler tepki gosterdi.Icmeler beldesinde, Keci Adasi'na yaklasIk 10 metre yakinlikta bulunan ve 1. derecede dogal sit alani olan Fener Adasi'nda, adada bulunan fenerde yapilan insaat calismalarina cevreciler tepki gosterdi.Icmeler Belediyesi'nin tahsis ettigi tekneyle adaya giderek incelemelerde bulunan Marmaris Cevrecileri Dernegi (MCD) Baskani Ahmet Kutengin, ada ve burada bulunan deniz feneri binasinin bir sure once duzenlenen ihaleyle aylik bin 500 lira karsiliginda kiralandigini belirtti.Yaptiklari arastirma sonucunda alanin sit bolgesi olmasi nedeniyle koruma altinda oldugunu ogrendiklerini bildiren Kutengin, “Burasi yapilasma veya ilave yapinin yapilmasi yasak olan bir alan. Fakat burada insaat calismasi yapildigini tespit ettik. Icmeler Belediyesi, gelen sIkayetler uzerine insaati muhurledi. Muhurlenen bir yerde nasil insaat calismasina devam edildigini anlamaya calisiyoruz” dedi.Yapilan tadilat calismasiyla ilgili, catinin yuksek bulunarak alcaltilmasinin istendigi bilgisini aldiklarini ifade eden Kutengin, insaatin yasak oldugu bir bolgede “Catiyi alcaltin” diyen kurumun hangisi oldugunu da arastirdiklarini anlatti. Kutengin, yaptiklari incelemede binanin bodrum kati icin kazi yapildigini, binanin on tarafinda kaya kirilma faaliyetinin yapildigini gorduklerini kaydetti.Ihale dosyasinda “Bilimsel calisma yapmak” amaciyla kiralama isleminin yapildiginin yazdigini savunan Kutengin, sunlari soyledi:“Bu adada nasil bir bilimsel calisma yapilacagini merakla bekliyoruz. Dernek olarak bu konunun takipcisi olacagiz. Burada ne yapilacagini bilmiyoruz. Suyun altina yapilacak restoranlarla fener binasinin birlestirilecegini duyduk. Bu da mumkun degil. Ihaleyi alan firmanin sahibi ile de gorustuk. Bilimsel calisma icin kiraladiklarini, bu olmaz ise sahsi olarak kullanacaklarini soylediler. Ihale dosya fotokopilerini aldik, yillik 18 bin liraya kiralandigini gorduk. Kisisel kullanim icin bu yerin kiralanmis olacagini dusunmuyoruz.”“Fener binasi degil, iskele muhurlendi”Icmeler Belediye Baskani Zeki Eren ise adadaki bina kismini degil, iskelede yapilan calismayi muhurlediklerini soyledi.Belediye Fen Isleri gorevlilerini yanina alarak adada inceleme yaptigini anlatan Eren, “Adada yeni bir bina yapilmiyor, mevcut deniz feneri binasi onarimdan geciriliyor. Arkadaslar binada projeye aykiri bir durum tespit etmedi. Ilgili kurumlardan izinlerini almislar. Projede, platform gibi yapilmis olan iskele kismi olmadigi icin muhurleme islemini gerceklestirdik. Yasal izinlerin alinmasi ve dogal dokuyu bozmayacak bir proje hazirlanmasi durumunda iskeleye musaade edebiliriz” diye konustu.Her hafta ekiplerini gondererek adada inceleme yaptirdigini anlatan Eren, projeye aykiri bir durumun belirlenmesi durumunda geregini yapacaklarini kaydetti.YaklasIk 900 metrekare buyuklugundeki ada ve burada bulunan deniz feneri, Kiyi Emniyeti Genel Mudurlugu tarafindan yapilan ihale sonucu 21 Mart'ta bir firmaya 10 yilligina kiraya verilmisti. Bu arada, adaya firma yetkilileri tarafindan “Ugur Adasi” ismi verildigi belirtildi.

TURKiYE BUYUK MiLLET MECLiSi BASKANLIGI’NAAsagida belirtilen sorularimin Cevre ve Sehircilik Bakani Erdogan Bayraktar tarafindan yazili olarak cevaplandirilmasini arz ederim. 06.12.2012A. Levent TUZELIstanbul Milletvekili

Munzur Vadisi’nde yapimi planlanan baraj ve HES’lerle ilgili olarak yarginin verdigi iptal ve yurutmeyi durdurma kararlarina ragmen baraj ve HES yapimlari devam etmektedir. Tunceli halki, cevre uzmanlari, akademisyenler projelere karsi cikarken, raporlar projelerin dogaya ve kulturel mirasa verecegi zararlari ortaya koymaktadir.Tunceli’de yapimi planlanan, enerji ureten ve insaat halinde olan 23 Hidro Elektrik Santrali (HES) projesi bulunurken, Tunceli-Ovacik arasinda uzanan ve 42 bin hektarlik bir alanda bulunan, 1971 yilinda ‘Milli Park’ olarak ilan edilen Munzur Vadisi’nde ise 4 baraj ve 5 HES projesi bulunmaktadir. Doga, tarih, yasam ve inanc alanlarinin yok olmasini istemeyen bolge halkinin cabasiyla Munzur Vadisi uzerinde yapilmasi planlanan Konaktepe Baraji ile Konaktepe 1 ve Konaktepe 2 HES projeleri Danistay 13.Dairesi tarafindan iptal edilmistir. Ankara 8. Idare Mahkemesi de Munzur Vadisi’nde yapimi planlanan Bozkaya HES icin yurutmeyi durdurma karari almistir.Ancak bu kararlara ragmen HES projelerini devam ettirmekte kararli olan Bakanliginiz, 18 Nisan 2011’de Munzur Vadisi Mili Park sinirlari dahilinde yapimi kararlastirilan baraj ve HES’lerin ‘yapilmasinda zorunluluk’ oldugunu ve ‘projelerde ustun kamu yarari’ bulunduguna iliskin bir karar alabilmistir. Bakanliginizin soz konusu kararinin yurutmesinin durdurulmasi ve iptali amaciyla acilan dava Ankara Idare Mahkemesi’nde devam etmektedir. Konuyla ilgili olarak;1.Kamu yarari her zaman ekolojinin korunmasindan yanadir. Turkiye’de ilk defa bir milli parkta yapimi planlanan baraj icin ‘ustun kamu yarari vardir’ seklinde karar alinmistir. Bolge halkinin tepkilerine, ekolojik dengenin bozulmasini saglayacak olan bu calismaya nasil ‘ustun kamu yarari vardir’ karari verilmistir?2.Baraj ve HES projelerinin Danistay 13. Dairesi tarafindan iptal edilmis ve Idari Mahkeme tarafindan yurutmesinin durdurulmasina ragmen calismalar neden durdurulmadi? Basinda cikan, Akyayik, Kaletepe, Bozkaya, Konaktepe ve Uzuncayir Barajlari’nin yapiminin planlandigi haberleri dogru mudur?3.1971 yilinda Milli Park olarak ilan edilmis olmasina ragmen Munzur Vadisi’nde yapilmak istenilen baraj ve HES’ler usulsuz degil midir? Milli Parklarin ticari amaclar icerisinde kullanilmasi hukuki acidan engel teskil etmez mi?4.Milli Park, tarim arazisi, yasam alani gibi alanlari gozetmeksizin ulkenin dort yanina Hidro Elektrik Santralleri kurulmaya calisilarak AKP hukumeti ne planliyor? Bu alanlarda, sirketlere calisma izni nasil veriliyor?

SUYUN TiCARiLESTiRiLMESiNE HAYIR PLATFORMUwww.sthp.org

*

4. Bolum - Enerji Sorunlari ve Alternatif Enerji HABERLERi

GUNDER 20. YIL ETKiNLiKLERiTURKiYE'DE GUNES ENERJiSiNiN KULLANIMI VE GELiSiMiTarih: 19 Aralik 2012 SaliSaat: 13.00-20.30 Yer: Rixos Grand Ankara13:00 – 13:30 Kayit13:30 – 14:10 Acilis KonusmalariProf. Dr. Necdet Altuntop, ISES-TR YK BaskaniAhmet Ocak, Enerji Piyasasi Duzenleme Kurumu Daire BaskaniYusuf Yazar, Yenilenebilir Enerji Genel Mudurlugu Genel MuduruDoc. Dr. Murat Mercan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanligi Bakan Yardimcisi14:10 – 14:40 Sureyya Yucel Ozden, Dunya Enerji Konseyi-Turk Milli Komitesi YK Baskani14:40 – 15:10 Prof. Dr. Nilufer Egrican, Uluslararasi Uygulamali Termodinamik Dernegi YK Baskani15:10 – 15:30 Ara15:30 – 17:30 Panel - ATurkiye'de Gunes Elektrigi UygulamalariModerator: Yusuf Yazar, Yenilenebilir Enerji Genel MudurluguSebahattin Oz, Yenilenebilir Enerji Genel MudurluguAhmet Ocak, EPDKMete Cubukcu, Ulusal Fotovoltaik Teknoloji PlatformuProf. Dr. Rasit Turan, ODTU-GUNAMSenol Tunc, MMOEvren Evcit, Anel Elektrik15:30 – 17:30 Panel - BTurkiye'de Gunes Enerjisi Isil UygulamalariModerator: Prof.Dr. Nilufer Egrican, UUTDMahmut Aydin, Orman Genel Mudurlugu ORKOY Daire BaskanligiProf. Dr. Mustafa Gunes, Ege Universitesi Gunes Enerjisi EnstitusuProf.Dr. Necdet Altuntop, ISES-TRHalil Ibrahim Dag, Solimpeks A.S.Hakan Alas, Ezinc A.S.17:30 – 18:00 Ara18:00 - 18:30 "AB'de Gunes Enerjisi Isil Uygulamalari Cerceve Sartlari ve Pazar Degerlendirmesi"Xavier Noyon, ESTIF Genel Sekreteri18:30 - 19:00 Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakani Sayin Taner YILDIZ'in konusmasi

18:30 – 19;00 Plaket takdimi.19:00 – 20:30 Aksam Yemek

3.ULUSLARARASI %100 YENiLENEBiLiR ENERJi KONFERANSI BiLDiRi CAGRISI27-29 HAZiRAN 2013 / MALTEPE BELEDiYESi TURKAN SAYLAN KULTUR MERKEZiwww.irenec2013.com www.eurosolar.org.tr

TURKiYE‘NiN ENERJi GORUNUMU GUNCEL SUNUMU http://www.mmo.org.tr/resimler/dosya_ekler/4b6ed2d92f94790_ek.pdf?tipi=2&turu=X&sube=0

TURKiYE`NiN ENERJi GORUNUMU RAPORUhttp://www.mmo.org.tr/resimler/dosya_ekler/dd924b618b4d692_ek.pdf

*

5. Bolum - Kuresel Tukenis ve Cokus HABERLERi

GERCEK KIYAMETALAMETLERihttp://t24.com.tr/haber/7-tane-kiyamet-alameti-mi-kacinilmaz-son-mu/219156 Intergovernmental Panel on Climate Change'in iklim degisIklikleri hakkindaki 2014'te yayimlanacak raporda hayra alamet olmayan detaylar varIntergovernmental Panel on Climate Change (Hukumetlerarasi Iklim DegisIkligi Paneli), iklim degisIklikleri hakkindaki raporu 2014'te yayimlanacak. New Scientist'te yayimlanan haberde raporda dunyanin seyrine iliskin karamsar bir tablo cizliyor. Karamsarliga dayanak olan 7 temel gelisme soyle: Kuzey Kutbu'ndaki isinma, asiri hava kosullari, tarimsal uretim, deniz seviyesinde yukselme, sergazi yukselisi, C02 uretimi ve isi stresi.Cumhuriyut gazetesinin Bilim-Teknoloji ekinde Reyhan Oksay tarafindan Turkcelestirilen haber (7 Aralik 2012) soyle:Bundan bes yil once Hukumetlerarasi Iklim DegisIkligi Paneli (Intergovernmental Panel on Climate Change-IPCC) isimli orgutun iklim degisIklikleri uzerindeki calismalarinin sonuclarini iceren son rapor, gezegenimizin gelecegine iliskin cok karamsar bir tablo ciziyordu. 2014 yilinda yayimlanacak olan bir sonraki rapor icin veri toplayan iklim bilimciler, daha da karamsar tahminlerde bulunuyor.Ongoruler yedi temel nedene dayaniyor.Kuzey Kutbu beklenilenden daha hizli isiniyorCok da uzak olmayan bir gecmiste Kuzey Buz Denizi kalin buzlarla kapliydi. Yaz aylarinda bile, deniz yuzeyinin yarisindan fazlasi buz ortusu altindaydi.Dunyamiz son yillarda isinmaya devam ederken, yaz aylarindaki erimeyi telafi eden kis donemindeki yeniden donma sona ermis bulunuyor. Isi-yansitan beyaz buz, yerini isi-hapseden koyu renk sulara birakiyor; denizi cevreleyen karalardaki karlar daha erken bir tarihte erimeye basliyor; daha fazla miktarda isi-hapseden nem atmosfere karisiyor; daha buyuk dalgalar ve firtinalar incelen buzu zorluyor. Bu geribesleme sureclerine bagli olarak Kuzey Kutbu gezegenin uzerindeki herhangi bir noktaya gore iki misli daha hizli isiniyor. 1990’larin sonlarina dogru deniz buzlari 1400 yilin en dusuk seviyesine indi. Gecen yazin sonlarinda Kuzey Buz Denizi’nin yalnizca dortte biri buzlarla kapliydi. Bu, modern zamanlarin en dusuk seviyesiydi. 30 yil onceki buzun beste biri dolaylarindaki bu ince tabaka kolayca eriyip, yok olmaya aday durumda.Sureklilik kazanan buz kaybinin, ne kadar surerse sursun, cok sayida zincirleme tepkiye yol acacagini soyleyen bilim insanlari bunun nedenlerini soyle siraliyor:• Kuzey yarikurede asiri hava kosullari• Gronland’daki buz tabakalarinda hizli erime• Permafrostta hapsolmus karbonun serbest kalmasiAsiri hava kosullari daha da siddetleniyor2010 yilinda Rusya’nin bazi kentlerinde sicaklik 40 °C’ye ulasti. 2011’de ise kar firtinalari ABD’nin ve Kanada’nin dogusuna asiri miktarda kar birakti. Bu yil da asiri hava kosullari dunyanin pek cok noktasinda hayati felce ugratti. Ornegin Ingiltere’de yaz saganaklari ve ABD’de tayfunlarin (Sandy) yol actigi tahribat...Bu tur olaylar belirli bir kaliba uyuyor. Isinan bir dunyada siddetli yagmurlar ve artan buharlasma daha yogun kurakliga yol acar. Sicak bir atmosfer daha fazla su tuttugu icin yagmurlar daha yogun bir sekilde yere iner.Tek tek her hava olayinin iklim degisIkliginden nasil etkilendigini belirlemek, imkansiz olmasa da cok zordur. Daha kolay olan, iklimsel felaketlerin butun olarak arttigini soylemektir. Kaldi ki IPCC’nin 2007 raporunda bile asiri isi, kuraklik ve yogun yagislar yukselen bir trendi isaret ediyordu.Bu trend yalnizca devam etmekle kalmiyor, hava kosullari tahminlerden daha asiri bir seyir izliyor. Ornegin, Avustralya Uluslar Toplulugu Bilimsel ve Endustriyel Arastirma Orgutu’nun (CSIRO) 1950-2000 arasinda suyun tuzlulugu ile ilgili verileri, kuresel su dongusunun -suyun buharlasma ve yagmur olarak yere dusme hizi- kuresel iklim simulasyon modellerine gore iki misli hiza ulastigini gosteriyor. Tayvan ve Cin’deki bilim insanlarinin yaptiklari arastirmalara gore son otuz yildaki yogun yagislar, kuresel iklim modellerindeki tahminlerin uzerinde. Bu arada Avrupa’da 2003 ve 2010 yillarinda meydana gelen asiri isi dalgalanmalarinin bu yuzyilin sonlarinda ortya cikmasi bekleniyordu.Gecmisteki iklim olaylari, gelecegin daha da siddetli hava olaylarina gebe oldugunu gosteriyor. Ornegin 5 milyon ile 3 milyon yil oncesinde dunya bugune gore 2°C-4°C daha sicakti. MIT’den Kerry Emanuel ve ekibi 2010 yilinda yayimladiklari bir raporda, tayfun sayisindaki artisin denizler uzerindeki isi dagilimini degistirdigini ve buna bagli olarak Yeryuzu’nde iklimin tersyuz oldugunu belirtiyordu. Bu yeni rejimde tropikler daha fazla isinirken, asiri tayfunlarin sayisi artarak daha genis alanlari etkiliyor.Tarimsal uretim tahminlerinde belirsizlikBu yilin baslarinda ABD’de hasadin rekor duzeye ulasacagi tahmin ediliyordu, cunku ciftciler artan fiyat avantajindan yararlanmak icin daha fazla miktarda tohum ekmislerdi. Oysa kuraklik ve rekor duzeydeki sicaklik nedeniyle beklentileri gerceklesmedi. Ingiltere ise farkli bir sorunla karsilasti.

Hasat, asiri yagmurlara bagli olarak bu yil epey dusuktu. Dunyanin diger noktalarindaki asiri iklim kosullarindan kaynaklanan verimdeki dusus, kuresel yiyecek fiyatlarinin yeniden tirmanisa gecmesine yol acti.Oysa 2007 IPCC raporunda kuresel sicakligin, sanayi devrimi oncesine gore 1.5 °C artacagi, CO2 duzeyinin de yukselecegi ongoruluyordu ve bu degisIkler tahminlere gore tarim urtiminde artisa yol acabilecekti. Ayrica raporda tahil uretiminin dusmesi icin sicaklik artisinin 3.5 °C’yi asmasi gerektigine dikkat cekiliyordu.Fakat bugun olanlara bakinca, sicaklik artisi 0.8°C dolayinda seyretmesine karsin, iklim degisIkliginin tarimi olumsuz etkiledigi goruluyor. Gecen yil Stanford Universitesi’nden bir ekip, 1980-2008 yillari arasinda insanligin aldigi kalorinin dortte ucunu saglayan bugday, misir, pirinc ve soyanin kuresel uretim egrilerini inceledi. Raporu hazirlayanlardan David Lobell, “Kuresel isinmanin olumsuz etkileri ne yazik ki olumlu etkilerinden daha fazla” diyor.Zengin ulkeler verimdeki dususleri bir olcuye kadar telafi edebiliyorlar. Bunun icin urun cesitliliginde degisIklige gidebiliyorlar, yetistirme yontemlerinde degisIklik yapabiliyorlar ve isiya daha dayanikli urunler yetistirebiliyorlar. Aslinda bunu da yapmak zorundalar.Ne var ki bu degisIkligin boyutlarini ve hizini tahmin etmek pek kolay degil. Urunlerin asiri sicaklardan ve siddetli yagmurdan nasil etkilenecegini onceden kestirmek gercekten zor. Dolayisiyla dunyadaki ciftcilerin bugun en buyuk sorunlarindan biri, gelecegin kendilerine ne gibi surprizler hazirladigini bilmemeleridir..Deniz seviyesi beklenilenden daha hizli yukseliyorGronland’daki Summit isimli meteoroloji istasyonu, deniz seviyesinden 3000 metre yuksekte kurulu. Istasyonun olcumlerine gore tipik yaz aylari sicakligi genellikle -10°C civarinda. Ancak bu yil temmuzda sicaklik sifir derecenin uzerine cikti. Bir noktada buz tabakalarinin yuzeyi % 97 oraninda eridigi icin kopruler yikan seller olustu. Ne yazik ki bu bir sefere mahsus bir olay degildi. Parlak karin yerini, daha fazla isi emen kirli kar aldi. Bu da karin daha hizli erimesine yol aciyor. Kiyi boyunca denize dogru uzanan buzullar kiriliyor. Bu “barajlar” yikildikca arkadan gelen buz nehirleri hiz kazaniyor ve inceliyor.Son yillara kadar Gronland’in buz tabakalarini yitirmesi icin onumuzde cok uzun yillarin oldugunu dusunuyorduk.Guney Kutup bolgesinde de durum farkli degil. Kenar kisimlardaki erimeyi telafi eden asiri kar yagisi sayesinde Antarktik buz tabakasinin buyuyecegi bekleniyordu. 2007 IPCC raporuna gore iki devasa buz tabakasinin erimesiyle gelecek yuzyilda su seviyesi yalnizca 0.3 mm yukselecekti. Oysa uydu olcumlerine gore halihazirda iki tabakanin erimesi sonucu bugun deniz seviyesindeki yukselme 1.3 mm’yi bulmus durumda.Buzul uzmanlarinin (glasiyolog) pek cogu 2100 yilinda deniz yuzeyinin en az bir metre, en fazla da iki metre kadar yukselecegini dusunuyor. Bu da deniz seviyesindeki cok sayida kentin sular altinda kalmasi veya firtinalardan olumsuz etkilenmesi anlamina geliyor.Fakat NASA’nin Goddard Uzay Arastirmalari Enstitusu’nden James Hansen, bu konuda daha da karamsar. Hansen, buzlar eridikce geribesleme etkisinin devreye girecegini ve buna bagli olarak bu kaybin daha da hizlanacagini soyluyor.Butun bu olumsuzluklarin yaninda bir de Bati Antarktik buz tabakasinin cokmesi soz konusu. Kaldi ki bu tabaka son birkac milyon yildir isinma sonucu bu akibete ugruyor. Son yapilan gozlemlere gore bu tabaka, cevresindeki isinmis akintilara giderek daha duyarli hale gelmis durumda.Potsdam Enstitusu’nden osinograf Stefan Rahmstorf’un gelecekle ilgili tahminleri soyle: “Deniz seviyesindeki yukselme ilk baslarda yavastir. Ancak uzun vadede kuresel isinmanin yol actigi en etkileyici ve en vahim felaketlerden biri olmaya adaydir.”Seragazi, emisyon dursa bile devam ediyorAtmosfere pompaladigimiz CO2’nin yalnizca yarisi atmosferde kalir. Geride kalanlar kara ve denizler tarafindan emilir. Fakat dunya isindikca hem karalarin hem de denizlerin emme kapasitesi azalir. Hatta zaman icinde bunlar da CO2 yaymaya baslar.2007 IPCC raporu denizlerden, topraktan ve degisen bitki ortusunden kaynaklanan karbon geribesleme olgusunu projeksiyonlarina dahil etmisti. Ne var ki permafrostun icinde hapsolmus bulunan karbonun ve deniz yatagindaki metan hidratlarin atmosfere karisacagini ongormemisti.Bu yil Kanada’daki British Columbia’da bulunan Victoria Universitesi’nden bilim insanlari, permafrost emisyonlarini da modellerine dahil ettiler ve bunun 0.25 °C ekstra isinmaya yol acacagini, bir olasilikla da 2100 yilinda bu ilave isinmanin 1°C’ye ulasacagini ileri surduler. Bu olcumlere temel olusturan varsayimlara gore permafrost 3.5 m derinlige kadar bozulmadan kalacak ve kiyilardaki permafrosti erozyonu dikkate alinmayacak.Ilginc olan, insanlar atmosfere devasa miktarlarda CO2 yaysalar bile, geribeslemelerin cok az miktarda fark yaratmasidir. Bu olgunun kaygi uyandiran kismi, belirli kosullarda karbon geribeslemenin kendi kendini tetikleyen bir donguyu baslatmasidir. Insan eliyle emisyon dursa bile, permafrost eridikce CO2 duzeyi yukselmeye devam edecek.Her zamankinken fazla C02 uretiyoruzAtmosfere CO2 pompalamayi su an durdurabilirsek, sicakliklardaki yukselisi durdurma sansina hala sahip olabiliriz. Ne var ki insanlarin karbon emisyonunu durdurmak gibi bir niyetlerinin bulunmadigi goruluyor. Yillik emisyon 2008 yilindan bu yana cok az dusmusken, son gunlerde ekonomilerin yeniden toparlanmasiyla birlikte tirmanisa gectigi izleniyor. Son olcumlere gore emisyonlarin IPCC’nin en kotu senaryosundaki degerlere yaklasmasi bu yondeki kaygilari arttiriyor.Seragazi emisyonlarini sinirlamak icin tum uluslarin imzaladigi tek antlasma olan Kyoto Protokolu, kalkinmakta olan ulkeleri dikkate almadigi gibi cok minimal duzeyde kesintiler ongoruyor. Butun bunlarin yani sira ABD’nin protokolde imzasi yok; Kanada ise protokolden cekilme karari aldi. Daha etkili ve kapsamli bir antlasma umudu ise giderek azaliyor.Bu arada dunyanin en fazla seragazi ureticisi olan Cin, yenilenebilir enerjiye yatirim yapmaya calissa dahi, hizli kalkinma cabalarinin sonucunda CO2 emisyonlarinda azalmaya degil, artisa neden oluyor. Bazi kucuk ulkeler tek tarafli buyuk kesintilere gidecekleri yolunda vaadlerde bulunuyorlar ama yatirimlarinin boyle bir amaca hizmet ettigini soylemek zor. Tam tersi bir cogu fosil yakit uretimini ozendiriyor; komur veya gazla calisan enerji santralleri kurmaya devam ediyor. Fukusima’dan sonra nukleer santrallerden de uzaklasma, durumu daha da kotulestiriyor. Almanya bile daha fazla sayida komurle isleyen enerji santrallerine yonelmis durumda.Sonucta 2007 IPCC raporunda belirtildigi gibi 2100 yilinda sicaklik artisi 4 °C’ye ulasabilecek. Ancak raporun hazirlandigi donemlerde bilgisayar simulasyon programlari bugunku kadar gelismis olmadigi icin ayrintili ve karmasIk modellemeler yapilamamisti. Simdi teknik acidan daha donanimli olan iklim bilimciler, yeni modellere gore gelistirdikleri tahminlerinde 2100 yilinda sicaklik artisinin 5 ile 6 °C’ye ulasacagini ongoruyor.Bu da pek cogumuzun siddetli kuresel isinmayi yasayacagimiz anlamina geliyor. 2070 yilinda veya karbon geribeslemenin yukselmesi durumunda 2060 yilinda 4°C sicaklik artisina erisebilecegiz.Manchester’deki Tyndall Iklim DegisIkligi Arastirma Merkezi’nden Kevin Anderson bu konuda su carpici saptamayi yapiyor: “Bilim insanlarinin pek cogu mesajlarinin siyasi arenada kabul gormesi icin emisyon etkisinin onemini hafifleterek verme yoluna gidiyor.”Isi stresi oldurucu boyutlardaAgustos 2003’te Avrupa buyuk bir isi dalgasina maruz kaldi. Fransa’nin bazi bolgelerinde sicaklik yedi gun boyunca 40 °C’ye cikti. Cok sayida insan –cogu yasli ve hasta- oldu. Cesetler Paris yakinlarindaki bir sogukhava deposunda saklandi. 2008 yilinda yapilan bir calismaya gore olu sayisi 70.000 civarindaydi.Isi etkisi her zaman belirgin degildir. Havalandirmasi uygun olmayan is yerlerinde calisan insanlarin verimleri, normal kosullara gore her 1 derecelik sicaklik artisinda % 2 oraninda azalir. Cok sicak ortamlarda insanlar bobrek yetmezligi, yorgunluk ve isi carpmasi sonucu calisamaz hale gelebilirler.

Son calismalar, iklim degisIkliginin insan sagligi ve ekonomik ciktilar uzerindeki etkisinin dikkate alinmadigini gosteriyor. Avustralya, Sydney’deki University of New South Wales’den atmosferik degisIklikler uzmani Steven Sherwood, “Isi stresi bence iklim degisIkliginin tek ve en korkutucu etkisidir” diyor.Burada sorun yaratan hava sicakligi degil, cildimizin sicakligidir. Terleme deriyi serinletir, ancak rutubetin yuksek oldugu kosullarda etkisi azalir. Bu noktada hissedilen sicaklik devreye girer. Isi ve rutubetin ortak etkisi, islak-ampul termometre sicakligi ile olculur.Halihazirda gezegenin herhangi bir yerinde maksimum islak-ampul sicakligi 31 °C’yi asmamistir. Ancak bunun bu duzeyde kalacagi garantisi soz konusu degildir. Zurih’teki Atmosferik ve Iklim Bilimi Enstitusu’nden Erich Fischer, “Modellerimizin tumu islak-ampul sicakliginda artisi ongoruyor. Bu da yuksek isi carpmasi ve saglik sorunlarinda artis anlamina geliyor” diyor.Bu etkinin olcumu pratikte mumkun degildir. Cunku saglikli bir insan, hava isindigi zaman bir yerde oturup, terden sirilsIklam hale gelmeyi beklemez. Serinleyecegi kuytu bir yer arar veya klimayi calistirir. Dunyanin bir noktasinda olumlere yol acan “katil-isi”, altyapisi ve insan dogasi sicaga uyumlu bir baska bolgede sorun yaratmayabilir.Yine de sicaga dayanmanin mutlak bir siniri vardir. Insanlar islak-ampul sicakliginin 35 °C’yi astigi ortamlarda vantilatorun karsisinda ciplak bile duruyor olsalar yasayamaz. Sherwood ve meslektasi Matthew Huber’in 2010 yilinda yuruttukleri bir calisma, dunyanin ortalama olarak 7 °C isinmasi durumunda, bazi yerlerde bu limitin asilacagini ortaya cikartiyor. Zaman icinde Afrika, Avustralya, Cin, Brezilya, Hindistan ve ABD’nin bir bolumu yasanamaz hale gelebilir; en azindan yilin belli donemlerinde.Buna benzer senaryolarin gecmiste yasanmis oldugu dusunuluyor. 250 milyon yil once yukselen sicakliklar yuzunden hayvanlarin pek cogunun olmus olmasi buyuk olasilik. Sherwood gelecek ile ilgili korkutucu bir tablo ciziyor: “Dunyadaki komur, ziftli kum, kaya gazi ve diger fosilyakitlarin tumunden yararlanir hale gelsek, birkac nesil sonra dunyamiz buyuk bir olasilikla yasanilmaz hale gelir.”

NUKLEERDEN SORUMLU AMARADYASYONU BULAMADIhttp://bianet.org/bianet/ekoloji/142619-nukleer-santralden-sorumlu-ama-radyasyonu-bulamadi?from=bultenGreenpeace Akdeniz Iklim ve Enerji Kampanyalari sorumlusu Cenk Levi, radyoaktif maddenin kaynagini bulamayan TAEK'in yeni kurulacak nukleer santrallerin guvenliginden sorumlu olacagini hatirlatti. - Elif AKGUL / Izmir - BIA Haber MerkeziTurkiye Atom Enerjisi Kurumu'nun (TAEK) raporunda yer alan, "radyasyon kaynagi rastlanmadi" aciklamasini elestiren Greenpeace Akdeniz Iklim ve Enerji Kampanyalari Sorumlusu Levi "Dort milyar yil onceden kalma maddelerin kaynagini bulabilecek teknolojiye sahibiz. Ama rapora gore, radyoaktif madde tespit ediliyor ama kaynagi bile bulunamiyor."dedi.TAEK'in yaptirim gucu yokTAEK'in bes yil boyunca radyasyon atiklarinin sahibi firmaya sadece uyarida bulunmasini elestiren Levi'nin rapora iliskin gorusleri ozetle soyle:"O alanda cocuklar oynuyor. TAEK'in sorumlulugu sadece otoritelere gidin tel orgu cekin demekle mi sinirli? Halk sagligi, cevre sagligi soz konusu oldugunda TAEK gibi kurumlarin yaptirim gucu olmali, bununla ilgili kanun hukmu olmali. Bunlarin hicbiri yok ve TAEK de bunu kabul etmis.""Radyasyon maddesi var, kaynagini bulmak Turkiye'de tek kurumun TAEK'in sorumlulugu. Oysa Turkiye'de kurulmasi planlanan nukleer santralin guvenliginden sorumlu kurum TAEK, radyoaktif maddenin kaynagini bile bulamiyor"."Raporda Europium 152 izotopu bulunup bulunmadigina iliskin hicbir aciklama yok. Radyoaktif atik cubuklarinin eritilmesiyle ortaya cikan bu maddenin tek basina bulunmasi imkansiz. TAEK'in radyoaktif maddenin kaynagini aciklayip bu supheyi ortadan kaldirmasi gerekirdi."TAEK: Tehlike yokIzmir Gaziemir'de gectigimiz gunlerde cocuklarin oyun oynadigi eski bir fabrika yerleskesinde radyasyona rastlanmasi uzerine TAEK olay yerinde inceleme yapmis ve bir rapor yayinlamisti. Raporda yer alan aciklamalar ozetle soyle:"Radyoaktif maddenin fabrika yerleskesi disinda dogal duzeylerdedir.""Olculen radyasyon seviyeleri cevrede yasayan halkin sagligi icin tehdit olusturmamaktadir.""Tespit edilen radyoaktif bulasmanin cok eski yillarda meydana geldigi ama kaynagina rastlanmamistir."CHP konuyu meclise tasidiCHP Tekirdag Milletvekili Emre Koprulu, uyesi oldugu TBMM Cevre Komisyonu'na "bolgeye gidilip yerinde arastirma yapilmasi" icin dilekce verdi. Koprulu, TBMM Baskanligi'na da konuyla ilgili Meclis Arastirma Komisyonu kurulmasi icin onerge verdi. (EA/HK)

AFET YONETiMi VE BiLiNCi iLE iLGiLiFiLMLER, SUNUMLAR VE RAPORLARI iNCELESTEYENLER iCiNhttps://www.dropbox.com/sh/huvyro1bj6wrsiw/WYkq0G8_qT

AFET YONETiMi BEKLENiLMEYENi BEKLEMEK, EN KOTUSUNU YONETMEKProf Dr. Mikdat KADIOGLU- PDF KiTAP - (Bilgisayariniza indirebilirsiniz)http://turkafet.org/upload/dosyalar/Afet_Yonetimi._KADIOGLU_M..pdf

ACiL VE AFET TIBBI DERNEGiWEB SAYFASIhttp://turkafet.org

SUREKLi GUNCELLENEN DUNYA AFET HARiTASI (KARMA HARiTA): http://hisz.rsoe.hu/alertmap/index2.php

SUREKLi GUNCELLENEN DUNYA AFET HARiTASI (GENEL SAYFA) http://visz.rsoe.hu/alertmap/index.php?lang=eng

DUNYA SALGINLARINI iZLEME

SiSTEM HARiTASIhttp://www.idemc.org/index.php

*

6. Bolum - Bilim/Sanat/Kultur ve ArGe HABERLERi

ULUSLARARASI iSCi FiLMLERi FESTiVALiKISA FiLM, UZUN MUHABBET BASLIYORTarih: 08 Aralik 2012 CumartesiSaat: 14.00Yer: Istanbul HalkeviAdres: Istiklal Caddesi Orhan Adli Apaydin Sokak No: 10 Taksim/Beyoglu (Istiklal Caddesi uzerindeki Ada Muzik’in/Istanbul Barosu’nun sokaginda)Merhaba,Uluslararasi Isci Filmleri Festivali Istanbul ekibi olarak bu yil festivalden once sinemaseverleri, perdede hikayesi anlatilanlari “Kisa Film Uzun Muhabbet Etkinligi”nde bulusmaya cagiriyoruz. Etkinlik kapsaminda 8 Aralik Cumartesi gununden baslayarak uc hafta boyunca, her cumartesi bir temaya iliskin kisa filmleri izleyip ardindan filmlerin yonetmen ve ekiplerinin de katilimiyla uzun uzun soylesecegiz. Soylesilere sinema yazarlari Necla Algan, Seray Genc, PsIkiyatrist Ali Ayas, Yazar Cigdem Cidamli da yorumlariyla katki sunacak.“Kurt Sinemasi, Kent ve Yasam, Toplumsal Cinsiyet” temalari kapsaminda gosterilecek filmler arasinda Cannes’in en iyi kisa filmi Sessiz (Rezan Yesilbas), tum ekibi kadinlardan olusan ve tecavuze ugrayan bir kadinin hikayesini anlatan Gassal (Merve Ince) da bulunuyor. Filmler anadilde egitim hakkindan Kurt iscilerine, kentsel donusumden kent yasamina, cocuk gelinlerden, kadin cinayetlerinden homofobiye uzanan genis bir yelpazede Kurtlerin, kadinlarin, escinsellerin, iscilerin, cocuklarin… hikayelerini anlatiyor.Tum sinemaseverleri, perdede anlatilan hikayesine dair sozu olan herkesi etkinligimize bekliyoruz.Etkinlik Baslangic tarihi 8 Aralik CumartesiSaat: 14.00Yer: Istanbul HalkeviIstiklal Caddesi Orhan Adli Apaydin Sokak No:10 Taksim/Beyoglu (Istiklal Caddesi uzerindekiAda Muzik’in/Istanbul Barosu’nun sokaginda)Iletisim: 0212 245 82 65Uluslararasi Isci Filmleri Festivali (Istanbul)Kisa Film Uzun Muhabbet etkinlik programi:8 Aralik Cumartesi – 14.00 – Kurt SinemasiSudan Korkan Adamlar, Yonetmen: Selim AkgulSessiz, Yonetmen: Rezan YesilbasBerf, Yonetmen: Erol MintasGerayis, Yonetmen: Cetin BaskinYalinayak Adalet, Yonetmen: Ozgur DemirciTurkce Pekiyi, Yonetmen: Murat BayramogluKopru, Yonetmen: Soner SertAli Ata Bak, Yonetmen: Orhan Ince15 Aralik Cumartesi – 14.00 – Kent ve YasamBen Geldim Gidiyorum, Yonetmen: Metin AkdemirBisqilet, Yonetmen: Serhat KaraaslanTetrist, Yonetmen: Melis BilginAnkara Nox, Yonetmen: Ozlem MengiliboruEkmek, Yonetmen: Koray SevindiAdem’in Kuyusu, Yonetmen: Veysel Cihan HizarCop, Yonetmen: Burak Turten22 Aralik Cumartesi – 14.00 – Toplumsal CinsiyetKac Para, Yonetmen: Kivanc SezerSalincak, Yonetmen: Bilal CakayXwin, Yonetmen: Serhat KaraaslanDicle, Yonetmen: Seren GelGassal, Yonetmen: Merve InceGece Vardiyasi, Yonetmen: Remzi Mert LeventSobe, Yonetmen: Muge Manus

OZGUR UNiVERSiTE CUMARTESi SEMiNERLERiISLAMCILAR EMPERYALIZM KARSITI MI? / SOSYO-EKONOMiK PROJELERi VAR MI?Tarih: 08 Aralik 2012 Cumartesi Saat: 15.30Yer: Istanbul Ozgur UniversiteAdres: Kumbaraci Yokusu 57/3 Tunel- Beyoglu Tel: - (0 212) 292 77 40 - 249 12 92Herkesin katilimina aciktir…Cumartesi Seminerleri…

“Islam ve Emperyalizm: Ortadogu’da Neler Oluyor?”“Islamcilar Emperyalizm Karsiti Mi? Sosyo-Ekonomik Projeleri Var Mi? "Konusmaci: FAIK BULUTIstanbul Ozgur Universite istanbulozguruniversite@gmail.comwww.ozguruniversite.orghttp://www.ozguruniversitekitapligi.comwww.facebook.com/ozguruniversithttps://twitter.com/ozguruniversite

KUBALI SOPRANO DIANA ROSA CARDENAS ALFONSOiSTANBUL’DA KUBA DOSTLARI iLE BULUSUYORTarih: 09 Aralik 2012 PazarSaat: 18.00Yer: Nazim Hikmet Kultur Merkezi, Kislik Bahce, KadikoyNot: Etkinlik ucretsizdir, Ancak kayitlar icin 0549 430 52 26 numarali telefonla baglanti kurmanizi rica ederiz.Bursa Bolge Senfoni Orkestrasi ile Sef Ibrahim Yazici evsahipliginde Turkiye-Kuba Dostluk Konseri vermek amaciyla Turkiye'de bulunan Kubali soprano Diana Rosa Cárdenas Alfonso Istanbul'da da Kuba dostlari ile bulusacak.Pazar aksami Kuba dostlarina kisa bir dinleti sunacak olan sopranoya programinda piyanist ve tenor Erdem Karakas eslik edecek.Dinletide Ernesto Lecuona bestesi Lamento Africano, Gonzalo Roig bestesi Salida de Cecilia Valdes ve Edvardo Sanchez de Fuentes bestesi Mirame Asi eserlerini seslendirecek olan Diana Rosa Cárdenas Alfonso ile tum Kuba dostlarini bulusmaya davet ediyoruz.Etkinlik Tarihi: 9 Aralik Pazar, 18.00Etkinlik Mekani: Nazim Hikmet Kultur Merkezi, Kislik Bahce, KadikoyNot: Etkinlik ucretsizdir, Ancak kayitlar icin 0549-430-52-26 numarali telefonla baglanti kurmanizi rica ederiz.JOISE MARTI KUBA DOSTLUK DERNEGiwww.kubadostluk.org istanbul@kubadostluk.org

iTALYAN SiNEMASIYLA BULUSMA09-15 ARALIK 2012 / ITALYAN KULTUR MERKEZiBilgi icin: info.iicistanbul@esteri.itItalyan Kultur Merkezi ve Istituto Luce CinecittI Italyan Sinemasiyla Bulusma (9-15 Aralik 2012) etkinliginin ucuncusunu sizlere sunmaktan memnuniyet duyarlar.Casa d’Italia’nin Tiyatro salonunda en onemli Uluslararasi Festivallerden odullerle donen en yeni yedi film (turkce altyazili) gosterilecektir.(Venedik, Tokyo, MontrI©al, Londra, Villerupt, Rio de Janeiro, Toronto, Grenoble, Annecy, New York, Busan, Locarno): Programdaki filmler: Kirmizi ve Mavi (2012) - Giuseppe Piccioni, Mola (2012) - Leonardo di Costanzo, Oglu Yapti (2012) - Daniele CiprI¬, Bir katliamin romani (2012) - Marco Tullio Giordana, Ev sahipleri (2012) - Edoardo Gabbriellini, Yanardaglarin savasi (2012) - Francesco Patierno, Pinokyo (2012) - Enzo D’AlI² Gosterimlerde seckin konuklarimiz olacak (yonetmenler, oyuncular ve senaristler).Yerler tukeninceye kadar giris serbest. Ekte gosterim takvimini bulacaksinizBilgi icin: info.iicistanbul@esteri.it

RUHI SU KULTUR VE SANAT DERNEGI / HOMUR MIZAH VE KARIKATUR GRUBU ETKiNLiGi RUHI SU ILE YUZYUZE / 15-30 ARALIK 2012 Tarih: 15 Aralik 2012 CumartesiSaat: 16.00 - 20.00Yer: TMMOB Mimarlar Odasi Istanbul Buyukkent Subesi Yildiz Sarayi Dis Karakol Binasi, Ruhi Su Dostlar Korosu DinletisiSaat: 18.00Adres: Barbaros Bulvari, BesIktas/Istanbul “Ruhi Su 100” kutlamalari kapsaminda bu kez cizerlerimizin cizgileri ile selamliyoruz ustayi.Ruhi Su Karikaturleri ile…Ruhumuza damlayan SU ilebir kez daha yuzlesiyoruzsevgiyle, cizgiyle…Bekliyoruz

SURDURULEBiLiR TOPLUMLAR iCiN EKOKOY COZUMLERiTarih: 22 Aralik 2012 CumartesiSaat: 10.00-16.00Yer: Orta Dogu Teknik Universitesi (ODTU), Kultur ve Kongre Merkezi-C Salonu / AnkaraSunumlar ve Moderasyon:Gozde Cuce (GEN-Avrupa Gonullu Elcisi)Ali Gokmen ve Inci Gokmen (Guneskoy - ODTU)Hayatlarimizda giderek artan yogunlukta hissetmeye basladigimiz ekolojik, ekonomik ve toplumsal darbogazlara karsi ne yapabilecegimizi, nereden baslayabilecegimizi dusunurken dunyada cok cesitli olcek ve modellerde olusan, olusmakta olan ekokoyler bize isIk tutuyor. Ekokoylerde uygulanan yerel, basit ve mikro yasam bicimlerinin, cozum denemelerinin ve basari orneklerinin yayginlastirilmasi amaciyla Kuresel Ekokoyler Agi-Avrupa ve

Guneskoy Kooperatifi ortakliginda yurutulen “Toplumsal Katilim icin Ekokoy Stratejileri” projesi kapsaminda duzenledigimiz bulusmaya yurekten davetlimizsiniz…Bulusmada sizlerle…•Kuresel Ekokoyler Agi (Global Ecovillage Network-GEN) hakkinda bilgi ve tecrube paylasiminda bulunmayi;•Surdurulebilir yasamin tamamlayici dort boyutuna (ekoloji, ekonomi, sosyal, kulturel) dayali bir mufredata sahip olan “Ekokoy Tasarimi Egitimleri” (Ecovillage Design Education-EDE) ile ilgili deneyimleri aktarmayi;•Turkiye’deki ekolojik yerleskeleri desteklemek ve gelistirmek icin var olan olanaklari birlikte degerlendirmeyive bu vesileyle Turkiye’de surdurulebilir yasamla ilgili calismalara emek veren ve ilgi duyan herkesle bir araya gelmeyi diliyoruz.GORUSMEK UMIDIYLE…Program:22 Aralik 2012, Cumartesi09.30-10.00: Kayit10.00-10.30: Acilis ve tanisma10.30-11.00: Guneskoy ve Ekolojik Yerleskeler Agi (EKOYER) sunusu11.00-11.20: Cay arasi11.20-12.30: GEN ve Ekokoy Tasarim Egitimi (EDE) sunusu12.30-14.00: Ogle arasi14.00-15.30: Surdurulebilir yasam ve topluluklarla ilgili deneyim paylasimi15.30-16.00: Degerlendirme ve kapanisBulusmaya Ankara disindan katilmak isteyenler icin sinirli sayida otobus bileti destegi saglanabilecektir.Iletisim icin: Goode Cuce, tel: 0532 278 1234, e-posta: bosnali@gmail.com

KOMUNiST MiMAROSCAR NIEMEYER’i YiTiRDiKDegerli Kuba Dostlari,Oscar Niemeyer bir suredir tedavi gordugu Rio de Janeiro’daki Samariano Hastanesi’nde dun hayata gozlerini yumdu. Dunyanin cesitli yerlerinde onlarca eser birakan Brezilyali mimar, mimarliga getirdigi yenilikler kadar komunist kimligiyle de bir kose tasiydi.Brezilyali mimar Oscar Niemeyer modernist mimarinin onde gelen isimleri arasinda yer aliyor ve Ikinci Dunya Savasi sonrasinda eser veren en onemli mimarlar arasinda sayiliyor. Niemeyer’in Brezilya’nin baskenti Brasilia’da yaptigi kamu binalari Latin Amerika’nin donusumunun sembolleri arasinda sayiliyor. Niemeyer, mimari alaninda verdigi eserlerle ulkesinin somurgeci gecmisinden kopusun en onemli yaraticilarindan birisi olarak kabul ediliyor.Niemeyer, komunist kimligini 1940’li yillarda edindi ve omrunun sonuna kadar da devrimci bir sanatci ve siyasetci olarak kaldi. Niemeyer 1945 yilinda Gloria’da bulunan Conde Lages’teki ofis binasini komunistlerin kullanimina sundu. Ayni yil Brezilya Komunist Partisi’ne katildi ve 1992-1996 yillari arasinda partinin genel sekreterligini yapti.Niemeyer, Kuba devriminin en basindan itibaren Kuba sosyalizminin yaninda yer aldi. Komunist mimar, Fidel Castro'nun yakin arkadasiydi.Sefalet her yani kapladiginda ve umut insanlarin yuregini terk ettiginde geriye kalan yalnizca devrimdir.Oscar NiemeyerJOISE MARTI KUBA DOSTLUK DERNEGiwww.kubadostluk.org istanbul@kubadostluk.org

OSCAR NIEMEYEROSCAR NIEMEYER’E BiZiM DE BiR VEFA BORCUMUZ VAROscar Niemeyer dun 104 yasinda aramizdan ayrildi. Kuskusuz eserleri, mimarlik ve siyasetteki devrimci kisiligiyle yasayacak. Anilari bize ve ozellikle genclere yol gostersin!5 yil once Niemeyer 100 yasina girdiginde bianet'te yayinlanan bir yazimi sizlerle paylasiyorum... Arif SENTEK - arifsentek@gmail.com Cagina Adanmis Mimar Oscar Niemeyer 100 Yasindahttp://ww.bianet.org/bianet/siyaset/103757-cagina-adanmis-mimar-oscar-niemeyer-100-yasinda Niemeyer'e bizim de bir vefa borcumuz var. 12 Eylul darbesinin karanlik gunlerinde Paris'ten gonderilen ve Cumhuriyet'te yayinlanan bildirinin altinda onun da imzasi vardi.Arif SENTEK / arifsentek@gmail.com / Ankara - BIA Haber Merkezi / 24 Aralik 2007, PazartesiBrezilyali mimar Oscar Niemeyer 15 Aralik'ta yuzuncu dogum gununu Rio de Janerio'da dostlari ile birlikte kutladi. Fidel Castro gunlerce oncesinden kutlama mesajini gondermisti. Dogum gunu dolayisiyla Niemeyer'i ziyaret eden Fransa Buyukelcisi "Legion d'honneur", Rusya Buyukelcisi "Dostluk" madalyalarini verdi. Brezilya Devlet Baskani Lula da mimari ziyaret edenler arasindaydi ve 2008 yilini "Oscar Niemeyer Yili" olarak ilan ettiklerini duyurdu.Ayni gunlerde Fidel Castro, dunya basinina yansiyan, "her fani gibi benim de bir sonum olacaktir" anlamin gelen aciklamasinda Niemeyer'e de deginiyordu. Aslinda Niemeyer'in Fidel'le dostluklari cok daha eskilere dayaniyor. 1959'da o donemin Brezilya Devlet Baskani Kubitschek tanistirmis onlari. Dostluklari bugun de suruyor. Fidel'in elinde bir kutu puro ile Niemeyer'i ziyarete geldigi zamanlar olmus. Zaten Fidel, onun icin, "Bu gezegende son kalan iki komunist biziz" diyor.Onurlu bir siyasal yasamKuskusuz bir yuzyili asan omur basli basina bir olay. Ama Niemeyer'in mimarlik alanindaki basarilari ile birlikte onurlu siyasal gecmisi, geride biraktigi 100 yillik bir omru cok daha anlamli kiliyor.Niemeyer, 1945'te Brezilya Komunist Partisi'ne uye oluyor. Omru boyunca aktif siyasetin icinde. 1950'lerin basinda Yale ve Harward'da ders vermesi icin davet aliyor. Her ikisinde de siyasal goruslerinden dolayi ABD vizesi verilmiyor. Ama 1963'te Amerikan Mimarlar Enstitusu'nun onur uyesi oluyor. Ayni yil Lenin Baris Odulu'nu aliyor. 1961'den 1985'e kadar suren askeri dikta doneminde, burosu basiliyor, baski goruyor ve yurtdisina cikmak zorunda kaliyor. Meslegini Paris'te surduruyor. "Hicbir zaman siyasal goruslerimi saklamadim. Bana is verenler ne oldugumu bilirler" diyor.Parti ile cok uyum icinde oldugu soylenemez Niemeyer'in. Ozellikle Fidel'e ve Kuba'ya yakinligi hos karsilanmiyor diyorlar. Ama o "Kuba demokrasinin son siperi. Fidel bizim dogal liderimiz" diyor. Brezilya–Kuba Dostluk Derneginin ilk baskani. Granma'nin Brezilya baskisina destek oluyor. 1990

donemecinde Brezilya Komunist Partisi adini "Halkci Sosyalist Parti" olarak degistirdiginde gonulsuzce partiden istifa ediyor ve adi sadece Komunist Parti olan bir yeni gruba katiliyor. Yuz yasinda dahi yeni atilimlar dusunuyor. Son yillarda kendisini ziyaret eden gazetecilere yeni bir dergi cikarma hazirligi icinde oldugunu anlatiyor.Siradisi bir mimar1960'larda mimarlik ortamina asiri "rasyonel"ligi gozeten "modernist" kaliplar hakimdi. Te cetveli ve gonye marifetiyle cizilmis ve alisilmis uretim tekniklerine uygun tasarimlarlarin yaninda Niemeyer'in yaptiklari sira disiydi. O zamanin gecerli ilkesi "form islevi izler" diye ozetleniyordu. Yani oncelikle ureteceginiz yapinin islevlerini dogru belirleyecektiniz ve yapinin formu bu islevleri yansitacakti. Oysa Niemeyer ise once "form"dan basliyordu. Modernist mimarlarin onculeri arasindaydi ama cagdaslarindan butunuyle farkliydi.Yapitlarindaki egri cizgileri, egri yuzeyleriyle unlu Niemeyer. Denizin dalgalarindan, havadaki bulutlardan, doganin ve ozellikle kadin vucudunun kivrimlarindan esinlendigini anlatiyor. Rio de Janerio'da genis bir kumsaldan denize bakan ofisinin duvarlarinda ustaca cekilmis kadin bedenindeki form zenginligini yansitan fotograflar oldugu soyleniyor.Niemeyer'in dusunce yapisindaki siyasal tercihleri ile urettigi yapitlari arasinda bir celiski varmis gibi gorunurdu bize. Gecen yuzyilin onemli bir bolumunde, sadece sosyalist ulkelerde degil, kapitalist ulkelerde de kutu kutu gorunumde birbirini tekrarlayan yapilar uretildi yaygin olarak. Oysa Niemeyer, sosyalist inanis icinde ozgun davranmanin, yaraticiligin var olmasi gerektigini, olabilecegini gosteriyordu.Yeni bir baskent ve dunyaya yayilmis yapitlarNiemeyer'in en onemli eseri ulkesinin yeni baskenti Brasilia. Dunyada bir baska mimara "gel bize bir baskent yap" denilmemistir muhtemelen, ama 1956'da Kubitschek bu gorevi veriyor Niemeyer'e. Brezilya'nin kus ucmaz kervan gecmez bir bolgesinde yepyeni bir baskent Brasilia, alisilmadik bir mimari ile 4 yilda tamamlaniyor. Niemeyer, o gunlerde yasadiklari heyecani anlatirken, iscilerle birlikte paylastigi yemeklerin tadini unutamadigini soyluyor.Brasilia'da esitlikci bir tasarim var baslangicta. Yonetim yapilarinin yani sira buralarda calisanlar icin konutlar da yapilmis, fakat bakanindan hademesine kadar butun ailelerin konutlari esit buyuklukte. Bu "esitlikci" yaklasim korunmamis daha sonra, ama bugun 2 milyonu askin bir nufus yasiyor baskentte.Niemeyer'in yapitlari onun sira disiligini ve evrenselligini yansitiyor. Ulkesinin disinda Paris'te Fransiz Komunist Partisi Genel Merkez binasindan Cezayir'de veya Malezya'da bir camiye kadar genis bir cografyada. New York'taki Birlesmis Milletler binasinin tasarimini yapan ekibin icinde Le Corbusier ile birlikte gorev almis. Bu arada, 1969'da oldurulen kent gerillasinin unlu lideri Carlos Marighella'nin mezarini da Niemeyer tasarlamis.Niemeyer'e bizim de bir vefa borcumuz varNiemeyer'e bizim de, her turlu sayginin otesinde bir vefa borcumuz var. 12 Eylul darbesinin karanlik gunlerinde Paris'ten gonderilen ve Cumhuriyet'te yayinlanan bir bildirinin altinda onun da imzasi vardi.Niemeyer Turkiye'de de aniliyor. Jose Marti Kuba Dostluk Dernegi Istanbul Subesi, 8 Ekim gunu ITU'de duzenledigi bir soyleside Niemeyer dostlarini bir araya getirdi. Dernek, Niemeyer'in yasamini konu alan, Marc-Henri Wajnberg tarafindan yapilmis "Cagina Adanmis Bir Mimar" adli belgesel filmi cesitli etkinliklerde izleyicilere sunuyor.Mimarlar da bu cagdas meslektaslarina ilgisiz kalmiyor. Mesleki konularla birlikte toplumsal gelismelere de duyarli bir yayin cizgisi olan Yapi dergisinin bu aralik sayisinda Dogan Hasol genisce bir yer ayirdi Niemeyer'e.Onumuzdeki "2008 Niemeyer Yili"nda bu 100 yasindaki "delikanli" mimardan daha cok soz edilecegini umuyorum. (AS/TK)

KUANTUM CART CURTEiNSTEIN'IN POTANSiYEL TURKiYE MACERASIhttp://kuantumcartcurt.wordpress.com/2012/12/05/einstein-turkiyede/Einstein’in 17 Eylul 1933 tarihli Ataturk’e gonderdigi mektup (nationalgeographic.com)Einstein 1933 tarihli bu mektubunda Nazi rejiminin baskisi altinda yurtlarini terketmek zorunda kalmis 40 kusur Alman biliminsaninin Turkiye’de istihdam edilmesini Ataturk’ten sahsen rica etmekte. Nitekim gercekten de bircok yabanci hoca o yillarda memlekete gelip ders verip ogrenci yetistirmislerdir.Bu konu yakin zamanda bazi haberlerde islendi, “Einstein ya gelseydi, o zaman kimbilir nasil olurdu?” kivaminda hayiflanmalar isitildi (lutfen yukaridaki videoyu sonuna kadar izleyiniz). Bu yazida bir paralel tarih yazmaya tesebbus edip, “Einstein gelseydi neler olurdu?” sorusu uzerinden gunumuz Turkiye’si bilim politikalarina bakmaya calisacagiz.Einstein’in gonderdigi bu mektup ile universite reformu da tesadufen ayni tarihlere rastlar. Reform cercevesinde kabaca, Cumhuriyet rejimine ve devrimlere mesafeli durduklari (Turk Tarih Tezi’ni reddeden, harf inkilabina karsi cikan hocalarin bulunmasi vs.) ve geri kalmisliklari bahanesi ile Darulfunun kapatilip, hocalarinin buyuk kismi ve asistanlari tasfiye edilip yerine Istanbul Universitesi kurulur. Isin ilginc yani, IU kurulus tarihi olarak halen 1453′u kabul eder. Bu da ayri bir ikilemdir. Bu universite reformunun da, yabanci biliminsanlarinin Turkiye’ye gelmesine de yardimci olan, Cenevre’den davet edilen Albert Malche‘nin hazirladigi raporlar dogrultusunda gerceklestirildigini de goz onunde tutmakta fayda var. Darulfunun’un tasfiyesi iki acidan memleket akademisinde onemli yer alir; i) buyuk problemlerin, halihazirda (bambaska kosullarda) calismakta olan sistemlerin dogrudan ithal edilebilmesi ile cozulecegi dusuncesi, ii) ideolojik olarak yeni gelenin eskiyi tasfiye etme gelenegini akademide baslatmasi (12 Eylul, 1402′likler, 28 Subat vakalari ve son donemdeki politik muhafazakar kadrolasma gibi).Bunlardan ilkine son 1-2 yil icinde TUBITAK’in baslattigi, “yurtdisindaki Turkleri cagiralim, Turkiye bilimi bu sekilde inkisaf etsin” mantigi ornek verilebilir (davetlilerin buyuk kisminin muhendis-tipci olmasi ve Turkiye’de bilim konusmaktansa venture capital modelleri ile uretim ve kar getirebilecek konular uzerine durulmasini soylemek simdilik yeter). Ama bunun daha da vahimi, temel bilim ve fikri ozgurluklerde ABD ve Avrupa Akademyasi standartlarinin (idareciler artik referans olarak Kuzey Amerika ve Anglosakson ulkelerini aliyorlar) cok altinda olmamiza ragmen, bu ulkelerin neoliberal politikalarini dogrudan ithal ederek, temel bilimlere de zerre deger vermeden, dogrudan uretim ve kar getirmesi beklenen alanlara agirlik vermeye baslamak ve buralara cok buyuk miktarlarda paralar dokerek Turkiye’nin bilim ve teknolojide onunun acilacagi yanilgisi. Bu anlayisin temelinde Turkiye’nin kalkinmakta olan bir ulke olmasi yuzunden, ara basamaklarda zaman ve para kaybetmeden dogrudan yuksek teknoloji ve sanayi ureten ve bundan kazanan bir ulke olmayi hayal etmesi yatmakta. Fakat bu anlayis o kadar yanlis ve acikcasi sakat bir anlayis ki; bilime ayrilan butcenin onlarca kat artirildigi iddia edilen bir donemde, ornegin TUBITAK sadece sanayi ve savunma uygulamalari olacagi dusunulen konularda yurtdisi egitim bursu vermekte, ama bunlar haricinde kalan konularda ise basvuru bile yapmaniz imkansiz gibi. Bunlari ayrica daha sonra uzunca yazariz umarim.Yine de bu konuda kesinlikle bahsedilmesi gereken bir vaka var: Feza Gursey Enstitusu (FGE)’nun kapatilmasi. Kadro sayilari son yillarda yavasca dusurulen FGE’nun daha sonra kabaca “siz yeterli miktarda proje yapmiyor, verdigimiz parayi da harcamiyorsunuz” bahanesi ile temel bilimlerle zerre alakasi olmayan Gebze’deki Bilisim ve Bilgi Guvenligi Ileri Teknolojiler Arastirma Merkezi‘ne tasinmasi hukumet ve idarecilerin ovdugu proje, sanayi ve dolayisi ile para odakli bilim anlayisinin vucut bulmus halidir. Toplanan +1500 imzaya, goruslerine cok onem verilen, hep referans alinan yabanci memleketlerden onlarca biliminsanin uyarilarina ve en az Turkiye ortalamasi ile ayni seviyede, hatta daha ileri duzeyde yayinlar uretmesine ragmen,

FGE verimli calismadigi gerekcesi ile fiilen kapatildi (TUBITAK’in yaptigi aciklama surada). Oncelikli alanlar disinda TUBITAK’in yurtdisi bursu vermemesi ve FGE’nin kapatilmasi uzerinden de rahatlikla TUBITAK ve idari kadrolarin bu anlayisinin Turkiye bilimi onundeki en buyuk engellerden birisi oldugunu rahatlikla soyleyebiliriz.TUBITAK FGE kapatilmasi ile ilgili aciklamadan (tabloya tiklaninca .pdf dokumani acilir) FGE’nin butcesi.Cok uzatmadan “Einstein ya gelseydi” kurgumuza donersek, Einstein zaten buyuk ihtimalle FGE bunyesinde calisiyor olurdu diyebiliriz (FGE ile Einstein’in ABD’de calistigi Princeton Ileri Arastirmalar Enstitusu mantik olarak cok benzesirlerdi). Zira enstitu teorik fizik ve matematik alaninda calismalari ile dunyaca unlu biliminsani Feza Gursey‘in adini tasimakta, enstitude Einstein’in uzerine kafa yordugu konularda dersler verilip, arastirmalar yapilmaktaydi. Bunun da haricinde Einstein calisirken buyuk projeler yazmak zorunda olmadan sadece kalem ve kagida (simdi yasasaydi bir de guclu bir bilgisayara ihtiyac duyardi, ki bu da, -adi Gilgamis idi zannedersem- FGE’de vardi) ihtiyac duydugundan diger enstituler gibi milyonlarca liralik projeler yazmayacak, kendisine “al harca” diye verilecek parayi harcayamayacakti. Lakin makale sayisi fetisizmi kadar agir basan proje fetisizmi ile bakildiginda performansi yetersiz gorulecek, idarecilerin gozunde cok bir degeri olmayacakti. Bu sekilde, dogru duzgun bir bilimsel ciktisi olmayip, halkin vergilerinden milyonlarca lira proje destegi alan insanlar basarili addedilip, mutlu mesut yasarken, FGE’de calismakta olan Einstein, Bilgi Guvenligi Teknoloji Merkezi’ne transfer olacakti (kim bilir belki de orada patent ofisindeki gunleri hatirlardi ).Darulfunun reformunun timsal oldugu ilk madde olan “yurtdisindan ithal universite ve arastirma reformu” anlayisi bugun de bu sekli ile devam etmekte. Darulfunun orneginde uzerine bastigimiz ikinci nokta ise tasfiyecilik idi. Einstein eger ki Turkiye’ye gelseydi, ve bugun kitaplarda okudugumuz asagidaki sozlerini Turkiye’de soyleseydi diye dusunelim:■Milliyetcilik bir cocukluk hastaligidir. Insanligin cuzzamidir.■Eger bir adam, marsla uyum icinde yuruyebiliyorsa, o degersiz bir varliktir. Kendisine yalnizca bir omurilik yeterli olabilecegi halde, her nasilsa, yanlislikla bir beyni olmustur onun. Uygarligin bu kara lekesi (militarizm) en kisa surede yok edilmelidir (ought to be abolished diyor burada).■ Emirle gelen kahramanliktan, bilincsiz siddetten, aptalca yurtseverlikten, tum bunlardan nasil da nefret ediyorum. Ben savasi oylesine tiksinti verici ve asagilayici buluyorum ki, boyle igrenc bir eyleme katilmaktansa kendimi parcalayip yok ederim daha iyi.1933 yili Turkiye’sinde bu dusuncelerini aciklamasi durumunda neler olabilecegini uc asagi bes yukari hepimiz kestirebiliriz. 1933′u gecip gunumuze gelelim. Farzedelim ki Einstein FGE kapatilmadan once, son yillarda su sekilde demecler veriyor:■Kendini var olanlarin harmonisinde gosteren Spinoza’nin tanrisina inaniyorum, insanlarin yaptiklariyla ve kaderleriyle ilgilenen tanriya degil.■Benim dini inanislarimla ilgili okuduklariniz tabiki sistematik bir sekilde tekrarlanan yalanlardi. Ben sahsi bir tanriya inanmiyorum ve bunu hic inkar etmedim aksine acikca ifade ettim. Benim icimde dini olarak adlandirilabilecek birsey varsa su ana kadar bilimimizin ortaya cikarabildigi dunyanin yapisina olan sinirsiz hayranliktir.Bu fikirlerini gunumuz Turkiye’sinde acikca ilan etmeye kalktigini dusundugunuzde de akliniza olabilecek onlarca senaryo geldigini tahmin edebiliyorum (idari ceza, akademik baskilar, atama ve cesitli burokratik engeller vs. vs.).Sonuc olarak, en bastaki videoda spikerin sordugu, “…ya gelseydi?” sorusuna donecek olursak karsimiza maalesef boyle bir tablo cikiyor. Milliyetcilik ve militarizm hakkindaki fikirleri yuzunden pek rahat edemeyecek, etse bile ileriki yillarda proje getirmedigi, para harcayip-para kazandirmadigi, kisacasi alip-verip ekonomiye can vermedigi icin enstitusunun kapisina kilit vurulacak ve belki de dini ve politik gorusleri sebebi ile mobbinge maruz kalacak bir Einstein goruyoruz.“Tum bunlara ragmen Einstein Turkiye’ye gelseydi ne olurdu?” diye israr edersek, bunun cevabini da gectigimiz gunlerde bobiler‘den kernel32 isimli arkadasimizin sahane eserinde vermis zaten:Not: Bu yazi friendfeed’de #bilim2023 muhabbetlerinin ve internetlerden Terra Incognita ve ferayebend ile Mukaddime sohbetlerinde, “Ibn Haldun’un bilim anlayisi ve Turkiye bilimi” ozel programinda konusulanlarin bir kismidir. Herkese tesekkurler.

ROPORTAJOKUNASI BiRSEYLER YAYINLAMA MESELESihttp://www.futuristika.org/roportaj/propaganda-yayinlari/ Can Baskent, anarsist bir arastirmaci yazar olarak surekli uretmeye devam ediyor. Ozellikle vicdani ret, veganlik, cinsellik gibi konulara yogunlastigi yazilariyla mucadelede yer alan Baskent, Turkiye’nin ilk –ve saniriz hala tek- politik e-kitap yayinevi Propaganda Yayinlari’ni da yonetmekteBaris Yarsel - Matbuat, RoportajBaris Yarsel / Futuristika!: Once kisisel bir soru. 90’lar sonu 2000’ler basinda cikan Sonic Splendour dergisi bence uluslararasi standartlarda bile olaganustu bir yayindi. Utku Usta ile hala gorusuyor musunuz ve hem o dergi gunlerini hem de Turkiye’de fanzinler donemini nasil hatirliyorsunuz?Can Baskent: Gorusmez olur muyum, en yakin dostlarimdandir kendisi. Yillarca yakin dirsek temasiyla bir dergiyi yurutmek kolayca zayiflamayan bir dostluk yaratiyor.O donemleri karmasIk duygularla animsiyorum. Tek pismanligim, egonun/egomuzun fazla one cikmasiydi – kaldi ki bunu, isimsiz olarak ya da mahlas kullanarak da bir cok fanzin cikarmis biri olarak soyluyorum. Yuksek egomuz sanirim hakkettigimizi dusundugumuz ilgiyi aslinda pek goremememizin verdigi ezikligin bir neticesiydi belki. Unlu bir tuluatcinin dedigi gibi, boyle bir dergiden sonra omuzlara alinacaginizi, sokakta herkesin size hayranlikla bakacagini dusunuyorsunuz. Ama sacma sapan seylere ugrasip, ustune ustluk zaten azicik olan paranizi da kaybedince iyice agresiflesiyorsunuz. Her ne kadar hala arasira kimi beynelmilel metal webzine’lerinde yazsam da, Cradle of Filth konserlerinin dahi sarki sozlerini bile bilmeyen ’90 kusagiyla dolu oldugunu gore gore metal piyasasindan sogudum. Utku sogumadi, hala aktif olarak metal organizasyonlarinda yer aliyor.Vegan-anarsist tutsak Osman Evcan’a keyfi bir sekilde mektuplasma kisiti uygulaniyorCan BaskentYine de Turkiye’nin en iyi Ingilizce metal dergisini cikardigimizi dusunuyorum. Sonic Splendour, bence hem bu topraklarin en iyi Ingilizce metal dergisi, hem de en cok kiskanilan metal dergisi oldu. Her detayina insanustu bir emek verdigimiz, ustune ustluk sefil bir teknik altyapiya (mizanpaji yaptigimiz PC cok yavasti ornegin, dosyayi kaydetmesi bile 8 dakika suruyordu) muhtac oldugumuz bir donemde cikardigimiz bir dergiydi. Fanzin dayanismasi adina cok sey yapilabilirdi, birbirimize omuz vererek cok daha iyi yerlere gelebilirdik, olmadi.Turkiye fanzinlerinin son donemi uzerine soyleyecek cok seyim var aslinda. Aklima gelen, devletim satanizm saldirganliginin piyasayi hemencecik kolayca dagitabilmesinin verdigi utanc sanirim cogunlukla.F!: Propaganda Yayinlari’na nasil karar verdiniz, ne gibi tepkiler almaktasiniz?CB: Propaganda Yayinlari’nin temeli, cok onceleri ben ‘oldsletter’ politik fanzini cikarirken atilmisti. O donemde, eskilerde yayinlanmis anarsizan yayinlari da fotokopiyle cogaltip, disto gibi dagitiyordum. Bu distoya da ‘oldsletter yayinlari’ adini takmistim. Turkiye’nin ondonem anarsist dergilerinin genis bir arsivine sahiptim ve bu arsivi paylasmamayi ayip olarak goruyordum. Her isteyene fotokopi fiyatina yolluyordum dergilerin kopyalarini.

Ancak, fotokopinin internete yenildigini kabul ettim. Bu konuda da hic romantiklesmedim. Ama siradan bir web sayfasi kurup, bos bos dagitmak da istemiyordum yayinlari. Hem derli toplu olsun, hem de sen-ben-bizim oglan disinda da ciddiye alinsin ve bu bahaneyle, epeydir kafamda olan yayinciliga da ciddi bir adim atmak icin yayinevi olarak yola devam etmek istedim. Matbuu yayinciligin da bir sekilde icinde oldugumdan, en verimli yontemin e-kitabevi kurmak olduguna karar verdim. Aklimin bir ucunda da, hep anarim, Hayalet Gemi ekibinin yillar once kurdugu, AltKitap e-yayinevi vardi. Hos, AltKitap bizim anladigimiz anlamda tam bir yayinevi degildi aslinda, ama yine de, benim uzerimde etkisi olmustur.Yayinevini kaydettirip, uluslararasi ekitap dagiticilarina dahil olmak, ISBN almak gerekliligine karar vermemiz de bu stratejinin urunuydu – yani kitaplarimizi sen-ben-bizim oglan disindaki kitleye ulastirmak.Cok bir tepki almadim – ne olumlu ne olumsuz. Cok nadiren ogrenciler bir iki emaille tesekkur ediyor kaynaklari erisilir hale getirdigimiz icin. ‘Ateizmi Anlamak‘ kitabindan sonra da bir sure kufur emailleri aldik ve zevkle okuduk bu emailleri. Yapilabilecek, ortaklasacak o kadar proje varken, surekli kapilarin yuzumuze kapanmasina da alistik. Hos, bu yol zaten kolay olsaydi, yurune yurune asinmis olurdu coktan.F!: Ozellikle Ates Hirsizi, Kara, Efendisiz gibi, ulkede anarsizmin bilinirligini artirmis yayinlarin seckileri bizce cok deger tasiyor. Bu seckilere ilgi nasil, benzer yayinlarin su anda olmasinin onemi hakkinda neler dusunuyorsunuz?CB: Tesekkurler. Bizce de cok onemli bu seckiler. Ilgi fena degil, her kitap yuzlerce kere indiriliyor. Ama kitaplarin ne kadar okundugunun tahminin yapamam. Neredeyse hic geri bildirim almiyoruz zira degindigim gibi. Benzer yayinlarin bir an once yayinlanmasi lazim, zira yavas yavas o doneme ait hafizalar siliniyor ve bir yerden sonra sadece hafizalarda kalan bir cok detay tarihe gomulup gidecek. Bilhassa ’90 kusaginin artik eriskin olmasinin yarattigi politik sorunlari ongormek zor degil. Bu seckilerin yeni nesil anarsizan cengaverleri tarihe baglayabilmenin tek yolu oldugunu dusunuyorum.Turkiye’de anarsizm uzerine yazilan cizilenlerin cogunun sacma sapan oldugunu dusunuyorum bir kac ele gelen ceviri disinda. Eskiden, epey bir emek sarfederdim bu tip yazilara yanit vermeye. Dolayisiyla, ayni mantikla bu seckileri yaptik. Birakalim, dergiler kendilerini anlatsinlar diye dusunduk. Bir yandan da, ciddi bir vaka incelemesine ihtiyac var elbet. Ama bunu kimin nasil yapacaginda dair bir fikrim yok.F!: Kendin yayinla (self publishing) hakkinda dusunceleriniz neler?CB: Kendin yayinla’nin kapitalizmin sahte uretkenliginin en guzel orneklerinden biri oldugunu dusunuyorum. Internet’in belki de ikinci bir Gutenberg devrimi olmadigini dusunmemden dolayidir belki de bu.En buyuk amaclarimizdan biri mali getirisi olmayan sahalarda kitap boyutunda arastirma yapan titiz arastirmacilarin kendilerini yalniz hissetmemesiCan BaskentKendin yayinla sayesinde, yayin yapmak kolaylasti. Ama es gecilen nokta su – mesele artik yayinlamaktan ziyade, okunasi bir seyler yayinlamak. Eger kendin yayinla’yi bir devrim olarak addedersek, meselenin ego safhasinda takili kaliriz. Elbette bir sey yazip yayinlamak cok guzel, ama bu yayinlarin okunmasi da gerekiyor. Kendin yayinlayla uretilen zerzevatin %99′unun sacmalik oldugu dusunuldugunde, bu eserler okura bunlari okumak icin bir neden/gerekce sunmuyor. Kisacasi, sirf bilgisayar basinda biraz zaman gecirip kitabini kendin yayinladin diye, neden okuyayim?Bu nedenle editorluk ve elestiri muesseseleri gereklidir bence. Ozellikle kitap elestirisi denen zanaatin cok muhim oldugunu dusunuyorum. Internet devrimi artik belki editorlugu olduruyor ama, kitap elestirmenlerine ihtiyaci arttiriyor. Elbette, elestirmenle kastim, amazon.com’da iki paragraf yorum yazanlar degil.F!: “Turkiye’de Anarsist Dusunce Tarihi” dizisini ingilizceye cevirmek konusunda bir gelisme var mi?CB: Yok. Basvuran cevirmenlerin cogu ‘hobi cevirmeni’ oldugu icin, verim alamiyoruz. Dahasi, simdiye dek butun yabanci yayinevleri reddetti projemizi. Ama hala ugrasiyoruz. Dusundukce tepem atiyor, TV’de yayinlanan dizilerin altyazilari ertesi gune cevriliyor torrent ortamlarinda, ama bu kadar ilginc dergilerin makalelerini cevirtmek icin kalifiye adam bulamiyoruz. Eh, bulamadigimiz icin de yurtdisinda Ingilizce yayinlama imkanimiz olmuyor. Bu kadar basit bir denklem aslinda bu.F!: Yakin donemde hangi kitaplari beklemeliyiz?CB: Su anda ‘Izmir Savas Karsitlari Dernegi’ kitabini yayina hazirliyoruz. Bir sozel tarih calismasi olacak. Oldukca hevesli oldugumuz bir calisma. Zira, ISKD tarihine yogunlasan ilk kitap olacak bu. Antimilitarist harekette yer alan herkesin, hepimizin turlu turlu, duygusal ve heyecanli kisisel hikayesi vardir ISKD’yle. Bu acidan kisisel olarak bir minnet borcunu odemek olarak goruyorum bu projeyi. Amacimiz ocak-subat (2013) ayina yetistirmek.Bir de vegan-anarsist tutsak Osman Evcan ile nehir soylesi yapiyoruz mektup araciligiyla. Bunu da kitaplastiracagiz. Ama gecen ay (Kasim 2012) ogrendigimize gore, Osman’a keyfi bir sekilde mektuplasma kisiti uygulaniyor. Mektuplari bize ulasmiyor. Turkiye fasizminin halleri…F!: Size dosya gondermek isteyen yazarlar ne yapmalilar, nelere dikkat etmeliler?CB: Kurgusal calismalarla (roman, siir vs) ceviri yayinlamiyoruz. Idealimiz, yogunlastigimiz sahalara ve konulara dair calismalar yayinlamak. Ama elbette, epey esnegiz. Gelen dosyalara genelde bir ay icinde yanit veriyoruz. En buyuk amaclarimizdan biri mali getirisi olmayan sahalarda kitap boyutunda arastirma yapan titiz arastirmacilarin kendilerini yalniz hissetmemesi. Cirkef matbuat piyasasinin carkina girmeden kitaplarini kitlelerin erisebilecegi sekilde yayinlamak isteyen yazarlara kapimiz acik.PROPAGANDA YAYINLARICAN BASKENTPROPAGANDA YAYINLARI – Ozgurlukcu dusunce icin e-kitaplarMANIFESTOpropaganda:[(Latince) (bitki) cogaltmak, cubuktan uretmek anlaminda gelen propagare sozcugunden] Katolik inancini denizasiri ulkelere yaymak amaciyla 1622′de kurulan Sacra Congregatio de Propaganda Fide (“Inanci Yaymak Amacli Kutsal Cemiyet”) adli teskilatin adindan.Propaganda Yayinlari, anarsist ve ozgurlukcu dusunse sahasinda bir boslugu doldurmak icin doguyor!Propaganda Yayinlari, Turkiye’de anarsist ve ozgurlukcu dusunce parkurunda yazilmis ozgun eserleri, elektronik kitap olarak yayinlamayi amaclayan, kar amaci gutmeyen bir organizasyondur.Propaganda Yayinlari, anarsizan dusunce anacercevesi dahilinde ele alinabilecek ozgun ve kuramsal eserleri yayinlama gayesindedir. Bu minvalde, ceviriler ve kurgusal eserler (roman, siir, oyku) ilgi alanimiza girmemektedir. Ote yandan, anarsist ve ozgurlukcu dusuncelere elestirel ve kritik yaklasan calismalara da yer verecektir.Dolayisiyla, anarsizm, komunizm/sosyalizm, ekolojizm, feminizm, hayvan ozgurlugu, antimilitarizim, GLBT hareketi, ogrenci hareketi ve benzeri toplumsal hareketler ve dusunce akimlarina dair yazilmis ozgun eserler, arastirma ve incelemeler yayinevimizin ilgi alanina girmektedir. Bu baglamda, degindigimiz sahalarda yazilmis olan tezleri, toplu makaleleri ve benzerlerini yayinevimize sunulmalari uzere davet ediyoruz.Yayinevimize degerlendirilmesi icin sunulan kitap dosyalari, en gec bir ay icinde degerlendirilecek ve sonuc yazara bildirilecektir. Sunulan kitap dosyalari, titiz bir editoryal elemeden gecirilecektir. Editoryal kurul, gerekli gordugunde eserleri harici bir hakeme okutarak, fikir alabilecektir.Yayinevimiz, sadece elektronik kitap (e-Book) yayinlamaktadir. Kitaplarimizi, matbuu kitap basan yayinevleri gibi ISBN numarali olarak yayinlamaktayiz. Bu kitaplar, elektronik kitap okuma cihazlari ya da el bilgisayarlarinda okunabilmesi icin hem ePub/mobi formatinda, hem de bilgisayarda okunabilmesi icin pdf formatinda yaynlanmaktadir.

iHTiYAC TEMELLi EGiTiMLERhttp://www.stgm.org.tr/tr/icerik/goster/ihtiyac-temelli-egitimler STGM, yerel STO’lerin farklilasan egitim ihtiyaclarina etkin bir sekilde cevap verebilmek amaciyla Ihtiyac Temelli Egitim destekleri veriyor. Ihtiyac Temelli Egitimleri diger egitim calismalarindan ayiran temel ozellik egitim iceriklerine ve tarihlerine STO’ler ile birlikte karar veriyor olmamiz. Ozgun ihtiyaclariniz icin bu destekten yararlanabilirsiniz.Ihtiyac Temelli Egitimler Kimler Icin?■ STGM’nin hedef kitlesinde yer alan toplumsal cinsiyet, cinsel yonelim, ekoloji, genclik, insan haklari, engelli haklari, cocuk haklari, kulturel haklar alanlarinda calismalarini aktif olarak yerel bazda surduren STO’ler Ihtiyac Temelli Egitimlerden yararlanabilirler.■ Hedef kitlemizde yer alan bir ya da birden fazla kurum, ortak ihtiyaclar cercevesinde Ihtiyac Temelli Egitimleri talep edebilirler.STO’ler icin Ihtiyac Temelli Egitimlere Nasil Basvurulur?Basvurularinizi STGM web sitesinde bulunan STGM Bilgi Yonetim Sistemi uzerinden, sisteme kayit olduktan sonra online olarak yapabilirsiniz. STGM Bilgi Yonetim Sistemi'nin nasil kullanilacagina iliskin detaylara buradan ulasabilirsiniz.Basvuru FormuIhtiyac Temelli Egitim Basvurulari Nasil Degerlendiriliyor?Uc aylik donemler halinde toplanan basvurulari yilin 3., 6., 9. ve 12. aylarinda degerlendiriliyoruz. Kisitli kaynaklari en etkin sekilde kullanmak ve Ihtiyac Temelli Egitimlerden, farkli tematik alanlarda calisan STO’lerin adil bir sekilde yararlanabilmesi icin bir dizi kriter cercevesinde basvurularinizi degerlendiriyoruz. Basvuru kosullarini karsilayan orgutler arasinda yaptigimiz degerlendirme sonrasinda egitim kararini alirken:■STO’lerin ulkedeki sayilarina gore, tematik alanlardaki oransal dagilimlari,■STO’lerin cografi dagilimlari ve temsiliyetleri,■ Yerel bazda calisan orgutlere oncelik verilmesi;gibi degiskenleri goz onunde bulundurarak degerlendirme surecini tamamliyoruz.Ihtiyac Temelli Egitim Konu Basliklari■Hak Temelli Yaklasim-Savunuculuk,■ Proje Gelistirme,■ Stratejik Planlama,■ Gonullulerle isbirligi,■ Uyusmazlik Yonetimi,■ Kampanya Yonetimi,■ STO’ler icin Iletisim,■ Sosyal medya ve iletisim,■ Toplumsal cinsiyet,■ Orgutlenme,■ Hak temelli yaklasim,■ STO Yonetimi,■ Ayrimcilik ve Ayrimcilikla Mucadele,Ihtiyac temelli egitimlerin icerikleri bu konu basliklari ile sinirli degil. Eger orgutunuzun ihtiyaclarini bu konu basliklari karislamiyorsa basvuru formundaki diger secenegine ihtiyacinizi yazabilirsiniz.Ihtiyac Temelli Egitimleri Nasil Organize Ediyoruz?Ihtiyac Temelli Egitimler, STGM ve yerel STO’lerin ortak organizasyonlari. STGM ekibi olarak egitim oncesinde gerekli on calismalari yapiyor ve basvuru yapan orgut ile birlikte ihtiyaclari belirliyoruz. Orgutlerden beklentimiz ise egitimin fiziksel organizasyonunu ustlenmeleri.Egitimlerle ilgili ayrintili bilgi almak icin egitim@stgm.org.tr adresine e-posta gonderebilirsiniz.Basvuru Formu

YERiNDE KURUMSAL DESTEKLERE BASVURULAR BASLADIhttp://www.stgm.org.tr/tr/icerik/goster/yerinde-kurumsal-destekler Yerinde Kurumsal DesteklerSTGM, STO’lerin kurumsallasma hedefleri dogrultusunda, bire bir, yuz-yuze calismalardan olusan Yerinde Kurumsal Destekler veriyor. Yerinde Kurumsal Destek calismalari kapsaminda, oncelikle STGM ekibi olarak sizinle birlikte orgutsel ihtiyaclarinizi belirliyoruz. Ardindan birlikte bir eylem plani hazirliyor ve ihtiyaclariniz dogrultusunda calismalara basliyoruz. Yerinde Kurumsal Desteklere, stratejik planlamadan, butce yonetimine, iletisim stratejisi olusturulmasindan, kampanya planlamasina kadar farkli alanlarda basvuru yapabilirsiniz.Yerinde Kurumsal DesteklerSTGM Yerinde Kurumsal Destekler, basvuran STO’lerin kurumsallasma hedefleri dogrultusunda, bire bir, yuz-yuze yapilacak destek calismalardan olusuyor.Yerinde Kurumsal Destek calismalari kapsaminda, oncelikle STGM ekibi olarak STO temsilcileri ile birlikte STO’lerin orgutsel ihtiyaclarini belirliyoruz. Bu calismanin ardindan birlikte bir eylem plani hazirliyor ve ihtiyaclariniz dogrultusunda calismalara basliyoruz.Yerinde Kurumsal Destekler, bir STO'nun stratejik planlamasindan, butce yonetimine, iletisim stratejisinin gelistirilmesinden, kampanya planlamasina kadar farkli alanlari kapsiyor.Kimler Desteklerden Yararlanabilir?“Yerinde Kurumsal Destek”lerden■STGM’nin hedef kitlesinde yer alan toplumsal cinsiyet, cinsel yonelim, ekoloji, genclik, insan haklari, engelli haklari, cocuk haklari, kulturel haklar alanlarinda calismalarini aktif olarak yerel bazda surduren;■ Onceligi kurumsallasmak olan, gelismeye yonelik enerjisi ve istegi olan;■ Kurumsal gereklerini yerine getirmekte olan (duzenli yonetim kurulu toplantilari duzenlemek, uye tabanina sahip olmak, toplumsal cinsiyet, cevre ve insan haklari konularinda kurumsal duyarliliga sahip olmak, demokratik ve katilimci bir yonetim yapisina sahip olmak gibi)■ STGM ile karsilikli paylasim ve bilgi uretimi konusunda seffaf bir sekilde isbirligi icinde bulunmaya istekli olan,STO’ler yararlanabileceklerdir.

STO’ler “Yerinde Kurumsal Desteklere” Nasil Basvurabilir?Basvurularinizi STGM web sitesinde bulunan STGM Bilgi Yonetim Sistemi uzerinden, sisteme kayit olduktan sonra online olarak yapabilirsiniz. STGM Bilgi Yonetim Sistemi'nin nasil kullanilacagina iliskin detaylari burada bulabilirsiniz.Basvuru FormuYerinde Kurumsal Destek Basvurulari Nasil Degerlendirilir?Uc aylik donemler halinde toplanan basvurulari yilin 3., 6., 9. ve 12. aylarinda degerlendiriliyoruz. Kisitli kaynaklari en etkin sekilde kullanmak ve Yerinde Kurumsal Desteklerden, farkli tematik alanlarda calisan STO’lerin adil bir sekilde yararlanabilmesi icin bir dizi kriter cercevesinde basvurularinizi degerlendiriyoruz. Basvuru kosullarini karsilayan orgutler arasinda yaptigimiz degerlendirme sonrasinda egitim kararini alirken:■STO’lerin ulkedeki sayilarina gore, tematik alanlardaki oransal dagilimlari,■STO’lerin cografi dagilimlari ve temsiliyetleri,■ Yerel bazda calisan orgutlere oncelik verilmesi;gibi degiskenleri goz onunde bulundurarak degerlendirme surecini tamamliyoruz.Egitimlerle ilgili ayrintili bilgi almak icin egitim@stgm.org.tr adresine e-posta gonderebilirsiniz.Basvuru Formu

*

7. Bolum – Eger varsa, damardan iyilik-guzellik HABERLERi

MATEMATiK DUNYASI DERGiSiYILBASI KAMPANYASIBir gence verilecek en iyi yilbasi hediyesinin MD koleksiyonu oldugu dusuncesinden hareketle...Ve elbette mali anlamda biraz olsun nefes alma amaciyla...2003 yilindan itibaren cikmis tum MD'leri (2003-I ve 2012-III dahil),yani toplam 37 sayiyi 120 TL'ye sunuyoruz.YaklasIk 4500 sayfa matematik demektir bu!Kampanya 31 Aralik 2012'de sona erecektir.Adres: www.matematikdunyasi.org Sevgiler, saygilar.Ali Nesinanesin@nesinvakfi.org

ACIK RADYO FM 94.9 DESTEK KAMPANYASINA SiZ DE KATILMAK iSTERSENiZ iLETiSiM BiLGiLERiwww.acikradyo.com.tr0212 343 40 40destek@acikradyo.com.tr

*

8. Bolum - Kent HABERLERi

GUNLUK GAZETE KUPURLERi07.12.2012 AKDENİZ BEYAZ AHMET DÖKDÖK 3

07.12.2012 AKDENİZ BEYAZ MİMARLAR BULUŞUYOR 5

07.12.2012 AKDENİZ GÜNCEL ANTALYA'DA "2, ULUSLARARASI MİMARLIK BİENALİ" DÜZENLENECEK 7

07.12.2012 AKDENİZ MANŞET ULUSLARARASI MİMARLIK BİENALİ HAZIRLIĞI SÜRÜYOR 6

07.12.2012 ANTALYA EKSPRES "ULUSLARARASI MİMARLIK BİENALİ"ANTALYA'DA 5

07.12.2012 ANTALYA GÜNDEM ULUSLARARASI MİMARLIK BİENALİ DÜZENLENECEK 2

07.12.2012 ANTALYA KÖRFEZ DÜNYA MİMARLIK KONGRESİ ANTALYA'DA 1

07.12.2012 CUMHURİYET ANKARA KURUMLARI YOK SAYDINIZ 1

07.12.2012 CUMHURİYET ANTALYA AKDENİZ BÜYÜK DESTEK 1

07.12.2012 CUMHURİYET İZMİR EGE KÖRFEZE ŞARTLI DESTEK 1

07.12.2012 GAZETE BİR ULUSLARARASI MİMARLIK BİENALİ HAZIRLIGI SÜRÜYOR 6

07.12.2012 GÜNLÜK EVRENSEL KÜLTÜR GÜNCESİ 12

07.12.2012 HÜRSES ANTALYA MİMARLIK BİENALİ DÜZENLENECEK 5

07.12.2012 İLERİ 2.ULUSLARARASI MİMARLIK BİENALİ DÜZENLENECEK 4

07.12.2012 MİLLİYET ANKARA MİMARLARDAN AOÇ İÇİN İKİNCİ İMZA KAMPANYASI 6

07.12.2012 PUSULA MADENCİLERİ ÖLÜMSÜZLEŞTİRENLERE ÖDÜLLERİ VERİLDİ 2

06.12.2012 ÖZ DİYARBAKIR BAYDEMIR ENGELLİLERİ AĞIRLADI 6

05.12.2012 BİZİM KOCAELİ KENTSEL DÖNÜŞÜM 4

05.12.2012 ÇAĞDAŞ KOCAELİ ÖNVER, KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ ANLATTI 4

05.12.2012 DEMOKRAT KOCAELİ RİSK NEYE GÖRE BELİRLENECEK 9

05.12.2012 DENİZLİ GAZETESİ "ADIMIZIN BÜYÜKŞEHİR OLMASINI DEĞİL HAKKIMIZI İSTEDİK" 1

05.12.2012 DENİZLİ HİZMET BÜYÜKŞEHİR, MİMARLARLA TARTIŞILDI 1

05.12.2012 GEBZE HABER KOCAELİ YE TEHDİT UYARISI 4

04.12.2012 DEMOKRAT GEBZE TMMOB A SAHİP ÇIKAĞIZ 5

01.12.2012 EXCLUSIVE HOMES HER PROJE YAMTLANMASI GEREKEN BİR VAKADIR 30

07.12.2012 AKDENİZ BEYAZ 2B TARTIŞMASI 1

07.12.2012 AKDENİZ GERÇEK 2B'DE BÜYÜK TEHLİKE 1

07.12.2012 BİZİM GAZETE ALİ ER 3

07.12.2012 CUMHURİYET MAHKEME KARARINI VERDİ 13

07.12.2012 CUMHURİYET ANTALYA AKDENİZ KEPEZ E 6 KÖPRÜ 5

07.12.2012 DOKUZ SÜTUN 2300 YILLIK SURLARIN KAPILARI RESTORE EDİLİYOR 10

07.12.2012 SONSÖZ "TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK CAMİSİ" GAZİANTEP'E YAPILACAK 7

07.12.2012 SONSÖZ 2014 YILINDA UNESCO SURECİNİN TAMAMLANMASI HEDEFLENİYOR 5

07.12.2012 SONSÖZ DİYARBAKIR'IN İLK YERLEŞİM YERİ MÜZE KOMPLEKSİ OLACAK 5

07.12.2012 YENİ MESAJ ULU CAMİİ'DE RESTORASYON 10

07.12.2012 9 EYLÜL İZMİR DEPREM MİMARLARI GELİYOR 5

07.12.2012 AGOS ROBER KOPTAŞ 6

07.12.2012 AKDENİZ MANŞET ULUSLARARASI MİMARLIK BİENALİ HAZIRLIĞI SÜRÜYOR 6

07.12.2012 ANTALYA EKSPRES "ULUSLARARASI MİMARLIK BİENALİ"ANTALYA'DA 5

07.12.2012 ANTALYA GÜNDEM ULUSLARARASI MİMARLIK BİENALİ DÜZENLENECEK 2

07.12.2012 ANTALYA KÖRFEZ DÜNYA MİMARLIK KONGRESİ ANTALYA'DA 1

07.12.2012 CUMHURİYET ANKARA KURUMLARI YOK SAYDINIZ 1

07.12.2012 GAZETE BİR ULUSLARARASI MİMARLIK BİENALİ HAZIRLIGI SÜRÜYOR 6

07.12.2012 HABERTÜRK EMLAK PAZARI 25

07.12.2012 HABERTÜRK MODERN MİMARİ USTASI OSCAR NİEMEYER ÖLDÜ 26

07.12.2012 HÜRSES ANTALYA MİMARLIK BİENALİ DÜZENLENECEK 5

07.12.2012 İLERİ 2.ULUSLARARASI MİMARLIK BİENALİ DÜZENLENECEK 4

07.12.2012 İLERİ ETİKETLERE VE ÜRÜN İÇERİĞİNE DİKKAT EDİN 1

07.12.2012 MARMARA BÖLGE "TMMOB'A YAPILAN SALDIRI, HALKA YAPILAN BİR SALDIRIDIR" 4

07.12.2012 MİLLİYET KIVRIMLARIN DEVRİMCİ MİMARINA VEDA 8

07.12.2012 ÖZGÜR GÜNDEM TMMOB AKP'NİN BASKISI ALTINDA 5

07.12.2012 PUSULA MADENCİLERİ ÖLÜMSÜZLEŞTİRENLERE ÖDÜLLERİ VERİLDİ 2

07.12.2012 SABAH DEVRİMCİ MİMAR NİEMEYER, 104 YAŞINDA ÖLDÜ 21

07.12.2012 SABAH YÜZDE 40 PRİM VAADİYLE SATIŞTA 14

07.12.2012 STAR DUAYEN MİMAR OSCAR NİEMEYER ÖLDÜ 22

07.12.2012 TODAY'S ZAMAN BRAZİLİAN ARCHİTECT OSCAR NİEMEYER DİES AT AGE 104 9

07.12.2012 YENİ ADANA RANTI ENGELLEDİGİMİZ İÇİN Mİ TASFİYE EDİLİYORUZ 3

07.12.2012 YENİ ADANA TMMOB MERKEZ YÖNETİM KURULU ÜYESİ BAHATTİN ŞAHİN 3

07.12.2012 YENİ ADANA TMMOB Yİ TESLİM ETMİYECEGİZ 1

06.12.2012 ODAK ÇAMLICA'DAKİ CAMİNİN MİMARI BOLVADİNLİ 15

06.12.2012 ÖZ DİYARBAKIR BAYDEMIR ENGELLİLERİ AĞIRLADI 6

05.12.2012 ÇAĞDAŞ KOCAELİ ÖNVER, KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ ANLATTI 4

05.12.2012 DENİZLİ GAZETESİ "ADIMIZIN BÜYÜKŞEHİR OLMASINI DEĞİL HAKKIMIZI İSTEDİK" 1

05.12.2012 DENİZLİ HİZMET BÜYÜKŞEHİR, MİMARLARLA TARTIŞILDI 1

05.12.2012 GEBZE HABER KOCAELİ YE TEHDİT UYARISI 4

01.12.2012 EXCLUSIVE HOMES HER PROJE YAMTLANMASI GEREKEN BİR VAKADIR 30

29.11.2012 ŞANLIURFA'DA HAVADİS KENTSEL DONUŞUM, KENTSEL RANT OLMAMALI 3

07.12.2012 AKDENİZ GERÇEK ADNAN ÇOBAN 5

07.12.2012 AKDENİZ GERÇEK STADYUMA 14 FİRMA TALİP 1

07.12.2012 ANTALYA KÖRFEZ ABDULLAH YALÇIN 4

07.12.2012 CUMHURİYET ANKARA KURUMLARI YOK SAYDINIZ 1

07.12.2012 CUMHURİYET ANTALYA AKDENİZ STADYUM DA SONA DOĞRU 1

07.12.2012 CUMHURİYET İZMİR EGE KAYALARA ÇELİK KORUMA 1

07.12.2012 CUMHURİYET İZMİR EGE KÖRFEZE ŞARTLI DESTEK 1

07.12.2012 ÇUKUROVA PRESS İNŞAAT SEKTÖRÜNÜN GELECEĞİ İMAR PLANINDA 1

07.12.2012 ÇUKUROVA PRESS TMMOB TESLİM OLMAYACAK 1

07.12.2012 EKONOMİ CUMHURBAŞKANI BÜYÜKŞEHİR YASASI NI ONAYLADI 9

07.12.2012 FLASHABER İSA DEMİR 5

07.12.2012 GAZETE BİR STAD İHALESİ TAMAM 1

07.12.2012 KONYA YENİGÜN BÜYÜKŞEHİR YASASI YÜRÜRLÜKTE 1

07.12.2012 MARMARA BÖLGE "TMMOB'A YAPILAN SALDIRI, HALKA YAPILAN BİR SALDIRIDIR" 4

07.12.2012 SONSÖZ 2014 YILINDA UNESCO SURECİNİN TAMAMLANMASI HEDEFLENİYOR 5

07.12.2012 YENİ ADANA TMMOB Yİ TESLİM ETMİYECEGİZ 1

07.12.2012 YENİ ALANYA DEMİRTAŞ'TA PLANA ONAY 6

07.12.2012 YENİ MESAJ ULU CAMİİ'DE RESTORASYON 10

05.12.2012 GEBZE HABER KOCAELİ YE TEHDİT UYARISI 4

29.11.2012 ŞANLIURFA'DA HAVADİS KENTSEL DONUŞUM, KENTSEL RANT OLMAMALI 3

07.12.2012 AKDENİZ BEYAZ HES PROTESTOSU 1

07.12.2012 BİRGÜN TMMOB'A NEŞTER MECLİS GÜNDEMİNE GİRDİ 5

07.12.2012 CUMHURİYET ANTALYA AKDENİZ DERELER ÖZGÜR AKACAK 1

07.12.2012 CUMHURİYET İZMİR EGE KÖRFEZE ŞARTLI DESTEK 1

07.12.2012 ÇUKUROVA PRESS TMMOB TESLİM OLMAYACAK 1

07.12.2012 GÜNLÜK EVRENSEL ÜLKEMİZ ATIK COPLUĞU DEĞİL 4

07.12.2012 MARMARA BÖLGE "TMMOB'A YAPILAN SALDIRI, HALKA YAPILAN BİR SALDIRIDIR" 4

07.12.2012 MİLLİYET ANKARA MİMARLARDAN AOÇ İÇİN İKİNCİ İMZA KAMPANYASI 6

07.12.2012 ORTADOĞU BÖLÜNMEYE ONAY 1

07.12.2012 ÖZGÜR GÜNDEM TMMOB AKP'NİN BASKISI ALTINDA 5

07.12.2012 PUSULA MADENCİLERİ ÖLÜMSÜZLEŞTİRENLERE ÖDÜLLERİ VERİLDİ 2

07.12.2012 PUSULA 'TMMOB; KİMSENİN ARKA BAHÇESİ OLMADI 1

07.12.2012 YENİ ADANA RANTI ENGELLEDİGİMİZ İÇİN Mİ TASFİYE EDİLİYORUZ 3

07.12.2012 YENİ ADANA TMMOB MERKEZ YÖNETİM KURULU ÜYESİ BAHATTİN ŞAHİN 3

07.12.2012 YENİ ADANA TMMOB Yİ TESLİM ETMİYECEGİZ 1

05.12.2012 BİZİM KOCAELİ KENTSEL DÖNÜŞÜM 4

05.12.2012 ÇAĞDAŞ KOCAELİ ÖNVER, KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ ANLATTI 4

04.12.2012 DEMOKRAT GEBZE TMMOB A SAHİP ÇIKAĞIZ 5

07.12.2012 BİZİM ANADOLU CELAL DEMİR 1

07.12.2012 MARMARA BÖLGE GÖMEÇ AFET BÖLGESİ KAPSAMINA ALINSIN 8

07.12.2012 VANGÖLÜ EKSPRES VANDA KORKUTAN DEPREMLER 1

07.12.2012 YENİ ASYA VAN'DA DEPREM 9

07.12.2012 YENİ GÜN İZMİR EGE'DE TARIMI SEL VURDU 3

06.12.2012 GÜN HABER YAHYALI 2,7 İLE SALLANDI 2

06.12.2012 YILDIRIM DEPREM VE FIRTINA BU MERKEZDE CANLANDIRILACAK 8

07.12.2012 AKDENİZ GERÇEK STADYUMA 14 FİRMA TALİP 1

07.12.2012 ANTALYA KÖRFEZ ABDULLAH YALÇIN 4

07.12.2012 AYDINLIK GAZETESİ ERDOĞAN BAYRAKTAR İSTİFA EDECEK Mİ 6

07.12.2012 BİRGÜN GÖZDE BEDELOĞLU 2

07.12.2012 BURSA YENİ DÖNEM AYŞE AYGÖR 4

07.12.2012 CUMHURİYET BAYRAKTAR'A İSTİFA ÇAĞRISI 4

07.12.2012 CUMHURİYET ANTALYA AKDENİZ STADYUM DA SONA DOĞRU 1

07.12.2012 ÇUKUROVA PRESS "KIYIKENT EVLERİNİN İMAR VE UYGULAMA PLANLARI VAR MI 1

07.12.2012 GAZETE BİR STAD İHALESİ TAMAM 1

07.12.2012 HÜRRİYET EK ADANA'NIN İLK KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ AZİM HOCA'DAN 17

07.12.2012 İL GAZETESİ ANKARA KUZEY ANKARA'DA HAK SAHİPLERİ KONUTLARINA KAVUŞTU 1

07.12.2012 ORTADOĞU BÖLÜNMEYE ONAY 1

07.12.2012 SABAH MAHMUT ÖVÜR 18

07.12.2012 ANTALYAKORFEZ.COM Dünya Mimarlık Kongresi Antalya’da haberi | Antalya Korfez - Antalya Haber, Haber, Flaş H PORTAL

07.12.2012 GAZETE5.COM Kapadokya Stratejik Yön Planı Çalıştayı 7 Aralık PORTAL

07.12.2012 OZGURKOCAELI.COM.TR İşçi Filmleri Festivali başlıyor PORTAL

07.12.2012 SANSURSUZHABER.COM Şanlıurfa Belediyesi, Stk'larla İmar Ve Şehirciliği Görüştü | Yerel Son Dakika | Sansürsüz PORTAL

07.12.2012 SONDAKIKA.COM ATO'dan Mimarlar Odası'na Sürpriz Ziyaret PORTAL

07.12.2012 SANLIURFA.COM Belediye, STK’larla imar ve şehirciliği görüştü PORTAL

*