törenlerle kutlandı -...

4
â Pazartesi 24 NİSAN 1961 kubuluş 1951 YIL : 10 K tT .^ 1 WI I ■f>1;V J H I u n W f> t 4 :l 1 ■ - , s„ ,. „„ v „ ,-bozkm t - J S ^ M S ^ L ? 2 Σ ÎS2r“ ’ Adres: Glrne Caddesi, Lefkoşa - Kıbrıs Telefon: 2951 Telgraf: “ BOZKURT ” Fiyatı: IS Mil. SİZ CrÇfKI [Ri StVtBılıRSıNiZ FAKAT... OTOMOBıliNiZ SÜPER •i s€vec.i\'iwnt McGO varpiR lusal Egemenlik ve Törenlerle Kutlandı ENÇLİK ve ÖĞRENCİLER AT ATüRKüN BÜSTÜNE ÇELENK KOYARAK SAYfl DURUŞUNDA BULUNDULAR Lefkoşa Spor Alanında tertiplenen Törende heyecanlı Konuşmalar Yapıldı Bayramı Parlak Reisicumhur Muavini lîr. Fazıl Küçük ve Türk Taksim Stadında’ki tortin esnasında muhtelif okul (Foto Bozkurt . BİLBAY) Hiç bir kir veya pas tutmayan ıltın veya kristal topa benzeti- ebilen bazı yetkili şahıs veya »evrelerin durumu tozpembe jöstermek yönündeki gayretleri ne rağmen biz Kibrisin hariciye Bnde Türklerin ve Türk görüş- lerinin büyük ölçüde ihmal edil- »jgıne şahit olmaktayız. “ Güle- re ağlanacak halimize” kabilin- len yapılan açıklamalar karşı- lınca, sorularmızın gereği gibi tevıplandırılmadığını görerek, ,u yöndeki tenkidlerimize de- Jamedecek ve yetkili çevrelerin indilerinden cevap bekliyece- Kıbrısm dış ülkelerdeki se- taret ve konsolosukları kurulur en, Birleşmiş Milletlere baş Jlege tayin edilirken, Türk fPlumunun ne derece haksızlı- %.“^Mdığını bundan önce uhtellf vesilelerle belirtmiş bu nuyoruz. Bugün halen Dışlşle- m , f nllgl teŞkilâtsi7 bir halde k huri,^aşka’ bu bakanlıga “ ?„ TUrk memur veya müste F »He tayin edilmiş değildir, emleketin dl* siyasetinin yö- ,«ilmesi gibi Türk toplumu , , «yni derecede önemli bir nksiyonu olan Düşleri Bakan- ımda Türklerin rolü bulunma- zımın sebebi acaba nedir? Ni- „ »“ bakanlığa Türkler de ta- bedilmiyor? Bu hususta ilgili S®vreleri ne gibi tesebbiis- ı ae bulunmuşlardır.7 t ,™ Cumhuriyetinin daha V .neıçta d|Ş siyaset konusun- ‘'rf.,-.0Caladlgl görülmektedir. 1, n.tam bir tarafsız siyaset imesı, Asya-Afrika biokuna "dı.A I*1 ası’ Amerika ile dost leciıfmo auar Rusya ile de dost P. mesı hususunda solcu Rum si " r aya attl6> fikirlerin dış î?«ette önemli bir rol oyna- bugün artık aşikâr olmuş- u siyaseti Türk vetklll çev ı o.iaıSvip ediy°rlar mı? Tas- I î? r*arsa *5una karşi ne , Sebbiislerde bulunmuşlar- ,Jl " Slî„ d,ş siyasetini çizen . toPİumunun gö- -n 7,^. siyaset çizilirken İtibara alınıyor mu? f ama" zaman Kibrisin Bir- '5 Milletler Başdelegesl etlÜlT 50ssidis- Birleşmiş e i v atl d^nyası ile TUr- ır, v>iYu" anistanın tutumuna b-, siyaset gütmektedir. kLnay Zenon Rossldls’e k im , veri,en direktifler mili n tasvip olunu- “• Bu direktifler TUrk ve irosullar arasında incele- 7i~ rıara bağlanıyor mu? et kr, anaatımızca dış si- anbs İ Untla ve Dışişleri ıIm X da, TUrklere haksızlık *^kta devam ediliyor. Bu- ben?yip. da durumu toz JuL # *£ göstermek bu •ayda değil, zarar geti- BOZKURT E Büyük, insan Atatürk’ün ulu- sal egemenliği kayıtsız şartsız ulusuna verişinin ve Türkiye Büyük Millet Mecisi’nin açılışı- nın 41 inci yıldönümü ile Çocuk Bayramı, dün Türkiyede olduğu gib Kıbrıs’ta da parlak tören- lerle kutlanmıştır. Bu münasebetle Lefkoşada yapılan törene, başta Cumhur- başkanı Yardımcısı Dr Fazıl Küçük, Türk Cemaat Meclisi Başkanı Rauf Denktaş olmak üzere Kulüb, kurum temsilcileri lise veortaokul öğrencilerinin bü yük kurtarıcının Evkaf bahçe- sindeki büstüne çelenkler koy- maları ve manevi huzurunda saygı duruşunda bulunmaları ile başlanmıştır. Daha sonra önde büyük bir Türk bayrağı taşyan kız ve erkek Öğ- renciler, izciler, Kızılay ekipleri ile tâli ve ilkokul öğrencileri Erkek Lisesi Bandosunun refa- katnde İnönü Meydanı yoluyle törenin yapılacağı Lefkoşa Spor Alanına gidilmiştir. Bu arada alanda marşlar ve sair müzik parçalan çalan Kıb- rıs Türk Askerî Birliği Bandosu da halkın coşkun sevgi göster- lerne vesile olmuştur. Saat 9.00 da sahaya varan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Fazıl Küçük, ile Türkiye Cum- huriyeti Kıbrıs Büyükelçisii Emin Dirvana ve Tiirk Cemaat Meclisi Başkanı Rauf Raif Denk taş, Maarif Müdürü Hüsnü Fe- ridunun refakatinde öğrencile- rin bayramlarını kutlamışlardır. Bir küçüğün günün önemini belirten konuşmasından sonra dans, şiir ve Kibrisin Türkler ta rafından feth ve 16 Ağustos Türk askerinin yeniden adaya basmasını temsilen tablolar, ulu sal oyunlar ve Dağ başını Du- man Almış marşıyla son veril- miştir. Dün öğleden sonra Kıbrıs Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Fazıl Küçük, resmî ikametgâhın da bir çocuk balosu vermiştir. Bu münasebetle Türkiye Devlet ve hükümet Başkanı Orgeneral Cemal Gürsel’e bir tebrik telgra fı gönderen Dr. Küçük, Kıbrıs Türkünün güven ve bağlılığını yemden belirtmiştir. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, kaza merkezleriyle Türk köylerinde de aynı heye- can ve sevinçle kutlanmış, Türk semt ve binaları bayraklarla süs lenmiş ışıklarla donatılmıştır. MAttUSADAKi TÖREN 23 Nisan, Mağuısa’da, da par laik törenlerle kutlanmıştır. Sabah saat 8.30 da Namık Ke- mal Litsesmde toplanan çeşitli okulların öğrencileri ellerinde flama ve' bayrak ar olduğu halde bandonun refakatinde Namık Kemal Meydanına top- lu bir yürüyüş yapmışlardır. Bunu tak;ben Cambulat tür- besine gidilerek bir çelenk ko- nuımuş ve tekrar Namık Ke- mal Meydanına dönülmüştür. Bandonun çaldığı istiklâl Marşı ile Namık Kemal Mey danındakl törene başlanmıştır, i örenin açılış komışnvi-'i Ma- ğusa’nm Türk Belediye Başka- nı Kemal İsmail tarafından ye pılmıştır. Belediye Başkanının konuşmasını müteakip mubte- Jf hatipler günün önemini oe- ılrtnıışıer; ilkokul öğrencileri tarafından da konuşmalar ya- pılıp şiirler okunmuştur. öğleden sonra saat 2,30 da :irit Meydanında törene de- vam ediieroik millî oyunlar ov nanmıştır LARNAKA’DAKİ TÖREN 23 Nisanın geçmiş yıllarda- ki törenleri gölgede bırakacak muazzam törenlerle kutlandı- ğı bJdlrUır^ektedlr, Güllü ı iik törenine .Tuzla ilkokulunda başlanmış ve Başöğretmen İ j İ- ani tarafından günün önemi- iii belirten bir konuşma yapıl- mıştır. Bundan sonra öğrenci ler şiirler ve şarkılar okumuş- lar, oyunlar oynamışlardır Saat 8 de başta Bekir Taşa Orta Okulu bandosu olmak3 üzere öğrenciler ve izciler Türk semtinde büyük bir yü- rüyüş yapmışlar ve Lârnaka Atatürk ilkokulu avlusuna ge- lerek yerlerini almışlardır. Tö- rene istiklâl Marşı ile başlan- mış ve daiıa sonra Lârnuka Türk Belediye Başkanı Dr. Sadi ve Atatürk ilkokulu Ba- Lefkoşa’dakl törende muhtelif okullara mensup talebelerin teşkil ettiği Bayrak Alayı, resmi geçit esnasında. (Foto Bozkurt BİLBAY) Lefkoşa’da Taksim Stadında yapılan dünkü törende büyük a lâka toplayan Köşklü Çiftlik İlkokulu Mehter Takımı şeref tribünü önünde konserini verir kön. (Foto Bozkurt - BİLBAY ) (Devaını 4’iincü Sayfada', 1 evmosım’daki törende bahriye» kıyafetindeki ilkokul talebeleri dans oynarlarken. i' -' (Foto Bozkurt - ERDAL) LEFKOŞA TÜRK BANKASI SIZIN KENDİ BANKANIZDIR Siz de Tanınızı LEFKOŞA TÜRK BANKASINA yatırını*. Unutmayınız ki Dara evde kalırsa HIRSIZ, fakat LEFKOŞA TURIv »A N KASİ’NA yatırılırsa eti yüksek FAİZ gptj™;- Asilerin Parise Baskın Yap- malarından Korkulmakta BAŞKAN DE GAULLE OLAĞANÜSTÜ YETKİLERİNİ TATBİK MEVKİİNE^ KOYDU Fransanın çeşitli bölgelerinde plâstik bombalar patladı /A V s •:♦> <♦> <♦> K. A. M A N D O SUNAR. Beynelmilel SUNA <♦> <♦> S S I A N PARİS : Dün akşam XJarıs‘- te bir radyo - televizyon .Ko - nuşması yapan Fransız Cum- hurbaşkanı General De Uaul- le Cumhuriyet mıüesaeseleri ulusunun istiklâli yurdun top- rak bütünlüğü ve uluslararası taahttıütlerimi ifa kabiliyetleri \.il>im ve ani b durum, yüzün ıcn tehlikeye düşecek oıursa kendis.ne olağanii-tı yetkiler bahşeden anayasanın bu mad- desini yürürlük mevkiine koy- f’ıii'umı açıklamış ve hâlen Fran. z devletine karşı isyan etmiş bulunan generallere ordu dakl askerlerin itaat etmek 2i-'unda olmad kl.ırını Hldiye- rei; ettikleri sadakat yemini- nin generallere karşı cari ol- madıkını tebliğ etmiştir. İsyan hareketini menfur vc ahmakça girişilen b’r serüven olarak tavsif eden De Gaul- ie, “ ulusun anİEimayan bil grup famatlk subayın bu dav- ranışla uluau ancak bir felâke te sürükleyebileceğini beyan etıo;iş ve bütün askerleri asile* ^ ri itaatten menederim.1 Ur. •‘Asilerin geleceği, kanunun verebileceği en büyük cezayı çekmektir” diyen Cumhurbaş- kanı Fransa’da meşru yetki- ye sahip olan ancak kendisi ol- duğunu söylemiş ve bu yetki- leri meşru yollardan devredin- demiş; mevkiine getirecek olan bu yetkileri deruhte etmek kara- rını alması üzerine parlamen- to otomatik olarak oturum, ha linıde kalarak Vâğveıdilmiyecek- tir. Başkanın bazı müşavirleri, Cezayir’deki asi kuvvetlerin Paris’e pnraşütlerle anı bL KAN (Pianoda) FERHUNDE ERKİN Türkiye Büyükelçisi Ekselans Emin Dirvana’nm yüksek himayelerinde <♦> <«• <«• KEMAN RESİTALİ CUMA 28 NİSAN ö.s. SAAT 9 DA PALLAS Sinemasında Bilet Satış Yerleri: RÜSTEM KİTABEYİ PALLAS SİNEMASI <♦> w: ,'^y 35 i I * ı i n I ¥ i İ 1 ceye kadar görevini ifa edece- > baskın yapmalarından endişe ğini söyemlştir. i etmekte ve başkanı konuşması Başkan De Gaulle’tin sini hemen hemen diktatör Türkiye’de Yapılan 23 Nisan Törenleri nı dün akşam yapmasını teş- kendi-1 vik etmekteydiler. Hükümet kaynakları, isya- nın Fransa’ya da geçmesini ön lemek amacıyla geniş ölçüde Balabays Civarında Bir Türk öldürüldü Balabayıs civarında bir Ru- ANKARA (RADYO) : 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, dün Türkiye'- nin bütün şdhir ve köylerinde1 mun bahçesinde Ali Rufi Kam- kublanmış ve muaızam tören-; buroğlu adında Kazafanalı bir ler düzenlenmiştir. (Türk ölü olarak bulunmuştur. 'Maktulün aldığı biçak yaraların Bu cümleden olmak üzere : dan öldüğü bildirilmektedir. Temsilciler Meclisindi de bir ] tören hazırlanmış ve söz ola- 1 Bahçe sahibinin polise müra- raılt konuşan hatiblor günün caat ederek bahçesinde ölü bir önemini belirten konuşmalar şahsın bulunduğunu bildirmesi yapmışlardır. I üzerine polis cinayet mahalline t od,birler alındığım tolldinmek- tedirler. Bazı işçi birlikleriyle plyasl partiler, cumıhuriyetl.ı korun- ması İçin birlik halinde hare- ket edilmesini talep etmişler- dir. B\ıgün için yanm saatlik bir gösteri yürüyüşü de düzefl lenmıiş bulunmaktadır. öte yandan Frajnsa’mn çeşit ü bölgelerinde inflrtu eden al- tı plâstik bombanın 1 kişiyi öl dünlüğü 17 kişiyi de yaraladJ ğı blkllrilmektedlr. De Ga.ulle, bu durum karşı- sı ndu sükûnet, itidal ve meta- netini kaybetmemiştir. ■IIIIUlU IIIHIIIIIIIIM HIllllM M IlIHM IlO im titM M M m ı» Bir Rum Kadını Boğazlandı Fanulla adında takriben 45 yaşında bir Rum kadını dün ak- şam gece yarısına doğru Strovo lo-Lflkadamya yolu üzerindeki evinde boğazından kesilmek su. retlyle öldürülmüştür. Rum kadının ölüm haberi Uze rine olay yerine giden polis araştırmalara başlamıştır. TÜRK YUVALARININ ZİYNETİ VE UĞURU OLAN -İŞ” KUMBARASINDAN YAVRULARINIZI MAHRUM ETMEYİNİZ. TÜRKİYE $ BANKASI paranızın., 'y*\r istikbalinizin emniyeti

Upload: tranhanh

Post on 17-Mar-2018

232 views

Category:

Documents


8 download

TRANSCRIPT

Page 1: Törenlerle Kutlandı - Anasayfaevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1961/Nisan/24Nisan...nuımuş ve tekrar Namık Ke mal Meydanına dönülmüştür. ... PALLAS Sinemasında

â Pazartesi24

N İ S A N1961 k u b u l u ş

1951 YIL : 10K tT .^ 1 WI I ■f>1;V J H I u n W f > t 4 : l 1 ■ - , s„ , . „ „v „ , - b o z k m t - J S ^ M S ^ L ? 2 Σ ÎS2r“’ Adres: Glrne Caddesi, Lefkoşa - Kıbrıs Telefon: 2951 Telgraf: “ BOZKURT ” Fiyatı: IS Mil.

SİZ CrÇfKI[Ri StVtBılıRSıNiZ FAKAT... OTOMOBıliNiZSÜPER

•i s€vec.i\'iwnt

McGOvarpiR

lusal Egemenlik ve Törenlerle Kutlandı

ENÇLİK ve ÖĞRENCİLER AT ATüRKüN BÜSTÜNE ÇELENK KOYARAK S A Y fl DURUŞUNDA BULUNDULAR

Lefkoşa Spor Alanında tertiplenen Törende heyecanlıKonuşmalar Yapıldı

Bayramı Parlak

Reisicumhur Muavini lîr. Fazıl Küçük ve Türk Taksim Stadında’ki tortin esnasında muhtelif okul

(Foto Bozkurt . B İLB A Y )

Hiç bir kir veya pas tutmayan ıltın veya kristal topa benzeti- ebilen bazı yetkili şahıs veya »evrelerin durumu tozpembe jöstermek yönündeki gayretleri ne rağmen biz Kibrisin hariciye Bnde Türklerin ve Türk görüş­lerinin büyük ölçüde ihmal edil- »jgıne şahit olmaktayız. “ Güle­re ağlanacak halimize” kabilin- len yapılan açıklamalar karşı­lınca, sorularmızın gereği gibi tevıplandırılmadığını görerek,,u yöndeki tenkidlerimize de- Jam edecek ve yetkili çevrelerin indilerinden cevap bekliyece-

Kıbrısm dış ülkelerdeki se- taret ve konsolosukları kurulur en, Birleşmiş Milletlere baş

Jlege tayin edilirken, Türk fPlumunun ne derece haksızlı- %.“^M dığını bundan önce uhtellf vesilelerle belirtmiş bu nuyoruz. Bugün halen Dışlşle- m , f nllgl teŞkilâtsi7 bir haldek huri,^aşka’ bu bakanlıga “ ?„ TUrk memur veya müste

F »He tayin edilmiş değildir, emleketin dl* siyasetinin yö-

, «ilmesi gibi Türk toplumu ■ , , «yni derecede önemli bir nksiyonu olan Düşleri Bakan­

ımda Türklerin rolü bulunma­zımın sebebi acaba nedir? Ni- „ » “ bakanlığa Türkler de ta­

bedilmiyor? Bu hususta ilgili S®vreleri ne gibi tesebbiis-

ı ae bulunmuşlardır.7t , ™ Cumhuriyetinin daha V .neıçta d|Ş siyaset konusun- ‘'rf.,-.0Caladlgl görülmektedir.1 ■, n. tam bir tarafsız siyaset

imesı, Asya-Afrika biokuna "dı.A I*1 ası’ Amerika ile dostleciıfmo auar Rusya ile de dost P. mesı hususunda solcu Rumsi " r aya attl6> fikirlerin dış î?«ette önemli bir rol oyna-

bugün artık aşikâr olmuş- ■ u siyaseti Türk vetklll çev ı o.iaıSvip ediy°rlar mı? Tas- I î? r*arsa *5una karşi ne , Sebbiislerde bulunmuşlar-

,Jl " Slî „ d,ş siyasetini çizen . toPİumunun gö-

-n 7, . siyaset çizilirken İtibara alınıyor mu?

f ama" zaman Kibrisin Bir- '5 Milletler BaşdelegesletlÜlT 50ssidis- Birleşmiş

e i v atl d^nyası ile TUr- ır, v>iYu" anistanın tutumuna b-, siyaset gütmektedir. kLnay Zenon Rossldls’e k im , veri,en direktifler mili n tasvip olunu-

“ • Bu direktifler TUrk ve irosullar arasında incele- Bİ7i~ rıara bağlanıyor mu?

et kr, anaatımızca dış si- anbs İ Untla ve Dışişleri ı Im X da, TUrklere haksızlık *^kta devam ediliyor. Bu-

ben?yip. da durumu toz JuL # *£ göstermek bu

•ayda değil, zarar geti-

BOZKURT

E Büyük, insan Atatürk’ün ulu­sal egemenliği kayıtsız şartsız ulusuna verişinin ve Türkiye Büyük Millet Mecisi’nin açılışı­nın 41 inci yıldönümü ile Çocuk Bayramı, dün Türkiyede olduğu gib Kıbrıs’ta da parlak tören­lerle kutlanmıştır.

Bu münasebetle Lefkoşada yapılan törene, başta Cumhur­başkanı Yardımcısı Dr Fazıl Küçük, Türk Cemaat Meclisi Başkanı Rauf Denktaş olmak üzere Kulüb, kurum temsilcileri lise veortaokul öğrencilerinin bü yük kurtarıcının Evkaf bahçe­sindeki büstüne çelenkler koy­maları ve manevi huzurunda saygı duruşunda bulunmaları ile başlanmıştır.Daha sonra önde büyük bir Türk bayrağı taşyan kız ve erkek Öğ­renciler, izciler, Kızılay ekipleri ile tâli ve ilkokul öğrencileri Erkek Lisesi Bandosunun refa- katnde İnönü Meydanı yoluyle törenin yapılacağı Lefkoşa Spor Alanına gidilmiştir.

Bu arada alanda marşlar ve sair müzik parçalan çalan Kıb­rıs Türk Askerî Birliği Bandosu da halkın coşkun sevgi göster- lerne vesile olmuştur.

Saat 9.00 da sahaya varan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Fazıl Küçük, ile Türkiye Cum­huriyeti Kıbrıs Büyükelçisii Emin Dirvana ve Tiirk Cemaat Meclisi Başkanı Rauf Raif Denk taş, Maarif Müdürü Hüsnü Fe- ridunun refakatinde öğrencile­rin bayramlarını kutlamışlardır.

Bir küçüğün günün önemini belirten konuşmasından sonra dans, şiir ve Kibrisin Türkler ta rafından feth ve 16 Ağustos Türk askerinin yeniden adaya basmasını temsilen tablolar, ulu sal oyunlar ve Dağ başını Du­man Almış marşıyla son veril­miştir.

Dün öğleden sonra Kıbrıs Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Fazıl Küçük, resmî ikametgâhın da bir çocuk balosu vermiştir. Bu münasebetle Türkiye Devlet

ve hükümet Başkanı Orgeneral Cemal Gürsel’e bir tebrik telgra fı gönderen Dr. Küçük, Kıbrıs Türkünün güven ve bağlılığını yemden belirtmiştir.

Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, kaza merkezleriyleTürk köylerinde de aynı heye­can ve sevinçle kutlanmış, Türk semt ve binaları bayraklarla süs lenmiş ışıklarla donatılmıştır.

M AttUSADAKi TÖREN23 Nisan, Mağuısa’da, da par

laik törenlerle kutlanmıştır. Sabah saat 8.30 da Namık Ke­mal Litsesmde toplanan çeşitli okulların öğrencileri ellerinde flama ve' bayrak ar olduğu halde bandonun refakatinde Namık Kemal Meydanına top­lu bir yürüyüş yapmışlardır. Bunu tak;ben Cambulat tür­besine gidilerek bir çelenk ko- nuımuş ve tekrar Namık Ke­mal Meydanına dönülmüştür.

Bandonun çaldığı istiklâl Marşı ile Namık Kemal Mey danındakl törene başlanmıştır, i örenin açılış komışnvi-'i Ma- ğusa’nm Türk Belediye Başka­nı Kemal İsmail tarafından ye pılmıştır. Belediye Başkanının konuşmasını müteakip mubte- Jf hatipler günün önemini oe- ılrtnıışıer; ilkokul öğrencileri tarafından da konuşmalar ya­pılıp şiirler okunmuştur.

öğleden sonra saat 2,30 da :irit Meydanında törene de­vam ediieroik millî oyunlar ov nanmıştır

L A R N A K A ’D A K İ T Ö R E N23 Nisanın geçmiş yıllarda­

ki törenleri gölgede bırakacak muazzam törenlerle kutlandı­ğı bJdlrUır^ektedlr, Güllü ı iik törenine .Tuzla ilkokulunda başlanmış ve Başöğretmen İjİ- ani tarafından günün önemi-

iii belirten bir konuşma yapıl­mıştır. Bundan sonra öğrenci ler şiirler ve şarkılar okumuş­lar, oyunlar oynamışlardır

Saat 8 de başta Bekir Taşa Orta Okulu bandosu olmak3 üzere öğrenciler ve izciler Türk semtinde büyük bir yü­rüyüş yapmışlar ve Lârnaka Atatürk ilkokulu avlusuna ge­lerek yerlerini almışlardır. Tö­rene istiklâl Marşı ile başlan­mış ve daiıa sonra Lârnuka Türk Belediye Başkanı Dr. Sadi ve Atatürk ilkokulu Ba-

Lefkoşa’dakl törende muhtelif okullara mensup talebelerin teşkil ettiği Bayrak Alayı, resmi geçit esnasında.(Foto Bozkurt BİLBAY)

Lefkoşa’da Taksim Stadında yapılan dünkü törende büyük a lâka toplayan Köşklü Çiftlik İlkokulu Mehter Takımı şereftribünü önünde konserini verir kön. (Foto Bozkurt - B İLB AY )

(Devaını 4’iincü Sayfada',

1 evmosım’daki törende bahriye» kıyafetindeki ilkokul talebeleri dans oynarlarken.i ' -' (Foto Bozkurt - ERD AL)

LEFKOŞA TÜRK BANKASISIZIN KENDİ BANKANIZDIR

Siz de Tanınızı LEFKOŞA TÜRK BANKASINA yatırını*.Unutmayınız ki Dara evde kalırsa HIRSIZ, fakat LEFKOŞA

TURIv » A N KASİ’NA yatırılırsa eti yüksek FAİZ gptj™;-

Asilerin Parise Baskın Yap­malarından Korkulmakta

BAŞKAN DE GAULLE OLAĞANÜSTÜ YETKİLERİNİ TATBİKMEVKİİNE^ KOYDU

Fransanın çeşitli bölgelerinde plâstik bombalar patladı

/AV

s

•:♦> <♦> <♦> K. A. M A N D O

SUNAR.

Beynelmilel

SUNA

<♦> <♦>

S S I A N

PAR İS : Dün akşam XJarıs‘- te bir radyo - televizyon .Ko­nuşması yapan Fransız Cum­hurbaşkanı General De Uaul- le Cumhuriyet mıüesaeseleri ulusunun istiklâli yurdun top­rak bütünlüğü ve uluslararası taahttıütlerimi ifa kabiliyetleri \.il>im ve ani b durum, yüzün ıcn tehlikeye düşecek oıursa kendis.ne olağanii-tı yetkiler bahşeden anayasanın bu mad­desini yürürlük mevkiine koy- f ’ıii'umı açıklamış ve hâlen Fran. z devletine karşı isyan etmiş bulunan generallere ordu dakl askerlerin itaat etmek 2i-'unda olmad kl.ırını Hldiye- rei; ettikleri sadakat yemini­nin generallere karşı cari ol­madıkını tebliğ etmiştir.

İsyan hareketini menfur vc ahmakça girişilen b’ r serüven olarak tavsif eden De Gaul- ie, “ ulusun anİEimayan bil grup famatlk subayın bu dav- ranışla uluau ancak bir felâke te sürükleyebileceğini beyan etıo;iş ve bütün askerleri asile*

^

ri itaatten menederim.1 Ur.

•‘Asilerin geleceği, kanunun verebileceği en büyük cezayı çekmektir” diyen Cumhurbaş­kanı Fransa’da meşru yetki­ye sahip olan ancak kendisi ol­duğunu söylemiş ve bu yetki- leri meşru yollardan devredin-

demiş; mevkiine getirecek olan bu yetkileri deruhte etmek kara­rını alması üzerine parlamen­to otomatik olarak oturum, ha linıde kalarak Vâğveıdilmiyecek- tir.

Başkanın bazı müşavirleri, Cezayir’deki asi kuvvetlerin Paris’e pnraşütlerle anı bL

KAN(Pianoda) FERHUNDE ERKİN

Türkiye Büyükelçisi Ekselans Emin Dirvana’nm yüksek

himayelerinde<♦> <«• <«•

KEMAN RESİTALİCUMA 28 NİSAN

ö.s. SAAT 9 DA

PALLAS SinemasındaBilet Satış Yerleri:

RÜSTEM KİTABEYİ

PALLAS SİNEMASI<♦> w : ,' y

♦35

i

I * ı i

nI¥iİ1

ceye kadar görevini ifa edece- > baskın yapmalarından endişe ğini söyemlştir. i etmekte ve başkanı konuşması

Başkan De Gaulle’tin sini hemen hemen diktatör

Türkiye’de Yapılan 23 Nisan Törenleri

nı dün akşam yapmasını teş- kendi-1 vik etmekteydiler.

Hükümet kaynakları, isya­nın Fransa’ya da geçmesini ön lemek amacıyla geniş ölçüde

Balabays Civarında Bir Türk öldürüldü

Balabayıs civarında bir Ru-

A N K A R A (RAD YO ) : 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, dün Türkiye'­nin bütün şdhir ve köylerinde1 mun bahçesinde Ali Rufi Kam- kublanmış ve muaızam tören-; buroğlu adında Kazafanalı bir ler düzenlenmiştir. (Türk ölü olarak bulunmuştur.

'Maktulün aldığı biçak yaraların Bu cümleden olmak üzere : dan öldüğü bildirilmektedir.

Temsilciler Meclisindi de bir ]tören hazırlanmış ve söz ola- 1 Bahçe sahibinin polise müra- raılt konuşan hatiblor günün caat ederek bahçesinde ölü bir önemini belirten konuşmalar şahsın bulunduğunu bildirmesi yapmışlardır. I üzerine polis cinayet mahalline

t od,bir ler alındığım tolld inmek­tedirler.

Bazı işçi birlikleriyle plyasl partiler, cumıhuriyetl.ı korun­ması İçin birlik halinde hare­ket edilmesini talep etmişler­dir.

B\ıgün için yanm saatlik bir gösteri yürüyüşü de düzefl lenmıiş bulunmaktadır.

öte yandan Frajnsa’mn çeşit ü bölgelerinde inflrtu eden al­tı plâstik bombanın 1 kişiyi öl dünlüğü 17 kişiyi de yaraladJ ğı blkllrilmektedlr.

De Ga.ulle, bu durum karşı­sı ndu sükûnet, itidal ve meta­netini kaybetmemiştir.■ II IIU lU II I H I I I I I I I IM H I ll l lM M I lI H M IlO im ti tM M M m ı»

Bir Rum Kadını Boğazlandı

Fanulla adında takriben 45 yaşında bir Rum kadını dün ak­şam gece yarısına doğru Strovo lo-Lflkadamya yolu üzerindeki evinde boğazından kesilmek su. retlyle öldürülmüştür.

Rum kadının ölüm haberi Uze rine olay yerine giden polis araştırmalara başlamıştır.

TÜRK YUVALARININ ZİYNETİ VE UĞURU OLAN -İŞ” KUMBARASINDAN YAVRULARINIZI

MAHRUM ETMEYİNİZ.•

T Ü R K İ Y E $ B A N K A S Iparanızın.,

'y*\r

istikbalinizin emniyeti

Page 2: Törenlerle Kutlandı - Anasayfaevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1961/Nisan/24Nisan...nuımuş ve tekrar Namık Ke mal Meydanına dönülmüştür. ... PALLAS Sinemasında

PAZARTESİ SOHBETLERİ:

Hangimizinki Ciddi ?- Yatan Kurtaran Arslan - Hangisini Bilmiyor2Hangimizinki ciddi? da yok. Etraftakilere gülümsüyorlar, ob- 1

Haberiniz var mit huşlar fezaya in- jektıfe sırıtarak poz veriyorlar. Yani çe - <san gönderip tekrar gen getirdiler, bu kmmeseler ahlak ve fazilet üzerine bir <yuzuen, günlerdir dünyayı meşgul eden de nutuk çekecekler. «meselelerden biri de tiusıurm bu başarısı Mübarekler suçlu değil, “vatan kur- <oldu, insan bunu duyunca g/uyri ihtiyari taran arslan" dular sanki. ,sevmiyor. bu gun fezada dolaştık, yarın Aynı, Mermin, Venusun, dana auuııını bıımedıgım diğer gezegenlerin kapısını çalacağız, ' biz dünya nişanlan nihayet gfctom üteceğiz. Xi/t güzel ou komşuıuk doğrusu.

L,uzel olmasına güzel ama hani bi­zimkisi, gübrelikte yatıp ta rüyasında kendini padişahın suıayında gören tilki­nin halene benzer.

Huşlar fezayı fethetmiş. Elbet de edecekler, bu mihaniki çalışmanın, bu dev adımlarla ilerleyişin karşısında ne dayanır ku'..

b u de bize bakın. Onlar fezaya adam yollamak için didinirlerken biz birbirimi­zi yemek çın didiniriz. Ha, bunun yanın­da bu de önemli teori ispatlamaya çalı­şıyoruz. Yok canım, öyle ayla, yıldızla il­gili bir teori degü. Unlardan çok daha önemli, çok daha hayati bir teori bu.L ] enamı Um vergisi laikliğe aynın de­ğildir" İşte ispatlamaya çaldığımız teori.

bizim uğraştığıma bu culdi işlere bakıp ta Rusların boş işler peşinde koştu ğurıu gördükçe gülesim geliyor ıloğrusul.

Vatan kurtaran arslanŞu, herhangi bir suçtan yargılanması

yapılmak için polis nezaretinde mahke­me salonuna götürülürken çekilen ve gazetelerde neşredilen resimlere bilmem hiç dikkat ettiniz mü1 Etmedinizse bir edin. Edin de görün bizde suç işleyen insanların haleti ruhiyesini.

birader insan suç işleyince biraz hicap dyar, yüzü kızanr, ne bileyim ben hiç olmazsa bir pişmanlık duyar. Eh, yüzü kızaran, hicap duyan veya herhangi bit fiilinden ötürü pişmanlık duyan bir kim­senin başı eğik, yüzü ciddi olur. Duydu­ğu pişmanlığı her haliyle karşısındakine nıssettirir.

Ama bakın suçluların gazetelerdeki resimlerine. Sırıtmaktan, ağızlan kulak­larına varacak neredeyse. Yahu, insan hiç olmazsa objektif karşısında olsun kı­zarır, bozarır. Ama bunlarda o duygu

Hangisini bilmiyor?Geçen gun şu bizim Leymosun muha­

birinin başından gülünç bur olay geçmiş. Hastahaneye bir yuruluun resmini çek­mek için gitmiş fakat kapıdaki Hum po­lis buna engel olarak “olmaz” demiş, bir zım muhabir de napsın başlamış yük­sek makamlardan izin kağıdı toplamaya. U da olmamış, hastahane mesul dokto­runu görmüş. Ama kapıdaki polis Nuh diyor, peygfimber demiyor. Herif bir skoç inauıyle "olmaz’ demiş bir kere, ölmek var dönmek yok. Sonra bizimki de hemen karakola seğirtip “en yüksek rütbeli mesul Hum kumandanı nı gör­müş. Hum kumandan da denizdeki bar lıklan bile güldüren bit lâf atmış: "D i ­ğer Rum gazetelerinin muhabirleri resim çekmedikleri için siz de çekemezsiniz" demiş.

İlâhi kumandan efendi, çok şakacı­sınız doğrusu. Yani fimdi biz bir olay oldğunaa hemen elimizde davul “Ey Rum meslektaşlarımız falan yerde şöyle bir hâdise oldu, haydin hep beraber otar yâ ’ mı diyeceğiz. Yoksa tarladan karpuz toplar gibi teker teker yazıhanelerinden mı toplıyacağvz.

Hani merhum Hocayı bir gün bir suçtan dolayı kadının huzuruna çıkarmış­lar. Kadı meseleyi dinledikten sonra:

— Tabanlarrna yüz sopa vurun, demiş.Bunu duyan hoca gülmeğe başlamış.

Hocanın güldüğünü gören kadı ise büs­bütün köpürmüş.

— Bre adam demiş, hem dayak yiye­ceksin, hem de gülüyorsun.

Hoca da:— Elbette gülerim, çünkü sen ya sa­

yı saymasını bilmiyorsun, ya da ömrün­de hiç dayak yememişsin, demiş.

Bizim şu “en yüksek rütbeli mesul Rum polis kumandanı * da ya gazetecili­ğin ne olduğunu bilmiyor; ya da ne söy­lediğini.

Salih Çelebioğlu

SAYFA 2 MAAD TARAFINDAN SAYfS Aİ O P S

İçkili gecenin sabahına ait bildiklerimiz, bilmediklerimiz

“ Akşamdan Kalmalık!”İçkili gecenin sabahı nasıl olur, çoğumuzun malûmudur.

Sarhoş olmak çok kolaydır. Fakat bu sarhoşluğun ertesi

sabahki tesirlerini ve izlerini ortadan kaldırmak, hiç de ko­

lay değildir ve bir akşamdan kalmaklığı da hekim eliyle

tedavi, kaabil değildir. İçilen bir içki ne kadar “seri” ise

“ertesi sabah” ta o derece berbat olur.

“Akşamdan kalmaklığın ye gâne sebebi, bir gece evvel vücudun kaldırabileceğinden daha fazla içki alınmış olma­sıdır. Bununla beraber, içi­len içkinin içen şahıs üzerin­de yaptığı tesir, içki içerken alınan mezenin fazlalığına ve ya azlığına, içki içilen yerin kalabalık olup olmamasına, havasmm bozuk olup olma­masına ve nihayet içici âlemi­nin devam müddetine bağlı-

A L K O L AZ M İK TAR D AALIN IRSAAz miktarda alındığı tak­

dirde alkol bir ilâç kadar fay­dalıdır, fakat fazla alındığı takdirde bu ilâç derhal bir ze hir haline geliverir ve işin en çetrefil tarafı, ne miktara ka­dar içilen içkinin “yeter” ne miktardan sonrasının ise “Haddi aşkın,, olduğunun ka­ti surette tesbit etmenin güç lüğüdür.

Normal bir insanın vücudu yarım satte bir kadeh rakının alkolünü massedebilir, buna rağmen, ancak son kadehin içilmesinden üç veya beş saat sonra kan tamamen alkolden temizlenmiş bir hale gelebi­lir.

Fakat yarım saatte bir ka­deh değil de daha seri ola­rak içki içilmeye devam olun duğu takdirde kandaki alkol nispeti muntazam bir şekilde artmaya başlayacak ve bu

zden de evvelâ “çakırkeyif ; safhası başlayacak,, onu

“sarhoşluk,, safhası takip ede cek, alkol alınmaya devam edildiği takdirde nihayet “Tehlikeli,, safha gelip çata­caktır.

Şayet içki, derecesi yüksek sert içkilerdense veyahut da içki boş mideye almıyorsa bu takdirde alkol kana çok daha kolay karışır.

SARHOŞLUK Ö N LE Y ÎC lUNSURLARHalk arasında sarhoş olma­

mak için içki âlemlerinden ve ya partilerden evvel bazı maddeler almak âdet olmuş­tur. Bu “sarhoşluk önleyid,, unsurları sayalım: Zeytinyağı midede bulunan bütün gıda­ların ve mavilerin üzerine çık tığı ve alkol buhranlarının be vine kadar yükselmesine mâ-

yüzd lik sı

raftan, içki âlemlerinden ev­vel içilecek bir bardak sütün de midenin cidarım kapla­mak suretiyle alkolün kana karışmasını geciktirdiğine ina nılır.

Böyle olmasına rağmen, bir kere içki alındıktan sonra vü­cut er veya geç onu gereken kanallardan geçirerek kana

karıştırmak mecburiyetinde­dir.

Vücut fazla miktarda al­kol alındığı vakit, fevkalâde hallere mahsus olan bir faali­yet sistemini harekete geçirir. Böyle zamanlarda vücut, al­kolün, bir kısmım ufak ufak yudumlar Halında vücudun muhtelif kısımlarında âdeta “rafa kaldırır» ve bunlarla bilâhara meşgul olur.

MECBURİ SATIŞ25. 4. 1961 tarihinde sabah saat

11. de Lefkosada saray önünde Lefko sa kaza mahkemesinin 5671 /60 N. lu r iti mucibince K. 560 N. lu vauxhall marka bir otomobilin acık artırma ile mecburi satışı olacaktır, en yüKsek fi­yat verene makul görüldüğü takdirde Desin nara ile teslim edilecektir.

Vedat Salih Sheriff Vekili

İÇK İ A L E M İN D E N SONRA İçki âlemi sona erdikten

sonra işte vücudun muhtelif yerlere dağıttığı bu “alkol,, yudumları kana karışır ve “ak şamdan kalmalık,, dediğimiz hale vücudun muhtelif yerler de sakladığı bu “alkol yudum lan,, sebebiyet verir.

Şu anda, içki âleminin sa­bahı hâlâ gözleriniz, içlerine bir avuç kum atılmış gibi ya­nıyor veya biri balyozla ka­fanızın köküne darbeler indi- riyorsa, çektiklerinizin sadece hafif bir zehirlenme neticesi olduğunu biliniz.

Şayet bu hal arada bir olu­yorsa o takdirde diyeceğimiz yok, bunun rahatsızlığını çek mek tamamen sizin bileceği­niz iştir, zira akşamdan kal­malık insan üzerinde hiçbir zaman devamlı bir iz bırak­maz. Zaten iştirâk edilen âle­min zevki ve eğlencesi yerin­deyse bu kadarcık bir baş ağrısına seve seve katlanmak zor olmasa gerektir.

Fakat seyrek değil de, ak­şamdan kalmalık sık sık te­kerrür ediyorsa veya artık muntazam bir gidiş halini al dıysa ve bilhassa keserek ye­meklere de tesir ediyorsa, vü cudunuz çok geçmeden nev- rit veya bir karaciğer hasta­lığı şeklinde bir reaksiyonla baş kaldıracaktır. îşte o vakit fada içki içmenin cczasını içkiye tamamen veda etmek suretiyle bizzat çekeceksi­niz.

Sayın Halkımıza BildiriL O Z A N

O T O B Ü S S E R V İ S İ yaz saatlerine Mayıs 1961 Pazartesi gününden itibaren baş-

lıyacağını müjdeler LEFKOŞADAN LEYMOSUNA ve BAFA

ö.e. saat 6.30 — 9.00 — 11.00 ö.s. 1.30 ö.s. saat 5.00 yalnız Leymosuna. LEYMOSUNDAN LEFKOŞAYA

ö.e. saat 6.30 — 9.00 — 11.00 ö.s. saat 1.30 — 5.00

LEYMOSUNDAN BAFA ö.e. saat 6.30 — 11.00 ö.s. saat 2.00 — 4.30

BAFTAN LEYMOSUNA ve LEFKOŞAYA ö.e. saat 5.30 — 7.00 — 10.00 ö.s. 1.30

NOT: PAZAR GÜNLERİ Lefkoşa-Leymosun ö.e. saat 8.00 ö.s. 1.30 — 5.00 Leymosun-Lefkoşa ö.e. saat 8.00 ö.s. 1.30 — 5.00 Baf - Leymosun ö.e. saat 7.00 ö.s. 1.30

Nihayet feza alimlerinin dilleri çözüldü. Ameı ı- kanın hazırlanan birçok feza projelerini

dünyaya açıkladılar

3 yıla kadar robot otomobiller ayın sathına inmiş olacaklar

Ayrıca sene sonundan evvel Ayın yüzünde daha önceden tesbit edilmiş bir bölgeye ilk ay gemisi fırlatılmış olacak

üç yıla kadar rimot kontrol sistemiyle dünyadan idare edilecek robot otomobil­ler, Ayın sathına inip gezmeye başlayacaklardır. Robot Ay otomobilleri, Amerikalı âlimler tarafından Amerika'daki birçok üste hazırlanmadadır. Bu hazırlık, son

derece gizli ve titiz lik içinde devam elmektedir.

Bundan başka, Amerika bu senenin sonundan evvel Ayın sathında önes den tesb it edilmiş bir bölgeye ilk

Ay gemisini fırla tacaktır. Bu açıkla maları aslen ÇeK olan Manchestoî Üniversitesi Şubesi şefi ve Batı Av rupa’nın Ay konusundaki mühim otoritesi savılan Prof. Zdenek Ko­pal, hafta içinde yapmıştır.

Prof. Kopal: "Aya göndereceğimiz ve onun sathında dolaşacak taşıtlar en gelleri hissedecek ve her türlü arızalı bölgede hareket edebilecektir.." demek tedir.

"Bu robot otomobillerin bize Ay'ın sathından göndereceği bilgiler sayesin de Ay'a ilk insanın gidebilmesi için bi­linmesi gerekli bütün kısımları öğrene bileceğiz. Ve önümüzdeki on y İ zar­fında da ilk insan Ay'ın sathına inmiş olacaktır. Amerika'da bu bahisteki ça­lışmalar çok seri bir hamleyle biiyük bir gizlilik içinde yürütülmektedir.

ALİMLER BİLE $A$KIMManchester şehri yakınlarındaki Jod-

reli Bank Radyo Teleskopunun Müdürü Sir. Bernard lovell.. Prof. Zdenek Ko­pal tarafından yapılan bu açıklamalar üzerine: "Evet Ay ile alâkalı çalışma ların hızla ilerlediğini biliyordum, ama projelerin bu kadar ileri bir safhası bu­lunduğundan katiyen haberim yoktu." demektedir. "Yine de bizden Av ile alâkalı çalışmalarda yardımımız isten­diği vakit derhal harekete geçebilecek durumda bulunuyoruz."

Iıvjiliz M illî Feza Cemiyeti Av ve Seyy «reler Talî Komitesi Başkanı ve Amerika Millî Feza Meclisi üyesi olan Prof. Kopal halen Pirenelerdeki Pir du Midi Rasathanesinden Ay’ ın sathını tetkik ederek ilk ay yolcuları için Ay haritasını hazırlayan bir büyük bir Ame­rikan araştırma ekibine önderlik etmek­tedir.

Havanın bulutsuz olduğu her gece,

Prof. Pic du Midi'nin teleskopu vasıta siyle Ay'ın yüzlerce fotoğrafı çekilmek te sonra bu filmler develope edilmeden yıldırım hızıyla dan yollarından indirile rek civardaki bir Amerikan hava üssü ne ulaştırılmakta, sonra bu hava iissün den kalkan bir uçak derhal Atlantiği aşarak, bu film leri. Ay haritalarm.n ha zırlandığı Florida’ daki bir Amerikan Iıa ber merkezine yetiştirmektedir EN MÜHİM PROPAGANDA KOZU

Prof. Kopal, evvelki gün, Ingiltere'de Cheshire'deki evinde duvarda bulunan dik dörtgen biçiminde bir Ay haritası göstermiş sonra: "Ay'la alâkalı çalış­malarda birinciliği elde eden devle! e li­ne paha biçilmez bir propaganda kozu geçirmiş olacaktır" demiştir.

"Ay'ın sathına ilk feza gemilerimizi bu senenin sonlarına doğru yollayaca­ğız. Bu ilk denemeler "sert,, iniş şek­linde olacak ve cihaz Ay'ın sathına çar pınca parçalanacaktır. Bu cihazın için­deki âletlerin de Ay’ ın sathına çarpıp parçalanarak yayınlarına son verdikleri dakika cihazın Ay'a vardığını anlaya cağız. 18 aya kadar da Ay'ın sathına "yumuşak,, dediğimiz farzda cihazlar in dirmeğe bavlıyacağız. Bu cihazların Ay'ın sathına iniş hızları hafif olacak ve bu sayede cihazların Av'ın üzerine düşünce çarpma tesiriyle parçalan na'arı ve hasara uğramaları tehlikesi bertaraf edilmiş olacaktır. Bu sayede âletler ha sara uğramadan normal olarak ç ılışma larına devam edecek ve bize Ay'dan ha ber yollamağa başlayacaklardır

"Er geç iki üç seneye kadar da Av'ın sathına indireceğimiz ve dünya­dan rimot kontrol sistemiyle sevk ve idare edilecek Ay arabaları.. Av'ın sat hında dolaşıp araştırmalar ve te tk ik ­ler yapmağa başlayacaklardır. Bütün bu araştırmaların istenilen neticeleri yet­mesinden sonra da ilk insanın Ay'ın sat hına inebilmesi için yol açılmış olacak tır .."

YAZA GİRERKEN1961 Yaz Mevsiminin bütün orijinaliteliği

ile son modellerde mevsimlik ve yazlık elbiseler bir taraftan Londra ve Avrupa Moda Evlerin­de görülmeğe başlarken diğer taraftan da AKARSU G1Y1MEV1NDE Sayın Bayanlarımı­zın gözlerini kamaştırmağa başlamıştır.

Meşhur Avrupa Moda Evleriyle yaptığımız faydah temaslar sayesinde, kalite, model, renk ve desen bakımından en müşkülpesent bir Ba­yanın dahi zevkine hitap eden bu gayet cazip elbise, etek ve bluzları sîzleri hayrette bıraka­cak ve belki de dikiş fiatma dahi muadil olma­yan fiatlarla sunmaktayız.

Acele etmekle yalnız kendi menfaatinizi her bakımdan korumuş olursunuz.

Kıbrıs İthalâtçıları:AKARSU GİYİMEVî

Girne Caddesi 40 - 42

Tel 295 - Lef koşa

ÂLTİÖkKİBRİTLERİ

I* V7.AR1—

T.1:1

İN?

Birden önünde duran bir otomobilden çıkan iki kişi Eichmann’ı yakaladdar

Yahudi Cellâdı nihayet hüviyetini açıkladı “Evet, ben A. Eichmanniki kişinin yardımiyle vUm,. biır »damı,n EL ** ™%ı.n

* vNisanın son haftasından iti­

baren, Eichmann’a hir can silkin tısı ânz olmuştu. B ir önsezi ile, etrafındaki çemberin gittik çe daralmakta olduğunu görü­yor gibiydi.

Vincente Lopez’dekl büroda, Otto Kersten'le görüştükten sonra yer değiştirmeğe karar vertmiş ve -bundan ne karısına ne gelinine bahsetmişti. Gidere ği yeri kimsenin bihnmni i.« tem iyondu.

O gece hava sisliydi. Kasfge le bir otobüse bindi. Tucuman’ la Florida yol k a v la ğ ın d a otobüsten indi. Kalabalık ara­sına karışıp, gözden kaybol­mak arzusundaydı.

(Bir aralık gözüne, bir fine- mianin ışıklı reklâmları ilişti... Gişeden bilet alarak İçeriye gir dİ. Fakat hir saatten fazla kal madı. Canı sıkılıyordu. Yük­lü bir mıâzl zihninden geç.yor, aşıklan, ihtirasları, cinayetleri gözlerinin önünde canlanıyor du.

Sinemadan çıktıktan sonra ıblır bara girdi. B ir kaç ka­deh iışki içti... Bu gece içki de onu sarmıyordu.

Gece yarasını iki saat, geçe, b it otelden içeriye girdi, oda istedi ve ertesi gün <3anta-Fe’ ye Hık otobüsün kaçta hareket ettiğini sordu.

Odasına çıktı, soyunmadan kendini yatağın üzerin; bırar tu

Sıkıntıdan terlemişti. Kapı tıkırdayınca gözlerini açtı... Kapıcı, onu uyandırmıştı... He­men hazırlandı_ otelin parasına ödedi ve otobüs istasyonuna doğru yürüdü...Eichmann, nihayet yakalanıyor

Birden önünde bir otomobil durdu, Eichmann, hir iki adım geriye çekildi., İk i kişi, önüne dikilmişlerdi:

__Vesikanızı görelimEichmann, elini cektinin iç

cebine attı. Bu sırada, k! adam, kollarına yapıştılar....

— Şimdi tetiklik ederiz.. Hele İçeriye girelim.,.

Sürüşlercesine onu otomobi­lin arka tarafına soktular..

Arkaya binen iki kişi, onu aralarına oturtmuşlardı.

— Benden ne istiyorsunuz ? Vesikalarım tamam değil mi ?

Bu soru bir kaç saniye ce­vapsız kaldı. Sonra ıblr gülüf) duyuldu:

— Herr Eichmann, bir ziga ret almaz mısınız?

Eichmann, o zaman leci va ziyeti kavradı...

Otomobil( Buenos - A ire s - den ayrıldı. B 'ir saat sonra açiu lık bir yere gelmişlerdi. Çakı taşlı hir yolda, yol önünde ot1 mobil durdu. Biraz İleride tel katilı, kâgir bir ev görünüyor­du.

Eichmann’ı oraya götürdü ler...

Nazi cellâdı, bu evin kilçük fakat tertemiz bir odasında 15 gün kaldı... Bu nıüddet zar­fında her ihtiyacı temin edildi Şişman, yaşlı bir kadın hizmet görüyordu. Yalnız, iki hafta m|üddetle odasında onu yalnız bırakmadılar. Onu getiren adamlardan birini, kary ilası­nın ayak ucunda, diğeri de has ucunda, gece gündüz gözlerin, kırpmadan onu beklediie-.

Akşam lan Etchmanın’a bir bardak dolusu yaşllimtrak bir su İçiriyorlar ve Eichmann, sabaha kadar deliksiz bir uyku çekiyordu.

19 Mayıs sabahı, muhafızları ona hlr takım yeni elbise bir gömlek ve ıbiır kravat getirdi­ler.

—Giyininiz Eichmann de­diler. Seyahat uzun sürecek.. Eichmann, uçakla götürülüyor

20 Mayıs saat 17,52 de 4 x - A . G. E. işaretli EL-AL. uçağı Buenos . A ires hava meydanı­na iniyordu. Uçakta Arjantinin bağımsızlığa kavuşmasının ISO nci yıldönümü münasebetiyle tertiplenen törene katılım ak üze re Abba Eben başkanlığındaki İsrail heyeti ıbulunuyo.-du.

Uçağın muvasalatından 6 s a at sonra E L - A L , N ew York bürosundan verilen bir emirle, hazırlık yapılması ve geceleyin Recif, Dakar, Roma’ya ha»eket etmeleri bildirildi.

Hareketten beş dak ik ı evvr)

blndirlldiğini meydtn S f ı gördü. Bu durumu m erî? f mlş ve ilgililere müracaat ,,, mllşti İsrail heyetinden L memur, hava meydan, müJU l ne heyetten bir ki.<;inin al(g fazla alkol yüzünden bir h, ' gınlık geçirdiğim ve hu JhZ le iki arkadaşının yardım i vk

#8Sk oMuo gece ısaat 23.45 <j<>

havalandı...

48 saat sonra da Elehm,.n„ elleri kelepçeli olarak Yafa' daki İsrail Hâkimi önünde Set çek hüviyetini itiraf ediyordu

— Evet... Ben, Adolf Hclv maraı’ım,.,.

Vtm serinini çeviren- AZMİ NİHAÎ)

S O N

}.:LCVi.n ; M'INIF f vHlM - 12—

YÜKSEK KALtTE - UCUZ FIAT VE ZENGİN H E D l Y P i t

ALTIOK KİBRİTLERİNİNÜÇÜNCÜ PARTİSİ SATIŞA ÇIKARILMIŞTIR

, bil- düdüklü tencere - soba veelektrikli utu kazanabilirsiniz. Menfaatiniz için daima AT T I O K ’ıı tercih ediniz. J 1V,IVU

ALTIOKGENEL ACENTELİĞİ

Okulda çocuklar dersi tekrar ve hep birden bağırıp çağırır­larken Kays sevgilisinin yanına sokulur, halini bildirr, bambaşka hayaller kurardı. Fakat sözlerini apaçık da söyllyemezlerdi Söyledikleri sözlerin anlamı nedir, ne diyorlar, ne demek isti­yorlar, bilemezlerdi. Okul azad edilince, Kays Leylâ ile buluş­mak için şeytanlıklar, hileler düşünürdü. Kitabını bile bile kay­beder, üzüntüsünü haddinden fazla artırmış gösterir, Leylâmn yolunu bekler, durur.

— Kitabım koyboldu, acaba sen gördün mü diye sorardı. Bu bahane ile bir saniye olsun sevgilisini görerek gönlünü sevindirmek isterdi.

Yazı ilmine ömrünü harcayacak iki harfi yazmasını güzel öğrenmişti. Düz taş tahtaya ikişer tane “L" ve “V" lerini yazardı. Çünkü L. y. L. y. harfleri Leylâ diye of~“Sonra bu yazıyı: “ Leylâ.. Leylâ..” diye ezber söyler:

— Ah, derdi. Benim dileğim işte bu iki harftir, kabu iki harfle parlayacaktır.

Kays, bu türlü mâsum hile ve şeytanlıklarla synı da günlerini geçirmişti. Fakat tedbirle aşk zevk vermez, aşk ülkesinin sınırlarından içeri girmez. Aşk ile rüya biı uygun düşmez. Aşıka, daima hakir olmak, dile düşmek gere

Nitekim, bu aşk efsanesi de dilden dile düştü. Bu macera itec'ünvaya yayıldı. Herkes diyordu ki:

— Kays, Leylâ’nın esiri oldu. Leylâ da gönlünü Kayşa kap tırmış.

Kötü sözler yavaş yavaş yayılırken, bir gün macera, a Leylâ nın ve anasının kulağına da gitti.

Kadıncağız ateşle tutuştu. Yaslara boğuldu. O $once lı güzele dil uzattı:

«— Ey oynak kız. Dedi, Bu söylenenler, bu A£ !p. arayan|ar seni dillerine düşürmüşler, iftira _ köt{|ye

ana. Niçin, kendini ziyan etmektesin? Niçin S^zel 8 n? Nâ- çıkarıyorsun? Niçin sana bu ağız, kötüler iftirada bu unsu ^ ^ musa dokunan bu nasıl iştir? Se n ki, şü nazik bedenini _ Sf|! ri!Pı*1glSmu,Ammne yapayım ki, çok hafif hareket ediyor

8,lbi lütufkârlık bol. Amma ne diyeyim ki, çık. Akıllı hareket etmeği, böyle deliliğe çevirme. Kız- j ^ . dini ucuza satma, kadrini, kıymetini bil. Her yüze, 8.K,/ ’ d|Bıa|« ma. Her gördüğüne su gibi akma. Şarap, her ne kadar Kgf, safa bahşederse de ayağa da düşer, kadehe de.. Ayna g yıizlü olma. Nergis çlceöi eibl de saskın olma.»

Page 3: Törenlerle Kutlandı - Anasayfaevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1961/Nisan/24Nisan...nuımuş ve tekrar Namık Ke mal Meydanına dönülmüştür. ... PALLAS Sinemasında

ERTESİ 24 N İSA N , 1961

» S »

£

m

-------------------- -------------------------------------

^ HAFTADA BİRHAT i

Küçük ç o c u k la r ın , yaramazlık sayılan ve kendileri için önemli olan hareketleri

Yazan: Tuncer BAH ADIR U m um iyetle her anne- baba, küçük çocukların §

yaslarına göre tabiî sayarak yaptıkları hareketleri İ Namazlık olarak vasıflandırırlar ve sık sık usana- |rak bahsederler. 1

K onum uzun esası olan çocuklar, yürümeye baş- g ladıktan okul çağına kadar olanlardır.. Zaten çocuk * eğitimindeki en güç safhayı da çocukların bu çağı 1 teşkil etmektedir. |

Çocukların bu devrede lnrçııı olmaları, nıüte- § cessislikton doğan hareketleri yaparak anne ve ba- i balarını asabileştirip güçlük çıkarmalarının sebebini, '$ ocuk zekâsının bilhassa bu yaşta gelişmesinde ara- 8

malıyız- Çünkü, çocuk bu çağda, yürümeye başla- | diktan sonra gördüğü her şeyi öğrenmek kendine | has deneylerle keşfetmek ister. Oıııın için gördüğü $ her şeyi eller, tutar ağzına götürür, yere atar kırar, İ velhasıl anne ve babaları usandırırlar. i

Meselâ: çocuk yer - çekim kuvvetini bilmezken, % yere attığı bir eşyanın düştüğünü görünce hoşuna gider, güler ve ondan sonsuz zevk duyar. Boyuna bu hareketi tekrarlar. Kapıya vurur, babasının kitap­larını yırtar, koltuklara tırmanır, böylece önüne ^ geleni tahrip etmekte yarışa girer. Bu durum karşı* i sında anneler sinirlenir, çocuğu azarlama, dövme yoluna baş vururlar. Halbuki şunu unutmamamız ^ Scabeder ki, çocuk her kırdığı, tahrip ettiği eşya ile | yeni bilgiler elde eder. Onun için çocuğu lıırpalaya- * cağınıza ona usul halle anlatmanız lâzımdır. Çünkü çocuk kırdığı döktüğü eşyayı bizi asabileştirmek için | değil, kendi tecessüsünü gidermek maksadıyle ya- ^ par. Bu münasebetle çocuğu yaramazlıkla itham ede ^ ceğinize çocuğa daha basit ve sade eşyalarla imkân- &lar hazırlamanız faydalı ve çocuk için çok verimli *olur. Bahsettiğimiz tipteki çocukların, zekâ bakımın- İ dan uslu ve sakin oturan çocuklardan daha üstün ol- ^ dukları tesbit edilmiş bir durumdur. g

Çocuğu bütün hareketlerinden menedeceğinize, ^ ona yapacağınız daha uygun iş, bir oda ayırarak or- * da kendisini basit eşyalarla başbaşa bırakarak araş- * tımıa yapmasını, kabiliyet ve istidadım geliştirme­sini sağlamamzdır. Fakat birçoklarımız çocuğa ayrı oda ayıramıyacağımız için ve ekseriyetle çocuk da oturma odamızda vektini geçirdiği için, orda bulu­nan, kırılacak kıymetli eşyaları, muvakkat bir zaman için kaldırarak oturma odasında çocuğa ayrı bir köşe ayırmalıyız.

Küçük çocuklar, evde oyuncaklarından ayrı ev eşyaları ile de oynamak isterler ve hatta daha fazla zevk alırlar. Bu gibi ahvalde çocuğu hiç bir zaman korkııtmamalı “sus”, “yapma” , “ gürültü etme” gibi sözlerle kırmaınalıyız. Çocukların zararlı hareketle­rinin önüne geçmek, âsâbi tavırlarla mümkün değil­dir. Sinirli hallerle çocuğu korkutmakla onu korkak ve çekingen ve dolayısıyle ona en büyük fenalığı yapmış oluruz.

Çocuk daimi olarak çevreye intibak etmek için çalışır haldedir. Kendine zararlı gördüğü hareketleri zamanla terkeder ve iyi alışkanlıklara sahip olmaya çalışır.

Çocuğun iyiye yönelmesindeki diğer bir çare de, aile dostlarımızın yanında çocuktan menfi bakımdan bahsetmemektir. Bilâkis iyi taraflarını söyliyerek onu övmeliyiz. Çünkü çocuk övüldüğünü başkasın­dan işittikçe çok sevinir.

Evde sık sık çocukla meşgul olmak onun iyi yön­den yetişmesine yardım edecek diğer bir yoldur. Çocuk, kendisi ile alâkadar olunduğunu farkettiği müddetçe haz duyar ve güvenli olur.

s

m' M * * * : - * - : - :■-v :-v

( B O Z E H B I ) SAYFA S

ELEFTERİYA Gazetesi, Belediyeler Meselesinin Salı günü yapılacak tartışılm asına temasla şunları ya­zıyor :

Makarios daveti üzere Cumhırreis- I '9inde yapılacak belediyeler mesele­sinin tartışılmasında bu meselenin müsbet bir hal çâresine bulunması mümkün olacağını zannederiz. Çünkü bu görüşmelerde Rum Belediye Reisle­ri takibedilerek en haklı ve en :vi hâl Çâresi hususunda görüşlerini açıklamak fırsatını bulacaktır. Söyle ki bulu­nacak hal çâresi hiçbir zaman Rum halkının menfaalenn? zarar vermesin. Zürih Andlasmasınm empoze edildiği Kıbrıs'ta halkın karşılaştığı en önem­li konulardan biri, şüphesiz ki bele­diyelerin taksimidir. Türklerin serserice ısrarları karşısında belediyeleri1’ tak­siminden kaçınılmadığına "göre Rum- lar da Rum cemaatlarının haklarını mu­hafaza etmek için her çâreve başvur­malıdırlar. Hiç şüphesiz Salı gün Ma­karios ile görüşülecek olan Rum Be­lediye Reisleri halkın bu haklarını ko­ruyacaktır.

HARAVGI GAZETESİ şunları yazı­yor :

Küba meselesinde Birleşmiş Millet lere bir karar sureti sunan Amerika Birleşik Devletleri'nin teklifi nerekli 2 / 3 rey çoğunluğunu saülavamadıöı için kabul edilmemiştir. Birleşik Ame­rika,, leyhinde rey kullanan merrJekef ler şunlardır : Amerika. Ingiltere, Fransa, Kıbrıs, Iran, Türkiye , Tunus ve Yunanistan. Aleyhte rey kullanan­lar Irak, Hindistan, Rusva, Libya, Fas. Suudi Arabistan, Sudan B. A. Cumhu­riyeti, Yemen ve Yugoslavya'dır, Ür- dün müstenkif kalnvştır.

FILELEFTEROS Gazetesi, New York Times" gazetesinden şunlan ik ti­bas e d iy o r :

"New York Times" Gazetesi Gür- sel'e saldırarak Menderes ve arkadaş­larını idam etmemelidir. Türkçe'nin dostları ümit ediyor ki yeni iktidar hak ve hukuku merhamet ile iy m I bağdaştıracağını pek alâ biliyor. 0 hal­de evvelki veya düşük iktidar men­suplarını idam eden diner hükümet darbesi mesul şahıslarını, Türkiye tak­lit etmemelidir. Zira bu hareket çok aleyhine olacaktır. İdam kararlarının infaz edilmesi şüphesiz ki veni karı­şıklıklara sebebiyet verecektir. Maale sef Yassıadada mahkeme edilmekte olan 500 sabık iktidar mesuplarının duruşmalarına karşı çok cephe alan­lar da vardı.

FILELEFTEROS Gazetesi New York Muhabirine atfen şımları neşredi­yor :

Yunan Başbakanı ve D iş ile ri Pata- nının Amerika'da bulunmasını fırsat bi lerek Averof'a, Kıbrıs ve Atina bası­nında çok lâfı edilen Yunan Kıbrıs anlaşmazlığı hususunda ne düşündüğü nü sordum. Hariciye Vekili Averoı

RADYO -TVED NiCHOLS ORKESTRASI

J ' I H I I I I I I I I I I I I ,

N.choîs ve arkadaşları günümüzün değerli caz topluluklarından birini teşkilEdiyor

yıllan arasında da V.n rl- bir müddet İdare etmiştir.

kanın en meşhur eaacılariy- inceleri Loııis Armstrong le çalıştı. Bunların anısın la UJl g r in d e kuvvetle kalmış şunlar vardır: Benny Good- ()lan ıniiziwyetı bilâhare Blx

Amerikanın emektar trom­petçilerinden Red Nlchol- * un ası) adı Erııest Lortng ^r- '**05 te Utalı eyaletinde dünyaya gelmiştir. Babası kolejde müzik öğretmeniy­di- Red, Uk derslerini ondan 8Ml. 1923’ te Nevv York'a ge­vrek John Johnson ile ça’- ,n«Sa haşladı. 1025 ve t!)30

man, Jimıny Dorse.Y, J »<* „ eUU,rbecke’nln IHx eland Teagarden, Glenn Miller, H ;Iîine benzer bir tanda çal Eddle Lang, Gene Krııpa,. maga başlamıştır. Halen be

Bu arada müzikli komediler yaz cazcıların swlng stM - de Broadvvay orkes.ı,ısımda nln temsilcilerinden biridir.

KIBRIS RADYOSU. . . 24 Nisan 1961Satalı Yaymı

m S an Doruk'tan Şarkılar J Sanatkârlardan Şarkılar 7-30 Haberler

ÜO Paris'ten Müzİk S » Kapanış û jit Yaymı:

Açılış ye Progrer.ı Sazla Türküler ve Oyun

Havaları

12.30 önle Melodileri13.00 Safiye Aylâ ve Zeki

den Şarkılar13.30 Haberler13.45 İngilizce Program 14-30 Kapanış Akşam Yayını 16.59 Açılış ve Program17.00 Karma Türk Müziği17.30 Çocuk Saati18.00 İstekler Prooramı18.30 Radyo Dans Orkestrası

18.45 Karma Müzik Müren'- 19.00 İngilizce Program

19.30 Haberler19.45 Aile IsteHeri20.00 Zenci Şarkıcılar: trrha Kıtt20.45 Ebedileşen Türk Bestecileri:

Mısırlı İbrahim Efendi21.15 Piyano Müziği21.30 Perihan Sözeri'den Şarkılar22.00 Haberler22.15 Gece Müziği2 3.00 Kapanış •

f > »• • • • • • • • €

bir soruma önce hiç bir şey söyleme­miş mamafih şiddetli ısrarlarım üzeri­ne şunları açıklamıştır :

Kıbrıs ile Yunanistan arasında hu­sule nelen andlaşmazlığa kıymet ver­miyorum. Lefkoşa ile Atina arasındaki münasebetler çok iyidir. Hatta Kara manlis Hükümetinin, Kıbrıs'a karşı bes lediği sıcak sevgi hisleri hudutsu­zdur."

j)aha fazla malûmat vermesini iste- zaman şunları söyledi : Hiçbir

sebebi yoktur zannedirim

ETNİKI şunları y a z ı y o r :Polis halen Londra'da bulunan Anto-

nis Zaharias'ın tevkif edilmesi için ka­rar almıştır. Hatta 1881 de geçirilen ve 1960 tarihinde Kıbrıs kanunlarıyla birleştirilen firarı suçlular kanunu tali- tinde Ingiltere'den resmen talep edil­mesi düşünülüyormuş. Halbuk' daha geçen nün Rodostenus’un mahkeme­sinde adı geçen şahsın Ingiltere’ ye gitmesi için polisin yanında bulunduğu söyleniyor. Simdi soruyoruz :

Bu 180 derece dönüş niye? Acaba kulukça bir tavuk nibii kanatları altın de saklayarak kaçmasına yardım et­tiği adamın kim olduğunu Polis ma kamları bilmiyorlar mı? Hayret doğru­su. Anlaşılmayacak işler bunlar.

EN HALİS EN TEMİZ VE EN UCUZ

Y e ş i l a d a Kuru Kahvesini Tercih Ediniz.

A d r e s :CAHİT AHMET

51 Mecidiye Sokak L e f k o s a

Tlazırlıvan: M. 5$. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

1 □ □ □ □ □ □ □ □ ■ 2 □ □ □ ■ □ □ □ □ □3456 ■ □ □ □ □ □ □ □ □ 7

8 □ □ □ □ □ □ ■ □ □ 9 □ □ □ ■ □ □ □ □ □

S oldan Sağa:1. Yararlı olmıyan, 2. Edat,

Fıtık hastalığı ekseriya ora­da olur. 3. Kan emici küçük bir hayvandır. Enbüyük kara parçası, 4. En kuvvetli üıanç.Beygir, 5.------, 6. Tüıkiyedebir şehirdir, 7. Artı, 8. Arap köylüsü, Hane, 9. Bal ustası hayvan, Korku.

Yukarıdan aşağıya:1. Düşünce, Nota, 2. Kâinat,

Çiğner demektir, 3. Bir Kıb­rıs köyü mensubu, 4.Genişlik, Çıngırak, 5. Beyaz, Yorgun, 6. Sucu, Harf okunuşu, 7. Ha raret verici. 8. Karşıt, İkamet gâh, 9. Hatıralar isimli ese­riyle şöhret yapmış eski bir İtalyan maceraperesti.

DÜNKÜ BULMACAMIZIN H A L L t

Soldan Sağa :1. Sakat, Ada, 2. Aycık, 3.

Dayı, Sal, 4. Alış, Kıta, 5. Ka­sa kıran, 6. Ayık, Saka, 7. Ara nan, 8. His, 9. Şaşı bakış.

Yukarıdan Aşağıya :1. Sadakat, 2. Alay, Ha, 3.

Kayısı, İş, 4. Ayı şakası, 5. T.C. 6. Kısaca, 7. Aksıran, 8. Atakanı, 9. Avlanan.

pr-'ifi m

Leymosun Balık AvcılarınaM Ü J D E

Otomatikal Av Avlamak isteyen avcı­lar, şimdi her türlü malzemeyi HÜRRİ­YET TÎCARETEVI’nden en ehven fiat- larda temin edebilirler. Ticaretevimizi bir < defa ziyaret etmek, menfaatınıza olacak­tır. SALİH ZARÎF CİM

Hürriyet Ticaretevi LEYMOSUN

BUGÜN PAZARTESİ 24.4.61

SOVYET HALK OYUNLARI SANATKÂRLARININ

LEFKOŞA halkı için son seansları

ROYAL TiyatrohanesindeSAAT ö.s. 8.00 de

Talebe seansı: Saat ö.s. 3.00 de Ve Mağusa yalnız iki seans için hazırlansın

Salı 25.4.61 IRAION Tiyatrohanesinde ö.s. Saat 7 ve 9 da

İSES5İZ HARP113

Biraz daha konuştuktan sonra, ya­nından ayrıldım ve çocuklara gözükme­den odama çıktım. Gaybubetim sırasın da bir sürü mektup gelmiş, masanın üzerine yığılmıştı.

Onlara şöyle bir göz attım. Bir sürü davetiye, okuyucu şikâyeti, yeni neşri­yat haberleri ve ecnebi sefaret haber bültenlerinden ibaretti. Daha sonra tet kik etmek üzere, gözlerimden birine kilitledikten sonra, dahilî telefonu açıp santrala, Nuri luna ile Refik Gürcan'­ın adresleriyle telefon numaralarını bul durmasını rica ettim.

Bunlardan ne elde edebileceğimi doğ ru dürüst ben de pek bilmiyordum ama, denize düşen yılana sarılır kabi­linden, şansımı bir kere de bu yolda denemeye karar vermiştim. Herhalde elini kolunu bağlayıp boş oturmaktan çok daha iyi idi.

Biraz sonra santral cevap verdi:— “ Nuri Tuna'nın telefon numarası

yok efendim. Yalnız fabrikasında var. Bu saatte de oradan gece bekçisinden başka kimse yok."

— "Keşki ev adresini ondan alsav din iz/'

— "Aldım.."— "Güzel, ne imiş?"

— "İç Levent, 426 ncı sokak, 93 numara.."

— "Peki, öteki?"— "Refik Giirtan. Telefon 494765

Adres: Teşvikiye Sakızağacı Dere so­kak Meram Apt. No. 48^6."

— "Çok teşekkür ederim Ali bey. Lütfen bu numarayı bana bağlar mı­sınız?.."

— "Emredersiniz?."Haydi hayırlısı. Bakalım bu sefer

bir ip ucu yakalıyabilecek miydim''Biraz sonra telefonun zili çalınca

ahizeyi kaldırdım. Karşımda bir kadın vardı.

— “ 49 47 65 numara mı?"— "Evet, kimi istiyorsunuz?"— “ Refik beyi rica etmiştim."— “ Kim arıyor?"

Su hanımların tecessüsüne de di­yecek yoktur hani!.. Ayol kadıncağız, senin ne üzerine vazife?.. Ama olmaz İllâki sorup tahkik edeceklerdir...

— “ Murat deyiniz lütfen.. Murat Dacman..."

— "Bir dakika.."Az sonra kalın sesli bir erkek kar

şımdaydi:— "Buyurun?"— “ Burası Gün gazetesi, b ^ M"

raf Davman. Refik bey, sikinle bir mevzu hakkında görüşm.^k istiyordum Acaba rahatsız edebilir Tiyim?"

— "Estağfurullah efendim Yarın fabrikada beklerim."

işte bu kötüydü.— “ Bu akşam" dedim. "Acaba

mümkün değil mi?"— "Ah, çok özür dilerim- Bir

yere dâvetlivîz, şimdi çıkıyordum."— "YaaaL Anlıyorum.''

— "Neye dair görüşmek istiyor­dunuz? Telefonda sorunuz."

Pratik adamdı. Bu, hayli hoşuma gitti- Her ne kadar islediğim tam ne­

ticeyi vermez ise de, faydadan hali ol- mıyacaktı.

— "Siz dedim. Kibrit imal edi­yorsunuz. Bu hususta malumatınıza müracaat edecektim./'

— "Peki, buyurun, sorun/'Daha fazla beklemeden, hemen mev

zua girdim:— "Bu poşet kibrit'er hakkında bir

yazı yazacağım da, onun için malûmat almak istemiştim. Sız bu kibritleri hangi prensip üzerine yapıyorsunuz?"

— "Evvelâ piyasaya kendi firmamız altında çıkardık. Yassı ve değişik şe­kilde olduğu için, halk rağöer ediyor­du. Sonra rakiplerimiz me/dana çıkma­ya başlayınca, işi daha başka yoldan tutup, kendi hesabımıza değil, hususi firmalar namına imalât yapmaya ladık."

— "Nasıl?-"— "Yine k ib rit imâlediyor, fakat

bunları büyük partiler halinde sipariş alıyorduk- Meselâ, siz başka bir f ir ­manın sahibisiniz, malınızın reklâm edil meşini istiyorsunuz, o zaman bize mü­racaat ederek kibrit kutularımızın ka­paklarına o reklâmın basılmasını is ti­yorsunuz. Biz de sizden muayyen bir ücret ve garanti alarak, o şekiide is­

tediğiniz kibritleri imâl ediyoruz."— “ Yâni, kibritleri piyasaye siz

sürmüyor musunuz?"— “ 5imdiye kadar firma he

yaptığımız firmanın nam ve hesabına... Böylelikle zarar etme ihtimâllerini orta dan yok ediyoruz."

— "Şimdiye kadar çok firma he­sabına iş yaptınız mı?"

— “ Pek o kadar fazla değil... Ama şükür, idare ediyoruz."

— “ Bu firmaları hatırlayabilir mi siniz?"

Kısa bir sükût oldu:— “ Niçin sordunuz?"— “ Dedim ya, bir fik ir edinmek

iç in ../'— “ Peki söyleyeyim: Evvelâ Deniz­

yolları ve Havayolları, bizim boşlıca müşterilerimizde. Bunların dışında bir - iki şarap âmili, iki makarna u .sı, bir konserve firması ve bir arma­tör müşterilerimizi teşkil eder."

Düşündüm. Macide'nin cebinde bul­duğum kapağı yırtık poşetin, bu firma lardan birine ait olmasına iııman yoK- tu. Zira, bunlardan hangisi olursa, ol­sun, eline geçiren insanı, sağlam bir iz üzerinde götüremezdi.

(Devamı var)

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri

Birliği Büyükelçiliğinden :

B İ L D İ R İSovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği Kıbrıs

Büyük Elçiliği, şimdi Lefkoşada Yüksek Anayasa Mahkemesi arkasında, Gladston sokağında No. 4 de bulunmaktadır..

Büyükelçiliğin telefon numarası: 7 2 1 4 1 - 2

S.S.C.B. Kıbrıs Büyükelçiliğinden

BUGÜNKÜ FALINIZKOVA BURCU: (21 Ocak ■ 20 Şubat) ■ Çevrenizdekilerin dostluklarına

önem vermeniz icap ediyor. Sert ve düşüncesiz davranışlardan vazgeçiniz.BALIK BURCU: (21 Şubat • 20 Mart) - Bazı karanlık fikirlere kendinizi

kaptırıyorsunuz. Çevrenizle daha yakından ilgilenmeniz sizin için iyidir.KOÇ BURCU: (21 Mart • 20 Nisan) • Tatbik bakımından elverişli fikirlere

sahip olacaksınız Bunlardan faydalanmaya bakmalısınız. Sansınız iyi.BOĞA BURCU: (21 Nisan ■ 20 Mayıs) • İptidai ve müsamaha ile dav­

randığınız takdirde karşılaşacağınız bir tekliften geniş ölçüde faydalanacaksınız.İKİZLER BURCU: (21 Mayıs - 20 Haziran) Meslekî işlerinizle ilgili

bir konu sizi bir hayli meşgul edecek. Sinirlenmemeye çalışınız, netice müspetYENGEÇ BURCU: (21 Haziran - 20 Temmuz) • Yakında bir teşebbüse gi­

rişeceksiniz. Bunun neticesi müspet olacaktır. Bir yakınınızdan iyi bir haber varARSLAN BURCU: (21 Temmuz ■ 20 Ağustos) • Çevrenizdekiler üzerinde

uyandırmış bulunduğunuz müspet tesirin mükâfatını yakında göreceksiniz.BA$AK BURCU.- (21 Ağustos - 20 Eylül) • Gerek düşüncelerinizde, gerekse

fc hayatınızda ihtilâflı konulardan uzak kalmanız menfaatiniz irin lâzım.TERAZİ BURCU: (21 Eylül • 20 Ekim) - Savruk bazı halleriniz var. Birçok

işleriniz bu yüzden müspet sonuç vermiyor. Bilhassa malî alanda dikkat.AKREP BURCU : (21 Ekim • 20 Kasım) Hayalinizin tesiri altında kal­

dığınız müddetçe başarılı neticeleri elde edemiyeceksiniz, realist olmasınız.YAY BURCU (21 Kasım • 20 Aralık) - Birçok işlerinizi müspet olarak b>

şeracak ve bundan manevî bir zevk duyacaksınız. İyi haberler alacaksınız.OĞLAK BURCU: (21 Aralık • 20 Ocak) - Lüzumsuz işlerle uğraşmaktan ve

bunlara para harcamaktan kaçınınız. Sıhhatinizle ilgilenmeniz icap ediyor.

İMAUMAULAR ARASINDAN TOKYOYATÜRKİSTANLI TÜMLER

Röportaj: ESAT SELÇUKBugün batı ve doğtı ola­

rak İki kısma ayrılmış bulu nan Paklstamn yüzölçümü 346 bin 737 mil karedir. Seksen milyonu aşmakta o.an nüfusunun yüzde dok­sanı miisHiman geriye ka­hin kısmı ise Hindu, Budist, Ateşperest ve hrlstiyandır.

İslâm devletleri arasın­da en büyük miislüman top­luluğunu barındıran bu ül­kenin , kalkınma faallyetle- r: çok beğenilmek!» ve ya­bancı yazarların takdlrk&r sözlerini icap ettirmektedir. DÖVİZİN SAĞLANM ASI

Çünkü Eylib Han in baş-

yiyecek maddeleri vesikaya tabi tutulmuştur. Hatta et bile haftada İki defadan az yenilmekte; bu konudaki müracaatlar harfiyyen yeri ne getirilmektedir. Bundan dolayı birçok yerde, etiıı yo riııi tavuk ve balık almıştır.

TURİST CELBİ Eyüb Han başkanlığında

ki liıükûmetin (liğt-r bir fa ­aliyeti de, turist konusunda olmuştur, ilk iş olarak güm rük ve kanunlarında birçok değişiklik yapılmış; her tu­ristin beraberinde beş bin rubi, yine beşbin rubiyi aş mamak üzere şahsi eşya ka

( 12 )inak için seccade, radyo, 20ü sigara ite elli puro getirme­sine İzin verilmiştir.

Beş bin rubi, İki yüz sek­sen Ura tuttuğuna göre zu sen Ura tuttuğuna göre bu paraya ilâveten çek olarak götürülen para yine ayrı...

TURKİSTANLILAR...Pakistan’da Türkistan’­

dan kaçarak Pakistan’a sığı nan Türklere de rastladım. Bütün İstekleri, Pakistan’­dan Türkiye’ye gitmek ve ömürlerinin son yıllarım orada geçirmekti. Bı ıılar, Buhara, Taşkent ve Semer kant’tan kaçarak PaklstMi-

Resimler: Bozkuı t - E.S.

Varın sözünü edeceğim Singapur’un caddelerinden biri

kanlığı altında kurulan son hükümet,Uk olarak milli ge liri artırmak için dokuma sanayiini makineleştirmiş; memlekete fazla döviz sağ­lama amacıyla yiyecek roaa desl ihracını artırmıştır. Bu sebepten şeker, pirinç gibi

bilinden iki mücevher, bir elektrikli tıraş makinesi bir kol saati, bir ıııasa saati, iki dolma kalem, bir ütü, bir s'nema kurması projek tör de dahil 13 flinı, Wr dür biln, bir portatif gramofon, yaaı makinesi, nama* kıi-

a sığınmışlar ve PakistanlI­ların kardeşçe yardımlarını, ilgilerini görmüşlerdir. Oör inektedirler de.... Yakala­nan Türklerin vahşiyane bir şekilde öldürüldükleri ve ya en hafifi kulaklarının, dillerinin ve burunlarının ke

Pakistan’daki binalardan biri

sildlğit gözlerinin çıkarıldı­ğı düşünülürse Pakistan’a kaçmağı başaranların güze aldıkları tehlike daha İyi an taşılmış olur....

V A R IN :Camide öğ le U ykusu

Page 4: Törenlerle Kutlandı - Anasayfaevrak.cm.gov.nc.tr/siteler/gazeteler/bozkurt/1961/Nisan/24Nisan...nuımuş ve tekrar Namık Ke mal Meydanına dönülmüştür. ... PALLAS Sinemasında

SAYFA 4

Sabah sabah evden çıktım. GiinMn dündü, 23 Nisan. Atatürk meydanım uzandım. Her taraf bayraklarla don#, mışmış. Ne donatılması? Girne CjJ. desindeki tak'ın iki direğini gurSç nizdi siz. Ağlıyorlardı. Niçin bizi de bayraklarla süslemediniz der mhı hal­leri vardı. Belki yoktu ama kW «m . yordu kendi kendine. Mihnetlerin 16 Ağustosda Lefkoşa'ya yirerlerh altından geçtiği bu tak niye bavf# sızdı?

Girne Kulesi niye bayraksızla Unu­tuldum diye acı içindeydi k'jie 11 ■ ?J Ocakı' hatırladı da göz vaçarrcı bom­balar yene ağlattı onu.

Bu millî nün çocuklarındı. Ara ^ cukları mı bekliyorlardı direklere b rak çeksinler.

Sonra? Sonrasını siz de qörm'işsü- nüzdür.

AS 667 numaralı, üzerinde L I. S, yazılı bir röb otomobili nird; sahasına .Zibil otomobiline de tıkıı- rılmış 50 kadar minik tale«, Mas»ltah ilgililere. Bizim çocukların ayakları var. Yaya da gelebilirlerdi.

Girne Halkevi Vatanspor Maçı

Yarıda KaldıLefkoşanın Gayri federe

kulüplerinden Vatan Spor dün Girneyi ziyaret etmiş ve Türk Halkevi ile bir dostluk maçı yapmıştır.

Hakem Ünal Mesudun ida resinde Saat 3.30 da başlıyan maçın ilk devresi 3-1 Halk Evinin lehine sona ermiş ikinci devrede çok güzel bir oyun çıkaran Vatansporlular 35, dakikaya kadar 4-3 galip duruma yükselmişlerdi

İşte bu dakikada Halk Evi­nin lehine verilen penaltiyi kabul etmıyen Vatan Sporlu­lar, hakemin haksızlık yaptı­ğını iddia ederek sahadan ay rılmışlardır.

ANKETİMİZ 30 NİSAN PA ­ZAR GÜNÜ SONA ERİYOR

“Hangi kulübün daha fazla taraftarı vardır’' isimli anketimiz, 30 Nisan Pazar günü akşamı sona erecektir. Bu tarihten itibaren gönderilecek olan kupon ve resim­ler muteber sayılmayacak ve gazetemizde neşredilmeyecektir.

Bunun için bütün taraftar okuyucuları­mızın, bu günden itibaren acele ederek re sim ve kupon göndermelerini tavsiye ede­riz. Henüz siz de anketimize katılmamış­sanız, bu gün bir kupon doldurarak bir resminizle birlikte adresimize gönderiniz.

Anketimize Gelen Resimler

Lefkoşa’daki törende İlkokul talebeleri daııs oynaı(Foto BoZkurt .

x w

Türkiye M illî lig maçlarına dün de devam edilmiş ve İstanbul'da oynanan maçlarda Galatasaray ■ Altav'ı \ ■ n, Feriköy de Karşıyaka'yı 2 ■ 1 mağlûp etmiştir.

Şafak Haydarpa Spor Birliği başkanlığından :

Umumi ToplantıBu akşam saat 130 da lokalimizde

yapılacak olan umumi toplantımıza bü­tün sporcu ve üve arkadaşların teşrif­leri özlenir.

Gündem : Kulübü alâkadar eden me­seleleri gözden geçirtmek ve bir ka­rara bağlamak v.s..

Başkan Ahmet İt. Salih

Lefkoşa’dakl törende milli oyunlar oynayan kızlan naz. (Foto Bozkurt

D O Ğ U M T A R İ H İ

MEŞGULİYET

ADRES ..........

TUTTUĞUNUZ TAKIMIN ÎSMÎ