sağlıklı yaşam bülten - 3

DOĞRU BESLENME İLEHASTALIKLARDAN KORUNABİLİRSİNİZ

Ocak - Şubat 2011 / Sayı: 03 / ücretsizdir

Özel Antalya Yaşam Hastanesi Sağlık BülteniSAĞLIKLI YAŞAM

S6’DA

Kış aylarında doğru beslenme

yöntemiyle,vücudun bağışıklık sistemini

güçlendirerek hastalıklardan

korunabilirsiniz.

S7’DE

ÇOCUKLARDA DEMİR EKSİKLİĞİNİN ÖNEMİ

Sağlıklı ve mutlu bir yıl dileriz.

Çocuklarda demir eksikliği anemisi tedavi edilmediği veya yetersiz tedavi edildiği takdirde çocukların gelişimsel basamakla-rında ve zeka puanlarında kalıcı düşmeye, eğitim başarısızlığına neden olmaktadır.

Kış aylarında karşılaştığımız enfeksiyonlarla mücadele edebilmek için vücudun bağışıklık sistemini güçlendirmek gerekmektedir çünkü bağışıklık (savunma) sisteminin görevi, vücuda giren zararlı mikroorganizmaların toksinleriyle mücadele etmektir. Savunma sisteminin güçlü olmadığı durumlarda bu enfeksiyon çeşitli hastalıklarla sonuçlanabilir.

Vücudun bağışıklık sisteminin güçlenmesinde beslenme, önemli yer tutmaktadır. Bu nedenle bağışıklık sistemini güçlendirmeye yönelik etkili bir beslenme programı ile hastalıktan korunma ya da seyrini hafifletme mümkün olabilmektedir. Yetersiz ve tek yönlü beslenme savunma sistemini zayıflatarak hastalığa yakalanma riskini artırabilir.

S2’DE S4’DE S5’DE

LAZER EPİLASYON ve LAZERLE VARİS TEDAVİSİ HAKKINDA BİLMEK İSTEDİKLERİNİZ

VÜCUDUN KUSURSUZ KORUMA veALARM SİSTEMİ: AĞRI

MENİSKÜS YIRTIKLARI

Ö Z E L Y A Ş A M H A S T A N E S İ B Ü L T E N O C A K - Ş U B A T 2 0 1 1

2

Lazer epilasyona başlamadan önce neler yapılması gerekir?3 hafta öncesinden ağda, cımbız, epilatör vb. gibi dipten alma yöntemlerinin bırakılması gerekmektedir. Lazer ışınları kıl kökünü gördüğü için kılların follikül (kök) kısımlarının sağlam olmaları gerekir. Adet düzensizliği, yüz, göbek çevresi gibi bölgelerde aşırı kıllanma, yüzde sivilce birlikteliği hormonal bir problemin habercisi olabilir. Bu belirtilerin varlığında ileri tetkikler (hormon tahlilleri, ultrasonografi) yapılmalıdır.

Seans aralıkları ne kadardır?Yüz bölgesinde 4 haftada bir, diğer vücut bölgelerinde 6 haftada bir şeklinde seanslar tekrarlanmalıdır.

Uygulama sırasında ağrı ve acı olur mu?Tüm lazer uygulamalarında uygulama sırasında bir miktar acı ve ağrı olur. Ancak kliniğimizde kullandığımız Sciton Clearscan Nd Yag lazerde kullanılan kontakt soğutma aparatı duyulan acının en aza inmesini sağlar. Cilde temas eden soğutma plağı 5-10 0C arasında ayarlanır ve hasta için lazere bağlı yanma hissini en aza indirir. Hava soğutmalı diğer lazerlere göre acı çok daha azdır.

Kaç seans gereklidir?Kişinin kıl yapısına, cilt rengine, hormonal dengesizliğin olup olmamasına göre lazer seans sayıları değişiklik gösterebilir. Yüz dışındaki vücut bölgeleri için genellikle 6-10 seans gerekir. Yüz bölgesinde kıl yoğunluğu fazla olduğu için seans sayıları uzayabilir. Açık tenli kişilerdeki kalın siyah tüyler, bir diğer deyişle Akdeniz

tipi cilt ve kıl yapısı lazer için idealdir.

Pahalı bir uygulamamıdır?Lazer epilasyon uygulaması istenmeyen tüylerden kurtulmanın tek ve gerçek yöntemidir. Bu açıdan bakıldığında lazer epilasyon ile yaşam boyu kalıcı olarak epilasyon sağlanacağı için pahalı bir yöntem değildir.

Uygulama sonrası nelere dikkat edilmelidir?Lazer uygulaması sonrası özel bir bakıma ihtiyaç yoktur. Hafif yanma ya da kızarıklık oluşma riskine karşı doktorunuzun önereceği yatıştırıcı kremleri kullanabilirsiniz. Uygulama sonrası 2 hafta boyunca yoğun güneş ışığı temasından kaçınılmalıdır.

Sciton Clearskan Nd Yag lazerin diğer epilasyon lazerlerine göre üstünlüğü nelerdir ?Lazer uygulamalarında tedavinin başarısını etkileyen en önemli faktör lazerin ince ve açık renkli tüyleri de etkileyebilmesidir. Sciton Clearskin Nd Yag lazer kalın ve siyah renkli kılların yanında açık kahverengi ve ince tüylerde de etkilidir. Deri tipi 4-5 olan koyu tenli kişilerde de diğer lazerlerden daha etkilidir. Özel tarama sistemi, atım yapılan deride herhangi bir boşluk bırakmadan tüm deri yüzeyinin tamamen taranmasını sağlar.

Lazerle varis tedavisi etkili midir?Deri yüzeyinde, daha çok bacaklarda görülen örümcek ağı olarak da tanımlanan varislerin 1-4 mm çapları arasında olanları lazerle tedaviye uygundur. Sciton Nd Yag clearscan lazer damarların içindeki hemoglobini etkileyerek damarın harap olmasını sağlar ve derinin bu bozulmuş kan damarını zamanla iyileştirmesi ile varisler yok edilir. Sonuç kısa sürede alınır ve ciltte herhangi bir iz bırakmaz.

Lazerle varis tedavisi ağrılı mıdır?Sciton clearscan Nd Yag lazer damar tedavisi ağrılı değildir. Cilde temas eden uygulama aparatı kontakt soğutma yaparak hasta için konforlu bir uygulama sağlar. Lazer ışınlarının deriden kan damarlarına geçişi sırasında bağlı olan entegre soğutma sistemi sayesinde hem ağrı duyulmasını engeller hem de deride herhangi bir reaksiyon oluşmasına izin vermez.

Varis tedavisi kaç seansta tamamlanır?İlk uygulamadan 4-6 hafta sonra kontrol yapılır. İlk uygulama ile solmayan damarlara gerekirse 2. bir uygulama daha yapılarak tedavi sonlandırılır. 2. uygulamadan 4-6 ay sonra hasta tekrar görülür ve kontrol muayenesi yapılır.

Yüzdeki kılcal damarlar daha ince oldukları için genellikle bu bölgedeki tedaviler tek seansta tamamlanır. Gövde ön ve arka yüzde daha sık rastladığımız küçük kırmızı renkli hemanjiomlar da yine tek seansta yok edilebilir.

Uzm. Dr. Şeyda TEMELÖzel Antalya Yaşam Hastanesi

Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı

LAZER EPİLASYON ve LAZERLE VARİS TEDAVİSİ HAKKINDA BİLMEK İSTEDİKLERİNİZ

Lazer teknolojilerini 1990 ların başından itibaren kozmetik dermatolojide kullanmaktayız. Bu teknoloji her geçen yıl yenilenmekte ve modern tıbbın hizmetine girmektedir. İstenmeyen tüylerden, varislerden

kurtulmanın en etkili ve kalıcı yöntemidir.

Kan dolaş›m›n›n sağlanmas› için bir bas›nç gereklidir, bu bas›nc›n normalden fazla olmas›na hiper-tansiyon denir. Kullan›lan diğer bir ismi ise Yüksek Tansiyondur. Genel olarak sistolik kan bas›nc›n›n (büyük tansiyon) -+ 140 mm Hg ve diyastolik kan bas›nc›n›n (küçük tansiyon) 90 mm Hg’dan yük-sek olmas› hipertansiyon olarak kabul edilir. Hipertansiyon çok yayg›n bir hastal›kt›r, kal›c› sakatl›k ve ölüm nedeni olan toplumsal bir sorundur. Hastalar›n az›msanmayacak bir k›sm›n›n kan bas›nc› yüksek-liğinin fark›nda olmamas› hipertansiyonun önemini artt›rmaktad›r. Toplumdaki 5-6 erişkenden birinde kan bas›nc› yüksekliği vard›r. Hipertansiyon deşiğik böbrek, kalp, damar hastal›klar›na, felçlere ve görme kayb›na yol açabilir. Tuz tüketiminin fazla olduğu toplumlarda, kan bas›nc› yüksekliğine daha fazla rastlan›r.

ilk yardım - hipertansiyon


3

Turgut Kilit Ağabey’in Balık

Sepeti

Antalyalı olanlar bilir. Konyaaltı sahilinde eskiden yaz aylarında yaşanan bir oba hayatı vardı. Falezlerin hemen altında bugünkü Beach Park’a giriş kapısından başlayan ve Arapsuyu’na kadar uzanan sahilde bazıları önceden yapılmış kalıcı obalardı. Bazıları da aceleyle yapılan derme çatma küçük, bir veya en fazla iki odası olan kulübeler ve hatta bez çadırlar olurdu. İlk bölümde kalıcı olan ve hatırlayabildiğim kadarıyla her sene ihale ile kiralanan nispeten daha düzenli, bakımlı, elektrik, su, tuvalet gibi hizmetlerinin bulunduğu Antalya’nın o zamanki ileri gelenleri ve zenginlerinin oturduğu obalar vardı.

1975 yılında babamın tayini dolasıyla Antalya’ ya geldik. İlk yazımız günübirlik deniz sefalarıyla geçmişti. İkinci yazımızda babam obaya taşınacağız dediğinde kardeşimle birlikte havalara uçmuştuk. Çünkü gece gündüz denize girecektik. Yaz tatilimizi de obada geçirecektik.

Gözümüzü güneşin doğuşuyla açıp ayın batışı ile kapatmaya başlamıştık. Geceleri ay ışığında yüz metrelerce hatta kilometrelerce gidip son anda bir arkadaşımın köpek balığı uyarısı (şakası) ile hep birlikte heyecandan ölecek şekilde kıyı ışıklarına doğru kulaç atıyorduk. Her seferinde de köpek balığı olmadığını bildiğimiz halde nedense heyecanlanıp, korkuyorduk.

O zamanlar Konyaaltı’ nda “balık” vardı. Gerek olta, gerek küçük ağlar ve gerekse de balık sepetleriyle balık avlardık. Annemizin balıkları kızartması ile ekmek içi yapıp öğlen ve ikindi yemeklerimizi yerdik. Benim olta ile ağım olmadığı ve sabrım da olmadığı için ağ ile balık avlama şansım yoktu. O sene küçük çocuklara matematik dersi vererek kazandığım ilk para ile balık sepeti almıştım. Soğuk suyun aktığı yerin tam karşısında kıyıdan 15 – 20 metre uzakta bir kaya keşfetmiştim ve sepeti oraya atardım. Her atışımda da sepet her türlü balıklarla dolardı. Fangriler, kılkuyruklar, kefaller ile dolu sepetim arkadaşlarımı kıskandırırdı.

Yan komşumuz Turgut Kilit Ağabey benim bu dolu balık sepetlerimi görünce kendisine balık sepeti aldı. Ancak benim sepet hep dolu, onunki ise hep boştu. Beni takip edip o kayanın yanına o da sepetini atıyordu. Ancak ne yazık ki yine boş çekiyordu. Bu durum oba sakinlerinin dikkatini çektiği için Turgut Ağabeyle dalga geçmeye başlamışlardı. Turgut Ağabey önce “şanslı kerata” derken sonra “ülen sen benim sepeti kendi sepetine mi boşaltıyorsun” diyerek kızmaya başlamıştı.

Bir pazar sabahı Turgut Ağabey’ in kızı Berrin’ in bana seslenmesi ile uyandım. “Babam seni çağırıyor” diyordu. Sahile gittim. Turgut Ağabey’in elinde balık sepeti ve içi silme balık ile doluydu. “Abem balık böyle tutulur” dedi. Ben biraz kıskançlık biraz da merak ile baktım. Sepetin içi o zaman fangri dediğimiz balık ile doluydu. 3 – 4 kg. kadar vardı. Dikkatle baktığımda balıkların hareket etmediğini fark ettim. Bilirsiniz ki denizden yeni çıkan balık canlıdır ve kıpırdar. Ama bunlar kıpırdamıyordu. Turgut Ağabey dikkatimi anlamış olacak ki sepeti denize daldırıp çıkarıyordu. “Abi bunlar ölü” dedim. Turgut Ağabey “Abem bunlar hisli balık yakalanınca kafalarını sepete vura vura beyin kanamasından ölüyorlar” dedi. Anladık ki Turgut Ağabey o sabah erkenden kalkıp, balık haline gitmiş 3 – 4 kg Fangriyi satın alıp sepete doldurmuştu. Ancak böylece komşuların alayından kurtulacağını sanıyordu ama daha da çok batmıştı. Bugün bile karşılaştığımızda o günü anar ve kahkahalarla güleriz.

İyi ki varsın Turgut Kilit Ağabey, seni seviyoruz.

“DOKTORLARIMIZDAN YAŞAM HİKAYELERİ”

Uzm. Dr. Cengiz DENİZERÖzel Antalya Yaşam HastanesiAnestezi ve Reanimasyon Uzmanı - Başhekim

TIBBİ BİRİMLERAcil Servis ve Ambulans HizmetleriAğız ve Diş SağlığıAnesteziyoloji ve ReanimasyonBeslenme ve DiyetetikBeyin ve Sinir Cerrahisi (Nöroşirurji) Çocuk CerrahisiÇocuk Sağlığı ve HastalıklarıDermatoloji (Deri ve Zührevi Hastalıklar)Fizik Tedavi ve RehabilitasyonGastroenterolojiGenel Cerrahi Göğüs Hastalıkları Göz Hastalıkları‹ç Hastalıkları (Dahiliye) Kadın Hastalıkları ve DoğumKalp ve Damar CerrahisiKardiyolojiKalp ve Damar CerrahisiKulak Burun BoğazNörolojiOrtopedi ve TravmatolojiPlastik ve Rekonstrüktif CerrahiPsikolojik DanışmanlıkRadyolojiÜroloji (Bevliye)

YOĞUN BAKIM BİRİMLERİDahili / CerrahiKoroner / KardiyovaskülerYeni Doğan

TANI ve TEDAVİ ÜNİTELERİAğrı Ünitesi (Algoloji)Alerji TestleriCheck – Up MerkeziEndoskopi Laboratuvarı Bronkoskopi ERCP (Safra Yolları Hastalıkları Tanı ve Tedavisi) Gastroduodenoskopi Kapsül Endoskopi Kolonoskopi Rektoskopi Endoskopik Cerrahi MerkeziEnfeksiyon Hastalıkları ve MikrobiyolojiESWT (Topuk Dikeni, Tendinit Tedavilerinde)Girişimsel Radyoloji Damarsal Girişimsel Radyoloji Damardışı Girişimsel Radyoloji Göz HastalıklarıKardiyoloji Laboratuvarı Koroner Anjiyografi Laboratuvarı Transözofageal EkokardiyografiKlinik Laboratuvarlar Kozmetik DermatolojiLazer Uygulama MerkeziNöroloji Laboratuvarı EEG / BIS Monitörizasyonu EMGOdyolojiPatoloji LaboratuvarıRadyoloji Laboratuvarı Bilgisayarlı Tomografi ( Multislice ) Direkt Röntgen Kemik Yoğunluğu Ölçümü Mamografi (Dijital) Mobil Röntgen MR 1.5 Tesla Panoromik Röntgen Renkli Doppler Ultrason ( 4 boyutlu ) Sefalometrik Röntgen Skopi (C Kollu Röntgen) Ultrasonografi (3 ve 4 Boyutlu)Sigara Bırakma MerkeziSolunum Fonksiyon TestleriÜroloji Laboratuvarı Taş Kırma (ESWL, PNL, URS) ÜroflowmetriUyku Laboratuvarı

SGK (SSK - Bağkur - Emekli Sandığı, Devlet Memurları) Banka Mensupları, Özel Sağlık Sigoratalılarına hizmet verilmektedir.

BÖLÜMLERİMİZ


4

Ağrı, çok farklı nitelik ve şiddette olabilen sübjektif rahatsız edici bir duyumdur. Kişi bunu net hisseder, rahatsızdır, bazen kıvrandırır, bağırtır. Bulantı olabilir, bazen de bayılmaya sebep olur. Acı verici, huzursuz edici bir duyum olmasına rağmen, bu alarm sayesinde vücudumuzda olan saldırıları, hasarları, hırsızlıkları zamanında fark eder ve tedbir almaya zorlanırız.

Kişinin hissettiği ağrı kişinin biyolojik, psikolojik ve sosyal yapısına göre değişiyor;

Türkiye’de toplumun % 60’ı ağrı çekiyor.

Bunların %70’i kronik ağrı çekiyor.

Acil servislere başvuruların % 35 ‘inin sebebi ağrıdır.

Dünyada yılda 60 milyar dolar masraf yapılıyor.

Ağrı, hastaları rahatsız eder ve saldırganlaştırır. Hasta bir an önce bundan kurtulmak ister. Oysaki ağrı çok basit bir olayın yansıması olabileceği gibi hayatı tehdit edici bir durumun da göstergesi olabilir. Acil servise ağrısını dindirmek için sadece iğne yaptırmaya gelen hasta veya ağrısı olan hastaya sadece ağrı kesici yaptırıp gönderen doktorlarla ilgili yaşanan tartışma ve dava sayısı az değildir. Evet, bazen ağrının sebebi bir iğne yaptıracak kadar basit bir şey olabilir.

Peki, hangi ağrılar önemlidir ve acil doktora başvur-mayı gerektirir?Öncelikle sosyal yaşamı etkileyen veya dayanılmaz her çeşit ağrıda doktora başvurulmalıdır. Bunun dışında aşağıda sıralanan baş ağrılarında hemen doktora başvurmak önemlidir.

Uzm. Dr. Hasan SEVERÖzel Antalya Yaşam Hastanesi

Acil Tıp Uzmanı

VÜCUDUN KUSURSUZ KORUMA ve ALARM SİSTEMİ: AĞRI

Ağrı vücutta meydana gelen herhangi bir olumsuzluk durumunda uyarıcı ve koruyucu sistem olarak devreye girer. Eğer ağrı olmasaydı kalp krizi geçirdiğimizi hissetmezdik, kırılan

bacağımızın üzerine basar yaralanmayı artırırdık, sobaya yapışan ayağımızın yandığını anlayamazdık.

Hafif Yan›klar: Ağr› duruncaya kadar yan›k olan yeri musluğun alt›na tutun veya soğuk suya bat›r›n (en az 10 dakika). Şişme başlamadan önce yüzük, bilezik, saat gibi tak›lar› ç›kar›n. Yan›k yeri temiz bir bezle örtün.Ağ›r Yan›klar: Hastay› yanan yer zemine değmeyecek şekilde yat›r›n. Yan›k yerin üzerine soğuk su dökün. Yan›k kol, bacak gibi organlardaysa, şişmeyi önlemek için yükseğe kald›r›n. Yaral›n›n üzerindeki tak›lar› ç›kar›n, s›k› giysileri gevşetin. Yan›k yeri, temiz bir bezle örtün. Yan›k kaynar su ile haşlanma ise ›slanan giysileri ç›kar›n.Yan›k yerinde damar d›ş›na ç›kan s›v›n›n kayb› şoka zemin haz›rlar. Bu nedenle şoku önle-meye çal›ş›n. Yaral›n›n bilinci yerinde değilse, hava yolunu aç›k tutun. Dikkat!... İçi su dolu kabarc›klar› asla patlatmay›n, yan›k deri parçalar›n› ç›karmay›n. Yap›şan giysileri ç›karmaya çal›şmay›n. Losyon, kolonya, merhem, yağ, diş macunu, yoğurt gibi maddeler sürmeyin. Pudra ve benzeri s›v› emici maddeler dökmeyin.

ilk yardım - yanıklar

1.Baş Ağrıları: • Hayatında hissettiği en şiddetli baş ağrısı

• Ani başlayan şiddetli baş ağrısı

• Kusma ile beraber baş ağrısı

• Ateşle beraber olan baş ağrısı

• Kasılmayla beraber (sara benzeri) olan baş ağrısı

• Şuur değişikliği (sürekli uyuma isteği gibi) ile beraber olan baş ağrısı

• Kol, bacak ve yüzde uyuşma ile beraber baş ağrısı

• Daha önce baş ağrısı olan baş ağrılarından farklı karakterde gelişen baş ağrısı

2.Göğüs Ağrısı: • Her çeşit göğüs ve sırt ağrısı olan hasta doktora başvurmalıdır. Özellikle diyabet, hipertansiyon, kolesterol yüksekliği, ailevi yatkınlığı olan, 35 yaşını geçmiş, sigara içen, obez kişiler ihmal etmemelidirler.

3.Karın Ağrısı: • Her çeşit karın ağrısında doktora başvurulmalıdır.

4.Diğer Ağrılar:• Soğukluk ve soğuklukla beraber olan kol ve bacak ağrıları

• Bacakları uyuşturan ve hareket etmesini engelleyen bel ağrıları

• Görme bozukluğu yapan ağrılar

• Travmaya bağlı ağrılar

Unutulmamalıdır ki ağrıyı çekmek kader değildir. Ağrıyı kesmek sadece ağrı kesiciler ile olmamaktadır. İyi bir hasta ve doktor uyumu gerektirir.

Sedare dolorem opus divinum est (Hipokrat M.Ö. 5.yy) Ağrıyı kesmek tanrı sanatıdır.


55

Op. Dr. Korhan ÖZLÜÖzel Antalya Yaşam HastanesiOrtopedi ve Travmataloji Uzmanı

DİZİN MENİSKÜS YIRTIKLARI

Menisküs yırtıklarının sebepleri:Menisküs hasarlarına pek çok olay yol açabilir. Diz eklemini oluşturan femur ve tibia adlı kemikler arasında şiddetle sıkıştıran güçler menisküs yırtılmasına sebep olabilir. Özellikle spor yaralanmalarında dizin burkulmasına yol açan kuvvetler buna neden olur. Bu çoğunlukla bağların yaralanmasıyla birliktelik gösterir. Ancak menisküs yırtıkları için her zaman şiddetli bir travma veya burkulma gerekmez. Bazen oturduğumuz yerden ayağa kalkarken dengesiz bir anda olabilir. Bazı menisküs yırtıkları ise zaman içinde yavaş yavaş meydana gelebilir. Özellikle ileri yaş gurubunda dejeneratif (aşınmaya bağlı) yırtıklar bu şekilde olur ve her zaman belirti vermeyebilir.Menisküs yırtığının yeri vereceği belirtilerde ve tedavi seçiminde önemli rol oynar.

Menisküs yırtığının belirtileri:Ani oluşan menisküs yırtığında bir sesle beraber yırtılma hissi olabilir. Bölgede biriken kan nedeniyle birkaç dakika ya da saat içinde şişlik meydana gelebilir. Bazı hastalarda şişlik o kadar belirgin değildir, çok ani belirti vermeyebilir. Menisküs yırtıklı hastaların çoğunda dizde bir dolgunluk ya da sürtünme hissi vardır. Bazıları “bir şeyler yerinde değil” derler. En dramatik durumlardan biri de, çok ağrılı bir diz eşliğinde dizin kilitlenmesidir. Hastalarımız dizlerini tam açamaz veya kıvıramaz. Ağrı veya rahatsızlık hissi genellikle dizi oluşturan kemiklerin birleşme hattındadır. Genellikle çok ağrılı başlar ve zaman içinde bazı hareketler hariç giderek kaybolur veya azalır. Özellikle aktivite seviyesi çok düşük hastalarımızda yırtık tamamen semptomsuz – belirtisiz hale geçer.

Menisküs yırtıklarının tedavisi:Menisküsün kenarında yer alan çok küçük yırtıklar özellikle genç hastalarımızda, ayak bileğinin burkulması gibi kendi kendine iyileşebilir. Özellikle bağ hasarı ile birlikte olan menisküs yırtıklarının geleceği ise kötüdür.

Tedavi, hastalarımızın belirti ve aktivite seviyesine göre kişiselleştirilmelidir. Bazı hastalarımız ilk ağrı ve şişlik tedavisi fazından sonra herhangi bir müdahale olmaksızın, zamanla durum kötüleşmeden menisküs yırtığıyla yaşayabilir. Bazıları ise tedavi olmaksızın yırtık öncesi fonksiyonuna kavuşamaz.

Bilinen hiçbir ilaç veya terapi yöntemi yırtık bir menisküsü iyileştiremez. Olay mekanik bir problemdir ve mekanik olarak çözümlenmelidir. Bu da yırtık bölgenin alınması veya tamir edilmesi demektir. Hangi yolun seçileceğine artroskopik müdahale sırasında karar verilir ve pek çok faktöre

bağlıdır. Hastanın yaşı, yırtığın yaşı, yeri, boyutu ve aktivite seviyesi bunda önemlidir. Görevleri ve önemi gereği tercih her zaman tamirden yana olmalıdır.

Cerrahi tedavi:Artroskopik yöntem kullanılır. Önce tüm eklem kamera yardımıyla değerlendirilir. Eğer menisküs yırtığı tamir edilecekse bölgeye küçük dikişler konulur. Yırtık alınacaksa sağlam bölgeye kadar yırtık bölge çıkarılır. Kıkırdak hasarı veya eklem içi serbest doku parçaları gibi ek problemler varsa onlar da tedavi edilerek işlem tamamlanır. İşlemlerin karmaşıklığına göre değişse de genellikle 45 dakika kadar sürer. Pek çok klinik çalışma göstermiştir ki en iyi ellerde bile %20 başarısızlık oranı vardır ve bazı hastalarımızda ikinci bir girişim gerekebilir.

Muayene ve teşhis için yapılan testler: Elle yapılan muayenede eklem hattında hassasiyet ortaya çıkar. Diz bazen tam açılamaz veya kıvrılamaz, ağrı ortaya çıkar. Dizi kıvırırken içe veya dışa doğru burkmak belirtileri ortaya çıkarabilir. Menisküsler, kemikler gibi kalsiyum içermediğinden normal röntgenlerde görülmezler. MR gibi bazı özel testler tanı ve değerlendirmede oldukça yardımcıdır. Ancak her zaman %100 kesin değildir. Yapılan pek çok çalışma göstermiştir ki konunun uzmanı tarafından alınan hasta öyküsü ve klinik muayene MR’dan daha başarılı olabilmektedir.


6

Kış aylarında karşılaştığımız enfeksiyonlarla mücadele edebilmek için vücudun bağışıklık sistemini güçlendirmek gerekmektedir çünkü bağışıklık (savunma) sisteminin görevi, vücuda giren zararlı mikroorganizmaların toksinleriyle mücadele etmektir. Savunma sisteminin güçlü olmadığı durumlarda bu enfeksiyon çeşitli hastalıklarla sonuçlanabilir.

Vücudun bağışıklık sisteminin güçlenmesinde beslenme, önemli yer tutmaktadır. Bu nedenle bağışıklık sistemini güçlendirmeye yönelik etkili bir beslenme programı ile hastalıktan korunma ya da seyrini hafifletme mümkün olabilmektedir. Yetersiz ve tek yönlü beslenme savunma sistemini zayıflatarak hastalığa yakalanma riskini artırabilir.

Diyetisyen Mine ŞATANAÖzel Antalya Yaşam HastanesiBeslenme ve Diyetetik Uzmanı

BESLENME İLE HASTALIKLARDAN KORUNMA YOLLARI

BESLENME İLE HASTALIKLARDAN KORUNMA YOLLARI

Kış aylarında doğru beslenme yöntemiyle,vücudun bağışıklık sistemini

güçlendirerek hastalıklardan korunabilirsiniz.

Kış aylarında ihtiyaç duyabileceğimiz bitki çayları

tarifleri;Soğuk algınlığı için: Ihlamur, tarçın, karanfil ve zencefil

demlikte kaynatılır ve içilir.

Öksürük için: Zencefil (10 g), tarçın (10 g), havlıcan (5 g) ve karanfil (5 g) kaynatılır ve içilir.

Bağışıklığı güçlendirmek için: Yeşil elma (1 adet), karanfil (1 tatlı kaşığı), tarçın (1 dal), limon (1 adet), zencefil (1 tatlı kaşığı)

1 lt suda kaynatılır ve gün içinde tüketilir.

Bu konuda yapılabilecekler;• Vücudun ihtiyacı olan kaloriyi; uygun bir içerikle almak gerekir. Ortalama

1800 – 2500 kal’ lik bir beslenme programı hazırlanmalı ve bunun %50 –

60’ ı karbonhidrat; %15 - 20’ si protein; % 25 - 30’ u yağlardan oluşmalıdır.

• Su tüketimi 1,5 - 2 lt civarında olmalıdır.

• Sebze ve meyve tüketimi 5 porsiyonu bulmalıdır (ortalama 1 kg kadar).

Bunun 3 porsiyonu meyve, 2 porsiyonu da sebzelerden oluşmalıdır.

• Meyve olarak özellikle narenciye, nar ve kivi tüketimi artırılmalıdır.

• Sebzeler ise; salata veya besinsel içeriği korunacak şekilde pişirilmiş

sebze yemekleri olarak tüketilebilir.

• Süt, yoğurt ve kefir tüketimi artırılmalıdır. Özellikle kefir ve probiyotik

yoğurtlar barsak florası için çok önemlidir.

• Öğün atlanmaksızın; mümkünse öğün aralıkları 3 saati geçmeyecek

şekilde 3 ana ve 3 ara öğün şeklinde beslenmelidir. Aç kalmamak

enfeksiyonla mücadelede gerekli olan enerji üretimi için çok önemlidir.

• Öğün içerikleri; protein (et ve süt ürünleri- kuru baklagiller), sebze-meyve

ve dengeli miktarda tahıl içerecek şekilde düzenlenmelidir.

• Ara öğünler için, meyve ve kabuklu yemişler (2 tam ceviz + 10 - 12 adet

fındık, badem ya da fıstık) tercih edilmelidir. Öğünlerde yoğurt tüketimi

mümkün olmuyorsa meyve + süt veya meyve + yoğurt da iyi alternatiflerdir.

• Bütün bu yiyeceklerin hazırlanmasında yada tüketilmesinde hijyen

kurallarına uymak çok önemlidir.

• Sevdiğiniz ve sizi zorlamayacak düzenli bir aktivite programı da

bağışıklık sisteminizi güçlendirmenize yardımcı olacaktır.

• Kararında stres, vücut için gerekli bir tepkidir. Ancak kontrol

edemediğiniz düzeye geldiğinde bağışıklık sisteminin çökmesinde baş rol

oynayacaktır.


77

Demir, vücutta pek çok önemli metabolik olaya katılan ve tüm yaşayan hücreler için esansiyel olan bir elementtir . Demir, yalnız hemoglobin (Hb) yapımı için değil, aynı zamanda doku replasmanı ve büyüme için de gereklidir. Büyüme infantlarda ve adölesanlarda maksimal düzeyde olduğundan tüm nutrisyonel eksiklikler gibi demir eksikliği de bu yaşlarda sık görülür. Genellikle hızlı büyüme ve diyetlerle yetersiz demir alınımı görülür.

Hayatın ilk yılında vücut ağırlığı 3 katına çıkarken Hb kitlesi 2 kat artar. Prematürelerde ise vücut ağırlığı 6 kat artarken, Hb kitlesi 3 katına çıkmaktadır. Özellikle böyle dönemlerde demir alımı azaldığında önce demir depoları azalır, sonra kandaki taşınan demir seviyeleri düşer yani demir eksikliği gelişir ve en sonunda da en ağır tablo olan demir eksikliği anemisi yerleşir.

Demir eksikliği, çocuklarda dikkat, bellek, algılama, yargılama fonksiyonlarını (mental, motor ve kognitif) etkilemektedir. Çocuklarda demir eksikliği anemisi tedavi edilmediği veya yetersiz tedavi edildiği takdirde gelişimsel basamaklarında ve zeka puanlarında kalıcı düşmeye, eğitim başarısızlığına neden olmaktadır. Anemi gelişmeden demir eksikliği saptanan vakaların en kısa sürede tespit edilip tedavi edilmeleri son derece önemlidir. Zira demir eksikliği, hem tedavi edilebilir, hem de önlenebilir bir durumdur.

Uzm. Dr. Uğur SARKAYAÖzel Kemer Yaşam HastanesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı

ÇOCUKLARDA DEMİR EKSİKLİĞİNİN ÖNEMİ

Çocuklarda demir eksikliği anemisi tedavi edilmediği veya yetersiz tedavi edildiği takdirde çocukların gelişimsel basamaklarında ve zeka puanların-

da kalıcı düşmeye, eğitim başarısızlığına neden olmaktadır.

Çocuğunuzda demir eksikliği anemisinin

belirtileri; Pika (toprak yeme), katılma nöbeti, kaşık tırnak ve mavi sklera bulgularından bir veya daha fazlası birlikte görülebilir. Solukluk, çarpıntı, taşikardi, kalp büyümesi, sistolik üfürüm, tinnitus, baş ağrısı, irritabilite, çabuk yorulma, halsizlik, huzursuzluk, iştahsızlık gibi tüm anemilerde görülebilen klinik semptomlar olabilir.

Demir eksikliği olan kişilerde özellikle çocuklarda iştahsızlık, apati, irritabilite, konstrasyon güçlüğü gibi davranış bozuklukları dikkat çeker. Son yıllarda davranış ve entelektüel performans bozukluklarının demir eksikliğiyle ilişkisini gösteren pek çok çalışma yapılmıştır. Bu çalışmalarda 6-24 aylık demir eksikliği olan çocuklar demir eksikliği olmayanlara göre anlamlı olarak daha cevapsız, daha az aktif, daha dikkatsiz, daha gergin, daha korkak bulunmuş, daha çabuk yoruldukları dikkat çekmiştir.

Korumak, tedavi etmekten daha kolaydır.

İlk 4-6 ay yalnızca anne sütünün verilmesi, 4. aydan itibaren sağlık ocaklarından verilen koruyucu demir damlalarının düzenli kullanılması, demirden zengin kırmızı et ve yumurta tüketiminin sağlanması, inek sütünün 1 yaşından sonra ve 500 cc’yi geçmeyecek şekilde verilmesi çok önemlidir. Demir damlalarını veya ilaçlarını da düzenli kullanmalıyız.


8

İmtiyaz SahibiÖzel Antalya Yaşam Hastanesi adına

Dr. Cemal ÖZKAN

Yazı İşleri SorumlusuAyşe TUNÇ

Halkla İlişkiler Müdürü

Bültende yer alan yazı ve fotoğraflar izinsiz kullanılamaz.

Özel Antalya Yaşam Hastanesi Sağlık BülteniSAĞLIKLI YAŞAMTasarım

0242 324 79 77

Deniz KILIÇARSLANDoğum Tarihi : 06.10.2010Anne Adı : MeralBaba Adı : GökhanCinsiyet : KızBoy : 49 cmKilo : 3,000 gr

Fatma Nur FİDANDoğum Tarihi : 05.10.2010Anne Adı : AzimeBaba Adı : Bekir BakiCinsiyet : KızBoy : 47 cmKilo : 3,010 gr

Göktuğ Sonat GÖKÇEDoğum Tarihi : 14.10.2010Anne Adı : SongülBaba Adı : MuratCinsiyet : ErkekBoy : 47 cmKilo : 2,580 gr

Ata Yankı KILINÇDoğum Tarihi : 14.10.2010Anne Adı : ÖzgeBaba Adı : MutluCinsiyet : ErkekBoy : 52 cmKilo : 3,550 gr

Duru SERTÇELİKDoğum Tarihi : 11.10.2010Anne Adı : ElaBaba Adı : KadirCinsiyet : KızBoy : 49 cmKilo : 2,830 gr

Emir TÜRKMENDoğum Tarihi : 14.10.2010Anne Adı : HavvaBaba Adı : İbrahimCinsiyet : ErkekBoy : 52 cmKilo : 3,300 gr

Tesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektupları.Tesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektupları.Tesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektupları.Tesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektupları.Tesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektupları.Tesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektupları.Tesekkür mektuplarıTesekkür mektuplarıTesekkür mektupları

sağlıklı yaşam bülten - 3

Documents