EYLÜL-EKİM 2014 / 7. SAYIPLASTİK SANAYİCİLERİ FEDERASYONU DERGİSİ

Türk plastik işleme makineleri sektörü büyümesini sürdürdü

PLASFEDDERGİ

3

BAŞKANIN MESAJI

Selçuk AksoyBa kan

PLASFEDPlastik�Sanayicileri�Federasyonu

Değerli dostlar,

Hükümet tarafından 2015-2017 Orta Vadeli Program açıklandı. Planda en sevindirici unsurla-

rın başında “sanayinin” ön plana alınacağı bir reform sürecinin başlatılacağının açıklanması geliyor.

Şimdilik temel başlıkları verilen reform programının detaylarını bekliyoruz. Bin maddenin üzerinde

düzenlemeyi içeren bir paketin hazırlığından söz ediliyor. 2015 milletvekili genel seçimlerinin ar-

dından 2017 sonuna kadar devam edecek, seçimsiz bir dönemin reformları hayata geçirmek için

kullanılacağını Başbakan Yardımcısı Ali Babacan söyledi. Sivil toplumun katılımına açık bir karar sü-

reci işletildiği takdirde başarılı bir reform sürecini yaşayacağımızı tahmin ediyoruz.

Sektörümüz açısından ise bu döneme hazırlık için yapabileceklerimiz var. Hiç şüphe yok ki

PLASFED Türk plastik ve plastik işleme makineleri sektörlerine yönelik son dönemde hem iş dün-

yası hem de genel kamuoyu düzeyinde olumlu yönde bir hareketlenme sağladı. PLASFED şemsi-

yesi altında örgütlenmiş derneklerimiz başarılı girişimleriyle her bölgede ve Türkiye çapında odak

noktası oldular. Farkettiğiniz gibi bundan birkaç yıl önce hemen her gün bir ulusal-yerel gazete

veya televizyonda çoğu yanlış bilgilere dayalı ve başka sektörlerce yayınlanması motive edilen ha-

berlerin sayısı bir hayli azaldı. Bunun arkasının kesildiğini zannetmiyoruz elbette. Esas önemsedi-

ğimiz konu, hem plastik sektörü, hem de sanayi ya da imalat sanayii sözkonusu olduğunda haber

kuruluşların başvurduğu kurumlar olduk.

Sektörümüzün değerli mensupları, meslektaşlarım;

Yaptığımız çalışmaların sektörümüz tarafından benimsendiğini görmekten büyük bir mut-

luluk duyuyoruz. Bundan çıkardığım sonuç şu: Sorunlarımız, çözüm önerilerimiz, gündemimizde-

ki konular, gelişmek-büyümek için atılması gereken adımlara yönelik başlıklarda bir mutabakat

sağlamış durumdayız. Şimdi adımlarımızı bir ileri aşamaya taşıyıp, sektörümüz içindeki bireysel ve

kurumsal sinerjiden yararlanarak planlama ve harekete geçme aşamasındayız.

Birlikte daha güçlü olduğumuzu gördük. Bu noktada somut eylem planlarıyla hareket etme-

mizin önemi ortada. Başta kamudaki karar alıcılar olmak üzere, sektörümüzün bütün aktörleri ve

paydaşlarımızla birlikte bir tanımlama ve hareket planı oluşturmaya yönelik çalışma yapmakta fay-

da görüyoruz. Bu sürecin formatı konusunda doğal olarak ilk akla gelen bir arama konferansının

örgütlenmesi. Elbette başka yollar da bulunabilir ancak arama konferanslarının hem kamu hem de

özel sektör için çok yararlı bir model olduğu ortada. PAGDER’in geçmişte yaptığı arama konferans-

larında elde edilen çıktıların ne kadar yararlı olduğu deneyimlerimizle sabit.

Son söz olarak, sonuç almaya odaklanmış, ortak harekete dair net kararlar verilmesi gereklili-

ği konusunda sanırım hepimiz hemfi kiriz. Şimdi plan yapıp harekete geçme zamanıdır.

Sizlere kazançlı, güzel günler diliyorum.

Saygılarımla..

Sektörümüze ilişkin genel bir mutabakat sağladık, şimdi planlama ve harekete geçme zamanı

PLASFEDDERGİ

4

Sibel Destereci YılmazPLASFEDDERG �

Yay n�Kurulu�Ba kanPAGDER�Plastik�Sanayicileri�

Derne i�Yönetim�Kurulu�Üyesi

Değerli dostlar,

Plastik işleme makineleri sektörümüz son yıllarda büyüme trendine girdi. Bunda başta

PAGDER ve PLASFED olmak üzere sektörümüzün sivil toplum örgütlerinin çabalarının oldu-

ğunu biliyoruz. Önce farkındalık oluşturmak ve sorunu anlamak için başlatılan tartışma süreci,

ardından gelen pazarlama çalışmaları faaliyetleri sanıyoruz ilk meyvelerini vermeye başladı.

PLASFEDDERGİ, yedinci sayısında bu konuyu irdeleyen ve mevcut durumun -moda tabir-

le- fotoğrafını çeken bir kapakla karşınızda. Bundan önceki sayılarımızda da makine ile aksam

ve parçalarını üreten, sektöre yıllarını vermiş, hepimizin tanıdığı isimlerle söyleşiler yaptık.

Bütün bunları biraraya topladığımızda ümit verici parıltılar gördüğümüzü söyleyebiliriz. Yazı-

mızın sizlere faydalı bilgiler sunduğunu tahmin ediyoruz.

Federasyonumuza güç katacak olan Güneydoğu Plastik ve Kimya Sanayicileri Derneği

GAPLASDER ve Çukurova Plastik Sanayicileri Derneği ÇUKUROVAPLASDER kuruluş işlemlerini

tamamlayarak tüzel kişiliğini kazandı. Kurucular Kurulu ve Kurucu Yönetim Kurulundaki dost-

larımızın hepsini bir kez daha tebrik ediyoruz.

Plastik inşaat malzemeleri, plastik imalatçılarımızın en güçlü olduğu alt sektörlerden biri.

PLASFED Genel Sekreteri Barbaros Demirci, bu alandaki son gelişmeleri dergimiz için derledi.

Göreceğiniz gibi, 2013 yılını 1.7 milyar Dolar ihracat ve yüzde 411 gibi ülkemizin alışık olmadığı

“ihracatın ithalatı karşılama oranı” ile tamamlayan plastik inşaat malzemeleri imalatçılarımız,

2014’te de bir önceki yılda yaklaşık yüzde 7 oranında üretimlerini artıracaklar. Bu sektörümüz-

de son yıllarda bir başka dikkat çekici unsur ise yabancı yatırımcıların satınalma yönünde Türk

şirketlerine yönelik ilgisinin giderek artması oldu.

Geçen aylar ambalaj imalatçılarımız ve züccaciye sektörü için çok yoğun geçti. Fuarlar,

etkinlikler derken geleneksel olarak yapılan tasarım yarışmalarında genç ve profesyonelle-

rin eserleri değerlendirildi. Bir başka güzel haber de EGEPLASDER’in İZFAŞ ile iki kez büyük

başarıyla organize ettiği ve gelecekte çok daha güçlü bir marka olacağını şimdiden belli olan

PLASTECH Fuarı için federasyonumuzun ve kardeş derneklerimizin güç birliği yapması oldu.

“Birlikte ve daha güçlü” sloganımız bir kez daha slogan olarak kalmayıp uygulamaya geçti.

Geçen sayılarımızda olduğu gibi, plastik sektöründe gelişen olaylar ve etkinliklere ilişkin

haberlerimizi, Derneklerimizin faaliyetlerini dergimizin PANO bölümünde bulacaksınız.

Sizlere fayda sağlayacak, keyifl e okuyacağınız bir dergi hazırlamaya çalıştık. Sizlerin sesi

ve haber kaynağı olmayı amaçladığımızı, görüş ve eleştirilerine açık olduğumuzu bir kez daha

söylemek benim için bir mutluluk.

Selam ve saygılarımızla

YAYIN KURULU BAŞKANI’NDAN

PLASFEDDERGİ

6

İÇİNDEKİLER

PLASFEDDERGİPlastik Sanayicileri Federasyonu Dergisi

e-dergi; www.plasfed.org.tr

• PLASFED Adına İmtiyaz SahibiSelçuk Aksoy

• Yayın Kurulu BaşkanıSibel Destereci Yılmaz - Tepsan Plastik

• Yayın KuruluHüseyin Semerci - Şenmak MakinaReha Gür - EurotecYavuz Eroğlu - Sem PlastikMevlüt Çetinkaya - PetkimAhmet Yalçınkaya – Yalçınkaya PlastikKurt Kuruç - FarmamakErdoğan Çiçekçi – Çipitaş SentetikMehmet Turhan Onur – Ravago GroupYakup Ülçer - EnplastMurat Cansever - EurotecTalha Apak – Apak YMMAdnan Akkurt – Gazi ÜniversitesiBehçet Gülenç – Gazi ÜniversitesiHüseyin Yıldırım – Yalova ÜniversitesiKerem Cankoçak – İstanbul ÜniversitesiLevent Kurnaz – Boğaziçi ÜniversitesiMehmet Emin Yurci – Yıldız Teknik ÜniversitesiMehmet Sankır – TOBB Ekonomi ve Teknoloji ÜniversitesiMustafa Öksüz – Yalova ÜniversitesiNevzat Artık – Ankara ÜniversitesiNurseli Uyanık – İstanbul Teknik Üniversitesi Yusuf Menceloğlu – Sabancı Üniversitesi

• Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Barbaros Demirci

• Editör Mehmet Pala

• Yayın Sorumlusu Erol Türker

• Editoryal Hazırlık Mediaetik İletişim Ajansı

• Grafi k TasarımBurak Çetiner – Pusula BasımTel: 90 212 671 8303

• Reklam Koordinatörü Meriç Gezici

• İletişim İstanbul Ticaret Sarayı, No:333 Giyimkent – İSTANBULTel: 90 212 438 2619 Faks: 90 212 438 1593www.plasfed.org.tr plasfed@plasfed.org.tr

• Baskı Ümit Matbaacılık Tel: 90 212 565 4269

Dergi T.C. yasalarına uygun yayınlanmaktadır.

Dergide yayınlanan yazı, fotoğraf ve tüm grafi klerin

her hakkı saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.

54

70

Atlas: Rusya: Cazip pazar

62

Söyleşi: PÜKAD Başkanı Dr. Müh. O. Muzaff er Tamer: “Tasarruf ev aletleri ve aydın-latmada değil, pencerelerde”

27

15

Pano: PLASFED Yönetim Kurulu toplandı: Test maliyetlerinin düşürülmesi gündemde

Pano: EGEPLASDER sektör kataloğu yayınlandı

Pano : PAGDER: Yuvaya Dönüşen Plastikler’e İzmir desteği

Pano : PAGDER’den sektöre enerji verimliliği ipuçları

28

Türkiye plastik işleme makineleri Türkiye plastik işleme makineleri büyüyor, sektörden daha fazla ilgi büyüyor, sektörden daha fazla ilgi bekliyorbekliyor

20

PLASFEDDERGİ

7

88 94

100

32

Pano: PAGDER’den çağrı: AB atık mevzuat çalışmalarını fırsata dönüştürelim

Endüstriden: PLASFED Genel Sekreteri Barbaros Demirci:İnşaat plastikleri sektörü büyümesini sürdürecek

39

Pano: PLASFED’den otonom vergi taleplerine destek mektubu

From the Industry (Eng): Construction plastics will continue to grow

Breaking News: News In English

Pano: KAYPİDER sosyal sorumlulukla büyüyor

76

Söyleşi: İSO Meclis Üyesi Ömer Karadeniz: “Sanayisi olmayan gelişmiş toplum söyleyebilir misiniz?”

Pano : PLASFED-ICIS Konferansı: Fırsatlar ve riskler tartışıldı

Pano : ZÜCDER Hong-Kong’de yatırım fırsatlarını tanıttı

Pano : EGEPLASDER: PLASTECH’e sektör desteği

Pano : ÇUKUROVAPLASDER ve GAPLASDER hızlı başladı

8

18 26

14

46

Pano: İKMİB ve İDDMİB ambalaj ödülleri sahiplerini buldu

PlaStk:Derneklerden Mesajlar

30-50

18

PLASFEDDERGİ

8

PANO

NEPA Başkanı Cemal Pamuk, Türkiye’nin özel-

likle plastik açısından doğu ile batının buluştu-

ğu önemli bir merkezi oluşturduğunu aktardı.

Türkiye’de, dinamik bir spot pazarı bulun-

duğunu; sektörde birçok mamulde çok üretici

ve aşırı kapasite olduğunu söyleyen Pamuk,

“Plastik mamul ihraç fi yatları 20 ihracatçı ül-

kenin ortalamasının yüzde 51’i düzeyinde…

Türkiye plastik sektörü, birim yatırım tutarı

küçük ve krizlere karşı bağışıklık kazanmış

bir sanayi kolu; ancak fi rmaların işletme ser-

mayeleri küçük ve borç oranı yüksek. Tüm

polimerlerde yüksek ithalat bağımlılığı ve ta-

lebin hızla artması Türkiye’de yatırım potan-

siyelini arttırıyor. Ancak, Türkiye’nin petrol

ülkesi olmaması nedeniyle plastik hammad-

desi üretmek yerine ihtiyacını ithalatla kar-

şılaması daha uygun görülüyor. Bunun yanı

sıra gümrüklü depoların yapılması, anti dam-

ping vergilerin kaldırılması, plastik işleyici-

lerinin rehabilitasyonu yapılacak yatırımları

arasında yer alıyor. Katma değerli ürünlere

yatırım, know – how transferi, örneğin İran’da

ortak sermaye yatırımları yapılabilir.” dedi.

kiye plastik sektöründe PLASFED’in sektö-

rü temsil eden önemli bir şemsiye kurum

olduğunu ve kuruluşunun üçüncü yılını

kutladıklarını belirtti. Selçuk Aksoy, plastik

sektöründeki yeni fırsatlara ışık tutmak ama-

cıyla düzenledikleri bu konferansla başlayan

etkinliklerin devam edeceğini, sektörün ihti-

yaçları paralelinde yeni konuların tartışılaca-

ğı konferanslar düzenleneceğini vurguladı.

Katma değerli ürünlere yatırım, know-how transferi!

PLASFED Yönetim Kurulu Üyesi ve Far-

mamak Genel Müdürü Kurt Kuruç tarafından

yönetilen konferansta 12 kişi sunuş yaptı.

Türkiye plastik sektörünün şemsiye ör-

gütü PLASFED ve dünyanın en önemli petro-

kimya araştırma ve bilgi fi rmalarından - ICIS

işbirliğiyle düzenlenen “Uluslararası PLAS-

FED-ICIS Türkiye Polimer Konferansı” ta-

mamlandı. Konferansta, alanlarında uzman

kişiler ve sektör yöneticilerinden oluşan 12

sunuş yapıldı. Konferans çerçevesinde dü-

zenlenen panelle de katılımcıların yeni fi -

kirler, fırsatlar ve tehditlere yönelik görüş

alış-verişi imkanı sağlandı. Konferansa 25’i

yurt dışından olmak üzere 100 kişi katıldı.

PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Sel-

çuk Aksoy, konferansın açılışında yaptığı

konuşmada, yüksek bir hızla büyüyen Tür-

Uluslararası PLASFED-ICIS Türkiye Polimer Konferansı tamamlandı: Türkiye petrokimya yatırımcılarını bekliyor

PLASFED ve uluslararası petrokimya bilgi şirketi ICIS tarafından dü-

zenlenen “Uluslararası PLASFED-ICIS Türkiye Polimer Konferansı”nda,

Türkiye plastik sanayisinin hammadde açığının petrokimya yatırımları

açısından önemli fırsatlar sunduğu belirtildi. Konferansta, değişik alan-

larda 12 sektör üst düzey yöneticisi ve uzmanı sunum yaptı. PLASFED

Başkanı Selçuk Aksoy, benzer etkinliklerin devam edeceğini açıkladı.

PLASFEDDERGİ

9

PANO

sında olduğunu ve Petkim’in iç pazar talebinin

ancak yüzde 14’ünü karşılayabildiğini; itha-

latın payının ise yüzde 86 olduğunu söyledi.

Malzkorn, “Türkiye’de PVC kullanımında

yüzde 40 ile profi ller, yüzde 26 ile boru önde

geliyor, dünyada ise boru sektörü PVC kullanı-

mında önde geliyor; dünyada da Türkiye’de de

PVC kullanımı inşaat sektörü tarafından yön-

lendiriliyor” dedi. Küresel PVC talebi yüzde 4

artış hızı ile artarken Türkiye’nin PVC pazarın-

da da ithal bağımlısı olduğunu söyleyen Malz-

korn, “Global pazarda aşırı kapasite var ancak

Türkiye’de yeni bir PVC yatırımı yok” dedi.

Poliolefi n tedariği için İran önemli bir bölge!

Konferansa İran’dan katılan Matco In-

ternational Trading&Consulting Başkanı Dr.

S.M. Hosseini de, İran Petrokimya sektörü ve

İran-Türkiye plastik sektörü ilişkileri üzerinde

durduğu, “İran: Poliolefi n tedariği için önemli

bir bölge” başlıklı konuşmasında İran’ın önemli

bir polyolefi n merkezi olduğunu belirtti. Hos-

seini, İran ve Türkiye’nin lojistik konusunda da

stratejik ortak olduğunu, İran’ın Türkiye’ye en

çok PP ve PE ihraç ettiğini, bu ticaretin yük-

sek kalite, rekabetçi fi yatlar ve kısa sürekli

teslimat avantajına sahip olduğunu vurguladı

İran’ın doğal gaz, petrol rezervleri ve

petrokimya sektör avantajları hakkında bilgi

veren Hosseini, İran’ın dünya petrol rezerv-

lerinin yüzde 9’una, doğal gaz rezervlerinin

ise yüzde 18’ine sahip olduğunu, fi yat avan-

tajı ve coğrafi konumu ile üretimde avantajlı

olduğunu vurguladı. İran’ın plastik hammad-

delerde dünya ve Orta Doğu’daki önemli pay-

larının yanı sıra 59 milyon tonluk petrokimya

üretim kapasitesi ile dünyanın önemli bir

karşılanabildiğini söyleyen Kocaoğlu, “PP,

talebi en fazla artan polimer durumunda…

Ülkemizde Gaziantep dünyada en çok PP

kullanan şehir olarak dikkat çekiyor” dedi.

Türkiye’de PP’nin beklenen büyüme hızı-

nın yüzde 5,7 olduğunu aktaran Kocaoğlu,

“Üretimde enerji ve hammadde maliyeti

olarak Türkiye diğer ülkelere kıyasla deza-

vantajlı olsa da, pazar büyüklüğü ile Türkiye

PP üretimi için ideal ülke konumunda” dedi.

Türkiye plastik sektörünün görünümü ile

ilgili bilgi veren Bayegan Petrokimya ve İthalat

Direktörü Rüştü Barkay da,“Türkiye PE piya-

sasında etkili olan faktörleri inceleme” başlıklı

konuşmasında, Orta Doğu ve ABD’deki plastik

etilen yatırımları ile bu yatırımların Türkiye

plastik sektörüne muhtemel etkilerini anlattı.

Vestolit Satış Müdürü Sabine Malzkorn,

“Türkiye PVC piyasasını anlama” başlıklı ko-

nuşmasında, Türkiye’nin fert başına PVC tü-

ketimiyle dünyanın önde gelen ülkeleri ara-

Barbaros Demirci: Türkiye plastik hammaddede dışa bağımlı

PLASFED Ge-

nel Sekreteri Bar-

baros Demirci de

“Türkiye’nin polimer

piyasasını keşfi ” baş-

lıklı yaptığı sunumda,

Türkiye plastik sek-

törünün 2002 – 2013

yılları arasındaki ge-

lişimi, 2013 yılında

ulaştığı profi li sektörün Türkiye ekonomisi

içindeki yeri ve dünya plastik üretimi, ihraca-

tı ve ithalatından aldığı payı aktardı. Demirci,

sektörün üretim açısından global plastik üre-

timinden yüzde 2,8 pay alarak dünya yedin-

cisi ve AB ikincisi olduğu halde, ihracatından

yüzde 1’in altında pay almasının, ihracat fi yat-

larının 3 dolar / kg ile dünya plastik ihracatını

yönlendiren 20 ülkenin ihracat fi yatının yüzde

70’i düzeyinde olmasından ve yeterli düzey-

de katma değer yaratamadığını vurguladı.

Plastik hammaddelerde Türkiye’nin or-

talama yüzde 86 ithalat bağımlısı olduğu

ve PE, PP, PVC’de dünyanın en büyük itha-

latçıları içinde yer aldığını belirten Barbaros

Demirci, “Türkiye İhracat Strateji belgesin-

de 2023 yılında kendisine verilen hede-

fi yerine getirmesi için sektörün standart

mamuller yerine katma değeri büyük ma-

mulleri üretip ihraç etmesi gerekiyor” dedi.

Gaziantep dünyada en fazla PP kullanılan şehir

Petkim Satış Grup Müdürü Kerem Kocaoğ-

lu, dünya PP pazarının 2013 yılında 56 milyon

tona çıkarak toplam polimer pazarının yüzde

25’ini oluşturduğunu; bu PP pazarının yüzde

47’sini Asya ülkeleri oluştururken Türkiye’de

fert başı PP tüketiminin 23 kg / kişi ile dün-

ya ortalamasının 3 katına çıktığını aktardı.

Dünyada en yüksek PP uygulamasının

yüzde 25 ile enjeksiyon kalıplamada görüldü-

ğünü söyleyen Kocaoğlu, “En büyük ihracatçı-

ları, ABD, G.Kore, Belçika, Hollanda ve Singapur,

en büyük ithalatçıları ise Çin, İtalya, Türkiye,

Meksika ve İngiltere oluşturuyor. Global pa-

zarda en büyük ikinci net ithalatçı konumunda

olan Türkiye’de polimer pazarı 2000 yılından

bu yana yılda ortalama yüzde 8,5 büyüdü;

2020 yılına kadar yüzde 5,5 büyüme göster-

mesi bekleniyor. Her iki dönemdeki büyüme

hızı dünya ortalamasını ikiye katlıyor” dedi.

Petkim’in tek üretici olduğu Türkiye’de

yerli PP üretimi talebinin ancak yüzde 9’unun

PLASFEDDERGİ

10

rünün 2006-2013 yılları arasında-

ki gelişimini anlatan Karl H. Foerster,

2013 yılında, 250 milyon ton olan plastik

üretiminden Çin’in yüzde 25, Avrupa ülkele-

rinin ise yüzde 20 pay aldığını, Çin ile birlikte

Asya’nın payının yüzde 46’ya ulaştığını, Av-

rupa ve Nafta ülkelerinin payında son 5 yılda

herhangi bir değişimin olmadığını vurguladı.

Dünyanın en büyük plastik üreticisi olan Çin dı-

şında tüm ülkelerin toplam dünya üretimi için-

deki payının gerilediğini söyleyen Foerster,

“Avrupa’da plastik üretimi ekonomik gelişime

paralel bir trend gösterirken, plastik işleme

makinalarında dalgalanma daha bariz olarak

ortaya çıkıyor. 2009 yılında ekonomik kriz ne-

deniyle hızla gerileyen üretim daha sonra tek-

rar artış trendine girmiş olmakla birlikte 2012

ve 2013 yılında tekrar gerileme gösterdi” dedi.

AB’de plastik talebinin sektörler bazında

dağılımında ambalaj yüzde 40 ve inşaat yüzde

20 ile öne çıkarken son yıllarda otomotiv sek-

törünün payının yüzde 4 artış gösterdiğini ak-

yüzde 15 olarak belirlendi” dedi. Türkiye’de

PET ambalaj atıklarının değişik amaçlarla kul-

lanıldığını söyleyen İmer, “Kullanımın yoğun-

laştığı sektör, tekstil olarak görülüyor” dedi.

Konferans katılımcılarından önemli başlıklar:

Konferansta ayrıca, Türkiye bağlamın-

da küresel tedarik ve talep eğilimleri konusu

ele alındı. Bayegan Petrokimya ve İthalat Di-

rektörü Rüştü Barkay, Tricon Energy EMEA

& CIS için Polietilen Ürün Müdürü Cem Do-

ğanca, AT Kearnet Müdürü Wim Van Asch,

Sibur International İstanbul Müdürü Sergey

Grebenev, Plasticseurope Müdürü Karl Fo-

erster, IKEA Türkiye’den Nasif Akın, Fleksibl

Ambalaj Üreticileri Derneği Başkanı Enver

Bakioğlu ile T.C. Başbakanlık Türkiye Yatırım

Destek ve Tanıtım Ajansı Proje direktörü Mus-

tafa Erdönmez de konuşmacı olarak katıldı.

Dünya ve Avrupa plastik sektö-

plastik hammadde üreticisi olduğunu akta-

ran Hosseini, “2020 yılında İran, 120 milyon

ton petrokimya üretim kapasitesine ulaşa-

cak. 7,5 milyon tonluk methanol (dünya üre-

timinin yüzde 18 ‘i) 12 milyon ton etilen ve

10 milyon tonluk polimer üretim kapasitesi

de İran’da bulunuyor ve bu kapasite artışı

için 50 milyar dolarlık yatırım yapılacak” dedi.

Türkiye PET pazarı büyüyecek ancak karlılık oranları ithalat baskısı ve rekabetin büyümesi nedeniyle artmayacak!

Indorama Ventures-Adana PET Genel

Müdürü Orhun Kutevu da, “PET piyasasındaki

hızlı büyümenin açıklanması” başlıklı konuş-

masında, Türkiye PET ve PET hammaddeleri

ile ilgili arz–talep dengesi hakkında bilgiler

verdi. Türkiye’de PET ‘de kapasite fazlası ne-

deniyle üretici fi rmalarda yeniden yapılanma

yaşanacağını belirten Kutevu, PTA ve MEG

konusunda Türkiye’nin net ithalatçı durumda

olduğunu ve yurtiçi PET pazarında ideal kapa-

siteler oluşunca net ihracatçı olacağını belirtti.

Orhun Kutevu, “Koruyucu önlemlere rağmen

ithalat pazar için hala tehlike arz ediyor” dedi.

Dolaylı ve dolaysız enerji maliyetlerinde

artış beklendiğini ve bu artışların karlılık oran-

larını düşüreceğini vurgulayan Kutevu, enerji

tasarrufu sağlayacak teknolojik gelişmele-

rin rekabet olanaklarını arttıracağını söyledi.

Lojistik avantajların rekabet için elzem oldu-

ğunu aktaran Kutevu, yılda 200 bin tonun

altında üretim yapan fi rmaların ekonomik ol-

mayacağına dikkat çekti. RPET ve BioPETR’in

kısa sürede hayatımıza gireceğini söyleyen

Orhan Kutevu, “Türkiye PET pazarı yeterli

oranlarda büyüyecek ancak karlılık oranları

ithalat baskısı ile rekabetin büyümesi nede-

niyle yeterince artmayacak.” diye konuştu.

Türkiye 2020 hedefi , AB’ de olduğu gibi yüzde 60, ağaç ambalajda ise yüzde 15 olarak belirlendi!

ÇEVKO Genel Sekreteri Mete İmer de

“R-PET’i Türkiye’ye tanıtma: Gelişim Sağ-

layacak mı?” başlığı altında yaptığı konuş-

mada, Türkiye’de ambalaj geri dönüşü-

münde uygulanan mevzuatla ilgili bilgiler

aktardı. Ambalaj geri dönüşümünde, “Ge-

nişletilmiş Üretici Kurtarma Sorumluluğu

(EPR) olarak ÇEVKO modeli”ni katılımcılarla

paylaşan İmer, Toplama ve Ayırma; PET Geri

Dönüşüm konularının da önemli detaylarını

paylaştı. İmer, “Türkiye’de cam, metali ka-

ğıt ve plastik ambalajlarda 2020 hedefi AB’

de olduğu gibi yüzde 60, ağaç ambalajda ise

Tehditler ve fırsatlar paneli: Türkiye fırsat sunuyor

“PLASFED-ICIS Türkiye Polimer Konferansı”nda düzenlenen panelde katılımcılar, po-

limer piyasasına ve Türkiye’nin tehdit ve fırsatlarına yönelik görüşlerini paylaştılar. Panel-

de öne çıkan başlıklar şöyle:

• Türkiye plastik sektörünün hızla gelişimine paralel önemli bir hammadde olan po-

limere de ihtiyacın hızla artması, yerel üretimdeki kısıtlılığın sektör için önemli tehditler

içerdiği vurgulandı. Başta ambalaj ve inşaat sektörleri olmak üzere, sanayideki büyümeye

bağlı olarak devam eden plastik maddelerdeki ithal bağımlılığının her geçen yıl daha fazla

arttığı belirtildi. Tehditlere rağmen fırsatlara da dönüşebilecek bu durumun, Türkiye’nin

mevcut ve muhtemel petrokimya tesis yatırımları için de çok cazip bir yatırım alanına dö-

nüşeceği vurgulandı.

• PE, PP, PVC ve PET polimer sektörlerindeki son gelişmeler de değerlendirildi. Tür-

kiye ve diğer bölgeler arasındaki tedarik zorluklarının üstesinden nasıl gelinebileceği, ne-

reden ithalat yapılabileceği; hem Türkiye’de hem de çevre bölgelerdeki politik kararsızlık

devam ettiği için büyüme sağlanıp sağlanamayacağı; yeni ticari fırsatların neler olabile-

ceği, mevcut ve gelecekteki plastik ürün taleplerinin değerlendirerek bölgenin polimer

işleme sektöründeki yatırım potansiyelinin nasıl ortaya çıkarılması gerektiği gibi konular

da masaya yatırıldı.

• Türkiye plastik sektöründe spot alımların azalıp distribütörlüğün artması ve bu şe-

kilde üreticiler açısından kısa dönemli alışverişin yerini uzun vadeli alım satım ilişkilerin

alması; kaya gazının uzun dönemde dünya plastik sektöründe aşırı kapasitenin doğma-

sına neden olacağı ve dünyada hali hazırda süren ve planlanan yatırımlar nedeni ile aşırı

kapasite doğacağı; dolayısıyla ayakta kalmak gelişmek için fi rmaların niş pazarlara yönele-

rek katma değeri büyük mamullerin üretimine geçilmesi gerektiği tehditlere karşı sunulan

fırsatlardı.

• Türkiye plastik sektörünün çok çekici bir pazar olduğu, ancak fi rmaların uzun vade-

de büyümesi ve sektörde kalabilmesi için değer yaratması ve bu nedenle en önemli ko-

nunun maliyet yönetimi olduğu; dolayısıyla sektörde uzun vadeli stratejinin belirlenmesi

ve trend analizlerinin yapılabilmesi için doğru veri toplanmasının çok önemli olduğu ele

alındı.

PANO

PLASFEDDERGİ

11

yatırımı çektiğini ve yabancı sermaye şirket

sayısının 38 bin 700’e ulaştığını kaydetti.

Türkiye’nin önümüzdeki 5 yılda tarım,

otomotiv, tekstil ve inşaat sektörlerinde çok

hızlı büyüme trendleri göstereceğini ve pet-

rokimya yatırımları için büyük bir potansiyel

oluşturacağını anlatan Mustafa Erdönmez,

“Türkiye önemli bir enerji terminali ve işçilik,

enerji maliyetleri bazında diğer birçok rakip

ülkeye kıyasla avantajlı durumdadır” dedi.

Dünya esnek ambalaj sektöründe ürün ve

teknoloji ve proses teknolojilerinde hızlı gelişi-

mi işaret eden Enver Bakioğlu, dünya ambalaj

sektörünün esnek ambalaj lehine geliştiğini,

gelişimin arkasında ekonomik gelişmelerin,

demografi k gelişmelerin ve yaşam standartla-

rındaki değişimin önemli rol oynadığını söyledi.

Türkiye önemli bir enerji terminali!

Türkiye makro ekonomik görünümü, Tür-

kiye petrokimya sektörünün mevcut durum

analizi ve Türkiye petrokimya endüstrisine

neden yatırım yapılması gerektiği konuların-

da bilgi veren Mustafa Erdönmez de, yaptığı

konuşmada dünya ekonomileri içinde GSMH

bazında 17’nci büyük ekonomi olan Türkiye’nin

10,700 dolar olan fert başı milli gelirin, 2023

yılında 25 bin dolara, GSMH’nın ise 2 trilyon

dolara çıkacağını söyledi. Türkiye’nin de-

mografi k yapısının ve coğrafi konumunun

büyük avantaj olduğunu belirtti ve bu ne-

denle global fi rmaların idari merkezi haline

geldiğini aktaran Erdönmez, 20 ülke ile ser-

best ticaret anlaşması olan Türkiye’nin son

10 yılda 137 milyar dolarlık yabancı sermaye

taran Foerster, AB ülkelerinin toplam plastik

tüketiminden aldığı payda yüzde 25 ile Alman-

ya, yüzde 14 ile İtalya ve yüzde 10 ile Fransa’nın

önde geldiği bilgisini katılımcılarla paylaştı.

AB ülkelerinin plastik ihracatın-

da Çin’in birinci, Türkiye’nin ise ikinci sı-

rada yer aldığını, Hong Kong, Rusya ve

İsviçre’nin bu sıralamayı takip ettiğini söy-

leyen Foerster “AB’nin plastik ithalatı yap-

tığı başlıca ülkeleri ise S. Arabistan, ABD,

G.Kore, Norveç ve İsviçre oluşturuyor” dedi.

Esnek ambalaj sektörü hızla büyüyor!

Enver Bakioğlu ise, Türkiye esnek am-

balaj üretiminin 1,3 milyar Euro olduğunu

ve bunun yüzde 38’inin ihraç edildiğini, 25

milyon Euro’luk ithalatla tüketimin 635 mil-

yon Euro civarında gerçekleştiğini vurgula-

dı. Türkiye esnek ambalaj sektörünün hem

hacim hem de teknik kabiliyet olarak hızla

büyüdüğünü ve ihracata dönük bir sektör

haline geldiğini söyleyen Bakioğlu, İngilte-

re, Almanya, İtalya, Fransa ve Romanya’nın

ilk 5 büyük ihraç pazarı olduğunu belirtti.

PANO

PLASFEDDERGİ

12

PANO

Türkiye plastik sektörünün şemsiye kuruluşu PLASFED, 3 yıllık ça-

lışmasıyla sektörün iş dünyasının gündemine girmesini sağladı. Yeni

katılımlarla büyümesini sürdüren PLASFED, sektörün örgütlenmesine

de katkı veriyor.

Türkiye’nin önde gelen 5 derneği tarafın-

dan 27 Ekim 2011’de “Birlikte ve daha güçlü”

anlayışıyla kurulan Plastik Sanayicileri Fede-

rasyonu PLASFED 3 yaşına bastı. Her geçen

gün yeni katılımlarla sektörün “şemsiye örgü-

tü” olma niteliğini pekiştiren PLASFED, güçlü

temsil ve sektörün sesi olma yolunda çalışma-

larını sürdürüyor.

PLASFED’in kuruluşunun üçüncü yıl dö-

nümü nedeniyle bir mesaj yayınlayan PLAS-

FED Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy,

“Türkiye plastik sektörünün önde gelen 5

derneği tarafından 27 Ekim 2011’de kuruldu-

ğumuz günden bu yana tam 3 yıl geçti; 1400’ü

aşkın fi rmayı temsil ediyor olmanın önemli so-

rumluluğunun bilincinde çalışmalarımızı sür-

dürüyoruz” dedi.

Selçuk Aksoy mesajında, PLASFED’in ku-

ruluşundan itibaren yoğun ilgi gördüğünü ve

hem örgütlenme hem de mevcut sivil toplum

örgütlerinin katılımıyla hızla büyüdüğünü ha-

tırlattığı mesajında şunları kaydetti:

“Bugüne dek ülkemizin plastikte referans

merkezi haline gelmesi için ürettiğimiz proje-

leri, girişimleri hayata geçirirken, bir yandan

da plastik ve plastikle ilgili sektörel sivil top-

lum örgütleri arasında iş ve güç birliği kurduk.

Temsil gücümüzü, etkinliğimizi artıran hepsi

ülkemizin değerli dernekleri de çatımız altı-

na katıldı. Bu yıl, Güneydoğu Anadolu Plastik

Sanayicileri Derneği ve Çukurova Plastik Sa-

nayicilerinin de kuruluşlarını tamamlamaları

ve federasyona katılımları ile üye dernek sa-

yımızı 9’a çıkarmış olacağız. Önümüzdeki yıl

da plastik üretiminin yoğun olduğu Konya,

Eskişehir, Kocaeli gibi illerdeki örgütlenmeleri

teşvik ederek ve federasyonumuz çatısı altın-

da örgütleyerek üye dernek sayımızı artırmayı

ve sektörümüzü ülkemizin tüm coğrafyalarını

kapsar şekilde temsil etmeyi hedefl iyoruz.

Hızla büyüyen ve plastik üretiminde glo-

bal oyuncu haline gelen sektörümüz ne yazık

ki hala katma değer yaratma bakımından dün-

ya dış ticaretinde henüz hak ettiği yeri alama-

dı. PLASFED çatısı altında, Türkiye plastik sek-

törünün hızla büyüyen sorunlarının çözümüne

yönelik projeler geliştirmeye ve ülkemizin yurt

içi ve yurt dışı platformlarda referans merkezi

haline gelmesine yönelik çalışmalarımıza, pro-

jelerimize devam edeceğiz.”

Aynı çatı altında, birlikte ve daha güçlü

PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk

Aksoy, “Aynı çatı altında, birlikte güçlenerek

başarılarla dolu nice yıllar diliyorum” diyerek,

faaliyetlerin ana çerçevesini şöyle çizdi:

• Plastik ve plastikle ilgili sektörel sivil

toplum örgütleri arasında işbirliği ve güç birliği

yaratmak,

• Sorunlarının çözümüne yönelik projeler

geliştirmek,

• Projeleri ilgili platformlara taşımak,

• Devletin sorunların çözümüne yönelik

tedbirler almasına yardımcı olmak,

• Üyeler için rekabet, büyüme ve verim-

lilikte en iyi koşulları yaratmaya yönelik çalış-

malar yapmak,

• Üretim süreçleri ve ürünlerden sağlık,

güvenlik ve çevre açısından istenen yüksek

talepleri yerine getirmek,

• Sektörü mevzuat, teknoloji, vergi, istih-

dam, personel, iş sağlığı ve güvenliği ve ticari

konularda bilgilendirmek,

• Sektörün ülke ekonomisindeki önemini

duyurmak ve sıkıntılarının çözülmesinde gö-

rev almak,

• Plastiklerin sürdürülebilir kalkınma, ye-

nilikçilik ve yaşam kalitesine yaptıkları katkıları

duyurmak,

• Toplumu eğiterek sektör hakkında

farkındalık yaratmak ve plastikler hakkındaki

yanlış bilinen bilgileri düzeltmek.

yaşındayaşında

PLASFEDPLASFED

PLASFEDDERGİ

14

Başta plastik olmak üzere sanayi, ticaret

ve tarımda Türkiye’nin önde gelen coğraya-

larından biri olan Çukurova-Doğu Akdeniz’de

plastik sektörünün gelişmesi için çalışmak

üzere kurulan ÇUKUROVAPLASDER- Çukuro-

va Plastik Sanayicileri Derneği faaliyetlerine

başladı. Bölge plastik sanayicilerinin yoğun il-

gisiyle karşılaşan Dernek, kısa sürede 50 üye-

ye ulaştı. Yönetim Kurulu Başkanı Selahattin

Onatça, ulusal ve uluslararası alanda PLASFED

şemsiyesi altında çalışmalar yürüteceklerini

kaydetti.

ÇUKUROVAPLASDER’in Yönetim Kurulu Üyeleri şu isimlerden oluştu:

Yönetim Kurulu Başkanı Selahattin Onat-

ça (EMS Plastik), Başkan Yardımcıları Muham-

met Yıldırım (Yılsan Plastik), İbrahim Kamışçı

(Kavsan Plastik), Sayman M. Tahir Yalçın

(Parpen Plastik), Üyeler, Necati Onatça (EMS

Plastik), İmam G. Hiradağı (Hak Plastik), Can

Ulaştırıcı (Epaş Plastik), Hikmet Aslan (Orpen),

Gökhan Yoldaş (Feydaş Makina), Mustafa Es-

ginus (Espa Plastik)

Yönetim Kurulu Başkanı Selahattin Onat-

ça, gösterilen ilgiden gurur duyduklarını ve bu

ilgiyi sektör lehine çalışmalarla karşılayacakla-

rını vurgulayarak, “Bölgemizde plastik sektörü

oldukça gelişmiş durumda. Bildiğiniz gibi İSO

İkinci 500 de yer alan 4 fi rma şu anda üye-

miz. Sektörümüzü en güçlü biçimde, yerel ve

ulusal düzeyde temsil etmeye, onların lehine

çalışmalar yapmaya kararlıyız. Bu amaçla oluş-

turduğumuz Derneğimizin gördüğü ilgi bize

mutluluk, güç ve gurur verdi.” dedi.

Onatça, örgütlenme çalışmaları çerçeve-

sindeki girişimleriyle üye sayısının hızla 50’ye

ulaştığını belirterek, “Bu ilgiyi pozitif etkin-

liklerle karşılayabilmek için Derneğimizin ilk

Yönetim Kurulu olarak güçlü şekilde çalışıyo-

ruz. Düzenli olarak toplantılarımızı yapıyoruz.

Türkiye ve uluslararası alanda rekabet gücü-

müzün artırılması, sorunlarımızın çözümü için

paydaşlarımızla birlikte girişimlerde bulunaca-

ğız. Yakın zamanda üyelerimizle birlikte Çin’e

bir seyahat planlıyoruz. İlk etkinliklerimizden

birisi bu olacak” dedi.

PLASFED şemsiyesi altında, ulusal ve

uluslararası alanda sanayicilerin sesi olacakla-

rını belirten Onatça, “Plastik Sanayicileri Fede-

rasyonu’nunun katkılarıyla bölgesel dernekler

kuruldu. Biz de bu doğrultuda bölgemizde ge-

lişen plastik sektörüne ilişkin çalışmalarımızı

başlatmış olduk. İlgili görüşmeleri tamamla-

yarak, Plastik Sanayicileri Federasyonu’na

bağlı ÇUKUROVA PLASDER’i hayata geçirdik.

Özelikle yönetim kurulumuzu belirlerken

plastik sektörünün her branşından üyelerin

olmasına özen gösterdik. Yönetim Kurulu-

muz Adana, Mersin ve Hatay illerinde faaliyet

gösteren sanayicilerimizden oluşturduk. Tüm

çalışmalarımızı bölgede gelişen sektörümüzü

göz önünde bulundurarak, kurulum sürecimizi

gerçekleştirdik. Önümüzde ki kısa bir dönem

içerisinde yapacağımız toplantılarla çalışmala-

rımızı belirleyip startımızı vereceğiz.” dedi.

Plastik sektörünün hızla geliştiğini ve iş

hacmini her geçen gün artırdığını hatırlatan

Onatça, “Özelikle bölgemizde plastik sek-

töründe faaliyet yürüten kurumsal fi rmalar

bulunuyor. Bunların yanı sıra, ekonomiye ve

istihdama önemli ölçüde katkılar sunan fi r-

malarımız olmakla birlikte, bölgede plastik

sektörü olarak her geçen gün güçleniyoruz.

Borusundan çuvalına, profi linden lambrisine,

mutfak eşyasından, gıda ambalajına ve plastik

geri dönüşüm makinecisine kadar çok çeşitli

kollarda üretim yapan fi rmalarımız olmaktadır.

Bizde ÇUKUROVA PLASDER, olarak bölgemiz-

de ki bu potansiyeli bir araya getirerek, gelişen

teknolojiyle birlikte sektörümüzün daha da

güçlenmesine katkı sağlamayı amaçlıyoruz.”

diye konuştu.

ÇUKUROVAPLASDER Başkanı Onatça,

“Öncelikli hedefi miz üyelerimiz arasında ile-

tişimi sağlayarak, dayanışmayı başlatacağız.

Plastik sektöründe her geçen gün gelişen tek-

nolojiyi yakından takip ederek, üyelerimizle

paylaşacağız.” dedi.

Çukurova Plastik Sanayicileri Derneği ÇUKUROVAPLASDER kuruluşunun ardından 50 üyeye ulaştı

Türkiye’nin sanayi, ticaret ve tarım bölgelerinden biri olan

Çukurova’da plastik sanayicilerinin sesi olmak üzere örgütlenen Çuku-

rova Plastik Sanayicileri Derneği-ÇUKUROVAPLASDER kuruluş işlem-

lerini tamamladı. Tüzel kişilik kazanan derneğin ilk Yönetim Kurulu fa-

aliyetlerine başladı. Yönetim Kurulu Başkanı Selahattin Onatça, Eylül

ayından bu yana 50 üyeye ulaştıklarını açıkladı.

PANO

PLASFEDDERGİ

15

EGEPLASDER tarafından hazırlanan Ege

Plastik Sanayicileri Tanıtım Rehberi yayın-

landı. Ege bölgesi plastik sektöründe, ma-

mul, makine-kalıp ve hammadde üretim ve

ticaretini yapan fi rmaların derlendiği katalog

basılı olarak kullanıcılara sunulması yanında,

EGEPLASDER’in www.egeplasder.org.tr inter-

net sitesi üzerinden de erişime açıldı.

EGEPLASDER tarafından yapılan açıkla-

mada, “Derneğimiz, Ege Plastik Sanayicileri

Tanıtım Rehberi’nin basımını tamamlayarak il-

gili kuruluşlarla paylaşmanın sevincini yaşıyor.

Halen 106 üyesi bulunan Derneğimiz tarafın-

dan, üye fi rmalara hizmet amacıyla ücretsiz

olarak Türkçe ve İngilizce olarak hazırlanan

rehber/katalog çalışmasında, fi rma iletişim

bilgilerinin yanı sıra sattığı ve satın aldığı ürün

bilgilerine de yer verilmiştir.

Bu çalışmamız, üyemiz fi rmaları ve ürün-

lerini tanıtarak yeni pazar olanakları yaratma-

sına katkı vermeyi amaçlamıştır. Rehberimiz,

güncellenen EGEPLASDER web sitemizde diji-

tal olarak da kullanıcılara sunulmuştur” bilgisi

verildi.

Katalogda, Plastik Mamul Ürünler başlığı

altında ambalaj ürünleri, diğer plastik ve am-

balaj ürünleri, inşaat-yapı sektörü ürünleri,

elektrik-elektronik-beyaz eşya yer aldı. Tarım

Sektörü Ürünleri başlığı altında, sera örtüleri,

sulama sistemleri, ilaçlama makinelerine yer

verildi.

Ayrıca, Otomotiv-Mobilya-Tekstil sektö-

rü için ürün üreten fi rmalar da sıralandı. Plastik

sektörüne yönelik faaliyet gösteren makine-

kalıp şirketleri ile hammadde ve kimyasalları

üreten-ticaretini yapan fi rmalar da katalogda

yer buldu. Katalogda, fi rmaların bilgileri yanın-

da ürün tanıtım ve görsellerine de yer verildi.

Katalogda, EGEPLASDER ve PLASFED’in

tanıtım yazılarıyla, Türkiye plastik sektör veri-

leri hakkında da bilgi sunuldu.

EGEPLASDER Başkanı Erol Paksu: Bölgenin tamamını temsil eden dernek

EGEPLASDER Başkanı Erol Paksu, kata-

log için yazdığı önsözde, plastik sanayicilerini

bölgesel olarak temsil eden derneğin, etkili

çalışmalarla sektörün sesini yurt içinde ve

yurt dışında en iyi şekilde duyurmaya çalış-

tığını vurguladı. Kataloğa katkı veren Polinas

şirketine teşekkür eden Paksu, Ege Bölgesinin

plastik sektöründe büyümesini sürdürdüğünü

vurgulayarak şunları vurguladı:

“Ege Bölgesi tarih boyunca verimli

arazi ve iklim yapısı, avantajlı konumuyla

üretim ve ticaret yapılan, ekonominin canlı

olduğu bir bölge özelliği taşıdı. Nitekim böl-

gemiz dünyada paranın ve ekonomik-ticari

kuralların ilk ortaya çıktığı yerleşim yerle-

rinden biridir. Ülkemiz plastik endüstrisi

açısından da İstanbul-Marmara bölgesinin

ardından en güçlü yatırımlar İzmir ve Ege

Bölgesindedir.

Hayatın her aşamasına giren plastik

ve benzeri ürünler malzeme sanayisinin

ana unsurlarından biri haline gelmiştir. Sa-

dece bölgemiz değil, tüm Türkiye plastik

ürünlerde giderek artan yurtiçi talep ve

çok avantajlı konumu sayesinde büyük ilgi

görüyor. Bölgemize yapılan mevcut ve yeni

petrokimya yatırımlarının da etkisiyle İzmir

yakınlarında kurduğumuz Menemen Plas-

tik İhtisas Organize Sanayi Bölgesinin gör-

düğü ilgi bunun en büyük kanıtlarından biri.

Ayrıca ikincisini başarıyla tamamladığımız

geleceğe yönelik güçlü potansiyel taşıdığı

görülen İzmir PLASTECH fuarımız güçlü bir

buluşma yeri oldu.

Hepimizin malumu, Türkiye gelecek

10-15 yıllık dönemde güçlü talep artışı ola-

bilecek geniş bir coğrafyanın neredeyse

tam ortasında. Gelişme yönünde de önü-

müzün açık olduğu ortada. Bu pazarları

değerlendirmede kendimize güveniyoruz.

Tüketiciyi tatmin edecek kalite seviyesi-

ne çoktan ulaşıldı. Şunun da bilincindeyiz;

Plastik endüstrisinde gerek iç pazarda

gerekse dış pazarda sert bir rekabet orta-

mı var. Gelecek dönemde bu sert rekabet

ortamını göğüslemek için hammadde ko-

nusunda aşmamız gereken bazı zorluklar

olduğunu görüyoruz. Ayrıca rekabet ede-

bilmek için bu süreçte KOBİ’lerimizin bir-

leşmesi, büyümesi ya da kümeleşmeye

giderek büyük ölçekli üretime yönelmesi

gerekiyor”

EGEPLASDER Ege Plastik Sanayicileri Tanıtım Rehberini yayınladı

EGEPLASDER, bölgede faaliyet gösteren plastik mamul, makine-kalıp ve hammadde üretim ve ticaretini

yapan fi rmaların yer aldığı kataloğu yayınladı. Türkçe ve İngilizce hazırlanan katalog, EGEPLASDER internet

sitesinden de erişime açıldı.

PANO

PLASFEDDERGİ

16

Türk makine imalatçıları federasyon ça-

tısı altında toplandı. Makine imalatçılarının

kurduğu dernekler, platform ve tanıtım gru-

bu çalışmalarından elde ettikleri deneyimin

ardından, Makine İmalat Sanayii Dernekleri

Federasyonu-MAKFED’in kuruluş kararını aldı

ve tüzük imzalanarak süreç resmi oluşuma

taşındı.

Makine imalat sanayiindeki 14 derneğin

temsilcileri, devam eden çalışma sürecini nok-

talayarak 22 Kasım’da yaptıkları toplantıyla,

tüzüğü kabul ederek kuruluş için imzaları attı.

Federasyon, Ankara merkezli olarak kuruldu.

Kabul edilen tüzükte MAKFED’in amacı amacı şöyle tanımlandı:

“Federasyonun amacı, Türk Makina İma-

latı Sektörünün, diğer yan sektörler ile bera-

ber ilerlemesine ve kalkınmasına katkıda bu-

lunmak, Makina Sanayii ile ilgili tüm sektörel

politika ve uygulamaların oluşmasında, Sek-

törün yan sanayii ile birlikte gelişerek küresel

rekabette güçlenmesinde etkin rol oynamak,

sektörel kuruluşları geniş ve demokratik bir

katılımla dayanışma ve işbirliğine açık bir tu-

tum ve sektörel bütünleşmeyi hedefl eyen

bir yöntem anlayışı içinde bünyesinde topla-

yarak: Üye Dernekler ve mensupları arasın-

da mesleki birlik, yardım, sosyal dayanışma,

uyum ve disiplini

geliştirmek, Ka-

nunların öngör-

düğü çerçevede,

insan sağlığı ve

kamu yararına

hizmet ölçütleri-

ni göz önünde bulundurarak, Üye Dernekler

ve bunlara üye meslek mensuplarının hak ve

menfaatlerini korumak, Mesleki yeterlilik ve

bilinç düzeylerini geliştirmek”

MAKFED’i oluşturan dernek ve bu der-

neklere üye meslek mensuplarının, var olan

dayanışmayı artırma, bireysellikten, özel amaç

ve çıkarlardan uzak kalma ilkesine bağlı çalışa-

cağı vurgulandı.

Federasyonun vizyonu; “Toplumumuzun

yaşam kalitesinin artmasına ve ülkemizin sür-

dürülebilir gelişmesine hizmet eden Makina

İmalat Sektörünün, kalite, teknoloji geliştirme

ve yenilikçilikte uluslararası düzeyde rekabet-

çi bir yapıya ulaşmasına katkı sağlayan, yön-

lendirici, katılımcı ve paylaşımcı bir tepe orga-

nizasyon olmak” şeklinde belirlendi.

Misyonu ise, “Ulusal sanayimizin rekabet

gücünü artırmak ve sürekli kılmak için Makina

İmalat Sektörünün her kesimi ve ilgili kurum-

larla işbirliği içinde, sektörümüzün öncelikleri

doğrultusunda politikalar geliştirmek, bunları

gerçekleştirecek altyapı ve araçları oluştur-

maya katkı sağlamak, sektörel örgütlerin faali-

yetlerini destekleyerek, dayanışma ve işbirliği

kültürü oluşturmakta öncü rol oynamak” ola-

rak kabul edildi. Federasyonun, siyaset üstü

bir tutum belirlemesine yönelik karar alındı.

MAKFED’i kuran Dernekler ve Temsilcileri: 1) AKDER - Akışkan Gücü Derneği (İstanbul) Süleyman Kara, 2) ARÜSDER - Araç ve Araç Üstü Ekipman ve İş Makineleri Üreticileri Birliği

Derneği (Ankara) Nayim Dereli 3) AYSAD -Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayicileri Derneği (İstanbul ) Mehmet Sefa Targıt 4) BESİAD-

Bağlantı Elemanları Sanayici ve İşadamları Derneği (İstanbul) Uğur Karaduman 5) TEVİD- Elektrikli Vinç İmalatçıları Birliği Derneği, (İstanbul)

Önder Bülbüloğlu 6) İSKİD- İklimlendirme Soğutma Klima İmalatçıları Derneği (İstanbul) Naci Şahin 7) İSDER-İstif Makinaları Distribütörleri

ve İmalatçıları Derneği (İstanbul) Ender Akbaytogan 8) KBSB-Kazan ve Basınçlı Kap Sanayicileri Birliği Derneği (İstanbul) Ali Eren 9) MİB-

Makina İmalatçıları Birliği Derneği (Ankara) Adnan Dalgakıran 10) PAGDER-Plastik Sanayicileri Derneği (İstanbul) Hüseyin Semerci 11) TEM-

SAD-Tekstil Makine ve Aksesuarları Sanayicileri Derneği (İstanbul) Adil Nalbant 12) TARMAKBİR Türk Tarım Alet ve Makinaları İmalatçıları

Birliği Derneği (Ankara) Şenol Önal13) POMSAD-Türk Pompa ve Vana Sanayicileri Derneği, (Ankara) Kutlu Karavelioğlu 14) İMDER-Türkiye

İş Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Birliği Derneği, (İstanbul) Halil Tamer Öztoygar

Federasyonun, kuruluş aşamasında görev yapacak Kurucu Yönetim Kurulu şöyle belirlendi:Başkan: Kutlu Karavelioğlu (POMSAD)

Başkan Yardımcısı: Hüseyin Semerci (PAGDER)

Sayman: Şenol Önal (TARMAKBİR)

Üyeler:Mehmet Sefa Targıt (AYSAD) Halil Tamer Öztoygar (İMDER)

Türk makine üreticileri “Makine İmalat Sanayii Dernekleri Federasyonu” MAKFED’i kurdu

Türk makine derneklerinden güçbirliği

Türk makine imalatçılarının kurduğu derneklerin, platform ve gruplarla başlayan birlikte çalış-ma süreci, federasyonlaşmayla bir üst basamağa taşındı. Sek-törün önde gelen dernekleri 22 Kasım günü yaptıkları toplantıyla; dayanışma, uyum, disiplini geliş-tirmek, üyelerin hak ve menfaat-lerini korumak, mesleki gelişimi sağlamak amaçları çerçevesinde birleşti. Federasyonun Kurucu Yönetim Kurulunun Başkanlığını Kutlu Karavelioğlu, Kurucu Baş-kan Yardımcılığını da Hüseyin Se-merci üstlendi.

PANO

PLASFEDDERGİ

17

MAKFED’in kuruluş kararının ardın-

dan PLASFEDDERGİ’ye bir değerlendir-

me yapan Kutlu Karavelioğlu, sektör açı-

sından önemli bir dönemecin geçildiğini

belirtti. Karavelioğlu şu değerlendirmeyi

yaptı:

Başarılı olması öngörülen, bekleni-

len tüm sektörülerin, elbette öncelikle

bir “sektör” olabilmenin gerektirdiği va-

sıfl ara, yani nitelikli bir üretim ve istihdam altyapısına ve ciddi bir

ekonomik büyüklüğe ulaşmış olmak kaydiyle, bütün paydaşlarınca

benimsenmiş ortak bir vizyona ve misyona, yani ortak bir geçmişe,

dile ve kültüre sahip olması gerekir. Onu oluşturan unsurlar birbirle-

rini iyi tanımalı, anlamalı, müşterek menfaatlerini hassasca belirle-

yebilmeli ve bunların etrafında, sağlıklı ve haklı bir rekabetin sağla-

yacağı dürtü ve gücün ayırdına vararak, birleşebilmelidirler.

Nasıl ki “kültür”ü, insanın doğayla mücadelesindeki tavırla-

rının tümü yahut bir birikimi olarak tanımlıyor isek, bir “sektörün

kültürü”nü de, onun, var olma, gelişme, başarılı olma mücadelesi bo-

yunca tesis ettiği anlayışının, ilkelerinin, kurallarının ve dahi tarzının

bir bütünü olarak görebiliriz.

“Toplumumuzun yaşam kalitesinin artmasına ve ülkemizin

sürdürülebilir gelişmesine hizmet eden Makina İmalat Sektörünün,

kalite, teknoloji geliştirme ve yenilikçilikte uluslararası düzeyde re-

kabetçi bir yapıya ulaşmasına katkı sağlayan, yönlendirici, katılımcı

ve paylaşımcı bir üst organizasyon olmak”, ciddi bir iddadır.

“Ulusal sanayimizin rekabet gücünü artırmak ve sürekli kılmak

için Makina İmalat Sektörünün her kesimi ve ilgili kurumlarla işbirliği

içinde, sektörümüzün öncelikleri doğrultusunda politikalar geliştir-

mek, bunları gerçekleştirecek altyapı ve araçları oluşturmaya katkı

sağlamak, sektörel örgütlerin faaliyetlerini destekleyerek, dayanış-

ma ve işbirliği kültürü oluşturmakta öncü rol oynamak”, çok önemli

bir misyondur.

Biz, bu vizyon ve misyon ile, toplumsal refahın önemli kaldı-

raçlarından biri olmak ideali etrafında büyük bir inanç ve arzuyla

biraraya gelmiş 14 sektör derneği, bugün, 22 Kasım 2014 tarihinde

attığımız imzalarla, 3 yıla yakın bir süredir altyapısını hazırladığımız

Federasyonumuzu kurmuş olduk. Tabandan tavana büyük bir özen-

le inşa ettiğimiz, katılımcı ve demokratik bir örgütlenmenin, kurum-

sal ve işlevsel bütün gerekleri ile donattığımız MAKFED, makina

imalat ailesinin tepe örgütü olmak vasfıyla çok önemli bir sorumlu-

luk taşıyacak.

MAKFED’in kuruluş öyküsünde, sektörleri oluşturan bütün

segmentlerin örgütleri gibi, günü gelip de ihtiyaç ertelenemez oldu-

ğunda topyekün bir özveri ve dayanışma ile kurduğumuz İhracatçı

Birliğimiz (MAİB, 2002), Sektör Platformumuz (MSSP, 2007) ve Ta-

nıtım Grubumuzun (MTG, 2007) çok büyük rolü vardır. Esasen bütün

bu örgütlerimiz, toplumsal refahtan, doğası itibariyle diğer bütün

sektörlerden daha fazla sorumlu olan bir sektörün organlarıdırlar ve

vücuda gelişlerinden itibaren, bütün paydaşlarını müşterek mese-

leler üzerinde hep birlikte çalışmaya teşvik etmiş, bizleri birbirimize

bağlayan değerleri yüceltmeye çalışmış, o değerler çevresinde ve

ışığında, görülebilen, gözlenebilen eksiklerimizi tamamlamaya uğ-

raşmışlardır.

MAKFED ile sektörümüz, bir başka büyük eksiğini tamamlamış,

küresel rekabetçiliğinin ulaştığı seviyede uluslararası temsil erkine

sahip bir sivil örgüte de kavuşmuştur.

Sektörümüz için tarihi bir sayfa, tarihi bir gündür. Kurucuları-

mız adına, MAKFED’in doğumuna emek vermiş, destek olmuş herke-

se şükranlarımızı sunuyorum.

PAGDER Başkanı ve MAKFED Kurucu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı: Hüseyin Semerci:

“MAKFED Türkiye makine sektörü için ge-rekli”

MAKFED Kurucu Yönetim Kurulu

Başkan Yardımcısı, kurucu dernekler ara-

sında bulunan PAGDER Başkanı Hüseyin

Semerci de yaptığı değerlendirmede, Fe-

derasyonun makine imalat sanayiine bü-

yük katkı vereceğini vurguladı. Semerci,

şu değerlendirmeyi yaptı:

Makina İmalat Sanayisi Dernekleri Federasyonu’nun kuruluşu-

nun sektörümüz adına hayırlı olmasını diliyoruz; sektörümüz için çok

gerekli olan önemli bir adım atılmıştır.

PAGDER olarak, PLASFED’in ardından MAKFED’in de kurucu

dernekleri arasında yer almaktan; Kurucu Yönetim Kurulu’nda görev

ve sorumluluk üstlenmekten son derece mutluyum.

Türkiye makine imalat sektörü derneklerimizi bir federasyon

çatısı altında toplama fi kri, bir süredir önemli bir gündem maddemiz-

di. MAKFED’in Türkiye makine imalat sektörü için gerekli bir oluşum

olduğu ve çatı örgütü olarak sektörümüze önemli katkılar sağlaya-

cağı inancıyla kurucu dernek üyeleri arasında yer aldık.

22 Kasım 2014 tarihinde kuruluş imzalarını attığımız MAKFED,

giderek büyüyen ve başarılı bir performans gösteren Türkiye maki-

ne imalat sanayisi derneklerinin temsil gücünü etkin bir şekilde ar-

tıracaktır. Sadece makine imalat sektörü değil, plastik sektörümüz

için de güç birliği yapılarak, sektörümüzün yaşadığı yapısal ve ülke

kaynaklı sorunları çözüme kavuşturmaya yönelik önemli adımları,

girişimleri MAKFED çatısı altında da sürdüreceğiz.

İlgili tüm derneklerimizi; sektörümüzün gelişimine, rekabet

gücü ve verimliliğine katkı sağlayacak başarılı projeleri de ortaya

koyacağına inandığımız MAKFED’in çatısı altına katılmaya davet edi-

yor; MAKFED’e başarılar diliyoruz.

Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Kutlu Karavelioğlu:

Sektörümüz için tarihi bir sayfa, tarihi bir gün

PANO

PLASFEDDERGİ

18

KAYPİDER’in ortağı olduğu Talas’taki “engelsiz parklar” projesi uzatıldı

ZÜCDER’de Hong Kong’da iş ve yatırım fırsatları tanıtıldı

Kayseri Plastik İşletmeciler Derneği’nin sosyal sorumluluk alanında yürüttüğü çalışmalar beğeni toplamaya devam ediyor. KAYPİDER’in katkılarıyla hayata geçirilen “Tane Tane Kapaklar Engelsiz Parklar” projesinin uygu-lama alanlarından biri olan Kayse-ri Talas ilçesinde projenin uygula-ma süresi uzatıldı.

Başkan Yusuf Özkan KAYPİDER Yönetim

Kurulu üyelerinden oluşan heyet, Talas Bele-

diye Başkanı Mustafa Palancıoğlu ile biraraya

geldi. Toplantıda, kampanya süresinin uza-

tılmasına ilişkin protokol imzalandı. Başkan

Mustafa Palancıoğlu’nun makamında gerçek-

leşen toplantıda, başarılı bir uygulama dönemi

geçiren projeyle ilgili plastik mavi kapakların

toplanmaya devam edilmesi yönünde görüş

birliğine varıldı. Toplanan milyonlarca kapağın

engellilerin parklarda da rahat hareket etme-

sine katkı sağladığı kaydedildi.

KAYPİDER Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf

Özkan; “Talas bizim için çevre ve geri dönüşüm

konusunda adeta merkezimiz oldu. Özellikle

bizim çalışmalarımızın ve projelerimizin uy-

gulanmasında gerek geçmiş dönemde görev

yapan Belediye Başkanımıza gerekse yeni

belediye başkanımıza bizlere yardımcı olduk-

ları için buradan teşekkür ediyorum. Bugün de

daha önce başlattığımız TANE TANE KAPAK-

LAR ENGELSİZ PARKLAR Projesinin devamı

için yeni protokol imzaladık bu konuda başka-

nın samimi tutumu ve yardımları bizleri çok se-

vindirdi. Kendileri ile bundan sonrada sık sık bir

araya gelip projelerimizi takdim edeceğiz. Ta-

las adeta bu konuda bir pilot bölge oldu. Ayrıca

ben ve yönetim kurulumuz Başkanımıza hayır-

lı olsun ziyaretimizi gerçekleştirememiştik, bu

ziyarette bugüne denk geldi. Kendilerine bu-

radan tekrar hayırlı olsun diyor görevlerinde

başarılar diliyoruz.” dedi.

Talas Belediye Başkanı Palancıoğ-

lu da KAYPİDER heyetine teşekkür ederek,

KAYPİDER’in önemli projesinin parçası olmak-

tan mutlu olduklarını belirtti. Plastiklerin geri

dönüşümü konusunda Talas‘ın pilot bölge se-

çilmesinin kendileri için önemli olduğunu vur-

gulayan Palancıoğlu, katkılarının süreceğinin

altını çizdi.

“Tane Tane Kapaklar Engelsiz Parklar”

projesinde, KAYPİDER’in çocuklarda ve genç-

lerde geri dönüşüm bilincini oluşturmak, plas-

tiğe yönelik olumlu algı oluşturmak amacına

uygun bir faaliyet yürütülüyor. Pet şişe ka-

pakları ve diğer plastik kapaklar, okullarda ve

sosyal alanlarda oluşturulan kutularda topla-

nıyor. Buradan sağlanan gelirlerle, engelliler

için parklarda ortak spor aletleri ve kent mo-

bilyaları sağlanıyor. Proje, KAYPİDER ile Talas

Belediyesi ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün

imzaladığı bir protokolle başlamıştı.

PANO

Hong Kong Özel İdari Bölgesi

Hükümeti’ne bağlı olarak çalışan Yatırım Des-

tek ve Promosyon Ajansı InvestHK’nin Başkan

Yardımcısı Andrew Davis, InvestHK Türkiye

Danışmanı Didem Engin’in organizasyonuyla

ZÜCDER’i ziyaret etti. Toplantıda, Davis, Hong

Kong’daki iş ve yatırım ortamı hakkında bilgi

verdi ve ZÜCDER üyelerini yatırıma davet etti.

Çalışma toplantısına, Hong Kong’da yatı-

rımı bulunan Arzum’un Yönetim Kurulu Baş-

kanı Murat Kolbaşı moderatörlük yaptı. Murat

Kolbaşı, açılış konuşmasında 1992 yılından

itibaren Hong Kong’de faaliyete başladıklarını

ve yatırımlarının önemli bir seviyeye geldiğini

kaydetti.

InvestHK Başkan Yardımcısı Andrew

Davis ise yaptığı sunumda ZÜCDER üyeleri

için Hong Kong’da başta tedarik faaliyetleri,

showroom açma ve e-perakendecilik olmak

üzere ciddi avantajlar bulunduğunu belirtti.

Hong Kong’da şirket kuruluş işlemlerinin basit

ve maliyetinin düşük olduğunu belirten Davis,

ayrıca ar-ge, tasarım ve ürün geliştirme ko-

nularında hükümetlerinin teşvikler sunduğnu

belirtti. InvestHK Türkiye Danışmanı Didem

Engin ise Istanbul ve Ankara ofi slerinde Hong

Kong’da yatırım yapmak isteyen Türk fi rmala-

rına destek verildiğini kaydetti.

İş ortamının liberal düzenlemelerle yü-

rütüldüğü Hong Kong, Heritage Foundation/

Wall Street Journal, Fraser Institute tarafın-

dan dünyanın en kolay iş ortamını sunan böl-

gesi olarak seçiliyor. Dünyanın en düşük üçün-

cü vergi oranları uygulanan şehirde, KDV sıfır

olarak uygulanıyor ve yüzde 16,5 kurumlar,

yüzde 15 de gelir vergisi uygulanıyor. Dünya-

nın en büyük 100 bankasının 70’inin faaliyette

olduğu Hong Kong’da, Asya’nın üçüncü büyük

borsası da bulunuyor. Yılda 54 milyon ziyaretçi

çeken bölge, 5 saatlik uçuş mesafesinde dün-

ya nüfusunun yarısına erişim sağlıyor.

InvestHK, Hükümete bağlı olarak çalışan

kamu kurumu niteliğiyle, Hong Kong’a yatırım

yapmak isteyenlere ücretsiz destek sağlıyor.

PLASFEDDERGİ

19

Güneydoğu Plastik ve Kimya Sanayicileri Derneği “merhaba” dedi

Plastik sektörünün sivil toplum örgütlenmesi Türkiye çapında güç-

leniyor. Güneydoğu Anadolu Bölgesinin hızla gelişen plastik ve kimya

sanayicileri, “Güneydoğu Plastik ve Kimya Sanayicileri Derneği” adı

altında örgütlendi. M. Murat Kökoğlu’nun kurucu başkanlığını yaptığı

dernek, sektörün bölgedeki sesi olacak.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde faaliyet

gösteren plastik ve kimya sanayicileri, Güney-

doğu Plastik ve Kimya Sanayicileri Derneği

altında örgütlendi. Merkezi Gaziantep’te ola-

cak Dernek, sektörün bölgedeki sesi olacak

ve PLASFED ile birlikte ulusal çapta üyelerinin

gelişimi için çalışacak.

Kuruluşun ardından oluşan Yöne-

tim Kurulu kararıyla Başkanlığını M. Murat

Kökoğlu’nun üstlendiği GAPLASDER’de, Baş-

kan Yardımcılıkları görevini Selçuk Yıldırım

ve Serkan Ünverdi üstlendi. Sayman, Murat

Doğan Ercan, Yönetim Kurulu Üyeleri de Suat

Akınal, Emre Nakıboğlu, Salih Bilecen olarak

belirlendi.

Kökoğlu: Hepimiz için hayırlı olsun

Güneydoğu Plastik ve Kimya Sanayicile-

ri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı M. Murat

Kökoğlu kuruluş işlemlerinin tamamlanması-

nın ardından bir açıklama yaparak, Derneğin

herkes için hayırlı olmasını diledi. Kökoğlu,

sektörde faaliyet gös-

teren bütün fi rmalara

teşekkür ederek, Ga-

ziantep başta olmak

üzere bölgede plastik

ve kimya sektöründe

hızlı bir gelişme göz-

lendiğini ve önemli bir

üretim merkezi sıfatı

kazanıldığını vurguladı. Kökoğlu, “Kurucu üye-

lerimiz arasında özellikle Gaziantep’te olmak

üzere, ‘sektörün enleri’ diye tarif edeceğimiz

en büyük kapasitedeki fi rmalar bulunuyor.

Sektörel kümelenmenin güzel bir örneği olan

şehrimizde plastik sektörü dünyadaki üreti-

min ciddi bir bölümünü yapıyor” dedi.

Plastik ve kimya sektörlerinin üretim,

ihracat gücü sağladığını, istihdama çok cid-

di katkıları bulunduğunu hatırlatan Kökoğlu,

sektörün tamamını kucaklayarak gelişmeleri,

geleceğe taşınmaları, sorunlarının çözümü

için güçlü bir çalışma yürütmenin ana hedefl e-

ri olduğunun altını çizdi.

Kökoğlu, rekabet gücünün önemine vur-

gu yaparak, “Asıl kuruluş amacımız; fi rmaları-

mızı dünya ile entegre hale getirip vizyonlarını

daha da ileriye taşımak. Onların sesini duyur-

mak. Teknolojik olarak kendilerini yenileme-

lerine, gelişmelerine ön ayak olmak. Burayı

dünyanın bilinen en büyük ve en önemli plas-

tik merkezlerinden birisi haline getirmek” dedi.

Sektörü ön plana çıkaracak, gündeme ge-

tirecek faaliyetlerin içinde olacaklarını belir-

ten Kökoğlu, yurt içinde ve dışında pazarlama

faaliyetleri, fuar katılım organizasyonları ve

teknik bilginin artırılmasına yönelik çalışmalar

yürüteceklerini kaydetti.

GAPLASDER, Gaziantep Sanayi Odası’nı ziyaret etti

Kuruluşun ardından GAPLASDER yöne-

timi Türkiye’nin güçlü sanayi odaları arasında

bulunan Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Adil

Konukoğlu’nu ziyaret etti. Yönetim Kurulu

Başkanı Murat Kökoğlu ziyarette “Amacımız

Gaziantep başta olmak üzere Güneydoğu’daki

diğer plastik ve kimya üretimi yapan şehirler-

deki sanayicilerle sinerji yaratarak, sektöre

katkıda bulunmak” dedi.

Gaziantep’te, 2014’ün ilk dokuz ayında

plastik ve kimya sektöründeki ihracatın, ge-

çen yılın aynı dönemine göre yüzde 8 artışla

569 milyon dolara çıktığını belirten Kökoğlu,

ekonominin lokomotif sektörlerinden plastik

ve kimyada katma değeri yüksek ürünler ya-

parak, ihracatını artırmayı istediklerini söyledi.

Hayırlı olsun dileklerini ileten GSO Baş-

kanı Adil Konukoğlu da, derneğin genç ve di-

namik ekibinin başarılı işlere imza atacağına

inandığını belirtti.

Plastik ve kimyanın diğer bütün sektörler-

le de ilişkisi bulunduğunu anlatan Konukoğlu,

“Plastik, her şeye lazım. Gaziantep olarak nasıl

halıda dünyada bir numaraysak, söz sahibi ko-

numa geldiysek plastik ve kimya sektöründe

de geleceğimize hiç şüphem yok. Sanayi Odası

olarak, bu konuda bize düşen bir görev olursa

her zaman destek vermeye, önünüzdeki taşla-

rı temizlemeye hazırız” diye konuştu.

PANO

PLASFEDDERGİ

20

PANO

PAGDER enerji verimliliği toplantısı: Plastik sektöründe yüzde 30’lara varan enerji tasarrufu

Enerji verimliliği uzmanı Dr. Robin Kent, PAGDER’in davetlisi olarak

İstanbul’da verdiği konferansta, fi rmaları enerji verimliliği konusunda

basit işlemlerden başlayarak önlem almaya çağırdı. Firmalardaki enerji

kullanımı konusunun çok karmaşık, yüksek teknolojili uygulama olma-

dığının altını çizen Kent, “Basit önlemlerle verimliliği artırmaya başla-

mak mümkün. Firmanızın enerji kullanım alanlarını belirleyip, bunlara

göre sorumlular atayarak başlayabileceğiniz bir süreç var” dedi. Kent,

alınacak önlemlerle enerji maliyetinin yüzde 30’lara kadar düşürülme-

sinin mümkün olduğunu, maliyetlerini düşürmenin en iyi “fi nansman

araçlarından biri” olduğunu hatırlattı.

Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER)

tarafından düzenlenen konferansta konu-

şan Tangram Technology’den Dr. Robin Kent,

enerji maliyetlerinin sanılanın aksine kontrol

edilebilir ve yönetilebilir olduğu vurguladı.

Firmaların makine yatırımlarını yaparken, ilk

yatırım maliyetini değil, makinenin kullanıla-

cağı bütün dönemin hesaplanması gerektiğini

belirtti.

PAGDER, plastik sektörünün en önemli

unsurlarından biri olan enerji verimliliği ko-

nusunda fi rmalara doğrudan katkı sağlayacak

bir konferans düzenledi. Alanındaki en iyi uz-

manlardan olan Dr. Robin Kent’in konferansı

öncesinde, PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci

ve Socar Türkiye Başkanı Kenan Yavuz da ka-

tılımcılara seslendi.

Hüseyin Semerci, yüksek enerji mali-

yetlerinin plastik sektörü için ciddi bir tehdit

haline geldiğini belirterek, “Bu maliyetler; re-

kabetçiliğimize, üretimimize, ihracatımıza ve

sektörde yarattığımız istihdama son derece

olumsuz yükler getirmektedir. PAGDER olarak,

sanayicilerimizin büyümesinin önünde engel

oluşturan bu önemli soruna çözüm bulma pe-

şindeyiz” dedi. Socar Türkiye Başkanı Kenan

Yavuz ise PAGDER’e teşekkür etti ve “Enerjide

de dışa bağımlı bir ülkeyiz. Çok yüksek maliyet-

ler ödeyerek enerjiye sahip oluyoruz.

Bu enerjiyi, bu hammaddeyi mümkün ol-

duğunca tasarrufl u kullanmak istiyoruz. Gerek

bakanlığımız gerek ilgili derneklerce bu konu-

larda yapılan tüm çalışmalar, bilinçlendirme

kampanyaları, kamu spotları çok çok önemli”

dedi.

Dr. Robin Kent’ten fi rmalara “tasarruf yoluyla fi nansman” tavsiyeleri

Enerji verimliliği ve plastik imalatı konu-

sunda, püskürtmeli kalıplamadan, ekstrüzyo-

na kadar birçok alanda 40 yılı aşkın bir dene-

yime sahip olan seminerin eğitmeni Dr. Robin

Kent, enerji yönetiminde en önemli aşamanın

sorunları belirleyerek, eylem sırasına sokmak

olduğunu ifade etti. Kent, “Enerji yönetimine

başlarken; kar, çevresel etkiler, farklı motivas-

yonlarımız olabilir. Siz üreticisiniz ve bu mo-

tivasyonun kar olması, daha fazla kazanmak

istemeniz çok doğal. Ama bunların hepsi bir-

PLASFEDDERGİ

21

PANO

biriyle ilintili. İklim değişiyor, enerji kaynakları

azalıyor ve bu sebeple değişime ayak uydur-

malı, şirketlerimizi ayakta tutmalıyız” dedi.

“Yönetim Sorunları”, “Hizmetler”, “Plastik

İşleme Prosesleri” ve “Operasyon” olmak üze-

re dört oturumun yapıldığı; enerji maliyetini

düşürmenin, fatura bedelini azaltmanın yön-

temleri, “tüyoları”nın değerlendirildiği enerji

yönetimi seminerine, üretim süpervizöründen

CEO’lara kadar plastik üretim süreçlerinde yer

alan hemen her görevdeki çalışan katıldı.

Dr. Robin Kent’in seminerde profesyonellere verdiği önemli ipuçları şunlar oldu:

• Enerji yönetimi, maliyetleri düşürmek

ve rekabet gücünü artırmak için yapılabilecek

en kolay eylemlerden biridir.

• Plastik imalat endüstrisinde, enerji

maliyetleri kontrol edilebilir ve çoğu imalatçı

basit yönetim, bakım ve yatırım eylemleri yo-

luyla enerji kullanımını en az yüzde 30’a kadar

azaltabilir.

• Enerji yönetimi için kullanım yerlerinin

dağılımını belirleyin; enerji haritası hazırlayın.

• Enerji yönetimi, kaynak yönetimi ile ay-

nıdır. Onu yönetemezseniz o sizi yönetir.

• Ölçüm esastır ve yönetime yol açar. Bi-

risini sorumlu yapın, sonuçları düzenli olarak

raporlayın.

• Ödüllendirme sistemiyle tüm şirketi sü-

rece katın.

• Küçük ürünler için büyük makineleri

kullanmak enerji harcatır. Tüm işlerin uygun

makinede üretilip üretilmediğini kontrol edin.

• Makineleri doğru ayarlarda kullanın, ge-

rekli olmadıkça bunları değiştirmeyin.

• Herhangi bir hizmet için, en iyi yaklaşım

‘talebi en aza indirmek ve daha sonra tedariği

optimize’ etmektir. Tesislerde oluşturulan sı-

kıştırılmış havanın yüzde 40 kadarlık bir oranı

sızıntı yoluyla kaybolur. Çoğu tesiste duyulan

‘sssss’ sesi, zarara işaret eder.

• Enerji maliyetini düşürmenin gerçek sır-

rı, yönetimin tutumundadır. Enerji yönetimin-

de kararlılık, her zaman sonuç verir.

• Sermaye ekipmanında ömür boyu kulla-

nılan enerjinin maliyeti, ilk satın alma maliye-

tini kat kat aşar. Bu sebeple yatırımın ‘tüm ya-

şam’ maliyetine odaklanılmalı ve maliyet uzun

soluklu hesaplanmalıdır.

• Geliştirilmiş enerji verimliği teknolojisi

ile kalıcı olarak düşük işletme maliyetine ulaş-

mak mümkündür.

PLASFEDDERGİ

22

Yıl sonu itibariyle plastik mamullerde,

tutar bazında üretimin yüzde 4,7 artarak 35

milyar 817 milyon dolara ulaşacağı, ithalatın 3

milyar 127 milyon dolar olacağı, ihracatın ise

yüzde 9,7 oranında artarak ilk kez 5 milyar ba-

rajını aşıp, 5 milyar 29 milyon dolara ulaşacağı

tahmin edildi. Plastik mamul üreticileri böyle-

ce ülke genel ihracat artışının da üzerinde bir

büyüme gerçekleştirmiş olacak.2014 yılı sonu

itibariyle, ithalatta, ihracata göre düşük olan

yüzde 7,7 artış sonucunda, dış ticaret fazlasını

yüzde 13,2 oranında artırarak 1 milyar 902 mil-

yon dolara ulaştıracak.

2014 yılı sonunda direk ihracatın 1 milyar

181 milyon doları plastik hammadde ve 5 milyar

28 milyon doları mamul olmak üzere toplam 6,3

milyar dolara ulaşacağı ve sektörün ayrıca 6,2

milyar dolarlık dolaylı ihracat yaparak ülkenin

dış ticaretine toplam 12,5 milyar dolar döviz

katkısında bulunacağı tahmin ediliyor.

Plastik mamullerde yılın ilk 9 ayı sonunda

birim ihracat fi yatı kg başına bir önceki yıla göre

yüzde 3 artarak 3,14 dolar TL hesaplanırken, it-

halat fi yatı 5,42 dolar olarak hesaplandı.

Yılın 9 ayı sonunda en fazla ihracat yapılan

ülkeler sırasıyla Irak, Almanya, Rusya, İngiltere,

Azerbaycan, İran, Fransa, Gürcistan, Romanya,

Libya oldu. Irak’ın toplam içindeki payı en yakın

ülkelerin iki katı olmarak yüzde 10,7 seviyesin-

de gerçekleşti.

2014 yıl sonu tahminleri

PLASFED, 9 aylık gerçekleşmeler ışığında,

yıl sonu verilerini de güncelledi. Buna göre, 6

aylık gerçekleşme sonucunda, plastik mamul-

lerde değer bazında 2014 büyüme oranı tahmi-

ni yüzde 4,1’den yüzde 4,7’ye yükseltildi.

Türkiye plastik sektörüne yönelik kapsam-

lı ve düzenli verileri yayınlayan PLASFED, 2019

yılı 9 aylık gerçekleşmelerini ve buna bağlı gün-

cellenmiş 2014 yıl sonu tahminleri raporunu

yayınladı. PLASFED Genel Sekreteri Barbaros

Demirci tarafından hazırlanan raporda, Plastik

mamullerde, Türkiye’nin 2014 yılı sonu itibariy-

le dış ticaret fazlasının 1.9 milyar doları aşacağı

açıklandı. Sektörün yıl sonu büyüme oranı yüz-

de 4,1’den yüzde 4,7’ye yükseltilirken, ihracatın

ithalattan daha hızlı artacağı ve buna bağlı ola-

rak dış ticaret fazlasının yüzde 13,2 oranında

yükseleceği tahmini yapıldı.

2014 Ocak-Eylül gerçekleşme-leri

PLASFED raporuna göre, 2014’ün yılın ilk

9 ayı sonunda 6 milyon 219 bin ton plastik ma-

mul, 761 bin ton da hammadde üretimi yapıldı.

Hammaddede ithalat miktarı, 4 milyon 621 bin

ton oldu. Tutar bazında ise 2014 Ocak-Eylül

dönemi sonunda, 26 milyon 607 bin dolarlık

üretim, 2 milyar 345 milyon dolarlık ithalat ve 3

milyar 772 milyon dolarlık ihracat yapıldı. İhra-

catın ithalatı karşılama oranı yüzde 161 olarak

gerçekleşirken, yurtiçi ihtiyacın yüzde 91’i yerli

mamul üreticileri tarafından karşılandı. Plastik

mamul üreticileri, üretimlerinin yüzde 14’ünü

ihraç etti ve Türkiye’ye mamul mal bazında net

1 milyar 427 milyon dolar döviz girişi sağladı.

Plastik hammaddede ise yılın ilk 9 ayı so-

nunda 521 bin ton hammadde ihracatı yapıldı.

Sektör, 4,9 milyon ton hammadde kullanırken,

bunun yüzde 95’ini ithalatla karşıladı. PLASFED

raporunda, aynı trendin devam etmesi halinde

yıl sonunda üretimin aynı seviyede kalacağı, ih-

racatın yüzde 18, ithalatın ise yüzde 2 oranında

yükseleceği tahmin edildi.

Plastik mamulde dış ticaret fazlası yüzde 13,2 artacak

PLASFED, 2014 Ocak-Eylül

döneminde plastik mamullerde 1

milyar 427 milyon Dolar dış tica-

ret fazlası verildiğini, yıl sonunda

da 1.9 milyar Dolar fazlaya ula-

şılabileceğini açıkladı. Sektörün

2014 yılı büyüme oranı tahmini

de yüzde 4,1’den yüzde 4,7’ye re-

vize edildi.

PANO

PLASTİK MAMULLERDE ARZ VE TALEP DENGESİ ( Milyon $ ) (2014/9: Ocak-Eylül Gerçekleşme)

(2014/T: Yıl sonu gerçekleşme tahmini)

2013 2014 / 9 2014 / T % Artış Tahmini 2014/2013

Üretim 34.224 26.607 35.817 4,7

İthalat 2.902 2.345 3.127 7,7

İhracat 4.583 3.772 5.029 9,7

Yurtiçi Tüketim 32.544 25.181 33.915 4,2

Dış Ticaret Fazlası 1.680 1.427 1.902 13,2

İhracat / Üretim (%) 13 14 14

İthalat / Yurtiçi Tüketim (%) 9 9 9

İhracat / İthalat (%) 158 161 161

PLASFEDDERGİ

23

Avrupa Plastik ve Kauçuk İşleme Makine-

cileri Üreticileri Birliği (EUROMAP),

plastik işleme makinelerinin enerji

verimliliğini gösterir etiket siste-

mini hayata geçirme kararı aldı. İlk

aşamada gönüllü katılıma açılan

uygulamayla, alıcılar için daha şef-

faf bir karar sürecine katkı verilmiş

olacak.

Tüketici elektroniğinde, buz-

dolabı, bulaşık makinası gibi araç-

ların enerji verimliliğini gösteren

etiketlerle tanınan uygulama, bu

Plastik makine sektörü de “enerji etiketi” uygulamasına geçiyor

Elektrikli cihazların enerji tüketim seviyelerini gösterir etiketler

uygulamasına plastik işleme makineleri de katılıyor. Plastik üretim

makinelerinin dahil oldukları enerji sınıfl arı, EUROMAP tarafından ha-

zırlanan etiketlerle gösterilecek. EUROMAP ilk aşamada uygulamaya

katılımın gönüllü olmasına karar verdi.

PANO

kez büyük ölçekli bir sektörde hayata geçiril-

miş olacak. 1 Ekim’den

itibaren EUROMAP tara-

fından belirlenen stan-

dartlar doğrultusunda

oluşturulan etiketler fi r-

malar tarafından istedik-

leri takdirde makineleri-

ne yapıştırılacak. Makine

üreticileri, müşterilere

sadece kendi hesapla-

malarından kaynaklanan

bilgileri veriyordu. Bu

etiket, üretici dışında bir

organizasyon tarafından verildiği için dış de-

netim unsuru da taşıyacak.

EUROMAP (Europe’s Association for Plas-

tics and Rubber Machinery Manufacturers)

tanımlanmış, tüm makine üreticilerinin kulla-

nacağı ortak ve tarafsız bir etiket sunma ka-

rarıyla alıcıların karar süreçlerine katkı vermiş

olmayı amaçlıyor.

Hayata geçişi resmi bir yasaya bağlı olma-

yan etiketin, bütün sektör tarafından benim-

senmesine önem veren EUROMAP, bu sebeple

etiket taslağını tartışmaya açtı. Türkiye’de de

bu süreç Plastik Sanayicileri Derneği PAGDER

tarafından yürütüldü. PAGDER, üyelerine du-

yuru yaparak, etiket ile ilgili görüşlerini istedi.

15 Eylül’e kadar gelen görüşler de derlenerek

EUROMAP ile paylaşıldı. Türkiye ve diğer Av-

rupa ülkelerinden gelen geri bildirimlerle şe-

killenen enerji etiketleri 1 Ekim’de kullanılmaya

başlandı.

PLASFEDDERGİ

24

PANO

almış olması yerli malı sayılmasını sağlayacak.

PAGDER, bu avantaj hakkında mevzuat

bilgisini içeren bir sirküler yayınladı. Sirküler-

de, “yerli malı” sayılmanın kriterleri şöyle sıra-

landı:

• Bakanlık (Bilim Sanayi ve Teknoloji Ba-

kanlığı) tarafından düzenlenen Sanayi Sicil

Belgesine sahip sanayi işletmeleri tarafından

üretilmesi ve Sanayi Sicil Belgesindeki “Üretim

Konusu” içeriğinde yer almalıdır.

• Tamamen Türkiye’de üretilen veya elde

edilen ürünler ile üretim sürecinin önemli aşa-

malarının ve ekonomik yönden gerekli görülen

en son esaslı işçilik ve eylemin Türkiye’de ya-

pılmış olmalıdır.

• Ürünün yerli katkı oranı en az %51 ol-

malıdır.

• Serbest bölgeler mevzuatı ile gümrük

mevzuatına uygun olarak serbest bölgede fa-

aliyet gösteren işletmelerin ürettikleri ürünler

de yerli malı olarak kabul edilmektedir.

Yönetmelikte, sanayi ürünleri, tarım

ürünlerine dayalı sanayi ürünleri ile maden-

Kamu alımlarında orta ve yüksek teknolo-

jili sanayi ürünlerinde yüzde 15 fi yat avantajını

zorunlu hale getiren değişikliğin uygulanması

için süreç başladı. Bilim Sanayi ve Ticaret Ba-

kanlığı, hangi malların zorunlu fi yat avantajı

kapsamına alınacağını belirleyecek ve Kamu

İhale Kurumu bu listeyi her yıl Ocak ayında ilan

edecek.

Bu malları üreten şirketler de yerli üre-

tici olduğunu belgeleyerek girdikleri ihalede

yüzde 15 fazla bedel teklif etseler de ihale-

yi düzenleyen “zorunlu olarak” yerli fi rmayı

seçecek. Uygulama, 2015 Ocak ayında Bilim

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın belirlediği

listeyi Kamu İhale Kurumu’nun ilan etmesiyle

fi ilen başlamış olacak. Bu tarihten önce üreti-

ciler yerli malı üretici olduklarını ve ürünlerinin

yerli üretim olduğunu belgeleyecek. Üreticile-

rin, yerli malı ürettiğini belgelemesi için gerekli

tebliğ de yayınlandı.

Buna göre, sanayi ürünleri için sanayi sicil

belgesine sahip işletmeler tarafından üretil-

miş ve bu belgedeki “üretim konusu” içeriğin-

de yer almış, tamamen Türkiye’de üretilen bir

ürünü “yerli malı” haline getirecek. Buna ek

olarak ürünün yüzde 51 oranında yerli katkı

Kamu ihalelerinde, “yüksek teknolojili ürünlerde” yerli malı teklif edenlere zorunlu yüzde 15 fi yat avantajı uygulanacak

Kamu ihalelerine ürün sunan yerli sanayicilere avantaj sağlanma-

sına yönelik uygulama yürürlüğe giriyor. Daha önce yüzde 15 pahalı

olsa da yerli malı kullanan şirketlere avantaj sağlamak ihale makamı-

nın keyfi yetine bağlıydı. Bu kez, sadece Kamu İhale Kurumu’nun Ocak

2015’te yayınlayacağı listede yer alacak “yüksek teknolojili” ürünleri

teklif eden fi rmalara zorunlu olarak yüzde 15 pahalı olsa da ihale ve-

rilecek. Firmalar yayınlanacak bu listede ürünleri varsa ve ürünlerinin

yerli malı olduğunu belgeleyerek bu avantaj uygulamasına dahil ola-

cak. Yerli malı olduğunu belgeleme usul ve esaslarını düzenleyen yö-

netmelik de yayınlandı.

PLASFEDDERGİ

25

cilikten elde edilen ürünlere yönelik “üretim

sürecini” içeren ortak bir tanım yer aldı. Ortak

tanımı içeren düzenleme yönetmelikte, “Ta-

mamen Türkiye’de üretilen veya elde edilen

ürünler ile üretim sürecinin önemli aşamala-

rının ve ekonomik yönden gerekli görülen en

son esaslı işçilik ve eylemin Türkiye’de yapıl-

mış olması” ifadesi kullanıldı.

Yerli katkının hesabı uzman ve serbest

muhasebeci mali müşavir, yeminli mali müşa-

vir onayıyla üretici tarafından yapılacak. Yerli

katkı oranı, nihai ürün maliyet tutarından nihai

ürün için yapılan ithalatın çıkarılması ve nihai

ürün maliyetine bölünerek 100 ile çarpılma-

sıyla bulunacak. Hesaplamada kullanılacak

giderler, doğrudan ve dolaylı malzeme gideri,

işçilik gideri ve ürünle ilgili genel giderlerden

oluşacak.

Şirketler, bu hesapları yaptıktan sonra

kayıtlı oldukları TOBB veya TESK’e bağlı oda-

borsaya başvuracak. Alınan belgenin süresi 1

yıl olacak. Bilgiler 6 ayda bir Bakanlığa sunula-

cak. Bu belgeler üretilen ürünlerin orta, yük-

sek gibi teknolojik kategorisini de taşıyacak.

Yerli malı belgesi

PAGDER sirkülerinde, yerli malı sayılmay-

la ilgili şartlar şöyle sıralandı:

• Yerli malı belgesi, üreticinin kayıtlı oldu-

ğu TOBB veya TESK’e bağlı oda/borsa tarafın-

dan düzenlenir.

• İhaleye katılan üretici dışındaki kişi veya

kurumlarca teklif edilen mallar için kullanılmak

üzere; üretici yerli malı belgesini orijinaline uy-

gun olarak çoğaltarak ürün ile birlikte piyasaya

sunulabilir. Ancak üretici tarafından çoğaltıla-

rak ürünle birlikte piyasaya sunulan belgenin

tanzim edildiği ilgili oda/borsa tarafından ge-

çerliliğinin tasdik edilmesi gerekir.

• Bir üreticinin yurtdışında üretim yap-

ması/yaptırması durumunda yerli malı belgesi

düzenlenmez. Ancak yurt içinde kendi adına

ve markasıyla bir başkasına üretim yaptırması

durumunda ürünü üretene yerli malı belgesi

düzenlenir.

• Her ürün için ayrı ayrı belge verilebi-

leceği gibi, birden fazla ürün için tek yerli malı

belgesi düzenlenebilir. Bu durumda her bir

ürün ile ilgili bilgiler yerli malı belgesinde yer

alır.

• İlgili oda/borsa tarafından; yerli malı

belgesinin düzenlenmesinden sonra kriter-

lerin korunup korunmadığına yönelik üretici

bazında ara kontrol yapılabilir. Yerli malına iliş-

kin kriterlerin korunmadığı tespit edilirse yerli

malı belgesi iptal edilir.

• Yurt dışından parça olarak ithal edilen

ve yurt içinde basit birleştirme ile oluşturulan

ürünler için yerli malı belgesi düzenlenmez.

Yeni yerli malı belgesi neden önemli?

İş dünyasının uzun süredir talep ettiği iki

ayrı düzenlemeye ilişkin olarak alınacak bu bel-

ge kritik önem taşıyor. Kamu İhale Kanunu’nda

yapılan değişikliklerle, orta ve yüksek tekno-

lojili sanayi ürünlerde, kamu alımı yapılıyorsa

yerli malı sunan isteklilere zorunlu ve otoma-

tik olarak yüzde 15 fi yat avantajı sağlanması

hükmü konuldu. Böylece, yerli malı teklif eden

bir istekli, ihalede, yerli malı teklif etmeyen

istekliden yüzde 15’e kadar daha pahalı teklif

yapsa da ihaleyi kazanmış olacak.

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, orta

ve yüksek teknolojili ürünlerin hangileri oldu-

ğuna dair Ocak ayında bir liste yayınlayacak.

Sanayi kuruluşları, ürünlerinin yerli malı olup

olmadığına dair belge alacak. Yayınlanan liste-

de kendi ürünleri varsa, yıl içinde teklif verilen

ihalelerde zorunlu olarak yüzde 15 fi yat avan-

tajı kapsamına girmiş olacak.

Düzenlemenin diğer yönü ise halen ha-

zırlıkları devam eden “sanayi işbirliği progra-

mı” yönetmeliğine dayanıyor. Henüz taslak

aşamadaki bu yönetmelikle, yüksek teknolo-

jili mal ve hizmet alımlarında, kamu kurum ve

kuruluşları karşı taraftan zorunlu olarak üre-

timlerinin bir kısmını Türkiye’de yaptırmasını

isteyecek. Bu şartı yerine getirmek için de yerli

malı ürün belgesine sahip olanlar avantajlı ko-

numa geçecek.

Kamu ihale genel tebliği değişiklikleri Ağustos ayında yayınlanmıştı

Sanayi Bakanlığı’nın yönetmeliğiyle ikin-

cil düzenlemeleri büyük ölçüde tamamlanan

yerli malına zorunlu yüzde 15 avantajına yö-

nelik kamu ihale çerçeve yönetmeliği de Ağus-

tos ayında yayınlanmıştı. Tebliğ değişikliğiyle,

“kamu ihalelerinde zorunlu yerli katkı ve tek-

nolojik yeterlilik kavramları” getirilmişti. Buna

göre, Türkiye vatandaşı gerçek kişiler, Türkiye

kanunlarına göre kurulmuş tüzel kişilikler ve

serbest bölgede kurulmuş gerekli şartları taşı-

yan Türkiye vatandaşı gerçek kişilerin şirket-

leri yerli istekli sıfatıyla ihaleye katılabilecek.

Bu tebliğle, orta ve yüksek teknolojili ürün-

lerde ek avantajlar sağlayan “teknolojik ürün

deneyim belgesi”ne ilişkin kriterler de, Ar-Ge

ya da kamu destekli Ar-Ge projeleri yürüten

fi rmaların, piyasaya arzedilebilir bir ürün geliş-

tirmesi olarak belirlenmişti.

Bu tebliğde, ihaleye giriş sırasında da

ürünün tamamı ya da bir kısmı için yerli malı

önerme hakkı tanındı. Grup olarak ihaleye gi-

rilen ve teknolojik ürün deneyim belgesi iste-

nen ihalelerde, pilot ortağın bu belgeye sahip

olma şartı getirildi. Bütün bu avantajlardan

yararlanmak için de yerli malı üreticisi belge-

sine sahip olmak gerekliliği hükmü de bu teb-

liğde yer almıştı.

PANO

PLASFEDDERGİ

26

EGEPLASDER’in güçlü fuarı PLASTECH, PLASFED ile daha da güçlenecek

EGEPLASDER ve İZFAŞ tarafından başa-

rıyla iki kez düzenlenen PLASTECH fuarı, daha

geniş alana kavuşmasının ardından sektörün

şemsiye örgütü PLASTECH ile de işbirliği ya-

pılması kararı aldı. EGEPLASDER’den yapılan

açıklamada, “PLASTECH fuarının üçüncüsünün

2016 yılında PLASFED ile birlikte yapılmasına

karar verildi. PLASFED’in katkısıyla daha güçlü

ve etkin bir fuar gerçekleştirmek üzere görüş-

meler yapıldı” denildi.

İZFAŞ’ta yapılan toplantıda biraraya ge-

len tarafl arın bir protokol imzalayarak işbirliği

kararını hayata geçirdiği belirtilen açıklamada,

“Federasyonumuza (PLASFED) üye diğer der-

neklerimizin de desteği ile birlikten güç doğar

prensibiyle hareket edilerek, sektörümüzün

İzmir’den dünyaya açılan başka bir penceresi

olmaya kararlı olarak yola çıkılmıştır” denildi.

Toplantıya, Plastik Sanayicileri Federasyo-

nu (PLASFED) Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk

Aksoy, Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER)

Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Semerci, Ege

Plastik Sanayicileri Dayanışma Derneği (EGEP-

LASDER) Yönetim Kurulu Başkanı Erol Paksu

EGEPLASDER ve İZFAŞ’ın ha-

yat verdiği ve başarıyla iki kez or-

ganize edilen PLASTECH büyüyor.

Fuar alanı genişletme çalışmaları-

nın kabul görmesinin ardından, ta-

rafl arca yapılan toplantıda PLAS-

FED ile PLASTECH yönetiminin

işbirliği yapılması kararı alındı.

ile Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Fuar

Komisyon Bşk. Fatih KEÇECİ, Bşk. Yardımcısı M.

Kazım Sertdemir, Yönetim Kurulu üyesi PLAS-

FED Genel Sekreteri Ahmet Yalçınkaya, Yöne-

tim Kurulu üyesi Altan Çığırgil, üyelerimizden

Müjdat Alkan ve Egemen Uçar katıldı.

EGEPLASDER sektörel ve sektör dışı paydaşlarıyla temaslarını yoğunlaştırdı

Öteyandan, Ege bölgesinde plastik sek-

törünün gelişmesi için yoğun çalışma yürüten

EGEPLASDER yönetimi paydaşlarıyla temasla-

rını yoğunlaştırdı. Ege Üniversitesi Ege Meslek

Yüksek Okulu Müdürü Semih Güneş ve öğretim

üyesi Sami Sayer, derneği ziyaret etti. Öğretim

üyeleri, eğitim programları hakkında bilgi vere-

rek, mevcut işbirliğinin devamı ve yeni projeler

geliştirilmesi isteklerini ilettiler.

EGEPLASDER yönetimi, bunun dışında,

Ege Üniversitesi Meslek Yüksekokulları Danış-

ma Kurulu toplantısına da katıldı. Danışma ku-

rulu üyesi de olan Başkan Erol Paksu iş dünyası-

nın beklentilerine uygun programlar açılmasını

içeriğinin de iş dünyası ile uyumlu hale getiril-

mesi yönündeki talep ve önerilerini gündeme

getirdi.

Bu arada, Türkiye’nin en önemli plastik

hammadde üreticisi Petkim ile sanayiciler bi-

raraya geldi. Ege bölgesinin Petkim satışlarının

yüzde 22’sini gerçekleştirdiğini belirten Petkim

Genel Müdürü Sadettin Korkut, Petkim olarak,

vade farkında hem Türk Lirası hem de döviz

bazında yüzde 2 ’ye yakın indirim ve temdit fa-

izlerinde de müşterilerinin lehine değişiklikler

gerçekleştireceklerini bildirdi. Toplantıda, Pet-

kim ürün tanıtımları da gerçekleşti.

EGEPLASDER, Ege Bölgesinin en önemli

OSB yatırımlarından biri olan Menemen Plastik

İhtisas Organize Sanayi Bölgesi ile proje işbirliği

kararı da aldı. OSB’nin altyapısını tamamlamaya

yönelik olan “Yol İşleri ve Enerji Dağıtım Şebe-

kesi Hücre Donatım İşleri “ projesi destek sağla-

mak amacıyla İZKA’ya sunuldu.

Türkiye ve Ege’nin kalkınmasında önemli

rol üstlenecek olan Menemen Plastik İhtisas

Organize Sanayi Bölgesinde (MPİOSB) yatırım-

lar hız kazanırken alt yapı çalışmaları süratle

tamamlanıyor. Türkiye’nin ilk plastik ihtisas sa-

nayi bölgesi olan MPİOSB yapılacak yatırımlarla

5 bin kişiye istihdam yaratacak.

Eylül ayında, İzmir’de faaliyet gösteren

fi rmalar, İzmir Ticaret Odası ve Ege Bölgesi Sa-

nayi Odası (EBSO) tarafından ortak olarak ger-

çekleştirilen “Plastik Sektörü Meslek Komiteleri

Eylül ayı toplantısı”na da katıldılar.

PANO

PLASFEDDERGİ

27

PLASFED Yönetim Kurulu Eylül ayı top-

lantısı İstanbul’da yapıldı. Toplantıda, örgüt-

lenme faaliyetleri ve mevcut faaliyetlerdeki

gelişmeler ele alındı. Çukurova Plastik Sana-

yicileri Derneği ve Güneydoğu Anadolu Plastik

ve Kimya Sanayicileri Derneklerinin kuruluş

çalışmaları hakkında yönetim kurulu üyeleri-

ne bilgi verildi. Her iki derneğin kurulmasıyla

PLASFED’in şemsiye örgüt olarak temsil gü-

cünün daha da artacağı ve derneklerin kendi

bölgelerindeki plastik sanayicilerinin gücüne

katkı vereceği teyit edildi.

Üye dernekler, yürüttükleri projeler hak-

kında PLASFED yönetiminde bilgi verdiler. Bu

kapsamda, PAGDER de hammadde ithalatın-

daki vergi uygulamaları, plastik malzemelerin

tanıtımı ve çevre bilinci yanında, sokakta ya-

şayan hayvanlara

yönelik somut

çözümü de içeren

Yuvaya Dönüşen

Plastikler sosyal

sorumluluk kam-

panyası, sektörde

enerji verimliliği

ve hijyen uygula-

malarına yönelik

eğitim zorunlulu-

ğu getiren yönetmelikle ilgili çalışmalar değer-

lendirildi.

Toplantıda, plastik sektörüne yönelik

standartlara ilişkin test ve ölçümlerle ilgili ya-

pılan çalışmalar hakkında da bilgi verildi. Buna

göre, TSE ile yapılan çalışmalar çerçevesinde

maliyetlere ilişkin bilgi altyapısının güçlendiril-

mesi ve ardından da sektör yararına sonuçlar

doğuracak testlerle ilgili bir çalışma yapılması-

na karar verildi.

PLASFED Yönetim Kurulu toplandı: PLASFED şemsiyesi daha da büyüdü

PLASFED Yönetim Kurulunda, bölgesel örgütlenme faaliyetleri ve

yeni katılımlarla PLASFED şemsiyesinin daha da büyüdüğü, gelecek

dönemde katılımların devam edeceği belirtildi. Sektörün test ve ölçüm

maliyetlerinin düşürülmesine yönelik olarak girişimler de değerlendirildi.

PANO

PLASFEDDERGİ

28

PANO

İzmirliler de hayvan dostlarımız için “sıcak yuva” kampanyasına katıldı

PAGDER’in “Yuvaya Dönüşen Plastikler” kampanyasına EGEP-

LASDER ve İzmir ilçe belediyeleri de katıldı. İzmir Karabağlar, Narlı-

dere, Bayraklı, Güzelbahçe ve Karşıyaka belediyelerine 20’şer adet

yuva PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci ve EGEPLASDER Başkanı Erol

Paksu’nun da katıldığı törenle teslim edildi.

PAGDER’in başlattığı “Yuvaya Dönüşen

Plastikler” kampanyasına İzmir’den büyük

destek geldi. Sahipsiz sokak hayvanlarına

sağlıklı yuvalar kazandırmayı amaçlayan ve bu

yolla geri dönüşüm ve çevre bilincini yaymayı

hedefl eyen kampanyaya, İzmir Karabağlar,

Narlıdere, Bayraklı, Güzelbahçe ve Karşıyaka

belediyeleri de katkı verdi. EGEPLASDER Baş-

kanı Erol Paksu ve PAGDER Başkanı Hüseyin

Semerci, her bir belediye için 20 adet yuvayı

belediye yetkililerine düzenledikleri törenle

teslim ettiler.

PAGDER kampanyasıyla bugüne kadar

çok sayıda sokakta yaşayan hayvan sağlıklı

yuvaya kavuştu. Bu yıl İstanbul’da pilot olarak

başlatılmasına rağmen, hızla Türkiye’ye yayılan

proje kapsamında bugüne kadar İstanbul, Niğ-

de, Yalova, Bitlis’te bağışlar gerçekleşti. Proje-

ye başta üniversiteler olmak üzere çok sayıda

genç de destek veriyor.

İzmirlilerden güçlü destekKampanyaya son olarak İzmir’den güçlü

destek geldi. PAGDER Başkanı Hüseyin Se-

merci ve EGEPLASDER Başkanı Erol Paksu,

Karabağlar, Narlıdere, Bayraklı, Güzelbahçe ve

Karşıyaka belediyeleriyle protokol imzalayarak

bu ilçelerdeki hayvan dostlar için sağlıklı yuva-

lar sağladı. Bağış kapsamında mama da verildi.

Her bir belediye için 20 adet bağışlanan

yuvalar düzenlenen törenle Karabağlar Beledi-

ye Başkan Yardımcısı Hüseyin Hepşengünler,

Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, Nar-

lıdere Belediye Başkanı Abdül Batur ve Karşıya-

ka Belediye Başkan Yardımcısı

Kamuran Türkün’ün de katılımıy-

la teslim edildi.

Hüseyin Semerci, İzmir Bü-

yükşehir Belediyesiyle de görüş-

tüklerini belirterek, “Ülkemizde

yılda 25 milyon 280 bin ton plas-

tik ‘atık’ haline geliyor. Oysa plas-

tikler geri dönüştürülerek eko-

nomiye kazandırılabilir. Üstelik

harcanan enerji miktarı bakımın-

dan da geri dönüşümü en kolay ve tasarrufl u

hammadde plastiktir. Bizler plastik hakkında

pek de bilinmeyen bu gerçeklere dikkat çek-

mek, bunu yaparken de günümüzün en önemli

sosyal sorunlarından biri olan sokak hayvanla-

rının barınma problemlerinin çözümüne katkıda

bulunmak istedik ve projemizi geliştirdik” dedi.

PAGDER’in öncülüğünde başlatılan “Yu-

vaya Dönüşen Plastikler Projesi” belediye,

üniversite gibi kurumlarının işbirliğinde, plastik

sektörünün desteğiyle düzenleniyor. Yuvala-

rın yapımını Benoplast’ın üstlendiği projeye,

Basf ve Tüyap platin sponsor; Naksan Holding,

PAGDER&ASLAN OSB, Gema Polimer ve Petkim

altın sponsor; Şenmak, Chemorbis, Bak Amba-

laj, Akay Stand, AKMİB (Akdeniz Kimyevi Mad-

deler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği), Ravago

Grup ve Engel de gümüş sponsor olarak destek

veriyor.

Döner ve Kayar TablalıDik Plastik Enjeksiyon Makinaları

Rotary and Sliding Table

Vertical Plastic Injection Molding

Machines

Türkiye’nin En İyisi | Best of All Turkey

HOL:12STAND NO: 1226

PLASTİK ENJEKSİYON MAKİNALARIPLASTIC INJECTION

MACHINES

04.07 ARALIK 2014

PLASTIC INJECTIONTECHNOLOGIESPLASTİK ENJEKSİYONTEKNOLOJİLERİwww.ekinmakina.com

Hastane Mh. Hadımköy - İstanbul yolu Cad.

No: 76 34555 Hadımköy - Arnavutköy İstanbul – TÜRKİYE

Telefon : + 90.212. 771 11 67/68 - 771 08 42/43Faks : + 90.212. 771 12 23E-Posta : bilgi@ekinmakina.com

/ekinmakina

Çift Renk PlastikEnjeksiyon MakinalarıDouble Color Plastic Injection

Molding Machines

021

2 61

2 09

48

©

PLASFEDDERGİ

30

Yunus KarakaşAnkara�Plastik�Sanayicileri

Derne i�Ba kan

KOBİ’lerin büyüme sorunu daha fazla tartışılmalı

PlaSTK

Değerli çalışma arkadaşlarım,

Hazine Müsteşarlığı ve Dünya Bankası yaklaşık 3 yıl önce Türkiye’deki KOBİ’lerin duru-

muna ilişkin yaptığı araştırmada, ülkemizin küçük ve orta ölçekli şirketlerinin her iki grupta

da çevre ülkelerdeki şirketlerden çok daha yavaş büyüdüğünü belirledi. Bu çalışmalar de-

vam etti ve yine Dünya Bankası’nın bu yıl içinde yaptığı bir çalışmada, Türkiye’deki KOBİ’le-

rin yüzde 60’ının 16 ve daha büyük yaşlarda olduğunu belirledi. AB’de aynı oran yüzde 20

seviyesinde. Burada yapılan araştırma, şirketlerin hızla kapanması vs. yönünde değil. AB’de

kurulan küçük işletmeler Türkiye’den çok daha hızlı şekilde orta ölçekli hale geliyor, doğal

olarak da orta ölçekliler büyük işletme haline geliyor.

Bu sorunun çözümüne yönelik önerileri alt alta sıralasak, Türkiye iş ortamının tama-

mına teşmil edilecek bir paket ortaya çıkar sanırım. En basitinden ilk akla gelen, ülkemizde

şirketler büyüdükçe mali ve idari olarak yükleri çok artar. Şirketinizi büyütür daha fazla ça-

lışan almak isterseniz, avukatından, iş güvenliği uzmanına, doktorundan, mali müşavirine

bir dizi kişiyi de işe almak zorunda kalırsınız. Çalışma hayatı mevzuatı katılaşır, daha fazla

ve en acısı daha yüksek oranla vergi ve diğer mali yüklerle karşılaşmaya başlarsınız. Yani

mevzuatımız aslında büyümeyi destekleyen bir yapıda değildir. Belirttiğim gibi sadece bu

konuya odaklanmak anlamında değil, basit bir örnek vermek için bunu belirtiyorum.

Türkiye’deki KOBİ’lerin hızlı büyüyemesi ya da göreli olarak çevre ülkelerden daha ya-

vaş büyümesinin nedenine ilişkin ana sorunlar da belirlenmiş. Yapılan anketlerde, fi nans-

mana erişim, iş mevzuatı ve mali yükler ana unsurlar olarak belirlenmiş.

Finansmana erişim sorunları, orta-uzun vadede çözülebilecek bir konu ve ülkenin ge-

nel ekonomik durumu -mesela faizler ve enfl asyon- ile doğrudan ilintili. Diğer iki unsura

ilişkin olarak ise geçen 10 yıl içinde mali yüklere yönelik bir hayli iyileşme sağlandı. Ayrıca iş

mevzuatının esnekleştirilmesine yönelik bir paket de şu anda hazırlanıyor.

Henüz tartışmaya başlamadığımız iki unsur daha var.. 1- Şirketlerimiz büyümek istiyor

mu? 2-Acaba büyümek için verilen teşviklerde bir yanlışlık var mı?.. Hepimizin gözlemledi-

ği gibi şirketlerin büyümesi demek daha fazla kurumsallaşma, belki de yeni ortaklar alma,

yetkiyi paylaşma demek. Burada sanırım hepimizin bir zayıfl ığı olduğunu düşünüyorum.

Diğer soruyu ise gündeme getiren kişi Prof. Dr. Güven Sak oldu. Bizce de doğru bir soru ve

teşhis. Ülkemizde çok uzun yıllar “kalkınmada öncelikli yöreler” modeliyle ki sayıları 54’e

kadar çıktı bir teşvik sistemi uygulandı. Hiçbir sektörel ayrımı da yoktu. Son dönemde ise

bölgesel ve sektörel farklılaşmaya dayalı bir modele geçtik. Tespit edebileceğiniz gibi bu-

rada da verilen teşvik araçları aynı. Yani, sektörel ve bölgesel ayrıma bir de araçsal ayrım

getirmenin zamanı geldi gibi görünüyor. Yorucu ve şimdiye göre daha karmaşık bir mo-

del olacaktır ama sanırım buna ihtiyaç var. Mesela, plastik sektörü için vergi indirimi yeri-

ne enerji girdisinde destek vermek 1- imalatçılar açısından daha karlı 2-kamu için daha az

maliyetli olabilir mi? Önümüzdeki dönemde bu tür tartışmalara hepimizin daha fazla kafa

yormasında fayda görünüyor.

Saygı ve selamlarımla

PANO

İran Plast 2014 Türkiye katılımı PAGDER organizasyonuyla tamamlandı

Plastik Sanayicileri Derneği PAGDER,

Orta Doğu ve Asya’nın en önemli plastik ve ka-

uçuk sektörü fuarlarından İran Plast’a 12 Türk

fi rması ile katılım sağladı.

PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci’nin eş-

lik ettiği katılımcı fi rmalar, 25-29 Eylül tarihleri

arasında Tahran’daki fuarda ürün ve hizmetle-

rini sergilediler. Ekonomi Bakanlığı desteğiyle

yapılan organizasyona katılan fi rmalar mem-

nuniyetini belirttiler. PAGDER Başkanı Hüse-

yin Semerci de yaptığı değerlendirmede, fuar

süresince, global sektörü yakından tanımaya

yönelik etkinlikler de gerçekleştirdiklerini be-

lirtti ve “Hedefi miz, daha başarılı olmak. Bunun

için de sadece ülkemizde değil, ülkemiz sınırla-

rı dışında da faaliyet göstermemiz gerektiğini

biliyoruz. Fuarlar iş ilişkilerini geliştirmek, diğer

ülkelerdeki meslektaşlarımızla dostluklarımızı

pekiştirmek açısından en avantajlı ortamlar.

Bu amaçlarla katılım sağladığımız en son fuar

İran Plast 2014 oldu. Bütün dünyanın takip et-

tiği, Doğu sınır komşumuz olan İran’da yapılan

bu fuarda Türkiye’yi ve Türk plastik sektörünü

tanıtmak ve böylece ülkemize fayda sağla-

maktan büyük bir gurur duyuyoruz” dedi.

PLASFEDDERGİ

31

PANO

Fuar sonuçlarıyla ilgili yayınlanan rapor-

da, 31 bin 992 yabancı ziyaretçinin geldiği bil-

dirildi. Toplam 120 bin metrekare alanda, züc-

caciye ve mutfak eşyaları sektöründe faaliyet

gösteren imalatçı, ihracatçı, ithalatçı ve dist-

ribütör fi rmaları, zincir mağazalar, toptancılar

ve perakendecilerin biraraya geldiği belirtilen

sonuç raporunda, “Züchex’i Türkiye’den ve

yurtdışından toplam 31 bin 992 profesyonel

alıcı ziyaret etti. Yurtdışından başta Yunanis-

tan olmak üzere İran, Mısır, İtalya, Azerbaycan,

Türk plastik sektörünün en önemli orga-

nizasyonlarından olan PLAST EURASIA 2014,

4-7 Aralık günleri arasında sektörü buluşturu-

yor. 24. defa kapılarını açan PLAST EURASIA

İSTANBUL Uluslararası İstanbul Plastik En-

düstrisi Fuarı yerli ve yabancı katılımcılarıyla

sektörün en önemli adreslerinden biri oluyor.

Uzak Doğu ve Orta Doğu’dan Avrupa’ya Orta

Asya’dan Balkanlar’a plastik sektörünün alıcı

ve üreticilerini buluşturan PLAST EURASIA İs-

tanbul büyük bir ticari platforma bir kez daha

imza atıyor.

PAGEV (Türk Plastik Sanayicileri, Araş-

tırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı) ve TÜYAP

işbirliğiyle düzenlenen fuar, sektör fi rmala-

rının rekabet güçlerini arttırmalarına ve yeni

pazarlara ulaşmalarına büyük katkı sağlamayı

hedefl iyor. Fuar, uluslararası ziyaretçi yoğun-

luğu ile dinamik plastik endüstrisinin Avrasya

bölgesindeki en önemli buluşma noktası olma

özelliği taşıyor.

Züchex 25. Uluslararası Züccaciye Dekoratif ve Hediyelik, Ev Eşya-

ları ve Elektrikli Ev Gereçleri Fuarı, 03-07 Eylül 2014 tarihleri arasında

Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde tamamlandı. Yabancı ziyaretçile-

riyle göz dolduran fuara, 426 yerli, 191 yabancı toplam 617 fi rmanın

katılımı gerçekleştirildi. ZÜCDER fuar kapsamında renkli etkinliklerle

katılımcılara ulaştı.

Ürdün, Suudi Arabistan, Lübnan, Rusya gibi

toplam 95 ülkeden 2.863 yabancı ziyaretçi

geldi. Fuarı Türkiye’den ev eşyası, mutfak ve

çeyiz ürünleri kapsamında faaliyet gösteren

tüm perakende mağazaları, alışveriş mer-

kezleri, zincir mağazalar ve market yetkilileri

de ziyaret etti. Avrasya bölgesinin en büyük

Uluslararası Ev Eşyaları Fuarı ZÜCHEX gittikçe

artan etkileyici bir ziyaretçi ve şirket katılımı ile

Türkiye’yi dünyadaki ev eşyaları sektörünün

başlıca merkezlerinden biri haline getirdi. Züc-

hex, sektör açısından lokomotif görevi görür-

ken, ülke ekonomisi açısından da önemli katkı

sağlamıştır” denildi.

ZÜCDER’den fuar kapsamında etkinlikler

Alanında Dünyanın 3’üncü Avrupa’nın

2’nci büyük fuarı olarak nitelenen ZÜCHEX

Fuarı’nın açılış törenine ZÜCDER Başkanı

Ömer Ertuğrul Erdoğan ve Yönetim Kurulu da

katıldı. ZÜCDER heyeti, üye fi rmaların standla-

rını ziyaret etti. Fuar gala yemeğinde, ZÜCDER

Fuarda, plastik makineleri, makine yan ve

ara sanayi, kimyasal ve hammaddeler, ısı ve

kontrol cihazları, kalıp, geri dönüşüm, hidrolik

ve pnömatik kollarında plastik endüstrisinin

tüm ürün ve teknolojileri tek çatı altında katı-

lımcıların izlenimine sunulacak.

Fuar organizasyonu tarafından yapılan

açıklamada, PLAST EURASIA’nın ana hedefi

şöyle tanımlandı:

“Yerli ve yabancı fi rmaların çok sayıda

ürün ve teknolojiyi tanıtacakları fuarda sektör

profesyonelleri yeni yatırımlar için en uygun

teknoloji, makine ve malzemeyi tanıma, kıyas-

lama ve seçme olanağı bulacaklar. 10 salonda,

98.000 m2 kapalı sergileme alanı üzerinde

gerçekleşecek, geniş kapsamı, 24 yıllık marka

değeri ve uluslararası niteliğiyle önemli bir çe-

kim noktası olan Plast Eurasia İstanbul Fuarı’nı

bu yıl 40.000’in üzerinde yerli ve uluslararası

profesyonelin ziyaret etmesi bekleniyor.”

Başkanı Ömer Ertuğrul Erdoğan ve ZÜCDER

Yönetim Kurulu Başkan Vekili Semih Şeftali de

konuklara seslendi.

Fuar kapsamında ZÜCDER standında ka-

tılımcılara dernek ve sektör hakkında bilgi su-

nuldu. Standta, Derneğin yayın organı Fokus

ve PLASFED’in yayın organı PLASFEDDERGİ de

dağıtıldı. Üye fi rmaların standlarında “ZÜCDER

Üyesidir” çıkartmaları yapıştırıldı ve bloknotlar

dağıtıldı. ZÜCDER üyesi fi rmalardan 10. yılını

dolduranlara verilen plaketlerin dağıtımına fu-

arda da devam edildi. Derneğin ‘’Üye Kataloğu’’

için bilgi toplanması sürdürüldü.

ZÜCDER üye olmayan fi rmalara yönelik

örgütlenme çalışmaları da yaptı.

TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi Büyük-

çekmece/İstanbul’da düzenlenen 24. Plast

Eurasia İstanbul Fuarı, 4–6 Aralık tarihlerinde

10:00–19:00, 7 Aralık günü ise 10:00–18:00

saatleri arasında ziyaret edilebilecek.

ZÜCHEX 2015 yabancı ziyaretçileriyle göz doldurdu, ZÜCDER renkli etkinlikler gerçekleştirdi

PLAST EURASIA Fuarı 24. kez kapılarını açtı

PLASFEDDERGİ

32

PANO

-Çevresel etkileri azaltmaya yönelik

ürünlere teşvik verilecek.

-Toprağa gömme aşamalı olarak azaltıla-

cak ve tamamen ortadan kaldırılacak. Üye dev-

letler, 1 Ocak 2025 itibariyle geri dönüşümü

sağlanabilen plastik, metal, cam, kağıt, mu-

kavva ve diğer biyo-bozunur malzemeler gibi

zararlı olmayan atıkların toprağa gömülmesini

tamamen durduracak.

-Belediye atıklarının tekrar kullanıma ha-

zırlanması ve geri dönüştürülmesi 2030’a ka-

dar yüzde 70’e çıkarılacak.

-2030’da belediye atıklarının (dar anla-

mıyla evsel atıkların) yüzde 70 oranında geri

dönüştürülmesi sağlanacak.

-PAGDER Başkanı Semerci: Fırsat olarak değerlendirelim

PAGDER Başkanı

Hüseyin Semerci, AB

Komisyonu taslağına

ilişkin olarak tartışma

sürecinin Türkiye için

de bir fırsat doğur-

duğunu belirterek,

“Plastikler en önemli

geri kazanılabilir atık-

lar arasında yer alıyor.

Muadillerine göre gerek karbon ayak izi, ge-

rekse ömür devri analizi açısından, nereden

bakarsanız bakın çok daha çevrecidir. Ne yazık

ki bilimsel gerçekliği olmayan ‘doğada 600 yıl

kalıyor’ gibi olumsuz söylemlerle haksızlığa

uğrayan bir endüstriyiz. Plastikler refah için,

ülke gelişmesi için stratejik ürünlerdir. Ucuz-

luk ve tedarik güvenliği sağlar. Alt ve üstyapı

inşaatlarından otomobile, uçaklardan uzay

araçlarına, ambalajlardan tekstile kadar birçok

sektörde kritik öneme sahiptir” dedi. Avrupa Birliği’nin “hükümet” olarak ta-

nımlanabilecek yürütme organı olan ve AB’nin

tamamında geçerli yasaların hazırlayıcısı Av-

rupa Birliği Komisyonu, atıkların geri kazanımı

için üye ülkeleri bağlayıcı yeni bir tasarı tasla-

ğını ilan etti. Temmuz ayında ilan edilen tasla-

ğa göre Birlik üyesi ülkelerin 2020 yılına kadar

toplam atıkları yüzde 45, 2025 yılına kadar ise

yüzde 60 oranında geri kazanma şartı getiril-

mesi gerekecek. Tasarı Ekim ayı içinde AB Par-

lamento ve Liderler Zirvesi sürecine girecek.

Taslak öneriler, AB Parlamentosu ve AB

Liderler Zirvesi’ne sunulacak. Her iki mekaniz-

mada da kabul edilirse üye ülkeler için ulaşıl-

ması gereken hedefl er olarak kesinlik kazana-

cak.

PAGDER yayınladığı bir duyuruyla, Avru-

pa Birliği’nde başlayan bu yasama sürecinin

Türkiye için de bir fırsat olarak değerlendiril-

mesini önerdi. PAGDER duyurusunda, düzen-

leme taslağının başlıkları şöyle sıralandı:

-Avrupa’nın güncel geri dönüşüm he-

defl eri 2020’ye kadar minimum yüzde 45 ve

2025’e kadar ise minimum yüzde 60’a yüksel-

tilerek güncellenecek.

-Üye devletler, çevresel etkileri azaltma-

ya yönelik yasal düzenlemeler yapacak.

Avrupa Birliği atıkların geri kazanımı için yüzde 60 oranını önerdi

Avrupa Birliği’nin yasa hazırla-

yıcısı idari yapı olan AB Komisyo-

nu, atıkların 2020’ye kadar yüzde

45, 2025’e kadar ise yüzde 60

oranında geri kazanılmasını içe-

ren bir düzenleme tasarısı açık-

ladı. Bu tasarı, AB Parlamentosu

ve Birlik zirvesi tarafından kabul

edilirse AB üyeleri için hedef ha-

line gelecek. PAGDER Başkanı

Hüseyin Semerci, Türkiye’nin de

altyapısını hazırlayarak benzeri

bir yol haritasının oluşturulması

çağrısı yaptı.

PLASFEDDERGİ

33

PANO

PVC borularının yerli olarak üretilmesiyle köy-

lere hızlı içme suyu getirilmesinde dahi ivme

sağlandığı vurgulanıyor. PVC borular bir dönem

Pimaş’ın adıyla anıldı. Pimaş, borudaki başarısı-

nın ardından 1982 yılında pencere sistemi olan

ürününü Pimapen markasıyla pazara sundu.

Pimaş, halen Pimapen markasıyla yurtdışında

30’dan fazla ülkede 600’ün üzerinde üretici ba-

yisi ile hizmet veriyor.

Avrupa’nın en büyük profi l şirketi olan Bel-

çikalı Deceuninck, Ege Profi l’i alarak girdiği Tür-

kiye pazarında satın almalarla büyüyor. Bunun

ardından 2005 yılında da Sabancı Grubu’ndan

Winsa’yı alan şirket, son olarak sektörün güçlü

fi rmalarından Pimaş’ı da satın aldı. Deceuninck,

bu satışın ardından, Avrupa’nın ikinci büyük

profi l pazarı olan Türkiye’de lider konuma gel-

meyi hedefl ediğini kaydetti.

Belçikalı PVC profi l üreticisi Deceuninck,

Enka İnşaat’a ait yüzde 81.2 hissenin tamamını

57.67 milyon liraya satın aldığını açıkladı. Tür-

kiye pazarında Pimapen markasıyla satışlarını

sürdüren Pimaş’ın Güney Rusya’da üretim tesisi

de bulunuyor. Halka açık Enka İnşaat’ın Kamuo-

yu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yaptığı açık-

lamaya göre, devir işlemi Türkiye ve Rusya’daki

rekabet kurullarından alınacak izinler sonrası

gerçekleşecek. Satış işlemine aracılığın Ünlü &

Co. şirketi tarafından yürütüldüğü belirtildi.

Satın almaya ilişkin Deceuninck’ten yapı-

lan açıklamada ise Pimaş’ın işlem gören hissele-

ri için de çağrı yapılacağı belirtildi. Açıklamaların

ardından, Pimaş’ın borsadaki hisse fi yatına göre

piyasa değeri 103 milyon dolara kadar yükseldi.

PVC işleme şirketi Pimaş, 1963 yılındaki

kuruluşunun ardından Türk yapı sektöründeki

en önemli şirketlerden biri haline geldi. Pimaş’ın

Belçikalı Deceuninck Türkiye’de satın almalarla büyüyor

PLASFEDDERGİ

34

PANO

la Balla ” Altıparmak Gıda Sanayi ve Tic. A.Ş.

Diğer Gıda Dışı Ürün Ambalajları & Ev- Otomotiv- Ofi s Araç ve Gereçleri ile İhtiyaç Malzemeleri Kategorisi :

“JETR 57 - CUPRINOL Akzo Nobel Çift

Komponent”

Jokey Plastik İstanbul San. ve Tic. A.Ş.

Sağlık ve Güzellik Ürünleri Katego-risi & Tıp ve Eczacılık Ürünleri:

“Aromel Emotions Roll-on Serisi”

DesignVENA

Ambalaj Malzemeleri Kategorisi:

“Oksijen Bariyer Etiketli Gıda Ambalajı”

S.S Marmara Zeytin Tarım Satış Koopera-

tifl eri Birliği

Fleksibıl Ambalajlar Kategorisi:

“Burger Kek Soyulabilir Termoform Am-

balaj ”

Eti Gıda San. ve Tic. A.Ş.

Grafi k Tasarımı Kategorisi: “Lokkum Türk Lokumu”

Graphn

Endüstri ve Taşıma Ambalajları Ka-tegorisi:

“Çiçek Kutusu ”

Dentaş Ambalaj ve Kağıt San. A.Ş.

Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) ta-

rafından beşinci kez düzenlenen “Ambalaj Ay

Yıldızları” yarışmasında ödül alanlar belli oldu.

Jüri, yarışmaya başvuru yapan 192 ambala-

jı, 9 farklı kategoride değerlendirdi. Değer-

lendirme sonunda, 98 ambalajı ödüle layık

buldu. Ödül kazananlar, bu yıldan itibaren

WorldStar’ın yanı sıra Asya Ambalaj Federas-

yonu (APF) yarışması AsiaStar’a da katılabile-

cekler.

İstanbul’da 5 Eylül 2014 günü düzenle-

nen görkemli bir törenle kazananlara ödülleri

verildi. Ceylan Saner tarafından sunulan tö-

rende 500’e yakın davetli, Zuhal Olcay konse-

rini de izledi. Yarışma sonucunda; 11 Altın, 13

Gümüş, 25 Bronz ve 49 Yetkinlik Ödülü sahip-

lerine teslim edildi.

Yarışma küresel hale getirile-cek

Ödül töreninin açılışında bir konuşma ya-

pan ASD Başkanı Sadettin Korkut “ürünlerin

giysisi” olarak tanımladığı ambalajın rekabet

gücüne katkı yaptığını vurguladı. Korkut, “Ulu-

sal bir marka haline gelen Ambalaj Ay Yıldızları

Yarışmamıza önümüzdeki yıldan itibaren yurt

dışından ürünler de katılabilecek. Yani Ambalaj

Ay Yıldızları uluslararası olacak ve Dünya Am-

balaj Ay Yıldızları seçilecek. 5 yıl içinde ulusal

bir marka haline gelen yarışmamızı önce Doğu

Avrupa, Balkanlar, Ortadoğu, Kuzey Afrika

ve Türk-i Cumhuriyetleri kapsayacak şekilde

önce bölgesel daha sonra ise uluslararası ya-

rışma haline getirmeyi hedefl iyoruz.” dedi.

Jüri, yarışma kapsamında kendi katego-

rileri içinde “Altın Ödül” alan üç ambalaja özel

Altın Ambalaj Ödülü verdi. Bu ödülü kazanan

çalışmalar,

“ Anavarza Bal ”

Sezen Gıda Maddeleri Tarım Ve Hayvan

Ürünleri Tic. Ltd. Şti.

“ Oksijen Bariyer Etiketli Gıda Ambalajı”

S.S. Marmara Zeytin Tarım Satış Koope-

ratifl eri Birliği

“Sepet Kutu”

Eti Gıda San. ve Tic. A.Ş.

olarak belirlendi.

Ambalaj Ay Yıldızları 2014 Yarışması’nda

kendi kategorilerinde “Altın Ödül” alan çalış-

malar şöyle:

İçecekler Kategorisi:

“Doğadan Soğuk Bitki ve Meyve Çayı”

Doğadan Gıda A.Ş.

Gıda Kategorisi:“ Anavarza Bal ”

Sezen Gıda Maddeleri Tarım ve Hayvan

Ürünleri Tic. Ltd. Şti.

“Atatürk Orman Çiftliği Yoğurt Kavanozu”

Anadolu Cam Sanayi A.Ş. “Balparmak Kat-

Ambalaj Sanayicileri Derne-

ği (ASD) tarafından beşinci kez

düzenlenen Ambalaj Ay Yıldız-

ları ödülleri sahiplerini buldu.

ASD Başkanı Sadettin Korkut,

yarışmanın önce bölgesel, daha

sonra da küresel hale getirilerek

Türkiye’nin ve fi rmaların marka

değerine katkı veren ambalaj sek-

törünün gelişimine katkıyı daha

da artırma yolunda olduklarını

belirtti.

Ambalajın “Ay Yıldızları” ödüllerini aldı

PLASFEDDERGİ

36

PlaSTK

Sektörümüz için doğal avantajlar kümelenmeyle desteklenmeli

Değerli çalışma arkadaşlarımız, meslektaşlarımız

Ülkemiz ve sektörümüz açısından önemli günler yaşıyoruz. Yeni bir yaklaşım sergile-

neceği ve imalat sanayiine daha fazla önem gösterileceği beklentisi içindeyiz.

Bu noktada atmamız gereken adımlara ilişkin görüşlerimi paylaşmak isterim. Temmuz

2014 itibariyle son verilere göre sektörümüzde kapasite kullanım oranı yüzde 73,9 düze-

yinde. Son iki yıldır da fazlaca bir değişiklik yok. Ortalamada yüzde 73’ler seviyesinde ger-

çekleşiyor. Yine temmuz ayı itibariyle ülke imalat sanayii kapasite kullanım oranı ise yüzde

74,9 seviyesinde. Kapasite kullanım oranları için aylık bazda birkaç puanlık değişiklikler

önemli değil. Sektörümüze ilişkin olarak, genel ekonomik durum ve diğer sektörlerle yüksek

düzeyli entegrasyon olduğunu bir kez daha görüyoruz.

Sektörümüzün yeni yatırımlara ihtiyacı ortada. Özellikle verimlilik dolayısıyla rekabet

gücü için buna ihtiyacımız var. TL’deki oynaklık, ihracat pazarlarımızdaki ekonomik sorunlar

ve istikrarsızlıklar, enfl asyondaki yükseliş eğilimi kur seviyesine çok duyarlı olan sektörü-

müz için ikinci risk unsuru.

Kümelenme son dönemin en önemli tartışma konularından biri. Ülkemizin özellikle ileri

teknolojiye dayanmayan ürünlerini üreten imalat sanayii için ciddi bir araç olduğu ortada.

Bursa otomotiv, gıda, tekstil sektörlerinde ön plana çıkmış, sanayileşmesi birçok ile göre

daha önde bir ilimiz. Kümelenmeye yönelik elbette teknik analizler yapılacaktır ama sek-

törümüzün diğer sektörler ile yüksek düzeyli entegrasyonu, coğrafi avantajlara bakarak

doğal gelişmiş sektörlere yönelik özel bir kümelenme modelinin geliştirilmesi gerekli. BUR-

PAS olarak sürekli gündemde tuttuğumuz organize sanayi bölgesi girişiminin de temelinde

yatan unsurlardan biri bu. Bildiğiniz gibi kümelenme, şirketler arasında bir güçbirliğini ve rol

paylaşımını içerse de asla rekabeti önleyen ya da rekabeti azaltan bir model değil. Hepimiz

çalışmalarımızı sürdürecek ve rekabet edeceğiz ama tedarikten başlayarak pazarlama ve

satışa kadar şirketlerin hepsinin toplam faaliyeti bir bütün içinde herkese dağılan bir fayda

sağlayan yapıya dönüşecek.

Hemen hemen tamamı KOBİ olan plastik sektörünün gelecek dönemde önüne koyma-

sı gereken en önemli çalışma alanlarından birinin, belirttiğim gibi rekabeti dışlamayan bir

kümelenme modelini oluşturması olacaktır.

Sizlere, kazançlı ve sağlıklı günler dilerim.

Saygılarımla.

İlker BiliktüBursa�Plastik�ve�Ambalaj�Sanayicileri�

Derne i�Ba kan

PANO

Niğde Belediyesi de PAGDER’in “Sıcak bir yuva her canlının hakkıdır” çağrısına uydu

PAGDER’in başlattığı “Yuvaya Dönüşen

Plastikler” kampanyası yayılmaya devam ediyor.

Niğde Belediyesi, “Sıcak bir yuva her canlının

hakkıdır” sloganına katıldı. Belediye hayvan ba-

rınağına ulaştırılan 54 plastik yuvayla sağlıklı ve

güvenli bir barınak sağlanmış oldu.

Türkiye’de plastik alanında geri dönüşüm

farkındalığını artırmak ve bunu yaparken de so-

kak hayvanlarına sağlıklı bir yuva sağlamak için

PAGDER tarafından başlatılan “Yuvaya Dönüşen

Plastikler” kampanyasına Niğde de katıldı. Niğde

Belediyesi Hayvan Bakımevi’ne 54 yuva bağış-

landı.

PAGDER yetkilileri ve oyuncu Tuna

Arman’ın da katıldığı bir törenle Belediye bakı-

mevinde kullanılmak üzere 54 yuva teslim edil-

di. Törende proje hakkında bilgi veren PAGDER

Proje Koordinatörü Erol Türker, “Günümüzde

var olan iki yaraya, yani çevre kirliliği ve sokak

hayvanlarının barınma sorunlarına çözüm üret-

mek için bu projeyi ürettik. Plastik atıklarımız çöp

değildir, geri dönüştürülebilir tüm atıklar birer

ekonomik değerdir diyoruz” dedi.

Bakımevi yetkilileri de PAGDER öncülüğün-

de başlatılan projenin önemli bir ihtiyacı karşıla-

dığını belirterek, PAGDER’e katılımları ve destek-

leri için teşekkür ettiler.

PAGDER, yeni belediyelerin katılımı ve üni-

versite işbirlikleri ile etki alanını her geçen gün

daha da genişleten Yuvaya Dönüşen Plastikler

projesi kapsamında sahipsiz sokak hayvanlarını

sıcak birer yuva sahibi yapmaya devam edecek.

Atatürk Bulvarı Deposite İş Merkezi A-5 Blok 5.Kat No:507 İkitelli O.S.B. İstanbul - Türkiye Tel: +90 212 549 83 35 - 549 83 94 pbx. Fax: +90 212 549 86 66

PLASFEDDERGİ

38

PlaSTK

Güçlü Sektör için birlik ve beraberlik çok önemli

Bölgemiz ve ülkemiz, plastik ürünlerde giderek artan talep ve avantajlı konumu saye-

sinde büyük ilgi görüyor. Bölgemize yapılan yeni petrokimya yatırımların da etkisiyle, İzmir

yakınlarında kurduğumuz “Menemen Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi”nin gördüğü

ilgi bunun en büyük kanıtlarından biridir.

Türkiye ve Ege’nin kalkınmasında önemli rol üstlenecek olan Menemen OSB’ de alt

yapı çalışmaları süratle tamamlanıyor, yatırımlar hız kazanıyor. Yetkililer nezdinde bölge-

mize yapılacak yatırım desteklerinin arttırılması yönünde girişimlerimiz devam etmektedir.

Hepimizin malumu, Türkiye gelecek 10-15 yıllık dönemde güçlü talep artışı olabilecek

geniş bir coğrafyanın ortasında, bu pazarları değerlendirmede kendimize güveniyoruz. An-

cak şunun da bilincindeyiz: Plastik endüstrisinde gerek iç pazarda, gerekse dış pazarlarda

sert bir rekabet ortamı var.

Bu sert rekabet ortamını göğüslemek için başta hammadde ve enerji olmak üzere

yüksek girdi maliyetleri konusunda aşmamız gereken bazı zorluklar var. Bu süreçte KOBİ’

lerimizin birleşmesi, büyümesi ya da kümeleşmeye giderek büyük ölçekli üretime yönel-

mesi, güçlenmesi gerekiyor, sektörde buna yönelik bir eğilim de gözlüyoruz.

Bu çerçevede geleceğe yönelik hedefl erimize ulaşmada PLASTECH - Plastik, Ambalaj

ve Teknolojileri Fuarı’mızın önemli ticari buluşma noktalarından biri olarak güçlü potansiyel

taşıdığı görülmüştür. Fuarın üçüncüsünün daha etkin, güçlü ve başarılı olması için sektörü-

müzün çatı örgütü olan Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) ile birlikte yapılmasına

karar verilmiştir.

Buna yönelik İZFAŞ ‘da yapılan görüşmelerde PLASTECH 2015 Fuarı’nın, yeni pazar-

lara ulaşmada ve güzel işbirlikleriyle güçlenerek büyüyeceği ortak görüşümüz olmuş ve

heyecanla çalışmalara başlanmıştır. Bu konuda bizlere destek veren PLASFED Yönetim

Kurulu Başkanı Sn. Selçuk Aksoy, PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Hüseyin Semerci ve

derneğimiz Yönetim Kuruluna tekrar teşekkür ederim.

Bu vesile ile sektör mensubu değerli arkadaşlarıma bol kazançlar dilerim.

Selam ve Saygılarımla.

PANO

Erol PaksuEge�Plastik�Sanayicileri�Dayan ma�

Derne i�Ba kan

Avrupa’nın tek kauçuk fuarı KAUÇUK 2014 başarıyla tamamlandı

Alanında Avrupa’da tek olan KAUÇUK

2014 fuarı, TÜYAP fuar ve kongre merkezinde

başarıyla tamamlandı. Fuarın açılış törenine

İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan

da katıldı. Açılış konuşmasını yapan Kauçuk

Derneği Başkanı Nurhan Kaya, sektörün ihra-

cat ve büyümesinin sürdüğünün altını çizdi.

Kauçuk sektörünün gelişme sürecinde oldu-

ğunu anlatan Kaya, atık yönetimi ve kord bezi

imalatı ile öne çıktığının altını çizdi. Nurhan

Kaya, TÜİK verilerine göre, kord bezinde ih-

racatın ithalatı karşılama oranının geçen yıl

yüzde 85 seviyesinde gerçekleştiğini, bu yıl

üçüncü çeyrek sonunda da yüzde 94 oranına

ulaşıldığını belirtirken, 2023 hedefl erine ulaş-

mak için yoğun çaba harcandığını anlattı.

Kauçuk Derneği’nin International Rubber

Conference Organization (IRCO) üyesi olduğu-

nu hatırlatan Kaya, 2018 RubberCon- Ulusla-

rarası Kauçuk Konferansı’nı Türkiye’de düzen-

leyeceğini bildirdi.

Fuar sektörü biraraya getirdi

Sektörün buluşma noktası haline gelen

KAUÇUK 2014 Fuarı da başarıyla tamamlan-

dı. Katılımcı fi rmaların, en son ürün, teknoloji

ve yeniliklerini sergiledikleri fuarda, kauçuk

ve polimer sanayi, otomotiv ve yan sanayi,

konveyör bantlar, ayakkabı sanayi, kord bezi,

kauçuk işleme makineleri, kalite kontrol test

cihazları ve kauçuk hammadde tedarikçile-

ri yer aldı. KAUÇUK 2014 Fuarı’na Ekonomi

Bakanlığı’nın desteği ile Azerbaycan, Bulga-

ristan, Gürcistan, İran, Kazakistan, Kosova,

Makedonya, Mısır, Romanya, Rusya, Sırbistan,

Tunus, Ukrayna ve Ürdün olmak üzere 14 ül-

keden alım heyetleri davet edildi.

Çin’in milli katılımcı olduğu fuar, 10.000

m2 kapalı alanda 200’ün üzerinde fi rma ve

fi rma temsilciliği katılımıyla gerçekleşti. Fua-

rın, ziyaretçi sayısının 7.500 üzerinde olduğu

belirtildi.

Fuar çerçevesinde, Kauçuk Derneği tara-

fından organize edilen 2. Ulusal Kauçuk Kong-

resi de tamamlandı. Kongrede, kauçuk sektö-

ründeki yeni malzemeler, yeni ekipmanlar ve

üretim makineleri, yeni üretim teknolojileri,

TPV, TPE ve TPO, Test yöntemleri, simülas-

yon ve modelleme, enerji ve verimlilik, sağlık,

çevre ve iş güvenliği, geri kazanım, standartlar

ve mevzuatı başlıkları tartışıldı.

PLASFEDDERGİ

39

PANO

Yeterli düzeyde yerli üretim olmadığı

için zorunlu olarak yüksek miktarlı hammad-

de ithalinden kaynaklı sorunlar devam ediyor.

Türkiye’nin de dahil olduğu AB Genelleştirilmiş

Tercihler Sistemi kapsamında Körfez İşbirli-

ği Konseyi üyesi ülkelerden yapılan ithalatta

Ocak ayında başlayan yeni sistemle tarifelerin

artması üzerine, bu ülkelerden hammadde it-

hali gerçekleştiren fi rmalarda maliyet artışları

görüldü.

Sektör temsilcileri, so-

runun çözümü için Ekonomi

Bakanlığı’na başvuru yaptı.

Sektör sorunlarına yönelik giri-

şimlerini sürdüren PLASFED, bu

yaklaşım doğrultusunda Eko-

nomi Bakanlığı’na gönderdiği

yazıda, “uygulamadaki yüksek

tarifeden bazı kalite sınıfındaki

ürünler için istisna talebi” şek-

lindeki fi rma taleplerini destek-

lediklerini açıkladı.

PLASFED yazısında fi rma talebine verilen

destek, “Tüm bu geçici tarife istisnası başvu-

rularının gerekçesi Türkiye’de - ve AB’de - mu-

adil veya ikame malların üretiminin olmaması

veya mevcut üretimin iç talebi karşılamada

yetersiz kalmasıdır.

Plastik işleyici fi rmaların istisna talebinde

bulunduğu kaliteleri plastik ürünlerin üreti-

minde kullanılmaktadır ve söz konusu fi rmala-

rın faaliyetleri açısından son derece önemlidir.

Bu nedenle sektörün şemsiye kurumu PLAS-

FED de yapılan tarife muafi yet ve kota baş-

vurularını aktif bir biçimde desteklemektedir”

şeklinde ifade edildi.

Otonom tarife uygulanması talebi

PLASFED güncel sorunun daha uzun va-

deli ve daha genel bir çözümü için ise bazı it-

halat kalemlerinde otonom tarife (Türkiye’nin

tek tarafl ı yasal tarife ugulaması) talep etti.

PLASFED’in Türk plastik sektörünün ya-

pısal bir sorunu olan yüksek oranlı hammadde

ithali nedeniyle, maliyet artırıcı şekilde ger-

çekleşen tarife y ükselmelerinin sektörü zor-

ladığı belirtilen yazıda, yerli hammadde üre-

ticilerinin güçlendirilmesi ve iç talebin büyük

bir kısmını karşılayabilecek üretim yapısına

ulaşıncaya kadar otonom bir tarife uygulama-

sına geçmesi talebi iletildi. Sektörün özellikle

Genelleştirilmiş Tercihler Sistemi dışında ka-

lan ülkelerdeki plastik mamul üreticilerine kar-

şı rekabet gücünde aşınma olduğu vurgulandı.

PLASFED, Körfez İşbirliği Konseyi üyesi ülkelerden yapılan ithalat için otonom tarife istedi

PLASFEDDERGİ

40

PlaSTK

Sosyal sorumluluk projeleri herkesi birbirine yaklaştırıyor

Sevgili Dostlar,

Kayseri, tarihi boyunca üretim, ticaret ve şimdi de sanayide etkin olmuş bölgelerin-

den birinde kurulmuş. İlimizde faaliyet gösteren plastik sanayicileri de bu kültürden yetiş-

miş kişiler. İşadamlarının, fi rmaların yirminci yüzyıldan başlayarak, giderek artan miktarda

sosyal sorumluluk faaliyetleri yürütmesi alışılageldik bir durum. Günümüzde ise bu türden

faaliyetler artık işin bir parçası. Eminiz küçük ya da büyük her şirketimiz, işadamımız bu

yönde bir faaliyet yürütüyor.

Sivil toplum örgütleri de katkıları toplayarak, tek bir fi rmanın ya da işadamının yapa-

bileceğinden çok daha büyük sosyal sorumluluk projelerini yürütme kapasitesine sahip

yapılar. KAYPİDER, üyelerinin çıkarlarını koruma, geliştirme ve yerel-ulusal bazda sektö-

rümüzün gelişmesine katkı verme misyonu yanında yoğun olarak sosyal faaliyetlere de

girişti. Kardeş kuruluşlarımızın bu yöndeki çabalarına destek verdi, onların projelerini se-

vinçle karşıladı.

KAYPİDER’in, sosyal sorumluluk faaliyetleri aynı zamanda sektörümüzü ve ürünleri-

mizi anlatmak için birer araç. Plastiği çocuklara anlatan Peto ve Petsi kuklalarımızla hazır-

ladığımız kamu spotunun çok sayıda televizyonda yayınlanıyor olduğunu memnuniyetle

görüyoruz. Mavi kapak toplamayla, engellilerimiz için tekerlekli ve akülü sandalye ve şehir

park mobilyaları, park jimnastik araçları sağladığımız projelerimiz beğeni topladı. Gördük

ki, bu tür projeler sadece doğrudan faydalanıcılar yanında, kamuoyunun tamamına pozitif

bir mesaj veriyor. Şehrimizdeki mülki ve yerel yöneticilerin hepsiyle yakın temas sağlama

imkanı bulduk. Eğitim kurumlarımız istekle bu projeye destek verdiler, gençlerimize ve ço-

cuklarımıza onların yardımıyla doğrudan erişme fırsatı bulduk. Sosyal sorumluluk projeleri

işletmelerimizi de birbirine yaklaştırdı iletişimimiz arttı. KAYPİDER olarak gelecek dönem-

de de bu türden faaliyetleri yürütmeye kararlıyız.

Değerli dostlar,

Ülkemiz, yüksek oranlı cari işlemler açığı veren ülkeler arasında. Bu nedenle, yerli ima-

latla üretilmiş ürünlerin kullanımını ne kadar yaygınlaştırırsak, hem fi rmalarımıza hem de

ülkemize-insanlarımıza katkı vermiş oluruz. Bu kapsamda, son dönemde yoğunlaşan kamu

alımlarında yerli ürünlerin kullanılmasının artırılmasına yönelik düzenleme çalışmalarını

takdirle izliyoruz. Bu bilincin kamudan başlayarak hızla halkımızın tamamına yayılmasını

diliyoruz. Yerli sanayimizi güçlendirmek, uluslararası rekabete katılmak ve ürünlerimizi ih-

raç etmek böylece kazancımızı ve ekonomimimize katkımızı artırmak öncelikli hedefl erimiz

arasında.

Sizlere bu duygu ve düşüncelerle, saygılarımı sunarım.

PANO

Yusuf ÖzkanKayseri�Plastik� letmeciler

Derne i�Ba kan

Öztepe Plastik, son dönemde belediye-

lerin en fazla tercih ettiği parklardaki spor

aletlerine yönelik yeni bir ürün geliştirdi.

Ankara’da faaliyetlerini sürdüren Öztepe, par

ve bahçelerde kullanılabilecek “Elektriksiz

Masajlı Koşu Bandı” üretti. Genel Müdür Se-

yit Alatepe, ürünün Türkiye’de ilk olduğunun

altını çizdi.

Öztepe Plastik Genel Müdürü Seyit Ala-

tepe yaptığı açıklamada, parklarda çeşitli

spor aletleri olsa da, herkesin kullanımına

açık elektriğe de ihtiyaç duymayan bir koşu

bandı bulunmadığını belirtti. Ürünün, yürü-

yüş yaparken ayaklara masaj yapabilmesi ne-

deniyle de farklılık taşıdığını belirten Alatepe,

“Parklarda yer alan spor aletleri içinde yürü-

yüş ya da koşuya imkan sağlayan bir aletin

olmaması dikkatimizi çekti. Ürün dış mekana

uygun ve elektrik ihtiyacı bulunmuyor. Elbet-

te herkesin spor salonuna gitme ya da pahalı

cihazları evi için satın alma imkanı yok. Park-

lara bu ihtiyacı karşılamak için beledeyiler

spor bölümleri yapıyor. Bizim ürünümüzün

de bu kapsamda ilgi çekeceğini düşünüyo-

ruz” dedi.

Alatepe, orta büyüklükte olmasına rağ-

men yeterli uzunlukta koşu-yürüyüş pisti

bulunmayan parklar ya da hiç pist imkanı

bulunmayan küçük parklarda böylece dış

mekanda sağlıklı bir şekilde spor yapma im-

kanının sağlanmış olacağını belirtti. Koşu

pisti bulunan yerlerde de yaşlı, özürlü vb.

Özel durumlara sahip kişiler kontrollü olarak

yürüyüş yapabilecekler. Bu ürün sayesinde,

aletle yapılan sporların tamamı da küçük bir

mekanda ve açık havada vatandaşların hiz-

metine sunulabilir hale geldi. Aletle yapılan

sporların, belirli bir sırayla ve dengeli olarak

ve farklı farklı aletlerle yapılması gerekiyor.

Bu egzesizin önemli bir parçasını da yürüyüş-

koşu oluşturuyor.

Öztepe Plastik’ten parklar için yeni spor aleti: Elekt-riksiz koşu bandı

PLASFEDDERGİ

42

PlaSTK

Jec Composıtes 2015 Paris Fuarı’na İstanbul Ticaret Odası önderliğinde “Türkiye Milli İştirak Organizasyonu” çerçevesinde katılıyoruz

Derneğimiz üyelik geliştirme çalışmalarına geçtiğimiz dönemde de devam ederek 2

kurumsal ve 2 onursal üye olmak üzere 2 yeni üyeyi bünyesine katmıştır. Sırası ile Birlik

Ticaret Türk A.Ş. (Karbomid), Ümpol Polyester Boya ve Cam Elyaf San. Tic., Yıldız Teknik

Üniversitesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi fi rma ve kurumları üye olarak derneğimizin daha

da güçlenmesini sağlamışlardır.

Sektörümüzün en önemli organizasyonu olan JEC Composites Paris Fuarı’na 2015

yılında da İstanbul Ticaret Odası ile (İTO) oluşturduğumuz işbirliği içerisinde Türkiye Milli

İştirak Organizasyonu çerçevesinde katılacağız. Bu amaçla JEC Europe 2015 Organizas-

yonunun ön kayıtlarına başlamış bulunmaktayız. Türk kompozitinin marka olma yolunda

ilerleyişine JEC Composites Paris Fuarlarındaki örgütlü katılımlarımızın önemli katkılarının

olacağına inanmaktayız.

İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından hazırlanan 2013 yılı İSO sıralamasında üyele-

rimizden üçünün ilk 500’e dördünün ise ikinci 500’e girmesi sektörümüz ve derneğimiz

için gurur vesilesi olmuştur. Üyelerimizi göstermiş oldukları üstün başarı ve sektörümüze

yapmış oldukları değerli katkıları nedeni ile kutlar ve başarılarının artarak devam etmesini

dileriz.

Üyemiz Metyx Composites’in Ekim ayında gerçekleştirdiği 4. Kompozit Günleri Etkin-

liği sektör mensuplarımız için iyi bir buluşma ve paylaşım vesilesi olmuş ve bu etkinliğe

tüm sektörün geçmiş etkinliklerde de olduğu gibi üst düzeyde katılımı sağlanmıştır. Metyx

Composites’in başarılı çalışmalarının devamını dilerim.

Derneğimiz yaz döneminde ara verdiği eğitim çalışmalarına önümüzdeki aydan itiba-

ren yoğun bir tempo ile devam edecektir. Bu amaçla daha önce üyelerimize gönderilen

anket çalışması ile belirlenen eğitim konuları sırası ile değerlendirmeye alınacaktır.

2005 yılında kurulduğu tarihten bu yana her ay Yönetim Kurulu Toplantısı yapan der-

neğimiz Ağustos ayı Yönetim Kurulu Toplantısı ile 100. Yönetim Kurulu Toplantısını ger-

çekleştirerek 9. Yaşını tamamlamanın gururunu yaşamıştır. Derneğimizin daha nice 100’lü

toplantılar gerçekleştirmesini diliyorum.

Tüm plastik ve kompozit sektörü mensuplarına bol ve bereketli işler dilerim.

PANO

Şekip AvdagiçKompozit�Sanayicileri�Derne i�

Yönetim�Kurulu�Ba kan

-Petkim, Ocak-Eylül dönemini kapsayan

9 ayda 3,3 milyar TL ciroya ulaşıldığını açıkla-

dı. Türkiye’nin petrokimyada tek hammadde

üreticisi konumundaki şirketin 9 aylık gerçek-

leşmeleri belli oldu. Petkim’den yapılan yazılı

açıklamada, aynı dönemde brüt karın 132,6

milyon TL, net karın ise 2,56 milyon TL oldu-

ğu kaydedildi.

Petkim Genel Müdürü Sadettin Korkut,

144 milyon dolar tutarındaki kapasite artışı

yatırımlarını ve tarihi bakım dönemini tamam-

lamak üzere olduklarını belirterek, şirketin

FAVÖK pozisyonunun güçlü olduğunu ve ya-

tırımların etkisinin görülmeye başlanacağını

anlattı. Korkut, “Sanayicimiz için ürettiğimiz

hammaddenin Türkiye içerisinden sağlanma

miktarını arttırmış olacağız. Türkiye’nin cari

açığına pozitif katkı yaparak ekonomimize

olumlu katkı sağlayacağız. Ayrıca üretimde

girdi olarak daha az doğalgaz tüketileceği için

yıllık doğalgaz faturamız da azalacak.” dedi.

Etilende yıllık kapasitenin 520 bin ton-

dan 588 bin tona ulaşacağını böylece enerji

ve hammadde birim tüketimlerinin azaltılaca-

ğını, operasyonel verimliliklerin artırılacağını

kaydeden Korkut, Etilen Fabrikasının tesiste-

ki diğer fabrikalara ara ürün sağladığını hatır-

lattı. Petkim’in kapasite ve verimlilik arttıran

yatırımların yanısıra pazara odaklanan sürdü-

rülebilir kârlılığı hedefe koyan bir yaklaşımla

hareket ettiğini söyleyen Korkut, “Üretimden

lojistiğe kadar tüm süreçlerde operasyonel

verimliliği ön planda tutarak ve kontrol edi-

lebilen değişkenlere ağırlık vererek karlılığı

sürdürmek istiyoruz.” diye konuştu.

Petkim’in kritik yatırımları olan Etilen

ve PTA fabrikaları kapasite artışı ile rüzgar

enerjisi santrali ve Petkim Konteyner Limanı

yatırımlarının da ilerlediğini belirten Sadettin

Korkut, 2015 Eylül ayında limana gemilerin

yanaşmaya başlayacağını, sanayicilerin Pire

ve İskenderiye limanlarına bir alternatif kaza-

nacağını belirtti.

Petkim, üçüncü çeyrek sonunda 3,3 milyar TL ciroya ulaştı

PLASFEDDERGİ

43

PANO

JC Times

Toplantıda, Bakan Güllüce, belirli bir böl-

gede, imar düzenlemeleri nedeniyle hak kay-

bına uğrayan kişilerin, başka bölgelerde yeni

haklar kazanmasına imkan verecek ve bu im-

kanları belgeleyen sertifi kaların satış hakkını

tanıyacak “imar transferi” sistemi üzerinde

çalıştıklarını kaydetti. Güllüce, ambalaj atıkla-

rı konusunda da Danıştay’ın karar vermesinin

ardından, hukuki duruma bakarak yaptıkları

hazırlığı hızla yürürlüğe koymayı planladıkla-

rını belirtti.

Toplantıda, İSO Meclis Üyesi Haluk Er-

ceber de Haluk Erceber “Kimyasal Ürünler ile

Plastik ve Kauçuk Ürünlerin İmalatı” başlıklı

bir sunuş yaptı. Erceber sunuşunda, sanayi-

nin gelişmesi, GSYH içindeki payının artması

ve bunun için de yatırım ortamının iyileştiril-

mesi gerektiğini belirtti.

Lojistik imkanların en iyi şekilde değer-

lendirilmesinin hızlı gelişmenin yollarından

biri olduğunu belirten Erceber, bu nedenle

deniz kenarında kurulu kümelerin ivedilikle

destek programına alınması gerektiğini vur-

guladı. Erceber, “2023 hedefl eri için iyi plan-

lanmış kümelere ve hızlı bir onay sürecine

ihtiyaç var. Kimya sanayi tüm sanayi dalları-

na hizmet veren ve katma değer yaratan, bu

nedenle de ana sanayisi gelişmiş ülkelerde

ekonominin gelişmesi için en fazla teşvik edi-

len sanayi dalıdır. Ana kimyasal üretimi ham-

madde kaynaklarına yakın sermaye yoğun

ve sürüm maddesi üreten tesisler gerektirir.

Performans kimyasalları ise sermaye yoğun-

luğu gerektirmez ve bu tesisler kalifi ye ele-

manlar ile AR-Ge ağırlıklı çalışır. Sadece kendi

üretimlerine konsantre oldukları için ‘utulity’

dahil diğer servisleri hizmet olarak satın alıp,

kümelenme avantajı ile rekabeti sağlarlar. Bu

nedenle Chemport Kimya Kümesinin sana-

yi ve ticaretin yüzde 60 miktarını sağlayan

Güney Marmara bölgesinde kurulması des-

teklenmeli. Sanayinin yerleşimi için öncelikle

kümelenmeye imkan veren ve teşvik eden

sanayi arazisi tahsisi ile taşınma için gerekli

ekonomik ortamın yaratılması gerekiyor. Kü-

melenme projelerine tahsis edilecek alanla-

rın etrafında hem genişlemeyi öngören hem

de şehirleşmeye engel olacak koruma alanları

kurulması sanayi yatırımlarının uzun ömürlü

olmasına ve ülkemize katma değeri doğru

olarak yaratmasına imkan verecek.” diye ko-

nuştu.

İSO Meslek Komiteleri Ortak Toplantısında plastik ve kimya sektörlerinde kümelenmenin desteklenmesi istendi

PLASFEDDERGİ

44

PlaSTK

Değerli çalışma arkadaşlarım, sevgili dostlar,

Bu sayıdaki kapak konumuz Türkiye plastik işleme makineleri sektörü. Yerli makine

üreticilerinin Türkiye plastik sektörü yatırımlarından aldığı payı her geçen yıl arttırdığını,

sektörün büyüdüğünü kapağımıza taşıdık. Oysa gerçek bu mu? Kısmen evet, daha doğru-

su bakış açısı, yani bir bakış açısına göre “bardak dolu” bir bakış açısına göre “bardak boş”.

Rakamlar ne söylüyor peki bize? Rakamlar bu sene plastik sektörünün yaklaşık 800 milyon

dolarlık yatırım yapacağını, yerli makine üreticilerinin yaklaşık 360 milyon dolarlık üretim

değerine ulaşacağını, bu üretimin 224 milyon dolarını iç pazara 136 milyon dolarını dış

pazara satacağını söylüyor. Rakamlara göre Türkiye plastik sektörü yatırımının, makine

alımının, ancak % 28’ ini iç piyasadan karşılıyor, % 72’sini ise dışardan yani ithalat ile kar-

şılıyor. Türkiye dünyanın 10. Büyük plastik işleme makine ithalatçısı. Yani büyük ama çok

büyük dilim ithalat, bana göre ve tahmin ediyorum ki birçok kişiye göre “bardak boş”. Tür-

kiye Plastik sektörü son zamanlarda alışkanlıklarını değiştirmeye başlamış olsa bile büyük

oranda yabancı malını tercih ediyor. Bu tercih, kimi zaman fi yat, kimi zaman kalite veya her

iki unsurun bir arada kritize edilmesi sonucu ortaya çıkıyor.

Sektör, miktar bazında % 65’ler civarında uzak doğudan makine alımı yapıyor. Uzak

doğu ülkeleri içinde % 50’ye varan oranla Çin başı çekiyor, peşi sıra Tayvan ve Kore geli-

yor. Bu rakamlar bize Türkiye plastik sektörünün tercihini şekillendirmekteki önceliğinin

“fi yat” olduğunu söylüyor.

Türkiye Plastik işleme makineleri sektörünün son 20 yılını süzüp günümüze baktığı-

mızda, bugünün fi rmalarının 10-20 yıl öncesine göre sayıca az olduğunu ama kalite, servis,

standardizasyon, uluslararası düzeyde rekabetçilik, performans olarak ise eskinin fi rma-

larıyla kıyaslanmayacak kadar önde olduklarını görüyoruz. Elek üstünde kalan bu fi rmalar

gelişimlerine, yapılanmalarına devam ediyorlar. Uluslararası arenada marka bilinirlikleri

her geçen gün artan fi rmalar bunlar. İç pazara verdikleri makinenin yarısı kadar da ihracat

yapıyorlar.

Plastik İşleme Makineleri sektörünün her geçen gün üstüne koyduğu bu yolculukta,

Türkiye Plastik sektörü tarafından, desteklenmeye demeyeceğim ama şans verilmesine

ihtiyacı var. Unutulmamalı ki en iyi pazarlığı, en iyi ve hızlı servisi, fi rmanıza özel uygulama-

ları, aynı kültür içinde yoğrulduğunuz ve aynı lisanı konuştuğunuz kişilerden alır, o kişilerle

yaparsınız.

Almanya, Çin, Amerika, İtalya gibi ülkeleri gözünüzün önüne getirin bu ülkeler hem

plastik işleme alanında hem plastik işleme makineleri alanında büyük oyuncular. Sektörle-

rin birbirini büyüttüğünü bu ülke örneklerinden net bir şekilde görebiliyoruz. Katma değeri

yüksek iş ancak ve ancak iyi makineler ile mümkün. Türkiye Plastik sektörüne bu vesileyle

seslenmek istiyorum “Kendi makinecinizi güçlü makine sanayinizi yaratmak için yapmanız

gereken, destek değil şans vermek, çünkü bu durumun doğal sonucu olarak orta vadede

ballı meyvelerini siz yiyeceksiniz”.

Plasmar, Toyota Tsusho ile uluslararası dağıtıcı olmayı hedefl iyor

Türkiye’nin güçlü plastik hammadde da-

ğıtıcısı Plasmar’ın çoğunluk hissesi, Toyota

Tstusho tarafından alındı. Eylül ayı içinde ya-

pılan ChemOrbis bünyesinde düzenlenen bir

tören ile anlaşma imzalandı. Anlaşmaya iliş-

kin yapılan açıklamada, “Bu anlaşma ile, plas-

tik hammadde dağıtımı kapsamında, Toyota

Tsusho’nun rakabetçi avantajlarından da ya-

rarlanmak suretiyle, Plasmar iç piyasadaki pa-

zar lideri konumunu korumayı ve sağlamlaştır-

mayı, dış piyasalarda ise uluslarası bir dağıtıcı

fi rma konumuna ulaşmayı hedefl iyor. Plasmar,

önümüzdeki dönemde, sürdürülebilir bir büyü-

me hedefi doğrultusunda, başta Kuzey Afrika,

Balkanlar ve Kafk asya Bölgesi olmak üzere

yeni pazarlara açılma projesini bu ortaklık ile

hayata geçirmeyi planlıyor” denildi.

Açıklamalarda, Plasmar ile Toyota Tsusho

arasındaki görüşmelerin bir yıldır devam ettiği

belirtildi. Anlaşmaya ilişkin bir açıklama yapan

Plasmar Genel Müdürü Mehmet Altunkılıç, “Bu

ortaklık şirket tarihi için çok önemli bir eşik, kri-

tik bir kilometretaşı.” dedi.

Plasmar’ın 2013’ü 576 milyon TL ciroyla

tamamladığı, Fortune Türkiye 500 listesin-

de de 218. sırada olduğu belirtiliyor. Japon

sanayi devi Toyota’nın iştiraki olan Toyota

Tsusho’nun dünya genelinde 150 temsilciliği

ve 900 iştiraki olduğu belirtildi.

PANO

Hüseyin SemerciPlastik�Sanayicileri�Derne i�Ba kan �

PLASFEDDERGİ

46

PANO

İKMİB ve İDDMİB profesyonel ve amatör tasarımcılara kucak açtı

İlk kez düzenlenen “Plastik ve Metal Am-

balaj Tasarım Yarışması”nda ödüle değer bu-

lunan tasarımcılar şöyle:

Plastik Ambalaj Profesyonel Kategorisi:

Birincilik Ödülü: Duckling Bebek Şampuanı

Ambalajı / Merve Bayram

İkincilik Ödülü: Tane / Gökçen Konka

Üçüncülük Ödülü: Cassette Şeff af Bant Am-

balajı / Ceren Demirağaç

Mansiyon: Snacking / Fatih Kurtcan

Plastik Ambalaj Öğrenci Kategorisi:

Birincilik Ödülü: Bas & Sula / Mehmet Berbe-

roğlu

İkincilik Ödülü: Magnify / Tuğkan Kurtuluş

Üçüncülük Ödülü: Kedimi / Arzu Arukaslan

Mansiyon: Exa / Elif Kadayıf, Yaprak Deniz

Kurt, Mustafa Eray Özdil

Metal Ambalaj Profesyonel Kategorisi:

Birincilik Ödülü: Kendinden Cezveli Türk Kah-

vesi Ambalajı / Alper Karadoğaner, Anıl Ercan

İkincilik Ödülü: A’zam-ı Hem-Sufre / Barış

Ayan

Üçüncülük Ödülü: Sıyırıcılı Boya Ambalajı / Ser-

kan Güneş

Mansiyon: Turkish Yoghurt Drink / Çağlar Genç

Delight / Merve Bayram

Metal Ambalaj Öğrenci Kategorisi:

Birincilik Ödülü: Süz / Muzaff er Berkay Alkışel,

Utkan Kozalan

İkincilik Ödülü: Sieve Pack / Mustafa Ali Toğ-

lukdemir

Mansiyon: Doku / Selin Özgür

Türkiye’nin güçlü sektörleri arasında bu-

lunan ambalaj sektöründe gençleri tasarıma

yönelik özendirme çalışmaları güçlenerek

devam ediyor. İstanbul Kimyevi Maddeler ve

Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) koordi-

natörlüğü ve İstanbul Demir ve Demirdışı Me-

taller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) işbirliği ile

yeni bir tasarım yarışması hayat buldu.

İlk kez düzenlenen “Plastik ve Metal

Ambalaj Tasarım Yarışması” düzenlendi. Ta-

sarımcıların yoğun ilgi gösterdiği yarışma

sonuçlandı ve Eylül ayında düzenlenen bir tö-

renle jürinin ödüle değer bulduğu tasarımlar

sahiplerini buldu.

Hem profesyonellere, hem de öğrencilere ödül verildi

Yarışma kapsamında profesyonel ta-

sarımcılar ve öğrenciler için iki ayrı kategori

açıldı. Her bir kategoride, metal ve plastik

ambalajlar için iki alt kategori oluşturuldu ve

toplamda 4 grupta 16 tasarım ödül almaya

hak kazandı. Kendi kategorilerinde birinci

seçilen eser sahiplerine 15, ikincilere 10 ve

üçüncü olanlara 7 bin ve mansiyon ödülü

alanlara 4 bin TL ödül verildi.

Öğrenci kategorisinde ise birincilere 7

bin, ikincilere 5 bin, üçüncülere 3 bin ve man-

siyona da 2 bin TL para ödülü verildi.

Ödüller düzenlenen törenle sa-hiplerine verildi.

İlk yarışmanın ödül törenine, Türkiye

İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili Tah-

sin Öztiryaki, İstanbul Kimyevi Maddeler ve

Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim

Kurulu Başkanı Murat Akyüz, İstanbul Demir

ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDD-

MİB) Başkanı Rıdvan Mertöz katıldı.

Törende konuşan İKMİB Başkanı Murat

Akyüz, yarışmaya gösterilen yoğun ilgiden

memnuniyetini vurgulayarak, yarışmada su-

nulan ürünlerin katma değer yaratacağını ve

ihracat pazarlarında fi rmalara avantaj sağla-

yacağına inandığını vurguladı. Akyüz “Amba-

lajı estetik, lojistik, ergonomik ve ekonomik

yönlerden ele alacak özgün ve yenilikçi ta-

sarımların ortaya çıkartılması hedefi yle yola

çıktık.

Ambalaj sektörü geçtiğimiz yıl 3.6 milyar

dolarlık ihracat elde etti. Sektör büyüklüğü

ise 16 milyar dolara ulaşmış durumda. Plastik

ve Metal Ambalaj Tasarım Yarışması’nın sek-

töre önemli kazançlar sağlayacağına inanıyo-

ruz.” dedi.

PLASFEDDERGİ

47

PANO

Avrasya Ambalaj Fuarı 20. yılında 91 ülkeden 50 bin ziyaretçi aldı

Tasarımcı öğrenciler yarıştı

Öteyandan, fuar kapsamında ASD ve

Reed TÜYAP işbirliğinde bu yıl onuncusu

düzenlenen Ambalaj Tasarımı Ulusal Öğren-

ci Yarışması 2014’ün Ödül Töreni 18 Eylül

tarihinde Avrasya Ambalaj İstanbul 2013’ün

Açılış Kokteyli’nde gerçekleştirildi. Yarışma-

da Marmara Üniversitesi Grafi k Tasarım Bö-

lümünden Doğukan Karapınar “Karakalem

Çizim Kalemi Ambalajı” isimli projesiyle birin-

cilik ödülünü; Yaşar Üniversitesi Grafi k Ta-

sarım Bölümü’nden Çağıl Aygen “Akıllı Kutu”

isimli projesiyle ikincilik; Anadolu Üniversitesi

Endüstriyel Tasarım Bölümü’nden Ulaş Tigin

“Leaf Plastik Deterjan Ambalajı” projesiyle

üçüncülük ödülünü kazandı. Yarışmada 9

proje mansiyon, 5 proje ise sertifi ka almaya

hak kazandı.

Yarışmada dereceye giren, mansiyon ve

sertifi kaya layık bulunanlar da dahil olmak

üzere toplam 17 projenin sahipleri dilerlerse

WPO - Dünya Ambalaj Örgütü’nün düzenledi-

ği Ambalaj Tasarımı Uluslararası Öğrenci Ya-

rışması olan WorldStar Student Competition

2014 ve APF- Asya Ambalaj Federasyonu’nun

düzenlediği AsiaStar yarışmalarına katıla-

bilecek ve bu yarışmalarda dünya derecesi

almaya hak kazanmak için yarışmaya devam

edebilecekler.

ASD Ambalaj Sanayicileri Derneği ve

Reed TÜYAP işbirliğinde; AMD Ambalaj Ma-

kinecileri Derneği, ESD Etiket Sanayicileri

Derneği, KASAD Karton Ambalaj Sanayicileri

Derneği, MASD Metal Ambalaj Sanayicileri

Derneği, OMÜD Oluklu Mukavva Sanayicileri

Derneği ve SEPA Sert (Rijit) Plastik Ambalaj

Sanayicileri Derneği destekleriyle gerçekleş-

tirilen Avrasya Ambalaj 2014 İstanbul Fuarı

yirminci kez kapılarını açtı.

Her yıl düzenlenen fuarlar kapsamında

Avrasya’nın en büyüğü olma niteliği bulunan

fuarda, ambalaj makineleri, gıda ve içecek

sektörüne yönelik ambalaj çözümleri, fonk-

siyonel ve çevre dostu ambalaj malzemeleri,

kozmetikte satın alma kararlarını etkileyen

özgün ambalajlar, ilaç ambalajlarındaki tüm

yenilikler, etiket, barkod, ürün ve sistemle-

rine yönelik her türlü ürünler, depolama ve

taşımacılıktaki ambalaj çözümleri ile her tür

endüstriyel ambalajlar görücüye çıktı.

Fuara, ihracat pazarlarından çok sayıda

profesyonelin katılması da memnuniyetle

karşılandı. Fuar sonrası yapılan açıklamada,

105 bin metrekare kapalı alanda, 41 ülkeden

1170’in üstünde fi rma ve fi rma temsilcisinin

ürün ve hizmetlerini sunduğu, 91 ülkeden 50

bin profesyonelin katılmasıyla da başarılı bir

organizasyonun tamamlandığı kaydedildi.

Fuara 200’ün üzerinde yeni katılımcı fi r-

ma gelmesinin büyüme yönünde işaret sayıl-

dığı kaydedilen açıklamada, Fransa, İtalya ve

Çin’in milli katılım düzenlediği bilgisi verildi.

Sonuç raporunda, “Nitelikli ziyaretçilerle katı-

lımcıları buluşturan fuar yeni pazar arayışları-

nın ve küresel rekabetin kritik önem kazandı-

ğı bu dönemde ambalaj sektörüne ivme kattı.

Sektörün ihracat pazarlarından fuara yoğun

ilgi olurken geçen yıla göre uluslararası alıcı-

larda yüzde 65’lik bir artış oldu. Kuzey Afrika,

Ortadoğu, Kafk asya ve Balkan ülkelerinin

yanı sıra İngiltere, Almanya gibi Avrupa ülke-

lerinden de büyük ilgi gören Avrasya Ambalaj

Fuarı sektöre yeni pazarlar, yeni müşteriler

kazandırdı” denildi.

PLASFEDDERGİ

50

PlaSTK

2014’ü büyümeyle kapatacağız, 2015’te sorunlarımızın çözümünü bekliyoruz

Değerli dostlar,

Cam, porselen, seramik, paslanmaz çelik, plastik, küçük elektrikli ev aletleri, ahşap, ev

ve mutfak eşyaları gibi birçok alanı içine alan, geniş bir ürün yelpazesine sahip sektörü-

müz, kendi kendine yeten ve cari fazla veren sektörlerdendir.

Züccaciye sektörü 2014 yılının ilk çeyreğinde, iç piyasa dinamikleri açısından mevsim-

sel etkiler ve seçim gibi etkenlerden dolayı durgun bir dönem geçirmiş, ikinci çeyrekte ise

sektörel fuar düzenlemeleri, Anneler Günü ve Babalar Günü gibi etkinlikler sayesinde ilk

çeyreğe göre daha hareketli bir dönem yaşamıştır.

2013 yılı verilerine göre ihracatımız, yaklaşık olarak 2.5 milyar dolar, ithalatımız ise

1.3 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Sektörümüzün yurt içi ve yurt dışı toplam payı ise

6 milyar dolardır. Sektör ithalat rakamları iç pazarın durgunluğu nedeniyle gerileme yaşa-

mış olsa da, bu önemli rakamları içermemektedir. İhracat pazarlarında ise özellikle komşu

ülkelerdeki olumsuzluklar, Avrupa piyasalarındaki durgunluk göz önüne alındığında sıkıntı

olmasına karşılık, sektörümüz fi rmalarının farklı pazarlara açılarak bu açığı kapattığı görül-

mektedir.

Dernek olarak, üyelerimizin üretim, ihracat ve ithalatta karşılaştıkları sıkıntıların çö-

zülmesi yönünde çalışmalarda bulunuyor, ülke ihracatımızdaki sektör payımızın artırılma-

sı, dolayısıyla sektörümüzün güçlenmesine katkıda bulunuyoruz.

2015 yılından sektör olarak beklentilerimiz;

• İhracatımızın daha da artırılarak, sektör hacmimizin büyümesi,

• Günlük yaşamda kullanımları zorunlu hale gelen ve artık lüks sayılmayacak, ayrıca

enerji tasarrufu sağlayan elektrikli küçük ev aletlerine uygulanan ÖTV’nin kaldırıl-

ması,

• KKDF’nin kaldırılarak, sektörümüzün ihracatının ve rekabet gücünün daha da artırıl-

masının sağlanması,

• Çek Kanunu’ndaki boşlukların ortadan kaldırılarak, “çek”in eskiden olduğu gibi nakit

para yanında ikinci ve “güvenilir” bir alternatif ödeme aracı haline getirilmesi,

• “Kıdem Tazminatı Fonu”nun hayata geçirilmesi,

• Bölgesel teşviklerin yanında sektörel teşviklerin de artırılması,

• Züccaciye sektörünün bir araya geleceği sektörel kümelenme alanları oluşturulması,

• Özellikle sınır ticareti adı altında, haksız rekabete neden olan kaçak mal girişlerinin

engellenmesidir.

PANO

Ömer Ertuğrul Erdoğan ZÜCDER�

Yönetim�Kurulu�Ba kan

Ekstrüzyon alanında Dün-

yanın saygın isimlerinden Chris

Rauwendaal, sektörün teorik bil-

gilerini güncellemesi ve verimlilik

alanına odaklanması sayesinde,

ek yüzde 25 verimin mümkün ol-

duğu görüşünde.

Ekstrüzyon alanında sektörün başucu

eserlerinin yazarı Chris Rauwendaal, kalite

ve verimin yükseltilmesinin mümkün olduğu

görüşünde. Bu alanda verdiği seminerler ve

konferansları, sektörün en önemli eğitim faali-

yetleri arasında bulunan Rauwendaal, fi rmaları

bilgilerini güncellemeye çağırıyor.

Türkiye’de plastik sektöründe faaliyet

gösteren fi rmaların çoğunluğu ekstrüzyon

süreçlerinde yaşadıkları sorunları deneyip

yanılarak, kulaktan kulağa aktarılan doğru/

yanlış yöntemlerle ya da yüklü miktarlarda

paralar ödeyerek aldıkları danışmanlık hizmet-

leriyle çözüyor ya da çözdüğünü düşünmeye

devam ediyor. Yanlış bilgiler doğrultusunda

yaşanan yanlış uygulama süreçleri, hem za-

man hem para kaybına sebep oluyor. Chris

Rauwendaal’ın kendi alanında “en çok satan-

lar” listesinde yer alan kitapları; Türkiye dahil

dünyanın birçok ülkesinde yıllardır ders kitabı

olarak okutulmaya devam ediyor ve plastik

sektöründe faaliyet gösteren fi rmalar için ise

ekstrüyonla ilgili en kolay ulaşılabilen, en ucuz

ve en doğru bilgiyi sağlayan kaynaklar olarak

görülüyor.

Türkiye’de sektörün verimlilik sorunlarına

çözüm üretmek üzere eğitim faaliyetlerini yo-

ğunlaştıran PAGDER, bu konuda bir konferans

hazırlamak üzere çalışmalarını başlattı. Sektör

talebine bağlı olarak eğitim faaliyetinin Nisan

2015 içinde yapılabileceği kaydedildi.

Ekstrüzyon alanında ek yüzde 25 verim mümkün

PLASFEDDERGİ

52

Türkiye plastik sektörünün ulusal ve

küresel rekabet gücünü artırmak vizyonuyla

çalışmalarını sürdüren PAGDER, dokuz ül-

keden 33 sektör profesyonelinin katılımıy-

la beşinci kez gerçekleştirilen ISO Çalışma

Grubu Toplantısı’nın ev sahipliğini üstlendi.

İstanbul’da yapılan toplantıyla, Avrupa Plastik

ve Kauçuk İşleme Makinecileri Üreticileri Birliği

EUROMAP, Alman Makine ve Aksamları Derne-

ği VDMA ve İtalyan Plastik ve Kauçuk İşleme

Makineleri ve Kalıpları Üreticileri Derneği AS-

SOCOMAPLAST tarafından kurulan ISO Çalış-

ma Grubu, plastik ve kauçuk işleme makinele-

rine yönelik taslak standartların oluşmasında

görüş birliğine vardı. Hazırlanan taslak metin,

Avrupa Plastik ve Kauçuk İşleme Makinecileri Üreticileri Birliği EUROMAP,

Alman Makine ve Aksamları Derneği VDMA ve İtalyan Plastik ve Kauçuk

İşleme Makineleri ve Kalıpları Üreticileri Derneği ASSOCOMAPLAST ta-

rafından kurulan ISO Çalışma Grubu, plastik ve kauçuk işleme makineleri

sektörüne yönelik altı ayda bir gerçekleştirilen toplantıların beşincisi için

bir araya geldi. PAGDER ev sahipliğindeki toplantıya Almanya, Avustur-

ya, Fransa, İtalya, Amerika, Çin, Japonya, İsviçre ve Türkiye’den 33 sektör

temsilcisi katıldı.

bir sonraki toplantıda görüşe sunulacak.

Toplantıya, Almanya, Avusturya, Fran-

sa, İtalya, Amerika, Çin, Japonya, İsviçre ve

Türkiye’den 33 temsilcinin katıldı. Alman

Makine ve Aksamları Derneği (VDMA) tem-

silcisi Bernd Nötel, PAGDER Yönetim Kurulu

Üyesi Burç Angan ve ISO gözlemcisi Stephan

Kennedy’nin açılış konuşmalarıyla başlayan

toplantıda, daha önceki teknik düzeyde sağla-

nan ilerlemelerin, nihai bir metine dönüştürül-

mesi için görüşme yapıldı.

Toplantıda konuşan PAGDER Yönetim

Kurulu Üyesi Burç Angan, “Beşincisi için bir

araya geldiğimiz ISO Çalışma Grubu toplantı-

sının ev sahipliğini üstlenmekten büyük mut-

luluk duyuyoruz. Dünyanın dört bir yanından

gelen sektör temsilcileri ile sektörümüzün

geleceğine global anlamda yön vermek bizler

için oldukça önemli. Nasıl ki İstanbul, Avrupa

ve Asya arasında bir köprü görevi görüyorsa,

bu toplantının da tüm dünya genelinde plas-

tik işleme makineleri standartları açısından

bir köprü vazifesi görmesini umuyoruz.” diye

konuştu.

EUROMAP bünyesinde, plastik ve kauçuk

işleme makineleri ile enjeksiyon kalıp maki-

neleri güvenliğine yönelik ISO sistemi içinde

standartların tek standart altında toplanma-

sına yönelik başlatılan çalışmalar son aşamaya

geldi. İstanbul toplantısının ardından bir taslak

standart metni tarafl ara sunulacak ve Avrupa

kapsamındaki bütün imalatçılar için geçerli bir

uygulama haline gelecek.

“ISO/TC 270 Plastik ve kauçuk makinele-

ri” standart çalışması çerçevesinde;

Hazırlık, işleme ve plastik ve kauçuğun

geri kazanılması için kullanılan makineler ala-

nında, makinelerin belirli bir makine veya grup

için ayrıntılı güvenlik gereksinimleri de dahil

olmak üzere standardizasyon belirleniyor.

İstanbul’da ISO / TC 270 / WG 1 Enjeksiyon

kalıp makineleri güvenliği (id:6126874) En-

jeksiyon kalıplama makineleri için bir güven-

lik standardı geliştirmeye yönelik toplantıya

yüksek ilgi sağlandı. Çin, Japonya, ABD ve

Avrupa’dan 30’dan fazla uzman, İstanbul’da

ISO’ya Komite Taslağı olarak iletilecek bir me-

tin kaynağı üzerinde anlaştı.

Avrupalı makineciler enjeksiyon makineleri için ISO standardına son şeklini PAGDER’in ev sahipliğinde İstanbul’da verdi

PANO

PLASFEDDERGİPLAPLASFESFEDDDERDERGİGPLASFEDDERGİGÜNDEM

Türk makineciler Türk makineciler yükseliyor,yükseliyor, sektör yatırım ve üretim için sektör yatırım ve üretim için cazibesini artırdı

Plastik işleme makineleri:

Türkiye, 2013 sonu itibariyle Dünyanın en büyük plastik işleme makinaları ithalatçılarından biri ola-

rak dikkat çekiyor. Dünya ithalatından yüzde 2 pay alan Türkiye, ucuz makine üreticisi ülkelerin baskısı

altında. Buna karşılık son dönemde sektör dikkat çekici atılım içinde. Mevcut yapıyı kırmak için fi kirler de

yok değil. Öncelikle, sektöre yönelik bir stratejik yaklaşım çerçevesinde yerli üreticilerin korunması ilk

yol. Güçlü makine üreticilerinin Türkiye’de yatırıma özendirilmesi, makine aksam ve parçalarına ağırlık

verilmesi diğer yollar olarak dikkat çekiyor.

Türkiye, bir dönem plastik sektörünün ih-

tiyacının hemen hemen tamamını karşıladığı

plastik işleme makineleri, aksam ve parçaları

sektöründe yeni bir dönemin eşiğine geldi. Son

5 yıldır yıllık 700 milyon dolar seviyenin üstün-

de istikrar kazanan ve 2014 sonu itibariyle ye-

niden 800 milyon dolarlık bir yatırıma ulaşacağı

tahmin edilen Türkiye pazarı hem yerli hem de

yabancı üreticiler için cazibesini artırdı. Yerli

üreticiler, uzun süren bir suskunluğun ardından

yeni ürünleriyle ihracat ve iç satışlarda gücünü

artırmaya başladı.

54

PLASFEDDERGİPLAPLASFESFESFEDDDDERDERDERGİGİGİPLASFEDDERGİGÜNDEM

makinelerinde, hem de aksam ve parçalarında

gücünü günden güne artıran imalatçılar var.

Bir dönem sektörün büyümesini destek-

leyecek ölçüde güce erişen makine imalatı

uzun süren bir gerileme döneminin ardından

tekrar yükseliş işaretleri veriyor. Öyle ki, bu

yükseliş kısa bir aralık vermesine rağmen ne-

redeyse 12 yıldır sürüyor.

Üretim 400 milyon dolara doğru

Plastik makine sektöründe üretimi

2003’ten bu yana kesintisiz bir büyüme sü-

recine girdi. Küresel krizin etkileriyle Türkiye

ekonomisinin yüzde 4,8 küçüldüğü 2009 ve

“tüketime dayalı” büyümenin görüldüğü 2010

yılındaki bir önceki yıla göre düşük oranlı üre-

tim artışının ardından, 2011’den itibaren önce-

ki yılların kayıplarını da geri alarak büyümesini

sürdürdü.

2011 yılında kriz öncesi dönemine döne-

rek artışını sürdüren plastik makineleri sektö-

rü, 296 milyon dolarlık üretimi gerçekleştirdi.

Ardından 2012’de ilk kez 300 milyon dolar sı-

nırı geçilerek 311 milyon dolara ulaşıldı. 2013

yılı ise 339 milyon dolarlık üretimle tamamlan-

dı.

PLASFED analizlerine göre 2014’ün ilk

altı ayı sonunda 180 milyon dolarlık plastik

makine sektörü üretim gerçekleşti. Bu veriler

ışığında 2014 yılı da bir önceki yıla göre yüz-

de 6 dolayında büyüyerek 361 milyon dolara

ulaşacak.

Türkiye plastik sektörünün makine yatırımları

Türkiye plastik sektörü, Avrupa ve dün-

ya ölçeğinde dikkat çekici hale geldi. Sektör,

sürekli üretim büyümesiyle 2013 yılı sonunda

plastik mamullerde 34.6 milyar dolar büyüklü-

Türkiye, Avrupa’nın ikinci büyük plastik

sektörüne sahip. Dünya ölçeğinde ise ilk on

içinde, yedinci sırada bulunuyor. Hammadde

dışında mamul bazında iç pazarın ihtiyacının

tamamını karşılayan sektör, dış ticaret fazlası

da veriyor. Buna karşılık, plastik işleme ma-

kineleri ile aksam ve parçaları bu büyüklüğü

karşılamaktan oldukça uzak. Gelinen noktada

plastik sektörünün bu güce erişmesi ise yeni

bir fırsat kapısını açtı. Türkiye bu alanda istik-

rarlı bir pazar olarak bütün dünyanın dikkatini

çekmeye başladı. Bu fırsat penceresi yatırım-

ları artırmak için iyi bir manzara gösteriyor.

Hem yerli, hem de yabancı imalatçılar için Tür-

kiye artık yatırım için göz ardı edilemeyecek

bir büyüklükle ortaya çıktı. Üstelik, yerli maki-

ne imalatçıları da bunun farkında. Hem işleme

55

PLASFEDDERGİGÜNDEM

ğe ulaştı. Bu seviyesiyle İtalya’yı geçerek, dün-

yanın en gelişmiş pazarı olan Avrupa’da ikinci

büyük plastik üreticisi ülke haline geldi.

Türk plastik mamul üretimi sektörü genel

büyüme oranının üstünde büyümesini sürdü-

rürken, plastik sektöründeki yatırımlarıyla da

dikkat çekti. Bu yatırımların büyük kısmı ithalat

da olsa, yerli üreticiler son dönemde etkileri-

nin artacağının işaretlerini verdi.

Sektör, 2007 yılında ulaştığı yaklaşık

600 milyon dolarlık yatırım miktarını, 2009

ve 2010 yılları dışında korudu ve son 12 yılın

rekoru olan seviyeye 2011 yılında 885 milyon

dolarla ulaştı. Sektörün yıllık yatırım tutarı

yaklaşık 700 milyon dolarla anılmaya başladı.

Küçük dalgalanmalar sayılabilecek 2013 yı-

lında bir önceki yıla göre düşüş görülmesine

rağmen bu yılın yine artışla tamamlanarak

yatırımların 2014 sonunda 800 milyon dolar

seviyesine ulaşması bekleniyor.

Sektörün yatırımları yeni ve yenileme ya-

tırımlarından oluşuyor. Yeni teşvik uygulaması

kapsamında, son dönemde sektörün ağırlıklı

olarak yer aldığı Marmara bölgesi dışında da

yatırımlar yoğunlaştı. Özellikle Şanlıurfa ve

Gaziantep’e yönelik büyük yatırım teşvik bel-

geleri alındı.

Plastik mamul üreticilerinin yatırımlarına

bakıldığında hemen hemen son 10 yıldır ben-

zer bir manzara ortaya çıkıyor. Mamul üretici-

leri son 11 yıllık dönemde en büyük makine ya-

tırımlarını presler ve diğer makinelere yaptılar.

Yüzde 24 oranında enjeksiyon, yüzde 18 ora-

nında ektrüzyon makinelerine yatırım yapıldı.

Türkiye, plastik işleme makineleri sektörü

açısından dünyanın önde gelen pazarlarından

biri durumunda. 2003-2013 dönemini kapsa-

yan 11 yılda, plastik sektörü makine, teçhizata

toplam 6 milyar 434 milyon dolarlık yatırım

yaptı. Yine aynı dönemde bunun 5 milyar 217

milyon dolarlık ithal ürün alındı.

Plastik işleme makineleri sektörüne bakıl-

dığında, son dönemde üretim artışına paralel

ihracat başarılarını da yükseltti. Her ne kadar,

yerli yatırımcılara ulaşmakta bazı güçlükler gö-

rünse de sürekli bir iyileşme sağladılar.

Plastik işleme makine sektörünün ihraca-

tının ithalatı karşılama oranı 2011’de yüzde 15

seviyesindeyken, 2012 yılında bu yüzde 21’e

çıktı. Plastik imalatçıları yatırımlarının 2011’de

yüzde 22’sinde yerli makineleri tercih ederken,

bu oran 2012’de yüzde 24’e yükseldi. 2013 yılı

Plastik işleme makinelerinin niteliklerinde ana eğilim: Verimli ve çevreci makineler

Avrupalı makine üreticilerinin üst kuruluşu olan EUROMAP, Avrupa Birliği içinde geçerli olmasını öngördükleri bir dizi standardizasyon

belirleme çalışmalarını son aşamaya getirdi. EUROMAP’ın uzmanlarla birlikte geliştirme çalışmalarını sürdürdüğü yeni standartlarda hem

makinelerin hem de ürünlerin enerji verimliliği oranlarının belirlenmesine yönelik öneri geliştirildi. EUROMAP, bütün sektörlerde olduğu gibi

plastik işleme makinelerinde de enerji verimliliğinin ön planda olması ve enerji tüketiminin olası en düşük seviyelerde gerçekleşmesi yoluyla

çevreci makine ve ürünlerin ortaya çıkmasını temel prensip olarak belirledi.

EUROMAP, sektördeki diğer kuruluşlarla birlikte Avrupa Parlamentosu’nun, plastik işleme makinelerine yönelik olarak yeni bir tüzük

oluşturması çalışmalarına da katkı veriyor. Bu tüzüğün de ISO standartları içinde yeni bir standardın oluşturulması ve bu yolla Avrupa paza-

rına sunulacak makinelerin piyasa gözetiminin sağlanması için çalışmalar yürütüyor.

2003

53

83

141164

180

243

167179

296311

339

2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013

56

PLASFEDDERGİGÜNDEM

PLASFED, plastik işleme makinelerine yönelik olarak kapsamlı ve

düzenli olarak gelişmeleri takip ediyor. Türkiye’nin ilk sektörel sivil top-

lum örgütlerinden biri olan PAGDER kurulduğu tarihten itibaren coğra-

fi olarak İstanbul’da yoğunlaşan makine imalatçılarının da üye olması

nedeniyle bu sektörde faaliyet gösteren fi rmaları kapsamış durumda.

PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy, mamul ve makine üreticilerinin

coğrafi yakınlığının bir fırsat olarak kullanılabileceği görüşünde. Aksoy,

büyük makine üreticilerinin mühendisliğe odaklanarak çok sayıda fi r-

ma ile işbirliği altında üretim yapmasını örnek göstererek, hem maki-

ne imalatçıları arası işbirliğine, hem de mamul üreticileriyle yapılacak

işbirliğine işaret etti. Aksoy, “Plastik makine imalatçıları, alanlarında

önde gelen plastik işleyen fi rmalar ile işbirlikleri gerçekleştirmektedir-

ler. Bu şekilde daha yüksek verimle üretim yapabilen, daha az enerji

tüketen ve insan gücüne daha az bağımlı üretim hatları geliştirmekte

ve pazar paylarını arttırmaktadırlar. Ülkemizde de önemli ölçekte üre-

tim yapan fi rmaların varlığını dikkate alarak makine ve ürün üreticileri

arasında bu tür işbirliklerinin oluşturulması orta vadede her iki tarafın

da lehine olacaktır” görüşünü vurguladı.

Sektörün mevcut gelişim seviyesi 80’li yıllardaki gücünden uzak

olsa da gelişme potansiyeli barındırıyor. Çeşitli dönemlerde oluşturu-

lan öneriler, karar alıcılara iletilmiş ve kamuoyuna açıklanmış durumda.

PLASFED, bu öneriler kapsamında herşeyden önce Türkiye’nin

“ucuz makine” baskısından kurtarılması görüşünde. Bu konuda kısmi

olarak bir koruma uygulanıyor. Tartışmalı bir uygulama olan ve sektö-

rün her iki tarafında farklı yaklaşımlar görebilen ikinci el makinelerde,

eğer Türkiye’de imal edilen bir makinenin ithali sözkonusu ise kısıtla-

yıcı hükümler devreye girebiliyor. Ancak sektör bu korumanın özellik-

le dampingli olduğu görülen ülkeler için genişletilmesini talep ediyor.

Buna karşılık ağır rekabet baskısı altında olan mamul üreticilerinin yatı-

rım ihtiyacı da sürekli olarak kendisini gösteriyor.

PLASFED, bu ortamda çeşitli tespit ve öneriler geliştirdi. Raporla-

ra göre, Türkiye’de bu alanda faaliyet gösteren şirketlerin çoğunluğu-

nun KOBİ olması, sayısının fazla olması fi rmaları ölçek üretim avantaj-

larını kullanmaktan uzaklaştırıyor. PLASFED raporlarında bu konuda şu

görüşe yer verildi:

“AB ülkelerinde plastik ve kauçuk makineleri ile bunların aksam

ve parçalarını imal eden fi rma sayısı toplam 3.700 civarında iken,

Türkiye’de 600 civarında fi rmanın bulunması, fi rma başına üretim ve

ciro oranının düşmesine neden olmaktadır. Plastik işleme makineleri

ile bunların aksam ve parçaları sektöründeki gelişmeler, büyük ölçüde

plastik sektörünün büyümesine ve yatırım eğilimlerine paralel bir seyir

izlemesine rağmen sektör özellikle Çin ve Uzak doğu ülkelerinden yapı-

lan ucuz ithalat baskısı altındadır. Artan talebin paylaşılmasında ithalat

daha çok pay almaktadır. Türkiye, plastik işleme makineleri ile bunların

aksam ve parçaları dış ticaretinde net ithalatçı ülke konumundadır ve

katma değeri nisbi olarak daha düşük makineler ihraç ederken, pahalı

makineleri ithal etmektedir.”

Temel tespite bağlı olarak bir dizi çıkış önerisi geliştirildi. PLAS-

FED, herşeyden önce sektörün özel sektör ile birlikte geliştirilmesi için

bir kapsayıcı bir stratejik yaklaşım içine alınmasını talep etti. Teknolo-

jik düzeyinin artırılması, küresel pazarda rekabetçi bir üretim yapısına

ulaşması bu stratejinin temel unsurları olarak önerildi.

Ar-Ge ve ölçeğe dayalı yatırımların sonuç vermesinin kısa vadede

mümkün olmayacağından hareketle, bu ara dönemde yabancı serma-

yeli yatırımların çekilmesine yönelik bir öneri geliştirildi. Avrupa’da faa-

liyet gösteren büyük makine imalatçılarının göreli olarak başta işgücü

olmak üzere maliyet avantajı sunan Türkiye’de yatırım yapmasının

özendirilmesi, bu makinelere yönelik üretim yapan alt üreticilerin de

güçlenmesini sağlayacağı varsayımından hareket edildi. Bu yaklaşım-

da başarıya ulaşılması halinde Avrupa’lı yatırımcıların dahi Türkiye üre-

timi ürünleri tercih etmesinin sağlanabileceğine işaret edildi.

Sektörün yapılanmasında büyük ölçekli enjeksiyon ve ekstrüzyon

makine üreticilerinin ortaya çıkarılması için çalışma yapılması da öne-

riler arasında yer aldı. Sektörün kümelenmesi ve diğer rekabet öncesi

işbirliği modellerinin geliştirilmesi bir yaklaşım olarak ortaya çıktı.

PLASFED tarafından sektörün gelişmesi için önerilerin temel baş-

lıkları şöyle:

-Eğitim altyapısı geliştirilmeli ve ara elemanları da kapsayacak bir

eğitim programının oluşturulması gerekli.

-Sektöre yönelik olarak AR-GE ve ürün geliştirme, yenilik yatırım-

larına destekler güçlendirilmeli.

-Makine imalatçılarının klasik pazarları dışında, yeni pazar ara-

yışları daha fazla desteklenmeli, sektör bu yöndeki kendi çabasını yo-

ğunlaştırmalı. Bu konuda devlet kurumları dışında sektörel derneklere,

potansiyel dış pazar arayışları ve fi rmaların bu pazarlara açılımları ko-

nularında görevler verilmeli. Tanıtım ve pazarlama amacıyla sektörel

dernekler tarafından potansiyel dış pazarlarda ofi sler açılmalı, road

show ve bileteral toplantılar organize edilmeli.

-Ölçek üretime ulaşabilmek için, büyük fabrika yatırımı yapan iş-

letmelerin yerli makine tercihlerini özendirici yollar uygulanmalı. Bu

kapsamda bazı ülkelerde büyük oranda yatırım için makine siparişi

veren yatırımcılar 5 yıl vadeli makine alma imkanına sahipken, ölçek

olarak küçük yatırımlar yapıldığında az sayıda sipariş nedeniyle fi nans-

man avantajı kullanılamıyor ve ucuz makinelerin tercih edildiği bir yapı

doğuyor. Firmaların yatırımlarına yönelik bu yönde özendirici bir yakla-

şım belirlenmeli.

-Makine ihracatı bir çıkış yolu olarak görülmektedir. Türk maki-

nelerini tercih eden yurt dışındaki yatırımcıların Exim Bank kredileri

kanalıyla özendirilmesi yolu kullanılmalıdır. Bu kapsamda uzun vadeli

satışlarda ihracatçı kur ve vade garantisi ile desteklenmelidir.

-Yerli makine imalatçıları, yabancı ülkelerin sıklıkla uyguladığı

korunma mekanizmaları ile korunmalıdır. AB standartlarını taşımayan

ürünlerin Türkiye’ye girişinin engellenmesi bu yönde bir çerçeve be-

lirleyebilir.

-Türkiye, yerli standartlarını da katı biçimde uygulamalı ve piyasa

gözetimi ve denetim faaliyetlerini geliştirmeli.

-Uzun vadede yarar sağlayacak ve pahalı araştırma süreçlerinin

desteklenmesi amacıyla fi rmaların ortak araştırma-geliştirme faaliyet-

leri kurması sağlanmalı ve bunun için özendirici uygulamalar geliştiril-

meli. Yüksek katma değer sağlayan makinelerin üretimi çok büyük AR

– GE harcamaları gerektiriyor. Tamamı KOBİ niteliğinde bulunan yerli

üreticilerin bu araştırmaları yapması mümkün görülmüyor. Bu nedenle

Türkiye’de ana makine üretimi yerine bu makinelerin aksam ve par-

çalarının istenilen kalite düzeyinde üretilerek sektörümüzün küresel

oyuncuların parça tedarik sistemine girmeleri ve Türkiye’nin plastik

işleme makineleri aksam ve parçalarında üretim ve ihracat üssü haline

getirilmesi izlenebilecek ikinci stratejiyi oluşturabilir.

PLASFED’den çıkış için strateji: İşbirliği yoğunlaştırılmalı

57

PLASFEDDERGİGÜNDEM

sonunda ise bu oran daha da artarak yüzde

28’e ulaştı. 2014 yılının ilk altı aylık döneminde

de benzer bir seviye korundu. PLASFED tah-

minlerine göre, yılın sonunda da yatırımcıların

yüzde 28’i yerli makine tercih edecek.

Plastik makine imalatçıları 2013’te üre-

timlerinin yüzde 39’unu ihraç etme başarısını

gösterdiler. Yıl sonu tahminleri de aynı sevi-

yenin korunacağını gösteriyor. Daha önceki

yıllarda da üretim artışına paralel olarak ihra-

cat başarısı sergilendi. 2011’de üretimin yüzde

35’i ihraç edilirken, 2012 yılında bu oran yüz-

de 39’a yükseldi ve seviye korundu. İhracat,

2012’de bir önceki yıla göre yüzde 20, 2013

yılında yüzde 9 oranında yükseldi. İhracatın bu

yıl da yüzde 4 oranında artacağı tahmin edili-

yor.

Plastik mamul sektörü yatırımlarının bü-

yük kısmını ithalatla gerçekleştiriyor. Ancak

son dönemde bu eğilimde de bir düşüş görül-

meye başlandı. İthalat, 2012 yılında bir önceki

yıla göre yüzde 14 oranında azaldı. 2013 yılı

Lider Makina Satış Müdürü Jon Erbağan: Eko-nomimiz için büyük kayıp

Plastik sektörünün yüzde 76’lık (608 milyon dolar) gibi büyük

bir kısmının ithalat ile karşılanması ülke ve ekonomimiz için büyük

bir kayıptır. Öncelikle yüzde 76’lık oranı oluşturan kısmının hangi tip

makinalardan oluştuğunu gözlemlemek gerekmektedir. Ülkemizde

üretilmeyen veya kısmi olarak üretilen makinalar ise üretime geçil-

mesi için gerekli destek sağlanmalı, eğer ülkemizde üretimi var olan

makinaların halen ithalatı yükselerek artmakta ise makine üreticileri

için maddi destekler veya projeler geliştirilmelidir. Bunun yanı sıra yatırımcıların daha bilinç-

li ve araştırıcı olmaları her şeyin fi yat odaklı olmadığı, makinaların fi yatından önce kalitesi,

teknolojisi, teknik parça dayanıklılığı , servis erişilebilirliğinin öncelikli araştırma konusu ol-

ması gerektiği ile ilgili bilgiler örnekler ile anlatılmalıdır.

Mete Plastik Genel Müdürü Ömer Karadeniz: Makine sektörü çok önemli

Sadece plastik işleme makineleri sektörü değil, makine sektörü

Türkiye için önemli. Makine imalatına yönelik yatırımları katlamak

gerekiyor. 2023 hedefl erini konuşuyorsak bu gerekli. Plastik sek-

törü makine yatırımları küçük değil. Bu nedenle, yerli makine üreti-

mine yönelik teşvik politikaları olmalı ve sivil toplum örgütleri de bu

teşviklere yönelik planlama yapmalı. Ar-Ge ve inovasyon yatırımları

yetersiz. Açıkçası sektörün de bu teşviklerden yeteri kadar yarar-

landığını düşünmüyorum. Yerli mamul üreticileri fi yat veya tekno-

loji nedeniyle ithal makinelerini tercih ediyor. Yerli imalatçılarımızın hızla alım heyetleriyle,

pazarlama faaliyetleriyle çaba harcaması gerekiyor. Bir de yabancı üreticiler vadeli satışlar

açısından avantajlı. Bir sorun da nitelikli eleman problemi. Uzay çağında makine üretseniz

başına koyabileceğini işi bilen, nitelikli elemanınız yok, bulamıyorsunuz.

2003

288

458505

558595

656

414

558

885

785732

2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013

2003

257

408 421459

486507

312

452

692

596

527

2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013

58

PLASFEDDERGİ

sonunda ise yüzde 12 oranında düştü. PLAS-

FED tahminlerine göre, sektörün yatırımların-

daki göreli toparlanma ve Türk makine ima-

latçılarının ihracata yönelmesi sonucu 2014

sonunda ithalatta yüzde 10’luk bir yükseliş

bekleniyor.

Sektör güçlü çıkış için altyapıya sahip

PAGDER verilerine göre, Türkiye’de plas-

tik işleme makineleri ile bunların aksam ve

parçaları imali yapan fi rma sayısı 598 adet.

Aslında, geçmişte bu alanda faaliyet göster-

miş ciddi bir bilgi birikimi oluşmuş durumda. Bu

fi rmaların yüzde 78’i İstanbul’da, yüzde 6’sı ise

İzmir’de faaliyetlerini sürdürüyor. Firmaların

bu denli birbirine yakın olması da kümelenme

ve diğer rekabet öncesi işbirliği imkanlarını

sağlayacak avantajı bünyesinde barındırıyor.

PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci sek-

törün ihracatının güçlendirilmesinin bir çıkış

yolu olacağını belirtiyor. Son dönemde dernek

olarak bu alana ağırlık verdiklerini ve başarılı

pazarlama uygulamaları gerçekleştirdiklerini

GÜNDEM

Ekin Makina Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Karabulut: 2023 hedefi nden uzaklaşılıyor

Yapılan yatırım miktarı rakamlarda görüldüğü gibi plastik sektörünün büyümesini göstermekte; bu büyümeyi plas-

tik makina üreticileri kapasitelerini istenilen düzeyde arttıramadıklarından haliyle geri kalan büyük kısmı uzak doğudan

ithalat yoluyla karşılanmaktadır. Yerli makina üreticilerinin kapasitelerini arttırabilmeleri için bilgi ve teknoloji ağırlıklı ça-

lışmaları ve devletin verebileceği ciddi yatırım destekleriyle mümkün olabilecektir. Yani kısa, orta, uzun vadeli istihdam

ve yatırımı teşvik edecek programlarla bu oranı yüzde 24’ten; yüzde 50’lere çıkaracak hedefl er belirlenmelidir.

Karataş Makine Genel Müdürü Kasım Karataş: Orta ölçekli fi rmalar yerli makineye yatırım yapıyor

Sektörde yatırım yapacak fi rmalar büyükse ve yatırım miktarı da büyükse prestijli görünmek için Avrupa’dan ma-

kine tedarik ediyor. Küçük yatırımcı ise fi yat avantajından dolayı Uzakdoğu’yu tercih ediyor. Orta ölçekli fi rmalar ise mil-

liyetçi davranıp, ‘başım ağırmasın’ diyor yerli üreticilerden makine alıyor. Biz de fi yatlarımızı düşük tutarak ülkemize Çin

makinalarını sokmamaya gayret göstererek rekabet yapmaya çalışıyoruz.

Makine üretimini adete veya kapasiteye çevirecek olursak, ülkemiz ekonomisine Avrupalılardan daha çok makine

ve kapasite ürettiğimizi söyleyebilirim. Türkiye’de makine sektörü desteklenmediği için ithalat fazla, fi nans çözümü yok. Bizim aynı üretim ka-

pasitesindeki makinayı 50 bin dolara peşin satıyorsak, Alman 500 bin dolara satıyor ama 2 yıl ödemesiz, 5 yıl vadeli devlet garantisi altında öde

diyor. 2 senede plastik üreticisi zaten makinanın parasını amorti ediyor. Şunu da belirtmeliyim ki, sektördeki yatırımın değeri rakam olarak yüzde

seksen yurtdışı makine yatırımı olarak görülürken, üretime kapasite katkısı yerli üretilen makinaların yüzde doksandır. Yurtdışı makinelerde, tek-

nik destek alınamadığında yine bize geliyorlar. Bir yönüyle devletin bizi korumadığı için, bizden aldığı makinalarla para kazanıp büyüyen fi rmalar,

kazandığı parayı yabancı imalatçıya transfer etmiş oluyor. Bu durumda yurtdışı makine yatırımı yapmak isteyen fi rmaya ithalat izni vermeden

önce işletmesindeki para kazandığı yerli makine fi rmasından ithal edilecek makinayı yapıp yapamayacağı sorularak ithal izni verilmelidir.

Bizim makine üreticilerimiz de bütün dünyaya teknolojisini kabul ettirmiştir ve makine satmaktadır.

2003

2233

5765

72

95

6572

103

123

134

2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013

60

PLASFEDDERGİ

kaydeden Semerci, “somut sonuçlara odaklı”

bu faaliyetlerle fi rmaların doğrudan kazanç-

larını görecekleri bir faaliyet sürdürüldüğünü

vurguladı.

Semerci, orta-uzun vadede ise yeni bir

yaklaşımın gerekliliğinin altını çiziyor. Semerci

görüşlerini “Son yıllarda ihracatta artış gözle-

nen dönemler olsa da, sektördeki çok düşük

kar marjı ve yoğun rekabet nedeniyle, ucuz

Çin üretimi makinelerin baskısı altındayız. Sek-

törün makine talep artışları daha çok ithalatla

karşılanıyor. Yerli üretimi geliştirmek ve pazar

payını arttırmak için öncelikle sektörün yeni-

den yapılanması ve en önemlisi bir strateji be-

lirlenerek buna göre yönlendirilmesi gerekir.

Derneğimiz bu konuda görev almaya hazırdır.

Türkiye plastik işleme makinaları sektörü,

alternatif pazarlarda kendine yer bulmalı ve

bu pazarlara yönelik imaj çalışması yapmalı-

dır. Üzerinde sektörel mutabakatın sağlandığı

hedef pazarlarda münferit imaj ve marka ça-

lışması yapmak yerine Türkiye plastik işleme

makineleri sektörünün marka değerine ve

imajına yönelik çalışmalar yaparak, pazardaki

yeri sağlamlaştırılmaya çalışılmalıdır” şeklinde

özetledi.

Dünya plastik işleme makineleri, aksam ve parçaları sektörü: 72 milyar Dolar

Plastik işleme makineleri sektörü son ve-

rilere göre Dünyada 72 milyar dolarlık bir bü-

yüklüğe ulaştı. Bilinen ürünler kapsamındaki

plastik imalatının istikrarlı biçimde büyümesi

yanında, plastik ve diğer polimer malzemelere

yönelik ticari ürüne dönüşen buluşların sayısı-

nın artması, diğer sektörlerin plastik malzeme

kullanım eğilimi ve gelecek dönemin en önemli

malzemeleri arasında sayılan plastik ve diğer

ürünleri kullanan kompozit ürünlerin metal

malzemenin yerine geçiyor olması sektöre yö-

nelik ilginin sürmesini sağlıyor.

Plastik işleme makineleri ve bunların ak-

sam ve parçaları sektörünün sorunları, diğer

makine imalat sanayii sektörlerinden farklı

değil. Yerli imalatçılara yönelik önyargılardan

başlayıp, imalat sanayiinde faaliyet gösterme-

ye yönelik yapısal engeller, kullanıcının adeta

“ithalata” yönlendirildiği mevzuat ve gümrük

uygulamaları, ucuz ve hatta dampingli Çin

başta olmak üzere uzak doğu imalatçılarının

baskısı öncelikli sorunlar arasında.

Esen Plastik Yönetim Kurulu Danışmanı Hakkı Türker: Daha çok Ar-Ge yapılmalı

Türkiye’deki plastik makinaları üreticilerinin, daha yüksek verimli ve enerji tasarrufl u makinaların üretilmesine yö-

nelik çalışmalar yapmaları gerekmektedir ve Ar-Ge ye daha fazla önem verirlerse yapacaklarına da inanıyorum. Makine

türlerine göre bazı hususları şöyle sıralayabilirim:

Enjeksiyon makinelerinde, çok seri baskı yapabilen enjeksiyonlar teknoloji yetersizliğinden üretilemiyor ve ithal

ediliyor. Yavaş baskı yapanları ise uzakdoğuda daha ucuz. Yine, plastik palet gibi, büyük parça basan enjeksiyonlar da

rekabet şansı olmadığı için üretilmiyor. Döner kalıplı, çoklu enjeksiyon sistemlerine haiz makinalarda üretilememekte.

Plastik ambalaj makinelerinde, yüksek hız ve yüksek teknoloji gerektiren (BOPP, köpük levha, çok katmanlı fi lm, PVC ve PET fi lm gibi) ma-

kinalar üretilemiyor. PE torba makinaları, pazar bulabiliyor. Bu hatlarında gravimetrik dozajlama ve et payı kontrol sistemine sahip olanları alıcı

bulabiliyor. Yerli imalatçılarımızın bu konularda daha çok Ar-Ge yapmaları gerekiyor.

Plastik boru hatlarına bakacak olursak, ufak çaplı boru üretim hatları Türkiye’de üretilebiliyor. 1000 mm ve üzeri hatlar ( getiri yüksek olan)

ise ithal ediliyor. Küçük çaplı boru hatları yine uzak doğu ülkelerinde daha ucuz. Sadece, plastiği yeteri kadar bilmeyen fi rmalar, servis ve yedek

parça temini kolay olacağı için yerli üreticileri tercih ediyor. Son yıllarda, yerli boru hatları üreticileri de, şanzıman ve vida-kovan teknolojilerini

geliştirerek (veya ithal ederek) enerji tasarrufl u ve yüksek verimli boru hatları yapmaya başladılar. Plastik profi l hatlarında yerli üretim var ama

uzak doğu fi yatları daha ucuz olduğu için ön düzenleri ithal edilmekte. PVC profi llerde, konik çiftli vida kovan ülkemizde istenen kalitede üreti-

lemiyor.

Paralel çift vida-kovana sahip ekstrüderler, ülkemizde üretilmekte ve pazar bulabilmektedir. Buna karşılık çok katmanlı ve kompozit profi l

makinaları ithal edilmekte.

Plastik şişirme makinalarında da yine çok hızlı imalat yapan makinaları Türkiye’deki imalatçılar gerçekleştiremedi. PET, şampuan vb. gibi

yüksek hız isteyen makinaları üretemediğimiz için ithal etmekteyiz. Düşük hızda çalışan küçük hacimli bidonların makinalarını üretebiliyoruz.

Parezyen kontrollü bidon vb. büyük parça üretim yapan makinalar, daha çok pazar bulabilmekte ve ülkemizde az üretimi yapılıyor.

Roto molding kalıplama makinalarında ise olumlu bir görünüm var. Türkiye’de yapımı artmakta ve büyük parça imal eden (silo, tank vb.)

makinalar yapılabilmekte ve pazar bulabiliyor. İmalat tekniği ve kalıp tekniği, kişilerin becerisine ihtiyaç duyduğundan fazla hızlı gelişemiyor. Bu

konuda da, yüksek hız ve ayar teknolojisine sahip makinalar ithal ediliyor.

GÜNDEM

61

PLASFEDDERGİSÖYLEŞİ

Pencere ve Kapı Sektörü Derneği-PÜKAD Başkanı Dr. Müh. O. Muzaff er Tamer:

-Sayın Tamer, pencere ve pencere-

lerde kullanılan en önemli malzeme ola-

rak PVC profi l deyince ilk olarak akla yapı

sektörü geliyor. Bu konuda Türkiye’nin

yeterince olgunlaştığını söylemek müm-

kün mü?

Bu soruya evet yanıtını vermek çok zor.

Maalesef ne tüketicide, ne sektörde ne de

kamuda böyle bir bilincin oluştuğunu söyle-

yemeyiz. Yapı sektörü büyük ölçüde Çevre ve

Şehircilik Bakanlığı sorumluluğunda biliyorsu-

nuz. Pencere ve diğer konularda denetim ele-

manlarına yönelik geçmişte bir eğitim prog-

ramı düzenlemiştik. Şimdi bakıyoruz, eğitim

alanların çoğu başka birimlere gitmişler. Şu

anda denetim elemanları eksikliği var. Talep

oluştu, yeni bir program daha yaptık, tekrar

Pencere ve Kapı Sektörü Derneği PÜKAD Başkanı Dr. Müh. O. Mu-

zaff er Tamer, enerji tasarrufuna yönelik girişimlerin olumlu olduğunu

ancak gerçek verimlilik ve tasarruf için yanlış noktalara odaklanıldığını

söyledi. Sektörün en deneyimli isimlerinden olan Tamer, Türkiye’de

çok kaliteli profi l ve pencere üreticileri olduğunu ancak tüketici, kamu

ve inşaat sektöründe yeterince bilinçlenme olmadığını, bu nedenle de

milyarlarca TL’lik kayıplar doğduğun anlattı. Fiyat baskısı altında kali-

teli ürün üretenlerin ihracata yöneldiğini, piyasada çok sayıda düşük

kalite ve standart dışı ürün bulunduğunu belirten Tamer, herkesi ka-

liteli pencere ve tasarruf-verimlilik için duyarlı olmaya çağırdı. PÜKAD

Başkanı Dr. Müh. O.Muzaff er Tamer ile percere üretiminin inceliklerin-

den tasarruf imkanlarına ve sektördeki olgulara kadar geniş bir söyleşi

yaptık.

“Tasarruf ev aletleri ve aydınlatmada değil, pencerelerde”

62

PLASFEDDERGİSÖYLEŞİ

bir eğitim programı yapılacak. Bu bile iyi bir

örnektir.

Bizim sektörümüz açısından pencere de-

yince, balkon kapatmalar vb. her türlü işlemi

kapsıyor. Hatta yüzey kaplamalar dahi buna

dahil edilebilir. Maalesef mevcut manzara,

endüstride de sadece para kazanmayı ön pla-

na alanların çok olduğunu düşünüyorum. Bu

işin ileriye doğru gelişmesini düşünmüyoruz.

Türkiye’de en büyük noksanlardan bir tanesi

bence budur.

Bakın bu iş basite alınabilecek bir konu

değil. Sürekli gelişmeler oluyor ve çok çeşitli

alanlarda fayda sağlıyor. Mesela, son geliş-

melerden birini söylemek mecburiyetindeyim:

Pencerelerde çok eskiden biliyorsunuz çiviyle

montaj yapılırdı, sonra contalarla yapılmaya

başlandı. Şu anda en modern yöntem ise camı

kasaya ya da çerçeveye yapıştırmak. Ahşap,

PVC, alüminyum ya da demir olsun bütün

malzemelerde pencere yapıştırılıyor. Neden

böyle yapılıyor? Siz normalde pencerenin

mukavemetini hesaplarken sadece çerçeveyi

hesaplarsınız. Çünkü conta ile montajda cam

serbesttir. Ancak yapıştırdığınız anda pencere

artık cam ile birlikte mukavemet işine giriyor.

Dolayısıyla bu defa penceredeki kasa-kanat

profi llerini daha ince yapabilirsiniz, estetik

olarak, maliyet olarak avantajlı olur hatta hır-

sızlığa karşı daha emniyetli olabilir.

Bütün Avrupa bunu keşfetmiş ve yap-

maya başlamış ama Türkiye’de kimse bırakın

başlamayı, bu yöntemi anlattığımızda uzay-

dan gelmiş muamelesi görüyoruz. Bu bilginin

yayılması için çalışıyorum. PÜKAD sitesinde

hesaplama var. Şimdiye kadar tek bir inşaat

mühendisi aradı, hesaplamayı yapmış, bizden

doğrulama için yardım istedi. Pencere, binanın

maliyetinin yüzde 7’sini geçmez. İyi pencere

yaparsanız yüzde 8-9 olur ama yüzde 10 ol-

maz. Bundan kaçınmanın bir faydası yok. Son

tahlilde de ülke ekonomisine katkı verir.

-Sektörün gelişmesi için belki yeni-

den yapılanması, bilincin artması için ne

gibi adımlar atılmalı?

Şahsen 30 yıldır, başta pencere sistem-

leri olmak üzere bu sektörde çalışmalar yapı-

yorum. Bilgiyi paylaşmak kadar önemli bir şey

yok. Bilgi paylaşmayı ben ibadet sayıyorum.

Benim yetiştirdiğim insanlar var ki hepsi yük-

sek seviyelere gelmişlerdir. Benim gayem,

Türkiye’de bu iş doğru yapılmaya başlasın.

Çünkü sanıldığından çok daha fazla fayda sağ-

lıyor.

Türkiye’de imalat sanayinde ve tabii ki

pencere sektöründe çok yanlış bir uygulama

var: Farzedelim ki bir kuaför dükkanı açacaksı-

nız, berberler odasından sertifi ka almanız ge-

rekli. Pencere üreticisi olacaksanız hiçbir şeye

ihtiyacınız yok. Vergi numaranızı alınca pence-

reci oldunuz! Hiçbir bilgisi olmayan insanlar bu

işe giriyor. Bu sakat bir uygulama. Ben bunun

engellenmesi gerektiğini söylediğimde de,

“Türkiye’de zor deniliyor”.. Ben de bunu anla-

mıyorum, itiraz ediyorum. “Böyle şey olur mu?”

diye..

-Pencerelere yönelik verimlilik-ta-

sarruf yönünde ciddi çaba harcıyorsunuz,

biraz bu konudan bahsedebilir misiniz, iyi

bir pencerenin taşıması gereken özellikler

nelerdir?

Elzem olan iki unsurdan ilki, pencerenin

CE işareti almış olması gereklidir. Diğeri ise

pencerede muhakkak ve muhakkah “U” değeri

yani pencerenin ısı iletim katsayısının deklare

edilmiş olması gerekli.

Bu unsurlar neden önemli? Çünkü haksız

rekabet bu noktadan doğuyor. Doğru pencere

yapmak için, doğru izolasyon, doğru malzeme,

doğru cam aralığı, doğru profi l kullanmak la-

zım. Oysa insanlar -tüketici bilinci gelişmediği

için- “bu da pencere, bu da pencere biri neden

100, diğer ineden 50?” diyerek fi yata bakıyor.

Profi l olarak Türkiye’de Avrupa kalitesin-

de üretim yapılıyor, iftiharla söyleyebilirim.

Ancak pencere kalitesine gelince kalite çok

düşüyor. Pencerenin imalat aşamasında usul-

ler kötü.

Bakın ilginç bir örnek vereyim: Türkiye’de

pencere ihracatı fazladır. Çünkü sektörün ciddi

pencere üreticileri Avrupa kalitesinde üretim

yapıyor ve ancak uygun bedeli ödeyecek yurt

dışında pazar bulabildiği için ihraç ediyor. Aynı

pencereyi yurt içinde satamıyor. Kaliteli üreti-

mi destekleyecek hem bilinç hem de politika-

lar oluşturulmalı.

Pencerenin kaliteli olmasının insanlara ve

dolayısıyla ülke ekonomisine neler kazandırdı-

ğı hakkında herkes bilinçlenmeli.

Benim oturduğum dairede, eminim bir-

çok insan da aynı sorunu yaşıyordur, yazları

sıcaklık çok yüksek oluyor. Hemen klimaları ça-

lıştırıyoruz. Klimayı çalıştıralım ama soğutma,

63

PLASFEDDERGİ

ısıtmaya kıyasla 4 kat daha pahalı.. Neden bu

kadar para harcayalım? Cam doğru seçilsey-

di bu kadar soğutmaya gerek kalmazdı. Lüks

binaların inşaatını yapanlarda dahi bu bilinç

oluşmamış. İnsanlar, soğutmanın çok pahalı

olduğunu bilmiyor. Soğutma işlemi fi zik ka-

nunlarının tersine bir işlem olduğu için fazla

enerji harcanır.

Şu anda ısı yalıtımı konusundaki mevzua-

tın tadil edilmesine yönelik bir çalışma var. Bu

tadil komisyonunda bulunuyorum ama sağ-

lıklı bir çalışma yapmakta zorlanıyoruz. Çünkü

konu hakkında yeterli bilince ve bilgiye sahip

olmayanlar tarafından komisyon yönetilmeye

çalışılıyor.

Meseleyi teknik olarak hesaplara dayalı

anlatmak da mümkün. Pencerede Türkiye’nin

“u” değeri (ısı iletim katsayısı) standardı 2,4

seviyesindeydi. Bunu 1,8’e indirelim ve AB’yi

yakalayıncaya kadar her sene 0,2 olmak üze-

re kademeli olarak aşağıya indirelim önerisini

getirdi. Herkes benim bu önerime karşı çıktı.

Isı iletim katsayısını aşağı çekmek, pencerenin

kalitesinin yukarı gitmesi demek. Isı iletim kat-

sayısı ne kadar düşük olursa, o kadar yalıtımı

yüksek demektir ve o kadar verimli-tasarruf-

lu yapılar demektir. Bütün tartışmaların so-

nunda şu anda ısı iletim katsayısı standardını

Türkiye’de 1.8 olarak uygulama kararı çıktı.

“Avrupa’ya kıyasla yüzde 70 daha fazla

enerjiyi havaya atıyoruz”

Elbette çok yüksektir. Yapılmış hesapla-

rım var. Kitabımda da yazdım. Pencereyi yük-

sek kalite yaptığınızda, tasarrufunuz en az

yüzde 40 seviyesindeyiz. Avrupa’da “U” değeri

zorunluluğu 1.1 ve 2015’te 1’in altına indirile-

cek. Bunun anlamı şudur: Biz Avrupa’ya kıyasla

pencerelerden yüzde 70 daha fazla enerjiyi

havaya atıyoruz demektir.

Elbette inşaat şirketleri pencere sek-

törünün ana müşterisidir ve bu sektörde de

maliyet baskısıyla pencereler konusundaki

tavır belli ancak tüketici bilincimiz de düşük.

Bakın size iddia ediyorum: Türkiye’de bitmiş

pencerelerinin en az yüzde 15-20’si ev sahibi

tarafından değiştiriliyor. Böyle bir saçmalık

olamaz. Bunu anlatmakta dahi zorlanıyoruz.

“U” değerini ölçmek artık zor değil. Her-

kes basit bir aletle pencerelerin “U” değerini

ölçtürmek mümkün. Tüketici, pencere alırken

en azından bu değere dikkat ederse verimli-

tasarrufl u tercih yapabilir.

Her yıl, Enerji Verimliliği Haftası yapılı-

yor. Toplantılara her yıl bildiri gönderiyorum.

Benim bildirilerim yeterince dikkate alınmıyor

çünkü, konunun önemini anlamıyorlar ve PÜ-

KAD olarak kaynağımız az olduğu için sponsor

olamiyoruz. Elektrikli ev aleti ya da aydınlatma

sektörleri üzerinde duruluyor hep.

Lütfen herkes şu hususu dikkate almalı:

Türkiye’de kullanılan toplam enerjinin yüzde

40’ı sadece konutlarda kullanılıyor. Bu yüzde

40’ın, yüzde 75’i ısıtma için kullanılır. Yüzde 11’i

sıcak su için kullanılır. Yüzde 12’si ev aletlerin-

de kullanılır. Yüzde 2’si de aydınlatma için kul-

lanılır. Enerji haftasında ise 10 konuşmacının

5’i aydınlatmacı, 3’ü buzdolabı üreticisi! Bu hu-

susu Enerji Bakanına da anlattım. Türkiye’de

enerjinin yüzde 75’i ısıtmada ve bunun yüzde

40-50’si tasarruf edilebilir ancak pencereden

dışarı atıyoruz! diye uyardım.

Biraz daha teknik bilgi vereyim: Mesela

müstakil evlerde, enerjinin yüzde 28 pencere-

den kaçar. Yüzde 16 çatıdan, yüzde 18’si du-

varlardan, yüzde 32’si de bacadan kaybedilir.

Bitişik nizam ve çok katlı yapılarda, pencere-

deki yüzde 28 pay, yüzde 48’e yükselir. Bunun

tasarrufu için iyi pencere üretmeniz ve “U” de-

ğerini aşağıya çekmeniz gerekli.

-Teşvik politikaları burada bir araç

olarak kullanılabilir mi?

Evet, bu bir araç olabilir. Elbette ben mali-

ye uzmanı değilim ama devletin teşvik etmesi

iyi bir araç olabilir. “Penceresinin “U” değerini

1.8’in altına inderenler, indirimleri nispetinde

daha düşük vergi verir.” denilebilir. Prensip

olarak böyle bir şey söylenirse insanlar motive

olabilir. Bu konuyu, Enerji Bakanlığı’na, Başba-

kanlığa mektuplarla ilettim ki bu işe arka çık-

sınlar diye.

-Sizin verimlilik ve tasarruf konusun-

daki uyarılarınızdan biri de doğru pencere

üretimi yönündeydi, bu konuya da biraz

açabilir misiniz?

Evet, bu konuda sıklıkla yapılan bir yanlış-

lığı vurgulamam gerekir. Isıcam diye çok yanlış

üretimler yapılıyor. Biliyorsunuz iki camlı sis-

temler bu adla anılıyor. Öyle pencereler var ki

cam aralıkları 6 mm olarak yapılmış. Bir defa,

6mm cam aralığı olacağına tek cam koyun

daha iyi! O aralık minimum 16 mm olmalı ve 20

mm yi de geçmemeli. Ancak o zaman bu ca-

mın izolasyon değeri yüksek olur. 20 mm’den

fazla olmama nedeni, bunu aşarsa hava cam

arasında hareket etmeye başlar ve ısı kaybına

yol açar. Aralık az olursa ısı havayı nakletmedi-

ği için izolasyon yüksek olur. Dar olursa da tek

cam gibi davranmaya başlar.

İnsanlar “Türkiye’de pencere U değeri

standartlarına ihtiyaç yok” diyor. Bazı öneriler-

SÖYLEŞİ

64

PLASFEDDERGİ

de ise Türkiye’yi bölgelere ayrılıyor. Antalya’da

yüksek “u” değeri uygulanabilir deniliyor ama

yazın orada soğutmaya çok büyük para harcı-

yorsunuz? Buna ihtiyaç yok, heryerde verimli

pencerelere ihtiyaç var.

-Pencere profi llerinin üretimine iliş-

kin de uyarılarınız vardı, bu konuda bilgi

verebilir misiniz?

Daha önce de belirttim Avrupa kalitesin-

de üreticilerimiz var ama ne yazık ki Türkiye’de

kötü profi l üretenler de var. Şimdi, pencere

profi li üretimi için bazı şartların olması lazım.

Birinci şartı, PVC tek bir malzeme değildir. Sta-

bilizatör, kaydırıcı, mukavemet kazandırıcılar

vardır ve bu malzemelerin yoğunlukları fark-

lıdır. İyi bir PVC üretmek için bu malzemelerin

hepsini homojen olarak karıştırılması ve o ho-

mojen karışımın özellikleri bozulmadan eks-

trüderde profi l haline getirilmesi gerekir.

Homojen olmazsa ne olur? Bir defa en

kötü yönü, kaynak noktalarında malzeme iyi

kaynak olmaz çünkü farklı iki malzemeyi kay-

nak yapmaya çalışıyorsunuz demektir. Ahşap

ile plastiği kaynak yapamazsınız, bu da aynı-

şeydir.

PVC malzemesinin homojen olması için

özel karıştırıcı lazım ve pahalı bir alet. Bu ka-

rıştırıcılarla malzemeler karıştırılıp belirli bir

sıcaklığıa çıkarılıp sonra içinde birbirine yapış-

ması sağlanıyor. Kaç defa gözümle gördüm,

malzemeyi beton harcı karıştırır gibi hazırlı-

yorlar. Homojen olması mümkün değil. Mucize

eseri homojen karıştı diyelim, makineye koy-

duğunuz anda en yoğun malzeme makineden

ilk önce dökülecek yine homojen ürün elde

etmek mümkün değil.

Bir diğer husus, sadece iki ekstrüder ile

pencere profi llerini çekmek mümkün değil.

Bunu kim derse ki “ben yapıyorum” diye bü-

yük yalan söylüyordur. Çünkü bir pencerede

kasa profi li, kanat ve çıtalar vardır ve hepsi

birbirinden farklı kalınlık ve ağırlığa sahip mal-

zemelerdir. Yapıyorum diyenlerin ürünü asla

profi l değildir. Neden böyle söylüyorum çünkü

erimiş haldeki PVC malzemeler “non-newton

akışkan”dır. Sıkıştırıldığında hacmi küçülür, kü-

çülünce basıncı artar sıcaklığı artar, makinede

yaptığınız bütün ayarlar bozulur. Siz istediği-

niz kadar doğru ayar yaptığınızı düşünün.

Sektöre girişler sınırlanmamalı ama tarif

edilmeli. Bence en az 7-8 ekstrüder ve karış-

tırıcı şart. En önemlilerinden biri de personelin

eğitimi gerekli. Bu anlattıklarımı bilmeyenler

bu işi nasıl yapacak?.. Çıkıp “ben en iyisini yap-

tım” diyen var. Neden diye sorunca, “şekli en

iyi” diyor.

Bu arada önemli bir hususu da aktarmalı-

yım. Bir ara bir fi rma çıkıp “kurşunlu-kurşunsuz

pencere” ilanları verdi. Böyle bir ayrım sözko-

nusu değil. AB’de 2015’e kadar kurşun stabili-

zatör kullanılacak. Ondan sonra da yüzde 20’yi

geçmemek kaydıyla hurdayı da kullanabile-

ceksin. Bu da demek ki daima kurşun stabiliza-

tör olacak. Şu ana kadar yakma hariç PVC’nin

içindeki kurşunu açığa çıkarmak mümkün değil

çünkü birleşmiş. Böyle bir ayrıştırmanın da zor

olduğu, yenmeyen, yalanmayan bir madde

varken, tv ve kristal bardaklarda serbest kur-

şun var.. Bunlar varken, PVC’de kurşunlu-kur-

şunsuz diye ayrım yapmak anlamsızdır.

-PÜKAD’ın çalışmalarından da bahse-

debilir misiniz?

Bu derneğimizin kurucu üyesiyim, kuru-

luşunda önayak olmaya çalıştım. Pencere ve

diğer konuları gündeme getirdiğimizde her-

kes yeterince dikkate almıyor söylediklerimizi.

Halbuki bizim en başta dinleniyor olmamız ge-

rekli çünkü yukarıda anlattım, tasarruf ve ve-

rimlilik açısından çok önemli bir noktaya ilişkin

çalışma yapıyoruz. Dernek olarak bu konuların

üzerine eğiliyoruz, eğitimi ve eğitimcilerin

eğitimini de o nedenle başlattık. Şimdi biz baş-

ladıktan sonra birileri bu eğitimi vermeye baş-

layacak ama en iyisini yaptığımıza inanıyorum.

Ne yazık ki ülkemizde cemiyet kültürü za-

yıf. Meslek cemiyetleri, kendi alanlarıyla ilgili

düzenlemeleri yapması, kuruluş aşamasında

da izin vermesi gerekir. PVC’nin nasıl bir akış-

kan olduğunu bilmeyen insanlar üretim yapı-

yor. Herkes, başka yöntemlere alışkın. Haksız

rekabet de buradan çıkıyor.

Eğitim konusundaki girişimlerimizi önem-

siyoruz. Türkiye’de ara eleman diye birşey yok.

Bu yüzden, bütün sanayi zorluk çekiyor. Bizim

orta eğitimimizdeki bir çarpıklık bu husus.

Biliyorsunuz mesleki sertifi ka sistemi

geldi. Birileri eğitim verecek, birileri sınav ya-

pacak ve sertifi ka alacaklar. Türkiye’de pence-

re eğitimi veren bir yer yoktu. Tek okulu daha

doğrusu bölümü biz yaptık. Küçükköydeki En-

düstri Meslek Lisesinde pencere bölümü açtık.

Orada hocaları eğittik. Almanya’da, pencere

akademisinden profesörler getirdik, pratik

eğitim veren hocalar getirdik. Bu eğitimin ar-

dından bölüm açıldı. Bir tek orada pencere ara

elemanı yetişebiliyor.

Şimdi de pencere montajı yapacak insan-

ların, pencere imalatı yapacak insanların serti-

fi ka almaları lazım. Bundan sonra bir işyerine

geldiğinde, oradaki elemanları kontrol edile-

cek ve bu işi yapanların sertifi kası olması lazım.

Türkiye’deki pencere eğitimini veren

bizden başka kimse yok. Bunu laf olsun diye

söylemiyorum. Bu eğitimi ancak biz verebiliriz.

PAGEV ile birlikte eğitim vermeyi planladık.

Bunun hazırlıklarını sürdürüyoruz. Türkiye ça-

pında bir eğitim olacak. İhtiyaç olan şehirlerde,

Konya, Adana, Gaziantep, Ankara, Samsun,

Trabzon gibi bölge ihtiva eden yerlerde bura-

larda eğitim sistemi kurup, insanları pencere

konusunda eğiteceğiz. Hakiki bilgi vereceğiz.

SÖYLEŞİ

66

From America to Asia,From Africa to Europe

WE HAVE CHEMISTRY

WITH 210 COUNTRIES

PLASFEDDERGİ

Tarihin her döneminde Türkiye ile yakın-

dan ilişkili olan ve ortak bir coğrafyayı paylaş-

tığı, Dünyanın yüzölçümü olarak en büyük ül-

kesi konumundaki Rusya, çağdaş Türkiye’nin

de en önemli ticaret partnerleri arasına girdi.

Plastik sektörünün en fazla ihracat yaptığı

üçüncü ülke olan Rusya Federasyonu, bölge

ve dünyada giderek artan etkisiyle gelecek

dönemde de önemini koruyacak.

Rusya Federasyonu, 142,5 milyon nü-

fusu, 2 trilyon dolarlık GSYH’si ve satınalma

gücü paritesine göre 2014 sonunda 19 bin

dolara ulaşacak kişi başına geliriyle sosyalizm

sonrası pazar ekonomisinde de güçlendi. Tür-

kiye ile yakın ilişkileri bulunan iki ülkenin dış

ticaret hacmi 30 milyar doların üzerinde sey-

rediyor. Türkiye’nin enerji ithalinden kaynaklı

Yözölçümü olarak dünyanın en büyük ülkesi olan Rusya,

Türkiye’nin de en büyük ticari partnerlerinden biri. Plastik sektörünün

de en fazla ihracat yaptığı ülkeler arasında bulunan Rusya, küresel

kriz döneminde yükselen emtia fi yatlarıyla ekonomik olarak hızlı bir

büyüme dönemi geçirdi. Bunun bir süre daha devam edeceği tahmin

ediliyor. Satınalma gücü paritesine göre kişi başına geliri bu yılın so-

nunda 19 bin doları bulacağı tahmin edilen Rusya, Birleşmiş Milletler

Güvenlik Konseyi daimi üyeliği ve son dönemde ekonomik-siyasi ola-

rak eski SSCB dönemindeki ülkelerle olan siyasi bağlarını güçlendir-

mesiyle yeniden dünya sahnesine güçlü biçimde çıktı. PAGDER tara-

fından yürütülen analiz çalışmasında, hammadde, makine ve plastik

mamul dahil toplam plastik sektöründe Türkiye’nin 39 üründe yüksek

düzeyli rekabet gücü bulunduğu belirlendi.

Rusya: Plastik sektörü ve plastik malzemeyi yoğun kullanan sektörler için cazip pazar

ATLAS

68

PLASFEDDERGİ

olarak ağır biçimde Rusya lehine gerçekleşen

mal ticaretinde, 2013 sonu itibariyle 25 milyar

dolarlık ithalata karşılık, 6.9 milyar dolar ihra-

cat gerçekleştirildi. Mal ticaretinde 18 milyar

doları bulan açık karşısında Türkiye önemli bir

hizmet geliri elde ediyor. Rusya müteahhitlik-

te Türkiye’nin klasik pazarlarından biri olma

özelliği yanında, yıllık 4 milyonu aşan sayıda

Rus turist Türkiye’ye geliyor. Ayrıca, Rusya ile

Türkiye kısa süreli seyahatlerde vizeyi kaldır-

mış durumda.

PAGDER analizleri: Rusya, Türk plastik mamul ve makine sektö-rü için önemli ülke

Ekonomi Bakanlığı verilerine göre Rusya

yüzde 45’i plastik olmak üzere 9 milyar dolarlık

ambalaj sektörüne sahip. Buna karşılık yüzde

53’ü plastik olmak üzere 5.1 milyar dolar am-

balaj ürünü ithal ediyor. Ülke bu yönüyle plas-

tik ambalaj sektörü açısından ciddi bir pazar

niteliği taşıyor. Türkiye toplam ambalaj paza-

rından 102 milyon dolarlık pay alıyor. Plastik

ambalajda polipropilen ve polietilen fi lm ve

sert ambalajlar ağırlıklı olarak kullanılıyor.

Ekonomi Bakanlığı verilerine göre

Rusya’nın plastik ambalaj ürünleri ithalatı

2012 yılı sonunda 2,8 milyar dolar düzeyinde

gerçekleşti. İthalatın yüzde 42’Si GTİP 3920

grubundaki diğer levha, yaprak, pelikül ve lam-

lardan oluştu. Ülke, yoğun olarak plastik mal-

zemelerin kullanıldığı, kahverengi ve beyaz

eşya, ayakkabı ve tekstil ürünlerde de ciddi bir

pazar niteliği taşıyor.

Rusya plastik sektörü açısından en

önemli ülkelerin başında geliyor. PLASFED

verilerine göre 2012’de en fazla plastik mamul

ihraç edilen ülke olan Rusya, 2013 yılı sonunda

Irak ve Almanya’ya ihracat daha hızlı arttığı için

üçüncü sıraya geriledi. Rusya sadece plastik

mamulde değil, plastik işleme makinelerinde

de 2013 yılı sonu itibariyle Türkiye’nin en fazla

ihracat yaptığı ülke konumunda.

PAGDER tarafından yürütülen analiz ça-

lışmasında da Rusya’nın Türk plastik sektörü

için önemli bir avantaj sağladığı ortaya konul-

du. Türkiye’nin karşılaştırılan dönemde en faz-

la plastik mamul ithal ettiği 7. ülke konumunda

olduğu ortaya konuldu.

Yapılan analizler sonucunda, Türkiye’nin

Rusya’ya en fazla plastikten tüp, boru, hortum

ve bağlantı elemanları, propilen levha, pelikül,

lamlar-takviyesiz, plastikten diğer levha, plas-

tikten diğer eşya, etilen polimerlerlerden çan-

ta vb., plastikten diğer yapışkan levha, yaprak

şeritler, esnek vinil polimerleri, vinil klorür po-

limerlerinden monofi l, çubuk, profi ller ve plas-

tikten diğer ev eşyası olarak belirlendi.

Yayılma analizlerinde, Rusya’nın maki-

ne dahil plastik sektörüne ilişkin olarak 134

ürün ithal ettiği, Türk plastik sektörünün de

110 ürün ihracatı gerçekleştirdiği belirlendi.

Plastik mamullerde 64 ürün ithal ettiği, Türk

fi rmalarının da bunlardan 56’sının ihracatını

gerçekleştirdiği belirlendi. Türkiye’nin makine

dahil toplam plastik sektöründe 39 üründe,

sadece plastik mamul sektöründe 26 üründe

rekabet gücü açısından avantajlı olduğu tespi-

tine yer verildi.

Dünya tarihinin önemli ülkesi

Rusya Federasyonu, çok uzun bir süredir

dünya tarihinde etkin olan bir coğrafyada ku-

rulu. Bugün kullanılan Kril alfabesinin 800’lü

yıllarda ortaya çıktığı ve doğu slav ırkının bu

coğrafyada uzun süredir hakim olduğu ve kül-

tür oluşturduğu biliniyor. Avrupa’ya yakın böl-

ge bugünkü Moskova ve Kiev kentlerinin çev-

resinde gelişti. Bütün Avrupa’yı şekillendiren

13. Yüzyıldaki Moğol istilası Rusya’yı da değiş-

tirdi. Moğol etkisinin sonrasında 14. yüzyıldan

ATLAS

PAGDER analizinde, Rusya’ya yönelik olarak sektörün avantajlı olduğu ürünler sıralandı. Belirle-nen ürünlerin GTİP numaraları ve tanımları sırasıyla şöyle:

GTİP No Tanım392690 Plastikten diğer eşya

390120 Özgül kütlesi > =0, 94 olan polietilen

392190 Plastikten diğer levha, yaprak, pelikül, varak ve lamlar

390110 Özgül kütlesi < 0,94 olan polietilen

391990 Plastikten diğer yapışkan levha, yaprak, şerit, lam vb. düz olan

392010 Etilen polimerlerden-levha, pelikül, lamlar-takviyesiz

390690 Diğer akrilik polimerler (ilk şekilde)

392042 Esnek vinil polimeri olan levha, yaprak, fi lm, folyo ve şeritler (gözeneksiz)

392350 Tapalar, tıpalar, kapsül, kapak gibi plastik eşya

390210 Polipropilen (ilk şekilde)

392020 Propilen polimerlerinden-levha, pelikül, lamlar-takviyesiz

392590 Plastikten diğer inşaat eşyası

847780 Kauçuk/plastik eşya imali için diğer makine-cihazlar

848071 Kauçuk/plastik maddeler için enjeksiyon/basınçlı döküm kalıpları

847720 Kauçuk/plastik için ekstrüzyon makineleri

391810 Yer, duvar, tavan kaplamaları-vinil klorür polimerlerinden

391740 Plastikten tüp, boru ve hortum bağlantı elemanları

390190 Diğer etilen polimerleri (ilk şekilde)

390799 Polialil esterleri vb. (ilk şekilde)

392490 Plastikten diğer ev eşyası, tuvalet eşyası

392321 Etilen polimerlerinden torbalar ve çantalar (külahlar dahil)

391910 Eni 20 cm yi geçmeyen rulo halinde plastik yapışkanlar

390730 Epoksi reçineler (ilk şekilde)

392410 Plastikten sofra ve mutfak eşyası

392630 Plastik mobilya, karoseri/benzerleri için bağlantı elemanları

392329 Diğer plastiklerden çanta, torba, külah vb

392062 Polietilen tetrefl attan levha, yaprak, fi lm, folyo ve şeritler

69

PLASFEDDERGİ

itibaren Moskova ağırlık kazandı ve önce bir

beylik ve daha sonra da imparatorluğa dönüş-

tü. Bu dönemde etki alanı da sürekli gelişti.

Karadeniz ve Kafk as bölgesinden itibaren

başlayan ve Sibirya’ya kadar uzanan coğrafya-

da Türk kökenli uluslarla sürekli etkileşim için-

de bulunan Rusya, Anadolu’da da Osmanlı ile

ticari ilişkilerde bulundu ve modern çağlarda

sürekli bir komşuluk doğdu. Rusya İmparator-

luğu (Çarlığı) Avrupa’nın da aktörleri arasında

bulundu ve Doğu Avrupa’daki slav kökenli

uluslarla sürekli barış ve savaş dönemleri ya-

şadı.

Avrupa’yı ve Dünyanın büyük bir bölü-

münü değiştiren Birinci Dünya Savaşı Rusya

açısından çok farklı bir durumu ortaya çıkardı.

Savaş sürerken başlayan devrimle Rusya’ya

Bolşevikler hakim oldu ve Rus monarşisi lağ-

vedilerek sosyalist bir iktidar kuruldu. Bu ikti-

dar, federal sosyalist bir yönetim belirledi ve

hızla Doğu Avrupa, Kafk asya, Orta Asya’dan

Japonya’ya kadar olan bölgedeki cumhuriyet-

leri bünyesine kattı. Sovyet Sosyalist Cum-

huriyetler Birliği, İkinci Dünya savaşında da

Almanya karşıtı cephede savaştı ve savaş son-

rası Orta Avrupa’daki ülkelerle müttefi k ilişkisi

kurarak büyük bir bloğun liderliğini üstlendi.

Soğuk Savaş olarak adlandırılan ve ABD’nin

başını çektiği NATO grubuyla, SSCB’nin başını

çektiği Varşova Paktı üyesi ülkelerin karşılıklı

gerginliği 1946’dan başlayarak, SSCB’nin da-

ğıldığı 1991 yılı sonuna kadar devam etti.

SSCB, kuruluşundan itibaren önce in-

san gücü, İkinci Dünya Savaşından sonra ise

siyasal ve ekonomik-teknolojik gücü ile yir-

minci yüzyılın en önemli ülkelerinden biri ha-

line geldi. Bugün SSCB’nin mirasının tamamını

kullanan Rusya Federasyonu, tamamı SSCB

döneminde geliştirilen bütün ileri teknoloji ve

bilimsel birikime hakim durumda. Ülke nükleer

teknolojiden uzay teknolojisine kadar bütün

alanlarda yetkinliğe sahip.

Rusya SSCB dağıldıktan sonra da Birleş-

miş Milletler Güvenlik Konseyinin daimi üye-

liğini devralarak koltuğunu korudu. SSCB’nin

dağılmasının ardından yaşanan karmaşa dö-

neminde büyük ekonomik krizler geçiren ve bir

kez dış borçlarını ödemeyi durdurma anlamına

gelen moratoryum ilan eden ülke, 2000’li

yıllardan itibaren özellikle petrol fi yatların-

da olmak üzere emtia fi yatlarınn yükseldiği

dönemde ekonomisini toparladı ve zenginli-

ğini artırdı. Ülkede kontrolsüz yapılan ya da

gerçekleşen özelleştirmeyle dünyanın şahsi

olarak en zenginlerinin bulunduğu ve popüler

kültürde “oligark” olarak nitelenen girişimciler

ortaya çıktı.

Rusya’nın ağırlığı doğal kaynaklara dayalı

ve sanayi ağırlıklı arz yönlü ekonomik yapısı,

son dönemde dağılma döneminde sorunlu ol-

duğu ülkelerin tamamıyla çoğu zaman askeri

güç kullanarak elde ettiği hakimiyetlerle geliş-

mesini sürdürüyor.

Rusya’nın son dönemde attığı diğer

önemli adım ise 1996 yılında kurulan Shan-

gay Ekonomik İşbirliği Örgütü yapılanmasıyla,

Dünyanın en büyük ekonomisi haline gelen

Çin, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan’ın

dahil olduğu ekonomik birlik oldu. Bu birliğe

daha sonra Özbekistan da katılarak altı üyeye

ulaştı. Hindistan, İran, Pakistan, Afganistan,

Moğolistan gözlemci statüsünde ülke olarak

birlikle temasa geçti. Türkiye, Belarus ve Sri

Lanka ise bu birlikte diyalog ortağı niteliğinde

bulunuyor.

Rusya Kazakistan ve Belarus ile 2014

yılında fi ilen başlayan ve “Avrasya Ekonomik

Birliği”ni başlangıcı sayılan gümrük birliğini

ATLAS

70

PLASFEDDERGİATLAS

başlatmış olmasıyla yeni bir boyut kazandı.

Hatta Belarus’ta güçlü biçimde Rusya ile tek-

rar birleşme yönünde eğilimler bulunuyor.

Rusya, SSCB dönemindeki etkinliğini bu-

gün siyasi olarak etkinliğini Bağımsız Devletler

Topluluğu ile sürdürüyor. Bu birliğin kuruluşu

aynı zamanda tarihsel olarak SSCB’nin dağıl-

ması olarak kabul ediliyor.

İdari yapı

Rusya, başkanlık sistemiyle yönetilen

parlamenter bir demokrasi olarak niteleni-

yor. Çok büyük olan ve 11 saat dilimi bulunan

Avrupa’dan Atlantik Okyanusuna kadar uza-

nan ülke Berring boğazından ABD ile, Japon

denizi ile de Japonya ile ayrılıyor. Ülke yapıları

ve özerklikleri farklı statüde 83 bölgeye sahip

durumda. Bu 83 bölge Federal Konsey’e ikişer

temsilci gönderiyor. Bunlardan 41 “oblast” yö-

neticileri atanan ancak yerel meclisi bulunan

bir idari yapıda. 21 adet özerk Cumhuriyet ise

kendi başkanlarını ve parlementolarını seçen

özerk ülke konumunda. Etnik azınlıkların yer

aldığı 4 otonom bölge ise “okurg” olarak ad-

landırılıyor ve idari bir bölgede yetki kullanıyor.

Ülkede 1 adet yahudi otonom bölgesi de özerk

statü kullanıyor. Rusya’da başkent Moskova

ve St. Petersburg ise federal şehir-ülke nite-

liğinde özerk bir yapıda yönetiliyor.

Ülkede, iki kademeli parlamento bulu-

nuyor. “Duma” olarak adlandırılan halk mecli-

sinde 450 milletvekili seçimle ülkedeki nüfus

dağılımına göre belirlenen seçim bölgelerine

göre oluşuyor. Senato niteliğindeki üst meclis

ise federasyonun tamamındaki 83 bölgeden

ikişer temsilcinin gönderildiği 166 üyeli Fede-

ral Konsey olarak adlandırılıyor.

Yürütme organı ise geniş yetkilerle do-

natılmış “Başkan” ile buna bağlı başbakanın

başkanlık ettiği bakanlar kurulu tarafından

oluşuyor.

Ülke, iş dünyası açısından önemli yönüy-

le, federal yasalar yanı sıra her bir özerk, oto-

nom ya da özellikli bölgenin kendi içinde uygu-

ladığı kurallara ve yasalara sahip durumda.

Ekonomik yapı

Rusya, başta petrol ve doğalgaz olmak

üzere çok zengin doğal kaynaklara sahip bir

ülke konumunda. Ayrıca, Kazakistan ve Azer-

baycan petrollerinin ihraç edildiği noktalar-

dan biri. Türkiye ve

Avrupa’nın doğalgazı-

nın çok büyük bir kıs-

mı bu ülke tarafından

ihraç ediliyor. Ülkenin

çok büyük olması ve

bu kaynakların çok

farklı alanlarda olması

dezavantaj olarak gö-

rülüyor.

Ülke, bütün tek-

nolojik platformları

üretme kapasitesine

sahip. Taşıt araçları, uzay taşıtları, savunma

platform ve sistemleri, üreten şirketler bulu-

nuyor. Tarımsal ve hayvansal ürünlerde çok

ciddi büyüklükte üretim yapsa da, soğuk ik-

limde olması nedeniyle yaş sebze ve meyve

başta olmak üzere ciddi miktarda işlenmemiş

ve işlenmiş gıda ithalatı da yapıyor. Rusya,

Türkiye’nin ilk nükleer enerji santrali olacak

olan Akkuyu Nükleer Güç Santralini de kurarak

işletecek.

Rusya, genel ekonomik durumunda is-

tikrara ulaşmış görünüyor. Küresel kriz döne-

minde yüksek petrol ve emtia fi yatlarıyla 90’lı

yıllardaki krizleri aştı. Ülkenin genel iş ortamı

karmaşık mevzuat ve belirli bölgelerdeki yo-

ğunlaşmalar nedeniyle zor görünmekle birlik-

te, son dönemde yapılan reformlarla ciddi bir

yabancı sermaye çekmeye başladı. Ülkenin

ekonomik potansiyeli nedeniyle yıllık 70 mil-

yar Doların üzerinde yabancı sermaye yatırımı

gerçekleşmeye başladı.

72

PLASFEDDERGİ

-Dış ticaret

Rusya dış ticaret fazlası veren ülkelerin

başında geliyor. 2014 yılı sonu itibariyle 527,5

milyar dolar ihracata karşılık, 362,4 milyar

dolar ithalat yapılacağı tahmin ediliyor. İhra-

catındaki en önemli maddeler, sırasıyla petrol

ve petrol ürünleri, doğalgaz ve petrol gazları,

demir ve çelik yarı mamüller, işlenmemiş ali-

minyum, altın, elmas, ağaç ve ağaç ürünleri,

nikel, buğday, yarı işlenmiş demir-çelik, sente-

tik kauçuk, çeşitli mineraller, turbojet ve diğer

türbin motorlar geliyor.

İthalatında ise otomobil ve ticari taşıt-

lar, ilaç, kara taşıtları için aksam ve parçalar,

telekomünikasyon ve bilgisayar sistemleri,

elektrikli araçlar, iş makineleri, motorlar, tv ve

diğer elektronik eşya, et, inşaat malzemeleri,

ayakkabı, tekstil ürünleri vb. tüketim eşyaları

ön plana çıkıyor.

Rusya’nın mal ticaretinde, en fazla dış

ticaret fazlası verdiği ülkelerden biri Türki-

ye. Rusya, başta petrol ve gaz olmak üzere

Türkiye’ye 2013 sonu itibariyle 25,5 milyar

dolarlık ürün ihraç etti. Türkiye, Rusya’nın en

fazla ihracat yaptığı 5. ülke konumunda. Buna

karşılık, Türkiye’den ithalatı 7. milyar dolar dü-

zeyinde oldu. Türkiye, Rusya’nın en fazla itha-

lat yaptığı 13. ülke konumunda.

-Avantajlı sektörler

Ekonomi Bakanlığı analizlerine göre,

Türkiye’nin en fazla ihraç ettiği ürün grupları

olan otomotiv ve gıdadaki ağırlık sürecek. Ay-

rıca, Rusya’da tüketim mallarına olan talep sü-

rekli olarak devam edecek. Türkiye’nin coğrafi

yakınlığı büyük tüketim merkezleri olan Mos-

kova ve St. Petersburg ile yakın bölgelerde

avantaj sağlayacak. Her türlü işlenmemiş ve

işlenmiş gıda da etkinliğini sürdürecek.

Sanayi grubunda ise otomotive ek olarak,

her türlü inşaat ve konut malzemeleri, plastik

ve plastik eşya, mobilya, tekstil-konfeksiyon,

sentetik elyafl ar, kahverengi ve beyaz eşya

Rusya pazarında şans bulacak.

-Rusya turizmi

Rusya, coğrafi konumu nedeniyle 3S ola-

rak adlandırılan (deniz-kum-güneş) kitle turiz-

mi dışındaki bütün imkanlara sahip görünüyor.

Başkent Moskova ve St. Petersburg en fazla

turist çeken şehirleri konumunda. Özellikle St.

Petersburg özgün mimarisi ve kuzey konumu

nedeniyle yaz aylarında neredeyse hiç batma-

yan güneşiyle Avrupa’nın en popüler şehir tu-

rizmi noktalarından biri durumunda. Ülke, 30

günlük seyahatlerde Türk vatandaşlarından

vize istemiyor. Bu uygulamanın sınırı yılda,

180 gün içinde 90 gün olarak belirlendi.

PLASTİK İŞLEME MAKİNELERİ VE AKSAM VE PARÇALARI İHRACATINDA İLK 10 ÜLKE -2013

İTHALAT İHRACATAdet Milyon USD Adet % USD Adet Milyon USD Adet - % USD %

Almanya 743 150 13 28 Rusya Fed. 510 25 14 19

Çin 2.874 125 49 24 İran 529 11 14 8

İtalya 512 76 9 14 Almanya 108 8 3 6

Avusturya 191 37 3 7 Bulgaristan 100 6 3 5

Tayvan 328 37 6 7 Romanya 111 5 3 4

Fransa 54 16 1 3 Azerbaycan 90 4 2 3

G. Kore 106 14 2 3 BAE 30 4 1 3

ABD 132 13 2 2 Özbekistan 93 3 3 2

Japonya 37 12 1 2 Ukrayna 74 3 2 2

İsviçre 95 10 2 2 Irak 184 3 5 2

10 Ülke Toplamı 5.072 491 87 93 10 Ülke Toplamı 1.829 73 49 55

Diğerleri 766 36 13 7 Diğerleri 1.891 61 51 45

TOPLAM 5.838 527 100 100 TOPLAM 3.720 134 100 100

Türkiye’nin Plastik Mamul İhraç Ettiği İlk 10 Ülke2012 2013

ULKE 1000 Ton Milyon Dolar ULKE 1000 Ton Milyon Dolar

Irak 250 556 Irak 281 639

Rusya Federas. 69 236 Almanya 66 248

Almanya 61 218 Rusya Federas. 72 246

Azerbaycan 73 198 Azerbaycan 74 216

İngiltere 58 191 İngiltere 62 210

İran 51 165 Libya 69 179

Fransa 43 161 Fransa 43 173

Gürcistan 58 142 İran 48 154

Romanya 50 139 Romanya 50 148

Bulgaristan 37 116 Gürcistan 55 138

10 Ülke 749 2.123 10 Ülke 820 2.351

Diğerleri 620 1.915 Diğerleri 690 2.232

Genel Toplam 1.368 4.038 Genel Toplam 1.510 4.583

ATLAS

74

PLASFEDDERGİBAŞARI ÖYKÜSÜ

İSO Meclis Üyesi Ömer Karadeniz, plastik sektörünün büyük uyum yakaladığının altını çizdi

sektörümüz hakettiği teşviği göremiyor. Ma-

alesef bu konuda bizim hakkımızı vermiyorlar.

İşte bizim kol kola girip bu konudaki dezavan-

tajları ortadan kaldırmak lazım.

Aslında, son dönemde genel olarak sa-

nayiiyle ilgili bir sıkıntımız var. Sanayinin yok

sayılmaması lazım. Ne yazık ki bazı bürokrat-

lar, bazıları, sanayi giderse Türkiye güllük gü-

listanlık olacakmış gibi davranıyor. Sanayisiz

toplum olamaz. Sanayi olmadığı zaman senin

diğer ülkelere bağımlılığın zaruret haline gelir,

kaçınılmazdır bu. Sanayisi olmayan gelişmiş

toplum söyleyebilir misiniz?.. Tarım özellikle-

rimiz var, iyi değerlendirmemiz gerekir ama

sanayi her zaman baş tacı edilmeli. Bakıyoruz,

bazı belediyeler, “sanayi olmasın” diye girişim-

de bulunuyor. Tedbir her zaman alınmalı an-

cak “sanayi olmasın” denilmemeli.

Basit bir örnek vereyim: Hijyen sertifi kası

uygulaması. Gayet güzel, destek vermemek

mümkün değil ancak ilk duyduğumda şaka

sel anlamda ekonomik krizler olmuş, sıkıntılar

yaşanmış ama dünyanın en gelişmiş kıtasında

plastik sektörümüz ikinci durumda. Bu gerçek-

ten gurur duyulacak bir şey.

Şunu söylemek lazım: Hal böyleyken,

Plastik sektörü hızlı bir gelişme içinde

ancak bazı endişeler de yok değil. Siz mev-

cut durumu nasıl yorumlarsınız?

Bence pozitif yandan bakmamız gereki-

yor. Plastik sektörümüz Avrupada ikinci. Küre-

Plastik sektörünün deneyimli isimlerinden, sivil toplum örgütlerin-

de uzun yıllardır aktif olarak sektör savunuculuğu yapan kişilerden biri

olan Ömer Karadeniz, sanayicilerin ve sanayinin son dönemde yete-

rince desteklenmediğini vurguladı. “Sanayisi olmayıp da gelişmiş olan

bir ülke gösterin” diyen Ömer Karadeniz, plastik sektörünün toplumsal

temsil açısından büyük bir uyum yakaladığının altını çizdi. Ömer Kara-

deniz, sektörün uzun süredir üzerinde çalıştığı TOBB bünyesinde özel

Plastik Sektör Meclisi kurulmasında da son aşamaya gelindiğini açıkla-

dı. Karadeniz, PLASFEDDERGİ’nin sorularını yanıtladı

“Sanayisi olmayan gelişmiş toplum söyleyebilir misiniz? sanayi baş tacı edilmeli”

76

PLASFEDDERGİBAŞARI ÖYKÜSÜ

yapmıştım, “Bu iş dönüp dolaşıp sanayiciye

gelmesin..?” diye. Bir süre sonra gördük ki am-

balaj üreticisinden hijyen sertifi kası isteniyor!

Kutuyu üretene hijyen sertifi kası ne anlama

gelir ki? İsterseniz asitle yıkayın içine gıda

maddesini koyan hijyene uymazsa ne olacak?

Daha ileride ne yapılacak, hammadde üreten

Petkim’e de mi hijyen sertifi kası zorunluluğu

getirilecek. Hijyen sertifi kası doğrudur ama

doğru noktada istenmeli. Bu konuyu da İSO da

gündeme aldı ve sektör temsilcisi kuruluşlara

davet gönderdi. Yakın zamanda bir toplantı

yapacağız.

Sanayiye, sektöre ilişkin haberlerde de

bilgi eksikliğinden kaynaklı yanlışlar zarar ve-

riyor. Bir yangın oldu ve “polietilen gazı sıkış-

masından patlama oldu” diye haber.. Bunun

sonucunda polietilen olan işyerleri hemen

baskı altında kalıyor.

-Sanayiye ve sektöre bakınca sizin de

vurguladığınız gibi sanıyorum önyargılar

bu konuda baskın?

Ben yaklaşık 45 yıldır sektörün içindeyim,

geçmişte de benzer şekilde sektörümüze yö-

nelik olumsuz algıyı görüyorduk.

Meselenin şu tarafına bakmak lazım: Her

sektörün kendisine göre artıları ve eksileri

var. Bazı menfaat grupları plastik sektörünün

iyi bir noktaya gelmesini istemiyor. Bu açık.

“Plastik şöyledir, böyledir” diyerek belli safsa-

taları ortaya atıyorlar. Bugün plastik dediğiniz

zaman, sadece pencere profi line bakın, bunlar

olmasa kaç bin hektar orman ortadan kalka-

caktı? Bunu hesaplamaları lazım.

Efendim, “Boğazda yüzen torba gör-

düm”.. Doğru ama öncelikle onun atılmasının

önüne geçmek lazım. Bir yandan plastiği kötü-

leyeceksin, diğer yandan birileri uçak motoru-

nun pistonunu dahi plastikten üretecek! Bunu

bir yana bırakın, yapay kemiklerin birçoğu artık

plastikten yapılıyor. İnsan sağlığına hizmet

eden plastikle ilgili birçok ürün var. Bunlar in-

sanın yaşamıyla ilgili pozitif ürünler. Mesele-

nin burasından bakmak lazım.

Biyoçözünür dediğimiz ürünleri üretebi-

liyoruz. Bazı belediyeler plastikten kaçmaya

çalışıyor ki neresinden kaçabileceksiniz? Av-

rupa ülkeleri örnek gösteriliyor ama plastiği

yasaklayan yok. Sadece atık kontrolü yapılıyor

ve hatta bu amaca yönelik olarak pet şişeden

depozito alınıyor. Kontrolsüz atılmasına her-

kes gibi ben de karşıyım.

Duyarlılık, düzenleme sadece plastik için

değil, bütün atıklar için şart bundan kaçına-

mayız. Bakın ben “mavi aşığı” bir insanım ve

profesyonel dalgıcım. Artık Marmara’ya dal-

mak içimden gelmiyor. Aşağısını bir görseniz

her şey var, her şey atılmış. Bunları görmez-

den gelmemeliyiz. Atıklar, düzene sokulmalı.

Önce insanın eğitimi gerekli. Rastgele çöpleri

atmaktan kaçınmayı öğrenmemiz lazım.

Burada en büyük sorun eğitimdir ve güçlü

biçimde eğitim vermeliyiz. Olumsuz söylemler

olacaktır, olmaya devam edecektir ama bu ko-

nuya yoğunlaşmamız herkesin yararına Bura-

da, son dönemde PAGDER’in Yuvaya Dönüşen

Plastikler, PAGEV’in, Mutlu Balıklar projeleri

var. Benzer projelerin sayısını artırmamız, ül-

kemiz insanlarına katık vermemiz ve plastiğin

kötü bir şey olmadığını anlatmak için daha çok

çalışmamız gerekli.

-İstiap hadleri konusunu da gündeme

getirmiştiniz?

Evet, üç yıldır uğraştığım bir konudur.

Şöyle bir şey düşünün, 3,5 ton istiap sınırı ko-

nulmuş, kamyonetin kendi ağırlığı 2600 kg.

İyi bir kasa koyduğunuzda zaten istiap sınırını

aşıyorsunuz. Sonra istiap sınırı aşıldığı için 7

bin TL ceza. Şimdi uzun uğraşlar sonucu yüzde

3.75 tolerans değeri ve 500 kg ilave ile birlik-

te, 4100 kilolara kadar çıktı ancak hala ortada

bir yanlışlık var. Hep anlatıyoruz, bir taksiye

150’şer kiloda 5 kişi oturduğu ve bagaja da

500 kilo bir yük atsanız kimse durdurup bir şey

demez. Yani bir taksiyle 2 ton taşıyabilirsiniz

ama kamyonetle taşıyamazsınız. Olacak bir

karar değil. Nihayetinde yetkililerimiz de bizi

anlamaya başladı. Bu konu, sanayiciyi, esna-

fı sıradan vatandaşı hepimizi ilgilendiren bir

konu. Düzeltilmesi gerekli.

-Sivil toplum örgütlerinde görev alan,

sorunların çözümünde sivil toplum örgüt-

lerine sıklıkla vurgu yapan birisiniz, bu ko-

nudaki yaklaşımınızın temeli nedir?

Plastik sektörüne yönelik olara bütün

sivil toplum örgütlerinde (STK) görev alan

arkadaşların gerek İSO, gerek PAGDER, gerek

PAGEV, gerekse PLASFED’teki arkadaşların

devamlı olarak iç içe, kol kola, dayanışma için-

de olması gerektiğini vurguladım.

Gerçekten böyle olması gerekir. Bunu her

vesileyle vurguluyorum. Bugün de söyleyece-

77

PLASFEDDERGİBAŞARI ÖYKÜSÜ

ğim, yarın da söyleyeceğim. Çünkü STK’ların

önemini en iyi bilenlerden biriyim. Neden?

Çünkü, 1970’li yıllardan beri sektörün içinde-

yim. Deneyim olarak baktığımız zaman olumlu

birikimler elde ettim. Plastik sektörünün geliş-

mesi yakınen görenlerden biriyim.

1970’li yıllarda Umum Plastik Sanayicile-

ri Derneği (Bugünkü PAGDER) uzun yıllar son

derece faal çalışmalar yaptı. Bizler yöneten-

lerdik. Kulakları çınlasın, adlarını hep pozitif

anarım, arkadaşlarımız Ali Yayla, Cevdet Yü-

celer sektör adına güzel ve derin çalışmalar

yaptık.

Bazen soruluyor, dernek, vakıf, federas-

yon, bu kadar fazla STK’ya iş var mı deniliyor..

Öyle değil, derneğin, vakfın, odaların işlevleri

farklı. Derneklerde karar alma mekanizmaları

hızlı çalışır, kamuoyunda ses getirirsiniz.

Şöyle örnek de verebilirim. Petkim’in kri-

tik rolü 70’lerin sonunda çok daha fazlaydı. O

dönemde yapılan haksız uygulamalar, iç pazar

yerine yurtdışına satış vb. girişimlerle müca-

dele ettik. Bizler dernek olarak inanın Petkim’i

yönlendirirdik. O dönemde görev yapan genel

müdürlerden Mehmet Yılmaz -ki çok değerli

bir genel müdürdü, ayrıca, Petkim’in yatırım

döneminde aktif görev alan idareciydi- ile der-

nek adına yaptığımız görüşmelerde, önerileri-

mizi alır ve gerekli düzenlemelerin yapılmasını

sağlardı.

Daha sonra biz sayın Muammer Yüceler’in

önderliğinde PAGEV’i kurduk. Ben de kurucu-

larındanım. Daha sonraki dönemler içinde de

sektör adına büyük çalışmaları, önemli ça-

lışmaları olmuştur. PAGEV’in ve PAGDER’in

sektör üzerindeki pozitif etkisi gerçekten bü-

yüktür. Son yıllarda da bir federasyonun kurul-

ması gereğinden hareketle PLASFED kuruldu.

Ben son dönemdeki uyumu çok iyi gö-

rüyorum. Benim İSO Meclis Üyeliğim var.

TOBB’da delegeliğim sözkonusu. TİM delege-

siyim. Birçok STK’da görev aldım ve almaya

devam ediyorum. PAGDER önceki dönemde

Sayın Hüseyin Semerci ile birlikte çalıştık.

PAGDER’de çok ciddi çalışmalar yürütülü-

yor. Hatırlıyorum, gündem maddelerinde harf-

ler biter, “Aa” diye maddeler açardık. “Otopark

kapanmadan toplantıyı bitirelim, arabalar ka-

lacak” şakaları olurdu. Bu tür çalışmalar sektör

için kazançtır.

Uyum dedim, son dönemdeki uyum çok

çok iyi. PAGEV’de başkan olan kardeşimiz Ya-

vuz Eroğlu da bu uyumun içinde son derece

başarılı. İSO olarak, İTO olarak, PAGEV, PAGDER

ve PLASFED olarak ilk defa uzun yıllardan son-

ra müthiş bir ahenk yakalandı ki konuşmaları-

mızın başlığı bu olmalı. Bu sektör adına büyük

bir şans. Bu şansı umarım ki bütün STK’larımız

olarak iyi değerlendireceğiz ve daha iyi şey-

ler yapacağız. Şu anda güzel şeyler yapılıyor,

daha güzeli de yapılacağına inanıyorum.

-TOBB bünyesinde bir sektör meclisi

yapılanma içinde ihtiyaç sanırım, çalışma-

lar ne aşamada?

Elbette buna ciddi ihtiyaç var. TOBB Sek-

tör Meclisini mevcut yapılara eklemek gerekir.

Son görüşmelerimizde sözü aldık, yakın bir za-

manda Plastik Sektör Meclisini oluşturacağız.

Eksik unsur buydu tamamlamış olacağız.

-Sektörün yoğun sorunları var sıklıkla

gündeme getiriliyor. Bunlara baktığınızda

“temel olarak” hangi adımları atmalıyı, siz-

ce bu sorunların ortak paydası nedir?

Şunu bir kere söylemeliyiz: Ülkemiz ve

sektörümüz günden güne gelişiyor. Bence,

sektörümüze yeterince kıymet verilmiyor.

Hakettiği değer verilirse, üretimimiz daha da

fazlalaşacak, sıradan üretimin ötesinde katma

değeri yüksek üretim noktasına geleceğiz. As-

lında yavaş yavaş gelmeye de başlıyoruz.

Biz kg 2,5 dolarlara ihraç ettiğimiz ürünler

varken, başkaları 2500 dolara ürün satıyor. Ar-

Ge’ye önem vermemiz gerektiği ortamda. Bu

önemli. Ar-Ge teşvikleri artırılması gerekiyor.

Plastik üretimine teşviklerin verilmesi

gerekli. Bugün bir otomobilin büyük kısmı ar-

tık plastik. Plastik denilince naylon akla geliyor

ama naylon yok artık. Mühendislik plastikleri-

ne baktığınızda çok farklı ürünler var. Yanmaz,

kırılmaz stadyum koltuğu yapılıyor ve 60 ül-

keye satılıyor. Plastik artık leğen demek değil,

kalp kapakçığı demek.

Katma değeri yüksek olan, teknolojisi

yüksek olan bir ürün ve sektörden bahsedi-

yoruz. Bunun önemini ülke olarak anladığımız

anda teşviklerimiz artacaktır, yatırımlarımız

fazlalaşacaktır, istihdam ve ihracatımız yük-

selecektir. 2023 hedefl erine baktığımızda

gerçekten istenilen noktaya gelinebilmesinde

plastik sektörünün katkısı büyük olacaktır.

Kimya, otomotivden sonraki en büyük ih-

racatçı sektör. Bazen birinci sıraya da geçiyor.

Kimyanın önemi büyük ve bunun içinde plastik

sektörünün ağırlığı fazla. Bu sektörün hakkı-

nın yönetenlerce de verilmesi lazım.

Ben herşeyden önce gerekli ve yeterli

teşviklerin oluşması gerekir diyorum. Ham-

madde yatırımının yapılması için her türlü des-

tek verilmeli. Hammaddede, ülke ihtiyacının

yüzde 20’lerini bile bulmayan bir üretim var.

Bunu yüzde 60-70’lere çıkarmak lazım. Hatta

o yüzde 20’yi yüzde 120 yapabilsek, bir miktar

da ihracat yapabilsek.. Petkim önemli bir kuru-

luş. Onun da bir şekilde teşvik edilip kapasite-

sinin artırılması lazım.

78

PLASFEDDERGİGÖRÜŞ

Ali İbrahim AydınYeminli Mali Müşavir

aaydin@prosesdenetim.com.tr

Girişim Sermayesi Fonu

A. GİRİŞSaygıdeğer okurlar, bu yazımızda Vergi

Usul Kanununda tanımlanan Girişim Serma-

yesi Fonu’nu irdeleyeceğiz. Girişim sermayesi

fonu, gerçek ve tüzel kişilere girişim sermayesi

fon ve ortaklıklarına yatırım yapmalarını teşvik

eden bir müessese.

İlgili düzenlemeye göre; Sermaye Piyasası

Kurulu’nun düzenleme ve denetimine tabi ola-

rak Türkiye’de kurulmuş veya kurulacak olan

girişim sermayesi yatırım ortaklıklarına ser-

maye olarak konulması veya girişim sermayesi

yatırım fonu paylarının satın alınması amacıy-

la, ilgili dönem kazancından veya beyan edilen

gelirden girişim sermayesi fonu ayrılabilecek-

tir. Ayrılacak fon, kurum kazancının veya beyan

edilen gelirin %10’u ve özsermayenin % 20’si

ile sınırlıdır.

B. GİRİŞİM SERMAYESİ FONUVergi Usul Kanununa 6322 sayılı Kanun’la

eklenen 325/A no’lu madde aşağıdaki gibidir.

“Girişim Sermayesi Fonu

Madde 325/A- (6322 sayılı Kanun’un

15.maddesiyle eklenen madde; Yürürlük

15.06.2012) Sermaye Piyasası Kurulunun dü-

zenleme ve denetimine tabi olarak Türkiye’de

kurulmuş veya kurulacak olan girişim serma-

yesi yatırım ortaklıklarına sermaye olarak ko-

nulması veya girişim sermayesi yatırım fonu

paylarının satın alınması amacıyla, ilgili dönem

kazancından veya beyan edilen gelirden giri-

şim sermayesi fonu ayrılabilir. Bu fon, kurum

kazancının veya beyan edilen gelirin %10’unu

ve öz sermayenin %20’sini aşamaz.

Girişim sermayesi fonu olarak ayrılan tu-

tarlar pasifte geçici bir hesapta tutulur. Mü-

kellefl erce, fonun ayrıldığı yılın sonuna kadar

girişim sermayesi yatırım ortaklıklarına veya

girişim sermayesi yatırım fonlarına yatırım ya-

pılmaması halinde, zamanında tahakkuk ettiril-

meyen vergiler gecikme faizi ile birlikte tahsil

edilir.

Bu fon; amacı dışında herhangi bir suret-

le başka bir hesaba nakledilmesi, işletmeden

çekilmesi, ortaklara dağıtılması, dar mükellef-

lerce ana merkeze aktarılması veya işin terki,

işletmenin tasfi yesi, devredilmesi, bölünmesi

ya da girişim sermayesi yatırım ortaklıklarının

hisse senetlerinin veya girişim sermayesi ya-

tırım fonu katılma paylarının elden çıkarılma-

sından itibaren altı ay içinde bu maddede be-

lirtilen amaçla yeniden kullanılmaması halinde,

bu işlemlerin yapıldığı veya sürenin dolduğu

dönemde vergiye tabi tutulur.

Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul

ve esaslar Maliye Bakanlığınca belirlenir.”

Yukarıda yer alan düzenlemeyi aşağıdaki

şekilde özetlemek mümkün.

1. Türkiye’de kurulu girişim sermayesi ya-

tırım ortaklıklarına ve fonlarına sermaye konul-

ması veya bu fon ve ortaklıklarının paylarının

satın alınması halinde, ilgili dönem kazancın-

dan veya beyan edilen gelirden girişim serma-

yesi fonu ayrılabilecek.

2. Ayrılacak fon, beyan edilen gelirin veya

kurum kazancının %10’unu, özsermayenin de

%20’sini aşamayacak.

3. Fon pasifte geçici bir hesapta tutula-

cak. Fonun ayrıldığı yılın sonuna kadar girişim

sermayesi yatırım ortaklıklarına veya girişim

sermayesi yatırım fonlarına yatırım yapılma-

ması halinde, zamanda tahakkuk ettirilmeyen

vergiler gecikme faiziyle birlikte ödenecek.

4. Düzenleme fonun pasifte geçici bir

hesapta tutulmasının öngördüğünden, fon,

sadece bilanço esasına göre defter tutan mü-

kellefl er tarafından ayrılabilecek.

5. Aşağıda yazılı hallerde, fonda yer alan

tutar bu işlemlerin yapıldığı veya sürenin dol-

duğu dönemde vergiye tabi tutulacak.

• Fonun amacı dışında herhangi bir suretle

başka bir hesaba nakledilmesi,

• İşletmeden çekilmesi,

80

PLASFEDDERGİGÖRÜŞ

• Ortaklara dağıtılması,

• Dar mükellefl erce ana merkeze aktarılması,

• İşin terki, işletmenin tasfi yesi, devredilmesi,

bölünmesi,

• Girişim sermayesi yatırım ortaklıklarının his-

se senetlerinin veya girişim sermayesi yatırım

fonu katılma paylarının elden çıkarılmasından

itibaren 6 ay içinde bu maddede belirtilen

amaçla yeniden kullanılmaması.

6. Gelir Vergisi Kanunu’nun 89. maddesin-

de eklenen 12 numaralı bent aşağıdaki gibidir.

“12. Vergi Usul Kanunu’nun 325/A mad-

desine göre girişim sermayesi fonu olarak ay-

rılan tutarların beyan edilen gelirin %10’unu

aşmayan kısmı.”

Buna göre, gelir vergisi mükellefl erinin;

ayıracakları girişim sermayesi fonu tutarları,

beyan edilen gelirin %10’unu aşmayacak şe-

kilde indirim konusu yapabilecektir.

7. Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10. mad-

desine eklenen “g” bendi şu şekildedir:

“g) 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun

325/A maddesine göre girişim sermayesi fonu

olarak ayrılan tutarların beyan edilen gelirin

%10’unu aşmayan kısmı.”

Bu hükme göre, kurumlar vergisi mü-

kellefl eri; girişim sermayesi fonu olarak ayır-

dıkları tutarı, beyan edilen kurum kazancının

%10’unu aşmayacak şekilde indirim konusu

yapabileceklerdir.

8. Düzenleme çerçevesinde yararlanıla-

bilecek vergi avantajını bir örnekle açıklayalım.

Bilanço esasına göre defter tutan bir ger-

çek kişinin Girişim Sermayesi Şirketinin 1 mil-

yon TL tutarındaki hissesini satın aldığını var-

sayalım. Bu gerçek kişinin Kanunda belirtilen

şekil şartlarını da yerine getirdiğini varsayar-

sak, düzenleme ile getirilen vergi avantajından

tam olarak istifade edebilmesi için o dönemde-

ki gelirleri toplamının en az 10 milyon TL olması

gerekecektir.

Bu durumda gerçek kişi fon hesabına al-

dığı 1 milyon TL üzerinden indirimden yararla-

nacak ve gelir vergisini 10 milyon TL üzerinden

değil 9 milyon TL üzerinden ödeyecektir. Fon

hesabına alınarak vergi matrahının hesaplan-

masında indirim konusu yapılan 1 milyon TL tu-

tarındaki kısmın vergilendirilmesi bu hisselerin

elden çıkarıldığı döneme kadar ertelenecektir.

Bu gerçek kişinin o dönemdeki geliri daha

düşük ise yararlanabileceği indirim tutarı da o

denli düşük olacaktır. Yukarıdaki örneğe göre

kişinin gelirleri toplamının 3 milyon TL olduğu-

nu varsayarsak potansiyel olarak yararlanabi-

leceği 1 milyon TL olması sebebiyle fi ili olarak

yararlanabileceği indirim tutarı 300 bin TL

olacaktır.

C. İŞTİRAK KAZANÇLARI İS-TİSNASINI DÜZENLEYEN MAD-DEDE (KVK MD. 5) YAPILAN DE-ĞİŞİKLİK

6322 sayılı Kanunla Kurumlar Vergisi Ka-

nununun iştirak kazançları istisnasını düzen-

leyen 5. maddesinde de değişikliğe gidilmiştir.

Bu istisna, kurumların tam mükellefi yete tâbi

başka bir kurumun sermayesine katılmaları ne-

deniyle elde ettikleri kazançların kurumlar ver-

gisine tabi tutulmamasını düzenlemektedir.

Eski düzenlemede, maddede yer alan pa-

rantez içi ibare ile fonların katılma belgeleri ile

yatırım ortaklıklarının hisse senetlerinden elde

edilen kâr paylarının istisna kapsamında olma-

dığı hüküm altına alınmıştı.

Maddede yapılan değişiklikle, tam mü-

kellefi yete tabi girişim sermayesi yatırım fonu

katılma payları ile girişim sermayesi yatırım or-

taklıklarının hisse senetlerinden elde ettikleri

kâr payları da istisna kapsamına alınmış, diğer

fon ve yatırım ortaklıklarının katılma payları ve

hisse senetlerinden elde edilen kâr paylarının

ise bu istisnadan yararlanamayacağı hüküm

altına alınmıştır.

Bu düzenlemeye göre, kurumların, girişim

sermayesi fon ve ortaklıklarının katılma payla-

rından veya hisse senetlerinden elde ettikleri

kazançlar kurumlar vergisinden müstesna hale

gelmiştir.

D. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ1. Girişim Sermayesi Fonu özü itibarıyla

bir vergi erteleme müessesesi. Şartların varlığı

halinde, fonun oluşturulduğu dönem kazan-

cından ödenmesi gereken gelir veya kurumlar

vergisi şartlar devam ettiği sürece ertelen-

mektedir.

2. Fonun ihdas edilmesi, yeni girişimlere

kaynak yaratmayı amaçlamasına karşın, dü-

zenlemeden sadece bilanço esasına göre def-

ter tutan mükellefl erin yararlanabilecek olması

uygulamanın başarısını sınırlayacak nitelikte.

3. Diğer taraftan, uygulama ile ilgili olarak

bazı hususların yeterince sarih olmadığı, bu

durumun da düzenlemeden beklenen amaca

daha yüksek bir noktada ulaşılmasını engelle-

yeceği düşünülmektedir. Müphem olması se-

bebiyle izahat gerektirdiği düşünülen hususla-

ra aşağıda değinilmiştir.

• Yatırımın yapıldığı dönemde kazanç yetersiz-

liği sebebiyle yararlanılamayan indirim tutarı-

nın takip eden dönemlerde oluşan kazançlar-

dan indirilip indirilemeyeceği açıklanmalıdır.

• Bilanço esasına göre defter tutmalarına

rağmen ticari veya zirai kazançları girişim ser-

mayesi şirketlerine yapılan yatırımlara göre

yararlanılacak indirim tutarına kıyasla yeter-

siz olan mükellefl erin yıllık beyanname ile be-

yan edilen diğer gelir unsurları dikkate almak

suretiyle indirimden yararlanmaları mümkün

gözükmektedir. Ancak yine de bu hususun Ma-

liye Bakanlığınca açıklığa kavuşturulmasında

bulunmaktadır.

4. Girişim Sermayesi Fonunu düzenleyen

Vergisi Usul Kanununun 325/A maddesi ile

Kurumlar Vergisi Kanununun 5. maddesinin

birbirinden bağımsız olarak mütalaa edilmesi

gerektiği düşünülmektedir. Aksi halde kurum-

lar vergisi mükellefl eri bakımından 5. madde-

deki istisnadan yararlanılması zaten girişim

sermayesi fonunu anlamsız kılacaktır.

Dolayısıyla, kurumların girişim sermayesi

fon ve ortaklıklarından elde ettikleri kar payları

kurumlar vergisinden müstesna tutulurken, bu

yatırımları sebebiyle Vergi Usul Kanununun

325/A maddesi hükmü uyarınca hesapladıkları

fonun kurumun diğer kazançlarından Kanunun

belirlediği ölçüler çerçevesinde indirimi müm-

kün olmalıdır.

5. Vergi avantajının ortaya konması bakı-

mından girişim sermayesi fonu önemli olmakla

birlikte Kurumlar Vergisi Kanununun 5. madde-

sinde yapılan değişiklikle girişim sermayesi fon

ve ortaklıklarından elde edilen kar paylarının

iştirak kazançları istisnası kapsamına alınma-

sının daha da önemli oluğu düşünülmektedir.

81

PLASFEDDERGİENDÜSTRİDEN

Plastik İnşaat Malzemeleri sektörünün toplam dünya plastik sektörü içindeki ağırlığı artmaya devam etmekte ve sektördeki büyüme sürmek-

tedir. 2009 yılında 104,2 milyon ton ve 74,1 milyar dolar olan dünya plastik inşaat mamulleri dış ticaret hacmi 2012 yılında 135,6 milyon ton ve 85,1

milyar dolara çıkmıştır.

2009 yılında 41 milyar dolar olan dünya plastik inşaat mamulleri ihracatı 2012 yılında 45 milyar doları aşmış olup Türkiye 2012 yılında toplam

ihracatından % 4 pay alarak Çin, Almanya, ABD ve İtalya’dan sonra 5 nci sırada yer almıştır. Yeniden yapılanma sürecinde bulunan Irak ve Libya gibi

ülkeler dışında plastik inşaat malzemeleri tüketiminin toplam plastik mamul tüketimi içindeki, payı % 15 – 25 arasında değişmektedir.

2013 yılında yüzde 7,0 büyüyen Türkiye inşaat sektöründe büyüme 2014 yılında yavaşlama sürecine girmiş ve 2014 yılının ilk çeyreğinde %

5,1 olarak gerçekleşen büyüme ikinci çeyrekte % 2,8’e inmiştir. Özel sektör inşaat harcamalarında iki yıl üst üste yaşanan küçülme ardından 2014

yılı ilk çeyrek döneminde yüzde 4,8 ve ikinci çeyrek döneminde ise yüzde 4,3 oranında büyümüştür. Kamu inşaat harcamalarındaki büyüme ise

beklendiği gibi yavaşlamıştır.

İnşaat malzemesi sanayi üretiminde 2014 temmuz ayında önemli gerilemeler yaşanmıştır. 2014 yılının ilk üç ayında inşaat malzemeleri üretimi

geçen yılın oldukça üzerinde gerçekleşirken, Nisan ve Mayıs aylarında önemli alt sektörlerde üretim geçen yılın aynı aylarının altında kalmış, Haziran

ayında ise inşaat malzemesi alt sektörlerinde üretim geçen yılın aynı ayına göre gerilemiştir.

Temmuz ayında ise sanayi üretimleri hemen tüm sektörlerde gerilerken birçok sektörde gerilemeler iki haneli rakamlarda gerçekleşmiştir.

Temmuz ayında üretim verileri izlenen 26 alt sektörden 22’sinde üretim geçen yılın aynı ayına göre gerilemiştir. Temmuz ayında geçen yılın aynı

Türkiye plastik sektörünün güçlü olduğu alt sektörlerden biri olan plastik inşaat malzemelerinde bü-

yüme devam ediyor. Son yıllarda hızla gelişen ve değişik dönemlerde plastik sektörünün yüzde 15-22’sini

oluşturan inşaat plastiklerinde, inşaat sektöründeki büyüme hızındaki düşüşe paralel bir yavaşlama görül-

dü. Buna karşılık, üretim artışı süreceği tahmin edildi. 2014 yılı sonu itibariyle miktar bazında artış yüzde 3,

değer bazında yüzde 7’yi bulacak. PLASFED, 2014 yılının ilk 6 ayında 915 bin ton ve 3,9 milyar dolar olarak

gerçekleşen üretimin yıl sonunda 1,83 milyon ton ve 7,9 milyar dolara ulaşacağını tahmin etti.

İnşaat plastikleri, inşaat sektöründeki yavaşlamadan etkilendi ama büyümesini sürdürecekBarbaros DEMİRCİ

Genel SekreterPLASFED

İnşaat Sektörü Üretim ve Ciro Endeksi ( 2010 = 100 ) % Artış

Ciro Üretim Ciro Üretim2010 100,0 100,0

2011 107,6 111,4 7,6 11,4

2012 114,5 112,3 6,4 0,8

2013 127,1 120,5 11,0 7,4

2014 6 ) 110,2 119,7 -13,3 -0,7

İhracat / Üretim ( % ) 18 19 19

İthalat / Yurtiçi Tüketim ( % ) 7 8 8

İhracat / İthalat ( % ) 282 286 286

82

PLASFEDDERGİENDÜSTRİDEN

ayına göre inşaat malzemeleri içinde önemli yer tutan çimento üretimi yüzde 16,9, hazır beton üretimi yüzde 20,8, taş ve mermerler üretimi yüzde

22,4, plastik inşaat malzemeleri üretimi yüzde 10,4 gerilemiştir.

Bununla birlikte Temmuz ayı dahil son dört aydır yaşanan bu gerilemeler ile birlikte inşaat malzemesi sanayi üretimi genel performansı da

düşmektedir. Yılın ikinci çeyreğinde inşaat malzemeleri sanayi üretimi oldukça zayıf bir büyüme gösterdikten sonra üçüncü çeyreğe de zayıf bir

performans ile başlamıştır. İnşaat sektörü üretim endeksi 2014 yılının ilk 6 ayında % 1, ciro endeksi de % 13 gerilemiştir.

PLASTİK İNŞAAT MALZEMELERİ ÜRETİMİ :2009 yılında 1,25 milyon ton olan plastik inşaat mamul üretimi 2013 yılında 1,78 milyon ton ve 7,2 milyar dolar olarak gerçekleşmiş olup, toplam

plastik mamul üretimi içindeki payı miktar ve değer bazında % 22 düzeylerini korumuştur.

2014 yılının ilk 6 ayında 915.000 ton ve 3,9 milyar dolar olarak gerçekleşen üretimin yıl sonunda 1,83 milyon ton ve 7,9 milyar dolara ulaşacağı

ve 2014 yılında üretimin 2013 yılına kıyasla miktar bazında % 3 değer bazında da % 7 artacağı tahmin edilmektedir. Üretim artışının 2013 yılında

miktar bazında % 13, değer bazında % 17 olduğu dikkate alınarak, 2014 yılında plastik inşaat malzemeleri üretim artış hızında önemli düşüşün

gerçekleşeceği gözlemlenmektedir.

PLASTİK İNŞAAT MAMULLERİ İTHALATI :2013 yılında 76 bin ton ve 448 milyon dolar ile en üst düzeyine çıkan ithalatın 2014 yılının ilk 6 ayında 35 bin ton ve 215 milyon dolar olarak

gerçekleşmiştir. İthalatın 2014 yılı sonunda 2013 yılına kıyasla miktar bazında % 8, değer bazında ise % 4 azalarak 70 bin ton ve 431 milyon dolar

olarak gerçekleşmesi beklenmektedir.

İnşaat Sektörü Üretim ve Ciro Endeksi 2010=100

Plastik İnşaat Malzemeleri İthalatı

Plastik İnşaat Malzemeleri Üretimi - 1000 Ton

83

PLASFEDDERGİENDÜSTRİDEN

Plastik inşaat malzemeleri toplam ithalatında en büyük payı miktar bazında 3918 GTİP nolu yer, duvar ve tavan kaplamaları, değer bazında da

39.17 GİTİP no’lu tüpler, borular, hortumlar, conta, dirsek ve rakorlar oluşturmaktadır.

PLASTİK İNŞAAT MALZEMELERİ İTHALATININ ÜLKE DAĞILIMI :Türkiye, 70’e yakın ülkeden plastik inşaat malzemeleri ithal etmektedir. 2013 yılında toplam ithalatın miktar bazında % 73’ü değer bazında da

% 79’u 10 ülkeden yapılmış olup, Almanya, Çin, Fransa; İtalya ve Çek Cumhuriyeti plastik inşaat malzemeleri ithalatında önde gelen ülkeleri oluş-

turmuştur. 2014 yılının ilk 6 ayında ise ilk 10 ülkenin toplam ithalattan aldığı pay miktar bazında % 71’e değer bazında da % 77’ye inmiştir. 2014

yılının ilk 6 ayında Türkiye’nin plastik inşaat malzemelerini en çok ithal ettiği ülkelerin ilk 4’ü, Almanya, Çin, Fransa ve İtalya olarak değişmemiş ancak

beşinci sıraya Çek Cumhuriyeti yerine ABD yerleşmiştir.

Kaynak : TUIK

Kaynak : TUIK

Kaynak : TUIK

Plastik İnşaat Mamulleri İthalatı ( 1000 Ton )

GTİP NO MAMUL ADI 2013 2014 / 6 % Artış Tahmini 2014/2013

3916 PLASTİKTEN MONOFİL, ÇUBUK, PROFİLLER-ENİNE KESİTİ 1MMYİ GEÇEN 10.982 4.556 -17

3917 PLASTİKTEN TÜPLER, BORULAR, HORTUMLAR; CONTA, DİRSEK, RAKOR 23.202 11.198 -3

3918 PLASTİKTEN YER KAPLAMALARI-DUVAR VE TAVAN KAPLAMALARI 30.087 13.586 -10

3922 PLASTİKTEN KÜVET, DUŞ, LAVABO, BİDE, HELA KÜVETİ VE DONANIMLARI 4.365 2.207 1

3925 PLASTİKTEN İNŞAAT MALZEMESİ 7.368 3.349 -9

TOPLAM 76.003 34.895 -8

Plastik İnşaat Mamulleri İthalatı ( 1.000 $ )

GTİP NO MAMUL ADI 2013 2014 / 6 % Artış Tahmini 2014/2013

3916 PLASTİKTEN MONOFİL, ÇUBUK, PROFİLLER-ENİNE KESİTİ 1MMYİ GEÇEN 60.951 26.118 -14

3917 PLASTİKTEN TÜPLER, BORULAR, HORTUMLAR; CONTA, DİRSEK, RAKOR 221.978 108.983 -2

3918 PLASTİKTEN YER KAPLAMALARI-DUVAR VE TAVAN KAPLAMALARI 72.556 36.238 0

3922 PLASTİKTEN KÜVET, DUŞ, LAVABO, BİDE, HELA KÜVETİ VE DONANIMLARI 45.848 24.259 6

3925 PLASTİKTEN İNŞAAT MALZEMESİ 46.287 19.733 -15

TOPLAM 447.620 215.331 -8

Plastik İnşaat Malzemeleri İthalatının Ülkelere Dağılımı

2013 2014/6ÜLKELER 1000 TON Milyon $ ÜLKELER 1000 TON Milyon $

Almanya 15,2 115,0 Almanya 6,1 50,7

Çin 12,7 65,8 Çin 6,9 36,0

Fransa 5,3 41,9 Fransa 2,7 20,0

İtalya 3,8 32,0 İtalya 1,7 15,5

Çek Cumhuriyeti 2,3 26,8 ABD 1,8 13,9

ABD 2,7 21,1 İngiltere 1,3 10,3

İngiltere 2,0 16,1 Belçika 2,2 5,3

Belçika 6,8 14,6 Çek Cumhuriyeti 0,5 4,7

İspanya 0,9 10,4 İspanya 0,4 4,7

Hindistan 4,1 9,5 Polonya 1,2 4,4

İlk 10 Ülke Toplamı 55,7 353,2 İlk 10 Ülke Toplamı 24,8 165,6

Diğerleri 20,4 94,4 Diğerleri 10,1 49,8

Genel Toplam 76,0 447,6 Genel Toplam 34,9 215,3

İlk 10 Ülke Payı ( % ) 73 79 İlk 10 Ülke Payı ( % ) 71 77

84

PLASFEDDERGİ

PLASTİK İNŞAAT MALZEMELERİ İTHALATININ ÜLKE DAĞILIMI :

Türkiye, 70’e yakın ülkeden plastik inşaat malzemeleri ithal etmektedir. 2013 yılında toplam ithalatın miktar bazında % 73’ü değer bazında da

% 79’u 10 ülkeden yapılmış olup, Almanya, Çin, Fransa; İtalya ve Çek Cumhuriyeti plastik inşaat malzemeleri ithalatında önde gelen ülkeleri oluş-

turmuştur. 2014 yılının ilk 6 ayında ise ilk 10 ülkenin toplam ithalattan aldığı pay miktar bazında % 71’e değer bazında da % 77’ye inmiştir. 2014

yılının ilk 6 ayında Türkiye’nin plastik inşaat malzemelerini en çok ithal ettiği ülkelerin ilk 4’ü, Almanya, Çin, Fransa ve İtalya olarak değişmemiş ancak

beşinci sıraya Çek Cumhuriyeti yerine ABD yerleşmiştir.

PLASTİK İNŞAAT MALZEMELERİ İHRACATIN ÜLKE DAĞILIMI :

Türkiye, 150’nin üzerinde ülkeye plastik inşaat malzemeleri ihraç etmektedir. Irak, Rusya Fed. Libya, Azerbaycan ve Gürcistan 2013 yılında en

önemli ihracat pazarlarımızın ilk 5’ini oluşturmuşken 2014 yılının ilk 6 ayında Gürcistan yerine Türkmenistan ilk 5 arasına girmiştir.

150 ülkenin ilk 10’u değer bazında toplam plastik inşaat malzemeleri ihracatımızdan 2013 yılında miktar bazında % 71, değer bazında da % 67

pay almıştır. Bu dağılım 2014 yılının ilk 6 ayında miktar bazında % 67 ve değer bazında da % 63’e gerilemiştir.

Plastik inşaat malzemeleri ihracatında miktar ve değer bazında da en büyük payı 39.17 GİTİP no’lu plastikten tüpler, borular, hortumlar, conta,

dirsek ve rakorlar oluşturmaktadır.

Plastik İnşaat Malzemeleri İhracatı

Plastik İnşaat Malzemeleri İhracatı ( 1000 Ton )

GTİP NO MAMUL ADI 2013 2014 / 6 % Artış Tahmini 2014/2013

3916 PLASTİKTEN MONOFİL, ÇUBUK, PROFİLLER-ENİNE KESİTİ 1MMYİ GEÇEN 198.461 96.743 12

3917 PLASTİKTEN TÜPLER, BORULAR, HORTUMLAR; CONTA, DİRSEK, RAKOR VB 350.173 180.572 3

3918 PLASTİKTEN YER KAPLAMALARI-DUVAR VE TAVAN KAPLAMALARI 18.127 8.209 0

3922 PLASTİKTEN KÜVET, DUŞ, LAVABO, BİDE, HELA KÜVETİ VE DONANIMLARI 23.592 8.007 20

3925 PLASTİKTEN İNŞAAT MALZEMESİ 122.384 60.665 12

TOPLAM 712.737 354.196 -1

Plastik İnşaat Malzemeleri İhracatı ( 1000 ABD $ )

GTİP NO MAMUL ADI 2013 2014 / 6

% Artış Tahmini 2014/2013

3916 PLASTİKTEN MONOFİL, ÇUBUK, PROFİLLER-ENİNE KESİTİ 1MMYİ GEÇEN 405 199 -2

3917 PLASTİKTEN TÜPLER, BORULAR, HORTUMLAR; CONTA, DİRSEK, RAKOR 899 475 6

3918 PLASTİKTEN YER KAPLAMALARI-DUVAR VE TAVAN KAPLAMALARI 3 3 0

3922 PLASTİKTEN KÜVET, DUŞ, LAVABO, BİDE, HELA KÜVETİ VE DONANIMLARI 111 41 -25

3925 PLASTİKTEN İNŞAAT MALZEMESİ 323 168 4

TOPLAM 1.741 886 2

ENDÜSTRİDEN

85

PLASFEDDERGİENDÜSTRİDEN

Plastik İnşaat Malzemeleri İthalatının Ülkelere Dağılımı

2013 2014 / 6ÜLKELER 1000 TON Milyon $ ÜLKELER 1000 TON Milyon $

Irak 204,3 433,3 Irak 94 199

Rusya Federasyonu 49,0 146,6 Rusya Federasyonu 24 74

Libya 51,4 126,9 Libya 25 64

Azerbaycan 47,2 120,3 Azerbaycan 22 54

Gürcistan 35,5 74,2 Türkmenistan 16 38

Kazakistan 27,8 65,4 İran 12 34

İran 28,2 63,3 Gürcistan 16 34

Türkmenistan 26,7 61,6 Kazakistan 14 33

Bulgaristan 17,5 50,4 Romanya 11 28

Romanya 21,7 49,2 Bulgaristan 8 25

İlk 10 Ülke Toplamı 509,3 1.191,1 İlk 10 Ülke Toplamı 241 582

Diğer 150 Ülke Toplamı 203,4 586,8 Diğer 150 Ülke Toplamı 118 343

Genel Toplam 712,7 1.777,8 Genel Toplam 359 926

İlk 10 Ülke Pay ( % ) 71 67 İlk 10 Ülke Pay ( % ) 67 63

PLASTİK İNŞAAT MALZEMELERİ DIŞ TİCARET DENGESİ :

Plastik inşaat malzemeleri dış ticaretinde Türkiye net ihracatçı konumundadır. 2009 yılında 384 bin ton ve 667milyon dolar olan dış ticaret

fazlası, 2013 yılında 637 bin ton ve 1,3 milyar dolara çıkmıştır. 2014 yılı sonunda dış ticaret fazlasının 639 bin ton ve 1,34 milyar dolara çıkması

beklenmektedir.

2013 yılında plastik inşaat malzemeleri dış ticaretinde 39.17 GİTİP no’lu tüpler, borular, hortumlar, conta, dirsek ve rakorları oluşturan grup en

yüksek dış ticaret fazlası veren alt sektör grubunu oluşturmuştur.

Plastik İnşaat Malzemeleri Dış Ticaret Dengesi

Plastik İnşaat Malzemeleri Dış Ticaret Dengesi ( 1000 Ton )

GTİP NO MAMUL ADI 2013 2014 / 6 % Artış Tahmini 2014/2013

3916 PLASTİKTEN MONOFİL, ÇUBUK, PROFİLLER-ENİNE KESİTİ 1MMYİ GEÇEN 187.479 92.187 -2

3917 PLASTİKTEN TÜPLER, BORULAR, HORTUMLAR; CONTA, DİRSEK, RAKOR 326.971 169.375 4

3918 PLASTİKTEN YER KAPLAMALARI-DUVAR VE TAVAN KAPLAMALARI -11.959 -5.376 -10

3922 PLASTİKTEN KÜVET, DUŞ, LAVABO, BİDE, HELA KÜVETİ, DONANIMLARI 19.227 5.800 -40

3925 PLASTİKTEN İNŞAAT MALZEMESİ 115.016 57.316 -

TOPLAM 636.734 319.301 -

86

PLASFEDDERGİENDÜSTRİDEN

PLASTİK İNŞAAT MALZEMELERİ DIŞ TİCARETİNDE ORTALAMA BİRİM FİYATLAR :

Türkiye, plastik inşaat malzemeleri dış ticaretinde fazlalık vermesine rağmen, birim ithal fi yatları, birim ihraç fi yatlarının 2 katından fazladır. Bu

durum, Türkiye’nin katma değeri yüksek plastik inşaat malzemelerini ithal ederken, katma değeri düşük malzemeleri ihraç etmesinden kaynaklan-

maktadır.

2014 yılının il 6 ayında birim ithal fi yatı 2013 yılına kıyasla % 5 artarak 6.171 dolar / ton olarak gerçekleşirken, birim ihraç fi yatı % 2 artarak

2.501 dolar / ton düzeyine çıkmıştır.

Plastik İnşaat Malzemeleri Birim Dış Ticaret Fiyatları

Ortalama Birim İthalat Fiyatları ( ABD $ / Ton )

GTİP NO MAMUL ADI 2013 2014 / 6 % Artış Tahmini 2014/2013

3916 PLASTİKTEN MONOFİL, ÇUBUK, PROFİLLER-ENİNE KESİTİ 1MMYİ GEÇEN 5.732,12 5.732,12 3

3917 PLASTİKTEN TÜPLER, BORULAR, HORTUMLAR; CONTA, DİRSEK, RAKOR VB 9.732,65 9.732,65 2

3918 PLASTİKTEN YER KAPLAMALARI-DUVAR VE TAVAN KAPLAMALARI DAHİL 2.667,39 2.667,39 11

3922 PLASTİKTEN KÜVET, DUŞ, LAVABO, BİDE, HELA KÜVETİ VE DONANIMLARI 10.992,85 10.992,85 5

3925 PLASTİKTEN İNŞAAT MALZEMESİ 5.892,80 5.892,80 -6

PLASTİK MAMUL TOPLAMI 6.170,81 6.170,81 5

Ortalama Birim İhracat Fiyatları ( ABD $ / Ton )

GTİP NO MAMUL ADI 2013 2014 / 6 % Artış Tahmini 2014/2013

3916 PLASTİKTEN MONOFİL, ÇUBUK, PROFİLLER-ENİNE KESİTİ 1MMYİ GEÇEN 2.042,24 2.053,77 1

3917 PLASTİKTEN TÜPLER, BORULAR, HORTUMLAR; CONTA, DİRSEK, RAKOR 2.567,68 2.632,53 3

3918 PLASTİKTEN YER KAPLAMALARI-DUVAR VE TAVAN KAPLAMALARI 140,81 310,93 10

3922 PLASTİKTEN KÜVET, DUŞ, LAVABO, BİDE, HELA KÜVETİ VE DONANIMLARI 4.697,00 5.167,67 10

3925 PLASTİKTEN İNŞAAT MALZEMESİ 2.640,82 2.765,24 5

TOPLAM 2.442,69 2.500,68 2

Plastik İnşaat Malzemeleri Dış Ticaret Dengesi ( 1000 Ton )

GTİP NO MAMUL ADI 2013 2014 / 6 % Artış Tahmini 2014/2013

3916 PLASTİKTEN MONOFİL, ÇUBUK, PROFİLLER-ENİNE KESİTİ 1MMYİ GEÇEN 344.354 172.570 0

3917 PLASTİKTEN TÜPLER, BORULAR, HORTUMLAR; CONTA, DİRSEK, RAKOR VB 677.152 366.378 8

3918 PLASTİKTEN YER KAPLAMALARI-DUVAR VE TAVAN KAPLAMALARI -70.003 -33.685 0

3922 PLASTİKTEN KÜVET, DUŞ, LAVABO, BİDE, HELA KÜVETİ VE DONANIMLARI 64.964 17.118 -47

3925 PLASTİKTEN İNŞAAT MALZEMESİ 276.907 148.020 7

TOPLAM 1.293.374 670.401 3

87

PLASFEDDERGİENDÜSTRİDEN

PLASTİK İNŞAAT MALZEMELERİ YURTİÇİ TÜKETİMİ :

Türkiye’de 2009 yılında 886 bin ton ve 4,48 milyar dolar olan yurtiçi plastik inşaat mamulleri tüketimi 2013 yılında 1 milyon 14 bin ton ve 6,12

milyar dolara çıkmıştır. 2014 yılının ilk 6 ayında 596 bin ton ve 3,3 milyar dolar olarak gerçekleşen iç tüketimin yıl sonunda 1,19 milyon ton ve yılında

6,6 milyar dolara yükselmesi beklenmektedir.

.

2014 yılının ilk 6 aylık gerçekleşmeleri baz

alınarak 2014 yılı sonunda plastik inşaat malze-

melerinde; ton bazında;

• Üretimin % 3 artması,

• İthalatın % 8 gerilemesi,

• İhracatın % 1 gerilemesi

• Yurtiçi tüketimin % 4 artması % 9 artmış,

• Dış ticaret fazlasının da aynı düzeylerde

kalması beklenmektedir.

Diğer taraftan, 2014 yılı sonunda plastik inşaat

malzemelerinde; $ bazında ;

• Üretimin % 7 artması,

• İthalatın % 4 gerilemesi,

• İhracat % 2 artması,

• Yurtiçi tüketimin % 8 artması,

• Dış ticaret fazlasının da % 3 artması

beklenmektedir.

Plastik İnşaat Malzemeleri Sektöründe Genel Arz ve Talep Dengesi ( 1000 Ton Bazında )

2013 2014 / 6 % Artış Tahmini 2014/2013

Üretim 1.780 915 3

İthalat 76 35 -8

İhracat 713 354 -1

Yurtiçi Tüketim 1.143 596 4

Dış Ticaret Açığı / Fazlası 637 319 0

İhracat / Üretim ( % ) 40 39

İthalat / Yurtiçi Tüketim ( % ) 7 6

İhracat / İthalat ( % ) 938 1.015

Plastik İnşaat Malzemeleri Sektöründe Genel Arz ve Talep Dengesi

( Milyon $ Bazında )2013 2014 / 6 % Artış Tahmini

2014/2013Üretim 7.416 3.968 7

İthalat 448 215 -4

İhracat 1.741 886 2

Yurtiçi Tüketim 6.123 3.298 8

Dış Ticaret Açığı / Fazlası 1.293 670 3

İhracat / Üretim ( % ) 23 22

İthalat / Yurtiçi Tüketim ( % ) 7 7

İhracat / İthalat ( % ) 389 411

PLASTİK İNŞAAT MALZEMELERİNDE 2012 YILI ARZ VE TALEP DENGESİ :

Plastik inşaat Malzemeleri Yurtiçi Tüketimi

88

MENEMEN PLAST�K �HT�SASORGAN�ZE SANAY� BÖLGES�

ADRES:Cumhuriyet Bulvarı,No:63 Konak/İZMİR

İRTİBAT:Tel : 0232 441 81 22 Faks : 0232 441 81 47

menemenosb@gmail.com

BÖLGEMİZ,İzmir Merkeze 35 Km.Menemen Merkeze 3 Km.İzmir Karayoluna 1 Km.İzmir Alsancak Limanına 29 Km.Uzaklıktadır.

MENEMEN’DEMENEMEN’DEMENEMEN’DEMENEMEN’DEMENEMEN’DEMENEMEN’DEMENEMEN’DE

ES İRTİBAT

Parrsel Tessvviye vee AraziDüüzzenlemeee ÇalışmmmalarıTammmamlanmmmıştır.

Tekkknik Altyyyapı Sissttemlerriniinİnşşaaatına BBaşlanmmmıştır.

yyy p

Böölgenin TTüm Eneerrji İhtiiyaccınııKarrşılayaccak Anaa Nakil Hatttıve HHücre DDDonanımmmı İşlerrinee

ş y

Baaşşlanmışşttır.

Parsel Tesviye ve AraziDüzenleme ÇalışmalarıTamamlanmıştır.

Teknik Altyapı Sistemlerininİnşaatına Başlanmıştır.

Bölgenin Tüm Enerji İhtiyacınıKarşılayacak Ana Nakil Hattıve Hücre Donanımı İşlerineBaşlanmıştır.

PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY

Barbaros DEMİRCİSecretary GeneralPLASFED

Dominance of Plastic Construction Materials in the total world plastics industry continues to grow and growth in the sector continues. In

2009, the foreign trade volume of world plastic construction products was 104.2 million tons and 74.1 billion dollars, in 2012 this volume increased

to 135.6 million tons and 85.1 billion dollars.

In 2009, exporting of world plastic construction materials was 41 billion, and in 2012, it exceeded 45 billion dollars where Turkey got 4%

share and took the 5th place in total exports in following, China, Germany, United States and Italy. The countries who are in restructuring process

such as Iraq and Libya has a share ranging from 15-25 % in the total consumption of plastic construction materials.

in 2013, growth in Turkey’s construction sector increased for 7.0 but it has slowed down in 2014 and it became 5.1%. in the fi rst quarter of

2014 and it decreased to 2.8% in the second quarter. After the shrinkage seen in private sector construction expenses for two years in a row, it

increased 4.8 percent during the fi rst quarter of 2014 and in the second quarter it increased by 4.3 percent. The growth in public construction

expenses has slowed down as it was expected.

In construction materials’ industry production it has been experienced signifi cant recession in July, 2014. In the fi rst three months of 2014,

production of construction materials was far more than the last year, in April and May the production in key sub-sectors became less than of the

same month of last year, in June the production in construction materials sub-sectors regressed compared to the same month last year.

In July, industrial production in almost all sectors regressed, in many sector the recession rates were in double digits. In July, in the 22 of 26

sub-sectors that were monitored regarding their production rates, there were recession compared to the same month last year. The production

of cement that holds an important place in construction materials regressed by 16.9 percent, of ready-mixed concrete regressed by 20.8 percent,

As one of the sub-sectors where Turkey’s the plastics industry has strength: plastic construction ma-

terials continues to be in growth. In recent years, construction plastics which rapidly grow and form 15-22

percent of the plastics industry in diff erent periods, has showed a parallel slowdown in line with the decrease

in growth rate in the construction sector. In contrast, It was estimated that increase in production would con-

tinue. Amount By the end of 2014 increase in amount will be 3 percent where increase in value will reach to

7 percent. PLASFED has estimated that the production which was 915 thousand tons and $ 3.9 billion for the

fi rst 6 months of 2014, would reach to 1.83 million tons and $ 7.9 billion by the end of the year.

Construction plastics were aff ected by the slowdown in the construction sector however, It will continue to grow

Construction Sector Production and Turnover Indexes ( 2010 = 100 )

Turnover Production Turnover Production2010 100,0 100,0

2011 107,6 111,4 7,6 11,4

2012 114,5 112,3 6,4 0,8

2013 127,1 120,5 11,0 7,4

2014 6 ) 110,2 119,7 -13,3 -0,7

İhracat / Üretim ( % ) 18 19 19

İthalat / Yurtiçi Tüketim ( % ) 7 8 8

İhracat / İthalat ( % ) 282 286 286

90

PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY

the production of stone and marble regressed by 22.4 percent, production of plastic construction regressed by 10.4 percent compared to the July

last year

However, with all the recessions happened in the last four months including July, overall performance of construction materials industrial

production also decreases. In second quarter of the year, after the construction material industrial production shows a weak growth, it also began

with a weak performance to the third quarter. Construction sector production index regressed by 1% in the fi rst 6 months of 2014 whereas the

turnover index regressed by 13%.

PRODUCTION OF PLASTICS CONSTRUCTION MATERIALS : Plastic construction product production In 2009 that became 1.25 million tons in 2013, was recorded as 1.78 million tons and 7.2 billion dollars,

and has maintained the level of 22% in terms of value and amount of the share of total production of plastic products.

The fi rst 6 months of 2014, the production was 915,000 tons and 3.9 billion dollars and it was estimated to reach 1.83 million tons and 7.9 bil-

lion dollars by the end of the year, and it was estimated that the production in 2014 would increase by 3% in terms of amount and by 7% in terms

of value, in comparison to 2013. Considering the increase in amount of production in 2013 by 13% whereas in value of the same by %17, it is ob-

served that a signifi cant recession will take place in 2014 in the growth rate of production of plastic construction materials will take place in 2014.

IMPORTING OF PLASTIC CONSTRUCTION PRODUCTS:The import which reached the highest level with 76 thousand tons and 448 million dollars in 2013, became 35 thousand tons and 215 million

dollars in the fi rst 6 months of 2014. It is expected that the import would be million dollars 431 by the end of 2014 with a decrease by 8% in terms

of amount and by 4% in terms of value, in comparison to 2013.

Construction Sector Production and Turnover Indexes 2010=100

Production of Plastic Construction Materials- 1000 Tons

Production

Turnover

Million $

Importing of Plastic Construction Products

91

PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY

The biggest share in import of plastic construction materials in terms of the amount belong to fl oor, wall and ceiling coverings with 3918 HS

Code (GTIP NO) whereas in terms of values belong to tubes, pipes, hoses, gaskets, elbows and connectors with 39.17 GTİP No.

DISTRIBUTION BY COUNTRIES IN IMPORTING OF PLASTIC CONSTRUCTION PRODUCTS:Turkey is importing plastic construction materials from nearly 70 countries. On the basis of the amount of total imports in 2013, of 79% is

made from 10 countries and Germany, China, France, Italy and the Czech Republic have been the leading countries for importing plastic construc-

tion materials. In the fi rst six months of 2014, the amount of share of top 10 countries in importing decreased to 71% on the basis of the amount,

and to 77% on the basis of value in the share of the total imports. In the fi rst six months of 2014 the fi rst top 4 countries that Turkey made import

of plastic construction materials are China, Germany, France and Italy which are unchanged, but fi fth place was taken by United States instead of

Czech Republic.

SOURCE : TSI (TUIK)

SOURCE : TSI (TUIK)

SOURCE : TSI (TUIK)

Importing of Plastic Construction Products: ( 1000 Tons )

GTİP NO PRODUCT NAME 2013 2014 / 6 % Estimated Increase 2014/2013

3916 10.982 4.556 -17

3917 PLASTIC PIPES, TUBES, HOSES; GASKET, ELBOW, CONNECTOR 23.202 11.198 -3

3918 PLASTIC FLOOR, WALL AND CEILING COVERINGS 30.087 13.586 -10

3922 PLASTIC TUB, SHOWER, WASHBASIN, BIDET, TOILET TUB AND THEIR EQUIPMENTS 4.365 2.207 1

3925 PLASTIC CONSTRUCTION MATERIAL 7.368 3.349 -9

TOTAL 76.003 34.895 -8

Importing of Plastic Construction Products: ( 1.000 $ )

GTİP NO PRODUCT NAME 2013 2014 / 6 % Estimated Increase 2014/2013

3916 PLASTIC MONOFILAMENT, RODS, PROFILES AND WHOSE CROSS-SECTION LASTS 1MM 60.951 26.118 -14

3917 PLASTIC PIPES, TUBES, HOSES; GASKET, ELBOW, CONNECTOR 221.978 108.983 -2

3918 PLASTIC FLOOR, WALL AND CEILING COVERINGS 72.556 36.238 0

3922 PLASTIC TUB, SHOWER, WASHBASIN, BIDET, TOILET TUB AND THEIR EQUIPMENTS 45.848 24.259 6

3925 PLASTIC CONSTRUCTION MATERIAL 46.287 19.733 -15

TOTAL 447.620 215.331 -8

Distribution By Countries in Importing Of Plastic Construction Products:

2013 2014/6COUNTRIES 1000 TON Million $ COUNTRIES 1000 TON Million $

Germany 15,2 115,0 Germany 6,1 50,7

China 12,7 65,8 China 6,9 36,0

France 5,3 41,9 France 2,7 20,0

Italy 3,8 32,0 Italy 1,7 15,5

Czech Republic 2,3 26,8 USA 1,8 13,9

USA 2,7 21,1 UK 1,3 10,3

UK 2,0 16,1 Belgium 2,2 5,3

Belgium 6,8 14,6 Czech Republic 0,5 4,7

Spain 0,9 10,4 Spain 0,4 4,7

India 4,1 9,5 Poland 1,2 4,4

Total of Top 10 Countries 55,7 353,2 Total of Top 10 Countries 24,8 165,6

Others 20,4 94,4 Others 10,1 49,8

Grand total 76,0 447,6 Grand total 34,9 215,3

Share of Top 10 Countries (%) 73 79 Share of Top 10 Countries (%) 71 77

92

PLASFEDDERGİ

EXPORTING OF PLASTIC CONSTRUCTION PRODUCTS:

Export of plastic construction materials which In 2013 was 713 thousand tons and 1.74 billion dollars, in the fi rst 6 months of 2014 became

354 thousand tons and 886 million dollars, is expected to reach by end of the year to 708 thousand tons and $ 1.8 billion. In this case, the amount

of exports decreased by 1% in terms of amount compared to 2013 is expected to increase by 2% in terms of value. Turkey has become the fi fth

largest exporter position in global export of plastic construction materials. In export of plastic construction products it is the third exporter sector

within EU countries after Germany and Italy.

TDISTRIBUTION BY COUNTRIES IN EXPORTING OF PLASTIC CONSTRUCTION PRODUCTS:

Turkey is exporting plastic construction materials to over 150 countries. Iraq, Russian Fed. Libya, Azerbaijan and Georgia in 2013 formed the

fi rst 5 of our most important export market, and in the fi rst 6 months of 2014 instead of Georgia, Turkmenistan joined the fi rst 5.

The fi rst 10 of 150 countries in the value of our total exports of plastic construction materials on the basis of amount got the share of 71%

on the basis of the amount in 2013, whereas got the share of 67% in value basis. This distribution regressed to 67% in the amount and to 63%

in the value in the fi rst 6 months of 2014.

The biggest share in exporting of plastic construction materials in terms of the amount and value belong to plastic tubes, pipes, hoses, gas-

kets, elbows and connectors with 39.17 GTİP No.

Exporting of Plastic Construction Products ( 1000 Ton )

GTİP NO PRODUCT NAME 2013 2014 / 6 % Estimated Increase 2014/2013

3916 PLASTIC MONOFILAMENT, RODS, PROFILES AND WHOSE CROSS-SECTION LASTS 1MM 198.461 96.743 12

3917 PLASTIC PIPES, TUBES, HOSES; GASKET, ELBOW, CONNECTOR 350.173 180.572 3

3918 PLASTIC FLOOR, WALL AND CEILING COVERINGS 18.127 8.209 0

3922 PLASTIC TUB, SHOWER, WASHBASIN, BIDET, TOILET TUB AND THEIR EQUIPMENTS 23.592 8.007 20

3925 PLASTIC CONSTRUCTION MATERIAL 122.384 60.665 12

TOTAL 712.737 354.196 -1

Exporting of Plastic Construction Products ( 1000 ABD $ )

GTİP NO PRODUCT NAME 2013 2014 / 6 % Estimated Increase 2014/2013

3916 PLASTIC MONOFILAMENT, RODS, PROFILES AND WHOSE CROSS-SECTION LASTS 1MM 405 199 -2

3917 PLASTIC PIPES, TUBES, HOSES; GASKET, ELBOW, CONNECTOR 899 475 6

3918 PLASTIC FLOOR, WALL AND CEILING COVERINGS 3 3 0

3922 PLASTIC TUB, SHOWER, WASHBASIN, BIDET, TOILET TUB AND THEIR EQUIPMENTS 111 41 -25

3925 PLASTIC CONSTRUCTION MATERIAL 323 168 4

TOTAL 1.741 886 2

FROM THE INDUSTRY

Million $

Exporting of Plastic Construction Products

93

PLASFEDDERGİ

Distribution By Countries in Exporting Of Plastic Construction Products:

2013 2014 / 6COUNTRIES 1000 TON Million $ COUNTRIES 1000 TON Million $

Iraq 204,3 433,3 Iraq 94 199

Russian Federation 49,0 146,6 Russian Federation 24 74

Libya 51,4 126,9 Libya 25 64

Azerbaijan 47,2 120,3 Azerbaijan 22 54

Georgia 35,5 74,2 Georgia 16 38

Kazakhstan 27,8 65,4 Kazakhstan 12 34

Iran 28,2 63,3 Iran 16 34

Turkmenistan 26,7 61,6 Turkmenistan 14 33

Bulgaria 17,5 50,4 Bulgaria 11 28

Rumania 21,7 49,2 Rumania 8 25

Total of Top 10 Countries 509,3 1.191,1 Total of Top 10 Countries 241 582

Total of Other 150 Countries 203,4 586,8 Total of Other 150 Countries 118 343

Grand total 712,7 1.777,8 Grand total 359 926

Top 10 Countries’ Share (%) 71 67 Top 10 Countries’ Share (%) 67 63

BALANCE OF FOREIGN TRADE OF PLASTIC CONSTRUCTION PRODUCTS

In foreign trade of plastic construction materials Turkey has a position as a net exporter. In 2009 foreign trade surplus was 384 thousand

tons and 667 million dollar and increased in 2013 to 637 thousand tons and 1.3 billion dollars. This was expected to reach 639 thousand tons and

$ 1.34 billion at the end of 2014.

The biggest share in foreign trade of plastic construction materials in 2013 belong to the group including tubes, pipes, hoses, gaskets, elbows

and connectors with 39.17 GTİP No. and this group formed the sub-sector group having the highest trade surplus.

Balance of Foreign Trade of Plastic Construction Products ( 1000 Ton )

GTİP NO PRODUCT NAME 2013 2014 / 6 % Estimated Increase 2014/2013

3916 PLASTIC MONOFILAMENT, RODS, PROFILES AND WHOSE CROSS-SECTION LASTS 1MM 187.479 92.187 -2

3917 PLASTIC PIPES, TUBES, HOSES; GASKET, ELBOW, CONNECTOR 326.971 169.375 4

3918 PLASTIC FLOOR, WALL AND CEILING COVERINGS -11.959 -5.376 -10

3922 PLASTIC TUB, SHOWER, WASHBASIN, BIDET, TOILET TUB AND THEIR EQUIPMENTS 19.227 5.800 -40

3925 PLASTIC CONSTRUCTION MATERIAL 115.016 57.316 -

TOTAL 636.734 319.301 -

FROM THE INDUSTRY

Million $

Balance of Foreign Trade of Plastic Construction Products

SOURCE : TSI (TUIK)

SOURCE : TSI (TUIK)

94

PLASFEDDERGİ

AVERAGE UNIT PRICES IN FOREIGN TRADE OF PLASTIC CONSTRUCTION

Despite Turkey has the excess of plastic construction materials trade, the unit price of importing is 2 times more than the unit price of expor-

ting. This case is due to the fact that, while Turkey’s importing the plastic construction materials with high added value, it exports such with low

added value.

Unit prices in import in the fi rst 6 months of 2014 was 6,171 / ton as it increased by 5% compared to 2013, the unit price in export increased

by 2% and reached the level of $ 2,501 / ton.

Average Unit Prices In Foreign Trade of Plastic Construction Products

Average Unit Prices In Foreign Trade ( ABD $ / Ton )

GTİP NO PRODUCT NAME 2013 2014 / 6 % Estimated Inc-rease 2014/2013

3916 PLASTIC MONOFILAMENT, RODS, PROFILES AND WHOSE CROSS-SECTION LASTS 1MM 5.732,12 5.732,12 3

3917 PLASTIC PIPES, TUBES, HOSES; GASKET, ELBOW, CONNECTOR 9.732,65 9.732,65 2

3918 PLASTIC FLOOR, WALL AND CEILING COVERINGS 2.667,39 2.667,39 11

3922 PLASTIC TUB, SHOWER, WASHBASIN, BIDET, TOILET TUB AND THEIR EQUIPMENTS 10.992,85 10.992,85 5

3925 PLASTIC CONSTRUCTION MATERIAL 5.892,80 5.892,80 -6

TOTAL 6.170,81 6.170,81 5

Average Unit Prices In Foreign Trade ( ABD $ / Ton )

GTİP NO PRODUCT NAME 2013 2014 / 6 % Estimated Inc-rease 2014/2013

3916 PLASTIC MONOFILAMENT, RODS, PROFILES AND WHOSE CROSS-SECTION LASTS 1MM 2.042,24 2.053,77 1

3917 PLASTIC PIPES, TUBES, HOSES; GASKET, ELBOW, CONNECTOR 2.567,68 2.632,53 3

3918 PLASTIC FLOOR, WALL AND CEILING COVERINGS 140,81 310,93 10

3922 PLASTIC TUB, SHOWER, WASHBASIN, BIDET, TOILET TUB AND THEIR EQUIPMENTS 4.697,00 5.167,67 10

3925 PLASTIC CONSTRUCTION MATERIAL 2.640,82 2.765,24 5

TOTAL 2.442,69 2.500,68 2

Balance of Foreign Trade of Plastic Construction Products ( 1000 ABD $ )

GTİP NO PRODUCT NAME 2013 2014 / 6 % Estimated Inc-rease 2014/2013

3916 PLASTIC MONOFILAMENT, RODS, PROFILES AND WHOSE CROSS-SECTION LASTS 1MM 344.354 172.570 0

3917 PLASTIC PIPES, TUBES, HOSES; GASKET, ELBOW, CONNECTOR 677.152 366.378 8

3918 PLASTIC FLOOR, WALL AND CEILING COVERINGS -70.003 -33.685 0

3922 PLASTIC TUB, SHOWER, WASHBASIN, BIDET, TOILET TUB AND THEIR EQUIPMENTS 64.964 17.118 -47

3925 PLASTIC CONSTRUCTION MATERIAL 276.907 148.020 7

TOTAL 1.293.374 670.401 3

FROM THE INDUSTRY

AUP in ImportAUP in Export

SOURCE : TSI (TUIK)

95

PLASFEDDERGİ

DOMESTIC CONSUMPTION OF PLASTIC CONSTRUCTION PRODUCTS

In 2009 domestic consumptıon of plastic construction products was 886 thousand tons and 4.48 billion dollar and increased in 2013 to

1.014.000 tons and 6.12 billion dollars. This was expected to reach 1.19 thousand tons and $ 6.6 billion at the end of 2014, following consumption

of 596.000 ton ve 3,3 billion dollars for the fi rst 6 months of 2014.

.

Based on the realizations of the fi rst 6

months of 2014, the followings are expected

to be realized in the end of 2014 in plastic cons-

truction materials on the basis of tons;

• 3% increase in production,

• 8% recession in imports,

• 1% recession in exports

• 4% increase in domestic consumption, it

increased by 9%

• trade surplus remains at the same level.

On the other hand, the followings are ex-

pected to be realized in the end of 2014 in plas-

tic construction materials on the basis of $;

• 7% increase in production,

• 4% recession in imports,

• 1% increase in exports

• 8% increase in domestic consumption

• %3 increase in foreign trade surplus

Supply And Demand Balance In Plastic Construction Materials (Basis of 1000 Ton )

2013 2014/6 % Estimated Increase 2014/2013

Production 1.780 915 3

Import 76 35 -8

Export 713 354 -1

Domestic Consumption 1.143 596 4

Foreign Trade Defi cit / Surplus 637 319 0

Export / Production (%) 40 39

Import / Domestic Consumption (%) 7 6

Export / Import (%) 938 1.015

Supply And Demand Balance In Plastic Construction Materials (Basis of Million $)

2013 2014/6 % Estimated Increase 2014/2013

Production 7.416 3.968 7

Import 448 215 -4

Export 1.741 886 2

Domestic Consumption 6.123 3.298 8

Foreign Trade Defi cit / Surplus 1.293 670 3

Export / Production (%) 23 22

Import / Domestic Consumption (%) 7 7

Export / Import (%) 389 411

2012 SUPPLY AND DEMAND BALANCE IN PLASTIC CONSTRUCTION MATERIALS:

FROM THE INDUSTRY

Domestic Consumption of Plastic Construction Products

Million $

96

PLASFEDDERGİ

97

PLASFEDDERGİ

AGENDA (COVER)

Plastic processing machines: Turkish machinists are rising, the sector increased its attrac-tiveness for investment and production.

Turkey is brink of a new era in plastic processing machines, their components and parts’ sec-tor in which it meets nearly all of the needs for a period. Turkey market, that won the stability as being more than 700-million-dol-lar annually for the last 5 years and that is estimated to reach 800- million-dollar investment by the end of 2014, increased its attraction for both domestic and foreign producers. Domestic pro-ducers began to increase their strength in exports and domestic sales after a long silence by their new products.

Turkey has the second largest plastics in-

dustry in Europe. On the world scale, it is in the

top ten being ranked as seventh. The sector

meeting all of the needs of the domestic market

on the basis of product except raw materials,

provides also foreign trade surplus. In contrast,

plastic processing machines, their parts and

components are quite far from meeting this size.

The strength that plastics industry accessed at

this point has opened a new window of oppor-

tunity. Turkey began to attract the attention of

the whole world as a stable market in this area.

This opportunity window shows a good view

to increase investments. Turkey has appeared

in with a magnitude of non-negligible size for

both domestic and foreign manufacturers for

an investment. Furthermore, domestic machine

manufacturers are also aware of this fact. There

are manufacturers available who gain strength

in both processing machines and components

and parts day by day.

The machine manufacturing, which gained

strength to the extent that to support the sec-

tor’s growth for a period, signals for a rise again

BREAKING NEWS

after a long-term recession. So that, this rise

lasts for almost 12 years, it took a short pause,

though.

-Production Towards $ 400 million

The production in plastic machine sector

was in continuous growth since 2003. Follow-

ing the year 2009 in which Turkey’s economy

regressed by 4.8 percent due to the impact of

the global crisis and the year 2010 in which a

“consumption-based” growth seen compared to

the previous year having low-rated rise of pro-

duction, it continued to grow by taking back the

losses of the previous year as of 2011.

The plastic machine sector that continued

its rise by returning to period before crisis in

2011, realized 296-million-dollar production. Af-

ter that, by passing $ 300 million limit for the fi rst

time in 2012, it has been reached to $ 311 million.

2013 was completed by 339-million-dollar pro-

duction.

According to PLASFED analysis, in the fi rst

six months of 2014, 180-million-dollar produc-

tion in plastic machine sector took place. In line

with these data, production in 2014 will reach

361 million dollars by rising by around 6 percent

in comparison to the previous year.

- Machine investment in plas-tics industry of Turkey

Turkey’s plastics sector has become re-

markable in the sale of Europe and the world.

Sector, with continuous production growth, at

the end of 2013, reached 34.6-billion-dollar

plastic products. With this level of it, by passing

Italy, it became the second largest producer of

plastics country in Europe-the world’s most de-

veloped market.

Turkish plastic products manufactur-

ing sector continued to grow above the overall

growth rate, attracted attention by its invest-

ments in the plastics industry. Although the

majority of this investments are in importing,

though, domestic producers recently signal that

they would increase

Sector preserved the amount of investment

it has reached in 2007 which is nearly $ 600

million, apart from 2009 and 2010 and it has

reached 885 million dollar level in 2011 which is

a record of last 12 years. The annual amount of

investment of the sector began to be referred as

being about 700 million dollars. Despite in 2013

there are small fl uctuations that can be consid-

ered as regress compared to the previous year,

it is expected this year to end with a rise again

with 800-million-dollar investments at the end

of 2014.

PLASFED President Selçuk Aksoy has the

opinion that geographic proximity of the manu-

facturer of the product and the machine could

serve as an opportunity. Aksoy, provided ex-

amples of the production realized under the col-

laboration between many companies by focus-

ing on engineering, pointed to the co-operation

among machine producers and the co-operation

to be made with the product manufacturer. Ak-

soy expressed his opinion that: “plastic machine

manufacturers carry out cooperation with lead-

ing plastics processing companies in the area.

In this way, they can develop product lines that

can perform production with more effi ciency, be

less dependent on manpower, that can consume

less energy and they are increasing their market

share. Taking into account the existence of the

companies engaged in production in the major

scale in our country, the creation of this kind of

cooperation among machine and product pro-

ducers will be to the favor of both sides in the

medium term “

PAGDER President Huseyin Semerci said

that it would be an exit way by strengthening the

sector’s exports. Semerci underlined also that

the necessity of a new approach in the medium-

long term. Semerci said that “although there are

periods where rises observed in exports in recent

years, due to the very low profi t margins and in-

tense competition in the industry, we are under

pressure from the cheap Chinese produced ma-

chines. Sector’s machinery demand is met mostly

by imports. To develop domestic production and

to increase its market share, fi rstly the restruc-

turing of sector is needed and most importantly,

the strategy should be determined and guided

by accordingly. Our association is ready to take

part in this regard.

98

PLASFEDDERGİBREAKING NEWS

Turkey’s plastic processing machinery sec-

tor, should fi nd a place for itself in the alternative

markets, and should perform the image studies

towards this market. Instead of having individ-

ual image and branding studies on the sectoral

targets agreed on, there should be activities

towards Turkey’s plastic processing machinery

sector’s brand value and image, as attempts to

fi x its place in the market “.

We provided a general consen-sus regarding our industry, now it is the time to plan and act

Dear friends,

2015-2017 Medium

Term Program is an-

nounced by the Govern-

ment. One of the most

pleasing elements of the

plan is the announce-

ment that there will be

a reform process started

where “the industry” will

be prioritized. We expect

the details of the reform

program that now only basic headings are an-

nounced. There is a news that the preparation

of a package containing the regulation over a

thousand items.

Deputy Prime Minister Ali Babacan said that

after 2015 parliamentary elections until the end

of 2017 a period without an election will be used

to implement reforms. We estimate that we will

have a successful reform process if there is a

decision-making process open to the civil society

participation.

In terms of our sector, there are some we

can do for our industry as preparation for this

period. There is no doubt that PLASFED provid-

ed a movement in the positive direction both in

the general public level and in business recently

towards Turkish plastics and plastic processing

machinery sectors. Our associations organized

under the umbrella of PLASFED became the fo-

cal point with successful initiatives in each region

and across Turkey.

Dear friends,

Plastic processing

machine sector has en-

tered a growth trend in

recent years. As a contri-

bution to this, we know

that there were eff orts

of particularly PAGDER

and PLASFED and our

sector’s civil society or-

ganizations. Before, the

discussion process initi-

ated to create aware-

ness and understanding of the problem, after

then subsequently marketing eff orts began to

bean its, fruits we think.

PLASFEDDERGİ is for you to read with its

7th issue examining this issue with a cover tak-

ing the photo of the current situation, so to

speak. In our previous issues, we have done in-

terviews with all the familiar names in machine

and parts and components production who has

devoted many years to the sector. We can say

that when we gather all of those together, we

see promising highlights. We estimate that our

article provide you with useful information.

Southeast Plastic and Chemical Industry

Federation GAPLASDER which will reinforce our

federation completed the installation process

and won the legal entity status. Once again we

congratulate all our friends in the Council of the

Founders and Founder Executive Board.

Unity and cooperation is very important for a strong sector

Our region and our

country, thanks to the

growing demand for

plastic products and its

advantageous position

gained a popularity. The

fact that “Menemen

Plastic Specialized Or-

ganized Industrial Zone”

that we set up near

Izmir with the impact

of new petrochemical

investment made in our

region, attracted the interests is one of its great-

est evidence. Infrastructure work in Menemen

OSB which will play an important role in the de-

velopment of Turkey and Aegean was about to

be completed rapidly and investments gained

speed.

Our initiatives towards to increase invest-

ment supports in our region continues with the

local authorities.

As we know, Turkey is in the middle of a

wide geography which there will be a strong de-

mand increase in the next 10-15 years, we are

confi dent to assess these markets. However we

are also aware of that: there is a fi erce competi-

tion in both domestic market and foreign market.

There are some challenges we need to overcome

about high input costs related to raw materi-

als and energy in particular to tackle the tough

competitive environment. In this process, our

SMEs should merge, grow or should be increas-

ingly turning towards large-scale production by

conglomerate, it must be strengthened, we also

observe a trend in this sector.

Social responsibility projects get everyone closer together

Dear Friends,

Kayseri, had been

based in one of the re-

gion was active in the

production, the trade

and now in the industry

throughout the history.

Plastic manufacturers

that are active in our

region are people raised

from these cultures. It

is a usual situation that

businessmen, companies

had social responsibility activities in an increas-

ing amount, starting from the twentieth century.

Today, the activities of this kind are a part of the

job. We are confi dent that our each businessmen

and each fi rms regardless of small or large are

conducting activities in this direction.

There are organizations having capacities

to make a much more greater social responsibil-

ity projects than the projects of individual fi rms

and businessmen by collecting the contribution

of civil society organizations. KAYPIDER started

to have condensed social activities alongside

its mission to contribute to the development of

our sector in local-national level, to protect the

interests of its members, to make developments.

It welcomed the projects of our sister organiza-

tions and supported the eff orts in this direction.

Issue of SMEs’ growth should be discussed more

Dear colleagues,

In the research

about 3 years ago done

by Undersecretariat of

Treasury and the World

Bank on the situation of

SMEs in Turkey, ıt is iden-

tifi ed that our country’s

small and medium-sized

companies are growing

much more slower than

that of the peripheral countries in each group.

These studies continued, and again this year in

a study made by the World Bank, 60 percent of

SMEs in Turkey was determined that they are 16

and above year old. In EU level same rate is 20

percent. The research done here is not on the

close down of the companies quickly. Established

small businesses in the EU is turning much more

quickly into medium sized fi rms than Turkey, nat-

urally medium-sized businesses are turning into

larger ones.

Selçuk AksoyChairman / Turkish Plastics Industrialists’ FederationGreetings from PLASFED

Yunus KARAKAŞ Chairman / Association of Ankara Plastics Industrial-ists (APSD)

Yusuf ÖZKANC h a i r m a n / A s s o c i a -tion of Kayseri Plas-tics Business Owners (KAYPİDER)

Erol PAKSUChairman/EGEPLASDER Aegean Plastic Industrial-ists Solidarity Association

Sibel Destereci YılmazPLASFEDDERGİ Broad-casting Board Chairwoman

PAGDER- Turkish Plastics Industrialists’ Association Board Member

99

PLASFEDDERGİ

If we put the proposals for the solution of

the problem in order, a package that will be ex-

tended to all of the business environment of Tur-

key appears, I suppose. Simply, fi rst that comes

to mind is that the more our country’s fi rms grows

become larger, the more the companies’ fi nancial

and administrative burden became too high.

Natural advantages should be supported by cluster for our in-dustry

Dear friends, col-

leagues

These are impor-

tant days for our country

and our industry. We ex-

pect that more attention

will be demonstrated

and a new approach will

be exhibited to manu-

facture sector.

I would like to share

my views on the steps we

need to take at this point. According to the lat-

est data as of July 2014, capacity utilization rate

in our industry is of 73.9 percent level. Not much

change had happened in the last two years. It

takes place at the level of 73 percent on average.

Again as of July, the country’s manufacturing ca-

pacity utilization rate is of 74.9 percent level. Few

percentage points change on a monthly basis for

the capacity utilization rate is not important. As

for our industry, we see once again that there are

general economic conditions and are high level

of integration in other sectors.

Apparently, there is the need for new in-

vestment in our industry. We are in need of es-

pecially productivity and competitiveness. Vola-

tility in the TL, economic problems and instability

in our export markets, upward trend in infl ation

creates the second risk factor for our industry

that is very sensitive to exchange rate level.

Dear colleagues,

dear friends,

Our cover title in

this issue is Turkey’s

plastic processing ma-

chinery sector. We car-

ried on our cover that

domestic machinery

manufacturers that in-

creased each passing

year the share they get

from the plastics sec-

tor investments in Turkey, the sector is growing.

Is this true, however? Partly yes, rather depend

on the perspective, of “full/empty side of glass”.

And what do the fi gures tell us? The fi gures tell

that plastic sector will invest approximately $

800 million this year, domestic machine manu-

facturers will reach about 360 million production

value, and they will sell 224 million dollars in the

domestic market and of 136 million dollars in the

foreign market. According to the fi gures, Turkey

plastic sector meets 28% of its investment and

its purchase of machinery, from domestic mar-

ket, whereas meeting the rest, of 72%, outside

via import. Turkey is the world’s 10th largest im-

porter of plastic processing machinery. So, too

big slice belong to import, according to me and

I’m guessing that for many people “the glass is

empty.” Even though Turkey’s plastics industry

has recently begun to change its habits, it great-

ly prefers the foreign goods. This preference,

emerges as a result of sometimes the price,

sometimes the quality or sometimes a combina-

tion of both factors criticized.

The sole rubber fair of Europe “RUBBER 2014” was success-fully ended

The only example within its related fi eld in

Europe the 8th İstanbul Rubber Industry Fair was

successfully ended in İstanbul. Erda Bahçıvan,

the Chairman of Istanbul Chamber of Industry,

also attended to the inauguration ceremony

of the Fair. Nurhan Kaya, Chairman of Turkish

Rubber Association, who gave the inauguration

speech, emphasised the continuance of the ex-

port and growth of the industry. Kaya, who stat-

ed that the Rubber industry is in its developmen-

tal stage, pointed out the fact that the industry

was standing out with its waste management

and cord fabric production. Nurhan Kaya, also ex-

erted that pursuant to the statistics, the percent-

age of export-import coverage ratio regarding

cord fabric was 85 last year and that this fi gure

extended to 94 per cent at the end of the third

quarter of this year.

Kaya, who reminded that the Turkish Rub-

ber Association is a member of International

Rubber Conference Organisation (IRCO), in-

formed that the 2019 RubberCon-International

Rubber Conference is to be hosted by Turkey.

-The Fair brought the industry together

Rubber and polymer industry, automotive

and sub-industry, conveyor bands, shoe industry,

cord fabrik, rubber processing machinery, quality

control test equipment and rubber suppliers took

place at the fair, where the participant compa-

nies exhibited their latest products, technologies

and innovations. The fair was hosted at a closed

area of 10.000 m2 and with the participation of

over 200 companies and company representa-

tives. The number of visitors of the fair was re-

ported to be over 7,500. The 2nd National Rub-

ber Congress was also held within the frame of

the fair.

Dear friends,

Our sector which

has a wide range of

products covering many

areas such as glass, por-

celain, ceramic, stain-

less steel, plastic, small

electrical appliances,

wood, home and kitchen

appliances is one of the

self-suffi cient industries

providing current account surplus.

In the fi rst quarter of 2014 the glassware

industry had a stagnant period due to the sea-

sonal eff ects and elements like election in terms

of domestic market dynamics , in the second

quarter due to the sectoral exhibition arrange-

ments, thanks to events like Mother’s Day and

Father’s Day it has experienced a more active

period compared to the fi rst quarter.

Our exports, according to data of 2013,

was approximately $ 2.5 billion, while our im-

ports was 1.3 billion dollars. Our industry do-

mestic and overseas total share is $ 6 billion.

Although import fi gures of sector experienced

recession due to the internal market’s stagnancy,

they do not include these important fi gures. Due

to the problems occurred in export markets es-

pecially in neighboring countries, although they

are problematic considering the recession in the

European markets, it is observe that companies

in our sector overcome this gap by opening up in

the diff erent markets

FROM INDUSTRYInternational PLASFED-ICIS Tur-key Conference on Polymers has been completed: Turkey ex-pects the petrochemical inves-tors

In ‘International PLASFED-ICIS Turkey Conference on Polymers‘ organized by PLASFED and inter-national petrochemical informa-tion company ICIS, it was stated that raw materials gap in Turkish

BREAKING NEWS

Hüseyin SEMERCİChairman /Turkish Plastics Industrialists’ Assocation (PAGDER)

İlker BİLİKTÜChairman/Association of Bursa Plastics and Packaging Industrialists (BURPAS)

Ömer Ertuğrul Erdoğan Chairman of ZÜCDER Board of Directors

100

PLASFEDDERGİ

plastics off ers signifi cant oppor-tunities for petrochemical invest-ments. At the conference, there were presentation of 12 industry executives and experts in various fi elds. PLASFED President Selçuk Aksoy, has announced that similar activities will continue.

International PLASFED-ICIS Turkey Confer-

ence on Polymers that was organized in collabo-

ration with PLASFED- umbrella organization of

plastics industry in Turkey and the world’s most

important petrochemical research and informa-

tion company - ICIS has been completed. At the

conference, there were presentation of 12 in-

dustry executives and experts in various fi elds.

With a panel held at the Conference framework,

a forum was provided to the participants for ex-

changing views on the possibility of threats, new

ideas and opportunities. 100 people attended

the conference including 25 from abroad.

PLASFED Chairman Selçuk Aksoy, in his

speech at the conference opening, stated that in

a fast-growing Turkey’s plastics industry, PLAS-

FED is an important umbrella organization rep-

resenting the industry and they celebrate their

third anniversary. Selçuk Aksoy stated that these

activities, started in this conference that was or-

ganized in order to enlighten new opportunities

in the plastics industry, will continue and there

will be new conferences held in line with the sec-

tor needs to discuss new issues in parallel.

Southeast Plastics and Chemi-cals Industries Association said “hello”

Plastic and chemical industries operating

in the Southeastern Anatolia Region, was orga-

nized under the Southeastern Plastic and Chemi-

cal Manufacturers Association. The association’s

center will be in Gaziantep and will be the voice

of the industry in the region and will work for the

development of its members on a national scale

with PLASFED.

According to the decision of Board that was

formed after the establishment of GAPLASDER,

M. Murat Kökoğlu became the president, Vice

President are Selcuk Yıldırım and Serkan Ünverdi.

Treasurer became Murat Dogan Ercan, the Board

of Members became Suat Akınal, Emre Nakıboğlu

and Salih Bilecen.

Çukurova Association of Plas-tics Manufacturers ÇUKURO-VAPLASDER has reached 50 members after its foundation

ÇUKUROVAPLASDER- Cukurova Plastics

Manufacturers Association started its activities

aiming the development of the plastics indus-

try in Çukurova-Eastern Mediterranean which is

one of the leading geographic area of Turkey in

particularly plastics including industry, trade and

agriculture. Faced with intense interest of plastic

manufacturers of the Region, the Association

has reached 50 members in a short time. Chair-

man Selahattin Onatca noted that on national

and international level they will conduct works

under the umbrella of PLASFED.

CUKUROVAPLASDER’s Board of Directors

consisted of the following names:

Chairman Selahattin Onatca (EMS Plastic),

Vice Presidents Muhammad Yildirim (Yilsan Plas-

tics), Ibrahim Kamışcı (Kavsan Plastics), Treasur-

er M. Tahir Yalçın (Parpan Plastics), Members, Ne-

cati Onatca (EMS Plastics), Imam G. Hiradagi (Hak

Plastics), Can Ulaştırıcı (Epaş Plastics), Hikmet

Aslan (Orpen), Gökhan Yoldaş (Feydaş Machine),

Mustafa Esginus (Espa Plastics).

PLASFED is 3 years oldPLASFED as a plastics industry’s umbrella

organization in Turkey, helped the sector put

into the agenda of business sector owing to its

three-year-long study. Continues to grow with

new participation, PLASFED, also is contributing

to the organization of the sector.

Plastic Industrialists Federation PLASFED

which was founded by 5 leading associations of

Turkey on 27 October 2011 with “together and

stronger” motto is now 3 years old. Every day

with new contributions PLASFED continues to

secure its position as the sector’s “umbrella orga-

nization” and continues its study towards being

a strong representative and becoming the voice

of the sector.

Plasfed issued a message due to the third

anniversary of its establishment and there PLAS-

FED Chairman Selçuk Aksoy stated that “Since

PLASFED was founded by 5 leading associa-

tions of Turkey on 27 October 2011, 3 years has

passed: we are continue to work by being aware

of the signifi cant responsibility of being a repre-

sentative for more than 1400 companies.

Turkish machinery manufactu-rers founded “Machinery Manu-facturing Industry Associations Federation” MAKFED

Turkish machinery manufacturers were

gathered under the federation’s umbrella. The

associations, which were founded by machinery

manufacturers, decreed to establish the Machin-

ery Manufacturing Industry Associations Feder-

ation-MAKFED and the process was conveyed to

offi cial formation with the signing of the charter.

The representatives of 14 associations

within the machinery manufacturing industry

have appended their signatures, together with

the approval of the charter by fi nalizing the on-

going study process with the meeting held on 22

November. The Federation was established with

its base designated as Ankara. The chairmanship

of the founding board of directors was undertak-

en by Kutlu Karavelioğlu and the vice presidency

by Hüseyin Semerci.

In the approved charter, the purpose of

MAKFED was defi ned as follows:

BREAKING NEWS

101

PLASFEDDERGİ

“The aim of the Federation is to contribute

in the improvement and development of the

Turkish Machinery Manufacturing Sector, in cor-

relation with other sub-sectors; to play an active

role in the formation of all sectoral policies and

practices relating to the Machinery Industry and

in the Sector gaining strength within the global

competition via its co-development with the sub-

industry through embodying the organizations

of the sector under the framework of a method

aiming towards an open approach for solidarity

and cooperation with a high level and democratic

participation and sectoral integration; to develop

professional unity, help, social solidarity, cohe-

sion and discipline among Member Associations

and their members, and within the limits of the

law, considering the service standards in the

public interest and human health, to protect the

interests and rights of Member Associations and

member professionals, to improve their profes-

sional competence and awareness “

It has been emphasized that the asso-

ciations and professionals who are members of

those associations forming MAKFED, will work

in affi liation with the principles to improve the

existing solidarity, to avoid individuality, special

purpose and interests.

European machinists gave the fi nal shape of ISO standards for injection molding machines in Istanbul hosted by PAGDER.

ISO Working Group established by Euro-

pean Plastics and Rubber Processing Machinery

Manufacturers Association EUROMAP, German

Machinery and Accessories Society VDMA and

Italian Plastics and Rubber Processing Machinery

and Molds Manufacturers Association ASSOCO-

MAPLAST, gathered for the 5th of the meetings

held in every six months for the plastics and rub-

ber processing machines sector.

--PAGDER, which continues to work with

the vision of increasing the national and global

competitiveness, hosted 5th of ISO Working

Group Meeting with the participation of 33 in-

dustry professionals from nine countries. With

the meeting held in Istanbul, ISO Working Group

established by European Plastics and Rubber

Processing Machinery Manufacturers Associa-

tion EUROMAP, German Machinery and Acces-

sories Society VDMA and Italian Plastics and

Rubber Processing Machinery and Molds Manu-

facturers Association ASSOCOMAPLAST, had a

consensus on forming the draft standards for

applications for plastics and rubber processing

machinery. The draft text will be presented at

the next meeting for review.

PAGDER energy effi ciency me-eting: energy savings up to 30 percent in the plastics industry

Energy effi ciency expert Dr. Robin Kent, at

the conference in Istanbul he gave due to PAG-

DER’s , invitation urged the fi rms to take mea-

sures on energy effi ciency starting from simple

operations. He underlined that energy use in the

companies is not very complex issue with high-

tech and asserted that” with simple measures, ıt

is possible to start to increase effi ciency. There

is a process by which you can start by assigning

responsibilities to your company’s energy us-

age areas that you identifi ed”. Kent told that it is

possible to lower energy costs up to 30 percent

by the measures to be taken and he reminded

that lowering costs are one of the best “fi nan-

cial instruments”. Dr. Kent, stated that companies

should calculate the whole period of the ma-

chine while making the machine investment, not

just the initial investment costs.

PAGDER organized a conference that will

make a contribution directly to the companies

on energy effi ciency that is one of the most im-

portant aspects of the plastics industry. Prior to

the conference of Dr. Robin Kent who is one of

the best experts in the fi eld, PAGDER’s President

Huseyin Semerci and President of SOCAR Turkey

Kenan Yavuz also made speeches towards the

participants.

EGEPLASDER Aegean Plastic In-dustrialists published the Pro-motion Guide

---- Aegean Plastic Industrialists Promotion

Guide prepared by EGEPLASDER was published.

The catalog which is a compilation of fi rms en-

gaged in production of products, machine-mold

and raw materials in Aegean region plastics

sector was presented to the users both as be-

ing published and as being opened to the access

through EGEĞLASDER’s website www.egeplas-

der.org.

In the statement made by EGEPLASDER it

is stated that: “Our association enjoys the com-

pleting of publication of Aegean Plastic Indus-

trialists Promotion Guide and the joy of sharing

it with relevant agencies. In this catalog/guide

study which was prepared in Turkish and Eng-

lish aiming at serving to the member fi rms by our

association which has presently 106 members,

information of products that were purchased by

the fi rms as well as contact information of the

companies are also included. This study aims

to help our member fi rms to create new market

opportunities by introducing the fi rms and their

products. The information, that our guide has

been presented to the users as in a digital form

in EGEPLASDER website that was updated, was

presented.”

Plastic machine sector is set to the “energy label” application.

European Plastics and Rubber Processing

Machine Manufacturers Association (EUROMAP)

decided to implement the labeling system show-

ing the energy effi ciency of plastic processing

machinery. In the fi rst stage, by the application

that was opened to voluntary participation, con-

tributing to a more transparent decision-making

process will be provided to buyers.

This application which was recognized in

consumer electronics, by the labels showing the

energy effi ciency of appliances such as dish-

washers and refrigerator, will be implemented

this time in a sector with a large scale. The labels

that were created in line with the standards set

by EUROMAP, will be available as of 1 October

to be attached to the machinery of the compa-

nies upon their request. Machine manufactur-

ers gave information only based on their own

calculations to customers. Because this labels

are provided by an organization outside of the

manufacturer company, it will have the elements

of external audit.

BREAKING NEWS

102

PLASFEDDERGİ

“Barrier-free parks for disabled” project located in Talas in which KAYPİDER is the partner has been extended.

A delegation consisting of President Yusuf

Ozkan and KAYPIDER Board members met with

the Mustafa Palancıoğlu, the Mayor of Talas. At

the meeting, a protocol on the extension of the

campaign period was signed. In the meeting held

in Mayor Palancioglu’s offi ce, the participants

reached a consensus to continue to collect the

blue plastic covers about the Project undergo-

ing a successful

implementation

period. It was re-

corded that those

collected millions

of covers contrib-

uted people with

disabilities to be

in comfort in the

parks.

Municipality of Nigde heard the call of PAGDER’s about “every creature has the right to live in a warm homes”.

--”Plastics recycled into Homes” campaign

launched by PAGDER continues to spread. Nigde

Municipality, joined the slogan “every creature

has the right to live in a warm homes”. With 54

Plastic Animal Houses delivered to the munici-

pality’s animal shelter, a healthy and a safe ha-

ven was provided.

Niğde also joined “Plastics recycled into

Homes” campaign launched by PAGDER to in-

crease awareness of recycling plastics in Turkey

and in doing so ensuring a healthy housing for

stray animals. 54 animal houses were donated

to Nigde Municipality’s Animal Shelter.

Business and investment oppor-tunities in Hong Kong was intro-duced in ZUCDER

--- Hong Kong Special Administrative Re-

gion Government employee, Investment Support

and Promotion Agency InvestHK’s Vice President

Andrew Davis, visited ZUCDER by the organi-

zation of InvestHK Turkey’s Consultant Didem

Engin. At the meeting, Davis, gave information

about the business and investment environment

in Hong Kong and invited members of ZUCDER to

invest.

Chairman of Arzum Murat KOLBASI having

an investment in Hong Kong was moderator of

the meeting. Murat KOLBASI, in his opening re-

marks told that since 1992, they began opera-

tions in Hong Kong and it was noted that their

investment reached to a signifi cant level.

INTERVIEWISO Council Member Omer Kara-deniz, has underlined that plas-tics industry showed a great adaptation.

“Can you show a developed society which is

non-industrial? Industry should be given utmost

importance”

Omer Karadeniz who is one of the expe-

rienced entity of the plastics industry working

for civil society organizations actively for many

years stressed that the industrialists and the

industry recent have not been adequately sup-

ported. “Can you show a developed society which

is non-industrial?” he asked and underlined that

plastics sector showed a great adaptation in

terms of social representation. Omer Karadeniz

announced that the establishment of private

Plastics Industry Council of TOBB that the sector

has been working on for a long time came to the

fi nal stage. Karadeniz answered the questions of

PLASFEDDERGI.

--Plastic sector is in rapid development, but

there are still some concerns. How do you inter-

pret the existing condition?

I think we need to look at the positive side.

Our plastic industry is the second biggest in Eu-

rope. Economic crisis in the Global level had hap-

pened, and challenges had been experienced

but our plastic industry has the second rank in

the world’s most developed continent. It’s really

something to be proud of.

It should be mentioned that: due to the con-

ditions, there is no support as adequate enough

as our sector deserves. Unfortunately, they do

not provide our right on this issue. Here we need

to eliminate the disadvantages on the subject by

linking our arms.

INTERVIEWWindow and Door Industry As-sociation- PUKAD President Dr. Engineer O. Muzaff er Tamer:“Energy Saving is not lying be-hind appliances and lighting but behind the window”*** Window and Door Industry Association PUKAD’s President Dr. Engineer O.

Muzaff er Tamer stated that initiatives for en-

ergy savings are positive, but for the de facto

effi ciency and savings there is a focus on the

wrong point. Tamer, as one of the most experi-

enced names in the sector, said that there are

profi le and window manufacturers of very high

quality in Turkey, but there is no enough aware-

ness in the consumer public and the construction

industry, and therefore there were losses worth

billions appeared. Under the pressure of prices,

many manufacturers producing high quality

products make for export caused a large number

of low quality non-standard products to be ap-

peared in the market, Tamer stated and called

everyone to be more sensitive to the quality

windows and saving-effi ciency. We made an in-

terview with PÜKAD President Tamer in a broad

sense on starting from the fi nest details in win-

dows manufacturing to saving opportunities and

to cases in the sector.

--Mr. Tamer, when speaking of PVC profi les

which is the most important materials used in

window and windows, construction industry

comes to mind fi rst. Is it possible to say that Tur-

key is in a good place regarding consciousness on

this issue?

It is very diffi cult to give answer to this

question as yes. Unfortunately, we cannot say

that, since neither the consumer nor the sector

and the public have such consciousness con-

structed. You know that largely construction

sector is under the responsibility of the Ministry

of Environment and Urban Planning. We held a

training program in the past for audit staff on

windows and other issues. We are looking now

that most of the trainees have gone to the other

units. Currently there is a lack of audit staff . De-

mand has occurred, we have made a new pro-

gram, a training program will be held again. Even

this is a good example.

BREAKING NEWS

103

PLASTİK ENDÜSTRİSİ İÇİNTEKNİK EĞİTİMLER

DİKKATEĞİTİM VAR!

Plast Stand No:1032F

Eurasiaİstanbul 2014

0554 404 13 81www.plastikegitimi.com egitim@plastonline.com