kobi kobigündemgündem · aylik İŞ dÜnyasi dergİsİ kobİgÜndem reklamcilik ve yayincilik...

kobigündemkobigündemKilikya, Tavsiye

Edilen Marka seçildi6’DA

‘Geri Dönüşüm’den 10 milyar TL

katkı hedeeniyor10’DA

“Süper gıda” pazarını dut ile

fethediyor12’DE

Adana’nın en büyükkentsel dönüşüm

projesine başlandı14’TE

Türkiye bir kez daha‘tasarım’da buluşacak

16’DA

Uluslararasışirketlerin ülkemize

olan güveni tam18’DE

Makine ihracatı 11 milyar dolara ulaştı

19’DA

Lohmann yeni üretim tesisini Gebze’de açtı

20’DE

ÇukurovaBombe Sanayiüç yılda yüzde 400 büyüdü

ApaydınRezistansyarım asırlık tecrübesi ileadından sözettiriyor

8’DE

22’DE

A Y L I K İ Ş D Ü N Y A S I D E R G İ S İ YIL: 9 SAYI : 50 EYLÜL-EKİM 2018

Gündem Oluşturur

Çukurova Bombe Sanayi Ltd. Şti. Genel Müdürü ALİ KEMAL YAMAN

Apaydın Rezistans Yönetim Kurulu BaşkanıALİ FETHİAPAYDIN

İmtiyaz Sahibive Sorumlu Yazı İşleri Müdürü:

Hayati ÇETİNKAYA+90 532 736 26 94

İstanbul Temsilcisi:Zeki Gökhan ÖNER+90 532 522 66 [email protected]

Antalya Temsilcisi:Ertuğrul ÇETİNKAYA+90 538 346 54 22

[email protected]

Görsel Tasarım:Mustafa MORKOYUN+90 546 483 20 87

[email protected]

Yayın Danışma Kurulu:Gökhan YOLDAŞ - Feydaş Makine Ltd. Şti.Mehmet YILMAZ - YIL-KİM Kimya Ltd. Şti.

Cemal NURHAKLI - GÜR-SU Plastik Ltd. Şti.Çağlar POLAT - Metçağ Makine Ltd. Şti.

Mali Müşavir:Musa YILMAZ

+90 (322) 457 71 49

KOBİGÜNDEMREKLAMCILIK VE YAYINCILIK HİZMETLERİ

Yavuzlar Mah. 4070 Sok. No: 16AKSANTAŞ TOKİ KONUTLARI

FG-7A Kat: 5 D: 11Yüreğir /Adana

[email protected]

+90 532 736 26 94

Baskı:Eren Ofset

+90 532 778 99 87

Renk Ayrımı:REPROPARK

+90 322 458 47 00

Dağıtım:Sera Dağıtım Ltd. Şti.+90 (322) 458 55 56

www.seradagitim.comKobigündem Reklamcılık ve Yayıncılık kuruluşu olan

Kobigündem Dergisi, basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir. Gazetemiz ve eklerinde yayımlanan yazı, haber ve fotoğrafların her türlü telif hakkı Kobigündem Reklamcılık ve Yayıncılık’a aittir. Kaynak gösterilerek alıntı yapılabilir.

Baskı Tarihi: 18.10.2018

Yaygın, süreli yayın.

A Y L I K İ Ş D Ü N Y A S I D E R G İ S İ

KOBİGÜNDEM REKLAMCILIK VE YAYINCILIK HİZMETLERİ

Y I L : 9 S A Y I : 5 0

E Y L Ü L - E K İ M 2 0 1 8

kobigündemkobigündem

Kobigündem Dergisi İmtiyaz Sahibi

h a y a t i . c e t i n k a y a @ k o b i g u n d e m . c o m

Değerli okuyucular,

KOBİGÜNDEM Dergisi 50’nci sayısını sizlerle buluşturuyoruz.Hiç kuşkusuz bu tarz yayınlarda 50’nci sayıya ulaşmak ve yayınhayatını sürdürebilmek, önemli bir değer yaratıldığının göster-gesidir.

Başladığımız günden bu yana iki ayda bir düzenli bir şekilde ha-zırlamış olduğumuz KOBİGÜNDEM Dergisi’ni, kesintisiz birşekilde siz değerli okuyucularımızla paylaşmış olduk. Geldiğimizbu süreçte sizlerin de önemli katkılarıyla KOBİGÜNDEMDergisi’ni bu günlere taşıdık. 50’nci sayımız ile birlikte, kazanmışolduğumuz deneyimlerimizle siz değerli hedef kitlemize hizmetetmeyi bir amaç haline getirmiş bulunmaktayız.

İlk sayımızdan itibaren KOBİ’lerin gündemini oluşturacağız demiştim. Bu sloganımızla birlikte,sizlerle olan iş birliğimizi her geçen gün daha güçlü bir konuma taşıdık. Geldiğimiz noktadaekonomik belirsizlikler, döviz kurlarındaki hareketlilik, maliyetlerin artması vs. gibi olumsuzluklararağmen, daha çok çalışarak yayın hayatımıza devam ediyoruz. Böylesi süreçleri hep birlikte çokçalışarak aşacağımızı umut ediyorum. Tüm bunlara rağmen siz değerli işletmelerin, KOBİ’lerinelbette canla başla çalıştıklarını gözlemlemekteyiz.

Bu sayımızda yarım asırlık geçmişe sahip olan ve yeni yatırımlarıyla kapasite artıran işletmelerisayfalarımıza taşıdık. Apaydın Rezistans ve Çukurova Bombe Sanayi’nin sektörlerindeki üretimprogramlarını, yatırımlarını, hedef pazarlarını ve ihracat odaklı çalışmalarını sizlerle paylaştık.Yine bunların yanı sıra, pek çok ekonomiye dönük haberlere yer verdik.

Apaydın Rezistans, babadan ikinci kuşağa geçen bir süreçten geliyor. Adana’da ilk etaptaelektrik sektöründe faaliyete başlayan, yıllar içerisinde yaptığı yatırımlarla her model ve ebattarezistans üretimi gerçekleştiren işletme, 2005 yılında kurumsallaşma sürecinin ilk startını veriyor.2005 yılında şirketleşen firma, bünyesinde kendi markasını da oluşturarak “Apaydın Rezistans”markasıyla üretim yapıyor. Rezistans üretimiyle bölgede ilk, Türkiye geneli ise sektöründe ilkbeşe girmeyi başarıyor. İstanbul Üniversitesi İktisat Bölümü mezunu olan Yönetim KuruluBaşkanı Ali Fethi Apaydın ve Yönetim Kurulu Üyesi Eylem Apaydın, yönetiminde faaliyetlerinisürdüren firma, Apaydın Rezistans markasıyla sektörde başarılı projelere imzasını atarak,rezistans üretimiyle başta plastik sektörü olmak üzere, gıda, kalıpçılar ve pek çok sektörlere hitapetme konumuna ulaşıyor. Adana Yeni Metal Sanayi Sitesi’ndeki yeni tesisinde üretim yapan firma,sektördeki yarım asırlık tecrübesini, ikinci kuşak olarak sürdürmeyi başarıyor.

Ayrıca, Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi’nde 2015 yılından bu yana pres baskıkordonlu bombe, basınçlı ve basınçsız kap imalatı yapan Çukurova Bombe Sanayi, üç yılda yüzde400 büyüme gerçekleştirdi. Çukurova Bombe ve Makina Sanayi Ticaret Ltd. Şti., on binmetrekarelik alan üzerindeki tesisinde üretim yapmakta. İmalat sektöründe 15 yıllık tecrübeyesahip olan girişimciler tarafından faaliyete geçen firma, üç yıl gibi bir zaman içerisinde yüzde400 büyüme gerçekleştirmeyi başardı. Yatırımlarıyla sektöründe ön plana çıkan firma, bölgedeilk, Türkiye geneli ise, sektörde üst sıralara girmeyi başarıyor. Üretim programında, pres baskıkordonlu bombe, basınçlı ve basınçsız kap imalatının yanı sıra, CE belgeli hava tankları, gazlıyangın söndürme silindirleri, fason pres baskı üretimleri ve plazma kesimi gibi geniş yelpazedeüretim gerçekleştiriyor.

Bir sonraki sayımızda yine birbirinden değerli olan işletmelerin üretim programlarını ve yeni ya-tırımlarını yerinde gözlemleyerek, sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz. Yeni sayımızda buluşmakumuduyla, işlerinizde kolaylıklar dilerim.

Hayati Çetinkaya

K ilikya, Avrupa Birliği’nde Tüm TüketicileriKoruma Derneği tarafından “Altın MarkaProjesi” kapsamında “en az şikâyet alan ya

da hiç almayan markaların belirlenmesiyle yapılandeğerlendirme sonucunda bir kez daha Tüketicile-re Tavsiye Edilen Marka seçildi. Güvenilir ve tercihedilen bir marka olmanın tüketicinin beğenisinikazanmaktan geçtiğine inanan Kilikya markasınınikinci kez aldığı bu ödül ile ürünlerinin güvenilirliğive kalitesi tekrar tescil edilmiş oldu.

LOGO VE SERTİFİKAKilikya, 2015 yılında da TTKD tarafından ‘Altın

Marka Tüketici Ödülü’ ile “Tüm Tüketicilere Tavsi-ye Ediyoruz” logosu ve sertifikasını almaya hak ka-zanmıştı. Bu kapsamda Tüm Tüketicileri KorumaDerneği tarafından gerçekleştirilen ‘TüketiciyeSaygılı Marka Ödülleri’töreninde aralarındagıda, hizmet, telekomü-nikasyon, giyim, kozme-tik, mobilya gibi farklısektörlerden kalitelimarka üreten kurumlar-la birlikte Kilikya marka-sına da “Tüm Tüketici-lere Tavsiye Ediyoruz”logosu ve sertifikası takdim edildi.

YÜZDE YÜZ MEMNUNİYETKilikya, kurulduğu günden itibaren Türkiye’de

ve dünyada müşterilerinin beklentilerini karşıla-yan ürün portföyü geliştirmeye devam ediyor. Ki-likya, üstün kalitesi ve tadıyla lider içecek firmasıolma yolunda ilerlerken, müşterilerinin damaktatlarına uygun, her zaman güven duyacakları, üs-tün kaliteli ve lezzetli ürünler üreterek %100 müş-teri memnuniyetini devam ettirmek için çalışıyor.

100’E YAKIN ÜRÜN ÇEŞİDİMor havuçların yarattığı muhteşem bir içecek

deneyimi sunan Kilikya şalgam, yenilenen amba-lajları ile şalgamda acılı ve acısız, sarımsaklı ve sa-rımsaksız çeşitleri her damak tadını yakalıyor.

Cam ve pet şişelerin yanı sıra şık tasarımlı hediye-lik paket grupları ile dostlarınıza verebileceğinizsağlıklı bir armağan alternatifi sunuyor.

30’u aşkın ülkeye ihracat yapan Kilikya, ürünyelpazesinde bulunan şalgam, organik şalgam,special şalgam çeşitlerine ek olarak limonata, icetea, limon sosu, üzüm sirkesi, alma sirkesi, balsa-mik sirke, nar sirkesi, beyaz sirke , turşukur, %100doğal nar ekşisi, nar ekşili sos, acı biber sosu, sirkesosu, soya sosu gibi 100’e yakın ürün çeşidinin deambalajlarının tamamını yeniledi ve yepyeni imajıile raflarda yerini almaya hazır hale geldi.

ŞALGAM ÜRETİMİNDELİDER OLMA YOLUNDAKilikya Şalgam, 2007 yılından itibaren Adana

Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan fabrikasında16.000 m2 açık alan,7.500 m2 kapalı alanüzerinde aylık 3 milyonlitre üretim kapasitesiile faaliyetine devamediyor. Şalgam üreti-minde lider içecek fir-ması olma yolundailerleyen, sos ve içeceksektörünün önde gelen

üreticilerinden olan Kilikya Şalgam üretim kapasi-tesi, tesisleri ve ihracat potansiyeli ile Türkiye’deönemli şirketler arasında yer alıyor.

YÜKSEK ÜRETİM KAPASİTESİYıllık 36 milyon litre üretim kapasitesine sahip

olan Kilikya Şalgam, Türkiye’de 9 bölge müdürlü-ğü ile yaygın dağıtım ağı sağlayarak Türkiye paza-rının %95’ine hizmet veriyor. Avrupa, Amerika,Rusya, Uzakdoğu gibi 30’u aşkın dünya ülkelerineihracat gerçekleştiren Kilikya Şalgam, yüksek kali-te standartları, müşteri memnuniyeti, pazardakilider konumu, inovatif bakış açısı, teknolojik alt-yapısı, Ar-Ge yatırımları ile Türkiye'ye ve dünyayaüstün kaliteli ve güvenli ürünler sunarken, şalgam-da vazgeçilmez bir içecek alışkanlığı yaratmayadevam ediyor.

Kilikya, Avrupa Birli-ği’nde Tüm Tüketici-leri Koruma Derneği

tarafından verilen“Altın Marka Ödülü”

kapsamında “TümTüketicilere Tavsiye

Edilen Marka” seçildi.

6 EYLÜL - EKİM 2018 [email protected]

Kilikya Tavsiye Edilen Marka seçildi

Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi’nde 2015 yılından

bu yana pres baskı kordonlu bombe,basınçlı ve basınçsız kap imalatı ya-pan Çukurova Bombe Sanayi, üç yıl-da yüzde 400 büyüme gerçekleştirdi.


2015 yılında Adana Hacı Sabancı Organi-ze Sanayi Bölgesi’nde imalat sektörünegiriş yapan Çukurova Bombe ve Makina

Sanayi Tic. Ltd. Şti., on bin metrekarelik alanüzerindeki tesisinde üretim yapıyor. İmalatsektöründe 15 yıllık tecrübeye sahip olan giri-

şimciler tarafından faaliyete geçen firma, üç yılgibi bir zaman içerisinde yüzde 400 büyümegerçekleştirdi. Yatırımlarıyla sektöründe önplana çıkan firma, bölgede ilk, Türkiye geneliise üst sıralara girmeyi başardı. Üretim progra-mında, pres baskı kordonlu bombe, basınçlı ve

basınçsız kap imalatının yanı sıra, CE belgelihava tankları, gazlı yangın söndürme silindirle-ri, fason pres baskı üretimleri ve plazma kesimigibi geniş yelpazede üretim gerçekleştiriyor.

AYLIK 600 TON SAC İŞLEME KAPASİTESİSektöründe 15 yıllık bir tecrübeye sahip

olan girişimci makine mühendisleri tarafındanuzun araştırmalar neticesinde faaliyete geçenÇukurova Bombe Sanayi, aylık 600 ton sac iş-leme kapasitesini yakalayarak, sektöründeilerleme kaydediyor. Bombelerde, kalıplı presbaskı teknolojisi, hava tankı ve tüplerde tozaltı kaynağı ve otomasyon teknolojisiyle üre-tim yaptıklarını söyleyen Çukurova Bombe Sa-nayi Ltd. Şti. Genel Müdürü Ali Kemal Yaman,KOBİGÜNDEM Dergisi’ne yaptığı açıklamada,“Tesisimiz on bin metrekarelik bir alan üzerin-de oluşmaktadır. Üretimini yapmış olduğumuzCE belgeli basınçlı hava tanklarında minimum

Çukurova Bombe Sanayiüç yılda yüzde 400 büyüdü

Çukurova Bombe Sanayi Ltd. Şti. Genel Müdürü ALİ KEMAL YAMAN

9EYLÜL - EKİM 2018www.kobigundem.com [email protected]

P265 GH kazan sacı kullanılmaktadır. Projeyegöre bu sac kalınlığını daha üst standartlardada uygulayabiliyoruz. Üç yıllık bir süreç içeri-sinde geldiğimiz noktada, yaptığımız yeni yatı-rımlarla birlikte, aylık 600 ton sac işleme kap-asitesine ulaşmış bulunmaktayız. Özelliklehava tankları imalatında bölgede CE belgelitek firma konumundayız” dedi.

GENİŞ ÜRETİM PROGRAMIÇap 114 mm’den, çap 1150

mm’ye kadar kordonlubombe imalatında seriüretim yaptıklarını ifadeeden Ali Kemal Yaman,açıklamalarına şu şekildedevam etti: “Üretim

programımızda pres baskı kordonlu bom-beler, basınçlı hava tankları, gazlı yangınsöndürme silindirleri, gazlı yangın söndürmesistemleri, modüler su depoları ve hidroforsistemleri, plazma kesim ve pres baskı gibi ge-niş bir üretim programıyla faaliyet yürütüyo-ruz. Ayrıca müşteri bazlı gelen talepler, tarafı-mızdan projelendirilerek imalatlarını gerçek-leştirmekteyiz. Yine fason bazlı üretim hiz-

metlerini de kendi bünyemizde sağ-lamaktayız. Tüm bu faaliyetleri-

mizle tesisimizde seri üretimyapabilir bir konuma ulaş-tık. Üç yıllık bir süre içeri-sinde firmamızı yatırım-larımızla birlikte yüzde400 büyütmüş olduk.”

YURT İÇİ VE YURT DIŞINA HİTAP EDİYORTürkiye geneli 50 civarında bayilik sistemi

oluşturduklarını ve İstanbul Anadolu yakasın-da bölge satış ofisi açtıklarını ifade eden AliKemal Yaman, “Türkiye’nin çeşitli bölgelerin-de 50 civarında bayilik sistemimizi oluştur-duk. Yine İstanbul Anadolu Yakasında bölgesatış ofisimizi devreye alarak, Türkiye geneli-

ne hitap ediyoruz. Tür-kiye pazarında

daha üst sıralaratırmanmayıamaçlıyoruz”dedi. Yaman,açıklamalarını

şöyle tamam-ladı: “Hedefi-

miz, yurt dışı sa-tışlarımızı da AR-GE

ve inovasyon çalışmalarımız-la maksimum düzeye ulaştırmak. Bu doğrul-tuda yapacağımız çalışmalarla firmamızı güç-lü bir konuma çıkarmayı hedefliyoruz. 2017-2018 yılları içerisinde 2 milyon TL kalıp yatırı-mı yaptık. Böylece geldiğimiz süreçte toplammakine ve ekipman yatırımımız 5 milyon TL’yibuldu. Yine önümüzdeki dönemde yapacağı-mız yeni yatırımlarla imalat sektöründe ürünkalitemizi, Türkiye’de yapılamayan CONTI-NOUS sistem, sıcak baskı pres imalatıyla birüst aşamaya çıkmayı amaçlıyoruz. Sektördekazandığımız deneyim ve tecrübelerimizle ya-tırımlarımızı sürdürmeye devam edeceğiz.”


Bu rakamların etkili atık yönetimi ile artabile-ceğini vurgu yapan IFAT Eurasia Proje Mü-dürü Namık Sarıgöl, “Türkiye üretimde kul-

landığı hammaddelerin çoğunu dışarıdan ithal edi-yor. Atıklarımızı doğru değerlendirdiğimizde eko-nomik anlamda büyük katkılar sağlayarak dışa ba-ğımlılığımızı azaltabiliriz. Üretimde kullandığımızikincil hammadde oranını artırarak, hammadde it-halatını azaltabilir, dış ticaret açığını düşürebiliriz.Çevre teknolojileri alanında en son teknoloji ürünve hizmetlerin sergileneceği ‘IFAT Eurasia ÇevreTeknolojileri Fuarı’ atık yönetimi ve geri dönüşümkonusunda yeni açılımlar sağlayarak imalat, istih-dam ve ihracat artışı olarak ülkemizdeki gelişmele-re katkı sağlayacak” dedi.

DÖVİZ KAYBIKullandığımız birçok maddenin geri dönüşüm

ile tekrar kullanılabilir hale gelmesi, hem doğalkaynaklarımızın korunması hem de sürdürülebilirbir ekonomi için büyük önem taşıyor. Atıklarımızınbüyük çoğunluğunun geri dönüştürülebilir olduğu-nu dile getiren IFAT Eurasia Proje Müdürü NamıkSarıgöl, değerlendirilmeyen her atığın ülkemizedöviz kaybı olarak geri döndüğünü belirtti.

ATIK DEĞİL HAMMADDESarıgöl sözlerini söyle sürdürdü: “Cam, kâğıt,

alüminyum, plastik, pil, motor yağı, akümülatör,beton, organik ve elektronik atıklar gibi birçok

madde aslında atık değil geri kazanabileceğimizürünler. Bunların geri dönüşümü önemli bir tasar-rufu da beraberinde getiriyor. AB, geri dönüşüm,atıktan hammadde, ikincil ürün ve yakıt üretimin-de toplam 400 milyar Euro’luk yani yaklaşık 2 tril-

yon TL’lik yıllık gelir elde ederken, Türkiye ise atık-ları gömmek ve bertaraf etmek için yılda 15 milyardolar harcamakta. Bir taraftan geri dönüşüm ileürettiğimiz ikincil hammadde kullanımı ile ham-madde ithalatını azaltarak, bir taraftan da üretimsürecinde ikincil hammadde kullanımı sayesindedaha az enerji kullanarak kazançlı olacağız.”

1,1 MİLYAR DOLARI ÇÖPE ATIYORUZGeçtiğimiz yıl düzenlenen 8’ncisi düzenlenen

‘Tüm Yönleriyle Atık Yönetimi Paneli’ (TÜRKTAY)sonuç bildirgesine göre Türkiye'de çöpün yüzde95'ten fazlası gömülüyor. Bunların içinde geri dön-üştürülebilir ve enerjiye çevrilebilir atıklar da var.Enerji elde edilebilir atıklar arasında kalorifik de-ğeri 4500 ve üzerinde olan maddeler dahi bulunu-yor. Gömdüğümüz çöplerin yüzde 65'i geri dönü-şümle enerji elde edilebilir atıklar. Bunun da eko-nomik değeri 1,1 milyar dolar.

EKONOMİYE KATKI SAĞLAYACAKIFAT Eurasia Çevre Teknolojileri Fuar’ında yatı-

rımcılar ve iş ortaklarının bir araya geleceğini belir-ten Sarıgöl, fuar organizasyonlarının Türkiye’yekatkılarının yeterince algılanamadığını vurguladı.Sarıgöl, “Ülkemizde düzenlenen her uluslararasıfuar, aynı zamanda o sektörde ülke olarak bizimerkeze taşıyor. Bu durum imalat, istihdam ve ih-racat artışı olarak ekonomimize katkı sağlıyor. Ekolarak birçok farklı ülkeden gelen ziyaretçiler sa-yesinde ülkemizin tanıtımına ve turizm gelirlerininartışına hizmet ediyor” diye konuştu.

Çevre ve Şehircilik Bakan-lığı verilerine göre 2017 yı-

lında atık sektöründe 60bin kişi istihdam edilirken

ekonomiye yaklaşık 3,5milyar TL katkı sağlandı.

2023 yılında istihdam sayı-sının 100 bin, ekonomik

katkının yaklaşık 10 milyarTL olması hedeeniyor.

‘Geri Dönüşüm’den 10 milyar TL katkı hedeeniyor

IFAT Eurasia Proje MüdürüNAMIK SARIGÖL


Benzersiz şifalı özellikleri nedeniyle 5 bin ön-cesine kadar uzanan yazılı verilerde, mitolo-jilerde ve kutsal kitaplarda duta ve dut yap-

rağına verilen önemi fark eden Ziyal, araştırmaları-nı bilimsel verilerle desteklemek istedi. Sağlık açı-sından en değerli “süper gıda”ların başında gelenbeyaz dut ve dut yaprağı ile ilgili Ar-Ge çalışmaları,Bezmiâlem Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi veTübitak Gıda Enstitüsü iş birliği ile yürütülüyor.

DEĞERLİ ÜRÜNLER, DEĞER KATARToprağın sunduğu hazineyi insana ulaştırma

düşüncesi ile Immunflex markasını yaratan TijenZiyal, bugün dut kurusundan dut pekmezine, hattadut unu ve dut yaprağı çayına kadar pek çok ürü-nü, besin değerini azami seviyede koruyarak, doğalve sağlıklı beslenmek isteyenlerin kullanımına su-nuyor. Ziyal, katma değerli ürünlerle büyümeninülke açısından önemini vurgulayarak öncelikleABD ve bazı Avrupa ülkelerini hedef pazarlar ola-rak değerlendiriyor ve 1 yıl içerisinde yurt dışınaaçılmaya hazırlanıyor.

YÜZDE YÜZ ORGANİKBinlerce yıl öncesine dayanan efsanelerde “Ha-

yat Ağacı” ve “Ölümsüzlük Otu” olarak tasvir edi-len Dut Ağacı, şifalı özellikleriyle yeniden keşfedi-lerek tüketicinin kullanımına sunuldu. Kadın giri-şimci Tijen Ziyal, gerek içerdiği vitamin ve mineral-ler gerekse antioksidan özelliği ve insan metabo-lizmasına faydaları açısından hazine niteliğindekidut meyvesi ve yaprağını, üniversite iş birlikleri ileyürüttüğü kapsamlı araştırmalar sonucunda çeşitliformlarda ürünleştirdi. İstanbul Üniversitesi Ecza-cılık Fakültesi, İstanbul Üniversitesi Teknoloji

Transfer Merkezi, Bezmiâlem Vakıf Üniversitesi Fi-toterapi Merkezi ve Tübitak Gıda Enstitüsü ile bir-likte yürütülen Ar-Ge çalışmaları sonucunda geliş-tirilen dut ürünleri, Dut Kurusu, Pekmez, Çay vePastil kategorileri altında toplanıyor. Immunflexmarkası ile tüketiciye sunulan dut ürünlerindekimyasal bulunmuyor; yüzde 100 organik olanürünler, besin değerinin azami şekilde korunmasınısağlayan doğal ve sağlıklı koşullarda üretiliyor.

TOPRAĞIN SUNDUĞU ŞİFAYIGÖRMEZDEN GELEMEYİZTamamen dut ürünlerinden oluşan Immunflex

markasının kurucusu Tijen Ziyal, beyaz dut ve dutyaprağının hastalıklara karşı koruyucu ve önleyiciözelliklerini şöyle açıklıyor: “Beyaz dut, içerdiğiyüksek oranda antioksidan, vitamin ve diğer yarar-lı besin değerleri ile tüm dünyada bir ‘süper gıda’olarak kabul ediliyor. Sağlıklı kalmak, dolaşım vesolunum sistemi hastalıkları, ateroskleroz, anemi,obezite, diyabet ve kanser gibi hastalıklardan ko-runmak için en verimli ve doğal çözümlerden biri.Aynı zamanda çocuklar için zekâ gelişimi bakımın-dan kritik değer taşıyor. Dut meyvesinden bu fay-daları sağlayabilmek için, toplandıktan sonra engeç iki saat içerisinde tüketilmesi gerekiyor. Oysabiz, değerli akademisyenlerle birlikte yürüttüğü-müz çalışmalarda gördük ki, dut ve dut yaprağınıntüm faydalı özelliklerini doğru Ar-Ge ile ürünleştir-mek ve besin değerini koruyarak konsantre halegetirmek mümkün. Doğanın bize sunduğu bu mu-cizevi hediyeyi insanlara en doğru, en sağlıklı ve enyararlı şekilde sunmayı bir kadın ve bir anne olarakgörev edindim. Toprağın büyük bir bilgelikle sun-duğu bu şifa kaynağını görmezden gelemeyiz.”

Girişimci Tijen Ziyal, Er-zincan’ın Kemaliye ilçe-

sini ziyareti sırasında te-sadüfen ilgisini çeken be-

yaz dut üzerine araştır-malar yapmaya başladı.

Kadın girişimcinin ilginç keş:“Süper gıda” pazarını dut ile fethediyor

HER AÇIDAN ZENGİNZiyal, dut meyvesi ve yaprağından üretilen çay, un, toz, pekmez ve kurutulmuş dutile metabolizmanın canlandığını, kilo vermenin kolaylaştığını, karaciğerin temizlen-diğini, hafızanın canlandığını, kansızlık ve libido düşüklüğünün giderildiğini ve bağı-şıklık sisteminin güçlendiğini ifade ediyor: “Dut yaprağında mineral olarak kalsiyum,demir, çinko, fosfor, magnezyum bulunur. Ayrıca C vitamini açısından zengin, folikasit, B1, beta karoten ve D vitamini de içeriyor. İçeriğindeki bileşenler sayesinde kanşekerinin dengelenmesine destek oluyor. Vücuttaki ödemi azaltıyor, idrar söktürü-yor ve karın şişliklerini giderici etkileri var.”

TİJEN ZİYAL

Adana’nın en büyük kentsel dönüşüm projesinin inşaatı başladı


Adana’nın kentsel dönü-şüme en çok ihtiyaç du-

yulan Barbaros ve Beymahallerini kapsayan

alanda Seyhan Belediye-si ve Toplu Konut İdaresi(TOKİ) işbirliğinde uygu-

lamaya konan kentseldönüşüm projesinin 1.

etabının 1’inci ve 2’nci kı-sım inşaatlarına başlan-dı. Toplam 4 bin 100 ko-

nutun yapılacağı projeninilk etabında bin 550 konutve 36 işyeri inşa edilecek.

Adana’nın Seyhan Belediyesi ve TOKİ işbirli-ği ile planlanan Barbaros ve Bey mahalleri-ni kapsayan kentsel dönüşüm projesinde

inşa çalışmalarına başlandı. Geçtiğimiz günlerdeilk etabın 1’nci ve 2’nci kısmı için yapılan ihaleninardından ihaleyi kazanan yüklenici firmaya yerteslimi yapılarak inşa çalışmalarına başlandı.

VALİ DEMİRTAŞ, SARI, YENİ VE TOKİ BAŞKANI TURAN’A TEŞEKKÜRResmi temel atma töreni önümüz-

deki günlerde TOKİ tarafından ya-pılacak inşaatın şantiye alanın-da görsel ve yazılı basın tem-silcileri ile bir araya gelenSeyhan Belediye BaşkanıZeydan Karalar, projenindetaylarını paylaştı. Proje-nin gerçekleşmesi için çokemek sarf edildiğini belir-ten Başkan Karalar, buradakendilerine önemli desteksunan Çevre ve Şehircilikeski Bakanı ve Adana Millet-vekili Fatma Güldemet Sarı’yaAdana Valisi Muhmut Demirtaş’a,Ak Parti İl Başkanı Fikret Yeni’ye TOKİBaşkanı Mehmet Ergün Turan’a teşekkür etti.

KENTSEL DÖNÜŞÜM YERİNDE GÜZELDİRKentsel dönüşümün yerinde yapılmasının öne-

mine vurgu yapan Seyhan Belediye Başkanı Zey-dan Karalar, bu anlamda kentsel dönüşüme en çokihtiyaç duyulan Barbaros ve Bey mahallerinde dö-nüşümün başlamasından dolayı çok mutlu oldu-ğunu söyledi. Başkan Karalar, “Burası Adana’nın

ihtiyaçlarını karşılayan, gerçekten dönüşümün ih-tiyaçlarını karşılayan, yerinde dönüşüm olan kent-sel dönüşüm projesidir. Dönüşüm yerinde ise gü-zedir. Gerçek dönüşümde budur. Çıkmaz sokağın,yığma binaların olduğu en ufak bir afette ciddi canve mal kaybının olacağı bölgelerde dönüşüm ol-malıdır. O yüzden bu bölgelere ağırlığımızı verdik.Buradaki vatandaşlarla görüşüp projeyi öyle hazır-ladık. İlk etap inşaatımız başlıyor. Burası çok kısa

sürede güzel ve örnek bir mahalle olacak. Deği-şimin dönüşümün çok önemli olduğu bu

mahallede inşaatın başlamasındançok onurlu ve gururluyum” ifade-

lerine yer verdi.

TOPLAM 4 BİN 100 KONUT İNŞA EDİLECEKBarbaros ve Bey mahalle-

rini kapsayan kentsel dönü-şüm projesinde toplan 4 bin100 konut inşa edilecek. İn-

şaatı başlayan ilk etabın 1. kı-sımda 627 konut, 22 dükkân

ile altyapı ve çevre düzenlemesi,2. kısımda ise 923 konut ile 14

dükkân inşa edilecek. Böylelikle“Kentsel Dönüşüm Projesi”nin ilk etabın-

da bin 550 konut ile 36 dükkân inşa edilmiş ola-cak. Barbaros ve Bey mahallerindeki gecekondula-rın ve çarpık yapılaşmanın bulunduğu alanın yerin-de dönüşümü hedefleniyor. Modern mimari tarz-da hazırlanan projede geniş pencereler ve balkon-lar kullanıldı. Projeyle yerleşim alanı; dükkânları,parkı, peyzajı, oyun ve spor alanları ile niteliklisosyal çevre imkânı sunan, güvenli, modern bir ya-şam merkezi oluşturulması amaçlanıyor.

750 GÜN İÇERİSİNDE

TAMAMLANACAKYer teslimi tarihinitakip eden 750 güniçerisinde proje ta-

mamlanarak hak sa-hiplerine konut tesli-matlarına başlanacak.

Türkiye 16-18 Kasım’da bir kez daha

‘tasarım’da buluşacak‘Design Week Turkey2018’ ‘Tasarım Eko-sistemi’ Ana Başlığıile 16-18 Kasım’da

Haliç Kongre Merke-zi’nde gerçekleşecek.

T .C. Ticaret Bakanlığı koordinasyonu ile Türkiyeİhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından tasarımkültürü oluşturmak ve Türkiye’deki tasarımcı-

ları dünyaya tanıtmak amacıyla bu yıl üçüncüsü dü-zenlenen Design Week Turkey 2018 (Türkiye TasarımHaftası), 16-18 Kasım’da Haliç Kongre Merkezi’ndeyapılacak. Türkiye’yi ‘tasarım’da buluşturacak etkinli-ğin ana teması bu yıl; ‘Tasarım Ekosistemi’ olacak.

TASARIM FARKI ORTAYA KONACAKSon 2 yıldır endüstriyel tasarımdan modaya, mi-

mariden görsel iletişim tasarımına, Türkiye’yi tasa-rım ekseninde bir araya getiren ‘Design Week Tur-key’ 16-18 Kasım’da Haliç Kongre Merkezi’nde ger-çekleşecek. T.C. Ticaret Bakanlığı koordinasyonu ileTürkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından düzen-lenen hafta, ürün ve hizmetlerde tasarım farkını or-taya koyacak. Daha önceki yıllarda dünyaca ünlüisimleri ağırlayan etkinlik, bu yıl da dünyaya yön ve-ren tasarım trendlerini ziyaretçiler ile buluşturacak.Bu yılki ana teması ‘Tasarım Ekosistemi’ olan DesignWeek Turkey’de; Türk Tasarımı, Tasarım-Ekonomiİlişkisi, Küçük ve Büyük Endüstrilerde Tasarım veÜretim, Girişimcilik, Zanaatkârlık, Endüstriyel Tasa-rım, Lüks Tasarım, Görsel İletişim Tasarımı ve ModaTasarımı gibi Tasarım Ekosistemini oluşturulan ko-nular ayrıntılı olarak işlenecek.

İHRACATTA KATMA DEĞERİ ARTIRACAKTasarım ve Ar-Ge alanlarında atılan adımlar ile

sektörlerin geleceğinin şekillendirileceğini vurgulayanTürkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle,“Türkiye’de tasarımın genele yayılması için çalışma-larımızı gerçekleştiriyoruz. Burada önemli olanın çoküretmek değil, doğru tasarım olduğuna inanıyoruz.İhracatın katma değerini tasarımla arttırmayı planlı-yoruz. Ar-Ge ve reklam ile destekleyerek tasarımı ta-bana yayacağız. Design Week Turkey ve sektörel ta-sarım yarışmalarımız sayesinde de tasarımcılarımızave endüstriye verdiğimiz desteği durmaksızın sürdür-

meye devam edeceğiz. Çünkü biz, ihracat ailesi ola-rak, Türkiye ihracatının büyümesinde; tasarımla zen-ginleştirilmiş ürünlerin eşsiz bir yere sahip olduğununbilinciyle çalışmaya devam ediyoruz” dedi.

ÖDÜLLER 7. KEZ SAHİPLERİNİ BULACAKT.C. Ticaret Bakanlığı, Türkiye İhracatçılar Meclisi

ve Endüstriyel Tasarımcılar Meslek Kuruluşu iş birli-ğiyle TURQUALITY® Programı dahilinde gerçekleş-tirilen Design Turkey Endüstriyel Tasarım Ödülleribu yıl 7. kez sahiplerini bulacak. Türkiye’de kullanıcı-nın ihtiyaçlarını gözeten, ihracatta ve ulusal pazardaürüne katma değer ve rekabetçi üstünlük kazandı-ran iyi tasarımı ödüllendirmek amacıyla düzenlenenDesign Turkey Endüstriyel Tasarım Ödülleri, iyi ta-sarlanmış ürünlerin topluma ve endüstriye sağladığıfaydaları görünür kılmayı hedefliyor.

Design Week Turkey’in en önemli alanlarından bi-rinin endüstriyel tasarım olduğunu belirten Endüs-triyel Tasarımcılar Meslek Kuruluşu Başkanı SertaçErsayın; “Design Turkey Endüstriyel Tasarım Ödülle-ri’nde, bu yıl 13 ayrı sektörden, son 3 yıl içerisindeüretilmiş tasarımlar, 30 uluslararası jüri üyesi tara-fından değerlendirilecek. Aynı zamanda gençlerin veyeni tasarımcıların katılacağı henüz ürün haline gel-memiş, taze fikirlerin değerlendirileceği KavramsalTasarım Ödülleri kategorisi de yer alacak” dedi.



U luslararası Yatırımcılar Derneği (YASED)Başkanı Ahmet Erdem, yaptığı açıkla-mada, YASED olarak ekonomide yaşa-

nan olağanüstü gelişmeler sonrası, Hazine veMaliye Bakanı Berat Albayrak'ın açıkladığı YeniEkonomi Yaklaşımı ve bu hafta Merkez Banka-sı’nın piyasalara tekrar istikrar ve işlerlik kazan-dırılması için aldığı tedbirleri son derece önemliadımlar olarak gördüklerini belirtti.

Türkiye ekonomisinin içinden geçtiği bu sü-reçte yaşanan finansal zorlukların, milletçe da-yanışma içinde aşılacağına inançlarının tam ol-duğunu aktaran Erdem, şunları kaydetti:

ENFLASYONLA MÜCADELE“Türkiye’ye yatırım yapmış uluslararası şirket-

lerin birçoğu 100 yıldan uzun süredir ülkemizdefaaliyet göstermekte ve ülkemizin üretim, ihra-cat, iş gücü ve teknolojik alanlarda büyümesineçok büyük katkı sağlamaktadırlar. Uluslararasışirketlerin ülkemize inancı ve güveni tamdır.Daha fazla istihdam, daha fazla üretim ve ihra-cat için çalışarak ülkemizin bu zor günlerden çık-masına destek vermeye devam edeceklerdir.Cari açık ve enflasyonla mücadele en önemligündemimiz olmalıdır. Bu noktada, döviz ihtiya-cımızın uzun vadeli uluslararası doğrudan yatı-rımlarla finanse edilmesi büyük önem taşımak-tadır. Hükümetimizin son 15 yılda daha fazlauluslararası yatırım çekmek için attığı adımlar veTürkiye’de üretim yapan, ihracatımıza önemli

katkıda bulunan ve istihdam yaratan tüm şir-ketleri birer Türk şirketi olarak görmesi yatırım-cılara güven vermektedir.”

TÜRKİYE BİR ADIM ÖNE GEÇECEKTİRErdem, serbest piyasa kuralları çerçevesinde

Türkiye'nin küresel rekabet gücünün artırılması,hukukun üstünlüğü ve öngörülebilirlik alanındaatılan adımlar, nitelikli insan kaynağının artırıla-

rak kapsamlı bir istihdam stratejisinin oluştu-rulması ve Türkiye'nin bölgesel bir merkez olarakkonumlandırılmasının uluslararası rekabetteTürkiye'yi bir adım öne geçireceğini vurguladı.

Avrupa Birliği (AB) üyelik sürecinin devam et-mesinin ve Gümrük Birliği modernizasyonununTürkiye-AB ilişkilerinin güçlendirilmesi yönündekritik öneme sahip olduğunu aktaran Erdem,"YASED olarak 5 kıtadan, 25 ülkeden Türkiye'yedoğrudan yatırım yapmış üyelerimizin katkılarıy-la ülkemizde ekonomik istikrarı ve büyümeyisağlayacak tüm ekonomik ve yapısal reformlaradestek vermek üzere hazır olduğumuzu bir kezdaha yineleriz" ifadelerini kullandı.

Uluslararası YatırımcılarDerneği (YASED) Başkanı

Ahmet Erdem, “Uluslararasışirketlerin ülkemize inancı

ve güveni tamdır. Daha fazlaistihdam, daha fazla üretimve ihracat için çalışarak ül-

kemizin bu zor günlerdençıkmasına destek vermeyedevam edeceklerdir” dedi.

Uluslararası şirketlerin ülkemize inancı ve güveni tamdır

YASED BaşkanıAHMETERDEM


İ lk 8 ayda geçtiğimiz yılın aynı dönemine göreyüzde 16,6 ihracat artışı yaşandığını belirtenMakine İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu

Başkanı Kutlu Karavelioğlu makine ihracatındakilogram başına fiyatlarda yüzde 8 artış sağla-dıklarını kaydederek, “Kur farkını bahane ederekTürk malını değerinin altında ithal edebileceğinidüşünenler yanılıyorlar” dedi. Yılın ilk 8 ayındamakine ihracatını 11 milyar dolara yükselten ma-kine sektörünün, aynı dönemde Türkiye'nin top-lam ihracatı içindeki payı yüzde 10 olarak ger-çekleşti. Makine sektörünün Ocak-Ağustos dö-neminde en fazla ihracat gerçekleştirdiği ülkelerAlmanya, ABD ve İngiltere oldu. Gelişmiş ülke-lerin tamamında pazar payını artırmayı başaranTürk makine sektörü ABD'de yüzde 21,9 Rus-ya'da ise yüzde 43,2 ihracat artışı sağladı.

“TÜRK MAKİNELERİMİZ GERÇEK DEĞERİNİ BULUYOR”Sektörün geçtiğimiz yılın ilk 8 ayında 5,7 do-

lar seviyesinde olan ihracatta kilogram başına fi-yatları 6,2 dolara kadar yükseltmeyi başardığınıbelirten Makine İhracatçıları Birliği Yönetim Ku-rulu Başkanı Kutlu Karavelioğlu şunları söyledi:“Makine İhracatçıları Birliği olarak, üyelerimizindış ticaret süreçlerinde sorun yaşamaması vesektörümüzün uluslararası rekabette geri kal-maması için ihracatçı firmalarla sürekli temashalindeyiz. İthalatçı ülkelerin kur farkını fırsataçevirmesine ve Türk makinelerin marka gücünezarar vermesine izin vermeyiz. İleri teknoloji veinovasyona yaptığımız yatırımlarla makineleri-miz gerçek değerini buluyor. Bunun en iyi örnek-lerinden biri kilogram başına ihracat fiyatlarımı-zın ABD'de 14,3 dolara kadar yükselmesidir.Özellikle Türbin, Turbojetler ve Hidrolik Silindirsatışında önemli bir artış sağladığımız ABD'ye ih-racatımız ilk 8 ayda 787 milyon dolara ulaştı.Türkiye’nin toplam ihracatı içinde makine sektö-rünün payı Almanya'da yüzde 15,6’ya, ABD'deise yüzde 14,9 seviyesine yükseldi.”

Ağustos ayında 1,2 milyardolar makine ihracatı ger-

çekleşti, yılın 8 ayındasektörün toplam ihracatı

11 milyar dolara ulaştı.

Makine ihracatı ağustos ayında 11 milyar dolara ulaştı

Makine İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı KUTLU KARAVELİOĞLU


A lanının dünyadaki en büyük temsilcilerin-den olan Almanya kökenli Lohmann, Tür-kiye’deki ilk fabrikasını hizmete soktu.

Bant ve yapıştırma teknolojisi konusunda dünyaçapında birçok sektörden farklı markalarla çalışanLohmann, 2011 yılında açtığı satış ofisi ile başla-dığı Türkiye deneyimini, T.C. CumhurbaşkanlığıYatırım Ofisi’nin destekleriyle Kocaeli’nde açılışı-nı gerçekleştirdiği fabrika ile pekiştirdi.

ÜRETİM POTANSİYELİ VEBÖLGESEL AVANTAJLARFirmanın Gebze Plastikçiler Organize Sanayi

Bölgesi’nde hizmete soktuğu üretim tesisininaçılış töreni; Lohmann CEO’su Elmar Boeke, Loh-mann EMEA Bölgesi İş Birimi Direktörü AndreasTanzer ve Lohmann SCEE Bölge Müdürü MarkusKoch’un ev sahipliğinde, T.C. CumhurbaşkanlığıYatırım Ofisi’nin üst düzey yetkilileri, yerel pro-tokol ve iş dünyası temsilcilerinin katılımları ilebugün gerçekleşti. Lohmann, Türkiye’deki üretimpotansiyeli ve bölgesel avantajlarını değerlendi-rerek, Gebze Plastikçiler Organize Sanayi Bölge-si’nde kurduğu yeni fabrikasını bölgesel merkezolarak konumlandıracak ve iç pazarın yanı sıra ih-racat pazarlarını da Türkiye sayesinde çeşitlendi-recek. Dünyada 29 ülkede üretim tesisi bulunanLohmann, 2 bin kişiye yakın çalışanı ve satış ofis-leriyle birlikte 50’den fazla ülkede; taşıma, elek-tronik, medikal, hijyen, grafik, inşaat ve yenilene-bilir enerji gibi birçok sektörden farklı kompo-nentlerin birleştirilmesinde faaliyet gösteriyor.

HEDEF: 3 KATI CİROGebze Plastikçiler Organize Sanayi Bölgesi

içerisinde 3 bin metrekarelik alana yayılan Loh-mann Üretim Tesisi, önümüzdeki dönemde Tür-kiye’nin yanı sıra, ‘Made in Türkiye’ etiketli ürün-lerini Katar, İran, Azerbaycan ve İsrail başta ol-mak üzere Ortadoğu pazarlarına Türkiye’yi mer-kez olarak kullanarak ürünlerini ihraç edecek.2011 yılından bu yana Türkiye’de satış faaliyetlerigösteren Lohmann, 2020 yılı sonuna kadar ciro-sunu da üç katına çıkarmayı hedefliyor.

BÜYÜK İŞLER GERÇEKLEŞTİRECEĞİZAçılışta konuşan Lohmann CEO’su Elmar Boe-

ke, “167 yıllık geçmişi olan Lohmann yapışkanbant teknolojisi alanının öncü güçlerinden bir ta-nesi. Lohmann senelerdir etkili ve yüksek tekno-lojili yapışkan bantlar ve yapıştırma çözümleriüretmeye ve geliştirmeye devam ediyor. Loh-mann müşterilerine, kendi pazarlarında daha ba-şarılı olmalarını sağlamak için üstün hizmet ileakıllı ve kişiye özel çözümler sunmayı amaçlıyor.

Bireysel çözümler sunan Lohmann’da yüzde90’dan fazla özelleştirilmiş ürünler ve 200’denfazla patent bulunuyor. Günümüzde tüm dünya-ya yapıştırma çözümleri üreten bir şirket olarakTürkiye pazarına resmi olarak giriş yapmaktanmutluluk duyuyoruz. Türkiye’nin gün geçtikçegelişen ekonomik gücü ve büyüyen iç piyasasıylaLohmann olarak Türkiye’de büyük işler gerçek-leştireceğimize eminiz. Türkiye’deki yeni pazarı-mızla hem bizim varlığımızdan haberdar olma-yanları ürün ve hizmetlerimizle tanıştırmak hemde müşterilerimize daha iyi kalitede hizmet sun-mak istiyoruz” dedi.

TÜRKİYE’DE ÜRETİM AĞIBİZLER İÇİN ÇOK DEĞERLİEMEA Bölgesi İş Birimi Direktörü Andreas Tan-

zer ise “Lohmann olarak 29 ülkeye yayılan üretimağımızı Türkiye gibi değerli ve avantajlı bir ülkeyede taşıdığımız için çok şanslıyız. Lohmann ailesiolarak Türkiye pazarında üretime başlamaktanötürü mutluluk duyuyoruz. Ekonomik Kalkınmave İş birliği Örgütü tarafından EKİÖ üyeleri ara-sında 2015 ile 2025 yılları arasında en hızlı büyü-yen ülkelerden biri olarak görülen Türkiye bizimiçin çok önemli. Türkiye’de fabrika açmamızaivme olan başka faktörler ise Türkiye’nin güçlüendüstriyel altyapısının bulunması ve Türk tüke-ticilerin daha çok yerel tedarikçileri tercih etme-sidir. 2011 yılında Türkiye’de bir satış ofisi şubesiile başladık, 2018 yılında üretime geçtik. Bu nok-tada tüm süreçte bize verdikleri destekten ötürüT.C. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi ekibine te-şekkürü borç bilirim. Türkiye’de faaliyet göstere-ceğimiz ana piyasalar Tüketici Ürün ve Elektro-nikleri, Grafik, Ulaştırma, Yapı ve YenilenebilirEnerji olacak. Türkiye pazarında bu alanların herbirinde başarılı çalışmalar gerçekleştireceğimizeinanıyor, müşteri memnuniyeti ve kaliteyi her za-man üst düzeyde tutan şirket politikamızla ilerli-yoruz” dedi.

SAĞLAM ADIMLAR ATIYORUZLohmann SCEE Bölge Müdürü Markus Koch

ise açılış törenine gerçekleştirdiği konuşmasındaşunları kaydetti; “2011 yılından bu yana satış ofi-simizle sürdürdüğümüz Türkiye’deki faaliyetlerinibu fabrika açılışı ile perçinlemiş olmaktan ötürügurur ve mutluluk duyuyoruz. 2011 yılından buyana Türkiye’de güzel işler gerçekleştirdik. Or-taklarımız ve müşterilerimiz için hızlı olmak vedaha iyi hizmet üretmek adına bu yeni girişimbizler için çok önemli. Lohmann Türkiye’nin gele-ceği için sağlam adımlar atıyoruz. Bu gelecek içinhepimiz son derece heyecanlıyız.”

Dünyanın en büyük bant veyapıştırma üretim şirketle-

rinden Lohmann, Türki-ye’deki ilk fabrika yatırımınıGebze Plastikçiler Organize

Sanayi Bölgesi’nde (GE-POSB) gerçekleştirdi. Türki-ye’yi bölgesel üretim ve ihra-

cat merkezi olarak konum-landırmayı hedeeyen Loh-

mann, başta Ortadoğu paza-rı olmak üzere birçok ülkeye

‘Made in Türkiye’ damgalıürünlerini ihraç edecek.

Alman Lohmann yeni üretim tesisini Gebze’de açtı


Babadan çocuklarınageçen bir süreç-ten gelen firma

50 yıl önce Adana’daCabbar Apaydın ta-rafından kurulmuşve ilk etapta elektriksektöründe faaliye-te başlamıştır. Yıllariçerisinde yaptığı yatırım-larla her model ve ebatta rezistansüretimine başlayan işletme, 2002 yı-lında kurumsallaşma sürecinin ilkstartını vermiştir. 2002 yılında şir-ketleşen firma, bünyesinde kendimarkası olan Apaydın Rezistansve ARS Heating markalarıyla hiz-met veriyor.

50 YILLIK TECRÜBEApaydın Rezistans markasıyla sektörde ba-

şarılı projelere imzasını atan firma, rezistansüretimiyle başta plastik sektörü olmak üzeregıda, kimya, tekstil, çelik-alüminyum, kalıp gibipek çok sektöre hitap etme konumuna ulaşmış

durumda. Adana Yeni Metal Sanayi Site-si’ndeki yeni tesisinde üretim yapan fir-ma, sektördeki yarım asırlık tecrübesiniikinci kuşak yöneticileri olan İstanbulÜniversitesi İktisat Fakültesi mezunu Yö-netim Kurulu Başkanı Ali Fethi Apaydın

ve Yönetim Kurulu Üyesi EylemApaydın yönetiminde devam

ettiriyor.

SEKTÖRÜNDE BÖLGEDE İLKRezistans üretiminde

bölgede ilk firma oldukla-rını vurgulayan Apaydın Re-

zistans Isı Elektrik San. Tic. Ltd.Şti. Yönetim Kurulu Başkanı Ali Fethi Apay-dın, KOBİGÜNDEM Dergisi’ne açıklamalardabulundu. Apaydın yaptığı açıklamada, “Yarımasır önce, babamız tarafından Apaydın Elek-trik olarak ilk ticari faaliyetlerimize başlayıpyıllar içerisinde dönemin ihtiyaçları doğrultu-sunda şartların imkan verdiği ölçülerde rezis-tans üretimine başlanmıştır. Biz Apaydın Re-zistans ailesi olarak bölgesinde rezistans üre-

’tanyarım asırlık tecrübeAdana’da 50 yıl önce Cabbar Apaydın tarafından kurulan Apaydın Rezistans, yarım asırlık tecrübesiyle sektörde büyüme gösteriyor.

Apaydın Rezistans Yönetim Kurulu BaşkanıALİ FETHİ APAYDIN

www.kobigundem.com [email protected] 23EYLÜL - EKİM 2018

timi yapan ilk firma olmanın vermiş olduğusorumluluk ve bilinçle kaliteyi misyon edine-rek yola çıkmış bir firmayız. Şirket politikamızı3 temel kurala oturtuyoruz. Birincisi her za-man yüksek kalitede ürün, ikincisi sorun üre-ten değil çözüm üreten çözüm ortağı olmak,üçüncüsü satış sonrası sorumluluk bilinci. Buüç kural birbirine entegre olarak ilerlediği tak-dirde müşteri memnuniyetinin temelini oluş-turduğunu düşünüyorum” dedi.

HER MODEL VE EBATLARDA ÜRETİMRezistans üretiminde her model ve ebatlarda

çok seçenekli üretim yaptıklarını söyleyen AliFethi Apaydın, rezistans üretiminde ürün yelpa-zesinin çok geniş olmakla beraber çok farklısektörlere hitap ettiklerini belirtti. “Her modelve ebatta rezistans üretimi yapıyoruz. Üretim

programımızda fişek rezistanslar, seramik yalı-tımlı kelepçe rezistanslar, mika yalıtımlı kelepçerezistanslar, mika ve seramik yalıtımlı düz plakarezistanslar, hava soğutmalı kabinli rezistanslar,sıcak yolluk rezistansları, serpantinli rezistans-lar, boru tip rezistanslar, manıfold rezistansları,fanlı tip ısıtıcılar, döküm rezistanslar, vb. birçokrezistans modeli bulunuyor” diyen Apaydın,açıklamalarına şu şekilde devam etti: “Firmala-rımıza otomasyon sistemleri üzerine de çözümortaklığı sunuyoruz. Her modelde termokuplüretimiyle birlikte ısı kontrol cihazları ve kontrolüniteleri de yapmaktayız. Hava soğutmalı ka-binli rezistans üretimimizle plastik enjeksiyonmakineleri, geri dönüşüm granül makineleri,kafadan kesme granülatör makineleri ve benze-ri makinelerin üzerindeki mil kovanların içeri-sinden geçen plastik hammaddeleri eritmekiçin kullanılan rezistans modellerimizle plastik

sektörüne de geniş bir kapsamda hizmet ver-mekteyiz. Ayrıca sektörlerinde dünya markasıolan bazı firmaların bayiliklerinide bünyemize kattık. İsviçre mar-kası olan ve dünyanın 130 ülkesi-ne ihracatı olan LEISTER markası-nın bölge bayiliğini alarak kendimarkamıza da güç kattık. Yine se-ramik rezistans lider üreticisi olanİrlanda markası CERAMICX’inyetkili satıcısı ve ORION markası-nın hem bölge bayisi hem de yet-kili servisiyiz.”

İHARCATA AĞIRLIK VERECEKOrtadoğu ülkeleri başta olmak üzere bazı

Avrupa ülkelerine kısmen ihracat yaptıklarınıifade eden Ali Fethi Apaydın, açıklamalarını“Yeni dönemde yapacağımız AR-GE çalışmala-rımızla birlikte ihracata ağırlık vereceğiz. Yapa-cağımız çalışmalarla mevcut ihracatımızı artır-mayı hedefliyoruz. Yine Türkiye geneli pazar

payımızı artırmaya yönelik mevcut satış nokta-larımızı artırarak Türkiye’nin her noktasına

ulaşmayı amaçlıyoruz. Bu çerçeve-de yapacağımız AR-GE çalışmala-rımızla hızla gelişen teknolojiyi ya-kından takip etmenin yanı sıra dö-nemsel yatırımlarımızı da sürdür-meyi planlıyoruz. Ülkemizin sondönemde içerisinde bulunduğuekonomik sıkıntılardan yine ülke-mizin kendi dinamikleriyle çıkabi-leceğini düşünüyorum. Bunun içinde ilgili kurumların sanayimizi ve

sanayicilerimizi bürokrasiye takılmadan, belge-lere boğmadan somut ve ihtiyaç belirlemesi ya-parak hak eden firmalara destek verilmesi şar-tıyla desteklemesi gerektiği kanaatindeyim.Verilen desteklerin takibini denetçilerle kontrolederek gerçekten aldığı desteği ekonomiye ka-zandırıyor mu diye incelendiği takdirde, bu des-teklerin ülkemize çok verimli yatırımlar olarakdöneceğine eminim” diyerek tamamladı.

Beyaz eşyada yıkayıcı, pişirici ürünler, so-ğutma ve yer bakımı alanındaki ürün grup-larıyla 50’den fazla ülkede tüketicilere ula-

şan Candy Hoover Group, Türkiye’yi Avrupa’dakiüretim ve Ar-Ge üssü yaptı. 3 fabrikası ve 2 Ar-Ge merkezi ile 1200 kişiyi istihdam ettiği Türki-

ye’de, üst seviye teknoloji ve yapay zekaya sahipürünlerini üretiyor. Türkiye’de ürettiği yenilikçiürünleriyle bu yıl IFA Berlin Uluslararası Elektro-nik Ürünler ve Teknolojileri Fuarı’na katılanCandy Hoover, Türkiye’de üretilen Premium se-viye ürün ihracatının artmasını hedefliyor.

BEYAZ EŞYA SEKTÖRÜNÜNYAPAY ZEKAYLA BULUŞMASIKonuya ilişkin açıklamalarda bulunan Candy

Hoover Türkiye CEO’su Servet Akkaynak, “Dün-yanın en büyük tüketici elektroniği ve ev aletlerifuarlarından biri olan IFA’da, bin metrekare alanayayılan standımızda dijital yaşam tarzını yansı-tan ürünlerimizle yer almaktan büyük gurur du-yuyoruz. Bu gururun bir başka yanı var ki o da be-yaz eşya sektörünü yapay zekayla buluşturanürünleri Türkiye’de üretiyor olmamız. Son 5 yıldaTürkiye’deki pişirici cihazlar ve kurutma makinesifabrikalarına toplamda 35 milyon euro üzerindeyatırım yaptık” dedi.

YÜZDE 30 BÜYÜME HEDEFİGrubun Çin’den sonra ikinci en büyük üretimi-

ni gerçekleştirdiklerini söyleyen Akkaynak, “Tür-kiye’de Eskişehir’de yer alan 3 üretim tesisimizle1200 kişiyi istihdam ediyoruz ve Türkiye’de üret-tiğimiz ürünlerin yüzde 95’ini ihraç ediyoruz.

2017’de 188 milyon dolar ihracat yaptık. 2018sonunda da 243 milyon dolar ihracat yapmayı veyüzde 30 büyümeyi hedefliyoruz. Candy HooverTürkiye olarak 1 milyar TL’yi aşan ihracat ciro-muzla sektörümüzün en büyük ihracat firmala-rından biriyiz. Türkiye’de üretim, yatırım ve ihra-cata devam edeceğiz” diye konuştu.

EV TEKNOLOJİSİNDE İLKE İMZA ATTIKIFA Fuarı’nda sergiledikleri ürünler ile ilgili bil-

gi veren Akkaynak, “Kullanıcının sesini tanıyan,alışkanlıklarını öğrenen ve uzaktan kontrol sağla-yan yapay zekaya sahip bulaşık makineleri, yiye-ceklerin bozulmadan ilk günkü tazeliğiyle tüke-tilmeye hazır şekilde muhafaza edilmesini sağla-yan KeepHeat teknolojili fırın, tek dokunuşta enuygun pişirme fonksiyonuna ve uzaktan izlenebi-lir özelliğine sahip Vision Ankastre fırınımızı ser-gilediğimiz IFA Fuarı’nda, geleceğin ev teknoloji-sinde bir ilke imza atmanın mutluluğunu yaşıyo-ruz” diyerek sözlerini tamamladı.

Geleceğin akıllı mutfağı-nı tasarlayan İtalyan de-vi Candy Hoover, Türki-

ye’de ürettiği yenilikçiürünlerini, bu yıl IFA Ber-lin Uluslararası Elektro-nik Ürünler ve Teknoloji-leri Fuarı’nda ilk kez ya-pay zekayla buluşturdu.

Geleceğin ev teknolojisinde üretim üssü Türkiye


Candy Hoover Türkiye CEO’su SERVET AKKAYNAK


Sanayi 4.0 evresinde her geçen gün kişisel-leşen tüketici ihtiyaçlarının hızlı ve verimlibir şekilde karşılanması için akıllı fabrikalar

gittikçe daha önemli hale geliyor. Akıllı üretimintemelini ise müşteriden tedarikçiye kadar tümsüreç boyunca yüksek hızlı haberleşme ve kont-rol oluşturuyor. Bu noktada devreye giren As-ya’nın önde gelen açık endüstriyel haberleşmeplatformu CC-Link, “Kesintisiz Açık Ağ” özelliğiile öne çıkıyor. Sanayi 4.0’a uyumlu çalışan dijitalfabrikaların hayata geçirilmesinde kritik rol oy-nayan CC-Link, verimli fabrika ve proses otomas-yonu sağlamak amacıyla kontrol ve üretim veri-lerini yüksek hızda iletiyor.

AÇIK ENDÜSTRİYELOTOMASYON AĞI TEKNOLOJİSİÜretimin dijitalleşmesi olarak özetlenebilen

yeni sanayi devrimi ile birlikte üretim zinciri,müşteriden tedarikçi ağına kadar tüm sürecikapsayan bütünleşik bir sistemle yönetilmeyebaşlıyor. Akıllı fabrikalarla; müşteri tercihlerineve ihtiyaçlarına daha hızlı cevap veren özelleşmişakıllı üretim, daha az hata, daha az kaynak kulla-nımı ve daha yüksek kalite ile verimli üretim, ye-relleşen imalat süreçleri ve yeniliklere hızlaadapte olunabilen bir yapı hedefleniyor. Yüksekhızlı kontrol ve haberleşme sistemlerinin büyükönem kazandığı bu süreçte, açık endüstriyel oto-masyon ağı teknolojisi CC-Link (Control&Com-munication Link) üreticilere büyük avantaj sağlı-yor. Asya’nın önde gelen endüstriyel haberleş-me platformu CC-Link, Avrupa ile Kuzey ve Gü-ney Amerika’da da giderek popülerlik kazanıyor.CC-Link uyumlu ürün üreticileri ve CC-Link kul-lanıcılarını aynı çatı altında toplayarak güçlerinibirleştirme fırsatı sunan CLPA (CC-Link PartnerAssociation) ise CC-Link teknolojisinin dünyayayayılması için faaliyetlerde bulunuyor. CC-Link’in “Kesintisiz Açık Ağ” (The Non-Stop OpenNetwork) özelliğine dikkat çeken CLPA (CC LinkPartner Association) Ülke Müdürü Tolga Bizel,CLPA hakkında bilgi verirken CC-Link sistemininsanayide verimlilik artışına imkan tanıyan avan-tajlarını anlattı.

DÜNYANIN İLK VE TEK GIGABIT HIZINDA ÇALIŞAN ENDÜSTRİYEL HABERLEŞME PLATFORMUCLPA’nın temel teknolojisi olan CC-Link IE’nin

otomasyon alanında dünyanın ilk ve tek gigabithızında çalışan açık endüstriyel haberleşme plat-formu olarak Sanayi 4.0 uygulamaları için idealçözüm sunduğunu belirten Tolga Bizel, CLPAhakkında şu bilgileri paylaştı; “Merkezi Japon-ya'da bulunan CLPA, dünya çapında Asya kıtasıda dahil olmak üzere 10 bölgede faaliyet merke-

zine sahip global bir kuruluş. Endüstriyel CC-Linkağ teknolojisini dünya genelinde yaygınlaştırma-yı hedefleyen CLPA, CC-Link uyumlu ürünler ge-liştirme konusunda ürün sağlayıcılara desteksunmaktan, CC-Link kullanıcıları için fabrika oto-masyonu sistem kurulumuna yönelik danışman-lık sağlamaya kadar çok çeşitli hizmetler veriyor.Bugün dünya genelindeki yüzlerce otomasyonekipmanı üreticisinin sunduğu 1.400'den fazlasertifikalı CC-Link uyumlu ürün bulunuyor. CC-Link teknolojisi, güvenilir haberleşme için tümveri bağlantı katmanı ve taşıma katmanını elealan ve cihazlar arasındaki haberleşmeyi sağla-yan bir ASIC kullanımına dayanıyor. CC-Link en-düstriyel networkler, verimli fabrika ve prosesotomasyonu sağlamak amacıyla kontrol ve üre-tim verilerini yüksek hızda iletiyor. Bu yüksek hız-lı haberleşme, farklı tedarikçilerden sağlanan çoksayıda otomasyon cihazını tek bir kablo üzerin-den birbirine bağlıyor. Geleneksel endüstriyelkontrol ağları ile yalnızca bir üreticiye ya da azsayıda üreticiye ait saha cihazlarının kurulumuyapılabilirken, CC-Link gibi açık ağlarla bu sayıyaklaşık 300’e ulaşabiliyor.”

NETWORK RESETLEMEDEN BAKIMYAPILABİLEN ÜRETİM HATLARICC-Link'in hatalı, arızalı ya da bakım gerekti-

ren ikincil istasyonunu otomatik olarak devredençıkartma özelliğine sahip olduğunu belirten Tol-ga Bizel, bu esnada diğer tüm istasyonların net-work yanıt sürelerini etkilemeden çalışmaya de-vam edebildiklerini söyledi. Bizel, yalnızca CC-Link'e özgü olan bu özelliğin esnek üretim hattıyapılandırmaları oluşturulmasını mümkün kıldı-ğını vurgulayarak sözlerine şöyle devam etti: “CCLink teknolojisinde, esnek üretim ve kolay bakımamacıyla çevrim süresine etki etmeden istasyon-lar bypass edilebiliyor. Böylelikle master istas-yon üzerinde networkün tam olarak oluşturul-ması mümkün oluyor ve gerçek istasyonlar za-man içinde ya da ileri bir tarihte networke ekle-nebiliyor. Bu istasyonlar network durdurulma-dan ya da resetlenmeden etkinleştirilebiliyor.Ayrıca networkün resetlenmesini gerektirmeyenotomatik geri dönüş fonksiyonu, network çalışır-ken tüm network cihazlarının değiştirilebilmesi-ne imkan tanıyor. Hata düzeltildiğinde bağlantısıkesilen istasyon, otomatik olarak tekrar veri hat-tına bağlanabiliyor. Böylelikle yerel enerjinin ke-silmesi ya da makineye bağlı yerel network istas-yonlarının gücünü kesen güvenlik anahtarınındevreye girmesi durumlarında da network reset-leme gerekliliği ortadan kalkıyor. Bu özellik saye-sinde, üretim kayıplarının önüne geçilebildiği gibiek yazılım geliştirme ve devreye alma zamanın-dan da ciddi oranda tasarruf sağlanıyor.”

Kontrol ve üretim verileriniyüksek hızda ileten CC-Link,

Sanayi 4.0’a uyumlu dijitalfabrikalarda kritik rol oynuyor.

Akıllı üretimin temeli yüksek hızlı haberleşme ve kontrol

CLPA Ülke

MüdürüTOLGA BİZEL


Rekabetçi Performans sloganıyla, kendialanında dünyanın en önemli 5 kuruluşuarasında yer alan, otomotiv ve beyaz

eşya yan sanayinde dünya devleri ile başa başrekabet eden BANTBORU, yatırımları ve küreselayak izini büyütmeye yönelik hamleleriyle bü-yümesini sürdürüyor.

DÜNYA DEVLERİYLE REKABET EDİYORKalite ve rekabetin en üst düzeyde önem ta-

şıdığı otomotiv ve beyaz eşya üretimi endüstri-lerinde, dünya devi üreticilerin en önemli proje-lerinde yer almak için, yan sanayide dünya deviolmuş şirketlerle rekabet et-tiklerini belirten BANTBO-RU Yönetim Kurulu BaşkanıSiracettin Gider, “BMW,Ford, Mercedes, Renault vePeugeot-Citroen gibi küreselotomotiv üreticilerinin, ken-di büyümeleri açısından enönemli programlarında iş or-tağı olarak yer alıyoruz. Buprogramlar arasında yeni ne-sil elektrikli otomobiller deyer alıyor. Beyaz eşya tara-fında ise, Ar-Ge yetenekleri-miz ve kendi geliştirdiğimizürünlerimizle, BSH (Bosch Siemens Hausgera-te), Arçelik, Uğur Soğutma ve Bundy Refrigera-tion ile çalışıyoruz. Dünya devlerinin, milyonlar-ca üretim rakamına ulaşan projelerine ‘ürün sa-tışı’ gündeme geldiğinde, küresel firmalarla re-kabet ediyoruz” şeklinde konuştu.

YÜZDE 30 BÜYÜME HEDEFİ2017 yılında cirosunu, bir önceki yılda yakla-

şık yüzde 32 büyüme ile 152 milyon düzeyine çı-karan BANTBORU’nun, benzer büyüme ivmesinibu yıl da sürdürmeyi hedeflediğini dile getirenSiracettin Gider, “2018 yılında ihracat odaklıbüyüme ile, 200 milyon ciro hedefliyoruz. Eylülayı içerisinde startını vereceğimiz 5 milyonEuro’luk yatırım planımızla, kapasitemizi artıra-cağız. Ayrıca halen 560 kişiye sağlamakta oldu-ğumuz istihdama ilaveten, 150 kişiye daha doğ-rudan istihdam sağlayabileceğiz” dedi.

YILLIK ÜRETİMDE BÜYÜK ARTIŞBANTBORU Yönetim Kurulu Başkanı Siracet-

tin Gider, şirketin üretim tesislerinin, toplamda30 bin metrekarelik kapalı alana yayıldığını be-lirtti ve “Bakanlık onaylı Ar-Ge merkezimizi debarındıran üretim tesislerimizde, hammadde-den nihai ürüne kadar tüm prosesleri kendi bün-yemizde gerçekleştiriyoruz. Ana üretim tesisi-miz, Gebze Organize Sanayi Bölgesi içerisindeyer alıyor. İzmit Köseköy’de, beyaz eşya sektörüiçin boru imalatı ve kaplama işlemi gerçekleştir-diğimiz ikinci bir üretim tesisimiz daha var. Ayrı-ca stratejik olarak büyük bir önem taşıyan ve

gerektiğinde hızlıca üretim tesisine dönüştürebi-leceğimiz bir depomuz Almanya’da faaliyet gös-teriyor” dedi. Ürünlerinin, nihai tüketiciye doğ-rudan ulaşmasa da, insanların gündelik hayatıy-la doğrudan ilişkili olduğuna vurgu yapan Sira-cettin Gider, “Müşterilerimizin spesifik ihtiyaç-ları doğrultusunda ürettiğimiz yüksek kaliteliboru sistemlerimizle, insanların her gün kullan-dıkları otomobillerinde, fren, debriyaj, direksi-yon ve yakıt sistemleri gibi nihai ürün kalitesi,performans ve güvenlik açısından kritik önemesahip sistemlerde yer alıyoruz. Gıdaların güvenlive tasarruflu bir şekilde saklanmasını, keyifletüketilmesini sağlayan buzdolaplarında biz varız.Yatırım planımız, yıllık üretim kapasitemizi 80milyon metre düzeyine çekecek. Dünyamızınçevresi, yaklaşık 40 milyon metredir. Her yıl,dünyanın çevresini iki kez dönecek uzunluktaürün üretebileceğiz” şeklinde konuştu.

Otomotiv ve beyaz eşya üre-tim sektörlerinde önem taşı-

yan boru sistemlerinin dünya-nın en büyük 5 üreticisindenbiri ve ülkemizin bu alandaki

lider şirketi BANTBORU, dahafazla kapasite ve istihdam için

5 milyon Euro yatırım planlı-yor. Şirketin yıllık üretim kap-

asitesini 80 milyon metre düzeyine çıkaracak olan yeniyatırım, 150 kişiye de yeni is-

tihdam olanağı sağlayacak.

BANTBORU’dan 5 milyon Euro’luk yatırım planı

BANTBORU Yönetim Kurulu

Başkanı SİRACETTİN

GİDER


TAİDER Aile İşletmeleri Derneği, Adana Sa-nayici ve İşadamları Derneği işbirliğindedüzenlenen “Kuzey Yıldızı: Aile Şirketle-

rinde Sürdürülebilirlik” toplantısında, Adana Sa-nayi Odası ile Adana Sanayici ve İşadamları Der-neği üyesi aile şirketleri ve basın mensuplarıylabir araya geldi. Adana Sanayi Odası Genel Se-kreteri Bora Kocaman ile ADSİAD Yönetim Ku-rulu Başkanı Süleyman Sön-mez ve Adana Hacı SabancıOrganize Sanayi Bölgesi İşa-damları Derneği BaşkanıMustafa Akalın’ın da katıldı-ğı toplantıda açılış konuş-masını gerçekleştiren ADSİ-AD Başkanvekili Vedat Gi-zer, aile şirketlerinin serbestekonomilerde önemli ve et-kin bir rol üstlendiğini, yapı-lan istatistiklerin Ameri-ka’da aile şirketlerinin milli hasılanın yüzde49’unu oluşturduğunu, bir çok ülkede ise yüzde75’lere varan bir oran yarattığını vurguladı.

TÜRKİYE EKONOMİSİNDEAİLE ŞİRKETLERİNİN PAYIDünya çapında çalışan nüfusun yüzde 75’ini

istihdam eden aile şirketlerinin Türkiye ekono-misinde de önemli bir payı bulunduğunu dilegetiren Gizer, “Son verilere bakıldığında Türki-ye’deki işletmelerin yüzde 95’ine yakınının aileişletmesi olduğu görülecektir. Küçük ve orta öl-çekli işletmeler de dahil edildiğinde bu oranyüzde 98’ler seviyesine çıkmaktadır. Ekonomi-nin tüm dünyada kritik aşamada olduğu ve Tür-kiye’nin yaşadığı daralma da göz önüne alındı-

ğında ekonomistlerin, yöneticilerin aile şirketleriüzerine yoğunlaşmaları gerektiği açıktır. Yüksekişsizlik rakamlarını aşağı seviyelere çekmenin enönemli yollarından biri de aile şirketlerine yeni işolanakları, yatırım alanları açmak ve bu yatırımimkanlarını kolaylaştırmak olmalıdır. Özellikleküçük aile işletmelerinde yönetici ve sahiplikzincirinin aynı düzlemde ilerlemesi ürünün paza-

ra kolayca ve daha hızlı sunul-masına imkan vermektedir.Bu avantajın doğru kullanıl-ması ve ileri seviyelere yük-seltilmesi Türkiye ekonomisi-nin düzlüğe çıkma mücadele-sinde önemli bir yol göstericiolacaktır. Aile şirketleri de re-kabetçi yapısını doğru kullan-malı, bu sayede daha uzunömürlü ve sürdürülebilir biryapıyla ekonomiye büyük

katkı sunmaya devam etmelidir” diye konuştu.

KURUMSALLAŞMANIN ÖNEMİTAİDER Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Öğü-

cü ise, TAİDER’in 2012 yılından bu yana “AiledeBirlik, İşletmede Sürdürülebilirlik” misyonu ileaile şirketlerinin genlerinde var olan sürdürüle-bilirlik kavramını güçlendirmeyi amaçlayan et-kinlikler gerçekleştirdiğini belirtti. Öğücü, ko-nuşmasında kurumsallaşmanın, aile şirketleri ta-rafından aşılması gereken en önemli aşılmasızorluklardan birisi olduğuna değinerek “Bir ku-rumun içinde çalışan herkes, o kurumun karşıla-şabileceği her durumda ne yapılacağını, herhan-gi bir talimat almaksızın biliyor ve yine herhangibir talimat almaksızın yapıyorsa, o zaman ku-rumsallaşma yolculuğu başlamış demektir. Ku-rumsallaşma olmadan, aile şirketleri maalesefyeteri kadar uzun yaşamıyor” dedi.

PANEL DÜZENLENDİ“Aile Şirketlerinde Sürdürülebilirlik” toplantı-

sı, TAİDER Üyesi ve TETA Teknik Tarım YönetimKurulu Üyesi Sumer Tömer Bayındır’ın yönetici-liğinde gerçekleştirilen panel ile devam etti. Pa-nelde TAİDER Başkanı ve Lila Kağıt 3. nesil üyesiAydın Öğücü ve TAİDER üyesi, Özbuğday To-humculuk 3. nesil üyesi Aykut Özbuğday kendiaile işletmelerindeki sürdürülebilirlik çalışmala-rını, Hacettepe Üniversitesi Aile ve Tüketici Bi-rimleri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. MüberraBabaoğul sürdürülebilir tüketim, tüketici ve çev-re bilinci konularında çalışmalarını katılımcılarlapaylaştı. Toplantı sonunda katılımcılara teşek-kür plaketi sunuldu.

Adana Sanayici ve İşadamlarıDerneği (ADSİAD), Türkiye’de

aile işletmelerinin uzun sürelihizmet verebilmesine yönelik

önemli bir toplantıya ev sahip-liği yaptı. ADSİAD, bu kapsam-

da Aile İşletmeleri Derneği(TAİDER) ile birlikte ‘Aile Şir-ketlerinde Sürdürülebilirlik’

konulu toplantı düzenledi.

Türkiye’deki işletmelerin yüzde 95’i aile işletmesi


Proje kapsamında gıda atığı ortalama %40seviyesinde önlenecek, yılda yaklaşık 266milyon öğün gıda ihtiyaç sahiplerine ulaş-

tırılabilecek. Türkiye, “Her Şey Dahil Otelcilik”sektörü bu iş birliği ile otellerde müşteri memnu-niyetinden ödün vermeden gıda atığını önleyerekhem sosyal, hem çevresel, hem de finansal açı-dan sorumluluk sahibi yepyeni bir iş yapış şekliniortaya koyarak diğer sektörlere de örnek olacak.

OTELLERE ÖZEL ÇÖZÜMLERİş birliği kapsamında, gıda kayıplarının önüne

geçilmesi ve tüketilebilir durumdaki gıdalarınyeniden değerlendirilebilmesi amacıyla, önceotellerin yoğun olduğu Akdeniz bölgesinde ça-lışmalara başlanacak. Bu çalışma ilk etapta halihazırda üyesi olan “Her Şey Dahil Oteller” tara-fından doğru planlama ve atık takibi ile gıda atı-ğı ve atık kaynaklı finansal zararı önleme odaklıolacak. Fazla Gıda bu alanda otellere özel geliş-tirdiği çözümleri uygulamaya alıyor olacak. Pro-jenin bir diğer önceliği ise kaçınılmaz atıklarındeğerlendirilmesine yönelik, üye otellerin kulla-nımına sunulacak olan ve Fazla Gıda tarafındangeliştirilen bir teknoloji platformunun kullanıl-maya başlanması.

2 MİLYAR TL TASARRUFFazla Gıda Kurucu Ortağı ve CEO’su Olcay

Silahlı, POYD iş birliği ile “Her Şey Dahil Otel-lerde” gıda atığını kaynağında önlemeye odak-landıklarını belirtti. Bu alanda yaptıkları saha veteknoloji çalışmaları ile sağladıkları çözümlerin,atığı %40 seviyesinde azaltabileceğini söyleyenSilahlı, bu oranda önlenen atığın ülke ekonomi-si için 2 Milyar TL seviyesinde bir tasarrufa teka-

bül ettiğinin de altını çizdi. Olcay Silahlı, bu ta-sarrufların yanı sıra “gıda bağışı” yolu ile otelle-rin ihtiyaç sahiplerine yılda yaklaşık 266 Milyonöğün gıda ulaştırma potansiyelleri olduğunusözlerine ekledi.

İHTİYAÇ SAHİPLERİNE ULAŞACAKFazla Gıda otellere; doğru menü planlama,

atık veri takibi, analiz ve raporlama çözümlerisağlarken, kaçınılmaz fazla gıdalar denetlendik-ten sonra besin değerleri yerindeyken ve hijye-nik koşullarda ihtiyaç sahiplerine ulaştırılacak.İnsan tüketimine uygun olmayan atıklar isedöngüsel ekonomiye katılarak, finansal ve çev-resel değer yaratmak için yeni nesil ve çevreciişletmelerin hayvan yemi, biyogaz, bio dizel gibidönüşüm mekanizmalarına hammadde olarakaktarılacak.

FARKINDALIK YARATILACAKPOYD Yönetim Kurulu Başkanı Etem Hakan

Duran, “POYD iş birliği öncesinde, Regnum Otelile çalışmaya başlayan Fazla Gıda, gerek Reg-num Otel yöneticilerine gerekse sektöre, yeni-likçi teknolojilerin konvansiyonel süreçlere en-tegrasyonu ile yaratılabilecek değer hakkındagüven verdi. Bu başarılı örneği takiben,POYD’nin sürdürülebilirlik vizyonun bir iz düşü-mü olarak başlattığımız Fazla Gıda iş birliğimi-zin, yeni nesil teknoloji girişimleri ile yapılanprojelerin hem sektöre hem de Türkiye ekono-misine ne kadar büyük fayda sağlayabileceğinigöstermek adına çok kıymetli olduğunu düşü-nüyorum, ‘Her Şey Dahil Oteller’ gıda israfınıönleme konusunda çok ciddi bir farkındalık ya-ratma potansiyel ve gücüne sahip” dedi.

Birleşmiş Milletler KalkınmaProgramı’nın seçtiği 9 girişim-den biri olan teknoloji girişimi

Fazla Gıda A.Ş, ProfesyonelOtel Yöneticileri Derneği (POYD)

ile gıda atığını önlemek için işbirliği yapacağını duyurdu.

Fazla Gıda, ülke ekonomisine 2 milyar TL tasarruf sağlayacak

Fazla Gıda Kurucu Ortağı ve CEO’su OLCAY SİLAHLI

Adres: Reşatbey Mah. 5 Ocak Cd.Türk-Amerikan Derneği Karşısı

Seyhan/ADANA

Tel: 0.322 457 35 83

Ev yemeklerinde

ANNE LEZZETi’nde!


E lektrik ve Elektronik Geri Dönüşüm ve AtıkYönetimi Derneği İktisadi İşletmesi ELDAY,dünyada ve Türkiye’de her geçen gün artan

e-atık sorununa dikkat çekiyor. “Global E-Atık İzle-me 2017” raporuna göre, dünya genelinde2016'da televizyon, buzdolabı, cep telefonu ve di-ğer elektrikli ürünlerden oluşan e-atık miktarı 44,7milyon tona ulaştı. 4.500 Eyfel Kulesi’nin toplamağırlığıyla eşdeğer olan bu rakamın 2021 yılına ka-dar 52,2 milyon tona ulaşacağı öngörülüyor. Aynırapora göre, e-atıkların toplam değerinin 55 mil-yar euro olduğu tahmin ediliyor.

AEEE GERİ DÖNÜŞÜMÜNDELİDER ÜLKE LİHTENŞTAYNTürkiye’de de durumun çok farklı olmadığını an-

latan ELDAY Genel Müdürü Muharrem Yamaç, “Ül-kemizde yılda ortalama 500 bin ton e-atık çıkıyorve bu rakam gelişen teknoloji ve değişen tüketiciihtiyaçları neticesinde her yıl yüzde 10 civarında ar-tış gösteriyor. Ancak iş, bu e-atıkların geri dönüşü-müne geldiğinde maalesef tüm Avrupa ülkeleriarasında son sıralarda yer alıyor. Çevre ve ŞehircilikBakanlığı’nın 2015 verilerine göre 28 bin ton e-atıkgeri dönüştürüldü. Bu rakam toplam atığın yaklaşıkyüzde 5’ine denk geliyor. Oysa aynı yıl dünyanın enküçük ülkelerinden biri olan Lihtenştayn yüzde127,1 oranında AEEE geri dönüşümüyle tüm Avru-pa Topluluğu (AB) ülkelerini geride bıraktı. AEEEgeri dönüşümünde Lihtenştayn’ın ardından Bulga-ristan yüzde 96.5 ile ikinci, Hırvatistan yüzde 58.3ile üçüncü sırada yer aldı” dedi. ELDAY olarak 15bin tondan fazla atık elektrikli ve elektronik eşyayı(AEEE) geri dönüşüm zincirine kazandırmayı başar-dıklarının anlatan Yamaç, geri dönüşümde AB ül-kelerini yakalayabilmek için gidilmesi gereken çokuzun bir yol olduğunu söylüyor. Son 10 yılda hurdaithalatı için ortalama 6.5 milyar dolar harcandığınınaltını çizen Yamaç, bu rakamın yaklaşık olarak cariaçığımızın yüzde 10’una denk geldiğini belirtti.

1 KİLO DEMİR ÜRETİMİ İÇİN 2 KİLO AEEEGeri dönüşümün hem doğayı ve geleceğimizi

hem de milli servetimizi korumak adına çok önemliolduğunu hatırlatan ELDAY Genel Müdürü Muhar-rem Yamaç, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Oysa ithalettiğimiz hammaddeye elimizdeki hurdalardan ula-şırsak, yurtdışına aktardığımız bu kaynaklarla üçtane yerli ve milli otomobil fabrikası kurabiliriz.AEEE’ler geri dönüştürüldüğünde plastik, metal gibi

kısımları fiziksel yollarla ayrılarak ikincil ham maddeolarak piyasaya sürülüyor. Üretim girdisinde cevherve fosil yakıtların kullanması yerine geri dönüştürül-müş hammaddelerin kullanılması, yeryüzü kaynak-larının korunmasında büyük rol oynuyor. 1 kilo de-mirin elde edilmesi için 200 kilo cevherin çıkarılma-sı ihtiyaç duyulurken 2 kilo AEEE geri dönüşüm pro-sesinden elde edilen demir yeterli oluyor. Elektro-nik atıklarda bulunan değerli maddeler geri kazanıl-dığında enerji tasarrufu sağlanıyor, emisyon salınımıve fosil yakıtların kullanımı da azalıyor.”

Bugüne kadar 15 bin ton-dan fazla atık elektrikli veelektronik eşyayı geri dö-nüşüm zincirine kazandı-

ran ELDAY, Türkiye’deki e-atık sorununa dikkat çekti.Türkiye’de yılda ortalama500 bin ton e-atık çıktığınıve bu rakamın her yıl yüz-de 10 arttığını belirten EL-

DAY Genel Müdürü Mu-harrem Yamaç, “2015 yı-

lında toplam e-atık mikta-rımızın sadece yüzde 5’ini

geri dönüşüm zincirinekazandırabildik. Oysa ithalettiğimiz hammaddeye eli-mizdeki hurdalardan ula-şırsak, yurtdışına aktardı-

ğımız bu kaynaklarla üçtane yerli ve milli otomobilfabrikası kurabiliriz” dedi.

“Hurda ithalatına harcadığımız kaynaklaüç tane yerli ve milli otomobil fabrikası kurabiliriz”

ELDAY Genel Müdürü MUHARREM

YAMAÇ


Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ta-rafından açıklanan Yeni Ekonomi Progra-mı'nın (YEP) çok iyi çalışılmış bir program

olduğunu belirten Kavak, "Önümüzdeki süreçleilgili olarak her türlü değerlendirmenin yapıldığınıgördüğümüz programda bir sanayi şehri olanAdana önemli görevler üstlenecek" dedi. BaşkanKavak, programın ‘Dengelenme, Değişim ve Di-siplin' odaklı olduğunu hatırlatarak, “Gerek te-mel makro parametreler içinhedeflediği düzeyler gerekseüretim-tasarruf-yatırım üçge-ninde reel sektöre vaat ettiğiaçılımlar bağlamında Dünya veTürkiye ekonomisinin gidişatıaçısından makul, ölçülebilir veihtiyatlı bulduk” diye konuştu.

CEYHAN ENERJİ İHTİSAS BÖLGESİ GÜNDEMDEProgramda üzerinde en fazla

durulan konunun üretimde mil-lileştirme olduğunu belirten Ka-vak, “Programda cari açığı doğ-rudan etkileyen sektör kalemle-rine de vurgu yapılmış. Yeni dönemde biyo-tek-noloji, petro-kimya, yazılım, enerji ve makine-teçhizat gibi katma değeri yüksek sektörlerde ya-tırımlar öncelik kazanacak. Bu çerçevede Ada-

na’nın öneminin ortaya çıkacağını biliyoruz. Bizlerde bu doğrultuda katma değeri yüksek üretimarayışımızı, doğacak yeni sektörler üzerinde çalış-malarımızı artırmayı sürdüreceğiz” diye konuştu.

HEDEFE TASARRUF ETKİSİ Kamu maliyesi anlamında tasarruf kalemlerine

yapılan ısrarlı vurgu ve bunun için özelleşmiş birofisin kurulmuş olmasını da değerli bulduklarını

belirten MÜSİAD AdanaBaşkanı Burhan Kavak,“Programın üçer aylık peri-yodlar ile denetlenecek ol-ması hem planın işleyişininverimliliğini hem de mikrodeğişimlerin izlenerek mak-ro planda güncelleme ya-pılması ihtimalini destekle-mektedir. Bu tür güncelle-meler, değişimlere karşıhızlı refleks verme ve prog-ramın disiplin etabının işle-tilmesi adına elzemdir.Bankaların mali yapı ve ak-tif büyüklükleri üzerinde

çalışmalar yapılacağının kaydedilmesi hem reelsektörün bankacılık sektörü ile olan güven ilişkisi-ni güçlendirecek hem de güçlü finansal kesim ya-ratma politikasını destekleyecektir” dedi.

Kavak: Yeni Ekonomi Programı’nda Adana’nın izi olacakMüstakil Sanayici ve İşa-

damları Derneği (MÜSİAD)Adana Başkanı Burhan

Kavak, ‘Yeni EkonomiProgramı'nda Adana’nın

ön plana çıktığını söyledi.Kavak, petro-kimya sektö-

ründeki millileştirme ça-lışmaları kapsamında Cey-

han Enerji İhtisas Bölge-si’nin hızla faaliyete geçiri-

leceğini müjdeledi.

Enerjisa Enerji, 30.06.2018 tarihi itiba-riyle mali tablolarını açıkladı. Elektrik dağı-tım ve perakende satışında Türkiye’nin liderenerji şirketi Enerjisa Enerji, 2018 yılının ilkyarısında 1.723 milyon TL konsolide faaliyetgeliri yaratarak, gelirlerini geçen yılın aynıdönemine göre yüzde 58 artırdı. EnerjisaEnerji’nin 2018’in ilk yarısında baz alınannet karı 411 milyon TL‘ye yükseldi.

“3,0-3,3 MİLYAR TL FAALİYET GELİR HEDEFİMİZİ TEYİT EDİYORUZ”Enerjisa Enerji CFO’su Sascha Bibert, hal-

ka arz sonrasında ilk çeyrekte gerçekleşen

güçlü büyümenin ikinci çeyrekte de devamettiğini belirtti. Enerjisa’nın 2018 ilk yarıyılperformansını değerlendiren Bibert, “Ener-jisa Enerji ikinci çeyrekte planlanan yatırım-larına devam ederek, hem Dağıtım ve hemde Perakende satış gelirlerinin artışına bağlıolarak faaliyet gelirlerinde güçlü bir büyü-me kaydetmiştir. Buna ek olarak, gelirlerinnakit akımına dönüşümündeki etkiye bağlıolarak, serbest nakit akımında da toparlan-ma görülmüştür” dedi. Gerçekleşen güçlüikinci çeyrek rakamlarımız sonrasında,2018 yılına dair 3,0 - 3,3 milyar TL faaliyetgelir beklentimizi teyit ediyoruz.

Enerjisa Enerji’nin konsolide faaliyet gelirleri %58 arttı


Yüksek verimli ve yenilenebilir ürünleriylesektörde fark yaratmayı sürdüren VaillantTürkiye, Adana Bölgesine bağlı olan Adıya-

man, Ağrı, Ardahan, Batman, Bayburt, Bingöl, Bit-lis, Diyarbakır, Erzincan, Elazığ, Erzurum, Gazian-tep, Gümüşhane, Hakkari, Hatay, Iğdır, Kahra-manmaraş, Kars, Kilis, Malatya, Mardin, Mersin,Muş, Osmaniye, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak, Tunceli veVan’dan katılan 40 yetkili satıcısıyla SheratonGrand Adana’da bir araya geldi.

PAZARLAMA STRATEJİLERİ KONUŞULDU“limitSİZsiniz” temasıyla gerçekleşen toplantı-

ya, Vaillant Türkiye Satış ve Pazarlama DirektörüErol Kayaoğlu, Vaillant Türkiye Pazarlama Direk-törü Hazım Bumin konuşmacı olarak katıldı. Katı-lımcılarlarla 2018 yılının ilk 7 ay değerlendirilmesiyapılarak, satış hedefleri, ekonomi gündemi, yeni-likçi ürünler, pazarlama stratejilerinden bahsedil-di. Toplantıda konuşan Vaillant Türkiye Satış vePazarlama Direktörü Erol Kayaoğlu, Vaillant Ada-na Bölgesi yetkili satıcılarına “Oyunu yenidenbaşlattık, vitesi büyüttük. Şimdi limitSİZsiniz”dedi. Vaillant Türkiye’nin 2020’de iş hacmini 2’yekatlama hedefine dikkat çeken Kayaoğlu “Satışhedeflerimiz büyüyor. 2020’ye kadar planladığı-mız yüzde 100 büyüme hedefimize doğru, kararlıadımlarla ilerliyoruz” diye konuştu.

BÖLGE SATIŞLARINDA YÜZDE 53 ARTIŞVaillant Türkiye olarak 2017’de rekorlara imza

attıklarını vurgulayan Kayaoğlu, “Başarımızın sırrıdeğişen konjonktüre ayak uydurabilmemiz. Yük-sek verimli ve yenilenebilir ürünlerimizle sektördefark yaratmayı başardık. İlk 7 ayda elde ettiğimizrakamlar da bunu ispatlar nitelikte. TL fiyat politi-kamız, yürürlüğe giren ErP regülasyonu ilk 7 ayda-ki büyümenin en önemli itici güçlerinden. Bu ge-lişmelere paralel olarak Adana bölgesindeki satış

rakamlarımız da sürekli büyüyor. İlk 7 ayda Adanabölge satışlarımızda yüzde 53 oranında artış kay-dettik. Yoğuşmalı kombide %65, klimada % 90,radyatörde %56 ve ısı pompasında % 119 oranın-da önemli artışlara imza attık” ifadelerini kullandı.Adana bölgesinin 2017 yılında kendi rekorunu kır-dığını belirten Kayaoğlu 2018 yılında da aynı iv-meyle büyümenin devam ettiğini söyledi. Kaya-oğlu Doğalgaz kullanımının yeni başladığı şehirle-rin yanı sıra Vaillant’ın genişleyen ürün gamı,müşteri deneyimini ön planda tutan iş ortaklarıve yatırımlara hız kesmeden devam eden pazarla-ma anlayışları sayesinde iş hacmini ikiye katlamahedefine emin adımlarla ilerlediklerini vurguladı.

EN BÜYÜK ÖNCELİĞİMİZ MÜŞTERİVaillant’ın ürün ve hizmetin yanı sıra deneyim

satan bir marka olduğunu belirten Vaillant Türki-ye Pazarlama Direktörü Hazım Bumin ise Vail-lant’ın müşteri memnuniyeti odaklı stratejisinedeğindi. Bumin, “Vaillant Türkiye olarak en büyükönceliğimiz müşteri memnuniyeti. Müşteri mem-nuniyeti 144 yıldır firmamızın tüm operasyonları-nın kalbinde yatan bir unsur. Kullanıcıların proble-mine ve ihtiyacına odaklanan marka anlayışımızı26 yıldır sürüdürüyor aynı vizyon ve felsefe ileTürkiye’deki operasyonlarımızı yürütüyoruz. Ürünve hizmetlerimizin özelliklerinden ziyade önceliği-mizi ürünlerimizin faydalarını aktarmaya veriyo-ruz. Müşterimizle her etkileşimde fayda ve değeryaratmaya odaklanıyoruz. Yaptığımız araştırmalardoğru yolda olduğumuzu gösteriyor. Müşterimemnuniyeti oranımız son yapılan araştırmadayüzde 85.9 olarak hesaplandı. Yaygın bayi ağımız-la ürün ve hizmetlerimizin en uygun koşullardasergilenmesini ve en doğru argümanlar ile müşte-rilere anlatılmasını sağlıyoruz. Satın alma süreci-nin ardından müşterimizle etkileşimimiz devamediyor. Bu şekilde sektörde fark yaratıyoruz” dedi.

Adana Bölgesi satışla-rında yüzde 53’lük artı-

şa imza atan VaillantTürkiye, Adana Bölge-sine bağlı Yetkili Satıcı-

ları ile bir araya geldi.

Vaillant, Adana’da oyunu yeniden başlattı

Vaillant Türkiye Satış ve PazarlamaDirektörü EROL KAYAOĞLU

Türkiye’nin teknoloji üssü Yıldız Teknopark,fikirlerini ürüne dönüştürmek isteyen giri-şimci, akademisyen ve öğrencilere imalat

konusunda her türlü desteği Yıldız Prototip Atöl-yesi’nde sunuyor. Atölyenin sahip olduğu geliş-miş üretim olanakları, girişimcilerin projelerinihayata geçirmeye yardımcı oluyor. Türkiye’ninilk prototip atölyesi olma özelliğini taşıyan ve2014 yılında kurulan atölyede CNC Freze 3 Ek-senli, CNC Torna 8" C Eksenli, Dalma ErozyonEDM, Üniversal Freze, ÜniversalTorna, Satıh Taslama, CNCRouter, Matkap Tezgahları, 30Ton Hidrolik Pres, Profesyonel3 Boyutlu Yazıcı, Profil KesmeMakinesi, Şerit Testere, GazaltıKaynak, Elektrot Kaynak, PuntaKaynak Makineleri, KılavuzÇekme Makinesi, Osiloskop -Güç Kaynağı, Sinyal Jeneratörüile birçok teknik araç ve gereç-ler bulunuyor.

74 PROJE, 18 PROTOTİPBugüne kadar 74 projenin

gerçekleştiği ve 2 firmanın tica-rileştiği atölyede, halen üzerin-de çalışılan proje sayısı ise 26.Bütünüyle tamamlanan proto-tiplerin sayısı 18, bunlardan sa-tışa çıkanların sayısı ise 8. YıldızPrototip Atölyesi’nde üretilen-ler arasında F16 uçuş simülatöründen bel fıtığıtedavisinde kullanılan traksiyon cihazına, hidro-lik preslerde silindirin etrafını toz ve dış etkenler-den korumak için kullanılan körüğe ve Cat6 kab-lo sarma makinesine kadar birçok farklı ürün bu-lunuyor.

Prototip Atölyesi’nde üzerinde çalışılan proje-lerden bazıları şöyle: Ferge Mühendislik, seramiküretiminde kullanılan hidrolik preslerin gövdesiniçevreleyen körüğün imalatı yapıyor. Şirket, me-lek yatırımcıdan yatırım aldı. Seramik ile uğraşanfirmaların yüzde 50’sine ürününü sattı, yurtdışıpazar çalışmaları devam ediyor.

Katı Hal, 3d printer üretiyor. Kuluçkadan çıkıpürününü yurtiçinde ve yurtdışında ticarileştirenbir firma. Melek yatırımcı desteği de aldılar.

Biatech, omurga dekompresyon cihazı yapı-yor. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndantekno girişim sermaye desteği alarak ilk proto-tiplerini yaptılar. TÜBİTAK 1507 Kobi-Arge baş-langıç desteği ile yaptıkları prototipi daha yük-sek özelliğe sahip bir ürüne dönüştürdüler.

Yumni, Yıldız Teknik Üniversitesi MekatronikBölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Erhan Akdo-ğan’ın bir çalışması. Kol ve bacak uzvu tedavisin-de kullanılan fizyoterobot projesinin imalatı biti-

rildi. Akdoğan’ın yapmış olduğu cihazda bulunanyapay zeka sayesinde fizik tedavi öncesi ve sonra-sı ortama belirli oranlarda güç aktarımı dahil ede-rek hastanın fizik tedavi seyrini sayısal verilerletespit ederek, fizik tedavi sürecine yön veriyor.

Momo Teknoloji, otomobil yerli volan üretimiyapıyor. Arge testlerinin olumlu sonuçlandığıproje için özellikle yurtdışı pazarında İtalya ilemüşteri görüşmeleri yapılıyor.

Compocket, Yıldız Teknik Üniversitesi 4. sınıföğrencilerinin bir projesi. Elektronikte kullanılanosiloskop, avometre, güç kaynağı gibi taşınmasızor olan ürünleri bir cep telefonu boyutuna indi-rip mobil uygulama ile taşınır hale getirdi. Ber-lin’de dünya çapında düzenlenen Start Up yarış-masında birincilik ödülü aldı.


Yıldız Teknopark, bünyesindeoluşturduğu Yıldız PrototipAtölyesi ile girişimcilere ilk

üretim desteği sunuyor. Bu sa-yede girişimciler, kirlerini

projeye ve ürüne dönüştürmeimkanı buluyor. İcat fabrikası

olarak görülen atölyede bugü-ne kadar üretilenler arasındaF16 simülatörü, bel fıtığı teda-

visinde kullanılan traksiyoncihazı, 3D yazıcı, bio-ambalaj,

mobil tahlil cihazı ve Cat6 kab-lo sarma makinesi gibi birçok

farklı ürün bulunuyor.

Türkiye’nin teknoloji üssü Yıldız TeknoparkPrototip Atölyesi ile kirleri gerçeğe dönüştürüyor

Yıldız Teknopark

Genel Müdürü MESUT GÜNER


2018 yılının Nisan-Mayıs-Haziran aylarınıkapsayan ikinci çeyrekte toplam 2 milyon635 bin 829 TEU konteyner elleçleyen li-

manlar, 2017 yılının aynı dönemiyle karşılaştırıl-dığında yüzde 13,6 büyüme başarısı gösterdi.

Türkiye Liman İşletmeleri Derneği (TÜRKLİM)2018 yılının ikinci çeyrek rakamlarını açıkladı.Türkiye’deki limanların toplam konteyner iş hac-minin yüzde 92’sini kapsayan TÜRKLİM üye li-manları, 2018 yılının ikinci çeyreğinde 2 milyon635 bin 829 TEU konteyner elleçledi. Geçen yılınaynı döneminde yüzde 7,5 büyüme gösterenkonteyner elleçleme 2018 yılının ikinci çeyreğin-de yüzde 13,6 büyüme göstererek rekor kırdı.

YATIRIMLAR SEKTÖRÜN ÖNÜNÜ AÇTIKonteyner elleçleme rakamları rekor seviyeye

ulaşırken, genel kargo ve kuru dökme yükte de2018 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 9,6 artış ger-çekleşti. Toplam 31 milyon 780 bin ton yük el-

leçlenen TÜRKLİM üye limanlarda 2017 yılınınaynı döneminde kaydedilen büyüme yüzde6,3’tü. 2018 yılı ikinci çeyrek verileriyle ilgili de-ğerlendirmelerde bulunan TÜRKLİM YönetimKurulu Başkanı İbrahim Dölen; ‘’Türkiye Limancı-lık sektöründe yükselen ivme 2018’in ikinci çey-reğinde de devam etti. Sektöre yapılan kapasiteyatırımları, ithalat ve ihracatın önünü açarkentransit yük ve konteynerin de hacmini artırdı.TÜRKLİM üye limanları 2018 yılının ikinci çeyre-ğinde yüzde 13,6 artış gösteren konteyner taşı-macılığı kendi alanında rekor kırdı. Genel kuruyük taşımacılığında da 31 milyon 780 bin ton yükelleçlendi’’ dedi. Elleçlenen konteyner hacminde-ki çift haneli büyümenin ülke ekonomisine olum-lu yönde katkı sağladığından söz eden Dölen,2017 yılının aynı dönemiyle kıyasla 2018 yılı ikin-ci çeyrekte, ithalatta yüzde 17, ihracatta yüzde16 ve transit yük elleçlemede ise yüzde 22 artışgerçekleştiğini sözlerine ekledi.

Türkiye ekonomisine katkısağlayan limancılık sektörü-nün ikinci çeyrek rakamlarıaçıklandı. Türkiye Liman İş-letmecileri Derneği (TÜRK-

LİM) tarafından açıklanan ve-rilere göre TÜRKLİM üye li-manları konteyner elleçle-mede rekor seviyeye ulaştı.

Türk Limanları ikinci çeyrekte rekor kırdı

TÜRKLİM Yönetim Kurulu Başkanı İBRAHİM DÖLEN


2018 yılının ilk 6 ayında Sabancı Holding’inkombine satışları 2017 yılının aynı dönemi-ne oranla yüzde 32 yükselerek 40 milyar

TL’ye yaklaştı. Ana ortaklığa ait özkaynak seviyesiise daha da güçlenerek konsolide olarak 27 milyar825 milyon TL’ye ulaştı.

Sabancı Holding’in kombine satışları, 2018 yılı-nın ilk altı ayında bir önceki yılın aynı döneminegöre % 32 artarak 40 milyar TL’ye yaklaştı. Sa-bancı Holding konsolide ana ortaklık net karı ise,2018 yılının ilk altı ayında bir önceki yılın aynı dö-nemine göre % 52 artarak 2 milyar 222 milyon TLolarak gerçekleşti. Sabancı Holding ilk altı aydakioperasyonel karlılığını ise % 14 artırarak 4 milyar920 milyon TL’ye çıkardı. Sabancı Holding’in top-lam varlıkları 2018 yılının ilk altı ayı itibari ile 383milyar 952 milyon TL’ye ulaşırken; toplam konso-lide ana ortaklığa ait özkaynakları ise, 27 milyar825 milyon TL oldu. Sabancı Holding CEO’su

Mehmet Göçmen konuya ilişkin yaptığı açıklama-da: “Ülkemize olan güvenimiz ve sahip olduğumuzdeğer yaratma kültürümüzle, daha çok çalışmayave üretmeye olan inancımızı, her türlü koşula rağ-men, hiç kaybetmiyoruz. İçinden geçtiğimiz zordönemi aşarak, geleceğe güvenle bakabilmemizinde ancak tüm ekonomi paydaşlarının ve halkımı-zın yapıcı ve samimi yaklaşımları ile destekleyiciçabaları sayesinde mümkün olabileceğine inanı-yoruz. Sabancı Topluluğu olarak, esnek ve çevikyönetim anlayışımız ve mevcut koşullara adaptas-yon yeteneğimizle yılın ilk çeyreğinde yakaladığı-mız başarılı performansı, 2018 yılının ikinci çeyre-ğinde de sürdürdük. Güçlü özkaynağımız, etkinrisk yönetimimiz ve güçlü nakit yaratma yeteneği-miz sayesinde Topluluk olarak, Türkiye’ye ve yatı-rımcılarımıza daha fazla katkı yapabilmenin mut-luluğunu yaşıyoruz. Gücümüzü de her zaman ül-kemize olan sorumluluğumuzdan alıyoruz” dedi.

Sabancı Holding, 2018 yılı-nın ilk çeyreğinde göster-diği nansal başarıyı, yılınikinci çeyreğine de taşıdı.

“Gücümüzü ülkemize olan sorumluluğumuzdan alıyoruz”

Doğu Akdeniz Sanayici ve İş İnsanlarıFederasyonu (DASİFED) Yönetim KuruluBaşkanı, Türk Girişim ve İş Dünyası Konfe-derasyonu (TÜRKONFED) Başkan Yardım-cısı Faruk Ekinci, Amerika Birleşik Devletleri(ABD) ile Türkiye ilişkilerinin kişisel kararla-ra bırakılamayacak derecede değerli oldu-ğunu söyledi.

Türkiye’nin bölge ve dünya için büyükönem taşıdığını vurgulayan Ekinci,ABD Başkanı Donald Trump’ın ulus-lar arası ilişkileri tweetlere sığdırdığıbir ortamda Papaz Brunson’un tu-tukluluğu nedeniyle Türkiye’ye yap-tırım kararı alması ve de tehditlerinedevam etmesinin ABD menfaatle-riyle bağdaşmadığını kaydetti.

“İYİ NİYETLİ DAVRANIŞ DEĞİL”Sahip olduğu uluslararası strate-

jik konumu, üzerinde İncirlik dahilbarındırdığı 40’tan fazla askeri üssüile ABD’nin bölge güvenliği ve men-faatlerinin korunmasında hayatiönemde olan Türkiye ile ilişkilerinkişisel kararlara bırakılamayacağınıdile getiren Ekinci, “Kaldı ki bu ülkeaynı zamanda bir NATO ülkesi veönemli bir stratejik ortaktır. ABD20. yüzyıl başından beri Türkiye’ninbekasını ilgilendiren konularda sür-dürdüğü iyi niyetli olmayan yakla-şımlarını son yıllarda FETÖ darbe te-şebbüsü ile açıktan açığa ortayakoymuştur” dedi.

TRUMP’IN NİYETİ AÇIĞA ÇIKTIABD’nin Irak ve Suriye’de PKK ve yan-

daşlarına 4 bin tır dolusu ağır silah ve cep-hane desteği vererek NATO ve stratejik or-tağı olan Türkiye’ye karşı kötü niyetini had

safhaya çıkardığını dile getiren Ekinci,“ABD, Suriye’de sözde Kürt devleti kurmaplanını uygulama safhasındadır. ABD, bu-nun önünde en büyük engel olan Rusya,İran, Türkiye ittifakını işlemez hale getirmeyolunda, ezeli düşmanı Rusya ile iş birliğidahil, elinden gelen her türlü çareye baş-vurmuş ve vurmaktadır. İsrail’e başkentyapmak için büyükelçiliğini Kudüs’e taşı-

mıştır. Yahudi dünyasının Tevrat’ta geçenBüyük İsrail Projesi’ni destekleyen Evange-list Siyonistlerle derin ilişkileri, Trump’ınTürkiye’yi de gözden çıkararak Ortado-ğu’da sürdürdüğü saldırgan politikaların

nedenlerini açıkça ortaya koymaktadır”diye konuştu.

“TÜRKİYE CAZİBE MERKEZİ OLMALIDIR”Uzun zamandır yaşadığı büyük oranda

ABD kaynaklı beka sorununu çözme yolun-da Türkiye’nin yukarıdaki gerçekleri bilerekuluslararası siyaset ve politikasına yön ver-

mesinin önemine işaret eden Ekinci,şunları söyledi: “Türkiye, en başta“Komşularla Sıfır Sorun Politikası”nıtekrar harekete geçirmelidir. Batı ka-muoyundaki antidemokratik izlenimi-ni hızla normale çevirecek demokrasi,hukuk devleti, güçler ayrılığı, evrenselinsan hakları ilkeleri ve serbest piyasaekonomisi kurallarını gelişmiş ülkeler-deki seviyesine çıkarmalıdır. Bunlarıuygulamada göstereceği kararlılıklaBatı kamuoyunu kendi tarafına çeke-cek, alacağı siyasi ve ekonomik des-tekler ile içinde yaşadığı katastrofik(çok kötü bir olay,felaket etkisi yara-tan) ortamdan kolayca sıyrılmasımümkün olabilecektir. Bağımsız De-mokratik kurumların işleyişi ile Türkiyedış yatırımların cazibe merkezi olacak,üretim, imalat, hizmet ve tarıma da-yalı sektörler canlanacak, sektörlerinsahip olacağı mali yapı ile katma de-ğeri yüksek yatırımlar gerçekleşebile-cek, istihdam oldukça yüksek seviye-lere çıkacak, enflasyon ve faizler yatı-rım yapılır düzeye inecek, cari açık de-ğil cari fazla verilir olacaktır. Türkiyekazanımları ile insan yaşam kalitesin-

de ilk 10 ülke arasına girme hayali 2023 yı-lında gerçek olabilecektir. Demokratik ya-pısı, güçlü ekonomisi ile Türkiye AvrupaBirliği’nde zincirin eksik olan önemli birhalkasını tamamlamış olacaktır.

“ABD-Türkiye ilişkileri kişisel kararlara bırakılamaz”

SabancıHoldingCEO’suMEHMETGÖÇMEN

TÜRKONFEDBaşkan

Yardımcısı FARUK EKİNCİ


Mersin merkezli Musa Özkan Lojistik, fi-losunu Renault Trucks’ın özel tasarımçekicisi T 520 Passion yüksek kabin ile

taçlandırdı. 2014 yılında kurulan Musa ÖzkanLojistik, son olarak Ocak 2018’de RenaultTrucks araçlarını teslim almıştı. Memnuniyetleridoğrultusunda yine Renault Trucks araçları ter-cih eden firma, bu sefer çıtayı yukarı kaldıraraközel tasarım bir çekici ile yola çıkıyor. RenaultTrucks T 520 Passion yüksek kabin çekici, Türki-ye’de ilk defa Musa Özkan Lojistik filosundadikkatleri çekmeye hazırlanıyor.

TEKNİK VE KONFORLABİRLEŞEN ÖZEL TASARIMŞirket sahibi Faysal Özkan yeni alımları ile il-

gili olarak; “Renault Trucks araçlardan bizler desürücülerimiz de çok memnunuz. Performans vekonfor anlamında tüm gereklilikleri karşılıyor-lar. Bu sefer biraz da fark yaratarak RenaultTrucks T 520 Passion çekiciyi tercih ettik. Aracınteknik özellikleri ve konforu zaten muhteşem.Bir de buna özel tasarımı eklenince gerçektençok etkileyici,” dedi.

Musa Özkan Lojistik, Tüm Avrupa, Asya veOrtadoğu ülkelerine meyve, sebze ve donmuşgıda taşımacılığı yapıyor. Tüm araçları frigofirikolan şirketin operasyonları yüzde 80 Avrupa veyüzde 20 Ortadoğu ağırlıklı olmak üzere devamediyor. Lojistik şirketlerinin rekabetçi bir ortam-da hizmet sunduğunun altını çizen Faysal Öz-kan; “Günümüzde lojistik şirketlerinin en büyükhedefi, rekabetçi ortamda müşterileri için en iyihizmeti en uygun maliyetlerle sunabilmek olu-yor. Lojistik müşterileri taşınacak yükü emin el-

lere teslim ederken tabi ki maliyetlerini de gö-zetiyor. Sonuçta biz de rekabet eden müşterile-rimize hizmet sunan rekabetçi lojistik şirketleri-yiz. Bu durumda otomatik olarak hem müşteri-lerimizin hem de kendi firmamızın kârlılığı içinen uygun maliyetleri yakalamaya çalışıyoruz. Bunoktada Renault Trucks, tam da istediğimiz çö-zümleri sunuyor” diye belirtti.

3-4 PUANLIK YAKIT TASARRUFUFilolarında farklı marka çekicilerin de bulun-

duğuna dikkat çeken Faysal Özkan, “Farklı üreti-cilerin araçlarını kullanarak en ideal çözümlerisunmak üzere doğru seçimleri yapmayı hedefli-yoruz. Bu doğrultuda Renault Trucks ile aldığı-mız sonuçlardan çok memnunuz. Son aldığımızaracımız, şu anda 60.000 km civarında yol yap-mış bulunuyor. Filomuzdaki aynı özelliklerdekiçekiciler ile karşılaştırdığımızda 3-4 puanlık ya-kıt tasarrufu gözlemledik. Bir lojistik şirketininyüzde 60 oranlarında en büyük maliyet gideri-nin yakıt olduğunu düşünürsek bu tasarruf, tekbaşına tercih sebebidir” şeklinde açıkladı.

BAKIM-ONARIM MALİYETLERİAVANTAJ SAĞLIYORFaysal Özkan, sorunsuz taşımacılık operas-

yonları için araçlarının bakımları tam, mümkünolan en düşük seviyede arıza riski ile yokuna de-vam etmesinin önemine değinerek; “Araçlarınrutin bakım ve onarım maliyetleri, gider tablo-muzda önemli kalemler. Renault Trucks, satışsonrasında uygun maliyetli hizmetleri ve hızlıçözümleri ile hem maliyetten hem de zaman-dan kazandırıyor” dedi.

Renault Trucks’ın yakın za-manda Long Haul Days’de

sergilediği özel tasarım çe-kicisi T520 Passion, Musa

Özkan Lojistik’e teslim edil-di. Türkiye’de ilk teslimatı

yapılan araç, tasarımı ilebüyük ilgi topluyor.

Renault Trucks’ın özel tasarımı T Passion Yüksek Kabin Çekici, Musa Özkan Lojistik Filosu’nda


OYAK Grubu şirketlerinden Hektaş, çift-çileri geleceğe hazırlama, milli tarımıgüçlendirme ve dünyayla rekabeti ar-

tırma hedefiyle ‘Hektaş ile Akıllı Tarım Yollarda’projesini başlattı. Proje kapsamında hazırlananözel TIR, 31 Temmuz Salı günü Adana İmamoğ-lu’nda Çukurovalı çiftçilerle buluştu. Etkinlikte;çiftlik simülasyonu, drone kullanımı, uzaktankumandalı tarım makineleri, iyi tarım uygula-maları eğitimi gibi içeriklerin yanı sıra çocuklarayönelik atölye çalışmaları düzenlendi.

ÇUKUROVA’NIN EMEKTARÇİFTÇİLERİ İÇİN GELDİKProjenin detaylarını anlatmak amacıyla Ada-

nalı basın mensuplarıyla bir araya gelen HektaşGenel Müdürü Levent Ortakçıer, “15 gün önceİstanbul’dan yola çıktık. Marmara ve Ege bölge-sindeki binlerce çiftçimizle bir araya geldiktensonra bugün Çukurova’nın emektar çiftçilerinin

yanında olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Hek-taş olarak 62 yıldır Türkiye tarımının gelişmesiiçin çalışıyoruz. Toprağımızın ihtiyacı olan herşeyi milli bir şuurla üretmek için çabalıyoruz.Bunu yaparken de ortak akılla hareket etmenindeğerine inanıyoruz. Masa başında alınan karar-lar ile tarladaki ihtiyaç uyuşmak zorunda. Bununda tek yolu çiftçiyi dinlemek, onun ihtiyaçlarınıbilmek. Bu proje sayesinde, tarımdaki yeni tek-nolojileri çiftçilerimize anlatırken, bir yandan daonların ihtiyaçlarını, sıkıntılarını, bekledikleri çö-zümleri dinleme fırsatı yakalıyoruz” dedi.

“ÇİFTÇİMİZİN DAHA GÜÇLÜOLDUĞU BİR ÜLKE HAYALİMİZ VAR”Çiftçilerimizin tarım teknolojileriyle ilişki kur-

masını sağlamak ve onları donatmak amacındaolduklarını söyleyen Ortakçıer, sözlerine şöyledevam etti: “Tarımsal girdinin her alanında üze-rimize düşen sorumluluğu yerine getirmeyeodaklandık. Bu kapsamda dışa bağımlılığın azal-dığı, iç talebi kendi kendimize karşıladığımız,çiftçimizin daha güçlü olduğu bir ülke hayalimizvar. Zira vatanımızın bereketli topraklarına vebu toprakları süren çiftçilerimize inanıyor, ha-yallerin de ancak çalışarak gerçeğe dönüşeceği-ni biliyoruz.”

ARTIK ‘TARIM 4.0’ ZAMANIMilli tarım hedefine ulaşmak için tarım tekno-

lojilerini çiftçilere ulaştırmak gerektiğini belirtenOrtakçıer, “Bir OYAK Grubu şirketi olarak yenilik-çilik bizim en önemli özelliğimiz. Grubumuzungünceli takip eden stratejileri doğrultusunda, ta-rım alanında üzerimize düşen sorumluluğu yerinegetiriyoruz. İstikrarlı bir üretim için teknolojiyikullanmak, sürdürülebilir tarım uygulamalarınıhayata geçirmek gerekiyor. Hem çiftçinin hemde ülke ekonomisinin kazandığı bir tarım sistemiiçin güncel teknolojileri uygulamak zorundayız.Artık ‘Tarım 4.0’ zamanı” diye konuştu.

OYAK Grubu şirketlerindenHektaş, çiftçileri geleceğe

hazırlama, milli tarımı güç-lendirme ve dünyayla reka-bet gücünü artırma hede-

yle akıllı tarım seferberliğibaşlattı. Türkiye’nin 7 böl-

gesinde 10 binden fazla çift-çiye akıllı tarım uygulama-larını anlatmak için İstan-

bul’dan yola çıkan Hektaş’ınAkıllı Tarım TIR’ı, projenin

16’ncı durağı olan Adana’daçiftçilerle bir araya geldi.

Hektaş’ın Akıllı Tarım TIR’ı Çukurovalı çiftçilerle buluştu


ASKON’un (Anadolu Aslanları İş AdamlarıDerneği) düzenlediği zirvede yapay zeka,bulut bilişim, IoT ve büyük veri gibi gele-

ceği şekillendiren teknolojiler konuşulacak.

GELECEĞİN AKILLI TEKNOLOJİLERİSMART FUTURE EXPO’DABakanlıkların, yerel yönetimlerin, üniversite-

lerin ve sektör lideri firmaların yerlerini alacağıdev organizasyonda; Sanayinin Dönüşümü,Akıllı Şehir ve Yapı ile Girişimcilik temaları eşzamanlı olarak işlenerek bilişim, yazılım, oto-masyon, elektronik ve şehircilik başta olmaküzere gelişen IoT, yapay zeka, bulut bilişim vebüyük veri gibi geleceğin dünyasını şekillendirenakıllı teknolojilere değinilecek.

ASKON tarafından düzenlenen ve Sanayi veTeknoloji Bakanlığı, Enerji ve Tabii KaynaklarBakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı başta ol-mak üzere bakanlıklar; İstanbul Valiliği, İstanbulBüyükşehir Belediyesi, Türkiye İhracatçılar Mec-lisi (TİM), İstanbul Ticaret Odası (İTO), Makineİmalat Sanayii Dernekleri Federasyonu (MAK-FED), Endüstriyel Otomasyon Sanayicileri Der-neği (ENOSAD), Elektrik Elektronik ve Hizmetİhracatçıları Birliği (TET) ve Türkiye Bilişim Sana-yicileri Derneği (TÜBİSAD) tarafından destekle-nen Smart Future Expo 2018 sektör lideri firma-

ların işbirliği ile akıllı gelecek ekosistemini kur-gulamayı hedefliyor.

YERLİ TEKNOLOJİNİN YAYILMASISEKTÖRLERİN ÖNCELİĞİ OLMALIOrganizasyon hakkında konuşan ASKON Ge-

nel Başkanı Hasan Ali Cesur, “Ülkelerin büyü-mesi ve kalkınması için tek çıkış ̧ noktası yüksekteknoloji üretiminden geçiyor. Küresel rekabetbugün ve gelecekte bilgiyi ve bilimi üretenlerinarasında gerçekleşecek. Hemen tüm sektörlerinteknoloji ve dijitalleşme ile dönüşümünü ger-çekleştirebilmesinin yanında bilim ve teknolojiüretiminin temel motivasyon noktası olmasızorunlu hale geldi. Teknolojiyi yalnızca kullanandeğil üreten ve ileri düzeye taşıyan ülkeler gele-ceği kurabilir. Milli değerlere bağlı yapımız veyerli olmayı önemseyen misyonumuz ile ülke-mizin dijital ve akıllı yeni dünya düzeninde sözsahibi olabilmesi için bilim ve teknoloji üreti-minde yepyeni bir vizyon oluşturma amacıylayola çıktık. Bu alanda topyekun bir seferberlikbaşlatmanın zamanının geldiğine, konumundandolayı pek çok noktada dünyanın çeşitli uçlarınıbir araya getiren Türkiye’nin bilim ve teknolojiüretiminde de söz sahibi olması gerektiğine ina-nıyoruz.” açıklamasında bulundu. Cesur, “İştebu motivasyon ile ülkemizde ve bölgemizdekicoğrafyada bilim ve teknoloji kullanımını yay-gınlaştırmak, yerli teknoloji üretiminin ülkeningeneline yayılması tüm sektörlerin önceliği hali-ne getirilmelidir. Bu konuda farkındalık ve bili-nirlik sağlayacak ortamı oluşturmak, teknolojitüketen değil teknoloji üreten nesiller yetiştir-meye katkı sağlamak süreci destekleyecek diğeradımlardır. Türkiye ekonomisinin dijitalleşmedalgasını yakalayarak yüksek katma değerli tek-noloji üreten dijital bir ekonomiye dönüşmesiiçin çözüm platformu oluşturmak amacıylaSmart Future Expo Zirve ve Sergisi’nin ikincisiniİstanbul Kongre Merkezinde 14 - 15 Kasım 2018tarihlerinde düzenliyoruz. Tüm dostlarımızı‘Türkiye’nin teknoloji ve dijital dönüşüm etkinli-ğinde ben de varım!’ demeye davet ediyoruz.”sözleriyle etkinliğe katılım çağrısı yaptı.

Cumhurbaşkanı Recep TayyipErdoğan'ın başlatmış olduğu

teknolojik atılım ve ihracat se-ferberliği doğrultusunda Sana-yi ve Teknoloji Bakanlığı, Enerjive Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve

Çevre ve Şehircilik Bakanlı-ğı’nın desteğiyle organize edi-len Türkiye’nin en büyük tek-

noloji ve dijital dönüşüm etkin-liği Smart Future Expo, “Dönü-

şerek Daha Güçlüyüz” sloga-nıyla 14 - 15 Kasım 2018 tarih-

leri arasında İstanbul KongreMerkezi’nde gerçekleşecek.

Geleceğin akıllı teknolojileri Smart Future Expo’da

ASKON Genel Başkanı HASAN ALİ CESUR


Adana’nın Seyhan Belediyesi öncülüğündeSalmanbeyli Kadın Kooperatifi Kınalı El-ler Kadın Hareketi ve Onbaşılar Kebap'ın

katkılarıyla Bodrum Hapimag Resort Sea GardenHotel'de “Adana Lezzet Günleri” düzenlendi. 3gün süren Adana Lezzet Günleri’nde Adana mut-fağının seçkin örnekleri Türk ve dünyanın farklıbölgelerinden gelen yabancı turistlere tanıtıldı.Etkinliğe Bodrum Kaymakamı Bekir Yılmaz, Bod-rum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, SeyhanBelediye Başkanı Zeydan Karalar, Onbaşılar Ka-bap sahibi ve İşadamı Tayyar Zaimoğlu, Yönet-men ve Gazeteci Nebil Özgentürk, Bodrum Ada-nalılar Derneği Başkanı Ayhan Ongun, BodrumHapimag Resort Sea Garden Hotel Genel Müdü-rü Kerem Demirkol ve Saymanbeyli Kadın Koo-peratifi Başkanı Hüsniye Gül de katıldı.

SOFRA BULUŞMAK DEMEKTİR3 Gün süren “Adana Lezzet Günleri” etkinlik-

lerinin son gününde Basın mensupları ve proto-kol için özel bir davet düzenlendi. Gecenin açılışkonuşmasını Yönetmen ve Gazeteci Nebil Öz-gentürk yaptı. Özgentürk, “Anadolu’nun büyük

lezzetleri için toplandık. Anadolu deyince içindeAdana var kocaman. Yaşar Kemal’lerin yetiştiği,Şener Şen’lerin yetiştiği, Yılmaz Güney’lerin vedaha birçok sanat adamının yetiştiği birde güzellezzetleri var olan… Güzel analıkızlısı var, kebabıvar, çorbaları var. 3 gündür burada bu etkinliğiyapıyoruz çok güzel bir akşam oldu. Emeği ge-çenlere teşekkür ederim. Kebap dışında bütünyemeleri olar yaptı. Mardin’de olduğu gibi Gazi-antep’te olduğu gibi Türkiye’nin birçok kentinde-ki o güzelim ev yemeklerinin lezzeti başka. Ana-dolu kokuyor, insan kokuyor. Sofra buluşmakdemektir. Sağ olun kınalı eller kadın hareketi”ifadelerine yer verdi.

KARALAR: SİZLERİ ADANA’YA DAVET EDİYORUZAdana’nın birçok kültür zenginliğine sahip ol-

duğunu belirten Seyhan Belediye Başkanı Zey-dan Karalar, Adana’nın zenginliklerini tanıtmakiçin gayret gösterdiklerini belirtti. Başkan Zey-dan Karalar, “Kınalı Eller bir kadın hareketidir.Mustafa Kemal Atatürk’ün rüyasındaki Türkiye;aydın Türkiye. Ama ne diyor; kandını aydın ol-mayan, kadını siyasetçi olmayan kadını yöneticiolmayan kadını ve erkeği eş ve eşit olamayan birülke aydın ve müreffeh olamaz. Ve bizde Musta-fa Kemal Atatürk’ü örnek alarak kadın hareketiolan Kınalı Eller’e destek veriyor ve vermeye de-vam edeceğiz.Elbette Adana’da kebap baskın birlezzettir. Ama Adana kebaptan ibaret değildir.Bugün birçok yemek çeşidini tattınız. 40’ın üze-rinde çeşitli yemek var. Aynı zamanda bir tarihkentidir Adana ve bunları tanıtmak istiyor. Ada-na güzel ve sıcak insanların memleketi. Bir yeregitmek isteyen turist tarih, sanat, kültür ister.Adana’da bunların alası var. Güzel hava isterBodrum gibi havamızda güzel. Sıcakkanlı misafir-perver insan ister. Adanalılar da misafirperver in-sanlardır. Dünyanın en güzel lezzetleri de Ada-na’da sizleri Adana’ya Adana lezzetlerini tatma-ya devam ediyoruz” şeklinde konuştu.

Birbirinden özel ve güzelAdana Yemekleri Seyhan Be-

lediyesi öncülüğünde Bod-rum’da Türk ve dünyanın çe-şitli yerlerinden gelen yaban-

cı turistlere tanıtıldı. 3 günsüren etkinliğe katılan davet-

liler birbirinden seçkin veözel Adana yemeklerinin ta-

dına bakma fırsatı buldu.

Adana’nın lezzetleri Bodrum’dan dünyaya tanıtıldı


Türkiye inşaat malzemesi sanayisinin çatıörgütü Türkiye İMSAD Yönetim KuruluBaşkanı Ferdi Erdoğan, “İnşaatlarda özel-

likle Türkiye’de üretilen ürünlerin kullanılmasıgerektiğini Türkiye İMSAD olarak her platform-da söylüyoruz. Sayın Bakanımızın söyledikleri-ne katılıyoruz çünkü ithal edilen malzemelerinbüyük çoğunluğunu zaten kaliteli bir şekilde ül-kemizde üretiyoruz. Tamamının da Türkiye’deyapılabileceğine inanıyoruz” diye konuştu.

YERLİ MALZEMEYEDUYULACAK GÜVEN ARTMALIFerdi Erdoğan, açıkla-

masında şunları söyledi:“Ürünlerimizin kalitesi veihracat performansımızTürkiye inşaat malzemesisanayisinin gücünü yan-sıtıyor. Dış Ticaret En-deks raporlarımız da gös-teriyor ki ‘Made in Tur-key’ algısı henüz iç pazar-da dahi hak ettiği değeritam göremiyor. Karar ve-riciler, taşıması zor vemaliyetli olan malzemeyiyerli kullanırken; içineakıl ve performans yükle-nen malzemeleri ithalkullanma eğiliminde. İç pazarda da yerli malze-meye duyulacak güvenin artması şart. Mümkünolduğu kadar ihracatın arttığı ithalatın azaldığıbir dengeyi kurmaya çalışmalıyız.

ABD, EN BÜYÜK İKİNCİ PAZARABD’nin son vergi uygulamasıyla çelik ve

alüminyum sektörü etkilendi. Diğer malzeme-lere de bir vergi yükü gelirse ABD ile ihracatımızciddi sekteye uğrayacaktır. 2017 yılında ABD,1,1 milyar dolar ihracat ile ikinci büyük pazarı-

mız oldu. En büyük pazar olan İngiltere ile nere-deyse aynı seviyede. 2016 yılında da en büyükpazarımız ABD idi. ABD’den inşaat malzemeleriithalatı ise 100-150 milyon doları geçmiyor. İh-racatın içinde en büyük payı yaklaşık 700 mil-yar dolar ile doğal taşlar alıyor. İkinci payı yak-laşık 200 milyon dolar ile metal ürünler (demir,çelik, alüminyum) alıyor. Ardından da seramikve seramik sıhhi malzemeleri geliyor. 2014 yı-lında 22,1 milyar dolar olan inşaat malzemesi

sektörü ihracatımız bu rakam-la otomotiv sektörünü geç-mişti. 2015’te 17,7 milyar do-lara geriledi. 2016 yılında isebu rakam 16 milyar dolara ka-dar düştü. İhracattaki bu geri-lemede bölgesel gelişmelerinyanı sıra hedef pazarlardaki,jeopolitik sorunlar, ekonomikdurağanlıklar ve gerilemeleretkili oldu. 2017 yılında inşaatmalzemeleri sanayi ihracatı-mız %8 artarak tekrar 17,3milyar dolara yükselmiş du-rumda. Böylece, 2014 de ilksırada iken, 2017 yıl sonu iti-barıyla otomotiv ve hazır gi-yim sektörlerinden sonra ençok ihracat yapan üçüncü sek-tör olduk.”

160 ÜLKEYE İHRACAT“Binalar yükseldikçe, köprülerin boyları uza-

dıkça, tüneller dağlardan denizlerin altına yapıl-maya başlandıkça ve özellikle kamu projelerimegalaştıkça; hem malzemeleri, hem proje ge-liştiricileri, hem mimarları, mühendisleri hattaustaları, hem de müteahhitleri ithal ediyoruz.Bu nedenle en iyi tecrübe ve bilgiye sahip oldu-ğumuzu iddia ettiğimiz inşaat sektöründe, ihra-catta ortalama kg fiyatımızı 50 sentlik ürünler-den 2,5-3,0 dolarlık ürünlere doğru devşirmeli-yiz. İthal malzemelerden şikayetçi isek önce bualanlarda kaslarımızı güçlendirmeliyiz. Yatırım-larımızı yeni ürün üretimleri kadar mevcut tek-nolojileri yenilemeye ve nitelikli ara eleman ye-tiştirmeye de dönük yapmalıyız. Türkiye İMSADolarak, 80 büyük sanayici firmamız, 36 alt sek-tör derneğimiz ve 15 paydaş üyemizle, 112,3milyar dolar toplam pazar büyüklüğüne sahipbir sektörü temsil ediyoruz. Batı’nın standartla-rıyla üretip Doğu’nun fiyatlarıyla rekabet ediyo-ruz. 160 ülkeye ihracat yapıyoruz. ABD önemlibir pazar ama eğer biz ihracat yapamaz hale ge-lirsek diğer alternatiflere yoğunlaşacağız. Bu du-rumda 2018 yılı ihracat hedefimiz olan 18-19milyar dolar beklentimiz 16-17 milyar dolaradüşer ki, bu da 2016-2017 yıllarının ihracat ra-kamıydı. Düşmüş olsa bile tekrar bu rakamlarıyükseltmek için var gücümüzle çalışacağız. Bu-gün geldiğimiz noktada, Türkiye inşaat malze-mesi sanayisinin, katma değeri yüksek ürünlerüretmesini, hem sektörümüz hem ülke ekono-misi için son derece önemli buluyoruz. 2023 yı-lında dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmeyihedefleyen Türkiye’nin inşaat malzemesi sana-yicileri olarak; Türkiye markasıyla öne çıkıp, ih-racatımızı artıracağımıza ve çok daha güçlü ko-numa geleceğimize inanıyoruz.”

İnşaat malzemelerimiz, iç pazarın da tümihtiyaçlarını karşılayacak niteliklere sahiptir

Çevre ve Şehircilik Bakanlı-ğı’nın, Bakanlık inşaatlarındaABD menşeli malzeme kulla-

nılmayacağını duyurmasınınardından, inşaat malzemesi

sanayisini temsil eden TürkiyeİMSAD, konuyla ilgili bir açıkla-ma yaptı. Türkiye İMSAD Yöne-

tim Kurulu Başkanı Ferdi Er-doğan, “Ürünlerimiz kalitesiy-le kendini dünyaya ispatlamışdurumda. 160 ülkeye ihracat

yapıyor, Batı’nın standartlarıylaüretip Doğu’nun yatlarıyla re-kabet ediyoruz. Biz ülkemizde-

ki inşaatlarda yerli malzeme-lerin kullanılması gerektiğini

her platformda dile getiriyoruz.ABD bizim için önemli bir pa-

zar ama eğer ihracat yapamazhale gelirsek, daha önceleri deolduğu gibi diğer alternatiere

yoğunlaşacağız” dedi.

Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı

FERDİ ERDOĞAN

kobi kobigündemgündem · aylik İŞ dÜnyasi dergİsİ kobİgÜndem reklamcilik ve yayincilik...

Documents