k.k.t.c mİllİ eĞİtİm ve kÜltÜr bakanliĞi talim ve ...talimterbiye.mebnet.net/ogretim...
TRANSCRIPT
K.K.T.C
MİLLİ EĞİTİM VE KÜLTÜR BAKANLIĞI
Talim ve Terbiye Dairesi Müdürlüğü
TEMEL EĞİTİM ORTAOKUL DÖNEMİ
İKİNCİ YABANCI DİL ALMANCA DERSİ
ÖĞRETİM PROGRAMI
HAZIRLAYANLAR: Sevilay Borak, Hülya Özkaya, Nilüfer Engin, Nejla Gültekin
LEFKOŞA
2005
İ Ç İ N D E K İ L E R
Sayfa no:
I.BÖLÜM
1. GİRİŞ VE GENEL AÇIKLAMALAR 1
1.1. AVRUPA KONSEYİ ORTAK KRİTERLERİ 2
1.2. “A1 - C2” BAŞARI DÜZEYLERINE İLIŞKIN GENEL TABLO 2
1.3. İKİNCİ YABANCI DİL ÖĞRENİMİNİN ÖNEMİ 4
2. YABANCI DİL DERSİNİN EĞİTİM VE ÖĞRETİM AMAÇLARI 5
3. ORTA ÖĞRETİMDE ALMANCA DERSİNİN AMAÇLARI 7
3.1. DÖRT DİL BECERİSİNİN ÖĞRETİMİ 8
3.1.1 DİNLEME 8
3.1.2 KARŞILIKLI KONUŞMA 8
3.1.3 SÖZEL ÜRETİM 9
3.1.4 OKUMA 9
3.1.5 YAZILI ANLATIM 10
3.2. DİĞER ÖĞRETİM ÖNERİLERİ 11
4. ÖĞRETİM VE YÖNTEMLE İLGİLİ ÖZELLİKLER 13
5. ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME 15
6. YABANCI DİL ÖĞRETİMİNDE GÖRSEL İŞİTSEL ARAÇLAR 17
II. BÖLÜM
1. 6., 7., VE 8. SINIFLARIN DERS İÇERİKLERİ VE AMAÇLARI 18
2. 6. SINIF DERS İÇERİKLERİ 19
2.1.1. DİNLEME 19
2.1.2. OKUMA 20
2.1.3. KARŞILIKLI KONUŞMA 20 2.1.4. SÖZEL ÜRETİM 20
2.1.5. YAZILI ANLATIM 21
2.2. KONU ALANLARI 21
2.3.YÖNTEM VE ÖĞRENME TEKNİKLERİ 22
3. 7. SINIF DERS İÇERİKLERİ 23
3.1.1. DİNLEME 23
3.1.2. OKUMA 23
3.1.3. KARŞILIKLI KONUŞMA 23
3.1.4. SÖZEL ÜRETİM 24
3.1.5. YAZILI ANLATIM 25
3.2. KONU ALANLARI 25
3.3. YÖNTEM VE ÖĞRENME TEKNİKLERİ 26
4. 8. SINIF DERS İÇERİKLERİ 27
4.1.1. DİNLEME 27
4.1.2. OKUMA 28
4.1.3. KARŞILIKLI KONUŞMA 28
4.1.4. SÖZEL ÜRETİM 29
4.1.5. YAZILI ANLATIM 30
4.2. KONU ALANLARI 31
YÖNTEM VE ÖĞRENME TEKNİKLERİ
1. GİRİŞ VE GENEL AÇIKLAMALAR
“Dil” insanlar, milletler ve ülkeler arasında iletişim sağlayan köprüdür. Uluslararası
platformda bilim, teknoloji ve bilgi ağı hızla gelişmektedir. Şayet, sosyal ve kültürel bir
varlık olan insan bu ağda yerini almak istiyorsa, artık tek bir yabancı dil kafi değildir. Anadil
aracılığı ile edinilen bilgi, beceri, ahlaki yargılama, eleştirel yargılama ve cevreyi
değerlendirme ve irdeleme yetenekleri yabancı dil öğrenimiyle pekiştirilerek bilinmeyene
karşıda hoşgörüş (tolerans) yaratmaktadır.
Yabancı dil eğitimi insanımızın uluslararası çalışma ve bilim dünyasındaki gerekli olan
rekabet gücünü artırır. Kendi üretiği bilim bilgi ve değerleri yabancı dil sayesinde diğer ülke
ve kültüre ait insanlara aktarırken aynı anda da diğer insanların üretiği değerler, bilim, bilgi,
ve teknolojiyide ancak bu yolla edinir.
Yeterli seviyede yabancı dil bilen kültürlü insanımız dünyadaki yenilikleri ve gelişmeleri
yakından izleyebilecek ve gelişme sürecimizde olumlu katkılarda buluna bilecektir. Aynı
zamanda da her türlü gelişmeyi özümseyerek ülkemizin uluslararası seviyede en iyi bir
şekilde temsil edilmesinde aktif rol alabilecektir.
Birleşip bütünleşmeye yönelen dünya, oluşturan uluslararası kuruluslar da yabancı dil
öğrenmenin kaçınılmazlığını göstermektedir. Aurupa birliğinin temeli 1949 atılmış ve takip
eden yıllarda sırasıyla İngilizce, Fransızca, Almanca ve diger katılan ülkelerin dileri resmi
diler olmuştur. 2001 yılında başlatılan “Avrupa Dil Gelişim Dosyası Projesi” ile Avrupa
Birliği dil öğrenim ve öğretimde ortak standartları amaclamaktadır. Kurulacak olan iletişim,
ilişki ve paylaşımlar sayesinde Avrupa ve Dünya ile Bütünleşme kolaylaşacaktır. Ülkemizde
dil öğrenimine önemverilmektedir. Yabancı dil eğitim sistemimizde yıllardan beri yer
almaktadır ve önemini artırarak muhafaza etmektedir.
1.1. AVRUPA KONSEYİ ORTAK KRİTERLERİ (1):
(1) Avrupa Konseyi Yabancı Diller Ortak Kriterleri: öğrenme, öğretme, muhakeme etme, 2002 Avrupa Konseyi Strazburg (Counsil for Cultural Co-operation Education Committee Modern Languages Division)
YABANCI DİL ÖĞRENMEDE ÇOK DİLLİLİK VE DİLİ KULLANABİLME
İLKELERİ
Avrupa Konseyi tarafından yabancı dil öğrenimi ve öğretimi için, yabancı dil dersinin
uygulanmasına dair, karşılaştırılabilir standartlar getiren Avrupa Konseyi Ortak Kriterleri
hazırlanmıştır. Bu çalışma, dile ilişkin düzey basamaklarını (A1-C2) tanımlayan, ulaşılabilir
ve kontrol edilebilir hedefler koyan ve tüm Avrupa ülkeleri tarafından tanınan bir araç
niteliğindedir.
Avrupa Konseyi Ortak Kriterleri bu nedenle, tüm yabancı dil dersi öğretim programlarının
hazırlanmasında başvurulabilecek bir kaynaktır. Orta öğretim sınıfları, 2. yabancı dil dersi
olarak Almanca için geliştirilen bu programın temeli de bu kriterlere dayanmaktadır.
Bu kriterler, bağlayıcı değil belirleyici bir özellik taşımaktadır. Bu nedenle, amaçlanan
düzeylere ulaşılabilmesi için yöntem ve içerikle ilgili açıklamalar bu kılavuzda yapılmamıştır.
İçeriğin ve yöntemlerin somutlaştırılması öğretim programının görevidir.
Bu kılavuzda, Avrupa genelinde başarılı bir yabancı dil öğreniminin ve öğretiminin
sağlanması için çok dillilik ve dili kullanabilme ilkeleri ön koşul olarak belirlenmiştir.
Yabancı dil dersi, temel eğitim ilkelerinden biri olan ‘öğrendiğini kullanabilme‘ ilkesinin
etkin bir şekilde uygulanmasına imkân tanımaktadır.
1.2. “A1 - C2” BAŞARI DÜZEYLERINE İLIŞKIN GENEL TABLO
Aşağıda Avrupa Konseyi Ortak Kriterleri’ nden alınan genel tablo bulunmaktadır.
Öğrencinin yabancı dil öğrenme sürecindeki başarısı, A1-C2 başarı düzeylerinde belirtilen
temel, bağımsız ve yetkin dil kullanımı tanımları ile açıklanmaktadır.
C2
Okuduğu ya da duyduğu her şeyi zorlanmadan anlayabilir. Yazılı ve sözlü
kaynaklara dayanan bilgileri özetleyebilir ve bu sırada nedenleri ve
açıklamaları anlamlı bir şekilde tekrar ifade edebilir. Kendini doğal, akıcı ve
tam olarak ifade edebilir ve karmaşık konularda ince anlam farklılıklarına
dikkat çekebilir.
Yetkin Dil
Kullanımı
C1
Çeşitli zor, uzun metinleri anlayabilir ve açık olmayan anlamları da
kavrayabilir. Kendini, sık sık kelime aramak zorunda kalmadan, doğal ve akıcı
bir şekilde ifade edebilir. Dili, toplumsal, meslekî ya da öğrenim hayatında
etkili ve yerinde kullanabilir. Kendini, karmaşık konularda açık, uygun ve
ayrıntılı bir şekilde ifade edebilir ve bu sırada çeşitli araçları, metnin
bütünlüğüne uygun bir şekilde kullanabilir.
B2
Somut ve soyut konulara yönelik karmaşık metinlerin temel içeriğini
anlayabilir; kendi uzmanlık alanında yapılan tartışmaları da anlayabilir.
Anadilini konuşanlar ile her iki taraf için de fazla çaba gerektirmeden doğal ve
akıcı bir şekilde anlaşabilir Geniş kapsamlı bir konuya ilişkin görüşlerini açık
ve ayrıntılı bir şekilde ifade edebilir, güncel bir soruyla ilgili görüş bildirebilir
ve çeşitli olasılıkların olumlu ve olumsuz yönlerini gösterebilir.
Bağımsız
Dil
Kullanımı
B1
Temel bilgileri, yalın ölçünlü dil (Standardsprache) kullanıldığında ve aile,
okul, boş zamanlar gibi bilinen konular söz konusu olduğunda anlayabilir. Ya-
pılan seyahatlerde dil alanında karşılaşılan durumlarla başa çıkabilir. Bilinen
konular ve kişisel ilgi alanları hakkında kendisini, yalın ve bütünlüğü sağlaya-
cak şekilde ifade edebilir. Deneyimleri ve olaylarla ilgili bilgi verebilir,
hayallerini, ümitlerini ve hedeflerini tarif edebilir, plan ve görüşlerle ilgili kısa
gerekçeler gösterebilir ya da açıklamalar getirebilir.
Temel Dil
Kullanımı
A2
Konunun anlamıyla doğrudan doğruya bağlantılı cümleleri ve sık kullanılan
ifade biçimlerini anlayabilir (kişi ve aile ile ilgili bilgi, alışveriş, iş, yakın
çevre gibi). Basit ve rutin durumlarda iletişim kurabilir. Yani bilinen ve sık
karşılaşılan konularda, basit ve dolaysız anlatım ve bilgileri kullanabilir.
Temel gereksinimlerine bağlı olarak kendini, öğrenim durumunu, içinde
bulunduğu çevreyi ve nesneleri basit araçlarla tarif edebilir.
A1
Somut gereksinimlerin karşılanmasını amaçlayan, bilinen ve olağan ifadeleri
ve çok basit cümleleri anlayabilir ve kullanabilir. Kendini ve başkalarını
tanıtabilir ve diğer insanlara sorular sorabilir (örn. nerede oturduklarını, ne tür
insanlar tanıdıklarını ya da ne gibi şeylere sahip olduklarını) ve bu tarzdaki
sorulara cevap verebilir. İletişimde bulunduğu kişi yavaş, anlaşılır
konuştuğunda ve yardım etmeye hazır olduğunda kolaylıkla iletişim kurabilir.
1.3. İKİNCİ YABANCI DİL ÖĞRENİMİNİN ÖNEMİ
Günümüzün küreselleşen dünyasında, özellikle Avrupa için, sadece bir yabancı dil
bilmek yeterli değildir. Gerçi İngilizce Avrupa‘da gittikçe daha fazla kabul görse de, kültürler
arası iletişim ancak birden fazla Avrupa dilinin öğrenilmesiyle gerçekleşebilmektedir. Avrupa
Konseyi de, Avrupa Konseyi Ortak Kriterlerini temel alan çok dillilik konseptini bu nedene
dayandırmaktadır. Ülkemizin bir turizm ülkesi olarak tanımlaya bileceğimizden çok dillilik
kavramı dahada önem kazanmaktadır. Yine Akdeniz ülkelerine gelen turistlerin menşelerini
inceledigimizde ilk sirayı alan Alman veya Almanca konuşulan turistlerdir.
Ülkemizde, ilk ve orta öğretim aşamasında İngilizceden sonra, ikinci yabancı dil
olarak genellikle Almanca öğrenilmektedir. Bu iki dilin dil ve dil bilgisine ilişkin ortak
özelliklerinin olması, Almanca‘nın öğrenilmesini kolaylaştırmaktadır. Almanca‘dan sonra
İngilizce öğreniminin de benzer şekilde daha kolay gerçekleşeceğini söylemek mümkündür.
2. YABANCI DİL DERSİNİN EĞİTİM VE ÖĞRETİM AMAÇLARI
Yabancı dil dersi, öğrencinin öğrendiğini kullanabilme becerisini kendi dil alanı sınırlarının
ötesine geçirerek geliştirmesine olanak tanır; öğrencilere, o ana kadar sahip oldukları
deneyimlerinin dışında kalan kültürleri tanıtarak, kültürler arası iletişime katkı sağlar.
Hoşgörülü olma ve yabancı olanı kabul etme gibi değerlerin aktarılmasında etkili olan
yabancı dil dersi, kişinin diğer kültürlerle empati kurmasını sağlar. Diğer kültürü tanımak,
kişinin ufkunu genişletir ve barış içinde yaşamanın ön koşulunu oluşturur.
Ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda hızla artan gelişme ve küreselleşme, yabancı dil
öğrenmeye duyulan gereksinimin artmasına ve niteliğinin değişmesine yol açmıştır. Çocuklar
artık çok erken yaşlarda, gerek televizyon gibi iletişim araçları ile gerekse ülkemizin turistik
özelliği nedeniyle ana dillerinin dışında başka dillerin de varlığından haberdar olmaktadırlar.
Bu durum dikkate alınmalı, modern bilgi ve iletişim teknolojilerinden yararlanarak yabancı
dil öğretiminde buna uygun amaçlar belirlenmeli, yöntemler seçilmeli ve geliştirilmelidir.
Bunun sonucunda oluşan yeni öğrenme kültürü kalıcı olmalı ve yaşam boyu öğrenme
olgusuna dayanmalıdır.
Başarılı bir yabancı dil öğrenimi, yalnızca alanda bilimselliği kesin olarak kanıtlanan, dil
bilgisi ya da işlevselliği açısından belli bir gelişim basamağı izlenerek oluşturulan öğretime
değil, daha çok öğrenme olgusunun öznesi olan öğrencinin kendisine bağlıdır. Bu nedenle,
bütün insanlar için aynı oranda, en iyi verimi sağlayan, tek ve değişmez bir yabancı dil
öğrenme ve öğretme yönteminin olmadığı söylenebilir.
Yabancı dil dersi, öğrenci merkezli olarak düzenlenmeli ve dil öğrenme süreçlerini her yönü
ile irdelemelidir. Anlama ve öğrenme süreçleri, öğrencilerin kendilerine sunulan yeni
konuları, var olan ön bilgilerine göre yorumladıkları etkin süreçlerdir. Öğrenme, öncelikle
algılama ve yorumlama, yeni öğrenilenin önceden var olana eklenmesi gibi süreçleri içeren
anlama eylemi ile başlar. Ders içerikleri, öğrencinin bilgisi ve sahip olduğu öğrenme
stratejileri çerçevesinde işlenmelidir.
Bütün öğrenme süreçleri, bireysel planlama ve sorumluluk alma ilkelerine göre tanımlanır. Bu
da başarılı öğrenmenin, ancak öğrencinin, öğrendiklerini bağımsız olarak planlayabilecek ve
bunlarla ilgili sorumluluk alabilecek duruma gelmesi ile sağlanacağı anlamına gelmektedir.
Bu nedenle yabancı dil dersi, diğer derslerden bağımsız bir ders olarak düşünülmemeli, proje
çalışmalarına yer vermeli, diğer derslerle ilişkilendirilmelidir. Ders, daima öğrencinin var olan
gerçekliğinden hareket etmeli, öğrencinin merakını uyandırmalı ve diğer ülkelerin günlük
yaşam ve kültürlerini anlayabilmesini desteklemelidir. Böyle bir yaklaşım, öğrencinin ilgisini
uyandıran, keyif almasını sağlayan, yaratıcılığını destekleyen, öğrencinin neyi bilip
bilmediğini ortaya çıkaran içerik ve yöntemlerin kullanımını gerektirir.
Yabancı dil dersi, hedef gruba ve bu grubun özelliklerine uygun öğretim yöntem ve
tekniklerine göre düzenlenmelidir. Bu amaçla;
• Öğrenciler için anlamlı ve özgün içerikler seçilmeli,
• Kişilik gelişimine katkıda bulunabilecek ve yabancı dili kullanabilmeyi sağlayacak
beceriler geliştirilmeli,
• Dil bilgisi odaklı yöntem yerine yaratıcılığı, esnekliği, açıklığı, sorun çözme bilincini
ve eleştiri becerisini geliştiren iletişime dayalı öğrenme biçimlerine geçilmeli,
• Öğrencilerin bireysel farklılıkları; yani çeşitli öğrenme tipleri (işitsel öğrenme tipi,
''işit - taklit et'' öğrenme tipi, görsel öğrenme tipi) dikkate alınarak, çeşitli öğrenme
fırsatları yaratılmalı ve bunun, öğrenme sürecinin ön koşulu olması sağlanmalı,
• Derste öğretim biçimleri ve proje uygulamaları dönüşümlü olarak kullanılmalı,
• Çok yönlü yöntemler kullanılmalı ve kendi kendine öğrenme teknikleri uygulanmalı
(çalışmaya katılarak öğrenme, söyleşi: daire şeklinde oturarak oluşturulan tartışma
grupları, röportaj teknikleri gibi),
• Bilgisayar gibi modern bilişim araçları kullanılmalıdır.
Öğrenciler öğrenmeyi olabildiğince bağımsız gerçekleştirmeli ve bunun sorumluluğunu
taşıyabilmelidir. Böylelikle öz denetim ve sosyal bağlamdaki grup denetimi, giderek
öğretmen denetiminin yerine geçmelidir.
Eğitim ve öğretim etkinliklerinin bu anlamda uygulanabilmesi, ancak öğretmenlerin tüm
öğrencilerin kendi sorumluluklarını alabilmelerini sağlayan öğrenme ortamlarını yaratmaları
ile mümkündür. Öğretmen öğrencileri yalnızca destekler, materyalleri hazır hâle getirir ve
karşılaşılan zorlukların çözümünde yardımcı olur.
3. ORTA ÖĞRETİMDE ALMANCA DERSİNİN AMAÇLARI
İkinci yabancı dil olarak Almanca dersi öğretim programına yön veren temel amaç,
öğrencilerin iletişim becerilerinin geliştirilmesi ve desteklenmesidir. Program, Avrupa
Konseyi Ortak Kriterleri’nde formüle edilen, yabancı dil konusunda uluslararası platformda
geçerliliği olan niteliklerle ilgili amaçlara dayandırılmaktadır. Ayrıca bu standart tanımlarla,
iletişim kurabilen Avrupa vatandaşı modeline götüren yolun açılması da amaçlanmaktadır.
3.1. DÖRT DİL BECERİSİNİN ÖĞRETİMİ
Yabancı dil öğretiminde dinleme, konuşma, okuma ve yazmadan oluşan dört temel dil
becerisini geliştirme esas olduğu için bu bölümün alt başlıkları olarak dinleme, konuşma,
okuma ve yazma öğretimleri ele alınmış ve sınıf içi uygulamalara yer verilmiştir. Ancak
becerilerin bütüncül bir yaklaşımla verilmesinin iletişimci yaklaşımın temel ilkelerinden biri
olduğu unutulmamalıdır.
3.1.6 DİNLEME
Dinleme öğretiminde amaç, öğrencilerin hedef dildeki sesleri tanımasını, bir bütünlük içinde
yer alan vurgulama ve tonlamaların sebep olduğu anlam değişikliklerini fark etmesini ve en
önemlisi de konuşmacıdan gelen mesajı tam ve doğru olarak anlamasını sağlamaktır. Normal
hızla konuşulduğunda, konuşmacıdan gelen mesajın anlaşılmasında küçük ayrıntılardan
ziyade asıl mesajın alınmış olması çok önemli olmaktadır. Ayrıca dinleyicinin seçici olması
zaten etkin bir iletişimde temeldir. Yani her şeyi değil, mesajın anlaşılmasında dikkatini
vererek gerekli noktaları algılama çok önemlidir. Dinleme alıştırması yaparken metnin iki ya
da en çok üç kez tekrarlanması gerekir. Metin sınıfın seviyesine uygun olarak seçilmiş ise
daha fazlasına gerek kalmayacaktır.
3.1.2. KARŞILIKLI KONUŞMA
Yabancı dil öğretiminde genel amaçlardan biri, belki de en önemlisi öğrencilerin öğrendikleri
dili anlaşılır biçimde konuşabilmesidir. Konuşma, bilişsel becerilerin yanı sıra psiko-motor
becerilere bağlı olarak gelişmektedir. Konuşma öğretimi yabancı dil öğretiminin her
aşamasında yapılmalıdır. Konuşma öğretiminde özellikle soru-cevap tekniğinin
kullanılmasına, ikili ya da grup çalışmalarına sık sık yer verilmelidir.
Konuşma becerisini kazanan kişilerin yalnızca dilin kurallarını ve kelimelerin doğru
telâffuzunu öğrenmeleri yeterli olmamakta; sözel olmayan jest, mimik gibi bazı davranışları
da bilmeleri gerekmektedir. Doğal iletişimde kısa cevapların hatta bazen sözel olmayan
cevapların da çok geçerli olduğu düşünülürse başlangıç seviyesinde olan bir öğrencinin bile
bu şekilde anlamlı iletişim kurması onu yüreklendirebilir. Özellikle başlangıç seviyesinde
çoğu sözle yapılması istenen eylemler, klişeler hâlinde öğretilebilir.
3.1.7 SÖZEL ÜRETİM
Telâffuz seslerin ve kelimelerin söyleniş biçimidir. Ancak doğal iletişim sürecinde seslerin
tek tek özelliklerini öğrenmekten çok diğer seslerle bir arada nasıl söylenildiğini bilmek önem
kazanmaktadır. Bu sebeple kelimelerin, deyimlerin ve hatta daha uzun birimlerin
söylenişlerini öğrenmek, sesleri teker teker öğrenmekten çok daha önemlidir. Ayrıca anlamı
tamamen değiştiren ses üstü (suprasegmental) ögeler – vurgu, tonlama gibi – doğru şekilde
modellenemezler ise iletişimi bozan ögeler hâline dönüşüp öğrencide kalıcı hâle gelebilirler.
Ancak telâffuz öğretimi sorun olan durumlarda yapılmalı bağlantısız olarak işlenmemelidir.
Telâffuz öğretimi öğretmenin, kendisinin ve öğrencilerinin konuşmalarını kaydederek sınıfta
dinletmesi ya da hedef dilde televizyon programlarının izlettirilmesi şeklinde olabilir.
3.1.4 OKUMA
Okuma, bilişsel davranışlarla psikomotor becerilerin ortak çalışmasıyla yazılı
sembollerden anlam çıkarma etkinliğidir. Okuma işi gözlerin ve ses organlarının çeşitli
hareketleri ve zihnin yazılı sembolleri algılamasıyla başlar. Okuma yoluyla yazar ile okuyucu
arasında bir ilişki kurulmaktadır. Okuyucudan, bir yazarın iletmek istediği mesajın ne
olduğunu anlaması istenir.
Okumanın belirli özellikleri bulunmaktadır. Bunlardan ilki okunan metinden anlam
çıkarılmasıdır. Eğer kişi bir metni okuduğunda anlam çıkaramıyorsa bu gerçek anlamda
okuma değildir. Özellikle yabancı dil öğretiminde bu tür okumalar belli kelimeleri
seslendirmenin ötesine geçemez. Bu anlamda okuma bir metnin ya da kelimeler grubunun
söylenmesi olarak görülmektedir. Yani yazılı bir metni hiçbir anlam çıkarmadan sadece
kelimeleri doğru söyleyebilmek amacıyla okumak gerçek anlamda okuma değildir. Bir başka
kişinin okuduğunu dinlemek ve anlamak da okuma sayılmaz. Yabancı dil sınıflarında çoğu
kez öğretmen bir metni okurken öğrenciler de onu dinlemektedirler. Bu durumda öğretmen ne
okuduğunu kendisi görmekte öğrenciler de yalnızca dinleme yetilerini geliştirmektedirler. Bu
çalışma okumadan çok telâffuzu geliştirmeye dönük olmaktadır.
Okuma öğretiminin amacı; öğrencilerin ilgi, yetenek ve yabancı dil seviyelerine göre
farklılık gösterebilir. Okumada esas amacın, yazarın vermeye çalıştığı mesajın ne olduğunu
anlama olduğu vurgulanmalıdır. Özellikle yabancı dil metinlerinde yazılan her kelime ve
cümlenin anlamını tam olarak çıkarmak güç olabilir; ancak yazarın ne söylemek istediği
anlaşılırsa okuma amacına ulaşmış demektir.
3.1.5. YAZILI ANLATIM
Yabancı dil öğretiminde, dört temel dil becerisi zincirinin son halkasının “yazma becerisi”
olduğu kabul edilmekte, belki bu sebeple bu becerinin geliştirilmesi sona kalmaktadır. Kimi
yabancı dil öğretmenleri de yazmayı sınıf içi öğretim etkinliğinden çok sınıf dışında bir ödev
olarak değerlendirmektedirler. Oysa dil öğretiminde sözlü iletişim kadar yazılı iletişim de
önemli olmakta ve bu becerinin geliştirilmesine konuşma kadar önem verilmesi
gerekmektedir. İletişimci oyunlar yolu ile yazma alıştırmaları son derece eğlenceli hâle
getirilebilir ve yazma becerisi başlangıç seviyesinden itibaren etkin bir biçimde geliştirilmeye
başlanabilir. Sözlü iletişim kurarken yapılan dil yanlışlıkları hoşgörü ile karşılanırken yazılı
iletişim kurmada aynı hoşgörü gösterilmemekte, dili doğru ve düzgün kullanma önemli
olmaktadır. Dili ve o dilin kurallarını doğru kullanmanın yanı sıra bir mesajı doğru olarak
anlatabilme de çok önemli olmaktadır. Bu sebeple yazma becerisini mekanik bir süreç olarak
değil, anlama, düşünme, geliştirme ve üretme alt becerileri olarak algılamak ve
değerlendirmek gerekir.
Sınıf içi uygulamalarda yazma becerisini geliştirmeye dönük çalışmalara yer verilmeli,
özellikle her seviyede noktalama işaretlerine ve yazım kurallarına dikkat edilmelidir.
3.2. DİĞER ÖĞRETİM ÖNERİLERİ
Derste uygulanan iletişime dayalı yaklaşım ve orta öğretimin yabancı dil dersindeki öğrenme
olgusu, öğrenciyi yönlendirme ilkesi ile belirlenmektedir. Yönlendirilen öğrencinin, yalnızca
yaparak ve yaşayarak öğrendiği ve benimsediği şeyler kalıcı olabilir ve gerektiğinde bunları
kullanabilir.
Almanca dersinde, genel ve meslekî alanlardaki iletişim amaçlarının gerçekleştirilmesi için
gerekli dil araçları konuya uygun bağlamlarda verilmektedir. Bunun içine algılamaya ve
üretime yönelik dinleme, konuşma, okuma, yazma becerileri tüm dil alanları için geçerli olan
sözcük dağarcığı, anlam bilimi, söz dizimi, vurgu, telâffuz, yazım kuralları, ses bilimi, dil
bilgisi gibi alanlar olduğu gibi öğrenilen dili konuşma becerisine götüren dil öğrenme
stratejileri de girmektedir.
Almanca dersinin ‘iletişim becerisine’ yönelik amaçları aşağıda belirtilen alanlardaki
gibidir:
Dili kullanma:
Dinleme, konuşma, okuma, yazma, etkileşim becerilerini kazanır
Dil bilgisi ile ilgili yapıları kavrar
Sözcüklerle ilgili esasları kavrar
Anlatımda deyimlerden yararlanır
Dili öğrenilen ülkeye ilişkin bilgileri edinme ve kültürler arası empati becerisi geliştirme:
Diğer kültürle karşılaşma, yani, alışılagelmiş düzenin genel geçerliliğinin olmadığı,
dünyanın farklı değerlere göre de biçimlendirilebileceği, bir kültürde var olan
değerlerin başka kültürlerde de olması gerekmediği bilincini geliştirir
Almanca konuşulan ülkelerin tarih, toplum ve kültürünü tanıma ve bunları
anlayabilmek amacıyla irdeler
Almanca yazılı eserlerden yararlanır
Günlük yaşamda karşılaştığı durumlarla başeder
Hedef dilin kültürünü tanır ve irdeleme sırasında kendi kimliğini geliştirir
Farklı olana hoşgörü ve saygı göstererek diğer kültürlere karşı empati geliştirir
Yöntem ve öğrenme becerisini geliştirme
Öğrenme ve çalışma tekniklerini kullanır (öğrenci tarafından maksatlı ve plânlı kullanılan,
öğretmeye zemin hazırlayan, yönlendiren ve kontrol etmeye yarayan, öğrenme sürecinde
karşılaşılan zorlukları azaltan ve öğrencinin özgüvenini sağlayan ve öğrenilecek bilgiyi daha
uzun süre bellekte tutabilmeyi sağlayan teknikler)
İş birliğini gerektiren çalışma tekniklerini kullanır
Ana dil ile, öğrenilen yabancı dilin ya da daha önce öğrenilen 1. yabancı dilin
öğretiminde kullanılan yöntemleri yansıtır
Ana dilde ya da daha önce öğrenilen 1. yabancı dil öğreniminde edinilen bilgileri
yansıtır; yani daha önce öğrenme sırasında izlenen adımların ve öğrenme sürecinin
farkına vararak bağımsız öğrenmeyi gittikçe daha fazla gerçekleştirir ve edinilen
öğrenme deneyimini diğer öğrenme alanlarına aktarır
Yüksek öğrenim ve meslekleri tanımaya yönelik beceri geliştirme:
Örneğin; staj, başvuru, büro iletişimi (elektronik mektup) gibi alanlara yönelik
terminolojiyi edinir, iş yazışmalarına hazır olur
Araçları kullanma becerisi geliştirme:
Kütüphane ve dokümantasyon merkezlerinden yararlanır
Modern bilgi teknolojilerinin olanaklarını derste ve ders dışında kullanır; elektronik
mektup (E-Mail), internet ve veri bankalarından yararlanır
Bu araçlara eleştirel yaklaşır
Farklı dersleri birleştiren öğrenme, yani diğer derslerdeki alan becerisinden yararlanma:
Yabancı dili, diğer derslerin konu alanlarıyla ilişkilendirerek öğrenir; diğer derslerle
ortak proje çalışmaları yapar
Sunu becerisi geliştirme:
Tek başına ya da ortaklaşa hazırlanan çalışmaların sonuçlarını sunar
4. ÖĞRETİM VE YÖNTEMLE İLGİLİ ÖZELLİKLER
Erken yaşta yabancı dil edinimi, ağırlıklı olarak taklide dayanır. Orta öğretimdeki dil
öğrenimi ise, bilişsel edinim ve karşılaştırmalı düşünme yetisinin etkisiyle gerçekleşir. Bu
durum, Almanca’yı ana dil ile karşılaştırmanın yanı sıra özellikle birinci yabancı dil olan
İngilizce ile de karşılaştırmayı gerektirir. Böylelikle derste, Almancanın İngilizceyle olan
benzerliğinden, pek çok sözcük ve dil bilgisi yapılarından faydalanılabilir. Hedef dil
Almanca’nın yalnızca ana dil ile değil, 1. yabancı dil ile de bilinçli bir şekilde
karşılaştırılmasına, benzerlik ve farklılıkların ortaya konulmasına fırsat verilmelidir. Bu
sırada olumsuz/başarısız aktarıma; yani İngilizcenin etkisiyle, yeni öğrenilen yabancı dilde
yanlışlar yapılabileceğine, dikkat çekilmelidir. Ancak yine de olumlu aktarım; yani İngilizce
ile hedef dil arasındaki benzerliklerin öğrenmeyi kolaylaştırdığı olasılığı daha yüksektir.
Bu iki dilin birbirine olan yakınlığı, Almanca’daki bir çok sözcüğün ve dil bilgisi yapılarının
anlaşılmasına yardımcı olmakta ve keşfederek öğrenmeyi kolaylaştırmaktadır. Bu nedenle 2.
yabancı dil dersinde öncelikle anlama ön plandadır ve bu da öğrencilerin daha zor ve ilgisini
çeken metinlere geçişini hızlandıracaktır.
Ayrıca 1. yabancı dilin öğrenilmesi sırasında edinilen stratejilerden 2. yabancı dilin
öğreniminde de faydalanılabilinir. Bu nedenle, yabancı dil öğreniminin kendisi Almanca
dersinin de temeli olmalıdır. Ancak bunu yaparken her iki dildeki benzerlik ve farklılıklardan
doğan hatalar önceden belirtilmelidir.
Önemli dil yapılarının verilmesi ve pekiştirilmesinden sonra, daha çok dili öğrenilen ülkenin
kültürünün ve iletişim becerisinin irdelenmesi ön plana çıkmaktadır. Ders öğrenci ve davranış
merkezli olmalıdır.
Dilde mükemmellik ve deyimlerle donatılmış anlatım becerisi, orta öğretimin
amaçlarındandır. İleride iş hayatına atılacak olan öğrencinin, işi gereği kendisinden yazılı
iletişimde bulunması da istenebileceği göz önünde bulundurularak öğrenciye sözlü anlatım
becerisinin yanı sıra yazılı anlatım becerisinin de kazandırılmasına önem verilmelidir.
Derste olabildiğince işlevsel tek dillilik ilkesine uyulmalıdır. Ama bu, dersin asıl hedefi hâline
getirilmemelidir. Yabancı dil dersi genellikle ana dil zemini üzerinde gerçekleşir. Ama bu
durum, gereğinden fazla ana dile sarılmaya da neden olmamalıdır. Hedef dildeki
açıklamaların içeriği açıkça anlaşılmadığı, öğrenme sürecinin tek dillilikten dolayı
desteklenmekten çok engellendiğinin belirlendiği durumlarda, örneğin, tek dillilik nedeniyle
yanlış anlamalar olabileceği tehlikesi belirdiğinde, açıklamalar ana dilde yapılmalıdır.
Hazırlık sınıfından itibaren öğrenciler iki dilli ya da basit tek dilli sözlüklerle çalışmayı
öğrenmelidirler.
Almanca dersinin amacı, hem çeşitli metin türleriyle (dinleme ve okuma) hem de sözlü ve
yazılı dille (konuşma ve yazma) yaratıcı çalışmayı sağlayan iletişimsel becerileri
kazandırmaktır. Yeni öğrenilmekte olan dil ögeleri, hiçbir zaman tek başına değil, gerçek
yaşama dayandırılarak belli bir bütünlük içinde verilmelidir. Dil bilgisi yapıları, söylenmek
istenilenlerin ayrıntılı bir şekilde anlatımlarının sağlanması için öğrenilmektedir. Dil
bilgisinin işlevi öğrencinin iletişim becerisine katkıda bulunmaktır.
Almanca dersi, dil ile ilgili yapıların ve uygun sözcüklerin öğrenimi için yeni sözcük
dağarcığının kavranılması (örneğin, sözcük ve sözcük gruplarının alan ve sıralarına göre
sınıflandırılması) gibi metnin kavranılmasını (örneğin, metnin bölümlerine ayrılması) da
kolaylaştıran öğrenme stratejilerini kazandırır. Amaç, öğrencinin dili olabildiğince bağımsız,
otonom ve yaratıcı bir biçimde kullanmasına yardımcı olmak ve böylece başka alanlarda da
uygulanabilen çalışma ve öğrenme tekniklerini kazandırmaktır. Almanca dersinde özellikle
araçları kullanma becerisinin kazandırılması da büyük önem taşımaktadır. Hedef olan, araç
kullanımı ve farklı branşları birbiriyle ilişkilendirebilen dersler, internet kullanımı ile proje
çalışmalarının yapılmasına olanak sağlar. Internet kullanımı ve internet üzerinden farklı
kişilerle iletişim kurmak ve oradaki bilgiye ulaşmak da proje çalışmaları bağlamında
değerlendirilir. Günümüzün modern elektronik araçları, hem özel hayatımızda hem de iş
hayatımızda oldukça yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Bu nedenle ister diğer ülkelerle
ilişki kurma (elektronik mektup projeleri), bilgi alma ve bu bilgileri değerlendirmede (internet
taraması ve veri bankalarının kullanımı), ister öğrencinin kendi yapmış olduğu çalışma
sonuçlarını sunmada olsun, derste bu araçlara mutlaka yer verilmelidir.
Orta öğretimde, ikinci yabancı dil dersinde temel araç ders kitabıdır. Bunun yanında, Hazırlık
sınıfı sonunda ders kitabındaki konulara göre seçilmiş, anlamı bilinmeyen bazı sözcük ve
yapıların önceden açıklandığı okuma metinleri ya da basit düzeyde okuma kitapları (lektürler)
derste kullanılabilir. Öğrenimlerinin ileriki yıllarında ise öğrenciler giderek ders kitabından
bağımsız, dil ve içerik yönünden daha zor farklı metinleri okuyabilmelidirler. Öğretim
programı esas alınarak, okulun özelliği göz önünde bulundurularak programı geliştirmek, ders
kitabında bulunan konuları sınırlandırmak, değiştirmek ve ek materyaller hazırlamak zümre
öğretmenlerinin görevidir.
Öğrencilerin Almanca öğrenme isteği ve okuma sevinci, bu yaş grubu öğrencilerine hitap
edecek kitaplardan oluşan bir sınıf kitaplığı ya da okul kütüphanesinde bu kitaplar için ayrıca
oluşturulacak bir bölümle desteklenebilir.
5. ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME
Dil becerisini ölçmede iletişimsel yaklaşım zaman zaman bütüncül yaklaşıma benzemektedir.
Her iki yaklaşımda da söylenenin biçiminden çok anlamı önemlidir. Bununla birlikte iki
yaklaşım arasında kimi temel farklılıklar vardır. İletişimsel testlerin amacı, iletişimde dilin
nasıl kullanıldığını ölçmektir. Bir başka deyişle öğrencilerin doğal hayatta karşılaşabilecekleri
durumlara uygun dil işlevlerine yöneliktir. Başarının ölçülmesinde, gramer yönünden
doğruluktan çok iletişimin ne derece işlevsel ve etkili olduğu önemlidir.
İletişimsel testlerle farklı dil becerilerini ölçme girişimi bölünebilirlik varsayımına dayanır.
İletişimsel ölçme, öğrencinin iletişim yetisini farklı açılardan değerlendirmeye çalışır.
Örneğin, öğrenci doğal bir ortamda konuşma açısından dilde başarısız olduğu hâlde okuma ve
anlamada oldukça yüksek başarı sergileyebilir. Bu bakımdan, iletişimsel ölçme büyük ölçüde
yetenek testlerinde kullanılmaktadır. Böylece iletişimsel testler yalnızca bir ölçüte
dayanmaktan çok, dil yeterliliğini çeşitli ölçütlere göre ölçmektedir.
İletişimsel yaklaşımda dil becerilerinin ayrı ayrı ölçülmesinin doğal hayata çok az uyduğu
düşünülmektedir. Örneğin, okuma ender olarak salt akademik çalışmaya yönelik bir beceri
olarak düşünülebilir.
İletişimsel testler, özgün materyal kullanımına önem verdiği için kullanıldığı ülkenin
kültürünü özellikle yansıtması gerekir. Test içeriğinin testi alan gruba uygun olmasının yanı
sıra işle ilgili metnin (task sets) de doğal hayatı yansıtması, genellikle belli bir ülkeye ya da
kültüre özgü olması gerekmektedir.
Sonuç olarak, iletişimci testler niceliksel (quantitative) değerlendirme yerine niteliksel
(qualitative) değerlendirmeyi gündeme getirmiştir. Öğrencilerin farklı becerilerdeki başarı
(performance) seviyesini göstermek için bir sistem kullanılmaktadır. Bu sisteme göre
öğrencinin göstereceği her bir başarı seviyesinin ayrıntılı olarak açıklanması; testi uygulayan
kişinin özenle hazırlanmış ölçütlere göre karar vermesini sağlayarak puanlamanın
güvenirliğinin artmasına yardımcı olur. Bu yaklaşımın dil başarısını ölçmeye daha insanî bir
boyut getirmesi de en az bunun kadar önemlidir.
Nitel değerlendirmeler, nicel değerlendirmeden bir başka açıdan daha üstündür. Kısa yazılı
açıklamalar biçiminde sunulduğunda nitel değerlendirmeler,, testi alan kişilere ve
öğretmenlere, performansın belirlenmesi ve problem olan konularda gereksinim duyulan
rehberlik işlevini de yerine getirir.
Öğretmen, öğrencinin tutum ve başarısını aşağıdaki ölçek ve etkinliklerle değerlendirir:
İzleme testleri
Başarı testleri
Öğrencinin sınıf içinde yaptığı yazılı ve sözlü proje sunuşları
Öğrencinin derse, ikili çalışmalara ve grup çalışmalarına etkin katılımı
Görsel - işitsel araçları dikkatle izleme, kullanma ve düzenli defter tutma.
Yabancı dile ilişkin tutum ve davranışlarında gösterdiği gelişme
İzleme testleri (quiz vb.) öğrencinin öğrendiği hedef dilde gösterdiği gelişmeyi sürekli olarak
izlemeye dayanır.Başarı testleri ise, öğrencinin belli bir süre sonundaki birikiminin
yoklanmasıdır. İzleme testlerini öğretmen, ölçmek istediği dil becerilerine göre ya bütüncül
olarak ya hedef dildeki tek bir beceriyi ya da bilgiyi ölçen testler biçiminde hazırlayabilir.
Diğer bir deyişle öğretmen, hem dört beceriyi hem de dil ve kelime bilgisini ya da yalnızca dil
bilgisini ölçen bir izleme testi hazırlayabilir. Ancak başarı testleri bütüncül yaklaşıma göre
dört dil becerisini kapsayacak şekilde hazırlanmalıdır.
6. YABANCI DİL ÖĞRETİMİNDE GÖRSEL İŞİTSEL ARAÇLAR
A. GÖRSEL ARAÇLAR B. İŞİTSEL ARAÇLAR
1. Kitaplar 1. Radyo
2. Yazı Tahtaları 2. CD’ler
3. Resimler 3. Teyp ve kasetler
4. Gerçek Eşyalar ve Modeller
5. Projektörler ve Grafikler
C. GÖRSEL İŞİTSEL ARAÇLAR
1. Film Makinası ve Hareketli Filmler
2. Kapalı Devre Televizyon
3. Video ; VCD ; DVD
4. Bilgisayarlı Video
5. Bilgisayar Dil Programları
6. Internet
1. 6., 7., VE 8. SINIFLARIN DERS İÇERİKLERİ VE AMAÇLARI
Öğrenciler, Almancayı ikinci yabancı dil olarak öğrenirken daha önceki dil öğrenimleri
sırasında edinmiş oldukları deneyimlerden yararlanabilmektedirler (örneğin İngilizce dersinde
öğrendikleri yöntemler).6.,7. ve 8.. sınıflarda, gelişim psikolojileri ve öğrenim deneyimleri
sayesinde öğrencilerin dil bilinci gelişir ve edinmiş oldukları dil becerileri, daha hızlı bir
öğrenmeyi sağlar. İkinci yabancı dilin öğrenilmesinde gerçekleşen öğrenme, başlangıç
aşamasında bile birinci yabancı dilin öğrenilmesinden farklı olarak, bilişsel stratejiler
düzeyindedir.
Dersin temelini, okutulacak ders kitabı oluşturur. Ama yine de öğretim programında yer
alan konu ve içeriklerin, ne ölçüde ek materyallerle daha iyi desteklenebileceği de sürekli
olarak düşünülmelidir. Almanca öğretmenlerinin, öğretim programını temel alarak çalıştıkları
okulun özelliklerine uygun bir yıllık plan geliştirmeleri,iletişimci bir yaklaşimı
benimsemeleri, her öğrencinin derse etkin bir şekilde katılımını hedeflemeleri, dört dil
becerisini (dinleme-okuma-yazma-konuşma) esas almaları, bireysel öğrenme farklılıklarını
göz önünde bulundurmaları,öğretim materyallerini yaş, ilgi ve bilgi düzeyine göre seçmeleri
ve okullarındaki İngilizce öğretmenleriyle gerek uygulanan metot ve konular açısından
gerekse tekrarlara yer vermemek açısından sıkı bir iş birliği içerisinde olmaları
önerilmektedir.
2. 6. SINIF DERS İÇERİKLERİ
İletişim Becerileri (A1 Düzeyi)
2.3.1. DİNLEME
• Konuşmalarda sık sık kullanılan selamlaşma, vedalaşma veya özür gibi
yapıları anlayabilir.
• Çok yavaş ve dikkatli bir şekilde uzun aralar verilerek konuşulduğunda
konuşmacıyı anlayabilir.
• Rakamları,fiyatları anlayabilir.
• Kişilere ait yaş, yaşadıği yer,hobileri, sahip oldukları ve genel yaptığı şeylere
ilişkin bilgileri anlayabilir.
• Bildik durumlarda kısa, basit ve net yönergeleri anlayabilir.
• -Hecelenerek söylenen sözcükleri, özellikle isimleri ve adresleri anlayabilir.
2.1.2 OKUMA
• Gazete ve dergilerde yer alan kişilere ait yaş ve yaşadığı yere ilişkin bilgileri
anlayabilir.
• Günlük hayatta karşılaşılan ve bildik simgeler veya renkler ile yazılmış
kelimeleri tabela, afiş ve ilanları okuyup anlayabilir.
• Afişlerdeki konser yada filmin nerede olduğunu saptayıp saat kaçta
başlayacağını anlayabilir.
• Giriş formu, otel kayıt formu gibi belgeleri anlayabilir; ad, soyad, doğum tarihi
ve uyruk gibi kişisel bilgileri anlayabilir.
• Bir yerden bir yere nasıl gidileceği gibi yazılı kısa ve basit yön tariflerini takip
edebilir.
• Günlük hayattan bahseden metinlerde geçen sözcükleri ve basit cümleleri
anlayabilir.
• Kartpostalardaki bayram kutlamaları gibi kısa ve basit mesajları anlayabilir.
• Basit metinleri ‘Wer? warum? wann? Wo? ‘ gibi sorular yönelterek anlayabilir.
2.3.2. KARŞILIKLI KONUŞMA
• Tanışma, selamlaşma ve vedalaşmaya ilişkin kalıp ifadeleri kullanabilir.
• Çok bildik ve günlük konularda basit konuşmaları başlatıp karşılık vererek
basit soru ve cevaplar üretebilir.
• Kendini basit bir şekilde ifade edebilir.
• Konuşmasını destekleyen jest ve mimiklerle küçük alışverişler yapabilir.
• Rakam, miktar, fiyat ve saat ile ilgili ifadeleri kullanabilir.
• Herhangi birşeyi isteyebilir ve istenilen birşeyi verebilir.
• Kişilere nerede yaşadıkları, kimleri tanıdıkları ve sahip oldukları şeylere ilişkin
sorular sorabilir ve bu tür soruları yavaş ve açık sorulduğunda cevaplayabilir.
• Hal hatır sorma gibi basit sohbetler yapabilir.
• Hoşlandığı ve hoşlanmadığı şeyleri söyleyebilir.
2.1.4. SÖZEL ÜRETİM
• Adres, telefon numarası, uyruk, yaş, aile ve hobiler gibi kişisel bilgileri
verebilir.
• Yaşadığı yeri ve çevreyi tanımlayabilir.
• Basit bir dille günlük hayatta neler yaptığına ilişkin bilgi verebilir.
• Resimleri basit bir dille betimleyebilir.
2.1.5. YAZILI ANLATIM
• Meslek, yaş, adres ve hobilerine ilişkin bir form doldurabilir.
• Doğum günü, yılbaşi, bayram için kısa tebrik kartları yazabilir.
• Bulunduğu yeri ve buluşma yerini belirten bir not yazabilir.
• Yaşadığı yer ve yaptığı işe ilişkin basit tümceler yazabilir.
• Basit cümle kalıplarını kullanarak bildik konularda yazı yazabilir.(hatıra
defteri, diyalog yazma)
2.2. KONU ALANLARI
Bir eğitim öğretim yılı boyunca, her bir sınıfta işlenebilecek konular aşağıdaki konu
alanlarına göre belirlenir. İşlenecek her konuda Almanca konuşan ülkeler hakkında ülke
bilgisine yer verilecek ve öğrencinin öğrendiği yabancı dilin ülkesini tanimasına ve kendi
dünyasıyla karşılaştırılmasına olanak verilmelidir. Aşağıdaki konular, belli bir işleyiş
sırasına göre verilmemiştir.
• Begrüßung
• Vorstellung
• Schule
• Zahlen und Uhrzeiten
• Tiere und Leute
• Freizeit
• Hobbys
• Familien
• Termine, Daten, (Geburtstag, Weinachten)
• Reisen
• Berufe
2.3. YÖNTEM VE ÖĞRENME TEKNİKLERİ
Öğretim programına uygun hazırlanmış ders kitabı, dersin temelini oluşturur.Öğrenciler,
başarılı buldukları öğrenme tekniklerini denemeli, kendileri için en uygun öğrenme
yollarını bulmalı ve bunu temel alarak kendi başlarına öğrenmeye devam etmelidir.
• Görsel : afişlerden, panolardan, resimli öykülerden faydalanır
• İşitsel-Görsel: Almanca ses kasetleri ve video kasetlerinden, bilgi teknoloji
araçlarından faydalanır.
3. 7. SINIF DERS İÇERİKLERİ
İletişim Becerileri (A1 (+) Düzeyi)
3. 1.1. DİNLEME
• Somut gereksinimlerin karşılanmasını amaçlayan bilinen ve olağan
• ifadeleri ve çok basit cümleleri anlaşılır, yavaş ve ölçünlü dil kullanıldığında
• anlayabilir (resimlerle).
• Standart dilin anlaşılır ve yavaş konuşulduğu ve bildik olayların işlendiği
• metinlerin konularını anlayabilir (dinleyici olarak televizyondaki resim içerikli
• haberleri, hava durumunu).
• Bildiği bir konuda geçen isim, rakam, fiyat ve tarihleri anlayabilir
3.1.2. OKUMA
• Güncel yaşamın alanlarını ve ihtiyaçlarını ilgilendiren ve sık kullanılan
• sözcük ve yapılardan oluşan, enternasyonal sözcükler içeren, basit ve açık
• metinlerin ana fikrini anlayabilir (kısa gazete makalelerini, kısa, basit
• hikâye ve şiirleri, afişleri, ilânları).
• Uzun metinlerin sadece ilgisini çeken yerlerinden bilgi edinebilir (anahtar
•• sözcükler).
• Basit metinleri ''Wer? Warum? Wann? Wo?'' gibi sorular yönelterek
• anlayabilir.
• Bildiği bir konuda geçen isim, rakam, fiyat ve tarihleri,, sözcükleri ve basit
• ifadeleri (otobüs tarifeleri, bilgi levhaları vb.) anlayabilir
3.1.3. KARŞILIKLI KONUŞMA
• Diyalog hâlinde olduğu kişi yavaş konuştuğunda tekrar etmesini ve farklı
• şekilde ifade etmesini isteyerek basit düzeyde iletişim kurabilir.
• Ezberlenmiş, basit ifade ve cümlelerle, olağan ve somut gereksinimlerin
• söz konusu olduğu bildik durumların üstesinden gelebilir. (aile hakkında
• konuşabilir, alışveriş yapabilir, yol tarif edebilir vs.).
• Bildik durumlarda, sorulan sorulara tepki vermek ya da kendisi de soru
• sormak için basit sözcükleri, olağan kullanılan ifadeleri ve basit yapıları
• kullanabilir.
• Selâmlaşma, vedalaşma ve nezaket kuralları ile ilgili basit kalıpları
• anlayabilir ve bunları kullanarak iletişim kurabilir.
- Herhangi birşeyin tekrar edilmesini ya da harflerle kodlanmasını isteyebilir.
3.1.4. SÖZEL ÜRETİM
• Bildik olağan durumlarda ön hazırlık yaparak kendini basit sözcüklerle
• kurulmuş cümle yapılarıyla ifade edebilir (kendini ve başkasını tanıtma,
• konuşma planları hazırlama, yakın çevreyi tanıtma).
• Alfabedeki harfleri, bildik sözcükleri, deyimleri (rakamlar, tarihler vs.) ve
• cümle kalıplarını anlaşılabilecek şekilde seslendirerek ifade edebilir.
• “Önce, sonra, daha sonra, sonunda“ gibi basit anahtar sözcükleri
• kullanarak bir olayı gerçekleşme sırasına göre anlatabilir.
• Sözcük ve sözcük gruplarını ''und'', ''oder'', ‘‘weil'' ‘‘und dann'' gibi basit
• bağlaçlarla bağlayabilir.
3.1.5.YAZILI ANLATIM
• -Basit cümle yapılarını ve cümle kalıplarını kullanarak bildik konularda yazı
• yazabilir (sınıf tablosu, hatıra defteri, diyalog yazma).
• Sosyal ilişkileri güçlendiren kısa metinler yazabilir ( tebrik kartı, E-Mail).
• Yazılarında, bazı önemli yazım kurallarını, yanlış anlaşılmalara
• sebebiyet vermeyecek şekilde kullanabilir.
3.2.KONU ALANLARI
Bir eğitim öğretim yılı boyunca, her bir sınıfta işlenebilecek konular aşağıdaki konu
alanlarına göre belirlenir. İşlenecek her konuda Almanca konuşan ülkeler hakkında ülke
bilgisine yer verilmeli ve öğrencinin öğrendiği yabancı dilin ülkesini tanimasına ve kendi
dünyasıyla karşılaştırılmasına olanak verilmelidir. Aşağıdaki konular, belli bir işleyiş
sırasına göre verilmemiştir.
• Familienfeste
• Konzerte
• Gesund sein / krank sein
• Berufe
• Essen und Trinken
• Jugendliche
• Reisen
• Natur
• Kunst
• Literatur
• Träume / Wünsche
3.3.YÖNTEM VE ÖĞRENME TEKNİKLERİ
• Hazırlık sınıfında uygulanan yöntemleri ve öğrenme tekniklerini pekiştirir
• Bağımsız etkileşimde daha ileri düzeye ulaşır:
• Serbest konuşma ve yazmaya götüren çalışmalar yapar
• Öğrenme araçlarını kendi başına kullanmayı sağlayan metotları kullanır
• (kütüphane, ses kasetleri, CD, bilgisayar)
• Sunuş:
• Anlatım metinlerini dramatize eder
4. 8. SINIF DERS İÇERİKLERİ
İletişim Becerileri (A2 Düzeyi)
4.1.1. DİNLEME
• Günlük konuşmaları eğer konuşmacı açık, yavaş ve doğrudan konuşursa
anlayabilir.
• Yavaş ve açık konuşulduğunda bir tartışmanın ana konusunu anlayabilir.
• Aile, okul, ev, iş, yakın çevre gibi kişisel bilgileri içeren temel sözcük ve
ifadeleri anlayabilir.
• Kısa, basit mesajların ve duyuruların temel konusunu anlayabilir.
• Bulusma noktasına nasıl ulaşılacağını basit kelimelerle anlayabilir.
• Bildik durumlarda kullanılan bilgileri ve sayısal verileri anlayabilir
• Kısa ve belirgin olarak sunulan günlük sıradan haberlerin önemli bölümünü
anlayabilir.
• Kısa ve basit anons ve duyuruların temel konusunu anlayabilir.
• Zaman zaman bazı sözcük ve deyimlerin tekrarını istemek zorunda kalınsa da
konusmayı takip edebilir.
• Kısa bir öyküyü anlayabilir ve sonra ne olacagina dair varsayımlar
olusturabilir.
• Bir televizyon programında ki temel ifadeleri resimler veya görüntüler ile
değerlendirerek anlayabilir.
4.1.2.OKUMA
• Günlük yaşamın anlatıldığı ya da sorgulandığı kişisel bir mektubu anlayabilir.
• Arkadaştan gelen örneğin buluşma zamanını belirten mesajları anlayabilir.
• Sosyal etkinlikler ve afişlerdeki gerekli bilgileri anlayabilir.
• Fikir sahibi olduğu konulara ilişkin kısa metinleri yazılıysa içeriğini büyük ölçüde
anlayabilir.
• Basit güncel metinlerde spesifik ve çıkması muhtemel bilgileri çıkartabilip
anlayabilir.
• Sık sık karşılaşılan tabela ve afişlerdeki yazıları anlayabilir.
• Günlük hayatta karşılaşılan broşürlerdeki en onemli bilgiyi anlayabilir.
• İlgi alanına giren metinlerde geçen bilinmeyen sözcük ve deyimlerin anlamını tahmin
edebilir.
4.1.3. KARŞILIKLI KONUŞMA
• Ne istediğini belirtip fiyat sorarak basit alışverişler yapabilir.
• Bir harita yada şehir planına bakarak yön tarifi yapabilir.
• Davette bulunabilir ve gelen davetlere cevap verebilir.
• Ne yapılacağı, nereye gidileceği gibi, buluşma planlarına ilişkin fikir alışverişinde
bulunabilir.
• Kişilere bos zamanlarında neler yaptıklarını sorabilir ve bu tur soruları cevaplıyabilir.
• Sıradan güncel bir konuşmada basit bir biçimde fikrini soyliyebilir, hoslandığı
hoslanmadigi seyleri ifade edebilir.
• Yapılacak bir seyehatle ilgili bilgi alabilir.
• Yiyecek içecek bir şeyler sipariş edebilir.
• Sıradan resmi bir gorüşmede önemli bilgileri anlayabilir ve sorulduğunda cevap
verebilir.
• Bir konuşmada basit soruları yanıtlıyabilir ve basit söylemlere uygun davranabilir.
4.1.4.SÖZEL ÜRETİM
• Planları hedef ve davranışlarıyla, nedenleriyle açıklıyabilir.
• Kısa bir yazıyı metne sadık kalarak sözlü olarak basit bir dille anlatabilir.
• Anlaşılabilir bir biçimde rakamlarla ilgili ifadeler verebilir.
• Kısa ve basit bir biçimde yaşadığı tecrübeleri olayları ve aktiviteleri anlatabilir.
• Korku ve sevinç gibi duyguları basit bir biçimde ifade edebilir ve yanıtlıyabilir.
• Olaylari ana hatlariyla anlatabilir.
• Eğitim durumunu anlatabilir.
• Planları hakkında basit bir şekilde konusabilir.
• Bildik durumlarda kisa bilgiler verebilir ve verilen bilgileri anlayabilir.
• Tanıdık kişileri ve bildik şeyleri anlaşılır biçimde tarif edebilir.
• Kisisel tecrubeler, yasanilan olaylar ve aktivitelerhakkinda cok basit sekilde yazabilme
• Guncel konularda kendi fikrini de belirterek yazabilme
• Ve ancak cunku gibi sozcuklerle baglanmis bsit tumceler yazabilme
4.1.5.YAZILI ANLATIM
• Kişisel tecrübeler, yaşanılan olaylar ve aktiviteler hakkında çok basit şekilde yazabilir.
• Ve, ancak, çünkü gibi sözcüklerle bağlanmış basit tümceler yazabilir.
• Kişisel veya eğitim durumu içeren basit formları doldurabilir.
• Kişisel tecrübeler, yaşanılan olaylar ve aktiviteler hakkinda basit olarak yazışabilir.
• Bildik konularda mesela örneğine bakarak bir özgeçmiş yazabilir.
• Guncel konularda kendi fikrini belirterek yazabilir
• Kısa ve basit bir biçimde planları ve yapılması gerekenleri yazabilir..
• Bir mektupta: temel selamlama, hitap, istek ya da teşekkür ifadelerini kullanabilir.
• Ailesini, okulunu, hobilerini içeren bilgilerle kendisini tanıtabilir.
• Kısa kullanılmış bilgileri, sorunları iletebilir ve açıklayabilir.
• Basit ilanlar yazabilir.
• Basit yapılandırılmış bir öyküyü, detayları peş peşe sıralıyarak yazabilir..
4.2.KONU ALANLARI
Bir eğitim öğretim yılı boyunca, her bir sınıfta işlenebilecek konular aşağıdaki konu
alanlarına göre belirlenir. İşlenecek her konuda Almanca konuşan ülkeler hakkında ülke
bilgisine yer verilmeli ve öğrencinin öğrendiği yabancı dilin ülkesini tanimasına ve kendi
dünyasıyla karşılaştırılmasına olanak verilmelidir. Aşağıdaki konular, belli bir işleyiş
sırasına göre verilmemiştir.
• Freundschaft
• Orientierung in der Stadt
• Reisen
• Über Vergangenheit sprechen
• Medien
• Sport
• Körper
• Kleidung
• Essen und Trinken
• Gefühle
• Wohnung-Haus
• Wetter
4.3.YÖNTEM VE ÖĞRENME TEKNİKLERİ
• Bağımsız olarak çalışabilmede daha ileri düzeye ulaşır:
• Serbest konuşur ve yazar
• Öğrenme araçlarını kendi başına kullanır (ses kasetleri, bilgisayar)
• Sözcük dağarcığı: Sözcük türetir.
• Deyimleri kullanır .
• Anlaşılır iki dilli ve basitleştirilmiş tek dilli sözlüklerle çalışır.
• Çeşitli konularla ilgili sözlü ve yazılı bilgiler verir(kısa rapor verme)