kimyasal termodinamik · 2020-01-13 · kimyasal termodinamik İlk kez, İngiliz bilim adamı lord...
TRANSCRIPT
Kimyasal Termodinamik
İlk kez, İngiliz bilim adamı Lord Kelvin tarafından, 1849 yılında
kullanılan termodinamik terimi Yunanca therme (ısı) ve dynamis
(güç) kelimelerinin birleşmesinden oluşmuştur. Termodinamik
kısaca, kimyasal ve fiziksel olaylarda enerjinin bir şekilden (ısı,
elektrik vs.) diğer şekillere (iş, entalpi, entropi vs.) dönüşümlerini
ve bu dönüşümler sırasındaki ilişkileri inceleyen bir bilim dalıdır.
Termodinamik günümüzde enerji ve entropi bilimi olarak da
tanımlanmaktadır. Otomobillerden uçaklara ve uzay araçlarına,
elektrik güç santrallerinden iklimlendirme sistemlerine ve
bilgisayarlara kadar çok geniş bir uygulama alanına sahiptir.
Termodinamik her ne kadar sistemlerin enerji alış-verişiyle
ilgilense de, bu işlemlerin hızıyla asla ilgilenmez. Bundan dolayı
aslında termodinamik denge konumuna veya yarı-durağan adı
verilen, idealize edilmiş sonsuz yavaşlıktaki olaylara uygulanabilir. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Potansiyel
enerji
Işık
enerjisi
Depolanmış
enerji
Mekanik
enerji
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Enerji alış verişi olan herhangi bir olayın belirli koşullar altında
olup olmayacağına termodinamik yasalar kullanılarak karar
verilir. Bir olay ancak termodinamik açıdan mümkünse veya istemli
ise gerçekleşebilir. Değilse asla gerçekleşemez.
Doğal olarak kendi kendine oluşmaya eğilimli olan olaylara istemli
olaylar denir, fakat termodinamik bu olayların istemli olup
olmadığını araştırırken olayların hızı ve mekanizmasıyla ilgilenmez,
bu konuda herhangi bir bilgi de vermez. Bu bilgiler ancak kinetik
çalışmalardan elde edilir. Termodinamik sadece olaydan önceki ve
sonraki özellikleri inceleyerek olayların denge konumlarını belirler.
Yani termodinamik fonksiyonlar, olayın takip ettiği yoldan
bağımsızdır, önceki ve sonraki hal arasında neler olduğu
termodinamiği ilgilendirmez. Termodinamiği sonuç ilgilendirir.
Kimyasal olaylardaki enerji alışverişleri ve enerji dönüşümlerini
termodinamik yasalar kullanarak inceleyen bilim dalına ise kimyasal
termodinamik adı verilir. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Termodinamikte incelenen özellikler maddenin molekül yapısıyla,
yani mikroskopik özellikleriyle ilgili değildir. Termodinamik
sistemlerin makroskopik, yani yığınsal özellikleriyle ilgilenir.
Atom veya moleküllerin özelliklerini ve davranışını inceleyen bilim
dalı ise istatistiksel termodinamik olarak adlandırılır.
Bu derste, termodinamiğin davranış ve hesaplama sistemini oluşturan
termodinamiğin dört yasası tanımlanacak ve fiziksel ve kimyasal
olaylara uygulanacaktır.
Üzerinde araştırmalar yapmak üzere belirli bir sınırla sınırlandırılmış
olan evren parçasına sistem denir. Bu sınırların dışında kalan ve bizi
pek fazla ilgilendirmeyen evren parçasına ise çevre veya ortam denir.
Örneğin, deneyler sırasında kullandığımız içi çözeltiyle dolu cam tüp,
termodinamik bir sistemdir. Laboratuvar sistemin bulunduğu ortam,
tüpün cam çeperi ise sistemin sınırıdır. Bir buzdolabı, mutfakta
(ortam) bulunur ve boyalı olan yalıtılmış dış yüzey sistemin sınırıdır. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Sistem ve ortam arasında, madde veya enerji alış verişi olup
olmamasına bağlı olarak birkaç değişik tür termodinamik sistem
tanımlanabilir. Bunlar: izole sistemler, kapalı sistemler, adyabatik
sistemler ve açık sistemler olarak adlandırılırlar. Sıcaklığı sabit olan
sisteme izotermik, basıncı sabit olan sisteme izobarik ve hacmi sabit
olan sisteme izokorik sistem adı verilir.
İzole sistem: ortamdan her türlü enerji ve madde alış verişine karşı
yalıtılmış olan sistemlere izole sistemler denir.
Kapalı sistem: ortamdan sadece madde alışverişine karşı yalıtılmış
olan, enerji alış verişine karşı yalıtılmamış olan sistemlere denir.
Sistemde madde miktarı sabit olup, sistemin enerjisi değişebilmektedir.
Adyabatik sistem: ortamdan ısı alış verişine karşı tamamen yalıtılmış
sistemdir. Madde alışverişine izin verilir.
Açık sistem: sistemle ortam arasında hem enerji, hem de madde
alışverişinin olduğu sistemlerdir. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Bir sistemin özellikleri zamanla değişiyorsa, buna değişken sistem,
sistemin zamanla özellikleri değişmiyor, sabit kalıyorsa böyle
sistemlere durağan veya denge halindeki sistem denir.
O halde bir sistemi nasıl tanımlayabiliriz? Bir sistemin özelliklerinin
zamanla değişip değişmediğini nasıl bilebiliriz? Bunun yolu, sistemi
tanımlayan bazı özelliklerin olaylar sırasında ölçülmesi ve zamanla
değişip değişmediğinin belirlenmesidir.
Ölçülerek belirlenen, hacim, basınç, sıcaklık ve mol sayısı (veya
kimyasal bileşim) gibi özelliklere sistemin hal değişkenleri denir ve
sistemin o anki hali hakkında bilgiler verirler. P, V, T, n değişkenleri,
PV=nRT şeklinde birbirlerine bağlıdırlar. R sabit olduğundan, bir
sistemde bu dört hal değişkenlerinden biri her zaman diğer üçünün
fonksiyonu olarak yazılabilir.
Hal değişkenlerinin bağlı olduğu fonksiyonlardaki değişme miktarı,
gidilen yoldan bağımsızdır, yalnızca ilk ve son hale bağlıdır. Bu tür
yoldan bağımsız olan fonksiyonlara hal fonksiyonları denir. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örneğin, ilk hali normal koşullar olan bir mol gazın son hali P2=10
atm, V2=4.48 L, T2=546K olduğunda basınç, hacim ve sıcaklık
değerlerindeki değişimler,
DP=P2-P1=10 - 1= 9 atm
DV=V2-V1=4.48 - 22.4= -17.92 L
DT=T2-T1=546 - 273= 273K
olarak bulunur. DV değerinin negatif çıkması sadece V2<V1
anlamındadır. Aksi takdirde, hacim, mol sayısı ve basıncın mutlak
değeri asla negatif olamaz.
Hacim ve mol sayısı bulunduktan sonra, yeni değişkenler üretilebilir.
Mol sayısı x molekül ağırlığı = Kütle
Kütle / hacim = yoğunluk
(Kütle/molekül ağırlığı) / hacim = derişim veya mol kesri vs. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Hal değişkenleri olarak tanımlanan özellikler iki ana grupta
incelenebilir. 1- kapasite özellikleri, 2- şiddet özellikleri.
Kapasite özellikleri: sistemin kütlesine veya miktarına bağlı olan
özellikleridir. Örneğin, kütle, mol sayısı, hacim vs. 5 L oksijen
gazıyla 10 L oksijen gazı aynı değildir. Termodinamik fonksiyonlar
kapasite özelliği taşırlar.
Şiddet özellikleri: sistemin kütlesinden bağımsız olan özelliklerdir.
Örneğin, basınç, sıcaklık, yoğunluk, derişim vs. 1 kg suyun buhar
basıncı ile 10 kg suyun buhar basıncı aynıdır.
Sıcaklık sistemin halini belirleyen değişkenlerden biri olup, sistemi
oluşturan moleküllerin kinetik enerjilerinin toplamının bir
fonksiyonudur veya diğer bir deyişle sıcaklık, ısı akışının yürütücü
kuvvetidir.
Sıcaklık ve ısı farklı kavramlardır. Isı bir enerji şeklidir. Birimi ise
kalori veya juldür. Sıcaklık birimi ise derece veya Fahrenheit dir. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Termodinamiğin sıfırıncı yasası: Bu yasa sıcaklıkları aynı olan iki
sistemin dengede olduğunu söyler.
0. Yasa termik dengeyi gösteren yasadır ve sıcaklık ölçümlerinin
kıyaslama ile yapılabileceğini gösterir. Tüm termometreler bu yasa
uyarınca çalışır ve ölçüm yaparlar. Bir termometrenin sıcaklığı
dengede olduğu sistemin sıcaklığı ile eşdeğer büyüklüğe sahip
olduğundan, sistemin sıcaklığını gösterebilir.
Bu açıdan bakıldığında, iki sistemin termik dengede olup olmadığını
kontrol eden cihazlara termometre sıcaklık ölçümünde kullanılan
maddelere de termometrik maddeler adı verilir.
Celsius eşelinde (ölçeğinde), suyun donma (0C) ve kaynama (100
C) noktaları referans nokta olarak seçilmişlerdir.
T1 T2 T3
T1 T2 T3
T1=T2 ve T2=T3 ise T1=T3 Termik denge
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Termometrik maddelerin özellikleri sıcaklığın bir fonksiyonu olarak
değişir. Bu özellikler hacim, basınç, emk vb. özelliklerdir.
bu özellik y = f(t) ise, sıcaklıkta t = f(y) şeklinde yazılabilir.
Termodinamik sıcaklık olarak Kelvin ölçeği kullanılır.
K = C + 273 olarak hesaplanır ve kullanılır.
t, sıcaklık V
, h
acim
Mutlak
sıfır
-273.15 C
Mutlak sıcakta eksi değer yoktur. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Termodinamiğin en çok ilgilendiği konu, ısı ve işin birbiriyle
ilişkisi ve birbirine dönüşümüdür. Bu nedenle ısı ve iş ile ilgili
kavramların iyi anlaşılması gerekmektedir.
Sistemle ortam arasındaki iş alışverişi basınç farkından, sistemle
ortam arasındaki ısı alışverişi sıcaklık farkından doğar.
Basınç farkından doğan işe, hacim işi denir.
yerine yazılırsa, W= Pdış s dl W=Pdış dV olur. İntegral alınırsa,
dl
Piç
Pdış=fdış/s
s
Sistem içerisine bir miktar gaz hapsedildiğini
düşünelim. Böylece kapalı bir sistem (madde
akışı yok, ısı ve iş akışı var) hazırlanmış olur.
İş = kuvvet x yol
diferansiyel iş ise, W=f x dl olacaktır.
Gazın genleşirken yapacağı iş sırasında,
fiç>fdış olmalıdır. fdış= Pdış x s iş denkleminde
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Gazın, sabit bir dış basınca karşı V1 hacminden V2 hacmine
genişlemesi sırasında yapılan iş tersinmezdir. Bu iş,
olacaktır.
Eğer, ortam boşluksa, Pdış=0 ise, W=0 olur. Vakuma karşı iş yapılmaz.
Genleşme sırasında V2>V1 olduğundan iş +
Sıkışma sırasında V2<V1 olduğundan iş -
İş bir hal fonksiyonu değildir, bu nedenle izlenen yola bağımlıdır.
2
1
2
1
V
V
dışdVPW 2
1
V
V
dış2,1 dVPWW
VP)V-(VPW dış12dış D
bulunur.
V
P Önce P sbt
V1V2 Sonra
P1P2 W=P1DV
V
P Önce V sbt
P1P2 Sonra
V1V2 W=P2DV
İki iş
aynı
değildir.
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Sabit bir basınca karşı yürüyen hal değişimleri daima tersinmezdir.
Piç>Pdış tersinmez genleşme,
Piç<Pdış tersinmez sıkışma,
Piç=Pdış iş yapılmaz.
Yukarıdaki her iki olay bu eşitliği sağlamak üzere hızla cereyan eder.
Genleşme ısı alarak, sıkışma ise ısı vererek gerçekleşen bir
olaydır. Sıcaklık değişiyorsa, genleşme veya sıkışma tersinmezdir.
Eğer, genleşme ve sıkışma sırasında sıcaklık sabit ise, izoterm
tersinir genleşme veya izoterm tersinir sıkışmadan bahsediliyor
demektir. Her an geri dönebilecek şekilde yürüyen olaylara tersinir
olaylar denir.
Yukarıda verilen silindir içerisindeki gazın sabit sıcaklıkta tersinir
olarak genleşmesi için gazın iç basıncının (Piç) dış basınçtan (Pdış)
sonsuz küçük bir miktar (dP) kadar büyük olması gerekir. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Pdış + dP = Piç veya Pdış = Piç – dP yazılabilir.
Bu değer, eşitliğinde yerine yazılırsa,
yerine yazılırsa,
Boyle yasasından P1V1=P2V2 V2/V1=P1/P2
Tersinir izoterm iş
Genleşme sırasında W +, sıkışma sırasında W – işaretlidir.
2
1
V
V
dışdVPW
2
1
2
1
V
V
iç
V
V
iç dV) dP-dV(PdV dP)-(PW
küçük x küçük
çok küçük
V
nRTP dVPW iç
V
V
iç
2
1
V
VnRTln
V
dVnRT dV
V
nRTW
1
2
V
V
V
V
2
1
2
1
V
VnRTlnW
1
2 P
PnRTlnW
2
1
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Tersinmez bir genleşmede,
<
Yani bir genleşmede, tersinir iş, tersinmez işten daima daha büyüktür.
Tersinmez bir sıkışmada,
>
Yani bir sıkışmada, tersinir iş, tersinmez işten daima daha küçüktür.
2
1
V
V
dıştersinmez dVPW 2
1
V
V
tersiniriç WdVPtersinirtersinmez WW
2
1
V
V
dıştersinmez dVPW 2
1
V
V
tersiniriç WdVPtersinirtersinmez WW
İki iş
aynı
değildir.
V
P
V
P
V1 V2 V1 V2
Tersinir yol Tersinmez yol
W W
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
İzoterm tersinir bir genleşmede maksimum iş alınır,
İzoterm tersinir bir sıkışmada minimum iş verilir.
Sistemle ortam arasında enerjinin mekanik olarak alışverişine iş
denir. Sistemle ortam arasındaki sıcaklık farkından doğan enerji
alışverişine ise ısı adı verilir.
Isı daima kendiliğinden sıcaklığı yüksek olan taraftan, düşük
olan tarafa doğru akar. Bunun tersi ise kendiliğinden olmaz.
Isı da iş gibi bir hal fonksiyonu değildir ve izlenen yola bağlıdır.
Adyabatik bir sistemde ısı alışverişi ise sıfırdır. Isının birimi kalori
veya joule dür.
1 kalori: 1 g suyun sıcaklığını 14.5C sıcaklıktan 15.5C sıcaklığa
yükselten ısı miktarı olarak tanımlanır. Kalori ile joule arasında,
1 kal = 4.18 joule veya 1 kkal = 4.18 kjoule
İlişkisi mevcuttur. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: 2 mol ideal gaz 25C sıcaklıkta 15 L hacimden 50 L hacme,
a) 1atm sabit dış basınca karşı izoterm ve tersinmez, b) izoterm ve
tersinir olarak genişletildiğinde ortama yapılan işleri joule cinsinden
hesaplayınız. 1 L atm = 101.2 joule.
a) olduğundan,
Wtersinmez = Pdış (V2-V1) = 1 atm (50 -15)L = 35 L atm.
Wtersinmez = 101.2 joule/L atm x 35 L atm = 3542 joule
b) olduğundan,
Görüldüğü gibi >
VP)V-(VPW dış12dış D
V
VnRTlnW
1
2tersinir
15
50ln25)K x (273K x joule/mol 8.314molx 2Wtersinir
joule 5966Wtersinir
joule 5966Wtersinir joule 3542Wtersinmez Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: 5 mol ideal gaz 27C sıcaklıkta 100 L hacimden 10 L hacme,
a) 50atm sabit dış basınç tarafından izoterm ve tersinmez, b) izoterm
ve tersinir olarak sıkıştırıldığında ortamdan sisteme yapılan işleri
joule cinsinden hesaplayınız. 1 L atm = 101.2 joule.
a) olduğundan,
Wtersinmez = Pdış (V2-V1) = 50 atm (10 -100)L = -4500 L atm.
Wtersinmez = 101.2 joule/L atm x -4500 L atm = - 455400 joule
b) olduğundan,
Görüldüğü gibi <
VP)V-(VPW dış12dış D
V
VnRTlnW
1
2tersinir
100
10ln27)K x (273K x joule/mol 8.314molx 5Wtersinir
joule Wtersinir 28716
joule Wtersinir 28716 joule Wtersinmez 455400Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Termodinamiğin birinci yasası: enerjinin korunumu ile ilgili
yasadır. Bu yasa evrendeki enerji miktarının sabit olduğunu belirtir ve
enerjinin yoktan var edilemeyeceğini, vardan da yok
edilemeyeceğini, ancak bir türden diğer bir türe dönüşebileceğini
belirtir. Piller, termik santraller, güneş enerjisi, birinci yasanın
doğruluğunu onaylar.
Bu yasaya göre izole bir sistemin enerjisi sabittir ve böyle bir
sistemde ısı işe, iş de ısıya tam olarak dönüşebilir. Bu dönüşümün
sürekli olarak yapılıp yapılamayacağını termodinamiğin ikinci yasası
inceler.
DE = Q - W
W - W +
Q - Q +
Amerikan işaretleme sistemi
Kapalı sistem
İngiliz işaret sistemi bunun tersidir
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Verilen piston şekline bakıldığında, sisteme verilen ısının tamamının
işe dönüşmeyeceği, ancak bir kısmının işe dönüşeceği görülebilir.
Isının kalan kısmı ise sistemde kalır. Birinci yasaya göre, sistemde
kalan ısı, sistemin iç enerji değişimi olarak adlandırılır.
DE = Q – W veya Q = DE + W
Sisteme verilen ısı = sistemden alınan iş + iç enerji değişimi için harcanan enerji
Bu bağıntının diferansiyeli alındığında,
dE = Q - W
Q ve W tam diferansiyel değildir, yani bu terimler gidilen yola
bağımlıdırlar. Oysa dE teriminin tam diferansiyeli alınabilir, yani dE
gidilen yoldan bağımsızdır, yalnızca ilk ve son hale bağlıdır.
A
B 1. yol
2. yol
Buna çevrim denir İster 1. yoldan,
ister 2. yoldan gidilsin
DE değerleri eşittir
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Aksi takdirde, iç enerji değişiminin küçük olduğu yoldan gidilip, iç
enerji değişiminin büyük olduğu yoldan geri dönülür ve yoktan enerji
kazanılırdı. O halde,
DE1 = DE2 veya Q1-W1 = Q2 – W2 ve birinci yasaya göre,
DEAA = 0 olacaktır.
İç enerji nedir? İç enerji sistemi oluşturan taneciklerin sahip olduğu
her türlü enerjilerinin toplamıdır.
E = E0 + Etitreşim + Edönme + Eöteleme + Eelektronik + Eçekirdek
E0 = moleküllerin mutlak sıfır noktasındaki sıfır noktası enerjileri
Etitreşim = moleküllerin toplam titreşim enerjileri
Edönme = moleküllerin toplam dönme enerjileri
Eöteleme = moleküllerin toplam öteleme enerjileri
Eelektronik=atomların elektronik seviyelerinin değişiminden gelen enerji
Eçekirdek= moleküllerin çekirdek enerjilerinin toplamı Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Bu enerji terimlerinin her biri her madde için etkin değildir ve
etkinlikleri de sıcaklığa bağlıdır. Örneğin, radyoaktif olmayan bir
element için Eçekirdek=0 veya tek atomlu gazlarda Etitreşim ve Edönme= 0
olacaktır.
İdeal gazlar, moleküller arasındaki çekimin ve moleküllerin
hacminin sıfır kabul edildiği gazlardır. Gazlar yüksek sıcaklıkta ve
düşük basınçta ideal özellik gösterirler.
İzoterm tersinmez ve izoterm tersinir olaylarda ideal gaz sistemleri
için (DE = 0)T dır. Yani,
DE = Q – W 0 = Q – W Q = W
Yani verilen veya alınan ısı, verilen veya alınan iş miktarına eşittir.
Fakat eğer gaz ideal değilse, iç enerji değişir.
İç enerjinin mutlak değeri kesin olarak ölçülemez, ancak iki hal
arasındaki değişme miktarı ölçülebilir. Bize gereken de budur. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: Kapalı bir sisteme 200 kalorilik ısı gelmekte ve bu ısının 120
kalorilik kısmı ortama iş olarak verilmektedir. Sistemin iç enerji
değişimini (DE) hesaplayınız.
İç enerji değişimi için harcanan enerji, sisteme verilen ısıdan, yapılan
iş miktarı çıkarıldıktan sonra arta kalan enerji miktarıdır.
DE = Q – W
DE = 200 – 120 = 80 kal x 4.18 joule/kal = 334.4 joule.
Bu türden bir hesaplama yaparken dikkat edilmesi gereken nokta, ısı
ve işin işaretleridir.
Örnek: Kapalı bir sisteme 200 kaloriye eşdeğer iş ve 800 kalorilik
ısı verildiğine göre sistemin iç enerji değişimini (DE) hesaplayınız.
DE = Q – W
DE = 800 - (-200) = 1000 kal x 4.18 joule/kal = 4180 joule.
Q + W - sistem
Q + W + sistem
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: Kapalı bir sistemden 1000 kalorilik ısı ortama alınmaktadır.
Ortamdan sisteme 900 kalori eşdeğerinde iş yapıldığına göre sistemin
iç enerji değişimini (DE) hesaplayınız.
İç enerji değişimi için harcanan enerji, sisteme verilen ısıdan, yapılan
iş miktarı çıkarıldıktan sonra arta kalan enerji miktarıdır.
DE = Q – W
DE = -1000 - (-900) = - 100 kal x 4.18 joule/kal = -418 joule.
Sistem enerji kaybetmiş, kendi enerjisinden harcamıştır.
Örnek: 300K sıcaklık ve 3 atm basınçta 2 mol ideal gaz 7
atmosferlik sabit dış basınç karşısında izoterm olarak ilk hacminin
yarısına sıkıştırıldığında iç enerji değişimini (DE), ortamdan sisteme
yapılan işi (W) ve sistemden ortama akan ısıyı (Q) hesaplayınız.
Gazın ilk ve son hacmi PV=nRT denkleminden hesaplanabilir.
Q - W - sistem
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
V1=nRT/P V1=2 x 0.0821 x 300 / 3 =16.4 L
V2=V1/2 V2= 16.4/ 2 = 8.2 L
İzoterm demek DE= 0 demektir. Buna göre Q = W demektir.
Q = W = Pdış (V2-V1) = 7 (8.2 -16.4) = -57.4 L atm.
1L atm = 101.2 joule olduğundan -57.4 x 101.2 = -5809 joule.
Sabit hacim altında sisteme ısı verildiğinde, hacim işi yapılamaz
ve verilen ısı, iç enerjideki değişime harcanır.
DE = QV – 0 DE = QV olacaktır.
Sabit hacim altında sisteme verilen ısı sistemin iç enerjisini ve
dolayısıyla sıcaklığını artırır. Sabit hacim altında 1 mol maddenin
sıcaklığını 1C yükseltmek için verilmesi gerekli ısıya sabit
hacimde ısınma ısısı denir.
ΔT
ΔE
ΔT
QC V
V
sbt Q
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Eğer DT ve CV biliniyorsa, sistemin iç enerji değişimi hesaplanabilir.
DE = CV (T2-T1) eğer n mol madde varsa,
DE = n CV (T2-T1) CV sıcaklıkla değişir, CV = f(T)
Örnek: Sabit hacimde ısınma ısısı CV=5 kal/mol K olan 10 mol gazın
sıcaklığı sabit hacimde 300K sıcaklıktan 500K sıcaklığa çıkarmak için
verilmesi gereken ısıyı ve iç enerji değişimini hesaplayınız.
DE = QV = n CV (T2-T1)
DE = QV = 10 mol x 5 kal/mol K x (500-300)K = 10000 kal
Veya 10000 kal x 4.18 joule/kal = 41800 joule.
Genelde reaksiyonlar sabit hacimde değil, sabit basınçta
gerçekleştirilirler. Fiziksel ve doğal olayların çoğu da sabit basınç
altında yürürler. Bu tür olaylarda iç enerji değişiminin yanısıra
sistemle ortam arasında iş alışverişi de olur. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Birinci yasadan yola çıkılarak,
DE = QP – W DE = QP – PDV QP = DE + PiçDV
Piç sabit olduğundan, QP = DE +D(PV) ve QP = D(E+PV) yazılabilir.
Sabit basınç altında alınıp verilen ısıya entalpi adı verilir (QP = DH)
Entalpi ile iç enerji değişimi arasındaki ilişki,
DH DE +D(PV) şeklinde gösterilir.
Eğer bir reaksiyonda, reaksiyon kabında bulunan maddeler katı ve
sıvı ise hacim değişimi çok küçük olur ve DPV çok küçük olur,
DH DE olur.
Ayrıca PV=nRT olduğundan gaz reaksiyonları için,
)
P
nRTPΔ(ΔEΔH
Δ(nRT)ΔEΔH Δn(RT)ΔEΔH
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: CH4 gazının sabit hacimdeki yanma ısısı bir kalorimetre
bombasıyla 25C sıcaklıkta ölçülmüş ve -885389 j/mol olduğu
bulunmuştur. DH=?
Yanma tepkimesi, CH4(g) + 2O2(g) CO2(g) + 2H2O(s) DE=-885389 j
Dn= 1-(2+1) = -2 olduğundan,
Kalorimetre bombası sabit hacimde çalışır. Sabit hacimde alınıp
verilen ısı iç enerjiyi değiştirmeye harcanır. Fakat bize gereken sabit
basınçtaki ısı veya tepkime ısısı olan DH değeridir.
Δn(RT)ΔEΔH
K) 298K x j/mol 8.314 x 2( j ΔH 885389
j 4959 - j ΔH 885389
kj -890.4 j ΔH 890348
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: 298K ve 1 atmosfer basınçta grafitin yanmasını gösteren
reaksiyon aşağıda verilmiştir. Grafitin molar hacmi 0.0053L olduğuna
göre reaksiyonun iç enerji değişimi DE değerini hesaplayınız.
C(k) + 1/2O2(g) CO(g) DH= -26416 kal
DH DE +D(PV)
Dn=1- (1/2+0.0053) 1/2 bulunur.
-26416 kal = DE + 1/2 (1.987 kal/mol K) x (298)K
DE = -26416 + (-296) = -26712 kal.
Örnek: 1 mol ideal gaz 25C sıcaklıkta 10 atmosfer basınçtan 1 atm
basınca izoterm ve tersinir olarak genleştiğinde DE, DH, W ve Q
değerlerini hesaplayınız.
Olay izoterm olduğu için DE 0 dır. Ayrıca, DH DE +D(PV)
Boyle yasasına göre PV= sbt olduğundan, DH DE + (P2V2-P1V1)
Δn(RT)ΔEΔH
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Buna göre, DH DE + (P2V2-P1V1)
DH 0
Birinci yasadan, izoterm koşullarda, Q= olduğundan,
Sabit basınç altında, 1 mol maddenin sıcaklığını 1C yükseltmek
için verilmesi gereken ısıya, sabit basınç altında ısınma ısısı denir.
Eğer DT ve CP biliniyorsa, sistemin entalpi değişimi hesaplanabilir.
DH = CP (T2-T1) eğer n mol madde varsa,
DH = n CP (T2-T1) CP sıcaklıkla değişir, CP = f(T)
0 0
P
PnRTlnW
2
1
joule 5705 1
10ln x 298 x 8.314 x 1W
ΔT
ΔH
ΔT
QC P
P
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
CP ve CV değerleri kıyaslandığında, CP>CV olduğu görülür. Yani bir
maddenin sıcaklığını 1C yükseltmek için sabit basınç altındaki
ısıtmada, sabit hacimdeki ısıtmaya göre daha fazla ısı verilmesi
gerekmektedir.
Örnek: 64 g oksijen gazı sabit basınç altında 0C den 100C
sıcaklığa ısıtılmaktadır. Bu olay için DH ve DE değerlerini
hesaplayınız. CP= 7.05 kal/mol K, CV= 5.06 kal/mol K.
DH =QP= n CP (T2-T1) (64/32) x 7.05 kal/mol K x (100-0)
DH =QP= 1410 kal
DE= QV= n CV (T2-T1) (64/32) x 5.06 kal/mol K x (100-0)
DE =QV= 1012 kal
DH = DE + P DV Genleşme işi = 1410-1012= 398 kal.
sbt QV sbt değil QP
Verilen ısının bir
kısmı iş yapmaya
harcanır
Verilen ısı iç
enerji değişimi
için harcanır
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Isınma ısılarının birbirlerinden faklı olduklarını söyledik, bu fark ne
kadardır?
DH = DE + D(PV) her iki taraf DT ile bölünürse,
DH/DT = DE/DT + D(PV)/DT bu durumda
CP = CV + D(nRT)/DT CP = CV + RDT/DT
CP = CV + R veya CP - CV = R bulunur.
Bu eşitlik yardımıyla, CP veya CV değerinden birisi bilindiğinde
diğeri kolayca hesaplanabilir.
Örnek: Karbon dioksitin sabit basınç altındaki ısınma ısısı CP=8.96
kal/molC olduğuna göre sabit hacimde ısınma ısısı CV değerini
hesaplayınız.
Yukarıda bulunan eşitlik kullanılırsa,
CV = CP – R = 8.96 – 1.987 = 6.97 kal/mol C Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: OF2(g) + H2O(g) O2(g) + 2HF(g) tepkimesi için DH0 ve DE0
değerlerini hesaplayınız. Standart oluşum entalpileri, OF2(g)=+23
kj/mol, H2O(g) =-241.8 kj/mol, HF(g) =-268.6 kj/mol.
Tepkime için DH0 değeri,
DH0 = 2DH0HF – [DH0
OF2+ DH0H2O]
DH0 =2(-268.6 kj) – [23 kj -241.8 kj]
DH0 = -537.2 kj + 218.8 kj = -318.4 kj
Bu DH0 değeri DE0 değerinin hesaplanmasında kullanılır. Bu tepkime
için Dn=+1 olarak hesaplanır.
Δn(RT)ΔHΔE Δn(RT)ΔEΔH 0000
j -320900K 298K x j/mol 8.314 x mol 1 j 318400ΔE0
kj 320.9- ΔE0 Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Termodinamiğin ikinci yasası: 1850 yılında Robert Clausius
tarafından tanımlanmıştır. Bu yasa, entropi denilen ve bir sistemde
düzensizliğinin ölçüsü olan bir büyüklüğün her türlü enerji
dönüşümünde sürekli olarak arttığını belirtir. İkinci yasa ayrıca evrenin
entropisinin sürekli arttığını söyleyen bir yasadır.
İkinci yasa, birinci yasadan daha zor anlaşılır bir yasadır. Bu yasaya
enerjinin kullanılabilirliği yasası da denilebilir. Enerjinin niceliğinin
yanında niteliğinin de önemli olduğunu vurgulayan bir yasadır. Bir
sistemde meydana gelen değişimlerin enerjinin niteliğini azaltan yönde
olduğunu ve belli bir miktar enerjiden ne ölçüde yararlanılabileceğini
gösteren yasadır.
Kendi haline bırakılan sıcak suyun zamanla kendiliğinden soğuması,
demirin paslanması, tahtanın çürümesi bu yasaya bir örnektir.
Kainattaki olayların tümü yukarıdakiler gibi geri dönüşümlü olmayan
olaylardır. Bizi ısıtan ve aydınlatan güneş bir bardak sıcak çay gibi
ısısını tüketmektedir. İçinde bulunduğumuz Samanyolu Galaksisi ve
diğerleri birbirlerinden hızla uzaklaşmaktadırlar. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Herhangi bir olay sırasında sistemdeki entropi değişimi,
Entropinin bu tanımı sadece tersinir yürüyen olaylar içindir, fakat
entropi bir hal fonksiyonudur ve gidilen yoldan bağımsızdır. Bu
nedenle, ilk halden son hale gidişteki değişim tersinir veya tersinmez
olsun aynıdır. Fakat sadece tersinir olaylar için yukarıdaki bağıntıdan
hesaplanır. Tersinmez yol şu an konumuz dışındadır ama,
hiçbir zaman entropi değişimine eşit değildir.
O halde
eşitsizliği yazılabilir.
Qtr ve Qtz tersinir ve tersinmez olaylardaki ısı alışverişleri olsun.
2
1
2
1
trtr
tr
T
QδQ
T
1
T
δQΔS
T
δQtz
T
δQ
T
δQ tztr
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Qtr = DE + Wtr Qtz = DE + Wtz
Fark alınırsa, Qtr - Qtz = Wtr - Wtz
Daha önceden bilindiği gibi,
Wtr > Wtz olduğundan, Wtr – Wtz > 0 olacaktır.
veya
Yani, tersinmez olaylarda hesaplanan ısının sıcaklığa oranı, gerçek
entropi değişiminden daha küçük olacaktır. Sistemin entropisi
değişirken, sistemle ısı alışverişinde bulunan ortamın da entropisi
değişecektir.
Hal fonksiyonudur değişmez
T
δQ
T
δQ tztr D
2
1T
δQS veya
T
δQdS tztz
ArtarAzalır S
Sistem Q
Ortam
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Bu artış ve azalış tersinir olaylarda mutlak değerce birbirine eşittir ve
evrenin entropisi tersinir olaylarda değişmez.
DSsist + DSort = Dsevren
Tersinmez olaylarda entropi mutlak değerce birbirine eşit değildir ve
evrenin entropisi tersinmez olaylarda artar. Örneğin T1 ve T2
sıcaklığındaki (T2>T1) iki bloğun temas ettiğini düşünelim. Sıcak olan
bloktan soğuk olana tersinmez bir şekilde ısı akar, alınan ve verilen ısı
aynıdır, fakat entropileri T2>T1 olduğundan aynı değildir.
DSsoğuk - DSsıcak = Dsevren > 0 olacaktır.
İkinci yasa: entropi bir hal fonksiyonudur, tersinir olaylarda evrenin
entropisi sabit olup, tersinmez olaylarda ise evrenin entropisi artar
şeklinde de tanımlanabilir. İkinci yasa, sisteme verilen ısının tam
olarak veya %100 verimle işe dönüştürülememesi nedeniyle
doğmuştur. Sıcaklığı her yerinde aynı olan bir ısı deposunun ısısı
kullanılarak sürekli çalışan bir devridaim makinesi yapılamamıştır.
0T
Q
T
Q trtr
2
tz
1
tz
T
Q
T
Q
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: 1 mol suyu 100C sıcaklık ve 1 atm basınçta tersinir olarak
buharlaştırmak için ortamdan sisteme 9710 kalorilik ısı verilmektedir.
Sistemin, ortamın ve evrenin entropisindeki değişimi hesaplayınız.
Görüldüğü gibi evrenin entropisindeki değişim sıfır olarak
bulunmuştur. Zaten tersinir olaylarda evrenin entropisi değişmez
demiştik.
0326373
9710.
T
QΔS tr
sistem
0326373
9710.
T
QΔS tr
ortam
ortamsistemevren ΔS ΔSΔS
026.03 26.03ΔSevren
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: sıcaklıkları 700 ve 300K olan çok büyük iki ısı deposu kısa
bir süre temas ettirildiğinde sıcak olan depodan soğuk olan depoya
1000 kalorilik ısı akmaktadır. Isı depolarının sıcaklıklarındaki
değişiklikler ihmal edilebilecek kadar küçük olduğuna göre, evrenin
entropi değişimini hesaplayınız.
Isı sıcak cisimden soğuk cisme doğru daima tersinmez bir biçimde
akar.
Görüldüğü gibi tersinmez olaylarda evrenin entropisi artmaktadır.
sıcaksoğukevren ΔS ΔSΔS
2
tz
1
tzevren
T
Q
T
QΔS
kal/K 90700
1000
1000ΔSevren .1
300
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Entropi tanımlandıktan ve entropinin nasıl hesaplanacağı
anlatıldıktan sonra, tersinir yürüyen bazı olaylardaki entropi
değişimlerinin nasıl hesaplandığı konusuna biraz değinelim. Bir
ideal gazın izoterm ve tersinir genleşmesi sırasındaki entropi
değişimi,
DE = Q – W
DE = 0 Q = W Qtr = Wtr = nRT lnV2/V1
Genleşmede, V2>V1 olacağından DS +
işaretli olacaktır
Sıkışmada , V2 < V1 olacağından DS -
Kendiliğinden yürüyen olaylarda entropi artar, yani bir gazın
kendiliğinden sıkışması veya diğer bir deyişle entropisi düşük bir
hale geçmesi kendiliğinden mümkün değildir.
1
2tr
V
Vln nR
T
QΔS
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Makro ve mikro düzeyde iki farklı tür eğilim söz konudur. Bu
eğilimler,
1- enerjiyi minimum yapmak,
2- düzensizliği maksimum yapmaktır.
Olaylar ve moleküller bu iki eğilim arasında bir optimum yol
bularak bir davranış biçimi belirler.
İzoterm ve tersinir yürüyen bir buharlaşma, erime vs. olaylarda
entropi değişimi,
Tersinir yürüyen bir tepkimede, tersinir olarak alınıp verilen ısının
reaksiyonun yürüdüğü sıcaklığa oranına reaksiyon entropisi denir.
Eğer sıcaklık 25C ise, bu takdirde standart reaksiyon entropisi
adı verilir ve ile gösterilir.
b
bb
T
ΔHΔS
e
ee
T
ΔHΔS
r
rr
T
ΔQΔS
0
298ΔSProf. Dr. Ahmet UYANIK
Entropi sıcaklıkla değişir. Sistemde ise ısı, sabit basınç veya sabit
hacim altında tersinir olarak alınıp verilebilir.
Qtr = n CP dT Qtr = n CV dT
Bu değerler integralde yerine yazılırsa,
Eğer CP ve CV değerleri sabitse, entropi değişimleri böyle hesaplanır.
Fakat eğer CP ve CV değerleri sıcaklığa bağlı ise integrale ilave edilir.
2
1
T
T
tr
T
δQΔS
2
1
T
T 1
2P
P
T
Tln Cn dT
T
Cn ΔS
2
1
T
T 1
2V
V
T
Tln Cn dT
T
Cn ΔS
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: İdeal olduğu düşünülen 0.5 mol azot gazı 10C sıcaklıkta 10
L hacimden 30 L hacme izoterm ve tersinir olarak genleştirilmektedir.
Sitemin ve evrenin entropi değişimini hesaplayınız.
Olay tersinir olduğundan, ortamın entropi değişimi,
Görüldüğü gibi evrenin entropisindeki değişim sıfır olarak
bulunmuştur.
1
2trsistem
V
Vln nR
T
QΔS
kal/K 10
30ln x 1.987 x ΔSsistem 09150 ..
kal/K ΔSortam 091.
ortamsistemevren ΔS ΔSΔS
0 1.09 1ΔSevren 09.
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: 1 atmosfer sabit basınçta ve 100C sabit sıcaklıkta 9 g su
buharlaştırılmaktadır. Bu olaydaki entropi değişimini hesaplayınız.
DHb=540 kal/g.
Örnek: 273K sıcaklıkta 1 mol buzu aynı sıcaklıkta 1 mol su haline
getirmek için 1 atmosfer sabit basınçta 1140 kal ısı verilmektedir.
Entropi değişimini hesaplayınız.
Örnek: İdeal olduğu düşünülen 14 g azot gazı 27C sıcaklıktan 127
C sıcaklığa a) sabit hacimde, b) sabit basınçta ısıtıldığında entropi ne
kadar değişir? CV =4.94 kal/molC
14 g/28 g mol-1= 0.5 mol N2, CV biliniyor o halde,
kal/K 373K
g 9 x kal/g
T
ΔHΔS
b
bb 0313
540.
kal/K 18.4273K
kal 1140
T
ΔQΔS
e
ee
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
a) Sabit hacimdeki entropi değişimi,
b) Sabit basınçtaki entropi değişimi için CP değerinin bilinmesi
gerekmektedir. Daha önce,
CP = CV + R olduğu gösterilmişti.
CP = 4.94 + 1.987 = 6.93 kal/molC
Görüldüğü gibi sabit basınçta entropi değişimi daha büyük
bulunmuştur.
Bunun anlamı, sabit basınçta sistemdeki düzensizliğin sabit
hacimdeki düzensizliğe göre daha fazla olduğudur.
Ckal/ 71.0300
400ln x 4.94 x 5.0
T
Tln Cn ΔS 0
1
2V
Ckal/ 997.0300
400ln x 6.93 x 5.0
T
Tln Cn ΔS 0
1
2P
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Termodinamiğin üçüncü yasası: Katı fazda bile moleküller titreşim
hareketlerine devam ederler. Titreşimler sıcaklık düştükçe azalır ve
mutlak sıfır noktasında (-273.15C) moleküller tümüyle hareketsiz
kalırlar. Bu hal en üst düzeyde molekül düzenini ve en alt düzeyde
enerji seviyesini gösterir. Termodinamiğin üçüncü yasası,
moleküllerin konumunda herhangi bir belirsizliğin olmadığı
mutlak sıfır sıcaklığında, saf element ve bileşiklerin hatasız
kristallerinin entropileri sıfırdır şeklinde tanımlanmaktadır.
Rastgelelik büyük
(entropi büyük) Rastgelelik küçük
(entropi küçük)
Katı Sıvı Gaz
T=0
S0=0
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
0
0.05
0.1
0.15
0.2
0.25
0.3
0.35
0.4
0.45
0.25 0.35 0.45 0.55 0.65 0.75 0.85
İç enerji ve entalpinin mutlak değeri hesaplanamadığı, sadece iki
hal arasındaki farkları hesaplanabildiği halde, termodinamiğin
üçüncü yasası yardımıyla her hangi bir sıcaklıkta bir element
veya bileşiğin entropisinin mutlak değeri hesaplanabilir. Bu
hesaplama CP ısınma ısısının kullanılmasıyla yapılır.
T=0 için S0=0 olduğundan,
olur.
Eğer CP=f(T) fonksiyonu biliniyorsa, integral matematiksel olarak
alınarak entropi bulunur. Fakat CP değerinin sıcaklığa bağlı olduğu
fonksiyon çoğunlukla bilinmez, bu nedenle, (T, CP/T) grafiği çizilerek
eğerinin 0 ile T arasında kalan alanı hesaplanarak integralin sayısal
değeri yani T sıcaklığındaki entropi bulunur.
T
0
PT dT
T
CS 0S
T
0
PT dT
T
CS
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Bir element veya bileşiğin 1 atm ve 298K sıcaklıktaki mutlak
entropisi standart mutlak entropi olarak adlandırılır. Eğer standart
şartlarda element gaz haldeyse,
Eşitliğinden hesaplanır.
değerleri bir çok element ve bileşik için hesaplanmış ve kimya
kaynaklarında tablolar halinde sunulmuştur.
298
T
P(g)
k
b
T
T
P(s)
e
e
T
0
P(k)0
298
k
k
e
e
dTT
C
T
ΔHdT
T
C
T
ΔHdT
T
CS
0
298S
Su birikintisi
Buz kalıbı DS artar
DS azalır Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Daha önce, evrendeki tersinir ve tersinmez olaylar için entropi
değişimi,
Tersinir DSevren= 0 Tersinmez Dsevren > 0
olduğu söylenmişti.
Bir olayın tersinir olup olmadığı düşünülerek, devamlı evrendeki
entropi değişimini hesaplamak pek de kullanışlı bir yol değildir.
Bir olayın kendiliğinden yürüyüp yürümeyeceği sistemin
özelliklerine bakılarak değerlendirilebilir. Bunun için yeni bir hal
fonksiyonu olan serbest entalpi (G) ve serbest entalpi değişimi (DG)
kavramları tanımlanabilir. Buna Gibbs serbest enerjisi de denir.
G = H – TS
Görüldüğü gibi serbest entalpi, G, sistemde entropi için harcanan
enerjinin dışında kalan kullanılabilir enerji miktarını göstermektedir.
Bir olayın kendiliğinden yürüyüp yürümeyeceğini serbest entalpi
fonksiyonunun değişimi (DG) belirler. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
DG = DH – D(TS) veya DG0 = DH0 – D(TS0)
Kimyasal reaksiyonlar genellikle sabit basınç ve sabit sıcaklıkta
gerçekleştirilirler. Bu nedenle,
DG = DH –TDS veya DG = QP – Qtr (P, T sabit)
yazılabilir.
Olay irdelenirse,
Eğer, Q = Qtr ise, yani verilen ısı ile entropiye harcanan ısı eşit ise,
DG = 0 dır. Yani olay tersinir yürür ve sistem dengededir.
Eğer, Q < Qtr ise, yani entropiye (düzensizliğe) harcanan ısı verilen
ısıdan daha büyükse, DG = - dir. Yani sistem enerji kaybetmektedir
olay kendiliğinden yürür.
Eğer, Q > Qtr ise, yani verilen ısı, entropiye harcanan ısıdan daha
büyükse, DG = + dır. Yani sistem enerji kazanmaktadır olay
kendiliğinden yürümez (olayın tersi kendiliğinden yürür). Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Kendiliğinden olmaz
Kendiliğinden olur
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Ayrıca, standart (25C ve 1 atm) serbest oluşum enerjilerinden
yaralanılarak bir reaksiyonun standart serbest enerji değişimi
hesaplanabilir ve reaksiyonun yönü tayin edilebilir.
DG(tepkime) = DGf(ürünler) - DGf(girdiler)
Örneğin, 2NO(g) + O2(g) 2NO2(g) tepkimesinin DG değerini
hesaplayınız ve reaksiyonun kendiliğinden olup olmayacağına karar
veriniz.
Tablolardan (Kitap Cilt II, sh. 149 veya El kitabı 5-5 ile 5-60 arası)
standart oluşum serbest enerjileri bulunarak yerine yazılırsa,
DG(tepkime) = 2 DGfNO2 - 2DGfNO
DG= 2 (+51.84 kj) – 2(+86.69 kj)
DG= - 69.70 kj
Görüldüğü gibi tepkimenin standart oluşum serbest enerjisi negatif
bulunmuştur. Yani bu tepkime kendiliğinden olur. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: 3/2 O2 O3 tepkimesinin serbest oluşum enerjisi DG0
değerini hesaplayınız. Ozon oluşumu için DH0= 34.0 kkal/mol,
DS0=56.8 kal/molK. Oksijen oluşumu için DH0= 0 kkal/mol, DS0=
49.0 kal/molK.
DG0 = DH0 – TDS0
DH0O3= 34.0 – (3/2 x 0) = 34.0 kkal/mol
DS0O3= 56.8 – (3/2 x 49.0) = -16.7 kal/mol K
DG0 = 34000 – 298 x (-16.7)
DG0 = 34000 +4980
DG0 = 38980 kal/mol
Ozonun standart oluşum serbest enerjisi DG0 + işaretli bulunmuştur.
Bu nedenle, ozonun oksijenden kendiliğinden oluşması mümkün
değildir. Fakat ozonun oksijene bozunması kendiliğinden olur. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Serbest entalpi üzerine yapılan bu değerlendirmeler ancak sabit
basınç altında yürüyen olaylar için geçerlidir. Sabit hacim altında
yürüyen olaylar için aynı amaçla serbest iç enerji (A) ve serbest iç
enerji değişimi (DA) fonksiyonu tanımlanmıştır.
A = E – TS
DA = DE – TDS
şeklinde gösterilir. Serbest iç enerjiyle ilgili detaylı bilgiler ve
uygulamalar fizikokimya dersinde gösterilecektir.
Örnek: -10, 0 ve +10C sıcaklıklarda buzun serbest entalpi
değişimini hesaplayarak buzun kendiliğinden eriyip erimeyeceğini
irdeleyiniz. DH0e= 6.01 kj/mol, DS0
e= 22.0 j/K mol
-10 için DG0 = DH0 –TDS0 =6.01 kj/mol –263Kx0.022 kj/mol K =+0.22 kj/mol
0 için DG0 = DH0 –TDS0 = 6.01 kj/mol – 273K x 0.022 kj/mol K =0.0 kj/mol
+10 için DG0 = DH0 –TDS0 =6.01 kj/mol–283K x 0.022 kj/mol K =-0.22 kj/mol Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Katı su Sıvı su
Entropi artar
endotermik
Entropi azalır
ekzotermik
0 üzerinde kendiliğinden olur
0 altında kendiliğinden olur
Örnek: C(k) + H2O(g) CO(g) + H2(g) DH0= +131 kj, DS0= +134j/K.
Oda sıcaklığında karbonla su karıştırıldığında bir reaksiyon olmaz.
695, 705 ve 715C sıcaklıklarda bir reaksiyon olup olmayacağını
araştırınız.
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: 1 mol benzen (C6H6, 78 g/mol) normal kaynama noktası olan
80.2C sıcaklıkta tersinir olarak buharlaştırılıyor. Buhar 1 atm sabit
basınca karşı genleşmekte olup benzenin buharlaşma ısısı 94.4 kal/g
dır. Q, W, DE, DH, DS, DG ve DA değerlerini hesaplayınız.
Q = 94.4 kal/g x78 g/mol = 7363 kal/mol
1 mol benzen buharlaştığında 1 mol buhar oluşur ve 1 atm basınca
karşı genleşir.
W = Pdış (Vb - Vs) = Pdış Vb = nRT=1 x 1.987 x 353.2 = 702 kal
Sisteme gelen ısı ve iş biliniyor,
DE = Q – W =7363 – 702 = 6661 kal
Sabit basınçta alınıp verilen ısı entalpidir, DH = Q = 7363 kal
Sıcaklık sabit ve olay tersinir olduğundan entropinin tanımından,
kal/K 846.202.353
7363
T
H
T
QΔS tr
sistem D
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
DG = DH –TDS = 7363 – 353.2 x 20.846 = 0
Buharlaşma sırasında sıvı ile buhar dengededir ve DG=0 dır.
Serbest iç enerji değişimi ise,
DA = DE – TDS = 6661 – 353.2 x 20.846 = -702 kal
Örnek: 1 mol ideal gaz 227C sıcaklıkta izoterm ve tersinir olarak
0.1 atm basınçtan 0.01 atm basınca genleşmektedir. Q, W, DE, DH,
DS, DG ve DA değerlerini hesaplayınız.
İzoterm olduğundan, DE=0 olacaktır. İzoterm ve tersinir genleşmede,
DH = DE – D(PV) (P1V1=P2V2, sbt) DH = 0 olacaktır.
kal 22880.01
0.1ln x 500 x 1.987 x 1
P
PnRTlnW
2
1
kal/K T
Q
T
QΔS tr
sistem 584500
2288.
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Olay sırasında basınç değiştiğinden serbest entalpi de değişir.
DG = DH –TDS = 0 – 500 x 4.58 = -2288 kal
Bu genleşme bir zorlama olmadan kendiliğinden olabilir.
Serbest iç enerji değişimi ise,
DA = DE – TDS = 0 – 500 x 4.58 = -2288 kal
Olarak hesaplanır.
Serbest entalpi DG bir tepkimenin denge sabitinin ifade edilmesinde
ve türetilmesinde de kullanılır.
Sabit sıcaklıkta serbest enerjinin basınçla değişimine bakalım.
DG = DH –TDS
Sıcaklık sabit olduğundan, ideal gazlar için sıcaklık sabit olduğunda
DH basınçla değişmediğinden, DH = 0 olacaktır. Ayrıca izoterm
koşullar için daha önceden verildiği gibi entropi değişimi, Prof. Dr. Ahmet UYANIK
1
2tr
V
Vln nR
T
QΔS
Olacaktır.
Bu durumda DG = –TDS olacağından,
veya
Olacaktır. Yine Boyle-Mariotte kanunundan,
Bu son bağıntı, ideal gazların serbest enerjisinin sabit sıcaklıkta
basınç ile değişimini göstermektedir. P1 = P0 = 1 ve P2 = P alınarak,
veya
1
2
V
Vln nRTΔG
2
1
V
Vln nRTΔG
için gaz mol 1 P
Pln RTΔG
1
2
Pln RTG-G P
Pln RTΔG 0
0
Pln RTGG 0 Pln nRTnGnG 0 Prof. Dr. Ahmet UYANIK
aA + bB cC + dD şeklindeki bir gaz tepkimesi için,
DG(tepkime) = DGf(ürünler) - DGf(girdiler)
Olacaktır.
DG = [c Gf (C) + d Gf (D)] – [a Gf (A) + b Gf (B)]
DG = [c G0f (C) + cRT ln PC + d G0
f (D) + dRT ln PD] –
[a G0f (A) + aRT ln PA + b G0
f (B) + bRT ln PB]
G0 değerlerinin farkı bulunarak tüm reaksiyon için DG0r bulunur ve
diğer terimler düzenlenirse,
veya
Denge hali için, DGr = 0 olduğundan, olur.
b
B
a
A
d
D
c
C0
rrPP
PPln RTGG DD
P
0
rr Qln RTGG DD
P
0
r Kln RTG DProf. Dr. Ahmet UYANIK
Buradan,
Buna göre, eğer DG – işaretli (istemli) ise üs pozitif olacak ve K>1
olacaktır. eğer DG + işaretli (istemsiz) ise üs negatif olacak ve K<1
olacaktır.
Ayrıca – işaretli DG nin sayısal değeri ne kadar büyükse, K değeri de
o kadar büyük ve o kadar istemli olacaktır.
Denge sabitinin sıcaklığa daha öncekiler gibi (buhar basıncı,
reaksiyon hız sabiti vs.) bağlı olduğu belirtilmişti.
RT
G
P
0
rP
0r
K RT
GKln
D
D
e
R
ΔS
RT
ΔHKln ve
R
ΔS
RT
ΔHKln
2
2
1
1
)T
1
T
1(
R
ΔH
K
Kln
12
0
r
1
2 DH0r= standart tepkime ısısıdır.
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: NO + ½ O2 NO2 reaksiyonu için DG0298= -8.33 kkal ve
DH0298 = -13.5 kkal olarak verilmiştir. 298 ve 598 K sıcaklıklardaki
denge sabitlerini hesaplayınız.
Öncelikle 298K sıcaklıktaki denge sabitini bulalım.
veya
Yerine yazılırsa,
değerler yerine yazılırsa,
Görüldüğü gibi DH0298 değeri negatiftir, yani tepkime ekzotermiktir.
Bu nedenle K denge sabiti sıcaklıkla azalmıştır.
Kln RTG0
r D RT
G0r
K D
e
6298K) kal/molK x kal/1.99 (8330 1.26x10eK
)T
1
T
1(
R
ΔH
K
Kln
12
0
r
1
2
12 26
2 K )298
1
598
1(
kal/molK 1.99
kal 13500
1.26x10
Kln
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Eğer bir yükseltgenme-indirgenme tepkimesi bir galvanik hücre
oluşturacak şekilde düzenlenmiş ise, tepkime için net serbest
enerji değişimi ile oluşturulan hücrenin potansiyeli arasında bir
bağıntı bulunabilir. Bu bağıntı, bir hücreden elde edilen işin ancak
serbest enerjideki azalmaya denk olacağını gösteren,
DG = - n F E bağıntısıdır.
Eşitlikteki n, alınıp verilen elektron sayısını, F, Faraday sayısını, E ise
hücreden iş olarak alınan veya verilen potansiyeli gösterir.
Eşitliğinde, DG yerine - n F E değeri yazılırsa,
veya 298K için
Bu eşitliğe Nerst Eşitliği denir ve elektrokimyasal hücrelerin
potansiyelinin hesaplanmasında kullanılır.
Qln RTGG 0 DD
Qln RTFEn -FEn - 0
Qln nF
RTEE 0 Q log
n
0.059EE 0
1 F= 96487 coulomb
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: Ag(k) | AgCl(k)/Cl-(aq) || Hg2Cl2(k)/Hg(s) | Pt(k) standart pilinde
E0= 0.0454 V olup pil tepkimesi,
2 Ag(k) + Hg2Cl2(k) 2 Hg(s) + 2AgCl(k) dir.
AgCl(k) için standart oluşum entalpisi -127.0 kj/mol, Hg2Cl2(k) için
standart oluşum entalpisi ise -264.9 kj/mol dür. Bu bilgilerden
yararlanarak pil tepkimesinin 25C deki a) DH, b) DG c) DS
değerlerini hesaplayınız.
DH0r=[2DH0(AgCl)]-[DH0(Hg2Cl2)] = 2x(-127) - (-264.9) = 10.9
kj
Tepkime endotermiktir. DG değeri pilin EMK değerinden hesaplanır.
DG0 = - n F E0 = - 2 x 96487 x 0.0454 = -8761 = -8.76 kj
DG değeri negatif olduğu için pil tepkimesi yazıldığı yönde
kendiliğinden olur.
DG=DH –TDS -8760 j=10900 j –298xDS DS0 = +66 j/K Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Atomları bir arada tutan bağların kırılması enerji isteyen,
atomlardan moleküllerin oluşumu, yani kimyasal bağların
oluşumu ise enerji açığa çıkaran bir olaydır.
İki atomlu bir molekülde, atomları bir arada tutan bağın koparılması
için gereken enerjiye bağ ayrışma enerjisi veya bağ enerjisi denir.
Birimi kkal/mol veya kj/mol dür. Buna göre bağ enerjisi, Avogadro
sayısı kadar bağı koparmak için gereken enerji miktarıdır.
H – H(g) 2H(g) DH= +435 kj
Cl – Cl(g) 2Cl(g) DH= +243 kj
H – Cl(g) H(g) + Cl(g) DH= +431 kj
DH değerlerinin tümü + işaretlidir. Bu işlemlerin tümünün enerji
alarak yürüdüğünü gösterir. Bunların arasında en kuvvetli bağ
hidrojenler arasındaki bağdır koparmak daha fazla enerji gerektirir.
Büyük bağ enerjisine sahip olan bağ, kuvvetli bir bağdır. Bu
eşitliklerden herhangi birisi ters çevrilirse DH ın işareti de değişir. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
H(g) + Cl(g) H – Cl(g) DH= - 431 kj
Bir bağ oluşurken enerji açığa çıkar, bağı koparmak için de aynı
miktarda enerji verilmesi gerekir.
Bağ enerjileri DH değerlerinin tayin edilmesinde kullanılır.
H2(g) + Cl2(g) 2HCl(g) DH= 2DH0f = -184.6 kj
Bu tepkimeye ilişkin entalpi değişimi, 1 mol H-H ve 1 mol Cl-Cl
bağlarını koparmak için gereken enerjiyle, 2 mol H-Cl bağının
oluşumu sırasında açığa çıkan enerjinin toplamıdır.
H – H(g) 2H(g) DH= +435 kj
Cl – Cl(g) 2Cl(g) DH= +243 kj
2H(g) + 2Cl(g) 2H-Cl(g) DH= 2 (-431 kj) = -862 kj
Bu eşitliklerin toplamı,
H – H(g) + Cl – Cl(g) 2H-Cl(g) DH= -184 kj olacaktır. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Bazen birbirine eşit olan bağların kopma enerjileri birbirine eşit
olmayabilir. Örneğin, H2O birbirine eşdeğer olan iki O-H bağı içerir
(H-O-H).
H-O-H(g) H(g) + O-H(g) DH=+501 kj
O-H(g) O(g) + H(g) DH=+425 kj
Bunun nedeni, Bir H atomunu oksijen tarafından dengeli çekildiği için
uzaklaştırmak daha zordur. Kalan parça O-H daha az kararlı olduğu
için ikinci bağı koparmak daha kolaydır.
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: 100 g suyu -10C sıcaklıktaki buz halinden +15 C
sıcaklıktaki su haline dönüştürme sırasındaki entalpi değişimini
hesaplayınız. Buz için CP=9.03 kal/mol C ve su için CP= 18 kal/mol
C, buzun molar erime ısısı = 1440 kal/mol.
Buzun mol sayısı = suyun mol sayısı = 100 g/18 g mol-1 = 5.55 mol
Buzu ısıtmak için, Q=nCPDT=5.55 mol x 9.03 kal/molC x(0-(-10))
Q = 500 kal
Buzu eritmek için, Q= n Qerime =5.55 mol x 1440 kal/mol
Q = 7990 kal
Suyu ısıtmak için, Q=nCPDT=5.55 mol x 18 kal/molC x(15-0)
Q = 1500 kal
DH = 500 kal + 7990 kal + 1500 kal = 9990 kal = 9.99 kkal.
Temel Kimya Uygulama Dersi 10
Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: 1 atm basınçta 1 mol C2H4 gazının CO2 ve H2O vermek üzere
yanmasının standart yanma ısısını (DH0r) hesaplayınız.
Öncelikle denkleşmiş denklemi yazalım,
C2H4 + 3O2 2CO2 + 2H2O
DHr = [2DH0(CO2) + 2DH0(H2O)] - [DH0(C2H4 ) + 3DH0(O2)]
Tablolardan, tüm maddeler için standart oluşum entalpileri bulunur.
DH0(CO2)=-94.1 kkal, DH0(H2O)= -57.8 kkal
DH0(C2H4)= 12.5 kkal, DH0(O2) = 0
DH0r = [2x(-94.1) + 2x(-57.8)] – [(12.5 ) + 3x(0)]
DH0r = -316.3 kkal
Bu tepkime görüldüğü gibi ekzotermik bir tepkimedir. Yanma
sonucunda ısısı açığa çıkar. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: 490C sıcaklıkta H2 ve I2 den HI oluşumunun standart
oluşum serbest enerjisi -2.90 kkal/mol dur. H2 + I2 2HI tepkimesi
için bu sıcaklıktaki denge sabitini hesaplayınız.
DG0= 2 mol x -2.90 kkal/mol = -5.80 kkal
DG0= - RT ln K
ln K = - DG0/RT = -(-5800 kal)/(1.99 kal/molK x 763 K)
ln K = 3.82
K = e3.82 = 45.6
K 46 olarak bulunur.
Görüldüğü gibi bu sıcaklıkta H2 + I2 2HI tepkimesi yazıldığı
yönde istemli bir şekilde yürür. Fakat, tepkime yazıldığı yönün tersine
istemli bir şekilde yürüyemez. Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: 298K sıcaklıkta 2NO + O2 2NO2 tepkimesi için denge
sabiti K=1.6x1012 olarak verilmiştir. NO türünün standart oluşum
serbest enerjisi 20.7 kkal/mol olarak verildiğine göre, 298K sıcaklıkta
NO2 için standart oluşum serbest enerjisini hesaplayınız.
2NO + O2 2NO2 tepkimesi için
DG0= - RT ln K
DG0= - (1.99 kal/molK x 298 K) x ln (1.6x1012)
DG0= -16664 kal = -16.7 kkal
Tepkime için standart oluşum serbest enerjisi,
DG0r = [2DG0(NO2)] - [2DG0(NO) + DG0(O2)]
2DG0(NO2) = DG0r + 2DG0(NO)
DG0(NO2) = DG0r / 2 + 2DG0(NO) / 2 = ½ [DG0
r + 2DG0(NO)]
DG0(NO2) = ½ (-16.7 + 2 x 20.7) = 12.35 kkal/mol Prof. Dr. Ahmet UYANIK
Örnek: Zn(k) + Cu2+ Zn2+ + Cu(k) reaksiyonu için standart pil
potansiyeli, E=1.10V dur. Bu tepkimenin denge sabitini
hesaplayınız.
Dengede, eşitliğindeki DG=0 olur
Veya
Dengede, eşitliğindeki E=0 olur
İkinci eşitlik kullanılarak pil tepkimesinin denge sabiti hesaplanabilir.
Görüldüğü gibi çok istemlidir, pil çalışır.
Qln RTGG 0 DD
Kln RTG0 D
Q log n
0.059EE 0
K log n
0.059E 0
K log 2
0.0591.10 K log
n
0.059E 0
370590
2
1094110 x..
x
1.10
K
37
2
2
1.94x10][Cu
][ZnK
Prof. Dr. Ahmet UYANIK