kamu emekçileri bülteni-2006 mayıs

16
Mayýs 2006 * Sayý 14 * Fiyatý 0.5 YTL k k amu amu e e mekçileri mekçileri b b ülteni ülteni KURTULUÞ YOK TEK BAÞINA YA HEP BERABER YA HÝÇBÝRÝMÝZ! Haklarýmýzý, geleceðimizi ve onurumuzu korumak için tek yol mücadele! e-mail: [email protected] Gerek bugünkü çalýþma ve yaþam koþullarýmýzý, gerekse de geleceðimizi yakýndan ilgilendiren bir dizi sorunun üst üste geldiði bir dönemden geçmekteyiz. Bu sorunlardan bazýlarýný hatýrlatýrsak dönemin özelliðini daha iyi anlayabiliriz. Biz kamu emekçilerini doðrudan ilgilendiren baþlýklardan baþlarsak; öncelikle hazýrlýklarý süren “Yeni Kamu Personel Rejimi Tasarýsý”ndan sözedebiliriz. ÝMF ve DB’nin dayatmasý olan bu yasa ile birlikte baþta iþgüvencemiz olmak üzere hemen tüm kazanýmlarýmýzý kaybetmekle yüzyüze kalacaðýz. Kamuda sözleþmelilik esas çalýþma statüsü haline getirilirken, kölece çalýþma koþullarý oluþturuluyor. Bu kölelik daha genel bir saldýrý programýnýn bir alt baþlýðý olarak tasarlanýyor. Programýn diðer ayaðýnda ise bugüne kadar sosyal hak olarak kabul edilen kamu hizmetlerinin ticarileþtirilerek tümden tasfiye edilmesi bulunuyor. Bazý unsurlarý yasa haline getirilmiþ bulunan bu programýn tümden meclisten geçmesi halinde, kamu alaný bugün orman kanunlarýnýn hüküm sürdüðü, iþçinin tümüyle kapitalistlerin keyfiyetine terkedildiði iþ kollarýndaki durumla aynýlaþtýrýlacak.

Upload: sosyalist-kamu-emekcileri

Post on 09-Mar-2016

232 views

Category:

Documents


3 download

DESCRIPTION

Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

TRANSCRIPT

Page 1: Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

Mayýs 22006 ** SSayý 114 ** FFiyatý 00.5 YYTL

kkamu amu eemekçileri mekçileri bbülteniülteniKURTULUÞ YOK TEK BAÞINA YA HEP BERABER YA HÝÇBÝRÝMÝZ!

Haklarýmýzý, geleceðimizi veonurumuzu korumak için tek yol

mücadele!

e-mail: [email protected]

Gerek bugünkü çalýþma ve yaþam koþullarýmýzý, gerekse de geleceðimizi yakýndan ilgilendirenbir dizi sorunun üst üste geldiði bir dönemden geçmekteyiz. Bu sorunlardan bazýlarýnýhatýrlatýrsak dönemin özelliðini daha iyi anlayabiliriz.

Biz kamu emekçilerini doðrudan ilgilendiren baþlýklardan baþlarsak; öncelikle hazýrlýklarý süren“Yeni Kamu Personel Rejimi Tasarýsý”ndan sözedebiliriz. ÝMF ve DB’nin dayatmasý olan bu yasaile birlikte baþta iþgüvencemiz olmak üzere hemen tüm kazanýmlarýmýzý kaybetmekle yüzyüzekalacaðýz. Kamuda sözleþmelilik esas çalýþma statüsü haline getirilirken, kölece çalýþma koþullarýoluþturuluyor. Bu kölelik daha genel bir saldýrý programýnýn bir alt baþlýðý olarak tasarlanýyor.Programýn diðer ayaðýnda ise bugüne kadar sosyal hak olarak kabul edilen kamu hizmetlerininticarileþtirilerek tümden tasfiye edilmesi bulunuyor. Bazý unsurlarý yasa haline getirilmiþ bulunanbu programýn tümden meclisten geçmesi halinde, kamu alaný bugün orman kanunlarýnýn hükümsürdüðü, iþçinin tümüyle kapitalistlerin keyfiyetine terkedildiði iþ kollarýndaki durumlaaynýlaþtýrýlacak.

Page 2: Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

2

Meclisten geçirilen fakat þimdilik geçici birmanevrayla cumhurbaþkaný tarafýndan veto edilen“Sosyal güvenlik yasasý” ise ayný hedefe baðlý olarakgündeme getirildi. Bu yasayla birlikte saðlýk hakkýortadan kaldýrýlýp ticari bir meta haline getirilecek.Böylece saðlýk gibi temel bir hakkýmýz kapitalistþirketlerin olmayan insafýna teslim edilirkenemeklilik hakký da, tam manasýyla mezarabýrakýlacak. Öyle ki, sadece bugünümüz deðilgeleceðimiz de sermaye semirsin diye tam anlamýylaharcanýyor. Emekçiler cephesinden karþý bir güç vekarþý bir duruþ hayata geçirilemezse kuþkuduyulmasýn ki daha önceki saldýrýlarda olduðu gibibu yasa da kýsa sürede yeniden meclisten geçirilerekuygulamaya sokulacak.

Dikkat edilirse hep büyük hak gasplarýnayolaçacak yasalardan bahsettik. Fakat bu mevcutdurumumuzun iyi olduðu anlamýna gelmiyor.Tersine þu anki yaþama ve çalýþma koþullarýmýzoldukça kötü ve çekilmez durumda. Ücretlerimizdüþük, çalýþma þartlarýmýz aðýr, sosyal haklarýmýzyok denecek kadar az ve dahasý bugün hazýrlýklarýsüren yasalarýn birçoðu fiilen uygulanmakta(taþeronlaþtýrma, sözleþmeli çalýþma vb.)

Diðer taraftan doðrudan bizim yaþam alanýmýzdagerçekleþmezse de, yaþamýmýzý aðýr biçimdeetkileyecek olan geliþmeler var. Bunlar içerisindeöncelikle söylenmesi gereken, emperyalist iþgal,saldýrý ve savaþ politikalarýdýr. ABDemperyalizminin Irak’a yönelik iþgalinin nasýl birfaturasý olduðunu yaþayarak biliyoruz. Onbinlerceinsanýn ölümü, bölgenin ekonomik ve kültürelzenginliklerinin tahribi vb. sonuçlar bu faturanýnbelli baþlý maddeleri. Irak’ta durum buyken þimdi deÝran’a yönelik savaþ hazýrlýklarý yapýlýyor. Irak’tatanýk olduðumuzun benzeri bir mizansen þimdidenhazýr. Emperyalistler utanmadan ayný teranelerlesaldýrýya zemin hazýrlamaya çalýþýyorlar. Belli kisaldýrý bir nükleer savaþ biçiminde gerçekleþecek veülke yönetenleri de bu savaþta bu kez çok daha aktifbir rol oynayacaklardýr. Sonuç olarak faturasý herbakýmdan oldukça aðýr bir emperyalist savaþ felaketibizleri bekliyor.

Ülke yönetenleri de ipleri emperyalistlerin elindebu savaþa hazýrlanmaktadýr. Bu hazýrlýðýn en önemliayaklarýndan biri, böylesi her durumda kural olduðugibi, dýþarýda maceralara girerken içeride engelbýrakmamak için yapýlanlardýr. Ýþte yeni TMY yasasý

þovenizm zehri kullanýlarak hazýrlanan bir yasadýr.Yeni TMY ile ülke boydan boya bir hapishaneyeçevrilecektir. Öyle ki yeni TMY’de toplumsalmuhalefetin bastýrýlmasý için büyük bir keyfiyetalaný açýlmaktadýr.

Sadece bir kýsmýný sýraladýðýmýz bu saldýrýbaþlýklarýnýn herbiri hayatýmýzý, bugünümüz vegeleceðimiz ile birlikte karartacak cinstendir. Böyleolmasý þaþýrtýcý deðildir. Zira sermaye sýnýfý veemperyalistlerin varlýk koþullarý emekçilerinyaþamlarýnýn zehir edilmesi temelinde kuruludur.Bu dün olduðu gibi bugün de böyledir. Onun içinemek mücadelesinin oldukça geri bir noktadaolduðu bu süreçte, sermaye de bu denli kapsamlý vecüretli saldýrýlara baþvurabilmektedir. Buyaþadýðýmýz toplumsal düzenin ana yasasýdýr. Emekve sermayenin çýkarlarý birbirine karþýttýr. Bukarþýtlýk, karþýlýklý çýkarlarýn zorladýðý sürekli birmücadeleyi doðurur. Eðer bugün biz emekçiler,sürekli kaybeden durumundaysak ve geleceðe dairherhangi bir umut taþýmaz hale geldiysek bununnedeni, mücadele ve örgütlenmemizin zayýfdüþmesindendir. Öyle ki, yukarýda sýraladýðýmýzkapsamlý saldýrý baþlýklarýnýn herbiri, iþçi veemekçiler ne kadar karþý olurlarsa olsunlar, sermayeve kurumlarý tarafýndan tek taraflý olarakgeçirilmektedir. Tüm bunlar olurken bizlere isesadece izlemek ve boynumuzu bükerek küçükdünyalarýmýzda avunmak düþmektedir.

Oysa, çok deðil sadece 7-8 yýl öncesine gidersekkamu emekçilerinin nasýl bir tarih yazdýklarýný veyönetenler için nasýl da bir kabus haline geldiðinigörebiliriz. KESK’le alanlara çýkan yüz binlercekamu emekçisi karþýsýnda yönetenler, býrakalýmsosyal haklarý gaspetme cüretini, kamu emekçilerineyaranmak uðruna türlü türlü manevralar yapmakzorunda kalýyorlardý. Fakat iþte KESK çatýsý altýndayürüyen mücadelemiz, Kamu-Sen ve Memur-Sengibi kontra-sendikalarýn da etkili bir þekildekullanýlmasýyla güçten düþürülüp zayýflatýldý. Elbettesendikalarýmýzýn baþýna çöreklenerek mücadeledenumudunu kesen sendikal bürokrasiyi unutuyordeðiliz. Ki bunlar kontra güçlerin peþine takýlaraksoluðu meclis koridorlarýnda almýþlardý. Güyamücadeleyle elde edilemeyeni diplomasiylealacaklardý. Fakat tüm bunlarýn koca birer yalanolduðunu çok geçmeden gördük. Mücadelemizingüçten düþürülmesiyle birlikte, baþýmýzý kaldýrmaya

Page 3: Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

3

fýrsat verilmeden sermayenin kapsamlýsaldýrý programlarýna maruz býrakýldýk.Sendikal mücadelemizle kazýndýðýmýz tümhaklarýmýzý da gaspetmeye soyundular. Enönemlisi, yolun baþýnda kapýkulu sayýlýrkenmücadele ile onurlu emekçiliðe terfietmiþtik; oysa bugün, kapýkulluðundan dahaaþaðý bir muameleye tabi tutulmaktayýz.

Evet arkadaþlar, bugün geleceðimiz vehaklarýmýz uðruna taraf olmak istiyorsaksermaye karþýsýnda direniþ mevzilerimiziyeniden kurmak dýþýnda baþka bir seçeneðesahip deðiliz. Sermaye ve örgütleri bugünboþ meydanda güle oynaya canýmýzaokurken, dahasý bir de bunu bizlerle dalgageçercesine bir küstahlýkla yaparken boyuneðmeye devam edemeyiz. Hep birlikte þunuhaykýrmalýyýz: Köle olmayý kabuletmeyecek, boyun eðmeyeceðiz; artýkmeydan boþ deðil, geleceðimizi vedünyamýzý, sermayenin ve uþaklarýnýnbarbarlýðýndan kurtaracaðýz!

Bunun için iþlerlerimizden baþlayarakbiraraya gelmeli ve onurlu emekçiler olarakinisiyatifi ele alýp yeniden yola koyulmalýyýz.

AKP hükümeti þahsýnda çürüyen sermayedüzeninin pisliklerine her gün yenileri ekleniyor.Emekçilere aðýr bir sosyal yýkým saldýrýsý olanSGGSS Yasasý reva görülürken, ayný günlerdemilletvekilleri için “kýyak emeklilik” yolununaçýlmýþ olmasý, bunun en son örneðidir. Emekçileriçin, sosyal güvenlik alanýnýn sermayeninyaðmasýna açýlmasý, saðlýðýn ticari bir sektöredönüþtürülmesi, emeklilik yaþýnýn yükseltilmesi,emeklilik maaþýnýn düþürülmesi, prim yüküaltýnda ezilen emekçilerin prim ödemelerininarttýrýlmasý getirilirken, sözkonusu emeklimilletvekilleri olduðunda tam tersi bir uygulamagetiriliyor. Buna göre; emekli milletvekillerine ekolarak her ay 1280 YTL ‘temsil tazminatý'ödenmesi yasalaþtýrýldý.

Kýsa bir süre önce Erdoðan'ýn da yararlandýðý bu

haktan meclisteki tüm emekli milletvekillerinin deyararlanmasý için AKP'li ve CHP'li bazýmilletvekillerinin üzerinde anlaþtýklarý bir yasahazýrlanmýþ, ancak Anayasa Mahkemesi bu yasayýiptal etmiþti. Þimdiki yasayla birlikte 400 kadarmilletvekili bu ‘hak'tan yararlanacak ve emeklimilletvekillerinin aylýklarýndan 1190 YTL'likkesinti yaratacak olan sosyal güvenlik destekprimini ödememenin de yolu açýlacak.Milletvekilleri, meclis baþkanlýðýna verecekleri birdilekçe ile, iki yýllýðýna bu primlerinin meclistarafýndan ödenmesi imkanýna kavuþmuþolacaklar.

Ýþçi ve emekçiler bu arsýzlýða dur demedikçe, busermaye uþaklarý iþçi ve emekçilere saldýrganlýkta,kendilerine gelince kýyakta sýnýr tanýmayacaklardýr!

Arsýzlýðýn bu kadarý!

Emekçiye mezarda, milletvekiline kýyak emeklilik!

Page 4: Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

4

Sosyal Güvenlik ve GenelSaðlýk Sigortasý yasa tasarýsýmecliste kabul edildi.Cumhurbaþkaný’nýn dahasonra veto ettiði, fakathükümetin ve sermayeninçýkarmakta oldukça kararlýolduðu bu yasa, büyükihtimalle yakýn zamandayeniden meclisin gündeminegetirilerek uygulamayasokulacaktýr.

ÝMF'nin 3. stand-byanlaþmasý için koþul olaraköne sürdüðü Sosyal GüvenlikYasasý, tek kelimeylemezarda emekliliðidayatmakta, emekli olabilecek küçük bir azýnlýkiçin ise sefalet koþullarýný öngörmektedir. Yasanýnöngördüðü düzenlemelere bir kez daha göz atmakyararlý olacaktýr.

Sosyal Güvenlik Yasa Tasarýsý: Alt sýnýrda birleþme

Tasarýnýn ana amacý çalýþanlar arasýndakieþitsizlikleri kaldýrmak, hizmet eþitliði saðlamakolarak öngörülmekteydi. Bilindiði üzere bir öncekiyasada memurlar Emekli Sandýðý, iþçiler SSK veesnaf Bað-Kur aracýlýðýyla sosyal güvenliksisteminde yer alýyordu. Herbir kurumun ödediðiemeklilik maaþý da farklýydý. Yeni sosyal güvenlikyasasýyla bu üç kurum birleþtirildi. ÖzellikleEmekli Sandýðý mensuplarýnýn, daha iyi hizmetaldýðý gerekçesiyle eleþtiri konusu edilmesi, bumaddenin hazýrlanmasýnda vesile olarakkullanýlmýþtý. Ancak sosyal güvenlik kurumlarýnýnbirleþtirilmesi, her kuruma baðlý çalýþanlarýn üsthizmet standardýnda deðil, en alt düzeydebirleþmesiyle saðlandý. Yani tüm çalýþanlar en altsýnýrda birleþtirilmiþ oldu. Örneðin malülen emekliolmak için SSK'nýn öngördüðü 5 yýl yerine Emekli

Sandýðý'nýn öngördüðü 10 yýl esas alýnmýþtýr.Benzer bir durum diðer düzenlemeler için dekullanýlmýþtýr.

Aylýklar düþüyor

Yeni yasaya göre sadece mevcut emeklilerin veyasanýn yürürlüðe gireceði 1 Ocak 2007 yýlýitibarýyla emekliliðe hak kazananlarýn aylýklarýdüþmüyor. Bunun dýþýnda ister iþe yeni baþlasýnisterse 20 yýldýr çalýþýyor olsun, herkes yeniyasadan etkileniyor. Aylýklarýn düþme oraný ise%22-%33 arasýnda deðiþiyor.

Mevcut düzenlemede aylýk baðlamada varolanalt sýnýr da kaldýrýlýyor. Örneðin bugün bir iþçiyeçalýþýrken aldýðý aylýðýn %35'inden daha azýödenemiyor. Yeni sistemde ise bu alt sýnýrtamamen kaldýrýlýyor. Böylelikle bugün asgari ücretüzerinden prim ödemiþ olan bir iþçi 464 YTLemekli maaþý alabiliyorken, yeni sistemle birlikte345 YTL aylýk alabilecek. Buna ek olarak emeklimaaþlarý belirlenirken gayrisafi milli hasýla hiçbirbiçimde hesaba katýlmayacak. Bir baþka ifadeyleülke ekonomisi büyüse de, bu herhangi bir biçimdeemekliye yansýtýlmayacak. Ve son olarak emeklilik

Sosyal Güvenlik Yasasý güncelliðini koruyor...

Bu pervasýz saldýrýyý püskürtmeliyiz!

Page 5: Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

5

aylýðý baðlama oraný kademeli olarak düþürülüyor.Halihazýrda emekli aylýðý baðlanma oraný SSK’lýlariçin %65 iken yeni düzenlemeyle birlikte bu oran%54,5’e düþüyor; Emekli Sandýðý için %75 olanoran ise %66'ya düþecek.

Yasanýn mevcut çalýþanlarý etkilemeyeceðiüzerinden propagandasý yapýlmasýna raðmen þu ansistemde olan herkesi etkileyecek.

Emeklilik yaþý yükseltiliyor: Mezarda emeklilik

Eski sisteme göre emekli olmak için 7 biniþgünü prim ödemek, kadýnlarýn 58 erkeklerin 60yaþýnda olmasýöngörülürken; yenisistemde prim gün sayýsý9 bine, emeklilik yaþý isekadýnlar için 65'eerkekler için 68'eçýkartýlýyor. Prim ve yaþuygulamasýndan sadeceyeni iþe girenler deðil,halen çalýþmakta olanlarda etkileniyor. Kadýnlarýn58 erkeklerin 60 yaþýndaemekli olabilmeleri içinbir prim gün sayýlarýnýdoldurmuþ olmalarý, iki 1Ocak 2007 tarihiitibarýyla kadýnýn 30erkeðin 32 yaþýnýdoldurmuþ olmasýgerekiyor. 1 Ocak2007'de 21 yaþýndanküçük olan hiçbir kadýn ve 23 yaþýndan küçük olanhiçbir erkek 65 yaþýndan önce emekli olamayacak.

Böylelikle Türkiye'de ortalama yaþam sürelerinebaktýðýmýzda, sistem mümkün olduðunca az kiþiyeve kýsa süre için emekli maaþý ödemiþ olacak.

Part-time çalýþanlarýn, geçici iþçilerinemekliliði zorlaþtýrýldý

Eski sistemde kýsmi süreli çalýþanlarýn emekliolabilmesi için 4500 gün prim ödemiþ olmasýyeterliyken, yeni düzenlemeyle birlikte prim günödeme sayýsý 5400'e çýkartýlýyor. Böylelikle,

özellikle mevsimlik tarým iþçilerinin, inþaatiþçilerinin emekli olmasý imkansýz kýlýnýyor.

Malulen emekli olmak zorlaþtýrýlýyor

Yeni sistemle birlikte malulen emekli olmakiçin 10 yýl sigortalý olmak ve toplam 1800 günprim ödemiþ olmak gerekiyor. Eski sistemde 5 yýlsigortalý olarak çalýþmýþ olmak malulen emekliolmak için yeterliydi. Yeni yasal düzenlemede iþkazasý nedeniyle tamamen iþ göremez durumagelen iþçilere baðlanan aylýk oraný da %5azaltýlýyor. Eþitliði saðlamayý hedefleyen yasadanordu mensuplarý, yüksek yargý mercileri, bürokrasi

ve milletvekilleri hiçbirbiçimde etkilenmiyor.Çalýþma BakanýBaþesgioðlu'nun sorunlarýnçözüm anahtarý olarakgösterdiði yasanýn,Türkiye'yi devlet erkaný-sermaye ve iþçiler-emekçiler-yoksullar olarakiki kampa böldüðünüsöylemek mümkün.

Henüz geç deðil

Kayýt dýþý çalýþmanýn budenli yoðun olduðu, resmiverilere göre sadece tekstilsektöründe 1 milyon 200kaçak iþçinin çalýþtýðý birülkede 25 yýl boyuncasigortalý bir iþte

çalýþabilmek baþlý baþýna bir mucize. Yasaldüzenlemeyle emekli olabilmek “lüks”tanýmlamasýyla ifade edilebilecek.

Bugün Türkiye'de 72 milyon kiþi yaþamakta vebunlarýn 42 milyonu sosyal güvenlik çatýsý altýndabulunmaktadýr. Hiçbir güvencesi olmayan 30milyonla birlikte bu yasa ülkede yaþayan herkesiilgilendirmektedir. Sosyal Güvenlik Yasasý 1 Ocak2007 tarihinde uygulamaya konulacak. Yasanýnmeclisten geçmiþ olmasý yapýlacaklarýn sonunungeldiði anlamýna gelmiyor. Fransa'daki sonmücadele deneyimi bu konuda yol gösterici birörnek olarak önümüzde duruyor.

Page 6: Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

6

12 Mayýs uluslararasý hemþirelik günü olarakkutlanmaktadýr. Hemþirelik günü olarak bu tarihinseçilmesi, modern hemþireliðin kurucusu sayýlanFlorence Nightingale’in doðum günü olmasýndandolayýdýr.

Yaþadýðýmýz düzende benzer her durumda olduðugibi sadece kendilerine ayrýlan günlerde hatýrlananhemþirelerin oldukça ciddi sorunlarý bulunmaktadýr.Fakat bu sorunlar yönetenler tarafýndan görmezdengelinmektedir. En fazla hemþireler gününde, saðlýkemekçilerinin sorunlarý içli konuþmalara konuedildikten sonra hasýr altý edilmektedir. Saðlýksisteminin sorunlarýný büyük oranda çekenhemþireler bunun dýþýnda neredeyse yoksayýlmaktadýrlar.

Hemþirelerin yaþadýklarý sorunlarý þöylesýralayabiliriz:

Eðitimde farklýlaþma ve eþitsizlik: Ülkemizdehemþirelik eðitimi lisans, önlisans, açýk öðretim, lisesonrasý 18 aylýk kurs ve ortaokul sonrasý 4 yýllýk liseþeklinde beþ ayrý düzeydedir ve bu farklýlýk devametmektedir. 1996 yýlýnda kapatýlan Saðlýk MeslekLiseleri 2001 yýlýnda tekrar açýldý, hemþirelerinüniversite düzeyinde eðitim talepleri dikkatealýnmadý. Oysa þu an dünyada ortaokul sonrasý liseeðitimi ile yetinen ülke bulunmamaktadýr.

Eðitimdeki farkýlaþma, hemþireler arasýnda ciddieþitsizliklere yolaçmakta ve sorunlara çözümbulmak için ortak bir iradenin oluþturulmasýnýgüçleþtirmektedir.

Hemþirelik Kanunu: 1954 yýlýnda çýkarýlan 6283sayýlý Hemþirelik Kanunu hemþirenin deðiþen veyapmakta olduðu rol ve iþlevleri kapsamamaktadýr.

Hemþire istihdamý: Saðlýkta dönüþüm adýylayürütülen politikalar, genelde saðlýk çalýþanlarýný,özelde hemþireleri oldukça olumsuz düzeydeetkilemeye devam etmektedir. Saðlýktan kâr eldeetmeyi hedefleyen bu politikalar, tedavi edici saðlýk

hizmetlerine dayandýðý, koruyucu saðlýk hizmetleriniyok saydýðý ya da bireysel sorumluluk alanýnýdaralttýðý ve sözleþmeli çalýþmayý esas aldýðý içinhemþirelere tam manasýyla kölelik koþullarýnýdayatmaktadýr. Ülkemizdeki toplam 80 binhemþirenin yüzde 90’ý tedavi edici saðlýkhizmetlerinde çalýþýyor. Bunun yanýnda tedavi edicisaðlýk hizmetleri, Saðlýk Bakanlýðý tarafýndanbelirlenen kadronun yarýsýndan bile az sayýdahemþire ile yürütülmektedir. Örneðin 300 yataklýbir çocuk hastanesi için 400 hemþire kadrosubelirlenmiþken 150–170 hemþire ile hizmetverilmektedir.

Branþlaþma: Temel eðitim sonrasý branþlaþmaolanaklarý bulunmamaktadýr. (Ameliyathane, yoðunbakým, onkoloji hemþireliði vb.) Yýllarca onkolojihemþireliði yapmýþ hemþireler çok farklý alanlardaçalýþtýrýlabilmektedir. Bu durum mesleki ilgiyiazaltarak manevi açýdan yýpratýcý olmaktadýr.

Cinsiyet: Hemþireliðin sosyolojik özelliklerininen baþýnda cinsiyet gelmektedir. Ülkemizde erkekhemþirelerin sayýlarýnýn çok az olmasý vehemþireliðin kadýnlara özgü bir meslek olarakalgýlanmasý önemli bir sorun alanýdýr. Hemþireler,

12 Mayýs hemþirelik günü...

Yýlda bir gün hatýrlananhemþirelerin sorunlarý dað gibi!

Page 7: Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

7

Melahat hemþire: Ben çocuk kardiyolojisindeçalýþtým. Çocuklarýn tedavisini, bakýmýný,yemeðinin yedirilmesini, annesini özlediðindeavutulmasýný, acil müdahale gerektiðinde ilkmüdahaleleri biz hemþireler yapýyorduk. Telefonçalýyor iþleri býrakýp telefona bakýyorsun, kapýçalýyor hemþireler bakýyordu. Uzaktan gelmiþçocuklar vardý ailesi býrakýp gidiyor onlarýngiyinmesiyle de biz uðraþýyorduk. Kýsacasý servisteboþ kalan tüm iþler hemþirenin görevidir. Eskidenakþam tencerede sütü piþirip çocuða içirirdik,akþam hastanede kimse olmazdý hizmetli yok,refakatçi yok sadece hemþire var. Sonradanrefakatçilerin alýnmasý ve posta sistemiyle bukarýþýklýklar biraz düzeldi.

Ayrýca serviste boþ kalan her iþ hemþireniniþidir. Doktorun order vermesi gereken bir ilacýdoktor vermeyi unutmuþsa ve hemþirefarketmemiþse hemþire suçlanýyor sonunda her ikitarafta hasta için uðraþýyor ama hemþiresuçlanýyor. Bu nedenle, görev tanýmý mutlakayapýlmalý. Görevi nedir, yetkisi nedir; görev veyetkisi uyumlu mudur sorularýna net cevaplarverilmeli.

Newroz hemþire: Öncelikle hemþirelik yasasýnýndeðiþtirilmesi gerekiyor. Tabii ki bu deðiþiklik SESve Türk Hemþireler Derneði'nin ortaklaþa yapacaðýbir çalýþma doðrultusunda olmalýdýr. Buna ekolarak hemþirelerin sorunlarýnýn çözümü içineleman eksikliðinin giderilmesi, saðlýktasözleþmeliliðe son verilmesi, kadrolu istihdamýn veiþ güvencesinin saðlanmasý gerekiyor.

Yine hemþireler diðer saðlýk çalýþanlarý gibi enriskli meslek grubunda bulunmaktadýr. Meslekhastalýklarýna karþý tüm saðlýk çalýþanlarý içinkoruyucu önlemler alýnmalý. Bulaþýcý hastalýklar iþyasasý ya da 657 sayýlý yasada iþ kazalarý içine dahiledilmeli. Þu an radyasyonda çalýþan hemþirelerinizinleri yok, bunun düzeltilmesi gerekiyor.

Sorunlarýmýzýn büyük bölümü elemanyetersizliðinin neden olduðu yoðun çalýþmadankaynaklanmaktadýr. Buna ek olarak, meslekhastalýklarý da önemli bir sorun. Örneðin devletHebatit-B aþýsýný karþýlamýyor. Hastalýðý iþortamýnda kaptýðýnýzda herhangi bir tazminat talepetme ya da erken emekli olma hakký da yok.

Görev tanýmý olmadýðý için angarya tüm iþlerihemþireler yapýyor. Yeri geldiðinde doktorun,sekreterin, personelin iþini yapýyor. Hemþirelerinde oda altýnda örgütlenmesi gerekiyor. TürkTabipler Birliði gibi.

çok yönlü sömürü ve ezilmiþliðin baskýsýaltýndadýrlar.

Türk Hemþireler Derneði’nin (TDH) 2000yýlýnda hemþire, ebe ve saðlýk memurlarýnýnmeslekten memnuniyetine iliþkin yaptýðýaraþtýrmada; araþtýrmaya katýlan hemþirelerin yüzde41,9’unun mesleðinden memnun olduðu, yüzde58.1’inin memnun olmadýðý saptanmýþtýr. Aynýaraþtýrmada memnuniyetsizlik nedenleri olarak:Ücret yetersizliði, görev yetki ve sorumluluklarýnýnbelli olmamasý, risk fazlalýðý, görev dýþý iþlerdeçalýþtýrýlma, meslekte ilerleyememe, toplumunmesleðe yönelik olumsuz yaklaþýmý, yoðun çalýþmatemposu, yardýmcý saðlýk personeli olarakdeðerlendirilme, fazla çalýþma, istenilen branþtaçalýþamama olarak sýralanmýþtýr.

Hemþirelerin sorunlarýna çözüm bulmak içinatmalarý gereken ilk önemli adým örgütlü birliklerinisaðlamaktýr. THD bu amaçla kurulmuþ bir dernekolmasýna karþýn sorunlara dar mesleki sýnýrlarda

yaklaþmasýndan dolayý, oldukça yetersiz vehantaldýr. Örgütlenme ve yürütülecek mücadele içinen uygun araç sendikalardýr. Sendikasýnda birarayagelen hemþireler, taleplerini netleþtirip onlarý eldeetmek uðruna bir mücadeleyi diðer emekçikardeþleriyle birlikte yürütebilirler.

Halihazýrda SES bünyesinde, neredeyse en büyüküye kitlesini oluþturmasýna karþýn hemþirelerinsorunlarýyla ilgili özel bir çalýþma yoktur. Öyle ki,hemþirelerin yýlda bir gün hatýrlanmalarý durumuSES için de geçerlidir. Bu, kabul edilemezdir.Sendika yönetiminin kayýtsýzlýðý bir yana aslýndaüzerinde durulmasý gereken temel sorunhemþirelerin bu alanda bir inisiyatifgöstermemeleridir. Durumu deðiþtirmek için,sendika bünyesinde her düzeyde hemþirelikkomisyonlarýnýn kurulmasý iyi bir baþlangýç olabilir.

Tüm arkadaþlarýmýzý etkili bir mücadele içinadým atmaya ve sorumluluk almaya çaðýrýyoruz.

Ýstanbul’ddan Sosyyalist Saðlýkk Emekkçileri

Hemþireler anlatýyor…

Page 8: Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

8

Ýþçi sýnýfýnýn uluslararasý birlik, mücadele vedayanýþma günü olan 1 Mayýs, dünyanýn birçokköþesinde olduðu gibi Türkiye’de de onlarca il veilçe merkezinde onbinlerin katýlýmýyla kutlandý. 1Mayýs’ta alanlarý dolduran iþçiler, emekçiler veöðrenciler sosyal yýkým saldýrýlarý, faþist baskýlar veemperyalist savaþ ve saldýrganlýða karþý tepkileriniortaya koydular. Emperyalist-kapitalist saldýrýlarakarþý “Ýþçilerin birliði, halklarýn kardeþliði!” þiarýnýyükselttiler.

Ýstanbul: Kadýköy meydanýnda yapýlan 1 Mayýsgösterisine yaklaþýk 25 bin kiþi katýldý. Üç koldanalana giren iþçi-emekçiler, insanca yaþanacak birdüzen istediklerini haykýrdýlar. Alanda kürsüdenyapýlan konuþmalarda saldýrýlara karþý mücadeleedileceði söylendi. “Devrimci 1 Mayýs Platformu”kürsüden sendika bürokratlarýnýn deðil, direniþçiiþçilerin konuþmasý için yoðun bir protestodabulundu.

Ýstanbul’daki 1 Mayýs gösterisine katýlým geçenseneye nazaran düþüktü. Bunun en önemli nedeni,1 Mayýs’ýn hafta içine denk gelmesi gibigörünüyorsa da, asýl neden sendika bürokrasisininbu durumu deðiþtirmek için bir irade ve anlamlýbir çaba göstermemesidir. Ýþte bu koþullardabinlerce insanýn alanlara çýkmýþ olmasý yine deoldukça anlamlýdýr. Eðer bu 1 Mayýs kararlýlýðý,sermayeye ve saldýrýlarýna karþý mücadelededeðerlendirilirse oldukça anlamlý sonuçlar eldeedilebilecektir.

Ankara: Ankara’da 1 Mayýs, 1 Mayýs geleneðinive düþüncesini bozmayý görev edinmiþ Türk-Ýþ veHak-Ýþ’in baþýndaki aðalar tarafýndan bir yüklenme

alaný olarak seçilmiþti. Bunca saldýrýnýn yaþandýðýbir dönemde devrimci ve ilerici güçler dýþýnda,sendikalarýn herhangi bir 1 Mayýs hazýrlýðýnýnolmamasý Ankara’da da deðiþmeyen bir durumdu.

Bu koþullarda gerçekleþen 1 Mayýs’a yine debinlerce insan katýldý. Emperyalizme vekapitalizme karþý öfkelerini haykýrdýlar.

1 Mayýs, konuþmalar ve çekilen halaylarla sonaerdi.

Ýzmir: Ýzmir’de 1 Mayýs, toplumsal muhalefetisusturma için hazýrlanan yeni TMY’nin uygulamasahasýna dönüþtürüldü. Kolluk güçleri kitleye gazbombalý saldýrýda bulundu. Amaç 1 Mayýs’ýbaltalamaktý. Yine de istedikleri sonucu eldeedemediler. Ýzmir’de de 1 Mayýs binlerce emekçiile birlikte kutlandý.

Belirtelim ki, ekonomik, sosyal ve siyasalhaklara çok yönlü bir saldýrý varken iþçi sendikalarýbir yana, özellikle KESK’in katýlýmý son derecezayýftý.

Adana: Adana'da 1 Mayýs, her yýl olduðu gibi buyýl da Uður Mumcu Meydaný’na yapýlan yürüyüþlebaþladý.

Bu yýl gerek sendikalarýn iþçi sýnýfý veemekçileri alana taþýmaktan özenle kaçýnmalarýgerekse de 1 Mayýs'ýn hafta içine gelmesi nedeniyleAdana’da 1 Mayýs oldukça zayýf geçti. Alanayaklaþýldýkça kortejlerin sayýsýnda yaþanan nispiartýþa raðmen alanda 2500 civarýnda kiþibulunuyordu.

Konuþmalar, müzik ve halaylarla devam edenmiting son olarak Devrimci 1 MayýsPlatformu’nun aldýðý karar gereði enternasyonal

Ülkenin dört köþesinemekçi 1 Mayýs

Page 9: Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

9

nde onbinlerce iþçi vealanlarýna çýktý!

marþýnýn söylenmesiyle sona erdi.

Kayseri: Kayseri’de 1 Mayýs yaklaþýk 500 kiþilikbir katýlýmla gerçekleþti. Sendikalarýn katýlýmý dageçen seneye oranla zayýf kaldý. Eyleme en kitleselkatýlýmý 120 kiþiyle Eðitim-Sen oluþturuyordu.KESK’in diðer þubeleri ise daha zayýf bir tabloçizdiler. KESK olarak miting boyunca “Parasýzsaðlýk, parasýz eðitim!”, “Kahrolsun ABDemperyalizmi!”, “Gün gelecek devran dönecek AKPhalka hesap verecek!”, “ÝMF’ye deðil, halka bütçe!”sloganlarý atýldý. Kitlenin sloganlara katýlýmý vecoþkusu oldukça zayýftý.

Kayseri’de toplam olarak sürekli estirilenþovenist dalgaya, günler öncesinden baþlatýlan“provokasyon olacak büyük olaylar bekliyoruz”türünden çarpýtmalara ve 1 Mayýs’ýn hafta içinegelmesine raðmen katýlým fena deðildi. Ýþçi katýlýmýsýnýrlý olsa da özellikle organize sanayi iþçilerininkatýlýmý anlamlýydý.

1 Mayýs bu illerin dýþýnda ayrýca; Mersin,Trabzon, Zonguldak, Hakkari, Antakya, Bursa,Eskiþehir, Sivas, Batman, Çanakkale, Niðde, Ýzmit,Uþak, Dersim, Lüleburgaz, Fýndýklý, Hopa gibi 40’ýaþkýn il ve ilçe merkezinde binlerce kiþininkatýlýmýyla meydanlarda kutlandý.

Page 10: Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

10

Dünyada milyonlarýn 1 Mayýs coþkusu1 Mayýs dünyanýn hemen her yerinde coþkulu

eylemlerle kutlandý. Bu eylemlere yer yer yüzbinlerceiþçi ve emekçi katýldý. Alanlara çýkan iþçi veemekçilerin önemli ölçüde ayný þiar ve talepleriyükselttikleri görüldü. Gösterilere katýlan emekçiler,iþgal politikalarýna, dünyanýn her yanýnda benzerbiçimlerde sürdürülen neo liberal yýkým saldýrýlarýna,sosyal hak gasplarýna karþý öfkelerini haykýrdýlar.

Rusya: Rusya genelinde 1,5 milyon kiþi 1 Mayýskutlamalarýna katýldý. Moskova’da sendikalarýndüzenlediði yürüyüþe ise yaklaþýk 30 bin kiþi katýldý.Binlerce kiþi orak-çekiçli bayraklar altýnda KýzýlMeydan’a yürüdü.

Almanya: Almanya’da sendikalar tarafýndandüzenlenen yaklaþýk 400 gösteriye, Alman SendikalarBirliði’nin (DGB) açýklamalarýna göre, 500 bini aþkýniþçi, emekçi ve genç katýldý. Her geçen gün týrmananiþsizliðin, sosyal kazanýmlara dönük saldýrýlarýnprotesto edildiði gösterilerde, çalýþma koþullarýnýndüzeltilmesi talebi yükseltildi.

Fransa: Fransa genelinde 110 gösteri düzenlendi.Onbinlerce kiþinin katýldýðý 1 Mayýs gösteri vemitinglerinde hükümetin sosyal saldýrý politikalarýprotesto edildi. Gösterilerin en büyüðü 30 bin kiþilikkatýlýmla Paris’te gerçekleþti.

Endonezya: Ülke çapýndaki gösterilerde sosyalyýkým saldýrýlarý protesto edildi. Baþkent Cakarta'dadüzenlenen 1 Mayýs gösterilerine 50 bin kiþi katýldý.Onbinlerce polisin görevli olduðu eylemde, tekstil,elektronik, ulaþým, metal ve temizlik sektörlerindeniþçiler, 2003 yýlýnda çýkarýlan iþ yasasýnýn geri alýnmasýtalebiyle ve büyük ölçüde sendikalar ile eylemlerekatýldýlar. 1 Mayýs'ýn Endonezya'da tatil olmamasýnaraðmen birçok iþyeri ve fabrika kapalýydý.

Irak: Ýþgal altýndaki Irak’ta 1 Mayýs kutlamalarýyasaklandý. Buna kitle gösterilerinin saldýrýlara hedefolmasý gerekçe gösterildi. Ancak yasaklamalara raðmenBasra kentinde petrol iþçileri sokaklara çýkarak 1Mayýs’ý kutladýlar.

Bolivya: Bolivya’da doðalgaz ve petrol sanayisininkamulaþtýrma kararýnýn 1 Mayýs’ta açýklanmasý,bunun için yýllardýr isyanlara varan ve hükümetlerdeviren iþçi ve emekçiler tarafýndan sevinçle karþýlandý.Kamulaþtýrma kararýný 1 Mayýs’ta açýklayan DevletBaþkaný Morales, orduya doðalgaz yataklarýnýndenetimini üstlenme emrinin verildiðini; maden,

orman ve tarým sektörlerinde de ayný uygulamayahazýrlanýldýðýný açýkladý.

Bunlara ek olarak, dünyanýn diðer pek çokülkesinde de emekçiler 1 Mayýs’ýn 120 yýllýk geleneðinisahiplenerek alanlara çýktýlar. Neo liberal yýkýmsaldýrýlarýnýn tüm dünyada hayata geçirildiði, busaldýrýlara karþý farklý ülkelerdeki iþçi ve emekçileringüç ve eylem birlikteliðinin giderek daha fazla önemkazandýðý bir dönemde, 1 Mayýs gösterilerininyansýttýðý bu tablo oldukça anlamlýdýr. Bu yýlki 1Mayýs, yýkým politikalarýna karþý ortak mücadelezemininin giderek güçlendiðini göstermektedir.

HHeerr ggüünn 11 MMaayyýýss……Öte yandan, bir 1 Mayýs’ý daha geride býrakmýþ

olan emekçiler için mücadele son bulmamýþ, saldýrýpolitikalarý kendini her gün yeniden ürettiði koþullarda1 Mayýslar’daki mücadele ruhu da bitmemiþtir,bitmemelidir. Örneðin, 1 Mayýs’ýn hemen ardýndanAvustralya’da hastane çalýþanlarý iþ býrakma eylemidüzenlemiþlerdir. Melbourne'un en büyükhastanelerinden birinde çalýþan yemek, güvenlik vetemizlik personeli, ücretleri düþürme planlarý yapanyüklenici temizlik þirketini protesto amacýyla iþbýrakmýþtýr. HSU (Health Services Union-SaðlýkHizmetleri Sendikasý), iþçilerin, Spotless þirketininplanlarýyla yakýndan ilgilendiðini söylemiþtir.Spotless'un Alfred'de (bahsi geçen hastanede) 320 iþçisibulunuyor.

Yunanistan’da ise Avrupa Sosyal Forumu’nun (ESF)üçüncü gününde Atina sokaklarýnda 100 bin kiþisavaþa, neo liberalizme ve ýrkçýlýða karþý yürüdü. ESFiçin þehre gelen iþçiler, emekçiler ve aydýnlar,yürüyüþte emperyalist iþgalin sorumlularý Bush, Blairve Berlusconi aleyhine sloganlar attýlar.

Emekçilerin dünyanýn her yerindegerçekleþtirmekte olduðu eylemler ve gösteriler bir kezdaha þunu hatýrlatmaktadýr: Ýþgale, geleceksizliðe vesermayenin yýkým politikalarýna mahkum edilmekistenen kitleler bu politikalara teslim olmayacaklardýr,bu saldýrýlara karþý mücadele dinamiklerinibarýndýrmaktadýrlar. Bu saldýrýlara karþý yapýlmasýgereken, sýnýfýn kendi özgücüne güvenerek saldýrýlarýpüskürtmek için birlik olunmasý ve mücadeleninyükseltilmesidir. “Her gün 1 Mayýs, her gün kavga”sloganý da böylece hayat bulacaktýr.

Page 11: Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

11

2006 1 Mayýs’ý sýnýfa dönük saldýrýlarýnyoðunlaþtýðý bir sürece denk düþmesi nedeniyle sýnýfhareketi açýsýndan önemli bir olanaðý içindebarýndýrýyordu. Sosyal güvenlik yasasý ve genelsaðlýk sigortasý yasalarýnýn geriye çekilmesitalebinin dillendirilmesi ve 8 Mayýs’ta Türkiye’yegelecek olan ÝMF heyetine yeterli toklukta bir yanýtverilmesi açýsýnda 1 Mayýs önemliydi. Ancak 2006Mayýs’ýna baktýðýmýzda sendikal cephenin bukarþýlýðý vermenin çok gerisinde olduðunu söylemekgerekiyor. Gerek katýlým, gerekdillendirilen/dillendirilmeyen talepler bunu açýkçagöstermiþtir.

KESK’in durumu

Ankara’da KESK’in 1 Mayýs’a katýlýmý sýnýrlýsayýda gerçekleþmiþtir. KESK þubeleri bir bütünolarak alana 1000’e yakýn emekçi taþýmýþtýr. Mitingöðle tatiline denk getirilmesine raðmen katýlýmdüþük olmuþtur. Þubelerden en fazla katýlýmý BESve Eðitim-Sen 1 No’lu Þube gerçekleþtirirken; KESKiçinde bir dönem kitleselliði ve militanlýðýyla öneçýkan SES’in durumu tek kelimeyle içler acýsýydý.Eyleme SES pankartý arkasýnda sadece 30 kamuemekçisi katýldý (SES Genel Merkez yönetimi veþube yöneticilerinin toplamýnýn 14 olduðu gözönünde tutulmalý). Sözleþmeli personeluygulamasýnýn, aðýr çalýþma koþullarýnýn en yoðunyaþandýðý saðlýk alanýnda çalýþan emekçiler alandayeralmadýlar. Hiç kuþkusuz bu tablonun gerisindeAnkara SES’in bir türlü gerçekleþtirmediði ya da birzorunluluk olarak görmediði iþyeri çalýþmasýnýnyapýlmayýþýnýn önemli bir yeri bulunmaktadýr.Sendika iþyerleri üzerinden çalýþmadýðý, genelolarak yaþanan sorunlarý iþyerleri üzerinden ete-kemiðe büründürmediði sürece de uzun zamandýrSES’de hakim olan güçsüzlük ve emekçilerdensoyutlanmýþlýk sorun olarak kalmaya devamedecektir.

SES için söylediklerimizi bir bütün olarak KESKiçin söylemek de mümkün. Ankara’da 1 Mayýsherhangi özgün bir çalýþmaya konu edilmedi.

Dahasý 1 Mayýs’a dönük basýlý materyal bile etkinbir biçimde kullanýlmadý. 1 Mayýs “saldýrýlara karþýalana çýkma” þiarý etrafýnda örgütlenmekten ziyadesalt tarihsel nedenlerden sahiplenilmesi gereken birgün olarak görüldü ve o biçimde karþýlandý. Oysabu 1 Mayýs’ta “Sosyal güvenlik yasa tasarýsý geriçekilsin!” talebi etrafýnda çalýþma yürütmek pekalaolanaklýydý. Ya da böylesi bir talep KESK’in gücünüaþan bir çalýþma olmayacaktý. Özellikle referandumsonrasý gerçekleþtirilecek böylesi bir çalýþmaKESK’in hanesine artý olarak yazýlacaktý.

Dikkat çekilmesi gereken bir diðer nokta, EmekPlatformu tarafýndan örgütlenmesine raðmen alanortaklaþmasý dýþýnda herhangi bir bütünlüðünsözkonusu olmamasýydý. Hiç kuþkusuz hedefleri birolmayan sendikalarýn biraraya geldiðinde birbütünlük beklemek gerçekçi deðil. 1 Mayýs’ýn bubakýmdan özlü mesajý þu olmuþtur, “Ýþçi sýnýfýnýnbirlikteliði konfederasyonlar üzerinden deðil,mücadele programý üzerinden saðlanabilir”. Sondönem sýnýfa dönük saldýrýlar ve sendikakonfederasyonlarýnýn aldýðý tutum gözönündetutulduðunda bu gerçek daha iyi görülecektir.Özelleþtirmeyi cepheden savunan, genel saðlýksigortasýna sahip çýkan sendika yönetimleriyleneyin mücadelesi verilebilir ya da ne üzerindenortaklaþýlabilir?

Özce, 2006 1 Mayýs’ý çözüm bekleyen bir dizisorunu göstermiþ, fakat çözüm yönünde olumluherhangi bir sonuç yaratmamýþtýr.

Sosyyalist KKamu Emekkçileri/Ankkara

1 Mayýs ve KESK

Page 12: Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

12

2006 1Mayýs’ý tümdünyada iþçi-emekçi ve yoksulhalklara karþýsermayeninsaldýrýlarýnýn

yoðunlaþarak devam ettiði bir süreçte kutlandý. Buyýl da birçok ilde binlerce emekçi alanlara çýkaraktaleplerini haykýrmýþ, emperyalist savaþ vesaldýrganlýða, kapitalist sömürü ve talana tepkisinidile getirmiþtir. Ancak birleþik, kitlesel ve devrimcibir sýnýf duruþu sergilenememiþtir. Herþeyden öteyýðýnsal anlamda iþçi-emekçilerin iþ býrakarakalanlara çýktýðý, sýnýfýn damgasýný vurduðu bir 1Mayýs olamamýþtýr.

Sendikalar cephesinden Ýzmir’de 1 Mayýs’ýdeðerlendirdiðimizde son beþ yýlýn en zayýf 1Mayýs’ýný geçirdiðimizi söyleyebiliriz. 2001’de 20bin, 2002’de 25 bin, 2003’te 15 bin, 2005’te 20bin kiþi 1 Mayýs’ta alanlara çýkarken bu sayý bu yýl10 bini bulmamýþtýr. KESK’in katýlýmý ise binedahi yaklaþmamýþtýr. 700 civarýnda kalmýþtýr.

Bunda 1 Mayýs’ýn hafta içine gelmesi bir roloynamýþtýr. Ancak herþeyi buna baðlamak iþinkolayýna kaçmak ve nesnel durumu görmemekanlamýna gelir. Burada en önemli faktör reformistanlayýþlarýn bilinen tutumudur. 1 Mayýs öncesisendikalar ciddi bir çalýþma yapmadýlar. Songünlere kadar platformlarýn biraraya geliþleri,

toplantý trafiði güçlü bir 1 Mayýs içinyapýlacak ön hazýrlýk çalýþmalarý,yürütülecek faaliyetlerin planlamasý vb.deðil alan seçimi, sýralama ve teknikkonular üzerinden gerçekleþti..

Ýzmir cephesinde 1 Mayýs öncesiçalýþmalar toplamda ciddi biryetersizlik taþýmaktaydý. Ýþçisendikalarý her zamanki gibiçalýþmalarý son birkaç güne sýðdýrdýlarya da hiç yapmadýlar.

KESK cephesinden ise sendika genelmerkezleri baþta olmak üzere, sendika

þubeleri sýnýfýn 1 Mayýs’ýný özüne yakýþýr birþekilde kutlamak için üzerlerine düþensorumluluðu yerine getirmediler. Planlý, programlýve örgütlü bir çalýþma yapmadýlar. Geçmiþ yýllardaeleþtirdiðimiz “son haftaya sýkýþtýrýlmýþ propagandafaaliyetini aþmayan çalýþmalar” dahi bu yýlyapýlamamýþ, taban çalýþmasý bir kenara afiþ,bildiri, özel sayý vb. materyaller birimlere biletaþýnamamýþtýr. Örneðin Eðitim-Sen’in 1 Mayýs’açaðrý yapan merkezi yayýný kimi þubenin eline 1Mayýs sabahý geçmiþtir.

Kýsacasý sendikalar açýsýndan 1 Mayýs kitlesellikve coþkudan yoksun tam bir ciddiyetsizliðin vehazýrlýksýzlýðýn göstergesiydi. Geçmiþte merkeziAnkara eylemlerine binlerce kiþi taþýyabilenÝzmir’de 1 Mayýs’ta iþ býrakma çaðrýsý yapýlmamýþ,miting saati iþ býrakmadan kotarýlacak biçimdesendikalar tarafýndan saat 14:00’e alýnmýþtýr. Bunaraðmen KESK’e baðlý tüm sendikalarýn alanataþýdýðý kitle sayýsý 700’lerde kalmýþtýr. (KESK’inomurgasý olan Eðitim-Sen’in katýlýmý 100-150 kiþiarasýndadýr.) Ýþçi sendikalarý için de durum birkaçsendika dýþýnda farklý deðildir.

Sonuç olarak kamu emekçileri cephesinden 1Mayýs, tarihsel anlam ve önemine uygun olarakkutlanmamýþtýr. Sýnýf kardeþlerimizin bundan 120yýl öncesinde yükselttiði ve günümüze kadartaþýnan mücadele bayraðýna layýkýyla sahipçýkýlamamýþtýr.

Sosyyalist KKamu Emekkçileri /Ýzmir

Ýzmir 1 Mayýs’ý üzerine

Page 13: Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

13

Sosyalist Kamu Emekçileri Ýzmir’de 1 Mayýshazýrlýklarý kapsamýnda bir salon etkinliði düzenledi.TÜMTÝS’in salonunda gerçekleþtirdikleri etkinlik,devrim ve sosyalizm mücadelesinde þehit düþenlerinanýsýna enternasyonal marþýyla yapýlan saygý duruþuve kýsa bir açýlýþ konuþmasýyla baþladý.

Ardýndan emperyalist savaþ konulu belgeselgösterildi. Belgesel üç bölümden oluþuyordu. KörfezSavaþý, Irak iþgaline karþý Irak halkýnýn direniþi vedünyanýn dört bir yanýnda emperyalist savaþ karþýtýeylem ve etkinliklerden görüntüler.

Etkinliðin ikinci bölümünde sermaye iktidarýnýniþçi ve emekçilere yönelik genel saldýrýlarý anlatýldý.Duvara Karþý Tiyatro Topluluðu’nun “Umut” adlýoyunundan sonra Dünyada ve Türkiye’de 1Mayýslar’ý anlatan belgesel gösterildi. Ýlgiyle izlenenbelgeselden sonra Çiðli Ýþçi Kültür Evi ÞiirTopluluðu ile Kavel Müzik Topluluðu sahne aldý.Etkinlik 1 Mayýs’ta alanlarda buluþma çaðrýsýylasona erdi.

Etkinlik deneyimi üzerine

Sermayenin saldýrýlarýnýn arttýðý bir dönemdesýnýf mücadelesine hizmet edecek mütevazi biretkinlik örgütlemeye karar verdik.

Temel amaçlarýmýzdan biri 1 Mayýs vesilesiyleöncü kamu emekçilerine mücadeleyi yükseltmeçaðrýsý yapmaktý.

Sendikalarýn 1 Mayýs’a yönelik hazýrlýksýzlýklarýdüþünüldüðünde bizim için 1 Mayýs’ýn özüne sahipçýkmak, birleþik, kitlesel ve devrimci Mayýslar’ýaçýða çýkarmak için yoðunlaþmýþ politik-pratikfaaliyet yürütmek kaçýnýlmazdý.

Buradan hareketle önce etkinliðin çerçevesinibelirledik. Etkinliði üç ana gündem üzerindenplanladýk. Birincisi emperyalist iþgal ve saldýrganlýðýteþhir etmek ve buna karþý birleþik bir mücadeleninönemini anlatmak. Ýkincisi sermayenin iþçi veemekçilere yönelik saldýrýlarýna karþý nasýl birmücadele yürütülmesi gerektiðinin altýný çizmek.Üçüncüsü dünyada ve Türkiye’de 120 yýllýk birgeçmiþe sahip 1 Mayýs geleneðini ve sýnýf

mücadelesindeki yerini anlatabilmekti.Programý oluþturduktan sonra etkinlik öncesi ve

etkinlikte kullanacaðýmýz araçlarý belirledik.Çalýþmayý planladýk. Etkinlik programý ve iþbýrakarak alanlara çýkma çaðrýsý yapan afiþ ve ayrýcadavetiye hazýrladýk. Ulaþacaðýmýz alanlarý, birimlerive iliþkileri belirledik. 500 adet afiþimizi KamuEmekçileri Bülteni’nin içine koyduk. Þubelerdeiþyeri temsilcileri toplantýlarýna katýlarak davetiye vebülten daðýttýk. 500 kamu emekçisinin katýldýðý GSSve sosyal güvenliðe karþý yapýlan eylemde yaygýnolarak daðýttýk. Sendikalarý dolaþarak etkinliðe davetettik. 600’ü aþkýn kamu emekçisine çaðrýmýzý vebültenimizi ulaþtýrdýk. Ayrýca birebir görüþerekdavetiye verdiðimiz emekçi sayýsý 100’ünüzerindedir.

Bültenleri hastanelere yaygýn olarak daðýttýk.Kimi kamu emekçileri ile 1 Mayýs’ý, saldýrýlarý vesendikalarýn saldýrýlar karþýsýndaki durumunu,kamu emekçilerinin saldýrýlar karþýsýnda almasýgereken tutumu tartýþma olanaðý bulduk.Dostlarýmýzý ve çevre iliþkilerini çalýþmanýn birparçasý yapmak için çaba harcadýk. Etkinlik içinTÜMTÝS Sendikasý ile görüþerek salon ayarladýk.Konuþma metinlerinin hazýrlanmasý, belgesellerinderlenmesi vb. iþ bölümü yapýldý. Etkinlik öncesiprogramýn çerçevesi deðerlendirildi.

Yoðun ve yaygýn bir çalýþma yapmýþ olmamýzaraðmen bu çalýþmanýn karþýlýðý salona yansýmadý.Sýnýrlý sayýda bir katýlým saðlandý. Etkinlik sýrasýndabir takým teknik sorunlar da yaþadýk. ÖrneðinTÜMTÝS’in ayný hafta Antalya’da greve gitmesinedeniyle sendikadaki çoðu yöneticininbulunmamasýndan dolayý sendika erken saatlerdekapanmýþtý. Yanýsýra etkinlikten 1 saat öncesitemsilci toplantýlarýnýn olmasý etkinliðin baþlamasaatini geciktirdi. Bu durum salonu öncedendüzenleme ve hazýrlýklarýmýzý tamamlama imkanýnýzorlaþtýrdý.

Etkinliðe katýlan emekçilerden olumlu düþünceleraldýk.

Sosyyalist KKamu Emekkçileri/Ýzmir

Ýzmir Sosyalist Kamu Emekçileri'nden 1 Mayýs etkinliði

Page 14: Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

14

Eðitim-Sen program tartýþmalarý üzerine…

Eðitim-Sen geleceðini tartýþýyor

Eðitim-Sen, 2. Olaðan Genel Kurul kararýnadayanarak Program Kurultayý'nýn 9-12 Kasým 2006tarihleri arasýnda yapýlacaðýný açýkladý. Þubeleregönderilen bilgilendirme yazýsýnda kurultayýnardýndan ihtiyaç duyulmasý halinde TüzükKurultayý düzenleneceði ve ortaklaþtýrýlankonularýn Tüzük Kurultayý'na taþýnacaðýbelirtiliyor. Kurultay tartýþmalarýnýn þu baþlýklaraltýnda yürütülmesi planlanmakta:

1- Kapitalist küreselleþme, emek süreci vesendikalar

2- Toplumsal sorunlara yönelik politikalar3- Ekonomik, özlük ve mesleki sorunlara

yönelik politikalar4- Sendikal örgütlenme ve örgütlenme

stratejisinin oluþturulmasý5- Örgütsel iþleyiþ ve emek örgütleri ile iliþkilerKurultay yapýlmasýnýn gerekçeleri sýralandýktan

sonra ayrýca bir çalýþma takvimi de oluþturulmuþ.Bu takvime göre 15 Mayýs’a kadar þubelerde 5-15kiþiden oluþan komisyonlar oluþturulacak. Dahasonra konuyla ilgili forum, panel vb. etkinliklerdüzenlenerek tabana yayýlacak. Son olarak

komisyon raporlarý 27 Ekim 2006’da GenelMerkez'de olacak biçimde hazýrlanacak.

Eðitim-Sen’in bu çalýþmasý, geç kalýnmýþolmasýna raðmen, mücadele programýnýntartýþmaya açýlarak yeniden oluþturulmayaçalýþýlmasý bakýmýndan önemli ve olumlu biradýmdýr. Daha tartýþmalarýn ilk aþamasýnda sankiyeni bir sendika ve sendikal anlayýþ keþfineçýkýlýyormuþ gibi yanlýþ bir yargýya kapýlmamakgerekir. Yeni bir kýta keþfedilmiyor, yüzyýllardýrsüren bir sýnýf mücadelesi var. Sýnýflý toplumlarýnolduðu, kapitalist sisteminin özünün deðiþmediðide orta yerde duran bir gerçekliktir. Yani Eðitim-Sen rafa kaldýrýlýp yeni bir Eðitim-Senyaratýlmayacak, yeni bir örgütlenme modeli icatedilmeyecektir kuþkusuz. Böyle bir algýlayýþýniçerisinde olmak daha baþtan yanýltýcý olacaktýr.Unutmayalým ki uzun bir geçmiþe ve mücadelegeleneðine sahip, eksikliklerine raðmenmücadelesini sürdüren bir emek örgütündenbahsediyoruz.

Gözetilmesi gereken hedef, emekçilerin hakalma mücadelesinin ihtiyacýný karþýlayacak

Page 15: Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

15

devrimci bir mücadele programýný, bu programýuygulayacak bir önderliði ve eylemsel gücünükullanabilecek bir örgütlülüðü yaratmak olmalýdýr.Sendikal mücadelenin içinde bulunduðusýkýþmýþlýðý aþmak, týkanýklýðý gidermek çabasýolmalýdýr. Keza örgütlenme, program, tüzük, sýnýfmücadelesi, sendikal mücadele vb. konusundabirçok kitap, broþür, makale ve benzeri çalýþmavardýr. Sorun en iyi programý, tüzüðü, örgütlenmemodelini yazýp çizmek deðildir. Ya da bu konudayeni bir kitap yazmak da deðildir. Sýnýfmücadelesinin deneyimlerinden yararlanmak,sýnýfýn temel çýkarlarý doðrultusunda teorik birdonanýma sahip olmak elbetteki mücadeleningeleceði açýsýndan önemlidir. Ancak üretilen teoriyipratiðe geçirecek ayaklarý olmayan hiçbir örgütünkalýcý haklar elde etmesi, mücadelede baþarýlýolmasý mümkün deðildir.

O halde bu çalýþma herþeyden öte yaþanantýkanýklýðý gidermeye, tabanla kesilen baðý yenidentesis etmeye yönelik örgütlenmeye hizmetetmelidir.

Eðitim-Sen yönetiminin konumlarýnýsaðlamlaþtýrmaya dönük hesaplarýnýn bilincindeolmakla birlikte; hareketin doðal öncüleri,devrimci, sosyalist kamu emekçileri, sendikanýnaktif üyeleri, baþlayan bu süreci en olumlu biçimedönüþtürmek için tüm birikim ve katkýlarýnýortaya koymak zorundalar. Mücadele programýtartýþmasýný ve sonuçlarýný tüm üyeleringündemine taþýmak baþlangýç noktasýolabilmelidir. Yoksa her zamanki gibi tartýþmalarýnvarrlan gruplar üzerinden yürüterek, grupsalçýkarlarýn ortaklaþtýrýlmaya çalýþýldýðý ve akademiktartýþmalarýn gölgesinde süren bir kurultayadönüþmesi kaçýnýlmazdýr. Birkaç panel, forum vb.düzenleyerek sorumluluðu aktif güçlerden oluþacakkomisyonlara havale ederek sürecin uzaðýndaduran bir yaklaþýmla mücadele programýoluþturulamaz. Bu tür bir yaklaþým sendikalmücadelenin sýnýf mücadelesi içindeki en önemlibaðýný þimdiden koparmak anlamýna gelir.Mümkün olduðunca tartýþma iþyerlerinden gelensonuçlar üzerinden yürütülebilmelidir.

Sendikal mücadelenin geliþimi, örgütlenmebiçimi, seçimler, emeðin deðiþimi, Kürt sorunu,uluslararasý iliþkiler, AB sorunu gibi alt baþlýklartartýþmanýn bir hayli zorlu geçeceðini gösteriyor.

Küreselleþen sermayenin hayatýn tüm alanýnaetkileri, (emek süreci ve sendikalar üzerindekiyansýmalarý ) tartýþmanýn önemli maddelerindenbiridir. Burada þimdiden bazý yanlýþ yaklaþýmlarlakarþýlaþýlabileceðini kestirmek zor olmayacaktýr.Nasýl KESK yönetiminin sermayenin saldýrýyasalarý karþýsýnda “tek baþýmýza püskürtmeþansýmýz yok” denilerek öncelikle üzerlerindekisorumluluðu yerine getirmeden “sýnýfýn birliði”kavramýnýn altýný boþaltmaya, herþeyi EmekPlatformu’na havale ederek mücadele kaçkýnlýðýyapmaya kadar varan bir tutumu olduysa, bugünde uluslararasý düzeyde yapýlan saldýrýyauluslararasý düzeyde bir mücadele yöntem veprogramý olmalý denilerek ithal bir program veyöntem izlenmeye gidilebilir. Bu tutumlarkarþýsýnda uyanýk olunmalýdýr.

Emeðin yapýsýnýn deðiþiminden, örgütleniþbiçiminin buna göre þekillenmesinden sözedenler,önce bu topraklarýn özelliklerini, tarihseldeneyimlerini, içinde bulunduðu mevcut durumuçok daha iyi incelemelidir. Farklý ülkelerinmücadele deneyimleri mutlak ön açýcýdýr. Ancakunutulmamalýdýr ki “her isyan kendi dilindeyapýlýr”. Bu nedenle kendi özgüllüðünü içindetaþýyan, sýnýfýn birleþik mücadelesini temel alanuzun soluklu ve her alanda politika üretebilen birprogram ortaya çýkarýlmak zorundadýr. Mücadeleprogramý sadece eðitim emekçileri için deðilülkemiz iþçi-emekçileri açýsýndan da bir hayliönem taþýmaktadýr. Kararlý mücadelesiyle diðeremek örgütlerine örnek oluþturmuþ bir hareketinyeni çýkýþ yollarý bulmasý mücadeledekikararlýlýðýný sürdürmesi, suskun bir biçimde devameden sýnýf hareketine yeni bir anlam ve solukkatacaktýr. Bu yüzden Program Kurultayý salt kendiiþ kolundaki sorumluluklarla sýnýrlandýrýlamayacakkadar önemli tarihsel bir görevi de yüklemiþdurumdadýr.

Sermayenin pervasýz saldýrýlarýna karþýdurabilme bu saldýrýlarý püskürtme ve yenimevziler kazanmanýn yolu kendini yenileyebilen,hedefleri saptanmýþ, yol ve yöntemi belirlenmiþdevrimci bir mücadele programýnýnoluþturulmasýndan geçiyor. Ancak asýl önemlisidevrimci bir mücadele programýný uygulayacakdevrimci bir önderlik yaratmaktan geçmektedir.

Sosyalist Eðitim Emekçileri/Ýzmir

Page 16: Kamu Emekçileri Bülteni-2006 Mayıs

Fiyatý: 0.5 YTL * Sayý: 14 * Mayýs 2006 * Yayýncý: EKSEN Basým Yayýn Ltd.Þti. * Sahibi ve S. Y. Ýþl. M.: Gülcan CEYRAN EKÝNCÝ * Baský : Özdemir Matbaacýlýk/ÝSTANBUL * EKSEN Yayýncýlýk Bürolarý Merkez: Eksen Yayýncýlýk Mollaþeref Mh. Turgut Özal Cd. (Millet Cd.) No:

50/10 Ýstanbul Tel: 0 (212) 534 32 39 Fax: 0 (212) 6356993

Yeni Terörle Mücadele Yasa tasarýsýnýn meclisbünyesindeki hazýrlýklarý sürüyor.

“Terörle Mücadele Yasasý” diðer saldýrý yasalarýnýnbir parçasýdýr. Sosyal yýkým paketlerini sorunsuz hayatageçirebilmek için terör aygýtýna ihtiyaçlarý var. TMYtasarýsý sömürü ve soygun paketine karþý oluþabilecekmuhalefeti sindirme yasasýdýr. Hakkýný arayaný "terörist"ilan ederek yargýsýz infazlarda, iþkencelerde, gözaltýnda, F

tiplerinde copla, gazla, bombayla istedikleri gibi imha etme yasasýdýr. Devlet terörünü yasal güvenceye alan tasarý kimleri kapsamýyor ki…Baþta devrimci basýn olmak üzere, iþçi-emekçilerin örgütlerini, sendikalarý, dernekleri, vakýflarý,

partileri, aydýnlarý, gençliði, Kürt halkýný... Kýsaca bir avuç asalak dýþýnda bütün toplumu kapsýyor. TMY’nin getirecekleri, ortadan kaldýracaðý haklar vb. konusunda sayýsýz kez yazýldý çizildi. Burada bu

ayrýntýlar üzerinde yeniden durmayacaðýz. Ancak sýnýf mücadelesinin bize öðrettiði bir gerçeðin altýnýyeniden çizelim: Kazanýlmýþ bir hakkýn korunmasý ve yeni haklarýn kazanýlmasý sýnýf mücadelesiningücüne baðlýdýr. Bu haklarýn kullanýlýp kullanýlamayacaðýný ise örgütlü mücadelenin gücü belirler.

Devlet suç iþlerken yasalara bakmýyor. Daha öncede vurguladýðýmýz gibi güvenlik güçleri on yýllardýr“yasalar ne derse desin” bildiðini okuyor ve suç iþlemeye devam ediyor. Ülkemizde yýllardýr haklar "suç",haklýlar "suçlu", suçlar “hak”, suçlular “haklý” sayýlýyor.

O halde hak arayanlar da meþruluðundan ve haklýlýðýndan aldýðý güçle sokaða çýkmalýdýr. Bugüne kadariþlediði insanlýk suçlarýyla dosyasý kabarýk sermaye devleti TMY ile faþist yasalarýna bir yenisini dahaeklemek istiyor.

Ancak artýk ayaða kalkmanýn zamaný gelmiþtir. Sömürülenler, zulme uðrayanlar, ezilenler kendiyasalarýný yazmalýdýr, temel hak ve özgürlüklerini mücadele ile kazanmalýdýr.

Saldýrýlarý püskürtmek için mücadeleye!Sosyyalist KKamu Emekkçileri/Ýzmir

Terörle mücadele adý altýnda ülke sathýndaolaðanüstü hal rejiminin yolu açýlýyor…

Sermaye iktidarý savaþdüzenine geçiyor!

Her fýrsatta demokratikleþmeyönündeki düzenlemelerden geri adýmatmayacaðýný iddia eden AKPHükümeti, yeni Terörle MücadeleYasasý (TMY) ile ne kadar samimiolduðunu tüm Türkiye’ye bir kez dahagöstermiþtir. Yeni TMY, en çok

demokratikleþme mücadelesi yürüten sendikalarýn, meslek örgütlerinin ve diðer demokratik kitleörgütlerinin varlýðýndan rahatsýz olanlarýn istek ve beklentileri dikkate alýnarak hazýrlanmýþtýr. Türkiye’yi21. yüzyýlda sýkýyönetim zihniyeti ile yönetmek isteyenlerin önerisiyle hazýrlanmýþ bir yasanýn, en küçükhak arama eylemlerini bile “terör” saymamasý için bir neden yoktur.

TMY tasarýsý, hukuka, özgürlüklere, insan haklarýna aykýrý düzenlemeler içermektedir. Bu yasa ile tümtoplumu, ama özellikle toplumun örgütlü kesimlerini baský altýnda tutmak, halkýn demokratik haklarýnýkullanmalarýný engellemek mantýðý vardýr. Demokratik hak ve özgürlükler “önce güvenlik” fikrine kurbanedilmiþ, Türkiye bir kez daha 12 Eylül zihniyetine teslim olmuþtur.

Sendikal haklar ve özgürlükler mücadelemiz boyunca karþýlaþtýðýmýz güçlükler, soruþturma, sürgün vecezalar ortadayken, mevcut durumdan oldukça geri düzenlemeler içeren yeni TMY, yaþanan sorunlarýndaha da artmasýna neden olacaktýr.

Eðitim-Sen'in TMY ile ilgili açýklamasýndan…

Yeni TMY özgürlükleri yok saymaanlayýþý üzerine kuruludur!