ilahiyat f akÜltesİ - .:: İsam kütüphanesi - veri...

23
c T iLAHiYAT F DERGISI V. Cilt I.· - 2001.

Upload: hakiet

Post on 22-Mar-2018

226 views

Category:

Documents


1 download

TRANSCRIPT

Page 1: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

c T ÜNİVERSİIESİ

iLAHiYAT F AKÜLTESİ • •

DERGISI

V. Cilt

I.· Sayı

SİVAS - 2001.

Page 2: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

~~------ ~-

DEYHAKJ VE HADiS RiVAYETiNDE RÜYAYA VERBiC~i DEGER

Yrtl.Doç. Dr .. Euh{lıa Ytltlırml

Anahtar Kelime : Beyhaki, Rüya, Rivayet_

Elıl-i sünnet kelamcıları bilgi edinme yollarını üçe ayırmaktadır: a) Duyular: işitme, görme, koklama, tatma ve dokunma olmak üzere beştir. b) Doğru haber: Bu da iki kısma ayrılmaktadır: Mutevatir haber. Peygamberlerin gösterdiği mucize ile doğruluğu teyid olunmuş haber: Bu da istidlal yoluyla da olşa kesin ilim ifade eder. c) Akli tefekkür. Bu iki çeşittir: Zorunlu (bedlhi) bilgi. D[işiinmeden, ilk bakışta meydana gelen bilgidlr. Her küllün kendi parçasından meydana geldiğini bilmemiz gibi. İstidiall bilgi. Düşünme türlerinden birine ihtiyaç gösteren bilgidir; dumanı gördilğiimiiz zaman (buna sebep olan bir) ateşin mevcudiyetine intikal edişimiz gibi.2

i llıaının dunıınuna gelince, ilham ın dini konularda bilgi kaynağı olmayacağını söyleyen ilk sünni kelamcı imam Maturidi'dir.3 Ona göre ilham, bilgi sahasında kaos ve fikir ayrılıkları yaratır. Gerçek bilgiye ulaşmayı iınkansızlaştırır. BiiÜin çabaların sonunda, onunla ilgili ortak bir değerlendirme standardı ve anlaşma için miişterek bir zemin -bulunmadığından, ilham, insanlığı parçalanmaya ve yıkıma götiirmekten sorumludur.~ Onun gibi diişiinenlere göre, Kur'an insanın doğru bilgiye ulaşması için başvurması gereken kaynakları duyular, akıl yiiriitme ve vahiy olmak iizere iiç noktada toplamıştır. Oysa ilham! bilgilerin elde edilmesiyle ilgili açık ifadeler yoktur. Ayrıca ilham( bilgiler kontrolU olmayan sUbjektif bilgilerdir. Bu sebeple, ilhamııı bilgi kaynağı olduğunu iddia etmek kadar alamadığını söyJemek te ıniinıkiindiir. 5 Bu kabul yanında el-Gazall, er-R~zt', İbn Haldun, ibnu's-Salah, eş-

ı C.Ü. ilahiyat Faknitesi Öğr. Üyesi. (Bu ımıkalenin hazırlanmasındaki katkıliırıııdaıı dolayı Doç.Dr. flOııyaıııiıı Enıl, Yrd.Dnç.Dr. Alııııet Yıldırım ilc Yrd.Doç.Dr. isımıil Çalışkan'a teşekkür ediyorum). 2 Bkz. cs-Sfibunt, Mtlturfdiyye Akaidi, Ankara-1982, s. 55-6; Tııpaloğhı. Bekir. Kelam ilmi, istmılıul-1985. s. 70-9. 3 Yavuz, Yusuf Şevki, İllwm, DlA, XXII/98-9. 4 d-l'vlfıturidi, Kittilm't-Tl' ı-lı/d, istanbul-1979, s. 4-1 O, Ali, Eyyulı, Mailiridi/ik (M. M. Şer il" in İslam Viişiincesi Tarihi içinde). istanlıul-1990,1/300. 5 Bkz. Yavuz, a.J.:.l'., XXII/99. 1' cr-Rfızi de lııı grupta zikrcdilıııektedir ancak kendi eserinde şiiyle ıleıııeklcdir: "Ar/tk sana lıelli olmuşilir ki. insan. anc·ak a) duyumla algıladığı, b) veya acı ve tat gihi, m;fsin yarali/ışmda bulduğu uesneyi. ı:) ı·e_mlml varlığı. birliği. çokluğu tasariama gibi açık seçik J.:Ördiiğii d) ya da akim veya kurımtwıwı (lıayal) hu kısunlarmdan meydana getirdiği nesneleri ta.mr!t~ı·abilir. Bunlarlll dışmda kalmı/arı şiiplıesi:; tasariaya ma:;. " Razi, Kelam'a Giriş. Ankara-1978. s. 1 (ı. Bununla beraber o, ilhaııı almılar. sihirbazlar. r!lya yoruıııcuları. kfihinlcrin gaylıla ilgili liazı tespitlerinde isabet kaydcdehilcceklcrini söyleıııcktedir. Bkz. Sakallı, Talat. Riiya ve Hadis Ril'llyeti, lsparıa-1994, s. 36 (cr­Rfizi, et-Tej.firu 'l-K ehir, Tahran-Tsz .. XXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

yollarını iiçc ayırır ve k eşli de zikreder: Ak li bilgi, nakli bilgi, kcşı: "Kcşfvc ilhııııı da kesinlik i Iade eder. Ilaila kcşf ve ilham. Allah'tan olduğu için, aklın da Ostıındcdir. ·· ... Allah dilediğini nunı ilc aydııılatır:· cn-Nür/24, 35. Ciinıllah, Kittlbu's-Siinne, Ankara-1998, s. 91-::!.

Page 3: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

/ 170. Enbijm Yıldırım

Şevkanl, ez-Zebldl, Şehabeddln el-Alfis1 gibi alimler, takva sahibi bazı kimselere gelen ilhamın g_~çerli bir bilgi kaynağı olabileceği görüşüne meyletmişlerdir.7

Sadık kimselere sadık rüyalar vasıtasıyla gelen bilgiye, bunun epistemolojik ~eğerine gelince: eş-Şevkanl· Hz. Peygamberi rüyada görme hususundaki yaklaşımları üç grupta toplar:

a) Ebu İshak'ın da içinde bulunduğu bir cemaata göre bu rüyalar bağlayıcıdır ve içeriğiyle .ainel edilmesi gerekir.

b) Hz. Peygamberi görmek hak olmasına rağmen, -şeytan onun suretine giremeyecek olsa bile- hüccet değildir ve bununla şer'! bir hüküm sabit olmaz. Zira uyuyan kimse, hadis tahammül edebilecek durumda değildir çünkü aklında tutma melekesi o an yoktur.

c) Dinen sabit olan bir hususa aykırı olmadığı sürece rüyayla amel edilir.8

. .

RUyayla rivayet 1-iususunda kimlerin esnek bir bakış açısı takındığı hususunu irdelediğimizde, eş-Şatıbl'nin (790/1388) yanılma payını ön planda futmak suretiyle sadık rüyalara haklılık payı verdiğini ·görmekteyiz. Ona göre, Hz. Peygamberin Urumetinden hiç kimse masum değildir. Gördükleri rUyaların şeytandan kaynaklanan düş olması mümkUndUr. Ayrıca, keşifleri de hatalı olabilir. Bunların vakıaya

uygunluğu ortaya ·çıksa, hatta aynı şey defalarca tekrarlansa, yine de vahyin kontrolUnde olmadığı için hata olasılığı her zaman vardır. Zira, rUyanın doğruluğu . ortaya · çıkıncaya kadar vehim ·ve hatalı olma ihtimali her zaman söz konusudur. Gerçekleşince rUya veya keşf değil, doğrudan hadiseniri kendisi esas alınmalıdır.9

"Dolayısıyla esas olan yine mevcut naslar olmakta ve bunun dışındaki vasıtalar

kanaatin kesirtleşmesinde bir tali destek kabul edilmektedir." 111 eş-Şatıbl, başka bir yerde de, şeriata uygun rüyalarla amel edilebileceğiryi söylemekte ve dinin nasların1 ön plana almaktadır. 11 .,

-Rüyayla rivayete kapı ~ralayanlardan biri de ei-Leknevl'dir (1304/1887).

Rüyayla alınan hadislerle niçin ihticac edilmeyeceği hususunda kendisiyle yapılan bir müzakereyi aktarmak suretiyle.. )!.Uklaşınıını ortaya koyar:

"Hakikat ilimleri ile Şeriat ilimle1:ini üzerlerinde toplamrş olan bazr şeyh/er, naszf-. .. oldu da. bu mevzu rivayetleri kabul ettiler ve bunları tasavvıifla ilgili kitaplarma afdılar?" diye sordu. Ona, "her mUsiUman hakkında · hüsn-ü zan beslediklerinden ve bir mUsiUmanın Hz. Peygamber adına yalan söylemeyeceğini

-. 7 Bkz. eş-Şevkiini, irşddu'l-Fulull iltl Talıkfki'l-Hak min ilmi'l-Usıtl, hzr. Şabaıı Muhammed ismail, Kahire-1992, ll/287; izıııirli, L Hakkı, Yeni ilm-i Kelam, Ankara-1981, s." 35-6; Yavuz, a.g.e., XXIU98. i lhanıla ifgili güzel bir değerlendirme için ~z. Albayrak, Halis, Kur'cln 'da insan-Gayb ilişkisi, lstanbul-1996, s. 224-30.

, Sufılere göre akıl ve nakil belli ölçülerde dini bilgile(in kaynağı olıııukla birlikte en ulvi ve kutsal dini bilgiler keşif ve ilhanıla elde edilir. Bkz. izmirli, tl.f.:.e., s. 36. Sufılcriıı yaklaşımı ve konuyla ilgili örnekler için bkz. Yıldırım, Tasavvujim Temei Öğretilei-inin Hadislerdeki tJayanak/an, Ankara-2000, s. 40-9. . K Bkz. eş-Şevkiini, ir.yddu'l-Fulııl/, 11/291. ''Bkz. eş-Şiitıbi, e/-Mımj(iıkôt, hzr:. ·Abdullah Draz, Dfiru'l-Ma'rife. Bc)•nıi-Tsz .. JV/83-4. Keza bkz. Sakallı, Riiya ı• e Hadis Riwıyeıi, s. 37. 111 Sakallı..~.f.l.e., s. 37. ll n+7 ~c-C:.:Mıh'i " u~· 11/?hh

Page 4: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

Bey/ıakf ve Hadis RivayetiııdeRiiyaya Verdiği Değer 171

düşündijklerinden böyle davrandılar" cevabını verdim. Bu sefer "oysa bazı sufiler biı hadisl~rin senedleri1;i kendi defterlerinde zikretmişlerdir. Bu durumda bunlara nasıl itibar edilmez?" dedi. Buna da şu cevabı verdim: "Hz. Peygamberle arasında iletişim zincirinde kopukluk olduğu için, bunları isnadsız olarak zikredenlerin rivayetlerine güvenilmez. Senedli rivayet edenlerin de durumları tedkik edilir." Bu kez şunu sordu: "Ancak· bıı rivayetleri zikredenlerin biiyük kısmı hem uykudayken hem de yakaza halinde Hz. Peygamber/e görüşen insanlar; bunlar keramet sahibi kimseler;

. ilhama mazhar zat/ar. Belki de bu rivayetleri Hz. Peygamb~re konuşarak veyahutta rüyada görerek kendisine tashih ettirmJşlerdir?" Ona dedim ki: "Bu ihtimaller yeterli değildir. Onların bu rivayetleri mücerred zikretmeleri, bunların sahih olduğunu göstermez. Evet, onlardan biri bunu Hz. Peygamber'deq aldığını.~çıklamış olsaydı doğru sözlülüğüne, güvenilir oluşuna ve bulunduğu yüksek konuma binaen · sözünii kabul ederdik:" Ardından şunu sordu: "Onların yüksek mertebede bulunmaları ve ka dr-u kıymetlerinin yüceliği -senedsiz de olsa- zikrettikleri hadisleri kabul etmek için yeterli değil midir? Çünkü haklarmda hüsn-ü zan beslenerek; zikrettikleri rivayet/eri, ancak Hz. Peygamber 'e ulaşan senedini tespit ettiktim sonra aktardık/arı düşünülebilir." Bu sorusuna da şöyle cevap verdim: "Bu dediğin, onların' hadis üstadı ve münekkidi oldukları bilindiği zaman söz konusu olabilir. Ancak, onların bu rivayetleri zikretmelerinin sebebi, her müslümana hüsn-ji zan beslemeleri ve sözl~rine giivenmeleridir."ı 2

ei-Leknevi, farz-u muhal kabilinden bu yolu açar gibi olmakta ancak, rivayetlerin ötesinde tasavvuf büyüklerinin bizzat kendilerinden (yani kitaplarında) böyle· bir rüya gördüklerine dair bir ifade geçmediği için, o da . kapıyı kapatmaktadır. ıJ

Bu esnek bakış açısı yanında, büyük çoğunluğun rüyayla • ri vayete sıcak bakmadığı gö~ülmektedir. Nitekim Kadı Iyaz (544/1149), Muslim'in naklettiği ve aşağİda gelecek olan, rüyayla şahsın durumunu Hz. Peygambere sorma işini, zayıf biri olduğu belli olan Eban'ın durumunu daha da netleştirmek kabilinden zikredilmiş bir şey olaı:ak değerlendirir. Eban hakkındaki hükmün bu rüyayla verilmediğini söyler. Ayrıca rüya sebebiyle ne . · sünnetten birşeyin ._kaldırılacağını, ne de konulacağını belirtir. Bunun alimierin icrrıası olduğunu da ekler. ı 4

İbnu'I-Cevzi'nin (597/1201) konuya yaklaşımı. ise son derece ilginçtiı. "Uyuyanın rüyası vehimdir. Vehimler ise hakikat olamaz. Çünkü insan bazan kendisini uçar görürken bazan da hayvan suretinde görür." 15

. . . : . Kadi Iyaz'a katılan en-Nevevl de (676/1277) rüyayla dindeki bir hükmün . '

değiştirilemeyeceğinin icmayla .sabit olduğunu belirtir. Bpnunla ~era!Jer, H?.· Peygamberi rüyada görınenin olabileceğini ancak, . riıyada zabt halinin bulunn~adığını, ayrıca rüya görenin gördüğünü tahkik imkanı bulunmad-ığını belirtir.

12 ei-Leknevi', e/-Asliru'l-Meıfı?aji'l-Aiıbdri'l-Mevdıla, Beyrut-1984. s. 18-9 . . 13 Bu yönde bi~ ifadeyc rastlamış olsaydı, bunu kabul edeceği anlaşılmaktadır. 14 Bkz. en-Nevevi', Sa/ıilııı Muslim bi Şerlıi'n-Nevevr. Dfim'l-Kııtıtbi'l-İlmiyye, Beyrut-Ts~ .• U 115. . 15 İbnu'I-Cevzi', Def'ıı Şııbelıi'I-Teşbilı bi Ekeffi't-Tenzilı, hzr. Hasdn es-Sekkiif, Aınman-1992, s. 15Ô. ibnu'l-Cei'Zi' rOyanın bağlayıcılığı hususunda böyle demekle birlikte, h'ciıi Allah'ın hem de Rasfilull!!i}'in. şahsiyetinin değil de temsili suretinin royada görOiebileceğiıii kabul etmektedir. Bkz. Saydıı't-Hdtır, hzr. Muhammed Abdurrahman Avad, Beyrut-1994, s. 378. ~

Page 5: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

ın Euh(ı•a Ytltlmm

Hadis nakleden kimsenin hadisi alırken uyanık ve gafıl olmamasının şart

koşulduğunu ekler. Hz. Peygamber kişiyi bir iyiliğe çağırıyor, bir kötülükten sakmdırıyorsa. bu rüyayla am el etmenin müstehab olduğunda ihtilaf olmadığını da

.. I Hı soy er.

Görüldüğü üzere, en-Nevevl sadeci kişiyi iyiliğe çağıran rüyalara cevaz vermektedir.

Aliyyu'l-Kfırl de (I O ı 4/1605) "keşif ve ilham 17, yanılma ihtimalinden dolayı

tedkik dışıdır" 18 derken, eş-Şevkanl (1250/1834) konuyla ilgili olarak şunları söyler: "Allah Teaiii "bugün sizin dininizi tamamladım" 19 buyurmaktadır. Ayrıca; ·Hz. Peygamberin riiyada söylediği veya yaptığı bir şeyin delil olacağı hususunda bizlere bir delil gelmemiştir. Biiakis Allah dinini kemale erdirdikten sonra onun ruhunu almıştı~. Dini hiikiimlerin gelmesi onun vefatıyla sona ermiştir.211

"Bazı hadisleri keşifle tashih etmenin re~ldi, sıhlıatin ölçüsü seneddir" diye bir bölüm açan el-Kasım!. (ı 332/19 ı 4), burada hacası Ebu Yahya U leyş'ten şunu nakleder: "Hadisler sadece senedie sabit olurlar. Yoksa keşif ve kalplerin nuruyla değil... Allah'ın dininde kimseye torpil geçilınez. Hadislerin siibfıtunda veliiyet ve kerametin bir rolii yoktur. Başvurulacak tek kaynak bu işin uzmanı hadisçilerdir."21

Rüyada Hz. Peygamberden alınan hadislerin delil olup olmayacağmı ele alan ei-Mubarekffırl de ( 1353/1 934) konuya olumsuz yaklaşarak şöyle der: "Bir hadisin delil olarak kullanılabilmesi için, ravinin sema anında hadisi iyi zabtetmesi gerekir. Oysa uyku halinde ravinin zabtindan söz edilemez."22

Tiim bunların yanında; Derviş ei-Hfıt'un (1276/ 1859), hadis rüyayla alındığı halde bunu belirtıneden rivayet etmeyi hadis uydurma sebepleri arasında zikretmesi son· derece önemlidir.23

t.Hadisçiler Ve Rüyayla Hadis Nakli, Ravinin Durumunu Tespit:

1'' Bkz. cn-Nevevl,tl.ll.e., 11115.

17 Biz buna ruyayı da ekieyebil i riz. IH ei-Mubfirekfilri, Tulıfi•w'I-Aiıvezf el-Mukaddime, Beyrut-1990, 1/244. 19 ci-Mfiide/5, 3. 111 Bkz. cş-Şevkilni. irşcidu'l-Fulııl/, 11/291. 11 ci-Kfisııııl, Kavtiitlu't-Taluifs, hzr. Muhammed Bchcet ei-Baytar, Beyrııt-1987. s. 191-2. Buradan rüya ilc hadis rivayetine nasılhaklığını da anlayabiliriz. 11 ei-Mıı)Jilrekrurl, 1itlı(elli'I-Aiıvezf e/-Mukaddime, 11244-5. Aynı yerde şunları da süylcr: "Hadisin tespiti tlllt:ak H=. Peygamberin dünyada iken söylediği sö=fe miimkiindiir. Zira hadisin /aslıilıi isnat!a dayamr. " Ebil Guddc "alim/erin kabul elliği gibi, kim göriiJ:çe görsün. rı(\mla 1-1=. peygamberi günııek/e bir diııi lıiikiim sabit olmaz. Bir lıadis-i ııe/ıevi ise lıiç sabit olmaz" (ei-Kiirl, el-Masıııi' jf Ma 'r!fi•ti '1-f/adfsi'/-Mı•ı·dıi', hzr. Ebu Gudde, Beyrut-1994, dipnot, s. 1741 derken. ed-Duıııcyni de "geçmiş/en giiniimii=e alimierin cumlıuru lıadisiıı salıilı/iğini veya ::anflığmı /espil e/me lwsusımda riiya/ara en kiiçiik lıir değer vermemişlerdir" demektedir. Bkz. ed-Dıııııcyııi. Mekôyisu Nakdi Mutüni 's­Sımne, s. 237. Keşf sahiplerinin keştle bilgi sahibi olmalarını ga}·hi bilgi iddiası olarak gör!lp bunu k!lllir diye nitelendirenler hile vardır. Bkz. Ahmed, ei-Murtaza ez-Zeyn,lı1el/(i/ıicu'I-Mu/wddisfnjf Takviyeti'I­E/uidisi'I-Haseııe ve'd-Daffe, Riyad-1994, s. 29. RUyaııııı bilgi kaynağı olup olmadığı, bağlayıcılığı

hususunda diğer değerlcndiriııcler için bkz. Sakallı, Riiya ve Hadis Riı·ayeti. s. 30-50. 23 Flkz. el-I-lut, Derviş, Esııe'/-Meuilib jf Elıôdfse Mulıiel((eti'/-Merciti/J. hzr. Mahmud cl-Arnavut. Beyruı-1991, s. 564. Burada, ruyada Hz. Peygamberi gören salih kimsenin, aklardığı şeyi llz. Peygamberden ruyada aldığını özellikle belirtınesi gerektiğini. rilya hak hile olsa onunla bir bilkilın sabit olmayacağını söyler. -

Page 6: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

Beylıakf ııe Hadis Riııayetititle Rüyaya Verdiği Değer .; 173 Hadisçiterin genel kabulüne göre, "araya irtidat girse· bile, Hz. Peygamberle

müslüman olarak karşılaşan ve müslüman olarak ölen kimse" sahabi diye isiınlendirilınektedir.2~ Dolayısıyla, Hz. Peygamberden hadis alabilmenin yolu (ama değilse) onu görmekten geçmektedir. Nitekinı--hadisçiler sahabenin atianarak Hz. Peygamberden rivayet edilen hadisleri mıırsel, mu 'dal gibi isimlerle adi andırarak sahih hadisin dışında tı.itmuşlardir. · .

Muhaddisler, rivayetlerin kabulü için, sahabi kanalıyla gelmesini ilk şart

olarak koşmalarının yanında, rivayeti nakleden kimseyle Hz. Peygamber arasında uzanan bir isnad zincirinin bulunmasını da gözetirler. Çünkü rivayetin güvenilirlik testine tabi tutulabilmesi için kimler vasıtasıyla nakledildiği önemlidir. Ravilerin cerh ve tadili ile rivayet hakkında bir hüküm verebilebilınesi .Pu yolla olabilecektir.

Hadislerin kabulünde aranan bit diğer önemli koşul ise, hadisin zahiri şartlarda dışanda başka bir yol bırakınayan sekiz yoldan biriyle alınmış olnıasıdır?5

Aranan bu üç temel şarta ve konuyla ilgili değerlendirme yapan hadisçiterin rüyayla rivayete genelde olumsuz bakmalarına rağmen, bu kayıtlarla kendini bağlı hissetıneyen, doğrusu buna gerek te görmeyen bir kısım tasavvuf ehlinin rüya, keşf ve ilham yoluyla Hz. Peygamberden aldıklarını söyledikleri ahlaki boyutlu hadisler bu alandaki kitaplarda zikredilınektedir.26 Hadislerin kabulünde bir takım kriterler getiren hadisçilerin özellikle de bu çalışmada esas' alınacak olan ei-Beyhaki' nin bu şartlan ·ne kadar uyguladığı, rüyayla ri vayete nasıl baktığı ise incelemeye değer bir konudur. Biz, ilk önce diğer hadisçilerio konuya yaklaşımıyla ilgili örnekleri sunacağız; ardından da el-Beyhaki'nin yaklaşımını arz edeceğiz.

Kronolojik sıralanıayı takip etmek suretiyle27 rüyayla ilgili nakillere kimlerin ve hangi bağlamda yer verdiğini görmek istediğimizde şu tabioyla karşılaŞmaktayız:

a) Muslim (261 /875): En güvenilir hadis kitaplarınıli ikincisinin musannifı olan Muslim Salıi'/ı 1 in mukaddimesinde en-Nevevl'niıl · (67611277) "isnad dindendir" başlığını koyduğu bölümde, Eban b. Ebi Ayyaş'ı tanıtırken, onun kendisine sorulan her bir hadisi el-Hasan el-Basri'den (ı ı 0/728) rivayet ederek yalan söylediğini ortaya koyar. Ardından yalancılığını teyid babında Ali b. Mushir'den şunu nakl eder: "Ben ve Hamza ez-Zeyyat, E han b. Ebi Ayyaş'tan I 000 kadar hadis dinledik. Daha sonra Ali'ye rastladığımda bana şöyle söyledi: "Rüyamda ·Hz.

24 13kz. Aydın lı, Abdullah, Hadis I stilalılan Sö:diigii, lstanbul-1987, s.IJJ. Konunun detaylı incelemesi için lıkz. Erul, Bünyıııııin, Sahabenin Sünnet Anlayışı, Ankara-1999, 1-14. · ı.; Senul: Bizzat dinleyerek hocadan alına. Kıraat: Öğrencinin hadisleri hocasına okunıası. İcazet: lincanın hadislerinin ıamanıınııı veya bir kısmının rivayeti için öğrencisine izin vermesi. Miiniive!e:­Hocanııı bir kitabı öğrencinin eline vem1esi. Kitı1bet: Hocanın hadislerini yazarak veya yazdımrak huzurundaki veya onıd:ı lıulıınmayan bir kimseye ulaştırması. i 'him: Hocanın öğrenciye "bu hadis veya bu kitap benim işitıiğini hadislerdir" demesi. Vasiyyet: Hocanın rivayel eıtiği kitap veya cUz'U vefat ederken veya yolculuğa çıkarken birine vasiyet etmesi. Vicı1de: Bir kişinin bir muhaddis veya ravinin eliyle yazılmış bir kitabı veya bazı hadisleri bulması. Bkz. İbnu's-Saliilı, Mukaddime/u İbni's-Sa/ı1/ı, hzr. Aişe Abdurrahman. Kalıirc-1989, s. 312-361. 2" Sulilci-in yaklaşımı ve örnekler hususunda bkz. Sakallı, Talat. Riiya l'e Hadis RiVt[yeti, s. 68-103; Yıldırım, Ahmet, Tasaı•vıifım Temel Öğreti/erinin ... , s. 40-9; Kurt, Ali Yıısfi, Endiiliis'te Hadis ve İbn Artıbi. lstanbul-1998. s. 573 vd. . 27 B.iz Inırada rivayetlerin anlatıldığı kaynaklari kronolojik olarak sıralayacağız. Olayları yaşayanlar göz iiniindc bulundurulacak olsa, bu sıralamanın değişeceği tabiidir.

Page 7: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

174 Enbiya Yıldırım

Peygamberi gördüm. Eban'dan aldığımız hadisleri kendisine arz ettim. Bunlardan beş altı kadarını tanıdı. "28

Bu rivayete göre, I 000 kadar hadisin sıhhat testi bizzat Hz. Peygambere yaı;ıtırilmaktadır.29

b) ei-Ukayll (322/934): el-Ukayli, zayıf ve metruk ravilerle ilgili Kitabu'd­Duafa ve'l-Metrtıkfn adlı eserinde, Abdullah b. Ziyad b. Sem'an el-Medlnl'yi de· tanıtır. Onun -yukarıdakr örnekte oldugu gibi- güvenilir birisi olmadığı sadedinde şunu da nakleder: · ·

el-Velid b .. Muslim anlatıyor:. ,İbn S~'an'dan biı:· cüz yazdım. Bu cü~ elimdeyken bir gece uyuya kaldım. RÜyada Hz. Peygamberi gördüm. Kendilerine "ya Rasfilallah! Bunu İbn Sem'an sizlerden bana rivayet etti, ne buyurursunuz?" Hz. Peygamber de şöyle buyurdu: "İbn Sem'an'a söyle, Allah'tan korksun! Benim adıma yalan söylemesin. ;,Jo

Görüldüğü gibi, ei:-Ukayll, İbn Sefil'an'ın güvenilir biri olmadığını teyid için, durumunun Hz. Peygambere soruluşunu eserine almaktadır.31

c) et-Taberiinl (360/971): es-Suleml'nin (412/1021 )-et-Taberiinl'den nakline göre, o· şöyle demiştir: "Rası11ullah'ı rüyamda gördüm. Ona "müminler birbirlerine merhamet etmede bir beden gibidir. .. "32 hadisini sordum. O da eliyİe üç defa işaret ederek bu hadisin sahih olduğunu söyledi.33

et-Taberiinl'nin bir anekdotu olarak aktarılan bu rivayet kendi kitaplarında geçmemektedir. Bununla beraber, hadisin sıhhatinin Hz. Peygambere. onayiatılmasına ilişkin örnekler içinde zikredilebecek durumdadır.

d) ei-Hatib (463/1 071 ): Öğrenilen ilimle am el edilmesine dair Ki tabıı İktizô.i'l-İlmi'l-Amel adlı eseri hazırlayan el-Hatib, eserinde zikrettiğl rivayetler arasında rüya yoluyla Hz. Peygamberden alınan şu hadisi nakleder: el-VelJd b. Salih vasıtasıyla ismini vermediği bir şahıstan: ;'Hz. Peygamberi rüyada gcrdüm. ·Bana şöyle buyurdu: İki günü eşit olan aldanmıştır. Yarını önceki günden kötü olan insan

ıx Bkz. Muslim, el-Mukaddiıne, bfibu beyfuıi enne'l-isnfide ınine'd-diıı ... (5), 1/25. 29 Ravilerle ilgili çalışınaları bulunan ve biyografılerini verdiği kiıııselerle ilgili buldukları butüıı malzemeyilullanan el-Ukayll (322/934), (ri vayetiere eleştirel bakış açısıyla yaklaştığı bilinen) ez-Zehebi (748/1 374); Ib n Hacer (85211448)ite-kıssacıların yatanlarından kurtulmak için Talızim 'l-Haviiss' ı telif etmiş olan es-Suyilti (911/1505) kitapları kapsamına girdiğinden bu rivayeti eserlerinde kullanınışlardır. Bkz. el-Ukayll, Kitlibu'd-Dcuifcli'l-Kebir, hzr. Abdulınu'ti Emin Kal'aci, Dfiru'l-Kutubi'l-llıııiyye, Beyrııt­Tsz., 1/41, rakam: 22; ez-Zchebi, Mizlinu'l-İ'tiddlfi Nakdi'r-Riclil, bzr. Ali Muhammed el-Becfivi, Dilru'l­Fikr, Beynıt-Tsz., 1/12; ibn Hacer, Telızibıc't-Telızib, Haydarfibiid-1327, 1/100; es-Suyilti, Talızii·u'l-. Hawis min Ekılzibi'I-Kcc.ulis, hzr. Muhammed b. Lutfı es-Sabbiiğ, Beyrut-1·984, s. 192. ' · 311 el-Ukayll, Kitlibu'd-Ducıfi1i'l-Kebir, 111255, rakam: 808. · • 3 ı ez-Zdıebi de (748/1374) tercemesini verdiği şahısla ilgili bilgi olduğu için bunu zikretınektedir. Bkz. ez-Zehebi, Mizılm(l-i'tidcll, 11/423-4, rakam: 4324. İbn Hacer bu rivayeti almaz. Bkz. Telczibıc't-Telızib, V/219-21. \ 32 Bkz. el-Bıclulri, el-Edeb (78), bfibu tefivuni'l-ınu'ıninin ba'dihiın ba'dil (36), rakam: 6026. 33 es-Suleıni, Kitlibıc Hidiiyeti'l-İnsiiıı, vr. 41-b'den nakleden Yıldırım, Tasavvııfim Temel Öğreti/erinin .. , s. 44.

Page 8: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

Beylıafsf ve Hadis Rivayetinde Rüyaya Verdiği Değer 175

melundur. Nefsindeki noksanİığı fark etmeyen insan, nakısiyet içine sürüklenir. Nakısiyet içine sürüklenen insan· için ölüm daha hayırlıdır. "34

.. Yine bir diğer komılu çalışması olan ve hadisçileri övmek için hazırlamış

olduğu Şerefit Ashiibi'l-Hadfs'inde "Salih/erin riiyalarmda hadisçiferi nimet ve ikram içinde görmeleri"35 diye bir bab açan el-Hatlb, burada vefat eden bir hadisçiyle ilgili olarak şunu nakl eder: Havsere b. Muhammed . ei-Minkarl el­Basri'den: Vefatından dört gi.jn .sonra Yezid b. Harun el-Vasıti'yi rüyada. gördiim. Kendisine A11ı,ıh'ın ona nasıl rriuamelede bulunduğunu sordum. Şöyle dedi: (Ailah'ın ona ihsan ettiği· nimetleri ve bunun nedenlerini -ki btınf.ardan biri de hadisleri rivayette doğru sözlü olmasıdır- saydık~an sonra) Melekleİ·den birisi bana sordu: "Hariz b. Osman'dan (163/779) hiç hadis yazdın mı?" "Evet" dedim, "o hadiste sika birisiydi." Melek bana şöyle ·dedi: "O sikaydı ancak, Hz. Ali'ye kızıyordu. Bu

·sebeple Allah da ona buğzediyordu. "36

Göriildiiğü üzere, Hariz'in rivayet açısından güvenilir biri olduğu ancak, Hz . . Ali'ye kızması nedeniyle Allah tarafından sevilmediği ortaya konulmaktadır,37

ei-Hatlb, biyograti çalışması olan Tiirlhu Bağdiid' ında da Ali b. Ası ni es­Sıddiki'nin biyografısini verirken, onun rivayet ettiği felakete uğrayana taziyeye gidene· mıım ecrini11 bir misli verilir" hadisinin rüyada Hz. Peygambere tasdik ettirilnıesine dair pekçok rivayeti senediyle birlikte nakleder.38

e) es-Sağiini (650/1252): Mevzu hadisleri tanıtmak amacıyla müstakil bir eser yazmış olan es-Sağiini (650/1252), Hz. Peygamberden-gelen sahih hadislerle (ki bunlar Sahfhay11 hadisleridir) derlediğini göstermek için Meşiiriku'·l-Enviiri'ıı­

Nebeviyye min SIIıiilıi'l-Aizbiiri'l·Mustafeviyye adını verdiği; ibiidfit, mufimeHit ve ukGbfit gibi konulara dair ~adisleri zikrettiği bir eser tasnif etmiştir. Bu eserinde "akşam yemeği konulup, n.mıaza da ikame! edildiğinde evvelayemeğe başlayımz"39

hadisinin ardından şunları söylemiştir: "Ben bir müddet Rasulüllah'ı rüyada görmek ve mümkün olan en yüksek bir senedie kendisinden rivayet etmiş olmam için bu· hadisin ·sıhhatinden (bizzat) kendisine sormayı temenni· etmiştim, bunun üzerine seneler geçti, nihayet altıyiiz onbir senesi, zilkade ayının onsekizi olan cumartesi gecesi seher vaktinde RasGiü11ah'ı rüyada gördüm. GUya ben bir düzliikte idinı ve

·.

rı 34 ei-Haıib, Kitdbu İktizdi'I-İimi'I-Ame/, hzr. Muhammed Nfisıruddin ei-Eihiini, Kuveyt-1405, s. 225, rakam: 196. · 35 Bkz. eJ-Hatib, Şerefu Ashdbi'I-Hadis, hzr. M. Said Hatiboğlu, Ankara-1991, rakam: 106. 36 Bkz. ei-Hati!:ı, a.g.e., s. 107-8, rakam: 240. ~1-Hatib bu bilgiyi Hariz'in terceme-i halinde de zikrederken (Tt1rflm Bağdtid, Vlll/267-8), İbn Hacer de bunu alıntılar. -Bkz. Telızibu't-Telızib, IV239. ei-Hatib'den diğer misaller için. bkz. Şerefu Aslıt1bi'I-Hadis, s. 106-11 L -~-,- - '-37 Böylece, biyografı kitaplarında geçen onunla. ilgili bilgiler bir de rliyayla teki d edilmiş olmaktadır. Bkz. ez-Zehebi, Siyeru A 'ltimi'n-Nubelt1, hzr. Şuayb el-Arnavut ve diğerleri, Beyrut-1990, VIU79-81. JK Bkz. ei-Hatib, Ttlrfhu Bağdôd, XY452-3, rakam: 6348. · İbnu'l-Cevzi ri vayete ınevzudur der. Bk'Z;;.,._ Kittlbu"I-.Mevdılôt, lızr. Nureddin Boyacılar, Riyad-1997; IIU525-7, rakam: 1751-4. es-SuyOti ise hadisi·n başka tariklerini zikrcderek mevzuluğunu kabul etmez ve -aşağıda gelecek olan- ei-Beyhaki'nin rüya delilini o da alıntılar. Bkz. e11-Nuketıı '1-Beditlt ale '1-MevdıWt, lızr. Amir Ahmed Haydar, Diiru'I-Ciniin-1991, s. 114-7, rakam: 96; ei-Leôli'I-Masmla, Beyrut-1983, II/422-6. lhıı Arriik rüya rivayetine yer vennez. Bkz. Tenzflw'ş-Şerfa, lizr. Abdulvehhiib Abdullatif, Beyrut-1981, 11/367-8, rakam: 17. Rivayet için bkz. et-Tirmizi. Ccnfiiz (8), bab u ma cfie fi ec ri men azzii mu silbii (71 ), rakam: 1 073; İbn Mllc;e, ei­Ceniiiz (6), bfibu mil cfie fi sevfibi men azzfi musabil (56), rakam: 1602. 39 el-Bululri, ei-Ez.'in ( 1 0), izii hadarati't-taiim.:. (42), rakam: 671.

Page 9: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

176 Euh(l'a Y11dmm akşam namazını kılıyordum. Rasfilüllah ta· beraberinde birkaç kişi olduğu halde oturmuş akşam yemeği yiyordu, beni de yemeğe çağırdı. Ben namazı kılıp sonra davete icabet etmek istedim. Fakat Ebu Said b. el-Muallii'ya olan sözünü hatırladım. Rasfilüllah ona şöyle seslenmişti, o da namazda idi de tamamlayıncaya kadar icabet edeınemişti. (Nihayet namazını _tamanılayınca Rasilli.illalı cina) Allah: "Sizi davet ettiği zaman Allalı ve rasfılune icabet e·din" buyurmadı mı demişti.~0 Ben hemen Rasfiliillalı'a gittim, huzurunda oturdum da "yil Rasfılellalı! Akşam yemeği konur ve bu arada ezan okunursa önce yemeği yeyin hadisi salıih midir?" diye sordum. Rasfiliillah bana "evet, sahilıtir" buyurdu.""~'

Görüldüğü gibi, es-Sağiini hadisçiler nezdinde sılılıat yönüyle bir problemi bulunmayan hadisin yemeği namaza takdim etmesi nedeniyle, oluşan kuşkuları izale için sıhhatini bir de Rasfilullah'a sormaktadır.

f) ibn Hacer (852/1448): Biyograti çalışması Telızllm't-Telız.fb'de ei­Buhfiri'nin terceme-i halini veren müellif, onun Salıf/ı'ine aldığı her .hadisten önce gusül aldığını ve iki rekat namaz kıldığını (dolayısıyla zulıurat veya istihareyle bunu Rasfılullah 'a sorduğunu) nakleder.42

Bu rivayete göre, her bir rivayet rüyayla Hz. Peygambere tasdik etiirildiği için el-Bulıôri'deki hadislerin tamamı sahihtir, bunlar lıakkmda en küçük bir tereddüt dile getirilemez. Önde gelen bilginlerle ilgili bu tür rivayetlerin hem kendileri hem de eserleri için halk hatta alimler nezdinde itibar kazandırdığı ve konumlarını pekiştirdi ği iişikard ır. 43

~11 el-Buluiri. Fctlililıı'I-Kur'ilıı {66), bilbu Filtihati'I-Kitilb (9), nıkaııı: 500(ı. ~ı es-Sağ<ini, Meşarıku'I-Em•tir ı·e Tercemesi, istanbul-1971, s. 340-1, nıkaııı: 141. Onun bu yaklaşımı teııkidc uğramasıııa sebep olmuştur: "Kendi Mevzıltit 'mda bazı salıi/ı /ı(lı/islere mevzu diyı!n ve 11::. 1/ızır 'dmı Hakim Tirmizi'ye (320/932) nisbet edilen ril'ayet/erden /ıalısederkl'n (Meı·dıititu's-Sıiğtinl.

hzr. Nce ın Abdurnılııııan Halef. Beyrut-1985, s. 32, rakam: 13 l çok e leştiren İmam Sıiğıinl'nin riiya yoluyla til/ sened salı i hi n/ma isteği çok ilginçtir." Damli, Z:ıfcrııllah. l'akistmı ı·e Hindistan 'da Hadis Çalışmaları, istaııhııl-1995, s. 58. 42 Bkz. ilııı Ha er, 1'dı::.ibtt't-Teldh, IX/49. c ~3 Hadis kitaplarının ııııısanninerini ve eserlerini RıısUiııllnlı'a övdiircn pekçok rivayet bulunmaktadır. Birkaç örnek vermek gerekirse: a) Millik'le ilgili olarak: Mıılıaniıııed lı. Ebi's-Seri ei-Askıılfini'den: "Rasıilul/alı ·ı rüyamda gördüm; hww bir /Jil}ii verin dı• 01111 sizden ııak/edeyim. dedim. Şöyle buyurdu: "/~ı· ilm Seri! Malik',, ı,ir lıazinc verdim, ouu size taksim edeı:ek. Haberiuiz o/sım ki. o lwzint' 1'!-ılfuı•a/fa 'ılır. Müsliimaularm ıcmaıyla Allalı 'm kilabmdmı l'C hen im siimıetimden sonra ei-Mttl'alla 'dakiudt•u ıla/w .w lı i/ı /uulis yokmr. Oıw kulak n+. istifiıde edersin." ibıı Asakir, Keşjiı '1-Muğatla ./i Fatfli'I-Mımıtta, s. 44-4fi'dan nakleden Özafşar, Mehmet, !lil'lıyet İlimlerinde Eser Karizması ve Aliis/im 'in e/-Ctimiu 's-Salıilı 'i, A.Ü. ilahiyat

. Fakllltes i Dergisi, XXXIX/288. Muhammed b. Rıııııh rüyasında llz. Peygaııılıcri giiriişiinii anlatıyor: ''l'ti Rasıilaila lı! Millik ile Leys ilıtilqf ediyorlar. Hangisinin giiriişleriııe uyaluu?" cf(ve sordum. Bana "Malik'e, Mafik'e" buyurdu." ilın Abdilber, e/-İIIIikti.fi Fedıiili'I-Einmıeti's-Seltiseti'I-Fukalui. hzr. Elıfı Gudde, Aeyrııt-1997, s. 76. b) ei-Buhfıri'ylc ilgili olnrnk: Necm b. Fudayl mılntıyor: "Rasıi/u/la/ı ·ı rüyauula gc"irdüm. O önde. Mulıammed lı. İsmail de ardmda yürüyordu. /-1:::. Peygamber her ndmı/111 kaldırdığİnda, Mulıammed b. İsmail t~rağmı kaldırdığı yere basıyordu." ez-Zehebi, S iye mA 'ltimi'n-Nuhelti, Xll/405. Fakilı Ebu Zeyd ci-Mcrvezi anlatıyor: "/liikn ile Makam arasmda uyurken Hz. Peygw11hcri gördüm. Bana "Ebıi Zeyd! Dalıane zamana kadar cş-Şt{fii'nin kitabım okuyacaksm da benim kilalıımı okımıayacaksm?" dedi. Ben "yıi Rasıilal/alı! Sizin kitabmız ne ki" diye sordum. "Mulwmmed b. İsmail 'in Ctimi'i" buyurdu." cz­Zchebi. a.g.e., Xll/438. Tabakat kitaplarında ve özel lıiyognıfi çalışıııalurındu böylesi rilyalar bolca nakledilir. Diğer birkaç rivayet için Özafşar'ııı zikri geçen ıııakalcsiııc. Rasfilııllalı'ııı /\lııııed lı. Hanhcl'i

Page 10: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

Beylıakf ve Hadis Riııayetimle Riiyaya Verdiği Değer 177

g) es-Suyiltl (911/1505): Mevzu hadislerle ilgili ol::ırak Leiil/'yi hazırlayan es­Suyiltl, kıssacıların yalanlarmdan sakındırmak ıçın de Talızfru'I-Havüs nıiu Ekiizfbi'l-Kussiis adlı müstakil konulu bir eser yazar. Bu kitapta "Hz. Peygamberin kendisinden nakledilen bati! hadisi inkar edişini riiyasmda gören insan" adlı bir bab açar ve burada bu tür ri vayetiere yer verir.44

h) el-Aclilnl ( 1 1 62/1652): Meşhur hadislerin sıhhat durumlarını tespit etmek ve insanları bu hadislerin durumu hakkında aydınlatmak için Keşfiı '1-Hajft ve Mtız/111 '1-İibiis adlı eserini yazmış olan ei-Aclilnl, eserin baş tarafında İbn Arabi'nin (638/1240) şu söziinii özetleyerek nakleder: "Nice hadisler vardır ki, ravileri yönüyle bunlar salıihtirler ancak. keşif sahibi kimse nezdinde salıi/ı değildirler.

Nakil alimleri senedinin sağlam olması nedeniyle bunlarla amel etseler dahi, o bunlan Hz. Peygambere sormakta, mevzu olduk/amu öğrenmekte ve onlarla amel etmeyi bll"akmaktad/1". Aym şekilde, nakil alimlerinin senedinde hadis uyduran bir kimsenin bulunnıası sebebiyle senedim zay!l kabul edip am el etmeyi terk ettiği nice hadisler vard;r ki, asimda sahihtir. Çünkü keş[l e/ıli, bunu Hz. Peygamberin ruhundan sorduğunda ondan dinlemiş olmaktad"r. ,,.ıs

İbn Arabl'niıı bu sözünü nakleden el-Aclilnl her hangi bir tenkidde bulunmaz. Sözlin konteksi onun bu bakış açısını tasdik ettiğini göstermektedir. Buna göre, insanların dillerinde dolaşan hadislerin sıhhatini tespite yönelik bir çalışına yapmış olan miiellif, hadislerin sıhhatlerini rliya yoluyla Hz. Peygamberden öğrenilebilecegini benimsemiş olmaktadır.4rı Bununla beraber, eserinde rüyayla sıhhati tespit veya reddedilen bir rivayet bulunmamaktadır. ·.

ilvıııcsi için de şu kiı:ılıa bakılabil ir: ibnıı'I-Cevzi, Menlikilm"l-İuuim Altmı·ıl lı. Hanbel, hzr. Abdullah lı. Abdilıııııhsin cı-Tııı·ki, Cizc-1988, s. 595 vd. ~~ es-Sııy(ili, Talıziru"f-Hal'tis, s. 191-3. eş-Şa'rilni de (97311565) cs-Sııy(lli'yh: ilgili olurak şunu aıılalımıkladır: "es-Suylili'nin arkadaşlarmdan Abdulktidir eş-Sıizefi'ıle ı•s-Suyliıi"nin el(vle yazılmış bir kağıt giirdiim. Onu. Kayıt bı~)' nezdinde şefaa/la bulmımasuu isteyen birisine göndermiş/i. es-Suyıiıi bu kağllla bizzat kendisi şöyle d(Fordu: "Ey kardeşim' Bilesin ki şu mw kadar ben yetmiş beş defa Rasıilullalı 'la uywnkken konuşmada bulundmn. Valilerin (idareci/erin) yanma girdim diye Hz. Peygamberin benı/en perde/eneceğinden korkmasam kaleye (.mnzı·ı(J çıkar, senin için su/tanm yanmda şefatta bulımurdum. Mulwddislerin kendi metodlanyla zanl bulduklan hadislerin salıi/ı olup olmadığıili tespitte O 'na mulıtacmı. Yani şiiplıelendiğim lıadisleri sanıp cevalllm alıyorum." cş-Şa'riini, el-Mi?Jimı '1-Kubrıi. Oiinı'I-Fikr, Beyrut-Tsz .. 1144: Yıldırım, 7iısm·ı·ı!fiuı Temel Öğreti/erinin ... , s. 40-1. Bu rivayel doğruysa, cs-Suyfiti yetmiş beş kere Rasfilullalı 'la gürnşııınşllir ve lı u gürlişıııelerindc hiç şiiplıe yok ki bir kısım hadislerin durumunu da sormuştıır. Ancak, onun escrlerinıle kendisiyle ilgili böyle birşeyi anlaımuıııası ınaniılardır. Bıı da rivayelin sılılıali hususunda şliplıe ııyandırıııukıaılır. .ı; Bkz. ilııı Arabi. rl-Fuwluitu'/-Mekkiyye, hzr. Osman Yahya vd., Kahirc-1985, 111/368, 376. ~'' Bkz. ci-Aclfini, Keş{u'l-Ht{/ii ı·e Muzilu'l-İibds amme'ş1e/ıera mine'I-Eiuiılisi alıi Elsineti'n-Ntis, Bcynıt-1351, lll O. ci-Aclfini'nin ilın Arabi'nin sözUnU tasdik ederek alıııasıııı değerlendiren ed-Duıııeyni şunları söyler: Bu. lı içbir hadisçinin kabul edeceği bir yaklaşım ı/eğildir. Keza, ılinin dejenere o/mas ma, esasiamu n bozulmasına hatta Rasıilullalı 'ımı gelen biitiin lıiikiim/erin reddine götiiren balı/ bir sözdiir. llllllis/erin sıhlıatinin miikaşefe ile olacağı yönündeki bu söz aym zamanda A 1/a/ı'm dinini reddetmek, yiizyıl/arı/ır lıaı/isçilerin takip ettikleri yoldan uzaklaşmadw. Bkz. cıi-Ouıııeyni. Muslir Gnnııııullalı. Mekciyi.w Nakdi Mlllıiui's-Swme. Riyad-1984, s. 237-8. Bu anıda Şfih Vcliyullalı'ın ( 117611762) rüyada Hz. Peygamberden aldığı hadisleri ihtiva eden ed­J)urru 's-Semiu ji Mubeşşirlili 'n-Nebiyyi '/-Emin adlı lı ir eseri olduğunu hatırlatalım. Faysalabad-1970. Bu eserde kırk luıdis yer alınakla olup, bunlar Hz. Muhammed'in r!iyada ruhaniyet diliyle söyleyip Delılevi'nin aldığı lıadiskrılir. Eserdeki hadisler iiç guruba ayrılır: al ilk nn!iç!i bizzat kendisinin Peygamber'den aldıkları. b) Sonraki onyedisi babası, amcası veya Eh"u Tahir Medeni aracılığıyla aldıkları. c) Diğerleri ise Elııı Tahir'in babası· gibilere rilyada manevi yolla ulaşmış olanlardır. Ddılcvi'nin Fuyıidn'l-/-larenwyn diye bir eseri daha vardır. Bu eser Harcm-i Şerillerıle rüyada aldığı ve

Page 11: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

178 Enbiya Yıldmm

_2.el-Beyhaki Ve Rüyayla Hadis:

Akaidden ahlaka pekçok alanda kırktan fazla kitabın sahibi olan ve Şafii mezhebinin yaklaşımlarını delillendirmede Ma' rife tu 's-Swıen, el-Hili'ıfiyyat ve el­Mebsılt fi Keli'ımi'ş-Şi'ı.fif gibi eserleriyle bu mezhebe büyük emekler vermiş, hadisçilik yönü es-Swıenu 'l-Kııbri'ı ile öne çıkmış olan ei-Beyhakl' nin ( 458/1 066) yukarıdaki tablo içindeki yerinin ne olöuğuna geçmeden önce, onun rivayetlere yaklaşımını ana hatlarıyla sunmak istiyoruz. ei-Beyhakl Hz. Muhammed'in siretini yazmak ve nübiivvetini ispat etmek amacıyla hazırlamış olduğu Deli'ıilu 'n­Nııbııvve'ye yazdığı mtikaddimede istinbat ve istidlal için her zaman sahih haberlere dayandığını beyan eder: Bu hususta şöyle der:

"Usiil ve furıiya dair tasnif edilmiş eserleri m de metodum, sahih olmayanlar değil de sahih olanlarla yelinmek veyahutta salıi/ı vlanlarla olmayanlarm aras1m tefrik e,d( erek ver)mektir. Böylece ehl-i sünnetten olan okııyııcıı itimad edilecek delilleri göriir. E/ıl-i bidatten olan kalbi kaymrş kimseler de e/ıl-i sünnetin dayandrkları rivayet/erde, haberleri kabııle yol açabilecek ta'na müsait bir nokta bulamaz/ar. Hadisçiferin ravilerin durımılan ve kabul edilecek habeder!e reddedilecek olanlara dair gayretlerini hakkıyla tedkik eden insan .funu görür: Hadisçi/er bu hususta gayretlerini hiç esirgememişlerdir. Haberinin reddini gerektiren bir sürçmesi olduğımda, oğul babasını, baba oğlunu, kişi kardeşini cerh etmekte, Allah yolunda kmayanın kmamasma aldırmamakta, akrabalik bağı veya niali bağlantı on/an bundan a/ıkoymamaktadu-. Bu hususlardaki kıssalar oldukça fazladir. Bu hususlar benim kitaplarimda yazılidır. Eser/erimde sahih hadisleri sakimferinden aymnama göz atan insan zikrettiğim hususlarda doğru sözlü olduğumu görür. Kim de bu hususlara hakkıyla nazar etmezse sözleriminjiiliyattaki uygunluğu ona yardımcı olmaz ve açıklamalarmı ne kadar çok ta olsa fayda vermez. Ayette beyan· edildiği gibi, ayrmtı/ı açiklamalar yapsam da fayda etmez: ."inanmayacak bir millete ayetler ve uyarma/ar yarar/i olmaz. "11

Hindistan' a döndükten sonra kaleme aldığı 46 hadisi ihtiva etmektedir. Örneğin, bir rüyasında şunu anlatır: "Aii'nin, Ebilbekr ve Öme.r'den daha üstün soylu, anlayışta daha ileri ve daha yiğit olmasına ve sufilerin büyllk çoğunluğunug__kendi tarikat silsilesini ona bağlamalarına rağmen bu ikisinin ondan daha faziletli kabul edilmesinin ğe~çek· sebebini soldııııı ... " Dehlevi, Hz. Peygamberin kendisine, ilk iki halifenin peygamberlik misyonunu tamamladıklarını ve kendilerine has özelliklerden kaynaklanan üstünlüklerinin evrensel olduğunu; bunun aksine Ali'ye özgU zalıitlikle ilgili yüceitmenin ise 'tarafgir' yani daha aşağı seviyede olduğunu söylediğini, aktarır. Bkz. Baljoıı, .1. M. S., Religimı and Tlımıglıt ıif· Slıalı W ali Allalı Dılı/ewi, Leiden-1986, pp. 176. Ülkenıiz~le de Fethullalı Gülen, rüyayla hadis alınmasının nıllmkOıı olabileceği kanısındadır. Şöyle der: "Her ne kadarustil-ii lıadisre yer verilmese de. bu rabbiini insanlar amsmda, zaman ve mekam aşarak, ·doğrıidan doğruya Fem-i Giilıer-i Nebevi'den lıadfs alanlar vardı... Biiyiik imanı Celôleddin es­Siiytitf 'nin, defalarca Efendimiz 'le hem de yakazııda göriiştiiğii menkuldiir. Yine, hmim Buluirf. kendi kanallarıyla tespit elli ği lı er bir lıadfs için, abdesi alır, iki rekiit namaz kılar ve me s 'e/eyi Rulı'ıt Seyyidi '/-En 'cim 'a lı ava/e eder: "Doğru mu yii Rasıi/allalı?" der; kendince aldığı bir işaret e göre de o lıadfsi kitabuia'kaydederdi. "Gülen, Fethullah, Smısm: Nur, Alınanya-1994, 111347. 47 Yilnus/1 O, 1 O 1. ei-Beyhaki, Delôilu'n-Nubııvve ve Ma'ri(etu Alıvii/i Siilıibi 'ş-Şerfa, hzr. Abdulnıu'ıi Eın'in Kal'acl, Beyrut-1985, U47, 69. ei-Bcyhaki yine De/tiil'iııi tanıtırken "zikrettiğim lıer hadisin ardmdan sılılıatini belirten açıklamada bulımdımı veya bir şey söylemeden bıraktım, bımlar diğer zikrettiklerim gibi salıilıtirler. Senedinde zayıfiık bulıman rivayetler zikretmem dı.ırımıımda da zayıflığma işaret ettim ve dayanağm diğer rivayet alduğ111111 belirl/im" der. Ardından da böyle davranmayanları kınar: "Muteelılıirtindan bazıları, mucizeler ve diğer kanıtlarda eserler yazmış/ardır. Salıilıler/e sak/m/erini, meşlwrlarla garfblerini. rivayet edilenler/e mevzu olanları birbirinden

Page 12: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

Beyhaki ve Hadis Rivayetinde RiiyaY.a Verdiği Değer 179

el-Beyhaki, Ebfi Muhammed ei-Cuveyni'ye yazdığı mektupta da, hadis alanındaki çalışmalarının ana nedeninin sahihleri sahih olmayanlardan ayırmak olduğunu belirtir.48

el-Beyhaki'nin bahsetmiş olduğu bu metoduyla ilgili veriler.i basılı olan kitaplarında görmekteyiz. Sıhhatinden şüphe ettiği hadisleri in sahha (şayet sahihse) kaydıyla zikrederken49

, sahih görmediği hadisiefi Kur'fin'a50, sahih hadislere5 ı,

akla52, aliml('!rin uygulamasına53 , icmaya54

, tarihe55 ar?: etmektedir. Ayrıca birçok tercih metodu kullanmaktadır.56 Eğer rivayetettiği hadis es-Sahfhayn'da geçiyorsa buna da mutlaka değinerek teyid etmektedir.57

·

el-Beyhaki, yukarıda zikrettiği prensiplerine ve pratikteki uygulamalarına rağmen, Kitabu'l-Kırôe lıalfe'l-İmfim, el-Esnıfi ve's-Sıfat, Kitfibu'l-Ba's ve'n-Nuşılr gjbi özel konulu çalışmaları yanında, özellikle fedail çerçevesinde naklettiği

rivayetlerde aynı hassasiyeti göstermez. Nitekim daha ziyade halk tipi bir kitap olan ve içinde ayet-hadisten kıssa ve veciz sözlere varıncaya kadar herşeyi barındıran Şuabu '1-lman'ı hazırlama gerekçesini anlatırken "kalbin şüphesiz ya/andır" diye düşünmediği hadislerle yetindiğini söyler.58 Bir yerde de Hz. Peygamberden hatim

ayırmadan pekçok lıadis/~r zikretmiş/erdir. Öyle ki. haberleri kabul etmede iyi niyetli olanlar biitiin rivayetleri aynıQ katogoride değerlendirmiş/er. akidesi bozuk olanlar da biitiin rivayetleri aynı kabul ederek reddetmişlerdir. "Bkz. a.Ji.e., 1/46-7. 4x Bkz. es-Subki, Tabaktiiii 'ş-Şôjiiyyeti'l-Kubrll, hzr. Abdulfeıtfih Muhaınıı)ed ei-Hulv, Cize-1992, V/78. 49 Bkz. Şuabu '1-İmôn, lızr. Muhammed es-Said b. Besyon i Zağlol, Beyrut-f990, 11318, 11170, 74, 87, 175; 11/421; 111/98; V 117, 88; Vll89; VJI/1 O; V IIli 09; ei~Hilcifiyyôt, hzr. Meşhur b. Hasan Al Selın1in, Riyad-1995, 11464; Delılilu'n-Nubuvve, Vll/60; es-Sunenıı'I-Kubrô, hzr. Muhammed Abdulkfidir Atil, Beyrut-1994, IV/220; Vll5; Kiuibu'I-Kırtle Jıalfe'l-lnuim, hzr. Muhammed es-Said b. Besyani Zağlol, Beyrut-1 984, s. 144-5, rakam: 329

511 Bkz. es-Swıcnu'I-Kııbrô,liiO, 233; Vll225, Vll/95-6, 425; ei-Hiltifiyyıit, 11167; Ma'rifetıı's-Swıen ve'l­Asôr, hzr. Abdulmu'ti Emin Kal'aci, Kahire-199 1, 1/236-9; Şuabu '1-İmıin, 1/342-3; Kittibu'I-Ba's ve 'u­Nuşıir, hzr. Muhammed es-Said. b. Besyani Zağlol,. Beyrut- 1988, s. 73, rakam: 98; Killibu'l-Kmie, s. 203, rakam: 442. sı Bkz. es-Swıenu'/-Kubrtl, 111173, 222-3; Şuabu'I-İmtlıı, Vll464, 535; el-E.mui ve's-Sıftit, hzr: Abdullah b. Muhammed ei-Hiişidi, Cidde-1993, 11/198-208,426. 52 Bkz. el-Esnui ve 's-Sıfiit, 11/229-31; es-Sımemı'/-Kubtıi, Vlll/304-5. 53 Bkz. es-Swıemı '1-Kubni, Vl/50- l; Vll/371. 54 Bkz. es-Sımeıııı '1-Ku/mi, IX/ l 92; el-Adlib, hzr. Eb il Abdiilah es-Said ei-Mendilh, Beyrut- 1988, s. 2 l 9. 55 Bkz. es-Sımeıııı '1-Kıılmi. Vl/2 16, Vlll/328-9, IX/54-5; Ma'rifetu's-Swıen, 1/447, 11/431-3, IX/163-4; Xlll/180, l 83-4; e/-Esmti ve 's-,Sıftlt, 11594-5. Kitıibu'/-Bu 's, s. 256; Deltii/u'ıı-Nubuvve, 11/346. sr. Birkaç misal vermek gerekirse: Ravilerin hafız olmasıyla· tercih: Bkz. Mu'rifetu's-Sımeıı, 11/212-3; Kittibıi''l-Kırıie, s. 1:16-7, · 15jp 1, 214. Ri vayetin alimler arasında meşhur olmasıyla tercih .. Bkz. es­Sımeıııı'l-{(ubrıl, V/72-3. R~ınin daha bilgin olmasıyla tercih. Bkz. Mu'rifetu's-Sımeıı, 11/156, Vll/187; es-Sım en lt '1-Kubrıi, Vll/21 3. Kur'1in' a ınuvafakatla tercih. Bkz. Mu 'ri(etu's-Sımen, 11/23;· es-Swıimu's-. Sağir, hzr. Abdulnıu'ti Emin Karaci, Karaçi-1989, 111/82; es-Sım~ıııı'l-Kubrıi, Vll/249. juisal ve kopukluklu tercih. Bkz. es-Sımenu '1-Kı.ıbrti, lll 90, 42 l; Mu 'rife tu 's-Sımen, Vl/265-7, IX/162; Deltii/u'n­Nubuvve, IV /387-8. Ra vi çokluğuyla tercih. Bkz. es-Swıenıt'l-Kubrıl. 111/44, 111/326, V 1 lO, 14-5; Ma' rifetu's-Sımeıı, Vl/259. Musbit'i munfı'ye tercih. Bkz. es-Sımemı'l-Kıılmi, 11/213, 326-9, Ill/332, 334, V /35, 158, 217, X/183; es-Swıenu'n-Sağfr. 1/97, 1112 l 3. 51 Sadece es-Sımemı'l-Kubrtl' da 7797 . es-Salıflıayn hadisi rivayet etınekte!ifr. Bkz. Halef, N ec nı Abdurrahman, es-Smlitılu'l-Hudfsiyye ji 's-Sımeni '1-Kııbrii, MansOra- 1992, s. 134. SK Bkz. Şuabu'l-lmıln. 1/28. Bunun anlamı nıevzu kabul etıiği rivayetleri aldığı değildir. Nitekim Şuabu'l-İnuin 'da şöyle demektedir: "Mevzu olduk/arım bildiklerilll bir tarq(a. kalhim mımker olduğıımı velımelliği rivayetleri nakletmekten lıdşlaşmamaktadrr." Şııabıı '1-İmıin, 111/375. Keza Deltiilu'ıı­Nıılıul'l'e'de diğer kitaplarında okıuğu gibi salıih ve nıa~uf lıadislerle yetindiğini, eğer bunlarla nıurad iyice fiyfin olmazsa nıcgfizi ve tarihçiler nezdinde sahih ve nıaruf olanları da aldığını ifade eder. Bkz.

Page 13: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

1 80 Eubi.ya Yıldmm

duası yaptığına dair munkatı isnadlı bir hadis geldiğini belirtir. Rivayeti nakletmeden önce şöyle d~r: "Senedinde hadis uydurmakta veya yalanclitkla tanman biri olmadtkça hadisçi/er dualar ve amellerin faziletlerine dair hadislerin kabu/iinde miitesahil davrmmuşlardtr. "59 Aynı durumu kurbanın fa.ziletine dair bir takıııı rivayetleri. naklelmesinde görüyoruz. ·Bunların senedierinin zayıf olduklarını belirttikten sonra şöyle der: "Bazt alimierin böylesi hadisleri amellerin faziletine dair konularda zikrettiklerilıi gördiim. "6° Keza "sizden biri ailesine geldiği zanii:m örtiinsiin. merkep/er gibi açtkta cima etmesin" hadisini değerlendiren el-Beyhakl, senedindeki bir ravi sebebiyle hadisi cerh ettikten sonra "sabit olmasa bile alılaken giizeldir" der. 61

el-Beyhakl'yle ilgili bu genel bilgileri verdikten sonra, onun konumuz çerçevı:;sindeki tutumuna baktığımızda, yukarıdaki örneklere benzer bir durum sergilediğini görmekteyiz:

ıı) el-Beylıııld ve istilıare:

el-Beyhakl, Hz. Peygamberin tavsiyesine uyarakr'2 bazı eserlerinin başında kitabı hazırlamak için islihareye yattığını söyler. Örneğin Delailu'n-Nubııvve için böyle derken63

, es-Sıınetw's-Sağ/r başında da iikll bfıliğ insanların dinin usullerine dair bilmeleri gereken hususları muhtasar bir çalışmada hazırladıktan sonra, kitap ve sünnetin gösterdiği doğrultuda, salihlerin ~sinde, ibadetler, mufimelfıt, riikah ... konularında bir eser hazırlamak için islihareye yattığını söyler.6

"1

ci-Beyhakl'nin istiharesi sadece kitap hazırlamakla sınırlı değildir. Bazan bir ri vayeti nakledip nakletmeme hususunda da islihareye yatar:

I-Iz. Peygamber ve ashabının sabah naıııazmı kaçırclığı sefer rivayetler arasında farklılık arz etmektedir. Hudeybiye dönüşü mü, Hayber dönüşü mü veya bir başka zaman mı olduğu net değildir. ei-Beyhakl bu çelişki karşısında ne yaptığmı şöyle anlatır: " (1-layber veya Hudeybiye'den dönüşte olduğumı belirten) iki hadisi burada nakletme hususunda istihare yaptım. Nakletmenin hayırlı olacağını

gördi.im."65 Göriildüğii gibi, iki rivayeti ıiakledip nakletmeme hususunda teredeliicle diişen ınüellif sonunda kararı rüya ile çöznıektedir.

el-Beyhaki Dclailu '11-Nııbuvve'de Hz. Peygamberin süt annesi Halime bnl. Ebi Zueyb'clen harikuladeliklerle dolu bir rivayet nakleder. Fakat hadis uydurmakla itham olunan Muhammed b. Zekeriyyii ei-Öili\bi'den bu rivayete göre ziyadeler taşıyan'bir rivayet daha gelmektedir. Bunu eserine alıp almamakta tereddüt ettiğini söyleyen müellif daha sonra istihare yaptığını ve eserine alnıasının hayırlı olacağı

l/69. Aynı yerde salı i lı veya. ıııanıf olanlarla nıuradı beyan etmek ıııliıııkUn olımıdığında bunların altında kalan haberleri dı:: zikrcıtiğini söyler. 5~ Şuahıı'l-inuin. 11/372. r.o Şudbu'l-fnuin, V/483. Bazan da sorumluluğu bana aiı değildir diyerek sılılıatini onaylamadığı rivayetler nakledcr. Bkz. a.g.e .. 1/246-7. r.ı es-Stmetw'I-Kıtlmi, V 11/193. r.2 Bkz. ei-Bulııirf. et-Tclıeccud (19), bfibu ıııfi die fı't-ıaıavvu' ... (25), rakaııı: 1162: cıı-Nı::vevi. e/-Ezkrir. lst-1955, s. ll O. ''3 Bkz. Dehiilu 'n-Nubrtı'l'e. 1/69.

"·1 Bkz. es-Sunenrr 's-Sağfr. 117.

''5 Dehiilu 'n-Nrtbttı•rc•, IY/275.

Page 14: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

Beylıaki ve Hadis Rivayetinde Rüyaya Verdiği Değer 181 yönlinde işaret belirmesi üzerine aldığını belirtir. Bu rivayet özetle şunları

ınuhtevidir: "Hz. Peygamber sütten kesilince konuşmaya başladt. Acaip bir ke/am söylüyordu: 'AIIalıu ekber kebfrii. Velhamduli!lalıi kesfrii ... ' Hz. Peygamber büyüyüp serpilince günü koyun güden çocuklarmıla birlikte geçirmeye başladt.

Birgiin çocuk/artlll koşup gelerek bir adamm 01111 a!tp da.{!,m başma götürdüğünü, göğsünü yardtğmt, kendilerinin ise bunu görünce koşup gelerek durumu haber verdiklerini söylerler." Halime 'nin devammda aniatttkianna göre, eş~vle koşup Hz. Peygamberin yanma Fat'mca onun giiliimsediğini ve gözünü göğe dikmiş olduğunu görürler. Onlara yanma iiç kişinin gelip göğsünü yararak kalbini ytkadıklarmı ve şeytmun niifiiz etliği parçayı kalbinden çtkartp alttklartm, arttk şeytamn ona zarar veremeyeceğini si~J'Ier. Gelen kimselerin onu nübiivvetle miijdelediklerini de aktm·tr. Bunu duyan insanlar, cin VS. musai/at olmuştur d~ı/erek 0/11/ bir kahine gönderir/er. K ahin başmdan geçenleri din/eyince 'bu ileride elininizi yalanh~vacak, sizi başka bir din e davet edecek, bu yiizdeu O/W öldiiriin' der ... Halime Hz. Peygamberi aradmı kaçmr ve evine getirir. Arttk bundan sonra hergün iki kişi gelip Hz. Muhammed'in

· elbiseleri içitu/e kaybolup giderler... Halime· onu Mekke'ye geri gütiirtneye niyetfenince bir ses duyar: Saadetler sana ey Mekke'nin !Jilflıô vadisil Bugün nur

. 1' (ı(ı gerı ge ıyor ...

el-Beyhaki'nin rüyaya verdiği önemi gösteren en önemli delil, Suabu '1-lmiin'da "Ri(va Allah 'm nimetlerinden bir nimettir" diye rüyaya dair bir bab açmasıdır. Burada, salih rüyanın faziletiyle ilgili hadisleri. Hz. Peygamberin "riiya gören Far nu" diye sormasını, konuyla ilgili kıssaları ve çeşitli alimlerce yapılan ri.iya tabirlerini nakleder. Sonra da rüyayla ilgili haberlerin ve kıssaların oldukça fazla olduğunu ancak bunların bir kısmını zikretmekle yelindiğini söyler.r'7

b) el-lleylıaki ve rüyayla hadisin sıhhatiııiıı tespiti:

ilim ehlinin "uyuyanm rüyası vehim olabileceği gibi: Allah bunu geçen veya o vakit söz konusu olan bir şey nedeniyle ibret alması için kişiye gösterıi1iş olabilir" dediğini nakledenrıs ei-Beylıakl, diğer hadisçiler gibi ri.iyayla hadis konusunda bazı rivayetler nakletnıiştir. Onun naklettikleri diğerlerinin nakilleri gibi ya sahilıliğini

veya nıevzuluğunu kabul ettiği veyalmtta faziletleı:le ilgili olan bir rivayetin durumunu bir de rüyayla ortaya koyma sadedind~ı.lir:

ba) Kader hadisi: Kadere dair rivayetler bağlanımda e l-A 'm eş vasıtasıyla Abdullah b. Mes'ı1d'dıin kadere dair bir hadis nakleden el-Bcyhaki'6'J. daha sonra bu ri vayetin doğruluğunu iki rüyayla ortaya koyar:

ı.rı Delrlilu'n-Nubuvve, 1/139-145. 10 Bkz. Şıiabu'l-İmdn. IV/184-95. 1'H ei-E.mu/ve 's-Sı{tlt. 11/369. "'' "Sizden biri a;uıesinin kanımda 40 giinde toptamr (.ı•arall/nuo·a masait hale gelir). Sonra omda o kadar/tk bir maddelle (ikinci 40 giinde) kan pılıtısı halini alır. Sonra rı kadarlık bir siir.enin arduulan (iiçiincii 40 giinde) et parçası halini alır. Sonra (iiçiincii devrenin ardnıdmı) Allalı bir melek gönderir ve rulıww iifler. Meleğe dört şey(i yazmasl) emredilir: Ameli, rı=kı. en•li. şaki mi said mi olacağı. Kendisinden başka i/alı olmqı•an Allalı ·a yemin ederim ki: Sizden biri cemwtlik/erin yaptığım yapar. full/i) cennetle kendisi arasmda bir arşmdan başka mesı{fe kalma=. fakat kitap 01111 geçmiş hulımur da. celıemıemlik/erin yaptığılll yapar ve cehenneme girer. Ve yine. sizden birini= celıennemliklerin yaptığılll yapar, lıalla celıemıemle kendisi arasmda bir arşmdan fa=la mesqk kalma=. Fakat ki/ap onu geçmiş

Page 15: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

182 Enbiya Yıldırım

Ebfi Abdiilah ei-Esffiti'den: "Rüyada Hz. Peygamberi gördüm ve kendilerine sordum: "Ya Rasulallalı! Senden bizlere el-:A 'meş'in Zeyd b. Vehb vasıtasıyla

Abdullah b. Mes'iid'dan rivayet ettiği kadere dair hadis ulaştı. (Bu doğru mudur?" Rasiilul/ah şöyle buyurdu: "Evet, onıi ben söyledim. Allah e.l-A 'meş'e, Zeyd b. Velıb'e, Abdullah b. Mes'tıd'a rahmet ey/esin. Alla/ı, bu hadisi rivayet edenlere rahmet etsin. "70

Ebfi Diivfid kanalıyla Muhammed b. Yezld el-A'ver'den: "Rüyada Hz. Peygamberi gördüm. Ömer b. el-Hattab ve Ali b. Ebi Tiilib ile birlikte oturmaktaydr .

. "Yii Rasulallah" dedim. "Abdullah b. Mes'(id'dan gelen hadis, yani kader hadisi doğru ve güvenilir birinin haberi midir?" Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Zatmdan başka ilah olmayan Allah' a and olsun ki, o hadisi ben söyledim." Hz. Peygamber bu sözünü üç kez tekrar ettikten sonra şöyle buyurdu: "Hadisi o./duğu gibi anlattığı için Allah ef-A 'meş 'e mağfiret etsin. ef-A 'meş.'ten önceki ravilere demağ/iret etsin. Keza ef-A 'm eş 'ten sonraki ravilere de m ai/iret etsin. "71

ei-Beyhakl, kaderin varlığını isbat etme sadedinde ele aldığı bu kitapta zikrettiği pekçok rivayet yanında sıhhatini kabul ettiği bu rivayetin sağlamasını bir de rüya ile yapmaktadır.

bb) Adil bir hilkümdar zamanında doğdum: Hz. Peygamberin Silsani hükümdan Enfişirvan'ı (m. 579) kastederek "ben adil bir hükümdar zamanında doğdw~ı" dediğine dair rivayetin mevzu olduğunu ei-Huseyn b. ei-Huseyn b. Muhammed el-Hallml'den (403/1012). nakleden ei-Beyhakl sonra şöyle der: "Hocanuz.Ebii Abdilialı el-Hafiz (el-Hakim en-Neysiibtırf)de (40511014) bu hadisin batı/ olduğunu beyan etmiştir. Daha sonra salihlerden birisi ·riiyasmda Hz. Peygamberi görmüş ve Ebii Abdiilah'ın bu hadis/e ilgili dediği;ıi Rasiilullah'a arz .etmiş, Allah Rasiilü de bu hadisi te/Gib edip batı/ olduğunu beyan ederek Ebii Abdilla/ı'ı onaylamış ve şöyle buyurmuştur: "Ben bunu kesinlikle s'oyiemedim. "72

ei-Beyhakl burada da, mevzuluğunu kabul ettiği rlvayetin durumunu bir de rüyayla desteklemektedir.

be) Felakete uğrayana taziyede bulunmak: "Felakete uğrayana taziyeye gidene oııım ecrinin bir misli verilir" hadisini çeşitli tariklerle rivayet eden. ei­Beyhakl, en son olarak bu rivayeti teyid babında el-Mustedrek musannifi ve hocası el-Hakim en-Neysiibfirl tarikiyl6, sika ve sadfik olduğunu belirttiği Muhammed b. Hiirfin el-Fe'fe'den şunu nakleder: "Rüyamda Hz. Peygamberi gördiim. Ona sordum: 'Yii Rastıla lfa/ı! Ali b. Asım 'm Muhammed b. Su ka tar ik~!'! e rivayet ettiği felakete uğrayana taziyede bu/ıman' hadisi sizden mi gelmektedir?' Hz. Peygamber ;evet'lmyurdu. Mulıamnied b. Hfırtm bunu her anlattığmda ağlard1. 11

olur da, cemıetlikleJ.·iıı yaptığım yapar ve cennete girer.·· Muslim, cl-Kader (46), biibu keyfiyyeti'l­halk ... ( 1 ), rakam: 1; el-Buluirf, el-Kader (82), bfib 1, rakam: 6594. 70 Şııabıı'l-imdn, 11207. rakam: 188; el-Kada ve'l-Kader, hzr. Elıu'l-Fidii el-Eseri. Beyrut-1989, s. 62, rakmn: 8' 71 Şııabu'l-imdn, 11207-8, rakam: l 89; el-Kada ve'I-Kader, s. 62. i·akam: '}. 72 Şuabu'l-imdn, IV/305, rakam: 5195. 73 Şııabıı'l-imdn. Vll/14. rakam: 9286.

Page 16: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

Beylıakf ve Hadis Rivayetinde Rüyaya Verdiği Değer 183

bd) Meleklerin rahatsız· olduğu şey: . "Müslümanm kendisi için istediği şeyi kardeşi için de istemesi gerekir" babının en sonunda, konu çerçevesinde zikrettiği meleklerin sarımsak yiyenden rahatsız olmalarına dair hadisin74 el-Buhar/ ve Muslim'de rivayet edildiğini75 söyledikten sonra, sıhhatini bir de rüyaya dayalı olarak ortaya koyar: Ebfi Abdillah ed-Dekkfik (415/1024) tarikiyle Sufyfin'dan şunu nakl eder: "Rüyamda Rasti/u/lah 'ı gördüm. Kendilerine 'ya Ras{i[al/alı! Sizden nakledilen 'mr;:lekler Ademoğullarının rahatsız olduğu şeyden rahatsızlık duyarlar' rivayeti hakkında ne buyurursunuz? 'Hz. Peygamber 'doğrurjur' buyurdu. "16

be) imarnın ardında kıraat etmek: ei-Beyhaki · imarnın ardında kıraatın gerektiğine dair Kitabu'l-Kırae halfe'l-İmam adlı kitabında rivayetlerin en sonunda hacası ei-Hfikim'in Tarflıu Neysabar'undan nakille Fakilı Ebfi Zeyd ei-Mervezi'den şunu na.kledı'!r: "Rüyamda Rasulullah 'ı gördüm. Ma can nehrinin aşağısında idi.

· Kıble dıcvarına yaslanmıştı. Ben/e Ebu'l-Fadl el-Haddlidf de huzurundaydık Ben "ya Rastilallah! Sizden 'Fatihatu'l-Kitab okunmayan namaz Olmaz' huyurduğunuz rivayet. ediliyor. Bu rivayet doğru mudur?" diye sordum. Hz. Peygamber "evet" buyurdu. Bunun iizerine Ebıı'l-Fadl el-Haddadf'ye dedim ki: "Artık sakın! Çünkü Hz. Peygambere aykırı davranırsan kiifre girersin Zira 'bu hadis Peygamberden sahih olarak gelmiyor' diyordun. Şimdi onu bizzat Rasti/u/lah 'tari duymuş oldun. "71

bf) İki günü eşit olan zarardadır: Abdulaziz b. Ebi Rev\~ad anlatıyor: "Rüyamda Hz. Peygamberi gördüm. Ona "bana nasilzat ediniz ya Rasulallah" dedim. Şöyle buyurdular: "İki günü eşit olan aldanmıştrr. Giinii dünden kötü olan melundur. ilavede bulunmayan insan ziyaridadır. Ölüm onun içii1 daha hayrr/ıdır. Cennete iştiyak duyan hayı /ara koşar. " r

Aliyyu'I-Kari'nin belirttiğine göre, bu rivayet sadece Abdulaziz b. Ebi Revvad'ın uykuda Rasfilullah'ı görerek işittiği hadis olarak nakledilmektedir78 ve ei­Beyhaki bunu rivayet etmiştir.79 Ebfi Gudde'ye göre, burada bir yanlışlık söz konusudur.80 Çünkü mevzu hadislerle ilgili eserlerde bu kayıt bulunmamaktadir.81

Ancak, bunu söyleyen sadece el-Karl değildir .. Ondan önce es-Subki (771/1369), ihya'da geçen 've senedierini bulamadığı hadisler sadedinde bu ri vayeti zikretmiş ve Abdulaziz b. Ebi Revvad'ın bu rüyasının el-Beyhaki'nin Ziihd'ünde geçtiğini

söylemiştir.82 Keza ei-Irfiki (80611403), Talırfcu Elılidfsi'l-İiıya'da ei-Beyhaki'nin bu

74 "Bu bilkiden yani sarmısaktan yiyen -Hz. Peygamber ardmdan soğan ve pırasayı da söyledi- bıı mescidimize yaklaşmasm. Çiinkıi insanlarm rahatsız oldukları şeydeıı melekler de rahatsız olurlar. " 75 Bkz. el-Bu/u/ri, ei-Ezfin ( 1 0), bfibu mfi cfie fı's-sunı: .. ( 160), rakam: 853; Mıısliııı, ei-Mesiicid (5), bfibu nehyi men ekele su men ... ( 17), rakam: 74. 76 Şuahıı'l-imdn, Vll/519-20, rakam: 11190. 77 Kittlbı;'l-Kıriie lııı(fi•'l-inuiııı, s. 219, rakam: 450. ?x Bu kayıt yanlıştır çllnkil es-Sehfivl bunu başka bir tarikle vermektedir. Bkz. es-Sehfivl, e/-Mekiisidıı '1-Hıısene,.Jızr. Muhammed Osman el-Hat, Beyrut-1994, s. 471. · 79 Bkz. ei-Kfirl, el-E.mlrıı'l-Merfiiıı .fi'l-Aiıbiiri'l-Mevdılıı, hzr. Muhammed Lutfi es-Sabbfiğ, Bcynıl-1986, s. 316, rakam: 457; el-Mıısrııl', hzr. Ebu Gudde, Beyrut-1994, s. 174. r.ıkam: 311. · xıı Bkz. ei-Kfirl. el-Mıı.wııl' dipnotu, s. 174-5. xı Bkz. es-Sehfivl, e/-Mektlsidıı '1-Hasene, s. 471; rakam: 1080: el-Aclfinl, Keifıı'l-Hq{ii. 111233. r:ıl.-:ıın· 2406 (el-Kilri'den alıntı yapınasma rağmen el-Beyhaki'den bahsetınez). xı es-Suhkl, Tabakti/u 'ş-Şı?fiiyyeti'l-Kııbrtl, Vl/37fı.

Page 17: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

184 Enbiya Yıldırmi

rivayeti Zühd'de rivayet ettiğini belirtmiştir:83 Kaldı ki, diğer rivayetlere bakınca el­Beyhakl'nin bunu rivayet etmesi muhtemel gözükmektedir.84

· c) el-B.eyhaki ve rüyada Allah'ın görülmesi:

el-Beyhaki rüyada hadislerin sıhhatinin tespit edilmesine dair rivayetler · nakletmek y~nında, rüyada Aİiah'ın görilimesine dair · de bazı rivayetler nakl etmektedir.

·ca) Suleyman et-Teyml'nin· her secde ve rükOde tesbihati yetmiş kere yaptığını nakleden el-Beyhald rüyada Allah'ı gören Rakabc'den şunu nakleder: "Rüyamda Rabbıı 'l-İzze 'yi gördüm. Bana dedi ki:. İzzetiln hakkı için, Sil/evman et­Teynıi'nin bulunduğu yere ikrainda bulunııcağım. "85

cb) Haccın fazileti babında Ali b. ei-Muvaffak'tan şunu nakleder: "Elli küsılr ·kez haccettim. Bunların sevapiarını Hz. Peygambere, Hz. Ebılbekr' e, Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Ali ve babama bağışladım. Arafat'ta duruşu yapan insanlara ve seslerinin gürültüsüne bakarak "All ahım" dedim. "Bunların içinde haccı kabul olmayan biri varsa, ben bu haccımı ona hibe ediyorum. Sevabı onıtit o/sım. " O gece Muzde/ife 'de yattım. Rüyam"da Rabbimi gördüm. Bana dedi ki: "Ali b. el-Muvaffak!

. Bana cö'hzertlik mi gösteriyorsun? Arafat'ta vakfede duran herkesi bağışladım. Bir onlar !iadarını keza bir onlar kadarını daha bağışladım. Bir de bunun toplamının bir o kadarıin. bağışladım. Herkese ai/esindekilere, yakınlarına ve komşu/arına şefaat çı o/ni ası yetkisi verdim. Benmuttakilerin sığmağıyrm, m ağ/iret eden im. "86

d) el-Beyhaki'nin ölen kimselerle ilgili rüya nakilleri:

el-Beyhakl Şuabu'l-fman'da ölen kimselerin ahiretten verdikleri haberlere de geniş yer verir. Bir konuyla il~ili ayet ve hadisler yanında diğer rivayetleri

. .s~ Bkz. el-Gaziili, ~lıyôıı Ulıimi'd-Din, lstanbul-1985, IV/326. Rivayet Kitôbii"z-Ziilıd'de geçmemektedir. Hadisi el-Beyhaki'nin Ziilıd'One nisbet edilip te onda geçmeyen rivayetler kapsamında Kitôbii'z-Zii/ıd'ün sanıina ekleyen Amir Ahmed Haydar'ın naklettiği değerle11dirmeler için bkz. el-Beyhaki, Kitôbii'z-Ziilıd, lstanbul-2000, s. 275-6. Kitabın 274-6. sayfalarına bakılacak olursa, kitabı tahkik eden Haydar'in Kitôbıı'z-Ziilıd'e nisbet edilip te onda bulunmayan altı rivayet tespit ettiği görülecektir. Kaldı ki, bu durum sadece el-Beyluıki'nin Ziilıd'Onde rastlanan bir durum değildir. Bu .~a eldeki. nOshaların ne kadar güven telkin ettiği sorusunu gündeme getimıektedir. TOm bunlara rağmen, bu bilginin yanlış. olma

. ihtimali de vardır. · · 114 Şıiabu ~1-imiin'da "'Yemek yedimıek, su içinnek" babının son kısmında el-Beylıaki, lıocası el-Hiikiın'in yOzOnde çıkan yarayı bUtOn yolları deneyerek tedavi etmeye çalışmasına rağmen başarılı olamadığın ı, bir sene süren rahatsızlık sonunda bir cuma günO Ebu Osman es-Siibilni'ye gittiğini ve onun cemaatla birlikte dua ettiğini aklardıktan sonra şöyle der: Bir sonraki cuma olunca bir kadın bir .kağıt getirdi.

· Burada dediğine göre, önceki cuma duadan sonra evine döliiince el-Hcikim için Allalı 'a samimi bir şekilde bol bol dua etmiş ve Hz. Peygamberi rüyasında görmüş. Hz. Peygamber ona. 'el-Hôkim'e söyleyin, müsliimanlara su ikram etsin. ' Kağıt el-Hôkim 'e getirilince ibriği istedi ve kağıdı .içine attı. İnsanlar da sudan içtiler. Bir hafta geçemeden el-Hôki!ll 'in yüziinde ·iyileşme alametleri belirdi ve bu yaralar kaybolup gitti, yiizü eski haline döndı'i. Bundan sonra da yıllarca yaşadı. (Bkz. el-Beyh.aki, Şuabıı'J-lmtin, IIY221-2). el-Beyhaki burada konuyla ilgili. gerekli nakilleri yaptıktan sonra destekleyici mahiyette Hz. Peygamberin bir tavsiyesini aktarmaktadır. Bu, her ne kadar hadis tashihi veya ravinin durumuim tesbitle ilgili bir husus içermiyorsa da, konunun teyidi babında rUyaııın ak1:arılması önemlidir. xs.·şuabıi'l-lmtin, lll/164, rakam: 3222. Rüyada Allah'ı görmekle ilgili başka bir rivayet için bkz. 111/502, rakam: 4Z02. · . · 86 Şuabu'l-lmtin, IIY502, rakam: 4202. İbnu'l-Cevzi de Ahmed b. Hanhel'in rüyada Allah'ı gördilğOnü nakleder. Bkz.lbnıi'l-Cevzi, Menôkibıı'l-lnıôm Alımed b. Hanbel, s. 58:'!-4. ·

Page 18: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

Beylıakf ve Hadis Rivayeti11de Rüyaya Verdiği Değer . 185

ei-Beyhakl Şuabu 'l-lman''da ölen kimseleriri ahiretten verdikleri haberlere de geniş yer verir. Bir konuyla ilgili ayet ve hadisler yanında diğer rivayetleı:i

zikrederken teyid babında ölmüş kimselerin rüyada görülmesine dair haberleri de nakleder. Haberleri verenlerin bir kısmı kafırdir. ·.

da) Kafır veya müslüman kişinin· yaptığı iyiliğin karşılığını görı:iceğine dair rivayetlerden sonra bunu teyid etme babında şunu nakleder: Ebu Leheb öliince, ailesinden biri onıt çok kötü bir durumda gördü. Ona "neyle karşılaştın?" diye sordu. O da şöyle dedi: "Sizlerden ayrıldıktan sonra ümid verici hiçbirşey

görmedim. Ancak, (Hz. Peygamberin süt annesi) Suveybe'yi azad ettiğim için şuramdan bana su veriliyor. " Böyle dedikten sonra baş parnıağı ile diğer parmağı arasındaki boşluğu gösterdi. 87

db) Kur' an' ı ta'zim etme babında şunu nakleder: Amr b. Murre'den: "Kur'an okıunak istediğbnde kendi kendime dedim ki: "Hangisini yapayım: İnsanlara hadis mi rivayet edeyim, yoksa Kur'an m[ okuyayım?" Rüyamda bir adam gördüm. Beraberinde çok güzel bir elbise vardı. M escide girdi. Hadisçi/erin yanından geçip Kur'an okuyanlarm yanına vardı. Elbiseyi ·onlara verdi. Bunun üzerine ben de Kur'an okumaya başladım. "88

· ·

de) Allah'a tevekkül babında Said b. ei-Museyyeb'den şunu nakleder: "Selman ve Abdullah b. Selam karşılaştılar. Biri arkadaşma dedi ki: "Eğer Allah 'a benden önce kavuşursan ne ile karşı/aştığını bana haber ver. " Öteki: "Ölüler dirilerle görüşür/er mi ki" diye sordu. O da "evet" dedi. "Muvahhldlerin ruhları cennettedir ve onlar diledikleri yere giderler. " Biri diğer arkadaşından önce vefat etti. Sağ olan vefat edeni rüyada görüp durumu sordu. O da şöyle dedi: "Allah'a tevekkiil et ve. bımımla mutlu ol, seviu. Çünkü ben burada tevekkül gibi bir şey görmedim. "89

3.Değerlendirme:

Makalemizin başında zikrettiğimiz örnekler değerlendirildiğinde, aktarılan .birkaç ınisalin bütün hadis külliyatı içinde çok küçük bir yer tuttuğu görülmektedir. Ayrıca, bu rivayetler, herhangi bir konuyu temellendirmede delil ··olarak kullanılmamıştır. Bunlar zaten zikredilmiş olan delillerin desteklenmesi sadedinde aktarılmışlardır. Örneğin, bir raviyle ilgili degerlendirmeyi aktaran Muslim, onun zayıf biri olduğunu önce belirtmiş ve bunu teyid etmek için bu rivayeti de aktarınıştır. Diğe~ ravilerle ilgili değerlendirmeler de bu kapil örneklerdendir. Btınlarfa herhangi bir ravinin güvenilir olup olmadığı tespit edilmemektedir. Bilakis, bunlar, raviyle ilgili değerlendirmenin teyidi yönünde yardımcı malzeme olarak kullanılmaktadır. Aynı şekilde, rüyayla ilgili hadisleri nakleden hadisçiler de bunları bir konuyu temellendirmede delil olarak almamışlardır. Müstakil'olarak ele aldıkları konuyla ilgili delilleri zikrettikten sonra, bunları destekleme babında zikretmişler;

X? Şuabu'I-İmdn, 1/261, rakam: 281. Keza bkz.lbn Sa'd, et-Tabakıitu'l-Kubni, Daru Sadır, Beyrut-Tsz., 1/261. . xx Şuabu'l-İmdn, 111405. rakam: 2210. X<J Şuabu'I-İmdn, 111121, rakam: 1355. Başkalarını rüyada görmeye misaller: Şuabu'l-İmiill, 1/437; 11/25, 39, 358-9, 486; III/502 (Buradaki rivay.ette bir gencin 70 veya 80 kez haccettiğinden bahsedilir. Genç bir insanın bu kadar haccetnıiş olmasının iınkaniyeti ise göz öİıUnde bulundurulmamıştır); V/3 1 7; Vl/208, 296-7; VII/7-8, 17-9,404. .

Page 19: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

l86 Enbiya Ytldırım

çoğunlukla da konunun sonlarına· serpiştirmişlerdir. Ayrıca, İbn Arabi'nin rüyayla hadisin sıhhatini tespit etme değerlendirmesini bir tenkide tabi tutmadan eserine alan

., el-Aclfinl de kitabında hadisleri zahiri şartlara göre değerlendi rm iş, rüyayla sıhhat testine tabi tutmamıştır. Tüm bunların yanında, bizim görebildiğimiz örnekietin hiçbirinde alıkama veya itikada yönelik bir husus yer almamaktadır. Bunlar fedaille

-ilgili ~onularda veya ravi tahlilleriyle alakalıdır.

ei-Beyhaki'nin bu tablodaki yerine gelince: el-Beyhakl, es-Sunenu'l-Kubrii gibi eserlerinde hadislerin ahnmasıntla gerekli olan şartları· yerine getirmeye çalışırken, konulu çalışmalarıf1da aynı hassasiyeti gösterdiğini söylemek zordur. Bu nedenle Deliiii u 'n-Nub~ıvve gibi Hz .. Peygiı"Werin nübüvv~t alametlerini anlatmak için yazdığı kitapta adeta bulduğu bütün malzem~yi değerle·ndirmeye çalışmış90 , bu meyanda zikrettiği rivayetler nedeniyle 'tenkide maruz kalmıştır. Bir ahlak kitabı olma özelliğini taşıyan Şuabu 'l-Iman ise, (aynı düşüncelerle) içindeki her bir· bölüme, bulunan herbir rivayetin alınması suretiyle telif edilmiştir.91 İbnu'I­Cevzi'nin Kitiibu'l-Mevdılat'ında geçen hadislerin önemli bir kısmının Şuabu'l-lmiin rivayeti olması durumu göstermeye yelmektedir. Aynı durum, konulu çalışmaları olan el-Esnıii ve's-Srfiit, Kitiibu'l-Kadii tJe'l-Kader, Kitiibıt'l-Ba's ve'n-Nuşı1r gibi kitaplarında da görülür. Dolayısıyla, ei-Beyhaki'nin usul ve türfiya dair eserlerde mevzu rivayetler almadığını, fedaille ilgili · rivayetlerele ise müsamahakar davranclığını söylemesine rağmen, bunu ne kadar başarabildiği tartışmaya açık bir konudur.92

~~~ Örnek: ei-Fadl b. Abbas şöyle der: "Hz. Peygamberi yıkarken hangi uzı•ww yıkamak için kaldırmak istersek kendisi · kalkıyordıl. Sıra avret malıallini yıkamaya gelince, evin bir köşesinden . "peygamberin izin avretini açmaym" diye bir ses işittik." Bkz. Delıli/u'n-Nuimvve, Vll/244. Aynı sayfada yer alan ilginç rivayetlerden birinde, Hz. Peygamberin avretini gürenin güzlerini kaybcdcceğini

buyurdui!i.ı ıe~. ~ı Hz. ·i'eygamberin doğduğu gece meydana gelen barikulade lıallerle ilgili haberin ei-Beylıakf'nin Delıliu'n-Nııbııvve'si (1/80 vd.), İbn Cerir'in Tiirilı'i ile· ez-Zurkftni'nin Şerhu'I-Mewilıibi'I­Ledımniye'sinde vb. cserle,rde geçmesini değerlendiren EbO Gudde bu eser salıipietinin konuyla ilgili her

· rivayeti eserlerine aldıklarını, bunların muradlarının onları taslıilı etmek ve kabul elmek anlamına gelmediğini söyler. Bkz, ei-Kiiri', el-Masnil' dipnotu, s. 18-9. Bu yaklaşımı aşağıda sıınacağımız çeşitli alanlarda yazılmış kitaplarda .da görmekteyiz ancak, bunları nakleden mUellinerin bir nebze de olsa naklettikleri rivayetlerin sıhlıatini benimsedikleri açıktır. Zira, gördllkleri halde nakletmedikleri rivayetler de vardır. Örnekler: ' · a) et-Taberi (31 0/922): "Bit kitabmıızda geçmiş milletlerden bazı haberler ;ıaklettik. Sılılıaline bakan bir taraf göremeyeceğinden, gerçekliği yömlnde bir anlam veremeyeceğinden dolayı, okuyucu bunları kabul elliıeyecek, dinfeyen de saçma bulacaktır. Ancak şu bilinmelidir: Bu lıaberler bizim tarafımızdan getirilmiş 'değiller. Naklede;ıleri tarafından bizlere ulaştırılmış/ardır. Biz sadece. bize ulaştırıldiğı şekilde naklettik." et-Taberi, Tiirflııı't-Taberi, Tılrilııı'r-Rıısul ve'l-Mulılk, Lhk. Muhammed Ebu'I-Fadl İbrahim, Dıiru'l-Ma'rife, Kahire-Tsz, U8. · b) Yiifi1ıt ei-Hamevl (626/1229): "Eğer bunlar gerçek ise biz bunlardan isabet edenin sevahım aldık demektir. Batı/ iseler bunları zikretmemde yine de bir haklılık payı ırardır. Çiinkii ben nasıl bulduysam o şekilde nak/ettim. Ben nakil/erimde doğruyımı. Bunları zikrettim ki doğru o/sım hall/ olsmı söylenen şeyler bilinsin Zira bir insan nasıl ki 'Zeyd'in yalan söylediğini işittim' derse, ben de ya/ancınm yalammnnasıl bir yalan olduğunım bilinmesini istedinı." el-1-lmnevi, Mu'cemu'l-Buldôn. thk. Abdulaziz ei-Cundi; Beyrut~l990, 1127-8. ·

· c) es-Suyuti (911/ 1505): "Bu ve önceki iki rivayet/e son derece nekiiret vw:dır. Kitabımda bunlardan ·daha çok mwıker olan bir rivayet zikretmedim. Gönliim bımlarm buraya almmasmdan lıoşnııd değil ancak ben bunları zikretmekte Ebıl Nuaym'a tabi oldum." es-SuyOıi, el-Hasôisu'/-Kubrii, Diiru'I­Kitiibi'I-Arabi, Beyrut-TSz., U47-9. 92 Nitekim E?u'I-Feyz Ahmed b. es-Sıddik ei-Öumilri e/-Cılmiıı's-Sağir'de ei-Beyhaki'den alıntıyla

Page 20: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

Bey/ıakf ve Hadis Rivayetinde Rüyaya Verdiği Değer I 8'7 ei-Beyhakl'nin naklettiği, gerek hadislerin sıhhatinin rüyada Hz. Peygambere

sorulması ve gerekse diğer rüyayla ilgili rivayetlere gelince, bunlar konuyu · tamamlama kabilinden zikredilen rivayetlerdir. Dikkatimizi çeken husus, bunların hiçbir zaman konunun temellendirilmesinde delil olarak kullanılmadığı, pekiştirme amacıyla zikredildiğidir.

ei-Beyhakl'n.in, bugün bizler için pek makul gözükmeyen rivayetlere kitaplarında yer vermesine gelince; bunda, yaşadığ_ı dönemdeki insanların kainat tasavvurları yanında tasavvuf çevresinde bulunmasının da etkili olduğu söylenebilir. Eserlerinde bir mutasavvıf gibi, sufılerden çokca nakillerde bulunması; Kitô.bü'z­Ziihd'ü telif efmesi ile Şuabu '1-fman'ın bir nevi tasavvuf kitabı formunda olması bu yönünil göstermektedir. Keza hocalarından bazılarının tasavvuf büyüğü . oluşu93

dikkat çekicidir.9~ Bunlardan etkilendiği ve insanları iyi kulluğa götiirdiiğüne inandığı rivayetleri kabul hususunda onların bakış açısını benimsediği söylenebilir.95

·

nakledilen "beliğ konuşmanlll afeti insamn kendisini övmesi, kalıramanlığın qfeti insanın haddi aşmasıdır ... " (Şuabu'l-lmtin, TV/157-8, raka~: 4647; el-Muniivi, Feyzu'I-Kadfr, Diiru'I-Fikr, Beyrut-Tsz., U49-51) hadisiyle ilgili olarak şöyle. söyler: "Müellif ( es-Suyiiti) çok defa el-Beylıaki'nin 'mevzu olduğunu bildiği hadisi rivayet etmediği' sözüne i/imad etmektedir. Oysa durımı böyle değildir. Bilakis çok defa mevzu rivayet mıkletmektedir." el-Gumari, es-Suyilti'nin el-Beyhaki'nin De/tii/'ine atfederek zikrettiği (es-Suyuti, Lelllf, 111443; ei-Muniivl, Feyzu'l-Kadfr, llU547, rakam: 4278) "dünya yedibin yıldır. Ben son bininci yİ/dayım" hadisi için de şöyle söyler: "Hafızlar bu hadise mevzu dem işlerdir. Miiel/if (es-Suyiitf) bizim asrımızda yaşamış olsaydı bunu zikretmekten utamrdı. Mevzu olduğunu bildiği hadisi tahric etmediğini belirten e/-Beylıaki için de aynı şey söz kom1sudur." Yine ei-Gumiiri, es-Suyfiti'nin el- · Cllmiu's-Sağir'de el-Beyhaki'nin es-Sunenu'l-Kubrll'sına (VIl/134-5; ei-Munfivi, Feyzu'l-Kadfr, IV/379) atfen zikrettiği "Araplar birbirlerinin, Arap olmayanlar du birbirlerinin dengidir. Oymacı/ar ile lıacamal yapanlar bunun dışmdadır" hadisi için de şöyle söyler: "Sımen'inde bu hadisi rivayet eden el­Beylıaki.'ye hayret· doğrusu! Kendisi nıevzıı olduğunu bildiği bir hadisi rivayel etmediğini iddia etmektedir ancak bu hadisin mevzu olduğımda hadis la/ibi bile şüphe elmei." Bkz. el-Leknevl, el­Ecvibew'l-Fddtla li'l-Es'ileti'l-Aşereli'l-Kllmile, hzr. Ebu Gudde, Beyrut-1994, s. 79 (Muhakkikin el­dumiiri, el-Muğir ale'l-Eluidlsi'l-Mevdılu ft'l-Cllmii's-Sağir, s. 6, 48, 73'den nakli). el-Öumilr1'nin el­Beyhaki ile ilgili diğer teııkidleri zikri geçen kitabının 9, 26, 35, 77, 79, 102. sayfalarında görülebilir. 93 Nitekim, el-Kuşeyri'nin hocası Ebil All ed-Dekkiik, e/-Hllkiiik ve Tabaktiw's-Siifiyye'nin sahibi Ebil Abdurrahman es-Süleıııl keza iyi bir silfi olduğu anlaşılan ei-Hiikim'in hocaları arasında yer aldiğını görmekteyiz. Bkz. ei-Beyhaki, Kitiibii'z-Ziilıd, s. 19. w Bir örnek olması açısıııdan şunu zikredebiliriz: el-Beyhaki hamileliğin en uzun sOresinin ne kadar. olabileceğine dair. babta Haşim b. Yahya ei-Ferrfi el-Muciişil'den şöyle bir rivayefnakleder: Mlllik b. Dfmir birgün otururken bir adam çıkageldi ve "Ebii Yahya! Çok biiyük bi~ sıkm/ı içindeyim. Dört yıldır hamile olan bir kadma dua eder misiniz" dedi. Mlllik bu söz ı/zerine kızdı ·ve muslıajı kapa/lı. Ardmdan "Bu insanlar beni peygamber olarak mı görı/yarlar" dedi ve dua elli. Ardmdan da "Al/alımı! Bu kadmuı karnında gaz varsa onı1 çıkar. Şayet karmndaki kızsa, ağiana çevir. Sen dilediğini siler ve yer/eşlirirsin. Senin yamnda Ummu'I-Kitllb var." Ml1lik bunım peşinden ellerini kaldırdı. Cemaat la kaldırdı. Bu arada bir lıaberci geldi ve "hammımn yamna koş" dedi. Adam da koşup gilli. Mlllik ellerini indirmeden adam mescidin kapısından boynunda kısa klVIrcık saçlı. dişleri çıkmış, göbek bağı kesilmemiş dört yaşmda bir oğlan çocuğı1 olduğılhalde içeri girdi. es-Sımeıw'-Kubrii, VIU443. Yine bu babta suti geleneğinde geniş yer bulan mübalağa ei-Beyhak1'de de görülür. Örnekler: a) Mu'temir b. Suleyman Muhammed b. Abdil'alii'ya der ki: "Bizim aileden o/masayduı babaının durumumi sana asla anlalmazdım: Babam kırk yıl sıtreyle birgün oruç lu/lu, bir giin iftar. Sabah namazmi da yaısmm abdestiyle kı/ardı. •r Şuabu '1-İmlln, lll/164, rakam: 3220. Aynı sayfada Ebu lshfik es-Sebii'nin kırk yıldır gözlerinin uyumadığı geçer. Keza bkz, ez-Zehebi, Siyeru A 'll1mi'n-Nubell1, V/396. Bu rivayete göre, babası geceleri hiç tuvaJet ihtiyacı olmayan ·bir i!]sandı. Ayrıca geceleri uyumayan bu insan m uyku ihtiyacını ne zaman karşıladığı sorusu ak ıliara takılmaktadır. b) "e/-Hasa/111 '/-Basri otuz yılhiç gülnıedi. Kırk yıl da şaka yapmadı." Şuabu'l-lmıin, IV/265, rakam: 5028. . c) "Yezid er-Rekiişi 'ninnefsi kırk yıl susuzluk çek li. (Soğı1k su içmedi). "a.g.e., IIV413-4, rakam: 3932.

Page 21: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

188 Enbiya Yıldırım

dikkat çekicidir.94 Bunlardan etkilendiği· ve insanları iyi kulluğa götürdüğüne inandığı rivayetleri kabul hususunda onların bakış açısını benimsediği söylenebilir.95

Bununla beraber, Hz. Peygamberin fıilf vazifesi, teşri naınına ortaya koyacakları, vefatıyla- birlikte sona erıniştir. Aksinin düşi.inülınesi durumunda, Hz. Peygamberin dini kemale ·erdirıneden bir takım eksiklikler bırakarak vefat ettiği ve bunlarin bilalıere görülen rüyaladataınamlanacağı anlamına gelir. Bunun ölçütlerini koymak ise mümkün değildir. Rüya bir takım kriterierle teste tabi tutulabilecek bir olgu değildir. Bunların yanında, rtlyalarında Hz. Peygamberi gördüklerini ve ondan bir takım buyruklar aldıklarını söyİeyen insanların kimi gördüklerini tespit etmek de mümkün değildir. Kendilerine · buyrulduğunu söyledikleri· hususları sağlıklı bir şekilde akıllarındı;ı. tutup tutmadıklan (zabtedip edemedikleri), hayal dünyalarında yaşadıkları bir takım şeyleri rüyalarında görüp görmedikleri de belli değildir. Ayrıca, bizler bir insanın sahabi .olması için bir takım kriterler uygulamaktayız. Bu kriteriere bakarak Hz. Peygamberden hadis nakleden ~imsenin gerçekten onunla görüşüp görüşmediğini göz önünde bu~uhdurarak hadisin .sıhhati ve nasıl alınmış olabileceği

94 Bir örnek olması açısından şunu zikredebiliriz: ei-Beyhaki hamileliğin en uzun silresinin ne kadar . olabileceğine dair babta Hfişim b. Yahya el-.Ferrfi ei-Mucaşii'den şöyle bir rivayet nakleder: Mlllik b.

· Dinlir birgün 'atumrken bir adam çıkageldi ve· "Ebı1 Yahya! Çok biiyiik bir sıkıntı içindeyim. Dört yıldır hamile alan bir kadma dua eder misiniz" dedi. Mlllik bu söz fizerine kızdı ve mushafı kapattı. Ardmdan ·:Bu insanlar beni peygamber oli:ırak mı görüyorlar" dedi ve dua etti .. Ardmdan da "Allahım! Bu kadmın karnında gaz varsa onu çikar. 'Şayet kam;ndakl kızsa, ağiana çevir. Sen dilediğini siler ve yerleştirirsin. Senin yanında Uninııı !f~Kitô.b var." M ii lik bulımı peşinden ellerini ka.ldırdı. · Cemaat (a

t·· kaldırdı. Bu arada bir haberci gelçii ve "hanınımın yanına koş" dedi. Adam da koşup gitti. Mlllik ellerini indirmeden adam meseldin kapısmdan boynımda kısa kıvırcık saçlı, diş/er~ çıkmış, göbek bağı kesilmemiş dört yaşmda bir oğlan çocuğu olduğuhalde içeri girdi. es-Sımenıı '-Kııbni, VIJ/443. Yine bu babta sufı geleneğinde geniş. yer bulan milbalağa ei-B~yhaki'de de görülür. Örnekler: a) Mu'temir b. Suleyınan Muhammed b. · Abdil'ala'ya der ki: "Bizim aileden olmasaydın babamm durıımwiu sana asla anlatinazdım: Babt;ım kırk yıl siireyle birgiin oruç tuttu. bir gün iftar. Sabah . namazını da yatsinın abdestiy/e kı/ardı." Şuabu'l-imlln,.lll/164, rakam: 3220. Aynı sayfada Ebii İshak es-Sebii'nin kırk yıldir gözlerinin uyumadığı geçer; Keza bkz. ez-Zehebi, Siyerıı A 'lômi'n-Nubelti. V/396. Bu nı,:ayete göre, ·babası geceleri hiç tuvafet ihtiyacı olmayan bir insandı. Ayrıca geceleri uyumayan bu insanın uyku ihtiyacını ne :Zaman karşıladığı sorusu akıllaratak ı lmaktadır. . b) "el-Hasanıı'l-Basri o/Ili yıl hiç gülniedi. Kırk yıl da şaka yapmadı." Şuabu '1-İnuin, IV/265, rakam: 5028 .. . .

. c) "Yeıid er-Rekdşi'ninnefsi kırkyıl susuzlukçekti (Soğuk·siı içmedi)." a.g.e., 1111413-4, rakam: 3932. d) Ebii Cuheyfe'den: ''Hz. Peygamberin kıyamet günü en çok açlık çekecek/erin diinyada en çok karml~:irmı doyuranlar· olduğıımı bııyıırduğıımı işiilikten sonrtı otuz sene karmmı doyıırmadım." iı.g.e., V/26,rııkaın: 5642. · .

·' 95 Şu örnekler bu çerçevededeğerlendirifii·se durum daha rahat anlaşılır: a) Hz. Aişe döneminde bir çaylağın bir gelinin gerdanlığını kapnıası, insanların ise bir kadını sen çaldın diye suçlaması, onun da Allah'a tazarrudıı bulunması ve çaylağın gerdanlığı ·geri getirip suçlayan

· kimselerin ortasına atması. Şuabu '1-inılln, IY34, rakam: 1095. · b) Seferde. kÖlesinin atıyin birlikte kaçmasınzerine sahibinin Alla·ıı·a niıınacatıa bulunması ve .kölesi nin atın yularıyla elleri arkadan bağlı olarak atla birlikte çıkagelınesi. a.g.e., Il!34, rakam.: I 096. ·~c) Bağırsakları dışarı dökillen adaının bunları karnma t!kip sarığıyla bağlanıası ve sonra cilında devam .'edip,:ı:ın kiıfir öldürınesi. a.g.e,, IV/57; rakiım: 4324. ·d} Mnslırınanların yakaladıkları son derece yoldan çıkmış katir ıneliği hUytık bir ibriğin içine koymaları, azabın acısını tatması için ibriğin altında ateş yakmaları, meliğin de tapındığı ilahiara tek tek' niyazda bulunup kendisini buradan kurtarmalarını istemesi, bunlardan bir çare görmeyince başını göğe çevirir Allah'a yönelmesi ve bunun akabinde göb:ten yağan kuvvetli bir yağınurfa ateşin sönmesi, ardından eseı kuvvetli bir rilzgarla ibriğin gökle yer arasında yuvarlanmaya başlaması, adamın içinde yuvarlanırken li. ilahe illeilah demesi, kendisini içinden çıkaranlara ·iman etmelerini sÖylemesi. a.g.e., V/416, rakam. 7113.

Page 22: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

Beylıaki ve Hadis Rivayetinde Riiyaya Verdiği Değer 189.

hususunda bir takım· öngörülerde bulunuyoruz. Rliyayla Hz. Peygamberden hadis aldığını söyleyen kimsenin gerç~kten Rasfilullah'tan hadis alıp almadığını tespit etme imkanımız, onun yalan söyleyip söylemediğini ortaya çıkarmamız mümklin değildir. Anlatacakları, sıhhat testine tabi tutulamayacağından elbette geçerli olmayacaktır. Kaldı ki, Hz. Peygamberden hadis almanın yolu onun sağlığıyla kayıtlıdır .. Vefat . ~tmesiyle birli)<te bu kapı kapanmış, sahabi olma dönemi .sona ermiştir. Bu kapının · açılması durumunda, pekçok kimsenin Rasfilullah'tan . rüyada hadis .aldığını söyleyerek ortaya çıkacağı, tahmini zor ol.mayan bir husustur?6

·

Makalemizi bazı tespitlerle bitirelim: . .

a) Rliyayla alındığı belirtilen hadisler ile ravilerin durumlı;ırını anlatan örnekler herhangi bir konuda temel alınmış deliller değildir. Bunlar destekleme · kabilinden zikredilmişler, çoğunlukla da konuyu tezyin babında aktanlmışlardır. !-<

Dolayısıyla, bu örneklere ·bakarak hadisçiterin koymuş oldukları kuralları

. kimdilerinin çiğnediği söylenemez. Nitekim; zikrettiğimiz örneklerin sahibi olan Muslim, el-Hatib gibi hadisçiler naklettikleri rivayetleri zahiri şartlarını yerine getirerek aktarmışlardır. Keza, İbn Arabf'nin rüyayla · hadis tashihi görüşünü nakleden el-Aclfinf de kitabında zahiri şartlara bağlı kalmıştır. Dolayısıyla hadisçilerin sadece rüyaya dayalı olarak durumunu tespit ettikleri tek bir rivayet yoktur. İlgili rivayetlerin büyük Çoğunluğu ahla~f boyutlu rivayetlerdir.

b) Çok az sayıdaki hadisçinin az da olsa bu tür rivayetlere eserlerinde yer vermesi, onların rivayetlerin tetkikinde gerekli hassasiyeti gösterip göstermedikleri endişesine sebebiyet vermiştir. Dolayısıyla, bu tür rivayetler, hadisçiterin bütününe yönelik güven duyg~suim zedelemiştir. · ·

c) Bu tür rivayetlerin insanların din anlayışları üzerinde etkili olduğu açıktır. Dinin zahiri delillerini bırakarak insanları rliya vb. kontrol ve doğruluğunu tespit etme imkanı olmayan yollara sevk etmiştir. ·Özellikle tasavviıf çevrelerindeki in.sanların buna aşırı meyletmelerinde bu tür rivayetlerin katkısı olduğu barizdir .. Böylesi rivayetleri eserlerine alan hadisçiterin sufı meşrept~. olmaları da bu gerçeği göstermektedir. ei-Beyhakl, es-Sfiyfitl gib!.

d) ·Bu rivayetler, insanları hazırcılığa ve tembelliğe itmiştir. Çünkü, bir rivayetin durumunu uğraşıp tetkik etmek gibi zorlu bir yol yerine iki rekat namaz kılarak istihareyle hem de dinlenerek problemi çözmek daha kolay gelmiştir. Ayrıca, cehaletin yerleşmesinde bir etken olmuştur.

e) "Sünnet, ancak Hz. Peygamberin kendi döneminde teşekkül etmiş ve olup bitmiş bir olgudur. Hz. Peygamber'in vefatından sonra -keşf, ilham ve rliya yoluyla­artık yeni bir "Peygamber Sünneti" ihdas ve icad etmek mümkün değildir.97

96 Bkz. es-Sehiivi, el-Fettiva'l-Hadfsiyye, hzr. Ali Rıda b. Abdillah, Beyrut-1995, s. 221-2, rakam: 49; el-MubiirekfOri, Tuhfetu'/-Aiıvezi el-Mııkaddime, U244-5; el-Kasımi, Kavıiidıı't-Talıdfs, s. 192; Sakallı, Riiya ve Hadis Rivayeti, s. 1 03-4; Ahmed, el-M urtazil ez-Zeyn, Memilıic:u'l-Mıılwddisfn jl Takviyeti'l­Ehiidfsi'l-Hasene ve'd-Daffe, s. 30-1; Bkz. ei-Eib1ini, Silsiletu'l-E!ı:: 'isi'ıf.-Daife ve'i-Mevdua, Beyrut-1985. U79, rakam: 58. . . . 97 Kırbaşoğiu, M. Hayri, İslam !Jıişıi,c<~.;ilide Sünnet, Ankara-1996, s. ll 1. Benzer bir değerlendirme için bkz. Yıldırım, Tasavvı!/ım Temel Öğreti/erinin ... , s. 49. ·

Page 23: iLAHiYAT F AKÜLTESİ - .:: İSAM Kütüphanesi - Veri …isamveri.org/pdfdrg/D01956/2001_1/2001_1_YILDIRIME.pdfXXX/169' dan naklen). Musa Carullah d :ı ( 1949) lı ilgi edinıım

190 E11biya Yıldırmı t) Bu konu suistimaliere açıktır. Böyle bir yola cevaz verilmesi durumunda,

Hz. Peygamberi gördüğlinü söyleyen insanların aktaracakları şeylerle karşı karşıya kalırız. Biz bunların sadık rüya olduğunu nasıl tespit edeceğiz? Oysa din zahire göre hlikmeder. Ayrıca yerii bir sorunla daha karşı karşıya kalırız: Sahabinin tanımı. Çünkli Hz. Peygamberden birşeyler öğrendiklerini söyleyen bu insanların sahabi sayılıp sayılamayacağı sorunu ortaya çıkacaktır. ·

g) Dinin ikinci kaynağını oluşturan hadislerin sıhhat çalışmasını yUrtiten ve bu yönüyle d ine büyük bir hizmet etmiş olan hadisçilerin kitaplarında, kendilerinin Hz. Peygambere sorarak sıhhat tespiti yaptırdıklarına dair te~ bir örnek yoktur. Bu durum, ilgili rivayetlerin tamamının meyzu olduğu veya bunları anlatanların yalan söyledikleri veyalmtta en azından bir kısminın vehimle böyle dedikleri ihtimalini gündeme getirmektedir. Bunun yanında, hadisçiler neden böyle bir mazhariyete sahip olamadılar, makamları düşük olduğundan mı bir kez olsun Hz. Peyga!Tiberle hadis tedkik dersi yapamadılar, diye de akla gelmektedir. Ayrıca onlar, önemsiz bir iş mi yapıyorlardı ki, Hz. Peygamber onlara değil de başkalarına görünliyordu? Veyahutta buna imkanları vardı da, hadisçiler bu kestirme ve çilesiz yolu neden kullanmadılar? · · ·

h) "Keşf veya rüya yoluyla Hz. Peygamberden hadis almak mümkün ise, niçin bugün İslam dtinyasının karşı karşıya bulunduğu meselelerin çözümü doğrudan Hz.

·Peygamberden -yine keşfve rüya yolu ile- alınmamaktadır?"98 · . .

Sonuç olarak, "beni riiyqda gören hakikaten görmüştür. Çünkü şeytan benim şektime giremez"99

, "salih rüya niibüvvetin kırkaltıda bir ciiz'iidiir"uKı ·gibi rivayetlerin rliyayla ilgili rivayetlerin aktarıl.masında etkili olduğu anlaşılmaktadır. Bu noktada, İbrahim Canan'ın şu görüşlerine tamamıyla katılıyoruz: "Bazı kitaplarda rastlanan miikaşefe ve riiya yoluyla Hz. Peygamberden telakki edildiği söylenen sözlere hadis denemez, onların, dini hiçbir değeri yoktur. Rı/yayı sadıka

hak ise de, sika bir kimse riiyasmda Rasulullah 'dan baz1 sözler öğrenmiş olsa da buna hadis denemez. Riiya sadece gören kimse için bir kıymet taşır. Halbuki hadis kıyamete kadar, herkes için din ortaya koyar. Bunun yolu da objektif şartlara ve belli kaidelere göre, her zaman kontrolü, tahkiki miimkii11 olan rivayetten geçer. Bumlll aksini söyleyen ve siibjektiviteyi esas alall tek bir SÜII/ll mııhaddis çıkmanuşt ır. "1111

~.K Kırbaşoğlu, a.g.e., s. 109. 99 el-Bııluiri, et-Ta'blr (91), bfibu men ra'e'n-Nebl fı'l-menfim ( 10). rakam: 6994. IlKI Bkz. el-Bıılıiiri, et-Ta'blr (91), bfibu ru'ya's-sfilihln (2), rakam: 6983; bfibu men raa'n-Nebl... (10), rakam: 6994. 1111 Canan, İbrahim, K iiliib-i Sitte Mulıtasarı Tercüme ve Şer/ı i, Ankara-l '88, 11/68.