hemġĠrelĠk - megep.meb.gov.tr‡ocukta solunum sistemi...alt solunum sistemi hastalıklarının...

40
T.C. MĠLLÎ EĞĠTĠM BAKANLIĞI HEMġĠRELĠK SOLUNUM SĠSTEMĠ HASTALIKLARI VE HEMġĠRELĠK BAKIMI Ankara, 2013

Upload: others

Post on 02-Mar-2020

29 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

T.C.

MĠLLÎ EĞĠTĠM BAKANLIĞI

HEMġĠRELĠK

SOLUNUM SĠSTEMĠ HASTALIKLARI VE

HEMġĠRELĠK BAKIMI

Ankara, 2013

i

GĠRĠġ ....................................................................................................................................... 1 ÖĞRENME FAALĠYETĠ–1 .................................................................................................... 3 1. KONJENĠTAL SOLUNUM SĠSTEMĠ HASTALIKLARI .................................................. 3

1.1. Koanal Atrezi ................................................................................................................ 6 1.2. Konjenital Laringeal Stridor (Laringomalazi) .............................................................. 7 1.3. Konjenital Olarak Az Görülen Solunum Yolu Hastalıkları .......................................... 9 ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME .................................................................................... 10

ÖĞRENME FAALĠYETĠ–2 .................................................................................................. 11 2. ÜST SOLUNUM YOLU HASTALIKLARI ..................................................................... 11

2.1. Otitis Media (Orta Kulak Ġltihabı) .............................................................................. 11 2.1.1. Akut Otitis Media ............................................................................................... 12

2.2. Farenjit ve Larenjit ...................................................................................................... 14 2.2.1. Farenjit ............................................................................................................... 14 2.2.1. Larenjit ............................................................................................................... 19

2.3. Tonsillit ....................................................................................................................... 21 ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME .................................................................................... 24

ÖĞRENME FAALĠYETĠ–3 .................................................................................................. 25 3. ALT SOLUNUM YOLU HASTALIKLARI ..................................................................... 25

3.1. BronĢit ......................................................................................................................... 26 3.1.1. Akut BronĢit ....................................................................................................... 26 3.1.2. Kronik BronĢit .................................................................................................... 27 3.1.3. Astım .................................................................................................................. 28

3.2. Pnömoni ...................................................................................................................... 31 ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME .................................................................................... 34

MODÜL DEĞERLENDĠRME .............................................................................................. 35 CEVAP ANAHTARLARI ..................................................................................................... 37 KAYNAKÇA ......................................................................................................................... 38

ĠÇĠNDEKĠLER

1

GĠRĠġ

Sevgili Öğrenci,

Çocukluk döneminde solunum sistemi ile ilgili hastalıklarla oldukça sık

karĢılaĢılmaktadır. Bu hastalıkların görülmesinin nedenlerinin arasında doğumsal anamoliler

(konjenital) ,çocuğun solunum sisteminin anatomik yapısı, bağıĢıklık sistemiyle ilgili

faktörler, mikroorganizmalar ve yaĢadığı çevredeki olumsuz koĢullar sayılabilir.

Solunum sistemi hatalıklarının birçoğu iyi bir korunma sağlanabildiğinde önlenebilir

ya da olumsuz sonuçları azaltılabilir. Bu konuda ebeveynlerin bilinçlendirilmesi ve sağlık

eğitimi önem kazanır.

Sağlık alanında çalıĢanlar, solunumla ilgili hastalıkları tanımlamalı; belirti bulgular ve

tedavisini bilmelidir.

Bu öğrenme materyalinde sıkça karĢılaĢılan konjenital, üst ve alt solunum yollarıyla

ilgili hastalıklar ve hemĢirelik bakımları ile ilgili bilgi verilmiĢtir. Mesleğinizi yaparken bu

bilgiler sizlere yararlı olacaktır.

GĠRĠġ

2

3

ÖĞRENME FAALĠYETĠ–1

Konjenital solunum sistemi hastalıklarında hemĢirelik bakımını uygulayabileceksiniz.

DeğiĢik kaynaklardan yararlanarak solunum sisteminin anatomisi ve fizyolojisi

ile ilgili ile ilgili bir sunu hazırlayıp sınıfta arkadaĢlarınıza sununuz.

Konjenital solunum hastalıklarıyla ilgili araĢtırma yapınız. Edindiğiniz bilgileri

sınıfta arkadaĢlarınızla paylaĢınız.

En sık karĢılaĢılan konjenital solunum sistemi hastalıklarında hemĢirelik

bakımını araĢtırınız. Edindiğiniz bilgileri sınıfta arkadaĢlarınızla paylaĢınız.

1. KONJENĠTAL SOLUNUM SĠSTEMĠ

HASTALIKLARI

Solunum sistemi hastalıkları çocuklarda önemli bir yere sahip olan ve çok görülen

hastalıklarıdır. Enfeksiyonlardan korunma, eğitim, erken tanı, uygun tedavi ve bakım

çocuklarda bu hastalıkların olumsuz sonuçlarını azaltabilmektedir.

Çocuklarda solunum sistemi anatomik ve fizyolojik açıdan yetiĢkinlere göre

farklılıklar (çocuğun trakeasının yetiĢkine göre dar ve kısa olması, bebeklerin burun

solunumu yapması, östaki borusunun düz-kısa-yatay olması v.b) göstermektedir. Bu

farklılıkların bulunması, çocukların yetiĢkinlere göre dirençlerinin zayıf olması, solunum

yollarının konjenital (doğumsal) anomalileri önemli solunum sistemi hastalıklarının ortaya

çıkmasına neden olmaktadır.

ÖĞRENME FAALĠYETĠ–1

AMAÇ

ARAġTIRMA

4

Resim 1.1: Çocuklarda solunum sistemi

Çocuklarda solunum sistemi hastalıkları akut veya kronik olabilir. Bu hastalıkların

ortaya çıkmasında iki faktör etkilidir. Bu faktörler;

Ġntrensek (iç kaynaklı) faktörler: Solunum yolları konjenital

anomalileri metabolik ya da immünolojik eksiklikler, kalp ile ilgili

konjenital anomaliler

Ekstrensek (dıĢkaynaklı) faktörler: Hava kirliliği, sigara dumanı,

enfeksiyonlar, yabancı cisim aspirasyonu vb.

Solunum çeĢitleri

Ġnspirasyon (inspiryum): Soluk alma

Ekspirasyon (ekspiryum): Soluk verme

Apne: Solunumun geçici bir süre (20 saniye ve daha uzun süre) durması

Bradipne: Solunum sayısının yaĢa göre azalması

YAŞ SOLUNUM SAYISI

YENĠDOĞAN 40-60

1 20-40

2-3 20-30

5 20-25

10 17-22

15 15-20

Tablo 1.1: Çocuklarda yaĢa göre solunum değerleri

Takipne: YaĢa göre solunum sayısının artması

Hiperpne: Solunum derinliğinin artması

Hipopne: Solunum derinliğinin azalması

5

Cheyne stokes solunum (periyodik solunum): Derin ve hızlı

solunumdan sonra kısa süreli apne geliĢmesi ve tekrar hızlı, derin

solunumun baĢlaması

Kussmaul solunum: Solunumun normale göre hızlı ve derin olması

Stridor: Larenks veya trakeanın tıkanıklığına bağlı olarak gürültülü

solunum görülmesi (Özellikle inspirasyon sırasında ötme Ģeklinde ses

duyulur.)

Wheezing: Solunum sırasında göğüsten hırıltı, hıĢıltı Ģeklinde ses

duyulması

Burun kanadı solunum: Solunum sırasında burun kanatlarının

solunuma katılması, hareket etmesidir. Solunum sıkıntısının ve

güçlüğünün belirtisidir.

Çocuklarda solunum hastalıklarında belirti ve bulgular

Normal solunumda değiĢiklikler görülür (dispne, apne, taĢipne, sitridor, wheezing

vb.). Bunların dıĢında;

Öksürük: Solunum sistemi hastalıklarında önemli belirtilerden biridir.

Solunum yollarına giren yabancı maddeleri, fazla bronĢiyal sekresyonları,

kan vb. oluĢumları dıĢarıya atmak için istemsiz olarak ortaya çıkan ani,

patlayıcı ekspirasyon hareketidir.

Siyanoz: Kandaki oksijen eksikliğinden kaynaklanan deri ve mukozadaki

mavi-mor Ģeklindeki renk değiĢikliğidir. Astım, koanal atrezi,

laringotrakeobronĢit, bronĢiyolit gibi solunum sistemi hastalıklarında

siyanoz görülmektedir.

Retraksiyon: Solunum sırasında nefes alırken göğsün alt duvarının içe

doğru hareket etmesi, çekilmesidir. Yenidoğan bebekte ve çocuklarda

interkostal (kaburgalar arasındaki) kasların zayıf olması nedeniyle

retraksiyon daha çok görülür. Astım, bronĢiyolit gibi hastalıkların

bulguları arasındadır.

Raller: Ġnspiryumda akciğerlerde duyulan ritmik tekrarlayıcı seslerdir.

AteĢ: Solunum sistemi hastalıklarında enfeksiyona bağlı olarak ortaya

çıkan, genellikle ilk bulgudur. Enfeksiyonun derecesi ve etkene göre

değiĢiklik gösterebilir. Örneğin akut bronĢitte ateĢ 39°C’ye

çıkabilmektedir.

Burun tıkanıklığı: Burun mukozasında ödem olması nedeniyle bulunur.

Bebeklerde beslenmeyi ve emmeyi engelleyebilir.

Burun akıntısı: Sık görülen, sulu ya da pürülan (iltihaplı) tipte ve

enfeksiyonun tipine göre değiĢen bulgudur.

Dispne (nefes darlığı): Burun kanatlarının solunuma katıldığı,

interkostal çekilmelerin görüldüğü ve solunum sayısının arttığı solunum

güçlüğüdür. Hasta çocukta nefes darlığı oluĢur. Çocuk soluk alabilmek

için büyük çaba harcar. Dispneli çocuk yardımcı solunum kaslarını da

kullanarak soluk almaya çalıĢır. Solunum sisteminin kendisinden veya

6

dıĢındaki nedenlerden kaynaklanır. Dispne inspiratuar (soluk alma)

veya ekspiratuar (soluk verme) Ģeklinde olabilir.

Ġnspiratuar dispne; genellikle akut larenjit, larenks ödemi, larenkste

yabancı cisim üst solunum yollarında obstrüksiyona(tıkanmaya)

neden olan, soluk alma sırasında hava yollarından havanın serbestçe

geçiĢinin önlendiği durumlarda ortaya çıkar.

Ekspiratuar dispne; alt solunum yollarında hava akımının

engellendiğinin iĢaretidir. BronĢiolit, astım, bronĢta yabancı cisim

ekspiratuar dispne nedenleridir. Aktif bir hareket olan inspiryumda

havanın bu bölgelere girmesine karĢın, çıkıĢta güçlük vardır.

Çocuklardan bazıları konjenital solunum yolu hastalıklarıyla doğar. Bu hastalıkların

bir bölümü hemen tanımlanabilir. Diğer bir bölümü de eriĢkin dönemde tesadüfen ya da

anamolinin bir komplikasyonunun ortaya çıkmasıyla teĢhis edilir.

1.1. Koanal Atrezi

Koanal atrezi burnun konjenital anomalisidir. Nazofarenkse açılan burun deliklerinin

birinin veya her ikisinin konjenital olarak tıkanık olmasıdır.

Resim 1.2: Koanal atrezili bebek

Belirti ve bulgular

Tek taraflı olan koanal atrezi bebeklerde ilk zamanlarda belirti

vermeyebilir. Ancak solunum yolunda enfeksiyon geliĢirse yalnızca tek

taraflı akıntı ve enfeksiyonun durumuna göre beklenenden daha fazla

tıkanıklık vardır.

Çift taraflı koanal atrezide bebekler ağız solunumu yapamadıklarından

(Yenidoğan burun solunumu yapabilir.) bebek emerken veya ağladığında

ciddi solunum güçlüğü ve siyanoza neden olur.

7

Bu çocuklarda apne geliĢebilir ve asfiksiyi önlemek için resusitasyon

gerekebilir.

Tanı

Burun deliklerinin her ikisine sert bir kateter, 3-4 cm kadar sokulduğunda takılıyorsa

koanal atrezi düĢünülebilir. Ancak kesin tanı rinoskopi (özel alet yardımıyla burun içinin

gözle muayenesi) iĢlemi ile konulur. Ayrıca görüntüleme yöntemlerinden tanı koymada ve

cerrahi iĢlemin planlamasında yararlanılır.

Tedavi ve hemĢirelik bakımı

Koanal atrezinin asıl tedavisi cerrahidir. Cerrahinin amacı atrezik tabakanın tamamen

çıkartılması ve oluĢturulan yeni açıklığın uzun süreli korunmasıdır.

HemĢirelik bakımı

o Hava yolu açıklığı sağlanır.

o Burun delikleri temiz tutulur.

o Üst solunum yolu enfeksiyonları önlenir.

o Beslenme sürdürülür. Çift taraflı koanal atrezisi olan bebeklerin

durumu düzelinceye kadar gavajla beslenmesi devam ettirilir.

o Anne ile çocuk arasındaki iliĢkinin devam etmesi sağlanır.

o Tek taraflı koanal atrezili bebeklerde aynı anda hem nefes almak

hem de emmek zor olabilir. Aspirasyon riski yüksek olduğu için

hemĢire dikkatli olmalı ve anneyi bu konuda uyarmalıdır.

1.2. Konjenital Laringeal Stridor (Laringomalazi)

En sık görülen konjenital larenks anomalisidir ve yenidoğanda en çok karĢılaĢılan

stridor nedenidir. Bebeğin doğumundan kısa süre sonra ortaya çıkar.

Resim 1.3: Laringomalazi

8

Konjenital Laringeal Stridorun nedenleri arasında; yenidoğanda epiglottisin gevĢek

olması, laringeal yapının yumuĢaklığı, vokal kordlarda (ses tellerinde) bozukluk sayılabilir.

Belirti ve bulgular

Ġnspirasyon sırasında laringeal ötme sesi (inspiratuar stridor) duyulur.

Bebek havayı, kollobe (organın büzüĢerek küçülmesi) olan dokulardan

trakeaya almak için çok efor harcar.

Bebek emerken sık ara verir.

Ağladığında, baĢın arkaya ekstansiyonunda, sırtüstü yattığında, uyku

sırasında stridor daha çok artar.

Göğüste çekilmeler oluĢur.

Dispne ve siyonoz görülür.

Tanı

Klinik bulguların yanı sıra laringoskopi, endoskopi, bronkoskopi ile konulur.

Tedavi ve hemĢirelik bakımı

Hastalık hafif düzeyde ise takip yeterlidir. Hastaların çoğunda çocuk büyüdükçe

solunum yollarının geliĢmesine bağlı olarak (Larenksteki kıkırdak 1 yaĢından sonra daha

güçlüdür.) 2 yaĢından önce düzelme olur. Eğer stridor Ģiddetli olursa cerrahi tedavi

gerekebilir. Semptomlar ortadan kalkana kadar trakeotomi açılıp solunum yolu düzeldiğinde

trakeotominin kapatılması Ģeklinde tedavi edilmektedir.

HemĢirelik bakımı

o Stridordaki sesten dolayı aile çok endiĢelenebilir. Öncelikle aileye

bu sesin duyulma nedeni açıklanmalıdır.

o Beslenme sırasında bebek kendiliğinden beslenmeyi bırakabilir

ancak bu doyduğu anlamına gelmez. Bu bebeklerin yavaĢ yavaĢ ve

dinlenmelerine izin vererek beslenmelerine devam edilmelidir.

o Beslenme sırasında bebek yatırılmayıp dik pozisyonda

tutulmalıdır.

o Beslenme sırasında önemli sorunlar olursa bebek gavajla

beslenmelidir.

o HemĢire, konjenital laringeal stridorlu bebeklerin beslenmesinde

dikkat edilmesi gereken uygulamalarla ilgili anneyi eğitmelidir.

o Solunum sıkıntısını artırabileceği için konjenital laringeal stridorlu

bebeklerin üst solunum yolu enfeksiyonlarından korunması

gerektiği konusunda aile bilgilendirilmelidir.

o Üst solunum yolu enfeksiyonuna bağlı olarak stridorun artması

durumunda ise bebeğin mutlaka hastaneye getirilmesinin önemi

aileye anlatılmalıdır.

9

1.3. Konjenital Olarak Az Görülen Solunum Yolu Hastalıkları

Trakeal agenezi-atrezi (Trakeanın doğuĢtan bulunmayıĢı-kapalı olması):

Çoğunlukla polihidroamniosla birliktedir ve prematüre doğum olur. Doğumda

respiratuar disstres, siyanoz vardır, bebek ağlayamaz. Bronkopulmoner, kardiak,

vertebra ve gastrointestinal sistem anomalileri vardır. Endotrakeal entübasyon

yapılamaz.

Trakeal bronĢ: Genellikle trakeanın sağ tarafında yer alan anatomik olmayan

bir bronĢial dallanmadır. Bronkoskopi, CT (bilgisayarlı tomografi) ile tanı

konur. Tekrarlayan pnömoni, bronĢektazi ,eĢlik eden konjenital anomaliler

varsa cerrahidir.

BronĢiyal atrezi: Kör olarak sonlanan lob veya bronĢ vardır. Ġlgili akciğerde;

sıvı retansiyonu (birikimi) vardır. Radyolojik tetkiklerle tanı konur. Tedavi

cerrahi olarak yapılır.

Pulmoner agenezi: Akciğere ait hiçbir doku yoktur. Çok nadir görülür.

Tedavisi yoktur.

Pulmoner hipoplazi: Akciğer hem ağırlık hem de hacim olarak küçüktür.

Semptom doğumla baĢlar, respiratuar disstress geliĢir ve oksijen tedavisine

yanıt vermeyebilir. CT ve klinik belirtiler ile tanı konulur.

Pulmoner sekestrasyon: BronĢiyal ağaçla bağlantısı olmayan akciğer dokusu

vardır. Tanı, görüntüleme yöntemleri ile konur. Tedavisi cerrahidir.

Konjenital lober amfizem: Konjenitai lober amfizem, yenidoğanda, ilgili

lobun hiperinflamasyonu bunun çevredeki normal akciğer dokusuna basısı ile

karakterize bir respiratuar disstres nedenidir. Akciğer grafisi, CT ile tanı konur.

Tedavisi cerrahidir.

10

ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME AĢağıdaki soruları dikkatlice okuyunuz ve doğru seçeneği iĢaretleyiniz.

1. AĢağıdakilerden hangisi çocuklarda solunum sistemi hastalıklarının görülme

nedenlerinden biri değildir?

A) Konjenital anomaliler

B) Ġmmün yetersizlik

C) Anatomik açıdan farklılıklar

D) Dirençlerinin zayıf olması

E) Yeterli ve dengeli beslenme

2. AĢağıdakilerden hangisi solunumun geçici olarak, 20 saniye ve daha uzun süre

durmasıdır?

A) Takipne

B) Apne

C) Hiperpne

D) Hipopne

E) Bradipne

3. Hasta çocukta nefes darlığı oluĢtuğu, burun kanatlarının solunuma katıldığı, interkostal

çekilmelerin görüldüğü ve solunum sayısının arttığı solunum güçlüğüne ne denir?

A) Dispne

B) Apne

C) Hiperpne

D) Hipopne

E) Bradipne

4. Konjenital olarak görülen nazofarenkse açılan burun deliklerinin birinin veya her

ikisinin konjenital olarak tıkanık olması Ģeklinde tanımlanan hastalık nedir?

A) Trakeal agenezi

B) Pulmoner agenezi

C) Koanal atrezi

D) Laringomalazi

E) Pulmoner hipoplazi

5. AĢağıdakilerden hangisi laringomalazide yapılması gereken hemĢirelik

uygulamalarından değildir?

A) Stridorun artması durumunda bebeğin mutlaka hastaneye getirilmesinin önemi

aileye anlatılmalıdır.

B) Bebeklerin üst solunum yolu enfeksiyonlarından korunması gerekir.

C) Aileye stridor duyulma nedeni açıklanmalıdır.

D) Beslenme sırasında bebek yatırılır.

E) Bebeklerin yavaĢ yavaĢ ve dinlenmelerine izin vererek beslenmeleri gereklidir.

DEĞERLENDĠRME

Cevaplarınızı cevap anahtarıyla karĢılaĢtırınız. YanlıĢ cevap verdiğiniz ya da cevap

verirken tereddüt ettiğiniz sorularla ilgili konuları faaliyete geri dönerek tekrarlayınız.

Cevaplarınızın tümü doğru ise bir sonraki öğrenme faaliyetine geçiniz

ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME

11

ÖĞRENME FAALĠYETĠ–2

Üst solunum yolu hastalıklarında hemĢirelik bakımını uygulayabileceksiniz

Çevrenizde üst solunum yoluyla ilgili hastalık geçiren çocukların aileleriyle

hastalıklarının belirtileri ve nasıl tedavi oldukları ile ilgili bir araĢtırma yapınız.

Bu araĢtırmalarınızı sınıfta arkadaĢlarınızla paylaĢınız.

Alt solunum sistemi hastalıklarının nedenlerini, sınıflandırılmasını, tedavi ve

hemĢirelik bakımını araĢtırınız. AraĢtırmalarınız sonucunda elde ettiğiniz

bilgileri sınıfta arkadaĢlarınızla paylaĢınız

2. ÜST SOLUNUM YOLU HASTALIKLARI

Üst solunum yolu burundan baĢlayarak, farenks, larenks ve trakeadan oluĢur.

Resim 2.1: Üst solunum yolu organları

2.1. Otitis Media (Orta Kulak Ġltihabı)

Kulak; dıĢ, orta ve iç kulak olmak üzere 3 kısma ayrılır. DıĢ kulak yolunun sonunda

kulak zarı bulunur. Kulak zarı dıĢ ve orta kulağı birbirinden ayırır. Orta kulak, kulak zarının

daha iç tarafında ve bir boĢluktan oluĢur. Bu boĢluğun içinde örs, çekiç ve üzengi adı verilen

kemikçikler vardır. Bu kemikçikler dıĢ kulaktan gelen sesi iç kulağa gönderme görevi görür.

Orta kulak östaki borusu ile geniz boĢluğuna bağlanır. Östaki borusu orta kulağın basıncını

ayarlar.

ÖĞRENME FAALĠYETĠ–2

AMAÇ

ARAġTIRMA

12

Resim 2.2: Kulağın anatomisi

Otitis media orta kulak inflamasyonudur. AteĢ, ağrı gibi akut semptomlar eĢlik

ediyorsa ve hızlı geliĢiyorsa akut otitis media (AOM), eğer bu belirtiler yok ve orta kulak

boĢluğunda sıvı toplanmıĢsa efüzyonlu otitis media (EOM) terimi kullanılmaktadır. Otitis

media tanımlaması hem AOM hem de EOM’ı kapsamaktadır.

Hastalığın baĢlangıç Ģekline ve süresine göre otitis media, akut otitis media ve kronik

otitis media olarak da sınıflandırılabilir.

2.1.1. Akut Otitis Media

Ani olarak baĢlayıp enfeksiyon bulgularının görüldüğü, kısa sürede orta kulak

boĢluğunda pürülan eksüdanın (iltihaplı sıvının) toplandığı otitis media çeĢididir. Akut Otitis

Media çocukluk çağında en sık 6-24 aylarda görülmekle birlikte 7 yaĢından sonra görülme

sıklığı azalır. KreĢe ve okula baĢlama, kalabalık ortamlar ve sigara dumanı hastalığın

görülme sıklığını artırabilir.

Etken

Çoğunlukla viral üst solunum yolu enfeksiyonundan sonra bakterilere (streptecocus

pneumoniae, moraxella catarrhalis, haemophilus influenza) bağlı otitis media oluĢur.

Risk faktörleri

Küçük çocuklarda eriĢkinlere göre östaki borusunun kısa ve düz olması,

Çocuklarda sinüzit, farenjit vb. üst solunum yolu enfeksiyonları,

Ġmmün sistemin tam olarak geliĢmemesi,

Alerji,

Bebeğin yatarak beslenmesi,

Anne sütü ile beslenmeme (Anne sütü bebeği alerji ve enfeksiyonlardan

korur.),

Yenidoğanda mekonyum aspirasyonu,

13

Bebeğin doğum sonrası uzun süre hastanede kalması,

Entübasyon yapılması,

Nazogastrik beslenme gibi faktörler otitis medianın önemli risk faktörleri

arasında sayılabilir.

Resim 2.3: Otitis mediada kulak zarının görünümü

Belirti ve bulgular

Yüksek ateĢ,

Kulak ağrısı (otalji),

Huzursuzluk,

Kulak akıntısı (pürülan veya seröz),

Uyku hâli,

Bulantı, kusma,

ĠĢtahsızlık,

Çocuğun etkilenen kulağını çekmesi,

Büyük çocukların kulaklarında tıkanıklık ve su hissettiklerini söylemesi,

Kronik otitis media geliĢmiĢse iĢitme kaybı, kulakta dolgunluk hissi,

tinnutus (kulağın çınlaması) görülür.

Tanı

Anamnez, otoskopik muayene (akut otitis media ile efefüzyonlu otitis mediayı ayırt

etmek için), klinik belirtiler ile konur. Otoskopik muayenede hastalığın evresine göre; tüm

zara yayılan hiperemi (kanlanmada artıĢ), zarda bombeleĢme, perforasyon, pürülan akıntı

gibi değiĢiklikler saptanabilir. Orta kulak aspirasyonu; efüzyonun (sıvı) olup olmadığını ve

sıvının karakterini belirlemede en kesin tanı yöntemidir. Aspire edilen sıvıdan kültür

yapılarak etkenin türü saptanır. Tanısal iĢlemler arasında timpanometri (orta kulak basınç

testi), odyometri (iĢitme ve iĢitme kayıplarının değerlendirilmesi) vardır.

14

Tedavi ve hemĢirelik bakımı

Tedavi olarak akut dönemde antibiyotik uygulanır. Tekrarlayan otitis mediada

timpanostomi tüpü yerleĢtirilir (Amaç orta kulaktaki sıvının drenajını sağlamaktır.).

Miringotomi (kulak zarının cerrahi insizyonu) ise; tüp yerleĢtirilme durumuna bakılmaksızın

tedavide baĢvurulan bir yöntemdir. Bu iĢlem ağrıyı azaltmak ve orta kulaktaki sıvıyı

boĢaltmak için yapılır. Kronik otitis medianın tedavisinde adenoidektomi (Adenoidlerin

cerrahi olarak çıkarılmasıdır.) de yapılabilir.

HemĢirelik bakımı

o Ağrı varsa hastaya doktor istemine göre analjezik verilebilir.

o AteĢ takibi yapılır ve isteme uygun olarak antipiretik verilir.

o DıĢ kulaktaki akıntılar temizlenir (Kulaktan gelen akıntı kulak

çevresindeki deriyi tahriĢ edebilir.).

o Ağrının olduğu dönemde çocuğa yumuĢak ve sıvı yiyecekler

verilir.

o Çocuk beslenirken yarı oturur, dik pozisyonda tutulur.

o Kulağın üzerine soğuk kompres konularak, ödeme bağlı basıncın

azaltılması sağlanır.

o Timpanostomi tüpü varsa dikkat edilmesi olunması gereken

konularda (banyo yaparken kulağın korunması vb.) aile

bilgilendirilir.

o Aileye çocuklarının hastalığı hakkında bilgi verilerek çocuğun üst

solunum yolu enfeksiyonlarından korunması ve antibiyotiğin doğru

kullanılması ile ilgili eğitim yapılır.

Komplikasyonlar

Kulak zarı perforasyonu, mastoidit (Enfeksiyon orta kulaktan mastoid çıkıntısını örten

mukozalı zara ve içindeki bal peteği Ģeklindeki kemiğe geçerek yerleĢir.), iĢitme kaybı, fasial

paralizi (yüz felci), menenjit, beyin absesi ortaya çıkabilir.

Korunma

ArtmıĢ ÜSYE ve otitis media riski olan, kreĢe giden çocuklara Influenza aĢısı

önerilmektedir.

2.2. Farenjit ve Larenjit

Farenks ve larenksin enflamasyonudur. Çocukluk döneminde sık görülür.

2.2.1. Farenjit

Farenjit, burun ve ağız boĢluğunun arka tarafı olan ve farenks denilen boğaz kısmının

iltihabıdır. Farenks hava ve besinler için ortak geçiĢ yoludur. Burnun arka kısmından aĢağıya

doğru uzanan oluk Ģeklindeki yapıdır. Burnun arkasındaki kısmı nazofarenks (geniz), ağız

boĢluğunun arkasındaki kısmı orofarenks, daha aĢağıya doğru uzanan kısmı larengeal

15

farenkstir. Farenkste enfeksiyon kontrolünde rol oynayan faringeal, palatine, lingual tonsiller

bulunur.

Resim 2.4: Farenjit

2.2.1.1. Akut Nazofarenjit (Soğuk Algınlığı)

Çocuklarda sık rastlanan ve burun, nazofarenks, orta kulak ve sinüsleri de

etkileyebilen bir enfeksiyon hastalığıdır. Genellikle sonbahar ve kıĢ aylarında çocuklarda en

sık görülen üst solunum yolu enfeksiyonudur.

Akut nazofarenjit bulaĢıcıdır. BulaĢma solunum yolu ve hasta bireyle el temasının

ardından kiĢinin elini gözüne ya da burnuna götürerek kendi kendine bulaĢtırmasıyla olur.

Etken

En sık virüsler (rinovirüs ve influenza virüsleri) olmak üzere bakteriler de (özelikle A

grubu beta hemolitik streptokoklar) etken olabilir. Hastalığın inkübasyon süresi 2-3 gündür.

Belirti ve bulgular

Küçük çocuklarda ateĢ (Daha büyük çocuklarda ateĢ fazla yükselmez.),

Huzursuzluk,

Burun akıntısı (Önce berrak sonra pürülan burun akıntısı Ģeklindedir.),

Burun tıkanıklığı (Burun mukozasında oluĢan enflamasyona ve ödeme

bağlı olarak oluĢur.),

Ağızdan soluma (burun tıkanıklığı nedeniyle) ve hafif solunum sıkıntısı,

HapĢırma,

Kas ağrıları,

BaĢ ağrısı,

ĠĢtahsızlık,

Boğaz ağrısı ve boğazda kuruluk hissi,

Öksürük (Sekresyonlar trakeaya drene olunca öksürük oluĢur.) gibi

belirtiler ortaya çıkar.

Bu belirtiler bir hafta sonra azalmaya baĢlar.

16

Tanı

Anamnez, fiziksel muayane, klinik bulgular tanı koymada yardımcıdır. Boğaz kültürü

alınmalıdır.

Tedavi ve hemĢirelik bakımı

Tedavi semptomatiktir. Sekonder (viral bir enfeksiyondan sonra) bakteriyel bir

komplikasyon geliĢmedikçe antibiyotik tedavisi uygulanmaz. Yatak istirahati önerilir. Ağrıyı

azaltmak için analjezik, ateĢ düĢürmek için antipiretik verilebilir. Çocuklarda burun damla ve

spreyleri irritasyon ve nazalkonjesyon nedeniyle 4-5 günden fazla verilmemelidir.

HemĢirelik bakımı

o Burun tıkanıklığında sekresyonların drenajını sağlamak için

yatağın baĢı yükseltilir.

o Bebeklerde her beslenmeden önce buruna steril serum fizyolojik

damlatılması ile nazal drenaj sağlanır.

o Hastalığın ilk zamanlarında çocukların sıvı gıdalarla beslenmesi

hem sekresyonun yumuĢaması hemde yutmada kolaylık

sağlayacağı için tercih edilir.

o Ayrıca sıvı gıdalar verilerek iĢtahsızlık nedeniyle dehidratasyon

geliĢmesi engellenir.

Komplikasyonlar

Süt çocuklarında otitis media geliĢir. Nadiren mastoidit, peritonsiller apse (bademcik

çevresinde iltihap) geliĢebilir.

Korunma

Nazofarenjit kolay bulaĢabildiği için hasta çocukların özellikle okul ve kreĢlerde diğer

çocuklarla temas etmemesi sağlanmalıdır. Hasta olan kiĢilerin eĢyaları (bardak, havlu vb.)

kullanılmamalıdır. BulaĢma yolları ve üst solunum yolu enfeksiyonlarından korunma

konusunda aileler eğitilmelidir. Hasta çocuk 2-3 gün içerisinde iyileĢmezse mutlaka sağlık

kuruluĢuna baĢvurulması gerektiği aileye anlatılmalıdır.

2.2.1.2. Akut Farenjit

Tonsiller ve nazofarinksi içine alan tüm farenksi kapsayan enfeksiyonlara denir. En

sık 4-7 yaĢları arasında görülür. Bir yaĢından küçüklerde nadiren görülür. Viral ve bakteriyel

olarak sınıflandırılır.

Etken

Viral farenjite.adenovirüsler, influenza,parainfluenza, respiratory syncytial virus gibi

virüsler neden olabilir.Bakteriyel farenjite neden olan bakterilerin baĢında ise A grubu beta

hemolitik streptokoklar gelir.

17

Belirti ve bulgular

Viral farenjitte; etken virüsler olduğundan belirtiler daha hafiftir.

Çok yüksek olmayan ateĢ,

ĠĢtahsızlık,

Halsizlik,

Boğaz ağrısı,

Öksürük,

Nezle,

Ses kısıklığıdır.

Bazı vakalarda boyun lenf bezleri büyüyebilir. Ağız içinde yumuĢak damak ve farenks

arka duvarında küçük ülserler meydana gelebilir. Lökosit sayısında artıĢ olur.

Bakteriyel farenjit; sıklıkla 2 yaĢ üzeri çocuklarda görülür.

BaĢ ağrısı,

Karın ağrısı,

Kusma,

39-40C ateĢ,

Boğaz ağrısı,

Yutma güçlüğü,

Tonsillalarda ĢiĢlik ve kızarıklık,

Boyundaki lenf bezlerinde büyüme ve ağrı,

Öksürük (Tonsiller üzerinde eksudda olduğu için görülür.),

Çocukta baĢ ağrısı, karın ağrısı ve kusma olabilir.

Tanı

Bakteriyel farenjitleri viral olanlardan ayırabilecek tek yöntem boğaz kültürüdür.

Bakteriyel enfeksiyonlarda boğaz kültüründe bol miktarda A grubu beta hemolitik

streptokok ürediği halde taĢıyıcılarda az miktarda üreme saptanır. Çocuklarda taĢıyıcılık

oranı %15-20’dir.

Tedavi ve hemĢirelik bakımı

Viral farenjitte; viral farenjit antibiyotik tedavisi gerektirmez,

semptomatik tedavi uygulanır.

Bakteriyel farenjitte

Tedavide ilk seçenek alerjisi olmayan çocuklarda penisilindir. Çocuk oral olarak

alamıyorsa intramüsküler olarak günde bir defa tek doz penisilin prokain 10 gün süreyle

uygulanabilir. Penisiline alerjisi olan çocuklarda 10 gün süreyle farklı antibiyotikler

(eritromisin, claritromisin) oral olarak verilebilir. Tedavide önemli olan antibiyotiklerin

düzenli kullanılması ve tedavi süresinin tamamlanmasıdır. Bu konuda aile eğitilir.

18

HemĢirelik bakımı

o AteĢ ve boğaz ağrısı için doktor istemine göre analjezik ve

antipiretik verilir.

o Yatak istirahatı verilir.

o Sulu, ılık gıdalar önerilir.

o Boğaz ağrısını azaltmak için ılık tuzlu su ile gargara önerilir.

o Bebeklere buhar verilir.

o Antibiyotiklerin düzenli kullanılmasının önemi konusunda aileye

eğitim verilir.

Komplikasyonları

Viral farenjit de nadiren otitis media görülür. Bakteriyel farenjitte komplikasyon

olarak otitis media ,sinüzit, peritonsiller apse akut romatizmal ateĢ ve akut glomerulonefrit

geliĢir.

Korunma

Özellikle beta hemolitik streptekoklarla hasta olanlarla yakın temastan kaçınılmalı ve

çocuğun hijyen kurallarına uyması sağlanmalıdır. BulaĢma yolları konusunda aile

eğitilmelidir.

2.2.1.3. Kronik Farenjit

Çocuklarda nadirdir. Genellikle sinüs, tonsiller ve adenoidlerin kronik

enfeksiyonlarından sonra sekonder olarak geliĢir. Akut farenjitin iyi tedavi edilmemesi,

kronik sinüzit, beta hemolitik streptekokların yol açtığı enfeksiyonlar farenjitin

kronikleĢmesine neden olur.

Belirti ve bulgular

Hastada sürekli boğaz kuruluğu hissi ve irritasyon belirtileri,

Ġnatçı, kuru öksürük,

Boğaz ağrısı,

AteĢ,

Hâlsizlik vardır.

Tanı

Tekrarlayan ve uzun süre devam eden farenjit bulguları ile tanı konulur.

Tedavi ve hemĢirelik bakımı

Tedavi akut farenjitte olduğu gibidir. Yatak istirahati verilir. Çocuğun bol sıvı alması

sağlanır.

19

2.2.1. Larenjit

Larenks dil kökü ile trakea arasında yer alan, üzerinde ses telleri bulunan bölümdür.

Larenjit, larenksin iltihabıdır. Akut ve kronik olmak üzere iki Ģekilde görülür. Belirtiler ve

tedavi ikisinde de birbirine bezemektedir.

Resim 2.5: Larenjitin anatomik olarak yeri

Etken

Ġnfluenza virus, rhinovirus ,adenovirus v.b virüsler larenjite yol açabilir.

Belirti ve bulgular

Akut Larenjit genellikle soğuk algınlığı veya influenzanın devamı sırasında görülen

bir klinik tablodur. Çocuklarda;

Solunum güçlüğü ve nefes darlığı,

Hafif ateĢ,

Burun akıntısı,

Ses kısıklığı veya afoni (ses kaybı)

Larenks muayenesinde hiperemi ve ödem,

Ġnspiratuar stridor,

Siyanoz,

Hipoksi görülür.

Tanı

Anamnez, belirti ve bulgulara dayanarak konulur. Ġki haftadan uzun süren ses

kısıklıklarında laringoskopik muayene yapılmalıdır.

20

Tedavi ve hemĢirelik bakımı

Tedavide ses kısıklığı düzelene dek sesin dinlendirilmesi, buhar inhalasyonu önerilir.

Eğer larenjit bir bakteriyel enfeksiyon sonrası ortaya çıkarsa doktor istemine göre antibiyotik

verilir.

2.2.1.1. Krup (LaringotrakeabronĢit)

Larenks, trakea ve bronĢlarda ödem ya da tıkanıklık Ģeklinde görülen hastalıktır. Daha

çok sonbahar ve kıĢ aylarında sıklıkla 3 ay 8 yaĢ arası çocuklarda görülür. Bebek ve

çocuklarda enflamasyona bağlı oluĢan ödem larenks ve trakeayı daraltır.

Etken

Ġnfluenza virüsü, RSV (respiratory syncytial virus ) gibi virüslerdir.

Belirti ve bulgular

BaĢlangıçta burun akıntısı, hafif ateĢ göz yaĢarması, kırıklık gibi hafif üst solunum

yolu enfeksiyon bulguları vardır. Daha sonra nefes borusunun iç yüzeyini örten mukozada,

ses tellerinde enflamasyon ve ödeme bağlı;

Ses kısıklığı,

Boğaz ağrısı,

Hasta nefes alırken stridor ve havlama Ģeklinde öksürük (Bu hastalık için

tipik bir bulgudur.),

Retraksiyonlar,

Burun kanatlarının solunuma katılması,

Huzursuzluk,

Ağır vakalarda nefes darlığı, hipoksi ve siyanoz,

Solunum durması görülür.

Tanı

Anamnez, fizik muayene ve klinik bulgulara dayanarak konulur.

Komplikasyonlar

Krup vakalarının çoğu evde tedavi edilebilir. Bazen çocuğun ilaçlara ihtiyacı olabilir.

Pnömoni az görülen fakat ciddi bir komplikasyondur.

Tedavi ve hemĢirelik bakımı

Tedavide amaç hava yolunun açıklığını ve hava değiĢimini sağlamaktır. Tedavide

soğuk buhar, epinefrin (ödemi azaltmak için) ve kortikosteroidler (Enflamasyonu azaltarak

hava yolunun açılmasını sağlar.) kullanılır. Bu tedaviler yeterli olmazsa endotrakeal

entübasyon ve trekeostomi açılabilir.

21

HemĢirelik bakımı

o Kalp ve solunum fonksiyonları takip edilir ve yaĢam bulguları 15

dakikada bir kontrol edilir.

o Çocuk solunuma iliĢkin belirtiler yönünden gözlenir.

o Çocuk sakinleĢtirilir, ağlaması engellenmeye çalıĢılır (Ağlarsa

solunum sıkıntısı artar.).

o NemlendirilmiĢ oksijen verilir, soğuk buhar uygulanır.

o Semptomlar azalmazsa entübasyon ya da trakeostomi açılabileceği

için gerekli malzemeler hazır tutulur.

o Acil ilaç uygulayabileceği için çocuğun damar yolu açık tutulur.

o Çocuğa rahat edebileceği pozisyon (BaĢı dik tutulur.) verilir.

o Sıvı–elektrolit dengesi devam ettirilir. Solunum sıkıntısı devam

ederken oral yolla sıvı verilmez. Ġntravenöz yol kullanılır.

o Çocuğun ve ailenin yaĢadıkları stres azaltılmaya çalıĢılır. Aileye

yapılan tedavi konusunda bilgi verilir.

o Aileye krup atağında evde bakım konusunda eğitim verilir.

Korunma

Kalabalık ortamlardan ve hasta kiĢilerden uzak durulmalıdır. Genel hijyen kurallarına

uyulmalıdır.

2.2.1.2. Kronik Larenjit

Kronik larenjit çocukta çok ender görülür. Eğer akut larenjit önemsenmezse bu

kronikleĢebilir. Meydana geliĢ sebepleri akut larenjit ile aynıdır.

2.3. Tonsillit

Resim 2.6:Tonsillit

Tonsiller farenks boĢluğunda yer alan, patojen mikroorganizmaların solunum yoluna

geçiĢini engelleyen lenf dokularıdır. Çocuklarda eriĢkinlere göre daha büyüktür. Tonsillit,

tonsilla enfeksiyonudur. Genellikle farenjit ile birlikte ortaya çıkar.

22

Etken

3 yaĢından küçük çocuklarda daha sık virüsler (adenovirüs, influenza gibi virüsler),

okul çocuklarında ise etken çoğunlukla bakterilerdir (A grubu beta hemolitik streptekoklar).

Kalabalık yaĢam koĢulları, soğuk hava, anne sütüyle beslenmeme hastalığın nedenleri

arasında sayılabilir.

Belirti ve bulgular

AteĢ,

Boğaz ağrısı,

ĠĢtahsızlık,

Hâlsizliktir,

Tonsillerde ödem ve kırmızılık,

Nefes alırken zorlanma ve yutma güçlüğü,

Boyun lenf bezlerinde ĢiĢliktir.

Tanı

Belirti ve bulguların yanında, boğaz kültürü ile konulur.

Tedavi ve hemĢirelik bakımı

Viral enfeksiyonlarda tedavi semptomatiktir. Boğaz kültüründe A grubu beta

hemolitik streptekoklar çıkmıĢsa 10 gün süren penisilin tedavisi uygulanır. Kronik

faringotonsilliti olan ve enfeksiyon yıl içerisinde fazla tekrarlayan çocuklarda tonsillektomi

önerilir (3-4 yaĢından küçüklerde dokunun tekrar oluĢma olasılığı nedeniyle önerilmez.).

HemĢirelik bakımı

o Çocuk yatak istirahatine alınır.

o Doktor istemine göre antipiretik verilir.

o Çocuğun yeterli sıvı alması sağlanır.

o Tonsillektomi ve adeinektomi yapılacaksa çocuk ve ailesi

psikolojik olarak ameliyata hazırlanır.

o Ameliyat sonrası çocuk sekresyonların drenajı kolaylaĢtırmak için

yan veya sırtüstü yatırılır.

o Kanama belirtileri yönünden gözlenir.

o Ameliyat sonrası çocuğun boğazında ağrı olacağından doktor

istemine göre analjezik verilir.

o Çocukta kanama belirtisi yoksa soğuk su, meyve suyu Ģeklinde

ağızdan beslenmeye baĢlanır. AĢamalı olarak yumuĢak gıdalarla

devam edilir.

o Ameliyattan sonra herhangi bir komplikasyon (hafif boğaz

enfekiyonu, Ģiddetli kanamalar) olmazsa çocuk 24 saat içinde

taburcu edilir.

o HemĢire aileye çocuklarını 10 gün sonrasına kadar kanama

yönünden gözlemlemeleri konusunda bilgilendirir.

23

Komplikasyolar

Otitis media, sinüzit, peritonsiller abse, akut romatizmal ateĢ, akut glomerülonefrit

Korunma

BulaĢma yolları konusunda sağlık eğitimi yapılmalıdır.

24

ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME

AĢağıdaki soruları dikkatlice okuyunuz ve doğru seçeneği iĢaretleyiniz.

1. AĢağıdakilerden hangisi üst solunum yolu organı değildir?

A) Larenks

B) Trakea

C) Burun

D) BronĢ

E) Farenks

2. AĢağıdakilerden hangisi otitis medianın belirtilerinden değildir?

A) Yüksek ateĢ

B) Ses kısıklığı

C) Kulak ağrısı

D) Huzursuzluk

E) Kulak akıntısı

3. AĢağıdakilerden hangisi çocuklarda sık rastlanan burun, nazofarinks, orta kulak

ve sinüsleri de etkileyebilen, soğuk algınlığı da denilen bir enfeksiyon

hastalığıdır?

A) Larenjit

B) Krup

C) Akut Nasofarenjit

D) Tonsillit

E) Kronik larenjit

4. AĢağıdakilerden hangisi akut laringotakeobronĢitin hemĢirelik bakımı arasında

değildir?

A) Oksijen verilir.

B) YaĢam bulguları kontrol edilir.

C) Buhar tedavisi yapılır.

D) Damar yolu açık tutulur.

E) Hasta yüzüstü yatırılır.

5. AĢağıdakilerden hangisinde tonsillektomi sonrası hemĢirelik bakımı doğru verilmiĢtir?

A) Yatak istirahatı verilmez.

B) Kanama takibi yapılır.

C) Ameliyat sonrası sıcak içecekler içirilir.

D) Hemen katı gıdalar yedirilir.

E) Çocuğun sıvı alması kısıtlanır.

DEĞERLENDĠRME

Cevaplarınızı cevap anahtarıyla karĢılaĢtırınız. YanlıĢ cevap verdiğiniz ya da cevap

verirken tereddüt ettiğiniz sorularla ilgili konuları faaliyete geri dönerek tekrarlayınız.

Cevaplarınızın tümü doğru ise bir sonraki öğrenme faaliyetine geçiniz

ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME

25

ÖĞRENME FAALĠYETĠ–3

Alt solunum yolu hastalıklarını kavrayıp, hemĢirelik bakımını uygulayabileceksiniz.

Çevrenizde alt solunum yoluyla ilgili hastalık geçiren çocukların aileleriyle

hastalıklarının belirtileri ve nasıl tedavi oldukları ile ilgili bir araĢtırma yapınız.

Bu araĢtırmalarınızı sınıfta arkadaĢlarınızla paylaĢınız.

Alt solunum sistemi hastalıklarının nedenlerini, sınıflandırılmasını, tedavi ve

hemĢirelik bakımını araĢtırınız. AraĢtırmalarınız sonucunda elde ettiğiniz

bilgileri sınıfta arkadaĢlarınızla paylaĢınız

3. ALT SOLUNUM YOLU HASTALIKLARI

Alt solunum yolları; trakea, bronĢlar, bronĢioller, alveoller ve akciğerlerden oluĢur.

Trakea larenksin altında yer alır ve beklerde, çocuklarda daha kısadır. BronĢlar sağ ve sol

olarak ayrılıp akciğere girer. BronĢlar dallara ayrılarak bronĢiolleri, terminal bronĢiolleri ve

alveolleri oluĢturur. Çocuklarda sağ bronĢun kısa, geniĢ ve aĢağıya doğru eğimli olması

yabancı cisim aspirasyonunda, cismin kolayca sağ akciğere gidip, enfeksiyon oluĢturmasına

neden olur.

Resim 3.1: Alt solunum yolunun anatomik yapısı

ÖĞRENME FAALĠYETĠ–3

AMAÇ

ARAġTIRMA

26

3.1. BronĢit

Alt solunum yolu enfeksiyonudur. Akut ve kronik olarak sınıflandırılabilir.

3.1.1. Akut BronĢit

BronĢların ve trakeanın, çeĢitli sebeplere bağlı olarak iltihaplanmasına bronĢit denir.

Çocuklarda 4 yaĢına kadar daha sık ve genellikle bir üst solunum yolu enfeksiyonu sonucu

görülür. 12 yaĢından sonra görülme sıklığı azalır.

Etken

Çoğunlukla viral etkenler (influenza virüsü, adenovirüs, RSV [respiratuar synsitial

virüs] vb.) olmakla beraber, bakteriler, mantarlar, alerjik, irrite edici (hava kirliliği, sigara

dumanı gibi) nedenler de hastalığa yol açabilir.

Belirti ve bulgular

Her akut bronĢitlide farenjit, konjonktivit gibi viral bir üst solunum yolu enfeksiyon

bulgusu gözlenir. Nezle, grip, boğaz ağrısı gibi belirtilerle baĢlar. Daha sonra;

Özellikle geceleri artan kuru öksürük,

37.8-39C ateĢ,

2-3 gün içerisinde öksürüğün balgamlı hâle gelmesi,

Sık ve derin öksürüğe bağlı göğüs ağrısı ve yorgunluk hissi,

Hırıltılı, derin solunum gözlenir.

Bütün bulguları 1-2 hafta sonunda biter ancak nadiren sekonder (viral bir enfeksiyonu

takiben) bakteriyel enfeksiyon geliĢirse bu süre sonunda tekrar ateĢ yükselebilir.

Tanı

Hastalık sırasında ortaya çıkan belirti, bulgular ve akciğer grafisi ile tanı konulur.

Resim 3.2: BronĢit

27

Tedavi ve hemĢirelik bakımı

Tedavide ateĢin düĢürülmesi, solunum ile ilgili belirtilerin azaltılması ve hidrasyonun

sağlanması gereklidir. Bakteriyel enfeksiyon (sekonder) geliĢirse antibiyotik tedavisi

uygulanır.

HemĢirelik bakımı

o Hasta yatak istirahatına alınarak dinlenmesi sağlanır.

o Hastanın beslenmesinde yumuĢak, sulu gıdalar tercih edilir.

o Buhar tedavisi uygulanır.

o Sık pozisyon değiĢtirilerek ve postural drenaj yapılarak

sekresyonun daha kolay atılmasına yardımcı olunur.

Korunma

Çocukların üst solunum yolu enfeksiyonlarından korunması gerekir. Alerjenler ve

irrite edici nedenlerin bulunduğu ortamlardan çocuk uzak tutulmalıdır.

3.1.2. Kronik BronĢit

Kronik bronĢit, sessiz baĢlayıp yavaĢ ilerleyen hava yollarında tıkanmalara ve bunun

sonucu olarak da ağır solunum yetmezliğine yol açan bir hastalıktır.

Etken

Kronik bronĢite influenza virüsü, rinovirüs, RSV (respiratuar synsitial virüs vb.) yol

açtığı gibi esas altta yatan neden bakterilerdir. Bunlar arasında H.influenza, S.pneumonia en

sık görülenlerdir.

Belirti ve bulgular

Uzun süreli öksürük ve aĢırı balgam,

BronĢların daralması nedeniyle solunum güçlüğü,

Hastada kolay yorulma ve nefessiz kalma,

Hırıltılı solunum,

Wheezing vardır.

Tanı

Altta yatan baĢka hastalık yoksa anamnez alınıp belirtiler değerlendirilir. Akciğer

grafisi, immünolojik testler ve bronkoskopi yapılır.

Komplikasyonlar

Anfizem, bronĢektazi, pnömotoraks geliĢebilir.

Tedavi ve hemĢirelik bakımı

Tedavi neden olan hastalığa göre yapılır.

28

HemĢirelik bakımı

Çocuk alerjenlerden ve sigara dumanından uzak tutulur.

AteĢ varsa isteme göre antipiretik verilir.

Hasta çocuğun hidrasyonu sağlanır.

Buhar tedavisi uygulanır ve postural drenaj yapılır.

Resim 3.3: Maskeyle oksijen tedavisi

3.1.3. Astım

Astım dünyada en sık görülen, hava yollarının kronik inflamatuar hastalığıdır.

Çocukluk çağının önemli bir hastalığı olan astımın ülkemizde görülme sıklığı eriĢkinlerde

%2-4, çocukluk çağında ise %5-8 arasında değiĢmektedir. Astım olgularının büyük

çoğunluğu 10 yaĢın altında ortaya çıkmakla birlikte her yaĢta kendini gösterebilir. Genetik ve

çevresel faktörler hastalığın görülmesinde rol oynamaktadır.

Risk faktörleri

Genetik yatkınlık,

Solunum yolu enfeksiyonları,

Hava kirliliği,

Soğuk hava,

Sigara dumanı,

Alerjenler,

Psikolojik faktörler (sıkıntı, stres, korku, heyecan vb.) astıma neden olan

faktörler arasındadır.

29

Resim 3.4: Astımda sprey kullanma

Belirti ve bulgular

Astımda çevresel ve genetik etkenler nedeniyle düz kasların kasılması, bronĢ,

bronĢiollerde ödem, salgılarda artıĢ vardır. Salgılar hava yolunu kısmen veya tamamen

kapatabileceğinden solunumda ekspirasyon uzun sürer, nöbetler hâlinde gelir. Çocuk

huzursuz ve korkmuĢtur. Üç haftadan uzun süre, geçmeyen öksürükte bulgular arasındadır.

Genellikle ilk nöbet 3-8 yaĢları arasında görülebilir.

Takipne,

Hipoksi,

Metabolik asidoz,

Nöbetler Ģeklinde görülen, tekrarlayan hırıltı ve nefes darlığı,

Göğüste çekilme,

Gece veya sabaha karĢı uyandıran öksürük atakları,

Nöbet ilerledikçe solunum güçlüğü,

Keskin kokularla uyarılan ve egzersiz, ağlama ve gülme ile tetiklenen

öksürük ve hırıltı,

Yardımcı solunum kaslarının solunuma katılması,

Burun kanadı solunumu,

Dudak kenarında ve tırnakta siyanoz oluĢur.

Tanı

Hastanın hikâyesi ve muayene bulguları tanı koymada önemlidir. Solunum fonksiyon

testi ile akciğer hava kapasiteleri değerlendirilir. Alerjeni tespit etmek için deri testleri

yapılmaktadır. Bazı kan testleri, ter testi, akciğer filmi ve daha ayrıntılı görüntüleme

yöntemleri uygulanabilir. Spirometre testi ile maksimum inspiryumdan sonra akciğerlerden

çıkan hava ölçülür ve tanı koymada kullanılır.

Komplikasyolar

Anfizem, bronĢektazi, status astmatikus, pnömoni komplikasyon olarak ortaya

çıkabilir.

30

Tedavi ve hemĢirelik bakımı

Astım tedavisi çok uzun hatta ömür boyu sürebilmektedir. Tedavide amaç; astım

krizine neden olan uyaranları uzaklaĢtırmak akciğer fonksiyonlarını düzeltmek, bireyin

günlük yaĢam aktivitelerini yerine getirmesini sağlamaktır.

Astım tedavisinde hasta, aile, sağlık personeli arasındaki iĢ birliği ve eğitimin önemi

büyüktür. Astımın tedavisi iki prensibe dayanmaktadır. Bunlar; ilaç ve korunma tedavisidir.

Astımda kullanılan ilaçlar iki gruba ayırılır: Kontrol edici ilaçlar (inhale kortikosteroidler,

uzun süreli beta agonistler v.b), semptom giderici ilaçlar (ventolin ,bricanyl vb.)

verilmektedir. Astım tedavisinde ilaçlar inhaler, oral ve paranteral yollarla verilebilir. Ġlacın

etkisinin kısa sürede baĢlaması, direkt olarak hasta olan bölgeye uygulanması ve yan

etkisinin daha az olması sebebiyle ilaçların inhalasyon yoluyla verilmesi tercih edilir.

Ġki yaĢından küçük çocuklar için astım ilacı verirken nebülizatör ve yüz maskesi

bulunan hazneler, 3 yaĢından itibaren spreyler hazneyle kullanılabilmektedir. AĢı tedavisi de

yapılmaktadır.

Hastaların ve ailelerin hastalık konusunda eğitilmeleri tedaviyi olumlu etkilemektedir.

Eğitim; astımlı bireyin, ailesinin ve diğer bakım verenlerinin tedavi ve ilaç kullanımına

uyumunu artırmaktadır. HemĢire, hastalığa neden olan risk faktörlerinden nasıl korunması

gerektiği konusunda hasta ve ailesini bilgilendirmeli, evde bakımlarını yürütebilmeleri

konusunda eğitmeli, ilaçların veriliĢ Ģeklinin doğru uygulanmasını öğretmelidir. HemĢire

hasta ve ailesine psikolojik destek sağlamalıdır tedavinin gerekliliğini anlatmalıdır.

Astım, çocuklarda sık sık hastaneye yatma ve kısıtlamalar nedeniyle yaĢam kalitesi

olumsuz etkilenmektedir.

HemĢirelik bakımı

o Astım kriziyle gelen hastanın hava yolu açıklığı sağlanır.

o Gerektiğinde aspire edilir ve postural drenaj yapılır.

o YaĢam bulguları alınır.

o Hastaya fowler veya semi-fowler pozisyonu verilir.

o Destek ve güvenlik için yatağın kenarları kaldırılır.

o Nazal kataterle düĢük akıĢta oksijen uygulanır.

o Arter kan gazı değerleri izlenir.

o Doktor istemine göre ilaçlar verilir.

o Yeterli hidrasyon sağlanır.

o Dehidratasyon açısından gözlenir.

o Çocuk sakin bir odaya alınır.

o Alerjenlerden, soğuk içeceklerden uzak tutulur (Soğuk içecekler

bronkospazma neden olur.).

o Beslenme sık aralıklarla ve az miktarlarda yapılarak karın

gerginliği önlenir.

31

3.2. Pnömoni

Akciğer dokusunun iltihabıdır. Bebeklik ve küçük çocuklarda görülme sıklığı fazladır.

Çocuklarda hastalığın iyileĢmesi daha zordur. Dünyada hâlen önde gelen ölüm nedenidir ve

2005 Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 5 yaĢ altındaki çocuk ölümlerinin %19’u

pnömoniye bağlıdır. Bundan dolayı erken teĢhis önemlidir.

Tablo 3.1: Pnömonin dünyadaki dağılımı

Risk faktörleri

2 yaĢın altında olma,

DüĢük doğum ağırlığı,

Prematürelik,

Anne sütü ile beslenmeme,

Malnütrisyon,

Doğum sırasında amniyotik sıvı ya da mekonyum aspirasyonu,

Yabancı cisim aspirasyonu,

Ġmmün sistem zayıflığı,

DüĢük sosyo ekonomik düzey,

Kalabalık yaĢam ortamı,

Annenin düĢük eğitim düzeyi,

Sigara,

Hava kirliliği,

Yetersiz bağıĢıklama (kızamık-boğmaca),

KıĢ mevsimidir.

Yenidoğan döneminde; amnion, mekonyum ve besinin, büyük çocuklarda ise kaza ile

kimyasal maddelerin içilmesi ve aspire edilmesiyle oluĢan pnömoniye aspirasyon

32

pnömonisi, uzun süre hareketsiz kalma ve yatmaya bağlı olarak ortaya çıkan pnömoniye

hipostatik pnömoni denir.

Etkenin türüne göre pnömoniler; viral pnömoni (RSV, influenza adenovirüsler),

bakteriyel pnömoni (S.pneumonia) olarak sınıflandırılabilir. Bakteriyel pnömonide; bakteri

(S.pneumonia) çoğunlukla akciğerde bir veya daha fazla loba yayılır. Buna lober pnömoni

denir. Viral pnömonide, virüsler üst solunum yolundan girerek akciğerlere ve bronĢa yakın

alveollere yerleĢerek hasara yol açar. Bu nedenle çocuklarda sekonder bakteriyel pnömoni

oluĢma riski artar (Örneğin, viral bir enfeksiyon olan kızamıktan sonra bakteriyel pnömoni

görülebilir.). Bakteriyel pnömoniler arasında süt çocuklarında en fazla görüleni

bronkopnömonidir. Enflamasyon akciğer lobları, lobüllerinin yanı sıra alveollerin

duvarında ve bronĢlarda da vardır. Akciğerin loblarıyla beraber lobüllerinin de

enflamasyonuna ise lobüller pnömoni denir.

Belirti ve bulgular

AteĢ,

Öksürük,

Wheezing,

Takipne,

Dispne,

Huzursuzluk,

Retraksiyonlar,

Raller (alveollerde sıvı birikmesi nedeniyle),

Siyanoz,

TaĢikardi,

Yenidoğanda burun kanatlarının solunuma katılması, emmede isteksizlik

görülür. Büyük çocuklarda öksürüğün yanında balgam, yan ağrısı olabilir.

Tanı

Belirti ve bulgular, anamnez tanı koymada önemlidir. Göğüs radyografisi pnömoni

çeĢidi ve akciğerlerin durumu konusunda bilgi verir. Balgam kültürü de yapılarak etken

belirlenir.

Komplikasyonlar

Solunum yetmezliği, kalp yetmezliği, ampiyem, atelektazi, pnömotorakstır.

Tedavi ve hemĢirelik bakımı

Pnömonin bütün türlerinde semptomatik tedavi vardır. AteĢ ve ağrı kontrolü yapılır.

Bakteriyel pnömonide uygun antibiyotik tedavisi verilir. Viral pnömonide ise sekonder

bakteriyel pnömoni geliĢmiĢse antibiyotik tedavisine geçilir.

33

HemĢirelik bakımı

o Hasta çocuğun hava yolu açık tutulur.

o YaĢam bulguları kontrol edilir.

o Sekresyonu yumuĢatmak için buhar uygulanır.

o Hipoksemiyi önlemek için nemlendirilmiĢ oksijen verilir.

o Aldığı çıkardığı takibi yapılır.

o Çocuğun dinlenmesi sağlanır.

o Sık sık pozisyon değiĢtirilerek sekresyonların atılması sağlanır.

Büyük çocuklarda solunum ve öksürme egzersizleri yaptırılır (Bakteriyel pnömonili

çocuklarda göğüs ağrısı ve öksürme sırasında göğsü desteklemek gerekebilir.).

Aileye; evde hasta olan çocuklarının bakımı, ilaçların düzenli kullanılması, hastaneye

baĢvurmaları gereken durumlar (solunum fonksiyonlarında azalma vb.) konusunda eğitim

yapılmalıdır.

Korunma

Konguge Pnömokok aĢısı (KPA) çocuklarda 2, 4, 6 ve 12. ayda tek doz olarak Sağlık

Bakanlığı tarafından rutin aĢı takvimine alınmıĢtır. Risk gruplarına da pnömokok ve

influenza aĢılarının yapılması önemlidir. Anne ve toplumun hastalık konusunda eğitimi

gereklidir.

34

ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME AĢağıdaki soruları dikkatlice okuyunuz ve doğru seçeneği iĢaretleyiniz.

1. AĢağıdakilerden hangisi akut bronĢitin belirtilerinden değildir?

A) Kuru öksürük

B) Yüksek ateĢ

C) Yan ağrısı

D) Halsizlik

E) Hırıltılı solunum

2. Sessiz baĢlayıp yavaĢ ilerleyen zamanla hava yollarında tıkanmalara ve ağır solunum

yetmezliğine yol açan bronĢ enflamasyonuyla oluĢan hastalık hangisidir?

A) Kronik bronĢit

B) Larenjit

C) Pnömoni

D) Kronik farenjit

E) Nazofarenjit

3. AĢağıdakilerden hangisi astım hastalığının nedenleri arasında sayılamaz?

A) Hava kirliliği

B) Genetik yatkınlık

C) Sigara dumanı

D) Egzersizden kaçınmak

E) Alerjenler

4. AĢağıdakilerden hangisi pnömonide sekresyonu atılmasını kolaylaĢtırmak için yapılan

hemĢirelik bakımıdır?

A) YaĢam bulguları kontrol edilir.

B) Sık sık pozisyon değiĢtirilir.

C) Oksijen verilir.

D) Aldığı çıkardığı takibi yapılır.

E) Çocuğun dinlenmesi sağlanır.

5. Yenidoğan döneminde; amnion, mekonyum ve besinin, büyük çocuklarda ise kaza ile

kimyasal maddelerin içilmesi ve solunum yoluna kaçması ile oluĢan alt solunum yolu

hastalığı aĢağıdakilerden hangisidir?

A) Aspirasyon pnömonisi

B) BronĢit

C) Kronik bronĢit

D) Akut bronĢit

E) Astım

DEĞERLENDĠRME

Cevaplarınızı cevap anahtarıyla karĢılaĢtırınız. YanlıĢ cevap verdiğiniz ya da cevap

verirken tereddüt ettiğiniz sorularla ilgili konuları faaliyete geri dönerek tekrarlayınız.

Cevaplarınızın tümü doğru ise modül değerlendirmeye geçiniz.

ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME

35

MODÜL DEĞERLENDĠRME AĢağıdaki soruları dikkatlice okuyunuz ve doğru seçeneği iĢaretleyiniz.

1. AĢağıdakilerden hangisi 5 yaĢındaki bir çocuğun solunum sayısının normal

değerleridir?

A) 30-40

B) 40-60

C) 20-25

D) 17-22

E) 20-40

2. AĢağıdakilerden belirtilerden hangisi çocuğun solunum sıkıntısı olduğunu göstermez?

A) Wheezing

B) Burun kanadı solunum

C) Stridor

D) Ġnspirasyon

E) Raller

3. AĢağıdakilerden hangisi koanal atrezinin belirtilerinden değildir?

A) Siyanoz

B) Apne

C) Asfiksi

D) Tek taraflı burun akıntısı

E) Bebeğin emmesinde sıkıntı olmaması

4. AĢağıdakilerden hangisi doğuĢtan akciğere ait hiçbir dokunun olmaması Ģeklinde

tanımlanan konjenital anmolidir?

A) Pulmoner agenezi

B) Trakeal bronĢ

C) Trakeal agenezi

D) Koanal atrezi

E) Laringeal stridor

5. AĢağıdakilerden hangisi koanal atrezide uygulanan hemĢirelik bakımı değildir?

A) Hava yolu açıklığı sağlanır.

B) Burun delikleri temiz tutulur.

C) Üst solunum yolu enfeksiyonları önlenir.

D) Aspirasyon riski olmadığı için bebek rahatça beslenir.

E) Beslenme sürdürülür.

6. AĢağıdakilerden hangisi otitis medianın risk faktörlerinden biridir?

A) ÜSYE geçirmemiĢ olmak

B) Ġmmün sistemin yeterli olmaması

C) Anne sütü ile beslenme

D) Bebeğin dik pozisyonda beslenmesi

E) Alerjik nedenlerin olmaması

MODÜL DEĞERLENDĠRME

36

7. Bakteriyel farenjitleri viral olanlardan kesin olarak ayırmak için kullanılan tanı

yöntemi hangisidir?

A) Bilgisayarlı tomografi

B) Ultrasonografi

C) Boğaz kültürü

D) Anamnez

E) Manyetik rezonans

8. Krup’un (laringotrakeabronĢit) belirti ve bulguları içinde en karekteristik olanı

hangisidir?

A) Havlar tarzda öksürük

B) Burun akıntısı

C) Boğaz ağrısı

D) Göz yaĢarması

E) Hafif ateĢ

9. AĢağıdakilerden hangisi akut bronĢitin hemĢirelik bakımı değildir?

A) Hastanın beslenmesinde sulu gıdalar tercih edilir.

B) Postural drenaj yapılır.

C) Buhar tedavisi uygulanır.

D) Yatak istirahati sağlanır.

E) Hasta hep aynı pozisyonda kalır.

10. Akciğer dokusunun iltihabı olup çocuklarda ölüme neden olan alt solunum yolu

hastalığı hangisidir?

A) Pnömoni

B) Larenjit

C) Astım

D) Tonsillit

E) BronĢit

DEĞERLENDĠRME

Cevaplarınızı cevap anahtarıyla karĢılaĢtırınız. YanlıĢ cevap verdiğiniz ya da cevap

verirken tereddüt ettiğiniz sorularla ilgili konuları faaliyete geri dönerek tekrarlayınız.

Cevaplarınızın tümü doğru ise bir sonraki modüle geçmek için öğretmeninize baĢvurunuz.

37

CEVAP ANAHTARLARI ÖĞRENME FAALĠYETĠ-1’ĠN CEVAP ANAHTARI

1 E

2 B

3 A

4 C

5 D

ÖĞRENME FAALĠYETĠ-2’NĠN CEVAP ANAHTARI

1 D

2 B

3 C

4 E

5 B

ÖĞRENME FAALĠYETĠ-3’ÜN CEVAP ANAHTARI

1 C

2 A

3 D

4 B

5 A

MODÜL DEĞERLENDĠRMENĠN CEVAP ANAHTARI

1 C

2 D

3 E

4 A

5 D

6 B

7 C

8 A

9 E

10 A

CEVAP ANAHTARLARI

38

KAYNAKÇA

ALBAYRAK Hasan Murat, Çocukluk Çağı Tonsillofarenjit Tanı ve

Tedavisinde Semptom, Bulgu ve Kültür ĠliĢkisinin Saptanması, Ġstanbul,

2007.

BAYER AyĢe, Dilek YILMAZ, Nursal YALÇIN, Funda ÖZSAYIN, Ayten

ġENTÜRK ERENEL, Sedat GÜLAY, Atilla YILMAZLAR, Çocuk Sağlığı

Hastalıkları ve Bakımı, Songür Eğitim Hizmetleri, Ankara, 2010.

ÇAPANOĞLU Murat, Ocak 2005-Ocak 2010Arasında Süt Çocuğu

Servisinde Yatarak Takip Edilen Tekrarlayan Pnömonili Hastaların

Demografik ve Etiyolojik Ġncelemesi, Ankara, 2011.

ÇAVUġOĞLU Hicran, Çocuk Sağlığı HemĢireliği, Sistem Ofset Basımevi,

Ankara, 2011.

ÇOKKESER YaĢar, Burun Sinüs Hastalıkları, Toraks Dergisi, Cilt 3, Nisan,

2002.

DEMĠR Leyla, Çocuk Sağlığı Hastalıkları ve Bakımı, 2. Cilt, Matsa Basımevi,

Ankara, 2010.

GÖRAK Gülay, Semra ERDOĞAN, Sevim SAVAġER, Selma ÇAKIROĞLU

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları HemĢireliği, Anadolu Üniversitesi Basımevi,

1996.

IġIK Feridun Ahmet, Maruf ġANLI, Bülent TUNÇÖZGÜR, Erkan AKAR,

Fatih METEROĞLU, Levent ELBEYLĠ, Akciğerin DoğuĢtan Hastalıklarında

Tanı ve Cerrahi, Türk Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Dergisi, Cilt 16, Sayı 3,

Ocak, 2008.

KOCATÜRK Utkan, Açıklamalı Tıp Terimleri Sözlüğü, Ankara Basımevi,

Ankara, 1991.

PEKCAN Sevgi, Ural KĠPER, Kronik Öksürük, Çocuk Sağlığı Hastalıkları

Dergisi, Sayı 49, 2006.

TANIYIR Gönül, Caner Aytekin, Çocuklarda Alt Solunum Yolu

Enfeksiyonları, Cilt 10, Sayı 10, Ankara, 2001.

TÖRÜNER Ebru, Lale BÜYÜKGÖNENÇ, Çocuk Sağlığı Temel HemĢirelik

YaklaĢımları, Ankara, 2012.

YÜKSEKKAYA Hasan Ali, Astımlı Hastalarımızın Klinik ve Laboratuvar

Özellikleri ve Bunları Etkileyen Faktörler, Ankara, 2013.

www. çocuk solunum. org.tr. 27.11.2012/11.00

www.millipediatri .org.tr.29.11.2012/17.30

www.sağlık.gov.tr.29.11.2012/21.00

KAYNAKÇA