gülseren Çobanoğlu - img.antoloji.com filegülseren Çobanoğlu - img.antoloji.com

Gülseren Çobanoğlu

- şiirler -

Yayın Tarihi:

6.11.2012

Yayınlayan:

Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerineaittir. Şiirlerin kopyalanması gerçek veya elektronik ortamlarda yayınlanması, dağıtılması Türkiye Cumhuriyetiyasaları ve uluslararası yasalarla korunmaktadır ve telif hakları temsilcisinin önceden yazılı iznini gerektirir. Budoküman, şairin kendisi veya temsil hakkı verdiği kişinin isteği üzerine Antoloji.Com tarafından, şairin veyatemsilcisinin beyanları doğrultusunda yayınlanmıştır. Bu dokümanın yayınlanması kullanılması dağıtılmasıkopyalanması ile ilgili husularda ve şiir içerikleri ile ilgili anlaşmazlıklarda Antoloji.Com hiç bir şekilde sorumlu vetaraf değildir.

http://www.Antoloji.Com

www.Antoloji.Com - kültür ve sanat

7 Mart Yedi

Küçücük bir pencerem vardıHer açtığımda seni görenSenin gül yüzündü tatlı sözündü seni sevdirenMutluluk verirdi seni görmek bana her anBebeğim yok diye hep üzülürdünBebek hasreti ile sekiz yıldır yanıp tutuşurdunTanrım senide gördü bir günKavuştun aradığın mutluluğa artık bebek bekliyordunHer geçen gün bebeğe kavuşmanın özlemi artıyorduBebek için yaptığın hazırlıklara yenilerini katıyordunKaryolası ve giysilerine bakıp bakıpAdeta bebeğini okşuyordun7 mart sabahı aldığım telefon coşturdu beniCoşkuyla hastaneye koşturdu beniKarşılaşacağım manzara belliydiBebeği ile yatan anneydiAma umduğumu bulamadımAdeta yıkıldım şok oldumBebeğini yitirmiş yatıyordunGözyaşlarını göz yaşlarıma katıyordunNe dedikse edemedik teselliVardır her şeyin bir çaresiAlan ALLAH verir dedik yenisiniAvutamadı bu sözlerimiz seniKendi canını hiç düşünmedinBu halinle bu kadar üzülmemeliydinZaten yaralı kalbini yormamalıydınAkşam saat 21.45 de bizi acıya boğup sensiz koymamalıydınKoymamalıydın.Aktı göz yaşlarımız sel olduKalbimizi unutulamayacak bir acı sardıUnutulmaz bu tarih yedi Mart yediÖnce BEBEĞİ, sonra da anne kalbi dayanmadı ANNEYİ yediyedi mart yedi……




A dan Z ye

Her gün bir başkasını koluna takarsınBilmem ki bunların hesabını nasıl yaparsınA dan Z ye fihrist yaparsınEvli bekâr demez hepsinin tadına bakarsınKendine yapılsa nasıl hazmedersinTrip üstüne trip yaparsınKimine burun kıvırıp atarsınKimini ise toka gibi başına takarsınKimini gündelik gözüyle bakarsınHafta yedi gün sekizincisi yedek dersinAllah korusun bir gün hapı yutarsınHepsinden sandığın gibi kolay kurtulamazsınPaçayı kaptırır kopartırsınİyi de olur haniAyaklarını altına alır oturursun




Acaba

İki gönül birleşinceSamanlık seyran olurcasınaAşkın gözü kör amaKulağı da sağır mı acabaAşkta gurur olmazsa daBu kadar cahilcesineYolun sonu görünmüyorsaFrenler patlamışcasınaDerinliği bilinmeyen denize dalarcasınaGöz göre, göre ateşe girercesineGidilir mi acaba, gidilir mi acaba.




Acıyacaksın

Hayal de olsa akşam benle yatıpSabah benle kalkmanınMutluluğunu yaşarsınBense bu kötü kaderinYükünü hep omuzlarımda taşırımKadere inanmayan kâfirdir bilirimDüşüncelerimden için aklıma şaşarımSevgine, sevgine sadece saygı duyabilirimKarşılıksız sevgi ne işe yarar şaşarımBir gün kötü dediğin kaderinden kurtulacaksınLayık olduğun mutluluğa ulaşacaksınKarşılıksız sevgi için harcadığın zamana acıyacaksınAşk sandığın şeyle kavrulup yansan daBenle ağlayıp benle gülsen, her baktığın yerdeBeni görsen deMutluluğu, mutluluğu yakalarsınBeyninden beni silsen be




Açığa vuramıyorum

Çoğu gece uyuyamıyorumZorla uyuyunca hep aynı rüyayı görüyorumBu nasıl iştir bilemiyorumHer baktığım yerde onu görüyorumBir gün görmesem duramıyorumAklımdan silemiyorumHer yeşilde gözleriniHer şarkıda seslenişini buluyorumBen âşık mıyım bilemiyorumDertlerimi kimseye diyemiyorumNe yesem doyamıyorumYediğim içtiğimden zevk alamıyorumEvet, evet ben aşığımAçığa vuramıyorum, vuramıyorum




Ağlamayın

Bu günde uyandımYine yoksun karşımdaBiliyorum evinde yatıyorsunSevdiğin kızın koynundaBiliyorsun senden çok ben iştemiştim bunuBelki senden ayrılık bana zor geliyor amaMutlu yuvanın oluşumu teselli banaÖmür boyu koysalar da kodeseBaşka bir kuvvet ayırsaVururdum inan onuAllah tüm mutlulukları versin sizeRazıyım ben her gün ağlamayaSizin mutluluğunuz gözyaşlarımı kuruturÜzüntünüz sıkıntınız kar suyu gibi çoğaltırBizim ayrılığımız, yaşantımızı bilen herkesi ağlatırAğlamayın dostlar ağlamayınBizdeki ayrılık mutlu bir yuva yaratır.




Ağlamayın Analar Ağlamayın Babalar

Düğünümüzde sünnetimizde her cemiyetimizdeKorurlar olay çıkmasın diye bizleriKavgamızda düğüşümüzde çatışmamızdaAyırırlar kan çıkmasın diye bizleriNe zaman başımız dara gelse çeviririz 155 iCan güvencemiz mal güvencemiz emniyet mensuplarıHangisinden gördük ki en küçük zararıGece demez gündüz demez devriye gezer ekipleriBayram demez tatil demez eğlence bilmez polisleriİyilerle bağdaşır kötülerle savaşırOnlar olmazsa her yer daima karışırOrtalıkta düzensizlik oluşurKorurlar sükûneti sağlarlar aşayişiAklımız almaz kimdir bunların düşmanıNe isterler bu kutsal meslek mensuplarından kiAcımasızca vurup şehit ederler onlarıDüşünmezler mi ki, bunların biri ölür bini yetişirOlamaz bunlar insan neslindenSanmayın ki damarlarında dolaşan kan.Endişelenin kafalarında beyinlerinin olduğundanYoksa sıkamaz kurşunu vatan korumalarına insan olanSanki öldürmekle kökünü mü kazacaklarOlmayan savaşımı kazanacaklarNe intikamları var ki alacaklarSanmayın ki akan kanlar yerde kalacaktırTörenlerle kaldırılır toprağa verilir şehitlerBelirlenir alçakların eşkâlleri, köşe bucak aranırlarÇember daralır elbet bir gün yakalanırlarBunun hesabını çok ama çok pahalı öderlerBiliyoruz ki şehitte olsa anaların yürekleri dağlanacaktırAğlamayın analar ağlamayın babalar, bacılarEmniyet güçlerimiz şehitte verse yılmayacaktırOlanların hesabını onlardan daha acımasızca soracaktır




Ağlıyorum

Gidiyorum, gidiyorum diyorsunGidersen git sana yalvaracak değilimAydın dar geldi ve gidiyorsanVe de Aydın’ı ve bizleri terk ediyorsanSana söyleyecek bir şey bulamıyorumSöylesem de söz geçiremem bunu biliyorumAslında sende gidiyorum derken huzurlu değilsinGittiğinin daha ilk gününde pişman olacaksın,Memleketin taşını toprağını özleyeceksinElin gurbetinde kalabalıkta yalnızlığı yaşayacaksınKiminle gülüp kiminle oynayacaksınBilmem ki kime, kimlere dertleneceksinAğlamak istediğinde başını kimin omzuna yaslayacaksınDilinden anlayan kaç kişi bulacaksınOnların dilini mi öğreneceksinÖğrensen de kalbini gönlünü bilmeyeceksinGideceksen git ama belki geldiğinde bizleri bulamayacaksınSöylüyorum ama aslında kalbime söz geçiremiyorumKalbimin bu hasreti dayanabileceğini düşünemiyorumYokluğuna nasıl alışırım bilemiyorumGece gündüz gideceğini düşünüp, düşünüp ağlıyorum. Ağlıyorum




Akıl Erdiremiyorum

Çok acıkan bir kişinin ekmeği bölüşünüGecenin gündüze dönüşünüİnsanların ağlarken gülüşünüAkıl erdiremiyorum, akıl erdiremiyorum

İnsan olan insanın başka şeye dönüşünüDostluğa sırtını çevirişiniKötülükten zevk alışınıVardığı her kapıdan kovuluşunuAkıl erdiremiyorum, akıl erdiremiyorum

Severken terk edilişiİyilerin ızdırap çekişiniKötülerin el ense gezişiniSen kaşıkla bulamazken yoğurdu yumrukla yiyişiniAkıl erdiremiyorum, akıl erdiremiyorum

Suyu bardak dururken şişeden içişiniMaşa dururken elle ateşi deşişiniKoltuk dururken yere çöküşünüBu dünyayı beğenmeyip öteye göç edişiniAkıl erdiremiyorum, akıl erdiremiyorum

Teknolojinin geliştiği ülkede geri adım atışıAçlıktan ölürken el ense yatışıTokmuş gibi yüksek sesle geğirişiİnsanlık dağılırken değişik yerde bulunup alamayışınıAkıl erdiremiyorum, akıl erdiremiyorum

Her şeyi menfaat uğruna bir kalemde silişiHiçbir şey olmamış gibi görünüşüKendine ve çevresine olan sevgi saygıyı yitirişiAkıl erdiremiyorum, akıl erdiremiyorum

Kupkuru dalların çiçekle doluşunuBir süre sonra soluşunuAşk denilen mantıksızlığın kalplere girişiniKarşılıksız sevenin göz göre, göre yaşarken ölüşünüAkıl erdiremiyorum, akıl erdiremiyorum

Dost dediklerinin arkadan vuruşunuVerdiğin sırları ele deyişiniYere yıkılınca sinsi sinsi gülüşünüSonra da sıyrılmak için yemin billah edişiniAkıl erdiremiyorum, akıl erdiremiyorum




Akılsızlığın Bedeli

Herkes aile fertleriyle yan yanaBense dertlerimle baş başaGelmedik kalmadı bu kuru başaGenç yaşta düştü aklar saçaHerkese verdi kucak dolusu paraOnun kalbine açtı yaraBulamadı ki bir omuz başına yaslamayaYastık yerine koydu başına taşaDertler geliyor arkasından koşa koşaAktı gözyaşları hep ara araDertlerini anlattı kalemiyle kağıdaBir tek onlar sadıkmışTerk etmedi asla onuYağmur için dua etmiştiDolu yağdı şaşırdıGam keder ile ömrü yarıya aşırdıNe doktor fayda ediyor ne ilaçGaliba bu keçileri kaçırdıAkıyor işte yine gözlerinden hüzün seliBu gönül ne manyak ne deliBöyle oldu bir vefasız sevdi seveliVefasız çıktı ya, daha ne demeli,İster akıllı de, ister deliBu aşkın sonu baştan belliŞu deli gönle söz geçmediYazık harcanan emeklereNe diyelim akılsızlığın bedeli




Al Senin Senin olsun

Yana yakıla yalvarmıştınNe olur bir yuvamız olsun demiştinÖlürsek de ellerimiz ayrılmasınSevgimiz ellere örnek olsun demiştinBeni delicesine sevdiğini söylemiştinBende sana gönlümü kaptırmıştımGelecek için ne hayaller kurmuştunMevsimlerden hep yazı baharı yaşatmıştınKışı bile iki bahara saymıştınBirden bire fırtınaya kapılıp kuzey kutbuna uçtunHayatla mücadeleden erken pes ettinSusayan kuşlar göl kenarına inermişSuya kanınca yükseklere uçarmışSevgin gerçek değil yalanmışBu saçlarım senin sahte sevginle boşa ağarmışBen seni delicesine sevdimSense benim sevgimi bir anda hiçe saydınSözlerimin hepsine hafife aldınSonucunu da sen katlanmalısınSen şehri terk ettin gidiyorsunBense daha gaddarım, dünyayı terk ediyorumAl yalan dünyanda yalan sevginde senin olsunDuyarsan salıma girme eller kaldırsınAl, al şimdi vicdanın rahat olsun. Rahat olsun




Alçak

Kalbim dolu cebim boşİnsan sevildiğini bilmiyorsa ne yapsan boşAyağını ıslak yere basma çamur olur kuru yere basAslında bunların hepsi boş çünkü sen alçaksın alçak

Kendi fedakârlığını yüceltirsinKarşındakini hep küçültürsünAyağının çamurunu başkasına sıçratırsınKadir kıymet bilmez bir alçaksın alçak

Sanma hep sana güler talihGaribin yuvasını yapar AllahSana kar kalır yaptığın pahalıkŞunu bil ki sen alçaksın alçak

Garibin ekmeğini kesmez bıçakPamuk tarlasında kesilir mi burçakSevgin kalbimi etti pançak, pançakSevgimi anlamadın ya, alçaksın sen alçak




Alem Gülsün

Bulutlar birbirini kovalıyorÖfkelenmiş seni ıslatmak istercesineGök gürlüyor koca sesiyleÜrkütmek istercesineAy ve binlerce yıldız korkudan saklanmışBulutların derinliklerineSipere yatarcasınaŞimşek çakıyor üstüne mermi yağarcasınaHer çakışta aklını başından alıyorŞakağına tabanca dayarcasınaBunların hepsi senden intikam alıyorBana ettiklerinin hesabını soruyorBalık tutmak, dalga aşmak ne haddineDenize açılmak mümkün mü?İstersen dene gene deBalıklar seni tutsun oradaAçlıktan gözleri dönmüştür bu havadaRüzgâr adeta keman çalıyorRaks etmek isteyen dallar önünde oynuyorSenin halinle dalga geçercesineBen senin kaprislerini çok çektimCezalandıramamış yıldıramamışAllah’a havale etmiştimSopası yok ki başına indirsinİşte bundan sonraki haliniCümle âlem gülsün, cümle âlem gülsün




Alıştım Sana

Sabah günaydın akşam iyi geceler mesajınıHer gün hal hatır sormanıSeviyorum seni demeniAlıştım bir tanem alıştım sana.

Gece gündüz telefon edişiniRüyalarıma girişiniHer gece uykumu bölüşünüAlışmıştım gülüm alışmıştım sana

O tatlı gülüşünüHoş sohbet edişiniHer an telefonun çalışınıAlışmıştım canım alışmıştım sana

Gülerken ağlamayıSeverken terk edilmeyiBelki dönersin diye beklemeyiAlıştım insafsız alıştım




Ali Rıza

İşte o köydeEmekli maaşıyla geçinenBir ana bir baba yaşarEvlatlarının kimi barışık kimi küserDağ bayır gezer tozarOturmaz yer diken gibi batarDağ olmazsa kendi tabiri ileYukarı harıma giderYa da kahvehanede sandalye onu beklerMaaş az da olsa yeter yeter.Çiğdem dondurma ekmek karpuzEve getireceği şey bitmezNe yapsın torun gelmiş eve boş gitmezHalsiz bitkin son günlerdeAma durmaz yine durduğu yerdeBu defa gezer doktorlarda arar derdine çareSağlık ocağı, devlet, üniversiteGün verilir beklemez gider İzmir’eOlmadı, olmadı yaYetti gari canına.Haydi özel doktoraKarar hastaneye yatmayaYatak iyi ama yemekler tuzsuz yaDede ağlar durmadanKalp böbrek mideBirde bakalım ciğereDede çok içmiş cigaraAllah sonun hayır getireFilm biyopsi ilaçYüzde on da olsa ümit bitmezYeter dede ağlamakla dert gitmezSaklayalım dede duymasınDuyarsa çok gitmezÖnce ayak kendi başına hareket etmezSonra sıra elde, kaşık durmazBeyne sardı belli, yoksa ağlama durmazBezleyin artık tuvalete gitmezÖmür bitmiş son nefes beklenirHangi güçle ömre ömür eklenirKefen alınmış kesilmesi beklenirDede Kuran ile dua ile asıl mekâna yollanır.Ana bacı toplandı ağıt üstüne ağıt yakılırÜç- yedi-kırk-elli iki hayır yapılırHerkes evine dağılırGarip anaya sorun bakalım gece nasıl yalnız yatılırHer tıkırtıda kapı duvar bakılır




Allah'ın Emri

Of, of yıllar önce bu günHasta yatakta yatıyordun anamŞimdi kara toprakta yatıyorsunHala yüreğimi ilk günkü gibi yakıyorsunHasta iken melal, melal kurtar der gibi bakıyordunŞimdi resminde cansız, cansız bakıyorsun.Her otuz bir Ağustos da yeni yaralar açıyorsunAnam, yumuşak yatakta rahat edemezdinTaşta toprakta nasıl yatıyorsunÇok ama çok özledim seni anamRüyalarıma girersin diye bekliyorumNeden bunu bana çok görüyorsunBilmez misin sırtın acır diye yatağını kabartırdımTaşa toprağı yatırmayı ben ister miydimOndan bana kırgın mısınAllah’ın emri anam. Nasıl karşı koyayım Anam.




Allah'ından Bul

Hani beni çok ama pek çok seviyordunBir gün bile görmesen deliye dönüyordunKıskançlık gösterileriyle beni yiyip bitiriyordunSeven kıskanır deyip aklınca sevgini ispatlıyordunBenim yanımdayken mutluluktan uçuyordun,Beni mutlu etmek için elinden geleni yapıyordunBende senin bu halinden çok mutluydumSeven kıskanır der övünürdümBeni herkesten kıskanırKimseyle konuşmamı istemezdinBende hayatıma sana ve sevgine göre yön verdimHani beni ölümüne seviyordunEttiğin yeminleri ne tez unuttunBenim sevgim çok mu geldi sanaÇabucak bıktınYeni bulduğun, aşkım dediğin kişide seviyor mu seniYoksa etme bulursun dünyasında,Bana çektirdiğinin karşılığımıSeviyor demiştim riyakâr çıktınSana diyeceğim yok seviyorsan sevilKıskançlık gösterilerini bırak mutluluğa gömülİki ayaklıya sen güdemezsin bunu bilSen sevilmeyi layık değilsinAllah’ından, Allah’ından bul




Allah Belanı Versin

Aklımı başımdan aldın yaAğrısız başıma ağrı koydun yaBenliğimi yitirtip şekilden şekle soktun yaAllah belanı versin

Verimli yıllarımı çöle gündüzlerimi geceyeYazımı kışa döndürüp feleğimi şaşırttın yaEller gülüp oynarken beni karşıdan baktırdın yaAllah belanı versin

Aç karnımı işkence ile tokalttınBakmaya kıyamadığım çiçeklerimi koparttınBeni canımdan bezdirdin yaAllah belanı versin

Millet kazanırken sen el ense yattınSonrada helal kazancıma haram ettinBenim hayatımı söndürdün yaAllah belanı versin

Ben sendeki sancıları dindirirkenOcağımı su döküp söndürdün yaGücümü bitirip süründürdün yaAllah belanı versin

Tatlı uykularımı işkence ile böldünKafamdaki uyku mefhumunu sildinBütün hayallerimi yıktın, beni kapıya koydun yaAllah belanı versin, belanı versin




Allah Büyük

Sevdim Seviyorum SeveceğimŞunu bil ki belki sana kavuşmadan öleceğimHer şeye rağmen yılmadan seni bekleyeceğimAllah büyüktür, Allah büyük kavuşturur bir gün bizi.

Ümidimi yitirdiğim anda, sevgim çıkar karşıma,Gözüm görmez senden başkasınıDinlemişimdir, dinlerim her zaman kalbimin sesiniAllah büyüktür, Allah büyük kavuşturur bir gün bizi

Sevgimiz dağlardan yüce, okyanuslardan büyük,Sesini duymadığım günde içim burukSende bilirsin sevgimiz tüm sevgilerden büyük.Allah büyüktür, Allah büyük kavuşturur bir gün bizi

Kaderimize yazılmış ayrılıkSilemez hiçbir silgi çabalarına yazık,Alın yazısıdır, kaderdir deyip katlanmak gerekAllah büyüktür. Kavuşturur bir gün bizi.




Allah Kahretsin

Bunca yıl sahte dostluklar karartı gözümüzün ağınıAza indirdi ömrümün çoğunuGösterdiğinde gerçek yüzünüSildin kalbimdeki dostluğun yeriniVelhasıl sahte dostluklardan bezdimOnların yüzünden kendimi çok üzdümÖmür boyu gerçek dostu arayıp gezdimBulamayacağımı anlayıp ümidimi kestimYıllar sonra yanıldığımı anladımMadalyonun gülen yüzünü gördümGerçek dostluğun verdiği haz ile yoğruldumMutluluk kasırgası önüne savruldumÖmrü her zaman ki gibi kısaymış mutluluğumun bilemedimZalim felek yine kızarttı gönlümüNe zaman güldürse kısa zamanda ağlatır özümüBir akrep gibi akıttı zehrini ağlattı kalp gözümüBu feleğin kalemi yine kötü yazacakEn sevdiğim dost dediğim herkesi alacakSevmediğim şu hayat yine bana kalacakSevgileri kalbimde kendileri çok uzakta olacakSeven kalpler birbirinin yüzüne belki bir daha göremeyecekGünler belki aylar öncesinden sardı bu sızıAnladım ki esen yel ayrılık rüzgârıÖnüne katıp götürecek sizleriTabii çöl ortasında susuz kalmış gibi kavuracak bizleriYazan kötü yazmış yazımızıAğlamanın yine yakın görünüyor zamanıAllah, Allah kahretsin böyle kaderi. Böyle kaderi




Allah Korur

Kimi özel ve güzel arabasının üstüne çıkarKimi bir başkasının arabasında direksiyon sallarBazıları resmi bir dairenin makam arabasını kullanırBazıları ise çöp arabasında çöp kokusu çekerKimisi ilden ile kimisi ülkeden ülkeye giderKiminin ehliyeti B kiminin E kiminin C sınıfıdırHepsinin adı şofördür şoförAltlarında dört tekerÖnünde uzayan bitmez kara, kara yollar varAltlarından rüzgâr geçerAkıllarından ise evlerine helal para götürmek geçerYazın sıcağı kışın soğuğu en çok onları vururParaları bazen bol bazen puldurÇocukları hep babaya hasret büyürEşler arasalar onları nerede bulurTeker patlar, üst başı bir kilogram deterjan zor paklarGaza basma, hızı kesmeKırmızı da geç yeşili beklemeUykusuz direksiyon sallamaHer biri bilirse de böyle yapan, zor bulur evin yolunuYine de yapılır hatalı sollamaYağmur, yaş, kar, kış ne önemi varİniş, çıkış, dağ, bayır ne fark ederDedik ya altlarından yel geçerAllah sadece Allah onları korur




Allah Korusun

Çevrendekilerin kimini kardeş kimini abla bellersinİyi gününde onlarla güler oynarsınDar günlerinde yardıma koşarsınTüm elinden geleni onlar için yaparsınAllah, Allah seni tüm kötülüklerden korusun

Kimseye yan gözle bakmazsınAsla art niyet gütmezsinDedi kodu bilmez, yenmiş yanmış demezsinKalbini kırsalar da kalp kırmak bilmezsinAllah, Allah seni kazalardan korusun

Hayat dolu neşeli şensinGam kasavet elem keder yoldan dönsünAllah’ım seninde gönlüne göre versinBilmem bu yaramaz dünyada nasıl tertemiz kalırsınAllah, Allah seni belalardan korusun.




Altın Kafes

Kuş olup özgürce uçmak isterdimDağ bayır aşmak isterdimÇölün sıcağında kavruluncaOkyanuslardan su içmek isterdimDağ bayır dolaşınca kalır mı hal,Yorulunca dinlenmek için bir dalOkyanuslara aşmak isterim binemem sandalAltın kafese koysan yapamam sen beni salAcımasız ellerce kırılır her tuttuğum dal




Aman Dikkat

Her gün sabah akşam yoluma çıkarsınHer gördüğünde gülümseyen gözlerle bakarsınGün be gün beni kendine yakarsınBilmem ki sen hala ne beklersinVarsa hayatında birisi niye bana takarsınGelip, geçip gözüme, gözüme bakarsınİlgi duymuyorsan niye akşam geç yatıpSabah erken kalkarsınDurmadan benim yoluma çıkarsınHaydi, saklama anlatHem kendini hem de beni rahatlatBu bir bombaysa saatini kurda patlatEtrafa hasar etmesin aman dikkat




Anlar Senin Kıymetini

Beni terk edip gittiğindeKarmakarışık duygularından kurtulduğundaSevgisizlik içinde kıvrandığındaAnlar o zaman senin kıymetini

Sendeki mutluluğu arayıp bulamadığındaSevginin kıymetini bilemediğini anladığındaKafasını eller arasını aldığındaAnlar o zaman hata ettiğini

Birde rüyadan uyandığındaParalar suyunu çekmiş ayıldığındaÇevresindeki sahte sevenler dağıldığındaİşte o zaman anlar senin kıymetini

Severken terk ettiyse seni, bırak arama daha böylesiniKötülüyormuş her yerde seniDüşünce daha kötü birisiniAnlar işte o zaman senin kıymetini




Anlasana

Mutluluk vereceğini sandığım her olayHüzün ile boğdu beni çok kolayHer hareketim oldu olayHiç ummadığım kişiler etti benimle alay

Hava mı kararıyorBenim içim mi daralıyorBunca sıkıntıyı hangi babayiğit dayanıyorBaksana hava da benim için ağlıyor

Yağmur yağıyor çamaşır kurumuyorÇamaşır yıkayamayan kiriyle dolanıyorBaşarılarımız hat safhaya tırmanıyor,Anlasana, anlasana herkes ondan kıskanıyor

Elin işi yok bizimle uğraşıyorRayına oturttuğumuz her iş eğriltiliyorBilmem ki bu hareket kime ne çıkar sağlıyorYarıda bıraktığımız işler yürekler, yürekler dağlıyor




Anneler Günü

Coşkuyla kutlanır Mayısta bahar bayramıBaharın gelişi yeşillendirir kırı bayırıCanlandırır kupkuru dalları kelebeği arıyıCanlandıramaz tek toprakta yatan anayı

Hüzün dağlar hep benim bağrımıÇok da severim aslında baharıAma içimden atamam o sızıyıAncak yaşayanlar bilirler annesizliği

Her yıl mayıs ayının ikinci pazarıTüm dünya ayırır annelere bu günüTüm evlatlar kutlar annelerinin gününüNasıl dağılır anasızların yüreğinin dumanı

Önceleri bende dört gözle beklerdim baharıHem baharı hem de mayısın ikinci pazarınıÖpülür her zaman annelerin mübarek elleriBu gün bir başka çarpar anaların ve de evlatların yüreği

Bu günlerde hüzün sarar benliğimiKara toprak altında kimler öper elleriniAkşamdan bu yana öperim bıraktığın resminiYıllar değil asırlar bile dindiremez kalbimdeki sızıyı




Annem

Anneciğim bilirdim bizleri ne çok sevdiğiniDuyardım her zaman; çocuklarım bir yana dünya bir yana dediğiniNerelere gitsen biz varız diye en kısa zamanda döndüğünüNasıl bırakıp gittin bizleri dönmüyorsun ANNEM,

Bizleri bir gün bile yalnız bırakmayı kıyamazdınBizim gidemeyeceğimiz hiçbir davete katılmazdınŞimdi gittiğin yere biz gelemiyoruzNasıl bırakıp gittin bizleri dönmüyorsun ANNEM

Her gittiğin yerden varınca telefonla arardınEn küçük bir acı duysak bizden önce sen ağlardınSen gittin gideli çok acılar çektim ağladımNe telefon ettin ne aradın nerelerdesin ANNEM

Biliyorum Allah’ın emridir koyulmaz karşıNe iş dinler ne evlat geldi mi vakti saatiÇaresizlik içinde kabul ettin bu davetiKeşke bizleri de alsaydın ANNEM

Sensiz çekilmiyor bu dünyanın kahrıYanlış anlamasın yüce Tanrıİsyanım sana değil karanlık dünyamaİsyanım kaderime be ANNEM




Arabamız

Uzun yıllar önce gelmişsin âlemeNice yollar kat etmişsin yıllarcaYüzündeki çizgiler çektiklerini anlatır gizliceTırmanırsın dağ tepe, sırtında onca yükünleArada bir dilinin sallandığı söylense deKimse görmemiştir benceBir tanesini kaldıramayız sırtındaki yükünOn beş, yirmisini yüklenir sırtınYine de çıkmaz sesinSadece karnımı doyur dersinKarnın acıktı mı bir adım atmazsınOyun yaptığını sanıp kahpe derler sanaAslında bu ithamlar boşaYorgun bitkin gelmişsin bu yaşaAr namus iffet sendeGazını bile atarsın sabahtan sabahaRengin utancından kızarmışBirazcık da solmuşturÖyle de olsa koca mahalle de benzerin yokturÇekersin tüm nazımızıTaşırsın çoğumuzu azımızıTanıksın yoğumuzu varımızıSayende doyururuz karnımızı.




Arayacaksan ara

Hadi artık arayacaksan araBekliyorum, beni bırakıp, çekip gittiğin yerdeNe bir bankta, ne çimendeŞimdi dökülen gazeller arasındaKalbimde açtığın yaraKıpırdayamasam da ara sıraBakarım arkamdaki yazılı duvaraHadi artık arayacaksan araNot da yazamam çıkarken ebedi yolculuğaKalemimi de duvara yazdığın son yazıdan sonraSen götürmüştün ya.Yaralı kalp, yıkık virane ben senden hatıraKarıncalar sardı etrafımaSenin adına özür dilercesineHadi artık arayacaksan araYoksa, yoksa yakındaYa çöpçüler çöp arabasınaYa insaflı bir MüslümanAlıp koyacak ismini bile bilmediğimBir caminin musalla taşınaO zaman ömür boyu arasan da bulamazsınÇünkü adımı yazdıramazlar mezar taşınaKimliğimi, benliğimle yıllar önce yitirdim sayende.




Arıyorum

Arıyorum seni her yerdeYürüyorum sokaklardaUyuyorum rüyalarda,Yüzüyorum engin denizlerdeİçiyorum kadehlerdeBulamıyorum hiçbir yerdeHer sabah doğan güneşteŞarkı söylercesine esen yeldeYağmurdan ıslanmış kuşun kanadındaDüşen her yağmur damlasındaBulamıyorum hiçbir yerde.Arıyorum seni her yerdeHer telefon çalışındaDinlediğim her şarkıdaKapının her açılışındaGeçen uçağın gürültüsündeBulamıyorum hiçbir yerde




Askerim

Yirmi yaşa kadar ana kucağında yaşarsınYirmisinde askerlik ile yuvadan uçarsınGeride bıraktıklarını hasretinle yakarsınAsker ocağında şaşkın şaşkın etrafına bakarsınVerilen elbiseleri giyersin sivilleri atarsınSilahı kasaturayı takarsınAkşam erken yatar sabah erken kalkarsınDedelerin bastonusun torunusunVerilen emirleri harfiyen yaparsınYoksa şafağına şafak katarsınHafta sonu nizamiyede gelecek sivillerin yolunu bakarsınSenin ziyaretçin yoksa boyun bükersinBazı hafta sonları çarşı iznine çıkarsınGezesin tozarsın ah geri dönüş olmasa dersinBiliriz ki görev aşkıyla yanar tutuşursunKoşa koşa içtimaa yetişirsinGece gündüz demez karda kışta nöbet tutarsınVatan borcu namus borcu der sılayı beklersinŞafak beş yüz elliden başlar gün be gün düşersinTorunluktan dedeliğe terfi edersinHer teskerecinin ardından masum masum bakarsınŞunu bil ki askerim sende bir gün kepi atarsınAskerim hepimizin gururusun onurusunSen bekle ki sılayı anan bacın rahat uyusunYüce Tanrım tüm Türk askerlerini korusunNamertlerin kurşunları geri dönsünBölükler birlikler toprağa şehit değilAna kuzularını analarını geri versinTüm askerlerimiz geri dönsünSevdiklerine acı değil neşe, neşe versin




Aşk Hihayesi

İkisi de ince uzun boyluAnlaşmışlar belliAileler ne demeliSaygı duyup boyun eğmeliBaksana nasılda parlıyor gözleriNişanlıdırlar değerlendirmeliHer fırsatta sarmaş dolaş gezmeliAma aileleri üzmemeliYüzük takarak atmışlar ilk adımıHer ikisi de neşeli mi neşeliFakat asla geçici heves olmamalıEtraflarını parmak ısırtmalıReklamlara konu olmalı mutluluklarıRakip tanımamalı sevgileriElbette birbirlerine saygı duymalıŞan şeref hep önde gelmeliÜzüntü elem keder onlardan uzak olmalıMutluluğu Allah’tan dilemeliUlaşmadan istemem göçmeleriniSanma ki bırakırlar mutluluğun yakasınıTarif edilemez sevgileriAllah’adır hep dualarıFanidir dünya bilmeliAllah bir gün onları da görür beklemeli sabretmeliBakarsın duaları kabul olurAllah bir gün onları görürŞaşırma be Allah nasıl unuturAklım almaz böyle şeyleriRakipsizdir sevgileriIssız gecelerde özlerler birbirleriniCanları ister hep birliktelikIlık hava bile verir büyük sıcaklık.




Aşkımızı Kirlettin

Aklımı başımdan aldınBeni kara düşüncelere saldınBen sana mutluluk verdimSen benim dünyamı karartın

Beynimdeki tüm düşünceleri sildinSeni nasıl sevdiğimi bilirdinİşte bundan faydalandınSen, sen benim dünyamı başıma yıktın

Hani beni çok seviyordun ne çabuk bıktınYaşadığın güzellikleri bir kalemde silip attınSanırım bunları bir cismi güzel için yaptınHiç bir şeye değil işte buna üzülüyorum

Yıllardır kukla gibi telinden oynattınAşk dedin sevgi dedin aklını oynattınHepsinden doyup bir kenara fırlattınDemek ki, sen beni yıllarca yalan sevgiyle aldattın

Ben senden başka kime baktımSen her gün bir başkasıyla gününü gün ettinTertemiz aşkımızı kirlettinBöyle davranmakla bilmem ki ne elde ettin

Şimdi pişmanlık duyup ağlıyormuşsunAcaba affeder mi ki diyormuşsunAsla, asla çünkü sen hakkını kaybettinNe yaptıysan kendi kendini yaptın




Ay Başı

Anne çorabım yırtılmışDikelim kızım aybaşında alırızBaba kalemim tükenmişKardeşinkiyle idare et kızım aybaşında alırız

Hanım atletim yırtılmışOlsun canım olsun giyiver aybaşında alırızHayatım koyu renk rujum bitmişAçık renk daha yakışıyor bitanem, koyusunu aybaşında alırız

Bey kalk, kalk bu gün aybaşıBanka yüklemiştir matiklere maaşıÇekelimde söyleyelim mutluluk marşıBilmez ki banka önünde kalır sonunda bordro mahkumunun naaşı

Maaş çekildi, maaşlının hayalleri yıkıldıMaaş kira, elektrik su telefona yetmediTüp bitmiş ti, yemek ocakta iki gündür beklediBu maaş taksitlere bile yetmedi

Yaz gelmiş baksana çıkmış çilekle kirazParan yeterse hepsinden alırsın biraz, birazÇoluk çocuk çarşıdan alınacakları bekleşirYoktur paran alamazsın yüreğindeki dertler depreşir.




Ayırmayın Sevenleri

Gübresiz susuz toprakta dallar yeşermezKuruyan dallarda kuşlar ötmezSevenin sevgisi hiçbir zaman bitmezSeven kalpler engel tanımazSen orada ben burada bu ömür bitmezAraya girmiş karlı karlı dağlarYılan gibi uzayıp gitmiş kara kara yollarSadece ayrılık yorar bu seven kalpleriAyırtmayın vicdansız yollar şu sevenleri




Ayrılık Olmaz

Derdimi veremem ellereEller nasıl çözüm bulur bu derdeResmi yüreğimde açıyor büyük yaraYârimi kavuşacağım günü bekliyorum yana yanaAğlamaktan gözlerimin altı olmuş kara kara

Kader mi? Alın yazısı mı? Ayrılık geldi başaAğlamak sızlamak biliyorum boşaRabbime dua ederim duymaz beniAllah’ım kavuştur artık sevenleri

Sevdiğini söylüyorsun banaUtanıyorum bunu duyduğumdaAslında senden çok seviyorum bendeTutamadım işte söyledim sonunda

Çeşmenin suyu akmakla bitmez,Ey güzel Allah’ım ayrılık neden bitmezİnsan olan insan sevgisiz ölmezNasip olur inşallah ayrılık olmaz ayrılık olmaz




Ayşe

Yeni, yeni tanışmıştıkArada bir görüşmüştükBirbirimizi çok sevmiştikAyrılığı hiç düşünmemiştik.

Günbegün kaynaşmıştıkÇok şey paylaşmıştıkGizli, gizli kaynatmıştıkBazen gülüp, bazen ağlaşmıştık.

Hasretlikti tüm üzüntünİşte kavuştun, kavuşuyorsunŞimdi de bizler için ağlıyorsunİşte yine ayrılık yaşıyorsun.

Neyse ki evlatlarına kavuşuyorsunKendi haline kendin şaşıyorsunÜzüntü içinde sevinci yaşıyorsunCoşkun ırmak gibi bendini aşıyorsun.

Hayat rüzgârı boşluk açtı,İçine AYŞE düştüHer gün ölmektense, bir gün yaşamayı seçtiYozgat’tan geldi Aydın’dan geçtiKalbimize büyük yara açtı.




Azrail'i Bekler

Bakıyorum her eve birileri girip çıkarBir ev var ki, ne biri girer ne biri çıkarAkşam olur hep evlerin ışıkları yanarBir ev var ki, ne ışığı yanar ne perdesi oynarSabah olur evlerin perdeleri pencereleri açılırBir ev var ki ne perdesi, ne penceresi açılırKış gelir her evin bacası tüterBir ev var ki o evin ne bacası tüter ne ışığı yanarZaman, zaman tüm evlerin telefonları çalarBir ev var ki o evin ne telefonu ne zili çalarÇünkü o evde bir zamanların efendisiBirçok kişinin baş tacı iken şimdi baş belası,Yalnız, hayatın oyunları karşısında hayata küsmüşBir garip yaşarO garip, varsa bitişik bakkala gitmeye haliO gün hiç değilse kuru ekmekle doyar karnıÇoğu gün aç, çoğu gün susuzTüm geceleri uykusuzÖnceki yaşantısıyla şimdiki hiç mi hiç alakasızParasını pulunu dolayısıyla tüm dostlarını yitirmişEn sadık arkadaşı eski yorgana sarılmışGece gündüz yatar, yatarBelli ki tüm ümidini yitirmiş, Azrail’i, Azrail’i bekler




Baba

Eşinin gururuÇocuklarının onuruEvlerin direğiBabadır BABA

Her evin gelir kaynağıÇocukların en büyük desteğiAilenin askeriBabadır BABA

Alfabenin ilk iki harfi oluşturur adınıDoyum olmaz bir ömür tadınaGerekirse koyar ailesi uğrunda başınıO babadır BABA

Babasız yuva askersiz ülkeye benzerBaba ile yaşanan mutluluğu hangi kuvvet yıkarBabalar kendi açta olsa evlatlarını beslerEn güzel geleceği onlar için ister

Babasız günleri herkesin hayatından çıkarEn küçük acısını ömür boyu içinde beslerNe kadar büyütseler de babalık vazifesi mi biterAllah’ım tüm babaları evlatlarının mürüvvetini göster




Bahar

Sabah uyandığımda duyduğum kuş sesleriHatırlatıyor baharın geldiğiniHoş geldin sefa geldin mevsimlerin en güzeliSeverim kışı, severim yazı, en çok da baharı

Coşturur içimdeki tüm duygularıÇiçek açtırır kupkuru dallarıŞenlendirir kuşları, kelebeği, arıyıKim sevmez ki mevsimlerin en güzeli baharı

Hava bulutlu nisan yağmuru mu yağacakYok, yok yağsa da ardından güneş açacakBaksana hava sıcak mı sıcakBu sıcaklık insan kalbine de yansıyacak

Havada göçmen kuşlar uçacakYerli kuşlar onlara kucak açacakBiliyorum ki kalbim de yerinde durmayıp çıkacakSıcak sımsıcak bir sevgi arayacak

Köşe bucak dolaşacak belki aradığı sevgiyi bulamayacakÜzgün elleri boş bomboş geri dönecekBaharı istediği gibi yaşayamadan yaz gelecekHer şeye rağmen ümitleri sönmeyecek bir daha ki bahara kalacak




Bahar Başladı

Seni sevdim diyeHerkes beni dışladıŞimdi iseMutluluğumuzu görenlerinKalbinde bin bir ağrı başladıÖmrümde seninleKış bitti bahar başladıBirbirimizi tanıyıncaLeyla ile mecnunu aratmayacakBir aşk başladıGörenler gözlerine inanamayıp şaşırdı




Balıklar Paylaşır

Hata mı sevmek hata mı söyleBu hayat çekilir mi sevgisiz böyleBen müzikten anlasam anlatırım bağlama ve saz ileBoğazıma düğümlenir anlatamam söz ileÖmrüm gelip geçiyor naz ileBu aşk sana da bana da işkence ediyor bile bileKaldım her zamanki gibi kâğıt ve kalemlerimleAlırım elimi kalemi yazarım söyleyemediklerimiKalemim dertlidir kan kusarOkuyanlar belki bana küserDerdimi bilmeyenler sessizliği tercih edip susarBeni bu derde salan belli ki bir kenara pusarBeni bu halde görse eli ayağı şaşarİnsandaki sabırda bir gün taşarSevgim azgın bir ırmak gibidir bendini aşarÖnüne kattığı her şeyi denize taşırSevgiye değer vermeyenler denizdeki balıklara yaraşırBalıklar açtır onu çok iyi paylaşırİşte böylesine böylesi yaraşır




Başkaymış Niyetin

Tüm kapalı kapıları araladımArkasında hep seni aradımBulamayınca yıkıldım ağladımBeyaz yerine karalar bağladımSevgine inanmıştım seninSeninse başkaymış niyetinHelalleşmeden verirsen son nefesinCehennem olsun öbür dünyada yerinSoranlara ne cevap vereceksinNe olur geri dönelim diye yalvaracaksınBekleme eski ilgiyi göremeyeceksinKahrolup sen de ağlayacaksınBeni işte o zaman anlayacaksınKaderim kara yazılıymış bilemedimTanrıdan mutluluk ötesi bir şey dilemedimHer gün ağladım, hiç gülemedimKış geldi erkenGüneşli yazın kıymetini bilemedim, bilemedim




Bay Bayan

Salona bir çift girdiBirinin gözleri adeta yaşlıDiğeri oldukça kır saçlıİkisi de birbirinden yaşlıYaşları yüzlerindeki kıvrımlarda gizliİkisi belki arkadaş belki evliİkisinin de huyları ayrı ayrı belliBiri oldukça telaşlıDiğeri ağır ama kararlıBayan girdi sıraya bilinçliBey hala emin değil endişeliAklınca mutlaka birine sormalıBayan kızgın, kızgın tamam burası dediBey inanmadı yine sorduGirilen sıra doğruyduBayan çantasından evrakları çıkardıBey görüp emin olmalıydıBayan tamam diye çekiştirdiBey iyi, iyi sus dediBey, az durdu fotoğraflar hazır mıydıYine bayana sorduBayan iyice kızmıştı, yine terslediBey sustu sırayı beklediİşlem tamamlandı.Artık beyde bayanda huzur bulduGitti evin yolunu tuttuBilmem ki sonra neler oldu.




Bayram Günleri

Anadan sekiz babadan dört yıl oldu ayrılalıNe arifenin nede bayramın yok anlamıGelen eşle dostla atmaya çalışırım hüznümü

Gelenler gittiğinde gör, gör halimi

Çok dua etmişimdir Allah’aBayrama çıkmadan al bendeki emanetiniBu da geçmedi, hiçbir duamın geçmediği gibiMecburiyetten hazırlanırım bayram günleri

Arifeden çöker bayramın hüznüHerkes gezer el öperGaripler gözyaşı dökerBu can bayramı nasıl severOlsa, olsa kutsallığını sever

Daraldıkça daralıyor yalnızlık çemberiNeredesin çocukluğumun bayram günleriNeşe ile dolar çocukların yüreğiBenim için yine geldi işkence günleri.




Beklerim

Bakar iken birbirimizin yüzüneGittin oturdun Manisa’nın düzüneVatan borcudur mecburuz ödemeyeKimin hakkı var askerime söz demeyeKırkağaç derler kışlanın adınaEr olan her kişi bakar karavananın tadınaBil ki sana olan özlemimi saklar Kırkağaç’ın taşı toprağıKızma mıntıka temizliğiniSeve seve topla özlem yaprağınıYağmur yağıyor ıslanıyor mu ayaklarınKar yağıyor nasıl silah tutar parmaklarınAklına düşer mi geride bıraktıklarınUnutma ki hep seni düşünüyor unuttuklarınGece rüyalarımı süsler hayalinGündüz elimde kalemim her an seni düşlerimAcaba ne yapıyor şu an benim askerimAllah’ım on sekiz ay nasıl beklerimGünleri saydıkça gün eklerimNeyse ki bilirim boşa çıkmaz emeklerimSen bekle sılayı erimBen burada sabırla beklerim




Bekleyecek

Telefonunun logosu, Asla solmayacakİnanmayın bu söz boş olacakÇobanoğlu da bir gün solacakNaçiz vücudu kara toprağa konacakKurtlara böceklere yem olacakGeride karaladığı bu satırlar kalacakBelki açıp okuyan olacakBelki de çöp kovasına konacakKapıdaki zil de ismi de yokBir süre olsun kalacakBiliyorum sadece birkaç kişininBelleğinde kalacakOnlarca da arada bir anılacakBayramdan bayrama Fatiha bekleyecekÇünkü o günler de, ona gelinmese deMüslümanlarca kimsesizlere de denilecekİşte onu, onu bekleyecek.




Bekleyenin Gitmiş

Bir gül istemiştin bir gün bendenBen kendim güldüm görememiş miydin bilmemGüle koşarken dikenini hiç düşünmedenElindekileri kaybetme dikkat et aman

Gülü solana kadar seveceğinden eminkenNeden gül diye tutturursun bilmemDikeni çok acıtır birde bunu bilsenHiç karışmam bak kalpten gidersen

Geri dön istersen yol yakınkenHareket memuru düdüğü henüz öttürmemişkenTren kalktı mı durmaz bir istasyon daha gelmedenO zaman geride kalır inmek istediğin istasyon

Zaman geçer geri dönmek için tren beklerkenTren tehirlidir beklemeni tavsiye etmemArabaya atlasan paran yeter mi bilmemYeni yaşam kur kendine istersenBekleyenin çoktan gitmiş istasyondan. Gitmiş istasyondan.




Bekliyorum

Artık kimseye inanmayacağımKim ne derse desin kesin kanmayacağımBelki gerçek sevgiyi ömür boyu bulamayacağımYalancı sözlere asla kanmayacağım

Ne kadar istesen de resmini geri vermeyeceğimYırtıp attım desem de inanma saklayacağımSen beni unuttun belki ama ben unutmayacağımResmini baktıkça seni yanımda bulacağım

Eski geçen günleri resminle anacağımMutluluk hayal oldu amaResmini elimden koymayacağımSeni seninle doyasıya yaşamayı hayal edeceğim

Şunu bil ki ben senin bıraktığın gibiResmin elimde sevgin kalbimdeYine aynı yalnız dünyamda seni özlüyorumHem seni hem mutluluğu bekliyorum




Bekliyorum 2

Sevgim dünya kadar büyükYıldızlar kadar uzakGündüzler kadar aydınlıkGüneş kadar sıcakAmaHüznüm asırlar boyu sürerDertler peşimi bırakmaz iz sürerŞu deli gönlüm mutluluğu özlerNerde kaldı bana verdiğin sözler

Sevgilim seni çok özlüyorumGece gündüz yollarını gözlüyorumEllerimle hep sana yazıyor şiirlerimde seni söylüyorumGeleceğin günü dört gözle, dört gözle bekliyorum




Bekliyorum...

Gönlüme sizlere bağladımÖmrümü size adadımYıllarda sizlerle güldüm sizlerle ağladımSiz gittiğinizden beri hep karalar bağladımBoş odalara sizin hayalinizle doldurdumGezip dolaştığınız her yerde sizi aradımBulamayınca yerlere yığıldımDönersiniz belki diye yıllardım bekledimGelirsiniz diye günlerce kapıları gözledimSevdiğiniz yemekleri pişirdimBir kaşık bile alamadan döktümSizin sevdiğiniz dizileri izleyemedimRüyalarımda gelirsiniz diye hep uyudumÇok mutluydum sizinle birlikteydimAma yüzünüzü öpemedenElinizi tutamadan, iki söz edemeden uyandımOrada da eli bomboş kaldımBoynu bükük gözü yaşlı yataktan doğruldumHıçkırıklara boğuldumSokaklara çıkamıyorumYıllar sonra hala sizi soruyor tanıdıklarımCevap veremiyorumGözlerim doluyor hemenHer gün her an yeniden yıkılıyorumHer giden gibi sizde dönmeyeceksiniz biliyorumArtık sizleri beklemiyorumŞimdi ben size geleceğim günü bekliyorumSizde, sizde bekleyin




Belki

Belki yanılıyorum amaHalim hatırım usulen soruyorsunEskisi gibi gülmüyorsunYoksa artık beni sevmiyor musun?Ben beş on sen bir geliyorsunKalmamak için eşofman giymiyorsunOturduğun vakti de uykuda geçiriyorsunYoksa artık sen beni sevmiyor musun?Önceleri sabahlardık, sohbet ederdikVakit yine yetmezdi bizeŞimdi geldin mi gözün hep televizyondaYoksa artık sen beni sevmiyor musun?Ne desem muhalif oluyorsunDoğruluk payı aramıyorsunFikrimi değer vermiyor gülüp geçiyorsunYoksa artık sen beni sevmiyor musun?Sevmediğin yemek zorla yenmezYaşlıların sözü dinlenmezArdından konuşsan kulak duymazTaklidini yapsan göz görmezTabi ki gençlerce sevilmezYoksa artık sen beni sevmiyor musun?Maddi manevi desteğini esirgemiyorsunYüzüm asık olsa tek soranımsınAyağımı yere koydurmuyorsunBiliyorum ki beni canı gibi sevenimsinYine de soruyorumYoksa artık sen beni sevmiyor musun?




Ben Neyim

Herkes yanlış, ben doğruyum.Herkes pis, ben temizim.Herkes kötü, ben iyiyim.Deli miyim neyim

Herkes gülüyor, ben ağlıyorum.Herkes geziyor, ben oturuyorum.Herkes ağlıyor, ben gülüyorum.Psikopat mıyım neyim

Herkes neşeli, ben üzgünüm.Herkes kibar ben kabayım.Herkes bülbül ben dutumGıcık mıyım neyim.

Herkes sağlam, ben hastayım.Herkes dingin, ben yorgunum.Herkes Gülgen ben somurtkanımHastalık hastası mıyım neyim.

Herkes canlı, ben durgunum.Herkes sakin, ben hırçınım.Herkes hafif, ben ağırım.Ölü müyüm, neyim.




Ben Seni Tanımamışım

Canım dediğinde canın çıksın demeliymişimAklının daha öncekinde olduğunu bilmemişimArtık onu unuttum nefret duyuyorum dediğindeNasıl da inanmışım, ben seni hiç tanımamışım

Senin için tuttuğum her şarkı çok şey anlatmışBenim kulaklarım gerçeklere kapanmışSenin sözlerine şu deli gönlüm hep aldanmışBen seni hiç ama hiç tanımamışım

Maddiyata değer vermem dediğindenKendim gibi birini bulduğumu sanmışımSon günlerde çok ama çok değişmiştinBen seni hiç ama hiç tanımamışım

Bana sevdiğini söyledin diyeGerçekten sevdiğini sanmıştımYalan sevgilere boşa kanmışımBen seni hiç ama hiç tanımamışım

İki elin iki ayağın var diyeKafanda beyninde var sanmışımİki gözün iki kulağın var diye, düşüncende var sanmışımBen seni hiç tanımamışım

Duygularımla hareket etmiştimKalbimin sesini dinlemekte hata etmişimSözlerine kanıp seni insan sanmıştımBen seni hiç ama hiç tanımamışım.




Ben Seni Tanıyorum

Elden ele gezersinHem yazarsın hem çizersinHerkesin derdini dinlersinBazen iyi yazar bazen kötü yazarsınZaman, zaman sende canından bezersinBazen neşe saçar yeşerirsinBazen kan kusarsınÇocukların elinde renkten renge girersinCanın yazmak istemeyinceUcum kırıldı, karnım acıktı diye naz edersinDoktor elinde hastalara şifa dağıtırsınHâkim elinde bazen kendini kırdırırsınYazar, yazar başkaldırırsınÇoğu insanı yazdıklarınla kandırırsınKapıya yazdıklarınla içeri almaz döndürürsünSen nesin bilmem kiİster geçti yazar sevindirirsinİster kaldı yazar yaz boyu süründürürsünBen seni çok iyi tanıyorum sen kalemsinHiç kimsenin hakkını yemez gereği ne ise onu yazarsın




Beni Bekliyor

Eve gidiyorum ev dar geliyorYola çıkıyorum yol genişAnlamıyorum bu ne işBoğazıma bir şey düğümleniyorBol, bol getiriyorum gevişAnlamıyorum bu ne işCanım çok ama çok sıkılıyorBöyle sıkıntı ile ömür geçmiyorYalvarıyorum yakarıyorumHocalar kefen biçmiyorÇölde yalın ayak yürüyorumÖyle susamışım kiGözümden yaş bile akmıyorGönül lambam söndüArıza çok büyük TEDAŞ gideremiyorBu karanlık hiç çekilmiyorAh, ah kimse halim bilmiyorYüreğimde bir yara kanıyor, kanıyorNe ilaç ne neşter yarıyorDoktorlar çare arıyorBu iş belli ki yine hocaya kalıyorAman hocam yaman hocamHaydi, biç kefeniANAM BABAM beni bekliyor.




Beni Benim Gibi Bil

Katıldım bir ulusal radyoda canlı yayına,Allah canımı alaydı da katılmamaydım yaİllallah dedim bu yayından sonraGelen mektup ve telefonlardan yanaSenin için de neler düşündüm bilemezsinPeşin hükümlü davrandığıma nasıl da üzülüyorumHaksızda değildim bunca arayandan sonraSeni de onlardan biri diye üzdüm belkiÇünkü tanımıyordum seni deIsrarla bıkmadan usanmadan araman,İtici sözlerime bile anlayışla mantıkla davranmanİnsana insan olarak değer vermenBilmiyorum nasıl oldu da bağlandım benBirde baktımSenle ayrılmaz bir bütünüzBunu bil lanSen zaman zaman endişelensen deBil ki güzelim bu endişelerin yersiz bana inanBen severken ihanet etmem sanaBunu çıkar aklından çıkar gülümGünde kaç fasıl resmini bakarımBiliyorum belki de ben çok zalimimBunlar benim prensiplerimNe olur saygı duy her zaman gülümAynı zamanda sevinmelisinBeni daha iyi tanıyıp övünmelisin,Ben beni bilirimSende beni benim gibi bil derim




Beni Çok Üzüyorsun

Erken gidip geç geliyorsunSanki yüzüme az görmeyi gayret ediyorsunEvde olsan da konuşmuyor televizyon bakıyorsunBeni terk etmenin yollarını mı arıyorsun

En küçük şeyden nem alıyorsunSenin için asla kötü bir şey düşünmem biliyorsunYine de bunu sen mi yapıyorsun diyorsunBeni terk etmenin yolunu mu arıyorsun

Her hareketimden şüphe duyuyorsunSanki beni tanımıyorsunBilmem neden böyle ediyorsunBeni inan çok üzüyorsun

Varsa bir şey söyle içine dert olmasınBen alıştım darbe yemeyi ne fark etsinSenden bunu beklemem biliyorsunAma olursa da ölümüm olsun. Ölümüm olsun.




Bilgisayar

Sabah geldik büyük bir zevk ileİşe başladık pür neşeHerkes geliyordu koşa, koşaKiminin karne kiminin yeşil karttı işiBitiriyorduk anında işi, iki imza iki kaşeBilgisayar yaptı bizi en büyük kalleşliğiBirden bire iletişim kesildiYüzlerdeki gülümseme kesildiGelenler bekliyor hüzün ileBu işler yürümez böyleBilmeyenler söylenir yapsanız elleBilenler boynu bükük döner geriyeKiminin arabada hastasıKimi girecek dializeBilgisayar, bilgisayar hadi duy gari bizi




Biliyordun

Hasreti sende yaşadımÖzlemi sende gördümSıla hasretini gözler önüne serdinİçin, için gözyaşı döktünLale gibi boyun büktünÇünkü eşine ve çocuğuna hasrettinAylardır çok ızdırap çektinBiliyordun ailene bir gün kavuşacaktınBütün bu acıları sabırla çektinİşte bak sonunda muradına erdin




Binmeyeceğim Hüzün Gemisine

Akşam olduğunda hep hüzün sarardı içimiBu akşam diğerleri gibi değildiBinmeyeceğim bu akşam hüzün gemisiniAkıtmayacağım gözümün yaşınıİçimdeki sevinç azgın bir ırmak gibiÇiğneyip aştı dinlemedi bendiniÇok ama çok iyi hissediyorum kendimiSabrın sonu selamettir inandım şimdiİnşallah isteyen herkes yaşarBenim yaşadığım mutluluğun aynısınıBu olaya vesile olanlarıAllah ulaştırsın muradını




Bir Kalemde Siliverdin

Akşam telefonu yüzüme kapattınSabah günaydın mesajı bırakmadınYaptığın bütün iyilikleri başıma taptınAslında bende senin için birçok fedakârlık yaptım

Arkadaş dedim bağrıma bastımNe yaptımsa seni sevdiğim için yaptım,Hangi gün senin başına taptımSevdim seni sevdim, sevmekten öte taptım

Hani sende beni çok seviyordunSeven insan böyle yapmaz bunu biliyordunSevgini sevgimi bir kalemde siliverdinBilmem ki hayatta sevgiden öte ne beklerdin

Tüm benliğimle seni ölümüne sevdimKalbimi yalnız sana, sana verdimSen ise beni dertten derde saldınSeven kalbime ihanet ettin, dünyamı başıma, başıma yıktın




Bir sen

Birsen varsın aklımda birsenBirde sen bunu bilsenSensiz akşam olup ışıklar yanmazSabah olup güneş doğmazSenin olmadığın yerde güller goncaya dönmez,Gülsüz dala asla bülbül konmazGülün dikeni bülbüle hiç batmaz,İnan şu deli gönlüm senden başkasını bakmazAşkın bana işkencede verse vazgeçmezZaman her derde ilaçtır bu derde yetmezKefende cep yok olsa da öbür dünyada para geçmezBıçak körelmiş ömrümü kes derim kesmezSözüm kimseye geçmediği gibi Allah’a da geçmezSevgisiz sensiz bu ömür bitmezÖmrüm belli ki kavuşmamıza yetmezAma şunu bil ki, sana kavuşmadan hocalar kefen biçmez




Bira Tenekeleri

Balkonu bir kova suyla paklarsınBacak, bacak üstüne atarsınSigara üstüne sigara yakarsınKendince keyfine bakarsınKime, kime hava atarsınDüşünceli, düşünceli yere bakarsınBira tenekelerine yan yana dikersinYaz gelince don gömlek gezersinAra sıra karşı balkona süzersinHanım çalışır sen gezersinEşine bolca üzersinOlur olmaz şeyden şüphe sezersinZaman, zaman canından bezersin.




Birini Arıyorum

Karşımda uslu uslu duracakZamanı geldi mi çılgın gibi içecekZamanı geldi mi benimle kendinden geçecekBeni deli gibi sevecek birini arıyorum

Ölmekse ölecek,Gülmekse gülecekBeni benim gibi bilecekBeni deli gibi sevecek birini arıyorum

Dünyayı verseler dönüp bakmayacakGözü benden başkasını görmeyecekÖmrünü bana bağlayacakBeni deli gibi sevecek birini arıyorum




Bizim Talihimiz

Ana dedik baba dedik,Hepsinin de ardından bakakaldıkHüzünlere kucak açtıkNeşeyi mutluluğa ele saldıkAğladık sızladık gözlerden oldukPazardaki pirince giderkenEvdeki bulgurdan oldukÖmür bitmiş biz nasılda daldırdıkHırçın olup sağa sola saldırdıkSenin anlayacağın karizmayı çizdirdikPantolon diktirdik dar geldiGömleği zaten eller aldıKefen yine bize kaldıPara yoktu kıt kımır alındıMezar kazıldı yer taşlıkÜstüne atılacak toprak azlıkHerkese düştü varlıkBizim talihimiz bu, iki cihanda da darlık. Darlık




Boşa Çıkacak

Gitme kal diye yalvaramamGittiğin yerde aynı sevgiyi bulur musun bilememEminim pişman olup geri döneceğindenDönsen de ben sana kucak açamam

Giderken ardına bakmaksızınGül güzel kokar ama dikenlerini bilmezsinSen bendeki sevgiden daha iyisini mi ararsınDöndüğünde aynı sevgiyi asla bulamazsın

Yıldızlar uzaktır ışığı parlakHer ışık olan yerde yoktur hayatBu aşk geldi sana biraz bayatTazesini arıyorsun ama ümitleri boşa, boşa çıkacak




Boşa Geçmiş

Sevda dendi mi güler geçerdimAşk, aşk da neymiş derdimSevgi sevgili hiç anlamazdım,Anladım ki ben haksızmışım

Bak bak bende seviyorumBilmem ki âşık mıyım neyimBir başka çarpıyor kalbim, dönüyor başımGaliba ben âşık, âşık olmuşum

Anladım ki aşk da sevgi de varmışGeride kalan yıllarım boşu boşuna geçmişSevgiyle aşkla yaşamak nede hoşmuşDemek ki şu deli gönlüm birden bire ondan, ondan coşmuş




Boşa Gitti

Gönül tarlasına umut tohumları ekmiştimYalan ve sahtekâr böcekleri yeşertmediSerseri rüzgâr getirdi o böcekleriOysa ben o tohumları sevgi suyuylaSulayarak olgunlaşmalarını bekleyipBirer, birer mutluluk testeresiyle biçip,Huzur arabasına iyice doldurarakÖmrümce her gittiğim yere taşıyacaktımTüm bu emeklerim boşa gitti.Bütün güzel hayallerim gurur ırmağıylaSürüklenip kin koyundan üzüntüleriyleHüzün denizinin hüznüne hüzün eklediGöz yaşlarım gürlemeden yağan yağmur gibiYanaklarımdaki hüznün izini silerekSessiz, sessiz süzülürken o yaşlı gözlerleEn ardından eli kolu bağlı bakakaldım.




Boşuna

Ağlama gülüm ağlamaKalanların bağrını dağlamaGeç tanıştık, tez kaybettikKışın doğan güneş gibiydikUnutma zorda olsa bu ayrılıkVardır yaşayacağın çok güzellikSenin durumuna düşmekHerkese verir büyük mutlulukBoşuna, bu güzel ayrılık için ağlamak.




Boyun Devrisin

Güldürmedin ağlattınGezdirmedin eve kapattınSevindirmedin süründürdünSen beni yaşarken öldürdün

Yatağın çivili suntaAşın itten kalmış pelteSuyun kan şerbetiÖmründe görme bendeki hürmeti

Andığın gün için burulsunKötüye düştüğün gün görürsünYüzün gülse de için hep ağlasınSen başlı başına bir belasın

Gülerken ağlarsınÖverken paylarsınTutarsız bir manyaksınSen, sen tedavi görmelisin

Serçe kanadından nem alasınLeylekgagasında yem arayasınKış gününde yorgansız kalasınBoyun, boyun devrilsin

Sen beni çok ararsınGözün ellerde aklın bende kalsınEllerin başka el tutmadan kırılsınBedenin topraklarda çürüsün




Böyle Gitmez

Kimsenin doğru sözüne inanmazKendinden başka kimseye beğenmezAna babasından doğandan başkasına kardeş demez,Cismi güzele bakmaktan gönlü güzele değer vermezParadan başka hiçbir şeye tapmazKadir kıymeti bilinsin ister kendisi hiç bilmezKandil ramazan demez içki masasından kalkmazLafı sallar atar kırılır mı düşünmezDoğruluk dürüstlük ister kendisinde bulunmazÇiçekten çiçeğe koşar derki; tek çiçekle bahar geçmezNe kadar dense de her kalbe tek sevgi yetmezDışlanırsın bir gün güzelim bu hayat böyle gitmez, gitmez




Böyle mi Özler?

Yıllardır mutluluğun yolunu gözler,Sende buldu aşkı sevgiyi bu gözlerOnun için daima seni özler,Sevgiyi sevgini hep içinde beslerDuysun bunu bütün dostlarBiliyor musun artık sendedir bütün sözlerÜzerimizdedir dost düşman bütün gözlerDeğmesin mutluluğumuza kem gözlerSevenler sevdiğine hep böyle mi özlerAklımdan çıkmıyor o güzel sözler,Bu deli gönüm o güzellikleri özlerDerdim hep aşk sevgi bunlar boş sözlerDüşünce kalbime anladım ki boşmuş bu sözlerSevenler, sevenler Tanrım sevdiğine böyle mi, böyle mi yanar




Bu Bir Meraktır Merak

Bilmiyorum beni mi takip ediyorsunBelki zil basıyor belki telefon ediyorsunİşi garantiye alıyorsun, yokluğumdan emin oluyorsun

Zorluyor, sık sık kapımı zorluyorsunSanma ben senin sandığın gibi zengin değilimVarlığım bir kuru maaş, evim de kiraKarnım zor doyar ne altın var, ne mark, ne dolarNe kafasız bir hırsızsın sen ellerini boşa yorarMerak ediyorsan not bırakDe ki bu bir meraktır merak, kapıyı açık bırakVarsa ihtiyacın al gerisini bana bırakAma bil ki yaptığın çok ama çok günahElin tornavida tutuyorsa sağlıklısınBu işi bırak başka dürüst bir iş yapÇekirge bir zıplar, iki zıplar üçüncü de ölürÇoluk çocuğun varsa helal parayla büyürHarama el uzatma hayatın bir gün söner




Bu Dert Başka

Hiç inanmam derken aşkaSevdim işte ben bu yaştaBakıyorum varmış bu dert her baştaDemek ki başa gelebilirmiş her yaşta

Gönlüm yasta gözlerim yaşta ellerim baştaAkıl bırakmıyor inan baştaBu dert başka bambaşkaGötürüyor insana başka dünyalara bambaşka

Görülüyor her şey tozpembeBilmiyorsun ki başka renklerde var dünyadaYüzümüz güler mi, aşktan sevgiden yanaGülemezsek ağlarız yana yana

Aşığız işte bu herkesçe bilinirAşk ateşi bu diğer ateşler buna yenilirNe satılır ne satın alınırSadece seven gönüllerde, seven gönüllerde bulunur




Bu Gün Ağlamıyorum

Şimdi çocuk olmak isterdim inanYaş kaç olursa olsunNasılda neşeli ve mutlu oluyor insanÇünkü bu gün 23 Nisanİçim kaynıyor bayrakların dalgalanışındanÇocukların cıvıltısında neşe buluyor insanHer birinin rengârenk giyinişindenAdeta özgürlüğe kavuşan kuşun kanat sesindenYağmurdan sonra açan güneşin pırıltısındanDaha da mutluluk buluyor insanMutluluktan gözlerim doluyor hemenÇünkü bu gün 23 NisanÇocukluğumuzu anımsıyorum her anGeri verin bana çocukluğumu hiçbir şey istememÖğretmenlerim ve arkadaşlarımla sıra, sıra törene gideyimBir kere ne olur bir kere geri döneyimO günleri yeniden çocuk olarak göreyimÇünkü, çünkü bu gün 23 NisanDolma, dolma gözlerim bu gün ağlamıyorumKalbimi dolan neşeyi gözyaşlarımla öldürmüyorumHer yıl olduğu gibi bu günlerde kendimi tanıyamıyorumSadece, sadece çocukluğumu arıyorumÇünkü, çünkü bu gün 23 Nisan




Bu Sevda

Yemeden içmeden kesildimBir avuç mutluluk için ömrümü verirdimSen hiç düşünmeden hayatımdan çekildinBu sevda öldürecek beni.

Mutluluğu gösterip çektin.Madem gidecektin neden umut verdinKalanın hali ne olacak demedinBu sevda öldürecek beni

Aslında sende beni seviyordunSeninle çok mutluyum diyordunBilmem ki aklını mı yitirdinBu sevda öldürecek beni.

Karanlık dünyama ay gibi doğmuştunBende senin uğruna ölmeyi göze almıştımBu güzel sevgiyi bir anda son verdinBu sevda öldürecek beni.




Bunadır Şükredişim

Son ver haydi bu yalnızlığımaBelki alıştım amaYeter yeter Allah aşkınaNe yaptıysam anlatamadım bunu sanaAnla anla seviyorum. Ulaşacağım aşkımaKim ne derse desin ben senin aşkınla yanıp tutuştumŞevk ile aşka koştumEn sonunda sevgiye sevgiliye ulaştımRabbim buna bunadır şükredişim




Bunu Sen Bilmiyorsun

Felek beni hep ağlattı, hiç güldürmediBenim içimdeki yara daha kapanmadıDoktor ilaç verdi yaram azdırdıBu dert beni çok gece uykusuz gezdirdiİnan bana canımdan hayatımdan bezdirdiSeviyorum seni bir tanemsin diyorsunSevmeden seviyorum denilir mi?Sevgi yalanlarla gömülür mü?Hayatta gözünün bir şey görmediğini söylüyorsunBöyle bir sevgiyi asla bulamazsın diyorsunSor bakalım asılsız sözlerini inandım mı?Seven kişi sevdiğini acı verir mi?Sen bu sözlerinle kimi kandırıyorsunİlk defa yaşadığımı mı sanıyorsunBen bu filmi daha önce izledimİşte sen bunu sen bunu bilmiyorsun




Bülbül Gibi Öttürür

Duruşu aynı suyu andırırİçenin beynini bulandırırİçine koyulan suyla süte andırırİçtikçe içilir, boş şişeleri saydırırKimini neşelendirir güldürürKimini hüzünlendirir ağlatır.Fazlası mide bulandırır, etrafı batırtırTaş demez, toprak yaş demez istediği yere yatırırBazen de altına kaçırtırSessiz görünenleri bülbül gibi öttürürSır diye sakladıklarını bile ortaya döktürürPısırık olanları canlandırırAyağını yere bastırmaz havalandırırZaman, zaman dayılandırırSinek öldüremeyenin eline silah aldırırSağa sola nedensiz saldırtırGerekirse adam öldürtürBir şişe için yıllarca kodeste gün saydırtırİşte bu meret çok ocaklar söndürtürÇoğu yuvayı dağıtırSonra da tüm sevinçli ortamlarıYasa boğar hüzünlendirir, hüzünlendirir.




Can Tatlıdır

Hap içtiğini söylüyorsunNumara olabilir diyordumCan tatlıdır biliyordumTelefonu da meşgule bıraktınAklımı oynattıracaktınAllah’ından, Allah’ından bulGün boyu telefonunu zırlattımYaşlı anayı defalarca rahatsız ettimAmacın neydi merak ettimBeni resmen deli ettinAllah’ından, Allah’ından bulSevdiğini söylüyordunSenden ayrılmam diyordunSeverken eziyet ettinBir günde beni mahvettinAllah’ından, Allah’ından bulBeynimi gün boyu meşgul ettinBenimle zorun neydi seninNe? Kaybedilen değer geri gelir mi dedinİşte şimdi çok büyük hata ettinAllah’ından, Allah’ından bulAklımdan hep soruyordumAcaba onunla yapabilir miyim diyordumBöylece o soruyu da yok ettinAma kendi kendine ettinAllah’ından, Allah’ından bul




Canım Anam

Yanan sobamKaynayan tenceremAydınlatan lambamCANIM ANAMDamarımda kanElime ayağıma canDerdime dermanCANIM ANAMGözyaşıma mendilKaranlık geceme kandilCephede menzilCANIM ANAMTemiz çamaşırım Düşmanımla savaşanımBöreğim kerevizimCANIM ANAMBacamda dumanımHayat gemimde dümenimÇölde kervanımCANIM ANAMMalım mülkümVarım yoğumSırtımdaki kürkümCan yoldaşım ANAM ikenKalbimi yakanGözümde tütenRüyalarımda gözükenEn büyük kaybımCANIM ANAMSümbülüm, lalem, karanfilimMuhabbet kuşum bülbülüm Ateşim külümCANIM, CANIM, ANAM




Canıma Yetti

Baksana baharı yaşamadan yaz geldi geçtiBen burada sen orada bunca gün nasıl geçtiYetti artık yetti canıma yettiSensiz yaşamak bir işkence bitmedi gittiÖmrümün yarısından çoğu sevgisiz aşksız geçtiYarıdan sonra buldu gönlüm aradığı sevgiyiBilmem ki bu şans benim mi, senin mi?Şimdi de ayrılık başa düştüHoplatır hep içimi telefonun hasret dolu çalışıBitmedi bu hasret ki dinsin gönlümün yasıAka, aka kalmadı gözümün yaşıAnladım, anladım kiYalnız gelmiş yalnız gidecek bu garibanın naaşı




Ceza Mı Bu Bana

Seni sevdim sana taptımGece ay ışığında sana çörek yaptımSevmekle hata mı, hata mı ettimCeza mı bu bana, ceza mı söyle

Bütün hürriyetimi kısıtladınTatlıyı sen acıyı bana yedirdinYarı aç yarı tok gezdirdinTuzumu hiç kurutmadın nemlendirdinCeza mı bu bana ceza mı söyle

Beyaz dururken kara giydirdinEmanetti atın tez indirdinBeni hep ağlatıp gezdirdinKendin ellerle gönlünü eğlendirdinCeza mı bu bana ceza mı söyle

Tüm sözlerini unuttunNeler, neler vaat etmiştinGözlerini tüm güzellikleri kapattınİşkence ile canıma yettinCeza mı bu bana ceza mı söyle

Sen yatıp uyudun dinlendinBense hep başında sineğini savurdumSeviyorum demiştin, anam evine yolladınCeza mı bu bana ceza mı söyle




Coştukça Coşuyor

Rüzgâr estiğinde mutluluğum artıyorÇünkü rüzgâr bana uzaklardan senin kokunu taşıyorKalbim bu esintiyle coştukça coşuyorGönlüm sevginle dolup taşıyor

Baksana penceremin perdesini açıyorSanki sen gelmişsin gibi içeri bakıyorBeni nerelerden nerelere taşıyorBelli ki senin sevginle coşuyor

Gönlüm sevginle deliye dönüyorBulutlar gibi durma sürükleniyorBilirim ki hala bıkmadan senin yolunu bekliyorMutluluk özlemiyle yanıp tutuşuyor




Çabaların Boşa Çıkacak

Hava güneşli baharı anımsatacakNe yapsan da içimdeki buzlar erimeyecekEl yarası geçti ama dil yarası iz bırakacakÇabaların boşuna hep boşa çıkacak

Kalp kırmak kolaydı ama yapmak zor olacakNice doğrultmacılar bu ezikliği düzeltemeyecekHatırladıkça senin de için burulacakÇabaların boşuna hep boş çıkacak




Çalı Dikeyim

Bayram günü bir daha yatanınLambayı gözümün içine yakanınOdama saygısızca girip çıkanınGürültüyle dolap açıp kapatanınZil denen aleti icat edeninÇamaşır makinesinin fişini takıp çalıştıranınGelmeyen uykumu bölük pörçük edeninSaksısına çiçek yerine çalı dikeyim




Çare Bulamıyorum

Güneş doğsa aydınlanamıyorumRüzgâr esse serinleyemiyorumHiçbir şeyden zevk alamıyorumDerdime çare bulamıyorum

Herkes kahkahadan kırılırkenGülümsemeyi bilemiyorumAğaçların mavisini yeşil diyemiyorumDerdime çare bulamıyorum

Ne yesem doyamıyorumYediklerimden tat alamıyorumKoşmayı bırak, yürüyemiyorumDerdime çare bulamıyorum

Eskiden yediklerimi yiyemiyorumŞeker kolesterol tansiyonTeşhis edilmeyen daha ne var bilemiyorumDerdime deva bulamıyorum

Kefen aldım koyacak yer bulamıyorum ,Üzerime sarayım diyemiyorumYukarı kabul etmedi aşağı kabul eder mi bilemiyorumDedim ya, derdime çare bulamıyorum, bulamıyorum.

Derdimden iyiyi kötüyü seçemiyorumTesti varken bardaktan içemiyorumHer şeye rağmen hayattan geçemiyorumDerdime deva bulamıyorum

Türlü çeşit çiçeklerin kokusunu alamıyorumKış bitti bahar geldi sevinemiyorumKelebek gibi çiçek, çiçek gezemiyorumDerdime deva bulamıyorum




Çıkar Beyninden At

Bu tren düdüğünü çaldı kalkarİçindekilerin eşi dostu hasretle ardından bakarHepsinin de gözyaşları durmaz akarDaha ne durur, ne de ardına bakar

Her istasyonda binenler inenlerKimileri ağlar, kimileri gülerBilmez ki dünyanın yükü üstüne binerYük altında sesi çıkmaz boyun büker

Dallar kurumuş yaprakları yere döker,Çıplak dalda bülbül mü öterBenim derdim bana yeterİlgilenmesem de âlemin derdi başımda biter

Layık değil sevmeye, layık değil sevilmeyeBakmaz yine de halineGirer onun bunun kalbineYediremez kendine adım atar geriye

Havalar olmaya başladı sıcakAşkımız çoluk çocuğa oyuncakOlma kalbinin elinde tutsakBöyle aptal olma çıkar beyninden at.




Çilekeş

Çileli doğmuş anasından belliÇalışıp didinmekten bükmüş beliSıka, sıka dökülmüş birçok dişiDüşünceden saçlardan arınmış başıArada da olsa yükselir kahkaha sesiElinden eksilmez sigarasıKulağında eşinin sigara kavgasıYetiremedim bitiremedim tek kaygısıÇoğu zaman uykusuz biter gecesiNasıl düşünmesin iki çocuk babasıKendisi çocukken oluvermiş iki yavrusuÖnce bir asker kazanmış Türk ordusuBir de Alev’leri olmuş dünya tatlısıİkisi de evlerinin neşesiHoş olur okşaması sevmesiAsıl mesele istikbal meselesiYıllar akıyor su gibiÇocukların ilk, orta, lise tahsiliAlev tutturdu üniversiteyi oldu Isparta’lıOğlan büyümüş evlenmeliYeni ev kurmak nişan düğünÇok zordu işiÇocuk liseyi de bitirse fabrikada işçiHangisine yetişir adamcağızın maaşıBir de bekler telefon başıKatkı olur bütçeye azda olsa parasıGündüz oyalanır oradaDüşüncelere dalar akşam oluncaEller derin uykuda, onun uykusu neredeYatak sanki dağda deredeKendi başına oturur balkonda bir köşedeBorçlar dertler arka arkaya sıradaBiter elbet sorunlar günün birindeÇocukların mürüvveti görüldüğündeYorgunluğu gider onun da,İnşallah Allah ömür verir deEşiyle gezer yurdun dört bir yerinde




Çilelerin İzleri

Çöllerde susuzluktan çatlayan toprak misaliÇizgilenmiş yüzleri çatlamış elleriBelli ki çok çileler çekmiş senelerden beriÇektiği çilelerin her biriBırakmış el ve yüzlerdeki kıvrımlarıAh, ah çile dolu yaşama ne eylemeliGeceler gündüz gündüzler gece olsa daÇöller gün olup suyla dolsa daDenizlerin suyu çekilip çöl olsa daDeniz taşımacılığı develerle yapılsa daÇöllerde balıklar ölse deÇilelerin sonu gelse deBin bir yerine doktorlar neşter vursa daÖmrünün sonunda mutluluğa erse deÇekilen çilelerin silinmez izleri




Çocuk Sanma

Sana olan sevgimiYitirdim arama boşunaBaşkasını seviyorum şimdiBilmem gider mi hoşunaAkıtmıyorum artık gözyaşımıSenin için ağlayıp üzülmüşüm boşunaBaşkasını verdim ben kalbimiEmeklerine yazık olur çabalamaHer gidişin olurmuş bir dönüşüBen taktım geri vitesiBu vitesle gidemem ileriŞimdi sıra sendeİster ağla ister sızlaBende kaybettiğin mutluluğuGit nerede ararsan araSarsa da vücudunu bin bir yaraMerhemi bende sanmaBana ikram ettiğin zehriYeni aşkına sunmaSen, sen ol karşındakini çocuk sanma




Çok İstiyorum

Gülmekten çok ağlamayıAlmaktan çok vermeyiGezmekten çok eve kapanmayıOturmaktan çok çalışmayıZenginlikten çok fakirliğiAydınlıktan çok karanlığıKonuşmaktan çok susmayıUzatmaktan çok kesmeyiBeyazdan çok siyahıYazdan çok kışıDövmekten çok dövülmeyiTelefon açmaktan çok kapatmayıİpekliden çok basmayıPislikten çok temizliğiTokluktan çok açlığıHaladan çok teyzeyiKalabalıktan çok tenhayıTelevizyondan çok radyoyuYaşamaktan çok ölmeyi, ölmeyi istiyorum




Dayanamıyorum

Cuma salası okunuyorMis gibi babamın kokusunu getiriyorDua ediyorum Allah’a beni ona götürmüyorDayanamıyorum, dayanamıyorum.

Gözyaşlarım hiç dinmiyorKimse derdim bilmiyorCuma günleri yokluğu bir başka yakıyorDayanamıyorum, dayanamıyorum.

Sanki babam abdest almış cumaya gidiyorGözümün önünde hayali geziyorNamazcı çıktı babam gelmiyorDayanamıyorum, dayanamıyorum.




Deniz

Denizsiz geçirdim bütün ömrümüDenize gittim gördüm günümüAynada tanıyamaz oldum yüzümüAh kolum ah bacağım.

Herkes denizden önce sürermiş kremiYandım, yandım sürdüm ben onuAnlamadığım işin neden tuttum ucunuAh belim ah bacağım.

Bilmem yüzmeyi aşamam dalgayıKızardım çekiyorum acıyıBeni gören güzel geçer dalgayıAh sırtım ah yüzüm.

Çok sevdim serin, serin ben onuGömdüm sandım suya bütün vücudumuDeniz de olsa örtememiş koca gövdemiÇare yok çekeceğim gari bu acıyıAh sırtım. ah omuzum.




Ders Almamış

Neden bu kadar şaşkın Allah’ın kuluNedir bilmem ki aklından zoru,Tutmak varken doğru yoluSaptırıp kırdıracak kafayı koluDaha öncede tutamamış birilerine verdiği sözüKırmışlar sol ayağını ağlatmışlar özünüGünler sonra hastanede açmış gözünüBilmekteyken başını geleniDers almamış hala belliKendi düşen ağlar mı ne demeliBöyle mantıksızlığa herkes gülmeliSonucunu da kendisi katlanmalıBöyle şerefsizlerin kafasını gözünü patlatmalı




Dertlerin Sona Erecek

Şiir okunuyor şiir okunuyor,Bu şiirler bana dokunuyorŞiirleri elde etme isteği içimde büyüyorBu şiirleri yazan eller gözümde yüceliyorKimdir bunun yazarı bilmeliyimMutlaka onu görmeliyimOnun ne derdi var sormalıyımKanayan yarasını sarmalıyımYazarını buluyorumHalin hatırın soruyorumYarasını saram diye varıyorumSaramıyorum kanıyor canı yanıyorKanayan yara bir gün duracakDertlerin sona erecekTanrım bir gün sana da görecekBiliyorum mutlaka yüzün gülecek




Dertlerle Gömdün

Sen beni tanıyamadınKalbime hedef almıştınAma beynimden vurdunHiç o değil den yüzüme güldünTerk edebileceğimi hiç düşünmedinŞimdi acılar içinde kıvranıyorsunAcı çekmek neymiş belki anlıyorsunArtık seni Allah kollasınYanlış üstüne yanlış yaptınYanlışlarınla beni bunalttınAslında bende seni seviyordumYoksa senden nefret eder miydimGözümde saygın bir kişiliğe sahiptinSaygı sevgi veren hep bendimHer defasında sırttan vuran sendinYayı haddinden fazla gerdinSen benim yerimde olsan kafayı yerdinEn sonunda muradına erdinHalıyı kuma serdinTertemiz yaşamak varkenGüvensizlikle tüm hayallerimiz yıktınŞimdiye kadar ne verdin ne bekleyeceksinEller gülüp oynarken sen hep ağlayacaksınYaptıklarının bedelini elbette ödeyeceksinÇünkü sen kötülük meleğisinÖlüyü toprak gömerdiDertlerle gömdün beniEza verirken gülmek neydiYaşarken ölmek de vardıAma karşıya geçmek içinKöprü çok uzak çok uzak kaldı




Devri Alem

Askerlik beş yüz elli gün gelir geçerAskerler nasipse teskere alır memlekete geri dönerKış meyveleri sebzeleri gider yazınkiler gelirDünya bir devri âlemdir döner döner

Hizmet yılı dolan memur emekli olur, yeni memur gelirSabah işine giden akşam evine dönerBir güneş açar kış mevsimi yaza dönerNe var ki; Öbür dünyaya giden ne haber verir ne geri döner

Sabah olup güneş doğunca ışıklar sönerGökyüzünün karanlığını ay ile yıldız bölerÖlenleri kara topraklar gömerNe haber verir ne geri dönerler

Ölmek diyorlar adınıKimse bilmiyor akibetiniNe izni vardır ne görüşüNeden yoktur Allah’ım bu gidişin dönüşü




Dillen

Gece oldu mu sabah olmak bilmiyorKaranlık aydınlığa yerini kolay bırakmıyorDerdimi verdiğim bu duvarlarSahte dostlara benzemiyorSırrımı asla ele vermiyorYalnızlığın ıstırabını bir benBirde duvarlar biliyorAnlatın diyorum geçen günleriBana bile anlatmıyorDillen duvar dillenGücüme gidiyor inanBenim bildiğimi benden bile gizlemenSizinde derdiniz varsa söyleyinİnan bana bende kimseye söylememİşte ben duvarlarla konuşurumBeni sakın deli sanmayın. Deli sanmayın




Dinle Sözümüzü

Başın göğe değdi miGönlün murada erdi miHer gün istek vere, vereSonunda sana da istek geldi miSevdiğini söylersin hepNasip deme geri tepBaşında durmaz yoksa kepOnunla olursan yere bakarsın hepSevgine olma kul köleBiraz mantıklı düşünseneEn az senin kadar sevenler var seni deAzıcık kulak ver söylenenlereAnne babandan kaldın uzakElin ….. si kurdu sana tuzakOlma sevgisine tutsakAh beynini şu düşünceden bir kurtarsakKesildin yeme içmedenGece gündüz oldu tek düşüncenDaha iyileri dururken ne buldun onda bilmemBelki de görürsün bizi düşmanDinle sözümüzü olmazsın pişmanKardeş dedik bağrımıza bastık kendineUlaşılamaz, unutma iki ayaklının fendineBenden saklamana gerek yokNe yapalım dinlemezsen edersin kendine.




Doğanın Kanunu

Havaya bak havayaSabah açık saçık güneşliAkşam yağdı yağacak bulutluSanki insanla geçiyor dalgayıKuşlar, kelebekler, arılar durmaz çeker halayıRüzgârın vızıltısı çalgısı, dalların kıpırtısı yelpazesiYeşilin tonlarından elbisesiDoğanın kanunudur neşesiKoşar koşar yorulmak bilmez hiç birinin nesliDallar rüzgârlarla tozlarını silkerYağmur halılarını yıkarKorkudan kuşlar dallardan kalkarYağışlı havalarda bacalar onları saklarAçık havalarda bacalar arkasından bakarNankördür, insanoğlu gibi nankördürYağmurda sığındığını unuturKara diye ardına bakmadan kaçar




Dost Bildiklerim

Dost bildiklerim bir, bir terk ediyorlar beniSoruyorum Yaradana acaba hata bende mi?Bakıyorum hareketlerimi bulamıyorum hatamıBen mi yanlışım çevremdekiler mi?

Doğrunun hiç yeri yok mu bu yalan dünyadaHerkes yalan herkes yanlış yapmak zorunda mı?Böyle gelmiş böyle gider diyorlarHayır, hayır böyle gelmiş ama böyle gitmez diyorum bende

Kimse değiştiremez benim görüşümüDoğru bildiğimi yaparım beni ipe götürse bileDoğru varken niye gideyim yanlış yolaAtalarım öğütledi bana doğrudan şaşma diye

Gerçekleri doğruları duymak üzer kimileriniÜzülmek istemiyorsan çeki düzen ver hareketleriniDüşüncesizce hareketlerinle üzersin çevrendekileriDoğru yapmak hiçbir zaman üzmez ki insanı

Beni ukalalıkla bile suçlasanŞaşma derim yine de doğru yoldanHerkes hata yapar ama önemli olan geri dönmenGeri dönüp doğru yolu bulman. Bulmam




Dostluk

Ben sana aşık değilimBil bunu bil güzelimSadece senin yolunu beğendimAynı yolda ilerleyeceğimBen senden öğrendimSevmeyi, sevilmeyi üzgünken de gülmeyiBiliyorum hata ettimSana fazla ilgili olmakla değil miSen benim sana yanlış anlayacağımdan korkmaSenin düşüncen ne ise benimki de öyle işteÇevresinden insan soyutlanamasa daBeni ilgilendirmiyor bu konuda kimim ne diyeceğiBir kişi bir kişiyle arkadaş olamaz mı,Her arkadaşlık aşk demek miBence hayranlık ayrı, aşk ayrıBöyle düşünce yanlış olmamalıBir insan bir kuşu da severBu sapıkça bir aşk mıdırHer sevginin her ilginin altında aşk mı yatarTüm sevgiler aşkla mı biterOlmaz böyle mantıksızlıkYasaklama duygularını artıkKim ne derse desinBizimki dostluk, bizimki arkadaşlık, bizimki hayranlık




Doya Doya Yaşa

İnan senden başkasında değildir gözlerimGerçekti bütün sözlerimSeviyorum dedim, sen hiç inanmadınEn büyük ıstırabı işte bundan çektim

Sevmesem böyle yanar mıydım?Senin yalan sözlerine kanar mıydım?Dönersin diye bir ömür boyu bekler miydim?Belki sen beni sevmedin, bekli de sevgimi bilemedin

Ne istedinse seve seve yaptımSevmekten öte sana taptımSen işte böyle bir sevgiyi teptinBilmem ki sevilirken nasıl terk ettin

Her şeye rağmen beddua etmem sanaMutluysan bensiz de olsa doya doya yaşaBen küserim kendi kaderimeAlıştım zaten ben yalnız mutsuz yaşamaya




Doyulur Mu

Sabah soğuk ile kalkmayaKazak üstüne kazak giymeyeTüten baca gibi soğukta gezmeyeDoyulur mu, doyulur muÜşüyerek soba yakmayaSobada aheste demlenen çayı yudumlamayıEkmeği kızartıp kahvaltı etmeyiDoyulur mu doyulur muSoba üstünde kestane közlemeyeBaşında maziyi anmayaKaynayan su sesinden ninniyeDoyulur mu doyulur muYağmur yağarken buğulu camdan dışarı bakmayaSobaya odun kömür atmayaArkasına kıvrılıp yatmayaDoyulur mu doyulur muCeviz kırıp kabuğunu sobada yakmayaİçinin incir ile tadını bakmayaYanında mısır patlatmayaDoyulur mu doyulur muSoba üstünde mısır kaynatmayaDövülmüş ceviz ile içine suyundan katmayaAğzın yana yana yemeyeDoyulur mu doyulur muKışın buz gibi havasındaKarabulutlar arasındanSıcacık yüzüne gösteren güneşeDoyulur mu doyulur mu




Döndü

Yıl döndü ay döndüLimon idi aşılandı portakala döndüKıtlıktan çıktı bollukta feyli döndüSonradan gördü dininden döndü

Hamleydi aş erdi, başı döndüHayat nedir bilmezdiFeleğin tokadını yediSudan çıkmış balığa döndü




Dönme Artık

İstemem artık ne sevgini nede seniKalbimde kalmadı hiç birinizin yeriÖmrümün gitti yarısı gelmez hiçbir zaman geriDönme artık istemem gelsen de geri

Yetmez mi çektiğim daha mı çekeceğimBir daha geri adım atıp hata etmeyeceğimBiliyorum ileride yine sana yetmeyeceğimDönme artık istemem gelsen de geri

Kapattım kalbimin kapısını açmayacağımNe seni nede senin gibileri sevmeyeceğimBiliyorum aradığım sevgiyi ölsem de bulamayacağımDönme artık istemem gelsen de geri

Terk edip giderken düşünmeliydinDönsem de aynı sevgiyi bulamam demeliydinYıkılan kalptir yapılamaz bunu bilmeliydinDönme artık istemem gelsen de geri




Dönmea Geriye

Evlenmiş kültürlü diye subay biriyleÇileli yıllar süslemiş saçlarını beyaz ileYüzündeki çizgiler andırıyor kıvrılan nehirlereBezdirmiş canından kumar kadın ve içkiyleBıçak darbelerinden dönmüş vücudu haritayaKatlanmış ne yaptıysa bütün sadakatiyleHer tartışmada konulmuş yalın ayak kapı önüneRezil olmuşlar konu komşuyaKatlanamaz olmuş böyle yaşamayaBoyuyla bir evlatları olmuş otuz yıldaÖlüm bile hiç gelirmiş aciz olsaOturup karar almış evlatlarıylaHayırsıza bırakmışlar kadın içki ve kumarıylaElde bulunan stoklar eriyinceEv savaştan çıkmış harabeye dönünceAklı başına gelmiş üç yıl sonraArıyormuş köşe bucak her yerdeMutluluğuma kavuşur muyum tekrarSen istedin diye yuvayı dağıtıp taSonunda ayakları yere değdi diyeSen arıyorsun eski güzellikleri amaZaman, zaman yalnızlıktan sıkılsa daÇok mutlu bir düzen kurmuş kendineUnut, unut dönmez asla geriye asla geriye




Dönmediler

Bir zamanlar benim de bir ailem vardıEn çok da beni severlerdiÖmrünün baharını bizlere verdiHer baharın bir kışı vardıHava bulutluydu akşam tez olduZalim felek acımasızca örmüştü ağınıYaşamı doymamıştı işler bitmemişti dinlemediDüşünemediler geride kalanın haliniKatlanmak zorunda kaldı kara toprağın fendiniBizlerden daha samimi oldular toprak ve taşlarlaErkenden dönüşü olmayan yolculuğa çıkacak ne vardı,Daha önce gidenlerin hangisinden haber geldiBiliniyor ki bu gidişin dönüşü yoktuHer zamanki gibi çabalar boşuna bileti kesilmiştiHangi giden işini bitirmişti hepsi de yarıda kestiHepsinin gözü arkada hepsi gönülsüzdüYine de kefen hocaların acımasız ellerindeVe yine evin içi kalabalıktıGiydirdiler son kez beyaz elbisesiniGötürdüler büyük üzüntü ve yas ileBırakıp geldiler bir daha gelmeyecek bir yereBaş sağlığı dilediler gözyaşları ileHiçbir giden gibi onlar da dönmediler geriye dönmediler geriye




Duyarsız

Adı üzerinde burası güya geniş caddeGörünmüyor hiç genişliği yaSağlı sollu arabalar arka arkaya dizilmiş boncuk gibiKimi kırmızı kimi sarı kimi maviYol daralmış trafik sıkışmış kimin derdiYeter ki onlar bulsun kendilerine ücretsiz park yeriO koca cadde kalmış tek yönlü yol gibiKornalar ötüyor zar, zarBu yolda ilerlemek çok ama çok zorTrafik polisi anons edermişKim onları kulak vermişKaldırım kenarı otoparka dönmüşKornalarla herkes yerinden fırlamışAraba sahipleri ne kadarda duyarsızmışYol bulup geçemeyen ambulans içindeHasta hastaneye yetişemeden can vermiş, can vermiş




Dünyanın Düzeni Bozuldu

Erkekler küpe takıp gezinceKadınlar pantolon giyip eteği atıncaBirde erkeklere evlenme teklif edinceBozuldu bu dünyanın düzeni bozuldu

Erkekler kaş göz aldırıp perma yaptırıncaKadınlar kafelerde bacak çelip sigara tüttürünceBiraları arka arkaya kaktırıncaBozuldu bu dünyanın düzeni bozuldu

Daktilolar atılıp bilgisayara geçilinceBilgisayarla bilgi saymayıp çet-çut yapılıncaKadın erkek ulu orta birbirini öpünceBozuldu bu dünyanın düzeni bozuldu

Milenyuma girince dilimiz kuş diline dönünceNuriyeler Nuriş, Huriyeler Huriş oluncaGençler sıcak yemek yerine aperatif yiyinceBozuldu bu dünyanın düzeni bozuldu

Anne konkenden baba kumardan kalkmayıncaÇocuklar başıboş sokaklarda zıplayıncaKızlar erkeklerin içki masalarına meze oluncaBozuldu bu dünyanın düzeni bozuldu




Düş Yakamdan Baş Belası

Ne? Hala bende mi çarpıyor yüreğinin yarısıBen seni unuttum. Dinlemiyorum kalbimin sesiniDönmem artık sana versem de son nefesimiDüş artık düş yakamdan baş belası

Çok ama çok çektirdin banaTerk ettikten sonra anlayıp ağlayacağınaGururuna ayaklar altına alıp yalvaracağınaEziyet yerine sevgi versen ne vardı şu seven kalbime

Bitti bitti artık ömrümün yarısı bittiKalan yarısı da senin yolundan çekip gittiSanma bir gün yine yenilirim duygularımaAçmam artık yıllar önce kapattım kalbimin kapısını

Bir daha sevmek mi, sevgi için deliye dönmek mi?Bir sevgi, bir sevgili yüzünden ölmeyi denemek mi?O da o an ki seven kalbimin saflığı olsunNe yapalım bana ettiklerin sana kar kalsın

Seven kalp sevdiğinden yorulur mu?Seviyorum derken kapı önüne konulur mu?Bendeki sevgi aramakla bulunur mu?Sevginin değerini bilmedin yaDüş düş yakamdan baş belası




Düşmanlardan Koruruz

Gerçek bir dost buldum demiştimDostluğun böylesini görmemiştimTüm gerçekleri sende görmüştümSonunda gerçek bir dost bulmuştum

Nede güzel bir arkadaştıkAşktan sevgiden uzak saygı duyup değer vermiştikSevmiştik biz arkadaşça sevmiştikGerçek dostluğa canımız feda demiştik

Yanlış anlaşılır diye kimseye söylememiştikGizlediysek de sezdiler, çekemedilerAramıza yalan yanlış fitne koydularBecerdiler akıllarınca becerdiler, dostluğumuza gölge düşürdüler

Yoktur birbirimize asla yanlışımızKim ne derse desin biz birbirimize bilirizBizim dostluğumuza dedikodular yıkamazBu hareketi yapanlar dostluk nedir anlamaz

Birbirimize kızıp bağırırızBiz gerçek dostuz gerçekleri tez görürüzOlsa da kırgınlığımız, yoktur asla kinimizDostluğu, dostluğumuzu düşmanlardan koruruz




Düşünebilir misin?

Çok güzeldir sözlerinDevamlı gülümsüyor gözlerinSende benim gibi mutluluğu özlersinBunu niçin, niçin gizlersin

Gözlerine baksam gözlerim gülerSözlerinle yüreğimdeki bütün sızılar dinerSevgi kalpten kalbe böyle mi girerBenim sevgim tüm sevgisizlikleri yener

Seni seviyorum, seviyor musun?Bende, bende diyebiliyor musun?Sevgi her derde devadır bunu biliyor musun?Sevgisiz yaşamayı düşünebilir, düşünebilir misin?




Düşünmedin Mi?

Seviyorum diye aldatırkenHer istediğini yaptırıp telinden oynatırkenSenin sevgini inananları günlerce ağlatırkenSen de bir gün aldatılacağını düşünmedin mi?

Seviyorum dedin kandırdınGeliyorum dedin yola baktırdınBu gün değil yarın dedin beklettinSen de bir gün aldatılacağını düşünmedin mi?

Haziran dedin Aralık olduGözyaşlarım aktı Menderese bulduBesle dediğin güller solduSen de bir gün aldatılacağını düşünmedin mi?

Hep sana kandım, hep sana inandımAileme bile rafa kaldırdımBu kere gerçek sevgiyi buldum dedim, yanıldımSen de bir gün aldatılacağını düşünmedin mi?

Hep sen haklıydın davandaSuyu döv dedin dövdüm havandaBekle dedin pencere önünde divandaSen de bir gün aldatılacağını düşünmedin mi?

Aldatıla aldatıla aldatmayı öğrendimAğlatıla ağlatıla ağlatmayı öğrendimTelefon açmayı biliyordum şimdi de kapatmayı öğrendimSen de bir gün aldatılacağını düşünmedin mi?

Ummazdın belki bunu bendenBende hiç beklemezdim bunları sendenAma ne yapayım sabrımı tükettin ne gelir eldenSen de bir gün aldatılacağını düşünmedin mi?




Eğer Ki

Eğer bir sabah uyanırsan bir sala sesiyleBenim için okunuyordur belki iyi dinleİşte bak Gülseren ÇOBANOĞLU’da gidiyor galibaNeyse arkasında ağlayanı yok hiç değilseİyi bir insandı der kimisi,Bir mikrop daha eksildi der kimisi deKim ne derse desin siz bilirsiniz beniYüzü gülerdi içi hep ağlardı,Mutluluğa hasretti ulaşamadan gittiYalnızlıktı en büyük derdiKimse derdini bilemediBilen de ilaç olamadıİstemezdi kimsenin kötülüğünüDaima herkes için iyilik düşünürdüElinden geleni esirgemezdiKendini üzeni bile kızamazdıDerdini kalemiyle kâğıda dökerdiAra, ara bize bazılarını söylerdiDersiniz ardımdan konuşmak istersenizAğlamayın, ağlamayın arkadaşlarBu dünyaya garip gelmiş, garip gidiyorBelli artık salası veriliyorBak hoca bile kısa kesiyorTanımadığı biri onu son kez yıkayacakKendi parasıyla da olsa alan olursaBir top astara sarılacakBelki de kıt kımır alınacakBu kalıpla sağı solu açık kalacakSonra üç beş arkadaşıHaberi olduysa onu yolcu edecekArdında gözü yaşlı dostları kalacakMezara koymakta zorlanacaklarNe yapalım zor da olsaSon kezdir ağırlığına katlanacaklarArkadaşlarım, bilmez kimisiŞiirlerimin kıymetiniBilirsiniz onlar benim için çok değerliKıymetini bilecek olanınız alın onlarıAklınıza geldiğinde elinize alıp okuyuncaBen duyarım onları toprakta daYarım kalanı dokunmayınKelemimi de yanına koyunBelki tamamlar onlar birbiriniZaten tüm işlerim yarım gitmedim miMemuruz mutlaka borç vardır sağa solaYazılıdır borçlarım cüzdanımdaHak ettiğim istihkakı öder son kez dairemOnunla da borçlarımı kapatın emiKızmayın beni, oradan seslenemem sizlereSize artık gelip göremem deİsterseniz siz gelin kabrimeFatihadan sonra birkaç şiirimi okuyun başımda



Toprağın ağırlığı hafiflemez amaHiç değilse özlem gideririz belki deKorkmayın arkanıza takılıp gelmemKalırım yine yalnız mezarımda,Ha unuttum bak birdeMezar taşıma yazılsın yalnız diyeKardeşim bak şimdi sende yalnız kaldınCanın sıkılınca elin daralıncaKimin yanına gidecenEn çok da sana üzülüyorumYerden bitme mantara döndünYiyenlerim halanızı ararsanızBilin ki dünyadan farklı değil durumuYine yalnız ama yaşadığı yer farklıDuramazdı hiç havasızAma toprağın altı çok ama çok havasızAğlaşmayın, ağlaşmayınAnlayın ki kalan olmuyormuşİşte bizde girdik O yola gidiyoruz herkes gibiGidiyoruz herkes gibi.




Eğitmeye Bak

Kimi ayakkabı boyacısıdırKimi çöpten kâğıt ve şişe toplarBazıları ise bulduğu küflü ekmekle karnını toklarSimit ve çikolata yiyen çocuklara gıpta ile bakar

Çoklarının aileleri onların getireceği nevaleyi beklerKendi karnını doyuramazken ailelerini de düşünürlerOnların elleri nasırlı, küçücük kalpleri gururludurAma onlar hep kovalanır, hep horlanır, hep dışlanırlar

Gördüğümüz gibi yaşları belki sekiz, belki onSırtlarında solmuş tişört, ayaklarında yırtık donHangi birini giydirelim ki ne beş, ne de onAncak bunlar için devletten bir şeyler um

Kimileri büyük özenti ile okul çevresinde dolanırTeneffüse çıkan arkadaşlarıyla oynarlarDers zili çalıp onlar derse girince dışarıda boyun bükerlerKitap kalem önlük yok ki sınıfa girseler

Hiçbir kötülükten korunacak güçleri yokYaşlarına bakma çevreye verdikleri zarar çokEğitilmezse bunlar bu memleketin haline bakOnlarda böyle olmak istemez hor görme devletGüçlüsün çözüm üret eğitmeğe, eğitmeğe bak




Elbet Birgün

Çok çileler çekmişimDertlerimi kadehlere dökmüşümSonrada yudum, yudum içmişimDertlerde, dertlerden çökmüşümBoşadır kadehlere suçlayışımGözyaşlarımı su gibi akıtmışımElbet bir gün silen olur diye beklemişimBeklemelerim boşaymış bilememişimÖmrümü boşa, boşa harcamışım




Emeklilik

Kimi yirmisinde kimi yirmi beşinde başlar işineÇalışır didinir beyazlatır saçınıÇoğu gün kuru ekmekle doyurur karnınıBekler durur emeklilik gününü

Bahçede kuşlar ötüşürÇoluk çocuk büyür evliliği yaklaşırBütün işler emekliliği bekleşirEmekli olunca terler depreşir

Kimi yirmi kimi yirmi beş yıl çalışır,Ömür bitmeli olur beller bükülürGözler görmez olur dişler dökülürEmekli olunca dertler depreşir

Baca kenarında kuşlar ötüşürSoğuk kış günleri eller büzüşürİnsancıklar banka önünde bekleşirEmekli olunca dertler depreşir

Matikte para biter memur bekleşilirBanka açılır içeri dıkışılırBankacılar yorgun bitkin emekliliği bekleşirEmekli olunca dertler depreşir

Aybaşında cüzdanlar dolarEmekliye kara bir düşünce sararÇoğu zaman kasap bakkal havasını alırEmekli olunca dertler depreşir

Bu gidişle ayın sonu zor gelirBakkal kasap hesap kabarırHesap ödenemeyince kapılar yüzüne kapanırEmekli olunca dertler depreşir




Engel Olamıyorum

Ne zaman el ele kol kola bir çift görsemTüm duygularım kabarıyor hemenOnların mutluluğunu kendimde hissediyorum benBelki de o mutluluğa olan özlemimdenKıskanıyorum resmen kim olduğunu bile bilmedenAllah’ım o mutluluğu neden esirgersin bendenÇöllerin suya olan özlemindenHastaların ilaca olan ihtiyacındanDaha büyük benim mutluluğa özlemim, ihtiyacımBilemem ne zaman ulaşacağımBelki de ulaşamadanHakkın rahmetine kavuşacağımAma yine de bıkmadan usanmadan bekleyeceğimKaramsarlıkta çok kalmamSıyrılırım hemenGecenin bitip güneşin doğduğu gibiYaşımın ilerlemiş olmasına rağmenGönül yaşımın yerinde sayması ondanBazen düşünüyorumBenim konumumu özenen çok kişi olmalıAma işte engel olamıyorumGönlümün mutluluğa özlemini. Engel olamıyorum




Eskisi Gibi Okur Mu

Seni ne kadar sevdiğimi biliyorsunBile, bile ihmal ediyorsunAramamalı iki buçuk ay oldu biliyorsunŞimdi ne demeye arıyorsunYüzsüzlüğün bu kadarı fazla diyorumMutlaka topladığın yalanlarınla geliyorsunBunları duymam için mi arıyorsunKurtlandığını biliyorum bile, bile meşgule bırakıyorumİstediğin kadar ara açmıyorumBen kendi kendimi yedim bitirdimŞimdi sıra sende kahrolabilirsinBak nasıl da defalarca arıyorsunDemek ki isteyince arayabilirmişsinİllide araya soğukluk mu girmesini bekliyordunİşte beni kendinden soğuttunGeri dönüşü belki zor belki de hiç olmayacak bilesinİnsan severken böyle eder mi?Sevdiğinin sevgisini yok yere kalbine gömer mi?Kırılan kalp, kalptir geri döner mi?Bilmiyorum dönse bile eskisi gibi olur mu?




Eylül

Kış çıkarken bahar arkasındanda yaz gelir diye sevinmiştikYazın böyle kısa olacağını düşünmemiştik

Eylülün girişi ile sonbahara ayak bastıkÖlüme mahkûm gibi çevreye hüzünle baktıkHer mevsimin ayrı güzelliği var diye kendimizi aldattıkSanki bir yolcu uğurlar gibi yazın ardından baktıkRüzgârın arasına birçok jilet taktıkAğaçların yapraklarını bir, bir koparmaya başladıkKış hazırlıklarının bitmesi, okulların açılmasıHepsini topladı bir araya eylül ayıBir bakıyorsun rüzgâr savuruyor bulutlarıBir bakıyorsun aniden bastırıyor eylül sağanağıHer mevsimin güzelliklerini yaşamak gerekirKimileri bir çok şeye eylül de gel demiştirGöz kırpmadan ümitle bekletirSonunda ümitleri, kuruyan yaprakları ekletirEylül ayı her şeye rağmen insaflıdırNe vantilatörün fişini taktırır, ne soba yaktırırİnsanları sere serpe etrafına baktırırBirde kış geldi mi, kapıyı pencereyi kapattırırEline ne geçse onu yaktırır.




Fakir Fukara

Fiske, fiske kabarcıklar çıktı vücudumdaGittim hemen doktoraİki hap, bir merhem haydi o yanaZona dedi doktor adınaÇok acı veriyor inan insanaÇoğu kişi anamaz yenik düşermiş bunaİki hap bir merhem dedim amaYüzde yirmisi tuttu on yedi liraVermeden muayene ücreti bileHastalık geldi mi başa,Allah hastanelere muhtaç etmesin amaSosyal güvencesi de yoksaÖlür gider fakir fukara, fakir fukara




Fal

Bugün kahve içtim yemek ağır gelinceFincanı kapattım bir tek dileğimleFalımı baktı arkadaş gönlünceUzakta biri beni düşünüyormuş gündüz gece,Sonu mutlulukmuş fincanımda gördüğünceUzakta biri var diyor benim kalbimi görmeyinceNerden bilsin ki cismen uzakta olsa bile,Kalben her an yanımdaNerden bilsin ki bu kalpler ölmez kavuşmayınca




Farketmez 1

Herkes çevresindekilere gıpta edermişKimse kendi elinde tuttuğunu fark etmezKendisinden yukarı bakan hiç mutlu olamazAşağıya bakan hep huzurlu olur bilirizDiyeceksin ki hiç mi mavi görmeyelimHa bulutun ha denizin mavisi fark etmezDiyeceksin ki hiç mi yeşil görmeyelimHa ağacın yeşil ha çimin yeşili fark etmezDiyeceksin ki hiç mi duman görmeyelimHa bacanın dumanı ha sigara dumanı fark etmezDiyeceksin ki hiç mi kuş görmeyelimBaksana aç olarak aşağıda gezen kuş da var o da kuş fark etmezDiyelim ki hiç mi uçak görmeyelimFark etmez güzelim fark etmezSen aşağıya bak, zaten mutluluktan uçacaksınO zaman görürsün fark etmez




Farketmez 2

Dost dediğin gerçek dost olmalıZengin olmuş fakir olmuş fark etmezYüze gülüp arkadan söylememeliMemur olmuş işçi olmuş fark etmezİyi günün gelip kötü gününde uzaklaşmamalı,Kadın olmuş erkek olmuş fark etmezMenfaat için dost olmamalıEvli olmuş bekâr olmuş fark etmezSende yiyip içelim bende gülüp oynayalım dememeliEv kadını olmuş iş kadını olmuş fark etmezBir verip on almayı düşlememeliPolis olmuş asker olmuş fark etmezDoğru yolu göre, göre yanlış yola gitmemeliEhliyetli olmuş ehliyetsiz olmuş fark etmezDost dediğin dinlemeyi dinletmeyi bilmeliÖğretmen olmuş öğrenci olmuş fark etmezBencil olup karşısındakini tepeden bakmamalıOkumuş olmuş cahil olmuş fark etmezNe yemiş ne giymiş eleştirip yermemeliOtta yese doymuş çuvalda giyse örtünmüşse fark etmezYüzeysel güzellik şöyle durmalıKalbi güzel gönlü zengin olmalıGerisi hiç fark etmez. Hiç fark etmez




Fatiha Okuyacak

Bugün hava çok sıcakBeklide bu sıcak can alacakBelki benimde kalbimi vuracakYavaş yavaş duracakHayatım son bulacakBulursa bulsun ardımdan kim ağlayacakBazıları da sevinçten gülecekVarsa birkaç dostu ağlayacakKalan bir iki eşya dağıtılacakCanı isterse kullanan Fatiha okuyacak




Fayda Vermiyor

Dışarıda rüzgâr varİçeri ne faydası varDünya dolusu malın varAhrette neye yarar

Yenilemeyen aşındanİçilemeyen suyundanSevilemeyen yârindenVazgeç bari huylarından

Kötüler imanla göçmezSeven gönlün yardan geçmezSosyeteler tastan içmezÖbür dünyada fark etmez

Süt içtim ağzım yanıyorYârim yanımda ağlıyorAğlama fayda vermiyorBenim yüreğim kanıyor

Yaramı tabip sarıyorDerdim nedir hiç sormuyorSarmakla kanı durmuyor,Ah tabip, fayda vermiyor

Tahsilin ne yararı varDerdime ilaç olmuyorDiplomayı yırtsın diyorDerdime çare bulmuyor

Para var çare var denirPara derde derman mıdır?Para doktorlara giderDertler ta mezara gider.




Feveran Etme

Eğer ki resmi bir yerde işin varsa acele etmeKarşındaki memura güven gerisini merak etmeBeş parmağın beşi bir değil unutmaTüm memurlar görevini asar sanmaİyi davranarak yaklaş memuraKarşılığını alırsın en kısa zamandaÇevrene bir bak senden başka iş bekleyenler de var mutlakaSaygılı ol sıra varsaBencillik edip önce ben demeHerkes tren, sen iş bekliyor sanmaKarşındaki de insandır robot gibi görmeOnunda her insan gibi ihtiyacı vardır unutmaİki dakika yerinden ayrılmışsa feveran etmeBağırıp çağırmakla iş hal olmaz sarpa girmeEvrakın eksikse tamamla zaman kaybetmeKendi işini zamanında hallet ihmal etmeSonra sıkışıp iki ayağını bir pabuca sokmaHem memuru hem de kendini zor durumda bırakmaGüler yüz tatlı dil istiyorsan sen de esirgemeRüşvet geçmez sakın denemeAlan kadar suçtur veren için deMemur görevini makamında halleder unutmaÇarşı pazarda iş yapılır sanmaİş için arkasından koşup dostluk kurma




Fikrim İnce

Gövdem kalın fikrim inceMutlu olamadım ömrümceMutluluğu yaşarım hep rüyalarımdaOlur muyum bilmem ölünceÖnceleri sevgi dolu idi çevreye bakışımDurmaz akar gözyaşımBalkondaki boş sandalye tek arkadaşımKendimdir kendi sırdaşımDedim ya şeklim kalın fikrim inceİnce düşünürüm kendimceNasıl kabir kazdırayım ölmeyinceBugün ölsem yarın cenazem kalkarKimi ağlayarak kimi zevkle toprak atarAtsınlar zaten ölüyü toprak paklarMezarlığa gidenler aklına başına toplarMezarlıktan çıkınca bildiği gibi hoplar.




Gariban

Kriz maaşlıya nede olsa daha az vuracaktıAzda olsa maaşın geleceği gün belliydiAybaşı gelecekmişMaaşlının yüzü gülecekmişYok, yok maaşı alana kara düşünce saracaktırAlınacakların çoğu aybaşını beklemiştiElektrik su telefonTüp zaten çoktan bitmiştiBu ay da üç gün demeden bitirdi maaşıBirikim şöyle dursun yetiremiyor maaşıDüşünürüm ne ile gidecek maaşlının naşıYastık alçak bir gün kan beyne vuracakYorgan kısa ayak hep dışa çıkacakÇeşmede su yok ayaklar bu günde yıkanmadı kokacakKira ödenmedi geliş gidiş ev sahibi eşyaları kapıya koyacakParayı yatıramamış bakkal hesabı kesecekÇorap delinmiş parmak dışa çıkacakKasaba aybaşında uğranır dediMaalesef çoluk çocuğun istekleri yine kalacakGaribanın kaderi bu ömür boyu yarı aç yarı tok gezecek




Gel Gör Halimi

Seni sevdim seveliGel gör halimiGörenler sanıyor deliGözyaşlarım sevgi tufanının seliBilmem ne kadar oldu terk edip gideliBu muydu sevgimin bedeliDinle artık kalbinin sesiniDuymadan camiden sala sesiniİşte o zaman pişman olsan da dönmez geriBenimle ölmek istesen deAğlasan da sızlasan da nafileİki kişi binmez imamın kayığına.




Gelde Ağlama

Susun, ağlama demeyin banaAğlama demek kolaydır ama,Gel hadi sen ağlama kolaysaElinizi sigara yakar yaKalbine düşen ateş fazlaysaYakıyorsa her an aleviyleElinde ise gel de ağlamaAteşte vücudun dağlanıncaVücudunuz yanıp kavrulur yaBüyük acı verir ya insanaKalbinde yanıyorsa öyleceÇok ama çok acı gelir sanaGel hadi sen ağlama kolaysaBelki kabus, belki de rüyadaUykudan uyandırır korkuylaSinirlerin boşalır o andaGel hadi sen ağlama kolaysaİyi izler verirken beynineYüz seksen derece değişirseAklın dağılır fark ettiğindeGel hadi sen ağlama kolaysaÜmidini ona bağlamışkenİleri çok hayaller kurmuşkenDinamitleyip hayallerin yıkarO anda gel de sen ağlamaGüvendiğin insan sence ölürEn sevdiğiniz çiçek kururKalbi ve eli boş kalırsın yaO zaman gel de, gel de ağlama.




Gelmeyecek

Karanlık bir gecede çakan bir şimşek gibisinBir görünüyor bir kayboluyorsunTam seni buldum sandığımda yok oluyorsunİn misin, cin misin, peri misin bilmem ki sen nesinHer kapıyı iyi kötü uğrar gönüllerini alırsınHiç gitmediğin eve bile bayramlarda girersinBakıyorum da zengin fakir de gözetmiyorsunSeni çok seviyorum çok arzuluyorumYolunda adaklar adadımBir gün bana da uğrarsın diye bekliyorumHer doğan gün akşama, her gün bitimiYarına bırakıyorum ümitlerimiEn ümitli olduğum anda bile çıkmıyorsun karşımaAnladım ki benim kaderimde var mutsuzlukBeklemelerim boşuna gelmeyecek, gelmeyecek bana mutluluk




Gelmiyor Geriye

Çocuklar dünyaya geldiğindeÖzlem duyulur büyümesineTıpış, tıpış yürümesineKimse düşünmez ki geçen günlerinÖmürden gittiğiniÖmür kısaldıkça ölüme yaklaşıldığınıBilmemiz gereken uzun gibi görünenÖmrün kısalığıBu kısa ömürde değmez kötülüğeİşte bak ölenden kalan ne geriyeAnılır kötülüğü ve iyiliği ileDeğmez üzülmeye değmez ağlamayaAkıtma gözyaşlarını boşunaGelmiyor, gelmiyor bak gidenler geriyeSadece yaşamaya bak iyilikleAnılmak istiyorsan ölünce güzellikleGelmiyor, gelmiyor gidenler asla geriye




Gençlik

Ah, kahpe gençlik ah,Gençlik var serdeKim oturur oturduğu yerdeSatın alınamaz para ve de pullaBilemedik hiç kıymetiniDaimi misafir sandık seniNerden bilirdik bir gün terk edeceğiniSon pişmanlık fayda vermiyorHer zaman ki gibi.Dişler döküldü beller büküldüBilmem ki kim üfledi mumuGörmez oldu gören gözüİşitemiyor artık söylenen sözüGençliğin kıymetini bilmeliElle tutulmaz kafese konmazKimse bilerek yiyip tüketmezHam meyve sevilmez belkiOlgunu da dalda durmazOrtasını herkes bulamazFazla derin düşünmeye gelmezYalnız sende olsa hiç çekilmezKimi yaşlı olacak, kimi genç ölecekYaşlar gidiyor ömür bitiyor bu gerçekGençlik hevesinden vaz geçsekGitti gençlik gelir mi geriBel bükülmüş diz tutmaz nasıl yürümeliAğlamanın sızlamanın var mı anlamıDertlerden üç beş şerefeli minare kurmalıBilmem ki nasıl çekmeliHer insanın başında, ne demeli, ne demeli.




Geri Dönülmez

Ne yapayım malı, ne yapayım mülküBaksana kim götürüyor öbür dünyaya kürküYaşarken kıymetinden kıymet verilmezÖbür dünya düşünülmez gıybetten geri durulmazHer gün ayrı bir zevk sefadan geri kalınmazNimetlerin iyiliklerin kadri kıymeti bilinmezKötülükten namertlikten kaçınılmazDünya ters dönse işler yarıda bırakılmazDürüstlük doğruluğa değer verilmezÇoğu zaman maddiyatsız hatır gönül güdülmezParanın girmediği kapı açılmazÖmrün bittiği gün bilinmezAma Azrail geldi mi geri kovulmazZengin fakir gözlemezO yol tek yönlüdür girdin mi geri dönülmez




Gibi

İnce uzun boyludurYeni yeşeren fidan gibiEla gözleri kalpleri delerYayından çıkmış ok gibiÇok da kıskançtırOyuncağını paylaşamayan çocuk gibiGizli, gizli buluşurken nişanlandıEvliliğe atılan ilk basamak gibiMutluluğu evlilikte ararHer genç gibiÇok ama çok stresliHiç kavuşamayacak gibiGün olur evlenirlerHerkes gibiDileğim; hevesin sönmezİpi çözülmüş balon gibiİzlemek isterimSonu mutlulukla biten Türk filmi gibiAma tüm bunlar gösterir çok sevdiğiniLeyla ile mecnun gibi




Gibi.

Hiç ölmeyecekmiş gibiMaddiyata değer verirsinDünyaya sen düzeltecekmiş gibiHer şeye üzülürsünYağmurda güneş açtırır gibiAğlarken gülersinÇok mutluymuş gibiZaman, zaman coşarsınÇok sağlıklıymış gibiDağ bayır kesersinGerçekleşecekmiş gibiHayallerle yaşarsınHayallerin yıkılır bir duvar gibiÖlümü, yaşamaya tercih edersin




Gidiyor

Bakma öyle mahzun yüzümeÇok ağlattın sen özümeAncak açtım biraz gözümüSalma beni yine hüzneVerdiğin dertlerle canıma yettin,Bir güldürüp beş ağlattınDert gemisinden hüzün denizine ittinBalıklara yem ettinSanma gemin hep böyle yüzerAllah büyük, bir gün seninde canın bezerİşte o gün gözlerin beni ararAma boşuna, mezarcılar mezar kazıyorGeride birkaç dost ağlıyorSalayı okuyan bile kin kusuyorBiliyor ki bir garibi daha yolcu ediyorBileti çoktan kesilmişBinmiş imamın kayığına gidiyorSana da zevkle el sallamak düşüyorSanma bu yolda bazıları gidiyorGeride kalanın ömrünü kimse bilmiyorHiç beklemediği anda sala onun için okunuyorGece, gündüz, uykuda, uyanık demiyorZaman zaman yokluyorBoşluğunu bulup alıp götürüyorEn büyük mutlulukları bile yıkıyor




Girme Salıma

Bitkin perişan bir haldeyimEn sevdiği yemeği yiyemiyorNedenini biliyor amaKimseyi bende sevdim diyemiyorSevdiğinin gözleri elaİşte o gözler açtı başına belaAşk denilen şeyi hiç inanmazdıSaçmalık, saçmalık derdiGözlerinde oluştu adeta perdeOnu görür oldu her yerdeArkadaşları falına bakarEla gözler masun, masun ona bakarElini çabuk tutmazsa korkarO güzel gözleri toprak örterTabutun sapı uzunBak salasını veriyor müezzinZamanında sevgini gösterip çalmadın kapısınıİsterdi eş olup evinde salınaŞimdi uzak dur. Girme sakın salına. Girme salına.




Göz Yaşlarını Sevenler Silecek

Anladım seviyorsun sen besbelliÖyleyse saklamanın sebebi ne kiBöyle yapmakla kendini hem de karşındakiniEziyet ediyorsun kiSevenler asla böyle yapmaz kiAllah koymuş sevgiyi kalbineSebepsiz yere kalbini yormak niyeKarşındakinin sevgisini bile bileSevgiyi bertaraf edip beklemek niyeHava sıcak seven kalpler sımsıcakBu sıcak kinleri buzları eritecekSevilmese de sevmeyen kalp kalmayacakSevgisizler mutluluk için sevgi arayacakSeven kalp elbet bir gün aradığı sevgiyi bulacakBulacak ama belki geç olacakKarşısındakinin kalbini çalacakÖnünde sonunda aradığı mutluluğu yakalayacakTüm kalpler sevgiyle dolacakSeven insanlar mutluluktan uçacakSevginin değerini sevenler anlar ancakBu mutluluk gözyaşlarını gene sevenler, sevenler silecek




Gözlerim Ela

Gözlerimin rengi elaHerkes hayrandır onlaraBir bakışıyla çok şey anlatır sanaLens mi diye sorarlar daimaOnları Allah verdi banaGözlerimin rengi elaSevgiyle bakar etrafınaGözyaşlarıyla dolar ara, araYazıktır ağlatmayın onlaraİyi anlatır anlatmak istediğiniGözlerimin rengi elaSiz bakmayın göz yaşlarınaNasıl da parlıyorlar baksanaOnların güzelliği yeter banaBaygın, baygın bakıyor baksanaNazar etmeyin sakın onlaraGözlerimin rengi eladır ela.




Gözlerim Kapıda

Bugün ayın yirmi biriİçimde yine esiyor hüzün yeliBankanın önünde arkadaşların doluElim bilgisayarda gözlerim kapıdaSanki sen dikilivereceksin karşımaHer ayın yirmi birinci günü sabah erkenMaaşını almak için bankaya gelinceBana da uğrardın yaÇorbacıya gideceğim diyeÇay bile içmeden dönerdin yaYıllar sonra bile gözlerim kapıdaHep o günlerde seni bekliyorumEvet bugün de ayın yirmi biriBankaların önü yine doluGözlerim gene, gene kapıdaBu ayda gelemeyeceksin babacığımGelemeyeceksin biliyorumAma dört yıldır bekliyorum. Bekleyeceğim.




Gurbetçi

Düşmüş gurbet ele için, için ağlıyorKulaklarında hemşerilerinin sesleri çınlıyorElin memleketinde sabahlar olmuyorBir hafta, bir ay, bir ömürde kalsan Vatana doyulmuyorNe yapalım kader, sılada kalmana izin vermiyorMemleketin havasına asla doyum olmuyorGözü arkada da olsa işi gereği memleketi terk ediyorKısa süreli de olsa memleketinin güzellikleriniDoya, doya yaşıyor doya, doya yaşıyor




Gurbetçi 2

Bundan yıllar önce özenmişYurt dışı hevesiyle yanmış tutuşmuşAlmanya diye biraz buruk biraz sevinerek gitmişGittiğinin ilk gününden beri vatanına özlemişDüşmüş gurbet ele için, için ağlıyorElin gurbetinde sabahları edemiyorDüşlerinde geride bıraktığı yakınlarını görüyorVazgeçeyim dese iş işten geçmiş geri dönemiyorÇok çalışmış az yemişSıla hasreti içinde günden güne büyümüşBaksana sabrı nasıl da tükenmişYaz gelsin diye dört gözle beklemişYurt dışında çekmiş yabancının kahrınıBir Allah birde kendi bilir çektiği çileyiTabii gittiği gibi geri gelmemeliEn basitinden bir araba almış olmalıBoşa çekmiş gurbetin kahrını denmemeliHani düşer ya millete derdiNe yapmış, ne getirmiş gibiHerkesin ağzı tutulmalıAz da olsa hava atılmalıAlmanya da mevsim bile farklı,Gelenler söylüyor kapatmış sobayıGelmiş vatanın sıcaklığını yaşamayaGüneşe yakınlarına olan hasreti gidermeyeNe yapalım kader sılada kalmasını izin vermiyorMemleketin havasını suyunu asla doyamıyorGözü arkada da olsa en çok bir ay sonraİşi gereği memleketi terk ediyorKısa süreli de olsa memleketin güzellikleriniDoya, doya yaşıyor. Doya, doya yaşıyor.




Gülemiyorum

Bu günde akşam olduYandı yine sokak lambalarıBirer birer yandı bütün evlerin ışıklarıYandı, yandı da aydınlatamadı karanlık dünyama.

Ne olurdu herkese gülen talih gülse bana daHerkes gibi benimde bir yuvam olsaKuşlar kurtlar kurmuş yuvaBir benim yuvam olamadı

İçimdeki karanlığı silemiyorumNe kadar sevinsem de içten gülemiyorumHiçbir şeyden mutlu olamıyorumMutlu olamayınca asla gülemiyorum

Yapmacık hareket edemiyorum,Sahte sevgilere kanamıyorumGerçek sevgiyi bulamıyorumHayatta asla gülemiyorum

Sevgi nedir bilemiyorumSevgisizlikten bunu tadamıyorum,Beklide ben sevilmeyi değil sevmeyi bilemiyorumŞu yalan dünyada asla uzun süreli gülemiyorum




Gülüyor musun?

Ben ağlıyorum sen gülüyor musun?Ben seviyor sen seviyor musun?

Sevginin kıymetini biliyor musun?Sevgi, sevgi nedir biliyor musun?

Yok, yok bilemezsinSeverken terk ettin yaSen hayatta gülemezsinİnan ki doğru dürüst ölemezsin

Seven kalbi ağlatırkenUçuyormuşsun mutluluktanNe kötülük gördün ki seven kalptenO ise sana bağlanmıştı canı yürekten




Güven

Ailenin güveniEvlerimizin şenliğiDoğruluğun dürüstlüğün örneğiBir tek sensin bir tek senİyilikle bağdaşanKötülükle savaşanMutluluk için koşuşanBir tek sensin bir tek senAyırımsız yemek yiyenSaygı sevgiyi esirgemeyenBulutlu havayı güneşlendirenBir tek sensin bir tek senEspri kaynağıGirdiği evin direğiHer ortamın ilgi odağıBir tek sensin bir tek senKaranlık dünyamı aydınlatanRüyalarımı hayra yorduranDolabımı dolduranBir tek sensin bir tek senDağ bayır gezdirenDüşmanları bezdirenOcağa yemek koyduranBir tek sensin bir tek senHüzünlü anımda güldürenMutluluktan başımı döndürenTüm dertlerimi son bulduranBir tek sensin bir tek senElem tasa hüznü kovduranYaşamayı sevdirenYeniden hayata döndürenBir tek sensin bir tek sen




Güzeldi

Güzeldi her şey çok güzeldiYedik, içtik, gezdikSevdik birbirimizi, kardeşçe sevdikSevincimizi, derdimizi paylaştıkŞimdi gece gündüz koşuşuluyorEvlilik günü yaklaştıkça yaklaşıyorEn çok da benim dertlerim depreşiyorEski karanlık günler yola çıktı geliyorOcağımın tüpü bitmek üzereYemek yarıda kalıyorGözlerim kara talihime ağlıyorYalnızlar sadece yalnızlar beni anlıyor.




Hakka Şükür

Küçümsemeyin asla yalnızlarıSanmayın yalnız bırakır dostlarıYanlarında olmasalar bileOnların yanındadır hep kalpleriO gördüğün kimse yalnız değildiOldukça kalabalıkta büyüdüAzrail’e koyamadılar karşıYalnızlık oldu hayat hikayesiAslında yoktur tırnak kadar suçuDer; olmaz olsun kaderin böylesiArkadaşlarıyla gelir neşesiHep sızlar kalplerinin bir köşesiDobra dobradır onların sözleriÇok ama çok sulu olur gözleriDursa da gözleri ağlar özleriYine de Hakka şükürdür sözleriOnlar yalnız görünürler bakmayınKader yeterince yakmış zatenOnu ağlatıp birde siz yakmayınKötü bedduaya mecbur etmeyin.




Halsizlik

Ayaküstü sohbete doyulmazBel tutmaz ayak yürümezKarşındaki halin bilmezKısa kesemezsin, denir kendini beğenmişBilinmez ki izin vermez ağrılar

Senin canın yanar için burulurAyaküstü soru üstüne soru sorulurTaşıyamaz koca gövdeyi, bel yorulurSonra da kovalanmış gibi görülür

On adım atılmaz nefes daralırKoşarak mı gidip geldin diye sorulurYürüyemez ki nasıl koşulurBırak ya ağzı olan konuşur

Sebze meyve değildirNe pazara götürülüp satılırNe de pazardan alınırAllah böyle layık görmüş daha ne denir




Hangi

Hangi duygu seni sevmemi engel olabilirHangi silgi seni aklımdan silebilirHangi süpürge senden kalan anıları süpürebilirHangi kanı donmuş seni benim gibi ısıtabilirHangi lüks arabanın ön koltuğu seni misafir edebilirHangi saray senin salınağın olabilirHangi rüya seni rüyamdan atabilirHangi şaklaban beni neşelendirebilirHangi Türk filmi beni senin gibi duygulandırabilirHangi tatlı ağzımı tatlandırabilirHangi tükenmez kalem tükenen anımızı yazabilirHangi kırık kanatlı kuş senden haber getirebilirHangi ürperten rüzgâr senin kokunu taşıyabilirHangi sümüklü mendil benim gözyaşımı silebilirHangi klima hangi vantilatör beni serinletebilirHangi yalancının mumu karanlık dünyamı aydınlatabilirHangi doktor kalbimdeki sızıyı dindirebilirHangi hoca ben başında olmadan sana kefen biçebilirHangi caminin soğuk musalla taşı seni sarabilirHangi imam ben olmadan üç sallatıp bir bağlatabilirHangi vicdansız eller seni kara toprağa yar edebilir.




Hani

Sabah oldu güneş doğduYine yoksun gözlerim dolduÜmitlerim hep hayal olduHani saat onda gelecektinKış bitti yaza döndüSıcaklar gitti sonbahar geldiVerdiğin sözler nerede kaldıHani bir sonbahar sabahı gelecektinAyağıma aldığım pabuç daraldıGözlerim yol beklemekten sarardıSöz verip de gelmeyecek ne vardıHani bir sabah, saat onda gelecektinSabah treni düdüğünü çaldıBenim kalbimi o zalim çaldıBeklemenin sonu hüzün olduAğaçlarda ne yaprak, ne dal kaldıHani, hani bir sonbahar sabahı gelecektin




Hatırlarsın Canım

Bir dost arayıp bulamadığındaVerdiğin sırrı bir başkasından duyduğundaEline cebine atıp boş bulduğundaHatırlarsın canım hatırlarsın beniKapıyı anahtarla açıp girinceTerliklerini arayıp bulamayıncaSalona girip gazeteni eline alamayıncaHatırlarsın canım, hatırlarsın beniAkşam yalnız yatıp, sabah yalnız yatıncaÇıkardığın çorabı aynı yerinde görünceTemizini arayıp bulamayıncaHatırlarsın canım, hatırlarsın beniAğlarken gözyaşını kendin sildiğindeKendi sofranı kendin kurduğundaSofraya bir tabak, bir bardak koyduğundaHatırlarsın canım, hatırlarsın beniSevildiğini anlayamadığını fark ettiğindeSevgiye değer birini bulamadığındaUçuşun bitip yere indiğindeHatırlarsın canım, hatırlarsın beniCebindeki paralar suyunu çektiğindeSevdiğini sandığın dostların terk ettiğindeKaranlık içinde mum ışığını aradığındaHatırlarsın canım, hatırlarsın beniRuhsuzluğun verdiği sarhoşluktan ayıldığındaÇevrendeki mutlulukları özendiğindeBalkonda oturan iki kardeş gördüğündeHatırlarsın canım, hatırlarsın beniSıcak yemeğe hasret kaldığındaBit başını sardığındaYaz bitip mevsim kışa döndüğündeHatırlarsın canım hatırlarsın beni




Hava Bulutlu

Ocak ayının son günü Çarşambaİşlerimizin yoğunluğu arasındaGözlerim bir an dışarı takıldığındaAğaçlar tozlarını dökmek istercesine sarsıldığındaBulutlar birbirini kovalarcasınaYetişmek istercesine çok önemli bir randevuya,Birden bire şimşekler çakar yaBirden bire gök gürler yağmur başlar yaİşte bu günde öyle oldu şu andaZaten içimde hava bulutluykenBeynimde şimşekler çakarkenBir baktım yağmur başladı benliğimdeGözlerim sulu bulutları aratmıyor yaYağmur faydalıdır toprağa, faydalıdır bitkiyeGözyaşlarımın süzüldüğü yanaklarımdaNe bitki yeşerir nede çim biterSadece rengi kırmızıdan sarıya dönüşür




Hayallerim Gerçek Oluyor

Hayallerim gerçek oluyorBir an kollarım seni sarıyorKalbim yerinden dışarı fırlıyor,Gözlerime inanamıyorum acaba doğru mu görüyor




Hayat Güzel Yaşamak Güzel

Her yaşantının sonunda ölüm olsa daHer ölenin arkasından yas tutup yansan daBir süre sonra unutulur unutulmaz desendeHayat güzel yaşamak güzel her şeye rağmen

Gecenin karanlığı içini ürpertse deGece yatıp günün yorgunluğunu atmak var yaHer gecenin bitiminde gün doğar yaHayat güzel yaşamak güzel, her şeye rağmen

Yağmurlu hava kasvetli olur amaToprakların bitkilerin suya ihtiyacı var yaNasıl olsa yağmur bitip, güneş açar yaHayat güzel yaşamak güzel, her şeye rağmen

En sevdiğini kaybedip kahrolsan daSeviyor dediğin riyakâr çıkıp seni terk etse deSende o sevgi dolu yürek var yaHayat güzel yaşamak güzel, her şeye rağmen

Ağla gözlerim ağlaÜzülüyorsan durma karalar bağlaGün olur kara yazma eskir, yerine beyazı gelir yaHayat güzel yaşamak güzel, her şeye rağmen

Seven kalpler ümitsiz kalmazSevenin ümidini hiçbir şey alamazSevgisiz sevmek olmazHayat güzel yaşamak güzel her şeye rağmen




Hayatımdan Çıkardım

Ben sana sevgiyle yaklaştıkçaSen açtın gönlümde bin bir yaraŞimdi benim peşimi bırak daBaşka birini araBirazda git onu yaralaBeni ömür boyu mumla araYaptığını sandığın iyilikleri taptın başaÇabalama hiç emeklerin boşaPerişan olsan da peşimden koşa koşaDönmem asla sanaTüm hatayı sen yaptınHepsini bana mâl ettinTürlü türlü hakareti yaptınBelli ki sen kafayı oynattınKaranlık gecemi aydınlatan ay sandımGüneşi bırakıp sana kandımAnladım ki çok aldandımSeni hayatından çıkardım




Hayırlı Tezkereler

Valizini aldın işte gidiyorsun,Asker oldum dostlar ben diyorsunŞimdiden başladın şafak sayıyorsunSen bizden gizliyorsun, gizli, gizli ağlıyorsunBir ay sonra dağıtım izni diyorlarOn günlüğüne geliyormuşsunDöndüğünde daha da ırak gidiyormuşsunBir ayı gitti geride beş yüz yirmi gün kaldı diyorsunEle kolay geçen günler nasıl sayılırBir biz biliriz birde senAllah vatana zeval vermesinAskerlerimiz sılayı beklesinAna bacı rahat uyusunTanrım askerlerimizin tümünü korusunDuydum ki izne geliyormuşsunBilmem ki ne kadar yanımızdasınİzin biter yine geri döner, şafak sayarsınAskerlik vatan borcu der sılayı beklersinDua ederiz ki gittiğin gibi dönesinTüm askerlerimiz vatanını beklesinAileleri onlarla gurur duysunAllah tüm askerlerle birlikte sana daHayırlı teskereler ihsan eylesin




Hayretle Bakar

Gördüğüm her kaş üstünde kaş vardırYaşanan iyi ve kötü olaylar vardırHer olay karşısında gözümde bir damla yaş vardırBazen neşeden bazen hüzünden akarKalbi katı olanlar bana hayretle bakar




Helal Olsun

Pişmanlığını ifade edebilenUzatılan ele el verenlereGeleceğe umutla bakanlaraHelal olsun, helal olsun

İnsanlığa insanca yaklaşımı olanlaraHatasını anlayıp geri adım atanlaraMutluluğuna mutluluk katanlaraHelal olsun, helal olsun

Dostluğa dostça kucak açanlaraÖzür dilemenin insanı yücelttiğini kabul edenlereAffetmenin büyüklükten olduğunu bilenlereHelal olsun, helal olsun

Mutluluk aramaktan yorulanlaraYıllar sonra her şeye rağmen karşılıklı sevenlereBirbirlerinin bütün hatalarını bir kalemde silenlereHelal olsun, helal olsun

Olumsuzlukları silmek için çabalayanlaraBu çabaları boşa çıkarmayıp cevap verenlereEski mutluluğuna tekrar kavuşanlaraHelal olsun, helal olsun




Hep Bak

Komşun geldi karşıma dikildiSenin selamını getirdiSanki yüreğime hançer batırdıÖzlemimi bin kat artırdı

Adınız dilimden hiç düşmüyorİnsan eski günleri unutmuyorBel bacak tutup yürütmüyorAkraba eş dost aratmıyor

Yollar ırak gidemiyor ayakÜzülme sakın yaşamaya bakBenim canıma etti ayrılık takGönderdiğim çiçeğe karşına koyHep bak hep bak.




Her Gece

Her gece içtim, içtim sızdımBoşalan kadehleri saydım gezdimAyıldığımda yine dertlerimle kaldımDesene içkiye boşa para saydım

İçince dertlerim biter sandımYine boş hayallere daldımÖnce boş kadehleri, ayılınca dertlerimi saydımYanıldım, yanıldığımı şimdi anladım

Elveda meyhaneci artık içmiyorumİçip, içip sana para kazandırmıyorumBoşalan kadehlerdeDertlerime çare aramıyorum. Aramıyorum.




Hesabı Sorulacak

Çocuklar dünyaya geldiğinde ağlarAnneler babalar güler sevinirBeslenir büyütülür elinden tutulur yürütülürEn seviyeli okullarda okutulurVatana millete hizmet versin diye askere gönderilirSonrada şafak sayılır dualarla yolu gözlenirMektuplar telefonlar yardımıyla günler sayılırTeskere nasip olanların aileleri sevince boğulurTeskere yerine başsağlığı dilenenler vardırOnların evladı vatan uğruna şehit olmuşturŞehitlik mertebesi yücedir bu bilinirHep dilden dile dolanır söylenirAna yüreğidir evladı şehitte olsa ağlanırBaba yüreğidir şehittir der yanan yüreği avutulurBu vatan bekçileri hangi vicdansız ellerce vurulurBırakılmaz akan kanlar yerde elbette hesabı sorulurSiz de belki bir gün askerdinizSizinde elinizin silah tutması orada öğretilmiştiBunlar sizden sonraki vatan bekçilerini vurmanız için mi öğretildiSilah düşmana, silah vatan hainine, silah bölücülere çekilirNe amaçla olursa olsun bir ağacı bile devirsenBir hoş olur inan, insan olan insanSen nasıl acımasızca vatan bekçilerini devirirsinSen insan mısın sanki nefes alıp yürüyorsanKalmayacak akan kanlar asla yerdeSaklansan da kırda, saklansan da dağda. bayırdaElbet sonun seninde kullandığın silah daSorulacak ama sorulmasa da bu dünyada hesabıSorulacaktır elbet en büyük hesabı yüce ALLAH nezdinde




Hoş Geldin

Çok uzundu yolunÇok nazlıydı canınDokuz aydır yolunu beklerizAdını önce duyduk bizKendin anca göreceğizDünyaya hoş geldin kızAllah analı babalı büyütsün derizDoğduğu gün pazartesiAnasının babasının neşesiEvlerinin altın topuAdını gene anne babası koyduÖmrünü Allah verdiCeren aramıza hoş geldiMiniksin miniciksinAğlamasın yüzün hep gülsünEl bebe gül bebe büyüsünAllah, Allah bahtını açık eylesin




hoş Geldiniz

Bunca yıl yedik içtik gezdikBekârlıktan bezdikEvlenmeye karar verdikBelki çoğu kişinin deyimi ile Ayvayı yedikEl ele verdik Beklemeleri sona erdirdikUmudumuz mutlu bir yuvaÇıkıyoruz işte yolculuğaHepiniz hoş geldiniz uğurlamaya




Huzur Gemisi

Bekârlar limanından davul zurna ile kalktıYALÇINDAĞ gemisiSevinç gözyaşları ile uğurladı sevenleriEngin denizde yol almakta idiSevgi seli ÇELİK limanına sürüklediDemir attı artık bu limanaDeniz dalgalı olsa daTüm gemiler alabora olup batsa daBu gemi sevgi halatı ile bağlandı rıhtımaBekleme süresi dolmuştuEvliler ülkesine yolculuk zamanı gelmiştiPınarbaşı Havuzlar düğün salonunda toplandı uğurlayıcılarıÖmür boyu mutluluk saadet huzur dileklerimizleEvliler ülkesine uğurluyoruz Ayşegül ile Güven’iMutluluk Saadet, Huzur dolu günler onlarla olsun.




Işıltıyla Bakar

Yaslanmış demire etrafa süzerYaşlı mı desem, buğulu mu gözlerO gözler de kim bilir neler gizlerGözler konuşmaz ışıltıyla söyler

Bıyıkları oldukça gür dudaktan sarkarİki günlük sakal kesilmeyi beklerYine de yakışıklıdır, gören dönüp geri bakarSesi duyulmaz ama kalbinin vuruşu dışa çıkar

Hırkası ince soğuktan titrerSırtında mont olanı gıbte ile bakarKalbinin sıcaklığı yüzüne akarEvlidir iki çocuk birde eş bakar




İçimdeki Karanlık

İşte bir gece daha başladıGökyüzü karanlıktıAy ile yıldızlar biraz aydınlattıİçimdeki karanlık geceden de berbattıBir uçak sesi duyuldu, uzaktıAy ile yıldızdan ışık getirdi mi?Geçti gitti o, can yine umudunu yitirdiMumlar eridi bittiElektrik kesiktiTrafolar çoktan attıElektrikçiler hepsi grev yaptıAydınlatmamakta inat ettiİçimin karanlığını.Onun bir tek umudu vardıBu yaşadığı karanlıkÖldüğünde yalnız yatacağıMezardaki karanlığı aklına getirdiİşte o zaman gün doğmadıDoğmadı amaOnun içindeki karanlığı gölgede bıraktı




İhanet

Bendeki sevgi solmuş çiçeklere verir hayatSendeki sevgi bana göre biraz bayatSevmediğin kişiyle çekilir mi bu hayatGerçek sevenler gözetmez menfaatSevmediğin eşe nasıl yapılır itaatHer hareketinde ortaya çıkar inat,Gerekirse karşısındakine yapar hakaretBöyle olunca yükselir ailede hararetHâkim baba dinler onları nihayetHâkime göre yapmıştır her ikisi de ihanetİşte o zaman kopar en büyük kıyametHâkim bey ne olur boşa atAma çocuklar ortada kalmasın nafaka bağlat




İlan Edeceğim

Hırsızlık diyorsun mesleğimSen miydin sık sık kapımı zorlayanÇok hırsız denedi kapıyı açmayıKilit üstüne kilit vurdum ardınaBilseydim kilit dinlemez kalp hırsızıVerir miydim o kadar kilit parasıBende sanırdım kilit canımın korumasıNerden bilirdim kalp hırsızının hüneriniKilit anahtar dinlemediğiniNerden bilirdim bir gün seveceğimiHem de hırsızı, kalp hırsızınıSevdiğinin mesleği ne diyorlar mesleğiNasıl diyeyim kalp hırsızıYola getirdi taş kalpli insafsızıElimle açtırdı kalbimin kapısınıYok, yok bu hırsız değil galiba dolandırıcıNasılda dolandırdı elimle verdim kalbimiPişman değilimSevdim seviyorum seveceğimSevgiye yenik düştüm diye ilan edeceğim




İmza Attınız Ya

Yuva yıkmak kolay ama kurmayı bilir misin?Bunca yuva özlemiyle yanıp tutuşan varkenKurulmuş yuvanın kıymetini bilmeyip yıkmak niyeÇocukları analı babalı öksüz koymak niyeO çocuklar dünyayı gelmeyi kendileri istemedi kiİkinizin kararı getirdi onları bu cehennemeOnlar ağlaşıp gelirken siz gülüyordunuz ya,Gül gibi geçinip, cennette yaşamak varkenBirbirinize cehennem azabı vermek niyeParasız hiçbir şey olmaz bu bilinirse deParayla mutluluk satın alınmaz kiYokluk ateşten gömlekmiş giyen bulunmasa daVarlıkta yoklukta hastalıkta sağlıktaDiye imza attınız ya




İnsaf Versin

Hastalık geldi mi başaYatırır gece gündüz yatağaBaktırır açılmayan kapıyaNe ilaç, ne doktor boşaDüğün değil ki gitsin hoşaSelan verilsin ki birkaç arkadaşın zil basaBirde hoca gelir koşa, koşaSanma ki içine düşer tasaBakar cebe girecek parayaBirde paran pulun varsaMirasçılar düşler paylaşmayıDakikalar gün, günler ay gelir onlaraBir an önce bölüşsek diye mallarıGelirler küs olanlar bile bir arayaBağlama bunu ölümün verdiği korkuyaAllah vicdan insaf versin onlaraDüşünmezler ki miras mahkûmdur miras olmaya




İnşallah

Üzülme bak mektubun gelmişYazılanlar belki de yüreğin delmişAna-baba bacı eş selam salmışMektup alamayanın yüreğine hançer dalmışEş den dosttan anadan babadan ayrı yaşamak zordurDillerdeki dua hep ya sabırdırSabretmesini bilen kendini yolun sonunda bulurAma işte o günler nasıl geçer çeken bilirKesilse de cezan ay, kesilse de yılUnutma sayılıdır, zorda olsa bilDışarıdakine de hayat kolay değilEn azından kalemin kırılmamış şükretmesini bilKaderdir, alınyazısıdır, yılmaSeni senden çok sevenler var dışarıdaBekler sevenlerin yılmadan yıllarcaSabrın sonu selamettir unutmaÇekilen ceza değil çiledirSana da kapalı kapıların açıldığı günNe keder kalır, ne de hüzünHiç içerden çıkmamış gibi, güler yüzünİlk günler geçmez gibi gelse deAkar gider bendini yıkan dereDurduramazsın zamanı kapalı yerde deBaksana ardına kaç gün bıraktın gerideGecenin karanlığı devam edip gitmezSeven sevdiğini beklemekten bıkmazBeklemeyen zaten sevgiden söz etmezGirerken açılan demir kapılarBir gün çıkmanız için açılırÖnünde bekleyen yakınlarının yüzünden sevinç saçılırSüresi dolan hürriyetine kavuşurKaranlık odanıza derya gibi sesiyle ay gibi doğar şenizBak yine kalktı sessiz geminizSizlerin sesini birbirinize ulaştırır programımızİnşallah yakında hürriyetinize kavuşursunuz




İstememiştim

Ben dostluğu böyle istememiştimBu dostluklar için canımı veririm demiştimGerçek dostum demiştinSahte dostlara koyup geçtinİtiraf ediyor af diliyorsunO anda bile hala gerçekleri saklıyorsunHiç kimseyi değil kendini, kendini aldatıyorsun.




İsterdim

Kuşlar gibi özgür olmak isterdimAğaçların en yüksek dallarına salıncak kurmak

İsteyince yere inmekİsteyince yerdekilerle dalga geçer gibiYükseklere uçmak isterdimBazen güneşte yanınca suya inmekBazen soğukta donunca apartmanın penceresine konmakMerhamet dilenmek isterdimEli kolu bağlı önüne verileni yiyenVerilmezse aç susuz kalanZevkleri için süslü kafese konanKapı açılırsa çıkıp uçanAçılmazsa sessiz boyun eğenOlmak istemezdim.




İsyankarım

Bundan bilmem kaç yıl önce dünyaya gelmişimKendimi bildiğimden beriKâğıt ve kalemlerimle gezdimBazen kötü yazdım bazen iyiKimini güldürdüm bazılarını da üzdümBu yaşantı bayatladıArtık hayattan bezdimCanıma tak dediYağmur yağdı ıslandım gezdimGörenler deli dediRüzgâr esti savruldum gezdimGörenler boş bir kâğıt, kuru yaprak sandıKim ne derse desin ben yaşarken öldümBilmediler içimdeki derdimiÇünkü içim kan ağlarken hep güldümBir gün kader güldürür dedim diHer derdin üstesinden gelebilirim sandımDayanamıyorum yitirdim artık sabrımıGünaha mı giriyorum bilmiyorumİsyankârım dünyaya, isyankârım kaderimeİsyankârım böyle, böyle yaşamaya




Kader

Her gün önümüzden geçerMavi gri arabalarKüçücük demir telli pencerelerAralarında belli belirsiz gözlerBelli ki özgürlüğü özlerBilinmez suçları nedirHepsi de üst binaya adliyeye gelirHâkim karşısına bir, bir çıkarılırYakınlarını uzaktan da olsa görürBir nebze hasret giderirHâkim onları bir,bir dinlerKiminin cezası neyse kesilirGeldiği arabayla geri dönerÖnüne geçilmez kaderdirDört duvar arasında günleri sayarKiminin kararı berattırArkadaşları ile vedalaşırBilinmez işte günler kime ne getirir.




Kader Ayırdı

Dönse de ben aynı ben değilimKalmadı kalbimde onun sevgisiTelefon numaram değişti amacım onun aramamasıYine de çok kolay yapmıyor bu can bunlarıOndan kalan iki eski resmiYırtıldı dese de saklamıştır belkiYıllar geçse de bakılır belli kiHatıralar yaşanırBilmez ikisi de birbirleri mutlu mudur?Hala ikisi de birbirinden umutlumudurKader ayırdı onlarıKader unuttu onları, onlar unutmadı ki




Kader Mahkumları

Kader mahkûmları, kader mahkûmları derizBu iki kelimeyi söyler dururuzKader nedir iyi kötü biliriz,Mahkûmluk nedir nasıldır bilir miyiz?Kim namus, kimi mal, kimi can uğrunaKimi de bir iftira kurbanıKimi bir anlık öfkeye hâkim olamayıncaGirer iki polis koluna tutar mahkemenin yolunaAvukatlar tutulur davalar görülürBazen hâkimin kalemi kırılır,Bazen müebbet, bazen yıllar, bazen aylarla ceza kesilirKodes denir parmaklıklar arkasına konulurBilir miyiz orada günler nasıl geçerDışa kolaydır, görüş günü gözlenirGörüş bitimi içerdekiler koğuşa kapanırAnalar bacılar eşler üzgün evlere dönerHayat devam eder, eder ama nasıl eder kim bilirDışarıda hava güneşli olsa da orada hep bulutluKimi affın yolunu gözler kimi af gelir diye umutluKiminin suçu af dışı diye söylenir, içi kasvetliYıllar geçer gençler olur ihtiyarDışarı çıksa çevre onu itelerDüşünmeyiz ki kaderdir, Allah korusun amaBir gün bizi de yakalar




Kader Utansın

Neden bana öyle bakıyorsunDurma için için ağlıyorsunKalbinden neler geçiriyorsunVazgeç, vazgeç gayrı bu sevdadan

Akşamları masum yatıyorsunSabah yine öyle kalkıyorsunÇay yerine hep su içiyorsunKendine neden kahrediyorsun

Gülüyorum diye kıskanıyorsunGülerken içimi bilmiyorsunTanışmaktan pişmansın diyorsunO konuda hata ediyorsun

Bana binlerce cefa versen deGülmeyi unutup ağlatsan daYürütmeyip süründürsen dePişmanlık duymuyorum yine de

Tanışmak varmış kaderimiz deAyrılık yazılmış alnımızaMutsuzluk çıktı şansımızaKader utansın sana, bana ne




Kaderimde

Dertten derde saldın beni sendeDerdimi diyemem kimsenin yanındaSokağa çıkarım başı önündeTestere ile devrilmiş bir ağaç gibi devrilsem bileBir kimse ilgilenmez benimleBunun sebebi bende mi sorarım kendimeYok be kaderimde, kaderimdeFelek vurmuş ne var ki insanların elindeKurumuş yere düşen yaprak misaliYıkılırsam kaldırırlar mı beni deYaprağı kaldırırlar amaçları yeri temizlemeBenim yaprak kadar değerim yok mu be




Kadın

Kimisi için; altına serili yatak,Kimisi için; viski, cin, tonik,Kimisi için; şarap, rakı, konyak,Kimisi için; ömür boyu yorgun bir manyak,Kimisi için; kendine uygun,Kimisi için; sakinleştirici şurup,Kiminin; ömrüne törpü,Kimisi için; tazecik körpe,Bir filizdir KADIN.




Kadınlar

Teni gibi yumuşacık kalpleriBoynu bükük bir gülle bile alınır gönülleriOnlar zaten kadın olmakla görmüşler gününüUnutmazlar asla iyiliği ve de kötülüğüHatırlanırlar belli günlerdeKalpleri kırılır kafaları ezilir diğer günleriKadın eksik etektir der kimileriUzunda kısada olsa saçlarıGeri değildir asla zekâlarıAma yerden yere vurulur pek çoğuErkeklerden kalmazlar asla geriYine de yürürler onlardan birkaç adım geriAttılar mı imzayı dönmek istemezler geriDövülse de, sövülse de kocasının yanıdır yeriAslında böyle düşünülmemeliErkeğin yeri ayrı, kadının yeri ayrıAyırım yapmak yanlış bunu dünya benimsemeli,Kadınların vefakârlığı her gün takdir edilmeli




Kadınlar.

Flört eder, nişanlanır,Boyanır dayanır, süslenir,Ne derse he der hoş görünür,İğnesini saklar yumuşak dokunur.Beyaz gelinlik güzel makyaj,Eller kınalı gözler sürmeliDüşünür ne edip masaya oturtmalıiki şahit bir memur imza attırmalı.İmza atıldı iş tamam,Ah ah zavalı adam,Sabah akşam didin çalışEve gelirsin surat beş karışHanım gülmez, eskisi gibi sürme sürmez.Nişanlıyken kafe bar yetmezŞimdi istesende evden çıkmazBinbir bahane lafına laf yetmez.Bu evlilik böyle gitmezSigara koktu, kül döküldüÇorap yırtık, pantolon söküldüHanım kırk yılda bir adama sokulduO anda dilekleri sıra sıra döküldü.Zaten gece gündüz çalışır adamcağızEtme ne olur birde sen cazBilseydi böyle olacak herşeyden geçerdi vaz.Güler yüz eder kışları yaz.Saçını boyatacak, perma meçDökme yüzünü vazgeçVarsa adam verirzaten er geçYok diyorsa,üzme, hadi aynaya geç




Kalan Olmaz

Ölmek deyince hep denir Allah gecinden versinGeçte olsa kalan yok giderimDünya fanidir kalan olmaz bilirimBen ölünce geride ne kalır bilir misinKara toprak altına atılan cismimŞiir diye karaladığım birkaç mısramBeni seven birkaç dostun dilinde bir süre ismimHer şeye rağmen arkamdan seven kadar söven de çıkarsa şaşmam




Kalay

İçim yanıyor yüzüm gülse neye yararÇektiğim acılar içimi paralarNerde dünya bana verdiğin sözlerHep karanlık yüzün neden bana dönerYakmaya çalıştığın umut ışıkları bir, bir sönerBu dertler beni iyi etmez kara yere gömerBeni sevdiğini sandım, yandım kavruldum,Yangından geri kalan kül misali savruldum,Savruldukça iki elimle sarıldımTutunacak hâl kalmadı, kalmadı artık yoruldumAldanma bu sözlerime pes etmem kolaySen benimle geçtiğini sanırsın, ben seninle geçerim alayAldanmakta, aldatmakta kolayAğzımı açtım mı bırakmam, yedi sülalene çekerim kalay.




Kandıramazsın

Pembe gözlükleri taktıramazsınEtrafa yanıltıcı gözle baktıramazsınŞu yalan dünyanın pisliklerini göz görürkenTertemiz dünya diye kandıramazsınKuru sıkı patlatarakMafyayım deyip çevreni korkutamazsınNefes alacak temiz hava bulamazkenTertemiz hava diye kandıramasınSüslü büyüleyici sözler söyleyerekHerkesi kendini yandıramazsınHer gün bir başkasıyla gününü gün ederkenDürüstlük ve namustan bahsedip kandıramazsınSüte su katarakHelal para diye yediremezsinEl ense yatarkenGeceme gündüzüme kattım diye kandıramazsınVarsa helal kazancına haram katarakPara mal mülk toplarsınÖbür dünyada hesabını veremezsinBil, bil ki kendinden başka kimseyi kandıramazsınKula haşa ilahça taparakKendine gerçek dost toplayamazsınDünyadaki gibi yalan şahit tutarakMasum görünüp yüce adaleti kandıramazsınAsılsız dedikodu yaparakHiçbir yere varamazsınOnca kişinin günahını üstlenmişkenHiç heveslenme Allah’a kandırıpCennete giremezsin. Cennete giremezsin.




Kanma

Kendi ailemi erken yaşta yitirdim amaBuldum kendime kırkından sonraKöyde bir anayla babaGideriz onlara her hafta sonundaBaba istemese de göçtü öbür dünyayaAna sen bari ayağını sıkı dayaSizler beni kızsanız da ara, araBen düşmem ardınızaOğlunuza kardeş sizi ana baba dedim yaAna sende uyar Azrail’e gidersen öbür dünyayaKapanır köyün yolu bana,Öz kardeşler birbiriyle geçinemiyor baksanaNe olur yapma o oyunu banaYaşlısın sık, sık yoklar Azrail sanaSakın, sakın ha kanma onaAlıp götürdüklerinden haber var mı baksana.




Katlanacaksın

Düşünceli, düşünceli çıkarsınBalkona kırık bir sandalye atarsınKendine demire yaslarsınBilmem ki bu kadar ne düşünürsün

İki çocuk bir eşe sahipsinÇalışır didinir onları beslersinKarşıdan görünüşe göre çok mutsuzsunSahip olduklarına şükretmelisin

Güler yüzlü sempatik görünüşlüsünŞu var ki belli eşine düşmemişsinEşinin yüzünden düşen on parça olsunNe yapacan, kader deyip katlanacan.




Kavuşuruz

Gönül gerçek dostunu aramaktan yorulur mu?Dostluklar gerçekse top ile tüfeğe yenilir mi?Gerçek dosta hatır gönül konulur mu?Zaman her derde ilaç da bu derde yenilir mi?Yapmacık hareket edemedikSahte dostluklara arkamıza döndükGerçek sevgiye hep yenik düştükHer şeye rağmen ümidimizi asla yitirmedikBahar geldi her taraf şenlendiSeven gönlümüz seninle neşelendiSevgimizin değerini bilmeyenler hep hüzünlendiSabır ile bekleyen dostlarımız muradına erdiDemiştik Allah büyüktür diyeBeklemiştik bir gün kavuşuruz ümidiyleBilirdik Allah da güzel dostluklardan yanaŞükürler olsun kavuştuk işte eski neşemize




Keder Ve Hüzün

Anamdan doğdu doğalı yüzüm gülmediAğlayarak gelmişim fani dünyayaAğlayarak gideceğim galiba öbür dünyayaHerkes ağlayarak gelir amaBir süre sonra gülücükler saçar etrafaBense hep ağlarmışım bebekliğimdeSanki biliyormuşum başıma gelecekleriBiliyormuşum kaderimin karalığınıBiliyormuşum derdin kederin yakamı bırakmayacağınıHerkesi güldürürken beni hep ağlatacağınıBiliyormuşum anasız babasız sevgisiz kalacağımıHangi dalı tutsan elimde kırılacağınıEle kış da bile açan güneşinBana yazın ortasında bile kararacağınıHavanın kaderime ağlarcasına bulutlanacağınıNe suçum var Allah’ımKarışmam kimsenin beşini üçünüİstemem asla kimsenin kötülüğünüBende bu vatanın evladıyımGelmedim bilinmeyen bir ülkedenGelse ona bile kucak açılır insanlık adınaNiye, niye gülmüyor benim yüzümHiç ama hiç yakamı bırakmıyor,Keder ve hüzün, keder ve hüzün




Kek

KonuştularGüldülerBana baktılarNe olduğunu söylemedilerYine güldülerGizledilerYine söylemedilerAcımadılarGizli gizli konuştularYoktu bir şey meğerNeyse, beni yine keklediler




Kendi Kendine

Kır çiçeklerini başına takarsınYere basmaz ayaklarınKuş misali bulutlarda gezersin,Sevdiklerini hep üzersinKalabalıkta bile yalnızlığı yaşarsınDünyaya yalnız gelmiş yalnız gidersinBu konuda Allah’a hep isyan edersinYalnızlığın nedenini bilemezsinYeşil elbise üstüne siyah toka takarsınSüslendiğini sanıp etrafına hava atarsınDevamlı elin elindekine bakarsınKendi elindekinin kıymetini bilmezsinMutluluk için daldan konarsınKendi kendine heder edersin




Kendine Edersin

Ağlama gülüm ağlamaAğlamak ne verir adamaKader hep kötü kurar ağınıBu da rast gelir sana, banaÇabalarsın kurtarmak için paçanıYa çabaladıkça batarsınYa da paçayı yırtarsınBoşuna gözyaşı akıtırDişleri, saçları dökersinElma gibi yanakları sarartırsınBeş günlük ömrünü üçe indirirsinHiç kimseyi değil kendine edersin




Keşke Sevmeseydim

Keşke sevmeseydim, keşke sevmeseydinSen orada ben buradaSeven iki gönül kaldı aradaBu ayrılık sevgisizlikten zor yaşayana

Ayrılık yaşamayana sorulmaz yaYaşayanlar bu dertten kurtulamaz aslaBu ateş yakar nice kalpleriSöndüremez itfaiye bile gelse

Yaşıyorum dese de inanmaO yaşayan bir ölüdür, giremeyen mezaraÇare olduğunu bilse düşünmez bileHer gün çabalar ama çare bulunmaz ayrılığa




Kıskanma

Başkasının katından, yatından fayda yok sanaSahip için elindeki kotuna bir de atınaBulamayanlarda vardır mutlaka onları daKıskanma, kıskanma bir gün seninde olur

Bu gün iyi kötü karnın tok ise keyfine bakYukarılara değil devamlı aşağıya bakYüce Allah’ım sana da vermiş bolca akıl bakKıskanma be çalış çabala kıskanmaya bırak

Gayret eden kişinin elinden ne, ne kurtulurDaima elin elindeki az gözünde büyürKarşısındakinin her türlü değerine göz koyarHem hiç kıskanmayın çalışın sizinde olur

Saklamaya çalışsan da kendini ele verirBöyle kıskançlık yapmak bilmem ki sana ne verirSenin bu kötü huyunu bilenler senden soğurKıskanma, kıskanma bir gün gelir senin de olur




Kış Güneşi

Çeşmeler az akıyor testi dolmuyorHiçbir işim olumlu sonuçlanmıyorAllah da bu çilekeş kulunu görmüyorŞu yalan dünyada hiç yüzüm gülmüyor

Hava bulutlu güneş doğmuyorGüneş doğsa da kış güneşi uzun sürmüyorBulduğu her fırsatta gönlüm gibi ağlıyorİçime dolan kasvet hiç dağılmıyor

Gezmek tozmak içimden gelmiyorBen kaybettim neşemi geri dönmüyorNeşeli günümde yanımda olanlarŞimdi yöreme semtime uğramıyor

Kırk yıllık tanıdıklarım yolda görse tanımıyorMenfaati olanlar peşimde dolanıyorO zaman kapıyı kapatsam pencereden giriyorSirke de içse bal yemiş gibi yalanıyor

Haftada günler pazartesiden cumaya dolanıyorİnsanoğluyuz ömür boyunca dolup, dolup boşalınıyorGam kasavet geldi mi insanı kolay kolay etmiyorŞu var ki mevsim hep kışta kalmıyorYaza da dönüyor. Yaza da dönüyor




Kız Sen Ne Zaman Büyüdün

Önceki gün minicik bir bebektinÇok sevimli çok tatlıydın,

Çok da inatçı ve bağırgandınÇığlıklarınla tüm mahalleyi ayaklandırırdın,Kız sen ne zaman büyüdün

Dün, düşe kalka bakkala giderdinArada bir bize de ekmek alırdınCicili elbiselerinle tıpış, tıpış yürürdünKız sen, sen ne zaman büyüdün

Bugün liseyi bitirmek üzeresinÇocuk bakımı uygulamalı dersinÇocukları doyurup beslersinAllah’ım kız sen ne zaman büyüdün

Ama sen hala bizim bebeğimizsinYandan yırtmaçlı deriz ama Feray’dır adınHer zaman çok neşelisin güldürür bizi krize sokarsınSonrada altına kaçıranların seyrine bakarsınKız sen, sen ne zaman büyüdün

Oldukça güzel ve alımlısınGözü üstündedir tüm gençlerinBoş ver tosun paşayı da fındıkçıyı daSen daha iyilerine layıksınÖncelikle mesleğini elin almalısınKız sen ne zaman, ne zaman büyüdün

Okuldaki gibi ev işlerinde de başarılısınYaptığın kahve üstünde at yürüsünTemiz, tertipli ve de mütevazisinBunları öğrenmeye nasıl zaman bulursunKız, kız sen ne zaman büyüdün.

Korkuyorum kaparlar seni kısa zamandaKoparırlar bizlerden belki memleketinden deMutlaka olacak ne yapalım zamanlaDileğim yaşa ömür boyu mutluluklarlaAma kız, kız sen ne zaman, ne zaman büyüdün.




Kim

Kim bu koca gövdeme üçüncü dördüncü ayak olurKim korkulu rüyalarıma hayra yorarKim kapımın kilidi olurKim gece yarısı da olsa kapımı açıp,Yatakta da olsam halim hatırım sorarKim gece gündüz dertlerimi dinler,İyi bir psikolog gibi tedavi ederKim ayaklı meyve sebze harımım, Ayaklı mandıram kasabım olurKim bulutlu havada güneş açtırır, Durgun suları akıtırKim mimiklerimden haleti ruhiye mi anlarKim kurumuş ağacımı ümitle sularKim kötü huylarımı toprağa gömerKim benim sorunlarımla kafasını yorarKim dağ bayır gezdirir, beni yaşama döndürürKim ağlayan yüzümü güldürürKim beni senin sevdiğin gibi tertemiz duygularla severKim ağlayan başımın ilacı,Gözyaşımın mendili olurKim evimin ışığı olurKim benim doğum günümü hatırlarKim hastalanınca bana nane limon kaynatırKim benim kapımı açar,Hastalıkta, sağlıkta yanımda olurSen yoksan kim, kim benim üç-beş gün sonraKokmuş cesedimi bulurKim sala verdirir, musallaya koydururKim candan gözyaşı dökerKim benim koca gövdemi kabre indirir.Kim indirir.




Kim.

Yılbaşı, yılbaşı işte geliyor yılbaşıBu yılında vardı başıEmeklilik geldi diyorsun başaKim dairenin önünde kelini parlatacakKim her gün karşı masada yemek yiyecekKim daima yemeği yağlı,Salatayı ölmüş bulacakKim elmasını tabakta bırakıp yukarı isteyecekKim telefonu çaldırıp hal hatır soracakSonra da karne salacakKim bizim arkamıza duracakKim bazen kızdırıp, bazen sevindirecekKim bizi sizin gibi tanıyacakKim haklının arkasında duracakKim sizsin koltuğunuzu sizin gibi dolduracakKim sizin gibi kalender, mütevazıMüdürlük yapacak kim.




Kimler İşler

Evlerin önü tahtadan çardakNede hoştur bu çardakta oturmakYanında buz gibi suyla dolu testiRüzgâr nasılda güzel fırıl, fırıl estiİnsanların hepsi sanki makyajlıYanakları kırmızı güler yüzlü neşeliAğaçlar sıra, sıra diziliKimi koruk yemyeşil, üzümle incir sapsarıBirinde şeftali kıpkırmızıÜstleri meyve doluYede ye doya doyaİnekler möleşir tavuklar gıdaklaşırHavasından mı, suyundan mıİnsanlar sağlıklı işten işe koşuşurSabah ezan ile insanlar kalkışırOcakta sütler kaynaşırYayıkta ayranlar dövülürNe de hoştur buz gibi ayranBol bol ye iç işlerine davranHayvanların altı temizlenmek isterSütleri sağılmak isterTavuklar horozlar yemlenip yatışmak isterBilmem ki bunca işi kim nasıl işlerEn yaşlısının bile belki beyaz ama saçlarİnan ki dökülmemiş dişlerDurmaz dinlenmez onca işi hep onlar işler




Kinin Yok

Bazen sıcak bazen soğuk bakarsınSuratını asıp güneş ile aya hava atarsınNe edersen kendini edersinBazen ateş yakar ışığını saçarsınÖfkenden bağırıp gürlersinSonunda sinirlerin yıpranır ağlarsınÖfken geçer bir şey olmamışa dönersinKinin yoktur öfkeli kalamazsınGüneşle barış imzalar aya davetiye çıkarırsın




Kolay Mı

Anahtarla kapı açıp girmekEvde hiç kimseye bulamamakBir kez bile selam verememekKolay mı, kolay mı söyle bana.Sofrada yalnız bir kaşık, çatalYalnız bir tabak, bir bardak ve senHer gün bir tek sözsüz yemek, yemekKolay mı, kolay mı söyle bana.Tek sandalyeli balkona çıkmakMinicik demlikte çay demlemekHep tek bir bardağa çay doldurmakKolay mı, kolay mı söyle bana.Giyeceğini kendine sormakÜşenip ocağa aş koymamakİyi geceler demeden yatmakKolay mı, kolay mı söyle bana.Sevincini duvarla paylaşmakKederince yalnızca ağlamakDuygularını paylaşamamakKolay mı, kolay mı söyle bana.Kalabalıkta yalnız kalmakEn derin düşüncelere dalmakHer türlü kararı yalnız almakKolay mı, kolay mı söyle bana.Yalnızlığı telefonla yenmek,Fatura bedelinin ödemekSonrada aybaşını beklemekKolay mı, kolay mı söyle bana.Hayatla tek başına savaşmakTüm korkularını yalnız yenmekİçinden ağlarken dışa gülmekKolay mı, kolay mı söyle bana.Hastalıkta bile yalnız olmakGelen var mı diye öyle bakmakBiçare aç susuz ilaç yutmakKolay mı, kolay mı söyle bana.Gelenlerle bir sevinip gülmek




Konuşmayın İleri Geri

Bir şeylerin yumuşaklığını güzelliğini,Pamuk diye ifade edersinAkşam olduğunda yumuşak yatağa girersinPamuk Adana da yetişir bilirsin

Arabana biner hava atarsınUzakları yakın edersinBenzin mazot petrol kaynağıBatman’dır bilirsin

Günde kaç bardak çay içersinÇay yeşil yetiştirilir, kurutulur bizim içinRize’de bilirsin

Hamsileri tavada hoplatırsınElli çeşit yemeği olur anlatırsınTa Trabzon’dan gelir bilirsin

Mustafa Kemal Atatürk 19 Mayıs 1919 daBaşladı vatanı kurtarmayı Samsun’dan bilirsin

Aydın’ın ovalarından balDağlarından yağ akar bilirsin

Antalya sebze meyve fabrikasıSerada olsa tattırır turfandayı bilirsin

Fakir zengin hepimizin vazgeçilmez alışkanlığıEkmek yoksa doymaz karnıBuğday Konya’da yetişir bilirsin

Ramazanda olmaz hoşafsız sahur yemeğiMalatya da yetişir kayısı bilirsin

Vitamin için bol bol yemeliBursa’da yetişir armut şeftali

Manisa ve İstanbul akıllandırır kafayı yiyeniBölge ve il yarımı yapana daha ne demeliAtalarımız bir karış toprak içinAkıtmışken çekinmeden kanınıGönderlerimizde dalgalanırken ay yıldızlı bayrağıKim, kim konuşuyor daha ileri geri




Korkuyorum

Alıp başımı gelmek istiyorumGelip de oralarda seni görmekSeni bulamamaktan korkuyorumBulamayıp da seni görememek

Çok, çok ürkütüyor beni İstanbulYıllar önce gelmiştim oralaraŞimdi o güzellikleri ara bulYa bulamazsam gelip oralara

Zor, zor olur herhalde eli boş dönmekBöyle olay düşmanların başınaİnsan o an orada ister ölmekAma can çok tatlıdır kıyamazsın ya

Yok, yok vazgeçiyorum ben yineGelip seni görmekten korkmuyorumSeni sevememektendir belki deBir de sevememenden korkuyorum




Korkuyorum.

Korkuyorum çok korkuyorumBu güzel dostluğu kardeşliğiDoyamamaktan korkuyorumHer güzellik biter biliyorumDoyamadan ölmekten korkuyorumMutluluğum hiç sürmedi uzunBunun da kısa olacağından korkuyorumEcele faydası yok korkunun,Ama elimde değil yine de korkuyorumMutsuzluklar hiç kısa olmuyorMutluluk kolay yakalanmıyorBiliyorum mutluluğa doyulmuyorİşte Çobanoğlu da ondan korkuyorYaşadığım her güzellik,Veriyor bana büyük mutlulukMutluluk verene de mutluluk gerekHer dostluğun ardından yemiştik tokatZor olur böyle dostluğu bulmakTabii bulunca da kıymetini bilmekKardeşliğin güzelliğini güçtür anlatmakSadece yaşamak, yaşamak gerek




Korkuyorum...

Geldim dün girdiğim memuriyetin sonunaHerkes gibi bende bilirimYakındır uzun sanılan ömrün sonu daÇok şey ummuştum….Hüsrana çıktı bu yolun sonu daZaman, zaman anlayışsız olduğumSöylenirdi inanmazdımDoğruymuş yeni anladımBen bu hayattan hiçbir şey anlamadımHer şeyi herkesi çok sevdimBir tek hayatı sevemedimO da beni sevmediHep onunla barışık olmak,İyi geçinmek için mücadele ettimOlmadı, olmadı, olmadı.O bana bir oyun oynamadanBir gün ben ona oyun oynamak istiyorumAmaSizleri, sizleri çok seviyorumVe deArkamdan asılsız söylentilerinÇıkmasından, çıkmasından korkuyorum




Kötü Belleme

Kimi zayıf kimi şişmanDünyaya gelen çoğu kişi pişmanAltın para pul insana düşmanKazanan da kaybeden de pişmamHerkes dalmış zevki sefayaVar mı düşünen öbür dünyayaDünya bacasız bir gemiTanımaz ineni bineniNinen bile bırakıp gitmiş dedeniAllah kayırsın imansız göç edeniİnsanlar kimi yobaz kimi medeniTakip etme yanlış yola gideniMağdur etme ananı babanıKötü belleme sana akıl vereni




Köyünden

Çok büyük haz aldım köyündenİnsanların huyundan, bal akan dilindenCana yakın halindenAyrılamadım köyündenŞehir gibi yolundanBeyaz saçlı anadanTatlı dilli babadanVazgeçemedim köyündenSarı siyah üzümündenMakyajlı gelin gibi şeftalisindenYer fırınında pişmiş somunundanAyrılamadım köyündenBahçedeki geniş taşındanSofradaki çeşit, çeşit aşındanSerin, serin hayatta yatmaktanAyrılamadım köyündenBahçedeki bağın seyrindenHorozla tavukların sesindenÇeşmedeki buz gibi suyundanAyrılamadım köyündenOrtanca gülfatmadanRengârenk güllerin kokusundanPatlıcanla börülcenin tadındanAyrılamadım köyündenDaldan dala sarkmaktanHer cins üzümün tadına bakmaktanİs kokulu kızartma yapmaktanVazgeçemedim köyündenAsmadaki arılardanLeyleklerle laklaktan,Kurbağa zıplatmaktanAyrılamadım, ayrılamadım köyündenMisafir sever sineklerindenYolda yatışan ineklerindenHavasından suyundanAyrılamadım, ayrılamadım köyünden




Krada Çıkmadı

Güneşin batışı ile akşamın oluşuGönlümün kalabalıktan yalnızlığa çekilişiBaşlatır içimde yaz ortasında bile karakışıBaşlamadan bitirir yarım olan her işi

Anlar beni yalnızca yalnız olan er kişiDerdimi asla ilaç olamaz her kişiYalnız yaşamak başlı başına yürek işiKura da çıkmadı bu, şans işi, kader işi.




Kurşun Yemiş Gibi

Gülen yüzünü soldururlarSolmuş güle döndürürlerElden ele gezdirirlerSonra çöpe gönderirler

Dost gibi görünürlerHer işini gördürürlerYüzün gülüp ardından vurdururlarAcıyla güldürürler.

Dost kazanıyorum sanmaHer dost görünene kanmaTersin görüp kara düşünceye dalmaKurşun yemiş gibi yanma. Yanma.




Kuşlar

Yuvasını kurmuş güneşe karşıOmurunda mı kurulmuş pazar çarşıSırtını bile kaşır döndürüp başıEn zenginde bile yok onun keyfiDallar yatağı, yapraklar döşeğiYer tahıl ve de böceğiKorkar kaçar, rahatsız etmez kimseyiKanat çırpar serinletmek istercesine çevreyiYine de acımasız eller basar tetiğiKimi kaçar kurtarır paçayıKimi acımasız saçmayı teslim eder canınıBırakır yuvada uçamamış yavruyu.




Küskünüm

Beslemedim sendeki duyguları aslaYanlış bende mi kendime sorarımDost, kardeş dedim sırtımdan vuruldum yaİşte ondan bütün sahte dostlara dargınım

Sana kardeşçe de olsa verdiğim değereMümkün olsa geri alırımSeni tanıdıktan sonra geçen günleriMümkün olsa hayatımdan çıkarırım

Hangi akla hizmet ettinİnan ki hala şaşarımSen çıktın ya karşımaO günden beri dünyaya küskünüm

Seni tanıdıktan sonraDünyaya geldiğime pişmanımKardeşçe duyguyu dönüştürdün ya aşkaBu nedenle sana DÜŞMANIM




Layık mıyım?

Sevginin bedeli yoktur bu bilinirSevgisiz kalpler gönülden gönüle dolanırMutluluk arayışı ile yorulur,Sevgisiz kalplere sevgi nasıl konulur

Sevgisiz yaşamayı beceremedimSevgiyi çok aradım bulamadımSevgi satılır mı, alınır mı bilemedimÇalıştım kazandım hiç alamadım

Kader bu güne kadar hep ağlattıSense beni gülmeyi öğrettinŞu seven kalbim bunca yıl sevgi sattıSen ise bana sevgiyi almayı öğrettin

Karanlık dünyama bir ay gibi doğdunBütün dertlerimi sen, sen sildinBana en büyük sevgiyi sen verdinBen bu sevgiyi layık mıyım canım. Layık mıyım?




Lüks Söndü

Düşüncem değişti sevebilirimSoğan ekmek de yiyebilirimSevgimi sevene verebilirimMutluluk uğruna ölebilirimTüm engelleri yenebilirimÇatal kaşık istemem elle de yiyebilirimVakit geç belki onu da bilirimYine de, yine de mutluluğu beklerimElde görüp özenirimUlaşamadım yerinirimÇok istemem, azla da yetinirimDilerim ömür bitmeden yakalarımSiyah saçlar beyaz olduİki bahar bitti mevsim kışa döndüElektriği beklerken lüks deMadalyonun kötü yüzü hep bana, hep bana döndü




Masal Oldu

Ben seni hep uçakla gezdirdimSense beni canımdan bezdirdin,Bir çöl bitkisiydim su aramayan,Öyleyken, verdiğin çile ile yakıp soldurdun.

En kral işlerin amir ikenİş bilmez hale getirdinKendin gibi birini bulmak varkenNeden masum kalbimi mağdur ettin

Asıl iş bilmeyen sendinHer işi başlamadan bitirdinAşı için çubuk aldığınAğacı bile kökünden kuruttun

Yaptığın cefa ile yılan gibi süründürdünAz kafamı kaldırdığımı gördünSilahın kabzasını vurup indirdinSen yine sefa ile gönlünü eğlendirdin

Gönlüm arifeyi yaşayanBir çocuk gibi şendinAnne babasını aynı anda yitirenYetim çocuğa döndüm.

Tanıdığımda ne hayaller kurmuştumKasırgaya tutuldumTanımadığım bir ülkeye savruldumHayallerim masal oldu yolculukta okuduğum.




Memur

Dün liseyi bitirdin diplomamı aldımNasılda mutlulukla çarpıyordu kalbim,Tek emelim iş bulup hayatımı kazanacağımEn kısa yoldan memur, memur olacağım

Evet üç yıllık arayıştan sonra oldum memurDoldur Allah’ım emekliliğimi doldur,Maaş yetmez ama yine de hiç yoktan iyidirAz da olsa geleceği zaman bellidir

Benden önce memuriyete girenlere gıbte ile bakmıştım,Nasılda geçmiş bunca hizmet yılı diyeŞimdi dönüp bakıyorum geriyeİkiye katlamışım onların o günkü hizmetini bileŞimdi de emekliliğin yaklaşmasının endişesi var içimdeAyrılınca boşlukta kalacak insan diyeAlışmıştık her gün işe gitmeye diyeKolay mı ki çalışmadan maaş almak beTanrım herkese nasip etsinGüle oynaya girildi güle oynaya çıkılsınHiç kimseye elden ele muhtaç etmesinAllah devlete zeval vermesin




Memura Vasiyet

Karşındaki hizmet bekleyeni hor görmeGereksiz yere bekletip durmaYapılacak işi varsa yokuşa sürmeSen memursun unutma

Dikkatli ol boşu boşuna geri göndermeYapman gereken varsa başından savmaBugün git yarın gel demeYarında sen yapacaksın, bugünkü işini yarına bırakmaBu senin görevin unutma

O da bir insandır aklından çıkarmaBunalıma girmiştir, ters de davransa ardına düşmeÇeşitli sebeplerden şoktaysa birde sen şoklamaBir gün senin de bir memura işin düşer unutma

Hava çok sıcak yanmıştır yollardaTers davranıp bir de sen yakma,Kılık kıyafetine lisanına bakmaSiyasete hiç devreye sokmaBölgecilik asla yapma

Memuriyete yakışmayacak hareket çekmeKendine onun yerine koy yok yere bekletmeDüşmüştür yolu işin gereği kapınaŞahsi husumetin varsa bile fırsatçılık yapmaÖzel yaşantına iş hayatına katma




Memurun Çilesi

Aybaşı ha, aybaşı geldi ama,Ev kira, kira 160 bin lira,Elektrik su telefon kapıda,Cepte kalmaz on para.Zenginde çok para,Fukara Allah’a yakara,Sıkıldıkça yak bir sigara,Dertler borçlara çözüm değil ama,Yok ki başka çare,Sihirbazlık yapar adeta,Yoksa aldığı maaş nere yete.




Mezara

Kimine kanatsız göğe erdiririzKimine yürütmez süründürürüzDürüstlüğü doğruluğu elden koymayızRiyakâr ve sahte dosta gittiği yere kovalarız

Kim saparsa doğru yoldan yanlış yolaBizden alır büyük yaraAllah bile gerçeklerden yanaYanlış yapan kefensiz girer mezara




Mutlluluk Sağnağı

Hava bulutlu galiba yağmur yağacakBiliyorum ki havada hayata küsüp ağlayacakUçan kuşlar saklanacak saçak arayacakÂşıklar mutluluk sağanağı sanacakAltında şemsiyesiz gezip ahmakça ıslanacakKurduğu hayaller elbet son bulacakGün gelecek gerçeklerle baş başa kalacakİşte o zaman saçını başını yolacakKaybettiği değerlere ağlayacakAğlamak sızlamak yetmeyecekKabullenemeyip, belki de hayatına son verecek




Mutlu Mutsuz İnsanlar

İş çıkışı yolda yürüyordumÖnümden bir çocuk babasıyla ağlayarak geliyorduÜzerinde oldukça güzel bir kıyafetAyağında markalı ışıklı bir ayakkabıBir elinde börek bir elinde sindi bebekSordum tatlı bebek niye ağlıyorsunHem ağlıyor hem de pis baba dediPasta almadı banaBak elinde börek var onu yeAğlıyordu hıçkıra hıçkıraDiyordu bana ne, bana neHemen yanında annesinin elinden kurtulanBir çocuk belirdiÜstü başı perişanKirli yırtık bir tişörtKısa ve kırışık bir şortAyağında plastik kopuk bir terlikBir elinde yarısını kardeşini ayırdığı kraker,Diğer elinde telden yapılmış bir arabaGülerek kardeş, kardeş diyeAğlayan çocuğa yaklaştıElindeki krakerden uzattıAğlama dercesine onu okşuyorduDüşündüm iki çocuğu mukayese ettimOnlarda geleceğin mutlu mutsuz büyüklerini buldumBirisi varlık içinde mutsuzDiğeri yokluk içinde mutluİşte dünyanın aydınlık ve karanlık yüzüİşte parayla saadet olmazın ispatı




Mutlu Olasın

Yaşamayı sağlayan cansınDamarlarda dolaşan kansınDilerim ki yüzün hep gülsünSen koklanamayan bir gülsün

Gözlerinin gören ferisinEvimizin direği sensinTürk ordusuna hazır ersinO gönlün muradına ersin

Güler yüzlü neşeli şensinHer ortama neşe verirsinAilen seninle öğünsünYüce tanrım layığını versin

Başından karabulut gitsinTalih artık sana da gülsünHerkes gibi mutlu olasınSana kutsal yuva kurulsun




Mutluluğa Layık mısın?

Her fırsatta mutluluk aradığını söylüyorsunDüşün bakalım mutluluğa layık mısın?Sevdiğin kişiye mutluluk verebiliyor musun?Mutluluk senin neyine sen mutluluğa layık mısın?Sen bunları talihe bağlamaKafanı kullansaydın senden mutlusu olmazdı yaMutluluk ne satılır ne satın alınırMutluluk kıymet bilenindir beMutluluk istiyorsan mutlu etmesini bilmelisinHer olayın iyi yönünü görmelisinPolyana aşkı derler bunu yaşayanlar bilirlerSen dünyada yaşamasını bilemişsinYalan sevgilerle avutma kendiniKötü sözlerle ağlatma sevdiğiniSevdiğini belli etmezsen nerden bilsin kiKendisini sevdiğiniSeviyorsan saklama, saklama ki mutluluğa erdir kendini




Mutluluğum Nerede

Şöyle bakıyorum çevremeMutlu çiftlerle dolmuş yollar yineKıskanmıyorum onların mutluluğuna amaHani, hani benim mutluluğum nerede

Güneş parlaktır, bitkiye ister can verir yeşertirİsterse yakar acımasızca kuruturYıldızlar küçüktür, uzaktırZararsızca herkese tepeden bakar

İnan ki böyle yaşamak ölümden beterDuy, duy Allah’ım beni de çilemi bitirÖlmekse öldür, yeter süründüğüm yeterBir sebep gönder, gönder de şansımı döndür




Mutluluğun Göreyim

Önce Allah’a sonra sana sığındımTutunduğum son dalımdınMutluluk rüzgârı ile kırıldın,İşte ben yine yere yığıldımZaten her zaman yaşamaktan ölmeyi seçtimÖlene toprak, beni dert ve hüzün gömerSenin mutluluğun her şeye değerBilirsin benim gözyaşlarım hep iner,Beni düşünme boş verOcağıma aş, idin bardağımda suNe derse desin o ve de buYalnızlık Allah’ın bana lütfuBen neyim ki karşı koyayım bunuGüneş doğudan doğar batıda sönerSofra da kaşık, balkonda sandalye teke inerSenden başka beni kim dinlerDertlerim birikir, yine seni beklerDesen de başımın tacısınAvutma kendine tatlı cezasıyımYetti artık canına, ne seni ne kendime üzeyimSen mutlu ol, bende mutluluğun göreyim.




Mutluluk Arar

Dün gördüm.Mutluluk, mutluluk diye koşuyordunMutluluk aramaktan yoruldum diyordunNe tez unuttun yine yola koyuldunMutluluğu sen kolay bulunur mu sandınKalbine bunca sene yalan sevgiyle yordunGerçek sevgiyi bulana kadar çok yoruldunTeptiğin her kapıdan kovuldunGerçek sevgiyi bulsan dört elle sarılırdınKıymetini bilmez yine kovulurdunBu senin kaderin, sevmek sevilmek senin neyinHüzün dolu kalbin elinde her gün,Gözlerini sahte gülücükler bağlarYorgun ve şaşkın kalbinMutluluk vermiş de mi hala mutluluk arar




Mutluluk Bulsun

Gecenin karanlığını ay ile yıldızlar bölerSevgi tüm kalplerdeki sevgisizlikleri siler

Sevip de sevilmeyenler sevgi için yanarSevginin değerini gerçek sevenler anlar

Sevdim gülüm seni gerçekten sevdimBunu her gün defalarca söyledimTüm sevgimi, sevgimi sana verdimBu dünyaya ben sevmek sevilmek için geldim

Gülüm gönlüm sevgi isterHadi saklama bana sevgini gösterBaksana hep böyle başlar en büyük aşklarAşığım sana işte benden itiraflar

Seviyorum derken yüreğim hoplarBiliyorum seninde kalbin durmaz çarparNiye, niye seven kalplere bu eziyetlerEziyet sevene zulümdür gülüm

Sevgimiz soframıza katıkSobamıza ocağımıza yakıt olsunAşkımız tüm sevgilere örnek olsunOnlar da mutluluk, mutluluk bulsun




Mutluluk Sevgiyle Bulunur

Mutluluk istiyorsun senNe satılır ne alınırBilir misin ki mutluluk nasıl bulunurMutlu olanlara hep sorulurNeye borçlusun mutluluğunu diyeBilinir yoktur bunun bedeliSevginin arkasından gelir belliBir insan sevgi istiyorsa sevmesini bilmeliKıymeti bilinmeyen sevgiyi ne eylemeliSevgi arayan kalpler çok yorulurSevgisizlik sevgiyle kovulurSevenler mutluluğu yorulmadan yakalarSevmeyi bilmeyenler sevgi ararken daha çok yorulurMutluluk ancak sevgiyle, sevgiyle bulunur




Mutluluk Versin

Usul, usul gezersinBütün erkekleri süzersinEn yakışıklısını seçersinOnunla kendinden geçersin

Devamlı boş laf edersinSahtecilikte üstüne yok bilesinTembellerle yarışırsınÇalışkanlarla dalaşırsın

Kuş olup kanatsız uçarsınUçaklarla pilotsuz yarışırsınHayallerle gönlünü hoş edersinÇok çok hayalperestsin

Akıl verirsin ellereDalarsın boş hayallereTaparsın sırf parayaİlaç olmazsın hiçbir yaraya

Tembel tembel dolaşırsınKötülüklerle hep barışıksınİyilerin doğru işine karışırsınBilemem sen ne yapmaya çalışırsın




Mutluluk Yolunda

O incecik belineAblan hayran kaldı tenineBeyaz eteğinePembe bluzunaAblan hayran oldu giyimineFidan gibi boyunlaNasıl da yakışmışsın Mustafa’ya,Bu güzel cismeAllah vermiştir birazda işveMustafa düşmüş büyük aşkaO eller birleşmiş bir başkaBirlikte koşuyorlar mutluluk yolundaİnşallah ulaşırlar hedeflerineMutlu bir yuva kurarlar kendilerineBirde çocukları olur boy, boy yaİşte o zaman uğramayın yanlarına




Mutsuzluk İçinde Yoruldum

Yine hüzünlendi bu gün yüreğimYaşlarla doldu yine gözlerimBiliyor musun herkes gibi bende mutluluğu özlerimAma duymaz ki kimse benim sözlerimMutluluğun yolunu yıllardır gözlerimYakalayamadım onun için akar gözyaşlarımYüce Tanrıya bundandır yakarışlarımElbet beni de bir gün duyar der beklerimSabrın sonu selamettir derlerMutluluğu özleyenler hep böyle mi beklerKimi kavuşur ama kimi boşuna beklerDilerim Tanrıdan beni de kavuşanlardan eylerBende senin aciz kulundumTüm kötülüklerden sana sığındımRüzgâr esti fırtına sandım savruldumMutsuzluklar içinde yoruldumMutluluk özlemi ile yanar tutuşur yüreğimSevmek sevilmektir tek dileğimSevilmeden sevmeyi neyleyimSevgisiz kalplere sevgiyle doldur diye hep dua ederimDuamın kabulü için dilekler adadımBilirsin tanrım beni de sen yarattınSana hesap sormak değildir haddimAma niye ellere güldürürken beni hep ağlattın




Naçizim

Sevgimi sana sundum diyeSanma ki bu konuda acizimAllah mutluluğu çok gördü yaİşte onun için naçizimSeven kalbime açma yara,Bırakma beni ellerePişman olursan, dönüp bakmam geriyeGönlümü verdim sana almam geriyeİster sev, güldür beniİstersen döv, öldür beniİstersen ömür boyu süründürBu senin, artık senindirSöz verdim kendime sözümden dönememSeni sevdim delice başkasına sevememCanımı isteseler seve seve veririmSevgimi, sevgimi veremem




Nafile

Yazın yakan güneşi sevdim,Sıcaktan rahatsız olduysam daYüreğimi düşürdüğün ateşi benziyor diyeAğlayan bulutları sevdimHer tarafı çamur ettiyse deGözyaşlarına benziyor diyeKışın yağan karı sevdimHayatı felç ettiyse deSevgimizin temizliğini ifade ediyor diyeSonbaharda esen deli rüzgârı sevdimHer yeri toz duman edip yaprakları döktüyse deSenin öfkene benziyor diyeGecenin karanlığını sevdimİçimi ürperttiyse deSen gece gelirsin diyeYıldızları ayı sevdimÇok uzaktalarsa daYıldızların çokluğu sevgimi, ay da seni ifade ediyor diyeYani gecede gündüzde dört mevsimde seni sevdimBeni dört mevsimi yaşatamasan daSen de beni bir gün seversin diyeGüneş açana yağmur geçene yapraklar döküleneKadar hep bekledim. Hep bekledimAma ümitlerim nafileBeklediğim sevgiyi döktün sen kadehlereKadehler bile devrilip gitti sevgimizleAyıldığında çok aradın beni de, sevgimi deMaalesef, maalesef bulamazsın söylemiştim defalarcaGömdüm onu ben kalbime. Gömdüm kalbime




Nasıl Dağılır

Akşam oluyor işte bak yineKalbime hüzün sarıyor tüm sıcaklığıylaAyın ve yıldızların ışıkları bölüyor bulutların karanlığınıKalbimi saran karanlığı aydınlatacak ışık neredeHer yer floresanlarla aydınlatılsa daİçimdeki o karanlık var yaAnlatılamaz ne kâğıt ne kalemleBenim gönlüm zaman, zaman bulutlanırGözyaşlarım akar nehri bulurBeyaz bulutları hep yel alırKara bulutlar hep bana, bana kalırBilmem ki, bilmem ki bu bulutlar nasıl dağılır. Nasıl dağılır




Nasıl Katlanır

Ayva dalda sararırRüzgâr eser sallanırKoruk bile üzüm olur ballanırKış gelmekte nazlanırSonbahar gerine süne yayılırHava bir açar bir kararırDallardan yapraklar kovulurKaldırım asfalt demez yayılırÇöpçülerce çöp küreğine konulurKimi meyve için ağaç taşlarKimi yemek için tavuk haşlarAkşam için gönlümde hüzün başlarYaz biter kış başlarBöcekler yer altında saklanırYiyecekleri yazdan stoklanırBilmem havasızlığa nasıl katlanır




Nasıl Unutmalı

Eller kınalı kalpler yaralı,Yollar tozlu, hamur özlüKimi yeşil, kimi ela gözlüO köyde neler, neler gizli

Kış gelir tezekler yakılırOcak başında hayat hikâyeleri dinlenirGaz lambası önünde nakışlar işlenirOrada keyifler bir başka çatılır

Köy kahvesi beş on sandalyeliYaşlılar geldi mi gençler yer vermeliSaygı orada, orada sevgi,Böyle bir yeri nasıl unutmalı

Şalvar yırtık mintan sökükKesiktir ekmeğe en güzel katıkKimse kimseye atmaz orada kazıkAma bir bakın kimin yüzü asık

Vücut yorgun gözler süzgünEller tırtıklı çalı misaliTek şerefeli camiden geldi mi ezan sesiÇalmıştır her evin saati, herkesi fırlatır yataktanHer şeye rağmen mutluluk dökülür şakaktan




Nasıl Vaz Geçeriz

Çarşıda pazarda markette mutfaktasınYemeklerin vazgeçilmez unsurusunSoframızın ağzımızın tadısınSanmıyorum girmediğin gıda bulunsunUnutulsan mutlaka sonradan eklenirsinGölümüz senden nasıl vazgeçsinGirdiğin her yere tat verirsinHastalara bazen güldürürsünBazen de öldürmesen de süründürürsünTadımızsın tuzumuzsunGönlümüz her şeye rağmen senden nasıl vazgeçsinDoktorlarca yasaklanırsınHastalarca gizli, gizli eklenirsinHer yemekte mutlaka beklenirsinKarı, buzu eritirsinHasta-sağ insanlar nasıl vazgeçsinVerecekse Allah seninle şifa versinYasaklanır üç beyazUn, şeker, tuzİkisinden hadi iyi kötü vazgeçerizAma sensiz asla yapamayız. Asla yapamayız tuz.




Ne Doktor Ne De İlaç

Ne yazık ki güneş bugün yine doğmadıDoğdu dediler ama gönlüm inanmadıÇünkü bakan gözlerim onu görmediGönlümde ise hiç ama hiç doğmadıYalan sözler sayesinde doğan güneş de söndüKaranlık dünyam hiçbir gün, gün yüzü görmediBahtsızlık talihsizlik hep beni bulduZaman ilaçtır dedik zehir olduHep güzellikleri zaman aldıÇirkinlikler bana kaldıBenim derdim ne doktor ne ilaç tanıdıHer dokunuşta yaram kanadıAteşi külle örter gibi mührelendiGeldi acımasız eller mühreyi yolduİçime acı üstüne acı koydu acı koydu




Ne İzni Var Ne de Görüşü

Biliyorum sana yapamıyoruz kullukBu dünyanın sonu öbür dünyaya yolculukHer yolculuk için yapmak gerekir yollukAma biz dost doğru ne namaz kıldık ne oruç tuttuk

Bu dünya yalandır yalanNe kadar büyük görünse de küçüktür inanHerkes bilir bu yaşantının sonunda vardır ölümNasipse bir top astardır malın mülkün

Dünya malı dünya da kalırEv bahçe tarla kim götürürÖlünce iki kürek toprak altına yatılırYaptıysan kulluk vardır bu yolculukta yolluk

Hazırlıksız yakalananın vay halineO an ki pişmanlık fayda vermez kendineAllah ile kendi bilir işte o gününüYok ki bu gidişin dönüşü ne izni vardır ne de görüşü




Ne Olur

Seviyorum ne yapabilirimBeynimden çıkardım amaKalbimden nasıl atabilirimDüşünmüyorum dersem deYalan söylemiş olurumAllah kahretsin seviyorumNe diyebilirimAyrılsam hasretinden ölebilirimAyrılmasam seni nasıl çekebilirimAllah’ım bu acıyı nasıl dayanabilirimSeviyorum işte ne diyebilirimUnutmak istiyorumHatırlatma ne olurUyumak istiyorumRüyalarıma girme ne olurÖlmek istiyorumKurtarma, kurtarma ne olur




Ne olur Azıcık Daha

Yaşıyorum yaşamak denirse gönlümceÖlmek istemiyorum hayata doymayıncaDoymaz insan yaşam boyuncaÖlmek istemiyorum çünkü yaşım genç kendimceAllah’ım ne olur bir süre daha alma canımaDoyamıyorum kışın yağmurunaDoyamıyorum yazın güneşineDoyamıyorum doğanın yeşilineİstemiyorum bu güzellikleri gözüme kapamayaAllah’ım ne olur biraz daha alma canımıSağlığımın bir kısmını yitirdim amaGeri kalanı da yeter banaAcı çekip ağlayıp, sızlasam daYapmak istediklerim bitmedi dahaAllah’ım ne olur az daha ömür yazıver banaAnnemi babamı gönderdim sanaHiçbir haber gelmiyor baksanaOnları özledim ölünce kavuşacak mıyım bilmiyorum amaHer şeye rağmen ölmek istemiyorum dahaAllah’ım ne olur azıcık daha ömür ver banaBirkaç hastalık yapıştı yakamaİğne ilaç vermiyor faydaÖmrümün baharında kış başladı amaYakınlarımın ihtiyaçları var daha banaAllah’ım sen daha iyisini bilirsin yaYine de yine de biraz daha ömür ver bana




Ne Öldürür Ne Güldürür

Grip olan antibiyotik ile vitamin alırŞeker yükselse inselin verilirBöbrek yetmezliğinde hasta diyalize bağlanırVerem iyi beslenmeyle yenilirKanser öldürür ölen unutulurKırık çıkık alçıya alınır sarılırBir dert var ki tüm derelerden kötüİnsanı süründürürKırılan kalptir ne sarılır ne alçıya alınırSeverken terk edilmek insanı ne öldürür ne güldürürSüründürür, süründürür




Ne Yapayım

İçme diyorsun banaNasıl içmemeyim söyleseneSusuz içki vız gelir banaİçme deme sakın banaZehir içmek geliyor içimden amaDertlerime baksanaÜzüntüden başka ne veriyor bu hayat banaİçmeyeyim de ne yapayım söyle banaİçki çözüm mü demeDertlerimi bir an için deUnutmama yardımcı yaİçmeyeyim de ne yapayım be




Neden

Neden bugün Pazar sankiİsterdim olsun pazartesi hafta başıSanmayın her şeyde severim başıAncak Pazar günleri hep gözyaşıNedense sevemedim ben pazarı

Bilmez bunun nedenini çoğu kişiİnanır ancak bu duyguyu yaşayan birkaç kişiRengi siyahtır denizin, yoktur hiç mavisi




Neden.

Güneşli havayı bulutlu gördümGündüzde bile geceyi yaşadımHep ağlatıldım hiç güldürülmedimBeni bu dünyaya neden getirdinHerkes mutluluk denizinde yüzdüBense kumsal diye balçığa gömüldümRüzgarda yaprak misali savruldumBeni bu dünyaya neden getirdinAk gün kara gün insanlar içindirOysa kara gün aktan çok niçindirYaşadığım gün hep isyan içindirBeni bu dünyaya neden getirdinDenizler çöl çöller deniz olur muDolu bardağa daha su konur muDertlerle dolmuşum yüzüm güler miBeni bu dünyaya neden getirdinYağlı boya sürme diye sürülmezTren yolunda araba yürümezYazı kötü yazılmış hiç silinmezBeni bu dünyaya neden getirdinGenç yaşımda gönlüm oldu ihtiyarOlamadı bu dünyada bahtiyarGözü açık gider büyük ihtimalBeni bu dünyaya neden getirdinHalim kalmadı ayaklar yürümezÜmit kalmadı daha gülmezAzrail geldi gayri geri dönmezBeni bu dünyaya neden getirdin




Neden...

Neden bu kadar bahtsızımÖmür boyu dertten derde koşmuşumAyağımı hep çürük yere basmışımAllah da duymaz yakarışım

İçim daralıyor içimNeydi Allah’ım suçumHayat sudur bir içimBense bu hayatta bir hiçim

Neşe içinde nice insanlar görmüşümBen hep onlara özenmişimGüler belki yüzüm diye beklemişimAma gülmek kim! Ben kim

Çok geceler uykusuz gezmişimAcılarla dolu geçmişimBenden çilekeşlerini görmüşümİşte bundandır hep şükredişim.




Nefret Eder Oldum

Soğuk Sıcak bilmez, dört mevsimi bir bilirdim;Kış soğuk, yaz sıcakmış bilir oldum. Herkesi bilip kendim gibi bakar iken görmez idimBir tokat yedim gözü kapalı görür oldum

Yürümez kuş misali uçar idim. Kanadım kırıldı yürüyene özenir oldum Yaşamayı severdim ölmeyi tercih ettim İnsanları canımdan çok severdim; Bıktım, bıktım nefret eder oldum.




Neler Vermezdim Neler

Seni sordum sormaz olaydım,Seni gördüm, görmez olaydım.Gel dedin, gelmez olaydım.Keşke seni bilmez olaydım.Yerinde olmak için,Seninle sohbet için,Gülümseyen gözlerini görmek içimNeler vermezdim, neler.Derdine dermanYaralarına merhemSorunlarına çareDaha, dahaKaranlık yollarında yoldaşYalnızlığına arkadaşSofrandaki tabakta aş,Yastığına başYani sana eş olmak isterdimOlmadı olamıyorKimse beni sevemiyorBen bu kadar kötü müyümKader bana gülemiyor, gülemiyor.




Neyine Seveyim Dünya Senin

Kimini güldürürken kimini ağlatırsınBirini mutluluktan uçururkenDiğerini mutsuzluktan öldürürsünNeyini seveyim dünya senin

Gülen yüzünü gösterdin eleBana döndüğünde hep ağladın bile bileBen sana ne yaptım ki bana var garezinNeyine seveyim dünya senin

Tam ben de gülüyorum dediğim andaVurdun beni sırtımdan vurdun, yıktın yereAramızda var mıydı bir sorun, nedir benimle zorunHep ağlatıp aldatırken ben nasıl seveyim dünya seni

Dünya yuvarlak derlerBekledim her yuvarlak cisim gibi döner diyeAma maalesef ümitlerim nafileNeyine seveyim yalan dünya senin




Olmaz mı

Feveran etme güleceklerUcundan azıcık alacaklarKarşılığında hediyeler vereceklerMüslüman oldun diyeceklerAcısını hemen dindireceklerYeni takım elbise giydireceklerElimin birazını kınalayacaklarAcımaz deyip akıllarınca kandıracaklarSanki acıyı kendileri çekeceklerAh birde kalbimin atışını duysalarCanımdan can alınacak bilselerTamam, ağlama kesmeyeceğiz deselerO lokumu da kendileri yeselerÇalgılar çalacak oynatacaklarCanımın acısını mı unutturacaklarCanları oynamak ister eğleneceklerOlmaz mı sanki düğünümü bekleseler




Olmaz olsun

Bu gece hüzünlendim geneUyku denen şey neredeEller dalmış derin uykuyaBense hüzün denizindeAlabora olmuş bir teknedeGözyaşlarım teknenin batmasına yardımcıKaranlık olmasına rağmenTüm yakınlarım geliyor gözümün önüneOnlarla yaşanan güzel günler neredeGidenler gelmiyor denir geriyeAma işte bak hepsi buradaBelki kâbus, belki de rüyadaİşte annem yemek yapıyor ocaktaİşte babam geliyor elleri dolu yineSelam verip giriyor içeriyeAnnem almıyor selamını kırılmış galibaEvin yabancısı gibiler, yeni eve taşındım yaİşte bak ikisi de buradaHasret gidermek sıkı, sıkı sarılmakGeliyor içimden ama mümkün olmuyorGözyaşlarım süzülüyor yanaklarımdanDedim ya işte bu ya kâbus, yada rüyaTitreyerek kendime geldiğimdeHiç kimse yok yanımdaYine yalnız kalıyorum odanın karanlığındaYine yalnız kalıyorum kaderimleBöyle yaşamak olmaz olsun be.




Öğrendim

Her sabah kalkıp işe gitmeninKuru simitle kahvaltı etmeninBıkmadan usanmadan çalışmanınHasta yatınca bildim kıymetini

Bilgisayarın klavye ve ekranıSigortalıyı kızsam da laf anlatmayıSabah öğle akşam imza atmayıHasta olunca bildim kıymetini

Öğleyin saat on iki olmasınınYemekhanenin tabldotunVarlı vakitsiz gelen çayınHasta yatınca bildim kıymetini

Her gün monoton bir hayatınÖksürüksüz geçen bir gününBağıra bağıra yüksek sesle konuşmanınSesi kesik, hasta yatınca öğrendim kıymetini




Öğretmenim

Anne baba demesini annem babam öğrettiİyi kötü konuşmayı öğrendik yaş oldu altı yediAnne babam okul diye bir yere getirdiSevmezdik biz evimizden başka mekanıİşte bu öğretmen, bu da sınıftıBizi orada yalnız bıraktıAnne baba dışında kimseyi kendimize yakın görmezdikCanım öğretmenim senin sevgini kimsede bulamadıkA dan tut Z ye her şeyi senden öğrendikDüşünüyorum da yok muydu senin hiç derdinBütün derdini bir kenara yığdınTüm sevgini bizlere, bizlere verdinSevgin yetmedi bilgini görgünü verdinSaygıyı, sevgiyi, iyiyi, kötüyü senden öğrendikSenden öğrendik dostluğu arkadaşlığı paylaşmayıSenden öğrendik okumayı yazmayıSenden öğrendik eğri yolda doğru yürümeyiSevdirdin bizi Ata’yı, sevdirdin bizi dünyayı, sevdirdin yaşamayıÇok isterdim bende senin gibi öğretmen olmayıÖğrendiklerimi öğretmeyiÇok ama çok kutsaldır mesleğinCanım öğretmenim senin günün olmamalı yılda bir günÇünkü senin adın anılır her evde her gün, her gün




Öleceksem

Bu gün hep ağlamak istiyor canım,Yaklaştıkça yaklaştı düğün günün,Hem sevinçli, hem de üzgünüm.Ayrılık yüreğimi dağlasa da,Gözyaşlarım nehir olup çağlasa da,Mutluluğunuz tek dileğim.Yıllardır mutlu bir yuvadır özlemin,Allah layığını verdi, daha ne diyeyim,Canımı iste canımı vereyim.Size yan bakanın gözünü oyayım,Kuş olup size kanat gereyim.İnşallah çoluk çocuğunuzu göreyim,Ayağımda sallayıp mamasını vereyim,Besleyip büyütüp elinize vereyim.Allah’ın işine karışmam ama,Öleceksem sonra öleyim.




Ölmek İstemiyorum

Akşam olup eve dönünceYalnız kalıp düşüncelere dalıncaKafamda bin bir düşünce dolanıncaÖlümü isterdim bazen ölümü

Bilirim acizliktir böyle düşünceAllah alır verdiği canı isteyince,Ama birde insan canından bezinceÖlümü isterdim bazen ölümü

Sen karşıma çıkıncaBirde sevgini bana verinceKafamdaki kötü düşünceleri silinceÖlmek istemiyorum sana kavuşmayınca

İnan kalbim bir hoş oluyor sesini duyuncaKaramsarlıktan kurtuluyor insan sevinceGece gündüz tek düşüncem sen oluncaÖlmek istemiyorum sana kavuşmayınca sana kavuşmayınca




Ölüm Kaçınılmaz

Başladın mı bir işeSonuçlandıramazsan girer düşüneİnsan beceriksiz duruma düşünceBeyninde oluşur bin bir düşünceBaşaramamanın hüznünü yaşar yaBütün imkânları zorlasa daBaşarı gelmeyince gelmiyor işteİnsanın eli kolu bağlanır,Çözüm üretmekte zorlanırÇözüm bulamayınca bunalırBunalım çok ama çok şeyler doğururHer doğan bir gün ölürÖlüm kaçınılmazdır bu bilinir




Özledim

Sabahın erken saatinde gürültüyle kapı açışınıSalonun ortasını gelince besmele çekişiniBahçede takunya ile küt küt yürüyüşünüÖzledim babam seni özledim

Özledim anam sabah kalk demeniÖzledim anam haydi geç kalırsın demeniArkamdan yetiştin mi diye telefon etmeniÖzledim anam seni özledim

Kollarını sıvayıp çeşmeden abdest alışınıNefes nefese içeri gelişiniYaşlanmışız artık deyişiniÖzledim babam seni özledim

Eve gelince kapının açık olmasını,Evimizin aydınlık olmasınıYemeğin pişmiş sobanın yanmış olmasınıÖzledim anam seni özledim

Seccadeyi ters serişiniBeş vakit namaz kılışını kuran sesiniSureleri yüksek sesle okuyuşunuÖzledim babam seni özledim

Yeter artık yeme deyişiniHadi önce şunları götür deyişiniKahvemi unuttun mu diye soruşunuÖzledim anam seni özledim

./…Eve gelirken hep dolu gelişiniHer getirdiğini nasıl güzel mi diye soruşunuGötürüp mutfağa koyuşunuÖzledim babam seni özledim

Akşam olunca erken yat demeniYatağa girince besmele çektin mi diye soruşunuSonrada uyudum mu diye yoklama çekişiniÖzledim anam seni özledim

Her yemeği ayırımsız yiyişiniYemeğe otururken besmele çekişiniYemekten sonra Allah’a şükredişiniÖzledim babam seni özledim, özledim anam seni özledim.




Özledim İnan

Sabah erken kalkmayıTaranıp giyinip aynada kendimi bakmayıKapıyı kilitleyip çıkmayıÖzledim inan özledim

Durakta dolmuş beklemeyiSaatinde yetişip imza atmayıYetişemeyince dolmuşa isyan etmeyiÖzledim inan özledim

Simit ve çayla gizli, gizli kahvaltı etmeyiSigortalıları söz anlatmayıAnlamamakta direnip hakaret edince fırça atmayıÖzledim inan özledim

Öğle olunca yemeye çıkmayıTabldotta ne varsa yiyip halini şükretmeyiSonrada saat geçiyor diye gözüne, gözüne bakmayıÖzledim inan özledim

Mesai bitince kasayı kapatmayıMuhasebe ile hesap tutturmayıFişleri bir, bir koparmayıÖzledim inan özledim

Akşam karanlığı ile eve dönmeyiYorgun bitkin yatarak radyo dinlemeyiDinlerken uyuyup kalmayıÖzledim inan özledim. Özledim




Özlem

Yalnızlık iyi gelir kafa dinlemeyeNe gerek var yalnızlara hor görmeyeNe gerek var maske takıp gerçek dost görünmeyeYalnızların iyi niyetinden yararlanmayaYalnızlar mâhkum mudur yalnız yaşamayaMecbur mudur tuttuğu güvendiği her dal kırılmayaÖzlem duyar gerçek dostluklaraYok mudur menfaat gözetmeyen dostluk yaBırakmış da olabilir tahsilini yarıdaDostlukta aranmaz zengin fukaraAlıştırılmışlardır her zaman gülerken ağlatılmayaDost dediklerince sırtından vurulmaya,Gülmek haram mı ömrünün sonunaZorlanır dostlar arasında ayırımaGerçek dostu arasa da bulamaz amaBulduğunu sandığı anda yanılır yaİşte o an başlar insanlıktan nefret duymayaGömülür yine eski yalnızlığına, kendi yalnızlığına




Özlemle Sarar

Sevgisiz gönlüm seven gönülleri haşlardıYağmurlar bitti bahar başladıBu sevgi benim gönül kapımı taşladıİçimde garip kıpırtılar başladıGüneş doğar bulutları kovalarSavunmasız kuşlar güvendiği dala konarDeli gönlüm mutluluğu ararBelki de ulaşamadan solarSevmeyenler sevgiden ne anlarSeven gönüller hep böyle mi yanarSevgililer birbirlerini özlemle sararAllah’ım bu ateş, ne zaman söner




Özlüyorsun

Gel dediğimde kırmadan geliyorsunSorduğumda yok be deyip boyun eğiyorsunBilmiyorum neden bu kadar masumsunAnlıyorum, anlıyorum sen benden bir şeyler gizliyorsun

Yemek yemiyor için, için eriyorsunPostadan haber bekliyor mecnun gibi geziyorsun,Günlerin azaldıkça azaldı gitti gidiyorsunOnun için dışından gülsen de gizli, gizli ağlıyorsun

Belki yarın, belki yarından da yakınVeda ediyorsunBilmem ki elin gurbetinde ne buluyorsunBizlerin kalbini burum, burum buruyorsun

Son günlerde kendini bizi daha da bağlıyorsunArkanda gözü yaşlı yüzlerce dost bırakıyorsunGitmeden geri döneceğin günü özlüyorsunNe yapalım istikbal meselesi diye boyun eğdiriyorsun




Özür Dilerim

Seni sevdiğim için özür dilerimSevgimi bilmediğin için teessüf ederimSenin de sevip sevilmemeni Allah’tan dilerimKarşılıksız sevmek neymiş bil derim

Sevmediğin halde seviyorum dedinYalan sevgiyle boşu boşuna masum kalbimi yordunBunu geç olmadan öğrendimSeni sevdiğim için kendimden özür dilerim

Ben senin aradığın gibi biri değilimSen gerçek sevgiyi layık değilsinBense gerçek sevgiyi arayan bir deliyimSeni sevdiğim için şu deli gönlümden özür dilerim




Pamuk Tarlası

Doğru dürüst ol diye öğütledin banaSöylesene doğruluk dürüstlük ne verir insanaYalancı ve riyakara kapılar açılır sonunaDürüstlük alnında yazmaz yaBilmezler kapanır her kapı yüzüneNasıl doğru kalırsın şu yalan dünyadaPamuk tarlasında çapa yapanları düşünseneHile yapan gömer otları toprağaHep gider arığı en öndeKim de uğraşır çalışır otları sökmeğeHaliyle onlardan kalır geriyeMal sahibi konuşur, konuşur haliyleOnların eli çift sizin ki tek mi diyeBir kaç gün sonra anlar acı gerçeğiGömülen otlar çıkar toprağın yüzüneAma ilk gün hileci taltifteDürüstün hesabı kesilmişti bile




Pişman Olacaksın

Kanma onun güzelliğineVeremez gönlü güzelin sana vereceğineÇünkü onun gönlü bir kelebekDolaşacaktır çiçek, çiçek

Varsa pulun herkes sağ kolun,Yoksa pulun haydi kendin seç yolunVarsa güzelliğin dikensiz olur dilinYoksa güzelliğin koklanmadan solar en nadide gülün

Hani hep gönlü güzeli arardınNiye, niye inanmıştım bu sözleriniHerkes söyler bu sözlerin aynısınıBir kere olsun görmedim ki sözünde duranı

Seni ne çok sevmiştim bilemezsin kiSenin gönlü güzel aradığını niye inanmıştım kiHerkes sever herkes arar cismi güzeliKimse dönüp bakmaz ki gönlü güzeli

Anladım ki;Ya zengin olup cep dolduracaksınYa güzel olup göz boyayacaksınSen bunların hepsinden doyup elbet gönlü güzeli arayacaksınİşte o zaman çok ama, çok geç kalacaksın

Pişman olup çok ağlayacaksınArasan da artık beni bulamayacaksınBen nerde hata ettim diye kendine soracaksınİnan ki binlerce defa pişman olacak pişman olacaksın




Pişman Olmazsın

Sevgimi anlayıp karşılık versenSende, benle mutluluğa ersenBenle ağlayıp benle gülsenPişman olmazsın gülüm, pişman olmazsın

Kalbini bana verebilsenBenle yatıp benle kalkabilsenEkmeğe tuza batırıp mutlu olabilsenPişman olmazsın gülüm, pişman olmazsın

Geçmişi bir sünger çekebilsenÇektiğin çileleri bir kenara itebilsenYalnızlık yerine birlikteliği seçebilsenPişman olmazsın gülüm, pişman olmazsın

Kalbimin güzelliğini görebilsenAkan gözyaşlarımı silebilsenSeni seviyorum deyip sarabilsenPişman olmazsın gülüm, pişman olmazsın




Psikolog

Her gün dört- beş fasıl ağlarken buldun beniGüler yüz tatlı dilinle psikolog oldun banaAllah en büyük mutluluğu versin sanaBen işte geldim, işte gidiyorumMutlu günlerinizde aranızda olmayı arzu ediyorumHer gün sabah akşam görürdün beniHayat şartları çok sıkıntı verdi sanaHer şeye rağmen ihmal etmedin beniEn geç iki üç güne bir sordun hatırımıEşin ve boncuğunla mutluluk verdin banaDoyamayacak mıyım bilmem sizeSizsiz geçen gün haramdır banaNe zaman tutsam bir dalaKırıldı, elim hep kan, yaraArtık dal tutan eller kırılıyor galibaArdımdan bir fatiha okuyacak sensin banaAllah en büyük mutluluğu versin sana




Ramazan Ayı

On bir ayın sultanı ramazandır adıHer gece davul sesiyle bölünür uykuMüslümanlığın gururuHoş geldin Ramazan ayı

On bir ayda bir dolanır,Müslümanlarca yolu gözlenirÜç öğün yemek ikiye indirilirTemcit denir gece kalkıp yemek yenir

Çoğu zaman kuru ekmekle doyarken karnıBereketlendirir ramazan her eviDonatır çeşit çeşit yemekler sofrayıNasılda mübarektir ramazan ayı

Zekât fitre verilirFakir fukara sevinirKüsler barışır hasretler sonunda kavuşurNasılda mübarektir ramazan ayı

Camiler dolar taşar cemaat ileKılınır teravi namazı büyük zevkleYollara seccadeler serilirCamiler almaz sokaklarda kılınır yaşlısıyla genciyle

Her yıl ramazana yetişemeyenler rahmetle anılırBu ay içinde yapılan tüm dilekler kabul olunurTüm Müslümanlar dua ederlerBizim karnımız doydu Allah’ım açları da doyur

Sayılı gündür göz açıp kapayıncaya geçerYaşlılar bir daha görmeyeceğiz diye endişelenirSağ olan çok ramazan görürDileriz Allah’tan VATANI MİLLETİ korur




Ramazan Bayramı

Bayram geldi, ramazanın sonundaHerkes sevdikleriyle yan yanaBense yalnız dünyamdaBayram benim neyimeÇoluk çocuk herkes bayramlaşırYalnızların yüreğinde dertler kanatlanırBayram onların sıkıntısını ikiye katlarKapı çalınacak diye beklerken evde patlarMutluluk ve hüzün gözyaşını kim toplarAğızlarını ne şeker ne tatlı tatlarAğlamaktan gözleri patlarDavulcu, topçu, çöpçü para toplarBilmezler para veren eller neden sarkarO eller para topladığı çocukluğun bayramını arar.




Renkler

BEYAZ giyme lekesi beterArıtmaya ne su ne sabun yeterEvlilik ve ölümde giy yeterİnsanı eder olduğundan beter

SİYAH giyme için kararırKara bulutlar başında dolanırYağmur yağar her yer çamura boyanırYıkayıp arıtması zor olur

MAVİ giyme deniz sanırlarÜzerine gemi salarlarYaz kış demez içine dalarlarKatlanması zor olur

SARI giyme sarılığı yüzüne vururGörenler hasta sanırSarışın bomba der moralin bozarDoktor, doktor gezmekten canından bezer

YEŞİL murattır derlerDağda bayırda hayvanlar yerlerBahar gelir her yeşerirZaman gelir sararıp dökülür

Giyeceksen KIRMIZI giySıcak, asil ve canlıdırBayrağımızın ana rengidirŞehidimizin dökülen kanıdırVücudumuzun canıdır.




Riyakar

Sev dedin sevmedim mi?Sevgiye hasret olduğumu bilmedin mi?Sevdin de sevgine karşılık vermedin mi?Sevdiğini söylemiştin riyakâr çıktın ya

Defalarca seni seviyorum demiştinBu sözlerinle şaşkına dönmüştümBeni şaşırtmak sonrada aklıma kaçırtmak mıydı amacınErdin muradına, riyakârsın, riyakâr

Sen benim hayallerimi yıktınBir gün seninde dünyan yıkılırEn mutlu olduğun günde mutluluğu bitirirDönersin benim gibi deliye

Dilerim Tanrıdan ki mutluluğa ermeyesinBende gördüğün günden iyisini görmeyesinBenden iyisini bulamayasınÖmür boyu hiç ama hiç gülmeyesin, gülmeyesin




Rüzgar

Büyük bir gürültüyle gelirsinKaldırıp kopardığın her şeyi önüne katarsınDallardan yaprak toplarsınTopladığın yaprakları niye yere atarsın

Araladığın kapıdan içeri bakarsınBeklediğini göremeyince kapıyı çarpar çıkarsınCam pencere düşünmez kırarsın,Niye, niye bu kadar hırçınsın

Bulutları yaprak gibi sürüklersinSanki bulutların sabrını denersinOnlarla arayı açarsınSonun da kızdırıp bağırtırsın

Toz duman kalkışır hırçınlığın yatışırBulutlar senin için koşuşurSeninle baş edemeyip ağlaşırAğlayıp havayı yumuşatır

Nedir seni bu kadar kızdıranSuratını astırıp kapı pencere kırdıranAnlıyorum çok kızmışsınBütün hırsını esmekten almışsın

Fazla hırçınlık yapma yeterYağacaksan yağda öfken biterİnsanlar senin kahrını nasıl çekerSakın ola ki can kırma kırdığın camlar sana yeter




Sadık Kalmış

Bir çift gördüm bu günPazara alış verişe çıkmışBelli ki ayın sonudur paraları yetmemişAlınanlar Pazar çantasını doldurmamışOlsun birtakım şeyler alınmamışOnlar yine de el ele kalmışAlışverişin yarılığı onların ellerini ayıramamışİşte sevgi, sevgi buymuşYarı alınmış yarı alınmamışHem de ellerinde ağırlık yokmuşTaşıması daha da kolaymışHer şeye rağmen elleri hiç ayrılmamışÇünkü onlar ta baştaHastalıkta sağlıkta, varlıkta yokluktaDiye attıkları imzaya sadık kalmışlar




Sağlık

Doyulur mu? Doyulur mu?Sağlıklı yaşamaya doyulur mu?Sağlıksız mutluluğa erilir mi?Ah, Sağlık Ah.Sağlık varsa serdeKim oturur oturduğu yerdeYoksa, Satın alınamaz ne para ne pulla.Bilemedik hiç kıymetini,Daimi misafir sandık seni,Nereden bilirdik bir gün terk edip gideceğini.Son pişmanlık fayda vermez,Dişler döküldü, beller büküldü,Bilmem ki kim üfledi mumu,Görmez oldu gören gözü,İşitemez söylenen sözü,Kaybetmeden bilmeliyiz sağlığın kıymetini.Elle tutulmaz, kafese konulmaz.Kimse bilerek yiyip tüketmezFazla derin düşünmeye gelmez,Akıl baştan gitti mi, geri dönmez.Kimi hasta olacak, kimi sağlıklı kalacak,Hastalıkta, yaşlılıkta SGK hep yanımızda olacak.Allah vermesin ama;Hastalıkta manevi desteği verir, varsa ana baba,Koyamaz kimse cebine on para,O zaman düşünme kara, kara.Kendine iyi bak, didin, çalış,Primlerini yatır kuruş, kuruş,O zaman hastanelere vermezsin beş kuruş.Ameliyat, kan, ilaç, serum.SGK veya yeşil karttır tek güvenin.Sağlığına kaybedenlere,Allah’ım sağlığına Kavuştur olur dileğim.Hepimize Sağlıklı uzun ömür dilerim.




Sana Beni Sev Mi Dedim

Aşkından ölürüm diyorsunÖlürsen anan ağlarBana ne bağlarSana beni sev mi dedim

Bende aradığın güzellikleri bulmuşsunBen sende buldum mu soruyor musunBeni çok seviyormuşsunSana beni sev mi dedim

Sevgine karşılık istiyorsunBen o denli terbiyesiz değilimBüyük küçük kimseye karşılık verememSana beni sev mi dedim

Ferhat gibi dağlar delermişsinSen hazine arıyorsanBen görevlendirmedimSana beni sev mi dedim

Kardeşlikten aşka, aşktan kardeşliğeDönüştürüyorsun sevginiSevgi dönme dolap mı kiSana beni sev mi dedim

Tatlı dilin yılanı deliğinden çıkaracağınıTatlı suyun taşı eriteceğiniSöylüyorsun, ben ne yılan ne de bir taşımSana beni sev mi dedim

Yıldızlara benzetiyormuşsun sevginiBende yoksa sende çok olmuş neye yararSabah olur yıldızların yerine güneş alırSana beni sev mi dedimDurmadan ikna etmeye çalışıyorsunAkıntıya kürek çekilmez bilmiyorsunBilmediğin konuda öğretmenlik yapıyorsunSana beni sev mi dedim

Benim aşkımla yanıyormuşsunİtfaiyeyi ara beni niye arıyorsunElin numaraları karıştırmış numarası yüz onSana beni sev mi dedim

Sevgim başını döndürüyormuşBen doktor muyum bana niye söylüyorsunSaçmalıkları son vermelisinSana beni sev mi dedim




Sana Gelemem

Aşkın bağrımı delse deMatkabın betonu deldiği gibiÖmrüm mutluluk beklemekle geçse deİpliğin iğne yardasından geçtiği gibiİnadım inattır keçi inadı gibiGözlerimi bağlasalar daHiç görmeyecek gibiKalbim ağrısa da hiç dinmeyecek gibiYine sana kanamamŞakağıma tabanca dayansa da ,Göz kırpmadan vuracak gibiMutluluk hayal olsa daHiç gelmeyecek gibiGene seni sevememÖlüm döşeğine girsem deÖmrüm bir saat kalmış gibiElim kolum bağlansa daKelepçe takılmış suçlu gibiYine sana gelememKarabulutlar başımda dolansa daHiç dağılmayacakmış gibiAzrail etrafımda dolansa daCanımı alacakmış gibiGene senin olamam. Gene senin olamam




Sapık

Telefon çalıyor telefon çalıyorAcaba beni kimler arıyorElim ahizeyi alıyorUmudum içimde kalıyorBelli ki sapıklar numaraları tarıyorBilmem ki eline ne geçiyorYok mu acaba hiçbir dostuRasgele numara çeviriyorİnsan olanlar insanca davranıyorİnsan olmayanlar sapıklıkla oyalanıyorPis emellerini alet edecek birilerini arıyorlarBir gün numarası belirlenirSonra da anaları hüzünlenirEller, yüzleri kızartılırTelefonu ellememeye yemin verdirilirSapık damgasını ömür boyu taşırlar




Sarhoşun Mırıldanışı

Derdi tasayı bir kenara yığmışımYaşamam için en önemli unsur işimİşim olmazsa ben bir hiçimAkşam oldu mu içki içkidir tek işimYanında içki yoksa suyu ne diye içmişimGerçekten ayılana kadar da olsa dertlerimi içkiyle silmişimHavam yemeğim suyum arkadaşımKadehimdeki içkidir benim tek sırdaşımBaşım için en önemli unsur ağzımdaki dişimAzıları zaten çoktan yemiş içmişimİtinkileri ne diye doldurtmuşumAma olmaz ki ağzında yoksa dişinÇirkin olur dışardan görünüşünAmpulün fişini prize takmamışımSaatlerdir etrafı aydınlatsın diye beklemişimAllah, Allah nasılda böyle bir şey yapmışımSaçmalıyorum galiba bu akşam çok içmişimDevirdiğim şişeleri bakıyorum da yok içindeHepsini içmişim hepsini içmişimBu birinci, bu ikinci, bu da sonuncuÜçüncüyü ne zaman içmişim ya. İçmişim işte




Savaşa Hayır

Amerika silahları hazırlamış eller tetikteTüm dünya savaşa hayır diye diretmekteDuy sesini dünyanın duy sesiniYeter artık binme Irak’ın ensesineBarışta var birlik beraberlikSavaşta olmaz ki dirlik düzenlikSuçlu suçsuz yok yere ölürOnca insana yazık olurAskerlerimiz der ölürüz vatan için seve, seveAnalar babalar dizlerini çürüttü vura, vuraBirlikler hazır huduttaKalmadı huzur tüm dünyadaAmerika vurmakta kararlı görünmekteSaddam gömmüş kendine yedi kat yereSabiler yeryüzünde ölümü beklemekteAmerika bile, bile savaşa start vermekte.




Seçim

Millet düştü geçim derdineSiz düştünüz seçim derdineSeçim, seçim diye kendinizden geçtinizÜç Kasımı seçim tarihi olarak seçtinizİktidarınız süresince resmen milletle dalga geçtinizSeçim öncesi yalan yanlış vaat ettinizHalkı kandırıp göz boyamak için milyarlar döktünüzKonvoylar düzenleyip turlar attınızÇeşit, çeşit sözler verdinizHalkı her zaman ki gibi enayi sandınızGittiğiniz her miting de şakşaklandınızHer biriniz tek başınıza iktidar olacağım sandınızŞimdi halk sizle dalga geçti anlamadınızYüzüne bakmadıklarınız oldu sizin vatandaşınızHerkese güler yüzlü sempatiksinizAlanların dolup taşmasına aldandınızGeldi çattı üç kasımÇoğu kişi işsiz çoğu açSiz savurdunuz paraları kağıtlara, avuç, avuçEnayi değil vatandaş gözünü açmışSaat 16.00 da sandıklar açıldıBaşımızdaki pis yalancılar iktidardan kovulmuşHer biri renkten renge girmişŞimdi de mor olmuşMeclise girmek şöyle dursun barajı aşamamışVatandaş yıllarca süren gafletten uyanmışOylar yepyeni denenmemişlere verilmişAK parti kanatlanmış dağlar kadar fark atmışAnlaşıldı millet akıllanmışHak edenlere hak ettiği dersi vermiş




Sel

Ramazan bayramıydı günlerdir beklenenİkinci günü pazartesiydi günlerdenBayram ziyaretine gelmiştik Aydın’danEller öpüldü, bayramlaşıldı gündüzdenAkşam olmuştu sobaların ateşi çoğaltıldı yenidenYemekler yenildi gülüp oynayaraktanSaat 20.00 veya 20.30 idi hemen, hemenHer yer değişik bir şekilde aydınlandı birdenBatan güneş mi geri geldi bilmemBir ışık daha göründü bulutların yırtılan yerindenBir gürültüdür koptu gök yüzündenSu sesi duyuldu gürleyerektenBüyük küçük herkes fırladı sıcacık yuvadanSel geliyor sel geliyor dedi görenSu bir metreden fazla yükselmişti yerdenAman Allah’ım az önce dışardan gelmişti amcamBunca su nerden geldi hemenKorku sardı içimizi iyidenÇok, çok korktum köyünüzdenÇocukları kucağına aldı annelerKaçabilecek yol arıyordu babalarÇığlık sesleri yükseliyordu her evdenSel çıkarabildiğini alıp götürüyordu evlerdenKimi kaçalım diyorduKimisi çocuklarının giysilerini arıyorduTraktörler su basan evlerden insanları kurtarıyorduYuvarlanan yağ ve mazot bidonlarının kokusuOrtalığa sarıyorduÇok, çok korktum köyünüzdenSu çok insafsızlık ediyorduÖnüne alabildiği her şeyi götürüyorduÇek yatlar, buzdolaplarıSuda kuru yaprak gibi gidiyorduİnsanların yüzleri sarıdan kırmızıyaKırmızıdan siyaha dönüyorduAşağıdan gelen adamÇok kötü haber yayıyorduHasan emmi hasan emmi ölmüş diyorduTanıyan herkes tüh diye dizlerini vuruyorduAma herkes kendi canını kurtarmanın hesabını yapıyorduSu iyice azmıştıBaksana kömür dolu kamyonetteSürüne, sürüne gidiyorİnekler koyunlar zaten boş plastik tabakGibi suyun üstüne çıkmışÇok, çok korktum köyünüzden




Sen

Senin o gözlerin var ya,Dünya tatlısı sözlerin var ya,Gözlerine bakmaya doyulmazSözünün üstüne söz konulmazSeni sevdiğimi biliyor musunBensiz yaşamayı düşünür müsünBana sorarsan sensizlik ne mümkünSensiz yaşayacağıma ölürüm benGözlerinin sıcacık bir bakışıYaza çevirir bir anda kara kışıSeni anlatacak olsam birilerineBeni sanırlar zır deliHer sabah uyanırken düşünüyorum hemenSeni çok ama çok seviyorum benCezası sensiz yaşamaksa suçumunİnan ki kendimi öldürürüm ben




Sen Bilirsin

Sen bilirsin gülüm sen bilirsinBekarlara dönüp bakmazsınDaima evlilere göz kesersinBu gidişle hep bekar gezersin

Sen bilirsin gülüm sen bilirsinMutsuzluk üstüne kurulan yuva sana ne versinSevmek zordur bilirim kalbinden yanarsınAma yıkılan kuş yuvası değildir bilesin

Sen bilirsin gülüm sen bilirsinDuygularınla hareket edip kanarsınBu gün onu aldatan, yarın seni neden aldatmasınO zaman kapılar dar gelir genişletmelisin

Sen bilirsin gülüm sen bilirsinSen mutlulukların en iyisine layıksınYasak aşk sana nasıl mutluluk versinBırak, bunları yaşayan sen olmayasın

Sen bilirsin gülüm sen bilirsinBilirim ki gün olur pişman olursunZaman için de dostlarından da olursunDikkat et gülüm kariyerin sarsılmasınKarizma sıfır olmasın.




Sen Gittin Gideli

Sen gittin gideli uyku girmiyor gözümeNe zaman yumsam gözümüSenin hayalin hayalin gelip oturuyor önümeUyumak mümkün mü senin hayalinle sensiz

Sen gittin gideli yemek yiyemiyorumNe zaman yemeğe başlasamGeliyor önüme sesin, hayalinBoğazıma düğümleniyor yediğim

Sen gittin gideli sokağa çıkamıyorumNe zaman sokağa çıkacak olsamYanımda bitiyor hayalin elimden tutuyor elinAyaklarım duruyor yürümüyor o an

Sen gittin gideli telefonum çalmıyorNe zaman telefon çalsa açmadan susuyorBiliyorum telefonda yoksun senTelefon elimden düşüyor hemen




Sen Hiç

Sen hiç eve gidiyorum, yine diye üzüldün müSen hiç anahtarla kapı açıp anılara daldın mıAnıların iyilerini unutup kötülerini andın mıSen hiç aç olduğun halde yemek yemeden uyudun muYada ağlayarak tek kendine sofra kurdunTek tabak tek bardak tek çatal kaşık koydun muBir lokma bile alamadan kaldırdın mıSen hiç tek sandalyeli balkonda,Tek bardağa çay doldurdun muKalabalıktan yalnızlığa nasıl düştüğünü düşünüp,Göz yaşlarınla balkon yıkadın mıSen hiç karşı balkonda çoluk cocuğuylaYemek yiyen aileye gıpta ile baktın mıGüneşli havayı karanlık bulup lamba yaktın mıSen hiç koca evde yalnız yatıp yalnız kalktınZamansız çalan zile yerinden kalkamadan dinledin miKendi gölgenden korkup saatlerce ağladın mıSen hiç, sen hiç kendini yerden çıkma mantar,Yada köprü altı çocuğu gibi hissettin miKış gününde bir insan görürüm diye balkondaSabahladın, sabahın ilk ışıklarıylaSokağa fırlayıp yalnızlıktan kaçtın mıEn kalabalık yerde bile kendini yalnız hissettin miÇift uçan kuşu kıskanıp, kanatlarını yolmak istedin miSen hiç gülen birine düşman oldun muGülerken dövülmüş gibi ağladın,ağlarken deli gibi güldün müCevapların evetse beni anlar, hayırsa anlayamazsın.anlayamazsın.




Sen Kaybettin

Kafana manyakça düşüncelerle yordunDurduk yere huzurunu bozdunSonra da pişmanlık duyup durdunHem kocanı, hem beni kırdınYalvar yakar kocanın gönlünü aldınHaklıymış gibi bana tavır koydunAslında senin kendine bile saygın yoktunTaraf tuttuğumu sandınBense daima tarafsız davrandımDediklerimi hep kulak ardı ettinArdına dönüp, lafımı lafla teptinBöyle davranmakla mükâfat mı elde ettinÖnemli değil canım sen kaybettinGeri adım atacakken neden bu haltı ettinBizi, en çok da kendini yıprattınSinirle aç karnımızı tokalttınGözümüzdeki değerini küçülttünÖnemli değil benim için kendi kendini ettinHani bir daha göndermeyecektinO yine aynı grupla gittiZaten sen baştan manyaklık ettinKendi kıymetini kendin zayi ettinÖnemli değil canım sen kaybettin.




Sen Kendini Ne Sanıyorsun?

Hatalıysan özür dilemelisinÖzür dilemek insanı küçültmez, yüceltir bilmelisinHatalar insan içindir onur meselesi yapmamalısınAnlamadım ki sen kendini ne sanıyorsun

Gün be gün büyüdüğünü sanıyorsunAslında bu hareketinle küçülüyorsunFarkında olmadan dostlarını kaybediyorsunBilmem ki sen kendini ne sanıyorsun

Devlet misin ki sen her şeyi tekeline alasınBu böyle yürümez bunu bilesinİsterim ki kötü huyundan vaz geçesinGittiğin yol yanlıştır geri dönesin

Büyük bir Allah’tır bilirsinDost kazanacaksan yerin karıncasıyla bir olmalısınSense herkesi tepeden bakıyorsunBilmem ki, bilmem ki sen kendini ne sanıyorsun




Sen Nesin

Çalışırken bir beladan kurtulmayaÇıktın ansızın karşımaNe kadar diretsem de nafileSen kazandın sonundaBela mısın nesin anlamadım yaDevamlı beni sevdiğini söyledinAylarca sana inanmadımİtiraf edeyim sonunda kendini sevdirdinSen nesin hâlâ anlamadım yaBeynimdeki tek düşünceHayalin önümde yatağa uzanıncaRüyalarımı süslersin uyuyuncaSen nesin hâlâ anlamadım yaKalemimin mürekkebi bitti yaza yazaBaşka bir şey düşünmez oldu bu koca kafaBelki doğru belki yanlış yoldaSen nesin hâlâ anlamadım yaElektrik teline konan kuşun kanadındaEsen rüzgârla pencereme vuran damladaYuttuğum her lokmadasınSen nesin hâlâ anlamadım yaÇöl ortasında bir yağmur bulutunuBu bulutun getireceği bir yağmur damlasınıYine çöl ortasında oluşacak göldeki balıklarıBeklercesine bekliyorum sana kavuşacağım günüSen, sen nesin hâlâ anlamadım yaSabah doğan güneş deAkşam karanlığını bölen ayda, yıldızdaYoldan geçen arabanın egzoz dumanındasınSen nesin hâlâ anlamadım yaMutluluğu senle yaşamayı hayal ederkenKapı çalınınca bir gün akşam olurkenSenin geldiğini düşünüp açarım hemenAzrail karşıma çıkıp canımı isteyinceO anda sen olamayacaksın yanımdaSana kavuşmadan öleceğim amaAzrail olarak çıkmışsındır karşıma diyeVeririm canımı seve seveSen nesin hâlâ anlamadım yaBu sevgi dolu gönlümleRazıydım bir ömür beklemeyeKavuşamayacağımı bile bileOysa sen oynadın tertemiz duygularımlaNefretle doldurdun yaraladığın kalbimeSen nesin hâlâ anlamadım yaNe olursan kim olursan olDüşünmüyorum dersen yalan olur amaEn kısa zamanda sileceğim seni beynimdenKış uykusundan bahar gelince uyanacaksınTitreyerek kendine geleceksinYalvarmaların sonuç vermeyecekÇok ama çok geç kalacaksın



Seni, seni unutacağımSen nesin sen nesin hâlâ anlamadım ya. Anlamadım ya.




Sen sen ol

Kiminiz sekiz. Kiminiz on telliHer evde bulunur renkli, renkliHer zaman dokunursan derler deliOnun kullanılacağı zaman belliTellerin üstüne örtmüşler bez ileTedbiri elden bırakma gez onunlaKış aylarlında alınır değişik zevk ileErkek olan siyahtan başkasını neyle.Aşıklar tek alır ele özellikleHoş olur tekini iki kişinin kullanması diyeFilimler de aksesuardır geneldeSen, sen ol sakın bir yerde unutmaYağmurda ıslanırsın şımşırıkSapına yapış ha sıkı, sıkı tutRüzgara karşı koyamaz, unutYağmurda aç tepene tut




Sen Yanmışsın

Otuz iki yaşına kadar hoş sohbet gezmişsinAnlaşılan bekârlıktan bezmişsinYabancı olmasın deyip memleketine uçmuşsunAkrabadan kendine eş seçmişsinSen yanmışsın oğlum, sen yanmışsınGüzelliğine görüp yanmışsınTatlı sözlerle rüyalara dalmışsınBaşına gelecekleri anlamamışsınKarı değil başına ceza almışsınSen yanmışsın oğlum, sen yanmışsınYedirdikçe kudurtmuşsunSustukça delirtmişsinSuladıkça bunaltmışsınÇılbırı elinden kaptırmışsınSen yanmışsın oğlum, sen yanmışsınO konuşuyor İngilizce tercümanı yokNe sana ne ailene sabrı yokBelli ki kafasında beyni yokDüşünüyorum da bunun geçinmeye gönlü yokSen yanmışsın oğlum, sen yanmışsınAnanızla uyumu yokKardeşlere göresi yokÇalışmaya papası yokAklı çok harımı yokSen yanmışsın oğlum, sen yanmışsınAklın yolu tektirDiyorsun insana insanca muamele gerektirİyi huyların mükafatı taktirKötülüklerin hakkı kötektirBu yolu bende tasvip etmem ama;Sen yanmışsın oğlum, sen yanmışsınVakit geçmiş keşkeler faydamı verirBilirsin Allah sana yazmış denirİsterim Allah’tan ona akıl sana sabır verir, amaSen yanmışsın oğlum, sen yanmışsın




Sen Yoluna Ben Yoluma

Sen beni dinlemiyorsunSözlerime değer vermiyorsunSevgimin büyüklüğünü hala bilmiyorsunBu böyle olmaz haydi sen yoluna ben yoluma

Ben mutluluk sense macera arıyorsunBal yapacak arı gibi çiçek, çiçek dolaşıyorsunKoşmaktan, koşmaktan asla yorulmuyorsunBu böyle olmaz haydi sen yoluna ben yoluma

Şu masum kalbimin atışını duymuyorsunKendi bildiğin yolda ilerliyorsunSonucunu da sen katlanmalısınBu böyle olmaz haydi sen yoluna ben yoluma

Altının kıymetini bilmiyor gümüş diye tutturuyorsun,Attığın adıma hiç dikkat etmiyorsunSonunda kör kuyunun dibini boyluyorsunBu böyle olmaz haydi sen yoluna ben yoluma




Sende Yaşıyorum

Gözyaşlarında yağmuruTeninin sıcaklığı ile güneşiGülüşünle baharıHüznünle sonbaharıAğlarken gülüşünle kışın güneşiniGülerken ağlayışınla yaz yağmurunuGözlerinin parıltısıyla çakan şimşeğiTeninin yumuşaklığıyla kadife giysiyiYardım severliğinle iyilik meleğiniSesinin güzelliğiyle müzik ziyafetiniDokunuşunla iyi bir masörüÖfkelenişinle gök gürültüsünüSevgin başımı döndürünce sarhoşluğuVarlığınla hayatıYokluğunla ölümü, ölümü yaşıyorum




Seni Özlüyorum

Her saat, her dakika, her anKalbim senin sevginle çarpıyor inanSensizliği seninle yaşıyorum benSana kavuşacağım günü iple çekiyorum benBenim seni nasıl sevdiğimi biliyor musun?Sende aynı sevgiyle yanıyor musun?Ben seni çok özlüyorumSenin yolunu hep gözlüyorumSen üzülme diye tüm dertlerimi gizliyorumSana vereceğim mutluluğu biriktiriyorumTüm güzellikleri senin için senin için biriktiriyorumGülüm ölmekten korkmuyorumKapıyı Azrail bile çalsa açmıyorumCanımı, canımı bile sana saklıyorum




Seni Sevdim Diye

Günahım neydi suçum neydiBaşımda toplandı kâinatın derdiDağıtamaz hiçbir sihirbaz eliYine akıtıyor gözlerim hüzün seliGünlümün bağına kurulmuştuSazımın teline vurdurmuştu kırasıyaŞiirlere konu olmuştu dize dizeŞimdi mum yakta ara beniKalbimden beynime kurmuştun salıncağıBir anda kırdın bağlandığı dalıİpi başka nereye bağlamalıYok, yok daha olmaz kaldırıp atmalıSeni sevdim diye dostlar beni dışladıHer şeye rağmen kalbim senden başkasını sevmediŞimdi mum yakta ara sen beniBiliyorum bulamazsın benim gibi deliSana olan sevgim yıldızlar kadar çoktuLüks ile aydınlattım karanlık dünyanıSense çok gördün bana kırık mumuİthamlarınla bunalttın beniO nedenle çıkardım hayatımdan seni




Seni Sevemem

Sevdiğini sanıp yanar gezersinBenim huyum iyi mi kötü mü bilmezsinHayatında biri var mı demezsinSen beni sevemezsin aklını başına topla

Sabah akşam telefonumu zırlatırsınBenden güler yüz tatlı dil beklersinBen seni aynı gözle gördüm mü bilemezsinBen seni sevemem aklını başına topla

Ay yıldızların çokluğunu kıskanırYalnızdır yine onlarla avunurAllah insanın layığını bir gün verirSen beni sevemezsin aklını başına topla

Bu tür hareketlerin hem kendini hem beni üzerMevsim hep yazda kalmaz kışa da dönerKarşılıksız seven bir gün olur canından bezerBen seni sevemem aklını başına topla

Zaman her şeye ilaçtır dedimGünlerdir geri adım atmanı sabırla bekledimYanlış üstüne yanlışla şeytanları başıma topladınBen seni sevemem aklını başına topla




Senin Gibisini Bulamam

Damarlarında kan yerine sevgi dolaşanSesimi duyduğunda içinde minik bir kuş uçuşanBeni gördüğünde kalbi beyni karışanNe kadar arasam bulamam senin gibisiniÖmrünü bana adayanHatırımı hiç kırmayanBir eli balla, bir eli yağla dolduranNe kadar arasam bulamam senin gibisiniHer an öfkesini hâkim olanAğlarken güldürenDönme dolap binmiş gibi baş döndürenNe kadar arasam bulamam senin gibisiniNazımı kaldırıp dolaba saklayan,Üstü başı kirlenmeden soyanBir lokma ekmeği ikiye bölenNe kadar arasam bulamam senin gibisiniMutluluk sağanağını üstüme salan,Eşe dosta ünümü yayanKötü huylarımı toprağa gömenNe kadar arasam bulamam senin gibisiniBensiz bir yudum su içmeyenSevincini hüznünü benle paylaşanRüzgâr olup başımdaki kara bulutları dağıtanNe kadar arasam bulamam senin gibisiniGözü benden başkasını görmeyenBenimle siyahı bile beyaz görenAteşi maşa aramadan elleyenNe kadar arasam bulamam senin gibisiniKışın soğuğunu yazın sıcağını hissettirmeyenDört mevsimde baharı yaşatanÖmrüme ömründen ömür katanNe kadar arasam bulamam senin gibisiniSavaş anında barışı başlatanSevinçten gözlerimi yaşartanElemsiz kedersiz huzur ile yaşatanNe kadar arasam bulamam senin gibisini




Sev Gari

Yaş otuz beş yol yarı derlerBaksana çevrene genç genç ölüyorlarNe duruyorsun ömür bitiyorHaydi sev gari

İnsan doğarken sevinilirÖldüğünde toprakla gömülürSeven kalpler mutlaka sevilirNe duruyorsun haydi sev gari

Annen babanı nasıl sevmişBir ömrünü hep ona vermişBu sevgiden baksana sevgi doğmuşNe duruyorsun haydi sev gari

Biliyorum seven de ölürSeven kalpler sevgiyle anılırSevmeyen kalp neye yararHaydi sev gari




Sevdirtemedim

Bütün kalbimle çok sevdimMutluluğu, mutluluğu sevmekte buldumKarşılıksız sevginin sonu hüsran olur dediler inanmadımBir gün sende seversin diye bekledimHer fırsatta sevgimi gösterdimNe kadar karşılık bulamasam da bıkmadımSabrettim seveceğin günü bekledimBilemedim ki bu defa yine yanıldımAnladım ki karşılıksız sevmekle yanlış yaptımNe yapayım deli gönlüme söz dinletemedimVaz geç bu sevgiden dedim vaz geçirtemedimSeversin dedim di sevdirtemedim, sevdirtemedim




Sevemedim

Bir görüşte aklımı başımdan aldınGece gündüz tek düşüncem oldunTanıştıktan sonra sensiz geçen güne ömre saymadımSenin kadar hiç kimseyi sevmedimAnamdan doğdu doğalı seyyah gibi gezdimSevgisiz aşksız hayattan bezdimAradığım sevgiyi aşkı şimdi buldumİnan senin kadar hiç kimseyi sevmedimKaderimeydi tüm isyanımŞimdi inan çok mutluyumSabrın sonu selametmiş bir kez daha anladımSenin kadar hiç kimseyi sevmedimSanmıştım Allah beni kulluktan attıSonunda dualarımı kabul ettiİsyanlarım boşaymış öğrettiKalbim ve beynim seni sevmeyi emrettiSenin kadar kimseyi sevemedimÖmrümde senin kadar güzelini bulamadımTüm güzellikleri bir arada bulamadımCismi güzellere kanamadımSenin kadar hiç kimseyi sevemedim. Sevemedim




Sevemedin

Sevemedin beni sevemedinGöz yaşlarımı asla silemedinGözlerinin önünde yıkıldımElimde tutup kaldıramadın

Yokluğunu tattırdın hep banaVar gününü hiç erişemedimKatlandım kışların soğuğunuBahara ulaşamadım.

Sevemedin beni sevemedinİçimden geçeni sezemedinCismi güzeli ilahça taptınBenim kıymetimi bilemedin

Yaz güneşi gibi yaktınBir kaşık su bile veremedinAteşi daima korlandırdınAsla, asla küllendiremedin

Sevemedin beni asla sevemedinDertlerimi sen dindiremedinBaşının tacı gibi görürkenKalbine hiç inandıramadın.




Seven

Dün çocuktuk bugün büyüdükÖmür ne kadar kısaymış ölenlerden anladıkBu kısa ömürde kendimize ne verdikHer zaman sordum bu dünyaya niye geldik

Bu kısa ömürde doyasıya yaşamalıSevmeyi sevilmeyi bilmeliSevgisiz hayat olmamalıSevgiye susayan aradığı sevgiyi bulmalı

Sevenler yerilmemeli sevilmeliSeven sevgisizliğe terk edilmemeli,Sevginin mükâfatı bu olmamalıSeven sevgisine karşılık bulmalı

Karşılıksız sevgi neye yararKarşılıksız sevenler kadehte sevgi ararKadehin vereceği sevgi ayılana kadarSeven gönüller sevdiğine böyle mi yanar

Sevgidir mutluluğun temeliHer gönül bunu tatmalıÇarşıda satılmaz ki nasıl almalıSeven gönül sevdiğine kavuşmalı

Seven gönül sevgi satarSevgiden anlayanlar bunu havada kaparKarşılıksız sevenler olur derbederBeni bu derde salan olsun benden beş beter




Seven Kalp

Hava bulutlu yağdı yağacakBiliyorum ki, hava da kaderime ağlayacakElbet bulutlu havanın ardından güneş açacakBiliyor musun kader bana da bir gün gülecek

İnsanlar dün doğdu, bir gün ölecekSevgisiz kalpler aradığı sevgiyi bulacakSevgisiz yaşanmaz ölünür ancakSevgisiz yaşayanlar bunu anlar ancak

Sevgi aransa da bulunmazSevgisiz kalanlar mutlu olamazSevgi satılır, ama satın alınmazSevgiyi satanlar sevgisine karşılık bulamaz

Bu satışta kalır hüzünler karSevmeyen kişi olamaz bahtiyarYıllar geçer kalpler olur ihtiyarİhtiyar kalpler bile sevgiyi arar

Hangi yetmişliğe sorsan gönül yaşı on beştirSevgi deyince gönlü bir anda şenlenirSevmenin yaşı yoktur bu bilinirİster genç ol ister ihtiyar Seven kalpler hep bahtiyar




Sevenler Vefakardır

Bahar gelir her taraf şenlenirSeven gönül sevgiyle neşelenirKarşılıksız sevenler hep hüzünlenirHor görme seveni gönül gözü kapalıdır

Sevenler sevdiklerini hep acımı çektirirKüstürüp hayatı canından bezdirirSuçu nedir günahı nedirBunun cevabını kim, kim bilir

Seviyor ve seviliyorum dediği andaGüzel hayallere daldığı gündeKarşısındakinin sahte sevgisine kandığında,Yıkılır dünyası başına yıkılır

Sevenler hep üzülmeye yıkılmaya mahkûm mudur?Kalpleri hiç uslanmaz, gönülleri söz dinlemez delimidirGözleri görmez sevdiğinden başkasınıÇok çile çekerler cefakârdırlarHer şeye rağmen sevenler vefakârdırlar, vefakârdırlar




Sevgi

Seven hancı, sevgi yolcuBırakmaz ihtiyarı ve de genciİster beyaz ister zenciİster yobaz ister dinciKalpten kalbe dolar sevgiMutluluğun temeliDinimizin gereğiİnsan olan sevmeliKış da ve yazdaHer kalbe girer her yaştaAkıl koymaz inan baştaBu sevgi bambaşkaAşk diyorlar bazen adınaDoyulmazmış tadınaDoyan dönüp bakmaz ardınaErkeğe ne olacakOlanlar olur kadına




Sevgi Kutsaldır

Sevgi bir oyuncak değildirİster oyna ister kenara fırlatSakız hiç değildir çiğne çiğne sonra da patlatSevgi kutsaldır seven için

Sevgi bir meyve değildirİçini ye dışını atSevgiden yana sıkılsan da dışarı değil içine atSevgi kutsaldır seven için

Sevgi aramakla bulunur değildirSevgi istersen sevgi satSeviyorsan saklama anlatSevgi kutsaldır seven için

Sevgi ekmek gibidirTazesi de bayatı da yenirŞu var ki tazesi bayatından çok sevilirSevgi kutsaldır seven için




Sevgi Ne Yapsın?

Yollar girdi aramıza sevgi ne yapsınEller güldü halimize gönül ne yapsınYollar kalksa aradan kavuştursa bizi yaradanBaşlamadan bıktım ben bu ayrılıktanNe vardı sanki yanımda, hep yanımda olsanAkşamları evimizin yolunu tutsanBen sana sen bana mutluluk versenSevgin az imiş, yol bahaneSen istesen yaparsın kâğıttan tayyareUzak bile olsa kısalır aradaki mesafeDört tekere yol mu dayanırSevgi sevgim hep yanımda kalırSeni karşısında görse hemen sarılırSevgin sevgimden neden yorulur




Sevgidir Temeli

Sevenlerin gönül gözü kapalıSevgisizlerin bir eli taşlı, bir eli sopalıSevenlerin sevgisine öldürmektir onların emeliSevmeyenin sevgisizliğine sevgiyle son vermeli

Sevenin sevgidir tek savaş aracıSevgisizlikle savaşmakta hep onu kullanmalı,Galip gelir sevgi tüm silahlaraSiler tüm kalplerdeki sevgisizlikleri

Silahların hasıdır sevgiKalplerin pasını alır sevgiHer evin mutluluğu neşesiBüyük aşkların sağlam temeli sevgidir sevgi




Sevgilim Seni Seviyorum

Senden başkasından değildir gözlerimEllerim başımda hep seni beklerimVuruldum sana şahidi gözlerimGöğsümde yanar tutuşur senin özleminİsmini rüyalarımda sayıklar dururumLeyla ile Mecnunu düşündüm durdumİkimiz için ne hayaller kurdumMasum kalbinde umut ışığı buldum Senden başkasını sevmeyeceğim Eminim sevgilim sonunda senin olacağım Niçin diye sorma içimden öyle geldi İçimden öyle geldi sevgilimSenden başkasını sevmeyeceğim. SeversemElden ele geçen güle döneyimVallahi billahi sevmeyeceğim. Sevememİster deli de ister akıllıYolumu sapıttım ben besbelliOlmaz öyle şey deme sakınResmini bakıp, bakıp hasret gideriyorumUmudumu sana bağladım ben. Yine söylüyorumMasum kalbinde umut ışığı buldum ben




Sevgimi Sana Veremem

Gece gündüz hayalimde yaşarsınSana olan sevgimi bilebilsen şaşardınBeni yakından tanısan tüm güzellikleri benle yaşardınBiterdi dünyaya küskünlüğün

Ben sana tüm benliğimle sevgimi verdimSense sevgimin değerini bilemedinHep hafife aldın ihmal ettinTüm iyi hayallerimi yıktın, kötüleri bıraktın

Kalbimi çalmıştın beni kendine bağlamıştınMutluluğumun sana mutluluk vereceğini söylemiştinMeğer hem kendini hem de beni kandırmışsınYanıyorum aptallığıma yanıyorum. Nasıl da sana aldanmışım

Şimdi yaptıklarından pişman oluyorsunNe olur sil baştan olsun diyorsunYalvarıyor yakarıyor af diliyorsunSen affedilmeye sevilmeye layık değilsin

Sevgimin büyüklüğünden hep mütevazı davrandımSen ise her zaman kalbime yenilirim sandınGerektiğinde silip atmasını da bilirimZor, zor oldu ama şimdi ben öyle yaptım

Sevgimi yitirdim artık geri dönememSeni çok sevmiştim belki de başkasını sevememGerçek seveni bulduğumda da hayır diyememÖmür boyu sevgisiz kalsam da sevgimi sana veremem




Sevgimi Tarif Edemem

Yemek diyemem yenilince bitiyorSu diyemem akıp gidiyorUyku diyemem uyanınca yok oluyorTarif edemem sevgimi tarif edemem

Şeker diyemem tatlı da olsa yeniliyorMum diyemem ışık da verse eriyorİçki diyemem sarhoş da etse ayılınıyorTarif edemem sevgimi tarif edemem

Papatya diyemem çok da olsa kırda eziliyorGül diyemem güzelde koksa soluyorLale diyemem boynu bükük de olsa vicdansızca koparılıyorTarif edemem sevgimi tarif edemem

Giysi diyemem eskiyince atılıyorYatak diyemem akşamdan akşama giriliyorKoltuk diyemem üstüne oturuluyorTarif edemem sevgimi tarif edemem




Sevgine Muhtacım

Karanlık dünyama bir ışıksın senNe zaman karşıma çıksan kalbim çarpıyor hemenBende bu sevgi dolu yürek varkenSen başkasının olamazsın gülüm

Ben seni ellere bırakmamHiç heveslenme unutamazsın hemenBiliyorum gözün arkanda gidiyorum derkenDönecek sinken geri niye gidiyorsun sen

Sevgidir her şeyin temeliSevgisiz yaşamayı ne eylemeliSeven aradığı sevgiyi bulmalıSevgisiz hayat ölümden beter gülüm

Sevgine muhtacım seninSevginsiz yaşayamam ölürüm bitanemBilirim ben senin başının tacı,Sense benim derdimin tek ilacı




Sevginin Ödülü

Sen hep at üstünde gezdinBenim ise her hareketimde bir kötülük sezdinBana olan sevgin dile getirilemeyecek kadar azdınBöyle yaşamaktan inan ki bezdimGözümdeki yaşı bir gün bile dindiremedinDertten derde saldın sende beniBilmem ki bu çektiklerimin sebebi bende mi?Sevgi, sevgi isterdin ağzın açıldı mıAl dedim verdim tüm sevgimiAma sen dışarıda söndürdün yine her gece feneriSendeki sevgi sevgili mefhumu bu mu?Olmaz olsun buysa sevginin ödülüBende bulduğunu söylerdin mutluluğuMutluluk vermek şöyle dursun zehir ettin dünyamıSende, sende görme ömür boyu mutluluğun yüzünü




Seviyor Sevilmiyorsan

Sevgidir mutluluğun temeliMutsuzluklarla bir ömrü nasıl geçirmeliMutlu olamayacaksa bir insan dünyaya gelmemeliUçsuz bucaksız dünya için dar dememeliSeviyor sevilmiyorsanSevdi dediğin an sevgisizliğe terk ediliyorsanBu dünyada daha niye, niye yaşamalıYaşamak güzel ama sevgi isterGerçek seveni parmakla göster sahtelerini ise kim isterİster para, ister altın, ister mal, ister mülkBunların hepsini bir kenara silkSeveceksen bir kere sev son olsun ve de ilkBunları bertaraf etme sakınSözlerimi bir kenara dikSöz gümüş ise sukut altındırAltının değerini sarraf bilirSevginin değerini seven bilirSensizliğe sevgisizliğe hangi kalp, hangi kalp dayanır.




Sevmek Sevilmek Güzel

Yıllar öncesi hiç sevmem sanmıştımKalbimin kapısını aşka sevgiye kapatmıştımKim çalsa kalbimi çalacak diye açmamıştımÖcü diye hep sevgiden aşktan kaçmıştım

Tanımıyordum aşkı, tanımıyordum sevgiyiNasıl açardım tanımadığım kişiyi kapıyıDeğişti bir anda fikrim açtım kapıyıArtık seviliyor ve seviyorum bende.

Sevilmek güzel, sevmek daha güzelSevgisiz hayat sonbaharda gazelSevgi adına yazılan çizilenler ne kadar da güzelSevince sevilince hayat başka, başka güzel




Sevmene Bak

Seni seviyorum dersem gerçek mi demeSenin için ağlıyorum inan sevgilim inan banaŞu gözyaşlarım, gerekirse canım feda sana,Sevdim seviyorum seveceğimNe olur inan, inan banaSevgim okyanuslar kadar büyükTemmuz güneşi kadar sıcakBırak artık endişelerini bir kenara bırakHadi sende benim gibi sevmene, sevmene bakSevgi kutsaldır sen de tatSevgini saklama ilan etÇatlasın düşmanlar onları bir kenara bırakSen sevilmene, sevmene, sevmene bak




Sıyrılamıyor

Hava bulutlu yağmasını bilemiyorİçi çok dertli asla dışa veremiyorAğlamak istemiyor gözleri doluArtık gözyaşlarını tutamıyorTalihi çok kara hiç gülemiyorGülüp oynamak istiyor içinden gelmiyorBaşında birçok düşünce dolaşıyorHiç biri diğerini değmiyorDertlerinden sıyrılmak istiyorSıyrılamıyor, sıyrılamıyor, sıyrılamıyor




Silemem

Kibriti bir çakışta yakarım,Daima şüpheli gözlerle etrafa bakarımAttığım her adımı kararlı atarımBu halimden kim vazgeçirecekmiş şaşarımHer geçen gün tecrübeme tecrübe katarımİnsanlara güvenmek iyidir hoştur inanırımİyi niyetten tokat yiyince can yanar bilirimOnun için hep tedbirli davranırımYanılmam diyemem bende yanılırımPes etmem daha bir hırsla yola koyulurumHaklı olduğum konuda kendimi savunurumAsla eğilmem çok olsa kırılırımBu hırs benim ömrümden ömür alsa daMutsuzluk rüzgârı üstümde esse deKara bulutlar üstüme çökse deBeynimde ki bu düşüncemi silemem işte. Silemem




Silerdin

Domatesin sertinden olur söğüşHer türlü zorluğa gerdim göğüsBırak artık kavgayı ne verir dövüşÖnce kendinle imzala barışNede var dostluğun verdiği hazGel aramıza katıl, sende tat birazİnan ki sende mutlu olursun bizim kadar en azYeter ki doğruluğu, dürüstlüğü kalbine yazHiçbir şey bilmezsen iki kelime yazsanYazamasan yazanlara kulak versen,Çok büyük tat alırsın dünyadanSilersin kötü düşünceleri kafandan




Sonbahar

Çıplak dallara kuşlar konmuşBelli ki soğuktan donmuşAğaçlar çoktan saçını başını yolmuşYokuş çıkan yaşlı dedeye dönmüş

Uzun bir yolculuktan gelmişYorgun bir geminin iskeleye yanaşışı gibiDallar aheste sallanıyorYaza hoşça kal, kışa merhaba diyor.




Sonu Hüzündür

Akşam yalnız yatarsın sabah yalnız kalkarsınSokak cadde her gün yol edersinEller gününü gün ederkenSen ise kaderine isyan edersinKederine keder eklersinGündüz güneş yalnızdır, kuşlarla neşelenir,Gece ay yalnızdır, yıldızlarla eğlenirBu olayların hepsi kalbini hüzünlendirirİçkiyi bıraktım dersin, kadehi eline aldırırSigarayı bıraktım dersin, birbiri arkasına ekletirBir gün kader güler diye hep bekletirBeklemelerin boşa çıkar hüznüne hüzün eklenirHangi kalabalığa girsen yalnızlığın kalbini hoplatırHer gün ayrı bir kalp kapısı tıklatırKovulmasa da kapı açılmaz, önünde bekletirTüm beklentilerinin sonu hüzündürYine seni ağlatır, yine seni ağlatır




Söküp Atamıyorum

Gözlerime kahroluyorum,Seni gördüğü içinKulaklarıma illet oluyorum,Seni dinlediği içinEllerime kızıyorumSana yazdığı içinKalbime, kalbime lanet okuyorumSenin sevginle çarptığı içinAmaNe yapayım çok hem de çok seviyorumİçimden söküp atamıyorum, söküp atamıyorum




Söylenecek Söz Bitmiş

Ama köyde ama şehirdeEvlilik yaşı gelinceAlır insana bin bir düşünceEvlenir herkes bin bir ümitleKöyde yaşam daha da zordurYağmur yağınca her yer çamurluYıllarca gelip gitmek zorduArtık şehirde bir yuva kurduHanım çoluk çocuk hepsi huzur bulduBir erkek beş kız olduÇiftlere kara düşünce sardıBunları nasıl bakıp beslemeliAllah’ın işi ne demeliDünyaya gelenin rızkını Allah verirdiZorda olsa idare etmeliAnan baban çok çileler çekmiş belliYoksa siyah saçları nasıl beyazlatmalıSabredip bu dönemi atlatmalıBey dışarıda el çilesi çekmişHanım evde çoluk çocukla çökmüşElden ayaktan düşmüşBey saçları dişleri dökmüşHanım beli bükmüşSonuçta iki el bir olupAltı çocuğu bakıp büyütmüşYıllarca bileğinin hakkıylaHelal kazanç sağlamışHer birine ayrı ayrı yuva kurmuşYani yuvadan uçurmuşÖmür bitmeli olmuşDevlet işi bitmemişBiter mi maaş yetmemişEmeklilikten sonrada çalışmışYirmi beş yılda biten iş yirmi yedi yıla sarkmışHıhh işleyen demir ışıldarmışYer altındaki su boruları daYıllarca iş görür ama,Hepsi de paslanmışNeyse dürüstlüğünden bir şey kaybetmemişÇevresindekilerin kimisini ablaKimini bacı görmüşYani kirli ortamda tertemiz kalmışİşi gereği gülenle gülmüşAğlayanla ağlamışSonunda canına yetmişÇalışmaya son vermişEmekli olup eşiyle ilk başa dönmüşGençliğin sonunda yaşlılığın başındaGönlünce yaşamayı düşlemişAma nafile;Ümitleri ipi çözülmüş balon gibi sönmüşEşi bilmem ki hangi akla hizmet etmiş



Bu işi başlamadan bitirmişEvini yurdunu yuvasını bir kalemde silip gitmişAh, ah onca çileyi boşa çekmişBelini bacağını o yuva bükmüşTam rahata ermişkenBilmem ki yiyip içmesi mi bitmişBelki de dünyaya küsmüşİntikamını yuva yıkmakla almışYaş olmuş belki elli belki altmışOlmasa çok iyiymiş amaBu aşamada söylenecek söz bitmiş. Söz bitmiş.




Su

Her şeyin hayat kaynağısınHer canlıya can verirsinSensiz hayatı düşünmekBu isme sana koyan seninle bin yaşasınSusayan toraklara kuruyan dallara can verirsinAyrıca tüm pisliklere temizleme aracısınTüm varlıklar senin hakkını nasıl ödesinAdını duyanı mutlaka şaşırtırsınGülmekten aklını kaçırtırsınÜzülme yine seninle temizlesinÇünkü sen SU susunBırak herkes seninle gülsünSanma ki gırgırsın şamatasınKim ne derse desinSen girdiğin ortama neşe canlılık verirsinSen hayat, hayat kaynağısın




Sücilin Bozuk

Atanız sizlere bırakmış onca mal mülkŞaşkınlık etmiş arkasına almamış kürkEski ceketini bile ettiniz bölük, bölükZaten bu günü beklediniz alık, alık

Yazık adamcağızın size verdiği emeğe yazıkİnsan babasının malını düşünerek mi verir azıkKefenin cebi mi var düşünün azıcıkSizin de evladınız aynısını yapar yazık

İnsanlığa değil mala verilen değere yazıkParanı hayırlı işlere harcayamazsın fikrin bozukYaptığını Allah için yapmalısın, gösterişe yazıkAhrette mükafatlandırılamazsın sicilin bozuk

Babanın paraları cüzdandan taşıyorduSonuçta o da herkes gibi can taşıyorduHepimiz gibi yeryüzünde yaşıyorduAzrail kapıyı çalınca kuş gibi ağzını açıyordu

Dünya dolu malı vardıGözlerini kapayınca yine eller yıkamadı mıSon yolculukta musalla taşında dinlenmedi miSonunda bir avuç kara toprağa girmedi mi. Girmedi mi.




Sünürsün

Benim içimde kötülük yoktunSen beni ateşsiz yaktınGözyaşları içinde bıraktınBeddua etmiyorum hiçbir zamanBil ki gözyaşlarımın hakkını ödeyeceksinİyi niyetle yaklaşmak istedikçe uzaklaştınBana ihtiyacın olursa arkamdan koştunHer defasında boş ver deyip kucak açtımAma artık sen çizmeyi aştınŞunu da unutma işlemek için altınıBakır katarlar içineAşım pişti diye sevinmeBir bakarsın su katarlar içineKanatlandığını sanıp paraşütsüz uçmaya çalışırsınKanatların yetersizdir tepe taklak gidersinParaşüte de ihtiyaç olur bilesinArtık yürümeye bile razı olursunAma bacakların kırılmıştır yürüyemezsinİstemem. İstemem de sürünürsün, sürünürsün




Şeker

Açlık denir adına yemek yenince unutulurYemek bulup yiyemeyince midede sancılar dolanırSinir sistemi kökten yıpranırÇoğu insanlar bir lokma ekmek için yorulurKuruda olsa bulanlar sevinçten kurulurKahveden vaz geçtik çay açıkta olsa aranırÇaydanlık çayı bulsa şeker gün be gün zamlanırEskiden her evde çuval ile bulunan şekerŞimdi belki bazı toptancılarda bulunurEvlere ancak kilo ile alınırBitmesin diye bakarken sonu bulunurYaşamak ve hayat çok güzel olmasa acılarıŞeker tatlıdır tatlandırır her acı şeyiTatlandıramaz tek hayatın acı gerçeğiniSilemez belleklerdeki acıların izleriniGüldüremez asla acı çeken kişilerin yüzlerini




Şükürler Olsun

Halim perişan oldu seni seveliAşk da neymiş derdim önceleriLakin varmış aşk da sevgi deİşte anladım geç de olsa bunuLeylaklar açarken çıktın karşımaKarşılaştığıma pişman da değilim Allah var yaEn güzel sevgiyi sende buldum yaSevilmeyi sevmeyi öğrettin banaKeşke daha önce tanısaydım seniİnan ki verirdim canımı bileNasip bu güneymiş şükürler olsun kavuşturana




T.S.K.Bıkmaz

Analar vatan beklesin diye saldıHain terör pis kokusunu yaydıEr-Erbaş arasına daldıAcımasızca Subay-Er demeden taradı.

Pis emeline erdim sandıZevkinden dört köşe olduDağlar ona yar olmaz bilemediEtrafı sarılınca pisliğine basmış malağa döndü

Anaların yetiştirdiği er bitmezİnsan olan, insana silah sıkmazSanma ki anaların ahı tutmazŞehitte verse T.S.K. Bıkmaz, bıkmaz.




Takılı Kaldım

Frekans geziyordum bir günBaktım var bir canlı yayınTakılı kaldım o gün bu günBirde şiirden vurunca demYorumdur şiiri şiir edenDinledim bizi uyar dedimKolayda bulmuştum aramadanSpikeri de yaman can mı canŞiir dostu programında takılı kaldımTelevizyona elveda dedim o akşamAkraba arkadaş ziyaretlerini programa endeksledimHerkes gibi bende bu programa tutuklu kaldımOf of ah ulan YalçınSenin olmadığın bir gece bileÇekilmiyor radyodaHer ne kadar spikerler değerli ise deDoldurmuyor senin yerini beDüşünmek bile zor sensiz radyoyuDüşünmek bile üzücü sensiz canlı yayınıArada senin de dinlenmeye ihtiyacın olsa daŞiir dostlarının da programa ihtiyacı var yaHer ne kadar sana kıyamasak daKahroluyoruz bir gün izinli olduğunda bileGündüz olmaz ama sende programda dinlen beBizler programa, sende tutuklu kal bizlereSakın sakın ha birden önce bir yere gitmeBiz bu karanlık gecede sensiz ne yaparızİnan ki çok geçmez arkandan bizde, bizde geliriz




Tanrım

Sevgi nedir diye soruyorumCevap bulamıyorumÇünkü onu tanımıyorum,Tanıştır Tanrı’m beni de

Aşk nedir diye soruyorumCevap bulamıyorumÇünkü onu tatmadımTattır Tanrı’m beni de

Mutluluk nedir diye soruyorumCevap bulamıyorumÇünkü bir ben mutlu olamıyorumMutluluğa erdir Tanrı’m beni de

Sevmek nedir diye soruyorumCevap bulamıyorumÇünkü ben hiç sevmedimSevdir Tanrı’m beni de

Sevilmek nedir diye soruyorumCevap bulamıyorumÇünkü ben hiç sevilmedim kiSevecek birini gönder Tanrı’m beni de

Ölmek nedir diye soruyorumBen onu çok iyi biliyorumÇünkü ben her gün ölüyorumÖldürme Tanrı’m güldür, güldür beni de




Taş Bağrına

Dünya malını mülküne kanıyorsunKanayan yaraya tuz basıyorsunÜzülenden uzak neşeliye yakın oluyorsunYok yere burnundan soluyorsun

Gidiyorum yolcuyum görüyorsunİçimde kopan fırtınayı bilmiyorsunGittiğimde yanıma gelemiyorsunŞaka sanıp kendini avutuyorsun

Musalla taşına çıktığım andaOlmak istesen de yanımdaMümkün olmayacak anlasanaTaş bas artık o an bağrına.




Telinden Oynatırsın

Güneş, güneş diye aranır dururuzYüzünü saklar kurulursunKinin gitmiştir bulutların arasından sırıtırsınOrtalığı yakıp kavurursun

Uykun geldi mi kara bulutlara kıvrılırsınNöbeti yıldızlar ile aya devredersinSabah oldu mu yıldızlar ile ayı yatağından edersinDedim ya telinde oynatırsın

Doğanın vazgeçilmez unsurusunUykuya yatışınla sabah kalkışınlaŞiirlere şarkılara konusun,Allah senin yokluğundan da varlığından da korusun




Terkedilmek

Dilim söylemek istiyor söyleyemiyorumKalemim yazmak istiyor yazamıyorumSeviyor, seviyor sevilmiyorumSeviliyorum mutlu olamıyorumElden eksiğimi arıyorum bulamıyorumNiye, niye bir ben mutlu olamıyorumİstediğim tek şey mutlulukDüşündüğüm tek şey seninle doya doya yaşamakSuçum seni sevmekCezası sevgisizliğe terk edilmek




Uçup Gitti

Benim saçlarım beyaz değildiSeni sevdiğimdeSende böyle çökmüş değildinBana geldiğindeTüm sevgimi sana verdimSense kıymetini bilemedinKolay kazanılır sandın,Çok çabuk harcadınSevgim sana mutlulukSevgisizliğin ise bana hastalık verdiOysa ne umutlarla birleştirmiştik ellerimiziHangi hayallerle çıkmıştıkMutluluk ülkesine yolculuğaYolculuğun arabası benBenzini sendinBiliyorum araba arıza yapar diye korkuyordunOysa benzin bittiSevgin bir kuş misali uçup gittiYaya dağ tepe aştık, çok zorluydu yolculukÖnümüze hiçbir benzinlik çıkmadıGördüğümüz benzinliklerdeBizim arabaya göre benzin yoktuYolculuk yarıda kaldıBenzinsiz araba yürümedi, yürümedi




Umudum Kalmadı

Hep beklerdim mutluluğun yolunuZaman, zaman bulduğumu sanırdım onuHer defasında hüsran oldu sonuYitirdim artık bütün umudumu

Sabrın sonu selamettir derdimBütün dertlerim silinir bir gün diye beklerdimHer bekleyişin sonunda yıkıldımBen bütün umudumu yitirdim

Keder biter de neşe gelir dedimKader bana da güler elbet diye bekledimKaranlık gece uzundu doğmadı günSabahı beklerken kalmadı, kalmadı umudum

Mutluluğun yolunu gözlerken yoruldumMutluluğun kapısından her defasında kovuldunTahammül gücüm kalmadı kaderime boyun eğdimKalmadı, kalmadı hiç umudum artık ben onu yitirdim




Unut Mu?

Ne, sen ne diyorsun unut muDurduğun yerde nerden çıktı buKalbinin ateşi başına mı vurduBu kulaklarım doğru mu duydu

Sen ne diyorsun, unut muKafayı mı yedin kanın donuk muYıksa ölümüne sevmenin sonu bu muHaydi bir daha söyle duyduklarım doğru mu

Sen ne diyorsun unut muKolaysa sen unut, sonra iste benden bunuUnuttum dediğinde hatırlamışsındır beniHaydi tekrarla, duyduklarım doğru mu

Şüphe duyuyorum kulaklarımdanGördüğüm rüya mı, kabus muBir rüya ise uyandır ne olur beniİnanmam senden böyle bir şey duyduğumu

Sen ne diyorsun unut muUnut demek kurtuluşa bir umut muUmutsuz yaşa kov bütün umudunuSevengönül sevdiğini kolay kolay unutur mu, unutur mu




Unutacak

Hava bugün de çok sıcakMevsim yazdır böyle geçecekHamlar erecek, meyveler yenecekSıcaklar insanı bayacakBu işler böyle gitmeyecekElbet bir çözüm üretilecekBulunan çözüm çok farklı olacakÇözümsüzlüklere örnek kalacakHer yaz gibi ardından kış gelecekYanıp kavrulduğu günleri unutacakDünya sıcağı özleyecekVelhasıl özlemlerin ardı arkası bitmeyecek




Unuttu Unuttu

Gülmedi kara bahtım gülmedi gittiÜzüntü elem keder hep benim yanımda bittiLüks bir hayat istemedim vasatı yettiSevgi sevgili hep beni terk ettiElbet şu kalbim mutluluğa hasrettiRastlantı mı, şans mı beni dertten derde ittiElleri güldürürken beni hep ağlattıNe yapalım, şans bir gün döner dedi hep bekletti

Çok bekledim şansım dönmediOldu oluyor dedim olmadıBaksana hala talih gülemediAnlasana, anlasana neredeyse ömür bittiNe yazık ki yüce Tanrı beni unuttuOlmaz o kulunu unutmaz dediler, vallahi unuttuGaliba beni kulluktan attıLa ilahe illallah dedi dilim hep şükrettiUlaşamadı şükürlerim ondan olmalı unuttu unuttu




Utanıyorum

Haksız kazanç sağlayanıHaramı helal sayanıSüte su koyanıGördükçe insanlığımdan utanıyorumÇöpleri sağa sola atanıÇevreyi kirleteniYerlere tüküreniGördükçe insanlığımdan utanıyorumEl atına binip hava atanıMenfaat uğruna dostunu satanıKalabalıkta çıplak yatanıGördükçe insanlığımdan utanıyorumDost görünüp sırtından vuranıAç dururken tok doyuranıİnsanları bölge, bölge ayıranıGördükçe insanlığımdan utanıyorumDoğru dururken yanlış yapanıMertlik yerine namertliği seçeniBardak yerine şişeden içeniGördükçe insanlığımdan utanıyorumFakir zengin ayırımı yapanıUlu orta palavra atanıPalto ile yatanıGördükçe insanlığımdan utanıyorumDuyduğu halde sağıra yatanıÇeki de hile yapanıPişmiş aşa soğuk su katanıGördükçe insanlığımdan utanıyorumKomşusu aç iken kendisi tok yatanıPire için yorgan yakanıArkadaşlarını birbirine katanıGördükçe insanlığımdan utanıyorum

İçki içip nara atanıİçki içip nara atanıKüfelik sokakta yatanıGördükçe insanlığımdan utanıyorumDostluk kardeşlik dururken düşmanlık yaratanıAnlaşma varken kavgayı seçeniHer şeyde niçin, neden arayanıGördükçe insanlığımdan utanıyorumYalan yere yemin edeniPara için nineyi dedeyi satanıLayıklığı dine katanıGördükçe insanlığımdan utanıyorumİçki kumar için yuva yıkanıElin karısına kızına bakanıKocasına boynuz takanıGördükçe insanlığımdan utanıyorum




Ümitlerin Söndü

Bir yıla yakındır yalvarırsınAl işte gönderdim sonundaNasıl da şaşırdın baksanaBen sana söylemiştim defalarcaBiliyordum sonunda böyle olacağınıŞu var ki gerçeklerden kaçılmaz amaGerçekler sonlandırır çoğu rüyayı daİşte dediğim oldu yaBütün ümitlerin söndü yaDaha aramazsın dedim yaArarım dedin diye arıyorsun amaBiliyorum içten değil bu hareketlerin be




Üzer Beni

Sevgi bu mu aşk bu mu?Bu yol aşkın yolu mu?Allah’ım böyle sevgi bir daha bulunur mu?Seven kalp sevgiden yorulur mu?Seviyor derken sevgisiz kalınır mı?Yalanmış sevgin, yalanmış sözlerinSana sevgim anlatmakla bitmezGübresiz toprakta çiçekler bitmezSensiz bir hayat asla geçmezÖmür biter bu yollar aradan kalkmazBir Allah’ı sevdim bir de seniAnla ne olur anla artık beniŞu seven kalbimim yoktur asla ihanetiSeverken nasıl aldatır seniBunları düşünmen çok ama çok üzer beni




Vah Vah

Ağrı’yı terki diyar edipAydın’a gelmişsinSen yaşamadan ölmüşsünTomurcuk gül iken solmuşsunVah, vah senin halineUfacık yaşta kocaya varmışsınBir kız bir oğlan doğurmuşsunUykuya elveda demişsinVah, Vah senin halineBöbreğin birine kadere vermişsinÇok uykusuz geceler görmüşsünEl kavun yerken sen kelek yemişsinSen talihine küsmüşsünVah, vah senin halineGezmek uğruna izinleri yemişsinZaten yirmi gün kıymetini bilmemişsinEl mahkûm çalışmalısınVah, vah senin halineDemek ki rapor yok muHelale haram sokmaSık dişine yılbaşına çok muVah, vah senin haline




VarMı Kalan Dünya

Dünyada boş, boş dolaşır gezerizKimi gün üzülür kimi gün üzerizZaman, zaman canımızdan bezerizDünya, dünya yalan dünyaVar mı sana doyan dünyaİşten işe koşuşuruzBulaşık, halı hatta evi yıkarızAbdest için suyu soğuk buluruzDünya, dünya yalan dünyaVar mı sana kanan dünyaBu dünyada para şöhret şan peşindeyizKimi aldatır kimi aldanırızZevki sefadan yanayızAh, ah yalan, yalan dünyaZenginliğe güzelliğe değer veririzÇirkinlikten yoksulluktan kaçarızVakti saati geldi mi hepsini bırakır göç ederizDünya, dünya fani dünyaDoğal güzellikleri hiçe sayarızKendimize güzellik adına şekilden şekle sokarızRengârenk boyanır gezerizDünya, dünya yalan dünya gözleri boyayan dünyaKafamıza yalan ve riya ile yorarızDürüstlüğe doğruluğa sözde koyarızMenfaat uğruna her şeye varızDünya, dünya yalan dünyaVar mı sende kalan dünyaGöç esnasında görmez gören gözlerimizTom tok olur aç olan karnımızKefenin cebi yoktur bilmeyizDünya, dünya fani dünyaBu dünyada mutlaka kiracıyızEvi nasipse öbür dünyadan edinirizÖlünce dünyada ettiklerimizden soruluruzNe kadar yaşasak da kara toprağa girerizYalan dünya var mı sende kalan dünya




Yağmur

Geldin uzun yoldan belliHer yer çok kirlendi sen gittin gideliSil süpür temizle her şeyiAğaçlar raks ediyor dokunmadan sazın teline

İlkbahar gelirken terk edip gitmiştin biziAyrılığın kalbimde oldu hep sızıÖzlemişsindir muhakkak sende biziAkıt artık gözlerinden sevinç seli

Bereket gelir toprağa değdin miÇeşmeden borudan akan yetmiyor belliSen gelince her yere yeşil halı serildiEsirgeme bizden az da olsa damlalarını.




Yağmur Damlaları

Bu gün hava güneşli idi sabahtaBirden bulutlandı kuşluktaÖğleyin yağmaya başladı bardaktan boşanırcasınaBir günde dört mevsimi yaşatırcasına

Yağmur damlalarının bazıları pencerenin camını vuruyorBazıları elektrik telefon kablolarına teleferik oluyorBirini izliyorum görebildiğim yere kadarYok, gittiği yerin sonu, bir diğeri takip ediyor onu

Gözyaşlarımı benzetiyorum yağmur damlalarını,Silmem bazen indiği yere kadar inerSonu yok küçücük bir gözden o yaşlar nasıl çıkarYoktur onların sonu bir an durur, sonra diğeri izler onu

Hava bir bulutlanır bir açarAma kalbim hep bulutludurHiç güneş açmaz oradaKuzey kutbu gibidir, sıcağa hasret, soğuğa doyuk




Yalan

Hayatını kurmuş yalan üstüneKonuşmalarında doğru sözü bulmak mucizeHerkes inanmış görünse de sözüneAslında varmıştır farkına, vurmak istemez yüzüne

Herkes anlar az çok herkesin kişiliğiniŞöyle bir baksa çevresineKendisi gibi sahte dostlar sarmış etrafınaGerçek dürüst dostlar nerede

Canlı çiçek çevresinde yüzlerce arı dolaşırArıların balını zenginler yer dolanırYaptığı yalanlar bir gün ayağına takılırİşte o zaman yalan üstüne yalan yapılır

Böyle başında güler yüzüSonunda zehrolur ağlar özüPara pul hepsinden alır payınıYok olur zaten sahte olan mutluluğu, tadar hüznü

Gerçek dostta dürüstlük namus aranırYalana riyaya giren her toplumda dışlanırÇevresinde sadece kendi gibiler dolanırİşte o zaman her yerde yüzü kararır. Yüzü kararır.




Yalan Dünya

Bu günde sabah olduEtraf aydınlandı güneş doğduDoğan güneş karanlık dünyamı aydınlatamadıÇünkü kalktığımda günaydın diyecek kimse yoktu

Akşam kimsenin yat demediği gibiSabahta kimse kalk demediSaatin zili bağırıyordu deli deliKalktım çarptım onu, kırıldı belli

Hava bulutlu mu, yoksa bana mı öyle geliyorYüzüm gülüyor içim kan ağlıyor,Aynı şu yalan dünya gibi davranıyorİçi ağlıyor dışı sahte gülücükler dağıtıyor




Yalan Sevgi

Seviyorum deyip hep aldatırsınSevgiyi bu kadar basit mi görürsünBilmem ki sen kendini ne sanırsınAslında kimseyi değil kendini aldatırsın

Her hareketinle kendini kanıtlarsınSeviyorum derken bir gün kaybedersinO zaman yeniden sevgi ararsınBelki bulursun ama yine kaybedersin

Sevgi güzeldir sevilmek isterGerçek seveni hadi bana gösterSeviyorum diyen karşılığında sevgi isterSenin gibiler sevgiyi ömür boyu bekler

Aradığı sevgiyi bulsa çiçek diye vazoya ıslarKalbimde yer yok der dolaba saklarKalbindeki sevgi bitince yenisini isterVazodaki solmuş dolaptaki bozulmuş der yenisini arar

Gün gelir sevgi için koşarken yorulursunÖldüğünde dünya da ettiklerinden sorulursunCennete alınmaz cehennemden kovulursunYalan sevgi ile aldattıklarının eteklerini sarılırsın




Yalancı

Tertemiz duygularla yaklaşmıştın onaBaştan beri yalanlarıyla geldi sanaSeviyorsun biliyorum amaSevgine saygım sonsuzdur daAma bu yalancı ne verir sanaHer yasağa karşı ilgi büyüktürAşkta yasak çok kötü olurNe Allah ne kullar hoş bulurBu duygu gün olurÖlmez ölmez ama küllenirHer iki tarafın mutluluğunu gölgelendirirGönül işte temizi dururPisinin etrafında dolanırYasaktır, suçtur bilinirÖmür boyu saklanırSaklansa da her ne kadarSüt ya da çiğ et gibidirRaf ömrü kısadır çabuk bozulurEn kısa zamanda kokusu yayılırSonra da çöp küreğine konulurSeven beyinler, seven kalpler hep yorulur




Yalçın

Hasta olunca başımda dönüyorsunÇoluk çocuk başıma bekliyorsunNane limon ıhlamur kaynatıyorsunDerdime deva arıyorsunBir haftadır bende kalıyorsunİyileştiğimi sanıyorsunOsman Cüneyt YusufŞişe devirenin yanında oluyorsunGünde yarım saat evinde kalıyorsunBizde seni özlüyoruz bilmiyorsunKızdın mı samanlıkta kül bırakmıyorsunÖfken yaz yağmuru gibi geçiveriyorCan ciğer kuzu sarması oluyorsunEn kızdığın adamla kadeh tokuşturuyorsunGelecek diye yol baktırıyorsunBirde kırk yılda bir diyorsunAslında yanlış biliyorsunİçki evde yasak değilYine de dışarı meyilAlkole maça hasta yorgun değilEve geldi mi haydi yatağa devrilBoncuk baba Ayşegül koca beklerÇobanoğlu hafta da bir yolunu gözlerTelefon çalar haber gelirYalçın yine ellerle gönül eyler.




Yalnızım

Yağmur yağsa da yalnızım,Güneş açsa da yalnızım,

Kader bana gülse de yalnızım,Keder beni bulsa da yalnızım.Bir ev dolusu insandıkBirer, birer azaldıkHer birimiz bir yere dağıldıkBuymuş alın yazım, işte ben yalnızımGezsem de yalnızım,Yemek yesem de yalnızım,Uyusam da yalnızım,Buymuş alın yazım, işte ben yalnızım.Kuşlar ötse de, güneş batsa da yalnızım.Kalabalıkta yalnızlığı yaşar mısınYalnızlığı görsen kaçar mısınKaçılmıyor, kaçılmıyor, ben yalnızım.Yalnızlık tarif edilmezmiş,Yaşanırsa bilinirmiş,Yalnız yaşayan sevilmezmiş,Yalnızlığa terk edilirmiş.İnsan dostlarıyla yalnızlıktan kurtulurDost dediğin iyi günün görür,Kara günde dostlar nerdedirBuymuş alın yazım işte ben yalnızım.Kuruyan dallarda kuşlar ötmüyor,Ağaçlar gün olup yaprakla doluyorYeşeren dallardaki kuşlar yalnızlığımı gideremiyorBuymuş alın yazım işte ben yalnızımKalabalığı görünce içim burulur,İçine girsem sade benim hatırım sorulurBilmeyenler ev halkını sorarlarİşte o sözler benim yüreğim paralarOcakta yemek pişmesin yalnızımKimse salıma girmesin yalnızımCenazem kalabalık olsa da taputta yalnızımMezar taşıma yazılsın YALNIZIM




Yalnızlar Anlar

Kalbimin hüznü hiç dinmiyorBilmiyor bunu kimse bilmiyorOnların elinden kimse tutmuyorZaten kimseyi güvenip ellerini vermiyorlar

Dünya dönüyor diyorlarNiye hep karanlık yüzü yalnızlara dönerGülen güzü dönmez mi hiç onlaraBilseler varsa çaresi çıkarlar inan aya

Mutlu olanlar olmadık şeye dertlenirlerDertliyi yanında bulsa elinin tersi ile iterlerDertlinin derdini gülerler onunla alay ederlerİsyan eder yalnızlar yalnız yaşamaya dönerler

Yalnızlarınki de hayat mıdır kiÖmür boyu mutluluğu tatmamış kiMutluluğu görse tanımazlar kiAlışmıştır hüzne, alışmıştır kedere

Onun doğduğundan beri budur kaderiDüşmez elinden hiç kalemiÇünkü kalemi en sadık arkadaşıYapmadı ki bu güne kadar ona yanlışı

Kalemi kâğıt ararYüreği dert ile yanarEsen rüzgârdır ateşi alevlendirirYalnızlar evet bunu sadece yalnızlar anlar




Yalnızlığıma Gömüldüm

Konuşmalarıma aldanıp kandınİşi ciddiye aldığımı anlayınca yandınBenden kurtulmak için çareler aradınÇare bulamayınca gün boyunca tafralandınBen ne yaptıysam yaranamadımHiç yok yere suçlandım dışlandımSuçumu, suçumu sordum cevap alamadımBunun adını ben koyamadımSevdim, çok sevdim sevildiğimi sandımSanırım yine aldandımŞu tertemiz kalbimi senin sevginle boşuna mı yordumSen beni anlamadın her fırsatta kovdunKader mi, alın yazısı mı bilmemBenim sansım niye bu kadar kara hiç bilmemTutundum dediğim dal kırıldıKendimi yerde buldumEvet, her zaman ki gibiKaderime yenilip yalnızlığıma gömüldüm




Yanılıyor muyum?

Herkes yatağında mışıl mışıl uyurken,Bugün gece uykum dağıldığındanSeni de düşündüm bir anNe kadar yorucu olsa ders günlerinOkullar sömestre tatiline girdiğindenElinden oyuncağı alınmış çocuğa benzemişsindir hemenİyi anlarım yalnızların halindenYoksa yanılıyor muyum ben




Yapma

Dertli dertli sallanıp gezersinÇevrendekileri çok üzersinZaman zaman hayatından bezersinYapma gülüm, gün olur sende mutluluktan uçarsınDertlerinin izlerini yüzünde taşırsınSabırlısın ama zaman zaman taşarsınYaşamın güzelliklerini görsenÇok ama çok şaşarsınSevgisiz. aşksız nasıl yaşarsınSevginin tadını varsan ardından koşarsınAklın ermez hep ondan kaçarsınBir bilsen başına taç edersinAkşam yalnız yatar sabah yalnız kalkarsınKalabalıkta bile yalnızlığı yaşarsınKader alın yazısı der gönlünü eğlersinBilmem, bilmem ki ne zamana kadar idare edersin




Yaradılış

Başı dönüyor, midesi bulanıyorAman Allah’ım yeni bir varlık mı türüyorAnne baba şimdiden isim düşünüyorBir bakmışsın dokuz ay sonra gözleri ışıldıyorFıldır, fıldır etrafa bakınıyorAnneden başka varlık tanımıyorAcıkınca susayınca durmadan ağlıyorÇığırtkan gibi ağlarken anne kucağında susuyorAltı temiz karnı toksa mışıl, mışıl uyuyorKendini sevdirmek istercesine, etrafa gülücükler saçıyorBir yıl sonrada düşe kalka yürüyorAna babanın kanatları altında büyüyorBüyüyüp serpiliyor kendi işini kendi görüyorMeslek sahibi etmek için anne baba ölüp bayılırEline mesleğini aldı bak gidiyorSıra artık evlenmeye geliyorKarşı cinsten birileri çevresinde dolanıyorAile çocuğunu onunla nasıl paylaşıyorKuş kanatlandı uçtu uçuyorGöz açıp kapayana kadar el kapısında görülüyor




Yasak Aşk

Yolun sonu karanlıkmış görülemediSeverken ayrılığı yaşamak çok acıymış bilinemediNeden garipler mutlu olamıyor anlaşılamadıGaripler de sever bu inandırılamadıSeven kalbe söz geçer miSevgisiz aşksız bir ömür biter miKöprü olsa seven sevdiğinin üstünden geçer miSevenler aşk yasakmış dinler miİnsan sevmediği kişiyle nasıl mutlu olurHatır için sevmediğin yemek kaç gün yenirBu aşk yasaktır ömür boyu saklanır kime denirYasak aşkla yanan gönüller neden horlanırSevgi kalplere dolmuş boşaltılamazHer konuda var insaf bu konuda azKötü yazılmış yazı bir de sen yapma cazSevgi asla azalmaz olsa kış yada yazYasaklarla gönüllere doldu kinAllah baştan karşılaştırmadı suçlu kimArtık bu sevda oldukça belirginYasak da olsa bu aşk bitmez bunu bilinGörmez gözleri başka güzellikBirbirleri için yaparlar kullukKaderlerinde var bu kötü ayrılıkYapamazlar asla yalnız yolculukSevgi gönüllerde tutsakYasak aşklar tüm dağlardan yüksekHep düşünürler nasıl olur memleketi terk etsekYetmez, isterler öbür dünyaya birlikte göç etmek.




Yaşamayı Bilmiyorsun

İlkbahar gelince azıcık yeşerirsinYaz geldi mi sıcak sıcak diye buruşursunSonbaharda adeta yapraklarını dökersinKışın ise soba başında büzülürsün

Mevsimlerin hangisinden hoşnutsunHer mevsimin ayrı güzelliğini göremezsinHiçbir şeyden mutlu olamazsınSen bence yaşamayı bilmiyorsun

Baharın yeşili, yazın sıcağıSonbaharın güzel esintisi, kışın yağmuru karı,Dört mevsim baksana bizler için tepmiş onca yoluSen bence yaşamayı bilmiyorsun

Yeşilde muradı, sarıda tenimiSıcakta sıcaklığımı, karda kalbimin temizliğiniGöremeyecek şekilde mi kapattın gözleriniYok, yok sen bence yaşamayı bilmiyorsun

İlkbaharda kırlarda top oynamayı uçurtma uçurmayıYazın balkonda oturup demlenen çayı yudumlamayıKışın pencereden yağan yağmuru karı izlemeyiSevmiyorsan bence sen yaşamayı bilmiyorsun




Yaşar Bey

Kaşlar bir iner bir çıkarBelli ki yine bir şeyler hesap ederBaşında üç tane velet varAdamcağız zaman, zaman canından bezerKendine ilgilendiren konuda en derine inerİlgilendirmeyen her şeyi kulak ardı ederGörenler hayatta yok sanırAslında yanılırZeytin, incir hesabını iyi ederTarım vizesini hep bana sorarBilmediğinden değildirSadece sorumluluğu başkasına sararMerak ettiği konuda kulak kepçe kesilirİstemeyince de yedi kat pamukla tıkanırÜç sağırları oynarSonra söyleyince de olmayan bıyık altından gülerAz sıkışınca emekli olmakla tehdit ederHerkes kendi geldi kendi giderİşler kalmaz biri gider biri gelirBir sandalye için dışarıdan binlerce kişi akın ederHer şeye rağmen iyi adamdırHali hatırı sayılırZaman, zaman sohbet edilirHele, hele açık saçık muhabbetlere bayılır




Yaşlılık

Gençlikte uzun yollar kısadır, yürünmez koşulurBu gençlik hep serde kalacak sanılırBir gün habersiz kaybedilirGençlik bir nimettir kaybedince kıymeti bilinirYaşlıları görünce ah yazık denilip geçilirNe elinden tutulur ne de yer verilirSadece dilde acımakla kalınırHep söylenir küçüklere, sevgi büyüklere saygıBüyükler küçükleri hep sever sever de,Küçükler büyükleri bin bir bahane ile başından savarBilmez ki bu dert pazardan satın alınmazGençlikte gönül delidir uslanmazBu yalan dünyada hiç kimse genç kalamazGün gelir gözler görmez dizler tutmazİşte o gün senin elinden hiç kimse tutmazYaşlandığında hiç mi hiç hatırın sorulmazYaşlılık çok uzak sanılır yolun kısalığı görülmezYaşlılık kendi gelir hiçbir yolcu gibi yolu beklenmezÇünkü bu yolcudan hiç kimse hoşlanmaz, kimse hoşlanmaz




Yazık Böyle Yapma

Senin bu halin çok üzüyor beniYaşlar doldurdu kaç gündür gözlerimiziNe olur yıpratma bu kadar kendiniUnutma çevrende en az senin kadar sevenler var seniSenin sevgi dolu delikanlı yüreğin var amaHerkesi kendin gibi sanıp kanmaGörüyorsun bak işte yamuk bu dünyaAçık yüreklilik yaramıyor insanlığaBirden bire çıktı karşınaAradığın özellikleri buldun ondaÇarptı döndürdü başınıKim kurtaracak bu dertten seni Allah aşkınaSen düşünmezsen kim düşünecek sanaSevgi mi acıma mı tam anlamadım amaKafayı yedirdi bu aşk sanaBaksana ne kaldı eski halinden geriyeYazık böyle yapma gülüm Allah aşkınaAilesi bile düşünmüyor baksanaAllah’ın verdiği canı Allah alır gerisi boşunaNe diyeyim ne söyleyeyim bilmiyorum döndüm şaşkınaBaşka bir şey demeyelim karışmayalım Allah’ın işine




Yazık Olur

Sevdiğini söylüyorsun banaBilmem ki nasıl inanayım sanaYa sendeki de sadece duyguysaBaşlatmak bir şey değil amaResmiyete dökemezsek yaİşte o zaman yazık olur banaAklına başına toplaCiddiysen yaklaş banaYoksa hayat zehir olur sana




Yazıklar olsun.

Hani bulutlu havada güneşimdinGüneşli havada söndü güneşimHani benim için canını verirdinCanımı aldın benimSana yazıklar olsun derimAşkına olmuştum kul, köleNe fayda verdi banaRezil etti el âlemeYazıklar olsun sanaYaktın küle döndürdün bile bileBenziyorum şimdi geçmiş güleSabırla bekliyorum pişman olacağın güneYazıklar olsun, yazıklar sanaSende aşkından yan döne döneSu bulama söndürmeyeBana ettiklerini çek ömür boyuncaBaşka sözüm yok yazıklar olsun sanaEdirne’den Van’aAşkını defalarca ilan etmiştin banaArtık kendine başka sevgili araYazıklar olsun, yazık sana




Yazıklar Olsun

Senin yüzünden geçen uykusuz gecelerime yazıkİnsan insana atar mı güzelim böyle kazıkSana inanıp harcadığım yıllarıma yazık,İnsana insan olarak değer vermeyenlereYazıklar olsun yazıkSeviyorum demiştin yalanmış meğerYalan dünyada sana yalanların kalır karSende sevgiden anlayacak kalp mi varSevgiye değer vermediğin için dertler içinde kalBir gün olur aklın başına gelirYalanlarınla süslediğin dünyan yıkılırİşte o zaman anlarsın yıkılan kalptirZor yapılırBaşkalarına kurduğuna inandığın tuzaklarBir, bir ayağına takılırEl yarası geçer dil yarası iz bırakırGüzel sözler unutulur kötü sözler kalırİnsan güler yüz tatlı diliyle hatırlanırGüler yüze tatlı dile hasretlerYüreğinden, yüreğinden yanar




Yeni Sevgi Arar

Bilir miydin ki sevgisiz kalpler hep sevgi ararSevilirken sevmeyip sevgiye değer vermeyenler de varBir parça mutluluk istiyorsan eğerSen de sende sevgiye birazcık değer ver

Seviyor seviyor sevilmiyorsun yaBu aşk seni ihya etmez öldürür amaSen ölünce sanma ona kalır bu dünyaSıcacık güneşli yaz bile karakış olur ona

Çok mutluyum dediği andaSenin verdiğin mutlulukla kıyaslar yaAklına gelirsin o anda işteO zaman anar seni hüzünle arar seni.

Ama neye yarar neye yararGözleri ağlar yüreği dert üstüne dert bağlarHiç unutmam der dünyayı kahrederBilir geri dönmeyeceksin yine yeni sevgi arar




Yeni Yıl

Her şeyin yenisinedir hepimizin özentisiHer yıl büyük coşkuyla karşılanır yeni yılBilmeyiz kısa sürede eskitiriz onu daBiz mi yılları yıllar mı bizi eskitir o hep tartışılırYıllar geçer insanlar olur ihtiyarOlsa da genç olsa da ihtiyarYılbaşlarını genelde coşkuyla kutlarlarBiletler alınır gelecek biletlere bağlanırHindiler doldururlu tavuklar kızartılırŞampanyalar patlatılır, kadehler tokuşturulurBu gece nasıl geçirilirse, yıl boyu öyle olacağı inanılırHer gecenin bir sabahı her kışın bir yazıHer yılın bir sonu birde başı vardırBiten yılında bir başı vardıNe umutlarla girilmişti iki bineÜstelik özel isim verilen milenyumaÇok kişi çok şey beklemiştiKiminin beklentisi gerçekleşti sevindiKimi sadece beklenti olarak kaldı hayaller söndüNeticede üç yüz altmış beş gün gibi koca bir yıl geride kaldıİyisiyle kötüsüyle sevinciyle üzüntüsüyleÖlümüyle doğumuyla, doğal afetiyleTrafik kazasıyla affıyla zammıylaBayramıyla tatiliyle göz açıp kapayana kadar bitiverdiFark eden ne var ki sadece ömrümüzden bir yıl yendiŞu var ki dostluklara dostluklar katıldıİşte biz şiir dostlarıYeni yılı karşılıyoruz bu güzel programımızlaDostluklara gölge düşürmek isteyenlere utandırırcasınaHaydi diyelim dostlarHepimize sağlık hepimize mutlulukHepimize başarı getirsin yeni yıl. Yeni yıl




Yenik Düşüyorsun

Gece oldu sokaklar boşaldı yineİnsanlar gecenin sessizliğine bıraktı yerineBen yine sensiz, sensiz yineSokaklar ıssız, ortalık sessiz, odam yine sensiz

Bir gece daha başladıUyku denen şey yine gelmediAnladım ki sensiz bu iş yürümediGündüzleri bırak, bırak ama geceleri geçmedi

Biliyorum sende orada aynı duyguları yaşıyorsunMademki durmadan neden gerçeklerden kaçıyorsunKaç gecedir karanlık geceleri bensiz yaşıyorsunNeden, neden hala inadına, evet inadına yenik düşüyorsun




Yere Batsın

Ah ulan kahpe dünyaSen nesin kimsin beKimini güldürür kimini ağlatırsınSen kendini ne sanırsınAldın madem ki bu kadar yükü üstüneEşit davranıyor musunBir sor bakalım kendineMal mülk sevgi mutlulukYok pahasına kendine satanaAcı dram sefalet perişanlıkSevgi ve namus uğruna kendini mermi önüne atanaBu mu senin adaletinSorsam şimdi sana kendine,Sütten çıkmış ak kaşıkBu herifin derdi var dedikSen dedin bırakın aşıktır aşıkEvet doğru bu herif aşıkBu sefer bırakın gerçek değil dedin onun aklı karışıkNerde kaldı senin yüceliğin, hani büyüklüğünGam çektiren dünya bence senin düzenin karışıkBenim suçum ne diye soruyorsunKendi suçunu kendin bilmiyorsunYıllar sonra birini seviyorumİki gün sonra elimden alıyorsunBundan büyük suç mu arıyorsunSenin ağzına senin düzenineSenin adaletine ulan Adaletine….Eşek değilsin ya anlamışsındırSevgi neymiş sevmek neymişBir kalpsiz için acı çekmekmişYere batsın lan kahpe dünyaYERE BATSIN




Yeter Artık

Gelen abla giden ablaYetti artık canımaNeden oyalandın kaldın yoldaDökülmüş dişle ağarmış saçlaHer biri diyor bana ablaAbla denmesi güzel amaGücüme de gidiyor ara, araYaşı benden de fazlaBakıyorlar beyaz saçımaYakıştırıveriyorlar ablalığaYaşamayan mezarda amaHerkes birde baksa kendi yaşınaGenç yaşta da düşer ak başınaOlmak istemiyorum ablaKendimden yaşlısınaYeter artık yeter Allah aşkına.




Yıktı Allahım Yıktı

Hayallerim boşa gittiDost dedim di yılan çıktı,Kardeş bildim yalan çıktıSu diye kazdım ağı çıktıYaktı Allah’ım bu dert beni yaktı

Günah bende mi suç bende miTüm seviyor dediklerim terk ettiNeşe geliyorum dedi gittiBir ömür boyu beklettiYıktı Allah’ım bu dert beni yıktı

Dertler canımdan bezdirmiştiO beni güldürüp gezdirmiştiMutluluk sağanağı sildi süpürdü gittiDünyanın çilesi başımda bittiYaktı Allah’ım bu dert beni yaktı

Neşede hüzünde yanımda olacaktıGerekirse benim için ölecektiÖmür boyu destek verecektiOnun da sözleri boş çıktıYıktı Allah’ım bu dert beni yıktı




Yıktın Bütün Dünyamı

Birden bire çıktın karşımaSüslü laflarla çaldın kalbimiBağladın gün be gün beni kendineSevmiştim gerçekten ben de seni

Ben mutluluk arıyordumSen de en güzel mutluluğu vaat ediyordunBütün benliğimle seninim diyordunNe oldu anlamadım, yıktın bütün hayallerim yıktın

Ben evliliği gözlerken sen beraberlik istiyordunAsla olmaz dedim bana düşman oldunSeviyorum derken birden bire terk ettinYıktın bütün dünyamı başıma yıktın




Yıldızlar Kadar

İstediğini verdiler sanaDaha dönüp bakmazsın banaMutluluğu bulduğunu sanmaOnu çok arayacaksın dahaBana dönmeyi düşünsen de,Ağlayıp, sızlayıp, yalvarsan daGeri dönerim sanmaYıldızlar kadar uzağım sanaGüneş açıp ortalığa kavursa daYakıp küllerini savursa daDünyada bir seni bir beni bıraksa daAramızdaki buzları eritemeyecekCezanı ben veremem amaAllah’a havale ettim seniDünyayı haram ettin banaMutluluk hayal olacak ömür boyu sana




Yıldızların Yerine Güneş Aldı

Sende ümidini yitirdin gidiyorsunÇaresizlik içinde kıvranıyorsunSen sevdin de benim sevmediğimi mi sanıyorsunSende biliyorsun ama kalbine söz geçiremiyorsun

Bende seni deliler gibi sevdimİmkânsızı yaşadığımızı biliyordunHangi gün sana ümit verdimHer şeye rağmen için, için yanıyordum

Sevgini yıldızlara anlattığını söylüyordunYıldızlardan sevgimi sor diyordunBeni zaman, zaman yıldızlara benzetiyordunBak yıldızların yerine güneş aldı

Gecenin bitişiyle yıldızların kayboluşuKalbine bir başka aşkın doluşuSöndürür kor gibi yanan ateşiDiretmenin anlamı yok bunu sende bilirsin

İnsan karşılıklı sevgiyle yaşarKarşılık alamadığı sevgiyi içine atarMutluluğu bir süre kadehlerde arasa daGerçek sevgiyi elbet bir gün yakalar




Yıllar Önce Bugün

Dün çocuktuk bu gün büyüdükOlgunlaşma çabalarıyla dolduk,Gün be gün birbirimize bağlandıkUmduğumuz sevgiyi birbirimizde buldukMecnun ile Leyla gibi yandık

Galiba biz iki garip aşığızÜzüntümüzü de sevincimizi de paylaşırızNasipse sonunda evlenirizÜzüntülere birlikte son veririzNeden neden olmasın düşüncelerimiz

Kadir kıymet bilen birisinUnutma ki bende öyle biriyimTapmam paraya pula tapmamLale gibi asla boyun bükmemUlu Tanrıya isyan etmem

Olursa sen olasın başkasına dönüp bakmamLanet olsun derim sensiz yaşamamSeviyorum ben seniUlaşacağım mutluluğu seninle ulaşacağımNede olsa anan nenim için doğurmuş seni yıllar önce bu gün

Canım canım bile feda olsun sanaAma gerekirse sende ver canını banaNede olsa biz bütün bir elmayızIzdırabı değil mutluluğu bulmalıyızMutluluk bize gelmezse biz ona koşmalıyız




Yoktur Suçu

Can sıkıntısıdır yalnızlar için pazar günleriHerkes tatili gözler, yalnızlar bu özlemiYalnızlar için bir hüzündür tatil günleriNeyedir bilinmez bir hüzün kaplar içiniNe nedeni belli nede niçiniKurtuluştur onlar için mesai günleriYalnızlık kötüdür, bunu sadece yalnızlar anlarEller güler oynar, onlar hep ağlarGözyaşları süzülür damla damlaAllah’ım onları da yalnızlıktan kurtaracak sebep yollaBoğazında düğümlenir suda bile her damla,Yalnızlık anlatılamaz, bunu sende yaşa da anlaNe denizin mavisi maviNe doğanın yeşili yeşilYalnızlar gece gündüz ağlaşırGülmeye mutluluğa hasrettir onlarKeder yapışmış yakasına mutluluk ne gezerHüzündür, yastır hep en güzel günlerBilirim ki yalnızlar mutluluğu hep özlerGece gündüz gelecek bir arkadaş yolu gözlerMutluluk çok ama çok uzaktırKavuşamasa da o hep onu özlerÖyle zaman olur ki güneşli yaz günü kış olurKalpleri kasvetle gözleri yaşla dolarSadece yalnızlar, yalnızlar bunu anlarOnlar gizli gizli ağlarlarYoksa çevresindekiler adını dillerYoktur aslında onların suçuKaderine kaderine boyun eğmekten başkaHerkesi güldüren talih ağlatır onlarıKaderlerinde vardır çile çekmek onlarınNe yapsalar bulamazlar buna çareSeçeceklerdir inan ki ölümü bileBilseler olduğuna çare




Zam

Bekledik on gündür onVerilen zam yüzde onNe gömlek alır ne de donBöyle bordro mâhkumu içinİmamın kayığı olur son




Zehir İçin

Seviyorum demiştim sanaBelki de hiç inanmamıştın banaBu yaptıkların kalır mı yanınaİnan ki bırakmam sana başkalarınaBiliyorum sende seviyorsun saklasan da beniBana gülümseyerek bakan gözlerinden okunuyor buSen yalan söylesen de gözler yalan söylemez kiNiye saklıyor ve söylemiyorsun kiSevmek sevilmek insanlar içinSeviyor ve seviliyorsan saklamak niçinSevilmek seven kalpler içinSevip de sevilmeyen kalpler durmayın zehir içinSeven kalbin sevgisine anlamayıp incitmek niçinSevgi su gibi ihtiyaçtır insan içinAnlayın, anlayın artık bu sözlerSevgiden anlamanız için




Zengin Yoksul

Evlen, evlen derler, bu sözler hoş olurCebinde paran yoksa kim sana eş olurEvlenirken verilir varlıkta yoklukta diye sözBirkaç ay sonra bu sözler boş olur

Çalışır çabalar karnı yarıya boş olurGün gelir iki baş, çok baş olurİhtiyaçları karşılanamaz, bağrın taş olurGözlerindeki parıltının yerine yaş alır

Parası olan gezer barlarda sarhoşYoksulsan gece gündüz durma çalış dolaşEşiyle bile zor koyar yastığa başKarın tokluğuna uğraş, uğraş

Zeytinliği olan yağmuru gözlerÇalışanlar kuru ılık havayı özlerHer durum kimilerini üzerKimileri ise hoşnut gezer

Yağmur yağar hava hoş olurGaribin gözünde hep yaş olurZengin araba ile gezerYoksulun ayakları yaş olur




Zoruna Gider

Bana nispet ediyorsunBen ağlarken sen gülüyorsunSon gülen iyi güler bunu bilmiyorsunBeni değil kendini kandırıyorsun

Suyu sen iç zehri ben diyorsunSu içerken çelme takıp yıkıyorsunBurnumu suyla tıkıyorsunÇabalarken karşımda gülüyorsun

Allah kahretsin huyum diyorsunAllah’ın kahrettiği iflah olmaz biliyorsunO zaman da karşında ben gülerimÇok ama çok zoruna gider




Zorunlu Bekleyiş

İlk ve son mektup senin dünyanda geceyi başlattıGece olunca esnaflar dükkânların ışıklarını kapattıBendeki bekleyiş ne kadar umut yüklüSendeki ise zorunlu bir bekleyiştiBunu daha fazla uzatmanın anlamı yoktuTüm bunları anladım, anladım amaVakit çok geçtiGeçte olsa gönül gözüm gerçekleri gördü



gülseren Çobanoğlu - img.antoloji.com filegülseren Çobanoğlu - img.antoloji.com

Documents