genel fİzİk laboratuvari ii · 2018. 8. 9. · genel fİzİk ii laboratuvari deney Çİzelgesİ...

51
T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ FEN FAKÜLTESİ FİZİK BÖLÜMÜ GENEL FİZİK LABORATUVARI II HAZIRLAYANLAR Yrd. Doç. Dr. Haziret DURMUŞ Yrd.Doç.Dr. Nurettin EREN Arş.Grv. Nihal BÜYÜKÇİZMECİ Arş.Grv. Berna GÜLVEREN Arş.Grv. Bekir ÇAKIR Arş.Grv. Mehmet ERDOĞAN Arş.Grv. Yusuf YAKAR

Upload: others

Post on 05-Feb-2021

23 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

  • T.C.

    SELÇUK ÜNİVERSİTESİ

    FEN FAKÜLTESİ

    FİZİK BÖLÜMÜ

    GENEL FİZİK LABORATUVARI II

    HAZIRLAYANLAR

    Yrd. Doç. Dr. Haziret DURMUŞ Yrd.Doç.Dr. Nurettin EREN

    Arş.Grv. Nihal BÜYÜKÇİZMECİ Arş.Grv. Berna GÜLVEREN

    Arş.Grv. Bekir ÇAKIR Arş.Grv. Mehmet ERDOĞAN

    Arş.Grv. Yusuf YAKAR

  • GENEL FİZİK II LABORATUVARI DENEY ÇİZELGESİ

    No Deney Adı Deney Ekipmanı

    1 FARADAY KAFESİ Faraday Kafesi, elektrometre ve yük üreteçleri

    2 KÜRE YÜZEYİNDE OLUŞTURULAN YÜKLERİN

    DAĞILIMI

    Elektrometre, yük taşıyıcısı, Faraday kafesi, güç

    kaynağı ve özdeş küreler

    3 OHM KANUNU DC güç kaynağı, AVOmetre ve dirençler

    4 BİR TUNGSTEN FİTİLLİ LAMBANIN DİRENCİNİN

    SICAKLIKLA DEĞİŞİMİNİN GÖZLENMESİ

    Güç kaynağı, AVOmetre, Tungsten fitilli lamba,

    direnç

    5 ALTERNATİF GERİLİM VE ALTERNATİF AKIM Osiloskop, Dalga üreteci, AVOmetre, Direnç,

    İletken kablolar

    6 OSİLOSKOP İLE DC VE AC GERİLİM ÖLÇÜMLERİ Dalga üreteci, Osiloskop, Direnç

    7 DOĞRULTUCU DİYODUN I-V KARAKTERİSTİĞİ VE

    UYGULAMALARI DC ve AC güç kaynağı, Osiloskop, Diyot, Direnç

    8 RC DEVRELERİ DC güç kaynağı, AVOmetre, Direnç,

    Kondansatör,

    9 DÜZGÜN BİR MANYETİK ALANDA AKIM

    İLMEĞİNE ETKİYEN TORK

    N sarımlı halkadan oluşan motor, Ampermetre,

    AVOmetre, 30 voltluk DC güç kaynağı

    10 TRANSFORMATÖRLER AC güç kaynağı, 300, 600 ve 1200 sarımlı

    bobinler, U mıknatıs

  • 1

    GİRİŞ

    Laboratuvar çalışmalarının amacı, derste öğrenilen fizik prensiplerini örnek bazı doğa

    olayları üzerinde gözlemek, ölçümler yapıp onların doğruluğu hakkında kendimizi ikna etmek

    ve fiziğin çalışma yöntemlerine ait gerekli bilgi ve alışkanlığı kazandırmaktır.

    Her şeyden önce fiziğin, içinde yaşadığımız doğa olaylarını inceleyen, onların neden

    ve nasıl olageldiklerini araştıran bir bilim olduğunu unutmamalıyız. Bu, fizikle uğraşanların

    deney yaparak ya da teori kurarak yaptıkları çalışmaların sonucu ortaya çıkan bir bilgi

    birikimidir.

    Laboratuvar çalışmaların bazılarında derslerde öğrendiğimiz fizik prensip ve

    kanunlarını, kendi hazırladığımız koşullar içinde doğrulamaya çalışırız. Bulduğumuz sonuçlar

    çoğu zaman kitapların verdiğine tam uymaz. Bu bize, yapılan işlerde bir miktar hata olduğunu

    gösterir. Hatanın azlığı oranında doğru sonuca yaklaşırız. Hatadan kurtulmanın imkânı

    yoktur, ancak azaltma yolları vardır. Bunlardan biri, deneyi yapıp sonucun hatalı olduğunu

    gördükten sonra, hatanın nereden gelebileceğini düşünmek, her defasında o noktalara dikkat

    edip deneyi yeter sayıda tekrar ederek elde edilen sonuçların ortalamasını almaktır. Bazen

    daha ilk ölçmede gayet iyi sonuç alınabilir. Bu, yapılan işlerin hatasız olduğunu göstermez.

    Böyle hallerde de deneyi yeteri kadar tekrar edip bulunan sonuç kontrol edilmelidir.

    Laboratuvar çalışmalarının dersle paralel gitmesi için, aynı deneyin bütün öğrenci

    grupları tarafından aynı zamanda yapılması en doğru yoldur. Ancak bu iş için çok sayıda

    deney setine ihtiyaç duyulması ve bu kadar aracın sağlanmasında karşılaşılan ekonomik

    güçlükler nedeniyle laboratuvarda deneyler dönüşümlü olarak yapılacaktır.

  • 2

    LABORATUAR ÇALIŞMALARINDA DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR

    1-) Deney grubundaki her öğrenci her hafta yapacağı deneye önceden hazırlanıp

    gelecektir. Deney başlamadan önce görevli öğretim elemanları öğrencinin deneyi yapabilecek

    bilgiye sahip olduğunu kontrol etmek için öğrenciye sözlü sorular yöneltecekler başarısız olan

    öğrenciler Laboratuvar çalışmasına alınmayacaktır.

    2-) Laboratuvara gelirken yanınızda mutlaka hesap makinesi ve grafik kâğıdı gibi

    gereçleri bulundurmalısınız.

    3-) Laboratuvara girince alet ve cihazlara dokunmayınız. Görevli kişinin iznini ve

    tavsiyesini aldıktan sonra, sadece size tanıtılan aletleri kullanınız.

    4-) Laboratuvardaki görevliler sınıfa hitap ederken kesinlikle onu dinleyin. Başka bir

    şeyle meşgul olmayın.

    5-) Aletleri dikkatli bir şekilde kullanın. Dikkatsizlikten ve bilgisizlikten ileri gelecek

    bir zararın tarafınızdan ödenmesi gerektiğini unutmayın. Eğer aletlerin siz kullanmadan önce

    bozulmuş veya kırılmış olduğunu görürseniz derhal görevliye haber verin.

    6-) Masanızdan ayrılarak diğer masalardaki arkadaşlarınızı rahatsız etmeyin.

    Laboratuvardaki görevli diğer bir masadaki öğrencilerle ilgilenirken masanızı terk ederek o

    masaya gitmeyi. Eğer bir probleminiz varsa ilgili araştırma görevlisinden yardım isteyin.

    7-) Deney gruplarında bulunan öğrenciler, karşılıklı yardımlaşmanın yanında ölçüleri

    sıra ile alacaklar, hesapları ayrı ayrı yapacaklardır.

    8-) Laboratuvar çalışmasını tamamlayan her öğrenci yaptığı deneydeki ölçümlerle ve

    hesaplamalarla ilgili deney raporu hazırlanacaktır. Bir sonraki hafta deneye başlamadan önce

    hazırladığı raporu görevli öğretim elemanına teslim edecektir.

    9-) Deneyi bitirdikten sonra masanızı temizleyin. Görevliden aldığınız deney

    gereçlerini geri teslim edin.

    10-) Deneyinizi yaptığınıza dair araştırma görevlisinin olurunu almadan laboratuvarı

    terk etmeyin.

  • 3

    FİZİKSEL NİCELİKLER VE BİRİMLER

    Fiziksel nicelik deyimi genel olarak ölçülebilen her şey için kullanılacaktır. Uzunluk,

    enerji, ivme, kütle ve maddenin ısı sığası buna örnektir. Bir fiziksel niceliğin ölçülebilmesi

    kendi cinsinden birim kabul edilen bir büyüklükle kıyaslanarak oranın bulunması demektir.

    Dolayısıyla kabul edilen birim değişirse oran da değişecektir. Bu nedenle ölçülen nicelik

    kesinlikle birimiyle verilmelidir. Fizikte bazı nicelikler temel alınarak diğer bütün nicelikler

    bu temel nicelikler cinsinden ifade edilebilir. Bunun için uygun temel nicelikler seçilmelidir

    ve bunların sayısı mümkün olduğunca az olmalıdır. Fen bilimlerinin gelişme süreci içerisinde

    temel nicelikler ve birimler ortaya çıkmıştır. Fizikte yaygın olarak iki birim sistemi kullanılır.

    Bunlar CGS ve MKS birim sistemleridir. Bunlarda temel nicelik olarak uzunluk, kütle ve

    zaman alınmıştır. Daha sonra MKS birim sistemine akım, sıcaklık, madde miktarı ve ışık

    şiddeti de eklenerek SI birim sistemi oluşturulmuştur. Çizelge 1 de kullanacağımız temel

    nicelikler ve bazı türetilmiş nicelikler birimleri ile verilmiştir. Çizelge 2 de ise fiziksel

    niceliklerde ön çarpan olarak kullanılan öntakılar verilmiştir. Öğrenciler deneylerinde

    hesaplamalar yaparken birim sistemine dikkat etmeli ve hangi birim sisteminde çalışıyor ise

    fiziksel büyüklüklerin değerlerini o birim sistemine çevirmelidir.

    Çoğu zaman 10’un katları çarpan olarak alınmasıyla temel birimlerden kullanışlı

    birimler elde edilir. Örneğin km 310 m , ms 310 s gibi.

    Çizelge 1: Bazı temel fizik nicelikleri

    Fiziksel Nicelik SI Birim Sistemi CGS Birim Sistemi

    Uzunluk Metre ( m ) santimetre (cm) 210 m

    Kütle Kilogram ( kg ) gram ( g )= 310 kg

    Zaman Saniye ( s ) saniye ( s )

    Kuvvet Newton (N) 2kg.m s dyn=510 N

    Enerji Joule (J) N.m erg 710 joule

    Güç Watt ( J s ) erg / s= 710 watt

  • 4

    Çizelge 2: Ön çarpanlar

    Ön Çarpan Adı Kısa Gösterim Çarpan Değeri Örnekler

    tera- T 1210 -

    giga- G 910 gigahertz(GHz)

    mega- M 610 megawatt(MHz)

    kilo- k 310 kilometre (km)

    santi- c 210 santimetre (cm)

    mili- m 310 milisaniye (ms)

    mikro- 610 mikrometre (m)

    nano- n 910 nanosaniye (ns)

    piko- p 1210 pikosaniye (ps)

    Okumada 1. ve 2. şeritlere karşılık gelen sayılar birer rakam 3. şeride karşılık gelen

    sayıda çarpan olarak alınır. Tolerans rengine karşılık gelen orandan yararlanılarak hata payı

    hesaplanır.

  • 5

    ÖRNEKLER:

    1.Renk 2.Renk 3.Renk 4.Renk Direncin değeri

    Kırmızı Kırmızı Kırmızı Altın

    Yeşil Mavi Kırmızı Gümüş

    Yeşil Mavi Gümüş Altın

    DİKKAT: Renkler uçtan tolerans rengine doğru okunmalıdır. Tolerans rengi yoksa direncin

    ucuna yakın olan renkten başlayarak içe doğru okunmalıdır.

    Karbon dirençlerin ticari piyasadaki değerleri 10‾²Ω ile 10 Ω arasındaki değerleri

    çarpan kabul ederler. 1/ 8, 1/4, 1/2, 1 W olarak yapılırlar. %5, %10 ve %20 toleransla verilen

    Elektronik Endüstrisi Derneğinin kabul ettiği direnç değerleri listesi aşağıda çıkarılmıştır.

    Bunlar 1/4, 1/2, 1 ve 2 Wattlık olup 10‾² ile 10 arasındaki 10 un kuvvetlerini çarpan kabul

    eder

    GRAFİK ÇİZME VE GRAFİKTEN YARARLANMA

    Deneylerde çoğunlukla bir niceliğin diğer bir niceliğe bağlı olarak nasıl değiştiği

    incelenir. Bunun için bağımsız değişken x istenildiği gibi değiştirilir, buna karşılık gelen y

    ’nin aldığı değerler ölçülerek bir tablo hazırlanır. Grafiklerde genellikle bağımsız değişken x ,

    yatay eksene; bağımlı değişken düşey eksene yerleştirilir. Grafik bu iki niceliğin birbirine

    nasıl bağlı olduğu hakkında fikir verir.

    Çizilen bir grafiğin herkes tarafından anlaşılması için aşağıdaki hususlara dikkat

    edilmelidir;

    1-) Grafik kağıdının uygun bir yerine grafiğin adı ve tarihi yazılmalıdır.

    2-) Eksenlerin hangi niceliklere karşılık geldiği ve birimleri yazılmalıdır.

  • 6

    3-) Her türlü yazı ve rakamlar kolayca okunabilmelidir.

    4-) Grafik, mümkün olduğunca grafik kağıdını doldurmalıdır. Bunun için:

    a) Eksenlerin kesim noktalarının sıfırı göstermesi şart değildir. Verilere uygun

    olarak farklı değerlerden başlanabilir.

    b) Eksenin başlangıç değeri verilen en küçük değerine en yakın sayıdan

    başlamalıdır.

    c) Her eksen bağımsız olarak farklı farklı ölçeklendirilebilir. Ancak

    ölçeklemelerde bölmeler her birim bölme 2, 5 veya 10 küçük bölmeye kolayca ayrılabilecek

    şekilde seçilmelidir.

    5-) Eğer değerler çok küçük ya da çok büyükse 10’un kuvvetleri şeklinde gösterilebilir

    ve ortak olan üstel kısım birimlerin önüne eklenir. (örnek: x 410 m gibi)

    6-) Noktalar, grafikteki yerlerine sivri uçlu bir kalemle işaretlenir ve her nokta etrafına

    küçük bir daire çizilir.

    7-) Varsa ölçüm hataları, orantılı büyüklükte hata çizgisi ile gösterilmelidir. Çizginin

    boyu bir ölçümdeki hata , y ise 2 y kadar olmalıdır.

    8-) Noktalara karşılık gelen değerler, ilgili eksen üzerinde ayrıca belirtilmelidir. (Bu

    değerler tablodan görülebilir.)

    9-) Noktalar kırık çizgilerle birleştirilmemeli noktalara en yakın düzgün bir eğri

    çizilmelidir. Öyle ki noktaların bu eğriye olan uzaklıklarının cebirsel toplamı minimum

    olmalıdır. Eğrinin üst ve alt kısımlarında mümkün olduğunca eşit sayıda nokta bulunmalıdır.

    10-) Diğerlerinden çok ayrı ve hatalı olduğu açıkça görülen noktalar ihmal edilmelidir.

    11-) Eğrinin ölçüm sınırları dışında kalan kısımları, çizilmesi gerekli ise kesikli çizgi

    ile çizilir.

    12-) Grafik, eğrinin biçimine göre değerlendirilir. Örneğin, grafik bir doğru biçiminde

    ise grafikten doğrunun eksenleri kestiği değerden ya da doğrunun eğiminden uygun fiziksel

    nicelik veya sabit bulunabilir. Bir grafiğin anlamı, her zaman kolay olmayabilir. Bu durumda

    deneycinin konu hakkındaki bilgisi ve tecrübesi önemlidir. Bunun yanında deney sonuçlarının

    analizinde deneyciye yardımcı olacak bilgisayar teknikleri de kullanılabilir.

  • 7

    DENEY RAPORUNUN HAZIRLANMASI

    Deney yapan kişi, deney esnasında aldığı deney verilerin, grafiklerin ve yorumların

    kolayca anlaşılabilmesi için belirli bir düzen içerisinde vermelidir. Her ne kadar bir deney

    raporunun hazırlanması deneyde takip edilen metoda bağlı olmasa da genel olarak bir deney

    raporu aşağıdaki gibi hazırlanır.

    1. Deney No (deneyin kodlanmış olan numarası yazılacaktır)

    2. Deneyin Adı (deneyin kısa ve özlü adı yazılacaktır)

    3. Deneyin Amacı (deneyin genel amacı birkaç cümle ile özetlenecektir)

    4. Teori (deney kitapçığındaki teori yazılmayacak, gerekirse ilgili tanımlar deneyci tarafından deneyin teorisinde anlatılmayan bağıntılar ve kanunlar yazılacaktır)

    5. Deney Verileri (veriler ve bunlardan hesaplanan sonuçlar derli toplu bir şekilde mümkünse Çizelgeler halinde verilmelidir)

    6. Grafikler (kitapçığın başında anlatılan kurallara uygun olarak çizilmeli ve rapora düzenli bir şekilde iliştirilmelidir)

    7. Sonuç ve Tartışmalar ( Deney raporunun en önemli kısmı sonuç ve tartışma kısmıdır. Bu kısımda deneyci ölçtüğü veya hesapladığı verileri, grafikleri

    yorumlar. Deneydeki hatalar, teorik sonuçlar deneysel sonuçlarla uyuşmuyorsa

    nedenlerini izah eder ve bu kısımda deneyci öneriler getirir.)

    AÇIKLAMALAR: Deney raporu, deney esnasında kurşun kalemle tutulacaktır. Deney

    bitiminde ilgili öğretim elemanına teslim edilecektir. Eğer deneyde uzun hesaplamalar ve

    grafikler varsa öğrenci bunları evde tamamlayacak ve bir sonraki deneyde ilgili öğretim

    elemanına teslim edecektir. Bu deney raporundan alacağınız notlarla deneyle ilgili yapılacak

    olan sözlü notlarının ortalaması alınarak yıl içi notlarının verilecektir.

  • 8

    Deney No: 1

    FARADAY KAFESİ

    1.AMAÇ:

    Faraday kafesi içerisine yüklü bir cisim sarkıtıldığında kafes üzerinde etki ile (indüklenme)

    yük oluşturulabilir. Bu deneyde Faraday kafesi yüzeyi üzerinde indükleme yöntemiyle

    oluşturulan yükler ve aralarındaki etkileşmeler incelenecektir.

    2.ARAÇLAR:

    Faraday kafesi, yük üreteçleri ve elektrometredir.

    1-Faraday Kafesi

    Şekil l: Faraday Kafesi

    Faraday kafesi Şekil-1’de gösterilmiştir. Orijinal olarak Michael Faraday tarafından

    tasarlanmış olup, iletken bir yüzey içine yerleştirilen herhangi bir yükün yüzeyin dış tarafında

    eşit bir yük oluşturacağı ilkesi üzerinde çalışır. Yük ve yük dağılımlarını örneklemek için

    mükemmel bir cihazdır. Bu deneyde kullanılacak olan versiyonu, kalıplanmış plastik bir

    tabana takılmış iki tel örgü silindirden ibarettir. Dış silindir, kalkan olarak adlandırılır.

    Kafesin içinin tam olarak görülmesini sağlar ve topraklandığında kaçak yükleri ve AC alanları

    yok eder. İç silindir gerçek kafestir. İç silindir yalıtkan çubuklara takılmış olup, 10 cm çapa ve

    15 cm yüksekliğe sahiptir. Yüklü bir cisim, dokundurulmadan iç silindirin içine

    yerleştirildiğinde aynı büyüklükteki yük iç silindir dış kısmında oluşur. İç ve dış silindir

    arasına bağlanan bir elektrometre bir potansiyel fark tespit edecektir. Yük ne kadar büyük

    olursa, potansiyel fark da o kadar yüksek olur. Bu nedenle elektrometre gerilim okumalarına

    vermesine rağmen bu değerleri bağıl yük ölçümleri olarak kullanmak olasıdır.

  • 9

    2- Yük Üreticileri

    Yük üreticileri bir çubuktan ibaret olup, iletken bir diske, açık renkli ve koyu renkli

    malzemeler yapıştırılarak oluşturulmuştur. Yük üreticileri dokunma ile yük üretmek için

    kullanılır. Hızlı bir şekilde birbirlerine sürtüldüklerinde pozitif ve negatif yükler üretilir.

    Şekil-2’de gösterildiği gibi mavi ve beyaz yüzeyler hızlıca birbirine sürtülürse, beyaz yüzey

    pozitif bir yük kazanırken mavi yüzey negatif bir yük kazanacaktır.

    Aşağıda hatırlanması gereken yük üreticilerinin düzgün kullanımı ve bakımı için bazı

    maddeler bulunmaktadır:

    • Eğer, sıfır yük isteniyorsa iletken diskleri yere dokundurarak yük üreteçlerini boşalt. Diskin

    tamamıyla boşaldığından emin olmak için, nazikçe çubuktaki yalıtkan boyuna soluk veriniz.

    Soluğunuzdaki nem, yükleri uzaklaştıracaktır.

    • Normal kullanım esnasında boyun kısmına dokunmayınız. Ellerinizdeki yağ, yüklerin

    çubuğa sızmasına neden olacaktır. Çok fazla sızma olursa, beyaz yalıtkan sapları su ve

    sabunla yıkayınız ve durulayınız, böylece sızıntı yok olacaktır. Disk yüzeylerini ara sıra alkol

    ile temizleyiniz.

    • Yük üreteçlerini ilk defa veya yıkamadan sonra kullanırken, yük üreteçleri yükleri hemen

    üretmeyebilir. Beyaz yüzeyi kuvvetlice sürtün.

    • Yük üreticileri, elektrometre ile kullanılması için tasarlanmıştır. Standart bir elektroskop ile

    kullanım için yeterli yük üretmez.

    Şekil 2: Yük üreteçleri, taşıyıcıları ve iletken küreler

  • 10

    3-Elektrometre

    Elektrometre; gerilimin doğrudan, akım ile yükün dolaylı yoldan ölçümü için kullanılan bir

    voltmetredir. Yüksek empedansı nedeniyle, elektrostatik deneylerinde özellikle yükü ölçmek

    için uygundur. Altın yapraklı standart bir elektroskopa göre oldukça hassastır.

    Şekil 3: Elektrometre

    3.TEORİ:

    Elektrik yüklerinin ve bu yüklerin birbirlerine uyguladıkları elektriksel kuvvetin varlığı, saça

    sürülen tarağın kağıt parçalarını çekmesi veya bir balonun yün ile ovulduktan sonra odanın

    tavanına yapışması ile anlaşılabilir. Elektrik yükleri artı ve eksi olmak üzere iki türlüdür. Aynı

    yükler birbirini iter, farklı yükler ise birbirini çekerler. Cisimler birbirlerine değdirildiğinde

    yük alış verişi gerçekleşir ve yükün bir bölümü diğer cisme aktarılabilir. 1909 yılında

    Amerikalı bilim adamı, Millikan cisimlerdeki toplam yükün temel yük biriminin

    (q=1,06.10-19 C) tam katları halinde olduğunu açıkladı. Bunun yanı sıra Fransız fizik kaşifi

    Coulomb ise özel bir düzenek yardımıyla elektrik yüklerini nicel olarak ölçerek yüklü iki küre

    arasındaki elektrik kuvvetinin, yükler arasındaki uzaklığın karesi ile ters orantılı olduğu

    sonucuna ulaştı.

  • 11

    4. DENEYİN YAPILIŞI:

    1. Bölüm: Etki ve dokunma yolu ile yükleme

    1. Elektrometre'yi Şekil-4 de gösterildiği gibi Faraday kafesine bağlayınız. Elektrometrenin ve

    Faraday kafesinin topraklandığından emin olunuz. Elektrometre topraklandığında sıfırı

    göstermelidir ve bu Faraday kafesinde hiç yük olmadığını belirtir. Elektrometreden ve

    kafesten tüm yükü tamamıyla uzaklaştırmak için elektrometre üzerindeki “zero” (sıfır)

    düğmesine basınız.

    2. Her zaman yüksek ayar (100 V) gerilim aralığı ile başlayın ve gerekirse aşağı ayarlayın.

    Analog sayaçlar, tam ölçeğin 1/3'ünden 2/3'e kadar olan aralıklarında genellikle en doğrudur.

    3. Yük üreteçleri yüklü cisimler olarak kullanılacaktır. Burada üreteçleri yüklerken izlenecek

    genel yol şudur:

    • Yük üreteçlerinin boyun ve tutacaklarındaki kaçak yükleri, boyun ve tutacakları topraklı

    kafese dokundurarak daima uzaklaştırın. Bunu yaparken siz de topraklı olmalısınız. Yük

    üretecinin boyun kısmına soluk vermeniz de yardımcı olacaktır, böylelikle soluğunuzdaki

    nem boyundaki kalıntı yükleri ortadan kaldırır.

    • Yükleri ayırmak için beyaz ve mavi yüzeyleri birbirine sürt.

    • Sadece kullanacağınız yük üretecini elinizde tutun. Diğer yük üretecini, kafes yüzeylerinden

    herhangi biriyle temastan uzakta bırakın.

    • Faraday kafesine yüklü diski yerleştirmeden önce, topraklı kalkana dokunduğunuzdan emin

    olunuz.

    4. Yük üreteçlerini birbirine bir süre sürtünüz. Bir süre sonra yüklü cisimlerden birini,

    dikkatlice iç kafesin içine, kafesin alt yarısına kadar kafese dokunmadan yerleştiriniz.

    Elektrometreyi okuyup not ediniz.

    5. Cismi uzaklaştırınız ve yeniden elektrometreyi okuyup not ediniz. Eğer üretecin sapı kafese

    dokunmadıysa elektrometrede okunacak değer sıfır olmalıdır.

    Soru: Yüklü cisim içerdeyken iç kafes ve kalkan arasında neden bir potansiyel fark vardı?

    6. Sıfır düğmesine basarak artık yükleri uzaklaştırınız. Yeniden yüklü cismi yerleştirin, ancak

    bu kez iç kafese dokundurun. Yüklü diskin iç kafese dokunduğundan emin olunuz.

  • 12

    7. Cismi çıkarınız ve elektrometrenin gösterdiği değeri not ediniz.

    Soru: İç kafes ve kalkan arasında şimdi neden kalıcı bir potansiyel fark vardır? İç kafesteki

    yük nereden gelmiştir?

    8. Disk tarafından kaybedilen iç kafes tarafından kazanılan yükü göstermek için, bütün

    yükleri uzaklaştırmak için iç kafesi topraklayınız. Yük üretecini tekrar kafese değdiriniz. Yük

    üretecinin üzerinde herhangi bir yük kalmış mıdır?

    Şekil-4

    UYARILAR

    (a) Yük üretecini, kafesin içerisine kafes boyunun en az yansına kadar sarkıtınız.

    (b) Yük üreteçlerini her kulanım öncesi topraklayınız.

    2.Bölüm: Yükün Korunumu

    1. Başlangıçta yüksüz yük üreteçleriyle başlayarak, mavi ve beyaz renkli yüzeyleri birbirine

    sürtünüz. Yükleme için 1. bölümde listelenen genel prosedürü takip ediniz, bu sefer her iki

    yük üretecini yüklemeden sonra hiç bir şeye dokundurmadan tutunuz. (Birbirine veya iç

    kafese dokundurmadan elinizde tutunuz.)

    2. Faraday kafesini, iç kafese yüklü çubukların her birinin büyüklüğünü ve işaretini (+ veya -)

    birer birer sokarak ve elektrometredeki değeri okuyarak kullanın.

  • 13

    Soru: Yüklerin büyüklükleri arasındaki ilişki nedir? Yüklerin polariteleri arasındaki ilişki

    nedir? Deneyinizde yük korunmuş mudur?

    3. Yük üreteçlerini topraklayarak bunlardan tüm yükü tamamıyla uzaklaştırınız Ayrıca yük

    üreteçlerinin tutacaklarından ve boyunlarından da kaçak yükleri uzaklaştırmayı unutmayınız.

    4. Her iki yük üretecini iç kafese yerleştirip birbirine sürtünüz. Yük üreteçlerini kafese

    değdirmeyiniz.

    5. Bir yük üretecini dışarı alarak elektrometreyi okuyunuz. Yük üretecini değiştirip diğerini

    dışarı alın. Elektrometredeki değeri okuyunuz. Ölçümlerin büyüklüğünü ve işaretini

    kullanarak, yükün korunumu hakkında yorum yapınız.

    Ekstralar

    1. Farklı yüklü çubuk ile 1. bölümdeki süreci tekrarlamaya çalışınız.

    2. Beyaz renkli yüklü üreteci, deneme maksadıyla bir yere sürtünüz, sonra da üretilen yüklerin

    büyüklüğünü ve işaretini belirleyiniz.

    3. Mavi renkli yük üreteci için bir önceki basamaktaki işlemi tekrarlayınız.

  • 14

    Deney No: 2

    KÜRE YÜZEYİNDE OLUŞTURULAN YÜKLERİN DAGILIMI

    1. AMAÇ:

    Küre yüzeyi üzerinde etki ile oluşturulan elektrik yüklerinin dağılımının belirlenmesi ve sabit

    bir potansiyel ile yüklenen çeşitli geometrilere sahip cisimlerdeki yük dağılımının

    incelenmesi.

    2. ARAÇLAR:

    Elektrometre, yük taşıyıcısı, Faraday kafesi, güç kaynağı ve özdeş küreler.

    İletken Küreler:

    İletken küreler, elektrik yükünü depolamak için kullanılır. Bu deneyde kullanılacak olan

    küreler, bakır bir tabana sahip, dışı parlak nikel ve son olarak da krom kaplanmış plastik

    reçine kalıptan oluşur. Küreler yalıtkan polikarbonat çubuklara tutturularak bir destek

    tabanına takılmıştır. Her küre, alt yarısında, bir güç kaynağından bir toprak kablosu veya bir

    uç takmak için kullanılabilen başparmak somunu içerir. Küreden yük sızıntısını en aza

    indirgemek için küre ve yalıtım çubuklarında kir, yağ ve parmak izlerinden kaçınılmalıdır.

    Şekil 1: İletken küreler

  • 15

    3. TEORİ

    Bir yüzeyin üzerindeki elektrik yükü "yük taşıyıcısı" adı verilen araç yardımı ile yüzeyden

    koparılabilir. Yüzeydeki elektrik yük yoğunluğu, yük taşıyıcısı, Faraday kafesi ve bir

    elektrometre yardımıyla ölçülebilir. Elektrik yük dağılımı, yüzeyin geometrik şekline bağlı

    olarak değişir. Yük dağılımının ölçülmesinde en önemli nokta toplam elektrik yükünün

    korunmasıdır. Yük taşıyıcısı yüzeye temas ettiği anda yüzeydeki yüklerin bir kısmını koparır.

    Eğer yük taşıyıcısı her ölçümden sonra toprağa bağlanır ve bu işlem ardışık olarak

    tekrarlanırsa yüzeydeki yükler azaltılabilir. Eğer yük taşıyıcısı toprağa bağlanmaz veya

    Faraday kafesine dokundurulmaz ise yüzeydeki toplam yük miktarında bir azalma olmaz. Bu

    yöntemle yük taşıyıcısının her bir ölçümde koparmış olduğu yüklerin tekrar yüzeye geri

    dönmesi sağlanmış olur. Bu deneyi yaparken yüzeydeki düzgün elektrik yük dağılımının

    bozulmasını engellemek için yük taşıyıcısını özenle tutmaya çalışınız.

    4. DENEYİN YAPILIŞI

    l. Bölüm

    1. İletken küreleri birbirinden en az 5 cm uzaklığa yerleştiriniz. Kürelerden birini güç

    kaynağının yeşil çıkış ucuna bağlayınız ve güç kaynağını 100 VDC konumuna getiriniz. Güç

    kaynağının gnd (ground:toprak) çıkışını da toprak hattına bağlayarak kürelerden birini (güç

    kaynağının yeşil çıkış ucuna bağlı) 100 VDC'luk bir potansiyelle yükleyiniz.

    2-İkinci kürenin üzerindeki yükü boşaltmak üzere küreyi kısa bir süre için toprağa bağlayınız.

    3-Daha sonra ikinci küre üzerindeki bazı noktalar için yük yoğunluğu belirleyiniz. Bu

    noktalardaki yük yoğunlukları arasındaki farklılıkları belirtiniz ve nedenlerini tartışınız.

    4-Aralarındaki uzaklık 1 cm olacak şekilde küreleri birbirine yaklaştırınız ve daha önce tespit

    ettiğiniz noktalardaki yük yoğunluklarını tekrar ölçünüz. Ölçtüğünüz değerleri bir önceki

    bulduğunuz sonuçlar ile karşılaştırınız.

    5-Bir elinizi Faraday kafesinin kenarına, diğer elinizi ikinci küreye dokunarak bu kürenin

    topraklanmasını sağlayınız ve daha önce tespit ettiğiniz noktalardaki yük yoğunluklarını

    belirleyiniz. Bulduğunuz sonuçları birbirleriyle karşılaştırınız ve farklılıklar var ise

    nedenlerini açıklayınız.

    6-100 VDC'luk potansiyelle yüklenmiş küreyi ikinci küreden en az 5 cm uzaklığa yerleştiriniz

    ve yeniden aynı noktalar için yük yoğunluklarını bulunuz ve sonuçlan tartışınız.

  • 16

    2. Bölüm

    Yüklü iletken bir cismin yüzeyindeki tüm noktalar aynı potansiyele sahiptir. Ancak bu,

    yüzeydeki tüm bölgelerin aynı yük yoğunluğuna sahip olmalarını gerektirmez. Yük

    yoğunluğunun cismin yüzey geometrisine bağımlı olduğunu tespit etmek üzere sabit bir

    potansiyelle yüklenmiş farklı geometrilere sahip cisimlerin (koni, silindir gibi) yüzeylerindeki

    potansiyel ve yük yoğunlukları incelenecektir. Küresel şekilli cisimler için alüminyum küreler

    kullanılacaktır. Diğer şekiller için ise siyah iletken kağıtlar kullanılabilir.

    1-Farklı geometrilere sahip cisimleri güç kaynağının pozitif ucuna bağlayınız ve güç

    kaynağını 30 VDC konumuna ayarlayınız.

    2-Yüzey üzerinde farklı noktalardaki potansiyel değerlerini elektrometre kullanarak

    belirleyiniz (elektrometre ve güç kaynağının topraklanmış olmasına dikkat ediniz).

    3-Ölçüm yaptığınız noktaların bir kısmını yüzeyin orta bölgelerinde, bir kısmını da

    kenarlarında olmasına özen gösteriniz. Yüzey geometrisi ile potansiyel arasında nasıl bir

    bağlantı kurulabilir, açıklayınız.

    4-Elektrometreyi Faraday kafesine (kırmızı ucu iç, siyah ucu dış yüzeye) bağlayınız ve

    tasarladığınız şekli 100 VDC'luk bir potansiyelle yükleyiniz. Değişik noktalar için yük

    yoğunluklarını ölçünüz (bir önceki kısımda yük yoğunluğunun nasıl bulunacağı anlatılmıştı).

    3. Bölüm

    Önceki bölümde aralarında 5 cm mesafe bulunan ve sadece bir tanesi 100 VDC'lik bir

    potansiyelle yüklü ve topraklanmış olan iki iletken cismin yüzeyindeki yük dağılımı

    incelenmişti. Şimdi ise farklı potansiyeller altında yüklenmiş özdeş iki iletkenin yüzeyindeki

    yük dağılımı incelenecektir. Deneyin hazırlanması ve izlenilen adımlar önerilen şekillerin

    birbirine ardışık şekilde 1 cm'ye kadar yaklaştırılması dışında bir önceki deneyle aynıdır.

    Deney yapılırken şekillerden biri topraklanıp diğeri 100 VDC'a bağlanmalı veya her ikisi de

    100 VDC'ta tutulmalıdır.

    Bunun yanı sıra farklı geometrilere sahip birbirinden belirli uzaklıkta bulunan iki

    cisimden oluşan sistemlerde yük dağılımı incelenecektir. Örneğin iki silindir, bir silindir ve

    bir düzlem, bir koni ve düzlem veya bir nokta yük ve düzlem bu deney için kullanılabilir. Bir

    tarafı plastikle yalıtılmış yarıçapı 2.8 cm olan bir disk noktasal yük kaynağı gibi

    düşünülebilir. Plastik diski iletken kağıt üzerine koyunuz ve güç kaynağının çıkış uçlarını

    diskin üst tarafındaki metal uca bağlayınız. Diskin üzerinde çeşitli noktalarda yük

    yoğunluklarını belirleyiniz.

  • 17

    5. SORULAR

    1-Bu deneyin her safhasında yük dağılımına neden olan kaynağı (veya kaynakları) belirtiniz.

    2-İkinci küre topraklanmış olmasına rağmen sonraki ölçümlerde neden küre yüzeyi üzerinde

    yük miktarı ölçülmektedir, açıklayınız.

    3-Yük yoğunluğu ve yüzeyin eğrilik yarıçapı arasında nasıl bir ilişki vardır, belirtiniz.

    4-Yük taşıyıcısının yanal yüzeyi veya kenarı ile bir cismin yüzeyi ne dokundurulması ölçümü

    nasıl etkiler, belirtiniz.

  • 18

    Deney No: 3

    OHM KANUNU

    TEORİ:

    Bir iletkenin iki ucu arasına uygulanan potansiyel farkın, iletkenden geçen akıma oranı

    sabittir. Bu oran OHM kanunu olarak bilinir. Bu değerde, o iletkenin direncine eşittir.

    RSabitI

    V

    Diğer taraftan bir iletkenin direnci, o iletkenin özelliklerine bağlı olarak

    A

    lR

    İle tanımlanır. Burada l iletkenin boyu, A kesiti ve ρ özdirencidir (burada ρ; 1 m2 kesit alana

    ve 1 m boya sahip iletkenin direncidir).

    AVOMETRE (Amper-Volt-Ohm-metre)

    AVOmetrenin temel parçası, at nalı biçimli bir mıknatısın kutupları arasına

    dönebilecek şekilde yerleştirilmiş bir dikdörtgen akım kangalından meydana gelmiş

    d’Arsonval metre denen bölümdür. Kangaldan sabit bir akım geçtiğinde kangalın oluşturduğu

    manyetik alan ile at nalı mıknatısın manyetik alanı etkileşir ve kangala üzerinden geçen

    akımla orantılı bir dönme momenti etki eder. Helezon biçimli bir yay (saat yayı) kangalın

    dönme durumunu ayarlar ve akım kesildiğinde kangalın eski durumuna gelmesini sağlar.

    Bunlara, gösterge ve bir ölçek eklemek suretiyle oluşturulan alet akım ölçer hale getirilir.

    D’Arsonval metre ile daha büyük akımları ölçmek için bir komütatör aracılığıyla

    kangala paralel (şönt) dirençler bağlanır.

    Kangal üzerinden geçen akım aynı zamanda bir gerilime karşılık geldiğinden

    d’Arsonval metre ile gerilim de ölçülebilir. Bu durumda ölçek, gerilim cinsinden bölmelenir.

    Daha büyük gerilimleri ölçmek için kangala seri dirençler bağlanır. Bu dirençler bir

    komütatörle (düğme) devreye bağlanabilir veya ayrılabilir hale getirilir.

    Akım ve gerilim ölçen bu aletin uygun bölümüne bir pil bağlanarak alet direnç ölçer

    hale getirilebilir. Akım-gerilim ve direnç ölçen bu alete AVOmetre denir.

    Ampermetre iç direnci çok küçük olan bir ölçüm aracıdır. Ampermetrenin iç direnci

    ne kadar küçük olursa akım değeri de o kadar hassas ölçülür.

    içrR

    VI

    (r: Ampermetrenin iç direncidir.)

  • 19

    Voltmetre ise iç direnci çok yüksek olan bir ölçüm aletidir. Voltmetrenin iç direnci

    büyük olduğundan devreyi dolanan akım voltmetre yerine diğer devre elemanlarından geçer.

    Gerilim ve akım ölçerken komütatörün getirildiği kademe aletin o konumda

    ölçülebileceği en büyük değeri verir. Örneğin ACV 100 kademesinde ölçülebilecek en büyük

    değer AC 100 Volt; DCmA 50 kademesinde ölçülebilecek en büyük değer ise 50mA’dir.

    AVOmetre ile ölçüm yaparken dikkat edilecek hususlar;

    DC Akım ölçülürken:

    - Komutatör DCmA bölgesinde en büyük değere getirilir.

    - AVOmetre akım ölçeceğimiz noktaya, AVOmetrenin (+) kutbu devrenin (+)

    kutbuna; (-) kutbu da devrenin (-) kutbuna gelecek şekilde seri bağlanır.

    - AVOmetrenin skala sapması hassas ölçüm yapılamayacak kadar küçük değeri

    gösteriyorsa, AVOmetreyi devreden çıkararak komütatör düğmesi uygun konuma getirilir.

    Gerilim ölçülürken:

    - DC gerilimi ölçülecekse komütatör DCV bölgesinde en büyük değere getirilir. AC gerilimi ölçülecekse ACV konumuna getirilir.

    - AVOmetre, gerilim ölçeceğimiz noktaya AVOmetrenin (+) kutbu devrenin (+) kutbuna; (-) kutbu da devrenin (-) kutbuna gelecek şekilde devreye paralel

    bağlanır.

    - AVOmetrenin skala sapması hassas ölçüm yapılamayacak kadar küçük değeri gösteriyorsa, AVOmetreyi devreden çıkararak komütatör düğmesi uygun konuma

    getirilir.

    Direnç ölçülürken:

    - AVOmetrenin komütatör düğmesi Ω (ohm) konumuna getirilir. Direnç ölçümü yapılırken komütatörün getirildiği her kademe için sıfır ayarı yapılır.

    - AVOmetremizin skalasının altında ayna bulunuyorsa skalaya 900 açı ile yani aynadan skalanın görüntüsünü görmeyecek şekilde bakılmalıdır.

    - Skalamız hassas ölçüm yapamayacak kadar az sapmış ise komütatör x10Ω konumuna getirilir. Bu işlem hassas ölçüm yapana kadar artırılır.

    - AVOmetre ile daha hassas ölçüm yapmak için ibre tam ölçek sapmasının 1/3’ü ile 2/3’ü arasında olmalıdır.

  • 20

    DENEY:

    1) Yukarıdaki devreyi kurunuz. 2) Ayarlanır güç kaynağının gerilimini önce 2 Volta ayarlayın. 3) R direncinin uçlarındaki gerilimi Voltmetre ile okuyun ve tabloya kaydedin. 4) Devreden geçen akımı ampermetre ile ölçün ve tabloya kaydedin. 5) Milimetrik kağıda (Vx-I) grafiğini çizin. 6) Bu grafikten faydalanıp Rx direncini hesaplayın.

    V VR I=VR/R(150Ω) VX=V-VR RX=VX/I

    2

    4

    6

    8

    10

    12

    14

  • 21

    Deney No: 4

    BİR TUNGSTEN FİTİLLİ LAMBANIN DİRENCİNİN SICAKLIKLA DEĞİŞİMİNİN

    GÖZLENMESİ

    TEORİ:

    Ohm kanununa göre bir iletkenin uçları arasına uygulanan potansiyel farkının geçen

    akım şiddetine oranı o iletken parçası için sabittir. R ile belirlenen bu sabit orana, o iletkenin

    direnci adı verilir. V voltluk gerilim uygulandığında geçen akım şiddeti I ise iletkenin direnci,

    𝑅 =𝑉

    𝐼

    ohm'dur.

    Bütün cisimlerin elektriksel dirençlerinde sıcaklıkla az veya çok bir değişme gözlenir.

    Saf metallerin ve bir çok alaşımların dirençleri sıcaklıkla arttığı halde karbon ve cam

    elektrolitlerin dirençleri sıcaklıkla azalır. Manganın ve konstantan gibi özel alaşımların

    dirençleri ise sıcaklıkla hemen hemen değişmez.

    00C'daki direnci Ro olan bir iletken parçasının T sıcaklığındaki direnci R olsun. Pek

    geniş olmayan bir sıcaklık aralığında ∆R=R-R0 direnç değişimi, ∆T=T-0=T sıcaklık değişimi

    ile orantılıdır.

    ∆R=αR0∆T

    burada, α, iletkenin direncinin sıcaklık katsayısı olup saf metaller için değeri yaklaşık olarak

    1/273 o C-1 'dir. Yukarıdaki bağıntıyı

    R=R0+αR0∆T

    şeklinde tekrar yazabiliriz. Direnci R olan bir iletken üzerinden I akımı t saniye süre ile geçer

    ise direnç üzerinden açığa çıkan Joule ısısı,

    Q=R.I2. t (Joule)

    olur. Diğer taraftan bu ısı direnç tarafından, Q=m.c.∆T (cal.) şeklinde alınır.

  • 22

    DENEY

    1- Şekildeki devreyi kurunuz. Devreye V gerilimi uygulamadan önce görevli öğretim

    elemanına kontrol ettiriniz.

    2- Tungsten fitilli lambayı şekilde görüldüğü gibi bir R direncine seri bağlayınız. R direnci

    üzerinden geçen I akımı

    I=𝑉1−𝑉2

    𝑅

    olacaktır.

    3- Devreye aşağıda tabloda görüldüğü gibi V1 gerilimini adım adım uygulayarak V2

    gerilimine AVO metre yardımıyla ölçerek tabloya kayıt ediniz.

    DENEY

    NO

    V1 (Volt) V2 (Volt) I (Amper)

    1 1 2 2

    3 4

    4 6

    5 8

    6 10

    7 12

    8 14

    9 16

  • 23

    SORULAR:

    1- V2 gerilimi düşey eksen hesapladığınız I akımı yatay eksen olmak üzere (V2 - I) grafiğini

    çiziniz. Grafikten, tungsten fitilli lambanın direncinin ohm kanununa uyup uymadığını

    söyleyebilir misiniz?

    2- Çizdiğiniz grafikten lambanın uçlarına uyguladığınız V2 gerilimini I ile değişimi için teorik

    bir ifade türetiniz.

    3- Türettiğiniz bu ifade de direncin genel tanımı olan 𝑅 =𝑑𝑉

    𝑑𝐼 bağıntısını kullanarak lamba

    direncinin akımla değişimini bulunuz.

    4- Bulduğunuz bu değişimden yararlanarak, I=40 ve 60 miliamper değerleri için deneyle

    uyumun olup olmadığını kontrol ediniz.

  • 24

    Deney No: 5

    ALTERNATİF GERİLİM ve ALTERNATİF AKIM

    Teori

    Yönü ve büyüklüğü düzenli bir biçimde değişen dalgalı gerilimlere alternatif gerilim

    (AC), akımlara ise alternatif akım denir. Daha önceki deneylerde büyüklükleri ve yönü

    zamanla değişmeyen (DC) gerilim ve akımlar ile ölçümler yapmıştık. Bu deneyde (AC) akım

    ve gerilimi inceleyeceğiz.

    Genelde alternatif gerilim ve akım alternatif güç kaynaklarından (Nükleer,

    hidroelektrik, termik santraller v.s) elde edilerek, evlerde ve işyerlerinde kullanılır ve zamanın

    sinüs ve cosinüs fonksiyonu olarak değişir. Alternatif gerilim,

    )2()( 0 ftSinVtV (1)

    denklemi ile tanımlanabilir. Bu denklemde V0, sinüsün tanım aralığı [1, -1] olduğundan

    V(t)’nin maksimum değeridir. Burada, f gerilimin çizgisel frekansıdır. Periyot T

    f.T=1

    ifadesi ile birbirine bağlıdır. V(t) fonksiyonu, kendini periyodun tam katlarında tekrarlar. Bu,

    herhangi bir V(t) fonksiyonu için aşağıdaki şekilde gösterilmiştir.

    Şekil 1: Sinüzodal olarak değişen alternatif gerilim

    Alternatif gerilimin büyüklüğü, V0 genliği ile belirtilir ancak pratikte kare ortalaması

    kare kökü (kok) gerilimi ile belirtilir. Kok gerilimi V2’nin ortalamasının kare köküdür ve bir

    tam peryot üzerinden alınır. Bir R direncinin uçlarına uygulanan gerilimin değeri anlık I akımı

    oluşturan ve P ile verilen anlık bir güç harcanmasına yol açar:

    R

    VVIP

    2

    (2)

  • 25

    Gerilim zamanla değişirse, ortalama güç Port 1/R ile V2’nin zamanla ortalaması

    olan Vkok değerinin çarpımıyla verilir. Vkok gerilimi,

    2/1

    0

    21

    T

    kok dtVT

    V (3)

    denklemi ile tanımlıdır. Sinüsel bir gerilim için bu integral kolayca hesaplanabilir.

    2

    2sin1 0

    2/1

    0

    22

    0

    VftdtV

    TV

    T

    kok

    (4)

    Alternatif gerilim değeri 220 volt ise ifade edilen kok gerilimidir. Örnek olarak; 100 wattlık

    bir ampul ortalama Port=100 wattlık bir güç harcar. Bu güç Vkok’a

    R

    VP ortkok

    2

    (5)

    eşitliği ile bağlıdır. Burada R, ampulün yanma sıcaklığındaki direnci olup bu ampul için;

    484100

    )220( 2R

    bulunur.

    Alternatif gerilim nasıl ölçülür? Doğru gerilim ölçmek için kullanılan aletler alternatif

    gerilimler için kullanılmaz. Çünkü bu ölçüm aletinin ibresi alternatif bir akımda T

    periyodunun yarısında bir yönde, diğer yarısında zıt yönde hareket edecektir. Eğer gerilim

    değişimlerinin frekansı birkaç Hertz’den daha büyükse alet bu değişimi izleyemez. Bunun

    yerine geçirdiği akımın ortalama değerini gösterir. Sinüsel bir akım için ortalama sıfırdır.

    Çünkü T periyodunun yarısında (+), diğer yarısında (-) değerlidir. Dolayısıyla ibre sıfır

    değerini gösterir. Bu nedenle alternatif gerilimin ölçülebilmesi için AVOmetrenin anahtarı

    AC konumuna getirerek ölçüm yapılmalıdır. Bu alternatif akım için de geçerlidir.

    Alternatif gerilimlerin ürettiği akım, güç dağılım sistemlerinde, uzay

    haberleşmelerinde, radyo ve televizyonlarda, bilgisayarlarda ve modern hayatın tüm

    araçlarında kullanılan önemli bir niceliktir.

    Alternatif gerilim kaynağı ve bir dirençten oluşan şekil 2a’daki gibi bir devrede

    potansiyel farkı (1) denklemi ile verilir. Direncin tanımından alternatif akım,

  • 26

    Şekil 2-a

    wtİwtR

    V

    R

    Vİ Rm

    mRRR sinsin (6)

    olarak yazılabilir. Dirençten geçen akım ile direncin iki ucu arasındaki potansiyel farkı aynı

    fazdadır. Zamanın bir fonksiyonu olan alternatif akım ve gerilim şekil 2b’deki gibidir.

    Şekilden de görülebileceği gibi her iki büyüklükte maksimum değerleri aynı anda alırlar.

    Şekil 2-b

    DENEY

    Bu Deneyde Kullanılacak Araçlar:

    -Osiloskop -Avometre

    -Direnç -İletken kablolar

    a. AC Gerilim Ölçümleri

    1. Alternatif gerilim ölçmek için şekil 2a’daki devreyi kurun. 2. Devredeki direncin değerini AVOmetre ile ölçün ve kaydedin. 3. Osiloskobu açın. AC konumuna getirin.

  • 27

    4. Osiloskop ekranında işaretin düşey doğrultudaki bütün noktalarının görülebileceği bir kademeyi (işaretin uygulandığı kanalın Volt/div komütatöründen) seçerek

    genliği (yani gerilimi) ölçün. Değerlerinizi kaydediniz.

    5. Devreye bir AVOmetre bağlayarak direnç üzerindeki alternatif gerilimi ölçün ve değerlerinizi kaydedin.

    6. (1) denkleminden yararlanarak gerilim değerinizi belirleyiniz.

    b. AC Akım Ölçümleri

    1. Şekil 2a’daki devreyi kurun. 2. Devreye bağladığınız direncin değerini AVOmetre ile ölçün ve kaydedin. 3. Osiloskobu açın. Ac konumuna getirin. 4. Osiloskop ekranında işaretin düşey doğrultudaki bütün noktalarının görülebileceği

    bir kademeyi (işaretin uygulandığı kanalın Volt/div komütatöründen) seçerek

    genliği (yani gerilimi) ölçün. Değerlerinizi kaydediniz.

    5. Genliğin peryodunu ve frekansını belirleyin ve kaydedin. 6. (6) eşitliğinden yararlanarak alternatif akım değerlerini belirleyin. 7. Değişik gerilim değerleri için akımı okuyarak tabloya kaydediniz.

    Direnç(Ohm) Gerilim(Volt) Akım(Amper)

    SORULAR

    1) Osiloskop ile ölçülen alternatif gerilim değeri ile AVOmetre ile ölçülen alternatif gerilim değerini karşılaştırınız. Farklılık varsa nedenini tartışınız.

    2) Alternatif gerilim ile akım arasında faz farkı oluşturulabilir mi? Aynı alternatif gerilimin uygulandığı bir devreye farklı dirençler bağlarsak alternatif

    akımın değeri değişir mi?

  • 28

    Deney No: 6

    OSİLOSKOP İLE D.C ve A.C. GERİLİM ÖLÇÜMLERİ

    TEORİ:

    AVOmetre kullanarak doğru gerilimin ya da akımın ortalama değeri ve alternatif

    gerilmin etkin değeri ölçülebilir. Dalga biçimi bilinse bile, bu bilgi frekansı bulmaya

    yetmez. Eğer gerili m çok yavaş değişirse (saniyeler ya da dakikalar ölçüsü nde) bir DC

    gerilim ölçeri kullanılabilir ve gerilimi zamanın fonksiyonu olarak ölçebiliriz. Bu tip

    aygıtlar bi rçok yerde kullanılabilir. Örneğin güç değişim izleyici, sismograf, takoğraf vs.

    Gerilim değişikliği saniyenin çok altında bir sıklıkla olursa bu duruma yukarıdaki gibi

    sistemler cevap veremez ve değişimi izlenemez. Hızlı değişen gerilimlerin dalga biçimini

    görmek için çok daha çabuk tepki gösteren bir düzenek gerekecektir. Elektron ışınlı

    osiloskop bu tür bir aygıttır. Osiloskop fiziksel bili mlerde olduğu kadar tıp ve biyolojide

    de çok kullanılır. Osiloskop elektronik devrelerin çizgisel olmayan davranışlarının

    incelenmesinde çok büyük kolaylıklar sağlar.

    Osiloskobun en önemli parçası Katot Işınlı Tüp (KIT) tür. Bu tüp radar sistemleri,

    televizyon ve bilgisayar gibi uygulamalarda elektronik bilginin ekranda

    görüntülenmesinde kullanılmaktadır. KIT içinde elektron yayımlayan bir katot, elektronları

    hızlandıran hızlandırıcılar, odaklayıcılar, saptırıcı levhalar, anod ve ekran vardır. Katodun

    ısıtılmasıyla elektronlar fırlatılır ve ekrana doğru hızlandırılır. Hızlandırılan ve odaklanan

    elektron demetine hiçbir kuvvet etki etmez ise ekrana kadar uçarak ekran üzerinde

    sürülen ve elektron çarpmasıyla görünür ışık yayan fosfor tabakaya çarpar. Elektron demeti

    odaklandığı için küçük bir nokta görünür. Elektron demeti hızla ekrana giderken yatay ve

    düşey saptırıcı denilen paralel levhalar arasından geçer. Saptırıcı levhalara uygulanan

    gerilim levhalar arasında bir elektrik alan oluşturur ve bu alanın etkisiyle elektronlara F=qE

    büyüklüğünde bir kuvvet etki eder. Bu kuvvetin yönü ve büyüklüğü değiştirilerek elektron

    demeti istenilen noktaya yönlendirilebilir.

    Saptırıcıların boyu yaklaşık 2 cm, demetin toplam yolu 30 cm civarındadır. Buna göre

    elektronların saptırıcı levhalara geçme süresi 2x109 s, toplam yolu alma süresi 30x109 s

    kadardır. O halde bu aygıt gerilim değişikliklerine aşırı derecede çabuk uyum sağlama

    yeteneğindedir. 100 MHz civarındaki değişiklikleri algılayabilir.

    Yatay saptırıcılara uygulanan gerilim –V den +V değerine kadar değiştirildiğinde

    beneğin ekranın solundan sağına doğru hareket ettiği gözlenir. Beneğin, gözün

    algılayamayacağı kadar hızlı sola hareketi +V den –V ye değişimin hızına bağlıdır. Böyle bir

  • 29

    hareketin sürekliliği beneğin ekranı sürekli taramasını sağlar. Taramanın hızı arttırıldığında

    gözümüz yatay bir çizgi görür. Bu işlem için testere dişli bir gerilim yatay saptırıcı levhalara

    uygulanır. Bu gerilime süpürme gerilimi denir. Süpürme gerilimi osiloskop içindeki bir

    devre yardımıyla sağlanır. Bu gerilimin frekansı osiloskop üzerinden kolayca değiştirilebilir.

    Ekranda herhangi bir değişken işaretin durgun ve ölçü alınabilecek şekilde gözlenebilmesi

    için süpürme geriliminin frekansı, bu işaretin frekansına yakın seçilmelidir. Düşey

    saptırıcılara ise gözlenmek istenen işaret uygulanır. Bu işaret kazancı, osiloskop üzerinden

    kolayca ayarlanabilen bir yükselteçten geçirilerek düşey saptırıcılara uygulanır. Düşey

    saptırıcılara uygulanan gerilim beneğin düşey hareketini sağlayacaktır. Süpürme gerilimi ile

    yatay hareket yapan benek izlenecektir ve gerilimin şekli ekranda oluşacaktır. Kazancın

    değiştirilmesi, ekrandaki görüntünün yüksekliğini değiştirir. Böylece daha kolay ve hassas

    genlik ölçümü yapılmış olur.

    Osiloskobun Kullanımı:

    Osiloskoplar periyodik veya periyodik olmayan elektriksel işaretlerin ölçülmesi ve

    gözlenmesini sağlayan çok yönlü bir ölçü cihazıdır. Osiloskopta iki boyutlu görüntü elde

    edilir. Osiloskoplar daha çok ölçülecek işaretin zamana göre değişimini ölçmek amacı ile

    kullanılır.

    Laboratuvarlarda birçok marka osiloskop olmasına karşın temelde ölçüm işlemleri

    hepsinde aynı şekilde yapılır. Fark ayrıntılı kullanım düzeneklerinde, özel kullanım

    kontrollerinde ve kontrol ve ayar düğmelerinin yerlerindedir.

    Değişken gerilimlerin gözlenmesinde kullanılan osiloskop ile periyodik gerilimlerin

    iki parametresi ölçülür:

    Genlik Ölçümü ve Periyot ölçümü

    Bu ölçümlere geçmeden osiloskop üzerinde bulunan temel kontrol komütatörleri

    tanıyalım. Osiloskopla ölçümün temelinde ekran üzerindeki bölmeler yatar. Bölmelerin

    yatay ve düşeydeki sayıları ölçüm için gerekli ilk parametrelerdir.

    Volt/div : Düşeydeki her bir böl menin geril im değerlerini gösterir.

    Time/div: Ekrandaki yatay bölmeleri n zaman değeri ni, veya beneğin yatayda bir bölmeyi

    geçmesi için geçen zamanı gösterir.

    Intensity: Işık şiddetini ayarlar.

    Focus: Ekrandaki beneğin (çizginin) kalınlığını ayarlar.

  • 30

    Vertical Posi tion: Görüntüyü komple yatayda hareket ettiri r.

    Horizontal Position: Görüntünün komple düşeyde hareket ettirir.

    Katot ışınlı tüpün ekranı ve yapısı

    Ekranı

    Osiloskop tüpünün ekranı aşağıdaki şekildeki gibi yatay ve düşey çizgilerle

    ölçeklendirilmiştir. Bu ölçekler osiloskobun kazanç ve zamanlama anahtarları ile ayarlanır. Bu

    ölçeklerden yararlanarak işaretin genliği ve periyodu doğru olarak ölçülebilir.

    Genelde osiloskop ekranı 10 yatay ve 8 düşey aralık olmak üzere ölçeklendirilmiştir.

    Şekli aşağıdaki gibidir:

    Yapısı

    Katot ışınlı tüp osiloskobun en önemli parçasıdır. Kısaca CRT (Cathode Ray Tube)

    şeklinde ifade edilir. Aşağıda gösterilen CRT elektron üreten flaman ile elektron demetini

    ekrana doğru odaklayıp hızlandıran düzenlerden meydana gelmektedir. Burada odaklama

    ve hızlandırma elektrostatiktir.

  • 31

    Kalibrasyon:

    Osiloskobun her ölçmeden önce kesinlikle kalibrasyon ayarlarının yapılmış olması

    gerekmektedir. Aksi taktirde ölçme doğru olmayabilir.

    Kalibrasyon yapılırken bir referans noktası gerekmektedir. Bunu osiloskop kendi içinde

    sağlamıştır. Cal adındaki bölüm bize istediğimiz kalibrasyon için gerekli referansı

    vermektedir. Buraya bağlanan prop ve ekranda ölçülen kare dalgalı bir gerilim standarttır

    ve 1volt ,1KHz dir. Bu kare dalgaya göre, volt/div kademesi 1volt ve time/div kademesi

    1KHz de iken, kare dalga ekranda, 1 kare y bir kare x ekseninde görülmesi gerekir. Değilse

    gerekli pozisyon ve variable ayarları yapılır.

    Ayrıca kablo endüktansını kompanze edecek olan kapasitör prob üzerinden ayarlanmalıdır.

    Osiloskop ile DC gerilim ölçümü

    Tam DC gerilim, ekranda düz bir çizgi şeklinde görülür.

  • 32

    Ekranda görünen DC gerilimin gerçek değerini bulmak için :

    V = prop çarpanı x kare sayısı (düşey) x Volt / div değeri

    formülü kullanılır.

    Osiloskop ile AC gerilim ölçümü

    Sinüzoidal şekilli bir AC gerilimi ekranda yukarıdaki şekildeki gibi görülür.

    Görülen AC gerilim değerini bulmak için tepeden tepeye uzunlukla gerekli

    çarpanlar çarpılır.

    V = prop çarpanı x kare sayısı/2 (tepe noktaları) x volt / div. x 0,707 etkin

    Veya x 0,636 ortalama değer

    Osiloskop ile frekans ve gerilim ölçümü

    T = period

    T = prop çarpanı x kare sayısı (yatay) x time / div değeri

    Frekans = 1 / T

  • 33

    Deneyde alınan değerler :

    Aşağıdaki boşlukları aldığınız değerlere göre doldurunuz.

    Prop çarpanı x kare sayısı (yatay) x time / division = period frekans (hz)

    x x =

    Prop çarpanı x kare sayısı (düşey) / 2 x Volts / division = DC Volts

    x x =

    Prop çarpanı x kare sayısı (düşey)/2 x Volts / division = AC Volts

    x x =

    Prop çarpanı x kare sayısı (yatay) x Volts / division = AC Volts

    x x =

    Aşağıdaki osiloskop ekranlarına deneyde gözlediğiniz şekilleri çiziniz.

    DC gerilimleri gösteriniz AC gerilimleri gösteriniz AC frekansı gösteriniz

    Lissajous Yöntemi

    Reaktanslı devrelerde iki kanallı osiloskop ile faz açısı ölçebilmek için osiloskop üzerindeki

    x-y butonuna basılarak aşağıdaki daire veya elips şekilleri elde edilir.

  • 34

    Faz açısı:

    )/(1 mYYSin

    Y eksenindeki kesişme noktaları arasındaki kare sayısı

    Ym: Daire (elips) dış çap genişliği kare sayısı

    Deneyde alınan değerler

    Deneyde aldığınız eğrileri ve daire (elips) şeklini

    aşağıdaki ekranlara çiziniz.

    Faz açısı hesabı:

    Osiloskopla alternatif bir gerilimin genlik ve periyod ölçümü:

    1. Yanda görülen devreyi kurunuz.

    2. Osiloskopu ve dalga üretecini

    açarak yukarıda örnek ekrandaki

    işarete benzer bir görüntü

    oluşturunuz.

    Y YmY Ym

  • 35

    İşaretin genlik ve periyodu nu ölçmek için aşağıdaki işlemleri yapınız.

    Ekranda sinüzoidal gerilimin bir periyodu görünecek şekilde bir Time/div komütatörü

    kademesi seçin. Volt/div komütatörü ile düşeyde en büyük şekli oluşturun.

    İşareti ekran üzerinden karelerin sayı labilmesi için pozisyon ayarları ile karelere

    çakıştın . Düşeyde tepeden tepeye bölmeleri sayın. Simetriden dolayı ikiye bölün.

    (örnek 6/2=3)

    Yatayda bi r periyot için bölme sayın. Bunun için en uygu nu yatayda iki tepe arasıdır.

    (örnek 4)

    yo= Volt/div x Bölme sayısı = 5 x 3 =15 volt

    T = Time/div x Yatay bölme sayısı = 5x 103 x 4 = 20x 103 s

    f = l / T = I / (20x 103) = 50 sn-1 veya 50 Hz

    Bu örnek işaret zamanın fonksiyonu olarak

    V(t)=Vo sin (wt) şeklinde yazılabilir.

    DC ölçümü: Osi loskopla DC geri l i ml erde ölçü lebi l i r. Bu işlem içi n girişlerin AC-

    GND-DC komütatöründen faydalanılır.1- Yandaki devreyi ku ru nuz.

    2- DC güç kaynağını 2-10 V arası bir gerilime

    ayarlayınız.

    3- Osiloskop girişini GND konu muna ve

    Time/div komütatörünü µs bölgel erine

    alarak ekranda düz çizgi elde edin.

    4- Bu çizgiyi düşey pozisyon düğmesi ile

    referans çizgisine çakıştırın.

    5- Girişi DC kısmına alın.

    6- Çizginin yukarı veya aşağı kayması

    kutupların doğru yada ters olmasına

    karşılık gelir.

    7- Kayma miktarı sayılıp Volt/div değeri

    ile çarpılarak DC gerilimin değeri bulunur.

    yılıp Volt Deney NO: 7

  • 36

    Deney No: 7

    DOĞRULTUCU DİYODUN (I-V) KARAKTERİSTİĞİ VE UYGULAMALARI

    TEORİ:

    Yarıiletken diyot, p tipi bir yarıiletkenle n tipi bir yarıiletkenin uygun şartlar altında

    eklem yapılması ile meydana getirilen aygıtlardır. Diyot, eklemlerine uygulanan gerilimin

    yönüne göre farklı dirençler gösterir.

    Diyotlar p ve n uçlarından birer bacak çıkarılarak genellikle silindir biçiminde imal

    edilirler. Diyotun devre gösterimi, iç yapısı ve fiziksel şekli aşağıdaki gibidir.

    Bir doğrultucu diyotun uçlarına uygulanan gerilime göre doğru ve ters beslem

    durumları ile ideal bir diyotun akım-gerilim karakteristiği aşağıda gösterilmiştir.

    İdeal bir diyotun doğru beslem direnci sıfır, ters beslem direnci ise sonsuzdur. Ancak

    hiçbir fiziksel yapı bu ideal durumu sağlayamayacağından, pratikte ideallikten sapmalar

    olacaktır. Doğru beslemde diyot çok küçük direnç göstereceğinden, R direnci üzerinden bir

  • 37

    akım geçmesine izin verir. Ters beslem de ise diyot çok büyük dirence sahip olacağından bu

    durumda üzerinden çok çok küçük önemsenmeyecek bir akım geçer (pikoamper). Pratikte bir

    diyotun akım-gerilim karakteristiği aşağıdaki gibi olur.

    Pratikteki bir diyotun I-V grafiği

    DENEY

    1) DOĞRULTUCU DİYOTUN AKIM-GERİLİM EĞRİSİNİN ELDE EDİLMESİ

    Bir diyotun akım-gerilim değişimini inceleyebilmek için her iki yönde de farklı

    gerilimlere karşılık diyottan geçen akımların ölçülmesi gerekir. Bu amaçla aşağıda ki devreyi

    kurunuz.

    - V gerilimine diyotun doğru ve ters beslem durumları için ayrı ayrı 0-14volt arsında

    değiştirerek, R direnci üzerinde ki gerilimleri okuyup aşağıdaki tabloyu oluşturunuz.

  • 38

    DOĞRU BESLEM TERS BESLEM

    V1 (Volt) VR VD =V- VR I= VR / R V1 (Volt) VR VD =V- VR I= VR / R

    2 2

    4 4

    6 6

    8 8

    10 10

    12 12

    14 14

    - Seri devrede R direnci üzerinden geçen akım aynı zaman da diyot üzerinden de geçer. Diyot

    dan geçen I akımını VD gerilimine göre milimetrik kağıda çizin. Bu ekseni yaparken yatay

    eksen VD 'yi ve I akımını ters beslem için negatif bölgelerde almayı unutmayın.

    2) DOĞRULTUCULAR

    Yarım Dalga Doğrultucusu

    Diyotun ters yönde akım geçirmeme özelliğinden yaralanılarak doğrultucu olarak

    kullanılmasına gidilebilir. Girişe verilen sinüs dalgasının negatif yarı dönülerini diyot

    geçirmeyecektir. Dolayısıyla doğrultma işlemi yapılmış olacaktır.

    -Yukarıdaki devreyi kurunuz.

    - Giriş gerilimini ve yarım dalga doğrultucusunun çıkış gerilimine R direnci üzerinden alarak

    şeklini çiziniz.

  • 39

    Deney No: 8

    RC DEVRELERİ

    Şekil 1 de verilen devredeki S anahtarı a durumunda bulunsun. Bir dt zamanı

    içinde devrenin herhangi bir kesitinden geçen yük dq=i.dt olur. Devreyi

    besleyen emk tarafından bu zaman süresinde yapılan iş W=V.dq olur.

    Dirençte joule enerjisi olarak açığa çıkan enerji W=i2.R.dt ile kondansatörde

    depolanan potansiyel enerjinin dU=d(q2/2C) toplamına eşittir.

    Şekil 1: RC devresi

    Şekil 2: Vc-t ve VR-t grafikleri

    Enerjinin korunumu ilkesine göre

    C2

    qddt.R.idq.V

    22

    (1)

    buradan

  • 40

    dt

    dq

    C

    qR.i

    dt

    dq.V 2 (2)

    Burada

    dt

    dqi (3)

    Olduğundan

    C

    qR.iV (4)

    elde edilir. Devrenin x noktasından başlayarak, saat ibresi yönünde

    dönüldüğünde, emk yı geçerken bir potansiyel artması, direnç ve

    kondansatörü geçerken bir potansiyel azalması gözlenir.

    Denk. (4) de, iki değişken q ve i olduğundan çözülemez. Ancak bu iki

    değişken arasında Denk. (3) de olduğu gibi bir bağıntı vardır. Bunu Denk. (4)

    de yerine koyarsak,

    C

    q

    dt

    dq.R

    dt

    dq.V (5)

    Elde edilir. Bu diferansiyel denklemin çözümü

    C.R

    t

    e1V.Cq (6)

    Dir. Denk. (6) yı Denk. (3) de yerine koyarsak

    C.Rt

    e.R

    Vi

    (7)

    Şekil 2 de yükleme sırasında kondansatörün iki ucu arasındaki

    potansiyel farkı Vc ile direncin iki ucu arasındaki potansiyel farkı VR nin

    zamanla değişmeleri gösterilmiştir. Denk. (6) ve (7) de ortaya çıkan R.C

    çarpımı zaman boyutunda olup, buna kondansatörün zaman sabiti denir.

    Kondansatörde denge durumunda bulunması gereken yük miktarının 1e1

    kadarı %63 kondansatörün dolması için geçen zamandır. Bunu göstermek için

    t=R.C alırsak

    V.C).63.0(e1V.Cq 1 (8)

    Elde edilir. Burada C.V, t yaklaşıklığında kondansatörün taşıyacağı yükü

    gösterir.

  • 41

    Şekil 2 de anahtar b konumunda iken devreye uygulanmış bir yük yoktur.

    Denk. (4) de V=0 alırsak

    0C

    qR.i (9)

    Elde ederiz. Akımın yerine Denk. (3) deki değeri konulduğunda devrenin

    sağladığı diferansiyel denklem

    0C

    q

    dt

    dqR (10)

    olur. Bu denklemin çözümü

    C.Rt

    o e.qq

    (11)

    İle verilir. Burada qo kondansatörün başlangıçtaki yük miktarıdır. RC

    kondansatörün zaman sabiti olmak üzere, t=R.C olduğunda yük, başlangıçtaki

    yükün 1o e.q kadar altına düşmüştür. Bu ise başlangıçtaki yükün %37 sidir.

    Kondansatörün boşalması sırasında akımın değeri

    dt

    dqi = C.R

    to e.C.R

    q (12)

    Olur. Buradaki eksi işareti, akımın başlangıçtaki akıma ters yönde olduğunu

    gösterir. Diğer taraftan V.Cqo olduğundan akımın değeri

    C.Rt

    eR

    Vi

    (13)

    Olur. Burada R

    V akımın başlangıçtaki değeridir.

    DENEY

    Şekil 3 deki RC devresini kurun. AVOmetrenin komütatörünü DCV

    bölgesinde 30 konumuna getirerek şekildeki gibi kondansatörün iki ucuna

    parelel olacak şekilde bağlayın. Güç kaynağından devreye 15 V luk DC

    gerilim uygulayın. Anahtarı a konumuna getirir getirmez kronometreyi

    çalıştırarak, her 2 saniyede kondansatörün uçları arasındaki gerilimi

    AVOmetreden okuyarak Tablo 1 e kaydedin. Bu işlemi kondansatör tamamen

    doluncaya kadar (AVOmetrenin ibresi sabit kalıncaya kadar) devam edin.

    Kondansatör doluncaya kadar geçen toplam süreyi bulun.

  • 42

    Şekil 3: Kondansatörün yüklenmesi ve boşaltılması deneyi için RC devresi

    Şimdi anahtarı b konumuna getirerek, kondansatörün iki ucu arasındaki

    potansiyel farkını AVOmetreden her 2 saniyede okuyarak Tablo 2 ye

    kaydedin. Bu işlemi kondansatör tamamen boşalıncaya kadar devam ettirin.

    Kondansatör tamamen boşalıncaya kadar geçen toplam süreyi bularak,

    doluncaya kadar geçen toplam süre ile karşılaştırın.

    Tablo 1 ve 2 den yararlanarak Vc-t grafiklerini çizerek, Şekil 2 deki grafikle

    karşılaştırınız. Grafikten yararlanarak R.C zaman sabitini hesaplayın ve

    teori ile karşılaştırarak sonuçları yorumlayınız.

    Tablo 1: Kondansatörün yüklenmesi

    Tablo 2. Kondansatörün boşalması

    t (s)

    Vc (Volt)

    t (s)

    Vc (Volt)

  • 43

    Deney No: 9

    DÜZGÜN BİR MANYETİK ALANDA AKIM İLMEĞİNE ETKİYEN

    TORK

    Teori:

    Mekanik enerjinin elektrik enerjisine dönüştürülmesinin teorisi , Michael Faraday

    tarafından geliştirilmiştir ve O’nun adına itafen Faraday yasası olarak anılmaktadır.

    Günümüzde tüm elektrik motorlarının çalışma prensibi Faraday yasasına dayanır. Mekanik

    enerjiyi elektrik enerjisine dönüştüren aygıtlara dinamo denir. Elektrik enerjisini mekanik

    enerjiye çeviren aygıtlar ise elektrik motorları olarak adlandırılır. Bu aygıtların temel

    çalışma ilkeleri bir manyetik alanda dönen iletken bir çerçeve incelenilerek anlaşılabilir.

    Faraday yasasını elde etmek için sabit bir B

    manyetik alanı içerisinde simetri ekseni etrafında

    dönen dikdörtgen şeklindeki bir iletken tel çerçeveyi gözönüne alınsın (Şekil 1).

    Şekil 1: Düzgün bir manyetik alan içerisinde simetri ekseni etrafında dönen iletken tel çerçeve.

    Şekil 2: Herhangi bir t anında B

    ve S

    vektörlerinin kesitten görünüşü.

    Vo

    ltm

    etre

    fırçalar

    elektrotlar

    θ

  • 44

    sd

    , ilmek yüzeyinin normali doğrultusunda diferansiyel yüzey elemanı vektörü olmak üzere

    ilmek yüzeyinden geçen manyetik akı,

    cosBSsdBS

    m

    (1)

    ile verilir. Burada S ilmeğin yüzey alanıdır ve manyetik alan vektörü ile ilmeğin yüzey alan

    vektörü arasındaki açıdır. İlmeğin simetri ekseni etrafındaki sabit açısal hızı olmak üzere

    t dir. Buna göre ilmek yüzeyinden herhangi bir t anında geçen manyetik akı,

    )cos( tBSm (2)

    olur. Bu durumda Faraday yasasına göre indüksiyon elektromotor kuvveti (emk),

    )sin( tBSdt

    dE m

    (3)

    olarak elde edilir. Bu sonuç yalnızca bir ilmek için elde edilmiştir ve ilmeğin şeklinden bağımsızdır.

    Aynı şekilli N tane ilmeğin oluşturduğu bir kangalın indüksiyon emk sı ise

    )sin( tNBSEkangal (4)

    biçimindedir.

    Denk.(4) den görüldüğü gibi sabit B

    manyetik alanı içerisinde sabit açısal hızı ile

    döndürülen bir kangalın oluşturduğu emk, zamanla sinüzoidal olarak değişmektedir. Buna göre sinüs

    fonksiyonu -1 ile +1 arasında değerler alabildiği için indüksiyon emk sı da bir periyot boyunca

    NBS ile NBS arasında sinüzoidal olarak değişir. Kangaldan geçen akım da aynı frekansa

    sahiptir dolayısıyla yarım periyot boyunca saat yönünde akıyorsa kalan yarım periyotda da saatin

    tersi yönde akar. Böyle bir akım ise alternatif akım (AC) olarak adlandırılır. Bu şekilde döndürülen bir

    akım kangalından güç çekmek için ise Şekil 1 deki voltmetre yerine dış devre uygun şekilde

    bağlanmalıdır.

    Şekil 2: Ayrık halkalı sıra değiştirici elektroda bağlı iletken çerçevenin sabit manyetik alan içinde döndürülmesi.

    i

    fırçalar

    Vo

    ltm

    etre

  • 45

    Şekil 2’de farklı bir döner halka bağlantı biçimi görülmektedir. Burada her bir fırça bir

    halkanın ayrık iki parçasının oluşturduğu iki elektroda değmektedir. Dönüşün yarım

    periyotluk kısmında üstteki elektrot üstteki fırçaya değerken, akımın yön değiştirdiği diğer

    yarım periyotta artık üste çıktığı için şekildeki alttaki elektrot üstteki fırçaya değer. Böylece

    fırçaların ucundaki çıkış gerilimi daima aynı kutuplu olur. Dolayısıyla akımın yönü daima

    aynı kalır. Bir halkanın iki yarısını iki elektrot şeklinde kullanarak çıkış akımının yönünü

    koruyan böyle bir üretece doğru akım (DC) üreteci denir. İletken çerçevede indüklenen

    akımın yönünü Lenz yasası belirler. Şekil 2 ‘de indüklenen akımın yönü

    900

    aralığında artmaktadır. Bu sırada manyetik akı ( )cos( tBSm )azalırken indüklenen akım

    bu azalmaya karşı koyar. Bu sonuç, indüklenme akım i nin geçtiği ilmeğe manyetik alanın

    uyguladığı dönme momenti (tork) ile de açılanabilir. Üzerinden i akımı geçen bir ilmeğin

    manyetik momenti S

    i ile verilir ve böyle bir ilmeğe B

    manyetik alanının uyguladığı

    dönme momenti

    B

    (5)

    İle verilir. Bu dönme momenti, Şekil 2 deki akım ilmeğinin dönmesini durduracak yönde

    etkir. Yani manyetik dönme momenti ilmeğin dönmesini sağlayan dış dönme momentine

    karşı koyar. Buna göre dış kuvvetin hep aynı sabit açısal hızı sağlayabilmesi için yaptığı iş

    ilmekte üretilen elektrik enerjisinin kaynağını oluşturur.

    DENEYİN YAPILIŞI:

    Deneyde Kullanılacak Araç ve Gereçler

    - N sarımlı kangaldan oluşan bir motor

    - 30 voltluk DC güç kaynağı

    - Ampermetre ve voltmetre

    1- Şekil 1 deki düzeneği kurun. Motorun kolunu önce yavaşça sonra da biraz daha hızlı

    döndürerek voltmetredeki değişimleri gözlemleyerek sonuçları yorumlayın.

  • 46

    2- Şekil 2 deki düzeneği kurun. Önce motor kolunu yavaşça çevirerek bağlantı kutuplarını

    voltmetrenin ibresi saat yönünde sapacak şekilde ayarlayın. Daha sonra motorun kolunu hızlı

    bir şekilde çevirin. Voltmetredeki değişimi gözleyerek yorumlayın. Bu olayı farklı çevirme

    hızları için yineleyerek sonucu yorumlayın.

    3- Aynı düzeneği voltmetre yerine 30 voltluk DC güç kaynağını bağlayarak kurun. Güç

    kaynağını açmadan önce en düşük gerilime ayarlayın. Motorda dönme hareketi başlayıncaya

    kadar güç kaynağındaki gerilimi yavaşça arttırarak olayı yorumlayın.

    Uyarı 1: Motorun dönme esnasında bağlı bulunduğu vida tarafından sıktırılmaması için

    bağlantı kutuplarını dönme yönüne kadar ayarlayın.

    Uyarı 2: Fırçaların elektrotlara tam olarak temas etmesine dikkat edin.

    SORULAR:

    1- Şekil 1 için 900 olduğunda indüksiyon akımının yönünün nasıl olacağını

    yorumlayınız.

    2- Motordaki iki sarıma dik olacak şekilde iki sarım daha yerleştirilseydi sonucun nasıl

    olacağını yorumlayınız.

  • 47

    Deney No: 10

    TRANSFORMATÖRLER

    2.1 Deneyin Amacı:

    Transformatörün çalışma prensibinin incelenmesi.

    Teori:

    Elektrik gücü uzak mesafelere iletileceğinde, iletim hatlarındaki I2R ısı kaybını en aza

    indirmek için yüksek voltaj ve düşük akım kullanılması gerekir. Bu nedenle, genellikle 350

    kV’luk hatlar kullanılmakla birlikte bir çok alanda daha yüksek voltajlı hatlar (765kV)

    kullanılmaktadır. Bu şekildeki yüksek-voltaj iletim sistemleri, neden oldukları güvenlik ve

    çevre sorunlarından dolayı halkın tepkisi ile karşılaşırlar. Bu hatların alıcı ucundaki tüketici,

    cihaz, motorlu makinaları ve benzeri aygıtları çalıştırmak için alçak voltaj ve yüksek

    akımdaki güce gereksinim duyulur. Bu nedenle IV çarpımında önemli bir değişmeye sebep

    olmadan Vac voltajını düşürüp Iac akımını arttıracak bir dönüştürücüye ihtiyaç vardır. AC

    transformatörleri bu amaçla kullanılan aygıtlardır.

    Transformatörler, bir AC gerilimi yükseltmek yada düşürmek için kullaılan aygıtladır.

    Elektrik enerjisinin bir AC kablodan diğerine, direk etkileşim olamadan aktarılmasını sağlar.

    Basit şekli aşağıdaki gibidir;

    Şekil 1: Transformatörlerde gerilim-akım değişimi

    Birincil bobine (V1) AC giriş gerilimi uygulandığında, ikincil bobinin uçları arasında

    Faradayın indüksiyon yasasına göre,

  • 48

    dt

    dNV m22

    (1)

    şeklinde V2 gerilimi oluşur. Burada , m her bir sarımdan geçen manyetik akıdır. Eğer birincil

    bobin ile ikincil bobinin sarıldığı çekirdekte herhangi bir akı kaçağı yoksa, o zaman birincil

    ve ikincil bobinlerin her bir sarımından geçen manyetik akılar eşit olur. Bu nedenle birincil

    bobinin uçlarındaki gerilim de,

    dt

    dNV m11

    (2)

    olacaktır. Bu iki eşitlikte

    dt

    d m ’ler ortak olduğundan,

    11

    22 V

    N

    NV (3)

    bulunur. İkincil devredeki I2 akımı saf bir R1 direnci üzerinden geçerse indükleme gerilimi ile

    aynı fazda olacaktır. İkincil devreyi besleyen güç, birincil devreye bağlı olan AC üreteci ile

    sağlanır. İdeal bir transformatörde üretecin sağladığı I1V1 gücü, ikincil I2V2 gücüne eşittir.

    2211 VIVI (4)

    RVI 22 olduğundan ikincil devredeki akımın değerini R yük direnci belirler.

    Bununla birlikte birinci devredeki akım, eş11 RVI olmalıdır. Burada Reş birincil taraftan

    bakıldığında R yük direncinin eş değeri olup

    RN

    NR

    2

    2

    1eş

    (5)

    ile verilir.

  • 49

    DENEY:

    a-

    1) 600 sarımlı bobini yüzeye yatay olarak yerleştirin ve 10 volt ac güç kaynağına

    bağlayın pusulayı bobinden 5 cm uzağa yerleştirin ne gözlemliyorsunuz? İşlemi 10, 15, 20 cm

    uzaklıklar için tekrarlayın.

    2) Şimdi pusulayı bobin çevresinde hareket ettirin. Ok yönündeki sapmaları

    defterinize işaretleyin.

    3) 1600 sarımlı bobin için 1. adımı tekrarlayın. Sarım sayısının değişmesi

    sonuçlarınızı nasıl etkilemiştir?

    b-

    1) 600 sarımlı bobine 0-10 DC voltluk gerilime bağlayın. İkinci bobini ilki ile yüz

    yüze gelecek biçimde yerleştirin. Avometreyi gerilim ölçme pozisyonuna getirin ve ikinci

    bobini sabit bırakın. İki bobin sabit kaldığında gerilim üretiliyor mu? Bobini ilk bobine

    yaklaştırın ve uzaklaştırın. Avometrede gerilim okuyabiliyor musunuz?

    2) 600 sarımlı bobini masa üzerine, ekseni yatay olacak biçimde yerleştirin. Diğer 600

    sarımlı bobine 0-10 AC voltluk gerilime bağlayın. İkinci bobini ilki ile yüz yüze gelecek

    biçimde yerleştirin. Avometreyi gerilim ölçme pozisyonuna getirin ve ikinci bobini sabit

    bırakın. Gerilim okuyabiliyor musunuz? Tartışınız.

    3)600 sarımlı bobini birincil, 600 ve1600 sarımlı bobinleri ikincil olarak kullanın.

    Birincili AC değişkenli güç kaynağına (0-10 volt) ve ikincili avometreye bağlayın.

    Avometreyi gerilim ölçme pozisyonuna getirin. Çıkış gerilimine karşılık gelen giriş gerilimini

    Çizelge 1’e kaydedin. Bu işlemi 1600 sarımlı ikincil devreler için tekrarlayın.

    Çizelge 1: Veri tablosu

    N2 600 1600

    N2/N1

    V2(Volt)

    V1(Volt)

    V2/V1