etik nedir

21
Etik nedir? Etik veya en yalın tanımıyla töre bilimi. Etik terimi Yunanca ethos yani "töre" sözcüğünden türemiştir. Aksiyoloji dalı olan etik, felsefenin dört ana dalından biridir. Yanlışı doğrudan ayırabilmek amacıyla ahlak kavramının doğasını anlamaya çalışır. Etiğin batı geleneği zaman zaman ahlak felsefesi olarak da anılmıştır. türkçe ahlak bilimi olarak da anıldığı olmuşturetik Ayrıca Türkçe'de etik sözcüğü ahlak sözcüğüyle eş anlamlı olarak da kullanılır. Halkın kendi kendine oluşturduğu hiçbir yazılı metine dayanmayan kanunlara Etik Kanunları denir. İnsan davranışının etiksel temelleri her sosyal bilime yansır: antropolojide bir kültürün bir diğeriyle ilişkilendirilmesinde yer alan karmaşıklıklar yüzünden, ekonomide kıt kaynakların paylaştırılmasını içerdiği için, politika biliminde (siyaset bilimi) gücün tahsisindeki rolü nedeniyle, sosyolojide grupların dinamiklerinin köklerindeki yeri itibariyle, hukukta etik yapıların ilke ve kanunsallaştırılması nedeniyle, kriminolojide etik davranışı öven etik olmayan davranışı kötüleyen hali ve psikolojide de etik olmayan davranışı tanımlayış, anlayış ve tedavi edici rolüyle mevcuttur. Etik sosyal bilimler dışında kalan çeşitli bilim dallarına da yayılmıştır. Örneğin biyolojide biyoetik adıyla, ekolojide ise çevresel etik adıyla önemli bir yer teşkil eder. Analitik felsefede, etik geleneksel olarak üç ana alana ayrılır: Meta -etik, normatif etik ve uygulamalı etik. Farklı etik anlayışları 1- Uygulamalı etik: Uygulamalı etiğin bir şekli, normatif etik teorilerinin belirli (spesifik) tartışmalı meselelere uygulanmasıdır. Bu durumlarda, etikçi savunulabilir bir teorik yapı benimser ve sonra teoriyi uygulayarak normatif tavsiyeler türetir. Fakat, çoğu kişiler ve durumlar, özellikle de geleneksel dindarlar ve hukukçular, bu yaklaşımı ya kabul edilmiş dini doktrine karşı bulur ya da var olan yasa ve mahkeme kararlarına uymadığı için uygulanamaz ve pratikten yoksun bulurlar. Bunun dışında uygulamalı etikte kullanılan farklı yöntem ve yaklaşımlar da vardır. Bu yöntem ve yaklaşımlara safsatalar (veya safsatacılık) örnek olarak verilebilir. Her ne kadar uygulamaları etikte incelenen soruların çoğu kamu politikasını içerse ve doğrudan kamusallaşmış uygulama ve olaylara dair olsa da, uygulamalı etik başlığı altında farklı sor ularda incelenebilir. Örnek vermek gerekirse: "Yalan söylemek her zaman yanlış mıdır? Eğer değilse, hangi zamanlarda izin verilebilirdir (caiz) ?" Bu tip etik hükümleri oluşturmak her türlü normdan önceliklidir. Uygulamalı etiğin farklı uzmanlıklardaki eti k

Upload: kuebra-ay

Post on 23-Jul-2015

493 views

Category:

Documents


8 download

TRANSCRIPT

Page 1: Etik nedir

Etik nedir?

Etik veya en yalın tanımıyla töre bilimi. Etik terimi Yunanca ethos yani "töre"

sözcüğünden türemiştir. Aksiyoloji dalı olan etik, felsefenin dört ana dalından biridir.

Yanlışı doğrudan ayırabilmek amacıyla ahlak kavramının doğasını anlamaya çalışır.

Etiğin batı geleneği zaman zaman ahlak felsefesi olarak da anılmıştır. türkçe ahlak

bilimi olarak da anıldığı olmuşturetik

Ayrıca Türkçe'de etik sözcüğü ahlak sözcüğüyle eş anlamlı olarak da kullanılır.

Halkın kendi kendine oluşturduğu hiçbir yazılı metine dayanmayan kanunlara Etik

Kanunları denir. İnsan davranışının etiksel temelleri her sosyal bilime yansır:

antropolojide bir kültürün bir diğeriyle ilişkilendirilmesinde yer alan karmaşıklıklar

yüzünden, ekonomide kıt kaynakların paylaştırılmasını içerdiği için, politika biliminde

(siyaset bilimi) gücün tahsisindeki rolü nedeniyle, sosyolojide grupların dinamiklerinin

köklerindeki yeri itibariyle, hukukta etik yapıların ilke ve kanunsallaştırılması

nedeniyle, kriminolojide etik davranışı öven etik olmayan davranışı kötüleyen hali ve

psikolojide de etik olmayan davranışı tanımlayış, anlayış ve tedavi edici rolüyle

mevcuttur.

Etik sosyal bilimler dışında kalan çeşitli bilim dallarına da yayılmıştır. Örneğin

biyolojide biyoetik adıyla, ekolojide ise çevresel etik adıyla önemli bir yer teşkil eder.

Analitik felsefede, etik geleneksel olarak üç ana alana ayrılır: Meta-etik, normatif etik

ve uygulamalı etik.

Farklı etik anlayışları

1- Uygulamalı etik: Uygulamalı etiğin bir şekli, normatif etik teorilerinin belirli (spesifik)

tartışmalı meselelere uygulanmasıdır. Bu durumlarda, etikçi savunulabilir bir teorik

yapı benimser ve sonra teoriyi uygulayarak normatif tavsiyeler türetir. Fakat, çoğu

kişiler ve durumlar, özellikle de geleneksel dindarlar ve hukukçular, bu yaklaşımı ya

kabul edilmiş dini doktrine karşı bulur ya da var olan yasa ve mahkeme kararlarına

uymadığı için uygulanamaz ve pratikten yoksun bulurlar. Bunun dışında uygulamalı

etikte kullanılan farklı yöntem ve yaklaşımlar da vardır. Bu yöntem ve yaklaşımlara

safsatalar (veya safsatacılık) örnek olarak verilebilir. Her ne kadar uygulamaları etikte

incelenen soruların çoğu kamu politikasını içerse ve doğrudan kamusallaşmış

uygulama ve olaylara dair olsa da, uygulamalı etik başlığı altında farklı sorularda

incelenebilir. Örnek vermek gerekirse: "Yalan söylemek her zaman yanlış mıdır?

Eğer değilse, hangi zamanlarda izin verilebilirdir (caiz) ?" Bu tip etik hükümleri

oluşturmak her türlü normdan önceliklidir. Uygulamalı etiğin farklı uzmanlıklardaki etik

Page 2: Etik nedir

sorunları inceleyen bazı alt dalları (disiplin) mevcuttur, örneğin: iş etiği, tıbbi etik,

mühendislik etiği ve yasal etik gibi. Her alt bu uzmanlıkların etik kuralları içerisinde

ortaya çıkan yaygın meseleleri karakterize eder ve bunların kamuya olan

sorumluluklarını tanımlar.

2- Dini etik: Dini etik, gerek uygulamalı etik gerekse (genel) geleneksel dini etik

başlığı altında incelenebilen bir etik perspektifi ve anlayışıdır. Bu tutumda, etiğin

temelleri dinidir. Dinlerdeki ahlak kavramının çeşitliliği ve dinlerin çeşitliliği yüzünden,

dini etik kavramı da ayrıntılar açısından farklılık ve çeşitlilik gösterir.

3- Erdemler etiği: Erdemler etiği insanın nasıl birisi olması gerektiğini söylemeye

çalışır. Erdemler etiği ilk olarak Eski Yunan'da ortaya çıkmıştır. Plato'nun

Symposium'unda insanların sahip olması gereken dört erdem olarak Basiret, Adalet,

Cesaret ve İtidal gösterilmiştir. Aristo erdemleri ahlaki ve akli olarak ikiye ayırmıştır.

Dokuz akli erdemin en üstünde sophia yani teorik hikmet ve phronesis yani pratik

hikmet gelmektedir. Aristo da ahlaki erdemler olarak basiret, adalet, cesaret ve itidali

verir. Aristo'ya göre her ahlaki erdem her iki uçtaki kusurun ortalamasıdır. Örneğin

cesaret erdemi, korkaklık ve deli cesareti gibi kusurların ortasında yer alır.

Etik kelimesinin sözlük anlamı nedir?

1- Ahlak, ahlaksal, ahlaki.

2- Törebilim, ahlakbilim.

Kaynak: http://etik.nedir.com/#ixzz3K1Z6Rpoh

Page 3: Etik nedir

Etik Nedir? - 2

Etik, pratik felsefenin bir konusudur. Pratik, çünkü insanların ne şekilde davranmaları

gerektiğiyle ilgili somut ve kanıtsal bilgiler sunar. İyi ve kötü davranış nedir? İyi veya

kötü nedir? Bu sorular kulağa biraz teorik gelebilir ama sık sık karar vermek zorunda

kaldığımız durumlarla karşılaşırız, değil mi? Yolda bulduğumuz bir cüzdan bizde

kalabilir mi, yoksa kayıp bürosu veya karakola mı bırakmalıyız? İzin almadan

arkadaşımızın kalemini kullanabilir miyiz?

Etik ve ahlak arasındaki fark nedir?

Ahlak, içinde yaşadığımız topluma göre değişir ve genelde çoğunluk tarafından

herhangi bir gerekçe gösterilemeden doğru kabul edilen değerlerin ve düşüncelerin

toplamıdır. "Doğru" olduğu hissedilenler ahlaka uygun olarak kabul edilir. Ve bu

durum toplumdan topluma farklılık gösterir. Buna karşılık etik, kuralları mantıklı olarak

yorumlamaya çalışır. Etiği, ahlakın üzerinde yeniden düşünme olarak tanımlamak da

mümkün. Bilimde ve hukuk sisteminde sadece mantıklı açıklamalar bulunduğu için de

biyoahlak değil sadece biyoetik vardır.

Biyoetik terimini anlamak zordur. Fakat tedavisi bulunmayan bir hastalığa

yakalananlar biyoetikle karşı karşıya gelebilirler. Doktorlar, iyileşme sağlayabilecek

bir yöntemi denemeliler mi? Ya da yaşı ilerlemiş bir kadın yapay döllenmeyle çocuk

sahibi olmalı mı? Ve insan, bitkileri ve hayvanları genetiğin yardımıyla ekonomik

ihtiyaçlarına göre ne kadar değiştirmeli ya da değiştirmeli mi?

Yasaları hazırlayanlar uygun kuralları koyabilmek için konuyu enine boyuna tartışmak

zorundalar. Kurallar çok katı olursa bilim adamları araştırmalarını sürdürmekte zorluk

çekebilirler. Mesela ülkemizde kısa bir süre önce embriyonik kök hücreleriyle

araştırmanın yasak olduğu açıklandı.

Fakat İngiltere’de örneğin belli kurallara uyulduğu müddetçe buna izin var. Aynı

yasakla karşı karşıya kalan diğer bazı ülkelerin bilim adamları, araştırmalarına son

mu veriyorlar? Hayır, bu uygulamanın serbest olduğu ülkelere giderek araştırmalarını

oralarda sürdürüyorlar.

Tabii kuralları çok fazla gevşek tutmak da pek doğru olmasa gerek. Örneğin

kopyalama tekniğinin uzun vadede ne gibi olumsuzlukları beraberinde getireceği

henüz kesinleşmemişken insan embriyosu kopyalamak elbette ki sakıncalıdır. Ya da

insan ömrünün ortalama olarak yetmiş yıl olduğu bir dünyada 60 yaşında bir kadının

yapay döllenmeyle anne olması doğru mu?

Page 4: Etik nedir

Neyin doğru veya yanlış olduğuna kim karar veriyor?

İnsanlar eskiden toplumsal değerler ve doğru davranışlarla i lgili soruları yanıtlamak

için genelde din kitaplarına başvuruyorlardı. Fakat özellikle de Batı ülkelerinde

Immanuel Kant ve aydınlanma devrinden sonra insan bu tür soruları aklı ve zekasıyla

yanıtlamaya başladı. Fakat insanların ilgi alanları ve fikirler farklı olduğu için herkesin

kabul ettiği değerler aynı değildir.

Bu konuda ekonomik, bilimsel veya kişisel çıkarlar önemli bir rol oynar. İşte biyoetik

konusu bu nedenle günümüzde filozoflar ve bilim insanları tarafından hararetle

tartışılmakta. Tabii biyoetik hakkında kararlar vermek çok zordur.

Toplumsal değerlerin ve fikirlerin temeli genelde dine uzanmaktadır ve bunların

birçoğu modern tekniğin olanaklarına ters düşmekte. Sonuçta insan, genetik

sayesinde ilk kez yaşamın temelini değiştirebilecek duruma gelmiştir. Ve bu durumda

da biyoetik yasaların herkesi memnun etmesi zor olacaktır.

Etik Günü Niçin Kutlanıyor?

25 Mayıs tarihi bütün dünyada etik günü olarak kutlanmaktadır. Bizim kültürümüze

kavram ve çerçeve olarak farklı olan bu terim son yıllarda ülkemizde de önem

kazanmış bulunmaktadır. Bu günün ne anlama geldiğini ve niçin kutlandığını bilmek

için öncelikle kısa bir sözlük çalışması yapmak yararlı olacaktır.

Kelime anlamıyla ‘etik’ Yunanca ethos yani "töre" sözcüğünden türemiştir, özgün

Yunanca kullanımı ‘Etika’dır, tıpkı politika (siyaset bilimi), poetika (şiir kuramı), gibi.

Felsefenin dört ana dalından biridir. Yanlışı doğrudan ayırt edebilmek amacıyla ahlâk

kavramının doğasını anlamaya çalışmaktadır. Bu yönüyle, kendine ait kuralları olsa

da, halen de tartışılarak gelişen bir daldır.

Farklı kelimelerle ifade edilen değişik kültürlerde etik kavramı elbette mevcuttur.

Nitekim Eski Yunanda olduğu kadar Çin Uygarlığında da Etik tartışılan bir konudur.

Bizim kültürümüzde ise daha çok ‘ahlak’ kavramı merkezli bir etik alanı vardır. Ancak

Yunan Felsefesi Etik alanını kelime ve düşünce olarak kuramsallaştıran Felsefe

olarak bilinmektedir. Nitekim Etik kavramının bütün dünyada kabul edilen ortak bir

kavram olması da bunu göstermektedir.

Ancak tarihsel süreçte uygulama bakımından sistematik etik uygulamalarının

Selçuklu Medeniyetinin unsurlarından olan Ahilik örgütünde görüldüğünü belirtmek

gerekir. Bilindiği gibi Ahilik, 13. yüzyılda Anadolu'da yaşayan Türklerin, esnaf ve

sanatkârlarının birliğini, çalışma ilkeleri ve usullerini oluşturan, çok yönlü bir sosyo-

ekonomik Türk kurumudur. Ahi Örgütüne üye olan esnaf ve sanatkarların uymaları

gereken bir dizi ahlak ve iş kuralları vardı. Uyulmaması durumunda ağır cezalar da

Page 5: Etik nedir

öngörülmüştü.

Etik alanı öylesine geniş bir konudur ki, bazen ne olduğu veya ne anlama geldiği

konusunda sağlıklı bir bütünlük de sağlanamayabilir. Günümüzde farklı etik alanlar

bulunmaktadır: Kürtaj, yasal ve ahlaki meseleler, Hayvan hakları, Biyoetik, İş etiği,

Kriminal adalet, Çevresel etik, Feminizm, İnsan hakları, Gazetecilik etiği, Tıbbi etik,

Teknolojik etik, Faydacı etik, Faydacı biyoetik, vb. Bunların yanında, farklı açılardan

ele alınan etik başlıkları da söz konusudur: meta etik, normatif etik ve uygulamalı etik

(yukarıda sayılanlar uygulamalı etik’in alt başlıklarıdırlar.

Yunan Felsefesinin Arapça tercümeleriyle birlikte Müslüman dünyasında da Yunan

tarzı çalışmalar görülmektedir. Erdem etik’i denilen alan daha çok Müslüman

dünyasında ilgi görmüş ve geliştirilmiştir.

Yakın çağda bilim ve teknolojinin ilerlemesi, devlet kurumlarının aşırı güç kazanması

vb. nedenler etik ilkelerinin oluşturulması ve benimsenmesini gerekli kılmıştır. İlk

uygulamalı etik değerlerin tıp, genetik, vb. alanlarda konuşulmaya başlanması ilgi

çekicidir. Çünkü diğer insanların üzerinde belirli bir etkileme gücüne sahip kişi veya

meslek gruplarının endi iç denetimlerinin olması zorunlu hale gelmiştir. Aksi takdirde,

diğer insanlara büyük zararlar verilmesi riski saptanmıştır.

İlk önce Batı dünyasında bilgi ve gücü iç denetime kavuşturmak için etik kuralları

oluşturulmaya başlanmıştır. Bu etik kuralları, bazen yasa gücünde bazen de bir

meslek grubunun iç denetim ilkeleri olarak ortaya çıkmaktadır. Her iki durumda da,

Etik Değerler/ kurallar bir başka insana ve topluma karşı iç sorumlulukları

içermektedir.

Ancak bu alanda tam bir başarı sağlandığını söyleyebilmek zordur. Zira insanoğlunun

iyi ve kötü tarafının da gelişimi sonsuzdur. Etik değerlerin hatırlatılması, bir bilinç

oluşturulması için de 25 Mayıs tarihi Etik Günü olarak kabul edilmiştir.

Halen Etik değerlerin çiğnenmesi durumunda – çoğunlukla bu değerler

çiğnenmektedirler- öngörülen vicdani cezalar son derece yetersizdir. Hukuki cezalar

ise son derece edilgen, karmaşık ve her zaman kamu vicdanını tam tamir edici

değildir. Zaman içerisinde Etik Değerlerin, bir tür Etik Yasalar haline dönüştürülmesi

de sanırım bundan kaynaklanmaktadır. Fakat bu durumda da Yasaları koyan ve

uygulayanların ahlaki davranmaları ihtiyacı yok mudur?

Bu gün dolayısıyla – veya alan uzmanlığı itibarıyla- araştırma yapanların Etik /İnsan

ilişkisi ve Ahlak üzerinde de durmaları bu yüzden bir gerekliliktir. Zira Yunan Felsefesi

ve Batı Uygarlığı, kuramsal ve hukuki açıdan çok gelişmiş olmakla birlikte, insan

öğesine yeterli değeri verebilmiş değildir. Bizim kültürümüzdeki ve inancımızdaki

ahlak anlayışı ise hala tarihin derinliklerinden tam olarak bugüne taşınabilmiş değildir.

http://yealfelsefe.blogspot.com.tr/2013/03/etik-nedir_5.html

Page 6: Etik nedir

Etik

Vikipedi, özgür ansiklopedi

Etik veya en yalın tanımıyla töre bilimi. Etik terimi Yunanca ethos yâni "töre"

sözcüğünden türemiştir. Değerler felsefesinin Aksiyoloji dalı olan etik, felsefenin üç

ana dalından biridir: varlık, bilgi ve değer. Doğru davranışı, yanlış davranıştan

ayırabilmek amacıyla ahlâk kavramının doğasını anlamaya çalışır. Etiğin batı

geleneği zaman zaman ahlâk felsefesi olarak da anılmıştır. Türkçe "ahlak felsefesi"

olarak da anıldığı olmuştur. Ayrıca Türkçe'de etik sözcüğü yanlış biçimde ahlâk

sözcüğüyle eş anlamlı olarak da kullanılır. Etik ile ahlak arasındaki en temel fark,

ahlakın toplumsal değerlere dayanırken etiğin evrensel insani değerlere

dayanmasıdır.

Halkın kendi kendine oluşturduğu, hiçbir yazılı metine dayanmayan kanunlara "etik

ilkeler" denir. İnsan davranışının etik temelleri her sosyal bilime yansır: antropolojide

bir kültürün bir diğeriyle ilişkilendirilmesinde yer alan karmaşıklıklar yüzünden,

ekonomide kıt kaynakların paylaştırılmasını içerdiği için, politika biliminde (siyaset

bilimi) gücün tahsisindeki rolü nedeniyle, sosyolojide grupların dinamiklerinin

köklerindeki yeri itibariyle, hukukta etik yapıların ilke ve kanunsallaştırılması

nedeniyle, kriminolojide etik davranışı öven etik olmayan davranışı kötüleyen hali ve

psikolojide de etik olmayan davranışı tanımlayış, anlayış ve tedavi edici rolüyle

mevcuttur.

Etik sosyal bilimler dışında kalan çeşitli bilim dallarına da yayılmıştır. Örneğin

biyolojide biyoetik adıyla, ekolojide ise çevresel etik adıyla önemli bir yer teşkil eder.

Analitik felsefede, etik geleneksel olarak üç ana alana ayrılır: Meta-etik, normatif etik

ve uygulamalı etik. Etik ve ahlak arasındaki bir farktan bahsetmek gerekir. Etik daha

çok ahlak üzerinde konuşur, sorgular, tartışır, düşünür, yargılar. Ahlak yöresel, Etik

ise evrenseldir. Etik, evrensel kabul gören kurallardır.

Konu başlıkları

1 Tarihsel gelişimi ve farklı ahlak anlayışları

2 Uygulamalı etik

3 Dinî etik

4 Erdemler etiği

Page 7: Etik nedir

5 Ayrıca bakınız

6 Kaynakça

7 Dış bağlantılar

Tarihsel gelişimi ve farklı ahlak anlayışları

Her ne kadar etik anlayışının tam olarak ne zaman başladığı bilinmese de Dünya'nın

farklı yerlerinde birçok farklı toplulukta çok eski çağlardan beri ahlaki anlayışının var

olduğu bilinmektedir. Dinler târihi, felsefe tarihiyle antropolojik ve arkeolojik bulgular

bunu kanıtlar nitelikte ilgiye dayalıydı. Sokrates'in etik düşüncesi bilgiye dayalı etik

düşüncelerinin ilk örneklerindendir.

Platon, etik sorunlarını devlet ve toplum kavramlarıyla birlikte ele almıştır; bireysel

etikten ziyade toplumsal etik üzerine yoğunlaşmıştır. Platon'un etik anlayışı da çoğu

Yunan filozofu gibi soylulara, köle olmayan özgür yurttaşlara yöneliktir. Ona göre

toplumun çoğunu oluşturan kitle ahlâklı olma, erdem edinme gibi yeteneklerden

yoksundu. Bu nedenle bu toplumsal etikte sınıflar arasında bir ahlâksal bağ olduğu

söylenemez.

Aristoteles'in etik anlayışı da yine yoğun toplumsal unsurlar barındırmış, dönemin

târihsel ve toplumsal gelişmelerinden de büyük oranda etkilenmiştir. Aristoteles'in etik

anlayışındaki en önemli noktalardan biri onun zoon politikon kavramıdır. Zoon

politikan özgür insandır, toplumsal (sosyal) insandır. Bu, "insan" varlığının toplumsal

oluşunun kabulü açısından ilk adımdı. Aslında Aristoteles de kölelerin diğer

vatandaşlarla bir tutulamayacağı fikrindeydi, köleler birer cansız nesneden

farksızdılar ona göre de; yine de teorik zoon politikon tanımı etiğin tarihsel gelişimi

açısından önemlidir. Özünde erdem sahibi olabi lme yetisine sahip insan, vasat olursa

ideal etik seviyeye ulaşır. İki uç kötü davranışın ortası, vasatı, erdemdir. Örneğin

kendini çok küçük görmeyle kendini çok büyük görme arasındaki orta nokta, erdemli

olan durumdur.

Etik konusundaki fikirleriyle daha farklı bir anlayış ortaya çıkaran ve adından çok söz

ettiren bir başka Antik Çağ filozofu da Epiküros'tur. Epiküros'un ateist etik

anlayışında, insanlığın amacı hazza ulaşmaktır. Her ne kadar genelde farklı

zannedilse de Epiküros'un haz kavramı bedensel hazdan öte acının yokluğudur.

Mutluluk kişinin acı, ıstırap, sefalet ve elemden kurtulmuş olduğu durumdur. Acıdan

Page 8: Etik nedir

kurtulmak için önerilen hayat tarzı ise sosyal yaşamdan uzak, münzevi ve sade bir

hayat tarzıdır. Epiküros'un düşüncesinde insan sosyal bir varlık değildir, sosyal

bağları onun doğasından gelen doğal oluşumlar değildir.

Antik Çağ'dan sonra Hristiyanlığın Batı'daki yükselişiyle kaynağı ebedi ve ilâhî olan

bir etik anlayışı yükselişe geçmiştir. Bu dönemdeki en önemli etik anlayışlarından biri

Aquinolu Thomas'ın etik anlayışıdır. Bu anlayışta Skolastik felsefenin etik anlayışıyla

Hıristiyan ahlâk ve erdem görüşleri bir araya gelir. Akılcı bir etik anlayışı olan bu

anlayışta irade konusu da irdelenir. Akla dayanan özgür bir irade fikri mevcuttur, aklî

olumlu davranışlar mümkündür, kişi iyiyi seçerek mutluluğa erişme şansına sahiptir,

fakat son noktada gerçek ve nihai mutluluğa ancak Tanrı'nın istemesiyle

kavuşulabilir. Bundan sonra uzun bir süre etik sadece Tanrı kaynaklı görüşlere yer

vermiştir.

15. yüzyıldan başlayarak bu Tanrı ve din merkezli etik anlayışından kaymalar

görülmeye başlar. Örneğin Campanella'nın ütopik eseri Güneş Ülkesi dinî etikten öte

etikle günlük bireysel ve sosyal davranışlar arasındaki bağlar vurgulanır. Giordano

Bruno dogmatik din etiğine karşı çıkan isimlerdendir. Daha sonraki dönemlerde

birçok yazar ve düşünürün eserlerinde din ve dogmadan soyutlanmış, kaynağı

zaman zaman halâ ilâhî olsa da, pratikte ilâhiyattan uzaklaşmış, akla dayanan etik

anlayışı tekrar yükselişe geçmiştir. Montaigne ve Charron'un çalışmalarında bunun

izleri bulunabilir.

Bu dönemin sonlarında felsefî açıdan yerini genişleten İngiliz ampirik düşüncesi etik

anlayışlarını da etkiler. Thomas Hobbes geleneksel etik görüşlerine aykırı,

materyalist felsefesiyle uyumlu bir etik anlayışına sahiptir. Bireyin öncelikli hedefi

kendi varlığını korumak ve sürdürmektir, bencillik insanın doğasında vardır, bu

bireysel bencilliğin toplumun çıkarlarıyla örtüşmesi olumlu sonuçlar doğurur bu

sebeple bireysel bencillikle toplumun çıkarının örtüştüğü noktalar erdemlerdir. Bireyin

bencil yönelimiyle toplumun çıkarının örtüşmediği ve hatta toplumun çıkarının zarar

gördüğü davranışlarsa kötü davranışlardır.

Doğu felsefelerindeki erdem ve ahlâk anlayışına benzer unsurlar taşıyan bir etik

anlayışı da ünlü filozof Spinoza tarafından ortaya atılmıştır. Bu anlayışta kişi doğal

durumunda tutkularının esiridir, aklının yardımıyla bu esaretten kurtulabilir. Bu

sebeple aklî davranmakla ahlâkî davranmak aslında aynıdır. Bilgi vurgusu taşıyan bir

etik fikrine sahip olmuş bir başka ünlü filozof John Locke'dir. Ampirik felsefesinden

hareketle ahlâkî olguların da deneyimlerin ürünü olduğunu ortaya koymuştur.

Page 9: Etik nedir

Bir diğer ünlü filozof Kant ise etiği davranış, eylem ve tutkuların bulunduğu düzlemde

değil fenomenlerin ötesindeki düzlemde tanımlar. Kant'ın etik üzerine tanınmış

eserleri bulunur; Pratik Aklın Eleştirisi ve Töreler Metafiziği gibi. Alman filozof

Feuerbach ise materyalist bir etik anlayışı ortaya koyar. Hümanist vurgular da taşıyan

bu anlayışta birey yaşayışı ve ilerlemesi için diğer birey(ler)le ilişkiye girmek

zorundadır ve bu (sosyal) ilişkiyle ahlâk oluşur. Sosyal ilişkilerin olduğu her durumda

ahlâk da olur. Feuerbach'ın felsefî bencillik tanımı bu etik düşünceye farklı bir açı da

katar; bireyin mutluluğu için çabalamasını bencillik olarak kabul etmez ve bireyle

genelin çıkarlarının uyumunu garanti edecek genel bir sevgiyi tanımlar.

Alman filozof Schopenhauer ise çok daha karamsar bir etik görüşünü benimsemiştir.

Varolmanın, yaşamanın acıdan ibaret olduğunu savunur; insan istemlerinin esiridir.

Bu etik görüşü çeşitli Doğu felsefelerine ve etik görüşlerine büyük benzerlik taşır. Bu

etik anlayışından çok daha farklı ve genel düşünceye karşı devrim niteliği taşıyan etik

anlayışı ise ünlü Alman filozof Nietzsche'nin etik anlayışıdır. Felsefesindeki güç

kavramı üzerin inşa ettiği etik anlayışında, çoğu etik anlayışında erdem olarak

nitelenen birçok davranış güçsüz ve dolayısıyla da olumsuz olarak nitelendirilmiştir.

Nietzsche'nin üstün insanı birçok etik anlayışta ahlâkî olarak tanımlanabilecek şekilde

değildir. Nietzsche'nin ortaya koyduğu ahlâk ve erdem, geleneksel ahlâkî

standartların, iyiyle kötünün ötesindedir. İyi bireyin gücüne güç katan şey, kötü ise

onu güçsüz kılan şeydir. Kısacası Nietzsche'nin etik anlayışı ortaya attığı güç

kavramı temellidir.

Uygulamalı etik

Uygulamalı etiğin bir şekli, normatif etik teorilerinin belirli (spesifik) tartışmalı

meselelere uygulanmasıdır. Bu durumlarda, etikçi savunulabilir bir teorik yapı

benimser ve sonra teoriyi uygulayarak normatif tavsiyeler türetir.

Fakat, çoğu kişiler ve durumlar, özellikle de geleneksel dindarlar ve hukukçular, bu

yaklaşımı ya kabul edilmiş dînî doktrine karşı bulur ya da var olan yasa ve mahkeme

kararlarına uymadığı için uygulanamaz ve pratikten yoksun bulurlar. Bunun dışında

uygulamalı etikte kullanılan farklı yöntem ve yaklaşımlar da vardır. Bu yöntem ve

yaklaşımlara safsatalar (veya safsatacılık) örnek olarak verilebilir.

Her ne kadar uygulamaları etikte incelenen soruların çoğu kamu politikasını içerse ve

doğrudan kamusallaşmış uygulama ve olaylara dâir olsa da, uygulamalı etik başlığı

Page 10: Etik nedir

altında farklı sorularda incelenebilir. Örnek vermek gerekirse: "Yalan söylemek her

zaman yanlış mıdır? Eğer değilse, hangi zamanlarda izin verilebilirdir (caiz)?" Bu tip

etik hükümleri oluşturmak her türlü normdan önceliklidir.

Uygulamalı etiğin farklı uzmanlıklardaki etik sorunları inceleyen bazı alt dalları

(disiplin) mevcuttur, örneğin: iş etiği, tıbbi etik, mühendislik etiği ve yasal etik gibi. Her

alt bu uzmanlıkların etik kuralları içerisinde ortaya çıkan yaygın meseleleri karakterize

eder ve bunların kamuya olan sorumluluklarını tanımlar.

Kürtaj, yasal ve ahlâkî meseleler

Hayvan hakları

Biyoetik

Meslek etiği

Kriminal adalet

Çevresel etik

Feminizm

Eşcinsel hakları

İnsan hakları

Gazetecilik etiği

Tıbbi etik

Faydacı etik

Faydacı biyoetik

Dinî etik

Konu hakkında daha fazla bilgi için: Dinde etik.

Dinî etik, gerek uygulamalı etik gerekse (genel) geleneksel dinî etik başlığı altında

incelenebilen bir etik perspektifi ve anlayışıdır. Bu tutumda, etiğin temelleri dinîdir.

Page 11: Etik nedir

Dinlerdeki ahlâk kavramının çeşitliliği ve dinlerin çeşitliliği nedeniyle, dinî etik kavramı

da ayrıntılar açısından farklılık ve çeşitlilik gösterir.

Erdemler etiği

Erdemler etiği insanın nasıl birisi olması gerektiğini söylemeye çalışır. Erdemler etiği

ilk olarak Eski Yunan'da ortaya çıkmıştır. Plato'nun Symposium'unda insanların sahip

olması gereken dört erdem olarak Basiret, Adalet, Cesaret ve İtidal gösterilmiştir.

Aristo erdemleri ahlâkî ve aklî olarak ikiye ayırmıştır. Dokuz aklî erdemin en üstünde

sophia yani teorik hikmet ve phronesis yani pratik hikmet gelmektedir. Aristo da

ahlâkî erdemler olarak basiret, adalet, cesaret ve itidali verir. Aristo'ya göre her ahlâkî

erdem her iki uçtaki kusurun ortalamasıdır. Örneğin cesaret erdemi, korkaklık ve deli

cesareti gibi kusurların ortasında yer alır.

Ayrıca bakınız

Ahlâk

Faydacılık

Deontoloji

(Seküler) Hümanist etik

Biyoetik

e-etik

İnsan hakları

Bilişim etiği

Kaynakça

İngilizce Vikipedi Etik maddesi ve kaynakçası

Page 12: Etik nedir

Blackburn, S (1996). Dictionary of Philosophy, Oxford: Oxford University

Press. ISBN 0-19-283134-8.

Cornman, James; et al (1992). Philosophical Problems and Arguments - An

Introduction, 4th ed., Indianapolis: Hackett. ISBN 0-87220-124-4.

MacIntyre, A (2002). A Short History of Ethics, Routledge. ISBN 0-415-28749-

9.

Singer, P. (Ed.) (1993). A Companion To Ethics, Massachusetts: Blackwell.

ISBN 0-631-18785-5.

Etik ve Ahlak ne demektir? Etik ve Ahlak kavramları, arasındaki ilişki, etik ve

ahlak arasındaki fark nedir, hakkında bilgi.

ETİK VE AHLAK

*** Etik; ahlaki kriterlerden yararlanılarak insan davranışlarına yön verme bilimi ve

insan davranışlarına yönelik kabul edilmiş değerler ve standartlar olarak ahlak

bilimidir.

*** Etik;

Ahlak üzerinde konuşur,sorgular,tartışır,düşünür,yargılar. Ahlaki olanın özünü

ve temellerini araştıran bir felsefe etkinliğidir.

Bir ahlak felsefesi,bir ahlak görüşü ya da anlayışıdır.

Coğrafi mekan,renk,dil,din,ırk gibi değişkenlerin etkisi altına girmez.Ancak,etik

ilkelerle davranan insanlar ve toplumlar coğrafyalarına,renklerine,ırklarına

daha fazla anlam katabilir,insanlık için kalıcı değerler üretebilirler.

Doğru/yanlış ve iyi/kötüyü belirterek neyin yapılması neyin yapılmamasını

belirler.

İnsanların kurduğu bireysel ve toplumsal ilişkilerin temelini oluşturan değerler,

normları,kuralları,doğru-yanlış ya da iyi-kötü gibi ahlaki açıdan araştıran bir

felsefe disiplinidir.

İyi ve kötü davranışları belirleyebilen ve düzenli olarak sunan bir disiplindir.

Esasları açık ve belirli alana ait yazılı kuralları içermesi beklenir.

Evrensel kabul gören kurallardır.Evrenseldir.

Geçmiş ve bu güne ilişkin doğru ve yanlış ölçülerinin anlatımı,ahlak ise bir

toplumun değer,norm ve ilkeleri ile ilgili davranış biçimi bütünüdür.

Günlük hayatta kişilerin nasıl yaşamaları gerektiğine kuramsal bakış açısı

getirir.

Page 13: Etik nedir

İçinde göreceliği barındırmaz.

İnsanın kişisel ve toplumsal hayattaki ahlaki sorunlarını ele alıp inceler.

Etik ilkeler,herkesin görmediği görevleri düzenler,onun için herkes bu

görevlerin ne olduğunu,ne olması gerektiğini,bu görevleri yerine getiren

bireylerin özel ilişkilerinin ne olması gerektiğini bilemez.

*** Ahlak;

Bir bilinç meselesidir.İç ve dış ahlak olarak bir bütündür.Bireylerin temiz

duyguları,dış davranışlarla bütünleşirse içindeki dünyanın güzelliği dış

dünyada diğer insanlarla paylaşılan dünyayı güzelleştirir.

Bir disiplin olarak etiğin günlük hayat pratiğine yansıyan kurallar demetidir.

Etiğin araştırma konusudur.

Geniş tabanlı ve nasıl davranılması gerektiğine ilişkin yazılı olmayan

standartları belirler.

Günlük hayatta kişilerin nasıl yaşamaları gerektiğini ince ayrıntılar içinde pratik

açıdan düşünür.

Hem insan davranış ve ilişkilerinin yönetimiyle ilişkili hem de insan hayatını

daha değerli kılan kurallarla ilgilidir.

İnsana özgü bir kavramdır.

İnsanlar arası ilişkilerde “iyi” ve “kötü” biçiminde nitelenen davranış ve

eylemlerdir,yaşanan bir şeydir.

Yaşanılan toplumun dini,milli etkisi altında olduğu gibi aynı zamanda vicdanın

ait olduğu kişinin de etkisi altındadır.

Yöreseldir.

Geniş anlamda ahlak felsefesi olan etik, dar anlamda iş ve meslek ahlakı kavramıdır.

Ahlakın olduğu yerde kardeşlik, eşitlik, özgürlük, bağımsızlık, sevgi, adalet gibi yüce

vasıflar da vardır.İç temizliği,dirlik,düzenlik,güzellik ve yararlılık vardır.

*** Temel etik ilkeler;

Görevin yerine getirilmesinde kamu hizmeti bilinci

Halka hizmet bilinci

Hizmet standartlarına uyma

Amaç ve misyona bağlılık

Page 14: Etik nedir

Dürüstlük ve tarafsızlık

Saygınlık ve güven

Nezaket ve saygı

Yetkili makamlara bildirim

Çıkar çatışmasından kaçınma

Görev ve yetkilerin menfaat sağlamak amacıyla kullanılmaması

Hediye alma ve menfaat sağlama yasağı

Kamu malları ve kaynaklarının kullanımı

Savurganlıktan kaçınma

Bağlayıcı açıklamalar ve gerçek dışı beyan

Bilgi verme,saydamlık ve katılımcılık

Yöneticilerin hesap verme sorumluluğu

Eski kamu görevlileriyle ilişkiler

Mal bildiriminde bulunma

*** Ahlak felsefesinin temel kavramları;

Birey: Toplumsallaşmış insanı,toplum içerisinde yaşayan insanı ifade eder.

İyi : İnsanın yapması gereken davranışlardır. Ahlakça değerli olandır.

Kötü : İnsanın yapmaması gereken davranışlardır.

Özgürlük : İrade ile “iyi” ve “kötü” davranışlardan birisini seçme gücüdür.

Erdem (Fazilet) : İyi olana yönelmedir.

Sorumluluk : İnsanın kendi eylemlerinin ya da yetki alanına giren herhangi bir olayın

sonuçlarını üstlenmesidir.

Vicdan : Tutum ve eylemlerimizin ahlakça değerli olup olmadığını yargılama

bilincidir.Bir çeşit iç mahkemedir.

Ahlak Yasası : Uyulması ahlak açısından gereken,genel-geçer kurallardır.

Ahlaki Karar : Ahlak kurallarına özgürce uymaktır.

Ahlaki Eylem : Ahlaka uygun davranışı gerçekleştirmedir.

*** Ortak etik kurallar ( Değerler )

Page 15: Etik nedir

Doğruluk,dürüstlük

Güvenilir olma

Sadakat

Adalet

Başkalarına yardım etme

Başkalarına saygı gösterme

Vatandaşlık sorumluluğuna sahip olma

Yalan söylememe

Başkasının hakkını yememe

Karşısındakinin güç durumundan yararlanmama

Acısı olanın acısını paylaşma

Dayanışma

Bireylerin eşitliğinin kabul edilmesi

Kaynakların adil dağıtılması

Mükemmeliyeti arama

*** Etik davranışın toplumsal temelini oluşturan etkenler

Kültür : Bir toplumun yaşayış biçimini,dilini,zevklerini,yazınını,folklorunu,sanatsal

etkinliklerini, öz olarak yaratıcı gücünü kapsamaktadır.

Değerler : Bireylerin yaşamındaki farklı etmenlere yüklediği

önemdir.Değerler,bireylerin düşünce,tutum duygu gibi tüm davranışlarını yönlendiren

birer ölçüt olarak kabul edilir.

Normlar : Değerlerin,belirli rollerle ilişkili olarak ele alınması ve uygulanmasıyla

oluşur. Norm;karşılıklı hak,görev ve sorumlulukların belirlenmesinde kişiye yol

gösterir.Normlar düzeni sağlayan ölçütler bütünüdür.

Yazılı normlar; yasalar,tüzükler,yönetmelikler biçiminde yetkili organlarca düzenlenir

ve yürürlüğe konulur.

Yazısız normlar; örfler,adetler,töreler,gelenek ve göreneklerdir.

Gelenek : Bir toplumda,eskiden kalmış olmaları nedeniyle saygın tutulup,kuşaktan

kuşağa iletilen kültürel kalıntılat,alışkanlıklar,töre ve davranışlar,anane olarak

tanımlanmaktadır.

Page 16: Etik nedir

Görenek : Herhangi bir davranışı ya da hareketi eskiden beri gördüğü gibi yapma

alışkanlığıdır.

Görgü kuralları : Uyulması gereken ayrıntılı biçimler, formalitelerdir. Bu kurallar

insanın sosyalleşmesi süreci içinde öğrenilirler.

*** Etik değerlere uygun davranışın sonuçları;

Olumlu sonuçları; saygınlık kazanma, güvenilirlik, iyi bir imaja sahip olma, problem

çözümünde yardım görme…

Olumsuz sonuçları;

BİREYSEL : İşini kaybetme,saygınlığını kaybetme,toplumdan

soyutlanma,güvenilirliğini yitirme,kişisel benliğin zarar görmesi,mesleksel ve örgütsel

bağlılığın zayıflaması,öz saygının yitirilmesi,çalışma arkadaşlarıyla ilişkilerin

bozulması,kişisel imajın bozulması vb.

KURUMSAL : Saygınlığını yitirme,müşterisini

kaybetme,imajının zedelenmesi,iş birliğinin zayıflaması,grup çalışmalarının etkililiğini

yitirmesi,örgütsel bağlılığın zayıflaması.

TOPLUMSAL : Yozlaşmanın kurumsallaştırılması,etik

değerlerin önemini yitirmesi,aykırı davranışların yaygınlaşması,kurum içi iletişimin

zarar görmesi.

Toplumsal yozlaşma : Toplum içerisinde değer karmaşası oluşması ve zamanla

faydacılığın her şeyin önüne geçmesi de etik kurallarının uygulanmasını etkiler.

EKONOMİK YAPIDAN KAYNAKLANAN NEDENLER : Bir toplumun

yozlaşmasında en önemli unsurlardan biridir.Bir ülkede ekonominin kötüye gidişi

toplumu ve doğal olarak fertleri etkiler.

SİYASAL YAPIDAN KAYNAKLANAN NEDENLER : Toplumun farklı

kesimlerinin siyasi alanda kendini ifade edememesi, siyasetin dar bir kesimin elinde

kalarak kişisel çıkarlara alet edilmesi,siyasal kayırmacılık,rüşvet yozlaşmaya neden

olabilir.

BÜROKRATİK YAPIDAN KAYNAKLANAN NEDENLER :

Devlet,vatandaşlara sunduğu hizmetleri bürokratik kurumlar aracılığıyla

sağlar.Günümüzde bazı özel kurumlar da sağladıkları hizmetlerde bürokratik

yapılanmalara gitmektedir.

TOPLUMSAL YAPIDAN KAYNAKLANAN NEDENLER : Toplum içerisindeki

eşitliği zedeleyici gelenek anlayışı kişilerin kendisini ifadesini kısıtlayabilir. Bu

durumun o toplumda oluşturacağı huzursuz ortam toplumda bir çatışma ve yozlaşma

oluşturabilir.

Page 17: Etik nedir

TARİHSEL NEDENLER : Toplumların tarihsel süreç içinde yaşadığı olaylar,

toplumlarda çözülme ve yozlaşma oluşturabilir.

*** Mesleki etik;

Meslek elemanlarının mesleki ilkesi “kendi alanında kendisinden hizmet

bekleyenlere varsa yasaların elverdiği ölçüde; yoksa oluşmuş ilkelere göre

faydalı olacak şekilde hizmet sunması” olarak tanımlanabilmektedir.

Mesleki etik, insanların mesleklerini icra ederken keyfi davranışlarını

sınırlamakta, mesleğin gerektirdiği davranışa yönlendirmektedir.

Mesleki etik, bir meslek grubunun, mesleğe ilişkin olarak oluşturup, koruduğu;

yetersiz ve ilkesiz üyeleri meslekten dışlayan; meslek içi rekabeti düzenleyen

ve hizmet ideallerini korumayı amaçlayan mesleki ilkeler bütünüdür.

*** İş ahlakı;

Genel ahlak kurallarının iş hayatında uygulanmasıdır.

İş çevresinde de hüküm süren, doğruluğu genel kabul görmüş kurallara uyma

davranışıdır.

Bir felsefe dalı olarak etik, insanların töresel ya da ahlaksal ilişkilerini, davranış

biçimlerini ve görüşlerini araştıran bir bilim dalıdır.

*** Lider açısından iş ahlakına uygun olmayan davranışlar;

Çalışanlara değer vermeme

Çalışanları özel işlerinde kullanma

Çalışanlara adil ve hakça davranmama

Bilgi sızdırma

Defter ve belgelerde tahrifat yapma

*** Yöneticiler açısından iş ahlakına uygun olmayan davranışlar;

Gereksiz ve aşırı harcama yapılması

Sahte belgelerle işletmeden fazla para çekme, sahte belgelerle gideri fazla

gösterme

Çıkar temini için nüfuzu olan kimselere hediye verme

Bilgi sızdırma

Defter ve belgelerde tahrifat yapma

Page 18: Etik nedir

Satın alım ve hizmet ifasında çıkar temini, satın alımda firma kayırma

Performans değerlendirmede adil olmama

İşletme ile alakalı olmayan özel telefon görüşmeleri yapmak

Özel masraflarını kuruma yüklemek

*** Ahilik;

İşi kutsal,çalışmayı ibadet sayar.

Karşılıklı işbirliği ve sosyal dayanışmaya dayalıdır.

Kaliteyi ve müşteri hizmetini ilke edinir.

Mesleki gelişmeyi sürekli eğitimle pekiştiren bir ahlak anlayışını temsil eder.

*** Mesleki etik ilkeleri;

Doğruluk

Yasallık

Yeterlik

Güvenilirlik

*** Milli Eğitim Bakanlığı Etik Komisyonu : 15/07/2005 tarihinde MEB Etik

Komisyonu oluşturulmuştur. 652 sayılı KHK de yer alan değişiklik çerçevesinde

komisyonda başkan Müsteşar Yardımcısı olup Rehberlik Ve Denetim Başkanı, İnsan

Kaynakları Genel Müdürü, Temel Eğitim Genel Müdürü, Orta öğretim Genel Müdürü

üyedir. Komisyonun sekretarya görevini İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünden bir

eleman yürütür.

Komisyonun temel görevleri şunlardır:

Kurumlarında etik kültürünü yerleştirmek ve geliştirmek

Personele etik davranış ilkeleri konusunda karşılaştıkları sorunlar ile ilgili

olarak tavsiyelerde bulunmak

Kurumlarındaki etik sorunları, belirlemeye yönelik çalışmalar yapmak

* Eğitim etiğinde temel ilkeler;

Dürüstlük

Saydamlık

Tarafsızlık

Page 19: Etik nedir

Hesap verebilirlik

Kamu yararını gözetmek

* Eğitim etiği; eğitimde erişilmek istenen doğru yolu gösteren ilke ve değerler

bütünüdür. Eğitimde etik davranışın temel kuralları sürekli gelişim içindedir.Bu

süreçte etik davranışın temel kuralları şöyledir: İnsanların gelişimine imkan tanımak,

dürüstlük, sorumluluk, sözünün eri olmak, elinden geleni yapmak, sadakat,

hakkaniyet ve toplumsal sorumluluk.

* Her öğretmenden uyması beklenen ilkeler şunlardır:

Profesyonellik

Hizmette Sorumluluk

Adalet-Eşitlik

Bireysel eşitlik

Sağlıklı ve güvenli ortamın sağlanması

Yolsuzluk yapmamak

Dürüstlük, doğruluk ve güven

Tarafsızlık

Mesleki bağımlılık ve sürekli gelişme

Saygı

Kaynakların etkili kullanımı

* Öğretmenin profesyonel davranışlarından örnekler:

Görev ile ilgili bilgi,beceri ve tutumları eksiksiz kazanmış olmak

Hizmeti zamanında ve kusursuz sunmak

Mesleği daha iyi yapabilmek için sürekli olarak özeleştiri ve değerlendirme

yapmak

Hizmette kaliteyi sağlamak

Mesleğinin yöntem ve tekniklerini sürekli olarak geliştirmek

Kamu görevlisi olarak eylem ve kararlarının doğuracağı sonuçlar konusunda

topluma hesap verebilmek

Her türlü eyleminde adil olmak ve öğrenciler arasındaki ilişkilerde de adaleti

sağlamak

Page 20: Etik nedir

Eğitimde ve eğitim aracılığı ile demokrasi ve insan haklarını geliştirme

çabalarının hepsine destek vermek

Hayat boyu öğrenme programlarının, yapısını, formatını ve zamanlamasını,

profesyonelliğin sorunlu bir ifadesi olarak tespit etmek

Kamuoyundaki güven ve özgüveni pekiştirmek

Sevgi ve saygı arasındaki dengeyi sağlamak

Otoriteyi, adalet ve şefkat duygusuyla kabul ettirmek

* Öğretmenin varlık sebebi öğrencidir. Öğrencilerin okul hayatı süresince sahip

olmaları gereken haklarının bazıları şunlardır:

Akademik standartlar hakkında bilgilenme hakkı

Eğitimde fırsat ve imkan eşitliği

Güvenlikli ve sağlıklı bir çevrede öğrenim görme hakkı

Her türlü ayrımcılıktan korunma hakkı

Kabul edilmiş standart ve politikalara uygun biçimde ve adil olarak

değerlendirilme hakkı

Kendisine ait gizli bilgilerin uygunsuz biçimde açıklanmasından korunma hakkı

Okul kuralları hakkında bilgilenme hakkı

Okuldaki bütün akademik çalışmalara yetenekleri ve kapasitesi ölçüsünde

katılma hakkı

Öğrenme özgürlüğü hakkı

Yasal sınırlar içinde düşüncelerini açıklama hakkı

* Eğitim yöneticiliğinde etik ilkeler şunlardır:

Herkes tarafından istenen karar, her zaman doğru karar değildir.

Etik konularda cesaret, eğitim yöneticisinin rollerinin ayrılmaz bir parçasıdır.

Etik davranış, etik cesaret olmadan imkansızdır.

* Eğitim yöneticileri;

Okul personelinin tümüne saygı duymalı ve bunu davranışlarına yansıtmalıdır.

Demokrasinin gereği olarak farklı düşüncelere hoşgörülü yaklaşmalıdır.

Çağdaş eğitime uygun bir vizyon sahibi olmalıdır.

Page 21: Etik nedir

Liderlik özelliklerini taşımalı ve bunu gösterebilmelidir.

Öğrenciler dahil herkes için ayrımcılığı önleyebilmelidir.

Eğitim-öğretimde etkinlik ve verimlilik için takım çalışmasını özendirmeli ve

yönlendirmelidir.

Okulu, ilgililerin tümü bakımından bir merkez haline getirebilmelidir.

* Hukuk kurallarının zorlayıcılığı vardır ama etik kurallarının zorlayıcılığı yoktur.Cu

yüzden etikte tek taraflılık vardır.