Transcript
Page 1: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

BASIN YAYIN VE BASIN YAYIN ÇALIŞANLARININ SORUNLARI

Özcan AYMA

Page 2: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

BASIN YAYIN KAVRAMI VE DOĞUŞU

Geniş anlamda basın belirli zamanlarda basılıp, her çeşit haberi ve fikirleri topluma ulaştıran tüm yayın ürünleridir. Genellikle gazete, dergi, radyo denilmektedir. Dar anlamda ise basın sadece mevkuteleri kapsayanlardır. Kitaplar broşürler birer yayındır fakat basın değildir

Page 3: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

BASIN YAYIN TANIMI ,DOĞUŞU VE TARİHİ GELİŞİMİ

Gazete, dergi gibi belirli zamanlarda çıkan yazılı yayınların bütünü, matbuata basın denir. Basılıp satışa çıkarılan kitap, gazete gibi okunan veya radyo, televizyon aracılığıyla halka sunulan, duyurulan, iletilen şey, neşriyata yayın denir. Tarihin kaydettiği dönemlere kadar uzanabilen bilgimiz bize insanların toplum içinde yaşadıklarını insan hayatının toplum hayatıyla birlikte süregeldiğini göstermektedir. Sosyoloji biliminin kuralına göre toplumda en küçük birim ailedir. insanlar bu en küçük aile topluluğu içinde dahi ailenin diğer bireyleriyle çeşitli ilişkiler kurarak yaşamlarını sürdürmektedirler. Toplumun bireyi olan insan daima çevresinde olup bitenleri öğrenmek kendi başına gelenleri başkalarına duyurmak bunlar üzerinde düşünmek ve düşündüklerini de başkalarına iletmek ihtiyacı duymuştur. İşte bu ihtiyaç haberleşme eylemini yaratmıştır. İki nokta arasında haber alıp verme usullerine bu usullerin tatbiki sırasında yapılan bütün eylemler bütününe de haberleşme denir. Haberleşme dönem dönem farklılık göstermiş olup tarihle ve gelen süreç içinde çeşitlilik göstermiştir. İnsan beyni haberleşmenin merkezi durumundadır insani haberleşme durumlarında. Haberleşme sadece insanlar arasında oluşmaz

Page 4: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

BASINI OLUŞTURAN TEKNİK OLANAKLAR İLK VE ORTAÇAĞDA HABERLERİN TOPLANMASI VE YAYINI

İsrail tarihçisi Flavius Joseph’e babililonyalılarda kamu ile ilgili olayları günü gününe yazan vakanüvislerden ve bunları duvar gazetesi halinde şehrin muhtelif köşelerine asan görevlilerden söz etmektedir. Lauvvere müzesinde saklı bazı mısır papirüslerinden İsa’dan 1750 yıl önce 3.Thoutmesin bakanlarından birinin bir gazetede çıkan yazıyı tekzip ettiği anlaşılmaktadır. Orta çağda ise batı roma imparatorluğunun yıkılması MS.476. ve Hristiyanlığın Avrupa’ya yayılması ortaçağın başlangıcıdır. Ortaçağda düzenli haber yayan ve gazete niteliğinde olan yayının çinde yapıldığını tarihsel belgelerden öğreniyoruz. Dünyanın en eski gazetesinin miladın 911 yılında pekin kentinde kurulan ve günümüze kadar yayınını sürdüren King Pao gazetesi olduğu savunulur

Page 5: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

MATBAANIN İCADI

Matbaanın icadı damga dönemi blok dönemi ve müteharrrik harf döneminden daha sonra 15.yy. da Gutenbergin matbaayı bulmasıyla temelleri atılmış oldu. Matbaanın bulunmasından sonra birçok bölgede yayılması uzun bi zaman almadı. Gutenbergin matbaayı buluşundan günümüze kadar geçen bu dönem modern basın çağı olarak adlandırılır

Page 6: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

YENİÇAĞDA BASIN YAYIN HAREKETLERİ

Matbaanın icadı ile birlikte avrupada dini temellere dayanan kitaplar çoğaltılarak halka dağıtılıyor ve halkın dini konularda bilinçlenmesi sağlanıyor ve kilisenin iktidarı zayıflıyor. Bununla birlikte sadece soyluların ve burjuvanın okuduğu bildiği kitaplar da basılarak halka sunuluyor ve avrupada aydınlanma çağı oluşuyor. Bu çağın oluşumundan sonra halkın bilinçlenmesi ve aralarında bilgi aktarımı oluşması için çeşitli basın ve yayın hareketleri oluşuyor.

Page 7: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

BASININ GELİŞMESİ Basının gelişmesinde iki öenmli olay vardır. Bunlardan

birincisi Fransız devrimi diğeri ise Amerikan halkının İngiliz yönetimine karşı ayaklanmasıdır. Bu olaylar neticesinde kazanılan hakların yanında basın yönünden de önemli gelişmeler ve değişmeler vardır. Bir yandan teknik değişiklikler olurken diğer taraftan da basın düşünce olarak daha özgür hale getirilmiştir. Yapılan bu köklü değişiklikler neticesinde basımevleri birer sanayi kuruluşları haline gelmeye başlamıştır ve bu da basının günümüze kadar oluşan gelişmelere yol açmıştır. Bunu tarihçiler iki dönem olarak ele alır. 1789-1815 birinci dönemi oluştururken 1815-1852 ikinci dönemi oluşturur.

Page 8: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

BASIN YAYIN TÜRÜ GAZETE VE GAZETECİNİN TANIMI

İtalyanca “gazetta sözcüğünden gelen ve Fransa’da ilk kez 1631’de yayınlanan “La Gazetta” nedeniyle de yaygınlık kazanan gazete, çağdaş toplumların kitle iletişiminin en önemlilerinden biridir. Gazetenin önemi; basılı yazı ve resimleri kolayca yazdığı kadar, saklanabilir olmasından da doğmaktadır. Gazetenin bir çok tanımı yapılmıştır. Ünlü gazetecilerin tanımlarından bazıları şunlardır;Gazete, insan davranış ve düşüncelerini doğrudan yansıtan kitle iletişim aracıdır.Gazete, insan adına konuşan güçlü ve etkili bir sestirGazetenin bunun gibi birçok tanımını yapmak mümkündürHaber ve bilgi vermek, eğitmek ve oyalamak gibi başlıca vazifeleri olan ve durmadan gelişen gazete dünyanın her yerinde sabah, öğle, akşam ve gece satılan ve yurtdışlarına haber ulaştıran üzerinde siyah veya renkli harfler basılı bir beyaz veya renkli yapraktır.

Page 9: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

GAZETENİN YAPISI VE İŞLEVLERİ

Gazete yapısı içerik, boyut, yayın sıklığı, dağıtım alanı olarak dört bölümden oluşur. Gazetenin varoluş sebebi haber vermektir. İnsanların gazete okuma sebebi haber almaktır. Gazeteciye düşen görev ise haberi en doğru ve hızlı şekilde objektif biçimde almak isteyen kitleye ulaştırmaktır. Gazetelerin ve gazetecilerin destekçileri halktır. Buna karşın halkı devlete savunma rolunu de gazeteler ve gazeteciler üstlenir.

Page 10: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

GAZETECİNİN TANIMI

Gazeteci bir çok şekillerde tanımlanmakla beraber bunların birkaçını şöle ifade edebiliriz. Uluslararası Gazeteciler Federasyonuna göre : “Gazeteci asli ,sürekli ve ücretli bir işi veya birkaç yazılı veya görsel-işitsel kitle iletişim aracına yazı ya da fotoğrafla katkıda bulunarak yapan ve kazancının çoğunu bu işten sağlayan kişidir . Cevat Fehmi Başkut ise gazeteciyi şöyle tanımlıyor”Yalnız gazetecilikle meşgul olan uyanık bulunduğu her dakikasını bu mesleğe hasreden yalnız bu meslek sayesinde geçinen ve yaşayan adamdır. Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesinde ise gazetecinin tanımı şöyle yapılmaktadır.”Düzenli bir şekilde günlük yahut süreli bir yazılı, görüntülü, sesli elektronik veya dijital basın ve yayın organında, kadrolu sözleşmeli ya da telif karşılığı , haber alma, işleme , iletme veya görüş , fikir belirtme görevi üstlenen ve asıl işi ile başlıca geçim kaynağı bu olup çalıştığı işletmeyle ilgili yasalar karşısındaki konumu bu tanıma uygun olanlardır

Page 11: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

GAZETECİ ÇEŞİTLERİ

Gazeteci çeşitlerini üç şekilde sınıflandrabiliriz; bunlar serbest gazeteci olarak adlandırdığımız bağımsız çalışan ve gazete ve kitle iletişim araçlarını haber , fotoğraf ve ropörtaj vererek geçimini sağlayanlar, stajyer gazeteci olarak adlandırdığımız isminden de anlaşılacağı gibi mesleğe yeni girmiş ve deneme süresince çalışanlar, ve son olarak ta yasal hiçbir dayanağı olmaksızın ülkemizde sıkça rastladığımız yalnızca sarı basın kartı alabilmek adına gazetenin kadrosunda çalışan naylon gazeteciler diye üç guruptadır.

Page 12: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

TÜRK HUKUK SİSTEMİNDE BASIN ÇALIŞANI KAVRAMI

Türk hukuk sisteminde basın çalışanları kavramını daha iyi irdeleyebilmek için yasaları incelemek ve iyi analiz etmek gerekmektedir. Hukuk sistemimizdeki yasaları dört başlık altında inceleyelim.

212 Sayılı Yasayla Değişik 5953 Sayılı Basın İş Yasası 5953 sayılı basın iş kanununun birinci maddesinde belirtilen

Türkiye’de yayınlanan gazete ve süreli yayınlarla haber ve fotoğraf ajanslarında her türlü fikir ve sanat işlerinde çalışan ve iş kanunundaki işçi tarifi haricinde kalan kimselerle bunların işverenleri hakkında uygulanır

5187 Sayılı Basın Kanunu Bu kanuna göre gazeteci ya da sorumlu müdür olabilmenin altı

şartı vardır. Bunlar ; -18 yaşını bitirmiş olmak -Türkiye’de yerleşim sahibi olmak -.En az ortaöğretim veya dengi bir eğitim kurumundan mezun olmak -Sıklı veya kamu hizmetlerinden yasaklı olmamak -Yüz kızartıcı suçlardan mahkum olmamak -T.C. vatandaşı olmayanlar için karşılıklılık koşulu aramaktır

Page 13: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

818.Sayılı Borçlar Kanunu Serbest gazeteciler borçlar kanunu hükümlerine

göre çalışan gazetecilerdir. Bu kimseler hiçbir basın kuruluşuna bağlı olmadan borçlar kanununun 372. Maddesinde düzenlenen neşir mukavelesi 355. Maddesinde düzenlenen istisna akdi ya da 386. Maddesinde düzenlenmiş olan vekalet akdine göre çalışırlar. Bu gazeteciler bağımsız çalıştıkları için uygulamada serbest gazeteci olarak adlandırılmalarına rağmen bağımsız gazeteciler olarak da anılmaktadırlar. .

Basın Kartları Yönetmeliğine Göre Basın Çalışanları Bu yönetmeliğin 4. Maddesinde gazeteci

sayılabilecek kişiler şu şekilde belirtilmiştir:” basın kartı , yerli basın yayın kuruluşlarının Türk uyruklu sahip ve mensuplarına, yabancı basın yayın organlarının Türk uyruklu mensuplarına ve bu yönetmelikte sayılan kamu kurum ve kuruluşlarının devlet enformasyon hizmetlerinde çalışan personeline verilen resmi nitelikte bir kimlik belgesidir.” .

Page 14: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

GAZETECİLERİN SOSYAL HAKLARI VE ÖRGÜTLENME SORUNLARIGazetecilerin Sendikalaşma ve Örgütlenmesi

Türkiyedeki basın meslek örgütlerini üç sınıf altında inceleyebiliriz:1-Sendikalar2-Cemiyet ve Dernekler3-Basının Kendi Kendini Denetlemk Amacıyla Kurmuş Olduğu ÖrgütleTürkiye’de ilk gazeteci örgütü tıpkı batıdaki gibi siyasal ve hukuksal ortamın dayattğı bir zorunluluk olsa da dernekler biçiminde karşımıza çıkmaktadır. 1917 tarihli Osmanlı Matbaa Cemiyeti ilk derneklerden biri olarak karşımıza çıkmaktadır.10 temmuz 1952 tarihinde ise ilk gazeteci sendikası olarak İstanbul Gazeteciler Sendikası kurulmuştur.Gazeteci Örgütleri ve SendikalarıDünyadaki gelişmelere paralel olarak Türkiye’de basın derneklerinin sayısı da büyük bir şekilde artmış bulunmaktadır. Büyükşehirlerdeki gazeteciler cemiyetlerinin yanında Anadolu basının sözcülüğünü yapan kuruluşları ve uzmanlık derneklerini örnek gösterebiliriz. Gazeteciler Cemiyeti İlk gazeteciler cemiyeti 1946 yılında İstanbul’da kurulmuştur. Bu örgüt bünyesinde en fazla sayıda gazeteciyi bulundurun örgüttür. Ankara Gazeteciler Cemiyeti’nin kurulmasının ardından diğer büyükşehirlerde de gazeteciler cemiyetleri kurulmuştur.

Page 15: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

TÜRKİYE GAZETECİLER SENDİKASI

Ülkemizde kurulan ilk sendikalar arasında yer alan Türkiye Gazeteciler Sendikası, gazetecileri sendikal bir kuruluş çatısı altında toplamayı amaçlayan 20 meslekdaşımız tarafından 10 Temmuz 1952'de İstanbul Gazeteciler Sendikası adı ile kurulmuştur. Diğer illerde de, bulundukları ilin adını alarak kurulan gazeteciler sendikaları, bir süre sonra Türkiye Gazeteciler Sendikaları Federasyonu adıyla bir birlik oluşturmuşlardır. İstanbul Gazeteciler Sendikası, 1957 yılında Türk-İş'e üye olmuştur.Sendikalar yasasında, milli sendika kurulması olanağını sağlayan değişikliğin yapılmasından sonra, İstanbul Gazeteciler Sendikası'nın 30 Eylül 1963 günü toplanan olağan genel kurulunda sendikanın adı TÜRKİYE GAZETECİLER SENDİKASI olarak değiştirilmiştir.

Page 16: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

BASIN KONSEYİ

1967 Yılında Basın şeref Divanının fiilen sona ermesinden sonra, basının özdenetimi için bir örgütün kurulması konusu birçok kez tartışıldı. Bunun için çeşitli seminerler ve toplantılar yapıldı.* Bu toplantılarda basının özdenetimi ve bu alandaki boşluğun doldurulması konusunda çeşitli fikirler ileri sürüldü. Örneğin bu toplantılardan biri olan ve 1975 Yılında Basın Yayın Genel Müdürlüğü tarafından Türkiye’de bulunan çeşitli basın kuruluşları ve gazetecinin katılımıyla gerçekleştirilen ikinci Türk Basın Kurultayı’na “Basının Görev ve Sorumlulukları Komisyonu’nca sunulan bir raporda Basının özdenetimi ile ilgili olarak şu görüşlere yer verilmiştir:“Komisyon üyeleri basının kamuoyunun oluşturulmasındaki gücünü dikkate alarak, bu gücü oranında da sorumluluğunun bulunması gerektiği sonucuna varmıştır. Sorumsuz yayınların, tüm basın özgürlüğünü ve basına olan saygınlığı yok edebileceğinden endişe edilerek, basının otokontrol mekanizmasının işler hale gelmesini, bunun için de,

Page 17: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

 a) Eski tecrübelerden de yararlanarak daha etkin ve güçlü hatta yasal bir kuruluşun oluşturulmasını,b) Meslekî kuruluşların dağınıklıklarının sakıncaları dikkate alınarak tek kuruluş haline getirilmesini,c) Gazetelerin yayın politikasından, fikir işçilerinin sorumluluğunun bulunması dolayısıyla yönetime katılmalarının sağlanmasını,d) Sorumsuz yayın yapan basın organlarına karşı sorumlu basın organları ve basın kuruluşlarının, zamanında kamuoyunu aydınlatmalarını,e) Basın özgürlüğünü zedelememek şartı ile gazete sahipliğinin bir disiplin altına alınmasını,f) Basın ilân rejiminin, sorumsuz basının sayısını artırıcı yönde olduğu saptanarak, bu sakıncaları önlemek için bu kuruluşun yeniden düzenlenmesini”, savunmuştur.Ayrıca raporda “gazetecilerin birinci görevinin habercilik olduğu dikkate alınarak, kamuoyuna sunulan haberlerin tarafsız ve objektif olması” gerektiği vurgulanarak o günkü basında görülen olumsuzluklar hakkında şu görüşler yer almıştır:“

Page 18: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

“a) Aynı olayların çeşitli basın organlarında ayrı şekillerde verildiği Komisyonca saptanmış, bu davranışın okuyucunun basına olan saygınlığını yitirmesine neden olabileceği gibi, basının da habercilik görevini kötüye kullandığı görüşü benimsemiştir.b) Bu durum gerek basın özgürlüğüne gerekse basın ahlâkına ters düşmektedir.c) Gazetelere verilen doğru haberlerin bazen tahrifata uğradığı ve habere uymayan başlıklarla yayınlandığı saptanmıştır. Bu durum birtakım teknik nedenlerle mazur gösterilemez.d) Gazete, eğilim ve görüşlerini, haberlerle değil, makaleler yolu ile kamuoyuna vermelidir.e) Uydurma habercilik konusunda, yalnız basın kuruluşlarınca değil, bütün basın mensupları tarafından yerilecek bir ortamın yaratılmasına çalışılmalıdır.f) Haberi tahrif edilerek yayınlanan gazeteciye “meslek onuru koşulu” tanınmalı, yayın organı, ağır tazminatla cezalandırılmalıdır.”

Page 19: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

Kurultayda sunulan bu raporun tartışmaları sırasında bir özdenetim kuruluşuna ihtiyaç duyulduğu delegelerin çoğunluğu tarafından onaylanmış, tartışmalar daha çok özdenetim kuruluşunun gönüllü ya da tüzel kişiliğe sahip bir kuruluş mu olması gerektiği ve meslekî kuruluşların tek çatı altında toplanmasını öngören (b) maddesinin antidemokratik olup olmadığı konusunda odaklanmıştır .Bu konudaki bütün tartışmalara rağmen, başarısızlıkla sonuçlanan Basın Şeref Divân’ı denemesinden sonra, uzun süre bir özdenetim mekanizmasının kurulması konusunda, kayda değer bir gelişme sağlanamamıştır. Bunun gerçekleşebilmesi için 80’li yılların sonunu beklemek gerekmiştir. Ülkemizde Basın şeref Divanı adıyla kurulan basının özdenetimi denemesinden sonra oluşturulan ikinci özdenetim kuruluşu faaliyetini sürdürmekte olan Basın Konseyi’dir. 1986 yılında kurulan Konseyin kuruluş çalışmaları ise 1983 yılına kadar uzanmaktadır.

Page 20: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

DERNEKLER

Belli başlı dernekleri sıralamak gerekirse örnek olarak Çağdaş Gazeteciler Derneği, Türkiye Spor Yazarları Derneği, Foto Muhabirleri Derneği, Ekonomi Muhabirleri Derneği, Türkiye Yazarlar Sendikası gösterilebilir. Anadolu’daki derneklerle beraber basın meslek kuruluşlarının sayısı altmışı aşmaktadır

Page 21: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

1980 SONRASI TÜRK BASININDA ÖRGÜTLENME SORUNU

12 Eylül 1980 ihtilali sonrası anayasa ve kanunlarda meydana gelmiş olan değişiklikler işçi haklarını kısıtlama iş sendikalara ve yöneticilerine birtakım yasaklar getirmiştir. Böylelikle sendikalar işverenlere karşı güçsüz duruma düşmüşlerdir. 1984 yılında sivil hayata geçilmesinin ardından işçi hareketlerinde de belli birtakım kımıldamalar gözlenmeye başlamıştır. İşçi hareketinin zirveye çıktığı dönem olan 1989 yılı bir çok sermaye kesiminin gözünü korkutmuştur. 1995 yılında Bakanlar Kurulu Türkiye Gazeteciler Sendikasının başvurusunu dikkate alarak gazetecilik iş kolundaki 16 işyerinden toplu iş sözleşmesi hükümlerinden uygulanması maksadıyla “Teşmil Kararı” verdi

Page 22: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

BASINDA SENDİKASIZLAŞTIRMA HAREKETLERİ

Türkiye Gazeteciler Sendikası Anadolu Ajansı’nda Ekim 2004-Eylül 2006 dönemini kapsayan toplu iş sözleşmesinin 15 Aralık 2004 tarihinde imzalanmasının ardından bu sözleşmenin 27 gazete, radyo ve televizyon kuruluşunda çalışmakta olan basın emekçileri için uygulanması talebini 21 Aralık 2004 tarihinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na iletmiştir. Türkiye Gazeteciler Sendikası ve Medya-Sen de 2006 Temmuz verileri incelendiğinde toplam işçi sayısı 14494’ tür .Yine Temmuz 2006 verilerine göre Türkiye Gazeteciler Sendikasının üye sayısı 3955 sendikalaşma oranı ise %27.28’dir. Sendikalaşma oranında önceki yıllar dikkate alındığında düşme söz konusudur.

Page 23: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

GAZETECİLERİN SENDİKAYA KATILMAMA NEDENLERİ Sendikal hareketi sınırlayan faktörlerin başında işsizlik baskısı

gelmektedir. İstihdam yapısında meydana gelen değişmeler ve son zamanlarda yaygınlık kazanan esnek çalışma politikaları sendikalaşmayı krize sokmuştur. Sendikaların genel olarak emek yoğun temel üzerine oturdukları var sayılırsa fikir işçisi olarak tabir edilen ve orta ve yüksek vasıf özelliklerine sahip olan kimselerin sayısının artmasıyla sendikalaşma oranında düşüş yaratmıştır.

Bireysel ve rekabetçi bir yapı arz eden gazetecilik mesleği ve gazeteciler arasındaki gelir dengesizlikleri ortak hareket etmeyi zorlaştırmaktadır. Gazetecilerin örgütlenememesi işten çıkarmalara karşı etkisiz kalmalarına yol açmıştır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verileri 2001 ekonomik krizinin ilk yedi aylık döneminde işten çıkarılanların sayısını 738948 olarak gösterirken bunların 2258 tanesi ise gazetecilerden oluştuğunu bildirmektedir.

Page 24: ÖZCAN AYMA BASIN YAYIN ÇALIŞMASI

DİNLEDİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM


Top Related