#başkatürlü v ietnam k amboçya - baskaturlumacera.comöğretmeninden çizim ve sanat dersleri...
TRANSCRIPT
#BaşkaTürlüVietnamKamboçya
24 Ocak - 2 Şubat 2020
En sevilen rotalarımızdan #BaşkaTürlüVietnamKamboçya seyahati vakti geldi yine. Bir
tarafta doğa harikası Halong Körfezi'nde teknede yıldızların altında bir gece
geçireceğimiz, şehirlerini üç tekerlekli bisikletlerle keşfedeceğimiz, üst düzey
restoranlarında yemek yerken sokak lezzetlerini de tadacağımız, Mekong deltasını ada
ada gezeceğimiz, Cu Chi tünellerinde yakın tarihin izlerini takip edeceğimiz Vietnam,
diğer tarafta ise dünyada eşi benzeri bulunmayan Angkor Wat ve yerel kültürün
izlerini taşıyan Tonle Sap gölü ile Kamboçya. Seyahatin detayları için sizi şöyle aşağıya
alalım.
1. gün: İstanbul
Yolculuğumuzun ilk durağı tabi ki İstanbul. Cuma gecesini Cumartesi'ye bağlayan
saatlerde havalimanında buluştuktan sonra bizi Vietnam'ın Ho Chi Minh şehrine
götürecek Türk Hava Yolları uçağında yerimizi alacağız. Uzun bir yolculuk bizi
bekliyor. Sağlam bir uyku da iyi olur ama uçakta uyuyamam derseniz önerimiz her
zamanki gibi güzel bir kitap ya da film. Tavsiyemiz Stanley Kubrick'in en önemli
eserlerinden Full Metal Jacket ya da Robin Williams'ın efsaneleştiği Günaydın Vietnam
filmleri. Her ikisi de özellikle Vietnam Savaşı ve etkileri üzerine müthiş detaylar
içeriyor.
2. gün: Ho Chi Minh City
Ho Chi Minh şehrine saat farkından dolayı akşam saatlerinde ineceğiz. Vize
işlemlerimiz sonrası havalimanında aracımız bizi karşılayıp otelimize götürecek. Henüz
yorgunluğumuza yenik düşmek yok çünkü akşam yemeğinde dekoruyla gözlere ve
yemekleriyle damaklara hitap eden Cuc Gach Quan'a gidiyoruz. Daha önce Brad Pitt ve
Angelina Jolie de Vietnam'a geldiğinde yemek için bu restoranı tercih etmişlerdi.
Vietnam'daki ilk gecemizin Cumartesi'ye denk geldiğini hatırlatalım. Bu yüzden yemek
sonrası için bir sürprizimiz var. Muhteşem manzaralı Chill Sky Bar'da ilk içecekler
bizden. Zaten hangi Başka Türlü Macera seyahatinin gecelere akmadığını gördünüz ki ?
:)
3. gün: Mekong Deltası ve Ho Chi Minh Şehri
Mekong Delta by Rory MacLeod is licensed under CC BY 2.0
Güneydoğu Asya'nın bir anlamda candamarı olan Mekong Nehri'nin kollar halinde
Güney Çin Denizi'ne döküldüğü bölgeye Mekong Deltası deniliyor. Yaklaşık 39.000
kilometrekarelik bir yüzölçümüne sahip olan Mekong Deltası bölge insanı için hayati
bir önem taşıyor aslında. Gerek pirinç üretimi gerekse balıkçılık deltanın verimli
noktalarında can buluyor.
Biz de sabahın erken saatlerinde deltayı keşfe başlıyoruz; ilk durağımız bölgenin
başkenti konumundaki My Tho. Şehirdeki iskeleden bineceğimiz ahşap botlarla nehir
üzerinde ilerlerken etrafta göreceğimiz pirinç tarlalarını ve köylerini dikkatle
izlediğinizde neden deltanın bu kadar önemli olduğunu da kolaylıkla anlayacaksınız.
Öğle yemeğimizi tropik meyve ve nehir balıklarından oluşan menümüzle yaptıktan
sonra Ho Chi Minh City'e geri döneceğiz. Çünkü Mekong deltası sonrası sırada
unutulmaz bir deneyim var. Şehre ulaştığımızda tam 16 tane motorsikletli bizi bekliyor
olacak. Herkes yerini aldıktan sonra şehir turumuza başlayacağız. Fransız kolonyal
dönemlerinden kalan Opera Binası, Tarihi Posta Binası, Caodai Tapınağı, China Town
ve Notre-Dame Katedrali gibi noktaları dolaştıktan sonra rotamızdaki son nokta ise
yerel ürünlerin satıldığı şehrin meşhur pazarı Ben Thanh olacak. Akşam yemeği de
elbette şehrin en gizli lezzet üslerinden birinde. Motosikletlerin arkasında Ho Chi Minh
City'nin güzelliklerini keşfedeceğimiz bu geceyi kolay kolay unutamayacaksınız :)
4. gün: Cu Chi Tünelleri ve Kamboçya Phare Sirki
DSC02217 by Alex Valavanis is licensed under CC By SA 2.0
Uzun yıllar boyunca Güneydoğu Asya'nın önemli bir bölümünü sömürge olarak kullanan
Fransızlar, çekildiklerinde bölgeye yayılan komünizm dalgası ciddi bir karmaşaya da
neden oldu. Komünizm ve milliyetçilik yanlısı iki karşı kutup arasındaki karmaşa
şiddete doğru evrilince Birleşmiş Milletler konuya müdahele etti ve bölge Kuzey ve
Güney Vietnam olarak ikiye bölündü. Tahmin edilebileceği gibi komünizm yanlısı
Kuzey Vietnam S.S.C.B. ve Çin, Güney Vietnam ise A.B.D. tarafından destekleniyordu.
Bölgede siyasi istikrar bir türlü sağlanamadı; Güney Vietnam'ın da komunist rejimle
yönetilmesini arzu eden Kuzey Vietnam bir takım askeri girişimlerinde bulunmaya
başlayınca A.B.D. de Güney Vietnam'a askeri yardımda bulunma kararı aldı. Bu da
uzun yıllar sürecek acımasız bir savaşın fitilini ateşlemiş oldu.
Bu savaşlar sırasında en dikkat çekici noktalarında biri de o zamaki adıyla Saigon
yakınlarındaki Cu Chi Tünelleri'ydi. Fransız egemenliği sırasında inşa edilen ve 25 yıl
boyunca toplam 17.000 kisinin gerilla savaşı için kullandığı tüneller aslında tam
mühendislik harikasıydı. Nispeten minyon yapılı Vietnamlılar tünellerde rahatça
hareket ederken iri yapılı Amerikalı askerler bu dar, karanlik ve havasız tünellerde
kıpırdayamamıştı bile. Tünellere girebilenler de bu havasız ve karanlık ortamda
başarılı olamamışlardı.
Toplam uzunluğu 250 kilometreyi bulan tünel ağında havalandırma ve mutfak gibi pek
çok ihtiyaç düşünülmüştü ve en önemlisi girişlerin hemen hepsinde çeşitli tuzaklar
bulunuyordu. Cu Chi tünelleri A.B.D.'nin yakın tarihte yaşadığı en büyük askeri fiyasko
olan Vietnam Savaşı'nın en meşhur simgelerinden biri. Biz de gezimizin bu gününde
önce Savaş Müzesi'ni sonra da tünelleri yerinde görmek için bölgede olacağız. Cu Chi
tünelleri sonrası şehre geri döneceğiz.
Öğle yemeğimizde Vietnam'ın en meşhur lezzeti "Pho" yemeği ile tanıştıktan sonra
rotamızı Kamboçya'ya çeviriyoruz. Bekle bizi Vietnam, geri döneceğiz !
Yaklaşık 1 saatlik bir uçuş sonrası Kamboçya'nın Siem Reap şehrine ineceğiz. Siem
Reap'e geldiğimiz akşam çok beğeneceğiniz bir etkinliğe davetliyiz, Phare Sirki.
Kamboçya’da sirk gösterisi ne alaka şimdi diyebilirsiniz. Gelin size anlatalım.
İsmi sirk olsa da Phare bir sirkten daha fazlası, tam bir sürdürülebilir turizm örneği.
Kızıl Khmer rejimi sırasında mülteci kampında bir grup insan terapi için bir sanat
öğretmeninden çizim ve sanat dersleri alırlar. Rejim sonrası 1994’te evine dönen
gruptan 9 kişi bu yeteneklerini yoksullar ve sosyal problemleri olan gençler ile
paylaşmak için bir vakıf kurarlar ve Phare sirkinin temelleri atılır.
Bugün Phare sirkinin sunduğu dans, tiyatro, canlı müzik, akrobasi ve nefes kesen sirk
sanatları yakın tarihten ve modern toplumdan özgün hikayeleri anlatıyor. Ayrıca bu
gösterilerde hiçbir hayvan kullanılmıyor. Zaten hayvan haklarının korunmadığı hiçbir
etkinlikte bulunmuyoruz. Gösteri öncesi akşam yemeğimizi Sirk Cafe'de yiyeceğiz.
5. gün: Angkor Wat
Seyahatimizin bu bölümünü assoliste ayırdık desek yanlış olmaz herhalde. UNESCO
Dünya Miras Listesi'nin en özel üyelerinden, yaklaşık 900 yaşındaki Angkor
Kompleksi'nde uzun bir gün bekliyor bizi.
Gündoğumunu Angkor Wat'ın önünde izledikten sonra kahvaltı için otelemize
döneceğiz. Kahvaltı sonrası gizemli gülümsemesiyle ünlü Bayon, Tomb Raider filminin
de çekildiği Angkor Thom ve Ta Prohm gibi noktaları adımlamaya gelecek sıra.
Kimilerine göre dünyanın en güzel tapınağı olarak değerlendirilen Angkor Wat ise son
noktamız olacak.
Akşam yemeğimiz için Siem Reap'de özel bir restoran seçtik. Mekan tasarımı ve
yemeği ile başlı başına bir deneyim ancak burayı özel yapan ismi "iyi arkadaşlar"
anlamına
gelen Kaliyan Mith tarafından işletiliyor oluşu. Kaliyan Mith bir NGO ve sokak
çocuklarına yardım ediyor. Burada yemek yiyerek biz de kar amacı gütmeyen bu
organizasyona katkı sağlamış olacağız.
6. gün : Tonle Sap Gölü
Tarihle randevumuzun ardından sıra gelecek yerel yaşamı yerinde görmeye. Siem
Reap'in güneyinden yer alan Kampong Phluk Nehri'nde başlayacak tekne
yolculuğumuzda önce bir köye konuk olacağız. Değişen su seviyelerine adapte
olabilmek için kimi 9 metrelik kazıklar üzerine kurulmuş evlerde yaşıyan köylülerin
hayatı oldukça ilgi çekici. Sonrasında Tonle Sap gölüne doğru ilerleyerek önce bir
ormanın içinden geçeceğiz sonra da yüzen köylerle karşılaşacağız. Gölün üzerindeki
yaşamlara konuk olmak bu seyahatin en önemli deneyimlerinden. Tonle Sap Gölü ile
vedalaşıp direksiyonu yeniden Siem Reap'e kıracağız zira yeniden Vietnam'a dönmemiz
gerekiyor, kendisiyle vedalaşmadan ayrıldığımız için biraz huzursuzmuş. Gönlünü
almamız gerekiyor, rotamız bu sefer ülkenin kuzeyindeki Hanoi şehri :)
7. gün: Hanoi
Vietnam Asya'nın güneydoğu kıyıları boyunca S şeklinde bir coğrafyaya yayılması
sebebiyle farklı özellikleri karakterinde barındıran bir ülke aslında. Ülkenin
kuzeyindeki dağlık bölgeler yıllara meydan okuyan pirinç teraslarına ve yerel halklara
ev sahipliği yaparken ülkenin güneyi ise verimli Mekong Deltası ve okyanus kıyısındaki
tarihi şehirleri ile ön plana çıkmış. Ülke her ne kadar dünya kamuoyunda yakın tarihte
A.B.D. ile yaşanan savaşla gündeme gelse de başkent Hanoi'nin Güneydoğu Asya'nın en
eski başkenti olduğu göz önünde bulundurulduğunda ülkedeki kültür hazinesinin değeri
daha net anlaşılıyor.
Biz de bu kültür hazinesinin derinliklerine inmeye başkentten başlıyoruz. Gün içindeki
duraklarımız arasında savaş sırasında önce Fransa'ya ardından da A.B.D.'ye karşı
verilen özgürlük mücadelesinin lideri Ho Chi Minh'nin mozolesi, aslında Vietnam'ın ilk
üniversitesi olarak inşa edilen ancak sonraki yıllarda Konfüçyus tapınağı haline gelen
Edebiyat Tapınağı, şehrin doğal güzelliklerinden Hoan Kiem Gölü ve üzerindeki adaya
inşa edilen Ngoc Son Tapınağı gibi noktalar var.
Öğle yemeğimiz için şehrin dokusunu yansıtan bir restoran tercih ettik, Duong's.
Yemeğin ardından sosyal medyada Vietnam'la özdeşleşmiş durumda bulunan trenle
yerinde tanışmaya gelecek sıra. Yerel yaşamın tam ortasından geçen bu treni meraklı
gözlerle izledikten sonra da şehirde bir Vietnamlı gibi gezmeye gelecek sıra. Ülkede
sıklıkla karşılaşacağımız ve cyclo adı verilen 3 tekerlekli bisikletlerle şehrin altını
üstüne getireceğiz birlikte. Konvoy yapıp, korna çalabilirsiniz.
Akşam saatlerinde özel bir deneyim bizi bekliyor. Hanoi sokak lezzetleri yürüyüşü.
Otelimizin çok hareketli bir bölgede şehrin tarihi kısmında yer aldığından
bahsetmiştik. Bu bölge sokak lezzetleri açısından bir cennet. Tecrübeli Vietnamlı
rehberimizin eşliğinde bu hareketli sokaklarda hem yürüyüp hem de birçok farklı
mekanda Vietnam lezzetlerini tadacağız. Bu gece istediğiniz kadar yemek serbest.
Cesaretinizi ölçmek isterseniz "yılan şarabınız" bizden. Akşam yemeği sonrasında
dileyenlerle Hanoi'nin gece hayatını şöyle bir yoklayacağız elbette.
Tecrübeli Vietnamlı rehberimizin eşliğinde bu hareketli sokaklarda hem yürüyüp hem
de birçok farklı mekanda Vietnam lezzetlerini tadacağız. Bu gece istediğiniz kadar
yemek serbest. Cesaretinizi ölçmek isterseniz "yılan şarabınız" bizden. Akşam yemeği
sonrasında dileyenlerle Hanoi'nin gece hayatını şöyle bir yoklayacağız elbette.
8. gün: Halong Körfezi
Yeni ''Dünya Harikaları'' oylaması sürerken doğa dalında en önemli adaylardan biri de
Vietnam'ın kuzeydoğusunda yer alan Halong Körfezi'ydi. Aslında bu adaylığı da boş
yere değildi. Yerel dilde ''Alçalmakta Olan Ejderha Körfezi'' anlamına gelen bölge,
kireçtaşı ve kalker kayalardan oluşan yaklaşık 500 milyon yaşındaki binlerce adaya ev
sahipliği yapıyor. İnsana ait izlerin on binlerce yıl öncesine dayandığı körfezde onlarca
endemik türün de olduğunu belirtirsek bu adaylığın ne kadar haklı olduğu daha rahat
anlaşılabilir aslında. Nitekim Halong Körfezi Vietnamlıların umutlarını boşa çıkarmadı,
artık ''dünyanın yeni 7 doğa harikası'' listesinin nadide bir parçası.
Biz de listenin diğer üyeleri Güney Afrika'daki Masa Dağı ve Filipinler'deki Puerto
Princesa Yeraltı Nehri'ne yaptığımız gibi Halong Körfezi'ni de rotamıza ekledik, hem de
epey özel bir şekilde. Hanoi'deki sabah kahvaltımızın ardından öğle saatlerinde Halong
Körfezi'ne ulaşmış olacağız. Küçük bir bot aracılığı denize açılıp, meşhur Cai Trap
kanalına selam verdikten sonra da konforlu ana teknemize ulaşacağız. Kamaralarımıza
yerleştikten sonra teknemiz körfezde ağır ağır süzülürken öğle yemeğimiz de hazır
olacak.
Yemek sonrası sarkıt ve dikitlerden oluşan Tien Ong mağarası keşfimiz var. Ha Long
körfezinin en iyilerinden olan bu mağara yalnızca bir manzara noktası değil aynı
zamanda arkeolojik bir alan.
Yemek öncesi gün batımını, teknemizin güvertesindeki barda "Happy Hour" eşliğinde
izleyeceğiz. Tabi dileyenler Vietnam yemekleri dersine de katılabilir.
Akşam yemeğinden sonra üst güvertede yıldızların altında kokteyllerimizi yudumlayıp
geceyi bu doğa harikası körfezde teknemizin kamaralarında geçirerek bu aktiviteyi
unutulmaz bir deneyime dönüştürmüş olacağız.
9. gün: Halong Körfezi
Teknede günler erken başlıyor, sabahın ilk ışıklarında güzel bir deneyim ile
başlayacağız güne, teknenin güvertesinde Halong körfezi manzarasında Tai-Chi
yaparak.
Kahvaltıdan sonra teknemiz Cua Van adındaki yüzen köye doğru yelken açacak. Bu eski
balıkçı köyüne ulaştıktan sonra kanolarımıza binip kürek çekerek etrafı keşfedeceğiz.
Bu deneyim sonrası teknemize dönüp öğle yemeğini yedikten sonra Ha Long gezimiz de
bitmiş olacak.
Yaklaşık 2 saat süren bir yolculuk ile Hanoi'ye ulaşmış olacağız. Ülkeye veda etmeden
önce güzel bir Vietnam masajını hak etmedik mi sizce de? Haftanın yorgunluğunu bir
saat süren bir Vietnam masajı ile atacağız. Sonrasında da doğruca havalimanına;
masaj sonrası uzun bir uyku için eve dönüş uçuşu şahane bir fırsat olabilir :)
‘’Tam anlamadım, özetleyebilir misiniz programı?’’
‘’Hmm..Peki Rota?’’
‘’Uçuşlarımız nasıl ?’’
‘’Otellerimiz nasıl ? Öyle kötü otellerde kalmayacağız değil mi ?’’
Bizim için konaklama bir deneyim. Bu yüzden kalacağımız yerleri özenle seçiyoruz.
Aşağıdaki otellerin booking.com puanlarını ve fotoğraflarını detaylı inceleyebilirsiniz.
‘’Yemekler nasıl olacak ?’’
‘’İyi de Vietnam vize istemiyor mu ?’’
‘’Bu seyahatte nasıl deneyimler bekliyor beni ?’’
‘’Ücret ne kadar ? Her şey dahil diyorsunuz ama bu tam olarak ne anlama
geliyor ?’’
‘’Nasıl ödeyebilirim? Nakit ya da kredi kartı?’’
Türk Lirası ile ödeme yapılırken, ödeme yapılan günün Garanti Bankası satış kurunun
dikkate alındığını hatırlatalım.
‘’Ödeme yaptım ve seyahate katılamadım? Bu durumda ne olacak?’’
İptal ve İadeler konusunda Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nın Paket Tur Sözleşmeleri
Yönetmeliği'ne bağlı bir şekilde hazırlanan Satış Sözleşmesine uymakla yükümlüyüz.
Bize yazılı olarak bildirmek kaydıyla sözleşmeyi tek taraflı olarak feshedebilirsiniz.
1. Seyahatin başlamasından en az 30 gün önce yapılan iptal bildirimlerinde, ödenmesi
zorunlu vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar hariç olmak
üzere, herhangi bir kesinti yapılmaksızın ödemiş olduğunuz bedeli size 14 gün
içerisinde iade ediyoruz.
2. Seyahatin başlangıcına 30 günden az kalan iptal taleplerini maalesef kabul
edemiyoruz. Böyle bir durumda tur bedelinin tamamını sizden alıyoruz ancak elinizde
olmayan sebeplerden (bunlara mücbir sebepler deniliyor) dolayı seyahati iptal etmek
durumunda kaldıysanız, yapmış olduğunuz ödemenin iadesi için adınıza yaptırdığımız
Güvence Paketi'ne başvurup sigorta aracılığıyla iade başvurusunda bulunabilirsiniz.
Sigorta şirketi başvurunuzu inceleyecek ve size bu konuda geri dönüş yapacaktır.
Size göndereceğimiz satış sözleşmesinde bu konular hakkında daha detaylı bilgiye
ulaşabilirsiniz.
‘’Nasıl kayıt olabilirim?’’
Aşağıdaki linkten bilgilerinizi girip kayıt olabilirsiniz. Kayıt olduktan sonra sizinle
iletişime geçeceğiz.
https://baskaturlumacera.com/kaydol
Soruların ve diğer satın alma seçenekleri için bizimle iletişime geçebilirsin.
Telefon : 0212 251 9447
WhatsApp : 0533 264 3489