afrikanin hic bir yerinde - stefan zweig

Upload: koray-yazici

Post on 05-Oct-2015

58 views

Category:

Documents


3 download

DESCRIPTION

ilginç bir yazardan ilginç bir kitap

TRANSCRIPT

  • Stefanie Zweig - Afrika'nn Hi Bir Yerinde

    Stefanie Zweig

    AFRKA'NIN HBR YERNDENOKTA YAYINLARIRomanYayn No: 1 6AFRKA'NIN HBR YERNDEOrjinal Ad: Nirgendwo in AfrikaYazar: Stefanie ZweigGenel Yayn Ynetmeni: Oya Uur Yayn Koordinatr : Necati G Editr: Ece zba eviri: Deniz Banolu Teknik Editr: Attila Akdemir Halkla ilikiler: Saym nar Bilgisayar Uygulama : Adem enel Kapak Tasarm: Yahya Berkay Bostan Kapak Film: Ebru Grafik BaskCilt: Melisa Matbaas1. Bask: Aralk 2003 ISBN: 9758823086 Kitabn telif haklar ONK AJANS aracl ile NOKTA YAYINLARI'na aittir. Yaynevinden yazl izin alnmadan ksmen veya tamamen alnt yaplamaz, hibir ekilde kopya edilemez, oaltlamaz ve yaymlanamaz.NOKTA YAYINLARICaalolu Yokuu No.22 Kat.23 P.K. 34440 Caalolustanbul Tel. 519 95 71 72 TelFax: 513 72 48 email: [email protected] ZWEIGAFRKA'NIN HBR YERNDEeviri : Deniz BanoluNOKTA YAYINLARI

    STEFANE ZWEG

    Stefanie Zweig 1938 ylnda ailesiyle Kenya'ya g eder ve ocukluunu bir iftlikte geirir. 1947 ylnda aile Almanya'ya dner.Halen serbest gazetecelik yapan yazar, bugne kadar yedi tane genlik kitab yazmtr. "Bir Avu Toprak" adl kitab, Alman Genlik Kitaplar dl Seke Listesine girmi, 1995 ylnda da Royal Dutch Geographical Society tarafndan En yi Genlik Kitab Kristal Dnya dln almtr. Yazar 1993 ylnda da Federal Almanya Liyakat Madalyas ile dllendirilmitir.

  • Stefanie Zweig ailesiyle birlikte Kenya'ya g edi yksn anlatt bu ilk romannda, Afrika'nn gizemli doasn ve insanlarn mthi bir hayal gc ile gzlemliyor, iirsel bir dille aktaryor.

    I. BLM

    4 ubat 1938, RongaiBenim Sevgili Jettelim,nce eline bir mendil alarak rahat bir keye ekil. u anda eskisinden de gl olmalsn. Tanr isterse, ok yaknda greceiz. Hem de umduumuzdan nce. Mombasa'ya gelir gelmez sana gndermi olduum son mektuptan bu yana pek ok ey oldu, bu yzden kafam hl karmakark. Nairobi'ye geldiimin hafta, kimi grdysem bana, "ngilizce bilmiyorsan bouna i arama," deyince mthi moralim bozuldu. Ama, srf bam sokacak bir dam bulaym diye, burada herkesin yapt gibi, bir iftlikte almaya da hi niyetim yoktu. Bunun zerine bir hafta nce zengin bir Musevi ailesi (Pommerd'den geliyorlar) Walter Ssskind'le beni evine davet etti.Dorusunu istersen davet konusunda pek kafa yormadm, hemen kabul ettim. Sohrau'da yaayan annem de yoksullara her zaman sofrasn aard. Ancak bu kez farklyd, benim iin tam bir mucize oldu. Bizi davet eden Rubens ailesi elli yldan beri Kenya'da yayor. Yal Rubens de Nairobi'deki Musevi cemaatinin ba; cemaat, bir snmac bu lkeye ayan basar basmaz (bizim gibi) hemen onlarla ilgileniyor.Rubens'ler (be yetikin erkek ocuk) senin ve Regina'nm hl Almanya'da yayor olduunuzu renince neredeyse ilgna dndler. Burada herkes, her eyi bizden farkl dnyor: Babam ve sen, benim bir bama yolculua kmam istemezken haklymsmz da; szlerinize kulak vermediim iin utanmalymm da... Sonradan duyduuma gre, Rubens bana epeyce kfretmi, bense bu sylediklerinden bir ey anlamadm tabii. Musevi cemaatinin, Regina ile senin iin gmenler brosunun avans olarak istedii yz sterlini de vereceini rendiimde, inanmazsn, bsbtn aklm kart. Cemaatin byle bir eyi stlenmesine bir trl akl erdiremedim. nce bamz sokacak bir yerimiz olsun, en azndan birka kuru kazanaym diye, beni hemen bir iftlie postaladlar.Senin anlayacan, zaman yitirmeden, bir an nce yola kn. Mektubumu okuduunda, tek ncelik verecein ey bu olmal. in banda geri biraz budala gibi davrandm ama, imdi artk bana inanabilirsin.. Breslau'da Regina'yla geirecein her gn senin iin bir kayptr. Hemen Kari Silbermann'a git. Gmen ilerini en iyi o bilir, seni, bana her zaman son derece iyi davranan Alman Seyahat Acentesi'ndeki adama gnderecektir. Vapur biletlerini en kolay nasl alacan o sana syler; nasl bir gemiyle seyahat edecein ya da yolculuunun ne kadar srecei nemli deil. Mmknse yatakl bir kamara al. Pek houna gitmeyecek biliyorum ama ikinci snf kamaradan ok daha ucuz,

  • tek kuruumuzu bile hesaplamak zorundayz. nemli olan bir an nce gemiye binerek denize almanz. Ancak o zaman hepimiz rahat uyuyabiliriz.Yannza alacanz sandklar iin vakit geirmeden Danzig firmasyla balantya ge. Biliyorsun, son anda unuttuumuz bir eya olur diye, sandklardan birini bo brakmtk. Bu kurak yerler iin en nemlisi buzdolab. Bir de mutlaka bir gaz lambasna ihtiyacmz olacak. Gittiim iftlikte elektrik yok. Ayrca sivirisinekler iin iki de cibinlik al. Hatta, paran yeterse tane olsun. Rongai geri pek stma blgesi saylmaz ama nasl bir yere gideceimizi de bilmiyoruz. Eer buzdolabn koyacak yer kalmazsa, paketlerden Rosenthal porselen takmn kar. Buradaki yaantmzda buna ihtiyacmz olmayacak, zaten sadece iek motifli tabaklarmz deil baka eylerden de vazgemek zorunda kalacaz.Regina'nm ve tabii senin de lastik izme ile bir Manchester pantolona (senin de) ihtiyac olacak. Arkadalarna veda ederken sana armaan vermek isteyenler olursa, onlardan Regina'nn iki yl daha rahata giyebilecei bir ift ayakkab rica edebilirsin. Ayakkab satn alacak kadar zengin olacam, en azndan imdilik dnemiyorum."Hereyi toparladnda, yanna alacaklarnn listesini yap. Beraberinde getirecein her eyay tek tek saymalsn. Aksi halde hepimiz iin byk znt olur. Birilerine bir eyler gtrmen konusunda srar etseler de sakn kabul etme. Zavall B'yi hatrla! Hamburg gmrnde ba beladan kurtulduysa bunu srf iyiniyetine borlu. ngiltere'ye gidip gitmeyecei ne malum, ya da yanma ald kitaplar ne kadar iine yarayacak? Senin yapabilecein tek ey, gelecekteki planlarna ilikin azn sk tutup kimseye bir ey sylememen.. En iyisi bu. Biriyle konutuunda, sonunun nereye varaca bilinmez, mr boyu tanan bile, insanlarn iinin ne olduunu bilemezsin ki ...Kendimle ilgili syleyeceklerimi imdilik ksa kesmek istiyorum, yoksa kafan bsbtn karacak. Rongai yaklak bin metre yksekte bir yer, ama korkun scak. Akamlar ise ok souk oluyor (yannda mutlaka ynl bir eyler getir). iftlikte ounluk msr yetiiyor. Ancak bu msrlarla ne yapacam henz kestiremedim. Bunun dnda be yz kadar ineimiz, bir sr de tavuumuz var. Yani, st, tereya ve yumurtadan yana bir skntmz yok. Yalnz ekmek piirme tarifi getirirsen iyi olur.Boy'un (iftlik ua) piirdii ekmek bizimkilerin hamursuzuna benziyor ama lezzeti ondan da kt. Boy, sahanda yumurtay olaanst yapyor, omleti ise beceremiyor. Rafadan yumurta piirirken de her seferinde ayn arky tutturuyor.. Gel gr ki yle uzun bir ark ki, sonunda yumurtalar kat oluyor.Grdn gibi artk burada bana yardm eden bir Boy var. Uzun boylu, tabii siyah (ltfen, btn insanlarn beyaz olmadn Regina'ya anlatmaya al), ad da Owuor. Srekli glyor, dorusu u sralarda bana ok iyi geliyor, skntlarm hafifletiyor.Burada erkek hizmetkarlara Boy deniyor. Ama Boy varm yokmu hi nemli deil. nk burada, bir iftlikte alacak istediin kadar eleman bulabilirsin.

  • Yani artk bir hizmeti kzm yok diye dert edinme. Burada o kadar ok insan var ki. Dorusu hepsini kskanyorum, nk dnyada olup bitenlerden habersizler, stelik geinecek paralar da var.Bundan sonraki mektubumda Ssskind'den daha ok sz ederim. Melek gibi bir insan. Bugn Nairobi'ye gidip postay getirecek. Onun sayesinde mektuplar en az bir hafta nce elimize gemi oluyor. imdilerde bizim iin en nemli ey sk sk haberlememiz. Senden her cevap geliinde mektuplar numaralyorum ve hangi mektubunu yantladm da bir yere not ediyorum. Yoksa hayatmz imdikinden de zor olur. Mmknse Babana ve Liesel'e hemen yaz ki, bizi merak etmesinler.Seni ve ocuumuzu belki de en ksa zamanda kollarma alacam dndke kalbim sevinten pr pr ediyor, mektubumun anneni zeceini dndke de iim daralyor. Bundan byle iki kzndan sadece biri yannda olacak, o da bakalm daha ne kadar? Ama annen olaanst bir kadn, eminim, kzyla torununun Breslau'da yaamaktansa Afrika'da olmalarn tercih edecektir. Regina'ya benden kocaman bir pck, sakn onun hanmevlad olmasna izin verme. Yoksullarn doktora verecek paras yoktur, bilirsin.Bu mektubun seni nasl telalandracan biliyorum, ama artk gl olmalsn. Hepimiz iin. zlemle kucaklarm.Senin Yal Walter'inNot: Rubens'in oullarn eminim seveceksin, delikanl ocuklar. Eskiden gittiimiz dans kurslarndaki genlere benziyor.. kisini de bekar sanyordum, ama sonradan rendim ki, bizim gibi snmaclar gndeme geldiinde, onlar desteklemek amacyla, eleri bri masasnda buluuyormu.Bu konu artk onlara da bkknlk getirmi.

    15 ubat 1938, RongaiSevgili BabacmUmarm bu arada Jettel'den haber alm ve olunun ifti olduunu renmisindir. Annem hayatta olsayd, herhalde "gzel ama zor," derdi, yine de iten atlm bir avukat ve noter bundan daha iyisini hayal edemezdi. Daha bu sabah gn doarken inein karnndan bir buzay kardm, vaftiz edip Sohrau adn verdim ona. Ancak, bir tayn ebesi olmay daha ok isterdim, biliyorsun ata binmeyi senden renmitim.Beni niversiteye gndermekle hata ettiini sakn dnme. Belki bugn sana byle grnebilir. Bu durum daha ne kadar srebilir ki? Benim patron iftlikte deil, Nairobi'de yayor. Buradaki dolabnda bir yn kitab var. Brittanica Ansiklopedileri ile bir de Latince szlk elime geti. Eer Latince bilmeseydim,bu vahi doa ortamnda asla ngilizce renemezdim. imdi hi deilse rmaklar, lejyonerler ve sava hakknda insanlarla sohbet edebiliyorum, hatta "Ben vatan olmayan bir adamm" bile diyebiliyorum. Ama at pat ngilizce paralamam ne yazk ki sadece szde kalyor, yani ie yaramyor. nk

  • iftliktekilerin hepsi siyahi, yerlilerin Svahili dilini konuuyorlar. Sylediklerini anlayamamam onlara mthi komik geliyor.u sralar Prusyallar zerine bir kitap okumaktaym. Dilini beceremesem de en azndan bildiim konular kitapta bulurum diye dndm. Byle bir iftlikte gnler bana nasl uzun geliyor, hayal bile edemezsin. Yine de yaknmak istemiyorum.. Regina ile Jettel'i birka gn sonra burada greceim umuduyla yazgma krediyorum...kiniz iin ise ok endieliyim. Ya Almanlar Polonya'ya girerse? Polanya vatandaln semeyip Alman vatandalnda kalm olmanz onlarn umurunda bile deil. Onlarn gznde hl yahudisiniz, savata aldn madalyalarn da sana bir yarar olacan sakn umma. 1933'ten sonra bunlar hepimiz yaadk.. Eer oteli satm olsaydn, o zaman sen de g etmeyi dnrdn. Her eyden nce bunu Liesel iin yapmalydn, henz 32 yanda, zavallck hayatn yaayamad bile.Berlinli eski bir bankacya (u anda yapt i, bir kahve retim iftliinde uvallar saymak) Liesel'den sz ettim, hlen Sohrau'da yaadn syledim. Bana, buradaki gmenler brosunda bekar kadnlara pek iyi gzle baklmadn syledi. Ancak zengin ngiliz ailelerin yannda ocuk bakcs olarak i bulabiliyorlar.. Eer ikiniz iin yz sterlinlik bir garanti verebilseydim, g etmeniz iin size srar ederdim. Yoksa, Jettel'le Regina'y buraya aldrabilmem bile byk bir ltuf benim iin.Belki de Leobschtz'deki Baro'yla grebilirsin. Barodakiler, son gne kadar bana son derece drst davrandlar. ten karldmda, o gne kadarki btn vekalet paralarn, benim iin muhafaza edeceklerini sylediler.. Senin bir otelinin olduunu ama hi parann olmadn sylersen, baro mutlaka sana yardm eder.. Polonya'daki Almanlar'n yllarca hangi koullarda yaadklarn Leobschtz'te herkes ok iyi bilir.Bense, Liesel'le bugne kadar ne kadar az ilgilendiimi ancak burada dncelerimle babaa kaldmda fark edebildim. yi yrekli, fedakr Liesel, annemizin lmnden sonra, daha iyi bir erkek kardee laykt, sen de katlandn tm fedakrlklar iin, sana ok ey borlu olan bir oula...Bana bir ey gndermene gerekten hi gerek yok. iftlikte para vermeden saladm yiyecekler bana yetiyor. Zaman geldiinde bir gn, Regina'y okula gndermeye (okul burada korkun pahal, ocuklarn okula gitme zorunluluu da yok) yetecek kadar para kazanabileceim bir i bulacam umuyorum. Sadece gl tohumlarn gnderirsen sevinirim. Tanr'mn unuttuu bu topraklarda hi deilse baba evimin bahesinde yetien ieklere kavumu olurum. Liesel'de ukrutun (sauerkraut bir eit lahana) tarifini gnderirse iyi olur. Duyduuma gre burann topra lahana yetitirmeye uygun.kinizi sevgiyle kucaklyorum.Walter

    27 ubat 1938, Rongai

  • Sevgili Jettel'imBugn 17 Ocak tarihli mektubun geldi. Keke Nairobi'den gnderilmi olsayd. Elime gemesi mucize. Bu lkede uzaklklar hayal bile edemezsin. Komu iftlik benim iftlikten 55 kilometre mesafede. Walter Ssskind amurlu, kt yollardan bana ancak saatte gelebiliyor. Yine de Sabbat'* birlikte kutlamak iin her hafta bendeydi. Dindar bir aileden geliyor. Patronu emrine bir araba verdii iin ok ansl. Benim patronum Bay Morrison ise, yerlemek zere le yaptklar zorlu yolculuktan sonra srailli ocuklarn yayan dolamaya altklarn sylyor.. Ssskind beni buraya getirdiinden beri iftlikten hi ayrlmadm.Ne yazk ki burada at yok. iftlikteki tek eek de beni her biniimde srtndan frlatp atnca, feleimi ardm. Ssskind halimi grnce glmekten krld. Afrika'daki eeklere at gibi binilemeyeceini syledi. Buradaki eekler, Almanya'da gl kylarnda grmeye altmz benzerleri gibi kendilerini yle ucuza satmyorlar anlalan.Buraya geldiin zaman, yamurun yatak odasnn iine yamasna herkes gibi sen de alacaksn. nsanlar hibir ey olmam gibi, sessizce yamurun altna kovalarn koyuyor, sonra suya kavutuklar iin bayram ediyorlar. Su ok kymetli. Getiimiz hafta her yer alev alevdi. Heyecandan neredeyse lecektim. Neyse ki Ssskind ziyaretime gelmiti de, fundalk yangnlar konusunda beni aydnlatt. Byle yangnlar burada sk oluyormu.Breslau'daki gnlerin artk sayl. Hatrlar msn, bir mays ayyd, gelecek iin nasl da byk hayaller kurmutuk. Sizi burada greceimi dndke bugn de ayn heyecan yayorum. imdi ikimiz de tek bir eyin nemli olduunu biliyoruz bir an nce bugnleri geride brakmak...ngilizce derslerine mutlaka devam etmelisin, retmeninden holanp holanmaman u noktada o kadar nemli deil. spanyolcay brakabilirsin. spanyolca sadece, Montevideo iin vize alabilseydik gerekecekti. iftlikteki insanlarla anlaabilmemiz iin Svahili dilini renmemiz gerekecek. anslyz, Tanr bu kez bizden yana. nk Svahili renmesi ok kolay bir dil. Rongai'ye geldiimde tek bir szck bile bilmiyordum, imdi ise Owuor'la anlaacak kadar ii ilerlettim. Evdeki eyalardan birini elimle iaret ediyorum o da bana adlarn sylyor, pek de houna gidiyor. Bana Bwana diye sesleniyor. Burada beyaz adamlara byle diyorlar. Sen Memsahib olacaksn, Regina da Toto. Toto Svahili'cede ocuk demek.kinci mektubuma kadar, Svahili dilini daha iyi konumay umuyorum. O zaman Owuor'a, orbay pudingden sonra yemek istemediimi syleyebileceim. Aklma gelmiken, o pudingi olaanst yapyor. lkinde azm hprterek apr upur yeyince, o da azn aprdatarak beni taklit etti, o gnden beri de her gn ayn pudingi piiriyor.Aslnda u skntl gnlerimde daha sk glmem gerekir, ama insan yalnzken glemiyor ki. Hele beynine en anlara direnemedii geceler, hi...

  • Keke sizden bir haber alabilseydim, acaba vapur biletlerinizi alabildiniz mi? Vatandan ayrlmann bu denli nemli olaca kimin aklna gelirdi ki? imdi st samaya gideceim. Daha dorusu Boy'larn nasl sadklarn seyredeceim, ineklerin de adlarn reneceim. Srf kendimi unutabilmek iin.Mektuplarm alr almaz ltfen hemen yaz! Ve ltfen telaa kaplma. nan, sizleri dnmediim bir an, bir gn bile yok.kinize kocaman bir pck, annene ve kardeine de..Senin Yal VValter'in

    15 Mart 1938, RongaiBenim Sevgili Jettel'im!Bugn 31 Ocak tarihli mektubun geldi. Endielerin ve korkularn iin sana yardmc olamadmdan, mektubun beni hayli zd... Bugnlerde ok zc eyler duyduunu tahmin edebiliyorum. Ama gryorsun; kaderin sillesini yiyen sadece biz deiliz. stelik, lkesini terk eden tek insan da ben deilim. Burada, geimlerini saladktan sonra ailelerini getirmek isteyen bir sr erkek var; onlar da aynen benim durumumda, tek anszlklar, Rubens gibi kurtarc bir meleklerinin olmamas. Bana inan, ok yaknda birbirimize kavuacaz. Bu, bizim Tanr'ya borcumuzdur. Hollanda ya da Fransa'ya gitseydik daha m iyi olurdu diye, ii kurcalamann da bir anlam yok. Seim yapacak durumda deildik, ayrca neyin iyi olacan kim bilebilir?Regina'y anaokuluna almak istemiyorlarsa da artk hi nemi yok. Yllardr tandn insanlarn sana selam vermemelerinin ise gelecekteki mutluluumuzda bir rol olmayacak, inan. nemli ile nemsizi birbirinden ayrmay renmenin zaman geldi artk.. Bundan sonraki hayatmzda, senin el bebek gl bebek yetitirilmi olmann hibir deeri yok. Srgnde, insann gemiine baklmyor, nemli olan erkekle kadnn ayn ama iin elele vermesi.. Bunu baaracamzdan eminim. Ah bir gelebilsen ve bir balayabilsek!.Her ikinize de kocaman bir pckSenin Yal Walter'in

    17 Mart 1938, RongaiSevgili SsskindBoy, bu mektubu ka gnde sana ulatracak, bilmiyorum. 40 derece atele yatyorum kafam yerinde deil. Eer bana bir ey olursa, yatamn yanndaki sandn zerinde bir kutu var, karmn adresini orada bulursun.Walter

    4 Nisan 1938, RongaiBenim Sevgili Jettel'im!zlemle beklediim, iyi haberini aldm mektubun bugn geldi. Mektubu, Ssskind tren istasyonundan bana getirdi, gzyalarna boulduumu grnce dehete kapld. Gznn nne getirebiliyor musun, o koca adam da benimle

  • birlikte alad. Neyse ki, burada bizi Alman deil de snmac olarak kabul ediyorlar. yle olunca alamaktan utanmyorsun.Gemiye bineceiniz Haziran ayma kadar zaman bana yle uzun geliyor ki. Doru anmsyorsam, "Adolf Wormann" lks bir gemi, btn Afrika'y dolayor. Demek ki, her limana urayp bir sre orada kalacaksnz, anlalan yolculuunuz benim "Ussukuma" gemisiyle yaptmdan daha uzun srecek. Zaman olabildiince iyi deerlendir ve keyif almaya bak, ama ne olur ne olmaz, yine de, yeni yl eyll aynda kutlayan kiilerle ahbaplk kurmay tercih edin. Yoksa baz tatsz sorunlar kabilir. Ben yolculuum esnasnda kamaramdan hemen hemen hi kmadm, oysa insanlarla bir arada olmak iin son ansmd.Yazk! kiilik kamara nerimi dinlemedin. Oysa, burada ihtiyacmz olan paradan epey tasarrufumuz olacakt, kamarada yabanc bir yatak arkadann ocua hibir zarar olmazd. Evet, ad Regina ama, sonuta kralie deil ya, bunu artk iyice kafasna koymal.u anda yle mutluyum ki, bu yzden seninle tartmak istemiyorum. imdi nemli olan zihnini toparlayarak, sandklar nasl yanna alacanz dnmen. Onlara ok ihtiyacmz olduundan deil, ama duyduuma gre, eyasn sonradan gnderip, hl gelmesini bekleyenler varm. Buzdolabnn bizim iin ne denli nemli olduunu korkarm hl anlayamadn. Bu tropik yerlerde buzdolab gnlk ekmek kadar gerekli. Bu yzden mutlaka bir tane tedarik etmeye al. Ssskind bana Nakuru'dan et getirebilir, ama buzdolab olmazsa et bir gnde kokar. Bay Morrison da patron olarak bu ii cok ciddiye alyor. Tavuklar bile ancak kendisi iftlie geldiinde kesiliyor. En azndan, yumurtalarn yememe izin verdii iin memnunum.Tebrik ederim, petrol lambasn almsn. En azndan karanlkta yolu bulmak iin Bay Morrison'un kymetli tavuklaryla yataa gitmek zorunda kalmayacaz. Gece elbisesini almasaydm da olurdu. Burada onu giyecek yerin olmayacak. Rubens ayarnda insanlarn, seni kendi topluluklarna davet edeceini sanyorsan ok yanlyorsun. Birincisi, burada eski yerleik zengin Musevilerle, bizim gibi ulsuz snmaclar arasnda byk bir uurum var; ikincisi Rubens ailesi Nairobi'de yayor, Rongai'den, BreslauSohrau arasndaki mesafeden de ok uzakta.Afrika hakkndaki yanl hayallerle zihnini bulandrmak istemiyorum. Buraya geldiimde neyle karlaacam ben de bilmiyordum, Ssskind'in buraya geldikten iki yl sonra doal grd eylere ben hl aryorum. Suaheli'ceyi daha iyi konumaya balaynca, Owuor'un benimle nasl candan ilgilendiini de daha iyi fark etmeye baladm.Bir ara hastalanmtm. Bir gn ateim ykseldi. Owuor, Ssskind'i armam iin srar etti. Ssskind gece ge vakit geldi, hemen tehisi koydu. Stma. Neyse ki yannda kinin varm, ksa srede iyiletim. Beni grdnde sakn korkma. ok zayfladm, yzm de olduka sar. Anlayacan, kz kardeinin bana ayrlrken armaan ettii, benim de o zaman hi de gerekli bulmadm minik ayna ok ie yarad. Ama ne yazk ki aynack ou kez tatsz ykler anlatyor.

  • Hastalandnda, bir doktora telefon bile edemediin, stelik ona deyecek parann da olmad bir lkede, ilalarn ne denli nemli olduunu iyice anladm. zellikle tentrdiyot ve kinine gereksinimimiz var. Annen mutlaka bizim gibi insanlarn halinden anlayan ve bu ilalar almana yardm edecek bir doktor tanyordun Bir ocua ne kadar kinin verilmesi gerekir, onu da ren. Seni korkutmak istemem ama, bu lkede insann kendi kendisinin doktoru olmay renmesi gerekiyor. Ssskind'in yardm olmasayd, iim harapt. Tabii yanmdan bir an bile ayrlmayp, beni ocuk gibi besleyen Owuor'u da unutmuyorum. Owuor sadece bir tek ocuumun olduuna bir trl inanmak istemiyor. Kendisinin yedi ocuu var, yanl duymadysam tane de kars. Bir dn, btn ailesini gvence altna almak zorunda. Ama hi deilse bir vatan var. Bu yzden ona ok gpta ediyorum, okumas olmadndan, dnyada olup bitenlerden bihaber olmasna da... in garibi, benim Bay Morrison'dan ok farkl bir Avrupal olduumu fark etmie benziyorRegina'ya benden sz et, babasn tanyacak m bakalm? ocuk bu olup bitenlerden ne anlayacak ki? En iyisi gemiye bindiinizde onunla konuursun. Gevezelik etse de artk nemli deil. Fazla veda ziyaretlerine de gitme! zldnle kalrsn. Babam, Sohrau'ya son defa onlar grmeye gitmemenizi anlayla karlayacaktr. Hatta iine bile gelir. Kaec'i ve anneni benim iin p. Ayrl gn her ikisine de ac gelecektir. nsan sonunun nereye varacan dnemiyor.kinizi de sevgiyle kucaklyorum.Senin Yal Walter'in

    4 Nisan 1938, RongaiBenim sevgili Regina'm!Bugn zellikle sana yazlm bir mektup alyorsun, nk baban seni grecei iin ok mutlu. Bugnlerde daha da uslu olmalsn, akamlan dua etmeyi unutma, elinden geldii kadar da annene yardm et. mzn birlikte yaayaca iftlik eminim ok houna gidecek. Burada bir sr ocuk var. Ama onlarla oynayabilmen iin nce dillerini renmelisin. Burada her gn prl prl bir gne var, yumurtalardan minik sevimli civcivler kyor. Geldiimden bu yana iki buza dnyaya geldi. Ama bir tek eyi iyice kafana koy: Afrika'ya, sadece kpeklerden korkmayan insanlar alyorlar.. Bu yzden cesur olmaya al. Hayatta cesur olmak ikolatadan ok daha nemli.Yanacklarnda yer kalmamacasna bol pckler... Annene, Bykanneye ve Kaete Teyze'ye de birkan verebilirsin.Baban

    1 Mays 1998 RongaiSevgili babam ve Sevgili Liesel'im!Gl tohumlarn, Sauerkraut reetesiyle, Sohrau'dan en yeni haberleri gnderdiiniz mektubunuz dn geldi. Bu mektubun benim iin ne ifade ettiini

  • keke szcklere dkebilseydim! Kendimi, sevgili babacm, bir an iin bir zamanlar cepheden mektup gnderdiin o kk olun gibi hissettim. Her mektubun cesaret ve vatana sadakat duygularyla doluydu. Ama en byk cesarete, insann vatansz kaldnda ihtiyac olaca, o gnlerde hibirimizin aklna bile gelmemiti.Avusturyallar'in Reich'a getirilmelerinden bu yana, sizler iin eskisinden de ok endieleniyorum. Almanlarn ekler'e de ayn ans tanmayacaklarn kim bilebilir. Ya Polonya'nn gelecei ne olacak?Afrika'ya gelir gelmez, sizler iin bir eyler yapabileceimi sanmtm. Ancak, yirminci yzylda insanlarn btn dertlerinin geim ve ban sokacak bir dam olabileceini hi dnemezdim. Jettel ve Regina buraya gelene kadar ne yazk ki yapacak bir ey yok. Yumurta, tereya, st ve stne bir de aylk kazancnn olaca bir i bulmak aslnda daha sonra da epey zor olacak.En azndan, gmenlere danmanlk yapan bir Musevi brosuyla temasa geebilirsiniz. Srf bunun iin Breslau'ya bile gitmeye deer. Hi deilse Jettel'le Regina'y da grm olursunuz. nk onlarn Afrika yolculuuna kmadan nce bir kez daha Sohrau'ya gelmelerini istememitim. Mektuplarndan Jettel'in, buna ok sinirlendiini fark ettim.Ama her eyden nce sevgili babacm artk bo hayallere kaplmayn. Almanyamz bitti, ld. Bizim sevgimizi tepti.. Her gn biraz daha yreimden karp atyorum. Sadece bizim Schlesierland'mz asla boyun emeyecek..Burada vatandan bunca uzakta, dnyada neler olup bittiini nasl rendiimi belki de merak ediyorsunuzdur. Startler'lerin ayrlrken bana armaan ettikleri radyo gerek bir mucize. Alman kanaln evdeki kadar net alyorum. Dostum Ssskind'in dnda (o komu iftlikte yayor, buraya gelmeden nce de iftilik yapyormu) benimle Almanca konuan tek kii bu radyo. Acaba Bay Gbbels, Rongai'de yaayan bu yahudinin, anadiline duyduu zlemi, onun yapt konumalarla giderdiini duysayd houna gider miydi dersin?Bu zevki de sadece akamlar tadabiliyorum. Gndzleri ise, yerlilerle konuuyorum, hepsinden iyisi bu, bir de ineklere davalarm anlatyorum. Melul gzl bu hayvanlar her eyi yle iyi anlyorlar ki.Ssskind, yaam alglamaktaki mizahi igdmn, bu lkede diki tutturacak denli gl olduunu iddia ediyor. Bunu sylerken korkarm baz eyleri kartryor. Aslnda, Wilhelm Kulas olsayd iyi bir kariyer yapabilirdi. Burada teknisyenlere mhendis diyorlar, ok abuk da i buluyorlar, Bense, "lkemde iken adalet bakanydm" diye iddia etsem bile, bu beni hibir yere gtrmez. Onun yerine ben de, iftlik hizmetkrma, "Kalbimi Heidelberg'te braktm"* arksn rettim. Her szc renmekte bu kadar zorlanan birini, yumurta piirme saatinin yerine rahatlkla kullanabilirsin. Rafadan yumurtalarm, onun sayesinde ayn evdeki kvamnda piirebiliyorum. Grdnz gibi ben de burada kk baarlarmla avunuyorum. Daha bykleri ne yazk ki zaman alacak.Hepinizi zlemle kucaklyorum.

  • Sizin Walter'mz

    25 Mays 1938, RongaiBenim Sevgili na'm, benim sevgili Kaete'im Bu mektubu aldnzda, Tanr izin verirse, Jettel ve Regina yola km olacaklar. u anda ne hlde olduunuzu tahmin edebiliyorum, ama inan, Breslau'yu ve sizleri dndke, neler hissettiimi szcklere dkmekte zorlanyorum. Biz ayrldktan sonra Jettel'i avutmak iin elinizden geleni yaptnz, benim mark Jettel'im, tandm kadaryla eminim epey banz artmtr.Jettel iin endielenmeyin. Buraya alacana inanyorum. Son yllarda, zellikle de son aylarda yaadklarndan sonra,* "leh hab mein Herz in Heidelberg verloren", Almanlarn ska syledii pek sevilen nl bir sarkdr, .Neminim bir tek eyin nemli olduunu anlamtr: birlikte ve gven iinde olmamz. Biliyorum sevgili na, benim gibi fkeli biri, Jettel'in de, suyuna gidilmedii zaman hemen ly karan, dikkafal, inat bir ocuk olmas, seni her zaman endielendirmitir, ama bunlarn hibirinin bizim evliliimizle bir ilgisi yok. Jettel, hayatmn byk akyd, her zaman da yle kalacaktr. Bazen hayatm zorlatrsa da.Gryorsun, Afrika'nn hi batmayan kzgn gnei insann dilini nasl da zyor, ama zaman geldiinde insan baz eyleri aka syleyebilmelidir. Bence imdi tam sras: Sevgili na'm, yeryznde senden daha iyi bir kaynvalide daha yoktur.. Sakn kzarm patateslerinden sz ettiimi sanma, rencilik gnlerimden sz ediyorum. Evine geldiimde henz ondokuz yandaydm, bana olun gibi davrandn. Ne kadar uzun zaman geti ve ben, yaptklarnn karln ne kadar az verebildim!.imdi hepiniz gl olmalsnz!. Amerika ile mektuplamanzdan ok mitliyim. Her frsat deerlendirin. Biliyorum, dualarla aran pek iyi deildir, bense Tanr'nn yardmna snmay ihmal etmiyorum. Umarm bir gn ona teekkr edecek frsat bana verir.Jettel ve Regina burada prensesler gibi arlanacaklar. Regina iin, sedir aacndan ba ksm ta sslemeli harikulade bir karyola yaptrdm (burada yaamak iin hibir eyim yok geri ama istediim kadar aac kesebiliyorum). Tac nce kadn zerine izdim, sadk hizmetkarm ve arkadam Owuor, elinde ba ile yar plak dev gibi bir adam getirdi, bizim tac bir gzel yonttu. Btn Breslau'da eminim byle gzel bir paray daha bulamazsn. Yamur yadnda Jettel'in ayaklar amura batmasn diye, evle dardaki baraka tuvalet arasndaki patikay tahta dettim. Burada en kk bir ii bile insann kendisinin yaptn grnce, umarm ok armaz. Evden tuvalete gitmek dakika sryor. shal olunca tabii daha az.Belediyeye ve bizimkilere yardm eden kim varsa, herkese selamlarm ilet, kendinize iyi bakn!. Bunlar yazmak bana aptalca geliyor ama, insan hissettiklerini baka nasl ifade edebilir ki?

  • Sonsuz sevgilerimle, Sizin Walter

    20 Temmuz 1938, RongaiBenim sevgili Jettel'imBugn Southampton'dan yazdn mektubunu aldm. Bir bana yaayan yalnz bir adam olarak nasl rahatladm, nasl mutlu oldum bilemezsin.. Nihayet, nihayet, nihayet... Artk korkmadan birbirimize yazabileceiz. "Adolf Wormann" gemisinin postalar toplad urak limanlarn adlarn vermeyi akl ettiin iin sana hayranm. Bunu o zaman hi dnmemitim. Demek bu mektup Tanca'ya gidecek. Doru hesapladysam, orada senin eline gemi olacak. Nis'e yazmak iin zaman ok az. Umarm, ok hayal krklna uramadm. Posta beklemenin ne demek olduunu ok iyi bilirim.Regina ilk siyah adamlar Tanca'da grecek. Bizim kk korkak tavan umarm ok rkmez. Yolculuk heyecann yenmi olmasna ok sevindim. Belki de onu olduundan fazla nazl sanyorduk. Senin, ne hlde olduunu dnebiliyorum. Annenin Hamburg'a kadar sana elik etmesi houma gitti. mitsiz bir yrein hl bakalarn dnebilmesi ne gzel!Buzdolabn satn almadn diye tasalanma. Etleri ve tereyan, bir gzel yeni gece elbisenin iine sarar, sonra da hepsini yakc gnete rzgra salarz. aka deil, ipekli kumalar iinde olmasa bile, insanlar yiyecekleri burada byle soutuyor, bizde bir kere deneyebiliriz. Hi deilse, gece elbisenin bir ie yaradn grnce iin rahatlar. Dn muz aldm. Sakn yarm kilo ya da bir kilo sanma, koca bir hevenk, zerinde en az elli muz var.. Regina bunu grnce aracak. Burada kadnlar arada bir, ellerinde koca muz hevenkleri ile gelip iftliklere satyorlar. lkinde, sadece adet muz satn almak istediimi gren btn siyahiler bama toplanp neredeyse glmekten leceklerdi. Muz burada ok ucuz (hatta bizim gibi, bir ie yaramaz Museviler iin bile) ve de yemyeil, ama tad olaanst. Keke her eyin tad burada byle gzel olsa.Geleceksiniz diye, galiba Owuor da seviniyor. gndr benimle kst. Cmle kuracak kadar Suahelice'yi rendiimde, her gn ayn pudingi yemek istemediimi itiraf edince, deli oldu. Pudingini ilk yediim gn ne kadar beendiimi syleyip duruyor. Bu tatlyla ilk tanmamzda azm aprdattm anmsatp, yznde alayc bir ifadeyle beni szp durdu. Ben de st dkm kedi gibi kalakaldm. Suahelice'de, "deiiklik" szcnn karln, (tabii byle bir szckleri ayet varsa ), elbette bilmiyordum.

    Buradaki insanlarn zihniyetini anlamak epey zaman alacak, ama hepsi de ok sevimli, eminim ok da akll. En azndan insanlar bir yere hapsetmeyi ya da lkelerinden kovmay asla akllarna bile getirmezler. Yahudiymiiz, snmacymz, ya da kaderin cilvesi bu ya, hem yahudi hem de snmac olmamz kimsenin umurunda deil. yi bir gnmde, bazen bu lkeye alabileceimi dndm oluyor. Belki de bu siyah adamlarn anlar unutmaya yarayacak bir ilalar (ilaca burada Daua diyorlar) vardr.

  • imdi benim iin ok ilgin bir olay anlatmak istiyorum. Bir hafta nce Heini Weyl aniden kageldi. Hani u, Tauentzien Meydannda byk amarhanesi olan adam. ten atldktan sonra nereye g edeceimizi bilmediim bir srada babamn tavsiyesi zerine ona gitmitim. Adam bana sadece elli sterlin istiyorlard, bu yzden Heini o zaman bana Kenya'y nermiti.imdi onbir aydr burada; bir otelde i bulmay denedi ama olmad. Garsonluk beyazlara pek uygun bir i saylmyor, daha iyi bir pozisyon iin ise ngilizce bilmek gerekiyor. Sonunda Kisimu'da bir altn madeninde menajerlik buldu (ki burada herkes menajer, ben bile). Kisumu'nun korkun scak bir iklimi var, hatta stma blgesi diye de biliniyor, ama o btn bunlara ramen iyimserliini kaybetmedi. Rongai, Nairobi'den Kisuma'ya giden yol zerinde olduundan, cebindeki son paras ile satn ald bir arabayla kars Ruth'la birlikte bize urad. Btn bir gece laklak yaptk, Breslau'dan anlarmz tazeledik.Owuor'da puding fkesini unutup, sadece Bay Morrison iin kesimine izin verildii halde, elinde bir tavukla geldi. Sylendiine gre tavuk ayaklarnn dibine cansz dvermi.iftlie birinin ziyarete gelmesi ne byk nimet bilemezsin! nsan lm de yeniden dirilmi gibi oluyor.Weyl'ler'in dediklerine gre, Fritz Feuerstein'la iki erkek kardei Hirschl tutuklanmlar. Schlesinger'in bir mektubundan, Hans Wohlgemut'la kaynbiraderi Siegfried'i de gtrdklerini rendim. Bunu oktandr biliyordum, ama Breslau'dan ayrlana kadar sana bu tutuklamalar yazmak istemedim. Yahudi bir avukata gitmeyi bir trl kabullenemeyen, bizim iyi yrekli, sadk Greschek'in, Cenova'ya kadar trende bana elik ettiinden de sana hi sz etmedim. O da bana buraya bir mektup gnderdi. Cevaplamadm iin umarm beni anlayla karlamtr.Tanr'nn ne sevgili kullaryz, artk ekinmeden, korkmadan birbirimize mektup yazabiliyoruz. "Adolf VVrmann" gemisinde, bitiiinizdeki masada Naziler varsn hayranlkla Hitler'den sz etsinler, kulak asma. Hi nemli deil! Byle krlganlklar zengin insanlarn harcdr, bunu artk iyice kafana koy. Sizin iin sz konusu olan u anda VVrmann gemisinde olmanzdr, yoksa kimlerle seyahat ettiiniz deil.Mideni bulandran bu insanlar bir ay sonra grmeyeceksin bile. Owuor'a gelince, o zaten insanlar nasl inciteceini bile bilmez.Ssskind, patronunun, Mombasa'ya giderken arabasn almasna izin vereceini umuyor. yle olursa, ikinizi de gemiden alr, direkt buraya getiririz. Direkt dediime bakma, asfaltlanmam yollardan en az iki gn, ama bir geceyi Nairobi'de Gordon ailesinin yannda geirebiliriz. Gordon'lar drt yldr orada yayorlar, yeni gelen herkese de her an yardma hazrlar. Ama eer Ssskind'in patronu, bir snmacnn lm korkusundan aylar sonra karsyla ocuunu kollarna alma zlemiyle yanp tututuunu anlayla karlamazsa da, sakn zlme. Mombasa'daki Musevi cemaatinden kim olursa, Nairobi'ye giden trene sizi koyar, oradan Rongai'ye devam etmenize de yardm eder. Buradaki

  • cemaatler mkemmel alyor. Ama ne yazk, sadece lkeye girilerde yardmc oluyorlar.Kavuacamz ana kadar, haftalar, gnleri deil, artk saatleri sayyorum. Kendimi dn gecesi gerdee girecek damat gibi hissediyorum.Sevgiyle Sizi Kucaklayan Yal VValteriniz

    II. BLM

    Owuor, Regina'y arabadan indirirken, "Toto" diyerek glmsedi. Kk kz, nce hafife yukar frlatp, sonra tekrar yakalayarak gsne bastrd. Kollar yumuak, scak, glerken grnen dileriyse bembeyazd.. ri gzbebekleri yzn adeta aydnlatyordu. Kafasna geirdii koyu krmz takke, Regina'nn uzun yolculua kmadan nce kek piirmek iin kum sandna koyduu stste geirilmi bakralara benziyordu. Takkeden incecik pskll siyah bir ponpon sallanyor, kenarlarndan minicik siyah lleler sarkyordu. Owuor'un pantolonunun stne giydii uzun beyaz gmlek, uslu ocuklarn resimli kitaplarndaki neeli meleklerin elbisesine benziyordu. Yass bir burnu, kaln dudaklar vard, kafas kapkara bir mehtaba benziyordu.. Alnna biriken terler, gnein vurmasyla rengrenk inci tanelerine dnyordu. Regina hayatnda hi byle minik inci taneleri grmemiti.Owuor'un teninden yaylan bal rayihal gzel koku, tm korkulan silip spryor, kck bir kz adeta yetikin biri oluyordu. Regina, bedenindeki tm yorgunluu ve aclar koparp alan bu byl havay iyice iine ekebilmek iin azn alabildiine at. imdi Owuor'un kollarnn kendisine g verdiini daha iyi hissediyor, dilinin zldn fark ediyordu.Regina, gzel, yabanc szc tekrarlad, "Toto!"Koca adam, gl elleriyle kk kz usulca yere indirdi. Kulaklar gdklayan grtlaktan bir kahkaha patlatt. Birden yksek aalar yerlerinde yle bir dndler, bulutlar dans etmeye koyuldular, kara glgeler gnein aklna sndlar.Owuor yeniden gld, "Toto!"... Sesi tok ve scackt. Regina'mn geceleri hayal ettii, byk hznl ehirdeki, birbirleriyle fsldaan, alaan insanlarn sesine hi benzemiyordu.Regina, "Toto!" diyerek sevinle karlk verdi.Gzlerini yle bir at ki, gnn aydnlnda ldayan noktacklarn ateten bir top olup sonra kaybolduunu grd. Baba, kk beyaz elini annenin omzuna koymutu. Baba ve anneye yeniden sahip olma duygusuyla, Regina'nn aklna birden ikolata geldi. rkek rkek kafasn sallad, annda teninde souk bir rzgrn temasn hissetti. Acaba ikolatay aklna getirirse siyah adam bir daha hi glmeyecek miydi? Yoksul ocuklara artk ikolata yoktu. Babas avukatl brakalberi Regina da yoksullatm biliyordu. Anne gemideyken her eyi anlatm, aptalca sorular sormayp, sylenenleri ok iyi kavrad iin de

  • Regina'y vmt. Ama imdi kavurucu scakla birlikte nemli olan bu yeni havay solurken, hikyenin sonunu pek anmsayamyordu.Sadece, annesinin beyaz elbisesinin zerindeki mavikrmz ieklerin kular gibi uutuunu gryordu. Babasnn alnnda biriken inci tanecikleri de l l parldyorlard, geri Owuor'un yzndekiler gibi gzel ve rengrenk deildiler ama, yine de Regina'y elendirmeye yetiyordu."Gel, ocuum," Regina annesinin seslendiini duydu, "bir an nce gneten kamalyz". Babasnn elini kavradn hissetti, ama parmaklar artk onun deildi, sk sk Owuor'un gmleine yapmlard.Owuor kzn ellerine vurup, parmaklarn zgrlne kavuturdu. Evin nndeki kk aaca tnemi olan byk siyah kular bararak bulutlara doru uutular, ardndan krmz toprak zerine plak ayaklarn vura vura Owuor da uar gibi gzden kayboldu. Beyaz melek entarisi uzakta rzgrdan toparlack olmutu. Owuor'un gittiini grmek Regina iin kt oldu.Gsnn tam ortasnda, her defasnda byk bir zntnn habercisi olan o keskin acy hissetti, ayn anda, annesinin yolculua kmadan nce kendisine sylediklerini anmsad, annesi ona, "Yeni yaamnda artk alamamalsm." demiti. Gzyalarnn akmamas iin, gzlerini yumdu. Yeniden atnda, Owuor'un sararm otlardan kendilerine doru gelmekte olduunu grd. Kollarnda kk bir karaca tayordu."Bu Saura. Saura, senin gibi bir Toto," dedi. Regina sylediklerinden bir ey anlamad halde, kollarn at. Owuor titreyen hayvanc ona uzatt. Srtst yatyordu, incecik bacaklar vard. Kulaklar, sandkta koyacak yer kalmad iin, yolculua karken yanma alamad bez bebei Anni'ninki kadar kckt. Regina o gne kadar bir hayvan ellememiti. Ama iinde en ufak bir korku duymad. Ban edi, salar kk karacann gzlerine deiyordu, dudaklaryla hayvann alnna bir pck kondurdu."Hayvanck ackm" diye fsldad Regina; "benim gibi".Jettel: "Aman Tanrm, hayatn boyunca bugne dek byle bir ey sylemedin.""Bunu benim karacam syledi, ben deil.""Bakyorum artk bir zenci gibi konuuyorsun," dedi Ssskind. Gl Owuor'unkine benzemiyordu ama, yine de kulaa pek fena gelmiyordu. Regina karacay skca gsne bastrd, imdi scack bedeninden gelen dzgn kalp atlarndan bakaca bir ey duymuyordu. Hayvann gzlerini kapad. Babas uyuyan hayvan Regina'nn kollarndan alarak Owuor'a uzatt. Sonra Regina'y kk bir ocukmu gibi kucana alarak eve tad."Ne gzel!" diye sevinle bard Regina; "damda delikler var. Bugne kadar byle bir ey grmedim".Walter, "Buraya gelene kadar ben de grmemitim. Hele bir bekle, ikinci hayatmzda her ey ok farkl." dedi.Regina mutlu bir sesle: "kinci hayatmz yle gzel ki!" dedi.Owuor daha ilk gnden ard gibi, karacann ad Saura kald. Saura, kk evin arkasndaki byk bir ahrda kalyordu, scack diliyle Regina'nn

  • parmaklarn yalyor, kk bir teneke kaptan st iiyordu. Birka gn sonra krpe msr koanlarn dileriyle ineyecek hle gelmiti. Regina her sabah ahrn kapsn ayordu. Saura hemen yksek otlar arasndan srayarak kalkyordu. Otlamadan dnerken de ban Regina'nn kahverengi pantolonuna srtyordu.Akam gne gkyznden kaybolup, iftlik siyah mantosuna brndnde, Regina, annesinden kk erkek kardele, kk kzkardein hikyesini anlatmasn bekliyordu. Kk karacasnn da gnn birinde gen bir olana dneceini biliyordu.Saura'nn bacaklar tomurcuk aan aalarn arkasndaki otlarn boyunu getiinde, Regina da, babasnn stlerini sad ineklerin adlarn ezberleyip tek tek syler hle geldiinde, Owuor siyah benekli beyaz kpei iftlie getirdi. Regina, yldz parlaklnda gzleri, uzun ve nemli bir burnu olan bu sevimli kpein boynuna hemen kollarn dolayverdi. Evden frlayan anne hayretle seslendi: "Hani kpeklerden korkuyordun?"."Burada korkmuyorum.""Ona Rummler" adn verelim, dedi Baba. yle dokunakl bir sesle sylemiti ki, Regina glmemek iin yutkundu, kkrdayarak, "Saura gibi gzel bir isim""Ama Rummler Alman ad. Oysa sen sadece Suahelice'yi beeniyordun""Rummler de houma gitti""Rummler ad nereden aklna geldi" diye anne hayretle sordu, "Leobschtz'deki Kreisleiter'in adyd.""Ah Jettel anlamyor musun, biraz elenelim. imdi gnboyu hey Rummler, seni pis herif diye seslenir, sonra da kimse bizi tutuklamaya gelmedi diye seviniriz."Regina iini ekerek, kk sarkk kulaklaryla sinekleri kovalayan kpein koca ban okamaya koyuldu.Baba her zamanki gibi anlamad eylerden konuuyordu. Gld zaman da, Owuor'un glleri gibi dalarda yanklanmyordu. Regina kpein kulana, gen bir prense dnen karacann yksn fsldarken, baba Saura'nn ahrna doru bir gz att. Walter Regina'nn yksn duyduunda Regina'nn bir erkek karde istediini anlad.Rzgar kulaklarn okarken, annesiyle babasnn durmadan Rummler diye seslenmelerini iitiyor, sesleri ok net duyduu halde, ne sylediklerini doru drst anlayamyordu. Her szck, eliyle yakalamaya alt bir sabun kp gibi hemencik snp gidiveriyordu.Regina, Rummler'den hemen sonra iftlie gelen Aja'y da sevmiti. Son kzlln ufukta kaybolduu, dikenli akasyalara tnemi kara akbabalarn kanatlarndan kafalarn kardklar bir sabah, evin kapsna gelmiti. Aja, burada ocuk bakcsnn adyd, nden ve tersten okunduunda ayn anlama geldii iin de Suahelice'deki dier szcklerden daha kolayd. Aja da, Rummler ve Saura gibi Owuor'un bir armaanyd.nlerindeki imenlikte derin kuyular bulunan beyaz tatan evlerde yaayan zengin ifti ailelerinin hepsinin birer Aja's vard. Ovvuor Rongai'ye gelmeden

  • nce, byle bir iftlikte, arabas, bir sr at, tabii ocuklara bakmak zere bir de Aja's olan bir Bwana'nin beyaz adam) yannda almt.Nehrin kysndaki kulbelerden birinde yaayan gen kadn getirdii gn "Aja'nm olmad bir ev iyi deildir," demiti. Teekkr ederken, "senta sana" demeyi rettii Memsahib (beyaz kadn) beenisini Owuor'a gzleriyle anlatmaya almt. Aja'nm Saura'nnkiler gibi yumuack, iri kahverengi gzleri vard. Minicik ellerinin ayalar, Rummler'in derisinden daha beyazd. O da Owuor'un Jaluo kabilesinden geliyordu ama, teni onunkinden daha akt. Sa omzuna koca bir dmle tutturduu sar atk rzgrdan aldka, kk diri gsleri ipe dizilmi ampuller gibi srtyordu. Aja hibir eye ne fkeleniyor ne de sabrszlk gsteriyordu. Az konuuyordu ama grtlaktan kard ksack sesler bile gzel bir ark gibi kyordu.Regina Owuor sayesinde dillerini nasl o kadar ksa zamanda ve mkemmel rendiyse, Aja ile de yaamna suskunluu renmek girmiti. Her gn le yemeinden sonra, evle mutfak arasndaki avluya karlar ve avludaki aacn glgeliinde otururlard. Scak stle, sahanda yumurtalarn kokusunu en gzel buradan alabiliyorlard. Kokuya doyup, dama slannca da yzn usulca Aja'nm atksna saryordu. Sonra da kula iki yrein atnda uykuya dalar, gne gkyznden iyice ekilip, glgeler uzaynca da, Rummler'in yzn yalamasyla uyanrd.Sonra sra Aja'nn uzun sapl otlarla kk sepetleri rd saatlere gelirdi. Elleriyle otlarn arasndan ayklayarak uyandrd minik kanatl hayvancklarn, tm dileklerini Tanr'ya ulatiran uan atlar olduunu sadece Regina bilirdi. Aja iini yaparken bir yandan dilini aplatr, ama bunu yaparken de dudaklarn hi kprdatmazd.Gecelerin grltleri hep aynyd. Karanlk bastnda, srtlanlarn ulumas duyulur, kulbelerden zaman zaman ark sesleri ykselirdi. Regina yataktayken bile bu seslerden nasibini alrd. atya kadar uzanamayan evin duvarlar ok alak olduundan, kendi odasndan annesiyle babasnn konumalarnn her kelimesini duyard.Fsldar gibi konusalar da, sesleri gndz olduu kadar yksek gelirdi. Kimi nisbeten sessiz gecelerde bu sesler ar vzltlarna bazen de Rummler'in, dilinin bir iki hereketiyle anan boaltrken kard homurtulara benzerdi. Ama bazen de srtlanlarn ilk ulumalaryla, birbiri ardndan gelen korkulu konumalarn duyulduu, bitmek bilmeyen uzun ve kt geceler de olurdu. Ancak afakla beraber korkulu sesler yerini uyanan horozlarn seslerine brakrd.Bu grltl gecelerin sabahnda Walter inekleri saan obanlardan da erken ahrlarda olurdu, Jettel de mutfakta uykusuzluktan kzarm gzleriyle fkesini, tten ocan zerindeki st kabnda sndrrd.. kence gibi geen bir geceden sonra Rongai'nin serin akamlan btn bir gnn kzgnln alarak bulanm zihinleri rahatlayana kadar birbirleriyle hi konumazlard.

  • Sonra yaptklarndan utanarak barrlar, ite o anda iftlik yaamnn kzlarna ne kadar yaradn fark ederlerdi. Eskiden, yabanclar kendisine sadece glmseyerek baknca bile, utanarak ban ne eip, ellerini arkasnda kavuturan rkek ocuk bukalemun gibi deiivermiti. Rongai'deki yaam salna iyi gelmiti. Artk pek ender alyor, Owuor yanndayken de hepglyordu. Sesinde ocukluktan eser kalmamt. Walter'i kskandracak kadar kendinden emin grnyordu.Regina'nn Owuor ve Aja ile kendi dillerinde konuabilmek iin Jaluo'ca rendiini syledii gn, Jettel, "Annem zaten hep sylerdi," dedi, "ocuklar abuk uyum salarlar.""Desene senin iin de mit var.""Bana hi de komik gelmiyor.""Bana da."Walter ani k yaptna hemen piman oldu. Eskiden yapt masum akalar zler olmutu. Alayc tavr krc olduundan beri, Jettel'in huzursuzluu bylesi akalar affedemez hale gelince, iyi gnlerinde doal grdkleri ufak krlganlklara imdi ikisi de tahamml edemiyordu.Jettel'le Walter1 in birbirlerine kavuma mutluluu ne yazk ki uzun srmemiti, zaman gemeden yreklerini actan mitsizliin penesine dmlerdi. tiraf etmekten ekiniyorlard ama, iftlikteki yalnzln getirdii zoraki birliktelik ikisini de skyordu. Belki de bir balarna kalsalar daha az ac ekeceklerdi.Birbirlerine baml olmaya almamlard. Kendilerinin dndaki heyecan verici deiik yaantlarla dolu bir dnyann varlndan habersiz gnn her saatini birlikte geirmek zorundaydlar. Evliliklerinin ilk yllarnda iken, alay edip burun kvrdklar hatta skc bulduklar kk kasaba dedikodular, imdi geriye dnp baktklarnda elenceli ve heyecanl geliyordu. Eskiden olduu gibi, kk atmalar sonrasnda bir sre iin ayrlp, sonra da anmsadklarnda kendilerine masum grnen atmalar srasndaki ineleyici szleri unutturan mutlu kavuma anlar da artk gemite kalmt.Walter'le Jettel birbirlerini tandklar gnden beri hep kavga etmilerdi. Walter'in, itiraz kabul etmeyen, parlamaya hazr takn bir yaradl, Jettel'de ise; ocukken ok gzel olup, gen yata dul kalm bir anne tarafndan prensesler gibi el stnde yetitirilmi bir kadnn kendine gveni vard.Uzun nianllk dneminde sradan, sama eyler yznden kan atmalarn stesinden gelemeyip hl yoluna gidememekteki beceriksizliklerinden hep yakmmlard.. Bu kk kavgalar ve sonrasnda gelen barmalar, birbirlerine olan sevginin bir paras olarak kabullenmeyi ancak evlilikleri srasnda renmilerdi.Regina dnyaya gelip alt ay sonra da Hitler iktidar olunca birbirlerine eskisinden daha sk sarlmlar, ama kendi yarattklar bu cennette dlandklarnn o zaman farkna varamamlard. Gerekte ne olup bittiini, imdi ancak burada Rongai'deki yaamn tekdze aknda anlyorlard. Genliin verdii o inanlmaz gle, oktan dlandklar bir vatana

  • tutunabileceklerine dair hayallerini be yl inatla srdrmlerdi. imdi grebildiklerini o zaman neden fark edememi olduklarna zlp, cehaletlerinden, uza gremeyilerinden utanyorlard.Zaman hayallerine galip gelmiti. 1 Nisan 1933'te, Almanya'nn batsndaki Musevi iyerlerinin boykotu, durumu kabullenenlerin gelecee dair umutlarn krmt. Yahudi hkimler grevlerinden, profesrler niversitelerden atlmlard. Avukatlar ve doktorlar geimlerinden olmular, tccarlar ilerini, balangta bu dehetin uzun srmeyeceini zanneden btn muse viler de inanlarn kaybetmilerdi. Almanya'nn Yukar Silezya blgesindeki yahudiler ise, Cenevre Aznlklar Anlamas sayesinde balarna gelebilecek felaketlerden kendilerini koruyabilmilerdi.Walter, Leobchtz'de avukatlk stajna balad ve hatta noter olduu hlde, kendisine neden boykotu bir asi gibi davrandklarma bir trl akl erdirememiti. Oysa hafzasndaki Leobschtz sakinleri (birka dnda, ki onlarn isimlerini sayabilirdi) hep dost canls ve hogrl insanlard. Yukar Silezya blgesinde de yahudilere kar giderek artan bir fke olumasna ramen, insanlar yine de yahudi bir avukata gitmekten vazgememilerdi. imdi ona biraz tuhaf ve kibirli bir tavr gibi grnyordu ama o zamanlar, bu insanlar kendisini dier yahudilerle bir tutmad iin epey bbrlenmiti.Cenevre Aznlklar Anlamasnn sona erdii gn, Walter avukatlk grevinden alnmt. Bu, Almanya ile ilk atmasyd ki, bunu bir trl kabullenememiti. Bu darbe ona ar geldi. Ailesine kar olan sorumluluk duygusu gibi igdsnn de bir daha asla dzelmemecesine iflas ettii duygusuna kaplmt.Jettel ise, iinde eksilmeyen yaama sevinci ve ocuksuluuyla, tehdidin bykln kavrayamamt. Kendisine hayran kk bir dost ve tandk topluluunun odak noktas olmak ona yetiyordu. ocukken, nasl olduunun pek de farkna varmadan sadece yahudi arkadalar edinmiti, okulu bitirince de yahudi bir avukatn yannda staj yapm, Walter'in KC renci brosuyla olan ilikileri sayesinde de sadece yahudilerle balant kurmutu. 1933'den sonra da sadece Leobschtz'deki Musevilerle dostluk kurmu olmas onu rahatsz etmemiti.. ou annesinin yandayd, Jettel'in genlii, cazibesi ve dostluu ile hayat buluyorlard. stelik o sralar Jettel hamileydi ve ocuksu haliyle dokunakl bir grn vard. ok gemeden Leobschtz'ller tarafndan da tpk annesi gibi martld, balangta duyduu korkularn aksine, kk ehir yaam houna gitmeye balamt. Sklnca da Breslau'ya gidiyordu.Pazar gnleri ounluk Tropau'ya gidilirdi. ekoslavakya snrnda, ksa bir yry mesafesindeydi. Lezzetli nitzeller ve zengin pasta eitlerine olan dknlnn tesinde, Jettel'e komu bir lkeye gezinti yapma hayali bile yetiyordu.Gndelik alveri, dost davetleri, Breslau'ya yaplan yolculuklar, sinemaya gitmek, sadece yksek atele yatan bir hastann yatanda dost bir aile hekimi tarafndan ziyaret edilmesi gibi yaamsal gereksinimlerin bir gn gelip de ulalamayacak olmas asla Jettel'in aklna gelmezdi. Vatandan g etmenin ilk

  • basama olan Breslau'ya gidi, yahudileri topraklarna almay kabul edecek bir lkenin mitsiz araylar, VValter'den ayrl ve nihayet onu bir daha gremeyip, Regina'yla Almanya'da tek basma yaamak zorunda kalaca korkusu, Jettel'i akln bir anda bana getirdi.. Artk hibir gelecek vaad etmeyen anlk zevklerle geen o yllarda neler olup bittiini sonunda anlad. Kendini dnya aklls sanp, insanlar anlama konusundaki gl igdsne inand iin, stne stlk sorumsuzluundan ve iyiniyetli oluundan adeta utan duydu.Rongai'de kendi kendisini sorgulay, sululuk duygusu ve huzursuzluu iyice artt. Jettel, iftlie geldii ay iinde ev, ineklerin ahr ve ormandan baka bir ey grmemiti.. lkeye geldiinde, bedenini halsiz brakan, kafasn sersemleten kuraklktan olduu kadar hemen ardndan balayan yamurlardan da nefret etmiti. Gnlk yaamn, umutsuzca balklarla boumak, mutfaktaki oca iin kuru odun toplamakla snrlamt.Her an, stma ve Regina'nn lmcl bir hastala yakalanmas korkusu iindeydi. Her eyden te, Walter'in iini kaybedip, Rongai'yi terk etmek zorunda kalacaklar ve barnacak bir yuva bulamayacaklar panii ile yayordu. Jettel, gerekleri grme konusundaki keskin igdsyle, her geliinde Regina'ya pek de dosta davranmayan Bay Morrison'un, iftlikte olup bitenlerden kocasn sorumlu tuttuunun da farkndayd.Msrlar nce ok kurumu, sonra da slanmlard. Budaydan rn alnamamt. Tavuklar bir gz hastalna yakalanmlard, gnde en az be tanesi telef oluyordu. nekler yeterince st vermiyorlard. Yeni doan son drt buzadan hibiri iki haftadan fazla yaayamamt. Walter'in, Bay Morrison'un istei zerine at kuyudan su kmamt. Byyen sadece atdaki deliklerdi.Byk yamurlardan sonra Menangai'i kzla boyayan ilk allk yangnn kt gn kavurucu bir scak vard. Owuor yine de Walter ve Jettel iin evin nne iki iskemle att. "Epeydir uykuda olan bir yangn seyretmelisiniz," dedi."yleyse sen neden kalmyorsun?""Bacaklarm frla diyor."Gne batm ncesindeki bir saat iin rzgr olduka kuvvetliydi, bulutlar iftliin zerine kmelenmi, youn dumanlardan gkyz grilemiti. Kargalar tnedikleri aalardan utular. Ormandan maymunlarn sesleri geliyor, srtlanlar zamansz uluyorlard. Hava keskin ve boucuydu. Konumak zorlayordu ki Jettel aniden yksek sesle "Artk dayanamyorum." dedi."Korkma, ilk defasnda ben de ev yanacak sandm ve itfaiyeyi armak istedim.""Ben yangndan sz etmiyorum. Artk burada olmaya dayanamyorum.""Buna mecbursun Jettel, bize kimsenin yardm edecei yok.""Peki burada sonumuz ne olacak? Be sent bile kazandn yok, son paramz da bitmek zere. Regina'y okula nasl gndereceiz? Bir ocuk iin burada hayat yok, btn gn Aja ile aacn altnda pinekliyor."

  • "Bunu bilmediimi mi sanyorsun? ocuklar buradan epey uzaktaki yatl okula gidiyorlar. Bize en yakn olan Nakuru'da ve ayda be sterlin ediyor. Ssskind renmi. Eer bir mucize olmazsa, birka yl sonra bile bunu verecek gcmz olmayacak.""Hep bir mucize bekliyoruz.""Jettel, Yce Tanr bizi hi skntda brakmad. Yoksa burada olup, imdiki durumumuz iin yaknmazdn. ok kr hayattayz, bizim iin en nemlisi de bu.Jettel szleri aznda geveleyerek, "Bunu artk duymak istemiyorum," dedi. "Hayattayz, peki ne iin? Buzalarn ldn, tavuklarn zbarp telef olduklarn grdke, telalanp zlmek iin mi? Kendimi lden farksz hissediyorum. Bazen bunu istediim de oluyor.""Jettel, bunu bir daha syleme! Tanr akna, gnah karmay brak!"Walter ayaa kalkarak, Jettel'i sandalyesinden hafife kendine doru ekti. Umutsuzluk ve aresizlik iinde ne yapacan kestiremiyordu, fkesi, btn iyiniyetini, aklselimini ve hakkaniyet duygularn yoketmiti. Ama sonra Jettel'in hkrklarn tutarak sessizce aladn farketti. Solgun yz ve aresizlii Walter'in yreini burktu. Sonunda acma duygusu galebe geldi, serzenilerini, fkesini iine att. Bu kez efkatle karsn kendisine doru ekti. Bir an kendisini, eskiden vcutlarnn birbirine dokunuunda hissettii, o alldk tatl heyecann scaklna brakt, ama bu ufack teselliyi bile karsna ok grd, mantyla hl direniyordu."Bamz kurtardk. Devam etmek zorundayz.""Bu da ne demek oluyor imdi?""Jettel," dedi Walter fsldayarak, gn dndan beri iine att gzyalarn daha fazla tutamayacan hissediyordu, "dn Almanya'da sinagoglar atee vermiler. Yahudilere ait iyerlerinin camlarn krmlar, insanlar evlerinden alp lesiye dayak atmlar. Btn gn bunlar sana sylemeye altm ama yapamadm.""Nereden biliyorsun? Byle bir eyi nasl syleyebilirsin? Bu lanet olas iftlikte bunlar nereden rendin ki? ""Bu sabah saat bete svire Radyosu'nu dinledim""Sinagoglar yakamazlar. Kimse byle bir ey yapamaz.""Pekl yapyorlar. Bu eytanlar yapar. Onlarn gznde biz insan bile deiliz. Yaklan sinagoglar sadece bir balang. Nazileri artk kimse durduramaz. Regina'mn ne zaman ve nasl okula gideceinin hibir nemi kalmadn imdi anladn m?"Walter Jettel'le gzgze gelmeye ekindi, sonunda cesaret edip ona baktnda, sylediklerinden hibir ey anlamadn fark etti. Oysa ne Jettel'in annesi ve Kaete, ne de kendi babas ve Liesel iin bu cehennemden kurtulmalar yolunda en ufak bir umut kalmt. Sabahleyin radyonun dmesini kapatt andan itibaren Walter, gerei sylemeye karar vermiti, ama o an gelince sanki dili tutuldu. Yreindeki acdan ok konuamamak onu kahretmiti.

  • Walter baklarn, Jettel'in titreyen vcudundan glkle uzaklatrmay baardnda, damarlarndaki kan dolamnn hzlandn hissetti. imdi kulaklarna yeniden baz sesler geliyordu. Kpeklerin havladklarn, kargalarn ayakladklarn, kulbelerden yanklanan konumalar ve ormann derinliklerinden davullarn bouk tnlamalarn duyuyordu.Owuor scaktan kavrulmu otlarn arasndan eve doru koarak geliyordu. Alacakaranlkta l l parldayan beyaz entarisiyle, kanatlarn am koca bir kua benziyordu. Walter onu byle grnce elinden olmadan glmsedi."Bwana," dedi Owuor soluk solua, "Sigi na kuja."Bwana'nin baklarndaki aresizlik houna gitti. Yzndeki bu aptal ifadeyi seviyordu. Byle anlarda onu, hl ana st emen budala bir eee, kendisini de avn yakalamak zere kafasn uzatan a bir ylana benzetirdi. Bwana'sindan daha akll olduunu bilmek, azda henz inenmemi bir ttnn leziz tadna benzer bir duyguydu Owuor iin.Owuor'un bu zafer sarholuundan aylmas uzun srd. Ama heyecan dinince, bir bir szler dklverdi. Ama Bwana'nin hibir ey anlamadn grnce, sylediklerini yineledi.Owuor sadece "Sigi," diyor, pantolonun cebinden zor bela bir ekirgeyi karyordu. Yol boyunca koarken hayvan canl tutmak zor olmutu ama henz kanatlarn rpmaktayd."Bu," dedi Owuor, kk ocuuna bir ey anlatmaya alan bir annenin ses tonuyla, "bir Sigi'dir. Sadece bir tane, senin iin yakaladm. Dierleri gelirse, burada ne varsa hepsini kemirip, yok edecek.""Peki ne yapmalyz?""ok grlt olmal. Ama bir az yetmez. Sadece senin barmann bir yarar yok, Bwana.""yleyse bana yardm et, ne yapmam gerektiini bilmiyorum.""Buradan uzaklara srebiliriz." dedi Owuor: "Tencere ve kaklarlarla, davul alar gibi ses karmalyz. Ama bardak krmak daha iyi. Cam krlmasndan her hayvan rker. Bunu bilmiyor muydun Bwana?"

    III. BLM

    ekirgeler tarlalardan uzaklara srldkten sonraki gn gne tepelerin ardndan yzn gstermiti ki, kulbelerde yaayanlardan, tarlada alanlara, hatta komu iftliktekilere kadar btn blge halk, Owuor'un sadece tencerelere kak alan sradan bir iftlik hizmetkr olmadn grmlerdi. O stn yetenekleri olan biriydi. Sigilerle savanda, Massai'lerin oklarndan bile hzl davranmt. Ovvuor, btn erkekleri, kadnlar, hatta, analarnn eteklerine yapmadan koabilecek gte ocuklar bile seferber etmiti.Hepsinin bir azdan avaz avaz barlar, tencerelere ve demir ubuklara vurularak karlan grlt, en ok da kayalara atldnda paralanan camlarn kard keskin sesler, ekirgeleri, daha msr ve buday tarlalarna kadar

  • inmelerine frsat vermeden, taa uzaklara srmt. Kk hayvancklar, zavall akn rdekler gibi, oraya buraya kamlard.Byk zaferinden sonra Owuor'un gzn uyku tutmad, arkadalarnn yksek sesle yaptklar btn akalara da kulaklarn tkad, duymazlktan geldi. Becerisi ve yeteneinden neredeyse sarho olmutu, doast sihirli bir gce sahip olduunu bilmek onu keyiflendiriyor, her "sigi" dediinde diline ho bir tat yaylyordu.Bu uzun ve olaanst gecenin ertesi gn, bakrataki son st tkenmeden Bwana inekleri samadan dnd. Yumurta piirme arksna henz balam olan Owuor'a seslendi. Memsahib, batan gne rengindeki krmz rts dizlerinin zerinde, sandalyesinde oturmu, glmsyordu. Regina, Rummler'in ban dizlerinin arasna alm, yerde melmiti. Kpei sarsarak uyandrmak zereydi ki, Owuor odaya girdi.Bwana'nin elinde kaln siyah bir top vard. Katlanm topu aarak ondan bir palto yapt, sonra da Owuor'un elini alarak kuman zerine koydu. Palto, yamurla slanm toprak kadar yumuackt. Yakann kenarnda her iki taraf da kaplayan parlak kuma, srta gelen ksmdan daha da yumuakt. Paltoyu, Owuor'un omuzlarna koyarken, Bwana ayn yumuak ses tonuyla "Bu senin Owuor," dedi."Bwana, bana paltonu mu hediye ediyorsun?""Bu palto deil, bir cppe. Senin gibi bir erkek cppe giymeli."Owuor hemen bu yabanc szc dilinin dnd kadar sylemeye gayret etti. Ne Jaluo ne de Svahili dillerine benzedii iin, az ve grtla ile sylemekte zorlanyordu.Memsahib'le Regina glmeye baladlar. Rummler de koca azn at. Ama Bwana hl kprtsz duruyordu. Gzlerini uzak bir safariye dikmi, tepesine rzgrn esintileri ulaamayan, byyememi ksr bir aaca benziyordu.Sonunda Bwana'smm sesini duydu: "Bu cppedir, aklna geldike bu sz tekrarla ki benim kadar iyi syleyebilesin."Owuor, o gnden sonra tam yedi gece bu cppeyi giydi.. ini bitirip de kulbelerdeki adamlarn yanma giderken, gizlice bir alln arkasna geiyor, siyah paltosunu srtna geiriyordu. Cppenin; kanatlarn aan bir kartal gibi rzgrdan dalgalandn grdke, ocuklar, kpekler, hatta gzleri iyi grmeyen yal erkekler, korkak tavuklar gibi ayaklyorlard. Gne vurduka siyah bir inci gibi parldayan, aymda geceden daha karanlk olan cppesinin bedenine temasn her hissettiinde Bwana'sindan rendii sihirli szc sylemeye alyordu. Gnein ufukta ykseldii sekizinci gn, kelime, nihayet Owuor'un azna att kk bir lokma poo kadar yumuamt. Eh artk, paltoyla ilgili daha ok ey renmenin zaman gelmiti, zaten epeydir bunun iin sabrszlanyordu.Mutfaktaki oca yakt bir sabah, kendisini huzursuzlandran soruyu bir kez daha kafasnda evirip evirdi, sonunda merak sabrna galebe ald ve Bwana'yi aramaya koyuldu.

  • Walter, su deposunun yannda durmu, eliyle oluklara vururak, daha ne kadar ime suyu kaldn kontrol ediyordu. Owuor merakla sordu, "Cppeyi ne zaman giymitin?""Henz Bwana olmadm gnlerdeki cppemdi, Owuor. e giderken giyiyordum""Cppe," diye tekrarlad Owuor, gzel szcklerin iki kez sylenmesi gerektiini Bwana'nin nihayet anlam olmasna seviniyordu. "Bir adam cppeyle alabilir mi?""Elbette Owuor, elbette. Ama Rongai'de ben srtmda cppemle alamam.""Bwana olmadan nce ellerinle mi altn?""Hayr, aklmla. Bir cppe giyebilmek iin akll olmak gerek. Rongai'de akll olan sensin, ben deil."Mutfaa iinin bana dndnde, Owuor, Bwana'nin, o gne kadar alt beyaz adamlardan neden ok farkl olduunu, artk iyice anlamt. Yeni efendisi Bwana, yle szler sylyordu ki, tekrarlandnda dili kuruyordu ama, kulakta ve aklda kalyorlard.ekirgelerin yenilgiye uratld haberi Sabbatia'ya ancak sekiz gn sonra ulaabildi, iftliindeki ineklerde ilk kazkl humma olaylar grld halde, Ssskind apar topar Rongai'ye geldi.Daha arabasndan inerken, "Aman Tanrm!" diye haykrd. "Sen tam bir ifti olmusun. Bunu nasl becerdin? mrm boyunca bunu baaramadm. Son yamurlardan sonra bu canavarlar iftliin yarsn kemirdiler."Birlikte ho ve neeli bir akam geirdiler. Jettel zel gnler iin saklad son patateslerini kard, Owuor'a Silezya usl Himmelsreich yemeinin* nasl yaplacan gsterdi, Goethe caddesindeki kk dkknda alan annesine gtrd kurutulmu armutlardan sz etti. O akam, ii hznl ama yine de neeyle, Breslau'dan ayrlalberi srtna geirmedii krmzmavi izgili bluzu ile beyaz eteini giydi. Ssskind onu grnce hayranln gizlemedi:"Senden daha gzel bir kadn dnemiyorum. Eminim, Breslau'daki btn erkekler peine dmlerdir.""yleydi,1 diyerek Walter onaylad, kocasnn eski gnlerdeki gibi kendisini kskandn grmek Jettel'in houna gitti.Regina o gece yatana gitmedi. minenin nnde uyumasna izin vermilerdi. Arada bir kulana gelen konumalardan uyandka, Menangai kraterinin** mine, al yangnlarndan arta kalan koyu renk kllerin de ikolata olduunu hayal ediyordu. Zihninin bir kesine de baz szckleri depolamaya gayret ediyordu. Ezberlemeye epey zorlanmt ama, en ok houna giden szck, Reichsfluchtsteuer olmutu.**** Kurutulmu meyveler, domuz eti ve un kftesi ile yaplm o blgenin yerel yemei .N** Nakuru'nun kuzeyinde bir krater. *** Reich'tan ka iin denen vergi.Bu arada Walter, Ssskind'e Leobschtz'deki ilk davasn anlatyordu, hi beklemedii halde, davas baaryla sonulanm, bu gzel olay hayvan kesim

  • enliinde Greschek'le kutlamlard. Ssskind'de Pommern'deki gnlerini anmsamaya gayret ediyordu ama, yllar, insanlar ve yerleri birbirine kartryordu."Glmeyin, bir gn sizin de banza gelecek. Afrika'da yaamann en gzel yan, her eyi unutmanzdr." dedi sonunda.Ertesi gn Bay Morrison iftlie geldi. iftlikteki rnn ekirgelerden kurtarld haberi hi kukusuz Nairobi'de de duyulmutu. nk Walter'in elini skmak o gne kadar yapmad bir eydi. Daha da dikkati eken, nceki ziyaretlerinde hi allmadk biimde, kendisine ay yapan Jettel'in mimiklerine bir ekilde karlk vermesi oldu. Rengrenk iek desenli Rosenthal ayn yudumluyor, gm tutacakla porselen kaseden eker almak zere her uzandnda beenisini ifade eder tarzda ban sallyordu.Bay Morrison mutfaklar ve tavuklar ziyaretinden sonra eve dndnde bandaki apkasn kard.. Yz daha da genlemi grnyordu; ak sar salar, al gibi kaim kalar vard, bir fincan ay daha istedi, bu nc oluyordu. Elindeki eker tutacayla bir sre oyaland, bir ara yine ban sallad. Sonra birden ayaa kalkarak, Latince szlkle Brittanica ansiklopedilerinin olduu dolaba yneldi, ekmeceden fildiinden yaplm halka eklinde bir peetelik kararak, Regina'nm eline sktrd.Halka yle gzeldi ki, Regina kalbinin hzl hzl attn hissetti. Bir hediye iin teekkr etmeyeli o kadar uzun zaman olmutu ki, "senta sana" demekten baka bir ey aklna gelmedi, oysa bir ocuun Bay Morrison gibi nfuzlu bir adamla Suahelice konumamas gerektiini ok iyi biliyordu.Ama Bay Morrison azndaki iki altn diini gstererek glnce, pek de yanl bir ey yapmadn fark etti.. Heyecanla evden dar frlad. Geri Bay Morrison'u sklkla gryordu ama o gne kadar bir kez bile glmsememi stelik daha nce kendisini fark etmemiti bile. Bu kadar deimi olduuna gre, belki de karacas insan klna girmi ve Mr. Morrison olmutur.Oysa Saura dikenli akasya aacnn altnda uyukluyordu. Regina bunu grnce, hayal krklna urad. Yanlmt, deien bir ey yoktu. Beyaz fildii halkann iinde sihirli bir g yoktu demek, bu durum onun gzelliini dorusu biraz azaltmt. Neyse, Regina yine de zlmedi, Saura'nn kulana eilerek, "Gelecek sefere," dedi sadece, karacasnn kafasn sallamasn bekledi ve sonra da ar admlarla evine dnd.Bay Morrison apkasn kafasna geirmiti, imdi her zamanki gibi grnyordu. Sa elini yumruk yaparak, pencereden dar bakt. Bir an iin, Owuor'un ekirgelerin geldii gnk haline benzedi, ama onun gibi, cebinden kanatlarn rpan kk hayvancklar deil, alt tane kt para kard, tek tek masann zerine koydu."Every month," dedi ve arabasna doru yrd. nce arabann almasyla martan kan grlt, sonra Rummler'in ulumas duyuldu, ardndan kalkan toz bulutunda araba gzden kayboldu."Tanr akna, Bay Morrison ne dedi? Sen bir ey anladn m Jettel?"

  • "Evet, anladm saylr. Month ay demek. Bunu ok iyi biliyorum. Kursa giderken bu szc renmitim. Kelimeyi doru telaffuz eden tek kii de bendim. Ama retmenin bunun iin beni tebrik ettiini ya da hi deilse bayla onayladn m sanyorsun?""u anda bu o kadar da nemli deil. Dier kelime ne anlama geliyor?" "Hemen kkreme. Onu da rendik ama, anmsayamyorum.""Hatrlamalsn. Burada alt sterlin var. Bir anlama gelmeli."Jettel, "month, ay demek" diye tekrarlad.kisi de o kadar heyecanlanmt ki, bir sre kt paralar masann zerine itekleyip, evirip evirmekle oyalandlar.Sonunda Jettel'in birden aklna geldi, "Hay Allah, bir szlmz vard." Bir sand kartrarak, iinden heyecanla sarkrmz ciltli bir kitap kard: "te, ngilizce bin sz" diyerek gld, "Bin sz spanyolca da var." "Onlar artk iimize yaramaz. spanyolca Montevideo iin gerekiyordu. Sana bir itirafta bulunaym m Jettel? kimiz de iimizde sfrz. Hangi kelimeyi aramamz gerektiini bile bilmiyoruz."Regina bedenini alev gibi saran scak bir bekleyiin heyecanyla yere meldi. Annesiyle babas durmadan tek bir szc tekrarlyorlard, herhalde kendilerine yeni bir oyun bulmulard. En iyisi imdilik bu oyuna katlmamak ve keyfine varmakt. Bu yzden Owuor'Ia Aja'y da armad. Rummler'in kulan kemirmeye devam ediyordu ki, annesiyle babasnn sevin lklaryla kendine geldi. Birden babasnn, "Morrison'un ne sylediini belki sen biliyorsundur," dediini duydu.Annesiyle babasnn yabanc szckler, kafa sallamalar ve omuz silkmeleriyle oynadklar bu oyuna sonunda kendi de katlabilecekti demek, ama biraz da iin keyfini karmak istiyordu dorusu. Anneyle baba, sabrszlkla yemek verilmesini bekleyen karn ackm Rummler gibi kokuyorlard hl.. Keyifle azn at, halka peetelii eline geirdi, usul usul bileine doru iteledi. Anlamad sesleri aklnda tutmay iyi ki Owuor'dan renmiti. Azn amasna gerek yoktu, sesleri nce belleine hapsediyor, her istendii zaman da hatrlyordu.Morrison'un ne dediini bu yntemle hatrlad. "Every month" deyiverdi. Annesiyle babas hayret ederek kendisini pohpohlaynca, birden sihiri tekrarlamay unuttu. Yine de babasnn, "Sen akll bir ocuksun!" diye kendisini vmesi houna gitmiti. Bunu sylerken, ibii krmz beyaz bir horoza benziyordu, sonra yeniden gzleri sabrszlktan kan anana dnm babas oluverdi. Masann zerindeki kitab ald, sonra tekrar brakt, ellerini ovuturarak i geirdi, sonunda, "Ben devenin biriyim, deeri sfr olan bir hi," dedi. "Neden?""nsan szlkte arad kelimelerin harflerini tek tek heceleyebilmeli, Regina.""Babann cesareti az, o sadece dnmesini biliyor, harekete geen ise hep ben oluyorum." dedi Jettel, kitaptan okumay srdrd: "Aver, iddia etmek anlamna

  • geliyor. Aviary bir ku kafesi. Bu daha da sama. Bir de avid diye bir kelime var, hrsl demekmi.""Jettel, btn bunlar samalk. Byle bir yere varamayz." "nsan iinde aradn bulamyorsa szlk ne ii yaryor?" "Peki yleyse, ver bana. Bir de E'ye bakaym. Evergreen," diye bu kez Walter okumay srdrd, "her dem yeil, demekmi."Regina ilk kez babasnn Owuor'dan daha tumturakl tkrdn fark etti. Rummler'in ban okamay brakarak, neeyle ellerini birbirine rpt."Kes sesini Regina. Kahretsin. Bu ocuk oyunu deil. Evergreen olmal, tabii ya, Morrison her zaman yemyeil olan msr tarlalarndan sz etmi olmal. Dorusu ok tuhaf, bunu ondan hi ummazdm.""Hayr," dedi Jettel, hafif bir sesle; "Buldum. Gerekten buldum. Every, her, anlamna geliyor. Duydun mu Walter, every month, her ay demek. Baka ey olamaz. Acaba Bay Morrison, bize her ay alt sterlin vereceini mi sylemek istedi?""Bilmiyorum. Bekleyelim bakalm, bu mucize bir kez daha olacak m?""Hep bir mucize der durursun," diyen Regina, pusuda sabrszlkla bekleyen bir av gibi atld. Acaba babas, annesinin sesini taklit ettiini fark etmi miydi?"Bu kez baban hakl," diye fsldar gibi konutu Jettel, "hakl olmal." Ayaa kalkarak Regina'y kendine doru ekti yanana bir pck kondurdu. pc tuz tadndayd.Mucize gerek oldu. Her ayn banda Bay Morrison iftlie geliyor, nce iki fincan ayn iiyor, tavuklarn ve mutfaklar kolaan ediyor, msr tarlalarn tefti ediyor, nc fincan ay iin eve dnnce de alt kt sterlini tek tek usulca masann zerine koyuyordu.Jettel, Rongai'deki yaam tamamen deitiren kader gnnden sz aldnda tpk Owuor gibi bbrleniyor, "Grdn m?" diyordu. "Bir ngilizce'yi bile renemedikten sonra o gzelim tahsilin ne ii yarar?" Regina da bildii bu szleri dudaklarn kprdatmakszm iinden tekrarlyordu."Hibir ie yaramaz Jettel, hi, benim cppem gibi."Walter bunu sylerken, gzleri artk yorgun grnmyordu, stma geirmeden nceki gnlerde olduu gibi salkl bakyor, hatta Jettel kk zaferinin keyfini karrken o da glyor, "ah benim kk Owuor"um diye ona iltifat ediyor, geceleri de her ikisinin oktandr kaybettikleri scak birlikteliin tadna varyordu.Akasya altnda oturduklar gn, Regina "Gece bana bir erkek karde yaptlar," diye anlatt."ok iyi," diye yantlad Aja, "nk Saura artk ocuk deil."Akam olduunda Walter, "Regina'y okula gnderelim," diye nerdi. "Ssskind gelecek defa Nukura'ya gittiinde, bunun iin ne gerekiyor rensin.""Hayr," diye itiraz etti Jettel, "henz erken.""Ama sen deil miydin o kadar srar eden! imdi ben de istiyorum."

  • Jettel yzne ate bastn hissetti, ama yine de sklganln yenerek, "Ben," dedi, "ekirgelerin iftlii basmadan nce neler olduunu unutmu deilim. O gn sylediklerini anlamadm sandn, ama dndn kadar aptal deilim. Regina yedi yama gelince de okumay renebilir. u anda anne ve Kaete iin paraya ihtiyacmz var.""Bunu nasl dnebiliyorsun?""imdilik geinecek kadar paramz var. Neden bir sre daha byle gitmesin? ok iyi hesabn yaptm. ayet paraya dokunmazsak, onyedi ayda, anneyle Kaete'i buraya getirtecek yz sterlini biriktirmi oluruz. ki sterlin de geriye kalr. Greceksin, baaracaz.""Eer bir ey olmazsa.""Ne olacak ki? Burada bir ey olmaz.""Ama bizim dmzdaki dnyada, Jettel. Almanya'da durum hi de iyi grnmyor."Jettel'in byk bir evkle fedakrla hazr olmas, her ay kck bir kutuya alt sterlini koyarken paralan tekrar tekrar sayarken duyduu sevin, onlar kurtarmaya yetecek miktar tam zamannda bir araya getireceine olan sonsuz inan, Walter'e, gnn her saati hatta ou zaman geceleri dinledii haberlerden daha dayanlmaz geliyordu.Breslau ve Sohrau arasndaki mektup trafiinin aras giderek uzuyordu; mektuplar da korkuyu saklamak iin gsterilen btn gayretlere ramen, ylesine endie doluydu ki, Walter umut etmenin artk bir cinayet olduunu, karsnn nasl olup da hl fark etmediini kendisine sk sk soruyordu. Bazen de onun gerekten saf ve temiz yrekli olduunu dnnce zlyor ve onu kskanyordu. Ama bu ezilmiliin kendi kurtuluuna bile artk minnettarlk duymayacak kadar ona ac verdii gnlerde mitsizlii, Jettel'e ve onun bitmek bilmeyen hayallerine kar nefrete dnyordu.Babas, btn abalarna karn, oteli satamadn, evden hemen hemen hi dar kmadn, Sohrau'da hlen sadece yahudi ailesinin kaldn, kendisinin durumunun ise, her eye ramen iyi olduunu ve ikayet etmek istemediini yazyordu. Sinagog yangnndan sonra gnderdii mektupta, "Liesel belki Filistin'e gider," diyordu. "Eer benim gibi kocam birinden ayrlmaya onu raz edebilirsen." 9 Kasm 1938'den sonra yazd mektuplarnda ise, "Yaknda grmek zere," eklindeki dilek szcklerine artk rastlanmyordu.Breslau'dan gelen mektuplarn her satrnda sansr korkusu seziliyordu. Kaete, "Bizi epey skntya sokan" kimi kstlamalarn olduunu yazyor, her seferinde, 'aniden seyahate kan, bir daha da kendilerinden haber alnamayan" ortak dostlardan sz ediyordu. na, artk oda kiralayamadn haber veriyor, "Sadece belli zamanlarda evden kyorum." diye yazyordu. Regina'nn eylldeki doumgn armaan ubat aynda postaya verilmiti. Walter dehetle, ifreli mesajn ne olduunu anlamt. Kaynvalidesi ile kaynbiraderinin artk uzun

  • vadeli planlar yapmaya cesaretleri kalmamt, Almanya'y terk etme umudunu da yitirmilerdi.Jettel'i gerekle yzletirmek zorunda olmas ona ac veriyordu, ama bunu yapmazsa da gnah ilemi olacan biliyordu. Ama Jettel'in biriktirdii paray sayarken, istediklerini gerekletirmek iin ok iyi hesabn yapm bir ocuktan fark olmadn grdke, kafasndan geenleri sylemeyi her defasnda erteliyordu. Suskunluunu yenilgi kabul ediyor, bu konuda zayf davrand iin de kendisinden nefret ediyordu. Jettel'in arkasndan yataa gitti, nnde durdu.Zaman durmu gibiydi. Austos ortasnda Ssskind'in iftlik hizmetkr, elinde bir mektupla gelmiti.. Mektup yle diyordu: "Sonunda Sabbatia'da lanet olas dou sahili hummas grld. Bu yzden imdilik Sabbat' unuttuk. Tek yaptm ineklerim iin dua etmek oluyor, ne kadarn kurtarabilirim diye ona bakyorum. Eer sizin inekler ortalkta dolatlarsa, artk ok ge. O zaman salgn Rongai'ye de gelmi demektir."Walter mektubu ona gsterince, Jettel "Niye?" diye sordu fkeyle, "Gelemiyor mu? Hasta deil ki.""nekleri telef olurken en azndan iftlikte kalmak istiyor. Ssskind de iini kaybetmekten korkuyor. Her gn yeni snmaclar geliyor ve iftliklerde almak istiyorlar. Yerimize kolayca bir bakasn alabilirler."Ssskind'in cuma gnleri iftlik ziyaretleri haftann olay oluyordu, bir nebze de olsa yeniden normal bir hayata dnyorlar, sohbetler ediyorlar, birbirlerine bireyler alp vererek kk deiiklikler yapp vakit geiriyorlard. imdiyse artk o heyecanlardan, sevinlerden eser kalmamt. Yaamlar yeknesaklatka, Jettel Ssskind'in Nairobi ve Nakuru'dan getirecei haberleri daha bir zlemle bekliyordu. Ssskind, Kenya'ya en son kimin geldiini, nerede i bulduunu hep bilirdi. Ama daha ok onun keyifli halini, esprilerini, iltifatlarn, gelecee dair iyimserliini zlyordu. Onun bu iyimser hali Jettel'in gelecee olan gvenim de artryordu.Walter bu duruma daha ok zlyordu. nk Ssskind onun iin, zellikle iftilkte yalnz geirdii, stelik de stmal gnlerinde onu skntlardan kurtaran, biricik dostu olmutu. Bunalma dmemek, Almanya'ya kar duyduu dayanlmaz zleme kendini kapp koyvermemek iin bu dostunun kendine gvenen gl karakterine ihtiyac vard. Ssskind onun gznde, vatansz olma yazgsnn stesinden gelmi bir adamn tek kantyd. Dahas, yaamla tek balantsyd.Sabbatia'l Bwana'nin artk iftlie gelmemesine Owuor da zlyordu. Pudingi yerken hi kimse onun kadar gzel azn oynatmyordu. Srtnda siyah cbbesiyle, "Kalbimi Heidelberg'te braktm" arksn sylerken, yksek sesle glen bir tek Sabbatia'l Bwana'ydi. Ssskind'in yine ziyarete gelmedii bir gnn gecesiydi, Owuor yaknd: Sabbatia'daki Bwana davula benziyor. Davula Rongai'de vuruyorum, bana Menengai'den cevap veriyor."I Eyll akam, Walter, "Ssskind'i bizim radyo da zlyor," dedi. "Aks bitmi, Ssskind gelip arabasn altrmazsa, aky dolduramayacaz".

  • "Haberleri artk dinleyemiyor musun?""Hayr Regina. D dnya bizim iin l artk.""Radyo da m ld?""Evet, o da bitmi, lm. imdi sadece senin kulaklarn yeni haberleri duyacak. Hadi topraa uzan da bana gzel eyler anlat."Sevin ve gururdan Regina'mn ba dnd. Owuor, ona yamurdan hemen sonra dmdz ve hareketsiz yere uzanarak topraktan gelen sesleri nasl dinleyeceini retmiti. O gnden sonra da, daha grnmeye balamadan arabalarn geldiim duyuyordu ilkinde Ssskind'in arabasnn geldiini sylemi ama babas bir trl Regina'mn duyduklarna inanmak istememi ve kzarak; "hadi oradan, sama!" demiti, Ssskind'in gerekten geldiini ona haber verdiklerinde ise hi de utanr grnmemiti. imdiyse artk kafasna iyice dank etmiti, l bir radyodan hibir ses duyamyordu, Regina'mn kulaklar olmazsa, inekleri saan yal sar Cheroni'den fark kalmayacakt. Regina kendini akll ve gl hissediyordu. Ama buna ramen Menangai dalarndaki safariye uzanan seslerin peine dmek iin acele etmedi. Ancak radyonun bozulmasndan sonraki akam Regina eve giden tal patikaya boylu boyunca uzand, ama topraktan, rzgrda aalarn fsltlarnn dnda en ufak bir ses gelmedi. Ertesi sabah da sessizlikten baka bir ey duymad, ancak leye doru kulaklar kprdad.lk sesi duyduunda, karmamak iin, soluk bile almaya cesaret edemedi. kincisini, bir kuun bir aatan dierine uu sresindeki kadar ksa bir zaman diliminde iitti. Regina nce kulaklarnn bu sesi fazla grltl algladn zannetti, duyduu belki de sadece davullarn tamtamlaryd. Hayal krklyla yerinden dorulmak istedi, grtla kurumutu, tam o srada topraktan gelen iddetli bir sarsnt onu olduu yerden yle bir frlatt ki, telala komaya balad. Artk babas, onun, arabay grmeden, sadece sesleri duyarak gelenleri anladna inanacakt.Sesi daha gl ksn diye ellerini azna gtrerek haykrd: "Baba abuk ol, ziyaretimiz var. Ama gelen Ssskind'in arabas deil!"Dik yamac soluyarak trmanan kamyon, o gne kadar Rongai'e gelen benzerlerinden ok daha kocamand. plak vcutlarn birbirine srterek kulbelerinden frlayan ocuklar eve doru komaya baladlar. Arkalarndan srtlarnda bebekleriyle kadnlar, ellerinde su dolu su bakalaryla gen kzlar, havlayan kpekleri kovalayarak nlerine srdkleri keiler grnd. Hizmetkarlar (babo) apalarn frlatp atarak, tarlalarn, obanlar ineklerini braktlar.Kollarn balarnn zerine kaldrarak, yeniden ekirgelerin saldrsna uramasna baryorlar, normal zamanlarda kulbelerinden, sadece geceleri duyulan arklar sylyorlard. Merakl ve cokulu insanlarn glleri Menangai dana arpp yanklanyordu. Her ey balad gibi aniden sessizleiverdi ve bu sessizlikte kamyonet durdu.nce krmz topraktan ince bir toz bulutunun havaya ykseldiini, sonra da yere szldn grdler.

  • Aja ve Owuor'la, Walter, Jettel ve Regina evin nndeki su tanknn yannda kmldamadan duruyorlar, korkudan balarn kaldramyorlard. Ama hepsi de ofrn yanndaki adamn kamyonetin kapsn ap yavaa aaya szldn grdler.Adamn srtnda, haki renkte ksa bir pantolon vard, altndan kpkrmz bacaklar grnyordu, siyah parlak izmeleriyle, her adm atnda imlerdeki sinekler uuuyordu. Bir elinde, gneten daha parlak beyaz bir kt tomar tutuyordu, dier eliyle de bann zerindeki yass yeil tabaa benzer kasketini. Yabanc konumak zere azn amt ki ayn anda Rummler havlamaya balad."Bay Redlich," diye emreder tonda seslendi, "come along. I have to arrest you. We are at war."Henz kimse yerinden kprdamamt. Ardndan kamyonetten bildik bir ses duyuldu, seslenen Ssskind'di. "Tanr akna, sylesene Walter, bilmiyor musun? Sava patlad. Hepimizi gzaltna alyorlar. Gel, bin arabaya. Regina ve Jettel iin dert edinme. Kadnlar ve ocuklar Nairobi'ye gtrecekler."

    IV. BLM

    Genler, tehdit altndaki anavatanlar iin ne kadar zlseler de, gittikleri ngiliz okullarnn ve Oxford'da geirdikleri elenceli gecelerin anlar belleklerinde ylesine tazeydi ki, savan k bile onlarn keyfini bozamyor hatta hayatlarn ilgin hale getirdiini dnyorlard. Nairobi'deki polis tekilatnda ve Afrika'nn dier blgelerindeki askeri birliklerdeki grevlerinden dnen smrge yaamlarnn tekdze gelgitlerinden bkm olan asker emeklileri iin de durum farkl deildi. imdi birden iin rengi deimiti, artk sadece hayvan hrszl, yerli kabilelerin zaman zaman patlak veren atmalar ya da kkl ingiliz ailelerin birtakm kskanlk kavgalar deildi sz konusu olan, kavga imdi smrge krall iin yaplmaktayd.Smrge be yldr aralksz Avrupa'dan snmaclar topraklarna kabul etmiti, imdi bu insanlar resmi makamlarla yeni vatanlarn kar karya getirmiti. Adlar yazlmas kadar sylenmesi de zor olan bu insanlar, zaten savatan nce de bozuk iveleri ve ar hrslar yznden, ll ngilizler'i yeterince fkelendirmiti. Buna ramen disiplinliydiler ve ynetilmeleri de kolay oluyordu. Yetkili makamlar yine de uzun sre kent dzenini snmaclardan korumaya zen gstermiler, Nairobi'deki yerleik toplumsal ve ekonomik dzenin bozulmamas iin, snmaclar iftliklere yerletirmilerdi.Sava baka talepleri de beraberinde getirmiti. Snmaclar, gerek doduklar lke, gerekse konutuklar dil, aldklar eitim ve kltrleri ile kendilerini; konuk eden lkeden ok, dmana daha yakm hissedebilirlerdi. Bu durumda nemli olansa bu dnce ve duyguda olan insanlarn smrgeye zarar vermesini nlemekti. Yetkililer bu nedenle abuk ve kararl hareket etmek zorunda olduklarn biliyorlard. Pek de alk olmadklar halde bu zor grevin

  • de stesinden kolayca geldiler. ehirde ve birbirinden uzak mesafedeki iftliklerde dman varsaylan ne kadar yabanc varsa hepsi gn iinde Nairobi'deki asker makamlara teslim edildiler, bunlarn artk "mltecisnmac statsnde olmayp 'enemy alliens' olduklar da aceleyle ilgili makamlara bildirildi.lk Dnya savanda ve ayn benzer deneyimleri yaam olanlarla, orduda grev yapm eski subaylar ne yaplmas gerektiini biliyorlard. Onalt ya zerindeki btn erkekler gzaltna alnyor, hastalar ve bakma muhta olanlar da yine gzhapsinde tutulmak kaydiyle hastanelere bltrlyordu. Nairobi'den yirmi mil uzaklkta Ngong blgesindeki King's African Rifles ikinci alay komutanlmdaki barakalar acil olarak boaltlarak hazr hale getirildiler.iftliklerdeki adamlar toplamakla grevlendirilen askerler inanlmaz bir hzla ve olaanst titiz hareket ettiler, 'enemy alliens' harekatnn bandaki Albay Whidett, elde ettikleri baarl sonucun ardndan yapt ilk konumada, "biraz fazla titiz" diye itiraf etmek zorunda kald.Kamlanm vatanseverlik duygularnn sarholuundaki gen askerler, baskn halindeki tutuklamalar srasnda 'bloody refugees' diye adlandrdklar mltecilerin bavullarn hazrlamalarna bile frsat tanmamlar, bu igzarlklar yznden de slerini zor durumda brakmlar, ama ok da abuk iin iinden syrlmlard. stlerinde sadece bir pantolon, gmlek, apka, bazs da srtnda sadece pijamasyla Ngong'a teslim edilmiti. Anavatanda olsayd bu sorun tutuklu kyafeti ile zmlenirdi.Fakat Kenya'da beyazlarla siyah tutuklularn benzer kyafetleri giymeleri detten saylmad gibi ho da gelmiyordu. lkenin hapishanelerinde bir tek Avrupal olmad iin di fras, don ya da lif gibi gnlk gereksinmeleri karlayacak sradan eyler bile bulunmuyordu. Bu durum karsnda savan daha ilk gnlerinde bteyi zorlamamak, Londra'daki sava bakanln da tatsz sorularla kkrtmamak iin, vatandalardan uygun balar yapmalar istendi.. "East African Standart" gazetesine bu konuyla ilgili alayc okuyucu mektuplar gelmeye balad.Ama, gzhapsine alnanlarn kendi gardiyanlar ile ayn haki niformay tamalar daha da byk sknt yaratt. Mecburiyet sonucu oluan bu durum zellikle asker evrelerde byk kzgnla neden oldu. Sebepse vatanlarna hizmet eden ngilizlerle, potansiyel saldrgan kabul edilen snmaclarn ayn kefeye konulmasyd. Gazetelerde bu konuya deinen ilgin haberler kyordu, gya karlatklarnda birbirlerini srtarak selamlyorlar, ilerinden biri ngilizce konutuundaysa hemen nbeti gardiyana, ftursuzca cepheye nereden gidilecei soruluyordu. Sunday Post gazetesi okurlarna u ilgin neriyi de getirmiti, "Srtnda ngiliz niformasyla birini grdnzde, gvenliiniz iin nce brakn "God Save the King"* arksn sylesin. "Standard" Gazetesi de haberi, "skandal" balkl bir yorumla vermiti.Gazete; gvenlik riski gznnde bulundurularak kadnlarla, ocuklarn biraz bekletildikten sonra alnmas gerektiini

  • ' Tanr Kral Korusun.yazmt. Askeri yetkililer, dmanla herhangi bir balantya geme olasln nlemek amacyla, kameralarla radyolara el koymay yeterli grmt. Dier taraftan 1914 Birinci Dnya Sava srasnda da kadnlarla ocuklarn kamplarda topland hatrlatlmt. Tm bunlarn tesindeyse, erkeklerin korumas olmakszn savunmasz kadnlar iftliklerde tek balarna brakmak ngiliz onuruna ve sorumluluk anlayna hi de yakan bir davran deildi. Sonunda brokratik ilemler bir yana itilip aceleyle karar verildi: Sava ktnda hibir kadn saatten fazla bir iftlikte tutulmayacakt.Gzaltna alman kadnlar ve ocuklar askeri barakalara yerletirmek mmkn olmad, ama Albay Whidett tatmin edici bir zm buldu: lkenin dalk blgelerinde yaayan iftilerin hafta sonu tatillerini geirdikleri Norfolk ile lks New Stanley Otelleri, 'enemy alliens' ailelerinin yerletirilecekleri karargh olarak kullanld.Uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra iftliklerinden Nairobi'ye getirilen kadnlar karlatklar manzaraya epey ardlar. Savan soukkanl yzne henz alamam, sava eitimi almam, mterilerini gleryzle karlamaya alm otel personeli 'enemy alliens' ailelerini de 'hogeldin' diyerek byk bir cokuyla karlamt. Doktorlar, hemireler, anaokul bakclar ve retmenlerin de ayn otellere yerletirilmesi iin emir verildi. Aileler sava sebebiyle acil olarak arldklar iin zorlu koullarla karlacaklarn dnyordu. Ama ok gemeden ok zel bir durumla kar karya olduklarn fark ettiler. Ne bulac hastalklar ne de ruhsal sorunlar vard. Tek sorun insanlarn birbiriyle anlamakta zorluk ekmeleriydi. Bu zorluk en kolay Suaheli diliyle zlebilirdi, ancak, smrge hkmetinin yetkilileri bu dili buraya yeni geldikleri halde onlar kadar iyi bilmiyorlard.Norfolk Oteline en son Nakuru, Gilgil, Sabbatia ve Rongai'den insanlar getirdiler. Jettel, mehul bir gelecek iin duyduu korkuyu, Walter'den ani ayrksyla yaad oku, yolculuu srasnda ayn yazgy paylaanlarn kendisini teselli eden ve yattran szleriyle abuk atlatm, yalnz ve monoton geen iftlik yaantsndan sonra beklenmedik bir anda gelen bu durumu adeta bir kurtulu, bir nimet saymt. Otelin canl havas ve zarafetinden ylesine bylenmiti ki, nce dier kadnlar gibi o da, yaamndaki bu keskin dnm noktasnn nedenini bir an iin hafzasndan silip atmt.Regina'nn da gzleri kamamt. Rongai'de, kamyona binmemekte direnmi, onu zorla ieri sokmak zorunda kalmlard. Yolculuk boyunca da hep alam, durmadan Owuor, Aja, Suara, Rummler ve Babasn armt. Ama otelde insann gzlerini kamatran parlak klar, yksek pencerelerdeki mavi kadife perdeler, altn ereveli tablolar ve gm vazolardaki krmz gllerle, insan kalabal ve tablolardan daha da heyecan verici o gzelim kokular... Btn zntleri bir anda yokoluverdi sanki. Az bir kar alm, annesinin eteine yapm, bir halde beyaz kolal kepleriyle karsnda duran hemirelere gzlerini dikti.

  • Akam yemei servisi henz balamt. Yemekte, sadece Norfolk ve Kenya deil btn Afrika'da pek nl olan zenle hazrlanm komple mnlerden biri vard. Daha nce iki lks gemide deneyim kazanm Gney Afrikal ef a, Avrupa'nn bir yerlerinde sava oluyormu, bu sebeple de yemek salonunda srf kadnlar ve ocuklar oturuyor diye, alt kaliteli standarttan vazgemeye niyetli deildi.Bir nceki gn Mombasa'dan zel olarak stakozlar, yayladan kuzu, Naivasha'dan da taze fasulye, kereviz ve patates getirtilmiti. Et yemei iin, Norfolk Oteli'nin ok zel nane sosu, Fransz usul graten, ince biskvi dilimlerinde tropik meyveler ve ngiltere'nin Cheshir, Cheddar peynirleriyle donanm, bar arlarna pek de uygun den bir peynir taba sunulmutu. A, tabaklar dolusu stakoz ve kuzu porsiyonlarna el srlmeden tekrar mutfaa tanmasn, konuklarn ilk akamki ar yorgunluklarna verdi. Ama et ve deniz rnlerine kar srarl bir itiraz olunca, Nairobi'deki Musevi cemaatinin bir temsilcisinden aklama yapmas rica edildi. O da, Musevi yemek tarifleri hakknda bilgi verebileceini, ama ocuklarn nane sosunu neden tatllarnn zerine dktklerine akl erdiremediini syledi. Bunun zerine kendini tutamayan a nce "bloody war"* ardndan da 'bloody refugees'e lanetler yadrd.Narfolk byk bir oteldi, ama buna ramen bu kadar ok konuu arlamaya alk deildi. Bu yzden odalar ikierli gruplara ayrld, ocuu olan iki kadn bir oday paylamak zorunda kald. Yardmclar iin de ayrca zel oda istemeye ekindiler. Norfolk'da aja ve yardmclar olmadan yaamak detten deildi ama bu olaand yolculua yardmclar olmadan kmlard, bu yzden pek de sknt ekmediler. Zaten normal koullarda otel idaresinin prensibi de Avrupallarn siyahlarla ayn yerde kalmalar uygun deildi.Regina yatan, kendisinden birka ay byk olan bir kzla paylat. lk gece onlar iin epey zor oldu, nk ikisi de ailesinin tek ocuuydu ve bu kadar sk fkla pek alk deillerdi, ama ok gemeden korku ve ekingenlikleri geti. nge Sadler, srtnda Drindl' ile topa gibi bir ocuktu.** Geceleri de mavi yeil kareli fanila bir gecelikle uyuyordu. Sevimli, bana buyruk Szck anlam kanl sava ama buradaki kullanm pis savatr. .N Bavyerallar'n giydii zel bir elbise. .N bir kzd. Yeni bir arkada kazand iin mutluluunu gizlemiyordu. lk gnler, ngrid'in konutuu Bavyera ivesini ngilizce sanmt, ama yeni arkadann konumasna ok abuk alt, okuma yazma bildii iin de ona gpta etti.nge Almanya'da sadece bir yl okula gitmiti, bildiklerini Regina'ya retmeye de hazrd. nge baz geceler uyanp aladnda her defasnda annesi onu yattryordu. Geride brakt yaamnda Owuor nasl kalbini fethettiyse, gndzleri o kadar enerji dolu ve gl grnd halde kendi Aja's kadar yumuak ve efkatli bir ekilde kzn teselli eden anne de abucak Regina'nn kalbine giriverdi. Regina Bayan Sadler'e Saura'y anlattnda, i sepetinden mavi bir yn yuma kararak, ona bir karaca rverdi.

  • Sadler ailesi Yukar Pfalz blgesinde Weiden'de yayorlard, sava kmadan alt ay kadar nce Kenya'ya gelmilerdi. ki erkek kardeinin bir konfeksiyon maazas vard, nc erkek karde ziraatiydi. Her nn ei de, gemilerindeki aal yaamlarn dnp dert edinmemeye azimli grnyordu. Nairobi'deki nl bir maazaya kazak ryorlar, bluz dikiyorlard. Kocalarn da Londiani'de bir iftlik kiralamaya ikna etmilerdi. Alt ay sonra ilk rnlerini bile almlard.nge Weiden'de 9 Kasm faciasn yaamt, anne ve babasnn maazasnn vitrinlerinin nasl krldn, kumalarn ve elbiselerin sokaklara atldn, evlerinin talan edildiini grmt. Babasyla iki amcas evden zorla alnp gtrlmler, sille tokat Dachau kampna atlmlard. Drt ay sonra eve dndklerinde nge n de tanyamamt. Norfolk'a geldiklerinin ikinci haftasnda, geceleri alad iin utanan nge, anne ve babasyla hi konumad yaantsndan baz blmleri Regina'ya anlatt.nge anlattklarn bitirince, Regina, "Benim babam kimse dvmedi," dedi."O zaman o yahudi deil.""Bu doru deil.""yleyse siz Almanya'dan gelmediniz.""Yoo, Almanya'dan geliyoruz," dedi Regina, "vatanmzdan; Leobschtz, Sohrau ve Breslau'dan.""Almanya'da btn yahudiler dayak yedi. ok iyi biliyorum. Almanlardan nefret ediyorum.""Ben de," diye Regina sze kart: "Almanlardan nefret ediyorum."inde yeni uyanan bu nefreti, nge'yi, sokaklara atlan elbiseleri ve Dachau'da olanlar bir an nce babasna anlatmaya karar verdi. Geri babasn, Owuor, Aja, Saura ve Rummler'i dndnden daha az aklna getiriyordu, ama vicdann szlatan ayrlk acsn hissettike onu daha da ok zlyordu. nk topraa uzanp yattnda, kendilerini Rongai'den uzaklara gtrecek olan kamyonetin sesini ilk o duymutu.Kelebeklerin, kzgn le scanda zerlerinde sar bulutlar gibi uutuu, beyaz nilfer ieklerinin salmd kk ayn kenarnda oturduklarnda, nge'ye azndaki baklay karverdi: "Sava ben kardm.""Sama, sava karan Almanlar. Buradaki herkes bunu biliyor.""Bunu babama da sylemeliyim.""O da oktan biliyordur."Regina ancak aralarnda geen bu konumadan sonra btn kadnlarn savatan sz ettiklerini fark edebildi. Epeydir, geldikleri gnk kadar neeli grnmyorlard. Sk sk, "bir gn tekrar iftlie gittiimizde," diye tekrarlyorlard, kadnlardan hi biri de, Nairobi'ye geldikleri gnk o keyifli ruh halini hatrlamak bile istemiyordu. Norfolk'ta karlatklar bu deiik hava iftlik hayatna duyduklar zlemi artryordu.Sska, sevimsiz otel mdrnn ad, Applewaith'di, adn sylemekte zorlanan insanlara kar nefretini saklamaya gerek duymuyordu. O gne kadar zel ya da

  • i hayatnda en ufak bir alverii olmadndan ocuklardan da nefret ediyor, bu yzden de gen annelerin mutfakta bebeklerinin stn stmalarna, bebek bezlerini balkonlara asmalarna, ocuk arabalarn da aalarn altna koymalarna izin vermiyordu. Davetsiz konuk, daha da kts "Enemy Alliens" gzyle bakt kadnlara bu nefret duygusunu da ska hissettiriyordu.Birlikte olma mutluluunun getirdii cokunun ilk heyecan geince, kadnlar tela ve sululuk duygusu iinde gerekle yzyze geldiler. Hemen hepsinin Almanya'da akrabalar vard, imdi anne ve babalar, kardeleri ya da dostlar iin artk oradan kurtul