2012

Ba!lamadan !unu belirtmeliyim ki, ben öyle çaçaronluk yapmayı savunan hanım hanımcık biri de"ilim. Sörf yapmayı, kayak yapmayı ve avlanmayı severim. Evde be! erkekle beraber ya!ıyorum ve uluslararası seyahatlerimi ço"u kez tek ba!ıma yapıyorum. Kanserden kurtulan bir anne ve bir e!im. Aile-min ilk kız çocu"uyum. Kimli"imizi hiçe sayıp, olmadı"ımız bir kimli"e bürünmemiz gerekti"i #krini savunmuyorum. Bir kız gibi dövü!menin neden bir hakaret oldu"u sorusu-nu sormamız gerek. Hatta kadınlara bir kız gibi dövü!tükleri

Kız Gibi Dövü!

söylenildi"inde bunu bir iltifat olarak kabul etmelerini istiyo-rum.

Aslında, bir kız gibi dövü!menin nasıl bir !ey oldu"unu unutmu! olabiliriz. Çok uzun zamandır erkekler gibi dövü!meye çalı!tık ve bu i!e yaramadı"ında ya hile yaptık ya da kuralları çi"nedik. Bazılarımız etrafımızda ba! gösteren anla!mazlıklardan gizlenerek, böyle yapmanın hanımefendilik oldu"unu dü!ündü. Bazılarımız ise, bir cinsiyet için güçsüzlük sayılan !eyin, di"er cinsiyet için güç sayıldı"ını unuttu. Bir er-kek gibi sert vuramıyorsak bu ille de yanlı! mı sayılmalı?

Erkek çocukları erkek gibi dövü!tükleri zaman arkada!ları tarafından saygınlık kazanırlar. Kendileri için önemli olan !eyler u"runa sava!tıklarında cesur ve güçlü sayılırlar. Ken-dilerini ezenlere kar!ı koyduklarında, daha küçük olan çocukları koruduklarında ve ailelerini onurlandırdıkları za-man takdir edilirler. Do"ru olan !eyleri savunamadıkları zaman ise, arkada!ları tarafından alay edilirler ve “hanım evladı” ya da “ana kuzusu” gibi lakaplar takılır. Bir erke"in nasıl olması konusunda e"er arkada!ları aynı #kirde de"ilse, arkada!ları o çocu"a sata!abilirler. Bu durum ya! ile de"i!mez; bir kadın gibi dövü!en veya tepki gösteren erkekler genellikle “yumu!ak” veya “kadınsı” olarak algılanırlar. Erkekler ve er-kek çocukları kendilerine do"u!tan verilmi! olan bu güç ve kuvvetle sava!malıdırlar. Onlar #ziksel olarak daha güçlü olduklarından, #ziksel becerilerde de onların üstün olması gerekti"ine inanılır. Bu do"ru olsa da, bir kadının gücü ne ka-dar olmalıdır? De"i!ik sorun ve meseleler, erkeklerin ö$esini alevlendirir. Peki, bir kadını ne ö$elendirir? Ve e"er do"ru yapılırsa, kız gibi dövü!mek nasıl bir !eydir?

Bu konunun daha derinine inmeden önce, kadınların çatı!ma ve çeli!kilere dâhil olmaları gerekip gerekmedi"ini sorgulu-

Tıpkı Kız Gibi Dövü!üyorsun!

yor olabilirsiniz. Bunu cevaplayabilmek için, varolu!umuzun asıl amaç ve sebebini tekrardan gözden geçirmeliyiz. Aslında kadınlar çatı!ma için de"il aksine hayat, özveri ve ili!kiler için yaratılmı!lardır. Belki bu sebepten çeli!kili durumlara pek ge-lemiyoruz. Bu durum do"ru bile olsa, kadınların çatı!maya gir-meleri yanlı! mı? Bir erkek için yanlı! oldu"u kadar, kadınlar için de durum aynı. Ne kadın ne de erkek mahvolmak için yaratılmı!lardır. Her ikisi de ço"almak, düzen ve geli!im için yaratıldılar. Bir gün gelecek ki, i!te bu emir u"runa bütün si-lahlar bir tarafa bırakılacak. Kutsal Kitap %!aya 2:4’te kılıçların sapan demiri olacaklarını söylüyor. %!te o zaman hem erkekler hem de kadınlar, yeryüzünde ve insan ili!kilerde gereken yerlerini alacaklar. Fakat !imdilik bir problemimiz var; o da, dü!man ve çatı!ma.

Bu temel mesuliyet ve ayrıcalık aslında Âdem ve Havva’ya verilmi!ti. Yeryüzü ve onun dolulu"u için onlara güvenilmi!ti. Her ya!ayan canlının geli!imi için gereken bolluk ve düzeni sa"lamak için gereken bütün kaynaklar onlara sa"lanmı!tı. %nsanın dü!ü!üyle her !ey de"i!ti; hükmetmek hükmolun-maya, artı! ayrılı"a, düzen de karı!ıklı"a dönü!tü. Meyve ve-ren her a"acın ve bitkinin dikenlere kar!ı mücadele içinde olmasıyla, canlıların geli!imi de çürümeye ba!ladı. Hayat ve-ren tohumlar, kendilerini saran yabanî otlarla ve çalılarla bir-likte toprakta yer kavgasına girdi. Yeryüzünde bu ayaklanma ba! göstermeden önce dahi, en son yaratılanlar bu çeki!menin ba!ı oldu. Artık sahne çatı!maya hazırdı.

Bu mücadelenin hem boyutunu hem de a"ırlı"ını anlamak için, ilk ba!ta dü!manlı"ı tanımlayalım. Ben bu bölümü okurken dü!manlık kelimesi yerine nefret kelimesini kullanıyordum. Demek istedi"im, dü!manlık kelimesini gün-lük konu!malarımızda pek sık kullanmıyoruz. Yaptı"ım bu ke-lime yer de"i!ikli"indeki sorun, her iki kelimenin de yeterince güçlü olmamasıydı. Unger’ın Kutsal Kitap Sözlü"ü, dü!manlı"ı

Kız Gibi Dövü!

!öyle tanımlıyor: “kökü derinden olan nefret ve uzla!ılmaz husumet.” Dü!manlık kelimesi, bo!anma davalarında duyma-ya alı!tı"ımız “!iddetli geçimsizlik” kelimesine denk de"ildir, fakat “uzla!ılmaz husumet” ifadesine denktir. Bu terim, nefretten öyle güçlü bahsediyor ki, onun daima var olmakla kalmayıp, sonu olmaksızın derinle!ip büyüyece"ini anlatıyor. Bunu matematiksel dille kavramak için, bir noktadan çıkan iki ı!ını veya okları dü!ünün. Biri batıya, di"eri ise do"uya do"ru hareket ediyor. Her ikisi de kar!ıla!maları mümkün olmaksızın zıt yönlere do"ru ilerliyorlar. Bu oklar dünyanın kavisini dönmeksizin, düz yol içerisinde zamanda yolculuk ediyorlar. Bu !ekilde her iki taraf birbirinden uzakla!tıkça, bu uzla!ılmaz husumetin zıtlık gücü de artar. Ku!aktan ku!a"a husumet de derinle!ir.

Dü!manlık o kadar güçlü bir kelime ki, bütün Kutsal Kitap’ta sadece sekiz kere kullanılmı!. Yaratılı! kitabında kar!ımıza çıktıktan sonra, dü!manlık karanlık kollarını kadının tohu-muna sarmak ve rahat vermemek için uzatır. Etkisinin Vahiy kitabına kadar uzandı"ını görürüz.

!!

Havva’ya, onun kızlarına ve rahimden gelen her cana kar!ı bu bitmek bilmeyen sava!ı devam ettiren kim? Hava kuvvetle-rinin reisi olan yılan. Hilekâr bir yılan tarafından ba!latılan bu sava!, !imdi ise büyük ejderhayı ve onun tara&arlarını ku!atıyor (bkz. Yaratılı! 3:15, Yuhanna 8:44). Bahçede, aldat-ma silahını ustalıkla kullandı ve özlerinde bir olan iki ki!iden hâkimiyeti ustalıkla çaldı.

Kazanabilmek için, dü!manın ayrılık getirmesi gerekiyordu. Bunu da kadının deste"ini sa"layarak yaptı. Âdem’i bulundu"u pozisyondan vazgeçirebilmesi için, aldatmaktan daha fazlasına

Tıpkı Kız Gibi Dövü!üyorsun!

ihtiyacı vardı. 'eytan, kadının gücünün etkisini kullandı. Kadının etkisi olmaksızın, adamın 'eytan’ın ö"üdüne uyması imkânsız olurdu. Adam, karısının sesine teslim oldu. Karısı meyveyi yerken onu izledi ve hiçbir !ey olmadı"ını görünce, elini uzattı ve meyveyi ondan aldı.

Sanırım Havva’nın güzelli"i ve etkileme gücü o kadar derindi ki, kar!ı konulması mümkün de"ildi. Mükemmel bir kadınla olan bu mükemmel dünyada, bir o kadar kötü olan dü!man da vardı. Âdem’e a"acı koruması ve onu saklaması önceden söylenmi! de"il miydi?

Muhte!em Havva, bütün yaratılı!ın anası, neden yeteneklerini kullanarak kocasını meylettirip her ikisinin de arar görmesi-ne sebep oldu? Sanırım Âdem’i yanlı! yola sürükledi"inin fa rkında de"ildi. Belli ki kocasına iyi bir ö"ütte bulundu"unu sanıyordu. Ama Tanrı’nın hikmetinden uzakla!tı"ımızda, bil-ge sayılmayız. Bu ayartıcı onlara ne sundu da, bu kadar çok !eyi isteyerek riske attılar?

!

" " " " " " -Yaratılı! 3:6

Eminim ki bahçedeki a"açların hepsinin meyvesi yemek için uygun ve bakılı!ta güzeldi. Fakat meyvesinin bir kimseyi Tanrı seviyesine çıkartma gücüne sahip bir a"aç, tamamıyla farklı bir !eydi. Havva kendisine verilmi! olandan daha fazla !eylerin oldu"unu dü!ündü. Sahip olmaması gereken bir !eye (Tanrı’ya e! olmaya) kadının böyle sarılması ve bu süreç içinde ken-dinde potansiyel olarak zaten olan !eyi (bilgeli"i) kaybetmesi çok !a!ırtıcı. Buna ek olarak, yılan da Âdem’in ve Havva’nın

Kız Gibi Dövü!

Tanrı’nın etkisi ve yetkisi üzerlerinde olmaksızın Tanrı gibi olma arzularına cazip yakla!ımda bulundu. Hem kadın hem de erkek kendilerine ait olmayan bir role sarılmaya çalı!tılar. Asırlar sonra Havva’nın tohumu, %sa, onların bu akılsızlı"ını tersine çevirecekti.

Tıpkı Kız Gibi Dövü!üyorsun!

Erke"in konumu, ne kendi rızasıyla verilebilir ne de gasp edilebilir. Kadının konumu da, ne erke"in onu alması, ne de kadının onu vermesi içindir. %kisi de kendi rollerinde beraber durmalılar. Korumamız için bize verilen !eyi, biz ba!kasına teslim etmemeliyiz. Aden bahçesinde kendilerine güven-le verilen koruma ve gözcülük görevini adam ve kadın kay-bettiler. Bunca zamandır geri Aden’e, Rab’in cennetine gi-den yolu bulmaya çalı!ıyoruz. O yer ki, O’nun yaratılı!ının büyüyüp serpilece"i yerdir. Bir zamanlar çok sulak olan bu bahçe artık yok fakat gerçe"in tohumları ve prensipleri halen varlar. Bahçemizin tekrar eski haline gelmesini arzuluyoruz. Aden bahçesi, sonra fark edece"imiz yeni bahçenin bir örne"i ve gölgesiydi. Havva’nın tohumu %sa Mesih, bu zafer için bize Ruh’ta teminat verdi.

Peki, bu tersine çevirme nerede? Dü!manımızın ma"lubiyeti nereden belli? Karanlı"ın bastırıldı"ını ve sıkıntının yok oldu"unu ne zaman görece"iz? Havva’nın çocukları, onun to-humu tarafından alınan zaferin yolunda ne zaman yürümeye ba!layacaklar? %nanıyorum ki, gücümüzü ve yetkimizi kötüye kullanmayı bıraktı"ımız zaman bir dönüm noktası görece"iz. Kadınlar bilgelik ve etkileme güçlerini, !ifa ve yeti!tirme için kullanırlarsa ne olurdu? Erkekler kuvvetlerinin gücünü, do"ruluk ve adalet u"runa kullansalardı ne olurdu? Ya er-kekler erkek gibi dövü!selerdi? Ya gerçekten kadınlar da kadın

Kız Gibi Dövü!

gibi dövü!ebilme gücüne sahip olsalardı? O zaman hepimiz kazanırdık.

Erkekler kaybettikleri saygınlı"ı tekrardan kazanırlardı ve kadınlar da sevginin gücüne tekrar sahip olurlardı. Kaybe-dilen !eylerin tekrar eski haline göre bina edildi"ini bilin. 'u anki durum, i!lerin olması gerekti"i gibi olmasına yol veriyor. Bu gerçe"i benimle beraber kabullenin. Kadınlar, bu sözler yüre"inize konu!sun ve kendinizi yaratılı!ta oldu"unuz gibi olmaya teslim edin.

!

Tanrı zafer ilan ediyor ve Onun kızlarının da bu zaferin do"rulu"unu sevinçle ilan etmeleri zamanıdır. Zafer o kadar büyük ki, bir ki!inin sesi yetmez. Birçokları tek bir a"ızdan söylemeli. Yalan uzun zaman sürdü, fakat hakikat daha güçlüdür. E"er biz sadece gerçe"i ilan edersek, dü!man kral-lar ve orduları kaçacaktır. Onların kaçı!ının sabahında, uzun zamandır kayıp olan zenginlikleri ve hazineleri tekrar bina edilmi! olarak bulaca"ız.

Tanrı hep özgürlükten yana. O’nun için büyük bir #kirdi bu. Si-zin tamamıyla özgür olmanızı istiyor ki, tamamıyla O’nun ola-bilesiniz. Tanrı’nın, hayatımızdaki boyunduruklarla mücadele etmemize yol açacak durumlara izin verdi"ini dü!ünüyorum. Çocuklarının, kendi kontrolleri ve rahatlıkları dı!ındaki alan-

Tıpkı Kız Gibi Dövü!üyorsun!

larda mücadele ettiklerini görmek O”nu memnun ediyor. Bel-ki de Tanrı açısından bu durum, benim çocuklarımı dalgalar arasında atlayıp, dans ettiklerini seyretmem gibi bir !ey.

Geçmi!te korkularla dolu bir insan oldu"umu bilmelisi-niz. Hayattaki çeli!kilerle ilgili bir kitap yazmak bile beni korkutmu!tu. Ama sonra öyle bir dereceye geldim ki, özgür olma arzum, rahatımı bozmak istemiyor olmama galip geldi. Siz de bu dereceye geldiniz mi? Korkularımı çocuklarımda da gördü"ümde, bu de"i!im ba!ladı bende. E"er bana kalsaydı, hiç de"i!ece"imi sanmıyordum. E"er bir yerde gizlenip kalsaydım, her !ey daha kolay olurdu.

Örnek vermek gerekirse: Liseden mezun olabilmek için, konu!ma veya münazara derslerinden birini almam gere-kiyordu. Bunun dü!üncesi bile beni korkutmaya yetmi!ti. %nsanlar önünde bulunma #kri beni çok tedirgin ediyordu. Be! ya!ındayken, retinoblastom isimli bir çe!it kanser hastalı"ı nedeniyle bir gözümü kaybettim. Bir gecede bütün hayatım de"i!mi!ti. Kendine güvenen ve dı!a dönük bir insan olmak-tan, dünyaya küskün ve içine kapanık bir insan haline geldim. Artık insanların beni görmediklerini dü!ünüyordum. Benim-le konu!urlarken, hangi gözüme do"ru bakmaları gerekti"ini kestirmeye çalı!tıklarında, onları seyrediyordum. Okulda ise bütün iltifatlar, isim takmaya dönü!tü. Bana takılan lakaplar “tek gözlü” ve “tepegöz”dü. Güçlü görünüp, söyledikleri bana acı vermiyormu! gibi davrandım. Eve varana kadar, onlar yokmu! gibi davranıp, sukûnetimi bozmazdım. Ama daha son-ra, odamda tesellisiz bir !ekilde a"lardım. Neden ben de her-kes gibi olamıyordum? 'imdi bir de bütün ö"rencilerin önün-de durup, konu!ma yapmam gerekiyordu. Münazara yapmak söz konusu bile de"ildi benim için. Herkes seyrederken, bir münazarayı kazanmayı hayal bile edemiyordum. Birkaç ha&a boyunca derslere dayanmaya çalı!tım ama sonra konu!ma yapma zamanı gelecekti. Konu!ma için hazırlandım ama bu-nun pek de bir önemi yoktu. Konu!ma yapaca"ım gün gelip çattı"ında, konu!amadım. Ö"retmen bana, sını&an çıkıp, son-ra tekrar denemem için fırsat tanıdı ama ben yine yapamadım.

Kız Gibi Dövü!

Orada durup di"er ö"rencilere baktım ama a"zımdan bir !ey çıkmadı. %zin isteyip çıktım ve a!a"ı kattaki rehber ö"retmenin yanına ko!tum. Ona, konu!ma dersini ba!arıyla bitirebilmenin benim için ne denli imkânsız oldu"unu açıkladım. A veya B almak bir tarafa, C almak bile ne kadar zordu. Sonuçta ben bir sakattım! Danı!man ö"retmenin duygularımı anlayabilmesi beni !a!ırtmı!tı. Bana birkaç soru sordu. “Hayatta insanların önünde konu!manı gerektirecek bir !eyler yapmayı planlıyor musun?” Bu kesinlikle olamazdı! Hayatımın sonuna kadar, ikiden fazla ki!inin önünde konu!maya niyetim olmadı"ına dair onu temin ettim.

“Bak sana ne diyece"im? Dilbilimleri üzerine ba!ka bir ders seçebilirsin. Mezuniyet için konu!ma dersi alman gerekti"i ko!ulundan feragat edileceksin.” Kulaklarıma inanamadım.

Tam orada, yazar Kurt Vonnegut hakkındaki bir derse yazıldım.

Danı!man çok anlayı!lı oldu"u için, çok zorlandı"ım bir der-si daha onun önüne koydum: daktilo. Benim için dakikada yirmi be! kelimeden fazlasını yazmak neredeyse imkânsızdı. Davamı onun önüne koyarken, sabırla beni dinledi.

“Sanırım daktilo dersinden de vazgeçebiliriz. Üniversiteye gitti"inde, ne zaman istersen birilerine para ödeyip, ödevleri-ni yazdırabilirsin.”

Bu beni çok mutlu etmi!ti. Omuzlarımdan koca bir yük kalkmı!tı sanki. Konu!ma sınıfından bütün e!yalarımı toplayıp, danı!manın verdi"i notu yeni ö"retmenime ver-dim ki, artık derslerine katılaca"ımdan haberdar olsun. Dak-tilo dersi de, etüt dersi oldu. Hayat güzeldi. Ama göklerdeki Tanrı gülüyor olmalıydı. Tanrı’nın meleklere dönüp: “zavallı Lisa, onu biraz rahat bırakalım. On iki ö"rencinin önünde konu!ma yapmanın, onun için ne kadar korkutucu oldu"unu anlıyorum. 'imdilik bekleyelim. Onu korkutmak için, daha sonra yüzlerce, sonra binlerce ki!iyi ve hatta araya televizyonu da sokup onu gerçekten kenara itelim. Daktiloyla yazı yazmak

Tıpkı Kız Gibi Dövü!üyorsun!

istemiyor. Bu onun için zor bir i! bu. Tamam, !imdilik dinle-nebilir, çünkü hayatının sonuna kadar yazı yazacak.”

Lisedeyken almaktan kaçtı"ım bu iki ders, artık günlük hayatımda yaptı"ım !eyler. Danı!manlar, ö"retmenler ve çe!itli kurumlar sakat oldu"unuz hakkında sizinle hem#kir olabilirler, ama Tanrı asla bunu yapmaz.

Size korktu"unuz !eyle yüzle!me fırsatını verir, çünkü korktu"unuz !eyle yüzle!ti"inizde, korkusuz olursunuz.

Kız gibi dövü!meye hazır korkusuz kızlar nerede?

Bu sayfaları çevirirken, kalbinizi açın. Sizin de bir sesiniz oldu"una ve en Yüce Tanrı’nın, kız gibi dövü!meyi ö"renecek çocukları oldu"unuza inanın. Artık yılandan çaldıklarını geri alma zamanı. Topuklularınızı giyin ve onun ba!ını ezin.

"

Kız Gibi Dövü!

Peki, Ya Kadınları Sevmiyorsam?

Kız Gibi Dövü!

Peki, Ya Kadınları Sevmiyorsam?

Kız Gibi Dövü!

Peki, Ya Kadınları Sevmiyorsam?

Kız Gibi Dövü!

Peki, Ya Kadınları Sevmiyorsam?

Kız Gibi Dövü!

!

Peki, Ya Kadınları Sevmiyorsam?

Kız Gibi Dövü!

!

Peki, Ya Kadınları Sevmiyorsam?

!!

Kız Gibi Dövü!

Ama Ben Erkek De"ilim Ki

Kız Gibi Dövü!

Ama Ben Erkek De"ilim Ki

Kız Gibi Dövü!

Ama Ben Erkek De"ilim Ki

Kız Gibi Dövü!

“Seni aptal. Ya!ayanlar arasında hiçbir adam bana mani olamaz!”

“Ama ben bir adam de"ilim! Kar!ındaki bir kadın… Ben bir kız evladım. Yolumdan çekil… E"er babama dokunursan seni vururum.”

Kötü efendi bakar ki kızın dedi"i do"ru. Kız kaskını çıkarır ve altın sarısı saçları salınır. Gerçekten de bu karanlık efendi-nin önünde duran silahlanmı!, zırhlanmı! ve boyun e"meyen bir kadındır.

Ama Ben Erkek De"ilim Ki

Küstahlı"ından gözleri kör olmu! bu karanlık efendi çatı!ma sahasında farkında olmadan kadınla kar!ıla!tı. Eminim ki asırlar önce yapılan peygamberlikten haberi yoktu.

Kız Gibi Dövü!

!

Ama Ben Erkek De"ilim Ki

!

!!

Kız Gibi Dövü!

Ortayı Bulmak

Kız Gibi Dövü!

Ortayı Bulmak

Kız Gibi Dövü!

Ortayı Bulmak

!

Kız Gibi Dövü!

!

Ortayı Bulmak

Kız Gibi Dövü!

Ortayı Bulmak

Kız Gibi Dövü!

Ortayı Bulmak

!

Kız Gibi Dövü!

Kız Gibi Dövü!

En %yi Kim?

Kız Gibi Dövü!

En %yi Kim?

Kız Gibi Dövü!

En %yi Kim?

!

#$"

!

Kız Gibi Dövü!

En %yi Kim?

Kız Gibi Dövü!

En %yi Kim?

!

""

Kız Gibi Dövü!

!

Kadınlar Ne Zaman Ata"a Geçmeli?

!

Kız Gibi Dövü!

Kadınlar Ne Zaman Ata"a Geçmeli?

Kız Gibi Dövü!

!

" " " " " " " ""

Kadınlar Ne Zaman Ata"a Geçmeli?

Kız Gibi Dövü!

Kadınlar Ne Zaman Ata"a Geçmeli?

Kız Gibi Dövü!

Kadınlar Ne Zaman Ata"a Geçmeli?

!

Kız Gibi Dövü!

!

Kadınlar Ne Zaman Ata"a Geçmeli?

!!

Kız Gibi Dövü!

Kadınlar Ne Zaman Ata"a Geçmeli?

!

!

Kız Gibi Dövü!

!

Hikmetle Sava!mak

!

Kız Gibi Dövü!

Hikmetle Sava!mak

Kız Gibi Dövü!

Hikmetle Sava!mak

!

Kız Gibi Dövü!

!

Hikmetle Sava!mak

!

!

"""""""""""""""" " "

Kız Gibi Dövü!

!

Hikmetle Sava!mak

!

!

!

Kız Gibi Dövü!

Hikmetle Sava!mak

!

Kız Gibi Dövü!

!

Hikmetle Sava!mak

!

!!

!

!!

Kız Gibi Dövü!

Lütuf ve %zzeti Kullanmak

Kız Gibi Dövü!

Lütuf ve %zzeti Kullanmak

Kız Gibi Dövü!

Lütuf ve %zzeti Kullanmak

Kız Gibi Dövü!

!!

Lütuf ve %zzeti Kullanmak

" " " "

Kız Gibi Dövü!

Lütuf ve %zzeti Kullanmak

Kız Gibi Dövü!

Sevginin Gücü Nedir?

Kız Gibi Dövü!

Sevginin Gücü Nedir?

Kız Gibi Dövü!

Sevginin Gücü Nedir?

Kız Gibi Dövü!

Sevginin Gücü Nedir?

Kız Gibi Dövü!

!!

!

Sevginin Gücü Nedir?

Kız Gibi Dövü!

Sevginin Gücü Nedir?

Kız Gibi Dövü!

Sevginin Gücü Nedir?

Kız Gibi Dövü!

!

!

!

Kız Gibi Dövü!

!

Tek Bir Kalpte Birle!en %ki Ki!i

Kız Gibi Dövü!

Tek Bir Kalpte Birle!en %ki Ki!i

Kız Gibi Dövü!

!

Tek Bir Kalpte Birle!en %ki Ki!i

Kız Gibi Dövü!

!

!

" " " " "

Tek Bir Kalpte Birle!en %ki Ki!i

!

Kız Gibi Dövü!

!!

Tek Bir Kalpte Birle!en %ki Ki!i

!

!

Kız Gibi Dövü!

Tek Bir Kalpte Birle!en %ki Ki!i

Kız Gibi Dövü!

Tek Bir Kalpte Birle!en %ki Ki!i

Kız Gibi Dövü!

Tek Bir Kalpte Birle!en %ki Ki!i

Kız Gibi Dövü!

Tek Bir Kalpte Birle!en %ki Ki!i

!

!

!

Kız Gibi Dövü!

!

!!

Kız Gibi Dövü!

Güzellik %çin Sava!mak

Kız Gibi Dövü!

Güzellik %çin Sava!mak

!

Kız Gibi Dövü!

Güzellik %çin Sava!mak

!

Kız Gibi Dövü!

Güzellik %çin Sava!mak

Kız Gibi Dövü!

Güzellik %çin Sava!mak

Kız Gibi Dövü!

Güzellik %çin Sava!mak

!

!

Kız Gibi Dövü!

Kız Gibi Dövü!

Kusurlu Ama Hakiki

Kız Gibi Dövü!

!

Kusurlu Ama Hakiki

Kız Gibi Dövü!

!

!

Kusurlu Ama Hakiki

Kız Gibi Dövü!

Kusurlu Ama Hakiki

Kız Gibi Dövü!

Kusurlu Ama Hakiki

Kız Gibi Dövü!

Kusurlu Ama Hakiki

!

Kız Gibi Dövü!

Kusurlu Ama Hakiki

Kız Gibi Dövü!

!

Kız Gibi Dövü!

Süslerle Sava!mak

!

Kız Gibi Dövü!

!

!

Süslerle Sava!mak

!

Kız Gibi Dövü!

Kız Gibi Dövü!

Süslerle Sava!mak

Kız Gibi Dövü!

!

!

Kız Gibi Dövü!

Etkili Bir 'ekilde Sava!mak

Kız Gibi Dövü!

Etkili Bir 'ekilde Sava!mak

Kız Gibi Dövü!

!

Etkili Bir 'ekilde Sava!mak

!

Kız Gibi Dövü!

Etkili Bir 'ekilde Sava!mak

!

Kız Gibi Dövü!

!

!

Etkili Bir 'ekilde Sava!mak

Kız Gibi Dövü!

!!

Etkili Bir 'ekilde Sava!mak

Kız Gibi Dövü!

Etkili Bir 'ekilde Sava!mak

!

Kız Gibi Dövü!

Kız Gibi Dövü!

!

'imdiki Ânın Gücü

!

!

!!

Kız Gibi Dövü!

!

'imdiki Ânın Gücü

Kız Gibi Dövü!

!

'imdiki Ânın Gücü

!!!

Kız Gibi Dövü!

'imdiki Ânın Gücü

Kız Gibi Dövü!

'imdiki Ânın Gücü

!

Kız Gibi Dövü!

!

!

!

!

Kız Gibi Dövü!

%zleniyorsunuz!

Kız Gibi Dövü!

%zleniyorsunuz!

!

Kız Gibi Dövü!

!

%zleniyorsunuz!

!

!

Kız Gibi Dövü!

%zleniyorsunuz!

!

Kız Gibi Dövü!

%zleniyorsunuz!

!

!

!

!

!